YoungIE*6

youngie - 6 Aralık 2014

12 RÖPORTAJ Mehmet Necil Oyman

18 RÖPORTAJ Asım Külah

06 MAKALE MESUT KUMRU

Doğuş Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölüm Başkanı

10 ÇAP&YAP 21 STAJ 24 SPOR 30 MURPHY KANUNLARI

16 39.TEMÖB ŞUBAT AYINDA

youngie - 6 / kasım 2014

İçİndekİler

06_

12_

Makale Mesut Kumru

Röportaj Mehmet Necil Oyman

Doğuş Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mesut Kumru

Teknosa Genel Müdürü

10_ ÇAP&YAP 15_ Sevil Yıldırım

08_ Endüstri Mühendisliği Kulübü Etkinliklerimiz

Endüstri Mühendisliği Bölümünü seçtim, çünkü...

Genel Yayın Yönetmeni Ezgi Cebiroğlu

22_

Proje Yöneticileri Ezgi Cebiroğlu

youngie - 6 / kasım 2014

Tutunamayanlar

Setenay Bayşen

Oğuz Atay Genel Koordinatör Tunahan Dulman

18_ Röportaj Asım Külah

Genel Sekreter Merve Maksutoğlu

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Kadem Bodur

Suzuki Otomobil Paz. ve Tic. A.Ş.’de Satış Sonrası Hizmetler Müdürü

Dergi Tasarımı Begüm DURAK Yayın Kurulu Başkanı: Setenay Bayşen Yayın Kurulu Üyeleri: Adilcan Yeke Ezgi Cebiroğlu Hande Yavuz Kadem Bodur

16_

Merve Maksutoğlu

39. TEMÖB Şubat Ayında Yapılacak

Şükrü Öztürk

Setenay Baysen

Tunahan Dulman Teknik Konsept Şükrü Öztürk Adilcan Yeke

Yayın İdare Merkezi: Acıbadem, 34722 Kadıköy / İstanbul Yorumlarınız İçin dogusyoungie@gmail.com

21_ Staj

Mercedes Benz’de üretim staj deneyimi 23_ Film önerileri

24_ Spor 27_ Murphy Kanunları

demk@dogus.edu.tr dogusemk@gmail.com /DEMKoffical

/DEMK

@Dogusemk

/DogusUniEMK

youngie - 6 / kasım 2014

Elveda demek zor bir iştir. Zor iştir, güzel anılarını uzak diyarlara yolcu etmek. Hüzünlerini ve mutluluklarını sararmış sayfalarda bulmak… Zor iştir eskileri ait oldukları zamanda bırakmak. Çeşitli karakterlerle başladı yolculuğumuz. Her kişinin farklı bir iklimi, farklı bir ezgisi vardı. Ama yine de güldüğümüzde hep beraber, üzüldüğümüzde de yine hep beraberdik. Çünkü bir amaç için birleşmiştik; “YOUNGIE”. Şimdi ekibimle yaşadığım o güzel günleri hatırlıyorum. Geçen günler deneyim kazanana kadar biraz zor olsada, başarı anılarıyla dolu günlerdi. Hayatta yaşadığımız her şeyin bir anlamı olduğuna inanırım ben. Her şer bir hayır, her hayır bir şer olabilir.

Elveda youngıe

Bu projeye başlarken umut dolu ve hayalperesttim. Hayrın şer olabileceğini o an anlayamamıştım. Sonra bir proje yürütülürkenki yaşanabilecek bütün aksaklıkları ekibimle beraber yaşadım.

Geç gelen yazılar, halen ekip içindeki hiyerarşiyi anlamamış kişiler, insanların projeyi ortada bırakıp gitmesi… Ama bütün bu sorunlar beni ve ekibimi daha da güçlendirdi ve eşsiz deneyimler kazanadık. Böylece şerin bir hayır olabileceğini bir kez daha

Mert Bilal BIÇAKÇI 2013-2014 Youngie Editörü

gördüm. Çıkardığımız başarılı ve kaliteli üç dergimiz için bütün ekibime teşekkür ediyorum. Onlarla çalışmak benim için bir zevkti. İnşallah onlar da böyle düşünüyorlardır.

Gelelim yeni dönem YOUNGIE’sine… Ekibimin içinden beni hiç yalnız bırakmayan, her iş için benimle birlikte koşturan, YOUNGIE’yi benim kadar sahiplenen ve asla tembelliği kabul etmeyen canım arkadaşlarım, bu seneki dergilerimizin temellerini atacaklar. Onlara inancım kendime olandan daha fazla. Bu sene, geçtiğimiz yıllardan daha güzel dergiler okuyacağımıza eminim.

Son olarak YOUNGIE’me veda etme şansı verdiği için YOUNGIE editörü Ezgi CEBİROĞLU’na teşekkür ediyorum. Umarım her zamanki gibi başarılara imza atmaya devam ederiz.

Hem dergimizin bu yılki editörü olmaktan, hem de dergimizin altıncı sayısını sizlerle paylaşıyor olmaktan son derece mutluyum.

Bu yıl bizler Youngie’yi emanet olarak aldık,emanetin değerinin bilincinde olarak da elimizden gelenin en iyisini yapmak için uğraştık. Bizlerden sonra, en az bizler kadar dinamik ve Youngie ruhuna sahip bir ekibe emanetimizi bırakana kadar, onu en iyi şekilde koruyacağız. ‘’YOUNGIE’’nin bu seneki sorumlusu olacağım kesinleştiği zaman, duyduğum heyecanı tarif etmem zor. Bunun yanında elbette ki bazı ufak endişelere de büründüğümü itiraf etmeliyim. Fakat bundan önceki dergilerimizin çıkan beş sayısında gözlemlediğim şey her iş titizlik istiyor ve böylece her işin üstesinden gelinip beraberinde bir çok başarıya imza atılabiliyor.

Youngie sorumlusu olduğum kesinleştiğinde, heyecan, sevinç, merak ve endişeyi birlikte yaşasam da,aynı anda umutlarım da yeşerdi. Ben Youngie’yi seviyordum, önemsiyordum ve benim dergi için harcadığım hiç bir emek benim için bir yük değildi.Youngie’nin ilk sayısının o dönemki öğrencileri tarafından hangi fedakarlıklarla ve heyecanla çıkarıldığını biliyordum. Ve bundan duydukları gururu yüzlerinde görebiliyordum. Dergi ekibine ilk girdiğim günden itibaren bunlar hep hatırımdaydı. Gösterilen çabalar karşısında dergimiz hak ettiği değeri de görmeye devam etmeliydi.

Evet, umutlarım ve heyecanlarım varken,özellikle de bu yolda yanımda bomba gibi bir dergi ekibim varken , bu endişeler hiç bir zaman gözümü korkutmuyor.Gerçek anlamda özverili ekibimle birlikte sistematik bir çalışma sonucu ortaya Youngie’nin altıncı sayısını çıkardık. Düzenli ve planlı olarak çalıştık sonuç karşısında çok mutluyuz. Diğer sayılarımızda da bu heyecanımızı ve enerjimizi kaybetmeyeceğimize,aynı kararlılıkla bu yolda ilerleyeceğimize eminim.

Yazılarımızı okumanız,emeğimizi görmeniz bizler için en büyük desteklerden biri.Şimdiden cok değerli hocalarıma ve arkadaşlarıma destekleri için teşekkür ediyorum,diğer sayılarımızda görüşmek üzere ...

Ezgi CEBİROĞLU 2014-2015 Youngie Editörü

youngie - 6 / kasım 2014

EDİTÖR’ÜN NOTU

youngie - 6 / kasım 2014

6

Makale_

BAŞARIYA GİDEN_ _YOLDA ENDÜSTRİ MÜHENDİSLERİ

Doğuş Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mesut Kumru

Küresel rekabet ortamının gelişmesi, teknolojinin ürün ve hizmetlere dönüşümünü hızlandırmıştır. Firmalar yaşamlarını devam ettirebilmek için daha verimli çalışan ve doğru kararları hızlı bir şekilde alabilen sistemlere ihtiyaç duymaktadır. Bu ihtiyaç, böylesi sistemleri kurarak etkin bir şekilde çalıştıran endüstri mühendislerinin önemini daha da arttırmaktadır. Dolayısıyla, endüstri mühendisliği, günümüzde olduğu gibi gelecekte de en çok aranan bir meslek olma özelliğini sürdürecektir.

Endüstri Mühendisliği, üretim/hizmet-yönetim sistemlerinde verimliliği ve üretkenliği en ekonomik şekilde yükseltmek için yapılan çalışmaların tümünü kapsayan bir mühendislik dalıdır.

Endüstri Mühendisleri, kuruluşun kay-

naklarının dengeli dağıtımından, etkin kullanımından ve uzmanlar arasındaki işbirliğinin kurulmasında da sorumludur. Endüstri Mühendisleri, bir kuruluşun kendi özgün uğraşları yanında, farklı alanlardaki uzmanlarla yönetim arasında bir köprü gibi iletişim görevi de yapar.

Endüstri Mühendisi, her düzeydeki yöneticinin karar verme aşamasında ihtiyaç duyduğu bilgi desteğini, bilimsel yöntemler kullanarak veren kişidir. Bu nedenle, endüstri mühendisi kamu, özel sektör, ticaret, hizmet, tasarım, sanayi ve hatta askeri alanda faaliyet gösteren bütün kuruluşlarda çalışabilir.

Endüstri Mühendisi olmak isteyenlerin; fikirlerini başkalarına aktarabilen, sayısal bilgilerle ilgili ve bu alanlarda başarılı, insan ihtiyaçlarına karşı duyarlı,

insanlarla iyi ilişkiler kurabilme ve ikna edebilme, planlama, tasarım, eşgüdüm, çok yönlü karar alabilme, çalışanları motive edebilme yeteneklerine sahip, sorumluluk duygusu gelişmiş, ileriyi görüp fırsatları sezebilen, yüksek başarma güdülü ve yaratıcı kimseler olmaları gerekir. Bunun için, endüstri mühendislerinin öncelikle yeteneklerini doğru anlamaları önemlidir.

