Ekonomi Kıbrıs Prestige Mayıs 2015 Sayısı..

Page 1

1

Ekonomi K覺br覺s

Prestige May覺s 2015


2

Ekonomi K覺br覺s

Prestige May覺s 2015


3

Ekonomi K覺br覺s

Prestige May覺s 2015


3 4

32

KAPAK KONUSU:

SORU CEVAP

54

İLE

4G İLE HAYATIMIZDA NELER DEĞİŞECEK?

YÜKSEK KURUN PİYASAYA ETKİSİ

52

Eğitime büyük katkı

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

Metin Genç Kemal Uyumsal

Fevzi Tanpınar

KIBRIS’TA İLK VE İLKLERİN AVM’Sİ; 1001 AIRPORT MALL

26

9 BÜYÜK ANLAŞMA

20 Alp Altuner

75

N

E EREDE E KADAR

?


5

Ekonomi K覺br覺s

Prestige May覺s 2015


EKONOMI KIBRIS PRESTIGE İmtiyaz Sahibi: AYAZ MEDYA GRUBU Genel Yayın Yönetmeni: ATIL AYAZ

Reklam ve İletişim Koordinatörü ÖZGE YAVUZ AYAZ Sayfa Editörü BUKET EREN -ŞERİFE GÜLER Türkiye: ÖZLEM YILMAZ Amerika: FUNDA KESKİN

6

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

İngiltere: ALMULA MERTER SARGIS KHANDANYAN Sosyal Medya ve Seyahat: ATAK AYAZ Görsel Yönetmen: DEMET ÖZGE AYKAN (DOA) Grafik - Tasarım AYAZ MEDYA CREATIVE Hukuk Danışmanı: AVUKAT ÖZLEM ALP Muhasebe ve Finans: ANIL YILMAZ Web Tasarım ve Teknik Destek: CITY COLOURS İletişim Bilgileri: KKTC Girne Yolu, Uğur Apt. D:6 Yenişehir/LEFKOŞA TÜRKİYE Perla Vista Residence&Ofis Kat:8 No:73 Beykent/Beylikdüzü - İSTANBUL

Reklam ve Abonelik İçin: 0 533 887 33 78 0 533 887 33 46 Mail Adresi: info@ekonomikibris.com haber@ekonomikibris.com


ile

7

Ekonomi K覺br覺s

Prestige May覺s 2015


Atıl AYAZ Genel Yayın Yönetmeni Son haftanın rekorunu kırdı, son bir ayın zirvesinde, son ayların en yüksek seviyesinde, rekora koşuyor, tarihi rekorunu kırdı, 3 mü olacak, 5 mi olacak.. Dövizden bahsediyorum, ne kadar çok sorduk bu soruyu değil mi? Sorarken, izlerken, analizleri takip ederken yorulduk. O yorgunlukla selamlıyorum sizleri. KKTC’nin tek ekonomi ve iş dünyası dergisi Ekonomi Kıbrıs Prestige’e hoşgeldiniz.

8

Ekonomi Kıbrıs

Prestige

önsöz

Mayıs 2015

Dövizin sersem ettiği bir dönem yaşıyoruz. Gerekçesi çok, etkisi büyük. Özellikle de vatandaşa. Gelir gider dengesi şaştı. Dövizle borçlananlar elde kağıt kalem sürekli hesap halinde. Krediler dönmeye başladı, yeni yatırım düşünenler hızla iptal ediyor. Tabi böyle olunca çarşı pazarda da alışveriş alışkanlıkları en azından şimdilik rafa kalkmış gibi. Zaruri ihtiyaçların dışında bol bol alışverişten söz etmek imkansız. Biz de bu konuyu derginin kapağına taşıdık. Dövizin yol haritasını, ülke ekonomisine etkisini, alınması gereken ama nedense bir türlü alınmayan tedbirleri sizler için hazırladık. Örneğin ekonomiye yön veren sektörlere, iş dünyasının önde gelen isimlerine 3 soru sorduk, 3 de cevap aldık. O soru-cevap kısmı aslında KKTC ekonomisi için ayna etkisi yapacak, dikkatle okumanızı tavsiye ederim. Dedim ya, döviz sersem etti herkesi. Çünkü sadece alacak ya da borç meselesi değil. Dövizdeki artış demek uçan kuşa zam demek. Ki akaryakıtta bunu hissetmeye başladık. Benzin ve motorinle başlayan zam sağanağı, yakında çarşı pazara da yansır. Güzel şeyler de oluyor ama bu arada. Örneğin Kıbrıs ilk AVM’si ile tanışmak için gün sayıyor. 1001 Airport Mall ile tanıştınız mı? Dünyanın gayrimenkul liderlerinden Coldwell Banker Türkiye, iki yıllık verilerini açıkladı, inanılmaz bir büyüme var. KKTC’deki temsilcisi Coldwell Banker Maximum da bu kervana katıldı, Türkiye’den ödülle döndü. Biraz da sosyal sorumluluk diyelim. Belenco ve Decomar eğitim sektörü için büyük bir adım attı. 5 okuldan sonra, 12 okulun daha ıslak zeminlerini yenilecekler, öğrencilere daha hijyenik bir ortam sunacaklar. Finali keyifle yapalım. Rakı dünyası yeni bir ürüne merhaba dedi. Hünkar Rakı Diamond serisiyle ezber bozacak bir çıkış yaptı. Tadı, aroması ve sıfır şeker özelliği ile rakip tanımıyor bu rakı. ‘Elmasın içilebilir hali’ sloganıyla dikkatleri üzerine çeken Hünkar Rakı Diamond, kısa sürede çilingir sofralarındaki yerini alacak gibi. Bunlar açılış yazısına sığdırabildiklerim. Bizde daha haber çok. Dikkat çeken röportajlar, araştırma yazıları ve merak edilen veriler paylaştık sizlerle. Keyifle okumanız dileğiyle..


9

Ekonomi K覺br覺s

Prestige May覺s 2015


haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

KTTO’DAN ANADOLUJET’E TEŞEKKÜR PLAKETİ Ülke turizmini canlandırma noktasında en önemli etkilerden biri hiç şüphesiz ulaşım. KTTO Başkan Yardımcısı ve Merit Otelleri Yönetim Kurulu Başkanı Reha Arar’ın bu konudaki bireysel çabaları ve THY ve Anadolujet’in Kıbrıs duyarlılığıyla büyük bir mesafe alındı. Ama dahası da olmalı.

10

Ekonomi Kıbrıs

Prestige

KTTO Meclisi’nde önemli bir toplantı vardı. Anadolujet Başkanı İbrahim Doğan, Türk Havayolları Kıbrıs Müdürü Ömer Uzun ve Türk Havayolları Kıbrıs Pazarlama Müdürü Uğur Kelce de oradaydı. KTTO Başkan Yardımcısı Reha Arar, Anadolujet Başkanı İbrahim Doğan ve KTTO Başkanı Fikri Toros konuşma yaptı.

“MOSKOVA-ANKARA-ERCAN SEFERİ” KTTO Başkan Yardımcısı Reha Arar, Anadolujet Başkanı İbrahim Doğan’a, Ercan-Ankara-Moskova seferlerini de en kısa zamanda başlatma talebinde bulundu. Arar, “Moskova-Ankara-Ercan seferi olursa, bizim için yeni bir soluk olur ve turizmin de önü açılmış olur. Turizm, tanıtım ve ulaşım olmadan olmaz” ifadesini kullandı. İbrahim Doğan bu öneriye karşı ilk yorumunu yaptı, Ercan- Ankara- Moskova seferlerinin düzenlenmesi talebini değerlendireceklerini ve çalışma yapacaklarını ifade etti. KTTO Başkanı Fikri Toros ise, Kıbrıs turizminin tanınması ve kalkınmasına yönelik Anadolujet’in yürüttüğü tanıtım aktivitelerini, genelde Kıbrıs Türk toplumu, özelde de Kıbrıs Türk Ticaret Odası olarak takdir ettiklerini belirtti. Toplantı KTTO Başkanı Fikri Toros’un, Anadolujet Başkanı İbrahim Doğan’a teşekkür plaketi takdim etmesiyle sona erdi.

Mayıs 2015

ÖNCELİKLİ GÜNDEM KKTC TURİZMİNİN GELİŞİMİ Turizmin kalbi Girne’de attı. Ekonomik İşbirliği Teşkilatı’nca (EİT) düzenlenen Turizm Çalıştayı, Merit Park Otel’de yapılıdı.

haberler

Çalıştaya, Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Halil İbrahim Akça, Başbakan Yardımcısı, Ekonomi, Turizm, Kültür ve Spor Bakanı Serdar Denktaş, Dışişleri Bakanı Özdil Nami, EİT Genel Sekreter Yardımcısı Hayri Maraşlıoğlu, EİT Sekretaryası temsilcileri, üye ülke temsilcileri, yatırımcılar, turizm sektörü temsilcileri ve bazı üst düzey yetkililer katıldı. Dışişleri Bakanlığı’nın ev sahipliğindeki çalıştayda, EİT bölgesinde turizm alanında işbirliği imkanlarının ele alındı, üye ülkeler arasında işbirliği, sürdürülebilir turizmin geliştirilmesi ve KKTC’nin turizm potansiyeli konuları masaya yatırıldı. EİT etkinliklerine 1992 yılında katılmaya başlayan KKTC’nin teşkilat ve üye ülkelerle süregelen yakın ilişki ve işbirliği sonucu, 2004 yılında “Kıbrıs Türk Devleti” adı altında katılımının kabul edildiği anımsatan Nami, işbirliğinin büyük potansiyele sahip

EİT ülkeleri arasında özellikle ticaret, turizm ve eğitim alanlarında katkı yapması dileğini vurguladı. EİT Genel Sekreter Yardımcısı Hayri Maraşlıoğlu ise yaptığı konuşmada, 350 milyon insanın yaşadığı, 7 milyon kilometrelik bir alanı kapsayan, 10 üye ülkenin oluşturduğu ve üyeler arası kültürel, ekonomik ve ticari işbirliğini geliştirmeyi amaçlayan önemli bölgesel bir örgüt olan EİT’in bu potansiyeli gereğince kullanamadığını belirtti. En iyi kullanan üye ülke olarak ise Türkiye’yi işaret etti.


11

Ekonomi K覺br覺s

Prestige May覺s 2015


haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

AB BİLGİ MERKEZİ LEFKOŞA’DA

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

MERİT LEFKOŞA HOTEL’İN 200.000’İNCİ MİSAFİRİ

Başkent Lefkoşa’da iş ve siyaset dünyasının kesişme noktası Merit Lefkoşa, özel bir gün yaşadı. 7’inci yılına giren otel, tam 200.000’inci misafirini ağırladı.

12

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

Bütçesi 1.5 milyon euro, faaliyet süresi 30 ay.. Avrupa Komisyonu tarafından kurulan AB Bilgi Merkezi, Lefkoşa’da hizmete girdi.

Sürprizden habersiz otele giren Ercan Karagöz, otel lobisinde alkışlar, çiçekler ve şampanya ile karşılandı.

Bu merkez faaliyetleri, kampanyaları ve sosyal medyada aktif olarak göstereceği varlığıyla. Kıbrıslı Türklerin AB hakkındaki bilgi ihtiyacını karşılamaya yardımcı olacak.

Şanslı misafir tüm otel yönetimi ve çalışanlarına bol bol teşekkür etti..

Açılışta Proje Direktörü Sophie Rohn, Avrupa Komisyonu’nun Bölgesel ve Kentsel Politikalar Genel Direktörü Walter Deffaa ile Dışişleri Bakanı Özdil Nami birer konuşma yaptı.

haberler

Proje Direktörü Sophie Rohn konuşmasında Bilgi Merkezi’nin önemine işaret etti ve bunun sadece bir mekan açılışı olarak değil, Kıbrıslı Türkler ile AB’nin çekirdek değerleri arasında bir sinerji yaratmak ve geliştirmek açısında da önemli olduğunu dile getirdi.

Tabi sürprizler bu kadar değildi. Bu özel rakamlı otel misafiri için kral dairesi hazırlanmıştı, ekstra süslemeler de yapıldı.

NOYANLAR’DAN YENİ BİR OFİS Gazimağusa bölgesinin güçlü inşaat markası Noyanlar, hizmet ağını genişletiyor. Ardı ardına başlayan ve tamamlanan konut projeleri, uygun ödeme koşulları ile özellikle yabancı müşterileri KKTC’ye kazandıran firmada açılış heyecanı vardı. Noyanlar Grup İnşaat Şirketi Mağusa’da ikinci ofisini yatırımcıyla buluşturdu. Yeni ofiste inşaatın yanı sıra; emlak alım-satım, kiralama, yatırım danışmanlığı, mimarlık, mühendislik, inşaat yapımı ve kontrollüğü gibi hizmetler de verilecek.


13

Ekonomi K覺br覺s

Prestige May覺s 2015


haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

HEM HIZLI, HEM HESAPLI; İŞTE UCUZ PARA TRANSFERİ Türkiye’nin ilk ve tek global para transferi ve ödeme platformu olan UPT, aynı zamanda birden fazla para cinsinden hesaba ve kredi kartına da para aktarımı yapılabiliyor.

75’inci yılını kutlayan, hatta şimdiden 100’üncü yıl hedefini çizip o rotada ilerleyen Limasol Türk Kooperatif Bankası, UPT ile bankacılık sektöründe büyük bir atılım yaptı. 222 ülkede, tam 400 bin işlem noktasıyla uluslararası para transfer ağı kuran UPT, KKTC’de hizmete girdiği günden bu yana büyük beğeni topluyor.

14

Ucuz Para Transferi, Limasol Bankası müşterilere en kolay ve en uygun fiyat avantajı sunuyor.

UPT ile yapılan para transferi ile kullanıcılar, KKTC’de tüm Limasol Bankası şubelerinden, Türkiye’de tüm PTT ve Money Post Ofislerden, diğer ülkelerde ise anlaşmalı kurumların hizmet noktalarından, banka hesabı ya da kredi kartına gerek de olmadan; işleme ait referans numarası ve geçerli kimlik belgesi ile paralarını alabiliyor. Banka hesabına veya kredi kartına gönderilen para transferi otomatik olarak hesaba yansıyor. 5 kıtada tam 400 bin işlem noktasıyla hizmet veren UPT’nin 2015 hedefleri arasında bu ağı daha da genişletmek var. UPT CEO’su Erol Ulu Limasol Bankası müşterilerine, ayrı bir önem veriyor. O yüzden bu pazarı dünya ile entegre etmek için yeni projeler üzerinde çalışıyor.

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

KKTC SİGORTACILIK HİZMETLERİNDE BİR İLK Sigortacılık sektöründe büyük atılımlar yapan Creditwest Insurance, yeni bir ilke daha imza attı. www.creditwestinsurance.com üzerinden hasar başvurusu, canlı destek, poliçe satınalma ve teklif alma gibi hizmetleri KKTC’de bir ilk olarak müşterilerine sundu.

haberler

Aynı dönemde www.creditwestinsurance.com sitesi de yenilendi. Yeni web portalı artık daha kullanıcı dostu. Site eskisine göre oldukça dinamik ve yenilikçi bir çizgide.. Web’ten sigorta, herkesin hayatını kolaylaştıracak. Creditwest Insurance Genel Müdürü Mehmet Uzun öne çıkan başlıkları paylaştı. Web üzerinden yapılacak sigorta satışından ülkemize yurt dışından araçları ile gelecek olan ziyeretçilerin de kolaylıkla

faydalanabileceğini, ayrıca poliçe sahiplerinin site üzerinden hasar başvurusu da yapabileceğini belirtti. Altınbaş Holding büyesinde 19 yıllık tecrübesi ile Creditwest Insurance’ın birçok ilke imza attığını vurgulayan Uzun, özkaynak büyüklüğünde 14 milyon TL ile sektörde birinci sırada yer aldığını hatırlattı. Genel Müdür Mehmet Uzun, Creditwest Insurance’ın 29 acentesi ve 42.000 adet poliçe üretimi ile sigortacılık sektöründe fark yarattıklarının da altını çizdi.


15

Ekonomi K覺br覺s

Prestige May覺s 2015


haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

COLDWELL BANKER TÜRKİYE’DEN REKOR BÜYÜME

16

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

Ofis sayımızda yüzde 350, danışman sayımızda yüzde 1000 büyüme yakaladık

Bu sayıda bol bol dövizdeki hareketliliğin, yüksek tansiyonun etkilerinden bahsedeceğiz. Ama güzel başlayalım, güzel gitsin istiyoruz. O yüzden dikkat çeken bir büyüme haberini paylaşalım sizinle. 6 kıtada, 43 ülkede, 3000 ofisi ve 86 bin danışmanı ile hizmet veren dünyanın en köklü gayrimenkul danışmanlık markalarından Coldwell Banker, Türkiye piyasasının yenilerinden aslında. Nisan 2013 tarihinde bu pazara adım attı. Fakat iki yıl gibi kısa sürede inanılmaz bir büyüme kaydetti. Türkiye faaliyetlerini hızlandıran, hatta Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne de markasını taşıyan Coldwell Banker Türkiye Ülke Başkanı Dr. Gökhan Taşkın, gelinen noktayı verilerle açıkladı.

haberler

Coldwell Banker Global Başkan Yardımcısı Michael Fischer de toplantıdaydı. Sadece şirket içi gelişmeler değil, ekonomik çalkantıların direkt etkilediği gayrimenkul sektörünün durumu da konuşuldu.

“İlklerin markasıyız” Coldwell Banker’ın Michael Fischer, 2014 yılında 705.322 adet işlem adedi ile 212.2 milyar dolarlık satış hacmine ulaştıklarını ifade etti. Fischer, 2013 yılına göre yüzde 40’lık bir büyüme

gerçekleştirdiklerini de aktardı. Türkiye’nin konumu itibariyle yabancı yatırımcılar için çok cazip bir ülke olduğunu belirten Fischer, gayrimenkul yatırımları alanında bakıldığında dünyada ABD, Brezilya ve Çin’in ardından dördüncü sırada gelen Türkiye’nin kendileri için büyük önem taşıdığını söyledi. Sektörde pek çok ilklere imza attıklarını söyleyen Michael Fischer, dünyada ilk gayrimenkul danışmanlık hizmetini veren, ticari gayrimenkul danışmanlığını hayata geçiren, lüks konut pazarlamasını başlatan, ilk görüntülü portföy tanıtımını yapan, ilk kez bir televizyon kanalına reklam veren, ilk defa internet sitesi kuran, akıllı telefonlar için ilk mobil uygulamalara imza atan, sosyal medyayı ilk kez kullanmaya başlayan gayrimenkul danışmanlık markası olduklarını ifade etti. Coldwell Banker Türkiye Ülke Başkanı Dr. Gökhan Taş ise verilerle konuştu. İki yıl yıl içinde yaşanan rekor büyümeyi detaylandırdı.. “2013 yılında markanın Türkiye Master Franchise haklarını almamla birlikte, Nisan 2013’ten itibaren Coldwell Banker’ın Türkiye ofisi olarak hizmet vermeye başladık. Güçlü yapılanmamızın ardından iş planlarımızı oluşturarak hızlı büyümemizi başlattık ve 2 yıl içerisinde, gayrimenkul danışmanlık sektörünün parlayan bir yıldızı haline geldik.


17

Ekonomi K覺br覺s

Prestige May覺s 2015


Coldwell Banker Türkiye olarak konut, lüks konut, proje pazarlama ve ticari gayrimenkul danışmanlığında uzmanlık hizmeti sunuyoruz. Amacımız hizmet verdiğimiz her bölgede; o bölgedeki en prestijli ofise sahip olup, o bölgedeki en saygın gayrimenkul danışmanları ile o bölgenin en değerli gayrimenkullerini satmak. Şirketimizin Türkiye operasyonuna baktığımızda; iki yıl içerisinde 19 ilde ve KKTC’de 74 ofise ve 602 gayrimenkul danışmanına ulaştık.

Rakamlar böyle. İnanılmaz bir yükseliş var. Yeni hedeflere gelince. 2016 için Dr. Gökhan Taş çıtayı daha da yükseltiyor.

Coldwell Banker Türkiye Yapılanması 1 Ocak 2014 Nisan 2015 Portföy sayısı 612 6333

“2016 sonunda 250 ofis ile 2500 gayrimenkul danışmanına ve 250 ofisle 5 milyar dolar satılan mülk değerine ulaşmak istiyoruz. Şu anda ki büyüme hızımıza baktığımızda hedeflerimize çok daha önce ulaşacağımızı görüyoruz. 2016’da hedeflediğimiz şehir sayısı ise 50. Hizmet verdiğimiz her segmenti ayırıp konut, lüks konut, proje pazarlama ve ticari gayrimenkul danışmanlığımızla hedeflerimize ulaşmak istiyoruz. Coldwell Banker’ın globaldeki gücünü arkamıza alarak 2017’de hedefimiz, satışlarımızın yüzde 20’sini yabancılara gerçekleştirmek.”

Gayrimenkul Danışman Sayısı

60

Faaliyet gösterilen il sayısı

7

Ofis sayısı

18

20

602 19 il ve KKTC

74

COLDWELL BANKER KIBRIS’TA DA ATAKTA; CB MAXIMUM İLK ÖDÜLÜNÜ ALDI

Ekonomi Kıbrıs

bu başarısını bir de ödülle taçlandırdı..

Mayıs 2015

CB Maximum, Coldwell Banker Türkiye’ye bağlı tüm ofisler arasındaki yüksek performansıyla, ilk çeyreğin üçüncüsü oldu. Coldwell Banker ailesinden ailesinden ilk ödülünü aldı..

Prestige

Coldwell Banker Türkiye’nin büyüme verilerine dikkat ettiyseniz, KKTC operasyonu da o liste içinde yer alıyor. Türkiye’de atağa kalkan şirket, Kuzey Kıbrıs’ta da dikkat çeken bir yatırım yaptı. Coldwell Banker’ın isim hakkını alan Maximum Gayrimenkul, kurumsallık çalışmalarıyla öne çıktı. Yoğun bir eğitim sürecinin ardından CB Maximum ekibi sahaya çıktı. Yatırım ve yatırımcı için dikkat çeken birçok projenin ‘tek yetkili satış hakkını’ alan Coldwell Maximum, kısa sürede markayı ada genelinde de zirveye taşıdı. Sektörün tecrübeli isimleri Aylin Pelin Onar ve Seçkin Onar direktörlüğünde büyümeye devam eden şirket,

Ödül töreni öncesinde ise Manavgat’ta Starlight Resort & Convention Center’da gerçekleşen Gen Blue 2015’in Tecrübe Paylaşımı buluşmasında Aylin Pelin Onar gayrimenkul profesyonellerine sunum yaptı. Hem kendinden, hem şirketinden, özellikle de Kıbrıs’tan bahsetti..


19

Ekonomi K覺br覺s

Prestige May覺s 2015


haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

ALTINBAŞ’TAN YENİ BİR EĞİTİM YATIRIMI BORUSAN OTO’DAN KIBRIS ÇIKARMASI

Kıbrıs’ta akaryakıttan bankacılığa, mücevherattan inşaat sektörüne birçok yatırımda imzası bulunan Altınbaş Holding, Türkiye’deki projelerine de hız verdi. Holding, Kemerburgaz Üniversitesi’nden sonra şimdi de ilköğretim ve öncesi dönem için eğitim yatırımına başladı..

