Graduate Thesis

Page 1

MĠMAR SĠNAN GÜZEL SANATLAR ÜNĠVERSĠTESĠ MĠMARLIK FAKÜLTESĠ - ġEHĠR VE BÖLGE PLANLAMA BÖLÜMÜ LĠSANS BĠTĠRME ÖDEVĠ

ALIġVERĠġ MERKEZLERĠNDE KENT MERKEZĠ SĠMULASYONU ĠSTANBUL KOZZY, MEYDAN, ĠSTĠNYEPARK, VIAPORT OUTLET AVM ÖRNEĞĠ

Hazırlayan Sadun Serhan SAVAġOĞLU

DanıĢman Yrd. Doç. Dr. Ebru FĠRĠDĠN ÖZGÜR

Haziran 2010 Ġstanbul


Sadun

Serhan

SAVAġOĞLU

tarafından

hazırlanan

“ALIġVERĠġ

MERKEZLERĠNDE KENT MERKEZĠ SĠMULASYONU – ĠSTANBUL KOZZY, MEYDAN,

ĠSTĠNYEPARK,

VIAPORT

OUTLET

AVM

ÖRNEĞĠ”

adlı

araĢtırmanın Bitirme Ödevi olarak uygun olduğunu onaylarım.

Ġmza Yrd. Doç. Dr. Ebru FĠRĠDĠN ÖZGÜR Bitirme Ödevi DanıĢmanı

Bu çalıĢma Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Mimarlık Fakültesi, ġehir ve Bölge Planlama Bölümü‟nde Lisans Bitirme Ödevi olarak kabul edilmiĢtir.

DanıĢman: Yrd. Doç. Dr. Ebru FĠRĠDĠN ÖZGÜR

Jüri Üyesi : Prof. Dr. GülĢen ÖZAYDIN

Jüri Üyesi : Yrd. Doç. Dr. A. Erdem ERBAġ


ĠÇĠNDEKĠLER

SUNUġ ÖZET SUMMARY GĠRĠġ ............................................................................................................. 1 1. Sorunun Tanımlanması .............................................................................. 1 2. ÇalıĢmanın Konusu ve Kapsamı ................................................................ 3 3. ÇalıĢmanın yöntemi ................................................................................... 3 BÖLÜM 1. KENT MERKEZĠ KAVRAMI VE GELĠġĠMĠ.................................... 5 1.1. Kent Merkezi Kavramı ve Kuramsal YaklaĢımlar................................. 5 1.2. Kent Merkezlerinin DönüĢümü ............................................................ 8 1.2.1. Kent Merkezlerinin Makro DönüĢümü ........................................... 9 1.2.2. Kent Merkezlerinin Mikro DönüĢümü .......................................... 10 1.3. Kent Merkezlerinin Sınıflandırılması ve Özellikleri ............................. 11 1.4. BÖLÜM SONUCU ............................................................................. 17 BÖLÜM 2. KENT MERKEZLERĠNDEN ALIġVERĠġ MERKEZLERĠNE GEÇĠġ ..................................................................................................................... 19 2.1. AlıĢveriĢ Merkezi Kavramı ................................................................. 19 2.2. Kent Merkezlerinin Çözülmesi ve AlıĢveriĢ Merkezlerine GeçiĢ ........ 21 2.3. BÖLÜM SONUCU ............................................................................. 23 BÖLÜM 3. SĠMULASYON KURAMI VE ALIġVERĠġ MERKEZLERĠ ............ 25 3.1. Simulasyon Kuramı ........................................................................... 25 3.2. Simulasyon ve AlıĢveriĢ Merkezleri ................................................... 29 3.3. BÖLÜM SONUCU ............................................................................. 31 BÖLÜM 4. ĠSTANBUL KENT MERKEZĠ VE ALIġVERĠġ MERKEZLERĠ ..... 32 4.1. Ġstanbul‟da Kent Merkezlerinin GeliĢimi ............................................. 32 4.2. Ġstanbul‟daki AlıĢveriĢ Mekanlarının Tarihsel GeliĢimi ....................... 40 4.2.1. 1839-1923 Dönemi ..................................................................... 41 4.2.2. 1923-1950 Dönemi ..................................................................... 41


4.2.3. 1950-1980 Dönemi ..................................................................... 42 4.2.4. 1980 Sonrası Dönem .................................................................. 42 4.3. Ġstanbul‟daki AlıĢveriĢ Merkezleri ve Özellikleri ................................. 43 4.4. BÖLÜM SONUCU ............................................................................. 50 BÖLÜM 5. KENT MERKEZĠ SĠMULASYONUN KOZZY, MEYDAN, ĠSTĠNYEPARK, VIAPORT ALIġVERĠġ MERKEZLERĠ ÖRNEĞĠNDE ĠNCELENMESĠ ............................................................................................. 52 5.1. Kozzy AlıĢveriĢ ve Kültür Merkezi ve Simulasyon Öğeleri ................. 54 5.2. Meydan Ümraniye AlıĢveriĢ Merkezi ve Simulasyon Öğeleri ............. 57 5.3. Ġstinye Park AlıĢveriĢ Merkezi ve Simulasyon Öğeleri ....................... 61 5.4. Viaport Outlet AlıĢveriĢ Merkezi ve Simulasyon Öğeleri .................... 67 5.5. BÖLÜM SONUCU ............................................................................. 71 BÖLÜM 6. SONUÇ VE DEĞERLENDĠRME ................................................ 73 Kaynakça ..................................................................................................... 86

Diyagram Diyagram 1. Tez AkıĢ Diyagramı ................................................................... 4 Diyagram 2. AlıĢveriĢ Merkezi GeliĢtirme Diyagramı ................................... 85 ġekiller ġekil 1. Burgress EĢ Merkezli Çemberler Modeli (Rodrigue, 2007) ............... 7 ġekil 2. Hoyt Sektör Modeli, Haris ve Ullman Çok Merkezli Büyüme Modeli (Rodrigue, 2007) ............................................................................................ 8 ġekil 3. 1930‟larda Beyoğlu (ĠBB, 2003b).................................................... 33 ġekil 4. Kozzy AVM‟nin giriĢi ........................................................................ 55 ġekil 5. Kozzy AVM‟de açık hava konseptli restoran ve kafeler ................... 56 ġekil 7. Meydan AVM havadan görünüĢ ...................................................... 58 ġekil 8. Meydan ve Su Öğesi ....................................................................... 59 ġekil 9. Meydan AVM meydanı ve halk ........................................................ 60 ġekil 10. Ġstinye Park‟ta Balık Pazarı ........................................................... 62


ġekil 11. Ġstinye Park ve GeniĢ Kubbeli Atrium ............................................ 63 ġekil 12. Ġstinye Park ve AlıĢveriĢ Caddesi .................................................. 64 ġekil 13. Ġstinye Park‟ta Pazar Konsepti ...................................................... 65 ġekil 14. Ġstinye Park ve Cumbalı DıĢ Cephe Dekoru .................................. 66 ġekil 16. Viaport ve Farklı Mimarilerde Dükkanlar – Sokak Konsepti ........... 68 ġekil 17. Viaport AVM‟de Pony Atların Olduğu Çiftlik ................................... 69 ġekil 18. Viaport AVM‟de Bedesten ve Kubbe ............................................. 70