Yaşamın büyük bir kısmını kapsayan iş hayatında mutlu olmak, hayatta mutlu olmanın en önemli etkenlerindendir.

Ayrıca, sevilen ve mutluluk duyulan bir işi yapmak başarıyı da beraberinde getirecektir. Bu nedenle, kariyer yönünü seçerken, adayların kendi kişisel yetkinliklerine ve ilgi alanlarına göre seçim yapmaları çok önemlidir. Örneğin, tek

Endüstri mühendisliği mesleğinde yakın gelecekte serbest dolaşım olanaklarının ortaya çıkması, diplomaların uluslararası geçerliliği (akreditasyon), dil/anlayış vb.sorunlar karşımıza çıkacaktır. Bu sorunlara hazırlıklı olmalıyız. Farklılıklara uyum niyetini/kabiliyetini, yasal düzenlemeleri, ıskalamamak gerekir.

Üniversite öğrenimi sırasında gerçekleştirilen stajların, projelerin, Erasmus uygulamaları ve kulüp/sosyal çalışmalarının başarıdaki rolü yadsınamaz. Özellikle, staj yaparken birçok bölümde eş zamanlı çalışmak, ya da en azından diğer bölümleri gözlemlemek çok önemlidir. Staj yaparken aday bu yönde talepte bulunabilmelidir. Örneğin, ürün bölümünde staj yapan bir endüstri mühendisi adayının aynı zamanda satın alma bölümüne de destek verebilmesi çok faydalı olacaktır. Böylece, adaylar hangi işleri yapmaları gerektiğiyle ilgili değerlendirme fırsatı bulabilecektir.

Gözlem,bir endüstri mühendisi adayının kendi becerelerini keşfetmesiyle ilgili en önemli özelliktir.

Bizleri bekleyen gelecek çok farklı olacaktır. Bugün yaptıklarımızı yaparak, bugün düşündüğümüz gibi düşünerek ve aymadan, sanki hiçbir şey yokmuş gibi yolumuza devam ederek geleceği yakalayamayız. O halde, farklı şeyler düşünmemiz, farklı şeyleri yerine getirmemiz, bu işe de, bu değişime de liderlik yapmamız gerekir.Burada endüstri mühendislerine büyük görevler düşmektedir.

Günümüz karmaşık-dinamik iş ortamında mücadele ederken hemen hepimiz birtakım desteklere ihtiyaç duyarız. Bu hem içimizdeki gücü ortaya çıkartmak, hem engelleri aşabilmek, hem streslerimizi pozitif tutabilmek, hem yaşamda nereye ulaşmak istediğimizi ve etrafımızı nereye götürmek istediğimizi belirlemek, sağlıklı ve zinde kalmak, performansımızı yükseltmek ve tabii ki güdülerimizi doyurmak içindir. Bütün bunları yaparken gerektiğinde bazı bilge, önder rehber arayışlarımız da ortaya çıkacaktır. Bir endüstri mühendisi zamanı geldiğinde onlardan yararlanmayı da bilmelidir.

Endüstri Mühendisliği mesleğinde yakın

düşünmenin ötesinde, önemli Endüstri Mühendisliği problemlerini içeren bir kavram olarak görmeliyiz. Örneğin, yeniden üretilebilirlik kavramı hem pazar anlamında, hem de maliyet anlamında önemli bir olgudur. Bu konular halen önde gelen gelişmiş ülkelerde ağırlıklı olarak malzeme, makine ve elektrik mühendislerinin kontrolünde gitmektedir. Oysa, yakın gelecekte Endüstri Mühendisleri de bu sürece daha ziyade katılacaklar, onlar da o süreç içerisinde özgün problemler bulup, özgün çözüm yöntemleri geliştireceklerdir.

ve bunun için hepimizin çok çalışması gerekir.

ve kişileri analiz edebilme, geleceği öngörebilme ve olaylara farklı açılardan bakabilme yetenekleriyle de tanınırlar.

Başarı için sadece bir lisans bölümü okumak yeterli değildir. Aynı zamanda tutkulu bir çalışma aşkı da gerekir. Bu özellik ister kendi şirketini kurmada olsun, ister bir şirketin yavaş yavaş başına geçmeye giden yolda olsun, herkesin sahip olması gereken temel bir özelliktir. Ayrıca, işi dışında global düzeyde değişimleri takip edebilen, kendini işi ve okulu dışında eğitebilen ve insanlarla iyi sosyal ilişkiler kurabilen kişilerin yöneticilik vasfına hem daha çabuk ulaştıkları,hem de onu daha iyi taşıdıkları bir gerçektir. Unutulmaması gereken en önemli şey, iş hayatında başarıya giden yolda değişimi yakalamaktır. Değişen şartlar ortamında çok katı bir yol çizmeye çalışmak başarısızlığı getireceği gibi, tersine, değişen dünyanın ve iş ortamının şartlarına uyum sağlayabilmek de başarının anahtarı olacaktır.

Bir diğer önemli husus, Türkiye’de henüz yeterince yer bulamayan girişimcilik ruhu konusudur.. Yeni bir ürün/hizmetin düşünülmesi, geliştirilmesi, üretilmesi, pazarlanması-satılması sürecinde pek çok sorunun cevaplanması gerekir.

Bu aşamada, endüstri mühendisleri girişimcilik ruhu taşıyan, düşünceyi geliştiren kişiler açısından çok değerli katkılar ortaya koyabilecek, girişimcilere işin nasıl yapılacağı konusunda yardımcı olacaklardır. Diğer bir nokta, zorlaşan ve çözümünde ileri teknoloji gerektiren problemler için lisansüstü çalışmalara daha ziyade ihtiyaç duyulacak olmasıdır. Endüstri mühendisliği alanında yüksek lisans ve doktora öğrenci sayılarının artması bilgi düzeyimizi arttıracak, “rekabet gücü” denilen kavramda bize destek sağlayacaktır. Bir diğer husus, çevreye duyarlılık konusudur. Çevre konusunu hoş, etik bir şey olarak

Temel bilimler desteğiyle öğrencinin ufkunu açan, ona analitik bakış açısı kazandıran ve olaylara farklı perspektiflerden bakmasını sağlayan bir eğitim, aslında iş hayatında basamakları tırmanmakta oldukça gereklidir. Ne var ki, iyi yöneticiler sadece iş bitirme ve matematiksel yetenekleriyle değil, durumları

7

gelecekte serbest dolaşım olanaklarının ortaya çıkması, diplomaların uluslararası geçerliliği (akreditasyon), dil/anlayış vb.sorunlar karşımıza çıkacaktır. Bu sorunlara hazırlıklı olmalıyız. Farklılıklara uyum niyetini/kabiliyetini, yasal düzenlemeleri, politik durumları ıskalamamak gerekir. Geleceğin iş dünyası biraz sanal ortam ağırlıklı, sanat ve kültürle iç içe, daha yarışmacı, daha bireysel, daha küresel olacak ve afet yönetiminde çok daha deneyimli olmamızı gerektirecektir. Afet yönetiminin etkili olması için uluslararası fikir birliğine göre: Bir afet anında insanlar etraflarından destek istemek yerine, kendi kendine yetebilme becerilerini geliştirmek zorundadır, ancak bunu geliştiren ve çevresiyle bir takım çalışması içinde dayanışmaya giren insanlar afet durumlarında az zarar gören insanlar olacaktır. Böylesine öngörülen bir geleceğe hazırlıklı olmanız

youngie - 6 / kasım 2014

başına bilgisayarda analiz yaparak çalışmaktan hoşlanmak, ya da sürekli birileri ile iletişim halinde olmak çok farklıdır. Aynı şekilde, sözlü-yazılı ifade yeteğinin iyi olması ile sayılarla uğraşmadaki başarı birbirine tamamen zıttır.

Kişi,bunları irdeleyerek kendi yapısına en uygun görev alanını seçmeli ve ona yönelmelidir. Keza, satışta çok başarılı olan birisi, muhasebe ya da üretim bölümlerinde çok başarısız olabilir, ya da tam tersidir. İşin özü kendini iyi tanımak, yeteneklerini bilmek ve doğru seçimleri yapabilmekten geçmektedir. Şüphesiz, kişiler belirledikleri hedefler doğrultusunda kendilerini de sürekli geliştirebilmelidir.

youngie - 6 / kasım 2014

8

_Endüstrİ MÜHENDİSLİĞİ EtKİNLİKLERİMİZ

sektör günlerİ nedİr?

Ezgi Cebiroğlu...

- Doğuş Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Kulübü (DEMK) olarak “Sektör Günleri” adı altındaki organizasyonumuz, seçtiğimiz sektördeki farklı firmalardan ağırlayacak olduğumuz endüstri mühendisleri ve yöneticiler ile gerçekleştirdiğimiz seminerlerden oluşmaktadır. Projemizi dönemde birer gün olmak üzere yılda iki kez gerçekleştirmekteyiz.

Geçtiğimiz yıl ‘‘Hizmet Sektörü’’nü ele alarak iki günde konuk ettiğimiz konuşmacıları sizlerle paylaşalım: Ahmet Murat SÜMER (Anadolu Sağlık Merkezi Stratejik Planlama Müdürü), Abdurrahman KÜLÜNK (Erdem Hastanesi Genel Müdürü),Seda ÖZDEMİRCİOĞLU (Horoz Lojistik Kalite Sistem Uzmanı),Göktuğ AYTAÇ (Finansbank Ürün Yönetimi Yönetmeni), Süleyman YAĞMUR (TCDD Traction Manager), Hakan ÖKSÜZ (THY İnsan Kaynakları Müdürü), Ali KARAMAN (Metro Hedef Müşteri Yönetimi Müdürü), Hasan VATAN (Vatan Bilgisayar Yönetim Kurulu Başkanı).