Ekip küçülecek, hatta komple kapanacak denen Borusan Oto Kıbrıs için, beklentilerin tam aksine yatırımlar sürüyor. Üstelik holdingin KKTC’ye gösterdiği önem de artarak devam ediyor.

20

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

Uğur Sakarya’nın Borusan Oto genel müdürü olmasından sonra Kıbrıs için attığı adımlar dikkat çekiyor. Açılan yeni departmanlar ve ses getiren Discovery lansmanından sonra Sakarya yine Kıbrıs’taydı. Fakat bu kez Borusan Oto ailesi olarak tam kadro geldiler. Şirkete, hatta sektöre yön veren Borusan Oto Değerlendirme ve Strateji Toplantısı, bu kez Girne’de düzenlendi. Toplantının adresi Cratos Premium Hotel’di.

haberler

İki gün süren toplantılarda, Borusan Oto’nun yeni yol haritası çizildi. Bu iki günlük toplantıya katılanlar hem iş konuştu, hem de Kıbrıs’ın güzelliklerini doya doya keşfetme fırsatı buldu..

Altınbaş Holding’in kurucularından, Altınbaş Mücevherat Yönetim Kurulu Başkanı İmam Altınbaş, 10 milyon lira yatırımla ilkini Sultanbeyli’de açtığı “Vega Okulları”nı yakın zamanda zincire dönüştürmeyi düşünüyor. 100’e yakın öğrenciyle eğitimi sürdüren okulun şimdilik kiralık mekânda hizmet verdiğini belirten Altınbaş, “10 milyon dolara satın alma opsiyonumuz var’ diyerek, satın alma düşüncesini de paylaşıyor.

AKADEMİ KIBRIS’IN KONUĞU AHMET MAŞLAKÇI İş ve siyaset dünyasından isimleri gençlerle buluşturan, katılımcıları tecrübe ve deneyim yolculuğuna çıkaran Akademi Kıbrıs’ın Kariyer Günleri’nde konuk Ektam Kıbrıs Genel Müdürü Ahmet Maşlakçı’ydı.. Kuzey Kıbrıs Turkcell’in ana sponsorluğunda düzenlenen Akademi Kıbrıs “7’nci Kariyer Günleri” için buluşmanın adresi Yakın Doğu Üniversitesi’ydi. KKTC ekonomisinin en büyük yatırımlarından Ektam Kıbrıs’ın, yani herkesin bildiği isimle Pepsi’nin ülke için öneminden bahsetti Maşlakçı. Sonra da gelecek planı kuran gençler için tavsiyelerde bulundu. Önce kendi iş hayatını anlattı, sonra da önlerine çıkabilecek durumları örnekledi. Özellikle de adayların en çok sıkıntı yaşadığı konuda, mülakat teknikleri konusunda tüyolar verdi.


21

Ekonomi K覺br覺s

Prestige May覺s 2015


ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

Alp Altuner - Hünkar Rakı Uluslararası Pazarlama ve Satış Direktörü

“4X4 DEĞİL, 5X5’LİK İLK VE TEK RAKI”

22

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

En büyük hedefimiz, rakı içen her kişiye Hünkar Rakı’nın 3’lü serisini ayrı ayrı tattırmak. Mevcut alışkanlıkları nedeni ile bu tanışma farklı zamanlarda olabilir. Ancak biliyoruz ki rakılarımızı tadan herkes, bu yeni ve farklı deneyimi çok sevecek. Bu muhteşem 3’lüden kendine ait olanı veya olanları bulacak.

Daha iyisine, hatta en iyisine imza atmak çıktılar yola. Tarihte Osmanlı padişahları için ve Hacı Bektaş-i Veli’nin sıfatı olarak kullanılan, en üst mertebeyi temsil eden ‘Hünkar’ adını koydular markalarına. Rakıyı seven, rakı sevenlerin ne istediğini iyi bilen bir ekibin liderliğinde Türkiye’nin ilk butik rakısını ürettiler..

röportaj

Hünkar Rakı’dan bahsediyoruz sevgili okurlar. Yaklaşık bir yıl önce Kıbrıs ile tanışan ve ‘keyfin hünkarı’ sloganıyla sofralarda yerini alan marka, bu kez çok daha iddialı.. Serinin üçüncü ama en özel ve en yeni ürünüyle selamlıyor herkesi. “Elmas’ın İçilebilir Hali” diyerek ‘Diamond’ ile çıkıyor rakı severlerin karşısına.. Rakı ile arasında sıkı bağ kuranlar için ezber bozacak, hatta alışkanlık yapacak ‘Diamond’ serisinin detaylarını anlatacağız birazdan. Ama gelin pazara hızlı giren ve büyük bir pay alan Hünkar’ın yolculuğuna bir göz atalım. Yeni projelerini dinleyelim.

KKTC’nin tek ekonomi ve iş dünyası dergisi Ekonomi Kıbrıs Prestige’de konuğumuz Hünkar Rakı Uluslararası Pazarlama ve Satış Direktörü Alp Altuner.. ‘Keyfin hünkarı’, ‘sofraların hünkarı’ dediniz. Kısa sürede büyük bir alışkanlık oluşturdunuz. Hünkar’ın doğuşunu ve üretim detaylarını paylaşır mısınız? Hünkar’ın çok kısa sürede bu kadar sevildiğini duymak, tüketildiğini görmek bizim için büyük bir memnuniyet. Biz “Hünkar” markasını rakı tüketicisi ile birlikte belirledik diyebiliriz. Markamıza ve ürün standartlarımıza karar vermeden önce tüketici beklentileri ve pazar araştırmalarımız sonunda, mevcut ürünlerden daha kaliteli, tadı ve nefaseti daha iyi, zamanla değişmeyen bir rakı beklentisi olduğu ortaya çıkıyordu. Rakı sektöründe üretim ve pazarlama konusunda uzman yönetim ekimizde de, pazarın en iyi rakılarını yaratma arzusu vardı.


Kısaca rakı tüketicisi daha iyisini içmek istiyordu. Biz de daha iyisini ve en iyisini üretmeyi istiyorduk. Böylece en iyisini üretmeyi hedefledik ve başardığımıza inanıyoruz. Çok özel, butik rakılar üretiyoruz. Üretim tesislerimiz Manisa’da. Yani, en iyi hammaddelerin, Ege Bölgesi’nin muhteşem üzümlerinin, anason tohumlarının, saf kaynak sularının içindeyiz. Tüm bu harika ürünlere rahatlıkla ulaşabiliyoruz. Özenle seçebiliyoruz. En yeni ve gelişmiş distilasyon teknolojilerine sahibiz. Rakı üretiminde çok tecrübeli ve uzman, rakıya gönül vermiş bir ekibimiz var. Tüm bu imkanlar, altyapı, vizyon ve çok değerli tüketici beklentilerinin birleşmesi sonucunda bu muhteşem rakılarımız ortaya çıktı. Bu muhteşem ürünlere, en yüksek mertebeyi ifade eden Hünkar markasını layık gördük. Hünkar markası, “en yüksek mertebe” anlamından dolayı bizim için hem bir vizyon, hem de önemli bir misyon. Analiz ettiğiniz tüketici talebi ve rakı seven uzman kadro nasıl bir ürün serisi çıkardı ortaya? Kaç çeşit ürün var Hünkar markası altında? Tüm çalışmalarımızda olduğu gibi ürün çeşitlerimizi de tüketicilerinin beklentilerini ve tercihlerini dikkate aldık. Buna göre 3 farklı rakımızı tüketiciye sunuyoruz 1. Hünkar Klasik Rakı; Kuru üzümden yapılan ve kararında sert ve anasonu yüksek rakı. 2. Hünkar Yaş Üzüm Rakısı; Alkolünün %100 yaş üzümden üretildiği için, yaş üzümün taze rayihalarının öne çıktığı, yumuşak içimli premium rakı. 3. Hünkar Rakı-Diamond; Bu ürün ise tok içimli, yoğun üzüm aromaları ve rayihalarının alındığı süper-premium rakı. Önemli bir detayı da paylaşmak istiyorum burada.. Bu 3 ürünümüzün de üretim sürecinde şeker kullanmıyoruz.

“4X4 DEĞİL, 5X5’LİK İLK VE TEK RAKI” Girişte de belirttiğimiz gibi Hünkar serisinin en yeni ve en özeli Diamond.. Adıyla, şişesiyle, tasarımıyla, sloganıyla ve en önemlisi de içimiyle oldukça iddialı bir ürün. Nedir Diamond’u bu kadar özel kılan?

Hünkar Rakı-Diamond ile ‘rakı pazarının en iyisini’ üretebilmeyi hedefledik ve bunu başardığımızı biliyoruz. Hammadde seçiminden, damıtma sürecine, şişesinden, kapağına kadar en iyileri kullanılıyor ve yapılıyor. Ortaya çıkan ürün, analizler ve tadım testlerinde en iyi sonuçları görüyoruz. Bunun kanıtı için Hünkar Diamond’a biz, “5x5’lik ilk ve tek rakı” diyoruz. Şöyle ki; 1- Small Batch, yani Limitli Özel Üretim konsepti ile üretiliyor. İdeal rakı formülü için, senede bir kez ideal hammaddeler alınır. Özel reçete ile limitli olarak üretilir ve en uzun dinlenme ile olgunlaşır. Bu özellik için Butik Rakı tanımı da yapılabilir. 2- %100 yaş üzüm rakısı. 3- Sıfır şeker, yani üretimde şeker kullanmıyoruz. Rakı üretiminde istenmeyen kötü tatları maskelemek için rafine beyaz şeker kullanılabiliyor. Bunu anlamak için şişelerin içindekiler bölümüne bakıldığında “rafine beyaz şeker” olduğu görülebilir. Hünkar Rakı ürünlerimizin tatlarında olumsuz bir nokta olmadığı için bu katkıyı hiç kullanmayız. Bizim fabrikamıza şeker, sadece çay ve kahvelere karıştırmak için, o da küp şeker olarak giriyor. 4- %100 bakır imbiklerde, 3 Distile, Tam Göbek Rakısı; Tamamı bakır imbiklerde ve her damıtmanın en güzel kısmı olan göbek kısmı alınarak 3 kez damıtılır. 5- “6 ay” dinlenme ile en uzun dinlenme ve olgunlaşma süresine sahip. Bu 5 özellikle Hünkar Diamond eşsiz ve emsalsiz bir rakı durumunda. Bu ürünümüzün adı bu nedenle Diamond. Yani değerli taşların en değerlisi. Sloganımız ise “Elmas’ın İçilebilir Hali”. O yüzden çok iddialıyız. Çok da eminiz.

“RAKI KEYFİNİN DORUĞU: HÜNKAR DIAMOND” İşin profesyoneli olarak özelliklerini sıraladınız. Bir de size rakı sever olarak

23

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015


24

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

soruyorum; insanlar Diamond serisini neden tercih etmeli? Diamond, çok özel tat ve rayihalarından dolayı farklı bir ürün. Bu özel tat ve rayiha, yüksek alkol kalitesi ile birleşince, farklı bir rakı keyfi deneyimi sağlıyor. Hünkar Diamond benim için, rakı keyfinin doruğu demek. Az önce söylediğim gibi; 5x5’lik özellikleri taşıyan, ilk ve tek rakı. Diamond’ın şişe dekor tasarımı da çok özel. Organik yarı saydam siyah degrade boyama şişemizdeki dekorlar, yazılar, desenler Türkiye’de ilk kez yapılan bir teknik ile hazırlandı. Her şişe tek tek elde dekorlanıyor.

röportaj

Kısacası, içindeki rakıdan, şişedeki dekora kadar ideallerimizi, bilgimizi, emeklerimizi ve sevgimizi kattık. O yüzden Hünkar Diamond, eşsiz ve emsalsiz özellikleri ile en iyiye ulaşmak isteyen tüm tüketiciler için hazır. Rakı severlere Super-Premium Rakı özelliklerini sunabildiğimiz için çok mutluyuz. Kalite-fiyat dengesi açısından Hünkar Diamond’ı nasıl degerlendirirsiniz? Hünkar Diamond da diğer ürünlerimiz

gibi segmentlerindeki ürünlere göre kalite ve fiyat açısından daha avantajlı. Çünkü biz, maliyeti oluşturan hammadde kaynaklarının tam içinde üretim yapıyoruz. En iyilerine, makul fiyatlarla ulaşabiliyoruz. Yüksek üretim teknolojilerimiz ve işini seven deneyimli çalışma arkadaşlarımız ile verimliliğimiz çok yüksek. Bu nedenlerle iş süreçlerimizi en düşük maliyetlerle gerçekleştirebiliyoruz. Bu ideal faktörlerin birlikteliği ve uyum içinde çalışması firma olarak bizim en güçlü yanımız. Bu mali avantajlarımız ile daha kaliteli ürünlerimizi daha uygun fiyatlar ile tüketiciye sunabiliyoruz.

“EZBER BOZMAYA DEVAM EDECEĞİZ” Hızlı yükselen bir pazar payı yakaladınız, ilk izlenimler nasıl? Hünkar serisi klasik alışkanlıkları yıkıp, gerçekten ezber bozuyor mu? Hünkar Rakı çalışmalarımızın ilk günlerinden başlayarak KKTC pazarının hedeflerimizde ayrıcalıklı bir yeri vardı. Bunun en önemli sebebi, Kıbrıs tüketicisinin yeniliklere açık, kalite algısı yüksek ve objektif olması. Bu nedenle iyi ürüne tüketici reaksiyonu çabuk oluyor.


Hünkar Klasik ve Hünkar Yaş Üzüm ile 2014’te yer aldığımız KKTC pazarından çok kısa zamanda çok olumlu tepkiler aldık. Pazara ilk girdiği senede bu kadar büyüyen ilk markayız. Sosyal Medya, email gibi kanallarla iletişimde olduğumuz rakı severlerden çok güzel mesajlar alıyoruz. Özellikle şekersiz üretilen bir rakıyı ilk kez tattıklarını ve bundan böyle çok daha güzel olan Hünkar müdavimi olduklarını çok duyuyoruz. Dolayısı ile ezberler bozuluyor. Tüketici her zaman daha iyisine layıktır ve daha iyisine yönelecektir. Hünkar Diamond ile ezber bozmaya devam edeceğiz. Türkiye’de üretiyorsunuz, Kıbrıs’ta sofraların arananı oldunuz. Peki Hünkar’ın yurt dışı ile arası nasıl? Yabancı tüketici sevdi mi bu lezzeti? Hünkar Rakı özellikle yüksek kalitesi ve farklı şişe tasarımı ile yurt dışında çok dikkat çekiyor. İhracat pazarlarından gelen talepler beklentimizin çok üzerinde. Son olarak Avustralya pazarına ürünlerimizi ulaştırdık. Şu anda Melbourne pazarında büyüyoruz. Avustralya distribütörümüz Mayıs ayı içinde Sydney dağıtımına da başlayacak. Yurt dışındaki Hünkar severlerin gönderdikleri keyifli fotoğrafları sosyal medyada paylaşacağız. Özellikle Hünkar Diamond’ın pazara çıkması ile bu talepler daha da arttı. Bununla birlikte taleplerin hepsine hemen olumlu yanıt veremiyoruz. Diğer bir çok ürün gibi fabrikasyon, düğmeye bas-üret bir yaklaşımda değiliz. Bunun nedeni ürünlerimizin Small Batch dediğimiz Limitli Özel Rezerv ürünler olması. Her sene sınırlı miktarda özel hammaddelerle çok özenli ve limitli bir miktarda üretim yapıyoruz. Bizi diğerlerinden ayıran önemli özelliklerimizden birisi bu. Bu kadar anlattınız Hünkar Diamond’u, hatta diğer Hünkar ürünlerini.. Rakı severler nereden bulabilirler bu ürünleri? KKTC genelinde yaygın olarak bulunmaktayız. Çoğu restoran, meyhane, market ve off-license noktasında raflardayız. Bununla birlikte yeni bir marka olduğumuz için henüz yer alamadığımız noktalar olabilir. Kıbrıslı rakı severlerden ricamız, ürünleri bu noktalardan talep etmeleri veya ürünlerimizin bulunmasını istedikleri yerleri www.hunkarkibrista.com’a, facebook veya twitter’da “Hünkar Rakı” hesabımıza mesaj atmaları.

Rakı tüketicisi, hangi ürünün kendisi için en keyifli olduğunu, tadına, rayihasına Ekonomi Kıbrıs Prestige yani güzel kokusuna, içim yumuşaklığına,Mayıs 2015 anason kıvamına ve kalite beklentisine göre belirler. Bu özellikler yanında fiyat da önemli bir kriterdir. Bazı tüketiciler her zaman aynı karakterdeki rakıyı içerken, bazı tüketiciler ortama, sofraya göre rakı tercihini belirler. Örneğin kebapla Klasik, balıkla Yaş Üzüm Rakısı içer. Dolayısı ile Hünkar Rakı’nın farklı tat ve karakterdeki her bir ürünü ile ayrı beklentilere, tercihlere hitap ediyoruz.

25


haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

DEV İHALEDE BÜYÜK BELİRSİZLİK KKTC’de en büyük turizm yatırımcılarından biri Net Holding, Türkiye’de bir süre önce büyük bir özelleştirme ihalesini kazandı. Milli Piyango ve şans oyunları için en yüksek teklifi Net Şans ile Hitay’ın kurduğu ortak girişim grubu verdi, uzun süre çok konuşuldu. İşletme sözleşmesinin imza tarihi geldiğinde, firma ek süre istedi. 15 Nisan’a kadar süre aldılar. Fakat o gün Net Holding’ten yeni bir açıklama geldi, sözleşmenin o tarihte imzalanamayacağı KAP’a bildirildi.

26

Bu haberle birlikte Net Holding hisseleri büyük bir düşüş yaşadı. Ama asıl şok Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’ten geldi. Şimşek yeni bir ek süre tanınmayacağını, ihalenin ihalede ikinci olan ERG ile Ahlatçı ortaklığı ile devam edileceğini paylaştı.

Bunun ardından Net Holding bir açıklama daha geçti. “Özelleştirme İdaresi’nden şu ana kadar herhangi bir ek sürenin verilip verilmediğine dair bir cevap alınmamıştır. İdari şartname gereğince 10 milyon dolar tutarında teminat mektubu verilmiş olup 9 milyon dolarlık kısmı şirketimizin yükümlülüğündedir. Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’ndan bir açıklama gelinceye kadar grubumuz ihale şartnamesinin gereklerini yerine getirmek üzere çalışmalarına devam etmektedir. Olumsuz bir açıklama geldiğinde idari şartname gereğince söz konusu geçici teminat mektubu Özelleştirme Fonu’na irat kaydedilecektir” denildi. Peki şimdi ne olacak? Henüz belirsizlik sürüyor. İhale tarihindeki kur ile şimdiki dolar kuru arasındaki fark da göze çarpan bir diğer ayrıntı. Kulis bilgilerine göre ihalenin iptali bile gündeme gelebilir.

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

TURKCELL’DE ÜST DÜZEY İSTİFALAR

haberler

GSM devi Turkcell’in Türkiye ayağı bir süredir yönetim değişikliği yaşıyor. Önce yönetim kurulu değişti. Bir süre sonra şirket CEO’su Süreyya Ciliv istifa etti.. Yerine kim gelecek tartışmaları sürerken, iş dünyasının başarılı ismi Kaan Terzioğlu yeni genel müdür olarak duyuruldu.. Şimdi ise yeni istifalar var. Bu kez şirketin 3 başarılı genel müdür yardımcısı görevinden ayrıldı.. Turkcell tarafından KAP’a yapılan açıklamada: “Şirketimizde Kurumsal Pazarlama ve Satış Grubundan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Selen Kocabaş, Regülasyon, Hukuk ve Operatörlerarası İş Yönetiminden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Tayfun Çataltepe ve Hukuktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Tolga Cem Seyfeli 17 Nisan 2015 tarihinden geçerli olmak üzere görevlerinden ayrılma kararı almışlardır. Bugüne kadar gösterdikleri katkılarından

dolayı kendilerine teşekkür ediyor, bundan sonraki iş yaşamlarında başarılar diliyoruz” ifadeleri kullanıldı.

2003’TEN BERİ TURKCELL’DEYDİ Selen Kocabaş Turkcell ailesine 2003 yılında katıldı. Profesyonel iş hayatına Koç Holding’de management trainee olarak başlayan Kocabaş, Arçelik’te İnsan Kaynakları Uzmanı olarak çalışmış, daha sonra 5 yıl boyunca Marshall’da İnsan Kaynakları Koordinasyon Şefi, ardından 4 yıl DanoneSA’da Su ve Süt şirketlerinin kurulması, yapının oluşturulması ve doğru insan kaynaklarıyla yönetilmesi konularında İnsan Kaynakları Direktörü olarak çalıştı. Selen Kocabaş, İstanbul Üniversitesi İngilizce İktisat bölümü mezunu. Marmara Üniversitesi’nde İnsan Kaynakları Yönetimi üzerine lisansüstü eğitimin tamamladı.


RESTAURANTS

EZİÇ PREMIER

27

EZİÇ LEFKOŞA

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

EZİÇ MAĞUSA

EZİÇ PEANUTS

/EzicRestaurants

444 88 88


haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

KIBRIS’TA İLK VE İLKLERİN AVM’Sİ; 1001 AIRPORT MALL

28

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

Ülkeye adım atan birçok kişinin, özellikle de yatırımcıların sorduğu ilk sorulardan biri AVM sayısı. Marketlerin bile tabelasına AVM yazmasını saymazsak, gerçek anlamda bir AVM’si yok henüz KKTC’nin..

haberler

1001 Grup da bu amaçla, yani ilk olmak için bu yola çıktı. Ercan Havalimanı yolunda büyük bir proje başlattı. Herkes izledi inşaat sürecini. Ama bitime yaklaşınca uzaktan bakanlar önce ‘uzak-tutmaz’ dedi, sonra ‘kiralanmıyor’.. Hatta son dönemde AVM inşaatını satmak için firmanın müşteri aradığı bile konuşuluyordu yatırımcılar arasında. Vazgeçmek kolay, önemli olan mücadele etmekti. Onlar da böyle yaptı. Türkiye’de AVM kiralama ve yönetiminin tecrübeli şirketi Martı ile anlaştılar. 1001 Airport Mall güç ve fikir birliği yeni bir vizyon kazandı. KKTC’nin ilk AVM’si olacak 1001 Airport Mall’un yapısı iki etaplı bir projeye çevrildi. İlk etapta ağırlık mağaza konseptinde. 16 bin metrekaresi kapalı alan, toplam 30 bin metrekareden oluşuyor.

