B Kapısı - Sayı 2

Page 23

BKAPISI

www.bkapisi.net

kalan tüm asteroidlerin boyutları 300 kilometrenin altındadır ve pek çoğunun büyüklükleri de metrenin katları civarındadır. Radarlar ve teleskoplarla incelenmekte olan asteroidlerden bazılarının, yakınlarından geçen uzay araçları vasıtasıyla fotoğrafları çekilmekte, çeşitli tekniklerle yapıları da araştırılmaktadır. Bu sayfalarda Gaspra, İda ve Eros 433 adındaki asteroidlerin bu şekilde çekilmiş fotoğraflarına yer verilmiştir. Asteroidlerden başka gökyüzünde dolanan ve meteor olarak adlandırılan, nispeten daha küçük boyutlarda benzeri gökcisimleri de vardır, bunlar toz tanesi kadar da olabilir, metrelerce boyutlarda ve tonlarca ağırlıkta kaya ve demir kütleleri de olabilir. Meteorlar genellikle kuyruklu yıldızlardan kopmuş parçalardır. Kendilerinden ayrılmış oldukları kuyruklu yıldızların Güneş etrafındaki yörüngeleri üzerinde kalarak, kümeler halinde uzayda dolanırlar. Yörüngeleri zaman zaman Dünya’mızın yörüngesi ile kesiştiğinde de meteorlar atmosfere girerek yanarlar ve bu suretle “yıldız kayması” dediğimiz olay meydana gelir. Bu şekilde görünür hale gelen meteorlara “göktaşı” da denir. Çoğu golf topu ebadındaki meteorlardan yeteri kadar büyük olanları ise tamamen yanıp gaz haline gelmeye fırsat bulamadan yere çarparlar ve bilim insanları da bunları alıp tabiat tarihi müzelerine koyarlar. Yılın bazı zamanları, gece saatlerinde gökyüzünün belli bölgelerinde çok sayıda yıldız kayması görülür ki bu olaya da “yıldız yağmuru” diyoruz. Özellikle her yıl Ağustos ayının 12. gününü, 13. gününe bağlayan gece saatlerinde, gökyüzünün kuzeydoğusunda yer alan Perseus takım yıldızından geliyormuş gibi görülen Perseid yıldız yağmuru, bu olayların en tanınmışlarından biridir. Perseid yıldız yağmuruna neden olan meteorlar, Swift – Tuttle kuyruklu yıldızının parçalarıdır ki normal koşullarda bütün gece boyunca sadece 7 ile 8 adet kayan yıldız görülebilirken, Perseidlerin en yoğun zamanında dakikada bir kayan yıldız görülebilmektedir. Konumuza dönelim; Asteroidleri keşfetmek için kullanılan başlıca yöntem gökyüzünün belli bir bölgesinin belli aralıklarla fotoğraflarını çekmektir, bu fotoğraflar incelendiğinde sabit yıldızlara nazaran yer değiştirdiği tespit edilen objelerin asteroid olması olasılığı vardır. Yeni kuyruklu yıldızlar da aynı yöntem kullanılarak tespit edilebilmektedir.

Tarih çağlarında yaşanan ve insanların felaketine sebebiyet veren önemli bir çarpma olayına rastlanmamış olmasına karşılık, Ana Asteroid Kuşağı’nın üyelerinin tarih öncesi çağlarda Dünya’mıza çarpmak suretiyle büyük yıkımlar yarattıkları delilleriyle bilinmektedir. Bu gökcisimleri yakın ya da uzak geleceğimiz için de kaçınılmaz tehlikeler oluşturmaktadırlar. Bunun bilincinde olan bilim insanları Dünya’mız için tehlike oluşturma riski taşıyan asteroidleri arayıp bulmakta ve bunların hareketlerini izlemektedirler. (Devam edecek.)

Yurdaer İhsan AKSOY 21


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.