Endüstrİ Mühendİslİğİ Kongresİ Nedİr?

Bu proje kapsamında bu dönem ele aldığımız sektör ‘‘Hızlı Tüketim Sektörü’’ dür. 13 Kasım tarihinde düzenlediğimiz etkinliğimize katılan konuşmacılar: Ece Bagatur (Unilevel Brand Bulding Manger-Knorr), Hakan Yurdakul (Unilevel Brand Bulding Manger-Knorr), Erkan Doğramacılar (Eczacebaşı Talep Planlama Yöneticisi), Umut Akbaş (Procter Gamble Ticari Operasyonlar Üst Düzey Müdürü).

Dolu Dolu geçen etkinliğimize katılan tüm arkadaşlarımıza teşekkür ederiz, diğer sektör günlerinde görüşmek üzere...

Endüstri Mühendisliği Kulübü olarak birincisi 19-20 Nisan 2009 yılında düzenlenen Endüstri Mühendisliği Kongreleri, sektörde lider haline gelmiş seçkin firmalardan,şirketlerden ağırlanan Endüstri Mühendisleri ve yöneticilerin verdiği seminerlerden oluşmaktadır.Günde ortalama dört seminer olmak üzere üç gün boyunca

sürmektedir.

Bu yıl Mart ayının birinci veya ikinci haftasında beşinci Endüstri Mühendisliği Kongresi’ni düzenleyeceğiz. Sizlerden görevli olmak ya da seminerlere katılmak isteyen arkadaşlarımızı aramızda görmekten büyük mutluluk duyacağımızı belirtmek isteriz.

9

Rotanızı Bizimle Belirleyin!

Sene içerisinde farklı sektör ve firmaların ortak departmanlarını buluşturmayı hedeflediğimiz projemiz Rota’nın bu yıl ikinci etkinliğini 9 Aralık Salı günü gerçekleştireceğiz. Bu yılki etkinliğimizi,geçen yıl da olduğu gibi, başta Endüstri Mühendisliği Bölümü olmak üzere, tüm mühendislik fakültesini hedef alarak, farklı sektörlerdeki şirketlerden ve firmalardan gelen konuşmacıların verdiği birer saatlik seminerler şeklinde gerçekleştireceğiz. Projemizde; mühendis-

lik fakültesi öğrencilerinin departmanlar

rektör ve Kurucu Ortak), Sait AYAYDIN

hakkında bilgi sahibi olup, iş hayatları-

(Turkcell Perakende Yönetimi Direk-

na bilinçli bir şekilde yön vermelerini

törü), H. Zafer TERZİOĞLU (Borusan

amaçlıyoruz.

Holding Genel Müdürü), Mehmet Necil

Geçen yıl konuk ettiğimiz konuşma-

OYMAN (Teknosa Genel Müdürü),-

cılarımız: Serkan UZUNAY (Doğuş

Simla ALTUNBAY (Filli Boya Marka

Otomotiv Pazarlama ve İş Geliştirme

Müdürü).

Müdürü),Cenk GÜLER (Samsung Satış

Bu dönem yine birbirinden değerli

Pazarlama Müdürü), Kemal ÖMERCİ

konuşmacılar bizimle birlikte olacak

(DeFacto Pazarlama Direktörü), Erhan

9 Aralık’ta görüşmek üzere. Rotanızı

ARYILMAZ (Bang and Bond Kreatif Di-

bizimle belirleyin...

temöb nedİr?

Katılım ve içerik açısından Türkiye’nin en büyük öğrenci organizasyonu olarak kabul edilen Türkiye Endüstri Mühendisliği Öğrencileri Buluşması, kısa adıyla TEMÖB, öğrenci tabanlı olup seminer, konferans, bilgi alışverişi ve network kurma amaçlıdır. 1997 yılından beri 55 farklı üniversitenin öğrencilerini ortak bir platformda bir araya getirerek; •Endüstri mühendisliği alanında bilgi alışverişinde bulunmalarını, •Endüstiriyel sorunlara grup bakış açısı ve yaklaşımıyla çözümler öne sürmelerini, •Üniversite-iş dünyası birliğini sağlamayı, •Geleceğin Endüstri Mühendisleri olarak Türkiye ve dünyadaki güncel gelişmeleri yakından izleyebilmelerini sağlamayı amaçlar.

Şubat ve Eylül aylarında olmak üzere, yılda iki kere düzenlenen TEMÖB’e her seferinde farklı bir üniversite ev sahipliği yapar. Şubat ayında 39.TEMÖB’e Doğuş Üniversitesi Endüstri Mühendisliğ Kulübü olarak ev sahipliği yapmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 39.TEMÖB hakkında detaylı bilgileri,16. ve 17. sayfalardaki yazımızda sizler için paylaştık.

Tüm etkinliklerimizde buluşmak üzere...

- 39.TEMÖB Şubat ayında...

youngie - 6 / kasım 2014

Rota nedİr?

yongie - 6 / kasım 2014

10

Güncel_

Çap&yap_ _‘mak lazım Neredeyse hepimiz, üniversite hayatımıza başlarken okulun tüm imkanlarından faydalanmayı hedeflemişizdir.

Hem Çift Anadal Programı sayesinde aynı anda iki diploma almayı hem de Erasmus Öğrenci Hareketliliği vasıtasıyla Avrupa’da eğitim alma fırsatını yakalamayı isteriz. Bu hedeflerden biri olan, fazladan bir diploma veya sertifikaya ulaşmak için neler yapılması gerektiğini içeren yazımızla sizleri baş başa bırakıyoruz.

1

Çİft Anadal - Yandal Farkı Nedİr? Çift Anadal Programı: Başarı şartını ve diğer koşulları sağlayan öğrencilerin aynı yükseköğretim kurumunun iki diploma programından eş zamanlı olarak ders alıp, iki ayrı diploma alabilmesini sağlayan programdır.

2

Erkan Dede

Yandal Programı: Bir diploma programına kayıtlı öğrencinin öngörülen şartları taşıması kaydıyla, aynı yükseköğretim kurumu içinde başka bir diploma programı kapsamında belirli bir konuya yönelik sınırlı sayıda dersi almak suretiyle, diploma yerine geçmeyen bir belge (Yandal Sertifikası) alabilmelerini sağlayan programdır.

ÇİFT ANADAL PROGRAMINA BAŞVURABİLMEK İÇİN SAĞLANILMASI GEREKEN KOŞULLAR: Anadal lisans programının en erken 3’üncü ve en geç 5’inci yarıyılı başında bulunulması.

Alınan tüm derslerin başarıyla tamamlanmış olması.

Genel Not Ortalaması’nın 4 üzerinden en az 2.72 olması.

Sınıfta en başarılı %20’lik dilimde bulunulması Türkçe bölümde okuyup, İngilizce bölümlerde yandal yapmak isteyen öğrencilerin, DÜİYES sınavına girerek başarılı olmaları veya Doğuş Üniversitesi yetkili birimlerince eşdeğerliği kabul edilen uluslararası veya ulusal sınavlarda başarılı olduklarını belgelemeleri gerekir.

11 yongie - 6 / kasım 2014 3

YANDAL PROGRAMINA BAŞVURABİLMEK İÇİN SAĞLANILMASI GEREKEN KOŞULLAR: Anadal lisans programının en erken 3’üncü ve en geç 6’ncı yarıyılı başında bulunulması. Öğrencinin yandal programına başvurabilmesi için başvurduğu yarıyıla kadar kayıtlı olduğu lisans programındaki tüm kredili dersleri başarı ile tamamlamış olması ve başvurusu sırasındaki genel not ortalamasının en az 2,50 olması gerekir.

Başvuruların, kontenjan miktarından fazla olması durumunda not ortalaması yüksek olan öğrenciye öncelik tanınır.

youngie - 6 / kasım 2014

12

Röportaj_

İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Ekonometri bölümünden 1995 yılında mezun oldu. 2008 yılında ise Sabancı Üniversitesi’nde Yönetici İşletme yüksek lisans eğitimini tamamladı. Profesyonel meslek hayatına 1999 yılında Ericsson Türkiye’de Satış Müdürü olarak başladı. Daha sonra sırasıyla Ericsson Türkiye’de Yurt Dışı Pazarlar Müdürü, DanoneSA’da Ulusal Satış Müdürü ve GıdaSA’da Satış Direktörü pozisyonlarında görev aldı. 2007 yılından bu yana TeknoSA bünyesinde.. 2013 yılından beri TeknoSA Genel Müdürü olarak görevine devam etmektedir.

TeknoSA Genel Müdürü Mehmet Necil Oyman

‘‘herkes İÇİN TEKNOLOJİ’’ 1

Bİze kendİnİzden bahseder mİsİnİz?

Kurumsal iş hayatına başlamadan önce, 10 yıl boyunca turizm sektöründe hem yurtdışı turlar müdürü hem de rehber olarak çalıştım. Üniversitede başladığım ve sonrasında bir süre devam ettiğim bu meslek sayesinde, senenin neredeyse 250-300 gününü farklı

ülkelerde geçiriyordum. Rehberlik, yeni kültürleri tanımak ve ülkelerin dinamiklerini keşfetmek dışında bana insan ilişkileri, iletişim ve yönetim alanında hem tecrübe hem özgüven kazandırdı.

2

Meslek hayatınızda dönüm noktası olarak nİtelendİrdİğiniz bir dönem var mı?

