10cilt-part1-10a

Page 1


ℜψετ − 1

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 268

(16) Nahl Suresi

↑ψ↔9≅↔Ε″Α↑, ⎢↑ Ψ↑ς←∆″Θ↔Β″Κ↔# ÷↔4 ←ψ™ς7! ↑η″8↔! |⊆#↔! ↔ Ψ↑6←Ι″Λ↑< _⊕Ω↔2 |×7≅↔Θ↔# ↔: Etâ emrullâhi fe lâ testa’cilûh(testa’cilûhu), subhânehu ve teâlâ ammâ yuþrikûn(yuþrikûne).

Αλλαη’⎬ν εµρι γελδι. Αρτ⎬κ ονδα (ονυν µυητεϖασ⎬ν⎬ν γερ⎜εκλε⎭µεσινδε) αχελε ετµεψιν. Ο’νυ τενζιη εδιν. ςε Ο, ⎭ιρκ κο⎭υλαν ⎭εψλερδεν Ψ⎫χε’διρ. 1 2 3 4 5

-

etâ emru allâhi fe lâ testa’cilû-hu subhâne-hu (sebbehu subhane-hu 6 - ve teâlâ 7 - ammâ (an mâ) 8 - yuþrikûne

: : : : : : : : :

geldi Allah’ýn emri o halde, artýk onu acele istemeyin onu tenzih edin onu þanýna yakýþýr þekilde tesbih edin) ve yücedir, alâdýr þeylerden þirk koþuyorlar

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allah, yegâne Yaratan’dýr. Ýnsanlar da dahil olmak üzere herþey yaratýktýr. Ýnsanlardan Allah’a þirk koþanlar; putlara, þeytana tapanlar vardýr. Allahû Tealâ, Kendisine þirk koþulan herþeyden Yüce’dir.

1

1


ℜψετ − 2

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 268

(16) Nahl Suresi

″ω←8 ↑ ≥≅↔Λ↔< ″ω↔8 |×ς↔2 ∝ ←Ι″8↔! ″ω←8 ≠:∩Ι7≅←∀ ↔}↔Υ←∴⊆ς↔Ω″7! ↑ ←±ϑ↔Ξ↑< ← Ψ↑Τ⊕#≅↔4 ÿ_↔9↔! ≥® ←! ↔ψ×7←! ≥ ÷ ↑ψ⊕9↔! ∼:≥↑∗←Η″9↔! ″ ↔! ≥∝ ←(≅↔Α←2 Yunezzilul melâikete bir rûhi min emrihî alâ men yeþâu min ibâdihî en enzirû ennehu lâ ilâhe illâ ene fettekûn(fettekûni).

Κυλλαρ⎬νδαν διλεδιðι ⎫ζερινε κι⎭ι “Βενδεν βα⎭κα ιλ®η ψοκτυρ.” ταρζ⎬νδα υψαρµαλαρ⎬ ι⎜ιν µελεκλερι, εµρινδεν ρυη ιλε βεραβερ ινδιριρ. √ψλεψσε Βανα καρ⎭⎬ τακϖα σαηιβι ολυν (ρυηυνυζυ ⎞λµεδεν εϖϖελ Βανα υλα⎭τ⎬ρ⎬ν). 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13

2

-

yunezzilu el melâikete bi er rûhi min emri-hi alâ men yeþâu min ibâdi-hi en enzirû enne-hu lâ ilâhe illâ ene fettekû-ni (fe ittekû-ni)

: : : : : : : : : : : : :

indirir melekler ruh ile onun emrinden üzere, e dilediði kimse(ler) kullarýndan uyarmalarý (için), uyarsýnlar diye onun olduðu ilâh yoktur baþka ben öyleyse, bana karþý takva sahibi olun (ruhunuzu ölmeden evvel bana ulaþtýrýn)

2


ℜψετ − 2

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 268

(16) Nahl Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Âyette, arþý tutan melekler ve devrin imamýndan ve bir tövbe merasiminin neticesinden bahsediliyor. “Kullarýndan dilediði kiþinin üzerine” dediði kiþi, Allah’a ulaþmayý dileyip de Allah’tan 12 tane ihsan alarak mürþidine ulaþan ve tâbî olan bütün insanlarýn üzerine Allahû Tealâ, arþý tutan meleklerle devrin imamýnýn ruhunu beraber gönderir. Burada “melekler” ve “ruh” olarak geçmektedir. Mu’min Suresinin 15. âyet-i kerimesinde Allahû Tealâ’nýn söylediði devrin imamýnýn ruhu kiþinin baþýnýn üzerine gelir:

40/MU'MÝN-1 15: Refîud derecâti zul arþ(arþi), yulkýr rûha min emrihî alâ men yeþâu min ýbâdihî li yunzire yevmet telâk(telâký). Dereceleri yükselten ve arþýn sahibi olan Allah, kullarýndan (Kendisine ulaþtýrmayý) dilediði kiþinin (Allah’a ulaþmayý dilediði için Allah’ýn da Kendisine ulaþtýrmayý dilediði kiþinin) üzerine (baþýnýn üzerine) Allah’a ulaþma gününün geldiðini (o kiþinin ruhuna) ihtar etmek için, emrinden (Allah’ýn emrini teblið edecek) bir ruh (devrin imamýnýn ruhunu) ulaþtýrýr. Bu âyette, Allahû Tealâ Kendisinden baþka Ýlâh olmadýðý konusunda da insanlarý uyarmýþtýr. Devrin imamýnýn ruhu kiþiye ulaþtýðý zaman: “Þimdi sana teblið edeceðim emri Allah’tan aldým. Bunun için buradayým. Kendisinden baþka Ýlâh olmayan Allah’a ulaþma günün geldi. Allah’tan aldýðým emir gereðince hitap ediyorum. Sadece bu emir sebebiyle sen vücuttan ayrýlabilirsin.” diyor. Nebe Suresinin 38. âyet-i kerimesi gereðince evvelâ meleklerle beraber ruh gelir:

78/NEBE-3 38: Yevme yekûmur rûhu vel melâiketu saffâ(saffen), lâ yetekellemûne illâ men ezine lehur rahmânu ve kâle sevâbâ(sevâben). Melekler (arþý tutan melekler), saf saf olarak ve ruh (devrin imamýnýn ruhu) oradadýrlar. Kendisine Rahmân’ýn izin verdiðinden baþka kimse konuþamaz. Ve sevap söyler (günahlarýn sevaba çevrilmesini müjdeler). Bunu gerçekleþtiren kiþi Allah’a ulaþmayý dilediði zaman 3. basamaktadýr ve âmenûlar takvasýnýn sahibidir. Otomatik olarak 9. ve 10. basamaða gelmiþ, 11. basamakta göðsünden kalbine yol açýlmýþtýr. Allahû Tealâ’nýn ona gösterdiði mürþidine ulaþtýðý zaman bu âyet-i kerime devreye girer. Arþý tutan melekler de devrin imamýnýn ruhu da oradadýr. Ve böylece kiþi tövbe merasimini gerçekleþtirince, mürþidine tâbî olduðu anda, Allah’a karþý takva sahibi olur (mü’minler takvasý).

3

3


ℜψετ − 3

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 268

(16) Nahl Suresi

⎢←±σ↔Ε″7≅←∀ ↔ ″∗↔ ↵! ↔: ← !↔ξ×Ω⊕Κ7! ↔σ↔ς↔∋ ↔ Ψ↑6←Ι″Λ↑< _⊕Ω↔2 |×7≅↔Θ↔# Halakas semâvâti vel arda bil hakk(hakký), teâlâ âmmâ yuþrikûn(yuþrikûne).

Σεµαλαρ⎬ ϖε ψερψ⎫ζ⎫ν⎫ ηακ ιλε ψαραττ⎬. Ο, (ονλαρ⎬ν) ⎭ιρκ κο⎭τυκλαρ⎬ ⎭εψλερδεν Ψ⎫χε’διρ. 1 2 3 4 5 6

-

halaka es semâvâti ve el arda bi el hakký teâlâ âmmâ (an mâ) yuþrikûne

: : : : : :

semalarý yarattý ve yer, arz, yeryüzü hak ile o yücedir, alâdýr þeylerden þirk koþuyorlar

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ elbette sadece Kendisine þirk koþulan þeylerden deðil, akla gelen herkesten ve herþeyden Yüce’dir. Allahû Tealâ’nýn yaratýþý hak iledir.

4

4


ℜψετ − 4

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 268

(16) Nahl Suresi

∼↔)←≅↔4 ↓}↔Σ″Ο↑9 ″ω←8 ↔ ≅↔Κ″9← ↵! ↔σ↔ς↔∋ °ω[∝Α↑8 °ϖ[∝Μ↔∋ ↔ξ↑; Halakal insâne min nutfetin fe izâ huve hasîmun mubin(mubînun).

⇑νσαν⎬ βιρ νυτφεδεν ψαραττ⎬. Β⎞ψλε ολµασ⎬να ραðµεν ο, απα⎜⎬κ ηασ⎬µ (δ⎫⎭µαν)δ⎬ρ. 1 2 3 4 5 6 7

-

halaka el insâne min nutfetin fe izâ huve hasîmun mubînun

: : : : : : :

insaný yarattý bir damla sudan, nutfeden böylece, buna raðmen olduðu zaman, olmuþ, olmuþtur o düþman, hasým apaçýk, açýkça

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ Âdem (A.S)’dan deðil, onun sulbünden gelen bütün insanlardan bahsetmektedir. Allahû Tealâ insaný bir damla sudan yaratmýþtýr. Ýnsanlarýn varolmasýna sebebiyet veren bir damla sývý, doðumun temelini teþkil eden þeydir. Ýnsanlarýn çoðu Allah’a apaçýk bir düþmandýr. Allah’a ve Allah’tan baþkasýna (þeytana, putlara) tapanlarýn içinde, birbirine düþman olan birçok grup vardýr.

5

5


ℜψετ − 5

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 268

(16) Nahl Suresi

° ″ ←( _↔Ζ[∝4 ″ϖ↑Υ↔7 ⎣_↔Ζ↔Τ↔ς↔∋ ↔ ≅↔Θ″9↔ ↵! ↔: ⎨ ↔ Ψ↑ς↑6≅∧↔# _↔Ζ″Ξ←8 ↔: ↑π←4≅↔Ξ↔8 ↔: Vel en’âme halakahâ, lekum fîhâ dif’un ve menâfiu ve minhâ te’kulûn(te’kulûne).

ςε ηαψϖανλαρ; ονλαρ⎬ δα Ο, ψαραττ⎬. Σιζιν ι⎜ιν ονδα, (σοðυκταν) κορυψαν ⎭εψλερ ϖε µενφαατλερ (φαψδαλαρ) ϖαρδ⎬ρ. ςε δε ονδαν (ηαψϖανλαρδαν) ψερσινιζ. 1 2 3 4 5 6

-

ve el en’âme halaka-hâ lekum fî-hâ dif’un

7 - ve menâfiu 8 - ve min-hâ 9 - te’kulûne

: : : : : : : : :

ve hayvanlar onu yarattý sizin için onda vardýr ýsýtýcý özelliði olan (soðuktan korunmak için kullanýlan þey) ve menfaatler, faydalar ve ondan yersiniz

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, etlerini yememiz için hayvanlarý yaratmýþtýr (koyun, keçi, sýðýr). Ayný zamanda elbiseler, deri ceketler, kazaklar, kürkler gibi soðuktan koruyan þeyler. Soðuktan koruyan þeyler de hayvanlardan elde edilir.

6

6


ℜψετ − 6

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 268

(16) Nahl Suresi

↔ Ψ↑Ε<∝Ι↑# ↔ω[∝& ° ≅↔Ω↔% _↔Ζ[∝4 ″ϖ↑Υ↔7 ↔: ⎨ ↔ Ψ↑&↔Ι″Κ↔# ↔ω[∝&↔: Ve lekum fîhâ cemâlun hîne turîhûne ve hîne tesrehûn(tesrehûne).

(Ονλαρ⎬), ακ⎭αµλαρ⎬ οτλακταν δ⎞νδ⎫ρδ⎫ð⎫ν⎫ζ ζαµαν ϖε σαβαηλαρ⎬ οτλατµαψα ⎜⎬καρδ⎬ð⎬ν⎬ζ ζαµαν σιζιν ι⎜ιν ονδα βιρ γ⎫ζελλικ ϖαρδ⎬ρ. 1 2 3 4 5

-

ve lekum fî-hâ cemâlun hîne turîhûne

6 - ve hîne 7 - tesrehûne

: : : : : : :

ve sizin için içinde, onlarda vardýr güzellik o zaman, olduðu zaman (hayvanlarý) akþamleyin otlaktan döndürüyorsunuz ve o zaman, olduðu zaman (hayvanlarý) otlatmaya çýkarýyorsunuz

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Hayvan sahipleri, kendilerine ait olan hayvanlarýn varlýðýndan mutluluk duyarlar. Allah bundan “cemâlun” kelimesiyle bahsediyor.

7

7


ℜψετ − 7

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 269

(16) Nahl Suresi

® ←! ←ψ[∝Ρ←7≅↔∀ ∼Ψ↑9Ψ↑Υ↔# ″ϖ↔7 ↓φ↔ς↔∀ |×7←! ″ϖ↑Υ↔7≅↔Τ″∃↔! ↑υ←Ω″Ε↔# ↔: °ϖ[∝&↔∗ ° ÿ↑®↔Ι↔7 ″ϖ↑Υ⊕∀↔∗ ⊕ ←! ⎢←ϕ↑Σ″9 ÷↵! ±←σ←Λ←∀ Ve tahmilu eskâlekum ilâ beledin lem tekûnû bâlýgîhi illâ bi þýkkýl enfus(enfusi), inne rabbekum le raûfun rahîm(rahîmun).

ςε κενδινιζιν ψορυλµαδαν υλα⎭αµαψαχαð⎬ν⎬ζ (ανχακ ⎜οκ µε⎭ακκατλε γιδεβιλεχεðινιζ) βελδεψε, αð⎬ρ ε⎭ψαλαρ⎬ν⎬ζ⎬ (ονλαρλα) τα⎭⎬ρσ⎬ν⎬ζ. Μυηακκακ κι σιζιν Ραββινιζ, γερ⎜εκτεν Ραυφ’τυρ (⎜οκ ⎭εφκατλι, ⎜οκ µερηαµετλι) ϖε Ραη⎩µ’διρ (ραηµετ νυρυ γ⎞νδερεν). 1 2 3 5 6 7 8 9 10 11 12 13

-

ve tahmilu eskâle-kum ilâ beledin lem tekûnû bâlýgî-hi illâ bi þýkký el enfusi inne rabbe-kum le raûfun rahîmun

: : : : : : : : : : : :

ve taþýrsýnýz aðýrlýklarýnýz, aðýr eþyalarýnýz bir beldeye (þehire) siz olmazsýnýz ona eriþirsiniz, ulaþýrsýnýz ancak, baþka, olmadan meþakkat ile, yorgunlukla nefsler, kendileri muhakkak sizin Rabbiniz elbette, mutlaka rauftur (þefkatli, çok merhametli) rahîmdir (merhametli, rahmet nuru gönderen)

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, insanlar yünlerinden istifade etsin, sýrtlarýna yük yüklesin, etlerini yesin diye (bazen hepsi birarada olmaktadýr) hayvanlarý yarattýðýný söylemektedir. Sondaki rahîm kelimesiyle Allah hem merhametli olduðunu hem de “rahmet nuru”nu gönderen ve böylece nefsleri tezkiyeye baþlayan olduðunu ifade buyurmaktadýr.

8

8


ℜψετ − 8

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 269

(16) Nahl Suresi

_↔;Ψ↑Α↔6″Ι↔Β←7 ↔η[∝Ω↔Ε″7! ↔: ↔ ≅↔Ρ←Α″7! ↔: ↔υ″[↔Φ″7! ↔: ↔ Ψ↑Ω↔ς″Θ↔# ÷ _↔8 ↑σ↑ς″Φ↔< ↔: ⎢→}↔Ξ<∝+ ↔: Vel hayle vel bigâle vel hamîre li terkebûhâ ve zîneh(zîneten), ve yahluku mâ lâ ta’lemûn(ta’lemûne).

Ονλαρα βινµενιζ ι⎜ιν ϖε δε ζιψνετ ολαρακ (σ⎫σ ηαψϖαν⎬ ολαρακ), ατλαρ, κατ⎬ρλαρ ϖε µερκεπλερ ϖε δαηα βιλµεδιðινιζ ⎭εψλερ ψαρατ⎬ρ. 1 2 3 4 5 6 7

-

ve el hayle ve el bigâle ve el hamîre li terkebû-hâ ve zîneten ve yahluku mâ lâ ta’lemûne

: : : : : : :

ve atlar ve katýrlar ve merkepler onlara binmeniz için ve süs olarak ve yaratýr bilmediðiniz þeyler

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ evde süs hayvaný olarak beslemek için kedi, köpek; binek hayvaný olarak atlar, merkepler, katýrlar yaratmýþtýr. Hepsi bir faydaya yönelik olarak yaratýlmýþlardýr.

9

9


ℜψετ − 9

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 269

(16) Nahl Suresi

⎢°η←=≥≅↔% _↔Ζ″Ξ←8↔: ←υ[∝Α⊕Κ7! ↑φ″Μ↔5 ←ψ™ς7! |↔ς↔2 ↔: 〉 ↔ω[∝Θ↔Ω″%↔! ″ϖ↑Υ<×Γ↔Ζ↔7 ↔ ≥≅↔− ″ξ↔7 ↔: Ve alallâhi kasdus sebîli ve minhâ câir(câirun), ve lev þâe le hedâkum ecmaîn(ecmaîne).

ςε σεβ⎩λλεριν (δεργ®ηλαρδαν Σ⎬ρατ⎬ Μυστακ⎩µ’ε υλα⎭αν β⎫τ⎫ν ψολλαρ⎬ν ψανι µ⎫ρ⎭ιδλεριν) ταψινι, Αλλαη’⎬ν ⎫ζερινεδιρ. ςε ονδαν σαπανλαρ ϖαρδ⎬ρ. ςε εðερ Ο διλεσεψδι, σιζιν ηεπινιζι ηιδαψετε ερδιριρδι. 1 2 3 4 5 6 7 8

-

ve alâ allâhi kasdu es sebîli ve min-hâ câirun ve lev þâe le hedâ-kum ecmaîne

: : : : : : : :

ve Allah’a aittir, Allah’ýn üzerinedir sebîlin (yolun) tayini ve ondan (haktan) sapanlar ve eðer diledi elbette hidayete erdirirdi hepsini, tümünü, topluca

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Sýratý Mustakîm, Allah’a ulaþtýran yolun adýdýr ve 2 yatay, 2 dikey olmak üzere 4 sebîlden oluþur. 1. ve 3. sebîller yatay; 2. ve 4. sebîller dikeydir. Her sebîlin baþlangýcý, bir mürþidin dergâhýdýr. Sebîller, her mürþidin bulunduðu dergâhtan, devrin imamýnýn bulunduðu dergâha kadar ulaþan, yeryüzünün sathýna paralel yollardýr. Bu, Sýratý Mustakîm’in 1. kesimidir. Devrin imamýnýn dergâhýndan 7 tane gök katýný birer birer aþarak 7. gök katýna ulaþan 2. sebîlin adý “Tarîki Mustakîm”dir. Zemin kattan 7. kata kadar çýkaran Tarîki Mustakîm, özel bir tarýktir. Hem giriþinde hem de çýkýþýnda altýn bir kapý vardýr. Devrin imamýnýn dergâhýndaki altýn kapýdan Tarîki Mustakîm’e girilir, 7 kat yükselip, 7. katta altýn kapýdan geçerek Tarîki Mustakîm’den çýkýlýr. Bu, fetih kapýsýdýr. Tarîki Mustakîm, burada tamamlanýr. Sonra 7 tane yatay âlem geçilir. Bu, Sýratý Mustakîm’in 3. sebîlidir. 7. âlemin en üst noktasý olan Sidretül Münteha’dan yukarýya, Allah’a uzanan 4. yol, 4. sebîldir.

10

10


ℜψετ − 10

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 269

(16) Nahl Suresi

″ϖ↑Υ↔7 → ≥≅↔8 ← ≥≅↔Ω⊕Κ7! ↔ω←8 ↔ ↔ϑ″9↔! ∝Η≥ ⊕7! ↔ξ↑; ↔ Ψ↑Ω[∝Κ↑# ←ψ[∝4 °η↔∆↔− ↑ψ″Ξ←8 ↔: ° !↔Ι−↔ ↑ψ″Ξ←8 Huvellezî enzele mines semâi mâen lekum minhu þarâbun ve minhu þecerun fîhi tusîmûn(tusîmûne).

Σιζιν ι⎜ιν σεµαδαν συ ινδιρεν, Ο’δυρ. ⇑⎜εχεκ ⎭εψλερ ονδανδ⎬ρ (συδανδ⎬ρ). ςε αðα⎜λαρ (ϖε οτλαρ) ονδαν ολυρ. Οραδα (ηαψϖανλαρ⎬ν⎬ζ⎬) οτλατ⎬ρσ⎬ν⎬ζ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12

11

-

huve ellezî enzele min es semâi mâen lekum min-hu þarâbun ve min-hu þecerun fî-hi tusîmûne

: : : : : : : : : : : :

(esâme)

:

o ki o indirdi semadan su sizin için ondan içilen þey ve ondan aðaç, yeþillik, otlar içinde, orada, arasýnda hayvanlarý otlatýrsýnýz (otlatmak için salarsýnýz) (hayvanlarý otlatmak için saldý)

11


ℜψετ − 10

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 269

(16) Nahl Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ nehirleri, gölleri, akarsularý vücuda getirmiþtir. Bunlarýn sularý buharlaþýp, tekrar gökyüzüne çýkarak Allah’ýn sünnetullahý tarafýndan sonsuz bir tekrarla (devri daim) yaðmuru oluþtururlar. Böylece sular tekrar nehirlere, göllere ve denizlere geri döner. Bütün aðaçlar yeþil yapraklýdýr. Bu yeþil yaprak klorofili ifade eder. Aðaçlar klorofil özümlemesi yaparak, fotosentez yoluyla bir faaliyette bulunurlar. Köklerinden aldýklarý su, havadan aldýklarý karbondioksit ve güneþ enerjisinin de katalizör olarak devreye girmesiyle karbonhidratlarýný yani gýdalarýný oluþtururlar. Bu gýdayý tüketerek hayatlarýný sürdürürler. Eðer köklerinden su almasalar karbonhidratlar hiçbir zaman oluþamaz. Bitkiler, havadan aldýklarý karbondioksidi köklerine aktarýp suyu kullanýrlar. Karbonhidratlarý ürettikleri zaman havaya artýk madde olarak devamlý oksijen verirler. Ýnsanlar ve hayvanlar, oksijen olmazsa yaþayamazlar. Hayvanlar dünyasý ile bitkiler dünyasý birbirine ihtiyaç içinde kurulmuþtur. Ýnsanlarýn ve hayvanlarýn artýk madde olarak çýkardýðý karbondioksit olmazsa bitkiler yaþayamaz. Bitkilerin çýkardýklarý artýk madde olan oksijen olmazsa insanlar yaþayamaz. Yaratýcý, muhteþem bir dizayný kurmuþtur. Sadece bu bile ateistleri Allah’a yaklaþtýracak olan önemli bir faktördür.

12

12


ℜψετ − 11

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 269

(16) Nahl Suresi

↔υ[∝Φ⊕Ξ7!↔: ↔ Ψ↑Β″<⊕ϑ7! ↔: ↔ ″∗⊕ϑ7! ←ψ←∀ ″ϖ↑Υ↔7 ↑α←Α″Ξ↑< ⊕ ←! ⎢← !↔Ι↔Ω⊕Χ7! ←±υ↑6 ″ω←8 ↔: ↔ ≅↔Ξ″2↔ ↵!↔: ↔ :↑Ι⊕Υ↔Σ↔Β↔< ↓ ″Ψ↔Τ←7 →}↔<× ÷ ↔τ←7×) |∝4 Yunbitu lekum bihiz zer’a vez zeytûne ven nahîle vel a’nâbe ve min kullis semerât(semereti), inne fî zâlike le âyeten li kavmin yetefekkerûn(yetefekkerûne).

Ονυνλα σιζιν ι⎜ιν; εκινλερ, ζεψτινλερ, ηυρµαλ⎬κλαρ ϖε βαðλαρ ϖε β⎫τ⎫ν ⎫ρ⎫νλερδεν (⎫ρ⎫νλερι, µεψϖελερι) ψετι⎭τιριρ. Μυηακκακ κι βυνδα, τεφεκκ⎫ρ εδεν καϖιµ ι⎜ιν ελβεττε ®ψετ (δελιλ) ϖαρδ⎬ρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12

-

yunbitu lekum bihi ez zer’a ve ez zeytûne ve en nahîle ve el a’nâbe ve min kulli es semerâti inne fî zâlike le âyeten li kavmin yetefekkerûne

: : : : : : : : : : : :

bitirir, yetiþtirir sizin için onunla ekin ve zeytinler ve hurmalýklar ve üzümler, baðlar ve meyvelerin (ürünlerin) her türlüsünden muhakkak, þüphesiz bunda vardýr mutlaka, elbette âyet (delil) bir kavim için, bir topluluk için tefekkür ederler

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ’nýn nebatlardan yetiþtirdiði herþey suya dayalýdýr. Bütün nebatlar mutlaka klorofil özümlemesi yaparak, fotosentez yoluyla topraktan aldýklarý suyla gýdalarý olan karbonhidratlarý oluþtururlar. Bütün bitkilerin verdikleri semereler, hep Allah’ýn ilmiyle gerçekleþmektedir.

13

13


ℜψετ − 12

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 269

(16) Nahl Suresi

↔ϕ″Ω⊕Λ7!↔: ↔ ≅↔Ζ⊕Ξ7!↔: ↔υ″[⊕7! ↑ϖ↑Υ↔7 ↔η⊕Φ↔,↔: ° !↔Ι⊕Φ↔Κ↑8 ↑ Ψ↑∆∩Ξ7! ↔: ⎢↔η↔Ω↔Τ″7!↔: ↓ ≅↔<× ↔τ←7×) |∝4 ⊕ ←! ⎢∝ ←Ι″8↔≅←∀ ↔ Ψ↑ς←Τ″Θ↔< ↓ ″Ψ↔Τ←7 Ve sehhara lekumul leyle ven nehâre veþ þemse vel kamer(kamere), ven nucûmu musahharâtun bi emrih(emrihî), inne fî zâlike le âyâtin li kavmin ya’kýlûn(ya’kýlûne).

ςε γεχε ϖε γ⎫νδ⎫ζ, Γ⎫νε⎭ ϖε Αψ ϖε ψ⎬λδ⎬ζλαρ⎬ σιζιν εµρινιζε ϖερδι. Ονλαρ, Ο’νυν (Αλλαη⎦ Τεαλ®’ν⎬ν) εµρι ιλε σιζε µυσαηηαρ (εµρινιζε αµαδε, ηαζ⎬ρ) κ⎬λ⎬νδ⎬λαρ. Μυηακκακ κι βυνδα, ακ⎬λ εδεν βιρ καϖιµ ι⎜ιν, ελβεττε ®ψετλερ (δελιλλερ) ϖαρδ⎬ρ.

14

14


ℜψετ − 12

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 269

(16) Nahl Suresi

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13

-

ve sehhara lekum el leyle ve en nehâre ve eþ þemse ve el kamere ve en nucûmu musahharâtun bi emri-hi inne fî zâlike le âyâtin li kavmin ya’kýlûne

: : : : : : : : : : : : :

ve sizin emrinize verdi gece ve gündüz ve güneþ ve kamer (ay) ve yýldýzlar emrine verilmiþ olanlar onun emriyle muhakkak bunda vardýr âyetler kavim için, topluluk için akýl ediyorlar, akýl ederler

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Eðer Dünya’nýn þu andaki yörüngesi, Güneþ’ten biraz daha uzak olsaydý, soðuk sebebiyle; biraz daha yakýn olsaydý, sýcak sebebiyle Dünya’da hayat olmazdý. Dünya, 23 dereceden biraz daha düþük açýyla dönmüyor olsaydý ya da yörünge, eliptik deðil de dairesel olsaydý, gene Dünya’da hayat olmayacaktý. Allahû Tealâ yýldýzlarý, Güneþ’i, Ay’ý öyle bir dizayn içinde vücuda getirmiþtir ki, onlar insanlarýn varolmasý için birer sebeptir. Allahû Tealâ’nýn kanunlarýyla onlar, insanlarý hayatta tutmak için, kararlýlýk içinde vazifelerini yapmaya devam edeceklerdir. Hepsi insanlarýn yaþantýsý için birer vasýtadýr. Güneþ’in ýþýnlarý kaybolduðu zaman Dünya’yý aydýnlatmak ne kadar zordur. Medeniyetten biraz uzaklaþýldýðýnda kapkaranlýk bir dünyaya girilir. Ýnsanlarýn ürettikleri elektrik enerjisi, Güneþ’in yanýnda çok sönük kalýr. Allahû Tealâ’nýn emrinden biz insanlara sunduðu aydýnlatma, ýsýtma ve bitkilerin oluþmasýnda mutlak zaruridir.

15

15


ℜψετ − 13

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 269

(16) Nahl Suresi

⎢↑ψ↑9!↔Ψ″7↔! _→Σ←ς↔Β″Φ↑8 ← ″∗ ÷↵! |←4 ″ϖ↑Υ↔7 ↔∼↔∗↔) _↔8 ↔: ↔ :↑Ι⊕6⊕Η↔< ↓ ″Ψ↔Τ←7 →}↔<× ÷ ↔τ←7×) |∝4 ⊕ ←! Ve mâ zerae lekum fîl ardý muhtelifen elvânuh(elvânuhu), inne fî zâlike le âyeten li kavmin yezzekkerûn(yezzekkerûne).

Ψερψ⎫ζ⎫νδε σιζιν ι⎜ιν νε ψαρατ⎬π ⎜οðαλττ⎬ψσα ηεπσινιν ρενκλερι ⎜ε⎭ιτ ⎜ε⎭ιττιρ (µυητελιφτιρ). Μυηακκακ κι βυνδα, ζικρεδεν (τεζεκκ⎫ρ εδεν) βιρ καϖιµ ι⎜ιν ελβεττε ®ψετ (δελιλ) ϖαρδ⎬ρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11

-

ve mâ zerae lekum fî el ardý muhtelifen elvânu-hu inne fî zâlike le âyeten li kavmin yezzekkerûne

: : : : : : : : : : :

ve þey(ler) yoktan varedip, çoðalttý siz, sizin için yerde muhtelif, çeþitli, çeþit çeþit onun renkleri muhakkak bunda vardýr elbette âyet (delil) kavim için, topluluk için zikrederler

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Her aðacýn yeþili baþka bir aðacýn yeþilinden mutlaka farklýdýr. Yaratýcý olan Allahû Tealâ herþeyi insanlar için ince ince iþlemiþ, iðne oyasý gibi güzel yaratmýþtýr. Her çiçeði kendi renkleri içinde harika bir dizaynla yaratmýþtýr ki, sadece hayranlýk duyulabilir. Allah’a, O’nun vücuda getirdiði herþeye sevgi ve hayranlýk duyarak da yaklaþýlabilir. Bir aðaç; gövdesinden toprak üstündeki dallarý nereye ulaþýyorsa köklerinde de ayný noktaya kadar ulaþan bir dizayný korur. Aðacýn topraðýn altýndaki ve üstündeki dünyasý, tam bir denge halinde yaratýlmýþtýr.

16

16


ℜψετ − 14

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 269

(16) Nahl Suresi

↑ψ″Ξ←8 ∼Ψ↑ς↑6⊂≅↔Β←7 ↔η″Ε↔Α″7! ↔η⊕Φ↔,

∝Η⊕7! ↔ξ↑;↔:

→}↔[″ς←& ↑ψ″Ξ←8 ∼Ψ↑%←Ι″Φ↔Β″Κ↔# ↔: _∪<←Ι↔0 _→Ω″Ε↔7 ←ψ[∝4 ↔η←∋!↔Ψ↔8 ↔τ″ς↑Σ″7! ↔Ι↔# ↔: ⎣ _↔Ζ↔9Ψ↑Κ↔Α″ς↔# ↔ :↑Ι↑Υ″Λ↔# ″ϖ↑Υ⊕ς↔Θ↔7 ↔: ∝ψ←ς″Ν↔4 ″ω←8 ∼Ψ↑Ρ↔Β″Α↔Β←7 ↔: Ve huvellezî sehharel bahre li te’kulû minhu lahmen tariyyen ve testahricû minhu hilyeten telbesûnehâ, ve terel fulke mevâhira fîhi ve li tebtegû min fadlihî ve leallekum teþkurûn(teþkurûne).

Ονδαν ταζε ετ ψεµενιζ ι⎜ιν, δενιζι εµρινιζε ϖερεν, Ο’δυρ. Ονδαν σ⎫σ ε⎭ψασ⎬ ⎜⎬καρ⎬ρσ⎬ν⎬ζ, ονυ τακαρσ⎬ν⎬ζ. ςε ονυν ι⎜ινδε, συλαρ⎬ ψαραρακ γιδεν γεµιλερι γ⎞ρ⎫ρσ⎫ν⎫ζ. ςε (βυνλαρ), Ο’νυν φαζλ⎬νδαν ιστεµενιζ ι⎜ινδιρ. ςε β⎞ψλεχε ⎭⎫κρεδερσινιζ.

17

17


ℜψετ − 14

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 269

(16) Nahl Suresi

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19

-

ve huve ellezî sahhare el bahre li te’kulû min-hu lahmen tariyyen ve testahricû min-hu hilyeten telbesûne-hâ ve tere el fulke mevâhira fî-hi ve li tebtegû min fadli-hi ve lealle-kum teþkurûne

: : : : : : : : : : : : : : : : : : :

ve o ki o emrinize verdi deniz yemeniz için ondan et taze ve çýkarýrsýnýz ondan süs eþyasý (inci) onu takarsýnýz, giyersiniz ve gemileri görürsün denizi yararak giden onda, onun içinde ve ibtiga etmeniz (istemeniz) için onun fazlýndan ve umulur ki siz, böylece siz þükredersiniz

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Zahirî âlemde bütün hayvanlar, denizler, gemiler, bitkiler, karalar, kuþlar, herþey insan için yaratýlmýþ, insanýn emrine musahhar kýlýnmýþtýr. Bu âyet, bir defa daha ispat etmektedir ki, insan yeryüzündeki en üstün mahlûktur. Allahû Tealâ’nýn insaný ne kadar çok sevdiðini bir defa daha anlatmaktadýr. Allahû Tealâ, insanlar ondan fayda edinsin diye denizleri yaratmýþtýr. Allah’ýn yarattýðý ve yasak etmediði deniz mahsulleri, insan için helâl kýlýnmýþtýr. Gemilerle en ucuz nakliye yapýlmaktadýr. Denizleri emrimize verdiði için Allah’a çok hamd ve þükretmemiz gerekir.

18

18


ℜψετ − 15

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 270

(16) Nahl Suresi

↔φ[∝Ω↔# ″ ↔! ↔|←,!↔:↔∗ ← ″∗↔ ↵! |←4 |×Τ″7↔! ↔: ↔ :↑Γ↔Β″Ζ↔# ″ϖ↑Υ⊕ς↔Θ↔7 → ↑Α↑, ↔: ∼→∗≅↔Ζ″9↔! ↔: ″ϖ↑Υ←∀ Ve elkâ fîl ardý revâsiye en temîde bikum ve enhâren ve subulen leallekum tehtedûn(tehtedûne).

ςε σιζινλε σαρσ⎬λ⎬ρ διψε (σαρσ⎬λµαµαν⎬ζ ι⎜ιν), ψερψ⎫ζ⎫νδε δαðλαρ ολυ⎭τυρδυ. Νεηιρλερ ϖε ψολλαρ (ολυ⎭τυρδυ). Β⎞ψλεχε ψολυνυζυ βυλυρσυνυζ (ηιδαψετε ερερσινιζ). 1 2 3 4 5 6 7 8 9

-

ve elkâ fî el ardý revâsiye en temîde bi-kum ve enhâren ve subulen lealle-kum tehtedûne

: : : : : : : : :

ve býraktý, koydu, attý yeryüzünde daðlar sarsýlmasý sizinle ve nehirler ve yollar umulur ki, böylece yol bulursunuz (menzillerinize ulaþýrsýnýz)

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmanirrahîm Allahû Tealâ, dünyanýn coðrafî vaziyetinden bahsetmektedir. Dünya, 365 gün 6 saatte Güneþ’in etrafýndaki turunu tamamlamaktadýr. Bu, bir yýldýr ve bir zaman dilimidir.

19

19


ℜψετ − 15

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 270

(16) Nahl Suresi

Dünya’nýn Güneþ etrafýndaki turunu tamamlamasýnda zaman açýsýndan en ufak bir farklýlýk oluþmamýþtýr. Milyarlarca seneden beri, bir saniyenin milyonda biri kadar bile bir deðiþme olmamýþtýr. Dünya’da Allahû Tealâ’nýn sözünü negatif etkileyebilecek en ufak bir kusur bulunamaz. Dünya’nýn merkezinden geçirilebilseydi bütün eksenler hangi kalýnlýkta olurlarsa olsunlar hepsinin merkezle Dünya yüzeyi arasýndaki aðýrlýklarý iki tarafta da birbirine tam olarak eþittir. Bu, son derece önemli bir vakýadýr. Allahû Tealâ, her noktadaki karþýlýklý dengeyi daðlarla muhteþem bir þekilde oluþturmaktadýr. Bu eþitliði bazen Kendisi bozabilir. Bir yerde zelzele oluþturarak, iþlemi ait olduðu yere oturtur. Allahû Tealâ, yollarla insanlara geçit vermiþ, ulaþým imkâný saðlamýþtýr. Dünya’ya salt olarak, fizik standartlarda bakýlýr ama onu manevî açýdan da deðerlendirmek lâzýmdýr. Bu açýdan bakýldýðýnda; daðlar resûlleri, yollar da mürþidleri ifade etmektedir. Buradaki hidayet kelimesi de gerçek hidayeti temsil etmektedir. Allahû Tealâ, hem manevî hem maddî açýdan dünyayla Allah arasýndaki iliþkileri, insanlarýn nasýl hedefe yönlendirildiðini, nasýl hidayete ereceðini çok manidar bir þekilde açýklamýþtýr.

20

20


ℜψετ − 16

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 270

(16) Nahl Suresi

↔ :↑Γ↔Β″Ζ↔< ″ϖ↑; ←ϖ″∆⊕Ξ7≅←∀ ↔: ⎢↓ ≅↔8 ÷↔2 ↔: Ve alâmât(alâmatin), ve bin necmi hum yehtedûn(yehtedûne).

ςε αλ®µετλερ (ι⎭αρετλερ) ϖε ψ⎬λδ⎬ζλα (δεϖριν ιµαµ⎬ψλα) ονλαρ, ψολ βυλυρλαρ (ηιδαψετε ερερλερ). 1 2 3 4

-

ve alâmatin ve bi en necmi hum yehtedûne

: : : :

ve alâmetler, iþaretler ve yýldýz ile onlar yol bulurlar, hidayete ererler

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, evvelâ maddî açýdan (Dünya açýsýndan) meseleyi ortaya koymaktadýr. Bu açýdan Dünya’nýn yaratýlýþýna bakýldýðýnda, bahsi geçen yýldýz, kutup yýldýzýdýr. Kutup yýldýzý, insanlarýn yollarýný bulacaðý, kuzeyi iþaret eden bir yýldýzdýr. Bu yýldýza göre insanýn doðuyu, batýyý hesaplamasý, gideceði yeri tayin etmesi kolaylaþýr. Bir de fiziðin ötesi söz konusudur. Ona da Allahû Tealâ “alâmetler” ve “bir yýldýz” demektedir. Allahû Tealâ, bu âyet-i kerime ile hem fizik standartlarda hem de fiziðin ötesindeki manevî âlemde devrin imamýný kastetmektedir. Her devirde dünya üzerinde sadece bir kiþi devrin imamlýðýna mutlaka tayin edilir. Ve eðer insanlar, Allah’a ulaþmayý dilerlerse devrin imamýnýn ruhu baþlarýnýn üzerine gelip yerleþir:

40/MU'MÝN-1 15: Refîud derecâti zul arþ(arþi), yulkýr rûha min emrihî alâ men yeþâu min ýbâdihî li yunzire yevmet telâk(telâký). Dereceleri yükselten ve arþýn sahibi olan Allah, kullarýndan (Kendisine ulaþtýrmayý) dilediði kiþinin (Allah’a ulaþmayý dilediði için Allah’ýn da Kendisine ulaþtýrmayý dilediði kiþinin) üzerine (baþýnýn üzerine) Allah’a ulaþma gününün geldiðini (o kiþinin ruhuna) ihtar etmek için, emrinden (Allah’ýn emrini teblið edecek) bir ruh (devrin imamýnýn ruhunu) ulaþtýrýr. Devrin imamýnýn ruhu kiþinin baþýnýn üzerine geldiði için, kalbin içine îmân yazýlýr:

58/MUCÂDELE-2 22: Lâ tecidu kavmen yu’minûne billâhi vel yevmil âhýri yuvâddûne men hâddallâhe ve resûlehu ve lev kânû âbâehum ev ebnâehum ev

21

21


ℜψετ − 16

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 270

(16) Nahl Suresi

ihvânehum ev aþîretehum, ulâike ketebe fî kulûbihimul îmâne ve eyyedehum bi rûhin minh(minhu), ve yudhýluhum cennâtin tecrî min tahtihel enhâru hâlidîne fîhâ, radýyallâhu anhum ve radû anh(anhu), ulâike hizbullah(hizbullahi), e lâ inne hizballâhi humul muflihûn(muflihûne). Allah'a ve ahiret gününe (ölmeden evvel Allah'a ulaþma gününe) îmân eden kavmi, Allah'a ve resûlüne karþý gelenlerle seviþir bulamazsýn. Velev ki onlar, babalarý veya oðullarý veya kardeþleri veya ayný aþiretten olsun. Onlarýn kalplerine îmân yazýlýr. Ve onlar, Allah'ýn katýndan (orada eðitilmiþ olan) bir ruhla (devrin imamýnýn ruhunun baþlarýnýn üzerine yerleþmesi ile) desteklenirler ve altlarýndan ýrmaklar akan cennetlere konurlar. Orada ebediyyen kalacaklardýr. Allah onlardan razýdýr, onlar da Allah'tan razýdýrlar. Ýþte onlar, Allah taraftarýdýrlar. Ve muhakkak ki Allah taraftarlarý kurtuluþa (felâha) erenlerdir. Îmân kelimesi, manyetik alanýn (çekim gücünün) sahibidir ve fazýllara duyarlýdýr. Fazýllarýn manyetik alanýyla îmân kelimesinin manyetik alaný birbirine zýddýr. Bu sebeple birbirlerini çekerler ve îmân kelimesi, böylelikle faziletleri etrafýna toplar. Devrin imamý, nefsi tezkiye eden bir hüviyet taþýmaktadýr: 2/BAKARA-1 151: Kemâ erselnâ fîkum resûlen minkum yetlû aleykum âyâtinâ ve yuzekkîkum ve yuallimukumul kitâbe vel hikmete ve yuallimukum mâ lem tekûnû ta’lemûn(ta’lemûne). Nitekim size içinizde (görev yapmak üzere) sizden bir Resûl (Peygamber) gönderdik ki; âyetlerimizi size tilâvet etsin (okuyup açýklasýn) ve sizi (nefsinizi) tezkiye etsin, size kitap ve hikmet öðretsin ve (hikmetin de ötesinde) bilmediðiniz þeyleri öðretsin. Öyleyse ruhun Allah’a doðru yola çýkmasý nefsin tezkiyeye baþlamasý fizik vücudun bu sebeple þeytana kul olmaktan kurtulup Allah’a kul olmaya baþlamasý hep devrin imamýnýn ruhunun baþýmýzýn üzerinde bulunmasý sebebiyledir. Bu emri, kiþinin baþýnýn üzerine geldiði zaman devrin imamýnýn ruhu verir ve kiþinin ruhu Allah’a doðru yola çýkar. Çünkü Allahû Tealâ, insanlarý hidayete erdirmekle devrin imamýný vazifeli kýlmýþtýr. Ýþte bu sebeple o, hidayete erdiricidir. Onun dýþýndaki herkes hidayete vesile olandýr. Secde Suresinin 24. âyet-i kerimesinde þöyle buyrulmaktadýr: 32/SECDE-2 24: Ve cealnâ minhum eimmeten yehdûne bi emrinâ lemmâ saberû, ve kânû bi âyâtinâ yûkýnûn(yûkýnûne). Ve onlardan, emrimizle hidayete erdiren imamlar kýldýk ve sabýr sahibi olduklarý ve âyetlerimize (Hakk’ul yakîn seviyesinde) yakîn hasýl etmiþ olduklarý için. Âyette bahsedilen tek bir yýldýz, hidayete erdiren yýldýzdýr. O da devrin imamýdýr.

22

22


ℜψετ − 17

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 270

(16) Nahl Suresi

⎢↑σ↑ς″Φ↔< ÷ ″ω↔Ω↔6 σ↑ ↑ς″Φ↔< ″ω↔Ω↔4↔! ↔ :↑Ι⊕6↔Η↔# ↔4÷ ↔! E fe men yahluku ke men lâ yahluk(yahluku), e fe lâ tezekkerûn(tezekkerûne).

Ψαραταν κιµσε, ψαρατµαψαν κιµσε γιβι µιδιρ? Η®λ® τεζεκκ⎫ρ ετµεζ µισινιζ? 1 2 3 4 5 6 7 8

-

e fe men yahluku ke men lâ yahluku e fe lâ tezekkerûne

: : : : : : : :

mi artýk kimse yaratýr gibi kimse yaratmaz tezekkür etmez misiniz

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allah, yegâne, mutlak Yaratýcý’dýr. Allah’ýn yarattýðý herþey gibi 6 tane âlemin hepsi de yaratýktýr: 1- Zahirî âlem 2- Berzah âlemi 3- Gayb âlemi 4- Cinlerin berzah âlemi 5- Emr âlemi 6- Zülmanî âlem Bu âlemlerdeki bütün insanlar, cinler, melekler sadece yaratýktýr. Ýnsanlarýn Allah’tan baþka taptýklarýný da yaratan sadece Allah’týr. Onlar yaratamazlar.

23

23


ℜψετ − 18

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 270

(16) Nahl Suresi

⎢_↔;Ψ↑Μ″Ε↑# ÷ ←ψ™ς7! ↔}↔Ω″Θ←9 ∼:∩Γ↑Θ↔# ″ ←! ↔: °ϖ[∝&↔∗ ° Ψ↑Σ↔Ρ↔7 ↔ψ™ς7! ⊕ ←! Ve in teuddû ni'metallâhi lâ tuhsûhâ, innallâhe le gafûrun rahîm(rahîmun).

ςε ⎭®ψετ Αλλαη’⎬ν νι’µετλερινι αδετ αδετ (τανε τανε) σαψαρσαν⎬ζ, Ο’νυ σαψαµαζσ⎬ν⎬ζ. Μυηακκακ κι Ο, Γαφ⎦ρ’δυρ (µαðφιρετ εδενδιρ), Ραη⎩µ’διρ (ραηµετ νυρυνυ γ⎞νδερενδιρ). 1 2 3 4 5 6 7

-

ve in teuddû ni’mete allâhi lâ tuhsû-hâ inne allâhe le gafûrun rahîmun

: : : : : : :

ve eðer, þâyet adeten (tane tane) sayarsanýz Allah'ýn ni’metleri onu hesaplayamazsýnýz muhakkak Allah baðýþlayan rahîm (rahmet nurunu gönderen)dir

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Birinci ve ikinci basamakta, Allah’a ulaþmayý dileme noktasýna kadar hiçbir kazanç söz konusu deðildir. Üçüncü basamakta Allah’a ulaþmayý dilemekle Allah derhal Rahîm esmasýyla tecelliye baþlar. Bu tecelli ile kiþiye 12 tane ihsan verir: 1- Gözlerdeki basar hassasýnýn üzerindeki gýþavet alýnýr. 2- Gözlerdeki hicab-ý mesture kaldýrýlýr. 3- Kulaklardaki sem’î hassasýnýn üzerindeki mühür açýlýr. 4- Kulaklardaki vakra alýnýr. 5- Kalbin mührü açýlýr. 6- Kalpteki ekinnet alýnýr. 7- Kalbe ihbat konur. 8- Allah kalbe ulaþýr ve kalbe hidayet konur. 9- Kalp Allah’a döndürülür. 10- Göðüsten kalbe nur yolu açýlýr.

24

24


ℜψετ − 18

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 270

(16) Nahl Suresi

11- Kalbe nur girer, kiþi huþû sahibi olur. 12- Allah, hacet namazýyla kiþiye mürþidini gösterir. Allahû Tealâ’nýn ihsanlarý hep 1’e 10’dur. Kiþi Allah’a ulaþmayý dilediði zaman 1 adým atmýþtýr. Allah ona 10 adým atacaktýr. Kiþi, Allahû Tealâ onu mürþidine ulaþtýrdýðý gün Allah’tan 7 tane ni’met alacaktýr. Allahû Tealâ, ni’metin baþladýðý yeri bu âyette iþaret etmektedir. Devrin imamýnýn ruhu, ilk ni’mettir. 2/BAKARA-1 150: Ve min haysu harecte fe velli vecheke þatral mescidil harâm(harâmi), ve haysu mâ kuntum fe vellû vucûhekum þatrahu li ellâ yekûne lin nâsi aleykum hucceh(huccetun), illellezîne zalemû minhum fe lâ tahþevhum vahþevnî ve li utimme ni’metî aleykum ve leallekum tehtedûn(tehtedûne). Nereden (yola) çýkarsan çýk, yüzünü Mescid-i Haram yönüne çevir. Nerede olursanýz olun, yüzlerinizi o yöne çevirin ki; insanlarýn sizin aleyhinizde (kullanabilecekleri) delil olmasýn. Onlardan zulmedenler hariç. Öyleyse onlardan korkmayýn. Benden (sizin üzerinizdeki sevgimin azalacaðýndan) korkun ki; sizin üzerinizdeki ni’metimi tamamlayayým da böylece hidayete eresiniz. On dördüncü basamaðýn ötesi ni’met sahasýdýr. Mürþidine ulaþtýktan sonra kiþinin Allah’tan aldýðý herþey ni’met hüviyetine ulaþýr. Ni’metteki derecat, ihsanýn on katý olarak devreye girer. Üçüncü basamakla on dördüncü basamak arasý ihsanlarý ifade eder. Ondan evvel de kiþi, yapýlan iyiliklerin Allahû Tealâ’dan gene on katýný (ihsan) alýr. Ama bu on iki ihsaný alarak irþad makamýna ulaþýp tabî olduðunuz andan itibaren ihsanlar on kat çoðalýr, ni’mete dönüþür. Bir’e yüz’le baþlayan ni’metler, gök katlarý boyunca bir’e yedi yüz’e ulaþýr. Allahû Tealâ insana hiç karþýlýk almadan o kadar çok ni’met vermiþtir ki; bilseydiniz o ni’metleri sayamazdýnýz. Allahû Tealâ insaný yoktan varetmiþtir. Ýnsanlara saðlýk ve çeþitli fonksiyonlarý yerine getirmek üzere organlar vermiþtir. Allah’a, verdiði fizik ni’metler için þükretmek; fizikötesi ni’metler için de hamdetmek gerekmektedir. Ýnsan kendi prototipleri arasýnda mutlaka en üstünüdür. Yani iki yüz elli milyonda bir, en üstün mahlûktur. Ýnsanoðlu Allahû Tealâ’nýn dizayný içerisinde vardýr. Ýnsanlarýn yapabilme standartlarý içinde Allah’ýn vücuda getirdiði herþey, bir mucizedir. O; ALLAH, YEGÂNE YARATICI’DIR.

25

25


ℜψετ − 19

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 270

(16) Nahl Suresi

↔ Ψ↑Ξ←ς″Θ↑# _↔8 ↔: ↔ :∩Ι←Κ↑# _↔8 ↑ϖ↔ς″Θ↔< ↑ψ™ς7! ↔: Vallâhu ya'lemu mâ tusirrûne ve mâ tu'linûn(tu'linûne).

ςε Αλλαη, γιζλεδικλερινιζι (σ⎬ρλαρ⎬ν⎬ζ⎬, σακλαδ⎬ð⎬ν⎬ζ ⎭εψλερι) ϖε α⎜⎬κλαδ⎬ð⎬ν⎬ζ (αλεν⎩ ολαν) ⎭εψλερι βιλιρ. 1 - vallâhu (ve allâhu) 2 - ya'lemu 3 - mâ tusirrûne

: : :

4 - ve mâ tu'linûne

:

ve Allah bilir gizledikleriniz, sýrlarýnýz, sakladýðýnýz þeyler ve alenî olan, açýkladýðýnýz þeyler

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ her an insanlarý bütünüyle ihata eder. Ýnsanlarýn herþeyinden anýnda haberdardýr. Sadece Allahû Tealâ deðil, O’nun vücuda getirdiði kiramen kâtibin melekleri ellerindeki, özel kameralarla insanlarýn düþüncelerini üç boyutlu olarak filme alma imkânýnýn sahibidirler. Düþünceler baþkalarýna göre sýrdýr ama kiramen kâtibin meleklerine göre deðildir. Çünkü düþüncelerin de filmini çekerler. Böyle bir dizaynda insanlarýn düþünceleri baþkalarý tarafýndan bilinmez ama Allah bilmektedir. Ýnsanlarýn bütün gizledikleri þeyler, kapalý kapýlar arkasýnda yapýlan herþey kýyâmet günü açýkça ortaya konacaktýr.

26

26


ℜψετ − 20

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 270

(16) Nahl Suresi

←ψ™ς7! ← :↑( ″ω←8 ↔ Ψ↑2″Γ↔< ↔ω<∝Η⊕7! ↔: ⎢ ↔ Ψ↑Τ↔ς″Φ↑< ″ϖ↑; ↔: →_ ″[↔− ↔ Ψ↑Τ↑ς″Φ↔< ÷ Vellezîne yed'ûne min dûnillâhi lâ yahlukûne þey'en ve hum yuhlekûn(yuhlekûne).

Αλλαη’ταν βα⎭κασ⎬να δυα εττικλερι ⎭εψλερ, βιρ ⎭εψ ψαραταµαζλαρ. Ονλαρ, κενδιλερι ψαρατ⎬λµ⎬⎭λαρδ⎬ρ. 1 2 3 4 5 6 7

-

vellezîne (ve ellezîne) yed'ûne min dûni allâhi lâ yahlukûne þey'en ve hum yuhlekûne

: : : : : : :

ve o kimseler ki dua ederler Allah'tan baþka yaratamazlar bir þey ve onlar yaratýlýrlar

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Ýnsanlarýn bir kýsmý Allah’tan baþka putlar oluþturup, baþka tanrýlar kabul edip onlara tapmaktadýrlar (taþlardan putlar, þeytan vs.). Ancak Allah’tan baþka insanlarýn taptýðý herþey birer yaratýktýr. Sadece Allah, Halîk (Yaratýcý)týr. Onun için þeytana tapanlar bilmelidir ki; taptýklarý þey, sadece Allahû Tealâ tarafýndan yaratýlan bir mahlûktur. Yaratan dururken, Allah’ýn bir mahlûkuna tapmak, þirktir ve kâinatta insanýn düþebileceði en büyük hatadýr.

27

27


ℜψετ − 21

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 270

(16) Nahl Suresi

↔ :↑Ι↑Θ″Λ↔< _↔8 ↔: ⎣↓ ≥≅↔[″&↔! ↑η″[↔3 ° !↔Ψ″8↔! 〉 ↔ Ψ↑Χ↔Θ″Α↑< ↔ ≅⊕<↔! Emvâtun gayru ahyâ'(ahyâin), ve mâ yeþ'urûne eyyâne yub'asûn(yub'asûne).

Ονλαρ ⎞λ⎫δ⎫ρλερ, διρι δεðιλδιρλερ. ςε νε ζαµαν βεασ ολυναχακλαρ⎬ν⎬ν (διριλτιλεχεκλερινιν) βιλινχινδε δεðιλλερδιρ. 1 2 3 4 5 6

-

emvâtun gayru ahyâin ve mâ yeþ'urûne eyyâne yub'asûne

: : : : : :

cansýzdýr, ölüdürler baþka, hariç, dýþýnda, olmaksýzýn diri, canlý ve þuurunda, bilincinde deðillerdir ne zaman diriltilecekler

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ’nýn ölü ve diri kavramlarý; biz insanlarýn ölümle ve hayatta olmakla kastettiðimiz kavramlarýn ötesinde anlamlar taþýr. Allahû Tealâ’ya göre, bir insan Allah’a ulaþmayý dilemedikçe: 1- Gözlerindeki hicab-ý mestureden dolayý, irþad makamýný (hidayetçi) göremeyip sadece ona bakabildiði için, 2- Kulaklarýndaki vakradan dolayý, irþad makamýnýn söylediklerini iþitemediði (mânâsýna varamadýðý) için,

28

28


ℜψετ − 21

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 270

(16) Nahl Suresi

3- Kalbindeki ekinnetten dolayý, hidayet makamýnýn söylediklerini idrak edemediði için, ölüdür.

27/NEML-8 80: Ýnneke lâ tusmiul mevtâ ve lâ tusmius summed duâe izâ vellev mudbirîn(mudbirîne). Muhakkak ki sen, ölülere iþittiremezsin ve arkasýný dönüp kaçan saðýrlara da (Allah’ýn) davetini iþittiremezsin. 27/NEML-8 81: Ve mâ ente bi hâdîl umyi an dalâletihim, in tusmiu illâ men yu’minu bi âyâtinâ fe hum muslimûn(muslimûne). Ve sen, körleri dalâletlerinden (çevirip) hidayete erdiremezsin. Sen, ancak âyetlerimize inananlara iþittirebilirsin. Ýþte onlar, teslim olanlardýr. Þeytan da Allahû Tealâ’nýn indinde bir yaratýktýr. Ve þeytana tapanlar aslýnda bir ölüye tapmaktadýrlar. Þeytan, cin taifesinden, Allah’a ulaþmayý dilemeyen zavallý bir mahlûktur. Ýblis, Allah’ýn dostlarýna, Allah’ýn imamlarýna hiçbir devrede hiçbir þey yapamamýþtýr. O, daimî zikir müessesesinden sonra bütün insanlarýn elinde sadece bir oyuncaktýr.

29

29


ℜψετ − 22

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 270

(16) Nahl Suresi

← ↔Ι←∋× ↵≅←∀ ↔ Ψ↑Ξ←8⊂Ψ↑< ÷ ↔ω<∝Η⊕7≅↔4 ⎣°φ←&!↔: °ψ×7←! ″ϖ↑Υ↑Ζ×7←! ↔ :↑Ι←Α″Υ↔Β″Κ↑8 ″ϖ↑; ↔: ° ↔Ι←Υ″Ξ↑8 ″ϖ↑Ζ↑∀Ψ↑ς↑5 Ýlâhukum ilâhun vâhid(vâhidun), fellezîne lâ yu'minûne bil âhirati kulûbuhum munkiretun ve hum mustekbirûn(mustekbirûne).

Σιζιν ιλ®η⎬ν⎬ζ, βιρ τεκ ιλ®ητ⎬ρ. Η®λ® αηιρετε (ρυηυ ⎞λµεδεν εϖϖελ Αλλαη’α υλα⎭τ⎬ρµαψα) ινανµαψαν κιµσελεριν καλπλερι, ινκ®ρ εδιχιδιρ ϖε ονλαρ, κιβιρλενεν κιµσελερδιρ. 1 2 3 4 5 6

-

ilâhu-kum ilâhun vâhidun fellezîne (fe ellezîne) lâ yu'minûne bi el âhirati

: : : : : :

7 8 9 10

-

kulûbu-hum munkiretun ve hum mustekbirûne

: : : :

sizin ilâhýnýz ilâhtýr tek, bir böylece, artýk, hâlâ o kimseler mü'min olmazlar, inanmazlar ahirete (ruhu ölmeden evvel Allah'a ulaþtýrmaya) onlarýn kalpleri inkârcýdýr, inkâr edicidir ve onlar büyüklenenler, kibirlenen kimseler

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm A’raf-146’daki “irþad yolu” bu âyette geçen “ahiret” kelimesiyle ifade edilen þeydir. Ahiret aslýnda “sonraki” demektir. Allahû Tealâ, A’raf Suresinin 146. âyet-i kerimesinde de kibirlenenlerden bahsetmektedir ve 147. âyet-i kerimeden de anlaþýlan “ahiret” kelimesi, ruhun ölmeden evvel Allah’a ulaþmasýdýr.

30

30


ℜψετ − 22

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 270

(16) Nahl Suresi

7/A’RAF-1 146: Seasrifu an âyâtiyellezîne yetekebberûne fîl ardý bi gayril hakký ve in yerev kulle âyetin lâ yu’minu bihâ ve in yerev sebîler ruþdi lâ yettehýzûhu sebîlen ve in yerev sebilel gayyi yettehýzûhu sebîl(sebîlen), zâlike bi ennehum kezzebû bi âyâtinâ ve kânû anhâ gâfilîn(gâfilîne). Yeryüzünde haksýz yere kibirlenen kimseleri, âyetlerimizden çevireceðim. Bütün âyetleri görseler, ona inanmazlar. Eðer rüþd yolunu görseler, onu yol edinmezler. Ve gayy yolunu görseler, onu yol edinirler. Bu; onlarýn, âyetlerimizi yalanlamalarý ve ondan gâfil olmalarý sebebiyledir. 7/A’RAF-1 147: Vellezîne kezzebû bi âyâtinâ ve likâil âhireti habitat a’mâluhum, hel yuczevne illâ mâ kânû ya’melûn(ya’melûne). Ve âyetlerimizi ve ahirete ulaþmayý (hayatta iken ruhun Allah’a ulaþmasýný) inkâr eden kimselerin amelleri, heba oldu (boþa gitti). Onlar, yaptýklarýndan baþka bir þeyle mi cezalandýrýlýr (karþýlýk verilir)? Allahû Tealâ, amelleri boþa gidenlerin durumunu, Kehf Suresinin 105. âyet-i kerimesinde ifade etmektedir:

18/KEHF-1 105: Ulâikellezîne keferû bi âyâti rabbihim ve likâihî fe habitat a’mâluhum fe lâ nukîmu lehum yevmel kýyameti veznâ(veznen). Ýþte onlar, Rab’lerinin âyetlerini ve O’na mülâki olmayý (ölmeden evvel ruhun Allah’a ulaþmasýný) inkâr ettiler. Böylece onlarýn amelleri heba oldu (boþa gitti). Artýk onlar için kýyâmet günü mizan tutmayýz. Kehf Suresi 105 ve A’raf Suresi 146, 147. âyetlerine birlikte bakýldýðýnda; iki âyette de birinci kesimde âyetlerin inkârý, ikinci kesimde Allah’a ve ahirete mülâki olmanýn inkârý ve amellerin boþa gitmesi ifade edilmektedir. Amelleri boþa gidenlerin; “ruhu ölmeden evvel Allah’a ulaþtýrmayý” inkâr edenler olduðu görülmektedir.

31

31


ℜψετ − 23

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 270

(16) Nahl Suresi

_↔8 ↔: ↔ :∩Ι←Κ↑< _↔8 ↑ϖ↔ς″Θ↔< ψ↔ ™ς7! ⊕ !↔ ↔ ↔Ι↔% ÷ ↔ω<∝Ι←Α″Υ↔Β″Κ↑Ω″7! ∩⎯←Ε↑< ÷ ↑ψ⊕9←! ↔⎢ Ψ↑Ξ←ς″Θ↑< Lâ cereme ennallâhe ya'lemu mâ yusirrûne ve mâ yu'linûn(yu'linûne), innehu lâ yuhýbbul mustekbirîn(mustekbirîne).

Ονλαρ⎬ν γιζλεδικλερι ϖε α⎜⎬κλαδ⎬κλαρ⎬ (αλεν⎩ ολαν) ⎭εψλερι, Αλλαη’⎬ν βιλδιðινε ⎭⎫πηε ψοκ. Μυηακκακ κι Ο, κιβιρλενενλερι σεϖµεζ. 1 2 3 4 5 6 7 8

-

lâ cereme enne allâhe ya'lemu mâ yusirrûne ve mâ yu'linûne inne-hu lâ yuhýbbu el mustekbirîne

: : : : : : : :

þüphe yok, þüphesiz (muhakkak ki Allah), Allah'ýn olduðu bilir gizledikleri, sýrlarý, sakladýklarý þeyler ve açýkladýklarý (alenî olan) þeyler muhakkak o sevmez büyüklenen, kibirlenen kimseler

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Nahl Suresinin 23. âyet-i kerimesinde, Allah’ýn Kur’ân-ý Kerim’de pekçok defa tekrar ettiði bir husus vardýr: Allah, insanlarýn bilmedikleri ve gizledikleri herþeyi bilir. Allahû Tealâ daima kullarýyla beraberdir. O, gizleyenleri ve kibirlenenleri sevmemektedir.

32

32


ℜψετ − 24

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 270

(16) Nahl Suresi

″ϖ↑Υ∩∀↔∗ ↔ ↔ϑ″9↔! ≥∼↔)≅↔8 ″ϖ↑Ζ↔7 ↔υ[∝5 ∼↔)←! ↔: ↔ω[∝7⊕: ÷↵! ↑η[∝0≅↔,↔! ∼Ψ≥↑7≅↔5 Ve izâ kîle lehum mâ zâ enzele rabbukum kâlû esâtîrul evvelîn(evvelîne).

ςε ονλαρα “Ραββινιζ νε ινδιρδι?” δενιλδιðι ζαµαν: “Εϖϖελκιλεριν µασαλλαρ⎬ν⎬.” δεδιλερ. 1 2 3 4 5 6 7 8

-

ve izâ kîle lehum mâzâ enzele rabbu-kum kâlû esâtîru el evvelîne

: : : : : : : :

ve denildiði zaman onlara ne indirdi sizin Rabbiniz dediler (satýrlar) masallar, asýlsýz sözler evvelkiler, daha önce geçmiþ olanlar

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, Kur’ân-ý Kerim’de sýk sýk eskilerden bahsetmektedir. Birçok peygamber ve resûl adý (Hz. Ýbrâhîm, Hz. Yunus, Hz. Davut, Hz. Eyüp) vererek insanlarýn ibret almasý için hepsinin baþýndan geçen olaylarý anlatmaktadýr. Böyle bir dizaynda Allahû Tealâ’nýn söyledikleri, peygamberlerin, resûllerin eskiden yaþadýðý þeyleri de ihtiva etmektedir. Allahû Tealâ’nýn onca hakikati ihtiva eden, insanlarýn cennet ve dünya saadetine ulaþmasý için gerekli olan bütün anlattýklarý, o insanlar için bir þey ifade etmemektedir.

33

33


ℜψετ − 24

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 270

(16) Nahl Suresi

Böyle bir dizaynda Allahû Tealâ’nýn söyledikleri, peygamberlerin, resûllerin eskiden yaþadýðý þeyleri de ihtiva etmektedir. Allahû Tealâ’nýn onca hakikati ihtiva eden, insanlarýn cennet ve dünya saadetine ulaþmasý için gerekli olan bütün anlattýklarý, o insanlar için bir þey ifade etmemektedir. Allahû Tealâ, bütün kutsal kitaplarý insanlarýn mutluluðu için indirmiþtir. Hedefi, insanlarýn o kutsal kitaplarý okuyup, bilgi sahibi olarak, Allah’ýn onlarý mutlu kýlmak için hedef gösterdiði þeyleri gerçekleþtirmeleri ve mutlu olmalarýdýr. Ama burada da görülmektedir ki müþrikler, Allah’ýn indirdiði Kitab’ýn onlarýn da mutluluklarýnýn temeli olduðunu hiç düþünmeden ve dikkate almadan, O’nu sadece “evvelkilere ait olan masallar” olarak deðerlendirmektedirler. Müþrikler Allah’ý, onlarýn mutluluðunu isteyen bir Allah olarak deðil, onlarý dîn zannettikleri o putlara tapýnmaktan men eden bir Allah olarak deðerlendirmektedirler. Bu deðerlendirmeleri mantýklý esaslara istinat etse zaten göreceklerdir ki taptýklarý putlar, onlara hiçbir fayda veya zarar getiremez. Ama Allah herþeye kaadirdir.

34

34


ℜψετ − 25

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 270

(16) Nahl Suresi

←⊥↔Ω×[←Τ″7! ↔ ″Ψ↔< →}↔ς←8≅↔6 ″ϖ↑;↔∗!↔+″:↔! ∼Ψ≥↑ς←Ω″Ε↔[←7 ←η″[↔Ρ←∀ ″ϖ↑Ζ↔9Ψ∩ς←Ν↑< ↔ω<∝Η⊕7! ← !↔+″:↔! ″ω←8 ↔: 〉 ↔ :↑∗←ϑ↔< _↔8 ↔ ≥≅↔, ÷ ↔! ⎢↓ϖ″ς←2 Liyahmilû evzârehum kâmileten yevmel kýyâmeti ve min evzârillezîne yudýllûnehum bi gayri ilm(ilmin), e lâ sâe mâ yezirûn(yezirûne).

Κ⎬ψ®µετ γ⎫ν⎫, ονλαρ⎬ν κενδι γ⎫ναηλαρ⎬ν⎬ν ταµαµ⎬ν⎬ ψ⎫κλενδικτεν βα⎭κα, ιλιµλερι ολµακσ⎬ζ⎬ν δαλ®λεττε καλµασ⎬να σεβεπ ολδυκλαρ⎬ κιµσελεριν γ⎫ναηλαρ⎬νδαν (δα) ψ⎫κλενµελερι ι⎜ιν. Ψ⎫κλενδικλερι ⎭εψ νε καδαρ κ⎞τ⎫, ⎞ψλε δεðιλ µι? 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12

35

-

li yahmilû evzâre-hum kâmileten yevme el kýyâmeti ve min evzâri ellezîne yudýllûne-hum bi gayri ilmin e lâ sâe mâ yezirûne

: : : : : : : : : : : :

için, bunun için, böylece yüklenirler, taþýrlar onlarýn kendi yükleri, kendi günahlarý tam, tamamý kýyâmet günü ve yüklerden, aðýrlýklardan, günahlardan o kimseler onlarý saptýrýrlar (dalâlette býrakýrlar) bir ilmi olmaksýzýn (öyle) deðil mi kötü (ne kadar kötü) yüklendikleri þey

35


ℜψετ − 25

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 270

(16) Nahl Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ’nýn kanunu þöyledir: Kim, kimin hidayetine sebebiyet verirse onlarýn sevaplarýndan (kazandýklarý derecelerden) pay alýr. Kim de baþkalarýnýn dalâletine sebebiyet verirse, onlarýn kaybettikleri derecelerden ona da pay verilir.

4/NÝSA-8 85: Men yeþfa’ þefâaten haseneten yekun lehû nasîbun minhâ ve men yeþfa’ þefâaten seyyieten yekun lehu kiflun minh(minhâ) ve kânallâhu alâ kulli þey’in mukîtâ(mukîten). Kim baþkasýna iyilikte (hasenat), þefaat (yardýmý aracýlýk)ta bulunursa ondan bir nasibi olur. Kim de kötülükte (seyyiat) þefaat (yardým, aracýlýk)ta bulunursa ona þerrden pay (kiflun) vardýr. Ve Allah, herþeyi gözetip karþýlýðýný verir. Ýnsanlarýn davranýþ biçimlerinin kazandýrdýðý sevaplar (derecat kazanma) iki faktörlüdür: 1- Kiþi, kendi gayretiyle, kaza ettiði fiiller sebebiyle derecat kazanýr. 2- Kiþi, baþka birinin kendisine yaptýðý bir kötülük sebebiyle derecat kazanýr. Ama hiç kimse baþkalarý sebebiyle derecat kaybetmez. Dalâlette olmak, bir büyük huzursuzluk kaynaðýdýr. Dalâlette olanlar, Allah’ýn güzelliklerini hiç yaþayamazlar. Güzellikleri yaþamak hidayette olanlarýn harcýdýr. Bütün devirlerde olduðu gibi bu devirde de insanlarýn hidayete ermelerine mani olan, birçok âlim geçinen insan vardýr. Bu insanlar, onlar hidayetteyken onlarý saptýrarak dalâlete düþürmemektedirler. Zaten dalâlette (ve fýskta) olanlarýn hidayete ulaþmalarýna mani olarak dalâlette kalmalarýna sebebiyet vermektedirler. Birçok konu Türkçe’ye çevrilirken, bazý muhtevanýn yanlýþ anlaþýlmasýna sebebiyet vermektedir. Meselâ bu konuda birçok açýklamada: “Ýlimleri olmaksýzýn saptýrdýklarý kimseler.” denilerek “saptýrdýklarý” ifadesi geçmektedir. Konunun aslý öyle deðildir; saptýrmýyorlar; çünkü o insanlar zaten dalâlettedirler. Ýnsanlar Allah’a ulaþmayý diledikleri taktirde, onlarýn Allah’a ulaþmasýna baþkalarý mani olursa, gene saptýrýlmamýþlardýr. Sadece hidayete ulaþmalarýna mani olunmuþtur. Bu sebeple “dalâlette kalmalarýna sebep olduklarý kimseler” ifadesi daha uygun olmaktadýr. Bütün insanlar doðuþlarýndan itibaren dalâlettedir. Kim Allah’a ulaþmayý dilerse o, hidayete ulaþmak için ilk adýmý atmýþtýr. Henüz hidayete ermemiþtir.

36

36


ℜψετ − 26

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 270

(16) Nahl Suresi

″ϖ↑Ζ↔9≅↔[″Ξ↑∀ ↑ψ™ς7! |↔#↔≅↔4 ″ϖ←Ζ←ς″Α↔5 ″ω←8 ↔ω<∝Η⊕7! ↔η↔Υ↔8 ″φ↔5 ″ϖ←Ζ←5″Ψ↔4 ″ω←8 ↑ρ″Τ⊕Κ7! ↑ϖ←Ζ″[↔ς↔2 ⊕η↔Φ↔4 ←φ←2!↔Ψ↔Τ″7! ↔ω←8 ↔ :↑Ι↑Θ″Λ↔< ÷ ↑β″[↔& ″ω←8 ↑ !↔Η↔Θ″7! ↑ϖ↑Ζ[×#↔! ↔: Kad mekerellezîne min kablihim fe etallâhu bunyânehum minel kavâýdi fe harre aleyhimus sakfu min fevkýhim ve etâhumul azâbu min haysu lâ yeþ'urûn(yeþ'urûne).

Ονλαρδαν ⎞νχεκιλερ δε ηιλε ψαπµ⎬⎭λαρδ⎬. Αλλαη, ονλαρ⎬ν βιναλαρ⎬ν⎬ τεµελλερινδεν ηαραπ εττι, ψ⎬κτ⎬. Β⎞ψλεχε ταϖανλαρ⎬, ⎫στλερινδεν ⎫ζερλερινε ⎜⎞κτ⎫. Ονλαρα αζαπ, φαρκ⎬νδα ολµαδ⎬κλαρ⎬ ψερδεν γελδι. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13

37

-

kad mekere ellezîne min kabli-him fe etallâhu bunyâne-hum min el kavâýdi fe harre aleyhim es sakfu min fevký-him ve etâ-hum el azâbu min haysu lâ yeþ'urûne

: : : : : : : : : : : : :

hile yapmýþlardý onlardan önceki kimseler böylece Allah, getirdi, yýktý, harap etti onlarýn binalarý temellerinden böylece çöktü onlarýn üzerlerine tavan üstlerinden ve onlara geldi azap bir yerden farkýnda olmazlar

37


ℜψετ − 26

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 270

(16) Nahl Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Her devirde Allahû Tealâ’nýn dizayný içerisinde birtakým insanlar hep Allah’ý yok farzedeceklerdir. Zamanýmýzda da ateistler: “Allah yoktur.” diyerek kendilerini yaratan Allah’ýn þuurunda deðillerdir. Kendilerini Yaratan’ýn farkýnda deðillerdir. Baþlarýna azap geldiði zaman hakikati anlayacaklar ama o zaman da ne yazýk ki geç olacak. Allah’ýn güzelliklerini ne yazýk ki hiç yaþayamayacaklardýr. Allah bu âyette Allah’a karþý hile yapanlarýn nasýl cezalandýrýlacaklarýný ifade ediyor.

38

38


ℜψετ − 27

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 271

(16) Nahl Suresi

↔ω″<↔! ↑ Ψ↑Τ↔< ↔: ″ϖ←Ζ<∝ϑ″Φ↑< ←⊥↔Ω×[←Τ″7! ↔ ″Ψ↔< ⊕ϖ↑∃ ↔ω<∝Η⊕7! ↔ ≅↔5 ⎢″ϖ←Ζ[∝4 ↔ Ψ∩5≥≅↔Λ↑# ″ϖ↑Β″Ξ↑6 ↔ω<∝Η⊕7! ↔|←=≥≅↔6↔Ι↑− ↔ω<∝Ι←4≅↔Υ″7! |↔ς↔2 ↔ ≥Ψ∩Κ7!↔: ↔ ″Ψ↔[″7! ↔ ″ϑ←Φ″7! ⊕ ←! ↔ϖ″ς←Θ″7! ∼Ψ↑#:↑! Summe yevmel kýyâmeti yuhzîhim ve yekûlu eyne þurekâiyellezîne kuntum tuþâkkûne fîhim, kâlellezîne ûtul ilme innel hýzyel yevme ves sûe alel kâfirîn(kâfirîne).

Σονρα κ⎬ψ®µετ γ⎫ν⎫ (Αλλαη), ονλαρ⎬ αλ⎜αλταχακ (ρεζιλ ρ⎫σϖα εδεχεκ). ςε ονλαρα: “Ορτακλαρ⎬µ νερεδε?” διψεχεκ. “Ονλαρ ι⎜ιν αψρ⎬λ⎬κλαρα δ⎫⎭τ⎫ν⎫ζ.” Κενδιλερινε ιλιµ ϖεριλενλερ ⎭⎞ψλε δεδι: “Μυηακκακ κι ρεζιλλικ ϖε αζαπ, βυγ⎫ν κ®φιρλεριν ⎫στ⎫νεδιρ.”

39

1 - summe 2 - yevme el kýyâmeti 3 - yuhzî-him

: : :

4 5 6 7 8 9

: : : : : :

-

ve yekûlu eyne þurekâiye ellezîne kuntum tuþâkkûne

sonra kýyâmet günü onlarý zelil edecek, rezil rüsva edecek, alçaltacak ve diyecek nerede ortaklarým ki onlar siz idiniz ayrýlýyorsunuz, muhalefet ediyorsunuz

39


ℜψετ − 27

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 271

(16) Nahl Suresi

10 11 12 13 14 15 16 17 18

-

fî-him kâle ellezîne ûtu el ilme inne el hýzye el yevme ve es sûe alâ el kâfirîne

: : : : : : : : :

onlar için, onlar hakkýnda, onlar uðruna dedi onlar, o kimseler ilim verilen muhakkak alçaklýk, rezillik bugün, o gün ve kötülük kâfirlerin üzerine

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, kýyâmet günü vücuda gelecek olan olaylardan bahsetmektedir. Kýyâmet günü, Allah’tan baþka tanrýlar edinenlere, ortaklarýnýn nerede olduðunu soracaktýr. Allahû Tealâ kýyâmet günü onlarý rezil rüsva edecektir. Rezillik ve azap, kâfirlerin üzerine olacaktýr. Kendilerine ilim verilenlerin kýyâmet günü kâfirler hakkýnda ne söyledikleri ifade ediliyor burada.

40

40


ℜψετ − 28

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 271

(16) Nahl Suresi

⎨″ϖ←Ζ←Κ↑Σ″9↔! |≥∝Ω←7≅↔1 ↑}↔Υ←∴⊆ς↔Ω″7! ↑ϖ↑Ζ[×±4↔Ψ↔Β↔# ↔ω<∝Η⊕7↔! ⎢↓ ≥Ψ↑, ″ω←8 ↑υ↔Ω″Θ↔9 _⊕Ξ↑6 _↔8 ↔ϖ↔ς⊕Κ7! ∼↑Ψ↔Τ″7↔≅↔4 ↔ Ψ↑ς↔Ω″Θ↔# ″ϖ↑Β″Ξ↑6 _↔Ω←∀ °ϖ[∝ς↔2 ↔ψ™ς7! ⊕ ←! |⊆ς↔∀ Ellezîne teteveffâhumul melâiketu zâlimî enfusihim fe elkavus seleme mâ kunnâ na'melu min sû'(sûin), belâ innallâhe alîmun bimâ kuntum ta'melûn(ta'melûne).

Μελεκλερ, νεφσλερινε ζυλµεδενλερι ϖεφατ εττιρεχεκλερι ζαµαν ονλαρ τεσλιµ ολυρκεν: “Βιζ, βιρ κ⎞τ⎫λ⎫κ ψαπµαδ⎬κ.” δεδιλερ. Ηαψ⎬ρ, µυηακκακ κι Αλλαη, ψαπµ⎬⎭ ολδυðυνυζ κ⎞τ⎫ αµελλερι εν ιψι βιλενδιρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9

41

-

ellezîne teteveffâ-hum el melâiketu zâlimî enfusi-him fe elkavû es seleme mâ kunnâ

: : : : : : : : :

o kimseler onlarý vefat ettirir melekler zalim olanlar, zulmedenler onlarýn nefsleri o zaman (attýlar) cevap verdiler teslim olmak biz olmadýk

41


ℜψετ − 28

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 271

(16) Nahl Suresi

10 11 12 13 14 15 16 17

-

na'melu min sûin belâ innâllahe (inne allâhe) alîmun bi-mâ kuntum ta'melûne

: : : : : : : :

yapýyoruz (yaparýz), amel ederiz (kötülüklerden) bir kötülük hayýr muhakkak Allah en iyi bilen þeyleri siz oldunuz yapýyorsunuz

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Burada meleklere, “Biz bir kötülük yapmadýk.” diyenlerin kötü amellerinin varlýðý ifade edilmektedir. Ölüm herkes içindir, mukadderdir. Ölüm melekleri herkesin canýný mutlaka alacaktýr ve onlar can verirken, yaptýklarý kötü ameller sebebiyle böyle konuþmaktadýrlar. Allah’ýn dostlarýysa gülerek, iç açýcý ve rahat bir þekilde emaneti meleklere teslim ederler.

42

42


ℜψετ − 29

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 271

(16) Nahl Suresi

⎢_↔Ζ[∝4 ↔ω<∝Γ←7≅↔∋ ↔ϖ⊕Ξ↔Ζ↔% ↔ !↔Ψ″∀↔! ∼Ψ≥↑ς↑∋″(≅↔4 ↔ω<∝Ι←±Α↔Υ↔Β↑Ω″7! ↔Ψ″Χ↔8 ↔ϕ″∴←Α↔ς↔4 Fedhulû ebvâbe cehenneme hâlidîne fîhâ fe lebi'se mesvel mutekebbirîn(mutekebbirîne).

Ηαψδι, οραδα εβεδιψψεν καλµακ ⎫ζερε χεηεννεµιν καπ⎬λαρ⎬νδαν γιριν. Κιβιρλενενλεριν (β⎫ψ⎫κλ⎫κ τασλαψανλαρ⎬ν) καλδ⎬ð⎬ ψερ, νε κ⎞τ⎫δ⎫ρ. 1 2 3 4 5 6 7 8

-

fedhulû (fe udhulû) ebvâbe cehenneme hâlidîne fî-hâ fe le bi'se mesvâ el mutekebbirîne

: : : : : : : :

haydi, artýk girin kapýlar cehennem ebedî olanlar, ebediyyen kalanlar orada artýk ne kötü yerleþme (ikamet) yeri, kalýnan yer kibirlenenler, büyüklük taslayanlar

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Bu âyet-i kerimede cehenneme girecek olanlarýn standartlarý yer almaktadýr. Nahl-28’e göre melekler insanlarýn canlarýný alýrken, “Biz bir kötülük yapmadýk.” diyen, kibirlenenlerin gidecekleri yer cehennemdir. Bu âyet-i kerime ise cehenneme girenin orada ebediyyen kalacaðýný bir defa daha söylemektedir.

43

43


ℜψετ − 30

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 271

(16) Nahl Suresi

⎢∼→Ι″[↔∋ ∼Ψ↑7≅↔5 ⎢″ϖ↑Υ∩∀↔∗ ↔ ↔ϑ″9↔! ≥∼↔)≅↔8 ∼″Ψ↔Τ⊕#! ↔ω<∝Η⊕ς←7 ↔υ[∝5 ↔: ↔: ⎢→}↔Ξ↔Κ↔& _↔[″9∩Γ7! ← ←Η×; |∝4 ∼Ψ↑Ξ↔Κ″&↔! ↔ω<∝Η⊕ς←7 ↔ω[∝Τ⊕Β↑Ω″7! ↑ !↔( ↔ϖ″Θ←Ξ↔7 ↔: ⎢°η″[↔∋ ← ↔Ι←∋× ↵! ↑ !↔Γ↔7 Ve kîle lillezînettekav mâ zâ enzele rabbukum, kâlû hayrâ(hayren), lillezîne ahsenû fî hâzihid dunyâ haseneh(haseneten), ve le dârul âhýreti hayr(hayrun), ve le ni'me dârul muttekîn(muttekîne).

ςε τακϖα σαηιπλερινε: “Ραββινιζ νε ινδιρδι?” δενιλδι. “Ηαψ⎬ρ (γ⎫ζελλικ− λερ).” δεδιλερ. Αησεν ολανλαρα (ιραδεσινι Αλλαη’α τεσλιµ εδενλερε) βυ δ⎫νψαδα ηασενελερ (ιψιλικλερ, γ⎫ζελλικλερ, σεϖαπλαρ, ποζιτιφ δερεχελερ) ϖαρδ⎬ρ. ςε ελβεττε αηιρετ ψυρδυ δαηα ηαψ⎬ρλ⎬δ⎬ρ. ςε γερ⎜εκτεν µυττακιλεριν (τακϖα σαηιπλερινιν) ψυρδυ νε γ⎫ζελδιρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9

-

ve kîle : lillezînettekav (li ellezîne ittekav): mâzâ : enzele : rabbu-kum : kâlû : hayren : lillezîne (li ellezîne) : ahsenû :

10 - fî hâzihi ed dunyâ

44

:

ve denir takva sahibi olan kimselere ne indirdi sizin Rabbiniz dediler hayýr, güzellikler o kimselere ahsen olanlar, nefslerini Allah'a teslim edenler, daimî zikrin sahipleri bu dünyada vardýr

44


ℜψετ − 30

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 271

(16) Nahl Suresi

11 - haseneten

:

12 13 14 15

: : : :

-

ve le dâru el âhýreti hayrun ve le ni'me dâru el muttekîne

iyilikler, güzellikler, Allah'ýn ikramlarý, pozitif dereceler ve elbette ahiret yurdu hayýrlýdýr ve elbette ne güzeldir takva sahiplerinin yurdu

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, burada takva sahiplerinin durumunu anlatmaktadýr: 1- Takva sahibi olmak Allah’a ulaþmayý dilemekle baþlar. Allah’a ulaþmayý dileyen herkes âmenûlar takvasýnýn ve 1. kat cennetin sahibi olur (3. basamak). Kiþi Allah’a ulaþmayý dileyip hiçbir ameli olmadan, 5-6 saat sonra ya da ertesi gün ölse bile mutlaka cennete girer. 2- Ruhunu Allah’a ulaþtýrmak üzere Allah’tan aldýðý 12 ihsanla mürþidine ulaþarak, tâbî olan kiþi, tâbiiyet takvasýnýn sahibi olur (14. basamak). Kiþi tâbî olduktan sonra ölse 2. kat cennetin sahibidir. (1. ve 2. takvada henüz kiþinin dünya saadeti ve nefs tezkiyesi açýsýndan baþka insanlardan hiçbir farklýlýðý yoktur.) 3- Kiþi ruhunu Allah’a ulaþtýrdýðýnda, evvablar takvasýnýn ve 3. kat cennetin sahibi olur (21. basamak). Kiþinin dünya saadeti sýfýrken, baþkalarý gibi mutsuzken, Allah’ýn yoluna girdikten sonra dünya saadeti %51’e yükselecek dünya saadetinin yarýsýnýn sahibi olacaktýr. Nefsinin kalbinin de yarýsý güzellikler istikametinde bir gayretin sahibi olacaktýr. 4- Kiþi fizik vücudunu Allah’a teslim ettiðinde, muhsinler takvasýnýn ve 4. kat cennetin sahibi olur (25. basamak). Dünya saadeti %91’e ulaþýr. 5- Nefsini Allah’a teslim eden kiþi, ulûl’elbab takvasýnýn ve 5. kat cennetin sahibi olur (27. basamak). Dünya saadeti %100’dür. 6- Kiþi irþad olduðunda, irþad takvasýnýn ve 6. kat cennetin sahibi olur (28. basamaðýn 4. kademesi). 7- Ýradesini de Allah’a teslim eden kiþi bihakkýn takvanýn (hakka tukatihi takva, Hakk’ul yakîn takvasý) ve 7. kat cennetin sahibi olur (28. basamaðýn 5. kademesi). Burada Allahû Tealâ takva sahipleri için cennetteki ve dünyadaki yurttan da bahsetmektedir.

45

45


ℜψετ − 31

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 271

(16) Nahl Suresi

″ω←8 ∝Ι″∆↔# _↔Ζ↔9Ψ↑ς↑∋″Γ↔< ↓ ″Γ↔2 ↑ ≅⊕Ξ↔% ⎢↔ ↑®≥≅↔Λ↔< _↔8 _↔Ζ[∝4 ″ϖ↑Ζ↔7 ↑ ≅↔Ζ″9 ÷↵! _↔Ζ←Β″Ε↔# ↔ω[∝Τ⊕Β↑Ω″7! ↑ψ™ς7!

←ϑ″∆↔< ↔τ←7×Η↔6

Cennâtu adnin yedhulûnehâ tecrî min tahtihel enhâru lehum fîhâ mâ yeþâûn(yeþâûne), kezâlike yeczîllâhul muttekîn(muttekîne).

Ονλαρ (µυττακιλερ), αλτ⎬νδαν νεηιρλερ ακαν αδν χεννετλερινε γιρερλερ. Οραδα, ονλαρ⎬ν διλεδικλερι ηερ⎭εψ ϖαρδ⎬ρ. ⇑⎭τε Αλλαη, (αησεν ολαν) µυττακιλερι (βιηακκ⎬ν τακϖαν⎬ν σαηιπλερινι) β⎞ψλε µ⎫κ®φατλανδ⎬ρ⎬ρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11

-

cennâtu adnin yedhulûne-hâ tecrî min tahti-hâ el enhâru lehum fî-hâ mâ yeþâûne kezâlike yeczîllâhu (yeczî allâhu)

12 - el muttekîne

46

: : : : : : : : : : : :

cennetler adn ona girerler, dahil olurlar akar onun altýndan nehirler onlar için vardýr orada, onun içinde onlarýn diledikleri þeyler iþte böyle, böylece Allah mükâfatlandýrýr (cezalandýrýr, karþýlýðýný verir) takva sahipleri

46


ℜψετ − 31

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 271

(16) Nahl Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Cennetin 6 katýnýn hepsinde birer tane cennet varken 7. katta iki cennet vardýr. Adn cennetleri, Allahû Tealâ’nýn 30. âyette bahsettiði ahsen olanlar içindir. Burada söz konusu olanlar, salâh makamýnýn 7. mertebesine iradelerini Allah’a teslim ettikten sonra, irþad makamýna tayin edilerek, ulaþmýþ olanlardýr. Bunlar bihakkýn takvanýn, Hakk’ul yakîn takvasýnýn, hakka tukatihi takvanýn sahipleridir. Allahû Tealâ “adn cenneti” demiyor, “adn cennetleri” diyor burada. Adn cenneti, 7. katýn iki cennetidir. Birincisi iki bölümden; ikincisi bir bölümden oluþur. Birincisinin 1. bölümünde Allah’ýn irþad makamýna tayin ettiði, resûl olmayan mürþidler vardýr. 2. bölümünde bütün kavimlerdeki resûller vardýr. 2. yani 8. cennet (7. kattaki ikinci cennet) sadece devrin imamlarýna aittir.

47

47


ℜψετ − 32

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 271

(16) Nahl Suresi

° ÷↔, ↔ Ψ↑7Ψ↑Τ↔< ↔ω[∝Α←±[↔0 ↑}↔Υ←∴⊆ς↔Ω″7! ↑ϖ↑Ζ[×±4↔Ψ↔Β↔# ↔ω<∝Η⊕7↔! ↔ Ψ↑ς↔Ω″Θ↔# ″ϖ↑Β″Ξ↑6 _↔Ω←∀ ↔}⊕Ξ↔∆″7! ∼Ψ↑ς↑∋″(! ↑ϖ↑Υ″[↔ς↔2 Ellezîne teteveffâhumul melâiketu tayyibîne yekûlûne selâmun aleykumudhulûl cennete bimâ kuntum ta'melûn(ta'melûne).

Μελεκλερ, ονλαρ⎬ ταψψιβ (εν γ⎫ζελ, εν ιψι) βιρ ⎭εκιλδε ϖεφατ εττιριρλερ. Ονλαρα: “Σελ®µ ⎫ζερινιζε ολσυν. Ψαπµ⎬⎭ ολδυðυνυζ (γ⎫ζελ, ηαψ⎬ρλ⎬) αµελλερ σεβεβιψλε χεννετε γιριν.” δερλερ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12

48

-

ellezîne teteveffâ-hum el melâiketu tayyibîne yekûlûne selâmun aleykum udhulû el cennete bi-mâ kuntum ta'melûne

: : : : : : : : : : : :

o kimseler, onlar onlarý vefat ettirir melekler hoþ, güzel, kolay, en iyi þekilde derler selâm olsun size girin cennete þeyler sebebiyle, dolayýsýyla siz oldunuz yapýyorsunuz

48


ℜψετ − 32

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 271

(16) Nahl Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Bu âyet-i kerimeden, melekler insanlarý öldürdükten sonra, insanlar hemen cennete giriyormuþ gibi bir anlam çýkartýlmamalýdýr. Cennet ve cehennem hayatý, kýyâmet gününden sonra baþlar. Kýyâmet günü herkesin hayat filmi gösterilecek, herkes önce dýþ cehenneme girecektir. Ve cehenneme girenlerden cennete girecek olanlar da (kitaplarý saðdan verilenler) cehennemi gördükten sonra Allah’a sonsuz þükrederek cehennemden ayrýlacak, cennete gireceklerdir. Burada, Allahû Tealâ, bihakkýn takvanýn (ahsen takva) sahiplerinden bahsetmektedir. Melekler emanetlerini aldýklarý zaman Allah’ýn katýndan geri gelen ruhu tekrar Allah’a ulaþtýrýrlar. Ruh Allah’a ulaþýr, nefs ise berzah âlemine gider. Berzah âleminde o nefs kýyâmete kadar kalacaktýr. Kýyâmette ise fizik vücut ve nefs tekrar birleþecek ve o kiþi için sonsuz bir cennet hayatý oluþacaktýr.

49

49


ℜψετ − 33

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 271

(16) Nahl Suresi

↑}↔Υ←∴⊆ς↔Ω″7! ↑ϖ↑Ζ↔[←#≅∧↔# ″ ↔! ≥® ←! ↔ :↑Ι↑Π″Ξ↔< ″υ↔; ↔ω<∝Η⊕7! ↔υ↔Θ↔4 ↔τ←7×Η↔6 ⎢↔τ←±∀∗÷ ↑η″8↔! ↔|←#≅∧↔< ″ ↔! ″ω←Υ×7 ↔: ↑ψ™ς7! ↑ϖ↑Ζ↔Ω↔ς↔1 _↔8 ↔: ⎢″ϖ←Ζ←ς″Α↔5 ″ω←8 ↔ Ψ↑Ω←ς″Π↔< ″ϖ↑Ζ↔Κ↑Σ″9↔! ∼Ψ≥↑9≅↔6 Hel yanzurûne illâ en te'tiyehumul melâiketu ev ye'tiye emru rabbik(rabbike), kezâlike fe alellezîne min kablihim, ve mâ zalemehumullâhu ve lâkin kânû enfusehum yazlimûn(yazlimûne).

Ονλαρ σαδεχε µελεκλεριν γελµεσινι µι ψοκσα Ραββινιν εµρινιν γελµεσινι µι βεκλιψορλαρ? Ονλαρδαν ⎞νχεκιλερ δε β⎞ψλε ψαπτ⎬λαρ. ςε Αλλαη, ονλαρα ζυλµετµεδι. Φακατ ονλαρ, κενδι νεφσλερινε ζυλµεδιψορλαρδ⎬.

