Zg temmuz 2015

Page 1

Sohtorik: ‘Kimsenin adamı olmayın’

Kilit deyip geçmeyin, hikayesi ömre bedel

İnsan Hikayeleri’nde bu ay İstanbul Büyükşehir Belediyesi zabıta teşkilatına 25 yıl hizmet veren Hasan Sohtorik’le görüştük.

Güngör Yanık, sıradışı bir sanatçı. Kendisini Ramazan ayında Sultanahmet’teki Asırlık Tatlar ve Sanatlar Çarşısı’nda ziyaret ettik.Birbirinden ilginç ve dikkat çekici kilitlerin üreticisi o. Devasa kilitler, kale kapılarından alınmış gibi.

İNSAN HİKAYELERİ: 8’DE

KÜLTÜR-SANAT: 10’DA

R C

Ü

ZABITA YIL: 7 SAYI: 87 TEMMUZ 2015

S T

E İR

D

İZ

ÖNEMLİ NOT: ZABITA VAKFI’NIN ÜCRETSİZ YAYINIDIR. ÜCRET KARŞILIĞI SATIŞ YAPANLARI LÜTFEN 0212 637 51 81 NO’LU TELEFONA BİLDİRİNİZ

E posta: zabitahaber@gmail.com Twitter: @zabitahaber Facebook: www.facebook.com/zabitagazete

Tarihî Karaköy Camii ihya edilmeyi bekliyor NOSTALJİ: 19

HİLECİ GIDA FİRMALARI

sağlığımızla oynuyor!

Gıda ürünlerinde hile yapan İzmirli 17 firmadan yedisi esnaf odalarına kayıtlı. Bu firmaların, süte nişasta, peynire jelatin, kırmızı ete kanatlı eti katarak üretim yaptığı tespit edildi. İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (İESOB) Başkanı Zekeriya Mutlu, firmalara gıda güvenliği ve hijyen eğitimi verileceğini söyledi. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, gıdalarda taklit ve hilenin önlenmesi amacıyla yaptığı gıda denetim sonuçlarını açıkladı. Haziran ayı sonu itibariyle İzmir’de 17 firmanın kırmızı ete kanatlı eti karıştırdığı, kaymağa nişasta,

tereyağına bitkisel yağ, peynire jelatin kattığı, ballı bitkisel macunlara ‘sildenafil’ ilacı, zeytinyağına pirina yağı konulduğu tespit edildi. İzmir’de 17 firmadan yedisi İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği’ne (İESOB) üye. İESOB Başkanı Zekeriya Mutlu, yedi esnafın süt ürünlerinde nişasta, peynirde jelatin, et ürünlerinde kırmızı et yerine kanatlı eti kullandığının tespit edildiğini belirterek, gıda güvenliği hijyen uygulama eğitimi verileceğini, böyle bir tablonun bir daha yaşanmaması için daha dikkatli olunacağını söyledi. GÜNCEL: 7’DE

İzmir Konak’ta eski lastikler saksıya dönüşüyor KÜLTÜR: 14

Üsküdar’da sahipsiz arsalar çiçeklerle donandı ÇEVRE: 15

Zabıta, Kartepe’de gürültü yapan esnafa göz açtırmıyor. GÜNCEL: 4

Menderes’te deniz zabıtası göreve başladı. GÜNCEL GÜNCEL: 5

Yeni zabıta yönetmeliğinde neler olmalı? YORUM: 12 Tüketici davalarinda belirsiz alacak meselesi. YORUM: 16


TEMMUZ 2015

ZABITA

EDİTÖR

2

EDİTÖR: MERHABA…

YUSUF POLAT aha iyisini yapabilme gayretiyle ve yeni konularımızla 87. sayı olarak karşınızdayız. Geçen sayımızda başlattığımız yenilenme sürecine devam ediyoruz. Sayfa sayımız yine 20 sayfa ve ileriki sayılarımızda bu sayfa sayısını da artırmayı düşünüyoruz. Ancak; geçen sayımızda da belirttiğimiz, teşkilatlarımızdan yaptıkları özgün çalışmalarla ilgili veri ve haber beklentimiz maalesef yeterince karşılanamadı. Buna yönelik talebimizi yineliyoruz. İstiyoruz ki, sizden gelenlerle gazetemiz zengin içeriğe kavuşsun ve kaynak bilgilerle donatalım. Teşkilatlarımızın etkinliklerini, özgün ve zabıta teşkilatlarımıza örnek olacak ve ufkunu açabilecek çalışmalarını görsel ve metinsel olarak göndermelerini bekliyoruz. Bunun yanında evlenme, emeklilik ve vefat gibi teşkilat mensubu arkadaşlarımızı birebir ilgilendiren haberlerinizi bekliyoruz. İstiyoruz ki, sadece bir fırın denetleme haberi veya pazar denetimi haberi sayfalarımızı doldurmasın. Rutin yaptığımız denetim ve diğer faaliyetlerimizden ziyade çarpıcı çalışmalarımızı haberleştirelim istiyoruz. Bunun yanında özel bir çalışması olan, mesela bir ressam, bir

D

yazar veya bir dereceli sporcu vb. gibi alanlarda çalışmalarda bulunan arkadaşlarımızla röportaj yapıp tanıtımlarını yapmayı düşünüyoruz. Bu sayımızda; teşkilatlarımızın çalışmaları ile ilgili haberlerden başka yine bir insan hikâyemiz var. Çalıştığı mesai arkadaşları tarafından ‘’ceketiyle gelip ceketiyle teşkilattan emekli olan’’ şeklinde değerlendirilen bir abimizi konuk aldık sayfamıza... Kültür-sanat sayfamızın konuğu ise, bir kilit ustası olan Maraş doğumlu Güngör usta... Sizin de ilginç bulacağınızdan eminim. Yeni zabıta yönetmeliğine dair yapılan çalışmaları biliyoruz. Neler istiyoruz, nelerin değişmesini istiyoruz? Bu sorulara dair cevapları Sadettin Özyazıcı’nın hazırladığı yazıda bulacağınıza inanıyoruz. Hepimiz aynı zamanda bir tüketiciyiz... Bankalarla sorunu olmayan hemen hemen kimse yok gibi. İşte başımıza gelebilecek bir başka konuyu taşıdık sayfamıza. ‘Tüketici davalarında belirsiz alacak meselesi’ne dair bir yazımız var. Faydalı olacağına inanıyoruz.Gelecek sayılar için özellikle değinmemizi istediğiniz konuları iletmeniz halinde, o konularla ilgili bilgilere yer verebiliriz, özgün çalışması

olan meslekdaşlarımızın bu çalışmalarını değerlendirebiliriz. Bu sayıda ayrıca bir misafir kalemden gıda ile ilgili ve anketörlerinin zabıta memuru olduğu bir çalışmaya yer verdik. Gıda ve gıdaya güvenirlik günümüzde en önemli konulardan birisidir. Herşey gıdadan başlar öyle ki, “gıdaya hükmeden dünyaya hükmeder” sözü yabana atılamayacak bir gerçeğin en yalın ifadesidir. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Zabıta Daire Başkalığında uzun yıllar çalışıp emekli olan “Garip Yusuf” lakabıyla tanınan Yusuf Girgin abimizi 26 Haziran’da kaybettik. Biga’da topraga verilen merhuma rahmet, yakınlarına ve İBB Zabıtasına sabır diliyoruz. Ayrıca Pendik Belediyesinde çalışan Zabıta Amiri Erdal Küçükgüzel yakalandığı elim hastalıktan kurtulamayarak vefat etmiştir. Yine Kızılcahamam Belediyesine görevli Zabıta memuru Dursun Pireci’de tedavi gördüğü hastanede vefat etmiştir. Her iki merhuma rahmet, yakınlarına ve camiamıza sabırlar diliyoruz. Eksiklerimizin farkındayız ve tamamlama gayretindeyiz... Eleştirilerinizi ve daha iyi nasıl yapabileceğimize dair tavsiyelerinizi bekliyoruz.. Selam ve dua ile...

Büyükşehir’den dolandırıcılık uyarısı

S

on günlerde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın adı kullanılarak, vatandaşlara seyyar işgaliye izni verildiği, sahte belge düzenlenerek ve para talep edilerek dolandırıcılık faaliyetinde bulunulduğu konusunda ihbarlar belediyemize ulaşmıştır. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın, hali hazırda seyyar işgaliye izni verme gibi bir uygulaması bulunmamaktadır. Vatandaşlarımızın bu tür taleplere itibar etmemeleri, bu gibi olaylarla karşılaşmaları halinde, durumu 155 Polis İmdat telefonuna haber vermeleri, ayrıca gerekli durumlarda İBB Beyaz Masa’nın 153 numaralı telefonundan bilgi alınabileceği hususu, kamuoyuna önemle duyurulur.

Zabıta personelleri iftarda buluştu

İ

stanbul Büyükşehir Belediyesi, Ramazan ayı dolayısıyla düzenlediği iftar programında, belediye personellerini aynı sofrada buluşturdu. İBB’nin Yenikapı Sahili’ndeki Ramazan Etkinlik Alanı’nda gerçekleştirilen iftar programına; İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mevlüt Bulut, İBB Zabıta Müdürleri ve Zabıta Müdür Yardımcıları ile İtfaiye, İgdaş ve İETT’de çalışan

ZABITA

yöneticiler ve personeller katıldı. Samimi bir ortamda gerçekleşen iftar sonrasında kısa bir konuşma yapan İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mevlüt Bulut, birlik ve beraberliğin önemine vurgu yaparak İstanbullulara en iyi şekilde hizmet etmeye çalıştıklarını belirtti. Bulut, Ramazan ayının herkese huzur ve mutluluk getirmesini diledikten sonra sözlerini tamamladı.

YÖNETİM YERİ

ZABITA

Yıl: 7 Sayı: 87 Temmuz1 2015 Zabıta Vakfı’nın ücretsiz yayınıdır.

KENAN KIZILKAYA İstanbul Belediye Zabıta Vakfı Başkanı İMTİYAZ SAHİBİ: Editörler: MUHAMMED YENİSU Yusuf Polat - M. Enis Aydın İstanbul Belediye Zabıta Vakfı Görsel Yönetmen: İktisadi İşletme Müdürü Elif Mina Erden zabitahaber@gmail.com - www.zabita.com

İstanbul Belediye Zabıta Vakfı İktisadi İşletmesi. Çırpıcı mah. Prof. Dr. Turhan Güneş Cad. No: 113/A Zeytinburnu İstanbul Tel: 0212 6375181/82 Faks: 0212 6377753

Gazetemiz basın meslek ilkelerine uyma sözü vermiştir. Gazetemizde yayınlanan köşe yazılarından, yazarları sorumldur, ayrıca telif hakkı ödenmemektedir.

BASKI

Panograf Ajans Baskı Tasarım ve Ambalaj Davutpaşa Cad. Davutpaşa Emintaş Matbaacılar Sitesi No:101/46 Topkapı 34010- İstanbul


3 GÜNCEL HABER

ZABITA

TEMMUZ 2015

İBB ZABITA’DA BAYRAMLAŞMA İ stanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Genel Sekreteri Hayri Baraçlı, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mevlüt Bulut ile birlikte Ramazan Bayramı’nda Zabıta çalışanlarıyla bir araya geldi. İBB Zabıta Daire Başkanlığı’nın Edirnekapı Kompleksi’nde gerçekleşen Bayramlaşma programında; İBB Zabıta Daire Başkanı Tayfun Karali, Zabıta Müdür ve Müdür Yardımcıları ile Birim Amir ve Personeli de hazır bulundu. Zabıtanın Motorize Ekibi, İBB Genel Sekreteri Hayri Baraçlı’ya yol boyunca eskortluk ederken, İBB Zabıta Daire Başkanı Tayfun Karali de programa İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mevlüt Bulut ile birlikte katılan İBB Genel Sekreteri Hayri Baraçlı’yı çiçeklerle karşıladı. Tüm personel ile teker teker Bayramlaşan Genel Sekreter Baraçlı, yaptığı konuşmada; “İstanbul Büyükşehir Belediyesi, geniş bir aile. Zabıta da bu ailenin bir parçası. 1994 yılından itibaren Cumhurbaşkanımızla başlayan süreç içinde İstanbullulara gayret, heyecan ve azimle hizmet ediyoruz. İBB’nin ürettiği her proje, dünya şehirleri tarafından izleniyor, örnek alınıyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin de nasıl bir marka yerel yönetim olduğunu, 2019 ve 2023 vizyonlarında ortaya koyacağız. Heyecanımızı kaybetmeden İstanbullulara hizmet etmeye devam edeceğiz. Bu noktada Zabıta’nın her sıkıntısında yanında olduğumuzu da belirtmek isterim” diye konuştu. Baraçlı’ya konuşmasının ardından Zabıta’ya sözleşmeli personel olarak atanan zabıta personelleri de teşekkür ederek, bir buket çiçek takdim etti. Zabıta Daire Başkanı Tayfun Karali ise, Bayramlaşmanın ardından Baraçlı’yı, yapımı yeni tamamlanan “Zabıta Eğitim Merkezi” ni gezdirip merkez hakkında bilgi verdi.

Dilencilere geçit yok A

Ankara zabıtasından AŞTİ’de bayram denetimi

A

ŞTİ’de Ramazan Bayramı öncesi, Büyükşehir Belediyesi Zabıta ekipleri ve AŞTİ’nin işletmesini yapan BUGSAŞ ekipleri denetimlerini yoğunlaştırdı. Büyükşehir Belediyesi Zabıta Dairesi Başkanı Abdurrahman Karabudak ve AŞTİ’nin işletmesini yapan Büyükşehir Belediyesi’ne ait BUGSAŞ Şirketi’nin Genel Müdürü Seçkin Odabaşı’nın başında olduğu denetim ekipleri, otobüsler ve seyahat firmalarından AŞTİ’deki büfelere ve kafeteryalara kadar, çok sayıda işyerinde denetimlerde bulundu. Büyükşehir Belediyesi Zabıta Dairesi Başkanı Abdurrahman Karabudak, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin kurumlarından biri olan AŞTİ’nin, Ankara’ya ilk gelenler için Ankara’nın “Görünen yüzü” olduğunu belirterek şunları söyledi: “Bu nedenle, BUGSAŞ Genel Müdürlüğü ile birlikte Ankara Büyükşehir

Belediyesi’nin hizmet alanında en iyi hizmeti vermeye çalışıyoruz. Burada BUGSAŞ Genel Müdürlüğümüz, kendi hizmet alanındaki profesyonelliğini en iyi şekilde ifade ediyor, zabıta olarak biz de takviye hizmet sağlıyoruz.” Terminallerin işletilmesini düzenleyen 4925 Sayılı Yasa gereği Kara Ulaştırma Genel Müdürlüğü’nün yetki alanındaki hizmetleri Zabıta’nın gerçekleştirdiğine dikkat çeken Başkan Karabudak, “Bu denetimler, bizde rutin olarak zaten gerçekleştiriliyor. Ancak bayram öncesinde ve önemli günlerde denetimleri artırıyoruz. Yoğunluğun tepe noktasında olduğu, günlük 2 bin aracın hareket ettiği bir günde de AŞTİ’de vatandaşımızın huzur içinde seyahate çıkması için çalışıyoruz” dedi. Sadece otobüsler değil, AŞTİ’deki işletmelerin de daha düzgün ve nizami çalışmasını sağlamak için de-

netimler gerçekleştirdiklerini kaydeden Başkan Karabudak, AŞTİ’deki 184 kamerayla BUGSAŞ Genel Müdürlüğü güvenlik birimlerinin, AŞTİ’yi 24 saat kontrol altında tuttuğunu söyledi. SURİYELİ SIĞINMACILAR KAMPLARA GÖNDERİLDİ BUGSAŞ Şirketi’nin Genel Müdürü Seçkin Odabaşı da AŞTİ’de bayram öncesinde özellikle korsan firmalara müdahale ettiklerini ve bunların yolcu taşımasına izin vermediklerini söyledi. Odabaşı, vatandaşları, biletlerini gişelerden ve yazıhanelerden almaları, otobüslerle olculuk biletsiz uyarısında bulundu. AŞTİ’deki insan yoğunluğu nedeniyle temizlik hizmetlerini en üst seviyeye çıkardıklarını belirten Genel Müdür Odabaşı, AŞTİ’yi mesken edinmeye çalışan Suriyeli sığınmacıları da kamplara gönderdiklerini söyledi.

ntalya Büyükşehir Belediyesi Zabıta ekipleri vatandaşların dini ve vicdani duygularını istismar eden dilencilere fırsat vermiyor. Cami çevrelerinde yapılan operasyonda 17 dilenci yakalandı. Son 8 ayda müdahale edilen dilenci sayısı 1919’a ulaştı. Büyükşehir Belediyesi Zabıtası, emniyet güçleriyle birlikte özellikle Ramazan ayında artan dilencilere yönelik Cuma Namazı sonrası operasyon düzeldi. Camii çevrelerini yer edinen 5’i Suriyeli 17 dilenci yakalanarak, Zabıta Hizmetleri Daire Başkanlığı’na getirildi. Kayıt altın alınan 17 kişinin üstünde toplamda 322 lira 25 kuruş ele geçirildi. Dilencilere para cezası uygulanırken, Suriyeli 5 dilenci de Antalya Emniyet Müdürlüğü’ne teslim edildi.