İş yaşamında birçok farklı süreç, seçim ve teklifler karşımıza çıkabiliyor. Bu durumlarda öngörülü davranma ve kendine güven kilit rol oynuyor. Üniversite yıllarında başladığım ve sonrasında da keyifle devam ettiğim yurtdışı rehberliği sırasında, Ericsson firmasının Kuzey Kutbu’na bir gezi organizasyonunu yönettim. Bu gezi sırasında, firmanın kurumsal yapısını da gözlemleme fırsatı buldum. İş süreçlerindeki sistem ve profesyonellikleri beni çok etkiledi. Kendilerinden aldığım iş teklifiyle de ilk defa kurumsal bir firmada Satış Müdürü olarak göreve başladım. Kariyer hayatımdaki bu dönüm noktasında, yarattığım

sosyal çevrenin ve doğru kararı vermenin büyük etkisi olduğunu söyleyebilirim.

TeknoSA artık Türkiye’nin 81 ilinde. Bunu gerçekleştirmek adına nasıl bir yol izlediniz?

TeknoSA, Türkiye’yi teknoloji perakendeciliğiyle tanıştırdığı 2000 yılından bu yana sektördeki gelişmelere öncülük eden, dijitalleşme ve bunun getirdiği teknolojik eğilimleri içselleştirerek tüketicilerine değer yaratan bir marka.

yaparak ulaştık.

3

“Herkes için Teknoloji” felsefesiyle Türkiye’nin her yerine teknoloji götürme hedefimizi bu yıl, mağazalarımızı 81 ile yayarak gerçekleştirdik. Bu, sektör için çok önemli bir kilometre taşı. 81 il hedefimize; müşteri memnuniyetini hep ilk sırada tutarak, güçlü, yenilikçi teknolojik altyapımızı sürekli geliştirerek ve insan kaynağımıza sürekli yatırım

Bir diğer dönüm noktası da Sabancı Grubu’na geçişimdi. Bu grupta çalışmayı gençlik yıllarımdan itibaren istiyordum. Türkiye’nin en köklü, ilklere öncülük etmiş topluluklarından birinin bünyesine katılmak, verdiğim en doğru kararlardan biri oldu. DanoneSA Satış Müdürlüğü’nden TeknoSA Genel Müdürlüğü’ne uzanan kariyer yolculuğumda; etik değerlere bağlı, fark yaratan girişimlerde bulunan ve çalışanlarına kariyer imkânı tanıyan Sabancı Grubu’nda görev almanın güvenini, gururunu hissettim ve hissediyorum.

İçinde bulunduğumuz sektörde inovasyon ve kendini geliştirmek kritik önem taşıyor.

Bu bağlamda, dünyada da yeni bir kavram olan omni-channel, çoklu kanal modeli ile müşteri deneyimini daha kusursuz, kesintisiz ve her kanalda etkin hale getirmeye odaklandık. Türkiye’nin en yaygın teknoloji perakendecisi olarak burada fark yaratacağız. Kesintisiz hizmet anlayışımızla müşterilerimizin her an her yerde yanında olmaya ve teknoloji perakendeciliği sektörünü daha da ileri taşımaya devam edeceğiz.

13 Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de perakende sektörü, yeni yatırımlar ve yarattığı istihdamla ekonomik büyümeye büyük katkı sunuyor. Türkiye perakende sektörü yaklaşık 170 bin kişiye istihdam sağlıyor.

Sektörün, pazara giren yeni firmalar ile yatırım ve satın almaların da etkisiyle önemli bir gelişim sürecinde olduğunu söyleyebiliriz.

Bu bağlamda, 2015’te bu rakamın daha da artması bekleniyor.

Şirket yönetimi temel politikalarınız neler? Çalışan motivasyonu adına neler yapıyorsunuz?

Şirketimiz dünya standartlarında, bilimsel perakentecilik anlayışıyla yapılandı. Bu yapıda esas olan müşteri memnuniyeti.

5

6

7

TeknoSA’nın geniş bir müşteri kitlesine sahip olduğu ortada. Bu konuda müşteri memnuniyeti ilkeleriniz neler?

TeknoSA bünyesinde çalışan mühendislerin yerini ve önemini nasıl anlatabilirsiniz?

Elektronik perakende sektörü ise günümüzde yüksek potansiyel taşıyor ve geleceği oldukça parlak görünüyor. Bu sektörde iler-

Müşteri memnuniyetini sağlamanın yolu da eğitimli ve yetkin çalışanlardan geçiyor. Bu bağlamda 2005 yılında TeknoSA Akademi kuruldu. TeknoSA Akademi’nin öne çıkan en önemli özelliği teknoloji perakendeciliğinde ilk ve tek MEB onaylı sertifika veren eğitim merkezi olması. Bilimsel perakendecilik anlayışıyla TeknoSA standartlarına uygun, alanında yetkin, hizmet anlayışı gelişmiş çalışanlar yetiştiriyoruz. Adaylarımıza, yeni teknoloji deneyim alanlarına dönüştürdüğümüz sınıflarda, demolar eşliğinde etkileşimli bir eğitim ortamı sunuyoruz. Ayrıca akademimizde şimdiye kadar hayata geçirilen koçluk programları, mentorluk sistemi, çeşitli eğitim ve gelişim programları, dijital gelişim platformları bulunuyor. Mobil eğitim TeknoSA olarak, müşteriyi merkezine alan hizmet odaklı anlayışımız ve bu anlayış çerçevesinde, satış öncesi ve sonrasında sunduğumuz yenilikçi çözümlerle tüm rakiplerimizden farklılaşıyoruz. Müşterilerimizi her kanaldan dinliyor, teknolojiyi ve hizmetlerimizi erişilebilir kılıyoruz.

Müşteri memnuniyetinin en önemli ayaklarından birinin satın alma öncesinde başladığına inanıyoruz. Tüketiciyi ihtiyaçlarına uygun doğru ürünü seçmeye yönlendirmek,

Mühendislik okuyan öğrencilere verebileceğiniz tavsiyeler nelerdir?

lemek isteyen gençlere teknoloji perakendeciliğini tavsiye ederim. Ülkemizin sahip olduğu genç nüfus ve yeni teknolojilere olan ilgi sayesinde geçtiğimiz yıllarda tüketici elektroniği pazarı çok hızlı büyüdü. Özellikle son yıllarda yeni neslin elektronik ticarete yönelik ilgisi ve yönelimi artış gösterdi.

Bizim de çalışanlarımızın %91’i Y jenerasyonundan oluşuyor. Satış danışmanlığı dışında ayrıca dijital pazarlama, e-ticaret yazılımı ve web analistliği gibi nispeten yeni tabir edebileceğimiz alanlara yönelmek isteyen gençlerin de artış gösterdiğini söyleyebilirim.

imkanı sağlayan “Cep’TE Akademi” aplikasyonu, şirket içi video paylaşım platformu “TeknoTube”, paylaşım ve informal öğrenmeye destek veren “SosyaLİG” platformu gibi zengin yöntem/araçlarla çalışanlarımızın gelişimine ve bağlılığına destek sağlıyoruz. Çalışan memnuniyetini sürekli iyileştirmeye öncelik veriyoruz. Çalışma ortamını konforlu ve eğlenceli olarak düzenliyoruz. Örneğin binamızın arkasına küçük bir bostan kurduk ve bu bahçede yetiştirdiğimiz sebze ve meyveleri yemekhanemizde kullanıyoruz.

Plazanın giriş katında çalışanların molalarında çay, kahve içerken müzik dinleyebileceği, playstation vs. oynayabileceği Turuncu Oda adıyla sosyal bir ortam yarattık. Çalışanlarımızın sosyal, kültürel, aile ve iş hayatlarında pratik bilgiler edinmesini sağlayan farklı alanlarda uzman konuşmacılarla “Turuncu Seminerler” organize ediyoruz. satış sonrasında gelen soru işaretlerini ve memnuniyetsizlikleri minimize ediyor. Satış sonrası süreçte de müşterilerimizin taleplerine cevap veriyor, ürünlerle ilgili soru ve sorunlarını çözümlemeye odaklanıyoruz. Bu anlamda müşteri hizmetleri departmanımız iş ortaklarıyla birlikte yenilikçi modelleri de hayata geçiriyor. Ayrıca, satış sonrasında müşterilerimizi destekleyen hizmet paketlerimiz de var.

Bünyemizde çalışan mühendisler ağırlıklı olarak bilgi sistemleri, yazılım ve geliştirme birimleri olmak üzere organizasyon yapımızda birçok farklı birimde görev alıyorlar. Mühendislik mezunu arkadaşların teorik bilgileri haricinde, analitik düşünce yapısına

sahip olmaları, sonuçlara dair hızlı öngörülerde bulunmalarını sağlıyor. Mühendislik mesleğinde sizin bir adım önde olmanızı sağlayacak unsurun, bilgi düzeyi haricinde sosyal yönünüzü geliştirmeniz olduğunu düşünüyorum.

youngie - 6 / kasım 2014

Bilindiği üzere TeknoSA teknoloji perakendeciliğinde lider konumda.

Peki siz, gençlerin perakendecilik sektörüne yönelmesini tavsiye eder misiniz?

4

youngie - 6 / kasım 2014

14

Röportaj_

8

TeknoSA’da staj yapmak isteyen öğrenciler nasıl bir yol izlemeli?

TeknoSA’da staj yapmak onlara ne kazandırır?

TeknoSA, çok ciddi oranlarda hem iş hem de staj başvurusu alıyor. Başvurular, teknosa.com web sitesinden, kendi sosyal medya platformlarımızdan (TeknoSA Kariyer Facebook sayfası, Linkedin vb.) ve çeşitli kariyer / insan kaynakları web sitelerinden yapılabiliyor. Gelen tüm başvurular insan kaynakları birimimiz tarafından titizlikle değerlendiriliyor.

