6 minute read

Tersine Mentorluk İle Şirketler Y Kuşağına Hazır

TERSİNE MENTORLUK İLE ŞİRKETLER Y KUŞAĞINA HAZIR

Dünya nüfusunun neredeyse yüzde 40’ını oluşturan Y kuşağı, iş dünyasındaki bayrağı X ve “Baby Boomer” kuşaklarından yavaş yavaş devralıyor. Dünyanın sürdürülebilir geleceği için çalışan markalar, Y kuşağı gençlerin ne istediklerini, neye önem verdiklerini anlamak için çalışmalar yapıyor.

Advertisement

Türkiye’nin En İyi İşverenleri arasında yer alarak iki yıldır üst üste “Great Place to Work” ödülünü almaya hak kazana Astra Zeneca, Dinamo Danışmanlık tarafından projelendirilen ve yürütülen “180° Tersine Mentorluk” programını 2016 yılından bu yana sürdürüyor. Her yeni partide farklı kişileri seçip eşleştirilerek toplamda 40 mentee ve 120 mentor katılımcı sayısına ulaşıldı. “Yarının yeni dünyasına şimdiden hazırlanıyoruz” Astra Zeneca Türkiye İnsan Kaynakları Direktörü Feyza Aysan, Y kuşağının iş dünyasında aktif rol aldığı günümüzde; bu kuşağın, X ve “Baby Boomer” kuşakları ile iletişiminin ve aynı dilden konuşmalarının; hem kişilerin hem de şirketlerin performansı ve geleceği açısından çok önemli bir yer kapladığına inanıyor. Aysan’ın açıklamalarına göre; zaman zaman farklı bakış açıları sergileyen farklı kuşaklardan çalışanların, bir harmoni içerisinde başarılı işler yapabilmesi için aralarındaki uyum çok kritik. Astra Zeneca’nın, kendi sektöründe bir ilk olarak uyguladığı Tersine Mentorluk Programı, bu noktalarda devreye girerek, hem kişilerin esneyerek gelişmeleri ve empatik yaklaşımlarını arttırmaları hem de şirketin kültürünün geleceğe hazırlanması konularında büyük anlam taşıyor. Ayrıca, birbirinden öğrenme kültürü sayesinde katılımcılar, işlerini yaparken bir mentordan aldıkları bilgileri ve görüşleri hayata geçirebiliyor ve bu iş birlikçi bakış açısıyla daha verimli sonuçlar alabiliyorlar. Bir yapbozun parçaları gibi düşünebileceğimiz bu grubun, uygun parçaları bir araya getirerek ortaya bir bütün çıkarması şirketin gerçek potansiyeline ulaşması konusunda katkı sağlıyor.

AstraZeneca Türrkiye İnsan Kaynakları Direktörü Feyza Aysan “Ben Gençken…” Diyenlere, “Ben Şimdi Gencim” Diyenlerden Mentorluk Ulusal ve global birçok dev markaya uyguladığı Tersine Mentorluk programlarıyla kuşaklar arasında köprü kuran Dinamo Danışmanlık Kurucu Ortağı Evrim Kuran, Astra Zeneca’ya özel olarak geliştirdikleri program ile ilgili olarak, “Bu platformda, bilindik mentorluğu ters yüz ediyoruz. Genç çalışanlar deneyimli yöneticilere akıl hocalığı yapıyor. Yeni jenerasyon bir başlangıç seviye çalışanın, üst kuşaktan deneyimli bir yöneticiye tü- Dinamo Danışmanlık ketimin yeni Kurucu Ortağı dünyası, yeni Evrim Kuran nesil iletişim ve yeni iş yapma biçimlerine dair iç görülerini aktardığı ‘180° Tersine Mentorluk’ programını Astra Zeneca ile 2016 yılından bu yana yürütüyoruz” diyor. Kuran, bu programın hem genç mentorlar hem deneyimli danışanlar hem de Astra Zeneca için sunduğu faydaları ölçümleyerek yol almanın keyfini birlikte yaşadıklarını sözlerine ekliyor.

FİNANSAL HİZMETLER SEKTÖRÜ YAPAY ZEKÂ İLE BÜYÜYECEK

EY (Ernst & Young) Finansal Hizmetlerde Yapay Zekâ Araştırması’na göre; yapay zekâ gelecek iki yılda finansal hizmetler sektöründe büyümenin en önemli itici güçlerinde biri olacak. Araştırmaya katılan sektör liderlerinin yüzde 64’ü yapay zekâyı yeni gelir yaratma, süreç otomasyonu, risk yönetimi, müşteri hizmetleri ve yeni müşteri kazanımında kullanacaklarını öngörüyor.

