Flaş Kocaeli Gazetesi Sayı 3

Karekodu telefonunuza okutun

www.flaskocaeli.com Kocaeli ile ilgili tüm haberler bu adreste

Aralık 2018

Fiyat: 1

Merkez Mahallesi, 19 Mayıs Cd. 31/A Gölcük Ömerağa Mah. Hürriyet Cad. No:19 Belediye İş Hanı Girişi İzmit

Sadece Haber

Kocaeli Barosu Başkanı Bahar Gültekin Candemir

‘Hedefimiz Körfez’i 2023’e hazırlamak’ diyen Başkan Baran;

“Benim bir ideolojim var ama Vaat ettiklerimizin Yüzde 85’ini yaptık ben önce hukukçuyum” HUKUKUN HER TÜRLÜ İDEOLOJİNİN ÜZERİNDE OLDUĞUNU SAVUNMALIYIZ

K

ocaeli Barosu'nun, 35'inci Olağan Genel Kurulu'nda Av. Nuri Almaz ile yarışarak seçimi kazanan ve 80 yıllık Kocaeli Barosu tarihinde ilk kadın başkan seçilen Av. Bahar Gültekin

Candemir ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Baro tarihine ilk kadın başkan olarak geçmenin gururunu, yeni yönetimin projelerini samimi bir şekilde anlatan Baro Başkanı Candemir; “Hukukun her türlü ideolojinin üzerinde olduğunu savunmalıyız “ dedi. S7

Körfez Belediye Başkanı İsmail Baran, 4,5 yılda hayata geçirilen 450 milyon liralık yatırımı anlattı; “Seçim beyannamemizde 150 milyon liralık yatırım sözü vardı.

Bunların yüzde 80’ini hayata geçirdik, yatırım sözünü de 3’e katladık” dedi S3

CHP Derince Belediye Başkan Adayı Sertif Gökçe:

“Derince’nin kaderini değiştiriceğime inanıyorum” cHP’de uzun süredir siyaset yapmış, baro yönetimlerinde uzun süre görev aldıktan sonra 2 dönem Baro Başkanlığı yapmış, şimdilerde ise CHP Derince Belediye Başkan Adayı olarak sahada aktif çalışan, uzun süredir ismi Derince için dile getirilen Avukat Sertif Gökçe ile bir araya gelerek adaylık süreciyle ilgili samimi bir röportaj gerçekleştirdik.Derince’de CHP ilçe örgütünün ve halkın uzun

CHP Gölcük “TURAN DUMLU’YLA Belediye Başkan Adayı SALLADIK, BU SEFER İsmet İşeri: İNŞALLAH YIKACAĞIZ” Ülkü Ocakları Kocaeli İl Başkanı Gökhan Özkara “SİZ UYURKEN BİZ MÜCADELE EDİYORDUK” UyUşTUrUcUyla mücadele ve madde bağımlığı kapsamında Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Genel Merkezi tarafından “Ey Türk genci! Bağımlı olma, damarlarındaki asil kanı kirletme!” ilkesiyle hareket ederek yola çıkılan çalışmları Kocaeli’deki tüm kamuoyuna anlatmayı hedefleyen Ülkü Ocakları Kocaeli İl Başkanı Gökhan Özkara ile bir araya gelerek mücadelenin detaylarını öğrendik. Ülkü ocakları kadar açık ara kimse mücadele etmiyor diyen Özkara;”Siz uyurken biz uyuşturucu satanlarla, uyuşturucunun kendisiyle mücadele ediyoruz” dedi. S8

Hüseyin Öziri

GölcüK Anıtpark’ta faaliyet gösteren ancak kısa süre önce el değiştiren Kahve Deryası, yenilenen yüzüyle Gölcüklülere hizmet etmeye devam ediyor. Kahve

Tahir Büyükakın herkesin ortak adayı

Seda Oruç

11

Tarih koridorunda bir öykü

www.flaskocaeli.com

filine nasıl hitap edeceksiniz sorularımıza, ben aslında diğer seçmeni de kazandım, kazandığımı gördüğüm için çıktım zaten diyen İşeri “2014 seçimlerinde Turan Dumlu’yla salladık, bu sefer inşallah yıkacağız.”dedi S5

GÖLCÜK BELEDİYESİ BİR İLKİ DAHA BAŞARDI Kahve Deryası yenilenen yüzüyle Gölcük’te hizmete geçiyor

2

3 dönem boyunca Gölcük’te CHP İlçe Başkanlığı yapan 2019 yerel seçimlerinde partisinden Gölcük Belediye Başkan Adayı gösterilen İsmet İşeri ile bir araya gelerek; Gölcük’ü, adaylık sürecini ve yerel seçim çalışmalarını konuştuk. Tüm seçmen pro-

süredir var olna yoğun talabi üzerine aday oldum diyen Gökçe; “Derince’de çoktan doğal ittifakı kurmuşuz, seçmenin tamamına ulaşıp, Derince’nin kaderini değiştiriceğime inanıyorum.” dedi S6

GölcüK Belediyesi Kentsel Dönüşüm projesi kapsamında yapılan Gölcük Yeni Sanayi Sitesi’nin temeli 03 Nisan 2017

yılında atılmıştı. 17 ay gibi kısa bir sürede tamamlanan sanayi sitesinde sanayi esnafına anahtarları teslim edildi. S4

Deryası’nda sadece kahvenizi yudumlamayacak, dünya mutfağının da yer aldığı mekanda en iyi ve eçkin lezzetleri tatma imkanı bulacaksınız. S10

Adnan Sancak: “Belediyeler ve hayvanseverler dernekleri arasında uzlaşı sağlayacağım” Kocaeli’nin sevilen simalarından Zeytinoğlu Yem Fabrikası‘nın işletme yetkilisi, aynı zamanda gazetemizin köşe yazarı Zıraat Mühendisi Zootekni UzmanıAdnan Sancak ile bir araya gelerek yem, kedi-köpek maması sektörünü ve sahipsiz canlara nasıl fayda sağlayabileceğimizi konuştuk. S2

Whatsapp İhbar Hattı: 0555 819 86 99

Erenkaya İnşaat'ın vizyon projesi Vega Residence

Kuyumculuk sektöründe öncü Takı Mücevherat

mimar Hikmet Erenkaya tarafından 1984 yılında kurulan ve kurulduğu günden bu yana da birçok başarılı projenin altında imzası bulunan Erenkaya İnşaat Kocaeli’de VEGA RESİDENCE vizyon projesini tamamladı. S10

Temelleri 1978 yılında atılan Takı Kuyumculuk perakende kuyumculuk sektörüne getirdiği yeniliklerle kısa zamanda müşterilerinin güvenini kazanarak sektörde öncü konuma yükseldi. S11

Telefon: 0262 322 86 99

flaskocaeli@gmail.com

2

ARALIK 2018

www.flaskocaeli.com

HÜSEYİN ÖZİRİ Tahir Büyükakın herkesin ortak adayı Herkes Kocaeli Büyükşehir Belediyesi başkanı kim olacak diye merak ederken sonucu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan açıkladı. Kocaeli 5 sene Tahir Büyükakın 'a emanet.

O kadar yorum o kadar çekişme bir anda son buldu. Sosyal medya Büyükakın'a kutlama mesajları ile doldu, herkes tek yürek oldu bir anda.

Yalnız unutulmaması gereken bir konu var. Tamam seçim için aday belirlendi, ama asıl önemli olan bundan sonra ki 5 yıl. Tahir Büyükakın haklı olarak ilçelerde çalışacağı başkanları kendi belirlemek ister. Hakkı da var çünkü anlaşacağı adaylar olmalı ki Kocaeli ilçeleri bu 5 senede Paris gibi, Saint Germain gibi, dünyada örnek alınacak yerler olsun. Yoksa Mart’a kadar günlük güneşlik olur sonrasında 5 sene eziyet olur bu kente.

TAHİR BÜYÜKAKIN KİMDİR? 1969 Kocaeli’nin Karamürsel İlçesinde dünyaya gelen Tahir Büyükakın, Derince Turgut Reis İlkokulu, İzmit İmam Hatip Lisesi ve İzmit Endüstri Meslek Lisesi’ndeki eğitiminin ardından, İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü’nden 1992 yılında mezun oldu.

2007 yılı sonunda Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nde Genel Sekreter Yardımcısı olarak göreve başlamış ve 2014 yılına kadar bu görevi yürüttükten sonra Genel Sekreter olarak atanmıştır. Tahir Büyükakın Bakanlar Kurulu’nun 13.06.2017 tarihli ve 2017/10458 sayılı Kararnamesi ve Cumhurbaşkanlığının onayı ile 21.06.2017 tarihinde Bilecik Valisi olarak atanmıştır. İyi derece de İngilizce bilen Büyükakın evli ve 3 çocuk babasıdır Tahir Büyükakın bu kentte çok güzel şeyler yaptı, çok güzel projelere imza attı, vizyon sahibi bir insan eminim ki Kocaeli'ye değer katacak.

Kim ne derse desin, Kocaeli AK Parti’de ekip olayı var. İbrahim Karaosmanoğlu ekibi, Fikri Işık ekibi, Nevzat Doğan ekibi. Yerel seçimlere kısa bir süre kalmışken Ankara öyle bir adım attı ki, tüm ekiplerin destekleyeceği ortak bir aday çıkardı. Tahir Büyükakın’a kimse hayır diyemedi. Çünkü Büyükakın herkesin dostu herkesin sevdiği bir isimdi böylelikle AK Parti belki de ilk kez bu seçimde küskünlük olmadan, kırgınlık olmadan bir seçime girecek.

Aralık 2018

Sayı:3

Yıl:1

Flaş Medya Organizasyon Adına İMTİYAZ SAHİBİ Hüseyin Öziri SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ Didem Öziri ADRES Fethiye Caddesi Belediye İşhanı Doğu Blok Kat:2/49 İzmit / Kocaeli TELEFON 0262 322 86 99 - 0555 819 86 99 BASIM MERKEZİ ART Matbaacılık İstasyon Mah. 242. Sok. No: 32 Kartepe / KOCAELİ YAYIN SÜRESİ: Yerel Süreli Flaş Kocaeli Gazetesi Basın Meslek İlkelerine Uymaya Söz Vermiştir Köşe Yazılarının sorumluluğu yazarın kendisine aittir

Kocaeli’nin sevilen simalarından Zeytinoğlu Yem Fabrikası‘nın işletme yetkilisi, aynı zamanda gazetemizin köşe yazarı Zıraat Mühendisi Zootekni UzmanıAdnan Sancak ile bir araya gelerek yem, kedi-köpek maması sektörünü ve sahipsiz canlara nasıl fayda sağlayabileceğimizi konuştuk. Belediyeler ve hayvanseverler dernekleri arasında uzlaşmacı rol üstleneceğini dile getiren Sancak; Gördüğüm kadarıyla belediyeler ve hayvan severler dernekleri arası sıkıntılı, bu konuda biraz uzlaştırıcı olacağız gibi görünüyor.Ben hem konuya hakim olduğum için hemde çevrem buna müsait olduğu için uzlaşmayı sağlayacağıma inanıyorum.”dedi.

Adnan Sancak: “BELEDİYELER VE HAYVANSEVERLER DERNEKLERİ ARASINDA UZLAŞI SAĞLAYACAĞIM” Kendinizi ve firmanızı tanıtır mısınız?

Adnan Sancak 1973 Gölcük doğumluyum Ege Üniversitesi Ziraat Bölümü mezunuyum. 22 yıldır hayvan besleme üzerine uzmanlık yapmaktayım. Önceleri tavuk yemi, sığır yemi yaparken; şimdi at yemi, kedi köpek maması yapıyoruz. Bu sektörde Türkiye’de ilklerden biriyiz.

Hem öncüyüz, hem de geldiğimiz yerde liderlik vasfına sahibiz.Rahmetli dedem İsmail Hakkı Zeytinoğlu, 1952 yılında Trabzon Sürmene’den Kocaeli’ye gelmiş ve Gölcük’e yerleşmiş. Burada bi süre tersanede çalışmış, esnaflık yapmış 1980 yılına kadar.1970’den sonra yumurta tavukçuluğu işine girmiş.

“SEKTÖRDE LİDERLİK VASFINA SAHİBİZ” Yem fabrikamız 1980’de üretime başladı. 1999 depreminde sonra maalesef depreminde bize verdiği zararla sektörün dışında kaldık.

Daha farklı dallara gitmeye başladık ve 2002’de yarış atı yemi üretmeye başladık. Bu anlamda Avusturalyalı firmadan Extrusyon teknolojisi kullanarak ülkemizde önder bir hale geldik, hatta bu teknoloiyle üreten tek firmayız rakiplerimiz bu konuda sadece Avrupalılar.Türkiye de tekiz ve Türkiye iç pazarında ithal mamalarla, ithal at yemleriyle yarışıyoruz.2012 yılında KOSGEB desteğiyle kedi köpek maması üretimine başladık orada da kendimize markalarımız var.Bunun dışında hem yerel hem ulusal anlamda birkaç tane partnerle birlikte onlara da özel mamalar üretiyoruz.Bu sektörde Türkiye nin çok büyük açığı var önümüzdeki on yılda sektörün yüzde yüz büyümesi hedefleniyor.

Yaşadığımız bu ekonomik krize rağmen bu büyümenin gerçekleşeceğine inanıyoruz. Gerek şehrimizde, gerek ülkemizde çok ciddi anlamda evcil hayvan yetiştiriciliğine ilgi var, buda sektörün büyümesine yardımcı oluyor.

“BELEDİYELER VE HAVYVANSEVERLER DERNEKLERİ ARASINDA UZLAŞI SAĞLAYACAĞIM” Ben hem kendi adıma da hem de işletmem adına da sosyal sorumluluk projelerinde yer alıyorum.

Hayvanseverler derneklerine hem üyeyim, hem de mama tedarikçisi oluyorum. Bu konuda çalışmalarımız oluyor, amacımız da özellikle belediyelerle bu dernekleri bir araya getirecek çözümler üretmek. Gördüğüm kadarıyla belediyeler ve hayvan severler dernekleri arası sıkıntılı, bu konuda biraz uzlaştırıcı olacağız gibi görünüyor.Ben hem konuya hakim olduğum için hemde çevrem buna müsait olduğu için uzlaşmayı

sağlayacağıma inanıyorum. “İKİ TARAFINDA EMPATİ KURMASI LAZIM” Son zamanlara hem ülke genelinde hemde Kocaeli’de artan hayvanlara şiddet vakaları ile ilgili neler düşünüyorsunuz?

