1 minute read

HARRY POTTER

Ahsen Üçler

“Bu yazıda tanıtılan kitap, fantastik türündedir ve gerçeklikle bir ilgisi bulunmamaktadır.”

Advertisement

Okumayı seven herkesin çocukluğunda iz bırakan, zaman zaman geri dönüp hatırladıkları bir kitap vardır. Benim için bu kitap, uluslararası başarısıyla modern klasiklerden sayılan “Harry Potter” serisidir. Her ne kadar bazen önyargıyla yaklaşılsa da birçok çocuk ve yetişkinin hala severek okuduğu, kendine ait dünyasıyla geniş toplulukları içine çekmeyi başarabilmiş bir seridir. Peki, nedir yüzlerce fantastik kitabın içinde parlayan bu Harry Potter’ın sırrı?

Hayranlar için Harry Potter okumak eve gitmek demektir Yıllarca teyzesinin evinde hor görülen Harry, Hogwarts’a gitmesiyle ilk defa arkadaş edinir ve sevgiyi tadar Normal dünyaya uyum sağlamayı bir türlü başaramayan Harry’nin bir anda geçiş yaptığı Büyücülük Dünyası geniş ve detaylı olmasıyla beraber, eski hayatından da oldukça farklıdır Harry’yi hızlıca içine çeken büyücülük dünyası sıradışı ve hayal ürünü olmasıyla okuyucuya da gerçek hayattan uzaklaşmak için kaçınılmaz bir fırsat sunar. Günlük hayattaki bütün sıkıntıların yerini bir anda büyücüler, cadılar ve bir sürü ilgi çekici büyüler alıverir

Harry Potter’ı okumak, yakın bir arkadaşla zaman geçirmek gibidir. Çok farklı hayatlar yaşamalarına rağmen duyguları, düşünceleri ve günlük yaşamdaki sıkıntılarıyla karakterlerden en az bir tanesi günlük hayatta rahatça arkadaşlık kurabileceğimiz insanlardandır. Hiçbir karakter yüzeysel değildir, hepsinin detaylı bir özgeçmişi vardır Yedi kitaplık seride yedi yüzden fazla karakterin adı geçtiği düşünülünce J K Rowling’in bu konuda inanılmaz bir başarıya ulaştığı inkar edilemez.

Birçok kişi fantastik kitapların tamamen zaman kaybı olduğunu ve bu tarz kitaplar yerine klasik ya da bilgi kitaplarının tercih edilmesi gerektiğini savunacaktır. Ancak eğlenceli kitapların da içinde güçlü mesajlar içerebileceğini unutmamak gerekir Özellikle genç okuyucuların ilgisini çeken “Harry Potter” serisi, içerisindeki sevgi, arkadaşlık, aile ve cesaret temalarıyla üzerinde durulması gereken birçok konuyu ele alır. Ön yargı ve ırkçılık da kitapta yer alan temel konulardandır. Voldemort, tamamen kan statüsüne bağlı aristokrat bir devlet oluşturmayı amaçlayan bir kötüdür ve kendi düşüncelerini paylaşan sayısız müttefikleri vardır.

Serideki birçok çocuk ailesi ve kendi etik kuralları arasında kalarak zor zamanlar geçirir. İyi ya da kötüyü belirleyen şey insanın doğduğu ev değil, seçtiği yoldur. Karanlık tarafa hizmet eden bir ailede büyüyen ve ailesinden bambaşka bir yol seçen Sirius Black de bunun bir kanıtıdır Beşinci kitapta kurduğu cümleyle değindiğim konuyu destekler: “Hepimizin içinde hem aydınlık hem de karanlık bir taraf vardır. Önemli olan hangisini seçtiğimizdir Bizi biz yapan budur ”

Toparlamak gerekirse Harry Potter, fantastik öğelerden hoşlanan birine kitap okumayı sevdirmenin en iyi yoludur Harika bir dünya oluşumu, nitelikli karakterler ve derin mesajlarla okuyuculara bir konfor alanı oluşturan bu kitap serisi nesillerce sevilmiş ve sevilmeye devam edilecektir. Eğitici kitapları okumak önemli olduğu kadar hayal gücünü geliştirecek ve karakter gelişimine yardımcı olacak kitaplar da görmezden gelinmemelidir. Ön yargı insanı hiçbir yere götürmeyecek, sadece yeni güzellikleri tanıma fırsatını yok edecektir Bu insanlar için de kitaplar için de böyledir Bir sonraki sefer Harry Potter rafının önünden geçtiğinizde hatırlanması gereken en önemli şey de budur

This article is from: