Milliyet Lezzet Sayı 12

Page 1

Lezzet Dostlarının, Lezzet Profesyonellerinin, Gastronomi ve Turizm Sektörlerinin, Milliyet Okurlarının ve tüm Lezzetsever Halkımızın seçimleriyle; Türkiye’nin “LEZZET OSCARLARI” Geliyor Geniş bilgi ve detaylar, aşağıdaki web sitelerindedir.

Y Project1

12/27/13

10:33 AM

Page 1

www.milliyet.com.tr

BASINDA GÜVEN

25 MART 2015 ÇARŞAMBA

Gourmet Chef Haldun Z. Tüzel

Yönetiminde Halkımızın Hizmetinde...

Levent Metro istasyonu üstü ÇARŞI PAZAR AVM içinde

www.gastrokulturmerkezi.com

A D ’ Y A KIZIL İDERLİĞİ L F E D HE K E M R Ü D R Ü S

TAVSİYELER

Denizin en güzel lezzetleri

ANGEL BLUE

Tahin-Pekmez ile yeni

ve inovatif lezzetler

Sayfa 2’DE

SETBİR Başkanı Zeki Ilgaz: SEKTÖRÜMÜZ GELİŞİYOR Yurt içi ve yurt dışı fuarlarda büyük ilgi gören Kızılay Maden Su ve Sodaları, ürünleriyle iç pazar kadar, ihracatta da iddialı. Sayfa 9’DA

Sayfa 6’DA

Yiyecek & İçeçek Dünyası MEKAN.COM’DA Sayfa 7’DE

Adı, beslenme mucizesi “Türkiye’nin Doğal Lezzeti” TAHİN & PEKMEZ’le bütünleşen KOSKA’dan “Türk Mutfağı’na Yeni ve İnovatif Lezzetler”. Tahin Pekmez’li Yemekler ve Tatlılar Sayfa 3’TE

Yurt dışında Türkiye’nin gururu

PINAR LABNE

Evlere ve Toplu Tüketime DOYGUN MAMULLERİ

Sayfa 8’DE

Gulf 2015 ‘Yılın Ürünü’ ödülünü, bu yıl ilk kez açılan LABNE kategorisinde PINAR Labne kazanarak bir ilke imza attı. Sayfa 8’DE

Paskalya Brunchları için BRIZO RESTORAN Sayfa 12’DE

Milyar Dolarlık Markalar COCA COLA’DA Sayfa 14’DE

Temizlik sektörünün lider yayını ‘Cleaner Magazine’

EDT EXPO’da

“Cleaner Magazine” ve “Temiz Tv” ekibi bu yıl da “EDT Expo 2015 fuarına damgasını vuracak. Sektörde 6.ncı yılını fuarda dost ve müşterileri ile kutlayacak olan kuruluşun Yönetim Kurulu Başkanı Hakkı Korkmaz; fuardan beklentilerimiz yüksek dedi. Sayfa 13’TE

Ev Dışı Tüketim Markaları

EDT EXPO’DA BULUŞUYOR 25-28 Mart günleri CNR Expo’da ETÜDER tarafından yapılacak olan EDT EXPO Fuarı Türkiye’nin en güçlü gıda markalarını ağırlıyor. Gastronomi Profesyonelleri Gıda Sektör Tedarikçileri bu fuarda buluşuyor. Gastronomi alanındaki yemek ve pasta yarışmaları etkinliğe renk katıyor.

Deniz Mahsüllerinde LEZZET VE SAĞLIK Sayfa 15’DE


Project1

12/27/13

10:33 AM

Page 1

25 MART 2015 ÇARŞAMBA

Lezzet yolu

www.milliyet.com.tr

BASINDA GÜVEN

Lezzet

name

M.Vasfi PAKMAN vasfipakman@lezzetgazetesi.com

Sayın Okurlarımız & Firmalarımız; Bana her Konuda, her An Google'dan, e-Mail adresimden ve 0532 4106048 nolu telefonumdan ulaşabilirsiniz.

Gastronomi’de vizyon

A

vrupadaki Türk Gastronomisi’nin en büyük kalesi Hollanda’nın UTRECHT kentinde kuruluyor. Bu kent Amsterdam ile Rotterdam’ın arasında, Almanya ve Belçikaya çok yakın. Üstelik yoğun bir müslüman nufusa sahip. Hollanda Diyanet Vakfı, çok başarılı bir çalışma yapmış. Utrecht’in, belediye binası, tren istasyonu, alış veriş merkezi ve otellerinin çevrelediği en önemli meydanının ortasına muhteşem bir cami inşa etmiş, modern ancak devasa yapısı, geceleri yeşil ışık saçan çifte cam minaresi ile Avrupanın en güzel ibadethanesini yapmışlar. 9,5 Milyon EU’ya mal etmişler, ellerine, yüreklerine sağlık. Helal olsun, Allah onlardan razı olsun. Bir güzellik daha yapmışlar, 1.katı komple MODERN ve ÖRNEK bir Restaurant yapması ve Hollanda’da da bir şubesi olması için, SULTANS OF KEBAP Zincirine kiraya vermişler. Avrupanın 3 ülkesinde 6 restaurantı bulunan, olduğu yerlerde dünyanın en büyük fastfood zincirine fark atan bu marka’nın kurucusu ve sahibi Hacı Bekir Yönlü ile görüştüm. İleri görüşlü, yenilikçi, araştırmacı, bonkör ve samimi, tam bir Anadolu Aslanı. Almanya güzelini “Reklam Yüzü” yapacak kadar açık fikirli, Euroturk Chefs Club’ı destekleyecek kadar cömert, her ayrıntıyı uzmanlarına danışacak kadar önemseyen özel bir kişilik. İç dekorasyonun son bölümlerinin tamamlandığı, önümüzdeki ay Türk, Alman, Belçika ve Hollanda’dan şöhretli iş adamları, bürokrat, sporcu ve sanatçıların katılımıyla hizmete girecek.

IŞTE GASTRONOMI’DE VIZYON ÖRNEĞI

Ben bu işlerin adamıyım, bir bölümünde fast food, bir bölümünde cafe olan, mimari dizaynı ile de örnek bir tesis olan mekanda; Böyle bir estetik, böyle bir kalite ilk defa gördüm. Eh burası Avrupa, malzemesi de Avrupa’dır diye

da çok farklı, tabiiki Helal, çok özel lezzetler ürettiriyor. Mekanlarının kilometrelerce uzaktan gelen müdavimleri var. Herr Yönlü ile birlikte Hamburg’a, yani Avrupanın Yiyecek İçecek dağıtım merkezine gittik. Alanındaki, en etkin ve en spesifik Gastronomi Fuarı İNTERNORGA’yı gezdik. Yiyecekten içeceğe, Mutfak ekipmanlarından dekorasyon malzemelerine, bu tarz mekanlar için gereken her ürünün sergilendiği bir fuarla karşılaştık. VKD Alman Aşçılar Federasyonu’nun doğrudan desteklediği bu fuarın en büyük özelliği, katılımcılarının her yıl mutlaka bir yeni ürün veya teknik sergiliyor olması. Bu yüzden tüm dünyadan ziyaretci çekiyor, Gastronomi’deki yeni marifetler ve yüzler de bu fuarla ve bu fuarı izleyen davetli gastronomi basını ile bir anda dünya’ya duyuruluyor. Türkiye’den, GKM Gastro Kültür Merkezimizin sponsoru SANDALYECİ firması bu fuarda ülkemizi temsil ediyor. Ayrıca Almanya’daki Türkler’in Endüstriyel Mutfak firması, Euroturk Chefs Club’imizin sponsoru GGM GASTRO ürünleriyle göğsümüzü kabarttı ve artık Türkiye’ye de mal verdiklerini, Türk Markalarının da Dünya satıcısı olduklarını öğrendik.

Dünyada eşi benzeri olmayan İstanbul’a özel boğaz kültürünü doya doya yaşamak istiyenler için Angel Blue’nun olağan üstü manzarası fark yaratıyor.

BU DA DIĞER BIR GASTRONOMI’DE VIZYON ÖRNEĞI

düşündüm, ancak orada yanılmışım. Malzemeler Türkiye’den, işçilik Türklerden, mutfakları da Türk aşçı ve elemanlara emanet. Herr Yönlü, çok iyi bir Lezzetsever, Türkiye’deki ve Avrupada’ki ünlü restaurantları geziyor, lezzetlerini tadıyor ve kendi mekanların-

Artık Avrupada; İtalyan Lokantaları (İtalyan hükümetinden, yurt dışındaki en başarılı İtalyan Restaurantı ödülü alan), Steak House ve Fish Restaurantları, Asya ve uzakdoğu restaurantları, Meksika Restaurantları gibi bir çok değişik mutfağın sahip ve işletmecileri Türkler. Kendi mutfağımızda ise Dönerci, Köfteci, Pideci üçgeninin dışına çıkamamışlar. Sebebi, ne Malzeme Eksikliği ne Sermaye Yetersizliği. Sebebi sadece bu mutfağı uygulayacak nitelikli iş gücü olmayışından. İşinin ehli Aşçıbaşılarımıza çalışma izni verilmiyor, Alman aşçılık okullarında sadece Türk Mutfağı eğitimi verilmiyor. Bu konuya fevkalade önem veren “Yunus Emre Enstitüsü” kalkınma ajanslarımızında desteği ile yurt dışında yapılanıyor. Türkçe dilini, Türk Kültür ve sanatları ile Türkiyeyi tanıtmak için Yunus Emre Kültür Merkezleri’ni kuruyor. Bu çerçevede Berlin Kültür Merkezimizin yetkilisi Prof. Dr. Osman Faruk Akyol ile görüştüm. Berlin’deki “Avrupalı Türk Aşçılar ve Gastronomlar Derneği” miz ile “Yunus’un Mutfağı” projesi içinde yer alarak. Hem Türk Mutfağına “Aşçı” eğitimi verilecek, hem de Yöresel Mutfaklarımız ile Osmanlı Saray Mutfağı’nın lezzetlerinden örnekler sunulacak.

Boğazın en güzel yerinde, Denizin en güzel lezzetleri

ANGEL BLUE B altalimanı’nda, Boğaz’ın ışıltıları altında balık ve meze kültürüne farklı bir soluk getiren Angel Blue eşsiz lezzetlerin bütünleştiği çok özel bir mekân olarak yerli ve yabancı misafirlerine eşsiz lezzetleri, muhteşem bir manzara ve mükemmel bir servisle sunuyor. Mekanın deneyimli yöneticisi, İstanbul gastronomisinin tanınmış ismi Abdullah Pesen’in yönetimindeki Angel Blue, hazırlık ve sunumdaki farkını ana mönüye geçmeden önce sunduğu, birbirinden leziz soğuk mezeleri ile göstermekte, iştahları kabartmakta. Nelermi ? derseniz birkaç örnek verebiliriz. Hepsi kendine özgü, sır gibi saklanan usullerle hazırlanmış: Tarama, Lekerda, Fesleğenli levrek, Ahtapot salatası, Deniz mahsulleri kabak çiçeği dolması, Uskumru füme, Mevsimine göre Ege otları v.b. ve çok özel nefis ara sıcaklar: Deniz mahsullari köri soslu Angel içli dolması, Beğendili fener çöp şiş, Levrek kül bastı, Peynirli Lagos dolması, Cafe de paris soslu Fener balığı çeşitlerden bazıları diyebiliriz. Yazı ayrı, kışı ayrı, gecesi ayrı, gündüzü ayrı güzel boğazın güzelliği ile bütünleşmiş görkemli yalısında; Huzur veren dekorasyonu, saygılı personeli, profesyonel mutfak ekibi ile iç ve dış bölümlerinde 1000 kişiye yakın konuk ağırlama kapasitesi olan bu mekanın muhteşem başlangıç ve ara sıcakları ile devam eden şölen derin lezzetlerle devam ediyor. Devasa teşhir akvaryumu ve mermer tezgahındaki, denizlerimizin her zaman günlük ve taze mevsim balıkları Izgara, Buğulama, Tava veya Menüyer olarak kıvamında pişmiş, nefis sunumlarla masanıza gelmekte, arzuya göre; Oldukça geniş yerli ve ithal şarap menüsü, diğer içki çeşitleri ile sunulmakta. Dünyada eşi benzeri olmayan İstanbul’a özel boğaz kültürünü doya doya yaşamak istiyenler için, konumu, ulaşımı ve lokasyonu ile Angel Blue’nun olağan üstü manzarası, özel oto parkı, denize sıfır bahçesi, göz alıcı terası, iki ayrı salonu ve en önemli ayrıcalıklarından biri olan denizden ulaşım imkânı sağlayan iskelesi ile fark yaratmakta. TLH adına ziyaret ettiğim, değerli misafirlerine her zaman evinizdeymiş gibi rahatlık ve huzur içinde hizmet veren mekanın, ister iş yemeklerinizde, ister dost sohbetlerinizde veya sevdiklerinizle hoş vakit geçireceğiniz saatlerinizde tercih edilecek yegane mekanlardan biri ANGEL BLUE; şahsen ben gittim, ambiyansı ve hizmeti gördüm, lezzetli balıklarını yedim ve de çok beğendim. Sizlere de tavsiye ederim.


Lezzet markaları

Project1

12/27/13

10:33 AM

Page 1

25 MART 2015 ÇARŞAMBA

www.milliyet.com.tr

BASINDA GÜVEN

Dr. Burak KÖSEOĞLU burakkoseoglu@lezzetgazetesi.com

LE I Z E M K E P INH A T A K S KO

1

08 yıllık geçmişiyle Türkiye’nin en köklü markaları arasında yer alan Koska, EKS mutfak’ta 11 Mart günü düzenlediği workshop’da “bitkisel protein ve yüksek lif kaynağı tahin ve içeriğindeki demir, kalsiyum ve mineraller nedeniyle çok değerli bir gıda olan pekmez” ile Türk Mutfağı’na yeni ve çok değişik lezzetler kazandırdı. Koska Yönetim Kurulu Üyesi Emin Dindar ev sahipliğinde, Türkiye’nin ve dünyanın tanıdığı; TV yıldızı, gurme, yazar, eğitmen, danışman ve bir çok ödül sahibi Chef Eyüp Kemal Sevinç moderatörlüğünde düzenlenen workshopta Tahin&Pekmez’le Türk halkının damak tadına hitap eden, yepyeni ve özel lezzetler yakalandı. Etkinliğe katılan basın mensupları ve gurmeler, “Türkiye’nin Doğal Lezzeti” olarak konumlandırılan “Koska tahin pekmezin” sadece sabah kahvaltılarında değil, diğer öğünlerde, spordan dönünce, gün içinde çalışırken, okul dönüşü, kısacası hayatın her anında ve alanında tüketebileceğini, ekranların sevilen yüzü ve Türk mutfağının dahi şefi Eyüp Kemal Sevinç’in yaratıcı, lezzetli ve bir o kadar da sağlıklı menüleri: Pekmez soslu kuzu sırtı, pekmezli kinoa pilavı, pekmezli pannacotta, tahin-pekmezli dondurma ve tahin-pekmezli makaronları birlikte yaptılar ve denediler. 108 yıllık geçmişiyle Türkiye’nin en köklü markaları arasında yer alan Koska, Türk ağız tadının geleneksel lezzetlerini modern yorumlarla tüketiciye sunuyor. Türkiye’nin geleneksel lezzetleri helva, reçel, lokum, krokan, kağıt helva, badem ezmesi ve pişmaniyede köklü birikimini dünyaya açan Koska, son dönemlerde mutfakların vaz-

YENİ VE İNOVATİF LEZZETLER

H

geçilmezi tahin-pekmezi bir arada sunan keyifli ürünü ile de adından sıkça söz ettiriyor. Koska Yönetim Kurulu Üyesi Emin Dindar’ın da interaktif olarak katıldığı workshopta; Koska’nın tüm yaş gruplarında çeşitli ihtiyaçlara hitap edecek ürünler yaptığına değinen Dindar, “Ağırlıklı olarak helva, tahin ve reçel üretiyoruz. İstanbul Avcılar ve Kütahya

Pekmez soslu kuzu sırtı (tahinli keşkekle)

Hazırlanışı: Orta ateşteki

Simav’da olmak üzere 2 üretim tesisimizde, günlük yaklaşık 50 ton helva, 20 ton reçel ve 10 ton lokum üretim kapasitesine sahibiz. 425 çeşit ürünümüz ile yılda toplam 17 bin ton üretim yapıyoruz. Türkiye’nin en büyük helva üreticisi olarak, Türkiye’de pazar payımız yaklaşık yüzde 50. İstanbul’u da içine alan Marmara Bölgesi’nde ise pazar payımız yüzde 80’e yükseliyor. Hem yurt içinde hem yurt dışında yaptığımız yatırımlarla kısa zamanda hızla büyüyeceğimize inanıyoruz” dedi. Koska kendi hammaddesini üretiyor, yerli üreticiye destek veriyor. Yüzde yüz yerli sermayeli bir aile şirketi olan Koska’nın ürünlerinde kullandığı hammaddeyi de ürettiğine değinen Koska Yönetim Kurulu Üyesi Dindar, şu bilgileri verdi: “Piyasada saf olarak bulunması hayli güç olan ve helvanın

hammaddesini oluşturan bitkisel protein ve yüksek lif kaynağı tahini, Türkiye’de sadece Koska’da bulunan modern ve hijyenik tesislerde üretiyoruz. Bu da ürünlerimizin lezzetine yansıyor. Üretim kapasitesi ve kalitesi ile dünya standartlarında entegre bir tesis olan fabrikalarımızda, teknolojinin imkânları sayesinde kapasitemizi sürekli arttırıyor, yeni ve inovatif lezzetleri AR - GE laboratuarlarımızda geliştirip, ambalajlıyarak yurt içinde ve dışında insanların kullanımına sunuyoruz.”

bir tavanın içerisine tereyağı ve zeytinyağını aldıktan sonra ısıtın. Yağlar eriyip ısındıktan sonra pekmezi ilave edin ve karıştırın. Mühürleme için eti ilave edin. 5 dakika bir yüzünü mühürledikten sonra eti çevirip 3 dakika da diğer yüzünü mühürleyin. Tuz ve çekilmiş tane karabiber ile lezzetlendirin. Mühürlediğiniz eti bir fırın tepsisine alın ve önceden ısıtılmış 200 derecedeki fırında 15 dakika pişirin. Etleri mühürlediğiniz tavaya ıspanakları ekleyin ve fazla öldürmeden kısık ateşte soteleyin. Tuz ve çekilmiş tane karabiber ile lezzetlendirip ocaktan alın. Buğdayı 1 gece önceden ıslatın, suyunu değiştirip yıkadıktan sonra süzün. Orta ateşteki bir tencerede 2 su bardağı suyla beraber süzdüğünüz buğdayı haşlayın. Buğday suyunu çekince ocaktan alın. Ayrı bir tencereye buğdayı ekleyin.

