Müstecip Ülküsal - Kırım Yolunda Bir Ömür (Hatıralar)

Page 390

" Biraz fazla bedbinliğe kapılmış değil misin , Müstecib Bey?" dedi. Kendisine: " Kanaatimi sordunuz, söyledim. Siz de bir kaç ay sonra belki benim gibi düşüneceksiniz" dedim. 30 Mayıs Cumartesi: Saat 1 2'de von Mende ile görüştük. Rosenberg'e sunduğu muhtırayı okudu: Üç bölümden iba­ retti: t ) Dobruca Tatarlarının Kırım Tatarlarına gönderecekleri yardımın Kırım'a ulaştırılması; 2) Bizim ve dışarıdaki Kı­ rımlıların Kırım'a gitmeleri; 3) Mütehassısların Kırım'a git­ meleri . . . Von Mende, "Birinci nokta halledilmiştir. 2. ve 3. noktalar da prensip olarak kabul edilmiş gibidir. Sizin ve gelecek ar­ kadaşlarınızın Türkiye uyruklu olmanız Kırım'a gitmenize engel teşkil etmeyecektir, bu da kabul edildi. Ancak, Ro­ manya'dan gönderilecek yardım maddelerinin Kırım'a nakli hususunda yükelçiliği

Romanya'daki vasıtasıyla

arkadaşlarınızın müracaat

Almanya

ederek

Bü­

Romanya

hükQmetinin bunları trenle Ukrayna hududuna kadar nak­ letmesini sağlamaları gerekmektedir. Ukrayna h ududundan Kırım'a

Almanların

rarlaştırılmıştır;

bu

veya

Kırımlıların

safha

daha

nakletmeleri

kolaylıkla

yerine

ka­ ge­

tirilebilecektir" dedi. ' Biz, 2. ve 3. noktalar üzerinde biraz daha durarak açıklama istediğimizde, von Mende, "Asken idare sizi Kırım'a al­ dınnazsa biz sivil olarak, hem de (Edige'ye) refikanız ile birlikte göndeririz. Ama, biraz sabretmeniz icap eder. l stanbul'dan gelecek arkadaşlarınızın, sizin gitmenizden sonra gelmeleri uygun görülmüştür. Ama bunların esirler komisyonunda ça­ lışmaları mümkün olmayacaktır. Ben onların yaşamalarını başka kaynaktan sağlayacağım. Mütehassıslar hakkında ise size bir kaç gün sonra cevap verebileceğim" dedi. 388

KiRiM YOLUNDA BiR ÖMÜR


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.