Yapı Malzeme Aralık'13 by yapı malzeme

GRUP BAŞKANI H. FERRUH IŞIK İLETİŞİM MAGAZİN GAZETECİLİK SAN. TİC. A.Ş. ADINA İMTİYAZ SAHİBİ MEHMET SÖZTUTAN GENEL MÜDÜR YARDIMCISI AHMET KIZIL EDİTÖR AHMET FARUK KOYUNCU faruk.koyuncu@img.com.tr CONSEPT TASARIM SAMİ AKTAŞ sami.aktas@img.com.tr SANAT YÖNETMENİ İSMAİL GÜRBÜZ ismail.gurbuz@img.com.tr REKLAM MÜDÜRÜ HAKAN GİRGİN hakan.girgin@img.com.tr KURUMSAL İLETİŞİM MÜDÜRÜ EBRU PEKEL ebru.pekel@img.com.tr YAZARLAR Doç. Dr. MEHMET ALİ ÖZBUDUN Prof. Dr. İSMAİL KAYA DIŞ İLİŞKİLER INTERNATIONAL RELATIONS EXECUTIVE HAKAN KURT hakan.kurt@ihlasfuar.com MUHASEBE MÜDÜRÜ MÜRSEL GÜRLER mursel.gurler@img.com.tr ABONE İSMAİL ÖZÇELİK ismail.ozcelik@img.com.tr CTP - BASKI İHLAS GAZETECİLİK A.Ş. 29 Ekim Cad. No:11 A/41 34197 Yenibosna / İSTANBUL +212 454 35 08 ADRES 29 Ekim Caddesi No:23 34197 Yenibosna / İSTANBUL Tel.:+212 454 25 00 Faks:+212 454 25 98 www.yapimalzeme.com.tr e-mail: info@yapimalzeme.com.tr İRTİBAT BÜROLARIMIZ KONYA +332 238 10 71 Yapı Malzeme dergisinde yer alan makalelerdeki fikirler yazarlarına aittir. Yayınlanan ilanların sorumluluğu reklam verene aittir. Yapı Malzeme Dergisi’nin bütün yayın hakları İletişim Magazin Gazetecilik San. ve Tic. A.Ş.’ye aittir. Yazılar kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Yaygın süreli bir yayın olan Yapı Malzeme Dergisi ayda bir yayınlanır.

YAPI MALZEME - OCAK 2013

Kentsel dönüşüm ekonomik canlılık getirecek Türkiye’de gayrimenkul sektörünün şehircilik anlayışı içinde ve bilime dayalı bir şekilde gelişmesi konusunda atılan adımlar hızlı bir şekilde ilerliyor. Gayrimenkul sektörünün dünyada hızla büyüdüğünü ve geliştiğini bir dönemde sektörün Türkiye’de de son dönemde büyük ivme kazandığını söylemek gerekiyor. Sektör son dönemlerde önemli ataklar yaparak, belli bir seviyeye gelmiş durumda. Baktığımız zaman artık geldiğimiz noktada Türk inşaat sektörünün tüm dünyada rol belirleyici konumda olduğunu söylemek mümkün. Diğer yandan Türk müteahhitleri dünya çapında büyük başarılara imza atmaktadır. Önümüzdeki dönemde Türkiye’nin başlatmış olduğu kentsel dönüşüm seferberliği ile afet riski altında olan alanlar ‘Kentsel Dönüşüm’ ile yeni bir görünüm kazanmış olacak. Artık şehirleşme her geçen gün artış göstermekte. Bu bağlamda gayrimenkul sektörünün daha çok gelişmesi için sektör temsilcileri de burada var güçleri ile çalışmalarını devam ettirmektedirler. Artık ‘Kentsel Dönüşüm’ konusuna ciddi bir güven ortamı oluşmuş durumda. Özellikle İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyükşehirlerde halkın büyük kısmı ve gayrimenkul sahiplerinin kendi yaşam kalitelerini artırmak ve kendi can güvenliklerini sağlamak için ‘Kentsel Dönüşüm’e destek vermesi bu bağlamda önem arz etmektedir. Artık yeni dönemde afet riski altında olan yerler ‘Kentsel Dönüşüm’ vasıtası ile yeniden dönüştürüldüğü gibi ekonomiye de canlılık kazandıracaktır. Diğer yandan dergimizin bu sayısında; şantiye, yatırım, proje, makine yanında mimarlık alanlarında gerçekleştirilen çalışmaları aktarmaya çalıştık. Bizi takip etmeye devam ettiğiniz sürece sektör ile alakalı en güncel haberlere dergimiz vasıtamız ile ulaşmış olacaksınız. Yeni bir sayıda bir arada olmak dileği ile. Saygılarımızla,

Ahmet Faruk Koyuncu

12 - Türk Müteahhitler 11 Ayda 24 Milyar Dolarlık İş Aldı 42 - Evlerimiz Rutubet ve Soğuk Altında 44 - Yalıtıma Farklı Bir Pencereden Bakış 48 - Su Yalıtımı İle Binanızı ve Sağlığınızı Koruyun 65 - Mutfak ve Banyolarda Mozaik Şıklığı 74 - Suyun Sanatla Buluşması 82 - Mavi Baretler sahiplerini buldu

reklam indeksi AKTİF ISI ...........................................................57

İHLAS KOLEJİ . ............................................... 117

PERİ KALIP . .................................................... Ö.K

ARMUTLU . ..................................................... 112

İHLAS PAZARLAMA ....................................... 116

PETEK BANYO ..................................................63

BOYSAN..................................................... 81- 83

İSKELE KALIP FUARI...................................... 103

SLEEP WELL................................................... 105

BRASS............................................................... 89

İZOTEX............................................................... 41

SOLAREX......................................................... 101

CERMİX............................................................... 1

KARKİM ...........................................................4-5

STANDART ................................................... 8 – 9

ÇİMSA........................................................ 23 A.K

KEYHAN ............................................................93

TOIRENT . ..........................................................77

DEMOS KAPI FUARI...................................... 102

KİLSAN . ............................................................15

TURKUAZ ..........................................................71

DOKA . .............................................................2 -3

KUZULUK ....................................................... 114

TÜRK BARTER ............................................... 113

EAE A..................................................................K.İ

LAYHER ......................................................... Ö.K.İ

TÜRKİYE GAZETESİ ....................................... 115

EAE ELEKTRİK ............................................... 120

MESSE 4..............................................................7

UNİCERA ...........................................................67

EGE YILDIZ . ......................................................85

NET İLETİŞİM ......................................108 – 109

YALE KİLİT................................................. 51 - 75

HES KABLO . .....................................................35

OYAK ...................................................................7

YEM FUARI........................................................ 97

YAPI MALZEME - OCAK 2013

Türk müteahhitler 11 ayda 24 milyar dolarlık iş aldı Başarıya doymayan Türk müteahhitleri Kasım ayında 3 milyar dolarlık 32 proje üstlenilirken, 11 ayda toplam bedeli 23,7 milyar dolar olan 235 proje üstlenerek göz önünde olmayı başardı

Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Türk müteahhitlik sektörünün 2013 yılında elde ettiği başarılara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Türk müteahhit-

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

leri başarıya doymuyor. Kasım ayında 3 milyar dolarlık 32 proje üstlenildi. 11 ayda toplam bedeli 23,7 milyar dolar olan 235 proje üstlenildi. Türkmenis-

tan 10,2 milyar dolarlık proje ile müteahhitlik sektörünün lokomotif ülkesi. Tüm dünyada Kasım 2013 sonuna kadar üstlenilen proje bedeli 263,8 milyar do-

Ekonomi Bakanını Zafer Çağlayan; “Firmalarımız üstlendikleri projelerle hem Türk müteahhitlik sektörünün “çıtasını” her geçen gün üst noktalara taşımakta, hem inşaat malzemeleri ihracatımıza destek olmakta, hem de Türkiye’den eleman götürerek istihdam olanağı oluşturmaktadır” dedi.

lar. Müteahhitlik sektörünün lokomotif pazarları olan Türkmenistan, Rusya ve Cezayir’den alınan yeni projeler, Türk inşaat sanayinin başarı çıtasını daha da yükseltti. Türkmenistan’da 994,5 milyon dolarlık 12 caddenin yeniden inşası, Cezayir’de alınan 445,6 milyon dolarlık doğalgaz çevrim santrali, Makedonya’da üstlenilen 344 milyon dolarlık konut projesi ve Rusya’da alınan 305 milyon dolarlık AVM projeleri dikkat çekiyor.

BAŞARILAR TESADÜF DEĞİL Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Türk müteahhitlik sektörünün 2013 yılında elde ettiği başarılara ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu; “Dünyanın en büyük 250 müteahhitlik firma sıralamasında 38 firma ile ikinci sırada yer alan müteahhitlik sektörümüz, bu başarısının tesadüf olmadığını bir kez daha tüm

dünyaya gösterdi. 2013 yılı Ocak-Kasım döneminde müteahhitlik sektörümüzün üstlendiği 235 projenin toplam bedeli 23,7 milyar dolar oldu. 2013 yılında üstlenilen 235 proje ile müteahhitlik sektörümüzün bugüne kadar tüm dünyada üstlendiği proje sayısı 7.303’e, proje bedeli ise 263,8 milyar dolara ulaştı. Firmalarımızın 2001 yılında üstlendikleri 110 projenin toplam bedeli 2,4 milyar dolar, 2002 yılında üstlendikleri 131 projenin toplam bedeli ise 2,5 milyar dolar iken; bugün 2013 yılı Kasım ayı içerisinde 1 ayda üstlendikleri projelerin toplam değerinin 3 milyar doları bulduğunu büyük bir memnuniyetle görüyoruz.

SEKTÖR HER GEÇEN GÜN BÜYÜYOR 1972 yılından 2002 yılına kadar geçen 30 yılda tüm dünyada toplam 44 milyar dolarlık iş alınabilmişken, 2002 yılı sonundan bugüne üstlenilen proje miktarı 220 milyar doları aşmıştır. Bu, başta Başbakanımızın yoğun gayretlerinin ve desteklerinin bir sonucu olurken diğer yandan sektörden sorumlu olan Bakanlığımızın ve yüz akımız olan müteahhitlik sektörümüzün bir başarısıdır. 2013 yılı Ocak-Kasım döneminde üstlenilen 23,7 milyar dolarlık projenin 10,2 milyar doları, bir başka ifadeyle yüzde 44’ü müteahhitlik sektörümüzün “gözbebeği” Türkmenistan’da üstlenildi. Türkmenistan 48 projede toplam 10,2 milyar dolar bedel ile ilk sırada yer alırken, 26

proje ve 2,2 milyar dolar proje bedeliyle Rusya Federasyonu ikinci sırada, 48 proje 1,6 milyar dolar ile Irak üçüncü sırada, 10 proje ve 1,6 milyar dolar ile Kazakistan dördüncü sırada, 8 proje ve 1,5 milyar dolar ile Cezayir beşinci sırada yer alıyor.

NİTELİKLİ PROJELER Bu rakamlarda sevindirici bir yön daha var. Türkmenistan’da firmalarımızın üstlendikleri 48 projenin ortalama bedeli 212,5 milyon dolar olurken, Rusya Federasyonu’nda üstlenilen projelerin ortalama bedeli 85 milyon dolar, Irak’ta üstlenilen projelerin ortalama bedeli 34 milyon dolar, Kazakistan’da üstlenilen projelerin ortalama bedeli 160 milyon dolar, Cezayir’de üstlenilen projelerin ortalama bedeli 188 milyon dolar olarak kaydedildi. Bu dönemde üstlenilen tüm projelerin ortalama değeri ise 100 milyon doları aşmış durumda. Ortalama proje bedellerinin her geçen gün daha da yükselmesi, firmalarımızın çok nitelikli projelere imza attıklarının kanıtıdır.”

STİKRARLI BÜYÜMENİN ANAHTARI İHRACAT Dünya ekonomisinde yaşanacak olumlu gelişmelerin Türk müteahhitlik sektörüne doğrudan yansıyacağını ve müteahhitlik sektörümüzün dünya müteahhitlik pazarından aldıkları payı daha da artıracağını vurgulayan Bakan Çağlayan;

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

“Firmalarımız üstlendikleri projelerle hem Türk müteahhitlik sektörünün “çıtasını” her geçen gün üst noktalara taşımakta, hem inşaat malzemeleri ihracatımıza destek olmakta, hem de Türkiye’den eleman götürerek istihdam olanağı oluşturmaktadır. Ayrıca, inşaat malzemeleri ihracatına katkılar ve işçi döviz gelirleri ile cari açığın azalmasına destek vermektedir. Şirketlerimiz ve ülkemiz için kalıcı ve istikrarlı büyümenin anahtarı ihracattır. Daha fazla üretim ve daha fazla ihracatla çok daha sağlam bir ekonomi olacağız. Bu bakımdan Ekonomi Bakanlığı olarak hizmet ihracatımıza yönelik olarak da destek çalışmaları sürdürüyoruz. 2012’de 43.5 milyar dolar olan hizmet ihracatımızda

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

48 milyar doları asmayı hedefliyoruz. 2023 hedefi ise 150 milyar dolar. İnşaat hizmetleri de bu yoldaki önemli ihraç kalemlerimizden birisidir” dedi.

SEKTÖRÜN ÖNÜNÜ İYİCE AÇTIK Teknik müşavirlik sektörünün Türk inşaat sanayinin yurtdışı pazarlardaki payının artırılması açısından önem taşıdığını ifade eden Bakan Çağlayan; “Ekonomi Bakanlığı olarak teknik müşavirlik sektörünün yurt dışındaki hedef pazarlara açılımı ve pazarlarda yer edinmesi için destek programı uyguluyoruz. Bugüne kadar Arnavutluk, Karadağ, Bosna-Hersek, Ürdün, Irak, İran, Gürcistan, Umman, Azerbaycan, Cezayir, Kenya, Uganda, Kırgızistan,

Özbekistan ve Filistin’de gerçekleştirilecek nitelikli otoyol, liman, elektrik santrali, sulama, metro, bölgesel kalkınma planı hazırlanması projelerine Bakanlık olarak 15,1 milyon dolarlık sözleşme desteği taahhüdünde bulunduk. Bakanlık olarak müteahhitlik sektörümüzün yurtdışında daha fazla proje üstlenmesini temin etmek ve başka ülkelerin firmalarıyla ortak iş yapmalarını teşvik etmek için bir dizi etkinlik gerçekleştirdik. Irak pazarında Türk-Japon firmalarının, Orta Asya pazarında ise Türk-Kore firmalarının işbirliğini öngören çalışmalar önümüzdeki dönemde de başka pazarlara yönelik olarak da devam edecek” dedi.

Alubond USA, Türkiye’yi merkez üssü yapıyor Dünyanın en büyük alüminyum kompozit panel üreticisi Alubond USA, Avrupa, Rusya ve Türkî Cumhuriyetler pazarına yönelik üretiminin merkez üssünü Türkiye’de kuruyor

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

Alubond Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Muzaffer Boynudelik ve Mulk Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nawab Ul Shaji

Kamu ve özel sektörün yurt geneline yayılan projeleriyle Türk inşaat sektöründe yaşanan gelişim dünya markalarının da gözünü Türkiye’ye çevirdi. Kompozit panel üretiminde dünyanın en büyüğü olan Alubond USA, Çorlu’da kurulmakta olan tesisleriyle A2 sınıfı yanmaz kompozit panelin Türkiye’de üretimine başlıyor. Mulk Holding bünyesindeki Alubond USA ve Aldom AŞ ortaklığıyla gerçekleşen yatırımla Türkiye, A2 alüminyum yanmaz kompozit panelin üretildiği dünyanın 3.lokasyonu olacak. Yılda 12 milyon m2’lik üretim kapasitesine sahip olacak tesislerin kurulumu için 100 milyon dolarlık bir başlangıç harcaması yapılırken yatırımla yılda 500 milyon dolar ciro hedefleniyor. Entegre birimler ve ilave tesislerle 100 bin metrekare arazi üzerine kurulacak tesisler, bölgede 500 kişiye de yeni istihdamlar sağlayacak.

“TÜRKİYE, DÜNYANIN EN BÜYÜK ÜRETİCİSİ OLACAK” Alubond USA Türkiye lansman toplantısında konuşan Mulk Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve dünyanın en büyük 500 ve Ortadoğu bölgesinin en büyük ilk 30 sanayicisi arasında yer alan Nawab ul Shaji, Türkiye’de Aldom AŞ ile önemli bir yatırıma imza atmaktan büyük memnuniyet duyduklarını

belirtti. Shaji, “Küresel kriz ortamında Türkiye kararlı yükselişiyle dikkat çekti. Çok geniş bir coğrafyaya hitap edecek Türkiye lokasyonumuzun, stratejik öneme sahip olacağını düşünüyorum. Çorlu’daki tesislerimizde, A2 yanmaz alüminyum kompozit paneli Avrupa’dan Rusya’ya, Kafkaslardan Irak’a dek büyük bir pazara sunacağız” dedi. Shaji, “İnanıyorum ki Alubond Türkiye, Türkiye’deki tüm yatırımını tamamladığında dünyadaki en büyük üretici olacaktır” diyerek noktaladı.

“ÜLKEMİZ İÇİN BÜYÜK KAZANÇ” Gerçekleştirilen yatırımın Türk ortağı Alubond Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Muzaffer Boynudelik ise, Türkiye’de ilk kez üretimi gerçekleştirilecek olan özel mineral dolgulu A2 sınıfı yanmaz kompozit panelle sektördeki standartları değiştireceklerini kaydetti. Yılda 12 milyon metrekare’lik üretim kapasitesine sahip tesislerle iç pazarın 10 milyon metrekareye yaklaşan talebine cevap vermenin yanında önemli bir ihracat potansiyeline de ulaşacaklarını ifade eden Boynudelik, “İlk üç yıl sonunda Türkiye’nin en büyük 500 sanayi kuruluşu içerisine girmeyi hedefliyoruz. Bu önemli yatırımın ülkemiz ve ekonomimiz için büyük bir kazanç olduğuna inanıyorum” diye konuştu. YAPI MALZEME - ARALIK 2013

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

Çimsa sürdürülebilir ve kârlı büyümeyi hedefliyor Çimento ve yapı malzemeleri sektöründe 40 yılı aşkın süredir fark oluşturan çalışmalara imza atan Çimsa, sürdürülebilir ve kârlı büyümeyi hedefliyor Uluslararası bir çimento ve yapı malzemeleri şirketi olmak hedefiyle yüzünü geleceğe dönen Çimsa, geniş ürün yelpazesi, yenilikçi çalışanları, insana ve çevreye saygılı yaklaşımı ile sektöre öncülük ediyor. Sürdürülebilir ve kârlı büyüme her zaman ana hedefleri arasında yer aldığını söyleyen Çimsa Genel Müdürü Mehmet Hacıkamiloğlu; “Önümüzdeki üç yıl içerisinde hedefimiz; kârlı bir şekilde büyümek ve yaşanabilir bir gelecek için sektöre öncülük eden uluslararası bir çimento ve yapı malzemeleri şirketi olmaktır” dedi. ArGe faaliyetlerimiz sonucu geliştirdiğimiz yüksek katma değerli ürünleri dünyanın pek çok bölgesine satarak, hem ülkemizin ihracat gelirine katkıda bulunuyoruz hem de Türk ekonomisindeki konumumuzu her geçen gün biraz daha güçlendiriyoruz diyen Çimsa Genel Müdürü Mehmet Hacıkamiloğlu’ndan faaliyetleri hakkında bilgi aldık.

Türk çimento sektörünün lideri Çimsa 2013 yılını nasıl tamamlayacak. Bu dönem içinde yaptığınız faaliyetler hakkında bilgi verir misiniz? Ayrıca 2014 yılı öngörüleriniz ve çalışmalar nasıl bir seyir izleyecek? “Çimento ve yapı malzemeleri sektöründe 40 yılı aşkın süredir fark oluşturan çalışmalara imza atan Çimsa olarak, başarılı bir yılı geride bıraktık. Gri çimentonun yanı sıra ürettiği-

Çimsa Genel Müdürü Mehmet Hacıkamiloğlu

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

miz beyaz çimento ve kalsiyum alüminat çimentosu gibi özel ürünlerle Türk çimento sektörüne yenilikçi bir bakış açısı kazandırmaya devam ediyoruz. Ar-Ge faaliyetlerimiz sonucu geliştirdiğimiz yüksek katma değerli ürünleri dünyanın pek çok bölgesine satarak, hem ülkemizin ihracat gelirine katkıda bulunuyoruz hem de Türk ekonomisindeki konumumuzu her geçen gün

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

biraz daha güçlendiriyoruz. Sürdürülebilir ve kârlı büyüme her zaman ana hedeflerimiz arasında yer alıyor. Mevcut sergilediğimiz başarılı mali performans, geleceğe emin adımlarla yürüdüğümüzün en önemli göstergelerinden biridir. Önümüzdeki üç yıl içerisinde hedefimiz; kârlı bir şekilde büyümek ve yaşanabilir bir gelecek için sektöre öncülük eden uluslara-

rası bir çimento ve yapı malzemeleri şirketi olmaktır.”

“BEYAZ ÇİMENTO ALANINDA İLK ÜÇ ARASINDAYIZ” Özel çimento ve beton ürünler konusunda Çimsa, yurt içi ve yurt dışında neler yapıyor? “Operasyonel performansımızı sürdürülebilir kılacak çalışmalarımıza aralıksız

olarak devam ediyoruz. Gri çimento operasyonumuzun yanında özel ürünler konusundaki yetkinliğimizi üst düzeye taşıyarak, özel ürünler konusunda dünyanın en önemli şirketlerinden biri haline geldik. Beyaz çimento alanında dünyanın ilk üç markasından biri olarak, Hamburg (Almanya), Trieste (İtalya), Sevilla ve Alicante (İspanya), Gazimagusa (KKTC), Köstence (Romanya) ve Novorossiysk’de (Rusya)

bulunan terminallerimizle uluslararası bir çimento üreticisiyiz. Bugün ihracat gelirimizin oldukça önemli bir kısmını beyaz çimento ve özel ürünlerden elde ediyoruz. Ar-Ge faaliyetlerimiz sonucu geliştirdiğimiz yüksek katma değerli ürünleri dünyanın pek çok bölgesine satarak, hem ülkemizin ihracat gelirine katkıda bulunuyoruz hem de Türk ekonomisindeki konumumuzu her geçen gün biraz daha güçlendiriyoruz.”

SÜRDÜRÜLEBİLİR GELECEK İnsana ve çevreye saygılı yaklaşımımı ile sektörde fark oluşturan bir kuruluş olan Çimsa’nın, çevre ve sürdürülebilirlik politikaları kapsamında yaptığı çalışmalardan bahseder misiniz? “Türkiye çimento sektörü hızla çevreci yatırımlarını artırıyor. Biz de sürdürü-

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

lebilirliği şirketimizin her aşamadaki fonksiyonlarına entegre etmek yönünde kararlı bir şekilde çalışıyoruz. Bu çalışmalarımız sayesinde sürdürülebilirlik konusunda önemli bir platform olan Çimento Sürdürülebilirlik Girişimi’ne (CSI) üye olan ilk Türk şirketi olduk. Bu, içinde bulunduğumuz sektör dinamikleri açısından bakıldığında sürdürülebilirlik anlamında önemli ve öncü bir adım. Sürdürülebilirlik konularının doğru bir şekilde anlaşılması ve yönetilmesinin sektörün büyümesi için bir ön koşul olduğunun bilinciyle çalışan CSI’nın bir parçası olarak, sürdürülebilir geleceğe emin adımlarla ilerleyeceğiz.”

ÇİMENTO SEKTÖRÜNE ÖRNEK UYGULAMALAR Çimsa’nın Ar-Ge konusunda yaptığı çalışmalardan bahseder misiniz? “Çimsa olarak geniş ürün yelpazemiz, yenilikçi çalışanlarımız, insana ve çevreye saygılı yaklaşımımızla sektöre ön-

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

cülük ediyoruz. Uluslararası bir çimento ve yapı malzemeleri şirketi olmak hedefiyle yüzümüzü geleceğe dönerken, Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarımızı da faaliyetlerimizin temeline alıyoruz. Bu alanda çimento sektörüne örnek bir uygulamamız da mevcut. Türkiye’nin ilk ve tek Çimento Araştırma ve Uygulama Merkezi’ni 2000 yılında Mersin’de hizmete açtık. İnovasyon çalışmalarımızı bu merkezimizde gerçekleştiriyoruz. Ar-Ge faaliyetlerimiz çerçevesinde yapı kimyasalı, prefabrik ve hazır beton sektörlerine destek veriyoruz. 2000’de üretimine başladığımız kalsiyum alüminat çimentosu ile yurt dışı satış faaliyetlerimizi genişlettik. Gri çimento operasyonunun yanında özel ürünler konusundaki yetkinliğimizi de üst seviyeye taşıyarak, özel çimento ve beton ürünler konusunda Dünya’nın en önemli şirketlerinden biri haline geldik. İleri teknolojiyi kullanarak geliştirdiğimiz iki yeni beyaz

çimento ürünlerimizle de pazardaki konumumuzu güçlendireceğiz.”

