20.sayı

1 - 15 OCAK 2010 YIL 2 SAYI 20

ENGELL‹LER‹N ‹LK VE TEK GAZETES‹

ENGELL‹LER YE‹L SAHALARA

‹N‹YOR Gaziantep Ticaret Odası (GTO) tarafından Sosyal Destek Programı (SODES) kapsamında hazırlanan “Engelsiz Gaziantep için Elele”

G

Projesi, bir ilke daha imza atıyor.

TO tarafından Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, Türkiye Sakatlar Derneği Gaziantep Şubesi,

İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Haci Sani Konukoğlu Endüstri Meslek Lisesi ve Gaziantep ME-

KSA Vakfı işbirliğinde SODES programı kapsamında yürütülen “Engelsiz Gaziantep için Elele” Projesi, bu

kez de ortopedik engelli gençleri spor faaliyetleri ile buluşturuyor. GTO Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Aslan konu ile ilgili yaptığı açıklamada, özellikle engelli gençlerin sporla ilgilenmelerinin sosyalleşmeleri ve özgüvenlerinin gelişmesi açısından büyük önem taşıdığını belirtti.

devamı 3. sayfada...

İŞKUR, 23 bin 941 engelliyi işe yerleştirdi Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, İşkur’un Kasım 2009 itibariyle 23 bin 581’i özel, 360’ı kamuda olmak üzere toplam 23 bin 941 engelliyi işe yerleştirdiğini bildirdi

TÜRK‹YE’DE B‹R ‹LK ENGELL‹LER DANIMA HATTI

0 342 232 32 52

D

inçer, kamu kurum ve kuruluşlarına özürlü kontenjan açığı nedeniyle 2007 yılında 4 milyon 573 bin 46, 2008 yılında 5 milyon 198 bin 816 ve Nisan 2009 itibariyle de 763 bin 522 TL idari para cezası uygulandığını kaydetti. devamı 3. sayfada...

www.bizdevarizgazetesi.com

Güncel Haberler

bizde var›z

1. sayfadan devam...

Açıklamasında, “Ortopedik engelli gençlerimizin sportif faaliyetlerde yer alması, kendilerini geliştirmeleri ve ulusal müsabakalarda ilimizi başarıyla temsil etmeleri, bizler için büyük bir gurur kaynağı olacaktır” diyen Başkan Aslan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye’deki en popüler ve en çok izleyiciyle buluşan spor dalı olan futbol konusunda hali hazırda engelli gençlerimize yönelik bir kurs mevcut değil. Bu sebeple, Odamızın yürütücüsü olduğu Engelsiz Gaziantep İçin Elele Projesi kapsamında, özelikle gelişme çağındaki ortopedik engelli gençlerimizin sportif faaliyetlerde yer alabilmesi için bir futbol kursu açılmasına karar verdik. Engelsiz Sahalar Futbol Kursu, Şahinbey Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü Ampute Futbol Takımı ve Gaziler Vakfı Gaziantep Şubesi destekleriyle ilimizde ilk kez açılacak.”

BAŞVURU İÇİN SON TARİH 27 OCAK 2010 Kurs kapsamında 10–14 yaş arası 20 engelli genç dokuz ay boyunca antrenmanlara katılacak. Kurs süresince antrenmanlar, Türkiye Ampute Süper Ligi İlk Yarısı’nı üçüncü sırada tamamlayan Şahinbey Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü Ampute Futbol Takımı Teknik Direktörü Gazi Mehmet Yeter ve futbolcuları öncülüğünde düzenlenecek. Engelsiz Sahalar Futbol Kursu’na katılmak isteyen gençler başvurularını Oda bünyesinde kurulan Engelsiz Gaziantep İçin Elele Proje Ofisi’ne, Türkiye Sakatlar Derneği Gaziantep Şubesi ve Türkiye Gaziler Vakfı Gaziantep Şubesi’ne 27 Ocak 2010 tarihine kadar telefon ve e-posta ile yapabilirler. Ayrıntılı bilgi için ise Proje Koordinatörü Gözde Karaata ile 220 30 30 dahili 223 nolu telefondan irtibata geçilebilinecek.

AMPUTE FUTBOL NEDİR? Kişinin kol, bacak, ayak veya elinin tümünün veya bir kısmının olmaması durumuna amputasyon denir. Ampute futbol bir bacağı olmayan sporcuların kanedyen kullanarak oynadıkları bir futbol türüdür. Dünyada yaygın bir şekilde oynanmakta olup, düzenli olarak Avrupa ve Dünya Şampiyonaları organize edilmektedir. Ampute futbolun aynı zamanda paralimpik oyunlarına katılabilmesi için çalışmalar sürdürülmektedir.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, CHP

Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek’in engelli istihdamına ilişkin soru önergesini yanıtladı. İŞKUR istatistiklerine göre, Ekim 2009 itibariyle kamu kurum ve kuruluşlarının engelli açık

kontenjanının 2 bin 304, özel sektörde 18 bin 891 olduğunu

bildiren Bakan Dinçer kamu kurum ve kuruluşlarından alınan engelli talepleri doğrultusunda kontenjan açıklarının kapatıldığını söyledi. Engelli ve eski hükümlü çalıştırmayan işveren veya işveren vekiline çalıştırmadığı her engelli ve eski hükümlü için her ay bin 519 TL para cezası verildiğini belirten Bakan Dinçer şunları söyledi: “Bakanlığımız

zorunlu

özürlü

istihdamının

et-

kin şekilde uygulanabilmesi konusunda üzerine düşen

sorumluluğu yerine getirmeye çalışmaktadır.Bu kapsamda

Kasım 2009 ayı itibariyle 23 bin 881’i özel sektörde 360’i

kamuda olmak üzere, toplam 23 bin 941 özürlü vatandaşımız İŞKUR aracılığıyla bir işe yerleştirilmiştir. Ayrıca kamuözel ayrımı yapmadan kontenjanlarını doldurmayan bütün işverenlere yönelik olarak idari para cezası kesilmekte ve bu konuda duyarlılığın artması için çalışmalar yürütülmektedir.”

Dinçer, özel sektörde olduğu gibi kontenjan açıklarını

kapatmayan kamu işyerlerine de idari para cezası uygulandığını ifade ederken, bu çerçevede kamu kurum ve kuruluşlarına engelli kontenjan açığı nedeniyle 2007 yılında 4 milyon 573 bin

46, 2008 yılında 5 milyon 198 bin 816, ve Nisan 2009 itibariyle de 763 bin 522 lira para cezası uygulandığını bildirdi.

ANKA

1

KOÇER, 10 OCAK ÇALIŞAN GAZETECİLER GÜNÜNÜ KUTLADI

Gaziantep Sanayi Odası (GSO) Başkanı Nejat Koçer, demokratik bir rejimin vazgeçilmez kurumu olan basının, üstlendiği yaşamsal misyonlarla Türkiye’nin geleceğine önemli katkılar sağladığını bildirdi. Koçer, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla yayımladığı mesajda, basının, kamuoyunun bilgilendirilmesi, ülkede ve dünyada yaşanan gelişmelerden haberdar edilmesi ve her türlü fikrin özgürce dile getirilmesi gibi demokratik sistem içerisinde önemli bir misyonu yerine getirdiğini belirtti.

Koçer, Gaziantep’te, gazetecilik mesleğine emek veren ve zor şartlar altında çalışan tüm basın mensuplarının gününü kutladığını ve çalışmalarında başarılar dilediğini kaydetti.

YUH OLSUN

Anamur’da işten çıkarılan bedensel engelli işçinin yerine işe giren AKP İlçe Gençlik Kolları Başkanı Öz, işsiz kalan Yıldız’dan bir de helallik istedi!

Anamur İlçesi Devlet Hastanesi’nde yeni yılın ilk işgünü işten çıkarılanların yerine yenileri alındı. İşe alınanların arasında AKP’li İlçe Gençlik Kolları Başkanı da var. AKP’li Nurullah Öz’ün, yerine işe girdiği bedensel engelli işçi Hasan Yıldız’dan bir de helâllik istediği ortaya çıktı.

Anamur Devlet Hastanesi’nde işten çıkarılan 32 işçi arasında bedensel engelliler, kanser olan annesine tek başına bakmaya çalışanlar, çocuk bekleyenler var... İşten çıkarılan 32 işçi Anamur Devlet Hastanesi’ne taşeron olarak hizmet veren iki firmanın çalışanlarıydı.

22’si Fatih Temizlik Firması’ndan. Asgari ücretle (536 lira) çalışıyorlardı. 10’u ise Kayacı Bilgisayar’dan bilgisayar operatörleri. İki firmanın ihale süresi dolunca, bilgisayar işini yine aynı firma aldı. Temizlik işi ise Okyanus Temizlik firmasının oldu. Okyanus Temizlik, Konya Merkezli Okyonus Şirketler Grubu’na bağlı. Sahibi Nusret Argun halen ‘örgüt kurmak, ihaleye fesat karıştırmak, yağma, rüşvet, özel belgede sahtecilik’ suçlamalarıyla yargılanıyor. İhalelerin ardından Okyanus Temizlik, eski şirketten ‘miras’ 10 işçiyi ‘yeniden’ işe aldı. 22 işçiyi işten çıkardı. Kayacı bilgisayar ise yeni ihale rüzgârıyla 10 operatörünün 10’unu da değiştirdi. İsim listesi Her iki firma, çıkarılan işçilerin yerine alınacak yeni işçilerin adlarını, Anamur Devlet Hastanesi Başhekimliği’ne bildirdi. Ancak, işe alınan işçilerin adlarının AKP İlçe Başkanı Ahmet Yıldırım tarafından belirlendiği iddiaları üzerine, yeni işçiler işbaşı yaptırılmadı.

Hastanede eksik personelle yapılan temizlik işleri ve diğer hizmetler aksamaya başladı.

Kapıda öğrendi Çıkarılan işçilerden bedensel engelli Hasan Yıldız, temizlik kadrosunda gösterilmesine rağmen, aslında hasta kabul bölümünde bilgisayar operatörü olarak çalışıyordu. İşten atıldığını hastane kapısında öğrenen Yıldız, AKP’li Nurullah Öz tarafından teselli edildi. Öz’ün Hasan Yıldız’ın tekerlekli sandalyesi önünde diz çöküp konuşması objektiflere de yakalandı. 2010’a işsiz girmenin şokunu yaşayan Öz, Yıldız’ın kimliğini öğrenince ikinci şokunu yaşadı: “Yanıma geldi. ‘Senin işten çıkarıldığından haberim ve ilgim yok. Hakkını helal et’ dedi. Ben de haksızlığı kim yapıyorsa onu Allah’a havale ettiğimi söyledim. Bu konuşmayı yaparken, onun işe girdiğini de, partili olduğunu da bilmiyordum. Şimdi bu durum gösteriyor ki, işi alan şirket parti mensubu ve kontenjanlarına yer açmak için bizim ekmeğimizle oynamışlar.”

Nurullah Öz’ün adı, Kayacı Bilgisayar firmasının hastanenin başhekimliğine gönderdiği 4 Ocak tarihli işe alınacak kişilerin isim listesinde yer alıyor. AKP Anamur Gençlik Kolları Başkanı Öz, konuyla ilgili konuşmak istemedi.