Tablolar Tablo 1. Kent Mekanı BileĢenleri ve Kent Merkezi Öğeleri .......................... 16 Tablo 2. Kent Merkezinin Mekansal ve ĠĢlevsel BileĢenleri .......................... 17 Tablo 3. Ġstanbul AVM Listesi....................................................................... 44 Tablo 4. AVM‟lerin Yıllara Göre Dağılımı ..................................................... 46 Tablo 5. AVM‟lerin Bölgelere Göre Dağılımı ................................................ 47 Tablo 6. AlıĢveriĢ Merkezlerinde Kent Merkezinin Simule Edilen Öğeleri .... 52 Tablo 7. Örnek AVM‟lerde Simule Edilen Kentsel Öğeler ............................ 79 Tablo 8. Örnek AVM Tipolojileri ve Jenerasyonu ......................................... 80 Haritalar Harita 1. Ġstanbul il bütünü yerleĢim geliĢimi (ĠBB,1995) .............................. 35 Harita 2. Prost Planı 1937 (ĠBB, 2003b) ....................................................... 36 Harita 3. AlıĢveriĢ Mekanlarının Tarihsel GeliĢimi (BirleĢmiĢ Markalar Derneği AVM Bankası verilerinden faydalanılarak üretilmiĢtir.) ................................. 40 Harita 4. AlıĢveriĢ Merkezlerinin Mekansal GeliĢimi ..................................... 49 Harita 5. Örnek AlıĢveriĢ Merkezlerinin Lokasyonları ................................... 53 Harita 6. Kozzy AlıĢveriĢ ve Kültür Merkezi‟nin konumu .............................. 54 Harita 7. Meydan AVM‟nin lokasyonu .......................................................... 57 Harita 8. Ġstinye Park Lokasyonu ................................................................. 61 Harita 9. Viaport AVM Lokasyonu ................................................................ 67


SUNUġ AlıĢveriĢ merkezlerinde kent merkezinin simule edilen öğelerini konu alan bu çalıĢma, Ġstanbul Kozzy AlıĢveriĢ ve Kültür Merkezi, Meydan Ümraniye AVM, Ġstinye Park AVM ve Viaport AVM örneklerinde görülen kent merkezi öğelerini simulasyon kuramı çerçevesinde irdelemektedir. Varılan sonuç en özet haliyle bu örneklerde simule edilen niteliklerin basit bir taklit olmanın ötesinde yeni bir sahte gerçeklik yarattığıdır. Öncelikle, araĢtırmam süresince yardım ve önerileriyle çalıĢmamın en büyük destekçisi olan sevgili danıĢmanım Yrd. Doç. Dr. Ebru Firidin Özgür‟e teĢekkür etmek istiyorum. Ayrıca tez jürimde bana destek olan ve fikirleriyle çalıĢmamı zenginleĢtirmeme yardımcı olan hocalarım Prof. Dr. GülĢen Özaydın‟a ve Yrd. Doç.Dr. Adem Erdem ErbaĢ‟a ve eğitimim boyunca ders aldığım tüm ġehir ve Bölge Planlama Bölümü öğretim üyelerine teĢekkürü bir borç bilirim. Sadece çalıĢmamı hazırlarken değil, desteğini her zaman hissettiğim Pelin Naz Kuruoğlu‟na ve tüm arkadaĢlarıma teĢekkür ederim. Ve en önemlisi desteklerini hiçbir zaman esirgemeyen tüm aileme, özellikle de emeklerini asla ödeyemeyeceğim anne ve babama sonsuz teĢekkürler.

Sadun Serhan SavaĢoğlu Ġstanbul, Haziran 2010


ÖZET AlıĢveriĢ merkezlerinde kent merkezi simulasyonunun Ġstanbul Kozzy, Meydan, Ġstinye Park ve Viaport örnekleri üzerinden incelendiği bu çalıĢma, GiriĢ ve 6 ana bölümden oluĢmaktadır. ÇalıĢmada incelenen konular, sırasıyla bölümlerde ele alınmıĢ ve aĢağıda açıklanmıĢır. Her bölüm, bir bölüm sonucu ile çalıĢmanın kapsamı çerçevesinde yorumlanmıĢtır. GiriĢ bölümünde çalıĢmanın altyapısını oluĢturan problemin tanımlanması, çalıĢmanın konusu ve kapsamı ve çalıĢmanın yöntemi incelenmiĢtir. Böylece hipotezi kurmaya yönelik olarak genel çerçeve belirlenmiĢtir. Birinci bölümde, kent merkezi kavramı ve kuramsal yaklaĢımları incelenmiĢ, kent merkezlerinin nitelikleri açıklanmıĢtır. Ġkinci bölümde, kent merkezinin alıĢveriĢ merkezleri ile olan iliĢkisini kavramak

için

öncelikle

alıĢveriĢ

merkezi

tanımlanmıĢ

ve

kent

merkezlerinden alıĢveriĢ merkezine geçiĢ süreci nedenleri ile aktarılmıĢtır. Üçüncü bölümde, simulasyon kavramı ile alıĢveriĢ merkezleri ve kent merkezi iliĢkisi simulasyon kuramı üzerinden açıklanacaktır. Dördüncü bölümde, Ġstanbul‟un kent merkezinin geliĢimi ve özellikleri açıklanmakta; daha sonra Ġstanbul‟daki alıĢveriĢ merkezlerinin niteliklerine değinilmektedir. BeĢinci bölüm, örnek alıĢveriĢ merkezleri çalıĢmasından oluĢmaktadır. Bu bölümde alıĢveriĢ merkezlerinin simule ettikleri kent merkezi öğeleri incelenmiĢtir. Son olarak çalıĢmanın sonuç kısmını oluĢturan altıncı bölümde çalıĢmanın kavramsal çerçevesi ile alan araĢtırmasının sonuçların karĢılaĢtırılması yapılmıĢ ve bunun kent planlama açısından anlamları tartıĢılmıĢtır. Anahtar Kelimeler: kent merkezi, alıĢveriĢ merkezi, simulasyon, kent planlama, kentsel tasarım


SUMMARY It is aimed to explore the simulation of city center in shopping malls within this study. In Istanbul Kozzy, Meydan, IstinyePark, Viaport Shopping Malls has chosen as a case study area of the study and the final study consist of an introduction and six chapters. Each chapter includes its own conclusion subdivision at the end. Introduction explores the theoretical framework which will be the foundation of the study. In the first chapter, it is examined the concept of city center and theoretical approach about it. It is explained the components of city center. In the second chapter, it is defined the concept of shopping malls to understand the association between city center and shopping malls and it is explored the process of transition from city center to shopping malls. It is explored the concept of simulation and the association with shopping malls and city center in the third chapter. In the fourth chapter, it is tried to explore the development of city center of Istanbul. Then it is refered the feature of shopping malls in Istanbul. The fifth chapter consist of examples of shopping malls. In this chapter it is examined the components which is simulated in shopping malls. The last chapter as sixth chapter is aimed to compare theoretical framework and the conclusions of the case study. It is discussed the meanings for urban planning and design. Key words: city center, shopping malls, simulation, urban planning, urban design.