Türk çimento sektörünün lideri olan Çimsa olarak çimento sektörü nasıl bir değişim geçiriyor. Genel bir değerlendirme yapacak olursanız neler söylemek istersiniz? “Son yıllarda inşaat sektörünün büyümesine paralel olarak çimento endüstrisinin de kapasitesinin ciddi oranda arttığı görülüyor. 2013 yılında ülke genelinde büyük altyapı ve üstyapı projelerinin yanı sıra kentsel dönüşüm projeleri de çimento tüketiminin artışını sağlayan etkenler oldu. Yılın ilk çeyreğinde uygun mevsim koşullarıyla sektör büyümesi, oldukça yüksek oranda gerçekleşti. Sonraki dönemde normal büyüme seviyelerine gelindi. Eylül ayı itibarıyla çimento sektörünün yüzde 11 büyüdüğünü görüyoruz. Sektörün 2013 yılını, bu orana yakın bir büyümeyle kapatması bekleniyor.”

Finans Merkezi Sarphan Finans Park ‘’PERI’’ İle Yükseliyor İşin Adı: SARPHAN FİNANS PARK Yeri: Ataşehir / İstanbul Alt Yüklenici: Yardımcı Metal Genel Koordinatör: Erol Çınar Şantiye Şefi: Ahmet Akman

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

PROJEDE KULLANILAN PERI KALIP SİSTEMİ: Dış Cephe Koruma Panelleri: RCS-P / CB240 PROJE İLE İLGİLİ BİLGİLER Yapı kalitesiyle prestijli projelere imza atan Sarp Group’un prestij projesi olan Sarphan Finans Park, Merkez

Bankası, Ziraat Bankası, Halk Bankası ve Vakıf Banksı’nın merkezlerinin yanı sıra Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun da yer alacağı çok özel bir alanda dikkat çekici mimari yapısı ile Ataşehir’de yükselmektedir. Ofis, rezidans ve otel konseptlerinden oluşan bu prestij projesi, 285.000 metrekare inşaat alanına sahip olup, Rezidans bloğu 55 katlı, ofis bloğu 13 katlı ve otel

bloğu da 22 katlı olarak tasarlanmıştır. Üstlendiği projelerde tecrübeli ekibi ve profesyonel ruhu ile betona ve demire anlam kazandıran Yardımcı Metal ile Türkiye’nin finans başkentinin tam kalbinde yer alan, uluslararası mimari ödüllü Sarphan Finans Park projesinde birlikte yer almaktan gurur duyar, başta Ahmet Yardımcı olmak üzere Erol Çınar, Ahmet Akman ve tüm Yardımcı Metal ekibine bu özel projede bizleri tercih ettikleri için çok teşekkür ederiz. Bilindiği gibi bu tip yüksek yapılarda imalatın yapılışı sırasında en önemli faktörlerden biri de rüzgârdır. Rüzgâr binalar arasında hafif olarak eserken bile kule inşaatlarında yükseklik arttıkça daha sert esmeye başlar, işçinin güvenli çalışma konforunu azaltır ve doğal olarak çalışma verimini düşürür. Fırtınalı havalarda ise çalışılan katlar-

daki tüm malzeme rüzgâr kuvvetinin etkisi ile caddeye ve otoyola saçılabilir; can ve mal kaybına sebebiyet verebilir. Bunun yanında el aletlerinin ve/ veya inşaat malzemelerinin dikkatsizlik veya dikkat dağılması gibi sebeplerle aşağıya düşmesi çok vahim sonuçlar doğurabilir. Bu özel yapının her kotta değişen mimari yapısına uyum sağlamak amacı ile RCS ve CB 240 sistem birlikte kullanılmıştır. Binanın şaft perdelerinin bulunduğu cephesinde vinç ile tırmanır CB240 sistem, ön cephesinde ise RSC-P hidrolik tırmanır sistem kullanılmıştır. PERI’nin RCS-P sistemi tüm bu tehlikeleri bertaraf ederek işçinin güvenli bir ortamda çalışmasına olanak sağlamaktadır. Bunu temin etmek için proje özellikleri de dikkate alınarak aşağıdaki çizimlerde gösterilen tiplerden versiyon 3 tercih edilmiştir. Binanın çalışılan 3 katını kapatan ve 4. katında da 2,00 m yüksekliğini tamamen kapatan bu sistem sayesinde hem rüzgâr etkisinden korunulur hem de işçinin çalışma performansı aynı zemin katta olduğu kadar yüksek olur çünkü hangi katta çalıştığı artık önemini yitirmiştir. Ayrıca 2 adet malzeme çıkarma platformu verilmiştir. Malzeme çıkartma paltformları sayesinde döşeme kalıbı malzemelerinin vinçle üst katlara güvenli bir şekilde taşınabilmeleri sağlanmıştır.

Fırtına durumunda ise herhangi bir malzemenin binadan dışarı savrulmasına imkân yoktur, çünkü sistemin statik hesabı çok kuvvetli rüzgâr yüklerine göre yapılmakta ve bu yükleri koruma panelleri karşılamaktadır. Örneğin SARPHAN FİNANS PARK projesinde alınan rüzgâr yükü 163 km/h tir. Bu da 1,30 kN/ m² lik yüke eş değerdir. Tüm paneller vinçten bağımsız bir şekilde hidrolik olarak tırmandırılmaktadır. 100 kN’ luk hidrolik pompası sayesinde yaklaşık 170m²’ lik 2 modül 10 dakika içinde bir üst kata alınabilmektedir.

Hidrolik tırmanma işlemi sırasında RCS tırmanma ekipmanı, tırmanma ayaklığında kayıcı mafsal ile beraber çalışmakta ve bu şekilde kaldırılacak parçaya 5 tonluk kaldırma kuvveti uygulayarak parçanın 50 cm’ lik artışlarla tırmanmasını sağlamaktadır. Panelden bağımsız olarak kullanılan hidrolik YAPI MALZEME - ARALIK 2013

pistonlar ve pompalar kat döşemesi üzerinde kolaylıkla hareket ettirilebilmektedir. Pistonların yer değiştirilerek kullanılması sistemde ekonomi sağlamaktadır.

Binanın değişen geometrisine uyum sağlamak amacı ile sistemde döşeme bağlantısı için slab shoe, perde bağlantısı için wall shoe kullanılmıştır.

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

Ankrajların yapıda doğru yere bırakılması sistemin düzgün ve sorunsuz tırmanması için son derece önemlidir. Bu nedenle RCS sistem dahilinde bulunan ankraj kolu, oluşabilecek montaj hatalarını tümü ile bertaraf etmektedir. CB 240 tırmanır sistem, 240 cm genişliğinde ve vinç’le nakledilen bir tırman-

ma konsolu sistemidir. CB 160 da olduğu gibi yük taşıma kapasitesi 2,00 kN/m2 dir. Perde kalıbı, konsol üzerindeki düşey kuşağa, bağlanır ve kalıp ile konsolun birlikte kullanılması sağlanır. Böylece

160 da olduğu gibidir. CB 240 tırmanır kalıp sisteminin bir ankrajdan diğer bir ankraja transferi esnasında, transferin platform üzerinde birinin bulunmadan gerçekleşebilmesi ve yüksekliği fazla olan yapılarda beton dökümü esnasında sorun oluşturabilecek yüksek rüzgâr hızlarına karşı kullanılan ve bir alttaki ankraja bağlanan rüzgâr gergisi CB 160’la aynı özellikleri taşır. CB 240 da 100 m ve üstündeki yüksekliklerde gü-

bir ünite haline gelen sistem diğer bir ankraja ankre edilirken veya diğer bir şantiyeye kullanılmak üzere transfer edilirken söküm gerektirmez. İş gücünden ve de zamandan tasarruf edinilmiş olur. CB 240 tırmanır kalıp sistemine eklenecek bir parça ile panel 75 cm olmak üzere öne veya arkaya doğru hareket edebilir. Dolayısıyla panel 75 cm geriye çekildiği takdirde yağlama, demir montajı veya boşluklar için kutu vb gibi rezervasyon montajları kolaylıkla yapılır. Şakül payandası sayesinde kalıp yine konsoldan sökülmeden arkaya yatırılabilir ve panel kolayca şaküle alınabilir. CB 240 tırmanır kalıp sisteminde düşünülmüş emniyet sistemleri CB

venli bir çalışma ortamı sağlar. Buna ait DIN ve EURO norm normlarında tasdik edilmiş hesap abakları mevcuttur. Projede yer alan CB 240 tırmanır sistemde Çalışma platformunun altına bir platform ilave edilmesiyle, bir önceki ankraj elemanlarının sökülmesi rüzgâr bağlantısının takılması, malzeme nakli ve sökülmesi ve gerekiyorsa beton üzerinde birtakım işlemler yapılmasına güvenli bir şekilde olanak sağlanmıştır.

Şantiye Şefi Ahmet Akman

Şantiye Şefi Ahmet Akman’ ın Yorumu Gelişen Türkiye’mizde profesyonel yapıların inşasında gerek iş güvenliği gerekse işçi sağlığı açısından dikkat çekilmesi gereken hususlardan en ehemmiyetlisi yüksek irtifaya sahip olan yapılardaki fen ve tekniğin işaret ettiği şekilde çalışmaktır. Alman menşeli PERI şirketinin ülkemiz hizmetine kazandırdığı rüzgâr panelleri belirtilen hususun en pratik çö-

zümüdür. Devam eden imalat aşamasında 160 metrelere kadar uzanan bulut kazıyıcı diye tabir edilen yüksek yapıda diğer iş kollarının da aşağı katlardaki imalatlarını güvenli bir şekilde çalışabilmelerine olanak sağlanmıştır. Panel yüzeylerinin reklam amaçlı kullanımı ise avantajlarımıza bir yenisini eklemiştir. Bu hizmeti kiralayıp kullanmamıza olanak sağlayan PERI’ ye sonsuz teşekkürler. YAPI MALZEME - ARALIK 2013

Yapılar PonceBloc ile Hafif bir görünüm kazanıyor PonceBloc Pazarlama Müdürü Özge Sipahioğlu

Ponza taşından doğal yöntemlerle üretilen Türk inşaat sektörünün yeni yapı elemanı olarak sunulan PonceBloc, hafif olması yanında kolay uygulama imkanı ve uzun yapı ömrü ile fark oluşturuyor PonceBloc, acentecilik, armatörlük, entegre lojistik hizmetleri ve liman işletmeciliği gibi ana iş kollarının yanı sıra farklı sektörlerde de faaliyet gösteren Arkas’ın inşaat sektöründeki yeni iştiraki. 61 şirketi bünyesinde barındıran Arkas’ın faaliyet gösterdiği sektörlerdeki yenilikçi ve öncü kimliğine uygun olarak PonceBloc, Türkiye’nin yeni nesil, çevre dostu hafif yapı elemanı olmaya aday. PonceBloc duvar malzemesi ola-

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

rak kullanılmasının yanı sıra asmolen şekliyle de döşemeler için hem hafif hem de yanmaz bir alternatif olarak sunuluyor. Türk inşaat sektörünün yeni yapı elemanı olarak hafifliği ile yenilik oluşturan PonceBloc, Fransız know how’ına ek olarak Alman teknolojisi ve dizaynı ile Kayseri’de üretildiğini söyleyen PonceBloc Pazarlama Müdürü Özge Sipahioğlu; “Ponza taşından üretilen PonceBloc, hafifliğinin yanı sıra

çevreci, yüzde yüz geri dönüştürülebilir doğal bir ürün. Ayrıca üstün ısı ve ses yalıtım performansına sahip PonceBloc, kolay uygulama imkânı ve uzun yapı ömrü ile de fark oluşturmaktadır” dedi. Bir binanın yapımı için gerekli olan tüm hafif yapı elemanlarını ürün gamlarında bulunduklarını belirten PonceBloc Pazarlama Müdürü Özge Sipahioğlu’ndan PonceBloc hakkında bilgi aldık.

PonceBloc’un öyküsü ve Türkiye’ye gelişi nasıl oldu? Marka ve ürün hakkında bilgi verebilir misiniz? “PonceBloc, Türkiye’de yeni ama dünyada daha önce var olan bir marka. Bu ürün Almanya’da bu alanda en yetkin kuruluş olan MPVA Laboratuvarı’nda geliştirildi ve uzun yıllar boyunca devam eden Ar-Ge çalışmaları sonucunda ürünün nihai haline karar verildi. Almanya’da, Fransa’da, bazı Körfez ülkelerinde üretimi yapılıyor. Markanın Türkiye’ye gelişi ise Arkas’a sunulan bir projeyle gerçekleşti. 61 şirketi bünyesinde barındıran Arkas’ın, faaliyet gösterdiği sektörlerdeki yenilikçi ve öncü kimliğine uygun olması sebebi ile benimsenen PonceBloc, böylece Arkas’ın inşaat sektöründeki yeni iştiraki oldu. Ürünlerimizin farklı ülkelerdeki varlığı sebebi ile Ar-Ge süreci anlamında yeni kurulan birçok fabrikaya göre çok daha avantajlı başlamış durumdayız. 2013 yılının ilkbaharında kurulumuna başlanan fabrikamızı kısa sürede tamamlayarak üretime başladık. İlk etapta deneme üretimlerimizi gerçekleştirdik. Bugün gelinen noktada ise tüm ürün gamımız ile inşaat sektörüne hizmet verebilir konumdayız. Diğer yandan ürünün özelliklerinden bahsetmek gerekirse; PonceBloc, bir volkanik taş olan ponza madeninden

üretiliyor. Dolayısıyla malzeme üretim aşamasının bir kısmını doğada tamamlamış durumda. Ponzayı kendimize ait ocağımızdan çıkardıktan sonra özel bir işleme tabi tutuyoruz ve saf ponza haline getirip üretim tesisimize gönderiyoruz. PonceBloc’un üretimdeki en büyük avantajı, enerji ihtiyacının muadil ürünlere nazaran çok az olması. Sadece doğadaki malzemeyi alıp, az enerji tüketip işleyerek doğal haliyle ürüne dönüştürüyoruz. Bunun yanı sıra, ürünün bina ömrü tamamlandığında geri dönüştürülebilir olması da malzemenin çevreci yönünün ne kadar üstün olduğunu gösteriyor.”

PonceBloc’un iddialı olduğu alanlar hakkında bilgi verir misiniz? “Farklı ürün tipleri olan PonceBloc’un en iddialı olduğu konu hafifliği. Muadil ürünlerin hemen hemen yarı ağırlığına sahip.19*39*19 cm ebatlarında bir adet PonceBloc’un ağırlığı yaklaşık 4,9 kilo. Bu hafiflik sayesinde bina yükünün azalmasına paralel olarak, demir donatılarda ve betonarmede de ciddi avantajlar yakalanmış oluyor. Özellikle statik hesap aşamasında olan binalarda, bina yüklerini bu değerlere göre hesaplayarak bu sayede maliyetlerini azaltabiliyor. PonceBloc’un hafifliği deprem güvenliği ko-

nusunda da avantaj sağlıyor. PonceBloc A1 sınıfında yanmaz bir ürün ve erime sıcaklığı 1.200 derece. Dolayısıyla bina iç duvarlarını bu ürünlerle yaptığınız zaman olası bir yangın anında insanlara binayı terk etmeleri için yeterli süreyi fazlasıyla tanımış oluyorsunuz. Binanın içinde kolaylıkla tutuşan tekstil, ahşap gibi ürünler varken yanmaz bir ürün ile kaçış süresini arttırmak son kullanıcılar için çok büyük bir avantaj. PonceBloc’un yüzeyi pürüzlü olduğu için sıva tutunması da daha kolay oluyor ve bu tutunma sayesinde sıva sarfiyatı da azalmış oluyor. Bunun dışında ponzanın odacıklı yapısı sayesinde ses yalıtımı özelliği de var. Bloklarımızla bitmiş duvar kesitlerinde 40 desibele kadar ses yalıtımı sağlayabiliyoruz. Hafifliği, yanmazlığı, ısı, su ve ses yalıtımı özelliklerinin yanı sıra bloklar son derece sağlam ve dayanıklı. 19*39*19 cm ebatlarında bir blok 6 ton yük taşıyor. Bunu üretim teknolojimiz, kalıp dizaynımız, hammaddemiz ve know how’ımızla sağlıyoruz. Bu sayede binaların hem yükünü hafifletiyoruz hem de dayanıklılığını artıyoruz.”

2 BİN 830 HEKTARLIK PONZA OCAĞI Neden Kayseri? “Türkiye ponza rezervi açısından dünyanın dörtte birine sahip. YakYAPI MALZEME - ARALIK 2013

laşık yüzde 24-25’i Türkiye’de. Doğu Anadolu Bölgesi’nden sonra ikinci büyük stok alanı Kayseri. Kayseri’deki üç ayrı bölgede toplam 2 bin 830 hektarlık ponza ocağımız bulunuyor. Rezervimiz yaklaşık 180 yıllık ponza kaynağına sahip. Fabrikamızın ocağa yakın olması ve çevreye duyarlılığımız sebebiyle buradan alıp başka noktalara taşımak istemiyoruz. Kendi ocağımız olduğu için Ar-Ge konusunda çalışmalarımızı yapabiliyor olmamız Kayseri’nin seçilmesinde önemli bir diğer etken.”

Ürünün ocaktan çıkarılması ve çıkartıldıktan sonraki aşamalar nelerdir? “Ocaktan çıkarılış aşaması jeoloji mühendislerimiz tarafından planlanıyor. İş güvenliği kuralları çerçevesinde kazım yapılıyor. Ürünler çıkarıldıktan sonra doğrudan işleme tesislerine alınıyor. Bu aşamada ihtiyacımız olan ponzayı ayrıştırdığımız için çok ciddi bir verimlilik söz konusu. Çünkü gereksiz olan her şeyi eliyoruz ve ayrıştırıyoruz, bloklarımız için uygun bulmadığımız ürünler farklı alanlarda değerlendiriliyor. Ponza sadece inşaat sektöründe değil tarımda, kozmetikte, tekstilde ve diğer bazı sektörlerde

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

de kullanılıyor ve her bir sektörün istediği teknik özellikler birbirinden çok farklı. Dolayısıyla biz kendi adımıza ayrıştırıp ayırdığımız kısımları da başka sektörlere hazır hale getirmiş oluyoruz. Dört ila beş aşamalı bu işlem sürecinde verimli ve kaybedilmeyen bir enerji söz konusu.”

Ürün hangi kalite belgelerine sahip? “PonceBloc’un birçok ülkede var olan ve uzun yıllardır kullanılan bir ürün olması Türkiye’deki çalışmalarda bize Ar-Ge ve belgelendirme desteği anlamında ciddi faydalar sunuyor. Örneğin Fransa’daki tesiste standartlarda beklenen belge kriterleri bizimkilere göre daha sert. Bu anlamda var olduğumuz ülkelerdeki ulusal belgelerin yanı sıra, Türkiye’de de CE ve TSE belgelerimiz için başvurularımızı yaptık. Çevre sertifikaları için taleplerimizi oluşturduk. Ayrıca kalite sistemleri için fabrikamızda da çalışmalar yürütüyoruz.”

Ürünün yangın ve deprem güvenliği ile ilgili özellikleri neler? “PonceBloc A1 sınıfında yanmaz bir ürün ve erime sıcaklığı 1.200 derece.

Dolayısıyla binanın ara duvarlarını bu ürünlerle yaptığınız zaman olası bir yangın anında insanlara binayı terk etmeleri için yeterli süreyi tanımış oluyorsunuz. Binanın içinde perdeler, mobilyalar, beyaz eşyalar gibi ürünler varken yanmazlık ve 1.200 derece erime sıcaklığı çok büyük bir avantaj. Hafifliğimiz daha önce de vurguladığımız gibi en büyük özelliğimiz. Özellikle de Türkiye’nin deprem bölgesinde olduğunu düşününce. Bunu kabullenip binalarımızı hafif yapmaya çalışmalıyız. PonceBloc ile binalar ortalama yüzde 23 hafifliyor. Ürün bu anlamda, binaya binen yük miktarının azalması sayesinde ülkemiz için çok büyük bir fırsat oluşturuyor.”

PONCEBLOC HAFİF YAPI ELEMANI Ürün muadillerine göre düşük ısı iletkenlik değerlerine sahip. Kullanıldığı binalarda mantolama ihtiyacını kaldırıyor mu? “Yalıtım sektöründen gelme bir profesyonel olarak, Türkiye’de ısı yalıtımı konusunda ciddi anlamda bilgi kirliliğinin mevcut olmasını üzülerek gözlemliyorum. Bu alanda çalıştığım yıllarda da üstüne basa basa hep vurguladım. Öncelikle ısı yalıtımı, binanın tüm dış

hava koşullarına açık kısımlarında yapılması gereken komple bir sistem çözümü. Bunu sadece dış cephe yalıtımı, dış duvar yalıtımı halk arasındaki tabiri ile mantolamaya indirgemek, diğer noktaları zayıf bırakarak performans beklemek tamamen bir hayalcilik. Isı yalıtımı, bir binanın tüm dış hava koşullarına açık kısımlarını; çatısından penceresine, döşemesinden dış cephesine komple ele alınması gereken bir konu. Binalarda ısı yalıtımı kurallarının belirlendiği TS 825’te Türkiye dört iklim bölgesine ayrılmış durumda ve bu bölgeler için belli ısı geçirgenlik değerleri var. Bu değerler her iklim bölgesinde döşeme, tavan, duvar ve pencere için net olarak tanımlanmış vaziyette. Sadece dış duvar yalıtımını baz alırsak yapılan hesaplarda farklı iklim bölgelerine göre farklı U değerlerine yani yapı bileşeninin ısıl geçirgenlik katsayılarına ulaşılması gerekiyor. U değerinin baz aldığı konu ise duvar kesitindeki katmanlar. Bu durumda bu U değerini dolgu duvar malzemesi olarak tuğla üzerine ısı yalıtımı malzemesi uygulaması ile sağlayabilir ya da PonceBloc ürünlerinden seçilen uygun kalınlıkta hafif yapı elemanlarıyla çözebilirsiniz. PonceBloc bir ısı yalıtım malzemesi değil ısı yalıtımına katkı sağlayan bir hafif yapı elemanı. Buradaki kritik

nokta kullanılacak kesitin U değerinin ihtiyaçları karşılaması. Örneğin Ankara’da çatınız, pencereniz, döşemeniz bu bölge için gerekli ısı geçirgenlik değeri ile çözülmüşse dış duvarlarda 24 santimlik PonceBloc ile çözülmüş bir duvar kesitinde ihtiyacınız olan duvar ısı geçirgenlik değerini yakalamanız mümkün. Biz ne yaparsak yapalım, siz bir duvar kesiti yapıyorsanız, ister istemez o duvar sadece bizim bloklardan oluşmuyor. İnşa edilen duvara diğer malzemeler de ekleniyor. Dolayısıyla binalarda önemli olan sadece bir ürünün nefes alıp almaması değil, çözülmüş kesitin değeridir. Duvarda olduğu gibi zeminde de, çatıda da konuya böyle yaklaşmak lazım. Bu nedenle tüm kesitlerin doğru anlamda çözülmesi önemli. Son kullanıcılar bizim gibi nefes alma anlamında avantajlı ürünleri bir araya getirmeyi tercih ederlerse kendileri için çok daha avantajlı ve konforlu ortamlar elde etmiş olurlar.”

Ürünün iç mekan hava kalitesine katkıları neler? “PonceBloc’un iç ortamdaki havayı dışarı atabiliyor, dış ortamdaki havayı içeri alabiliyor ve su buharının geçişine izin veriyor olması iç mekan hava kalitesini artırıyor. Binalarda “Isıl Konfor” de-

nen bir kavram var. Bu kavramı kısaca açıklamak gerekirse; mesela odanın içini 24 dereceye getirirsiniz ama koltuğunuza yaslandığınızda onun duvara değdiği nokta 16 derecedir. Çünkü oradaki ısı geçişinde sıkıntı vardır. Bir yerde 24 derecesiniz, bir yerde sırtınızı yasladınız 16 derecesiniz. Bu durum romatizmal hastalıklar için büyük bir tehlike. PonceBloc ile yapılan duvarlarda her iki taraf da sıcaktır. Hem ısıl konfor hem nefes alma ikisi bir arada büyük bir avantaj. Isı farklılıkları bina için çok önemli. Biz ne yaparsak yapalım, siz bir duvar kesiti yapıyorsanız, ister istemez o duvar sadece bizim bloklardan oluşmuyor. Üzerine diğer malzemeler de ekleniyor. Dolayısıyla biz aslında sadece bir ürünü müstakil olarak vermiyoruz, bir kesit yapıyoruz. Bu kesiti duvarda da yapıyoruz, zeminde de yapıyoruz, kapıda da yapıyoruz. Dolayısıyla bu kompaktın doğru anlamda çözülmesi önemli. Son kullanıcılar bizim gibi nefes alma anlamında avantajlı ürünleri bir araya getirmeyi tercih ederlerse kendileri için çok daha avantajlı ve konforlu ortamlar elde etmiş olurlar.”