Koska Hakkında: ettirilir. 1970’lerin başına geldiğimizde Topkapı’da kurulan fabrikada; helvanın yanı sıra lokum, reçel ve koz helva gibi ürünlerin üretimi yapılmaya başlanır. Sonrasında 1983’de Mümtaz ve Nevzat Dindar kardeşler Merter’deki modern tesislere taşınarak büyümeye ve ürün çeşitliliğini arttırmaya devam ederler. 2000 yılında ise Avcılar Ambarlı kav-

şağındaki son teknoloji ile donatılmış entegre üretim tesislerinde üretim yapılmaya başlanır. Bu asırlık yolda küçük bir şekerci dükkânı iken, artık 18 bin m2 kapalı alana sahip bu tesislerde helva, reçel, tahin, pekmez, bal, krokan, kağıt helva gibi yaklaşık 425 çeşit ürün üretilmektedir. Türk gıda sanayinin önemli gıda markalarından biri olarak bu başarıların yurtdışında da sürdürülüp; Koska markasının dünya genelinde tanınan bir marka olması hedeflenmektedir.

Ispanak sote için;

u250 g ayıklanmış ıspanak uTuz ve çekilmiş tane karabiber

Keşkek için;

u1 su bardağı buğday u2 su bardağı su u1 su bardağı sebze suyu u1/2 su bardağı tahin u2 yemek kaşığı tereyağı uTuz ve çekilmiş tane karabiber 1 su bardağı sebze suyunu ekleyip iyice çektirin. Buğday sebze suyunu çektikten sonra ocaktan alın, tahini ilave edin ve iyice karıştırın. Arzu ettiğiniz miktarda tuz ve çekilmiş tane karabiber serpin. Tereyağı ilave edin ve karıştırın. Servis tabağına önce keşkeği alın. Keşkeğin üzerine eti yerleştirin. Ispanağı yanına ilave ederek sıcak olarak servis edin.

Pekmezli K

Sosu için;

u 1/2 su b ardağı pek m u 1/2 su b ardağı zey ez tinyağı u Tuz ve çe kilmiş tane karabiber

tencerede 1 su bardağı su ile kinoayı haşlayın. Suyu iyice çektirin. Ocağın altını kapatın ve soğuması için süzgeçe alın. Soğanın kabuklarını soyun ve küp küp doğrayın. Kırmızı biberin çekirdeklerini temizleyin ve jülyen doğrayın. Taze soğanı da temizleyin ve ince kıyım doğra-

Koska A.Ş. yönetimini oluşturan Nevzat Dindar, Faruk Dindar, Tarık Dindar, Emin Dindar, Tülin Çantay ve Hande Eryiğit.

Malzemeler (2 kişilik) u300 g kemiksiz kuzu sırtı u1 yemek kaşığı tereyağı u2 yemek kaşığı zeytinyağı u2 yemek kaşığı pekmez uTuz ve çekilmiş tane karabiber

Malzemele inoa r u 1 su bard (2 kişilik) ağı kinoa u 1 su bard a u 1 adet k ğı soğuk su ırmızı bibe r u 1 adet y eşi u 1 adet so l biber ğ u 2 adet ta an ze soğan

Hazırlanışı: Orta ateşteki bir

Bugünkü Koska lezzetinin temelleri 1900’lü yılların başında Hacı Emin Bey’in Denizli’deki helvacı dükkânına kadar uzanıyor. 1930’lu yıllarda oğulları ile birlikte İstanbul’a gelen Halil İbrahim Adil Dindar, baba mesleğini Koska semtinde sürdürmeye başlar. Helva ve tatlılarının lezzeti kısa sürede tüm İstanbul’a yayılır. Önce insanların dilinde “Koska’daki Helvacı” olarak anılmaya başlar. Sonrasında bu isim “Koska Helvacısı” markası olarak tescil

Nedir bu Third Wave Coffee...???

dıktan sonra geniş bir kasenin içinde kırmızı biber ve soğanla beraber karıştırın. Soğuyan kinoayı da kaseye ekleyin. Elinizle yavaşça karıştırın. Sosu için ayrı bir kapta pekmezi, zeytinyağını, tuzu ve çekilmiş tane karabiberi çırpma teli yardımıyla karıştırın. Salatanın üzerinde gezdirin ve servis edin.

ayatımıza Türk kahvesi ile girmişti derken 80’li yılların favorisi Hazır kahveler ve 2000’li yıllardan itibaren Amerikan kahve zincirleri ile meraklılara renk katan espresso bazlı kahveler derken son 1-2 yıldır dünyada yeni bir akım başladı Third Wave Coffee Shop’lar yada diğer adıyla 3.Nesil kahveciler. Önce “Üçüncü Nesil Kahve”ne demek, onu açıklayalım. Şarap gibi ince elenip sık dokunan, yağmur ormanlarına zarar vermeden çekirdeklere ulaşılabilen yüksek kaliteli kahve nesline bu isim veriliyor. Diğer bir anlatımla ise patronun işin başında olduğu, minik kahve dükkânlarının, baristaların, kahve kavurma şampiyonlarının işin içine girdiği dalga. Kahve çekirdeğinin cinsi, menşei, kavurma şekli, derecesi, brew etme (demlendirme) yöntemleri ve sunumunun daha kendine özgü yerlerde ve tekniklerle olması anlamına geliyor. Bu akım Amerika ve Avrupa’da 2000’lerin başında başladı. Bizde ise şu anda Beşiktaş, cihangir, Bağdat caddesi gibi mekanlarda hızla yükselmekte, adeta yeni bir müdavim kitlesi büyüyor. Bu yeni nesil Kafelerde asla şurup bulunmuyor hatta barıştalar sütlü kahve yaparken bile endişeli kahvenin aroması değişir diye. Öncelikle Dünyanın dört bir yanından çekirdekler geliyor Panama, Guatemala, Costa Rica, Sumatra, Java ve daha onlarcası sonra bunlar usta kavurucular elinde özel olarak kavruluyor ki bunları sakın kahve zincirlerindeki kahvelerle karıştırmayın günlük en fazla haftalık kavruluyorlar. Sonra geliyor başka bir heyecan demleme yöntemleri adeta bir kimya laboratuvarını andıran özel imbik sistemlerinde kahveler 24 saat içinde soğuk demlendiği gibi ayrıca japonya’dan gelen özel sifonlar ve benzeri araçlarla yada benzerlerine çok az rastladığınız inanılmaz estetik ve maharetlere sahip on binlerce Euro değerinde makinelerde bardaklara dökülüyor. Bu sıralar en son kulağıma gelen bir dedikodu dünyanın en iyi makinelerinden birisi ile Anadolu yakasında yeniden yapılanan Romantika Cafe içerisinde 1-2 aya kadar bir third wave coffee açılıyor ve hayli iddialı olacaklarmış. Bu kadar kahve sözüne benim katacağım şu peki bu kadar yabancı trendleri takip ederken neden Türk kahvesi ile ilgili yeni uygulamalar, sunumlar yada yüzyıllar önceki ritüelleri hiç takip etmiyoruz. Dünyaya aslında kahveyi tanıtan bir neslin temsilcileri olarak genç yatırımcıları bu alanda’da yenilikler getirmeye davet ediyoruz. Şen ve esen kalın sağlıklı, mutlu ve bol kahveli sohbetler dileği ile.


Project1

12/27/13

10:33 AM

25 MART 2015 ÇARŞAMBA

www.milliyet.com.tr

BASINDA GÜVEN

Lezzet aşkına

CHEF KEMAL DOĞUŞ

Başyazı

Özlem MEKİK

Lezzetin ve yemeğin takipçisi “Blogger”lar

“B

B E A K B Ğ I A MI? Ç TABİİ Kİ BÜYÜK ERZURUM SOFRASI

ozlemmekik@lezzetgazetesi.com

logger” kelimesi son dönemde belki de en çok duyduğumuz kelimelerden biri. Teknolojinin de vesile olduğu ve pek çok kişinin yeteneklerini paylaşabildiği platformlar olan bloglar sayesinde ortaya çıkan bir sıfat. Ben şahsen, bu gelişimden çok hoşnutum. Bunun iki nedeni var, ilki; insanların içlerindeki yeteneği başka insanlarla paylaşabilme şansına sahip olabilmeleri ve böylelikle daha üretken bir toplum oluşuyor olması. İkincisi ise; işimle ilgili milyonlarca yeniliği gözlemliyor olabilmek ve fikir alışverişinde bulunma fırsatının doğması. Kısacası “blog” ve “blogger” kavramları iyi ki hayatımızdalar. Şimdi sizlere, işte tam da az önce anlattığım şekilde tanıma fırsatı bulduğum ve sonrasında farklı işlere imza attığımız çok değerli blogger’lardan ve benim de başkanı olduğum “Lezzet Yazarları Derneği”nden bahsedeceğim. Mutfağa emek veren yazarların, sosyal medyada etkili yemek bloğu yazarlarının bir araya gelmesini sağlayarak, lezzet yazarlarını ve blogger’ları tek bir çatı altında toplamayı hedefleyen Lezzet Yazarları ve Bloggerları Derneği, kısaca LYD, Türkiye Lezzet Hareketi çatısı altında yer almayı hedefliyor. Lezzet Yazarları ve Bloggerları Derneği’nin, yönetim kurulu üyeleri, yemek yazarı şefler, yemek ve lezzet blogu yazarlarından oluşuyor. Türkiye’de bir ilke imza atan LYD kurucuları arasında şu isimler yer alıyor. Başkan, Özlem Mekik (Şef, Sofra Dergisi Yemek Yazarı, Yemek Programı Sunucusu, Gastronomi Eğitmeni, İşletmeci ) Başkan Yardımcısı, Bengü Doğruel (Yemek Blogu Yazarı Selin Ekim (Seyahat ve Yemek Yazarı, Şef) Vasfi Pakman (Türkiye Lezzet Hareketi Genel Başkanı) Yemek Fotoğrafçısı Füsun Gümeli, Tijen Aktay (Kanal Türk “5 Çayı” Programı Sunucusu, Yemek Danışmanı, Yemek Blogu Yazarı) Funda Aydeniz (Yemek Blogu Yazarı)Haldun Tüzel (Chaine des Rotisseurs Şövalyesi Gurme Şef ve Yemek Yazarı, Danışman) Ali Yeliner (Gazeteci, Yazar) Fatoş Yağcı (Sofra Dergisi Yazarı, Yemek Danışmanı) Bu kadar lezzeti tadan, yapan ve sunan blog yazarlarından bahsetmişken, bu tarz girişimler, yenilik, gelişim ve elbette dışarıya açılım anlamlarında, ülkemiz adına da faydalı girişimler olduğunu düşünüyorum. Yemek ve lezzet üzerine, yemek yapmayı ve yemeyi seven herkesle iç içe olabileceğiniz, paylaşımda bulunabileceğiniz, blog ve blogger’lara ve elbette tüm bu blog ve blogger’ları aynı çatı altında toplayan Türkiye’nin ilk blogger derneği olan Lezzet Yazarları Derneği’ni takibiniz ve desteğiniz, yapılacak olan etkinliklere katılımınızı sağladığı gibi, Türk mutfağı ve lezzetleri adına da önemli bir adım olacaktır. Bendeniz sizlere “lezzet blogger”ları ve “yemek blogger”larından da bahsetmek istiyorum. Önce bu sıfatları tanımlayarak başlamak isterim. Peki bizler kime lezzet blogger’ı, kime yemek blogger’ı diyoruz? Bu arada tabii hem lezzet hem de yemek blogları yazan blogger dostlarımızda var tabii. Gittikleri mekanlarda tadım yapıp mekan hakkında yorum yazan bloggerlar, “lezzet blogger”ı kategorisine giriyor. Yemek tariflerini mutfağında pişirip, fotoğraflayıp tarif veren blogger’lara ise, “yemek blogger”ı diyoruz. Bu ay için alfabetik sıralamada lezzet ve yemek blogger’ı yazmak isterken kendimi alamadım ve kalemimi bol tutup her birinden bolca yazdım. Bundan böyle bu bölüme sığdıramadığım değerli bloger dostlarımı her yazımda düzenli olarak sizlere tanıtıyor olacağım. Peki benim gözümden zevkle takip edebileceğiniz, bu işe gönül veren, emek sarfeden blogger’lar kimler?

Lezzet rehberi

Page 1

Balığın en iyisi Bebek’ten sonra şimdi Ataşehir’de

B

ebek Balıkçısı’nı bilmeyeniniz yoktur. 1998 yılından bu yana, kalitenin ve iyi balığın adresi olarak hafızalardaki yerini almıştır. Gurme damakların öncelikli tercihi Bebek Balıkçısı şimdi Anadolu Yakası’nın lezzet severleri için Ataşehir’de Bulvar 216’da. Başarılı mekanın, başarılı sahibi Cem Karabulut Ataşehir’in yeni ve yükselen değeri olmaya aday Bulvar 216’da olmaktan dolayı mutluluk duyduklarını belirtiyor. Kaliteli bir konsept, kaliteli bir mekan ve zengin deniz ürünleri. Kulağa oldukça çekici geliyor. Sözün özü Anadolu Yakası’nda oturuyorsanız, sevdiğiniz balığı yemek için, bundan böyle trafik işkencesine katlanmanıza ve onca yol gitmenize gerek yok. Artık alıştığınız lezzet size bir BEBEK adım uzakta. Bebek BaBALIKÇISI ATAŞEHİR lıkçı artık Bulvar 216’da. Bu arada gitmişken mutlaka denemelisiniz diyebileceğim çok lezzet var Bebek Balıkçı’da, 25 popüler soğuk mezenin yanında yaklaşık 20 adet ara sıcak misafirlerin beğenisine sunuluyor. Ermeni mezeleri topik ve plaki, Rum mezeleri Girit ezme ve köpeoğlu, Yunan usulü sebzeli nuska böreği ile birbirinden renkli ve lezzetli Türk mezeleri büyük ilgi görüyor. Bunların yanı sıra Peru mutfağının popüler tadı ‘ceviche’de kendi müdavimlerini yaratmış. Zeytinyağı sosu ile en natürel haliyle pişirilen ahtapot ızgara, kalamar ve karides kullanılarak yapılan balık beyti, balık mantı, balık köftesi ve pazı sarma levrek ara sıcakların başını çekiyor. Tatlılar ise triliçe, portakallı irmik, el yapımı baklava ve sufle damakları şenlendiriyor.