EY Orta, Doğu, Güneydoğu Avrupa ve Orta Asya (CESA) Bölgesi, Dijital ve Teknoloji Lideri Onur Doğan

Uluslararası danışmanlık ve denetim şirketi EY, dünya genelinde finansal hizmetler sektöründe yapay zekâ kullanımını incelediği Finansal Hizmetlerde Yapay Zekâ Araştırması’nın sonuçlarını açıkladı. 33 ülkeden 151 sektör liderinin anket yoluyla katıldığı araştırmaya göre; yapay zekâ gelecek iki yılda finansal hizmetler sektöründe büyümenin en önemli itici güçleri arasında yer alacak. EY’nin Cambridge Üniversitesi Alternatif Finans Merkezi (CCAF), Dünya Ekonomik Forumu (WEF) ve Invesco iş birliğiyle gerçekleştirdiği araştırma finansal hizmet sağlayıcı organizasyonların gelecek beklentilerine ilişkin çarpıcı bulgular ortaya koyuyor. Araştırmaya katılan üst düzey yöneticilerin yüzde 77’si yapay zekânın işletmeleri için 2020 ve 2021 yıllarında yüksek veya çok yüksek öneme sahip olacağını öngörüyor.

Yapay Zekânın Kullanım Alanı Genişliyor Liderlerin yüzde 85’i yapay zekâyı organizasyonları bünyesinde hali hazırda uygulamaya soktuklarını belirtirken, gelecek yıllarda yapay zekâ kullanım alanlarının genişleyeceğini tahmin ediyor. Bununla birlikte yöneticilerin yüzde 64’ü, yani yaklaşık üçte ikisi yapay zekâyı önümüzdeki iki yıllık sürede yeni gelir yaratma, süreç otomasyonu, risk yönetimi, müşteri hizmetleri ve yeni müşteri kazanımında kullanacaklarını öngörüyor. Oluşan Rekabet Güçlük Yaratıyor Araştırmaya göre; finansal hizmetler sektöründe yapay zekâ teknolojileri kullanımının artması üstesinden gelinmesi gereken birtakım güçleri de beraberinde getiriyor. Veri kalitesi, veriye erişim ve yetenek kazanımında oluşan rekabet yöneticilerin yüzde 80’inden fazlası tarafından yapay zekânın uygulamaya geçirilmesi önündeki ana engeller olarak görülüyor. Öte yandan ağırlıklı olarak otonom yapay zekâ kullanan yöneticilerin yüzde 80’i ise güven ve kullanıcı adaptasyonunun en büyük güçlükleri oluşturduğunu ifade ediyor.

Geri Kalınması Rekabet Edebilirliği Kaybettirebilir EY Orta, Doğu, Güneydoğu Avrupa ve Orta Asya (CESA) Bölgesi, Dijital ve Teknoloji Lideri Onur Doğan, araştırma sonuçları ile ilgili şu değerlendirmeyi yapıyor: “Yapay zekâ, finansal hizmetler sektörünü yeniden şekillendiriyor. Sektör genelinde geniş çaplı adaptasyonun devam edeceğini öngörüyoruz. İleri teknolojilerin yeni iş modellerinin ortaya çıkmasına ön ayak olması ve iş fonksiyonlarını dönüştürmesi ile birlikte organizasyonların yapay zekâ adaptasyonunun uzun vadeli etkilerine odaklanmaları gerekiyor. Yapay zekâ teknolojilerinin benimsenmesinde geride kalan finansal hizmet sağlayıcıları, rekabet edebilirliklerini kaybedebilirler.”

Dr. Salim Çam

Progroup Uluslararası Danışmanlık Yönetim Kurulu Başkanı

KOBİ olma şartları, yıllık çalışan sayısının 250 kişiyi ve yıllık net hasılatı veya mali bilançosunun 40 milyon Türk lirasını aşmamasıdır. KOBİ’lerin kurumsal alt yapıları eksik olmasından dolayı sürdürülebilirliğinde sorunlar çıkar. Turquality programının odağında, KOBİ’lerin hem kurumsal alt yapılarını oluşturmak, hem ihracatlarını artırmak hem de KOBİ’lerin markalaşma hedeflerine katkıda bulunmak yer alır.