TOPLAM 69 BİN LİRA CEZA Büyükşehir Zabıtası’nın emniyet güçleriyle birlikte Ekim 2014- Haziran 2015 tarihleri arasında müdahale ettiği dilenci sayısı ise 1919’a ulaştı. 1271’i kayıt altına alındı. Bu kişilerden 170’inin tescilli dilencilik yaptığı belirlendi. 946 dilenciye, 69 bin 566 lira ceza uygulandı. 7 YILDA 3 BİN 239 ÇOCUK Büyükşehir Belediyesi Zabıtası, Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şubesi ile birlikte sokakta çalıştırılan ve dilendirilen çocuklara da müdahale etti. Son iki ayda sokaklarda dilenen 363 çocuk alınarak, Antalya İl Sosyal Politikalar Müdürlüğü’ne bildirildi. 2008- 2015 yılları arasında çalışırken ya da dilenirken sokaklardan alınan çocuk sayısı 3 bin 239’a olarak gerçekleşti.


ZABITA

GÜNCEL HABER

4

Şanlıurfa, Ramazan’ı bu yıl da dolu dolu yaşadı

T

ürkiye’de Ramazan ayı denince akla gelen şehirlerin başında gelen ve “Peygamberler Şehri” olarak anılan Şanlıurfa, Ramazan ayını Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi’nin yaptığı etkinliklerle dolu dolu geçirdi. “Peygamberlerin atası” kabul edilen Hz. İbrahim’in doğduğu, Hz. Eyyüp, Hz. Elyasa ve Hz. Şuayb gibi bazı peygamberlerin yaşadığı rivayet edilen Şanlıurfa, özellikle İslâmiyet açısından inanç turizminin önemli kentlerinden biri olarak kabul ediliyor. Şehir, bu anlamda Ramazan Ayı’nda da Türkiye’nin farklı bölgelerinden ziyaretçilerini ağırladı. TARİHİ KENTTE İFTAR Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi il genelinde yine öksüzleri ve yetimleri yalnız bırakmayarak onlara her gün iftar yemeği verdi. Kent Merkezi’nde Mobil Mutfak ile muhtelif yerlerde halka iftar yemeği ikram eden Büyükşehir Belediyesi, Akçakale, Ceylanpınar, Bozova, Suruç ve Viranşehir ilçesinde her gün iftar çadırı kurdu. Özellikle Akçakale, Ceylanpınar ve Suruç’ta ki iftar çadırları ülkemize sığınan Suriyeli mazlumları da o saatte aynı sofrada buluşturdu. Vatandaşlar, Büyükşehir Belediyesi’nin il genelinde düzenlediği çeşitli etkinlikler sayesinde Ramazan Ayı’nı dolu dolu yaşadı. İl genelinde toplam 63 etkinlik yapan Büyükşehir Belediyesi, yaptığı programlarla büyük küçük herkesin takdirini topladı.

vatandaşımıza engel durumları ve raporlarına göre özellikli ve fonksiyonel tekerlekli sandalye dağıttı. 200 engelli ailesine gıda yardımı yapılırken, 25 işitme engelli çocuğa işaret diliyle Yaz Kuran Kursunu Ramazan ayında başlattı. Her yıl iftarını 13 ilçede vatandaşlarla birlikte açan Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Celalettin Güvenç, önce iftar çadırında vatandaşlara kendi elleriyle yemek ikram ederken, ardından sıraya girip yemek aldıktan sonra vatandaşlarla birlikte iftarını açtı. Abdurrahman Önül, Mahmut Durgun, İbrahim Sadri, Zeyd Şato, Grup Dergah gibi ünlü simaları halkla buluşturan Büyükşehir Belediyesi çocukları da unutmayarak onlar için Hacivat-Karagöz, Orta Oyunu ve Tiyatro gösterileri düzenledi. Özellikle Rabia Meydanı’nda düzenlenen etkinliklere vatandaşlar oldukça yoğun ilgi gösterdi. MUHTAÇ AİLELERE GIDA YARDIMI Yılın her günü muhtaç aileleri unutmayan Büyükşehir Belediyesi, Ramazan Ayı’nda da onların en büyük destekçisi konumunda. Büyükşehir Belediyesi, Ramazan Ayında 16 bin aileye giyim yardımı yaparken 7 bin 300 aileye ise gıda yardımı yapıldı. Ayrıca engelli vatandaşları göz ardı etmeyen Büyükşehir Belediyesi, ihtiyaç sahibi 22 engelli

BİNLER GÖNÜL SOFRASINA KONUK OLDU Büyükşehir Belediyesi, Peygamberler şehri Şanlıurfa’da Kadir Gecesi’nde 6 bin kişiye iftar yemeği verdi. Rabia Meydanı’nda düzenlenen dev iftar programına Başkan Güvenç, AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Mehmet Ali Şahin, Nurettin Nebati, Ak Parti Milletvekilleri, İlçe Belediye Başkanları ve binlerce vatandaş katıldı. Gönül sofrasına konuk olan vatandaşlara et kavurma, pilav,tatlı, ayran ve ekmek ikram edildi. İftarın ardından açıklama yapan Başkan Güvenç, Ramazan Bayramı’nın yeryüzüne huzuru ve kardeşliği getirmesi temennisinde bulunduklarını kaydetti. Rabia Meydanı’nda 6 bin kişiye iftar verdiklerini vurgulayan Başkan Güvenç, tüm insanlığı Şanlıurfa’daki bu kardeşliği örnek alması gerektiğini vurguladı.

Kartepe’de gürültü yapan seyyar satıcılara af yok!

TEMMUZ 2015

K

artepe Belediyesi Zabıta Müdürlüğüne bağlı ekipler ilçe genelinde özellikle hafta sonları anons yaparak vatandaşları rahatsız eden hurdacılara karşı çalışma başlattı.Kartepelilerin huzurlu ve sakin bir ramazan geçirmesi için belediye ekipleri de üzerlerine düşen görevleri yerine getiriyor. İlçede vatandaşları rahatsız edecek şekilde anons yaparak çalışan iş kollarındaki kişilere karşı Kartepe Belediyesi Zabıta Müdürlüğü’ne bağlı ekipler saha da çalışma yaptı. Kartepe Belediyesi Zabıta Müdürü Selman Çelik, yaptığı açıklamada, “Yaz aylarının rehaveti ve

ramazanın maneviyatıyla hafta sonları evlerinde dinlenen vatandaşların huzurunu sağlamak adına ilçede anonsla çalışan iş kollarındaki kişilere karşı çalışmalarımız aralıksız sürüyor. Özellikle ilçe dışından Kartepe’ye hurda toplamak için gelen ve megafonla anons yaparak çalışan hurdacılara karşı ekiplerimiz mücadele başlattı. Zabıta ekiplerimiz mahalle ve sokak aralarında megafonla anons yaparak çevreyi rahatsız edecek şekilde çalışan seyyar esnafa yönelik 5326 Sayılı Kabahatler Kanunu’nun 37 ve 38. maddelerine göre ceza uygularken anons cihazlarını da söktürdü” dedi.

Zabıta, anonsla ilgili şikâyetleri 373 60 60 Zabıta Müdürlüğüne ve belediyenin 444 33 73 numaralı telefonlarına yapılabileceğini duyurdu.


5 GÜNCEL HABER

ZABITA

TEMMUZ 2015

MENDERES’TE DENİZ ZABITASI GÖREVDE

43 KM’LİK SAHİL ŞERİDİNDE DENETİMLER YAPACAK DENİZ ZABITASI İÇİN ALINAN TEKNE DENİZE İNDİRİLDİ. GÜMÜLDÜR, ÖZDERE VE AHMETBEYLİ’DE ZABITA TATİLCİLERİN HUZURLU BİR TATİL GEÇİRMESİ İÇİN ÇABALIYOR.

M

enderes Belediyesi tarafından Deniz Zabıtası göreve başladı. Denizden denetimin yapılabilmesi için alınan tekne de denize indirildi. Menderes Belediyesi Zabıta Müdürlüğü tarafından geçen yıl devreye sokulan Turizm Zabıtası’nın ardından bu yıl da Deniz Zabıtası devreye sokuldu. 43 kilometrelik sahil şeridinde denetimler gerçekleştirecek Deniz Zabıtası için alınan tekne de denize indirildi. Gümüldür, Özdere ve Ahmetbeyli’de Turizm Zabıtası tatilcilerin huzurlu bir tatil geçirmesi

Bursa Büyükşehir, Gemlik sahili sandallardan temizledi

B

ursa Büyükşehir Belediyesi Sahiller Daire Başkanlığı Ekipleri, Bursa Büyükşehir ve Gemlik Belediyesi Zabıta Müdürlüğünün ortaklaşa organize ettiği operasyonda, Kurşunlu, Kumsaz ve Kumla Sahilleri sandal ve kayıklardan temizlendi. Mayıs ayı başından bu yana yapılan ikazlara uymayan çok sayıda sandal sahibine para cezası kesilirken, başıboş bırakılan çok sayıdaki sandal ve kayık da Kumla Deresi girişindeki arsaya toplandı. Kumla Mahallesinde yapılan çalışmaya Muhtar Abdullah Satı’da katıldı. Gemlik Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri, yaz aylarında insanların sahillerde daha fazla güneşlenebilmesi ve denize daha rahat girmelerinin yanı sıra görsel kirliliğinde önüne geçilmesi adına yapılan uygulamanın, periyodik olarak denetleneceğini söylediler.

için karadan çalışmalarını gerçekleştirirken, Deniz Zabıtası da vatandaşın denizde yaşayacağı sorunlarla mücadele edecek, tekne atıkları, ve kaçak göçmenlere karşı çalışma yürütecek. Menderes Belediye Başkanı Bülent Soylu, yaz aylarında sahil bölgesinde yoğunluğun yaşandığına dikkat ederek, “ Deniz sezonunun açılmasıyla birlikte sahil bölgemiz Gümüldür, Özdere ve Ahmetbeyli’de önemli bir yoğunluk oluşuyor. Sahil bölgemizi önemsiyoruz. Bizim de amacımız turizm bölgemizi parlayan yıldız haline

getirmek. Bu amaç doğrultusunda önemli çalışmalara imza atıyoruz. Bu çalışmalar kapsamında geçen yıl göreve geldiğimizde ilk yaptığımız iş Turizm Zabıtası’nı devreye sokmak oldu. Bu yıl da Deniz Zabıtası’nı hayata geçirdik. Yeni uygulamamız kapsamında ekiplerimiz artık denizden de denetim gerçekleştirecek. Yeni uygulamamız için teknemizi de satın alarak belediyemize kazandırdık. Bundan sonra Turizm Zabıtası karadan çalışmalarını gerçekleştirirken, Deniz Zabıtamız denizden çalışmalarını yürütecek.” dedi.


ZABITA

GÜNCEL HABER

6

B

Burdur Belediyesi bünyesinde Motorize Zabıta Ekibi Kuruldu

urdur Belediyesi, denetimleri daha seri şekilde yapabilmek amacıyla Zabıta Müdürlüğü bünyesinde elektrikli motorize ekip kurdu.Burdur Belediyesi, denetimleri daha seri şekilde yapabilmek amacıyla Zabıta Müdürlüğü bünyesinde elektrikli motorize ekip kurdu. Zabıta

ekipleri, çevre dostu 5 adet elektrikli motosikletle vatandaşa daha hızlı hizmet verecek. Burdur Belediyesi Halı Sarayı Hizmet Binası önünde Zabıta Müdürlüğü’ne kazandırılan elektrikli motosikletleri inceleyen Belediye Başkanı Ecz. Ali Orkun Ercengiz, elektrikli

motosikletler hakkında bilgi aldı. Başkan Ercengiz incelemelerinin ardından yaptığı açıklamada, “Zabıta Müdürlüğümüz bünyesine 5 adet elektrikli motosiklet kazandırdık. Çevreci bir belediye olarak çevre dostu motosikletlerle Zabıta ekiplerimiz daha hızlı hizmet vere-

cek. Aynı zamanda akaryakıttan da tasarruf etmiş olacağız. Belediyemiz, vatandaşlarımıza en iyi ve en hızlı hizmeti zamanında vermeyi kendine ilke edinmiş bir belediye. Motorize ekibimizle, şikayetlere daha hızlı bir şekilde müdahale etmiş olacağız. Burdur’umuza hayırlı olsun.” dedi.

TEMMUZ 2015

İBB, Karaköy sahilindeki kaçak iş yerlerini yıktı

İ

BB Zabıta ekipleri, Karaköy Perşembe Pazarı sahil kesimindeki kaçak olduğu tespit edilen iş yerlerini yıktı. Çevik kuvvet ekiplerinin de destek verdiği yıkım çalışmasında, gerekli tüm güvenlik önlemleri alındı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Zabıta Daire Başkanlığı, Karaköy Perşembe Pazarı sahil kesimindeki kaçak iş yerlerini yıktı. İBB Zabıta ekipleri tarafından gece 02.00 sıralarında gerçekleşen yıkıma, Çevik kuvvet ekipleri de destek verdi. Sabahın ilk ışıklarına kadar süren çalışmada Çevik kuvvet ekipleri , bölgede güvenlik önlemi alırken; tedbir amaçlı itfaiye ve sağlık ekipleri de bölgede hazır bekletildi. Karaköy’de toplanan İBB Zabıta ekipleri, kaçak iş yerlerinde bulunan eşyaları tahliye ettikten sonra iş makineleri aracılığıyla yıkımı gerçekleştirdi.