Bunu köşe yazılarımda işliyorum.İki ayrı kesim var bir hayvanlar için can sipare çalışıyor. Ama orada da biraz abartı var; kendi çocuklarına göstermedikleri sevgiyi hayvanlara gösteriyor. Öbür tarafta da tam tersi bir durum sanki sokak hayvanı düşman gibi gören bir kesim var.Havlamasından bile rahatsız oluyor mesela. İki tarafında empati kurması lazım. Zaten gönüllü hayvanseverler popülasyonu kendi etrafında topluyor, onların mıntıklarına yardımcı olsak yeter.Sokak hayvanları hiçbiri saldırgan olmaz, onların belli bir bölgesi vardır. Orada doğurmuşlardır, yavruladığı için orda biraz daha titiz olurlar. Onların bölgesine girmezseniz, zarar vermez, hiçbir şey yapmazlar.Zaten cani ruhlu, psikolojik sıkıntıları olna insanlar hayvanlara vahşet uyguluyor.Eğitimsizlik, cahilllikte buna yönlediyor tabi.

“MUTLAKA EVİNİZDE EVCİL HAYVAN YETİŞTİRİN” Toplumuza, çocuklarımıza havgan sevgisini aşılamakta biraz eksik mi kaldık sizce?

Benim görüşüm şu; çocuklarımıza hayvan sevgisini veremezsek, insan sevgisini de alamaz.Kendi çoçuklarımada bunu aşılamaya çalışıyorum. Benim tavsiyem mutlaka evinizde hayvan yetiştirin, kuş, kedi balık olabilir. Çocuklarınızın onu sevmesini, o sevgiyi ona aktarmasını, ondan sevgiyi almasını sağlarsanız,toplumda sevgi dolu insan olacaktır. Dışarıdaki vahşi insanlardan olmazlar.

“BU DERNEKLERE KARŞI BİR ÖNYAGI VAR” Kocaeli’de hayvanseverler derneklerinin sesini çok duyamıyoruz, en aktif hangisi çalışmları ne yönde oluyor?

Kocaeli en aktif olan KOHAYDER var. Birkaç tane daha var ama KOHAYDER biraz daha önde. 1992’de Yahya Kaptan’da kurulmuş bir dernek. Güzel şeyler yapıyorlar ama orada da gönüllü olan insanlar kendi öz verisiyle yapıyorlar. Maalesef bu derneklerde çalışanlara karşı sadece kendi ceplerine çalıştıklarına dair bir ön yargı var.

Bu yüzden insanlar bu derneklere karşı ön yargılı davranıyor. Bunun önüne geçmek için onlara bu empatiyi kurarak anlatıyorum. Mutlak surette kendinizi aktif gösterin,ne yaptığınızı görsünler, daha faydalı olur diye. Gönül ister ki bu dernekleri bir çatı altında toplayalım fakat olmuyor. Ben şuanda da sos-

yal medya sayesinde Türkiye’ de 20-25 tane hayvanseverler derneği ile aktif olarak çalışıyorum, onlara mama satıyorum. Neden derneklerin kendi arasında bir iletişimleri yok anlamıyorum. Bireysel yemsiz mamasız kaldık diye çağrı açanlar var ama dernekler üzerinden bunu yapamıyorlar çünkü dernek kendi mıntıkasındaki dernekler arası menfaat çatışması yaşıyor.

“SATIN ALMA SAHİPLEN” Belediyeler var dernekler arasında arabuluculuk yapacağım dediniz.

Bu uzlaşıyı nasıl sağlayacaksınız?

Belediyelerin burada ki görev tanımı sokkatan toplamak, rehabilete edip tedavilerini yapı sokağa geri salmak. Aldığı yerden değilde bir başka yere salıyorlar üstelik.Bunu bizde sonradan öğrendik ve uygulamada kesinlikle hatalar var. Ama onlarda davaların haklı, iş tanımları bu şekilde. Bu sistemin kesinlikle değiştirilmesi gerekiyor. Belki her sokakta küçük birimler yapılabilir.

Koskoca Kocaeli’de Kandıra yolunda bir merkez var o kadar. Ve belediyeler kendi işlerine hayvanseverler dernekleri karıştırmıyorlar haliyle. Ama şu var çok fazla evcil hayvan satan ve satın alan insan var. En azından bu çağrıyı insanları duyurmamız, lazım satın alacaklarına gidip belediyenin barınaklarına sahiplenebilirler. İTHAL MAMA YERİNE YERLİ MAMA TERCİH EDİLMELİ Bunu yanında birazda bizlerin hayvanlara fayda anlamında daha ilinçli olmamız gerekiyor.Hayvanları beslemek maddi olarak bir külfet gibi görülüyor insanlarımız tarafından . Ama ülkemizde kedi - köpek maması yerli üretimi başlamıştır. Sektörün en ömneli üreticilerinden biri de biziz. Ülke içi üretimimiz iç piyasaya ve komşu ülkelere ulaşmaktadır. Hazır mamalar bu canlılar için gerekli ve değerli besini sağlamaktadır. Tabi kedi ve köpek beslenmesinde yerli mamaların tercih edilmesi önemlidir. Yerli mama gümrük, döviz kuru, taşıma masrafı gibi ek yüklerden ari olduğu için fiyatı da tüketici için uygun olacaktır.

Son olarak hem sektörel hemde çevresel anlamda ileride nasıl bir Kocaeli hayal ediyorsunuz?

Sanayi zaten belli bir noktaya gelmiş durumda sanayinin de yenilenmesi lazım daha çevreye duyarlı bir sanayi oluşturulması lazım. Kesinlikle turizmin çok fazla gelişmesi lazım . En önemlisi bence sosyal hayatı daha aktif hale getiren dernekler oluşması lazım. Kimse çıkıp toplumun menfaatinini belediyeye haykıramıyor, doğruyu söyleyemiyor.

Bunu biraz daha aktif hale getirirse belediyeler bunu kendi içine alırsa daha iyi çözüme ulaşır.

flaskocaeli@gmail.com

ARALIK 2018

Gölcük Belediyesi Kentsel Dönüşüm projesi kapsamında yapılan Gölcük Yeni Sanayi Sitesi’nin temeli 03 Nisan 2017 yılında atılmıştı. 17 ay gibi kısa bir sürede tamamlanan sanayi sitesinde sanayi esnafına anahtarları teslim edildi.

Hisareyn Karaköprü Mahallesi’nde 105 dönümlük bir alan üzerinde yapılan toplam 418 dükkandan oluşan modern sanayi sitesi iki bölümden oluşuyor. Birinci kısımda oto galericileri bulunurken, ikinci kısımda ise oto tamircileri ile sanayi üreticileri yer alacak. 31 Aralık’a kadar esnafların yeni sanayi sitesine taşınması bekleniyor. Kasım ayı içinde de Bakanların katılacağı bir açılış töreni düzenlenecek. “ÇOK ŞÜKÜR BİZİM HAYALİMİZ GERÇEKLEŞTİ” Sanayi kentsel dönüşüm çalışmaları hakkında bilgi veren Başkan Ellibeş şunları söyledi: “Hayaller kurulur ama

GÖLCÜK BELEDİYESİ BİR İLKİ DAHA BAŞARDI

çoğu zaman hayaller gerçekleşmez. Çok şükür ki bizim hayalimiz gerçekleşti. 17 Ağustos Depremi sonrasında Gölcük bir yıkım ile karşı karşıya kaldı.

Hayat durma noktasına geldi ama halkımız inandı, bir biri ile kenetlendi ve yeniden ayağa kalkmanın iradesini ortaya koydu. Bu süreç içinde de bir çok maddi kayıpları geri kazandık.

Hiç bir şey şehitlerimizi geri getirmeye yetmezdi, onlara Allah’tan rahmet diliyoruz” dedi.

17 AYDA TAMAMLAMAYI BAŞARDIK Açıklamalarına devam eden Başkan Ellibeş, “İşte yeniden yapılan süreci içinde önemsediğimiz en önemli safhalardan biri de kentsel dönüşüm

GÖLCÜK BELEDİYESİ TARİHİ YALI EVLERİ BÖLGEYE RENK KATTI Gölcük Belediyesi Tarih Koridoru projesi kapsamında yapımını tamamladığı Değirmendere Yalı Evleri vatandaşların yoğun ilgisi ile karşılaşıyor. Yeni yüzleriyle tarihi evler sosyal, kültürel amaçlı kullanılmak üzere tasarlandı.

Gölcük Belediyesi'nin önemli projelerinden biri olan Değirmendere Yalı Mahallesi Tarihi Evleri aslına uygun biçimde yenilenerek gün yüzüne çıkartıldı.

Bu anlamda 12 tescilli binanın ve caminin restorasyon projeleri Kültür ve Tabiat varlıkları ku-

3

rulunca onaylanmış ve yapımı da büyük bir hızla tamamlanarak vatandaşların hizmetine sunuldu. Proje içerisinde yapımı tamamlanan evler, Seramik müzesi, ahşap heykel müzesi, kütüphane, kafeterya, restoran ve butik otel olarak kullanılmaya

idi. İşte bu dönüşüm projelerimiz bir çok ayaktan başka başka projelerden oluşuyor idi. Onlardan biri de bugün burada bulunduğumuz sanayi çarşımızın dönüşümüydü.

Malumunuz mevcut sanayi çarşımız ilçemizin merkezinde kaldı. Çok eski bir yapıya sahipti. Sanayici esnafımızın ve bizlerin ortaya koyduğu irade sonucunda yeni çarşının yapılmasına karar verildi. Bu gördüğünüz alan takriben 75 bin metre karelik bir alan. Gölcük Belediyesi tarafından kamulaştırıldı. İhalesini yaptık. Bugün itibariyle bu kadar kısa bir süre içerisinde ekonomik bir takım sıkıntılara rağmen 17 ayda tamam-

başlandı.

SÖZ VERDİK YAPTIK Değirmendere Yalı Evleri ziyaretinde vatandaşlar tarafından sevgi gösterileri ile karşılanan Gölcük Belediye Başkanı Mehmet Ellibeş, tüm hizmetlerimizi vatandaşlarımızın mutluluğu için yapıyoruz dedi.

Yalı Evleri hakkında açıklamada bulunan Başkan Ellibeş “Söz verdik yaptık ve yapmaya da devam edeceğiz. Bu projeye bölge halkımız da gerçekten çok önem veriyor. Yıllar öncesi var olan, zamanla adeta yok olmaya yüz tutmuş bu tarihi eserlerimizi günümüze taşıyarak tekrar ortaya çıkmaları adına büyük bir iradenin arkasında durarak, hedeflerimize varıp, bölgemizde ve tüm çevremizde yaşayan halkımızın beklentilerine cevap vermenin mutluluğunu yaşıyoruz.

lamayı başardık” ifadelerini kullandı.

“TÜRKİYE BİR İLKİ BAŞARDIK” Başkan Ellibeş ayrıca, “Gerçekten memnunuz. Sanayi esnafımız ve oto galericilerimiz ticaretini burada daha sağlıklı bir şekilde yapacak. Halkımız buraya çok rahat bir şekilde ulaşıp, ihtiyaçlarını giderecek. Tapularını ve iskanlarını vermiştik, bugün de anahtarlarını teslim edeceğiz. Artık esnaflarımız buraya taşınmaya başlayabilirler. Yavaş yavaş yerlerini hazırlayabilirler. Bu yıl sonuna kadar mevcut sanayi çarşısındaki esnafın buraya taşınmasını hedefliyoruz. Beklentimiz, isteğimiz, arzumuz bu. Sanayi Çarşısı kentsel dönüşümü ile aslında bir ilki

SOSYAL VE KÜLTÜREL BİR TESİS HALİNE GELDİ Yalı Evleri projesi içerisinde hem sanatsal etkinliklerin yapılabileceği altyapıyı oluşturduk. Seramik müzemiz, ahşap heykel müzemiz gibi hemde konaklama anlamında bir butik misafirhanemiz vatandaşlarımızın hizmetine sunuldu. Restoranlarımız, kafelerimiz, yöresel ürünlerin satılacağı, pazarlanacağı iş yerlerimiz, amfi sahnemiz, sokağımız , çarşılarımızın bu şekliyle geçmişten kalan tarihi dokuyu günümüze yansıtmış olduk. Hem Gölcüğümüzden hem ilimizden hem de Türkiye’mizden farklı bölgeden gelen insanların ziyaret edebileceği mekanları bu şekilde oluşturmuş bulunuyoruz. Yalı evleri projesi sadece Değirmendere’ye değil tüm Kocaeli halkına önemli katkılar sağlayacak” dedi.

başardık. Belediye marifeti ile kentsel dönüşüm projesi kapsamında ilk kez Türkiye’de böyle bir sanayi çarşısı hayata geçti. Türkiye’ye örnek olacak bir proje oldu. Burada hizmete geçecek tüm esnaflarımıza bol kazançlar diliyoruz. Bu projenin 2.ayağı da biliyorsunuz oto galericileri idi. Yasa gereği ilçemiz içinde bulunan oto galericilerinin şehrin dışına çıkartılması gerekiyordu. Onu da başardık. Konsept içinde ayrı bir havada inşaatını yaptık.

Onların da anahtarlarını teslim edeceğiz. Bu şekilde Gölcük daha çağdaş, daha modern, daha sağlıklı bir kent hüviyetine kavuşmuş olacak. Hayırlı olsun” diyerek sözlerini noktaladı.

ERİKLİTEPE TABİAT PARKI TANITILDI Son dönemde yaptığı yatırımlarla kültrürel ve sosyal projelere ağırlık veren Gölcük Belediyesi çok önemli bir projesini daha faaliyete sokuyor. 300 dönümlük alanı kapsayan Erikli Düzü Yaylası içinde projelendirdiği “Erikli Tepe Tabiat Parkı” projesi tamamlanarak hizmete başladı

630 dönümlük Erikli Düzü Yaylası’nın içinde 63 dönümünde bulunan 15 bungalov ev, restoranlar, yürüyüş parkurları, macera parkını içinde barından Erikli Tepe Tabiat Parkı vatandaşlar tarafından çok beğenildi.