50

50


ℜψετ − 33

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 271

(16) Nahl Suresi

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18

-

hel yanzurûne illâ en te'tiye-hum el melâiketu ev ye'tiye emru rabbi-ke kezâlike feale ellezîne min kabli-him ve mâ zaleme-hum allâhu ve lâkin kânû enfuse-hum yazlimûne

: : : : : : : : : : : : : : : : : :

mý bakýyorlar, bekliyorlar ancak, sadece onlara gelmesi melekler veya gelir, gelecek emir senin Rabbin iþte böyle, böyle yaptý o kimseler, onlar onlardan önce ve Allah onlara zulmetmedi ve fakat, ama oldular onlarýn (kendi) nefsleri zulmediyorlar

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, Nahl Suresi 32. âyette, güzellikleri yaþayanlardan bahsettikten sonra burada da cehenneme gideceklerden bahsetmektedir. Derecat kaybettiren olaylar, günah, þerr, seyyiat ve zulümdür. Cehenneme girenlere Allah zulmetmez, onlarýn hepsi kendi nefslerine zulmetmiþlerdir. Allah’ýn cehennemle cezalandýrmasý zulüm deðil, suçun karþýlýðýdýr.

51

51


ℜψετ − 34

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 271

(16) Nahl Suresi

″ϖ←Ζ←∀ ↔ ≅↔&↔: ∼Ψ↑ς←Ω↔2 _↔8 ↑ ≅↔ ←±[↔, ″ϖ↑Ζ↔∀≅↔.↔≅↔4 〉 ↔ ↑®←ϑ″Ζ↔Β″Κ↔< ∝ψ←∀ ∼Ψ↑9≅↔6 _↔8 Fe esâbehum seyyiâtu mâ amilû ve hâka bihim mâ kânû bihî yestehziûn(yestehziûne).

Β⎞ψλεχε ψαπτ⎬κλαρ⎬ κ⎞τ⎫ αµελλερ, ονλαρα ισαβετ εττι (υλα⎭τ⎬). Αλαψ ετµι⎭ ολδυκλαρ⎬ ⎭εψ, ονλαρ⎬ κυ⎭αττ⎬. 1 2 3 4 5 6 7 8

52

-

fe esâbe-hum seyyiâtu mâ amilû ve hâka bi-him mâ kânû bi-hi yestehziûne

: : : : : : : :

artýk, böylece onlara isabet etti (ulaþtý) kötülükler yaptýklarý, amel ettikleri þeyler ve kuþattý onlarý olduklarý þey onunla alay ediyorlar

52


ℜψετ − 34

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 271

(16) Nahl Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmanirrahîm Bu âyet-i kerimede bütün insanlarýn kýyâmet günü hayat filmlerini, boþlukta 3 boyutlu ve onlarý kuþatmýþ bir halde görecekleri anlatýlmaktadýr. Allahû Tealâ, kýyâmet günü mahkeme-i kübrada herkese doðumlarýndan ölümlerine kadar olan kendi hayatlarýný her saniye kazandýklarý veya kaybettikleri derecelerle birlikte gösterir. O mahkemede insanlarýn söyledikleri bir þey yoktur, aðýzlarý mühürlüdür. Eller, ayaklar ve bütün uzuvlar yaptýklarý görüleceði için sessiz, hareketleri ile þahitlik ederler.

36/YASÝN-6 65: El yevme nahtimu alâ efvâhihim ve tukellimunâ eydîhim ve teþhedu erculuhum bimâ kânû yeksibûn(yeksibûne). Bugün onlarýn aðýzlarýný mühürleriz. Kazanmýþ olduklarýný (yaptýklarýný) Bize, onlarýn elleri anlatýr, ayaklarý þahitlik eder. Böyle bir dizaynda herkes için dereceler söz konusudur. Kulun yaptýklarý (aldýðý bütün pozitif ve negatif dereceler) mizanda birer birer bellidir. Ölen kiþiler için kýyâmetten sonra sadece iki alternatif vardýr: Allah’ýn cenneti ve cehennemi. Bütün insanlar cehennemi ve cenneti dolduracaklar ve böylece Allahû Tealâ’nýn dizayný içerisinde Allah’ýn dediði olacaktýr.

53

53


ℜψετ − 35

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 272

(16) Nahl Suresi

_↔8 ↑ψ™ς7! ↔ ≥≅↔− ″ξ↔7 ∼Ψ↑6↔Ι″−↔! ↔ω<∝Η⊕7! ↔ ≅↔5 ↔: ↔≥ ↔: ↑ω″Ε↔9 ↓∂″|↔− ″ω←8 ∝ψ←9:↑( ″ω←8 _↔9″Γ↔Α↔2 ⎢↓∂″|↔− ″ω←8 ∝ψ←9:↑( ″ω←8 _↔Ξ″8⊕Ι↔& ÷ ↔: _↔9ÿ↑®≥≅↔∀×∼ ″υ↔Ζ↔4 ⎣″ϖ←Ζ←ς″Α↔5 ″ω←8 ↔ω<∝Η⊕7! ↔υ↔Θ↔4 ↔τ←7×Η↔6 ↑ω[∝Α↑Ω″7! ↑

÷↔Α″7! ® ←! ←υ↑,∩Ι7! |↔ς↔2

Ve kâlellezîne eþrekû lev þâallâhu mâ abednâ min dûnihî min þey'in nahnu ve lâ âbâunâ ve lâ harremnâ min dûnihi min þey'(þey'in), kezâlike fe alellezîne min kablihim, fe hel aler rusuli illel belâgul mubîn(mubînu).

⇒ιρκ κο⎭ανλαρ: “Εðερ Αλλαη διλεσεψδι, βιζ Ο’νδαν βα⎭κα βιρ ⎭εψε κυλ ολµαζδ⎬κ. ςε βαβαλαρ⎬µ⎬ζ δα (κυλ) ολµαζδ⎬. ςε Ο’νδαν (Ο’νυν εµρινδεν) βα⎭κα βιρ ⎭εψι ηαραµ κ⎬λµαζδ⎬κ.” δεδιλερ. Ονλαρδαν ⎞νχεκιλερ δε β⎞ψλε ψαπτ⎬. Αρτ⎬κ ρεσ⎦λλεριν ⎫ζερινδε απα⎜⎬κ τεβλιðδεν βα⎭κα (βιρ σορυµλυλυκ) ϖαρ µ⎬? 54

54


ℜψετ − 35

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 272

(16) Nahl Suresi

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20

-

ve kâle ellezîne eþrekû lev þâallâhu (lev þâe allâhu) mâ abed-nâ min dûni-hi min þey'in nahnu ve lâ âbâu-nâ ve lâ harremnâ min dûni-hi min þey'in kezâlike feale ellezîne min kabli-him fe hel aler rusuli (alâ er rusuli) illel belâgul mubînu (illâ el belâgu el mubînu)

: : : : : : : : : : : : : : : : : : : :

ve dedi þirk koþan kimseler eðer Allah dileseydi biz kul olmazdýk ondan baþka bir þey(den) biz ve olmaz, yapmaz atalarýmýz, babalarýmýz ve biz haram kýlmayýz ondan baþka bir þey(den) iþte böyle, bunun gibi yaptý o kimseler onlardan önce artýk (var) mý resûllerin üzerinde (sorumluluðunda) apaçýk tebliðden baþka

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allah’ýn iradesinin insanlarý cehenneme attýðýný iddia edenler vardýr. Burada da þirk koþanlar için ayný iddia söz konusudur. Allahû Tealâ onlara Nahl Suresi 33. âyette gerçeði ifade etmekte, onlarýn kendilerine zulmettiklerini söylemekteydi. Cehenneme girenlerin, oraya gitmelerinin sebebi kendileri olduðu halde Ýblis gibi bunu Allah’ýn üzerine atmaktadýrlar. Allah, cehenneme girenlerin iþine müdahale etmez. Ýnsanlar kendi iradeleriyle Allah’a ulaþmayý dileyene kadar Allah’tan onlara, onlarý cennete götürecek yardým ulaþmaz. Bu sebeple Allah’a ulaþmayý dilemeyen insan için kurtuluþ kesinlikle yoktur. Resûllerin üzerinde apaçýk tebliðden baþka bir sorumluluk yoktur. Yani Resûller insanlara Allah’a ulaþmayý dilemedikçe kurtulamayacaklarýný, Resûllerin üzerine bir sorumluluk yüklemeye de haklarý olmadýðýný teblið ederler.

55

55


ℜψετ − 36

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 272

(16) Nahl Suresi

↔ψ™ς7! ∼:↑Γ↑Α″2! ← ↔! ≈Ψ↑,↔∗ ↓}⊕8↑! ←±υ↑6 |∝4 _↔Ξ″Χ↔Θ↔∀ ″φ↔Τ↔7 ↔: ↔: ↑ψ™ς7!

↔Γ↔; ″ω↔8 ″ϖ↑Ζ″Ξ←Ω↔4 ⎣↔ Ψ↑3≅⊕Ο7! ∼Ψ↑Α←Ξ↔Β″%! ↔:

← ″∗ ÷↵! |←4 ∼:↑Ι[∝Κ↔4 ⎢↑}↔7 ÷⊕Ν7! ←ψ″[↔ς↔2 ″α⊕Τ↔& ″ω↔8 ″ϖ↑Ζ″Ξ←8 ↔ω[∝∀←±Η↔Υ↑Ω″7! ↑}↔Α←5≅↔2 ↔ ≅↔6 ↔ρ″[↔6 ∼:↑Ι↑Π″9≅↔4 Ve le kad beasnâ fî kulli ummetin resûlen eni'budûllâhe vectenibût tâgût(tâgûte), fe minhum men hedallâhu ve minhum men hakkat aleyhid dalâleh(dalâletu), fe sîrû fîl ardý fanzurû keyfe kâne âkýbetul mukezzibîn(mukezzibîne).

ςε ανδολσυν κι Βιζ, β⎫τ⎫ν ⎫µµετλεριν (µιλλετλεριν, καϖιµλεριν) ι⎜ινδε ρεσ⎦λ βεασ εττικ (ηαψατα γετιρδικ, ϖαζιφελι κ⎬λδ⎬κ). (Αλλαη’α υλα⎭µαψ⎬ διλεψερεκ) Αλλαη’α κυλ ολσυνλαρ ϖε ταγυτταν (ινσαν ϖε χιν ⎭εψτανλαρδαν) ιχτιναπ ετσινλερ (σακ⎬ν⎬π κυρτυλσυνλαρ) διψε. Ονλαρδαν βιρ κ⎬σµ⎬ν⎬, (Ρεσ⎦λ⎫ν δαϖετι ⎫ζερινε Αλλαη’α υλα⎭µαψ⎬ διλεψενλερι) Αλλαη ηιδαψετε ερδιρδι ϖε βιρ κ⎬σµ⎬ν⎬ν (διλεµεψενλεριν) ⎫ζερινε δαλ®λετ ηακ ολδυ. Αρτ⎬κ ψερψ⎫ζ⎫νδε γεζιν. Β⎞ψλεχε ψαλανλαψανλαρ⎬ν ακ⎬βετινιν, νασ⎬λ ολδυðυνα βακ⎬ν (γ⎞ρ⎫ν). 1 2 3 4

56

-

ve lekad beasnâ fî kulli ummetin resûlen

: : : :

ve andolsun biz gönderdik, beas ettik bütün ümmetlerin içinde bir resûl

56


ℜψετ − 36

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 272

(16) Nahl Suresi

5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22

-

eni'budûllâhe (en i'budû allâhe): vectenibû (ve ictenibû) : et tâgûte : fe min-hum : men : hedallâhu (hedâ allâhu) : ve min-hum : men : hakkat : aleyhi : ed dalâletu : fe sîrû : fî el ardý : fanzurû (fe unzurû) : keyfe : kâne : âkýbetu : el mukezzibîne :

Allah'a kul olmak ve içtinap edin, sakýnýn tagut, þeytan (insan ve cin þeytanlar) artýk onlardan kim, kimi Allah hidayete erdirdi ve onlardan kim, kimi hak oldu, gerçekleþti onlarýn üzerine dalâlet bundan sonra dolaþýn, gezin yeryüzünde böylece bakýn nasýl oldu akibet, son yalanlayanlar, tekzib edenler

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Bu âyet-i kerime Kur’ân-ý Kerim’in en önemli âyetlerinden birisidir. Bir hidayet âyeti olan bu âyetle, Allahû Tealâ baþlangýçta insanlar taguta (insan ve cin þeytanlara) kul iken, Resûlün daveti üzerine Allah’a ulaþmayý dileyerek Allah’a kul olacaklarýný kesinleþtiriyor:

39/ZUMER-1 17: Vellezînectenebût tâgûte en ya’budûhâ ve enâbû ilâllâhi lehumul buþrâ, fe beþþir ýbâd(ýbâdi). Onlar ki; taguta (insan ve cin þeytanlara) kul olmaktan içtinab ettiler (kaçýndýlar, kendilerini kurtardýlar). Çünkü Allah’a yöneldiler (Allah’a ulaþmayý dilediler). Onlara müjdeler vardýr. Öyleyse kullarýmý müjdele! Sadece Allah’a ulaþmayý dileyenlerin dalâletten kurtulacaklarý ise Rad 27’de kesinlik kazanmaktadýr: 13/RAD-2 27: Ve yekûlullezîne keferû lev lâ unzile aleyhi âyetun min rabbih(rabbihi), kul innallâhe yudillu men yeþâu ve yehdî ileyhi men enâb(enâbe). Ve kâfirler: “Ona, Rabbinden bir âyet (mucize) indirilse olmaz mý?” derler. De ki: “Muhakkak ki Allah, dilediði kimseyi dalâlette býrakýr ve O’na yönelen kimseyi Kendine ulaþtýrýr (hidayete erdirir).”

57

57


ℜψετ − 37

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 272

(16) Nahl Suresi

÷ ↔ψ™ς7! ⊕ ←≅↔4 ″ϖ↑Ζ<×Γ↑; |×ς↔2 ″ ←Ι″Ε↔# ″ ←! ↔ω<∝Ι←.≅↔9 ″ω←8 ″ϖ↑Ζ↔7 _↔8 ↔: ∩υ←Ν↑< ″ω↔8 ∝Γ″Ζ↔< Ýn tahris alâ hudâhum fe innallâhe lâ yehdî men yudýllu ve mâ lehum min nâsýrîn(nâsýrîne).

Σεν, ονλαρ⎬ν ηιδαψετε ερµεσινι ⎜οκ ιστεµενε ραðµεν µυηακκακ κι Αλλαη, δαλ®λεττε β⎬ρακτ⎬ð⎬ κιµσεψι (ονλαρ Αλλαη’α υλα⎭µαψ⎬ διλεµεδικ⎜ε) ηιδαψετε ερδιρµεζ. ςε ονλαρ ι⎜ιν βιρ ψαρδ⎬µχ⎬ δα ψοκτυρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11

-

in tahrýs alâ hudâ-hum fe innallâhe (inne allâhe) lâ yehdî men yudýllu ve mâ lehum min nâsýrîne

: : : : : : : : : : :

sen çok istesen, haris olsan üzerine, e onlarýn hidayeti artýk, bundan sonra, buna raðmen muhakkak Allah hidayete erdirmez kimse dalâlette býrakýr ve yoktur onlara, onlar için bir yardýmcý

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Peygamber Efendimiz (S.A.V), çok sevip hürmet ettiði amcasý Ebu Talip’in yola girmesini çok isterdi. Onu, Allah’a ulaþmayý dilemesi konusunda ikna etmeye çok çalýþmýþtý. Ama Ebu Talip, Allah’a ulaþmayý dilemeye yaklaþmamýþ, yeðeninin elini öpmeyi, O’na tâbî olmayý gururuna yedirememiþti. Allah’a ulaþmayý dilemediði için Allah onu dalâlette býrakmýþtýr.

58

58


ℜψετ − 37

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 272

(16) Nahl Suresi

Ateistlerin düþtükleri en büyük hata buradadýr. Allah, dalâlette býraktýðý insanlarý; hidayete erme konusunda bir talepleri olmadýðý için dalâlette býrakmýþtýr. Allahû Tealâ talepleri olsa, onlarý hidayete erdirirdi. Ankebut Suresinin 5. âyet-i kerimesinde ve Hud Suresinin 29. âyet-i kerimesinde ve Yunus Suresinin 45. âyet-i kerimesinde Allahû Tealâ buyuruyor ki:

29/ANKEBUT-5 5: Men kâne yercû likâallâhi fe inne ecelallâhi leât(leâtin), ve huves semîul alîm(alîmu). Kim Allah’a mülâki olmayý (hayattayken Allah’a ulaþmayý) dilerse, o taktirde muhakkak ki Allah’ýn tayin ettiði zaman mutlaka gelecektir (ruhu mutlaka hayattayken Allah’a ulaþacaktýr). Ve O, en iyi iþiten, en iyi bilendir. 11/HUD-2 29: Ve yâ kavmi lâ es’elukum aleyhi mâlâ(mâlen), in ecriye illâ alâllâhi ve mâ ene bi târidillezîne âmenû, innehum mulâkû rabbihim ve lâkinnî erâkum kavmen techelûn(techelûne). Ve ey kavmim! Buna (teblið ettiðim þeylere) karþýlýk sizden mal olarak (bir þey) istemiyorum. Eðer ücretim (ecrim) varsa ancak Allah’a aittir. Ve ben âmenû olanlarý ((Allah’a ulaþmayý dileyenleri) tardedecek (uzaklaþtýracak, kovacak) deðilim. Muhakkak ki onlar, Rab’lerine mülâki olacaklar (ulaþacaklar). Ve lâkin ben, sizi cahillik eden bir kavim olarak görüyorum. 10/YUNUS-4 45: Ve yevme yahþuruhum keen lem yelbesû illâ sâaten minen nehâri yete ârefûne beynehum, kad hasirellezîne kezzebû bi likâillâhi ve mâ kânû muhtedîn(muhtedîne). Ve o gün (Allahû Tealâ), gündüzden bir saatten baþka kalmamýþlar (bir saat kalmýþlar) gibi onlarý toplayacak (haþredecek). Birbirlerini tanýyacaklar (aralarýnda tanýþacaklar). Allah’a mülâki olmayý (Allah’a ölmeden önce ulaþmayý) yalanlayanlar, hüsrana düþtüler (nefslerini hüsrana düþürdüler). Ve hidayete eren kimse(ler) olmadýlar (ruhlarýný ölmeden evvel Allah’a ulaþtýramadýlar). Allah’ýn kiþiyi hidayete erdirmesi, kiþinin Allah’a ulaþmayý dilemesi üzerine tahakkuk eder. Dilemezse kiþi hayatta kaldýðý sürece Allah, onu hidayete erdirmeyi dilemeyecektir. Allah, onu dalâlette býrakmayý dilediði için deðil; hidayete ulaþtýrmayý dilemediði için kiþi dalâlette kalýr.

59

59


ℜψετ − 38

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 272

(16) Nahl Suresi

↑ψ™ς7! ↑β↔Θ″Α↔< ÷ ″ϖ←Ζ←9≅↔Ω″<↔! ↔φ″Ζ↔% ←ψ™ς7≅←∀ ∼Ψ↑Ω↔Κ″5↔! ↔: _∪Τ↔& ←ψ″[↔ς↔2 ∼→Γ″2↔: |×ς↔∀ ⎢↑ Ψ↑Ω↔< ″ω↔8 ↔ Ψ↑Ω↔ς″Θ↔< ÷ ← ≅⊕Ξ7! ↔η↔Χ″6↔! ⊕ω←Υ×7 ↔: Ve aksemû billâhi cehde eymânihim lâ yeb'asullâhu men yemût(yemûtu), belâ va'den aleyhi hakkan ve lâkinne ekseren nâsi lâ ya'lemûn(ya'lemûne).

ςε “Κιµ ⎞λ⎫ρσε Αλλαη, ονυ βεασ ετµεζ (ψενιδεν διριλτµεζ).” διψε εν κυϖϖετλι ψεµινλερι ιλε Αλλαη’α κασεµ εττιλερ. Ηαψ⎬ρ, (⎞ψλε δεðιλ). Βυ, Ο’νυν (Αλλαη’⎬ν) ⎫ζερινδε ηακ βιρ ϖααδδιρ. ςε λ®κιν ινσανλαρ⎬ν ⎜οðυ βιλµεζλερ.

60

1 2 3 4 5

-

6 7 8 9 10 11 12 13

-

ve aksemû billâhi (bi allâhi) cehde eymâni-him lâ yeb’asullâhu (lâ yeb'asu allâhu) men yemûtu belâ va'den aleyhi hakkan ve lâkinne eksere en nâsi lâ ya'lemûne

: : : : :

ve yemin ettiler, kasem ettiler Allah'a en kuvvetli þekilde yeminleri Allah yeniden diriltmez (beas etmez)

: : : : : : : :

ölen kimseyi hayýr (bilâkis), öyle deðil bir vaad onun üzerinde hak olarak ve lâkin, fakat, ama insanlarýn çoðu bilmezler

60


ℜψετ − 38

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 272

(16) Nahl Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Ýnsanlýk, Âdem (A.S)’dan baþlayarak, kýyâmet günü doðacak olan insanlara kadar devam edecektir. Kýyâmet günü, hayatta olan insanlar, ilk beas edilecek olanlardýr. Kýyâmetin kopmasý bir sebebe dayalýdýr. Bu sebep, Allah’ýn kâinatý büyüten itiþ enerjisinin sona ermesidir. Allahû Tealâ, Enbiya Suresinin 30. âyet-i kerimesinde diyor ki: 21/ENBÝYA-330: E ve lem yerellezîne keferû ennes semâvâti vel arda kânetâ retkan fe fetaknâhuma, ve cealnâ minel mâi kulle þey’in hayy(hayyin), e fe lâ yu’minûn(yu’minûne). Ýnkâr edenler (kâfirler), semalarýn ve arzýn bitiþik olduðunu görmediler mi? Sonra Biz, o ikisini (birbirinden) ayýrdýk. Ve her canlý þeyi sudan yarattýk. Hâlâ inanmazlar mý? Bütün enerji partiküllerinin hareket halinde olduðu bir noktadan kâinatý yaratmak üzere patlatýlan nötrinolar bütün gezegenlere, yýldýzlara belki saniyenin milyonda biri kadar bir zaman parçasý içinde ayný anda ulaþmýþtýr. (Nötrinolar hiçbir âleme ait deðildir ve sonsuz hýzla hareket ederler.) Geçmiþten geleceðe zaman baþlamýþtýr. Böylece oluþan her yýldýza, her gezegene Allahû Tealâ onlarý yerlerinden ayýran ve kâinatý büyütecek olan bir itiþ kuvveti, ivme vermiþtir. Bu kinetik enerjiyle, kâinat hâlâ büyümeye devam etmektedir. Merkezdeki o tek noktadan ayrýlan bütün sistemler, hâlâ ayrýlmaya devam etmekte ve zaman, geçmiþten geleceðe doðru yürümektedir. Ama kýyâmet günü, itiþ enerjisinin sona ermesiyle kýyâmet kopacaktýr. Büyüme ve zamanýn geçmiþten geleceðe uzamasý duracaktýr. Allah’ýn herþeye bir son izafe etmesi söz konusudur ve kâinat için de bir son oluþacaktýr. Sonra kýyâmette gravitasyon (büyük kütlelerin, küçük kütleleri kendine çekme özelliði) baþlayarak, olayý tersine çevirecek ve kâinat küçülecektir. Allahû Tealâ Kur’ân-ý Kerim’de, Ay’ýn Dünya’yla ve her ikisinin Güneþ’le birleþeceðini kesin bir hüviyette açýklamýþtýr. Tek noktadan ayrýlan bütün kâinat, o tek noktaya doðru uzaylarý yok ederek gelir. Ay’la, Dünya arasýndaki ve Güneþ’le her ikisi arasýndaki uzay yok olur. Geçmiþten geleceðe doðru uzanan zaman bittiði ve sur’a 1. defa üfürüldüðü anda, kâinattaki canlý varlýklarýn hepsi ölür. Ama zaman durup da geriye doðru yürümeye baþlayýnca öncelikle kýyâmet günü ölmüþ olanlar canlanýr. Herkesin hayatta olduðu devreye ulaþýnca, o insanlar canlanýrlar. Yerçekimi kuvveti olmadýðý için bütün insanlar, Mahþer Meydaný’na, Allah’ýn Ýndi Ýlâhisi’ne en yakýn bir noktaya ulaþýrlar. Herkesin ayný yaþta cennet veya cehennem hayatýný yaþayacaðý bir enerji bedene sahip olmasý lâzýmgeldiði için sur’a 2. defa üfürülerek herkes öldürülür. Ve ardýndan tekrar diriltilir (sur’a 3. üfürülüþ). Allah’ýn bütün bu gezegenlere ve kâinatý oluþturan sistemlere ulaþmakta olan, kâinatý büyüten kinetik enerjisi sona erdiði an, büyüme duracak ve kýyâmet kopacaktýr. Bu, Allah’ýn vaadidir ve Allah’ýn vaadi haktýr.

61

61


ℜψετ − 39

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 272

(16) Nahl Suresi

↔: ←ψ[∝4 ↔ Ψ↑Σ←ς↔Β″Φ↔<

∝Η⊕7! ↑ϖ↑Ζ↔7 ↔ω←±[↔Α↑[←7

↔ω[∝∀←)≅↔6 ∼Ψ↑9≅↔6 ″ϖ↑Ζ⊕9↔! ∼:≥↑Ι↔Σ↔6 ↔ω<∝Η⊕7! ↔ϖ↔ς″Θ↔[←7 Li yubeyyine lehumullezî yahtelifûne fîhi ve li ya'lemellezîne keferû ennehum kânû kâzibîn(kâzibîne).

(Βυ διριλτµε) ηακκ⎬νδα ιητιλ®φα δ⎫⎭τ⎫κλερι ⎭εψιν, ονλαρα βεψαν εδιλµεσι (α⎜⎬κλανµασ⎬) ι⎜ιν ϖε ινκ®ρ εδενλεριν (κ®φιρλεριν), κενδιλερινιν ⎭⎫πηεσιζ (κεσινλικλε) ψαλανχ⎬ ολδυκλαρ⎬ν⎬ βιλµελερι ι⎜ινδιρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9

-

li yubeyyine lehum ellezî yahtelifûne fî-hi ve li ya'leme ellezîne keferû enne-hum kânû kâzibîne

: : : : : : : : :

açýklamasý, bildirmesi için onlara onlar ihtilâfa düþerler orada, onun hakkýnda ve bilmesi için inkâr eden kimseler, kâfirler muhakkak onlarýn olduðunu oldular yalancýlar

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ kâfirleri, kendilerinin kesinlikle yalancý olduklarýný bilmeleri için kýyâmet günü diriltecektir. O gün bütün gerçekler, doðrularý da yanlýþlarý da söyleyenler tarafýndan hayat filmlerinde kesinlikle görülerek bilinecektir.

62

62


ℜψετ − 40

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 272

(16) Nahl Suresi

″ ↔! ↑ ≅↔9″(↔∗↔! ≥∼↔)←! ↓ ″|↔Λ←7 _↔Ξ↑7″Ψ↔5 _↔Ω⊕9←! 〉 ↑ Ψ↑Υ↔[↔4 ″ω↑6 ↑ψ↔7 ↔ Ψ↑Τ↔9 Ýnnemâ kavlunâ li þey'in izâ erednâhu en nekûle lehu kun fe yekûn(yekûnu).

Βιρ ⎭εψιν (ολµασ⎬ν⎬) ιστεδιðιµιζ ζαµαν Βιζιµ σ⎞ζ⎫µ⎫ζ, ονα σαδεχε: “Ολ!” δεµεµιζδιρ. Ο, ηεµεν ολυρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9

-

innemâ kavlu-nâ li þey'in izâ erednâ-hu en nekûle lehu kun fe yekûnu

: : : : : : : : :

ancak, sadece, yalnýz bizim sözümüz bir þey için olduðu zaman biz onu istedik bizim dememiz ona ol böylece, o hemen olur

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ herþeyi Yaratan’dýr. Yaratma fiili Allah’a aittir ve yaratma müessesesi sadece O’nun bir sözüyle vücuda gelir. Allahû Tealâ, neyi oluþturmak istiyorsa ona, sadece “Ol!” der. Ve olmasýný istediði þey derhal oluþur. Tekrar edelim ki; Allah’tan baþka bir Yaratýcý yoktur. Sadece Allah, Yaratan’dýr.

63

63


ℜψετ − 41

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 272

(16) Nahl Suresi

←±Ψ↔Α↑Ξ←7 ∼Ψ↑Ω←ς↑1 _↔8 ←φ″Θ↔∀ ″ω←8 ←ψ™ς7! |←4 ∼:↑Ι↔%≅↔; ↔ω<∝Η⊕7! ↔: ← ↔Ι←∋× ↵! ↑η″%↔ ÷ ↔: ⎢→}↔Ξ↔Κ↔& _↔[″9∩Γ7! |←4 ″ϖ↑Ζ⊕Ξ↔= ↔ Ψ↑Ω↔ς″Θ↔< ∼Ψ↑9≅↔6 ″ξ↔7 ⎡↑η↔Α″6↔! Vellezîne hâcerû fillâhi min ba'di mâ zulimû li nubevvi ennehum fîd dunyâ haseneh(haseneten), ve le ecrul âhýreti ekber(ekberu), lev kânû ya'lemûn(ya'lemûne).

ςε ζυλµε µαρυζ καλδ⎬κταν σονρα, Αλλαη ι⎜ιν (Αλλαη ψολυνδα) ηιχρετ εδενλερι, δ⎫νψα ηαψατ⎬νδα µυτλακα ηασενελερλε (γ⎫ζελλικλερ, ιψιλικλερ, γ⎫ζελ βιρ ψυρτ) ψερλε⎭τιρµεµιζ ι⎜ινδιρ. ςε αηιρετ µ⎫κ®φατ⎬, ελβεττε δαηα β⎫ψ⎫κτ⎫ρ, ⎭®ψετ βιλµι⎭ ολσαλαρδ⎬. 1 2 3 4 5

-

ve ellezîne hâcerû fîllâhi (fî allâhi) min ba'di mâ zulimû li nubevvienne-hum

6 - fî ed dunyâ 7 - haseneten 8 - ve le ecru el âhýreti

64

: : : : : : : :

ve hicret edenler Allah yolunda þeyden sonra zulmedildiler, zulme maruz kaldýlar onlara mutlaka hazýrlamamýz, aðýrlamamýz, yerleþtirmemiz için dünya hayatýnda vardýr hasene, güzellik, iyilik, pozitif dereceler ve elbette ahiret mükâfatý

64


ℜψετ − 41

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 272

(16) Nahl Suresi

9 10 11 12

-

ekberu lev kânû ya'lemûne

: : : :

daha büyüktür eðer, þâyet oldular biliyorlar

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, zulme maruz kalanlardan, hicret edenlerden bahsetmektedir. Bir insan göç ettiði zaman mutlaka bir yere ulaþýr. Ulaþtýðý yerin güzel bir yurt olmasý, Allah’ýn bir hasenesidir. Allah yolunda kim hicret etmiþse, hele zulme maruz kaldýktan sonra vatanlarýndan ayrýlmýþlarsa, Allahû Tealâ onlarý mutlaka güzel bir yurda yerleþtirir.

65

65


ℜψετ − 42

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 272

(16) Nahl Suresi

↔ Ψ↑ς⊕6 ↔Ψ↔Β↔< ″ϖ←Ζ←±∀∗÷ |×ς↔2 ↔: ∼:↑Ι↔Α↔. ↔ω<∝Η⊕7↔! Ellezîne saberû ve alâ rabbihim yetevekkelûn(yetevekkelûne).

Ονλαρ, (κενδιλερινε ψαπ⎬λαν ζυλ⎫µλερε) σαβρεττιλερ. ςε ονλαρ, Ραβ’λερινε τεϖεκκ⎫λ εδερλερ. 1 2 3 4

-

ellezîne saberû ve alâ rabbi-him yetevekkelûne

: : : :

onlar sabrettiler ve Rab'lerine tevekkül ederler

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Peygamber Efendimiz (S.A.V) ve sahâbe, Allah yolunda kendilerine zulüm yapýldýðý zaman sabrettiler. Aylarca muhasara altýna alýndýlar. Onlarýn yemek yemelerine mani oldular. Maksatlarý, onlarý açlýktan öldürmekti. Ama baþaramadýlar. Onlar açlýða maruz kaldýlar, Rab’lerine tevekkül ederek dayandýlar, sabrettiler. Sonunda da hicret ettiler ve kurtuldular.

66

66


ℜψετ − 43

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 273

(16) Nahl Suresi

″ϖ←Ζ″[↔7←! |≥∝&Ψ↑9 ≈≅↔%←∗ ® ←! ↔τ←ς″Α↔5 ″ω←8 _↔Ξ″ς↔,″∗↔! ≥_↔8 ↔: ↔ Ψ↑Ω↔ς″Θ↔# ÷ ″ϖ↑Β″Ξ↑6 ″ ←! ←η″6←±Η7! ↔υ″;↔!!Ψ≥↑ς↔ ″Κ↔4 Ve mâ erselnâ min kablike illâ ricâlen nûhî ileyhim fes'elû ehlez zikri in kuntum lâ ta'lemûn(ta'lemûne).

ςε Βιζ, σενδεν ⎞νχε, κενδιλερινε ϖαηψεττιðιµιζ ριχαλδεν (ερκεκλερδεν) βα⎭κασ⎬ν⎬ (ρεσ⎦λ ολαρακ) γ⎞νδερµεδικ. Εðερ βιλµιψορσαν⎬ζ, ο τακτιρδε ζικιρ εηλινε σορυν! 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

-

ve mâ erselnâ min kabli-ke illâ ricâlen nûhî ileyhim fes'elû (fe es'elû) ehle ez zikri in kuntum lâ ta'lemûne

: : : : : : : : : :

ve biz göndermedik senden önce den baþka erkekler, adamlar, rical vahyederiz onlara o zaman, o taktirde sorun zikir ehli (daimî zikrin sahibi) eðer siz iseniz bilmiyorsunuz

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Nahl Suresinin 43. âyet-i kerimesi, Enbiya Suresinin 7. âyet-i kerimesiyle aynýdýr.

21/ENBÝYA-7 7: Ve mâ erselnâ kableke illâ ricâlen nûhî ileyhim fes’elû ehlez zikri in kuntum lâ ta’lemûn(ta’lemûne). Ve Biz, senden önce kendilerine vahyettiðimiz rical (erkekler) den baþkasýný göndermedik. Eðer bilmiyorsanýz, o taktirde zikir ehline (daimî zikrin sahiplerine) sorun. Allahû Tealâ, önemli bir konudan bahsetmektedir: ZÝKÝR EHLÝNE SORMAK.

67

67


ℜψετ − 43

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 273

(16) Nahl Suresi

Peygamber Efendimiz (S.A.V), Devrinin Ýmamý’ydý ve zikir ehlinin en üst noktasýndaki Kiþi’ydi. Peygamber’di ve ayný zamanda Resûl’dü. Risaleti, bir Peygamber’e ait olan risaletti. Allahû Tealâ A’raf Suresinin 157. âyet-i kerimesinde Peygamber Efendimiz (S.A.V) için bir sonuçtan bahsediyor:

7/A’RAF-1 157: Ellezîne yettebiûner resûlen nebiyyel ummiyyellezî yecidûnehu mektûben indehum fît tevrâti vel incîli ye’muruhum bil ma’rûfi ve yenhâhum anil munkeri ve yuhýllu lehumut tayyibâti ve yuharrimu aleyhimul habâise ve yedau anhum ýsrahum vel aglâlelletî kânet aleyhim, fellezîne âmenû bihî ve azzerûhu ve nasarûhu vettebeûn nûrellezî unzile meahu ulâike humul muflihûn(muflihûne). Onlar ki, yanlarýndaki Tevrat’ta ve Ýncil’de yazýlý bulduklarý ümmî, nebî, resûle tâbî olurlar. Onlara ma’ruf ile (irfanla) emreder, onlarý münkerden nehyeder ve onlara tayyib olanlarý (temiz ve güzel olan þeyleri), helâl kýlar. Habis olanlarý (kötü ve pis þeyleri), onlara haram kýlar. Ve onlarýn, aðýrlýklarýný (günahlarýný sevaba çevirip, günahlarýnýn aðýrlýðýný) kaldýrýr. Ve üzerlerindeki zincirleri, (ruhu vücuda baðlayan bað ve fetih kapýsýnýn üzerindeki 7 baklalý altýn zincir) kaldýrýr. Artýk onlar, O’na îmân ettiler ve O’na saygý gösterdiler ve O’na yardým ettiler ve O’nunla beraber indirilen Nur’a (Kur’ân-ý Kerim’e) tâbî oldular. Ýþte onlar, onlar felâha (kurtuluþa, cennet mutluluðuna ve dünya mutluluðuna) erenlerdir. Peygamber Efendimiz (S.A.V)’in 3 özelliði anlatýlýyor: 1- Ümmî oluþu 2- Nebî oluþu 3- Resûl oluþu Allahû Tealâ burada çerçeveyi geniþletmiþtir. Bilinmeyenlerin sadece peygamber resûllere, velî resûllere deðil; daimî zikrin sahibi ve iradesini Allah’a baðlamýþ olan, bu sebeple, adaletsizlik yapmasý mümkün olmayanlara da sorulmasýný istiyor. Allahû Tealâ’nýn asýl hitap ettiði, Peygamber Efendimiz (S.A.V), bir Nebî Resûl’dür. “Senden önce göndermedik.” diye, Peygamber Efendimiz (S.A.V)’e söylüyor. Ama hitap O’na olmasýna raðmen, âyet-i kerimenin sonu, sahâbeye ve bütün devirlerdeki insanlaradýr.

68

68


ℜψετ − 43

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 273

(16) Nahl Suresi

Kur’ân-ý Kerim, zamaný bütünleyen bir Kitap’týr. Allahû Tealâ bütün zamanlarda yaþamýþ ve yaþayacak olan insanlara hitap etmektedir: “Bilmiyorsanýz zikir ehline sorun.” Zikir ehli, daimî zikre ulaþmýþ olanlardýr. 26. basamak; ulûl’elbab makamý, zikir ehlidir. 27. basamak; ihlâs makamý, zikir ehlidir. 28. basamak; salâh makamý, zikir ehlidir. Ayný zamanda hepsi sabikûndur. Hayýrlarda yarýþanlardýr. Ulûl’elbab olduðu anda hikmet sahibi olan kiþi 4 esas özellik kazanýr. Onlar: 1- Daimî zikrin sahipleridir. 2- Daimî zikrin sahibi olduklarý için nefslerindeki bütün afetler yok olmuþtur. 3- Kalp gözleri açýlmýþtýr, kalplerinin gözüyle görürler. 4- Kalp kulaklarý açýlmýþtýr, kalpleriyle iþitirler. Bu 4 esas þartýn oluþturduðu 3 de vasýf þartý vardýr: 1- Hikmet sahibidirler. 2- Tezekkür sahibidirler. 3- Hayýr sahibidirler. Onlar hayýr sahibidirler; çünkü daimî zikrin sahibi olduklarý için her saniye, onlara sadece derecat kazandýrýr. Ehl-i tezekkürdürler; çünkü Allahû Tealâ ile her zaman tezekkür etmek yetkisinin sahipleridir. Sorulan kiþi, ehl-i zikir, sualleri Allah’a aktararak Allah’tan aldýðý cevabý karþýsýndakine iletir. (Nahl Suresinin 43. âyet-i kerimesi ve Enbiya Suresinin 7. âyet-i kerimesi tezekkürle alâkalýdýr. Burada söylenen kiþiler, iradesi Allah’a baðlanmýþ olanlardýr.) Hikmet sahibi kiþiler hakem veya hakim olurlarsa kararlarý Allah’a sorarak verecekleri için daima adaletli karar verirler. Ehli hikmet olarak Kur’ân âyetlerinin 28 basamaktan hangisine ait olduðunu bilirler. Öyleyse ehl-i zikir, baþka insanlar için bir sýðýnaktýr, sual merciidir. Kendisinden cevap alýndýðý bir vakýadýr ama verdiði cevap, Allah’tan aldýðý sevaptýr.

69

69


ℜψετ − 44

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 273

(16) Nahl Suresi

↔ω←±[↔Α↑Β←7 ↔η″6←±Η7! ↔τ″[↔7←! ≥_↔Ξ″7↔ϑ″9↔! ↔: ⎢←η↑∀∩ϑ7!↔: ← ≅↔Ξ←±[↔Α″7≅←∀ ↔ :↑Ι⊕Υ↔Σ↔Β↔< ″ϖ↑Ζ⊕ς↔Θ↔7 ↔: ″ϖ←Ζ″[↔7←! ↔ ±←ϑ↑9 _↔8 ← ≅⊕Ξς←7 Bil beyyinâti vez zubur(zuburi), ve enzelnâ ileykez zikre li tubeyyine lin nâsi mâ nuzzile ileyhim ve leallehum yetefekkerûn(yetefekkerûne).

Βεψψινελερλε (ισπατ ϖασ⎬ταλαρ⎬ ιλε) ϖε σεµαϖ⎩ κιταπλαρλα (ρεσ⎦λλερ γ⎞νδερδικ) ονλαρα ινδιριλενλερι, ινσανλαρα βεψαν ετµεν (α⎜⎬κλαµαν) ι⎜ιν σανα δα ζικρι (Κυρ’®ν−⎬ Κεριµ’ι) ινδιρδικ. Υµυλυρ κι β⎞ψλεχε ονλαρ, τεφεκκ⎫ρ εδερλερ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11

-

bi el beyyinâti ve ez zuburi (zebur) ve enzelnâ ileyke ez zikre li tubeyyine li en nâsi mâ nuzzile ileyhim ve lealle-hum yetefekkerûne

: : : : : : : : : : :

delillerle, beyyinelerle, ispat vasýtalarý ile ve semavî kitaplarla (Davut’a ait semavî kitap) ve biz indirdik sana zikir (Kur’ân-ý Kerim) açýklaman için, beyan etmen için insanlara indirilen þey(ler) onlara ve umulur ki böylece onlar tefekkür ederler

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, burada insanlara beyan edilmesi için evvelki peygamberlere ispat vasýtalarýyla, semavî kitaplar indirdiðini ifade etmektedir. Semavî kitaplarýn sahipleri Nebî Resûllerdir. Bu semavî kitaplar son 3 peygamber için Tevrat, Ýncil ve Kur’ân-ý Kerim’dir.

70

70


ℜψετ − 44

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 273

(16) Nahl Suresi

Al-i Ýmran 81’de Allah: “Ey Nebîler (Peygamberler) size kitap ve hikmet verdim.” buyuruyor. Bunlar onunla hükmetsinler diye verilen þeriat kitaplarýdýr.

3/AL-ÝÝ ÝMRAN-8 81: Ve iz ehazallâhu mîsâkan nebiyyîne lemâ âteytukum min kitâbin ve hikmetin summe câekum resûlun musaddikun limâ meakum le tu’minunne bihî ve le tensurunneh(tensurunnehu), kâle e akrartum ve ehaztum alâ zâlikum ýsrî, kâlû akrarnâ, kâle feþhedû ve ene meakum mineþ þâhidîn(þâhidîne). Hani o zaman ki; Allah, peygamberlerin (nebîlerin) MÝSAK’ini (yeminini) almýþtý: “Andolsun ki; size Kitap ve hikmet verdim, sizlerden sonra sizinle beraber bulunaný (Allah’ýn sizlere verdiði kitaplarý) tasdik eden Resûl gelince, O’na mutlaka îmân edecek ve O’na mutlaka yardým edeceksiniz. Bunu ikrar ettiniz mi ve bu aðýr ahdimi üzerinize aldýnýz mý?” “Ýkrar ettik.” dediler. “Öyle ise þahit olun. Ben de sizinle beraber þahitlerdenim.” buyurdu. 29/ANKEBUT-2 27: Ve vehebnâ lehû ishâka ve ya’kûbe ve cealnâ fî zurriyyetihin nubuvvete vel kitâbe, ve âteynâhu ecrehu fîd dunyâ, ve innehu fîl âhýreti le mines sâlihîn(sâlihîne). Biz ona Ýshak’ ý , Yakub’u vehbî olarak verdik. Onun zürriyetine peygamberlik ve kitap verdik. Dünyada onun ücretini verdik. O, ahirette þüphesiz salihlerden olacaktýr. 6/EN'AM-8 89: Ulâikellezîne âteynâhumul kitâbe vel hukme ven nubuvveh(nubuvvete), fe in yekfur bihâ hâulâi fe kad vekkelnâ bihâ kavmen leysû bihâ bi kâfirîn(kâfirîne). Ýþte onlar, kendilerine kitap, hikmet ve peygamberlik verdiðimiz kimselerdir. Onlar eðer, onu inkâr ederlerse artýk, onu inkâr etmeyecek bir kavmi ona vekil ederdik. 2/BAKARA-2 213: Kânen nâsu ummeten vâhýdeten fe beasallâhun nebiyyîne mubeþþirîne ve munzirîne, ve enzele meahumul kitâbe bil hakký li yahkume beynen nâsi fî mâhtelefû fîh(fîhi), ve mâhtelefe fîhi illellezîne ûtûhu min ba’di mâ câethumul beyyinâtu bagyen beynehum, fe hedâllâhullezîne âmenû li mâhtelefû fîhi minel hakký bi iznih(iznihî), vallâhu yehdî men yeþâu ilâ sýrâtýn mustakîm(mustakîmin). Ýnsanlar bir tek ümmetti. Sonra Allah, müjdeleyici ve uyarýcý peygamberler beas etti (hayata getirdi, gönderdi). Ve onlarla birlikte insanlarýn aralarýnda, ayrýlýða düþtükleri þey hakkýnda hüküm vermeleri için hak ile kitap indirdi. Kendilerine (apaçýk) beyyineler (belgeler) geldikten sonra kendi aralarýndaki çekememezlik (ve haset yüzünden) onun hakkýnda ayrýlýða düþenler, sadece kendilerine (kitap) verilenlerdir. Bu sebeple âmenû olan (Allah’a ulaþmayý dileyen) o kimselerin haktan yana ayrýlýða düþtükleri þeyi (hidayeti) açýklamalarý için Allah, Kendi izniyle onlarý hidayete erdirdi. Allah, dilediði kimseyi Sýratý Mustakîm’e iletir.

71

71


ℜψετ − 45

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 273

(16) Nahl Suresi

↑ψ™ς7! ↔ρ←Κ″Φ↔< ″ ↔! ← ≅ ÷←[⎯⊕Κ7! ∼:↑Ι↔Υ↔8 ↔ω<∝Η⊕7! ↔ω←8↔≅↔4↔! ↔ :↑Ι↑Θ″Λ↔< ÷↑β″[↔& ″ω←8 ↑ !↔Η↔Θ″7! ↑ϖ↑Ζ↔[←#≅∧↔< ″ ↔! ↔ ″∗ ÷↵! ↑ϖ←Ζ←∀ E fe eminellezîne mekerû seyyiâti en yahsifallâhu bihimul arda ev ye'tiyehumul azâbu min haysu lâ yeþ'urûn(yeþ'urûne).

Κ⎞τ⎫λ⎫κλερ ι⎜ιν τυζακ κυρανλαρ, Αλλαη’⎬ν ονλαρ⎬ ψεριν διβινε γε⎜ιρµεσιν− δεν (γε⎜ιρµεψεχεðινδεν) ϖεψα αζαβ⎬ν, φαρκ⎬να ϖαραµαψαχακλαρ⎬ βιρ ψερδεν γελµεσινδεν (γελµεψεχεðινδεν) εµιν µι ολδυλαρ? 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12

-

e fe emin ellezîne mekerû seyyiâti en yahsife allâhu bi-him el arda ev ye'tiye-hum el azâbu min haysu lâ yeþ'urûne

: : : : : : : : : : : :

artýk emin mi oldular tuzak kuranlar, hileler düzenleyenler kötülükler bir yerin çöküp kaybolmasý Allah onlarý yeryüzü, yer, arz veya onlara gelir azap bir yerden farkýnda olmazlar, þuurunda (bilincinde) olmazlar

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Bu âyet, Kur’ân’ýn lâfzýyla iliþkilidir. Birtakým insanlar Peygamber Efendimiz (S.A.V) ve sahâbeye, kötülükler için tuzaklar kuruyorlar. Kim Allah’ýn Resûl’üne ve Resûl’ün Sahâbesi’ne düþmansa, onlara tuzak kuruyorsa, mutlaka Allah onlara azap verecektir.

72

72


ℜψετ − 46

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 273

(16) Nahl Suresi

↔ω<∝ϑ←∆″Θ↑Ω←∀ ″ϖ↑; _↔Ω↔4 ″ϖ←Ζ←Α∩ς↔Τ↔# |∝4 ″ϖ↑;↔Η↑∋≅∧↔< ″ ↔! Ev ye'huzehum fî tekallubihim fe mâ hum bi mu'cizîn(mu'cizîne).

ςεψα ονλαρ δ⎞ν⎫π δολα⎭⎬ρλαρκεν, Αλλαη’⎬ν ονλαρ⎬ ψακαλαµασ⎬νδαν (ψακαλαµαµασ⎬νδαν) εµιν µι ολδυλαρ? ςε ονλαρ, (Αλλαη’⎬) αχιζ β⎬ρακαµαζλαρ. 1 2 3 4 5 6

-

ev ye'huze-hum fî tekallubi-him fe mâ hum mu'cizîne

: : : : : :

veya, yoksa onlarý alýr, yakalar onlarý dönüp dolaþmalarý esnasýnda o zaman, böylece (ve) onlar deðillerdir aciz býrakanlar

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Bu âyet-i kerimede, Peygamber Efendimiz (S.A.V) ve sahâbenin düþmanlarýnýn Allah’ý aciz býrakamayacaðýna iþaret edilmektedir. Ýnsan bir mahlûktur ve Allah’ýn karþýsýnda hangi gücün sahibidir ki? Söz hakký her zaman Allah’ýndýr ve Allah dilediðini, dilediði gibi yapar. Ýnsanýn Allah ile olan iliþkilerinde güzele ulaþabilmesi, Allahû Tealâ’nýn indinde onu haketmesine baðlýdýr. Allah, adaletin timsalidir. Kim neyi hakederse, ona mutlaka hakettiðini ona teslim eder.

73

73


ℜψετ − 47

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 273

(16) Nahl Suresi

⊕ ←≅↔4 ⎢↓ ∩Ψ↔Φ↔# |×ς↔2 ″ϖ↑;↔Η↑∋≅∧↔< ″ ↔! °ϖ[∝&↔∗ ° ↑®↔Ι↔7 ″ϖ↑Υ⊕∀↔∗ Ev ye'huzehum alâ tehavvuf(tehavvufin), fe inne rabbekum le raûfun rahîm(rahîmun).

ςεψα ονλαρ⎬ κορκυψορλαρκεν ψακαλαρ. Βυνα ραðµεν µυηακκακ κι σενιν Ραββιν, ελβεττε Ραυφ’τυρ (⎜οκ ⎭εφκατλιδιρ), Ραη⎩µ’διρ (ραηµετ νυρυ γ⎞νδερενδιρ, µερηαµετλιδιρ). 1 2 3 4 5 6 7 8

74

-

ev ye'huze-hum alâ tehavvufin fe inne rabbe-kum le raûfun rahîmun

: : : : : : : :

veya onlarý alýr, yakalar korkuyorken, korkarken, korkar halde artýk, buna raðmen muhakkak sizin Rabbiniz rauf, çok þefkatli rahîm (rahmet nuru gönderen, merhametli)

74


ℜψετ − 47

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 273

(16) Nahl Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, Rauf ve Rahîm vasýflarýndan bahsetmektedir. Rauf; þefkatli olmak, en güzel standartlarda davranmaktýr. Yani Allahû Tealâ insanlarýn yaptýklarýnýn daha altýnda bir cezayla cezalandýrýlmalarýný düþünebilir, dilediði hususu affedebilir, kullarýna karþý merhamet gösterir. Ýnsan, Allah’ýn en çok sevdiði mahlûkudur. Allahû Tealâ, kulunu cezalandýrmayý deðil, mükâfatlandýrmayý ister. Bunun için de Kur’ân-ý Kerim’ine son derece kolay bir statü koymuþtur. Bütün kitaplarda da bu husus yer almýþtýr: Kim Allah’a ulaþmayý dilerse, Allah onu mutlaka cennetine alýr. Kullarý ne kadar çok günah iþlerse iþlesin, Allah’a ulaþmayý dileyen bir kulunu, Allahû Tealâ 12 tane ihsanla irþad makamýna ulaþtýrdýðý zaman, onun bütün günahlarýný sevaba çevirir. Ondan sonra da ruhu Allah’a ulaþacaktýr.

25/FURKAN-7 70: Ýllâ men tâbe ve âmene ve amile amelen sâlihan fe ulâike yubeddilullâhu seyyiâtihim hasenât(hasenâtin), ve kânallâhu gafûren rahîmâ(rahîmen). Ancak kim (mürþidi önünde) tövbe eder (böylece kalbine îmân yazýlýp, îmâný artan) mü’min olur ve salih amel (nefs tezkiyesi) yaparsa, o taktirde iþte onlarýn, Allah, seyyiatlerini (günahlarýný) hasenata (sevaba) çevirir. Ve Allah, Gafûr’dur (günahlarý sevaba çevirendir), Rahîm’dir (rahmet gönderendir). 25/FURKAN-7 71: Ve men tâbe ve amile sâlihan fe innehu yetûbu ilâllâhi metâbâ(metâben). Ve kim (mürþidi önünde) tövbe eder ve salih amel (nefs tezkiyesi) iþlerse, o taktirde muhakkak ki o, tövbesi kabul edilmiþ olarak Allah’a ulaþýr (hayattayken ruhu Allah’a ulaþýr).

75

75


ℜψετ − 48

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 273

(16) Nahl Suresi

↓∂″|↔− ″ω←8 ↑ψ™ς7! ↔σ↔ς↔∋ _↔8 |×7←! ∼″:↔Ι↔< ″ϖ↔7 ↔ ↔! ←υ←=≥≅↔Ω⊕Λ7!↔: ←ω[∝Ω↔[″7! ←ω↔2 ↑ψ↑7 ÷←1 ÿ∼∈Ψ⊕[↔Σ↔Β↔< ↔ :↑Ι←∋!↔( ″ϖ↑; ↔: ←ψ™ς←7 ∼→Γ⊕∆↑, E ve lem yerev ilâ mâ halakallâhu min þey'in yetefeyyeu zilâluhu anil yemîni veþ þemâili succeden lillâhi ve hum dâhýrûn(dâhýrûne).

Ονλαρ, Αλλαη’⎬ν ψαραττ⎬ð⎬ ηερ⎭εψι (ελεκτρονλαρ⎬) γ⎞ρµεδιλερ µι? Ονυν γ⎞λγελερι (καρ⎭⎬τ ελεκτρονλαρ⎬), τ®β⎩ ολαρακ (ελεκτρονλαρα), σαðδαν (σαð σπινλι) ϖε σολδαν (σολ σπινλι), Αλλαη’α σεχδε εδερεκ δ⎞νερλερ.

76

1 2 3 4 5 6

-

7 8 9 10 11 12

-

e ve lem yerev ilâ mâ halaka allâhu min þey'in mâ ... min þey’in yetefeyyeu (fâe) (tefeyyee) zilâlu-hu an el yemîni ve eþ þemâili succeden li allâhi ve hum dâhýrûne

: : : : : : : : : : : : :

ve onlar görmüyorlar mý (görmediler mi) Allah'ýn yarattýðý þeyi þeylerden herhangibir þey bir taraftan bir tarafa meyleder (döner) (döndü) (döndü, meyletti) onun gölgesi saðdan ve sol Allah'a secde ederek ve onlar (olarak) zelil ve aþaðýlýk olanlar (küçülenler, tâbî olanlar)

76


ℜψετ − 48

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 273

(16) Nahl Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ son derece önemli bir hususu belirtmektedir. Hem sað spinli hem sol spinli elektron ve karþýt elektronlarý net olarak anlatmaktadýr. Elektronlar ve karþýt elektronlar maddenin temel parçacýklarýný oluþturmaktadýr. Allahû Tealâ Zariyat Suresinin 49. âyet-i kerimesinde buyurmaktadýr:

51/ZARÝYAT-4 49: Ve min kulli þey’in halaknâ zevceynî leallekum tezekkerûn(tezekkerûne). Ve Biz, herþeyden çift yarattýk (herþeyi zýddýyla kaim kýlarak çift yarattýk). Umulur ki tezekkür edersiniz. Allahû Tealâ bir çift nötrinodan yani bir çift enerji partikülünden, bir çift elektron yaratmýþtýr. Bütün yaratýlýþ çift olduðu için, Allahû Tealâ enerjiyi yaratýrken bir sað spinli (sað dönüþlü) nötrino; bir de sol spinli (sol dönüþlü) nötrinoyu ayný anda yaratmýþtýr. Nötrinolarýn 3 ve 4 numaralý küreleri (bir sað spinli, bir de sol spinli nötrinosu), 1 ve 2 numaralý kürelerden ayrýlarak eþ deðiþtirmektedir. Böylece 1 ve 3 numaralý küreler bir istikamette dönerken, elektronlar, dominant olan hakim küreler ters istikamette dönerler. Bu sebeple nötrinolar sonsuz hýzla hareket ederken deðiþme söz konusu olduðu zaman, 3 ve 1 numaralý küreler artýk aksi istikamette dönmeye baþlarlar. Bu, yeni vücuda gelen maddenin temelini teþkil eden elektrondur. Hýzý da ýþýk hýzýnýn altýndadýr. Bir elektronun 1. küresi saða dönüyorsa, 2. ve 3. küreleri sola, 4. küresi saða dönen bir özellik taþýmaktadýr. Dominant olan 1 ve 3 numaralý kürelerdir ve ters istikamette dönmektedirler. Baðýmlý olan 2 ve 4 numaralý kürelerdir. Hýzý ve doðrusal hareketi saðlayan 1 ve 3 numaralý kürelerle ayný istikamette dönmektedirler. Allahû Tealâ burada elektronlarý ve karþýt elektronlarý ifade etmektedir. Bir protonun içinde 3675 tane elektron bulunmaktadýr. Bunlarýn 1836’sý sola; 1835’i saða doðru dönmektedir. 1836. saða dönen elektron ise çevrede dönen elektrondur. Yörünge üzerinde hareket etmektedir. Her protonun içinde týpký bunun gibi 1836 tane karþýt elektron sola, 1836 tane karþýt elektron da saða dönüþlüdür.

77

77


ℜψετ − 48

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 273

(16) Nahl Suresi

Allahû Tealâ, “tâbî olarak” ifadesiyle elektronlarýn hareket ettirildiðini belirtmektedir. Nötrinolar enerji partikülleridir ve elektronlara dönüþ hýzlarýný vermektedirler. Elektron oluþturmadan evvelki halleriyle, sað spinli elektronlara sað spinli nötrinolar; sol spinli elektronlara sol spinli nötrinolar sonsuz hýzla Allah’ýn huzurundan gelip, elektronlarýn üzerine ulaþmakta ve elektronlara dönüþ enerjilerini aktarmaktadýrlar. Böylece birbiri ardýndan gelen nötrinolar devamlý olarak elektronlarý döndürdüðü için, elektronlarýn dönüþü hiç yavaþlamamakta, hep ayný hýzla dönmeye devam etmektedirler. Karþýt elektronlara ise karþýt nötrinolar ulaþarak ayný iþlevi yapmakta ve dönüþ enerjilerini karþýt elektronlara aktarmaktadýrlar. Sað spinli karþýt nötrinolar, sað spinli karþýt elektronlara; sol spinli karþýt nötrinolar, sol spinli karþýt elektronlara ulaþýrlar ve bu sebeple elektronlarýn devri hiçbir zaman azalmaz. Allahû Tealâ’nýn katýndan gelen nötrinolar, enerjilerini elektrona ilettikleri için, Allahû Tealâ’nýn katýndan gelen karþýt nötrinolar, enerjilerini karþýt elektronlara ilettikleri için, elektronlar da karþýt elektronlar da tâbî olarak dönenlerdir. Allahû Tealâ, burada bu âlemin varlýðý elektron olduðu için elektronlarý asýl olarak almaktadýr. Karþýt elektronlarý da onlarýn gölgeleri olarak ifade etmektedir. Elektronlar hem saða hem de sola doðru dönmektedirler. Bu, elektronlarýn Allah’a secdesidir. Allahû Tealâ buyuruyor ki:

17/ÝSRA-4 44: Tusebbihu lehus semâvâtus seb’u vel ardu ve men fîhinn(fîhinne), ve in min þey’in illâ yusebbihu bi hamdihî ve lâkin lâ tefkahûne tesbîhahum, innehu kâne halîmen gafûrâ(gafûren). 7 kat gökler ve yeryüzü ve onlarda bulunanlar, O’nu (Allah’ý) tesbih ederler. O’nu hamd ile tesbih etmeyen birþey yoktur.Ve fakat onlarýn tesbihlerini siz fýkýh edemezsiniz (anlayamazsýnýz, idrak edemezsiniz). Muhakkak ki; O, Hakîm’dir, Gafûrdur (maðfiret edendir). Nasýl bir düdük; onu üfürdüðünüz zaman bir ses vermek üzere dizayn edilmiþse, elektron da dönüþüne paralel olarak bir ses çýkarmaya göre programlanmýþtýr. Bütün elektronlar her dönüþlerinde, kendi lisanlarýyla “Allah” kelimesini tekrarlarlar. Bu konuda tecrübeli olan bütün lâboratuvarlarda kesinleþmiþtir ki; elektronlar ses çýkartmaktadýrlar.

78

78


ℜψετ − 48

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 273

(16) Nahl Suresi

Allahû Tealâ, hünnes ve künnes kanunlarýna göre buyurmaktadýr.

81/TEKVÝR-1 15: Fe lâ uksimu bil hunnes(hunnesi). Bundan sonra hayýr, hunnese (merkezî çekim kuvvetine) yemin ederim. 81/TEKVÝR-1 16: El cevâril kunnes(kunnesi). Cevâlan edene (merkezî çekim kuvvetinin etrafýnda, yörüngede dönene) (kasem ederim). Bu âyet bize net olarak atomlarý vermektedir. En basit atom, hidrojen atomudur. Merkezde bir proton vardýr ve çevresinde sadece bir elektron dönmektedir. Hünnes; merkezî çekim gücü, yani çekirdek (nükleus) tir, proton çevresinde dönen ise elektrondur. Ay’ýn Dünya’nýn etrafýnda dönmesi, onun yörüngesinde olmasý durumunda; Dünya bir proton, çevresinde dönen Ay da bir elektron gibidir. Nasýl Güneþ merkezdeyse, Dünya da dahil olmak üzere birçok gezegen, Güneþ’in etrafýnda dönmekteyse; Güneþ bir proton, çevresinde dönen bütün gezegenler de birer elektron hüviyetindedir. Öyleyse Allahû Tealâ burada Debroglie’nin quanta adýný verdiði, quantum fiziðinin temelini teþkil eden karþýt nötrinolarý anlatmaktadýr. Karþýt elektronlarýn fizik standartlarý bu âleme ait olmadýklarý için Debroglie’nin onlarý tespit etmesi mümkün deðildir. Ama quantalarýn etkileþimi kesindir, bir dalga yani quanta olarak göstermektedir. Debroglie, her elektrona bir quantanýn eþlik ettiðini kesinlikle tespit etmiþtir. Einstein’in bu konuda onunla hemfikir olmadýðýný biliyoruz. Ve Einstein, karþýt elektronlarýn sýrrýna sahip olamadan öldü.

79

79


ℜψετ − 49

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 273

(16) Nahl Suresi Secde âyeti

_↔8 ↔: ← !↔ξ×Ω⊕Κ7! |←4 _↔8 ↑φ↑∆″Κ↔< ←ψ™ς←7 ↔: ↑}↔Υ←∴⊆ς↔Ω″7! ↔: ↓}⊕∀≥!↔( ″ω←8 ← ″∗ ÷↵! |←4 ↔ :↑Ι←Α″Υ↔Β″Κ↔< ÷ ″ϖ↑; ↔: Ve lillâhi yescudu mâ fîs semâvâti ve mâ fîl ardý min dâbbetin vel melâiketu ve hum lâ yestekbirûn(yestekbirûne).

Σεµαλαρδα ολανλαρ ϖε ψερψ⎫ζ⎫νδε ολαν δαββελεριν (ψ⎫ρ⎫ψεν χανλ⎬λαρ⎬ν) ηεπσι ϖε µελεκλερ, Αλλαη’α σεχδε εδερλερ. ςε ονλαρ, κιβιρλενµεζλερ. 1 2 3 4 5 6 7 8

80

-

ve li allâhi yescudu mâ fî es semâvâti ve mâ fî el ardý min dâbbetin ve el melâiketu ve hum lâ yestekbirûne

: : : : : : : :

ve Allah'a secde ederler semalarda olanlar ve yeryüzünde olanlar dabbelerden (yürüyen canlýlardan) ve melekler ve onlar büyüklenmezler, kibirlenmezler

80


ℜψετ − 49

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 273

(16) Nahl Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, insanlarýn, meleklerin, cinlerin, hayvanlarýn iç yapýlarýndan bahsediyor. Bütün varlýklar; gördükleriniz ve görmedikleriniz, canlý veya cansýz, istisnasýz hepsi ama hepsi elektronlardan, karþýt elektronlardan ve bunlarýn atom yapýlarýndan oluþmuþtur. Hava azot gazý, oksijen gazý ve diðer gazlardan meydana gelmiþtir ve gözle görülmez. Onlar da elektronlardan, karþýt elektronlardan, bunlarýn oluþturduðu protonlardan, nötrinolardan oluþmuþlardýr. Elektronlar ve karþýt elektronlar (aslý ve gölgesi) devamlý dönerler. Bu dönüþlerine Allahû Tealâ “secde” adýný vermiþtir. Allah’ýn ismini ayný zamanda devamlý olarak zikrederler. Onlar Allah’ýn koyduðu kanunlar gereði bunu otomatik olarak gerçekleþtirirler. Onlardan bir kýsmý Allah’a secde etmeseler bile (ki melekler, insanlarýn ve cinlerin bir kýsmý secde ederler), onlarýn vücutlarýndaki sonsuz sayýda elektron ve karþýt elektron her an ya sað veya sol tarafa meylederek hep Allah’a secde ederler. Onlara dönüþ yönlerine göre, sað spinli veya sol spinli elektron ve karþýt elektron (pozitron) denilir. Bir evvelki âyet-i kerimede geçen (Nahl-48) “zahirûn” kelimesi hem meyletmeyi hem de dönmeyi ifade etmektedir. Yani hem kendi etrafýnda dönmek hem de bir yörünge üzerinde hareket halinde olmaktýr. Bu dönüþler sýrasýnda, bir merkezin üzerinde bir huninin oluþmasý gibi, bir sað-sol hareket de mevcuttur. Yani kâinatý oluþturan canlý ve cansýz bütün mahlûklardaki sonsuz sayýda elektronlar ve karþýt elektronlar da devamlý Allah’a secde etmektedirler. Elektronlar da onlarýn gölgeleri de... Nasýl elektronlar ve karþýt elektronlar kendi dilleriyle Allah’ý tesbih ediyorlarsa, Allah’ýn ismini devamlý tekrar ediyorlarsa, Allah’ýn indinde devamlý saða-sola meylederek döndükleri için Allah’ýn standartlarýnda ayný zamanda secde etmiþ sayýlýyorlar.

81

81


ℜψετ − 50

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 273

(16) Nahl Suresi

″ϖ←Ζ←5″Ψ↔4 ″ω←8 ″ϖ↑Ζ⊕∀↔∗ ↔ Ψ↑4≅↔Φ↔< 〉 ↔ :↑Ι↔8⊂Ψ↑< _↔8 ↔ Ψ↑ς↔Θ″Σ↔< ↔: Yehâfûne rabbehum min fevkýhim ve yef'alûne mâ yu'merûn(yu'merûne).

Ονλαρ, ονλαρ⎬ν ⎫στλερινδεκι (εµρινδε ολδυκλαρ⎬) Ραβ’λερινδεν κορκαρλαρ. ςε εµρολυνδυκλαρ⎬ ⎭εψλερι ψαπαρλαρ. 1 2 3 4 5

-

yehâfûne rabbe-hum min fevký-him ve yef'alûne mâ yu'merûne

: : : : :

(onlar) korkarlar Rab'lerinden onlarýn (kendi) üstlerinden ve yaparlar emrolunduklarý þey(ler)i

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Hiçbir elektron veya karþýt elektron, nötrino veya karþýt nötrino dönmemezlik edemez. Elektronlarýn büyük kýsmý kendi etraflarýnda dönerken, az bir kýsmý da hem kendi etraflarýnda hem de atomlarýn etraflarýnda dönmektedir. Bu rakam, genel çerçevede 3676’da 1’dir. 3676 tane elektrondan, 3675’i merkez elektronudur. Sadece kendi çevrelerinde dönmektedirler. 3676’ncýsý protonun etrafýnda, yörüngede dönmektedir. Ve emrolunduklarý þeyi, meylederek dönmeyi, secde iþlemini gerçekleþtirmektedirler.

82

82


ℜψετ − 51

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 273

(16) Nahl Suresi

_↔Ω⊕9←! ⎣←ω″[↔Ξ″∃! ←ω″[↔Ζ×7←! ∼:≥↑Η←Φ⊕Β↔# ÷ ↑ψ™ς7! ↔ ≅↔5 ↔: ↔ Ψ↑Α↔;″∗≅↔4 ↔ ≅⊕<←≅4↔ ⎣°φ←&!↔: °ψ×7←! ↔ξ↑; Ve kâlallâhu lâ tettehýzû ilâheynisneyn(ilâheynisneyni), innemâ huve ilâhun vâhýd(vâhýdun), fe iyyâye ferhebûn(ferhebûne).

ςε Αλλαη, ⎭⎞ψλε δεδι: “⇑κι ιλ®η εδινµεψιν! Ο, σαδεχε τεκ βιρ ιλ®ητ⎬ρ. Ο ηαλδε σαδεχε Βενδεν κορκυν!” 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

-

ve kâlallâhu (ve kâle allâhu) lâ tettehýzû ilâheyni isneyni innemâ huve ilâhun vâhýdun fe iyyâ-ye ferhabûne (fe ýrhabûne)

: : : : : : : : : :

ve Allah dedi edinmeyin iki ilâh sadece, yalnýz o ilâhtýr tek, bir tane o zaman, öyleyse yalnýz ben artýk korkun

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Üç Allah’a inanan, “Allah’ýn oðlu vardýr” diyen, melekleri Allah’ýn kýzlarý olarak kabul eden, Allah’ý insan zanneden birçok inanç mevcuttur. Herkes kendi inancýyla Allah’a hesap verecektir. Sadece bir tek ilâh vardýr. Allah kelimesinin aslý “El Ýlâh” týr. Yaratýlmamýþ olan, zamandan evvel de varolan, zamaný yaratan, zamandan sonra da varolmakta devam edecek olan, O’dur. Kur’ân-ý Kerim’de dînin adý Ýslâm’dýr. Kur’ân-ý Kerim Arapça indirildiði için, Allah’a teslim olmak mânâsýna gelen Hz. Ýbrâhîm’in hanif dîni de bunu ifade etmektedir. Hz. Ýbrâhîm’in hanif dîninin standartlarýný üç faktörde toplayabiliriz: 1- Tek bir Allah’a inanmak (vahdet). 2- Allah yolunda tek bir topluluk, tek bir cemaat oluþturmak (tevhid). 3- Allah’a teslim olmak (teslim). Peygamber Efendimiz (S.A.V) de hanifti. Kâinatýn ezelî, tek dîninin sahibiydi.

83

83


ℜψετ − 52

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 273

(16) Nahl Suresi

↑ω<∝±Γ7! ↑ψ↔7 ↔: ← ″∗ ÷↵! ↔: ← !↔ξ×Ω⊕Κ7! |←4 _↔8 ↑ψ↔7 ↔: ↔ Ψ↑Τ⊕Β↔# ←ψ™ς7! ↔η″[↔Ρ↔4 ↔! ⎢_→Α←.!↔: Ve lehu mâ fîs semâvâti vel ardý ve lehud dînu vâsýbâ(vâsýben), e fe gayrallâhi tettekûn(tettekûne).

ςε σεµαλαρδα ϖε ψερψ⎫ζ⎫νδε ολανλαρ, Ο’νυνδυρ. ςε δ⎩ν, δαιµα Ο’να αιτ− τιρ. (√ψλεψσε) η®λ® Αλλαη’ταν βα⎭κασ⎬νδαν µ⎬ κορκυψορσυνυζ? 1 2 3 4 5 6 7

-

ve lehu mâ fî es semâvâti ve el ardý ve lehu ed dînu vâsýben e fe gayrallâhi (gayre allâhi) tettekûne

: : : : : : :

ve onun semalarda olan þeyler ve yeryüzünde ve dîn onundur devamlý, sürekli, her zaman öyleyse Allah'tan baþkasý mý korkuyorsunuz

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ kâinatýn Yaratýcýsý’dýr. Hepsi birbirinin içinde bulunan, ayný sahayý iþgal eden 6 tane farklý âlem yaratmýþtýr. 3 yevmde asýllar, 3 yevmde de (Allah’a göre 3 gün) karþýtlar olmak üzere Allah zahirî âlemi ve karþýtý olan berzah âlemini, gayb âlemini ve onun berzah âlemini ve emr âlemini ve onun karþýtý olan zulmanî âlemi yaratmýþtýr.

84

84


ℜψετ − 52

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 273

(16) Nahl Suresi

Allahû Tealâ Zariyat Suresinin 49. âyet-i kerimesinde buyurmaktadýr:

51/ZARÝYAT-4 49: Ve min kulli þey’in halaknâ zevceynî leallekum tezekkerûn(tezekkerûne). Ve Biz, herþeyden çift yarattýk (herþeyi zýddýyla kaim kýlarak çift yarattýk). Umulur ki tezekkür edersiniz. Allahû Tealâ yerlerde ve göklerde ne yarattýysa, hepsi O’na aittir. Ve dîn de Allah’a aittir. Dîn Allah ile iliþki kurulmasýnýn, Allah’ýn kulu olunmasýnýn standartlarýný taþýmaktadýr. Biz insanlarý Allah yaratmýþtýr, Sahibimiz O’dur. Bir kýsým insanlar Allah’ýn kendilerini yarattýðýný kabul ederler, bir kýsmý kabul etmezler. Ama kabul etmeyenler, kabul etse de etmese de onlarý da Allah yaratmýþtýr. Allah sadece fizik vücuda ait olan zahirî âlemin yaratýcýsý deðildir. Onun zýddý olan (nefslere ait) berzah âleminin; cinlerin yaþamakta olduðu gayb âleminin, onun zýddý olan cinlerin (nefslerine ait) berzah âleminin; ruhlarýn yaþadýðý, Allah’a kadar uzanan, 7 tane gök katýný kapsayan emr âleminin ve onun zýddý olan (7 kat cehennemi ihata eden) zulmanî âlemin de sahibi Allah’týr. Ve dîn daima Allah’a aittir.

85

85


ℜψετ − 53

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 273

(16) Nahl Suresi

⊕ϖ↑∃ ←ψ™ς7! ↔ω←Ω↔4 ↓}↔Ω″Θ←9 ″ω←8 ″ϖ↑Υ←∀ _↔8 ↔: ⎣ ↔ :↑η↔ ″∆↔# ←ψ″[↔7←≅↔4 ∩η∩Ν7! ↑ϖ↑Υ⊕Κ↔8 ∼↔)←! Ve mâ bikum min ni'metin fe minallâhi summe izâ messekumud durru fe ileyhi tec'erûn(tec'erûne).

Σιζιν ολαν νε καδαρ νι’µετ ϖαρσα ηεπσι Αλλαη’τανδ⎬ρ. Σονρα δα σιζε βιρ σ⎬κ⎬ντ⎬ δοκυνσα, ο ζαµαν Ο’να ψαλϖαρ⎬ρσ⎬ν⎬ζ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12

-

ve mâ bi-kum min ni'metin fe min allâhi summe izâ messe-kum ed durru fe ileyhi tec'erûne

: : : : : : : : : : : :

ve ne (varsa) sizin için, sizin olan ni’metten böylece, tamamen, hepsi Allah'tandýr sonra olduðu zaman size dokundu zarar, sýkýntý o zaman ona yalvarýrsýnýz

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Ni’met olarak insana ulaþan, insanda bulunan, Allah’ýn insana verdiði ne varsa hepsi Allah’tandýr. Ýnanmayanlar, Allah’tan baþkasýndan korkanlar, hem Allah’a inanmazlar hem de baþlarý sýkýþýnca, bir ölüm tehlikesiyle karþýlaþtýklarý zaman müracaat ettikleri makam gene Allah’týr. O’na yalvarýrlar.

86

86


ℜψετ − 54

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 273

(16) Nahl Suresi

!↔)←! ″ϖ↑Υ″Ξ↔2 ⊕η∩Ν7! ↔ρ↔Λ↔6 ∼↔)←! ⊕ϖ↑∃ ↔ Ψ↑6←Ι″Λ↑< ″ϖ←Ζ←±∀↔Ι←∀ ″ϖ↑Υ″Ξ←8 °σ<←η↔4 Summe iza keþefad durra ankum izâ ferîkun minkum bi rabbihim yuþrikûn(yuþrikûne).

Σονρα Ο, σιζδεν ζαραρ⎬ (σ⎬κ⎬ντ⎬λαρ⎬) γιδερινχε ο ζαµαν δα σιζδεν βιρ γρυπ, Ραβ’λερινε ⎭ιρκ (ορτακ) κο⎭αρλαρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9

-

summe iza keþefe ed durra an-kum izâ ferîkun min-kum bi rabbi-him yuþrikûne

: : : : : : : : :

sonra olduðu zaman zararý (sýkýntýlarý) giderdi sizden o zaman, o taktirde bir grup sizden Rab'lerine þirk (ortak) koþarlar

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ insanlarýn yalvarmalarý üzerine onlarýn sýkýntýlarýný gidermektedir. Allah onlarýn sýkýntýlarýný giderdikten sonra, onlar bunu putlara baðlamakta ve onlara tapmaya devam etmekte, Allah’a þirk koþmaktadýrlar. Ýblis insanlýk tarihi boyunca, türlü vesilelerle insanlarýn çoðunu Allah’ýn yolundan saptýrmayý baþarmýþtýr. Bu vesilelerden bir tanesi de insanlarýn taþtan, aðaçtan veya baþka þeylerden elleriyle vücuda getirdikleri ve sonra da taptýklarý putlardýr. Bugün de puta tapanlar mevcuttur. Bu açýk þirktir. Allahû Tealâ, Kur’ân-ý Kerim’de:

87

87


ℜψετ − 54

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 273

(16) Nahl Suresi

“Bir Allah var.” “Sakýn Bana ortak koþmayýn.” “Þirk büyük bir günahtýr.” diyor. Onlar da hem ortak koþuyorlar hem de iblis onlara þunu söyletiyor: “Siz ortak koþuyorsunuz ama Allah’a yakýn olmak için yapýyorsunuz.” Peygamber Efendimiz (S.A.V) buyuruyor ki: “Benim ümmetimde açýk þirk oluþmaz. Toplumun açýk þirke düþmesi mümkün deðildir. Ama gizli þirkten korkuyorum.” Allah’a ruhunu hayatta iken ulaþtýrmayý dilemeyen herkes gizli þirktedir.

30/RUM-3 31: Munîbîne ileyhi vettekûhu ve ekîmûs salâte ve lâ tekûnû minel muþrikîn(muþrikîne). O’na (Allah’a) yönelin (Allah’a ulaþmayý dileyin) ve takva sahibi olun. Ve namazý ikame edin (namaz kýlýn). Ve (böylece) müþriklerden olmayýn. 30/RUM-3 32: Minellezîne ferrakû dînehum ve kânû þiyeâ(þiyean), kullu hýzbin bimâ ledeyhim ferihûn(ferihûne). (O müþriklerden olmayýn ki) onlar, dînlerinde fýrkalara ayrýldýlar ve grup grup oldular. Bütün gruplar, kendilerinde olanla ferahlanýrlar. Gidecekleri yer cehennemdir.

10/YUNUS-7 7: Ýnnellezîne lâ yercûne likâenâ ve radû bil hayâtid dunyâ vatme'ennû bihâ vellezîne hum an âyâtinâ gâfilûn(gâfilûne). Muhakkak ki onlar, Bize ulaþmayý (hayatta iken ruhlarýný Allah’a ulaþtýrmayý) dilemezler. Dünya hayatýndan razý olmuþlardýr ve onunla doyuma ulaþmýþlardýr ve onlar âyetlerimizden gâfil olanlardýr. 10/YUNUS-8 8: Ulâike me'vâhumun nâru bimâ kânû yeksibûn(yeksibûne). Ýþte onlarýn kazandýklarý (dereceler) gereðince varacaklarý yer ateþtir (cehennemdir).

88

88


ℜψετ − 55

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 274

(16) Nahl Suresi

⎪∼Ψ↑Θ⊕Β↔Ω↔Β↔4 ⎢″ϖ↑;≅↔Ξ″[↔#×∼ ≥_↔Ω←∀ ∼:↑Ι↑Σ″Υ↔[←7 ↔ Ψ↑Ω↔ς″Θ↔# ↔ ″Ψ↔Κ↔4 Li yekfurû bimâ âteynâhum, fe temetteû, fesevfe ta'lemûn(ta'lemûne).

Ονλαρα ϖερδιðιµιζ ⎭εψλερε νανκ⎞ρλ⎫κ ετσινλερ! Ηαψδι φαψδαλαν⎬ν (µετα’λαν⎬ν). Αρτ⎬κ ψακ⎬νδα βιλεχεκσινιζ. 1 2 3 4 5 6 7

-

li yekfurû bimâ âteynâ-hum fe temetteû fe sevfe ta'lemûne

: : : : : : :

nankörlük etsinler þeylere onlara verdik haydi faydalanýn (metalanýn) artýk yakýnda olacak bilecekler

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ “yakýnda bileceksiniz” demekle herkesin ölümünü kastetmektedir. Bütün insanlar ölünce hakikatle karþýlaþacaklardýr. Allah’ý görecekler ve bileceklerdir. Allah’ýn Allah olduðunu, kendilerinin de sadece bir kul olduklarýný öðreneceklerdir. Ayný zamanda kabirdeki azapla da bu öðrendikleri þeyi unutulmayacak bir þekilde yerli ye-rine yerleþtireceklerdir. Sonra da bir cehennem azabý onlarý ebediyyen kuþatacaktýr.

89

89


ℜψετ − 56

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 274

(16) Nahl Suresi

⎢″ϖ↑;≅↔Ξ″5↔+↔∗ _⊕Ω←8 _→Α[∝Μ↔9 ↔ Ψ↑Ω↔ς″Θ↔< ÷ _↔Ω←7 ↔ Ψ↑ς↔Θ″∆↔< ↔: ↔ :↑Ι↔Β″Σ↔# ″ϖ↑Β″Ξ↑6 _⊕Ω↔2 ⊕ω↑ς↔ ″Κ↑Β↔7 ←ψ™ς7≅↔# Ve yec’alûne li mâ lâ ya’lemûne nasîben mimmâ razaknâhum, tallâhi le tus’elunne ammâ kuntum tefterûn(tefterûne).

Ονλαρ⎬ ρ⎬ζ⎬κλανδ⎬ρδ⎬ð⎬µ⎬ζ ⎭εψλερδεν, βιλµεδικλερινε βιρ παψ (νασιπ) αψ⎬ρ⎬ψορλαρ. Αλλαη’α ψεµιν ολσυν κι; ιφτιρα ετµι⎭ ολδυðυνυζ ⎭εψλερδεν µυτλακα σοργυλαναχακσ⎬ν⎬ζ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11

-

ve yec’alûne li mâ lâ ya’lemûne nasîben mimmâ (min mâ) razaknâ-hum tallâhi le tus’elunne ammâ (an-mâ) kuntum tefterûne

: : : : : : : : : : :

ve yapýyorlar (ayýrýyorlar) þeyleri bilmiyorlar bir nasip, bir pay o þeylerden onlarý rýzýklandýrdýk Allah’a yemin olsun mutlaka sorgulanacaksýnýz þeylerden siz oldunuz iftira ediyorsunuz

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm “Tallâhi” ve “vallâhi” kelimelerinde baþa gelen “ta” veya “ve” sondaki “i” olunca “yemin” olur. Vallâhi: Allah’a yemin olsun. Tallâhi: Allah’a yemin olsun. “Allah’a yemin olsun ki; iftira etmiþ olduðunuz þeylerden mutlaka sorgulanacaksýnýz.” buyuruyor, Allahû Tealâ. Bu âyette Kur’ân-ý Kerim’in ruhuna giren bir husus yoktur. Lâfýzdan bahsedilmektedir. Kýyâmet günü mizanlar kurulacaktýr. Ve Herkes 3 boyutlu olarak her saniye, fiillerine uygun olarak kazandýklarý veya kaybettikleri dereceleri kendi hayat filmlerinde göreceklerdir. Ellerindeki mizanlardan her saniye kazandýklarý ve kaybettikleri derecelerin tam adaletle oluþtuðunu, kendilerine kýl kadar zulmedilmediðini tespit edeceklerdir. Sorgulanmaktan kasýt bu hayat filmleridir.

90

90


ℜψετ − 57

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 274

(16) Nahl Suresi

↑ψ↔9≅↔Ε″Α↑, ← ≅↔Ξ↔Α″7! ←ψ™ς←7 ↔ Ψ↑ς↔Θ″∆↔< ↔: ↔ Ψ↑Ζ↔Β″Λ↔< _↔8 ″ϖ↑Ζ↔7 ↔: Ve yec’alûne lillâhil benâti subhânehu ve lehum mâ yeþtehûn(yeþtehûne).

ςε Αλλαη’α, κ⎬ζλαρ ισνατ εδιψορλαρ. Ο, Σ⎫βηαν’δ⎬ρ (Αλλαη ⎜οχυκ εδινµεκτεν µ⎫νεζζεητιρ). ςε βεðενδικλερι (τερχιη εττικλερι; ερκεκ ⎜οχυκλαρ) ισε κενδιλερινιν (ονλαρ⎬ν) ολυψορ. 1 - ve yec’alûne

:

2 3 4 5 6

: : : : :

-

li allâhi el benâti subhâne-hu ve lehum mâ yeþtehûne

ve kýlýyorlar, yapýyorlar, isnad ediyorlar Allah’a kýzlar o sübhandýr, münezzehtir ve onlarýndýr (kendilerinindir) beðendikleri (tercih ettikleri)

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allah’a kýzlar isnat edilmektedir. Allahû Tealâ ise herþeyden münezzehtir. O, doðmamýþtýr, doðurulmamýþtýr. Bir annesi ve bir babasý söz konusu deðildir. Allah, insan deðildir. Allah, Yaratan’dýr. Sübhan kelimesi, Allah’ýn herþeyden münezzeh olduðunu ifade etmektedir.

91

91


ℜψετ − 57

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 274

(16) Nahl Suresi

Salâh makamýnýn sonunda, iradesini de Allah’a teslim eden herkes Allah’ý görecektir. Allah’a inanan insanlar, gaybî îmânlarýný (Allah’ý kalp gözleriyle gördükleri için) tahkiki îmâna çevireceklerdir. 28. basamak olan salâh makamýnýn 7 kademesi vardýr: Salâh makamýnýn 1. kademesi, kiþinin günahlarýnýn örtülmesidir.

66/TAHRÝM-8 8: Yâ eyyuhellezîne âmenû tûbû ilâllâhi tevbeten nasûhâ(nasûhan), asâ rabbukum en yukeffire ankum seyyiâtikum ve yudhilekum cennâtin tecrî min tahtihel enhâru, yevme lâ yuhzîllâhun nebiyye vellezîne âmenû meah(meahu), nûruhum yes'â beyne eydîhim ve bi eymânihim yekûlûne rabbenâ etmim lenâ nûrenâ vagfir lenâ, inneke alâ kulli þey'in kadîr(kadîrun). Ey âmenû olanlar! Allah’a nasuh tövbesiyle tövbe edin ki; Allah, sizin günahlarýnýzý örtsün ve sizi, altýndan nehirler akan cennetlere koysun. O gün Allah, nebîleri ve onlarla birlikte âmenû olanlarý utandýrmayacaktýr. (O gün) onlar, nurlarý önlerinde ve saðlarýnda olarak yürürler ve (nasuh tövbesini yaptýklarý gün): “Rabbimiz nurumuzu tamamla, bizlere maðfiret et (günahlarýmýzý sevaba çevir), muhakkak ki; Sen, herþeye kaadirsin.” derler. Salâh makamýnýn 2. kademesi, Allah’ýn o kiþiye salâh nurunu vererek onu ni’metlendirmesidir. Salâh makamýnýn 3. kademesi, kiþinin mürþidine ulaþtýktan sonraki kademelerde iþlediði günahlarý Allah’ýn sevaba çevirmesidir. Yani maðfiret etmesidir. Salâh makamýnýn 4. kademesi, kiþinin serbest iradesini Allah’a teslim etmesidir. Ýradesini de Allah’a teslim etmek sadedinde kiþide hem derin bir iþtiyak vardýr hem de Allah kiþiyi irþad makamýna lâyýk görmektedir. Kiþinin talebi Allah’a ulaþýr ulaþmaz kabul edilir. Ýradesi Allah’ýn iradesine baðlanacaktýr ve daimî zikri de tesbihe çevrilecektir. Böylece kiþi, Allah’ý gerçek anlamda münezzeh kýlmýþ olan, Allah’ýn Zat’ýný gören bir mürþid olacaktýr. Salâh makamýnýn 5. kademesi, kiþinin Allah’ý görmesi, bihakkýn takvanýn sahibi olmasý ve Allah’ýn kiþiyi “Ýrþada memur ve mezun kýlýndýn.” cümlesiyle irþad makamýna tayin etmesidir.

92

92


ℜψετ − 58

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 274

(16) Nahl Suresi

↑ψ↑Ζ″%↔: ⊕υ↔1 |×Χ″9⇔ ↵≅←∀ ″ϖ↑;↑Γ↔&↔! ↔η←±Λ↑∀ ∼↔)←! ↔: ⎣ °ϖ[∝Π↔6 ↔ξ↑; ↔: ∼∪(↔Ψ″Κ↑8 Ve izâ buþþire ehaduhum bil unsâ zalle vechuhu musvedden ve huve kezîm(kezîmun).

Ονλαρδαν βιρισι, βιρ κ⎬ζ ⎜οχυκ ιλε µ⎫ϕδελενδιðι ζαµαν ⎞φκελι ολαρακ, ψ⎫ζ⎫ σιψαηλα⎭⎬π γ⎞λγελενιρ. 1 2 3 4 5 6 7

-

ve izâ buþþire ehadu-hum bi el unsâ zalle vechu-hu musvedden (esved 8 - ve huve 9 - kezîmun

: : : : : : : : : :

ve olduðu zaman müjdelendi onlardan birisi kýz çocuk ile gölgelendi onun yüzü kararmýþ, siyahlaþmýþ siyah) ve o kýzgýn, öfkeli

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm O devirde kýz çocuk sahibi olmak, üzüntülü bir olay olarak telâkki ediliyordu. Ve kimin kýz çocuðu olmuþsa, onu aþaðýlýyorlardý. Onlar da kýz çocuklarýný, diri diri mezara gömerek öldürüyorlardý.

93

93


ℜψετ − 59

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 274

(16) Nahl Suresi

↔η←±Λ↑∀ _↔8 ← ≥Ψ↑, ″ω←8 ← ″Ψ↔Τ″7! ↔ω←8 ×∗!↔Ψ↔Β↔< ↑ψ∩,↑Γ↔< ″ ↔! ↓ Ψ↑; |×ς↔2 ↑ψ↑Υ←Κ″Ω↑< ↔! ⎢∝ψ←∀ ↔ Ψ↑Ω↑Υ″Ε↔< _↔8 ↔ ≥≅↔, ÷ ↔! ⎢← !↔Ι∩Β7! |←4 Yetevârâ minel kavmi min sûi mâ buþþire bih(bihî), e yumsikuhu alâ hûnin em yedussuhu fît turâb(turâbi), e lâ sâe mâ yahkumûn(yahkumûne).

Μ⎫ϕδελενδιðι ⎭εψιν κ⎞τ⎫λ⎫ð⎫νδεν (δολαψ⎬) καϖµινδεν γιζλενιρ. Ονυ ζελιλλικλε τυτσυν µυ ψοκσα ονυ τοπραðα µ⎬ γ⎞µσ⎫ν? ςερδικλερι η⎫κ⎫µ νε κ⎞τ⎫ (⎞ψλε) δεðιλ µι? 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11

-

yetevârâ (vârâ) (te-vârâ) min el kavmi min sûi mâ buþþire bi-hi e yumsiku-hu (emseke) alâ hûnin em yedussu-hu (desse) fî et turâbi e lâ sâe mâ yahkumûne

: : : : : : : : : : :

gizlenir (gizledi, örttü) (gizlendi) kavimden kötülükten, kötülüðünden müjdelenen þey onunla onu tutsun mu (tuttu) zelillikle yoksa onu gömsün mü (gömdü) topraðýn içine, topraða kötü deðil mi hükmettikleri (karar verdikleri) þey

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Bir insanýn, doðan çocuðu sebebiyle, zelil kýlýnmasý ya da övülmesi insanlarda ne kadar yanlýþ anlayýþ biçiminin olduðunu göstermektedir. Bir an için o kavimdeki bütün kýz çocuklarýnýn öldürüldüðünü düþünelim. Bu durumda kavmin devam etmesi mümkün deðildir. Ne yazýk ki Peygamber Efendimiz (S.A.V)’den evvel insanlar bu tarzda korkunç bir düþüncenin sahipleriydiler.

94

94


ℜψετ − 60

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 274

(16) Nahl Suresi

⎣← ″Ψ⊕Κ7! ↑υ↔Χ↔8 ← ↔Ι←∋× ↵≅←∀ ↔ Ψ↑Ξ←8⊂Ψ↑< ÷ ↔ω<∝Η⊕ς←7 〉 ↑ϖ[∝Υ↔Ε″7! ↑ι<∝ϑ↔Θ″7! ↔ξ↑; ↔: ⎢ |×ς″2 ÷↵! ↑υ↔Χ↔Ω″7! ←ψ™ς←7 ↔: Lillezîne lâ yu’minûne bil âhýreti meselus sev’(sev’i), ve lillâhil meselul â’lâ, ve huvel azîzul hakîm(hakîmu).

(Ηαβεριν) κ⎞τ⎫ τελ®κκι εδιλµεσι, αηιρετε (ηαψατταψκεν Αλλαη’α υλα⎭µαψα) ινανµαψανλαρα αιττιρ. ςε ®λ® (ψ⎫χε ολµα) δυρυµυ, Αλλαη’α αιττιρ. ςε Ο, Αζ⎩ζ’διρ, Ηακ⎩µ’διρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9

-

lillezîne (li ellezîne) lâ yu’minûne bi el âhýreti meselu es sev’i ve li allâhi el meselu el â’lâ ve huve el azîzu el hakîmu

: : : : : : : : :

onlara aittir mü’min olmazlar, inanmazlar ahirete (hayattayken Allah’a ulaþma gününe) “kötü” meselesi, durumu, telâkki edilmesi ve Allah’ýndýr, Allah’a aittir âlâ, yüce olma durumu ve o azîzdir, yücedir hakîmdir, hüküm ve hikmet sahibidir

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Ahiret telâkkisi, iki ayrý cepheden deðerlendirilmelidir. 1- Sonraki âlem (kýyâmetten sonraki devre), cennet veya cehennem hayatý ahirettir. 2- Ahiret günü, ruhun ölmeden evvel Allah’a ulaþtýðý gündür. Genel kabul görmüþ statü içerisinde ahiret kelimesi, kýyâmet gününü veya cennet ve cehennem hayatýný ifade etmektedir. Allahû Tealâ, Araf Suresinin 147. âyet-i kerimesinde buyuruyor:

95

95


ℜψετ − 60

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 274

(16) Nahl Suresi

7/A'RAF-1 147: Vellezîne kezzebû bi âyâtinâ ve likâil âhireti habitat a’mâluhum, hel yuczevne illâ mâ kânû ya’melûn(ya’melûne). Ve âyetlerimizi ve ahirete ulaþmayý (hayatta iken ruhun Allah’a ulaþmasýný) inkâr eden kimselerin amelleri, heba oldu (boþa gitti). Onlar, yaptýklarýndan baþka bir þeyle mi cezalandýrýlýr (karþýlýk verilir)? Amellerin boþa gitmesi, Kehf Suresinin 103. ve 104. âyet-i kerimelerinde de anlatýlýyor:

18/KEHF-1 103: Kul hel nunebbiukum bil ahserîne a’mâlâ(a’mâlen). De ki: “Ameller açýsýndan en çok hüsrana uðrayanlarý size haber vereyim mi?” 18/KEHF-1 104: Ellezîne dalle sa’yuhum fîl hayâtid dunyâ ve hum yahsebûne ennehum yuhsinûne sun’â(sun’an). Onlar, dünya hayatýnda amelleri (çalýþmalarý) sapmýþ (kaybettikleri dereceler, kazandýklarý derecelerden daha fazla) olanlardýr. Ve onlar, güzel ameller iþlediklerini zannediyorlar. 18/KEHF-1 105: Ulâikellezîne keferû bi âyâti rabbihim ve likâihî fe habitat a’mâluhum fe lâ nukîmu lehum yevmel kýyameti veznâ(veznen). Ýþte onlar, Rab’lerinin âyetlerini ve O’na mülâki olmayý (ölmeden evvel ruhun Allah’a ulaþmasýný) inkâr ettiler. Böylece onlarýn amelleri heba oldu (boþa gitti). Artýk onlar için kýyâmet günü mizan tutmayýz. Her iki grup âyette ceza amellerin boþa gitmesidir. Her ikisinde de sebep Allah’ýn âyetlerini yalanlamaktýr. Birinde “ahirete ulaþmak” diðerinde “Allah’a ulaþmak” inkâr edilmiþtir. Ceza ayný ise suç ayný ise ulaþma iki þekilde yer almýþsa her ikisi de Allah’a ulaþmak mânâsýna gelir. Amellerin boþa gitmesi de çok önemli bir konudur. Kiþi hayatý boyunca birtakým güzel iþlevler yapmakta, onlar sebebiyle derecat kazanmaktadýr. Allah’ýn emirlerini yerine getirir, ibadetlerini yapar, insanlara iyilik eder, derecat kazanýr. Ýnsanlarýn ruhlarýnýn ölmeden evvel Allah’a ulaþmasýný tekzip etmeleri sebebiyle amel defterlerinde kazandýklarý bütün dereceler sýfýrlanacaktýr. Kiþi, Allah’a ölmeden evvel ulaþmaya inanmýyorsa, hiçbir zaman bunu dilemeyecektir. Gideceði yer de bu sebeple cehennem olacaktýr.