Türkiye’nin lider ve en yaygın teknoloji perakendecisinde staj yapmanın ayrıcalıklı yönleri var. Şöyle ki; üniversite öğrencilerinin hem iş yaşamına uyum süreçlerine katkıda bulunmak hem de gelecekte

TeknoSA olarak ÜNİVERSİTELERLE ilişkileriniz ne düzeyde? Bu konuya verdiğiniz önemi nasıl anlatırsınız?

Üniversiteleri sadece meslek edinme yeri olarak değil, genç beyinlerin gelişime , yeniliğe daha açık ve daha donanımlı hale geldiği, kişiliklerinin şekillendiği bir ortam olarak görüyorum. Üniversitelerdeki eğitim niteliği, sosyal olanaklar ve teknik imkanlar ne kadar iyi olursa, bizleri de o kadar iyi bir gelecek bekliyor.

Meslek hayatında başarılı olmak adına gençlere verebileceğiniz öneriler neler?

İş hayatında başarılı olmak konusunda; “Ya farklı bir iş yapmanın, ya da işi farklı yapmanın” önemli olduğunu düşünüyorum.

9

10

aramıza katılabilecek yeteneklerimiz ile bir araya gelebilmemize fırsat yaratmak amacıyla TeknoSA Future Talent (TFT) Staj Programını başlattık. Stajyerlerimiz program boyunca E-learning üzerinden çeşitli eğitimler alıyor; mağaza, TeknoSA Akademi ve lojistik merkezi ziyaretleri yapıyor ve yönetim ile sohbet toplantılarına katılıyorlar.

Ayrıca üniversite öğrencilerinin iş yaşamına daha iyi hazırlanmaları için ihtiyaçları olan yol ve yöntemler hakkında bilgi aktarmak amacıyla hazırlanan bir günlük “Özgelecek Nasıl Hazırlanır?” eğitimi ile “Etkili İletişim” eğitimleri veriyoruz. mız ortak projeler ve etkinlikler bulunuyor. Örneğin TeknoSA Akademi çalışması da Sabancı Üniversitesi ile yaptığımız bir projenin sonucu olarak ortaya çıktı.

Ortak proje çalışmaları dışında, şirketimizin üst düzey yöneticileri, üniversite öğrencileriyle farklı organizasyonlarda bir araya gelip deneyimlerini paylaşıyorlar.

TeknoSA olarak birçok üniversite ile yaptığı-

Sabancı Grubu’nun atıldığı sektörlerde kazandığı başarının sırrı fark yaratmak.

Bunun en güzel örneklerinden biri TeknoSA. Türkiye’de teknolojiyi herkese ulaştırmak amacıyla oluşturulan zincir teknoloji marketi konsepti ciddi fark yaratan bir işti. TeknoSA, doğru zamanda doğru işi yapma vizyonu ile kuruldu ve kurulduğu 2000 yılından bu yana sektörünün lideri konumunda bulunuyor. 163 kişilik bir ekiple işe başladığında, Türkiye’de teknoloji perakendeciliği gibi bir

kavram bilinmiyordu. Kriz dönemlerinde ve rekabetin sertleştiği yıllarda da yine doğru adımları attığı için bugün yaklaşık 4000 kişilik kadrosu ve yaygın mağaza ağıyla Türkiye’de sektörünün açık ara lider şirketi.

Meslekte başarılı olmak için; cesur ve araştırmacı olmak, akılcı riskler almaktan da korkmamak lazım.

Bir de hayatınızı hiçbir zaman sadece işiniz etrafında kurmayın derim. Mutlaka ailenize, özel ilgi alanlarınıza zaman ayırın ve aktif olun. Sosyal hayatınızda yakaladığınız mutluluk, iş hayatınızda da başarıyı getirir.

15 youngie - 6 / kasım 2014

Neden_

ENDÜSTRİ MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜNÜ SEÇTİM Çoğumuz günlük yaşantımızda,özellikle arkadaşlık ilişkilerimizi göz önüne alırsak, herhangi bir toplanma ya da bir buluşma ayarlamaya çalışırız. Nitekim birçok kişi bunu eline yüzüne bulaştırır. Her ne olursa olsun işin içinde insan kontrolü olduğu gerçek , hatta bu işin sonucunda insanlarla uğraşmak da var. Çoğumuz günlük yaşantımızda bir işi organize etmişizdir. Arkadaşlarımız arasıda bir buluşma ayarlamak bunu en basit örneklerinden bir tanesi. Fakat her hangi bir buluşmayı organize etmek bile bazı zamanlarda bizler için zor olabilir. Bunu nedeni ise şüphesiz ki, işin içinde insan faktörünün olması. Arkadaş ortamlarında da sürekli plan yapan ve herkesi idare etme sanatı elinde olan kişi bendim. Bu sebeplerden dolayı da olsa bir nevi ‘yönetici’ ,en azından ‘planlayıcı’ konumunda yer almak hissi sadece hoşuma gitmiyor, bunları yaparken mutlu da oluyordum. Bunları yaşarken de her zaman yakın çevreme böyle bir işte çalışmak istediğimi dile getirirdim.

Lisede ve önlisansta elektronik haberleşme bölümünde okuduğum zamanlarda bu bölümden çoktan vazgeçmiştim. Sebebi ise uzun süren devre çalışmaları ve sonucunu tamamen bilmeden hareket etmemiz vs. işte...

Daha sonraları DGS’ye hazırlandığım dönemde meslekleri araştırmaya başladım ve yakın çevremden endüstri mühendisliği ile ilgili şu yorumları aldım: -Kısaca bir işi kolaylaştırma ve de verimlileştirme işi demek yerindedir. Joker gibi bir meslektir, hemen hemen her iş arenasında görev alabilir.

Bölüm hakkında yeterli bilgiye ve donanıma sahip olmayan kişiler tarafından üretilen klişe yorumların dışında,bir endüstri mühendisinin beni mest eden yanı ise; ‘Planlama, tasarım, eşgüdüm, çok yönlü karar alabilme, çalışanları motive edebilme yeteneklerine sahip kişilerdir’.İşte tamamen buydu. Ayrıca çok yönlü çalışma olanağı ve sektör ayırt etmemesi beni okuduğum bölümden Endüstri Mühendisliği bölümüne geçmeye ikna etti. Endüstri Mühendisliği bölümünü seçtiğim için mutluyum. Benim gibi bu bölümü seçenlerin de mutlu olduğunu fakülteye girdiğimde görebiliyorum. Daha henüz bölümüme başlamamış olmamla birlikte,endüstri mühendisliği bölümünde okumak için şimdiden sabırsızlanıyorum.

Umarım hayat tüm isteklerinize endüstri gibi cevap verir. Sistemin ve sektörün genişliği gibi; mutluluk için birden çok sebeple endüstri..

Sevil Yıldırım

youngie - 6 / kasım 2014

16

GÜNCEL_

_39. TEMÖB Şubat Ayında Türkİye Cumhurİyetİ’nde ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhurİyetİ’nde Endüstrİ Mühendİslİğİ eğİtİmİ veren 55 farklı ünİversitenİn öğrencİlerİnİ ortak bİr platformda toplayan TEMÖB, 38. organİzasyonunu TOBB ETÜ Endüstrİ ve Verİmlİlİk Topluluğu İle 26-28 Eylül 2014 tarİhlerinde gerçekleştirdi.

Doğuş Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü olarak 40 kişilik bir ekiple Ankara’nın yolunu tuttuk ve edindiğimiz tecrübeler,değerli bilgiler,dostluklar,güzel anılar ve değerler ile geri döndük...

38.TEMÖB’de neler mi yaşadık? İş ve akademi dünyasını, üniversite öğrencileri ile buluşturmayı amaçlayan TEMÖB sayesinde kaliteli firmalar ile görüşme ve kendimizi geliştirme fırsatı bulduk.Ankara’da dolu dolu 5 gün boyunca “Fütüristik İnovasyon” konulu konferanslarda bilgi dolu konuşmacılar ile buluştuk.Gün içinde seminerlerle bakış açımıza yeni renkler eklerken, gün sonunda Ankara’nın en popüler mekanlarında unutamayacağınız eğlencelere şahit olduk.

Geleceğin Endüstri Mühendis-

leri olarak Türkiye ve dünyadaki güncel gelişmeleri yakından izleyebilmemizi sağlamayı amaç edinmiş, Türkiye’nin ilk ve en büyük buluşmalar zinciri olan TEMÖB’ün Ankara’daki buluşmasına katılmaktan büyük memnuniyet duyduk.

TEMÖB’ün ÖNEMİ: TEMÖB, Türkiye’nin ilk ve en büyük öğrenci organizasyonudur. Akademik ve profesyonel çevrelerce ilgi ile izlenmekte ve takdir edilmektedir. Bu buluşmalarda akademik dünyanın ve iş dünyasının en başarılı isimleri, katılımcılarla TEMÖB için belirlenen konu çerçevesinde bilgilerini paylaşırlar.

TEMÖB’ün sponsorluğunu üstlenen Türkiye’nin önde gelen kuruluşları, ev sahibi ve katılımcı üniversiteleri daha yakından tanıma imkânı bulmakta-

Ezgi Cebiroğlu

17 youngie - 6 / kasım 2014 dır. Üniversite-sanayi işbirliğinin güçlendirilmesinde de TEMÖB çok büyük bir rol oynamaktadır. Ayrıca bu buluşmalarda bir araya gelen endüstri mühendisi adayları, birbirlerini ve üniversitelerini yakından tanıma ve kendilerini geliştirme imkânı bulmaktadır. Organizasyonun öğrenciler tarafından hazırlanması da, öğrencilerin iş hayatını tanımalarını, kişisel becerilerinin gelişimini ve kendilerine olan öz güvenlerinin artmasını sağlamaktadır.

Sen de Türkiye’nin en büyük ve en eğlenceli bu organizasyonunda yerini al!