Bir şirket kaybetmiş, bir şirket kazanmış AKP Anamur İlçe Başkanı Ahmet Yıldırım, hastane yönetimine 32 kişilik yeni işçi listesi vermek ve eski işçilerin çıkarılmasına neden olmakla suçlandı. Suçlamaları reddeden Yıldırım “Hizmet alımı ihalesini bir şirket kaybetmiş, bir şirket kazanmıştır. Şirket kendi çalışacağı kişileri kendisi seçer. İddialar şahsımı ve partimi karalamaya yöneliktir” dedi.

Anamur’da, işten çıkarılan işçilerin hastane önündeki bekleyişleriyse dün de sürdü. İşçiler konuyu mahkemeye götüreceklerini söyledi.

Güncel Haberler

1

bizde var›z

ÖZÜRLÜ SAĞLIK KURULU RAPORU ALINMASI SÜRECİNDE YAŞANILAN PROBLEMLER VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ 2004 Yılında Devlet İstatistik Enstitüsü ve Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı

ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

İşbirliğiyle yapılan Türkiye Özürlüler Araştırması sonucuna göre; ülkemizde özürlü nüfus oranı %12.29 olarak tespit edilmiştir. Bu orana göre ülkemizde yaklaşık 8,5 milyon özürlü

birey bulunmaktadır. Özürlülük olgusunun aileyi de etkilediği gerçeği göz önüne alındığında özürlülük sorununun toplumun yarısını doğrudan ilgilendirdiği ortaya çıkmaktadır.

T

ürkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 42. maddesindeki “Kimse, eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamaz.”, 61. maddesindeki “Devlet sakatların korunmalarını ve toplum hayatına intibaklarını sağlayacak tedbirleri alır.”, hükümleri ile özel eğitime ihtiyacı olan engelli bireylerin eğitimleri yasal güvence altına alınmıştır.

5378 sayılı Özürlüler Yasası ile Devlet özürlülüğün önlenmesinden, özürlülerin sağlık, eğitim, rehabilitasyon, istihdam, bakım ve sosyal güvenliğine ilişkin sorunlarının çözümüne kadar geniş bir alanda sorumluluk üstlenerek ‘Sosyal Devlet olma’ ilkesine yaraşır adımlar atmıştır.

Ocak 2009 tarihi itibarı ile Gaziantep’te yaklaşık 7000 birey, 46 merkezden hizmet almaktaydı.

Kurumlarımızda 500’ü uzman olmak üzere yaklaşık 1500 personel hizmet vermekteydi.

Bugün, Ocak 2010 tarihi itibarı ile ise, Gaziantep’te yaklaşık 4000 birey, 37 merkezden hizmet almaktadır. Kurumlarımızda 300’ü uzman olmak üzere yaklaşık 850 personel hizmet vermektedir.

Engelli bireylerin tıbbi tanılamalarında yaşanılan sorunlardan dolayı, Özel Eğitim ve Rehabilitasyon hizmetlerinden yararlanacak bireylerin, “Özürlü Sağlık Kurulu Raporu” alma sürecinin uzun zaman alması ve rapor kararlarının da çoğunlukla olumsuz verilmesi nedeniyle engelli bireyler kendilerine tanınan yasal hakların tersine, bu süreçte

K

eğitim olanaklarından yararlanamamaktadırlar. İlimizde engelli birey ve ailelerinin “Özürlü Sağlık Kurulu Raporu” almaları konusunda yaşadıkları sorunların çözümlenebilmesi amacıyla İl Sağlık Müdürümüz ve Hastane Başhekimlerimiz ile, GÜNDER - Güneydoğu Özel Eğitim Kurumları Derneği olarak gerekli görüşmeler yapılmış olmasına rağmen bu konuda beklenilen çözüme ulaşılamamıştır.

Halen İlimizde eğitim hakları yasalar ile güvence altına alınan engelli bireyler kendilerine tanınan eğitim haklarından yeterince yararlandırılamamakta ya da tamamıyla bu haktan mahrum edilmektedirler.

Engelli bireylerin yaşadığı sorunlar, sadece kendilerini ve ailelerini ilgilendiren sorunlar değildir. Ülkemizde yaşanılan sosyal sorunların en büyüğünü teşkil eden bu sorunun çözümünde “sosyal devlet” anlayışı içinde Devletimizin ilgili organları ve Sivil Toplum Kuruluşları olarak da bizlerin, üzerimize düşen görevleri esiksiz yerine getirmeleri gerekmektedir. Ancak bu anlayış ile hareket edilirse engelli birey ve ailelerinin sorunları biraz olsun hafifletilmiş olur; insanca yaşamanın gereği engelli bireylerimiz de toplumda hak ettikleri yeri ve önemi kazanmış olurlar.

Engelli doğulduğu gibi engelli olunabileceği de hiçbir zaman göz ardı edilmemeli engelli bireylerimizin yaşadığı bu sorunlara duyarsız kalınmamalıdır.

Hastanede 42 yıl!

ronik akciğer rahatsızlığı teşhisiyle 30. Hükümet döneminde Bursa Devlet Hastanesine yatırılan Abdullah Kozan (64), 42 yıldır tedavi görüyor. Kozan, hasta yatağında makineye bağlı olarak girdiği hastaneden 2010 yılında da kurtulacağını düşünmüyor. Askerliğini tamamlamasının ardından rahatsızlanan Kozan, 1968 yılında Bursa Devlet Hastanesi’nde akciğer hastalığı teşhisiyle tedaviye alındı. İyileşip hastaneden çıkmayı, sağlıklı bir şekilde yaşamayı bekleyen Kozan, 42 yıllık hayatını dört duvar

ve bir koridora sığdırmak zorunda kaldı. Hiçbir akrabasının ziyaret etmediği Kozan’ın, 42 yıl içinde bulunduğu odadaki diğer yatakta tedavi gören yüzlerce arkadaşı oldu. Bazı hasta arkadaşlarını kaybeden, iyileşenleri uğurlayan Kozan, son günlerde konuşmakta güçlük çeker hale geldi. Makineye bağlı hayatını sürdüren, halsizlikten koridora bile çıkamayan Kozan, artık hastaneden kurtulmayı hayal bile etmiyor, gelecekle ilgili planlar yapamıyor. (AA)

•

Bugüne kadarki süreçte İl Sağlık Müdürlüğü, Devlet Hastaneleri Başhekimleri, Sağlık Kurulu Başkanları ile sürekli bir iletişim halinde bulunulmuştur.

• Şehitkamil Devlet Hastanesinin “Özürlü Sağlık Kurulu Raporu” vermeye yetkilendirilmesi.

• Nizip Devlet Hastanesinin “Özürlü Sağlık Kurulu Raporu” vermeye yetkilendirilmesi.

• Kilis Devlet Hastanesinin Gaziantep’teki kurumlara tekrar hizmet vermeye başlatılması.

• 25 Aralık Devlet Hastanesine giden özel gereksinimli çocukların, incelendikten sonra; Avukat Cengiz Gökçek Devlet Hastanesine, Çocuk Ergen Psikiyatristince de görülmek üzere yönlendirilmelerinin engellenmesi.

• Avukat Cengiz Gökçek Devlet Hastanesinde yalnızca 1 tane Çocuk Ergen Psikiyatristi hizmet vermektedir. Bu hizmet ise, haftada yalnızca 1 gün için 40 çocuğu kapsamaktadır. Mevcut Psikiyatristler ise görevlendirilmemektedir. Bu nedenle de ihtiyaca cevap verilememektedir. Esasen yakın zamana kadar tüm Psikiyatristlerce de hizmet verilmekteydi. İşleyişteki bu tıkanıklığın aşılması.

• Devlet Hastanelerinde görev yapmakta olan psikolog ve Psikiyatristlerin özel gereksinimli çocuğu olan aileleri olumsuz yönlendirmemeleri.

• Kurumlarımızın saygınlığının korunması yönünde hassasiyet gösterilmesi. İRTİBAT TELEFONLARI 0 535 308 56 57 Yener DOĞRUER 0 506 851 61 0 GÜNDER Yönetim Kurulu Başkanı

Güncel Haberler

bizde var›z

BRAVO SANA BAŞKAN

M

akam şoförü tarafından evinden traktörle alınarak belediyeye getirilen CHP’li Belediye Başkanı Enver Akkaya, alacaklıların her gün belediyeye gelmesinden rahatsız olması nedeniyle makam aracını sattığını söyledi. İller Bankası’ndan gelen paranın da yetersiz olduğunu ifade eden Başkan Akkaya, “İller Bankası’ndan gelen parayla personelin maaşını zor ödüyoruz.

Gelen para az olunca haliyle dışarıya olan borçları ödemekte zorluk çekiyoruz. Her gün belediyeye yüzlerce kişi geliyor. Hepside alacaklı. İnsanlara bugün git yarın gel demek hoş değil. Hal böyle olunca da benim laguna marka arabaya binmem doğru değildi. Makam aracımı alacaklıya belediyenin borcuna karşılık verdim” şeklinde konuştu.

Belediyeye ait iki adet otomobilin daha olduğunu ve bunların zabıtaya ait olması nedeniyle makam aracı olarak kullanmasının etik bir davranış olmayacağını ifade eden Akkaya, “Bende belediyeye ait traktörü makam aracı olarak kullanmayı tercih ettim. Benim amacım lüks arabaya binmek değil, ilçeye hizmet etmektir. Arpaçay halkı belediye başkanlarının sürekli traktörle, çöp arabasıyla gidip gelmesini gurur meselesi olarak içine sindirmez. Makam aracımı borç karşılığı satmama halk kızacaktır, ama başka çare yoktu. Belediyenin borcu bitsin, hizmetlerimiz vatandaşın ayağına kadar gitsin. Düze çıkalım elbet bir araba o zaman alırız” dedi.

Piyasaya, SGK’ya, TEDAŞ’a ve maliyeye borcu bulunan belediyede 34 personel görev yapıyor.

ŞEFKAT MAĞAZASI DÖRT AYDA 5632 AİLEYE ŞEFKAT ELİNİ UZATTI Şahinbey Belediyesi ve Kimse Yok mu Derneği işbirliği ile geçtiğimiz ramazan ayı içerisinde açılan Şefkat Mağazası bu güne kadar toplam 5632 aileye şefkat elini uzattı.

Ş

eye giyim yardımı, 221 aileye ev eşyası yardımı, 80 aileye kırtasiye yardımı, 624 aileye temizlik malzemesi yardımı ve Kurban Bayramında 1100 aileye kurban eti yardımı yapıldı. Bu yardımları ulaştırmamızda bizlerden yardımlarını esirgemeyen Şahinbey Belediye Başkanımız Mehmet Tahmazoğlu’na ve hayırsever vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum.”dedi.

efkat Mağazası olarak mağdur ailelere yönelik yardımlarını arttırarak sürdürdüklerini ifade eden Kimse Yok mu Derneği Gaziantep Şube Başkanı ve Şefkat Mağazası Müdürü Kenan Aydıngüler, ihtiyaç sahibi vatandaşlara yardım elini uzatmak için kurulan Şefkat Mağazasının gerçek ihtiyaç sahibi kişileri tespit ederek yardımlarda bulunduğunu belirtti. Yardım yapılacak ailelerin belirlenmesi sırasında vatandaşın başvurusunun yanı sıra Şefkat Mağazası ekipleri tarafından da alan taraması yapılarak ihtiyaç sahibi ailelerin belirlendiğini ve gerekli yardımın yapıldığını kaydeden Aydıngüler, “dört ay içerisinde Şefkat Mağazamız aracılığıyla 2122 aileye gıda yardımı, 1485 ail-

Parmakları ile Kur’an okuyacaklar Ordu’da ilk kez düzenlenen etkinlikte görme engelliler parmakları ile Kur’an-ı Kerim okuyacak.