DOĞA YÜRÜYÜŞÜ İLE TANITIMI GERÇEKLEŞTİ Kocaeli’nin en önemli doğa ile iç içe olan dinlence merkezi olacak olan Erikli Tepe Tabiat Parkı, ailenizle birlikte gidebileceğiniz ve gün boyu vakit geçirebileceğiniz büyük ağaçların arasında, yeşilin her renginin olduğu harika bir yer. Gölcük’ün şehir merkezine 17 km uzaklıkta olan Tabiat Parkı, İrşadiye Köyü mevkisinde, Beylik Köyüne de sınır olan 600 dönümlük devasa Erikli Düzü Yaylasında bulunuyor. Tertemiz havası, yeni yapılan muhteşem tesisleriyle farkını

oraya koyan ve bölgede eşi benzeri olmayan “Erikli Tepe Tabiat Parkı” geçtiğimiz günlerde Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu’nun da katıldığı doğa yürüyüşü ile bölge halkına tanıtıldı.

TURİZM KOMPLEKSİ HALİNE GELDİ Turizm alanında önemli adımlar atan Gölcük Belediyesi’nin gerçekleştirdiği bu projenin içerisinde, günü birlik kamp ve piknik kullanım alanları, seyir kuleleri, günlük olarak aileniz ile kalabileceğiniz bungalov tipi evler, özel yürüyüş parkurları, mescit, çadır kamp alanları, macera parkı, cafeler, çay bahçeleri gibi fonksiyonlar bulunmakla birlikte, gerek günü birlik ziyaretçilerin, gerekse konaklamak isteyenlerin rahatlıkla kullanabileceği kapsamlı bir Turizm Kompleksi halini aldı.

4

ARALIK 2018

www.flaskocaeli.com

Körfez Belediyesi’ne bir ‘tarih’ ödülü daha

TURİZMİN DE KALESİ OLACAK

Körfez Belediyesi tarafından hayata geçirilen Hereke Kalesi’nde çalışmaların yüzde 90’ı tamamlandı. Tamamlandığında bölge turizmi içinde önemli bir yapı hayata geçmiş olacak.

Körfez’in tarihi değerlerini tek tek gün yüzüne çıkartan Körfez Belediyesi, bu kapsamda Tarihi Kentler Birliği’nden üçüncü ödülünü aldı Kültürel mirası koruma ve özendirme projelerini teşvik etmek amacıyla 2001 yılından bu yana Tarihi Kentler Birliği (TKB) tarafından düzenlenen yarışmada ödüller sahiplerini buldu.

Körfez Belediye Başkanı İsmail Baran’ın başlattığı tarihi seferberlik kapsamında başlatılan çalışmalar doğrultusunda Körfez Belediyesi, Tarihi Kentler Birliği’nden üçüncü ödülünü aldı. Daha önce iki defa Hereke Kalesi ile ödül alan Körfez Belediyesi bu kez Kurtuluş Savaşı sırasında büyük önem arz eden Kuşçalı Telgrafhanesi için hazırlanan restorasyon projesi ile ödül aldı KUŞÇALI TELGRAFHANESİ PROJESİ Bu yıl TKB tarafından 17'ncisi düzenlenen yarışmada ödülü Körfez Belediye Başkanı İsmail Baran adına Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürü Aslı Kuş ile Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Mücahit Bulut aldı.

Antalya Fuarı’nda gerçekleştirilen ödül töreninde belediyelere tek tek ödülleri verilirken, aynı kategoride üçüncü kez ödül alması dolayısıyla Prof. Dr. Metin Sözen de Körfez Belediyesi’ni tebrik etti.

TARİHİ ÖNEME SAHİP Kutluca (Kuşçalı) Telgrafhanesi’nin milli mücadele tarihimizde önemli bir yeri bulunurken, o dönem İstanbul ile Ankara arasındaki bağlantı buradan sağlandı. Kuşçalı Telgrafhanesi, Nutuk’ta da şu ifadelerle yer alıyor; “Sivas’ta Mustafa Kemal

Paşa Hazretleri’ne. Önemli ve çok ivedi. Bendeniz, size iki gün önce İzmit’ten tavsiye edilen Yahya’yım.

Emriniz üzere, telgraf başında emirlerinizi almaya geldim. En geç yarın akşama kadar Kuşçalı Telgrafhanesindeyim.” Kuşçalı Telgrafhanesi’ndeki yazışmalar sayesinde Yahya Kaptan, aldığı direktiflerle teşkilât kurdu ve hain çetelerin faaliyetlerine engel oldu.

‘Hedefimiz Körfez’i 2023’e hazırlamak’ diyen Başkan Baran;

Vaat ettiklerimizin Yüzde 85’ini yaptık KUŞÇALI TELGRAFHANESİ

Halk Ekmek’te 250 gram ekmek 1 liradan satılıyor…

En ucuz ekmek Körfez’de Körfez Belediyesi Halk Ekmek Fabrikası’nda Kocaeli’nin en ucuz ekmeği satılıyor. 250 gram ekmeğin 1 liradan satışa sunulduğu Halk Ekmek’te her gün 10 bin ekmek üretiliyor Türkiye’de halk ekmek üretimi gerçekleştiren, halka ucuz ve kaliteli ekmek sunan ilçe belediyelerin başında yer alan Körfez Belediyesi, Halk Ekmek Fırını’nda günde 10 bin adet ekmek üreterek vatandaşa 250 gram ekmeği 1 liradan sunuyor. En son teknolojiyle hijyenik şartlarda halka ucuz ekmek sağlayan fabrikada üretilen ekmekler hem üretim tesisinde hem de ilçe genelindeki 18 adet noktada vatandaşa sunuluyor.

DAHA UCUZ VE KALİTELİ Kısa süre önce yenilenen ve daha modern hale getirilen üretim tesisinde üretilen ekmekler, yine modern

araçlarla dağıtılıyor. Hijyene önem verdiklerini belirten Başkan İsmail Baran, Körfezde yaşayan vatandaşların sağlıklı şartlarda üretimi yapılan, daha ucuz, daha kaliteli ekmekleri kolayca sofralarına götürebileceğini ifade etti.

EKMEK KART İLE ÜCRETSİZ Halk Ekmek’te üretilen ekmekler aynı zamanda dar gelirli ailelere de ücretsiz olarak veriliyor. Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü tarafından verilen ekmek kartlar sayesinde dar gelirli aileler günlük ekmeklerini alıyor. Bu kapsamda ayda ortalama 25 bin adet ekmek dağıtımı gerçekleştiriliyor.

Körfez Belediye Başkanı İsmail Baran, 4,5 yılda hayata geçirilen 450 milyon liralık yatırımı anlattı; “Seçim beyannamemizde 150 milyon liralık yatırım sözü vardı. Bunların yüzde 80’ini hayata geçirdik, yatırım sözünü de 3’e katladık” dedi En çok yatırım bütçesine sahip ilçe olan Körfez’de az laf, çok iş üretiliyor. İsmail Baran’ın göreve gelmesi ile birlikte adeta yatırım atağının yapıldığı Körfez’de son 4,5 yılda 400 milyon liralık yatırım hayata geçirildi. Yatırımlar ile Körfez’in her köşesi hizmet ve yatırımlarla buluşturuldu. Bir çok proje tamamlanıp hizmete açılırken, vizyon projelerin temelleri atıldı ve sona doğru yaklaşıldı.

KÖRFEZ’E ÜNİVERSİTE Körfez için ‘hayal’ denilen üniversite projesi hayata geçirilirken, kaba inşaatın yüzde 80’i tamamlandı. Son derece modern bir üniversite olacak proje; Selçuklu mimarisinde tasarlandı. Tamamen son teknolojik ürünlerle donatılacak Körfez Kampüsü, içerisinde birçok özellik barındıracak.

Ağustos ayında Kocaeli Üniversitesi’ne teslim edilecek olan bina içerisinde iki fakülte; 4 bin 500 öğrenci olacak. Hereke’de yapılacak bir diğer kampüs içinse haziran ayında temel atma töreni gerçekleştirilecek. İLİMTEPE’YE YAKIŞAN PROJE İlimtepe Kültür Merkezi’nin inşaatına geçtiğimiz yıl mart ayında başlamıştı.

Selçuklu mimarisi ile inşa edilen merkez, bölge halkının ihtiyaçlarını bir arada gidermesini sağlayacak hem de sosyal hayatı canlandıracak. 2018 yılı içerisinde yapımı tamamlanacak olan kültür merkezi, eğitim, kültür,

YILLARIN HAYALİ GERÇEĞE DÖNÜŞTÜ

sanat, sağlık alanında İlimtepe halkının ihtiyaçlarına cevap verecek.

SPOR KOMPLEKSLERİ Körfez Belediyesi, ‘Sporun Başkenti Körfez’ sloganına uygun olarak ilçede yeni spor kompleksleri inşa ediliyor.

Güney Mahallesi, Çamlıtepe, Kaşkaldere ve İlimtepe’de inşaa edilecek olan yeni spor kompleksleri için çalışmalar başlatıldı. Güney Mahallesi’nde içerisinde gençlik merkezinin de yer alacağı spor kompleksi için büyük aşama kaydedilirken, projesi hazırlandı.

YENİ DEVLET HASTANESİ Körfez Belediyesi, kentte sağlık hizmeti veren Devlet Hastanesi’ni modern bir görünüme kavuşturmak adına başlattığı çalışmada sona doğru geldi. 7 bin metrekare alanda, yeni acil servis ve 75 yataklı modern binasında hizmet verecek olan hastanenin ihalesi de önümüzdeki

Körfez’de 35 milyon liralık yatırımla hayata geçirilen Körfez Kampüsü’nde eğitim başladı. Yılların hayali olan üniversite kampüsünde ilk sene 2 bin 500 öğrenci eğitim görecek.

Bu sayı 4 bin 500’e yükselecek.

günlerde gerçekleştirilecek.

FAZLASINI HAYATA GEÇİRDİK “30 Mart 2014 seçimlerinin üzerinden 55 ay geçti. Biz bu seçim sürecinde aziz vatandaşlarımıza ne yapacağımız konusunda vaatlerde bulunduk” diyen Başkan Baran, “10 milyon TL’lik bir seçim vaadimiz oldu. Allah’a şükür bugün 400 milyon TL’lik bir yatırım gerçekleştirmeyi Allah bize lütfetti.

ORTAK PROJELER KALDI Vaatlerimizin yüzde 85’ini tamamladık. Kalanlar ise kurumlarla yapacağımız ortak projelerdir. Körfez Belediyesi olarak tek başımıza vaat ettiğimiz bütün projeleri hayata geçirdik.

Büyükşehir Belediyesi ve diğer kurumlarla yapacak olacağımız projelerden kalan yüzde 15’lik vaatlerimiz için çalışıyoruz” diye konuştu.

900 DÖNÜM ARSA KAZANDIRDIK

“Kiralık araç dönemini 1 sene önceden bitirdik” diyen Başkan Baran, “Tamamı kendi öz kaynaklarımızla belediyemize 100 yeni araç kattık. Bu süreçte hiçbir kredi kullanmadık. 4,5 yılda toplam 900 dönüm arsayı kamulaştırırken, 147 milyon liralık borç ödemesini gerçekleştirdik” dedi.

flaskocaeli@gmail.com

ARALIK 2018

5

CHP Gölcük Belediye Başkan Adayı İsmet İşeri:

“TURAN DUMLU’YLA SALLADIK, BU SEFER İNŞALLAH YIKACAĞIZ” Yıllardır Gölcük’te yaşayan Gölcük’e hizmet etmeye gönül vermiş biri olarak Gölcük’ü birde sizden dinleyelim.

Gölcük hakikatten Kocaeli’nin Türkiye’nin hatta dünyanın en önde stratejik öneme sahip ilçelerinden birisi, bir donanma kenti olarak tanımlayabiliriz Gölcük’ü. Fabrikalardan ve donanmadan dolayı emekçi sınıfın ağırlıkta olduğu bir kent Gölcük. Böylesine emeğin ve emekçinin yoğun olduğu bir kent Türkiye'nin hatta dünyanın sayılı kentlerinden biri. Çünkü donanmanın, deniz kuvvetlerinin kalbi, donanmanın orada bulunduğu bir kent o açıdan çok çok önemli ve aynı zamanda sanırım 44 ilden büyük bir ilçe. Tarihi dokusu itibariyle çok önemli bir kent, İpek Yolu'nun geçiş noktası.

Bu açıdan Gölcük’ü Kervansarayla o İpek han dediğimiz yerde o eski tarihi kalıntılar, tarihi koridorları ile Yalı Mahallesi'nden Osmanlı zamanında kalan tarihi koridorları ile tanınmış, sosyal aile yapısı itibariyle entelektüel kültür birikimi bir hayli üst düzeyde olan bir kent olarak görmek lazım.Kocaeli’nin Türkiye’nin hatta dünyanın göz bebeği bir kent donanma kentine yaraşır bir kent olma özelliğini bir türlü yakalayamadı. Eleştirilerimi sırf muhalefet etme düşüncesiyle söylemiyorum.

“17 AĞUSTOS ASLINDA BİR FIRSATTI” Gölcük’te sizin gördüğünüz sorunlar neler?

17 Ağustos depreminin merkez üssü olan kentimiz ağır tahribatlar aldı. 17 Ağustos aslında bir fırsattı. Böylesine tarihi çok acı bir günün fırsata dönüşmesi beklenemezdi tabii ama Cenabı Allah'ın takdiri.

Böyle bir şeyden sonra imar düzenlemelerine biraz daha dikkat, itina gösterilseydi bu kadar çok yersiz, gereksiz bir imar yapılanması yaşanmazdı. Şu anda Gölcük’te adım atılacak yer yok, otopark sorunu inanılmaz boyutta. Bugün Gölcük, imar düzenlemeleri yönünden, trafik sorunları yönündençok büyük sıkıntılar yaşayan bir kent haline dönüştü.Gölcük’te sosyal donaltı alanlarınI da dikkate alarak dikey büyüme yerine yatay büyümeyi seçildi. “İŞİMİZ ÇOK ZOR “ Gölcük sanat yönünden yaşanılabilir bir kent olmaktan çıktı, sosyal yaşam ister istemez İzmit’e kayıyor bu alanda da gerçekten vatandaşı gölcüğe bağlayacak bir takım düzenlemeler yapılmadı. Hep imara dönelik imar düzenlenmeleri, hep ranta dönük, hep birilerini zenginleştirme adına çalışmalardan öteye gidilemedi maalesef.

Bugün belediye meclis yapılarının içerisinde bizim 1 2 tane meclis üyemiz var 19

3 dönem boyunca Gölcük’te CHP İlçe Başkanlığı yapan 2019 yerel seçimlerinde partisinden Gölcük Belediye Başkan Adayı gösterilen İsmet İşeri ile bir araya gelerek; Gölcük’ü, adaylık sürecini ve yerel seçim çalışmalarını konuştuk. Tüm seçmen profiline nasıl hitap edeceksiniz sorularımıza, ben aslında diğer seçmeni de kazandım, kazandığımı gördüğüm için çıktım zaten diyen İşeri “2014 seçimlerinde Turan Dumlu’yla salladık, bu sefer inşallah yıkacağız.”dedi

tane AK Parti meclis üyeleri var, o yapının içerisinde 5 müteahhit vardı böyle bir yapının içerisinde çok sağlıklı bir şehirleşme çıkmaz zaten. İşimiz çok zor kolay değil. Gölcüğün en önemli sorunlarından birisi trafik sorunu, otopark sorunu ve köpek sorunu yani insanlar artık köpekten illallah demiş inanılmaz bu konudan. Ayrıca Gölcük Sağlıklı Kentler üyesi buna rağmen sağlıklı kentler yönünde bir farkındalık ortaya koyamadılar. Bir çöp sorunu bile halledilemedi. Halkın; önce yaşanabilir bir kent olması açısından, sosyal kültürel açıdan, Gölcük’te yaşayabileceği bir yatırımlar yapılamadı maalesef.

Peki siz bu sorunları nasıl çözmeyi düşünüyorsunuz?

Gölcük’ün tüm alanlarında kentsel dönüşüme ihtiyaç var. İşimiz kolay değil, ama projeleri hayata çok çalışarak tek tek geçireceğiz. İşçi gazinosu, öğretmenevi çalışmalarımız olacak. Halkımızın rahat bir şekilde yaz aylarını geçirebileceği, tarihi kültür evleri koridor hattını oluşturup dinlenme mekanlarını yoğunlaştıracağız.

Gölcük’teki trafik sorununu otoparklarla aşacağız.Kamulaştırmalarla otopark alanlarını artıracağız. Mevcut iktidar hakikaten yeni okulların yapılması konusunda gerçekten önemli mesafeler katetti. Şimdi bunları da göz ardı edemeyiz.

Gölcük'te birçok eski okulları

değiştirdiler, şehrin merkezindeki okulları. Biz bunları hep dile getirdik. Okulların alt katlarına da otopark yapılabilirdi. İşimiz çok zor, ileriye dönük ne yapacağız, belli alanları merkezi yerlerdeki eski yapıları yıkıp, istimlak edip oraları otopark alanı yapmaktan başka çaremiz yok. İstihdama yönelik çalışmlarımız da olacak. Belediyeye ait iştiraklerinin ihale yöntemini yerine belediyenin kendi bünyesinde ya da yan kuruluşlarıyla işletmecisi Gölcük’teki gençleri de iş ve istihdamı imkanını sağlamayı düşünüyoruz.

“KAFAMIZA GÖRE PROJE GELİŞTİREMEYECEĞİZ“ Gölcük’ün sorunlarını halletme noktasında ,biz kafamıza göre proje geliştiremeyeceğiz o mahallenin, bölgeniin isteklerini halka sorarak yapa-

cağız. Halk ile bütün hizmetlerimizi paylaşacağız onlarla birlikle olacağız, bizim önceliğimiz iş ve istihdam konusunda kesinlikle partizanlık yapmayacağız. Herkesin belediye başkanı olacağız bu tip konularda da önceliğimiz ihtiyaçlara göre olacak.

“HER KESİMİN BAŞKAN ADAYIYIM” Siz yıllardır burada ilçe başkanlığı yaptınız CHP’li kimliğiniz daha ön plana çıkıyor.

Tüm seçmen profiline nasıl hitap edeceksiniz?

Ben aslında diğer seçmeni de kazandım, kazandığımı gördüğüm için çıktım zaten. Ben burada 34 yıldır mali müşavirim.

Meslek hayatım boyunca spor kulüpleriyle, hemşeri dernekleriyle, kültür denekleriyle, cami dernekleriyle o

kadar yakın ilişkilerim oldu ki bunların muhasebe işlemlerinin yapılma noktasında aşağı yukarı hepsiyle bağlantım oldu. Ben bugün İsmet İşeri olarak Saadet Partisi, AK Parti her kesimden yoğun bir destek alıyorum. 7 yıllık ilçe başkanlığım döneminden herhangi bir görev ve sorumluluktan ötürü değil, bu benim genel yapımda olan bir şey her tarafa dokunduk, herkesin elinden tuttuk, herkese yardımcı olduk. Partiler üsütü bir siyaset tercih ettik. Ben başkan olayım, partimi basmak olarak kullanayım derdinde hiçbir zaman olmadım.

Rüştümü ispat etmeyi bekledim. Ülkemizin geleceği adına çok tarihi bir sorumluluk alma zorunluluğunu ve sorumluluğunu hissettim. Bu işin benimle olabileceği düşüncesiyle bu sorumluluğu aldım yoksa adıma başkan desinler diye düşüncesi içerisinde kesinlikle olmadım.

“TURAN DUMLU’YLA SALLADIK, BU SEFER İNŞALLAH YIKACAĞIZ” 2014 seçimlerinde de Turan Dumlu o günün koşullarında mükemmel bir adaydı, hala daha öyle fakat o istemedi, bende rüştümü ispat ettim.

Turan Dumlu’yla salladık, bu sefer inşallah yıkacağız.Ben bunu görüyorum eğer bu günün koşullarında benim önümde bir başkası olsay-

dı, bu adayla seçim kazanılabilir denseydi ben o fedakarlığı yapardım. Ama benim e makam mevki beklentim yok. Turan Dumlu burada çıtayı çok yükseltti, bütün partilerden oy aldık. Yani bizim orada yüzde 24-25 bandında olan oyumuz 30 Mart 2014'te 40.7, 43.4 AK Parti'nin, 3.7 ile kaybettik burada. Turan Dumlu’ya hakikaten inanılmaz bir oy akışı oldu her kesimden. Turan Dumlu’yu inanın çok seviyorlar. Oda bize destek olacak. 3 dönem biz kendisine eşimle çok yoğun bir destek verdik. Onunda desteğiyle bu iş olacak Allah’ın izniyle.

“ALGI YARATMAYA ÇALIŞIYORLAR” Turan Dumlu’nun İYİ Parti’den aday olacağı söylentileri hakkında ne düşünüyorsunuz?

Bende şok oldum böyle bir haberi duyunca, Turan beyle de görüşebilirsiniz böyle bir teklifle algı yaratmaya çalışıyorlar. Turan Abi’nin bir yerlere aday olma düşüncesi olsa zaten kendi partisinden olurdu.

Partisine kırgın diyorlar…

Bakın kesinlikle kırgın değil kendisi zaten hep söylüyor bunu ama Allah’ın izniyle Turan beyin katkısıyla biz bu başarıyı birlikte elde edeceğiz.

Ona teklif götürülmüş bu doğru fakat kabul etmem mümkün değil cevabını vermiştir. Zaten aday olmak istese kendi partisinden aday olurdu. “İNSANLAR ARTIK DEĞİŞİM İSTİYOR “ Yerel seçimlere hazırım, kesinlikle kazanacağım diyor musunuz?

Ben bu seçimi kesinlikle kazanacağım. Seçimi kazanacağımı sokakta, caddede, her gittiğim ortamda görüyorum. İnsanlar artık değişim istiyor.

Gölcük'te, sosyal belediyecilik alanında müthiş bir açlık var, halkın beklentileri çok büyük.

Gölcük’ün sorunları da çok büyük Gölcük’ü nasıl yaşanabilir bir kent haline getirebiliriz hususunda çalışmalarımıza başladık.Ülkemizde ekonomik sıkıntılar baş gösteriyor,fikir özgürlüğü yok yani böylesine bir yapı içerisinde insanlar güvenini kaybetmiş yerli yatırımcılar korkuyor yabancı yatırımcılar gelmiyor. Hakikatten konjonktür gereği böylesine bir yapıyı siyasi bir başarı için fırsat saymaktan vatana ihanet olur. Keşke kendimizi daha iyi yapacağımızı anlatarak siyasi yarış içerisinde olsaydık. Böylesine zor şartlarda iktidara yerelde geldiğimizde işimiz çok zor. Ama ülkenin geleceğinin demokrasi rayına oturması için, temek hak ve özgürlüklerin yeniden kazanılması için yerelde ki başarılar çok önemlidir çünkü yerelde elde ettiğimiz başarılar önümüze ki yeniden parlamenter sisteme döşünde önünü açacaktır.

6

ARALIK 2018

www.flaskocaeli.com

CHP Derince Belediye Başkan Adayı Sertif Gökçe:

“Doğal ittifak oluşturduk”

“DERİNCE’NİN KADERİNİ DEĞİŞTİRİCEĞİME İNANIYORUM” CHP’de uzun süredir siyaset yapmış, baro yönetimlerinde uzun süre görev aldıktan sonra 2 dönem Baro Başkanlığı yapmış, şimdilerde ise CHP Derince Belediye Başkan Adayı olarak sahada aktif çalışan, uzun süredir ismi Derince için dile getirilen Avukat Sertif Gökçe ile bir araya gelerek adaylık süreciyle ilgili samimi bir röportaj gerçekleştirdik.Derince’de CHP ilçe örgütünün ve halkın uzun süredir var olna yoğun talabi üzerine aday oldum diyen Gökçe; “Derince’de çoktan doğal ittifakı kurmuşuz, seçmenin tamamına ulaşıp, Derince’nin kaderini değiştiriceğime inanıyorum.” dedi

Adaylık süreciniz nasıl ilerledi, nasıl karar verdiniz ?

Bilindiği üzere ,Kocaeli Baro Başkanlığı görevimi yürütmekteydim. Bu süreç içerisinde yazılı basında ve kamuoyunda adımız Derince Belediye Başkanlığı için geçiyordu. Bunun en önemli sebeplerinden bir tanesi ben baro başkanı olmadan önce gecmiş dönemlerde Derince’de CHP içerisinde siyaset yapıyordum. Cumhuriyet Halk Partisi’nde gençlik kollarında, Derince İlçe Yönetimi’nde ve İl Yönetimi’nde görev aldım.

Halan de il delegesiyim.Ben Derince’de oturuyorum orada da siyaset yaptım.

Bu talep daha öncesinden de geliyordu ; gerek parti üst yönetiminde, gerek Derince kamuoyundapartili partisiz herkesten bunu duyuyordum. Baro başkanı olduğum için ve başkanlığmı sürecince de baroya hiçbir zaman siyaset karıştırmayacağıma, başkanlık süresi boyunca asla siyaset uğraşmayacağımıa, siyasetle ilgili hiçbir icrahatta bulunmayacağıma söz vermiştim. Gerçekten dönemimizi böyle geçirdik.Bu taleplerin tamamına “Baro başkanlığım sona erince o zaman karar veririz” şeklinde cevaplar verdim.

CHP Derince İlçe Örgütü belki de Türkiye örnek olacak çalışma yaptı bu süreç içerisinde. İlçede bulunan bütün sivil toplum örgütlerini, bütün demokratik kitle kondüksiyonlarını bütün hemşeri derneklerini, esnaf odalarını dolaştı. “Derince’de kimi belediye başkanı olarak görmek istersiniz” diye hem profil olarak sordular, hem de isim olarak sordular Bir anket şeklindemi gerçekleşti bu süreç?

Anket şeklinde değil ama fikir alışverişi şeklindegerçekleşti. Derince’de kişi ve kurum ayırt etmeksizin herkesle bilgi alışverişi yapıp, bunu rapor haline getirdiler O raporda inanılmaz bir şekilde yüzde 90’ a yakın kişi ve kuruluş benim adımı direkt söylemiş ya da bizi tarif etmiş. Bu rapor benim önüme geldi sonrasında; Derince’de parti fark etmeksizin bütün kurum ve kuruluşların 90’ından böyle bir talep geldiğinde “ Yok istemem” demek gerçekten saygısızlık olurdu. O andan itibaren, madem halkın bu kadar yoğun tamam dedim. Zaten “Tamam” der, demez baro başkanlığını bıraktım ve bir gün sonra da atama akararı geldi. Çünkü rapor zaten genel merkeze ve milletvekillerine de gitmişti. Bir de parti içerisinde yüzde yüz mütabakat oldu.

CHP’de belki kimseye nasip olmayan bu olgu bana nasip oldu. İZMİT’İ SEÇSEM DERİNCE’YE İHANET OLURDU Sizi İzmit’te daha çok tanınan bir sima olarak biliyorduk, dolayısıyla İzmit’e aday olmanız ihtimaller arasındaydı.

Neden İzmit değil de Derince?

Doğrusunu isterseniz; bir anket firması düzenledikleri anket sonuçlarını bana getirdi ve “Kesinlikle İzmit’e aday ol-

malısınız” dediler, çok da ısrar ettiler. Çünkü ankete göre İzmit’i yüzde yüz kazanacaksın sonucu çıkmıştı. Ama ben 30 yıldır Derince’de yaşıyorum ve bütün ailem orada ve halkının uzunca bir süredir yoğun talebi vardı. Ben şöyle düşündüm; İzmit’i seçsem sanki kendimi düşünerek yapmışım, bizi isteyen insanlara ihanet edecekmiş gibi hisstetim. Benim amacım sadece belediye başkanı olmak değil. Makam için aday olmadım. Büyük, küçük fark etmeksizin yaşadığın çevrenin insanlarına hizmet etmenin daha kutsal olduğunu düşündüm. Bu yüzden Derince’yi tercih ettim. Zor olanını tercih ettik ama başaracağız. Çünkü şuan ki tablo bunu gösteriyor.