GĠRĠġ 1. Sorunun Tanımlanması AlıĢveriĢ, insanların eski dönemlerden beri ihtiyaç duyduğu bir eylemdir. Ortaçağ dönemindeki kentlerde meydanlar en önemli alıĢveriĢ odaklarıdır. Bunun

dıĢında

agoralar,

forumlar,

panayırlar,

çarĢılar,

hanlar

ve

kervansaraylar, kapalı pasajlar aynı çatı altında toplanmıĢ alıĢveriĢ mekanlarıdır. Buralarda kent ve alıĢveriĢ mekanı iç içedir ve çok iĢlevli kamusal mekan oluĢturur. Aynı çatı altında tasarlanmıĢ ve yönetilen alıĢveriĢ mekanları ise bedestenler, çarĢılar ve alıĢveriĢ merkezleridir (Aksel, 2000). Ticari faaliyetlerin kent merkezlerinden alıĢveriĢ merkezlerine kayması ulaĢım iliĢkilerinin güçlenmesiyle baĢlamıĢtır. 1930‟larda otomobil sahipliliğindeki artıĢ ve Ģehirlerarası yolların yaygınlaĢması ve yeni ticari komplekslerin ortaya çıkması ile kent merkezlerinin dağılma olgusu ortaya çıkmıĢtır (Chapin,

1965).

Modern

kent

planlama

anlayıĢı,

geleneksel

kent

merkezlerinin dönüĢümünde önemli rol oynamıĢtır. Modernizmle birlikte kentteki yaya yoğunluğunun azaltılması, caddelerin araç trafiğine ayrılması ve böylece kentsel merkezinin önemini kaybetmesi, kent merkezinin yapı içinde tekrar tanımlanmasına neden olmuĢtur. Günümüzde kent merkezleri alıĢveriĢ merkezleri ile rekabet etmek zorunda kalmaktadır. “AlıĢveriĢ merkezi” kavramı yeni ortaya çıkmıĢ bir kavram değildir. Toplumlar büyüdükçe, dükkanlar ve pazarlar geliĢip plansız alıĢveriĢ merkezlerini yaratmıĢ, daha sonra planlı alıĢveriĢ merkezleri ortaya çıkmıĢtır (Beddington, 1991). Bugünün

alıĢveriĢ

mekanları

tarihi

alıĢveriĢ

mekanlarından

farklılık

göstermektedir. Tarihi alıĢveriĢ mekanları zamanının kamusal alanları olma özelliği göstermekteydi. Onlar dönemlerinin kent merkezi iĢlevini üstlenmiĢ olduklarından yapılarında bir kent merkezinin tüm iĢlevlerini içlerinde barındırırlardı. Günümüzün alıĢveriĢ merkezleri de daha öncekileri gibi kent merkezlerinin

tüm

faaliyetlerini

barındırmakta,

yaĢlısından

gencine, 1


zengininden fakirine herkese açık demokratik bir görünüme sahip gibi görünseler de bir kurum tarafından idare edilen, istenildiği an kapatılabilen özelleĢtirilmiĢ kamusal alanlardır. Ekonomik,

mekansal ve toplumsal

açılardan, alıĢveriĢ bileĢikleri günümüzün kent merkezi simulasyonlarıdır (Baudrillard, 1997). ÇalıĢmanın amacı, kent merkezinin çözülmesine neden olan ve alıĢveriĢ merkezlerini ortaya çıkaran nedenleri tartıĢmak; kent merkezinin hangi öğelerinin alıĢveriĢ merkezlerinde simule edildiğini açıklamak ve kent planlama açısından bunun anlamlarını irdelemektir. Hipotez: AlıĢveriĢ merkezleri kent merkezinin bazı mekansal ve iĢlevsel öğelerini simule eder ve birer hipergerçeğe dönüĢür. Bu durum kent merkezinin

cazibesini

olumsuz

yönde

etkilemektedir

ve

kent

merkezlerinin cazibesinin arttırılmasında kent planlama disiplini için özel bir yaklaĢım gerektirmektedir. Bu çerçevede, ilk etapta ele alınması gereken konular, kent merkezi ve merkezin niteliklerinin ortaya konulmasıdır. Buna göre alıĢveriĢ merkezinin kent merkezine öykünerek geliĢtirilen niteliklerinin simulasyon kavramı ile iliĢkisi

kurularak

bu

niteliklerin

kent

merkezini

nasıl

simule

ettiği

araĢtırılacaktır. Buradaki yaklaĢımın arka planını simulasyon kavramı oluĢturmaktadır. AlıĢveriĢ merkezleri hem yeni bir kent merkezi hem de sosyalleĢme ve kültürün geliĢtiği mekan olarak sunulmaktadır. AlıĢveriĢ merkezlerinde görülen merkeze özgü nitelikler kent merkezi simulasyonu savını destekleyen en önemli argümandır. Tezin yapısı önce kent merkezi ve alıĢveriĢ merkezlerinin ortaya çıkıĢ nedenlerinin ve süreçlerin araĢtırılması ve simulasyon kuramı ile alıĢveriĢ merkezi ve kent merkezi arasındaki iliĢkinin yorumlanması, ardından Ġstanbul‟un kent merkezinin geliĢimi ve alıĢveriĢ merkezlerinin ortaya çıkıĢı ve özelliklerinin incelenmesi, daha önce oluĢturulan kuramsal çerçeve ıĢığında örnek

alıĢveriĢ

merkezleri

üzerinden

kent

merkezi

simulasyonunun

değerlendirilmesi; son olarak da kent planlama disiplini açısından konuya 2


yaklaĢımlar

üzerinden

genel

bir

değerlendirme

yapılması

Ģeklinde

kurulmuĢtur. 2. ÇalıĢmanın Konusu ve Kapsamı Bu çalıĢmada, kent merkezlerinde yaĢanan olumsuz geliĢmeler ve yeniden yapılanma süreciyle ile ortaya çıkan alıĢveriĢ merkezlerinin kent merkezine öykündükleri niteliklerinin ve örnek alanlarda kent merkezinin hangi yönleriyle simule edildiğinin ortaya konması ana çerçeveyi oluĢturacaktır. Dolayısıyla, burada alıĢveriĢ merkezlerinin alıĢveriĢ iĢlevinden çok trend olan konseptleri üzerinde durulacaktır. Tezin kurgusu kapsamında üzerinde durulan kent merkezi nitelikleri simulasyon kavramı üzerinden tartıĢılacaktır. Bu kapsamda, tezde irdelenecek temel sorular Ģu Ģekilde belirlenmiĢtir:  Kent merkezlerinin hangi öğeleri alıĢveriĢ merkezlerinde simule edilmektedir?  AlıĢveriĢ

merkezlerinde

kent

merkezi

simulasyonunun

kent

merkezlerine etkileri nelerdir?  Kent planlama disiplini açısından alıĢveriĢ merkezlerinde kent merkezi simulasyonuna nasıl bir yaklaĢım geliĢtirilmelidir? 3. ÇalıĢmanın yöntemi Bu çalıĢma sırasında izlenen yöntem üç aĢamadan oluĢmaktadır. Öncelikle konu ile ilgili hem kuramsal çalıĢmalar hem de alan araĢtırmalarını içeren kaynakların taranması ve bunların tezin ana çerçevesi kapsamında değerlendirilmesine

yönelik

olarak

literatür

tarama

çalıĢması

gerçekleĢtirilecektir. Ġkinci aĢamada Ġstanbul örneğinde alan çalıĢması yapılacaktır. Alan çalıĢmasında amaç, Ġstanbul‟daki alıĢveriĢ merkezleri örneğinde, tezin ana soruları olarak belirlenmiĢ sorulara yanıt aranmasıdır.