Görme Engelliler Haftası nedeniyle cuma günü yatsı namazının ardından Yalı Camii’nde halka açık düzenlenecek etkinlikte, görme engelliler ilginç bir etkinliğe imza atacak. Etkinliğin Ordu’da bir ilk olduğu kadar Türkiye’de de çok fazla örneği bulunmadığını aktaran Ordu Görme Engelliler Derneği Başkanı Vedat Yavuz, içinde bulunulan haftanın Görme Engeliler Haftası olduğunu hatırlattı. Görme engeliler olarak hayatın her alanında olduklarının bilinmesini istediklerini aktaran Yavuz, “İnsanlar bizi görünce

acısın istemiyoruz. Biz de görme engelli olabili-

riz, ama bizim de yaptığımız, yapabileceğimiz, başarabileceğimiz işler var. Bu işleri yaparken insanları yanımızda görmek istiyoruz. Onları

bize acırken değil bize destek verirken görmek istiyoruz.” dedi.

Yavuz, bir ilki hep beraber yaşamak ve bir

ilke tanıklık etmek üzere Orduluları cuma akşamı Yalı Camii’ne beklediklerini sözlerine ekledi.

1

10 OCAK ÇALIŞAN GAZETECİLER GÜNÜ KUTLAMA MESAJI

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla bir mesaj yayınlayan Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler gününü kutlayarak, Çağımızın en dinamik mesleklerinden biri olan gazeteciliğin, insanlara haber ve bilgi akışı sağlamak gibi çok yönlü bir misyonu içerdiğini söyledi.

B

aşkan Tahmazoğlu mesajında şöyle devam etti: “Her şartta görevleri peşinde koşan gazeteciler, doğal olarak, her türlü tehdit ve yıpranma ile karşı karşıya kalmaktadır.

O nedenle gazetecilerin ekonomik ve sosyal imkanları hususu önem arzetmektedir. Ülkemizde, 10 Ocak 1961 tarihinde yürürlüğe sokulan 212 sayılı yasa ile gazetecilerin bu sorunlarına, sınırlı ölçüde de olsa, çözüm bulunmak istenmiştir. Bu yasanın önemini kamuoyuna maletmek isteyen gazetecilerimiz, her 10 Ocak’ı “Çalışan Gazeteciler Günü” olarak kutlamaktadırlar.

Gaziantep’te görev yapan gazeteci, basın mensubu arkadaşlarım Gaziantep’in sorunları ile yakından ilgili, Gaziantep’in sorunlarının çözümüne önemli katkılar veren, bizlere yardımcı olan, bir çalışma anlayışı içindedirler. Kendilerine bu olumlu ve fedakar çalışmalarından ötürü teşekkür ediyorum. Şahinbey Belediyesi olarak bizlerde halkımızın ilkeli, tarafsız ve sorumlu gazetecilik anlayışı çerçevesinde haber alma hakkına katkı sunmaya devam etmekte kararlıyız. Gazetecilerin çalışma şartlarının tüm Türkiye’de daha da iyileştirilmesi, basın özgürlüğünü kısıtlayan engellerin ortadan kaldırılması ve hak ve özgürlüklerinin evrensel standartlara kavuşturulması, kuşkusuz medyamıza güç kazandıracaktır. Çünkü basın ulusun müşterek sesidir.

Halkın bilgi edinme özgürlüğünü yasal sınırlar içinde sonuna kadar sunan, ekonomik ve sosyal sorunları cesaretle irdeleyen, basın meslek ilkelerine uyarak görev yapan bütün basın çalışanlarımızın 10 Ocak Çalışan Gazeteciler gününü içtenlikle kutluyor, aile bireyleri ile birlikte sağlıklı, başarılı ve mutlu bir yıl geçirmelerini temenni ediyorum.”dedi.

Güncel Haberler

1

ANTEPLİ GELİNİN ÇEYİZ SANDIĞI

bizde var›z

BEY MAHALLESİ GENÇLERİN PROJESİNE EV SAHİPLİĞİ YAPTI

B

ey mahallesi, kültürlerarası öğrenme temelinde farklı kültürlerden gençleri bir araya getirmek, sosyal ve kültürel beceriler kazanmalarına katkıda bulunmak için gerçekleştirilen Gençlik Değişim Programlarından birine ev sahipliği yaptı.

Büyükşehir Belediyesinin Bey mahallesinde yaptığı Sokak Sağlıklaştırma Projesi ile kültürel mirasımız olan Antep evleri ve sokakları kendi özgün kimliğine kavuştu ve adeta bir çekim merkezi olarak Gaziantep’e gelen konukların uğrak noktası olmaya başladı. Ortaya çıkan tarihi dokunun korunmasının yanında yaşatılması ve tanıtılmasının öneminden hareketle Gelişim Gençlik Spor Kulübü Derneği “Akıl Oyunları” adlı Gençlik Değişim Projesini Bey mahallesinde gerçekleştirdi. İsveç, Estonya, Litvanya, Polonya’dan gelen gençlerle Gaziantep’ten katılan toplam 40 gencin birlikte gerçekleştirdiği projede Bey mahallesinin tüm sokaklarında oryantiring sporunun da cazibesi kullanılarak kültürler arası öğrenme ortamı yaratıldı. Yabancı ülkelerden gelen gençler, Bey Mahallesinde kendileri için oluşturulan hedeflere ulaşırken şehrimizin kültür zenginliklerini tanıtma fırsatı yaratıldı.

Etkinliğin startını Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Asım Güzelbey, Bey Mahallesinde İmar Daire Başkanlığı KUDEB binası bahçesinden verdi. Dr. Asım Güzelbey, Büyükşehir Belediyesinin yürüttüğü projelere ve ürettiği hizmetlere gençlerin sahip çıkması, uluslararası tanıtımına katkı sağlamaları, gençlerin kendilerinin yürüttüğü bu tür projelerle, Gaziantep’e değer katmalarından mutlu olduğunu ifade etti.

G

aziantep’te yıllar önce yaşanmış evlendirme adetlerini konu alan geçmişteki izlerini kay-

betmeden günümüze kadar gelen önemli parçaların gün yüzüne çıkarılacağı sergi 12 Ocak – 14 Şubat 2009 tarihleri

arasında Gaziantep’in ilk ve tek kent müzesi olan Gaziantep Bayazhan Kent Müzesi’nde izleyicisiyle buluşmaya hazırlanıyor.

Büyükşehir Belediyesi Dış İlişkiler Daire Başkanı

Muhtar Akyol yaptığı açıklamada, “Yüzyıllar öncesinden kalan, en iyi şekilde korunarak günümüze kadar ulaşan

gelinlikler, çeyizler, nişan elbiseleri, kına kıyafetleri gibi önemi parçalar ‘Antepli Gelinin Çeyiz Sandığı’ sergisi ile

yeniden canlanıyor. Gaziantepli ailelerinin katkıları ile

çeşitlenen sergide geçmişin tüm izlerini görerek yaşamak sergiye büyük renk katmaktadır” dedi.

Akyol, “Gaziantep’in evlilik üzerine yaşanmış gele-

neklerini yazıyla destekleyen panolarda, görücü usulü, dünür

gezmek, söz kesme, beklik takma (nişan), çeyiz hazırlamak, çeyiz sergilemek, kına, nikah, gelinçi, geline bakma, el öpme

ve köşk altı gibi Gaziantep yöresine ait evlilik hazırlıklarını anlatan yazılı bilgiler ile birlikte eski fotoğraflar ziyaretçile-

rimize geçmişin izlerini yeniden hatırlatacak.

Şehrimizin gelenek, göreneklerini hatırlamak, eski

günleri tekrar yaşatmak için 12 Ocak Salı günü saat :14.00 ‘te

tüm Gaziantepli hemşerilerimizi ve yabancı konuklarımızı Gaziantep Bayazhan Kent Müzesi’nde ‘Antepli Gelinin Çeyiz Sandığı’ sergi açılışına bekliyoruz” diye konuştu.

ŞAHİNBEYDEN SEMT PAZARLARINA KONTROL TERAZİSİ

Ş

ahinbey Belediyesi tüketici haklarını korumak amacıyla Semt pazarlarının çıkışına dijital kontrol terazisi koydu. Vatandaşlar aldıkları ürünlerle ilgili kilogram konusunda tereddüde düştükleri an, kontrol terazisinden ücretsiz olarak yararlanabiliyor. Uygulama vatandaşlar tarafından memnuniyetle karşılandı.

Bölgedeki semt pazarlarında zabıta ekiplerinin yanı sıra, başında bir zabıta personelinin sürekli görev aldığı kontrol terazisi kuran Şahinbey Belediyesi, böylece hem vatandaşların satın aldığı gıda maddelerinin dijital terazi ile gramajını kontrol ediyor, hem de esnafların kullandığı terazilerin sağlamlığını test ediyor. Temizlik kampanyası kapsamında Hoşgör Mahallesinde bulunan semt pazarını ziyaret ederek, esnafa ve vatandaşlara sıvı sabun ve önlük dağıtan Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, yaptığı açıklamada uygulamayı tüketicinin haklarını korumak amacıyla başlattıklarını kaydederek, bu durumun esnafında daha derli toplu şekilde vatandaşa hizmet vermesini sağlayacağını

vurguladı. Semt pazarlarında aldıkları ürünlerin ağırlığından şüphelenen vatandaşlar pazar çıkışına konulan kontrol terazisine gelerek ürünlerini tarttırabildiğini belirten, Başkan Tahmazoğlu, “Tüketicinin haklarının korunmasını sağlamak ve esnafında vatandaşa daha sağlıklı hizmet vermesini temin etmek için böyle bir uygulama başlattık.

Bu sistemle pazarlardaki şikayetlerin azalacağını ümit ediyoruz.”dedi

Güncel Haberler

bizde var›z

1

Bel ağrısı çekmemek için korunun!

Belinizi zorlayıp, ters bir hareket yaparak kaskatı kesilmeniz an meselesi!

Uzmanlar, bel bölgesinin sağlam kalabilmesi için en akıllı çözümün korunmak olduğunu belirtiyor: Dikkatli olun”

• Ağırlığı mümkün olduğu kadar belinizden yukarıda tutun.

• Dönmeniz gerekiyorsa belinizle değil, vücudunuzla dönün.

• Ağır cisimleri çekmeyin, itmeyin ve yukarı doğru kaldırmayın.

• Koltuğa düzgün oturun. Gerekirse bel kıvrımınıza uyan bir yastıkla belinizi takviye edin.

• Otururken sırtınızı mutlaka bir yere yaslayın.