LEZZET

Bloggerları uAlp Artam www.lokantalarim.net uArda Akalın www.yiyomfoodblogger.com uAyşe Baturalp www.pembegurme.com uCan İnelli www.bekarevi.com uCem Karakuş www.cemkarakus.com uDerya Korkmaz www.kesifperisi.blogspot.com uDilek Yeğinsu www.usengecsef.com uDilek Durğüt www.dilekita.com uEbru Ayaşlılar Sezer www.gezenayaklar.com uEvrim İncesu www.gezginnerede.com uFahri Gediz www.fahrigediz.com uHakan Aydeniz www.lezzetpusulasi.blogspot.com uHülya Meral www.hulyamutfakta.tv uİsmet Ersoy www.culiniistanbul.com uKangurular www.kangurular.com uKenan Yıldırım www.gezmelerdeyim.com uMurat Ekmekçioğlu www.sonradangurme.biz uOğuz Dinç www.neyenir.com uOğuz Yenihayat www.yenihayatintadi.com uÖzge Candanoğlu www.damaktandimaga.com uÖzlem Demir www.gezentigurmeanne.blogspot.com.tr uSu Pelin Köroğlu www.pillibebegindunyasi.blogspot.com uSalih Seçkin Sevinç www.harbiyiyorum.com uSelin Karadeniz www.rapunzelinkesifleri.blogspot.com uSemih Diken www.loplopculer.com uSevda Serbest www.kesfettik.com uSinan Hamamsarılar www.tatdedektifi.com uÜlker Üner www.kuklasureyya.com

YEMEK

Bloggerları

uArzu Göncü Hangül www.vanilins.com uAsli Balakin www.dokuzuncubulut.com uBengü Doğruel www.ennefistarifler.com uBurçe Tatar www.birtatbirkoku.com uDevletşah Özcan www.devletsah.com uEmel Yılmaz Akan www.eymininmutfagindan.blogspot.com uFunda Aydeniz www.arenandfamily.blogspot.com uFüsun Gedikoğlu www.hamaratfusun.blogspot.com uGönül İleri www.eyvahyemekyandiocakbatti.com uGül Savaşer www.damak-tad.blogspot.com uGülay Kaykaş www.gulaymutfakta.com uGülfem Alptekin www.hafiftarif.com uHansa Kos www.olsadayesekk.com uHilal Dokuyucu www.sagliklimutfak.net uLeyla Kılıç www.marindentarifler.blogspot.com uNeval Coşkun www.limonlukek.blogspot.com uNilay Tulum www.mutfaksirlari.com uOya Emerk www.oyacuisine.com uÖzlem Vural www.pastacikiz.com uPelin Bozkurt Bilgiç www.pelinlemutfaksohbeti.com uSelin Ekim www.selinekim.com uSelma Mollaoğlu www.mutfakvetatlar.blogspot.com uSevil Şahin www.birdemliksohbet.com uSibel Yalçın www.evatolyesi.com uTijen Aktay www.lezzetibol.com uTümay Topçu www.tumayinmutfagi.blogspot.com

C

ağ kebabı Erzurum’un en ünlü ve en sevilen tatlarından biridir. Bir tadanın bir kere daha tatmak istediği bu özel kebabın en iyisini Erzurum’da yiyebileceğinizi düşünmeyin. Eğer hala haberiniz yoksa, Kartal’da Büyük Erzurum Sofrası’nda tıpkı Erzurum’da imiş gibi hissedecek, hakiki Cağ kebabı

tadabileceksiniz. Tecrübe ile sabittir. Etten tutun da, buğdaya, civil peynirine kadar Erzurum’dan gelen taze malzemelerle hazırlanıyor tüm bu lezzetler. Üstelik 2007 yılından bu yana lezzet düşkünlerinin uğrak noktası. Menüde tatmak isteyeceğiniz öyle çok çeşit var ki; boş bir mide ile gitmenizi tavsiye ediyorum. Ben ayran aşı

çorbadan sonra cag kebabı ile devam ettim. Ama tabii harika ikramlıklardan acılı ezme, soğan piyaz, karışık turşu, civil peynir ve mangalda yeşil biber yanı sıra su böreği, güveçte mantarında tadına bakmadan edemedim. Tatlı olarak yöresel bir tatlı olan kadayıf dolmasını yemeden ayrılmayın derim. Bu arada özellikle

özel güveçte gelen manda yoğurdunun altını çizmeden geçemeyeceğim, nefisti. Yöresel lezzetlerin yaşatılması adına emek veren mekanları ayrıca takdir ettiğimi de belirtmek istiyorum. Cağ kebabı severseniz ya da daha önce hiç tadına bakma şansınız olmadıysa, hemen Büyük Erzurum Sofrası’na gidin, pişman olmayacaksınız.

Tuzla bayat ekmek yarışması

“M

utfak” ve “üretmek” kelimelerinin içinde olduğu cümleler kurmak büyük bir keyif benim için. Hele bir de yararlı ve yol gösterici bir etkinlik içinse, üzerine yüzlerce cümle kurabilirim. Bu aynı zamanda, hemcinslerim adına duyduğum bir gurur kaynağı nedeni. İşte bu özel etkinliklerden biri de, geçtiğimiz günlerde Tuzla’da gerçekleştirildi. Üstelik çok güzel bir amaç uğruna. Tuzla Belediyesi, ekmek israfının önlenmesi ve bu anlamda farkındalık oluşturmak adına 2. Geleneksel Bayat Ekmekle Taze Lezzetler Ödüllü Yemek Yarışması düzenledi. Sunuculuğunu İkbal Gürpınar’ın yaptığı yarışmanın jürisi ise; Zeki Kara, Nilgün Tatlı,

YARIŞMANIN SUNUCULUĞUNU İKRBAL GÜRPINAR YAPTI.

Emine Bedel ve benim de çok sevdiğim dostum, “Sevil’le Bir Demlik Sohbet” bloğunun sahibesi sevgili Sevil Şahin gibi değerli isimlerden oluşuyordu. Jüri, bayat ekmekten ana yemek ve bayat ekmekten tatlı kategorilerinde yarı-

şan 26 yarışmacıyı, işçilik, malzeme seçimi, sunum ve lezzeti ile değerlendirdi. Yarışmada bayat ekmekle hazırlanan ve Türk mutfağının en bilinen yemek ve tatlıları arasında yer alan köfte çeşitleri ve ekmek tatlısı çeşitlerinin yanı sıra,

firikli acur dolması, yumurtalı ekmek kavurması, çıtır muhallebi, fasulye kayganası, bayat ekmekli pizza, bayat ekmek mücveri, bayat ekmekli tiramisu, acem pilavı gibi çeşitler yer aldı. Yarışmanın yemek kategorisinde Selin Erten, bayat ekmek içli köfte yemeği ile birinciliği elde etti. Tatlı kategorisinde ise Gamze Baba, bayat ekmek tatlısı ile birinciliği kazanan isim oldu. Yemek ve tatlı kategorilerinin birincilerine tam altın, ikincilere yarım altın, üçüncülere çeyrek altın hediye edildi. Tüm yarışmacılara üçlü seramik tencere seti verildi. Finalistler, ödüllerini Tuzla Belediye Başkanı Dr. Şadi Yazıcı ve eşi Dr. Fatma Yazıcı’nın elinden aldı.





8

Project1

12/27/13

10:33 AM

Lezzet markaları

Page 1

25 MART 2015 ÇARŞAMBA

www.milliyet.com.tr

BASINDA GÜVEN

EVLER’E VE TOPLU TÜKETIME

Unlu Mamülleri K

DOYGUN Ticaret ve Pazarlama Müdürü Murat Sertan Sağmanlı

alitesiyle ünlü kuruluş, 174 farklı ürünle, sektörün lideri olarak “DOYGUN Lezzet Haritasını” genişletmeye devam ediyor. Sağlıklı ekmek üretmek misyonuyla 1999 yılında kurulan DOYGUN, Türkiye’de ilk defa ambalajlı ve katkısız tam buğday ekmeğini üreten marka. İsmini tam buğday ununun doyuruculuğundan ve uzun süre tokluk hissi sağlamasından alan DOYGUN, zamanla faaliyet alanını ve ürün gamını zenginleştirdi. Perakendeye yönelik ürettiği paketlenmiş tam buğday ve tam çavdar ekmeği çeşitlerine tahıllı, light, kepekli, tost, hamburger ve sandviç ekmeklerini de ekledi. Bunları; Pastaban, galeta, tam buğday unu, tiramisu keki gibi uzun ömürlü ürünler takip etti. Daha sonra DOYGUN, dondurulmuş ekmek ve unlu mamuller üretimine girdi. Perakendede DOYGUN markası ve 30 ürünle tüketiciye, DOYGUN Profesyonel markaslı 144 ürünle de otel, restoran, kafe ve catering firmaları gibi endüstriyel mutfaklara; Taze, pişmemiş donuk, yarı pişmiş donuk ve tam pişmiş donuk ürünler sunuyor. 16 yıllık marka serüveninde kalitesiyle öne çıkan DOYGUN, her geçen yıl portföyüne kattığı yeni ürünlerle lezzet haritasını genişletmeye devam ediyor. Türkiye’de ilk tam buğday ekmeğini piyasaya süren DOYGUN, aynı zamanda sektörde ilk defa paketlenmiş roll ekmek, gözeneksiz tost ekmeği ve vitaminli light ekmeği üreten ve paketli ekmekte Helal Gıda Belgesi alanilk firma. Perakende ürün grubuna geçen yıl sade ve tam buğdaylı çeşitleriyle tortilla ve galetanın yanı sıra yarı pişmiş donuk İstanbul

simidi, açma ve poğaçayı da katan DOYGUN, bu yıl ise yeni kahveli tiramisu kekiyle farklı bir lezzete imza attı. Kahve eklemeden sadece su ya da sütle ıslatılarak hazırlanan DOYGUN Kahveli Tiramisu Keki, lezzetli tiramisu’lar ve sıradışı pastalar hazırlamak isteyenlere pratik çözümler sunuyor. Kahveli Tiramisu Keki sade olarak çay ve kahvenin yanında tüketmek de mümkün. Profesyonel mutfakların ihtiyaçlarına çare olan DOYGUN Profesyonel’de sadece ürün çeşidi konusunda değil ürünlerin hazırlanma süreçleriyle ilgili de çeşitli alternatifler mevcut. Pişmemiş ya da yarı pişmiş ve tam pişmiş donuk ürünlere ek olarak DOYGUN Profesyonel, ambalajlı tek kişilik roll ve roll max ekmekleri, hamburger, sandviç ve tost ekmekleri, Ayvalık tostu ve döner ekmeği, tam buğday unu ve tortillasını taze olarak da sunuyor. DOYGUN Profesyonel ürünlerinin pratik, ekonomik, kolay ve hızlı hazırlanıyor olması bakımından önemli avantajlar sunduğunu belirten DOYGUN Ticaret ve Pazarlama Müdürü Murat Sertan Sağmanlı, “Pazar araştırmalarımızda, otel, kafe, restoran, catering gibi firmaların unlu mamul üretiminde nitelikli işgücü, maliyet ve standart zorlukları yaşadıklarını gördük. DOYGUN, bu zorlukları önlemek adına uzmanı olduğu bu alanda, Ar-Ge çalışmaları yaparak endüstriyel mutfaklara çözüm ler geliştiriyor. Sirha İstanbul, Anfaş Food Product ve Ibatech Ankara Fuarı’nda sergilediğimiz baget ekmekler, danish, swirl ve kruvasanlar, kurabiyeler, mini börekler, İstanbul Simidi gibi yeni ürünlerimiz büyük ilgi gördü” dedi.

Yurt dışında Türkiye’nin gururu

PINAR LABNE T

ürkiye’de labnenin mucidi Pınar, hızlı tüketim ürünleri kategorisinde her yıl dünyanın önde gelen firmalarına verilen Gulf 2015 ‘Yılın Ürünü’ ödülünü, bu yıl ilk kez açılan labne kategorisinde kazanarak bir ilke imza attı. Pınar Labne, bağımsız araştırma şirketi TNS tarafından 6 Körfez ülkesinden 3.600 kişi tarafından oluşturulan örnek panelde; inovasyon, çekicilik ve müşteri memnuniyeti parametreleri üzerinden yapılan tüketici araştırmasında birinci seçildi. Her yıl dünyanın önde gelen hızlı tüketim şirketlerine verilen ‘Yılın Ürünü’ ödülüne bu yıl labne kategorisinde değer bulunan Pınar, ödülünü 25 Şubat Çarşamba günü Dubai Place Hotel Dowbtown’de gerçekleştirilen törende aldı. Körfez Bölgesi’nin Pınar için önemli bir pazar olduğunu vurgulayan Yaşar Holding Yönetim Kurulu Başkanı İdil Yiğitbaşı, ödülü şu sözlerle değelendirdi: “Yaşar Topluluğu ola-

İdil Yiğitbaşı

rak Pınar markamızla 30 yılı aşkın süredir, başta labne olmak üzere farklı ürünlerimizle Körfez ülkelerinde varlık gösteriyoruz. Bu ülkelerdeki tüketicinin ihtiyacına yönelik ürünler geliştiriyor ve pazara sunuyoruz. ‘Zatarlı Labne’ gibi Türkiye’de olmayan, sadece bu bölgeye özel bir ürünü tüketicilerimizle bir araya getirdik. ACNielsen Pazar araştırma verilerine göre labne ürünümüzle Kuwait’te yüzde 51, Birleşik Arap Emirlikleri’nde yüzde 40 ve Suudi Arabistan’da yüzde 26.4 ile pazar lideriyiz. Tüketicilerimizin beğenilerini son

derece anlamlı bir ödülle ifade etmeleri bize büyük mutluluk yaşattı. Bu prestijli yarışmada, dünyanın en önde gelen markalarının kazandığı bu ödülü, ilk defa açılan labne kategorisinde bizim kazanmış olmamız son derece gurur verici. Bilinirliğimizi ve satışlarımızı artırmak üzere, yeni inovasyonlarla beslenen bir stratejiyle bölgede faaliyet göstermeye devam edeceğiz” diye konuştu.

2016 Anfaş FOOD PRODUCT Fuarı’na

sektörden yoğun ilgi var 22.

Anfaş Food Product Fuarı’nı Başarıyla Tamamlayan Kuruluşun direktörü Münevver DURAN, Milliyet Lezzet Gazetesine yaptığı açıklama’da “Önümüzdeki yılın çalışmalarına şimdiden başladık, sonuç raporumuzda görüleceği üzere Anadolu’da Gıda ve Gastronomik yatırımların artması, ulusal firmalarında yeni ve inovatif ürünlerle bu pazarı boş bırakmıyacağını gösterdi. 2016 Anfaş Food Product ise; Türkiye’nin Gıda Sanayii’nin prestiji ve en önemli göstergesi olacak” dedi. 22.Anfaş Food Product ve 4. Anfaş Bevex Fuarları 35.000 m2 alanda 357 firma ve 3.652 markanın katılımı ile ANFAŞ Fuarcılık A.Ş. tarafından gerçekleştirildi. Ülkemiz Gıda ve Gastronomi sektörünün en güçlü kuruluşlarının biraraya geldiği fuarın katılımcılar 49 ülkeden 1.405 kişi, toplamda 47.400 profesyonel ziyaretçi ile buluştu. Profesyonel ziyaretçi dağılımının; Otel üst düzey yöneticisi 2.645, Executıve chef/Asçı ve ekibi 1.435, F&B Müdürü/ ekibi 358, Satın Alma Müdür/Ekibi 785, Hastane yöneticisi 65 olarak tesbit edildiğine işaret eden yetkililer, “Fuar süresince düzenlenen etkinliklerin fuara hareket getirdiğine ve renk kattığına inanıyoruz” dediler. TAFED tarafından düzenlenen Ülkeler Arası Yemek Kültürü Etkinliği; Türk ve dünya mutfaklarından farklı dokunuşları ziyaretçilerle paylaşırken. Anfaş Bevex ise, yepyeni bir etkinliğe ev sahipliği yaptı: Otel ve Restoran Baristaları etkinliğinde “Kahve” nin yıldızı parladı. 25-28 Şubat 2015 4. Anfaş Bevex Uluslararası İçecek İhtisas fuarı bünyesinde; Flair Open 2015 ve Yaratıcı

Barmenlerin Teknik ve Görsel sunumları yarışması ilgi odağı oldu. TGYD tarafından gerçekleştirilen Flair Open ziyaretçi ve katılımcılardan büyük ilgi gördü. Bu etkinlikte, uluslararası ünlü bartenderlar Ahmet KAYTAR ve Goerkem HARP’ın gösterileri nefes kesti. Bu yıl 2.si gerçekleştirilen ve gıda ve içecek firmalarının en yeni inovatif ürünlerinin teşhir edilen sergide, Antalya Reçelleri firmasının üretiiği “Bademli Zeytin Reçeli” 2015 yılı en iyi inovatif ürünü seçildi. Anfaş FoodProduct ve Tafed Ülkelerarası yemek kültürü etkinliğinde, Prof. Dr. Nazmi KOZAK ve TAFED Başkanı Exec. Chef Zeki AÇIKÖZ koordinatörlüğünde yoğun ilgi ve katılım ile gerçekleşen Gastronomi Eğitimi arama konferansı, gastronomi sektörü profesyonellerini bir araya getirdi. Yiyecek ve İçecek sektörünün Anadolu’daki büyük buluşma noktası olan fuar’da katılımcılar ve ziyaretçiler arasında yine birçok verimli anlaşma yapıldı, işbirliği tohumları atıldı. Fuar yönetiminin, Sektörel yayınlara ve Sivil Toplum kuruluşlarına yönelik olumlu yaklaşımı meyvelerini vermeye başladı, bu sayede yurt içinde ve dışında bilinirliği ve etkinliği artan, katılımcı kalitesi yükselen Anfaş’ın başarılı yönetimini, bu etkinliğin bir parçası olmaktan gurur duyan, TLH / Türkiye Lezzet Hareketi olarak; Y.K.Bşk. Mustafa Çalık, Gn.Md.Server Seçer ve Direktör Münevver Duran nezdinde kutluyor, tüm katılımcılara, destekleyen kurum, kuruluşlara ve ziyaretçilere: Anfaş Food Product ekibinin teşekkürlerini duyuruyor, 23. Anfaş Food Product fuarı hazırlıklarının tüm hızıyla başladığını hatırlatıyor ve 10-13 Şubat 2016’da sağlıkla ve huzurla buluşmayı diliyoruz.

Yiyecek ve içecekte hedefleri belirledi

G

astronomi Dünyasının Lezzetli Ürünler kaynağı Anadolu’nun Antalya Kentinde gerçekleşen Yiyecek - İçecek Sektörünün en güçlü fuarı ANFAŞ FOODPRODUCT bu yıl’da zengin içeriği ve aktiviteleriyle göz doldurdu, katılımcılarını memnun etti. TLH / Türkiye Lezzet Hareketi ve Milliyet Lezzet Gazetesi olarak katıldığımız ve izlediğimiz etkinlikten edindiğimiz, bazı sergileyici kuruluşların, çalışmalarına ait bilgileri okurlarımızla paylaşıyoruz.