3


Üçüncü

aĢama

ise

kentsel

planlama

disiplini

açısından,

alıĢveriĢ

merkezlerinin kentle iliĢkisi ve kent merkezlerinin güçlendirilmesi bağlamında sonuçlar ve önerilerin ortaya konmasıdır. Bu çalıĢma, yukarıda açıklanan kavramsal arka plan ve yönteme göre ĢekillendirilmiĢtir,

değerlendirmede,

tezin

temel

soruları

ve

hipotezi

sorgulanmıĢtır. AĢağıda tez akıĢ diyagramında, tezin ana çatkısı ve kuramsal yapısı görülmektedir.

Merkez Olgusu Kentsel Merkeziyet Kavramı

Kent Merkezi Öğeleri

AlıĢveriĢ Merkezleri Kent Merkezinin Çözülmesi

Otomobil Sahipliliğinin Artması ve UlaĢım Olanakları

Simulasyon Kuramı ve AVM‟ler Ġstanbul Kent Merkezi ve AVM GeliĢimi Kent Merkezinin GeliĢimi

Yeniden Yapılanma ve Ġthal Ürünlerin Piyasaya GiriĢi

Örnek Alan ve Kuramsal Çerçeve ĠliĢkisi Sonuç ve Değerlendirme

Diyagram 1. Tez AkıĢ Diyagramı

4


BÖLÜM 1. KENT MERKEZĠ KAVRAMI VE GELĠġĠMĠ 1.1. Kent Merkezi Kavramı ve Kuramsal YaklaĢımlar “Kentsel” ve “merkeziyet” her zaman birbirleri ile sıkı sıkıya iliĢkili olmuĢ iki kavramdır. Kentsel merkeziyet kavramı kasabaların, kentlerin önemi, fonksiyonları ve sorunlarının incelenmesinde önemli bir araç olmuĢtur. Kentsel merkeziyetin tanımı; merkeziyet bir kentsel yerde toplanmıĢ merkezi fonksiyonların çokluğundan ve çeĢitliliğinden meydana gelmiĢtir ve o yerde toplanan bir ya da birkaç ulaĢım sistemine dayanmaktadır. Kentler

tarımsal

olmayan

üretimin

yoğunlaĢtığı,

sanayi

ve

hizmet

etkinliklerinde çeĢitliliğin en üst düzeyde olduğu, art-bölgelerdeki faaliyetlerin yönlendirildiği ve denetlendiği, ekonomik, kültürel ve politik üretim ve karar merkezleri olarak tanımlanmaktadır (Bademli, 2000). Bu hususlar esas olarak kent merkezlerinde ortaya çıkar. Bu bakımdan kent merkezleri, gündüz nüfusunun, etkinliklerin, iletiĢim ve yüz yüze etkileĢimin, alınan kararların, yaratılan değerlerin, ulaĢımın, yapılaĢmanın en yoğun; kiralar, arazi fiyatları ve vergi gelirlerinin en yüksek olduğu kentsel alanlardır. Kent merkezleri, kentlerin hem kalbi, hem beynidir. Bu nedenle bir kenti anlamak için öncelikle onun merkezine bakmak gerekir. Orada, o kentin özellikleri ve tarihinin izleri görülebilecektir. Kentteki merkezler ile kent merkezi aynı Ģey değildir. Her kentte kent merkezi yanı sıra birçok alt merkez vardır. Bu bakımdan, kent merkezi ve alt merkezlerin bir sistem oluĢturduğu söylenebilir. Kent merkezi, bu sistemin odak noktası, merkezler kademelenmesinin doruğudur. Kentler sürekli bir büyüme olgusu içinde değiĢimler göstermektedir. Genel olarak bu değiĢimlerin en büyük etkisi kent merkezlerinde izlenmektedir. 20. yy. baĢından ortalarına doğru kentsel alanların yapısı, geliĢimi ve değiĢimlerini açıklayıcı çeĢitli kuramlar öne sürülmüĢtür. Kent merkezini inceleyen kuramlar değiĢik ülkelerde yer alan farklı kentleri ve kent

5


merkezlerini inceleyerek genellemelere gitmeyi amaçlar. Bu kuramlar baĢlıca 3 ana grupta toplanabilir. Bunlar: •

J. H. Von Thunen‟in izole Ģehir (devlet) modeli,

W. Christaller‟in merkezi yerler teorisi ve

J. G. Fichte‟in “Kapalı Ticaret Devleti” dir.

Von Thunen, tek bir kentsel merkezin etrafındaki tarımsal alanların dağılıĢını etkileyen

faktörleri belirlemeye

çalıĢmıĢtır.

Von

Thunen, deneyimleri

sonucunda, tarımsal faaliyetlerin mekânsal düzeninin merkezi Ģehirden dıĢarıya doğru açılan (konsantrik) bir dizi halkalar halinde olacağı sonucuna varmıĢtır. Birinci zon enstansif tarım ve mandıracılık yapılan kuĢaktır. Modeldeki ikinci halka, yakacak odun ve tahta ihtiyacını karĢılayacak bir orman alanını içeren kuĢaktır. Üçüncü kuĢakta daha çok ekstantif tarım yapılan tarlalar yer almaktadır. Dördüncü ve en dıĢ kuĢak da ise ticari hayvancılık, hayvansal ürünler elde edilen faaliyetler yer alırken, bu kuĢağın ötesinde de bölgeyi dünyanın geri kalan kesimlerinden ayıran ıssız alanlar baĢlamaktadır (TÜMERTEKĠN, ÖZGÜÇ, 1998). Neslinin önde gelen politik filozoflarından biri olan Fichte ekonomik bakımdan izole bir devlet üzerine yaptığı bu uzun denemesinde, izolasyon yüzünden ortaya çıkan sorunları çözümlemek için devletin kontrol ve planlamasını savunan bir gerekçe öne sürmekteydi (TÜMERTEKĠN, ÖZGÜÇ, 1998). Bu teoriyi W. Christaller‟in Güney Almanya‟daki Ģehirlerin dağılıĢ düzenlerine dayanan “merkezi yerler teorisi” takip etmektedir. ġehirlerin hinterlandları, yani

hizmet

alanları,

çeĢitli

zamanlarda

ve

çeĢitli

yerlerde

daima

tartıĢılmaktadır. Bu tür bölgeler için Ģehirler “merkezi yerler”dir. Hatta bir köy bile küçük bir alan için merkezi bir yerdir (TÜMERTEKĠN, ÖZGÜÇ, 1998). Klasik kuramlar dıĢında Kent Ekolojisi Kuramları genel olarak kent içi mekânın örgütlenmesini ve kent merkezinin konumunu diğer kullanımlar ile belirleyerek arasındaki iliĢki üzerine geliĢmektedir. Tek merkezli Halkalar 6


Kuramı Chicago Okulu‟nun öncü isimlerinden Burgess tarafından 1925 yılında geliĢtirilmiĢtir. Tek Merkezli Halkalar Kuramına göre (TÜMERTEKĠN, ÖZGÜÇ, 1998), en içte bulunan çekirdek merkezi iĢ alanını (MĠA) oluĢturur. MĠA'nın etrafındaki ilk halka ise geçiĢ bölgesi olarak adlandırılmıĢtır. Bu bölgede iĢ ve küçük üretim alanları ile çöküntü halindeki konut alanları bir arada

yer

almaktadır.