Günlük hayatta bel mekaniğine uygun olmayan her yanlış hareket veya kötü duruş, belinizde yıpranmaya neden olabilir. Araştırmalara göre; her 100 kişiden 80’i hayatının bir döneminde bel ağrısından yakınıyor. Bu hastalığı çekenler genellikle altı hafta içinde kendiliğinden iyileşiyor. Peki, dikkat edilmediğinde günler boyu süren bel ağrısına karşı neler yapılabilir? Cosmopolitan dergisinden Özge Zeki, bel ağrısıyla ilgili detayları Prof. Dr. Sedat Kiraz’a sordu.

Oturuşunuza özen gösterin İşyerinde sürekli oturarak çalışıyorsanız, bu durumun beliniz için sakıncalı olduğunu unutmayın ve mutlaka ara sıra kısa da olsa yürüyüş yapın. Araştırmalar, günlük mesaisinin büyük bir kısmını oturarak geçirenlerde bel fıtığına yakalanma riskinin, ayaktakilere oranla daha fazla olduğu ortaya koydu. Oturken belinizi yastıkla desteklemenizde yarar olduğunu hatırlatalım.

HERKESTE OLABİLİR Bel ağrısı nedir? Fıtık neden oluşur?

Bel bölgesindeki yumuşak doku, kas, kemik ve sinirlerdeki hastalıklardan kaynaklanan ağrılara bel ağrısı denir. Bel ağrısının önemli nedenlerinden biri de bel fıtığıdır. Bel fıtığı, omurlar arasında yer alan kıkırdak yapıdaki disklerin etraflarını saran kapsülün yırtılması ve kıkırdağın dışarı çıkması ile oluşur.

Sırt omurlarından kaynaklanan ağrılar ne sıklıkta görülür?

Sırt ağrıları da bel ağrılarına benzer nedenlerle ortaya çıkabilir. Yanlış oturma ve hatalı duruş sonrası oluşan ağrılar, hemen hemen her yaşta sıklıkla görülür. Kısacası her insan yaşamı boyunca en az bir kez bel ve sırt ağrısından yakınır. Yetişkinlerde görülme sıklığı yüzde 15 ila 20’dir. Bu oran çalışan grupta yüzde 50’lere kadar çıkabilir. Bel ağrıları kadın ve erkeklerde genellikle eşit sıklıkta karşımıza çıkar. Sadece şikayeti tetikleyen nedenler farklıdır.

dindirilmesi yararlı olabilir. Çok ağrılı durumlarda bile yatak istirahatının üç-dört günü geçmemesine çalışılmalıdır.

Yürüyüş yapmak bel ağrısını artırır mı?

Kireçlenme, skolyoz, kök basısı gibi durumlarda yürüyüş yapmak ağrıyı artırabilir. Kas güçlendirici ve hareket açıklığını korumaya yönelik egzersizler yararlıdır.

Bilgisayar kullanılırken nelere dikkat etmeli?

Dik oturmak, zaman zaman ara vermek, Peki, kötü duruş kişinin kronik çalışma sonrasında egzersiz yapmak ağrıların sırt ağrıları çekmesine yol açar mı?

Sürekli olarak hatalı durmak ve egzersiz önüne geçmeyi sağlar. yapmamak en önemli ağrı nedenlerinden biridir.

Sağlıklı olma önerileri Kötü duruş yüzünden ortaya çıkan ağrıların en önemli sonucu yumuşak dokularda ve kaslarda • Sırtınızı ve belinizi düz tutun.

• Kötü duruş; sırttaki kamburluğu, beldeki içe oluşan spazm tarzında ağrılardır. çöküklüğü artırır.

• Sık sık pozisyon değiştirin. Özellikle belinHEP DİK OTURUN izin normal eğimini korumaya özen gösterin.

Bel ağrısı için ne zaman tıbbi • Taşıyacağınız yükleri eşit olarak destek gerekir?

Her zaman destek almak gereklidir. Aksi bölün. takdirde sorun kalıcı hale gelebilir. Yaşlı, travma • Hareketlerinizi önöyküsü ve nörolojik bulgusu olan, ciddi ağrı çek- ceden planlayın. en, enfeksiyon ve kanser şüphesi, kilo kaybı-ateş- • Asla ağır cisimhalsizlik- terleme gibi sistemik bulguları olan leri kaldırmayın. hastalar vakit geçirmeden doktora başvurmalıdır. • Yerden bir alırken Bu hastalık sakatlığa sebep olacağı için erken şey eğilmeyin, diteşhis ve tedavi edilmesi son derece önemlidir. zlerinizi büküp çömelin.

Acil durumlarda bele ilk yardım • Yükü, belinnasıl yapılır? değil, Kırık durumunda hasta dikkatle hastaneye izle nakledilmelidir. Aksi halde omurilikte oluşacak bacaklarınızla kesiler felç sebebi olabilir. Diğer akut ağrılı du- kaldırmaya özen rumlarda neden ortaya konulana kadar ağrılının gösterin.

Bu bilgiler doğru değil!

Bel ve sırt ağrısı gibi problemler, sadece zedelenme ve ağır taşıma gibi hatalı davranışlar nedeniyle ortaya çıkar.

Ağrı varsa geçene kadar yatmak gerekir.

Uzun süre hareketsiz bir şekilde aynı pozisyonda kalmak bel ağrısına iyi gelir.

Bütün bel fıtığı vakalarında mutlaka ameliyat olmak gerekir.

Sürekli yatak istirahatı uzun vadede bel ve sırt ağrılarının tek çözümü olabilir.

1

Güncel Haberler

bizde var›z

SUYU ARITIN; ÖZELL‹KLE YANLI B‹LG‹LERLE K‹RLEND‹∕‹ ZAMAN !!!

Gürsel KAPANO∕LU

www.bmsguney.com

BMS Bölge Koordinatörü / GAZ‹ANTEP Suyun vücudumuzdaki ana fonksiyonları nelerdir?

Su vücudumuzda bir çözücü ve taşıyıcı olarak iş görür. Besinlerin hücre içine, atıkların ise hücre içinden vücut dışına atılmasında en önemli rolü oynar.

Bu işlevlerine ek olarak vücut sıcaklığını dengelemek, eklemlerde ve bazı dokularda kayganlaştırıcı görevi görmek gibi çok önemli işlevleri vardır.

Arıtılmış sularda, özellikle “Reverse Osmosis “sistemlerinde elde edilen suda minarel yoktur, bu yüzden bu suyu içenler yeterince minarel alamaz ve özellikle yaşlılar-çocuklar olumsuz etkilenir!

Bu tip iddialar tanıtım yapılırken, özellikle basında yer alıp bazı haberler de örnek verilerek, karşınıza gelebiliyor. Bu tip sorulara yada ön yargılara karşı ne yapa bilirsiniz?

Tabi ki bilimsellik zırhımızı kuşanabiliriz. Öncelikle mineral nedir, sudaki minareler hangileridir gibi soruları cevaplamamız gerekir.

Mineraller doğada oluşmuş belirli bir kimyasal formülü bulunan kristelleşmiş çoğunlukla katı cisimlerdir. Çok nadirde olsa sıvı halde buluna bilir. Bu tanımda altı çizilmesi gereken bölüm mineralin doğada oluştuğu ve inorganik olduğudur. Doğada bulunan mineraller,kaya katmaları arasındaki hareketleri sırasında sürtünmesi yada toprağa yağmur şeklinde temas etmesi sebebiyle suya karışır, daha doğru bir tabirle suda çözünürler. Bu mineraller kayalarda ve doğada daha çok bulunmaları sebebiyle ağırlıklı olarak kalsiyum ,magnezyum,florür,potasyum,sodyum,sülfat,bikarb onatlar,kloritlerdir.Sert sularda bu mineraller özellikle kalsiyum ve magnezyum bulunmaktadır, ama İNORGANİK olarak!!

Bir mineralin inorganik olması yada olmaması neyi değiştirir? İnorganik mineraller, yani üzerilerine karbon atomu bağlanmamış mineraller yalnızca bitkiler tarafından tekin olarak kullanılabilir.ilk okulda öğrendiğimiz fotosentez, yani bitkilerin havadaki karbondioksiti alıp yerine oksijen vermesi sayesinde bitkiler bu mineralleri kendileri için faydalı hale bir başka deyişle organik hale getirilebilir.Böylece sebze ve meyveler bizim için organik mineral kaynaklarına dönüşür. Diğer taraftan insan vücudunun inorganik mineralleri becerisine sahip olduğunu düşünsek bile günlük mineral ihtiyacımızı karşılamak için yüzlerce litre su içmemiz gerekirdi. Çünkü en sert sularda bulunan mineraller bile günlük ihtiyacımızı karşılamaktan çok uzaktadır.örneğin tavsiye edilen günlük kalsiyum ihtiyacımız karşılamak için yaklaşık 845 bardak sert su içmemiz gerekir,yada bir-iki ince dilim peynir!!bir tabak ıspanak da günlük kalsiyum ve potasyum ihtiyacımızı karşılar, yani insanlar mineral ihtiyaçlarını katı gıdalardan, sebze ve meyvelerden giderirler,sudan değil!!!

Tabloda verilen bilgilerden de anlaşılacağı gibi,su kesinlikle mineral kaynağı değildir. Suyun vücutta en önemli görevi taşıyıcılıktır. Başta Harward Üniversitesi Tıp Doktorlarından ve Arizona Üniversitesi tamamlayıcı ilaç programının başkanı olan Prof. Andrew Weil ve birçok tıp doktoruna göre TDS değeri düşük sular insan hücreleri tarafından alınamamış mineral fazlalarını ne zararlı maddelerin vücutta atılmasında da önemli rol oynamaktadır. B sayede eklemlerde biriken ve belli bir yaşta sonra önemli sorun yaratan fazla kalsiyum vücuttan atılabilmektedir. Diğer taraftan yumuşak sular düşük tuz oranları ile tansiyon hastaları için idealdir. Vücut fonksiyonlarının sağlıklı çalışması ve rahatça bol miktarda su içebilmesi için en uygun su yumuşak sudur.

Tüm bu anlattıklarınıza rağmen ikna olmayan müşterileriniz için ne gibi örnekler verebilirsiniz?

1. Sert sular yaşlılar ve çocuklar için faydalı olsaydı tüm bebek ve çocuklara maden suyu içirmez miydik! İçerisinde sulardan onlarca kat fazla mineral bulunan maden sularını bebeğinize tavsiye eden doktor hiç duydunuz mu! Yada demir eksikliği çeken bir çocuğun su yerine maden suyu içtiğine hiç rastladınız mı!

2. İnorganik mineraller açısından zengin suların insana yararı dokunsaydı Afrika da açlıktan ölen insan olur muydu! Somali’de yada Etiyopya’da açlıkla boğuşan insanlara sadece su gönderilerek yaşamaları sağlanamaz mıydı!

3. yumuşak ve TDS değeri düşük sular faydalı olmasaydı,her bir bireyine bir yıl içinde on binlerce dolar harcanan Amerikan ordusu askerlerine yaklaşık 25 yıldır TDS değeri 3’ten daha düşük su içirir miydi! Üstelik deniz altı ve uçak gemilerinde 4-5 ay aralıksız sadece bu suyu içtiklerini bilerek!