İmren Marmara 2016 Fuarında yerini aldı

u Yılmaz Gezici / İmren Marmara Genel Müdür 10 yıldır bu fuara katılıyoruz. Anfaş Fuarcılık Katılımcı ve ziyaretçi organizasyonu nu bir araya getirmeyi çok güzel başarıyor. Tamamen iç piyasayla çalışan bir firmayız ve bu fuarda istediğimizi bulduk. Önümüzdeki yıl için katılım sözleşmemizi fuar esnasında tamamladık.

görücüye çıkarttı. Firma Müdürleri Cüneyt Bey ve İsmail Bey “fuar çok yoğun geçti. Çok güzel görüşmeler yaptık.. Otelci ve geleneksel kanalda tonajlı bağlantılar kurduk” dediler.

Fine Food Bayilik Altyapısını Anfaş Food Product ile tamamladı

u Murat Özdamar / Fine Food

8 yıldır fuara katılıyoruz. Fuar bu sene gerçekten çok yoğun geçiyor. Otelcilerin çok yoğun ilgisiyle karşılaştık. Fuar bizim için çok başarılı geçti. Bayilik altyapımızı tamamlamada % 100 Anfaş Food Product Fuarının katkısı var. Bu sayede tüm bayilik ağımızı tamamladık.

Tamek Yepyeni ürünlerini Anfaş Food Product Fuarında Sergiledi

u İsmail Arkan –Geleneksel Kanal Bölge Müdürü & Cüneyt Çolakoğlu – EDT Bölge Müdürü 60 . yıldönümünü kutlayan Tamek .22. Anfaş Food Product Fuarında Keyfim markalı portakallı , vişneli ve çikolatalı içeceğini, % 100 organik çocuklara ve gençlere yönelik meyve püresi ni, yeni piyasaya çıkacak enerji içeceğini ve 4 çeşidi olan hazır likit çorbayı ilk defa

Sezer Grup VİP Görüşmelerde Anlaşmalar İmzaladı

u Reşat Reisoğlu / Sezer Grup Satış Pazarlama Direktörü Anfaş Food Product Fuarına 6 senedir katılıyoruz. Fuarda yeni ürün olarak % 100 keçi sütünden yapılan ürünler sergiledik. Fuar bizim için çok verimli geçiyor. Ulaşmak istediğimiz ziyaretçi kitlesi geldi. Otel ve toptancı gruplarıyla önemli görüşmeler yaptık. Anfaş tarafından fuar bünyesinde düzenlenen VİP görüşmelere katıldık. Örneğin Paşa Grup Marmaris, Hilton Dalaman ile anlaşmalar yaptık. Seneye mutlaka yine katılacağız.

İç Pazarda Anfaş Food Product Fuarıyla Tanırım Yapıyoruz

u Mehmet Yıldız / Kadoğlu Yağları BölgeSorumlusu İhracat yapan bir firmayız 2 yıldan beri iç pazara girdik. Bu fuardan bayilik anlamında çok yararlandık. Farklı bölgelere bayilik anlaşmalarımızı yapmamız yardımcı oldu. Yağımızın iç pazarda tanıtılmasında bu fuarın önemi büyük.

Kebir Seneye yine Anfaş Food Product Fuarında Olacak

u Utku Karadeniz / Kebir pazarlama müdürü Fuara 3 yıldır katılıyoruz.. Marka bilincini oturtmak için katılıyoruz. Seneye yine katılacağız. Otellerle ve yemekhanelerle önemli görüşmeler yaptık.


Lezzet markaları

Project1

12/27/13

10:33 AM

Page 1

25 MART 2015 ÇARŞAMBA

www.milliyet.com.tr

BASINDA GÜVEN

KIZILAY’DA HEDEF LİDERLİĞİ SÜRDÜRMEK

E

rzincan’a açtığı yeni mineralli su fabrikası ile hedefini büyüten Türk Kızılayı, parolasını “Sektör liderliğini sürdürmek” olarak belirledi. Kızılay Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar, “Mineralli su işini bizim kadar iyi bilen olamaz. Biz 1926 yılından beri mineralli su sektöründeyiz ve bu sektörden elde ettiğimiz gelirlerle on milyonlarca insana yardım eli uzattık” diye konuştu. Türk Kızılayı 2005’de yaptığı atılımın bir benzerine hazırlanıyor. O tarihte Afyonkarahisar’daki tarihi fabrikasını ek üretim bantları ile geliştiren ve 150 milyon şişe/yıl kapasitesini 600 milyon şişe/yıl’a çıkararak sektör lideri konumuna yükselen Kızılay, Erzincan’da açtığı yeni fabrika ile de lider-

lik pozisyonunu korumayı planlıyor. Erzincan’da “ekşi su” kaynağı üzerine açılan yeni fabrikanın yılda 200 milyon şişe üretim yapacağının altını çizen Genel Başkan Ahmet Lütfi Akar, “Bizim mineralli su sektöründeki konumumuz farklı. Biz sadece kar amacıyla çalışan bir Kurum değiliz. Maden suyu sektörü bize Büyük Atatürk’ün mirası. 1926 yılında Afyonkarahisar suyunun imtiyazını bize vererek o dönem yüzbinlerce kişiye yardım etmemize imkan tanıdı. Bu mirası büyüttük ve bugün mineralli su işletmelerimizden elde ettiğimiz gelirle yardım faaliyetlerimizi sürdürüyoruz” ifadelerini kullandı. Marka konumlandırmasını yeniden planlayan Türk Kızılayı’nın

ana hedeflerinden biri de yurt içindeki mineralli su tüketimini artırmak. Kızılay bunun yanı sıra şişelediği suların iyilik için kullanıldığının da altını çiziyor. “Sen içince başkasına da yarayan tek maden suyu” sloganını benimseyen Kızılay, tüketicilerin kalbine de dokunmak istiyor. Kızılay maden suyu içen herkesin bir kişiye yardım ettiğine inanması ana stratejilerden birini oluşturuyor.

YENİ ŞİŞE YENİ KİMLİK

Türk Kızılayı, yeni pazarlama stratejisinin başka bir ağını ise meyve aromalı madensuyu tüketmekten hoşlanan gençler olarak belirledi. Yıl boyu gençlere ulaşmak için yeni

yöntemleri hayata geçirmeye hazırlanan Kızılay, meyve sulu maden suyu şişesi için çok ünlü bir tasarımcıyla anlaştı. Kızılay’ın yeni şişelerinin Haziran ayından sonra raflarda olması öngörülüyor. Kızılay ayrıca Preminium seğmeninde de ürün hazırlıyor. Türk Kızılay’ı yeni ürünü ile de gastronomi sektöründe tüketilen ana maden suyu olmayı planlıyor. Türk Kızılayı hali hazırda 15 ayrı ülkeye maden suyu ihraç ediyor. Kızılay’ın özellikle Erzincan’daki fabrikanın üretime başlamasının ardından ana hedeflerinden biri de Orta Doğu pazarının lideri olmak. Bunun için Irak, İran, Azerbaycan gibi ülkelerdeki tüketim alışkanlıklarını masaya yatıran Kızılay, ihracatta da atılama

Kızılay’ın özellikle Erzincan’daki fabrikanın üretime başlamasının ardından ana hedeflerinden biri de Orta Doğu pazarının lideri olmak.

hazırlanıyor. Türk Kızılayı, misyonu gereği halkın sağlığına büyük önem veriyor. Ürünlerinde glükoz şurubu yerine gerçek şeker kullanan Türk Kızılayı, tek amacının daha fazla kar olmadığını da kanıtlıyor.

STANDARTLARDAN ÖDÜN YOK

Türk Kızılayı Mineralli Su İşletmeleri ülkemizde ve bölgesinde faaliyet gösteren tesisler içerisinde en modern makinelere sahip, hijyen koşullarının en üst düzeyde olduğu, toplam kalite anlayışının hüküm sürdüğü ve bu süreçleri TÜV Rheinland firması tarafından ISO 22000 HACCP Gıda Güvenliği Yönetim Sistemi ve ISO 9001 Kalite Yönetim Sistemi ile belgeleyen kuruluştur.

Kızılay Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar

KIZILAY A IRD HALI HAZ KEYE L 15 AYRI Ü SUY N E MAD IYOR IHRAÇ ED

Geniş Ürün Yelpazesi Var

u

AR-GE çalışmaları sonucunda farklı birçok ürünü pazara sunan Türk Kızılayı Madensuyu İşletmesi, sektörde dikkatleri üzerine çekerken, tüketiciye de daha fazla alternatif sunuyor. Erzincan ve Afyonkarahisar sade madensularımızın yanı sıra, Aromalı ürün kategorisinde; Limon Aromalı, Elma Aromalı, Karpuz-Çilek C Vitaminli, Vişne B Vitaminli, Çilek B Vitaminli 20cl cam ürünler, Meyve Sulu Ürün kategorisinde; Mandalinalı C Vitaminli, Portakal-Bisküvi Aromalı Elmalı, Narlı B Vitaminli 20cl cam ürünler, Pet ürün kategorisinde ise; Tonik 100cl, Mandalinalı 100cl, Sade 100cl, Sade 50cl ve Sade 25cl ürünlerimiz tüketicinin beğenisine sunulmaktadır.

Suların Şifası Tarihinde Saklı

u

Mineralli suların kullanımı insanlık tarihi ile birlikte çok eski yıllara dayanıyor. M.Ö. 700 ve 1200’lü yıllar arasında Eskişehir – Afyon - Kütahya il sınırları içinde yaşayan Frigler’den başlayarak, Roma, Bizans, Selçuklu, Osmanlı imparatorlukları döneminde kullanılan mineralli sular, 1926 yılından beri Türk Kızılayı tarafından şişelenerek satışa sunuluyor.

Ulu Önder’in Kızılay’a Mirası

u

Afyon’daki mineralli suyun insan sağlığına faydasını rahatsızlığı sırasında Gazlı Göl’den getirilen maden suyunu içerek gören Ulu Önder Atatürk, bizzat sermayesini vererek bölgede bir fabrika kurulmasını sağladı. Engin ileri görüşlülüğü ile bu sağlıklı mineralli suyun satışından elde edilen gelirin kamu yararına kullanılması için ise tesisleri Kızılay’a bağışladı. 1932 yılında ise İngiltere’de yapılan bir yarışmada dönemin en sağlıklı şartlarda doldurulan mineralli suyu seçilerek altın madalya ile ödüllendirildi.

9


10

Project1

12/27/13

10:33 AM

Pastane & Fırın

Page 1

25 MART 2015 ÇARŞAMBA

www.milliyet.com.tr

BASINDA GÜVEN

Pastry & Bakery Başyazı

Nalan OĞLAKÇIOĞLU

nalanoglakcioglu@lezzetgazetesi.com

PASTACILIKTA ÖZEL BIR TARZ

B N İ R İ Ç D R A U NE B

Pasta tutkunları için yepyeni bir sayfa FOTOĞRAF: MELIS PIYALE

S

ihirli kelime PASTA’nın büyüsüne kapıldığımda henüz çocuktum. Annemin Burda Dergileri’nde gördüğüm Fransız pastalarına hayranlıkla bakar, nasıl yapıldıklarını hayal etmeye çalışırdım. Türlü tarifler denedim, sevdiğim herkese, arkadaşlarıma, anne babama, komşulara pasta yapıp ikram ettim. İnsanın içinde böyle bir dürtü olunca, her an tetiklenebiliyor. Uzun yıllar alışveriş merkezlerinde yönetim organizasyonlarının çeşitli kademelerinde pazarlama alanında çalıştım, mesleği bırakıp içimdeki pasta canavarını beslemeye karar vererek, temel pastacılık ve butik pasta modelleme eğitimleri aldım. Halen çeşitli markalara, alışveriş merkezlerine yönelik projelerinde danışmanlık yapıyorum ancak pasta tutkumdan da asla vazgeçmeyeceğimi biliyorum. Belki nereden başlayacağınızı bilmiyorsunuz, mutfağınızın başucu kitaplarını seçemiyorsunuz, belki sadece eşinize, çocuğunuza bir pasta yapıp bunu senin için BEN yaptım demek istiyorsunuz ya da bir profesyonelsiniz, yarışmaları ve yenilikleri takip ediyorsunuz, iste bu sayfa tam size göre.. Bu işe ilgi duyanlar için, sosyal medya, Eminönü, Kadıköy gibi alışveriş çarşıları ve e-ticaret siteleri neredeyse tek bilgi kaynağı, ne yazık ki çok fazla yayın yok, pastacılıkla ilgili yayıncılığın gelişiminin sektöre de büyük katkı sağlayacağına inanarak Pastane & Fırın sayfamızı oluşturduk. Sayfamızda, lezzet ustalarımızın yarattığı tatlı ve pastalarla ilgili püf noktaları, söyleşi ve röportajlar, dünyadaki trendler, farklı örnekler, pasta malzemesi konusunda uzman mağazalar, sektörle ilgili diğer tedarikçi firmalar, pastacılık okulları, eğitim ve workshoplar, sektörel haberler, yarışma ve fuarlar ayrıca yurt genelinde ve yurt dışında gerçekleşecek yarışma haberleri, yeni çıkan kitaplar ve daha pek çok konuda bilgilere yer vereceğiz. Ayrıca sizler için pastane, otel ve cafeleri ziyaret edip mutfak sırlarını paylaşacağız, yeni açılan fırın ve pastanelerin hikayelerini aktaracağız. Özel gün pasta ve konseptleri ile ilgili son trendler, doğum günü, yılbaşı, sevgililer günü, düğün, nişan, bekarlığa veda, baby shower, pasta, cupcake ve kurabiye çeşitleri ve mekan önerileri ayrıca candy corner servis ve sunum önerilerine de bol bol yer vereceğiz. İnanıyorum ki bu girişim hepinizin desteğiyle büyüyecek. Sayfamıza taşımamızı istediğiniz her türlü bilgi, istek ve önerileriniz için bize yazın, yeni mi başladınız deneyimlerinizi bizlerle paylaşın. Belki ileride tek başına bir pasta gazetesini yayın hayatına geçirir ya da pastacılıkla alakalı farkı yayın ve projelerde buluşuruz. Gelin hep birlikte hayatımıza bir dilim PASTA katalım.

M

illiyet LEZZET GAZETESİ Pastacılık Sayfasının bu ayki konuğu, Pastry Chef’i Burçin Birdane, Vintage tarzı dekore edilmiş Pasta Atölyesinde kendisiyle görüştük, mesleğine bakış açısını ve sırlarını öğrendik. 7 yıl önce oğlunun doğum gününde pastasını kendi elleriyle yapmak istemiş ve ilk kez şeker hamurunu eline almış, bir daha da bırakamamış. O yıllarda çalıştığı için geceleri evden pasta yapmış, sabahları uykusuz işe gitmiş. Muhteşem pastalarını “Allah vergisi yeteneğiyle yaptığını” söyleyen Burçin Hanım, aldığı moda tasarımı eğitiminin de katkısını inkar etmiyor. uAtölyenizin dekorasyonu harika, oluşumundan bahseder misiniz? Buranın dekorasyonu çok uzun sürdü ve mobilyalar özel olarak yapıldı. O dönem bir reklam filmi için şeker hamurundan topuklu ayakkabı figürü yapmıştım. Bir iç mimar hanım görüp tebrik etmek için aradı, eşimle konsept için yeşil ve mor renkleri belirlemiştik, ancak renkleri nasıl bir araya getireceğimizi bilmiyorduk. Bu iç mimarla tanışmamızın bir şans olduğunu düşünüyorum, beni beğenen, anlayan biriyle çalışma fırsatı buldum. Sizi anlayan insanlarla çalışmalısınız. Country ve Vintage tarzı hayatımın bir parçasıydı ve buraya da kendi ruhumu yansıttım. uŞeker hamuru modellemede, figürlerinizde nelere dikkat ediyorsunuz? Renk seçimine ve orantıya

çok önem veriyorum. Moda tasarımı eğitimimde bu iki konunun önemini kavradım. Örneğin mini mouse gibi çizgi karakterlerde kafa kısmını çok büyük, beden kısmını da kafanın iki katı büyüklüğünde yapıyorum. Eğer baş insanlardaki gibi bedenin 5-6 kat küçüklüğünde yapılırsa çizgi karakter insana benzer ve sevimliliğini kaybeder. Ayrıca gölge, ışık ve perspektif önemli, gözlerde ışığı vermeniz için gölgelendirme yapmak ve pırıltıyı yansıtmak gerekir. uPeki ya mutfağınızın sırları, püf noktaları nelerdir? Pastanın görüntüsü kadar lezzeti de önemlidir, Belçika çikolatası kullanıyor, tereyağını Trabzon’dan getirtiyorum. Evde oluşturduğum reçeteleri devam ettiriyorum. Butik pastacılığın ev yapımı mantığında üretilmesi şarttır ve fabrikasyon ürün kullanılmaz. Tüm pastalarımızı kişiye özel üretiriz. uPastacılık’ta kendi tarzınızı nasıl yakaladınız? Türkiye’de yapılmamış şeyleri deneyerek..! Yeni teknikleri takip ederek. Yerli yabancı bütün pasta kitaplarını alıyor, internetten sürekli araştırma yapıyorum. Yurtdışından ilham aldığım birçok tasarımcı var. Kendinizi geliştirmek için çaba harcarsanız zamanla tarzınız da oluşuyor. uMarkalaşma sürecini

nasıl başlattınız? Kurumsal logomu beni tanıyan, tasarımcı bir arkadaşım çizdi. Siz bir şeyleri alıp götürüyorsunuz, devamında sizi iyi anlayan ve tanıyan insanlarla çalışıp, işinizi geliştirmeniz gerekiyor. Önlüklerimize, poşet ve stickerlar dahil her şeye kendi markamızı ekliyoruz. uBir de tv programınız var, bunu nasıl gerçekleştirdiniz? Bu beni çok heyecanlandıran bir iş oldu. “Pasta Atölyesi” yeni doğmuş bir bebek, henüz 3 bölüm yayınlandı. Turkmax Gurme’den teklif geldiğinde tüm meslek sırlarımı, “bu bilgi de bana kalsın” şeklinde düşünmeden içtenlikle paylaşacağım bir program olmasını hayal ettim ve yaptım, çok mutluyum. uEkibiniz kaç kişi ve onları nasıl yönetiyorsunuz? Toplam 7 kişiyiz, ekibimin beni ve konseptimi iyi anlayabilmeleri çok önemli. Detaycı ve titiz olmaları önemli, rengi beğenmediğimde yeni baştan hamur renklendirmelerini isteyebiliyorum, çünkü önemli olan sonuç, bu da ancak emek ve sabırla mümkün oluyor. Fazla mükemmeliyetçiyim çünkü buradan çıkan her şey mutlaka içime sinmeli. uDarıca İstanbul’un dışında, pasta servisini nasıl sağlıyorsunuz? Düzenli servislerimizle, Anadolu yakasının tamamına adrese teslim çalışıyoruz. Karşıda ise şimdilik; Sarıyer, Maslak, Levent gibi belirli bölgelere servis imkanlarımız oluyor. Başarılı çalışmalarınızın devamını diliyor, sizi ulusal ve uluslararası yarışmalarda görmek istiyoruz.