Üçüncü

halkada,

ikinci

halkadaki

konut

standartlarından daha iyi koĢullarda yaĢama olanağına sahip iĢçi konutları bulunmaktadır. Dördüncü halka orta ve üst gelir grubu ailelerin oturduğu daha yüksek standartlara sahip konut alanlarından oluĢmaktadır. En son halkada ise banliyöler yer almaktadır (ġekil 1).

ġekil 1. Burgress EĢ Merkezli Çemberler Modeli (Rodrigue, 2007)

1930‟lu yıllarda Hoyt tarafından geliĢtirilen Ortak Merkezli Çemberler Kuramına göre (ġekil 2), kentte yer alan kullanıĢların farklılaĢmasının merkezden çevreye yayılan halkalar halinde homojen bir biçimde değil de yine merkezden çevreye uzanan dilimler halinde olduğunu ileri sürmektedir. Bu dilimler de kent merkezinden çevreye uzanan ulaĢım aksları boyunca olmaktadır (TÜMERTEKĠN, ÖZGÜÇ, 1998).

7


ġekil 2. Hoyt Sektör Modeli, Haris ve Ullman Çok Merkezli Büyüme Modeli (Rodrigue, 2007)

1.2. Kent Merkezlerinin DönüĢümü Kent merkezleri, sınırları kolayca belirlenen arazi kullanımları değildir. Kent merkezlerinde baĢta ticaret olmak üzere, kiĢisel, mesleki, kurumsal hizmetler gibi birçok hizmet iç içe geçer. Dolayısıyla, kent merkezi kavramı bağlamında kentin alıĢveriĢ merkezi, iĢ merkezi, kültür merkezi vs. kavramlar örtüĢmek durumundadır. Kent merkezine, merkezdeki konut dıĢı kentsel iĢlevlerin yoğunlaĢtığı alan anlamında merkezi iĢ alanı (MĠA) demek ve MĠA‟nın sınırlarını kentsel iĢlevlerin dıĢında, ulaĢılabilirlik, arsa-yapı oranı vb. özellikleri dikkate alarak belirlemek gerekir. MĠA kentsel ulaĢılabilirliğin, yapı ve altyapı yoğunluklarının, emlak değerlerinin, gündüz nüfusunun ve katma değerin en yüksek olduğu alanlarda, mevcut toplam kat alanı katsayısının en az 3‟te 2‟si konut dıĢı amaçlarla kullanılan yapı adalarından oluĢan bölgecik olarak tanımlanabilir (Bademli, 2000). MĠA, durağan bir olgu değildir. Uzun erimde biçimlenen köklü toplumsal dönüĢümler, kentsel yerleĢmeler ve bunların merkezlerinde yapısal izler 8


bırakır. Bu, kentlerin ve kent merkezlerinin dönüĢüm çerçevesidir. Bunun dıĢında,

kent

merkezlerinin

bir

de

kısa

erimli

dönüĢüm çerçevesi

bulunmaktadır. 1.2.1. Kent Merkezlerinin Makro DönüĢümü AzgeliĢmiĢ ülkelerde kent merkezleri, geliĢmiĢ toplumlardaki örneklerden oldukça farklıdır. Ülkemiz gibi azgeliĢmiĢ ülkelerde kentsel yerleĢmeler sisteminin özellikleri eĢitsiz bölgesel geliĢme, kıyılaĢma, büyükĢehirleĢme ve azmanlaĢma olarak ele alınabilir. Kabaca bakıldığında bile batı, doğu, kuzey ve

orta

Anadolu‟nun

geliĢmiĢlik

düzeylerinin

oldukça

farklı

olduğu

gözükmektedir. Bölgesel eĢitsizlik Ġngiltere, Fransa gibi geliĢmiĢ ülkeler için de söz konusu olsa da azgeliĢmiĢ ülkeler için önemi büyüktür. KıyılaĢma da ihmal edilen konulardandır. Batı ve güney Anadolu kıyılarına yığılma eğilimi bu bölgelerin kentsel özelliklerini hızla dönüĢtürmektedir. Buna karĢın büyükĢehirleĢme olgusu yeterince dikkat çekmemiĢtir. AzgeliĢmiĢ ülkelerde büyükĢehirlerin sorunları daha büyük ve karmaĢık durmaktadır. Bunun dıĢında yeterince tartıĢılmayan bir konu da en büyük kent ve diğer kentler arasındaki nüfus farkının giderek açılmasıdır. Ġstanbul Ankara‟nın 3 ve Ġzmir‟in 4 misli büyüklüğe eriĢmiĢtir. Bu durum Ġstanbul‟un olması gerekenden fazla büyüdüğünün yani azmanlaĢtığının bir göstergesidir (Bademli, 2000). Son elli senedir yaĢadığımız yeterince sanayileĢmeden hızla kentleĢme süreci, kentsel yerleĢmelerimizin ekonomik, sosyal ve mekansal bünyelerini kökten değiĢtirmiĢtir. KuĢkusuz, toplumsal dönüĢümler kentsel yerleĢmelere, kentsel yerleĢmelerdeki dönüĢümler de kent merkezlerine yansır. AzgeliĢmiĢ ülkelerde büyük kentlerin MĠA‟ları, her biri köklü toplumsal dönüĢümlere tekabül eden MĠA parçalarından meydana gelmiĢtir. Oysa geliĢmiĢ ülkelerde, bu MĠA parçalarının tamamen veya yer yer örtüĢmesi sonunda biçimlenmiĢtir. Bu nedenle, azgeliĢmiĢ ülkelerde MĠA parçaları homojen ve MĠA‟lar kesintilidir.