96

96


ℜψετ − 61

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 274

(16) Nahl Suresi

↔ ↔Ι↔# _↔8 ″ϖ←Ζ←Ω″ς↑Π←∀ ↔ ≅⊕Ξ7! ↑ψ™ς7! ↑γ←∋!∉Ψ↑< ″ξ↔7 ↔: |⊆7←! ″ϖ↑;↑Ι←±∋∉Ψ↑< ″ω←Υ×7 ↔: ↓}⊕∀≥!↔( ″ω←8 _↔Ζ″[↔ς↔2 ÷ ″ϖ↑Ζ↑ς↔%↔! ↔ ≥≅↔% ∼↔)←≅↔4 ⎣|∪Ω↔Κ↑8 ↓υ↔%↔! ↔ Ψ↑8←Γ″Τ↔Β″Κ↔< ÷ ↔: →}↔2≅↔, ↔ :↑Ι←∋⊂≅↔Β″Κ↔< Ve lev yuâhýzullâhun nâse bi zulmihim mâ tereke aleyhâ min dâbbetin ve lâkin yuahhýruhum ilâ ecelin musemmâ(musemmen), fe izâ câe eceluhum lâ yeste’hýrûne sâaten ve lâ yestakdimûn(yestakdimûne).

ςε εðερ Αλλαη, ινσανλαρ⎬ ζυλ⎫µλερι σεβεβιψλε σοργυλαψ⎬π (δερηαλ) χεζαλανδ⎬ρσαψδ⎬, ονυν (ψερψ⎫ζ⎫ν⎫ν) ⎫ζερινδε ψ⎫ρ⎫ψεν χανλ⎬λαρδαν βιρ χανλ⎬ β⎬ρακµαζδ⎬. ςε φακατ ονλαρ⎬, βελιρλι βιρ ζαµανα καδαρ τεηιρ εδερ (ερτελερ). Αρτ⎬κ ονλαρ⎬ν εχελλερι γελδιðι ζαµαν νε βιρ σαατ τεηιρ εδιλιρ (ερτελενιρ) νε δε (βιρ σαατ) εϖϖελε αλ⎬ν⎬ρ.

97

97


ℜψετ − 61

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 274

(16) Nahl Suresi

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14

-

ve lev yuâhýzu allâhu en nâse bi zulmi-him mâ tereke aleyhâ min dâbbetin ve lâkin yuahhýru-hum ilâ ecelin musemmen fe izâ câe ecelu-hum

15 - lâ yeste’hýrûne 16 - sâaten 17 - ve lâ yestakdimûne

: : : : : : : : : : : : : : : : :

ve eðer, þâyet sorgular, suçlar Allah insanlar onlarýn zulümleri sebebiyle býrakmadý (býrakmazdý) onun üzerinde yürüyen canlýlardan bir canlý ve fakat, ama onlarý tehir eder (erteler) bir süreye (ecele) kadar belirlenmiþ (isimlendirilmiþ) artýk geldiði zaman onlarýn ecelleri (onlar için tayin edilmiþ olan zaman) ertelenmez (tehir edilmez) bir saat ve evvele (öne) alýnmaz

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Hayat baþlar ve biter. Bu süreç içerisinde insanlar günahlar ve sevaplar iþlerler. Derecat kazandýran ve kaybettiren iþlevler yaparlar. Bütün bunlarý hayat boyunca kiramen kâtibin melekleri 3 boyutlu, hologram usulü bir filme almaktadýrlar. Ayný zamanda düþünceleri de kaydetmektedirler. Kiþi hangi düþünceyle, hangi fiili yaptý ise kesin olarak taammüd ve sonuç iliþkisine göre derecelendirilmektedir. Çünkü her pozitif davranýþta, Allah’ýn emirlerine itaat edip yasak ettiði fiilleri, þeytanýn davetine raðmen, iþlememekten kaynaklanan kazandýðý dereceler; Allah’ýn emirlerini iþlememekten, yasak ettiði fiilleri iþlemekten doðan kaybedilen dereceler hayat filminde görülmektedir. Bu derecelerin sonucudur ki; kiþi, cennete veya cehenneme ulaþmaktadýr.

98

98


ℜψετ − 61

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 274

(16) Nahl Suresi

Eðer kiþinin kazandýðý dereceler fazlaysa, gideceði yer Allah’ýn cennetidir. Kaybettiði dereceler fazlaysa, gideceði yer cehennemdir. Allahû Tealâ insana bir ömür boyu müsaade etmiþtir. Verdiði serbest iradeyle insan dilediðini yapabilir. Ama sonunda hayatý boyunca iþlediði günahlar ve sevaplar sebebiyle ya cehenneme ya da cennete girecektir. Allahû Tealâ’nýn kanunu böyledir. Allahû Tealâ, hesaplaþmayý ölümden sonraya býrakmasaydý, Allah’ýn cezalarý öyle aðýr olurdu ki, yeryüzünde insanlardan, hayvanlardan, cinlerden canlý olarak hiçbir þey kalamazdý. Kýyâmet gününe kadar ertelemesinin sebebi budur. Kim Allah’a ulaþmayý dilemezse mutlaka cehenneme gider.

10/YUNUS-7 7: Ýnnellezîne lâ yercûne likâenâ ve radû bil hayâtid dunyâ vatme’ennû bihâ vellezîne hum an âyâtinâ gâfilûn(gâfilûne). Muhakkak ki onlar, Bize ulaþmayý (hayatta iken ruhlarýný Allah’a ulaþtýrmayý) dilemezler. Dünya hayatýndan razý olmuþlardýr ve onunla doyuma ulaþmýþlardýr ve onlar âyetlerimizden gâfil olanlardýr. 10/YUNUS-8 8: Ulâike me’vâhumun nâru bimâ kânû yeksibûn(yeksibûne). Ýþte onlarýn kazandýklarý (dereceler) gereðince varacaklarý yer ateþtir (cehennemdir). Allah’a ulaþmayý dileyen kiþininse günahlarý örtülür. Kazandýðý dereceler bu sebeple kaybettiklerinden mutlaka fazla olur.

8/ENFAL-2 29: Yâ eyyuhellezîne âmenû in tettekullâhe yec’al lekum furkânen ve yukeffir ankum seyyiâtikum ve yagfir lekum, vallâhu zul fadlil azîm(azîmi). Ey âmenû olanlar, Allah’a karþý takva sahibi olursanýz sizi furkan (hak ve bâtýlý ayýrma özelliði) sahibi kýlar! Ve sizden (sizin) günahlarýnýzý örter ve size maðfiret eder (günahlarýnýzý sevaba çevirir). Ve Allah, büyük fazl sahibidir. Kimin sevaplarý günahlarýndan fazlaysa o felâha erer, yani cennete girer.

23/MU’MÝNUN-1 102: Fe men sekulet mevâzînuhu fe ulâike humul muflihûn(muflihûne). O zaman kimin mizaný (sevap tartýlarý), aðýr gelirse iþte onlar, felâha erenlerdir.

99

99


ℜψετ − 62

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 274

(16) Nahl Suresi

↑ρ←Μ↔# ↔: ↔ Ψ↑;↔Ι″Υ↔< _↔8 ←ψ™ς←7 ↔ Ψ↑ς↔Θ″∆↔< ↔: ⎢|×Ξ″Κ↑Ε″7! ↑ϖ↑Ζ↔7 ⊕ ↔! ↔ ←Η↔Υ″7! ↑ϖ↑Ζ↑Β↔Ξ←Κ″7↔! ↔ ≅⊕Ξ7! ↑ϖ↑Ζ↔7 ⊕ ↔! ↔ ↔Ι↔% ÷ ↔ Ψ↑0↔Ι″Σ↑8 ″ϖ↑Ζ⊕9↔! ↔: Ve yec’alûne lillâhi mâ yekrehûne ve tesýfu elsinetuhumul kezibe enne lehumul husnâ, lâ cereme enne lehumun nâre ve ennehum mufretûn(mufretûne).

ςε ονλαρ, κεριη γ⎞ρδ⎫κλερι (βεðενµεδικλερι) ⎭εψλερι (κ⎬ζλαρ⎬) Αλλαη’α ισνατ εδερλερ (ηασ κ⎬λαρλαρ). ςε ονλαρ⎬ν διλλερι, εν γ⎫ζελιν “ονλαρα αιτ ολδυðυ” ψαλαν⎬ν⎬ σ⎞ψλερ. Ατε⎭ιν (χεηεννεµιν), ονλαρ⎬ν ολδυðυνα ⎭⎫πηε ψοκ. ςε µυηακκακ κι ονλαρ, ιφραττα ολανλαρ (α⎭⎬ρ⎬ δαϖρανανλαρ)δ⎬ρ.

100

100


ℜψετ − 62

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 274

(16) Nahl Suresi

1 - ve yec’alûne

:

2 - lillâhi (li allâhi) 3 - mâ yekrehûne

: :

4 - ve tesýfu (vasafe 5 - elsinetu-hum 6 - el kezibe 7 - enne 8 - lehum el husnâ 9 - lâ cereme 10 - enne 11 - lehum en nâre 12 - ve enne-hum 13 - mufretûne

: : : : : : : : : : :

ve kýlarlar (kýlýyorlar), isnad ederler (ediyorlar) Allah’a ait beðenmedikleri, hoþlanmadýklarý, kerih gördükleri þey(ler) ve söylüyor, vasýflandýrýyor vasýflandýrdý, niteledi) onlarýn dilleri yalan olduðu en güzeli onlarýn, onlara ait þüphesiz, þüphe yok olduðu ateþ onlar içindir, onlarýndýr ve muhakkak onlar ifratta olanlar, aþýrý davrananlar

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Bir insanlar grubu düþünün ki, kendilerini Allah’tan üstün tutmaktadýrlar. Bunlar hiç acýmadan kendi kýz evlâtlarýný diri diri mezara gömebilmektedirler. Kýz çocuk, beðenmemelerine raðmen Allah’ýn istediði bir husustur. Onu, Allah vermiþtir. Allah’ýn verdiðini kerih, deðersiz görerek, kötülüyorlar. Ama erkek çocuklarý olursa bunu kendilerinin husule getirdiði bir þey olarak deðerlendiriyorlar. Güzel; kendilerinin, çirkin; Allah’ýn husule getirdiðidir görüþü, insanlarýn kendilerini, hâþâ, Allah’tan üstün görmeleri anlamýný taþýmaktadýr. Ve bu sebeple onlarýn ateþe gireceði kesinleþmektedir.

101

101


ℜψετ − 63

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 274

(16) Nahl Suresi

↔τ←ς″Α↔5 ″ω←8 ↓ϖ↔8↑! |⊆7←! ≥_↔Ξ″ς↔,″∗↔! ″φ↔Τ↔7 ←ψ™ς7≅↔# ↔ξ↑Ζ↔4 ″ϖ↑Ζ↔7≅↔Ω″2↔! ↑ ≅↔Ο″[⊕Λ7! ↑ϖ↑Ζ↔7 ↔ω⊕<↔ϑ↔4 °ϖ[∝7↔! ° !↔Η↔2 ″ϖ↑Ζ↔7 ↔: ↔ ″Ψ↔[″7! ↑ϖ↑Ζ∩[←7 ↔: Tallâhi lekad erselnâ ilâ umemin min kablike fe zeyyene lehumuþ þeytânu a’mâlehum fe huve veliyyuhumul yevme ve lehum âzâbun elîm(elîmun).

Αλλαη’α ψεµιν ολσυν κι; σενδεν ⎞νχεκι ⎫µµετλερε (ρεσ⎦λλερ) γ⎞νδερµι⎭τικ. Φακατ ⎭εψταν, ονλαρα αµελλερινι σ⎫σλ⎫ γ⎞στερδι. Αρτ⎬κ ο γ⎫ν, ονλαρ⎬ν δοστυ, ο (⎭εψταν) ολαχακτ⎬ρ. Ονλαρ ι⎜ιν ελ⎩µ αζαπ ϖαρδ⎬ρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14

102

-

tallâhi lekad erselnâ ilâ umemin min kabli-ke fe zeyyene lehum eþ þeytânu a’mâle-hum fe huve veliyyu-hum el yevme ve lehum azâbun elîmun

: : : : : : : : : : : : : :

Allah’a yemin olsun andolsun biz gönderdik ümmetlere senden önce fakat süslü gösterdi, süsledi onlara þeytan amellerini, yaptýklarýný artýk o (dur) onlarýn velîsi, dostu o gün (bugün) ve onlar için vardýr, onlarýndýr elîm (acý) azap

102


ℜψετ − 63

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 274

(16) Nahl Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, þeytandan bahsetmektedir. Baþlangýçta nefs %100 afetlerle doludur ve bu afetler þeytanýn sýðýnaðýdýr. Nefse 19 tane afet vermiþtir. Þeytan, oralara yerleþir ve o afetlere tesir etmeye çalýþýr. Bunda çok baþarýlýdýr. Afetler, Allahû Tealâ tarafýndan þeytanýn istediði istikamette, Allah’ýn bütün emirlerini çiðneyecek, yasak ettiði her fiili iþleyecek þekilde dizayn edilmiþtir. Bu, Allahû Tealâ’nýn eþitlik ilkesinin bir neticesidir. Çünkü Allahû Tealâ ruha 19 tane haslet vermiþtir. Ruhun hasletleri Allah’ýn bütün emirlerini yerine getirecek, yasak ettiði hiçbir fiili iþlemeyecek bir özellik göstermektedir. Öyleyse iki ayrý ve birbirine zýt uygulama alaný vardýr ve dengededir. Allah’ýn emirlerine itaati isteyen ruhun hasletleriyle, Allah’ýn emirlerini çiðnemek isteyen nefsin afetleri, eþit durumdadýr. Ama þeytan, zaten Allah’ýn emirlerini yerine getirmeme, yasak ettiði fiilleri de iþleme özelliðine sahip olan nefsin afetlerini, daha azdýrarak, daha kötü suçlar iþlenmesine sebebiyet vermektedir. Allahû Tealâ, bütün ümmetlere resûller gönderdiðini, bu resûllerin bütün halký Allah’ýn emirlerine itaat etmeye, yasak ettiði fiilleri iþlememeye davet etmesine raðmen, þeytanýn, insanlarýn büyük kýsmýna hakim olduðunu ifade etmektedir. Ve þeytan onlarýn dostudur. Allahû Tealâ, insan ve cin þeytanlar (tagut), açýk bir þekilde kâfirlerin dostudur diye, hükmünü koymuþtur: 2/BAKARA-2 257: Allâhu velîyyullezîne âmenû, yuhricuhum minez zulumâti ilen nûr(nûri), vellezîne keferû evliyâuhumut tâgûtu yuhricûnehum minen nûri ilâz zulumât(zulumâti), ulâike ashâbun nâr(nâri), hum fîhâ hâlidûn(hâlidûne). Allah, âmenû olanlarýn (Allah’a ulaþmayý dileyenlerin) dostudur, onlarý (onlarýn nefslerinin kalplerini) zulmetten nura çýkarýr. Ve kâfirlerin dostlarý taguttur (onlar, þeytaný dost edinirler, þeytan kimseye dost olmaz), onlarý (onlarýn nefslerinin kalplerini) nurdan zulmete çýkarýrlar. Ýþte onlar, ateþ ehlidir. Onlar, orada ebedî kalacak olanlardýr. Allah, âmenû olanlarýn, Allah’a ulaþmayý dileyenlerin dostudur. Onlarýn kalplerini zulmetten nura çýkarýr. Onlarýn %100 afetlerle kapkaranlýk olan kalplerini en az yarýdan daha fazla aydýnlýk olan noktaya mutlaka getirir. Ama madalyonun öbür tarafýnda þeytan hiç boþ durmaz. Ýnsanlarý devamlý kendisiyle beraber cehenneme ulaþtýrmak için elinden gelen her türlü gayreti sarfeder. Ve ne yazýk ki insanlarýn büyük bir kýsmýný cehenneme sürüklemeyi de baþaracaktýr.

103

103


ℜψετ − 64

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 274

(16) Nahl Suresi

↔ω←±[↔Α↑Β←7 ® ←! ↔ ≅↔Β←Υ″7! ↔τ″[↔ς↔2 _↔Ξ″7↔ϑ″9↔! ≥_↔8 ↔: →Γ↑; ↔: ←ψ[∝4 ∼Ψ↑Σ↔ς↔Β″∋! ←Η⊕7! ↑ϖ↑Ζ↔7 ↔ Ψ↑Ξ←8⊂Ψ↑< ↓ ″Ψ↔Τ←7 →}↔Ω″&↔∗ ↔: Ve mâ enzelnâ aleykel kitâbe illâ li tubeyyine lehumullezîhtelefû fîhi ve huden ve rahmeten li kavmin yu’minûn(yu’minûne).

ςε Κιταβ’⎬ σανα, “ηακκ⎬νδα ιητιλ®φα δ⎫⎭τ⎫κλερι ⎭εψι” ονλαρα βεψαν ετµενδεν (α⎜⎬κλαµανδαν) ϖε ®µεν⎦ ολαν (Αλλαη’α υλα⎭µαψ⎬ διλεψερεκ µ⎫’µιν ολαν) βιρ καϖµε ηιδαψετ ϖε ραηµετ ολµασ⎬νδαν βα⎭κα βιρ ⎭εψ ι⎜ιν ινδιρµεδικ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11

104

-

ve mâ enzelnâ aleyke el kitâbe illâ li tubeyyine lehum ellezî ihtelefû fî-hi ve huden ve rahmeten li kavmin yu’minûne

: : : : : : : : : : :

ve biz indirmedik sana kitabý den baþka, hariç açýklaman için, beyan etmen için onlar, onlara ihtilâfa düþtükleri þey onun hakkýnda ve hidayet edici ve bir rahmet bir kavim için inanýrlar, mü’min olurlar

104


ℜψετ − 64

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 274

(16) Nahl Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ: 1- “Kitab’ý Sana hakkýnda ihtilâfa düþtükleri þeyi onlara beyan etmen için gönderdik.” 2- “Ve mü’min bir kavme hidayet ve rahmet olmasý için gönderdik.” buyurmaktadýr. Kur’ân-ý Kerim, yahudilerin, hristiyanlarýn ve Ýslâm’ýn arasýndaki ihtilâflarýn çözümü için gönderilmiþtir. Doðru, bu Kitap’tadýr. Aslýnda hristiyanlýk, yahudilik ve Ýslâm, sadece Hz. Ýbrâhîm’in hanif dînidir. Hz. Musa’dan ve Hz. Ýsa’dan evvel yaþayan Hz. Ýbrâhîm, Allah’ýn Allah’ýn kâinattaki tek dîni olan hanif dînini yaþamýþ ve o hanif dînini bütün muhtevasýyla öðretmiþtir. Peygamber Efendimiz (S.A.V) de hanifti. Allahû Tealâ, Rum Suresinin 30. âyet-i kerimesinde Peygamber Efendimiz (S.A.V)’e þöyle buyurmuþtur:

30/RUM-3 30: Fe ekim vecheke lid dîni hanîfâ(hanîfen), fýtratallâhilletî fataran nâse aleyhâ, lâ tebdîle li halkýllâh(halkýllâhi), zâliked dînul kayyimu ve lâkinne ekseren nâsi lâ ya’lemûn(ya’lemûne). Hanif olarak kendini dîn için ikame et, Allah’ýn hanif fýtratýyla ki; Allah, insanlarý hanif fýtratýyla yaratmýþtýr. Allah’ýn yaratmasýnda deðiþme olmaz. Kayyim olan (kaim olacak, ezelden ebede kadar yaþayacak) dîn budur. Fakat insanlarýn çoðu bilmez. Herkes, Allah’a ruhunu, vechini, nefsini ve iradesini teslim etmek için yaratýlmýþtýr. Allah’a teslim hakikatleri (hidayet ve bütün bunlarýn Allah’ýn rahmetiyle oluþmasý), her peygamber zamanýnda etraflý bir þekilde herkese anlatýlmasýna raðmen aradan geçen asýrlarda hep unutulmuþ ve insanlarýn arasýnda ihtilâflar doðmuþtur. Bu ihtilâflar, farklý peygamberlerden menkul olmasý ve daha evvelki asýrlarda þeytanýn, onlarýn anlattýklarýnýn büyük kýsmýný yok etmiþ olmasý sebebiyle baþgöstermiþtir. Farklý peygamberlere tâbî olan insanlar, Allahû Tealâ’nýn o peygamberlere verdikleri sanki baþka peygamberlere verdiklerinden farklýymýþ gibi bir ihtilâfýn içine girmiþlerdir. Oysaki, sadece tek bir dîn yani Hz. Ýbrâhîm’in hanif dîni varolmuþtur. Ve Kur’ân için Allahû Tealâ: “Hidayet olsun diye indirdik.” buyurarak, bu Kitab’ý, insanlar ruhlarýný, vechlerini, nefslerini ve iradelerini Allah’a teslim ederek dört hidayete de ersinler diye indirdiðini belirtmektedir.

105

105


ℜψετ − 65

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 275

(16) Nahl Suresi

_↔[″&↔≅↔4 → ≥≅↔8 ← ≥≅↔Ω⊕Κ7! ↔ω←8 ↔ ↔ϑ″9↔! ↑ψ™ς7! ↔: ↔τ←7×) |∝4 ⊕ ←! ⎢_↔Ζ←#″Ψ↔8 ↔φ″Θ↔∀ ↔ ″∗ ÷↵! ←ψ←∀ 〉↔ Ψ↑Θ↔Ω″Κ↔< ↓ ″Ψ↔Τ←7 →}↔<× ÷ Vallâhu enzele mines semâi mâen fe ahyâ bihil arda ba’de mevtihâ, inne fî zâlike le âyeten li kavmin yesmeûn(yesmeûne).

ςε Αλλαη, σεµαδαν συψυ ινδιρδι. Β⎞ψλεχε ονυνλα, ⎞λ⎫µ⎫νδεν σονρα αρζα (ψερψ⎫ζ⎫νε) ηαψατ ϖερδι. Μυηακκακ κι βυνδα, ι⎭ιτεν βιρ καϖιµ ι⎜ιν ελβεττε βιρ ®ψετ (βιρ δελιλ) ϖαρδ⎬ρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13

106

-

vallâhu (ve allâhu) enzele min es semâi mâen fe ahyâ bi-hi el arda ba’de mevti-hâ inne fî zâlike le âyeten li kavmin yesmeûne

: : : : : : : : : : : : :

ve Allah indirdi semadan su böylece diriltti, hayat verdi onunla arza, yeryüzüne sonra onun ölümü muhakkak bunda vardýr elbette bir âyet (bir delil) bir kavim için iþitiyorlar, iþitirler

106


ℜψετ − 65

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 275

(16) Nahl Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Her kýþ mevsiminde tabiat ölür, aðaçlarýn bütün yapraklarý dökülür ve bir kýsmý müstesna olmak üzere bütün bitkiler ölü hüviyetine girerler. Allahû Tealâ, ondan sonra indirdiði sularla her tarafý tekrar yemyeþil kýlar, yeniden hayata döndürür. Ýnsanlar, doðduklarý andan itibaren deðil, Allah’a ulaþmayý diledikleri zaman iþitmeye baþlarlar. Kulaklarýndaki ‘vakra’ alýndýðý için mânâya varmaya, gözlerindeki ‘hicab-ý mesture’ alýndýðý için irþad makamýný tanýmaya, kalplerindeki ‘ekinnet’ alýndýðý için ve yerine ‘ihbat’ konulduðu için idrak etmeye baþlarlar. Ýnsanlar, o zaman dirilirler. Allahû Tealâ, bu âyette arzla insaný beraberce devreye sokmuþtur. Tabiatýn kýþýn ölmesi ve sonra Allahû Tealâ’nýn semadan rahmet indirerek onu tekrar hayata getirmesinde olduðu gibi, Allah’a ulaþmayý dilemeyen bir insan ölü iken, Allah’a ulaþmayý dilediði zaman, Allah Rahîm esmasýyla tecelli eder. Yani ölü olan insana rahmet gönderir ve onun gözünü açarak, kulaðýný açarak, kalbindeki ekinneti çýkarýp idraki saðlayarak onu da týpký yeryüzü gibi ölümden hayata kavuþturur. Âyet, açýk bir þekilde bu dirilmeyi anlatmaktadýr.

107

107


ℜψετ − 66

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 275

(16) Nahl Suresi

″ϖ↑Υ[∝Τ″Κ↑9 ⎢→ ↔Ι″Α←Θ↔7 ← ≅↔Θ″9 ÷↵! |←4 ″ϖ↑Υ↔7 ⊕ ←! ↔: ↓ ↔( ↔: ↓ ″Ι↔4 ←ω″[↔∀ ″ω←8 ∝ψ←9Ψ↑Ο↑∀ |∝4 _⊕Ω←8 ↔ω[∝∀←∗≅⊕Λς←7 _→Ρ←=≥≅↔, _→Μ←7≅↔∋ →_Ξ↔Α↔7 Ve inne lekum fîl en’âmi le ibreh(ibreten), nuskîkum mimmâ fî butûnihî min beyni fersin ve demin lebenen hâlisen sâigan liþ þâribîn(þâribîne).

ςε µυηακκακ κι ηαψϖανλαρδα, σιζιν ι⎜ιν ελβεττε βιρ ιβρετ ϖαρδ⎬ρ. Σιζε, ονλαρ⎬ν καρν⎬νδα, φερσ (σινδιριλµι⎭ γ⎬δα) ιλε καν αρασ⎬νδαν ολυ⎭αν, ταδανλαρ ι⎜ιν βοðαζδαν κολαψχα γε⎜εν ηαλισ (σαφ) σ⎫τ ι⎜ιριψορυζ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13

-

ve inne lekum fî el en’âmi le ibreten nuskî-kum mimmâ (min mâ) fî butûni-hi min beyni fersin ve demin lebenen hâlisen sâigan li eþ þâribîne

: : : : : : : : : : : : :

ve muhakkak sizin için vardýr hayvanlarda mutlaka, elbette bir ibret vardýr sizi sularýz, size içiririz þeyden onun karnýnda arasýndan fers, sindirilmiþ gýda, posa ve kan halis süt, saf süt içimi kolay, boðazdan kolay geçen içenler için, tadanlar için

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ bu âyet-i kerimeyle, bütün hayvanlarýn insanlar için yaratýldýðýný ve hepsinde insanlar için ayrý ayrý faydalar olduðunu ifade etmektedir. Ýnsanlara süt verecek olan ineklerden, koyunlardan, keçilerden, belki de deveden bahsedilmektedir. Allahû Tealâ, sütün hayvanýn vücudunda nasýl oluþtuðunu da þekle sokarak buna açýklama getirmiþtir.

108

108


ℜψετ − 67

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 275

(16) Nahl Suresi

↔ :↑Η←Φ⊕Β↔# ← ≅↔Ξ″2 ÷↵! ↔: ←υ[∝Φ⊕Ξ7! ← !↔Ι↔Ω↔∃ ″ ω←8 ↔: ↔τ←7×) |∝4 ⊕ ←! ⎢→_Ξ↔Κ↔& _→5″+←∗ ↔: ∼→Ι↔Υ↔, ↑ψ″Ξ←8 ↔ Ψ↑ς←Τ″Θ↔< ↓ ″Ψ↔Τ←7 →}↔<× ÷ Ve min semerâtin nahîli vel a’nâbi tettehîzûne minhu sekeren ve rýzkan hasenâ(hasenen), inne fî zâlike le âyeten li kavmin ya’kýlûn(ya’kýlûne).

Ηυρµα ϖε ⎫ζ⎫µδεν, ⎭εκερ (ηυρµα ⎭ερβετι, ⎫ζ⎫µ συψυ, ⎭⎬ρα) ϖε γ⎫ζελ βιρ ρ⎬ζ⎬κ εδινιρσινιζ. Μυηακκακ κι βυνδα, ακ⎬λ εδεν βιρ καϖιµ ι⎜ιν ελβεττε βιρ ®ψετ ϖαρδ⎬ρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13

-

ve min semerâtin en nahîli ve el a’nâbi tettehîzûne min-hu sekeren ve rýzkan hasenen inne fî zâlike le âyeten li kavmin ya’kýlûne

: : : : : : : : : : : : :

ve meyvelerden hurma aðaçlarý ve üzüm, baðlar edinirsiniz, yaparsýnýz ondan seker, hurma þerbeti, üzüm suyu, þýra ve bir rýzýk güzel muhakkak bunda vardýr bir âyet bir kavim için akýl edenler

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Bu âyet-i kerimede Allahû Tealâ, hurma þerbeti, üzüm suyu ve þýrayý “þeker” olarak adlandýrmakta ve bu tatlý olan þeylerde insanlar için farklý, güzel, hoþ bir rýzýk olduðunu ifade etmektedir.

109

109


ℜψετ − 68

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 275

(16) Nahl Suresi

∝Η←Φ⊕#! ← ↔! ←υ″Ε⊕Ξ7! |↔7←! ↔τ∩∀↔∗ |×&″:↔! ↔: ←η↔∆⊕Λ7! ↔ω←8 ↔: _→#Ψ↑[↑∀ ← ≅↔Α←∆″7! ↔ω←8 ↔ Ψ↑−←Ι″Θ↔< _⊕Ω←8 ↔: Ve evhâ rabbuke ilen nahli enittehýzî minel cibâli buyûten ve mineþ þeceri ve mimmâ ya’riþûn(ya’riþûne).

ςε σενιν Ραββιν, βαλαρ⎬σ⎬να, δαðλαρδαν, αðα⎜λαρδαν ϖε ονλαρ⎬ν (ινσανλαρ⎬ν) κυρδυκλαρ⎬ ⎜αρδακλαρδαν, εϖλερ (κοϖανλαρ) εδινµελερινι ϖαηψεττι. 1 2 3 4 5 6 7 8 9

110

-

ve evhâ rabbu-ke ilâ en nahli en ittehýzî min el cibâli buyûten ve min eþ þeceri ve mimmâ (min mâ) ya’riþûne

: : : : : : : : :

ve vahyetti senin Rabbin balarýsýna (edinmek) edinmesini daðlardan evler ve aðaçlardan ve þeyden (çardak) kuruyorlar, yapýyorlar

110


ℜψετ − 68

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 275

(16) Nahl Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, arýya vahyetmektedir. Bazý insanlarýn “Allah, yalnýz peygamberlere vahyeder. Peygamberlerin dýþýnda kimseye vahyetmez.” demelerine karþý Allahû Tealâ, Maide Suresinin 111. âyet-i kerimesinde, Hz. Ýsa’nýn havarilerine vahyettiðinden bahsetmektedir:

5/MAÝDE-1 111: Ve iz evhaytu ilel havâriyyîne en âminû bî ve bi resûlî, kâlû âmennâ veþhed bi ennenâ muslimûn(muslimûne). Havarilere: “Bana ve resûlüme îmân edin.” diye vahyettiðim zaman, onlar da “Îmân ettik, bizim (Allah’a) teslim olduðumuza þahit ol.” demiþlerdi. Yine Hz. Musa’nýn annesine vahyettiðini belirtmektedir:

20/TAHA-3 38: Ýz evhaynâ ilâ ummike mâ yûhâ. Vahyedilecek þeyi annene vahyetmiþtik. Ne Hz. Musa’nýn annesi ne Hz. Ýsa’nýn havarileri ne de arý peygamberdir. Allahû Tealâ, bu âyetlerle iddialarýn ne kadar boþ ve yanlýþ olduðunu, insanlarýn kendi kendilerine bir þeyler uydurup ona inandýklarýný ve o yanlýþa inanmalarý sebebiyle doðrularý inkâr ettiklerini çok güzel bir þekilde anlatmaktadýr.

111

111


ℜψετ − 69

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 275

(16) Nahl Suresi

↔υ↑Α↑, |∝Υ↑ς″,≅↔4 ← !↔Ι↔Ω⊕Χ7! ←±υ↑6 ″ω←8 |∝ς↑6 ⊕ϖ↑∃ ° !↔Ι↔− _↔Ζ←9Ψ↑Ο↑∀ ″ω←8 ↑ ↑Ι″Φ↔< ⎢→ ↑7↑) ←τ←±∀∗÷ ⊕ ←! ⎢← ≅⊕Ξς←7 ° ≥≅↔Σ←− ←ψ[∝4 ↑ψ↑9!↔Ψ″7↔! °ρ←ς↔Β″Φ↑8 ↔ :↑Ι⊕Υ↔Σ↔Β↔< ↓ ″Ψ↔Τ←7 →}↔<× ÷ ↔τ←7×) |∝4 Summe kulî min kullis semerâti feslukî subule rabbiki zululâ(zululen), yahrucu min butûnihâ þarâbun muhtelifun elvânuhu fîhi þifâun lin nâs(nâsi), inne fî zâlike le âyeten li kavmin yetefekkerûn(yetefekkerûne).

Σονρα µεψϖελεριν (⎜ι⎜εκλεριν) ηεπσινδεν ψεψιν! Ραββινιν εµρε αµαδε κ⎬λ⎬νµ⎬⎭ ψολλαρ⎬νδα σ⎫λ⎦κ εδιν (υ⎜υν, δολα⎭⎬ν). Ονυν καρν⎬νδαν µυητελιφ (⎜ε⎭ιτλι) ρενκλερδε ι⎜εχεκ (βαλ) ⎜⎬καρ. Ονδα ινσανλαρ ι⎜ιν ⎭ιφα ϖαρδ⎬ρ. Μυηακκακ κι; βυνδα, τεφεκκ⎫ρ εδεν βιρ καϖιµ ι⎜ιν ελβεττε βιρ ®ψετ (δελιλ) ϖαρδ⎬ρ.

112

112


ℜψετ − 69

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 275

(16) Nahl Suresi

1 - summe 2 - kulî 3 - min kulli es semerâti

: : :

4 - feslukî (fe uslukî) 5 - subule (sebil) 6 - rabbi-ki 7 - zululen

: : : : :

8 9 10 11 12

-

13 14 15 16 17 18 19 20

-

yahrucu min butûni-hâ þarâbun muhtelifun elvânu-hu (levn) fî-hi þifâun li en nâsi inne fî zâlike le âyeten li kavmin yetefekkerûne

: : : : : : : : : : : : : :

sonra yeyin meyvelerin, ürünlerin, çiçeklerin hepsinden böylece sülûk edin, yolculuk edin, uçun yollar (yol) senin Rabbinin zelil edilmiþ, boyun eðdirilmiþ, emrine verilmiþ çýkar (onun) karnýndan içecek muhtelif, çeþitli onun renkleri (renk) onun içinde vardýr bir þifa insanlar için muhakkak bunda vardýr elbette bir âyet, bir delil bir kavim için tefekkür ederler

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, burada arýya seslenmektedir. Bu âyet-i kerimede, balýn insanlar için gerçekten bir þifa olduðu kesinlik kazanmýþtýr. Kim “peklik” çekiyorsa, balý sýcak suyla karýþtýrýp þerbet haline getirip içerse, pekliði geçer. Kim ishal olmuþsa, yine balý soðuk suyla karýþtýrýp þerbet haline getirip içerse, onun da rahatsýzlýðý geçer, normal hale dönüþür.

113

113


ℜψετ − 70

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 275

(16) Nahl Suresi

″ϖ↑Υ″Ξ←8 ↔: ″ϖ↑Υ[×±4↔Ψ↔Β↔< ⊕ϖ↑∃ ″ϖ↑Υ↔Τ↔ς↔∋ ↑ψ™ς7! ↔: ↔ϖ↔ς″Θ↔< ÷ ″|↔Υ←7 ←η↑Ω↑Θ″7! ← ↔)″∗↔! |⊆7←! ∩ ↔Ι↑< ″ω↔8 〉 °η<∝Γ↔5 °ϖ[∝ς↔2 ↔ψ™ς7! ⊕ ←! ⎢→_ ″[↔− ↓ϖ″ς←2 ↔φ″Θ↔∀ Vallâhu halakakum summe yeteveffâkum ve minkum men yureddu ilâ erzelil umuri li keylâ ya’leme ba’de ilmin þey’a(þey’en), innallâhe alîmun kadîr(kadîrun).

ςε Αλλαη, σιζι ψαραττ⎬. Σονρα σιζι ϖεφατ εττιρεχεκ. ςε σιζδεν κιµ, ⎞µρ⎫ν⎫ν εν ρεζιλ δεϖρεσινε γερι (ηιδαψεττεν δαλ®λετε) δ⎞νδ⎫ρ⎫λ⎫ρσε βυ, βιρ ⎭εψ κονυσυνδα ιλιµ σαηιβι ολδυκταν (ηιδαψετι ⎞ðρενδικτεν) σονρα βιλεµεδιðι (ιδρακ εδεµεδιðι) ι⎜ινδιρ. Μυηακκακ κι Αλλαη, εν ιψι βιλενδιρ, κααδιρ ολανδ⎬ρ (ηερ⎭εψε γ⎫χ⎫ ψετενδιρ). 1 2 3 4 5 6

-

vallâhu halaka-kum summe yeteveffâ-kum ve min-kum men yureddu

7 - ilâ erzeli 8 - el umuri

114

: : : : : : : :

ve Allah sizi yarattý sonra vefat ettirecek (ettirir) ve sizden geri döndürülen kimse (kim geri döndürülürse) en rezil hale, en aþaðý hale ömür

114


ℜψετ − 70

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 275

(16) Nahl Suresi

9 10 11 12 13 14 15 16

-

li keylâ ya’leme ba’de ilmin þey’en inne allâhe alîmun kadîrun

: : : : : : : :

olmamasý için, olmadýðý için bilir sonra bir ilim bir þey muhakkak Allah en iyi bilendir herþeye gücü yeten, kaadir olan

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Bu âyet-i kerime için birçok insan (bilmemeleri sebebiyle) farklý yorumlarda bulunmuþlardýr. Allah, bu yanlýþ yorumlara ýþýk tutmaktadýr. Bir meal þöyle der: “Allah sizi yarattý. Sonra sizi öldürür. Sizden kimi de dirilttikten sonra bir þey bilmesin diye, ömürlerinin en aþaðý ucuna (yaþlýlýða) geri çevrilir. Þüphesiz Allah bilendir, herþeye güç yetirendir.” Oysaki, Allahû Tealâ, bu âyet-i kerimede vuslattan (hidayete erdikten) sonra yeniden dalâlete düþmeyi ifade etmektedir. Hidayet müessesesi, ruhun, vechin, nefsin ve iradenin Allah’a teslimidir. Kiþi Allah’a ulaþmayý dilediði anda, Allah Rahîm esmasýyla tecelliye baþlar ve 12 ihsan verir. Kiþi mürþide ulaþýnca 7 ni’met alýr ve nefs tezkiyesi baþlar. Nefs tezkiyesine paralel olarak, kiþinin ruhu Allah’a doðru gök katlarýnda birer birer yükselmeye baþlar. Yedinci katýn yedi âlemini de geçtikten sonra Allah’a ulaþýr ve Allah’ýn Zat’ýnda yok olur. Bu, hidayete ermektir. Kiþi “ilim sahibi” olmuþtur. Burasý, Ýlm’el yakîn kademesinin sonudur. Ancak tagut (insan ve cin þeytanlar), onunla öyle bir konuda ve standartta bir temasýn içine girer ki o kiþinin kalbini nurdan tekrar zulmete döndürür:

115

115


ℜψετ − 70

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 275

(16) Nahl Suresi

2/BAKARA-2 257: Allâhu velîyyullezîne âmenû, yuhricuhum minez zulumâti ilen nûr(nûri), vellezîne keferû evliyâuhumut tâgûtu yuhricûnehum minen nûri ilâz zulumât(zulumâti), ulâike ashâbun nâr(nâri), hum fîhâ hâlidûn(hâlidûne). Allah, âmenû olanlarýn (Allah’a ulaþmayý dileyenlerin) dostudur, onlarý (onlarýn nefslerinin kalplerini) zulmetten nura çýkarýr. Ve kâfirlerin dostlarý taguttur (onlar, þeytaný dost edinirler, þeytan kimseye dost olmaz), onlarý (onlarýn nefslerinin kalplerini) nurdan zulmete çýkarýrlar. Ýþte onlar, ateþ ehlidir. Onlar, orada ebedî kalacak olanlardýr. Burada, Allah’ýn dostlarýyla tagutun dostlarý ayrýmý vurgulanmýþtýr. Baþlangýçta herkes fýsktayken ve dalâlette iken ve küfürde iken Allah’a ulaþmayý dileyen kiþi, fýsktan ve dalâletten ve küfürden derhal kurtulur. Her kim nurdan zulmete döndürülmüþse o, hidayetteyken tekrar fýska ve dalâlete düþmüþtür. Kiþinin idrak etme sürecinde; gözlerindeki hicab-ý mesture, basar hassasýndaki gýþavet; kulaklarýndaki vakra, sem’î hassasýndaki mühür; kalbindeki ekinnet alýnmýþ ve kalbinin içine ihbat konulmuþtur. Ancak bu kiþi hidayetten sonra tekrar fýska düþmüþse kalbi tekrar mühürlenir ve kiþi küfre geri döner. Arkasýndan kiþinin gözlerine tekrar hicab-ý mesture, görme hassasýna gýþavet konur, kulaklarýna tekrar vakra ve iþitme hassasýna mühür konur. Kalbine tekrar ekinnet konur. Böylece kiþi idrak ettikten sonra idrak edemez hale gelir. Allah’a dönük olan kalbi de tekrar þeytana dönük hale getirilir. Burada Allahû Tealâ, kiþinin ilimden sonra idraksizliðe düþtüðünü ifade etmektedir: “Ýlim sahibi olduktan sonra bilememesi, idrak edememesi içindir.” Ýdraki saðlayan, kalpteki ekinnetin alýnmasýndan sonra kalbe konulan ihbattýr. Kiþi, ihbat kendisinden alýnýp kalbine tekrar ekinnet geri gönderilince, artýk idrak edemez olur. Allahû Tealâ’nýn ifadesi oldukça açýkken, bunlarý bilmeyen insanlar, Allah’ýn ‘idrak’ müessesesini ‘gençlik’; ‘idraksizlik’ müessesesini de ‘ihtiyarlýk’ olarak vasýflandýrmýþlardýr. Eðer insanlar bilmiyorlarsa öyle yazacaklardýr. Ancak biz, size onlarýn öðretisini deðil, Allah’ýn bize öðrettiði ilmi öðretmekle vazifelendirildik. Âyetler, dört dörtlük olarak yerli yerine oturtulmalýdýr. Çünkü biz, Allah’ýn öðretisi ni, Allah’tan öðrenerek sizlere öðretmekle mükellefiz.

116

116


ℜψετ − 71

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 275

(16) Nahl Suresi

↔ω<∝Η⊕7! _↔Ω↔4 ⎣← ″+←±Ι7! |←4 ↓µ″Θ↔∀ |×ς↔2 ″ϖ↑Υ↔Ν″Θ↔∀ ↔υ⊕Ν↔4 ↑ψ™ς7! ↔:

″ϖ↑Ζ↔4 ″ϖ↑Ζ↑9≅↔Ω″<↔! ″α↔Υ↔ς↔8 _↔8 |×ς↔2 ″ϖ←Ζ←5″+←∗ ∝±(≥!↔Ι←∀ ∼Ψ↑ς←±Ν↑4 ↔ :↑Γ↔Ε″∆↔< ←ψ™ς7! ←}↔Ω″Θ←Ξ←Α↔4↔! ⎢ ° ≥!↔Ψ↔, ←ψ[∝4 Vallâhu faddale ba'dakum alâ ba'dýn fîr rýzk(rýzký), femellezîne fuddýlû bi râddî rýzkýhim alâ mâ meleket eymânehum fe hum fîhi sevâ'(sevâun), e fe bi ni'metillâhi yechadûn(yechadûne).

⇐στ⎫ν κ⎬λ⎬ναν κιµσελερ, ελλερινιν αλτ⎬νδα βυλυνανλαρα ρ⎬ζ⎬κλαρ⎬ν⎬ ϖερεν (ϖεριχι) δεðιλλερ (⎜⎫νκ⎫ ρ⎬ζκ⎬ ϖερεν σαδεχε Αλλαη’τ⎬ρ). Οψσα ονλαρ, ρ⎬ζ⎬κλαρ⎬ κονυσυνδα ε⎭ιττιρλερ. Ονλαρ, Αλλαη’⎬ν νι’µετινι βιλερεκ µι ινκ®ρ εδιψορλαρ? 1 2 3 4 5 6 7 8 9

117

-

vallâhu (ve allâhu) faddale ba’da-kum alâ ba’dýn fî er rýzký femellezîne (fe mâ ellezîne) fuddýlû bi râddî rýzký-him

: : : : : : : : :

ve Allah üstün kýldý sizin bir kýsmýnýz bir kýsmý üzerine rýzýkta, rýzýk konusunda o kimseler deðiller üstün kýlýndýlar verme (iade etme) hususunda onlarýn rýzýklarýný

117


ℜψετ − 71

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 275

(16) Nahl Suresi

10 - alâ mâ meleket eymâne-hum (meleke 11 - eymâne-hum 12 - fe hum 13 - fî-hi 14 - sevâun 15 - e fe bi ni’meti allâhi 16 - yechadûne

: : : : : : : :

onlarýn ellerinin altýnda olanlara sahip oldu) onlarýn elleri oysa, halbuki onlar onda, o konuda (bu konuda) eþittir, birdir artýk, Allah’ýn ni’metini mi bilerek inkâr ediyorlar

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allah’ýn rýzýk verdikleri, ellerinin altýnda bulunan (emirlerinde çalýþtýrdýklarý) insanlarýn karýnlarýný doyurmak hususunda vazifelidirler. Rýzkýn sahibi sadece Allah’týr. Hayatý veren Allah ise Allah’tan baþka kimse, cansýz bir þeyi canlý yapamazsa, canlýyý yaratma kaabiliyeti sadece Allah’ýnsa, rýzký veren de sadece Allah’týr. Kimse, kimsenin rýzkýný veremez. Ýnsanlar, Allah’ýn verdiði rýzký, rýzýk olarak veremezler, onlar ancak infâk edebilirler. Bir insandan baþka bir insana ulaþan Allah’ýn rýzký, artýk rýzýk deðildir. Birinci kiþiye Allah’ýn tarlada verdiði buðday, herhangibir meyve, sebze, mahsül rýzýktýr. Bu, Allah ile kul arasýndaki bir iliþkidir. Arada baþka kimse yoktur. Kiþi mahsülünün bir çuvalýný bir fakire verirse, alan kiþi için artýk bu bir rýzýk deðildir, nafakadýr. Veren kiþi infâk etmiþtir, yani o rýzký bir baþkasýna vererek o kiþiyi nafakalandýrmýþtýr. Ama alan kiþi için, malý aldýðý kiþiyle arasýndaki iliþkide o mal nafa ka iken, ayný mal alan kiþiyle Allah arasýndaki iliþkide gene rýzýktýr. Bu kiþi de o buðdayýn bir kýsmýný baþka birisine verse, baþka birini nafakalandýrsa üçüncü kiþi ile ikinci kiþi arasýndaki durum, gene infâk müessesesidir. Ama üçüncü kiþi ile de Allah arasýndaki iliþki, bir rýzýk iliþkisidir. Rýzký, insanlar birbirlerine veremezler; çünkü rýzkýn sahibi insan deðil, Allah’týr. Öyleyse insanýn yediði her türlü gýda maddesinin insanla Allah arasýndaki iliþkisi, Kur’ân-ý Kerim’de ‘rýzýk’ kelimesiyle ifade buyrulmaktadýr. Ancak baþka insanlar arasýndaki iliþkilerde o bir rýzýk deðil, ‘infâk’týr, ‘nafaka’dýr, ‘infâk etmek’tir. Allahû Tealâ, bu hususu burada son derece net olarak ortaya koymaktadýr:

118

118


ℜψετ − 72

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 275

(16) Nahl Suresi

_→%!↔:″+↔! ″ϖ↑Υ←Κ↑Σ″9↔! ″ω←8 ″ϖ↑Υ↔7 ↔υ↔Θ↔% ↑ψ™ς7! ↔: → ↔Γ↔Σ↔&↔: ↔ω[∝Ξ↔∀ ″ϖ↑Υ←%!↔:″+↔! ″ω←8 ″ϖ↑Υ↔7 ↔υ↔Θ↔% ↔: ←υ←0≅↔Α″7≅←Α↔4 ↔! ⎢← ≅↔Α←[⎯⊕Ο7! ↔ω←8 ″ϖ↑Υ↔5↔+↔∗ ↔: ↔ :↑Ι↑Σ″Υ↔< ″ϖ↑; ←ψ™ς7! ←}↔Ω″Θ←Ξ←∀ ↔: ↔ Ψ↑Ξ←8⊂Ψ↑< Vallâhu ceale lekum min enfusikum ezvâcen ve ceale lekum min ezvâcikum benîne ve hafedeten ve rezakakum minet tayyibât(tayyibâti), e fe bil bâtýli yu'minûne ve bi ni'metillâhi hum yekfurûn(yekfurûne).

ςε Αλλαη, σιζιν ι⎜ιν σιζιν νεφσινιζδεν ζεϖχελερ (ε⎭λερ) ϖε σιζιν ι⎜ιν ζεϖχελερινιζδεν οðυλλαρ ϖε τορυνλαρ κ⎬λδ⎬. ςε σιζι ταψψιβ (ηελ®λ, τεµιζ) ρ⎬ζ⎬κλαρλα ρ⎬ζ⎬κλανδ⎬ρδ⎬. Η®λ® β®τ⎬λα µ⎬ ιναν⎬ψορλαρ? ςε ονλαρ, Αλλαη’⎬ν νι’µετινι ινκ®ρ µ⎬ εδιψορλαρ? 1 2 3 4 5 6 7 8 9

119

-

vallâhu (ve allâhu) ceale lekum min enfusi-kum ezvâcen ve ceale lekum min ezvâci-kum benîne

: : : : : : : : :

ve Allah kýldý, halketti size, sizin için sizin nefslerinizden eþler, zevceler ve kýldý, halketti size, sizin için sizin eþlerinizden, zevcelerinizden oðullar

119


ℜψετ − 72

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 275

(16) Nahl Suresi

10 11 12 13 14 15 16 17

-

ve hafedeten ve rezaka-kum min et tayyibâti e fe bi el bâtýli yu’minûne ve bi ni’meti allâhi hum yekfurûne

: : : : : : : :

ve torunlar ve sizi rýzýklandýrdý temiz, helâl olanlardan hâlâ bâtýla mý inanýyorlar ve Allah’ýn ni’metini onlar inkâr ediyor

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Kiþi on iki ihsanla mürþidine ulaþtýðý zaman rýzýk, artýk ‘ni’met’ hüviyetine dönüþmüþtür. Bütün ihsanlarýn ni’met olduðu yer, Allah’a ulaþmayý dileyen kiþinin mürþidine tâbî olduðu zaman baþýnýn üzerine devrin imamýnýn ruhunun geldiði 14. basamaktýr. Al-i Ýmran Suresinin 164 ve Bakara Suresinin 150. âyet-i kerimelerinde, Allahû Tealâ, bu konuyu anlatmaktadýr:

3/AL-ÝÝ ÝMRAN-1 164: Le kad mennallâhu alel mu’minîne iz bease fîhim resûlen min enfusihim yetlû aleyhim âyâtihî ve yuzekkîhim ve yuallimuhumul kitâbe vel hikmeh(hikmete), ve in kânû min kablu le fî dalâlin mubîn(mubînin). Andolsun ki mü’minlerin (baþlarýnýn) üzerine (devrin imamýnýn ruhu) bir ni’met olmak üzere kendi zamanlarýnda, kendi içlerinden bir resûl beas ederiz, onlarýn aralarýnda (kendi kavminin içinde) onlara Allah’ýn âyetlerini tilâvet eder, onlarý tezkiye eder ve onlara kitap ve hikmeti öðretir. Ondan evvel (resûle tâbî olmadan evvel) onlar açýk bir dalâlet içinde idiler. 2/BAKARA-1 150: Ve min haysu harecte fe velli vecheke þatral mescidil harâm(harâmi), ve haysu mâ kuntum fe vellûvucûhekum þatrahu li ellâ yekûne lin nâsi aleykum hucceh(huccetun), illellezîne zalemû minhum fe lâ tahþevhum vahþevnî ve li utimme ni’metî aleykum ve leallekum tehtedûn(tehtedûne). Nereden (yola) çýkarsan çýk, yüzünü Mescid-i Haram yönüne çevir. Nerede olursanýz olun, yüzlerinizi o yöne çevirin ki; insanlarýn sizin aleyhinizde (kullanabilecekleri) delil olmasýn. Onlardan zulmedenler hariç. Öyleyse onlardan korkmayýn. Benden (sizin üzerinizdeki sevgimin azalacaðýndan) korkun ki; sizin üzerinizdeki ni’metimi tamamlayayým da böylece hidayete eresiniz. Kiþinin baþýnýn üzerine devrin imamýnýn ruhunun yerleþmesiyle ni’met oluþur. Bir ni’met daha vardýr ki o da salâh nurudur. Salâh nurunun kiþiye verilmesiyle ni’met tamamlanýr.

120

120


ℜψετ − 73

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 276

(16) Nahl Suresi

_→5″+←∗ ″ϖ↑Ζ↔7 ↑τ←ς″Ω↔< ÷ _↔8 ←ψ™ς7! ← :↑( ″ω←8 ↔ :↑Γ↑Α″Θ↔< ↔: ⎣ ↔ Ψ↑Θ[∝Ο↔Β″Κ↔< ÷ ↔: →_ ″[↔− ← ″∗ ÷↵! ↔: ← !↔ξ×Ω⊕Κ7! ↔ω←8 Ve ya'budûne min dûnillâhi mâ lâ yemliku lehum rýzkan mines semâvâti vel ardý þey'en ve lâ yestetîûn(yestetîûne).

ςε ονλαρ (µ⎫⎭ρικλερ), σεµαλαρδαν ϖε ψερψ⎫ζ⎫νδεν ονλαρα ρ⎬ζ⎬κ ολαρακ βιρ ⎭εψ ϖερµεψε µαλικ ολµαψαν, Αλλαη’ταν βα⎭κα ⎭εψλερε (πυτλαρα) ταπ⎬ψορλαρ. ςε (ονλαρ, ο πυτλαρ κι; ηι⎜βιρ ⎭εψε) µυκτεδιρ δεðιλδιρλερ (γ⎫⎜λερι ψετµεζ). 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

-

ve ya’budûne min dûni allâhi mâ lâ yemliku lehum rýzkan min es semâvâti ve el ardý þey’en ve lâ yestetîûne

: : : : : : : : : :

ve kulluk ediyorlar, tapýyorlar Allah’tan baþka þeye malik deðil, gücü yetmez onlara, onlar için bir rýzýk semalardan ve yer(den), yeryüzünden bir þey ve güçleri yetmez, yapamazlar, muktedir deðildirler

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Netice itibariyle put, insanlarýn elleriyle yaptýklarý bir taþ ya da aðaç parçasýdýr. Ancak asýrlardan beri de iblis, insanlarý putlara tapmaya meylettirmiþtir. Âyet-i kerimede, putlarýn hiçbir þeye güç yetiremedikleri açýk bir þekilde ifade buyrulmaktadýr. Ýnsanlar tarafýndan yapýlan putlar hiçbir þeye güç yetiremezler.

121

121


ℜψετ − 74

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 276

(16) Nahl Suresi

↔ψ™ς7! ⊕ !← ⎢↔ ≅↔Χ″8 ÷↵! ←ψ™ς←7 ∼Ψ↑∀←Ι″Ν↔# ÷↔4 ↔ Ψ↑Ω↔ς″Θ↔# ÷ ″ϖ↑Β″9↔! ↔: ↑ϖ↔ς″Θ↔< Fe lâ tadribû lillâhil emsâl(emsâle), innallâhe ya’lemu ve entum lâ ta’lemûn(ta’lemûne).

Αρτ⎬κ ονλαρ⎬ (πυτλαρ⎬), Αλλαη’⎬ν εµσαλι (βενζερι) τυτµαψ⎬ν! Μυηακκακ κι Αλλαη, βιλιρ ϖε σιζ βιλµεζσινιζ. 1 - fe lâ tadribû

:

2 - li allâhi 3 - el emsâle (darabe meselen) 4 - inne allâhe 5 - ya’lemu 6 - ve entum 7 - lâ ta’lemûne

: : : : : : :

artýk (misal) getirmeyin, yapmayýn, vurgulamayýn Allah’a benzer, misal, emsal (örnek vermek, eþ, benzer kýlmak) muhakkak Allah bilir ve siz bilmezsiniz

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, putperestlere hitaben: “Putlarla (cansýz varlýklarla), kâinatý ve insanlarý yaratan, Yegâne Yaratýcý olan Allah’ý eþit tutmayýn!” buyurmaktadýr. Ýnsanlarýn elleriyle yaptýðý cansýz taþ parçalarýnýn, Allah ile eþdeðer tutulmasý büyük bir problem olup, putlara tapanlarý Allah’ýn huzurunda sýfýrlayan bir husustur.

122

122


ℜψετ − 75

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 276

(16) Nahl Suresi

↓∂″|↔− |×ς↔2 ↑ ←Γ″Τ↔< ÷ _→6Ψ↑ς″Ω↔8 ∼→Γ″Α↔2 → ↔Χ↔8 ↑ψ™ς7! ↔ ↔Ι↔/ ↑σ←Σ″Ξ↑< ↔ξ↑Ζ↔4 →_Ξ↔Κ↔& _→5″+←∗ _⊕Ξ←8 ↑ ≅↔Ξ″5↔+↔∗ ″ω↔8 ↔: ⎢↔ ↑ξ↔Β″Κ↔< ″υ↔; ⎢∼→Ι″Ζ↔% ↔: ∼∪Ι←, ↑ψ″Ξ←8 ↔ Ψ↑Ω↔ς″Θ↔< ÷ ″ϖ↑;↑Ι↔Χ″6↔! ″υ↔∀ ⎢←ψ™ς←7 ↑φ″Ω↔Ε″7↔! Daraballâhu meselen abden memlûken lâ yakdiru alâ þey'in ve men razaknâhu minnâ rýzkan hasenen fe huve yunfiku minhu sýrren ve cehrâ(cehren), hel yestevûn(yestevûne), elhamdulillâh(elhamdulillâhi), bel ekseruhum lâ ya'lemûn(ya'lemûne).

Αλλαη ⎭⎞ψλε βιρ µισαλ ϖερδι: Βιρ ⎭εψε µυκτεδιρ ολµαψαν (γ⎫χ⎫ ψετµεψεν), κ⎞λε ολαν βιρ κυλ ϖε ταραφ⎬µ⎬ζδαν γ⎫ζελ βιρ ρ⎬ζ⎬κ ιλε ρ⎬ζ⎬κλανδ⎬ρδ⎬ð⎬µ⎬ζ β⎞ψλεχε ονδαν γιζλι ϖε α⎭ικ®ρ ινφ®κ εδεν κιµσε; ονλαρ, ε⎭ιτ (µ⎫σαϖι) ολαβιλιρ µι? Ηαµδ, Αλλαη’α µαησυστυρ (Αλλαη ι⎜ινδιρ). Ηαψ⎬ρ, ονλαρ⎬ν ⎜οðυ βιλµεζλερ. 1 2 3 4 5 6

123

-

darabe allâhu meselen abden memlûken lâ yakdiru alâ þey’in

: : : : : :

Allah (misal) verdi bir misal, bir örnek bir kul sahip olunan, köle olan, memluk muktedir deðil, kaadir olmayan, gücü yetmeyen bir þeye

123


ℜψετ − 75

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 276

(16) Nahl Suresi

7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21

-

ve men razaknâ-hu min-nâ rýzkan hasenen fe huve yunfiku min-hu sýrren ve cehren hel yestevûne el hamdu li allâhi bel ekseru-hum lâ ya’lemûne

: : : : : : : : : : : : : : :

ve kimse, kim onu biz rýzýklandýrdýk bizden bir rýzýk güzel, temiz, helâl böylece o infâk eder, verir ondan gizli (sýr) olarak ve açýk olarak eþit (musavi) midir hamd Allah’a aittir (Allah içindir) hayýr onlarýn çoðu bilmezler, bilmiyorlar

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Ýki tür insandan biri etrafýna Allah’ýn rýzkýný infâk ederek faydalý olurken, diðeri olamamaktadýr. Kendisine verilen hiçbir þey olmayan bir köle, putlara tapan insanlarý; Allah’ýn güzel bir rýzýk ile rýzýklandýrdýðý ve herkese o rýzýktan infâk edebilen diðer grup da Allah’a tapanlarý ifade etmektedir. Bunlarýn eþit olmalarý mümkün deðildir. Putlara tapmakla þeytana tapmak arasýnda büyük bir farklýlýk yoktur. Ýkisi de Allah’tan baþkasýna tapmak, Allah’a þirk koþmaktýr. Bu tür insanlarýn cehennemden kurtuluþlarý da söz konusu deðildir. Hamd, Allah’a mahsustur. Allahû Tealâ, bu âyet-i kerimede bir defa daha, rýzký Kendisinin verdiðini, Allah’tan aldýðý rýzký baþkalarýna veren kiþinin yaptýðý iþleminse infâk etmek olduðunu anlatmaktadýr. Ýnsanla Allah arasýndaki münasebetlerde, Allah’ýn insanlara verdiði gýda maddeleri, tarladaki mahsul, meyveler, denizdeki balýklar, etlerini yiyerek onlardan faydalanýlan hayvanlar, Allahû Tealâ’nýn her türlü ihsaný Allah’ýn insana verdiði rýzýktýr. Kiþi rýzký baþka birisine verdiði zaman bunun adý, infâktýr. O kiþininse verenden aldýðý yani verenin ona infâk ettiði þey, Allah ile alan arasýndaki iliþkide gene rýzýktýr. Ýnsanlar baþka bir insana rýzýk veremezler, sadece infâk ederler.

124

124


ℜψετ − 76

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 276

(16) Nahl Suresi

÷ ↑ϖ↔Υ″∀↔! _≥↔Ω↑;↑Γ↔&↔! ←ω″[↔ς↑%↔∗ → ↔Χ↔8 ↑ψ™ς7! ↔ ↔Ι↔/ ↔: ↑ψ″Ζ←±%↔Ψ↑< _↔Ω↔Ξ″<↔! ↑ψ[×7″Ψ↔8 |×ς↔2 ⊇υ↔6 ↔ξ↑; ↔: ↓∂″|↔− |×ς↔2 ↑ ←Γ″Τ↔< ↑η↑8 ≅∧↔< ″ω↔8 ↔: ↔ξ↑;

∝Ψ↔Β″Κ↔< ″υ↔; ⎢↓η″[↔Φ←∀ ← ≅∧↔< ÷

〉 ↓ϖ[∝Τ↔Β″Κ↑8 ↓ !↔Ι←. |×ς↔2 ↔ξ↑; ↔: ← ″Γ↔Θ″7≅←∀ Ve daraballâhu meselen raculeyni ehaduhumâ ebkemu lâ yakdiru alâ þey’in ve huve kellun alâ mevlâhu eynemâ yuveccihhu lâ ye’ti bi hayr(hayrin), hel yestevî huve ve men ye’muru bil adli ve huve alâ sýrâtýn mustakîm(mustakîmin).

Αλλαη, ικι αδαµ⎬ ⎞ρνεκ ϖερδι. ⇑κισινδεν βιρισι διλσιζ, βιρ ⎭εψε µυκτεδιρ δεðιλ (γ⎫χ⎫ ψετµεζ). ςε ο, Μεϖλ®σ⎬’να (Εφενδισι’νε) ψ⎫κτ⎫ρ. Ονυ νερεψε ψ⎞νλενδιρσε (γ⎞νδερσε), βιρ ηαψ⎬ρ (φαψδα) γετιρεµεζ (σαðλαψαµαζ). Ο, αδαλετλε εµρεδεν (ιρ⎭αδ µακαµ⎬ν⎬ν σαηιβι ολαν) ϖε Σ⎬ρατ⎬ Μυστακ⎩µ ⎫ζερινδε ολαν κιµσε ιλε ε⎭ιτ (µ⎫σαϖι) ολαβιλιρ µι? 1 2 3 4 5 6

125

-

ve darabe allâhu meselen raculeyni ehadu-humâ ebkemu lâ yakdiru

: : : : : :

ve Allah (misal) verdi bir misal, bir örnek iki kiþi, iki adam ikisinden biri dilsiz gücü yetmez, muktedir deðil

125


ℜψετ − 76

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 276

(16) Nahl Suresi

7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22

-

alâ þey’in ve huve kellun alâ mevlâ-hu eynemâ yuveccih-hu lâ ye’ti bi hayrin hel yestevî huve ve men ye’muru bil adli (bi el adli) ve huve alâ sýrâtýn mustakîmin

: : : : : : : : : : : : : : : :

bir þeye ve o baþkasýna yük olan, geçimi baþkasýna ait olan mevlâsýna (efendisine) her nereye onu yönlendirir, gönderir getiremez bir hayýr eþit (musavi) midir o ve kimse, kiþi emreder adalet ile ve o bir yol üzerinde istikamet üzere (Allah’a yönlendirilmiþ) olan

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ iki örnek vermiþtir. Putlara tapan bir insan dînsizdir. Çünkü Allah’a hitap etmez, putlara tapar, putlardan yardým ve imdat ister. O zaman o, Efendisi, Sahibi, Mevlâsý olan Allah’a sadece bir yüktür. Allah onu yönlendirmek ister, ancak kiþi Allah’ýn yönlendirdiði istikamete yönelmeyerek Allah’a ulaþmayý asla dilemez. Dilemeyince de Allah’ýn emrettiði husus gerçekleþmez. Allahû Tealâ diðerini adaletle emreden yani irþad makamýnýn sahibi ve Sýratý Mustakîm üzerinde olan bir kiþi olarak tanýmlamaktadýr. Allahû Tealâ, Al-i Ýmran-110’da “Siz münkerden nehyeden, marufla emreden bir topluluk oldunuz.” buyuruyor. Burada, irþad makamý tarif edilmektedir. Muhakkak ki puta tapmakta olan insanlarla irþad makamýnýn sahibi olan kiþinin bir olmasý mümkün deðildir. Ýrþad makamýnýn sahibi olan kiþi, Allah’ýn yakýn bir dostu olmak þerefine ermiþtir ve Allah’ýn emrini gerçekleþtirmektedir.

126

126


ℜψετ − 77

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 276

(16) Nahl Suresi

≥_↔8 ↔: ⎢← ″∗ ÷↵! ↔: ← !↔ξ×Ω⊕Κ7! ↑⎯″[↔3 ←ψ™ς←7 ↔: ↔ξ↑; ″ ↔! ←η↔Μ↔Α″7! δ≠″Ω↔ς↔6 ® ←! ←}↔2≅⊕Κ7! ↑η″8↔! °η<∝Γ↔5 ↓∂″|↔− ←±υ↑6 |×ς↔2 ↔ψ×±ς7! ⊕ ←! ⎢↑ ↔Ι″5↔! Ve lillâhi gaybus semâvâti vel ard(ardý), ve mâ emrus sâati illâ kelemhýl basari ev huve akreb(akrebu), innallâhe alâ kulli þey'in kadîr(kadîrun).

ςε σεµαλαρ⎬ν ϖε ψερψ⎫ζ⎫ν⎫ν γαψβ⎬ Αλλαη’α αιττιρ. Ο σαατιν (κ⎬ψ®µετιν) εµρι ανχακ γ⎞ζ κ⎬ρπµακ καδαρ ϖεψα ονδαν δαηα η⎬ζλ⎬δ⎬ρ. Μυηακκακ κι Αλλαη, ηερ⎭εψε κααδιρ (γ⎫χ⎫ ψετεν)’διρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12

127

-

ve lillâhi (li allâhi) gaybu es semâvâti ve el ardý ve mâ emru es sâati illâ ke lemhi el basari (lemhi el basri) ev huve akrebu

: : : : : : : : : : : :

ve Allah'a aittir semalarýn gaybý (görünmeyen, bilinmeyen ilim) ve yeryüzü ve deðildir o saatin emri ancak, yalnýz gibi, kadar bir an, en kýsa zaman aralýðý göz, bakýþ (göz kýrpmasý, bir anlýk bakýþ) veya o daha yakýn, daha çabuk, daha hýzlý

127


ℜψετ − 77

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 276

(16) Nahl Suresi

13 - inne allâhe 14 - alâ kulli þey'in 15 - kadîrun

: : :

muhakkak Allah herþeye kaadirdir, gücü yetendir

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm “Semalarýn ve yeryüzünün gaybý” þu anda bulunduðunuz yer, her neresi ise orasýdýr ve ayný yer 6 tane âlem içerir. Ama bizim zahiri âlemimizin (dünya) dýþýndaki diðer 5 âlem bizler için sadece kara maddedir. Yani bizim içimizi de kapladýðý halde üzerimizde hiçbir tesiri olmayan, 5 tane ayrý hüviyette yaratýlmýþ âlem vardýr. Bu ayný mekâný 5 âlem daha kapladýðýna göre, bu yeryüzünün gaybýdýr. Bir uçaðýn içinde olsaydýk, semavatin de gaybýna dahil olacaktýk. Semavatin gaybý, dünyadan baþka 5 tane daha âlemin gökleridir. Dünya adý verilen bu gezegende fizik standartlarda insanlar yaþarlar. Bu âlemin ayný koordinatlarýnda cinler de yaþamaktadýrlar ama gayp âlemindedirler. Öyleyse birbirine dokunmayan, birbirine hiçbir tesiri olmayan diðer âleme göre sadece bir görüntü olan bir sistemler demeti söz konusudur. Allahû Tealâ öyle bir yaratýþla yaratmýþ ki; 6 âlem iç içe yer alýr ama insanlar sadece hangi âleme göre yaratýlmýþlarsa, o âlemin fizik standartlarýnda yaþarlar. Ayný koordinatlarý, onun dýþýnda 5 tane âlemle paylaþtýklarý halde, o âlemlerde yaþayanlar, onlara tesir etmek imkânýnýn sahibi deðillerdir. Baþka bir âlemde yaþarlar. Eðer kiþi o âlemi görebilirse (ki tayyi mekânýnda görecektir), görecektir ama onlara dokunamayacaktýr. Onlar konuþurlar, o da duyar, ama dokunamaz. Evlerin, duvarlarýn içinden geçer, hiçbir þey onun için gerçek deðildir, sadece bir görüntüden ibarettir. Allahû Tealâ, bunu “arzýn ve göklerin gaybý” þeklinde ifade etmektedir. “Bir göz kýrpma zamaný ne kadar bir zaman alýrsa, kýyâmet de o kadar bir zamandýr.” diyor. Kýyâmet günü zaman, zamanýn baþlangýcýndaki büyük patlamaya geri dönmeye baþlar. Geçmiþten geleceðe doðru gelen o bir tek noktanýn patlatýlmasýyla, geleceðe doðru yönlendirilen bütün enerji partikülleri için zaman baþlamýþtýr, zaman kýyâmet günü sona erecektir. Kâinat devamlý büyüdüðü için, zaman kýyâmete kadar devam edecektir. Kýyâmet günü ise duracaktýr. Sonra gravitasyon baþlayacaktýr. Bütün gezegenler ve Güneþ sistemleri birleþecekler ve uzay giderek küçülecek ve bir noktaya geri dönülecektir. Bu, zamanýn baþlangýca dönüþüdür. Bütün bunlar Allah’a göre göz açýp kapayýncaya kadar bir zaman parçasý içinde gerçekleþir. Bu, zamanýn Allah’a göre sýfýra çok yakýn bir hüviyet kazanmasý halidir.

128

128


ℜψετ − 78

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 276

(16) Nahl Suresi

″ϖ↑Υ←#≅↔Ζ⊕8↑! ← Ψ↑Ο↑∀ ″ω←8 ″ϖ↑Υ↔%↔Ι″∋↔! ↑ψ™ς7! ↔: ↔π″Ω⊕Κ7! ↑ϖ↑Υ↔7 ↔υ↔Θ↔% ↔: →_ ″[↔− ↔ Ψ↑Ω↔ς″Θ↔# ÷ ↔ :↑Ι↑Υ″Λ↔# ″ϖ↑Υ⊕ς↔Θ↔7 ↔ ↔Γ← ″4 ÷↵! ↔: ↔ ≅↔Μ″∀ ÷↵! ↔: Vallâhu ahrecekum min butûni ummehâtikum lâ ta'lemune þey'en ve ceale lekumus sem'a vel ebsâre vel ef'idete leallekum teþkurûn(teþkurûne).

ςε Αλλαη, σιζι βιρ ⎭εψ βιλµιψορ ηαλδε αννελερινιζιν καρν⎬νδαν ⎜⎬καρδ⎬. ςε σιζι, ι⎭ιτµε ηασσασ⎬, γ⎞ρµε ηασσασ⎬ ϖε ιδρακ ετµε ηασσασ⎬ (σαηιβι) κ⎬λδ⎬. Υµυλυρ κι; β⎞ψλεχε ⎭⎫κρεδερσινιζ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

129

-

vallâhu (ve allâhu) ahrece-kum min butûni ummehâti-kum lâ ta'lemune þey'en ve ceale lekum es sem'a ve el ebsâre

: : : : : : : : : :

ve Allah sizi çýkardý karnýndan sizin annelerinizin bilmiyorsunuz bir þey ve kýldý, yaptý size, sizin için iþitme hassasý ve görme hassasý

129


ℜψετ − 78

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 276

(16) Nahl Suresi

11 - ve el ef'idete

:

12 - lealle-kum 13 - teþkurûne

: :

ve gönül, kalp, fuad, anlama, idrak etme hassasý umulur ki siz, böylece siz þükredersiniz

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, insanlardaki hassalarýn ne kadar önemli olduðunu vurgulamaktadýr. Ýnsanlar, bu hassalara baþlangýçta sahip deðillerdir. Görme hassasýnýn sahibi deðillerdir, basar hassalarý çalýþmaz. Basar hassasýnýn üzerinde ‘gýþavet’ adlý bir perde vardýr. Kulaðýn sem’î (iþitme) hassasý çalýþmaz. Çünkü kulak mühürlüdür. Kiþinin kalbindeki fuad hassasý çalýþmaz çünkü kalp mühürlüdür. Uzuvlardan hareketle gidilirse; gözler görmez çünkü üzerlerinde ‘hicab-ý mesture’ adlý gizli bir perde vardýr. Kulaklar iþitmez çünkü üzerlerinde ‘vakra’ vardýr. Kalpler idrak etmez çünkü üzerlerinde ‘ekinnet’ vardýr. Allahû Tealâ, böyle insanlarý ölü kabul etmektedir. Onlar, Allah’a ulaþmayý diledikleri zaman Allahû Tealâ, gözlerdeki hicab-ý mestureyi, kulaklardaki vakrayý, kalplerdeki ekinneti kaldýrýr ve kaldýrdýðý ekinnetin yerine de ihbat koyar. Böylece; bakan ama görmeyen insanlar görmeye; duyan ama iþitmeyen insanlar iþitmeye; idrak edemeyen insanlar idrak etmeye baþlarlar. Öyleyse burada Allahû Tealâ’ya þükretmemiz gerektiði vurgulanmaktadýr.

130

130


ℜψετ − 79

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 276

(16) Nahl Suresi

|∝4 ↓ !↔Ι⊕Φ↔Κ↑8 ←η″[⊕Ο7! |↔7←! ∼″:↔Ι↔< ″ϖ↔7 ↔! ⎢↑ψ™ς7! ® ←! ⊕ω↑Ζ↑Υ←Κ″Ω↑< _↔8 ⎢← ≥≅↔Ω⊕Κ7! ←±ξ↔% ↔ Ψ↑Ξ←8⊂Ψ↑< ↓ ″Ψ↔Τ←7 ↓ ≅↔<× ÷ ↔τ←7×) |∝4 ⊕ ←! E lem yerev ilet tayri musahharâtin fî cevvis semâ(semâi), mâ yumsikuhunne illallâh(illallâhu), inne fî zâlike le âyâtin li kavmin yu'minûn(yu'minûne).

Ονλαρ, γ⎞κλεριν βο⎭λυðυνδα εµρε αµαδε ολαν κυ⎭λαρ⎬ γ⎞ρµεδιλερ µι? Ονλαρ⎬, Αλλαη’ταν βα⎭κασ⎬ (βο⎭λυκτα) τυταµαζ. Μυηακκακ κι βυνδα, µ⎫’µιν ολαν βιρ καϖιµ ι⎜ιν ελβεττε ®ψετλερ ϖαρδ⎬ρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11

-

e lem yerev ilet tayri (ilâ et tayri) musahharâtin fî cevvi es semâi mâ yumsikuhunne illallâhu (illâ allâhu) inne fî zâlike le âyâtin li kavmin yu'minûne

: : : : : : : : : : :

görmüyorlar mý, görmediler mi kuþlarý emir altýna alýnanlar, emre amade kýlýnmýþ olanlar semanýn hava boþluðunda, havada onlarý tutmaz (havada durduramaz) ancak, yalnýz Allah, Allah'tan baþkasý muhakkak bunda vardýr elbette âyetler bir kavim için (mü'min olanlar) mü'min oluyorlar

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allah, göklerin boþluðunda emre amade olan kuþlara uçmayý öðretir. Hava da bir madde olduðu için, kuþlar Allah’ýn uçuþ tekniðiyle uçarlar ve yapýlarý da ona göredir. Bir uçakla bir kuþ arasýndaki benzerlik düþünülürse; kuþlarýn gagalarý, yeme uzuvlarý havayý yaracak þekilde dizayn edilmiþtir. Kanatlarýyla havayý geriye doðru iterek havada kalmayý baþarýrlar. Allah onlarý o þekilde yaratmýþtýr ki; onlar uçan mahlûklardýr.

131

131


ℜψετ − 80

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 277

(16) Nahl Suresi

″ϖ↑Υ↔7 ↔υ↔Θ↔%↔: →_Ξ↔Υ↔, ″ϖ↑Υ←#Ψ↑[↑∀ ″ω←8 ″ϖ↑Υ↔7 ↔υ↔Θ↔% ↑ψ™ς7! ↔: ″ϖ↑Υ←Ξ″Θ↔1 ↔ ″Ψ↔< _↔Ζ↔9Ψ∩Σ←Φ↔Β″Κ↔# _→#Ψ↑[↑∀ ← ≅↔Θ″9 ÷↵! ← Ψ↑ς↑% ″ω←8 _≥↔;←∗≅↔∀″:↔! ↔: _↔Ζ←4!↔Ψ″.↔! ″ω←8 ↔: ″ϖ↑Υ←Β↔8≅↔5←! ↔ ″Ψ↔< ↔: ↓ω[∝&|×7←! _→2≅↔Β↔8 ↔: _→∃≅↔∃↔! _↔;←∗≅↔Θ″−↔! ↔: Vallâhu ceale lekum min buyûtikum sekenen ve ceale lekum min culûdil en'âmi buyûten testehýffûnehâ yevme za'nikum ve yevme ikâmetikum ve min asvâfihâ ve evbârihâ ve eþ'ârihâ esâsen ve metâan ilâ hîn(hînin).

ςε Αλλαη, σιζιν ι⎜ιν εϖλερινιζδεν σεκ⎩νετ (ηυζυρ) ψερι κ⎬λδ⎬. ςε σιζιν ι⎜ιν ηαψϖανλαρ⎬ν δεριλερινδεν, ψολχυλυκ (γ⎞⎜) εττιðινιζ γ⎫ν(λερ)δε ϖε ικ®µετ εττιðινιζ (κονακλαδ⎬ð⎬ν⎬ζ) γ⎫ν(λερ)δε ηαφιφ ολαν (τα⎭⎬ναβιλεν) εϖλερ (⎜αδ⎬ρλαρ) ϖε ονλαρ⎬ν ψ⎫νλερινδεν, τ⎫ψλερινδεν ϖε κ⎬λλαρ⎬νδαν ⎜ε⎭ιτλι µαλ ϖε βιρ ζαµανα καδαρ γε⎜ιµ ϖασ⎬τασ⎬ κ⎬λδ⎬ (ψαπτ⎬).

132

132


ℜψετ − 80

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 277

(16) Nahl Suresi

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19

-

vallâhu (ve allâhu) : ceale : lekum : min buyûti-kum : sekenen : ve ceale : lekum : min culûdi : el en'âmi : buyûten : testehýffûne-hâ : yevme : za'ni-kum : ve yevme : ikâmeti-kum : ve min asvâfi-hâ (sûfu) : ve evbâri-hâ (vebare) : ve eþ'âri-hâ (þearu) : esâsen :

20 - ve metâan 21 - ilâ hînin

: :

ve Allah kýldý, yaptý size, sizin için sizin evlerinizden (mesken) huzur, sekînet, dinlenme yeri ve kýldý size, sizin için derisinden, ciltlerinden hayvanlar evler onu hafifçe taþýrsýnýz gün sizin yolculuðunuz ve gün sizin yerleþmeniz, ikâmet etmeniz, konaklamanýz ve onun yünlerinden (koyun yünü) ve onun tüyleri (deve tüyü) ve onun kýllarý (kýl) çeþitli mal, ev eþyasý (giyecek, kullanýlacak þeyler) ve meta, geçim vasýtasý bir vakte kadar

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ “Allah sizin için evlerinizi sukûnet, mutluluk ve huzur yeri kýldý. Bunun için hayvanlarýn derilerinden çadýrlar yapmanýzý temin etti.” diyerek o devirdeki insanlar için standartlar koymaktadýr. Derinin bir bez kumaþtan farký, suyu geçirmemesidir. O zamanlar insanlar suyu geçirmeyecek olan muþamba türü þeylerden edinemiyorlardý. Ama Allah’ýn tabii olarak vücuda getirdiði hayvan derileri bu imkâný saðlýyordu. Yaðmur üzerinden akýp gidiyordu. Ayný zamanda ölü hayvanlarýn derilerinden elbiseler, deve tüyünden, (ayný zamanda belki keçi kýlý su geçirmediði için) keçi kýlýndan kilim ve çadýrlar yapýlýyordu. Çobanlarýn kepenekleri keçi kýlýndan imal edilir. Aba denilen, sýkýþtýrýlmýþ keçi kýllarýndan yapýlan kumaþý yapanlara eskiden “mutaf” denirdi.

133

133


ℜψετ − 81

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 277

(16) Nahl Suresi

≈ ÷←1 ↔σ↔ς↔∋ _⊕Ω←8 ″ϖ↑Υ↔7 ↔υ↔Θ↔% ↑ψ™ς7! ↔: ↔υ↔Θ↔% ↔: _→9≅↔Ξ″6↔! ← ≅↔Α←∆″7! ↔ω←8 ″ϖ↑Υ↔7 ↔υ↔Θ↔%↔: ↔υ[∝∀!↔Ι↔, ↔: ⊕η↔Ε″7! ↑ϖ↑Υ[∝Τ↔# ↔υ[∝∀!↔Ι↔, ″ϖ↑Υ↔7 ↑ψ↔Β↔Ω″Θ←9 ∩ϖ←Β↑< ↔τ←7×Η↔6 ⎢ ″ϖ↑Υ↔,⊂≅↔∀ ″ϖ↑Υ[∝Τ↔# ⎢ ↔ Ψ↑Ω←ς″Κ↑# ″ϖ↑Υ⊕ς↔Θ↔7 ″ϖ↑Υ″[↔ς↔2 Vallâhu ceale lekum mimmâ halaka zýlâlen ve ceale lekum minel cibâli eknânen ve ceale lekum serâbîle tekîkumul harra ve serâbîle tekîkum be'sekum, kezâlike yutimmu ni'metehu aleykum leallekum tuslimûn(tuslimûne).

ςε Αλλαη, ψαραττ⎬ð⎬ ⎭εψλερδεν σιζιν ι⎜ιν γ⎞λγελικλερ κ⎬λδ⎬.ςε σιζιν ι⎜ιν δαðλαρδαν (ψαðµυρδαν, ρ⎫ζγ®ρδαν) βαρ⎬ν⎬λαχακ ψερλερ ϖε σ⎬χακταν κορυψαν γιψσιλερ (γ⎞µλεκλερ) ϖε σιζι ⎭ιδδετλι (δαρβελερδεν) κορυψαν γ⎞µλεκλερ (ζ⎬ρηλαρ) κ⎬λδ⎬. Σιζιν ⎫ζερινιζδεκι νι’µετινι ι⎭τε β⎞ψλε ταµαµλ⎬ψορ. Υµυλυρ κι; β⎞ψλεχε τεσλιµ ολυρσυνυζ. 134

134


ℜψετ − 81

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 277

(16) Nahl Suresi

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

-

vallâhu (ve allâhu) ceale lekum mimmâ (min mâ) halaka zýlâlen ve ceale lekum min el cibâli eknânen

: : : : : : : : : :

(kenn) 11 - ve ceale 12 - lekum 13 - serâbîle

: : : :

14 - tekî-kum 15 - el harra 16 - ve serâbîle

: : :

17 18 19 20 21 22 23 24

: : : : : : : :

-

tekî-kum be'se-kum kezâlike yutimmu ni'mete-hu aleykum lealle-kum tuslimûne

ve Allah kýldý, halketti sizin için þeylerden yarattý gölgeler, gölgelikler ve kýldý sizin için daðlardan barýnýlacak yerler (yaðmur, rüzgâr, vs.’den koruyan þeyler, sýðýnaklar, siperler) (barýnýlan yer, sýðýnak) ve kýldý sizin için gömlekler, zýrhlar (savaþta korunmak için yapýlan demir giysiler) (sirbâl: gömlek) sizi korur sýcak ve gömlekler, zýrhlar (savaþta korunmak için yapýlan demir) giysiler) sizi korur sizi þiddetten, kuvvetli darbeden iþte böyle tamamlýyor (onun) kendi ni’metini sizin üzerinize, size umulur ki böylece siz teslim olursunuz

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Bu âyette, Allahû Tealâ’nýn insanlar için vücuda getirdikleri anlatýlmaktadýr. Bütün bunlardan Allah’ýn muradý ise âyet-i kerimenin en önemli kýsmýný teþkil etmektedir. “Umulur ki; böylece teslim olursunuz” diyerek Allahû Tealâ; Allah’a ruhun, vechin, nefsin ve iradenin teslimini emretmektedir. Ýslâm kelimesi, teslim demektir. Allah, bizlere bunlarýn hepsini O’na teslim olalým diye verdiðini beyan etmektedir.

135

135


ℜψετ − 82

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 277

(16) Nahl Suresi

↑ω[∝Α↑Ω″7! ↑

÷↔Α″7! ↔τ″[↔ς↔2 _↔Ω⊕9←≅↔4 ∼″Ψ⊕7↔Ψ↔# ″ ←≅↔4

Fe in tevellev fe innemâ aleykel belâgul mubîn(mubînu).

Αρτ⎬κ ψ⎫ζ ⎜εϖιριρλερσε, βυνδαν σονρα σανα δ⎫⎭εν σαδεχε α⎜⎬κ βιρ τεβλιðδιρ. 1 2 3 4 5 6 7

-

fe in tevellev fe innemâ aleyke el belâgu el mubînu

: : : : : : :

artýk eðer yüz çevirirlerse bundan sonra yalnýzca, sadece senin üzerinde teblið, beyan apaçýk

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Resûllerin, nebîlerin görevleri sadece teblið etmektir. Teblið ettikleri zaman görevleri tamamlanýr. Herkes kendi kararýyla kendisini kurtaracaktýr veya kurtaramayacaktýr. Mutlu olmayý baþaracaktýr veya baþaramayacaktýr. Bir insanýn mutlu olmasý, Allah’ýn Kur’ân’daki hedeflerini gerçekleþtirmesiyle mümkündür. Ýnsan, ruhunu Allah’a teslim ettiði zaman 3., fizik vücudunu teslim ettiðinde 4., nefsini teslim ettiðinde 5., iradesini teslim ettiðinde 7. kat cennetin sahibi olur. Allah’ýn emirlerine icabet ettikçe mutluluklar daha üst seviyelere ulaþýr. Dünya saadeti de buna paralel olarak yükselir. Ruh Allah’a ulaþtýðýnda dünya saadeti %51’dir. Bu noktada nefsin tezkiyesi de %51’dir. Fizik vücudun tesliminde bu mutluluklar %80’i aþar. Nefsin tesliminde ise %100’e ulaþýr. Mutluluklar, bir evvelki âyet-i kerimede Allahû Tealâ’nýn söylediði “teslimlere paralel” bir artýþ göstermektedir. Peygamber Efendimiz (S.A.V)’in söylediklerine riayet edilmediði taktirde resûlün görevi bitmiþtir. O, tebliðini yapmýþ; ancak teblið, lâzýmgelen cevabý alamamýþtýr. Kiþi, Allah’a ulaþmayý dilemeyerek, kendi kurtuluþuna imzayý atamamýþtýr.

136

136


ℜψετ − 83

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 277

(16) Nahl Suresi

_↔Ζ↔9:↑Ι←Υ″Ξ↑< ⊕ϖ↑∃ ←ψ™ς7! ↔α↔Ω″Θ←9 ↔ Ψ↑4←Ι″Θ↔< 〉↔ :↑Ι←4≅↔Υ″7! ↑ϖ↑;↑Ι↔Χ″6↔! ↔: Ya'rifûne ni'metallâhi summe yunkirûnehâ ve ekseruhumul kâfirûn(kâfirûne).

Ονλαρ, Αλλαη’⎬ν νι’µετινι βιλιψορλαρ σονρα ονυ ινκ®ρ εδιψορλαρ. ςε ονλαρ⎬ν ⎜οðυ κ®φιρλερδιρ. 1 2 3 4 5 6

-

ya'rifûne ni'mete allâhi summe yunkirûne-hâ ve ekseru-hum el kâfirûne

: : : : : :

tanýyorlar, biliyorlar Allah'ýn ni’meti sonra onu inkâr ediyorlar ve onlarýn çoðu inkâr edenler, kâfirler

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, Kehf Suresinin 105. âyet-i kerimesinde Allah’a ulaþmayý inkâr edenlerin amellerinin boþa gittiðini söylemektedir:

18/KEHF-1 105: Ulâikellezîne keferû bi âyâti rabbihim ve likâihî fe habitat a’mâluhum fe lâ nukîmu lehum yevmel kýyameti veznâ(veznen). Ýþte onlar, Rab’lerinin âyetlerini ve O’na mülâki olmayý (ölmeden evvel ruhun Allah’a ulaþmasýný) inkâr ettiler. Böylece onlarýn amelleri heba oldu (boþa gitti). Artýk onlar için kýyâmet günü mizan tutmayýz. Allah’a ruhun ölmeden evvel ulaþmasýný inkâr etmek, kiþinin amellerinin boþa gitmesi demektir.

137

137


ℜψετ − 84

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 277

(16) Nahl Suresi

↑ ↔)⊂Ψ↑< ÷ ⊕ϖ↑∃ ∼→Γ[∝Ζ↔− ↓}⊕8↑! ←±υ↑6 ″ω←8 ↑β↔Θ″Α↔9 ↔ ″Ψ↔< ↔: ↔ Ψ↑Α↔Β″Θ↔Β″Κ↑< ″ϖ↑; ÷ ↔: ∼:↑Ι↔Σ↔6 ↔ω<∝Η⊕ς←7 Ve yevme neb'asu min kulli ummetin þehîden summe lâ yu'zenu lillezînekeferû ve lâ hum yusta'tebûn(yusta'tebûne).

ςε ο γ⎫ν, β⎫τ⎫ν ⎫µµετλερδεν βιρερ ⎭αηιτ γ⎞νδεριριζ. Σονρα κ®φιρλερε χεηεννεµδεν ⎜⎬κµαλαρ⎬ ι⎜ιν ιζιν ϖεριλµεζ. ςε ονλαρδαν, (Αλλαη’ταν) ρ⎬ζα ταλεπλερι καβυλ εδιλµεζ. 1 2 3 4 5 6

-

ve yevme neb'asu min kulli ummetin þehîden summe lâ yu'zenu (ezine) 7 - li ellezîne 8 - keferû 9 - ve lâ hum yusta'tebûne (a'tebe)

138

: : : : : : : : : : :

ve o gün beas ederiz (göndeririz) bütün ümmetlerden bir þahit sonra izin verilmez (izin verdi) o kimselere inkâr ettiler ve rýzanýn oluþmasý için, onlardan özür (mazeret) beyan etmeleri istenmez (gönlünü aldý, razý etti)

138


ℜψετ − 84

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 277

(16) Nahl Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ bütün devirler boyunca hangi ümmetlere, hangi resûlleri göndermiþse, onlar kýyâmet günü þahitleridir. Bu þahitler: 1- Devrin Ýmamý 2- Her kavimdeki resûller 3- Allah’ýn tayin ettiði mürþidler 4- Devrin imamýnýn tayin ettiði mürþidler 5- Resûllerin tayin ettiði mürþidler 6- Allah’ýn irþad makamýna tayin ettiklerinin tayin ettiði mürþidler 7- Kiramen kâtibin melekleridir. Allahû Tealâ, Peygamber Efendimiz (S.A.V) için: “Seni de bütün þahitlerin üzerine þahit kýldýðýmýz zaman” diyerek; Peygamber Efendimiz (S.A.V)’i bütün kavimlerdeki resûllerin de üzerinde þahit göstermektedir. Kademe kademe bütün mürþidler, hem kendilerine tâbî olanlarýn þahitleri hem de bir altlarýndaki mürþidlerin þahitleridir. Kiramen kâtibin meleklerinden olan þahit ise herkesin þahididir. Her hayat filminde, ayrý ayrý herkes için onlardan bir melek, þahit olarak vazifelidir. Allahû Tealâ’nýn “Kâfirlere, cehennemden ayrýlma izni verilmez.” sözü, cennete gidecek olanlara cehennemden ayrýlma izninin verileceði ama cehennemde kalacak olan kâfirlere ayrýlma izni verilmeyeceði anlamýna gelir. Allah’a ulaþmayý dilemeyen herkes kâfirdir. Onlar; 1. ve 2. basamaktakilerdir. Çünkü mü’min olmak konusunda gerekli hamleyi yapmamýþlardýr, Allah’a ulaþmayý dilememiþlerdir. Buradaki “ve lâ hum yusta’tebûne” “gönlünü almak, razý etmek” anlamýna gelmektedir. Burada Allah’ýn rýzasýný kazanmalarýnýn mümkün olmadýðýný ifade eden bir dil kullanýlmýþtýr. Kýyâmette hesaplar görülüp kitaplar saðdan veya soldan teslim edildikten sonra kâfirlerin de mü’minlerin de evvelâ cehenneme gitmesi þarttýr. Cennete girecek olan mü’minler, cehennem kendilerine gösterildikten sonra, þükürlerle ve hamdlerle cehennemi terkederler. Cehennemde kalacak olan kâfirlerin ise (Allah’a ulaþmayý dilemeyenlerin) cehennemden ayrýlmalarýna izin verilmez. Girerken burunlarý sürtünerek girerler ve orada devamlý olarak kalacaklardýr, oradan çýkmalarý artýk mümkün deðildir. Bunlar, Allah’ýn rýzasýný kazanamayanlardýr.