Sektörünüzün problemleri hakkında bilgi verebilirmisiniz? İçme suyu sistemleri üzerine çalışarak hayatını kazanan insanlar için kendi konuları ile ilgili yapılan yanlış yorumlar ve karşılaştırmalar oldukça can sıkıcı ve rahatsız edici olabilmektedir. Bu yorumlar ve karşılaştırmalar yazılı-görsel basın veya medyatik doktorlardan geldiğinde dahada zorlayıcı , hatta yıpratıcı olmaktadır. Bu yanlış bilgilendirmelerin çoğunun, hatta tamamına yakının, bilimsel dayanakları yoktur ve ticari kaygılarla yapılmaktadır.

Peki müşterilerinizde ön yargı uyandıran ve “su arıtma” lafını duyduğu anda size sert çıkmasına sebep olan bu haberlere karşı ne yapabilirsiniz?

Yapabilecekleri sınırsız ama bir ön şartı var : İnanmak. Ürettiğimiz sistemlere kendimizin inanması ve aklımızda en küçük bir soru işaretinin kalmaması.

bizde bizde var›z var›z

Güncel Haberler

1

SU ARITMA CİHAZI PAZARLAMIYORUZ İÇME SUYU ÜRETME TEKNOLOJİSİ TANITIYORUZ… Tanıtım elbette doğrudan satışın olmasa olmazı. Peki ama tanıtımdan satış çıkarmanın olmasa olmazı nedir? Tabi ki ürünün değil teknolojinin,çözümün benzersizliğin ön plana çıkarılmasıdır. Hatta yarım saatlik toplantının sadece son 5,10 dakikasında üründen bahsetmek gerekir.ürün odaklı tanıtımlarda, müşteriye şeklen gördüğü ürünü evinde kullandığı diğer dayanıklı tüketim mallarıyla karşılaştırma fırsatını veririz.

Doğrudan satışta ürün broşürü kullanmaktır ki, o da zaten bizim döner katalağumuzdur. Boyumuzdan uzun, kilomuzdan ağır bir no frost buzdolabının 50 lira taksitlerle satıldığı günümüzde, elimizde olan en önemli koz sunduğumuz teknolojinin müşteriye sağladığı somut çözümler, alternatifsizlik ve bu teknolojinin arkasında duran, işi sadece içme suyu teknolojileri üretmek olan bms markasıdır.en az on farklı marka buzdolabının olduğu piyasada, fonksiyonu sadece soğutmak olan bir ürünü öncelikle düşük fiyat ve ödeme kolaylğı ile ön plana çıkarılması elbette rastladığımız bir durum değildir. Böyle bir cep telefonu reklamlarda öncelikli olarak ileri teknolojisi ve insanlar sapladığı iletişim çözümleri, ardından diğer markalardan üstünlükleri ile önümüze geliyor.

siniz ki bu su hakkında çok yazıldı çizildi, iyi bir şey olmadığından bahsedildi.

Elbette yazıp çizeceklerdi…Kaynak suyu satış sektörüne kim böyle büyük bir markanın girmesini isterdi ki.

Peki bugün bildiğimiz hatta lezzetine doymadığımız birçok kaynak suyunun kaynağı kuruduğu yada bozulmaya başladığı için “Reverse Osmosis” teknolojisi kullanarak dolum yaptığını ve bunu gizlediğini biliyormusunuz? Reverse osmosis tek içme suyu elde etme yöntemidir.niteliği ne olursa olsun suyu özün edönüştürür. Yani içilmesi için olması gerekli en iyi hale! Bu teknolojinin aslında yalnız içme suyu sektöründe değil,ilaçların yapımında, gıda sektöründe ve özellikle kola,bira, konsantre,meyve suyu gibi iştahla içtiğimiz her içecekte kullanıldığını hep hatırlamalıyız.

Böylesine güven veren bir teknolojiyi böylesin büyük bir firma çatısı altında böylesine benzersiz ve özel tasarlanıp üretilmiş bir ürün ve müşteriye sunduğumuzun bilincinde olmalıyız.

Dünyanın en büyük markalarından olan Bu ürün yılda milyonlarca üretilip mağazalarda Coca Cola’nın “Reverse Osmosis” teknolojisiyle satılan ve fonksiyonu sadece soğutmak olan bir niteliksiz kaynak suyunu ideal içme suyu haline buzdolabı değil ki fiyatını tartışalım. Bu ürüne getirip satışa çıkarması sizce bu teknolojinin bizim seçtiğimiz şanslı müşteriler sahip olagüvenirliliğinin ispatı değimlidir? Şimdi diyecek- biliyor bu çözümü bizim zaman ayırıp tanıtıma

fırsatı verdiğimiz müşteriler anlayabiliyor. Biz müşterilerimize öncelikle ömür boyu güvenle içebilecekleri sağlıklı içme suyu üretecek “teknolojiyi” veriyoruz. İçme suyunu kendi evlerinde üretmenin know-how’ını yani “sırrını” öğretiyor, piyasada bulamayacakları özel olarak üretilen bir ürünü sunuyoruz. Her telefonlarında ayaklarına gidip ilginizi eksik etmiyor sınırsız hizmet veriyoruz. Elbette bütün bunların bedelini müşteri “seve seve” ödeyecek ve her su içişinde bizleri gülümseyerek hatırlayacak..

BMS Güneydoğu Anadolu Bölge Koordinatörü Gürsel KAPANOĞLU

Deneyimli,deneyimsiz,bay,bayan,evli çiftler,emekliler…!

Sağlıklı beslenmenin ve sağlıklı su içmenin gerekli olduğuna inanıyorsanız Pazarlama ve menajerlik mesleğinin yüzyılın mesleği olduğunu biliyorsanız İnsan ilşkilerine önem veriyorsanız Çalışmakta olduğunuz herhangi bir işin yanı sıra Yeni bir şeyler öğrenmek, Öğrendiklerinizle gelir düzeyini yükseltmek, Kısa zamanda mevki sahibi olmak İstiyorsanız, Bireysel becerilerinizi kaliteli bir firmanın prensip ve sistemi ile birleştirerek kendinizin ve çocuklarınızın geleceğine yatırım yapmak istiyorsanız BMS İle tanışmanın zamanı çoktan gelmiştir.

Arayın görüşelim.

Not:müracaatınız halinde sistem hakkında ücretsiz eğitim ve seminer verilecektir.

MAAŞ + SSK + PRİM VERİLECEKTİR BMS GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGE BAYİLİĞİ Gürsel KAPANOĞLU KOORDİNATÖR Gsm:0530 330 41 75 – 77 0538 932 02 83 Tel:0342 339 42 59 - fax:0342 338 72 16 Kavaklık mah. Ordu cad. ordu evi krş. Sekizler apt.no:44 kat:1 d:2 Şahinbey Gaziantep

1

Güncel Haberler

ŞAHİNBEY YENİ YIL MUTLU GİRDİ

bizde var›z

YENİ YILDA 38 bin 192 ENGELLİYE İŞ İMKANI SAĞLANACAK

Devlet Bakanımız Sayın Selma Aliye Kavaf konuyla ilgili yaptığı yazılı açıklamada, “özürlülere devlette ekmek kapısı açan” düzenlemenin hayırlı olmasını diledi.

Şahinbey Belediyesi yeni yıla

mutlu başladı. Şahinbey Belediye

Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, sekiz

aydır verdikleri uğraşın sonuç verdiğini ve Serinevler Mahallesinde bulunan 168 adet belediye ait dairenin takası yoluyla Maliye Bakanlığına olan

18.575.560 TL. belediyenin borcuna kapattıklarını söyledi.

Şahinbey Belediyesi Ocak ayı olağan meclis toplantısı birinci oturumu Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu başkanlığında belediye meclis salonunda yapıldı. Meclis gündemi açılmadan belediyenin bir aylık çalışmaları hakkında meclis üyelerine sunum eşliğinde bilgi veren Başkan Mehmet Tahmazoğlu, Şahinbey Belediyesinin yeni yıla mutlu başladığını ve belediyenin maliyeye olan 18.575.560 TL’lik ödemesinin yapıldığını belirtti. Başkan Tahmazoğlu Açıklamasında: “Toki ile Özdemirbey Caddesi, Sadıklar Caddesi, Etiler Mahallesi ve Türktepe mahallesinde yapacağımız kentsel dönüşüm projelerimizin ön protokolü imza aşamasına geldi. İlçemiz genelinde başlattığımız yeni sosyal tesis ve taziye evlerimiz hızlı bir şekilde tamamlanmaktadır.

Temizliği önemsiyoruz. Yeni temizlik ihalemizi yaptık. “O” Km araçlarla daha ucuza temizlik yapıyoruz. Sosyal ve kültürel faaliyetlerimiz aralık ayı içerisinde de artarak devam etti.

Zabıta müdürlüğü ekiplerimiz halkın sağlığını tehdit eden unsurları ortadan kaldırmak için 24 saat görev yapmaktadır. Ekiplerimiz 400 Kg. kokmuş ciğer ve 1142 adet son kullanma tarihi geçmiş ürünü alarak imha etti.”dedi. Şahinbey Belediye Meclisinin gündem maddelerinden olan denetim komisyonu üyelerinin belirlenmesi için yapılan seçimde Mikail Avcı, Hayriye Özmantar, Tahir Özkara, Filiz Üzücü ve Ruhi Karadağ yeni denetim komisyonu üyeliğine seçildiler. Gündeme alınan diğer 14 madde ise ilgili komisyonlarda görüşülmek üzere havalesi yapıldı. Ayrıca günden dışı olarak önümüzdeki gündeme alınan bir madde görüşülmek üzere gündeme alındı. Gündemde görüşülecek madde kalmadığından meclis 07 Ocak 2010 Perşembe günü saat:14.00’de yeniden toplanmak üzere dağıldı.

Özürlüler için istihdamın hayati önem taşıdığını belirten Sayın Selma Aliye Kavaf, bu bağlamda özürlülerin istihdamının artırılması, sürdürülebilir ve verimli kılınmasına yönelik yeni yöntem, politika ve düzenlemelere duyulan ihtiyaç üzerine 4.Özürlüler Şurası’nı gerçekleştirdiklerini hatırlattı. Şura sonrası, 2010 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Tasarısının TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülmesi sırasında yapılan bir değişiklik ile kamuda ilk defa işe alınacak özürlülerle ilgili istisnai düzenlemeye gidildiğini kaydeden Sayın Selma Aliye Kavaf, yürürlüğe giren düzenlemeyle kamudaki özürlü istihdamının, kadro sınırlamasının dışında bırakıldığını belirtti.

Sayın Selma Aliye Kavaf: “Kanun gereğince dolu kadro sayılarının yüzde 3‘ ü oranında özürlü çalıştırmak zorunda olan ancak kadro sınırlaması ve diğer nedenlerle bunu yerine getiremeyen kamu kurum ve kuruluşları, bu yıl özürlü kontenjanlarının tamamını doldurabilecek. Bu, özürlü vatandaşlarımız için atılmış çok büyük bir adım. Heyecanla bu düzenlemenin yürürlüğe girmesini bekleyen özürlü kardeşlerimizin heyecanını ben de paylaşıyor, hayırlı olmasını diliyorum.” dedi.