9


1.2.2. Kent Merkezlerinin Mikro DönüĢümü Kent merkezi kentin coğrafik merkezinde yer alır. Ancak kent merkezi bir nokta değil, alandır. Coğrafik merkez ile geometrik merkezi karıĢtırmamak gerekir. Birden fazla coğrafik merkez ya da merkezi alan tanımlanabilir. Oysa kentin tek geometrik biçimi, dolayısıyla tek geometrik merkezi vardır. Kentin geometrik merkezi ve coğrafik merkezlerinin yoğunlaĢtığı alan, büyük olasılıkla, konut dıĢı kentsel iĢlevlerin yoğunluğuna oranla belirlenen MĠA sınırları içinde kalacaktır (Bademli, 2000). Kent merkezleri konut dıĢı kentsel iĢlevlerin yoğunlaĢtığı MĠA‟lardır. Bu nedenle kent merkezi gündüz nüfusunun ve çalıĢan nüfusun en yoğun olduğu alandır. En fazla alıĢveriĢ, en fazla ciro, en fazla katma değer burada yaratılır. Kentte en fazla yüz yüze temas ve iletiĢim bu alanda görülür. Kent merkezi aynı zamanda arsa-yapı oranları açısından kentin en yoğun bölgesidir. ÇalıĢan nüfusun iĢini kolaylaĢtıracak açık ve kapalı çevre kaliteleri de önemlidir. Gereken yapı ve altyapı koĢulları sağlandığında kent merkezine olan talep artacaktır ve kent merkezinin büyümesi gündeme gelecektir. Kent merkezine olan talep, kent nüfusunun artması, tüketim harcamalarının artması, tüketim alıĢkanlıklarının değiĢmesi, kent merkezinin verimli iĢlemesi gibi nedenlerle artar. Bu durumda da kent merkezinin büyümesi kaçınılmaz olur. Kent

merkezinin

geniĢlemesi

merkezin

her

tarafında

eĢit

biçimde

gerçekleĢmez. Konut dıĢı kentsel iĢlevler genellikle, görece zengin nüfusun olduğu kesimlerde yer seçer. Bu kent merkezinin geliĢen bölgesini tanımlarken kent merkezinin bir de geliĢmeyen bölümü vardır. Bu merkez kesimleri (çöküntü alanları) büyümeye değil, çürümeye baĢlar (Bademli, 2000). Kent merkezlerine olan talep artarken aynı zamanda iĢyerlerinin ve ticaretin baskınlığı, az sayıda açık alana sahip merkezi alanlarda yüksek arazi fiyatları ve yüksek arazi vergileri; konut alanlarının kent merkezi dıĢında yer seçmesi; 10


açık alanların park alanları veya binalar, konut kullanımının iĢyeri kullanımı tarafından istila edilmesi gibi süreçler kent merkezlerinin yaĢanılabilirliğini olumsuz yönde etkilemiĢ, ve çözülmelerine neden olmuĢtur. ĠĢte bu noktada merkezde yer alan alıĢveriĢ merkezleri kent merkezlerini desteklemiĢlerdir (Aksel, 2000). Ancak daha sonra alıĢveriĢ merkezleri geliĢerek kent merkezi dıĢında yer seçmeye baĢlamıĢ ve kent merkezlerinin cazibesinin azalmasına neden olmuĢtur. 1.3. Kent Merkezlerinin Sınıflandırılması ve Özellikleri Günümüzde genel olarak hemen her ülkede kent merkezleri birbirinden hem nüfus hem de alan bakımından 4 büyük grupta ele alınmaktadır. •

Küçük yerleĢme merkezleri,

Küçük kent merkezleri,

Orta büyüklükte kent merkezleri,

Büyük Ģehir merkezleri.

Kentsel merkezler, belirli bir etki alanı içinde, o alanda yaĢayan nüfusun ekonomik, yönetim, teknik, kültürel vb. gibi gereksinimlerini karĢılayacak olan donatımların toplandığı merkezlerdir. BaĢka bir deyiĢle Ģehir merkezindeki donatımlar, Ģehrin çekim alanı içindeki nüfusun yaĢama fonksiyonlarına cevap vermektedirler. Edmund Gassner, Ģehir merkezlerini: “etrafında, nüfusun halkalar Ģeklinde toplandığı kristalizasyon merkezleri” olarak tanımlanmaktadır. Dietrich ise Ģehirsel merkezleri “Tarımsal Bölgelerde Pazar fonksiyonunu yüklenmiĢ yerleĢme noktaları” olarak görmekte ve konuya “Ģehirlerin, endüstri toplumunun gereksinimlerine cevap veren doku elemanlarıyla donatılması” olarak yaklaĢmaktadır (Güzelsoy, 2008).

11


Küçük Yerleşme Merkezleri Küçük yerleĢme merkezleri, en küçük yerleĢme birimlerinin etki alanındaki nüfusun ihtiyaçlarını karĢılayan birimlerdir. Bu merkezlerin özellikleri; •

Nüfusu 10.000‟e kadar olan yerler,

EriĢme uzaklığı r: 6km,

Hizmet alanı 130-140km²

Ġlköğretim,

Sağlık ocağı, eczane

Banka Ģubesi, postane

Ana ulaĢım aksı

Küçük atölyeler

Günlük ticari iliĢkiler, Pazar alanı.

Küçük Kent Merkezleri Bu merkezlerin asıl faaliyetleri, küçük yerleĢme merkezlerindeki donatıları tamamlamak ve kullanıcının daha nitelikli ihtiyaçlarını karĢılamaktadır. Bu merkezlerin özellikleri; •

Nüfusu 10.000–20.000 arası yerleĢmeler

EriĢme uzaklığı r:6-12km

Hizmet alanı 450-500km²

Ġlköğretim, ortaöğretim

Yönetim merkezleri

12


Küçük hastane

Kamu kuruluĢları

Terminal

Tamir atölyeleri, yedek parça satıcıları

Mezbaha

Günlük ve haftalık ticari iliĢkiler, Pazar alanı

Orta Büyüklükte Kent Merkezleri Genellikle küçük kent merkezi donatımlarını tamamlayıcı nitelikte donatıların yer aldığı bu ölçekteki merkezlere gelme süresi 60 dakikayı geçmemelidir. Bu merkezlerin özellikleri; •

Nüfusu 20.000–100.000 arası yerleĢmeler

EriĢme uzaklığı r:12-20km

Hizmet alanı 1650-2850km²

Ġlköğretim, ortaöğretim, halk eğitim, meslek liseleri

Kütüphane

Özel Hastalıklar hastanesi, uzman doktor

Stadyum, kapalı spor salonu

Kaymakamlık, valilik, maliye

Sendikalar, odalar, banka Ģubeleri, kredi kuruluĢları

Terminal

Toptan ve perakende ticaret, merkez Pazar alanları

Mezbaha 13


Günlük ve haftalık ticari iliĢkiler, Pazar alanı

Büyük Şehir Merkezleri Bu tür merkezler ikiye ayrılmaktadırlar: Büyük ġehir Merkezleri ve Metropoller. Bu Ģehirlerde diğer merkezlerle karĢılaĢtırıldığında ticari cirolarının yüksek olduğu merkezlerdir. Ayrıca toptan ticaretin önem kazandığı gözlemlenmektedir. Büyük Kent Merkezleri: •

Nüfusu 100.000–500.000 arası yerleĢmeler

EriĢme uzaklığı r:20-25km

Yüksek öğretim

Büyük Kütüphane

Büyük hastane, uzman doktor

Stadyumlar, büyük spor alanları, kapalı spor salonu

Tiyatro, sinema, eğlence yerleri

Kurum ve kuruluĢların merkez ofisleri

Sendikalar, odalar, banka Ģubeleri, kredi kuruluĢları

Terminal, liman, havalimanı ve gar

Uluslar arası ticari iliĢkiler, büyük ticaret merkezleri

Metropoller: •

Nüfusu 500.000‟den fazla olan yerleĢmeler

EriĢme uzaklığı r: 30–50 KM (Göçer, 1990)

Bugün çoğu kent merkezi çeĢitli özelliklere sahiptir. Merkezler kentin ve ülkenin

yapısına

bağlı

olarak

özellikleri

geliĢtirmekte,

bu

özellikler 14


farklılaĢabilmektedir. Ancak genel olarak kent merkezlerinin özellikleri Ģöyle sıralanabilmektedir (Güzelsoy, 2008): •

Merkez, içinde bulunduğu ülkenin siyasal durumunun, dıĢ ülkelerle olan iliĢki biçimini, kenti uluslararası ve ülkesi içinde bulunduğu önem derecesinin

ve

üslendiği

iĢlevlerin,

kent

ve

alt

bölgesinin

büyüklüğünün, sosyal yapısının özelliklerini yansıtır. •

Kentin ve hatta ülkenin sosyo-ekonomik yapısındaki değiĢimlerinin kentsel mekâna yansımasının ilk gerçeğidir.