139

139


ℜψετ − 85

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 277

(16) Nahl Suresi

÷↔4 ↔ !↔Η↔Θ″7! ∼Ψ↑Ω↔ς↔1 ω↔ <∝Η⊕7! ↔!↔∗ ∼↔)←! ↔: ↔ :↑Ι↔Π″Ξ↑< ″ϖ↑; ÷ ↔: ϖ″ ↑Ζ″Ξ↔2 ↑ρ⊕Σ↔Φ↑< Ve izâ raellezîne zalemûl azâbe fe lâ yuhaffefu anhum ve lâ hum yunzarûn(yunzarûne).

(Χεηεννεµδεν αψρ⎬λµαλαρ⎬να ιζιν ϖεριλµεψεν) ζαλιµλερ, αζαβ⎬ γ⎞ρδ⎫κλερι ζαµαν αρτ⎬κ ονλαρδαν (αζαπ) ηαφιφλετιλµεζ. ςε ονλαρα, ναζαρ εδιλµεζ (ψ⎫ζ⎫νε βακ⎬λµαζ). 1 2 3 4 5 6 7 8 9

-

ve izâ rae ellezîne zalemû el azâbe fe lâ yuhaffefu an-hum ve lâ hum yunzarûne

: : : : : : : : :

ve olduðu zaman gördü kimseler zulmettiler azap o zaman, artýk hafifletilmez onlardan ve onlara nazar edilmez (yüzüne bakýlmaz)

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Olay cehennemde gerçekleþir. Zulüm yapanlar (Allah’a ulaþmayý dilemeyenler), cehennemde kalýrlar. Onlara azap dokunur ve hafifletilmez. “Ve onlara nazar edilmez, onlarýn yüzüne bakýlmaz.”

140

140


ℜψετ − 86

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 277

(16) Nahl Suresi

⎨ ″ϖ↑; ↔ ≥≅↔6↔Ι↑− ∼Ψ↑6↔Ι″−↔! ↔ω<∝Η⊕7! ↔!↔∗ ∼↔)←! ↔: ↔ω<∝Η⊕7! _↔9ÿ↑®≥≅↔6↔Ι↑− ← ≥ ÷ÿ∈Ψ⊆; _↔Ξ⊕∀↔∗ ∼Ψ↑7≅↔5 ⎣ ∼″Ψ↔Τ″7↔≅↔4 ⎣↔τ←9:↑( ″ω←8 ∼Ψ↑2″Γ↔9 _⊕Ξ↑6 ↔ Ψ↑∀←)≅↔Υ↔7 ″ϖ↑Υ⊕9←! ↔ ″Ψ↔Τ″7! ↑ϖ←Ζ″[↔7←! Ve izâ raellezîne eþrekû þurekâehum kâlû rabbenâ hâulâi þurekâunellezîne kunnâ ned’û min dûnik(dûnike), fe elkav ileyhimul kavle innekum le kâzibûn(kâzibûne).

(Αλλαη’α) ⎭ιρκ (ορτακ) κο⎭ανλαρ, ⎭ιρκ (ορτακ) κο⎭τυκλαρ⎬ ⎭εψλερι (πυτλαρ⎬) γ⎞ρδ⎫κλερι ζαµαν: “Ραββιµιζ! ⇑⎭τε βυνλαρ, σενδεν βα⎭κα δυα ετµι⎭ ολδυðυµυζ ορτακλαρ⎬µ⎬ζ.” δεδιλερ. Ο ζαµαν ονλαρ δα (πυτλαρ δα): “Μυηακκακ κι σιζ, γερ⎜εκτεν ψαλαν σ⎞ψλεψενλερσινιζ.” διψε ονλαρα σ⎞ζ αττ⎬λαρ (σ⎞ψλεδιλερ).

141

141


ℜψετ − 86

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 277

(16) Nahl Suresi

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18

-

ve izâ rae ellezîne eþrekû þurekâe-hum kâlû rabbe-nâ hâulâi þurekâu-nâ ellezîne kunnâ ned’û min dûni-ke fe elkav ileyhim el kavle inne-kum le kâzibûne

: : : : : : : : : : : : : : : : : :

ve o zaman, olduðu zaman gördü onlar (Allah’a) ortak (þirk) koþtular onlarýn ortaklarý (þerikleri) dediler Rabbimiz iþte onlar bizim ortak koþtuklarýmýz onlar biz olduk dua ettik, (yardýma) çaðýrdýk senden baþka böylece attýlar onlara söz muhakkak siz elbette yalan söyleyenler

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Kýyâmet günü Allah’a þirk koþanlarla, þirk koþtuklarý putlar da orada olacaklar, dile gelecekler ve onlara; “Muhakkak ki; siz yalan söyleyenlersiniz.” diyeceklerdir. Kýyâmet günü canlý veya cansýz herþeyin konuþmasý, herkesin hesaba çekilmesi söz konusudur.

142

142


ℜψετ − 87

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 277

(16) Nahl Suresi

↔ϖ↔ς⊕Κ7! ↓γ←∴↔8″Ψ↔< ←ψ™ς7! |↔7←! ∼″Ψ↔Τ″7↔! ↔: ↔ :↑Ι↔Β″Σ↔< ∼Ψ↑9≅↔6 _↔8 ″ϖ↑Ζ″Ξ↔2 ⊕υ↔/ ↔: Ve elkav ilallâhi yevme izinis seleme ve dalle anhum mâ kânû yefterûn(yefterûne).

⇑ζιν γ⎫ν⎫ ονλαρ (πυτλαρ), Αλλαη’α τεσλιµιψετλερινι αρζ εττιλερ. ςε ιφτιρα ετµι⎭ ολδυκλαρ⎬ ⎭εψλερ (πυτλαρ, ψαλανχ⎬ ιλ®ηλαρ), ονλαρδαν υζακλα⎭⎬π σαπτ⎬(λαρ). 1 2 3 4 5 6 7 8 9

143

-

ve elkav ilâ allâhi yevme izin es seleme ve dalle an-hum mâ kânû yefterûne

: : : : : : : : :

ve arz ettiler (attýlar) Allah’a izin günü teslimiyet ve saptý, gitti onlardan (uzaklaþarak) þey oldular iftira ediyorlar, uyduruyorlar

143


ℜψετ − 87

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 277

(16) Nahl Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Kýyâmet günü putperestler de putlarý da hesaba çekilecek, Allah’a teslimiyetlerini arz edeceklerdir. Kýyâmet gününe “izin günü” denmesinin sebebi; cehennemde kalacak olanlarýn oradan çýkamamasý, diðerlerine cehennemden çýkma ve cennete girme izninin verilmesidir. Cennete veya cehenneme girecek olan bütün insanlar mutlaka önce cehenneme uðrayacaklardýr. Allahû Tealâ diyor ki:

19/MERYEM-7 71: Ve in minkum illâ vâriduhâ, kâne alâ rabbike hatmen makdýyyâ(makdýyyen). Ve sizden biriniz (bile hariç olmamak üzere hepiniz), illâ (muhakkak) ona (cehenneme) varacaksýnýz. (Bu), senin Rabbinin üzerine (aldýðý) kesinleþmiþ bir hükümdür. Herkes kýyâmet günü, hayat filmleri kendilerine saðdan veya soldan verildikten sonra mutlaka cehenneme girecektir. Hayat filmleri soldan verilenler (cehennemde kalacak olanlar) için cehennemin kapýsý biraz yükseltilir. Onlar, burunlarý yere sürtünerek oraya girerler ve oradan çýkmalarý için izin verilmez. Cennete girecek olanlar ise cehennemin þeffaf kapýlarýndan uçarak girerler. Her tarafý cam gibi þeffaf kapýlar vardýr. Cehennemde kalacak olanlara cehennemden çýkýp cennete girme konusunda izin verilmeyecektir. Cehennemden çýkarak cennete giriþ gününe Allah bu sebeple “izin günü” diyor. Hayat filmleri saðdan verilenler, kendile-rine izin verilmiþ olanlar sonra cehennemden ayrýlýrlar. Kýyâmet günü, cehennemde kendilerine izin verilenler ve verilmeyenler olarak iki grup insan oluþacaktýr.

144

144


ℜψετ − 88

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 278

(16) Nahl Suresi

←ψ™ς7! ←υ[∝Α↔, ″ω↔2 ∼:∩Γ↔. ↔: ∼:↑Ι↔Σ↔6 ↔ω<∝Η⊕7↔! ← !↔Η↔Θ″7! ↔ ″Ψ↔4 _→∀!↔Η↔2 ″ϖ↑;≅↔9″(←+ ↔ :↑Γ←Κ″Σ↑< ∼Ψ↑9≅↔6 _↔Ω←∀ Ellezîne keferû ve saddû an sebîlillâhi zidnâhum azâben fevkal azâbi bimâ kânû yufsidûn(yufsidûne).

⇑νκ®ρ εδενλερε (κ®φιρλερε) ϖε Αλλαη’⎬ν ψολυνδαν µεν εδενλερε, φεσατ ⎜⎬καρµ⎬⎭ ολδυκλαρ⎬νδαν δολαψ⎬ αζαπ ⎫στ⎫νε αζαβ⎬ αρττ⎬ρδ⎬κ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

145

-

ellezîne keferû ve saddû an sebîlillâhi (sebîli allâhi) zidnâ-hum azâben fevka el azâbi bi-mâ kânû yufsidûne

: : : : : : : : : :

o kimseler, onlar inkâr ettiler, örttüler ve men ettiler, engellediler Allah’ýn yolundan onlara arttýrdýk azap azap üstüne þeyden dolayý oldular fesat çýkarýrlar

145


ℜψετ − 88

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 278

(16) Nahl Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Kâfir kelimesi, Allah’ý inkâr eden anlamýna gelmektedir. Kim Allah’a ulaþmayý dilemezse onlar Allah’a inansalar da kâfirdirler. Allah’ýn yolundan alýkoyanlara, azap üstüne azap verilir. Bir kiþi, salt kendi günahlarý sebebiyle cehenneme girerse, sadece kendi iþlediði günahlarýn azabýný çeker. Fakat kim kendisi dalâlette iken, kâfir iken, baþkalarýný da Allah’ýn yolundan men ederse ve baþkalarýný da küfürde býrakýrsa, o zaman Allahû Tealâ “O kiþinin günahýndan ona da veririz.” buyurmaktadýr. O kiþinin günahý, baþkasýnýn günah kazanmasýna sebebiyet verdiði için, kiþinin omuzlarýna yüklenen bir vebaldir. Allah’ýn yoluna ulaþmaktan men ettiði kiþinin günahlarýndan bir kýsmý men edene de yüklenir. Allahû Tealâ: “Onlara azap üstüne azap veririz.” demekle “Kendi azaplarýnýn üzerine onlarýn azabýndan da bir parça veririz.” demek istemektedir. Bu sebeple kiþinin azabý artar. Azabýn artmasý, kaybettiði derecelerin artmasý demektir. Cehennemdeki azap müessesesi, kaybedilen derecelerin kazanýlan derecelerden artan miktarýnýn büyüklüðüne göre tayin edilir. Kiþinin kaybettiði derecelerden kazandýðý dereceler kiramen kâtibin melekleri tarafýndan çýkartýlýr. Kaybedilen derecelerin ne olduðu ortaya çýkar. Bu rakam büyüdükçe, kiþilerin azabýna daha çok azap katýlýr. Âyette anlatýlan “kiþiye fazla günah yüklenmesi”, söz konusu kiþinin baþkalarýnýn da Allah’ýn yolundan sapmasýna, dalâlette kalmasýna sebebiyet verdiði içindir. Baþkalarýný Allah’ýn yolundan men edenler NÝsa 167-168 ve 169’da anlatýlmaktadýr.

146

146


ℜψετ − 89

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 278

(16) Nahl Suresi

∼→Γ[∝Ζ↔− ↓}⊕8↑! ←±υ↑6 |∝4 ↑β↔Θ″Α↔9 ↔ ″Ψ↔< ↔: ∼→Γ[∝Ζ↔− ↔τ←∀ _↔Ξ″∴←%↔: ″ϖ←Ζ←Κ↑Σ″9↔! ″ω←8 ″ϖ←Ζ″[↔ς↔2 ↔ ≅↔Β←Υ″7! ↔τ″[↔ς↔2 _↔Ξ″7⊕ϑ↔9 ↔: ⎢← ≥ ÷ÿ∈Ψ⊆; |×ς↔2 →}↔Ω″&↔∗ ↔:

→Γ↑; ↔: ↓∂″|↔− ←±υ↑Υ←7 _→9≅↔[″Α←#

〉 ↔ω[∝Ω←ς″Κ↑Ω″ς←7 ×Ι″Λ↑∀ ↔: Ve yevme neb’asu fî kulli ummetin þehîden aleyhim min enfusihim ve ci’nâbike þehîden alâ hâulâ(hâulâi), ve nezzelnâ aleykel kitâbe tibyânen likulli þey’in ve huden ve rahmeten ve buþrâ lil muslimîn(muslimîne).

ςε ο γ⎫ν, β⎫τ⎫ν ⎫µµετλεριν ι⎜ινδε, ονλαρ⎬ν ⎫ζερινε, ονλαρ⎬ν κενδιλερινδεν βιρ ⎭αηιτ βεασ εδεριζ (ϖαζιφελι κ⎬λαρ⎬ζ). ςε σενι δε ονλαρ⎬ν ⎫ζερινε ⎭αηιτ ολαρακ γετιρδικ. ςε σανα, ηερ⎭εψι βεψαν εδεν (α⎜⎬κλαψαν), ηιδαψετε ερδιρεν ϖε ραηµετ ολαν Κιταβ’⎬, µ⎫σλ⎫µανλαρα (Αλλαη’α τεσλιµ ολανλαρα) µ⎫ϕδε ολαρακ ινδιρδικ. 147

147


ℜψετ − 89

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 278

(16) Nahl Suresi

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19

-

ve yevme neb’asu fî kulli ummetin þehîden aleyhim min enfusi-him ve ci’nâ bi-ke þehîden alâ hâulâi ve nezzel-nâ aleyke el kitâbe tibyânen li kulli þey’in ve huden ve rahmeten

: : : : : : : : : : : : : : : : : : :

20 - ve buþrâ 21 - li el muslimîne

: :

ve o gün göndeririz, beas ederiz, vazifeli kýlarýz içinde bütün, hepsi ümmet bir þahit onlarýn üzerine onlarýn kendilerinden ve getirdik seni þahit olarak üzerine iþte onlar ve biz indirdik sana kitap beyan eden (açýklayan) herþeyi ve hidayete erdiren ve rahmet olan (rahmet nuru gönderen), rahmet olarak ve müjde olarak müslümanlara, müslümanlar (teslim olanlar) için

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Kýyâmet günü, bütün ümmetlerin içinde her devir için ayrý bir resûl olacaktýr. Þu anda da dünya üzerindeki bütün milletlerde Allah’ýn bir resûlü vardýr. Kýyâmet günü her devirdeki resûller, kendi devirlerinde yaþayan Allah’ýn mürþidlerinin þahidi olarak orada bulunacaklardýr. Bunlar Allah’ýn irþad makamýna tayin ettiði mürþidler olup bu mürþidler de daha alt kademedeki mürþidlerin þahidi olacaklardýr. Bu þahitler, neticede kiramen kâtibin meleklerinin þahitliði ile 7 tane olurlar.

148

148


ℜψετ − 89

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 278

(16) Nahl Suresi

Kýyâmet günü, Allahû Tealâ’nýn üzerinde durduðu nokta olan þahadet müessesesi; Allah’a ulaþmayý dilemeye ve tâbiiyete þahadettir. Allah’a göre önemli olan bunlardýr. Bunun dýþýndaki olaylarýn þahadeti zaten kiramen kâtibin meleklerinin ortaya koyduðu 3 boyutlu hayat filminde mevcuttur. Bu, þahidi gerektirmeyen bir muhteþem dizayndýr, Mahkeme-i Kübra’dýr. Allahû Tealâ’nýn dizayný içerisinde þahadet müessesesi yukardan aþaðýya, alt alta yürümektedir. Her devirdeki devrin imamý, o kavmin þahidi, ayný zamanda bütün diðer kavimlerdeki resûllerin de þahididir. Allahû Tealâ, Devrin Ýmamý Peygamber Efendimiz (S.A.V)’in diðer bütün kavimlerdeki resûllerin de þahidi olduðunu söylemektedir. O resûller de Allah’ýn hidayete vesile kýldýðý, dalâletteki insanlarýn hidayete adým atmalarýna sebep olan, Allah’ýn tayin ettiði mürþidlerdir. Daha aþaðýda kendilerine tâbî olunan mürþidler vardýr. Daha alt kademeye doðru inen bir istikamette 7 þahit oluþmaktadýr. 7. ve en alttaki þahit, kiramen kâtibin meleklerinin önündeki þahittir. 3 boyutlu olarak hayat filmini çeken kameraman (sürücü) bir de þahit vardýr. Kýyâmet günü her devirdeki bütün devrin imamlarý, bütün kavimlerdeki resûllerin þahidi olacaktýr ve aþaðýya doðru, 7 kademede þahadet müessesesi tamamlanacaktýr.

149

149


ℜψετ − 90

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 278

(16) Nahl Suresi

← ≅↔Κ″&← ↵! ↔: ← ″Γ↔Θ″7≅←∀ ↑η↑8≅∧↔< ↔ψ™ς7! ⊕ ←! ← ≥≅↔Λ″Ε↔Σ″7! ←ω↔2 |×Ζ″Ξ↔< ↔: |×∀″Ι↑Τ″7! ←) ←∂ ≥≅↔Β<∝! ↔: ″ϖ↑Υ↑Π←Θ↔< ⎣←|″Ρ↔Α″7! ↔: ←η↔Υ″Ξ↑Ω″7! ↔: ↔ :↑Ι⊕6↔Η↔# ″ϖ↑Υ⊕ς↔Θ↔7 Ýnnallâhe ye’muru bil adli vel ihsâni ve îtâi zîl kurbâ ve yenhâ anil fahþâi vel munkeri vel bagy(bagyi), yeizukum leallekum tezekkerûn(tezekkerûne).

Μυηακκακ κι Αλλαη, αδαλετλι ολµαψ⎬ ϖε ιησαν⎬ ϖε ακραβαλαρα ϖερµεψι εµρεδερ. ςε φυηυ⎭ταν, µ⎫νκερδεν (Αλλαη’⎬ν ψασακλαδ⎬ð⎬ ⎭εψλερδεν) ϖε αζγ⎬νλ⎬κταν (ηακκα τεχαϖ⎫ζδεν) σιζι νεηψεδερ. Β⎞ψλεχε υµυλυρ κι σιζ, τεζεκκ⎫ρ εδερσινιζ διψε σιζε ⎞ð⎫τ ϖεριψορ.

150

150


ℜψετ − 90

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 278

(16) Nahl Suresi

1 2 3 4 5 6 7 8 9

-

inne allâhe ye’muru bi el adli ve el ihsâni ve îtâi zî el kurbâ ve yenhâ an el fahþâi ve el munkeri

: : : : : : : : :

10 11 12 13

-

ve el bagyi yeizu-kum lealle-kum tezekkerûne

: : : :

muhakkak Allah emreder adaletle ve ihsan ve verme(k) yakýnlara, akrabalara ve yasaklar, nehyeder fuhuþ (yalan, iftira, zina)dan, kötülüklerden ve fenalýk, kötülük, çirkin þeyler, Allah’ýn yasakladýðý þeyler ve zulüm, azgýnlýk, taþkýnlýk, hakka tecavüz size öðüt veriyor umulur ki böylece siz tezekkür edersiniz

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ herþeyden evvel adaleti emreder. Varlýklý olanlar diðerlerine vermelidirler. Herkesin baþkalarýna en güzel davranýþlarda bulunmasý, Allah’ýn temel emridir. Bunun yanýnda Allah, insanlarýn bunlarý tatbikata geçirmeleri yolunda onlara öðüt verir. Allahû Tealâ; Allah’ýn emirlerine ve yasaklarýna riayet eden, baþka insanlara karþý hayýrlý, iyi bir insan olmayý emretmektedir.

151

151


ℜψετ − 91

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 278

(16) Nahl Suresi

÷ ↔: ″ϖ↑#″Γ↔;≅↔2 ∼↔)←! ←ψ™ς7! ←φ″Ζ↔Θ←∀ ∼Ψ↑4″:↔! ↔: ″φ↔5 ↔: _↔;←Γ[∝6″Ψ↔# ↔φ″Θ↔∀ ↔ ≅↔Ω″<↔ ↵! ∼Ψ↑Ν↑Τ″Ξ↔# ↔ψ™ς7! ⊕ ←! ⎢→ [∝Σ↔6 ″ϖ↑Υ″[↔ς↔2 ↔ψ™ς7! ↑ϖ↑Β″ς↔Θ↔% ↔ Ψ↑ς↔Θ″Σ↔# _↔8 ↑ϖ↔ς″Θ↔< Ve evfû bi ahdillâhi izâ ahedtum ve lâ tenkudûl eymâne ba’de tevkîdihâ ve kad cealtumullâhe aleykum kefîlâ(kefîlen), innallâhe ya’lemu mâ tef’alûn(tef’alûne).

(Αλλαη ρυηυνυζυ, ϖεχηινιζι, νεφσινιζι ϖε ιραδενιζι τεσλιµ ετµε κονυσυνδα) σιζινλε αηδλε⎭τιðι ζαµαν Αλλαη’⎬ν αηδινι ιφα εδιν (ψερινε γετιριν). Ονυ, σαðλαµλα⎭τ⎬ρδ⎬κταν (ηιδαψετε ερδικτεν ϖε νεφσινιζι τεζκιψε εττικτεν) σονρα ψεµινλερι βοζµαψ⎬ν (ρυηυνυζυ Αλλαη’α υλα⎭τ⎬ρδ⎬κταν ϖε νεφσινιζι τεζκιψε εττικτεν σονρα δαλ®λετε δ⎫⎭µεψιν). ςε σιζ, Αλλαη’⎬ ⎫ζερινιζε κεφιλ κ⎬λµ⎬⎭τ⎬ν⎬ζ (Αλλαη⎦ Τεαλ®, σιζι ηιδαψετε ερδιρερεκ, ρυηυνυζυ Κενδισινε υλα⎭τ⎬ραρακ ϖερδιðι σ⎞ζ⎫, κεφαλετινι ψερινε γετιρµι⎭τι). Μυηακκακ κι Αλλαη, σιζιν νε ψαπτ⎬ð⎬ν⎬ζ⎬ βιλιρ.

152

152


ℜψετ − 91

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 278

(16) Nahl Suresi

1 2 3 4 5 6 7 8

-

ve evfû bi ahdi allâhi izâ ahedtum ve lâ tenkudû eymâne ba’de tevkîdi-hâ

: : : : : : : :

9 10 11 12 13 14 15 16

-

ve kad cealtum allâhe aleykum kefîlen inne allâhe ya’lemu mâ tef’alûne

: : : : : : : :

ve yerine getirin, ifa edin, vefa edin Allah’ýn ahdine (ahdini) olduðu zaman siz ahid yaptýnýz ve siz bozmayýn yeminler sonra onu pekiþtiriyorsunuz, onu saðlamlaþtýrýyorsunuz ve olmuþtu siz kýldýnýz (yaptýnýz) Allah sizin üzerinize kefil muhakkak Allah bilir yaptýðýnýz þeyleri, ne yaptýðýnýzý

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, bir insanýn hidayete ulaþtýktan sonra dalâlete düþmesinden bahsetmektedir. Eðer Allah’a verilen yemin bu noktada bozulur ve Allah’ýn koruyucu zýrhý kalkarsa nefs tezkiyesinin yok edilmesi, ruhun Allah’tan geri dönmesi söz konusu olabilir. Bu durum, insanlarýn çok azýnda vücut bulmasýna raðmen bu noktadan sonra dönüþ her zaman mümkündür. Allahû Tealâ’nýn kefaleti, sözüdür. “Kim Bana ulaþmayý dilerse, Ben onu mutlaka Kendime ulaþtýrýrým.” Allah’a ruhunu ulaþtýran kiþi 21. basamaða ulaþmýþ, nefsini tezkiye etmiþtir. Nefs, yolun yarýsýný tamamlamýþ, nefsin kalbi %51 nurla dolmuþtur. Ruh da Allah’ýn Zat’ýna ulaþarak hidayete ermiþtir. Allah, kiþiyi mutlaka Kendisine ulaþtýrýr. Ulaþtýrdýðý zaman kefaleti biter. Allahû Tealâ’nýn sözü buraya kadardýr. Allah’a ulaþmayý dileyen kiþi için Allahû Tealâ kefildir. Bu açýdan âyet son derece önemlidir.

153

153


ℜψετ − 92

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 278

(16) Nahl Suresi

↓ ⊕Ψ↑5 ←φ″Θ↔∀ ″ω←8 _↔Ζ↔7″ϑ↔3 ″α↔Ν↔Τ↔9 |∝Β⊕7≅↔6 ∼Ψ↑9Ψ↑Υ↔# ÷ ↔: ″ϖ↑Υ↔Ξ″[↔∀ → ↔∋↔( ″ϖ↑Υ↔9≅↔Ω″<↔! ↔ :↑Η←Φ⊕Β↔# ⎢_→∃≅↔Υ″9↔! _↔Ω⊕9←! ⎢↓}⊕8↑! ″ω←8 |×∀″∗↔! ↔|←; °}⊕8↑! ↔ Ψ↑Υ↔# ″ ↔! ″ϖ↑Υ↔7 ⊕ω↔Ξ←±[↔Α↑[↔7 ↔: ⎢∝ψ←∀ ↑ψ™ς7! ↑ϖ↑6Ψ↑ς″Α↔< ↔ Ψ↑Σ←ς↔Β″Φ↔# ←ψ[∝4 ″ϖ↑Β″Ξ↑6 _↔8 ←⊥↔Ω×[←Τ″7! ↔ ″Ψ↔< Ve lâ tekûnû kelletî nekadat gazlehâ min ba’di kuvvetin enkâsâ(enkâsen), tettehýzûne eymânekum dehalen beynekum en tekûne ummetun hiye erbâ min ummeh(ummetin), innemâ yeblûkumullâhu bih(bihî), ve le yubeyyinenne lekum yevmel kýyâmeti mâ kuntum fîhi tahtelifûn(tahtelifûne).

⇑πινι κυϖϖετλε β⎫κτ⎫κτεν σονρα ⎜⎞ζ⎫π α⎜αν καδ⎬ν γιβι (ηιδαψετε ερδικτεν σονρα δαλ®λετε δ⎫⎭εν κι⎭ι γιβι) ολµαψ⎬ν. (Ψεµινλερινι, µισακλερινι ϖε αηδ− λερινι ψοκ σαψαν) βιρ ⎫µµετιν σαψ⎬σ⎬ν⎬ν (ψεµινλερινι, µισακλερινι ϖε αηδ− λερινι ψερινε γετιρεν) διðερ βιρ ⎫µµεττεν δαηα ⎜οκ ολµασ⎬να δαψαναρακ, ψεµινλερινιζι αραν⎬ζδα ηιλε (κονυσυ) εδινιψορσυνυζ. Οψσα Αλλαη, σιζι ονυνλα (ψεµινλερινιζι ψερινε γετιρµε κονυσυνδα) ιµτιηαν εδιψορ. ςε κ⎬ψ®µετ γ⎫ν⎫, ηακκ⎬νδα ιητιλ®φ ετµι⎭ ολδυðυνυζ ⎭εψι (ηιδαψετε ερµεψι) µυτλακα σιζε α⎜⎬κλαψαχακ (βεψαν εδεχεκ). 154

154


ℜψετ − 92

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 278

(16) Nahl Suresi

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15

-

16 17 18 19 20 21 22 23 24 25

-

ve lâ tekûnû kelletî (ke elletî) nekadat gazle-hâ min ba’di kuvvetin enkâsen tettehýzûne eymâne-kum dehalen beyne-kum en tekûne ummetun hiye erbâ (rabâ) min ummetin innemâ yeblû-kum allâhu bi-hi ve le yubeyyinenne lekum yevme el kýyâmeti mâ kuntum fî-hi tahtelifûne

: : : : : : : : : : : : : : : : : : : : : : : : : :

ve siz olmayýn o kimse (kadýn) gibi çözdü, açtý eðrilmiþ ipini sonradan kuvvetli, kuvvetle bükülmüþ ipin tekrar çözülüp açýlmasý ediniyorsunuz sizin yeminleriniz hile, tuzak, aldatma aranýzda olmasý bir ümmet o daha çok artmasý, daha çok olmasý (arttý, ziyade oldu) bir ümmetten ancak, oysa Allah sizi imtihan eder onunla ve muhakkak açýklayacak size kýyâmet günü olduðunuz þeyi onun hakkýnda, o konuda siz ihtilâfa düþüyorsunuz

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Hidayet, insanlýk tarihi boyunca insanlarýn arasýnda hep anlaþmazlýk konusu olmuþtur. Bugün de ayný þey hâlâ devam etmektedir. Dînlerini Kur’ân-ý Kerim’den deðil de emaniyye kitaplardan öðrenmiþ olanlar, Allah’a ulaþmayý dilemeyi ve insan ruhunun dünya hayatýnda Allah’a ulaþmasýný, Allahû Tealâ 12 defa farz kýlmasýna raðmen reddetmektedirler. Allah’ý eriþilmez zanneden bir zihniyet, þeytanýn tesiri altýnda “Allah’a ulaþýlmaz, insan ruhunun Allah’a dönmesi diye bir þey yoktur. Allah, insaný yaratmýþtýr ama insana hayat veren ruhtur.” iddiasýnda bulunmaktadýrlar. Ve bütün sözleri, Allah’ýn sözlerine ters düþmektedir. Bugün Ýslâm’ýn çok büyük bir kýsmýnda, diðer dînlerin de hepsinde insan ruhunun ölmeden evvel Allah’a ulaþmasý, nefsin tezkiyesi inkâr edilmektedir. Allah’ýn söylediklerini bilenlerle bilmeyenler arasýnda, Kur’ân’dan ve Allah’tan öðrenilenlerle, emaniyye kitaplardan öðrenilenler arasýnda hep ihtilâflar varolmuþtur ve devam etmektedir.

155

155


ℜψετ − 93

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 278

(16) Nahl Suresi

↔: → ↔Γ←&!↔: →}⊕8↑! ″ϖ↑Υ↔ς↔Θ↔∆↔7 ↑ψ™ς7! ↔ ≥≅↔− ″ξ↔7 ↔: ⎢↑ ≥≅↔Λ↔< ″ω↔8 ∝Γ″Ζ↔< ↔: ↑ ≥≅↔Λ↔< ″ω↔8 ∩υ←Ν↑< ″ω←Υ×7 ↔ Ψ↑ς↔Ω″Θ↔# ″ϖ↑Β″Ξ↑6 _⊕Ω↔2 ⊕ω↑ς↔ ″Κ↑Β↔7 ↔: Ve lev þâallâhu le cealekum ummeten vâhideten ve lâkin yudýllu men yeþâu ve yehdî men yeþâ’(yeþâu), ve le tus’elunne ammâ kuntum ta’melûn(ta’melûne).

ςε εðερ Αλλαη, διλεσεψδι ελβεττε σιζι τεκ βιρ ⎫µµετ κ⎬λαρδ⎬. Φακατ Ο, διλεδιðινι (δοðυ⎭ταν β⎫τ⎫ν ινσανλαρ δαλ®λεττε ολδυðυνδαν Αλλαη’α υλα⎭− µαψ⎬ διλεµεψενι, Αλλαη Κενδισινε υλα⎭τ⎬ρµαζ, β⎞ψλεχε ονυ) δαλ®λεττε β⎬ρακ⎬ρ. ςε διλεδιðινι (Αλλαη’α υλα⎭µαψ⎬ διλεψενι) ηιδαψετε ερδιριρ (ϖερδιðι σ⎞ζ γερεðινχε, κεφαλετι σεβεβιψλε Κενδισινε υλα⎭τ⎬ρ⎬ρ). ςε ελβεττε ψαπτ⎬κλαρ⎬ν⎬ζδαν (ψαπµ⎬⎭ ολδυðυνυζ αµελλερινιζδεν) σοργυλαναχακσ⎬ν⎬ζ. 1 2 3 4 5 6 7

156

-

ve lev þâe allâhu le ceale-kum ummeten vâhideten ve lâkin yudýllu men yeþâu

: : : : : : :

ve eðer Allah dileseydi elbette sizi kýldý bir ümmet bir tek ve lâkin, fakat saptýrýr, dalâlette býrakýr dilediði kimseyi

156


ℜψετ − 93

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 278

(16) Nahl Suresi

8 - ve yehdî 9 - men yeþâu 10 - ve le tus’elunne

: : :

11 - ammâ (an mâ) 12 - kuntum 13 - ta’melûne

: : :

ve hidayete erdirir dilediði kimseyi ve elbette sorulacaksýnýz, sorgulanacaksýnýz þeylerden siz oldunuz yapýyorsunuz

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ’nýn dalâlette býrakmayý dilediði kiþiler, yaptýklarý sebebiyle sorgulanacak olanlardýr. O kiþilerin hatalarý çok açýk bir müesseseyi oluþturmaktadýr: Yapýlan ameller Muhtevada 2 türlü insan vardýr: Allah’a ulaþmayý dileyenler ve dilemeyenler. Allah’a ulaþmayý dilemeyenler, iradeleriyle karar vermiþ ve Allah’a ulaþmayý dilememiþlerdir. Allahû Tealâ onlarýn iradelerine müdahale etmemektedir. Bunlar, sorgulanacak ve yaptýklarýnýn hesabýný vermek mecburiyetinde olanlardýr. Herkes sorgulanacaktýr, fakat bu insanlar sorgularýnda negatif sonuç alacak olanlardýr. Gidecekleri yer cehennem olacaktýr. Herkes Allah’a ulaþmayý dileseydi Allahû Tealâ herkesi hidayete erdirirdi ve tek bir ümmet kýlardý. Allahû Tealâ’nýn dizaynýnda insanlar Allah’a ulaþmayý dilerler, hidayete ererler. Veya dilemezler, o zaman Allah onlarý dalâlette býrakýr, onlarýn hidayete ermesini dilemez. Dalâlette kalmayý diledikleri için sorgulanmalarýnýn neticesinde gidecekleri yer cehennemdir. Hidayette olanlar ve hidayete erenler, 3 boyutlu hayat filmlerini izleyerek, mizanla karþýlaþtýrdýktan sonra, sorgularýndan pozitif ayrýlanlar, kazandýklarý dereceler fazla olanlardýr. Dalâlette olanlar ise kazandýklarý dereceler az olanlardýr.

157

157


ℜψετ − 94

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 279

(16) Nahl Suresi

⊕ ←ϑ↔Β↔4 ″ϖ↑Υ↔Ξ″[↔∀ → ↔∋↔( ″ϖ↑Υ↔9≅↔Ω″<↔! ∼:≥↑Η←Φ⊕Β↔# ÷ ↔: ″ϖ↑#″(↔Γ↔. _↔Ω←∀ ↔ ≥Ψ∩Κ7! ∼Ψ↑5:↑Η↔# ↔: _↔Ζ←#Ψ↑Α↑∃ ↔φ″Θ↔∀ ° ↔Γ↔5 °ϖ[∝Π↔2 ° !↔Η↔2 ″ϖ↑Υ↔7 ↔: ⎣←ψ™ς7! ←υ[∝Α↔, ″ω↔2 Ve lâ tettehýzû eymânekum dehalen beynekum fe tezille kademun ba’de subûtihâ ve tezûkus sûe bimâ sadedtum an sebîlillâh(sebîlillâhi), ve lekum azâbun azîm(azîmun).

Ψεµινλερινιζι αραν⎬ζδα ηιλε (κονυσυ) εδινµεψιν (κ⎬λµαψ⎬ν). √ψλε ψαπτ⎬ð⎬ν⎬ζ τακτιρδε, ψερε σαðλαµ βαστ⎬κταν (ηιδαψετε ερδικτεν) σονρα αψακ καψαρ (δαλ®λετε δ⎫⎭ερσινιζ). ςε κ⎞τ⎫λ⎫ð⎫ (κι⎭ινιν ψολδαν ⎜⎬κτ⎬κταν σονρα ψα⎭αψαχαð⎬ ηυζυρσυζλυκλαρ⎬) ταδαρσ⎬ν⎬ζ. Αλλαη’⎬ν ψολυνδαν ψ⎫ζ ⎜εϖιρδιðινιζδεν δολαψ⎬ σιζιν ι⎜ιν β⎫ψ⎫κ αζαπ ϖαρδ⎬ρ. 1 2 3 4 5 6 7 8

-

ve lâ tettehýzû eymâne-kum dehalen beyne-kum fe tezille kademun ba’de subûti-hâ

: : : : : : : :

9 10 11 12 13

-

ve tezûku es sûe bimâ saded-tum an sebîlillâhi

: : : : :

158

ve edinmeyin yeminlerinizi hile, tuzak, aldatma siz kendi aranýzda o taktirde, o zaman kayar ayak sonra onun subut bulmasý, sebat etmesi, yere saðlam basmasý ve tadarsýnýz þerr, kötülük, fenalýk den dolayý, sebebiyle men ettiniz, saptýnýz, yüz çevirdiniz Allah’ýn yolundan

158


ℜψετ − 94

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 279

(16) Nahl Suresi

14 - ve lekum 15 - azâbun 16 - azîmun

: : :

ve sizin için, size vardýr azap büyük

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Ýnsanlarýn, Allah’a verdikleri yeminleri, misakleri, ahdleri hile konusu kýlmalarý; yolda olmadýklarý halde “yoldayým” demeleri, yoldan düþtükleri zaman da “yoldayým” demeleri ifade edilmiþtir. Ýnsanoðlunun nefsi her zaman baþka insanlara üstün çýkmak ister. Bunun için o kiþinin ulaþabileceði tek hedef, yalan söylemektir. Allah’ýn yeminleri; ruhu, nefsi, vechi ve iradeyi Allah’a ulaþtýrmaktýr. “Allah’ýn yemini bunlar deðildir. Bize Ýslâm’ýn beþ þartýný uygulatmaktýr.” diyen kiþiler ise Allah’ýn yemin, misak ve ahdini hile konusu edinenlerdir. Ruhumuzun Allah’a teslimi ruhumuzun Allah’a verdiði misaktir (Rad-20, 21). Ýrademizin Allah’a teslimi ise irademizin Ýlâhi Ýrade’ye verdiði misaktir (Rad-20). Allah’ýn ahdi, Allah’ýn irademizi Ýlâhi Ýrade’ye teslim emridir (Rad-20, En’am-152). Vechimizin Allah’a teslimi ahdimizdir (Yasin-60, 61). Allah’ýn vasiyeti ruhumuzu, vechimizi, nefsimizi ve irademizi Allah’a teslim emridir (En’am-153). Allahû Tealâ: Yere saðlam bastýktan, hidayete erdikten sonra ayak kayar, dalâlete düþersiniz.” ifadesiyle hilenin ikinci standardýný ortaya koymaktadýr. Kiþinin ayaklarýnýn saðlam olarak yere bastýðý bir zemin, 3. basamakta baþlar, 22. basamakta biter. Allah’a ulaþmayý dileyip Allah’ýn ahdini yerine getirmek üzere harekete geçilmiþtir. Allah, 12 ihsan vererek kiþiyi mürþidine ulaþtýrmýþtýr. Sonra nefs tezkiyesine baþlanmýþ, fizik vücut Allah’a kul olmaya baþlamýþ, ruh Allah’a doðru yolculuða çýkmýþ ve 21. basamakta Allah’a ulaþmýþtýr. Ruhun Allah’ta kaybolduðu 22. basamaða kadar saðlam bir teminat altýndadýr insan. Çünkü Allahû Tealâ’nýn bu konuda sözü vardýr: “Kim Bana ulaþmayý dilerse, Ben onu mutlaka Kendime ulaþtýrýrým.” Hidayete erdikten sonra hidayetten düþme sebebiyle insan huzursuzluk yaþar, baþa döner. Allah verdiði bütün ihsanlarý ve ni’metleri geri alýr. Herþey tersine döndürülür. Þeytan, insanlarý hidayete erdikten sonra Allah’ýn yolundan saptýrýr. Hidayete erdikten sonra zikir sayýsýnýn düþmeye baþlamasý tehlikedir. Devam ederse hidayetten tekrar dalâlete düþülür. Ýþte bu, Allah’ýn yolundan düþmektir. Allah bütün verdiklerini geri alacak ve bu insaný 2. basamaða iade edecektir. Ayaðýn yere saðlam basýldýðý yer; nefsin tasfiye edildiði, daimî zikre ulaþýldýðý yerdir. Allah’ýn, çýkarmaya söz verdiði yere çýkardýðý noktadýr. Ayaðýn yere saðlam basýldýðý yer burada biter.

159

159


ℜψετ − 95

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 279

(16) Nahl Suresi

⎢→ [∝ς↔5 _→Ξ↔Ω↔∃ ←ψ™ς7! ←φ″Ζ↔Θ←∀ ∼:↑Ι↔Β″Λ↔# ÷ ↔: ″ϖ↑Υ↔7 °η″[↔∋ ↔ξ↑; ←ψ™ς7! ↔φ″Ξ←2 _↔Ω⊕9←! ↔ Ψ↑Ω↔ς″Θ↔# ″ϖ↑Β″Ξ↑6 ″ ←! Ve lâ teþterû bi ahdillâhi semenen kalîlâ(kalîlen), innemâ indallâhi huve hayrun lekum in kuntum ta’lemûn(ta’lemûne).

ςε Αλλαη’⎬ν αηδινι, αζ βιρ βεδελλε σατµαψ⎬ν. Οψσα ο (αηδ), Αλλαη’⎬ν ινδινδε (κατ⎬νδα) σιζιν ι⎜ιν δαηα ηαψ⎬ρλ⎬δ⎬ρ, βιλσενιζ (βιλµι⎭ ολσαψδ⎬ν⎬ζ). 1 2 3 4 5

160

-

ve lâ teþterû bi ahdi allâhi semenen kalîlen innemâ

: : : : :

ve satmayýn Allah’ýn ahdini bir bedel, deðer az ancak, fakat, oysa

160


ℜψετ − 95

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 279

(16) Nahl Suresi

6 7 8 9 10 11

-

inde allâhi huve hayrun lekum in kuntum ta’lemûne

: : : : : :

Allah’ýn indinde, katýnda, yanýnda o (daha) hayýrlý sizin için eðer siz, iseniz biliyorsunuz

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allah’ýn ahdi irademizin Allah’a teslimi emridir.

6/EN'AM-1 152: Ve lâ takrebû mâlel yetîmi illâ billetî hiye ahsenu hattâ yebluga eþuddeh(eþuddehu), ve evfûl keyle vel mîzâne bil kýst(kýstý), lâ nukellifu nefsen illâ vus’ahâ ve izâ kultum fa’dilû ve lev kâne zâ kurbâ, ve bi ahdillâhi evfû, zâlikum vassâkum bihî leallekum tezekkerûn(tezekkerûne). Yetimin malýna, o en kuvvetli çaðýna gelinceye kadar, en güzel þekliyle olmadýkça yaklaþmayýn. Ölçü ve tartýyý adaletle yerine getirin. Kimseyi gücünün dýþýnda (bir þey ile) sorumlu tutmayýz. Söylediðiniz zaman, yakýnýnýz olsa bile, artýk adaletle söyleyin. Allah’ýn ahdini yerine getirin (ifa edin). Böylece tezekkür edersiniz diye, (Allah) iþte böyle, size onunla vasiyet (emir) etti. Ama ruhumuzu, vechimizi ve nefsimizi Allah’a teslim etmeden irademizin teslimi mümkün olmadýðý için, dolaylý olarak irademizin Allah’a teslimi, ruhumuzu da vechimizi de nefsimizi de Allah’a teslim etmeyi kapsar. Allah’ýn ahdi, insaný zirveye taþýyacak olan bir ahddir. Bütün teslimleri gerçekleþtirmek; yani ruhu, vechi, nefsi ve iradeyi Allah’a teslim etmektir. Bu istikamette yola çýkýlmasýna raðmen hidayete erdikten sonra, Allah’ýn koruyucu zýrhýnýn kalkmasýyla, þeytanýn iðvasýna kapýlýp, Allah’tan veya irþad makamýndan þüpheye düþülmüþse, o zaman yoldan düþülür. Böylece sizin için hayýrlý olan Allah’ýn ahdinin yerine getirilmesi, az bir bedelle satýlmýþ olunur.

161

161


ℜψετ − 96

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 279

(16) Nahl Suresi

⎢↓ ≅↔∀ ψ← ™ς7! ↔φ″Ξ←2 _↔8 ↔: ↑φ↔Σ″Ξ↔< ″ϖ↑6↔Γ″Ξ←2 _↔8 ″ϖ↑;↔Ι″%↔! ∼:≥↑Ι↔Α↔. ↔ω<∝Η⊕7! ⊕ω↔<←ϑ″∆↔Ξ↔7 ↔: ↔ Ψ↑ς↔Ω″Θ↔< ∼Ψ↑9≅↔6 _↔8 ←ω↔Κ″&↔≅←∀ Mâ ýndekum yenfedu ve mâ ýndallâhi bâk(bâkýn), ve le necziyennellezîne saberû ecrehum bi ahseni mâ kânû ya’melûn(ya’melûne).

Σιζιν ψαν⎬ν⎬ζδα ολαν ⎭εψλερ βιτερ. Αλλαη’⎬ν ινδινδε (κατ⎬νδα) ολαν ⎭εψλερ βακιδιρ (τ⎫κενµεζ). ςε σαβρεδενλερι, ψαπµ⎬⎭ ολδυκλαρ⎬ αµελλεριν εχιρλερινι (βεδελλερινι), µυτλακα δαηα γ⎫ζελι ιλε µ⎫κ®φατλανδ⎬ραχαð⎬ζ (καρ⎭⎬λ⎬ð⎬ν⎬ ϖερεχεðιζ). 1 2 3 4 5

-

6 7 8 8

-

mâ ýnde-kum : sizin yanýnýzda olan þey(ler) yenfedu : tükenir, biter ve mâ ýndallâhi (inde allâhi) : ve Allah’ýn indinde, katýnda olan þey(ler) bâkýn : bakîdir, kalýcýdýr, tükenmez ve le necziyenne : ve mutlaka karþýlýðýný vereceðiz, mükafatlandýracaðýz ellezîne saberû : sabredenler, sabrýn sahipleri ecre-hum : onlarýn ecirleri (bedelleri), ücretleri bi ahseni : en ahseni (güzeli) ile, daha ahseni (güzeli) ile mâ kânû ya’melûne : yapmýþ olduklarý ameller (þeyler)

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Sabýr sahipleri en üst noktalara ulaþanlardýr. Allahû Tealâ: “Sizin yanýnýzda olan þeyler tükenir ama Allah’ýn yanýnda olan þeyler tükenmez. Sabredenlerin (sabra nail olanlarýn) nefslerini tasfiye ederek sabýrsýzlýk konusundaki afetlerini yok ettikten sonra 19 mertebe kalplerini müzeyyen kýldýklarýmýzýn ecirlerini mutlaka vereceðiz.” buyurmaktadýr.

162

162


ℜψετ − 97

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 279

(16) Nahl Suresi

°ω←8⊂Ψ↑8 ↔ξ↑; ↔: |×Χ″9↑! ″ ↔! ↓η↔6↔) ″ω←8 _→Ε←7≅↔. ↔υ←Ω↔2 ″ω↔8 ″ϖ↑Ζ⊕Ξ↔<←ϑ″∆↔Ξ↔7 ↔: ⎣→}↔Α←±[↔0 → ξ×[↔& ↑ψ⊕Ξ↔[←[″Ε↑Ξ↔ς↔4 ↔ Ψ↑ς↔Ω″Θ↔< ∼Ψ↑9≅↔6 _↔8 ←ω↔Κ″&↔≅←∀ ″ϖ↑;↔Ι″%↔! Men amile sâlihan min zekerin ev unsâ ve huve mu’minun fe le nuhyiyennehu hayâten tayyibeh(tayyibeten), ve le necziyennehum ecrehum bi ahseni mâ kânû ya’melûn(ya’melûne).

Μ⎫’µιν ολαν καδ⎬ν ϖε ερκεκτεν κιµ σαλιη (νεφσινι τεζκιψε ϖε τασφιψε εδιχι) αµελ ι⎭λερσε, ο τακτιρδε, ονα µυτλακα ταψψιβ (τεµιζ, ηελ®λ) βιρ ηαψατ ψα⎭ατ⎬ρ⎬ζ. ςε ονλαρ⎬, µυτλακα ψαπµ⎬⎭ ολδυκλαρ⎬ αµελλεριν εχιρλερινδεν (βεδελλερινδεν), δαηα αησενι (γ⎫ζελι) ιλε µ⎫κ®φατλανδ⎬ραχαð⎬ζ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11

-

men amile sâlihan min zekerin ev unsâ ve huve mu’minun fe le nuhyiyenne-hu hayâten tayyibeten ve le necziyenne-hum

13 - ecre-hum 14 - bi ahseni 15 - mâ kânû ya’melûne

163

: : : : : : : : : : : : : :

kim salih amel (nefsi tezkiye edici amel) erkek(ler)den veya kadýn(lar) ve o mü’min (kalbine îmân yazýlmýþ olan) o taktirde mutlaka ona hayat veririz, yaþatýrýz hayat tayyib, temiz, güzel, helâl ve mutlaka, ellbette onlara karþýlýðýný vereceðiz, mükâfatlandýracaðýz onlarýn ecrini, bedelini en ahseni ile, daha ahseni (güzeli) ile yapmýþ olduklarý ameller (þeyler)

163


ℜψετ − 97

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 279

(16) Nahl Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allah ile hiçbir iliþkiniz olmamasýna raðmen güzel bir amelde 1’e 10 alýrsýnýz. 10 derecelik bir amelin karþýlýðý amel defterinize 100 derece olarak kaydedilir. Ama Allah’ýn yoluna çýkmýþsanýz, Allahû Tealâ baþlangýçta, 10’u 100’e çýkarýr. Sonra ruh 2. 3. 4. 5. 6. 7. gök katlarýnda ise bu 100; 200, 300, 400, 500, 600 ve 700’e ulaþýr. Onun için Allahû Tealâ burada “Onlarýn bedelini daha ahseniyle öderiz.” diyor. Her kat çýktýkça kiþiye daha ahseni, daha ahseni, daha ahseni verilir. 1 derecelik bir sevaba, kazanýlan 1 dereceye karþýlýk amel defterine 700 derece yazýlýr. Bir insanýn cennete gidiþi, kazandýðý derecelerin kaybettiði derecelerden fazla olmasý ile mümkündür. Cehenneme giriþi de tam tersiyle; kaybettiði derecelerin kazandýðý derecelerden fazla olmasý ile mümkündür. Öyleyse ahsen dereceler, üst seviye dereceler kiþiyi mutlaka Allah’ýn daha üst, daha üst, daha üst cennetine alacaðý için önemlidir. Salih amel iþlemeyenleri de Allahû Tealâ mükâfatlandýrýr. Her kazandýklarý derecat onlara 10 kat olarak mutlak ödenir. Kim olursa olsun, ne kadar büyük günah iþlerse iþlesin, sevap iþlediði taktirde mutlaka 1’e 10 alýr.

6/EN'AM-1 160: Men câe bil haseneti fe lehu aþru emsâlihâ, ve men câe bis seyyieti fe lâ yuczâ illâ mislehâ ve hum lâ yuzlemûn(yuzlemûne). Kim (Allah’ýn huzuruna) bir hasene ile gelirse, artýk onun on misli, onundur.Ve kim bir seyyie ile gelirse, o zaman onun mislinden baþkasý ile cezalandýrýlmaz. Ve onlar zulmolunmazlar. Allahû Tealâ En’am-160’ta sevap iþleyenler, günah iþleyenler diye bir ayrým yapmamýþ. Ama Nahl-97’de nefsi ýslâh edici amel iþleyenler (1’e 10 yerine) 1’e 100 almaya baþlarlar. Kiþi Allah’a ulaþmayý dileyerek, Allah’tan 12 tane ihsan almýþ, mürþidine ulaþmýþ, tâbî olmuþtur. Tâbî olmadan evvelki noktaya kadar kiþi, 1 derecesine karþýlýk 10 derece alýrken tâbî olduðu an mükâfatýn daha ahsenini alýr ve bütün günahlarý sevaba çevrilir (bu noktaya kadar böyle bir mükâfatý yoktu kiþinin).

164

164


ℜψετ − 97

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 279

(16) Nahl Suresi

Kiþinin ruhu derhal vücudundan ayrýlýr, Sýratý Mustakîm’e ulaþýr. Ruh; Birinci kata ulaþtýðý zaman kazandýðý derece 100 kat, Ýkinci kata ulaþtýðý zaman kazandýðý derece 200 kat, Üçüncü kata ulaþtýðý zaman kazandýðý derece 300 kat, Dördüncü kata ulaþtýðý zaman kazandýðý derece 400 kat, Beþinci kata ulaþtýðý zaman kazandýðý derece 500 kat, Altýncý kata ulaþtýðý zaman kazandýðý derece 600 kat, Yedinci kata ulaþtýðý zaman kazandýðý derece 700 kat olur. Allahû Tealâ kiþinin yapmýþ olduðu amellerin bedellerini daha ahseniyle mükâfatlandýrmýþtýr. Neticeleri karþýlaþtýrýn: 1’e 10 alýrken 1’e 700 almaya baþlamak. Allahû Tealâ kazanýlan dereceleri 70 kat artýrmýþtýr. Burada kiþinin daha ahsen ücret almasý, günahlarýnýn sevaba çevrilmesi ve 1’e 10 alýrken 1’e 100 almaya baþlamasýdýr. Daha ahsenini almaya baþlamasý kiþinin nefsi ýslâh eden ameller (amilüssalihat) iþlemesi þartýna baðlýdýr.

165

165


ℜψετ − 98

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 279

(16) Nahl Suresi

←ψ™ς7≅←∀ ″γ←Θ↔Β″,≅↔4 ↔ ×∼″Ι↑Τ″7! ↔ ⊂!↔Ι↔5 ∼↔)←≅↔4 ←ϖ[∝%⊕Ι7! ← ≅↔Ο″[⊕Λ7! ↔ω←8 Fe izâ kare’tel kur’âne festeýz billâhi mineþ þeytânir racîm(racîmi).

√ψλεψσε Κυρ’®ν−⎬ Κεριµ’ι οκυδυðυν ζαµαν ρεχµεδιλµι⎭ (τα⎭λανµ⎬⎭) ⎭εψτανδαν ηεµεν Αλλαη’α σ⎬ð⎬ν. 1 2 3 4 5 6

-

fe izâ kare’te el kur’âne fe isteýz bi allâhi min eþ þeytâni er racîmi

: : : : : :

o zaman, artýk okuduðun zaman Kur’ân hemen, önce sýðýn Allah’a taþlanmýþ, kovulmuþ þeytandan

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Kur’ân-ý Kerim okumaya baþlarken: “EUZÛBÝLLÂHÝMÝNEÞÞEYTANÝRRACÎM BÝSMÝLLÂHÝRRAHMÂNÝRRAHÎM” diyerek taþlanmýþ þeytandan Allah’a sýðýnýn!

166

166


ℜψετ − 99

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 279

(16) Nahl Suresi

∼Ψ↑Ξ↔8×∼ ↔ω<∝Η⊕7! |↔ς↔2 ° ≅↔Ο″ς↑, ↑ψ↔7 ↔ϕ″[↔7 ↑ψ⊕9←! ↔ Ψ↑ς⊕6↔Ψ↔Β↔< ″ϖ←Ζ←±∀∗÷ |×ς↔2 ↔: Ýnnehu leyse lehu sultânun alellezîne âmenû ve alâ rabbihim yetevekkelûn(yetevekkelûne).

∩⎫νκ⎫ ονυν, ®µεν⎦ ολανλαρ ϖε Ραβ’λερινε τεϖεκκ⎫λ εδενλερ ⎫ζερινδε βιρ συλτανλ⎬ð⎬ (ψαπτ⎬ρ⎬µ γ⎫χ⎫) ψοκτυρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9

-

inne-hu leyse lehu sultânun alellezîne (alâ ellezîne) âmenû ve alâ rabbi-him yetevekkelûne

: : : : : : : : :

çünkü o, muhakkak ki o deðil, yoktur onun sultanlýk, yaptýrým gücü onlarýn üzerinde âmenû olanlar (âmenû oldular) ve üzerine, ...e onlarýn Rab’leri, kendi Rab’leri tevekkül ederler

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Birinci ve ikinci basamaklarda olaylar yaþanýr ve deðerlendirilir. Kiþi henüz âmenû olmadýðýndan þeytan, onun üzerindeki hakimiyetini bu basamaklarda sürdürür. Kiþinin iç sesini taklit ederek, kendi düþüncelerini kiþinin düþünceleriymiþ gibi gösterir. Ve insanoðlu, doðruyu yapýyorum düþüncesiyle, farkýna bile varmadan hatalarý ardarda iþler.

167

167


ℜψετ − 99

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 279

(16) Nahl Suresi

Sadece âmenû olanlar ve Rab’lerine tevekkül edenler için þeytanýn yaptýrým gücü yoktur.

3/AL-ÝÝ ÝMRAN-1 102: Yâ eyyuhellezîne âmenûttekullâhe hakka tukâtihî ve lâ temûtunne illâ ve entum muslimûn(muslimûne). Ey îmân edenler! Hakkýyla takva sahibi olanlar (nasýl bir takvanýn sahibi ise ayný onlar) gibi, Allah’a karþý takva sahibi olun ve (ölmeden önce) Allah’a teslim olun. Kiþi, burada da Allah’a tevekkül etmiþ bir âmenû oluþu (bihakkýn takvanýn, Hakk’ul yakîn takvasýnýn sahibi oluþu) gerçekleþtirmiþtir. Âmenû olanlar 3. basamaktan 22. basamaða Allah tarafýndan ulaþtýrýlacaklardýr; Allah’ýn garantisi vardýr. Kiþinin tevekkülü Allahû Tealâ’ya ulaþtýktan sonra da artarak devam ederse, buradan sonra þeytanýn yaptýrým gücü etkili olamaz ve zikirlerini ve ibadetlerini artýrýp hergün biraz daha Allah yolunda ilerler. Ben Allah’a ulaþmayý diledim. Allah sözünü tuttu, ruhumu Kendisine ulaþtýrdý. Ben fizik vücudumu Allah’a teslim etmeyi dilersem Allah mutlaka bunu da gerçekleþtirir diyen kiþinin tevekkülü daha üst seviye bir tevekküldür. Tevekkül müessesesi 22. basamaktan sonra baþlar. Kiþi Allah’a ve resûlüne îmân eder ve nefsini ve iradesini de Allah’a teslim etme tevekkül seviyesine ulaþabilirse onlar da gerçekleþecektir.

168

168


ℜψετ − 100

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 279

(16) Nahl Suresi

↑ψ↔9″Ψ⊕7↔Ψ↔Β↔< ↔ω<∝Η⊕7! |↔ς↔2 ↑ψ↑9≅↔Ο″ς↑, _↔Ω⊕9←! 〉 ↔ Ψ↑6←Ι″Λ↑8 ∝ψ←∀6 ″ϖ↑; ↔ω<∝Η⊕7! ↔: Ýnnemâ sultânuhu alellezîne yetevellevnehu vellezîne hum bihî müþrikûn(müþrikûne).

Ονυν (⎭εψταν⎬ν) συλτανλ⎬ð⎬ (ψαπτ⎬ρ⎬µ γ⎫χ⎫) σαδεχε ονα (⎭εψτανα) ψ⎞νελενλεριν ϖε ονυνλα (⎭εψτανλα), (Αλλαη’α υλα⎭µαψ⎬ διλεµεδικλερι ι⎜ιν) Αλλαη’α ⎭ιρκ κο⎭ανλαρ⎬ν ⎫ζερινδεδιρ (ονλαρ⎬ ετκιλερ). 1 2 3 4 5 6 7 8

169

-

innemâ sultânu-hu alellezîne (alâ ellezîne) yetevellevne-hu vellezîne (ve ellezîne) hum bi-hî müþrikûne

: : : : : : : :

fakat, sadece onun sultanlýðý, yaptýrým gücü onlarýn üzerinde ona yönelenler ve o kimseler onlar onunla, ona Allah’a ortak (þirk) koþanlar, müþrikler

169


ℜψετ − 100

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 279

(16) Nahl Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ buyuruyor ki:

45/CASÝYE-2 23: E fe reeyte menittehaze ilâhehu hevâhu ve edallehullâhu alâ ilmin ve hateme alâ sem’ihî ve kalbihî ve ceale alâ basarihî gýþâveh(gýþâveten), fe men yehdîhi min ba’dillâh(ba’dillâhi), e fe lâ tezekkerûn(tezekkerûne). Hevasýný kendisine ilâh edinen kiþiyi gördün mü? Ve Allah, onu ilim (onun faydasýz ilmi) üzere dalâlette býraktý. Ve onun iþitme hassasýný ve kalbini mühürledi. Ve onun basar (görme) hassasýnýn üzerine gýþavet (perde) kýldý (çekti). Bu durumda Allah’tan sonra onu kim hidayete erdirir? Hâlâ tezekkür etmez misiniz? Bütün insanlar doðuþlarýndan itibaren gizli þirktedirler. Allah’a ulaþmayý dilemeyenlerin hepsi gizli þirktedirler.

30/RUM-3 31: Munîbîne ileyhi vettekûhu ve ekîmûs salâte ve lâ tekûnû minel muþrikîn(muþrikîne). O’na (Allah’a) yönelin (Allah’a ulaþmayý dileyin) ve takva sahibi olun. Ve namazý ikame edin (namaz kýlýn). Ve (böylece) müþriklerden olmayýn. 30/RUM-3 32: Minellezîne ferrakû dînehum ve kânû þiyeâ(þiyean), kullu hýzbin bimâ ledeyhim ferihûn(ferihûne). (O müþriklerden olmayýn ki) onlar, dînlerinde fýrkalara ayrýldýlar ve grup grup oldular. Bütün gruplar, kendilerinde olanla ferahlanýrlar.

170

170


ℜψετ − 101

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 279

(16) Nahl Suresi

↑ϖ↔ς″2↔! ↑ψ™ς7! ↔: ↓}↔<×∼ ↔ ≅↔Υ↔8 →}↔<×∼ _≥↔Ξ″7⊕Γ↔∀ ∼↔)←! ↔: ⎢↓η↔Β″Σ↑8 ↔α″9↔! ≥_↔Ω⊕9←! ∼Ψ≥↑7≅↔5 ↑ ←±ϑ↔Ξ↑< _↔Ω←∀ ↔ Ψ↑Ω↔ς″Θ↔< ÷ ″ϖ↑; ↑Ι↔Χ″6↔! ″υ↔∀ Ve izâ beddelnâ âyeten mekâne âyetin vallâhu a’lemu bimâ yunezzilu kâlû innemâ ente mufter(mufterin), bel ekseruhum lâ ya’lemûn(ya’lemûne).

Βιζ, βιρ ®ψετι δεðι⎭τιρερεκ (ονυν) ψερινε βα⎭κα βιρ ®ψετ γετιρδιðιµιζ ζαµαν: “Αλλαη νεψι ινδιρεχεðινι βιλδιðινε γ⎞ρε σεν σαδεχε βιρ µ⎫φτερισιν (ιφτιρα εδενσιν).” δεδιλερ. Ηαψ⎬ρ, ονλαρ⎬ν ⎜οðυ βιλµιψορλαρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

171

-

ve izâ beddelnâ âyeten mekâne âyetin vallâhu a’lemu a’lemu bimâ yunezzilu kâlû

: : : : : : : : : :

ve olduðu zaman biz deðiþtirdik bir âyet yer, mekân bir âyet ve Allah bilir bilir þeyi indirir dediler

171


ℜψετ − 101

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 279

(16) Nahl Suresi

11 12 13 14 15 16

-

innemâ ente mufterin bel ekseru-hum lâ ya’lemûne

: : : : : :

sadece, ancak sen iftira eden, kendisi uyduran hayýr, tam aksi, bilâkis onlarýn çoðu bilmezler, bilmiyorlar

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, bir âyeti deðiþtirerek yerine baþka bir âyet indirdiðinde Peygamber Efendimiz (S.A.V)’e “Allah âyet deðiþtirmez. Sen bu âyeti uydurdun. Þimdi yerine yerleþmeyince onu deðiþtiriyorsun.” dediklerinde, Allahû Tealâ: “Âyetleri BÝz deðiþtiririz. Ve Allah neyi indireceðini bildiðine göre.” buyurmuþtur.

172

172


ℜψετ − 102

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 279

(16) Nahl Suresi

↔ω<∝Η⊕7! ↔α←±Α↔Χ↑[←7 ← ±σ↔Ε″7≅←∀ ↔τ←±∀∗÷ ″ω←8 ← ↑Γ↑Τ″7! ↑ :↑∗ ↑ψ↔7⊕ϑ↔9 ↔ω[∝Ω←ς″Κ↑Ω″ς←7

×Ι″Λ↑∀ ↔:

→Γ↑; ↔: ∼Ψ↑Ξ↔8×∼

Kul nezzelehu rûhul kudusi min rabbike bil hakký li yusebbitellezîne âmenû ve huden ve buþrâ lil muslimîn(muslimîne).

∆ε κι: Ο’νυ (Κυρ’®ν−⎬ Κεριµ’ι), Ραββινδεν ηακ ιλε ®µεν⎦ ολανλαρ⎬ σεβατ εττιρµεκ ι⎜ιν ϖε µ⎫σλ⎫µανλαρα (τεσλιµ ολανλαρα), ηιδαψετ ϖε µ⎫ϕδε ολαρακ Ρυη’⎦λ Κυδ⎫σ (Χεβραιλ Α.Σ) ινδιρδι. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11

-

kul nezzele-hu rûhu el kudusi min rabbi-ke bi el hakký li yusebbite ellezîne âmenû ve huden ve buþrâ li el muslimîne

: : : : : : : : : : :

de, söyle onu indirdi Ruh’ûl Kudüs (Cebrail A.S) senin Rabbinden hak ile saðlamlaþtýrmak, sebat ettirmek için kimseler Allah’a ulaþmayý dileyenler, âmenû olanlar ve hidayete erdiren ve müjde olarak müslümanlar, teslim olanlar için

AÇIKLAMA _________________________________________________________

Bismillâhirrahmânirrahîm Kur’ân-ý Kerim Cebrail (A.S) tarafýndan indirilmiþtir ve insanlar tarafýndan deðiþtirilmesi mümkün deðildir. Allahû Tealâ buyuruyor ki:

15/HÝCR-9 9: Ýnnâ nahnu nezzelnez zikre ve innâ lehu le hâfizûn(hâfizûne). Muhakkak ki; zikri (Kur'ân-ý Kerim’i) Biz indirdik. O'nun koruyucularý (da) mutlaka Biziz. Kur’ân’ýn âyetlerinde, Peygamber Efendimiz (S.A.V) tarafýndan hiçbir zaman deðiþiklik yapýlmadýðýný Allahû Tealâ bu âyet-i kerimesiyle ispat etmektedir.

173

173


ℜψετ − 103

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 280

(16) Nahl Suresi

↑ψ↑Ω←±ς↔Θ↑< _↔Ω⊕9←! ↔ Ψ↑7Ψ↑Τ↔< ″ϖ↑Ζ⊕9↔! ↑ϖ↔ς″Θ↔9 ″φ↔Τ↔7 ↔: ⊇|←Ω↔∆″2↔! ←ψ″[↔7←! ↔ :↑Γ←Ε″ς↑< ∝Η⊕7! ↑ ≅↔Κ←7 ⎢°η↔Λ↔∀ °ω[∝Α↑8 ⊇|←∀↔Ι↔2 ° ≅↔Κ←7∼ ↔Η×; ↔: Ve lekad na’lemu ennehum yekûlûne innemâ yuallimuhu beþer(beþerun), lisânullezî yulhýdûne ileyhi a’cemiyyun ve hâzâ lisânun arabiyyun mubîn(mubînun).

ςε ανδολσυν κι; Βιζ, ονλαρ⎬ν: “Φακατ Ο’νυ (Κυρ’®ν−⎬ Κεριµ’ι), ονα ⎭⎫πηεσιζ βιρ βε⎭ερ (ινσαν) ⎞ðρετιψορ.” δεδιðινι βιλιψορυζ. Ονα ισναδ εττικλερι κι⎭ινιν λισαν⎬ αχεµιδιρ (Αραπ⎜α δεðιλδιρ). Βυ (Κυρ’®ν−⎬ Κεριµ) λισαν⎬ ισε απα⎜⎬κ Αραπ⎜α’δ⎬ρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9

174

-

ve lekad na’lemu enne-hum yekûlûne innemâ yuallimu-hu beþerun lisânu ellezî

: : : : : : : : :

ve andolsun ki biz biliyoruz, biliriz onlarýn olduðunu diyorlar sadece, yalnýz, fakat ona öðretiyor bir beþer, bir insan lisan (konuþma dili) ki o

174


ℜψετ − 103

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 280

(16) Nahl Suresi

10 - yulhýdûne 11 12 13 14 15 16

-

(elhade) ileyhi a’cemiyyun ve hâzâ lisânun arabiyyun mubînun

: : : : : : : :

yöneliyorlar, isnad ediyorlar, dil uzatýyorlar (yöneldi, dil uzattý) ona yabancý, acemi, Arapça olmayan ve bu lisan (konuþma dili) Arapça apaçýk, açýkça

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Peygamber Efendimiz (S.A.V)’in bir GÜNEÞ gibi yükseldiðini, etrafýndaki insanlarýn çoðaldýðýný görenler, bu konuda bir þeyler uydurmak gereðini duymuþlardý. Ama Peygamber Efendimiz (S.A.V)’e öðrettikleri söylenen bu insanlar Arapça bilmiyorlardý. Kur’ân-ý Kerim ise Arapça’nýn ancak ileri seviyede ilim sahibi olanlar tarafýndan bilinebileceði bir seviyede indirilmiþti. Peygamber Efendimiz (S.A.V) ise kendisine has olarak, lisan açýsýndan deðil, dîni bilmek açýsýndan ilerideydi. Ne zaman Allahû Tealâ’nýn Resûl’ü, Allah’tan öðrendiklerini anlatmaya baþlarsa söylediklerinin cevabýný veremeyen insanlar, çeþitli hezeyanlarda bulunmuþ, çeþitli þekillerde O’na iftira etmiþlerdir. Bu, insanlýk tarihi boyunca böyle olmuþtur.

23/MU'MÝNUN-4 44: Summe erselnâ rusulenâ tetrâ, kullemâ câe ummeten resûluhâ kezzebûhu fe etbâ’nâ ba’dahum ba’dan ve cealnâhum ehâdîs(ehâdîse), fe bu’den li kavmin lâ yu’minûn(yu’minûne). Sonra Biz, resûllerimizi ardarda (arasý kesilmeksizin) gönderdik. Her ümmete resûlü geldiði zaman, her defasýnda onu yalanladýlar. Biz de onlarý birbiri arkasýndan (helâk ettik). Ve onlarý efsane kýldýk. Artýk mü’min olmayan kavim (Allah’ýn rahmetinden) uzak olsun. Resûllere tâbî olanlar vardýr ama her devirde azýnlýkta olmuþlardýr. Bu devirde de bütün kavimlerde resûller vardýr. Onlara da tâbî olanlarýn sayýsý, her zaman ait olduklarý toplamýn %10’undan daha azdýr. Ýþte bu da Peygamber Efendimiz (S.A.V)’e yaþadýðý devirde ardarda atýlan iftiralardan sadece bir tanesidir.

175

175


ℜψετ − 104

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 280

(16) Nahl Suresi

←ψ™ς7! ← ≅↔<×≅←∀ ↔ Ψ↑Ξ←8⊂Ψ↑<

÷ ↔ω<∝Η⊕7! ⊕ ←!

°ϖ[∝7↔! ° !↔Η↔2 ″ϖ↑Ζ↔7 ↔: ↑ψ™ς7! ↑ϖ←Ζ<∝Γ″Ζ↔< ÷ Ýnnellezîne lâ yu’minûne bi âyâtillâhi lâ yehdîhimullâhu ve lehum azâbun elîm(elîmun).

Μυηακκακ κι; Αλλαη, Αλλαη’⎬ν ®ψετλερινε ινανµαψανλαρ⎬ (⎩µ®ν ετµεψενλερι) ηιδαψετε ερδιρµεζ (ονλαρ⎬ν ρυηυνυ Κενδισινε υλα⎭τ⎬ρµαζ). ςε ονλαρ ι⎜ιν ελ⎩µ αζαπ ϖαρδ⎬ρ. 1 2 3 4 5 6 7 8

-

inne ellezîne lâ yu’minûne bi âyâti allâhi lâ yehdî-him allâhu ve lehum azâbun elîmun

: : : : : : : :

muhakkak onlar inanmazlar (îmân etmezler) Allah’ýn âyetlerine onlarý hidayete erdirmez Allah ve onlar için vardýr elîm azap, acý azap

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Ýþte, bir defa daha hidayet müessesesi… Allah’a ulaþmayý dileyenler ve dilemeyenler olmak üzere iki tür insan vardýr. Allah’ýn âyetlerine îmân etmeyenler, Allah’a ulaþmayý asla dilemeyeceklerdir. Allah’a ulaþmayý dilemeyenler dalâlettedir (Rad-27). Allah da onlarý hiçbir zaman hidayete erdirmeyecektir. Kendi hallerine býrakacaktýr. Allah onlarla uðraþmaz.

176

176


ℜψετ − 105

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 280

(16) Nahl Suresi

↔ Ψ↑Ξ←8⊂Ψ↑< ÷ ω↔ <∝Η⊕7! ↔ ←Η↔Υ″7! ←Ι↔Β″Σ↔< _↔Ω⊕9←! ↔ Ψ↑∀←)≅↔Υ″7! ↑ϖ;↑ ↔τ←∴⊆7ÿ:↑! ↔: ←ψ™ς7! ← ≅↔<×≅←∀ Ýnnemâ yefterîl kezibellezîne lâ yu’minûne bi âyâtillâhi ve ulâike humul kâzibûn(kâzibûne).

Σαδεχε Αλλαη’⎬ν ®ψετλερινε ινανµαψανλαρ, ψαλανλα ιφτιρα εδερλερ. ⇑⎭τε ονλαρ; ονλαρ, ψαλανχ⎬λαρδ⎬ρ. 1 2 3 4 5 6 7 8

-

innemâ yefterî el kezibe ellezîne lâ yu’minûne bi âyâtillâhi (âyâti allâhi) ve ulâike hum el kâzibûne

: : : : : : : :

sadece, yalnýz, fakat iftira ederler, uydururlar yalan onlar inanmazlar Allah’ýn âyetlerine ve iþte onlar onlar yalancýlardýr

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allah’ýn âyetlerine îmân etmeyenler için Allah’a ulaþmak çok imkânsýz geldiðinden onlar, Allah’a ulaþmayý dilemezler. Allah’a ulaþmayý dilemedikleri için onlar dalâlettedir. Allah onlarý hidayete erdirmez ve onlarýn gidecekleri yer ateþtir, cehennemdir. Allah’ýn âyetlerine inanmayanlar, Allah’ýn âyetlerinden ayný zamanda gâfil olanlardýr.

10/YUNUS-7 7: Ýnnellezîne lâ yercûne likâenâ ve radû bil hayâtid dunyâ vatme'ennû bihâ vellezîne hum an âyâtinâ gâfilûn(gâfilûne). Muhakkak ki onlar, Bize ulaþmayý (hayatta iken ruhlarýný Allah’a ulaþtýrmayý) dilemezler. Dünya hayatýndan razý olmuþlardýr ve onunla doyuma ulaþmýþlardýr ve onlar âyetlerimizden gâfil olanlardýr. 10/YUNUS-8 8: Ulâike me'vâhumun nâru bimâ kânû yeksibûn(yeksibûne). Ýþte onlarýn kazandýklarý (dereceler) gereðince varacaklarý yer ateþtir (cehennemdir). Yunus Suresinin 7 ve 8. âyet-i kerimeleri insanlarýn hidayete eremeyiþ sebebini

177

177


ℜψετ − 106

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 280

(16) Nahl Suresi

″ω↔8 ® ←! ≥←ψ←9≅↔Ω<∝! ←φ″Θ↔∀ ″ω←8 ←ψ™ς7≅←∀ ↔η↔Σ↔6 ″ω↔8 ″ω←Υ×7 ↔: ← ≅↔Ω<∝ ↵≅←∀ ⊇ω←∴↔Ω″Ο↑8 ↑ψ↑Α″ς↔5 ↔: ↔ ←Ι″6↑! °⎯↔Ν↔3 ″ϖ←Ζ″[↔ς↔Θ↔4 ∼→∗″Γ↔. ←η″Σ↑Υ″7≅←∀ ↔ ↔Ι↔− ″ω↔8 °ϖ[∝Π↔2 ° !↔Η↔2 ″ϖ↑Ζ↔7 ↔: ⎣←ψ™ς7! ↔ω←8 Men kefere billâhi min ba’di îmânihî illâ men ukrihe ve kalbuhu mutmainnun bil îmâni ve lâkin men þereha bil kufri sadran fe aleyhim gadabun minallâh(minallâhi), ve lehum azâbun azîm(azîmun).

Καλβι ⎩µ®νλα µυτµαιν ολµυ⎭ ολδυðυ ηαλδε ζορλαναν κιµσε ηαρι⎜, φακατ κιµ ⎩µ®ν⎬νδαν (ηιδαψετε ερδικτεν) σονρα Αλλαη’⎬ ινκ®ρ εδερσε ϖε κιµ κ⎫φρε γ⎞ð⎫σ α⎜αρσα (ιρ⎭αδ µακαµ⎬νδαν ⎭⎫πηε εδιπ φ⎬σκα δ⎫⎭ερσε, κι⎭ινιν κ⎫φρ⎫ ταλεβι σεβεβιψλε, Αλλαη⎦ Τεαλ®, ονυν γ⎞ðσ⎫ν⎫ κ⎫φρε α⎜αρ, ⎭ερηεδερ) αρτ⎬κ Αλλαη’ταν βιρ γαζαπ, ονλαρ⎬ν ⎫ζερινεδιρ ϖε ονλαρ ι⎜ιν αζ⎩µ αζαπ ϖαρδ⎬ρ.

178

178


ℜψετ − 106

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 280

(16) Nahl Suresi

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 13 14 15 16 17 18 19

-

men kefere billâhi (bi allâhi) min ba’di îmâni-hî illâ men ukrihe ve kalbu-hu mutmainnun bi el îmâni ve lâkin men þereha bi el kufri sadran fe aleyhim gadabun minallâhi ve lehum azâbun azîmun

: : : : : : : : : : : : : : : : : :

kim inkâr ederse Allah’ý den sonra kendi îmâný, onun îmâný hariç kim zorlanýrsa, mecbur edilirse ve onun kalbi tatmin olmuþ îmân ile fakat, ama, ve de kim açarsa, þerhederse küfre göðüs o zaman onlara, onlarýn üstüne bir gazap Allah’tan ve onlarýn vardýr, onlar için vardýr büyük azap

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Bu âyetin bir kýsmý, Mekke’de iþkenceye uðrayan müslümanlar hakkýndadýr. Ammar (R.A) ve ailesinin müslüman olmasý üzerine Kureyþliler, annesi Sümeyye ve babasý Yasir’e iþkence ederek îmânlarýndan dönmelerini istediler. Sümeyye’yi, herbir ayaðýný bir deveye baðlayýp iki deveyi aksi yönde sürerek parçalattýlar. Yasir (R.A) çeþitli iþkencelerle öldürüldü. Yasir ve Sümeyye, Ýslâm’ýn ilk kadýn ve ilk erkek þehitleri oldular. Annesinin ve babasýnýn ölümüne þahit olan ve kendisi de çok aðýr iþkencelere maruz kalan Ammar, dîninden döndüðünü söyleyerek canlarýný onlarýn elinden kurtardý. Bu olayý Peygamber Efendimiz (S.A.V)’e, “Ammar dînden çýkmýþ.” diye anlattýklarýnda Peygamber Efendimiz (S.A.V) onlara þöyle buyurdu: “Hayýr. Ammar, dîninden çýkmadý. Îmân tepeden týrnaða onun etine, kanýna karýþmýþtýr, îmân doludur.

179

179


ℜψετ − 106

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 280

(16) Nahl Suresi

doludur. O ancak ruhsat kullanmýþtýr.” Allahû Tealâ Peygamber Efendimiz (S.A.V)’in bu sözlerini ispat sadedinde bu âyeti indirmiþtir. Âyet, “Kalbi îmânla tatmin bulmuþ olduðu halde baský altýnda zorlanan hariç.” diyor. “O kiþi, Ammar, bu âyetin muhtevasýndan hariç.” diyor. Âyet-i kerimenin diðer kýsmýnda ise hidayete erdikten sonra sadece resûlden deðil, Allah’ý inkâr eden, Allah’tan þüpheye düþen kimseden bahsedilmektedir. O kiþinin Allah’a ulaþmayý diledikten sonra hidayete erene kadar Allah’ý inkâr etmesi mümkün deðildir. Çünkü Allahû Tealâ þeytaný kesinlikle devreye sokmayacak, devrede sadece Allah ve o kiþi olacaktýr. Allahû Tealâ sözünü tutar. Kim Allah’a ulaþmayý di-lerse, Allahû Tealâ mutlaka onu (kiþi hayattayken) Kendisine ulaþtýracaktýr. Allah’ýn göðsünü þerhettiði ve göðsünden kalbine yol açtýðý kiþinin kalbine îmân yazýlýr. Nefsinin kalbinin %51’i faziletle dolar, %49 karanlýklar kalýr. Kiþi ruhunu Allah’a ulaþtýrarak hidayete erer. O noktada Allah koruyucu zýrhýný kaldýrýr. Kiþi Allah’ýn Zat’ýna ulaþmýþtýr. Ancak bundan sonra kiþinin îmânýndan döndüðü (Allah’a inancýný kaybettiði) Allah’tan þüpheye düþtüðü görülebilir. Fýska düþmenin üç temel þartý; irþad makamýndan, Allah’tan ve Allah’ýn âyetlerinden þüphe etmektir. Ýþareti ise sebep ne olursa olsun günlük zikrin giderek azalmasýdýr. Bu þüphe veya iþaretten herhangibirisi kiþi hidayete erdikten sonra oluþursa, Allah bütün iþlemleri tersine çevirir. Kiþinin ruhu Allah’a ulaþmýþken, ruh geri verilir. Baþýnýn üzerindeki devrin imamýnýn ruhu geri alýnýr. Allah, kalbini açýp îmâný yazmýþken, kalbini tekrar açýp, içindeki îmân kelimesini çýkartýr. Kiþinin göðsünden kalbine açtýðý yolu yok eder. Hidayete erdikten sonra kiþinin kalbi, küfür yoluna açýlmýþtýr. Þeytanýn yolu açýk kalýr, Allah’ýn yolu kapanýr.

180

180


ℜψετ − 107

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 280

(16) Nahl Suresi

← ↔Ι←∋× ↵! |↔ς↔2 _↔[″9∩Γ7! ↔ ξ×[↔Ε″7! ∼Ψ∩Α↔Ε↔Β″,! ↑ϖ↑Ζ⊕9↔≅←∀ ↔τ←7×) ↔ω<∝Ι←4≅↔Υ″7! ↔ ″Ψ↔Τ″7! ←Γ″Ζ↔< ÷ ↔ψ™ς7! ⊕ ↔! ↔: Zâlike bi ennehumustehebbûl hayâted dunyâ alel âhýreti ve ennallâhe lâ yehdîl kavmel kâfirîn(kâfirîne).

⇑⎭τε βυ, ονλαρ⎬ν δ⎫νψα ηαψατ⎬ν⎬, αηιρετ ηαψατ⎬να γ⎞ρε δαηα ⎜οκ σεϖµελερι ϖε Αλλαη’⎬ν, κ®φιρ καϖµι ηιδαψετε ερδιρµεµεσι σεβεβιψλεδιρ. 1 2 3 4 5 6 7 8

-

zâlike bi enne-hum istehebbû el hayâte ed dunyâ alâ el âhýreti ve enne allâhe lâ yehdî el kavme el kâfirîne

: : : : : : : :

iþte bu onlarýn olmalarýndan dolayý, sebebiyle sevgiyle istediler (çok sevdiler) dünya hayatý ahirete ve muhakkak Allah hidayete erdirmez kâfir kavim

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allah’tan ve resûlden þüphe eden bu insanlar dünya hayatýný cennet hayatýna tercih etmektedirler. Ve insanlar, Kur’ân-ý Kerim’i anlayamadýklarýndan, dünya hayatýndaki mutluluklarýnýn da Kur’ân-ý Kerim’e ittiba etmeleriyle mümkün olacaðýný idrak edememektedirler. Dünya hayatýnda mutlu olmanýn, dünyaya ait þeylerle mümkün olduðunu zannetmektedirler. Onlarýn zanlarýna göre dünya hayatý yaþanmaya deðer bir hayattýr. Ve böyle bir dizaynda dünya hayatýný birtakým dünya zevkleri olarak telâkki etmektedirler. Meþru olmayan; dünyaya ait servet kazanmanýn, Allah’ýn yasak ettiði fiilleri iþlemenin kendilerini mutlu edeceðini zannetmektedirler. Ama realitede onlar sadece hüsrana uðrayanlar, sadece þu dünyada huzursuz olanlardýr. Kendilerini mutlu edeceðini zannettikleri dünyevi hedeflere Allah onlarý ulaþtýrdýðý taktirde, acý acý dühya hayatýnýn kendilerini mutlu etmesinin mümkün olmadýðýný anlarlar.

181

181


ℜψετ − 108

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 280

(16) Nahl Suresi

″ϖ←Ζ←∀Ψ↑ς↑5 |×ς↔2 ↑ψ™ς7! ↔π↔Α↔0 ↔ω<∝Η⊕7! ↔τ←∴⊆7ÿ:↑! ↔τ←∴⊆7ÿ:↑! ↔: ⎣″ϖ←;←∗≅↔Μ″∀↔! ↔: ″ϖ←Ζ←Θ″Ω↔, ↔: ↔ Ψ↑ς←4≅↔Ρ″7! ↑ϖ↑; Ulâikellezîne tabeallâhu alâ kulûbihim ve sem’ihim ve ebsârihim, ve ulâike humul gâfilûn(gâfilûne).

⇑⎭τε ονλαρ, Αλλαη’⎬ν καλπλερινι, ι⎭ιτµε ηασσαλαρ⎬ν⎬ ϖε γ⎞ρµε ηασσαλαρ⎬ν⎬ ταβεττιðι (µ⎫η⎫ρλεδιðι) κιµσελερδιρ. ςε ι⎭τε ονλαρ; ονλαρ, γ®φιλλερδιρ. 1 2 3 4 5 6 7 8

182

-

ulâike ellezîne tabe allâhu alâ kulûbi-him ve sem’ý-him ve ebsâri-him ve ulâike hum el gâfilûne

: : : : : : : :

iþte onlar onlar, o kimseler ki Allah mühürledi, tabetti onlarýn kalplerinin üzerini, kalplerini ve onlarýn iþitme hassalarý ve onlarýn görme hassalarý ve iþte onlar onlar gâfil olanlardýr

182


ℜψετ − 108

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 280

(16) Nahl Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Kiþi, Allah’a ulaþmayý diledikten sonra Allahû Tealâ; gözlerdeki hicab-ý mestureyi, kulaklardaki vakrayý alýr, kalpteki mührü açar, ekinneti alýr, yerine ihbat koyar; kalbin nur kapýsýný Allah’a çevirir, göðüsten kalbe nur yolu açar, kiþiyi mürþidine ulaþtýrdýðý zaman îmân kelimesini yazar. Nefsin kalbine %51 nur dolarak Allah kiþinin ruhunu Allah’a ulaþtýrýr. Kiþi Allah’a ulaþtýktan, hidayete erdikten sonra þüphe duyarsa þeytan onu fýska düþürmüþtür. Allahû Tealâ bütün verdiklerini geri alýr. Kalbindeki %51 nur gider. Kalbi açar, kalbin içindeki îmân kelimesini alýr, küfür kelimesini tekrar yazar. Orada birikmiþ olan faziletlerinin hiçbiri artýk kalpte kalmaz. Çünkü faziletleri manyetik alanýyla kalpte tutan “ îmân” kelimesidir. Ama artýk îmân kelimesi olmadýðýndan kalpteki küfür kelimesi fazýllarý sadece iter, dýþarýya kovar. Allah, kiþinin göðsünden kalbine açtýðý nur yolunu kapatýr. Kiþinin kalbi böylece küfre açýlýr. Kiþinin kalbinin nur kapýsýný tekrar þeytana döndürür. Kalbindeki ihbatý alýr, yerine ekinnet koyar. Kulaklarýndan alýnmýþ olan vakra, gözlerinden alýnmýþ olan hicab-ý mesture tekrar konur. Görme hassasý, iþitme hasasý ve kalp, üçü de tekrar mühürlenir. Bu toptan mühürlenme olayýna Allahû Tealâ “tabedilmek” diyor. Tabetmek, 3. fýsktan sonraki bir olaydýr. Allahû Tealâ bir daha açýlmamak üzere kalbi tabeder. Bütün insanlar baþlangýçta fýsktadýrlar. Hidayete erdikten sonra bu âyetler gereðince hidayetten düþen kiþi, fýska düþmüþtür, bu 2. fýsktýr. Tekrar hidayete ermek gibi bir hakký vardýr. Bunu kullanýp da hidayete erer ama yeniden küfre dönerse, o zaman Allahû Tealâ onun kalbini bir daha hidayete, îmâna açýlmamak üzere tabeder.

183

183


ℜψετ − 109

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 281

(16) Nahl Suresi

↔ :↑Ι←,≅↔Φ″7! ↑ϖ↑; ← ↔Ι←∋× ↵! |←4 ″ϖ↑Ζ⊕9↔! ↔ ↔Ι↔% ÷ Lâ cereme ennehum fîl âhýreti humul hâsirûn(hâsirûne).

Ονλαρ⎬ν, αηιρεττε η⎫σρανα δ⎫⎭ενλερ ολδυðυνα ⎭⎫πηε ψοκτυρ. 1 2 3 4

-

lâ cereme enne-hum fî el âhýreti hum el hâsirûne

: : : :

þüphesiz, þüphe yok onlarýn olduðuna ahirette onlar hüsranda olanlardýr

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Kiþi Allah’a ulaþmayý diler dilemez, Allahû Tealâ onun günahlarýný örter ve sevaplarý günahlarýný aþar (Enfal-29). Gözlerindeki hicab-ý mestureyi, kulaklarýndaki vakrayý, kalbindeki ekinneti alýr. Kalbe ulaþýr, kalbin kapýsýný Allah’a çevirir, göðüsten kalbe yol açar. Hepsi için derecat yükselmesi yapar. Kiþinin kazandýklarý kayýplarýndan fazla olur. O kiþiyi hüsrandan kurtarýr ve hidayete erdirir. Ama kiþi tekrar fýska düþerse bütün kazandýðý dereceler yok olur. Tekrar hüsrana düþer.

184

184


ℜψετ − 110

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 281

(16) Nahl Suresi

_↔8 ←φ″Θ↔∀ ″ω←8 ∼:↑Ι↔%≅↔; ↔ω<∝Η⊕ς←7 ↔τ⊕∀↔∗ ⊕ ←! ⊕ϖ↑∃ ↔τ⊕∀↔∗ ⊕ ←! ∼:≥↑Ι↔Α↔. ↔: ∼:↑Γ↔;≅↔% ⊕ϖ↑∃ ∼Ψ↑Ξ←Β↑4 〉 °ϖ[∝&↔∗ ° Ψ↑Σ↔Ρ↔7 _↔;←Γ″Θ↔∀ ″ω←8 Summe inne rabbeke lillezîne hâcerû min ba'di mâ futinû summe câhedû ve saberû inne rabbeke min ba'dihâ le gafûrun rahîm(rahîmun).

∆αηα σονρα δα µυηακκακ κι; σενιν Ραββιν, ι⎭κενχεψε υðρατ⎬λδ⎬κταν σονρα ηιχρετ (γ⎞⎜) εδενλερε σονρα δα χιηαδ εδιπ σαβρεδενλερε, ⎭⎫πηεσιζ (β⎫τ⎫ν) βυνλαρδαν σονρα ελβεττε Γαφ⎦ρ (µαðφιρετ εδεν)’δυρ ϖε Ραη⎩µ (ραηµετ νυρυ γ⎞νδερεν)’διρ. 1 2 3 4 5 6 7

185

-

summe inne rabbe-ke li ellezîne hâcerû min ba'di mâ futinû (fetene)

: : : : : : : :

sonra muhakkak senin Rabbin o kimseler için hicret (göç) ettiler den sonra iþkenceye uðratýldýlar (iþkence etti)

185


ℜψετ − 110

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 280

(16) Nahl Suresi

8 9 10 11 12 13 14 15

-

summe câhedû ve saberû inne rabbeke min ba'di-hâ le gafûrun rahîmun

: : : : : : : :

sonra cihad ettiler ve sabrettiler muhakkak senin Rabbin ondan sonra elbette maðfiret edendir rahmet nuru gönderendir

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Kimler iþkenceye uðramýþ, göç etmiþse sonra da cihad etmiþ ve sabretmiþse, Allahû Tealâ onlarýn günahlarýný sevaba çeviren ve rahmet nuru gönderendir. Onlar hidayete ulaþtýklarý için kendilerine maðfiret edilenlerdir.

186

186


ℜψετ − 111

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 281

(16) Nahl Suresi

″ω↔2 ↑ ←(≅↔∆↑# ↓ϕ″Σ↔9 ∩υ↑6 |∝#≅∧↔# ↔ ″Ψ↔< _↔8 ↓ϕ″Σ↔9 ∩υ↑6 |×±4↔Ψ↑# ↔: _↔Ζ←Κ″Σ↔9 ↔ Ψ↑Ω↔ς″Π↑< ÷ ″ϖ↑; ↔: ″α↔ς←Ω↔2 Yevme te'tî kullu nefsin tucâdilu an nefsihâ ve tuveffâ kullu nefsin mâ amilet ve hum lâ yuzlemûn(yuzlemûne).

Ο γ⎫ν, β⎫τ⎫ν νεφσλερ γελιρ. Ηερκεσ (ηαψατ φιλµινι γ⎞ρερεκ, καψβεττιðι ϖε καζανδ⎬ð⎬ δερεχελερ α⎜⎬σ⎬νδαν) κενδι νεφσι ιλε µ⎫χ®δελε εδερ. ςε ηερκεσε αµελλερι (ψαπτ⎬κλαρ⎬) ⎞δενιρ. ςε ονλαρα ζυλµεδιλµεζ (ηακσ⎬ζ ολαρακ νεγατιφ δερεχε ψαζ⎬λµαζ). 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

187

-

yevme te'tî kullu nefsin tucâdilu an nefsi-hâ ve tuveffâ kullu nefsin mâ amilet ve hum lâ yuzlemûne

: : : : : : : : : :

gün, o gün gelir bütün nefsler mücâdele eder kendi nefsinden ve tam ödenir, vefa edilir bütün nefslere yaptýklarý þeyler ve onlar zulmedilmezler, haksýzlýða uðratýlmazlar

187


ℜψετ − 111

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 281

(16) Nahl Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ kýyâmet günü insanlara hayat filmlerini gösterir. Hayat filmlerine baktýklarýnda, insanlar doðumlarýndan ölümlerine kadar geçen bütün zaman süresinde üç boyutlu olarak boþlukta kendilerini görürler. Bir kuþ nasýl hiçbir yere dokunmadan boþlukta uçuyorsa, onun gibidir. Allahû Tealâ, bu hayat filmlerine “kuþ” demektedir; çünkü bir dayanak, bir duvar, bir cam ekran yoktur. Ve bir de mizan verilir. Bu mizanda, o hayat filmine göre düþünce sistemlerinin davranýþ biçimleriyle iliþkisi dikkate alýnarak dereceler verilir. Yani sevap, salihat, hasenat iþlendiðinde pozitif dereceler verilir. Günah, seyyiat, þerr iþlendiðinde derecat kaybedilir yani negatif (nâkýs) dereceler verilir. Kiþiye kýyâmet günü verilen mizan, onun düþünce sistemine paralel olarak, kasýtlý veya kasýtsýz vücuda getirdiði bütün olaylarda, kazandýðý ve kaybettiði dereceleri eksiksiz olarak oluþturan neticeleri gösterir. Bu mizanla, hayat filmlerindeki dereceler karþýlaþtýrýldýðýnda, birbirine tam olarak uyduklarý görülür. En ufak bir hata, haksýzlýk ya da zulüm müessesesi mevcut deðildir. Amel defteri, üç boyutlu, hologram usulü hayat filmi, oradaki dereceler itibariyle asla zulmedilmediðini en kesin iþaretlerle ortaya koyar. Kazanýlan ya da kaybedilen derecelerden hangisi çoksa o, amel defterinin neticesini vermektedir. Hayat filmi ya sað taraftan veya sol taraftan verilerek kiþinin boynuna asýlacaktýr. Hayat filmi, mahkeme-i kübradýr. Herkes sadece kendi nefsiyle karþý karþýyadýr. Olaylar bir defa daha yaþanacak, kiþi nefsinin yaptýðý iþlerde yanlýþlýk varsa, kendini kýnayacak ve böylece nefsiyle devamlý bir mücâdele halinde olacaktýr. Herkese amellerinin karþýlýðý olan dereceler tam olarak ödenecek ve asla zulmedilmesi söz konusu olmayacaktýr.