“DERİNCE’NİN KADERİNİ DEĞİŞTİRİCEĞİME İNANIYORUM” Bu halkın ve örgütün talebi bir yerde aslında…

Kesinlikle , doğru karar verdiğim düşünüyorum. Derince’ye yapacağımı hizmetin daha önemli olduğunu ve Derince’nin kaderini değiştiriceğime inanıyorum.

“BU KADAR KÖTÜ YÖNETİLDİĞİNİ TAHMİN ETMİYORDUM” Derince’de gördüğünüz eksiklikler neler? Bunları gidermek için nasıl projeler geliştireceksiniz?

Derince’de 30 yıldır yaşıyorum kötü yönetildiğini biliyordum fakat bu kadar olacağını tahmin etmemiştim, ancak sokaklarda dolaşınca gerçekten. Baktığımda belediye, halkın talepleri dikkate alınmadan yönetilmiş. Sokakta bir düzenleme yapılmış, sokak sakinlerinin talebi dikkate alınmamış, caddede bir düzenleme yapılmış cadde esnafının talebi dikkate alınmamış ya da mahallede bir bina, sosyal tesis yapılmış, o mahallenin ihtiyacı mı, değil mi, dikkate alınmadan yapılmış. Biz bundan sonra insan odaklı bir çalışma yapacağız. Derince’deki insanlar çok mutsuz şu anda. Dolayısı ile her şeyden önce şeffaf, katılımcı bir anlayışla belediyeyi yöneteceğiz ve belediyeyi yönetirken de halkın tamamını sürecin içine katacağız. Örneğin Derince’nin herhangi bir sokağında, caddesinde çalışma yapılacağı zaman kesinlikle o caddeye, sokağa sandık koyacağız. O sandık sayesinde cadde esnafı, sokak sakinleri ne istiyorsa kendi kararını kendisi verecek.

“DERİNCE’YE BİR KİMLİK KAZANDIRACAĞIZ” Tabii ki kafamda çok ciddi projeler var ama bu projelerden önce mahalleleri gezeceğim, sorunları birinci elden dinleyeceğim. Ona göre mahallelerde proje üreteceğiz. Mutlu insanların yaşadığı bir kent yaratacağız. Derince’nin bir vizyonu ve misyonu yok. Yani ‘Derince’ denildiğinde insanların aklına bir şey gelmiyor. Biz 5 yıllık yönetimimizde Derince’ye bir kimlik kazandıracağız. Kültür kenti mi, sanat kenti mi, liman kenti mi, turizm kenti mi bu çalışmaları bitirdikten sonra Derince’ye bir kimlik koyacağız. Derince’deki halkın tama-

mına dokunacağız. Derince’yi, küçükten, büyüğe her vatandaşın kendini mutlu hissedebileceği, sanatla uğraşabileceği, spor yapabileceği bir sanat, kültür, spor merkezine dönüştüreceğiz.

“SORUNLARI BİRİNCİ ELDEN ÇÖZECEĞİZ” Bunun yanında Derince’yi yatırım merkezi, çekim merkezi yapacağız. Şimdi biz çıkıp Derince’de bir fabrika açamayız ama fabrikanın gelmesini, üniversitenin, otellerin, hastanelerin, özel okulların Derince’ye gelmesini sağlayacağız. Biz halkın öncelikli sorunlarını tespit edeceğiz, bu sorunları direk sokaktan başlayarak birinci elden çözeceğiz. Mutlu insanların yaşadığı bir kent yaratmak en büyük hedefimiz olacaktır. Bunu başarabileceğimize inanıyorum. Çünkü şu andaki anlayış tamamen ‘ben yaptım oldu’ anlayışı hakim , halk bu sürecin içinde hiç yok.

Bunu yaptığımızda da ‘Bak Derince’de belediye var’ dedirteceğimize, bir sene sonra insanların bunu diyeceğine, Türkiye’nin başka yerlerinde de örnek gösterileceğimize kesinlikle inanıyorum. Derince’nin, hizmete aç olduğunu, buna insanların ihtiyacı olduğunu düşündüğüm için özellikle Derince’yi tercih ettim.

Mesela diyoruz İzmit in pişmaniyesi var, Kandıra’nın yoğurdu ama Derince deyince aklımıza Çenesuyu gelmiyor.. Çünkü çenesuyu ile ilgili hiçbir şey göremezsin kentte.

Kentin girişinde tek bir tabela bile yok, burası bir su şehridir, suyu meşhurdur diyemezsin.

Bununla ilgili ne bir festival yapılmış, ne bir tanıtım yapılmış. Terk edilmiş bir kent adeta.

Yapacağımız çok şey var, zaten bu yüzden aday ol-

duk.

“DERİNCE’DE SEÇMENİN TAMAMINA ULAŞACAĞIM” Derince’deki tüm seçmenlere ulaşabileceğinize inanıyor musunuz?

Ben zaten sivil toplum içinden gelen, 2 dönem baro başkanlığı yapan, 30 yıldır da Derince’ de yaşayan bir insan olarak tüm seçmene ulaştım. Aynı zaman Derince Birlikspor’un 5 yıl başkanlığı yaptım. Diğer spor birlikleriyle de yakınım . Yani toplumun bütün kesimleri ile her zaman yakın ilişki içerisinde olduk, adaylık sürecimiz de bu kitlelerin talebi üzerine gerçekleşt.

Toplu halde ulaşmak çok kolay ben şuanda bir çoğunu çok iyi tanıyorum.

Ama fiziksel olarak herkese ulaşmaya çalışıyorum. Aday olduğum ilk zamanlarda gazeteci arkadaşlarımız sordu;”Nasıl seçimi kazanacaksınız” diye. İlk ağzımdan çıkan cümle şuydu; “Derince ‘deki 100 bin seçmenin tamamına ulaşarak kazanacağım.” Ulaştığım, görüştüğüm projelerimi anlattığım herkesten çok iyi destek alıyorum. Sadece 100 bin kişiye fiziksel olarak ulaşacak mıyım, ulaşamayacak mıyım kaygısını yaşıyorum. Çünkü ben seçmenlere ‘Merhaba’ deyip geçmek istemiyorum,nitelikli zaman ayırmak istiyorum. Umarım hedefimizi tuttururuz. 100 bin kişiye merhaba demek yerine, 10 bin kişiye kendimi anlatmayı önemli görüyorum. Şuanda da çok doğru bir yoldayız; bazen birebir üç kişiyle, bazen beş kişiyle, bazen de bir kişiyle 2 saat konuştuğum oluyor. Ama bunun daha verimli olduğunu düşünüyorum. Çünkü o kişiler bize inandıktan sonra, bizim için o da çalışmaya başlıyor.

“DOĞAL İTTİFAK OLUŞTURDUK” Şuan ittifak gündemde biliyorsunuz; siz Derince’de ittifakı nasıl değerlendiriyorsunuz, bir ihtiyaç var mı ?

Ben Derince’de ittifak çoktan yapmıştım zaten. Halk adımızı ittifak olarak verdi. Bütün partilerin seçmeniyle halkın tabanında bir ittifak oldu. Derince’de dolaşırken bir ittifak adayı gibi karşılanıyorum.

Doğal ittifak oluşturdunuz yani…

Doğal ittifakı biz Derince’de kurduk ve o ittifak üzerinde gidiyoruz. Bütün partililerle üstelik sadece cumhur ittifakı, millet ittifakı değil bütün ittifakları kurmuşuz. Dolayısıyla benim için ittifak çok önemli değil.

Biz zaten bunu tamamen kurmuşuz, o şekilde gidiyoruz. Ben sokakta gezerken parti rozetimle gezmiyorum, insanlarda bunun farkında, ben zaten onun için aday oldum. Hizmet üretirken de bu şeklide üreteceğiz. Bütün Derince’nin adayıyım.

flaskocaeli@gmail.com

ARALIK 2018

7

Kocaeli Barosu Başkanı Bahar Gültekin Candemir “Benim bir ideolojim var ama ben önce hukukçuyum”

HUKUKUN HER TÜRLÜ İDEOLOJİNİN ÜZERİNDE OLDUĞUNU SAVUNMALIYIZ Kocaeli Barosu’nda seçilmiş ilk kadın başkan olarak tarihe geçtiniz. Neler söyleyeceksiniz? Çok büyük bir mutluluk ve gurur hissediyorum. Tabi daha önce Kocaeli Barosu tarihindeiki kere hem cinslerim aday oldu çok kıymetli Banu Yılmaz ve Nuran Kortel. Bu anlamda onların da misyonunun devamı olarak hizmet bayrağını teslim aldım. Bir cumhuriyet kadını olarak benim için büyük bir onur.

Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’e gerçekten büyük bir şükran duyuyorum. Her konuşmamda bunu dile getiriyorum ; Cumhuriyetimizin 95'inci yılı sebebiyle Ata’mızı manevi huzurunda ziyaret ettiğimde aynı hisleri paylaştım ve gözlerim doldu.

Dünyadaki pek çok muasır ülkeden evvel, biz kadına seçme ve seçilme hakkı elde etmiş bir toplumuz. Dolayısıyla onun sayesinde yıllardır seçme hakkımı kullandım, şimdi seçilme hakkına nail oldum. Genel kurula da bu anlamda büyük şükran borçluyum. “ŞİDDETİN TEMELİNDEKİ SEBEPLERİ ORTADAN KALDIRMAK LAZIM” Kocaeli Barosu yeni yönetiminin projeleri nelerdir? Geçtiğimiz günlerde CHP Kocaeli Milletvekili Fatma Kaplan Hürriyet baroyu ziyaret ettiğinde “Kadına Karşı Şiddetle Mücadele” konusunda daha hassasiyetli davranılması gerektiğine dikkat çekti. Bir kadın ve bir anne olarak sizin ve yönetimin bu anlamda farkı ne olacak?

Mesleğe başladığım 1995 yılından itibaren Kocaeli Barosunun çeşitli kurum ve komisyonlarında görev almakla birlikte ilk başlangıcım Çocuk Hakları Komisyonuydu. Türkiye’deki şiddet olaylarının dikkate alındığında bu şiddet bazen kimi zaman ekonomik şiddet, kimi zaman sosyal şiddet kimi zaman da aile içi şiddet kadın ve çocuğun muhatap olduğu bu olumsuz olaylara karşı ciddi projeler üreten bir komisyonumuz vardı o tarihlerde de bugünde de merkez şeklinde devam ediyor.

Düşüncem her türlü şiddet ve istismarın iş hayatının, çalışma hayatının içerisinde terör de dahil olmak üzere karşında daha güçlü bir sesle refleks gösterebilmek. Kocaeli Barosu kurumsal anlamda bu vakaların takipçisi olup, gerek yargısal süreçlere gerekse rehabilitasyon süreci içerisinde diğer kurum ve kuruluşlarla irtibat haline geçerek çözüm önerileri geliştirecektir. Çünkü şiddetin temelindeki sebepleri ortadan kaldırmak lazım. Sadece cezai yaptırımıyla bunu ortadan kaldırmanın çok mümkün olacağını düşünmüyorum, halkın da bu anlamda bilinçlendirilmesi gerekiyor.

“DAHA GÜÇLÜ SÖYLEMLERDE BULUNACAĞIZ” Bunun dışında da çok projemiz var seçim süresince de meslektaşlarımızın tabi daha önce bilgi sahibi olmakla birlikte de sorunlarını dinledik. Bir bilgi bankası oluşturduk buna karşı projeler ürettik, mesleğin ekonomik ve sosyal problemleri var ciddi anlamda vergi yükümüz var, genç meslektaşlarımızın mesleğe icra sırasında şiddetli bir şekilde haksız rekabete uğradıklarını biliyoruz, bununla başa çıkacağız. Toplumda hukuka aykırı davranışlar karşısında refleks göstereceğiz. Hukuk devletinin yanında olacağız Hukuk devletini savunacağız. Kent ve ülkenin problemleriyle alakalı daha güçlü söylemlerde bulunacağız.

“HUKUKUN HER TÜRLÜ İDEOLOJİNİN ÜZERİNDE OLDUĞUNU SAVUNMALIYIZ” Ülkemizde son zamanlarda hukukun üstünlüğünün tartışıldığı ve yargıya güvenin azaldığı bir dönemdeyiz. Hukukçular bu durumu nasıl çözecek?

Bizim bu aykırılıkları net olarak ortaya koymamız lazım. Siyasetin yar-

gıya müdahalesinin önüne geçmek lazım .Çünkü hukukun kendi ideolojisi var hukuk kurallarından ayrıldığınız zaman adalet duygusunu ve hukuki güvenceyi ortadan kaldırırsınız . Türkiye’de özellikle bizim geçtiğimiz yıllarda da söylediğimiz bir şey vardı. HSYK’da Adalet Bakanı ve Adalet Müsteşarının üye olmasının ortadan kaldırılmasını düşünüyorduk. Çünkü yargıç bağımsızlığı anlamında olumsuz bir durumdu, yürütmenin müdahalesi olarak görüyorduk. Ama anayasa değişikliği sonrasında HSYK yürütmenin dahilinde daha da açık bir hale getirildi ve yargıç teminatı ve yargıç bağımsızlığından zarar gördü. En azından toplumda ki itibar böyle, öte yandan evrensel hukuk ilkelerine aykırı yasama süreçleri gördük. Bunlar ciddi problemler. 15 Temmuz süreci sonrasında haklarında herhangi bir cezai soruşturma olmayan kişilerinde meslekten ihracına varan hukuka aykırı bir takım tasavvuflarda bulunuldu.

Hukuki denetim imkansız hale getirildi. Kişilerin yargı karşısındaki güvencesini sağlamak zorundayız. Çünkü hukuk toplumsal barışa hizmet edecek ama temel hak ve özgürlükleri de koruyacaktır.Bu anlamda, bu olumsuzlukların kaldırılması noktasında çalışmalar üreteceğiz. Burada dikkat etmemiz gereken şey bu üretimlerde herhangi bir ideolojik gözü kullanmamak.Hukuk ideolojisiyle hareket etmek lazım. Çünkü hukukun her türlü ideolojinin üzerinde olduğunu ve her türlü ideolojiye karşı bağımsız olduğunu savunmalıyız biz hukukçular.