Peki birinci etabın içeriğinde neler var? İşte hem bu soruya yanıt vermek, hem de AVM’nin gelinen son halini göstermek için 1001 Grup yönetimi özel bir organizasyon düzenledi. Hem KKTC, hem de Türkiye’nin ekonomi basınını bir araya getirdi. Önce tarihi Bedesten’de projeyi anlattılar. 1001 Airport Mall Genel Müdürü Mehmet Akalın davetlilere bir sunum yaptı. AVM’nin içinde neler olacak, hangi markalar gelecek onları özetledi. Öncelikle Akalın’ın verdiği istatistiki bilgiler dikkat çekiciydi. Devlet Planlama Örgütü’nde bile olmayan verileri paylaştı. Belli ki ciddi bir araştırma yapılmıştı bu konuda. Örneğin mağaza önünden günde ortalama 40 bin araç geçişi olduğunu söyledi. Sadece Lefkoşa’da kişi başına düşen otomobil sayısını 1.4 olarak açıkladı. ‘Merkeze uzak’ denen konumun dezavantaj değil, ulaşım kolaylığıyla avantaja ve fırsata dönüşeceğini anlattı..


Bimex ve Tekzen gün sayıyor Gelelim 1001 Airport Mall’da yer alacak markalara.. Türkiye’nin dev teknoloji marketlerinden Bimeks ve yine yapı market sektörünün güçlü markası Tekzen ilk öne çıkanlar arasında. Bu iki marka, 1001 Airport Mall’da artık son hazırlıklarını yapıyor. Dahası da var, Adil Işık, Güral Porselen, Linens, Playpark, Prenses Bijuteri, Ayakkabı Dünyası, Pizza House, Coffee Corner, Bursalı Özgür Usta, Tombiş, Ziyafe gibi birçok marka daha açılış için geri sayımda..

Güneş enerjisiyle aydınlanacak ‘İlk ve ilklerin AVM’si olacak’ sloganı öne çıkan 1001 Airport Mall’un güneş enerjisini kullanacak olması da artı önemli bir başlık. Çatıya kurulacak güneş panellerinden elde edilecek enerji, gün boyu aydınlatmayı sağlayacak. KKTC’de henüz mahsuplaşma olmadığı için fazla üretim,

otomatikman sisteme aktarılacak. Muhtemelen başladığı zaman çok tartışılacak ama alışveriş merkezi, müşterileri için servis koymayı da düşünüyor. Tüm şehir merkezlerinden belirli saatlerde taşıma hizmeti vermek istiyor.

300 kişiye iş fırsatı Yerli nüfus, turistler, öğrenciler ve askerler derken geniş bir hedef kitlesiyle yola çıkan AVM, istihdama da katkıda bulunacak. Açılıştan sonra 1001 Airport Mall’da toplam çalışan sayısının 300 kişi olması hedefleniyor..

İkinci etap projesi de hazır İlk etap böyle. İkinci etap çalışmaları daha sonra başlatılacak. O projede neler olduğunu da anlattı Genel Müdür Mehmet Akalın. Bu kez açık hava, hatta sokak konseptinde dizayn edilecek AVM. Toplam proje alanı birinci etaptan daha fazla, yaklaşık 47 bin metrekare olarak planlanıyor. İçinde çocuk eğlence alanları, botanik park, lunapark ve hayvanat bahçesi olacak. Her şey yolunda giderse 2016 yılında bu bölümün de hizmeti girmesi için hesaplar yapılıyor.

29

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015


haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

BOSPHORE LOUNGE İLE TAV PASSPORT ARASINDA DEV ANLAŞMA

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

ALKIŞLAR EZİÇ’E

Dikkat çekti, beğenildi, hatta ezber bozdu. Eziç Restaurantlar Zinciri, herkesi son dönemin en özgün reklam filmiyle selamladı. Ne bir ürünü anlatıyor bu film, ne de restoranı övüyor.

30

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

Ercan Havalimanı’nın yeni gözdesi Bosphore Lounge yeniliklere hız kesmeden devam ediyor. Otoparkı, hızlı geçişi, bekleme salonu, restoranı ve sınırsız menüsü gibi birçok özelliğiyle dikkat çeken Bosphore Card’ın sunduğu hizmetler, artık KKTC sınırlarını da aştı, iki büyük anlaşmaya imza attı. Bunlardan ilki dünyanın en büyük lounge kullanım kartı Priority Pass. Bu anlaşma ile 130 ülke, 400 havalimanı ve 700’ün üzerinde lounge hizmeti Bosphore Card kullanıcılarına da açılmış oldu.

haberler

İkinci güzel ortak adım ise TAV Passport ile birlikte atıldı. İstanbul Atatürk Havalimanı, Ankara Esenboğa Havalimanı, İzmir Adnan Menderes Havalimanı ve Bodrum Havalimanlarındaki özel alanlar artık Bosphore Card kullanıcılarına da açık. Bosphore Card Silver üyeleri bir misafirleri ile yılda 10 kez, Bosphore Card Gold üyeleri ise yine bir misafirleri ile limitsiz olarak bu hizmetlerden faydalanabilecek. Havalimanlarıyla başlayan anlaşma zincirine, bir de alışveriş noktaları eklendi. Bosphore Card’ın sunduğu indirim sisteminde artık KKTC’nin ilk elektronik marketi Teknogold da var. Lefkoşa’da Paddy’s Bar, Girne’deki Misina Balık ve ünlü giyim markaları Mavi Jeans ile Derimod da artık indirim ağında..

Eziç’te paylaşılan özel anlardan, mutluluklardan kesitler paylaşıyor. Özellikle Eziç için hazırlanan müziğin ve bestenin hakkını vermek lazım, dört dörtlük. Aynı şekilde çekimler de profesyonelce. Süre olarak standart reklam filmlerine göre biraz uzun olsa da, sonuna kadar izletiyor. Başta da dediğimiz gibi sesiyle, görseliyle ve mesajıyla tam bir kurumsal duruş sergileyen bu reklam filminin, tüm iş dünyasına örnek olması dileğiyle. Emeği geçen herkesin eline sağlık.

ARMAR’DAN SOSYAL MEDYA ATAĞI

Akıllı cihazlar ile başlayan sosyal medya tutkusu, artık şirketlerin de politikalarına yön veriyor. Özellikle son iki yıldır marka konumlandırma, bilinirlik oluşturma, hatta satış-pazarlama konusunda aktif kullanılan sosyal medya kanalları, firmaların da vazgeçilmezi oluyor. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki kurumsal firmalar da bu etkinin farkında. O yüzden sosyal medya konusunda alınan profesyonel destek talebi artıyor. Bu kervana katılan son firmalardan biri Armar Şirketler Grubu.. Şirket bünyesinde oluşturulan sosyal medya ekibi işe hızlı başladı. Gün boyu aktif olarak kullanılan bu kanal ile kampanyalar ve kurumsal haberler Facebook üzerinden geniş kitlelere ulaştırılıyor. Armar bünyesinde hazırlanan sade ve şık tasarımlar da büyük beğeni topluyor.


31

Ekonomi K覺br覺s

Prestige May覺s 2015


haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

KTTO’DAN ACİL TEDBİR ÇAĞRISI!

KKTC hükümetinin döviz kurlarındaki istikrarsızlığına karşı alabileceği önlemlerin sınırlılığı malum olmakla birlikte, bu konunun hükümet gündemine dahi gelmemesi kabul edilebilir bir durum değildir. Sınırlı ölçüler içinde de olsa, Kuzey Kıbrıs piyasasında döviz kuru artışlarının ekonomide yarattığı tahribatı önleyecek, hane halklarını koruyacak bazı önlemlerin alınması gerekmektedir.

Çaresizlik başka, umursamazlık bambaşka bir konu. Son dönemde duyuyoruz ki bazıları ‘dövizdeki kur hareketi uluslararası bir gelişme, bizim müdahale şansımız yok’ gibi yenilgiyi kabul eden açıklamalar artıyor. Dövize müdahale edemesek bile, bu zor dönemde ekonomiye, iş insanlarına can simidi olacak tedbirleri almak elimizde.

32

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

İş dünyasının sözlerini okudunuz az önce. Dövizin yüksek tansiyonu, özellikle de vergi konusundaki ağır yük ile buluşunca, sıkıntı daha da büyüyor. Artık seçimler de bitti, iş insanları somut adım arıyor, icraat istiyor, bir an önce tedbir bekliyor. KKTC’nin tek ekonomi ve iş dünyası dergisi Ekonomi Kıbrıs Prestige’de geçtiğimiz sayıda da paylaşmıştık sizinle. Kıbrıs Türk Ticaret Odası Başkanı Fikri Toros’un yerinde bir önerisi vardı, ‘KDV İndirimi’ demişti. Bu tedbirin köklü bir reform olmayacağını ama piyasalara aspirin etkisi yapacağını söylemişti. Ekonomiye yön veren iş insanları bu öneriye çok sıcak yaklaştı. İhtiyaca, gerekliliğe dikkat çektiler. Fakat devlet kanadından, hükümet kanadından henüz somut bir adım yok. Dediğimiz gibi, artık seçim de bitti. Gün, ülke sorunlarına odaklanma günü. Kıbrıs Türk Ticaret Odası konunun sıkı takipçisi. Ekonomideki olumsuz tabloyu paylaşmak ve tedbir beklentisini tekrar hatırlatmak için dikkat çeken bir bildiri yayınladılar. Hem piyasanın özetini çıkardılar, hem de atılması gereken tedbirlere dikkat çektiler..

haberler

İşte KTTO Başkanı Fikri Toros imzasıyla hazırlanan o metin; Yılbaşından beri Türk Lirası’nın yabancı para birimleri karşısında değer kaybediyor olması ve ABD ekonomisi kaynaklı nedenlerle kayıpların önümüzdeki dönemde devam edeceğinin öngörülmesi, Kuzey Kıbrıs piyasasında olumsuz etkiler yaratmaya devam ediyor. Türk Lirası’nın istikrarsızlığı ve bunun Kuzey Kıbrıs’ta yaygın olarak kullanılan diğer para birimlerinin değeri üzerinde yarattığı etki nedeniyle

piyasa faaliyetlerimizde bir daralma görülmektedir. Bu gelişmeler, özellikle dövizle borçlanmış olan tüketicilerin alım gücünü ciddi şekilde düşürmektedir. KKTC hükümetlerinin döviz kurlarındaki istikrarsızlığına karşı alabilecekleri önlemlerin sınırlılığı malum olmakla birlikte, bu konunun hükümet gündemine dahi gelmemesi kabul edilebilir bir durum değildir. Sınırlı ölçüler içinde de olsa, Kuzey Kıbrıs piyasasında döviz kuru artışlarının ekonomide yarattığı tahribatı önleyecek, hane halklarını koruyacak bazı önlemlerin alınması gerekmektedir. Bunların başında, ithalat aşamasında peşin ödenen KDV gelirinden yükselen döviz kurları nedeniyle elde edebileceği ek gelirden vazgeçerek, piyasayı ucuzlatıcı hareketlerde bulunması gelmektedir. Bununla birlikte, hükümetin piyasa işlemlerinin daha fazla Türk Lirası ile gerçekleşmesi için de alabileceği önlemler bulunmaktadır. Bu tedbirlerin alınması hükümetin görevleri arasında sayılmalıdır. Yurttaşlarımız artan döviz kurları karşısında ne yapacaklarını kara kara düşünürken, devletin artan kurlardan ek gelir sağlamasının düşünülmemesi gerekmektedir. Hükümetin döviz kurlarının hareketliliğine karşı alabileceği önlemler kısıtlı olmakla birlikte, bu dış kaynaklı olumsuz gelişmeler, sık sık gündeme getirdiğimiz Kıbrıs Türk ekonomisinin büyümesine, ekonomik faaliyetlerin verimliliğinin artmasına neden olacağını düşündüğümüz önlemlerin önemini bir kez daha ortaya koymaktadır. Kuzey Kıbrıs’ta iş yapabilirliğin artırılması, kamu bürokrasinin ekonomiye olan olumsuz etkilerinin azaltılması ve yatırımların hızlandırılması hedefleri sürekli olarak izlenmeli ve gerekenler günlük olarak yapılmalıdır. Bugünkü siyasi gerçekler de dikkate alındığı zaman, Kıbrıs Türk ekonomisinin döviz hareketlerine karşı direnç kazanması ancak bu şekilde mümkün olabilecektir.


33

Ekonomi K覺br覺s

Prestige May覺s 2015


haberler

haberler

3

haberler

haberler

haberler

haberler

SORU CEVAP

İLE

haberler

haberler

YÜKSEK KURUN PİYASAYA ETKİSİ

Gözümüz uzun süredir yüksek ateşiyle kasıp kavuran döviz kurunda. Amerika’daki toparlanma verileri, faiz arttırma sinyalleri, Türkiye’deki Merkez Bankası – Erdoğan gerilimi ve şimdi de yine Türkiye’nin kritik seçim süreci.. Gerekçe çok, etki büyük, dövizin tansiyonu çok ama çok yükseldi. Sadece yıl başından bu yana yüzde 20’lere varan kur farkı oluştu. Bu fark hem iş dünyasını, hem de çalışanları derinden sarstı. Özellikle de vatandaş üzerindeki etkisi Türkiye’ye göre KKTC’de çok daha fazla. Çünkü bireysel döviz borçlanması yaygın bir alışkanlık burada. Düşük faizin cazibesine kapılıp döviz kredisi çekenler, şimdi kara kara düşünüyor. Çünkü kurdaki dalgalanmayla borçlarına borç eklendi. Ekonomi Kıbrıs

34

Mayıs 2015

haberler

KAPAK KONUSU:

Telefonda, bilgisayarda, televizyonda, web sitesinde..

Prestige

haberler

Dedik ya hem bireysel tüketici, hem de iş dünyası şiddetini hissetti sarsıntının. İlk bakışta alışverişte bir hız kesilmesi var. Gelir dengesi bozulan, giderleri artan tüketici harcamada frene bastı. Tüm kozlarını oynayıp yine de işin içinden çıkamayanlar ise ‘sahibinden acil satılık’ ilanları ile karşımıza çıkıyor. Birçok konut, arsa ve otomobil hiç olmayacak fiyatlara el değiştiriyor.

Ülke turizminin dinamikleri turizm ve eğitim de dövizin dalgasına kapılanlardan. Okul harcını döviz ile ödeyen öğrenciler sıkıntılı, kur sabitlenmesi bekliyor. Ama şimdilik okullardan böyle bir haber yok. Turizmde ise rüzgar olumlu esiyor. Yabancı para birimleri değerlendikçe, Türk lirası eridikçe turist rotasını bu bölgeye çeviriyor. Aynı dövizle, daha fazla yiyip içiyor, daha çok konaklıyor. Turizm rakamlarına yansıyan fark da bunun göstergelerinden.. Tabi bu durum bir de alışkanlıklar üzerinde bir değişim süreci başlatacak gibi. Sterlin ile konut satışı ve kiralaması, yine sterlin ve euro ile otomobil alım satımında yavaş yavaş Türk Lirası’na dönüş dikkat çekmeye başladı. Birçok kurumsal firma fiyatların artık Türk Lirası üzerinden müşterisiyle paylaşıyor, kimileri ise keskin bir geçiş yapmak yerine, döviz kurunu sabitliyor. Ama öyle ya da böyle herkes bir çözüm arayışında. Gelelim rekordan rekora koşan dövizin sektör yansımalarına. KKTC’nin tek ekonomi ve iş dünyası dergisi Ekonomi Kıbrıs Prestige’in kapak konusunu açıyoruz. Ülke ekonomisine yön veren birçok firma ve üst düzey yönetici ile piyasanın nabzını tuttuk. 3 soru sorduk, 3 yanıt aldık.


SORU 1 - Dövizdeki dalgalanma otomotiv sektörünü nasıl etkiledi?

Otomobil sektöründe ciddi bir sıkıntı var. Ama bunun sebebi dövizdeki artış değil, kur artışı otomobil satışını etkilemiyor. Asıl etkilenme ve sıkıntının sebebi; özelde devletin ekonomiden sorumlu bakanlarının, genelde ise hükümetin vurdum duymaz yapısı! Maalesef devlet yetkilileri vurdum duymazlık içerisinde. Hemen yanıbaşımızdaki Avrupa ülkesi olan Güney Kıbrıs Rum Kesimi’nde bir otomobil için toplam vergi yüzde 20’yken, bizdeki vergiler yüzde 70 ile yüzde 110 arasında uygulanıyor. İşte bu yüzden sadece otomobil sektörü değil, bütün sektörler S.O.S veriyor, yani can çekişiyor.. Mesela şu anda bazı firmalar iflas bayrağını çekmiş durumda. Şunu da belirteyim, sektörün bu kötülük durumu yeni bir gelişme değil. En az 3-4 yıldan beri bu kötü gidişat devam ediyor. Bu konuyla ilgili Maliye Bakanlığı’nı ve Başbakanlığı birçok kez ikaz etmemize rağmen sonuç alamadık. Her seferinde iyi bir dinleyici olarak bizi dinlediler fakat gerekli hamleleri yapmadılar. Fakat bu kötü gidişatın sorumlusu olarak birçok kez Türkiye yönetimleri ve onların bizdeki temsilcileri, yani Lefkoşa Büyükelçiliği hedef gösterilmektedir. Vergi dairesi ve Maliye Bakanlığı ile yaptığımız görüşmelerde bu yüksek vergilerle hiçbir şirketin ayakta kalamayacağını, çalışanlarını durdurmak ya da azaltmak yoluna gideceklerini, ama en sonunda kapılarına kilit vuracaklarını açık bir dille ifade ettik. Her seferinde netice biraz daha kötü oldu. Biz şikayet ettikçe devlet kuralları sertleştirip vergileri arttırıyor ve vergiler arttıkça dediğim gibi satışlar azalıyor. Karı bırakın, her ay sonu zarar ediyoruz. Hangi firma ne kadar dayanacak, görüldüğü gibi bazı firmalar yarıştan çekiliyor. Kazanmadan peşin vergi ödeyen başka bir millet daha yoktur. Özellikle otomobil sektöründe yüzde 4 peşin vergi, yani stopaj bir yüktür. Yüzde 4 peşin vergi demek, kazandığınız paranın yüzde 4’ü demek değildir. Malınızın kıymeti ne kadar? Örneğin bir BMW aracın100 bin euro olduğunu düşünelim. Devlet sizden daha bu arabayı satışa çıkarırken 4 bin euro vergi alıyor. Bu 100 bin euro değerindeki aracı da 105 bin, hatta 110 bin euro fiyatla sattığımızı düşünelim. Demek ki 10 bin euro

karımız gerçekleşti. Yapılan bu 10 bin euro karın öncelikle devlet yüzde 20’sine tekamül eden 2 bin eurosunu peşin alıyor. Geri kalan Mehmet Çangar 8 bin euronun 3 Çangar Motors Direktörü bin eurosunun gider olduğunu düşünecek olursak, geriye kalan 4 bin euronun yüzde 23.5’e tekamül eden gelir vergisi 940 eurodur. Zaten devlet bizden bu para için peşin vergi olarak 4 bin euro almıştı, biz ne anladık bu işten! Yıl sonunda verdiğimiz verginin 2 milyon Türk Lirası olduğunu düşünecek olursak, devletin 1 buçuk milyon Türk Lirası’nı bize iade etmesi gerekiyor. Devlet bunu yapmadığı gibi, 3-5 yıl aradan sonra bizden Re’sen takdiri ile (bana göre) 10-15 milyon Türk Lirası bir vergi daha talep ediyor. Bu hemen hemen bütün iş adamlarına uygulanıyor. Peki ama neden böyle yapılıyor? Resmen iş adamları bugünün koşullarında iktidar olan siyasilerden, mesela bir maliye bakanından, bir başbakandan adalet dilenmeye sevk ediliyor. Bugün bu adalet dilenciliği zaten bütün iş adamlarının moralini bozuyor. Artık Kıbrıs’ta iştahlı olarak iş yapmak isteyen iş adamı bulunmamaktadır. Devlet bu yönden kendini pozitif olarak düzeltmezse, Kıbrıs’ta Kıbrıslı iş adamı mumla aranacak. Ümit ederim ki bizi okuyan, ya da dinleyen devlet adamları artık Türkiye’yi, ya da onun uzantılarını suçlamaktan vazgeçip, görevlerini ve vatanseverliklerini ortaya koyarlar. İş adamlarının yıkılması demek binlerce insanın açıkta kalması demek. Yani evine ekmek götürememe durumuna düşmesi demek. Ekonomik bunalıma giren adam suça meyilli olur. Sonunda bu noktaya gelinmesini istemeyen siyasiler ellerini çabuk tutup, bu işe acilen bir çözüm bulmalıdır!

35

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015


Özden Mehmed Jaguar & Land Rover Satış Müdürü

Yaprak Özyalçın Özyalçın Construction Direktörü

Memduh Aybar Siba Ltd. Direktörü

SORU 1 - Dövizdeki dalgalanma sektörünüzü nasıl etkiledi?

Borusan Oto Kıbrıs, KKTC yetkili Jaguar ve Land Rover bayisi olarak özellikle Mart ve Nisan aylarında dövizdeki ani artışlar ve dövizin rekor seviyelerine yükselişinden dolayı hareketli günler yaşadık.

36

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

Özellikle kredi kullanarak yeni araç almayı düşünen müşterilerimizi olumsuz yönde etkiledi bu süreç. Birçok potansiyel müşterimiz ise alım kararlarını ertelemek veya iptal etmek durumunda kaldı.

Emlak ve inşaat sektörü için iki açıdan bakmak lazım bu etki tablosuna. İlki hazır sermaye ile yatırım planı yapanlar, ikincisi ise yatırımını borçlanma üzerine kuranlar.. Dövizdeki dalgalanma yatırıma hazır müşterilerimizi fazla etkilemedi. Fakat taksitli ya da banka kredisi ile alım yapmak isteyen grup üzerinde olumsuz bir etki var kesinlikle. Özellikle kredili alım talebiyle gelen müşterilerimizin satın alma kararlarındaki gecikmeler, hatta kimi zaman vazgeçmeler bunun en net göstergesi.

Ülkeye İngiltere’den giriş yapan sıfır araçlarımız yüksek euro kurundan gümrüklenirken, daha yüksek maliyetlerin oluşmasına ve devlete daha çok vergi ödenmesine Almayı düşünenler tedirgin, bir sebep oldu. de aldıktan sonra bu sıkıntıya düşenler var. Örneğin taksitli alım Dövizdeki artışlara rağmen bu ek maliyetleri müşteriye yansıtmamak yapmış mevcut müşterilerimizin için liste fiyatlarında hiçbir bile ödemelerinde zaman zaman değişiklik yapmadık Borusan Oto gecikmeler oluyor. Kıbrıs olarak.

Dolar ve Euro’nun Türk Lirası karşısında art arda rekorlar kırmasıyla oluşan dalgalanma maalesef sektörümüzün lehine değil, ciddi anlamda zarar görüyoruz. Kuzey Kıbrıs’taki ithalata dayalı reel sektöre bakıldığında; giren malların birçoğunun bedelinin dövizle ödeniyor olmasına bağlı olarak, daha maliyetli hâle geldi. Artan döviz kurları nedeniyle herkesin önünü görmekte zorlanmaya başladığı bu dönemde, talepteki daralma sinyallerinin de hissedilmeye başlandığını görüyoruz.


Arzu Aygın Henry Charles Estates Direktörü

Sedat Erbaş Boshpore Lounge İşletmecisi

SORU 1 - Dövizdeki dalgalanma sektörünüzü nasıl etkiledi?