7 SAĞLIK

ZABITA

TEMMUZ 2015

Hileci gıda firmaları sağlığımızla oynuyor! Edirne’de fuar açılışı coşkulu geçti

E

dirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, 654. Kırkpınar Yağlı Güreşleri Festivali kapsamında düzenlenen 15. Edirne Gıda, Tarım, Hayvancılık ve Sanayi Fuarı’nın açılışına katıldı. 654. Kırkpınar Yağlı Güreşleri kapsamında bu yıl 15.’si düzenlenen Edirne Gıda, Tarım, Hayvancılık ve Sanayi Fuarı’nın açılışına Edirne Valisi Dursun Ali Şahin, Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, ETSO Yönetim Kurulu Başkanı Recep Zıpkınkurt, CHP Edirne Milletvekili Erdin Bircan, AK Parti Edirne Milletvekili Şemsettin Emir, işadamları ve bürokratlar katıldı. Fuarı gezen Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, Edirne’nin bir tarım şehri olduğunu vurgulayarak fuarın hayırlı olması diledi. Tarım araçlarını yakından inceleyen Gürkan, son model traktörleri test etti.

G

ıda ürünlerinde hile yapan İzmirli 17 firmadan yedisi esnaf odalarına kayıtlı. Bu firmaların, süte nişasta, peynire jelatin, kırmızı ete kanatlı eti katarak üretim yaptığı tespit edildi. İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (İESOB) Başkanı Zekeriya Mutlu, firmalara gıda güvenliği ve hijyen eğitimi verileceğini söyledi. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, gıdalarda taklit ve hilenin önlenmesi amacıyla yaptığı gıda denetim sonuçlarını açıkladı. Haziran ayı sonu itibariyle İzmir’de 17 firmanın kırmızı ete kanatlı eti karıştırdığı, kaymağa nişasta, tereyağına bitkisel yağ, peynire jelatin kattığı, ballı bitkisel macunlara ‘sildenafil’ ilacı, zeytinyağına pirina yağı konulduğu tespit edildi. İzmir’de 17 firmadan yedisi İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği’ne (İESOB) üye. İESOB Başkanı Zekeriya Mutlu, yedi esnafın süt ürünlerinde nişasta, peynirde jelatin, et ürünlerinde kırmızı et yerine kanatlı eti kullandığının tespit edildiğini belirterek, gıda güvenliği hijyen uygulama eğitimi verileceğini, böyle bir tablonun bir daha yaşanmaması için daha dikkatli olunacağını söyledi. Mutlu şöyle konuştu: “Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın

yaptığı denetimler sonucunda, İzmir’de taklit ve tağşiş ürünleri kullanan işletmeler arasında yedi üyemizin de yer alması bizi son derece üzdü. Bu güne kadar toplum sağlığını tehdit eden gıda ürünleri ile özveriyle mücadele eden İzmir esnaf teşkilatında az sayıda da olsa böyle bir olayın yaşanması bizi daha duyarlı olmaya yöneltecek. Bu noktada ilgili odalarımızla işbirliği altında sürdürdüğümüz çalışmalarımızda daha hassas olacağız. Gıda sektöründe verilen hijyen ve üretim, satış aşamasında kalitenin artırılmasına yönelik eğitimlerimizi geliştirerek sürdüreceğiz. Önümüzdeki süreçte 5996 sayılı Kanun gereği Gıda Güvenlik Yönetim Sistemi (HACCP) ile Hijyen Uygulamaları Kılavuzu eğitimlerini vermeyi planlıyoruz. Ayrıca odalarımız aracılığıyla üyelerimizi daha dikkatli ve duyarlı olmaya çağıracağız. Bir sonraki denetimlerde böyle bir tablonun bir daha yaşanmaması için ne gerekiyorsa yapacağız.” Erkeklerin cinsel gücü artırmak amacıyla kullandıkları ‘bitkisel’ adı altında satılan kuvvet macunlarında, gıda takviye ürünlerinde ilaç bulundu. Gıda ürünlerinde de sertleşme bozuklukları için kullanılan sildenafil ve fentolamin adlı ilaçlar tespit edildi.

“UCUZ MALA TAMAH ATMEYİN” Zeytinyağına ve çiçekyağının içinde ise pamuk yağı başta olmak üzere pirina yağı, yağlı tohum yağları, trans yağlar ve mumsu maddeler bulundu. Tariş Zeytin ve Zeytinyağı Birliği Başkanı Cahit Çetin, tüketicilerden ucuz mala tamah etmemelerini, yeni ürünleri araştırarak almalarını isteyerek, şöyle konuştu: “Sektörün hile iddialarından kaçınması lazım. Zeytinyağı üretmek ve dünya ikinciliği hedefini koymak, üretimi teşvik edici tedbirler almak ülkemiz adına güzel şeyler ama ürün değerlendikçe bazı illegal yollara sapılabilir. İç ve dış pazardaki pazarlama politikalarını gözden geçirip milli politikamızı doğru düzgün savunmak gerekir. Hilenin sınırı yok. Listeye bakıyorum, bunların yapılması hoş değil ama nasıl ceza verildiğini bilmiyoruz. Bakanlık bunu da açıklasın. Cezalar caydırıcı mı? Tüketici ucuza tamah etmemeli. ‘Bunun bir sebebi vardır’ diye düşünmeli. Tüketicinin bilgi sahibi olmadığı markalardan kaçınması lazım. Tereddüt varsa temkinli yaklaşmalı. Yeni markaları araştırmalı ona göre satın almalı.”

İşte o firmalar! Aydoğan Süt Mam. İmal. İhr. Tic ve San. Ltd. Şti. Buca (Jelatin ve bitkisel yağ) Emek Süt Ürünleri Rıfat Sarıkaya- Buca (Bitkisel yağ) Keklik Süt Mamülleri Gıda Paz. San. Ltd. Şti Bayraklı (Bitkisel yağ ve jelatin ) İzmir Süt Yasin Arıkan (Jelatin ve bitkisel yağ) Emre Süt ve Süt Ürün. Gıda Hayv. San ve Tic. Ltd. Şti (Nişasta) Hak Süt ve Süt Ürünleri Hakkı Cılak (Jelatin ve bitkisel yağ)

Fuat Özer Teks. Pet. Tar. Gıda ve Hayv. San. Tic. Ltd. Şti Kiraz (Bitkisel yağ) İzsüt Besicilik Tarım Gıda İth. San ve Tic. Ltd. Şti Konak (Bitkisel Yağ) Ali Akgül Süt ve Süt Ürünleri Gıda İnş. Tur. San. Tic. Ltd. Şti Konak (Bitkisel yağ ve nişasta) Köfteci Murat Sevinç Bulut- KemeraltıKonak (Kanatlı eti) Çimen Çılgın Döner Yavuz Pire- Buca (Kanatlı eti tespiti) Sarıyer Börekçisi Nihat Boşal ve Alphan Aktaş Ortaklığı- Konak (Kanatlı eti tespiti)

Köfteci Okan Bademli Kemeraltı- Konak (Kanatlı eti tespiti) Zeybekoğlu Kasap Bahtiyar ZeybekMenderes (Sakadat- Taşlık tespiti) İntima Gıda Medikal İthalat ve İhracat San ve Tic. Ltd. Şti Çiğli (İlaç etken maddesi / Sildenafil / Fentolamin) Verde Yağ Besin Maddeleri San. Tic. A.Ş Torbalı (Yağ asidi etil esterleri, Eritrodiol uvaol toplamı ve mumsu maddeler) Güney Tüketim Malları Tic ve San. Ltd. Şti- Kemalpaşa (Yağ asitleri kompozisyonu, sterol kompozisyonu, ECN 42 farkı)

Damacana depoları denetlendi

E

dirne Belediyesi Sağlık İşleri Birimi Denetim Ekibi ve Zabıta Müdürlüğü Personeli, pet su şişe ve damacanaların depolandığı işyerlerini mercek altına aldı. Pet şişelerin ve damacanaların güneş altında depolanmasının sağlık açısından oluşturduğu riskleri göz önüne alan Edirne Belediyesi Sağlık İşleri Birimi Denetim Ekibi ve Zabıta Müdürlüğü Personeli, su satışı yapan işyerlerinin depolarına yapılan denetimleri arttırdı. Belediye yetkilileri, pet şişeleri ve damacanaları uygun olmayan koşullarda depolayan işyerlerine gereken uyarıların yapıldığını belirterek, denetimlerin devam edeceğini belirttiler.

ZABITA Haberlerinizi gönderin, Zabıta Gazetesi’nde yayınlayalım... zabitahaber@gmail.com www.zabita.com


8 HASAN SOHTORİK:

TEMMUZ 2015

ZABITA

İNSAN HİKAYELERİ

Kimsenin adamı olmayın

RÖPORTAJ: YUSUF POLAT u ayki sayımızda İstanbul Belediyesinde 25 sene görevden sonra yıllar önce emekli olan ve kıdemli teşkilat mensubu arkadaşlarımızın yakından tanıdığı ve tanıyanların da övgüyle söz ettiği bir abimizle yaptığımız söyleyişe yer veriyoruz. Hasan Sohtorik. Müdür yardımcısı olarak teşkilatımızdan emekli olan ve sekseni aşan yaşına rağmen halen dinç olan Hasan abiyi Edirnekapı kompleksimizde konuk ettik. Haliyle konuk Hasan Sohtorik olunca, onunla beraber mesai harcayan ve onun adeta öğrencileri olan Zabıta Müdür Yardımcısı Namık Turutoğlu emekli Müdür Yardımcımız Kenan Kızılkaya, Zabıta Amiri Mustafa Ekinci ve zabıta komiseri Osman Nuri Özkan da sohbetin tanıkları oldu. *** Sizi tanıyabilir miyiz? 1936 yılında Rize’de doğdum. 6-7 yaşlarında İstanbul’a geldim. Vefa Lisesi’ne gittim. Okumadım, bıraktım ve terk ettim. Büyük hata idi. Askerden sonra Zabıta yeni kurulmuştu, girdim. 1959’da girdim teşkilata sonra 60’da ihtilal oldu. O zaman bizde Kemal Ertekin vardı. Başkomiser olarak. Allah rahmet eylesin. O bana bir nasihatte bulundu, “katiyen bir yere gitmeyeceksin.Burdan ayrılmayacaksın” dedi. Zabıta memuru olarak merkezde kaldım. Rütbesiz şube amirliği yaptım. 7 sene merkezde rütbesiz olarak kaldım. Tayinimi istemedim. Ondan sonra tekamül kursuna girdim ve komiser muavini oldum. Sonra Başkomiser Amir Vekilliği yaptım ve müdür muavini oldum. Ahmet İsvan zamanında Beşiktaş şube’de amir vekilliği yaptım. 1983 de müdür yardımcısı olarak emekli oldum. Neden bu teşkilatı tercih ettiniz? Efendim o devirde popülerdi zabıta. O zaman çift maaş alıyoruz, biz sivil memurdan fazla alıyorduk. Bende bir huy vardı; tuttuğum adamların üstüne üstüne giderdim, yetiştirirdim. En çok onları ezerdim ama hiç itiraz etmezlerdi. Zabıta teşkilatının sizin girdiğiniz yıllardaki durumu ile emekli olduğunuzdaki durumu arasındaki farklar nelerdi ? Bizim zamanımızda daha çok özveri vardı, daha çalışkanlık vardı. Samimiyet disiplin çok farklıydı. Emekli olduğum yıllarda da disiplin ve özveri vardı. Biz hiçbir belediye azasıyla muhatap olmazdık, hiç kimseyi tanımazdık. ancak üst düzeydekilerin emriyle çalışırdık. İşimizle alakalı kimse baskı yapmazdı. Bir memur vardı, terfi için adı geçen. Ben onu kapalı çarşıda rüşvet alırken yakalamıştım. Komisyonda olumsuz fikir beyan ettik ve o rütbe alamadı. İhtilalde beni şikâyet etmişti, bir tanıdığı vardı. Coşkun paşa vardı, reis muavini o sorguladı beni. Teknik imkanlar nasıldı sizin zamanınızda? Bir aracımız vardı, kim kaparsa onun olurdu. Tebligat için gecekonduya bir arabayla giderdik. Bir minibüsümüz vardı. Beşiktaş’ta bir landroverimiz vardı. Her işe onunla giderdik.

B

Şimdiki teşkilatımızla ilgili neler söylersiniz? Maalesef politika girdi teşkilatın içine. 90 dan sonra. Bölünme başladı. Bölgecilik başladı. Sözen şahıs olarak dürüst bir insandı. Allahı var şimdi. ama politikaya yenildi. Yapmak istediğiniz ama yapamadığınız neler vardı? Çalışırken yapmak istediğim ama yapamadığım hiçbir şey yok. Her şeyi layıkıyla yaptım. Size göre teşkilatta iz bırakan isimler kimler ? İsmet Silahçı. Çok çalışkandı. Ethem Ruhi, Rüstem Anılanmert ama çok sevmezdim doğrusu. ( gülüyor) Şeref Şahin, Hasan Bostan. Orhan külçe; bana hocalık yapmıştır diyebilirim. Unuttum isimleri çok zaman oldu. Zabıta olmasaydınız hangi işi yapardınız? Serbest meslek yapmak isterdim. Baba mesleğini yapardım. Babamın dükkanı vardı, o istedi memur olmamı. Unutamadığınız bir anınız? İsim vermiycem. Biri beni şikayet etti ihtilalde. İftira attılar. İhtilale karşı geliyormuşum fakat Coşkun Paşa, başkan yardımcısıydı. Ona bağlıydık. Kurmay Albaylar geldi soruşturma yaptılar ve aslı çıkmadı, aklandım. Akansel Paşa dünyanın en çalışkan ve dürüst adamıydı. Mezarlıklara giderdik, çaktırmadan dua ederdi. Oğlunu bile belediyeden kovmuştu, çok dürüst adamdı. Nelere çok kızarsınız? Gayri meşru iş yapanlara çok kızarım. Ben memurken kontrole gittiğimde evden sefertasıyla yemek getirirdim. İmkân olsaydı kimle sohbet etmek isterdiniz? Rahmetli Akansel Paşa. Ahmet İsvan. Aytekin Kotil, “Kardeşim bile olsa gerekeni yapacaksınız.” derdi. Onun zamanında belediye en iyi günlerini yaşamıştı. Dini bütün bir adamdı. Çalışan arkadaşlara ne söylemek isterdiniz? Kimsenin adamı olmasınlar. Ciddiyetlerini korusunlar, lakayt olmasınlar. *** Teşekkür ederek sohbeti sonlandırdık. Tanıyanlara ve özellikle beraber çalışan mesai arkadaşlarına sorduk: “Ne dersiniz Hasan bey hakkında” diye. İşte birkaç cümleyle söyledikleri:

HASAN SOHTORİK HAKKINDA NE SÖYLEDİLER?

Kenan KIZILKAYA/İBB Emekli Zabıta Müdür Yardımcısı: Adaletli, çalışkan ve dürüstlük timsaliydi. Namık TURUTOĞLU/ İBB Zabıta Müdür Yardımcısı: Mesleğine aşık, dürüstlük abidesi, teşkilata bir ceketle gelip bir ceketle giden ender insanlardandır. Sevdiğimiz bir büyüğümüzdür. Mustafa Ekinci/ İBB Zabıta Amiri: Hasan bey teşkilatta ekol oluşturmuştur. Onun attığı temellerle hala devam ediyoruz. Onunla çalıştığım için kendimi şanslı görüyorum. İBB Zabıta Komiseri Osman Nuri ÖZKAN: Kendisiyle kısa bir dönem çalıştım. Tanıdığım en dürüst ve çalışkan müdür yardımcılarımızdan birisidir.


