İlkadım Dergisi Sayı: 319

Page 15

tamamı aynı hadisleri delil olarak benimsemiştir. Mezheplerin her birinin hadisler konusunda benimsediği farklı prensipler vardır. Bu prensipler doğrultusunda bir kısım hadisleri esas alırken, diğer bir kısmını tevil ederler. Bu her mezhep için böyledir. Hadis üst başlığı altında birçok ilim dalı vardır. Bunlardan biri de “Muhtelifu’l-Hadîs” veya “İhtilâfu’l-Hadîs”tir. Birbiriyle tearuz halinde olan hadisler konusunda nasıl davranılacağından bahseden bu ilim dalında her bir mezhep farklı bir metot benimsemiştir. Mezhepler arasında mevcut ihtilafın sebeplerinden biri de budur.

E

fendimiz aleyhisselam’ın din’de bid’at çıkarmakla ve çıkaranlarla ilgili hadislerini üzerinde düşünerek okuduğumuzda bid’atin, özellikle de itikadî bid’atin ne kadar tehlikeli ve zararlı olduğunu anlıyoruz. Günümüzde bu şuurun yeniden ihya edilmesi Ehl-i Sünnet’in temel bir görevidir.

Sayın hocam bireysel olarak düşündüğümüzde bir kimsenin Müslüman olarak kabul edilmesi için mutlaka ehl-i sünnet mi olması gerekmektedir? Ehl-i sünnet olmadan da Müslüman olunabilir mi? Veya ehl-i sünnet dışında kalanlar kesinlikle sapık ve bid’at ehli olarak mı nitelenir? Bu sapıklık ve bid’at ehli olmak küfürde olmak anlamına mı gelmektedir? Bir de ehl-i sünnet olduğu halde Müslüman kabul edilemeyecek kişiler ya da fırkalar bulunabilir mi?

nun detaylarını görmek mümkündür. Ama bu, bid’at ehlinin tamamı böyledir anlamına gelmez. Bir kimsenin Müslüman sayılması için Ehl-i Sünnet olması şart mıdır? Değildir amma Efendimiz aleyhisselam’ın ve Sahabe-i Kiram’ın anladığından ve yaşadığından farklı, onlardan bağımsız bir Müslümanlık tasavvur etmek ne kadar sağlıklıysa o kadar ‘sağlıklı’ Müslümanlık olacaktır bu.

Ehl-i Sünnet dışında kalan mezheplere (bid’at mezheplere yani) mensup insanlar, “bid’ati küfre varanlar” ve “bid’ati küfre varmayanlar” şeklinde ikiye ayrılır. Bir diğer deyişle Ehl-i Sünnet dışında kalan insanların tamamı dinden çıkmıştır, kâfirdir demek kesinlikle doğru değildir. Aralarında küfre kaymış olanlar vardır. Mesela Şia üst başlığı altında yer alan fırkalardan birçoğu, sadece Ehl-i Sünnet tarafından değil, bizzat Zeydiyye, İmâmiyye gibi şii fırkalar tarafından da tekfir edilmekte, küfre kaydıkları söylenmektedir.

Sayın hocam zaman ayırdığınız için İlkadım Dergisi olarak teşekkür ediyoruz. Ben teşekkür eder, muvaffakiyetler dilerim.

Fırak/ Milel-Nıhel kitaplarında bu konu13

ŞUBAT 2015 / 319

Efendimiz aleyhisselam’ın din’de bid’at çıkarmakla ve çıkaranlarla ilgili hadislerini üzerinde düşünerek okuduğumuzda bid’atin, özellikle de itikadî bid’atin ne kadar tehlikeli ve zararlı olduğunu anlıyoruz. Günümüzde bu şuurun yeniden ihya edilmesi Ehl-i Sünnet’in temel bir görevidir.


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.