Her sektörde olduğu gibi emlakta da olumsuz etkilerini görüyoruz. Her ne kadar Kıbrıslı yatırımcı parasını sterlin olarak değerlendirse de, bu inanılmaz yükseliş alıcıları beklemeye yönlendirdi. Özellikle bankalardan kredi borçlanarak alım yapan müşterilerimiz için stresli bir dönem. Kur bu kadar yükselince hesaplarını yeniden gözden geçirmek zorunda kaldılar. Maalesef bu yüzden bazı satışlarımızı iptal eden müşterilerimiz bile oldu.

Manzara çok farklı değil aslında. Az da olsa biz de hissediyoruz olumsuz etkiyi. Her döviz dalgalanmasında olduğu gibi tüketici savunmaya, yani tüketimden kısmaya yönelir. Özellikle içinde bulunduğumuz turizm (seyahat, konaklama, eğlence) sektöründeki tüketim hareketlerinden, ortam netleşene kadar uzak durulması en önemli etken. Bununla beraber özellikle satın alma faaliyetleri dövizdeki dalgalanmadan oldukça olumsuz etkileniyor. Doğal olarak tedarikçilerin de, ki zaten birçoğu ithal olan ürünlerde fiyat artışlarına gitmeleri maliyetlerin yükselmesine sebep oluyor.

37

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015


Zafer Güvener Golden Tulip Hotel Genel Müdürü

Tanem Ertanin Ergün Rıfat Plaza Direktörü

SORU 1 - Dövizdeki dalgalanma sektörününüzü nasıl etkiledi?

Ani kur artışları ekonomik dengeleri bozduğundan, Türk Lirası’nın değer kaybı her sektörde olduğu gibi turizm sektörünü de olumsuz etkiliyor.

38

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

Kur artışları ile birlikte tatil için yurtdışı turlarını tercih edenlerde düşüş, yurt içi pazarında ise talep artışlarına neden oluyor. Ekonomik olumsuzluklara rağmen destinasyon tercihlerinde yurt içi tatil ön plana çıkıyor. İç pazarda ise oteller alım gücünün düşmesine binayen, bu kriz dönemini en az zararla atlatmak ve hatta avantaja çevirmek için yeni stratejiler belirliyor. Örnek olarak kurlar sabitlenebilir ya da erken rezervasyon gibi promosyonlar ile fiyatlar Türk Lirası bazında daha cazip hale getirilebilir. Bu dönemlerde bütçe hedeflerini yakalamak için dinamik fiyat politikaları yerine stabil fiyatlandırma tercih edilmeli. Sektördeki acente ise hem olumlu, hem de olumsuz etkileniyor. Olumlu kısım iç pazar rezervasyonlarındaki artışlar firmalara olumlu yansır, ek olarak sunulan ücretli hizmetlerde karlılıklar ön plana çıkar. Ayrıca yurt dışından alınan rezervasyonlar da döviz bazında olduğundan, şirketin Türk Lirası bütçelerinde ayrıca bir karlılık katıyor. Bunun yanında geçen senelerdeki satış rakamlarına ulaşmak için iç pazardaki indirim dönemlerinin uzaması da iç pazarın rekabetini olumsuz etkileyecektir. Tabi bu hesaplar yapılırken artacak olan iç pazar maliyetleri de göz ardı edilmemelidir. Kiralar, transfer giderleri, enerji giderleri, havalimanı vergileri gibi..

Dövizdeki dalgalanma ürün gruplarına göre farklı şekillerde etkiliyor. Hatta döviz kurlarındaki sert hareketler rakip firmalar karşısında işletmelerin büyüklük ve küçüklüklerine göre, rekabet güçlerini de değiştiriyor. Piyasa olarak dövizin değişken yapısına karşı kırılgan bir yapımız var maalesef. Döviz dalgalanması nakit akışımızı doğrudan etkiliyor. Yabancı para ile alış yaptığımız yurt dışı ithalatlarımızda, Türk Lirası’nın değer kaybetmesinden dolayı doğrudan zarar gördük zaten. Aynı ürün için ödediğimiz rakamın öncekine göre çok fazlasını ödüyoruz artık. Üzerine maliyetler de binince, ilk alıcıdan tüketiciye ulaşana kadar rakam aynı oranda katlanıyor. Biliyorsunuz ki piyasada gelirimiz kendi para birimimiz olurken, yükümlülüklerimiz maalesef yabancı para cinsinden. Bu durum da kişilerin alım gücünü düşürüyor. Aynı maaşla tüketici önceden zaruri ihtiyaç dışında kendine bir şeyler alabiliyorken, şimdi zaruri ihtiyaca maaşı ancak yetişiyor. Dolayısıyla bu tür dönemler mobilya ve ev aksesuarı, elektronik eşya gibi ürün gruplarımızın satışına direkt olumsuz yansıyor. Tabi bir de ihaleler var. Yurt dışından yabancı para cinsinden ürün teklifi alıyorsunuz. İhalede Türk Lirası olarak teklif veriyorsunuz. Onaylandıktan sonra sözleşme ile mal teslim süresi arasında döviz fırlıyor. Ürününe göre bazen kardan zarar, zaman zaman ise komple zarar bile ediyorsunuz.


Mehmet Çangar Çangar Motors Direktörü

Sedat Erbaş Boshpore Lounge İşletmecisi

SORU 2 - Şirket olarak bu duruma karşı hangi tedbirleri aldınız?

Şirket olarak dövizdeki artışı, çalıştığımız otomobil firmalarından indirim talep ederek dengeledik. Vatandaşlarımızın daha kolay otomobil sahibi olabilmesine yardımcı olmak için böyle bir strateji izledik.

Tedbir noktasında pazarlama faaliyetlerine, yeni pazar ve müşteri oluşturacak, aynı zamanda ürünlerimizi cazip kılacak hamlelere ağırlık veriyoruz. Gider maliyetlerine daha dikkatle eğiliyoruz.

Örneğin gerçek değeri 32 bin sterlin olan BMW 3 Serisi modelini, 25 bin sterline kadar düşürdük. Böylece artan döviz karşısında vatandaşlarımızın daha az etkilenmesini sağladık.

Bir de ortam netleşene kadar ek yatırım ve yenileme gibi faaliyetleri yeniden gözden geçiriyoruz.

39

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

Arzu Aygın Henry Charles Estates Direktörü

Özden Mehmed Jaguar & Land Rover Satış Müdürü

SORU 2 - Şirket olarak bu duruma karşı hangi tedbirleri aldınız?

Henry Charles Estates olarak yurtdışında devamlı fuar çalışmalarımız ve iş ortaklıklarımız olduğu için belirli bir yabancı yatırımcı potansiyelimiz zaten var. Şirket olarak yabancı yatırımcılara yönelik çalışmalarımızı daha fazla artırarak tedbir aldık. Zaten sezon itibariyle de şu anda adamızda çok fazla yabancı yatırımcı bulunuyor. Döviz kurlarındaki artış onları yerli yatırımcı kadar etkilemiyor. O yüzden böyle bir B planımız her zaman hazır.

Şirket olarak Kıbrıs’taki operasyonumuzu düşük euro kredi borçlanma faizi ile gerçekleştirdiğimiz için, stok maliyetinden oluşacak zararları minimize etmeyi öngörmüştük. Ayrıca yaklaşık 16 ay önce Jaguar Land Rover firmasının bize sterlin yerine euro olarak fatura kesmesini sağlayarak, dövizdeki dalgalanmalarda oluşan kur farkı riskini ortadan kaldırmış oluyoruz.


Tanem Ertanin Ergün Rıfat Plaza Direktörü

Zafer Güvener Golden Tulip Hotel Genel Müdürü

SORU 2 - Şirket olarak bu duruma karşı hangi tedbirleri aldınız?

Otelimizin oda fiyatları döviz bazında. Giderlerimizin de büyük kısmı Türk Lirası cinsinden olduğu için, bu dalgalanmadan otelimiz olumlu etkilenecek. Bunun yanında satışlarımızdaki düşüşleri dengelemek ve arttırmak için daha agresif satış politikaları ve Buna ek olarak Onur Kurulu Üyemiz Sayın Ergün çalıştığımız firmalarla daha yakın ilişkiler içinde Rifat’ın ekonomik alandaki öngörülerine bu alanda olacağız. Seyahat acenteleri ile günümüze kadar gelen duayen olduğu için sürekli danışırız. Büyük çaptaki sıcak ilişkilerimizi bir adım daha ileri taşıyarak onların yatırımlarımızı duruma göre erteliyoruz veya risk ortağı buluyoruz. Ama en önemlisi döviz dalgalanması yanında olup, geçirdiğimiz zor ekonomik koşulları riski gibi süreçlerden daha az etkilenmek için farklı iş onlara sunacağımız daha avantajlı fiyatlar ile birlikte kollarında faaliyet göstermeye çalışıyoruz. Her faaliyet atlatacağız. alanı aynı derecede etkilenmeyeceğinden, bu da bizim risklerimizi azaltıyor. Kısa vadede yapacağımız projeleri önem sırasına koyarak, daha uzun vadeli ödemeler ile birlikte Ürün bazında ise dövizdeki dalgalanmadan dolayı çalıştığımız firmaların yanında olacağız. Yeni oluşan maliyetlerimizi satış fiyatlarımıza kar çalışma arkadaşlarımızın işe alımlarında ise marjımızdan fedakarlık yaparak yansıtmamaya turizm marketindeki hareketliliği yakından takip çalışıyoruz. edip gerçekleştireceğiz. Son olarak da tasarruf tedbirleri her zaman olduğu gibi ilk önceliğimiz olmaya devam edecek. Oluşabilecek döviz dalgalanma risklerine karşı tedbirli olabilmek için öncelikle sürekli piyasadaki ekonomik ve politik gelişmeleri takip ediyoruz.

40

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015


Memduh Aybar Siba Ltd. Direktörü

Yaprak Özyalçın Özyalçın Construction Direktörü

SORU 2 - Şirket olarak bu duruma karşı hangi tedbirleri aldınız?

Öncelikle şirket olarak, müşterilerimizin satın alma ve ödeme kararlarında yaşanan gecikmeleri anladığımızı ve müşterilerimize ödeme kolaylığı sağlamak adına gelimizden geleni yaptığımızı belirtmeliyiz. Şirketimiz mevcut müşterilerimizin ödemelerini kolaylaştırmak adına dövizin fırladığı dönemlerde kısa sureli kur sabitlemekte veya talep edilmesi halinde müşterilerimizin bakiyelerini yeniden yapılandırabilmektedir. İnşaattaki satın almalarımızın çoğunun da döviz olması nedeniyle maalesef Türk Lirası üzerinden satış yapamıyoruz. Satış oranlarımızı dengelemek adına pek çok firmanın yaptığı gibi bu dönemlerde yerli piyasaya yönelik yine kısa süreleri kampanyalar çalışıp, yabancı piyasaya yönelik tanıtım ve reklamlarımıza ağırlık veriyoruz. Dövizdeki artışın devam etmesi halinde ise kriz durumu sözkonusu olabileceğinden, diğer sözleşmelerimizin düzenlenmesi ve uzun vadeli tedbir çalışmalarımız sürüyor.

Ham maddeyi döviz ile alıp piyasaya Türk Lirası üzerinden satan sektörler her geçen gün daha da dibe vuruyor. Vadeli alacaklarda ciddi bir erime söz konusu. Bunu maliyetlere katıp kurları yüksek tutan sektörün bir kısmı da fiyatların yüksekliğinden rekabet gücünü kaybediyor. Döviz kurundaki artıştan kaynaklanan farkın bir şekilde alıcıyı veya satıcıyı etkileyeceğinden sektördeki firmaların güdecekleri stratejinin önemli bir faktör olacağını düşünüyorum. Sektörün sahip olduğu avantaj artık bu dalgalanmalara alışkanlık kazanması ve bunun ne ilk, ne de son olacağıdır. Kur riski finansal bir risk türüdür. Kur riski işletme bilançolarında büyük kayıplara neden olmaktadır. Bizim gibi döviz cinsinden borçlanan ve döviz cinsinden geliri olmayan veya az olan işletmeler, açık pozisyon riskine maruz kalıyor. Biz de Siba Ltd olarak işletmenin bilançosunda mevcut ve potansiyel riskleri tespit edip korunmak için türev araçlar kullanarak kur farkını azaltmaya çalışıyoruz. Şu anki dönemde ürünlerin fiyatları revize ederek mevcut piyasada rekabet edebilirliği azaltıp likidite riskine girmeyi istemiyoruz. Yalnız döviz kurundaki yükseliş devam ederse fiyatlarda bir revizeye gitmek durumunda kalabiliriz.

Birim Döviz Cinsi Unit Currency

Döviz Alış Forex Buying

Döviz Satış Döviz Kodu Birim Döviz Cinsi Forex Currency Code Unit Currency Selling

USD/TRY

1

ABD DOLARI

2,3449

2,3491

EUR/TRY

1

EURO

2,8258

2,8309

1

İNGİLİZ STERLİNİ

3,6231

3,6420

GBP/TRY

Prestige Mayıs 2015

29 NİSAN 2015

2 OCAK 2015 Döviz Kodu Currency Code

41

Ekonomi Kıbrıs

USD/TRY EUR/TRY GBP/TRY

Döviz Alış Forex Buying

Döviz Satış Forex Selling

1

ABD DOLARI

2,6559

2,6607

1

EURO

2,9709

2,9763

1

İNGİLİZ STERLİNİ

4,0927

4,1141


Mehmet Çangar Çangar Motors Direktörü

Sedat Erbaş Boshpore Lounge İşletmecisi

SORU 3 - Sizce döviz hareketiyle başlayan tedirginlik piyasaya nasıl yansıyor? Dövizdeki dalgalanma denizdeki dalga ile özdeşleşmiştir. Sizin geminiz sağlam ise isterse dalgalar dağ boyu olsun, siz etkilenmezsiniz.. Ama burada sorun denizin dalgalanması değil. Zaten gemi delik deşik olmuş.

42

Tedbir alınmaz ise o delikler kapatılmaz ise bu gemi batar. Tanrı KKTC halkını korusun.

Dalgalanma sadece bize özel olmayıp, dünya piyasaları da bu hareketten yakın oranlarda etkileniyor. Her benzer krizde tüketiciler tedirginlik ile nakit akışı sağlayacak alışverişten acil ihtiyaçlar dışında kaçındığı için, bu akış zayıflıyor. Bununla beraber ticaret erbabı da likit sorunları yaşıyor. Bu dalgalanma öncesine de dayanan ekonominin daralması, piyasanın zaten mevcut sorunlarına tuz biber ektiği kanaatindeyim. Vadeli alışverişlerde sorunlar yaşanıyor, dövize oldukça bağımlı ülke ekonomisinde sıkıntılar artıyor diye düşünüyorum.

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

Arzu Aygın Henry Charles Estates Direktörü

Memduh Aybar Siba Ltd. Direktörü

SORU 3 - Sizce döviz hareketiyle başlayan tedirginlik piyasaya nasıl yansıyor? Bu yükselişler sadece emlak inşaat değil, tüm piyasayı olumsuz etkiliyor. Global dünyada bu durum artık kaçınılmaz. Emlak sektöründeki alımlar ve satışlar yüksek meblağlarda olduğu için en ufak değişiklik büyük fark yaratabiliyor. Her ne kadar zaman içinde herkes yeni oranlara uyum sağlamak zorunda olsa da, yükseliş yatırımcının ve zaman zaman satıcının bile kararını değiştirebiliyor. Bunun yanında yükselen kira bedelleri alım yapabilecek kiracıları evsahibi yapabiliyor. Şu anda piyasa da farklı bir hareketlilik var. Parası hazır olan yatırımcılar dövizin daha fazla çıkmaması için acele ediyor, borçlanmak isteyenler de doğru oranları yakalamak için fırsat kolluyor.

KKTC son 5 yılda çok büyük devalüasyonlar gördü. Dolar son 11 yılın en yüksek seviyesine çıktı. Mevcut döviz kurları piyasayı zorlamaya devam ediyor, vatandaşın da alım gücünü düşürüyor. İhracat, ithalat yapan iş adamları gibi, ekonominin olmazsa olmazlarından küçük esnafın da durumu iç açıcı gözükmüyor. Borçlar bir anda yükseldi, iş imkanı yok, nakit para akışı dönmüyor. Son dalgalanmalardan sonra iş dünyasının üzerindeki yükün hafifletilmesi için tedbirler alınması gerekiyor. KTTO Başkanı Fikri Toros da KDV indirimi gibi piyasayı az da olsa rahatlatmaya yönelik önerilerde bulundu. Bu tarz tedbirlerin siyasiler tarafından da üretilerek, problemler büyümeden tedbir alınması gerektiğine inanıyorum.


Özden Mehmed Jaguar & Land Rover Satış Müdürü

Yaprak Özyalçın Özyalçın Construction Direktörü

SORU 3 - Sizce döviz hareketiyle başlayan tedirginlik piyasaya nasıl yansıyor? Dovizin dengesiz bir biçimde ani olarak yükselişi tüm sektörleri direkt olarak olumsuz yönde etkilemektedir. Geçmiş aylarda uzun bir süreden sonra ilk kez akaryakıt fiyatlarını düştüğünü görmüştük. Geçen hafta doların rekor seviyesine çıkmasından sonra akaryakıt fiyatları tekrar zamlandı. Bu zamma bağlı olan tüm ürünlerin ise değişik şekillerde olumsuz olarak etkilendiğini görebiliyoruz. KKTC’de satılan sıfır araç sayısı geçmiş aylarda ortalama 250-300 adet arasındayken, Mart ayında ilk kez 200 adetin altına inerek 185 adet sıfır araç satışı yapıldı. Ama bu zor döneme rağmen KKTC premium SUV segmentinin pazar lideri Borusan Oto Kıbrıs olarak biz 8 adet sıfır Land Rover satış gerçekleştirmeyi başardık.

Son haftalardaki ani dalgalanmaların pek çok sektördeki yatırımcıların karar verme süreçlerini uzattığını gözlemliyoruz. Dalgalanmanın devam etmesi durumunda satışlarda ani bir düşüş öngörmekteyiz. Sözkonusu senaryonun gerçeklemesi durumuna yönelik tüm piyasanın hazırlıklı olması gerekiyor. Dövizde daha önce yaşanan artış dönemlerini inceliyoruz ve görüyoruz ki, dalgalanmanın son bulması durumunda döviz artmış olsa dahi, oranlar belli bir süre sabit seyrettiğinde, satın almalar hareketlenmeye başlıyor. Görüşümüz, diğer sektörlerdeki durumun da farklı olmayacağı yönünde.

43

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

Tanem Ertanin Ergün Rıfat Plaza Direktörü

Zafer Güvener Golden Tulip Hotel Genel Müdürü

SORU 3 - Sizce döviz hareketiyle başlayan tedirginlik piyasaya nasıl yansıyor?

Bu durum maalesef özel ve tüzel kişileri ve piyasayı olumsuz yönde etkiledi. Döviz kurlarındaki dalgalanmalar şirketlerin varlıklarına, gelir ve giderlerine doğrudan yansıyor. Böyle zamanlarda yükümlülükleri döviz cinsinden olan firmaların yıkılması çok kızlı ve kolay oluyor maalesef. Tam tersi olarak gelirleri döviz ağırlıklı olan firmalar ise bir o kadar daha büyür. Aslında bu durum orta ölçekteki firmaları ve orta gelirli kişileri daha çok etkiliyor. Piyasaya bakacak olursak alım gücü ciddi anlamda düşmüş durumda. Bizim kontrolümüzde olmayan para birimlerinin dalgalanmasının etkisini doğrudan olumsuz olarak yaşamamız da, bizim bu oranda gücümüzün azalmasına sebep oluyor. Bazı ürün gruplarında ithalat azaldı. Piyasaya pahalılık geldi. Alacaklar tahsil edilemez, borçlar ödenemez oldu..

Ani kur artışları gelir ve giderler dengesini bozduğundan aşağıda belirteceğim konularda acil önlemler alınması gerekiyor. İlk olarak satın alma politikaları tekrar gözden geçirilip, öncelik sırasına gore alımlar yapılmalı. Alımlardaki yabancı kur cinsinden acil ihtiyaçlar döviz bazında sabitlenmeli ya da Türk Lirası bazında alımlar yapılmalı. Ödemeler konusunda firmalarla görüşüp vadeler uzatılmalı. Her iki firma için de alımların durdurulmasından ziyade, uzun vadelerde mutabık olunmalıdır. Ekonomi dişlerinin durmasından ziyade, uzun vadede de olsa yavaş işlemesi bütün firmalar için çok daha önemli. Anlaşılacağı üzere Türk Lirası’nın değer kaybı kısa vadede mikro ekonomi için pozitif, fakat makro ekonomi için negatif etkiler doğuracaktır.


ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

Özlem Özbekoğlu – Magic Touch Direktörü “TÜM HARCAMALARIMIZ DÖVİZ CİNSİNDEN, AMA SATIŞIMIZ TÜRK LİRASI” Dövizdeki dalgalanmanın etkilerini örneklerle çoğaltarak sizlere sunuyoruz. Bu kez dijital baskı sektörünü konuşacağız. Magic Touch Direktörü Özlem Özbekoğlu konuğumuz. Gündem listemiz dövizle başlıyor, yatırımcının önündeki engeller, gençlerin kamu tutkusu diye devam ediyor. Keyifli bir sohbete ortak olmaya hazır mısınız?

44

Dedik ya, dövizin sarsmadığı sektör neredeyse yok. Hemen herkesin hesaplarında ciddi şaşmalara sebep oldu. Özellikle de dövizle mal alıp, Türk Lirası satış yapanlar için zor günler.. Peki Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde dijital baskı sektörünün ve reklamcılığın önde gelen markalarından Magic Touch’ın dövizdeki dalgalanmayla arası nasıl?

Ekonomi Kıbrıs

Prestige

röportaj

Mayıs 2015

Döviz bizi çok etkiliyor. Çünkü sürekli kağıtla çalışıyoruz ve kâğıdın piyasası da altın gibi. Kâğıt firmaları ihaleye girdiğinde çok dikkatli davranıyor artık. Tıpkı altın gibi, dolar bazından işlem görüyor kağıt. İç piyasadan alışveriş yapıldığında, bunun dengesi kurulmaya çalışılıyor. Ama yurt dışından alıyorsanız kur farkını direkt hissediyorsunuz.

Türk Lirası. O yüzden her dalgalanmayı birebir izliyor, birebir hissediyoruz.

“LALE DEVRİ ÇOCUKLARIYIZ” Saydığınız gibi kur farkıyla giderler sürekli artıyor ama maaşlı çalışanlar ve ticaretle uğraşan birçok kişi için gelirler aynı, hatta azaldığı bile oluyor. Bu durum alım gücüne nasıl yansıyor? Bizim halkımız alım gücündeki azalmaya alışkın değil, ciddi bir lale devri çocuklarıyız biz. Böyle bir durumda büyük depresyona girerler. Çünkü hep daha iyi yaşamaya alışmışlar. Fakat bir de işin gerçeği var. Vatandaş kredi alıyor ama aldığı krediyi ödemekte zorlanıyor. Ödeyemediği zaman daha büyük bir sıkıntı oluyor. Sadece kredi de değil, alacak verecek konusunda da zor günler geçiriyor iş dünyası. Örneğin biz orta dereceli bir işletmeyiz. Bir alacağınız var, mahkemeye veriyorsunuz. Boşu boşuna avukat ve mahkeme gideri yapıyorsunuz. Çünkü istediğiniz sonuç çıkmıyor. Ve bu süreçte büyük sıkıntılar yaşıyorsunuz. Özlem Hanım’ın bahsettiği gibi alacak verecek davaları, sonuçlanmayan duruşmalar derken, bir yerden sonra ticaret yapma isteği de köreliyor. Firmalar müşteri ile kolay kolay güven ortamı sağlayamıyor, hatta kimi zaman şüphe duymaktansa iş yapmamayı tercih ediyor. Bu da ekonomide geri çekilmeyi, küçülmeyi tetikliyor.