9 GÜNCEL HABER

ZABITA

TEMMUZ 2015

Malatya’da kamyonlar uydudan izlenecek Ç

evre kirliliğinin yanı sıra görüntü kirliliğinin de önüne geçilmesi için yoğun gayret gösteren Malatya Büyükşehir Belediyesi, Hafriyat Alanı dışına dökümleri önlemek için hafriyat kamyonlarını uydudan takip edecek. Konuyla ilgili olarak verilen bilgilere göre, Hafriyat taşıma ve depolama ile ilgili bir dizi standartlar belirleyen Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma Kontrol Daire Başkanlığı tarafından, belirlenen iki adet hafriyat döküm alanı haricinde döküm yapılmasını önlemek için hafriyat araçlarına araç takip cihazı uygulaması getiriliyor. Malatya genelinde faaliyet gösteren firma ve kuruluşlara; inşaat ve yıkıntı atıklarını taşıyan her kamyonun damperlerinin sarı renge boyanması, damper üzerine ‘Hafriyat Toprağı ve İnşaat Yıkıntı Atıkları Taşıma Aracı’ ve plakalarının okunur şekilde yazılması hususunda uyarılar yapılırken, bu araçlara araç takip cihazı takılması için de tebligat yoluyla bilgilendirme yapıldı. Oluşturulan hafriyat ekipleri 7/24 kontrollerini yoğun bir şekilde sürdürürken, hafriyat taşıyacak olan firmaların, kamyon damperlerini sarı renge boyatarak, araç takip sistemi tak-

ZABITA Haberlerinizi gönderin, Zabıta Gazetesi’nde yayınlayalım... zabitahaber@gmail.com www.zabita.com

tırması gerektiği, bağlı oldukları ilçe belediyelerinde, atık taşıma kabul belgesi, Büyükşehir Belediyesi’nde ise atık taşıma fişi ve atık taşıma izin belgesi alması gerektiği kaydedildi. KAÇAK DÖKÜMLER UYDUDAN İZLENECEK Hafriyat araçlarına takılacak olan araç takip sistemi sayesinde birçok olumsuzluğun önüne geçilecek. Şehir genelinde rastgele dökülen hafriyatlar, görüntü ve çevre kirliliğine neden olurken, araç takip sistemi sayesinde; hafriyatın çıkış noktası, aracın yük durumu, güzergah hattı, döküm noktası ve zamanı izlenecek. Bu sistem sayesinde araçlar an be an izlenirken, yapılan kayıt sayesinde geçmiş de izlenebilecek. DENETİMLER 7/24 YAPILIYOR Hafriyat taşıma ve dökümü ile ilgili olarak oluşturulan ekiplerin 7/24 görev yaptığı belirtilerek, firmaların belirlenen standartlara uymaları istendi. Gerek kontroller sırasında, gerekse de uydu takibi ile yapılan kontrollerde kurallara uymayanlar hakkında ağır cezai müeyyidelerin uygulanacağı belirtildi.


ZABITA

YORUM

10

KİLİT DEYİP GEÇMEYİN; HİKAYESİ ÖMRE BEDEL

M

TEMMUZ 2015

RÖPORTAJ: YUSUF POLAT alumdur, son yıllarda İstanbul, Ramazan ayında bambaşka bir manevi atmosfere bürünüyor. Şehrin pek çok köşesinde farklı mekânlarda farklı etkinliklerle Ramazanın farklı yüzü ortaya çıkarılıyor. Bu mekânlardan birisi de Sultanahmet’tir. Son dört senedir meydanın ev sahipliğini yaptığı farklı bir konsepti olan bir çarşı var. Asırlık Tatlar ve Sanatlar Çarşısı. Bu yıl, meydan eski karmaşa ve kargaşasından kurtulmuş daha gezilebilir bir hale getirilmiş. Izgara dumanları arasında birbirine sürtünülerek gezilen bir alandan, daha özgün ve daha düzenli bir etkinlik alanı haline gelen bir meydan görüntüsü var artık. Neler var bu çarşıda diye sorduğunuzu işitir gibiyim. Efendim, bu çarşıda; cam işçiliği, kaligrafi, ebru, iğne oyası, porselen işlemelerinden tutun Osmanlı şerbetçisine kadar geleneksel mesleklere ait stantlar göze çarpıyor. Hem mesleğini icra eden sanatçıları görmek hem de üretilen ürünlerinden satın alabilme imkânı var. Her sene Ramazan ayında birkaç kez meydanı gezmeyi, Sultanahmet Camii bahçesinde akın akın gelen insanları seyretmeyi ve taş basamaklarda ayak izlerini, tarihin geride kalan dilimindeki insan portrelerini gözlerimde canlandırmayı severim. Gözlerimi kapattığımda duyduğum seslerin, geride kalan yüzlerce yıllık seslerden aslında pek de farklı olmadığını bilirim. Tavsiye ederim, deneyin, siz de bunu hissedeceksiniz. Gözlerinizi kapatıp tarihi koklayınız. Sultanahmet size İstanbul olarak kokacaktır. Bir şiirde olduğu gibi; ‘Sen İstanbul kokardın’ diyeceksiniz sevdiklerinizi anarken. Ramazanın ilk günleri. Bir iftar

Güngör Yanık, sıradışı bir sanatçı. Kendisini Ramazan ayında Sultanahmet’teki Asırlık Tatlar ve Sanatlar Çarşısı’nda ziyaret ettik. Birbirinden ilginç ve dikkat çekici kilitlerin üreticisi o. Devasa kilitler, kale kapılarından alınmış gibi. Ama bildiğiniz gibi değil. Hepsini Güngör usta üretiyor. Satın almak isterseniz, pek şansınız yok, öyle kolay kolay satmaya razı gelmiyor kilitlerini.

sonrası yine yolumu düşürdüm meydana ve haliyle çarşıya daldım. Elimde fotoğraf makinem, hani belki olur ya, ilginç bir şey yakalarım umudum ise cebimde. Geçen seneden farklı bir stant arıyor gözlerim bir yandan da.. Aradığımı buldum galiba.. Standı görür görmez tarihin arka odalarından birine geldim sandım.. Duvarlarda asılı onlarca irili ufaklı asma kilitler.. Yerde devasa boyutta bir asma kilit ve yanında biraz daha küçük boyutta bir başka asma kilit.. Ama, bu kilitleri asmaya da bilek gerek.. Bir süre seyrettim standı.. Orta yaş üstünde bir usta içeride, arada soru soranlara cevap vermeye çalışıyor. Bu sayıda tanıtım yapabileceğim ilginç mesleği bulmuştum işte. Hem tarih kokan hem de gerçekten güzel görünen ürünlerle dolu bir stant. Selam verdim, kendimi tanıttım ve amacımı söyledim. Gazetemizin bu ayki sayısında kendisiyle yapacağım bu sohbete yer vermek istediğimi belirttim. ‘Paralı mı?’ Diye sordu. Belli ki ağzı yanmış üç kağıtçılardan. İçeri buyur etti. Ben gösterdiği tabureye otururken, o, silindiri andıran bir ahşap parçaya oturdu. Hareketlerinin yavaşlığı dikkatimi çekmişti ki, rahatsız olduğunu ve ani hareketlerden kaçınması gerektiğini bir çırpıda anlattı. Ustamız kanser hastasıydı uzun zamandır. Allahtan şifa dileyip sorularıma geçtim. *** Sizi tanıyabilir miyiz? Adım Güngör Yanık. Kahramanmaraş nüfusuna kayıtlıyım; ama 1956 İstanbul doğumluyum. Aslında soğuk-sıcak demircilik işleri yaparken bir süre makine tamiri ile de uğraştım. Trikotaj, torna-tesviye, kalıp atölyelerinde ve bir süre de termosifon fabrikasında

çalıştım. 1978 yılı sonrası, askerden sonra bu işe başladım. Babam bakırcı idi. Baba mesleğini de bilirim. *** Biz sohbete daha yeni dalmıştık ki, ulusal bir kanalın muhabiri geldi ve kısa bir ropörtaj yapmak istediğini söyledi. Güngör usta kabul etti, içeri buyur etti. Muhabirin ilk sorusu: “Efendim bunlar çalışıyor mu?” Güngör usta, devasa büyüklükte ve yerde olan asma kilitin nasıl çalıştığını uygulamalı gösterdi. Muhabir, bunları nerden aldığını, tarihî eser olduğunu ve elinde nasıl bulundurabildiğini sordu. Güngör usta bu asma kilitlerin her birinin tarihî kapılara ait olduğunu, yerdeki kilidin şehrin altın yaldızlı kapısının kilidi olduğunu. Şehrin kapılarının kilitlerinin hemen sur diplerinde gömülü olduğunu ve bir-iki metre kazmakla bulunduğunu, büyük kilidin ise sahilde denizden çıkarıldığını vs anlattı. Bir-iki sorudan sonra TV’ciler gittiler. Oturdu tekrar yanıma ve ‘Bende şeker var, bazen hafiften canım sıkılırsa işi makaraya sarıyorum, bana sorduklarına bak.. Nerden bulmuşum, tarihî eseri nasıl bulunduruyormuşum falan..” Ben bir şey anlamadan anlattıklarını dinliyorum; ama işin doğrusu bende bu kilitlerin tarihî olduğunu, eski mekanlardan toplanmış olabileceğini düşünüyorum. Birazdan o garip TV muhabiri gibi fena halde yanıldığımı anlayacağım ve gerçekten çok şaşıracağım. Dönüyorum tekrar sorularıma. *** Yaptığınız bu iş nedir ? Bu gördüğümüz kilitleri alıp-satıyor musunuz, hepsi tarihî eser gibi görünüyor? Bu asma kilitlerin hepsini ben imal ediyorum. (O an “Nasıl yani?” sözü


11

YORUM

dökülüyor dudaklarımdan. Bir kez daha göz gezdiriyorum kilitlere ve “Ciddi misiniz?” diyorum) Kilitleri, kafamda tasarlıyorum, sonra eve gidince onu mukavvaya bir defada çiziyorum. Ürünlerin tamamı el ürünüdür. Çok ilginç. Bu işe nasıl başladınız? Baba mesleğinin bakırcılık olduğunu söylemiştim. Eskiden bakır kilitler olurdu. Onların tamirini yapardık. Zaman içinde bu bende bir hobi haline geldi. Modern tezgahların olmadığı bir zamanda nasıl ürettiniz bunları? Valla, paramız olmazdı alet almaya. Kör eğelerle, eski matkaplarla çalıştık. Çok zor şartlarda yaptım. Şimdi öylemi ya ? Her şey otomatik tezgahlarda üretiliyor. Lazer kesiciler başlı başına bir kolaylık. Bu kilitleri üretirken eski kilitlere bakarak mı çizim yapıyorsunuz? Tasarımda nereden ilham alıyorsunuz ? Hiçbir yerden. Önce nasıl bir şey yapacağımı düşünüyorum. Bu gördüğün kilitlerin hiç biri birbirine benzemez. İlginçtir, ben ürünün tasarımını yaparken hayal kurarım. Annemin anlattığı masallar ilham veriyordu. Herhangi bir kilide bakarak benzerini yapmam, bana özgün olmalı. Çizimleri saklıyor musunuz, model olarak tekrar üretmek için herhalde elinizde tutuyorsunuz değil mi? Hayır, babam da saklamazdı ben de saklamıyorum. Çizdiğim hiçbir ürünün taslağını saklamam. Bu nedenle burada gördüğün hiçbir kilit birbirine benzemez tasarım olarak. Her biri bir başkasına benzemez ve yektadır. İmza dahi atmam. Buradaki bir ürünün asla kopyası olmaz. Bende Allah vergisi müthiş bir görsel hafıza var. Bir şeye bir defa dikkatlice bakmam yeter, tıpkısını yapabilirim. Peki Güngör usta, bunların fiyatları nedir ? Satışlar nasıl? (Gülüyor..) Bunların hiç biri satılık değil.. Burada sadece teşhir için tutuyorum. Müze gibi değerlendiriyorum burayı. Ancak çok özel sipariş olursa yeniden çizim yapıp imalat yapıyorum. (Gelenlerden fiyat soranlara satılık olmadığını söylüyor veya çok uçuk rakamlar öne sürüyor) Buradaki tüm kilitlerin çalışır durumda olduğunu söylemeliyim. Peki geçiminizi nasıl sağlıyorsunuz? Benim hanım zengin. Sudanlı bir prenses. Paraya hiç sıkışmıyorum. Yine de Avrupa’dan eski korsan sandıkları, kilitleri vs. geliyor, onları tamir ediyorum. Bu iş benim için artık bir hobi haline geldi. Bu kilitleri nerede muhafaza ediyorsunuz, evde mi saklıyorsunuz? Hanımla tartışmalıyız bu konuda. Kızıyor bana. Duman eder beni, kilitleri açıkta tutamıyorum. Yerim yok ama bir şekilde ambalaj içinde saklıyorum ve bu şekilde teşhir için ortaya çıkarıyorum. Eğer bir sanat atölyesi açılırsa hocalık yapabilirim. Çırak yetiştiremedim. İki oğlum bir kızım var ama onlar gümüş işine daldılar. Atölyem Saraçhanede, Damat İbrahim Camii yanında. Günde on sekiz saat çalışırım, eşim çok kızıyor ama bu iş benim evladım gibi oldu. (Gülüyor)

ZABITA

Atölye kira mı ? Hayır mülk bizim. Babadan kalma sayılır. 1986 da satın aldık. *** Bir müddet daha seyrediyorum kilitleri. Anahtar şeklinde ve üstünde İstanbul silueti bulunan hediyeliklere bakıyorum. Bazılarını açıp kapayıp çalışırlığını test ediyorum. Benim kaldığım sürece standın ziyaretçisi ve meraklıları hiç bitmedi. Herkesin merak ettiği bu kadar tarihî (!) eseri burada nasıl teşhir edebildiğiydi. “Niye müzeye vermediniz, yasak değil mi?” So-

rularından bıkmamak elde değildi; ama Güngör usta ustalıkla, kafasına göre cevaplarla savuşturmasını biliyordu. Nabza göre şerbet vermeyi beceriyordu. Bu ilginç sanatkârımıza teşekkür edip ayrılıyorum. Merak edenler olursa adresi yukarıda. Ben de ilk fırsatta atölyeye gitmeyi ve stantta sergilediği devasa kilidin aslını görmeyi istiyorum. Haa bu arada, stantta bulunan asma kilidin yarısının ahşaptan olduğunu ben de sonradan öğreniyorum. Oysa, aslı 600 kilo olan bu asma kilidin oraya nasıl geldiğini ne kadar da merak etmiştim.