Genellikle kapitalist ülkelerde iĢ ve ticaret faaliyetlerinin, sosyalist ülkelerde ise yönetsel, siyasal ve kültürel etkinliklerin yoğunlaĢtığı yerlerdir.

Kentsel ekonomik temelin ticari alan kullanımına yansıdığı/yansıtıldığı yerlerdir.

Ekonomik

yapıyı

yönlendiren

yönetim,

denetim,

eĢgüdüm

etkinliklerinin yanı sıra perakende ticaret ile geleneksel üretim etkinliklerinin yoğunlaĢtığı yerlerdir. •

Çok özelleĢmiĢ mal ve hizmet üretiminin yapıldığı ve pazarlandığı yerlerdir.

Kentsel iletiĢim akımlarının toplandığı ve dağıldığı bölgelerdir.

Yaya ve taĢıt ulaĢımının ve gündüz nüfusunun en yoğun olduğu bölgelerdir.

Kentsel arsa değerlerinin en yüksek olduğu yerlerdir.

Sosyal yaĢantının en aktif olduğu yerlerdir.

Kentsel yaĢam ile ilgili ekonomik, sosyal, kültürel kararların alındığı yerlerdir.

Kültürün geliĢtiği yerlerdir. 15


Merkezi iĢlevler kentin etki alanındaki faaliyetleri denetler, koordine eder.

Merkez, kentin en önemli perakende ticaret iĢlevini barındırır.

Kentin en önemli kamu ve yarı kamu hizmetleri bu alandadır.

Kent merkezi geleneksel üretim etkinliklerinin yüksek yoğunlukta olduğu bölgedir.

Kentsel mekanın iĢlevsel bileĢenlerinin yanı sıra mekansal bileĢenleri de bulunmaktadır. Lynch (1960), kent mekanının okunabilirliğini ve kullanıcının mekandaki oryantasyonunu sağlayan bileĢenleri nirengi noktaları, sınırlar, yollar, bölgeler ve odak noktaları olarak tanımlar. Yollar, kentteki farklı iĢlevlere hizmet eden bölgeleri birbirine bağlar ve ardıĢık algılama aracılığıyla sürekliliği ve hareketi sağlarlar. Nirengi noktaları ise, kentin okunabilirliğine yardımcı olan ve odak noktası oluĢturan toplayıcı mekanlardır. Odak noktası, duraklama ve orada herhangi bir tür sosyal etkileĢime katılma mekanıdır. Kent mekanının oluĢumunda, odak noktalarının dağılımı ve yolların organizasyonu önemli rol oynar. AĢağıdaki tabloda kent mekanı bileĢenlerin kent merkezinde karĢılığı olabilecek öğeler gösterilmiĢtir. Tablo 1. Kent Mekanı BileĢenleri ve Kent Merkezi Öğeleri

Kent Mekanı BileĢenleri

Kent Merkezi

Bağlantılar

Cadde ve sokaklar

Nirengi Noktası

Bedesten vb. kitsch öğeler

Odak Noktası

Meydan, Pazar

Sınırlar (Doğal ve Yapay Öğeler)

Kontrollü-kontrolsüz giriĢ

Bölgeler

ĠĢlevsel Öğeler

Kaynak: Lynch (1960) kentsel mekan bileĢenlerinden faydalanılarak üretilmiĢtir.

16


Kent merkezi hem mekansal hem iĢlevsel nitelikleri ile bir bütündür. Kent merkezinin mekansal bileĢenleri ve iĢlevsel nitelikleri aĢağıdaki tabloda özetlenmiĢtir. Tablo 2. Kent Merkezinin Mekansal ve ĠĢlevsel BileĢenleri

Kent Merkezi BileĢenleri Mekansal BileĢenler

ĠĢlevsel BileĢenler

Cadde

Yönetim

Sokak

ĠĢ yeri

Meydan

Yeme-içme

Farklı alıĢveriĢ mekanları (çarĢı, pazar, bedesten) Farklı mimari özellikler (kubbe, cumba vs)

Gezme-eğlenme AlıĢveriĢ Eğitim Sağlık Sosyal ve Kültürel Aktiviteler

Kaynak:

Lynch

(1960)

kentsel

mekan

bileĢenlerinden

ve kent

merkezi

literatür

taramalarından (Gottmann, 1976) faydalanılarak üretilmiĢtir.

1.4. BÖLÜM SONUCU Kentsel merkeziyet; kentsel yerde toplanmıĢ merkezi fonksiyonların çokluğu ve çeĢitliliği olarak tanımlanmaktadır ve merkeziyet o yerde toplanan bir ya da birkaç ulaĢım sistemine dayanmaktadır (Gottmann, 1976). Kent merkezleri, kentlerin hem kalbi, hem beynidir. Bu nedenle kent merkezleri, gündüz nüfusunun, etkinliklerin, iletiĢim ve yüzyüze etkileĢimin, alınan kararların, yaratılan değerlerin, ulaĢımın, yapılaĢmanın en yoğun; kiralar, arazi fiyatları ve vergi gelirlerinin en yüksek olduğu kentsel alanlardır. Kent merkezinin alıĢveriĢ merkezleri ile olan iliĢkisini tarif etmeden önce merkezin bileĢenleri iĢlevsel ve mekansal olarak sınıflandırılabilir. Lynch (1960)‟in kentsel mekan bileĢenleri olarak tarif ettiği niteliklere karĢılık olarak kent merkezinde cadde ve sokaklar, meydan, pazar, anıt vb. öğeler, yapı 17


cepheleri, farklı iĢlevsel bölgeler gelmektedir. Bunun dıĢında kent merkezinin iĢlevsel nitelikleri de yönetim, iĢ yeri, yeme-içme, gezme-eğlenme, toptan ve perakende ticaret, eğitim, sağlık ve kültürel aktiviteler olarak söylenebilir. Kent merkezi kuramsal çerçevesi ile incelendikten sonra merkezin alıĢveriĢ merkezleri ile olan iliĢkisini kavramak önemlidir. Bu bağlamda alıĢveriĢ merkezini tanımlamak ve kent merkezlerinden alıĢveriĢ merkezine geçiĢin sürecini anlatmak gerekmektedir.