GENÇLERİN GİRİŞİMCİLİK KORKUSU

Bu dalgalanma sürecinde zarar var mı derseniz, evet var. Ama ne kadar maliyete vurabilirsiniz ki.. Müşteri gelip ‘dün o fiyattı, bugün bu fiyat’ diyor. O yüzden farkı yansıtmak çok zor.

Döviz krizi bugünün sorunu. Ama yıllardır geçmeyen, böyle giderse uzun yıllar daha konuşacağımız bir başka sorunumuz daha var, gençlerin kamu saplantısı.

Reklam işi de yapıyoruz. Orada malzememizi euro cinsinden alıyoruz. Personel için ev kirası ödüyoruz, onlar da sterlin. Makinelerimiz ise hep Amerikan malı, yani yeni makineleri dolarla alıyoruz. Gördüğünüz gibi tüm harcamalarımız döviz cinsinden ama satışlarımız

Özlem Özbekoğlu aslında girişimcilik konusunda, gençlere örnek olacak bir hayat hikayesine sahip. Binlerce gencin hayalini kurduğu memurluğu elinin tersiyle itip, kendini özel sektöre atanlardan.


Ve şimdi Kıbrıs ekonomisinde yer alan örnek iş insanları arasında. Kıbrıs Türk Ticaret Odası’nın da 50 kişilik meclis üyesinden biri.. Ekonomist Ünal Akifler’in bir konuşmasına tanık oldum. Oğlu demiş ki ‘niye bana iş kurmuyorsun da ben buraya gelip iş yapmıyorum. Sen bu işte çok iyisin!’ ‘Ben sadece öğretmeyi bilirim’ demiş, ‘uygulamak sıkıntı.’ Bizde maalesef oğlum/kızım memur olsun garanticiliği var. Bu kadar düzensiz bir ekonomide annelerin ve babaların bu teşviği çok etki ediyor gençler üzerinde. Bundan dolayı da yeni nesil iş hayatına atılmak için çekimser. Net bir şekilde söyleyebilirim ki birçok gençte girişimcilik ateşi yok. Peki örnekleri görmek, duymak, hatta tanışmak hiç mi değiştirmiyor fikirlerini? Mesela sizinle çalışan gençler, hiç mi girişimciliğe heveslenmiyor? Aslında bazen bu duygulara kapılan oluyor. Ben üniversiteyi uluslararası işletme okuduktan sonra bir devlet dairesinde çalıştım. Hep bir şeyleri ileriye götürmek istediğim için orada da yapmadım. Bu benim içimdeki enerjinin yansıması ve herkesin de bunu örnek alması gerekir. Kendi işimizi kurduktan sonra çok mu rahatım, kesinlikle hayır. 18 yıldır sabah akşam çalışıyoruz. Daha yoğun, daha tempolu bir iş. Ama genel anlamda kontrol sizin elinizde. Fikirlerinizi geliştirmek, düşüncelerinizi yansıtmak tamamen size bağlı. Girişimcilik konusunda şu anda İş Kadınları Derneği’nin çok önemli çalışmaları var. Çiçek üreten kadından, evinde yemek yapana kadar birçok kişiyi ekonomiye katmaya çalışıyor. Bence herkesin yaşaması gereken bir şey bu. Kadınlar erkeklere göre çok daha geniş düşünebiliyor. Bu avantajları iyi bir şekilde kullanmaları gerekiyor. Unutmayın ki, bir şeyler paylaştıkça çoğalır. İş dünyasında kadının yerini tartışanlar için de bir hatırlatma yapayım, evin idaresini anneler yapıyor..

“İŞVEREN DE, ÇALIŞAN DA BİLİNÇLİ OLMALI” Evin idaresini yapan anneler, iş güvenliği konusunda nasıl peki? Son dönemde sıkça iş kazası haberleri alıyoruz.. Bence bunların sebebi bilinçsizlik, tamamen bilinçsizlik.. Anneler bu konuda da duyarlı. Biz eğitim aldık bu alanda. Saha eğitiminden, kimyasal eğitime kadar geniş bir dalda eğitime katıldık. Mesela 20 metrede bir levha asacaksak, kendinizi sağlama almanız gerekir. Siz işveren olarak çalışanlarınıza bütün eğitimleri sunuyorsunuz ama gün sonunda bir şey olursa yine sorumlusu firma oluyor. Bu çok zor bir durum. Firmalar bunun bilincinde değil. Ama iş güvenliği konusunun yeni yeni Türkiye’de aktif olmasıyla birçok ciddi çalışma var. Bireysel olarak ve şirket olarak ben çok önem gösteriyorum bu işe. Sık sık denetimler yapıyorum. Bir anda atölyeye iniyorum, çalışanın gözünde kaynak gözlüğü yoksa çıldırıyorum. Eğitimlerde olası kazaları gösteriyorlar, risklere karşı uyarıyorlar. O yüzden işi sıkı tutmak gerekir. Çünkü bu işin şakası yok, tedbiri baştan almak lazım. Dediğim gibi işveren de, çalışan da bilinçli olmalı.

45

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015


haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

10 KOBİ’YE ÜCRETSİZ DANIŞMANLIK katkıda bulunulması ve yeni ihracat imkanlarının yaratılması amaçlanıyor.

Ülke ekonomisinin söz sahiplerinden Kıbrıs Türk Ticaret Odası, bir ilke daha imza attı. KOBİ Geliştirme Birimi Projesi’ni hayata geçirdi..

46

Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçiliği finansmanı ve T.C Çukurova Kalkınma Ajansı desteği ile kurulan birim ile KKTC’de faaliyet gösteren işletmelere verilecek danışmanlık hizmeti ile mal ve hizmet üretimlerinde verimliliklerinin artırılması, ihracat kapasitelerinin geliştirilmesi, kurumsallaşmalarına

KOBİ Geliştirme Birimi’nden ücretsiz danışmanlık paketi almak isteyen KOBİ’ler için duyurular yapıldı, talepler toplandı. Proje çerçevesinde farklı sektörlerden pilot olarak seçilecek toplam 10 KOBİ’ye Kurumsal Yönetim, Mali Finans Hizmetleri, Satış Pazarlama Hizmetleri, İnsan Kaynakları Hizmetleri, Üretim Planlama Hizmetleri ve Dış Ticaret konularında danışmanlık paketi ücretsiz olarak sunulacak. KOBİ’lerin seçimi ise KTTO tarafından belirlenmiş olan kriterlerlere göre yapılacak. Bir yıllık proje olan KOBİ Geliştirme Birimi projesi, Kıbrıs Türk Ticaret Odası KOBİ Geliştirme Birimi Koordinatörü Şükran Özerdem tarafından yürütülüyor.

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

İNSAN KAYNAKLARI YÖNETİMİ DERNEĞİ’NDE YENİ DÖNEM Ayaz, “Derneğimizin geçici olarak görev yapan yönetim kurulu üyeleri; aile ve özel hayatlarından vakit ayırarak, derneği kurmuş ve tam anlamıyla gönüllük esası ile çalışarak derneğe hayat vermiş büyütmüşlerdir..

haberler

İnsan Kaynakları Yönetimi Derneği’nin (İKYD) 1. Olağan Genel Kurulu Kıbrıs Türk Sanayi Odası’nda gerçekleştirdi. Genel Kurul’da açılışın ardından oluşturulan divanın başkanlığına Ayşe Sevinç Gürünlü, sekreterliğine ise Havva Başkan ve Selde Beyaz Bekiroğlu getirildi. Dernek Başkanı Zühre Aydan Ayaz, genel kurulda yaptığı açılış konuşmasında derneğin amaç ve vizyonuna değinerek, KKTC’deki çalışma hayatının içerisindeki insan faktörünün önemi ve dernek faaliyetleri hakkında bilgi verdi.

Bu yüzden, emeği geçen tüm yönetim kurulu ve üyelere bugüne kadar göstermiş oldukları emek ve özverileri için teşekkür ediyorum” dedi. Oylama sonucu yeni dönem yönetim kurulu da belirlendi. Ayşe Sevinç Gürünlü, Aslı Özgen Eren, Selda Beyaz Bekiroğlu, Havva Başkan, Arzu Karakurt, Mehmet Sebatlı ve Sevgi Alatlı ve üç yedek üye Zühre Aydan Ayaz, Ömür Gedikoğlu ve Banu Keskin İKYD yönetiminde görev aldı. Birinci yılını dolduran İKYD yakın zamanda KKTC’deki iş yasası ve uygulamaları hakkında bir çalıştay düzenlemeyi hedefliyor.


47

Ekonomi K覺br覺s

Prestige May覺s 2015


ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

Avukat Özge Bengüsu – Kuzey Kıbrıs Hukuk Kliniği Direktörü MAHKEME KORİDORLARININ GÜNDEM MADDESİ: ALACAK-VERECEK DAVALARI sizce? Sorunlar mı azalıyor, yoksa vatandaş artık mahkemeden de mi uzaklaştı? Merak ettiğimiz bu soruları soracağız şimdi. Üzerine bir de hukuk konusunda almamız gereken tedbirleri dinleyeceğiz. Ekonomi Kıbrıs Prestige’de konuğumuz Kuzey Kıbrıs Hukuk Kliniği Direktörü Avukat Özge Bengüsu. “Çok hevesli değil artık alacaklı birçok sebebi var hukuki masrafların yüksek olması gibi. Ayrıca kağıt üzerinde kalıyor bu. Nakite dönüşmeyince insanlar inancını kaybetmiş durumda..

48

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

Bir önceki sayfalarda KTTO Meclis Üyesi ve Magic Touch Direktörü Özlem Özbekoğlu alacak-verecek davalarından bahsetti hatırlayacaksınız. Özellikle de o davaların iş dünyası üzerindeki ağır yükünden. Maddi manevi kayıplardan.. Hemen ardından Yenidüzen Gazetesi’nden Didem Menteş güzel bir haber hazırladı. Mahkemelerdeki dosyaları inceledi ve iş dünyasının tespitlerini onaylayarak ‘liste başında alacak-verecek davaları var’ dedi.. Rakamlara ve yıl yıl kıyaslamalara baktığınız zaman alacak verecek dosyalarında resmen bir patlama var.

röportaj

2012-2013 yıllarında KKTC genelinde açılan 58 bin 796 davanın, 41 bin 36’sı borç anlaşmazlığı üzerine. 2012 yılında 14 bin 498, 2013’te 14 bin 864, 2014’te ise 13 bin 828 dosya karara bağlandı. Yine bu konuda lider başkent Lefkoşa, ikinci sırada Gazimağusa var. Ekonominin kalbinin attığı bu iki şehrin alacak verecek davaları bir hayli fazla. Fakat ilginç bir de ayrıntı var. Tahsilat yapamayıp mahkemeye gidenlerin sayısında bir düşüş görünüyor. Bu durumun sebebi ne olabilir

Borçlu çıkıp da ‘1500 lira maaş alıyorum, yarısı kiraya gidiyor’ dediği zaman sistem ‘neden gelirin bu kadar da sen bu kadar borca girdin’ diyemiyor. Devletin, çaresiz kişiye biraz daha destek olması lazım. İşte böyle zamanlarda ödeyemeyenin yaşayabildiğini gören kötü niyetliler de borcunu ödemeyebiliyor. Bu çok acı bir şey ama her gün karşımıza çıkıyor..” Özge Hanım tabloyu böyle özetliyor. Manzara pek umut verici değil. O zaman iş mahkemelik noktaya gelmemek. O yüzden de alıcı ya da satıcı olarak tedbiri baştan almak. Tedbir deyince ilk akla gelenlerden biri sözleşme imzalamayı alışkanlık haline getirmek. Maalesef çok sağlıklı hukuki ilişikler kuramıyoruz. Sözleşme deyince bazen karşı tarafın önyargı ile yaklaştığını da görüyoruz. Fakat dürüst insanın fikrini kağıt üstüne koymasında herhangi bir sakınca yok. Çünkü dar piyasada çok sınırlı iş var ve insanlar risk alıyor. Alınan risk de kazanımlardan çok daha fazla. O yüzden sözleşme alışkanlığını edinmemiz lazım. Bir ticaret yaparken, anlaşma sağlarken yazılı ya da sözlü olarak yapabilirsiniz. Sözleşmenin esas yardımcı olduğu şey, konuyu tartışmaya kapatmasıdır. Tabi bunun için de sözleşmenin doğru yazılması gerekir. Yazılmadığı


DOLANDIRICILIK GİRİŞİMLERİNDE ARTIŞ VAR Almamız gereken tedbirleri ısrarla vurguluyoruz. Çünkü mahkemelerde dikkat çeken bir diğer detay, dolandırıcılık ve sahtekarlık davaları. Avukat Özge Bengüsu da bu tehlikeyi doğruluyor ve uyarıyor.. Son dönemde dolandırıcılık ve bilerek yanlış hukuki ilişki kuranların sayısı arttı. Maalesef günden güne niteliğimiz değişiyor halk olarak. Muhtemelen çaresizliktendir diye düşünüyorum. Ama işin gerçeği var ki, dolandırıcılık davaları korkutuyor. takdirde bağlayıcılığını kaybeder. Eğer arada doğru bir ilişki olursa, sözleşme bu sürecin pozitif bir destekleyicidir. Unutmayın ki herhangi bir aksilik durumunda, bugün hazırlanan sözleşme, yarın mahkemenin sonuca ulaşmasını da kolaylaştırıyor. Sözleşmelerden uzak durduğumuz gibi, yazma konusunda da biraz yabancıyız. İdeal bir sözleşmenin çok afili kelimelerden, cümlelerden oluşması gerekmiyor. Tam aksine herkes için aynı anlamı ifade eden sözlerden oluşması yeterli. Bizim sözleşmeler yasamız var. Ayrıca hukuki ilişkilere vakıf olmak gerekiyor. Bir inşaat işiyse, teknik iş olduğu için, müvekkilin bizi yönlendirmesi gerekiyor. Çünkü işin detayını öğrenemezseniz, tekniği de öğrenemiyorsunuz. Her hukuki ilişki kendine has bir özelliğe sahiptir. Bunu genellemeye çalışanlar neticelerini görüyor. Bunları firmanın ya da yöneticisinin tek başına bilmesi, hazırlaması zor, kimi zaman da mümkün değil. Bu konuda profesyonel bir danışmanlık almak faydalı olabilir. KKTC’deki iş dünyası, böyle bir desteğe ihtiyaç duyuyor mu? Bizim ülkemizde emek ve zaman maalesef ucuz. İnsanlar ‘ben bunu oturup evde yazardım’ dediği bir şeye para vermek istemiyor. Göz boyamak için bunu 30 sayfa hazırlayıp önüne koymak da etik değil. ‘Onun yerine tasdik memuruna gidip yaptıralım’ diyen çok var. Profesyonel yaklaşanlara gelince.. Bazı kurumlar destek alıyor ama çok istisnai. Aslında her kurumun alması gerekir. Yaptığı işe dair bilgi edinmesi çok önemli. Sorunlarını sıralayıp, uzman birinden bilgi alması işletmeye büyük fayda sağlar. Finans gibi, herkesin kendine yetecek kadar hukuk bilgisine ihtiyacı var.

Geçenlerde karşılaştım bir örnekle. Faturaya kaşe vurulmuş fakat kaşe üzerindeki menşei numarası farklı, fatura ise başka birinin. Bu kesinlikle kasıtlı bir durum. İşte kötü niyetliler böyle yöntemlere başvurunca, güven duygusu zedeleniyor, herkeste bir sahtecilik korkusu oluşuyor.

KARŞILIKSIZ ÇEKLER DE KORKUTUYOR Karşılıksız çek eskiden ceza yasası kapsamındaydı. Siz o çeki karşılığı olmadan yazdığınız zaman dolandırıcılık yaptınız demek oluyordu. Ama artık ceza kapsamında değil. Siz bunu ceza yasasından çıkarırsanız, bu insanlar daha çok çek yazacak. Belki iyi, belki de kötü niyetle böyle yapacak.. Kötü niyetli şöyle düşünüyor; 2 yıl sonra mahkemeye verir, 2 yıl da mahkeme sürer. 4 yılda da Türk Lirası’nın değeri düşer.. Hesabını böyle yapıyor. O yüzden çek yazan kişi hiçbir şekilde sorumluluk hissetmiyor.

49

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015


REHA ARAR

GÜLİZ KANER

SERHAT AKPINAR

FİKRİ TOROS

AHMET MELİH KARAVELİOĞLU

Alİ MURAT YEŞİLYURT

MEHMET EZİÇ

ZEKİ ZİYA

Ekonomi Kıbrıs

HÜDA Prestige HÜDAVERDİ Mayıs 2015

VARGIN VARER

İLKER ZÜĞÜRT

KUDRET ÖZERSAY

CEYHUN TUNALI

50

ERDİNÇ KÜÇÜKUNCULAR

SÜHA VEKİL

REDİF NUREL

UĞUR SAKARYA

MEHMET ZEKİ AVCI

BURAK SALTOĞLU

ÖDÜL MUHTAROĞLU

HÜSEYİN KEMALER

ATIL AYAZ

Yeni yatırımlar, dikkat çeken projeler, finans dünyasındaki son gelişmeler.. Kısacası ekonomi adına atılan tüm adımlar.. Atıl Ayaz özel konu ve konuklarıyla sizlerle buluşuyor.

Ekonomi Kıbrıs Genel Yayın Yönetmeni

Ekonomi Kıbrıs hafta içi her sabah saat 10:00'da Kıbrıs Genç Tv’de.

atil.ayaz@ekonomikibris.com Twitter:AtilAyaz

Soru ve görüşleriniz için: haber@ekonomikibris.com

www.ekonomikibris.com


MİNE GÜRSES

Alİ ÇIRALI

METİN BULUT

MERİÇ ERÜLKÜ

SELAMİ KAÇAMAK

KEMAL ALTUNCUOĞLU

MURAT ARAR

EKONOMİ VE İŞ DÜNYASINDA PRESTİJİN ADRESİ

ORHAN TOLUN

YENAL SÜREÇ

ERCAN AYFER

SEMRAL EREL

Facebook: Ekonomi Kıbrıs Twitter: Ekonomi Kıbrıs Youtube: Ekonomi Kıbrıs

SERHAT ÖZÇELİK

GÜNAY ÇERKEZ

OKYAY SADIKOĞLU

EKONOMİ KIBRIS KAAN TOKAT

MEHMET KIRAL

TEKİN KÖSE

51

ESAT ALTAY

Ekonomi Kıbrıs

CANDAN Prestige AVUNDUK Mayıs 2015

ASIM VEHBİ

BÜLENT ÇIRAKLI


haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

ERTAN ENGİN İLE VİSKİ EĞİTİMİ

52

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

Viskiyi içiyorsunuz, sevdiğinizi söylüyorsunuz, peki ne kadar tanıyorsunuz? Nerelerde ve nasıl üretildiğini, hangi karışımlardan oluştuğunu internette araştırarak da bulabilirsiniz aslında. Ama bulamayacağınız püf noktalar da var. İşte onları paylaşmak için, işin üstadı Viski Mentörü Ertan Engin Kıbrıs’taydı..

viskinin içindeki karışımların kokusu nasıl ayırt edilir gibi genelde gözden kaçan birçok ayrıntıya dikkat çekiyor. 7 bardaklı eğitime acemi bir şekilde adım atanlar, üçüncü bardaktan sonra yavaş yavaş incelikleri fark etmeye, viski içindeki kokuların adını koymaya başlıyor.

Aslında bir süredir ülkeye sık sık gelip gidiyor Ertan Engin. Johnie Walker’ın KKTC Distribütörü Kaner Şirketler Grubu ile lezzetli bir etkinliğe başladılar çünkü. Kıbrıs’ta belki de en fazla tüketilen alkollü içecek viskiyi tüketicilere daha iyi anlatmak, tanıtmak için organizasyonlar düzenliyorlar. Viskinin inceliklerini iş dünyasıyla paylaşıyorlar..

Ertan Engin anlatıyor, katılanlar soru soruyor. Özellikle viski nasıl muhafaza edilir, yanında hangi mezeler tüketilir, buz atılır mı, atılırsa kaç buz olmalı, viski başka bir içecekle karıştırılır mı gibi herkesin merak ettiği ya da alışkanlık deyip uyguladığı konular da cevap alıyor.

haberler

Zaten eğitime de ‘viski ukalası olmaya hazır mısınız’ diyerek başlıyor Ertan Engin. Bardak nasıl tutulur, viskinin kalitesi nasıl anlaşılır, yağlılık oranını nasıl görünür, bardakta oluşan çizgiler ne anlama gelir,

Yaklaşık bir saat sürüyor bu keyifli eğitim. Bir saatin sonunda Ertan Engin’in dediği gibi uzmanı olmasa da, katılanlar viski ukalası olarak masadan kalkıyor. O saatten sonra eğitimi alanların bardağı tutuşundan, kokusunu alışına, viskiye tüm bakış açısı değişiyor..


53

Ekonomi K覺br覺s

Prestige May覺s 2015


ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

Metin Genç - Belenco İcra Kurulu Başkanı Kemal Uyumsal - Decomar Direktörü BELENCO VE DECOMAR’DAN EĞİTİME BÜYÜK KATKI

54

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

Dövizdeki kur ateşi, haftalardır herkesin öncelikli gündem maddesi. Özellikle de yurt dışı ile çalışan iş dünyası için piyasalar bıçak sırtında.. Evet, tedirginlik var. Ama bu dönemde panik yapmak, daha büyük kayıplara sebep olabilir. O yüzden kontrolü elde tutup, negatif havadan arınmak lazım. Türkiye’de iş dünyasının profesyonellerinden, Belenco İcra Kurulu Başkanı Metin Genç de öyle söylüyor. Verilere dikkat çekiyor, “sanayide, ihracatta çok ciddi azalmalar yok” diyor..

röportaj

Metin Bey Türkiye üzerinden anlatıyor dövizi. Peki Kıbrıs’ta tablo nasıl? Bu soruya ise Decomar Direktörü Kemal Uyumsal yanıt veriyor, ülkenin dövize daha duyarlı olduğu için kırılmaların erken başladığını vurguluyor.. Ekonomi Kıbrıs, iş dünyasının iki önemli ismini ağırladı.. Belenco İcra Kurulu Başkanı Metin Genç ve Decomar Direktörü Kemal Uyumsal Atıl Ayaz’ın konuğu oldu. Öncelikli gündem dövizin baş döndüren kur hareketiydi. Piyasalardaki belirsizlik konuşuldu, alınması gereken tedbirler masaya yatırıldı. Negatif görüşlerden etkilenip, bu dönemde kabuğuna çekilmenin yanlış bir hamle olduğu özellikle hatırlatıldı. Gelelim bu iki ismi bir araya getiren gerekçeye.. Belenco Türkiye’de

doğan, kısa sürede dünyaya açılan ve pazardan büyük pay alan bir marka. Genelde ev hanımları bu markayı mutfaktaki tezgah kaplamaları ile tanıyor. Fakat son dönemde uygulama alanı o kadar genişledi ki, elmastan sonra gelen en sert mineral taşı ile ortaya çıkan kuvars yüzeyler, otelleri ve hava alanlarını bile feth etti. Decomar ise Belenco’nun Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki tek yetkili distribütörü. Bundan tam bir yıl önce tüm Belenco ailesi bir seminer için KKTC’deydi. Belenco yönetimi üst yönetim kadrosuyla etkinliğe katıldı. Sonra da Metin Genç, ‘ülke için de sosyal sorumluluk adına adım atmak gerekir’ dedi. İşte o gün okullar için bir yenilenme projesi hazırlandı. KEMAL UYUMSAL: Dönemin Milli Eğitim Bakanı Sayın Dr. Mustafa Arabacıoğlu ile konuştuk hemen. Tuvalet ve mutfak alanlarında hijyen açısından yatırım ihtiyacı vardı okullarda. Fikri sunduk ve bize olumlu cevap verdiler. 2014 yılının sonunda protokolü imzaladık. Sosyal sorumluk çalışmalarımız başladı. Şu ana kadar üç okulu yeniledik, teslim ettik. Mayıs ayı sonuna kadar iki okul daha bitecek. Bu işlem sonrası okulların tuvalet ve lavaboları daha


hijyenik bir görünüme sahip oluyor.

olarak gösteriliyoruz.