Türk Pastacılığının Hanımefendi Sanatçısı:

Zeynep Ada

B

utik pastacılığa 90’lı yıllardan bu yana emek veren Zeynep Hanım, tarzı ile de herkese ilham kaynağı oluyor. Ulusal ve Uluslararası yarışmalarda aldığı sayısız ödül ve madalya ile Türk Pastacılığına katkısı şüphesiz büyük olan deneyimli Pastry Chef, uzun yıllar “ Ünlü Pastahanelere “ kreatif çalışmalar yaptıktan sonra; Kendi Atölyesini ve Eğitim merkezini Acıbadem’de yeniden açtı. Hem pastacı usta ve şeflere ileri düzey modelleme eğitimleri vermekte, hem de yeni başlayanlara temel pastacılık ve modelleme eğitimleri veriyor. Butik pastacılığa merakı olan hanımlar için verdiği; İnsan figürü ve çizgi karakter modelleme, 3 boyutlu ve keskin kenar pasta yapımı, ayrıca çiçek modelleme gibi eğitimleri çok beğenilmekte ve tutulmakta, yurdun her tarafından öğrencilri var. Yaratıcılığı ile pastacılığın sınırlarını zorlayan Zeynep Hanım, 1997 yılında Güzel Sanatlar Fakül-

tesi Heykel Bölümü’nden mezun olup, kendi atölyesini açtı, “ Zeynep Ada Pastacılık Atölyesi “nde söz, nişan, düğün, baby shower, doğum günü, 1 yaş, diş ve sayısız özel günler için lezzetli ve özel tasarım pastalar da yapılıyor. Heykeltraş olan Zeynep Ada özel günlerinizde pastanın üzerine sizin şeker hamurundan heykellerinizi de yaparak sevdiklerinizi şaşırtabilir. Katlı pastalarının yanı sıra Cupcake kuleleri ve tek tek misafirlerinize sunacağınız şeker hamuru kaplı adet pastaları da bu merkezden temin edebiliyorsunuz. Onun da ilham aldığı birileri var, Mike Mc Carey ve Colette Peters bunlardan sadece ikisi.. Önümüzdeki aylarda dünyaca ünlü pek çok pasta tasarımcısını pastane & fırın sayfamıza taşıyacağız.

Pastry Chef Zeynep Ada’nın Pastaları “Her biri, bir sanat eseri”

TÜMPASDER Başkanı, Pastry Chef Emin Aydemir’den:

Pastacılığa giriş tavsiyeleri

“T

Kadınlar Günü Yemek Yarışması K

adınlar, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Beylikdüzü Migros Avm’de hem yarıştı, hem eğlenceli ve sürprizli bir gün geçirdiler. Yarışmayı Banu Noyan organize etti, Elif Korkmazel sundu. Yemekleri, Wow İstanbul Soffa mutfak şefi Yunus Emre Akkor, Yemek yazarı Ayşe Tüter, koreograf Banu Noyan, Milliyet Lezzet Gazetesinden Ali Yeliner, gurme Yıldıray Birlik, Emre Suer ve Sinem Güçtekin’den oluşan jüri değerlendirdi. Yarışmaya katılan hanımlar, ‘Zeytinyağlı, Hamur İşleri ve Pasta 3 kategorilerinde hünerlerini sergiledi. 50 farklı yemeği tadan jüri’nin iş oldukça zordu. Beylikdüzü Migros AVM yöneticisi Faruk Cüneli’nin elinden hediyelerini alan

yarışmacılar; “Dünya Kadınlar Günü kazandığımız bu ödülleri Özgecan Aslan için alıyoruz” dediler. Özgecan Aslan ve tüm sessiz kadınlar için hazırladığı pasta tasarımıyla katılan yarışmacı Neval Çalışkan jüri özel ödülüne layık görüldü. Türkan Kumbaracı, su böreği ile 1. oldu. Yaprak Kilimci pasta ile 2., Kadriye Turhan haşlama içli köfte ile 3. Seçildi. Yarışmanın tek erkek yarışmacısı Feyzullah Kurtuluş, kurabiye ile Beylikdüzü Migros Özel Ödülü aldı. Dereceye girenler, tencere tava seti ile AVM’de bulunan mağazalardan hediye çeki kazandılar. Ayrıca, Beylikdüzü Migros AVM yönetimi müşterilerine tüm gün boyu ücretsiz mutfak önlüğü dağıttı.

üm Pastacılar Derneği” pastane veya butik pasta tasarım atölyesi açmak isteyenlere yardımcı olacak. Bu konuyla ilgili olarak TÜMPASDER Başkanı Emin Aydemir’le görüştük. İyi bir pastane, butik pasta tasarım atölyesi açmak isteyenlere neler tavsiye edersiniz? u Başarılı olabilmeleri için nelere dikkat etmeleri gerekir? Öncelikle üretimin doğru yerde ve uygun şartlarda olması gerekir. Evlerden pasta yapıp satmak aslında etik değildir ve kayıt dışı ekonomi yaratmaktadır, bize göre eski “merdiven altı üretim”le eş değerdir. Özellikle butik pastacı bayanların üçerli beşerli gruplar halinde birleşerek uygun yerlerde, hijyenik şartlarda ve legal üretim atölyeleri açmalarını tavsiye ediyoruz. Başarılı olabilmeleri için, kendilerini ve ürünlerini devamlı yenilemelidirler, Mesleğin sırrı; Kalite, Lezzet, Güleryüz ve Hijyendir. Pastane ve atölye açmak isteyenlere dernek olarak yol gösteriyor ve eğitimler veriyoruz. u Pastacılık sektörü gelişirken, sektörün potansiyeli ve sıkıntıları sizce nelerdir? Ülkemizde pastacılık sektörü son on yılda hızla gelişmeye başladı, bayanların sektöre girmeleri, sektörün gelişimine büyük katkı sağlamıştır. Ülkemizde profesyonel anlamda bir pastacılık okulunun olmaması büyük bir eksikliğimizdir. Özel kurs veren yerler var, ancak herkese hitap etmemektedir. Devlet desteği olduğu takdirde ilk işimiz bir pastacılık okulu açmak olacaktır.



12

Project1

a d ’ n a r o t s e R o z i r B

12/27/13

10:33 AM

25 MART 2015 ÇARŞAMBA

www.milliyet.com.tr

BASINDA GÜVEN

Çocuk Beslenmesinde DOKTOR, DİYETİSYEN ve MUTFAK ŞEFİ İşbirliği ile

‘Çocuğunu doğru besle’

RENKLI PASKALYA BRUNCH’I

H

yatt Regency İstanbul Ataköy’de bulunan ve adını Yunan Mitolojisinde denizcilerin koruyucusu olan tanrıçadan alan Brizo Restoran’da Türk, Doğu Akdeniz ve Uzakdoğu olmak üzere 3 ayrı mutfağın en leziz örnekleri sunulmakta. Yemekler 5 ayrı “show mutfağı” olarak adlandırılan, açık pişirme istasyonlarında, misafirlerin gözü önünde pişirilmekte. 5 Nisan’daki Paskalya bayramında çok renkli bir brunch organize edilen restaurantta. Taptaze deniz mahsulleri ve dumanı üstünde nefis ızgara yemekleri ile farklı çeşitlerle zenginleştirilen özel bir menü sunulacak, çeşitli aktivitelerle renklenen Paskalya brunch’ında konuklarımız, çocuklarıyla doyasıya eğlenme fırsatı bulacak. 5 Nisan Pazar günü 12:30-16:00 arası düzenlenen Paskalya Brunch’ı sırasında çocuklar, kendileri için hazırlanan yüz boyama, kurabiye süsleme, yumurta boyama gibi eğlenceli etkinliklerle unutulmaz bir gün yaşarken, ebeveynleride Doğu Akdeniz mutfağının zengin lezzetlerinin tadına varacaklar. Bu arada Brizo Restoran’ın geniş terasında yumurta avına çıkan ve saklanan yumurtaları bulan çocuklara leziz mi leziz çiko-

Ç

Hyatt Regency İstanbul Ataköy otelde yer alan Brizo Restoran, 5 Nisan’da kutlanan Paskalya bayramı için muhteşem bir brunch organize ediyor. Minikler de düşünülerek planlanan zengin Brunch’ta, 6 yaşına kadar olan çocuklar ücretsiz ağırlanacak. latalar hediye edilecek. Hotel’in Başaşçısı Aleksander Moser’in yönetimindeki Brizo Paskalya Brunch menüsünde yok yok. Türk, Avrupa ve Uzakdoğu mutfaklarının lezzetlerinin sunulduğu hayli kapsamlı olan menüde yerel peynirler ve şarküteri seçenekleri dışında, 18 çeşit Türk mezesi, turşular, karides, yengeç, kalamar gibi çeşitli deniz mahsulleri, zengin bir salata barı, çorbalar, Türk mutfağından hünkarbeğendi, güveç kuru

Executive Chef Aleksander Moser

fasulye gibi örnekler, odun ateşinde pişirilen etler, kebaplar, köfteler, döner, gözleme, lahmacun, gösterişli bir tatlı büfesi ve İtalyanların “gelato” tarifine sadık kalınarak şefler tarafından hazırlanan dondurma gibi seçenekler de yer alıyor. Dünyaca tanınmış, mesleklerini tutkuyla icra eden şeflerin yönetiminde hizmet veren Brizo’nun, Türkiye’deki tek Peru’lu Chef Bruno Gavida gibi şefler tarafından, aynı meslek aşkını sahipu Almanya’nın Başkenti Berlinde doğdu. Aşçılık eğitimini Berlin Grand Hyatt Hotel’de tamamladı ve burada ilk stajını gerçekleştirdi. Daha sonra Grand Hyatt Dubai, Park Hyatt Dubai ve Hyatt Regency Dubai’de çalışmalarına devametti. 5,5 yıl Rusya’da Yekaterineburg Hyatt Hotel de çalıştı.2012 yılından beri İstanbul’da bulunan Moser, Almanya’nın Orta Doğu ve Rusya’da görev yapan en başarılı mutfak şeflerinden biri olarak tanınmakta.

Lezzet & Gastronomi

Page 1

lenecek şekilde eğitilirken, hizmet ettikleri misafirler de hem göze hem de her tür damak tadına hitap edebilecek seçeneklerle renklenmiş çok zengin bir menüyle lezzet yolculuğuna çıkmakta. HYATT REGENCY İSTANBUL ATAKÖY Türkiye’deki tek Hyatt Regency otelidir. Marmara Denizi kıyısındaki otel, 17 katlı geniş atriyumu ve özel tasarımı ile dikkat çekmektedir. Otel, hem iş hem de tatil amaçlı seyahat eden konuklara yönelik ayrıcalıklı hizmetler sunmaktadır. Tasarımda geleneksel Osmanlı motifleri ile modern çizgileri başırılı bir şekilde birleştiren otelin 284 konuk odası ve süiti bulunmaktadır. Otelde lobi katında yer alan ve Doğu Akdeniz mutfağının seçkin lezzetlerine yer veren Brizo Restoran, 17 katında açık terasa da sahip VueLounge&Bar, havuz barı, kapalı ve açık yüzme havuzları ile tam donanımlı fitness merkezine sahip Levana Spa &Fitness, ve etkinlik salonları yer almaktadır. Daha fazla bilgi için http://istanbulatakoy.regency.hyatt.comadresini ziyaret edebilirsiniz.

ocuğunuzun sağlığı, kilosu ile ilgili endişeleriniz mi var? Ona sağlıklı yiyecekleri yediremiyor musunuz? Onu abur cuburdan, fast food yiyeceklerden, asitli içeceklerden vazgeçiremiyor musunuz? Kısaca çocuğunuzun beslenmesi konusunda kendinizi çaresiz mi hissediyorsunuz? Artık rahat bir nefes alın, her derdin çaresi olduğu gibi bu sorunlara da çözüm var! Çocuğunu Doğru Besle, bebek ve çocuk büyüten, çocuğunun doğru beslenmesine önem veren duyarlı anne babalar için eşsiz bir başucu kitabı! HAY Kitap tarafından yayınlandı ve tüm kitapçılarda satışa sunuldu. Dr. M. Ender Saraç hekimlik bilgisini ve yılların deneyimini ortaya koydu. Uzm. Dyt. Zeynep Köse “şişmanlatmayan ama

Ender Saraç

besleyici” kısmını çözdü, Şef Başak Sanaç Tanrıverdi ise aşçılığını konuşturdu. Bu kitap size yeter! Çünkü içinde hem bebek ve çocuk büyütürken ihtiyaç duyacağınız hap bilgiler var, hem de birbirinden sağlıklı ve lezzetli tarifler… Yani çocuğuna değer veren ebeveynler için hemen her şey: u Bebeğin sağlıklı gelişimi nerede, nasıl başlar? u Bebeklerde ek besine ne zaman, ne şekilde

başlanmalı? u Oyun ve okul çocuklarının beslenmesinde nelere dikkat edilmeli? u Gıda katkı maddeleri ve bebek/çocuk üzerinde etkileri! u Çocuklara uygun baharatlar, çaylar, meyveler, sebzeler, gıda alerjisi olanlara özel tarifler… u İştahsız, kabız veya ishal çocuklar için çözümler… u Boy uzatmak için öneriler… u Evde yapabileceğiniz sağlıklı atıştırmalıklar, çocukların severek yiyebileceği püreler, çorbalar, salatalar, mezeler, zeytinyağlılar… u Yumurtalı tarifler, köfteler, döner, tavuk ve balık yemekleri… u Sağlıklı ekmekler, pide, poğaça, pizza, cips, hamburger, makarna, börek, tatlı, kek ve kurabiyeler… u Sıcak ve soğuk içecekler… u Çocuğunuzla birlikte uygulayabileceğiniz ve afiyetle tüketebileceğiniz kolay ve pratik 120 tarif!