YENİ YILDA 38 bin 192 ENGELLİYE İŞ İMKANI SAĞLANACAKYapılan açıklamada yeni yılda 38 bin 192 özürlüye kamuda iş imkanı sağlanacağı bildirildi.

2010 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu’nda, kamuda ilk defa işe alınacak özürlülere yönelik istisnai düzenlemeler yer aldı.

Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu’nun “Kadroların kullanımına ilişkin esaslar” başlıklı 22. maddesinde, kamu kurum ve kuruluşlarının 2010 yılı içinde atama yapabileceği kadrolar belirlendi.

Yasada, 657 sayılı kanunun 53. maddesine göre yapılacak özürlü personel atamaları istisna kapsamında tutuldu. Düzenlemeyle kadro sayılarının yüzde 3‘ü oranında özürlü çalıştırmak zorunda bulunan ancak bu yükümlülüklerini kadro sınırlaması ve diğer nedenlerle yerine getiremeyen kamu kurum ve kuruluşları, 2010 yılı içerisinde özürlü kontenjanlarının tamamını doldurabilecek. Böylelikle kamudaki özürlü istihdamı kadro sınırlamasının dışında bırakılarak, 38 bin 192 özürlüye devlette iş imkanı sağlanacak.

Halen Adalet Bakanlığında bin 813, İçişleri Bakanlığında 619, Milli Eğitim Bakanlığında 16 bin 256, Sağlık Bakanlığında 8 bin 51, Tarım ve Köyişleri Bakanlığında 780, Diyanet İşleri Başkanlığında bin 638, Gelir İdaresi Başkanlığında 628, Emniyet Genel Müdürlüğünde 6 bin 229, Orman Genel Müdürlüğünde 229, diğer kurum ve kuruluşlarda bin 949 açık özürlü kadrosu buluyor.

Kamu kurum ve kuruluşlarındaki 48 bin 549 özürlü kadrosundan 10 bin 357‘si istihdam ediliyor. 38 bin 192 kişilik istihdam açığının yeni düzenlemeyle tamamen kapatılması bekleniyor.

BAŞKAN TAHMAZOĞLU HUZUR EVİNİ ZİYARET ETTİ Şahinbey Belediyesi bünyesinde hizmet veren Türktepe Sosyal Tesisinde, Bayan Kuaförlük Kursu eğitimi alan kursiyerler Huzurevini ziyaret ederek, burada kalan bayanların saç bakım ve kesimlerini yaptılar.

Huzur evinde kalan yaşlıları unutmayarak böyle bir etkinlik kapsamında yaşlıların saç kesim ve bakımının yapılmasından duyduğu memnuniyeti dile getiren Huzurevi Müdürü İlyas Sucu, desteklerinden dolayı Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu’na ve kursiyerlere teşekkür etti.

Huzurevini ziyaret eden Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu yaşlılarla tek tek ilgilenerek sohbet etti. Başkan Tahmazoğlu yaptığı açıklamada: “Sosyal belediyecilik kapsamında Mahalle Evinde eğitim alan Kuaförlük kursu kursiyerlerimiz ile birlikte Huzurevini ziyaret ederek, burada kalan annelerimizin ve ablalarımızın saç bakım ve kesimlerini yaptıklarını söyledi. Yine mahalle evinde pasta bisküvi kursunda eğitim alan kursiyerlerin yaptıkları pastaları ikramda bulunduklarını kaydeden Başkan Tahmazoğlu, bu etkinlikten ve ziyaretten büyük mutluluk duyuyoruz. Bizler her zaman yaşlılarımızın yanında olacağız.”dedi.

Güncel Haberler

bizde var›z

1

ŞEHİTKAMİL BELEDİYESİ’NDEN SPORCULARA TAM DESTEK 2010 Paletli Yüzme Kısa Kulvar Türkiye Şampiyonası ilk hafta müsabakaları 08-10 Ocak tarihleri arasında Şehitkamil Belediyesi’nin sponsorluğunda Gaziantep’te yapılacak. Türkiye’nin değişik illerinden yaklaşık 130 sporcunun katılacağı turnuvanın Gaziantep’te ilk kez yapılacak olması kentte büyük sevinç oluşturdu.

Sualtı Sporları Federasyonu bünyesindeki 12 branştan birisi olan Paletli Yüzme branşının Kısa Kulvar Türkiye Şampiyonasının ilk hafta müsabakaları Şehitkamil Belediyesi’nin ana sponsorluğunda Gaziantep’te yapılacak. Kamil Ocak Kapalı Yüzme Havuzunda gerçekleştirilecek şampiyonaya değişik illerden 15 erkek, 11 bayan takım, toplamda ise yaklaşık 130 sporcu katılacağı belirtildi. Şampiyona öncesi bir basın toplantısı düzenleyen Şehitkamil Belediye Başkanı Rıdvan Fadıloğlu, Gençlik ve Spor İl Müdürü Nuri Öcal ve Organizasyon sorumlusu Cengiz Bingül, şampiyona hakkında kamuoyunu bilgilendirdiler. Toplantıda Şehitkamil Belediyesi Başkan Yardımcıları Murat Özgüler, Ali Kazcı ve Gazispor yönetimi de hazır bulundu.

hedefleyen bir anlayışı benimsiyoruz. Bu bağlamda, bünyemizdeki Atatürk Spor ve Kültür Merkezi’ni olimpik standartlara kavuşturmak için çalışmalarımız sürüyor. Yine projesi tamamlanan Yarı Olimpik yüzme havuzu ve yeni futbol sahaları ile tesisleşme konusunda ciddi adımlar atıyoruz. Bünyemizdeki toplam 7 spor branşında 8 bine yakın sporcuya ücretsiz eğitim veriyor ve onlara yeteneklerini keşfetme imkanı sunuyoruz. Düzenlediğimiz turnuvalarla ve eğitici seminerlerle de gençlerimize topyekun bir spor hizmeti sunmaya çalışıyoruz. Bu şampiyonada olduğu gibi, yine ilimizi il ve ülke dışında bireysel ve takım olarak temsil eden sporcularımıza her zaman desteğimiz sürecektir. Bu duygu ve düşüncelerle, Paletli Yüzme Kısa Kulvar Türkiye Şampiyonası’nın ilimizde gerçekleştirilmesinde emeği geçen başta Gençlik ve Spor İl Müdürlüğümüz ve Gazi spor yöneticileri olmak üzere tüm herkesi kutluyor, sporculara da şimdiden başarılar diliyorum. “

Başkanı Rıdvan Fadıloğlu’na desteklerinden dolayı teşekkür ederek konuşmasına başladı. Türkiye Sualtı Federasyonu başkan ve yönetimine de teşekkür eden Öcal, sportif faaliyetlerin bir bütün olduğunu ve yerel yönetimlerin desteği ile bu tür güzel organizasyonların başarıyla gerçekleştiğine dikkat çekti. Şehitkamil Belediyesi’nin lisanslı sporcu sayısında birinci sırada olduğuna da dikkat çeken Öcal şunları söyledi; “Şehitkamil Belediyesi’nin amatör spora ne denli önem verdiğini biliyor ve takip ediyoruz. İlimiz için son derece önemli olan bu şampiyonada da desteklerini gösterdiler. Şampiyonamızın hayırlara vesile olmasını diliyor sporcu kardeşlerimize başarılar diliyorum” dedi.

FADILOĞLU: SPORU TÜM KESİMLERE YAYMAYI HEDEFLİYORUZ Toplantıda şampiyonanın önemine değinen Şehitkamil Belediye Başkanı Rıdvan Fadıloğlu, sporun tüm branşlarını gençlere sevdirmeyi ve teşvik etmeyi amaçladıklarını söyledi. Geçen ÖCAL: BAŞKAN yıl aynı şampiyonada gösterdikleri başarı ile FADILOĞLU’NA şampiyonanın bu yıl Gaziantep’te yapılmasında DESTEKLERİNDEN büyük emeği bulunan Gazi Spor Kulübü başkan DOLAYI ve sporcularına teşekkür eden Fadıloğlu şunları TEŞEKKÜR EDİYORUM söyledi: “Şehitkamil Belediyesi olarak, sporu Gençlik ve Spor İl Müdürü sevdiren, teşvik eden ve tüm kesimlere yaymayı Nuri Öcal ise, Şehitkamil Belediye

“Karbonmoniksit Zehirlenmeleri Genellikle Yanlış Soba Yakmadan Kaynaklanıyor” Yay›n Sahibi ‹smail TUNÇ Reklam ve Halkla ilikiler Departman› Emine Ö∕ÜÇ ‹dare Merkezi Kozanl› Mah. Kastel Ba› Sk. No12/B bey / GAZ‹ANTEP ‹letiim 0 342 232 32 52

www.bizdevarizgazetesi.com info@bizdevarizgazetesi.com Grafik Tasar›m Kadir AKARSU Bask› EFE TANITIM MATBAACILIK Kocao¤lan Mah. Kenan Evren Blv.No: 35 Kat:2 GAZ‹ANTEP F‹YATI: 2.5 TL

Karbonmonoksit zehirlenmeleri her kış sobaların yakılmasıyla yeniden gündeme geliyor.

Bilinçsiz soba yakımı sonrasında insanlar canlarından oluyor. Her yıl kış mevsiminde onlarca insan, hayatını zehirlenme sonucu kaybediyor. Bu konuda resmi makamlar, soba kullanan vatandaşları dikkatli olmaları konusunda uyarıyor. Ayrıca bilinçsiz kullanım sonrasında kömür, hava kirliliğine de neden oluyor. İşini ciddiye alan ve tüketicileri bilinçlendirme çalışmalarına yönelen Gaziantep’in köklü işletmelerinden Çalışkan Kömür, soba ile ısınan vatandaşların dikkat etmesi gereken hususları ayrıntılı olarak açıkladı. Çalışkan Kömür Pazarlama Müdürü Ömer Erişken, soba yakılırken, yanan kömürün üzerine yeniden kömür atılmaması gerektiği belirtti. Erişken yaptığı açıklama da; “Soba mutlaka üstten tutuşturulmalı. Asla yanmakta olan kömürün üzerine ilave kömür dökülmemeli. Üst bölümde tam yanma gerçekleşip kömür kor haline gelmeden alt ve üst hava alma kapakları kapatılmamalı. İdeal yanma sağlamak ve bacanın kurum tutmasını önlemek için sobayı, baca deliğine en yakın yere en az boru ve dirsek kullanarak kurmak gerekiyor. Isıdan daha iyi yararlanmak için duvar ile soba arasında yaklaşık 50 cm mesafe bulunmalıdır. Sobanın arkasına koyacağınız, parlak ve ısıya dayanıklı yansıtıcı bir levha odanızın daha iyi ısınmasını sağlar. Üst bölümde tam yanma gerçekleşmeden alt ve üst hava alma kapakları kapatılırsa, kömürün tutuşma süresi uzayacağından, yanmadan çıkan gaz miktarı artacaktır. Önerilere uyulmadığı takdirde, hava kirliliği hepimizi rahatsız edeceği ve karbon monoksit zehirlenmesi gibi çok daha üzücü olaylarla sebebiyet verilebileceği unutulmamalıdır. Uygunsuz bir yakma sizi daha az ısıtıp, daha çok ısınma masrafı yapmak zorunda bırakacaktır” dedi.