Yaşadığımız bu eşsiz deneyimi bizler de Doğuş Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Kulübü olarak, hem kendi üniversitemize, hem de diğer üniversitelerden gelen öğrenci ve konuklara yaşatma fırsatını yakalamayı yani 39.TEMÖB’ün üniversitemizde gerçekleştirmeyi planlıyoruz.

Bu buluşmalar sırasında,öğrenciler akademik dünyanın ve iş dünyasının alanlarında en başarılı isimlerinin , söz konusu TEMÖB için belirlenmiş konuyla ilgili bilgi

ve tecrübelerini paylaşacaklar.

Ayrıca sponsorlukları Türkiye’nin en önde gelen kuruluşları tarafından yapılan,ev sahipliğini yapacağımız TEMÖB sayesinde, firmalar üniversitemizi daha yakından tanıma fırsatını bulacaklar.

Aralarındaki arkadaşlık bağını kuvvetlendirmeyi amaç edinmiş, tamamıyla öğrenciler tarafından düzenlenen Türkiye’nin ilk ve en büyük buluşmalar zinciri olan TEMÖB,sizlere iş dünyasının önde gelen isimleri ile birlikte,okul ve iş hayatınız hakkında önemi büyük deneyimlere sahip olmanızı sağlayacak.

39.TEMÖB ile 5 gün boyunca gün içinde birbirinden değerli oturumların yanında, geceleri de şehrin en güzel mekanlarında network’unuzu genişleteceğiniz eğlenceler sizleri bekliyor!

Daha detaylı bilgileri kulüp iletişim adreslerimiz aracılığı ile bizlere ulaşarak edinebilirsiniz.

youngie - 6 / kasım 2014

18

Röportaj_

1959 yılında dünyaya gelen Asım Külah, liseyi Endüstri Meslek Lisesi’nde okuduktan sonra, Gazi Üniversitesi Elektrik Bölümü’nden mezun oldu.

Daha sonra Marmara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Makine-Otomotiv Bölümü’nde yüksek lisansını tamamlayan Külah, Burnley Art and Technology / Manchester’da (Endüstriyel Elektronik-İhtisas) eğitimine devam etti. İyi derece İngilizce ve Fransızca biliyor. İş tecrübeleri: İskenderun Demir Çelik-3 Yıl (Fabrikada Teknisyen- Fakültede öğrenci ), Milli Eğitim-9 Yıl (Öğretmen-Uzman-Yönetici), Renault Group-15 Yıl.

10 yıldır görevine Suzuki Otomobil Paz. ve Tic. A.Ş’de Satış Sonrası Hizmetler Müdürü olarak devam etmektedir.

Suzuki Otomobil Paz. ve Tic. A.Ş’de Satış Sonrası Hizmetler Müdürü Asım KÜLAH

‘‘yakıtta cimri araç üretme uzmanlığı’’ Satış sonrası hizmetler müdürü olarak Suzuki’de yürüttüğünüz görevle ilgili bizleri bilgilendirebilir misiniz?

1

Satış Sonrası Hizmetler bünyesinde verilen hizmetler şunlar; Yetkili Servis Hizmetleri: Markamız adına hizmet veren servislerin bakım , onarım ve hasar yönetimi konusunda standart ve verimlilik değerlendirmesi ve uygulama takibinin yapılması (Şu anda Otomobil için 36, motosiklet için 44 ve deniz motorları için 30 farklı noktada servis hizmeti verilmektedir).

Bir ürünün satılabilmesi için bu servislerin kurulmuş olması gerekmektedir. Aksi halde ürün ithal ve satış yetkisi alınamaz.

Garanti Hizmetleri: Suzuki ürün alan her müşteriye Tüketici Kanunu gereği en az 2 yıl veya 60 000km (Otomobil), 30 000km (Motosiklet) süre ile kullanıcı hatasından kaynaklanmayan ve ömürlü parçaları içermeyen her türlü işlem için bedelsiz garanti hizmeti verilmesi zorunludur. Bunun haricinde bedelsiz olarak ilave garanti hizmetleri verilmektedir.Bu hizmetler yetkili servisler aracılığı ile verilmektedir.

Yedek Parça: Ülke genelinde satılan her araca en az 10 yıl süre ile yedek parça temin etme sorumluluğu distribütör firmaya verilmiştir. Bu nedenle yetkili servisler aracılığı ile isteyen her tüketiciye hizmet verilmekte ve yedek parça satışı yapılmaktadır.

Eğitim: Yetkili servislerde çalışan personelin,

İdari ( Servis Yönetimi, Garanti , Resepsiyon, İnsan Kaynakları, finans bilgisi v.b), Teknik (Satışı yapılan tüm ürünler için bakım ve onarım, ve ayrıca kaporta ve boya eğitimi) eğitim organizasyonu yapılmaktadır.

Müşteri Hizmetleri: Satılan ürünlerimiz için maksimum müşteri memnuniyeti sağlanması amacı ile 7/24 hizmet verilmektedir. Mesai saatleri içerisinde tüm sorulara, (Telefon, faks, mail) cevap verilmektedir. Mesai saati dışında gelen tüm müracaatlar kayıt altında olup, takip eden gün içinde cevap verilmektedir.

Ayrıca CRM (Müşteri İlişkileri Yönetimi ) kapsamında servislerimiz aracılığı ile yapılan tüm bakım onarım hizmetleri kapsamında memnuniyet anketleri yapılmaktadır.

Dokümantasyon: Tüm teknik tercümelerin yapılması ve takibini kapsar (Satılan ürünlerle ilgili müşterilere verilecek kullanım kitaplarının tercümesi, ürünlerin onarımını yapacak teknisyenler için onarım kataloğu tercümesi , garanti kitaplarının tercümesi, periyodik olarak imalatçıdan gelen teknik bültenlerin tercümesi v.b.) .

Homologasyon: Satılacak her ürünün ülkemize uygunluğunun analizi, Sanayi Bakanlığınca ve TSE tarafından yapılmaktadır. Bu bağlamda satılacak ürünlerle ilgili “Euro Normları” takip edilmektedir. Örneğin; Aracın gürültü seviyesi , egsoz-emisyon değeri , fren tutma

Tescil öncesi işlemler: Otomobil ve motosiklet müşteriye satılmadan önce ürüne ait tanımlayıcı tüm bilgiler ile birlikte , ithalat , fatura , temin yeri , teknik özellikleri, vergi grubu v.b. bilgiler bilgi-işlem ortamında devletin ilgili kurumlarına (Emniyet, Sanayi Bakanlığı, Vergi Dairesi, Noter , yetkili satıcı

olan ASBIS Sistemi’ne) bilgi girişi sağlanır.

Yol Yardım Hizmetleri : Suzuki , garanti kapsamındaki tüm araçlarına bedelsiz olarak yol yardım hizmeti vermekte olup, garanti dışındaki araçlara da bedelli olarak yol yardım hizmeti vermektedir. 7/24 hizmet veren bu birim, aynı zamanda olası arıza durumunda garanti kapsamında araç sahibi olan müşterilerimize bedelsiz olarak eşdeğer araç temini, otel temini , taksi veya uçak bileti temini gibi işlemleri ücretsiz olarak sağlamaktadır.

Suzuki’nin yakıtta cimri araç üretme uzmanlığı neyi ifade ediyor? Açıklayabilir misiniz?

Suzuki; Otomobil grubunda en iyi yakıt ekonomisini sağlamak ve 4X4 araç konularında uzmanlaşmıştır. Özellikle Suzuki’nin çok yaygın olduğu Güney Asya ülkelerinin gelir seviyesi de dikkate alındığında, Suzuki müşteri porföyü için en önemli faktör, yakıt ekonomisi sağlayan araçlar üretmektir. Bu

kapsamda yakıtta cimriliği sağlayacak her türlü teknolojik ekipman (eletronik yazılım ve donanım, sensör, egsoz-emisyon geri besleme bilgilerini) tamamıyla kullanmaktadır.

Ayrıca Japonya’da “Mini Car’’ kategorisinde öncü firmadır.

Hızlı gelişen otomotiv teknolojisi göz önünde bulundurulduğunda, Suzuki’nin bu tempoya ayak uydurabilmesi hakkında neler söyleyebilirsiniz?

Suzuki; Yıllık olarak dünyada 3.000.000 adet civarında otomobil, 2.000.000 adet civarında motosiklet ve 500.000 adet civarında deniz motoru üretmektedir. (Yaklaşık olarak dünyadaki Renault üretimi yıllık 3.000.000, Fiat üretimi yıllık 3.000.000 adet civarıdır.)

Bu açıklamaların temel gerekçesi, rekabette var olabilmek için teknolojinin takip edilmesi ve hatta öncülük görevi yapılarak liderlik için mücadele edilmesi gerekmektedir. Biz ülke olarak Avrupa odaklı gözlem yaptığımız için,

Avrupa dışında daha yaygın olan modeller hakkında yeteri kadar bilgi sahibi olamıyoruz.

Hindistan otomotiv piyasasında büyük pay sahibi olan Suzuki ,bu durumunu diğer ülkelere uyarlamak için ne gibi çalışmalar yapıyor?

Suzuki’nin sadece Hindistan’da değil, Pakistan, Çin, Endenozya ve tüm Güney Asya pazarlarında büyük bir payı bulunmaktadır.

Dünyanın % 50’sinden fazlası bu bölgede yaşamakta olup , sürekli olarak gelişen bir pazardır.

Endenozya karşılaştırmasında bile çok küçük kalmaktadır.

2

3

4

Pazarın büyüklüğünü anlamak için bir örnek verirsek; Endenozya’da satılan motosiklet sayısı yıllık 4.000.000 adet olup yaklaşık 250.000 adet Suzuki motosiklet satılmaktadır.