TEMMUZ 2015


TEMMUZ 2015

ZABITA

YORUM

Mevzuat değişikliği 12 ile ilgili önerilerimiz D

eğerli okuyucularımız, zabıtalık mesleğinin geldiği son durum itibarı ile birçok söylentiler ileri sürülmekte ve hatta bazı söylentilere göre de belediye zabıtalığının sözleşmeli hale getirileceği de tartışılmaktadır. Hal böyle iken belki bu yazımız bir ışık tutar düşüncesi ile yönetmelik hakkında bazı değişiklik teklifi önerilerimi paylaşmayı uygun buldum. Kaldı ki bu değişiklik düşüncelerim aynı zamanda bir ortak aklın ürünü olarak da ilgili makamların değerlendirmelerine sunulmuştur. Bu yazımı okuyan bir çok kişinin neden bu teklifler içinde yıpranma yok, genel müdürlük yok, silah yok gibi eleştirilerde bulunacağını biliyorum. Ancak eleştiri konusu yapılacak değişikliklerin bu yönetmelik ile çözülmesi mümkün değildir. Bu konular ile ilgili olarak özel bazı kanunlarda yeni düzenlemeler yapılması gerekir ki bu konuda da zaman zaman tekliflerimiz olmuştur, olmayada devam edecektir. Takdir edersiniz ki öncelikli olarak gündememiz şu an kadük durumda olan yönetmeliğimizin yeniden düzenlenmesi olmalıdır. Bu yönetmelik değişiklik teklifinde neler istiyoruz, önce konu başlıkları ile bunları açıklamaya çalışayım. 1- Belediye zabıtasının keyfi olarak uygulanan çalışma düzeninin gözden geçirilmesini ve kişilerin keyfine bırakılmaması talep edilmekte. 2- Mesleğe giriş ile ilgili olarak belediyelere seçme şansı tanınmasını teklif ediyoruz. Belediye zabıtalığının özel bir durum arz etmesi bakımından alımlarda bir yaş sınırının olması (30) talep edilmekte. 3- Başka memurluklardan geçişteki yaş sınırının yeniden düzenlenmesi (40) talep edilmekte. 4- Büyükşehir belediyesi dışındaki il ve ilçe belediyelerinde zabıta müdürü atamalarının zabıta personeli içinden yapılması talep edilmekte. 5- Belli kriterleri taşıyan belediyelerin “Belediye Zabıtası Eğitim Merkezi” kurmaları talep edilmekte. 6- Belediye zabıtasının kıyafetleri ile ilgili olarak mont, gömlek ve tören elbisesinde bir takım değişiklikler talep edilmekte. 7- Korunma amaçlı verilecek teçhizatların düzenlenmesi talep edilmekte. 8- Yemek konusunun kumanya veya yemek fişi olarak verilebilmesi teklif edilmekte. 9- En önemlisi, zabıta memurlarının yıllık izinlerinde maktu mesailerinin kesilmemesinin madde hükmüne eklenmesi talep edilmekte. Yalnız şu durumun göz ardı edilmemesi gerekiyor. Bir çok belediye yönetmelik değişiklik tekliflerinin illa da büyükşehir belediyeleri tarafından takip edilmesini talep etmektedirler. Ancak bu konuda genel idarenin tavrı ise her belediyeden yönetmelik değişikliği ile ilgili tekliflerin kendilerine iletilmesidir. Zira tekliflerin çokluğu düzenlemenin bir an evvel yapılmasına katkı sunacaktır. Bunun için tavsiyem belediyelerin zabıta birimlerinin değişiklik tekliflerini İçişleri Bakanlığına iletmeleridir. Dilerseniz değişiklik taleplerimizi sırası ile gerekçeli bir şekilde açıklayalım. 1- Çalışma düzeni ile ilgili değişiklik teklifimizdeki amaç; bir çok belediye personel azlığını ileri sürerek maktu mesai ödeniyor diye belediye zabıtalarını haftanın 6 günü çalıştırmaktadırlar. Buna gerekçe olarak da yönetmelikteki “Bele-

HARMAN

hakimhakim@mynet.com

“ SADETTİN ÖZYAZICI

Bu yazımı okuyan bir çok kişinin neden bu teklifler içinde yıpranma yok, genel müdürlük yok, beylik silah yok gibi eleştirilerde bulunacağını biliyorum. Ancak eleştiri konusu yapılacak değişikliklerin bu yönetmelik ile çözülmesi mümkün değildir. Bu konular ile ilgili olarak özel bazı kanunlarda yeni düzenlemeler yapılması gerekir.

diye zabıta memurlarının haftalık olağan çalışma saatleri 40 saatten az 48 saatten fazla olamaz,” ifadesini göstermektedirler. Halbuki bu madde hükmünde illada 48 saat çalıştıracaksın, ya da bu 48 saati hatanın günlerine böleceksin gibi bir anlam içermemektedir. İşin durumuna göre 40 saatten az, 48 saatten fazla çalıştıramazsın demektedir ki bu 48 saat zaten olağan günlük çalışma saatleri ile doldurulmaktadır. Hiçbir belediye zabıta birimi günde 10 saatten az çalışmamaktadır. Bu çalışma sürelerinin çoğunun arazide geçtiği; gece gündüz, bayram, tatil farkının gözetilmediği de dikkate alınırsa maktu mesainin neden ödendiği ortaya çıkacaktır. Yoksa maktu mesai ücreti çalışılan süre ile orantılı bir mesai ücreti değildir. Öyle olsa idi 28, 29, 30 gün süren aylarda maktu mesainin eksik ödenmesi gündeme gelecektir ki bu “Maktu Mesai” kavramının ruhuna da aykırıdır. Ayrıca haftalık izinlerin iki gün olarak madde metninde yer alması hedeflenmiştir. Madde metninin yeniden düzenlenmesi teklifimiz: ÇALIŞMA DÜZENİ MADDE 9 – (1) Zabıta personelinin çalışma saatleri vardiyalar halinde görevin gereğine göre düzenlenebilir. Belediye zabıta memurlarının haftalık olağan çalışma saatleri 40 saatten az 48 saatten fazla olamaz, ancak görevin yoğunluğu ve aciliyeti durumunda çalışılan sürenin haftalık 48 saati geçmesi halinde, amirin uygun göreceği zamanlarda fazla çalışılan süre için 8 saate karşılık 1 gün olmak üzere denkleştirme izni kullandırılır. Belediye zabıta memurlarının haftalık izinleri görevin aksamaması bakımından devlet memurlarının haftalık izin günlerinden farklı olarak Cuma-Cumartesi veya Pazar-Pazartesi şeklinde de kullandırılabilir. (2) Zabıta personelinin çalışma süresi ve saatleri 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda belirtilen çalışma süre ve saatlerine bağlı olmaksızın, hizmetin aksatılmadan yürütülmesini sağlayacak şekilde aynı Kanunun 101 inci maddesi gereğince belediye zabıtasının en yüksek dereceli amirinin teklifi ve belediye başkanı veya yetki verdiği kişi onayı ile tespit olunur. Fazla çalışma ücretleri ile ilgili olarak 5393 sayılı Kanunda yer alan hükümler uygulanır. (3) Haftalık izin, resmi tatil veya nöbet istirahatı günlerinde göreve çağrılan personele daha sonra amirin uygun göreceği bir zamanda bu izinleri kullandırılır. 2- Belediyelere belediye zabıtası alımı ile ilgili olarak seçme şansının tanınmasını teklif ediyoruz. Çünkü mevcut hali ile belediye zabıtalığı genel idare hizmetleri sınıfı içerisinde sayıldığından zabıtalık için özel şart aranamamaktadır. Böyle olunca fiziksel olarak belediye zabıtalığına uygun olmayan personelinde görevlendirilmesi mümkün olmaktadır. Bu değişiklik teklifi ile bunun önüne geçilmesi amaçlanmıştır. Aynı zamanda yaş ile ilgili bir standardın olması talep edilmiştir. Madde metninin yeniden düzenlenmesi teklifimiz: MESLEĞE GİRİŞ VE DUYURU MADDE 12 - (1) Belediyeler, belediye zabıta memurluğu alımlarını, tercih ettiği KPSS puan türünü belirleyerek, çağırdığı adaylar arasından yazılı veya sözlü sınavla seçerler. (2) Belediye, belediye zabıtası alımları ile ilgili olarak atama yapılacak

kadro sayıları ile bu kadroların, sınıf, unvan dereceleri, tercih ettiği KPSS puan türünü, müracaat edecek adayda aranılacak nitelikler ile gerekli görülen diğer hususları belirler. Belirlenen bu şartları müracaat tarihinden en az 10 gün önce belediyenin, İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğü’nün ve Devlet Personel Başkanlığı’nın resmi internet sitelerinden ve Türkiye genelinde yayın yapan gazetelerin en az biri ile en az bir mahalli gazetede ilan etmek suretiyle adaylara duyurur. (3) Bu duyuruda sınavın yeri, zamanı, türü, sınav konuları, atanacak kadro sayısı ve değerlendirme yöntemi gibi hususlar da belirtilir. GİRİŞ SINAVINA KABUL MADDE 13 - (1) Giriş sınavına katılmak isteyenlerin aşağıdaki şartları taşımaları gerekir: a) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinde belirtilen genel şartları taşımak, b) Son başvuru tarihi itibari ile geçerlilik süresi dolmamış KPSS puan türünden giriş sınavı ilanında belirtilmiş olan asgari puanı almış olmak, c) Tartılma ve ölçülme aç karnına, soyunuk ve çıplak ayakla olmak kaydıyla erkeklerde en az 1.67 m, kadınlarda en az 1.60 m boyunda olmak ve boyun 1 m den fazla olan kısmı ile kilosu arasında (+,-) 15 kg. dan fazla fark olmamak, ç) Sınavın yapıldığı tarihte 30 yaşını doldurmamış olmak, 3- Belediyelerin zabıta memuru ihtiyacını kendi kurumlarından veya başka kurumlarda çalışan memurlardan tercih etmesi durumunda mevcut yönetmelikteki 30 yaş sınırı sorun olmakta idi. Bu yaş sınırının 40 yaşa çekilmesi talep edilmektedir. Madde metninin yeniden düzenlenmesi teklifimiz: BAŞKA MEMURLUKLARDAN NAKLEN GEÇİŞ MADDE 20 – (1) Herhangi bir resmi kuruluştan veya belediyenin diğer hizmet birimlerinde asil memur iken, belediye zabıta memurluğuna geçmek isteyenler; 40 yaşını aşmamaları, bu yönetmeliğin 13 üncü maddesinin 1 inci fıkrasının (c) bendinde yer alan şartları taşımaları ve 657 sayılı Kanuna ve diğer ilgili mevzuat hükümlerine uyularak zabıta memurluğuna atanabilir. 4- Büyükşehir belediyesi dışındaki il ve ilçe belediyelerinde zabıta müdürü atamalarında yaşanan karmaşanın önüne geçilmesi amaçlanmış ve müdür olarak atanacakların zabıta personeli arasından seçilmesi şartı benimsenmiştir. Madde metninin yeniden düzenlenmesi teklifimiz: GÖREVDE YÜKSELME MADDE 21- (1) Bu Yönetmeliğin 6 ıncı maddesinde sayılan unvanlardan zabıta daire başkanı ve zabıta müdürü dışındaki kadrolara yapılacak atamalarda aşağıdaki şartlar aranır. (2) İl ve ilçe belediyelerinde zabıta müdürü atamaları görevde yükselme esaslarına tabi değildir. Dört yıllık üniversite mezunu olan ve 10 yıllık devlet memuriyeti bulunan zabıta personeli arasından belediye başkanı onayı ile zabıta müdürlüğü kadrosuna atama yapılabilir. Atama yapılacak zabıta biriminde dört yıllık üniversite mezunu bulunmaması şartı ile iki yıllık üniver-


13YORUM

site mezunu ve 10 yıllık devlet memuriyeti bulunan zabıta personelinden de müdür kadrosuna atama yapılabilir. 5- Norm kadro durumuna göre bazı büyükşehir belediyelerinde “Zabıta Eğitim Merkezi” kurulması öngörülmektedir. Kalabalık kadrosu bulunan belediyelerin hizmet farklılıkları da göz önüne alınarak personelin bilgi ve tecrübelerinin bu merkezler aracılığı ile artırılması düşünülmektedir. Ayrıca bu merkezi oluşturmuş belediyelerin eğitim programlarından komşu il ve ilçe belediyelerininde istifade edebilmesi amaçlanmaktadır. Madde metninin yeniden düzenlenmesi teklifimiz: BELEDİYELERDE BELEDİYE ZABITA EĞİTİM MERKEZİ KURULMASI MADDE 30 - (1) Büyükşehir Belediyelerinden Belediye ve Bağlı Kuruluşları İle Mahalli İdare Birlikleri Norm Kadro İlke ve Standartlarına Dair Yönetmeliğin A4 ve üzeri cetvellerde yer alan büyükşehir belediyeleri, zabıta amir ve memurlarının genel kültürlerini, meslek bilgilerini ve verimliliklerini arttırmak, hizmete yatkınlıklarını sağlamak, geliştirmek, gelişen şartların gerekli kıldığı alanlardaki görgülerini arttırmak ve personeli daha üst kadrolara hazırlamak amacıyla kendi bünyelerinde “Belediye Zabıtası Eğitim Merkezi” kurarlar. Diğer belediyeler de isterlerse bu merkezleri kendi bünyelerinde oluşturabilirler. 6- Belediye zabıtalarının giydikleri montlarda renk konusunda yoğun talepler dikkate alınarak açık mavi rengin yerinin lacivert tonla yer değiştirmesi, tören kıyafetinin çok sık kullanılmadığı ve bunun yerine personelin ihtiyacını karşılayabilecek bir alternatifin geliştirilmesi gerektiği, giyilen gömleğin ise yakalarının gömlek yaka olması yönündeki tekliflerden hareket ile kıyafetlerde bir takım değişiklikler yapılmıştır. Madde metninin yeniden düzenlenmesi teklifimiz: a) Mont (Şekil-1): İki parça renkten oluşur. Hakim rengi koyu lacivert olup montun yan cepleri üzerinden bel lastiğine kadar olan kısım ve kollar lacivert, yan ceplerden yakaya

ZABITA

kadar gök mavisi, yaka ise lacivert renktedir. Gece kullanımlarda emniyet açısından kollarda bilekten dirsek altına kadar gri fosforlu şeritler bulunur. Montun sırt kısmında büyük harflerle ilgili belediyesinin ismi oval yazılır, bu yazının alt ortasına gelecek şekilde de “ZABITA” yazısı yazılır. Kollar ve bel lastiklidir, mont’un kolları ve içi miflonlu, astarı takılıp çıkarılabilecek şekilde gizli fermuarlıdır. Sol kolda şehir ambleminin altında iki adet gizli kalem cebi bulunur. Mont’un yan cepleri gizli, 45 derece yatık, fermuarlı ve fermuarı gizleyen kumaş hakim renk olan laciverttir. Sol göğüs kısmında yine gizli fermuarlı bir cep bulunur. Omuz apoletleri cırt cırt yapışkanlı olur, sol kolun yüzeyine belediye şehir amblemi dikilir. Sağ göğüs üzerine rütbe işareti cırt cırt yapışkanlı olur, sol göğüs üzerine ise Zabıta arması dikili olur. b) Ceket (Şekil-2): Ceket tören kıyafeti olarak özel günlerde giyilmek üzere; lacivert renkte, zabıta biriminin tercihine göre aşağıdaki iki farklı şekilden biri tercih edilerek verilebilir. 1) Bel kısmı godeli yarım kruvaze, tek sıra dört düğmelidir. Beden boyu, kollarının tabii sarkıtılmış halinde başparmak ucu uzunluğundadır. Yaka açık ve çift dikişlidir. Üst yaka parçası dört-dört buçuk santimetre ve yaka genişliği yedi buçuk santimetredir. Ön tarafta klapa ile birleşen uçları dik kenarlıdır. Devrik kısımları üst düğmeden itibaren on beş-on sekiz santimetre uzunluğundadır. Klapalara rozet iliği açılamaz. Cekette iki santimetre çapında hafif bombeli, kararmaz gümüş rengi zabıta arması kabartmalı metal dört düğme bulunur. Göğüs cepleri yoktur. Dış alt cepler gizlidir. Üstten konan kapaklar düğmesiz olup, ceketin arkası ortadan dikişlidir. Ceketin kol ağızları kapaksız ve kolun ağzında küçük boyda zabıta arması kabartmalı üç metal düğme vardır. İçte iki cüzdan cebi ve bir küçük cep bulunur. Astar kumaşa uygun renkte; kol astarı düz veya çizgili açık renklidir. 2) Ceket iki düğmeli olacaktır. Ceket kollarında da dört düğme bulunacaktır. Düğmeler ceket rengi ile uyumlu olacaktır. Ceketin etek uçları yuvarlak, arkası tek dikiş ve yırtmaçlı olacaktır. Ceket yakası klasik yaka olup, çok dar ve de çok geniş olmayacaktır. Yakalarda kıl veya yapışkan tela kullanılacaktır. Cekette