Ürünün çevreciliği konusunda neler söyleyebilirsiniz? “Ürün doğadan çıkıyor, doğal yöntemlerle üretiliyor ve doğal yapısıyla her-

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

hangi bir kimyasal kullanılmadan kullanıcıya sunuluyor. Doğadan çıkışından üretimin son aşamasına kadar minimum enerji sarfiyatı gerektiriyor. Bunun yanı sıra bina ömrünü tamamladığında geri dönüştürülebilir olması da sürdürülebilirliğini sağlıyor. Yüzde 100 mineral, geri dönüştürülebilen, tepkimeye girmeyen, Uçucu Organik Bileşen (VOC) içermeyen ve dolayısıyla ozon tabakasına zarar vermeyen bir malzeme olan PonceBloc’un, duvar malzemeleri içerisinde en çevreci sonuçlara sahip ürün olduğu Fransız Çevre ve Sağlık Birliği (FDES) tarafından onaylıdır.”

Önerilen kullanım alanları nerelerdir? PonceBloc olarak sunduğunuz tamamlayıcı ürünler hakkında bilgi verebilir misiniz? “Sanayi tesisleri, konutlar, oteller, kongre ve kültür merkezleri gibi duvar ihtiyacı olan tüm binalar diyebiliriz. Farklı fonksiyonlar için farklı duvar bloklarımız var. Duvar bloklarımızın iç duvar ve dış duvar için farklı kalınlıkları var. İç duvarlarda 9 ve 14 santimlik bloklarımız; dış duvarlarda ise 20, 24 ve 29 santimlik bloklarımız kullanılıyor. Bu blokların uzun ve kısa tipleri mevcut. Ürün tiplerimiz sadece duvar blokları değil. Blokların yanı sıra döşemeler için asmolenlerimiz, kolon ve kirişler için özel tasarlanmış panellerimiz ve pencere üstlerinde taşıyıcı hafif yapı elemanı olarak lentolarımız var. Ovallik istenen duvarlar, PonceBloc’un kolay kesilebilir ve törpülenebilir olması sayesinde rahatlıkla oluşturulabiliyor. Farklı ürün tipleri ile farklı binalar için çözümlerimiz var. Her ürünü farklı detaylarla her bina için kullanabilirsiniz. Kısacası bibinanın yapımı için gereken tüm hafif

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

yapı elemanlarını ürün gamımızda bulunduruyoruz. Bu da hem bayilerimize hem de son tüketicilere tek marka ile tüm ihtiyaçlarını çözme konusunda destek oluyor. Bloklarımızı bayi ve/veya tali bayilerimiz vasıtası ile uygulattıktan sonra bloklardan gereken performansı alabilmeleri için duvar kesitini oluşturmalarına tamamlayıcı ürünlerimizle destek oluyoruz. Bu anlamda yine kendi markamız ve reçetemiz ile duvar örme harcımızı, panel yapıştırma harcımızı ve sıvamızı da ürettirip ürün gamımızda sunuyoruz.”

“TÜRKİYE’DE ÜÇ AYRI NOKTADA YER ALIYORUZ” Bayilik sisteminiz hakkında bilgi verebilir misiniz? Yeni bir ürün fakat ulaşılabilirliği nasıl olacak? Şu an hangi illerde bayileriniz var, hedef iller hangileri? “Kayseri’deki üretim tesisimiz, İzmir’deki merkezimiz ve İstanbul’daki satış ve pazarlama birimimiz olmak üzere Türkiye’de üç ayrı noktada yer alıyoruz. Bunun dışında bayilik yapılanma sürecimiz devam ediyor. Birçok ilde bayilerimizi ince eleyip sık dokuyarak oluşturuyoruz. Şu an İstanbul, Bursa, Balıkesir, İzmit, Tekirdağ, Çorlu, Ankara, Adana, İzmir, Aydın, Manisa ve Denizli’de bayilerimiz mevcut. Yeni bayilikler için de görüşmelerimiz devam ediyor. Yurtdışında olduğu gibi Türkiye’nin her yerinde de son kullanıcılar tarafından ulaşılabilir olmayı hedefliyoruz.”

PonceBloc kullanılarak inşa edilmiş bina örnekleri verebilir misiniz? “Yurtdışında başta Fransa olmak üzere

birçok ülkede PonceBloc ile inşa edilmiş projelerimizin yanı sıra Türkiye’de İzmir’deki bir şarap üretim tesisi ile Denizli’deki tekstil tesisinde iç ve dış duvar çözümlerinde tercih edildik. Ayrıca yazlık bölgelerde, az katlı müstakil konutlarda tercih ediliyoruz. Çeşme gibi illerde bu anlamda örnek projelerimiz var. Yüksek katlı projelerde hafifliğimiz büyük avantaj. Diğer yandan İzmir’de inşaatı devam etmekte olan yüksek katlı marka bir projeye statik aşamasından girmiş bulunuyoruz. PonceBloc, ürün gamı genişliği sebebiyle farklı projeler için dikkat çeken bir alternatif. Yurt dışında da birçok proje yapıyoruz. Özellikle Fransa’daki konut stoğu Türkiye’nin aksine daha düşük katlı projeler ve renovasyon projeleri ağırlıklı. Renovasyonda bile panel ürünlerimiz dekoratif amaçlı dış ve iç duvar yüzeylerinde tercih ediliyor. PonceBloc çevreye duyarlı bir ülke olan Fransa’da çok tercih edilen bir ürün.

İnşaat sektörünün geleceğinde sürdürülebilirliğin yeri nasıl sizce? PonceBloc’un sürdürülebilir yapılara nasıl bir katkısı olabilir? “Kentsel dönüşüm Türkiye’nin en önemli gündem maddelerinden biri. Bu süreçte birçok yeni bina yapılacak. Peki, kentsel dönüşümde inşa ettiğimiz yeni binaları çevreye duyarlılığı ve sürdürülebilirliği fazla olan malzemelerle yaparsak ne türlü kazanımlarımız olabilir. Bu sene Nisan ayında İzmir’de düzenlenen 11. Ulusal Tesisat Mühendisliği Kongresi kapsamında hazırladığımız bildiri için gerçekleştirdiğimiz bir takım akademik çalışmalardan sonra çok önemli sonuçlara ulaştık. Çalışmalarım, kentsel dönü-

şüm ile Türkiye’nin cari açığını yaklaşık 5 ila 5,5 yılda kapatabildiğimizi ortaya koydu. Bu bağlamda kentsel dönüşüm çok büyük bir fırsat. İstanbul ölçeğinde yapılması planlanan kentsel dönüşüm projelerinin, öncelikle ilk 5 yıllık planda yaklaşık olarak 300 bin adet binanın, 20 yılda ise 2 milyon konutun yenilenmesini kapsaması sebebi ile vade sonunda ülke ekonomisine en az 300 milyar dolarlık ekonomik fayda sağlanması bekleniyor. Dolayısı ile cari açığın 6 kat fazlası kadar tasarrufu kentsel dönüşüm fırsatı ile değerlendirmek mümkün. Bu noktada hem müteahhitlerin hem de halkımızın bu fırsatı iyi değerlendirmesi gerekiyor. Kentsel dönüşümü bina bazında yıkıp yeniden yapmak olarak değil, yolu, altyapısı, yeşil alan ve sosyal donatıları ile bir bütün olarak görmek, yeni kentler, yeni yaşam biçimleri hazırlamak öncelikli hedefimiz olmalı. Yeni projeler üretirken de binalarımızı doğru yapı malzemeleri ile inşa etmeli, doğru detay çözümleri ve uygulamalar ile sunmalıyız ki uzun ömürlü, çevreye duyarlı, sürdürülebilir yapılar hayata geçirebilelim. Biz de PonceBloc olarak gerek ürün ve fabrika gerek ofis yatırımlarımızda, imkânımız olan noktalarda mutlaka çevreye duyarlı olmaya çalışıyoruz. Yaptığımız tüm kurumsal çalışmalarımızda da geri dönüşümlü malzeme kullanmaya özen gösteriyoruz. Atık maddelerimizi tekrar kazanma imkânı varsa ayrıştırıp tekrar kullanıyoruz. Sürdürülebilirlik anlamında ağırlıklı olarak kendi nakliyelerimizde mümkün olduğunca farklı destinasyonları bir arada planlayarak en az nokta ile bu işi çözmeye çalışıyoruz. Planlamayı bu anlamda verimli yapmaya gayret ediyoruz.” YAPI MALZEME - ARALIK 2013

Rockwell Automaton’dan eğitime destek

Dünyanın en büyük endüstriyel otomasyon şirketlerinden Rockwell Automation, Türkiye’de yaptığı yatırımlar ve özel projeler ile adından söz ettirmeye devam ediyor

Üniversite-otomasyon sektörü işbirliğini artırmak amacıyla projeler üreten firma, İTÜ’de eğitim gören Kontrol ve Otomasyon Bölümü öğrencileri ile tecrübelerini paylaştı. Rockwell Automation Konunun uzmanı Commercial Engineer Cihan Bulut ile gerçekleştirdiği dersle, öğrencilere “Batch Kontrol” dersi verdi. Türkiye’deki teknik eğitimin kalitesini önemseyen ve öğrencilerin eğitimi için İstanbul Teknik Üniversitesi’nde faaliyete geçirdiği otomasyon laboratuvarı ile uygulamalı ders imkânı sağlayan Rockwell Automation, yine konusunda uzman çalışanlarıyla süreç kontrol derslerinde eğitim verdi. Ro-

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

ckwell Automation’dan Commercial Engineer Cihan Bulut, Kontrol ve Otomasyon Bölümü öğrencilerine Batch Kontrol konusundaki detayları aktardı. Cihan Bulut derste, Batch Kontrol standartları ve kurulumunun yanı sıra gelecekte profesyonel hayatlarında karşılaşabilecekleri zorluk ve problemleri de öğrenciler ile paylaştı. Rockwell Automation Hakkında: Genel merkezi Amerika Birleşik Devletleri’nin Wisconsin eyaletindeki Milwaukee kentinde bulunan ve Türkiye’de 1993 yılından beri faaliyet gösteren ABD’nin otomasyon konusunda lider şirketi Rockwell Automation, Türkiye’de hem global markalara, hem

de 2008 yılından beri yerli markalara hizmet vermektedir. Dünyada 80’den fazla ülkede 22.000’den fazla çalışanı ile faaliyet gösteren, 6,2 milyar dolar global cirosuyla da hızla büyümeye devam eden, tüketici ürünleri imalatı ve ağır sanayi alanlarında hemen her tür endüstriye çözüm üreten Rockwelll Automation, sadece kontrol yazılımları değil aynı zamanda yönetim, üretim, planlama, optimizasyon, kalite ve performans yazılımları da üretmekle beraber en büyük endüstriyel otomasyona ve bilgiye adanmış şirketi unvanına da sahip.

Türk Henkel’de yeni atamalar gerçekleşti Türk Henkel’de yapılan atamalar ile Türk Henkel Hukuk ve Uyum Müdürlüğü görevine Selin Evrem, Tüketici ve Profesyonel Yapıştırıcılar İş Birimi Direktörlüğü görevine İSE Tuna Çağla getirildi

Türk Henkel’de yapılan atamalar ile Türk Henkel Hukuk ve Uyum Müdürlüğü görevine Selin Evrem, Tüketici ve Profesyonel Yapıştırıcılar İş Birimi Direktörlüğü görevine Tuna Çağla Çamaşır ve Ev Bakım Satış Direktörlüğü görevine ise Veli Dinçel atandı. Türk Henkel Çamaşır ve Ev Bakım Satış Direktörü Güray Yıldız ise Macaristan Henkel’de Çamaşır ve Ev Bakım Genel Müdürlüğü görevine getirildi. Selin Evrem, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden 2004 yılında mezun oldu. Almanya Martin Luther Üniversitesi’nde ‘Uluslararası Ticaret Hukuku’ ve ‘Ekonomi’ bölümlerinde çift anadal yüksek lisans eğitimini tamamlayan Evrem, Ernst and Young Türkiye, Carrefour Grup ve Habboush

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

Grup’ta görev aldı. Selin Evrem, Türk Henkel bünyesine Hukuk ve Uyum Müdürü olarak katıldı.

YENİ ATAMALAR Tuna Çağla, Türk Henkel’e katılmadan önce Bosch Elektrikli El Aletleri Ülke Satış Direktörü olarak çalıştı. Bosch Elektrikli El Aletleri satışları ve pazarlama stratejilerinin global stratejilerle birlikte Türkiye’de kurulmasına katkı sağladı. Tuna Çağla Türk Henkel Tüketici ve Profesyonel Yapıştırıcılar Direktörü olarak atanmıştır. Veli Dinçel, 1996 yılında Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümü’nden mezun olmasının ardından Gillette ve Reckitt Benckiser şirketlerinde farklı kademelerde yöneticilik

görevi yürüttü. Dinçel son olarak Reckitt Benckiser Baltık Ülkeleri ve Kalilingrad Ülke Müdürü olarak görev yapıyordu. Veli Dinçel, Tük Henkel’e Çamaşır ve Ev Bakım Satış Direktörü olarak katılmıştır. Güray Yıldız iş hayatına Gillette Türkiye’de Satış Şefi olarak başladı ve 1999 yılında Türk Henkel bünyesine katıldı. Yıldız bugüne kadar ‘Türk Henkel Zincir Mağazalar Müşteri Yöneticisi’, ‘Henkel Orta ve Doğu Avrupa Bölgesi’nde Uluslararası Marka Yöneticisi’, Türk Henkel Geleneksel Kanal ve Saha Satış Yöneticisi’ ve son olarak ‘Çamaşır ve Ev Bakım Satış Direktörü’ olarak görev yaptı. Güray Yıldız yeni görevinde Macaristan Henkel’de Çamaşır ve Ev Bakım Genel Müdürü olarak görev almıştır.

SELİN EVREM Tüketici ve Profesyonel Yapıştırıcılar İş Birimi Direktörlüğü görevine getirildi. Selin Evrem, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden 2004 yılında mezun oldu. Almanya Martin Luther Üniversitesi’nde ‘Uluslararası Ticaret Hukuku’ ve ‘Ekonomi’ bölümlerinde çift anadal yüksek lisans eğitimini tamamlayan Evrem, Ernst and Young Türkiye, Carrefour Grup ve Habboush Grup’ta görev aldı. Selin Evrem, Türk Henkel bünyesine Hukuk ve Uyum Müdürü olarak katıldı.

VELİ DİNÇEL 1996 yılında Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümü’nden mezun olmasının ardından Gillette ve Reckitt Benckiser şirketlerinde farklı kademelerde yöneticilik görevi yürüttü. Dinçel son olarak Reckitt Benckiser Baltık Ülkeleri ve Kalilingrad Ülke Müdürü olarak görev yapıyordu. Veli Dinçel, Tük Henkel’e Çamaşır ve Ev Bakım Satış Direktörü olarak katılmıştır.

GÜRAY YILDIZ İş hayatına Gillette Türkiye’de Satış Şefi olarak başladı ve 1999 yılında Türk Henkel bünyesine katıldı. Yıldız bugüne kadar ‘Türk Henkel Zincir Mağazalar Müşteri Yöneticisi’, ‘Henkel Orta ve Doğu Avrupa Bölgesi’nde Uluslararası Marka Yöneticisi’, Türk Henkel Geleneksel Kanal ve Saha Satış Yöneticisi’ ve son olarak ‘Çamaşır ve Ev Bakım Satış Direktörü’ olarak görev yaptı. Güray Yıldız yeni görevinde Macaristan Henkel’de Çamaşır ve Ev Bakım Genel Müdürü olarak görev almıştır.

TUNA ÇAĞLA Türk Henkel’e katılmadan önce Bosch Elektrikli El Aletleri Ülke Satış Direktörü olarak çalıştı. Bosch Elektrikli El Aletleri satışları ve pazarlama stratejilerinin global stratejilerle birlikte Türkiye’de kurulmasına katkı sağladı. Tuna Çağla Türk Henkel Tüketici ve Profesyonel Yapıştırıcılar Direktörü olarak atanmıştır.

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

60 yıllık pazar lideri: Kale Kilit 60. yılını yeni ürün teknolojileriyle kutlayan Türkiye’de her 3 evden 1’inin tercihi olan Kale Kilit 2014 yılında üretimini yüzde 20 artıracak

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

Kale Kilit, 60. yılını yeni ürün teknolojileriyle kutluyor. Türkiye’de her 3 evden 1’inin tercihi olan Kale Kilit 2014 yılında üretimini yüzde 20 artıracak. Kale Kilit aralarında İtalya, Çin, Burkina Faso ve Kolombiya’nın olduğunu 100’den fazla ülkeye de ihracat yapıyor. Türkiye’nin lider kilit üreticisi Kale Kilit, kuruluşunun 60. yılını da pazar lideri olarak kutluyor. Güvenlik alanında entegre hizmet anlayışıyla Türkiye’de her 3 evden 1’inin tercihi olan “Kale Kilit”, dünyada 100’ün üzerinde ülkeye ulaşıyor. 2012 yılında yaptığı 60,7 milyon dolarlık ihracatıyla metal eşya kategorisinde 7 kez üst üste ihracat şampiyonu olan Kale Kilit’in hedefi Türkiye’deki liderliğini global pazara taşırken bir dünya markası haline gelmek.

40 METREKARE ATÖLYEDEN 35 BİN METREKARE ENTEGRE TESİSE Kale Kilit’in 60. yıldönümü dolayısıyla düzenlenen basın toplantısında konuşan Yönetim Kurulu Başkanı Sedat Özgür, “1953 yılında, 40 metrekare atölyede başlayan Kale Kilit yolculuğumuz bugün 35 bin metrekareye yayılan Türkiye’nin ilk entegre teknolojik kilit fabrikasında devam ediyor. 2 bin çalışanımızla, günde 100 binin üzerinde kilit ve silindir üretim kapasitemizle faaliyet göstermekten büyük mutluluk duyuyoruz” dedi.

DÜNYA MARKASI HEDEFİNE 35 MİLYON DOLAR YATIRIM Dünya çapında bir marka olma hedefi doğrultusunda son 3 yılda 35 milyon dolar yatırım yaptıklarını açıklayan Kale

Kale Kilit Yönetim Kurulu Başkanı Sedat Özgür

Kilit Yönetim Kurulu Başkanı, buna paralel olarak üretim kapasitemizi de yüzde 30 oranında artırmış durumdayız” dedi. Kale Kilit’in bu yılki ciro beklentisinin yaklaşık 250 milyon dolar olduğunu ifade eden Özgür, “Önümüzdeki yıl ise entegre güvenlik anlayışına paralel yeni ürünler ve yeni makine yatırımlarıyla üretim kapasitemizi yüzde 20 artırmayı hedefliyoruz” dedi.

KALE KİLİT KATMA DEĞERLİ ÜRÜNLERLE AVRUPA’YI FETHEDİYOR Hedefleri doğrultusunda kararlı adımlarla ilerlediklerini belirten Kale Kilit

Yönetim Kurulu Başkanı Sedat Özgür; “Satışlarımızın yüzde 60-65’ini iç pazara, yüzde 35-40’ını ise yurtdışı pazarına yapmaktayız” dedi. Burkina Faso’dan, Kolombiya’ya kadar 100’den fazla ülkeye ihracat yaptıkları aktaran Özgür, Türkiye’nin kilit ihracatının yüzde 70’ini Kale Kilit’in gerçekleştirdiği bilgisini verdi.

“AVRUPA ÜLKELERİNE YOĞUNLAŞTIK” Yurtdışında Çin Şangay’da ve Birleşik Arap Emirlikleri Dubai’de ofis açtıklarını belirten Özgür, 10 yıl öncesine kadar Uzak Doğu ve Afrika ülkelerine ihracat

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

“KALE ALARM SİLİNDİRİ”YLE DÜNYADA BİR İLKE İMZA ATTI Entegre güvenlik sistemleri anlayışıyla müşterilerin ihtiyaç ve beklentilerinin her zaman önünden gitmeyi hedeflediklerini belirten Kızıltan, Kale Kilit’in 60. yılında da yeni ürünlerini piyasaya sunacağını belirtti. En yeni ürünün ‘Kale Alarm Silindiri’ olduğunu belirten Kızıltan “Kale Alarm Silindiri sadece Türkiye’de değil dünyada da bir ilk” dedi. Kızıltan, en çok kullanılan hırsızlık yöntemlerinden biri olan silindirin kırılmasıyla gerçekleştirilen hırsızlık olaylarına karşı geliştirilen kilidin, içindeki aktivasyon çubuğunun kırılmasıyla alarm devresini tetikleyerek yüksek güvenlik sağladığını anlattı.

RAKAMLARLA KALE KİLİT

Kale Kilit Yönetim Kurulu Başkan Vekili Kenan Kızıltan

yaptıklarını ancak son dönemde Avrupa ülkelerine yoğunlaştıklarını belirtti. Katma değerli ürünlerle birlikte Avrupa’da tercih edilen marka haline geldiklerini vurgulayan Özgür, “Kale Kilit, pek çok Avrupa ülkesinde kalitesinden dolayı tercih edilen İtalyan ürünleriyle yarışır hale geldi. Kilit sektöründe dünyanın en büyüğü İtalya’nın hâkim olduğu pazarlarda onlara rakip olmaya başladık. Yurtdışı pazarına yönelik ürünlerimizin yüzde 99’unu da Kale Kilit markasıyla üretiyoruz” dedi. Kale Kilit’in ihracat yaptığı ülkeler arasında Çin’in de bulunduğuna dikkat çeken Sedat Özgür, tüm dünya Çin’den ürün alırken biz bu ülkeye ihracat yapmanın mutluluğunu yaşıyoruz” dedi.

“TÜRKİYE’DE UYGULANAN EN ÜST GÜVENLİK SEVİYESİ KALE KİLİT’TE” Sedat Özgür’ün ardından söz alan Kale Kilit Yönetim Kurulu Başkan Vekili Kenan Kızıltan ise Kale Kilit’in geleceğin teknolojilerini müşterileriyle buluşturmaya devam edeceğini belirterek inovatif ürünlerle ilgili bilgi verdi. Türkiye’de üretilen Kale Kilit ürünlerinde uygulanan en üst güvenlik seviyesinin Kale Kilit’te olduğunu vurgulayan Kızıltan; “Kısa bir süre önce başladığımız elektronik ile mekaniğin bir arada olduğu ürünlerinin üretimini gelecek dönem artırmayı hedefliyoruz. Göz okuyan ürünler, sese duyarlı güvenlik önlemleri gibi yeni teknolojileri ülkemize kazandıracağız. Bu ürünlerle ilgili hedefimizde gelişmekte olan ülkeler var. Yatırımlarımızı sürdürerek farklı ülkelerde büyümeye ve ihracatımızı daha da geliştirmeye devam edeceğiz” dedi.

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

Kale Kilit 60 yıldan bu yana sektörün lideri. Türkiye’de her 3 evden 1’i Kale Kilit güvencesinde. Ürünleri dünyada 100’ün üzerinde ülkede tercih ediliyor. Kale Kilit’in 2013 cirosu yaklaşık 250 milyon dolar. 2013’de toplam 36 milyon kilit üretti. 2014 yılında üretimini yüzde 20 artıracak. 1953 yılında 40 metrekarelik atölyede başlayan yolculuğu bugün 35 bin metrekarelik bir alana yayılan Türkiye’nin ilk entegre teknolojik kilit fabrikasında devam ediyor. 2 bin kişilik çalışan ordusuyla günde 100 bin adedin

üzerinde kilit ve silindir üretim kapasitesiyle faaliyet gösteriyor. 35 milyon dolar yatırım yaparak, üretim kapasitesini yüzde 30 artırdı. Türkiye’de 2 binden fazla otelle iş ortağı. Satışların yüzde 60-65’ini iç pazara, yüzde 35-40’ı yurtdışı pazarına yapılıyor. Kalite testleri: Kilitler, kalite testi aşamasında sürgüler 50 bin, silindirlerde 100 bin ve mandallar 200 bin kez açılıp kapanıyor. Şifreleme bölümünde kilide verilen şifrenin tam 100 bin kombinasyonu mevcut. Türkiye’de üretilen ve güvenlik seviyesi 6.seviye olan yüksek güvenlikli kilitler sadece Kale Kilit’e aittir. Kale Kilit, son 7 yıldır İstanbul Maden ve Metal İhracatçı Birlikleri’nin (İMMİB) “Metal Eşya” kategorisinde en çok ihracat gerçekleştiren firma ödülünü alıyor.

“KALE 7/24” İLE “TAM KAPSAMLI GÜVENLİK” Ev ve işyeri gibi farklı kullanım alanlarının ihtiyaçları düşünülerek geliştirilen “Kale 7/24”profesyonel alarm izleme merkezi, art niyetli girişimleri zamanında tespit ederek mekânları koruma altına alıyor. Soygun, su baskını, acil sağlık, yangın, destek ve giriş çıkış raporlaması gibi hizmetlerin yanı sıra, kayıt yapabilen kamera sistemleri ile alarm müşterilerine standart güvenliğin ötesinde hizmetler sunuyor.

Evlerimiz rutubet ve soğuk altında Eryap CEO’su ve XPS-Isı Yalıtımı Sanayicileri Derneği Başkanı Emrullah Eruslu, yalıtım konusundaki bilgisizlik ve insanların oturdukları konutları hakkındaki ilgisizliğinin anket ile ortaya çıktığını belirterek, “Türkiye’de binalar temelden duvarlara, ıslak zeminlerden çatıya kadar çeşitli yalıtım sorunları yaşıyor” dedi

Eryap CEO’su ve XPS-Isı Yalıtımı Sanayicileri Derneği Başkanı Emrullah Eruslu

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

Yapı sektöründe lider markaların üreticisi olan Eryap A.Ş.’nin, TNS Araştırma Şirketine yaptırdığı, “Türkiye’de Yalıtım” konulu araştırmada, ülkemizde yalıtım konusunda konutlarda yaşayanların sıkıntıları ve binalar hakkında mevcut durum ile ilgili oldukça önemli sonuçlar ortaya çıktı. Eryap CEO’su ve XPS-Isı Yalıtımı Sanayicileri Derneği Başkanı Emrullah Eruslu, yapılan anketin sonuçlarının, ortalama bina yaşının 20 yıl olmasına rağmen Türkiye’de hane halkının yarısından fazlasının evlerinde ısı kay-

bı, rutubet ve su sızıntısı yaşadığını ortaya koyduğunu belirtirken, “Asıl önemli olan, halkın yarısından fazlası binasının temelini hiç kontrol ettirmemiş ve bilgisi yok. Yaklaşık üçte ikisi deprem kuşağında olan Türkiye’de, bina ömrünü ve insan hayatını doğrudan etkileyen su ve yangın yalıtımının öncelik sırasında son iki sırayı alması oldukça düşündürücü” dedi.

EVLERİN ORTALAMA YAŞI 20 YIL Eryap CEO’su ve XPS-Isı Yalıtımı Sanayicileri Derneği Başkanı Emrullah

Eruslu, yalıtım konusundaki bilgisizlik ve insanların oturdukları konutları hakkındaki ilgisizliğinin anket ile ortaya çıktığını belirterek, “Türkiye’de binalar temelden duvarlara, ıslak zeminlerden çatıya kadar çeşitli yalıtım sorunları yaşıyor” dedi. Eruslu, anket hakkında şu bilgileri verdi; “Yapılan ankette, Türkiye genelinde, 18 ilde, özel örneklem ile tüm ülkenin ortalamasını gösterecek 25-55 yaş arasında 1249 kişi ile görüşüldü. Buna göre; ankete yanıt verenlerin, yüzde 18’i evinin yaşını bile bilmiyor. Oturulan evlerin yaşı ortalama 20 yıldır. Yani Türkiye’de hanelerin neredeyse yüzde 80’i son deprem yönetmeliğinden önce yapılmış durumda. Ankete göre, konutların yüzde 32’si 11-21 yaş, yüzde 26’sı 21-40 yaş, yüzde 5’i ise 41 ve üzerinde bir yaşa sahip.”

RUTUBET VE SU SIZINTISI Eruslu, ankete verilen diğer yanıtlara göre ise hane halklarının çoğunluğunun binaların yalıtım durumunu bilmediğini, ancak rutubet ve ısınma sorunu yaşadığını belirttiklerini vurgulayarak şu bilgileri verdi: “Ankete yanıt verenlerin yüzde 43’ü binasına yalıtım yapılmadığını belirtirken, yüzde 25’i de bu konuda bilgisi olmadığını söyledi. Binasına yalıtım yapıldığını belirtenlerin oranı ise yalnızca 23. Ankete katılanların yüzde 37 gibi yüksek bir oranı, binalarında ısı kaybından şikayet ederken, yüzde 40’ının da ana sorunu rutubet ve su sızıntısı olup su yalıtımı sorunu bulunuyor. “

DUVARLAR ELEK GİBİ Eruslu’nun anket sonuçlarına göre verdiği bilgilere göre; birçok romatizmal hastalıklar ile astım, faranjit gibi üst solunum hastalıklarının başlangıcına sebep olan rutubet ve nem hane halklarının yarısından fazlasında yaşanıyor. Verilere göre bu sorun evlerin yarısından fazlasının çatı-tavan-zemin ve

duvarlarında yaşanırken evlerin yüzde 46’sı ıslak zeminde su sızıntı sorunu, yüzde 20’sinde ise pencere yanlarında sorun olduğu görülüyor. Isı yalıtımı sıkıntısında ise en fazla ısı kaybı yüzde 63 ile duvarlardan kaynaklanırken bunu pencere yanları, çatı ve zeminin takip ediyor: Eruslu, “Bu ısı kaybının en önemli nedeni, yalıtımsız binalardır” dedi.

tım sorunu olarak “dışardaki sesin ev içine girmesi” olarak görülürken hane halklarının üçte birinden fazlasının evinde “ses kirliliği/gürültü” problemi yaşadığı söyledi. Kentsel yaşamının bir sonucu olarak bu oran kentlerde artış gösterirken kırsalda azalıyor. İnsan vücudunda kas gerilmeleri, stres, dolaşım bozukluları gibi çeşitli fizyolojik

HALKIN YARISI EVİNİN TEMELİNİ KONTROL ETTİRMEMİŞ Eruslu, ankette verilen yanıtlara göre Türkiye’de diğer önemli bir sorunun da, hane halklarının binaların durumu hakkında bilgisinin bulunmaması olduğunu söyledi. Ankete yanıt veren 1249 kişinin yüzde 18,5’unda su sızıntısı, donatıda paslanma, betonda çatlak, rutubet gibi ciddi sorunlar varken yarısından fazlası binasının temelini hiç kontrol ettirmemiş.

KENTSEL YAŞAMIN ÖNEMLİ BİR SORUNU: SES KİRLİLİĞİ VE GÜRÜLTÜ Eruslu; ankette verilen yanıtlara göre yaklaşık her dört kişiden birinin (%23,29) evde yaşadığı en önemli yalı-

sorunlara neden olan ses kirliliği/gürültü problemi yaşayan kesimin ilk sırada belirttiği gürültü kaynağı ise sokaktan gelen araba, uçak, satıcı ve benzeri sesler. Komşu daireden gelen konuşma, su sesi, kapı açma ve kapama benzeri sesler de insanları rahatsız ediyor.. Bu sonuçlardan görüldüğü üzere yaşam alanlarının içinden kaynaklı ses kirliliği/gürültü problemi önemli bir sorun teşkil ediyor.

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

Yalıtıma farklı bir pencereden bakış Yapıda yalıtım konusunu insan sağlığındaki bağışıklık sistemi ile benzeştirmenin hiç de yanlış olmayacağını düşünüyoruz. Zira insanın hastalıklara karşı direncini arttıracak ve koruyacak olan bağışıklık sisteminin geliştirilmesi ihtiyacı, daha hastalanmadan önlemleri alabilmek ve direnci arttırabilmek için koruyucu hekimliğin doğuşuna neden olmuştur. Her ne kadar, gelişen inşaat sektörü, ekipmanları ve doğru işgücü kullanımıyla, yapıların giderek proje ve standatlara daha uygun inşa edilmesine olanak sağlamakta ise de dayanıklılıkları (dürabiliteleri) ancak ‘yalıtım

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

sistemleri’ ile sağlanabilir. Diğer bir deyişle sektör olarak görevimiz yapıda koruyucu hekimliktir.

YALITIMIN İŞLEVİ Yapılarda ısı izolasyonu ısı kayıplarını önleyerek ısınma ve soğutma maliyetlerini azaltmakta ayrıca sıcak soğuk farklarından kaynaklanan yoğuşma olayını engellemektedir. Dolayısıyla bina içerisinde yoğuşma sonucu oluşabilecek küf-mantar ve bunların insan sağlığına olan zararlarının, ayrıca iç ve dış yapı elemanlarında meydana getireceği görsel bozukluk ve tamir masraflarının

önüne geçilmektedir. Bu sayede bina taşıyıcı sistemi de yoğuşma etkisinin olası zararlarına maruz kalmamaktadır. Ülkemizin deprem riski yüksek bir bölgede yer aldığı bilinen bir gerçektir. Bu riskin olası yıkıcı etkilerinin yapılara verebileceği zararın azaltılması ancak taşıyıcı sisteminin doğru ürün ve iş gücüyle standartlara uygun inşası ve suyun neden olabileceği tüm zararlı etkilerden korunmasıyla sağlanabilir. Bilindiği gibi suyun beton içerisine nüfuz ederek donatıya ulaşması, sırasıyla, donatı korozyonu, beton hasarı ve korozyonu, donatı kesit kaybı ve sistemin

Kar Group CEO’su İnşaat Yüksek Mühendisi Murat Belen

açıktır. Bu nedenle, anılan bu çalışma ile konunun standartlarının oluşturulması ve zorunlu bir uygulama haline dönüşmekte oluşu çok sevindiricidir.

taşıma gücünün azalmasına sebep olmaktadır.

Bu nedenle binanın: - Yağış sularına karşı çatı-teraslarda ve dış duvarlarda, Yer altı sularına karşı temellerde, - Bina içi sularda, ıslak hacimlerde, yalıtımın 3 ana faktörü sağlanarak; doğru ürün, doğru detay ve doğru uygulamayla kesintisiz yalıtımı sağlanmalıdır.

ISI YALITIMI ÖNEMLİDİR. NEREDEYİZ? Isı yalıtımı konusunda son 3-4 yılda alınan mesafe çok çarpıcıdır. Bu başarıda İZODER’in liderliğinde sürdürülen kararlı ve sistemli süreç yönetiminin en büyük etmen olduğu aşikardır. Ve bu çalışma, sorumluluk sahibi sivil toplum kuruluşlarının ülkemiz insanına ve ekonomimize yapabileceği katkılara çok güzel bir örnek oluşturmuştur. Isı yalıtımının insan sağlığı, kişi ve ülke ekonomisi ve bina sağlığı açılarından önemi

SU YALITIMI YAŞAMSALDIR. NE YAPMALIYIZ ? Su yalıtımının ise, yapı dayanıklılığını doğrudan etkileyen bir unsur olduğu göz önüne alındığında, benzer bir çalışmanın yapılmasının çok gerekli hatta şart olduğu tartışılmaz bir gerçektir. Zira, kontrol edilemeyen suyun zararlarının yapının taşıma gücünde oluşturacağı zafiyetler insan sağlığının ötesinde ‘insan hayatı’ nı tehdit eder niteliktedir. Bir sonraki depremin ne zaman ve ne büyüklükte olacağını bilmiyoruz; sadece ‘olacağını’ biliyoruz. Bu durumda sektör firmaları olarak görevimizin, en hızlı şekilde, su yalıtımının standartlaşması konusunda yapılmakta olan çalışmalara tam destek vermek olduğu, doğru ve etkin uygulamalar için planlı bir eğitim seferberliği başlatmamız gerektiği belirgindir. Standartlaşma ve zorunlu uygulama süreci, sektördeki iş hacmini de büyük oranda arttıracağından özellikle aşağıdaki hususları göz önünde bulundurarak hazırlıklarımızı tamamlamamız gerekmektedir.

DİKKAT EDİLECEK HUSUSLAR Kalifiye eleman yetiştirilmesi (onaylı/ eğitimli uygulayıcılar), Yüzey hazırlığının çok iyi yapılması konusunda özel eğitim planlaması, Su yalıtımında ‘yalıtımın sürekliliği’ konusunun çok iyi takibi, denetimi, Uygulanan yalıtımın diğer inşaat faaliyetleri sırasında korunması tekniklerinin uygulanması ve denetlenmesi, Uygulayıcı firma(eğitimli /onay belgeli) sayısının planlı olarak arttırılması, Sektör firmaları teknik birimlerinin projeci, mimar,proje yönetim kuruluşları ve müşavirler ile proje hazırlık safhasında teması ; yalıtım projelendirme çalışmalarına aktif destek verilmesi. Bu sektörel olgunluğa ulaşabilmek, ancak, firmaların sadece rekabette değil geliştirici konulardaki işbirliğinde de çok katılımcı, dinamik olmaları, konuda önemli çalışmalarda bulunan sektör derneklerine tam destek vermeleri ile mümkün olabilecektir. Bu önemli konuda son kullanıcılara düşen görev ise, bu sürece onların da sorgulayıcı ve araştırıcı bir yaklaşımla katılımcı olmalarıdır. Kullanıcıların, firmaların ürün kalite belgeleri, uygulayıcı sertifikaları, satış sonrası hizmetleri konularında gerekli bilgi ve belgeleri sunmaları ile ilgili talepkar-takipçi tutumlarını sürdürmeleri bu süreci önemli ölçüde hızlandıracaktır. YAPI MALZEME - ARALIK 2013

İzoberrock, Ravago işbirliği

Ravago Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Onur

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

Dünya petrokimya devi Ravago, Beşler Tekstil’in taşyünü üretimi yapan şirketi İzoberrock’un yüzde 50’sini satın aldı. Ravago ve Beşler Tekstil arasında atılan imzayla oluşturulan Ravaber Yapı Ürünleri San. Tic. AŞ, gücüyle sektöre damgasını vuracak. 2007 yılından bu yana taşyünü üretimi yapan ve kısa sürede inşaat sektöründe aranılan bir marka haline gelen İzoberrock’un yüzde 50’sini Ravago’nun almasıyla oluşan Ravaber, uluslararası arenada da bilinen şirketler arasındaki yerini almayı hedefliyor. Yıllık üretim kapasitesi 60 bin ton olan İzoberrock’un ürünlerinin, yurtiçi satış ve dağıtımını da Ravago’nun Türkiye’deki iştiraklerinden Mardav Yalıtım AŞ yapıyordu. “Gerçekleştirilen ortaklık aynı zamanda iki şirketin de Türkiye’deki inşaat sektörüne duydukları güveni gösteriyor” diyen Ravago Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Onur, konuya ilişkin yaptığı açıklamada şu bilgileri paylaştı: “Sektörünün en büyük 2 şirketinden biri konumuna

yerleşen Ravaber’in, kapasite artırımına yönelik yeni yatırımları 2014 yılında devreye girecek. Ravaber’in ilk bir yıllık sürecindeki ciro hedefimiz 50 milyon dolar. Gerek Ravago gerekse Beşler Tekstil gibi iki güçlü şirketin arkasında bulunduğu Ravaber’i, kısa zamanda uluslararası bir şirket haline getireceğiz. Ravaber’in ortaklarından Beşler Tekstil’in taşyünü üretim süreçleri konusunda sahip olduğu bilgi ve tecrübelerle en iyiyi üretip, şirketin diğer ortağı Ravago’nun iştiraki olan Mardav Yalıtım ile de bu ürünlerin satış ve pazarlamasını yapacağız. Mardav Yalıtım da sektörde gücü, yaygın bayi ağı ve profesyonel kadrolarıyla bilinen, saygın bir kuruluş olarak yer almaktadır. Diğer taraftan taş yünü üretimi için gerekli makina parkuru projelendirilmesi ve imalatı konularında, Beşler’in ciddi düzeydeki bilgi birikimi ile Ravago’nun uluslararası arenalarda yapı malzemeleri konusundaki geniş pazarlama tecrübesini birleştirerek Ravaber’i global bir firma haline getireceğiz.”

GÜVEN TAZELENDİ Yıllık üretim kapasitesi 20.000 ton olan BeşlerTekstil Sanayi A.Ş tarafından 2007 yılında kurulan taşyünü üretim tesisi İzoberrock kısa sürede inşaat sektöründe marka haline gelmiş durumda. 2013 yılı üretim kapasitesi 60.000 ton olan firmanın yurtiçi satış ve dağıtımını Belçika menşeili Ravago Holding iştiraki Mardav Yalıtım A.Ş yürütüyor. Uzun süredir güvene dayalı devam eden bu ortak çalışma Ravago ve Beşler arasında atılan imzalar ile Ravaber Yapı Ürünleri San Tic. A.Ş yi oluşturmuştur. İzoberrock taşyünü ürünleri artık Ravaber Yapı Ürünleri tesislerinde üretiliyor. Ravaber; % 50 - % 50 ortaklıkla 1 Ekim 2013 tarihinde faaliyetlerine başlamış ve taraflar Türkiye İnşaat Sektörüne duyduğu güveni bir kez daha göstermiştir.

YAYGIN BAYİ AĞI Yeni kurulan Ravaber şirketinin öncelikli iki ana hedefi bulunmaktadır: Birincisi şirketin % 50 hisselerine sahip Beşler Tekstil A.Ş. nin taşyünü üretim süreçleri konusunda sahip olduğu bilgi ve tecrübeler ile en iyiyi üretmek ve bu ürünleri Ravaber şirketinin diğer % 50 hissedarı Ravago’nun iştiraki, sektörde

en güçlü, yaygın bayi ağı ve profesyonel kadrolarına sahip Mardav Yalıtım ile satış ve pazarlamasını yapmaktır. İkinci ana hedefi ise taş yünü üretimi için gerekli makina parkuru projelendirilmesi ve imalatı konularında yeter-

li bilgi birikimine sahip bir firma olan Beşler ile Ravago’nun uluslararası pazarlarda da yapı malzemeleri konusunda geniş pazarlama tecrübesini birleştirerek; Ravaber’i uluslararası bir firma haline getirmektir.

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

Su yalıtımı ile binanızı ve sağlığınızı koruyun Ev sahibi olmak isteyenlerin satın alma aşamasında binanın temelinden çatısına kadar su yalıtımlı olup olmadığını sorgulamaları ve tercihlerini su yalıtımlı binalardan yana kullanmaları, ileride bu tür problemler yaşamalarını önlüyor Ev sahipleri evlerinde bir su yalıtım problemi yaşanması halinde zor bir süreçle karşılaşıyor, maddi ve manevi sıkıntılarla boğuşmak zorunda kalıyorlar. Bu sorunları önlemenin en kolay

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

yolu, ev satın alırken su yalıtımı yapılmış binaları tercih etmekten geçiyor. KYK Yapı Kimyasalları Yönetim Kurulu Başkanı Onur Sürmeli, su yalıtımının sağladığı avantajlar nedeniyle, halkın

bilinçlendirilmesinin önemli olduğunu belirtiyor. Daireler arasında ve bodrum katlarda meydana gelen su yalıtım problemleri nedeniyle ev sahipleri hayli zahmetli, üstelik de oldukça masraflı

KYK Yapı Kimyasalları Yönetim Kurulu Başkanı Onur Sürmeli

reme karşı dayanıklılığın artırılmasında önemli rol oynuyor,” şeklindeki sözleriyle su yalıtım çözümlerinin deprem konusundaki önemini vurguluyor.

KULLANIM KOLAYLIĞI

bir tamir ve tadilat sürecine giriyor. Su sızıntısının sebep olduğu rutubet, nem ve küf ise astım, alerjik reaksiyonlar, solunum yolu hastalıkları ve romatizma gibi rahatsızlıkları tetikleyerek insan sağlığını ciddi şekilde tehdit ediyor.

SU YALITIMI ŞART Ev sahibi olmak isteyenlerin satın alma aşamasında binanın temelinden çatısına kadar su yalıtımlı olup olmadığını sorgulamaları ve tercihlerini su yalıtımlı binalardan yana kullanmaları, ileride bu tür problemler yaşamalarını önlüyor. Yalıtımsız binalarda ortaya çıkacak tadilat, onarım masrafı, bina inşa edilirken yapılacak su yalıtım çözümlerine göre çok daha külfetli oluyor. Binaların inşaatı sırasında toplam bina maliyetinin yalnızca yüzde 2’si kadar bir masrafla su yalıtımının sağlanması mümkün

oluyor. Bu nedenle, ev sahibi olmak isteyenlerin bu konuda bilinçlenmesi ve su yalıtımı yapılması hakkında bir talep oluşturmaları büyük önem taşıyor. KYK Yapı Kimyasalları Yönetim Kurulu Başkanı Onur Sürmeli, su yalıtımının sağladığı avantajlar nedeniyle, halkın bilinçlendirilmesinin önemli olduğunu belirtiyor.

SU YALITIMI BİNALARIN DEPREME DAYANIKLILIĞINI ARTIRIYOR Su yalıtımının en önemli avantajlarından bir tanesi binaların depreme dayanıklılığını artırıyor olması. KYK Yapı Kimyasalları Yönetim Kurulu Başkanı Onur Sürmeli, “Temel, perde beton, mahzen, bodrum, kapalı otopark gibi toprak altında kalan mekanlardaki kullanım, korozyonu engelleyerek binanın dep-

Su yalıtım problemleri nedeniyle banyo, teras gibi ıslak mekânlarda seramiklerin kırılması, masraflı oluşunun yanı sıra evde gürültüye ve kirliliğe neden oluyor. Bu da hem ev sahipleri hem de komşuları açısından sıkıntı oluşturuyor. O yüzden tüketiciler artık seramiklerin kırılmasını gerektirmeden uygulanabilen ürünlere yöneliyor. Yapı kimyasalları konusunda Türkiye’nin önde gelen firmalarından KYK’nın ürün gamı içerisinde bulunan, kullanım kolaylığı sağlayan bu tür ürünler, tüketicinin yüzünü güldürüyor.

YALITIM MALZEMESİNİN NİTELİĞİ ÖNEM TAŞIYOR Binalarda su yalıtımı yapılırken kullanılan malzemenin niteliği, yalıtımın performansını etkiliyor. KYK Yapı Kimyasalları Yönetim Kurulu Başkanı Onur Sürmeli, KYK su yalıtım ürün gamının, çimento esaslı, akrilik ve bitüm esaslı olmak üzere birçok ürün ile güçlendirildiğini ifade ediyor. Sürmeli, “Yalıtım ihtiyacı duyulan mekâna uygun özellikte, doğru malzeme seçimi ve doğru bir uygulamayla su yalıtımında en yüksek performans elde edilebilir” şeklindeki sözleriyle, kullanılan malzemenin de en az su yalıtımı kadar önem taşıdığının altını çiziyor YAPI MALZEME - ARALIK 2013

Kaliteli ve güvenli yalıtım Weber’in geniş kullanım alanına sahip su yalıtım ürünü weber. dry 2K CRS kaliteli ve güvenli yalıtım için çözüm sunuyor güvenilir çözümler sunuyor. Akrilik dispersiyon ile su geçirimsizlik katkıları içeren çimento esaslı su yalıtım harcı weber.dry 2K CRS, negatif ve pozitif su basıncına dayanımı sayesinde geniş kullanım alanına sahiptir. Tüm yapıların iç ve dış mekanlarında; özellikle su depoları, salamura havuzları, temel, perde ve bodrum duvarları, balkon, banyo, mutfak, tuvalet ve müstakil yüzme havuzlarında sızıntılara karşı yalıtım malzemesi olarak önerilen ürün, sülfat, klor ve kimyasallara dayanımı ile çimento bazlı sıvalar ve şaplar, brüt beton ve taze beton dökülmüş yapıların yüzeylerinde de güvenle kullanım sağlamakta.

SU YALITIMINDA KESİN ÇÖZÜM Su yalıtım harcı weber.dry 2K CRS, tüm yapıların iç ve dış mekanlarında; özellikle su depoları, salamura havuzları, temel, perde ve bodrum duvarları, balkon, banyo, mutfak, tuvalet ve müstakil yüzme havuzlarında sızıntılara karşı yalıtım malzemesi olarak kullanılıyor. Su yalıtımı alanında farklı ihtiyaçlara yönelik geniş ürün gamı bulunan endüstriyel yapı harçları üretiminde dünya lideri Saint-Gobain Weber, çimento esaslı, çift komponentli ve kristalize su yalıtım harcı, weber.dry 2K CRS ile kaliteli ve

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

Dünyada 48 ülkede 200’e yakın üretim tesisi ile faaliyet gösteren Saint-Gobain Weber, su yalıtımında weber.dry 706 ile en karmaşık yalıtım problemlerine kaliteli ve hızlı çözümler sunuyor. Sonbaharın gelmesi ve yağmurların başlamasıyla birlikte binalarda su yalıtımı uygulamalarının gerekliliği ve yapılacak yalıtımın kalitesinin önemi artıyor. Bir binanın taşıyıcı sistemi için su ve korozyon en büyük tehditlerden birini oluşturuyor. Doğru ve etkili bir yalıtım uygulaması sayesinde; binaya nüfuz eden suyun, yapıların gövde ve taşıyıcı

kısımlarında neden olacağı korozyon önlenerek, yapının taşıyıcı sisteminde bulunan demirlerin paslanmasıyla birlikte taşıma kapasitesinin düşmesi engelleniyor.

KALİTELİ SU YALITIMI İLE BİNALARIN DAYANIKLI KALABİLMESİ MÜMKÜN Türkiye’de inşaat sektörünün gelişmesinde öncü rol üstlenen Weber, su yalıtım malzemesi weber.dry 706 (Plastikol UDM 1) ile en karmaşık yalıtım problemlerine kaliteli ve hızlı çözümler sunuyor. Yapıların taşıyıcı sistemlerine sızan suyun zararlı etkileriyle, demirlerde oluşabilecek korozyon ve iç mekanlarda yıllar içinde oluşabilecek rutubet gibi yapıların ömrünü kısaltan problemlerin önüne geçiyor. Polimer-bitüm modifiyeli elastik su yalıtım harcı weber. dry 706 (Plastikol UDM 1) tüm yapıların; temel, perde duvarlar, ıslak mekanlar, balkonlar ve teraslarında, yeraltı otoparklarının tavanlarında ve bahçe teraslarında; zemin rutubetine, sızıntı suyuna, geçici ve sürekli su basıncına karşı yalıtım malzemesi olarak kullanılıyor. Elastikiyet ve çatlak köprüleme özelliği sunan weber.dry 706 (Plastikol UDM 1), kolay ve hızlı uygulanabilir olmasıyla tercih ediliyor.

Baumit ile her türlü zemine yüksek standartlar Her zemin için doğru ürünü sunan Baumit, geliştirdiği ürünleri ile kalıcı ve dayanıklı çözümler sunuyor Yapı malzemeleri alanında Avrupa’nın lider markalardan biri olan Baumit, iç mekanda zeminlerde kullanılmak üzere geliştirilen ürünleri ile değişmez kalitesini ortaya koyuyor. Her zemin

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

için doğru ürünü sunan Baumit, geliştirdiği ürünleri ile kalıcı ve dayanıklı çözümler sunuyor. Baumit’in sadece iç mekan zeminlerinde kullanılmak üzere geliştirdiği Nivello Quatro, halı,

seramik veya parke gibi malzemelerin altında kullanılarak daha dayanıklı ve estetik bir şekilde döşemelere zemin hazırlıyor. Kendiliğinden yayılan kalsiyum sülfat bazlı ve kırık beyaz renkte

bir şap ürün olan Nivello Quatro, ayrıca eski zeminlerin renovasyonu için de son derece uygun bir ürün. Ürünün esneme kabiliyeti sayesinde yerden ısıtma sistemleriyle de başarılı sonuçlar elde edilebiliyor. Kendiliğinden çok iyi yayılma özelliğine sahip olan Nivello Quattro, 20 mm’ye kalınlığa kadar uygulanabiliyor ve ürün döküldükten 3-4 saat sonra üzerinde yürünebiliyor. Oluşturduğu homojen üst yüzey ve “sıfır” çatlakla 72 saat içerisinde üzerine döşeme yapılmasına olanak sağlıyor. 25kg’lik ambalajda sunulan Nivello Quattro, basit sıva makinası (teknik destek alınmalı) ile de uygulanabiliyor. Baumit’in kullanıma hazır beton

ürünleri Beton B20 ve Beton 30 ise sadece ev değil, bahçe uygulamalarında da kullanılabiliyor. Yüksek mukavemetli ve dona karşı dayanıklı olmalarından dolayı hem küçük hem de büyük alanlarda tercih edilebiliyor. Özellikle beton santrallerinin girmesinin sıkıntılı olduğu alanlarda, alışveriş, iş merkezi ya da konut projelerinde sıklıkla kullanılıyor. Her pakette standart kalitede ürün sunması, hazır ambalajlı olması sebebi ile kolay taşınması sayesinde kullanıcıların hayatını kolaylaştırıyor. Merdiven, taş duvar, bahçe duvarı gibi farklı alanlarda uygulama kolaylığı ile zamandan ve iş gücünden tasarruf edilebiliyor. YAPI MALZEME - ARALIK 2013

Şantiyelerde kalıcı projelerin güvenli adresi: Karmod Şantiye yapılarının deneyimli markası Karmod, geliştirdiği konteyner çözümü ile sandviç panel sistemde birçok yeniliği bir araya getiriyor Türkiye’deki hazır yapılar denince ilk akla gelen öncü firmalardan biri olan Karmod akla geliyor. Karmod, bu alanda çeyrek asırlık bir tecrübesi ile bü-

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

yümesini devam ettiriyor. Şantiye yapılarında yaptıklarını projeler ile inşaat sektörünün çözüm ortağı olduklarını söyleyen Karmod CEO’su Mehmet Çan-

kaya; “ Karmod olarak büyümemizi ürün gamımızı genişletmemizin yanı sıra asıl dış pazarlara açılmakla sağladık. Bugüne kadar 74 ülkede 500’den fazla proje

tamamladık. Ve projelerimizle inşaat ve enerji ağırlıklı olmak üzere birçok sektöre önemli katma değerler ürettik” dedi. Sektörün inşaat sektörüyle paralel bir şekilde büyüyen dinamik sektör olduğunu aktaran Karmod CEO’su Mehmet Çankaya’dan faaliyetleri hakkında bilgi aldık.

Karmod markasından kısaca bahseder misiniz?

katlı prefabrik konut ve villalar ağırlıklı çalışma başlıklarımız. Şantiye yapılarında yaptığımız projeler ile inşaat sektörüne çözüm ortağı oluyoruz. Diğer yandan Karmod olarak büyümemizi ürün gamımızı genişletmemizin yanı sıra asıl dış pazarlara açılmakla sağladık. Bugüne kadar 74 ülkede 500’den fazla proje tamamladık. Projelerimizle inşaat ve enerji ağırlıklı olmak üzere birçok sektöre önemli katma değerler ürettik.

“Karmod, Türkiye’deki hazır yapılar denince akla gelen öncü firmalardan biri. Bu alanda çeyrek asırlık bir tecrübe ile yolumuza devam ediyoruz. Konteyner ve prefabrik şantiye yapıları, tek ve çok

DÜNYANIN EN BÜYÜK PREFABRİK PROJESİ Mevcut projelerinizden örnek verebilir misiniz?

“Tabii. İlk olarak yurtdışı şantiye projelerimizden biri olan BP’ye yaptığımız doğalgaz arama şantiyesinden bahsedeyim. Bu şantiye projemiz BP-AZFEN ortaklığının üstlendiği ve Azerbaycan’dan Türkiye aracılığıyla Avrupa’ya taşınacak doğalgaz boru hattının inşası boyunca, uzun vadeli kullanılacak bir şantiye oldu. 2018 yılına kadar sürecek proje boyunca yapmış olduğumuz şantiye üniteleri ile tüm personele rahat bir çalışma imkânı sağlamış oluyoruz. BP’nin üstlendiği bu proje Şahdeniz -2- olarak adlandırılıyor. Şahdeniz -1- ise Bakü-Ceyhan Petrol Boru Hattı olarak biYAPI MALZEME - ARALIK 2013

şartları neyi gerektiriyorsa biz bu şartlara uygun en modern ve ürünü ürettik diyebilirim.”

Yeni Nesil Sandviç Panelin Farklılıkları Nelerdir?

Karmod CEO’su Mehmet Çankaya, Yeni nesil sandviç panelin şimdiye kadar yapılanlardan çok farklı olduğunu söyledi.

liniyor. Diğer bir projemiz ise Irak’ta kurmuş olduğumuz ‘Prefabrik Kent’. Yaklaşık 10.000 kişinin yaşam alanı olan ve 1184 konuttan ve birçok sosyal tesisten oluşan kenti profesyonel kadrolarımızla sadece 7 ay gibi kısa bir sürede inşa ettik. Bu özelliğiyle proje ‘Dünyanın En Büyük Prefabrik Projesi’ oldu.”

Yüksek üretim kapasitesi, hızlı teslimat konusunda neler yapıyorsunuz? “Sektörde büyük çaplı işler yapabilmek için yüksek bir üretim kapasitesi gerekiyor. Biz bunu hızlı teslimat ile birleştirdik. Çünkü proje ürettiğimiz müşteriler de zamanla yarışıyor, belli teslim süreleri ve belli zorunlulukları var. Biz bu hassasiyetleri biliyoruz. Üretim yapımız buna uygun ve ekiplerimizi bu motivasyonla harekete geçiriyoruz. Dolayısıyla paydaşlarımıza iyi bir çözüm ortağı olduğumuzu düşünüyorum. İşlerimizi genelde refere edilerek almamız bunu gösteriyor.”

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

Yeni Nesil Sandviç Panel Konteyner Geliştirme Süreciniz Nasıl Oldu? “Sektörümüz inşaat sektörüyle paralel büyüyen dinamik sektör. Çözümlerimiz ağırlıklı olarak bu sektörün büyük oyuncularına yönelik oluyor. Dolayısıyla hizmet modellerimiz ve geliştirdiğimiz ürünler, rekabetin yoğun olduğu, sürekli değişim ve gelişim arayan bu paydaşlarımızın taleplerine paralel gelişiyor. Sektörün bizden beklentisi uzun ömürlü, dayanıklı, ergonomik ürünler geliştirmek ve sunmak. Ayrıca bu ürünleri bir maliyet avantajıyla da sunmanız gerekiyor.”

YENİ NESİL SANDVİÇ PANEL KONTEYNER Değişen teknoloji ve şantiye taleplerine nasıl bakıyorsunuz? “Müşteri ve teknoloji odaklı dinamik süreç bizi hiçbir rakibimizde olmayan özelliklerle donanmış bir şantiye çözümü “Yeni Nesil Sandviç Panel Konteyner” üretmeye teşvik etti. Yani şantiye

“Öncelikle şunu ifade etmek isterim. Bu ürün şimdiye kadar yapılan benzerlerinden çok farklı. Kaliteli ve kullanım ömrü çok yüksek. Yalıtımı yüksek, bakım gerekmiyor. Tüm bu noktalar bir araya gelince aynı zamanda ekonomik ve tasarruflu bir ürün olarak da öne çıkıyor. Biraz detay vermek gerekirse; İlk defa 60 mm iç ve dış duvar panellerini biz yapıyoruz. 120 mm kalınlığında özel kenet sistem tavan ve çatı uygulaması yaptık. Böylece tüm ürünlerimizde % 100 sızdırmazlık garantisi veriyoruz. Yine çatılarda gerekli olan mukavemeti sektörün çok uzak olduğu sınırlara taşıdık. Böylece tavan yük kapasitesi metrekarede 150 kg. Isı köprüsünü engelleyici özel kapama panellerimizle yine sıcak ve soğuk havalar için özel bir yalıtım imkânını yeni nesil konteynerimizle sunmuş olduk. Bir diğer farklılık ise şase içi gizli su tahliye sistemini kurmuş olmamız. Çatıda sandviç panel bu ürünümüzde en çok dikkat çeken unsurların başında geliyor. Çünkü sektörde sandviç panel uygulaması sadece duvar panelleri için yapılan bir durum. Ancak biz, Ar- Ge ekiplerimizin projelendirmesiyle çatıda da sandviç panel uygulayarak bir ilki gerçekleştirdik. Aldığımız izlenimler ve müşteri memnuniyetimiz ise bu emek ve çabalarımızın tam karşılığını bulduğunu gösteriyor.

Sadece ‘Karmod yeni nesil konteyner’de bulanan farklılıklar? “60mm iç ve dış cephe panelleri. 120 mm kalınlığında özel kenet sistem tavan ve çatı uygulaması. Tavan yük kapasitesi metrekarede 150 kg. Isı köprüsünü engelleyici özel kapama panelleri. Özel kenet sistem ile sızdırmazlık garantisi. Şase içi gizli su tahliye sistemi.

Yaşam alanları ‘Petek’ ile yeni bir görünüm kazanıyor Ferahlık ve rahatlığın adresi olan banyolarda açık renk kullanımı her zaman doğru tercih. Bu bağlamda göz yormayan ve mekânda aydınlığı tetikleyen renkleri öneren Petek Banyo Sistemleri, banyonuzun sade ve ferah bir görünüm kazanmasına ön ayak oluyor Kalite estetik ve ekonomiyi aynı çizgide buluşturan Petek Banyo Sistemleri, 1982 yılından bu yana sektörde faaliyetlerini devam ettiriyor. Tamamı pirinçten metal banyo aksesuarları, duroplast klozet kapakları, ahşap banyo mobilyaları ve rezervuar iç takımları üretmekte olan Petek, Türkiye çapında İstanbul,

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

Ankara, İzmir, Antalya bölge müdürlükleri yanında yapı market kanadına da ürünlerini pazarlamakta. Hedefimiz, kendi sektörümüzde ve kendi işimizde büyümek diyen Petek Banyo Sitemleri Genel Müdürü Ercan Bunyak ile Hadımköy’deki binalarında bir söyleşi gerçekleştirdik.

Petek Banyo’nun gelişim süreci hakkında bilgi verir misiniz? ilk olarak Ahmet Bunyak ve Cevat Ertal 1981 yılında farklı bir marka ile ticarete atılıyorlar. Markamız 15 yıllık bir geçmişe sahip fakat firma sahipleri 30 yıldır bu sektörün içinde bulunuyor. Firmanın yöneticisi konumunda olan büyük abim

Petek Banyo Sistemleri Genel Müdürü Ercan Bunyak

Bülent Bunyak ve ben 1987 yılından beri bu sektörün içerisinde yol almaktayız. Markalaşma sürecimizi ise 1999 yılında tamamladık. 60 kişilik bir kadroyla başladığımız bu yolculuğa, bugün 300 kişilik bir ekip ile devam etmekteyiz.”

tetiklemekte. Aynı zamanda cirosal olarak da yüzde 50 ihracatı yakalamayı planlıyoruz. Bütün bunların yanında firmamız bünyesinde istihdam ettiğimiz personelimizi en büyük yatırımımız olarak görüyoruz. Bünyemizde çalışan tüm mesai arkadaşlarımız bizim için değerli ve kıymetli. Çünkü çalışanlarımız sayesinde firmamız değer kazanıyor ve çalışmaları ile firmamızı ileriye taşıyorlar. İlerleyen zamanda bu sayıyı da artırmayı hedefliyoruz. Ayrıca firmamızda çalışan 8 tane Ar-Ge mühendisi ve mimar arkadaşımızın bize artı değer kattığını düşünüyoruz.”

Firma büyüyor, yatırımlar devam ediyor. Petek bu bağlamda nerede olmak istiyor?

MODANIN ÇİZGİLERİNİ TAKİP EDİYORUZ Uzun yıllardır bu sektördesiniz. Peki banyo sistemleri konusunda dikkat edilecek hususlar nelerdir?

Kendi sektörümüzde ve kendi işimizde büyümeyi, Türkiye içinde nihai tüketiciler tarafından bilinirliğimizi artırmayı hedefliyoruz. Ayrıca komşu ülkeler, Ortadoğu ve Türki Cumhuriyetleri olmak üzere Balkanlar ve Afrika’da markamızın bilinir hale gelmesi bizim için önem arz ediyor. Kendi ürettiğimiz ve pazarladığımız ürün grupları arasında Türkiye’nin önde gelen markaları arasında yer almayı ve ilk 500 firması arasına girmeyi hedefliyoruz. Bugünkü şartlarda belki ikinci 500 sınırlarını zorlayacağız. Fakat hedefimiz, hızlı adımlar ile ilerlemek. Sektörel bazda bizim büyüme rakamlarımız hızlı gidiyor. Ayrıca yapmış olduğumuz yatırımda bunu

“Biz banyo sistemlerinin üretim ve satışını gerçekleştiriyoruz. Banyolar için önceliği olan seramik ve vitrifiyeden sonra tamamlayıcı ürün segmentinde çalışıyoruz. Yani bir banyonun elektrik ve su tesisatı işleri çözüldükten ve fayansları yapıldıktan sonra iş bize kalıyor. Biz burada banyo dolapları, banyo aksesuarları, klozet kapakları ve rezervuar iç takımları ile banyonun diğer eksikliklerini ve görsellerini tamamlıyoruz. Geldiğimiz noktada artık banyolar insanların nefes aldıkları önemli alanlar haline geldi. Bu durum karşısında tüketiciler banyolarına sil baştan şekil vermeye başladılar. Kendi tarzlarını artık kendileri belirliyorlar.

Yeni aldıkları bir evin banyosunu kendi zevklerine göre yeniden dizayn ettiriyorlar. Tüketicilerin dikkat etmeleri gereken hususlar ise: Öncelikle banyolarının dekorasyonunu banyonun alanına göre tercih etmelidirler. Banyoda asma klozet gibi ürünleri kullanmak yer tasarrufu açısından önemlidir. Yer kaplamaları seçiminde ise açık tonda renkler kullanmaya özen gösterilmelidir. Banyo ferahlık ve rahatlığın adresidir bundan dolayı açık renk kullanımı her zaman doğru tercih olacaktır. Yer kaplamalarında uygulanan açık renk kavramını tavanda da uygulayabilirsiniz. Göz yormayan ve mekânda aydınlığı tetikleyen renkler önemlidir. Banyoda kullanılan taşların doğal taşlar olmasına dikkat edilmelidir. Bu banyonuzun sade ama ferah olduğunun göstergesi olacaktır. Ayrıca seramik seçerken canlı renkleri tercih ederseniz banyonuzu sıradanlıktan kurtarabilirsiniz. Bunların dışında banyonuzda kullanacağınız dolaplarında önemi büyüktür. Sade ama şık renkli dolaplar kullanarak güzel bir ortam oluşturabilirsiniz. Banyolar nemli alanlardır. Banyo dolapları suntalamdan yada Mdf’den yapılabilir. Buradaki nem mobilyaya zarar verir. Uzun vade de bunun önüne geçmek imkansızdır. Banyo mobilyasının 5-10 yıl dayanması için için lake boyalı banyo dolaplarını tercih etmek daha doğru bir karar olur. Mdf sıkı bir yapıya sahiptir. Lake boya korumada daha dayanıklıdır. Hem şık hem de sağlam banyo dolapları için lake boyayı öneriyoruz. Üretici firma YAPI MALZEME - ARALIK 2013

olarak banyo modasını takip etmek zorundayız. Bu yıl; sütlü kahve, zeytin yeşili kırmızı, siyah ve beyaz renklerin hakim olduğu tasarımlar gözdeydi

piyasaya sürdüğü ürünün kalitesine bağlıdır. Bütün bu sorumluluklar bizleri işimizi daha iyi yapmaya yönlendirmektedir.”

Yapmış olduğunuz faaliyetleri nasıl yorumluyorsunuz?

2013’ü nasıl yorumluyorsunuz? 2014’e nasıl bakıyorsunuz?

“Biz yaptığımız işi bayrak yarışı olarak görüyoruz. İşimizi iyi yaparsak ve bizden sonra gelecek olanları bilgilendirerek eğitirsek sonraki kuşakların daha başarılı olacaklarına inanıyoruz. Bu başarıların da halkımıza ve ülkemize artı değer olarak yansıyacağını düşünüyoruz. Kalite anlamında adımlarımızı hızlı atmak durumundayız. Çünkü markalaşmış bir İtalya ve İspanya’dan sonra ülkemizin, pazarda hak ettiği yeri alması

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

“2012 yılında yer değişikliği ve makine parkurumuzdaki yatırımlardan dolayı 2013’te yurt dışında adetsel ve cirosal anlamda ciddi büyüme kaydettik. Bilinen ve aranan marka olma hedefimizi yurtiçinde de önemli ölçüde sağladık Ülke içi ekonomimizin daha iyi işlediğini düşünürsek, 2014 yılında yurtiçinde hedeflediğimiz büyümeyi gerçekleştirmeyi planlıyoruz.”

Banyo dolapları konusunda karar aşamasında bayanlar daha mı ön planda? “Evet özellikle bayanlar dekorasyon konusunda çıkan özgün modelleri, tasarımları daha dikkatli inceliyorlar. Evde değişiklik isteyen bayanlar yeni ürünleri hem televizyon hem de internet üzerinden sürekli olarak takip etmeye çalışıyorlar. Salonlarında olduğu kadar banyolarında da titiz olan hanımlar şık, estetik ve fonksiyonel modelleri tercih ediyorlar. Yeni ev alırken ya da yen bir eve taşınırken mutfak ve banyo hanımlar için çok önemli. Özellikle banyonun geniş olmasını istiyorlar. Hayallerinde canlandırdıkları modellerin buraya

sığması konusunda da teknik hesaplar yapıyorlar. Son çıkan banyo trendlerini ( seramik, duş kabini, banyo dolabı, batarya, lavabo) kendi banyolarında görmek istiyorlar. Bütün bunlar bir araya geldiğinde son söz bayanların oluyor tabi.”

ÖZGÜN ÜRÜNLER Tasarım ekibiniz hakkında bilgi verir misiniz? “Tasarım, farklılaşmayı sağlayan müşterilerin yaşam kalitesini iyileştirmeye yönelik çalışmaları kapsamaktadır. Petek Banyo olarak tasarımı, sistemli ve oluşturmacı bir süreç olarak tanımlıyoruz. Ticari hayatımızın temellerinden birini tasarım oluşturmaktadır. Müşterilerimizin beklentileri, içinde bulunduğumuz pazarda bizden talep edilenler Ar-Ge birimimiz tarafından ele alınıp değerlendirilmektedir. Yeni, özgün ve rekabet gücü olan ürünlerimiz bu birimimiz tarafından tasarlanmaktadır.”

Sektörünüzün omurgası sayılabilecek inşaat sektörü son yıllarda çok hızlı bir şekilde ilerlemekte. Bu bağlamda sizin çalıştığınız projeler var mı? Ayrıca kentsel dönüşüm hakkında ne düşünüyorsunuz? “Türkiye’nin önde gelen inşaat firmaları ile çalışıyoruz. Yaptığımız işler ve devam eden projelerimiz var. Biz daha çok 150 dairenin üzerinde olan projeleri ele alıyoruz. Yaptığımız işler aynı zamanda referansımız olduğu için Projelendirdiğimiz işleri büyük bir titizlikle tamamlamaya çalışıyoruz. Ülkemizde kentsel dönüşüm 2013 yılında başladı. Kentsel dönüşüm, kentteki sorunlu yerlerin belirlenip, sağlıklı ve de yaşanılabilir hale getirilmesi amacı ile yeniden yapma ve yaşanır hale getirmek için uygulama yapılması anlamına geliyor. Kısaca kentin dokusunu bozan sorunların giderilmesi oluyor. Bu şekilde de kaçak yapılaşmanın önüne geçilmesi, depreme dayanıklı olmayan, ekonomik ömrünü

doldurmuş binaların yeniden yapılarak olması muhtemel doğal afetler sonucu meydana gelebilecek zararların en aza indirilmesini sağladığı için gelişmeleri olumlu buluyorum.”

40 ÜLKEYE İHRACAT Petek Banyo Sistemleri’nin hedefleri nelerdir? “Dünyada politik ve ekonomik anlamda her an her şey olabiliyor. Bizde gelişmelere göre hareket ederek emin adımlarla ilerlemeyi planlıyoruz. Firmalar her zaman kısa, orta ve uzun vadeli planlarını belirlemelidir. Bizim ilk hedefimiz imalat ayağında üretim kapasitemizin birebir artışını sağlamak ve var olan kapasitemizi %80 oranına çıkarmak. Farklı çalışmalar yaparak marka bilinirliğimizi arttırmak da öncelikli hedeflerimiz içinde. Türkiye’de 81 il’de satış yaparak var olmayı ve yüksek satış rakamlarına ulaşmayı hedefliyoruz. 40 ülkeye ihracat yapıyoruz. Önümüzdeki yıl bu rakamı en az 50 ülkeye çıkarmayı planlıyoruz.”

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

“FUARLARI ÖNEMSİYORUZ” Fuarlar’da yer alıyorsunuz. Bu fuarlar sizin için bir vitrin görevi üstleniyor dememiz mümkün mü? “Fuarlar bizim için çok önemli. Tüm ürünlerimizi sergileyemesek de ön plana çıkan modellerimizi orada kullanıcıların beğenilerine sunuyoruz. Bu da hem satış ekibimiz hem de nihai tüketici açısından bir karar merci gibi oluyor. Fuarların hazırlık aşamaları oldukça yorucu geçiyor. 5 - 6 ay gece-gündüz demeden çalışmamız gerekiyor. Diğer yandan bu kadar çok ürünü bulundurmanın olumlu tarafı, müşterilerin taleplerine model ve renk olarak hızlı cevap vermemiz ki bu bizim için avantaj. Ama dezavantajlarını da göz ardı etmemek gerektiğine inanıyorum.”