METİN GENÇ: Hedef bunu yaygınlaştırmak, çünkü bu tamamen bir sosyal sorumluluk projesi. Kıbrıs’a çok sık gelip giden biriyim. Kıbrıs’ı çok seviyorum, Türkiye için de çok önemli bir yer.

Ürünümüze gelince, elmastan sonra en sert olan kuvars minerallerinden elde ediliyor. Türkiye bu madde bakımından çok zengin. Daha önce bu ürünler ham olarak yurtdışına satılıyordu. Şimdi biz bu maddeleri işleyerek daha fazla katkı sağlıyoruz. Bunun yanında en önemli özelliğimiz su emmemesi. Sudan etkilenmiyor.

Eğer biz bir ülkeden fayda sağlayabiliyorsak o ülkeye borçluyuzdur. Bu duygudan hareket ederek böyle bir karar aldık. Sayın devlet büyüklerimize teşekkür ediyoruz. Eğitim verilen yerlerin mekânsal kalitesine önem veren bir devlet olduğu için bu adımı attık. Islak mekân diye tabir ettiğimiz yerleri, hem güzel hem de teknolojik olarak yenileyelim dedik. Hem de daha henüz öğrencilik çağındayken özenli ürünleri kullanamaya alışsınlar istedik. Bu projeyi genişleterek yürütüyoruz. İlk önce beş okul verildi. Bunun üçünü tamamladık. Hem oradaki yavruların mutluluğunu, hem de gelen teşekkürler hedefimizin doğruluğunu kanıtlıyor. Kemal Bey ve ekiplerine teşekkürlerimizi sunuyoruz. Okullar yenilendi, öğrenciler memnun, veliler memnun. Peki hijyenden çok sık bahsettik, nedir bu yüzeylerin özelliği? METİN GENÇ: Tabi ki görsel olarak çok modern bir ortamda zamanlarını geçiriyorlar. Çok büyük artı olarak dünyada 15-20 yıldır trend olan bir ürün bu. Dünyadaki doğal kaynakların azalması nedeniyle tamamen doğal malzemelerden, kuvars taş plakalarından işlenerek bu ürünler elde ediliyor. Merkez İtalya’dır. Kendimize o kadar çok güveniyoruz ki bu sistemi kullanan en iyi firmalardan biri olduk. Örnek tesis

Bizim ürünümüzün kendinde olan bir tabi ışıltısı var. Hiçbir ilave yapmadan sadece silerek bu parlaklığı elde ediyoruz. Kurulduğumuz ilk andan itibaren bir takım sertifikalar aldık. Sağlığa uygun sağlıklı malzeme onay belgemiz var. Bu da herhangi bir temasın olması halinde tekrar kullanımda hiçbir sorun olmayacağının delili demektir. Diğer bir özelliğimiz hiçbir darbe ve kimyasallardan etkilenmiyor. Temizlenmesi çok basit.. Eğer dikkatli kullanırsa yıllarca yıpranmayacak bir ürün sunuyoruz. Diğer ürünlerden çok daha uzun ömürlü.. Biz bu sektörde yaptığımız her ürüne 15 yıl garanti veriyoruz. Ürünümüze o kadar güveniyoruz ki bu tip talepleri hemen incelemeye alıyoruz. Müşteri memnuniyetini en üst düzeyde tutuyoruz. Kapanışta sosyal sorumluluk projesinin devam edeceğini de hatırlatalım. Beş okul ile başlayan projede yeni bir protokol daha imzalandı. Bu kez 12 okulun mutfak ve tuvalet kaplamaları Belenco ile yenilenecek. Bu 12 okulun büyük çoğunluğu taşra bölgelerinden seçildi.

55

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015


ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

Fevzi Tanpınar – Telsim Genel Müdür Yardımcısı 4G İLE HAYATIMIZDA NELER DEĞİŞECEK? Bundan sonra KKTC adın takvim nasıl işleyecek? 4G ile hayatımızda neler değişecek? Merak edilenlere ışık tutalım biraz. Telsim Genel Müdür Yardımcısı Fevzi Tanpınar ile keyifli bir teknoloji yolculuğuna çıkıyoruz..

4G KAÇAN BİR FIRSAT MI? İki tarafta da seçim atmosferinin olması bir takım sıkıntılar yaşattı. Türkiye’de seçim yapılmadan ihale yapılmasına karar verildi. Bu tarafta ise sektörel olarak ciddi bir çalışma vardı. Türkiye’den önce tıpkı 3G’de olduğu gibi en azından ihale tarihinin açıklanması bekleniyordu. Bu seçimlerden dolayı aksadı.

56

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

Teknolojiyle yatıp, teknolojiyle kalkar olduk. Özellikle şu akıllı telefonlar yok mu, resmen hayatımızı esir aldı. Şarjı bittiği an dünya duruyor sanki. Ve ne kadar kötüdür ki her geçen gün teknoloji ilerledikçe, bağımlılığımız bir o kadar artıyor.. Yakın zamanda biraz daha sıkı sarılacağız, çünkü yeni teknolojik yatırımlar kapıda. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti uzun süredir 4G’yi konuşuyor. Hem Telsim, hem de Kuzey Kıbrıs Turkcell üst düzey yönetimi sık sık ülkeyi ziyaret ediyor, ihale için şirketler hazırlıklarını sürdürüyor. Hatta KKTC’nin, Türkiye’den önce 4G kullanımına başlayacağı bile söyleniyordu, ki bu durum ülke adına önemli bir gelişmeydi. Ama bugün, yarın diye diye bu fırsatı da kaçırdık. Telekom Dairesi’nin hantal yapısı tartışıldı önce, sonra da seçim yasakları girdi. Ülke siyaset derdine düştü, 4G hevesi rafa kalktı.

röportaj

GSM operatörleri ‘hadi, hadi’ derken, haber Türkiye’den geldi. Türkiye 26 Mayıs için 4G ihale takvimini ilan etti.. Her ne kadar Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan “5G geliyor, 4G beklesin” dese de, ihale tarihi değişmedi. Peki bu gecikme bizim için elimizden kaçan bir fırsat mı?

Bunun kararını Ulaştırma Bakanı Hasan Taçoy verecek, ama gönül arzu ederdi ki Türkiye’den önce burada olsun. Fakat şunu da paylaşmak lazım, bu ihale olayın sadece başlangıcı. Yani düğmeye basıldığı gün sadece.. Asıl olarak altyapı çalışması için bir an evvel çalışmaya başlanmalı. 4G için bir fiber altyapı gereksinimi var. Bu sistemi kesintisiz ve arzu edilen hızda verebilmek için çok çok önemli. 400 km civarında fiber altyapı projesini tamamlamamız lazım. Bunu nasıl yapacağız karar verelim ki bu yarışta yerimizi alalım. Bu kaçınılmaz bir teknolojik sürat ve bizim de bu sürate ayak uydurmamamız lazım. Kapsamlı bir altyapı çalışması, büyük bir yatırımdan bahsediyorsunuz. Peki kim yapacak bu yatırımı? İhaleyi alan operatör mü? İhale şartnamesiyle ilgili çalışma yapılıyor. Belli bir frekans aralıkları var, kaç operatör girecek? Çünkü binin altındaki frekanslardan iki binin üstüne kadar olan frekanslara kadar ayırım yapılacak. Türkiye’de 3 operatör var, burada 2 operatör. Teknolojiye ayak uydurmak şarttır. 2008 başlayan bir 3G girişimi var. Bugün 14,4’lerden 300 megabitleri konuşuyoruz. Biz ülkedeki ilk 4G testini yaptık. Kıbrıs hız rekorunu kırdık. Biz Telsim olarak bütün hazırlıklarımızı tamamladık. Bu durumda altyapı projesinin önünün açılması ve yönteminin belirlenmesi gerekir. Burada nasıl bir içerikle yol haritası izleyeceğiz, bunu aksatmadan önümüze koymamamız lazım. Benim öngörüm 2016 yılı içerisinde her şey yolunda giderse başlayacağını düşünüyorum.


Peki merakla ve heyecanla adını andığımız, beklediğimiz 4G hayatımıza ne getirecek? Neler değişecek kullanıcılar için? Bugün bir takım örnekler verecek olursak. Şu an telefon tuşuna basıp “Atıl Ayaz’ı ara” dediğim süreçte 4-5 saniye süre geçiyor. 4G ile bu bir saniyelere inecek. Özellikle televizyonlar bu işten çok yararlanacaktır. Sen de hatırlarsın Türkiye’de canlı yayın yapmak çok büyük külfetti. Beyaz Saray’dan 10 dakikalık bir canlı yayın için 1718 bin dolar para ödemiştik. Bunlar geride kaldı. Her saniyedeki kare sayısı artacağından çok daha keyifli yayınlar yapacaksınız. Ayrıca iki kişi kendi arasında konuşurken HD konuşabilecek. 4K dediğimiz video aktarımı da çok rahat olacak. 1.5 dakikada indirilen video 30 saniyelere düşecek. Herkesin merak ettiği soruyu soruyorum.. 4G gelince, mevcut cihazlarımız ne olacak? Değiştirmek mi gerekecek? 4G’yi cihazlarımızın büyük bir çoğunluğu desteklemiyor. LT olarak yazılan ya da 4G ibaresi olanlar 4G’yi destekliyor demektir ama dediğim gibi önemli bir kısmı desteklemiyor. Teknolojik gelişim bizi tüketime de sürüklüyor. Eskiden VHS kasetler vardı, sonra Beta kasetler çıktı. Sonra CD çıktı, sonra DVD, ardından BLUE-RAY.

Bu bir ihtiyaç. Evimizdeki 8 yıllık, 10 yıllık çamaşır makinasını değiştirme ihtiyacı duyamayabiliriz, nasıl olsa yıkıyor deriz. Ama teknolojik gelişmeleri çok anlık takip ediyoruz. Hayatımızın uzaktan kumandasıdır teknoloji.. Artık her şeyi buradan, bu telefonlardan yapıyoruz. Dolayısıyla hayatımızın bir parçası oldu. Çamaşır makinası değiştirmiyoruz ama kaçıncı telefonumuzu değiştirdik kim bilir..

“KKTC NEDEN BİR TEKNOLOJİ ADASI OLMASIN?”

Vodafone Grup Şirketi Telsim teknolojik altyapı ve gelişim konusunda dikkat çeken adımlar atıyor. Kısa süre önce şirketin üst düzey yöneticileri Kıbrıs’taydı. Birçok ziyaret gerçekleştirdiler. Temasların ortak noktası KKTC’yi teknoloji adası haline taşıma üzerinde buluştu. Telsim Genel Müdür Yardımcısı Fevzi Tanpınar da buna dikkat çekiyor, ülkedeki üniversiteli potansiyelinin büyük bir güç olacağını işaret ediyor.. “Artık tabi ki teknoloji olmazsa olmaz. Çocuklarımızın gelişiminin teknolojiyle aynı paralelde geliştiğini görüyoruz. Dünya teknolojiye ayak uyduranlar ve uyduramayanlar olarak ikiye ayrılmış durumda.

Ve artık akıllı telefonlardan download edip istediğiniz yerde, istediğiniz zaman istediğinizi izliyorsunuz. Bunu üreten belli bir sürede doyum noktasına ulaşacaktır.

Teknolojiye sırtını dünmüş ülkelerin gelişmesi mümkün değil. KKTC bu bağlamda bilişim sektörü anlamında da çok daha iyi fırsatları yakalayarak daha iyi bir yere gelebileceğini biliyor. Teknolojiyle birlikte bu ülkeyi çok daha farklı bir noktaya getirebiliriz.

Dolayısıyla bunu gerçekten takip etmek çok kolay değil. Hayatımızı kolaylaştıran ve hayatımıza hız katan önemli bir araç..

Ayrıca ülkedeki üniversite ve eğitim potansiyelini görerek bu adanın ne duruma geleceğini tasavvur edebiliriz.

Dövizin etkilerinden bahsediyoruz, vatandaşın daralan bütçesini konuşuyoruz uzun uzun. 4G başladığı zaman sizce teknoloji ekonomik kriz tanır mı?

Bunun niyetiyle 2009’da ilk adımı atıldı. Bilişim adası projesiyle bu kadar güçlü altyapı ve kurumların olduğu Türkiye ile birlikte çalışmanın ne kadar çok fayda sağlayacağını görmüştük. Bu yıl yine bu gündeme geliyor. Bilişim Adası 2 diye.. Sadece üretmek önemli değil, bunu satabilme başarısını da göstermemiz gerek. Bu durumda adada çok ciddi bir kalkınma ivmesini yakalayabiliriz.”

57

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015


ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

Göksel Saydam – Vergi Uzmanı ÖDENEN VERGİLER NEREYE GİDİYOR? Daha ilkokul sıralarında vergiyi öğrettiler bizlere. Ama nasıl öğrettiler, hatırlayın.. Ödediğiniz vergi; ‘yol, su, elektrik olarak geri döner’ dediler hep. Dönüyor mu, dönmüyor mu, yorumu size bırakıyoruz. Ama mükelleflere sorarsanız kimse memnun değil. Kimi vergilendirme oranlarından, kimi vergi adaletinden, kimi toplanan kaynağın doğru bir şekilde kullanılmadığından dert yanıyor.

58

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

Bu da dönüp dolaşıp önce motivasyonu etkiliyor, sonra da ‘nasıl vergiden daha çok uzak yaşarım’ sorusu ile birlikte kaçış yollarını akıllara getiriyor. Bunu biz değil, Kıbrıs Türk Ticaret Odası iş birliği ile hazırlanan Kayıt Dışı Ekonomi kitabı söylüyor. Yapılan araştırmalara göre kayıt dışı ekonomi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ekonomisi için resmen S.O.S veriyor. İşte o kitabı hazırlayan isimlerden Vergi Dairesi Eski Müdürü Göksel Saydam ile bu konuyu konuşacağız. Alınması gereken tedbirlere bir kez daha dikkat çekeceğiz. Kayıt Dışı Ekonomi kitabı, KKTC ekonomisi için yıllarca kaynak olarak kullanılacak. Sohbete de buradan başlıyoruz. İlgi nasıl, talep nasıl kitaba?

röportaj

İlk önce şunu söyleyeyim bu kitap ücretsiz bir yayın. Ve Ticaret Odası’ndan istenildiği kadar alınabilir. Başta üniversiteler olmak üzere bütün sivil toplum örgütlerinin alması lazım. Ticaret Odası’yla yaptığımız konuşmada, bu kitapta hizmeti geçen herkese, Türkiye’den ve Avrupa’dan isimlere birer tane postalandı. Çalışanlar, iş sahipleri, hatta ülke ekonomisini merak eden herkes bu kitabı incelemeli. Talep iyi, ama daha iyi olabilir..

“KAÇAK İŞÇİ KAMUDA DA VAR” Kitapça çok net bir şekilde verilerle kayıp kaçağa dikkat çekmişsiniz. Özellikle de kayıt dışı istihdam ve ikinci iş konusu öne çıkıyor. Örneğin bu sıkıntının önüne geçmek mümkün mü? İşte ben onun için diyorum ki, halk ve sivil toplum örgütleri bu kitabı alsın. Rakamlarıyla, detaylarıyla

okusun bu araştırmaları. Kayıt dışı istihdam gibi ikinci iş yapanlar da maalesef çoğunlukta. Kaçak işçi kamuda da var. Anayasa doktorlar ikinci iş yapamaz derken, bu işi milletvekilleri, doktorlar halen yaparsa bu işte düzen olmaz. Tabi bunun yanında bir de öğretmenler var birçok iş yapan. Yasaktır ikinci iş yapmak kamu görevlileri için. Ama düşünün bu küçücük ülkede bunlar saptanamıyor. Bir de fotoğrafın geneline bakalım. Halkın kayıt dışına çıkma konusunda iki sebebi var. Vergisini ödüyor, ama hizmet geri dönmüyor. Yola çıkıyor, araba kullanıyor ama yol yok, hasta oluyor, ilaç yok. O zaman soruyor, ‘benim verdiğim vergiler dolaylı ya da dolaysız olarak nerede?’ KDV gibi her aldığın malda ödediğin vergi var. Hani bu nerede, bana gösterin. En önemlisi sağlık ve eğitim. Hele ki bu yol işi o kadar belirgin ki.. Seyrüsefer dediğimiz vergi herkesi çileden çıkarıyor. Bu yol vergilerini biz ödüyoruz ama nereye gidiyor? Bir çukuru bile dolduracak asfalt yok! İşte böyle olunca denetimler de psikolojik olarak zayıflıyor. ‘Ruhsatını yenilemedi diye nasıl ceza keseyim’ diyor görevli. Çünkü üniformayı çıkardığında, o adam da aynı vergiyi ödüyor.

“250 KİŞİ ÇALIŞTIRAN ŞİRKET HERKESE ASGARİ ÜCRET VERİYOR” Bir de meşhur ‘düşük ücret beyanı’ var.. Beyanlara bakarsanız memlekette herkes asgari ücretle geçiniyor. Bu durum için nasıl bir reçete öneriyorsunuz? Bizim ülke çok ender ülkelerdendir ki asgari ücreti vergiden muaf tuttu. İşveren de çalışanın sigortasını asgari ücretten ödüyor. Ama bordroları yaparken doğruya yakın yazıyor. Çünkü onu gider gösteriyor. Bunun da çözümü var. Sigorta primi ve bordroyu bir belgede gösterin, yani ikisini bir yapın. İngiltere yaptı bunu.. Tek belge yapacaksın, hepsi bir yere verilecek. Bu birinci önlem.. Görüyoruz ki sigortaya göre 250 kişi çalıştıran bir şirket herkese asgari ücret veriyor. Dur be kardeşim, askerde bile her on kişiye bir onbaşı düşüyor. Ustabaşı işçiyle aynı parayı alabilir mi? Türkiye ne dedi, maaşları bankaya yatıracaksın. Kısacası bizde denetimler çok zayıf.. Aslında Kıbrıs vergi uygulaması açısından çok uygun bir ülke. Nüfus az. Dün beraber olduğun adam, ya arkadaşındır ya komşun.. Bir anda sivrilince anında bakabilirsin. Oradan bile takip edebilir vergi dairesi. Bu takibi yapacak personel kafa âdeti açısından çok ama mesleki bilgi bakımında yetersiz. Eğitimsiz futbol takımı ya da ordu her zaman kaybeder..


59

Ekonomi K覺br覺s

Prestige May覺s 2015


haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

İŞTE KKTC’DE İŞSİZLİK VERİLERİ Dergide, haber sitesinde, televizyon programında sık sık bahsettiğimiz istatistiki bilgi eksikliğini, her adımda hissediyoruz. İşsizlik rakamları da merak edilenler arasındaydı. Başbakanlık Devlet Planlama Örgütü KKTC genelinde işsizlik verilerini açıkladı. Fakat baştan hatırlatalım, 2013’ün Hanehalkı İşgücü Anketi sonuçlarına göre hazırlanan bir çalışma bu. Yani iki yıl öncesine ait. Ama hiç yoktan iyidir deyip, inceleyelim.. DPÖ, 2013 verilerine göre KKTC’deki toplam işsiz sayısının 8 bin 929 kişi, işsizlik oranını ise yüzde 8.4 olarak hesapladı. KKTC genelinde işsizlik oranı; erkeklerde yüzde 6.3 iken, kadınlarda ise yüzde 12.1 olarak tespit edildi. En yüksek işsizlik oranı yüzde 11.2 ile Gazimağusa’da, en düşük işsizlik oranı ise yüzde 6.9 ile Girne’de.

60

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

Yine çok merak edilen detaylardan biri. Kamu sektöründe kaç kişi çalışıyor? DPÖ’ye göre kamu sektöründe istihdam edilenlerin sayısı 30 bin 266. Kamu sektöründe çalışanların yüzde 49,5’i ilçe merkezlerinde bulunuyor, toplam istihdam içinde kamu istihdamının payı ise yüzde 30,9.. Hanehalkı İşgücü Anketi sonuçlarına göre toplam istihdam 97 bin 867 kişi olarak tespit edildi. İstihdamdaki gelişmeyi açıklayan önemli bir gösterge olan istihdam oranı, KKTC genelinde yüzde 44.2 olarak hesaplanırken, istihdam oranı yüzde 47.5 ile en yüksek Lefkoşa’da, yüzde 40.9 ile en düşük Güzelyurt’ta kayıtlara geçti.

haberler

“İŞSİZLİK ORANI YÜZDE 8.4”

“İŞGÜCÜNE KATILMA ORANI” İşgücünün önemli bir göstergesi olan işgücüne katılma oranı, KKTC genelinde yüzde 48.2, ilçe merkezlerinde yüzde 46.5, bucak ve köylerde ise yüzde 50.4 olarak ölçüldü. İşgücüne katılma oranı Lefkoşa’da yüzde 51.4, Gazimağusa’da yüzde 46.8, Girne’de yüzde 47.9, Güzelyurt’ta yüzde 44.0, İskele’de ise yüzde 45.3 olarak belirlendi.

“İSTİHDAM EDİLENLERİN KAYITLILIK DURUMU” İstihdam edilenlerin, KKTC genelinde yüzde 8,9’u, ilçe merkezlerinde yüzde 8,2’si, bucak ve köylerde ise yüzde 9,8’i herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna kayıtlı olmadan çalışıyor. Herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna kayıtlı olmadan çalışanların yüzde 57,9’unu erkekler oluşturuyor. KKTC genelinde herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna kayıtlı olmadan çalışan 8 bin 727 kişinin yüzde 49,8’i (4 bin 344 kişi) bucak ve köylerde bulunuyor.