KOBİ’LERDE TURQUALITY YÖNETİMİ VE DESTEKLERİ

Bugün istihdamın yüzde 73,5’ni sağlayan KOBİ’ler toplam cironun yüzde 62’sini oluşturur. Türkiye ihracatının yaklaşık yüzde 55-60’nı KOBİ’ler tarafından gerçekleştirilir. Ar-Ge harcamalarının yaklaşık yüzde 17’sini de KOBİ’ler yapar. Bu verilere sahip KOBİ’lerin kurumsal alt yapıları eksik olmasından dolayı sürdürülebilirliğinde sorunlar çıkar. Bunun için Turquality kollarını sıvayıp, KOBİ’lere de ciddi alt yapı oluşturmak için beş yıl danışmanlık desteği verir. Bunun dışında beş yıldan sonra da ihracat yaptığı hedef pazarlara münhasıran pazara yönelik danışmanlık destekleri vardır. KOBİ’lere çeşitli zamanlarda teşvik ve destekler açıklanır. Daha çok KOSGEB tarafından verilen teşvik ve desteklerden faydalanan KOBİ’ler Ekonomi Bakanlığı tarafından verilen Turquality destekleriyle ilgili çok fazla bilgi sahibi değillerdir.

Yönetim Danışmanlık Destekleri Yıllık 2 milyon TL olan Turquality’nin kurumsal alt yapı ile ilgili Yönetim Danışmanlık Destekleri vardır. Ar-Ge ve ürün geliştirme, değer zinciri yönetimi, değişim yönetimi, finansal yönetim, fiyatlama ve karlılık yönetimi, insan kaynakları yönetimi, iş geliştirme ve iş sürekliliği, itibar ve kriz yönetimi danışmanlığı, üretim yönetimi/Performansının iyileştirilmesi, kalite yönetimi ve kontrol, kurumsal kimlik oluşturulması, kurumsal yönetişim, marka yönetimi, pazara giriş danışmanlığı, risk yönetimi, süreç yönetimi, tasarım danışmanlığı, bilgi güvenliği çözümleri, sanayide dijital dönüşüm, felaket yönetimi sistemleri, İK yönetim sistemleri, iş akış-süreç yönetim sistemleri, karar destek sistemleri, kurumsal kaynak planlaması (ERP), kurumsal performans yönetimi, müşteri ilişkileri yönetimi(CRM), Nesnelerin İnterneti(İnternet of Things), risk yönetim sistemleri, simülasyon/Tasarım, talep planlama sistemleri(DMS), tedarik zinciri yönetimi, üretim optimizasyon sistemleri, yapay zeka sistemleri ve derin öğrenme (Deep İntelligence) olarak sıralanır. Yönetim Danışmanlık Destekleri Turquality’nin yıllık 2 milyon TL olan münhasıran hedef pazara yönelik ihracatın artırılmasına yönelik yönetim ve bilişim danışmanlık destekleri de vardır. Bunlar marka yönetimi kapsamında pazara giriş danışmanlığı, pazarlama danışmanlığı, satış danışmanlığı, perakende danışmanlığı, dağıtım kanalı yönetimi, fiyatlama ve karlılık yönetimi, mağaza yönetimi, hukuk danışmanlığı, itibar ve kriz yönetimi danışmanlığı, kamu danışmanlığı (lobi çalışmaları), kurumsal sosyal sorumluluk çalışmaları ve tasarım danışmanlığı destekleridir. Bilişim Danışmanlığı destekleri ise mobil satış sistemleri, mobil uygulamaların geliştirilmesi, müşteri ilişkileri yönetimi(CRM), talep planlama sistemlerini (DMS) kapsar. KOBİ’ler bu destek hizmetlerini doğru ve işi Yönetim Danışmanlığı olan TÜRK Danışmanlık firmalarından alarak, hem Türkiye’de hem de yurt dışında rekabet edebilecek duruma kısa sürede gelebilirler.

Diğer Destekler Firmaların yönetsel bilgi birikimi, kurumsallaşma ve gelişimlerini sağlamanın yanında, uluslararası pazarlarda kendi markalarıyla global bir oyuncu olabilmelerini de sağlamak için Turquality’nin KOBİ’lere limitsiz verdiği diğer destekler de vardır. Bunlar tanıtım, reklam, pazarlama ve halkla ilişkiler; yurt dışı birim yer araştırması, kira; mağaza dekorasyon giderleri; showroom, reyon, gondol, raf ve satış alanları kira giderleri; showroom, reyon, gondol, raf, satış alanları kurulum ve dekorasyon giderleri; moda, endüstriyel ürün tasarımcısı, mühendisler aşçı/şef brüt maaşları; marka tescili ve koruması, patent, faydalı model ve endüstriyel tasarım tescili; kalite, hijyen, çevre belgeleri ve işaretler; franchising kapsamında dekorasyon giderleri; franchising kapsamında kira giderleri; danışmanlık giderleri ve yazılım lisans giderleri gibi desteklerdir.

This article is from: