Karakutu Edebiyat Dergisi / Sayı:8 / Yıl:2012

Page 60

… cepheye nasıl katıldım… 16 Ağustos’ta Mustafa Kemal Paşa’ya telgraf çekerek gönüllü olmak istediğimi yazdım. Beni Garp Cephesi’ne tayin eden bir cevap aldım. … 18/8/37 Başkomutan Mustafa Kemal …Sakarya Anadolu’nun çorak topraklarını istila eden insan selinin bir parçası. Sessiz, sarı bir boşluk. Tek ses arada bir kulağımıza gelen at nallarından ibaret… Garnizon kumandanı: “Edib kızı Halide, karargâh erlerinden” diye adımı, yaşımı tesbit etti… Bütün gece çalışılıp gündüzleri yatıldığını söyledikten sonra ayrıldı. … … Başında bulunduğum Tetkiki Mezalim şubesinde Yakup Kadri, Yusuf Akçura, bir mülazım, bir de fotoğrafçı hizmete memur edilmişlerdi. Mülazımla fotoğrafçı en uzak yerlere kadar giderek resim çeker, bana harap edilmiş köyler hakkında bilgi verirlerdi. Birkaç gün sonra tetkike katılmam gerektiğini hissettim… Hiçbir Katolik papazı, insanın içindeki ebedi ve vahşi hayvan hakkında bu kadar içten itiraflar dinlememiştir. Onbaşı Halide 12 Eylül 1921’den Ağustos 1922’ye kadar…. Şimdi Onbaşı Halide’yi herhangi bir yabancı gibi önüme alarak onu tahlil etmeye çalışacağım. Acaba bu kadar insan kaybına ve bu kadar fecaate tahammül edebilecek kuvveti nereden bulmuştu? Herhalde son dakikaya kadar yani Anadolu topraklarından bu korkulu rüya geçinceye kadar sabretmeye karar vermiş bir ruh hali taşıyordu. Bu ruh haleti en basit neferden ta İsmet Paşa’ya kadar açıktı. Birbirimizin gözlerinin içine baktığımız zaman bu ışıksız bakışların ardında geleceğe inanan bir kuvvet vardı. Ateşle imtihandan sonra gayeye varış… .. Erzurum’dan İzmir’e kadar kanlarını akıtarak yürüyen halk, köylüler, kadınlar, erkekler ve çocuklar nihayet memleketi bu zafere eriştiriyorlardı. … Öğle vakti zeytin dallarıyla süslenmiş beş otomobille İzmir’e hareket ettik. Askerler yanda yürüyorlardı. Ben yürüyen askerlerle beraber olmadığıma hayıflanıyordum…binlerce ağızdan “Yaşa!” sesleri yükseliyordu. Epilogda Halide Edip… Henry W. Nevinson’un şu sözlerini alıyorum: ”Hürriyet denilen şey, biliyoruz ki, tıpkı aşk gibi her gün yeniden kazanılması gereken bir şeydir. Nasıl her gün aşk istersek ve aşkı kaybedersek, hürriyeti de öyle ister ve kaybederiz. Hürriyet kavgası hiç bir zaman bitmez, alanı hiç bir zaman sükûn bulmaz.” Romanlarında o kadın… Türk’ün Ateşle İmtihanı’ndan yapılan yukarıdaki alıntılardan yola çıkan alımlayıcıyı Anadolu’ya taşıyan güçlü, kararlı ve cesur kalem Raik’in Annesi, Seviye Talip, Handan, 59


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.