KLOK no.6 // Journey

Page 15

Ece Erel

BARDAKTA BAŞLAYAN YOLCULUK Çay uzmanı Ece Erel, Boğaziçi Üniversitesi’nde Kimya Mühendisliğini bitirdikten sonra Bocconi Üniversitesi’nde Ekonomi ve İşletme üzerine yüksek lisans eğitimi almış. Çaya olan merakı bu süreç boyunca hep peşinden gelmiş. Uzun süre kendisini bir gölge gibi takip eden tutkusunu uzmanlığa çevirmeye karar veren Ece, bir yandan mekanlara özel karışımlar hazırlıyor bir yandan da danışmanlık hizmeti veriyor.

R Ö P O R T A J S İ N EM U YS A L FOTOĞRAF CAN KÖROĞLU

Çaya olan tutkun nasıl başladı? Nasıl başladı tam hatırlamıyorum ama anaokulundan kalma çay setlerim var. Daha sonra lise yıllarımda bitkilerin faydalarını araştırarak çay karışımları hazırlamaya başladım ve bunları çevremdekilerle paylaştım. Yüksek lisans yaptığım sırada İtalya’da çay konusunda eğitimli birçok kişi ile tanıştım ve onlarla ortak çalışmalara girdim. Uzmanlık eğitimimle beraber çay dünyasını daha da derinlemesine keşfedince çayın benim için vazgeçilmez bir tutku olduğunu anladım. Çay üzerine nasıl bir eğitim aldın? Eğitim almak gerekli mi? Benim eğitimim çaya dair her şeyi kapsıyordu. Çayın gerçekten ne olduğundan tutun kültürel tarihi, üretim aşamaları, servis elemanı yetiştirme teknikleri, finans ve pazarlamaya kadar her detayını öğrendim. Dünyada çay uzmanlığının tam olarak bir tanımı yok. Çay uzmanı olmak için eğitim almaya gerek olmadığı düşüncesini benimseyen kitleler de var. Neticede hiçbir kurs sizi Uzakdoğu’daki “Tea master”lar kadar donanımlı yapamaz ama eğitim genel vizyonu yakalamak için kesinlikle gerekli. Çayla ilgili neler yapmak istiyorsun? Gelecek planların nasıl şekilleniyor? Çok şey yapmak istiyorum! Danışmanlık yapıyor olmam da buna imkan sağlıyor. Karşıma sürekli sınırlarımı zorlamam gereken projeler çıkıyor. Kendimi, kafamda

daha önce çayla hiç özdeşleştirmediğim konseptlerde proje hazırlarken buluyorum. Şimdilik hem profesyonel kariyerime hem de çay uzmanlığına devam ediyorum, ikisi de birbirini dolaylı yoldan besliyor. Uzun vadede neler olur bilmiyorum ama düşünmeme gerek yok, çay benim için vazgeçemeyeceğim bir dünya. Doğru çay demleyebilmek için birkaç tüyo verebilir misin? Yaprağın kalitesi çok önemli, mümkün olduğunca poşet çaydan uzak durmakta fayda var. Bunun dışında kullanacağınız su, suyun sıcaklığı, demlenme süresi ve kullanılan ekipman çayın kalitesini çok değiştiriyor. Her çay tipi farklı sıcaklıklarda demlenmelidir. Mesela,  yeşil 70-80 °C, sarı 77-80 °C, beyaz 66-75 °C, oolong 85-90°C, siyah çay ve pu-erh 96-100°C. Demlenme süresi bazı istisnalar dışında ortalama 3-4 dakika olmalıdır. Su ve ekipmana gelince, musluk suyu yerine pH’ı 7 civarlarında olan kaynak suyuyla tercihen Yixing çaydanlıkta demlemek çok iyi sonuç almanızı garantiler.

Senden bize özel bir çay tarifi alabilir miyiz? 2 çay karışığı siyah çay, 1 çay kaşığı limon otu ve 1 çay kaşığı lavantayı harmanlayarak 5 dakika kaynama sıcaklığına gelmiş suda demleyeyip arzuya göre bal veya şeker de ekleyerek demleyebilirsiniz. Üstelik soğutularak harika bir buzlu çay haline getirmek de mümkün! Çay hakkında bildiğin ve bizim bilmediğimiz bir efsane var mı? Özellikle çoğu Uzakdoğu çayının arkasında bir efsane vardır. En çok konuşulan hikayeler ise kaliteli çay yapraklarını kapsayan ve ‘Monkey Picked’ olarak sınıflandırılan çaylarla ilgilidir. Efsaneye göre ağaçların en üstündeki, en kaliteli yaprakların toplanması için maymun yetiştirildiği söylense de işin aslı iyi çay yetiştiriciliğinin sırrını saklamak için yetiştiricilerin maymunlar topladı diye yalan söylediğidir. www.teapotea.com

Çayın gerçekten ne olduğundan tutun kültürel tarihi, üretim aşamaları, servis elemanı yetiştirme teknikleri, finans ve pazarlamaya kadar her detayını öğrendim.

13


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.