(Türkiye’deki tüm motosiklet pazarı ise 2013 için 177.000 adettir.) Bu rakamlar sadece

19

gibi bir çok kullanıcının yararlandığı bir portal

Özetle teknolojiyi takip etmeksizin, ne yakıt ekonomisi sağlayan araçlar, ne de sürücü ve yolcu güvenliğini sağlayacak araçlar üretmek mümkün olacaktır. Suzuki de Japon kökenli bir firma olarak gerek sağlamlık, gerek güvenlik ve gerekse yakıt ekonomisi konusunda Japonya’nın tüm teknik ve elektronik donanımından yararlanmaktadır.

Şirketimiz Suzuki Otom. Paz. ve Tic. A.Ş. 1984 yılından bugüne kadar (30 yıldır) ülkemizde hizmet vermektedir. Pazar payının artması için değişik model ve alternatif satış araçları ile pazarda çalışmalarını sürdürmektedir. Şirketimiz , Suzuki Japonya ile birlikte pazar payını artırmak için, ülkemizdeki üretim araçları ve desteklerini dikkate alarak girişimlerini sürdürmektedir.

youngie - 6 / kasım 2014

mesafesi, far-ışık şiddeti, ergonomi gibi 57 adet farklı direktif bulunmaktadır. Bu direktiflerin bakanlık normlarına uygunluğunun kontrolü yapılmaktadır. Her ürün için Tip Onay Belgesi , Uygunluk Belgesi düzenlemesi bu konular kapsamındadır.

youngie - 6 / kasım 2014

20

Röportaj_

5

2009 yılında Standard & Poor’s’dan otomotiv endüstrisi uzmanı Chizuko Satsukawa,Suzuki ve Volkswagen’in anlaşmasında Suzuki’nin yatırım fonlarına girmesini sağlayacağını söylemişti.Aradan geçen beş yılda bu söylem Suzuki’ye olumlu ya da olumsuz bir şey kattı mı? Bu söylem doğrulandı mı?

Suzuki Global daha önce General Motor ile bir ortaklık yapısına sahipti. Amerika’daki ekonomik kriz sonrası bu ortaklık anlaşması sona erdi ve akabinde Suzuki Global ile Wolkvagen Almanya arasında karşılıklı olarak hisse değişimi şeklinde prensip anlaşması sağlandı. “ Know how” paylaşımı ve teknoloji transferi konularını da içeren bir çalışma hedefinde olumlu veya olumsuz olarak tam bir ortaklık anlaşması sonucuna ulaşılamamıştır.

6

Sizi hep otomotiv sektöründe gördük.

Ağır yüklerin altına girdiniz.Bunları bir kenarda tuttuğumuzda ise kendisini kültürel anlamda geliştirmiş bir Asım Külah ile karşılaşıyoruz.Bu dengeyi nasıl sağlıyorsunuz?

İnsan, iş dünyasında para kazanmak için vardır.

Bu kazanç sadece fiziksel yapımızı desteklemek için harcanmamalıdır. Çünkü insan dengesi sadece fiziksel yapıdan oluşmaz. Ruh yapısının da tatmin edilmesi gerekir. Bu bağlamda hobi olarak farklı uğraşlar, insanın hayatını daha olumlu kılar ve kendisi ile barışık olmasını sağlar. Benim ağırlıklı hobim müziktir. Enstrüman çalmak ve müzik cemiyetimizle birlikte geçirdiğim zaman benim için çok kıymetlidir. Bununla birlikte sahip olduğum motosikletimle seyahat ise, hayatıma ayrı bir heyecan katmaktadır.

Son olarak biz öğrencilere yardımcı olması açısından verebileceğiniz tavsiyeler nelerdir?

• Üniversite mezunu olan bir kişinin 10-15 yıl sonra beklentisi üst düzey yönetici olmaktır. (Ücretli çalışıyorsa.) Bu beklenti içine girebilmek için daha önceden alt yapının oluşması ve donanımın sağlanması gerekir.

• Yabancı dil öğrenilmesi elzemdir.

• Çalışma hayatında değişik projelere katılmaktan kaçınmayın, her projede farklı konular öğrenilmektedir.

• Hiyerarşik ve fonksiyonel amir kapsamında ast-üst ilişkileri ve yatay ilişkiler çok önemlidir. Sürekli olarak dengeli bir iletişim gerekir, aksi halde yönetici olmanız durumunda önceki yanlış davranışların faturası karşınıza çıkacaktır.

• İş hayatınızda bir konu hakkında uzmanlaşmak ve işinizi daha iyi yapmanıza yardımcı olacak, destekleyecek konular hakkında da bilgi sahibi olmak sizi kariyer olarak daha yukarıya taşıyacaktır.

• Ayrıca genel kültür çok önemlidir. Gerek iş seyahatlerinde ve gerekse mesai saatinde yapılan toplantılardan sonra , bir araya gelinen yemek zamanında iş odaklı olmayan konular konuşulur. Bu konuşmalar ve içerikleri, karşıdaki kişiyi etkileme, iletişimi geliştirme noktasında oldukça önemlidir. Bu nedenle, değişik konularda detaylı bilgi sahibi olursanız, karşınızdaki insanı daha fazla etkileme ve hatta bu durumu iş yerindeki başarıya dönüştürme imkanını sağlamış olursunuz.

• Önünüzde uzun bir hayat var. Değerli olan zamanınızı, kaliteli bir şekilde ve sonuç odaklı harcayın. Gelecekte ülkeyi yönetecek olan gençlerin donanımlı olarak yetişmesi, bizlerin daha iyi emeklilik süreci geçirmesini ve sizlerle gurur duymamızı sağlayacaktır.

Başarılar dilerim.

youngie - 6 / kasım 2014

21

Staj_

MERCEDES BENZ’DE

ÜRETİM STAJI

Nuray Tari

1999-2004 yılları arasında Endüstri Mühendisliği Bölümü’nde eğitim almış olan Eda Tari’nin, Mercedes Benz Türk A.Ş’deki üretim stajı tecrübesini sizlerle paylaşacağız. Öğrenim hayatının üniversiteye kadar olan kısmını Ankara’da tamamlamış, ardından üniversite için İstanbul’a gelmiştir. Üniversite hayatı boyunca Mercedes Benz dışında, LC Waıkıkı’nin fabrikasında kalite kontrol departmanında staj tecrübesi edinmiştir. Şu anda aktif çalışma hayatına devam etmeyen Eda Hanım, pazarlama depatmanlarında çalışmak isterdi. Bundan yaklaşık on yıl kadar önce edindiği staj tecrübesini bizlerle paylaştığı için kendisine çok teşekkür ederiz.

Mercedes Benz Türk A.Ş. Üretİm Stajı Mercedes Benz Türk A.Ş.’de yaptığım üretim stajında Kaizen (Sürekli iyileştirme) Work Shop çalışmasına katıldım. Mercedes Benz, bu Work Shop uygulamalarını 3-4 hafta süresince farklı iş istasyonlarına dönüşümlü olarak uygulamaktadır.

Seçilen personeller, uygulamanın yapıldığı istasyondaki aksaklıkları iyileştirebilecek faktörleri tespit eder ve uygulamaya koyar. Bizim yaptığımız Kaizen Work Shop, otobüs bagaj kapaklarının montaj süresini kısaltmaktı. Çalışan personellerin performanslarını, kullandıkları aletleri iyileştirerek ve iş bölümünü düzenleyerek iyileştirmeyi tamamladık. Zaman tutucular ilk performans süresiyle iyileştirme sonrasını gözlemledi ve sonucun başarılı olduğunu gördük.

Eda Tari

youngie - 6 / kasım 2014

22

BİR KİTAP_

Tutunamayanlar Oğuz Atay “Sen öldün: Ben de korİdorlarında, anlamsız bekleyİşlerİn İçİnde ölüyordum.

Gerçekten öldün mü Selİm? Bu yalnızlık dolu koca dünyada bütün tutunamayanları öksüz bırakıp gİttİn mİ?

Bat dünya bat!”

Zamanını aşan bazı eserler vardır; çoktan dünyamızı terk etmiş olsa da yazarını sonradan ilgi odağı haline getiren. Ortaya konulduğu an itibariyle anlaşılmayan, hak ettiği değeri yeterince göremeyen, yazarını da çoğunlukla maddi/manevi acılar içinde kıvrandıran bu tür eserler, altın değerinde oldukları için er ya da geç bir gün parlarlar. Yazar, zaten bu ışığı görmüştür ki, eserinden tereddütü yoktur. Fakat toplum… Belki o an itibariyle gözündeki perdeyi aralamaya hazır olmayabilir… İlgilendiği, öncelediği, hayatiyetine inandığı başka meseleleri olabilir o an itibariyle…

Tutunamayanlar da edebiyatımızın geç keşfedilen klasiklerinden biridir. Oğuz Atay hayattayken bu önemli roman, eleştirmenler ve okurlar tarafından gereken ilgiyi neredeyse hiç görmemiş, günümüzde ise yeni yeni anlaşılmaktadır.

Bunun başlıca nedenlerinden biri olarak, romanın işlenişindeki yenilikçi tavrı gösterebiliriz.Diğer bir neden ise, yazıldığı dönemdeki toplumun gerçekçi edebiyat algısı.

Bireyin henüz sözünün bile edilmediği bir dönemde Oğuz Atay, eserinin odağına bireyi koyarak zamanına bir nevi meydan okumuştur da diyebiliriz. Bu yüzden Tutunamayanlar’ı kendi zamanını aşan bir roman olarak tanımlamak hiç de yanlış olmaz.

