Devrimci Cephe Sayi 2

Page 3

Devrimci Cephe

Mücadelenin gerekliliklerine ve yarına hazır olmalıyız... Bedir Aydın Yaşadığımız süreç mücadelemizin önüne koyduğu kimi hedefler ve yaşanan koşulların aşılmasında belirlediği politikalar, sancılı ve çalkantılı bir sürecin ardından güç ve olanaklarını, dinamiklerini daha bir açığa çıkarmıştır. Bundan sonraki süreç, kendine güveni esas alan bir temelde, dinamiklerini iyi istihdam eden, güçlendiren bir örgütlenmeye tekabül edecektir.

tecrübeden geçtik. Şimdi tüm bunları devrimci hareketin daha ileri bir adımı için kullanmanın zamanıdır. Bunu yaparken bulduğumuz cevaplar, bizim tarih karşısında sorumluluklarına sahip çıkan bir yapı olduğumuzu belirleyeceği gibi, geleceğimizi belirleyen, bize adım attıran, nitel değişimlere uğratan bir gelişmeyi de beraberinde getirecektir.

Dün bir arayışla değil, dağınıklığı ve eylemsizliği statüko haline getiren Türkiye devrimci hareketinin bugününe bir müdahaleydi. Türkiye sosyalizminin birleşme ve ayrılık kültürüne bir müdahaleydi. Toparlanmayı ve bu toparlanmanın etrafında kendini yeniden tanımlamayı hedeflerken, bugün içinde bulunduğumuz aşama, kendini tanımlamayla işe başlayacaktır. Bu tanımlama, tarihedir. Bu tanımlama, toplumsal ve sosyal sürecin çatışmasında oynanan roledir, bu tanımlama, hedef ve amaçların belirlenmesinedir. Dünün sancılı, sıkıntılı sorunları, yeni bir yönelimin kaçınılmaz sonuçlarıydı. Bu sonuçlar bilimsel düşünülmez, ele alınmazsa, pratik sonuçlardan olumsuzluklara varmak kolay olur. Ya da kendini tekrar eden gelişmelerle düşünmeye varır. Bunu aşan ve kolay kolay bu cendereye hapsolmayacak bir deney ve Artık kitlelerin karşısına, onların dünyasını da darlaştıran dünün sorunlarıyla ve “nasıl yapacağız?”, “ne diyeceğiz?” vb. baskılan­malarıyla, güvensizlikler taşıyan sorularla değil, yeni süreci onlara da kavratmaya dönük bir bilinçlenme eylemi ile çıkacağız.

Artık kitlelerin karşısına, onların dünyasını da darlaştıran dünün sorunlarıyla ve “nasıl yapacağız?”, “ne diyeceğiz?” vb. baskılanmalarıyla, güvensizlikler taşıyan sorularla değil, yeni süreci onlara da kavratmaya dönük bir bilinçlenme eylemi ile çıkacağız. Ve geleceğimizin teorik ve pratik projesini insanlarımızın önüne koyarak, eylemini ve yaşamını buna göre ayarlamasını isteyeceğiz. O yüzdendir ki, artık geçmişin çarpık ve zaaflarla dolu ilişki biçiminden hareketle, ne bugünü açıklama ne de geleceği bunun üzerinde temellendirme yöntemi benimsenmelidir. Geçmiş, sadece deney ve tecrübeler ışığı altında, irdelenerek, bugünün dinamiklerine hizmet eder hale getirilmelidir. Bizim hedefimiz, bilimsel düşünüş ve eylemimiz bu yönde olmalıdır.

“Devrim yaptık diye sevinen insanlar, daima ertesi günü, ne yaptıklarını kendilerinin de bilmedikleri sonucuna varırmış. Çünkü gerçekleştirilen devrim, yapmak istediklerine hiç benzemiyormuş.” (Engels) Engels’in bir devrim karşısında insan topluluklarının karşılaştığı hayal kırıklığına yaptığı bu vurgu, bizlerin hareket olarak, toparlanmaya dönük hedeflerinin ne denli gerçekleştirilip, gerçekleştirilmediğine dair bir sonucu çağrıştırır. Hayatın karşımıza çıkardığı yeni sorunlar, her zaman, bizim yeni bir sürece girerken beklediğimiz koşullardan bambaşka bir tabloyu karşımıza çıkaracaktır. Her yeni gelişme, eskiye ait kimi sorunları ortadan kaldırırken, ondan daha karmaşık yeni sorunları ortaya çıkaracaktır. Ve bu yeni sorunlarla boğuşurken, geçmişte karşımıza çıkan ve çözdüğümüzü, artık geride bıraktığımızı düşündüğümüz bir çok sorunun farklı bir boyutta yeniden karşımıza geldiğine de tanık olacağız. Tarih biraz da budur. Ve hiçbir zaman düz bir hatta yürümüyor. En mükemmel düşünceler, belirlemeler bile, insanlığın çatışma, ilerleme-gerileme diyalektiği içerisinde pek anlamlı olmuyor. Ve “neden böyle?” demekle tarihin akışı değiştirilemiyor. Tarih, niyetlerden, düşüncelerden, belirlemelerden bağımsız, bu çelişki ve çatışmalar içerisinde ilerliyor. Böyle olduğu için tarih olmuştur. Yoksa tarihin ve insanlığın zenginliği olmazdı. İşte önümüzdeki süreçte, “nasıl başlamıştık, hedeflenen neydi, sonuç ne oldu?” vb. sorularını yeniden sorarken kendimize, hayal kırıklığı yaşamak istemiyorsak, materyalist tarih anlayışının 3


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.