2 ( iki ) yan cep, bir göğüs cebi ve ikide iç cep bulunacaktır. Ceket yan cepleri kapaklı, göğüs cebi ise açık olacaktır. e) Gömlek (Şekil-6): Kışlık ve yazlık olmak üzere iki türlüdür. Kışlık gömlek ceket içine giyilir. Poplin, keten veya buruşmaz kumaştan açık mavi renklidir. Yakası gömlek yaka biçimindedir. Giyildiği zaman arkada ceket yakasından bir santimetreden fazla taşmaz. Kol kapakları spor ve tek düğmelidir. Kol boyu ceketin kol boyunu aşmaz. Gömleğin arkası robalıdır. Yazlık gömlek ceketsiz giyilir. Poplin, keten, presko veya viskondan açık mavi renklidir. Yakası gömlek yakadır, önde göğüste düğmeli iki cebi vardır. Cepler ondört-onyedi santimetre ebadındadır. Altı santimetre genişliğinde bir kapak ortası plikaşeli cebe düğme ile iliklidir. Kol, cep ve bedende kullanılacak düğmeler bir-iki santimetre çapında mika ve kemik olup gömlek rengindedir. İsteyen belediyeler, iklim zaruretlerini göz önünde tutarak, yazlık gömleklerin kısa kollu olmasına karar verebilirler. 7- Belediye zabıtaları yaptıkları görev itibarı ile sık sık direniş ve saldırılara maruz kalmakta, böyle durumlarda da en azından kendilerini savunabilmeleri için ihtiyaç duyacakları savunma amaçlı teçhizatlarında düzenleme teklif edilmiştir. Madde metninin yeniden düzenlenmesi teklifimiz: KORUNMA AMAÇLI KULLANACAĞI TEÇHİZATLAR MADDE 38 – (1) Belediye zabıta personeline görevleri esnasında karşılaştıkları direniş ve fiili saldırı durumunda kullanılmak üzere göz yaşartıcı sprey, kask ve kalkan gibi savunma amaçlı her türlü teçhizat verilebilir. 8- Belediye zabıtaları sürekli arazide görev yapan ve mesai saatleri düzenli olmayan çalışanlardır. Hafta sonu veya resmi tatillerde bile görev yaptıkları için çoğu zaman belediyelerin yemek sunumlarından istifade edememektedirler. Bu yüzden yemek ihtiyaçlarını görebilmeleri için belediyeler tarafından kumanya veya kumanya bedelinin verilebilmesi hedeflenmektedir. Madde metninin yeniden düzenlenmesi teklifimiz:

TEMMUZ 2015

YEMEK MADDE 40 – (1) Yiyecek yardımı günlük 10 saate kadar 1, 14 saate kadar 2, 24 saate kadar olan çalışmalarda ise 3 öğün olarak verilir ve belediye zabıta personelinin mümkün olduğunca belediyenin sağlamış olduğu yemek hizmetinden faydalanması sağlanır. (2) Görev ve çalışma şartlarının gerektirdiği koşullara bağlı olarak mutat yemek saatlerinde kurumlarınca sağlanan yemek hizmetinden istifade edemeyen personele ve bunlarla birlikte çalışmaya iştirak eden diğer personele 39 uncu madde hükümlerinde belirtilen öğün sayısınca, 2000 kalorilik kumanya belediyece verilir. 9- Belediye zabıtalığında kangrene dönüşmüş olan ve personelin en doğal hakkı olan izin hakkını kullanamamasına sebep olan mesai kesintisinin önüne geçilmesi hedeflenmiştir. İzinlerin cari yıl ile sınırlandırılmasındaki amaç ise, personelin nasıl olsa mesai ücreti kesilmiyor deyip iki yılın iznini birleştirmesinin önüne geçmek içindir. Yani 2015 yılında hak edilen izin süresi 30 gün ise 2014 yılından kalan izni ile 2015 yılındaki iznini aynı anda kullanmak istediğinde personelin 30 günlük olan izin süresi kadar birleştirme yapılabilir, 30 günden fazlası her gün için maktu mesaide kesintiye gidilir. Madde metninin yeniden düzenlenmesi teklifimiz: İZİN HAKKI Madde 41 - (1) Zabıta personelinin izinleri yürürlükteki kanunlara göre ve birimin işleyiş düzenini aksatmamak kaydı ile verilir. İzin planlaması yıllık olarak zabıta birim amirliğince yapılır. Cari yıla ait hak edilen izin süreleri kadar kullanılan yıllık izinlerde belediye zabıta personelinin maktu mesai ücretlerinde kesinti yapılmaz. Geçmiş yıla ait kullanılmayan izinlerin birleştirilmesi durumunda cari yılda hak edilen izin süreleri dikkate alınır, bu süreyi aşan her gün için maktu mesai ücreti hesaplanarak kesinti yapılır.


KÜLTÜR SANAT

14

ZABITA

300 yıllık cami ihya ediliyor B

ursa Büyükşehir Belediyesi, İznik İlçesi İnikli Mahallesi’nde harap halde bulunan ve Bursa’daki 5 ahşap camiden biri olma özelliği taşıyan camide restorasyon çalışmalarını başlattı. Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, 300 yıllık caminin tavandan zemine kadar ilk günkü orijinal haline dönüştürüleceğini söyledi. Tarihi ve kültürel mirasa yapılan yatırımlarla Bursa’nın UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girmesini sağ-

layan Büyükşehir Belediyesi, 17 ilçede de tarihin ayağa kaldırılması için yoğun çalışma dönemine girdi. Tarihi camide devam eden restorasyon çalışmalarını yerinde inceleyen Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, İnikli Camiinin Bursa genelindeki 5 ahşap camiden biri olduğunu hatırlattı. Bu özelliği ile mimari açıdan önem taşıyan caminin tavandan zemine, ahşap işçiliklerinden duvardaki süsleme-

lere kadar büyük bir titizlikle ele alındığını ifade eden Başkan Altepe, “Büyükşehir sınırlarına sonradan dahil olan tüm ilçelerde özellikle tarihi eserler açısından gerekli envanter çalışmalarımızı yaptık. Şimdi de bu tarihi ve kültürel varlıklarımızı ayağa kaldırmak için çalışmaların startını verdik. İnşallah İnikli Camii restorasyonun ardından yine o sıcak mimarisiyle hizmet vermeye başlayacak” dedi.

Zabıtayız zabıta Sabah çıktım evimden Allah derim gönülden Kalem düşmez elimden Zabıtayız zabıta Dilekçeler hiç bitmez Asla zoruma gitmez Kıymetimiz bilinmez Zabıtayız zabıta Her işlere koşarız Ara sıra coşarız İlanı da yaparız Zabıtayız zabıta Toplumun göz bebeği Nerde onun emeği Huzurdur hep dileği Zabıtayız zabıta Sabırdır onun işi Soru sorar bin kişi Kızınca sıkar dişi Zabıtayız zabıta

Eski lastikler Konak’ta çiçek açıyor

M

TEMMUZ 2015

evcut park ve yeşil alanları kendi fidanlığında ürettiği bitki ve çiçeklerle süsleyen Konak Belediyesi, eskiyen otomobil lastiklerini atmıyor, onları şık çiçekliklere dönüştürüyor. Konak Belediyesi geri dönüşümün en güzel örneklerinden olan uygulama ile atık lastikleri değerlendiriyor. Kadifekale’deki Park ve Bahçeler Müdürlüğü’ne ait şanti-

yesinde, otomobillerden çıkma lastikler görevli personel tarafından hem kullanışlı hem de estetik bir görünüme kavuşturuluyor. Eskiyen lastikler belediye şantiyesindeki usta eller tarafından birbirinden farklı figürde ve renkte saksılara dönüşüyor. Çeşitli şekillerde kesilerek saksı görünümü verilen lastikler daha sonra rengarenk boyanıyor. İçine bir miktar toprak

doldurulan otomobil lastiğinden yapılma saksılara çiçek fidelerinin yanı sıra çiçek tohumları da ekiliyor. Verilen emek sonucu göze hoş gelen bir görünüme kavuşan çiçeklikler ilçenin farklı bölgelerindeki park ve yeşil alanlarda aksesuar olarak kullanılıyor. Vatandaşlardan da büyük beğeni gören çiçekliklerin ilerleyen günlerde daha çok yere koyulması planlanıyor.

ZABITA Haberlerinizi gönderin, Zabıta Gazetesi’nde yayınlayalım... zabitahaber@gmail.com www.zabita.com

Yetmiş beş bin nüfusa Gelelim biz hususa Bakmasınlar kusura Zabıtayız zabıta Yaşar Yayla söz yeter Gün gelir o da gider Herkese selam eder Zabıtayız zabıta YAŞAR YAYLA/ SAMSUN TERME BELEDİYESİ ZABITA AMİRİ


15 ÇEVRE

ZABITA

TEMMUZ 2015

Üsküdar’da sahipsiz arsalar kır çiçekleriyle donandı

Ü

sküdar’daki sahiplerinin ve sorumluların ilgilenmediği boş arsalar, belediyenin çalışmalarıyla birer çiçek bahçesine dönüştü. Üsküdar Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğü, ilçe sınırları içerisinde tespiti yapılan sahipli/sahipsiz arsalara yönelik olarak ‘Üsküdar Kır Bahçesi’ temalı çalışma başlattı. Şehir merkezlerindeki boş arazilerin, inşaat atığı, hurda eşya ve çöp bırakma yeri olarak kullanılması bu durumun çevre sağlığını tehdit etmesiyle birlikte diğer yandan da çirkin görüntüler oluşturması Üsküdar Belediyesi’ni harekete geçirdi. Temizlik ekipleri, şehir merkezi, mahalleler, cadde ve sokaklarda belirlenen irili ufaklı yaklaşık 950 sahipsiz arsaya yönelik olarak çalışma başlattı. Tespiti yapılan bakımsız durumdaki arsalardaki moloz, çöp, çalı, çırpı ve hurda eşya gibi atıkların temizlenmesi 4 ay boyunca devam etti. Yıllarca atıl durumda kalmış arazilerin kirlilikten arındırılması sonrası çiçek dikimine elverişli hale gelmesi için traktörlerle yapılan sürümü 2 ayda tamamlandı.Temizlenen arsaların kullanıma uygun duruma gelmesi sonrası özel olarak tasarlanarak Fransa’dan getirtilen 22 farklı kır çiçeğinin dikimi gerçekleştirildi. İlgisizlik ve bakımsızlıktan çöplük alanı olan ve çevrede yaşayan vatandaşlar tarafından kullanılması mümkün olmayan yaklaşık 351 arsada yapılan çalışmalar sonrası rengarenk kır çiçekleri açtı.

Büyükçekmece’de B sahiller genç zabıtalara emanet

üyükçekmece Belediyesi, Kordonboyu’nda bu yıl hizmete soktuğu Sahil Turizm Zabıta ekipleri ile olumsuzluklara göz açtırmıyor. Yaz mevsimin gelmesiyle birlikte nüfusu 3-4 kat birden artan Büyükçekmece sahilleri bu yılda dolup taşarken, sahillerin huzur ve güvenliği genç zabıtalar tarafından sağlanıyor. Artan nüfusa karşın hizmetlerini eksiksiz yerine getiren Büyükçekmece Belediyesi, halkın huzur ve güvenliği için oluşturduğu zabıta timleri gördükleri her türlü olumsuzluğa anında müdahale ediyor. 25 kişiden oluşan Sahil Turizm Zabıta timi sabahın erken saatlerinden gecenin geç saatlerine kadar sahilde

devriye gezerek, Kordonboyu’nu sürekli gözetim altında tutuyor. Zabıta timi Büyükçekmece’ye dışarıdan gelen yerli ve yabancı turistlere de her türlü konuda yardımcı oluyor. Vatandaşlardan da tam destek alan Büyükçekmece Belediyesi Sahil Turizm Zabıta ekiplerinin daha hızlı hareket edebilmeleri için her türlü ekipmana sahip olduklarını belirten Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün, “Sahil zabıta ekiplerimizin olaylara anında müdahale edebilmeleri için her türü ekipman desteğini sağladık. Amacımız Büyükçekmece halkımızın huzuru ve mutluluğudur. 7 gün 24 saat çalışarak halkımızın sorunsuz bir tatil geçirmelerini sağlayacağız” dedi.


TEMMUZ 2015

ZABITA

KÜLTÜR SANAT

16

Tüketici Davalarında Belirsiz Alacak Meselesi

i

statistikler şunu açıkça göstermektedir ki bankacılık sektörü ilgili şikâyetler genel şikâyetler içinde en yüksek oranı teşkil etmektedir. Yapılan yasal düzenlemeler ya yetersiz ya da kanun metinlerinin her okuyanın ortak noktada birleşmesini sağlayacak netlikte olmamasından kaynaklanan temel bir sorundur… Bir de buna yürürlükteki yasalara uymayan bankalara, uygulanan cezai müeyyidelerin günümüz koşullarına göre yetersiz ve caydırıcı nitelikte olmadığını söylersek sanırım hata etmemiş oluruz. Yargı mercileri banka şikâyetleri yüzünden tıkanmış vaziyettedir. Bu bir abartı değil gerçektir… Tüketici mahkemelerinde açılan davalara aylar sonrasına gün verilmektedir. Tüketici Hakem heyetleri de hakeza yine banka şikâyetlerinden dolayı tıkanmış ve işleyemez durumdadır… Tabi buna başka sebepleri de katabiliriz ancak buna ileriki yazımda değineceğim. Tüketiciler aldıkları tüketici kredileri veya kullandıkları kredi kartlarından alınan haksız hizmet ücreti kesintilerinden dolayı mağdurdurlar… Bankalar çoğunlukla yapılan bu kesintilerin belgeleri ile kredi sözleşmelerinin onaylı birer nüshasını tüketiciye vermemekte direnmektedirler… 5411 Sayılı Bankacılık Kanununun 76/1. Maddesi hükmüne rağmen. Hal böyle olunca da aldığı tüketici kredisinden veya kullandığı kredi kartından ne kadar bir kesinti yapıldığını ispatlayabilecek bir belgeye sahip olamamaktadır. Tüketicinin bu kesintileri belgeleyememesi hakkını yargı makamları önünde aramasına bir engel değildir. Böyle bir durumda olan tüketicinin, alacağını tam ve kesin olarak belirleyebilmesi imkânsız olduğundan 6100 Sayılı HMK. 107. Maddeye göre “Belirsiz Alacak” davası açması mümkün olmuş oluyor. Peki, Tüketici Hakem Heyetleri “Belirsiz Alacak”la ilgili şikâyetlere bakabilir mi? Belirsiz alacakla ilgili nasıl bir başvuru dilekçesi hazırlanmalı ve nereye başvuru yapılacağı hususunda bir kafa karışıklığı söz konusudur! Yargıtay 13. Hukuk Dairesi Üyesi N.G. Tüketici Hakem Heyetleri Eğitim çalıştayında Tüketici Hakem heyetlerinin belirsiz alacakla ilgili şikayetlere bakabileceğini söylemiştir! Bununla ilgili uzun uzun sunum yapıldı. Kişisel fikrim belirsiz alacak konusunun Tüketici Hakem Heyetlerine bırakılamayacak kadar önemli bir konu olduğudur. Çünkü hakem heyetlerinin yapısı, bilgisi ve niteliği itibariyle bu sorunun üstesinden gelemeyeceği kanaatini taşıyorum.İnşallah yanılırım. Zira belirsiz alacakla ilgili mevzuat Türk hukukuna yeni girmiştir. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu kapsamında alacaklının alacağını belirleyememesi durumunda mahkemede dava açarak alacağını tahsil edebilmesi açısından önemli bir değişikliktir. Diğer bir anlatımla alacaklının, alacağında belirleyebildiği kısmını mahkemeden edasını ve belirleyemediği kalan belirsiz kısmının da tespitine yönelik bir yeni maddedir. Özellikle çoğu hukukçunun üzerinde hem fikir olduğu ve asıl tartışma konusu olan husus ise bu kanunun 107. maddesinin yorumuyla alakalı olan kısmıdır. Buradan anlaşılacağı üzere belirsiz alacağa konu alacağın tamamının veya belirlenebilmiş miktarın dışında kalan kısmının tespiti ve belirlenmiş kısmının da eda davası niteliğinde olduğu şeklidir. Alacaklı alacağın belirlenebilmesinin tam ve kesin olarak mümkün olmadığını, dolayısıyla fazlaya ilişkin haklarının saklı kalarak belirsiz alacağını tespiti ve tahsilini istemektedir... Ancak uygulamada farklılıklar olmaktadır.

Biz daha çok tüketici te yarar görmekteyiz. davalarına konu olacak 1- Elinde kesintileri belirsiz alacakla ilgili gösteren belge varsa tüinceleme yaptığımızda keticiler dilekçelerinde Tüketici Mahkemelerinharca esas değeri belirde alacaklının fazlaya tirken bu miktarı şimdiilişkin haklarının saklı lik TL diye belirtmelidir. tutulmasını belirtmiş Tabii bu miktar konu ve olmasına rağmen harca talep kısmında da beliresas dava değeri veya tilmelidir. Neden şimdimiktarına bakılarak lik dedik? Zira bankanın dava şartının olup oldaha fazla bir ücret kemadığına bakmaktadır. sintisi yaptığı kuşkusu Ki bu usul bakımından var ve elinizde de bunu önem kazanmaktadır. kanıtlayacak bir belge Çoğunluk uygulama yoksa o zaman şimdilik mehmet.imrek44@gmail.com ve hâkim görüş, harca demek ve (fazlaya ilişkin esas dava değeri kanuhaklarımız saklı kalmak nun getirdiği bir zorunkaydıyla) demek belirsiz luluk olduğundan usul alacak talebinizde önem bakımından mahkemekazanacaktır. nin aslında işin esasına girerek tahkikat 2- Kesintilerin Resmi Gazetenin ve inceleme yapması gerektiği şeklinde- 3 Ekim 2014 tarihinde ve 29138 sayı dir. Fakat bazı uygulamalarda bu usul uy- nolu sayısında yayınlanan BDDK’nın gulanmamakta olup fazlaya ilişkin haklar “Finansal Tüketicilerden Alınacak Ücsaklı tutulmuş olsa bile mahkemece harca retlere İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında esas dava değeri veya miktarına bakılarak Yönetmeliği”nden önce alınmış gerekir. dava şartının olmadığı ileri sürülerek da3- Belirsiz alacak davalarında avans vanın reddine karar verilmektedir. Hâlbuki faizi talep edilebilmektedir. Tüketici HaYargıtay yerleşik içtihatları belirsiz alacak kem Heyetlerine başvurularda banka davasında alacaklının fazlaya ilişkin hakkı- belgeleri istenmektedir. Belgenin olmanı saklı tuttuğunu, alacak miktarını tam ve ması dilekçenin işleme alınmaması ankesin olarak belirleyebilmesinin mümkün lamına gelmemektedir. Hakem heyetleri olmadığını, dolayısıyla kanuni zorunluluk başvuruyu 6 ay içinde karara bağlar. Bu olarak şimdilik bir miktar belirterek dava- iş yükü veya diğer sebeplere bağlı olarak sını açtığını talep edilmiş olduğunun açık- en fazla 6 ay daha uzatılabilir. ça belirtilmiş olmasına rağmen davanın esasına girilmeden ve inceleme yapılma- TÜKETİCİ KREDİLERİNDE İPOTEK TERKİNİ dan davanın reddine karar verilmesi usul Borcun ödenmesine ve ipoteğin terkini ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir talebine rağmen ipoteğin alacaklı taraşeklinde kararları vardır. (Emsal Yargıtay fından kaldırılmaması halinde hukuki 13.HD. Kararı: 2015/11230 E., 13/04/2015 deliller ile birlikte dava açılabiliyor. Dava tarih ve 2015/11810) Yargıtay kararı açarken veya Tüketici Hakem Heyetine açıkça göstermektedir ki belirsiz alacak başvuru yaparken mutlaka ödeme makdavasında alacaklının talebinde fazlaya buzları, tapu kaydı ve ihtarname gibi isilişkin hakkını saklı tutması ve harca esas pata yarar belgelerin olması gerekiyor. O dava değerini şimdilik bir miktar belirte- halde kredi borcunu zamanında kapatmış rek açmış olması HMK.107. Md. sine göre olan tüketiciler ipoteğin fekki için bankausul bakımından bir dava şartı olduğunu ya ücret ödemek zorunda değildir. Banaçıkça ortaya koymaktadır. Bununla ilgili kalar genel uygulamaları itibariyle tüketiTüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi cinin fek talebine ücret ödenmesi şartını Müdürlüğünce 81 İli kapsayacak şekilde ileri sürerek ücret istemektedirler. İpotek başlatılan Tüketici Hakem Heyetlerine fekki ücreti adı altında alınan bu ücretler yönelik başlatılan eğitim çalışmasında haksız ve hukuksuzdur. Kredi borcunu 6502 Sayılı Tüketici Kanunun getirdiği kapatmış olan tüketici fek ücreti ödemeyenilikler ve Tüketici Hakem Heyetleri den bankaya iadeli taahhütlü bir mektup uygulama esasları sunumunda belirsiz şeklinde göndereceği ihtarname (Noteralacakla ilgili tüketici şikâyetlerinin Tüke- den ihtar gönderilmesi şart değildir) ile tici Hakem Heyetlerinin görev alanında talepte bulunacak. Banka bu ihtara rağolduğu hususu belirtilmiştir. men ipoteği kaldırmaz ve ücret talebinde Burada şu anlaşılmaktadır; Mahke- ısrar ederse tüketici miktarına göre Tükemelerin farklı uygulamaları (harca esas tici Hakem heyetine veya Tüketici Mahkedava değeri) sebebiyle hak kaybına uğ- mesine başvurarak ipotek terkini davası rayan tüketicilerin mahkemeye gitmeden açabilecektir. Burada önemli olan husus hakem heyeti parasal sınırı içinde kalan hiç vakit geçirmeden bankaya ihtarname taleplerinde belirsiz alacakla ilgili başvu- gönderip temerrüde düşürmektir. rularının buraya yapılmasının uygun olduğu ileri sürülmüştür. Hatta Yargıtay 13. İPOTEK TERKİNİ İÇİN İHTARNAME ÖRNEĞİ Hukuk Dairesi Üyesi Nuri Güleç’inde görü- (Not: İhtarname 2 nüsha olmalı ve şü bunu desteklemektedir. Aslında Yargı- bir nüshası ile posta gönderisi ekleri tay üyesi sunumunda mahkemelerin faz- saklanmalıdır.) laya ilişkin talebi göz ardı ederek sırf dava İHTARNAMEDİR değerini göz önüne alıp bu usuli hata ile Keşide Eden : (Buraya Tüketici davayı red etmesinin temyiz aşamasında Ad ve Soyadı Yazacak) bozmaya gerektirdiğinin altını önemle (Buraya adres yazılacak) çizmiştir. Özetleyecek olursak; Örneğin Muhatap: (Buraya banka unvanı yazılacak) bir bankanın kredi veya kredi kartı müşte- (Bankanın adresi yazılacak) risi olun. Bankanın dosya masrafı, manuel Keşide Tarihi : …./…../201.. komisyon masrafı, istihbarat ücreti, kredi Konusu :İpotekli taşınmazlar üzerindeki kartı aidat bedeli vb. adlar altındaki ücret ipotek şerhinin ücret alınmadan kaldırılkesintileri için tüketicilerin 10 yıl geriye ması ihtarıdır. dönük olarak bankadan talep etme hakla- Açıklamalar: rı vardır. Burada birkaç hususu belirtmek- Sayın Muhatap;

HAKLAR

MEHMET İMREK

1-Bankanız …….. şubesi …….. müşteri/ hesap nolu müşterinizim. Şubenize ……. Kredisi için başvuruda bulunarak …….. kredi nolu olarak sözleşme yaptım. 2-Bu krediye ilişkin teminat teşkil etmek üzere adıma kayıtlı bulunan ….. ili, …… ilçesi ….. Ada, ……. Pafta, …. Parselde kayıtlı taşınmaz üzerinde bankanız lehine ipotek tesis edilmiştir. 3-Bankanızdan kullandığım kredinin taksitlerini vadesinde ve gecikemeye mahal bırakmadan ödemiş bulunmaktayım. Buna banka kayıtlarınız açıktır. 4-İpotek şerhi kaydının kaldırılması için krediyi aldığım …. Şubenize başvurdum. Şube yetkilisi bu kaydın kaldırılması için …… TL yatırmam gerektiğini ve Genel Müdürlüğün bu konuda yetkili olduğu bilgisini verdi. Bu talebiniz haksız ve hukuki dayanaktan yoksundur. Sayın Muhatap; İşbu İhtarnamenin 2. Maddesinde Adıma kayıtlı tapu bilgisi bulunan taşınmazım üzerinde bankanızca tesis edilmiş ipotek şerhinin, işbu ihtarın tarafınıza tebliği tarihinden itibaren 3 (Üç) gün içinde kaldırılmasına ve tarafıma yazılı şekilde şerhin kaldırıldığının bilgisinin verilmesine aksi takdirde maddi ve manevi zararlarımın tazmini için ilgili mahkemeye müracaatla aleyhinize davalar ikame olunacağını ve icra takibatı yapılacağını bu uğurda sarf olunacak ve olunmuş mahkeme ve icra masrafları ile tutulacak avukat için takdir ve tespit olunacak ücreti vekâletinde keza tarafınıza ait olacağını ihbar ve ihtar ederim. Keşide Eden (Adı, Soyadı ve İmza) TÜKETİCİ MAHKEMESİ DAVA DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ: TÜKETİCİ MAHKEMESİ SAYIN HÂKİMLİĞİ’NE Davacı : (Buraya Ad ve Soyadınız yazın) (TC No: Buraya TC Nosunu yazın) (Buraya adresinizi yazın) Davalı : …….. Bankası A.Ş. (Buraya banka unvanı yazılacak) (Bankanın adresi yazılacak) Konu: İpoteğin Terkini İstemi. Açıklamalar: 1-)Davalı bankaya olan … TL’lik …. kredisi borcum için adıma kayıtlı bulunan … İli, ... İlçesi, ... Ada, …. Pafta, ... Parseldeki kayıtlı taşınmazım üzerinde ikinci dereceden ipotek tesis edilmiştir. 2-) Davalı bankaya olan borcumun tamamı ödenmiştir ve bunların makbuzları dilekçem ekindedir. Bunun üzerine davalı bankaya ipoteği kaldırması için ihtarname keşide ederek başvurmama rağmen banka bu talebimi yerine getirmemiştir. 3-) Bu nedenle, mahkemeye müracaat zorunlu hale gelmiştir. Hukuki Sebepler: 6502 Sayılı TKH Kanunu ile 4721 S. K. m. 883 ve ilgili mevzuat. Hukuki Deliller: Kredi sözleşmesi, Ödeme makbuzları, tapu kaydı, ihtarname, posta gönderi ekleri, tanık beyanı, bilirkişi incelemesi, banka sistem kayıtlarının yerinde keşfi ve diğer kanuni deliller. Sonuç ve İstem: Yukarıda açıkladığımız nedenlerle, adı geçen taşınmaz üzerinde davalı banka lehine olan ipoteğin terkinine ve yargılama giderlerinin davalıdan tahmiline karar verilmesini saygıyla arz ve talep ederim. …/…/ 201.. Davacı (Ad, Soyad ve İmza) Ekleri: 1-Kredi sözleşmesi örneği. 2-Kredi taksiti dekont örnekleri. 3-İhtarname örneği. 4-Posta gönderisi örnekleri.