Ayrıca Kalorifer kazanı yakılırken de bazı önemli konulara dikkat edilmesi gerektiğini aktaran Erişken, “Kalorifer kazanında kömür yastıklama yöntemi ile yakılmalı. Kömür tutuşturma işlemi tamamlandıktan sonra, günlük yakış sırasında ateş kapağı ve küllük kapağını açılmamalı. Kapaklar üzerindeki hava klapeleri vasıtasıyla hava girişini ayarlayarak istenilen yanmayı sağlayabilirsiniz.

Baca damperlerini yakışa göre ayarlamak gerekiyor. Geceleri kazan uyutma sistemini uygulanmalı.

Bu sayede ilk tutuşturma masrafınız olmayacaktır.

1

Güncel Haberler

bizde var›z

Körlüğü tarihe gömen buluş Türk bilim adamları bunu çok önemli bir umut olarak değerlendirirken beş yıl içinde uygulamaya geçmesini bekliyorlar. Göz doktorları yüksek teknolojili göz implantları için elektonikçilerle işbirliği yaptı. Amerika’da Baltimore’da bir ekip toplandı. Göz Profesörü Daniel Palanker başkanlığında toplanan ekibe elektronik profesörü Peter Peumans ve Nörobiyolog Stephen Baccus , Aleksendar Sher de katıldı. Stanford Üniversitesi’nde çalışma yapan bu ekibin geliştirdikleri implant son derece keskin bir görüş elde edilmesini sağladı. Güneş enerjisi ile çalıştığı için vücut dışında bir bağlantısıya gerek kalmıyor.

Bir video kamerası görüntüyü işlemciye gönderiyor. İşlemci ise imajı yani görüntüyü hastanın gözlüğünün içinde olan bir LCD ekrana yolluyor.

Ekran infrared olarak retinanın altını kızılötesi dalgalara dönüştürüyor. Buraya yerleştirilen implant sinir hücrelerine görüntü yollayınca görüş elde ediliyor.

bin elektrodu var. Böylece implantı kullananların flu görüntüler yerine çok daha keskin görmesi mümkün olacak.

HAYVANLARDA DENENECEK Daha önce de üretilen göz implantlarının en büyük sorunlarından biri bu implantların kullanılmasını sağlayacak enerji kaynağı bulunamamasıydı. Bu nedenle göz implantı takılan hastalar cep telefonu gibi kablo ile takılı bir pil kullanmak zorunda kalıyorlardı. Elde edilen görüntü ise yalnızca güneş ışığı ve silüetler oluyordu. Bu ekip güneş enerjisinden yararlanabilen bir implant yapmayı başarınca dışarıdan bağlantı yapılmasına gerek kalmadı. Araştırmacılar bu implantları önce hayvan deneylerinde daha sonra insanlarda kullanmayı planlıyor.

Florence Nightingale Göz Bölüm Başkanı PROF. DR. HALİL BAHÇECİOĞLU LCD TELEVİZYON BENZETMESİ 5 yıl içinde uygulanabilecek Teknolojinin anlatımı karışık olsa da “Türkiye’de her yıl 30 bin kişi görmebilim adamları bunun aynı HD TV’ye benzeti- sini kaybediyor. Onlar için büyük bir umut. Esyorlar. Stanford implantları ile hastaların objel- kiden bu hastalar için umut yolunun çok uzun erin şeklini ve anlamlı görüntüleri görmelerine olduğunu düşünürdük, şimdi yol yavaş yavaş yardımcı olması hedefleniyor. Doçent Doktor Ste- kısaldı. Beş yıl içinde insanlarda bu teknolojinin phen Baccus, “İyi bir benzetme HD televizyonlar kullanılabilmesini bekliyoruz. Kör olan kişiler bu olabilir. Görüntüyü birkaç pikselle görürseniz pek implantlarla normale yakın bir görüş elde edebilbir şey fark edemezsiniz. Bizim implantımızın en ecekler. İmplantlar gözün arka tarafına bir saatlik büyük avantajı yüksek çözünürlüğü olması” dibir operasyonla yerleştirilebiliyor. Operasyon da yor. Normalde 60 elektrodu olan diğer implantçok zor ve zahmetli değil.” lardan farklı olarak Stanford implantının yaklaşık 44 BİN TL’LİK TRAFİK LEVHASI KURŞUNLARA HEDEF OLDU… Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Daire Başkanlığı Trafik Sinyalizasyon Şube Müdürlüğü tarafından köy yollarına monte edilen trafik levhaları bilinçsiz şahısların kurşunlarına hedef oluyor.

Ulaşım Daire Başkanı Hasan Kömürcü yaptığı açıklamada, “Köy yolları ulaşımının çağdaş bir yapıya ulaştırılması ve vatandaşlarımızın gidecekleri yerlere daha kolay gidebilmesi için şehrimizin 20 km.lik sınırları içerisinde kalan köy yollarının tamamına, 8 aylık süre içerisinde Belediyemiz Ulaşım Daire Başkanlığı Trafik Sinyalizasyon Şube Müdürlüğü tarafından standart trafik işaret levhaları yapılmıştır. Yapımı 14.01.2009 tarihinde tamamlanan 12 Bin adet trafik levhası sayesinde ulaşımın olması sağlanmıştır.

Ancak levha montajlarının tamamlanmasının üzerinden geçen 11 aylık süre içerisinde 975 adet levha, ateşli silahlarla kullanılamaz hale getirilmiştir.

Bu nedenle 43 Bin 875 TL’lik maddi hasar meydana gelmiştir” dedi.

Kömürcü, “Vatandaşlarımızın can güvenliğini tehlikeden korumak amacıyla yapılan trafik işaretleme çalışmaları, maalesef bu tür deformasyonlarla hem trafik güvenliği, hem maddi hem de zaman yönünden çok ciddi kayıplara neden olmaktadır.

Gaziantep halkının vergileri ile sunulan bu hizmetlerin hem can hem de mal kaybına neden olacak şekilde zarar görmemesi için tüm halkımızdan gerekli hassasiyeti göstermelerini istiyoruz” diye konuştu.

Stanford Üniversitesi’nde yapılan çalışma körler için umut oldu.

Retina implantlarını ileri teknoloji ile birleştiren bilim adamları

LCD teklolojisi ile görme elde ettiler.

Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Birinci Klinik Şefi PROF. DR. ÖMER DOĞAN Göz sinirlerinin korunması gerekir Bu implantlardan yararlanabilmek için göz içindeki sinirlerin henüz ölmemiş olması gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Ömer Doğan ise “Bu gelişmelerden yararlanabilmek için kör olsa bile hastaların tedavisini sürdürmesi önemli. İltihap, travma gibi nedenlerle göz sinirleri ölürse, bu implantlar işe yaramayabilir. Bunlara dikkat etmek gerekli. Teknoloji hızla ilerliyor, gelişmelerden yararlanmak için gözün dejenere olmaması önemli” dedi.

Şahinbey zabıtasından geçiş yok

Halkın sağlığı için ilçe genelinde denetim ve kontrollerini titizlikle sürdüren Şahinbey Belediyesi Zabıta Müdürlüğü Ekipleri yaptıkları denetimlerde bir iş yerinde 400 Kğ kokmuş Ciğer ve bir işyerinden ise 35 Kğ kokmuş ete ve 44 Kğ kokmuş tavuğa el koyarak imha etti.

Konuyla ilgili yazılı bir açıklama yapan Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, Halkın sağlığını tehdit eden unsurları ortadan kaldırmak için Belediye zabıta ekiplerinin denetim ve kontrollerini aralıksız bir şekilde sürdürdüğü belirtti. Başkan Tahmazoğlu, “Ekiplerimiz yaptıkları rutin denetimlerde Hoşgör Mahallesinde bir işyerinde 400 Kğ kokmuş Ciğer ve Cumhuriyet Mahallesinde bir işyerinde 35 Kğ kokmuş ete ve 44 Kğ kokmuş tavuğa el koyarak imha etmiştir. Zabıta Müdürlüğü ekiplerimiz son dokuz ayda 41.674 işyeri denetlemiş, 2254 adet son kullanma tarihi geçmiş gıda ürüne el koyarak imha etmiştir.

Sağlığa aykırı üretim, imalat ve satış yapanlara asla müsaade etmiyoruz ve etmeyeceğiz” dedi.

bizde var›z

Güncel Haberler

1

Domuz gribinin foyası ortaya çıktı Domuz gribi ölümlerini inceleyen bilim adamları, domuz gribinin mevsimsel gripten öldürme riskinin daha düşük olduğunu ve hastalığın çok tehlikeli olmadığını ortaya çıkardı. Fransa elde kalan aşılara müşteri arıyor.

Vatan’da yer alan habere göre, dünyada 2009 ilkbaharından itibaren büyük tartışmalara yol açan domuz gribi konusunda yapılan araştırmaların sonuncusu bilim dünyasındaki grip tartışmasını zirveye taşıdı. Dünyanın en prestijli eğitim kurumlarından Harvard Üniversitesi ve İngiliz Medical Research Council tarafından yapılan araştırma domuz gribinin her yıl milyonlarca insanın yakalandığı mevsimsel gripten çok önemli farkı olmadığı, hatta virüsün öldürücü etkisinin mevsimsel gripten daha düşük olduğu belirlendi. Bu yeni verileri gören bilim dünyası, “Bu sonuçları öngörebilmiş olsaydık dünya genelinde aşılama kampanyaları düzenlenmesi gibi önlemler alınması söz konusu olmayacaktı” yorumunu yaparken Amerikan ABC televizyonu da, “Domuz gribi abartıldı mı?” başlıklı haberiyle araştırmanın bilim adamları arasında yarattığı etkiyi inceledi.

“Elimizde veri yoktu” ABD’de şu ana kadar 9 bin 820 can alan domuz gribi virüsünün ilk görülmeye başlandığı Nisan ayından Kasım’a kadar sürecini detaylı bir şekilde inceleyen Harvard Üniversitesi uzmanları domuz gribinin en fazla mevsimsel grip kadar tehlikeli bir hastalık olduğu kanaatine vardı. Harvard uzmanlarına göre domuz gribi hemen hemen normal grip kadar can aldı, en büyük farkı ise akciğerlere çok daha derinlemesine nüfuz etmesi oldu. Araştırmanın başındaki isim olan Harvard Profesörü Marc Lipsitch, “İlk başlarda virüsün etkisinin ne şekilde olacağını tahmin etmek zordu, ama şimdi elimizdeki verilere baktığımızda bunun normal grip virüsünden çok da farklı etkilere sahip olmadığını görüyoruz” ifadesini kullandı.

Lipsitch buna rağmen domuz gribinin hala “ciddi bir hastalık olduğunu” ve aynı her yıl grip aşısı olmanın tavsiye edildiği gibi domuz gribi aşısı olmayı da tavsiye ettiklerinin altını çizdi.