BURSA KEBAP EVI ALMANYA’DA

“ İSKEND DENİNC ER “ E AKLA GE İLK LE MARKA N

İRİNÇ SEZON P RULU KU YÖNETİM MEHMET I BAŞKAN ĞAN: ERDO

Pirinç ve bulgur birbirinin alternatifi değildir

BURSA KEBAP EVİ ALMANYA’DA İSKENDER HASRETİNE SON VERECEK

İ

K

amuoyunda bulgurla pirincin birbirinin alternatifi gibi gösterilmesine karşın bakliyat sektörünün öncülerinden Sezon Pirinç’in Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Erdoğan “İki gıdanın faydası da yeri de ayrıdır” diyerek, bulgur ile pirincin birbirine karşı gibi gösterilmesinin doğru bir yaklaşım olmadığını savundu. Kamuoyundaki yanlış yönlendirmeye karşın aksine pirincin sağlığa çok faydasının olduğunu hatırlatan ve bu noktada Uzakdoğuluları örnek gösteren Erdoğan, Çin, Japonya, Tayland gibi yüksek pirinç tüketen ülke insanlarının genelde zayıf olmasını örnek gösterdi. 17.03.2015-Doğal ve sağlıklı beslenme öneminin giderek arttığı ülkemizde, hem sağlıklı hem de doğal beslenme konusunda hemen hemen her gün yeni bir konuş başlığı ve yeni görüşler ortaya çıkıyor. Bazı diyetisyen ve beslenme

uzmanlarının bulgurla pirincin birbirinin alternatifi gibi göstermesine ve pirince karşı yanlış bilinenlere karşı pirinç üreticilerinden açıklama var. Bakliyat sektörünün öncülerinden Sezon Pirinç’in Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Erdoğan, pirincin sağlığa faydasının saymakla bitmeyeceğini savunarak, ‘neden pirinç tüketilmeli” sorusuyla bu faydalara açıklık getirdi. “Protein kaynağından alerjen ögeler içermemesine kadar pirincin geniş yelpazedeki çok sayıda sağlığa faydası var” diyen Erdoğan,

Sezon Pirinç Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Erdoğan

bu faydaları şöyle sıraladı: “Karbonhidrat kaynağıdır. Günlük enerjimizin yüzde 50’sinin karbonhidratlardan alınması söz konusudur. Sebze ve salatalarla birlikte tüketildiğinde kan şekerini hızla yükseltmez. Glisemik indeksi sofra şekerine göre daha düşüktür. Alerjen öğeler içermez. Bitkisel besinler içerisinde iyi dereceli protein kaynağıdır. Yoğurt, yumurta, baklagillerin yer aldığı menülerde pirinçten gelen protein değeri daha da artar. Gluten içermediği için çölyak hastalarında rahatlıkla kullanılabilir. Sporcuların karbonhidrat gereksinimi için iyi bir kaynaktır. Tek başına şişmanlatmaz. İçerdiği bol potasyum ve az azot ile kan basıncı değerlerinin düzenli akışını sağlar. B gurubu özellikle B1 ve B2 vitaminlerince zengindir. Besleyici

ve hazmı kolay olduğundan hastaların başlıca yemeğidir.” Pirincin doğru saklanması ve sağlıklı pişirilmesinin önemine dikkat çeken Erdoğan, bu konuda da yapılması gerekenleri şöyle anlattı; “Pirinç satın alırken, kirli olmamasına, yabancı cisimler içermemesine ve nemlenmiş olmamasına dikkat edilmelidir. Serin ve kuru ortamda, kuru erzak kilerinde depolanmalıdır. Özellikle hasat sonrası uygun saklanarak, 1 yıl içerisinde tüketilmelidir. Pişirirken besin kaybını önlemek için fazla yıkamamalı, kaynar su veya tuzlu suda ıslatmamalı ve yağda kavurmamalıdır. Kullanmadan önce ılık suyla yıkanmalıdır. Piştikten sonra kısa süre içinde tüketilmesi tavsiye edilir.

skender başta olmak üzere Bursa’nın eşsiz lezzetlerini tüketicisi ile buluşturan Bursa Kebap Evi yurtdışındaki ilk şubesini Almanya’nın Saarland – Saarbrücken kentinde master frachise olarak hizmete açtı. Bursa’nın en gerçek lezzetlerini tüketicilerine sunan Bursa Kebap Evi, modern ve yenilikçi yönetim anlayışı, efsane lezzetleriyle büyümeye devam ediyor. Türk mutfağının dünyaca ünlü ve en popüler yemeklerinden iskender başta olmak üzere 12 ana yemeğin tüketicisiyle buluştuğu restoran zincirinin, ilk yurtdışı şubesi ise Almanya’nın Saarland – Saarbrücken kentinde master frachise olarak hizmete açıldı. Tüm Tüketicileri Koruma Derneği’nin düzenlediği “Tüm Tüketicilere Tavsiye Ediyoruz” kapsamında,bu yıl BURSA KEBAP EVİ, “Döner” kategorisinde tavsiye edilen marka ödülünün de sahibi. Yenilikçi yaklaşımla-

rıyla da sektörde dikkat çeken “Bursa Kebap Evi” olarak hizmet vermeye başladıkları günden bu yana “gerçek İskender ustalık ister’’ sloganıyla hareket ettiklerini belirten Helvacı Grup Yönetim Kurulu Başkanı Cem Helvacı; “Bursa Kebap Evi Türkiye genelinde 18 ilde 50 şube sayısı ve 1100 kişilik çalışanıyla Bursa’nın eşsiz lezzetlerinin örneklerini misafirlerinin beğenisine sunuyor. Almanya’nın Saarland – Saarbrücken kentinde açtığımız ilk yurtdışı şubemiz ile Bursa lezzetlerini Almanya’ya taşıyoruz. 250 metrekarelik yeni dükkanımız ve 25 kişiden oluşan güler yüz-

lü çalışanlarımızla yılbaşında hizmet vermeye başladık. Yakın zamanda ilk olarak Köln’de daha sonra Düsseldorf, Hamburg, Sttutgart, Münih ve başkent Berlin’de yeni hizmet noktalarımız ile gerçek Bursa lezzetlerini Almanya’da tanıtma fırsatı yakalayacağız” dedi.

Helvacı Grup Yönetim Kurulu Başkanı Cem Helvacı


Lezzet & Temizlik

Project1

12/27/13

10:33 AM

Page 1

25 MART 2015 ÇARŞAMBA

www.milliyet.com.tr

BASINDA GÜVEN

Tem 333 Genel Koordinatör Songül Güçlüel

VİNPAK A.Ş. GENEL MÜDÜRÜ ERDİNÇ KOLA:

77 ÜRÜNLE BİZ DE VARIZ

TEM333

E

ndüstriyel temizlik sektörünün gözü kulağı olarak sektördeki üretici, tedarikçi, ithalat ve ihracatçıları büyük bir çatı altında toplayarak; karşılıklı kazanç ve ticaretin güvenilir bir ortamda yapılmasını sağlayacak olan büyük ve uluslararası bir e-ticaret portalı hayata geçiriyoruz. Endüstriyel temizlik sektörünün tv, gazete, dergi olarak tüm mecralarında yer almak; sektörün nabzını tutmak adına grubumuza önemli bir ayrıcalık kazandırmakta; buna farklı sektörlerdeki global deneyimler de eklenince doğal olarak sektöre çok daha geniş bir açıdan bakabilmemiz mümkün oluyor. Çağımız hızlı, bilinçli, sistemli ve

seri hareket edenlerin başarıya ulaştığı bir çağ. Bizler de bu trioyu tüm sektörün kazanabileceği bir projeye çevirdik. Kısa bir süre sonra da aktif hayata geçireceğiz. Daha önce de belirttiğim gibi yıllardır sektörün nabzını tutan bir medya grubuyuz; istikrarımız rakiplerimiz olmasına rağmen başarı ile devam etmekte, haliyle bu durum bizlere güven olarak da geri dönüyor.Yani sektöre bizi tanıyın; biz buyuz demek gibi bir zaman kaybımız yok; GÜVEN ve BİLİNİRLİK temelinin çok önceden atılmış olması projemize büyük bir sermaye; ama daha önemlisi ciddi bir zaman tasarrufu sağlayacak. Böylelikle sanal satıştaki “dokunmadan almam”

psikolojisini de önemli bir şekilde yok etmiş olacak. Ayrıca medya kuruluşu olmamız sektöre tarafsız bakabilmemizi sağladığından adaletli bir rekabet ortamını da en ekonomik fiyatlarla sağlayabileceğiz. Öncelikle sektördeki haklı rekabet ve güvenimizi bu proje ile daha da sağlamlaştıracağımıza güvenimiz tam; enerjik ve ekip ruhu ile çalışan bir grubumuz var; pazar araştırmamız tam; yenilik ve değişikliklerden önce bizim haberimiz oluyor; Tüm bu avantajlara rağmen beklentimiz e-ticaret de güven ve istikrar.güven ve istikrar başarıyı oluşturur. Gerisi zaten gelir.BKM verilerine göre 2007 yılında 5.537.17

www.tem333.com

V k i l r i n i l i b e Güven v

TL olan e-ticaret hacmi; 2012 de 30.6 milyar TL a ulaşmıştır. Ve bu ivme son iki yılda katlanarak büyümektedir. Bu da e-ticaretin şirketlere ve girişimcilere ne denli kazanç ve bilinilirlik kazandırdığının bir diğer göstergesidir. Sektörün nabzını tutan bir konumda olduğumuz için riskleri avantaja çevirmemiz bizim en büyük artımız. Satış sonrası da hem üretici ve tedarikçimizin hem de müşterimizin yanında olmamız ayrıca bir avantaj. Gelin hep birlikte güvenli ve istikrarlı bir ortamda hep birlikte kazanalım ve kazandıralım. Hem reklam hem ticaret hem güven ve istikrar sadece www.tem333.com da.

Hakkı Korkmaz

inpak Hijyen Ürünleri A.Ş; 2013 yılında endüstriyel temizlik ve hijyen ürünleri üretmek amacı ile Melih KOLA ve Yiğit KILIÇ ortaklığında kurulmuş, sektörün en genç ve dinamik firmasıdır. Firmanın yönetim kurulu başkanlığı Erdinç KOLA tarafından yürütülmektedir. Aynı zamanda üretim ve ürün geliştirmeden sorumludur. Dış ticarette Yiğit KILIÇ, iç pazarda Melih KOLA VİNPAK ERDİNÇ A.Ş’nin temsilcisidir. KOLA 2015 yılına 77 e yakın yeni ürünle sektöre ve yeni yıla iddialı bir başlangıç yaptık. Firmamız toplu tüketimin olduğu her noktada kullanılması amacı ile sıvı sabun, köpük sabun, dezenfektan dispenserleri, manuel ve sensörlü olarak, abs plastik ve paslanmaz çelikten üretimine başlamış olup, bu ürünlerin daha hijyen ve pratik kullanımını sağlayan kartuşlu sistemlerini en ekonomik ve yüksek kalitede üreterek bayi ve müşterilerine ulaştırmaktadır. 2014 yılı ortalarında, z havlu dispenseri ,mini z havlu dispenseri, standart, içten çekme havlu dispenseri, içten çekme tuvalet kağidi dispenseri, içten çekme tuvalet kağidi, mini jumbo tuvalet kağidi dispenseri, mop aparatlari, masa üstü peçete dispenserlerinin üretimini tamamlayarak bu alanda sektörün en iddialı ve önemli üreticilerinden biri olduğunu ispatlamıştır. Firmamız ürün kalitesi,satış sonrası hizmetleri ve fiyat reka-

Hedefimiz 75 ülkeye ihracat Serkan Terzi

Müzey

M

İS GROUP Ana Sponsorluğun da gerçekleştirilen Geleneksel 2’nci Cleaner Magazine “Endüstriyel Temizlik Sektöründe Yılın Kadını” ödülünü, Cleaner Magazine dergisi Medya Grup Başkanı Hakkı Korkmaz ve Mis Group Yönetim Kurulu Başkanı Cevat Turan’ın takdim ettiği Eczacıbaşı Profesyonel Akademi Danışmanı Müzeyyen Pamir, yaptığı konuşmada; Endüstriyel temizlik sektörün de hemen hemen yarım asırı devirdiğini, hala sektör-

deki kişilere öğretecekleri olduğu, vücudunun ve beyninin elverdiği sürece durmadan bu yola devam edeceğini, 8 Mart gibi önemli günde böyle bir ödülü düşünen Cleaner Magazine ekibine ve sponsor Mis Group’a çok teşekkür ederim dedi. Günün açılış konuşmasını yapan Cleaner Magazine dergisi Medya Grup Başkanı Hakkı Korkmaz, Kadınların özgürlük ve eşitlik mücadelesi açısından, çok önemli ve anlamlı bir gün olan 8 Mart Dünya

beti açısından Türkiye’nin en girişimci firmasıdır. Bu durumu gerek yurt içinde gerekse yurt dışında emin adımlarla ilerleyerek hissettiren VİNPAK A.Ş pazarın ihtiyaçlarına cevap vermenin dışında,ARGE çalışmaları ile de yeni ürünler tasarlayarak yeni talepler yaratmaktadır. Sektörde uzun yıllar kalıcı, güvenilir ve istikrarlı büyümeyi hedefleyen firmamız 1 Ocak 2015 itibari ile Anadolu pazarı ile ilgili stratejik bir ortaklık yaparak sektörde satış konusunda uzun yıllar satış ve pazarlama yapmış tecrübeli bir ismi Bahattin KARABULUT’u VİNPAK ailesine kazandırdık. 2015 yılının ilk çeyreğinde sensörlü havlu üretimini de devreye alarak WİNPAK markasını yurt içinde ve yurt dışında hak ettiği noktaya taşımak amacındayız. Firmamızın ürettiği ürünler toplu tüketimin olduğu hastane, avm, fabrikalar gibi alanlarda tercih edildiği gibi mini boy ürünlerimizle nihai tüketiciye de ulaşmaktadır. Endüstriyel tüketimi bilinçlendirmek adına müşterilerimiz, çalışanlarımız ve bayilerimizle işbirliği içinde çalışmaktayız. Ürettiğimiz ürünler Türkiye’de ilk olduğumuz patently ürünlerimizin kalitesi, fiyat avantajı ve hijyen açısından öne çıkan çözümlerle hem yurt içinde hem de yurt dışında giderek artan bir talep yoğunluğu yaşamaktayız.

Palex Genel Müdürü Serkan Terzi;

e d n ’ ü r ö t k e S k i l z Temi INI”

D A K N I “YIL yen Pamir

13

Müzeyyen Pamir

Kadınlar Günü’nü, ne yazık ki artan kadına yönelik şiddet olaylarının gölgesinde kutluyoruz. Üretkenliği ve duyarlılığı temsil eden, huzurlu ve sağlıklı bir toplumun temel taşı kadınlarımız giderek daha yoğun bir biçimde şiddet olaylarına maruz kalmakta, bu şiddetin kimi zaman tanığı, kimi zaman mağduru olmaktadırlar. Şiddetin önlenmesinde en etkili yollardan biri, toplumsal yapı içinde kadını güçlendirmektir diye konuştu. Dünyadaki kadın hare-

ketlerinin tarihsel sürecini ve ülkemize yansımasını örneklerle anlatan eğitimci-yazar İbrahim Gürşen Kafkas’ın ardından, kadınların iş dünyası ve toplumsal hayattaki durumuna ilişkin kısa bir konuşma yapan Cevat Turan, ülkemizde kadınların hâlâ ikinci sınıf vatandaş olarak görüldüğünü söyleyerek, “Kadınların yaratıcılığından, demokrasiye ve üretime katılımından, bir birey olarak ayakları üzerine durmaları ve söz sahibi olmalarından hâlâ korkuluyor” diye konuştu.

Dayco Metal sektörü Prag’da buluşturdu E

ndüstriyel temizlik sektörünün öncü şirketlerinden Dayco Metal , sektörün önde gelen firma yöneticilerini ve genel müdürlerini, piyasaya süreceği yeni ürünlerinin tanıtımı ve 2015 yılı pazar hedefleri ile ilgili bilgilendirme yapmak için 3 gece 4 gün süren organizasyon çerçevesinde Orta Çağın masal şehri Prag’da biraraya getirdi. Dayco Genel Müdürü Deniz Akyüz; Prag’da düzenlediğimiz lansman şirket olarak yurtdışında ilk deneyimimiz oldu. Bu nedenle büyük bir heyecan ve mutluluk içerisindeyiz.Amacımız her sene dünyanın farklı bir şehrinde keyifli bir ortamda bu şekilde organizasyonlar düzenleyerek bu durumu geleneksel hale getirmek.Bu tarz organizasyonlar düzenleyerek hem sektördeki bağları güçlendirmeyi hem de yeni ürünlerimizi tanıtmayı amaçlıyoruz.Yeni ürünümüzün hem misafirlerimiz hem de Cleaner Magazine okurları için güzel bir süpriz olacağı düşüncesindeyim.

S

erkan Terzi; Islak Hacim Ekipmanları alanında en son teknolojiye sahip kaliteli ürünler ürettiklerini ve üretimini gerçekleştirdiğimiz makinelerin büyük çoğunluğunu yurt dışına ihraç ediyoruz.. Uluslararası Kalite standartlarında çalışan Palex Islak Hacim Ekipmanları firmamız, ayrıca

Türk Standartları Enstitüsü ve CE Belgelerine de sahibiz.Sektörde lider olduklarını,çok büyük bütçelerle Ar-ge çalışmalarına devam ettiklerini,yakında piyasaya çıkaracakları ürünlerle sektörde çığır açmayı hedeflediklerini söyledi. Dünya’daki temizlik sektörü ile ilgili bütün fuarları takip ettiklerini ve

katıldıklarını,dünya genelinde uluslararası piyasaların ihtiyaç duyduğu dispenser makinelerin üretimini, tedarikini ve ihracatını gerçekleştirmekteyiz. Hedefimiz bu yıl sonun da kuracağımız Lojistik firması ve 75 ülkeye ihracat hedefliyoruz. Bunun yapacak yıllardır beraber olan bir ekibimiz var.

MIDRY sektöre damgasını vuracak

M

iDRY Satış ve pazarlama müdürü İbrahim Öz; 2012 yılından başlayarak, el kurutma makinalarımızı yeni teknoloji ile hizmete sunduk ve bir çok referans noktada sorunsuz kullanılmaktadır. Yurt genelinde 350 yi aşan teknik servis noktası ile müşteri memnuniyetini sağlamaktayız. Aslında kendimi-

ze şu soruyu sormamız lazım, neden ellerimizi 30 yıl öncesinin teknolojisi ile kurutuyoruz? 30 yılda lavabolarımızdaki mikroplar hiç değişmedi mi? Yeşil alanlarımız, ormanlarımız 30 yıl öncekinden daha mı fazla? Çocuklarımıza oksijen sağlayacak ağaçları neden kesiyoruz, Ellerimizi kurutmak için? MiDRY, lava-

bolarımıza hijyeni ve teknolojiyi getiriyor. Sadece 10 saniyede %99,99 filtre edilmiş temiz hava ile ellerinizdeki ıslaklığı alıyor. İşletme giderlerinde tasarrufa, yeşil alanların korunmasına ve ellerinizde hijyenik bir kurutmaya sebep oluyor. MiDRY ile, artık, yeşili değil ellerinizi kurutalım.