188

188


ℜψετ − 112

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 281

(16) Nahl Suresi

→}↔Ξ←8×∼ ″α↔9≅↔6 →}↔<″Ι↔5 → ↔Χ↔8 ↑ψ™ς7! ↔ ↔Ι↔/ ↔: ←±υ↑6 ″ω←8 ∼→Γ↔3↔∗ _↔Ζ↑5″+←∗ _↔Ζ[∝#≅∧↔< →}⊕Ξ←∴↔Ω″Ο↑8 ↑ψ™ς7! _↔Ζ↔5!↔)↔≅↔4 ←ψ™ς7! ←ϖ↑Θ″9↔≅←∀ ″ ↔Ι↔Σ↔Υ↔4 ↓ ≅↔Υ↔8 ↔ Ψ↑Θ↔Ξ″Μ↔< ∼Ψ↑9≅↔6 _↔Ω←∀ ← ″Ψ↔Φ″7! ↔: ≠Ψ↑∆″7! ↔ ≅↔Α←7 Ve daraballâhu meselen karyeten kânet âmineten mutmainneten ye'tîhâ rýzkuhâ ragaden min kulli mekânin fe keferet bi en'umillâhi fe ezâkahallâhu libâsel cûi vel havfi bimâ kânû yasnaûn(yasnaûne).

ςε Αλλαη, (κορκυδαν) εµιν ϖε µυτµαιν (ηυζυρλυ, τατµιν ολµυ⎭) ολαν βιρ ⎭εηρι (ηαλκ⎬ν⎬) µισαλ ϖερδι. Ονυν ρ⎬ζκ⎬, ηερψερδεν βολ βολ γελιψορδυ. Φακατ ο (⎭εηιρ ηαλκ⎬), Αλλαη’⎬ν νι’µετλενδιρµεσινε νανκ⎞ρλ⎫κ εττι. Βυνδαν σονρα Αλλαη, ονλαρα ψαπµ⎬⎭ ολδυκλαρ⎬νδαν δολαψ⎬ α⎜λ⎬κ ϖε κορκυ λιβασ⎬ν⎬ ταττ⎬ρδ⎬.

189

189


ℜψετ − 112

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 281

(16) Nahl Suresi

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18

-

ve darabe allâhu meselen karyeten kânet âmineten mutmainneten ye'tî-hâ rýzku-hâ ragaden min kulli mekânin fe keferet bi en'umi allâhi fe ezâka-hâ allâhu libâse el cûi ve el havfi bi-mâ kânû yasnaûne (sanaa)

: : : : : : : : : : : : : : : : : : :

ve Allah misal verdi bir misal, örnek bir þehir (halký) oldu güvenlik içinde, emin tatmin olmuþ ona gelir onun rýzký bol bol, rahat her yerden fakat inkâr ettiler Allah'ýn ni’metleri (ni’metlendirmesi) bundan sonra Allah ona tattýrdý açlýk elbisesi, açlýðý ve korku dolayýsýyla, sebebiyle oldular yapýyorlar (yaptý, meydana getirdi)

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Tarihe bakýldýðýnda, milletlerin emin ve mutmain bir devre geçirdikleri ama bazen de huzursuz ve sýkýntýlý olduklarý görülür. Osmanlý tarihinde de bu böyledir. 400 yýllýk bir yükselme devresi boyunca insanlar Allah’tan eminlerdi. Çünkü halkýn büyük kýsmý tasavvufu yaþýyordu. Allah’a dayandýklarý için ordularýnýn gücünden de eminlerdi. Öyle bir bolluk vardý ki; hepsi mutmaindi, doyuma ulaþmýþlardý ve mutluydular. Sonra Osmanlý çöktü ve bugünlere ulaþýldý. Allah’ýn ni’metlendirmesine nankörlük edildi; dîn inkâr edildi. Ýþte böyle bir dizaynýn bugünkü sonuçlarý, açlýk ve korku elbisesi içinde, insanlar mutsuz ve huzursuz.

190

190


ℜψετ − 113

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 281

(16) Nahl Suresi

↑ Ψ↑∀⊕Η↔Υ↔4 ″ϖ↑Ζ″Ξ←8 ° Ψ↑,↔∗ ″ϖ↑; ↔ ≥≅↔% ″φ↔Τ↔7 ↔: ↔ Ψ↑Ω←7≅↔1 ″ϖ↑; ↔: ↑ !↔Η↔Θ″7! ↑ϖ↑;↔Η↔∋↔≅↔4 Ve lekad câehum resûlun minhum fe kezzebûhu fe ehazehumul azâbu ve hum zâlimûn(zâlimûne).

ςε ανδολσυν κι; ονλαρα, κενδιλερινδεν (κενδι ι⎜λερινδεν) βιρ ρεσ⎦λ γελδι. Φακατ ονυ ψαλανλαδ⎬λαρ. Β⎞ψλεχε αζαπ ονλαρ⎬ ψακαλαδ⎬. ςε ονλαρ ζαλιµλερδιρ. 1 2 3 4 5 6 7 8

-

ve lekad câe-hum resûlun min-hum fe kezzebû-hu fe ehaze-hum el azâbu ve hum zâlimûne

: : : : : : : :

ve andolsun onlara geldi bir resûl onlardan, onlarýn içinden fakat onu yalanladýlar bundan sonra, böylece onlarý yakaladý, aldý azap ve onlar zalimlerdir

AÇIKLAMA _____________________________________________________ ____ Bismillâhirrahmânirrahîm Her millette, her devirde olduðu gibi, þu anda bütün kavimlerde bir resûl mevcuttur. Ama o resûlleri, o kavmin büyük çoðunluðu reddetmektedir. Resûller reddedince azap ve mutsuzluk yaþanýr. Allahû Tealâ bunu Kur’ân-ý Kerim’de, Nahl Suresinin bu âyetlerinde misal olarak vermektedir. Bu misalle, bütün zaman parçalarýnda, bütün ülkelerde insanlarýn bu duruma düþmelerinin arkasýnda, o kavimdeki resûlün yalanlanmasýnýn ve inkâr edilmesinin var olduðuna iþaret edilmektedir. Nerede Allah’ýn emirlerine itaat edilmiyorsa, Allah’ýn emrettiði þeyler yasaklanýp yasak ettiði fiiller teþvik ediliyorsa (ki bu ikisi daima beraber olur), orada zulüm vardýr. Nerede adalet müesseseleri yara almýþsa, adaleti deðil de rüþvet karþýlýðý adaletsizliði daðýtýyorlarsa, nerede devleti idare edenler, rüþvete, zulmete müptelâ olmuþlarsa, ahlâksýzlýk almýþ yürümüþse, iþte o ülkeler için, onlarý açlýða ve huzursuzluða ulaþtýran bu elbise mutlaka Allahû Tealâ tarafýndan giydirilir. Öyleyse her ülkenin tarihindeki azap görenlere dikkatle bakýlýrsa, orada mutlaka ahlâksýzlýk görülür.

191

191


ℜψετ − 114

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 281

(16) Nahl Suresi

_⎨ →Α←±[↔0 ≈ ↔&÷ ↑ψ™ς7! ↑ϖ↑Υ↔5↔+↔∗ _⊕Ω←8 ∼Ψ↑ς↑Υ↔4 ↔ :↑Γ↑Α″Θ↔# ↑ ≅⊕<←! ϖ″ ↑Β″Ξ↑6 ″ ←! ←ψ™ς7! ↔α↔Ω″Θ←9 ∼:↑Ι↑Υ″−!↔: Fe kulû mimmâ razakakumullâhu halâlen tayyiben veþkurû ni’metallâhi in kuntum iyyâhu ta’budûn(ta’budûne).

√ψλεψσε Αλλαη’⎬ν σιζι ρ⎬ζ⎬κλανδ⎬ρδ⎬ð⎬ ηελ®λ ϖε ταψψιβ (γ⎫ζελ, τεµιζ) ολαν ⎭εψλερδεν ψεψιν! ςε εðερ σιζ, ψαλν⎬ζ Ο’να κυλ ολδυψσαν⎬ζ, Αλλαη’⎬ν νι’µετ(λερ)ινε ⎭⎫κρεδιν! 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

-

fe kulû mimmâ (min mâ) razaka-kum allâhu halâlen tayyiben veþkurû ni'mete allâhi in kuntum iyyâ-hu ta'budûne

: : : : : : : : : :

öyleyse yeyin þeylerden Allah sizi rýzýklandýrdý helâl olarak güzel, helâl, temiz olarak ve þükredin Allah'ýn ni’metleri eðer siz iseniz, olduysanýz yalnýz ona kul oluyorsunuz

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Kul olma müessesesinin baþlangýcýnda nefsin kalbinde %100 afetler vardýr ve afetlere %100 þeytan hükmeder. Çünkü afetlere tesir etmesi çok kolaydýr. Afetlerin muhtevasýnda, Allah’ýn bütün emirlerine isyan etmek, yasak ettiði bütün fiilleri yapmak arzusu vardýr. Bu, ruhun hasletlerine tamamen zýt bir olgudur. Þeytan da Allah’ýn yasak ettiði þeyleri iþlememizi, emrettiði þeyleri ise asla yapmamamýzý ister. Ýnsan ve cin þeytanlarla (tagutla), nefsin afetleri arasýnda tam bir illiyet rabýtasý ve yakýnlýk vardýr.

192

192


ℜψετ − 114

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 281

(16) Nahl Suresi

Nefsin afetleri zaten buna göre yaratýlmýþ olduðundan, þeytan da onlara tesir ederek, onlarý daha çok azdýrýr, kendi istikametinde kullanýr. O zaman nefsin afetleri Allah’ýn emrettiklerini yapmak istemiyorsa, Allah’ýn yasaklarýný da iþlemek istiyorsa ve þeytanýn da dileði buysa, nefsin afetlerinin zaten yapmak istedikleri bir þeyi yapmalarý istikametinde bir talebi olacaktýr. Þeytan, onlarýn o yasak olan þeyleri iþlemeleri için Allah’ýn haram kýldýðý þeyleri yemeleri, içmeleri için o þeyleri biraz daha süsleyecektir. Ne zaman kiþi Allah’a ulaþmayý dileyip Allah’ýn verdiði 12 ihsanla mürþide tâbî olursa, o günden sonra nefs tezkiyesine baþlar. Nefsin kalbinde þeytanýn tesir edebileceði afetler azalmaya baþlar, onlarýn yerini faziletler alýr. Faziletler, þeytanýn taleplerine asla rýza göstermezler. Þeytan, Allah’ýn yasak ettiði fiilleri onlara emrederse, asla kabul etmezler. Çünkü faziletler, ruhun hasletlerinin paralelindedir. Nefsin kalbinde afetler azaldýkça, þeytanýn hakimiyet alaný da azalýr. Baþlangýçta kiþi nefs açýsýndan %100 þeytanýn kuludur. Þeytan, kiþiye ne isterse yaptýrýr. Ama tesir edebileceði saha, sadece nefsin afetleridir. Zaten nefsin afetleri de Allah’ýn yasak ettiði fiilleri yapmaya, emirlerini de yapmamaya programlanmýþtýr. Þeytan nefsin afetlerine tesir edip de Allah’ýn yasak ettiði fiilleri iþlettikçe kiþi, þeytanýn kulu olmakta devam eder. Fakat Allah’a ulaþmayý dilerse, nefs tezkiyesine paralel olarak nefsindeki afetler azalýr, azalýr, azalýr. Kiþinin ruhu Allah’a ulaþtýðý zaman afetler %100’den %49’a düþer. Ýþte o ana kadar þeytanýn taleplerini kabul, Allah’ýn taleplerini kabul etmeme istikametinde olan eðilim, afetler %51’den aþaðýya inince, Allah’ýn taleplerini kabul, þeytanýn taleplerini daha az kabul etme istikametinde gerçekleþir. Çünkü þeytanýn hükmedebileceði alan %100’den %49’a düþmüþtür. Ýþte burada kiþi artýk þeytana kul olmaktan kurtulur, Allah’a olan kulluk, þeytana kul olmanýn ötesine geçer. Ama henüz Allah’a tamamen kul olamamýþtýr. Daimî zikre ulaþtýðý zaman (bu âyetin muhtevasýna girerek) %100 Allah’a kul olup þeytanýn bütünüyle diskalifiye edildiði, devredýþý býrakýldýðý bir noktaya ulaþýr. Fatiha Suresinde “Allah’a kul olmak” vardýr. Allahû Tealâ: “Eðer siz yalnýz Allah’a kul olduysanýz, o zaman Allah’ýn ni’metlerine þükredin.” buyurmaktadýr. Þükrün muhtevasýnda; yediðimiz, içtiðimiz fizik þeyler, rýzkýmýz vardýr. Allah’ýn bize verdiði bu rýzýklara þükretmemiz emredilir. Allah’ýn verdiði manevî kesim için ise O’na hamdetmemiz gerekir.

193

193


ℜψετ − 115

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 281

(16) Nahl Suresi

↔: ↔ ⊕Γ7! ↔: ↔}↔Β″[↔Ω″7! ↑ϖ↑Υ″[↔ς↔2 ↔ ⊕Ι↔& _↔Ω⊕9←! ←ψ™ς7! ←η″[↔Ρ←7 ⊕υ←;↑! ≥_↔8 ↔: ←η<∝ϑ″Ξ←Φ″7! ↔ϖ″Ε↔7 ÷ ↔: ↓ ≅↔∀ ↔η″[↔3 ⊕η↑Ο″/! ←ω↔Ω↔4 ⎣∝ψ←∀ °ϖ[∝&↔∗ ° Ψ↑Σ↔3 ↔ψ™ς7! ⊕ ←≅↔4 ↓ ≅↔2 Ýnnemâ harreme aleykumul meytete veddeme ve lahmel hýnzîri ve mâ uhýlle li gayrillâhi bih(bihî), fe menýdturra gayre bâgýn ve lâ âdin fe innallâhe gafûrun rahîm(rahîmun).

Σιζε σαδεχε ⎞λ⎫ψ⎫, καν⎬, δοµυζ ετινι ϖε Αλλαη’ταν βα⎭κασ⎬ αδ⎬να κυρβαν εδιλενι ηαραµ κ⎬λδ⎬. Αρτ⎬κ κιµ ζαρυρεττε (ψεµεκ ζορυνδα) καλ⎬ρσα ηαδδι α⎭µαδ⎬ð⎬ ϖε ηακκα τεχαϖ⎫ζ ετµεδιðι τακτιρδε µυηακκακ κι Αλλαη, Γαφ⎦ρ’δυρ (µαðφιρετ εδενδιρ, αφφεδενδιρ), Ραη⎩µ (ραηµετ νυρυ γ⎞νδερεν)’διρ.

194

194


ℜψετ − 115

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 281

(16) Nahl Suresi

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16

-

innemâ harreme aleykum el meytete veddeme (ve ed deme) ve lahme el hýnzîri ve mâ uhýlle li gayri allâhi bi-hî fe men idturra gayre bâgýn ve lâ âdin fe inne allâhe gafûrun rahîmun

: : : : : : : : : : : : : : : :

sadece, yalnýz, fakat haram kýldý sizin üzerinize, size ölü ve kan ve domuz eti ve þeyi kurban edildi Allah'tan baþkasý için onu artýk kim mecbur kalýrsa, darda kalýrsa haddi aþmadan ve hakka tecavüz etmeden o taktirde, bu halde, muhakkak Allah gafûrdur, maðfiret edendir rahîmdir, rahmet nuru gönderendir

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ ölü hayvanýn etini, kaný, domuz etini, Allah’tan baþkasý adýna kurban edileni haram kýlmýþtýr. Diðerleri haram deðildir. Ama kim zarurette kalýrsa (onu yemediðinde ölecekse), haddi aþmadýðý, sadece hayatta kalmak için yediði taktirde (týka basa yemediði) baþka birinin hakkýný elinden almadýðý taktirde Allah muhakkak ki affedendir. Görülüyor ki; Allahû Tealâ affetmeye her zaman hazýrdýr ve bu konuya çok dikkat etmek gerekir. Özellikle yabancý bir ülkede yaþayanlar, çok dikkatli olmak mecburiyetindedirler.

195

195


ℜψετ − 116

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 281

(16) Nahl Suresi

↔ ←Η↔Υ″7! ↑ϖ↑Υ↑Β↔Ξ←Κ″7↔! ↑ρ←Μ↔# _↔Ω←7 ∼Ψ↑7Ψ↑Τ↔# ÷ ↔: ∼:↑Ι↔Β″Σ↔Β←7 ° !↔Ι↔& ∼↔Η×; ↔: ° ÷↔& ∼↔Η×; ↔ :↑Ι↔Β″Σ↔< ↔ω<∝Η⊕7! ⊕ ←! ⎢↔ ←Η↔Υ″7! ←ψ™ς7! |↔ς↔2 ⎢ ↔ Ψ↑Ε←ς″Σ↑< ÷ ↔ ←Η↔Υ″7! ←ψ™ς7! |↔ς↔2 Ve lâ tekûlû limâ tesýfu elsinetukumul kezibe hâzâ halâlun ve hâzâ harâmun li tefterû alâllâhil kezib(kezibe), innellezîne yefterûne alâllâhil kezibe lâ yuflihûn(yuflihûne).

Αλλαη’α ψαλανλα ιφτιρα ετµεκ ι⎜ιν διλλερινιζιν ϖασ⎬φλανδ⎬ρµασ⎬ ιλε “βυ ηελ®λδιρ, βυ ηαραµδ⎬ρ” διψε ψαλαν σ⎞ψλεµεψιν. Μυηακκακ κι Αλλαη’α ψαλανλα ιφτιρα εδενλερ, φελ®ηα (κυρτυλυ⎭α) ερεµεζλερ.

196

196


ℜψετ − 116

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 281

(16) Nahl Suresi

1 - ve lâ tekûlû 2 - limâ 3 - tesýfu (vasefe) 4 - elsinetu-kum 5 - el kezibe 6 - hâzâ 7 - halâlun 8 - ve hâzâ 9 - harâmun 10 - li tefterû 11 - alâllâh (alâ allâhi) 12 - el kezibe 13 - inne ellezîne 14 - yefterûne 15 - alâllâh (alâ allâhi) 16 - el kezibe 17 - lâ yuflihûne

: : : : : : : : : : : : : : : : : :

ve söylemeyin þey sebebiyle, ile vasýflandýrýr (vasýflandýrdý, nitelendirdi) sizin diliniz yalan bu helâl ve bu haram iftira etmeniz için Allah'a yalan muhakkak o kimseler iftira ediyorlar Allah’a yalan felâha, kurtuluþa ermezler (eremezler)

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Ýnsanlar helâl olan birçok þeyi haram, birçok þeyi de haram olmasýna raðmen helâl kýlmýþlardýr. Allahû Tealâ’nýn söylediði bu haramlar, domuz eti, ölü hayvan, kan ve Allah adýna kesilmeyen hayvandýr. Bir insan bunlarý yerse, haram olan bir þeyi yemiþ olur. Kim, “Bunlar haram deðildir, helâldir.” derse, o yalan söylemiþ, Allah’a iftira etmiþ olur. Allahû Tealâ: “O zaman Allah’a iftira etmiþ olursunuz.” demekte ve onlarýn kurtuluþa eremeyeceklerini ifade etmektedir. Eðer bir insan bunlarý bilerek yerse, günaha girer. Kiþi, iþlediði bu günah kadar da derecat kaybeder. Ama helâl olan þeylere “haram” diyerek insanlarýn onlarý yemesine mani olan kiþiyle; haram þeyleri helâl gibi gösterip insanlarýn günaha girmesine sebebiyet veren, bunu usul haline getirenler için Allahû Tealâ: “Onlar felâha eremezler.” buyurmuþtur.

197

197


ℜψετ − 117

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 281

(16) Nahl Suresi

°ϖ[∝7↔! ° !↔Η↔2 ″ϖ↑Ζ↔7 ↔: ⎨°υ[∝ς↔5 ° ≅↔Β↔8 Metâun kalîlun ve lehum azâbun elîm(elîmun).

ςε ονλαρ ι⎜ιν ελ⎩µ αζαπ ϖε (δ⎫νψα ⎫ζερινδε) αζ βιρ µετα ϖαρδ⎬ρ. 1 2 3 4

-

metâun kalîlun ve lehum azâbun elîmun

: : : :

bir metadýr az ve onlar içindir elîm (acý) bir azap

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Kimler Allah’ýn helâlini haram, haramýný helâl gösterir; baþka insanlarýn da bu sebeple Allah’ýn o yasak ettiði þeyleri yemesini temin ederse, o zaman Allah’ýn söylediði þey açýk ve kesin olarak ortaya çýkmaktadýr. Allahû Tealâ, domuz etini, Allah’ýn adýna kesilmeyen hayvanlarýn ve ölü hayvanýn etini ve kaný haram kýlmýþtýr. Kur’ân’ýn birkaç yerinde haram olanlarýn sadece bunlar olduðu ifade edilmektedir.

198

198


ℜψετ − 118

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 281

(16) Nahl Suresi

⎣↑υ″Α↔5 ″ω←8 ↔τ″[↔ς↔2 _↔Ξ″Μ↔Μ↔5 _↔8 _↔Ξ″8⊕Ι↔& ∼:↑(≅↔; ↔ω<∝Η⊕7! |↔ς↔2 ↔: ↔ Ψ↑Ω←ς″Π↔< ″ϖ↑Ζ↔Κ↑Σ″9↔! ∼Ψ≥↑9≅↔6 ″ω←Υ×7 ↔: ″ϖ↑;≅↔Ξ″Ω↔ς↔1 _↔8 ↔: Ve alellezîne hâdû harremnâ mâ kasasnâ aleyke min kabl(kablu), ve mâ zalemnâhum ve lâkin kânû enfusehum yazlimûn(yazlimûne).

ςε δαηα ⎞νχε σανα ανλαττ⎬ð⎬μ⎬ζ ⎭εψλερι, ψαηυδιλερε ηαραμ κ⎬λδ⎬κ. Βιζ, ονλαρα ζυλμετμεδικ. Φακατ ονλαρ, κενδιλερινε ζυλμεδιψορλαρδ⎬. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11

-

ve alellezîne (alâ ellezîne) hâdû harremnâ mâ kasasnâ aleyke min kablu ve mâ zalemnâ-hum ve lâkin kânû enfuse-hum yazlimûne

: : : : : : : : : : :

ve o kimseler üzerine yahudiler biz haram kýldýk bizim anlattýðýmýz þeyler sana önceden ve biz onlara zulmetmedik ve fakat, ama, lâkin oldular onlarýn nefsleri (kendi nefsleri) zulmediyorlar

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, Peygamber Efendimiz (S.A.V)’e dediklerini yahudilere söylüyor: “Domuz eti, kan, Allah adýna kesilmeyen hayvanlar, bunlar helâl deðildir. Ama onlar, Allah’ýn yasaklarýný dinlemedikleri için kendilerine zulmediyorlardý, deracat kaybediyorlardý.” Allahû Tealâ kanunlarý koymakta, yahudiler ise o kanunlara isyan etmektedirler.

199

199


ℜψετ − 119

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 282

(16) Nahl Suresi

↓}↔7≅↔Ζ↔∆←∀ ↔ ≥Ψ∩Κ7! ∼Ψ↑ς←Ω↔2 ↔ω<∝Η⊕ς←7 ↔τ⊕∀↔∗ ⊕ ←! ⊕ϖ↑∃ ∼Ψ≥↑Ε↔ς″.↔! ↔: ↔τ←7×) ←φ″Θ↔∀ ″ω←8 ∼Ψ↑∀≅↔# ⊕ϖ↑∃ 〉 °ϖ[∝&↔∗ ° Ψ↑Σ↔Ρ↔7 _↔;←Γ″Θ↔∀ ″ω←8 ↔τ⊕∀↔∗ ⊕ ←! Summe inne rabbeke lillezîne amilûs sûe bi cehâletin summe tâbû min ba’di zâlike ve aslahû inne rabbeke min ba’dihâ le gafûrun rahîm(rahîmun).

Σονρα µυηακκακ κι; σενιν Ραββιν, χαηιλλικλε κ⎞τ⎫λ⎫κ ψαπ⎬π σονρα βυνυν αρκασ⎬νδαν τ⎞ϖβε εδιπ ⎬σλ®η ολανλαρ (νεφσλερινι τεζκιψε εδενλερ) ι⎜ιν ονδαν σονρα µυτλακα Γαφ⎦ρ’δυρ (µαðφιρετ εδενδιρ) ϖε Ραη⎩µ (ραηµετ νυρυ γ⎞νδερεν)’διρ. 1 2 3 4 5 6

200

-

summe inne rabbe-ke lillezîne (li ellezîne) amilû es sûe bi cehâletin

: : : : : :

sonra muhakkak senin Rabbin o kimseler için, o kimselere kötü amel yaptýlar cehaletle, cahillikle, bilmeyerek

200


ℜψετ − 119

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 282

(16) Nahl Suresi

7 8 9 10

-

summe tâbû min ba’di zâlike ve aslahû

: : : :

11 12 13 14 15

-

inne rabbe-ke min ba’di-hâ le gafûrun rahîmun

: : : : :

sonra tövbe ettiler bundan sonra ve ýslâh oldular (nefsi ýslâh edici amel yaptýlar) muhakkak senin Rabbin ondan sonra elbette gafurdur, maðfiret edendir rahmet edendir, rahmet nuru gönderendir

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ cahillikle kötülük ettikten sonra bunun arkasýndan tövbe edip, ýslâh olanlardan bahsetmektedir. Onlar mürþidlerinin önünde tövbe ederlerse ve nefs tezkiyesine baþlayarak, nefslerini ýslâh ederlerse Allah onlara Gafûr’dur ve Rahîm’dir. Nefslerinin ýslâh edilmesi demek, bu kiþilerin ruhlarýný Allah’a ulaþtýrmalarý, nefslerini tezkiye etmeleri, evliya olmalarý demektir. Islâh kelimesini, nefsi ýslâh edici ameller istikametinde kullanmýþtýr. Allah’ýn rahmetini göndermeye baþlamasý ve maðfiret etmesi 14. basamaktaki bir olgudur. Allahû Tealâ’nýn hem Gâfur hem Rahîm olmasý, kiþinin 14. basamakta mürþidine ulaþtýktan sonra Allah’tan aldýðý ni’metlerle birlikteki durumudur.

201

201


ℜψετ − 120

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 282

(16) Nahl Suresi

⎢_→Σ[∝Ξ↔& ←ψ™ς←7 _→Β←9≅↔5 →}⊕8↑! ↔ ≅↔6 ↔ϖ[∝;×Ι″∀←! ⊕ ←! ↔ω[∝6←Ι″Λ↑Ω″7! ↔ω←8 ↑τ↔< ″ϖ↔7 ↔: Ýnne ibrâhîme kâne ummeten kâniten lillâhi hanîfâ(hanîfen) ve lem yeku minel muþrikîn(muþrikîne).

Μυηακκακ κι ⇑βρ®η⎩µ (Α.Σ), Αλλαη’α ηανιφ (τεκ Αλλαη’α ιναναν) ολαρακ κανιτιν ολαν (ψ⎞νελεν) βιρ ⎫µµετ ιδι. ςε ο, µ⎫⎭ρικλερδεν ολµαδ⎬. 1 2 3 4 5 6 7 8 9

-

inne ibrâhîme kâne ummeten kâniten lillâhi (li allâhi) hanîfen ve lem yeku min el muþrikîne

: : : : : : : : :

muhakkak Ýbrâhîm oldu, idi bir ümmet kanitin olan, yönelen Allah’a, Allah için hanif olarak (bir tek Allah’a inanan) ve olmadý müþriklerden

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Hanif kelimesi üç mânâ ifade eder: 1- Tek Allah’a inanan (Allah’ýn Zat’ýnda vahdet). 2- Allah yolundaki insanlardan oluþan tek bir cemaat oluþturan (cemaatte tevhid). 3- Allah’a teslim olan. Hanif kelimesinin bu üç özelliði Ýslâm kelimesinin üç özelliðinde de vardýr. Zaten Ýslâm kelimesi, hanif kelimesinin Arapça’sý olup “Allah’a teslim olan” demektir. Hz. Ýbrâhîm, hem tek Allah’a inanmýþ (açýk þirki yok) hem Allah’a yönelmiþ (gizli þirki de yok), tâbiiyetini gerçekleþtirmiþ ve Allah’a 4 emanetini teslim etmiþ olan biri Peygamberdir. Bu yüzden elbette o, ne müþriklerden ne de açýk ya da gizli þirkin sahibi olabilirdi.

202

202


ℜψετ − 121

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 282

(16) Nahl Suresi

↑ψ<×Γ↔; ↔: ↑ψ[×Α↔Β″%←! ⎢∝ψ←Ω↑Θ″9 ÷≠ ∼→Ι←6≅↔− ↓ϖ[∝Τ↔Β″Κ↑8 ↓ !↔Ι←. |×7←! Þâkiren li en’umih(en’umihî), ictebâhu ve hudâhu ilâ sýrâtýn mustekîm(mustekîmin).

Ο’νυν (Αλλαη’⎬ν) νι’µετλερινε ⎭⎫κρεδιχι ιδι. (Αλλαη), ονυ σε⎜τι. ςε ονυ Σ⎬ρατ⎬ Μυστακ⎩µ’ε (Αλλαη’α υλα⎭τ⎬ραν ψολα) ηιδαψετ εττι (υλα⎭τ⎬ρδ⎬). 1 2 3 4 5

-

þâkiren li en’umi-hî ictebâ-hu ve hudâ-hu ilâ sýrâtýn mustekîmin

: : : : :

þükreden onun ni’metlerine onu seçti ve onu ulaþtýrdý, hidayete erdirdi Sýratý Mustakîm’e (Allah’a yönlendirilmiþ, Allah’a ulaþtýran yola)

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Þura Suresinin 13. âyet-i kerimesinde Allahû Tealâ buyuruyor ki:

42/ÞURA-1 13: Þerea lekum mined dîni mâ vassâ bihî nûhan vellezî evhaynâ ileyke ve mâ vassaynâ bihî ibrâhîme ve mûsâ ve îsâ, en ekîmûd dîne ve lâ teteferrekû fîh(fîhi), kebure alel muþrikîne mâ ted’ûhum ileyh(ileyhi), allâhu yectebî ileyhi men yeþâu ve yehdî ileyhi men yunîb(yunîbu). Dînde, onunla Hz. Nuh’a vasiyet ettiðimiz (farz kýldýðýmýz) þeyi (þeriati); “Dîni ikame edin (ayakta, hayatta tutun) ve onda (dînde) fýrkalara ayrýlmayýn.” diye Hz. Ýbrâhîm’e, Hz. Musa’ya ve Hz. Ýsa’ya vasiyet ettiðimiz þeyi sana da vahyederek, size de þeriat kýldýk. Senin onlarý, kendisine çaðýrdýðýn þey (Allah’a ulaþmayý dileme) müþriklere zor geldi. Allah, dilediðini Kendisine seçer ve O’na yöneleni, Kendisine hidayet eder (ruhunu hayatta iken Kendisine ulaþtýrýr).

203

203


ℜψετ − 121

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 282

(16) Nahl Suresi

Hz. Ýbrâhîm, tek Allah’a ve Allah’a teslim olmaya inanýyordu. Bu sebeple Allah’a evvelâ yöneldi, ulaþmayý ve teslim olmayý diledi. Ve Allah onu ölü iken diri yaptý. Allah da onu Kendisine ulaþtýracaktý. Hz. Ýbrâhîm, Allah’a yöneldiði için Allahû Tealâ, 14. basamakta mürþidi olan Cebrail (A.S)’la karþýlaþtýrdý. Ve Cebrail (A.S)’a tâbî olan Hz. Ýbrâhîm, ruhunu Allah’a doðru yola çýkardý. 2. basamakta Allahû Tealâ, Hz. Ýbrâhîm’i seçti. Bu yüzden de Allahû Tealâ, Hz. Ýbrâhîm’in kanitin (yönelen) olduðunu söylemektedir (Nahl-120). Ýþte kanitin olan, Allah’a yönelen, Allah’a ulaþmayý dileyip de Allah’ýn gözündeki hicab-ý mestureyi, kulaklarýndaki vakrayý, kalbindeki ekinneti aldýktan sonra Kendisine yönelen Hz. Ýbrâhîm’i, Allah önce Sýratý Mustakîm’e, oradan da Kendisine ulaþtýrdý. Burada Hz. Ýbrâhîm’in hayatýndan, Allah’ýn seçtiði 2. basamaktan baþlayan, Sýratý Mustakîm’e ulaþtýrdýðý (14. basamak) kadar kesit verilmektedir. Allahû Tealâ, Nahl-119’da “Allah, Gafûr’dur (maðfiret edendir) ve Rahîm’dir.” deyip Hz. Ýbrâhîm’in nefsi ýslâh edici ameller yaptýðýný söylemektedir. Yani Hz. Ýbrâhîm, mürþidine ulaþmýþ, nefs tezkiyesine baþlamýþtýr. 121. âyet-i kerimede ise “Allah, onu seçti ve Sýratý Mustakîm’e ulaþtýrdý.” demiþtir. Böylece Hz. Ýbrâhîm’in, baþtan itibaren 14. basamaða ulaþmasý netleþmektedir.

204

204


ℜψετ − 122

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 282

(16) Nahl Suresi

↑ψ⊕9←! ↔: ⎢→}↔Ξ↔Κ↔& _↔[″9∩Γ7! |←4 ↑ ≅↔Ξ″[↔#×∼ ↔ ⎢ ↔ω[∝Ε←7≅⊕Μ7! ↔ω←Ω↔7 ← ↔Ι←∋× ↵! |←4 Ve âteynâhu fîd dunyâ haseneh(haseneten), ve innehu fîl âhýreti le mines sâlihîn(sâlihîne).

ςε ονα δ⎫νψαδα (ηακεττιðι) ηασενελερ (ποζιτιφ δερεχελερ) ϖερδικ. Μυηακκακ κι ο, αηιρεττε ελβεττε σαλιηλερδενδι. 1 - ve âteynâ-hu 2 - fî ed dunyâ 3 - haseneten

: : :

4 5 6 7 8

: : : : :

-

ve inne-hu fî el âhýreti le min es sâlihîne

ve biz ona verdik dünyada haseneler, güzellikler, iyilikler, (pozitif) dereceler ve çünkü o, muhakkak ki o ahirette elbette, mutlaka den salihler

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, Hz. Ýbrâhîm’in kemâl derecelerinde ilerleyiþini her âyette ayrý bir cepheden anlatmaktadýr. Onu evvelâ seçmiþ, sonra Hz. Ýbrâhîm, kanitin olarak Allah’a ulaþmayý dilemiþ ve Allah’a yönelmiþtir. Allah da onun üzerinde 12 iþlevi tamamlayarak Sýratý Mustakîm’e ulaþtýrmýþtýr. Hz. Ýbrâhîm, ruhunu, vechini, nefsini ve iradesini Allah’a teslim etmiþ ve salihlerden olmuþtur. Salâh makamýnýn en üst mertebesine çýkmýþtýr. Çünkü O, Devrinin Ýmamý’ydý ve bir Nebî idi (Peygamber’di).

205

205


ℜψετ − 123

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 282

(16) Nahl Suresi

↔ϖ[∝;×Ι″∀←! ↔}⊕ς←8 ″π←Α⊕#! ← ↔! ↔τ″[↔7←! ≥_↔Ξ″[↔&″:↔! ⊕ϖ↑∃ ↔ω[∝6←Ι″Λ↑Ω″7! ↔ω←8 ↔ ≅↔6 _↔8 ↔: ⎢_→Σ[∝Ξ↔& Summe evhaynâ ileyke enittebi’ millete ibrâhîme hanîfâ(hanîfen), ve mâ kâne minel muþrikîn(muþrikîne).

Σονρα δα σανα “ηανιφ (τεκ Αλλαη’α ψ⎞νελεν) ολαρακ ⇑βρ®η⎩µ (Α.Σ)’⎬ν δ⎩νινε τ®β⎩ ολµαψ⎬” ϖαηψεττικ. ςε ο, µ⎫⎭ρικλερδεν ολµαδ⎬. 1 2 3 4 5 6 7 8 9

-

summe evhaynâ ileyke en ittebi’ millete ibrâhîme hanîfen ve mâ kâne min el muþrikîne

: : : : : : : : :

sonra biz vahyettik sana tâbî olmayý dîn Ýbrâhîm hanif olarak (tek Allah’a inanan, yönelen) ve o olmadý müþriklerden, þirk koþanlardan

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ Peygamber Efendimiz (S.A.V)’e de, Hz. Musa ve Hz. Ýsa’ya verdiði emri ulaþtýrmýþtýr. Allahû Tealâ her vesileyle Hz. Ýbrâhîm’in ne açýk ne de gizli þirkin muhtevasýnda olmadýðýný vurgulamaktadýr. Hz. Ýbrâhîm, asla müþriklerden birisi olmamýþtýr. Hanif dîni tek Allah’a inanmak (vahdet), Allah’a ulaþmayý dileyenlerin oluþturduðu tek bir fýrka (tevhid) ve Allah’a teslim olmayý (Ruhun, vechin, nefsin ve iradenin teslimini) içerir.

206

206


ℜψετ − 124

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 282

(16) Nahl Suresi

⎢←ψ[∝4 ∼Ψ↑Σ↔ς↔Β″∋! ↔ω<∝Η⊕7! |↔ς↔2 ↑α″Α⊕Κ7! ↔υ←Θ↑% _↔Ω⊕9←! ←⊥↔Ω×[←Τ″7! ↔ ″Ψ↔< ″ϖ↑Ζ↔Ξ″[↔∀ ↑ϖ↑Υ″Ε↔[↔7 ↔τ⊕∀↔∗ ⊕ ←! ↔: ↔ Ψ↑Σ←ς↔Β″Φ↔< ←ψ[∝4 ∼Ψ↑9≅↔6 _↔Ω[∝4 Ýnnemâ cuiles sebtu alellezînahtelefû fîh(fîhî), ve inne rabbeke le yahkumu beynehum yevmel kýyâmeti fîmâ kânû fîhi yahtelifûn(yahtelifûne).

Σαδεχε ονυν ηακκ⎬νδα ιητιλ®φα δ⎫⎭ενλεριν ⎫ζερινε χυµαρτεσι (βαλ⎬κ αϖλα− µα ψασακ) κ⎬λ⎬νδ⎬. ςε µυηακκακ κι σενιν Ραββιν, κ⎬ψ®µετ γ⎫ν⎫, ονλαρ⎬ν αρασ⎬νδα ηακκ⎬νδα ιητιλ®φ ετµι⎭ ολδυκλαρ⎬ ⎭εψδε ελβεττε η⎫κ⎫µ ϖερεχεκ. 1 2 3 4

-

5 6 7 8 9 10 11 12 13

-

innemâ cuile es sebtu alellezînahtelefû (alâ ellezîne ýhtelefû) fî-hî ve inne rabbe-ke le yahkumu beyne-hum yevme el kýyâmeti fî mâ kânû fî-hi yahtelifûne

: : : :

sadece, fakat, oysa kýlýndý cumartesi ihtilâfa düþenler üzerine

: : : : : : : : :

onun hakkýnda ve muhakkak senin Rabbin elbette hüküm verecek onlarýn arasýnda kýyâmet günü o þey hakkýnda oldular onun hakkýnda ihtilâf ediyorlar

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, Ýsrail kavmine cumartesi günü iþ yapmayý, balýk avlamayý yasaklamýþtýr. Ýhtilâfa düþtükleri þey hakkýnda da Allahû Tealâ hüküm verecektir.

207

207


ℜψετ − 125

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 282

(16) Nahl Suresi

←}↔Ω″Υ←Ε″7≅←∀ ↔τ←±∀∗ ÷ ←υ[∝Α↔, |×7←! ↑ ″(↑! ↔|←; |∝Β⊕7≅←∀ ″ϖ↑Ζ″7←(≅↔% ↔: ←}↔Ξ↔Κ↔Ε″7! ←}↔Π←2″Ψ↔Ω″7! ↔: ⊕υ↔/ ″ω↔Ω←∀ ↑ϖ↔ς″2↔! ↔ξ↑; ↔τ⊕∀↔∗ ⊕ ←! ⎢↑ω↔Κ″&↔! ↔ω<∝Γ↔Β″Ζ↑Ω″7≅←∀ ↑ϖ↔ς″2↔! ↔ξ↑; ↔: ∝ψ←ς[∝Α↔, ″ω↔2 Ud’u ilâ sebîli rabbike bil hikmeti vel mev’ýzatil haseneti ve câdilhum billetî hiye ahsen(ahsenu), inne rabbeke huve a’lemu bi men dalle an sebîlihî ve huve a’lemu bil muhtedîn(muhtedîne).

Ραββινιν ψολυνα (Αλλαη’α υλα⎭τ⎬ραν ψολα, Σ⎬ρατ⎬ Μυστακ⎩µ’ε) ηικµετλε ϖε γ⎫ζελ (ποζιτιφ δερεχελερ καζανδ⎬ραχακ) ⎞ð⎫τλε δαϖετ ετ. Ονλαρλα εν γ⎫ζελ ⎭εκιλδε µ⎫χ®δελε ετ. Μυηακκακ κι σενιν Ραββιν, Ο’νυν ψολυνδαν (Σ⎬ρατ⎬ Μυστακ⎩µ’δεν) σαπανλαρ⎬ (δαλ®λετε δ⎫⎭ενλερι) ϖε ηιδαψετε ερενλερι βιλιρ.

208

208


ℜψετ − 125

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 282

(16) Nahl Suresi

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20

-

ud’u ilâ sebîli rabbi-ke bi el hikmeti ve el mev’ýzati el haseneti ve câdil-hum billetî (bi elletî) hiye ahsenu inne rabbe-ke huve a’lemu bi men dalle an sebîli-hî ve huve a’lemu bi el muhtedîne

: : : : : : : : : : : : : : : : : : : :

davet et, çaðýr yola senin Rabbinin hikmet ile ve öðüt, vaaz, nasihat güzel (pozitif dereceler kazandýran) ve onlarla mücâdele et onunla ki o o en güzel muhakkak senin Rabbin o bilir kimseyi, kiþiyi dalâlette oldu, saptý onun yolundan ve o bilir hidayete eren kimseler

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Peygamber Efendimiz (S.A.V) için her zaman bir mücâdele, bir sonuca ulaþma söz konusu olmuþtur. Ve Peygamber Efendimiz (S.A.V)’in mücâdelesinde Allahû Tealâ: “En güzel þekilde mücâdele et! Senin mücâdelen kýrýcý, öfkelendiren, onlarý kötülüðe, öfkeye sevkedecek ve bu sebeple Allah’ýn yolundan kaçýracak dizaynda olmasýn. Çünkü senin davetin, Allah’a davettir. Onlara en güzel þekilde davranmalýsýn, onlarýn Allah’a ulaþmayý istemelerini temin etmelisin.” buyurmaktadýr. Peygamber Efendimiz (S.A.V)’in bu daveti, en güzel davettir ve Allah’a ulaþmayý dileyen kiþiyi kurtararak, Allah’ýn cennetine mutlaka girmesini saðlayacaktýr.

209

209


ℜψετ − 126

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 282

(16) Nahl Suresi

⎢∝ψ←∀ ″ϖ↑Β″Α←5Ψ↑2 _↔8 ←υ″Χ←Ω←∀ ∼Ψ↑Α←5≅↔Θ↔4 ″ϖ↑Β″Α↔5≅↔2 ″ ←! ↔: ↔ω<∝Ι←∀≅⊕Μς←7 °η″[↔∋ ↔ξ↑Ζ↔7 ″ϖ↑#″Ι↔Α↔. ″ω←∴↔7 ↔: Ve in âkabtum fe âkýbû bi misli mâ ûkýbtum bih(bihî), ve le in sabertum le huve hayrun lis sâbirîn(sâbirîne).

ςε ⎭®ψετ σιζ, ικαβ εδεχεκσενιζ (χεζα ϖερεχεκσενιζ), ο τακτιρδε ονλαρ⎬ν σιζι ονυνλα χεζαλανδ⎬ρδ⎬κλαρ⎬ν⎬ν µισλιψλε χεζαλανδ⎬ρ⎬ν! ςε εðερ γερ⎜εκτεν σαβρεδερσενιζ ελβεττε ο (σαβ⎬ρλαρ⎬), σαβρεδενλερ ι⎜ιν δαηα ηαψ⎬ρλ⎬δ⎬ρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11

-

ve in âkabtum fe âkýbû bi misli mâ ûkýb-tum bi-hî ve le in sabertum le huve hayrun li es sâbirîne

: : : : : : : : : : :

ve eðer siz ceza verdiniz, ikab ettiniz o taktirde ceza verin, cezalandýrýn misli ile, nispetle sizin cezalandýrýldýðýnýz þey onunla ve eðer gerçekten siz sabrettiniz elbette o daha hayýrlýdýr sabredenler için

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Âyet açýk bir þekilde cezalandýrmanýn üst hududunu vermiþ: Kýsas. Sabredip kýsas uygulanmazsa bunun daha hayýrlý olduðu açýklanmaktadýr.

210

210


ℜψετ − 127

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 282

(16) Nahl Suresi

″ϖ←Ζ″[↔ς↔2 ″ ↔ϑ″Ε↔# ÷ ↔: ←ψ™ς7≅←∀ ® ←! ↔ ↑Ι″Α↔. _↔8 ↔: ″η←Α″.! ↔: ↔ :↑Ι↑Υ″Ω↔< _⊕Ω←8 ↓σ″[↔/ |∝4 ↑τ↔# ÷ ↔: Vasbýr ve mâ sabruke illâ billâhi ve lâ tahzen aleyhim ve lâ teku fî daykýn mimmâ yemkurûn(yemkurûne).

Σαβρετ! Σενιν σαβρ⎬ν σαδεχε Αλλαη ιλεδιρ (Αλλαη’⎬ν τασαρρυφυ ιλεδιρ). Ονλαρ⎬ν ψ⎫ζ⎫νδεν µαηζυν ολµα ϖε ονλαρ⎬ν κυρδυκλαρ⎬ τυζακλαρ σεβεβιψλε σ⎬κ⎬λµα (σ⎬κ⎬ντ⎬ ι⎜ινδε ολµα). 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11

-

vasbýr (ve ýsbýr) ve mâ sabru-ke illâ billâhi (bi allâhi) ve lâ tahzen aleyhim ve lâ teku fî daykýn mimmâ (min mâ) yemkurûne

: : : : : : : : : : :

ve sabret ve deðildir senin sabrýn ancak, yalnýz, den baþka Allah iledir ve üzülme, mahzun olma onlara, onlarýn yüzünden ve olma sýkýntý içinde þeyden dolayý, sebebiyle hile yapýyorlar, tuzak kuruyorlar

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allah, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (S.A.V)’in zulme sabretmesini emretmektedir. Onlarýn tuzaklarýna mahzun olmamasý ve sýkýlmamasý gerektiði buyrulmaktadýr.

211

211


ℜψετ − 128

Χ⎫ζ − 14

Σαψφα − 282

(16) Nahl Suresi

∼″Ψ↔Τ⊕#! ↔ω<∝Η⊕7! ↔π↔8 ↔ψ™ς7! ⊕ ←! ↔ Ψ↑Ξ←Κ″Ε↑8 ″ϖ↑; ↔ω<∝Η⊕7! ↔: Ýnnallâhe meallezînettekav vellezîne hum muhsinûn(muhsinûne).

Μυηακκακ κι Αλλαη, τακϖα σαηιπλερι ιλε βεραβερδιρ. ςε ονλαρ, µυησινλερδιρ. 1 - inne allâhe 2 - meallezînettekav (mea ellezîne ittekav) 3 - ve ellezîne 4 - hum 5 - muhsinûne

: :

muhakkak Allah takva sahibi kimselerle beraberdir

: : :

ve o kimseler onlar muhsinler

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Takvalar; âmenûlar, tâbiiyet, evvab, muhsinler, muhlisler, irþad ve bihakkýn takvadan oluþur. Bu âyette sözü geçen takva, fizik vücutlarýný Allah’a teslim edenlerin takvasý olan muhsinler takvasýdýr.

212

212


ℜψετ − 1

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 283

(17) Ýsra Suresi

→ ″[↔7 ∝ ←Γ″Α↔Θ←∀

×Ι″,↔! ≥∝Η⊕7! ↔ ≅↔Ε″Α↑,

∝Η⊕7! ≅↔Μ″5 ÷↵! ←φ←∆″Κ↔Ω″7!|↔7←! ← !↔Ι↔Ε″7!←φ←∆″Κ↔Ω″7! ↔ω←8 ⎢_↔Ξ←#≅↔<×∼ ″ω←8 ↑ψ↔<←Ι↑Ξ←7 ↑ψ↔7″Ψ↔& _↔Ξ″6↔∗≅↔∀ ↑η[∝Μ↔Α″7! ↑π[∝Ω⊕Κ7! ↔ξ↑; ↑ψ⊕9←! Subhânellezî esrâ bi abdihî leylen minel mescidil harâmi ilel mescidil aksallezî bâreknâ havlehu li nuriyehu min âyâtinâ, innehu huves semîul basîr(basîru).

ℜψετλεριµιζι γ⎞στερµεκ ι⎜ιν, κυλυνυ γεχελεψιν Μεσχιδ−ι Ηαραµ’δαν, ετραφ⎬ν⎬ µ⎫βαρεκ κ⎬λδ⎬ð⎬µ⎬ζ Μεσχιδ−ι Ακσα’ψα ψ⎫ρ⎫τεν Αλλαη, Σ⎫βηαν’δ⎬ρ (β⎫τ⎫ν νοκσανλ⎬κλαρδαν µ⎫νεζζεητιρ). Μυηακκακ κι Ο, εν ιψι ι⎭ιτεν, εν ιψι γ⎞ρενδιρ.

213

213


ℜψετ − 1

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 283

(17) Ýsra Suresi

1 - subhâne 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14

-

ellezî esrâ bi abdi-hî leylen min el mescidi el harâmi ilâ el mescidi el aksa ellezî bâreknâ havle-hu li nuriye-hu min âyâti-nâ inne-hu huve es semîu el basîru

: : : : : : : : : : : : : :

o sübhandýr, bütün noksanlýklardan münezzehtir ki o gece yürüttü kulunu geceleyin Mescid-i Haram'dan Mescid-i Aksa'ya ki o, ki onu hayýrlý, mübarek ve bereketli kýldýk onun etrafýný, çevresini ona göstermemiz için âyetlerimizden muhakkak o o en iyi iþitendir, en iyi görendir

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Ýsra Suresi, Peygamber Efendimiz (S.A.V)'in miracýnýn anlatýldýðý suredir. Allahû Tealâ, bu âyette miracýn baþlangýcýný anlatmaktadýr. Allahû Tealâ, Peygamber Efendimiz (S.A.V)’i, Mescid-i Haram’dan, Mescid-i Aksa’ya ulaþtýrmýþtýr.

214

214


ℜψετ − 2

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 283

(17) Ýsra Suresi

↑ ≅↔Ξ″ς↔Θ↔% ↔: ↔ ≅↔Β←Υ″7! |↔,Ψ↑8 _↔Ξ″[↔#×∼ ↔: ∼:↑Η←Φ⊕Β↔# ® ↔! ↔υ∝ <≥!↔Ι″,←! |≥∝Ξ↔Α←7 →Γ↑; ⎢ → [∝6↔: |∝9:↑( ″ω←8 Ve âteynâ mûsel kitâbe ve cealnâhu huden li benî isrâîle ellâ tettehýzû min dûnî vekîlâ(vekîlen).

ςε Μυσα (Α.Σ)’α κιταπ ϖερδικ. ςε ονυ, “Βενδεν (Αλλαη’ταν) βα⎭κασ⎬ν⎬ ϖεκιλ εδινµεψιν (τεϖεκκ⎫λ ετµεψιν)” διψε ⇑σραιλοðυλλαρ⎬να ηιδαψετ⎜ι κ⎬λδ⎬κ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9

215

-

ve âteynâ mûsâ el kitâbe ve cealnâ-hu huden li benî isrâîle ellâ tettehýzû min dûnî vekîlen

: : : : : : : : :

ve verdik Musa kitap ve onu kýldýk hidayete erdiren, hidayetçi Ýsrailoðullarý için edinmeyin (diye) ondan baþka bir vekil

215


ℜψετ − 2

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 283

(17) Ýsra Suresi

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, Hz. Musa’yý Ýsrail kavmine hidayetçi kýlmýþtýr. Bütün peygamberler ve resûller hidayetçidir (hidayete erdirendir). Resûllerden hangisi nebîyse (Peygamber Resûl ise) o devrin imamýdýr. Hem kendi kavminin resûlüdür hem de bütün âlemlerin nebîsidir (peygamberidir). Peygamber Efendimiz (S.A.V) ve Hz. Musa bu açýlardan ayný standarttadýrlar. Yani Nebî Resûllerdir. Tevrat ve Hz. Musa’nýn; Kur’ân-ý Kerim ve Peygamber Efendimiz (S.A.V)’in hidayetçi (hidayet rehberi) olduklarýna dikkat edilmelidir. Nebîler zamanýnda nebîler, hidayetçidir. Nebîlerin olmadýðý zaman da Allahû Tealâ, bütün kavimlerdeki Velî Resûllerden birini huzur namazýnýn imamlýðýna tayin eder. Ýþte Allah’a ulaþmayý dileyen kiþinin irþad makamýna tâbî olduðu zaman baþýnýn üzerine gelip yerleþen, onu hidayete erdiren O Nebî Resûlün veya Velî Resûlün ruhudur. Çünkü kiþinin baþýnýn üzerine ulaþýp, kiþinin ruhuna: “Allah’a ulaþma günün geldi. Vücudu terket!” emrini veren devrin imamýnýn ruhudur. Allahû Tealâ, o kiþinin hidayet talebini, kiþinin baþýnýn üzerindeki ruhun varlýðý sebebiyle neticeye ulaþtýrmaktadýr. Kiþinin ruhunun Allah’a ulaþmasý için nefsini tezkiye etmesi; nefsini tezkiye etmesi için de kalbine îmânýn yazýlmasý lâzýmdýr. Bu da devrin imamýnýn ruhu, kiþinin baþýnýn üzerine ulaþtýðý için gerçekleþir. Allah kiþinin ruhunu Kendisine ulaþtýracaðý için kiþi ruhunu mutlaka Allah’a ulaþtýracaktýr. Buradaki muhteva, Hz. Musa’nýn hidayetçi olmasýdýr. Allahû Tealâ, Kendisinden baþkasýna tevekkül edilmemesi için hidayetçiler kýlmýþtýr. Tevekkül, Allah’ý vekil etmektir. Allahû Tealâ, bu âyette hem hidayetten hem de hidayetin merkezinde olan temel inançtan (Allah’ý vekil tayin etmek) bahsetmektedir. Allahû Tealâ’nýn dizaynýnda Allah’ýn vekil edilmesi asýldýr. Hidayetçi olan Velî Resûl veya nebî Resûl hidayete erdirmekle vazifelidir ama asýl hidayete erdiren Allah’týr. Hz. Musa devrinin imamý ve o çaðýn hidayetçisiydi.

216

216


ℜψετ − 3

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 283

(17) Ýsra Suresi

⎢↓ Ψ↑9 ↔π↔8 _↔Ξ″ς↔Ω↔& ″ω↔8 ↔}⊕<←±∗↑) ∼→∗Ψ↑Υ↔− ∼→Γ″Α↔2 ↔ ≅↔6 ↑ψ⊕9←! Zurriyyete men hamelnâ mea nûh(nûhin), innehu kâne abden þekûrâ(þekûren).

(Εψ) Νυη (Α.Σ) ιλε βεραβερ τα⎭⎬δ⎬κλαρ⎬µ⎬ζ⎬ν ζ⎫ρριψετι (ονλαρ⎬ν σοψυνδαν ολανλαρ)! Μυηακκακ κι Ο (Νυη Α.Σ), ⎜οκ ⎭⎫κρεδεν βιρ κυλ ιδι. 1 2 3 4 5 6 7 8

-

zurriyyete men hamelnâ mea nûhin inne-hu kâne abden þekûren

: : : : : : : :

zürriyet, nesil taþýdýðýmýz kimse beraberinde, birlikte Nuh muhakkak o, çünkü o oldu, idi bir kul çok þükreden

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Nuh, pekçok haksýzlýða göðüs germiþ, hakaretlere maruz kalmýþ ama hiç vazgeçmemiþtir. Nuh tufanýnda, ona tâbî olanlar Allahû Tealâ’nýn Hz. Nuh’a tarif ederek yaptýrdýðý gemiyle kurtulmuþlardýr. Ve bu âyette Allahû Tealâ, onlarýn zürriyetlerine hitap etmektedir.

217

217


ℜψετ − 4

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 283

(17) Ýsra Suresi

⊕ ↑Γ←Κ″Σ↑Β↔7 ← ≅↔Β←Υ″7! |←4 ↔υ∝ <≥!↔Ι″,←! |≥∝Ξ↔∀ |×7←! _↔Ξ″[↔Ν↔5 ↔: ∼→Ι[∝Α↔6 ∼∪Ψ↑ς↑2 ⊕ω↑ς″Θ↔Β↔7 ↔: ←ω″[↔#⊕Ι↔8 ← ∗″ ÷↵! |←4 Ve kadaynâ ilâ benî isrâîle fîl kitâbi le tufsidunne fîl ardý merreteyni ve le ta'lunne uluvven kebîrâ(kebîren).

⇑σραιλοðυλλαρ⎬να κιταπτα (Τεϖρατ’τα), “Ψερψ⎫ζ⎫νδε ικι κερε φεσατ ⎜⎬καραχακσ⎬ν⎬ζ.” διψε βιλδιρδικ. ςε γερ⎜εκτεν, β⎫ψ⎫κ βιρ ⎫στ⎫νλ⎫κλε γ®λιπ γελεχεκσινιζ. 1 2 3 4 5 6 7

-

ve kadaynâ ilâ benî Ýsrâîle fî el kitâbi le tufsidunne fî el ardý merreteyni ve le ta'lunne (alâ) 8 - uluvven 9 - kebîren

: : : : : : : : : :

ve bildirdik Ýsrailoðullarýna kitapta mutlaka fesat çýkaracaksýnýz yeryüzünde iki defa, iki kere ve gerçekten üstün geleceksiniz, gâlip geleceksiniz (üstün, geldi) üstünlük büyük

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Yahudilerin iki defa azmalarý söz konusudur. Sonradan da Allahû Tealâ onlarý gâlip getireceðini söylemektedir. Ýbni Abbas’tan rivayet edildiðine göre; 1. fesat: Calut olayý veya Zekeriya (A.S)’i öldürmeleridir. Bunun üzerine Allahû Tealâ, Babil kralý Buhtun Nasr’ý yahudilerin üzerine gönderdi. 70 bin kiþi öldürüldü, bir nesil yok edildi. 2. fesat: Yahya (A.S)’ý öldürmeleridir. Roma Ýmparatorluðu’nun, onlarý yok etmesi için bir komutaný görevlendirmesi, Ýran putperestlerinin musallat edilip yahudilerin sürgün edilmesidir. Bu olaylarýn, yahudilerin iki defa azmalarýnýn muhtevasý olduðu rivayet edilmektedir.

218

218


ℜψετ − 5

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 283

(17) Ýsra Suresi

″ϖ↑Υ″[↔ς↔2 _↔Ξ″Χ↔Θ↔∀ _↔Ω↑Ζ[×7 ↑! ↑φ″2↔: ↔ ≥≅↔% ∼↔)←≅↔4 ∼Ψ↑,≅↔∆↔4 ↓φ<∝Γ↔− ↓ ⊂≅↔∀|∝7ÿ:↑! ≥_↔Ξ↔7 ∼→(≅↔Α←2 ≈Ψ↑Θ″Σ↔8 ∼→Γ″2↔: ↔ ≅↔6 ↔: ⎢← ≅↔<←±Γ7! ↔ ÷←∋ Fe izâ câe va'du ûlâhumâ beasnâ aleykum ibâden lenâ ulîbe'sin þedîdin fe câsû hýlâled diyâr(diyâri), ve kâne va'den mef'ûlâ(mef'ûlen).

Αρτ⎬κ ικισινδεν βιρινχισινιν ϖαδεσι (ζαµαν⎬) γελδιðι ζαµαν (⎜οκ ⎜ετιν) κυϖϖετ σαηιβι κυλλαρ⎬µ⎬ζ⎬, σιζιν ⎫ζερινιζε γ⎞νδερδικ. Β⎞ψλεχε εϖλεριν αραλαρ⎬να γιριπ (σιζι) αραδ⎬λαρ ϖε ϖααδεδιλεν, ψαπ⎬λµ⎬⎭ ολδυ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12

219

-

fe izâ câe va'du ûlâ-humâ beasnâ aleykum ibâden lenâ ulî be'sin þedîdin fe

: : : : : : : : : : : :

artýk böylece geldiði zaman vade, zaman ikisinden birincisi gönderdik sizin üzerinize kullar bizim sahip kuvvet þiddetli, çok çetin böylece

219


ℜψετ − 5

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 283

(17) Ýsra Suresi

13 14 15 16

-

câsû hýlâle ed diyâri ve kâne va'den mef'ûlen

: : : :

aradýlar evlerin arasý ve oldu yapýlmasý vaadedilen

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ’nýn ortaya koyduðu husus; çetin düþmanýn Ýsrail ordusunu yenmesidir. Ýsrail askerleri evlerin arasýna saklandý, onlarý da arayýp buldular. Allahû Tealâ için bu yerine getirilmesi gereken bir sözdür. Ýsrail kavmi hem Allah’ýn sevgisini kazanmýþtýr hem de çoðunlukla Allah’ýn emirlerine karþý geldikleri için Allahû Tealâ tarafýndan cezalandýrýlmýþlardýr. Peygamberleri öldürmeye teþebbüs de yahudilerin hatalarýndan bir tanesidir. Yahya (A.S)’ý ve Sa’ya (A.S)’ý öldürmüþler, Ýsa (A.S)’ý ise öldür meye teþebbüs etmiþlerdir. Allahû Tealâ Bakara Suresi 87. âyet-i kerimede Ýsrail kavmine hitap etmektedir:

2/BAKARA-8 87: Ve lekad âteynâ mûsâl kitâbe ve kaffeynâ min ba’dihî bir rusuli ve âteynâ îsâbne meryemel beyyinâti ve eyyednâhu bi rûhil kudus(kudusi), e fe kullemâ câekum resûlun bimâ lâ tehvâ enfusukumustekbertum, fe ferîkan kezzebtum ve ferîkan taktulûn(taktulûne). Andolsun ki Biz, Musa’ya kitap verdik ve ondan sonra da birbiri ardýndan (aralarý kesilmeksizin, peþpeþe) resûller gönderdik. Ve Meryem’in oðlu Ýsa’ya beyyineler (açýk kanýtlar) verdik ve onu Ruh’ûl Kudüs ile destekledik. Her ne zaman size bir resûl, nefslerinizin hoþlanmadýðý bir þeyle (emirle) geldiyse, hemen kibirlendiniz. Bu sebeple bir kýsmýný yalanladýnýz ve bir kýsmýný da öldürdünüz. Görülüyor ki yahudiler, Allah’ýn gönderdiði resûlleri öldürebilmiþlerdir.

220

220


ℜψετ − 6

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 283

(17) Ýsra Suresi

″ϖ↑6≅↔9″(↔Γ″8↔! ↔: ″ϖ←Ζ″[↔ς↔2 ↔ ⊕Ι↔Υ″7! ↑ϖ↑Υ↔7 _↔9″(↔(↔∗ ⊕ϖ↑∃ ∼→Ι[∝Σ↔9 ↔η↔Χ″6↔! ″ϖ↑6≅↔Ξ″ς↔Θ↔% ↔: ↔ω[∝Ξ↔∀ ↔: ↓ !↔Ψ″8↔≅←∀ Summe redednâ lekumul kerrete aleyhim ve emdednâkum bi emvâlin ve benîne ve cealnâkum eksere nefîrâ(nefîren).

Σονρα σιζι, ονλαρα καρ⎭⎬ τεκραρ (ψενιδεν ζαφερε) δ⎞νδ⎫ρδ⎫κ. Μαλλαρλα ϖε οðυλλαρλα, σιζε ιµδατ (ψαρδ⎬µ) εττικ. ςε σιζι, νεφερ (χεµαατ) ολαρακ δαηα ⎜οκ κ⎬λδ⎬κ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11

-

summe redednâ lekum el kerrete aleyhim ve emdednâ-kum bi emvâlin ve benîne ve cealnâ-kum eksere nefîren

: : : : : : : : : : :

sonra döndürdük, iade ettik size, sizi tekrar onlara, onlarýn üzerine ve destekledik, yardým (medet) ettik mal ile ve oðullar (erkek çocuklar) ve sizi kýldýk, yaptýk ekser, daha çok nefer olarak, cemiyet, birlik, topluluk olarak

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Bu âyet-i kerimede Allahû Tealâ’nýn Ýsrail kavmini ulaþtýrdýðý sonuç, yani düþmanlarýndan sayýca daha fazla olmalarý anlatýlmaktadýr.

221

221


ℜψετ − 7

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 283

(17) Ýsra Suresi

⎢_↔Ζ↔ς↔4 ″ϖ↑#⊂≅↔,↔! ″ ←! ↔: ″ϖ↑Υ←Κ↑Σ″9 ÷≠ ″ϖ↑Β″Ξ↔Κ″&↔! ″ϖ↑Β″Ξ↔Κ″&↔! ″ ←! ″ϖ↑Υ↔;Ψ↑%↑: ∼∈Ψ≥↑Κ↔[←7 ← ↔Ι←∋× ↵! ↑φ″2↔: ↔ ≥≅↔% ∼↔)←≅↔4 ↔ ⊕:↔! ↑ Ψ↑ς↔∋↔( _↔Ω↔6 ↔φ←∆″Κ↔Ω″7! ∼Ψ↑ς↑∋″Γ↔[←7 ↔: ∼→Ι[∝Α″Β↔# ∼″Ψ↔ς↔2 _↔8 ∼:↑Ι←±Α↔Β↑[←7 ↔: ↓ ⊕Ι↔8 Ýn ahsentum ahsentum li enfusikum ve in ese'tum fe lehâ, fe izâ câe va'dul âhýreti li yesûu vucûhekum ve li yedhulûl mescide kemâ dehalûhu evvele merretin ve li yutebbirû mâ alev tetbîrâ(tetbîren).

Εðερ αησεν δαϖραν⎬ρσαν⎬ζ, κενδι νεφσινιζ ι⎜ιν εν ιψισι ολυρ. Εðερ κ⎞τ⎫ δαϖραν⎬ρσαν⎬ζ, αρτ⎬κ (ο δα) ονα (νεφσινιζε) αιττιρ. Β⎞ψλεχε σονρακινιν (ικινχι φεσαδ⎬ν⎬ζ⎬ν) ϖαδεσι γελδιðι ζαµαν ψ⎫ζ⎫ν⎫ζ⎫ καραρτσ⎬νλαρ ϖε µεσχιδε ιλκ δεφα γιρδικλερι γιβι γιρσινλερ.ςε ⎫στ⎫νλ⎫κ σαðλαδ⎬ð⎬ν⎬ζ ⎭εψλερι µαηϖεδιπ, ηελ®κ ετσινλερ (ψοκ ετσινλερ).

222

222


ℜψετ − 7

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 283

(17) Ýsra Suresi

1 - in ahsentum

:

2 - ahsen-tum 3 - li enfusi-kum 4 - ve in ese'tum

: : :

5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18

-

fe lehâ, fe izâ câe va'du el âhýreti li yesûu vucûhe-kum ve li yedhulû el mescide kemâ dehalû-hu evvele merretin ve li yutebbirû mâ alev

19 - tetbîren

: : : : : : : : : : : : : : :

eðer ahsen olursanýz, ahsen davranýrsanýz ahsen oldunuz kendi nefsiniz için ve eðer kötülük ederseniz, kötü davranýrsanýz artýk onun(dur) geldiði zaman vade, zaman diðeri, sonraki fena olmasý için sizin yüzleriniz ve girsinler, dahil olsunlar mescid gibi ona girdiler evvel, ilk defa, kere ve helâk etmeleri için ele geçirdikleri, üstün olduklarý þeyler, üstünlükleri helâk ederek, mahvederek

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Yahudiler Allahû Tealâ ile olan iliþkilerinde birtakým güzellikler sergilemelerine karþýlýk sýk sýk da Allah’ýn emirlerine isyan etmiþlerdir. Allahû Tealâ onlarýn bu isyanlarýna karþýlýk, onlarý insanlardan olan düþmanlarýyla cezalandýracaðýný ifade etmektedir. Allahû Tealâ herkes için genel kaidesini koymuþtur: Ahsen davranmak kiþinin kendi nefsi için en iyisidir. Çünkü ahsen davranýþlar zait (artý, pozitif) dereceler kazandýrýr. Kötü davranmak da kiþinin nefsine aittir ve derecat kaybettirir, bu da kendi aleyhinedir.

223

223


ℜψετ − 8

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 283

(17) Ýsra Suresi

″ϖ↑#″Γ↑2 ″ ←! ↔: ⎣″ϖ↑Υ↔Ω↔&″Ι↔< ″ ↔! ″ϖ↑Υ∩∀↔∗ |×Κ↔2 ∼→Ι[∝Μ↔& ↔ω<∝Ι←4≅↔Υ″ς←7 ↔ϖ⊕Ξ↔Ζ↔% _↔Ξ″ς↔Θ↔% ↔: ⎡_↔9″Γ↑2 Asâ rabbukum en yerhamekum, ve in udtum udnâ, ve cealnâ cehenneme lil kâfirîne hasîrâ(hasîren).

Ραββινιζιν σιζε ραηµετ (µερηαµετ) ετµεσι υµυλυρ. ςε ⎭®ψετ σιζ, (φεσαδα) δ⎞νερσενιζ, Βιζ δε (χεζαλανδ⎬ρµαψα) δ⎞νεριζ. ςε χεηεννεµι, κ®φιρλερ ι⎜ιν κυ⎭ατ⎬χ⎬ κ⎬λδ⎬κ. 1 2 3 4

-

5 6 7 8 9

-

asâ rabbu-kum en yerhame-kum ve in udtum (âde) udnâ ve cealnâ cehenneme li el kâfirîne hasîren

: : : : : : : : : :

umulur ki sizin Rabbiniz size merhamet etmesi ve eðer dönerseniz, döndüyseniz (döndü) biz döndük ve kýldýk cehennemi kâfirler için, kâfirlere kuþatýcý

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, Ýsrail kavminin davranýþ biçimlerine karþý onlara nasýl mukabele edeceðini ifade etmektedir. Ýsrail kavmi Allah’ýn emirlerine itaatsizlik ederse ve böylece fesada dönerse Allahû Tealâ onlarý cezalandýracaktýr. Ýnsanlar iyi davranýrlarsa, Allah da onlara iyi davranacak, kötü davranýrlarsa Allah da onlara kötü davranacaktýr.

224

224


ℜψετ − 9

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 284

(17) Ýsra Suresi

↔|←; |∝Β⊕ς←7 ∝Γ″Ζ↔< ↔ ×∼″Ι↑Τ″7! ∼↔Η×; ⊕ ←! ↔ω<∝Η⊕7! ↔ω[∝Ξ←8⊂Ψ↑Ω″7! ↑η←±Λ↔Α↑< ↔: ↑ ↔Ψ″5↔! ∼→Ι[∝Α↔6 ∼→Ι″%↔! ″ϖ↑Ζ↔7 ⊕ ↔! ← ≅↔Ε←7≅⊕Μ7! ↔ Ψ↑ς↔Ω″Θ↔<

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13

-

Ýnne hâzel kur'âne yehdî lilletî hiye akvemu ve yubeþþirul mu'minînellezîne ya'melûnes sâlihâti enne lehum ecren kebîrâ(kebîren). Μυηακκακ κι Βυ Κυρ’®ν, εν κυϖϖετλι ολαν⎬ ηιδαψετε ερδιριρ (Αλλαη’α υλα⎭τ⎬ρ⎬ρ). ςε αµιλ⎫σσαλιηατ (νεφσι ⎬σλ®η εδιχι αµελλερ) ψαπαν µ⎫’µινλερε, ονλαρ ι⎜ιν β⎫ψ⎫κ εχιρ ολδυðυνυ µ⎫ϕδελερ. inne hâzâ el kur'âne yehdî li elletî hiye akvemu ve yubeþþiru el mu'minîne ellezîne ya'melûne es sâlihâti enne lehum ecren kebîren

: : : : : : : : : : : : :

muhakkak bu Kur'ân hidayete erdirir ki onu o en kuvvetli, en kavi, en saðlam ve müjdeler mü’min kimseler ki, onlar yaparlar, amel ederler salih ameller muhakkak, vardýr, olduðunu onlar için büyük bir ecir, mükâfat

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, burada açýk bir þekilde “akvemu” (en kuvvetli olan) diyerek Kur’ân’ýn en kuvvetli olaný hidayete erdirdiðini ifade etmektedir. Kur’ân’ýn muhtevasý insanlarý hidayete erdirmektir. Hidayete erenler, nefsi ýslâh edici amel yapanlardýr. Burada nefsi tekziye (islah) edici amelleri (zikrullah) en çok iþleyenler en kuvvetliler olarak ifade buyrulmuþtur. Bunlar daimî zikrin sahipleridir. Ve Allahû Tealâ, onlar için büyük ecir olduðunu müjdelemektedir. Burada nefsi tezkiye (ýslâh) edici amelleri (zikrullah) en çok iþleyenler en kuvvetliler olarak, ifade buyrulmuþtur. Bunlar daimî zikrin sahipleridir.

225

225


ℜψετ − 10

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 284

(17) Ýsra Suresi

← ↔Ι←∋× ↵≅←∀ ↔ Ψ↑Ξ←8⊂Ψ↑< ÷ ↔ω<∝Η⊕7! ⊕ ↔! ↔: 〉 _→Ω[∝7↔! _→∀!↔Η↔2 ″ϖ↑Ζ↔7 _↔9″Γ↔Β″2↔! Ve ennellezîne lâ yu'minûne bil âhýreti a'tednâ lehum azâben elîmâ(elîmen).

ςε ονλαρ, µυηακκακ κι αηιρετε (Αλλαη’α µ⎫λ®κι ολµαψα ϖε κ⎬ψ®µετ γ⎫ν⎫νε) ινανµαψαν (καλπλερινδε ⎩µ®ν ψαζµαψαν) κιµσελερδιρ. Ονλαρ ι⎜ιν ελ⎩µ αζαπ ηαζ⎬ρλαδ⎬κ. 1 - ve ennellezîne (enne ellezîne) : 2 - lâ yu'minûne : 3 4 5 6 7

-

bi el âhýreti a'tednâ lehum azâben elîmen

: : : : :

ve muhakkak o kimseler ki inanmazlar, mü’min olmazlar (kalplerine îmân yazýlmaz) ahirete hazýrladýk onlar için, onlara bir azap elîm, acý

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm “Ahiret” kelimesi kýyâmet gününü, sonraki günü, cennet veya cehennem hayatýný, ruhun Allah’a ulaþtýðý günü ifade etmektedir. Ahiret; lügat mânâsý olarak “sonraki" demektir ama muhteva bütünlendiði zaman “ruhun Allah’a ulaþtýðý günü” ifade eder. Allahû Tealâ “ahirete mülâki olmak (ahirete ulaþmak)” dediðinde, bunu cehenneme ulaþmak deðil; ruhun Allah’a ulaþmasý mânâsýnda kullanmaktadýr.

7/A'RAF-1 147: Vellezîne kezzebû bi âyâtinâ ve likâil âhireti habitat a’mâluhum, hel yuczevne illâ mâ kânû ya’melûn(ya’melûne). Ve âyetlerimizi ve ahirete ulaþmayý (hayatta iken ruhun Allah’a ulaþmasýný) inkâr eden kimselerin amelleri, heba oldu (boþa gitti). Onlar, yaptýklarýndan baþka bir þeyle mi cezalandýrýlýr (karþýlýk verilir)?

226

226


ℜψετ − 11

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 284

(17) Ýsra Suresi

⎢←η″[↔Φ″7≅←∀ ↑ ↔ ≥≅↔2↑( ←η⎯⊕Λ7≅←∀ ↑ ≅↔Κ″9← ↵! ↑ ″Γ↔< ↔: ≈Ψ↑∆↔2 ↑ ≅↔Κ″9← ↵! ↔ ≅↔6 ↔: Ve yed'ul insânu biþ þerri duâehu bil hayr(hayri), ve kânel insânu acûlâ(acûlen).

⇑νσαν, (σανκι) ονυν δυασ⎬ ηαψ⎬ρµ⎬⎭ (γιβι) ⎭ερρε δυα εδερ. ⇑νσαν, ⎜οκ αχελεχι ολµυ⎭τυρ. 1 2 3 4 5 6 7 8

-

ve yed'u el insânu bi eþ þerri duâe-hu bi el hayri ve kâne el insânu acûlen

: : : : : : : :

ve dua eder insan þerre onun duasý hayýr için, hayra ve oldu insan aceleci

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Ýnsanlar hayra da þerre de dua ederler. Baþkalarýna kýzdýklarýnda Allah’a þikâyet ederek Allah’ýn onlardan intikam almasýný isterler. O zaman insanlar, hayra dua eder gibi þerre dua ederler. Baþka insanlara kýzanlar, onlarýn zarar görmeleri için, Allah’ýn onlara bir ceza vermesi için dua etmektedirler.

227

227


ℜψετ − 12

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 284

(17) Ýsra Suresi

≥_↔9″Ψ↔Ε↔Ω↔4 ←ω″[↔Β↔<×∼ ↔ ≅↔Ζ⊕Ξ7! ↔: ↔υ″[⊕7! _↔Ξ″ς↔Θ↔% ↔: ∼Ψ↑Ρ↔Β″Α↔Β←7 → ↔Ι←Μ″Α↑8 ← ≅↔Ζ⊕Ξ7! ↔}↔<×∼ ≥_↔Ξ″ς↔Θ↔% ↔: ←υ″[⊕7! ↔}↔<×∼ ↔ω[∝Ξ←±Κ7! ↔ ↔Γ↔2 ∼Ψ↑Ω↔ς″Θ↔Β←7 ↔: ″ϖ↑Υ←±∀∗÷ ″ω←8 → ″Ν↔4 → [∝Μ″Σ↔# ↑ ≅↔Ξ″ς⊕Μ↔4 ↓∂″|↔− ⊕υ↑6 ↔: ⎢↔ ≅↔Κ←Ε″7! ↔: Ve cealnel leyle ven nehâre âyeteyni fe mehavnâ âyetel leyli ve cealnâ âyeten nehâri mubsýraten li tebtegû fadlen min rabbikum ve li ta'lemû adedes sinîne vel hisâb(hisâbe), ve kulle þey'in fassalnâhu tafsîlâ(tafsîlen).

Σενελεριν αδεδινι ϖε ηεσαβ⎬ν⎬ βιλµενιζ ι⎜ιν γεχεψι ϖε γ⎫νδ⎫ζ⎫ ικι ®ψετ (ϖασ⎬τα, αλ®µετ) κ⎬λδ⎬κ. Γεχενιν ®ψετινι (βελιρτισινι) (γεχενιν ι⎜ινδεκιλερι) γ⎞ρ⎫νµεζ κ⎬λδ⎬κ. Ραββινιζδεν φαζλ ιστεµενιζ ι⎜ιν γ⎫νδ⎫ζ⎫ν ®ψετινι (βελιρτισινι) (γ⎫νδ⎫ζ⎫ν ι⎜ινδεκιλερι) γ⎞ρ⎫ν⎫ρ κ⎬λδ⎬κ. ςε ηερ⎭εψι δεταψλ⎬ ολαρακ ταφσιλ εττικ (α⎜⎬κλαδ⎬κ).

228

228


ℜψετ − 12

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 284

(17) Ýsra Suresi

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22

-

ve cealnâ el leyle ve en nehâre âyeteyni fe mehavnâ âyete el leyli ve cealnâ âyete en nehâri mubsýraten li tebtegû fadlen min rabbi-kum ve li ta'lemû adede es sinîne ve el hisâbe ve kulle þey'in fassalnâ-hu tafsîlen

: : : : : : : : : : : : : : : : : : : : : :

ve kýldýk gece ve gündüz iki âyet böylece mahvettik, sildik, giderdik âyet, delil, alâmet, belirti gece ve biz kýldýk âyet gündüz gösteren, gösterici olan istemeniz için bir fazl Rabbinizden ve bilmeniz (öðrenmeniz) için adet, sayý yýllar, seneler ve hesap ve herþeyi, hepsini onu açýkladýk tefsilatlý, ayrýntýlarý ile

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm 365 gün ve 6 saat; 1 yýlýn hesabýdýr. Gece ýþýk yoktur ve kimse net bir þekilde göremez; gündüz güneþ ýþýðý her tarafý aydýnlatýr ve insanlar görürler. Gece ve gündüz; birisi aydýnlýk, birisi karanlýk zýt iki faktördür. Allahû Tealâ, ilim ve cehaleti ayýrdýðý gibi karanlýkla aydýnlýðý da birbirinden ayýrmaktadýr.

229

229


ℜψετ − 13

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 284

(17) Ýsra Suresi

|∝4 ↑ ↔Ι←=≥≅↔0 ↑ ≅↔Ξ″8↔ϑ″7↔! ↓ ≅↔Κ″9←! ⊕υ↑6 ↔: ←⊥↔Ω×[←Τ″7! ↔ ″Ψ↔<↑ψ↔7 ↑ ←Ι″Φ↑9 ↔: ⎢∝ψ←Τ↑Ξ↑2 ∼→∗Ψ↑Λ″Ξ↔8 ↑ψ[×Τ″ς↔< _→∀≅↔Β←6 Ve kulle insânin elzemnâhu tâirehu fî unukýh(unukýhî), ve nuhricu lehu yevmel kýyâmeti kitâben yelkâhu menþûrâ(menþûren).

Β⎫τ⎫ν ινσανλαρ⎬ν κυ⎭υνυ (καζανδ⎬κλαρ⎬ ϖε καψβεττικλερι δερεχελερι) βοψνυνδα βαðλαδ⎬κ (βοψνυνα αστ⎬κ). ςε κ⎬ψ®µετ γ⎫ν⎫ ονα, νε⎭ρεδιλµι⎭ κιταβ⎬ (⎫⎜ βοψυτλυ ολαρακ βο⎭λυκτα οψναψαν ηαψατ φιλµινι) ⎜⎬καρ⎬ρ⎬ζ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11

230

-

ve kulle insânin elzemnâ-hu tâire-hu fî unuký-hî ve nuhricu lehu yevme el kýyâmeti kitâben yelkâhu menþûren

: : : : : : : : : : :

ve hepsi, bütün insan onu baðladýk, astýk onun kuþu, onun amellerinin neticesi onun boynunda ve çýkarýrýz ona kýyâmet günü bir kitap onu ilka eder, arz eder neþredilmiþ olarak

230


ℜψετ − 13

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 284

(17) Ýsra Suresi

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Araplar arasýnda Ýslâm’dan evvel bir fal bakma hadisesi vardý. Kuþlarý göðe salarlardý, kuþ saða giderse uðurlu; sola giderse uðursuz sayarlardý. Ýþte “bütün insanlarýn kuþu”, hayat filmlerindeki kazandýklarý ve kaybettikleri derecelerdir. Neþretmek; yaymak, daðýtmak, basýlmýþ olan kitap, dergi ve gazetelerin bütün insanlarýn eline ulaþmasý anlamýna gelir. Kýyâmet günü herkesin hayat filmi, ne bir perdeye ne bir ekrana ihtiyaç göstermeden üç boyutlu olarak boþlukta oynayacaktýr. Ýþte bu, neþredilmiþ; yani boþlukta görünür hale gelmiþ bir kitaptýr. Hayat filminde düþünceler de neþredilir. Kýyâmet günü herkes kendi hayat filminin oynayacaðý yere elektronik sistemlerle, otomatik olarak çekilir. Ve kiþi kendi hayat filmini, kaybettiði ve kazandýðý derecelerle görür. Bütün kaybedilen ve kazanýlan derecelerinin tam olarak verildiðini, o gün eline verilen mizan, ona ispat eder. Ve kiþi, kendisine zerre kadar zulüm yapýlmadýðýný kesin olarak görür. Hem kiþinin fizik vücuduyla yaptýðý bütün davranýþlarý hem de o davranýþlardan evvelki düþünceleri hayat filminde görünür. Aslýnda hiç kimse insanlarýn düþüncelerini göremez ama kiramen kâtibin meleklerinin 3 boyutlu ikinci filmi düþünceleri de filme alýr. Böylece kýyâmet günü, kiþinin bütün fiillerindeki taammüd miktarý yani hangi olayý, hangi ölçüde tasarlayarak yaptýðý, hayat filminde net olarak belli olur. Neticede kiþinin düþüncelerinin neþredilmesi; kapalý bir alandan (onun düþünce sisteminden) çýkarak herkesin göreceði, okuyabileceði bir þekil almasýdýr. Kýyâmet günü hem düþünceler hem de fiiller neþredilir.

231

231


ℜψετ − 14

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 285

(17) Ýsra Suresi

↔ ″Ψ↔[″7! ↔τ←Κ″Σ↔Ξ←∀ |×Σ↔6 ⎢↔τ↔∀≅↔Β←6 ″∼↔Ι″5←! ⎢_→Α[∝Κ↔& ↔τ″[↔ς↔2 Ikra’ kitâbek(kitâbeke), kefâ bi nefsikel yevme aleyke hasîbâ(hasîben).

Κιταβ⎬ν⎬ οκυ (ηαψατ φιλµινι ιζλε), βυγ⎫ν ηασιβ (ηεσαπ γ⎞ρ⎫χ⎫) ολαρακ (ηαψατ φιλµινδεκι) νεφσιν(ιν χεννετε ϖεψα χεηεννεµε γιδεχεðινι γ⎞στερεν νεγατιφ ϖε ποζιτιφ δερεχελερινιν νετιχελερι) σανα κ®φι ολδυ. 1 2 3 4 5 6 7

-

ikra’ kitâbe-ke kefâ bi nefsike el yevme aleyke hasîben

: : : : : : :

oku senin kitabýn kâfi oldu senin nefsine (bu) gün sana hesap görücü olarak

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Kýyâmet günü kiþinin pozitif (zait) dereceleri fazlaysa kitabý (hayat filmi) sað tarafýndan verilir. Onlarýn gidecekleri yer Allah’ýn cennetidir. Kiþinin kaybettiði derece ler fazlaysa kitabý sol tarafýndan verilir. Onlarýn gidecekleri yer cehennemdir. Hayat filmi o gün, kazanýlan ve kaybedilen dereceleri göstereceði cihetle insanlarýn gidecekleri yer bellidir, hedefi kesin olarak tayin eder ve yeter.

232

232


ℜψετ − 15

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 284

(17) Ýsra Suresi

⊕υ↔/ ″ω↔8 ↔: ⎣∝ψ←Κ″Σ↔Ξ←7 ∝Γ↔Β″Ζ↔< _↔Ω⊕9←≅↔4 ×Γ↔Β″;! ω← ↔8 ⎢ ×Ι″∋↑! ↔ ″+←: ° ↔∗←+!↔: ↑ ←ϑ↔# ÷ ↔: ⎢_↔Ζ″[↔ς↔2 ∩υ←Ν↔< _↔Ω⊕9←≅↔4 ≈Ψ↑,↔∗ ↔β↔Θ″Α↔9 |×±Β&÷ ↔ω[∝∀←±Η↔Θ↑8 _⊕Ξ↑6 _↔8 ↔: Menihtedâ fe innemâ yehtedî li nefsih(nefsihî), ve men dalle fe innemâ yadýllu aleyhâ, ve lâ teziru vâziretun vizre uhrâ, ve mâ kunnâ muazzibîne hattâ neb’ase resûlâ(resûlen).

Κιµ ηιδαψετε ερδιψσε σαδεχε κενδι νεφσι ι⎜ιν (νεφσινι τεζκιψε εττιðι ι⎜ιν) ηιδαψετε ερερ. √ψλεψσε κιµ δαλ®λεττε ισε σορυµλυλυðυ σαδεχε κενδι ⎫ζερινδε ολαρακ δαλ®λεττε καλ⎬ρ. Ψ⎫κ τα⎭⎬ψαν (γ⎫ναη⎬ ψ⎫κλενεν) βιρ κιµσε, βιρ βα⎭κασ⎬ν⎬ν ψ⎫κ⎫ν⎫ (γ⎫ναη⎬ν⎬) ψ⎫κλενµεζ.ςε Βιζ, βιρ ρεσ⎦λ γ⎞νδερµεδικ⎜ε αζαπ εδιχι ολµαδ⎬κ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12

233

-

men ihtedâ fe innemâ yehtedî li nefsi-hi ve men dalle fe innemâ yadýllu aleyhâ ve lâ teziru vâziretun

: : : : : : : : : : : :

kim hidayete erdiyse (ererse) o taktirde, öyle olunca sadece hidayete erer kendi nefsi için ve kim dalâlette ise o taktirde, öyle olunca sadece dalâlette kalýr (sorumluluðu) kendi üzerinedir ve yük (aðýrlýk) taþýmaz yük taþýyan (günah yüklenen) kimse

233


ℜψετ − 15

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 284

(17) Ýsra Suresi

13 14 15 16 17 18 19

-

vizre uhrâ ve mâ kunnâ muazzibîne hattâ neb’ase resûlen

: : : : : : :

aðýrlýk, yük, günah diðeri, baþkasý ve biz olmadýk azap edenler, azap ediciler oluncaya kadar, olmadýkça göndeririz, beas ederiz, vazifelendiririz bir resûl

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Fatýr-18 ile Ýsra-15 kesin bir iliþki içerisindedir. “Kim hidayete ermiþse sadece kendi nefsi için hidayete erer.” (Ýsra-1 15) “Kim nefsini tezkiye etmiþse kendi nefsi için tezkiye olmuþtur.” (Fatýr-1 18) Kim hidayete erdiyse sadece nefsi için, nefsini tezkiye ettiði için hidayete erer. Dalâlette olanýn ise sorumluluðu sadece kendi üzerinde olarak dalâlette kalýr. Yük taþýyan günahý yüklenen bir kimse, bir baþkasýnýn günahýný yüklenmez. Herkes kendi günahýný yüklenmek mecburiyetindedir. Öyleyse muhtevada nefs tezkiye edilmedikçe hidayet söz konusu deðildir. Bir insanýn ruhunu Allah’a ulaþtýrabilmesi nefsinin kalbinde %51 nur birikmedikçe mümkün deðildir.

35/FATIR-1 18: Ve lâ tezirû vâziretun vizre uhrâ, ve in ted’u muskaletun ilâ himlihâ lâ yuhmel minhu þey’un ve lev kâne zâ kurbâ, innemâ tunzirullezîne yahþevne rabbehum bil gaybi ve ekâmûs salâh(salâte), ve men tezekkâ fe innemâ yetezekkâ li nefsih(nefsihî), ve ilâllâhil masîr(masîru). Yük taþýyan birisi (bir günahkâr) baþka birinin yükünü (günahýný) yüklenmez. Eðer aðýr yüklü kimse, onu (günahlarýný) yüklenmeye (baþkasýný) çaðýrsa bile ondan hiçbir þey yükletilmez, onun yakýný olsa dahi. Sen ancak gaybte Rabbine huþû duyanlarý ve namazý ikame edenleri uyarýrsýn. Ve kim tezkiye olursa (nefsini tezkiye ederse), o taktirde bunu sadece kendi nefsi için yapar. Ve dönüþ Allah’adýr (Nefs tezkiyesi ile ruh Allah’a döner ulaþýr). Bu âyet-i kerime: “Ve Biz, bir resûl göndermedikçe azap edici olmadýk.” diye bitmektedir. Allahû Tealâ; 1- Bütün kavimlere (Nahl-36). 2- Bütün zaman parçalarýnda, aralýksýz olarak (Mu’minun-44, Bakara-87), mutlaka resûl beas etmektedir (göndermektedir). O kavmin içinden, orada doðan ve onlarýn dilleriyle konuþan (Ýbrâhîm-4) bir kiþi, vazifeli olmaktadýr.

234

234


ℜψετ − 15

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 284

(17) Ýsra Suresi

23/MU'MÝNUN-4 44: Summe erselnâ rusulenâ tetrâ, kullemâ câe ummeten resûluhâ kezzebûhu fe etbâ’nâ ba’dahum ba’dan ve cealnâhum ehâdîs(ehâdîse), fe bu’den li kavmin lâ yu’minûn(yu’minûne). Sonra Biz, resûllerimizi ardarda (arasý kesilmeksizin) gönderdik. Her ümmete resûlü geldiði zaman, her defasýnda onu yalanladýlar. Biz de onlarý birbiri arkasýndan (helâk ettik). Ve onlarý efsane kýldýk. Artýk mü’min olmayan kavim (Allah’ýn rahmetinden) uzak olsun. 2/BAKARA-8 87: Ve lekad âteynâ mûsâl kitâbe ve kaffeynâ min ba’dihî bir rusuli ve âteynâ îsâbne meryemel beyyinâti ve eyyednâhu bi rûhil kudus(kudusi), e fe kullemâ câekum resûlun bimâ lâ tehvâ enfusukumustekbertum, fe ferîkan kezzebtum ve ferîkan taktulûn(taktulûne). Andolsun ki Biz, Musa’ya kitap verdik ve ondan sonra da birbiri ardýndan (aralarý kesilmeksizin, peþpeþe) resûller gönderdik. Ve Meryem’in oðlu Ýsa’ya beyyineler (açýk kanýtlar) verdik ve onu Ruh’ûl Kudüs ile destekledik. Her ne zaman size bir resûl, nefslerinizin hoþlanmadýðý bir þeyle (emirle) geldiyse, hemen kibirlendiniz. Bu sebeple bir kýsmýný yalanladýnýz ve bir kýsmýný da öldürdünüz. 14/ÝBRÂHÎM-4 4: Ve mâ erselnâ min resûlin illâ bi lisâni kavmihî li yubeyyine lehum, fe yudillullâhu men yeþâu ve yehdî men yeþâ’(yeþâu), ve huvel azîzul hakîm(hakîmu). Hiçbir resûlümüz yoktur ki; Biz, onu kendi kavminin lisanýyla göndermiþ olmayalým. Onlara (kendi lisanlarýyla) beyan etsin (açýklasýn) diye. Öyleyse Allah, dilediðini (Allah’a ulaþmayý dilemeyenleri) dalâlette býrakýr. Dilediðini (Allah’a ulaþmayý dileyenleri) hidayete erdirir. Ve O, Azîz’dir, Hikmet Sahibi’dir. 16/NAHL-3 36: Ve le kad beasnâ fî kulli ummetin resûlen eni'budûllâhe vectenibût tâgût(tâgûte), fe minhum men hedallâhu ve minhum men hakkat aleyhid dalâleh(dalâletu), fe sîrû fîl ardý fanzurû keyfe kâne âkýbetul mukezzibîn(mukezzibîne). Ve andolsun ki Biz, bütün ümmetlerin (milletlerin, kavimlerin) içinde resûl beas ettik (hayata getirdik, vazifeli kýldýk). (Allah’a ulaþmayý dileyerek) Allah’a kul olsunlar ve taguttan (insan ve cin þeytanlardan) ictinap etsinler (sakýnýp kurtulsunlar) diye. Onlardan bir kýsmýný, (Resûlün daveti üzerine Allah’a ulaþmayý dileyenleri) Allah hidayete erdirdi ve bir kýsmýnýn (dilemeyenlerin) üzerine dalâlet hak oldu. Artýk yeryüzünde gezin. Böylece yalanlayanlarýn akýbetinin, nasýl olduðuna bakýn (görün).

235

235


ℜψετ − 16

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 284

(17) Ýsra Suresi

∼Ψ↑Τ↔Κ↔Σ↔4 _↔Ζ[∝4↔Ι″Β↑8 _↔9″Ι↔8↔! →}↔<″Ι↔5 ↔τ←ς″Ζ↑9 ″ ↔! _≥↔9″(↔∗↔! ≥∼↔)←! ↔: ∼→Ι[∝8″Γ↔# _↔;≅↔9″Ι⊕8↔Γ↔4 ↑ ″Ψ↔Τ″7! _↔Ζ″[↔ς↔2 ⊕σ↔Ε↔4 _↔Ζ[∝4 Ve izâ erednâ en nuhlike karyeten emernâ mutrafîhâ fe fesekû fîhâ fe hakka aleyhel kavlu fe demmernâhâ tedmîrâ(tedmîren).