Bu sonuçları ABC televizyonuna değerlendiren Hunter College Profesörü Philip Alcabes, “Grip ciddi bir hastalıktır. İnsanları öldürür. Ama dünyayı saracağını iddia ettiğiniz bir grip salgınına karşı küresel bir önlem faaliyetine girişiyorsanız elinizde felaketi ve krizi gösterecek somut verileriniz olması gerekir. Çok az veriyle çok aşırı önlemler alındı. Şimdi herkes bu hastalığın abartıldığının farkına vardı” dedi.

Alcabes, “Bu araştırmanın sonuçlarını Haziran ayında görmüş olsaydık her şey farklı olabilirdi. İnsanların domuz gribine aşırı tepki verdikleri ortada olan bir gerçekti. Ama bunu kanıtlamak için bilimsel verilere ihtiyacımız vardı. Şimdi bu veri elimizde var” yorumunu yaptı.

Buna da şükredelim Yine ABC’ye araştırmayı yorumlayan İngiliz uzman Anne Presanis, “İlk başlarda bunun ne kadar ciddi bir tehdit olduğu konusunda çok bilgimiz yoktu ve elimizde ne veri varsa ona göre hareket ettik” dedi.

Vanderbildt Üniversitesi Önleyici Tıp

Bölüm Başkanı Dr. William Schaffner ise “Abartıldığını düşünmüyorum. En kötüsüne insanları hazırlamak zorunda olduğumuzu ve tahmin ettiğimizden daha kötü olmadığı ortaya çıktığı için şükretmemiz gerektiğine inanıyorum” dedi.

Uzmanlar ne dedi?

‘Pardondan iyidir’ - Kanadalı mikrobiyoloji uzmanı Dr. Neil Rau: Bu yaşadığımız salgınların en hafifiydi ama en güçlüsüymüş imajı yaratıldı. Hâlâ salgının Dünya Sağlık Örgütü tarafından “orta derece” (moderate) olarak derecelendirilmesine anlam veremiyorum. Artık ortada çok hafif geçen bir salgın var.

- Güney Carolina Üniversitesi bilim adamı ve ABD’nin ünlü sağlık yazarlarından Dr. Russell Blaylock: Bilim dünyası bu sonuçları daha önceden öngörebilmiş olsaydı tüm dünya genelinde toplu aşılama faaliyetleri gibi önlemler alınması söz konusu olmayacaktı.

- Drexel Üniversitesi profesörü Robert Field: Kamu sağlığını ilgilendiren konularda tüm güvenlik önlemlerini almak sonradan “pardon” demekten iyidir. Eğer bu kadar çok önlem alınmamış olsaydı ve büyük bir salgın patlasaydı o zaman insanlar buna karşı hazırlıksız yakalandıkları için eleştiri oklarının hedefi olacaklardı.

- Sağlık kitaplarıyla bestseller olan Dr. Joseph Mercola: Bu salgının gerçekleşmeyeceği başından beri belliydi. 2009 yılı hükümetlerin

ve ilaç endüstrisinin karıştığı en büyük sağlık skandallarından birinin yaşandığı yıl olarak hatırlanacak. Tüm dünyaya korku salıp domuz gribini çok tehlikeli bir hastalıkmış olarak gösterenler ceplerini doldurdu.

Harvard’ın araştırmasına göre; - H1N1 belirtileri gösteren hastaların yüzde 1.44’ü hastanede tedavi edildi.

- Yüzde 0.239’u yoğun bakıma alındı.

- Yüzde 0.048’i yani yaklaşık 10 bin kişi hayatını kaybetti.

Buna göre domuz gribinin ölümcülüğü, her yıl düzenlenen grip aşısı kampanyalarına rağmen mevsimsel grip virüsüne 36 bin kurban veren Amerika için çok daha düşük kaldı.

Fransa aşılara müşteri arıyor Fransa Sağlık Bakanlığı vatandaşların yüzde 76’sının domuz gribi aşısı olmayı düşünmediğinin belirlenmesinin ardından elinde kalan milyonlarca doz domuz gribi aşısını satma kararını aldı. 94 milyon doz aşı satın alarak 1.25 milyar dolar ödeme yaptıklarını belirten bakanlık, doz başına 6.25 ile 10 euro arasında fiyattan isteyen ülkelere bu aşıları satabileceklerini belirtti.

Fransa’dan Katar 300 bin doz, Mısır ise 2 milyon doz aşı alacağını duyurdu. Sağlık Bakanlığı hastalığın ilk evresinde iki doz aşı yapılması gerektiğini düşündüklerini ancak daha sonra tek dozun yeterli olacağının anlaşılmasının ardından ellerinde fazla aşı kaldığını belirtti.

1

Güncel Haberler

bizde var›z

İşte mutlu olmak için 10 ipucu Eğer daha mutlu olacağınız bir işe özlem duyuyorsanız, seçtiğiniz kariyer yolundaki ilk çıkıştan kaçmaya çalışmayın. Çalıştığınız işte mutlu olmayı deneyebilirsiniz

www.monster.com.tr internet sitesiyle Türkiye’de hizmet vermeye başlayan online kariyer ağı Monster, adayları yalnızca kendilerine uygun, hayalini kurdukları şirketlerin iş fırsatları ile buluşturmakla kalmıyor, aynı zamanda onlara kariyer hayatlarında ve kişisel gelişimlerinde rehberlik ediyor. Eğer daha mutlu olacağınız bir işe özlem duyuyorsanız, seçtiğiniz kariyer yolundaki ilk çıkıştan kaçmaya çalışmayın. İşte Monster’dan çalıştığınız işte mutlu olabilmeniz için 10 basit ipucu…

1. Kişisel problemlerinizi kişisel tutmaya özen gösterin: Kişisel meselelerinizle fazlaca uğraştığınız zaman işinize konsantre olmakta ve mutlu olmakta güçlük çekersiniz. Hiç kimsenin kişisel yaşamı tamamıyla problemsiz olamaz, öncelikle bunun farkına varın. Nasıl eve gittiğinizde işi unutup, kendinize ait zamanın değerini bilmeniz gerekiyorsa, aynı şekilde işte de işinize odaklanabilmeniz ve verimli olabilmeniz için kişisel sıkıntılarınızı evde bırakmalısınız.

2. Ofisinizi yuvaya dönüştürün: Günün en az 8 saatini işinizde geçiriyorsunuz -ki bu süre muhtemelen yatağınızda geçirdiğiniz süreden daha uzun.- Bu yüzden ofisinizi size ait kılın, çalışma alanınızı şirket politikası izin verdiği ölçüde kendinize göre dekore edin ve ofisinizde olabildiğince konforlu ve rahat olmaya çalışın.

3. Kendinize bir ofis destek sistemi kurun: Sizinkine benzer geçmiş ve hayat tarzlarında olan iş arkadaşlarına sahip olmak, ofiste üzerinizden çokça baskıyı alacaktır. Duygularınızı sizi anlayan kişilere dillendirebilmeniz, stresinizi büyük ölçüde azaltmanıza yardımcı olacaktır.

4. Sağlıklı beslenin ve bol bol su için: İyi beslenmek ve bol bol su içmek işyerinizdeki enerji ve genel tutumunuzda büyük fark yaratacaktır.

5. Organize olun: Elinizdeki iş yükünü tamamlamak için kendinize bir program çizelgesi hazırlayın. İş yükünden boğulduğunuzu ve nasıl başa çıkacağınızı düşündüğünüz, işteki memnuniyetsizliğinizi arttıracaktır. Bu yüzden proaktif olup kontrolü elinize aldığınızda, kendinizi daha memnun, güvenli ve motive hissedeceksiniz.

6. Hareket edin: Ofiste masa başı çalışmak, bazen çok hareketsiz ve sabit bir iş hayatına sebep olabiliyor. Bu yüzden hem sağlığınız hem de mutluluğunuz için mesai süreniz içerisinde zaman zaman yerinizden

kalkıp, biraz hareket etmeye gayret edin.

7. İş arkadaşlarınızı değiştirmeye çalışmayın: Kimseyi değiştiremezsiniz.

Yalnızca sizin onlara verdiğiniz reaksiyonu değiştirebilirsiniz. Başka kişilerin hareketlerinin sizi etkilemesine izin vermeyin. Sadece anlaşmazlıkları çözmenin yollarını arayın ve rahatsız edici durumların oluşmasını önlemeye çalışın.

8. Kendinizi ödüllendirin: İşinizin dışında kendinize bir ödül belirleyin. İster arkadaşlarla akşam yemeği, ister sinema, ister spor, ister manikür olsun arada sırada kendinizi şımartın. Evdeki stres nasıl işinizi olumsuz etkilerse, aynı şekilde hayatınızın olumlu yönleri de ofisteki modunuzu olumlu etkileyecektir, bunu unutmayın.

9. Arada bir soluk alın: Ayaklarınız kapalı durun, kollarınızı yanlarda sabit bırakın ve derin nefes alın. Gün içerisinde bunu sık sık tekrarlayın.

10. Pozitife odaklanın: İşte sevdiğiniz şeyleri belirleyin. Bunlar sadece sevdiğiniz iş arkadaşlarınız veya ofisinizde pencereden gördüğünüz güzel manzara gibi basit şeyler de olabilir. Kişi kendi kafa yapısını kendisi yaratır. Eğer aklınızda işinizle ilgili sevdiğiniz pozitif noktalara vurgu yaparsanız, işiniz daha keyifli hale gelecektir. Negatif şeyler hakkında üzülmek sizi zaman içerisinde boğacaktır.

AVRUPALI GENÇLER AŞURE YAPTILAR

İsveç, Litvanya, Estonya ve Polonyalı gençler Gaziantep’te Aşure yaptılar.

Avrupa Birliği Gençlik Değişim Projesi kapsamında İsveç, Litvanya, Estonya ve Polonya’dan Gaziantep’e gelen gençler, yine Gaziantep Gelişim Gençlik ve Spor Kulübü Derneği tarafından yürütülen proje kapsamında, Gaziantep tarihi, yaşamı, sosyal ve kültürel yapısıyla tanışma fırsatı buldular.

Gençlerin, kültürler arası öğrenme temelinde, sosyal ve kültürel beceriler kazanmaları amaçlanan proje, başarılı bir şekilde sürdürülmüştür.

Gaziantep Gelişim Gençlik ve Spor Kulübü Derneği, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ve GAMEK işbirliğiyle düzenlenen programlar kapsamında, Gaziantep’ in tarihi, sosyal ve kültürel yapısını inceleyen gençler, Bey Mahallesi’nin tarihi dokusundan çok etkilendiklerini ifade ettiler.

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Sanat ve Meslek Eğitimi Kurslarına bağlı olan Aşçılık Okulunu ziyaret eden 40 kişilik gençlik gurubu aşurenin tarihi, kültürümüzdeki önemi ve yapımında kullanılan malzemeler hakkında bilgi aldıktan sonra aşure yapımına yardım ettiler.

Dünyaca ünlü Gaziantep mutfağının eşsiz

tatlarıyla buluşan gençler, kendi kültürlerine göre farklı olan bu tatları beğeniyle karşıladılar. Aşçılık Okulunu modern bir eğitim merkezi olarak değerlendiren gençler, Gaziantep Büyükşehir Belediyesinin ücretsiz olarak halka sunduğu sanatsal ve mesleki eğitimleri çok yararlı bulduklarını ifade ettiler.