“SEKTÖRLERE GÖRE İSTİHDAM” “Ekim 2013 Hanehalkı İşgücü Anketi” sonuçlarına göre, istihdam edilenler tarım, sanayi, inşaat ve hizmetler olarak dört ana sektör ayrımında incelendi. Toplam istihdam içinde tarım sektörünün payı yüzde 5,0, sanayi sektörünün payı yüzde 7,7,inşaat sektörünün payı yüzde 7,3 ve hizmetler sektörünün payının da yüzde 80,0 olduğu görülüyor.

Ankette toplam işsiz sayısı 8 bin 929 kişi olarak ortaya çıktı. Buna göre işsizlik oranı KKTC genelinde yüzde 8.4 oranında hesaplandı.

KKTC genelinde 4 bin 901 kişi tarım sektöründe istihdam edilirken, bunların yüzde 14,1’ini (689 kişi) ücretsiz aile işçileri oluşturuyor.

İşsizlik oranı, KKTC genelinde erkeklerde yüzde 6.3, kadınlarda ise yüzde 12.1 olarak açıklandı. İşsizlerin yüzde 53.8’i (4 bin 803 kişi) ilçe merkezlerinde, yüzde 46.2’si (4 bin 126 kişi) de bucak ve köylerde bulunurken, en yüksek işsizlik oranı yüzde 11.2 ile Gazimağusa’da, en düşük işsizlik oranı ise yüzde 6.9 ile Girne’de..

“İSTİHDAM EDİLENLERİN EĞİTİM DURUMU”

Ayrıca, 15-24 yaş grubundaki genç nüfusun işsizlik oranı yüzde 23..

“Ekim 2013 Hanehalkı İşgücü Anketi” sonuçlarına göre, KKTC genelinde istihdam edilenlerin yüzde 31,9’unu lise ve dengi okul mezunları oluştururken, bunu yüzde 25,2 ile fakülte veya yüksekokul, yüzde 23,2 ile ilkokul, yüzde 11,7 ile orta veya dengi okul mezunları izliyor. Master, doktora bitirenlerin oranı yüzde 4 olarak tespit edildi.


61

Ekonomi K覺br覺s

Prestige May覺s 2015


ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

Emrah Adaklı - Girne Amerikan Üniversitesi Kurumsal İletişim ve Pazarlama Müdürü KARİYER PLANLAMASI YAPARKEN BU TÜYOLARA DİKKAT! İşsizlik rakamlarını gördünüz, tablo pek iç açıcı değil. Ki tekrar hatırlatmakta fayda var, bu açıklananlar kayıtlı işsizlik verileri. Bir de kayıtsızlar var. Yani işsiz olduğunu bilmediklerimiz.. Fotoğrafın geneline bakınca ilginç bir durum çıkıyor karşımıza. Gençlerin derdi işsizlik, iş dünyasının derdi ise vasıflı çalışan bulamamak. Yani bu iki farklı açı bize gösteriyor ki, kendini iyi yetiştirene aslında iş var..

62

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

İşte burada doğru kariyer planlaması devreye giriyor. Gençler gelecek rotasını nasıl belirliyor? Daha doğrusu o haritayı onlar mı çiziyor, yoksa aileleri mi? Hangi meslek grupları iş ve kariyer konusunda umut veriyor? Herkesi yakından ilgilendiren bir konuyu masaya yatırıyoruz. Girne Amerikan Üniversitesi Kurumsal İletişim ve Pazarlama Müdürü Emrah Adaklı konuğumuz..

Emrah Adaklı Kıbrıs eğitim sektörünün profesyonellerinden. Gençleri yakından tanıyor. Okul okul, şehir şehir, hatta ülke ülke gezip onlara gelecek planlarını soruyor. Gittiği her yerde üniversitesinden önce Kıbrıs’ı anlatıyor. Aslında bir nevi ülkenin de tanıtım elçisi.

“TURİZM VE FİNANS SEKTÖRÜNDE GELECEK VAR” Hem öğrencilerle, hem de eğitim dünyasının saygın isimleri ile güzel bir iletişim köprüsü kurdunuz. Bu sektöre yön veren birçok ismi GAÜ öğrencileri ile buluşturuyorsunuz. Peki bu kadar yakın diyalog içinde olduğunuz gençler geleceğe nasıl bakıyor, nasıl hazırlanıyor? Bahsettiğiniz gibi neredeyse sürekli seyahat halindeyiz. Gençlere yönelik birçok ülkede kariyer meslek grupları eğitimlerimiz sürüyor. Genel olarak baktığımızda hedef belirleme sorunu öne çıkıyor. Ciddi bir eksiklik bu. Ben her zaman, her seminerde söylüyorum; hedef başarı için çok önemlidir. Hedef olmadan başarı olmaz. Hedef koymak için 17-18 yaş bile geç kalmış bir yaş. İlkokuldan itibaren hedef koydum ben.. Ki bizim eğitim sürecimize baktığınızda, yani 15-20 sene önce

KIBRIS’IN YERİNİ BİLMEYENLER VAR

Kıbrıs’ı harita üzerinde incelemeyen arkadaşlarımız bile var. Zannediyorlar burası dünyanın bir ucu. Aslında o kadar yakınız ki. Ama o kadar uzak görülüyoruz ki..

röportaj

Aslında öyle olmadığını, bir şekilde devlet hükümet politikalarında, kamu spotlarıyla KKTC’nin turizmden daha ziyade bir eğitim adası olduğunu göstermek gerekiyor. Ben 15 yıldır bu sektördeyim. 14 yıldır anlatıyorum. Ama bizim anlatmamız bir yere kadar. Ülkeler bazında ciddi anlamda tanıtım projelerinin oluşturulması lazım.


rehber öğretmen görmedik. Şimdi üniversitelerden uzmanlar okullara gidip seminer veriyor. Bu şartlara rağmen hedef belirlemeyen birçok çocuğumuz var. 16 yaşında itibaren bir hedefin koyulması ve o hedef doğrultusunda ilerlemek lazım. Bu hedefi koyarken de kendi kişilik ve oluşumunuza göre seçmelisiniz meslek grubunuzu.. Bu sanat da olabilir, sosyal ve fen bilimleri alanları da.. Hangi alana ilgiliniz varsa, o alanda bir bölüm seçiniz. Tabi bu başta belirttiğim hedefsizliğin birçok sebebi var. Örneğin devlet politikaları da bunda etkili olabiliyor. KKTC’de Milli Eğitim Bakanlığı tarafından her sene ‘istihdama kapalı alanlar’ olarak yayınlar yapılıyor. Bu listede turizm sektörünü görüyorsunuz. Turizm ülkesi olmamıza rağmen, turizm sektörü istihdama kapalı olarak duyuruluyor. Aynı şekilde finans sektörü adamızda öne planda olmasına rağmen, iş sahası kapalı olarak karşımıza çıkıyor. Bu da ada genelindeki gençlere karamsarlık veriyor. Peki sonra ne oluyor? Turizm ve finans sektöründe işçi alımını dışardan yapıyoruz. Neden kendi halkımız bu alanda yetişmesin? Ülkemizde devasa oteller yapılıyor. Bu otellere uzmanlar, yöneticiler nereden gelecek? Özellikle paylaşmak istiyorum, ada genelinde bu iki alanda açıklar çok fazla var. Gençlere tavsiyem, bu yıldan itibaren ekonomi ve turizm sektörüne karşı bu tutumu kırsınlar lütfen.

“KARİYER PLANLAMASINDA ANNE VE BABANIN DEDİĞİ OLUYOR” Emrah Adaklı’nın dediği gibi hem turizm, hem de finans KKTC’de hızla gelişen sektörlerden. Bu iki alan da kalifiye personel konusunda ciddi eksiklikler yaşıyor. Dikkat ederseniz, profesyonel kariyer fırsatı sunan bu iki sektörün münhal ilanları hiç ama hiç eksik olmuyor.. Devlet kanadından yapılan liste yanlışı gençlerin bakış açısını etkileyen faktörlerden biri. Peki bu liste yönlendirmeler dışında, gençler neye göre tercih yapıyor?

Aslında önerim kendi başarılı ve ilgili oldukları alanlarda tercih yapmaları. Fakat ailelerin müdahil olma oranı çok fazla. Baktığımızda genelde anne ve babanın dediği oluyor. ‘Ben avukat olmasını istiyorum’ diyor. Müsaade alıp çocuğun kendisine soruyorum. Çocuk bunu istemiyor. Anne baba avukat diye avukat olması isteniyor. Kurulu düzende hanedanlık devam etsin istiyorlar. Belki o çocuk bir sanatçı olmak istiyor. Sonuç olarak maalesef genelde yüzde 80 bazında ailenin dediği daha baskın. Ailelerin bu kadar dediğim dedik olması hoş bir durum değil. Fakat gençler de gelecekleri konusunda yere biraz sağlam basmalı. İdeallerinin peşinden gidebilmeli. Gidiyorlar mı sizce? Kendi istediği bölümü seçenler, kendi istediği gibi eğitim alanlar gerçekten hakkını veriyor mu? Aslında baktığımızda hayatı tozpembe görüyorlar. Zannediyorlar ki; mezun olduk, elimizde diploma var ve o yumuşak koltukta oturacağız. Kesinlikle o mesleğin tozunu toprağını yutmadan bir yere gelemez kimse. Ama farkında değiller. Turizm eğitimi alanlar ‘yatak mı düzenleyeceğiz’ diyorlar. Siz gidin diyorum bir genel müdüre sorun, hangi aşamalardan geçmiş. Bulaşık yıkamadan, yatak

63

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015


düzenlemeden, kimse sizi oraya getirmez. Hayatta çok şey kazanıyorsunuz sıfırdan başlayarak. O zaman geldiğiniz konum makam anlam kazanıyor. Ama tırnaklarınızla kazımadan bir anlamı olmaz bunların. Her hukukçu iyi bir avukat olacak diye bir şey yok. Avukatlıkta iyi bir yere gelebilmek için kendinizi kanıtlamanız lazım. Tıp da böyle, iyi bir yere gelebilmek için 15 yıla ihtiyacınız var. İsim yapma süreci var.

“ALDIĞINIZ EĞİTİMİ, STAJ İLE PEKİŞTİRİN”

64

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

Düşünün bu genç hem inşaat okuyor, hem de kendi alanında işe giriyor. Böyle bir öğrenci profili gördüğümüzde hemen yardımcı oluyoruz. Her zaman söylüyoruz; Bize gelin, iş, staj, partime iş ayarlayalım.

“KAMU KISIR DÖNGÜ, ÖZEL SEKTÖRE ATILMALISINIZ” ‘Mezun olduktan sonra ah bir devlete kapak atsam’ diyenlerin sayısı artıyor sanki. Sizce nasıl gençlerin kamuya bakışı? Dediğiniz gibi şimdilerde devlet sektörü ön planda.. Daha mezun olmadan ‘hocam hemen atanabilir miyiz’ diye soruyorlar.

Çok güzel bir noktaya değindiniz. Bizim de her defasında üstüne basa basa sorduğumuz bir konu var. Gençler neden stajdan bu kadar uzak duruyor? Neden staj yapmayı işi öğrenmek değil de, eziyet olarak görüyor?

Arkadaşlar diyorum, bana bu soruları sormayın. Benim seminerlerimin tamamı özel sektöre yönelik. Ben gençleri en canlı, en potansiyel sektöre hazırlamak isterim. Çünkü sürekli kendini yeniliyor ve geliştiriyor özel sektör.

Üniversite hayatını tozpembe görüyorlar maalesef. Gezelim, yiyelim, içelim diye bakıyor bazıları. Mezuniyetten sonra ise gelip, ‘sizin dediğiniz doğruymuş’ diyorlar.

Onlara da söylüyorum, özel sektörde kendinizi daha iyi ifade edebilirsiniz diyorum. Gerçekten haklı olduğumu anlayanlar var. Çünkü kamu çok kısır döngü. Her yıl iki bin mezundan kaç kişi yerleşebilecek?

Keşke diyorum bunları üniversite zamanında geçirip acemiliğinizi atabilseydiniz. Bir örnek vermek istiyorum. Türkiye’den bir öğrenci geldi, hazırlık muafiyet sınavını iyi bir derecede başardı. Fakülte ders kaydını yaptırırken iki üç tane yabancı öğrenci ile karşılaştı. Aynı bölümde onlarla beraber hemen iletişime geçti. Bir hafta sonra da Kıbrıs emlak sektöründe öncü bir acentede işe başladı.

O yüzden özele atılmalısınız arkadaşlar diyorum. Adamızda olmayan sektörleri söylüyorum. Adamızda uzmanlarımız yok, ergo terapistlerimiz yok diyorum. Bu alanları anlatmaya çalışıyorum. Sağlık Bakanlığı bu alanı meslek guruplarına ekleyip istihdam alanı açtı. İki yıldır bu alanı anlatmaya çalışıyorum.


65

Ekonomi K覺br覺s

Prestige May覺s 2015


ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

Evren Erk – Kredo Muhasebe ve Danışmanlık Direktörü “ONLARCA CANKURTARAN ARANIYOR” üzerindeki oteller cankurtaran bulunduracak. Ve o cankurtaranlar hem sahilde, hem de havuzda hizmet verecek. Peki kaç tesis cankurtarana ihtiyaç duyabilir? EVREN ERK: Tesisin boyutu ve sunduğu hizmetlerle ortalama 30-40 arası otel var bu standartlara dahil olacak. İki vardiya çalışacağını hesaplarsak, demek ki ülkemizde minimum 60’tan 100’e kadar bir cankurtaran ihtiyacı var.. Biz bu eğitimleri daha ileri bir tarihe koymuştuk. Oteller bizi aradı ve ‘sezon açılıyor’ dediler. Yani sertifika alanı hemen görevlendirecekler. Evren Bey’in dediği gibi kurs hazır, kurs sonu iş hazır.. Denizi, havuzu, hayat kurtarmayı sevenler için bu eğitim büyük bir fırsat..

66

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde iş kollarına, meslek çeşitlerine bir yenisi daha ekleniyor. Yapılan son düzenlemelerle birlikte, turizm ülkesi KKTC’de ‘cankurtaranlık’ işletmelerde olmazsa olmazlar arasına giriyor. İşsiz gençler için, ya da işini değiştirmek isteyenler için dikkat çeken bu haberi, Kredo Muhasebe ve Danışmanlık Direktörü Evren Erk paylaştı.. Atıl Ayaz’ın hazırlayıp sunduğu ve Kıbrıs televizyonlarının günlük-canlı tek ekonomi programı Ekonomi Kıbrıs’a konuk olan Erk, cankurtaranlık konusunda müjdeyi verdi.. EVREN ERK; Kıbrıs Türk Otelciler Birliği’nin özel talebi ile cankurtaran yasası geldi. Biz de ülkemizdeki kurumlarla anlaşarak bu eğitim çeşidini sunduk. Beş gün sürecek olan bir sertifikasyon sürecidir bu. Bu sertifikayı alan bir gencimizin, altın bileziği koluna takması demek. Zevkli ve gerekli bir meslek cankurtaranlık. Özellikle bundan sonra da ülkemizde devam etmesi gereken bir eğitim başlığı..

KAÇ CANKURTARANA İHİTİYAÇ VAR?

röportaj

Tesislere cankurtaran zorunluluğu geliyor. Ama hepsine değil. Standartları ve şartları var. Belirli bir kapasitenin

Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçiliği Yardım Heyeti tarafından finanse edilen ve KKTC Başbakan Yardımcılığı Ekonomi Turizm Kültür ve Spor Bakanlığı tarafından yürütülen eğitim projesinde ‘Gümüş Cankurtaran Eğitim’i başladı. 5 tam günlük eğitim sonunda, katılımcılara sertifika verilecek.. Bu kursa kayıt olmak isteyenler için başvuru adresi; Kıbrıs Türk Otelciler Birliği.. Kurs hakkındaki detaylı bilgiyi ise Kredo Muhasebe ve Danışmanlık’tan alabilirsiniz..


67

Ekonomi K覺br覺s

Prestige May覺s 2015


ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

Dr. Didem Gülmez– Halk Sağlığı ve Akupunktur Uzmanı İŞ DÜNYASI VE ÇALIŞANLARDA BAHAR YORGUNLUĞU elektrik yükleri değişiyor. Buna hazırlanmak için bazı tedbirler var. Bol bol detoks yapmakta fayda var. Portakal suyu ve bol bol su tüketmek, bu iki aylık geçiş sürecini atlatacaktır.” Didem Hanım’a göre en pratik çözümü bu; Vücuttaki toksinlerden kurtulmak.. Sıvı tüketerek, bazı diyetler uygulayarak, hatta isteyenler için akupunktur seansları ile de bahar yorgunluğuna kapıları kapatabilirsiniz. Bunlar zararsız tedbirler, tabi bir de ezbere atılan adımlar var. Örneğin kendini halsiz görüp, siparişle serum taktırmak gibi.. Dr. Didem Gülmez bu yöntemi uygulayanlara uyarıda bulunuyor!

68

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

Maaşlar aynı, ama uçan kuşa zam var. Ya da alacaklar duruyor ama borçlar daha da arttı. Bir yanda para piyasalarındaki cep yakan hareket, diğer yanda halsiz bırakan mevsim geçişi. Stresle yorulan vücutlar, bahar yorgunluğuna yenik düşüyor.. Masabaşı çalışan bir personel, ya da üst düzey bir yönetici. Hemen herkes aynı dertten muzdarip. Uyku yetmiyor, dikkat sürekli dağınık, çalışmaya istek yok denecek kadar az.. Peki iş dünyasının üzerindeki bu yorgunluk yükü nasıl atılır? Çalışanlar, iş sahipleri işlerine nasıl sıkı sıkı sarılır? Zamanla geçer diyebilirsiniz, ama işi zamana bırakmadan uzmanından da tavsiye almakta fayda var. Konuğumuz Kolan British Hospital’dan, Halk Sağlığı ve Akupunktur Uzmanı Dr. Didem Gülmez..

KAHVE, ÇAY VE SİGARAYLA ARANIZI AÇIN

röportaj

“Yaz döneminden önce baharın gelmesiyle beraber

“Serum içinde genellikle vitamin ve diğer sıvılar vardır. Ezbere olması doğru değil. Acaba içindeki vitamine ihtiyaç var mı? Siz alttaki sebebi tedavi etmiyorsunuz. Toksinler vitaminlerin bağlanacağı yolları tıkadıysa siz tonla da alsanız fayda etmeyecektir. Bu halsizliğin önüne geçmenin çok fazla yöntem var. Akupunkturdan diyete kadar birçok seçenek sıralanabilir. Örneğin en basiti çayı, kahveyi, gazlı içecekleri, hatta sigarayı azaltarak başlayabilirsiniz. Eğer geçici değil, kronik bir yorgunluk hissediyorsanız son dönemde adını sıkça duyduğumuz GAPS tedavisi var.”

GAPS İLE TANIŞTINIZ MI? Didem Hanım’ın dediği gibi, son aylarda sıkça karşımıza çıkan, adını çok duyduğumuz ama içeriğinden biraz uzak kaldığımız bir tedavi yöntemi GAPS. Aslında vücut ve sağlık dostu bir diyet. Ve uygulayan kişilerde birçok hastalığa çözüm oluyor.


trans yağa çevirdiğinizde kanser yapıyor.”

“Bu İngiltere’de başlayan bir sistem. 10 bine yakın otistik çocuğun tedavisini mümkün kıldı.

KANSERE KARŞI DA ETKİLİ BİR TEDAVİ

GAPS eğitiminde genel vurgu kişinin toksinleri vücudundan atabilmesi. Bağırsakta dağ gibi yapılar var, onlar üzerinde toksinler ve bakteriler var. Biz bu bakterilerden kurtulamazsak vitaminleri sentezleyemeyiz. Bağırsak yapısı bozulursa toksinler vücuda oturabiliyor. Eğer beyine oturursa çocuklarda çok büyük hastalıklara götürür. Diyabet, kalp rahatsızlığı gibi birçok hastalığın geçiş kapısıdır. Bir arabaya benzin koymazsanız bu araba görevini yerine getirmez. O yüzden bağırsağı tedavi etme yöntemidir. Bağırsak vücudun motorudur.” Aslında hastalık gelmeden, hastalığı önleyen bir diyet GAPS. Doğru beslenme ile vücutta koruyucu bir kalkan oluşturuyor. Kapıya dayanan hastalıklarla da mücadele ediyor. Genetik hastalıklardan, psikolojik konulara kadar birçok alanda tedavi amacıyla kullanılıyor. Peki vatandaş bu yöntemi tanıyor mu? Ya da öneminin farkında mı? “Farkında olması için gerekli aydınlatmayı yapıyoruz. Genellikle otistik çocukları olanlar bu konuda duyarlı. Siz bu ağır metalleri aldığınız zaman buna karşı antikor denilen bir madde üretiliyor. Siz girişi önlerseniz vücut sürekli kendisini yenileyebilir. Vücuda bu fırsatı vermek lazım. Özel teknikler ve destek ilaçları var. Kişinin bağırsağı tedavi olduğunda her şey yoluna girecektir. Maalesef şu an genetik yapısı değişmiş gıdalarla besleniyoruz. Fakat bunları kullanabilecek şekilde evrimleşmedik. Bu durumun anne karnındaki bebekte bile genetik bir sorun oluşturup oluşturmayacağı belli değil. İnsanla doğan buğdayla, şimdiki buğdayın DNA’sının alakası yok.

biz

Biz ne yiyorsak oyuz. Şekerli gıdalar çok fazla tüketiliyor. En basit olarak bir beyaz şeker tüketebilmek için 56 magnezyum harcamanız gerekiyor. Bu da ilerde kemik erimesine neden oluyor. Şeker pancarından gelen şeker böyle değil. Ama biz bunu rafine ediyoruz. Zeytinyağını sızma aldığınızda sıkıntı yok ama onu

Özellikle Kıbrıs’ta en çok anılan hastalıklardan biri de kanser. GAPS diyeti, kanser için de etkili. “Eğer kanser öyküsü varsa ailenizde, baştan tedbir almakta fayda var. Bu konuda bilgi almak isteyenler bana ulaşabilir. Ya da ilk adım olarak GAPS’i web sitelerinden araştırabilirler. Bu yöntemi iyi anlamak lazım. Çünkü burada amaç ilaç satmak değil, burada amaç kişinin kendini nasıl besleyeceğini öğretmek. Birçok kişinin vücudunda çok fazla kurşun ve cıva var. Civayı diş dolgularından, kurşunu su ve egzozdan alıyoruz. Midedeki ülser ve bakterilerden de bahsediyoruz. En basitinden sedefte tam tedavi olayından bahsediyoruz. Maliyeti çok yüksek olan bir tedavi değil bu. Yapmamız gereken tüketici olarak bilinçlenmek ve organik ürünleri hayatımıza sokmak. Tabi organik ürün alırken de sertifikasını muhakkak kontrol etmek gerek. Çünkü iyi niyetli olmayanlar da var piyasada. Organik için pahalı endişesi olanları duyuyorum. Normalde 5 liraya alacağımız ürünü, organikse 7 liraya alıyoruz. Evet arada fark var ama doğal. Az yiyin, sağlıklı yiyin diyorum.” GAPS tedavisi özellikle anne adayları için oldukça faydalı. Çünkü araştırmalara göre anne vücudundaki tüm toksinleri ilk çocuğa aktarıyor. Bu da birçok sağlık problemini beraberinde getiriyor. Tedavi sürecine gelince.. Hiçbir sağlık sorunu olmadan, sadece koruma kalkanını devreye sokmak isteyenler için Didem Hanım’a göre 2-3 aylık GAPS diyeti yeterli. Ağır hastalıklarda ise bu süre en az iki yıl. Fakat doğru uygulanan diyet sonunda bağırsaklarda koruyucu bariyer oluşuyor ve vücudun direnci yeniden artıyor.