Toparlamak gerekirse son olarak eklemek istedikleriniz ve sektöre vermek istediğiniz mesajlar nelerdir? “Bağlı olduğumuz sektör, inşaat sektörünün tamamlayıcı kollarından birisi. Yapmış olduğumuz işin kalitesi ve devamlılığı çok önemli. İş kalitesi, sektörün geleceğini belirleyecektir. Haksız rekabet her sektör de olduğu gibi bizi de baltalamaktadır. Bireysel tüketiciler kullandıkları ürünlerin garantili olmasına dikkat etmelidirler. Firmaların ise; devamlılığı olan, insana dolayısı ile Ar-Ge’ye yatırım yapan firmalar ile alışveriş ve ticaretin devam ettirilmesine dikkat etmeleri gerekmektedir.”

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

Ege Vitrifiye’den çözüm önerileri Ege Vitrifiye, yeni serileri ile tüketicilerine hayallerinin ötesinde çözümler sunmaya devam ediyor

Ürettiği kaliteli ve modern vitrifiye ürünleri ile sektörde adından sıkça söz ettiren Ege Vitrifiye, banyolarında estetiği ve modernliği bir arada buluşturmak isteyenler için ideal seriler sunuyor. Ege Vitrifiye, modern çizgilere sahip yeni serileri; SURA, ARNA ve NYSA takımları ile Türkiye ve dünyadaki birçok müşterisinin ihtiyaç duyduğu farklı ürün taleplerine karşılık veriyor. Ege Vitrifiye’nin, estetik açıdan göz alıcı olduğu kadar kullanım kolaylığı ve su tasarrufu sağlayan yeni serileri, çok yakında Türkiye ve dünyadaki birçok evde kullanılmaya başlanacak. Bakış açısına göre farklı algılar sunan tasarımı, geniş mekânlarda kullanıma

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

uygun monoblok lavabosu, asma klozet ve mobilya uyumlu lavaboları ile Sura takım, banyonuzu alışıla gelmiş kuralların dışına çıkarıyor. Sura’nın doğallık ile farkındalığı bütünleştiren tasarımı ise banyolarınızdaki kuralları değiştiriyor.

ARNA: DOĞALLIĞI BANYONUZA TAŞIYOR 2 tip çanak lavabosu, asma klozeti ve duvara tam dayalı klozetten oluşan parçaların yanı sıra banyonuzdaki ihtiyaca yönelik farklı seçeneklere sahip Arna takımın doğal formu, banyonuzun atmosferini değiştiriyor. Gizli montaj özelliği sayesinde banyonuzda estetik

bir görünüm yakalamanızı sağlayan Arna’nın kolay takılıp çıkarılabilen klozet kapağı ise hijyenik olma özelliği ile ön plana çıkıyor.

NYSA: YUVARLATILMIŞ KÖŞELİ HATLARI İLE ARZULADIĞINIZ SADELİĞİ YAKALAYIN Mobilya dolabı ile uyumlu batarya deliksiz ve yine mobilya dolabı ile uyumlu duvara monte edilebilen batarya delikli çanak lavabosu bulunan Nysa takımın yuvarlatılmış köşeli hattı, banyonuzdaki modern çizgiyi tamamlıyor. Ayrıca, gizli montajın yanı sıra kolay takılıp çıkarılabilen ve yavaş kapanan klozet kapağı ise beklediğiniz konforu sağlıyor.

Ege Seramik,

Anadolu’nun geleneksel dokusunu yaşam alanlarınıza taşıyor

Geleneksel dokunun doğallığı ve ışıltısı Anatolia serisi ile mekânlarınıza taşınıyor. Anatolia serisi, etnik desenleri ile klasik ve modern şıklığı aynı anda yaşa-

mak isteyenlerin öncelikli tercihi oluyor. Interlocking ürün gamında 45x45 cm olarak üretilen seri, iç mekânlarda kullanılmasının yanı sıra aşınmaya karşı direnç-

li yapısıyla dış mekânlarda da kullanılabiliyor. Digital Tile ürün portföyünde yer alan Anatolia serisi, birbirine geçmeli tasarımı ile farklı bir görsellik sağlıyor.

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

Mutfak ve banyolarda mozaik şıklığı Pre-cut mozaik ürün portföyü ile pazarı domine eden Ege Seramik, sürekli geliştirdiği portföyü ile banyo ve mutfakların ambiyansını değiştirmeye devam ediyor Uygulanması normal mozaikten daha kolay pre-cut mozaikler, mekanlara son derece zengin ve işlenmiş bir görsellik katıyor. Ahşap, mermer ve düz renk alternatifleri ile seçim özgürlüğü sağlayan portföye en son eklenen geçmeli sistemdeki mozaik görünümlü ürünler, mekanlarda Ege Seramik farkını ortaya koyuyor.

NEPTUNE Neptune serisi, kusursuz güzelliğinin yanı sıra turkuaz, bej ve antiasit renk seçenekleri ile kendisine hayran bırakıyor. Digital Tile teknolojisi ve Pre-cut tekniği ile duvar karosu olarak üretilen seri, banyo ve mutfaklarda rahatlıkla kullanılabiliyor. 30x60 cm ebadına sahip seri, rölyefli olma özelliği ile ön plana çıkıyor.

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

BARCELONA Barcelona serisi, kendine özgü dokusu ve güzelliğiyle mekânlarınıza Akdeniz esintisini getiriyor. Duvar karosu olarak üretilen Barcelona serisi, mutfak ve banyolarında mozaik şıklığını yakalamak isteyenlere hitap ediyor. Barcelona serisi, rölyefli dokusu ve zengin görsel alternatifleri ile mekânlarınıza renk katmaya geliyor.

WOODCUT Digital Tile teknolojisi ile üretilen Woodcut serisi, ahşabın sıcaklığını banyo ve mutfaklarınıza taşıyor. 30x60 cm ebadındaki Woodcut serisi, doğal görünümü ve 2 farklı renk tonu ile mekânlarınıza şık bir hava getiriyor.

112 yıllık başarı hikâyesi Türkiye’de devam edecek Türkiye yapılanmasını tamamlayan “Hansgrohe Türkiye” bu yapılanma sonrasında Türkiye bir nevi merkez üs konumuna gelerek çevre ülkelerle köprü görevi görecek ve yayılım politikasında önemli bir misyon yüklenecek

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

1901’de kurulan ve her zaman sektörün öncü ve yenilikçi oyuncusu olan banyo ve sıhhi tesisat uzmanı Hansgrohe, Türkiye’deki ürün ve hizmet sunumunu distribütörlük sisteminden yerleşik kurumsal sisteme taşıdı. Yüksek hizmet kalitesini daha yukarı taşımak ve günden güne gelişerek başarı grafiğini yükseltmek adına “Hansgrohe Türkiye” yapılanmasını oluşturdu. Bu yapılanma sayesinde Türkiye bir nevi merkez üs konumuna gelerek çevre ülkelerle köprü görevi görecek ve yayılım politikasında önemli bir misyon yüklenecek

TÜRKİYE’DE DAHA DA GÜÇLÜ “Hansgrohe Türkiye” yapılanmasıyla Türkiye’deki pozisyonunu güçlendirmeyi ve önümüzdeki yıllarda ülkedeki iş hacminin büyümesi hedeflenmektedir. Sektöre yenilikler getirmeyi her zaman amaç edinmiş olan Hansgrohe, daha geniş pazar penetrasyonuna ulaşmak için çalışmalarına hız verecektir. Öncelikle Türkiye ve buna bağlı olarak çevre ülkelerdeki konumunu güçlendirerek büyümeye, kaliteli hizmet anlayışı ve inovatif bakış açısıyla sektörüne yenilikler getirmeye devam edecektir. Dünya çapındaki fabrika ve bayileriyle binlerce kişiye istihdam sağlayan Hansgrohe, sıhhi tesisat sektöründeki birkaç global oyuncudan biridir. Dünya-

da 130 ülkeden fazlasında tercih edilen Hansgrohe ürünleri, banyoları yaşam alanına dönüştürmekte usta.

YENİLİKÇİLİKLE GELEN SÜRDÜRÜLEBİLİR BÜYÜME Hansgroge CEO’su Siegfried Gänßlen; “2013 yılında büyümeye devam etmek için yenilikçi gücümüzü artırmak, üretim, lojistik ve bilişim teknolojileri süreçlerimizi geliştirmek amacıyla içinde bulunduğumuz mali yılda 47 milyon avroluk yatırım yapmayı planlıyoruz. Bu yatırımlar, küresel ekonomide devam etmekte olan volatiliteye karşı müşterilerimiz ve kendimiz için bir çeşit koruyucu tampon olarak tasarladığımız Hansgrohe ekonomik teşvik paketinin bir parçasını oluşturuyor” dedi. 2013 Mart’ında dünyanın en büyük sıhhi tesisat fuarı olan Frankfurt’taki ISH’de hepsi de son derece olumlu tepkiler alan çok sayıda yenilik sunuldu. Siegfried Gänßlen, bu olumlu tepkilerin sebebinin söz konusu yeniliklerin “gerek piyasa ortaklarına gerekse de son kullanıcıya, yaşamlarını daha kolay ve keyifli hale getiren gerçek katma değerler sunması” olduğundan emin. Sözlerinin, hem lavabo bataryaları için son derece yenilikçi jetleriyle, orijinal ve özellikle de ergonomik bir kullanım konseptiyle Axor Starck Organik banyo

koleksiyonu hem de Hansgrohe Select ürün yelpazesi ve onun temel aldığı yeni teknolojiler için geçerli olduğunu söyledi.

İSTANBUL, TÜM DÜNYADA 42. MERKEZ OFİS OLDU İstanbul merkezli yeni Hansgrohe Armatür San. ve Tic. Ltd. Şti. firmasını açmasıyla birlikte, banyo ve sıhhi tesisat uzmanının kendisine ait temsilciliklerinin bulunduğu ülke sayısı da 42’ye çıktı. Şirket şu anda toplam cirosunun yaklaşık %80’inini ihracattan elde ediyor.

KOMŞU PAZARLAR İÇİN BAŞLANGIÇ NOKTASI Geçtiğimiz birkaç senede, Hansgrohe SE için, Türkiye en büyük ve en önemli ihracat pazarı haline geldi. Türkiye Genel Müdürü Albert Emlek “Türk müşterilerimiz belirgin şekilde kalite bilincine sahipler, dizayn ve fonksiyonelliğe son derece önem veriyorlar. Bu sebeple çok daha erken zamanlarda sistemli bir şekilde bu pazarı kurmaya ve yatırım yapmaya başladık.” diyor. Genel müdür Albert Emlek sözlerine „Tüm ülkeye yayılmış satış ve servis ağımızla müşterilerimize çok yakınız ve banyo planlamasında ve tasarım aşamasında bireysel isteklerini en iyi şekilde gerçekleştirebiliyoruz“ dedi.

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

Seramiksan Ocean serisi ile banyoya güzellik geldi Seramik sektörünün yenilikçi markası Seramiksan, banyo banyo konsepti ile seramik ve vitrifiyeyi buluşturdu.Seramik sektörünün teknolojisi ve estetik tasarımlarıyla dikkat çeken markası Seramiksan, yeni vitrifiye ürünleriyle göz dolduruyor. Kesintisiz oval formu ve minimalist tasarımı ön planda olan Ocean, kusursuz detayları ve sade şıklığı ile banyolarda farklı

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

bir atmosfer yaratıyor. Nanotech teknolojisiyle üretilen Ocean serisi leke tutmayan ve bakteri barındırmayan bu özelliği ile banyolarda hijyeni kolayca sağlamanıza yardımcı oluyor. Seramiksan ürünlerinde kaliteli yaşam için gerekli tüm teknolojiyi şık bir tasarımla birleştiriyor. Seramiksan Ocean serisi kullanıcı dostu tasarımları ile kullanıcıların zaman için-

de karşılaşabileceği sorunları başlangıçta ortadan kaldırıyor. Seramiksan vitrifiye ürünlerinde standart aksesuar olarak yer alan yavaş ve sessiz kapanan klozet kapağı aynı zamanda Nanotech özelliğine sahip. Seramiksan Ocean serisi ile banyoda mükemmele ulaşmak her zamankinden daha kolay olacak. Seramik vitrifiye ile buluştu, güzellik tamamlandı.

Mükemmel zariflik Sadeleştirilmiş mimari tasarımları ile dikkat çeken Duravit, sadeliğin ve yumuşak çizgilerin birbirini tamamladığı serileri ile göz kamaştırıyor

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

Zamandan bağımsız ve modern olması sebebiyle bu pek şaşırtıcı değil. Duravit, Sieger Design tasarımı Happy D.2 komple banyo serisiyle sadeliğin ve yumuşak çizgilerin birbirini tamamladığını ıspatlıyor. Bu seri hem feminen ve şık görünümlü hem de başarılı ve ikonik Happy D. serisinden ilham alıyor. Ayırt edici karakteristik özelliği daha fazla incelik ve sadelik tekrar yorumlandı; Happy D.2 banyoya yumuşak ve feminen çizgiler getirerek bunları fonksiyonellik ve teknik vurgularla birleştiriyor. Küvetlerin ve lavaboların tutarlı, temel geometrik biçimi; az, öz ve sadeleştirilmiş kenarları tüm banyo serisinin birleştirici ve karakteristik tasarım özellikleridir. Simetrik temel bir biçime sahip olan bu ürünlerde zarif ve çepeçevre kenar bandı ile sınırlanmış geniş bir lavabo bulunur. Vitrifiyenin feminen, kıvrımlı biçimiyle heyecan verici bir zıtlık oluşturmak üzere yüksekliği

ayarlanabilen krom konsol yapılmıştır. Seçenekler arasında on iki lavabo ve on üç küvet modeli bulunur. Küvetlerde, kenardan iç kısma yumuşak geçiş ve sırt dayama bölümünün rahat bir yatış konumu sağlayan ideal eğimi zindelik hissi verir. Seçenek olarak çeşitli masaj sistemleri adapte edilerek faydalı bir masaj etkisi elde edilebilir ya da gevşeme için en uygun ortam sağlanabilir.

YUMUŞAK VE KIVRIMLI ÇİZGİLER Happy D.2’nin yumuşak ve kıvrımlı çizgileri mobilyada da kendini gösterir. Keten süslemeli dokunuş fark yaratır. Şekilli yüzeyiyle, doğal ve adından da anlaşılacağı gibi ketenimsi bir his vermekte. Bu serideki ahşap konsollar ince ve düz bir görüntü verir ve sadece 12 mm yüksekliğinde görünür bir ön kenara sahiptir. Buna uygun, çeşitli genişliklerde, şık bir duvar panosu da bulunmakta. Feminen

ve şık özellikler klozet ve bideler için de geçerlidir. Vitrifiyeler yer kaplamayan dış geometri ilkesine uyar. Bu seride, yerden ve asma klozetler ve bideler vardır. Örtücü klozet kapağı serinin zamandan bağımsız zarifliğini öne çıkarır; neredeyse düz görünümlüdür ve SoftClose konforunu sağlar.

YENİLİKÇİ TEKNOLOJİ Aynalarda şık bir ışık yansıtıcı bölüm vardır. Yenilikçi teknoloji sayesinde, yüzün en uygun ve parlamayacak şekilde aydınlatılmasını sağlayan, çekici renkte, dolaylı ve homojen LED lamba kullanılır. Duravit aynalı dolaplar için isteğe bağlı bir ses sistemi geliştirmiştir. Mükemmel ses yayını yapar ve özellikle banyo için tasarlanmıştır. Bluetooth uyumlu tüm aygıtlar sistemi kumanda etmede ve müzik çalmada kullanılabilir. Kullanımı kolay olduğundan ses sistemi proje işinde kullanılmaya da uygun.

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

Suyun sanatla buluşması Günümüzde banyo modası giderek çeşitleniyor. Doğru banyo dekorasyonu doğru lavabo seçimiyle başlıyor. Stil sahibi kadın, banyosunda küçük dokunuşlarla büyük farklıklar oluşturuyor. Banyoların olmazsa olmazı lavabolar suyla buluşma anını şölene çevirirken, banyonuzun kişiliğini de yansıtıyor. Yaşam kaynağımız olan su bu kez de banyolara hayat veriyor. Doğanın insana en güzel armağanı su, özgün tasarımlı Creavit lavabolarıyla sanatla buluşuyor. İlhamını suyun dinlendiriciliğinden alan Creavit Su Lavabolar, banyolara dingin bir hava getiriyor. Banyoları mutlu ve konforlu yaşam alanlarına dönüştüren Creavit ile suyun en estetik hali banyolara taşınıyor. Tasarımın gücü özellikle lavabo-

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

avaolmazı l a s z a m evirirol ç n e ı r n a e l l o ö y ını ş Ban r uşma an ni de yansıtıyo l u b a l y bolar su onuzun kişiliği ny ken, ba

nun formunda kendini gösteriyor. Creavit Su Lavabolar yalın hatları kadar zarif, ince, estetik çizgileri ile öne çıkıyor. Mobilya ünitesiyle kombinlenen etajerli ve dolap uyumlu su Lavabolar, banyonuzdaki dolap ihtiyacını en işlevsel şekilde karşılıyor. Dinginlik veren tasarımlarıyla banyonuzun havasını değiştiren bu ürün, konforlu ve rahat kullanımıyla banyolarınıza nefes aldırıyor. Sudan ilham alan tasarımıyla banyolarınıza şiirsi bir güzellik getiren lavaboların farklı büyüklükteki banyolara ve farklı ihtiyaçlara uygun 60cm, 80cm ve 100cm’lik alternatifleri bulunuyor. Hijyen ve temizlik kolaylığı ile de öne çıkan lavabolar uygun Creavit armatürlerle muhteşem bir bütünlük oluşturuyor.

Bien ile yeni yıla tazelenerek girin Yaşama sevincini artıran, yeni umutlara yelken açılan “yepyeni” bir yıl için, Türkiye seramik sektörünün öncü firması Bien, yeni yılda iç ve dış mekânlara seçenek olabilecek birbirinden farklı öneriler sunuyor

Yeni yıl, tazelenmek ve yeni başlangıçlar yapmak için en iyi zaman. Eskiye dair yapılan birçok değişiklik, ruh halinizi de olumlu yönde etkiler. Bunun için en iyi yöntem de, öncelikle yaşadığımız mekânlarda değişiklik yapmaktır. Yaşama sevincini artıran, yeni umutlara yelken açılan “yepyeni” bir yıl için, Türkiye seramik sektörünün öncü firması Bien, yeni yılda iç ve dış mekânlara seçenek olabilecek birbirinden farklı öneriler sunuyor.

SIMSICAK BİR KAFE ORTAMI İÇİN: ROYA Yeni yılda kafelerde ve mutfaklarda çikolata tadında tasarımlar için tercih edilebilecek seri, 30x60 ebadında ve duvar uygulamaları için uygundur. Roya ile sımsıcak kafe ortamları yaratabilir; çikolata parçacıklarının eşliğinde mutfağınızda, kendinize ve sevdiklerine leziz yemekler hazırlayabilirsiniz.

SALON VE OTURMA ODALARI İÇİN EŞSİZ SEÇENEKLER Salonlarda ve oturma odalarında ferahlık ve şıklık arayanlar için eşsiz bir se-

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

çenek olan Picasso ve Nevada serileri, hem duvarda hem de yerde kullanılabiliyor. Picasso serisi 14x60, Nevada serisi 50x50cm ebadındadır. Yeni yılda, mekânlarında şıklık arayan-

lar için Catena serisi ışıl ışıl yüzeyiyle ön plana çıkıyor. 21x63 ebatlarına sahip olan seri, banyosunda yenilik arayanlar için farklı bir seçenek oluşturuyor.

Dupont Corian’dan

estetik ve sıradışı tasarımlar Olağanüstü estetik ile sıradışı tasarım esnekliği, dayanıklılığı ve güvenilirliği bir arada sunan DuPont Corian cephe sistemleri için akıllı çözümler sunuyor DuPont Corian, ileri teknoloji yüzey malzemesi, iç mekan tasarımında devrim yaparak yenilik dalgasını mimariye ulaştırdı. Şimdi ise yapıların dış cephe kaplama uygulamalarında en geniş

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

sertifikasyona sahip solid yüzey malzemesi haline geldi. Avrupa, Orta Doğu ve Afrika’da DuPont Corian’ın sahip olduğu sertifikalar: “Avis Technique” ATEC 2/11-1472, ISO 4892-2 hızlandırıl-

mış yaşlandırma dahil), EN 14509 (nem testi), ISO 10545-12 (donma-çözülme dayanımı) testleri; Yeni 2013 protokolüne göre NF P 06-013 sismik belgesi, Fransız enstitü CSTB; İngilizce sertifika

CWCT 2012/050 Ağustos 2012, su geçirmezlik, rüzgar dayanımı, hafif ve sert kütle darbesi testi dahil; Avrupa Teknik Onayı (European Technical Approval) ETA-13/0377. Polonya için Aprobata Technizna ITB AT-15-2465/2012 (Altyapı Düzenleme Bakanlığı tarafından 25 metre yüksekliğine kadar binalar için).

ÇEVRESEL ETKİLERE KARŞI DAYANIM DuPont Corian, ABD’de, yapıların dış cephe kaplama uygulamaları için gereken birçok temel testten geçti. Bu testler arasında çevresel etkilere karşı dayanımı ölçen testlerin yanı sıra donma-çözülme dayanımı, çevresel maddelere karşı malzemenin dayanımı ispatlayan ASTM standartları ve NFPA yangın performansı testleri bulunmaktadır. ---DIŞ CEPHE KAPLAMASINDA ÖNCÜ DuPont, solid yüzeylerin binaların dış cephe kaplaması olarak kullanılmasında öncü. Kapsamlı araştırma ve geliştirme ile ve yoğun test uygulamaları ile geçen yılların ardından, 2007 yılında ürünün dış cephe kaplamada ilk önemli ve dünya çapında bilinen ticari uygulaması gerçekleştirildi. Fransa, Bordeaux’daki Seeko’o Hotel. Bu projeyi Fildişi sahilindeki Abidjan’da bulunan devasa Kongre Merkezi ve Apartman Kulesi, daha sonra Avrupa’da, Orta Doğu’da ve Afrika’da birçok proje takip etti. DuPont Corian dış cephe kaplamaları artık Hindistan, Brezilya, Japonya, Kore, Avustralya, ve Çin gibi bir çok yerde kullanılmaktadır.

BİLİMSEL SERTİFİKASYON SİSTEMLERİ DuPont Corian ayrıca iç mekan tasarım uygulamaları için sertifikalar alma konusunda da önderlik yapmaktadır. DuPont Corian (tüm ürün portföyü ya da özel bir ürün), GreenGuard, NAHB (North American Builders Association), ABD Yeşil Bina Konseyi’nin (US Green Building Council) LEED Yeşil Bina Derecelendirme Sistemi (Green Building Rating System), Bilimsel Sertifikasyon Sistemleri (Scientific Certification Systems) ve Ecospecifier gibi önemli bağımsız sertifikalara sahiptir. Hijyenik performansı, ABD’de NSF Uluslararası, İngiltere’de Halk Sağlığı Kraliyet Enstitüsü ve Almanya’da LGA QualiTest gibi güvenilir bağımsız enstitüler tarafından raporlanmıştır.