14

? Project1

l ı s a n n ı r a l n a r i o n t i s ğ e i R d l i r i d n e l e c dere ister misiniz k e m l bi 25 MART 2015 ÇARŞAMBA

12/27/13

10:33 AM

Page 1

BASINDA GÜVEN

DR. ALI OSMAN TAŞLICA

“P

aris’te Michelin yıldızlı bir restoranda yemek yedik” diye başlayan bir seyahat muhabbetinin ortasında dostlardan birisi sordu: Bu neyin yıldızıdır? Restoranlar nasıl derecelendirilir? Siz Lezzet Dostları için küçük bir araştırma yaptık. Dostlar arasında çok konuşulan ama detayları bilinmeyen derecelendirme konusunu. Restoran derecelendirme; yıldız veya diğer semboller veya numaralar gibi gösterimler kullanarak, restoran kalitesini belirleme yöntemi olarak tanımlanmaktadır. Yıldız ile derecelendirme en çok bilinen yöntemdir. Dört veya beş yıldızlı derecelendirme genel kabul görmüş, tanıdık ve popüler bir uygulamadır. Oylamalar genel olarak, sektörle ilgili kılavuz kitaplarının yanı sıra medyada görünen gazetelerde ve web sitelerinde yoğun olarak kullanılır. Tüketicilerin yazılı değerlendirmeleri ve derecelendirmeleri web sitelerine giderek daha popüler olmasına rağmen çok daha az güvenilirdir. Tüketici derneklerince, genel kabul görmüş sektör kuruluşlarınca ve kamu kuruluşları tarafından yapılan derecelendirmelerde “sanitasyon” bazen tek başına bir derecelendirme bazen de derecelendirmenin bir parçası olarak kullanılmaktadır.

Restoran Kılavuzları Derecelendirmeleri izleyebileceğimiz çok sayıda restoran kılavuzuna arama motorlarında ulaşabilirsiniz. Biz bunların en önemlilerini sizler için derledik. Aşağıdaki tabloda dünyada en çok izlenilen kılavuzlarla ilgili özet bilgiler yer almaktadır.

Michelin Rehberi Lokantalara bu yıldızları, Fransız Michelin lastik şirketi veriyor. Şirket 1900 yılında, Fransa’nın görülecek yerlerini tanıtan bir rehber çıkarmak suretiyle karayolu seyahatini özendirmeye karar veriyor. Michelin rehberlerinin doğuşu, böylesi bir pazarlama mantığına dayanıyor. İlk yıllarda rehberlerinde lokantalar yer almazken, daha sonraki yıllarda bunları da ekliyorlar ve rehberlerin asıl popülerliği böylece başlıyor. Şirket yeşil ve kırmızı kapaklı iki rehber çıkarıyor. Kırmızı kapaklı rehberde, kalınacak oteller ve yemek yemeye değer lokantalar bulunuyor. Kitapçılardan satın alabilen kırmızı rehber, zaman içinde en popüler rehber oluyor. www.viamichelin.com sitesinde, Michelin rehberlerindeki lokantaları ücretsiz de görebilirsiniz. Yıldız sisteminde en yüksek derece 3 yıldız, bir aşağısı 2 yıldız ve onun altı 1 yıldız. Sistemde yıldızınızı artırmak da mümkün kaybetmek de. Sıfırdan üç veya iki yıldız birden alma imkânı da var. Yıldızların ömrü sadece bir yıl sürüyor. Her sene sonunda yapılacak olan yeni değerlendirmeye göre mevcut yıldızınızı elinizde tutup tutamayacağınız, bir yıldız daha alıp alamayacağınız, yıldızlarınızdan birini veya ikisini birden kaybedip kaybetmeyeceğiniz, hep bu yıllık değerlendirmeye bağlı oluyor.

The Good Food Guide-İyi Besin Rehberi Good Food Kılavuzu, ilk kez 1951 yılında yayımlandı. Raymond Postgate, restoranları değerlendirmek için bir gönüllüler ordusu kurarak değer-

lendirmeleri yayınlamaya başladı. İyi Besin Rehberi şu anda 1.200’ün üzerinde kuruluşla ile ilgili rapor yayınlamaktadır. Rehber tamamen bağımsız (herhangi bir reklam veya sponsorluk alınmadan) yapılan denetimleri düzenli olarak yayınlamaktadır. Okuyucular aktif olarak, kendi yorumlarını sunmaya teşvik edilmektedir. 2007 yılında eski Good Food Guide müfettişleri ve editörler, yeni bir denetim ve düzenleme rejiminin uygulanması gerektiğini gündeme getirdiler. Rehberin 2012 sayısında, Heston Blumenthal’s Fat Duck Simon Rogan en iyi restoran seçildi. Her yıl Kılavuz aşağıdaki kategorilerde Editörün Ödüllerini seçer; En İyi Yeni Giriş, En İyi Yeni Pub, Yılın Şarap Listesi, En İyi aşçı, Gelişmekte Olan En İyi Aşçı, İyi Pub Şef, En İyi Balık Restaurantı, Best Value, En İyi Yerli Malı Kullanımı ve En İyi Aile Restoranı.

Gault Millau Gault et Millau [go e Mijo] en etkili Fransız restoran rehberidir. İki restoran eleştirmeni, Henri Gault (1929-2000) ve Christian Millau tarafından 1965 yılında kurulmuştur. Gault Millau, 1 ile 20 arasında bir ölçeğin kullanıldığı derecelendirme sistemi ile ünlüdür. Derecelendirme; hizmet, fiyat, restoran atmosferi ve gıda kalitesine göre verilir. Gault ve Millau, ayrılana kadar 20 puan hiçbir restorana verilmemiştir. Onlar mükemmele ulaşmanın imkansız olduğunu iddia ettiler. Ancak, 2004 yılı itibariyle, iki restoran bu dereceye ulaştı; Maison de Marc Veyrat ve La Ferme de Mon Père Megève. Derecelendirmede yerel ajanlar kullanılmaktadır. Michelin Rehberi ve Gault Millau temel anlamda aynı kriterlere göre karar vermelerine rağmen. Gault Millau, gıda kalitesi dayalı olan ana bir sisteme daha fazla önem vermektedir. Gault Millau rehberi ve puan sistemi, restoran tarafından sağlanan gıda kalitesine odaklı olarak çalışmakta, lüks kriterine çok önem vermemektedir. Gault Millau’nun, çeşitli Avrupa ülkeleri için de rehberleri vardır. Bunlar; İsviçre, Almanya, Avusturya ve Benelüks’tür. ABD’de, André Gayot, 1986’da Gault Millau ve Gayot isimleri altında bir rehber yayınladı. 2000 yılından sonra ise çıkan anlaşmazlık nedeniyle, Gayot rehberi tek başına yayınlamaya başladı. Günümüzde gayot.com büyük bir web restoran ve seyahat sitesidir.

Le Cordon Bleu Le Cordon Bleu, her yıl 20.000 öğrenciye hizmet veren, beş kıtada 35 okul ile dünyanın en büyük otelcilik eğitim kurumudur. Okul, bir grup Fransız elit şövalye tarafından 1578 yılında kuruldu. Her üyenin üzerinden haç madalyonu ile mavi bir kurdele sarkıyordu. Bu nedenle okul, mavi kurdela olarak anılmaktadır. Fransız Devrimi ile Le Cordon Bleu adı, mükemmel pişirme ile eşanlamlı olarak anılmaya başlandı. Okul ismi aynı zamanda bir Fransız mutfak dergisi tarafından kullanılmaya başlandı. La cuisinière Cordon Bleu olarak Marthe Distel tarafından yayınlanan bu dergi 19. yüzyılın sonlarında Fransa’da en iyi şeflerinden

Lezzet & gastronomi

www.milliyet.com.tr

bazı özel dersler yayınlamaya başladı. Bu faaliyet, sonuçta bir yemek okulu haline geldi. Paris’te 1895 yılında başlayan bu faaliyet hızlı bir şekilde dünyanın en elit yemek okullarından birinin ortaya çıkmasına neden oldu. Okul, günümüze kadar sadece Paris’in Alman işgali (1940-1944) boyunca kapalı kaldı. 1988 yılında sonra Le Cordon Bleu, Londra, Adelaide ve Sydney, Avusturalya; Seul, Güney Kore; Ottawa, Kanada; Tokyo, Kobe ve Yokohama, Japonya; Lima, Peru; Mexico City, Meksika ve Bangkok, Tayland’da şubeler açtı. Amerika Birleşik Devletleri’nde, 18 okul Le Cordon Bleu adı altında faaliyettedir. Yemek programları dışında Le Cordon Bleu, Lisans veya Master derecesi için okuyan 2000 öğrenciye, otelcilik yönetimi eğitimi de vermektedir.

Egon Ronay Kılavuzu 1957 yılında, Ronay, Egon Ronay Kılavuzu’nun ilk baskısı tamamlanmış ve 30.000 kopya satmıştır. Yorumları ve derecelendirmelerin yer aldığı Kılavuzları popülerlik kazanmış ve restoranlar için burada yer almak bir ödül haline gelmiştir. Birçok restoran kendi penceresinde mavi madalyonlar görüntülenmesini önemsemekte, her yıl “EGON RONAY’S REHBERİ” içinde yer almaya çalışmaktadır. Kılavuzlar, kendi tarafsızlığını sağlamak için otel ve restoranlardan reklam veya misafirperverlik kabul etmemektedir.

milyar dolarlık markalarının sayısını 20’ye çıkardı A

vrupa ülkelerinde piyasaya çıkan YEŞİL ETİKETLİ “coca-cola Life” dengeli şeker oranı ve farklı lezzetiyle ilgi görüyor. Türkiye’de henüz raflarda görmediğimiz bu ürün merakla bekleniyor. Coca-Cola Şirketi yıllık perakende satışları 1 milyar ABD dolarının üzerinde olan içeceklerin yer aldığı listeye üç markanın daha eklendiğini açıkladı. Böylelikle Coca-Cola Şirketi’nin milyar dolarlık markalarının sayısı 20’ye ulaştı. Hızlı büyüyen içime hazır çay ve su kategorilerinde yer alan, 40’a yakın ülkede satılan buzlu çay markası FUSE TEA, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki buzlu çay markası Gold Peak, ve Japonya’da satılan su markası I LOHAS da 2014 yılında CocaCola Şirketi’nin milyar dolar-

lık markalar kulübüne girdi. “Küresel alkolsüz hazır içecek sektöründe karşımıza çıkan muazzam büyüme fırsatlarından yararlanmak için kesin adımlar atıyoruz” diyen Coca-Cola Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Muhtar Kent sözlerini şöyle sürdürdü: “Yerele uygun ve yenilikçi markalar oluşturma konusundaki küresel odağımız doğrultusunda, güçlü yerel şişeleme ortaklarımızla birlikte yürüttüğümüz çalışmalar, şirketimizin on yıldan kısa bir süre içinde milyar dolarlık marka portföyünün büyüklüğünü başarılı bir şekilde iki katına çıkarttı.” FUSE TEA, 2012 yılında, aynı anda aralarında Türkiye’nin de yer aldığı 14 uluslararası pazarda piyasaya sürüldü. Hayata geçirilmesinden bu yana, dünyanın

dört bir yanındaki neredeyse 40 pazara yayılan markanın milyar dolarlık statüye ulaşması üç yıldan kısa bir süre aldı. FUSE TEA yelpazesinde aralarında limon, şeftali, limon otu ve elma, mango ve papatya aromalı buzlu çayın yanı sıra şekersiz buzlu çayın da bulunduğu 30’u aşkın çeşit yer alıyor. FUSE TEA, 2015 yılında yeni pazarlarda da piyasaya sürülecek. Şirket böylece 2007 yılından bu yana, aralarında gazlı içecekler, meyve suları, su ve çayın da bulunduğu geniş bir içecek kategorisi yelpazesine yayılan milyar dolarlık markalar portföyüne 10 yeni marka katmış oldu. Bunlar arasında, Coca-Cola Zero, Simply, Minute Maid Pulpy, Del Valle, Bonaqua, Ayataka ve vitaminwater bulunuyor. Coca-Cola Şirketi’nin ürün portföyünde 20 adet milyar dolarlık markaların yanı sıra, yılda 500 milyon ile 1 milyar ABD doları arasında yıllık perakende satış rakamları yakalayan ve birçoğu milyar dolarlık marka olmaya hazırlanan 16 gazlı ve gazsız içecek markasını da yer alıyor.

MUHTAR KENT

Forbes Seyahat Rehberi Forbes Gezi Rehberi (eski Mobil Kılavuzu veya Mobil Seyahat Rehberi olarak da bilinir) oteller, restoranlar ve kaplıcalar için yıldız sayısına göre derecelendirilmiş bir hizmet ve seyahat rehberleridir. 2011 yılında Forbes Seyahat rehberlerinin son seti yayınlanmış ve bu yıldan sonra web 3.0 platformu üzerinden online olarak hizmete devam etmeye başlamıştır. Rehber, 72 ABD eyaletini ve beş uluslararası pazarı;-Hong Kong, Makao, Pekin, Singapur ve Dominik Cumhuriyeti’ni kapsar. Forbes Gezi Rehberi, kendi müfettişlerinin görüş ve bakış açıları ile Beş Yıldızlı seyahat derecelendirme sistemini kapsamaktadır. Mobil Rehberi, 1958 yılından itibaren Amerika Birleşik Devletleri’ndeki en eski seyahat rehberi olarak faaliyet gösteriyordu. Restoranlar, objektif kriterlere dayalı olara oylanıp, bir ile beş yıldızla değerlendiriliyordu. Dört veya beş yıldız sayısı alan sadece 60-70 otel ve restoran için önemli bir onurdu. Derecelendirme sonucunda yıldız alan restoranların, bunu standart bir logo olarak ilan etmelerine izin veriyordu. Sadece ABD’de 50.000 otel ve 9.000 restoran listelenmektedir. Başlangıçta kılavuzlar, Amerika Birleşik Devletleri ve Kanada ile sınırlı idi. Daha sonra, Forbes Seyahat Rehberi, şehir ve devlet kılavuzlarını tanıtmaya başladı. 2008 yılında Forbes Seyahat Rehberi, Pekin, Hong Kong ve Makao sürümü ile otel ve kaplıcalar için uluslararası bir yıldız değerlendirme programı başlattı. Forbes Gezi Rehberi, özel standartlara göre değerlendirilme yapan müfettişlere sahiptir.

En üst düzey 2 yöneticisi (Muhtar Kent & Ahmet Bozer)

Türk olan Coca-Cola Şirketini tanıyalım:

C

oca-Cola, portföyünde yer alan 500’den fazla içecek çeşidiyle dünyanın en büyük alkolsüz içecek şirketidir. Dünyanın en değerli markası Coca-Cola başta olmak üzere, her biri 1 milyar dolar değerindeki Cola-Cola light, Fanta, Sprite, Coca-Cola Zero, vitaminwater, Powerade, Minute Maid, Simply, Georgia Coffee ve Del Valle markalarını da bünyesinde bulundurmaktadır. Gazlı içecekler, meyve suları ve meyveli içecekler, hazır içimlik

AHMET BOZER

çay ve kahve kategorilerinde lider olan Coca-Cola şirketi, her gün 200’den fazla ülkede 1,9 milyar bardak alkolsüz içeceği tüketicilerle buluşturuyor. Toplumların sürdürülebilirliği için çalışan Coca-Cola şirketi, ekolojik ayak izini azaltan, aktif ve sağlıklı yaşamı destekleyen, çalışanları için güvenli bir iş ortamı yaratan ve içinde faaliyet gösterdiği toplumların ekonomik gelişmesini destekleyen girişimlere odaklanıyor. Şişeleyici ortakları ve 700.000’i aşkın sistem çalışanıyla Coca-Cola dünyanın en büyük 10 işvereni arasında yer alıyor. www.thecocacolacompany.com 1964’te Türkiye’de faaliyetlerine başlayan Coca-Cola, 8 farklı kategorideki 15 markasıyla alkolsüz içecek üretiyor. Zengin ürün portföyünde Coca-Cola, Coca-Cola light, Coca-Cola Zero, Fanta, Sprite, Schweppes, Sensun, Cappy, Doğadan, Fuse Tea, Powerade, Burn, Gladiator, Damla Minera, Damla Su yer markaları yer almaktadır. 2009 yılında Coca-Cola’nın toplum ve çevre konusundaki yatırımlarını yürütmek üzere kurulan Coca-Cola Hayata Artı Vakfı çevresel sorunlara sivil toplum kuruluşları, üniversiteler ve kamu kuruluşları ile birlikte topluma duyarlı, yenilikçi, sonuç odaklı, ölçülebilir ve sürdürülebilir çözümler geliştirmekte ve bu amaçla yapılan araştırmaları ve projeleri destekliyor.