Βιρ ⎫λκεψι ηελ®κ ετµεκ ιστεδιðιµιζ ζαµαν ονυν (ο ⎫λκενιν) µυτραφιλερινε (ρεφαη ι⎜ινδε ολαν ιλερι γελενλερινε, ζενγινλερινε) εµρεττικ. Βυνα ραðµεν οραδα φεσατ ⎜⎬καρδ⎬λαρ. Β⎞ψλεχε (Αλλαη’⎬ν) σ⎞ζ(⎫) ⎫ζερλερινε ηακ ολδυ. ςε ονυ (ο ⎫λκεψι ϖε ηαλκ⎬ν⎬), ηελ®κ εδερεκ, ψοκ εττικ (δυµυρα υðραττ⎬κ). 1 2 3 4 5 6

-

ve izâ erednâ en nuhlike karyeten emernâ mutrafî-hâ

: : : : : :

7 8 9 10 11 12 13 14 15 16

-

fe fesekû fî-hâ fe hakka aleyhâ el kavlu fe demmernâ-hâ tedmîren

: : : : : : : : : :

236

ve olduðu zaman istedik helâk etmeyi bir ülke, bir karye, bir kasaba emrettik onun refah içinde olan ileri gelenleri, zenginleri (etrefe: her istediði verildi) böylece, buna raðmen fesat çýkardýlar orada böylece, artýk haketti, hak oldu onun üzerine söz artýk, bundan sonra, böylece onu dumura uðrattýk, helâk ettik dumura uðratarak (malýný, canýný, evlâdýný yok ederek)

236


ℜψετ − 16

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 284

(17) Ýsra Suresi

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm “Eðer Allah’a ulaþmayý dilemezseniz helâk olursunuz.” Bu ifadeyi hiçe sayarak insanlar yaptýklarý kötülüklere devam etmektedirler. O zaman Allahû Tealâ’nýn sözü üzerlerine hak olacaktýr: “Onu (o ülkeyi, o ülke halkýný) helâk ederek yok ettik, dumura uðrattýk, soyunu sopunu býrakmadýk.” Öyleyse Allahû Tealâ “Biz bir elçi göndermedikçe azap edici olmadýk.” dediði ülkeyi yok ediyor (Ýsra-15). Ve Allahû Tealâ 16. âyet-i kerimede: “Bir memleketi yok etmeyi istediðimiz zaman onlarýn ileri gelenlerine (mutrefilerine) emrettik.” diyor. Kim vasýtasýyla? Ýsra-15’te “gönderdik” dediði “resûl” vasýtasýyla. Fesat çýkarmanýn muhtevasý, kendileri Allah’ýn yolunda olmayan insanlarýn, baþka insanlarýn da Allah’ýn yoluna girmesine engel olmalarý halidir.

16/NAHL-3 36: Ve le kad beasnâ fî kulli ummetin resûlen eni'budûllâhe vectenibût tâgût(tâgûte), fe minhum men hedallâhu ve minhum men hakkat aleyhid dalâleh(dalâletu), fe sîrû fîl ardý fanzurû keyfe kâne âkýbetul mukezzibîn (mukezzibîne). Ve andolsun ki Biz, bütün ümmetlerin (milletlerin, kavimlerin) içinde resûl beas ettik (hayata getirdik, vazifeli kýldýk). (Allah’a ulaþmayý dileyerek) Allah’a kul olsunlar ve taguttan (insan ve cin þeytanlardan) ictinap etsinler (sakýnýp kurtulsunlar) diye. Onlardan bir kýsmýný, (Resûlün daveti üzerine Allah’a ulaþmayý dileyenleri) Allah hidayete erdirdi ve bir kýsmýnýn (dilemeyenlerin) üzerine dalâlet hak oldu. Artýk yeryüzünde gezin. Böylece yalanlayanlarýn akýbetinin, nasýl olduðuna bakýn (görün). Resûl tebligatýný yaptýktan sonra, eðer insanlar Allah’ýn tebliðini dikkate al mazlarsa onlarýn üzerine dalâlet hak oluyor; onlarýn üzerine helâk olmak, yok olmak, dumura uðramak hak oluyor. Allahû Tealâ resûlü vazifeli kýldýðý cihetle, kendilerine Allahû Tealâ’dan haber geldiði halde, kabul etmeyen halký dumura uðratýyor (helâk ediyor). Öyleyse Nahl-36 ile Ýsra Suresinin 15 ve 16. âyet-i kerimeleri Allah’ýn resûlüyle haber göndermesi olarak devreye girmektedir. “Biz, bir resûl göndermedikçe hiçbir ülkeye azap etmeyiz.”

237

237


ℜψετ − 17

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 285

(17) Ýsra Suresi

⎢↓ Ψ↑9 ←φ″Θ↔∀ ″ω←8 ← :↑Ι↑Τ″7! ↔ω←8 _↔Ξ″Υ↔ς″;↔! ″ϖ↔6 ↔: ∼→Ι[∝Μ↔∀ ∼→Ι[∝Α↔∋ ∝ ←(≅↔Α←2 ← Ψ↑9↑Η←∀ ↔τ←±∀↔Ι←∀ |×Σ↔6 ↔: Ve kem ehleknâ minel kurûni min ba’di nûh(nûhin), ve kefâ bi rabbike bi zunûbi ýbâdihî habîren basîrâ(basîren).

Νυη (Α.Σ)’ταν σονρα ασ⎬ρλαρχα νιχε νεσιλλερ ηελ®κ εττικ. ςε σενιν Ραββιν, κυλλαρ⎬ν⎬ν γ⎫ναηλαρ⎬ν⎬ γ⎞ρεν ϖε (ονλαρδαν) ηαβερδαρ ολαρακ κ®φιδιρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

-

ve kem ehleknâ min el kurûni min ba’di nûhin ve kefâ bi rabbi-ke bi zunûbi ýbâdi-hi habîren basîren

: : : : : : : : : :

ve kaç, kaç tane, nice biz helâk ettik asýrlar boyunca yaþayan insanlardan, nesillerden Nuh’tan sonra ve ...’e kâfidir, kâfi oldu senin Rabbin günahlara onun kullarý haberdar olarak, haberdar olan görerek, gören

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, karyeleri yok ettiðini “geleceðe” açýkça söylemektedir. Öyle kötü insanlar vardýr ki; Allah’ýn emirlerinin tamamen tersini hiç utanç duymadan yaparlar. Allahû Tealâ da onlarý neticede mutlaka cezalandýrýr. Ve nesilleri yok eder. Allahû Tealâ, Hz. Nuh’un ve Hz. Lut’un kavimlerine de bunu tatbik etmiþtir. Sadece onlara tâbî olanlar kurtulmuþ; geri kalanlarýn hepsi Allah’ýn yasak ettiði her türlü fiili iþledikleri için yok olmuþlardýr.

238

238


ℜψετ − 18

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 285

(17) Ýsra Suresi

↑ψ↔7 _↔Ξ″ς⊕∆↔2 ↔}↔ς←%≅↔Θ″7! ↑φ<∝Ι↑< ↔ ≅↔6 ″ω↔8 ⊕ϖ↑∃ ↑φ<∝Ι↑9 ″ω↔Ω←7 ↑ ≥≅↔Λ↔9 _↔8 _↔Ζ[∝4 _↔Ζ[×ς″Μ↔< ⎣↔ϖ⊕Ξ↔Ζ↔% ↑ψ↔7 _↔Ξ″ς↔Θ↔% ∼→∗Ψ↑&″Γ↔8 _→8Ψ↑8″Η↔8 Men kâne yurîdul âcilete accelnâ lehu fîhâ mâ neþâu li men nurîdu summe cealnâ lehu cehennem(cehenneme), yaslâhâ mezmûmen medhûrâ(medhûren).

Κιµ αχελε (βυ δ⎫νψαδα αχιλ) ολαρακ ιστερσε, ιστεδιðιµιζ κιµσεψε, διλεδιðιµιζ ⎭εψι ονα οραδα αχελε ϖερδικ. Σονρα ονυ χεηεννεµ εηλι κ⎬λδ⎬κ. Ζεµµεδιλµι⎭ (αψ⎬πλανµ⎬⎭) ϖε (ραηµεττεν) κοϖυλµυ⎭ ολαρακ, ονα (χεηεννεµε) ατ⎬λ⎬ρ.

239

239


ℜψετ − 18

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 285

(17) Ýsra Suresi

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15

-

men kâne yurîdu el âcilete accelnâ lehu fî-hâ mâ neþâu li men nurîdu summe cealnâ lehu cehenneme yaslâ-hâ mezmûmen medhûren

: : : : : : : : : : : : : : :

kim oldu acil, acele olarak (bu dünyada) isterse acele verdik ona orada dilediðimiz þeyi istediðimiz kimseye sonra kýldýk ona, onu cehennem ona maruz kalýr (atýlýr) ayýplanmýþ, kýnanmýþ, zemmedilmiþ kovulmuþ, uzaklaþtýrýlmýþ olarak

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, Kur’ân-ý Kerim’in birçok yerinde bu husustan bahsetmektedir. Dünya hayatýnda, Allah’tan dünyaya ait geçim vasýtalarýný isteyen iki grup insan vardýr. Birincisi, Allahû Tealâ’ya: “Bana helâl ya da haram para ver. Ben çok para kazanmak istiyorum ve bu parayý da dilediðim gibi bana harcamayý nasip kýl.” diyerek dua eder. Allahû Tealâ birçok âyette, kiþinin bu dileðini acilen yerine getirdiðini; ancak onun bu dünyada nasibinin olmadýðýný buyurmaktadýr. Bunlar bu dünyada da ahirette de kaybetmiþ olanlardýr.

2/BAKARA-2 200: Fe izâ kadaytum menâsikekum fezkurûllâhe ke zikrikum âbâekum ev eþedde zikrâ(zikren), fe minen nâsi men yekûlu rabbenâ âtinâ fîd dunyâ ve mâ lehu fîl ahirati min halâk(halâkýn). Böylece (hacca ait) ibadetlerinizi tamamladýðýnýz zaman, artýk atalarýnýzý zikrettiðiniz gibi, hatta daha da þiddetli (bir zikirle) Allah’ý zikredin. Fakat insanlardan kim: “Rabbimiz bize dünyada ver.” derse, ahirette onun bir nasibi yoktur.

240

240


ℜψετ − 18

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 285

(17) Ýsra Suresi

Ýkinci gruptaki kiþi de: “Yarabbi bana helâl para ver; sonra da beni imtihan et. O parayý kimler için nasýl harcayacaðýmý bana emret ve emrine itaat etmiyorsam beni cezalandýr. Bu parayla Senin emrettiðin herkese yardým etmek de istiyorum. Niyetimin halis olup olmadýðýný Sen, benden daha iyi bilirsin.” diyerek gene para istemektedir. Allahû Tealâ, böyle diyen insanýn da talebini gerçekleþtirir. Ve o kiþi, Allah’ýn emrettiði insanlara veya yerlere Allah’ýn verdiði parayý harcar. Ýþte bu kiþilerin dünyada ve ahirette nasipleri vardýr.

2/BAKARA-2 201: Ve minhum men yekûlu rabbenâ âtinâ fîd dunyâ haseneten ve fîl âhirati haseneten ve kýnâ azâben nâr(nâri). Ve onlardan (insanlardan) kim: “Rabbimiz bize dünyada hasene (güzellik ve iyilikler) ver ve ahirette de hasene (güzellik ve iyilikler) ver. Bizi ateþin azabýndan koru.” derse... O, Allah’týr. Tükenmez hazineler O’nundur. O, dilediðine verir ama dikkat edilmelidir ki Allahû Tealâ, ne zaman Kur’ân-ý Kerim’de “dilediðine” kelimesini kullanmýþsa, bunun gerçek mânâsýnýn “hakedene” olduðu bilinmelidir. Allahû Tealâ, hakedenin, hakettiði kadarýný diler. Kim Allah’a ulaþmayý dilerse, o, bunu haketmiþtir, Allah da onu Kendisine ulaþtýrmayý diler ve mutlaka ulaþtýrýr. Kim de Allah’a ulaþmayý dilemezse, Allah da onu Kendisine ulaþtýrmayý dilemez ve ulaþtýrmaz. Allah’ýn dalâlette býraktýðý insanlarý, Allah dalâlete düþürmez. Herkes doðuþtan dalâlettedir. Allahû Tealâ, kiþinin dileðine göre deðerlendirir ve dileðine göre verir. Dalâlette býraktýklarý, sadece, hidayete ulaþmayý dilemeyenlerdir. “Allah dilediðini dalâlette býrakýr.” sözü bunu ifade eder. Bu âyet-i kerimede de Allahû Tealâ, kim dünya hayatýnýn meyvelerini isterse, dünya için o paralarý dilediði gibi haram veya helâl yerlerde harcamayý dilerse ve ahireti dilemezse, o kiþiye bunu verdiðini ve sonra onu cehennem ehli kýldýðýný söylemektedir. Haram, cehennem ehli içindir. O insanlar Allah’a ulaþmayý dilememiþlerse Allah onlar üzerine Rahîm esmasýyla tecelli etmez. Gözlerindeki hicab-ý mesture, kulaklarýndaki vakra ve kalplerindeki ekinnet alýnmaz. O kiþi Allah’ýn rahmetinden kovulmuþ olarak cehenneme girecektir. Rahmet onlara tecelli etseydi, o zaman onlar Allah’a ulaþmayý dileyenler olacaklardý ve mutlaka Allah’ýn cennetine gireceklerdi.

241

241


ℜψετ − 19

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 285

(17) Ýsra Suresi

↔ξ↑; ↔: _↔Ζ↔[″Θ↔, _↔Ζ↔7 |×Θ↔, ↔: ↔ ↔Ι←∋× ↵! ↔ !↔∗↔! ″ω↔8 ↔: ∼→∗Ψ↑Υ″Λ↔8 ″ϖ↑Ζ↑[″Θ↔, ↔ ≅↔6 ↔τ←∴⊆7ÿ↑:≅↔4 °ω←8⊂Ψ↑8 Ve men erâdel âhýrete ve saâ lehâ sa’yehâ ve huve mu’minun fe ulâike kâne sa’yuhum meþkûrâ(meþkûren).

Κιµ µ⎫’µιν ολαρακ αηιρετι ιστεδι ισε ϖε ονυν (αηιρετ) ι⎜ιν, ονυν γερεκτιρδιðι ⎭εκιλδε ⎜αλ⎬⎭τ⎬ ισε ι⎭τε ονλαρ⎬ν ⎜αλ⎬⎭µασ⎬, β⎞ψλεχε µε⎭κυρ (⎭⎫κρ⎫ν, καρ⎭⎬λ⎬ð⎬ν⎬ ηακεδεν) ολδυ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12

242

-

ve men erâde el âhýrete ve saâ lehâ sa’ye-hâ ve huve mu’minun fe ulâike kâne sa’yu-hum meþkûren

: : : : : : : : : : : :

ve kim ahireti istedi ve çalýþtý ona, onun için onun çalýþmasý ve o mü’min o zaman, böylece iþte onlar oldu onlarýn çabasý, onlarýn çalýþmasý þükre deðer olan, þükredilen, karþýlýðýný hakeden

242


ℜψετ − 19

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 285

(17) Ýsra Suresi

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Konunun temelinde mü’min olmak; bir baþka ifadeyle Allah’a ulaþmayý dilemek vardýr. Mü’min olmanýn baþlangýç noktasý, Allah’a ulaþmayý dilemektir. Allah’a ulaþmayý dileyen kiþi: 1- Allah’a 2- Ýnsan ruhunun ölmeden evvel Allah’a ulaþmasýna 3- Bunun üzerine farz olduðuna 4- Allah’a ruhunu ulaþtýrmayý dilediði taktirde Allahû Tealâ’nýn ruhunu ölmeden evvel mutlaka Allah’a ulaþtýracaðýna kesin þekilde, bunlara yakîn hasýl ederek inanýr. Ýþte kiþi, bu inancýn sahibi olduðu andan itibaren âmenûdur. Allahû Tealâ, bu kiþiyi Allah’a ulaþmayý dilediði için mutlaka mü’min kýlacak, mürþidine mutlaka ulaþtýrýp tâbiiyetini temin edecek ve o kiþi yaþarsa, onun ruhunu Allah’a da ulaþtýracaktýr. Bunu yapacak olan, kiþi deðildir; Allah’týr. Allahû Tealâ’nýn bu konuda sözü vardýr. Allahû Tealâ bu sözü verdiði cihetle, yukarýdaki 4 inancýn sahibi olan kiþiyi mü’min kabul eder. Ýþte bu âyette “mü’min olarak ahireti istemek” yani Allah’a ulaþmayý ve cenneti istemek vardýr. Ahiret kelimesi, ruhun Allah’a ulaþmasýný, bu dünya hayatýndan sonraki cennet veya cehennem hayatýný, kýyâmet gününü ve ahirette cennette olmayý ifade etmektedir. Ýþte bu insanlar, Allah’a ulaþmayý dileyenlerdir ve bu dileklerinin gerektirdiði þekilde davranýrlar. Allah’ýn Rahîm esmasýyla kiþilerin üzerine tecellisinden sonra Allah’ýn ardarda birçok ihsanlarý gelir. Bu ihsanlar yukarýdaki 4 îmân esasýna inanarak mü’min olana verilir. Kiþi Allah’a ulaþmayý dilediði andan itibaren Allahû Tealâ tarafýndan mü’min kabul edilir ve 12 ihsan ardarda gelir. Bu kiþi, Allahû Tealâ’dan devamlý yardým alacaðý için, Allah’ýn emrettiði biçim ve boyutta çalýþýr, ahireti ve cenneti hakeder.

243

243


ℜψετ − 20

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 285

(17) Ýsra Suresi

⎢↔τ←±∀∗÷ ← ≥≅↔Ο↔2 ″ω←8 ← ≥ ÷ÿ∈Ψ⊆; ↔: ← ≥ ÷ÿ∈Ψ⊆; ∩ φ←Ω↑9

∏↑6

∼→∗Ψ↑Π″Ε↔8 ↔τ←±∀∗÷ ↑ ≥≅↔Ο↔2 ↔ ≅↔6 _↔8 ↔: Kullen numiddu hâulâi ve hâulâi min atâi rabbik(rabbike), ve mâ kâne atâu rabbike mahzûrâ(mahzûren).

Βυνλαρ⎬ ηερκεσε (δ⎫νψαψ⎬ ιστεψενε δε αηιρετι ιστεψενε δε) ϖεριριζ. ςε βυνλαρ, Ραββινιν ατ® (ιησαν)λαρ⎬νδανδ⎬ρ. Ραββινιν ατ®λαρ⎬ (ιησανλαρ⎬) µαηζυρ (σ⎬ν⎬ρλ⎬, κ⎬σ⎬τλ⎬, µεν εδιλµι⎭) δεðιλδιρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

-

kullen numiddu hâulâi ve hâulâi min atâi rabbi-ke ve mâ kâne atâu rabbi-ke mahzûren

: : : : : : : : : :

herkes, hepsi yardým ederiz, arttýrýrýz, veririz bunlar ve bunlar ihsan(lar)dan senin Rabbinin ve deðildir, olmadý ihsan(lar) senin Rabbinin mahzur, hazer edilmiþ, men edilmiþ, sýnýrlý, kýsýtlý

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, ihsanlarýndan bahsetmektedir. Kiþi dünya malýný hangi standartlarda isterse, Allahû Tealâ ona o standartlarda verir. Kiþi ahireti düþünmeden dünya malýný istiyorsa bu onu ne mutlu kýlar ne de o kiþi cenneti kazanabilir. Ama dünya malýný halis niyetlerle isteyen kiþi, hem dünya malýna sahip olur hem Allah’ýn emrettiði bütün nafakalarý infâk eder. Bu sebeple devamlý derecat kazanýr ve ahiretini garanti eder. Sadece bunlar rahmete müstahak olanlardýr (Allah’a ulaþmayý dileyenlerdir).

244

244


ℜψετ − 21

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 285

(17) Ýsra Suresi

⎢↓µ″Θ↔∀ |×ς↔2 ″ϖ↑Ζ↔Ν″Θ↔∀ _↔Ξ″ς⊕Ν↔4 ↔ρ″[↔6 ″η↑Π″9↑! → [∝Ν″Σ↔# ↑η↔Α″6↔! ↔: ↓ ≅↔%↔∗↔( ↑η↔Α″6↔! ↑ ↔Ι←∋× ↵↔7 ↔: Unzur keyfe faddalnâ ba’dahum alâ ba’d(ba’dýn), ve lel âhýretu ekberu derecâtin ve ekberu tafdîlâ(tafdîlen).

Βακ, νασ⎬λ ονλαρ⎬ν βιρ κ⎬σµ⎬ν⎬ βιρ κ⎬σµ⎬να ⎫στ⎫ν κ⎬λδ⎬κ. Μυηακκακ κι αηιρετ, δερεχελερ βακ⎬µ⎬νδαν δαηα β⎫ψ⎫κτ⎫ρ ϖε ⎫στ⎫νλ⎫κ βακ⎬µ⎬νδαν δα δαηα β⎫ψ⎫κτ⎫ρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

-

unzur keyfe faddalnâ ba’da-hum alâ ba’dýn ve le el âhýretu ekberu derecâtin ve ekberu tafdîlen

: : : : : : : : : :

bak nasýl üstün kýldýk onlarýn bir kýsmýný bir kýsmýna ve muhakkak ahiret en büyük, daha büyük dereceler ve en büyük üstünlük bakýmýndan, fazl bakýmýndan

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ’nýn katýnda, ahiret için çalýþanlar, baþka insanlara mutluluk verme konusunda yardýmcý olanlar, derecat bakýmýndan pozitif (zait) dereceleri yüksek olanlardýr. Onlar diðerlerinden daha üstün kýlýnmýþlardýr. Sadece bu açýdan deðil; Allah’a yakýnlýk ve Allah’ýn sevgisi açýsýndan da üstündürler.

245

245


ℜψετ − 22

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 285

(17) Ýsra Suresi

↔φ↑Θ″Τ↔Β↔4 ↔η↔∋×∼ _→Ζ×7←! ←ψ™ς7! ↔π↔8 ″υ↔Θ″∆↔# ÷ 〉 ≈:↑Η″Φ↔8 _→8Ψ↑8″Η↔8 Lâ tec’al meallâhi ilâhen âhare fe tak’ude mezmûmen mahzûlâ(mahzûlen).

Αλλαη ιλε βεραβερ βα⎭κα βιρ ιλ®η κ⎬λµα. Ο ζαµαν ζεµµεδιλµι⎭ (κ⎬νανµ⎬⎭) ϖε ηορ γ⎞ρ⎫λµ⎫⎭ ολαρακ καλ⎬ρσ⎬ν. 1 2 3 4 5 6 7 8

-

lâ tec’al meallâhi (mea allâhi) ilâhen âhare fe tak’ude mezmûmen mahzûlen

: : : : : : : :

kýlma, yapma, edinme Allah ile beraber bir ilâh baþka, diðer o zaman, o taktirde oturursun, kalýrsýn kýnanmýþ, zemmedilmiþ olarak hor görülmüþ olarak

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Bu âyet-i kerime Allahû Tealâ’nýn tek tek bütün insanlara emridir. Allah’tan baþka bir ilâh edinmek, þirke girmektir ve mutlak olarak cehenneme gitmek demektir. Þirk, Allah için, bütün insanlar açýsýndan mutlaka önlenmesi lâzýmgelen bir husustur. “La ilâhe illallah (Allah’tan baþka ilâh yoktur.)” sözü, sadece putlarý deðil; gizli þirki de ifade eder.

246

246


ℜψετ − 22

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 285

(17) Ýsra Suresi

Allah’a ulaþmayý dilemeyen kiþiler gizli þirktedirler.

30/RUM-3 31: Munîbîne ileyhi vettekûhu ve ekîmûs salâte ve lâ tekûnû minel muþrikîn(muþrikîne). O’na (Allah’a) yönelin (Allah’a ulaþmayý dileyin) ve takva sahibi olun. Ve namazý ikame edin (namaz kýlýn). Ve (böylece) müþriklerden olmayýn. 30/RUM-3 32: Minellezîne ferrakû dînehum ve kânû þiyeâ(þiyean), kullu hýzbin bimâ ledeyhim ferihûn(ferihûne). (O müþriklerden olmayýn ki) onlar, dînlerinde fýrkalara ayrýldýlar ve grup grup oldular. Bütün gruplar, kendilerinde olanla ferahlanýrlar. Allahû Tealâ bu konuyu, Casiye Suresinin 23. âyet-i kerimesinde ifade etmektedir:

45/CASÝYE-2 23: E fe reeyte menittehaze ilâhehu hevâhu ve edallehullâhu alâ ilmin ve hateme alâ sem’ihî ve kalbihî ve ceale alâ basarihî gýþâveh(gýþâveten), fe men yehdîhi min ba’dillâh(ba’dillâhi), e fe lâ tezekkerûn(tezekkerûne). Hevasýný kendisine ilâh edinen kiþiyi gördün mü? Ve Allah, onu ilim (onun faydasýz ilmi) üzere dalâlette býraktý. Ve onun iþitme hassasýný ve kalbini mühürledi. Ve onun basar (görme) hassasýnýn üzerine gýþavet (perde) kýldý (çekti). Bu durumda Allah’tan sonra onu kim hidayete erdirir? Hâlâ tezekkür etmez misiniz? Hevalarýna tâbî olanlar, hevalarýný ilâh yerine koyarlar ve Allah’ýn karþýsýna baþka bir ilâh çýkarmýþ olurlar. Allah, tek ilâh, emir ve kumanda mevkiidir. Ne zaman insanlar Allah’ýn bir emrini yerine getirmezlerse, Allahû Tealâ’yý emir ve kumanda mevkiinden alarak; nefslerinin hangi hevasýna tâbî olmuþlarsa onu ilâh edinmiþlerdir. Ýnsanlar her olayda bunu tekrarlarlar. Bunun adý, gizli þirktir. Zaten Peygamber Efendimiz (S.A.V): “Benim ümmetimin açýk þirki olmaz. Gizli þirkten korkarým.” demiþtir. Tâbiiyet yoksa gizli þirk mutlaka vardýr. Tâbiiyet olmadýðý sürece insanlar hevalarýna tâbî olmakta devam edeceklerdir.

247

247


ℜψετ − 23

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 285

(17) Ýsra Suresi

:↔ ↑ ≅⊕<←! ® ←! ∼:≥↑Γ↑Α″Θ↔# ® ↔! ↔τ∩∀↔∗ |×Ν↔5 ↔: ↔η↔Α←Υ″7! ↔ ↔Γ″Ξ←2 ⊕ω↔Ρ↑ς″Α↔< _⊕8←! ⎢_→9≅↔Κ″&←! ←ω″<↔Γ←7!↔Ψ″7≅←∀ ↓± ↑! ≥_↔Ω↑Ζ↔7 ″υ↑Τ↔# ÷↔4 _↔Ω↑; ÷←6 ″ ↔! ≥_↔Ω↑;↑Γ↔&↔! _→Ω<∝Ι↔6 ≈″Ψ↔5 _↔Ω↑Ζ↔7 ″υ↑5 ↔: _↔Ω↑;″Ι↔Ζ″Ξ↔# ÷ ↔: Ve kadâ rabbuke ellâ ta’budû illâ iyyâhu ve bil vâlideyni ihsânâ(ihsânen), immâ yebluganne indekel kibere ehaduhumâ ev kilâ humâ fe lâ tekul lehumâ uffin ve lâ tenher humâ ve kul lehumâ kavlen kerîmâ(kerîmen).

Ραββιν, ονδαν βα⎭κασ⎬να κυλ ολµαµαν⎬ζ⎬ ϖε αννε ϖε βαβαψα ιησανλα δαϖρανµαν⎬ζ⎬ καζα εττι (τακδιρ εττι, η⎫κµεττι). Εðερ ικισινδεν βιρισι ϖεψα ηερ ικισι σενιν ψαν⎬νδα ψα⎭λαν⎬ρλαρσα ονλαρα (ικισινε) “⎞φ” δεµε. ςε ονλαρ⎬ (ικισινι) αζαρλαµα ϖε ονλαρα κεριµ (γ⎫ζελ, ψυµυ⎭ακ) σ⎞ζ σ⎞ψλε! 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

248

-

ve kadâ rabbu-ke ellâ ta’budû illâ iyyâ-hu ve bil vâlideyni ihsânen immâ yebluganne

: : : : : : : : : :

ve yerine getirdi, takdir etti, hükmetti, bildirdi Rabbin olmamak ibadet etmek, kulluk etmek ancak, baþka yalnýz, sadece o ve anne babaya ihsanla davranma eðer, þâyet, fakat, olursa ulaþýr, eriþir

248


ℜψετ − 23

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 285

(17) Ýsra Suresi

11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23

-

inde-ke el kibere ehadu-humâ ev kilâ-humâ fe lâ tekul lehumâ uffin ve lâ tenher-humâ ve kul lehumâ kavlen kerîmen

: : : : : : : : : : : : :

senin yanýnda yaþlýlýk ikisinden birisi veya her ikisi o zaman söyleme onlara (ikisine), o ikisine öf, aman (sýkýntý ifade etmek) ve ikisini azarlama, baðýrma, kaba davranma ve de onlara (ikisine), o ikisine söz güzel, hoþ, kerim

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ’nýn hepimizden istediði; Allah’a kul olmak ve anne, babaya ihsanla davranmak, onlar aramýzda yaþlanýrlarsa onlara “öf” dememektir. Onlarý asla azarlamamak ve kerim (yumuþak) söz söylemektir. Genel hüküm; Allah’a kul olmaktýr. Allahû Tealâ Zariyat Suresi 56. âyet-i kerimede buyuruyor ki:

51/ZARÝYAT-5 56: Ve mâ halaktul cinne vel inse illâ li ya’budûn(ya’budûni). Biz, insanlarý ve cinleri baþka bir þey için deðil; Bize, kul olsunlar diye yarattýk. Allah’a kul olmak ancak Allah’a ulaþmayý dilemekle mümkündür, dilemeyen Allah’a kul olamaz.

1/FATÝHA-5 5: Ýyyâke na’budu ve iyyâke nestaîn(nestaînu). (Allah’ým!) Yalnýz Sana kul oluruz ve yalnýz Senden ÝSTÝANE (mürþidimizi) isteriz. 39/ZUMER-1 17: Vellezînectenebût tâgûte en ya’budûhâ ve enâbû ilâllâhi lehumul buþrâ, fe beþþir ýbâd(ýbâdi). Onlar ki; taguta (insan ve cin þeytanlara) kul olmaktan içtinab ettiler (kaçýndýlar, kendilerini kurtardýlar). Çünkü Allah’a yöneldiler (Allah’a ulaþmayý dilediler). Onlara müjdeler vardýr. Öyleyse kullarýmý müjdele! Sahâbe Allah’a ulaþmayý dilemiþ ve taguta kul olmaktan kurtulmuþ ve Allah’a kul olmuþtur.

249

249


ℜψετ − 24

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 285

(17) Ýsra Suresi

←}↔Ω″&⊕Ι7! ↔ω←8 ←± ∩Η7! ↔ ≅↔Ξ↔% _↔Ω↑Ζ↔7 ″µ←Σ″∋!↔: ⎢ ∼→Ι[∝Ρ↔. |∝9≅↔[⊕∀↔∗ _↔Ω↔6 _↔Ω↑Ζ″Ω↔&″∗! ←± ↔∗ ″υ↑5 ↔: Vahfýd lehumâ cenâhaz zulli miner rahmeti ve kul rabbirhamhumâ kemâ rabbeyânî sagîrâ(sagîren).

ςε ονλαρα (ικισινε), µερηαµετ εδερεκ ϖε τεϖαζυ ιλε κανατ γερ. ςε “Ραββιµ, ονλαρ⎬ν βενι ψετι⎭τιρδιðι γιβι ικισινε δε µερηαµετ ετ.” δε. 1 2 3 4 5 6 7

-

vahfýd (ve ihfýd) lehumâ cenâha ez zulli min er rahmeti ve kul rabbirhamhumâ (rabbî irham huma) 8 - kemâ 9 - rabbeyânî 10 - sagîren

: : : : : : :

ve (yere) indir, ger onlara, o ikisine kanat yumuþak olarak, alçaltarak (zelil olarak), tevazu ile rahmetten, merhametten, merhamet ederek ve de, söyle Rabbim, ikisine de rahmet et

: : :

gibi, nasýl (ikisi) beni yetiþtirdi, terbiye etti küçük iken

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Burada Allahû Tealâ, gene anne ve babaya kanat gerilmesi lâzýmgeldiðini ve Allah’tan onlar için merhamet dilenmesi gerektiðini ifade buyurmaktadýr. Anne ve baba, Allah’ýn standartlarýnda mutlaka bu hüviyette olmasý gereken bir dizayn taþýr. Onlara “öf” dememek, onlarý azarlamamak, en güzel davranýþla davranmak asýldýr.

250

250


ℜψετ − 25

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 285

(17) Ýsra Suresi

∼Ψ↑9Ψ↑Υ↔# ″ ←! ⎢″ϖ↑Υ←,Ψ↑Σ↑9 |∝4 _↔Ω←∀ ↑ϖ↔ς″2↔! ″ϖ↑Υ∩∀↔∗ ∼→∗Ψ↑Σ↔3 ↔ω[∝∀!⊕:↔ ↵←7 ↔ ≅↔6 ↑ψ⊕9←≅↔4 ↔ω[∝Ε←7≅↔. Rabbukum a’lemu bi mâ fî nufûsikum, in tekûnû sâlihîne fe innehu kâne lil evvâbîne gafûrâ(gafûren).

Ραββινιζ, νεφσλερινιζδε ολαν⎬ (νιψετινιζι) δαηα ιψι βιλιρ. Εðερ σαλιηλερ ολυρσαν⎬ζ, ο τακτιρδε µυηακκακ κι Ο, εϖϖαβ ολανλαρ (Ο’να ψ⎞νελιπ, τ⎞ϖβε εδερεκ υλα⎭ανλαρ) ι⎜ιν µαðφιρετ εδιχι ολυρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

-

rabbu-kum a’lemu bi mâ fî nufûsi-kum in tekûnû sâlihîne fe inne-hu kâne li el evvâbîne

(evvâb) (evvâbin) 11 - gafûren

251

: : : : : : : : : :

: : :

sizin Rabbiniz en iyi bilir, daha iyi bilir o þeyi nefslerinizde olaný (niyetinizi) eðer olursanýz salihler o zaman, böylece muhakkak o oldu evvab olanlar için, (ona) yönelip tövbe ederek ulaþanlar için, çok tövbe edenler için (çok tövbe eden) (çok tövbe edenler) maðfiret edici, baðýþlayýcý

251


ℜψετ − 25

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 285

(17) Ýsra Suresi

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Evvab olmak, ruhu hayatta iken Allah’a ulaþtýrýp Allah’ýn Zat’ýna (Meab’a) sýðýnmaktýr.

3/AL-ÝÝ ÝMRAN-1 14: Zuyyine lin nâsi hubbuþ þehevâti minen nisâi vel benîne vel kanâtîril mukantarati minez zehebi vel fýddati vel haylil musevvemeti vel en’âmi vel hars(harsi), zâlike metâul hayâtid dunyâ, vallâhu indehu HUSNUL MEÂB(meâbi). Ýnsanlara, kadýnlarýn, oðullarýn, kantar kantar altýnlarýn ve gümüþlerin salma (niþaneli) atlarýn, davarlarýn ve ekinlerin sevgisi süslendi (güzel gösterildi). Bunlar, dünya hayatýnýn metaýdýr (malýdýr). Ve Allah, O’nun (Allah’ýn) katýnda Hüsnül Meab’týr (en güzel sýðýnaktýr). 78/NEBE-3 39: Zâlikel yevmul hakk(hakku), femen þâettehaze ilâ rabbihî meâbâ(meâben). Ýþte o gün (mürþidin eli Hakk’a ulaþmak üzere öpüldüðü ve ona tâbî olunduðu gün), Hakk günüdür. Dileyen (Allah’a ulaþmayý dileyen) kiþi, kendisini Rabbine ulaþtýran (yolu, Sýratý Mustakîm’i) yol ittihaz eder (edinir). (Allah’a ulaþan kiþiye Allah), meab (sýðýnak, melce) olur. 50/KAF-3 31: Ve uzlifetil cennetu lil muttekîne gayre baîd(baîdin). Cennet, takva sahipleri için uzak olmayarak yaklaþtýrýldý. 50/KAF-3 32: Hâzâ mâ tûadûne li kulli evvâbin hafîz(hafîzin). Ýþte vaadolduðunuz þey (bu cennettir). Bütün evvab (Allah’a ruhu ulaþmýþ ve sýðýnmýþ) ve hafîz (baþlarý üzerinde devrin imamýnýn ruhunu muhafýz olarak taþýyan) olanlar için.

252

252


ℜψετ − 26

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 285

(17) Ýsra Suresi

↔ω[∝Υ″Κ←Ω″7!↔: ↑ψ⊕Τ↔& |×∀″Ι↑Τ″7! ∼↔) ← ×∼ ↔: ∼→Ι<∝Η″Α↔# ″ ←±Η↔Α↑# ÷ ↔: ←υ[∝Α⊕Κ7! ↔ω″∀! ↔: Ve âti zel kurbâ hakkahu vel miskîne vebnes sebîli ve lâ tubezzir tebzîrâ(tebzîren).

Ακραβαψα, µισκινλερε (⎜αλ⎬⎭αµαψαχακ δυρυµδα ολαν ιητιψαρλαρα) ϖε ψολδα ολανλαρα ηακκ⎬ν⎬ ϖερ. ςε σαϖυραρακ, ισραφ ετµε. 1 2 3 4

-

ve âti ze el kurbâ hakka-hu ve el miskîne

: : : :

5 - vebnes sebîli (ve ibne es sebîli): 6 - ve lâ tubezzir : 7 - tebzîren :

ve ver karib olan, yakýnlýk sahibi, akraba onun hakký ve miskinlere (çalýþamayacak durumda olan ihtiyarlara) ve yolda olan ve savurma, israf etme israf ederek, savurarak, malý gereksiz yere harcayarak

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ burada herkese bir emir veriyor. Yardým edilmesi lâzýmgelen insanlara yardým etmek. Bu insanlar; akrabalar, miskinler, çalýþamayacak durumda olan, insanlar ve yolda olanlar, yolda kalmýþ veya yolda gitmekte ama tutunabileceði bir dalý olmayanlardýr.

253

253


ℜψετ − 26

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 285

(17) Ýsra Suresi

Yolda olanlardan Allah’ýn asýl muradý ise Allah’a ulaþmayý dilemiþ olanlardýr. Dilediði andan itibaren kiþi Allah’ýn yolundadýr (Rad-27, Nisa-175, Þura-13).

13/RAD-2 27: Ve yekûlullezîne keferû lev lâ unzile aleyhi âyetun min rabbih(rabbihi), kul innallâhe yudillu men yeþâu ve yehdî ileyhi men enâb(enâbe). Ve kâfirler: “Ona, Rabbinden bir âyet (mucize) indirilse olmaz mý?” derler. De ki: “Muhakkak ki Allah, dilediði kimseyi dalâlette býrakýr ve O’na yönelen kimseyi Kendine ulaþtýrýr (hidayete erdirir).” 4/NÝSA-1 175: Fe emmellezîne âmenû billâhi va’tesamû bihî fe se yudhýluhum fî rahmetin minhu ve fadlýn ve yehdîhim ileyhi sýrâtan mustekîmâ(mustekîmen). Allah’a âmenû olanlarý ve O’na sarýlanlarý (sarýlmayý dileyenleri) Allah, Kendinden bir rahmetin ve fazlýn içine koyacak ve onlarý, Kendisine ulaþtýran Sýratý Mustakîm’e (Allah’a ulaþtýran yola) hidayet edecektir, ulaþtýracaktýr. 42/ÞURA-1 13: Þerea lekum mined dîni mâ vassâ bihî nûhan vellezî evhaynâ ileyke ve mâ vassaynâ bihî ibrâhîme ve mûsâ ve îsâ, en ekîmûd dîne ve lâ teteferrekû fîh(fîhi), kebure alel muþrikîne mâ ted’ûhum ileyh(ileyhi), allâhu yectebî ileyhi men yeþâu ve yehdî ileyhi men yunîb(yunîbu). Dînde, onunla Hz. Nuh’a vasiyet ettiðimiz (farz kýldýðýmýz) þeyi (þeriati); “Dîni ikame edin (ayakta, hayatta tutun) ve onda (dînde) fýrkalara ayrýlmayýn.” diye Hz. Ýbrâhîm’e, Hz. Musa’ya ve Hz. Ýsa’ya vasiyet ettiðimiz þeyi sana da vahyederek, size de þeriat kýldýk. Senin onlarý, kendisine çaðýrdýðýn þey (Allah’a ulaþmayý dileme) müþriklere zor geldi. Allah, dilediðini Kendisine seçer ve O’na yöneleni, Kendisine hidayet eder (ruhunu hayatta iken Kendisine ulaþtýrýr).

254

254


ℜψετ − 27

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 285

(17) Ýsra Suresi

⎢←ω[∝0≅↔[⊕Λ7! ↔ !↔Ψ″∋←! ∼Ψ≥↑9≅↔6 ↔ω<∝∗←±Η↔Α↑Ω″7! ⊕ ←! ∼→∗Ψ↑Σ↔6 ∝ψ←±∀↔Ι←7 ↑ ≅↔Ο″[⊕Λ7! ↔ ≅↔6 ↔: Ýnnel mubezzirîne kânû ihvâneþ þeyâtîn(þeyâtîni), ve kâneþ þeytânu li rabbihî kefûrâ(kefûren).

Μυηακκακ κι ισραφ εδενλερ (γερεκσιζ ψερε σαϖυρανλαρ, ηακσ⎬ζλ⎬κ ϖε φεσατ ⎜⎬καρµακ ι⎜ιν κυλλανανλαρ), ⎭εψτανλαρ⎬ν καρδε⎭λερι ολδυλαρ. ςε ⎭εψταν, Ραββινε (καρ⎭⎬) ⎜οκ νανκ⎞ρ ολδυ. 1 2 3 4 5 6 7

-

inne el mubezzirîne kânû ihvâne eþ þeyâtîni ve kâne eþ þeytânu li rabbi-hî kefûren

: : : : : : :

muhakkak savuranlar, israf edenler oldular þeytanlarýn kardeþleri ve þeytan oldu onun Rabbi için, Rabbine karþý küfür içinde, çok nankör

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, savurganlarýn þeytanýn kardeþleri olduklarýný söylemektedir. Çünkü savurganlýk varsa savuranlar zaten doðru yolda olamaz. Gereksiz yerlere (içkiye, kumara) ve belki de baþka insanlarýn yoldan çýkarýlmasýna para harcarlar.

255

255


ℜψετ − 28

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 286

(17) Ýsra Suresi

↔τ←±∀∗ ″ω←8÷ ↓}↔Ω″&↔∗ ↔ ≥≅↔Ρ←Β″∀! ↑ϖ↑Ζ″Ξ↔2 ⊕ω↔/←Ι″Θ↑# _⊕8←! ↔: ∼→∗Ψ↑Κ″[↔8 ≈″Ψ↔5 ″ϖ↑Ζ↔7 ″υ↑Τ↔4 _↔;Ψ↑%″Ι↔# Ve immâ tu’ridanne anhumubtigâe rahmetin min rabbike tercûhâ fe kul lehum kavlen meysûrâ(meysûren).

Ραββινδεν ⎫µιτ εττιðιν ραηµετι ιστερκεν, ονλαρδαν (µεχβυρ καλαρακ) ψ⎫ζ ⎜εϖιριρσεν (βιρ ⎭εψ ϖερεµεζσεν), ο ζαµαν ονλαρα ψυµυ⎭ακ σ⎞ζ σ⎞ψλε. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12

-

ve immâ tu’ridanne an-hum ibtigâe rahmetin min rabbi-ke tercû-hâ fe kul lehum kavlen meysûren

: : : : : : : : : : : :

ve eðer, þâyet, fakat, ama sen yüz çevirirsin onlardan istedi rahmet senin Rabbinden onu ümit edersin böylece, o zaman de, söyle onlara söz yumuþak, güzel

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Ýnsanlara verecek bir þeyi olmadýðýnda yüz çevirmek yerine onlara yumuþak söz söylemelidir. Onlara bir þey verilemiyorsa bile kalpleri kýrýlmamalýdýr. Neden bir þey verilemediði onlara anlatýlmalýdýr.

256

256


ℜψετ − 29

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 286

(17) Ýsra Suresi

_↔Ζ″Ο↑Κ″Α↔# ÷ ↔: ↔τ←Τ↑Ξ↑2 |×7←! →}↔7Ψ↑ς″Ρ↔8 ↔ ↔Γ↔< ″υ↔Θ″∆↔# ÷ ↔: ∼→∗Ψ↑Κ″Ε↔8 _→8Ψ↑ς↔8 ↔φ↑Θ″Τ↔Β↔4 ←ν″Κ↔Α″7! ⊕υ↑6 Ve lâ tec’al yedeke maglûleten ilâ unukýke ve lâ tebsuthâ kullel bastý fe tak’ude melûmen mahsûrâ(mahsûren).

ςε βοψνυνα ελινι βαðλαµα (χιµριλικ ψαπµα) ϖε ηεπσινι α⎜⎬π σα⎜µα (ισραφ ετµε). Ακσι ηαλδε κ⎬νανµ⎬⎭ ϖε µαλ⎬ τ⎫κενµι⎭ ολαρακ καλ⎬ρσ⎬ν. 1 2 3 4 5 6 7 8 9

-

ve lâ tec’al yedeke maglûleten ilâ unuký-ke ve lâ tebsut-hâ kulle el bastý fe tak’ude melûmen mahsûren

: : : : : : : : :

ve kýlma, yapma elini baðlamýþ boynuna ve tutma, onu fazla harcama büsbütün açma, hepsini açma, açýp savurma böylece, sonra, o zaman kalýrsýn kýnanmýþ malý tükenmiþ

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allah’ýn verdiði parayý, ni’meti, her türlü güzel þeyi, rýzký ne cimrilik ederek ne de israf ederek Allah’ýn emrettiðinin dýþýnda kullanmamalýdýr. Allah, israf edenleri sevmez. Ve “ben israf etmiyorum” diye bir insan, elindeki baþkalarýna vermek zorunda olduðu zekâtýný, birrini vermezse o zaman da cimrilik etmiþ olur. Allahû Tealâ ne saçýp savurmanýzý ne de cimrilik etmenizi ister:

7/A'RAF-3 31: Yâ benî âdeme huzû zînetekum inde kulli mescidin ve kulû veþrebû ve lâ tusrifû, innehu lâ yuhýbbul musrifîn(musrifîne). Ey Âdemoðullarý! Bütün mescidlerde ziynetlerinizi alýnýz. Yeyiniz ve içiniz. Ve israf etmeyiniz. Muhakkak ki O, müsrifleri sevmez. Ýsraf etmemek adýna baþkalarýna verilmek zorunda olunan zekât ve birrin ve rilmemesi durumunda da cimrilik edilmiþ olunur. Allahû Tealâ cimriliði ve israfý onaylamamaktadýr. Paranýn saçýp savrulmasý halinde kýnanmýþ ve malý tükenmiþ olarak kalýnacaðý ifade edilmektedir.

257

257


ℜψετ − 30

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 286

(17) Ýsra Suresi

⎢↑ ←Γ″Τ↔< ↔: ↑ ≥≅↔Λ↔< ″ω↔Ω←7 ↔ ″+←±Ι7! ↑ν↑Κ″Α↔< ↔τ⊕∀↔∗ ⊕ ←! 〉 ∼→Ι[∝Μ↔∀ ∼→Ι[∝Α↔∋ ∝ ←(≅↔Α←Θ←∀ ↔ ≅↔6 ↑ψ⊕9←! Ýnne rabbeke yebsutur rýzka li men yeþâu ve yakdir(yakdiru), innehu kâne bi ibâdihî habîran basîrâ(basîran).

Μυηακκακ κι Ραββιν, διλεδιðινε ρ⎬ζκ⎬ γενι⎭λετιρ ϖε (⎞λ⎜⎫σ⎫ν⎫) τακτιρ εδερ (δαραλτ⎬ρ). Ο, µυτλακα κυλλαρ⎬ν⎬ γ⎞ρεν ϖε (ονλαρδαν) ηαβερδαρ ολανδ⎬ρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11

258

-

inne rabbe-ke yebsutu er rýzka li men yeþâu ve yakdiru inne-hu kâne bi ibâdi-hî habîran basîran

: : : : : : : : : : :

muhakkak senin Rabbin geniþletir rýzýk dilediði kimse için, dilediðine ve daraltýr, ölçüsünü takdir eder muhakkak o, mutlaka o oldu onun kullarý haberdar olan gören

258


ℜψετ − 30

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 286

(17) Ýsra Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ her kuluyla ayrý ayrý meþgul olur. O, sonsuz imkânýn sahibidir. Herkesle yakýn bir iliþkinin içindedir. Rahmetiyle ve ilmiyle herkesi kuþatmýþtýr. Herkesle iç içedir. Bu sebeple herkesin her yaptýðýndan anýnda haberdardýr. Allahû Tealâ, bizimle her an birlikte olan, içimizdeki uzantýsýyla mutlaka kullarýný gören ve onlardan haberdar olandýr. Allahû Tealâ buyuruyor ki:

50/KAF-1 16: Ve lekad halaknel insâne ve na’lemu mâ tuvesvisu bihî nefsuh(nefsuhu), ve nahnu akrebu ileyhi min hablil verîd(verîdi). Ve andolsun ki, insaný Biz yarattýk ve nefsinin ona ne vesvese verdiðini biliriz. Ve Biz, ona þah damarýndan daha yakýnýz. Gerçekten herkesin içini Allahû Tealâ, ilmiyle ve rahmetiyle doldurmaktadýr. Ve insanda tecelli etmektedir. Öncelikle en az iki tane kiramen kâtibin meleði insanlara eþlik etmekte, hayatlarýnýn her saniyesini devamlý filme almaktadýrlar. Bu, kaybedilen ve kazanýlan bütün dereceleri ihtiva eden rakamlý bir filmdir. Kiþinin düþünceleri de belli olduðu için, ibadetinde de yaptýðý kötü davranýþlarýnda da hangi ölçüde taammüd olduðu derhal belli olur. Kiramen kâtibin melekleriy le hayat filmine her saniyesinde devamlý rakamlar kaydedilir. Yaþanan her saniye derecat kazanýlýr ya da kaybedilir.

259

259


ℜψετ − 31

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 286

(17) Ýsra Suresi

⎢↓

÷″8←! ↔}↔[″Λ↔∋ ″ϖ↑6↔( ÷″:↔! ∼Ψ≥↑ς↑Β″Τ↔# ÷ ↔: ″ϖ↑Ζ↔ς″Β↔5 ⊕ ←! ⎢″ϖ↑6≅⊕<←! ↔: ″ϖ↑Ζ↑5↑+″Ι↔9 ↑ω″Ε↔9 ∼→Ι[∝Α↔6 →_℘″Ο←∋ ↔ ≅↔6 Ve lâ taktulû evlâdekum haþyete imlâk(imlâkýn), nahnu nerzukuhum ve iyyâkum, inne katlehum kâne hýt’en kebîrâ(kebîren).

Ψοκσυλλυκ κορκυσυ ιλε εϖλ®τλαρ⎬ν⎬ζ⎬ ⎞λδ⎫ρµεψιν. Ονλαρ⎬ ϖε σιζλερι σαδεχε Βιζ ρ⎬ζ⎬κλανδ⎬ρ⎬ρ⎬ζ. Μυηακκακ κι ονλαρ⎬ν ⎞λδ⎫ρ⎫λµεσι, (κασ⎬τλα ι⎭λενεν) β⎫ψ⎫κ συ⎜ ολδυ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13

260

-

ve lâ taktulû evlâde-kum haþyete imlâkýn nahnu nerzuku-hum ve iyyâ kum inne katle-hum kâne hýt’en kebîren

: : : : : : : : : : : : :

ve öldürmeyin evlâtlarýnýz korku yokluk, yoksulluk, fakirlik biz onlarý rýzýklandýrýrýz ve sadece, yalnýz siz, sizi muhakkak onlarýn öldürülmesi oldu bilerek yapýlan (kasdî iþlenen) suç büyük

260


ℜψετ − 31

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 286

(17) Ýsra Suresi

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, çocuklarýn yoksulluk korkusuyla, anne-babalarý tarafýndan öldürülmelerinden bahsetmektedir. Peygamber Efendimiz (S.A.V) devrinde, bütün kabileler kýz çocuklarýný öldürürdü. Allahû Tealâ, bunun çok büyük bir suç olduðunu belirtmektedir. Bu cinayetler, Peygamber Efendimiz (S.A.V)’e tâbî olmadan, dîni bilmeden evvel iþlenmiþtir. Sahâbenin çoðu baþlangýçta katildi. Kabileler arasýnda kan davasý vardý. Her kabile devamlý, baþka kabilelerin insanlarýný öldürürdü. Her an ölüm korkusuyla yaþanýrdý. Kumar oynayýp, içki içip, kervanlarý soyarlardý ve her türlü yanlýþlýðý yaparlardý. Kendi kýz çocuklarýný da diri diri mezara gömmek suretiyle öldürürlerdi. Sonra Allahû Tealâ onlarýn kalplerini birleþtirdi de can dostu oldular:

3/AL-ÝÝ ÝMRAN-1 103: Va’tasýmû bihablillâhi cemîân ve lâ teferrekû, vezkurû ni’me-ttallâhi aleykum iz kuntum a’dâen fe ellefe beyne kulûbikum fe asbahtum bi ni’metihî ihvânâ(ihvânen), ve kuntum alâ þefâ hufretin minen nâri fe enkazekum minhâ, kezâlike yubeyyinullâhu lekum âyâtihî leallekum tehtedûn(tehtedûne). Ve hepiniz Allah’ýn ipine sýmsýký sarýlýn ve fýrkalara ayrýlmayýn. Ve Allah’ýn sizin üzerinizdeki ni’metini hatýrlayýn; hani o zaman siz birbirinize düþman idiniz. (Sonra Allah), kalplerinizi uzlaþtýrdý da O’nun bu ni’meti ile artýk kardeþler oldunuz. Siz, ateþten bir çukurun tam kenarýnda bulunuyordunuz da (Allah), sizi ondan kurtardý. Allah, size âyetlerini böyle beyan ediyor ki; böylece hidayete eresiniz.

261

261


ℜψετ − 32

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 286

(17) Ýsra Suresi

↔ ≅↔6 ↑ψ⊕9←! |⊆9←±ϑ7! ∼Ψ↑∀↔Ι″Τ↔# ÷ ↔: → [∝Α↔, ↔ ≥≅↔, ↔: ⎢→}↔Λ←&≅↔4 Ve lâ takrebûz zinâ innehu kâne fâhýþeh(fâhýþeten), ve sâe sebîlâ(sebîlen).

ςε ζιναψα ψακλα⎭µαψ⎬ν. ∩⎫νκ⎫ ο, φυηυ⎭ (ηαψασ⎬ζλ⎬κ) ϖε κ⎞τ⎫ βιρ ψολδυρ. 1 2 3 4 5 6 7

-

ve lâ takrebû ez zinâ inne-hu kâne fâhýþeten ve sâe sebîlen

: : : : : : :

ve yaklaþmayýn zina muhakkak o, çünkü o oldu fuhuþ, hayasýzlýk ve kötü bir yol

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Zina; Allahû Tealâ’nýn kesinlikle yasak ettiði, Ýslâm’da cezasý çok aðýr olan bir fiildir. Allah zinayý, hiçbir zaman cevaz vermediði bir fuhuþ müessesesi olarak kabul etmekte, bir ahlâksýzlýk olarak deðerlendirmektedir.

262

262


ℜψετ − 33

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 286

(17) Ýsra Suresi

⎢←±σ↔Ε″7≅←∀ ® ←! ↑ψ™ς7! ↔ ⊕Ι↔& |∝Β⊕7! ↔ϕ″Σ⊕Ξ7! ∼Ψ↑ς↑Β″Τ↔# ÷ ↔: _→9≅↔Ο″ς↑, ∝ψ±←[←7↔Ψ←7 _↔Ξ″ς↔Θ↔% ″φ↔Τ↔4 _→8Ψ↑ς″Π↔8 ↔υ←Β↑5 ″ω↔8 ↔: ∼→∗Ψ↑Μ″Ξ↔8 ↔ ≅↔6 ↑ψ⊕9←! ⎢←υ″Β↔Τ″7! |←4 ″ ←Ι″Κ↑< ÷↔4 Ve lâ taktulûn nefselletî harremallâhu illâ bil hakk(hakký), ve men kutile mazlûmen fe kad cealnâ li veliyyihî sultânen fe lâ yusrif fîl katl(katli), innehu kâne mensûrâ(mensûran).

Αλλαη’⎬ν ηαραµ κ⎬λδ⎬ð⎬ βιρ νεφσι (κι⎭ιψι), ηακσ⎬ζ ψερε ⎞λδ⎫ρµεψιν! Κιµ µαζλυµ ολαρακ (ηακσ⎬ζ ψερε) ⎞λδ⎫ρ⎫λ⎫ρσε, ο τακτιρδε ονυν ϖελ⎩σινι συλταν (ηακ σαηιβι) κ⎬λδ⎬κ. Αρτ⎬κ ⎞λδ⎫ρµεδε ηαδδι α⎭µασ⎬ν. ∩⎫νκ⎫ ο, ψαρδ⎬µ γ⎞ρµ⎫⎭ ολανδ⎬ρ. 1 - ve lâ taktulû : ve öldürmeyin 2 - en nefselletî (en nefse elletî) : bir kiþi, ki o(nu) 3 - harremallâhu : Allah haram kýldý (harreme allâhu) 4 - illâ : hariç, den baþka 5 - bi el hakký : hak ile, hak olarak 6 - ve men : ve kim 7 - kutile : öldürülürdü 8 - mazlûmen : mazlum, zulmedilen (haksýzlýða uðrayan) 9 - fe : o zaman 10 - kad cealnâ : kýldýk, yaptýk

263

263


ℜψετ − 33

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 286

(17) Ýsra Suresi

11 12 13 14 15 16 17 18

-

li veliyyi-hi sultânen fe lâ yusrif fî el katli inne-hu kâne mensûren

: : : : : : : :

onun velîsine sultan (hak sahibi) artýk, o taktirde, o zaman haddi aþmasýn öldürmede muhakkak o, çünkü o oldu yardým gören

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Haksýz yere insan öldürmek, büyük bir günahtýr. Öyleyse Allah’ýn haklý yere öldürmekten de bahsetmesi söz konusudur. Birisi, herhangibir kimseyi haksýz yere öldürürse, o zaman Allah, öldürülenin bir dostunu, yakýn akrabasýný, velîsini sultan (hak sahibi) kýlar. Yani o da öldüren kiþiyi öldürme hakkýnýn sahibi kýlýnýr. Ama Allahû Tealâ burada, kiþinin öldürmede haddini aþmamasýný istemektedir. Aslýnda burada, öldürmezse onun için daha hayýrlýdýr, neticesi çýkmaktadýr. Allahû Tealâ buyuruyor:

2/BAKARA-2 216: Kutibe aleykumul kitâlu ve huve kurhun lekum, ve asâ en tekrehû þey’en ve huve hayrun lekum, ve asâ en tuhýbbû þey’en ve huve þerrun lekum vallâhu ya’lemu ve entum lâ ta’lemûn(ta’lemûne). Savaþ, o sizin için kerih olsa da (hoþunuza gitmese de) üzerinize farz kýlýndý. Ve hoþlanmayacaðýnýz bir þey olur ki, o, sizin için bir hayýrdýr. Ve seveceðiniz bir þey olur ki, o, sizin için bir þerrdir. Ve (bütün bunlarý) Allah bilir, siz bilmezsiniz. 5/MAÝDE-4 45: Ve ketebnâ aleyhim fîhâ ennen nefse bin nefsi vel ayne bil ayni vel enfe bil enfi vel uzune bil uzuni ves sinne bis sinni vel curûha kýsâs(kýsâsun) fe men tesaddeka bihî fe huve keffâretun leh(lehu) ve men lem yahkum bimâ enzelallâhu fe ulâike humuz zâlimûn(zâlimûne). (Tevrat’ta) onlara; Cana can, göze göz, buruna burun, kulaða kulak, diþe diþ ve yaralamalara karþý, kýsas (ödeþme) yazýp farz kýldýk. Kim bunu baðýþlar da (kýsas hakkýndan vazgeçerse) o kendisi için (günahlarýna) kefaret olur. Ve kim, Allah’ýn indirdiðiyle hükmetmezse; iþte onlar, onlar zalimlerdir.

264

264


ℜψετ − 33

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 286

(17) Ýsra Suresi

Muhtevada bir insan için 3 çeþit davranýþ biçimi vardýr: 1- Size bir kötülük yapýlmýþsa, o kötülüðe ayný ölçüde tepki vermek (kýsas). Kiþi buna hak sahibidir. Derecat kaybetmez. 2- Size yapýlan kötülüðü affetmek. Kiþi derecat kaybetmez; kazanýr. 3- Kötülüðe iyilikle mukabele etmek. Kiþi 2 kat derecat kazanýr. Allahû Tealâ buyuruyor ki:

41/FUSSÝLET-3 33: Ve men ahsenu kavlen mimmen deâ ilâllâhi ve amile sâlihan ve kâle innenî minel muslimîn(muslimîne). Allah’a davet eden ve salih amel (nefs tezkiyesi) iþleyen ve: “Muhakkak ki ben teslim olanlardaným.” diyenden daha güzel sözlü kim vardýr? 41/FUSSÝLET-3 34: Ve lâ testevîl hasenetu ve les seyyieh(seyyietu), idfa’ billetî hiye ahsenu fe izellezî beyneke ve beynehu adâvetun ke ennehu veliyyun hamîm(hamîmun). Hasene (iyilik) ve seyyie (kötülük), müsavi (eþit) deðildir. (Kötülüðü) en güzel þekilde karþýla. O zaman seninle arasýnda düþmanlýk olan kiþi, samimi bir dost gibi olur. 41/FUSSÝLET-3 35: Ve mâ yulakkâhâ illellezîne saberû, ve mâ yulakkâhâ illâ zû hazzýn azîm(azîmin). Ona (kötülüðü iyilikle karþýlama hasletine), sabredenlerden ve hazzul azîm (en büyük haz) sahiplerinden baþkasý ulaþtýrýlmaz. Ýþte bu 3 davranýþ biçimi için de insanlar ehil kýlýnmýþtýr. Nefslerine çok tâbî olanlar için intikam almak söz konusudur. Nefsleri intikam almadan rahat edemeyen bazý insanlarýn intikam almalarý gerekiyor. Bir baþkasýna kötülük eden kiþinin (zalimin) amel defterine negatif (nâkýs) rakam yazýlýr. Suçun miktarý kadar kul hakký doðmuþtur. Zulüm görene (mazluma) da ayný miktarda pozitif (zait) rakam yazýlýr. Mazlum intikam almadýðý sürece kazandýðý; zalim de kaybettiði derecatla kalýr. Ama kiþi, kýsas yaptýðý zaman kazandýðý derecatý kaybeder. Eskiden zulmetmiþ olan da kaybettiði derecatý tekrar kazanýr. Fiiller ve kazanýlan, kaybedilen dereceler eþitlenir. Kötülüðe mukabele etmeyenin, kazandýðý derece kendisinde kalýr. Kötülüðe iyilikle mukabele eden Allahû Tealâ’nýn çok takdir ettiði iki kat kazanan bir insan olur.

265

265


ℜψετ − 34

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 286

(17) Ýsra Suresi

↔θ↑ς″Α↔< |×±Β& ÷ ↑ω↔Κ″&↔! ↔|←; |∝Β⊕7≅←∀ ® ←! ←ϖ[∝Β↔[″7! ↔ ≅↔8 ∼Ψ↑∀↔Ι″Τ↔# ÷ ↔:

≈∈ξ″Κ↔8 ↔ ≅↔6 ↔φ″Ζ↔Θ″7! ⊕ ←! ⎣←φ″Ζ↔Θ″7≅←∀ ∼Ψ↑4″:↔! ↔: ⎨↑ ⊕Γ↑−↔! Ve lâ takrebû mâlel yetîmi illâ billetî hiye ahsenu hattâ yebluga eþuddeh(eþuddehu), ve evfû bil ahd(ahdi), innel ahde kâne mes’ûlâ(mes’ûlen).

Εν κυϖϖετλι ⎜αð⎬να (βυλ⎦ðα) ερι⎭ινχεψε καδαρ, ψετιµιν µαλ⎬να εν γ⎫ζελ ⎭εκιλδε ολµαδ⎬κ⎜α ψακλα⎭µαψ⎬ν. ςε αηδι ιφα εδινιζ (ψερινε γετιρινιζ). Μυηακκακ κι αηδ, µεσ’υλ (σορυµλυ) κ⎬λαρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13

-

ve lâ takrebû mâle el yetîmi illâ bi elletî hiye ahsenu hattâ yebluga eþudde-hu ve evfû bi el ahdi inne el ahde kâne mes’ûlen

: : : : : : : : : : : : :

ve yaklaþmayýn yetimin malýna ancak, den baþka (þekilde), olmadýkça o þey ile, ki o o en güzel eriþinceye kadar onun en kuvvetli (bulûð) çaðý ve vefa gösterin, yerine getirin, ifa edin ahde muhakkak ki ahd oldu mes’ul, sorumlu

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Yetimlerin malýný üstlenen yetiþkinler, yetimin malýna yaklaþmak, ondan kendilerine pay çýkarmak hakkýna sahip deðillerdir. Allahû Tealâ, yetime hakkýný vermek için olmadýkça, yetimin malýna yaklaþýlmamasýný istemektedir. Örnekle açýklamak gerekirse; yetim kýzlarý yanlarýna alan ailenin, kýzlara ait olan tarlayý kullanmasý, oradan pay almasý durumunda, yetimlerin payýný onlara vermesi gerekir. Tarla yetimlerinse, eken ve onlara bakan aile ise, ekinden alýnan mahsulün yarýsý yetimlere yarýsý da ekenlere aittir. Türkiye’de de buna “yarýcýlýk” denmektedir. Allahû Tealâ sermayeyle, emeði eþit deðerde kabul etmektedir.

266

266


ℜψετ − 35

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 286

(17) Ýsra Suresi

∼Ψ↑9←+↔: ″ϖ↑Β″ς←6 ∼↔)←! ↔υ″[↔Υ″7! ∼Ψ↑4″:↔! ↔: ↔τ←7×) ⎢←ϖ[∝Τ↔Β″Κ↑Ω″7! ← ≅↔Ο″Κ←Τ″7≅←∀ → <∝:≅∧↔# ↑ω↔Κ″&↔! ↔: °η″[↔∋ Ve evfûl keyle izâ kiltum vezinû bil kýstâsil mustekîm(mustekîmi), zâlike hayrun ve ahsenu te’vîlâ(te’vîlen).

ςε ⎞λ⎜τ⎫ð⎫ν⎫ζ ζαµαν, ⎞λ⎜⎫ψ⎫ ταµ ιφα εδιν (ψερινε γετιριν). ∆οðρυ ολαρακ ϖε αδαλετλε (δοðρυ ⎞λ⎜⎫ ιλε) ταρτ⎬ν. ⇑⎭τε βυ, δαηα ηαψ⎬ρλ⎬ ϖε τε’ϖ⎩λ (ψορυµ) βακ⎬µ⎬νδαν δαηα γ⎫ζελδιρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

267

-

ve evfû el keyle izâ kiltum vezinû bi el kýstâsi el mustekîmi zâlike hayrun ve ahsenu te’vîlen

: : : : : : : : : :

ve ölçüyü tam ifa edin (yerine getirin) olduðu zaman ölçtünüz tartýn kýstas ile, ölçü ile, adaletle doðru olarak iþte bu daha hayýrlý ve ahsen, en güzel, daha güzel te’vîl (yorum) bakýmýndan

267


ℜψετ − 35

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 286

(17) Ýsra Suresi

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Hak; sübjektif bir mefhumdur. Adalet; hak sahipleri arasýndaki hakkýn, haklýya teslimini içeren objektif bir müessesedir. Kiþisel bir hakkýn baþka birinin hakkýyla karýþmasý, taraflardan birinin bir baþkasýna haksýzlýk etmesi halinde konu adaletle çözülür. Terazi, iki tarafýn hakkýný tam koruyan bir müessese olmalýdýr. Bu sebepten Allahû Tealâ, hakkýn çiðnenmesini kesinlikle önlemiþtir. Allah’ýn bir ismi El Hakk’týr. O, hakkýn sahibidir. Herkesi belli konularda hak sahibi kýlmýþtýr. Allah’ýn bir baþka ismi ise El Adl’dýr. Ne zaman hak çiðneniyorsa, o zaman Allahû Tealâ mutlaka adaletle hakký sahibine iade eder. Bütün hayatýn filme alýndýðý, 3 boyutlu hologram film, rakamlý kitap; adaletin her an tecelli ettiði bir husustur. Kim, kime kötülük yaparsa ayný anda derecat kaybeder; kim baþkasýndan kötülük görürse ayný anda derecat kazanýr. Dereceler ve fiiller arasýnda tam bir adalet teessüs eder. Allah’ýn adaleti anýnda tahakkuk eder. Allah, hesabý çabuk görendir:

2/BAKARA-2 202: Ulâike lehum nasîbun mimmâ kesebû vallâhu serîul hýsâb(hýsâbi). Ýþte onlar ki, onlarýn, kazandýklarýndan (kazandýklarý derecelerden dolayý) nasibi vardýr. Ve Allah, hesabý çabuk görendir.

268

268


ℜψετ − 36

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 286

(17) Ýsra Suresi

↔π″Ω⊕Κ7! ⊕ ←! ⎢°ϖ″ς←2 ∝ψ←∀ ↔τ↔7 ↔ϕ″[↔7 _↔8 ↑ρ″Τ↔# ÷ ↔: ≈∈ξ″Κ↔8 ↑ψ″Ξ↔2 ↔ ≅↔6 ↔τ←∴⊆7ÿ:↑! ∩υ↑6 ↔ !∉Ψ↑Σ″7! ↔: ↔η↔Μ↔Α″7!↔: Ve lâ takfu mâ leyse leke bihî ilm(ilmun), innes sem’a vel basara vel fuâde kullu ulâike kâne anhu mes’ûlâ(mes’ûlen).

ςε (ηακκ⎬νδα) ιλµιν ολµαψαν βιρ ⎭εψιν αρδ⎬να δ⎫⎭µε (καρ⎬⎭µα) (α⎜⎬κλα− µαψα ⎜αλ⎬⎭µα)! Μυηακκακ κι ι⎭ιτµε, γ⎞ρµε ϖε ιδρακ, ονλαρ⎬ν ηεπσι, ονδαν (τακφυ’δαν) µεσυλ (σορυµλυ) ολδυ (µεσυλδ⎫ρλερ). 1 - ve lâ takfu (kafâ) 2 - mâ 3 - leyse 4 - leke 5 - bi-hi 6 - ilmun 7 - inne 8 - es sem’a 9 - ve el basara 10 - ve el fuâde 11 - kullu 12 - ulâike 13 - kâne 14 - an-hu 15 - mes’ûlen

269

: : : : : : : : : : : : : : : :

ve ardýna düþme (ardýndan yürüdü) þey deðil, yok, olmaz senin onu, onun ilim, bilgi muhakkak iþitme ve görme ve idrak hepsi iþte onlar, onlar oldu ondan mesul, sorumlu

269


ℜψετ − 36

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 286

(17) Ýsra Suresi

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Peygamber Efendimiz (S.A.V), sadece risalet mevkiinde deðil, ayný zamanda nübüvvet mevkiindedir. Nebî ve Resûl olarak asaleten Devrin Ýmamý’dýr. Bir konu hakkýnda bilgi sahibi olmayarak, Allah’ýn konuþturmadýðý bir standartta kendisinden bir açýklama yaparsa bunu kendi basar (görme), sem’î (iþitme), fuad (idrak) hassalarýnýn hudutlarý içerisinde yapabilir. Allahû Tealâ, O’nun bundan sakýnmasýný, sadece Allah’ýn O’na vahyettiðini söylemesini istemektedir. Yoksa baþka insanlarý yanýltabilir. Risalet ve nübüvvet müessesesi; resûlün, nebînin bilmediði, henüz öðrenmediði þeyleri baþkasýna öðretmesinin Allah tarafýndan yasaklandýðý bir hüviyet taþýr. Allahû Tealâ, Peygamber Efendimiz (S.A.V)’e hitap ederken aslýnda herkese hitap ediyor. Elbette Peygamber Efendimiz (S.A.V)’in kendinden bir þey söylemesi söz konusu deðildir. Hitap, O’na gibi görünse de belki onun dýþýnda herkesedir.

270

270


ℜψετ − 37

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 286

(17) Ýsra Suresi

↔τ⊕9←! ⎣_→&↔Ι↔8 ← ″∗ ÷↵! |←4 ←κ″Ω↔# ÷ ↔: ≈Ψ↑0 ↔ ≅↔Α←∆″7! ↔θ↑ς″Α↔# ″ω↔7 ↔: ↔ ″∗ ÷↵! ↔ ←Ι″Φ↔# ″ω↔7 Ve lâ temþi fîl ardý merehâ(merehan), inneke len tahrikal arda ve len teblugal cibâle tûlâ(tûlen).

ςε ψερψ⎫ζ⎫νδε αζαµετλε (γυρυρλα) ψ⎫ρ⎫µε! Μυηακκακ κι σεν, ψερψ⎫ζ⎫ν⎫ ασλα ταηρικ εδεµεζσιν (ηαρεκετ εττιρεµεζσιν). ςε ασλα δαðλαρ⎬ν βοψυνα ερι⎭εµεζσιν (δαð καδαρ ψ⎫κσεκ ολαµαζσ⎬ν). 1 2 3 4 5

-

ve lâ temþi fîl ardý merehan (merah) inne-ke len tahrika el arda

: : : : :

(hareka) 6 - ve len tebluga (belega) 7 - el cibâle 8 - tûlen

: : : :

ve yürüme yeryüzünde gururlanarak, azametle (aþýrý sevinç, gurur) muhakkak sen yeryüzünü asla tahrik edemezsin (hareket ettiremezsin) (deldi, tahrik etti, yardý) ve asla eriþemezsin (eriþti, ulaþtý) daðlar boy bakýmýndan, uzayarak, uzanarak

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Peygamber Efendimiz (S.A.V)’in kendinden bir þey söylemesi söz konusu deðildi. Allahû Tealâ, Peygamber Efendimiz (S.A.V)’e hitap eder gibi görünmekte ama aslýnda herkese hitap etmektedir. Burada da herkesin, Allah’ýn kendisine verdiði idrak müessesesi içinde, kendi ilmî hudutlarýnda hareket etmesi Allahû Tealâ tarafýndan emrolunmaktadýr.

271

271


ℜψετ − 38

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 286

(17) Ýsra Suresi

_→;:↑Ι″Υ↔8 ↔τ←±∀∗÷ ↔φ″Ξ←2 ↑ψ↑∴←±[↔, ↔ ≅↔6 ↔τ←7×) ∩υ↑6 Kullu zâlike kâne seyyiuhu inde rabbike mekrûha(mekrûhen).

⇑⎭τε β⎫τ⎫ν βυ σεψψιατλερ (δερεχατ καψβεττιριχι ⎭εψλερ), Ραββινιν ινδινδε (κατ⎬νδα) µεκρυη (κεριη) ολδυ. 1 2 3 4

-

kullu zâlike kâne seyyiu-hu

: : : :

5 - inde 6 - rabbi-ke 7 - mekrûhen

: : :

hepsi iþte bunlar oldu onun seyyiatleri (derecat kaybettiren þeyler), onun kötülüðü yanýnda senin Rabbin kerih olan (hoþ olmayan)

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Kim bilmediði bir þey hakkýnda baþkalarýna izahat verir de onlarý yanlýþ sonuçlara ulaþtýrýrsa ve bir de bu yaptýðýyla gururlanýrsa bundan derecat kaybeder. O kiþinin Allahû Tealâ tarafýndan verilmiþ olan iþitme, görme ve idrak etme hassalarý bundan sorumludur. 7/A'RAF-1 146: Seasrifu an âyâtiyellezîne yetekebberûne fîl ardý bi gayril hakký ve in yerev kulle âyetin lâ yu’minu bihâ ve in yerev sebîler ruþdi lâ yettehýzûhu sebîlen ve in yerev sebilel gayyi yettehýzûhu sebîl(sebîlen), zâlike bi ennehum kezzebû bi âyâtinâ ve kânû anhâ gâfilîn(gâfilîne). Yeryüzünde haksýz yere kibirlenen kimseleri, âyetlerimizden çevireceðim. Bütün âyetleri görseler, ona inanmazlar. Eðer rüþd yolunu görseler, onu yol edinmezler. Ve gayy yolunu görseler, onu yol edinirler. Bu; onlarýn, âyetlerimizi yalanlamalarý ve ondan gâfil olmalarý sebebiyledir. Burada tam bu devre ait olan bir açýklama dizisi var. Bu âyetlerde söylendiði gibi sem’î, basar ve fuad hassalarý insanlarýn kendi hevalarý istikametinde çalýþmaktadýr. Ve ona göre açýklama getirmekte; bununla baþka insanlarýn dalâlette kalmasýna sebebiyet vermektedirler. Týpký bu devirdeki, Allah’ýn Kur’ân-ý Kerimi’ni bilmeyen dîn öðreticileri gibi. Bütün bunlar Allah’ýn hakikatlerini bilmeden yapýlan açýklamalardýr. Allah’tan feyz almadan yapýlan Kur’ân’ýn ruhuna ters düþen açýklamalarýn hepsi derecat kaybettirici þeylerdir. Doðru olduðunu zannettiði bir þeyi söyleyerek baþkalarýný onlara inandýrmaya çalýþan insanlar, her devirde var olmuþlardýr.

272

272


ℜψετ − 39

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 287

(17) Ýsra Suresi

⎢←}↔Ω″Υ←Ε″7! ↔ω←8 ↔τ∩∀↔∗ ↔τ″[↔7←! |⊆&″:↔! ≥_⊕Ω←8 ↔ τ←7×) |×Τ″ς↑Β↔4 ↔η↔∋×∼ _→Ζ×7←! ←ψ™ς7! ↔π↔8 ″υ↔Θ″∆↔# ÷ ↔: ∼→∗Ψ↑&″Γ↔8 _→8Ψ↑ς↔8 ↔ϖ⊕Ξ↔Ζ↔% |∝4 Zâlike mimmâ evhâ ileyke rabbuke minel hikmeh(hikmeti), ve lâ tec’al meallâhi ilâhen âhare fe tulkâ fî cehenneme melûmen medhûrâ(medhûren).

⇑⎭τε βυνλαρ, Ραββινιν σανα ηικµεττεν ϖαηψεττιðι ⎭εψλερδενδιρ. Αλλαη ιλε βεραβερ βα⎭κα ιλ®η κ⎬λµα (εδινµε). Ψοκσα κ⎬νανµ⎬⎭ ϖε κοϖυλµυ⎭ ολαρακ χεηεννεµε ατ⎬λ⎬ρσ⎬ν. 1 2 3 4 5 6 7 8 9

273

-

zâlike mimmâ evhâ ileyke rabbu-ke min el hikmeti ve lâ tec’al meallâhi (mea allahi) ilâhen

: : : : : : : : :

iþte bunlar þeylerden vahyetti sana senin Rabbin hikmetten ve kýlma, edinme Allah’la beraber bir ilâh

273


ℜψετ − 39

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 287

(17) Ýsra Suresi

10 11 12 13 14

-

âhare fe tulkâ fî cehenneme melûmen medhûren

: : : : :

diðer, baþka o zaman yoksa, atýlýrsýn cehenneme kýnanmýþ olarak kovulmuþ olarak

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Þirk; Allahû Tealâ’nýn mutlak olarak tehlikeyi görmesi hasebiyle, insanlarý ondan uzak tuttuðu yanlýþ bir davranýþ biçimidir. Þirk, Allah’tan baþka ilâhlarýn da var olduðunu zannetmektir. Yunan mitolojisi ilâhlarla doludur. Budistler birçok tanrýya inanmaktadýrlar. Bir tanesi de kötülük tanrýsý olarak þeytandýr. Allahû Tealâ, tek bir ilâh olduðunu söylemekte, kim Allah’tan baþka ilâhlarýn varolduðunu zannederek onlara inanýrsa (þirke düþmüþse) kýnanmýþ olarak gideceði yer, cehennemdir. Allah’tan baþka Ýlâh yoktur. Hikmet; fiziðinötesi akýbetin, bilginin sahibi olmaktýr. Maneviyatta da doðru teraziyle tartma mecburiyetinin sahibi olmak lâzýmdýr. Daimî zikrin sahibi olmak, nefsin bütün afetlerinin yok olmasý, kalp gözünün açýlmasý, kalp kulaðýnýn açýlmasý, kiþinin hikmet sahibi olmasý, hayýr sahibi olmasý ve tezekkür sahibi olmasý hep hikmetle alâkalýdýr.

274

274


ℜψετ − 40

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 287

(17) Ýsra Suresi

←}↔Υ←∴⊆ς↔Ω″7! ↔ω←8 ↔γ↔Φ⊕#!↔: ↔ω[∝Ξ↔Α″7≅←∀ ″ϖ↑Υ∩∀↔∗ ″ϖ↑Υ[×Σ″.↔≅↔4 ↔! 〉 _→Ω[∝Π↔2 ≈″Ψ↔5 ↔ Ψ↑7Ψ↑Τ↔Β↔7 ″ϖ↑Υ⊕9←! ⎢_→∃≅↔9←! E fe asfâkum rabbukum bil benîne vettehaze minel melâiketi inâsâ(inâsen), innekum le tekûlûne kavlen azîmâ(azîmen).

Ραββινιζ, οðυλλαρ⎬ σιζε µι σε⎜τι ϖε µελεκλερδεν καδ⎬νλαρ (κ⎬ζλαρ) µ⎬ εδινδι? Μυηακκακ κι σιζ, γερ⎜εκτεν β⎫ψ⎫κ σ⎞ζ σ⎞ψλ⎫ψορσυνυζ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

-

e fe asfâ-kum rabbu-kum bi el benîne vettehaze (ve ittehaze) min el melâiketi inâsen inne-kum le tekûlûne kavlen azîmen

: : : : : : : : : :

size mi seçti sizin Rabbiniz oðullarý ve edindi meleklerden kadýnlar (kýzlar) muhakkak siz gerçekten söylüyorsunuz bir söz (çok) büyük

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allah’ýn meleklerden kadýnlar veya kýzlar edindiði, doðan kýzlarýn Allah’a ait olduðu erkek çocuklarýn ise insanlara ait olduðu zannýndan ve iddiasýndan bahsediliyor.

275

275


ℜψετ − 41

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 287

(17) Ýsra Suresi

⎢∼:↑Ι⊕6⊕Η↔[←7 ← ×∼″Ι↑Τ″7! ∼↔Η×; |∝4 _↔Ξ″4⊕Ι↔. ″φ↔Τ↔7 ↔: ∼→∗Ψ↑Σ↑9 ® ←! ″ϖ↑;↑Γ<∝ϑ↔< _↔8 ↔: Ve lekad sarrafnâ fî hâzel kur’âni li yezzekkerû, ve mâ yezîduhum illâ nufûrâ(nufûren).

ςε ανδολσυν κι Βιζ, τεζεκκ⎫ρ (ιδρακ) ετσινλερ διψε, βυ Κυρ’®ν’δα τεκραρ τεκραρ (ηακικατλερι) α⎜⎬κλαδ⎬κ. Οψσα βυ (α⎜⎬κλαµαλαρ), νεφρετλερινδεν βα⎭κα βιρ ⎭εψι αρτ⎬ρµαδ⎬. 1 2 3 4 5 6 7 8 9

-

ve lekad sarraf-nâ fî hâzâ el kur’âni li yezzekkerû ve mâ yezîdu-hum illâ nufûren

: : : : : : : : :

ve andolsun biz (tekrar tekrar) açýkladýk içinde bu Kur’ân tezekkür etsinler diye ve onlara artýrmadý ancak, den baþka nefret

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ’nýn, Kur’ân-ý Kerim’de mütemadiyen açýklamalar yaptýðý, bu açýklamalarýn kâfirlerin sadece nefretini artýrdýðý ifade edilmektedir. Her kavimde, þu anda Allah’ýn resûlleri yaþamakta ve açýklamalar yapmaktadýrlar. Allah’tan alýnan vahiyle yapýlmamýþ, insanlarýn yazdýðý kitaplarda Kur’ân’a dayalý olmayan bilgilerle yapýlan açýklamalar ve iddialar Kur’ân’a ters düþmektedirler. Onlar, doðrularýn Allah’ýn resûlleri tarafýndan söylenmesi karþýsýnda mutluluk duyarak resûle tâbî olacaklarý yerde, kendi öðrettiklerinin yanlýþlýðý resûl tarafýndan ortaya çýkarýlýyor diye, nefslerinin kibir afetine yenilerek, resûle nefret duymaktadýrlar. Bugün Ýslâm âleminde, insanlarýn %90’ýndan fazlasýnýn Kur’ân hakikatlerini yaþayamamasýnýn arkasýnda bu yanlýþ öðrenim ve öðretim vardýr.

276

276


ℜψετ − 42

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 287

(17) Ýsra Suresi

↔ Ψ↑7Ψ↑Τ↔< _↔Ω↔6 °}↔Ζ←7×∼ ≥↑ψ↔Θ↔8 ↔ ≅↔6 ″ξ↔7 ″υ↑5 → [∝Α↔, ← ″Ι↔Θ″7! ←) |×7←! ∼″ΨΡ↔ ↔Β″∀ ÷ ∼→)←! Kul lev kâne meahû âlihetun kemâ yekûlûne izen lebtegav ilâ zîl arþý sebîlâ(sebîlen).

∆ε κι: “Εðερ ονλαρ⎬ν σ⎞ψλεδικλερι γιβι ονυνλα βεραβερ (βα⎭κα) ιλ®ηλαρ ολσαψδ⎬, ο ζαµαν ονλαρ δα (βα⎭κα ιλ®ηλαρ δα) µυτλακα αρ⎭⎬ν σαηιβινε (υλα⎭µακ ι⎜ιν) βιρ ψολ ιβτιγα εδερλερδι (αραρλαρδ⎬).” 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11

-

kul lev kâne mea-hu âlihetun kemâ yekûlûne izen lebtegav (le ibtega) ilâ zîl arþý (zî el arþý) sebîlen

: : : : : : : : : : :

de, söyle eðer oldu onunla beraber ilâhlar gibi söylüyorlar bu durumda, öyle olursa elbette, mutlaka ararlardý arþýn sahibine sebîl, yol

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Konu yine þirke ulaþmaktadýr. Peygamber Efendimiz (S.A.V) diyor ki: “Ýslâm’da açýk þirk olmasý artýk mümkün deðildir. Gizli þirkten korkarým. Gizli þirk Allah’a ulaþmayý dilemeyenlerin þirkidir. 30/RUM-3 31: Munîbîne ileyhi vettekûhu ve ekîmûs salâte ve lâ tekûnû minel muþrikîn(muþrikîne). O’na (Allah’a) yönelin (Allah’a ulaþmayý dileyin) ve takva sahibi olun. Ve namazý ikame edin (namaz kýlýn). Ve (böylece) müþriklerden olmayýn. 30/RUM-3 32: Minellezîne ferrakû dînehum ve kânû þiyeâ(þiyean), kullu hýzbin bimâ ledeyhim ferihûn(ferihûne). (O müþriklerden olmayýn ki) onlar, dînlerinde fýrkalara ayrýldýlar ve grup grup oldular. Bütün gruplar, kendilerinde olanla ferahlanýrlar. Açýk þirk göklerde birçok ilâh’a inanmak mânâsýna da gelir. Âyet bu þirkle alâkalýdýr.

277

277


ℜψετ − 43

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 287

(17) Ýsra Suresi

∼→Ι[∝Α↔6 ∼∪Ψ↑ς↑2 ↔ Ψ↑7Ψ↑Τ↔< _⊕Ω↔2 |×7≅↔Θ↔# ↔: ↑ψ↔9≅↔Ε″Α↑, Subhânehu ve teâlâ ammâ yekûlûne uluvven kebîrâ(kebîren).

Ο (Αλλαη), ονλαρ⎬ν σ⎞ψλεδικλερινδεν Σ⎫βηαν’δ⎬ρ (µ⎫νεζζεητιρ) ϖε ⎫στ⎫νδ⎫ρ, ψ⎫χεδιρ, β⎫ψ⎫κτ⎫ρ. 1 2 3 4 5 6

-

subhânehu ve teâlâ ammâ yekûlûne uluvven kebîren

: : : : : :

Allah münezzehtir ve âlâ, üstün þeyden söyledikleri ulu, çok yüce büyük

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ’nýn vasýflarý, sahip olduðu þeyler, hiçbir kuluyla, yaratýðýyla mukayese edilemez. O, Yaratýcý; diðerlerinin hepsi sadece yaratýktýr. Ýnsaný yaratan Allahû Tealâ, akýl adý verilen bir müessese ile insaný idarî açýdan desteklemiþtir. Akýl beyini kullanarak insana kumanda etmektedir.

278

278


ℜψετ − 44

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 287

(17) Ýsra Suresi

↑ ″∗ ÷↵! ↔: ↑π″Α⊕Κ7! ↑ !↔ξ×Ω⊕Κ7! ↑ψ↔7 ↑δ←±Α↔Κ↑# ↑δ←±Α↔Κ↑< ® ←! ↓∂″|↔− ″ω←8 ″ ←! ↔: ⎢⊕ω←Ζ[∝4 ″ω↔8 ↔: ⎢″ϖ↑Ζ↔Ε[∝Α″Κ↔#↔ Ψ↑Ζ↔Τ″Σ↔# ÷ ″ω←Υ×7 ↔: ∝ ←Γ″Ω↔Ε←∀ ∼→∗Ψ↑Σ↔3 _→Ω[∝ς↔& ↔ ≅↔6 ↑ψ⊕9←! Tusebbihu lehus semâvâtus seb’u vel ardu ve men fîhinn(fîhinne), ve in min þey’in illâ yusebbihu bi hamdihî ve lâkin lâ tefkahûne tesbîhahum, innehu kâne halîmen gafûrâ(gafûren).

7 κατ γ⎞κλερ ϖε ψερψ⎫ζ⎫ ϖε ονλαρδα βυλυνανλαρ, Ο’νυ (Αλλαη’⎬) τεσβιη εδερλερ. Ο’νυ ηαµδ ιλε τεσβιη ετµεψεν βιρ⎭εψ ψοκτυρ. ςε φακατ ονλαρ⎬ν τεσβιηλερινι σιζ φ⎬κ⎬η εδεµεζσινιζ (ανλαψαµαζσ⎬ν⎬ζ, ιδρακ εδεµεζσινιζ). Μυηακκακ κι Ο, Ηακ⎩µ’διρ, Γαφ⎦ρ’δυρ (µαðφιρετ εδενδιρ).

279

279


ℜψετ − 44

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 287

(17) Ýsra Suresi

1 2 3 4 5

-

tusebbihu lehu es semâvâtu es seb’u ve el ardu ve men fîhinne

: : : : :

6 - ve in 7 - min þey’in 8 - illâ (in ... illâ) 9 - yusebbihu 10 - bi hamdi-hi 11 - ve lâkin 12 - lâ tefkahûne

: : : : : : : :

13 14 15 16 17

: : : : :

-

tesbîha-hum inne-hu kâne halîmen gafûren

onu tesbih eder semalar 7 ve yeryüzü ve içindekiler, onlarda bulunan kimseler ve eðer olsa, olursa bir þeyden, bir þey ancak (yoktur) tesbih eder onu hamd ile ve lâkin, fakat fýkýh edemezsiniz, idrak edemezsiniz, anlayamazsýnýz onlarýn tesbihlerini muhakak ki o oldu halim gafûr (maðfiret eden)

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Kâinatta herþey elektronlardan ve karþýt elektronlardan oluþmuþtur. Bütün elektronlara Allah’ýn katýndan her an nötrinolar gelmekte ve dönüþ enerjilerini elektronlara aktararak onlarýn devamlý dönmesini temin etmektedirler. Elektronlar her dönüþlerinde bir ses çýkartmaktadýrlar. Çýkardýklarý bu ses, kendi lisanlarýnca “Allah” kelimesidir. Ýsra Suresinin 44. âyet-i kerimesi, kâinatta herþeyin Allah’ý tesbih ettiðini ifade etmektedir. Elektronlar Allah kelimesini kendi iradeleri ile tekrar etselerdi yaptýklarý þey Allah’ýn ismini zikretmek olacaktý. Nötrinolar tarafýndan döndürüldükleri için Allah ismini tekrar etmeleri zikir degil tesbihtir.

280

280


ℜψετ − 45

Σαψφα − 287

Χ⎫ζ − 15

(17) Ýsra Suresi

↔ω<∝Η⊕7! ↔ω″[↔∀ ↔: ↔τ↔Ξ″[↔∀ _↔Ξ″ς↔Θ↔% ↔ ×∼″Ι↑Τ″7! ↔ ⊂ !↔Ι↔5 ∼↔)←! ↔: ∼→∗Ψ↑Β″Κ↔8 _→∀≅↔∆←& ← ↔Ι←∋× ↵≅←∀ ↔ Ψ↑Ξ←8⊂Ψ↑< ↔ Ve izâ kara’tel kur’âne cealnâ beyneke ve beynellezîne lâ yu’minûne bil âhýreti hicâben mestûrâ(mestûren).

Σεν Κυρ’®ν’⎬ κ⎬ραατ εττιðιν (οκυδυðυν) ζαµαν, σενινλε αηιρετε (⎞λµεδεν εϖϖελ Αλλαη’α υλα⎭µαψα ϖε κ⎬ψ®µετ γ⎫ν⎫νε) ινανµαψανλαρ αρασ⎬να ηιχαβ−⎬ µεστυρε κ⎬λδ⎬κ (γ⎞ζλερινιν ⎫ζερινε, σενι πεψγαµβερ ολαρακ γ⎞ρµελερινι ενγελλεψεν βιρ περδε κοψδυκ). 1 2 3 4 5

-

ve izâ kara’te el kur’âne ceal-nâ beyne-ke ve beynellezîne (beyne ellezîne) 6 - lâ yu’minûne 7 - bi el âhýreti

: : : : :

ve kýraat ettiðin (okuduðun) zaman Kur’ân kýldýk seninle arasýna ve onlarýn arasýna

: :

8 - hicâben mestûren

:

inanmazlar ahirete (ölmeden evvel Allah’a ulaþmaya ve kýyâmet gününe) hicab-ý mesture, gizli perde

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allah’a ulaþmayý dilemeyen insanlarýn gözlerinde hicab-ý mesture olduðundan irþad makamýný herhangibir insandan ayýrt edemezler.

281

281


ℜψετ − 46

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 287

(17) Ýsra Suresi

″ ↔! →}⊕Ξ←6↔! ″ϖ←Ζ←∀Ψ↑ς↑5 |×ς↔2 _↔Ξ″ς↔Θ↔% ↔: ∼↔)←! ↔: ⎢∼→Ι″5↔: ″ϖ←Ζ←9!↔)×∼ |≥∝4 ↔: ↑ Ψ↑Ζ↔Τ″Σ↔< ↑ ↔Γ″&↔: ← ×∼″Ι↑Τ″7!|←4 ↔τ⊕∀↔∗ ↔ ″Ι↔6↔) ∼→∗Ψ↑Σ↑9 ″ϖ←;←∗≅↔∀″(↔! |⊆ς↔2 ∼″Ψ⊕7↔: Ve cealnâ alâ kulûbihim ekinneten en yefkahûhu ve fî âzânihim vakrâ(vakran), ve izâ zekerte rabbeke fîl kur’âni vahdehu vellev alâ edbârihim nufûrâ(nufûren).

Ο’νυ (Κυρ’®ν’⎬), φ⎬κ⎬η (ιδρακ) ετµελερινε καρ⎭⎬, (φ⎬κ⎬η εδεµεσινλερ διψε) καλπλερινιν ⎫ζερινε εκιννετ ϖε ονλαρ⎬ν κυλακλαρ⎬να ϖακρα (ι⎭ιτµε ενγελι) κ⎬λδ⎬κ. ςε σεν, Κυρ’®ν’δα Ραββινιν τεκλιðινι ζικρεττιðιν ζαµαν νεφρετλε αρκαλαρ⎬να δ⎞νδ⎫λερ.

282

282


ℜψετ − 46

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 287

(17) Ýsra Suresi

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15

-

ve cealnâ alâ kulûbi-him ekinneten en yefkahû-hu ve fî âzâni-him vakran ve izâ zekerte rabbe-ke fî el kur’âni vahde-hu vellev alâ edbâri-him nufûren

: : : : : : : : : : : : : : :

ve kýldýk üzerine olarýn kalpleri ekinnet, idrak etme engeli onu fýkýh etmeleri, anlamalarý ve onlarýn kulaklarýnda vardýr vakra, iþitme engeli ve sen zikrettiðin zaman Rabbini Kur’ân’da onun tekliðini, tek oluþunu döndüler üzerine arkalarýna nefretle

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ bütün insanlarýn kulaklarýna vakra koymuþtur. Bu, onlarýn irþada ve hidayete müteallik þeyleri iþitmelerine mani olur. Kalplerinde de ekinnet olduðundan irþad makamýnýn söylediklerini idrak edemezler. Allah’a ulaþmayý dilemedikleri sürece bu engeller onlarda hep mevcut olacaktýr.

