Ekrem akurgal türkiye nin kültür sorunları

Page 97

Eşsiz Süleymaniye

S üleyman iye' n in dünya çapındaki olağanüstü mükemmelliğ ini anla­ rrı a k içi n onu bir ya ndan Ayasofya _ ile öbür yandan çağdaşlarıyla karşı­ l a şt ır mak yetecektir. Karaköy'den Istanbul yakasına doğru gidelim ve kö p rü nün üstünde kısa bir süre için duralım . Solumuzda Ayasofya'yı, ka rş ı mı zda Yeni Cami'yi ve sağımızda da Süleymaniye'yi görürüz. Bizans ya p ıs ı n ın yatı k kubbesi , mimarlık bakımından cesaretli ve ustalıklı bir e ser . Ne var ki , depremlere dayanamayan bu kubbe tarih boyunca bir­ ç ok de fa yıkılmıştır. Bir eser iddialı olursa , gücünü de gösterebilmelidir. Kaldı ki Ayasofya'nın gövdesini oluşturan kitle , bu güzel ve muhteşem kubb eye yakışır, onu tamamlayıcı uyum düzeninden yoksundur. Güzel silueti ile bu yatık kubbe , kalın ve ağır duvarların kaba görünüşü nede­ n iyl e gösterişinden çok şey kaybediyor. Bir de Süleymaniye'ye bakalım: Orta kubbeyi batı ve doğu yönlere destekleyen yarım kubbeler ve köşelerdeki küçük , som taştan kub­ oğru d becikl erle çok başarılı , göz doldurucu bir uyum düzeni içindedir. Yarım kubbeler büyük kubbeden aldıkları ağırlığı yanlara geçirirken , onu taşıra­ cakmış gibi , iki yana doğru , adeta bir çeşit canlı, adali şişkinlik göster­ mektedir. Tıpkı bir gülleyi kaldıran bir kolun pazısındaki gerilme ve canlı­ lık gibi. Bu organik görünüm , Yunan dor sütunlarının ortasının biraz yu­ karısında görülen ve "entasis" adı verilen şişkinliği and ırıyor . Nasıl orada sütun taştan yapıyı bir gayret ve canlılıkla taşıyormuş etkisini bırakıyorsa , Süleymaniye'nin yarım kubbeleri de öyle , gerilen, karşı koyan ve yayla­ nan bir canlılık gösteriyor. Mimarlık sanatında bu organik ifade dünyada Süleymaniye'den başka yalnız Yunan dor sütunlarında bulunmaktadır ve diyebiliriz ki, bu konuda Türk sanatçısı yeni ve büyük bir aşama yapmış­ tır . Süleymaniye'nin yukarıya kat kat ve bir ehram biçiminde yükselen heybetli siluetinin gösterdiği uyum düzeninin mükemmelliğini anlamak için onu Mikelanj'ın büyük eseri Sen Piyer Kilisesi ile karşılaştırmak gere­ ke ce ktir . Sinan'da, hiçbir eleman , hiçbir ayrıntı , olması gerektiğinden ek­ si k ya da fazla değildir; tıpkı bir insan vücudunda olduğu gibi . Sinan'ın büyüklüğünü Selimiye'yi izlerken daha da belirgin olarak kav rıy oruz . Kubbenin ağırlığı içerde sekiz ayağa bölünmekle , dış kitlede­ ki d es tek ayakların kaba olmaktan kurtulmaları sağlanmıştır. Böylece ca­ rni da ha zarif bir görünüm kazanmıştır. Bu deste klerin üzerlerinde bulu ­ na n ve yan baskıyı karşılayan som taştan sekiz kubbecik ince ve uzun 9 ö rü n üşleriyle endamlı minarelere ayak uydurmuşlardır. 97


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.