Lezzet günlükleri

Project1

12/27/13

10:33 AM

Page 1

25 MART 2015 ÇARŞAMBA

www.milliyet.com.tr

BASINDA GÜVEN

15

Haldun Z.TÜZEL halduntuzel@lezzetgazetesi.com

Gastronomik yarışmalara, önüne ve arkasına dikkat edelim! (2)

Bıraktığı huzuruyla; Siyam Krallığı var kalemimin ucunda. Görkemli altın Tapınak’larının gölgesinde; çıplak ayak satırlarım.

F Hilal’in lezzet turu

Otantik hikayelerin peşinde

Hilal ARSLANGIRAY

Tayland Krallığı Keşfi T

ayland Krallığı; eski adıyla Siyam, Hindiçin Yarımadasının ortasında bulunan Güneydoğu Asya ülkesi. Coğrafi tanımlaması bile kulağa şiirsel gelen bir Uzak Doğu diyarı. Beni büyüsünde bırakan bu ülkeyi; sıcağının tenimde bıraktığı iz henüz solmamışken, anılar daha tazecikken kaleme almak istedim.

nakları şüphesiz. 26.000 tapınak olduğu söyleniyor. Görmeye imkan bulduklarım turist akınına uğrayan belli başlıları doğal olarak. Ve beni en çok büyüleyeni ise Wat Traimit; Dünyanın en büyük yekpare altın heykellerinden birine sahip Tapınak, 5 ton ağırlığındaki Wat Traimit Budha’sıyla en fazla ziyaret edilen noktalardan biri. Wat Arun, Chao Phraya nehri üzerinde yükselen Bangkok›un simgelerinden diğeri. Wat Pho ise, “Yatan Budha Tapınağı” olarak bilinen büyük ve eski bir tapınak. Tapınağın en büyük ilgi odağı olan Yatan Budha başından ayak ucuna kadar tam 46 metre uzunluğunda. Sanırım tek bir fotoğraf olarak görüntülemek imkansız, ben bunu başaramadım. Tapınaklara Camii’lerimizde olduğu gibi ayakkabısız giriliyor. Yüzen Çarşı (Floating Market) Bangkok’un simgelerinden. Bu renkli dünyayı görmelisiniz. Ayrıca Bangkok’ta eğlenceli alışveriş içi pazaryerleri doğru seçim olacaktır.

TÜRKLERE VIZE YOK

Thai’ler tarafından Melekler Şehri olarak adlandırılan Tayland’ın başkenti Bangkok Asya’nın en dinamik şehri. Trafikteki lüks arabaların arasına sıkışmış yerel taşımacılığın simgesi şirin Tuk Tuk’larıyla, gökyüzünü delercesine uzanan gökdelenleri ve şehrin gerçek aynası pazar yerleriyle uyumayan hengâme şehir Bangkok. Şehrin tüm dokusu çok ilgi çekici. Bol hikayesi olan, sıcak bir seyahat istiyorsanız doğru yerdesiniz. Türk vatandaşlarına vize uygulanmıyor üstelik. Gezilecek, keşfedilecek sayısız adres var bu kentte. Bangkok’un en etkileyici unsuru gözalıcı tapıMART 2015 225TEMMUZ 2014ÇARŞAMBA ÇARŞAMBA Sayı: 12 2 SayıYıl: 6 Yıl:1

Yayın Sahibi

Milliyet Gazetecilik ve Yayıncılık A.Ş. Genel Yayın Yönetmeni

FİKRET BİLA

Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı A.Ş. Milliyet Gazetecilik ve Yayıncılık UMUT ALPHAN

Genel Yazı Yayın Yönetmeni İşleri Müdürleri

FİKRET BİLA

BERTAN AĞANOĞLU • İLKE GÜRSOY BAYDU CAN • MENDERES ÖZEL

Okur Temsilcisi Görsel Yönetmen ERSOY DİYAR

BELMA BELMA AKÇURA Okur Temsilcisi AKÇURA Tüzel Kişi Temsilcisi Sorumlu Müdür Ankara Temsilcisi SERPİL ÇEVİKCAN Tüzel Kişi Temsilcisi ALİ NAZIM ONARAN İSMAİL ERALP İSMAİL ERALP

Sorumlu Müdür ALİ NAZIM ONARAN

Yayın Yönetmeni Yayın Yönetmeni Yayın Yönetmeni ADİLPAKMAN YILDIZ M. VASFİ M.VASFİ PAKMAN Genel Koordinatör Genel Koordinatör DİDEM YILDIZ

ALİ AYDIN YELİNER Genel Koordinatör Reklam Müdürü ALİ AYDIN YELİNER Editörler BEYHAN AŞKIN

ÖZLEM MEKİK Editör Editörler UĞUR ONUR URHAN ALİ S. EYÜBOĞLU Özlem MEKİK Görsel Yönetmen HALDUN Z. TÜZEL Hakkı KORKMAZ MUSTAFA KAYACAN Haldun Z. TÜZEL Görsel Yönetmen Sayfa Tasarımı Betül ALTINBAŞAK TUNCAY TAPAR DEMET YILDIZ - GAMZE UĞUR - HAZAL KANADLI Yayına Yayına Hazırlayan Yeliner Reklam Ajansı Hazırlayan Medya İletişim Mecraları Reklamcılık, Pazarlama ve Turizm Tic. Şirketi’dir. Ltd. Şti.’dir. Danışmanlık Ticaret Limited 0212 76Başkanı 89 Tel:213 0212 213 76 89 KARSAN Operasyon veTel: Pazarlama Grup VOLKAN www.aydajans.com www.aydajans.com Mali İşler Grup Başkanı NİYAZİ ALKAYA Yönetim Yeri Operasyon ve Pazarlama Grup Başkanı VOLKAN KARSAN İzzetpaşa Mahallesi Abide-i Hürriyet Caddesi No. 162 Mali İşler Grup Başkanı NİYAZİ ALKAYA Çağlayan-Şişli 34387 İstanbul T. 0212 337 99 99 Haber Merkezi T. 0212 337 92 39

Yönetim Yeri Temsilcilikler İzzetpaşa Mahallesi Abide-i No.38162 T. 0312 410 88Hürriyet 00 (pbx) Caddesi F. 0312 417 78 ANKARA EGE İzmir34387 HAMDİİstanbul TÜRKMEN 0232337 464 99 16 99 00 (pbx) F. 0232 464 16 01 Çağlayan-Şişli T.T.0212 AKDENİZ Antalya OKTAY PİRİM T. 0242 322 24 60 F. 0242 321 57 60 Haber Merkezi T. 0212YAMAN 337 92 39 458 13 72 (pbx) F. 0322 459 85 03 ADANA AHMET T. 0322 Basıldığı Yer DPC, Hoşdere Yolu, Esenyurt-İstanbul Temsilcilikler Meslek İlkeleri’ne (pbx)Basın F. 0312 417 38 78 uymaya söz vermiştir. ANKARA T. 0312 410 88 00Milliyet Milliyet Gazetesi ve eklerinde yayımlanan yazı, EGE İzmir HAMDİ TÜRKMEN T.0232 464 16 00 (pbx) F.0232 464 16 01 haber ve fotoğrafların her türlü telif hakkı Milliyet AKDENİZ Antalya OKTAY PİRİM T. 0242 24 60A.Ş.’ye F. 0242 321İzin 57alınmadan 60 Gazetecilik ve 322 Yayıncılık aittir. ADANA AHMET YAMAN T. 0322 458 13 72 (pbx) 0322edilemez. 459 85 03 kaynak gösterilerek dahiF.iktibas Yayın Türü Yaygın Süreli www.milliyet.com.tr Basıldığı Yer DPC, Hoşdere Yolu, Esenyurt-İstanbul

Milliyet Basın Meslek İlkeleri’ne uymaya söz vermiştir. Milliyet Gazetesi ve eklerinde yayımlanan yazı, haber ve fotoğrafların her türlü telif hakkı Milliyet Gazetecilik ve Yayıncılık A.Ş.’ye aittir. İzin alınmadan kaynak gösterilerek dahi iktibas edilemez. Yayın Türü Yaygın Süreli

www.milliyet.com.tr

THAI MUTFAĞI LEZZETLI Dünya›nın bir numaralı sahne Prodüksiyonlarından biri olan Siyam Niramit Show, hayran bırakan sahne efektleriyle Tayland kültürü ve tarihini görsel bir şölenle gözler önüne seriyor. Ne yazsam az kalacak mükemmellikteki bu deneyimi yaşamanızı dilerim. Gelelim Thai mutfağına. Daha eski yıllarda bu şehri ziyaret edenlerden sıkça duyduğunuza emin olduğum “gitme, aç kalırsın, çok kötü kokuyor” uyarılarını duyar gibiyim. İnanmayın! Günümüzde uluslararası

Lezzet Arena’sında üne sahip olan Thai mutfağı son derece lezzetli. Özellikle birbirinden lüks deniz ürünleri restorantlarında, alışkın olduğunuz bir çok deniz mahsulünü, üstelik nasıl pişmesini arzu ediyorsanız o şekilde sunulduğunu görmek sizi şaşırtabilir. Levrek, Mercan, dev Jumbo karidesler, mavi pavurya, çeşit çeşit İstakoz daha neler neler.

SAYISIZ SEÇENEKLER

Üstelik cazip fiyatlarla. Yerel lezzetlerle de tanışmalısınız ve damağınıza keyif verecek sayısız seçenek var. Thai usulü erişte (Phat Thai), fırında kızarmış körili ördek (Kaeng Phet Pet Yang), baharatlı karides çorbası (Tom Yam Kung), zerdeçalla kaplanmış tavuk (Mu/kai Sa-te), kaju ile kızartılmış tavuk (Kai Phat Met Mamuang Himmaphan), hindistan cevizi sütlü tavuk çorbası (Tom Kha Kai) gibi. Laf aramızda böcekleri ve akrepleri de kızartarak afiyetle yiyiyorlar. Ama karışamayız tabii. Neşeyle geçen anlarınız bol olsun dilerim.

DENIZ E RIND ÜRÜNLE VE LEZZET SAĞLIK

w w w . milliy et. co m. tr

B A SIN DA G Ü V E N

Yayın Sahibi

Chatuchak pazarı, Bangkok’daki en meşhur haftasonu pazarı. Bir diğer yer ise; Patong Gece Pazarı 19:00’dan sonra açılmaya başlayan seyyar tezgahlar, gece geç saatlere kadar açık. Siam Meydanı ve çevresindeki dev alışveriş merkezleride lüks alışveriş için uygun. Neredeyse her yerde pazarlık yapmanız kesinlikle tavsiyemdir. Para birimimizin Tayland’ta kıymetli olduğunu da mutluluk duyarak belirtmek isterim. 1 baht 13 Ytl.

S

Doğru muhafaza ve sunum çok önemli

eyahatler, yılbaşı, özel yenen uzun yemekler, metagünler, düğün ve davet bolizması hassas olanları ya gibi kutlamalar ile açık da gıda güvenliği açısından büfe brunchlar söz konusu ol- çocuklarını korumak isteyenduğunda yemeklerin başında leri tedirgin edebiliyor. daha çok zaman geçiriyoruz. Balık ve diğer deniz Böyle özel günler aynı zaürünleri en taze hali ile satın manda kendimizi birazcık şıalınmış olsa bile işletmelere martmak adına daha ulaştırılırken, muhaçok yemek çeşidini faza edilirken ya da bir arada sınırsızca sunulurken, hijyen tüketebildiğimiz zakonusunda verilen en manlar. Son derece küçük taviz, konukzengin ikramların lar için hayati önem yapıldığı otellerde, taşıyabilir. Sedef Yeni deniz ürünlerine meNesil A.Ş. Satış ve raklı olanlar balık, Pazarlama Direktörü ıstakoz, karides gibi AHU SEDEF DEMIR Ahu Sedef Demir, bu zor bulunan, hem konuda otel ve kafepişirirken hem de sunulurken lerin ve restorantların sunum marifet isteyen özel tatları tekniklerinin önemli ölçüde tercih ediyor. Ancak yemekfikir verdiğini söylüyor. Delerin çoğu zaman çeşitli sosmir’in tüketicilere önerisi son larla zenginleştirilmesi, birbiri derece basit: Olası bir zehirile reaksiyon gösterebilecek lenme vakasından kendinizi balık ve yoğurt gibi kimi seçe- korumak istiyorsanız, doğru neklerin bir arada sunulması, sunulmadığını düşündüğünüz kışın çok sıcak salonlarda ürünü kesinlikle tüketmeyiniz.

Söz konusu olan deniz mahsullerinin doğru muhafazası ve sunumu olduğunda, sorumluluk öncelikle otel, restoran gibi işletmelere düşüyor. Markasının itibarını korumak isteyen her yönetici, sağlıklı ürünlerin seçilmesi, doğru saklanması ve sunulması konusunda önemli bir sorumluluk taşımakta. Kuru gıda dışındaki ürünler, gıda tedarikçileri tarafından frigolu araçlar ile otellere teslim ediliyor. Başta deniz mahsulleri olmak üzere düşük ısıda saklanması gereken tüm ürünler, otellerin soğuk odalarına alınıyor. Yemekler pişirilip servise hazır hale geldikten sonra, açık büfelerdeki sunum standartları da hijyen açısından büyük önem taşımakta. Soğuk servis edilmesi gereken deniz ürünleri, soğutmalı reyonlarda sunuluyor. Sürekli soğuk sunum yapmayan işletmeler,

paslanmaz mutfak çeliği zemin üzerine ötektik aküler ya da buz yerleştirerek sunumlarını gerçekleştiriyorlar. Hava akımının doğru şekilde gerçekleşebilmesi için delikli zeminler kullanılıyor. Soğuk servis edilen ürünler için bir başka seçenek ise Sedef’in Türkiye temsilcisi olduğu %100 Melamin Porselen Sunum Ekipmanları’nın hırsız kap (insert) özelliği olan serilerini kullanabilirler. Alttaki kaba buz ya da akü yerleştirilip insertün içine soğuk tutulması gereken yiyecek içecekler dizildiğinde hijyen şartlarını sağlayan ve aynı zamanda göz alıcı bir sunum gerçekleştirebilmek mümkün. Variller, gastrolar, Fleur Crocklar, Dover ve Essence Serileri de Sedef Yeni Nesil A.Ş. Çözüm Ekibi tarafından otel, restoran ve kafelerin ihtiyaçları için en sık kullanılan endüstriyel çözümler arasında yer almakta.

akat birde kişisel görüşler vardır. Yine yukarıda verdiğim, internette yayınlanan tabak örneğinden gidersek, ben tadını tuzunu, pişme şeklini ve kıvamını bilemiyorum, ama görünüm olarak hoş ve zarif bir tabaktı, daha sonra: Restoranında yemek yediğim bir dostumun sohbetinde, dostumun o tabağın hakem heyetinde bulunduğunu öğrendim ve sordum, “neden merit aldı?” cevabı kısa ve özdü, “o çiçek bahçesi gibi bir tabaktı meriti bile çok almış”. Sevgili yarışmacılar, maalesef bir gastronomi yarışmasında bir takım kıstaslar var ve bunların en başında, hakem değerlendirme yaparken,önce yarışmacının bir restoran sahibi olduğu düşüncesi ile tabağını en ekonomik, en efektif, en pratik ve en şık bir biçimde sunmasını bekliyor, sonra da müşteri gözüyle değerlendiriyor, göze güzel görünen, hızlı ve sıcak servis, lezzet farkları hissedilecek, taze, kaliteli malzemeden yapılmış ve doyurucu, sıcak yemek sıcak tabak, soğuk yemek soğuk tabak içinde, tabii daha bir çok detay var. Yurtdışı şeflere tekrar dönerek, bu işler sadece onlarda bitmiyor demek isterim. Ama ahbap çavuş ilişkileri de olamazmı? diye düşünüyorum. Mesleğin içinden veya dışından, yaşlı veya genç, Euroları verip sertifika almış, bu hakemleri de kınamıyorum, yeterki vicdan ve vizyon sahibi olsunlar, yurt dışından veya yurt içinden olmaları da bir şey değiştirmez, belki sadece yöresel lezzet ve pişirme tekniklerinden anlamıyabilirler, o zaman da yabancı şefler yöresel yemeklerin hakem heyetlerinde görevlendirilmez. Türkiyedeki hakemlik seminer ücretleri yurtdışındaki ücretin iki katı da olabilir. Ama yurt dışına sertifika almaya gitmek için yapacağınız masrafları da düşünün. Federasyonu suçlamayın, kabahatleri federasyonda veya federasyonun başkanında aramayın, yada federasyona küsüp ayrı bir federasyon denemesine girişmeden önce olağanüstü kongre nasıl yapılır, bu kongreye göre dernekler nasıl davet edilir, konfederasyon yönetimi nasıl düşürülür, yeni bir yönetim nasıl oluşturulur, herkesi mutlu edecek, yüzü gülen, mesleği bilen, zorluklarını yaşamış, hırslarını aşmış bir başkanı bulma yolunu deneyin. Birkaç kişiyi gezdiren, menfaatleri doğrultusunda hareket eden biri yerine, tüm derneklerce sevilen, kişisel çıkarları yerine kitlesel çıkarlar peşinde koşturan, aşçılık mesleğine sahip çıkan, bir federasyon sonunda güçlü bir konfederasyon için çalışın. Dünyada en önemli üç meslek içinde bulunan aşçılık sanatını da ülkemizde bu seviyeye getirmek ancak o zaman mümkün olur.



Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.