SIRADIŞI TASARIM ESNEKLİĞİ Bunların yanı sıra, DuPont Corian üretimi yapan tüm DuPont tesislerinin çevresel yönetim sistemleri ISO 14001

standartlarına göre onaylanmıştır. Uzun yıllar süren geliştirme programlarının bir sonucu olarak DuPont Corian üretimi yapan tüm DuPont tesislerinin katı atık sahalarındaki etkisi, yan ürünlerin ve atıkların azaltılması, tekrar kullanılması ve geri dönüştürülmesi yoluyla sıfıra düşürülmüştür. Olağanüstü estetik ile sıradışı tasarım esnekliği, dayanıklılığı ve güvenilirliği bir arada sunan DuPont Corian Dış Cephe Kaplaması (External Cladding - EC) panelli cephe sistemleri için akıllı bir çözüm. Solid, homojen ve masif üretilen DuPont Corian EC, fark edilmeyen ek yerleri ile geniş, parlak dikey yüzeyler

oluşturmak için kullanılabilen özel üretim panellerden oluşmaktadır. 3D dokulu görünümden CNC desenli kesime, kavislerden, kakma işlemeden (inlay) etkileyici ışıklandırmalara kadar birçok ilham veren dekoratif seçenekleri ortaya çıkarmak mümkün. Dünya çapında 70’den fazla yapı, oluşumcusu tasarım ve teknolojik ilerlemeler sayesinde DuPont Corian panelli duvar sistemlerinden faydalanmakta. Kamusal binalar, özel villalar, ticari enstitüler, konaklama ve sağlık kuruluşları gibi çok farklı yapılarda kullanılan cephe sistemlerinin her birinin görünümü ve kullanım amacı benzersizdir. YAPI MALZEME - ARALIK 2013

Ülkemizin renk otoritesi, renk trendlerinin öncüsü Filli Boya, yeni yıla girmenin heyecanını yaşadığımız bugünlerde 2014 renklerine dikkat çekiyor

Yeni yılın renkleri daha koyu tonlar Geleceğin renk eğilimlerini Coloration koleksiyonu ile yaşam alanlarımıza taşıyan Filli Boya, 2014 yılında da bu alandaki kimliğini sürdürüyor. Ülkemizin renk otoritesi, renk trendlerinin öncüsü Filli Boya, yeni yıla girmenin heyecanını yaşadığımız bugünlerde 2014 renklerine dikkat çekiyor. Uluslararası Renk Komisyonu’nun (ICC) Türkiye temsilcisi moda ve stil dünyasının önemli ismi Ümit Ünal ile renk kavramını Coloration projesi ile yeniden yorumlayan Filli Boya, yeni yılın renklerinin daha cesur kullanımları beraberinde getireceğini söylüyor.

ÜMİT ÜNAL: ”YENİ YILDA DAHA CESUR KULLANIMLAR BİZLERİ BEKLİYOR.” Ümit Ünal oluşumcusu olduğu ve içinde

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

altı kavram, seksen renk barındıran bu koleksiyon ile insanların yeni dönemde daha koyu tonları tercih edeceğini söylüyor. Bu koleksiyonla trend belirlemeye, oluşturmaya ya da var olanı en erken yakalamaya çalışan Ünal, insanların karakterlerine yönelik ilham verecek özel tonlamalara dikkat çekiyor. Bu yeni dönemde derin griler ve acı kahve tonları kuzeye bakan mekânlara sıcaklık katarken, sedefin parlaklığı, taş rengi, kuğu beyazı ve ekru tonlar güneye bakan mekânlara daha dingin bir hava katıyor.

COLORATİON 2014 RENKLERİNİN KULLANIM ALANLARI Cesur yaklaşımlarla tasarlanan mekânlar renklerini hayattan ve onun çelişkilerinden alıyor. Kontrastların belirgin-

leşeceği dolayısıyla stüdyolar, salonlar ve loft mekânlar, tasarımın iyice vurgulanması istenen mekanlar, ara bölümlerden çok ana bölümler, showroom ve geniş mağaza mekanlarıyla birlikte galeriler bu yaklaşımdan en çok faydalanacak yerler olması öngörülüyor.

COLORATİON 2014 RENKLERİNE YAŞAM ALANLARINDA EŞLİK EDEBİLECEK ÜRÜNLER Coloration 2014 renkleriyle birlikte kullanılacak ürünler uyumlu bir şekilde geçmiş dönemlerden alıntı yapıyor. Bu yeni yılda önemli olan geçmişle geleceğin sentezini yakalayabilmektir. Modern ile rustik tarihi nazik bir şekilde bir araya getiren heykeller, kupalar, battaniyeler, biblolar kişiyi zamansız mekânlarda yolculuğa çıkarıyor.

THBB Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık

Mavi Baretler sahiplerini buldu THBB’nin, iş kazalarını önlemek, sektörde faaliyet gösteren hazır beton tesislerini iş güvenliği açısından bilgilendirmek, teşvik etmek ve tesislerin yeterliliğini ölçmek amacıyla düzenlediği Mavi Baret İş Güvenliği Yarışması’nda Mavi Baretler sahiplerini buldu İş kazaları sonucu ölümlerde sadece El Salvador ve Cezayir’i geçemeyen Türkiye’de, Avrupa’ya örnek olacak bir ilke imza atan Türkiye Hazır Beton Birliği, 2. Mavi Baret İş Güvenliği Ödülleri’ni verdi. THBB’nin, iş kazalarını önlemek, sektörde faaliyet gösteren hazır beton tesislerini iş güvenliği açısından bilgilendirmek, teşvik etmek ve tesislerin yeterliliğini ölçmek amacıyla düzenlediği Mavi Baret İş Güvenliği Yarışması’nda ödül almaya layık görülen tesislere ödülleri düzenlenen bir törenle takdim edildi. Çalışma ve İş Kurumu İstanbul İl Müdürü Muammer Coşkun’un da katıldığı yarışmada, Çimsa Tece hazır beton tesisi birinci, Çimsa Aksaray hazır beton tesisi ikinci, Çimsa Pamukova hazır

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

beton tesisi ve Çimsa Misis hazır beton tesisi üçüncü oldu. Dereceye giren ve aynı zamanda Uluslararası Temsil Ödülü sahibi de olan bu tesisler THBB’nin üyesi olduğu ve Yönetim Kurulu’nda yer aldığı Avrupa Hazır Beton Birliği (ERMCO)’nin yarışmalarında ülkemizi temsil edecek. Yarışmada, Akçansa (Betonsa) Büyükçekmece hazır beton tesisi, Akçansa (Betonsa) Kemerburgaz hazır beton tesisi, Akçansa (Betonsa) Samsun hazır beton tesisi, Batıçim (Batı Beton) Urla hazır beton tesisi, KİBSAŞ (Kar Beton) Sancaktepe hazır beton tesisi, Nuh Beton Tüpraş hazır beton tesisi de Mavi Baret İş Güvenliği Ödülü aldılar. Türkiye’de kaliteli ve standartlara uygun hazır beton üretilmesi ve kullanılması için

çeyrek asırdır çalışmalarını sürdüren, 25 yıllık tecrübesiyle sektörüne önemli hizmetler veren THBB, “2. Mavi Baret İş Güvenliği Ödülleri” ile iş sağlığı ve güvenliği açısından Türkiye’nin en başarılı tesislerini tescilledi. İstanbul’da düzenlenen ödül törenine THBB Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık ve THBB üyelerinin yanı sıra ödül alan firmaların temsilcileri ve basın mensupları katıldı. Törende, yarışmaya katılan firmalardan Batı Beton, Betonsa, Çimsa, Kar Beton ve Nuh Beton ödül aldı.

TÜRKİYE DÜNYA ÖLÇEĞİNDE DE ÜÇÜNCÜ SIRADA YER ALIYOR Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve Dünya Çalışma Örgütü’nün (ILO) yaptığı

araştırmaya göre Türkiye, iş kazaları konusunda başı çekiyor. İş kazalarında Avrupa’da lider konumundaki Türkiye dünya ölçeğinde de üçüncü sırada yer alıyor. Uluslararası çalışma örgütü verilerine göre Türkiye iş kazaları sonucu ölümlerde sadece El Salvador ve Cezayir’i geçemiyor. Türkiye’de en fazla işçi ölümü ve iş kazalarının üçte biri inşaat sektöründe meydana geliyor. Tüm iş kazalarının yüzde 1,6 sı ölümle sonuçlanırken inşaat sektöründeki iş kazalarının yüzde 4,7si ölümle sonuçlanıyor. Bu tabloya kayıtsız kalmayan Türkiye Hazır Beton Birliği, Türkiye’deki bütün hazır beton firmalarını Mavi Baret İş Güvenliği Yarışması’nda buluşmaya ve tesislerini denetime açmaya davet etti.

AB STANDARTLARINA UYGUN ÜRETİM Törende konuşan THBB Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık, THBB üyesi tüm hazır beton tesislerinde AB standartlarına uygun üretim yapıldığını, teknik, çevre, iş sağlığı - işçi güvenliği, yasal ve etik kriterleri eksiksiz yerine getirdiğini vurgulayarak; “THBB üyeliği firmalara ciddi yükümlülükler getirmektedir. Ha-

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

zır beton sektöründeki firmalar, üyemiz olarak bağımsız ve ciddi bir denetimden geçerek kalitelerini tescil ettirmiş olmaktadır. Yarışmalar düzenleyerek, üyelerimizin, kalite, çevre, iş sağlığı ve iş güvenliği kurallarına uygun üretim konusunda sürekli kendilerini yenileyen, geliştiren ve bu kuralları içselleştiren firmalar olmasını istiyoruz” dedi.

İNŞAAT SEKTÖRÜ AĞIR İŞ KAZALARININ ÇOK OLDUĞU BİR SEKTÖR İş kazalarını önlemek insan sağlığına, insan hayatına verilen değerin altını çizmek adına ilk kez 2010 yılında ‘Mavi Baret İş Güvenliği Yarışması’ düzenlediklerini ifade eden Işık, sözlerine şöyle devam etti; “Bu yıl, ‘Mavi Baret İş Güvenliği Ödülleri Yarışması’nın ikincisini düzenledik. Bu yarışmayı neden yapıyoruz, çünkü inşaat sektörü ağır iş kazalarının çok olduğu bir sektördür ve hazır beton sektörü inşaat sektörünün en temel kollarından biridir. “Ağır ve Tehlikeli İşler Yönetmeliği” kapsamında ve “tehlikeli sınıf” kategorisinde olan hazır beton sektöründe yaklaşık 30 bin kişi çalışıyor.

Son yıllarda hızla büyüyen hazır beton sektörü için birçok konuyla birlikte iş güvenliği konusu da önem arz ediyor. Yarışmaya katılan firmalar, işletmelerinin iş güvenliği ve ilgili mevzuat açısından da ne durumda olduklarını görerek, eksikliklerini giderme yolunda da hizmet almış oldular. Yapwwılan değerlendirmeler neticesinde bugün burada 10 hazır beton tesisi Mavi Baret İş Güvenliği Ödülü aldı. Bugün bu nitelikli ödülü almaya layık görülen tesisleri tebrik ediyor, tüm firmaları tesislerini denetimlerimize açmaya davet ediyorum.” Türkiye’deki bütün tesislerin katılabildiği yarışmada, uzman denetçiler tarafından 2013 yılı Mayıs ve Haziran aylarında denetlenen ve dereceye giren tesisler ödüllerini THBB Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık’ın elinden aldı. denetçilere de teşekkür plaketi takdim edildi. Avrupa’da ve ülkemizde hazır beton sektöründe bir ilk olan “Mavi Baret İş Güvenliği Yarışması”nda Uluslararası Temsil Ödülü kazanan ilk 4 tesis THBB’nin üyesi olduğu ve Yönetim Kurulu’nda yer aldığı Avrupa Hazır Beton Birliği (ERMCO)’ya bildirilecek.

Yalıtımsız çatılar enerjimizin yüzde 30’unu tüketiyor Çatılarla ilgili israfın başlıca nedenleri konut ve işyeri çatılarındaki yalıtım eksikliği, mevcut yalıtımların korunamamış olması, çatı kaplama sistemlerindeki eksik ve yanlış uygulamalar olarak öne çıkıyor Enerji kaynaklarının verimli kullanılması konusunda bilincin yaygınlaşması amacıyla her yıl Ocak ayının 2. haftasında kutlanan Enerji Tasarrufu

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

Haftası’nda, Türkiye’nin çatıları sınıfta kaldı. Çatı Sanayici ve İş Adamları Derneği’nin (ÇATIDER) yaptığı araştırmaya göre; geçtiğimiz 10 yılda yalıtımsız ve

hatalı çatıların ülke ekonomisine verdiği zarar 23 milyar TL’nin üzerinde. Sadece 2012 yılında yaklaşık 4 milyar TL sorunlu ve günümüz gereksinimlerini

karşılamayan çatılar yüzünden havaya gitti. Çatılarla ilgili bu israfın başlıca nedenleri ise konut ve işyeri çatılarındaki yalıtım eksikliği, mevcut yalıtımların korunamamış olması, çatı kaplama sistemlerindeki eksik ve yanlış uygulamalar olarak öne çıkıyor.

YÜZDE 30’A VARAN TASARRUFU

Türkiye’deki 9 milyon binanın 8 milyonunda çatı yalıtımı olmadığına dikkat çeken ÇATIDER Yönetim Kurulu Başkanı M. Nazım Yavuz, yalıtımsız ve hatalı çatılar nedeniyle 10 yılda 23 milyar TL’nin havaya gittiğini açıkladı. Binaların en çok çatılardan enerji kaybettiğini belirten Yavuz, yalıtımı olmayan çatıların, binaların kat adetlerine bağlı olarak en az ortalama yüzde 20 ila yüzde 30 aralığında enerji israfına neden oldu-

ğunu söyledi. Yavuz, bu durumun kış aylarında yakıt ve yaz aylarında soğutma amacıyla harcanılan elektrik enerjisinden kaynaklanan elektrik faturalarının gereksiz yere artması anlamına geldiğini ifade etti.

DOĞRU MALZEME VE DOĞRU İŞÇİLİK

Çatıların doğru detay ve doğru malzeme ile sistemine uygun projelendirilmesi ve uzman kişiler tarafından yaptırılması gerektiğine dikkat çeken ÇATIDER Başkanı M. Nazım Yavuz, “Doğru malzeme ve işçilik olmadan sorunsuz ve dolayısıyla masrafsız bir çatı hayal etmek mümkün değil. Uygun fiyatlı olduğu düşüncesiyle çatılarda merdivenaltı ürünlerle yapılan uygulamaların yarardan çok zarara neden olduğunu

unutmamak gerekiyor. Merdivenaltı ürünlerden kaçınıp, sertifikalı, CE Belgeli ürünler tercih edilmeli ve tabi bu ürünleri işinin ehli, sertifikalı bir ustaya teslim etmeli. Böylece paranız çöpe gitmez ve çatınızın ömrü binanızın ömrü kadar uzun olur.” şeklinde konuştu.

ÇATINIZIN BAKIMINI İHMAL ETMEYİN

Çatılardaki israfın bir diğer nedeninin de çatı bakımlarının ihmal edilmesi olduğunu söyleyen ÇATIDER Başkanı Yavuz, “Çatıları yılda bir kere kontrol ettirmekte fayda var. Böylece çatılarda oluşabilecek olası su hasarları ve diğer fiziksel tahribatlar önceden tespit edilerek gerekli önlemler alınır ve bu hasarların neden olabileceği daha büyük sorunlar önlenmiş olur.” dedi. YAPI MALZEME - ARALIK 2013

Çatı ve dış cephe’de farkı hissedin

Sektörde 24 yılı geride bırakan Polin Kimya’nın Avrupa standartlarında üretilen çatı ve dış cephe izolasyon ürünleri, su yalıtımındaki geleneksel anlayışı bir adım daha öteye taşıyor Su yalıtımında etkili çözümün yolu doğru malzeme seçiminden geçmektedir. Binaları korozyona karşı koruyan ve olası bir depremde ayakta kalmasını sağlayan su yalıtımı, binalardaki yaşam konforunu da artırarak sağlıklı ortamlar yaratmaktadır. Sektörde 24 yılı geride bırakan Polin Kimya’nın Avrupa standartlarında üretilen çatı ve dış cephe izolasyon ürünleri, su yalıtımındaki ge-

leneksel anlayışı bir adım daha öteye taşıyor. Polin Kimya’nın ürün portföyünde; su deposu izolasyonu, havuz kaplaması, seramik ya da kaplama altı izolasyonu, temel duvar izolasyonu, çatı-teras kaplamaları için tek ve çift bileşenli ürünler yer almakta.

UYGULAMA KOLAYLIĞI Güvenlik, uzun ömürlülük ve uygulama

kolaylığı konusunda alternatif ürünlere kıyasla çok daha verimli olan bu ürünler; teras, çatı, balkon, fayans altı ıslak hacimlerde, temel ve temel perde duvarları beton yapılarda suya ve korozyona karşı, bina dış cephelerinde, ahşap ve sac türü uygulamalarda suya karşı güvenle kullanılmaktadır. Tek ve çift bileşenli olarak üretilen ürünler; kolay uygulama, astarsız yüksek yapışma, elastik, yağmur suyu, asit yağmurları ve diğer dış şartlara dayanıklılık özellikleri ile profesyoneller tarafından tercih edilmekte ve kullanım kolaylığı sağlamaktadır. UV ışınlarından etkilenmeyen ürünler, dekoratif amaçlı son kat olarak uygulanabilir.

NEGATİF İZOLASYON Tek komponentli poliüretan prepolimer esaslı Polinat 7005, sürekli su gelen çatlaklara enjeksiyon makinesi ile püskürtülmesi suretiyle suyla reaksiyon verip şişerek gelen suyu tamamen kesmektedir.

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

Zirve’de kentsel dönüşüm ve su yalıtımı masaya yatırıldı Kentsel dönüşümle yıkılıp yeniden yapılacak binaların ekonomik ömrü boyunca yapı güvenliğini koruması gerekmekte. Ayrıca güvenli yapıların artması için de Kentsel Dönüşüm’ün burada bir fırsat olduğunu söylemek gerekir

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

Yeni aldığınız ev 10 yıl sonra taşıma kapasitesini koruyacak mı yoksa içten içe çürüyerek kapasitesinin yüzde 66’sını kayıp mı etmiş olacak? Ekonomik olarak bütün bir geleceğinizi ortaya koyarak satın aldığınız yuvanız yıllar sonra gerçekten güvenle sığınabileceğiniz, sizi koruyabilecek niteliklere sahip olacak mı? Bu sorulara cevap oluşturan ‘Kentsel Dönüşüm ve Su Yalıtımı’ konusu İZODER tarafından organize edilen ve BİTÜDER’in desteklediği Su Yalıtım Zirvesi 2013’ün bu yılki ana teması oldu. Bina güvenliği ve dayanımı için su yalıtımının önemini kamu otoriteleri ve kamuoyuna aktarmayı hedefleyen zirve, İstanbul’da gerçekleştirildi.

SAĞLIKLI VE GÜVENİLİR YAŞAM ALANLARI Geçtiğimiz yıl Ekim ayında hayata geçirilmeye başlanan ve olası afet risklerin-

den arındırılmış, daha sağlıklı ve güvenilir yaşam alanlarının oluşturulmasını hedefleyen Kentsel Dönüşüm süreci Yalıtım Zirvesi’nde ele alındı. Kentsel Dönüşüm ve Su Yalıtımı teması ile gerçekleştirilen zirvede su yalıtımının bina güvenliği ve dayanımında taşıdığı öneme dikkat çekildi. Yeniden yapılanma sürecinde sektörün denetimi ve gözetimi konusunda yetkili kurumlara büyük iş düştüğü belirtilen zirvede; su yalıtımının yasa ile zorunlu standart haline gelmesi konusunda sektör paydaşları ve kamu otoriteleri de duyarlı olmaya çağrıldı.

KENTSEL DÖNÜŞÜM BİR FIRSAT Zirvede, büyük bir bölümü deprem riski taşıyan ve Van Depremi yaraları halen taze olan ülkemizde, kentsel dönüşümle yeniden yapılacak binalara su yalıtımı uygulamasının olası depremlere kar-

Bitümlü Su Yalıtımı Üreticileri Derneği (BİTÜDER) Genel Sekreteri Meltem Yılmaz

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

şı alınabilecek en önemli tedbirlerden biri olduğu belirtildi. Zirvenin konuşmacıları arasında yer alan Bitümlü Su Yalıtımı Üreticileri Derneği (BİTÜDER) Genel Sekreteri Meltem Yılmaz deprem tehdidi altında bulunan ülkemizde binaların dayanıklılığını artırmada su yalıtımının taşıdığı önemi vurguladı. Su yalıtımı olmayan binaların taşıyıcı sistemindeki demirlerin 10 yıl sonra taşıma gücünün yüzde 66’sını kaybettiğini belirten Yılmaz; kentsel dönüşümle yıkılıp yeniden yapılacak binaların ekonomik ömrü boyunca yapı güvenliğini koruması gerektiğine ve güvenli yapıların artması için Kentsel Dönüşüm’ün aslında bir fırsat olduğuna dikkat çekti.

700 BİN BİNANIN 300 BİNİ RİSKLİ BİNA SINIFINDA Ülkemizin içinde bulunduğu durum hakkında çarpıcı rakamlar da veren Meltem Yılmaz şunları söyledi: “İstanbul’da 1999 depreminin ardından incelenen 55 bin 651 konut ve işyerinin yüzde 79’u hasarlı bulundu. Bu binaların yüzde 64’ünde korozyon tespit edildi. Bu da söz konusu binalarda su yalıtımı olmadığı için taşı-

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

yıcı sistemlerindeki demirlerin çürümüş olduğu anlamına geliyor. Su yalıtımsız bir bina 10 yıl sonra taşıma kapasitesinin yüzde 66’sını kaybediyor. Türkiye geneline baktığımızda 19 milyon konut olduğu ve bunların 6,5 milyonunun deprem açısından riskli bina statüsünde bulunduğunu görüyoruz. İstanbul’un 19 ilçesinde son yapılan incelemelere göre 700 bin binanın 300 bininin riskli bina sınıfında olduğu ortaya çıktı. Bu rakamlar çok çarpıcı ve aynı zamanda kentsel dö-

nüşümün ne kadar önemli bir gereklilik olduğunu da ortaya koyuyor.” Yalıtım Zirvesi; kamu, özel sektör, akademisyenler ve sivil toplum kuruluşlarından pek çok katılımcıyı ağırlarken; ‘su yalıtımı’, ‘deprem ve Türkiye gerçeği’, ‘su yalıtımında başarıyı etkileyen faktörler’, ‘kentsel dönüşüm sürecinde su yalıtımında mevzuatlar’, ‘Osmanlı’dan günümüze kentsel dönüşüm ve deprem’, ‘yapılarda çağdaş yaklaşımlar ve su yalıtımı’ sunumlarda ele alınan temel konular oldu.

Pakpen, altyapı boru sektöründe

kalitenin önemine dikkat çekti Yapı sektörünün öncü şirketlerinden Pakpen’in alt yapı ve bina içi tesisat boru sistemleri markası Pakplast’ın altın sponsorluğunda düzenlenen ‘2.Plastik Boru ve Altyapı Sistemleri’nde Kalite Bilinci Semineri’nde Pakpen, altyapı boru sektöründe kalitenin önemine dikkat çekti Seminerin ilk gününde Pakplast Alt Yapı Boru Satış Müdürü Cem Sırgüven ve Alt Yapı Boru Üretim Müdürü Çağrı Korkut konuşmacı olarak katıldı. Üretimde kalite prensibiyle hareket eden Pakpen, sektörün gelişmesi için farklı platformlarda kalitenin önemine dikkat çekmeye devam ediyor. Pakpen’in altın

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

sponsor olarak destek verdiği ‘2. Plastik Boru ve Altyapı Sistemlerinde Kalite Bilinci’ semineri sektör paydaşlarının katılımıyla, UGETAM (İstanbul Uygulamalı Gaz Ve Enerji Teknolojileri Araştırma Mühendislik Sanayi Ticaret A.Ş) tarafından 4-5 Aralık’ta düzenlendi. Seminere Pakpen çatısı altında boru ve alt yapı sistemleri

üretimi yapan Pakplast markasının Alt Yapı Boru Satış Müdürü Cem Sırgüven ve Alt Yapı Boru Üretim Müdürü Çağrı Korkut konuşmacı olarak katıldı. Yapılan sunumda alt yapı boru sistemlerinde kalitenin önemi aktarılırken sunulan çözümler ve alt yapı borularında geleceğe yönelik teknolojik gelişmeler tanıtıldı.

PakplastAlt Yapı Boru Üretim Müdürü Çağrı Korkut

Pakplast Satış Müdürü Cem Sırgüven

KALİTE STANDARTLARINA UYGUN ÜRETİM Pakplast Satış Müdürü Cem Sırgüven,“Üstün hizmet anlayışımız ve ürün kalitemiz sektöre sunduğumuz en önemli avantajların başında geliyor. Kalite standartlarına uygun ürün ve hizmetler büyük önem taşıyor. Ancak kalite algısı öncelikle üretim sürecinin standartların tanımladığı ölçülebilir sonuçlara ulaşması durumunda oluşmaktadır” dedi.

liteden vazgeçmiyoruz. Avrupa Birliği tarafından istenilen tüm sertifikalara ve TÜRKAK tarafından akredite edilmiş laboratuvarlara sahibiz’ dedi. Pakplast, Konya’da bulunan 300 bin metrekarelik

üretim tesislerinin 120 bin metrekarelik bölümünde, maliyeti 70 milyon Euro’yu bulan yatırımla kurulan 2 ayrı boru üretim tesisi ile Avrupa’nın en büyük boru üreticileri arasında yer alıyor.