“BENİM BİR İDEOLOJİM VAR AMA BEN ÖNCE HUKUKÇUYUM” Seçim süreci ve sonrasında CHP’li kimliğiniz öne sürüldü ve hatta seçimi bu sayede kazandığınız tartışıldı.Bununla ilgili neler söyleyeceksiniz?

Hep söylüyorum , 24 yıllık avukatım 2 yıl kadar böyle bir tecrübem oldu. Her insanın bir ideolojisi var o süreç içerisinde özellikle tüm görevlerimden ayrılmıştım ve baro başkanlığı görevinin her türlü ideolojiye karşı bağımsız olması gere k t i ğ i n i

Kocaeli Barosu'nun, 35'inci Olağan Genel Kurulu'nda Av. Nuri Almaz ile yarışarak seçimi kazanan ve 80 yıllık Kocaeli Barosu tarihinde ilk kadın başkan seçilen Av. Bahar Gültekin Candemir ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Baro tarihine ilk kadın başkan olarak geçmenin gururunu, yeni yönetimin projelerini samimi bir şekilde anlatan Baro Başkanı Candemir; “Hukukun her türlü ideolojinin üzerinde olduğunu savunmalıyız “ dedi.

düşünüyorum. Bugüne kadar baro başkanlarımızın bir ideolojisi vardı.

Ama bizler için çok gururlu olan bu görevi icra ederken hiç kimse dar siyasi ideolojisi üzerinden hareket etmedi. Benim o dönemde gösterdiğim refleks buna özellikle dikkat ediyor olmama rağmen bazı basın mensupları tarafından o süreçte insanların gözünde hukukçu kimliğimle, bu kadar yaptığım hizmetin kurumsal görevlerimin rafa kaldırılarak, hep bir siyasi partiyle özdeş tutulmamdı.Ben ideolojim olduğunu saklamadım. Benim bir ideolojim var ama ben önce hukukçuyum.

Ben bir hukukçu olarak aday oldum ve dolayısıyla öyle anılmak istedim. “İYİ NİYETLE YAPILMADIĞINI DÜŞÜNÜYORUM” Size bu konuda haksızlık yapıldığını düşünüyor musunuz?

8 dönem baroda genel kurulun onurlandırmasıyla görev yapan bir insanım ve bu kimliğimle çıktım. Ben bunu Kocaeli Barosu’na siyaset sokuluma amacıyla yapıldığını düşünüyorum. iyi niyetle yapılmadığını düşünüyorum.

Bu söylemlerde bulunan kişilerin baroya siyaset sokma amacıyla hareket ettiklerini ve haksız rekabet yarattığını düşünüyorum. Ben seçim sürecim boyunca hep proje anlattım, proje üzerinden yürümeye çalıştım. Olması gerekende buydu ama maalesef böyle bir muameleye maruz bırakıldım.

“HAK ETMEDİĞİM BİR NİTELEMEYE MARUZ KALDIM” “Tekzip yayınlatırım” söylemleri de günlerce tartışıldı..

O gün meslektaşım olan çok sevdiğim bir üstadımın vefat ettiğini öğrendiğim bir gündü.

Basın mensubu arkadaşım aradı “Seçimle alakalı bir röportaj yapmak istiyorum beyanınızı alabilir miyim” dedi. Ben daha Kocaeli Barosu Başkanı sıfatını t a ş ı m ı yo r u m .

Genel kuruldan her ne kadar onurlandırıldıysam da o yetki belgesini almadım.Bu görüşmeleri mazbatamı aldıktan sonra yapmak istiyorum dedim.

Nezaketsizlik yapmak istemiyorum hayatım boyunca hep dikkat ettim.

Arkadaşımız ısrarcı olunca, cenazeye geldim öğlenden sonra arayın konuşalım dedim. 5 dakika sonra aradı beni “Merkezden soruyorlar, CHP’de ne kadar görev yaptınız?” dedi. Sevgili kardeşim ne olur artık bunun üzerinde durmayın ben artık her türlü ideolojiye sahip meslektaşa hizmet edecek bir makamı temsil ediyorum, dolayısıyla bir ideoloji mensubu olarak yansıtılmak kuruma zarar verir. benim artık ideolojim yok tek ideolojim hukuk , dolayısıyla yazmayın. O süreçte tekzip etmeyi de düşündüm. Çünkü kurumuma zarar verilmesini istemiyorum lütfen dedim kapattım. Cenazeden çıktığımda tüminternet gazetelerine düşmüştüm “Aba altından sopa gösterdi” diye.Hayatımda hiçbir zaman kimseye aba altından sopa göstermek anlamı taşıyabilecek kabalıkta bulunmadım. İhmalim olabilir ama kusurlu veya kasıtlı bir şekilde kimsenin kalbini kırmam. Çünkü ben insan merkezi bir iş yapıyorum bir hassasiyeti ifade ettim. Aradım hatta dedim ki niçin böyle haberler yaptınız ben sizinle dertleştim. Basın ilkeleri çerçevesin de bizim sizinle dertleşmemiz röportaj değildir. Tüm gazetecilere çok teşekkür ediyorum önem verdiğiniz için buradasınız ve benim size ihtiyacım var baronun üretimini nasıl duyuracağım yoksa ben kamuoyuna. Fakat çok hassasiyet gösterdiğim bir mevzuda hak etmediğim bir nitelemeye maruz kaldım. Ama zaman içersinde onlar da beni tanıdıkça fikirlerini değiştireceklerdir. Birbirimize zaman tanımamız lazım diye düşünüyorum. “ÇOCUKLUK HAYALİMDİ” Avukatlık mesleğini nasıl seçtiniz , böyle önemli bir makama gelmeyi hayal ediyor muydunuz?

Bu soru her sorulduğunda ynı cevabı veriyorum.Benim çocukluk hayalimdi. Tek kanallı televizyon döneminde bir avukatın hayatını anlatan bir dizi vardı. Ben o diziyi izlerken avukat olmaya karar verdim. Hatta ilk cübbemi de annem dikti ve 23 Nisan'da giydim hatta o resmim sosyal medya hesabımda hala durur. Başarılı bir öğrencilik dönemi yaşadım. Fen ve Matematik bölümlerini okudum. Hocalarım, Tıp Fakültesi'nde okumam konusunda beni yönlendirdi. Sınavlara üç ay kala vazgeçtim. Ankara Hukuk Fakültesi'ni kazandım. 1995 yılında mezun olarak mesleğimize ilk adımımızı attık. İnsanların sorunlarına da hayatım boyunca hep duyarlı oldum. Her zaman adalete ve hakka önem veren bir anne babanın çocuğu oldum.Adalet ve vicdan duygusunun aile ortamında oluşturulduğunu düşünüyorum.

Daha öncede bir çok yerde söyledim tekrar dünyaya gelmiş olsam yine bu mesleği yaparım. “İLK KADIN BAŞKAN SEN OLMASIN DEDİKLERİNDE, BÜYÜK HEYECAN DUYARDIM” Baroda 2002’den itibaren 8 dönem boyunca çeşitli kurumlarda görev yaptım. Üstadlarımızn baro başkanı olmayı düşünmelisin dediklerinde hatta Kocaeli Barosu’nun ilk kadın başkanı sen olmasın dediklerinde hep büyük heyecan duyardım. Durun zamana ihtiyacım; var kemal yolunda yürümeliyim, kemale ermeliyim. Her şeyden önce manevi olarak hazır hissetmiyordum netice itibariyle 2017 yaz ayları gibi; yönetimde o geniş çalışma grubu arkadaşımızla oturduk konuştuk. Artık zamanı m?

Hadi zamanı çıkalım diyerek bir adım attık. Aday belirleme süreci oldu ve bu göreve getirildim genel kurul tarafından. Hayal mi evet belki ama hedef olarak koymadım. Fakat çok çalıştım mesleğim için, kurullarda çok çalıştım emek verdim .

Genel kurula da bu anlamda büyük teşekkür ediyorum. Bu göreve layık görüldüğüm için.

8

ARALIK 2018

www.flaskocaeli.com

Ülkü Ocakları Kocaeli İl Başkanı Gökhan Özkara

“SİZ UYURKEN BİZ MÜCADELE EDİYORDUK” Uyuşturucuyla mücadele ve madde bağımlığı kapsamında Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Genel Merkezi tarafından “Ey Türk genci!

Bağımlı olma, damarlarındaki asil kanı kirletme!” ilkesiyle hareket ederek yola çıkılan çalışmları Kocaeli’deki tüm kamuoyuna anlatmayı hedefleyen Ülkü Ocakları Kocaeli İl Başkanı Gökhan Özkara ile bir araya gelerek mücadelenin detaylarını öğrendik. Ülkü ocakları kadar açık ara kimse mücadele etmiyor diyen Özkara;”Siz uyurken biz uyuşturucu satanlarla, uyuşturucunun kendisiyle mücadele ediyoruz” dedi. Öncelikle sizi kısca tanıyalım, ne zamandır başkanlık yapıyorsunuz?

Gökhan Özkara, Ülkü Ocakları Kocaeli il başkanıyım.21 Mayıs 1988 İzmit doğumluyum. Evliyim bir oğlum var.1 yıldır başkanlık yapıyorum. Buraya atanmadan öncede 8 ay Bekirpaşa Ülkü Ocağı başkanlığı yaptım.12 tane ilçe ocağımız var. Karamürsel’den Gebze’ye kadar. Bu ilçelerimizde yönetimi il ocak binası olmak üzere eş zamanlı bir çalışmalar yürütüyoruz.

Bizim haftada 2-3 tane seminerimiz olur ve bu seminerleri yine eş zamanlı olarak yürütüyoruz. Örneğin Salı günü bir seminer varsa il binası hangi semineri yapıyorsa ilçelerde aynısını yapar. Perşembe günleri de Kuranı Kerim okumaları ve dini seminerlerimiz olur. Bütün yönetim koordinasyon eş zamanlı olarak buradan yönetilir.Biz direkt genel merkeze bağlıyız. Genel merkezin yaptığı çalışmalar da eş zamanlı bir çalışma istiyorsa biz eş zamanlı bir çalışma yürütürüz. Onun dışında hiyerarşik olarak yönetim burasıdır. Tabi zaman zaman bizim de inisiyatiflerimiz oluyor.

“BAŞKANLIK İŞİN ÇİLE TARAFI” Başkanlık atama yoluyla mı gerçekleşiyor?

Atama yoluyla gerçekleşiyor tabi ki. İlçeleri de il başkanı genel merkezin onayına sunarak atıyoruz. Psikolojik olarak ülkü ocaklarında 2 yıl süre yaptıktan değişim talabi doğuyor.

Ocak başkanlarımız yorulduğu için ve en verimli şekilde başkanlığı yürütmek adına devir teslim yapıyoruz.

“Yeni bir kardeşimize taze kan olarak bir görün, devir teslim yapalım” şeklinde konuşarak ilçeleri genel merkezin de onayına sunarak değiştiriyoruz.

Bizi de direk Ülkü Ocakları Genel Başkanı atama yoluyla değiştiriyor. Bizde seçim yoktur yani gönüllülük esastır.

Seçim olsa da kimse aday olmaz zaten. Çünkü başkanlık işin çile tarafı.Çile tarafı diyorum çünkü ülkü ocaklarında maddi imkânsızlıklarla boğuşursunuz. Çok çalışıyorsunuz. Yaptığımız işin hakkını vermeniz lazım. Ayrıca evinizi de geçindirmek zorundasınız. Yeri geliyor, ailenizden fedakârlık yapıyorsunuz, işinizden fedakârlık yapıyorsunuz. İl binasında şöyledir; benim 12 tane yöneticim var, başkan yardımcım var, onları yönetmek zorundasınız. O 12 il yöneticisi ilçeleri yönetmek zorunda. Bunların dışında ülkü evini yönetmek zorundasınız, burs ihtiyaçlarını karşılamak zorundasınız. Birde eğitimleri dentlemek ve devam etmekle yükümlüyüz.Eğitim olarak genel merkezin gönderdiği bir takvim vardır. Biz o takvimi kendimize göre tekrar düzenleriz. Basitten zora doğru ve o takvimler de orta öğretim teşkilatınında farklıdır, yükseköğretim teşkilatınıda farklıdır, kadınların eğitim takvimi farklıdır. Kadınlar seminerlerini kendi biriminde yaparlar. Orta öğretim kendi biriminde, yükseköğretim teşkilatı da özellikle üniversite biriminde yapar. Burada pek üniversite teşkilatını göremeyiz. Hafta da bir gelirler, gerekli çalışmalarını, raporlarını gösterirler ve genellikle seminerlerini üniversitede yaparlar. Burası o yüzden kesinlikle işin çile tarafı.

“UYUŞTURUCUYLA MÜCADELEYE 6 YIL ÖNCE BAŞLADIK” Uyuşturucuyla Mücaadele ve Madde

Bağımlılığı Platformu ne zaman kuruldu? İlk önce platform olarak kurulmadı. Genel Başkanımız Olcay Kılavuz Bey’in söylemleriyle “Bundan sonraki yeni cephemizin adı uyuşturucuyla mücadeledir” denilerek uyuşturucuyla mücadele edilmeye başlandı. Bu mücadele 5- 6 yıl önce başladı.Gençleri eğitmeye ve bilinçlendirmeye yönelelijk çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Gezilerle, gençlik kampları, halk oyunlarıyla, tiyatroyla, spor çalışmalarına yönlendirerek gençlerimiz uyuşturucudan uzak tutmaya çalışıyoruz Genel merkez tarafınfdan geliştirlen ve yürütülen projeler nelerdir?

Yılda 2 defa kampımız olur. Bir kış kampımız olur, birde yaz kamplarımız olur. Kış kamplarında sabah yürüyüşleri yapılır, sporlar yapılır, dini eğitim seminerleri yapılır, oyunlar oynanır bunun gibi birçok aktivite yapılır.