69

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015


ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

ekonomi

Tevfik Camgöz – Nautilus Diving School Direktörü KIBRIS’IN SUALTI GÜZELLİKLERİNİ KEŞFETMEYE HAZIR MISINIZ? Tatil planları yapanlar için önemli kriterlerden biri gideceği bölgenin denizi. Deniz güzelse, sahilleri varsa, hele bir de su sıcaklığı iyiyse oldu bu iş. Belki biz de yıllarca böyle yaptık. Yüzeceğimiz denize değil, içindeki tesislere baktık. Fakat asıl güzellik nerede biliyor

70

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

musunuz, denizin altında.. Sualtında öyle bir dünya var, öyle bir cennet var ki, o güzellikleri keşfeden için tüm deniz kavramı değişiyor. Dalmaya başladıktan sonra, denizi tam anlamıyla keşfettikten sonra, su üzerindeki yüzüşler çırpınıştan öteye geçmiyor. Fakat maalesef bu sualtındaki bu eşsiz güzellikleri belgesellerden ibaret sayıp, hemen yanımızdaki manzaradan bihaber yaşıyoruz. Özellikle de Kıbrıs yeraltı zenginlikleri bakımından Akdeniz’in en özel yerlerinden biri..

röportaj

Hem tanımakta geç kaldığımız sualtını, hem de

o sualtını keşfetmek için almamız gereken dalış eğitimlerini konuşacağız. Uzman bir konuğumuz var. Dalışı sevdirerek, işini profesyonel yaparak, uluslararası bağlantılarıyla ülke turizmine büyük katkılarda bulunan bir sporcu, Nautilus Diving School Direktörü Tevfik Camgöz ile birlikteyiz.. Tevfik Camgöz hemen her gün dalış yapıyor. Yaptığı dalışları da fotoğraflayıp, ‘işte suyun altı bu kadar eşsiz’ der gibi, sosyal medya hesaplarından paylaşıyor. O fotoğrafları gören, dalışı seven, ya da sualtına heveslenen herkesin içi gidiyor.. Tevfik Bey ile dalış hakkında her şeyi konuşacağız. Kursları, herkesin merak ettiği kurs fiyatlarını, hatta dalışı tatile çeviren çok özel tur ve kampları.. Ama önce vatandaşın yaklaşımını sorarak başlayalım sohbetimize. Denizimizin, denizaltındaki bu eşsiz doğanın farkında mıyız? Malesef genelde Kıbrıs halkı bunun farkında değil. Yüzmekten, dalmaktan korkuyoruz, denizi pek seven bir millet değiliz. Aslında büyük bir fırsat var, ama göremiyoruz.. Peki hevesi niyeti olanlar, yani ‘ben dalmak istiyorum’ diyenler ne yapmalı? Malzemesini alıp dalabilir mi? İlerleyen zamanda evet, ama her şeyin bir kuralı var. Merakı olanlar bir dalış okuluna başvurdukları takdirde


bu isteklerine kavuşabilirler. Örneğin bizim iki ayrı programımız var. Birincisi deneme dalışı. Bu yüzeysel olarak dalıştır. Diğerinde ise size bir buçuk saatlik eğitim veriyoruz. Ondan sonra da 6 metreye kadar götürüp gezdiriyoruz. Ayrıca bu olay bittikten sonra sertifika veriyoruz. Ve bu sayede dünyanın her yerinde bunu kullanabiliyorsunuz. Fiyatını merak edenler için de söyleyeyim, ortalama 100-150 liralık bir eğitim bu. Vatandaşın dalış sporundan uzak durmasında en önemli faktörlerden biri aslında önyargı. Çünkü birçoğuna göre fiyatını bilmese de dalış çok pahalıdır. Ama Tevfik Bey’in verdiği fiyat ortada.. Biz bu sporu halkımıza sevdirmek için fiyatı en azamiye indiriyoruz. Yüzde 95 olarak gelen bir daha geliyor. Tabi sadece parayı vermekle bitmiyor iş, kurallara da uymak lazım. Hiçbir zaman yalnız dalmayacaksınız. Aynı zamanda düzgün malzemelerle ve düzgün bir kurumda dalacaksınız. Duyuyoruz bazen, dalış çok tehlikeli diyorlar. Ama emin olun ki, her gün çıktığımız trafik daha tehlikeli.. Şunu da unutmamak lazım; Alkol alıp trafiğe çıkarsanız kaza yaparsınız. Ama dalışta bizden ayrılmadıktan sonra hiçbir sorun yok.. Düşünün ki artık 8 yaşından itibaren çocukları yetiştiriyoruz. Aynı zamanda dalış tedavi için de kullanılıyor. Bazı özel tedavilerde astım hastalarının ciğerinin gelişimini sağlıyor. 8 -9 yaşında benim yanıma gelen astım hastası çocukların hastalığı geçti. Ondan sonra bu çocuklar büyüdü, şu an 23 yaşındalar ve bir tanesi eğitmen oldu. İngiltere’de bu işten para kazanıyor. Tevfik Camgöz’ün dediği gibi merakla başlayıp ve yıllarca hiç bırakmayıp, profesyonelce bu işi yapanlar da var. Çünkü hobi ile başlayan dalış, bir yerden sonra hayatınızın vazgeçilmezleri arasına geliyor. Ayırdığınız zamana göre de dereceniz artıyor.. Eğer bu sporu profesyonel olarak yapmak isterseniz çok uzun bir yol. Biz Padok denilen bir kuruluşun temsilcisiyiz. Eğitmen bile yetiştirebiliyoruz. Eğer arzu ederseniz 20 tane uzmanlık alanı var. Daha da üste gitmek isterseniz cankurtaran dalgıç olursunuz. Daha ilerisi dalgıç liderliği kursu vardır. Artık bu işi meslek olarak almak isterseniz de daha sıkı çalışmanız gerekiyor. Gelelim herkesin merak ettiği risklere? Nedir dalış sporunda olası tehlikeler? Suyun altına girdiğiniz zaman ses duymuyorsunuz ve hiçbir şey düşünemiyorsunuz. O güzelliklere kendinizi kaptırıyorsunuz.. İşte en büyük risk bu, dalıp guruptan ayrılamamalısınız.. İnsanlar o kadar şaşırıyor ki bazen dalabiliyor. O yüzden biz ekip olarak tüm dalış yapanların etrafında bekliyoruz. Zaten sualtında da el

işaretleriyle anlaşıyoruz. Olur da bir aksilik yaşarsanız, ya da kötü hissederseniz kendinizi işaret etmeniz yeterli oluyor. Biraz da başta bahsettiğimiz Kıbrıs’ın sualtı güzelliklerini konuşalım. Nasıl tablo? Akdeniz’e bakacak olursak en güzel sualtı zenginliklerine sahip ülkeyiz diyebiliriz. Dediğim gibi biz değiliz ama, yurt dışındaki dalmayı seven kesim bunu çoktan keşfetmiş. Doyasıya tadını çıkarıyorlar. Ama bir noktaya dikkat çekmek istiyorum. Yıllar önce Türkiye de çok güzeldi ama artık değil.. Türkiye’deki kaya oluşumları o kadar uygundu ki.. Şimdi aynı sıkıntı bizde de var.. Bundan beş sene on sene önceki aynı noktanın fotoğraflarına bakınca çok şaşıracaksınız. Belirli bölgede avlanma olmaması gerekiyor. Profesyonel olmayan avcılar ısrarla buralara gidiyor.. O yüzden vakitlice, yani iş işten geçmeden tedbir almaz lazım! Yurt dışından gelen misafirlerden bahsettiniz. Bireysel ziyaretler mi bunlar, yoksa turlar da mı var? Hem bireysel, hem kalabalık ekip olarak. Aldığımız tüm talepler çok güzel.. Benim senelerce en çok uğraştığım, yapmaya çalıştığım buydu.. Yaklaşık 20 senedir bununla uğraşıyorum. Bir kişi bile gelse güzel ayrılsın dedim.. Sonra Facebook çıktı, her gün oraya resimler yükledik. Meraklılar daha fazla görmeye başladı.. O kadar güzel duruma geldik ki, nerdeyse ayda 2-3 ayrı 30’ar kişilik gruplar gelmeye başladı. Dalgıçlıkla uğraşan insanlar belirli bir seviyenin üstündedir. İyi ve kaliteli insanlardır. Çevreyi severler, hoşgörülüdürler. O yüzden bu turlarda çok keyifli anlar yaşanıyor. Bizim yerimiz Girne’de, Denizkızı Otel’de. Dalışı merak eden, sualtını keşfetmeyi seven herkes sosyal medya ve internet üzerinden bize ulaşabilir. Ya da bir telefon açıp gelmeleri yeterli.

71

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015


haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

haberler

TÜRKİYE’DEN KKTC’YE 9 MİLYARLIK MALİ DESTEK

72

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

Mustafa Akıncı’nın cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde ve seçildiği gece yaptığı konuşmada dikkat çeken ayrıntılardan biri Türkiye için ‘yavru vatan değil, kardeş vatan olalım’ vurgusuydu.

Ekonomik büyümenin önemli unsurlarından olan dış ticaret açısından bakıldığında KKTC ve Türkiye arasındaki ilişkiler son 5 yılda önemli gelişme kaydetti.

Seçimin ertesinde kızılca kıyamet koptu. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ‘ağzından çıkanı kulağın duysun’ dedi, Türkiye’nin KKTC’ye yaptığı yardımlardan bahsetti.

Küresel krizin etkilerine rağmen, dış ticaret konusunda yaşanan olumlu gelişmeler, KKTC ekonomisi açısından Türkiye’nin önemini bir kez daha ortaya koydu.

İşte o dönem bir alacak verecek tartışması başladı. Siyasetçiler arasında atışmalar sürerken, Anadolu Ajansı bu adı geçen mali yardımlar üzerine bir haber yayınladı. Haberde 2006 yılından bu yana Türkiye’nin KKTC’ye yaptığı güvenlik, yatırım, kredi ve teşvik ödeneklerinden oluşan 9 milyar liraya yakın tutar yer alıyordu..

haberler

Yine bu haberde iki ülke arasındaki ticaret verileri de dikkat çekiyordu. Anadolu Ajansı muhabirinin derlediği bilgilere göre, “15 Kasım 1983’te bağımsızlığını ilan eden KKTC, bu tarihten itibaren gerek diplomatik gerek ekonomik anlamda en büyük desteği Türkiye’den gördü. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin bağımsızlık ilanını kınamasına karşın Türkiye, yıllardır verdiği destek ve kurulan ticari ilişkilerle KKTC ekonomisinin gelişmesinde önemli rol oynadı.

DIŞ TİCARET HACMİ 10 YILDA YÜZDE 60 ARTTI Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, KKTC’ye uygulanan ambargo ve çeşitli kısıtlamalara rağmen iki ülke arasındaki dış ticaret hacmi 2005-2014 yılları arasında yaklaşık yüzde 60 artarak yaklaşık 1,3 milyar dolara ulaştı. Geçen yıl itibarıyla KKTC’ye Türkiye’nin ihraç ettiği ürünler arasında ilk sırayı 402 milyon dolarla mineral yakıtlar ve yağlar aldı. Bu ürün grubunu, 71 milyon dolarla kazan, makine ve mekanik cihazlar, 57,2 milyon dolarla plastik ve mamulleri izledi. KKTC’nin ise geçen yıl itibarıyla Türkiye’ye sattığı ürünlerin başında ise 27 milyon dolarla süt ürünleri, yumurta, bal, diğer yenilebilir hayvansal menşeli ürünler geldi. Bunu 15 milyon dolarla meyve, 8,8 milyon dolarla demir-çelik takip etti. Türkiye-KKTC ilişkilerinde ekonomik anlamda önemli


Bu açıdan bakıldığında 2013-2014 akademik yılında KKTC’deki öğrenci sayısı bir önceki akademik yıla göre yüzde 13 artarak 62 bin 726’ya ulaştı, bunun 34 bin 858’ini Türkiye’den giden öğrenciler oluşturdu.

50 YILLIK SU İHTİYACINI KARŞILAYACAK PROJE Türkiye’nin KKTC’ye desteği bütçe ve dış ticareti kapsayan konularla sınırlı kalmadı. 80 kilometre uzunluğundaki borularla bu ülkeye sulama ve içme suyu aktarılmasını sağlayacak “KKTC İçmesuyu Temini Projesi” de büyük önem taşıyor. yer tutan unsurlardan bir tanesini de KKTC’nin bütçe dengesini sağlamak adına Türkiye’den yapılan yardımlar oluşturdu. Bu kapsamda KKTC’deki memur maaşlarının ödenmesi de dahil birçok merkezi hükümet giderinin karşılanmasında Türkiye’nin etkin konumu bulunuyor. Buna göre, Türkiye’nin 2006 yılından bugüne kadar KKTC’ye güvenlik, yatırım, kredi ve teşvikleri kapsayan ödeneklerin tutarı 9 milyar liraya yaklaştı. Söz konusu dönemde 2013 yılı 1,7 milyar lira ile en fazla ödenek ayrılan yıl oldu. Adanın ekonomik ve sosyal açıdan gelişmesinde üniversite öğrencisi sayısındaki artış da etkide bulundu. Yüksek öğretimin sektörel anlamda öneminin kavranmasıyla KKTC’deki üniversite sayısı hızla arttı.

Proje tamamlandığında Anamur-Dragon Çayı üzerinde inşa edilecek Alaköprü Barajı’ndan sabit debi esasına göre alınacak yıllık 75 milyon metreküp su, KKTC’ye akıtılacak. Bunun 37,76 milyon metreküpü (yüzde 50,3) içme-kullanma suyuna ve 37,24 milyon metreküpü (yüzde 49,7) sulama suyuna tahsis edilecek. Projeyle dünyada bir ilk gerçekleştirilerek Alaköprü Barajı’ndan alınacak su, deniz yüzeyinden 250 metre derinlikte askıdaki bir boru hattı aracılığıyla Girne yakınlarındaki Geçitköy Barajı’na aktarılacak. Projenin hayata geçirilmesiyle KKTC’nin 50 yıllık su ihtiyacının karşılanması öngörülüyor.”

73

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015


EKONOMİ KIBRIS PRESTİGE 18. SAYI

ENLER

Geldik merakla beklenen ‘Enler’ köşemize. Geçtiğimiz sayının tek sayfalık özetini paylaşacağız sizinle. Daha doğrusu ‘enlerini’.. Gerçi küçük bir hatırlatma da yapalım burada. Kendi dergimiz diye söylemiyoruz, derginin her sayfası, her sayısı büyük beğeni topluyor. Ama burada en çok beğenileni paylaşacağız sizinle. Hem dergi okurlarından, hem de haber portalımıza gelen geri dönüşlerle yapılıyor bu değerlendirmeler. Hadi gelin Ekonomi Kıbrıs Prestige’de geçen sayı öne çıkan dört ayrı kategori ve dört ayrı konuya bakalım..

EN ÇOK BEĞENİLEN; Belki

arkadaşınız, akrabanız ya da komşunuz.. Yakından tanısanız bile hayatına dair detayları okumak ayrı bir keyif veriyor. Geçtiğimiz sayının en çok beğenileni ‘Başarılı Kadınlar’ köşesinde Işın Ramadan Cemil’in soru cevap kısmıydı. Işın Hanım’ın hayat hikayesi, dönüm noktası ve özellikle ‘Neden Kıbrıs’ sorusuna verdiği cevap en çok okunanlar arasında..

74

Ekonomi Kıbrıs

Prestige Mayıs 2015

EN ÇOK TARTIŞILAN; Hellimde

tescil konusu yine dikkat çeken başlıklar arasındaydı. Kıbrıs Türk Sanayi Odası Başkanı Ali Çıralı Türkiye ile yapılan görüşmelerden bahsetti ve Türkiye’nin artık hellim adını kullanamayacağını anlattı. Kullanır mı, kullanmaz mı? Denetim nasıl sağlanır? Ya da bu durum ülke ekonomisine nasıl yansır? Röportajı okuyanlar bu sorulara yanıt aradı..

EN ÇOK KONUŞULAN; Gerçekten çok konuşuldu ama keşke konuşulduğu kadar adım da atılsaydı. Kıbrıs Türk Ticaret Odası Başkanı Fikri Toros’un ‘KDV indirimi’ önerisi iş dünyasından destek gördü. İş insanları arka arkaya tedbir çağrısı yaptı. Fakat o günlerde siyasiler seçim derdindeydi. Sözün özü Toros’un ekonomiye aspirin önerisi toplumda kamuoyu oluşturdu, inşallah gerçeğe de dönüşür.

EN ÇOK İLGİ GÖREN; Başlattığı proje ile dikkatleri üzerinde topladı.

FEO Yönetim Kurulu Başkanı Bulut Akacan’ın Ekonomi Kıbrıs yayınında bahsettiği Kıbrıs ve yatırımcı ilişkisi en çok ilgi gören konu başlığıydı. “Kıbrıs yatırım için çok cazip” sözleri, www.ekonomikibris.com haber sitemizde de en çok okunanlar arasına girdi.


75

Ekonomi K覺br覺s

Prestige May覺s 2015


76

Ekonomi K覺br覺s

Prestige May覺s 2015


77

Ekonomi K覺br覺s

Prestige May覺s 2015

N

E EREDE E KADAR

?


MUZ

78

Ekonomi Kıbrıs K.

Prestige

7,45 TL

3,95 TL

6,66 TL

2,70 TL

4,49 TL

3,99 TL

2,87 TL

15,00 TL

14,9 TL

15,92 TL

13,90 TL

6,50 TL

7,50 TL

5,54 TL

4,54 TL

1,20 TL

2,99 TL

8,11 TL

4,42 TL

12,50 TL

4,99 TL

15,30 TL

10,60 TL

2,00 TL

2,50 TL

7,30 TL

2,50 TL

1,95 TL

2,79 TL

2,86 TL

5,50 TL

(KG)

PATATES

ERİK

4,20 TL

(KG)

(KG)

LAHANA

(KG)

Mayıs 2015

KABAK

ÇİLEK

(KG)

(KG)

MANDALİNA (KG)

BİBER YEŞİL

(KG)

*Not: Tüm fiyatlar; Sterlin kuru 4 lira 08 kuruş, Euro kuru 3 lira 3 kuruş baz alınarak hesaplanmıştır


0,75 TL

2,85 TL

2,52 TL

1,06 TL MARUL

16,90 TL

13,46 TL

16,32 TL

(ADET)

11,36 TL TAVUK KANAT (KG)

28,90 TL

33,99 TL

25,13 TL

24,11 TL DANA KIYMA (KG)

2,90 TL

1,65 TL

2,58 TL

2,09 TL

79

Ekonomi Kıbrıs

UN (KG)

Prestige Mayıs 2015

3,90 TL

2,40 TL

7,75 TL

6,51 TL YUMURTA

2,95 TL

3,10 TL

6,48 TL

2,99 TL SÜT

3,31 TL

4,72 TL

4,69 TL

(6 ADET)

(1 LT)

4,24 TL 95 OKTAN BENZİN

3,32 TL

4,05 TL

4,89 TL

4,18 TL

*Not: Tüm fiyatlar; Sterlin kuru 4 lira 08 kuruş, Euro kuru 3 lira 3 kuruş baz alınarak hesaplanmıştır

DIESEL

(LT)

(LT)


Kendi işinin patronu olmak isteyenlere;

FRANCHISE FIRSATLARI INTABLE

MR. PATO

Masada mangal keyfi yaşatan, özgün tasarımlı elektrikli özel yapım masalar, kokuyu ve dumanı kendi içinde süzüyor.

Özel üretilmiş ve prosesten geçirilmiş patatesin özel termal külahta sunulduğu bir konsept.

Müşteriler büfeden seçtikleri et, tavuk, balık, peynir, sebze gibi yiyecekleri otomatik ve dumansız ızgarada kendileri pişiriyor. Konseptin mimari tasarımı, özel yapım masalar, haööadde tedariği, operasyon eğitimi Intable tarafından yapılıyor.

Firma paket kapsamında yatırımcıya komple donanım sağlıyor.

80

Ekonomi Kıbrıs

Prestige

franchise

Mayıs 2015

Sektör: Gıda Merkez Ülkesi: Türkiye Kuruluş Yılı: 2004 Bayilik Ücreti: 20.000 TL Yatırım Bütçesi: 150.000 TL Ortalama Kar Oranı: Aylık 20.000 TL Kardan Alınan Pay %25 Yer Seçimi: Var Personel Eğitimi: Var Proje Eğitimi: Var Pazarlama Eğitimi: Var

Sektör: Gıda Merkez Ülkesi: Türkiye Kuruluş Yılı: 2009 Bayilik Ücreti: 8.000 TL Yatırım Bütçesi: 12.000 TL Ortalama Kar Oranı: Lokasyona göre değişken Kardan Alınan Pay %5 Yer Seçimi: Var Personel Eğitimi: Var Proje Eğitimi: Var Pazarlama Eğitimi: Var


TECHNOKIDS Technokids’te çocuklar; hayal ettiği şeyleri 3 boyutlu düşünebilme, düşündüklerini tasarlayabilme, meraklarının peşinden gidebilme, kendilerini özgürce ifade edebilme imkanı buluyorlar. Technokids, LEGO Education ile işbirliği yaparak çeşitli yaş grupları için özel olarak geliştirilen konular ile ilgili atölye çalışmaları düzenliyor.

OKUL MARKETİM Hedef kitlesi çocuklar.. İlköğretim ve okul öncesi eğitim kurumlarına yönelik 3D sinema gösterimi, uzay çadırları, mekanik atlar, şişme oyun alanları, kum boya ve eğitsel materyal satışı yapıyor.

Technokids yatırım maliyeti ve işletme giderlerinin düşük olması ile yüksek bir kar sağlıyor.

81

Ekonomi Kıbrıs

Sektör: Çocuk - Eğitim - Oyun Merkez Ülkesi: Türkiye Kuruluş Yılı: 2007 Bayilik Ücreti: Büyüklüğe göre değişken Yatırım Bütçesi: 95.000 TL Ortalama Kar Oranı: Kardan Alınan Pay %10 Yer Seçimi: Var Personel Eğitimi: Var Proje Eğitimi: Var Pazarlama Eğitimi: Var

Prestige Mayıs 2015

franchise

Sektör: Çocuk - Eğitim - Oyun Merkez Ülkesi: Türkiye Kuruluş Yılı: 2008 Bayilik Ücreti: 20.000 TL Yatırım Bütçesi: 70.000 TL Ortalama Kar Oranı: %60 Kardan Alınan Pay %10 Yer Seçimi: Var Personel Eğitimi: Var Proje Eğitimi: Var Pazarlama Eğitimi: Var


82

Ekonomi K覺br覺s

Prestige May覺s 2015


83

Ekonomi K覺br覺s

Prestige May覺s 2015


84

Ekonomi K覺br覺s

Prestige May覺s 2015


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.