“KONTROL VE UYGULAMAYA ÖNEM VERİLMELİ” PakplastAlt Yapı Boru Üretim Müdürü Çağrı Korkut, ‘Kaliteli bir altyapıdan bahsedebilmemiz için hammadde tedarik sürecinden başlayarak imalat, kontrol ve uygulamaya önem verilmelidir. Pakplast olarak, kalitenin tüm bileşenlerini büyük bir ciddiyetle ele alıyor ve üretimde ve uygulamada kaYAPI MALZEME - ARALIK 2013

Yapı Fuarları -Turkeybuild 2014 Fuar takvimi açıklandı Türk Yapı Sektörünün ve Bölgelerinin En Büyük Buluşmaları: Yapı Fuarları – Turkeybuild sektöre olan katkısını büyüterek devam ettirecek Türk yapı sektörünün uluslararası buluşma noktası haline gelen Yapı Fuarları- Turkeybuild, 2014 yılında İstanbul, Ankara ve İzmir’de sektöre ilişkin tüm yenilikleri ilgilileriyle buluşturmaya devam edecek. 37 yıldır Türk yapı sektörü ve bölgelerinin en büyük fuarları olan Yapı Fuarları – Turkeybuild, 37. Yapı Fuarı – Turkeybuild İstanbul ile 2014 yılındaki ilk ve en önemli buluşmasını gerçekleştirecek. Fuar, sektörü bir araya getirerek yapı sektörü profesyonellerine yeni iş fırsatları sunacak. YEM Fuarcılık tarafından 37 yıldır düzenlenen Yapı Fuarları - Turkeybuild; yerli ve yabancı, yapı sektörüne yön veren tüm firmaların bu yıl da uluslararası buluşma noktası olacak. Fuarlar üretici-satıcı firmalarla, sektör profesyonelleri ve yatırımcıları bir araya getiren

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

ülkemizin en büyük ve en önemli platformlarını oluşturuyor ve bu kesimlerin arasında köprü görevi görüyor.

EKONOMİNİN ODAĞINDA 3 BÜYÜK KENT Yapı Fuarları - Turkeybuild, Türkiye ekonomisinin odağında yer alan üç büyük kent; İstanbul, Ankara ve İzmir’de, Türkiye’nin ve bölgelerinin lider fuarlarını oluşturuyor. Ulusal ve uluslararası alanda güvenilir bir marka olan fuarlar, her geçen yıl büyüyerek, sektöre sağlanan faydayı artırmayı başarıyor. Yapı Fuarları - Turkeybuild sektöre yeni ihracat kapıları açıyor, yeni işbirlikleri ve satın almalar için fırsatlar yaratıyor. Türk yapı sektörünü uluslararası arenada da temsil eden Yapı Fuarları – Turkeybuild, yıl boyunca yerli yabancı ortalama 180.000

ziyaretçiyi buluşturuyor. Bu kapsamda ülkedeki en büyük yapı buluşması olan Yapı Fuarı - Turkeybuild İstanbul, “Türkiye’nin de içinde bulunduğu Balkanlar, BDT ülkeleri, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’yı kapsayan bölgenin en büyük yapı malzemeleri fuarı” olma özelliğini taşıyor. Yapı Fuarları – Turkeybuild, YEM Fuarcılık’ın yapı sektöründeki 37 yıllık profesyonel deneyiminin yanı sıra, ortağı ITE Group’un güçlü küresel ağı ile etkin uluslararası çalışmalarını devam ettirecek. Yapı Fuarları – Turkeybuild; üretici firmalara, meslek odalarına, üniversitelerin mimarlık, mühendislik bölümlerine, derneklere, kamu kuruluşlarına ve sektör yayınlarına da ev sahipliği yapacak ve düzenlenecek konferans, seminer, sergi vb. etkinlik programları ile yapı dünyasına ışık tutmaya devam edecek.

Kişisel Gelişim Uzmanı Melih Arat

EPSA Yalıtım Yönetim Kurulu Başkanı Nurcan Özdemir

EPSA çalışanlarına takım çalışması ve motivasyon semineri Yalıtım ve Ambalaj Sektöründe Marmara Bölgesi’nin önde gelen kuruluşlarından olan EPSA, çalışanları için ‘Takım Çalışması ve Motivasyon’ semineri’nde bir araya geldi

Sheraton Otel’de düzenlenen seminerde takım çalışması, iletişim ve motivasyon gibi konular ile ilgili çeşitli bilgiler verildi. Kişisel Gelişim Uzmanı Melih Arat tarafından verilen eğitime EPSA çalışanları yoğun ilgi gösterdi. Çeşitli oyunlar eşliğinde takım olabilmenin öneminin anlatıldığı seminerde Arat, “Ortak bir amaç yoksa sarf edilen onca enerji boşa gidecektir. Takım üyelerinin bir amaç etrafında toplanması ve amaç birliği yapması, başarının kapısını açan

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

anahtar olacaktır” dedi. İletişimde empatinin önemine de değinen Arat, “Empati yoksa sempati de yoktur. Başarılı bir iletişim süreci için karşımızdakini anlamaya çalışmalı, onun ayakkabılarını giymeli, onun gözlükleriyle dünyaya bakmalıyız. Bu ipucu aile hayatından iş hayatına kadar başarı ve huzurun anahtarı olmuştur” dedi. Slayt ve oyunlar eşliğinde oldukça eğlenceli ve eğitici geçen seminer sonunda EPSA çalışanları memnuniyetlerini dile getirdiler.

Seminer sonunda konuşan EPSA Yalıtım Yönetim Kurulu Başkanı Nurcan Özdemir, şirket olarak çalışanlarının kişisel gelişimlerine önem verdiklerini dile getirerek şunları söyledi: “EPSA’nın başarılı bir marka olmasında çalışanlarımızın özverili çalışmalarının payı büyük. EPSA, bir takım ruhu içinde hareket ediyor. Bugünkü seminerde de başarı için grup değil, takım çalışmasının birincil koşul olduğunu öğrendik. Eğlenceli ve bir o kadar da öğretici bir seminerdi” dedi.

Intergeo Eurasia ve Seismic Safety Türkiye’nin ilk ikiz konferans fuarları “Intergeo Eurasia ve Seismic Safety” deprem öncesi hazırlıklardan kentsel dönüşüme bir çok konuda çözüm sunuyor MMI Eurasia Fuarcılık CEO’su Tolga Özkarakaş

Messe München International’ın ana kurucu ortağı olarak Türkiye’de faaliyete geçen MMI Eurasia Fuarcılık’ın ilk organizasyonu olan Türkiye’nin ilk ikiz fuarları INTERGEO Eurasia ve Seismic Safety 28-29 Nisan 2014 tarihlerinde İstanbul WOW Kongre Merkezi’nde yapılacak. INTERGEO Eurasia Fuarı; fuar ve konferanstan oluşan etkinlik kombinasyonu. Bu özelliği ile organizasyon, katılımcılara ve ziyaretçilere iletişim ve diyalog ortamı sunacak. Ayrıca bu kombinasyon sağlıklı arazi geliştirme metotlarının yanı sıra, harita üretimi teknolojilerinin ulaştığı noktayı, arazi denetimi ve gayrimenkul yönetim metodlarını katılımcı ve ziyaretçileri ile paylaşacak. MMI Eurasia Fuarcılık CEO’su Tolga Özkarakaş konuya ilişkin açıklamasında, yapılacak fuarın Güney Avrupa ve Ortadoğu’daki jeodezi, jeoinformasyon, inşaat ve çevre gibi alanlarda çalışmalar yapan uzmanları bir araya getireceğini söyledi.

AFETLERE KARŞI GELİŞTİRİLEN ÖNLEMLER Özkarakaş, “Fuar, mekansal altyapı verilerinin ortaya konulmasına ilişkin tartışmaların yapılacağı önemli bir platform olurken, diğer yandan da jeoinformasyon sistemleri alanındaki en yeni teknoloji ve gelişmeleri katılımcılara

100

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

sunacak. Mekansal verilerin gerekliliği, ilgili sektörler (inşaat, altyapı gibi) için bugünkü iş kararlarının önemli bir bölümünü oluşturmakta. Bu veriler, sektör yöneticileri için, meteorolojik olaylar, doğal afetler ve depremlere karşı geliştirilecek önlemler konusunda alınacak kararlara etki etmede hayati önem taşıyor” dedi. MMI Eurasia CEO’su Tolga Özkarakaş ayrıca, Intergeo Eurasia Fuarı’nın bu konuda bir bilgi merkezi olacağını, modern dijital kadastro, harita üretim teknolojileri ve arazi denetimi ile gayrimenkul yönetimine ilişkin en gelişmiş yöntemleri katılımcıları ile paylaşacağını kaydetti. Fuar çerçevesinde düzenlenecek konferansın konuları ise; bölgesel ve uluslararası mesleki çalışmalar, işbirliği yapılabilecek alanlar, veri üretimi ve toplama, sektörel teknolojiler, kadastro ve sektördeki başarılı çalışmalar olacak.

-ORGANİZASYONA DESTEK VERECEK KURULUŞLAR International Federation of Surveyors (FIG) – Uluslararası Ölçüm Federasyonu. International Society for Photogrammetry and Remote Sensing (ISPRS) – Uluslararası Fotogrametri ve Uzaktan Algılama Birliği. German Society for Geodesy, Geoinformation and Land Management (DVW e.V.) Alman Jeodezi, Jeo-

informasyon ve Arazi Yönetimi Derneği. İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) İkiz Fuarlar’ın bir diğeri ise Seismic Safety Fuarı. Deprem Güvenliği, Yangın Koruma ve Kentsel Dönüşüm İhtisas Fuarı olan Seismic Safety Fuarı, depreme dayanıklı tasarım ve inşaat odaklı bir organizasyon. MMI Eurasia Fuarcılık CEO’su Tolga Özkarakaş, Seismic Safety Fuarı’nda şehir planlama ve tasarımı, güvenlik, depremle ve yangınla ilgili önlemler ve inşaat malzemeleri ile çevre konularına ilişkin çözümlerin ortaya konacağını söyledi.

YENİLİKÇİ ÇÖZÜMLER Özkarakaş, “Sadece İstanbul’da yüzlerce konutun ve yerleşim bölgesinin kentsel dönüşüm projeleri ile rehabilite edilmesi gerekiyor. Söz konusu yatırım programının, yapıların deprem güvenliği amacıyla yenilenmesine yönelik çözümler konusunda büyük bir talep artışı olması bekleniyor. Sadece bu oluşum bile Seismic Safety Fuarı’nın sektör için önemini artırıyor” diye konuştu. Seismic Safety Fuarı deprem öncesi planlanma ve kentsel dönüşüm anlamında tüm süreçleri kapsayan bir platform olma kimliğini ortaya koyuyor. Fuar’ın ana amacı hedef gruplara depremden kaynaklanan hasarları en aza indiren yenilikçi çözümleri sunmak.

Dış mekan zeminlerine yeni nesil çözüm

Aşırı yaya trafiğine maruz kalan kullanım alanları için geliştirilen Kompozit (WPC) Decking Ultra Shield, dış mekan zeminlerinde pratik ve modern çözümler sunuyor Uran Holding bünyesinde faaliyet gösteren Aray Dış Ticaret, sunduğu farklı çözümlerle iç ve dış mekanlara değer katarak çağdaş bir görünüm kazandırma devam ediyor. Yapı sektörüne sunulan son ürün olan yeni nesil Kompozit

(WPC) Decking Ultra Shield paneller, özellikle dış mekan zemin uygulamaları için çok geniş bir alanda uzun ömürlü çözümler üretiyor. Doğal ahşabın cazip görüntüsünü sunan Kompozit (WPC) Decking Ultra Shield, ağır hava koşullarına dayanıklılığı ve farklı kullanım alanları nedeniyle klasik ürünlerden ayrışıyor. WPC ürünlerin yaygın olarak tercih edildiği alanların dışında özellikle, kulüp ve restoranların açık alanları, kafeler, AVM’ler, işmerkezi ve toplu konut ortak alanları gibi yaya trafiğinin yoğun olduğu ticari alanlara kolaylıkla uygulanabiliyor, görsel olarak değer katıyor. Temizliği ve bakımının kolay yapılabilmesi nedeniyle zaman ve maliyet kaybını da ortadan kaldırıyor.

AÇIK ALANLARDA ESTETİK ÇÖZÜMLER Ahşap ve plastiğin tüm özelliklerini bünyesinde barındıran Kompozit (WPC) Decking Ultra Shield, havuz ve deniz kenarları, balkon ve veranda gibi özel zeminler için de farklı renk seçenekle-

104

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

riyle açık alanlarda estetik çözümler sunuyor. İhtiyacınızı karşılayacak çeşit ve tipte profiller oluşturabilmek için doğal fiber ve yüzde yüz geri dönüşümlü plastikten üretilen çevre dostu ürün, küflenmeye, çürümeye, UV ışınlarına ve suya karşı dayanıklı. Bunların yanı sıra, leke tutmayarak canlı görüntüsünü yıllarca koruyabilen Kompozit (WPC) Decking Ultra Shield, kolay uygulanabilir olmasıyla da tercih sebebi oluyor. Yeni nesil ürün, standart ağaç işleme araçlarının yanı sıra el testeresiyle, vida ve çivi ile çalışmaya da olanak veriyor.

10 YIL GARANTİLİ Altı farklı renk ve desen seçeneğiyle zarif ve zevkli bir dış mekan yaşantısı sunan Kompozit (WPC) Decking Ultra Shield, güçlü ve dayanıklı görünümüyle de uygulandığı alana değer katıyor. Mekanlarında fark yaratmak isteyenlerin ve yaratıcılıkta sınır tanımayan mimarların tercih ettiği Kompozit (WPC) Decking Ultra Shield, farklı model ve ebatlarda 10 yıl garantiyle satışa sunuluyor.

Tek tuşla konfor hayatınızda Teknoloji her geçen gün gelişiyor. Bilimkurgu filmlerinde hayranlık ve şaşkınlıkla izlediğimiz bir çok fenomen de birer birer gerçeğe dönüşüyor. Bunlardan biri de akıllı evler. Komut verdiğinizde ışıkları yanan, panjurları açılan ya da kliması devreye giren daireler. Şimdi siz de akıllı bir daireye sahip olabilirsiniz daha doğrusu evinizi akıllı bir eve dönüştürebilirsiniz. Yenilikçi ve üstün teknolojileri hayatımıza taşıyan ürünleri ile tanınan VİKO’nun sunduğu Thea IQ sistemiyle yaşam alanlarınız sizin yerinize düşünerek konfor düzeyini, güvenliğini ve enerji verimliliğini artırıyor

Kale, Camsıva’nın renkli ışıltıları ile mekânlara hayat veriyor Türkiye’de ilk ve tek Kale tarafından geliştirilen Camsıva, camın parlaklığı ve ışıltısını, dekoratif sıva ile buluşturarak iç ve dış mekânlara taşıyor. Yapı kimyasalları sektörünün lider markası Kalekim çatısı altında faaliyet gösteren Kale Boya, sektöre kazandırdığı yenilikçi ürünleriyle, tüketiciler ve profesyoneller için her alanda kapsamlı çözümler sunuyor. Kale Boya’nın, Türkiye’de ilk kez geliştirdiği, içeriğinde geri dönüşümden elde edilen cam parçacıkları bulunduran çevreci ürünü Camsıva; iç ve dış mekânlarda uygulanabilen son derece dekoratif ve kullanıma hazır, renkli sıva olarak, farklı ihtiyaçlara cevap veriyor.

106

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

Drenaj duvarlara taşınıyor Modern banyoların mimarı Geberit, geliştirdiği yenilikçi ürünleriyle tasarım harikası banyolar sunuyor. Geberit’in özel olarak geliştirdiği duş duvar süzgeci ile hemzemin duşlar için ‘gideri’ zeminden duvarın içine taşıyor. Geberit, kişisel bakım ve yenilenmenin en önemli alanı banyolar için geliştirdiği yenilikçi ürünleriyle fonksiyonel çözümler sunmaya devam ediyor. Geberit, sahip olduğu birbirinden farklı tarzda şık zemin ve duvar drenajları ile banyonuzun güzelliğini ortaya çıkarıyor; üstelik ekipmanları görünmez kılıyor. Geberit duvar süzgeci ile hemzemin duşlar için gider,

Illusion ile banyolarda dinamik atmosfer Kale, sonsuzluk hissi uyandıran serisi Illusion ile banyolarda dinamik bir atmosfer yaratıyor. Serinin üç boyutlu yüzeylerindeki ışık ve gölge oyunları, tıpkı bir illüzyon gibi her bakışta farklı güzellikleri gözler önüne seriyor. Banyo ürünleri sektörünün deneyimli markası Kale’nin, sonsuzluk hissi uyandıran desenleri ve uyumlu mobilyaları ile banyolarda bütünsel çözümler sunan Illusion serisi, siyah ve beyaz renklerin yarattığı dinamizmi banyolara taşıyor. Değiştirilebilen mobilya kapaklarıyla farklı konseptler oluşturmaya seçeneği sunan Illusion serisi, kullanıcılara, banyoların ambiyansını değiştirme özgürlüğü sağlıyor.

Evleri’ne GROHE dokunuşu

Chakra doğanın dingin ruhunu yansıtıyor

Yamaçlarda süngertaşına oyulmuş beyaz evleri, parlak mavi kepenkler, pitoresk manzaralar ve nefes kesen günbatımları ile adeta bir kartpostaldan fırlamış gibi görünen Santorini, birçok kişi tarafından Yunan adaları arasında en güzel olanı olarak kabul ediliyor. Adanın, gizli koyları romantik anlar için mükemmel ortamlar sağlıyor. Tatilini bu rüya gibi adada geçirenler de kuşkusuz standartların üzerinde konaklama olanakları bekliyor. Misafirlerinin bu talebini en üst düzeyde karşılayan Oia sahil kasabasındaki Geleneksel Ikies Evleri işte bu olanağı sunan tesislerin başında geliyor. Bu butik otel, zarif döşenmiş on bir suitte sunulan eşsiz ambiyansı ile özellikle yeni evlileri cezbediyor.

Çanakkale Seramik, doğanın dingin ruhunu yansıtan Chakra serisi ile ahşabın sıcaklığını yaşam alanlarına taşıyor. Herkes için özel seçenekler sunmak amacıyla seramik karoda bilinen kalıpların ötesine geçen Çanakkale Seramik, yaşam odaklı tasarımlarıyla mekanlara değer katıyor. Tabiatın dingin ruhunu yansıtan Chakra serisi ile yaşam alanlarınızda natürel dokunuşlar ve pozitif duygular oluştarabilirsiniz. Ahşabın estetik yüzeyinin seramikte hayat bulduğu Chakra serisi, 15x90 ebadı ve özel dokusuyla ahşabın doğallığını ve huzurunu evinizde yaşamanızı sağlıyor. Doğayı yaşam alanınızın bir parçası haline getiren seri, mekânlarda mükemmel bir atmosfer oluşturuyor.

Santorini’deki Ikies

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

107

Ahşaptan İlham Alan Karo Serisi Nature Sıde Villeroy&Boch’un yenilenen porselen karo serisi Nature Side, otantik materyalleri ve ahşaptan aldığı ilhamla, modern iç mimari trendleri ile mükemmel uyum sağlayan bir seri olarak öne çıkıyor. Nature Side, profesyoneller ve son tüketicilerden gelen görüşlerle iki yeni renk seçeneği ve balıksırtı dekorları ile genişletildi ve yenilendi. Seri, bu yenilenen özellikleri ile zemin tasarımında yüksek kalitede parke görünümü oluşturmaya olanak sağlıyor. Beyaz ve gri Nature Side’a yeni eklenen çağdaş renkler. Diğer 4 renk seçeneği olan bej, bej-limed, gri-kahve ve kızıl-kahvenin de içinde olduğu tüm renkler, doğal bir his katan mat rölyeflerle birlikte, yüzeyde belirgin şekilde güçlü bir görünüm sunuyor.

Fonksiyonel ve estetik

Berker’den yılbaşı ışıltısı Yılbaşı için geri sayım başladığına göre, ev dekorasyonunda yeni yılın ışıltısına yakışır değişiklikler yapmanın da vakti geldi. Anahtar & priz sistemleri sektörünün dünya lideri Berker, swarovski taşın göz alıcı ışıltısıyla birleştirdiği akıllı anahtarlar ‘Crystal Ball’ ve ‘TS Crystal’ ile benzersiz bir dokunuş sunuyor. Yeni yılda evinizde yapacağınız en şık yenilik olan Crystal Ball ve TS Crystal, aynı zamanda tek dokunuşla ışık sisteminden klimalara kadar tüm yaşam alanınızı kontrol altına alabiliyor.

110

YAPI MALZEME - ARALIK 2013

Banyo ürünleri sektörünün deneyimli markası Kale, hem yuvarlak hem köşeli hatların birleştiği tasarımı ile farklı tipte banyolara hitap eden Ventus armatür serisini kullanıcıların beğenisine sunuyor. Suyun akış yönünün ayarlanabildiği kullanışlı ve uzun ömürlü Ventus serisi, yüzde 40 oranında su tasarrufu sağlıyor. Kaliteli, fonksiyonel ve estetik armatürleriyle yaşam konforunu artıran Kale’nin Ventus serisi, köşeli ancak yuvarlatılarak keskinliği alınmış hatları ile şık ve işlevsel bir tasarım sunuyor. Farklı tipte banyolara sağladığı uyum ile tüketicilerin beğenisini kazanan Ventus, yıkama için ayrılmış geniş alanı ile rahat bir kullanım sağlıyor.

Yenilikçi sistemler tüketici ile buluştu Modern İtalyan Çizgilerinin Üstün Teknoloji ile bütünleştiği BTicino, İzmir’de Mimarlar İle Buluştu. Konut ve ofis sistemlerinde yenilikçi, elektrik altyapı ve tesisatında dünya lideri Legrand Grup bünyesinde yer alan ve estetiği ile göz dolduran İtalyan BTicino, İzmir’de mimarlar ile buluştu. Klasik görünümdeki anahtarlardan, asimetrik çizgilere kadar farklı tasarım ve renklere sahip geniş yelpazesiyle kullanıcılarının vazgeçilmez tercihi olan Bticino’nun düzenlediği tanıtım gecesine ilgi büyük oldu. Legrand Pazarlama Direktörü Özgür Sarıoğlu’nun Legrand Grup ve Legrand Türkiye hakkındaki tanıtım konuşması ile devam etti. Konut Pazarı Ürün Sorumlusu Emre Ertok’un “BTicino Anahtar Priz, MyHome ve D45” konulu sunumundan sonra katılımcılar, firma yetkilileri ile sohbet etme şansı buldu. Gece, keyifli bir akşam yemeği ile son buldu.

Würth iş güvenlik ayakkabıları Würth markalı iş güvenlik ayakkabıları, mümkün olan en mükemmel seviyede koruma sağlamayı garanti altına alacak biçimde tasarlanıp üretilmiştir. Tüm ayakkabılar EN ISO 20345 - 2004 normlarında belirtilen kurallarla uyumludur. Profesyonel kullanıma uygun güvenlik ayakkabıları, kullanıcıları ayakkabıların kullanılmak üzere üretildiği iş sahalarında oluşabilecek yaralanmalara karşı koruyucu özelliklere sahip. Kompozit uç kısmı sayesinde 200J’luk çarpmalara ve 15kN’luk basınca dayanıklı olması ile ön plana çıkıyor. Rahat kullanımlı ve çift katmanlı ayakkabılar poliüretan tabanlı olması ise ayrı bir özelliği. Würth’ün iş güvenlik ayakkabıları UNI 8615/1 ve DIN 4843 yöntemine uygun olarak test edilmiş olup, kaydırmazlığı kanıtlanmıştır.

Legrand yeniliklerini tanıttı Legrand, LCS2 Yapısal Kablolama Sistemi ve yeni ürünlerini İstanbul’da düzenlediği bir seminer ile alanında uzman uygulamacı ve sistem entegratörlerine tanıttı. Konut ve ofis sistemlerinde yenilikçi, elektrik altyapı ve tesisatında dünya lideri Legrand, LCS2 Yapısal Kablolama Sistemi ve Yeni Ürünler Semineri’ne, İstanbul, İzmir, Ankara, Adana, Bursa, Diyarbakır, Gaziantep, Şanlıurfa ve Mardin illerinden, alanında uzman uygulamacılar ve sistem entegratörleri katıldı. Legrand Türkiye Ticari Binalar Pazarı Sorumlusu Aykul Tokul’un Legrand Grup ve Legrand Türkiye’ yi tanıttığı sunumu ile başlayan etkinlik Legrand Fransa Uluslararası Yapısal Kablolama Sistem Eğitmeni Philippe David’in sunumu ile devam etti. Katılımcılara kablolama ve ilgili donanım ekipmanlarıyla beraber binalar arası ve bina içerisinde telekomünikasyon altyapısını sağlayarak, uç noktadaki kullanıcılara yönelik komple çözümler sunan Legrand Yapısal Kablolama Sistem çözümleri anlatıldı. YAPI MALZEME - ARALIK 2013

111