17 KÜLTÜR SANAT ZABITA Gıda güvenliği üretim aşamasında başlıyor TEMMUZ 2015

Emir Sultan BARYAMAN* eslenme; büyüme, gelişme, sağlıklı ve üretken olarak yaşamak için gerekli olan öğelerin vücuda alınması ve kullanılmasıdır. İnsan yaşamının en temel gereksinimi olan beslenme tarım toplumundan sanayi topluma geçişle birlikte şekil değiştirmiş, şehirleşen toplumlar, beslenme için gerekli gıda ihtiyacını kendi ürettiği ile değil de üretilen gıda ile karşılamaya başlamıştır. Nüfusun kente akması, teknolojik gelişme gıda pazarının genişlemesi ve sürekli artan taleple oluşan rekabet ortamı ile beraber hazır gıda sektörü oluşmaya başlamış bununla beraber beslenmenin sağlıklı ve güvenilir olma gerekliliği, gıdanın üretiminde artan kalite ve güvenilirlik sorunları kontrol mekanizmaları ihtiyacını gündeme getirmiştir. Sağlıklı beslenmenin en temel ve vazgeçilmez unsuru olan sağlıklı ve güvenli gıdaların üretimi ve temini amacıyla günümüzde üreticiler, işleyiciler, taşıyıcılar, toptan ve perakende satış kuruluşlarının dahil olduğu çeşitli gruplar, akademisyenler ve resmi makamlar tarafından çeşitli kontrol yöntemleri ve yaklaşımları, ulusal ve uluslar arası standartlar geliştirilmiş, beslenme sağlığı ile ilgili tedbirler ve düzenlemeler yapılmaya çalışılmıştır. Gıda Tarım Örgütü (FAO) ve Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Gıda Güvenliği Uzman Komitesi gibi kuruluşlar kontrol mekanizmalarının oluşturulması ve uygulanması konusunda aktif rol almakta, bu kontrol mekanizmaları ve belirlenen standartlar eşliğinde uluslararası gıda piyasasının kaliteli hijyenik ve sağlıklı olması yolunda çalışmalar yapmaktadır. Gıda endüstrisinin her aşamasında güvenli gıda temininde engelleyici faktörler olarak nitelendirilen mikrobiyolojik, fiziksel ve kimyasal tehlikelerin yok edilmesinde etkin rol oynamak üzere geliştirilen HACCP(Tehlike Analizi ve Kritik Kontrol Noktaları) sistemi birçok ülkede kontrol sistemi olarak kullanılmaktadır. HACCP yaklaşımı, üretim aşamasında, problemlerin ortaya çıkmasından önce kontrol altına alınması şeklinde çalışır. Dolayısıyla HACCP ile beraber yürütülen uygulamalar, gıda kaynaklı hastalıkların azaltılmasına ve daha güvenilir yiyeceklerin sunulmasına olanak sağlamaktadır. HACCP sisteminin yemek sektöründe ilk uygulamaya konması 1974 yılında “Minnesota Food Service Quality Assurance” programı çerçevesinde başlatılmıştır . Beklentilerin sürekli gelişmesi ve “çiftlikten sofraya gıda güvenliği” anlayışı, mevcut gıda güvenliği sistemlerinin de sürekli yenilenmesine neden olmuştur. Uluslararası gıda güvenliğinin sağlanması açısından Uluslararası Standartlar Organizasyonu (ISO) bünyesindeki çalışma gruplarından birisi olan TC 34 tarafından, ISO 22000 Standardı hazırlanmaya başlanmış, ilgili standart “ISO 22000:2005 Gıda Güvenliği Yönetim Sistemleri - Gıda Zincirindeki Tüm Kuruluşlar İçin Şartlar” adı ile uluslararası bir standart olarak 1 Eylül 2005 tarihinde yayımlanmıştır. HACCP tabanlı bir sistem olan ISO 22000 sadece gıda güvenliğini değil, duyusal ve

B

TEHLİKE ANALİZİ VE KRİTİK KONTROL NOKTALARI (HACCP) SİSTEMİ, GÜVENLİ GIDA TEMİNİNDE ENGELLEYİCİ FAKTÖRLER OLARAK NİTELENDİRİLEN MİKROBİYOLOJİK, FİZİKSEL VE KİMYASAL TEHLİKELERİN YOK EDİLMESİNDE ETKİN ROL OYNAMAK ÜZERE GELİŞTİRİLMİŞTİR. HACCP YAKLAŞIMI, ÜRETİM AŞAMASINDA PROBLEMLERİN ORTAYA ÇIKMADAN ÖNCE KONTROL ALTINA ALINMASI AMACIYLA ÇALIŞIR.

besleyici kalitedeki artışı da sağlayıcı rol oynarken endüstriyel üretimde, servis ve hizmet uygulamalarında da kalite güvencesinin de temel ve vazgeçilmez bir parçasını oluşturmaktadır. Gıda Güvenliği Yönetim Sistemi’nde üretim ve sonrasında herkese sorumluluk verilmekte ve daha çok katılım ile iyi bir motivasyon sağlanmaktadır. Ayrıca kaynaklar daha etkin kullanılıp, kayıplar azaltılarak verimlilik artırılmakta ve işletmeler toplam kalite sistemine doğru yönelebilmektedir. Üretim aşamaları açısından geliştirilen kontrol sistemlerine ek olarak tüketicinin bilinçlendirilmesi, gıdayı sağlık ve kalite açısından değerlendirilebilmesi çalışmalarını da resmi makamlar ve sivil toplum kuruluşları, uluslar arası ve ulusal platformda düzenlenen faaliyetler, bilinçlendirme seminerleri kamu spotları bilimsel araştırmalar v.s. gibi çalışmalarla desteklenmektedir. Uzmanlar tarafından kontamine gıda tüketiminden doğan gıda kaynaklı hastalıkların dünyadaki en sık görülen sağlık sorunu olduğuna işaret edilmektedir.. Gıda kaynaklı sağlık sorunları doğrudan kontamine olmuş gıda maddelerinden kaynaklanabileceği gibi; olumsuz çevre koşulları, üretici ve tüketicilerin hijyen konusundaki yetersiz bilgi, olumsuz tutum ve davranışları, toplumda gıda kaynaklı hastalık taşıyıcılarının varlığı, zoonotik hastalıklar gibi çeşitli kaynaklara bağlı olarak da gelişebilmektedir. Avrupa ülkelerinde yapılan çalışmalarda gıda zehirlenmelerinin en çok görüldüğü yerler sırasıyla; evler (% 42), restoran, motel ve barlar (% 19) olarak bildirilmiş hastaneler için bu oran (% 3) olarak rapor edilmiştir İngiltere’de gıda zehirlenmelerine neden olan etkenlerin araştırılmasına yönelik yapılan bir çalışma Ulusal Hastalıkları İzleme Merkezi tarafından gerçekleştirilmiş ve çıkan sonuçlardan biri de gıdalar aracılığı ile bulaşan hastalıkların %25-40’ının gıda işleme veya yiyecek servislerinde çalışan kişilerden kaynakladığı bildirilmiştir. Gıda güvenliği ve denetimleri konusunda Sabahattin Zaim Üniversitesi yüksek lisans öğrencisi olan belediye zabıta memurları tarafından yapılan bir ankette, deneklerin üçte ikisi güvenli gıda tükettiğine inanmadığını ifade etmiştir. Deneklerin verdiği cevaplara göre gıda ile ilgili karşılaşılan sorunlara rağmen ilgili makamlara şikâyet konusunda çekingenlik görülmüştür. Yine aynı ankete göre gıda denetimlerinin belediyeler tarafından yapılması gerektiği ama mevcut denetim sisteminin yetersiz olduğu ortaya çıkmıştır. Anket TBB (Türkiye Belediyeler Birliği)’nin İller ve Belediyeler dergisi Şubat-2015 sayısında yayınlamıştır. Yeterli ve dengeli beslenemeyen bir toplumun sağlıklı ve iş görebilir güçte yaşaması, ekonomik ve sosyal refahının artması mümkün değildir. *Laborant Kaynak: Toplu Beslenme Sistemlerine Genel Bir Bakış: Aybuke Ceyhun Sezgin, Fügen Durlu Özkaya


ZABITA

BİZDEN HABERLER

18

Dualarla defnedildi K

ızılcahamam Belediyesi Zabıta Memuru Dursun Pireci hayatını kaybetti. Çamlıdere Elmalı mahallesi halkından ve Kızılcahamam Belediyesinde zabıta memuru olarak görev yapan Dursun Pireci yaklaşık 3 aydır tedavi gördüğü Ankara Gazi Hastanesinde hastalığına yenik düşerek hayatını kaybetti. Merhum zabıta memuru Dur-

sun Pireci için 08.06.2015 Pazartesi günü saat: 10.00’da Belediye binası önünde tören düzenlendi. Törene Kızılcahamam Kaymakamı Mehmet Yıldız, Belediye Başkanımız Muhittin Güney, Belediye Meclis Üyelerimiz, mesai arkadaşları, ailesi ve yakınları katıldı. Törende konuşma yapan Belediye başkanımız Muhittin Güney, merhum Dursun

ZABITA AMİRİ GÜZEL, SON YOLCULUĞUNA UĞURLANDI

TEMMUZ 2015

P

endiklilerin efendi kişiliği, samimi tavrı ve güler yüzlülüğüyle tanıdığı Zabıta Amiri Erdal Küçükgüzel(42), yakalandığı amansız hastalığa yenik düşerek vefat etti. Pendik Belediyesi Zabıta Müdürlüğü’nde 20 yıla yakın görev yapan ve sadece mesai arkadaşlarının değil Pendiklilerin de sevgisini ve takdirini kazanan Erdal Küçükgüzel, bir süreden beri akciğer kanseriyle mücadele ediyordu. Küçükgüzel’in Pendik Çarşı Cami’deki cenazesine Pendik Belediye Başkanı Dr. Kenan Şahin, Zabıta Müdür Hakkı Aysan, mesai arkadaşları ve yüzlerce seveni akın etti. Yoğun izdihamın yaşandığı cenaze namazı sonrası Dolayoba Mezarlığı’na defnedilen Küçükgüzel, evli ve dört çocuk sahibiydi.

Pireci’ye Allahtan rahmet, kederli ailesine baş sağlığı diledi. Merkez Aşağı Camii hatibi Halit Özkan tarafından dua yapılarak helallik istendi. Öğlen namazını mütakib Çamlıdere Elmalı mahallesinde cenaze namazı kılınarak Elmalı mahallesi mezarlığına defnedilmek üzere belediye önünden son yolculuğuna uğurlanan Pireci, köyünde toprağa verildi.

İBB, cenaze hizmetlerine devam ediyor Sağlık A.Ş, İstanbul genelinde toplam 268 mezarlıkta, Mezarlıklar Müdürlüğü ile birlikte cenaze hizmetlerini de veriyor. Yılda 40 bin cenazenin defnedildiği İstanbul’da, 100 imam, 70 gassal, 90 şoför ve 155 kazı gömü personeli ile İstanbullulara en iyi ve hızlı bir şekilde görev yapıyor. NELER YAPIYOR? Sağlık AŞ, vatandaşlarının üzüntülü günlerinde de yanlarında olduğunu gösteriyor. Cenaze hizmetleri konusunda, hızlı ve yerinde çözümler sunarak, cenaze sahiplerini mahrum etmeyecek bir şekilde çalışıyor. Cenaze Hizmetleri: Cenazenin evinden alınması. Cenazenin yıkanması. Cenaze namazının kıldırılması. Cenazenin defnedileceği mezarlığa nakledilmesi. Cenazenin gömüleceği mekanın hazırlanması ve defin işleminin tamamlanmasından oluşuyor.


19 NOSTALJİ

ZABITA

TEMMUZ 2015

. . . İ K RF U

Ş

Z

A NO M A

L

otoğraf ta, Tarihî Yarımada içinde açılmış olan iki ana aks olan Vatan ve Millet caddelerinin uçaktan görünümü yer almaktadır. Nisan 1958 tarihinde bu fotoğraf karesinin negatifine iliştirilen bilgi aynen şu şekildedir: Vatan Caddesi inşaatı tamamlanmak üzeredir. 60 metre genişliğindeki cadde, Aksaray Meydanı’nda bir kavisle Millet Cadedsi’ne bağlanmıştır. Caddenin kaldırımlarının genişliği 10’ar metre, ortadaki refüj ise 12 metredir. Yolu, vasıtaların geçmesi için ayrılan kısmı ise 28 metredir. Bunun 14 metresi gidiş, 14 metresi ise geliştir. 14’er metrelik yolların her biri, 4’er vasıtanın aynı anda yan yana seyredebilmesine imkan vermektedir. Böyle bir yoldan normal olarak saatte 1000 vasıta geçebilecektir. Vatan Caddesi de, Topkayı’yı Aksaray’a bağlayan 50 metre genişliğindeki Millet Caddesi’nde olduğu gibi beton asfalt olarak inşa edilmiştir. Beton kalınlığı 25 santimetredir. Caddenin kanal inşaatı ihale edilmiş durumdadır.”

GE Ç M İ

Yok edilen Karaköy Mescidi ihya edilmeyi bekliyor

G

ünümüzde yerinde bulunmayan Karaköy Mescidi’nin bulunduğu yerde, Fatih döneminde (1451-1481) yapılmış bir tekkenin var olduğu bilinmektedir. Tekke, önce camiye çevrilmiş ve harap olduğu için daha sonra Merzifonlu Kara Mustafa Paşa tarafından fevkani bir cami olarak 17. yüzyılda yeniden yaptırılmıştır. Merzifonlu Vakfı’na bağlı olan bu cami ve altındaki yine vakfa ait dükkanların zamanla harap olmaları sonucunda onarımları gerektiğinden, yapının yıkılıp yeniden yapılmasına karar verilmiş ve yeni cami İtalyan mimar Raimondo D’Aronco tarafından 20. yüzyılın başında tasarlanıp uygulanmıştır. Söz konusu cami, Karaköy meydanının doğusunda Halil Ağa ve Kemankeş sokaklarının arasında kalan yapı adasının meydana bakan kesiminde bulunan fevkani küçük bir yapıydı. Üçüncü katında yaklaşık 10x13 m. boyutunda bir alana oturan cami mekanının üstü, sekizgen planlı ve küçük bir kubbeyle örtülüydü. Karaköy Camii, istimlak edilerek, 1958’de yıktırılmıştır. Kınalıada’da yeniden kurulmak üzere bütün taşları numaralanarak sökülmüş ancak iki parçası dışında yapı tümüyle kaybolmuştur. Bugün bulunduğu alan Karaköy’de, 100 Ada, 5-9-11-13-17-1819-20 parseller üzerinde yer almakta olup, 1/5000 Ölçekli Beyoğlu Koruma Amaçlı İmar Planı’nda, yapının yeri “Cami Alanı” olarak belirtilmiştir. İstanbul II Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 17.06.2010 tarih ve 3571 sayılı kararı ile; “Kemankeş Mahallesi, 100 ada, 5-9-11-13-17-18-19-20 parsel Merzifonlu Kara Mustafa Paşa Cami’nin 2863 sayılı yasanın 6.maddesinde belirtilen niteliklere haiz olduğu anlaşıldığından korunması gerekli kültür varlığı olarak tescil edilmesine; yapının restitüsyon ve rekonstrüksiyon proje-

ÖZEL MÜLK ENGELİNE TAKILDI Merhum Adnan Menderes’in başbakanlığı döneminde Karaköy Meydanı’nı genişletmek amacıyla yıktırılan ancak İstanbul Büyükşehir Belediyesi(İBB) tarafından eski yerinde yeniden yaptırılmak istenen ‘Karaköy Mescidi’ projesi özel mülk engeline takıldı. Eski mescidin altındaki işyerlerinin sahipleri projeyi yargıya taşıyınca, proje akim kaldı. Cami Menderes zamanında yıkılmış, parçalarının Kınalıada’ya taşınmasına ve burada yeniden inşaa edilmesine karar verilmişti.

lerinin Kurula iletilmesine” karar verilmiştir. Anılan Kurul kararı gereği hazırlanacak proje ile Karaköy Mescidi’nin (Yapı alanı:474 m2)

özgün yeri olan alanda rekonstrüksiyonu amacıyla restitüsyon ve rekonstrüksiyon projelerinin elde edilmesi amaçlanmaktadır.

DENİZE DÖKÜLMEMİŞ, HARAP EDİLMİŞ Tüm parçaları numaralandırılan ve mavnayla Kınalıada’ya taşınmak istenen caminin taşlarının kaza sonucu Marmara Denizi’ne döküldüğü söylenmişti. Ancak Erkam Emre’nin 25 Ağustos 2013 tarihli haberine göre Kınalıada sakinlerinden Reşat Pala ise bu sürecin anlatıldığı gibi gerçekleşmediğini belirtiyordu. Emre’ye göre caminin adaya ulaşan malzemeleri, yeniden yapılmasına imkan sağlayacak şekilde değilmiş. Reşat Pala, caminin yapılması için getirilen mermerlerin biçimsizce kırılmış halde olduğunu anlatıyor. Sahile yığılan mermer malzeme elbirliği yapan Müslüman cemaat tarafından kıyılardan toplanmış. Düzeltilebilenleri 1962 yılında inşa edilen ve bugün de kullanılmakta olan Kınalıada Camii’nin temelinde ve duvarlarında kullanılmış. Ancak bu caminin Karaköy’dekine benzer bir tarafı bulunmuyor. Karaköy Camii’nden kalma oyma nakışlarla süslü iki alınlık taşı da Kınalıada Camii’nin bahçesinde herhangi bir hırsızlık olayına karşı tedbirsiz durumda bekliyor.



Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.