283

283


ℜψετ − 47

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 287

(17) Ýsra Suresi

↔ Ψ↑Θ←Ω↔Β″Κ↔< ″ ←! ≥∝ψ←∀ ↔ Ψ↑Θ←Ω↔Β″Κ↔< _↔Ω←∀ ↑ϖ↔ς″2↔! ↑ω″Ε↔9 ↔ Ψ↑Ω←7≅⊕Π7! ↑ Ψ↑Τ↔< ″ ←!

⊆Ψ″∆↔9 ″ϖ↑; ″ ←!↔: ↔τ″[↔7←!

∼→∗Ψ↑Ε″Κ↔8 → ↑%↔∗ ® ←! ↔ Ψ↑Θ←Α⊕Β↔# ″ ←! Nahnu a’lemu bimâ yestemiûne bihî iz yestemiûne ileyke ve iz hum necvâ iz yekûluz zâlimûne in tettebiûne illâ raculen meshûrâ(meshûran).

Ονλαρ⎬ν δινλεδικλερι ⎭εψι ϖε σενι δινλιψορλαρκεν, ζαλιµλεριν “β⎫ψ⎫λενµι⎭ βιρ αδαµα τ®β⎩ ολυψορσυνυζ” διψερεκ φ⎬σ⎬λδα⎭τ⎬κλαρ⎬ν⎬ Βιζ ⎜οκ ιψι βιλιψορυζ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14

-

nahnu a’lemu bimâ yestemiûne bi-hi iz yestemiûne ileyke ve iz hum necvâ iz yekûlu ez zâlimûne in tettebiûne illâ raculen meshûran

: : : : : : : : : : : : : :

biz çok iyi biliriz þeyi seni dinlerler ona, onu dinliyorlarken sana, seni ve onlar fýsýldaþtýlar, gizli gizli konuþtular dedikleri zaman, diyerek zalimler eðer siz tâbî oluyorsanýz ancak bir adam büyülenmiþ

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ’nýn Ýsra-46’da bahsettiði irþad makamýný iþitemeyen insanlarýn burada: “Siz, büyülenmiþ bir adama tâbî oluyorsunuz.” demeleri söz konusudur. Böylece her devirde ayný þeyler yaþanmaktadýr.

284

284


ℜψετ − 48

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 287

(17) Ýsra Suresi

↔ ≅↔Χ″8 ÷↵! ↔τ↔7 ∼Ψ↑∀↔Ι↔/ ↔ρ″[↔6 ″η↑Π″9↑! → [∝Α↔, ↔ Ψ↑Θ[∝Ο↔Β″Κ↔<

÷↔4 ∼Ψ∩ς↔Ν↔4

Unzur keyfe darabû lekel emsâle fe dallû fe lâ yestetîûne sebîlâ(sebîlen).

Βακ, σενιν ι⎜ιν νασ⎬λ µισαλλερ γετιρδιλερ (σανα β⎫ψ⎫λενµι⎭, µεχνυν, δελι, ⎭αιρ δεδιλερ) ϖε β⎞ψλεχε δαλ®λεττε καλδ⎬λαρ. Αρτ⎬κ ψολα (Σ⎬ρατ⎬ Μυστακ⎩µ’ε) υλα⎭µαψα γ⎫⎜λερι ψετµεζ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9

285

-

unzur keyfe darabû leke el emsâle fe dallû fe lâ yestetîûne sebîlen

: : : : : : : : :

bak nasýl (misal) getirdiler, vurguladýlar sana, senin için örnekler, misaller, benzetmeler böylece dalâlette kaldýlar artýk güç yetiremezler, güçleri yetmez bir yol

285


ℜψετ − 48

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 287

(17) Ýsra Suresi

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allah’a ulaþmayý dilemedikçe hiç kimse Sýratý Mustakîm’e ulaþamaz. Bütün zaman devrelerinde, bütün kavimlerde resûller yaþamýþtýr ve bütün devirlerde ayný þeyler olmuþtur. Bu konuda Allahû Tealâ, Mu’minun Suresinin 44. âyet-i kerimesinde buyuruyor ki:

23/MU'MÝNUN-4 44: Summe erselnâ rusulenâ tetrâ, kullemâ câe ummeten resûluhâ kezzebûhu fe etbâ’nâ ba’dahum ba’dan ve cealnâhum ehâdîs(ehâdîse), fe bu’den li kavmin lâ yu’minûn(yu’minûne). Sonra Biz, resûllerimizi ardarda (arasý kesilmeksizin) gönderdik. Her ümmete resûlü geldiði zaman, her defasýnda onu yalanladýlar. Biz de onlarý birbiri arkasýndan (helâk ettik). Ve onlarý efsane kýldýk. Artýk mü’min olmayan kavim (Allah’ýn rahmetinden) uzak olsun. Bazý insanlar Peygamber Efendimiz (S.A.V)’e îmân etmemektedirler. Peygamber Efendimiz (S.A.V)’i de inkâr etmeleri eþyanýn tabiatýna uygundur. Bütün peygamberler, peygamber olmalarýna raðmen hep inkâr edilmiþlerdir. Peygamber olmayan resûllerse haydi haydi inkâr edileceklerdir.

286

286


ℜψετ − 49

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 287

(17) Ýsra Suresi

_→#≅↔4↑∗ ↔: _→8≅↔Π←2 _⊕Ξ↑6 !↔ ←! ↔ ∼Ψ≥↑7≅↔5 ↔: ∼→Γ<∝Γ↔% _→Τ″ς↔∋ ↔ Ψ↑∃Ψ↑Θ″Α↔Ω↔7 _⊕9←! ↔ Ve kâlû e izâ kunnâ izâmen ve rufâten e innâ le meb’ûsûne halkan cedîdâ(cedîden).

ςε “Βιζ, κεµικ ϖε κ⎬ρ⎬ντ⎬ (υφαλανµ⎬⎭ τοπρακ) ολδυðυµυζ ζαµαν µ⎬? Γερ⎜εκτεν βιζ, µυτλακα ψενι βιρ ψαρατ⎬λ⎬⎭λα µ⎬ βεασ εδιλεχεðιζ (διριλτιλεχεðιζ)?” δεδιλερ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11

-

ve kâlû e izâ kunnâ izâmen ve rufâten e innâ le meb’ûsûne halkan cedîden

: : : : : : : : : : :

ve dediler mý olduðu zaman biz olduk kemik ve kýrýntý, ufalanmýþ toprak mý gerçekten biz mutlaka beas edilenler (yeniden diriltilenler) yaratýlýþ yeni, yeniden

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Kýyâmet koptuktan sonra zaman, Âdem (A.S)’a kadar geri dönecektir. Ýnsanlarýn hayatta olduðu güne zaman ulaþtýðýnda onlar canlý bir halde mezarlarýndan çýkýp Allahû Tealâ’nýn huzuruna, Ýndi Ýlâhi’ye doðru yükseleceklerdir. Kemiklerin biraraya getirilip, Allahû Tealâ’nýn insana hayat vermesi, yeniden yaratmasý söz konusu deðildir. Söz konusu olan, zamanýn geriye gelmesidir. Bu geliþ, gelecekten geçmiþe olduðu için, kýyâmetten evvelki devrelerde yaþayan herkes canlanacaktýr. Bu sebepten dolayý konu, canlanarak mezardan çýkýþý da muhtevasýna almaktadýr.

287

287


ℜψετ − 50

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 288

(17) Ýsra Suresi

∼→Γ<∝Γ↔& ″ ↔! → ↔∗≅↔∆←& ∼Ψ↑9Ψ↑6 ″υ↑5 Kul kûnû hicâreten ev hadîdâ(hadîden).

∆ε κι: “Τα⎭ ϖεψα δεµιρ ολυν (ολσαν⎬ζ βιλε)!” 1 2 3 4 5

-

kul kûnû hicâreten ev hadîden

: : : : :

de, söyle olun taþ veya demir

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Ýnsanlar taþ da olsalar demir de olsalar ne olacaklarý bir sonraki âyet-i kerimede anlatýlmaktadýr.

288

288


ℜψετ − 51

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 288

(17) Ýsra Suresi

↔ Ψ↑7Ψ↑Τ↔[↔Κ↔4 ⎣″ϖ↑6←∗:↑Γ↑. |∝4 ↑η↑Α″Υ↔< _⊕Ω←8 _→Τ″ς↔∋ ″ ↔! ⎣↓ ⊕Ι↔8 ↔ ⊕:↔! ″ϖ↑6↔Ι↔Ο↔4

∝Η⊕7! ←υ↑5 ⎢_↔9↑Γ[∝Θ↑< ″ω↔8

|×Β↔8 ↔ Ψ↑7Ψ↑Τ↔< ↔: ″ϖ↑Ζ↔,↑®↑∗ ↔τ″[↔7←! ↔ Ψ↑Ν←Ρ″Ξ↑[↔Κ↔4 _→Α<∝Ι↔5 ↔ Ψ↑Υ↔< ″ ↔! |⊆Κ↔2 ″υ↑5 ⎢↔ξ↑; Ev halkan mimmâ yekburu fî sudûrikum, fe se yekûlûne men yuîdun(yuîdunâ), kulillezî fetarakum evvele merreh(merretin), fe se yungýdûne ileyke ruûsehum ve yekûlûne metâ hûv(hûve), kul asâ en yekûne karîbâ(karîben).

“ςεψα γ⎞νλ⎫ν⎫ζδε β⎫ψ⎫ψεν (δαηα β⎫ψ⎫κ ϖε ⎜οκ κυϖϖετλι, γ⎫⎜λ⎫ ολαρακ ηαψαλ εττιðινιζ) βα⎭κα βιρ ψαρατ⎬λ⎬⎭ ολσυν. Ο ζαµαν δα βιζι, κιµ (ηαψατα) γερι ⎜εϖιρεχεκ?” διψεχεκλερ. “Σιζι ιλκ δεφα ψαραταν” δε! Βυνυν ⎫ζερινε σανα βα⎭λαρ⎬ν⎬ (αλαψλ⎬ βιρ ταρζδα) σαλλαψαρακ: “Ο, νε ζαµαν?” διψεχεκλερ. ∆ε κι: “(Ονυν) ψακ⎬ν ολµασ⎬ µυητεµελδιρ.” 1 2 3 4

289

-

ev halkan mim mâ (min mâ) yekburu

: : : :

veya yaratýlýþ þeyden büyür, büyük olur, büyüyen (bir þey)

289


ℜψετ − 51

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 288

(17) Ýsra Suresi

5 6 7 8 9 10 11 12 13

-

14 15 16 17 18 19 20 21 22

-

fî sudûri-kum fe se yekûlûne men yuîdu-nâ kulillezî (kul ellezî) fetara-kum evvele merretin fe se yungýdûne (angada) ileyke ruûse-hum ve yekûlûne metâ huve kul asâ en yekûne karîben

: : : : : : : : : : : : : : : : : : :

gönlünüzde, içinizde, hayalinizde o zaman derler kim bizi geri çevirir de, ki o sizi yarattý ilk, evvelce kere, defa o zaman sallayacaklar (salladý) sana onlarýn baþlarý, baþlarýný ve derler ne zaman o de umulur ki, belki, muhtemelen olmak, olmasý pek yakýn, yakýn

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Kýyâmet günü hayata geri dönmekten bahsedilmektedir. Kýyâmet günü kâinatýn büyümesi duracaktýr. Bir noktadan uzaklaþan partiküller sebebiyle, geçmiþten geleceðe doðru giden zaman da Allah’ýn verdiði kinetik enerji bitince duracaktýr. Durduktan sonra büyük kütlelerin küçük kütleleri kendilerine çekme özelliði olan gravitasyon baþlayacaktýr. Uzaylar yok olacak, zaman gelecekten geçmiþe doðru gidecektir. Artýk bir noktadan uzaklaþma yoktur; o noktaya tekrar dönüþ vardýr. Herkes zaman kendi yaþadýklarý noktaya geri döndüðünde hayatta olacaklardýr. Ve mezarlarýndan yukarýya doðru canlý olarak yükseleceklerdir. Kim, ne kadar evvel ölürse ölsün, zamanýn neresinde olunursa olunsun, yatýp kalýnan süreyi, geçen zamaný on binlerce yýl olsa da, yarým saat veya biraz daha fazla bir süre olarak deðerlendirecektir. Bu, bütün zaman parçalarý için doðru ve geçerlidir. Çünkü zaman, bulunduðunuz noktaya geri dönmüþtür.

290

290


ℜψετ − 52

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 288

(17) Ýsra Suresi

∝ ←Γ″Ω↔Ε←∀ ↔ Ψ↑Α[∝∆↔Β″Κ↔Β↔4 ″ϖ↑6Ψ↑2″Γ↔< ↔ ″Ψ↔< 〉 → [∝ς↔5 ® ←! ″ϖ↑Β″Χ←Α↔7 ″ ←! ↔ Ψ∩Ξ↑Π↔# ↔: Yevme yed’ûkum fe testecîbûne bi hamdihî ve tezunnûne in lebistum illâ kalîlâ(kalîlen).

(Αλλαη’⎬ν) σιζι ⎜αð⎬ραχαð⎬ γ⎫ν, ηεµεν Ο’νυν ηαµδι ιλε (Ο’να ηαµδ ιλε) ιχαβετ εδεχεκσινιζ. ςε ανχακ (καβιρδε) πεκ αζ καλδ⎬ð⎬ν⎬ζ⎬ ζαννεδεχεκσινιζ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9

-

yevme yed’û-kum fe testecîbûne bi hamdi-hi ve tezunnûne in lebistum illâ kalîlen

: : : : : : : : :

o gün sizi çaðýrýr, çaðýracak o zaman, hemen icabet edeceksiniz ona hamd ile, onun hamdi ile ve zannedeceksiniz eðer, ise, öyle kaldýnýz, orada bulundunuz ancak, sadece az, pek az

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Kimileri buradaki ifadeyi “dünyada pek az kaldýðýnýzý” þeklinde kullanmýþtýr ama “dünyada” kelimesi yerine “kabirde” kelimesi çok daha uygundur. Bütün insanlar kabirlerinden Ýndi Ýlâhi’ye, Mahþer Meydaný’na yükseleceklerdir. Bir evvelki âyette olduðu gibi Allahû Tealâ burada da kabirde kalma süresinin pek az olduðunu söylemektedir.

291

291


ℜψετ − 53

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 288

(17) Ýsra Suresi

⎢↑ω↔Κ″&↔! ↔|←; |∝Β⊕7! ∼Ψ↑7Ψ↑Τ↔< ∝(≅↔Α←Θ←7 ″υ↑5 ↔: ↔ ≅↔Ο″[⊕Λ7! ⊕ ←! ⎢″ϖ↑Ζ↔Ξ″[↔∀ ↑ ↔ϑ″Ξ↔< ↔ ≅↔Ο″[⊕Λ7! ⊕ ←! _→Ξ[∝Α↑8 ∼∪:↑Γ↔2 ← ≅↔Κ″9← ↵←7 ↔ ≅↔6 Ve kul li ibâdî yekûlûlletî hiye ahsen(ahsenu), inneþ þeytâne yenzegu beynehum, inneþ þeytâne kâne lil insâni aduvven mubînâ(mubînen).

ςε κυλλαρ⎬µα δε κι: “Εν γ⎫ζελι (σ⎞ζ⎫) σ⎞ψλεσινλερ!” Μυηακκακ κι ⎭εψταν, ονλαρ⎬ν αραλαρ⎬ν⎬ βοζαρ (φεσατ ⎜⎬καρ⎬ρ). Μυηακκακ κι ο, ινσανα απα⎜⎬κ δ⎫⎭µανδ⎬ρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14

-

ve kul li ibâdî yekûlû elletî hiye ahsenu inne eþ þeytâne yenzegu beyne-hum inne eþ þeytâne kâne li el insâni aduvven mubînen

: : : : : : : : : : : : : :

ve de kullarýma söylesinler ki onu o en güzel, en ahsen muhakkak þeytan arasýný bozar, fesat çýkarýr onlarýn aralarý, aralarýnda muhakkak þeytan oldu insan için, insana düþman apaçýk, açýkça, beyan olunan, açýklanan

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Þeytan, bütün insanlara apaçýk bir düþmandýr. Ýnsanlarý birbirine düþman etmek, mutsuz etmek, kendisiyle birlikte cehenneme götürmek onun temel hedeflerini oluþturur. Bütün kavgalarý vücuda getiren aslýnda iblistir. Ýki tarafýn arasýna niza sokmak için iki tarafa da ayrý ayrý fýsýldar. Karþý tarafýn dediðinden hareketle kiþiyi diðer tarafýn üzerine saldýrtmaya çalýþýr. Bütün gücüyle bu istikamette bir gayretin sahibidir.

292

292


ℜψετ − 54

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 288

(17) Ýsra Suresi

″ϖ↑Υ″Ω↔&″Ι↔< ⊂_↔Λ↔< ″ ←! ⎢″ϖ↑Υ←∀ ↑ϖ↔ς″2↔! ″ϖ↑Υ∩∀↔∗ ≥_↔8 ↔: ⎢″ϖ↑Υ″∀←±Η↔Θ↑< ⊂_↔Λ↔< ″ ←! ″ ↔! → [∝6↔: ″ϖ←Ζ″[↔ς↔2 ↔ ≅↔Ξ″ς↔,″∗↔! Rabbukum a’lemu bikum, in yeþa’ yerhamkum ev in yeþa’ yuazzibkum, ve mâ erselnâke aleyhim vekîlâ(vekîlen).

Ραββινιζ, σιζι ιψι βιλιρ. ∆ιλερσε σιζε ραηµετ εδερ (Ραη⎩µ εσµασ⎬ ιλε τεχελλι εδερ) ϖεψα διλερσε σιζε αζαπ εδερ. ςε σενι, ονλαρα ϖεκιλ ολαρακ γ⎞νδερµεδικ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13

293

-

rabbu-kum a’lemu bi-kum in yeþa’ yerham-kum ev in yeþa’ yuazzib-kum ve mâ erselnâ-ke aleyhim vekîlen

: : : : : : : : : : : : :

sizin Rabbiniz iyi bilir sizi eðer diler size merhamet eder, rahmet nuru gönderir veya eðer diler sizi azaplandýrýr ve biz seni göndermedik onlarýn üzerine, onlara vekil olarak

293


ℜψετ − 54

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 288

(17) Ýsra Suresi

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, Peygamber Efendimiz (S.A.V) ‘e deðil, Allah’a tevekkül edileceðini; O’nun Allah’ýn vekili olduðunu, O’nu bekçi olarak göndermediðini söylemektedir. Allahû Tealâ buyuruyor:

21/ENBÝYA-1 107: Ve mâ erselnâke illâ rahmeten lil âlemîn(âlemîne). Seni Biz, sadece âlemlere rahmet olarak gönderdik. Sadece iki nevi insan vardýr: 1- Allah’ýn Rahîm esmasýyla tecelli ettiði, âmenû olanlar. 2- Allah’ýn Rahîm esmasýyla tecelli etmediði, mutlaka azaba duçar olanlar. Kim Allah’a ulaþmayý dilerse Allah 3. basamakta ona mutlaka Rahîm esmasýyla tecelli ederek, yaþarsa o kiþiyi mürþidine ulaþýr. Allah kiþinin nefsini 7 kademede tezkiye ederek, ruhunu 7 tane gök katýný aþýrarak, Allah’ýn Zat’ýna ulaþtýrmayý, Allah’ýn evliyasý yapmayý garanti etmektedir. Onlar mutlaka Allah’ýn cennetine girecek olanlardýr. Allahû Tealâ buyuruyor ki:

10/YUNUS-2 2: E kâne linnâsi aceben en evhaynâ ilâ reculin minhum en enzirin nâse ve beþþirillezîne âmenû enne lehum kademe sýdkýn inde rabbihim, kâlel kâfirûne inne hâzâ le sâhýrun mubîn(mubînun). Onlardan bir adama; insanlarý uyarmasý, âmenû olanlarý (ölmeden önce Allah’a ulaþmayý dileyenler) müjdelemesi için vahyetmemiz insanlara acaip (garip) mi geldi? Muhakkak ki; onlar için Rab’lerinin yanýnda (katýnda) sýddîkler makamý vardýr. Kâfirler þöyle der: “Muhakkak ki; bu, mutlaka apaçýk bir sihirbazdýr.” Kim Allah’a ulaþmayý dilerse müjdelenir. Kim de dilemezse, Allahû Tealâ onlara maðfiret etmez, Rahîm esmasýyla tecelli etmez. Bunun için o kiþi mutlaka azaba muhatap olur, gideceði yer cehennemdir.

294

294


ℜψετ − 55

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 288

(17) Ýsra Suresi

← !↔ξ×Ω⊕Κ7! |←4 ″ω↔Ω←∀ ↑ϖ↔ς″2↔! ↔τ∩∀↔∗ ↔: ↔ω∝±[←Α⊕Ξ7! ↔µ″Θ↔∀ _↔Ξ″ς⊕Ν↔4 ″φ↔Τ↔7 ↔: ⎢← ″∗ ÷↵!↔ : ∼→∗Ψ↑∀↔+ ↔ ↑:!↔( _↔Ξ″[↔#×∼ ↔: ↓µ″Θ↔∀ |×ς↔2 Ve rabbuke a’lemu bi men fîs semâvâti vel ard(ardý), ve lekad faddalnâ ba’dan nebiyyîne alâ ba’dýn ve âteynâ dâvude zebûrâ(zebûren).

ςε Ραββιν, σεµαλαρδα (7 κατ γ⎞κλερδε) ϖε ψερψ⎫ζ⎫νδε ολαν κιµσελερι ιψι βιλιρ. Ανδολσυν κι βιρ κ⎬σ⎬µ νεβ⎩λερι, διðερλερινε ⎫στ⎫ν κ⎬λδ⎬κ. ςε ∆αϖυτ (Α.Σ)’α Ζεβυρ’υ ϖερδικ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13

295

-

ve rabbu-ke a’lemu bi men fî es semâvâti ve el ardý ve lekad faddalnâ ba’dan nebiyyîne alâ ba’dýn ve âteynâ dâvûde zebûren

: : : : : : : : : : : : :

ve Rabbin iyi bilir kimseyi semalarda (7 kat göklerde) ve yeryüzü ve andolsun ki biz üstün kýldýk bir kýsmýný, bazýsýný peygamberler bir kýsmý üzerine, diðerlerine ve biz verdik Davut’a Zebur’u

295


ℜψετ − 55

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 288

(17) Ýsra Suresi

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Dünyadaki bin yýl, Allah’ýn katýndaki bir güne eþittir. Zaman dilimlerini eþit olarak telâkki edersek, dünyada bin yýl boyunca kýlýnan namazlar Allah katýnda sadece bir gündür. Orada oraya göre, burada buraya göre namaz kýlýnýr. Ýnsan ruhlarý þu anda 7. gök katýnda Devrin Ýmamý’na tâbî olarak Allah’ýn huzurunda huzur namazý kýlmaktadýrlar. Allahû Tealâ bütün nebîlere þeriat kitaplarý vermiþtir. Allah Kur’ân boyunca hiçbir âyetinde Hz. Davut’un Nebî olduðunu söylemiyor. Ona sayfalar (Zebur) verdiðini söylüyor. Zebur’dan bir mukaddes kitap olarak deðil “sayfalar” olarak bahsediyor. Burada Hz. Davut’un üstünlüðünü ifade edip etmediði konusunda bir açýklama yoktur. Allahû Tealâ, Peygamber Efendimiz (S.A.V) için de “Kur’ân’ý verdik. Seni âlemlere rahmet olasýn diye gönderdik. Bütün âlemlerde Rahîm esmasýyla tecellim senin sebebinledir.” demektedir (Enbiya-107). Ýnsan olan bütün gezegenlerde, o devirde kimler mürþidlerine tâbî olmuþlarsa, kimlerin ruhlarý vücutlarýndan ayrýlmýþsa, onlarýn baþlarýnýn üzerinde Peygamber Efendimiz (S.A.V)’in ruhu vardý. Ve Allah’ýn Rahîm esmasýyla tecelli etmesi bu sebepleydi. Hangi peygambere Allahû Tealâ’nýn daha çok deðer verdiði Allah’ýn bildiði bir þeydir. Allahû Tealâ, bu âyette, “Peygamberlerimiz arasýnda bir kýsým nebîleri diðer nebîlere üstün kýldýk.” demektedir. Bir baþka âyetinde ise; “Dersiniz ki kullarým; Biz nebîler arasýnda fark gözetmeyiz.” Buradan, Allah’a göre fark var, insana göre fark yok anlamý çýkmaktadýr. Farkýn ne olduðu ise Allah’ý alâkadar eder.

21/ENBÝYA-1 107: Ve mâ erselnâke illâ rahmeten lil âlemîn(âlemîne). Seni Biz, sadece âlemlere rahmet olarak gönderdik. .

296

296


ℜψετ − 56

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 288

(17) Ýsra Suresi

÷↔4 ∝ψ←9:↑( ″ω←8 ″ϖ↑Β″Ω↔2↔+ ↔ω<∝Η⊕7! ∼Ψ↑2″(! ←υ↑5 → <∝Ψ″Ε↔# ÷ ↔: ″ϖ↑Υ″Ξ↔2 ←±η∩Ν7! ↔ρ″Λ↔6 ↔ Ψ↑Υ←ς″Ω↔< Kulid’ûllezîne zeamtum min dûnihî fe lâ yemlikûne keþfed durri ankum ve lâ tahvîlâ(tahvîlen).

(Ονλαρα) δε κι: “Ο’νδαν (Αλλαη’ταν) βα⎭κα (ιλ®η εδινερεκ) ζανδα βυλυνδυκλαρ⎬ν⎬ζ⎬ ⎜αð⎬ρ⎬ν.” Οψσα ονλαρ, σιζδεν βιρ δαρλ⎬ð⎬ γιδερµε ϖε ονυ δεðι⎭τιρµε γ⎫χ⎫νε µαλικ (σαηιπ) δεðιλλερδιρ. 1 2 3 4 5

-

kulid’ûllezîne (kul udû ellezîne) : zeamtum : min dûni-hi : fe : lâ yemlikûne :

6 7 8 9

-

keþfe ed durri an-kum ve lâ tahvîlen

: : : :

“o kimseleri davet edin” de zanda bulundunuz ondan baþka o zaman, oysa, halbuki güçleri yetmez, güce malik (sahip) deðiller giderdi, kaldýrdý darlýk, sýkýntý sizden ve deðiþtirme olmaz

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Ýnsanlar, Peygamber Efendimiz (S.A.V) devrinde kendi elleriyle yaptýklarý, tanrý olarak düþündükleri putlara tapýyorlardý. “Lat, uzza, menat” adý verilen büyük putlar vardý.

297

297


ℜψετ − 57

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 288

(17) Ýsra Suresi

|×7←! ↔ Ψ↑Ρ↔Β″Α↔< ↔ Ψ↑2″Γ↔< ↔ω<∝Η⊕7! ↔τ←∴⊆7ÿ:↑! ↔ Ψ↑%″Ι↔< ↔: ↑ ↔Ι″5↔! ″ϖ↑Ζ∩<↔! ↔}↔ς[∝,↔Ψ″7! ↑ϖ←Ζ←±∀∗÷ ⊕ ←! ⎢↑ψ↔∀!↔Η↔2 ↔ Ψ↑4≅↔Φ↔< ↔: ↑ψ↔Β↔Ω″&↔∗ ∼→∗:↑Η″Ε↔8 ↔ ≅↔6 ↔τ←±∀∗÷ ↔ !↔Η↔2 Ulâikellezîne yed’ûne yebtegûne ilâ rabbihimul vesîlete eyyuhum akrebu ve yercûne rahmetehu ve yehâfûne azâbeh(azâbehu), inne azâbe rabbike kâne mahzûrâ(mahzûren).

⇑⎭τε ο ⎜αð⎬ρδ⎬κλαρ⎬ (δα), κενδι Ραβ’λερινε “ονλαρ⎬ν ηανγισι δαηα ψακ⎬νδ⎬ρ” διψε (Ο’να εν ψακ⎬ν) ϖεσιλεψι αραρλαρ ϖε Ο’νυν ραηµετινι ⎫µιτ εδερλερ, Ο’νυν αζαβ⎬νδαν κορκαρλαρ. Μυηακκακ κι Ραββινιν αζαβ⎬, ηαζερ εδιλενδιρ (κορκυλανδ⎬ρ).

298

298


ℜψετ − 57

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 288

(17) Ýsra Suresi

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16

-

ulâikellezîne (ulâike ellezîne) yed’ûne yebtegûne ilâ rabbi-him el vesîlete eyyu-hum akrebu ve yercûne rahmete-hu ve yehâfûne azâbe-hu inne azâbe rabbi-ke kâne mahzûren

: : : : : : : : : : : : : : : :

iþte onlar davet ediyorlar, çaðýrýyorlar talep ediyorlar, arýyorlar Rab’lerine, kendilerinin Rabbine bir vesile onlarýn hangisi en yakýn ve ümit ederler onun rahmeti ve korkarlar onun azabý muhakkak azap senin Rabbin oldu hazer edilen (çekinilen, korkulan)

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Bu âyete göre sadece puta tapanlar deðil, onlarýn yaptýklarý putlar da cezalandýrýlacaktýr. Sadece insanlar deðil; putlar da Allah’tan korkmaktadýrlar. Allah bir baþka âyet-i kerimede kýyâmet günü onlarýn, “Hayýr, onlar bize taptýlar. Biz onlarýn bize tapmasýný istemedik.” diyeceklerini anlatýyor. Canlý veya cansýzlýk olayý bu dünyadadýr. Daðlar, bulutlar, gökler cansýzdýr ama Allahû Tealâ bunlarla konuþmaktadýr. Allah’a göre hepsinin lisaný vardýr.

28/KASAS-6 63: Kâlellezîne hakka aleyhimul kavlu rabbenâ hâulâillezîne agveynâ, agveynâhum kemâ gaveynâ, teberre’nâ ileyke mâ kânû iyyânâ ya’budûn(ya’budûne). Üzerlerine azap sözü hak olanlar: “Rabbimiz, azdýrdýklarýmýz iþte bunlar. Kendimiz azdýðýmýz gibi onlarý da azdýrdýk. Onlardan berî olduðumuzu (kurtulduðumuzu) sana arz ederiz. Onlar, bize tapmýyorlardý (nefslerine uyuyorlardý).” dediler.

299

299


ℜψετ − 58

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 288

(17) Ýsra Suresi

↔υ″Α↔5 _↔;Ψ↑Υ←ς″Ζ↑8 ↑ω″Ε↔9 ® ←! ↓}↔<″Ι↔5 ″ω←8 ←! ↔: ⎢∼→Γ<∝Γ↔− _→∀!↔Η↔2 _↔;Ψ↑∀←±Η↔Θ↑8 ″ ↔! ←⊥↔Ω×[←Τ″7! ← ″Ψ↔< ∼→∗Ψ↑Ο″Κ↔8 ← ≅↔Β←Υ″7! |←4 ↔τ←7×) ↔ ≅↔6 Ve in min karyetin illâ nahnu muhlikûhâ kable yevmil kýyâmeti ev muazzibûhâ azâben þedîdâ(þedîden), kâne zâlike fîl kitâbi mestûrâ(mestûran).

Εðερ βιρ ⎭εηιρ (ηελ®κ ολαχακσα), κ⎬ψ®µετ γ⎫ν⎫νδεν ⎞νχε ονυν ηελ®κ εδιχισι ανχακ Βιζιζ. ςεψα ονυν (⎭εηιρ ηαλκ⎬ν⎬ν) ⎭ιδδετλι αζαπ εδιχισι Βιζιζ. ⇑⎭τε βυ, Κιταπ’τα ψαζ⎬λ⎬δ⎬ρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14

-

ve in min karyetin illâ nahnu muhlikû-hâ kable yevmi el kýyâmeti ev muazzibû-hâ azâben þedîden kâne zâlike fî el kitâbi mestûren

: : : : : : : : : : : : : :

ve ise, olursa bir ülke, bir þehir ancak, yalnýz (öyle olur) biz onu helâk edenler, helâk ediciler önce kýyâmet günü veya ona azap ediciler, azap edenler þiddetli azap oldu iþte bu kitapta (vardýr) yazýlmýþ, yazýlý (satýrlandýrýlmýþ) olarak

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Bir karyeyi helâk edecek, yakýp yýkacak olan Allah’týr. Hangi karyeleri, hangi kavimleri yok ettiði Kur’ân’da yazýlýdýr. Onlar Allah’a ulaþmayý dileyen bir kavim olsalardý azap edilmezlerdi, þehirleri de yok edilmezdi.

300

300


ℜψετ − 59

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 289

(17) Ýsra Suresi

″ !↔ ≥® ←! ← ≅↔<× ↵≅←∀ ↔υ←,″Ι↑9 ″ ↔! ≥_↔Ξ↔Θ↔Ξ↔8 _↔8 ↔: ↔}↔5≅⊕Ξ7! ↔ Ψ↑Ω↔∃ _↔Ξ″[↔#×∼ ↔: ⎢↔ Ψ↑7⊕: ÷↵! _↔Ζ←∀ ↔ ⊕Η↔6 ↑υ←,″Ι↑9 _↔8 ↔: ⎢_↔Ζ←∀ ∼Ψ↑Ω↔ς↔Π↔4 → ↔Ι←Μ″Α↑8 _→Σ<∝Ψ″Φ↔# ® ←! ← ≅↔<× ↵≅←∀ Ve mâ meneanâ en nursile bil âyâti illâ en kezzebe bihel evvelûn(evvelûne), ve âteynâ semûden nâkate mubsýraten fe zalemû bihâ, ve mâ nursilu bil âyâti illâ tahvîfâ(tahvîfen).

Βιζιµ ®ψετ (µυχιζε) γ⎞νδερµεµιζε µανι ολαν ⎭εψ, ανχακ εϖϖελκιλεριν ονυ (µυχιζελερι) ψαλανλαµ⎬⎭ ολµαλαρ⎬δ⎬ρ. Σεµυδ καϖµινε (γ⎞ζλε) γ⎞ρ⎫νεν (βιρ µυχιζε ολαρακ) δι⎭ι δεϖε ϖερδικ. Σονρα ονα ζυλµεττιλερ. ςε Βιζ, ®ψετλερι (µυχιζελερι), κορκυτµακταν βα⎭κα βιρ ⎭εψ ι⎜ιν γ⎞νδερµεψιζ.

301

301


ℜψετ − 59

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 289

(17) Ýsra Suresi

1 - ve mâ menea-nâ 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17

-

en nursile bi el âyâti illâ en kezzebe bi-hâ el evvelûne ve âteynâ semûden en nâkate mubsýraten fe zalemû bi-hâ ve mâ nursilu bi el âyâti illâ tahvîfen

: : : : : : : : : : : : : : : : :

ve bizi engellemedi, bize mani olmadý bizim göndermemiz âyetleri, delilleri, mucizeleri ancak, yalnýz yalanlamak onu öncekiler, evvelkiler ve biz verdik Semud kavmine diþi deve görünür olarak, görünen sonra zulmettiler ona ve biz göndermedik âyetleri, delilleri, mucizeleri ancak, den baþka korkutucu olarak

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ insanlarý cehennemle korkutur; çünkü onlarý Allah’ýn güzelliklerine yaklaþtýrmak ve mükâfatlandýrmak ister. “Allah’a ulaþmayý dilemezseniz cehenneme gidersiniz; dilerseniz sizi cennetime alýrým.” ifadesi bunu ortaya koymaktadýr:

10/YUNUS-7 7: Ýnnellezîne lâ yercûne likâenâ ve radû bil hayâtid dunyâ vatme'ennû bihâ vellezîne hum an âyâtinâ gâfilûn(gâfilûne). Muhakkak ki onlar, Bize ulaþmayý (hayatta iken ruhlarýný Allah’a ulaþtýrmayý) dilemezler. Dünya hayatýndan razý olmuþlardýr ve onunla doyuma ulaþmýþlardýr ve onlar âyetlerimizden gâfil olanlardýr. 10/YUNUS-8 8: Ulâike me’vâhumun nâru bimâ kânû yeksibûn(yeksibûne). Ýþte onlarýn kazandýklarý (dereceler) gereðince varacaklarý yer ateþtir (cehennemdir).

302

302


ℜψετ − 60

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 289

(17) Ýsra Suresi

_↔8 ↔: ⎢← ≅⊕Ξ7≅←∀ ↔ ≅↔&↔! ↔τ⊕∀↔∗ ⊕ ←! ↔τ↔7 _↔Ξ″ς↑5 ″ ←! ↔: ⎢ ← ≅⊕Ξς←7 →}↔Ξ″Β←4 ® ←! ↔ ≅↔Ξ″<↔∗↔! |≥∝Β⊕7! _↔<″ ∩Ι7! _↔Ξ″ς↔Θ↔% ″ϖ↑Ζ↑4←±Ψ↔Φ↑9 ↔: ← ×∼″Ι↑Τ″7! |←4 ↔}↔9Ψ↑Θ″ς↔Ω″7! ↔ ↔Ι↔∆⊕Λ7!↔: 〉 ∼→Ι[∝Α↔6 _→9≅↔[″Ρ↑0 ® ←! ″ϖ↑; ↑Γ<∝ϑ↔< _↔Ω↔4 Ve iz kulnâ leke inne rabbeke ehâta bin nâs(nâsi), ve mâ cealner ru’yâlletî ereynâke illâ fitneten lin nâsi veþ þeceretel mel’ûnete fîl kur’ân(kur’âni), ve nuhavvifuhum fe mâ yezîduhum illâ tugyânen kebîrâ(kebîren).

Ραββινιν, ινσανλαρ⎬ µυηακκακ (ραηµετι ϖε ιλµιψλε) ιηατα εττιðινι (καπλαδ⎬ð⎬ν⎬) σανα σ⎞ψλεµι⎭τικ. Σανα (καλπ γ⎞ζ⎫ ιλε) γ⎞στερδιðιµιζ ο ρ⎫ψετι ϖε Κυρ’®ν−⎬ Κεριµ’δεκι λ®νετλενµι⎭ αðαχ⎬ (ζακκυµ αðαχ⎬), ινσανλαρα σαδεχε φιτνε (ιµτιηαν) κ⎬λδ⎬κ. ςε Βιζ, ονλαρ⎬ κορκυτυψορυζ. Φακατ (βυ) ονλαρ⎬ν β⎫ψ⎫κ αζγ⎬νλ⎬κλαρ⎬νδαν (β⎫ψ⎫κ γ⎫ναηλαρ⎬νδαν) βα⎭κα βιρ ⎭εψι αρτ⎬ρµ⎬ψορ.

303

303


ℜψετ − 60

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 289

(17) Ýsra Suresi

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20

-

ve iz kulnâ leke inne rabbe-ke ehâta bi en nâsi ve mâ cealnâ er ru’yâlletî (er ru’yâ elletî) ereynâ-ke illâ fitneten li en nâsi ve eþ þecerete el mel’ûnete fî el kur’âni ve nuhavvifu-hum fe mâ yezîdu-hum illâ tugyânen kebîren

: : : : : : : : : : : : : : : : : : : :

ve biz dediðimiz zaman sana muhakkak senin Rabbin kuþattý, kapsadý insanlarý ve biz kýlmadýk, yapmadýk rüya ki o sana gösterdik ancak, den baþka, sadece bir imtihan, fitne insanlar için ve aðaç lânetlenmiþ Kur’ân-ý Kerim’de ve onlarý korkutuyoruz artýk onlarýn arttýrmýyor yalnýz, ancak, den baþka azgýnlýk, þaþkýnlýk büyük

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Zakkum aðacý, cehennemin dibindeki bir aðaçtýr ve cehenneme girecek insanlarýn yemeðidir. Lânet edilmiþtir. Saffat Suresinin 62, 63, 64 ve Duhan Suresinin 43, 44, 45. âyet-i kerimelerinde anlatýlmýþtýr:

37/SAFFAT-6 62: E zâlike hayrun nuzulen em þeceretuz zakkûm(zakkûmi). Nüzul (Allah’tan indirilen karþýlýk) olarak bu mu yoksa zakkum aðacý mý daha hayýrlý? 37/SAFFAT-6 63: Ýnnâ cealnâhâ fitneten liz zâlimîn(zâlimîne). Muhakkak ki Biz, onu (zakkum aðacýný) zalimler için fitne (imtihan) kýldýk. 37/SAFFAT-6 64: Ýnnehâ þeceretun tahrucu fî aslil cahîm(cahîmi). Muhakkak ki o (zakkum aðacý), cahîmin (cehennemin) dibinde çýkan bir aðaçtýr.

304

304


ℜψετ − 60

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 289

(17) Ýsra Suresi

44/DUHAN-4 43: Ýnne þeceretez zakkûm(zakkûmi). Muhakkak ki zakkum aðacý. 44/DUHAN-4 44: Taâmul esîm(esîmi). Günahkârlarýn yemeðidir. 44/DUHAN-4 45: Kel muhl(muhli), yaglî fîl butûn(butûni). Erimiþ maden gibi karýnlarýnda kaynar. Allah rahmeti ve ilmiyle herþeyi ve insanlarý kuþatýr, ihata eder.

40/MU'MÝN-7 7: Ellezîne yahmilûnel arþa ve men havlehu yusebbihûne bi hamdi rabbihim ve yu’minûne bihî ve yestagfirûne lillezîne âmenû, rabbenâ vesi’te kulle þey’in rahmeten ve ilmen fagfir lillezîne tâbû vettebeû sebîleke ve kýhim azâbel cahîm(cahîmi). Arþý tutan melekler ve onun etrafýndaki kiþi (devrin imamý), Rab’lerini hamd ile tesbih ederler ve ona îmân ederler. Ve âmenû olanlar için (Allah’tan) maðfiret dilerler: “Rabbimiz, Sen herþeyi rahmetle (rahmetinle) ve ilimle (ilminle) kuþattýn. Böylece (mürþidin önünde) tövbe edenleri ve senin yoluna (Sýratý Mustakîm’e) tâbî olanlarý maðfiret et (günahlarýný sevaba çevir). Ve onlarý cehennem azabýndan koru!” Bu sebeple “Biz insana þahdamarýndan daha yakýnýz.” buyuruyor.

50/KAF-1 16: Ve lekad halaknel insâne ve na’lemu mâ tuvesvisu bihî nefsuh(nefsuhu), ve nahnu akrebu ileyhi min hablil verîd(verîdi). Ve andolsun ki, insaný Biz yarattýk ve nefsinin ona ne vesvese verdiðini biliriz. Ve Biz, ona þahdamarýndan daha yakýnýz. Allahû Tealâ, bütün resûllerine cehennemi ve cenneti mutlaka göstermiþtir. Peygamber Efendimiz (S.A.V), bir Nebî Resûl’dü. Allahû Tealâ, insanlara göstermediði birçok sýrrýný olduðu gibi cehennemdeki zakkum aðacýný da kalp gözüyle Peygamber Efendimiz (S.A.V)’e göstermiþtir. Peygamber Efendimiz (S.A.V), gördüklerini insanlara anlattýkça, bunlar insanlar için bir imtihan vesilesi olmuþtur. Allahû Tealâ, bu âyet-i kerimeyle Ebu Cehil’e bir cevap vermektedir. Ebu Cehil, kendi isteði üzerine getirilen kaymak ve hurmayý yer ve: “Biz bunlardan baþka zakkum bilmeyiz. Muhammed sizi bir ateþle korkutuyor. Sonra da ne acayip þey ki; o cayýr cayýr yanan ateþte yeþil bir aðaç bitiyor.” der. Allahû Tealâ diyor ki:

56/VAKIA-5 52: Le âkilûne min þecerin min zakkumin. Mutlaka zakkum aðacýndan yiyecek olanlar.

305

305


ℜψετ − 61

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 289

(17) Ýsra Suresi

≥® ←! ∼:≥↑Γ↔∆↔Κ↔4 ↔ ↔(× ≠ ∼:↑Γ↑∆″,! ←}↔Υ←∴⊆ς↔Ω″ς←7 _↔Ξ″ς↑5 ″ ←! ↔: ⎣ _→Ξ[∝0 ↔α″Τ↔ς↔∋ ″ω↔Ω←7 ↑φ↑∆″,↔!↔ ↔ ≅↔5 ⎢↔ϕ[∝ς″∀←! Ve iz kulnâ lil melâiketiscudû li âdeme fe secedû illâ iblîs(iblîse), kâle e escudu li men halakte tînâ(tînen).

ςε µελεκλερε: “ℜδεµ (Α.Σ)’α σεχδε εδιν!” δεδιðιµιζ ζαµαν ιβλισ ηαρι⎜ ηεµεν σεχδε εττιλερ. (⇑βλισ): “Βεν, σενιν τοπρακταν ψαραττ⎬ð⎬ν κιµσεψε µι σεχδε εδεψιµ?” δεδι. 1 - ve iz kulnâ 2 - lil melâiketiscudû (li el melâiketi uscudû) 3 - li âdeme 4 - fe 5 - secedû 6 - illâ 7 - iblîse 8 - kâle 9 - e escudu 10 - li men halakte 11 - tînen

: :

ve biz demiþtik meleklere secde edin

: : : : : : : : :

Âdem’e o zaman secde ettiler ancak, baþka, hariç iblis dedi ben secde mi edeyim halkettiðin, yarattýðýn kimseye tînden, çamurdan

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, Âdem (A.S)’ý yaratmýþtýr ve bütün meleklere ona secde etmelerini emretmiþtir. Hepsi secde etmiþlerdir ama aralarýnda bulunan cin taifesinden þeytan, iblis (cinler de þeytan da enerjiden yaratýlmýþlardýr): “Ben, Senin topraktan yarattýðýn kimseye mi secde edeyim?” diyor. Bir baþka âyette “Sen, beni dumansýz ateþten yarattýn (enerjiden yarattýn). Onu ise topraktan yarattýn. Ben onun önünde secde etmem.” diyor. Yani iblisin mukayese ettiði þey; fizik vücutlar.

306

306


ℜψετ − 61

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 289

(17) Ýsra Suresi

Ýnsanýn fizik vücudu topraktan; þeytanlarýn ve cinlerin ise enerjiden yaratýlmýþtýr. Aslýnda büyük bir farklýlýk yoktur. Toprak, elektronlardan; elektronlar da enerji partikülleri olan nötrinolar da 4 enerji küresinden oluþurlar. 1 numaralý küre, bir nötrino sola dönüyorsa, elektronda da 2 numaralý küre mutlaka saða doðru döner. Nötrino ve elektronu birbirinden ayýran faktör ondan sonra gelir. Elektronda 1 numaralý küreyle 3 numaralý küre ters yönde, fakat nötrinoda 1 numaralý küre ile 3 numaralý küre ayný yönde dönerler. 1 ve 3 numaralý küreler dominant (hakim) kürelerdir ve bu küreler ayný istikamette döndükleri zaman istikamet lineerdir (doðrusaldýr). Bütün nötrinolar doðru bir çizgi üzerinde, hiçbir âleme ait olmadýklarý için sonsuz hýzla hareket ederler. Bir nötrinonun 1. küresi saða dönüyorsa, 2. küresi sola, 3. küresi gene saða, 4. küresi sola döner. Bir elektron da, bir nötrinonun vasýflarý itibariyle ayný hýza sahiptir ama küreler ters yönde çalýþýr. 1 numaralý küre gene misal verdiðimiz nötrinoda olduðu gibi saða dönüyorsa, 2 numaralý küre mutlaka sola dönecektir. Ama 3 numaralý küre nötrinoda gene saða döndüðü halde (1. küre gibi saða döndüðü halde), elektronda sola döner. Yani 1 ve 3 numaralý küreler, dominant küreler, ters istikamette çalýþýrlar. Elektronda da 4 numaralý küre 3.nün tersi istikamette (saða) döner (nötrinonun tersi). Yani nötrinonun 3 ve 4 numaralý küreleri ile elektronun 3 ve 4 numaralý küreleri birbirinin tersi istikamette dönerler. 3 de ters, 4 de ters. Bu sebeple bütün nötrinolar lineer istikametin sahibidirler ve hiçbir âleme ait olmadýklarý için sonsuz hýzda hareket ederler. Ama elektronlar mutlaka bir âleme aittirler ve dominant küreler ters istikamette döndüðü için sonsuz hýzlarý ýþýk hýzýnýn altýna düþmüþtür ve lineer (doðrusal) olan momentum, açýsal veya dairesel momentuma dönüþmüþtür. Yaratýlýþta sadece bu farklýlýk vardýr. Enerji ile maddeyi birbirinden ayýran þey, elektronlarýn ve enerji partikülleri olan nötrinolarýn 3 ve 4 numaralarý kürelerindeki deðiþikliktir. Toprak da elektronlardan oluþmuþtur. Yani aslýnda fizik vücutla nefsimizde farklýlýk yok ama insan, meleklerden de cinlerden de üstündür.

15/HÝCR-2 29: Fe izâ sevveytuhu ve nefahtu fîhi min rûhî fekaû lehu sâcidîn(sâcidîne). Artýk onu dizayn edip, içine ruhumdan üflediðim zaman, hemen ona secde ederek yere kapanýn! Âdem (A.S), bütün mahlûklardan üstün olmuþtur. Neden? Hiçbir mahlûkta Allah’a tekrar geri dönebilecek Allah’ýn üfürdüðü bir emanet mevcut deðildir ama Âdem (A.S)’da ve bütün insanlarda bu mevcuttur. Bütün insanlar Allah’ýn ruhuna sahip olduklarý için ve kâinatta insanýn dýþýnda hiçbir mahlûkta ruh emaneti mevcut olmadýðý için insan en üstün mahlûktur.

307

307


ℜψετ − 62

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 289

(17) Ýsra Suresi

⎧⊕|↔ς↔2 ↔α″8⊕Ι↔6 ∝Η⊕7! ∼↔Η×; ↔τ↔Β″<↔!↔∗↔! ↔ ≅↔5 ←⊥↔Ω×[←Τ″7! ← ″Ψ↔<|×7←! ←ω↔#″Ι⊕∋↔! ″ω←∴↔7 → [∝ς↔5 ® ←! ≥↑ψ↔Β⊕<←±∗↑) ⊕ω↔Υ←Ξ↔Β″&↔ ÷ Kâle e raeyteke hâzellezî kerremte aley(aleyye), le in ahharteni ilâ yevmil kýyâmeti le ahtenikenne zurriyyetehû illâ kalîlâ(kalîlen).

(⇑βλισ) δεδι κι: “Σενιν γ⎞ρ⎫⎭⎫νε γ⎞ρε, βενιµ ⎫ζεριµε (βενδεν δαηα) µ⎫κερρεµ (ικραµ εδιλµι⎭, ⎭ερεφλι) κ⎬λδ⎬ð⎬ν κιµσε βυ µυ? Εðερ βενι κ⎬ψ®µετ γ⎫ν⎫νε (καδαρ) τεηιρ εδερσεν (ερτελερσεν), ονυν ζ⎫ρριψετινδεν (νεσλινδεν) πεκ αζ⎬ ηαρι⎜, µυτλακα βανα (κενδιµε) τ®β⎩ κ⎬λαχαð⎬µ.” 1 2 3 4 5

308

-

kâle e raeyte-ke hâzâ ellezî

: : : : :

dedi mi senin görüþün bu ki o

308


ℜψετ − 62

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 289

(17) Ýsra Suresi

6 - kerremte 7 8 9 10

-

aleyye le in ahharte-ni ilâ yevmil kýyâmeti le ahtenikenne

11 - zurriyyete-hu 12 - illâ 13 - kalîlen

: : : : : : : :

sen yücelttin, kerim kýldýn, üstün kýldýn, þerefli kýldýn bana, benim üzerime gerçekten eðer beni ertelersen kýyâmet gününe muhakkak ele geçireceðim, kumanda edeceðim, bana tâbî kýlacaðým onun soyunu, zürriyetini ancak, baþka, hariç az

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Ýblisle insanýn mukayesesi... Allahû Tealâ’nýn huzurunda olmasýna raðmen iblisin nefsi onu rahatsýz ediyor ve Allahû Tealâ’nýn huzurundan bu sebeple kovuluyor. Ve intikam almayý bir hedef haline getiriyor. “Beni kýyâmet gününe kadar geciktir, yaþat. O insan adý verilen mahlûklarýn pek azý hariç, büyük kýsmýný (kendime) bana tâbî kýlacaðým.” Burada çok açýk bir þekilde iblis “yarýsýndan fazlasýný” demiyor, “pek azý hariç, hemen hepsini” diyor. Onun için insanlarýn %90’ýndan fazlasý ne yazýk ki þeytanla birlikte cehenneme gideceklerdir. %10’dan çok daha az insan, sadece Allah’a ulaþmayý dileyenler için cennet söz konusudur. Gerçekten de iblis sözünü yerine getiriyor. Allahû Tealâ buyuruyor:

34/SEBE-2 20: Ve lekad saddaka aleyhim iblîsu zannehu fettebeûhu illâ ferîkan minel mûminîn(mûminîne). Ve andolsun ki iblis, onlar üzerindeki zannýný (hedefini) yerine getirdi. Böylece mü’minleri oluþturan bir fýrka (Allah’a ulaþmayý dileyenler) hariç, hepsi ona (þeytana) tâbî oldular.

309

309


ℜψετ − 63

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 289

(17) Ýsra Suresi

⊕ ←≅↔4 ″ϖ↑Ζ″Ξ←8 ↔τ↔Θ←Α↔# ″ω↔Ω↔4 ″⎯↔;″)! ↔ ≅↔5 ∼→∗Ψ↑4″Ψ↔8 → ≥!↔ϑ↔% ″ϖ↑6ÿ↑®≥!↔ϑ↔% ↔ϖ⊕Ξ↔Ζ↔% Kâlezheb fe men tebiake minhum fe inne cehenneme cezâukum cezâen mevfûrâ(mevfûren).

(Αλλαη⎦ Τεαλ® ⎭⎞ψλε βυψυρδυ): “Γιτ! Αρτ⎬κ ονλαρδαν κιµ σανα τ®β⎩ ολυρσα, ο ζαµαν µυηακκακ κι σιζιν χεζαν⎬ζ, εκσικσιζ βιρ χεζα ολαρακ χεηεννεµδιρ.” 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

310

-

kâlezheb (kâle izheb) fe men tebia-ke min-hum fe inne cehenneme cezâu-kum cezâen mevfûren

: : : : : : : : : :

“git” dedi artýk kim sana tâbî oldu onlardan o zaman, artýk muhakkak cehennem sizin cezanýz ceza olarak eksiksiz, tam

310


ℜψετ − 63

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 289

(17) Ýsra Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, iblisi huzurundan kovmaktadýr. Ýblise tâbî olmak, fiziki olarak iblise tâbiiyetini beyan etmek deðildir. Allah’a ulaþmayý dilemeyen herkes þeytanýn kuludur.

39/ZUMER-1 17: Vellezînectenebût tâgûte en ya’budûhâ ve enâbû ilâllâhi lehumul buþrâ, fe beþþir ýbâd(ýbâdi). Onlar ki; taguta (insan ve cin þeytanlara) kul olmaktan içtinab ettiler (kaçýndýlar, kendilerini kurtardýlar). Çünkü Allah’a yöneldiler (Allah’a ulaþmayý dilediler). Onlara müjdeler vardýr. Öyleyse kullarýmý müjdele! Allah, Kendisine ulaþmayý dileyen herkesi iblise tâbî olmaktan kurtarýr. Allahû Tealâ, 3. basamakta Allah’a ulaþmayý dileyen kiþinin þeytanla iliþkisini, 21. basamakta kiþiyi ruhen Kendisine ulaþtýrýncaya kadar keser ve onu muhafaza altýna alýr. iblis, Allah’ýn bu sözünü insanlara unutturabilmek için bütün mukaddes kitaplarý, insanlarýn gözlerinden ýrak kýlmaya çalýþmýþtýr. Asýrlar boyunca insanlara ön ayak olarak yazdýrdýðý yüzlerce kitapla onlarýn Kur’ân-ý Kerim’le iliþkisini kesmiþtir. Ýnsanlar: “Biz Kur’ân’ý anlayamayýz. Kur’ân’ý anlayanlar bunca kitap yazmýþlar. Ýþte biz o kitaplardan okuruz, anlarýz ve kurtuluruz.” diyerek artýk günümüzde de Kur’ân’a müracaat etmemektedirler. Allah’a ulaþmayý dilemek o kitaplarda mevcut olmadýðý için þeytanýn kulu olarak yaþamaktadýrlar. Bu durumda gidecekleri yer, ne yazýk ki cehennemdir. Þeytanýn, insanlarýn çoðunu yoldan çýkararak kendisine tâbî kýlacaðýna dair sözü vardýr. Allah’a ulaþmayý dilemeyen herkes doðuþtan içinde bulunduðu dalâletten kurtulamamýþtýr ve bilerek veya bilmeyerek mutlaka iblise tâbî olmuþtur. Çünkü Allah’ýn onlarýn üzerindeki tesiri, iblisin tesirinden çok daha azdýr ve onlar, cehenneme gitmekten asla kurtulamazlar. Ýþte bugün üniversitelerde öðretilmeyen bir ilmi, Biz sizlere öðretiyoruz. Hiçbir üniversitede, Allah’a ulaþmayý dileyen bir insanýn þeytanýn sultasýndan sýyrýlacaðý, mutlaka Allah’ýn cennetine gireceði konusu öðretilmez. Ama Allah’ýn Üniversitesi’nde öðretilir.

311

311


ℜψετ − 64

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 289

(17) Ýsra Suresi

″⎯←ς″%↔! ↔: ↔τ←#″Ψ↔Μ←∀ ″ϖ↑Ζ″Ξ←8 ↔α″Θ↔Ο↔Β″,! ←ω↔8 ″ ←ϑ″Σ↔Β″,! ↔: ← !↔Ψ″8 ÷↵! |←4 ″ϖ↑Ζ″6←∗≅↔− ↔: ↔τ←ς←%↔∗ ↔: ↔τ←ς″[↔Φ←∀ ″ϖ←Ζ″[↔ς↔2 ∼→∗:↑Ι↑3 ® ←! ↑ ≅↔Ο″[⊕Λ7! ↑ϖ↑;↑Γ←Θ↔< _↔8 ↔: ⎢″ϖ↑;″Γ←2↔: ← ÷″: ÷↵!↔: Vestefziz menisteta’te minhum bi savtike ve eclib aleyhim bi haylike ve recilike ve þârikhum fîl emvâli vel evlâdi vaýdhum, ve mâ yaiduhumuþ þeytânu illâ gurûrâ(gurûren).

“ςε ονλαρδαν γ⎫⎜ ψετιρδικλερινι, σεσινλε αλδατ. Ατλ⎬λαρ⎬ν ϖε ψαψαλαρ⎬νλα ονλαρ⎬ βαð⎬ραρακ ψ⎞νλενδιρ (χεηεννεµε σεϖκετ). Εϖλ®τλαρ⎬νδα ϖε µαλλαρ⎬νδα ονλαρα ορτακ ολ. ςε ονλαρα (ψαλαν ⎭εψλερ) ϖααδετ.” ⇒εψταν⎬ν ϖααδεττικλερι γυρυρ (αλδατµα)δαν βα⎭κα βιρ⎭εψ δεðιλδιρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16

312

-

vestefziz (ve istefsiz) men isteta’te min-hum bi savti-ke ve eclib aleyhim bi hayli-ke ve recili-ke ve þârik-hum fî el emvâli ve el evlâdi vaid-hum, ve mâ yaidu-hum eþ þeytânu illâ gurûren

: : : : : : : : : : : : : : : :

ve aldat, rahatsýz et kime güç yetirirsen onlardan sesinle ve baðýrarak sevket (yönlendir) onlarýn üzerine senin atlýlarýnla ve senin yayalarýn ve onlara ortak ol mallarda ve evlâtlarda, çocuklarda onlara vaadet ve onlara vaadettiði þeyler þeytan ancak, fakat aldanma, aldatma

312


ℜψετ − 64

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 289

(17) Ýsra Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Þeytan insaný yalanlarýyla aldatýr. Dünya hayatýný, fuhþu insanlara güzel göstererek onlarý haram kazanca, zinaya yöneltir. Putperestleri, putlarýn kendilerine þefaat edeceði yalanýyla putlara taptýrýr. Ýblisin, Allahû Tealâ’nýn âyetlerini kullanýp, insanlarý affedileceklerine inandýrmasý ise bir baþka husustur. Allahû Tealâ Nisa Suresinin 31. ve Zumer Suresinin 53. âyeti kerimelerinde buyuruyor ki:

4/NÝSA-3 31: Ýn tectenibû kebâira mâ tunhevne anhu nukeffir ankum seyyiâtikum ve nudhýlkum mudhalen kerîmâ(kerîmen). Eðer yasaklanan büyük günahlardan kaçýnýrsanýz, sizin günahlarýnýzý örteriz ve sizi ikram olunacaðýnýz bir yere sokarýz. 39/ZUMER-5 53: Kul yâ ýbâdiyellezîne esrefû alâ enfusihim lâ taknetû min rahmetillâh(rahmetillâhi), innallâhe yagfiruz zunûbe cemîâ(cemîan), innehu huvel gafûrur rahîm(rahîmu). De ki: “Ey nefslerini israf etmiþ (haddi aþmýþ) kullarým! Allah’ýn rahmetinden ümit kesmeyin. Muhakkak ki Allah, günahlarýn hepsini maðfiret eder (sevaba çevirir). Muhakkak ki O, Gafûr’dur (maðfiret eden), Rahîm’dir (rahmet nuru gönderen).” Reenkarnasyon palavrasýnýn arkasýnda da iblisin þu ifadesi vardýr: “Ýnsanlarýn bir kýsmý dünyaya sakat, hasta geliyorken, bir kýsmý saðlýklýysa orada adaletsizlik vardýr. Allah ise adildir. Öyleyse evvelce hasta ya da fakir olan insanlar saðlam ya da zengin olarak tekrar tekrar dünyaya gelecektir. Ve her seferinde adalet biraz daha teessüs edecektir. Herkesin ruhu (aslýnda nefsi) her geliþinde biraz daha düzelecektir. Neticede öyle bir gün gelecektir ki; binlerce defa hayata geldikleri için insanlarýn bütün afetleri düzelmiþ olacaktýr ve böylece Allahû Tealâ kýyâmeti koparacaktýr. Herkes de mutlaka Allah’ýn cennetine girecektir.” Ýnsanlarýn çoðu buna inanmaktadýr. Ýblis, ne yazýk ki insanlarýn %90’dan fazlasýný bu palavralarýyla kandýrmayý her devirde baþarmýþtýr ve baþaracaktýr. Ýnsanlarýn çoðu þeytanýn bu tuzaðýna düþeceklerdir. Ýnsanlar dünyaya sadece bir defa gelirler. Allah’a ulaþmayý dilemezlerse gidecekleri yer cehennemdir.

313

313


ℜψετ − 65

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 289

(17) Ýsra Suresi

⎢° ≅↔Ο″ς↑, ″ϖ←Ζ″[↔ς↔2 ↔τ↔7 ↔ϕ″[↔7

∝(≅↔Α←2 ⊕ ←!

→ [∝6↔: ↔τ←±∀↔Ι←∀ |×Σ↔6 ↔: Ýnne ibâdî leyse leke aleyhim sultân(sultânûn), ve kefâ bi rabbike vekîlâ(vekîlen).

Μυηακκακ κι Βενιµ κυλλαρ⎬µ⎬ν ⎫ζερινδε, σενιν βιρ συλτανλ⎬ð⎬ν (ψαπτ⎬ρ⎬µ γ⎫χ⎫ν) ψοκτυρ. ςε σενιν Ραββιν, ϖεκιλ ολαρακ κ®φιδιρ (ψετερ). 1 2 3 4 5 6 7 8 9

314

-

inne ibâdî leyse leke aleyhim sultânûn ve kefâ bi rabbi-ke vekîlen

: : : : : : : : :

muhakkak kullarým deðil, yoktur senin onlarýn üzerine sultanlýk, yaptýrým gücü ve yeterli, kâfi senin Rabbin vekil olarak

314


ℜψετ − 65

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 289

(17) Ýsra Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Ýnsanlarýn Rabbi, þeytanýn da Rabbidir. Ýnsanlarýn þeytana deðil, Allah’a tevekkül etmesi emrolunmuþtur. Þeytan, insanlara nefsin afetleriyle tesir edebilir. Þeytanýn talebiyle (Allah’ýn emirlerini yapmamak, yasak ettiði fiilleri iþlemek) nefsin afetlerinin talebi aynýdýr. Ýblis de bu talepleri biraz daha süsleyerek, nefsin afetlerini biraz daha azgýn hale getirir ve sonuçta insanlar þeytanýn talebini gerçekleþtirir. Zaten nefsin afetleri þeytan ne istiyorsa onu yapmaya göre programlanmýþtýr; bu sebeple da bu bir yaptýrým gücü deðildir. Ýblisin, kýyâmet günü cehennemde bütün insanlara, cinlere ve þeytanlara söyledikleri Ýbrâhîm Suresinin 22. âyet-i kerimesinde anlatýlmaktadýr:

14/ÝBRÂHÎM-2 22: Ve kâleþ þeytânu lemmâ kudýyel emru innallâhe veadekum va’del hakký ve veadtukum fe ahleftukum, ve mâ kâne liye aleykum min sultânin illâ en deavtukum festecebtum lî, fe lâ telûmûnî ve lûmû enfusekum, mâ ene bi musrihikum ve mâ entum bi musrýhýyy(musrýhýyye), innî kefertu bi mâ eþrektumûni min kabl(kablu), innaz zâlimîne lehum azâbun elîm(elîmun). Þeytan, emir yerine getirildiði zaman þöyle dedi: “Muhakkak ki Allah, size “hak olan vaadini” vaadetti. Ve ben de size vaadettim. Fakat ben, vaadimden döndüm. Ve ben, sizin üzerinizde bir güce (sultanlýða, yaptýrým gücüne) sahip deðilim. Sadece sizi davet ettim. Böylece siz, bana icabet ettiniz. Artýk beni kýnamayýn! Kendinizi kýnayýn! Ve ben, sizin yardýmcýnýz deðilim. Siz de, benim yardýmcým deðilsiniz. Gerçekten ben, sizin beni ortak koþmanýzý daha önce de inkâr ettim. Muhakkak ki zalimlere acý azap vardýr.” Dikkat edilmelidir ki; þeytan, insanlara sadece teklif eder. Kendi rýzasý ve iradesiyle kimsenin adýna bir þey yaptýramaz ama insanlarý, yalan söyleyerek kandýrýr. Ýnsanlarýn nefsleri de ayný þeyleri yapmak istediði için, insanlarýn büyük kýsmý devamlý günah iþler.

315

315


ℜψετ − 66

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 289

(17) Ýsra Suresi

∼Ψ↑Ρ↔Β″Α↔Β←7 ←η″Ε↔Α″7! |←4 τ ↔ ″ς↑Σ″7! ϖ↑ ↑Υ↔7 |∝%″ϑ↑< Η∝ ⊕7! ↑ϖ↑Υ∩∀↔∗ _→Ω[∝&↔∗ ″ϖΥ↑ ←∀ ↔ ≅↔6 ↑ψ⊕9←! ⎢∝ψ←ς″Ν↔4 ω″ ←8 Rabbukumullezî yuzcî lekumul fulke fîl bahri li tebtegû min fadlih(fadlihî), innehu kâne bi kum rahîmâ(rahîmen).

Σιζιν Ραββινιζ κι; Ο, ονυν φαζλ⎬νδαν (νασιπ) αραψασ⎬ν⎬ζ διψε δενιζδε γεµιλερι σιζιν ι⎜ιν σεϖκεδερ (ψ⎫ζδ⎫ρ⎫ρ). ∩⎫νκ⎫ Ο, σιζε ραηµετ εδιχιδιρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12

-

rabbu-kum ellezî yuzcî lekum el fulke fî el bahri li tebtegû min fadli-hi inne-hu kâne bi kum rahîmen

: : : : : : : : : : : :

sizin Rabbiniz ki o sevkeder (yüzdürür) sizi, sizin için gemiler denizde aramanýz için onun fazlýndan muhakkak o, çünkü o oldu size merhametli, rahmet eden, rahmet nuru gönderen

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Kiþi, Allah’a ulaþmayý dilediði anda Allah onun üzerine Rahîm esmasýyla tecelli eder ve onu kurtuluþa ulaþtýran rahmetini ona yollar. Allah’a ulaþmayý dilemeyen kiþiye Allah’ýn rahmeti ulaþmaz. Sadece Allah’a ulaþmayý diledikleri için, insanlarýn gözlerindeki hicab-ý mestureyi, kulaklarýndaki vakrayý alan, kalplerindeki ekinneti alýp yerine ihbat koyan, kalplerinin nur kapýsýný Allah’a çevirerek göðüslerinden kalplerine nur yolunu açan, onlarý huþûya ulaþtýrýp mürþidlerini gösteren, yani 12 ihsaný saðlayan Allah’ýn Rahîm esmasýdýr. Sadece Allah’ýn rahmetine muhatap olanlar kurtulabilirler ve Allah’a ulaþabilirler. Allahû Tealâ’nýn Rahîm esmasý, hep “merhamet” kelimesiyle ifade edilmiþ ve asýl unsur insanlardan gizlenmiþtir. Eðer kiþi Allah’a ulaþmayý dilememiþse o kiþi Rahmân esmasýna muhatap olur. Bu da kiþiye hiçbir pozitif tesir icra etmez ve onu asla Allah’a ve cennete ulaþtýrmaz.

316

316


ℜψετ − 67

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 290

(17) Ýsra Suresi

″ω↔8 ⊕υ↔/ ←η″Ε↔Α″7! |←4 ∩η∩Ν7! ↑ϖ↑Υ⊕Κ↔8 ∼↔)←! ↔: ←±η↔Α″7! |↔7←! ″ϖ↑Υ[×±∆↔9 _⊕Ω↔ς↔4 ⎣↑ ≅⊕<←! ≥® ←! ↔ Ψ↑2″Γ↔# ∼→∗Ψ↑Σ↔6 ↑ ≅↔Κ″9← ↵! ↔ ≅↔6 ↔: ⎢″ϖ↑Β″/↔Ι″2↔! Ve izâ messekumud durru fîl bahri dalle men ted’ûne illâ iyyâh(iyyâhu), fe lemmâ neccâkum ilel berri a’radtum, ve kânel insânu kefûrâ(kefûren).

ςε σιζε, δενιζδε βιρ δαρλ⎬κ (τεηλικε) δοκυνδυðυ ζαµαν σαδεχε ο ηαρι⎜, δυα εττικλερινιζ σαπ⎬π γιδερ. Φακατ σιζι, καραψα ⎜⎬καρ⎬νχα (κυρταρ⎬νχα) ψ⎫ζ ⎜εϖιριρσινιζ. ςε ινσαν ⎜οκ νανκ⎞ρδ⎫ρ. 1 2 3 4 5 6 8 9 10 11 12 13 14

-

ve izâ messe-kum ed durru fî el bahri dalle men ted’ûne illâ iyyâ-hu fe lemmâ neccâ-kum ilâ el berri a’radtum ve kâne el insânu kefûren

: : : : : : : : : : : : :

ve size dokunduðu zaman bir zarar, bir sýkýntý, bir tehlike denizde saptý, gitti çaðýrdýðýnýz, davet ettiðiniz, dua ettikleriniz sadece o hariç, ondan baþka böylece, olduðu zaman, olunca sizi kurtardýk karaya yüz çevirdiniz ve oldu insan çok nankör

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Burada Allahû Tealâ, insanlarýn gemilerin batma tehlikesi gibi olaylarda Allah’a putlara müracaat ettiðini ifade etmektedir. Her zaman, heryerde gören ve iþiten Allah, insanlarý kurtarabilir. Allah’tan baþkasýna tapanlar için kurtuluþ yoktur ve onlar Allah’ýn kendilerine bahþettiklerini deðerlendiremeyenlerdir. Ýnsan olarak yaratýlmanýn hamdini ve þükrünü eda edemeyenlerdir. Allahû Tealâ bu âyette nefsin nankörlük afetine yer vermektedir.

317

317


ℜψετ − 68

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 290

(17) Ýsra Suresi

↔υ←,″Ι↑< ″ ↔! ←±η↔Α″7! ↔⎯←9≅↔% ″ϖ↑Υ←∀ ↔ρ←Κ″Φ↔< ″ ↔! ″ϖ↑Β″Ξ←8↔≅↔4 ↔! → [∝6↔: ″ϖ↑Υ↔7 ∼:↑Γ←∆↔# ÷ ⊕ϖ↑∃ _→Α←.≅↔& ″ϖ↑Υ″[↔ς↔2 E fe emintum en yahsife bikum cânibel berri ev yursile aleykum hâsiben summe lâ tecidû lekum vekîlâ(vekîlen).

√ψλεψσε σιζι, καρα ταραφ⎬νδα ψερε γε⎜ιρµεσινδεν (γε⎜ιρµεψεχεðινδεν) ϖεψα σιζιν ⎫ζερινιζε, τα⎭ ψαðδ⎬ραν βιρ φ⎬ρτ⎬να γ⎞νδερµεσινδεν (γ⎞νδερµεψεχεðινδεν) εµιν µι ολδυνυζ? Σονρα σιζιν ι⎜ιν βιρ ϖεκιλ (κορυψυχυ) βυλαµαζσ⎬ν⎬ζ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12

-

e fe emintum en yahsife bi-kum cânibe el berri ev yursile aleykum hâsiben summe lâ tecidû lekum vekîlen

: : : : : : : : : : : :

bundan sonra emin mi oldunuz yere geçirmesi sizi taraf kara veya gönderir sizin üzerinize taþ yaðdýran fýrtýna sonra bulamazsýnýz sizin için bir vekil

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm “Tevekkül edilen” mânâsýnda da kullanýlan “vekil” kelimesi burada, “koruyucu” istikametinde kullanýlmýþtýr. 3/AL-ÝÝ ÝMRAN-1 139: Ve lâ tehinû ve lâ tahzenû ve entumul a’levne in kuntum mu’minîn(mu’minîne). Gevþemeyin ve mahzun olmayýn. Eðer mü’minler iseniz mutlaka siz, üstün geleceksiniz. Kiþi gerçekten tevekkül ettiðinde, kuvvetinin sebebi, kâinatý yaratan Allah’ýn (En Kuvvetli’nin) o kiþiyle beraber olmasýdýr.

318

318


ℜψετ − 69

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 290

(17) Ýsra Suresi

×Ι″∋↑! → ↔∗≅↔# ←ψ[∝4 ″ϖ↑6↔Γ[∝Θ↑< ″ ↔! ″ϖ↑Β″Ξ←8↔! ″ ↔! δ≠<∝±Ι7! ↔ω←8 _→Σ←.≅↔5 ″ϖ↑Υ″[↔ς↔2 ↔υ←,″Ι↑[↔4 ∼:↑Γ←∆↔# ÷ ⊕ϖ↑∃″ϖ↑#″Ι↔Σ↔6 _↔Ω←∀ ″ϖ↑Υ↔5←Ι″Ρ↑[↔4 _→Θ[∝Α↔# ∝ψ←∀ _↔Ξ″[↔ς↔2 ″ϖ↑Υ↔7 Em emintum en yuîdekum fîhi târeten uhrâ fe yursile aleykum kâsýfen miner rîhý fe yugrikakum bimâ kefertum summe lâ tecidû lekum aleynâ bihî tebîâ(tebîan).

Βα⎭κα βιρ σεφερ σιζι οραψα (γερι) δ⎞νδ⎫ρµεσινδεν β⎞ψλεχε σιζιν ⎫ζερινιζε κ®σιφ (⎭ιδδετλι, δεϖιρεν) βιρ φ⎬ρτ⎬να γ⎞νδεριπ, ινκ®ρλαρ⎬ν⎬ζδαν δολαψ⎬ σιζι (δενιζδε) βοðµασ⎬νδαν εµιν µι ολδυνυζ? Σονρα Βιζε καρ⎭⎬ (βοðυλµαµαν⎬ζ) ι⎜ιν (σιζι κορυψαχακ) βιρ ψαρδ⎬µχ⎬ βυλαµαζσ⎬ν⎬ζ.

319

319


ℜψετ − 69

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 290

(17) Ýsra Suresi

1 2 3 4 5 6 7 8 9

-

em emintum en yuîde-kum fî-hi târeten uhrâ fe yursile aleykum kâsýfen

: : : : : : : : :

10 11 12 13 14 15 16 17 18 19

-

min er rîhi fe yugrika-kum bi-mâ kefertum summe lâ tecidû lekum aleynâ bi-hi tebîan

: : : : : : : : : :

emin mi oldunuz sizi döndürmesi ona, oraya, orada bir defa daha diðer, baþka o zaman, artýk gönderir sizin üzerinize kasýp kavuran, þiddetle deviren (kasýrga) fýrtýnadan, bir fýrtýna (rüzgâr) o zaman, artýk sizi (suda) boðar inkâr etmenizden dolayý sonra bulamazsýnýz sizin için bize, bize karþý ona yardýmcý olan, destek olan

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ neyi dilerse onu mutlaka gerçekleþtirir. Kiþinin eceli gelmiþse, Allah isterse o kiþinin, geminin içinde ölmesine veya denize düþerek boðulmasýna, geminin batmasýna sebebiyet verir. Hiçbir kuvvet bunlara mani olamaz. Bu âyet-i kerimede Allah’a inanmayan, Allah’ýn verdiklerine nankörlük eden insanlarýn, inkârlarýndan dolayý cezalandýrýlmalarý ifade buyrulmaktadýr.

320

320


ℜψετ − 70

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 290

(17) Ýsra Suresi

←±η↔Α″7! |←4 ″ϖ↑;≅↔Ξ″ς↔Ω↔&↔: ↔ ↔(×∼ |≥∝Ξ↔∀ _↔Ξ″8⊕Ι↔6 ″φ↔Τ↔7 ↔: ← ≅↔Α←[⎯⊕Ο7! ↔ω←8 ″ϖ↑;≅↔Ξ″5↔+↔∗ ↔: ←η″Ε↔Α″7! ↔: ″ω⊕Ω←8 ↓η[∝Χ↔6 |×ς↔2 ″ϖ↑;≅↔Ξ″ς⊕Ν↔4 ↔: 〉 → [∝Ν″Σ↔# _↔Ξ″Τ↔ς↔∋ Ve lekad kerremnâ benî âdeme ve hamelnâhum fîl berri vel bahri ve razaknâhum minet tayyibâti ve faddalnâhum alâ kesîrin mimmen halaknâ tafdîlâ(tafdîlen).

ςε ανδολσυν κι; ℜδεµοðλυνυ κερεµ σαηιβι (⎭ερεφλι) κ⎬λδ⎬κ. Ονλαρ⎬ καραδα ϖε δενιζδε τα⎭⎬δ⎬κ. ςε ονλαρ⎬ ηελ®λ ⎭εψλερδεν ρ⎬ζ⎬κλανδ⎬ρδ⎬κ. ςε ονλαρ⎬ ψαραττ⎬κλαρ⎬µ⎬ζ⎬ν ⎜οðυνδαν φαζιλετ (α⎜⎬σ⎬νδαν) ⎫στ⎫ν κ⎬λδ⎬κ.

321

321


ℜψετ − 70

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 290

(17) Ýsra Suresi

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13

-

ve lekad kerremnâ benî âdeme ve hamelnâ-hum fî el berri ve el bahri ve razaknâ-hum min et tayyibâti ve faddalnâ-hum alâ kesîrin mimmen(min men) halaknâ tafdîlen

: : : : : : : : : : : : :

ve andolsun biz yücelttik, þereflendirdik, kerim kýldýk Âdemoðlu ve onlarý taþýdýk karada ve denizde ve onlarý rýzýklandýrdýk temiz, helâl þeylerden ve onlarý üstün kýldýk üzerine çok, hepsi yarattýklarýmýzdan üstünlük (fazilet)

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Burada, Allahû Tealâ’nýn insaný fazilet açýsýndan üstün kýlmasý söz konusudur. Bu konu bir nefsin afetleri bir de ruhun hasletleri açýsýndan deðerlendirilmelidir. Allahû Tealâ, sadece insana ruh vermiþtir. Hasletlerin davranýþ biçimlerini gerçekleþtiren dizayn ruha aittir. Allahû Tealâ, nefsi de kiþi Allah’a ulaþmayý dilerse ruhun paralelinde faziletlerle ayrýca donatýr. Böyle bir dizaynda insanoðlu Allah’ýn güzellikleriyle donatýlmýþtýr. Bütün diðer varlýklardan fazilet açýsýndan üstündür. Demek ki; fazilet açýsýndan bütün vasýflar itibariyle insanlar, diðer bütün mahlûkattan daha üstündür. Çünkü bütün kâinat, insan için yaratýlmýþtýr:

45/CASÝYE-1 13: Ve sahhare lekum mâ fîs semâvâti ve mâ fîl ardý cemîan minh(minhu), inne fî zâlike le âyâtin li kavmin yetefekkerûn(yetefekkerûne). Ve göklerde ve yerde olanlarýn hepsini kendinden (bir lütuf olarak) size musahhar (emre amade) kýldý. Muhakkak ki bunda, tefekkür eden bir kavim için mutlaka âyetler (ibretler) vardýr.

322

322


Χ⎫ζ − 15

ℜψετ − 71

Σαψφα − 290

(17) Ýsra Suresi

″ω↔Ω↔4 ⎣″ϖ←Ζ←8≅↔8←≅←∀ ↓ ≅↔9↑! ⊕υ↑6 ∼Ψ↑2″Γ↔9 ↔ ″Ψ↔< ↔ ↑®↔Ι″Τ↔< ↔τ←∴⊆7ÿ:↑≅↔4 ∝ψ←Ξ[∝Ω↔[←∀ ↑ψ↔∀≅↔Β←6 ↔|←#:↑! → [∝Β↔4 ↔ Ψ↑Ω↔ς″Π↑< ÷ ↔: ″ϖ↑Ζ↔∀≅↔Β←6 Yevme ned’û kulle unâsin bi imâmihim, fe men ûtiye kitâbehû bi yemînihî fe ulâike yakreûne kitâbehum ve lâ yuzlemûne fetîlâ(fetîlen).

Ο γ⎫ν β⎫τ⎫ν ινσανλαρ⎬, (Αλλαη’⎬ν ταψιν εττιðι) ιµαµλαρ⎬ ιλε ⎜αð⎬ρ⎬ρ⎬ζ. Ο ζαµαν κιταβ⎬ σαðδαν ϖεριλεν κιµσελερ, β⎞ψλεχε κιταπλαρ⎬ν⎬ οκυρλαρ. ςε (ονλαρα) ζερρε καδαρ ζυλµεδιλµεζ (ηακσ⎬ζλ⎬ðα υðρατ⎬λµαζ).

323

1 - yevme 2 - ned’û

: :

3 4 5 6

: : : :

-

kulle unâsin bi imâmi-him fe

o gün davet edeceðiz (ederiz), çaðýracaðýz (çaðýrýrýz) herkes, hepsi, bütün insanlar imamlarý ile o zaman

323


ℜψετ − 71

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 290

(17) Ýsra Suresi

7 8 9 10 11 12 13 14 15

-

men ûtiye kitâbe-hu bi yemîni-hi fe ulâike yakreûne kitâbe-hum ve lâ yuzlemûne fetîlen

: : : : : : : : :

kim, kimse verilir onun kitabý (kendi kitabý) onun saðýnda o zaman iþte onlar okurlar onlarýn kitaplarý ve zulmedilmezler hurma çekirdeðindeki küçük iplik (zerre kadar)

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Kýyâmet günü insanlar yaþadýklarý Devrin Ýmamlarý ile birlikte çaðrýlýr. Her kavim için o devirdeki Kavim Resûlleri çaðrýlýr. Zamanýn Gavsý, her tarikatýn baþýndaki mürþidler, daha alt seviyeleri temsil eden 3 grup mürþid de þahit olarak çaðrýlýr. Hayat filmleri Ýndi Ýlâhi’de herkese gösterilir. Kimseye zulmedilmediði herkesin elindeki mizanla hayat filmini karþýlaþtýrýlarak kesinleþir.

324

324


ℜψετ − 72

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 290

(17) Ýsra Suresi

↔ξ↑Ζ↔4 |×Ω″2↔! ≥∝ ←Η×; |∝4 ↔ ≅↔6 ″ω↔8 ↔: → [∝Α↔, ∩υ↔/↔! ↔: |×Ω″2↔! ← ↔Ι←∋× ↵! |←4 Ve men kâne fî hâzihî a’mâ fe huve fîl âhýreti a’mâ ve edallu sebîlâ(sebîlen).

ςε βυραδα (βυ δ⎫νψαδα), κιµ κ⎞ρ ισε αρτ⎬κ ο αηιρεττε δε κ⎞ρδ⎫ρ. ςε ψολδαν δαηα ⎜οκ σαπµ⎬⎭τ⎬ρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9

-

ve men kâne fî hâzihî a’mâ fe huve fî el âhýreti a’mâ ve edallu sebîlen

: : : : : : : : :

ve kim oldu burada kör artýk o ahirette kör ve daha çok dalâlette, daha çok saptý yol

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Bu âyette; kör, saðýr ve dilsiz olduklarý için baþka insanlarý da Allah’ýn yolundan men etmeye çalýþanlar anlatýlmaktadýr. Allahû Tealâ, fizik olarak görmeyen insanlardan deðil; gözlerinde hicab-ý mesture olduðundan irþad makamýný görmeyen, kulaklarýnda vakra olduðundan onun söylediklerini iþitemeyen insanlardan bahsetmektedir. Birinciler kör, ikinciler saðýrdýr. Kalplerinde ekinnet olduðu için idrakleri yoktur. Bu yüzden Allah’a ulaþmayý dilemezler ve dalâlette kalýrlar. Allah’ýn yolundan daha çok sapmýþlardýr. 7/A'RAF-1 179: Ve lekad zere’nâ li cehenneme kesîren minel cinni vel insi lehum kulûbun lâ yefkahûne bihâ ve lehum a’yunun lâ yubsýrûne bihâ ve lehum âzânun lâ yesmeûne bihâ, ulâike kel en’âmi bel hum edallu, ulâike humul gâfilûn(gâfilûne). Ve andolsun ki; cehennemi, insanlarýn ve cinlerin çoðuna hazýrladýk (yarattýk). Onlarýn kalpleri vardýr, onunla fýkýh (idrak) etmezler. Onlarýn gözleri vardýr, onunla görmezler. Onlarýn kulaklarý vardýr, onunla iþitmezler. Onlar hayvanlar gibidir. Hatta daha çok dalâlettedirler. Ýþte onlar, onlar gâfillerdir.

325

325


ℜψετ − 73

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 290

(17) Ýsra Suresi

↔τ″[↔7←! ≥_↔Ξ″[↔& ″:↔! ≥∝Η⊕7! ←ω↔2 ↔τ↔9Ψ↑Ξ←Β″Σ↔[↔7 ∼:↑(≅↔6 ″ ←! ↔: → [∝ς↔∋ ↔ :↑Η↔Φ⊕# ÷ ∼→)←! ↔: ⎩↑ ↔Ι″[↔3 _↔Ξ″[↔ς↔2 ↔ ←Ι↔Β″Σ↔Β↔7 Ve in kâdû le yeftinûneke anillezî evhaynâ ileyke li tefteriye aleynâ gayreh(gayrehu) ve izen lettehazûke halîlâ(halîlen).

ςε νερεδεψσε σανα ϖαηψεττιðιµιζ ⎭εψδεν βα⎭κασ⎬ ιλε Βιζε ιφτιρα ετµεν ι⎜ιν γερ⎜εκτεν σενι φιτνεψε δ⎫⎭⎫ρ⎫ψορλαρδ⎬. ςε ο τακτιρδε σενι µυτλακα δοστ εδινιρλερδι. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12

-

ve in kâdû le yeftinûne-ke anillezî (an ellezî) evhaynâ ileyke li tefteriye aleynâ gayre-hu ve izen lettehazû-ke (le ittehazû-ke) halîlen

: : : : : : : : : : : :

ve eðer neredeyse, az kalsýn (oluyordu) gerçekten seni fitneye düþürüyorlar ondan sana vahyettik sana iftira etmen, uydurman için bize ondan baþka ve o taktirde, o zaman seni mutlaka edinirler bir dost

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Peygamber Efendimiz (S.A.V), muhakkak ki münafýklarýn söylediklerine inanmazdý ama Allahû Tealâ, inanmýþ gibi görünmesi halinde, O’nu dost edineceklerini ve fitneye düþüreceklerini söylemektedir.

326

326


ℜψετ − 74

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 290

(17) Ýsra Suresi

↔ ″Γ←6 ″φ↔Τ↔7 ↔ ≅↔Ξ″Β⊕Α↔∃ ″ ↔! ≥ ÷ ″Ψ↔7 ↔: ⎩ → [∝ς↔5 →_ ″[↔− ″ϖ←Ζ″[↔7←! ↑ω↔6″Ι↔# Ve lev lâ en sebbetnâke lekad kidte terkenu ileyhim þey'en kalîlâ(kalîlen).

ςε σενι σεβατ εττιρµεσεψδικ, ανδολσυν κι σεν, ονλαρα βιραζ µεψλεδερδιν. 1 2 3 4 5 6 7 8

-

ve lev lâ en sebbetnâ-ke lekad kidte terkenu ileyhim þey'en kalîlen

: : : : : : : :

ve olmasaydý biz seni saðlamlaþtýrmamýz andolsun ki az kalsýn, neredeyse meyledersin onlara bir þey az, biraz

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Münafýklar Peygamber Efendimiz (S.A.V)’i hep fitneye düþürmek istemiþlerdir ama Allahû Tealâ O’nu hep korumuþtur. Allah’ýn korumasýyla onlara meyletmesi önlenmiþtir.

327

327


ℜψετ − 75

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 290

(17) Ýsra Suresi

← ≅↔Ω↔Ω″7! ↔ρ″Θ←/↔: ← ξ×[↔Ε″7! ↔ρ″Θ←/ ↔ ≅↔Ξ″5↔)↔ ÷ ∼→)←! ∼→Ι[∝Μ↔9 _↔Ξ″[↔ς↔2 ↔τ↔7 ↑φ←∆↔# ÷ ⊕ϖ↑∃ Ýzen le ezaknâke di'fal hayâti ve di'fal memâti summe lâ tecidu leke aleynâ nasîrâ(nasîran).

Ο τακτιρδε, ελβεττε ηαψατ⎬ν ϖε ⎞λ⎫µ⎫ν δι’φασ⎬ν⎬ (σ⎬κ⎬ντ⎬λαρ⎬ν⎬, ⎫ζ⎫ντ⎫λερινι, αχ⎬λαρ⎬ν⎬) κατ κατ σανα ταττ⎬ρ⎬ρδ⎬κ. Σονρα σενιν ι⎜ιν Βιζε καρ⎭⎬ βιρ ψαρδ⎬µχ⎬ βυλυνµαζδ⎬. 1 2 3 4

-

5 6 7 8 9

-

izen le ezaknâ-ke di'fa el hayâti ve di'fa el memâti (di'fa) summe lâ tecidu leke aleynâ nasîran

: : : : : : : : : :

o taktirde, o zaman elbette sana tattýrdýk (tattýrýrdýk) hayatýn zayýflýðý (sýkýntýsý) ve ölümün zayýflýðý (sýkýntýsý) (kat kat, iki kat), (zayýflýk, güçsüzlük, sýkýntý) sonra bulamazsýn senin için bize karþý bir yardýmcý

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Peygamber Efendimiz (S.A.V) bir Nebî olduðu için hiçbir þekilde yoldan çýkmasý, onlara meyletmesi mümkün deðildi. Ama meyletmiþ olsaydý, o zaman Allahû Tealâ O’na iki kat ceza verecekti. Çünkü O, Allahû Tealâ’nýn seçtiði bir Nebî’dir.

328

328


ℜψετ − 76

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 291

(17) Ýsra Suresi

↔ Ψ↑%←Ι″Φ↑[←7 ← ″∗ ÷↵! ↔ω←8 ↔τ↔9:∩ϑ←Σ↔Β″Κ↔[↔7 ∼:↑(≅↔6 ″ ←! ↔: → [∝ς↔5 ® ←! ↔τ↔4 ÷←∋ ↔ Ψ↑Χ↔Α″ς↔< ÷ ∼→)←! ↔: _↔Ζ″Ξ←8 Ve in kâdû le yestefizzûneke minel ardý li yuhricûke minhâ ve izen lâ yelbesûne hilâfeke illâ kalîlâ(kalîlen).

Νερεδεψσε γερ⎜εκτεν, σενι δ⎫νψαδα βυλυνδυðυν ψερδεν ⎜⎬καρµακ ι⎜ιν τεδιργιν εδιψορλαρδ⎬ (εδεχεκλερδι). ςε εðερ ⎞ψλε ολσαψδ⎬, ονλαρ δα σενδεν σονρα σαδεχε αζ βιρ σ⎫ρε καλαβιλιρλερδι. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11

-

ve in kâdû le yestefizzûne-ke min el ardý li yuhricû-ke min-hâ ve izen lâ yelbesûne hilâfe-ke illâ kalîlen

: : : : : : : : : : :

ve eðer neredeyse, az kalsýn seni tedirgin ediyorlar arzdan, yurttan, dünyadan seni çýkarmak için oradan ve o taktirde, artýk, bundan sonra (orada) kalmazlar, kalamazlar senden sonra, senin arkandan ancak, sadece az

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Mekkeliler, Peygamber Efendimiz (S.A.V)’i tedirgin etmiþlerdir. O da Allah’tan emir aldýktan sonra Mekke’yi terkederek Medine’ye ulaþmýþtýr. Daha sonra Peygamber Efendimiz (S.A.V) ve sahâbe tarafýndan Mekke fethedilmiþtir. Allahû Tealâ ötekilere de orada fazla bir süre tanýmamýþtýr. Daha fetih olayý söz konusu deðilken âyet inmiþ ve Allahû Tealâ’nýn söylediði olaylar birer birer gerçekleþmiþtir. Allahû Tealâ’nýn olaylarý önceden bildirdiði görülmektedir.

329

329


ℜψετ − 77

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 291

(17) Ýsra Suresi

_↔Ξ←ς↑,↑∗ ″ω←8 ↔τ↔ς″Α↔5 _↔Ξ″ς↔,″∗↔! ″φ↔5 ″ω↔8 ↔}⊕Ξ↑, 〉 → <∝Ψ″Ε↔# _↔Ξ←Β⊕Ξ↑Κ←7 ↑φ←∆↔# ÷ ↔: Sunnete men kad erselnâ kableke min rusulinâ ve lâ tecidu li sunnetinâ tahvîlâ(tahvîlen).

Σενδεν ⎞νχε δε γ⎞νδερδιðιµιζ ρεσ⎦λλεριµιζιν σ⎫ννετι (σ⎫ννετυλλαη: Αλλαη’⎬ν κανυνυ) βυδυρ. ςε σ⎫ννετιµιζδε (κανυνυµυζδα) βιρ δεðι⎭ικλικ βυλαµαζσ⎬ν. 1 2 3 4 5 6 7 8 9

-

sunnete men kad erselnâ kable-ke min rusuli-nâ ve lâ tecidu li sunneti-nâ tahvîlen

: : : : : : : : :

sünnet (Allah'ýn kanunu) kimse, kim olmuþtu biz gönderdik senden önce resûllerimizden ve bulamazsýn sünnetimizde bir deðiþiklik

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, Rum Suresinin 30. âyet-i kerimesinde diyor ki:

30/RUM-3 30: Fe ekim vecheke lid dîni hanîfâ(hanîfen), fýtratallâhilletî fataran nâse aleyhâ, lâ tebdîle li halkýllâh(halkýllâhi), zâliked dînul kayyimu ve lâkinne ekseren nâsi lâ ya’lemûn(ya’lemûne).