Romanın konusuna gelince, mutsuz ve iletişimsiz bir evlilik hayatı süren inşaat mühendisi Turgut Özben, kısa bir süre önce intihar eden yakın arkadaşı Selim Işık’ın etkisi altındadır. Bir yandan onun intihar nedenini öğrenmeye çalışırken, bir yandan da kendi hayatını sorgular. Selim’in hayatına giren insanlarla tanışır, onun mektuplarını ve bıraktığı notları incelemeye girişir. Yani roman bir bakıma, Selim’in “ışığında”, Turgut’un kendisiyle mücadelesi üzerine kurulur. Turgut, Selim’in ani ölümünü içine sindirmekte zorlanıyordur ve bunu hayal arkadaşı, alt egosu veya savunma mekanizması Olric’le konuşarak kimseye anlatamadığı sıkıntısının derdini hafifletmeye çalışır. Onun arkadaşlarını, daha önce bilmediği aşkı ve meşguliyetlerini öğrendikçe Selim’i daha da içselleştirir. Sonunda da Selim’in eleştirdiği küçük burjuva hayatını bırakıp, o da bir “tutunamayan”a dönüşür.

Aycan Alp

_iyi seyirler... _iyi seyirler...

youngie - 6 / kasım 2014

Setenay Bayşen

23

3 FİLM_

BOURNE ÜÇLEMESİ Bourne Serisi, ilk olarak ABD’li yazar Robert Ludlum tarafından 1980’li yıllarda piyasaya çıkmış üç kitaptır. Daha sonra bu kitaplardan uyarlanarak başrolünde Matt Damon’un oynadığı üç sinema filmi çekilmiştir. Üç filmden oluşan bu serinin konusu; devlet için çalışan bir ajanın (JASON BOURNE’UN) özgeçmişini sorguladıktan sonra, onu kullananlara (devlete) karşı açtığı bir savaştır. Ayrıca bu macera serisinde, sahnelerin neredeyse tümünde detaylara dikkat edilmiş ve çekim sırasında olağanüstü harcamalar yapılmıştır.

AKSİYON SEVERLERİN TÜM SERİYİ ÜST ÜSTE İZLEMEK İSTEYECEĞİ MUHAKKAK! BU SEBEPLE SEKİZ SAAT MÜSAİT OLDUĞUNUZ BİR ZAMAN DİLİMİNİ SEÇMENİZ ÖNEMLE RİCA OLUNUR.

SİL BAŞTAN 2004 yapımı filmin bütçesi 20.000.000 $ dır. Filmin başrolünde Jim Carrey ve Kate Winslet yer almaktadır. Müzik, kurgu ve senaryo uyumu, filmi dünya çapında 72.258.126 $ hasılata ulaştırmıştır. Romantik ve drama türündeki bu eser, yıllardır film sitelerinin en iyiler bölümünde yerini korumaktadır.

SİL BAŞTAN, SON DERECE DUYGUSAL BİR YAPIT OLMASININ YANI SIRA, KADIN ERKEK İLİŞKİLERİNDE FİKİR SAHİBİ OLMAMIZI DA SAĞLAR.

DÜŞÜNDÜRÜR...

CLEMENTİNE VE JOEL’İN AŞKI...

ZİHİNDE GEZİNTİLER, HATIRALARA YOLCULUK, MUTLU BAŞLAYAN MUTSUZ SON.

THE SOCIAL NETWORK Harvard Üniversitesi öğrencisi ve bilgisayar programcısı Mark Zuckerberg (FACEBOOK’UN KURUCUSU), 2003 yılında bir akşam bilgisayarının başına oturur ve yeni bir fikir üzerinde çalışmaya başlar. Daha sonra global düzeyde bir sosyal ağ oluşturacak ve iletişimde devrim yaratacak olan Mark, kişisel ve yasal karmaşalara sürüklenecektir.

GÜNÜMÜZ SOSYAL AĞLARININ TEMELİNİN NASIL ATILDIĞINI, KURULUŞUNU, GELİŞİMİNİ AKICI BİR ŞEKİLDE ANLATAN BU BİYOGRAFİ FİLMİ, SINIR TANIMAMAZLIĞI DETAYLARIYLA İZLEYİCİYE SUNMAKTADIR.

youngie - 6 / kasım 2014

24

Spor_

_Doğuş Üniversitesi

Spor Kulübü Aktİvİtelerİ Üniversitemiz öğrenci kulüplerinden biri olan ‘Spor Kulübü’ yeni akademik yıla hızlı bir başlangıç yaptı. Geçtiğimiz yıllarda sportif başarılarıyla takip ettiğimiz Spor Kulübü, bu sene üniversitemizin tamamını kapsayan eğlenceli aktiviteler düzenlemeye başladı.

Birinci dönem bitmeden 1 yarışa katılan kulüp, 3 turnuva ve 3 farklı aktivite düzenledi. Yılın geri kalanı için de, birbirinden farklı etkinlikler planlamaktadırlar.

Setenay Bayşen

25 youngie - 6 / kasım 2014

Spor Kulübü bu sene ilk olarak ‘Doğuştan Dragonlar’ takımını kurarak, Fatih Belediyesi’nin düzenlediği ‘Dragon Bot Yarışı’na katıldı. İlk kez katıldıkları bu yarışta dereceye giremeyen takımımız, bu seneki yarışlara katılacaklarını ve ellerinden geleni yaparak dereceye gireceklerini belirttiler. İkinci etkinlikleri üniversitemizde düzenlenen ‘Basketbol Turnuvası’ oldu. 3+1 kişilik gruplar halinde yarışan takımlar, gruplardan çıkıp finale yükselmek için mücadele ettiler. Turnuva sonunda birinciliği ‘Bulls’, ikinciliği ‘Ecot’ ve üçüncülüğü ‘Ribozomlar’ aldı.

Kulübün sonraki etkinliği İdealtepe sahilde düzenlenen Go-Kart yarışı oldu. Çoğunlukla erkeklerin katılım gösterdiği yarış, hem rekabet ortamı hem de eğlence ortamı yarattı. Bu etkinliğe kızların da katılımı bekleniyordu ancak tek kız olarak ben yarışabildim. Eğlenceli geçen etkinliğin sonunda dereceye giren arkadaşlara kupa verildi.

Kulübün düzenlediği ikinci turnuva ‘Voleybol turnuvası’ oldu. 6+1 kişilik takımlar halinde düzenlenen turnuvada, takımlar hem birincilik için yarıştılar hem de doyasıya eğlendiler. Turnuva sonunda birinciliği ‘Avengers’, ikinciliği ‘Boya Badana’ ve üçüncülüğü ‘Waikiki Vay Vay’ takımı aldı.

Sonraki doğa dostu etkinlik Büyükada’da yapılan

youngie - 6 / kasım 2014

26

SPOR

‘Bisiklet Turu’ etkinliği oldu. Okul genelinde katılım gösterilen etkinlikte önce bisikletlerle Büyükada gezildi. Spor Koordinatörümüz Alaattin Fırat ŞENTÜRK tur boyunca bize bulunduğumuz yerlerle ilgili bilgiler verdi. Turun sonunda hep birlikte kulüp başkanı Melih Bektaş’ın organize ettiği yemeğe geçildi.

Uzaktan bakınca insanlara savaşları andıran, ama içinde eğlence yatan bir diğer etkinlik de ‘Paintball Turnuvası’ oldu. Altışarlı takımlar halinde yapılan turnuvada sadece içerde savaşanlar değil, dışardaki seyirciler bile hem boyandı hem de eğlendi. 28 Ekim günü öğleden sonra yapılan turnuvaya 14 takım katıldı.

O gün ilk yarısı biten turnuva, kalan yedi takım ile başka bir gün devam etmek üzere sonlandırıldı.

Dergimiz çıkmadan önce yaptıkları son etkinlik de ‘Masa Tenisi Turnuvası’ oldu. 3 gün süren turnuvada,üniversitemiz masa tenisi severleri kıyasıya yarıştı.

Bu sene bir çok faklı etkinlikte bulunacak olan Doğuş Üniversitesi Spor Kulübü’nü, üniversitemize asılan afişlerden, kulübün Facebook sayfasından veya çeşitli capslere konu olmuş Spor Koordinatörümüz Alaattin Fırat Şentürk’ün maillerinden takip edebilirsiniz.

27

MURPHY

• 1918 yılında Panama Kanal Bölgesi’nde dünyaya geldi.

• 1940’ta ABD Hava Kuvvetleri’nde göreve başladı.

• 1949’da roketler üzerine yapılan deneylerde mühendis olarak çalışmaktaydı ve bu sırada “Murphy Kanunları” ortaya çıktı. Deneyler sırasında bir pilot üzerine, 16 adet sensörün takılması gerekliydi. Bu sensörler iki türlü takılıyordu. Bu işle görevli olan kişi 16 adedin 16’sını da yanlış takmayı başarınca, Edward Aloysius Murphy bir basın toplantısı sırasında bu konuya değinerek: “AnythIng

that can go wrong wIll go wrong” diyerek tarihe geçti.

• 1952’de ABD Hava Kuvvetleri’ndeki görevini tamamladı.

• 1958’de “Murphy

Kanunları” Webster sözlüğüne girdi.

• 1990’da yaşamını yitirdi.

Merve Karakoç

“EĞER BİR İŞİN YANLIŞ GİTME OLASILIĞI VARSA,YANLIŞ GİDER.” Zaman içerisinde bu kanunlar insanlar tarafından zenginleştirilerek kullanılmaya devam edilmiştir. Biz de birkaç örneği sizlerle paylaşmak istiyoruz.

• “Çözülen her problem yeni problemler yaratır.”

• “Düşürdüğün ekmeğin yağlı yüzünün halıya gelme olasılığı, halının yeniliği ile doğru orantılıdır.”

• “Kestirme, iki nokta arasındaki en uzun yoldur.”

• “Hayattaki en güzel şeyler, ya kanun dışı, ya ahlak dışı, ya da şişmanlatıcıdır.”

• “Yeni alet almadan, kaybettiğiniz eski aleti bulmanız mümkün değildir.”

• “Yanlış numara meşgul çalmaz.”

• “Yeni kanunlar, yeni kanun boşluklarını doğurur.”

youngie - 6 / kasım 2014

_Edward Aloysius