Maksat geçleri şehrin sıkıntısından uzak tutmak, beyinlerini boşaltmak.

Bu gibi faaliyetleri genellikle yaş fark etmeksizin topluca yapıyoruz. Bir tek kadınlar olmuyor. Kadınlarımız içinde bu kış bir kamp düzenleyeceğiz. Buna sadece Kocaeli’deki kadınlar gidebilecek. Erkekler ve kadınları pek yan yana getiremiyoruz. Ortaokuldan üniversiteye hatta daha büyük yaşlara kadar insanlara dokunabiliyoruz. Biz gençlik teşkilatıyız ama hitap ettiğimiz kitle 12 yaşından 40 yaşlarına kadar uzanabiliyor.

“TÜRKİYE BİRİNCİSİ OLDUK” Kocaeli Ülkü Ocakları olarak sizin özel yaptığınız çalışmalar var mı?

Genel merkezin düzenlediği Türkiye kısa film yarışması vardı. Benden önceki il başkanımız döneminde “Asil Kan Vatan Borcu” diye bir kısa filmle Türkiye birincisi olduk.Türkiye’de ülkü ocakları olarak uyuşturucuyla mücaadelede spora yönlendrime anlamında yüzme yarışmasını ve voleybol turnuvasını biz düzenledik. Genellikle spor çalışmalarımız oluyor. Kocaeli Ülkü Ocakları olarak işin biraz da farklılığına gidiyoruz. Farklı düşünüyoruz ne yapabiliriz, yüzme yarışması. Ne yapabiliriz, voleybol turnuvası. Hangi güzel şey yapılmamışsa biz onu yapıyoruz.

Tabi birde bu yaptığımız spor faaliyetlerine şehitlerimizin ismini veriyoruz.

En son bir futbol turnuvası yaptık. 2000 yılında şehit olan askerimizin ismini verdik. Afiş ve billboard çalışmaları, konferanslar oluyor. Tiyatro olarak kendi ekibimizi kurmaya çalışıyoruz. Gösterime gelecek “Cehalet” adlı tiyatro oyunu genel merkezin kurduğu bir tiyatro. Biz o tiyatrodan bağımsız sadece Kocaeli Ülkü Ocakları’na ait bir tiyatro ekibi ve yine Kocaeli Ülkü Ocakları’na ait bir folklor ekibi kurma için çalışıyoruz. Hocalarımız

ayarlandı. Yeterli çoğunluk sağlandıktan sonra uygun bir dönemde provalarımıza başlayacağız.

“SİZ UYURKEN BİZ MÜCADELE EDİYORDUK” Bir süredir uyuşturucuyla mücadele yaptığımız çalışmları aktarmak adına kurumları ziyaret ediyorsunuz. Bu ziyaretlerin sonucunda neyi hedefliyorsunuz? Çıkardığımız derginin hazırlanmasının sebeplerinden bahsedeyim size. Milliyetçi Hareket Partisi liderinin ceza indirimi ile ilgili çalışmaları oldu. Bazı kesimler bu ceza indirimini öyle bir yorumladılar ki biz uyuşturucu ba-

ronlarını, mafya babalarını cezaevinden çıkartacakmışız gibi bir algı yarattılar. İşte bu dergi o yüzden çıkartıldı. Yanlış algılara cevap vermek için. Bu dergi siz hiçbir şey yapmazken uyuşturucuyla ilgili, biz uyuşturucu satanlarla, uyuşturucunun kendisiyle mücadele ediyoruz demek için çıkartıldı.

Biz zaten yaptığımız çalışmalarla herkese cevabımızı verdik, veriyoruz. Ama siz benim bu mücadelemi küçümseyip; “Uyuşturucu satanları mı salacaksınız” demeye getireremezsiniz. Ben buna müsaade etmem.

Bu benim emeklerime hakarettir. Bu ülkü ocakları genel merkezine ve MHP teşkilatına hakarettir. Ülkü ocakları kadar uyuşturucuyla mücadele eden savaşan sivil toplum kuruluşu ve dernek yoktur.

“BİZİM HER YERE ULAŞMAMIZ GEREKİYOR” Bizim her yere ulaşmamız gerekiyor.

Genel merkezimiz derneklere gidin bu faaliyetlerimiz gösterin dediği yerler var. Vali bey, İl Emniyet Müdürlüğü gibi bunlar var. Biz de Kocaeli Ülkü Ocakları olarak dedik ki her yere ulaşılacaksa ilk önce basına ulaşmamız lazım. Bakın biz uyuşturucu mücadeleyle ilgili bunları yapıyoruz dememiz lazım. Derneklere gitmemiz lazım.

Cem evlerine gitmemiz lazım ve gitmişliğimiz var. Biz sadece il protokolüne değil gazilerin yanına, şehit ailelerinin yanına, iyileştirme merkezlerine gitmememiz lazım. Bizim her yerde olmamız lazım.

Bu çalışmalar kapsamında temasta bulunudğunuz ortaklaşa iş birliği yaptığınız kurumlar var mı?

Bizim bazı çalışmalarımızı Kızılay ile ortak yapmamız gerekiyor.

Mesela geçtiğimiz günlerde kök hücre konferansı yaptık. İnsanlar kök hücre bağışından neden korkarlar diye. Burada Kızılay’dan destek aldık. Bir uzman geldi ve bilgilerini dinleyicilere aktardı. Milliyetçi Harekât Partisi’yle birlikte çalışıyoruz. Sendikalarımızla çalışıyoruz. Başka kurumla zaten çalışamıyorsunuz. Ön yargıları atamıyorlar. Benim uzlaşmacı olduğum taraflar var ama çok sert tepki koyduğum taraflar da var. Ben bazı sendikalarla ve kurumlarla asla çalışmam mesela.

Müsaade etmem buraya sokmam.

Buraya siyasi olarak da Milliyetçi Harekât Partisi partisinden başka kimseyi sokmam.

“KOSKOCA ÜLKÜCÜ HAREKETİN EMEĞİ VE DUASI VAR“ Maddi manevi en çok desteği kimlerden alıyorsunuz? Şimdi burada gönüllük esas olduğu için askeri ücretle evini geçindiren bir abimiz bile benim ülkü ocaklarına faydam olsun diye yardımda bulanabiliyor. Biz aslında bu faaliyetleri onlarla yapıyoruz.

Bizim yaptığımı her faaliyette koskoca ülkücü hareketin emeği ve duası var.

Ama ben her yerde şunu söylüyorum devletin AK Parti Gençlik Kollarına, devletin

TÜGVA’ya , devletin Ensar Vakfı’na yaptığı yardımların onda biri ülkü ocaklarında olsa bizim Türkiye’de yapamayacağımız proje yok. İzmit Belediyesi’nin özellikle bizim yaptığımız çalışmalara destekleri var. Örneğin 2 Aralık’ta yapacağımız Çocuk İstismarı konferansında yeri İzmit Belediyesi’nden talep ettim ve konuşmacılardan biri yine İzmit Belediyesi’nden.

Bir başka konferans için Büyükşehir ‘den yer talep ettim. Bunları bana vermek zorundalar. Çünkü devletin belediyelere verdiği; sivil toplum kuruluşlarına harcamak üzere aktraılmış bir meblağ var.Ben onlardan asla para talep etmedim , etmemde. “İŞ AİLELERDE BİTİYOR” Bu zaman kadar çalışmalarınızla kaç kişiye ulaşıldı?

Biz önce kendi kardeşlerimizi kaybetmeyelim diyerek onlarla uğraşıyoruz daha sonra dışardan elbette kurtardığımız kardeşlerimiz oluyor.

Ama ben ne yapıyorum kardeşlerimiz ocağa yönlendiriyorum dini yönden seminerimi veriyorum. Bak “Kanın temiz Türk kanıdır kirletme” diyorum. İş ülkü ocaklarıyla bitmiyor, İş ailelerde bitiyor. Bakıyorsunuz araştırmalara uyuşturucu batağına düşmüş çocukların yüzde 75’i aileleri boşanmış çocuklar. Bir boşluk yaşadıkları için sokaklara düşüyor. Ben sokaklardayım.

Ben o sokaklardan o çocuğu almak zorundayım. “ÜLKÜ OCAKLARI KADAR AÇIK ARA KİMSE MÜCADELE ETMİYOR” Ama bu sadece ülkü ocaklarının verebileceği bir şey değil. Emniyetin, Kızılay’ın, Yeşilay’ın AMATEM’in hepsinin iş birliği içinde olması lazım. Ülkü ocakları olarak Biz her şeyin önderliğini yaparız yeter ki desinler ki siz başlatın biz gerisini getiririz.

Ama maalesef bu zamana kadar başlattığımız hiçbir bir şeyin arkasında kimse olmadı.Kocaeli uyuşturucuyla mücadelede örnek olacak bir şehir.

Kocaeli emniyetiyle, jandarmasıyla uyuşturucuyla etkin bir şekilde mücadele veriyor. Özellikle Vali Bey ziyaretimizde bu konuyla ilgili bilgilendirmeler yapmıştı. Ama sivil toplum kuruluşlarına bakarsanız ben derim ki Ülkü Ocakları kadar açık ara kimse mücadele etmiyor derim. Bunu da gururla söylerim.

Bunların dışında yürüttüğünüz sosyal sorumluluk projeleriniz var mı?

Bizim sosyal sorumluluk projelerimiz devam ediyor. Bir proje atlasımız var. Göreve ilk geldiğim zamanlarda Mardin’e ve Bingöl’e yardım gönderdik. Mardin’de 10 tane yatılı köy okuluna yardım gönderdik. Şimdi önümüzdeki dönemlerde Kocaeli’nin okullarının tamiratını biz yapacağız, okullardaki yapacağımız kütüphanelere şehitlerimizin adını vereceğiz.

Bunların dışında Türkmenlere yardım çalışmalarımız oluyor. Ramazan dönemlerinde yardım kolisi çalışmalarımız oluyor. Biz sadece bunları yardım olduğu için sosyal medya ve gazeteye vermiyoruz. Onun dışında kadın birim teşkilatımız özellikle kış mevsiminde hayvan barınakları için çalışmalara başladılar. Biz belirli bölgelere ülkü ocakları olarak hayvan barınakları yerleştireceğiz. Tüm ocaklarımız proje atlası üzerinden sosyal sorumluluk projelerine etkin bir şekil devam ediyor.

flaskocaeli@gmail.com

ARALIK 2018

ERENKAYA İNŞAAT'IN VİZYON PROJESİ

VEGARESİDENCE Mimar Hikmet Erenkaya tarafından 1984 yılında kurulan ve kurulduğu günden bu yana da birçok başarılı projenin altında imzası bulunan Erenkaya İnşaat Kocaeli’de VEGA RESİDENCE vizyon projesini tamamladı.

Erenkaya İnşaat 1984 yılında mimar Hikmet Eren kaya tarafından kurulmuştur. ağırlıklı olarak kooperatifler kurarak konut inşa eden firma ayrıca SHELL firmasına müteahhitlik hizmetleri vermiştir.

VEGA RESİDENCE Kandıra yolu üzerinde Çayırköy’de inşa edilen VEGA RESİDENCE sizlere yeni bir yaşam alanı sunuyor. Gelişmiş sanayi altyapısı dışında modern otelleri, restoranları ile sosyal hayatı da hızla kabuk değiştiren Kocaeli Türkiye'nin gözde illerinden biridir. İzmit Körfezi'nin kuzeyinden geçecek yeni otoyolun haricinde güneyden geçecek yeni bir otoyolun hazırlık çalışmaları yapılmaktadır. Otoyolların kesişme noktasında ve şehrin hızla gelişen bölgesinde bulunan VEGA RESIDENCE büyük şehrin hızlı temposunda yaşayan insanların değişen ihtiyaçlarını gidermek için dizayn edilmiş bir vizyon projesidir.

85 DAİRELİK YENİ PROJE Projenin yapıldığı alanda İzmit Körfezi’nin kuzeyinden yeni bir otoyolun haricinde güneyden geçecek yeni bir otoyolun hazırlık çalışmaları yapılıyor. Otoyolların kesişme noktasın da ve şehrin hızla gelişen bölgesinde bulunan VEGA RESİDENCE bu yönüyle de ev sahibi olmak isteyenlerin gözdesi olmaya aday. Geniş bir alan inşa

edilen projede tam 85 daire bulunuyor.

65 1+1, 10 adet 2+1 normal daire, 10 adet 2+1 çat dubleks daireler uygun ödeme seçenekleriyle ev sahibi olmak isteyenlerin beğenisine sunuluyorBina girişinde bulunacak olan resepsiyon görevlileri ile transfer hizmetlerinden yemek siparişine, temizlik hizmetlerinden alışveriş hizmetlerine kadar bir çok hizmet ile ilgili bilgi alabilir, gerekli organizasyonları yapabilirsiniz.

SİNEMA ODALARI RESİDENCE’ da yeterli ölçüde bir ekran ve 5+1 Ses sistemi ve özel yalıtımı ile Sinema Odası.

FİTNESS CENTER Fitness odası, spor yapacak insanların hizmetinde.

HAMAM, BUHAR ODASI VE SAUNA ODALARI Günlük hayatın temposundan kurtulmak için; Hamam, Sauna ve Buhar odasından oluşan bölümünde apayrı bir keyif yaşayacaksınız.

GÜNEŞLENME TERASI Çatıda yer alan havuz ve etrafındaki güneşlenme terası ile güneşi gördüğünüz her an keyif yanınızda.

BARBEQUE Terasta bulunan Barbeque yaz-kış bu

huzuru yaşamak isteyenlerin hizmetinde olacak.

KURU TEMİZLEME RESİDENCE yaşayanlarına özel indirimli fiyatlarla evinizden alıp, evinize bırakacak hizmet yaşayacaksınız, Resepsiyon’a bir telefon yeterli.

EV TEMİZLİĞİ HİZMETİ İstediğiniz zaman anlaşmalı temizlik firmadan randevu alınabilir.

YÜZ TANIMA Bina giriş’lerinde yüz tanıma sistemi ile güvenliği bir üst seviyeye taşıma.