330

330


ℜψετ − 77

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 291

(17) Ýsra Suresi

Hanif olarak kendini dîn için ikame et, Allah’ýn hanif fýtratýyla ki; Allah, insanlarý hanif fýtratýyla yaratmýþtýr. Allah’ýn yaratmasýnda deðiþme olmaz. Kayyim olan (kaim olacak, ezelden ebede kadar yaþayacak) dîn budur. Fakat insanlarýn çoðu bilmez. Bütün insanlar hanif fýtratýyla, hanif dîninin özelliklerine göre yaratýlmýþlardýr. Ýnsanýn yaratýlýþ standardýnda; insanoðlu aklýný baþýna toplayýp, kendi iradesiyle Allah’a ulaþmayý dileyene kadar Allah’ýn bütün kapýlarý kapalý; þeytanýn kapýsý ise açýktýr. Kiþi Allah’a ulaþmayý dilediðinde insan için Allah’ýn kapalý olan kapýlarý birer birer açýlýr. O kiþi, ruhunu, vechini, nefsini ve iradesini sýrayla Allah’a teslim eder. Ama kiþi Allah’a ulaþmayý dilemezse, hiçbir zaman bu istikamette bir baþarýya ulaþamaz. Allahû Tealâ’nýn, dîn sünnetullahýnda, ikinci bir dîn hiç olmamýþtýr. Sadece hanif dîni, yani Arapça adýyla Ýslâm dîni vardýr. Hz. Musa’nýn da Hz. Ýsa’nýn da Peygamber Efendimiz (S.A.V)’in de dîni ayný, tek dîndir ve þeriatleri ayný þeriattir:

42/ÞURA-1 13: Þerea lekum mined dîni mâ vassâ bihî nûhan vellezî evhaynâ ileyke ve mâ vassaynâ bihî ibrâhîme ve mûsâ ve îsâ, en ekîmûd dîne ve lâ teteferrekû fîh(fîhi), kebure alel muþrikîne mâ ted’ûhum ileyh(ileyhi), allâhu yectebî ileyhi men yeþâu ve yehdî ileyhi men yunîb(yunîbu). Dînde, onunla Hz. Nuh’a vasiyet ettiðimiz (farz kýldýðýmýz) þeyi (þeriati); “Dîni ikame edin (ayakta, hayatta tutun) ve onda (dînde) fýrkalara ayrýlmayýn.” diye Hz. Ýbrâhîm’e, Hz. Musa’ya ve Hz. Ýsa’ya vasiyet ettiðimiz þeyi sana da vahyederek, size de þeriat kýldýk. Senin onlarý, kendisine çaðýrdýðýn þey (Allah’a ulaþmayý dileme) müþriklere zor geldi. Allah, dilediðini Kendisine seçer ve O’na yöneleni, Kendisine hidayet eder (ruhunu hayatta iken Kendisine ulaþtýrýr). Ýsra Suresinin 77. âyet-i kerimesi ve Rum Suresinin 30. âyet-i kerimesi bir paralellik, bir illiyet rabýtasý içerisindedir. Elbette Allahû Tealâ, Peygamber Efendimiz (S.A.V)’den evvel de resûller göndermiþtir. Bir kýsmý Peygamber Efendimiz (S.A.V) gibi Nebî-Resûl; bir kýsmý ise velî-resûldür.

331

331


ℜψετ − 78

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 291

(17) Ýsra Suresi

←υ″[⊕7! ←σ↔Κ↔3 |×7←! ←ϕ″Ω⊕Λ7! ← Ψ↑7↑Γ←7 ↔ ξ×ς⊕Μ7! ←ϖ←5↔! ∼→(Ψ↑Ζ″Λ↔8 ↔ ≅↔6 ←η″∆↔Σ″7! ↔ ×∼″Ι↑5 ⊕ ←! ⎢←η″∆↔Σ″7! ↔ ×∼″Ι↑5 ↔: Ekýmýs salâte li dulûkiþ þemsi ilâ gasakýl leyli ve kur'ânel fecr(fecri), inne kur'ânel fecri kâne meþhûdâ(meþhûden).

Γ⎫νε⎭ιν δ⎞νµεσινδεν, γεχενιν καραρµασ⎬να καδαρ ναµαζ κ⎬λ. Φεχριν Κυρ’®ν’⎬ν⎬ (φεχρ ϖακτι οκυναν Κυρ’®ν’⎬) ικαµε ετ (ψερινε γετιρ)! ∩⎫νκ⎫ φεχριν Κυρ’®ν’⎬ ⎭αηιτλιδιρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11

-

ekýmý es salâte : namazý kýl, ikame et li dulûki : dönmesi eþ þemsi : güneþ ilâ gasaký el leyli (gasaka): gecenin kararmasýna kadar (karardý) ve kur'âne : ve Kur'ân-ý Kerim el fecri : fecr vakti, günün ilk aydýnlanmaya baþladýðý vakit inne : muhakkak kur'âne : Kur'ân-ý Kerim el fecri : fecr vakti, günün ilk aydýnlanmaya baþladýðý vakit kâne : dir, idi, oldu meþhûden : þahitli olan, þahit olunan, müþahede edilen

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Fecr vakti (seher vakti) okunan Kur’ân’a hem gece hem de gündüz melekleri þahittir. Fecr vakti, sabah güneþinin doðmasý sýrasýndaki vakittir. Allahû Tealâ, Peygamber Efendimiz (S.A.V)’den fecrin Kur’ân’ýnýn okunmasýný istemektedir. Fecr vaktinde hem gece melekleri hem de gündüz melekleri edeceði için, o vakitte Kur’ân okunmasý þahitli olacaktýr.

332

332


ℜψετ − 79

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 291

(17) Ýsra Suresi

|⊆Κ↔2 ⎩↔τ↔7 →}↔ς←4≅↔9 ∝ψ←∀ ″φ⊕∆↔Ζ↔Β↔4 ←υ″[⊕7! ↔ω←8 ↔: ∼→(Ψ↑Ω″Ε↔8 _→8≅↔Τ↔8 ↔τ∩∀↔∗ ↔τ↔Χ↔Θ″Α↔< ″ ↔! Ve minel leyli fe tehecced bihî nâfileten lek(leke), asâ en yeb'aseke rabbuke makâmen mahmûdâ(mahmûden).

Γεχενιν βιρ κ⎬σµ⎬νδα υψαν ϖε σανα ⎞ζελ ναφιλε (ιλ®ϖε) ολαρακ Ο’νυνλα (Κυρ’®ν’λα) τεηεχχ⎫δ ναµαζ⎬ κ⎬λ. Ραββινιν σενι Μακαµ−⎬ Μαηµυτ’α βεασ ετµεσι (υλα⎭τ⎬ρµασ⎬) ψακ⎬νδ⎬ρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

-

ve min el leyli fe tehecced bihî nâfileten leke asâ en yeb'ase-ke rabbu-ke makâmen mahmûden

: : : : : : : : : :

ve geceden, gecenin bir kýsmýnda ve teheccüde kalk, teheccüd namazý kýl onunla ilâve olarak sana özel, senin için umulur, yakýnda olur seni gönderir senin Rabbin makam mahmut, hamdedilen, övülen

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Makam-ý Mahmut; 7. gök katýnýn, 4. âleminin ismidir. Makam-ý Mahmut’ta Peygamber Efendimiz (S.A.V) ve kendisinden sonra gelen dört halife ve sahâbenin bütün önde gelenleri yer alýr. Devrin Ýmamý da 7. kata çýkabilenleri çýkardýktan sonra Zikir Hücreleri’nden ve Divan-ý Salihîn’den dönenleri bu makamýna bekler. 7. katta resûller için nikâh müessesesi tahakkuk eder. Orada yapýlan nikâhý Peygamber Efendimiz (S.A.V) gerçekleþtirir. Önde Peygamber Efendimiz (S.A.V) vardýr. Yanýnda Devrin Ýmamý O’ndan sonra dört halife gelir. Ondan sonra geniþ bir saha içinde, 30-40 kiþilik 6-7 sýra ardarda gelir. Divan-ý Salihîn’de de Zikir Hücreleri’nde de Ümmül Kitap’ta da herkes oturur ama Makam-ý Mahmut’ta herkes ayaktadýr. Bunun hikmeti ve sebebi Allah’a aittir.

333

333


ℜψετ − 80

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 291

(17) Ýsra Suresi

↔ ↔Ι″Φ↑8 |∝Ξ″%←Ι″∋↔! ↔: ↓ ″Γ←. ↔υ↔∋″Γ↑8 |∝Ξ″ς←∋″(↔! ←± ↔∗ ″υ↑5↔: ∼→Ι[∝Μ↔9 _→9≅↔Ο″ς↑, ↔τ″9↑Γ↔7 ″ω←8 |∝7 ″υ↔Θ″%! ↔: ↓ ″Γ←. Ve kul rabbi edhýlnî mudhale sýdkýn ve ahricnî muhrece sýdkýn vec'al lî min ledunke sultânen nasîrâ(nasîren).

ςε δε κι: “Ραββιµ βενι σ⎬δκ ιλε δαηιλ ετ ϖε βενι σ⎬δκ ιλε ⎜⎬καρ. ςε βανα σενιν κατ⎬νδαν (γιζλι ιλµινδεν) βιρ ψαρδ⎬µχ⎬ συλταν κ⎬λ.” 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13

-

ve kul rabbi edhýl-ni mudhale sýdkýn ve ahric-ni muhrece sýdkýn vec'al (ve ic'al) lî min ledun-ke sultânen nasîren

: : : : : : : : : : : : :

ve de ki Rabbim beni dahil et giriþ ile sýdk ile, doðrulukla, sadakatle, sadýk olarak ve beni çýkar çýkýþ ile sýdk ile, doðrulukla, sadakatle, sadýk olarak ve kýl, yap bana, benim için senin katýndan (gizli ilminden) bir sultan, bir güç yardým

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Peygamber Efendimiz (S.A.V) sýdk ile (sadýklardan olarak) ölmeyi (mezara girmeyi) ve kýyâmet günü yine sýdk ile dirilmeyi (mezardan çýkmayý) talep etmektedir.

334

334


ℜψετ − 80

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 291

(17) Ýsra Suresi

Ruhlar mezarlarýndan yükselerek çýkacaklar ve Ýndi Ýlâhi’ye (Mahþer Meydaný’na) geleceklerdir. Kýyâmete kadar binlerce yýl geçmiþ olmasýna raðmen insanlar bu süreyi bir saat gibi algýlarlar.

10/YUNUS-4 45: Ve yevme yahþuruhum keen lem yelbesû illâ sâaten minen nehâri yete ârefûne beynehum, kad hasirellezîne kezzebû bi likâillâhi ve mâ kânû muhtedîn(muhtedîne). Ve o gün (Allahû Tealâ), gündüzden bir saatten baþka kalmamýþlar (bir saat kalmýþlar) gibi onlarý toplayacak (haþredecek). Birbirlerini tanýyacaklar (aralarýnda tanýþacaklar). Allah’a mülâki olmayý (Allah’a ölmeden önce ulaþmayý) yalanlayanlar, hüsrana düþtüler (nefslerini hüsrana düþürdüler). Ve hidayete eren kimse(ler) olmadýlar (ruhlarýný ölmeden evvel Allah’a ulaþtýramadýlar). Herkes için ölüm kaderdir. Herkes ölecektir, gömülecek yer olan mezara girecektir ve oradan kýyâmet günü dirilerek çýkacaktýr. Ýþte marifet, mezara Allah’a tam bir sadakatle, Allah’ý doðrulayarak, varlýðýna kesin olarak þahit sýfatýyla, doðrulardan örülü bir hayat yaþadýktan sonra sýdk (sadakat) ile girmektir. Ve oradan ayný standartlarda çýkmak söz konusudur. Allah’ýn katýndan yardýmcý sultan Cebrail (A.S)’dýr. Cebrail (A.S), Allah tarafýndan gizli ilminin yardýmcýsý olarak Peygamber Efendimiz (S.A.V)’e gönderilmiþti. Her zaman O’nunla beraberdi. Peygamber Efendimiz (S.A.V), Allah’ýn ilmi ledununu, Cebrail (A.S)’dan öðrenmiþtir. Mekke’den Medine’ye giderlerken, Peygamber Efendimiz (S.A.V) ve Hz. Ebubekir bir maðaraya girdiler. Onlarý takip edenler de maðaraya geldiler. Allahû Tealâ hemen bir örümceðe að ördürdü. Orada ilmi ledun bir sultan (Cebrail (A.S)) vasýtasýyla gerçekleþti. Peygamber Efendimiz (S.A.V), ilmi ledunun gerçek sahibiydi. Birçok fizikötesi olayý yaþamýþtýr. Bir gün namaz kýlarken “Ya Ali, cebel (dað)!” diye baðýrmýþtýr. Birkaç saat sonra gelen Hz. Ali, düþmanlarýn saldýrýsýna uðradýðýný, sonra Peygamber Efendimiz (S.A.V)’in sesini duyduðunu ve daða yöneldiðini söylemiþtir. Peygamber Efendimiz (S.A.V), sahâbeyle beraber yola çýkarlar. Acýkýrlar. Bir tek keçide biraz süt var, baþka hiçbir þey yoktur. Peygamber Efendimiz (S.A.V), sütü saðmaya baþlar. Bir keçinin sütü, beraberinde olan elli, altmýþ kiþiyi rahatlýkla doyurur. O ilmi ledunun sahibiydi, ilimle mücehhezdi.

335

335


ℜψετ − 81

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 291

(17) Ýsra Suresi

⎢↑υ←0≅↔Α″7! ↔σ↔;↔+ ↔: ∩σ↔Ε″7! ↔ ≥≅↔% ″υ↑5 ↔: _→5Ψ↑;↔+ ↔ ≅↔6 ↔υ←0≅↔Α″7! ⊕ ←! Ve kul câel hakku ve zehekal bâtýl(bâtýlu), innel bâtýle kâne zehûkâ(zehûkan).

∆ε κι: “Ηακ γελδι, β®τ⎬λ ζαιλ ολδυ (ψοκ ολδυ). Μυηακκακ κι β®τ⎬λ ψοκ ολαχακτ⎬ρ (ψοκ ολµαψα µαηκ⎦µδυρ).” 1 2 3 4 5 6 7 8 9

-

ve kul câe el hakku ve zeheka el bâtýlu inne el bâtýle kâne zehûkan

: : : : : : : : :

ve de, söyle geldi hak ve yok oldu, zail oldu, ortadan kalktý bâtýl, boþ olan, yanlýþ olan muhakkak bâtýl oldu yok olan, ortadan kalkan

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Peygamber Efendimiz (S.A.V) hakký temsil etmiþtir. Hak gelir ve putperestlik (açýk þirk) ve Allah’a ulaþmayý dilememek (gizli þirk) (bâtýl), Peygamber Efendimiz (S.A.V) vasýtasýyla zail (yok) olur. Kuvvetli gibi görünen Mekkeliler, neticede yenilecekler ve Mekke’yi, Allahû Tealâ tarafýndan sahibi kýlýnan, Peygamber Efendimiz (S.A.V)’e teslim edeceklerdir.

336

336


ℜψετ − 82

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 291

(17) Ýsra Suresi

° ≥≅↔Σ←− ↔ξ↑; _↔8 ← ×∼″Ι↑Τ″7! ↔ω←8 ↑ ←±ϑ↔Ξ↑9 ↔: ÷ ↔: ↔ω[∝Ξ←8⊂Ψ↑Ω″ς←7 °}↔Ω″&↔∗ ↔: ∼→∗≅↔Κ↔∋ ® ←! ↔ω[∝Ω←7≅⊕Π7! ↑φ<∝ϑ↔< Ve nunezzilu minel kur'âni mâ huve þifâun ve rahmetun lil mu'minîne ve lâ yezîduz zâlimîne illâ hasârâ(hasâran).

Κυρ’®ν’δαν ινδιρδιðιµιζ ⎭εψλερ, µ⎫’µινλερ ι⎜ιν ⎭ιφαδ⎬ρ ϖε ραηµεττιρ. ςε ζαλιµλεριν σαδεχε η⎫σραν⎬ν⎬ (καψβεττιðι δερεχελερι) αρτ⎬ρ⎬ρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11

337

-

ve nunezzilu min el kur’ani mâ huve þifâun ve rahmetun li el mu'minîne ve lâ yezîdu ez zâlimîne illâ hasâran

: : : : : : : : : : :

ve indiriyoruz Kur’ân’dan þey o þifa ve rahmet mü'minler için, mü'minlere ve artýrmaz zalimler sadece, den baþka ziyan, hüsran, derece kaybý

337


ℜψετ − 82

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 291

(17) Ýsra Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Hüsranda (hasara uðramýþ) olanlar, kaybettikleri dereceler kazandýklarý derecelerden fazla olanlardýr. Burada da Allahû Tealâ, Kur’ân’dan indirdiði þeylerin zalimlerin hüsranýný arttýrdýðýný söylemektedir. Bu âyette Allahû Tealâ, insanlarý mü’minler ve zalimler olarak ikiye ayýrmýþtýr. Mü’min, Allah’a ulaþmayý dileyen kiþidir. Kiþi bu dileðin sahibi olduðu andan itibaren mü’min olur. Zalimler, nefslerine zulmedenlerdir. Onlar Allah’a ulaþmayý dilemezler ve kaybettikleri dereceler, her zaman kazandýklarý derecelerden fazladýr. Zalimler, Allah’ýn cennetine giremezler.

23/MU'MÝNUN-1 103: Ve men haffet mevâzînuhu fe ulâikellezîne hasirû enfusehum fî cehenneme hâlidûn(hâlidûne). Ve kimin mizaný (sevap tartýlarý), hafif gelirse iþte onlar, nefslerini hüsrana düþürenlerdir. Onlar, cehennemde ebediyyen kalacak olanlardýr. 10/YUNUS-7 7: Ýnnellezîne lâ yercûne likâenâ ve radû bil hayâtid dunyâ vatme'ennû bihâ vellezîne hum an âyâtinâ gâfilûn(gâfilûne). Muhakkak ki onlar, Bize ulaþmayý (hayatta iken ruhlarýný Allah’a ulaþtýrmayý) dilemezler. Dünya hayatýndan razý olmuþlardýr ve onunla doyuma ulaþmýþlardýr ve onlar âyetlerimizden gâfil olanlardýr. 10/YUNUS-8 8: Ulâike me'vâhumun nâru bimâ kânû yeksibûn(yeksibûne). Ýþte onlarýn kazandýklarý (dereceler) gereðince varacaklarý yer ateþtir (cehennemdir).

338

338


ℜψετ − 83

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 291

(17) Ýsra Suresi

×≅↔9 ↔: ↔ ↔Ι″2↔! ← ≅↔Κ″9← ↵! |↔ς↔2 _↔Ξ″Ω↔Θ″9↔! ≥∼↔)←! ↔: _→,∈Ψ↔< ↔ ≅↔6 ∩η⊕Λ7! ↑ψ⊕Κ↔8 ∼↔)←! ↔: ⎣∝ψ←Α←9≅↔∆←∀ Ve izâ en'amnâ alel insâni a'rada ve neâ bi cânibih(cânibihî), ve izâ messehuþ þerru kâne yeûsâ(yeûsen).

ςε ινσαν⎬ νι’µετλενδιρδιðιµιζ ζαµαν ψ⎫ζ ⎜εϖιριρ ϖε ψαν ⎜ιζερεκ υζακλα⎭⎬ρ. ςε ονα βιρ ⎭ερρ δοκυνδυðυ ζαµαν ψεισε δ⎫⎭ερ. 1 - ve izâ en'amnâ

:

2 3 4 5 6 7 8 9

: : : : : : : :

-

alâ el insâni a'rada ve neâ bi cânibi-hi ve izâ messehu eþ þerru kâne yeûsen

ve ni’met verdiðimiz (ni’metlendirdiðimiz) zaman insana yüz çevirdi ve uzaklaþtý yanýna (yan çizerek) ve olduðu zaman ona bir þerr dokundu oldu umutsuz, ümitsiz, yeis, üzüntü

AÇIKLAMA__________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allah’a ulaþmayý dilemeyen kiþi Allahû Tealâ tarafýndan ni’metlendirilmesini, genellikle kendi gayretiyle olan bir kazanç olarak deðerlendirir. Oysaki veren de alan da Allah’týr. Kiþi gayretinin mükâfatýný Allah nasip etmiþse alacaktýr. Olaylarýn arkasýnda, herþeyden haberdar olan Allah vardýr.

339

339


ℜψετ − 84

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 291

(17) Ýsra Suresi

″ϖ↑Υ∩∀↔Ι↔4 ⎢∝ψ←Β↔ς←6≅↔− |×ς↔2 ↑υ↔Ω″Θ↔< υ⊇ ↑6 ″υ↑5 〉 → [∝Α↔, ×Γ″;↔! ↔ξ↑; ″ω↔Ω←∀ ϖ↑ ↔ς″2↔! Kul kullun ya’melu alâ þâkiletih(þâkiletihî), fe rabbukum a’lemu bi men huve ehdâ sebîlâ(sebîlen).

∆ε κι: “Ηερκεσ κενδι ⎭εκλινε (η⎫ϖιψετινε, καρακτερινε) γ⎞ρε αµελ εδερ.” √ψλεψσε κιµιν δαηα ⎜οκ ηιδαψετ ψολυνδα ολδυðυνυ, εν ιψι Ραββινιζ βιλιρ. 1 2 3 4 5

-

kul kullun ya’melu alâ þâkileti-hi

: : : : :

6 7 8 9 10 11 12

-

fe rabbu-kum a’lemu bi men huve ehdâ sebîlen

: : : : : : :

de ki hepsi bilir üzerine, ...a, ...e onun (kendi) þekli, durumu, hüviyeti, karakteri o zaman, böylece (sizin) Rabbiniz en iyi bilir kim, kimin o daha çok hidayete erdi sebîl, yol

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Ýnsanlar arasýnda daima farklýlýk vardýr. Hidayet yolunda da 3. basamaktan 28. basamaða kadar, hidayet hep daha yukarýya doðru gider. Hidayet yolunda fizik vücudunu Allah’a teslim eden ruhunu teslim edenden nefsini teslim eden, fizik vücudunu teslim edenden daha üstün bir mevkidedir. Herkesin bütün durumlarýný en iyi bilen Allah’týr.

340

340


ℜψετ − 85

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 291

(17) Ýsra Suresi

″ω←8 ↑ :∩Ι7! ←υ↑5 ⎢ ≠:∩Ι7! ←ω↔2 τ ↔ ↔9Ψ↑ς↔ ″Κ↔< ↔: → [∝ς↔5 ® !← ←ϖ″ς←Θ″7! ↔ω8← ″ϖ↑Β[∝#:↑! _≥ ↔8 ↔: |∝±∀↔∗←η″8↔! Ve yes’elûneke anir rûh(rûhý), kulir rûhu min emri rabbî ve mâ ûtîtum minel ilmi illâ kalîlâ(kalîlen).

ςε σανα ρυηταν σοραρλαρ. ∆ε κι: “Ρυη, Ραββιµιν εµρινδενδιρ.” ςε σιζε, (ρυηα αιτ) ιλιµδεν σαδεχε αζ βιρ ⎭εψ ϖεριλδι. 1 2 3 4 5 6 7 8

-

ve yes’elûne-ke anir rûhý (an er rûhi) kulir rûhu (kul er rûhu) min emri rabbî ve mâ ûtîtum min el ilmi illâ kalîlen

: : : : : : : :

ve sana sorarlar ruhtan de ki ruh Rabbimin emrinden ve size verilmedi ilimden (onun ilminden) ancak, den baþka, sadece az, pek az

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Emir, Allah’tan gelen, kâinatta herhangibir gezegende bir görev yapýp tekrar Allah’a dönen herþeydir. Bütün nötrinolar, Allah’tan gelen rahmet, fazl, salâvat, feyz ve sekînet de emirdir. Allahû Tealâ Sebe Suresinin 2. âyet-i kerimesinde diyor ki:

34/SEBE-2 2: Yalemu mâ yelicu fîl ardý ve mâ yahrucu minhâ ve mâ yenzilu mines semâi ve mâ yarucu fîhâ, ve huver rahîmul gafûr(gafûru). (O, Allah) yere gireni ve ondan çýkaný, semadan ineni ve oraya yükseleni bilir. Ve O, Rahîm’dir (Rahîm esmasýyla tecelli eden), Gafûr’dur (maðfiret eden, günahlarý sevaba çeviren). Ruh, Allah’ýn Zat’ýndan gelmiþtir (üfürülmüþtür) ve tekrar Allah’ýn Zat’ýna geri dönecektir. Bu sebeple Allah’ýn dizaynýnda; ruh da bir emirdir. Ama fizik vücutlar ve nefsler Allah’a geri dönmeyeceklerdir.

341

341


ℜψετ −886

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 291

(17) Ýsra Suresi

↔τ″[↔7←! ≥_↔Ξ″[↔&″:↔! ≥∝Η⊕7≅←∀ ω⊕ ↔Α↔;″Η↔Ξ↔7 _↔Ξ″∴←− ″ω←∴↔7 ↔: → [∝6↔: _↔Ξ″[↔ς↔2 ∝ψ←∀ ↔τ7↔ ↑φ←∆↔# ÷ ⊕ϖ↑∃ Ve lein þi’nâ le nezhebenne billezî evhaynâ ileyke summe lâ tecidu leke bihî aleynâ vekîlâ(vekîlen). ςε εðερ Βιζ διλεσεψδικ, σανα ϖαηψεττικλεριµιζι µυτλακα γιδεριρδικ (σιλιπ ψοκ εδερδικ). Σονρα ονυ (ψοκ ετµεµεµιζ ι⎜ιν) Βιζε καρ⎭⎬ σανα (σενι µ⎫δαφαα εδεχεκ) βιρ ϖεκιλ βυλαµαζσ⎬ν. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12

-

ve le in þi’nâ le nezhebenne bi ellezî evhaynâ ileyke summe lâ tecidu leke bi-hi aleynâ vekîlen

: : : : : : : : : : : :

ve eðer dileseydik mutlaka gideririz onu vahyettik sana sonra bulamazsýn senin, sana ona bize karþý bir vekil

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ dileseydi, bütün vahyettiklerini Peygamber Efendimiz (S.A.V)’in hafýzasýndan bir anda silebilirdi. Ama silmemiþtir. Allah’ýn vahyetiklerini yok etmesine Peygamber Efendimiz (S.A.V) mani olamaz. Öðrettiði ilmi ledun da bir þey ifade etmez. Allah neyi dilerse, onu mutlaka dilediði þekilde ve standartta gerçekleþtirir.

342

342


ℜψετ − 87

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 292

(17) Ýsra Suresi

↑ψ↔ς″Ν↔4 ⊕ ←! ⎢↔τ←±∀∗ ÷ ″ω←8 }→ ↔Ω″&↔∗ ® ←! ∼→Ι[∝Α↔6 ↔τ″[↔ς↔2 ↔ ≅↔6 Ýllâ rahmeten min rabbik(rabbike), inne fadlehu kâne aleyke kebîrâ(kebîren).

(Βυ) σαδεχε Ραββινδεν βιρ ραηµεττιρ. Μυηακκακ κι ονυν (Ραββινιν), σενιν ⎫ζερινδεκι φαζλ⎬ β⎫ψ⎫κτ⎫ρ. 1 2 3 4 5 6 7 8

-

illâ rahmeten min rabbi-ke inne fadle-hu kâne aleyke kebîren

: : : : : : : :

ancak, sadece bir rahmet senin Rabbinden muhakkak onun fazlý oldu senin üzerinde büyük

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allah herþeye kaadirdir. Allah dileseydi Peygamber Efendimiz (S.A.V)’in kalbine yazdýðý Kur’ân’ý oradan silerdi. Ama bunu yapmamasý Allah’ýn bir rahmetidir ve ayný zamanda fazlýndandýr. Fazl; rahmet nurlarýyla beraber gelen, nefsin kalbini tertemiz kýlan, Allah’ýn bütün emirlerine riayet eden, yasaklarýný asla iþlemeyen bir özelliði simgeler. Ve kiþinin nefsinin kalbi zaman içerisinde, daimî zikre ulaþtýðýnda Allah’ýn nurlarýyla tamamen dolacaktýr. Böyle bir dizaynla insanlar mutluluðu yaþayacaklardýr. Baþlangýçta nefsin kalbi %100 afetlerle; ruhun kalbi ise hasletlerle doludur. Nefsin kalbi %100 afetlerle doluyken, Allah’ýn yardýmýyla, fazýllar nefsin kalbine ulaþýr ve “îmân” kelimesinin çekim gücüne kapýlarak yerleþir. Fazýllarýn yerleþtiði kesime, karanlýklar geri dönemez. Orasý Allah’ýn gönderdiði fazýllarla iþgal edilmiþtir. Ve nefslerinin kalbindeki faziletler çoðaldýkça, insanlar daha mutlu olurlar. Allah’ýn, Peygamber Efendimiz (S.A.V)’in kalbine yazdýðý Kur’ân-ý Kerim de Allah’ýn bir ni’metidir.

343

343


ℜψετ − 88

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 292

(17) Ýsra Suresi

|⊆ς↔2 ∩ω←∆″7!↔: ↑ϕ″9← ↵! ←α↔Θ↔Ω↔Β″%! ←ω←∴↔7 ″υ↑5 ↔ Ψ↑# ≅∧↔< ÷ ← ×∼″Ι↑Τ″7! ∼↔Η×; ←υ″Χ←Ω←∀ ∼Ψ↑# ≅∧↔< ″ ↔! ∼→Ι[∝Ζ↔1 ↓µ″Θ↔Α←7 ″ϖ↑Ζ↑Ν″Θ↔∀ ↔ ≅↔6 ″ξ↔7 ↔: ∝ψ←ς″Χ←Ω←∀ Kul leinictemeâtil insu vel cinnu alâ en ye’tû bi misli hâzel kur’âni lâ ye’tûne bi mislihî ve lev kâne ba’duhum li ba’dýn zahîrâ(zahîran).

∆ε κι: “Εðερ ινσ ϖε χιν (ινσανλαρ ϖε χινλερ) βυ Κυρ’®ν’⎬ν βιρ βενζερινι γετιρµεκ ι⎜ιν ιχτιµα ετσελερ (βιραραψα γελσελερ); ονλαρ⎬ν βιρ κ⎬σµ⎬, βιρ κ⎬σµ⎬να ψαρδ⎬µχ⎬ ολσα βιλε ονυν βιρ βενζερινι γετιρεµεζλερ.” 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14

-

kul : le in ictemeâti (le in ictemeâti) : el insu : ve el cinnu : alâ : en ye’tû : bi misli : hâzâ el kur’âni : lâ ye’tûne : bi misli-hi : ve lev kâne : ba’du-hum : li ba’dýn : zahîren :

de eðer toplansalar insan ve cin üzerine, ...e getirmek bir misli, bir benzeri bu Kur’ân getiremezler onun bir benzeri ve eðer olsa, olsaydý, olsa bile onlarýn bir kýsmý bir kýsmýna zahir, yardýmcý, destek veren

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Kur’ân, baþtan aþaðý bir mucizedir. Ýnsanlar hiçbir devrede Kur’ân’ýn sýrlarýnýn hepsini çözebilecek bir vasfa kavuþamayacaklardýr. Kur’ân’ýn bir benzerinin insanlar, cinler veya herhangibir mahlûk tarafýndan vücuda getirilmesi hiçbir þekilde mümkün olamaz.

344

344


ℜψετ − 89

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 292

(17) Ýsra Suresi

″ω←8 ← ×∼″Ι↑Τ″7! ∼↔Η×; |∝4 ← ≅⊕Ξς←7 _↔Ξ″4⊕Ι↔. ″φ↔Τ↔7 ↔: ∼→∗Ψ↑Σ↑6 ® ←! ← ≅⊕Ξ7! ↑η↔Χ″6↔! |⊆∀↔≅↔4 ⎧↓υ↔Χ↔8 ←±υ↑6 Ve lekad sarrafnâ lin nâsi fî hâzel kur’âni min kulli meselin fe ebâ ekserun nâsi illâ kufûrâ(kufûran).

ςε ανδολσυν κι; Βιζ, βυ Κυρ’®ν’δα β⎫τ⎫ν µεσελελερδεν (µισαλλερδεν) α⎜⎬κλαµα ψαπτ⎬κ. Βυνα ραðµεν ινσανλαρ⎬ν ⎜οðυ σαδεχε ινκ®ρ εδερεκ διρενδι. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14

345

-

ve lekad sarrafnâ li en nâsi fî hâzâ el kur’âni min kulli meselin fe ebâ ekseru en nâsi illâ kufûran

: : : : : : : : : : : : : :

ve andolsun anlattýk, açýkladýk insanlar için, insanlara içinde, de bu Kur’ân-ý Kerim hepsinden, bütün misâl, mesele, durum o zaman, öyleyse, buna raðmen çekindi, direndi daha çok, çoðu insanlar baþka, sadece inkâr ederek

345


ℜψετ − 89

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 292

(17) Ýsra Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, bu âyet-i kerimede “meselelerin ekserisinden” deðil; “bütün meselelerden” demektedir. Ýnsanlarýn “mesele” olarak gördüðü, çözülemeyen ne kadar husus varsa hepsinin cevabý Kur’ân-ý Kerim’de Allah’ýn gizli þifreleriyle mevcuttur. Allah’ýn sýrlarýnýn hiçbir devirde bütünüyle çözülebilmesi mümkün deðildir. O, Allah’týr, Yaratan’dýr ve bunun tabii sonucu olarak da Yaratýcý’nýn Kur’ân’ý da bütün meselelere açýklama, çözüm getiren ve hepsini ihtiva eden bir hüviyet kazanmaktadýr. Allahû Tealâ En’am Suresinin 38. âyet-i kerimesinde “Biz kitapta hiçbir þeyi eksik býrakmadýk.” buyuruyor.

6/EN'AM-3 38: Ve mâ min dâbbetin fîl ardý ve lâ tâirin yatîru bi cenâhayhi illâ umemun emsâlukum, mâ farratnâ fîl kitâbi min þey’in summe ilâ rabbihim yuhþerûn(yuhþerûne). Ve yeryüzünde yürüyen hayvanlardan ve iki kanadýyla uçan kuþlardan ne varsa (4 ayaklý) hiçbir hayvan ve iki kanadýyla uçan hiçbir kuþ yoktur ki; sizin gibi ümmet olmasýnlar. Biz kitapta hiçbir þeyi eksik býrakmadýk. Sonra Rab’lerine haþrolunacaklar (olunurlar).

346

346


ℜψετ − 90

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 292

(17) Ýsra Suresi

↔η↑∆″Σ↔# |⊕Β↔& ↔τ↔7 ω↔ ←8⊂Ψ↑9 ω″ ↔7 ∼Ψ↑7≅↔5 ↔: _→2Ψ↑Α″Ξ↔< ← ∗″ ÷↵! ↔ω8← _↔Ξ↔7 Ve kâlû len nu’mine leke hattâ tefcure lenâ minel ardý yenbûâ(yenbûan).

ςε δεδιλερ κι: “Σεν, βιζε ψερδεν βιρ µενβα (π⎬ναρ) ⎜⎬καρµαδ⎬κ⎜α (φ⎬⎭κ⎬ρτµαδ⎬κ⎜α) σανα ασλα ινανµαψ⎬ζ.” 1 2 3 4 5 6 7 8

-

ve kâlû len nu’mine leke hattâ tefcure lenâ min el ardý yenbûan

: : : : : : : :

ve dediler biz asla inanmayýz sana oluncaya kadar, olmadýkça fýþkýrtýrsýn (yerden çýkarýrsýn) bizim için, bize yerden, yeryüzünden, arzdan pýnar, menba, su kaynaðý

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Müþrikler, Peygamber Efendimiz (S.A.V)’in söylediklerine inanmak için O’ndan delil istemektedirler. Yerden pýnar fýþkýrtýlmasý, Allahû Tealâ istemedikçe gerçekleþmeyecek bir olaydýr. Ve insanlar bunu, peygamberliðin delili saymaktadýrlar. Her devirde, insanlarý saadete ulaþtýmak için gönderilen Allah’ýn resûlleri, insanlar tarafýndan önce mutlaka reddedilmiþlerdir. Oysaki resûl sadece onlarý mutluluða ulaþtýrmakla vazifelidir. Ýnsanlar Allah’a ulaþmayý dilemedikçe mutluluða ulaþmalarý mümkün deðildir. Allahû Tealâ her devirde ayný olaylarýn cereyan ettiðini Mu’minun Suresi 44. âyet-i kerimede açýk þekilde ifade etmektedir:

23/MU'MÝNUN-4 44: Summe erselnâ rusulenâ tetrâ, kullemâ câe ummeten resûluhâ kezzebûhu fe etbâ’nâ ba’dahum ba’dan ve cealnâhum ehâdîs(ehâdîse), fe bu’den li kavmin lâ yu’minûn(yu’minûne). Sonra Biz, resûllerimizi ardarda (arasý kesilmeksizin) gönderdik. Her ümmete resûlü geldiði zaman, her defasýnda onu yalanladýlar. Biz de onlarý birbiri arkasýndan (helâk ettik). Ve onlarý efsane kýldýk. Artýk mü’min olmayan kavim (Allah’ýn rahmetinden) uzak olsun.

347

347


ℜψετ − 91

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 292

(17) Ýsra Suresi

↓⎯↔Ξ←2↔: ↓υ[∝Φ↔9 ″ω←8 °}⊕Ξ↔% ↔τ↔7 ↔ Ψ↑Υ↔# ″ ↔! ∼→Ι[∝∆″Σ↔# _↔Ζ↔7 ÷←∋ ↔ ≅↔Ζ″9 ÷↵! ↔η←±∆↔Σ↑Β↔4 Ev tekûne leke cennetun min nahîlin ve inebin fe tufeccirel enhâre hýlâlehâ tefcîrâ(tefcîren).

ςεψα σενιν, ηυρµα ϖε ⎫ζ⎫µ βαðλαρ⎬νδαν βιρ βαη⎜εν ολσυν. √ψλε κι ονυν αραλαρ⎬νδαν, φ⎬⎭κ⎬ραρακ ακαν νεηιρλερ ακ⎬τ (⎜⎬καρ). 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

-

ev tekûne leke cennetun min nahîlin ve inebin fe tufeccire el enhâre hýlâle-hâ tefcîren

: : : : : : : : : :

veya (senin) olsun sana ait, senin bir cennet, bir bahçe hurma aðaçlarýndan ve üzüm bað(lar)ý böylece akýtýrsýn, fýþkýrtýrsýn nehirler onun arasýndan akan, fýþkýrarak akan

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Ýnsanlar, Allah’ýn resûlünün kendileri için bir ni’met olduðunun, kendilerini mutluluða ulaþtýracaðýnýn farkýnda deðiller. Ve ondan hep bir mucize bekliyorlar. Resûlün, kendilerini emir ve kumandasý altýna almak istediðini zannediyorlar. Kendileri, nefslerinin afetleri doðrultusunda hareket ettikleri için her zaman bu istikamette bir talebin sahibidirler. Allahû Tealâ’nýn resûlünün onlardan menfaat saðlamak üzere, risalet iddiasýnda bulunduðunu düþünmektedirler. Ve Allah’tan sormak gereði duymayarak, onu doðrudan reddetmektir.

348

348


ℜψετ − 92

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 292

(17) Ýsra Suresi

_↔Ξ″[↔ς↔2 ↔α″Ω↔2↔+ _↔Ω↔6 ↔ ≥≅↔Ω⊕Κ7! ↔ν←Τ″Κ↑# ″ ↔! → [∝Α↔5 ←}↔Υ←∴⊆ς↔Ω″7!↔: ←ψ™ς7≅←∀ ↔|←#≅∧↔# ″ ↔! _→Σ↔Κ←6 Ev tuskýtas semâe kemâ zeamte aleynâ kisefen ev te’tiye billâhi vel melâiketi kabîlâ(kabîlen).

ςεψα ιδδια εττιðιν γιβι σεµαψ⎬ παρ⎜α παρ⎜α ⎫ζεριµιζε δ⎫⎭⎫ρ⎫ρσ⎫ν. ςεψα Αλλαη’⎬ ϖε µελεκλερι α⎜⎬κ⎜α (καρ⎭⎬µ⎬ζα) γετιριρσιν. 1 - ev 2 - tuskýta es semâe (sakata) 3 - kemâ 4 - zeamte 5 - aleynâ 6 - kisefen 7 - ev 8 - te’tiye 9 - billâhi (bi allâhi) 10 - vel melâiketi 11 - kabîlen

349

: : : : : : : : : : : :

veya semayý düþürürsün (düþtü) gibi söylediðin, zanda bulunduðun üzerimize parça parça veya getirirsin Allah’ý ve melekleri açýkça, karþýmýza (mukabil)

349


ℜψετ − 92

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 292

(17) Ýsra Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Ýnsanlar, Peygamber Efendimiz (S.A.V)’den Allah’ý karþýlarýna getirmesini istemektedirler. Hz. Musa, Allah’ý görmeyi dileyince Allahû Tealâ: “Sen, Beni o baþ gözlerinle göremezsin.” dedi. Hz. Musa ýsrar etti. Allahû Tealâ: “Þu daða tecelli edeyim. Eðer dayanabilirsen, o zaman Beni görmeni ve Bana bakmaný saðlarým, sana görünürüm.” dedi. Allahû Tealâ daða tecelli edip de dað parça parça olunca Hz. Musa düþüp bayýldý ve Allahû Tealâ’yý baþ gözleri ile görmekten vazgeçti. Allah, baþ gözleri ile görülemez. Baþ gözleri zahirî âlemin varlýklarýdýr ve yalnýz zahirî âlemi görebilirler. Nefsin gözleri gayp âlemi ve zahirî âlemi görebilir. Nefs kalbi ise bütün âlemleri ve Allah’ýn Zat’ýný görebilir. Ruhun baþ gözleri Allah’ý görmeye müsaittir. Müþrikler, eðer Allahû Tealâ karþýlarýna gelseydi; O’nu göremeyeceklerini, düþüp bayýlacaklarýný elbette bilmemektedirler.

350

350


ℜψετ − 93

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 292

(17) Ýsra Suresi

|×5″Ι↔# ″ ↔! ↓ ↑Ι″∋↑+ ″ω←8 °α″[↔∀ ↔τ↔7 ↔ Ψ↑Υ↔< ″ ↔! |×±Β&÷ ↔τ←±[←5↑Ι←7 ↔ω←8⊂Ψ↑9 ″ω↔7 ↔: ⎢← ≥≅↔Ω⊕Κ7! |←4 ↔ ≅↔Ε″Α↑, ″υ↑5 ⎢↑ ÿ↑®↔Ι″Τ↔9 _→∀≅↔Β←6 _↔Ξ″[↔ς↔2 ↔ ←±ϑ↔Ξ↑# 〉 ≈Ψ↑,↔∗ ∼→Ι↔Λ↔∀ ® ←! ↑α″Ξ↑6 ″υ↔; |∝±∀↔∗ Ev yekûne leke beytun min zuhrufin ev terkâ fîs semâ(semâi), ve len nu’mine li rukýyyike hattâ tunezzile aleynâ kitâben nakreuh(nakreuhu), kul subhâne rabbî hel kuntu illâ beþeren resûlâ(resûlen).

ςεψα σενιν αλτ⎬νδαν βιρ εϖιν ολσυν ϖεψα σεµαψα ψ⎫κσελ. Βιζε οκυψα− χαð⎬µ⎬ζ βιρ κιταπ ινδιρµεδικ⎜ε σενιν ψ⎫κσελι⎭ινε (µιραχ⎬να) ασλα ιναν− µαψ⎬ζ. ∆ε κι: “Βενιµ Ραββιµ, Σ⎫βηαν’δ⎬ρ (Ο, νοκσαν σ⎬φατλαρδαν µ⎫νεζζεητιρ). Βεν, ινσαν ρεσ⎦λδεν βα⎭κα βιρ ⎭εψ µιψιµ?” 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

351

-

ev yekûne leke beytun min zuhrufin ev terkâ fî es semâi ve len nu’mine li rukýyyi-ke

: : : : : : : : : :

veya olur, olsun sana ait, senin bir ev altýndan veya çýkarsýn, yükselirsin gökyüzünde, semada ve asla inanmayýz senin yükseliþine, çýkýþýna

351


ℜψετ − 93

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 292

(17) Ýsra Suresi

11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22

-

hattâ tunezzile aleynâ kitâben nakreu-hu kul subhâne rabbî hel kuntu illâ beþeren resûlen

: : : : : : : : : : : :

sen indirinceye kadar (indirmedikçe) bize bir kitap onu okuruz de o sübhandýr, o noksan sýfatlardan münezzehtir Rabbim mý ben oldum sadece, den baþka beþer, insan resûl, elçi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Þeytan insanlarýn hepsiyle yakýn iliþkidedir. Ýnsanlar, þeytandan paçalarýný kurtararak; Peygamber Efendimiz (S.A.V)’e tâbî olurlarsa nefs tezkiyesi ve tasfiyesi yapacaklardýr. Böylece þeytanýn hakimiyet alaný nefsin kalbinde %100’den %0’a inecektir. Böyle bir durumu, þeytanýn kabul etmesi mümkün deðildir. Peygamber Efendimiz (S.A.V)’in de diðerleri gibi bir insan oluþu, göðe yükseldiðini söylese bile bunu asla kabul etmemeleri, ancak gökten bir kitap indirirse O’na inanabileceklerini söylemeleri; hep þeytanýn ortaya koyduðu konulardýr. Tabiatýyla, baþlangýçta Peygamber Efendimiz (S.A.V)’e kimse inanmamýþtýr. Her devirde ayný þeyler olmuþtur. Bütün kavimlerde resûller þu anda da yaþamaktadýr ve kendi kavimlerindeki insanlarýn çoðu tarafýndan reddedilmiþ durumdadýrlar. Bu, eþyanýn tabiatýna uygun bir sonuçtur. Ýnsanlar Allah’ýn sözünü baþlangýçta iþitemezler, Allah’ý göremezler. Kiþinin Allah’ý görebilmesi için önce daimî zikre ulaþmasý sonra iradesini de Allahû Tealâ’ya teslim etmesi lâzýmdýr. Ýnsanýn, Allah’ý iþitmesi ve O’nun gösterdiklerini görmesi ise Allahû Tealâ’nýn yoluna girdikten sonra her zaman mümkündür. Allahû Tealâ’nýn ne zaman kalp gözünü ve kalp kulaðýný açacaðý belli olmaz ama bunun garanti edildiði yer daimî zikirdir. 17/ÝSRA-9 94: Ve mâ menean nâse en yu’minû iz câe humul hudâ illâ en kâlû e beasallâhu beþeren resûlâ(resûlen). Onlara hidayet geldiði zaman insanlarýn inanmalarýna, “Allah, insan resûl mü gönderdi?” demelerinden baþka bir þey mani olmadý.

352

352


ℜψετ − 94

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 292

(17) Ýsra Suresi

⊆Γ↑Ζ″7! ↑ϖ↑; ↔ ≥≅↔% ″ ←! ∼Ψ≥↑Ξ←8⊂Ψ↑< ″ ↔! ↔ ≅⊕Ξ7! ↔π↔Ξ↔8 _↔8 ↔: ≈Ψ↑,↔∗ ∼→Ι↔Λ↔∀ ↑ψ™ς7! ↔β↔Θ↔∀ ↔! ∼Ψ≥↑7≅↔5 ″ ↔! ≥® ←! Ve mâ menean nâse en yu’minû iz câe humul hudâ illâ en kâlû e beasallâhu beþeren resûlâ(resûlen).

Ονλαρα ηιδαψετ γελδιðι ζαµαν ινσανλαρ⎬ν ινανµαλαρ⎬να, “Αλλαη, ινσαν ρεσ⎦λ µ⎫ γ⎞νδερδι?” δεµελερινδεν βα⎭κα βιρ ⎭εψ µανι ολµαδ⎬. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14

-

ve mâ menea en nâse en yu’minû iz câe hum el hudâ illâ en kâlû e bease allâhu beþeren resûlen

: : : : : : : : : : : : : :

ve deðildir, olmadý men etti, engelledi insan inanmak geldiði zaman onlara hidayet den baþka, sadece onlarýn demeleri mi gönderdi, hayata getirdi, vazifeli kýldý Allah beþer, insan resûl, elçi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Ýnsanlarý zanlarýyla hareket ettiren, þeytandýr. Þeytan, insanlardan Allah’a ve resûle inanmamalarýný, kendi hakimiyetinden kurtulmamalarýný istemektedir. Nefsin afetleri Allah’ýn hiçbir emrini asla yerine getirmek istemez ve bütün yasaklarýný mutlaka iþlemek ister. Ve insanlarýn nefsi %100 afetlerle dolu olduðundan þeytan insanlarýn nefslerine (nefsin afetlerine) %100 tesir etmek imkânýnýn sahibidir.

353

353


ℜψετ − 95

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 292

(17) Ýsra Suresi

°}↔Υ←∴⊆ς↔8 ← ″∗ ÷↵! |←4 ↔ ≅↔6 ″ξ↔7 ″υ↑5 ″ϖ←Ζ″[↔ς↔2 _↔Ξ″7⊕ϑ↔Ξ↔7 ↔ω[∝±Ξ←∴↔Ω″Ο↑8 ↔ Ψ↑Λ″Ω↔< ≈Ψ↑,↔∗ _→Υ↔ς↔8 ← ≥≅↔Ω⊕Κ7! ↔ω←8 Kul lev kâne fîl ardý melâiketun yemþûne mutmainnîne le nezzelnâ aleyhim mines semâi meleken resûlâ(resûlen).

∆ε κι: “Εðερ ψερψ⎫ζ⎫νδε µυτµαιν ολαρακ ψ⎫ρ⎫ψενλερ µελεκλερ ολσαψδ⎬, ελβεττε ονλαρα σεµαδαν µελεκ ρεσ⎦λ ινδιριρδικ.” 1 2 3 4 5 6 7

-

kul lev kâne fî el ardý melâiketun yemþûne mutmainnîne

: : : : : : :

8 9 10 11 12

-

le nezzelnâ aleyhim min es semâi meleken resûlen

: : : : :

354

de eðer, þâyet oldu yeryüzünde melekler yürürler mutmain olanlar (olarak), yerleþip yaþayanlar elbette indirirdik onlara semadan melek resûl

354


ℜψετ − 95

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 292

(17) Ýsra Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, cinlere cin resûl, meleklere melek resûl, insanlara da insan resûl gönderir.

6/EN'AM-1 130: Yâ ma’þerel cinni vel insi e lem ye’tikum rusulun minkum yakussûne aleykum âyâtî ve yunzirûnekum likâe yevmikum hâzâ, kâlû þehidnâ alâ enfusinâ ve garrethumul hayâtud dunyâ ve þehidû alâ enfusihim ennehum kânû kâfirîn(kâfirîne). Ey insan ve cin topluluðu! Size âyetlerimi anlatan ve bugününüze ulaþacaðýnýz konusunda sizi uyaran içinizden resûller (elçiler) gelmedi mi? “Kendi nefslerimize þahit olduk.” dediler. Dünya hayatý onlarý aldattý. Ve kendilerinin kâfir olduðuna, kendileri þahit oldular. 22/HAC-7 75: Allâhu yastafî minel melâiketi rusulen ve minen nâs(nâsi), innallâhe semîun basîr(basîrun). Allah, meleklerden ve insanlardan resûller seçer. Muhakkak ki Allah, en iyi iþitendir, en iyi görendir. Nübüvvet müessesesi, huzur namazýnýn imamlýðýný deruhte ettiði için cinlerde ve meleklerde oluþmasý mümkün deðildir. Hiçbir zaman bir melek veya bir cin peygamber mevcut olmamýþtýr. Cinlerin bütün kavimlerinde de þu anda insan deðil; melek resûller vardýr. Hangi cin, hangi mürþide tâbî olursa olsun, onun baþýnýn üzerinde oluþan devrin imamýnýn ruhudur. Yani insan ruhudur. Allahû Tealâ’nýn söylediði açýk ve kesindir. Eðer yeryüzü insanlarýn deðil de; meleklerin dünyasý olsaydý, o zaman Allahû Tealâ, meleklere de melek resûl gönderirdi.

355

355


ℜψετ − 96

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 292

(17) Ýsra Suresi

⎢″ϖ↑Υ↔Ξ″[↔∀ ↔: |∝Ξ″[↔∀ ∼→Γ[∝Ζ↔− ←ψ™ς7≅←∀ |×Σ↔6 ″υ↑5 ∼→Ι[∝Μ↔∀ ∼→Ι[∝Α↔∋ ∝ ←(≅↔Α←Θ←∀ ↔ ≅↔6 ↑ψ⊕9←! Kul kefâ billâhi þehîden beynî ve beynekum, innehu kâne bi ýbâdihî habîren basîrâ(basîren).

∆ε κι: “Βενιµλε σιζιν αραν⎬ζδα, Αλλαη ⎭αηιτ ολαρακ ψετερ.” Μυηακκακ κι Ο, κυλλαρ⎬νδαν ηαβερδαρ ολανδ⎬ρ, (ονλαρ⎬) γ⎞ρενδιρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11

356

-

kul kefâ bi allâhi þehîden beynî ve beyne-kum inne-hu kâne bi ýbâdi-hi habîren basîren

: : : : : : : : : : :

de yeter, kâfi oldu Allah þahit olarak benim ve sizin aranýzda muhakkak o olandýr kullarý için haberdar olan gören

356


ℜψετ − 96

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 292

(17) Ýsra Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, insanlarýn bütün söylediklerini görür ve iþitir. Gören ve haberdar olan Allah, mutlaka olaylarýn da gerçek þahididir. Kýyâmet günü herkesin hayat filmi, doðumundan ölümüne kadar geçen süre için çok hýzlý bir þekilde, oradaki zaman dilimine göre oynayacaktýr. Oradaki 1 gün, dünyadaki 1000 yýla eþittir. Yani 100 yýl yaþayan bir insanýn bütün hayatý, oradaki sa atle yaklaþýk 2,5 saatte bitmiþ olacaktýr. Allahû Tealâ’nýn “Allah þahit olarak yeter” ifadesi açýk ve kesindir. Ýnsanlarýn, Allah’ýn resûlüne tâbî olmak gibi bir niyetleri yoktur ve böyle olunca da Allahû Tealâ’nýn þahitliði söz konusudur. Resûlün de yapabileceði bir þey yoktur. Allahû Tealâ, Peygamber Efendimiz (S.A.V)’e her zaman: “Senin görevin tebliðdir. hesap Biz’e aittir. Seni kimsenin üzerinde bekçi tayin etmedik.” demektedir.

33/AHZAB-3 39: Ellezîne yubelligûne risâlâtillâhi ve yahþevnehu ve lâ yahþevne ehaden illallâh(illallâhi), ve kefâ billâhi hasîbâ(hasîban). Onlar (nebîler, peygamberler), Allah’ýn risaletini teblið ederler ve O’na huþû duyarlar ve Allah’tan baþka hiç kimseden korkmazlar. Ve Allah, hesap görücü olarak kâfidir. Resûl, teblið görevini yapar. Ýnsanlar bu tebliðe tâbî olurlar ya da olmazlar. Bu onlarýn problemidir. Allah ile aralarýndaki hesabý görecek olan, Allah’týr.

357

357


ℜψετ − 97

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 293

(17) Ýsra Suresi

″υ←ς″Ν↑< ″ω↔8 ↔: ⎣←φ↔Β″Ζ↑Ω″7! ↔ξ↑Ζ↔4 ↑ψ™ς7! ←φ″Ζ↔< ″ω↔8 ↔: ↔: ⎢∝ψ←9:↑( ″ω←8 ↔ ≥≅↔[←7″:↔! ″ϖ↑Ζ↔7 ↔φ←∆↔# ″ω↔ς↔4 ″ϖ←Ζ←;Ψ↑%↑: |×ς↔2 ←⊥↔Ω×[←Τ″7! ↔ ″Ψ↔< ″ϖ↑;↑Ι↑Λ″Ε↔9 ″ϖ↑Ζ<×:″≅↔8 ⎢_∪Ω↑. ↔: _→Ω″Υ↑∀ ↔: _→[″Ω↑2 ∼→Ι[∝Θ↔, ″ϖ↑;≅↔9″(←+ ″α↔Α↔∋ _↔Ω⊕ς↑6 ⎢↑ϖ⊕Ξ↔Ζ↔% Ve men yehdillâhu fe huvel muhted(muhtedi), ve men yudlil fe len tecide lehum evliyâe min dûnih(dûnihî), ve nahþuruhum yevmel kýyâmeti alâ vucûhihim umyen ve bukmen ve summâ(summen), me'vâhum cehennem(cehennemu), kullemâ habet zidnâhum saîrâ(saîren).

ςε Αλλαη, κιµι (Κενδισινε) υλα⎭τ⎬ρ⎬ρσα αρτ⎬κ ο ηιδαψετε ερµι⎭τιρ. ςε κιµι δαλ®λεττε β⎬ρακ⎬ρσα (κιµ Αλλαη’α υλα⎭µαψ⎬ διλεµεζσε), ο τακτιρδε ονλαρ ι⎜ιν, Ο’νδαν (Αλλαη’ταν) βα⎭κα δοστλαρ βυλαµαζσ⎬ν. ςε κ⎬ψ®µετ γ⎫ν⎫ ονλαρ⎬ κ⎞ρ, διλσιζ ϖε σαð⎬ρ ολαρακ ψ⎫ζ⎫στ⎫ (σ⎫ρ⎫νερεκ) ηα⎭ρεδεριζ (εδε− χεðιζ, τοπλαψαχαð⎬ζ). Ονλαρ⎬ν µε’ϖασ⎬ (καλαχακλαρ⎬ ψερ) χεηεννεµδιρ. ςε Βιζ, ονλαρα (ατε⎭ιν) ηερ σ⎞νµεψε ψ⎫ζ τυτυ⎭υνδα (αλεϖλι ατε⎭ι) αρτ⎬ρδ⎬κ (αρτ⎬ραχαð⎬ζ). 1 2 3 4

358

-

ve men yehdi allâhu fe huve el muhtedi

: : : :

ve kim, kimi Allah (Kendisine) ulaþtýrýr artýk, o zaman, o taktirde o hidayete ermiþtir

358


ℜψετ − 97

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 293

(17) Ýsra Suresi

5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22

-

ve men yudlil fe len tecide lehum evliyâe min dûni-hi ve nahþuru-hum yevme el kýyâmeti alâ vucûhi-him umyen ve bukmen ve summen me'vâ-hum cehennemu kullemâ habet zidnâ-hum saîren

: : : : : : : : : : : : : : : : : :

ve kim, kimi dalâlette býrakýr o zaman bulamazsýn onlar, onlar için velîler, dostlar ondan baþka ve onlarý haþrederiz, toplarýz kýyâmet günü yüzleri üzerinde, yüzükoyun, yüzüstü kör olarak ve dilsiz olarak ve saðýr olarak onlarýn barýnaðý, kalacaðý yeri cehennem her seferinde, her defasýnda sönmeye yüz tuttu onlara artýrýrýrz alevli ateþ

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, bu âyet-i kerimede hidayeti bir defa daha anlatmakta, insanlarýn Allah’tan baþka dostunun olmadýðýný söylemektedir. Allahû Tealâ Kehf Suresinin 17. âyet-i kerimesinde de diyor ki: 18/KEHF-1 17: Ve tereþ þemse izâ taleat tezâveru an kehfihim zâtel yemîni ve izâ garabet takrýduhum zâteþ þimâli ve hum fî fecvetin minh(minhu), zâlike min âyâtillâh(âyâtillâhi), men yehdillâhu fe huvel muhted(muhtedi), ve men yudlil fe len tecide lehu veliyyen murþidâ(murþiden). (Ey Resûl’üm! Orada olsaydýn) görürdün ki; güneþ doðduðu zaman maðaranýn sað tarafýna ulaþýr. Battýðý zaman ise onlarý sol taraftan terkederdi. Onlar maðaranýn geniþ bir yerindeydiler. Bu, Allah’ýn âyetlerindendir. Allah kimi Kendine ulaþtýrýrsa o hidayete erer. Ve kim dalâlette ise onun için velî mürþid bulunmaz. Dalâlette kalanlar için Allahû Tealâ tarafýndan bir mürþid tayin edilmez. Allah gene o kiþinin dostu olarak kalacaktýr. Kiþi Allah’a ulaþmayý dilediði an onu mutlaka Allah Kendisine ulaþtýracaktýr. Kur’ân, hidayet üzerine bina edilmiþtir. Hidayet müessesesine dikkat edildiðinde; 7 safhadan ve 4 tane teslimden oluþan bir hidayet dizayný, Kur’ân’ýn ruhunu ve vücudunu teþkil eder. Öyleyse bu âyet-ii kerime, Kur’ân’ýn önemli âyetlerinden birisidir.

359

359


ℜψετ − 98

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 293

(17) Ýsra Suresi

_↔Ξ←#≅↔<×≅←∀ ∼:↑Ι↔Σ↔6 ″ϖ↑Ζ⊕9↔≅←∀ ″ϖ↑;ÿ↑®≥!↔ϑ↔% ↔τ←7×) _→#≅↔4↑∗ ↔: _→8≅↔Π←2 _⊕Ξ↑6 !↔ ←! ↔ ∼Ψ≥↑7≅↔5 ↔: ∼→Γ<∝Γ↔% _→Τ″ς↔∋ ↔ Ψ↑∃Ψ↑Θ″Α↔Ω↔7 _⊕9←! ↔ Zâlike cezâuhum bi ennehum keferû bi âyâtinâ ve kâlû e izâ kunnâ izâmen ve rufâten e innâ le meb'ûsûne halkan cedîdâ(cedîden).

⇑⎭τε βυ, ονλαρ⎬ν ®ψετλεριµιζι ινκ®ρ ετµελερινδεν ϖε “Βιζ κεµικ ϖε τοζ ηαλινε γελµι⎭ (τοπρακ) ολδυðυµυζ ζαµαν µ⎬? Βιζ µι γερ⎜εκτεν ψενι (βιρ) ψαρατ⎬λ⎬⎭λα µυτλακα βεασ εδιλεχεðιζ (διριλτιλεχεðιζ)?” δεµελερι σεβεβιψλε ονλαρ⎬ν χεζασ⎬δ⎬ρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13

360

-

zâlike cezâu-hum bi enne-hum keferû bi âyâti-nâ ve kâlû e izâ kunnâ izâmen ve rufâten e innâ le meb'ûsûne halkan cedîden

: : : : : : : : : : : : :

iþte bu onlarýn cezasý onlarýn olmasý dolayýsýyla, sebebiyle inkâr ettiler âyetlerimizi ve dediler biz olduðumuz zaman mý kemik ve toz haline gelmiþ (toprak) gerçekten biz mi mutlaka beas edileceðiz, diriltileceðiz yaratýlýþ yeni olarak

360


ℜψετ − 98

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 293

(17) Ýsra Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm 97. âyet-i kerimede kýyâmet günü insanlarýn haþredileceði (yeniden diriltileceði) ve Haþr Meydaný’nda herkesin toplanacaðý ifade edilmiþti. Kâfirler, yeniden yaratýlacaklarýna inanmamaktadýrlar. Oysaki Allahû Tealâ bunu açýk bir þekilde söylemektedir. Kýyâmet günü sur’a üç defa üfürülecektir. Bütün gezegenlerdeki kâinatý büyütmekte olan Allah’ýn itiþ kuvveti bittiðinde, zaman durmuþ olacaktýr. Sur’a birinci defa üfürüldüðünde kýyâmet günü yaþayan herkes ölecektir. Evvelkiler zaten ölmüþlerdi. Sonra zaman tersine doðru çalýþmaya baþlayýnca evvelâ kýyâmet günü ölenlerden baþlamak üzere ölenlerin hepsi beas edilecektir (diriltilecektir). Bu, birinci dirilmedir. Sur’a ikinci defa üfürüldüðünde herkes yeniden ölecek, üçüncü defa üfürüldüðünde herkes yeni bir yaratýlýþla yeniden diriltilecektir. Cennet ve cehennem mensuplarý için yeni yaratýlýþ, yaþlanmayan enerji bedenler þeklinde gerçekleþecektir. Bu sebeple insanlar iki defa öldürülür, iki defa diriltilirler.

361

361


ℜψετ − 99

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 293

(17) Ýsra Suresi

← !↔ξ×Ω⊕Κ7! ↔σ↔ς↔∋ ∝Η⊕7! ↔ψ™ς7! ⊕ ↔! ∼″:↔Ι↔< ″ϖ↔7 ↔ ↔! ″ϖ↑Ζ↔ς″Χ←8 ↔σ↑ς″Φ↔< ″ ↔! |⊆ς↔2 ° ←(≅↔5 ↔ ″∗ ÷↵! ↔: ⎢←ψ[∝4 ↔⎯″<↔∗ ÷ → ↔%↔! ″ϖ↑Ζ↔7 ↔υ↔Θ↔% ↔: ∼→∗Ψ↑Σ↑6 ® ←! ↔ Ψ↑Ω←7≅⊕Π7! |↔∀↔≅↔4 E ve lem yerev ennallâhellezî halakas semâvâti vel arda kâdirun alâ en yahluka mislehum ve ceale lehum ecelen lâ reybe fîh(fîhi), fe ebâz zalimûne illâ kufûrâ(kufûren).

ςε ονλαρ; Αλλαη’⎬ν, σεµαλαρ⎬ ϖε ψερψ⎫ζ⎫ν⎫ ψαραττ⎬ð⎬ν⎬ ϖε ονλαρ⎬ν βιρ µισλινι δαηα ψαρατµαψα κααδιρ (µυκτεδιρ) ολδυðυνυ γ⎞ρµ⎫ψορλαρ µ⎬? Ονλαρ ι⎜ιν, ονδα (ηακκ⎬νδα) ⎭⎫πηε ολµαψαν βιρ εχελ κ⎬λδ⎬ (βελλι βιρ σ⎫ρε τακτιρ εττι). Βυνα ραðµεν ζυλµεδενλερ, σαδεχε ινκ®ρ εδερεκ διρενδιλερ.

362

362


ℜψετ − 99

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 293

(17) Ýsra Suresi

1 - e ve lem yerev 2 - ennallâhellezî (enne allâhe ellezî) 3 - halaka es semâvâti 4 - ve el arda 5 - kâdirun 6 - alâ 7 - en yahluka 8 - misle-hum 9 - ve ceale 10 - lehum 11 - ecelen 12 - lâ reybe 13 - fî-hi 14 - fe ebâ 15 - ez zalimûne 16 - illâ 17 - kufûren

: :

ve onlar görmüyorlar mý o Allah ki, onun olduðunu

: : : : : : : : : : : : : : :

semalarý yarattý ve yeryüzü, arz kaadir olan, gücü yeten üzerine, ...e yaratmak onlarýn benzerini, bir mislini daha ve kýldý, yaptý onlara, onlar için bir süre, bir ecel, belli bir zaman dilimi þüphe yoktur onda buna raðmen direttiler, dayattýlar zulmedenler sadece, ancak, yalnýz inkâr ederek

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Yerler, gökler ve insanlar birer yaratýktýr. Ama Allah’ýn rahmet ve ilmi yerleriyle, gökleriyle bütün kâinatý kuþatmýþtýr, kaplamýþtýr. Allahû Tealâ kâinatý yaratmadan evvel de vardý ve yoklukta idi. Kâinatý 6 günde yarattýktan sonra arþa istiva etti. Yani tekrar varlýklarýn ötesine, yokluða geçti ve yoklukta karar kýldý. Allahû Tealâ herþeyi yarattý ve insanlar için de belli bir süre tanýdý.

363

363


ℜψετ − 100

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 293

(17) Ýsra Suresi

←}↔Ω″&↔∗ ↔ω←=≥!↔ϑ↔∋ ↔ Ψ↑Υ←ς″Ω↔# ″ϖ↑Β″9↔! ″ξ↔7 ″υ↑5 ⎢← ≅↔Σ″9← ↵! ↔}↔[″Λ↔∋ ″ϖ↑Β″Υ↔Κ″8↔ ÷ ∼→)←! |∝≥±∀↔∗ 〉 ∼→∗Ψ↑Β↔5 ↑ ≅↔Κ″9← ↵! ↔ ≅↔6 ↔: Kul lev entum temlikûne hazâine rahmeti rabbî izen le emsektum haþyetel infâk(infâký), ve kânel insânu katûrâ(katûren).

∆ε κι: “Εðερ σιζ, Ραββιµιν ραηµετ ηαζινελερι(νε) µαλικ (σαηιπ) ολσαψδ⎬ν⎬ζ, ο ζαµαν ινφ®κ (ηαρχαν⎬π τ⎫κενεχεκ) κορκυσυ ιλε (ονυ) µυτλακα (ελινιζδε) τυταρδ⎬ν⎬ζ.” ⇑νσαν ⎜οκ χιµριδιρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13

364

-

kul lev entum temlikûne hazâine rahmeti rabbî izen le emsektum haþyete el infâký ve kâne el insânu katûren (katere)

: : : : : : : : : : : : : :

de eðer, þâyet siz siz maliksiniz, sahipsiniz hazineler rahmet Rabbim olduðu zaman, öyle olursa mutlaka siz tuttunuz (tutardýnýz) infâk (harcama, tükenme) korkusu ve oldu, ...dir insan çok cimri (fazla sýktý, daralttý)

364


ℜψετ − 100

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 293

(17) Ýsra Suresi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Rahîm kelimesiyle rahmet kelimesi ayný kökten gelmektedir. Allah’ýn rahmet hazineleri, Rahîm esmasýnýn tecellileridir: 1- Baþ gözünün açýlmasý 2- Kulaklardaki vakranýn alýnarak, iþitmeye baþlamasý 3- Kalbin içindeki ekinnetin alýnmasý sebebiyle idrak etmesi, yerine ihbat konmasý 4- Kalbin nur kapýsýnýn Allah’a dönmesi 5- Göðüsten kalbe nur yolunun açýlmasý 6- Huþûya ulaþýlmasý Rahîm esmasý infâký gerçekleþtirir. Allah’ýn katýndan gelen rahmet, fazl ve salâvât kiþi zikir yaptýðý zaman, fizik vücudundaki göðsüne oradan da kalbine gelir. Ama fizik vücut için bu nurlar birer emanettir. Fizik vücut onlarý hemen nefsin kalbine ulaþtýrýr, nefsi infâk eder. Rahîm esmasýnýn kalbe gönderdiði nurlar (fazýllar) nefsin kalbinde yerleþmeye baþlar. Bu, Rahîm esmasýnýn metafizik (fizikötesi) getirileridir. Rahîm esmasýyla nefsin kalbine, Allahû Tealâ’nýn rahmetini, fazlýný, salâvâtýný ulaþtýran, Allah’týr. Burada insan nefsinin içindeki 19 grup afetten 2.si olan cimrilik ve nankörlükten bahsedilmektedir. Nefs afetlerinin tam zýddý olan 19 grup haslet de ruhun içindedir. Ýnsan, cimri (hasis) olduðu için bütün hazinelere de sahip olsa; tükenir korkusuyla o hazinelerden baþka insanlara vermekten hep kaçýnýr. Oysaki insanlar verdiklerinde, Allahû Tealâ onlarýn bulunduðu kademelere göre onlarý 10 kattan 700 kata kadar ödüllendirir. 1’e 10 ihsandýr; 1’e 100 ise ni’mettir ve 1’e 700’e kadar da yükselir.

365

365


ℜψετ − 101

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 293

(17) Ýsra Suresi

↓ ≅↔Ξ←±[↔∀ ↓ ≅↔<×∼ ↔π″Κ←# |×,Ψ↑8 _↔Ξ″[↔#×∼ ″φ↔Τ↔7 ↔: ↑ψ↔7 ↔ ≅↔Τ↔4 ″ϖ↑; ↔ ≥≅↔% ″ ←! ↔υ∝ <≥!↔Ι″,←! |≥∝Ξ↔∀ ″υ↔ ″,≅↔4 ∼→∗Ψ↑Ε″Κ↔8 |×,Ψ↑8 _↔< ↔τ∩Ξ↑1↔ ÷ |∝±9←! ↑ ″Ψ↔2″Ι←4 Ve lekad âteynâ musa tis'a âyâtin beyyinâtin fes'el benî isrâîle iz câehum fe kâle lehu fir'avnu innî le ezunnuke yâ musa meshûrâ(meshûren).

Ανδολσυν Βιζ, Μυσα (Α.Σ)’α απα⎜⎬κ 9 ®ψετ (µυχιζε) ϖερδικ. Βυνλαρ⎬ βεν⎩ ⇑σραιλε (⇑σραιλοðυλλαρ⎬να) σορ. Ονλαρα (Μυσα Α.Σ) γελµι⎭τι. Ο ζαµαν φιραϖυν ⎭⎞ψλε δεµι⎭τι: “Εψ Μυσα! Βεν, σανα µυτλακα σιηιρ ψαπ⎬λδ⎬ð⎬να κεσιν ⎭εκιλδε ιναν⎬ψορυµ.” 1 2 3 4 5 6

-

ve lekad âteynâ mûsâ tis'a âyâtin beyyinâtin

: : : : : :

7 8 9 10 11 12 13

-

fes'el (fe es'el) benî isrâîle iz câe-hum fe kâle lehu fir'avnu

: : : : : : :

366

ve andolsun biz verdik Musa dokuz âyetler, mucizeler beyyine, açýkça, beyan olunanlar, ispat vasýtalarý o zaman artýk sor Ýsrailoðullarýna onlara gelmiþti o zaman dedi ona firavun

366


ℜψετ − 101

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 293

(17) Ýsra Suresi

14 - in-nî 15 - le ezunnu-ke

: :

16 - yâ mûsâ 17 - meshûren

: :

muhakkak (ki) ben, mutlaka ben kesin bir þekilde senin olduðunu zannediyorum (kesinlikle inanýyorum) ey Musa büyülenmiþ, sihir yapýlmýþ

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Hz. Musa Allah’ýn emriyle firavuna giderek ona: “Ben Allah’ýn resûlüyüm.” der. Firavun da: “ Mademki Allah’ýn resûlüymüþsün; öyleyse mucizelerini görelim.” ce vabýný verir. Hz. Musa ellerini çýkarýr ve elleri ýþýk saçmaya baþlar. Sihirbazlar ellerindeki ipleri atarlar. Ýplerin herbirisi yýlan olup harekete geçer. Allahû Tealâ da Hz. Musa’ya “Elindeki asayý at.” der. Hz. Musa’nýn asasý, o yýlanlarý yiyebilecek kadar kocaman bir yýlan olur ve bütün yýlanlarý yok eder. Onun üzerine o büyücüler Hz. Musa’ya tâbî olurlar. Firavun ise Hz. Musa’yý sihirlenmiþ birisi zannetmektedir. Âyet-i kerimede geçen 9 mucize þunlardýr: 1- Asa olayý: Hz. Musa’nýn asasýnýn ejderha olmasý. 2- Yedi beyza olayý: Hz. Musa’nýn göðsüne elini sokup çýkarmasýyla elinin beyaz olmasý; yani nurlanmasý. 3- Çekirge olayý: Çekirge istilâsýnda firavunun büyük zarar görmesi. 4- Ekin biti olayý: Allahû Tealâ tarafýndan, elbiselere kadar herþeyi yeyip bitiren ekin bitlerinin firavunun ülkesine musallat kýlýnmasý. 5- Kurbaða olayý: Konuþmak için aðzýný açanýn, aðzýna girecek kadar çok kurbaðanýn olmasý. 6- Kan olayý: Bütün sularýn kan olarak akmasý. Mü’minler su alýnca ise temiz su olmasý. 7- Taþtan su akýtmasý: Hz. Musa’nýn ayaðýný vurarak çölde taþtan su çýkarmasý. 8- Denizin yarýlmasý: Firavunun ve ordusunun Kýzýldeniz’de boðulmasý. 9- Tur daðý olayý: Daðý yahudilerin üzerine kaldýrmasý.

367

367


ℜψετ − 102

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 293

(17) Ýsra Suresi

® ←! ← ≥ ÷ÿ∈Ψ⊆; ↔ ↔ϑ″9↔! ≥_↔8 ↔α″Ω←ς↔2 ″φ↔Τ↔7 ↔ ≅↔5 ⎣↔η←=≥≅↔Μ↔∀ ← ″∗ ÷↵!↔: ← !↔ξ×Ω⊕Κ7! ∩ ↔∗ ∼→∗Ψ↑Α″Χ↔8 ↑ ″Ψ↔2″Ι←4_↔< ↔τ∩Ξ↑1↔ ÷ |∝±9←! ↔: Kâle lekad alimte mâ enzele hâulâi illâ rabbus semâvâti vel ardý basâir(basâire), ve innî le ezunnuke yâ fir'avnu mesbûrâ(mesbûran).

“Ανδολσυν βυνλαρ⎬ (9 µυχιζεψι), γ⎞ρ⎫ν⎫ρ βιρ ⎭εκιλδε, σεµαλαρ⎬ν ϖε αρζ⎬ν Ραββινδεν βα⎭κασ⎬ν⎬ν ινδιρµεδιðινι σεν βιλιψορδυν. ςε εψ φιραϖυν! Μυηακκακ κι βεν, σενιν ηελ®κ ολαχαð⎬να κεσιν ⎭εκιλδε ιναν⎬ψορυµ.” δεδι. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

368

-

kâle lekad alimte mâ enzele hâulâi illâ rabbu es semâvâti ve el ardý basâire

: : : : : : : : : :

dedi andolsun sen bildin, biliyordun indirmedi bunlar ancak, den baþka Rabb semalar ve yeryüzü, arz basiretle (ibretle) görülen, görünür bir þekilde, görülmek üzere

368


ℜψετ − 102

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 293

(17) Ýsra Suresi

11 - ve innî 12 - le ezunnu-ke

: :

13 - yâ fir'avnu 14 - mesbûren

: :

ve muhakkak ki ben mutlaka seni sanýyorum, kesin þekilde inanýyorum ey firavun, ya firavun yýkýlmýþ, helâk olmuþ

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Firavun, Hz. Musa’ya “Ben senin sihirlendiðine kesin þekilde inanýyorum, sen bu mucize dediðin þeyleri aslýnda büyücülükle yapýyorsun.” demiþti. Bu âyette Hz. Musa, firavuna: “Muhakkak ki ben, senin helâk olacaðýna kesin þekilde inanýyorum.” demektedir. Allahû Tealâ, Hz. Musa’ya, firavunun helâk olacaðýný, Kýzýldeniz’de boðulacaðýný bildirmiþti.

369

369


ℜψετ − 103

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 293

(17) Ýsra Suresi

← ∗″ ÷↵! ↔ω←8 ″ϖ↑;⊕ϑ←Σ↔Β″Κ↔< ″ ↔! ↔ !↔∗↔≅↔4 _→Θ[∝Ω↔% ↑ψ↔Θ↔8 ″ω↔8 ↔: ↑ ≅↔Ξ″5↔Ι″3↔≅↔4 Fe erâde en yestefizzehum minel ardý fe agraknâhu ve men meahu cemîâ(cemîan).

Βυνδαν σονρα ονλαρ⎬ αρζδαν (βυλυνδυκλαρ⎬ ψερδεν) ⎜⎬καρµακ ιστεδι. Βυνυν ⎫ζερινε Βιζ, ονυ ϖε βεραβερινδεκιλεριν ηεπσινι βοðδυκ. 1 - fe 2 - erâde 3 - en yestefizze-hum

: : :

4 5 6 7 8

: : : : :

-

min el ardý fe agraknâ-hu ve men mea-hu cemîan

o zaman, böylece, bundan sonra istedi, diledi onlarý tedirgin etmek (yerinden oynatmak, çýkarmak) yeryüzünden (yurttan) böylece, bunun üzerine biz onu boðduk ve beraberindekiler topluca, hepsi

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Yahudiler Mýsýr’a yerleþmiþlerdi. Firavun, yahudileri bulunduklarý yerden çýkarmak istedi. Onlar da Mýsýr’dan kaçtýlar. Firavun arkalarýna düþtü ve Kýzýldeniz’e ulaþýnca Allahû Tealâ, Hz. Musa’ya: “Denize yürüyün.” emri verdi. Hz. Musa ve kavim (yahudiler), Kýzýldeniz’in içine doðru yürüdüler; yürüdükçe sular açýldý ve karþýya ulaþtýlar. Karþýya geçtikleri zaman Allahû Tealâ denizi kapattý. Arkalarýndan gelen firavun ve arkasýndakiler de Kýzýldeniz’de boðuldu.

370

370


ℜψετ − 104

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 293

(17) Ýsra Suresi

↔ ″∗ ÷↵! ∼Ψ↑Ξ↑Υ″,! ↔υ∝ <≥!↔Ι″,←! |≥∝Ξ↔Α←7 ∝ ←Γ″Θ↔∀ ″ω←8 _↔Ξ″ς↑5 ↔: ⎢ _→Σ[∝Σ↔7 ″ϖ↑Υ←∀ _↔Ξ″∴←% ← ↔Ι←∋× ↵! ↑φ″2↔: ↔ ≥≅↔% ∼↔)←≅↔4 Ve kulnâ min ba'dihî li benî isrâîleskunûl arda fe izâ câe va'dul âhýreti ci'nâ bikum lefîfâ(lefîfen).

Ονδαν σονρα βεν⎩ ⇑σραιλε, “Αρζδα (οραδα) ισκ®ν ολυν (ψερλε⎭ιν)!” δεδικ. Αηιρετιν ϖαδεσι (ϖααδι) γελινχε σιζι βιραραψα γετιρεχεðιζ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10

-

ve kulnâ min ba'di-hî li benî isrâîle uskunû el arda fe izâ câe va'dul âhýreti ci'nâ bi kum lefîfen

: : : : : : : : : :

ve dedik, söyledik ondan sonra Ýsrailoðullarýna yeryüzünde (orada) yerleþin, iskân olun o zaman, böylece geldiðinde, geldiði zaman, hasýl olduðu zaman ahiret vaadi, ahiret zamaný getireceðiz, derleyip toplayacaðýz sizi beraber, birarada (biraraya)

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, Kaf Suresinin 31 ve 32. âyetlerinde buyuruyor ki:

50/KAF-3 31: Ve uzlifetil cennetu lil muttekîne gayre baîd(baîdin). Cennet, takva sahipleri için uzak olmayarak yaklaþtýrýldý. 50/KAF-3 32: Hâzâ mâ tûadûne li kulli evvâbin hafîz(hafîzin). Ýþte vaadolduðunuz þey (bu cennettir). Bütün evvab (Allah’a ruhu ulaþmýþ ve sýðýnmýþ) ve hafîz (baþlarý üzerinde devrin imamýnýn ruhunu muhafýz olarak taþýyan) olanlar için. Âyet-i kerime cennete girecekleri vaadi gereðince cennette biraraya getireceðini ifade ediyor.

371

371


ℜψετ − 105

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 294

(17) Ýsra Suresi

⎢↔ ϑ↔ ↔9 ←±σ↔Ε″7≅←∀ ↔: ↑ ≅↔Ξ″7↔ϑ″9↔! ←±σ↔Ε″7≅←∀ ↔: ⎡ ∼→Ι<∝Η↔9 ↔: ∼→Ι←±Λ↔Α↑8 ® ←! ↔ ≅↔Ξ″ς↔,″∗↔! ≥_↔8 ↔: Ve bil hakký enzelnâhu ve bil hakký nezel(nezele), ve mâ erselnâke illâ mubeþþiren ve nezîrâ(nezîren).

ςε Ηακκ’⎬ (Κυρ’®ν’⎬), Ο’νυ, Βιζ ινδιρδικ. ςε Ηακκ ιλε ινδι. Σενι, µ⎫ϕδελεψιχι ϖε υψαρ⎬χ⎬ ολµανδαν βα⎭κα βιρ ⎭εψ ι⎜ιν γ⎞νδερµεδικ. 1 2 3 4 5 6 7 8

-

ve bi el hakký enzelnâ-hu ve bi el hakký nezele ve mâ erselnâ-ke illâ mubeþþiren ve nezîren

: : : : : : : :

ve hakký onu biz indirdik ve hak ile indi ve seni göndermedik ancak, yalnýzca, den baþka müjdeleyici ve nezir, uyarýcý

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Kur’ân-ý Kerim, Hakk’ýn iradesi ile Hakk’ý temsil ederek ve Hakk’tan inmiþtir. Bütün peygamberler ve velî resûller müjdeleyici ve ayný zamanda nezirdir (uyarýcýdýr). Allahû Tealâ tek baþýna “nezir” kelimesi kullandýðý zaman bütün nezirlerin görevinin uyarýcý ve müjdeleyici olduðunu söylemektedir. Burada da Peygamber Efendimiz (S.A.V)’i “müjdeleyici” ve “uyarýcý” olarak gönderdiðini söylemektedir.

33/AHZAB-4 45: Yâ eyyuhen nebiyyu innâ erselnâke þâhiden ve mubeþþiren ve nezîrâ(nezîren). Ey Nebî (Peygamber)! Muhakkak ki Biz seni, þahit, müjdeleyici ve nezir (uyarýcý) olarak gönderdik. 33/AHZAB-4 46: Ve dâ’îen ilâllâhi bi iznihî ve sirâcen munîrâ(munîren). Ve O’nun (Allah’ýn) izni ile Allah’a davet eden ve nurlandýrýcý sirac (kandil) olarak (gönderdik).

372

372


ℜψετ − 106

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 294

(17) Ýsra Suresi

← ≅⊕Ξ7! |↔ς↔2 ↑ ↔!↔Ι″Τ↔Β←7 ↑ ≅↔Ξ″5↔Ι↔4 →_9×!″Ι↑5 ↔: → <∝ϑ″Ξ↔# ↑ ≅↔Ξ″7⊕ϑ↔9 ↔: ↓β″Υ↑8 |×ς↔2 Ve kur'ânen faraknâhu li takreehu alen nâsi alâ muksin ve nezzelnâhu tenzîlâ(tenzîlen).

ςε Κυρ’®ν−⎬ Κεριµ; ονυ κ⎬σ⎬µλαρα (συρε συρε ϖε ®ψετ ®ψετ) αψ⎬ρδ⎬κ. ⇑νσανλαρα, ονυ µυκσιν ολαρακ (υζυν σ⎫ρεδε) οκυµαν ι⎜ιν τενζ⎩λεν (κ⎬σ⎬µλαρα αψ⎬ρ⎬π, υζυν σ⎫ρεδε οκυναβιλεχεκ ⎭εκιλδε), βιρ ινδιρι⎭λε ινδιρδικ. 1 2 3 4 5 6 7

-

ve kur'ânen faraknâ-hu li takree-hu alen nâsi (alâ en nâsi) alâ muksin ve nezzelnâ-hu tenzîlen

: : : : : : :

ve Kur'ân-ý Kerim onu kýsýmlara ayýrdýk onu okuman için insanlara uzun sürede ve onu indirdik bir indirme ile, indiriþ ile, tenzil ederek

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ Peygamber Efendimiz (S.A.V)’e buyuruyor:

75/KIYAME-1 16: Lâ tuharrik bihî lisâneke li ta’cele bihî. Ona (vahye) acele ederek dilini onunla (Cebrail (A.S) ile beraber) hareket ettirme. 75/KIYAME-1 17: Ýnne aleynâ cem’ahu ve kur’ânehu. Muhakkak ki onu (kalbinde) toplamak ve onu okutmak Bize aittir. Peygamber Efendimiz (S.A.V)’in kalbine Kur’ân yazýlmýþtý. Kalbindeki Kur’ân’ýn sahibi olarak Ayaklý Kur’ân’dý. Allahû Tealâ, Peygamber Efendimiz için: “O, yürüyen bir Kur’ân’dýr.” diyor.

373

373


ℜψετ − 107

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 294

(17) Ýsra Suresi Secde âyeti

″ω←8 ↔ϖ″ς←Θ″7! ∼Ψ↑#:↑! ↔ω<∝Η⊕7! ⊕ ←! ⎢∼Ψ↑Ξ←8⊂Ψ↑# ÷ ″ ↔! ≥∝ψ←∀ ∼Ψ↑Ξ←8×∼ ″υ↑5 ∼→Γ⊕∆↑, ← ≅↔5″)↔ ↵←7 ↔ :∩Ι←Φ↔< ″ϖ←Ζ″[↔ς↔2 |×ς″Β↑< ∼↔)←! ≥ ∝ψ←ς″Α↔5 Kul âminû bihî ev lâ tu'minû, innellezîne ûtul ilme min kablihî izâ yutlâ aleyhim yahýrrûne lil ezkâni succedâ(succeden).

∆ε κι: Ο’να ιναν⎬λσ⎬ν ϖεψα ιναν⎬λµασ⎬ν, Ο’νδαν ⎞νχε κενδιλερινε ιλιµ ϖεριλεν κιµσελερ, ονλαρα (Κυρ’®ν’⎬ν σεχδε ®ψετλερι) οκυνδυðυ ζαµαν σεχδε εδερεκ, ⎜ενελερι (αλ⎬νλαρ⎬) ⎫στ⎫νε καπαν⎬ρλαρ. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14

-

kul âminû bi-hi ev lâ tu'minû inne ellezîne ûtu el ilme min kabli-hi izâ yutlâ aleyhim yahýrrûne li el ezkâni succeden

: : : : : : : : : : : : : :

de inanýn (inandýlar) ona veya inanmayýn muhakkak onlar, o kimseler verildi ilim ondan önce okunduðu zaman onlara kapanýrlar çenelerine (çeneleri üstüne) secde ederek

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allahû Tealâ, Kur’ân’da “çeneleri” kelimesini kullanmýþ ama yere deðen kesim alýnlardýr. Secde âyetleri okunduðu zaman, insanlarýn çeneleri (alýnlarý) üzerine secde etmeleri (secde olayý) kýyâmete kadar geçerli olacaktýr.

374

374


ℜψετ − 108

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 294

(17) Ýsra Suresi

↔ ≅↔6 ″ ←! ≥_↔Ξ←±∀∗÷ ↔ ≅↔Ε″Α↑, ↔ Ψ↑7Ψ↑Τ↔< ↔: ≈Ψ↑Θ″Σ↔Ω↔7 _↔Ξ←±∀∗÷ ↑φ″2↔: Ve yekûlûne subhâne rabbinâ in kâne va'du rabbinâ le mef'ûlâ(mef'ûlen).

ςε δερλερ κι: “Ραββιµιζ, Σ⎫βηαν’δ⎬ρ (ηερ⎭εψδεν µ⎫νεζζεητιρ). Εðερ Ραββιµιζ ϖααδεττιψσε, (ο) µυτλακα ιφα εδιλµι⎭τιρ.” 1 - ve yekûlûne 2 - subhâne

: :

3 4 5 6 7

: : : : :

-

rabbi-nâ in kâne va'du rabbi-nâ le mef'ûlen

ve derler yücedir, sübhandýr, herþeyden münezzehtir Rabbimiz olursa vaadetti Rabbimiz mutlaka, elbette yapýlmýþtýr, ifa edilmiþtir

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allah’ýn vaadettiði þey mutlaka ifa edilir, yerine getirilir. Allah’ýn sözünde hulf olmaz. Allah’ýn sözünün gerçekleþmemesi mümkün deðildir.

375

375


ℜψετ − 109

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 294

(17) Ýsra Suresi

↔ Ψ↑Υ″Α↔< ← ≅↔5″)↔ ↵←7 ↔ :∩Ι←Φ↔< ↔: _→2Ψ↑Λ↑∋ ″ϖ↑; ↑Γ<∝ϑ↔< ↔: Ve yahýrrûne lil ezkâni yebkûne ve yezîduhum huþûâ(huþûan).

ςε ⎜ενελερι (αλ⎬νλαρ⎬) ⎫στ⎫νε καπαν⎬ρλαρ. ςε ηυ⎭⎦λαρ⎬ αρταρακ αðλαρλαρ. 1 2 3 4 5

-

ve yahýrrûne li el ezkâni yebkûne ve yezîdu-hum huþûan

: : : : :

ve kapanýyorlar, kapanýrlar çenelerine (çeneleri üstüne) aðlýyorlar, aðlarlar ve onlarýn artýyor huþû

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Kur’ân-ý Kerim’den önce kendilerine ilim verilen kimseler, Kur’ân-ý Kerim’i duyduklarý zaman, Kur’ân’ýn pozitif etkisinde kalarak çeneleri üzerine kapanýp aðlarlar.

376

376


ℜψετ − 110

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 294

(17) Ýsra Suresi

_∪<↔! ⎢↔ω×Ω″&⊕Ι7! ∼Ψ↑2″(! ← ↔! ↔ψ™ς7! ∼Ψ↑2″(! ←υ↑5 ÷ ↔: ⎣|×Ξ″Κ↑Ε″7! ↑ ≥≅↔Ω″, ÷↵! ↑ψ↔ς↔4 ∼Ψ↑2″Γ↔# _↔8 _↔Ζ←∀ ″α←4≅↔Φ↑# ÷ ↔: ↔τ←# ÷↔Μ←∀ ″η↔Ζ″∆↔# → [∝Α↔, ↔τ←7×) ↔ω″[↔∀ θ≠↔Β″∀!↔: Kulid'ullâhe evid'ur rahmân(rahmâne), eyyen mâ ted'û fe lehul esmâul husnâ, ve lâ techer bi salâtike ve lâ tuhâfit bihâ vebtegý beyne zâlike sebîlâ(sebîlen).

∆ε κι: “Αλλαη διψε ⎜αð⎬ρ⎬ν ϖεψα Ραηµ®ν διψε ⎜αð⎬ρ⎬ν. Νασ⎬λ ⎜αð⎬ρ⎬ρσαν⎬ζ ηεπσι Ο’νυν Εσµα⎫λ Η⎫σνασ⎬’δ⎬ρ (Αλλαη’⎬ν εν γ⎫ζελ ισιµλεριδιρ).” Ναµαζ⎬νδα (σεσινι) ψ⎫κσελτµε ϖε ονυ (σεσινι) αλ⎜αλτµα. Βυ ικισι αρασ⎬νδα βιρ ψολ τυτ.

377

377


ℜψετ − 110

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 294

(17) Ýsra Suresi

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16

-

kulid'ullâhe (kul ud'u allâhe) evid'u (ev ud'û) er rahmâne eyye mâ ted'û fe lehu el esmâu el husnâ ve lâ techer bi salâtike ve lâ tuhâfit bi-hâ vebtegý (ve ibtegi) beyne zâlike sebîlen

: : : : : : : : : : : : : : : :

de ki Allah (diye) çaðýr veya çaðýr rahmân hangisi çaðýrdýðýnýz þey (isim) böylece, hepsi onun esmaül hüsna, en güzel isimler ve çok yükseltme, çok belli etme namazýnda ve gizleme onu ve ibtiga et, iste arasýnda bu bir sebîl, bir yol

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Allah’ýn 99 esmasý vardýr. Esma ül Hüsna bunlarýn hepsine birden verilen addýr. Her esma o esmanýn ebced sayýsý kadar çekildiðinde kiþiye o istikamette tesir eder. Namazlarda sünnetler alçak sesle, farzlar yüksek sesle kýlýnýr.

378

378


ℜψετ − 111

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 294

(17) Ýsra Suresi

∼→Γ↔7↔: ″γ←Φ⊕Β↔< ″ϖ↔7 ∝Η⊕7! ←ψ™ς←7 ↑φ″Ω↔Ε″7! ←υ↑5 ↔: ″ϖ↔7 ↔: ←τ″ς↑Ω″7! |←4 °τ<∝Ι↔− ↑ψ↔7 ″ω↑Υ↔< ″ϖ↔7 ↔: ∼→Ι[∝Α″Υ↔# ↑ ″Ι←±Α↔6 ↔: ←± ∩Η7! ↔ω←8 ⊇|←7↔: ↑ψ↔7 ″ω↑Υ↔< Ve kulil hamdu lillâhillezî lem yettehýz veleden ve lem yekun lehu þerîkun fîl mulki ve lem yekun lehu veliyyun minez zulli ve kebbirhu tekbîrâ(tekbîren).

ςε δε κι: “Ηαµδ, ⎜οχυκ εδινµεψεν Αλλαη’α µαησυστυρ ϖε Ο’νυν µ⎫λκτε ορταð⎬ ολµαµ⎬⎭τ⎬ρ (ψοκτυρ). ςε (Ο, ζιλλετε δ⎫⎭µεζ) Ο’νυν, Κενδισινι ζιλλεττεν (κυρταραχακ) βιρ δοστα (ιητιψαχ⎬) ψοκτυρ.” Ο’νυ τεκβιρ ιλε (⎫στ⎫ν κ⎬λαρακ) ψ⎫χελτ (β⎫ψ⎫κλ⎫ð⎫ν⎫ ιφαδε ετ). 1 - ve kulil hamdu (ve kul li el hamdu) 2 - lillâhillezî (li allâhi ellezî) 3 - lem yettehýz

379

:

ve hamd ile de

: :

Allah'a ki o edinmedi, edinmez

379


ℜψετ − 111

Χ⎫ζ − 15

Σαψφα − 294

(17) Ýsra Suresi

4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14

-

veleden ve lem yekun lehu þerîkun fî el mulki ve lem yekun lehu veliyyun min ez zulli ve kebbir-hu tekbîren

: : : : : : : : : : :

bir çocuk ve olmamýþtýr, olmaz onun bir ortak mülkte ve olmamýþtýr, olmaz onun dost, yardýmcý zilletten ve onu tekbir et, onu büyült, yücelt tekbir ile, (onun) büyüklüðünü ifade ederek, üstün kýlarak

AÇIKLAMA _________________________________________________________ Bismillâhirrahmânirrahîm Bir Allah, bir de O’nun yarattýklarý vardýr. Allah, zillete düþmez ve Kendisini zilletten kurtaracak bir dosta ihtiyacý yoktur. O, herþeyi Yaratan’dýr. Allah’ýn dýþýnda herþey mahlûktur ve Allah’a muhtaçtýr.

380

380


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.