PLAKA TANIMA SİSTEMİ Otopark’a giriş ve çıkışlarınızda, plaka tanıma sistemi ile hızlıca giriş çıkış yapabilme imkanı GÜVENLİK KAMERALARI RESİDENCE İçi, çevresi ve otoparklar kameralar ile 24 saat güvenlik için takip altında olacak.

GAYRİMENKUL DANIŞMANI Her daireyi, katı, bölgeyi ve RESİDENCE hizmetlerini tanıyan, bilen ve bir gayrimenkul danışmanı her zaman hizmetinizde olacak.

JENERATÖR Yaşamın en önemli gereği elektriği kesintisiz olarak sağlayacak Jeneratör, VEGA RESİDENCE'ın en büyük gücü.

9

10

ARALIK 2018

www.flaskocaeli.com

YENİLENEN YÜZÜYLE GÖLCÜK’TE HİZMETE GEÇİYOR "En mutlu insanlar her şeyin en iyisine sahip değildirler. Sadece her şeyin en iyi şekilde tadını çıkartırlar..." Her şeyin en iyi şekilde tadını Kahve Deryası'nda çıkartın!

Gölcük Anıtpark’ta faaliyet gösteren ancak kısa süre önce el değiştiren Kahve Deryası, yenilenen yüzüyle Gölcüklülere hizmet etmeye devam ediyor. Kahve Deryası’nda sadece kahvenizi yudumlamayacak, dünya mutfağının da yer aldığı mekanda en iyi ve seçkin lezzetleri tatma imkanı bulacaksınız.

Gölcük Anıtpark’ta yaklaşık 4 yıl önce faaliyete geçen Kahve Deryası, 21 Ekim’den itibaren el değiştirerek hizmete devam ediyor. İlçenin tanınan simalarından İbrahim İnanç Çakıroğlu ve Mehmet Birdal’ın işletmeciliğini üstlendiği Gölcük Kahve Deryası, birbirinden farklı kahve çeşitlerinin yanı sıra mutfağıyla da sizleri kendisine hayran bıraktıracak.

Mekanın işletmecisi İbrahim Çakıroğlu ve ortağı Birdal İnşaat ile Birpen’in sahibi Mehmet Birdal, çok kısa sürede kafeyi yenilemek için kolları sıvadı. Bir enkaz devraldık diyen mekanın müdürü İbrahim Hellaç; misafirlerimizi en iyi şekilde ağırlamak için hizmete ara vermeden fiziksel ve manevi anlamda bir yenilenme süreci yaşıyoruz dedi.

GÖLCÜK’TE TEK Klasik kahveci mantığından çıkarak cafe&restoran tarzında hizmet veren Kahve Deryası 200 kalemden oluşan zengin menüsü kahvaltı çeşitleri, ana yemekleri, dünya mutfağı ve sıcak soğuk içecekleriyle Gölcük

Halkı’na sabah 8’den gece 12’ye kadar güleryüzlü ve kaliteli hizmet sunuyor.İnsanlara müşteri gözüyle değil misafir gözüyle bakıp o şekilde ağırlamayı tercih ediyoruz diyen İbrahim Hellaç, buradan 7’den 70’e genç, yaşlı, çocuk, aile dleyen herkes istediği zaman gelip kaliteli ve güler yüzlü hizmetten faydanalabilir diyor. ÜÇÜNCÜ KAT YENİLENİYOR Sabah 08.00-00.00 saatleri arasında faaliyet gösteren 4 katlı Kahve Deryası’nın üçüncü katı yenileme çalışmaları da başladı. 12 personelin çalıştığı kafede isterseniz doğum günlerinizi, isterseniz de yemekli toplantılarınızı rahatlıkla yapabiliyorsunuz. Güler yüzlü personeliyle sizleri her daim rahat ettirmek prensibinin en güzel örneklerinden biri olan Kahve Deryası’nda aynı anda 150 kişi yemek yiyebiliyor ya da kahvelerinizi yudumlayabiliyorsunuz.

“ZAMANINIZ BİZİM İÇİN DEĞERLİ” Misafirlerine ,“Zamanınız bizim için değerli” diyerek whatsapp ön sipariş hattı oluşturan Kahve Deryası özellikle çalışan kitlenin öğle arasını daha etkin bir şekilde değerlendirmesi adına siparişiniz whatsapp ön sipariş hattımıza iletin, geldiğinizde sıcak ve hazır hizmet almanın ayrıcalığını yaşayın diyor.

flaskocaeli@gmail.com

ARALIK 2018

11 SEDA ORUÇ

TARİH KORİDORUNDA BİR ÖYKÜ Seçimlerle yoğrulmuş ülkem yeni bir seçimin arefesinde. Yerel seçimin atmosferi her zaman farklı olur.

Biz adı büyük şehir olarak anılsa da herkesin birbirini bir vesile ile tanıdığı hani nasıl derler amatör ruhu kaybetmemiş bir kentiz.

Dolayısıyla aday ismi, partisi kadar önem arz eder.

Tüm siyasi partiler muhakkak bu duyarlılıkla hareket edip adaylarını belirleyeceklerdir. Şehri yönetme ehliyetini alan kişilerin şehrin menfaatleri doğrultusunda yapılmış işlere katkı koymalarını, yeni vizyon projelerle hizmetlere devam etmelerini vatandaş olarak bekliyoruz.

KUYUMCULUK SEKTÖRÜNDE ÖNCÜ

TAKI MÜCEVHERAT Temelleri 1978 yılında atılan Takı Kuyumculuk perakende kuyumculuk sektörüne getirdiği yeniliklerle kısa zamanda müşterilerinin güvenini kazanarak sektörde öncü konuma yükseldi.Zaman içerisinde geliştirdiği iş fikirleri , yenilikçi vizyonu ve geniş ürün yelpazesiyle markalaşma başarısı gösteren Takı Kuyumculuk , sürekli gelişen sektörde iş disiplini ve mükemmel hizmet şirketi olma misyonuyla artık aranan firma konumunda. Kocaeli’de 10 şubesiyle birlikte sektöre yön veren öncü firmanın İzmit Fehtiye Caddesi şubesinde Davut Şengül ile sektörü ve firmanın kalite standartlarını değerlendirdik.

Kendinizden ve firmanızdan bahsedersek…

Davut Şengül, yaklaşık 20 yıldan beri bu firmada hizmet veriyorum.

Firmamızın merkezi aslen Gebze’dir.

Toplamda 10 şubemiz var, yılbaşında 11’inci şubemizi Darıca’da açmayı planlıyoruz. İzmit Fethiye Caddesi’nde biz 8 yıllık bir firmayız.

Kendi işletmemiz toplamda 8 personelimiz var. Yenilikçi vizyonumuz ve geniş ürün yelpazemizle kalite standartımızı yükselterek işlerimizi her yıl kademe kademe arttırıyoruz. İzmit denince akla Fethiye Caddesi geliyor ve siz tam merkezindesiniz bunun size nasıl bir avantajı var?

Merkezde olmanın avantajını ellbette kullanıyoruz. Fethiye Caddesi İzmit’in kalbi bizlerde hizmet noktasında müşteriye en kaliteli hizmeti sunmak için buradayız Piyasadaki dalgalanmaların özellikler Kocaeli’yi ciddi bir şekilde etkildiği söylendi. Sizin işleriniz bu durumdan ne kadar etkilendi?

Kriz illa ki etkiledi ama krizden karlı çıkmak da önemli. İşini daha iyi takip edersen daha karlı çıkarsın.

Firma oarak sadee aaltın alım satım değil geri dönüşümüyle de ilgili faaliyet gösteriyoruz. Özellikle kriz dö-

nemlerinde hizmet ve ürün yelpazesiyle kaliteyi düşürmeden dveam ettiğiniz sürece daha az etkilenirsiniz. Çeyrek altınlar bu sene içersinde %100 zamlandı geçen seneye göre satışlarda düşüş oldu mu? Çeyrek altın satışlarında düşüş oldu ama bu durum gram altına yansıdı. onu yükseltti. İnsanlar gram altın almaya devam etti. Sektörde çok ciddi kayıplar yaşanmadığını söyleyebiirim.

Kocaeli’de bazı kuyumcuların bir gecede kapanması nın size olumsuz geri dönüşü oldu mu?

Hiç kimsenin batmasını istemeyiz tabi ki bu şekilde aniden kapanan yerler bizlere onlar güvenin de azalmasına sebep oldu. İnsanlar bir

süre çekimser davrandı, fakat frimamız çok köklü bir olup hizmet kalitesiyle Kocaeli’de bu önyargıyı kolaylıkla kırdı.

Altın alıp satarken kredi kartı komisyonculuğu yapanlar hakkında neler söyleyeceksiniz?

Kredi kartıyla komisyoncu gibi alış satışı kesinlikle biz yapmıyoruz. merkezimiz .Merkez şubemiz dahil tüm şebelerimizde bu konuya hassasiyetle davranılıyor. Biz kredi kartıyla satış yaparken sadece altınımızı satarız kişi ne yapıyorsa yapsın. Emniyet birimlerininde bu konuyla ilgili yapmış olduğu çalışmaları destekliyorum. Al - sat işlemi tefeciliktir para satmaktır yani. Bizim işimiz burada kuyumculuktur, altın alıp altın satmaktır.

Çarşı esnafı olarak belediyenin çarşı için yapmış olduğu çalışmları yeterli buluyor musunuz?

Kocaeli’nin kalbi , en kalabalık caddesi diyoruz ama bu şekilde Kocaeli’ye yakışmıyor.Daha güzel daha tertipli olması gerekir. Işıklandırması , parkelerimi araç giriş çıkış denetimi gibi konularda kısa zamanda çözüm üretileceğine inanıyorum.

Kuyumcuların erken açıp kapatması hakınnda neler söyleyeceksiniz, memnun musunuz?

Bütün kuyumcuları kapatınca çarşı bitiyor. Sabah saat 8’de açıyoruz sabahın bereketini kaçırmamak lazım. Kışın bu saat erken ama yazın aydınlık oluyor sıkıntı olmuyor, haftanın altı günü aynı saatte açıp aynı saatte kapatıyoruz yazın ise bir saat ileri atıyoruz. Pazar günleri çalışmıyoruz, sadece özel de günlerde açığız.

Kışın piyasayı canlandırmaya yönelik ekstra çabanız var mı?

Yılbaşı oluyor, sevgililer günü oluyor o zaman piyasa baya bir canlanıyor.

Kuyumcuların bence en çok iş yaptığı zaman Sevgililer Günü. Genelde o günlere ve sadece bizim mağazamıza özel indrimler ve kampanyalar düzenleniyor. Bizde bunu müşterilerimize tüm kanalerdan iletiyoruz.

Seçim sonuçları, dolar kurlarındaki dalgalanma, piyasanın gidişatı, komşularımızda devam eden savaş hali, trafik kazaları, akıl almadık cinayet haberleri günümüzün bitmeyen konuları.

Arada gökyüzüne bakmaya, iç sesimizi duymaya, kendimizle baş başa gezintilere ihtiyacımız var.

Biliyorum pek çoğumuz “nerdeee!” diyecek. “İşten güçten vakit mi kalıyor?”.

Bu kadar insani ihtiyaçlarımız bile lüks gibi gelmeye başladı.

Dönen çemberin içinde koşan minik hemster gibi durmayı dahi bilmiyoruz.

Tam da bu noktada size fiziksel olarak çok yakın ama ruhen başka bir dünya olan Kapanca Sokak’ı gezmeyi önereceğim.

Tarihi Orhan Camii’nden başlayıp Arnavut kaldırımlarda salınarak aşağıya doğru inerken hayallere dalmakta özgürsünüz.

Tüm mütevazılığı ile sizi selamlayacak cumbalı evlerdeki yaşanmışlıkları tasavvur ederken yüzünüze tanımlayamadığınız bir gülümseme oturacak.

Hayatı orada durdurup bir hikâye yazmak geçecek içinizden.

Selim Sırrı Paşa Konağı’nın güpürlü perdesinin ardında belli belirsiz bir genç kız sokaktan birazdan geçecek ve kafasını dahi kaldırmadan mahcup tavırla pencereye bir bakış atacak genç adamı bekleyecek.

Suları yüklediği eşeğinin yularını nasırlı elleri ile tutan yüzüne derin çizgiler oturmuş ihtiyar ağır ağır aşağıdan gelirken hayatın her dönemde mücadele gerektirdiğini hatırlayacaksınız.

Mahallenin çocuklarının tüm coşkularıyla topaç çevirip, buldukları düzlükte bilye yuvarladıklarını gördüğünüzde ‘ah çocuk olmak’ diye geçecek içinizden.

Biraz durup seyretmek, sonra sekiz yaşına inip aralarına karışmak arzusu yerleşecek yüreğinize.

Süleyman Paşa Hamamı’ndan çıkan küçük kızın pembe yanaklarından dünyanın güzelliği yansıyacak yüzünüze.

Sırtında bohçası ile gezen kocakarı genç kızların hayallerine uygun esvapları tatlı diliyle satarken annelerin her zaman kızlarının mürüvveti için çabaladığını göreceksiniz.

Pazarlığı izlerken paranın adı değişse de kıymetinin değişmediğine şahit olacaksınız belki ama nezaketin kaybolmadığı zaman, o pazarlığın nasıl hoş göründüğünü gülümseyerek izleyeceksiniz.

Dere Cami cemaatinin namaz çıkışı selamlarını alacaksınız.

Akçakoca Bey’in şehri fethettiği zamanki zafer ruhunu sokağın her köşesinde hissederken gururlanacaksınız. Ölmüşleri için lokma döktürmüş Pembe Köşk’ün hanımın komşularına giden tabaklarının üzerindeki iğne oyalı mendillerin naifliği ilkbahar esintisi gibi başınızı döndürecek.

Yeşil Konak’ta çalan guguklu saat zannettiğiniz ses sizi biraz sarsacak.

Bu harika atmosferden çıkmak zor olacak ama gezinizin başında telefonunuzun saatini kurun ki işe veya eve geç kalmayın.

Çakıroğlu İnşaat güvenli yaşam since 1974

0532 178 05 08 0532 623 31 22 0532 456 23 05 Merkez Mah. Preveze Cad. 12. Sk No:3/B Gölcük / KOCAELİ

CMYK