18


BÖLÜM 2. KENT MERKEZLERĠNDEN ALIġVERĠġ MERKEZLERĠNE GEÇĠġ 2.1. AlıĢveriĢ Merkezi Kavramı Büyük Larousse‟da alıĢveriĢ, „„çarsı, pazar gezerek belirli gereksinmeleri karĢılama, satın alma isi‟‟ olarak tanımlanmaktadır. AlıĢveriĢ‟i, „„ticari bir eĢya veya mala bakmak, incelemek, fiyat öğrenmek, satın almak gibi fiili durumların bileĢkesi‟‟ olarak açıklayan Hornbeck (1962) alıĢveriĢ kavramını, alıĢveriĢ eylemi ile eylemin uygulanacağı alıĢveriĢ mekânının bileĢkesi olarak görmektedir. AlıĢveriĢ eylemi, takas sistemiyle baĢlamıĢ, paranın bulunmasıyla ve insanlığın geliĢmesiyle değiĢime uğramıĢtır. AlıĢveriĢ eyleminin yapısının yanı sıra sosyal yönünün de değiĢmesiyle, ilkel pazar yerlerinden baĢlayıp, günümüz büyük alıĢveriĢ merkezlerine kadar alıĢveriĢ eyleminin gerçekleĢtiği mekanlar da değiĢikliğe uğramıĢtır. ÖzdeĢ (1974) alıĢveriĢ eyleminin yapıldığı fiziksel mekânları beĢ grupta ele almaktadır. Bunlar; açık pazarlar, dükkânlı yollar, dükkânlarla çevrili mağazalar, büyük mağazalar ve alıĢveriĢ merkezleridir. Ana Britannica‟da alıĢveriĢ merkezi, „„tarihi pazar yerinin 20. yüzyıl uyarlaması‟‟ olarak açıklanmaktadır. Tek bir birim olarak tasarlanıp inĢa edilen ve isletilen alıĢveriĢ merkezleri, perakendeci dükkânlar, hizmet birimleri ve bir otopark alanından oluĢmaktadır. Bu merkezlerde lokanta, banka, tiyatro, büro binaları, servis istasyonları ve daha baĢka tesisler de bulunmaktadır. Özkeçeci (2002) alıĢveriĢ merkezlerini, „„tek bir yapı ya da yapılar grubundan oluĢmuĢ ve kapsamında, niceliğine ve programına göre, çağdaĢ alıĢveriĢ yapı türlerinin hepsi veya birkaçı ile diğer çarsı öğelerinin bulunduğu kapalı veya açık bağımsız çarsılar‟‟ olarak tanımlamaktadır.

19


1991 yılında yayımladığı „„Shopping Centers‟‟ adlı çalıĢmasında alıĢveriĢ merkezleri içinde yer alan fonksiyon alanlarını ve barındırdıkları hizmet aktivitelerini; 1. Spor merkezleri, 2. Paten pisti 3. Yüzme havuzu, 4. Sinema-tiyatro, 5. Toplantı salonları, 6. Kütüphane 7. Sanat galerileri, 8. Sağlık merkezi, 9. Halkevi 10. Çocukları denetleyen çocuk oyun alanları, 11. Restoranlar/ fast-food alanları, 12. Kafeterya ve cafe-barlar olarak sıralayan Beddington alıĢveriĢ merkezlerini, „„lüks malzemenin ve fonksiyonel elemanların kullanıldığı, aynı zamanda emniyetin sağlandığı, rahatlık, konfor ve sirkülâsyon kolaylığı sağlayan, kompleks bir yapıya sahip binalar‟‟ olarak açıklamaktadır (Beddington, 1991). 1950‟lerin basında ortaya çıkan alıĢveriĢ merkezi terimini, ICSC „„planlanmıĢ, geliĢtirilmiĢ, sahip olunan ve tek bir mülk olarak yönetilen bir grup perakende ve diğer kuruluĢlar bütünü‟‟ olarak tanımlamakta, park yerlerine sahip merkezin ebadı ve oryantasyonu genel olarak merkez tarafından hizmet edilecek alanın özelliklerine göre belirlenmektedir (www.icsc.org).

20


AlıĢveriĢ merkezleri oluĢumu ilk olarak Avrupa‟daki büyük mağazalardan etkilenen Kuzey Amerika‟da baĢlamıĢ, geliĢerek dünyaya yayılmıĢ ve günümüz

alıĢveriĢ

merkezlerini

oluĢturmuĢtur.

Günümüz

alıĢveriĢ

merkezlerinin açıklanabilmesi için öncelikle bu değiĢimin incelenmesi gerekmektedir. 2.2. Kent Merkezlerinin Çözülmesi ve AlıĢveriĢ Merkezlerine GeçiĢ Kent merkezlerinin çözülmesiyle merkezde geliĢen alıĢveriĢ merkezleri kent merkezlerini desteklemiĢlerdir. Yapısal olarak kapalı, denetim altında, tamamen yayalaĢtırılmıĢ, çok iĢlevli ve yeterli park alanları ile kent merkezlerinin en iĢlek ve kalabalık noktaları üzerinde konumlanmıĢlardır. Bir sonraki aĢamada ise, kent merkezlerinin tüm olanaklarını içerisinde barındırarak merkezlerin dıĢına taĢınmıĢlardır. Bu sürecin sonucunda kent merkezlerine ticari ve toplumsal eğilim azalmıĢ ve hatta “kent merkezlerinden bağımsız bir nesil yetiĢme”sine (Hughes, 1974) neden olmuĢlardır. Bugün kent merkezleri ve alt merkezler ulaĢılabilirlik, çeĢitlilik, kamusal güvenlik, farklı alan kullanımları, kentsel tasarımdan eksik olarak varlıklarını sürdürmektedirler. Halbuki, diğer taraftan alıĢveriĢ merkezleri, hiçbir tarihi ve kültürel kimliğe ve ekonomik canlılığa sahip olmadan, kentsel merkezlerdeki kadar ticari iĢlevlere sahiptirler. Ticari iĢlevlerin ötesinde iĢyerlerini ve çalıĢma alanlarını, hatta toplumsal, kültürel ve eğlence iĢlevlerini de bünyelerinde barındırmaktadırlar. Ekonomik, toplumsal ve mekânsal bakıĢ açılarından incelendiğinde alıĢveriĢ merkezlerinin birer kent merkezi simulasyonu/temsili olduğu söylenebilir. Sorgulanması gereken, son teknoloji ile donatılmıĢ, en iyi yerde konumlandırılmıĢ, birçok iĢlevi barındıran mükemmel mimariye sahip alıĢveriĢ merkezlerinin gerçekten birer kentsel merkez özelliği gösterip göstermediğidir. Erken sanayileĢme döneminde geliĢmiĢ olan kentlerde fabrikalar, limanlar, dükkânlar, eğitim birimleri ve birçok yapı ve kurum kent merkezlerinde yer seçmiĢlerdir. Ġlk dönemlerde bu faaliyetlerin merkezde yoğunlaĢması, uygun eriĢilebilirlik olanakları sağlamasındandı. Bundan dolayıdır ki toplu taĢım 21


sistemlerinin geliĢmesinin baĢlaması ile insanların en uğrak yeri olan merkezde yoğunlaĢmaya baĢlaması eĢ zamanlıdır. Roebuck (1974) erken endüstrileĢme dönemi kentleri tanımlı, toplu taĢımın ve kamusal hayatın canlandığı merkezlerin etrafına kurulmuĢ bu kentlerin hoĢnutsuz yaĢam alanlarına sahip olduğu, kirli, gürültülü, aĢırı kalabalık ve yüksek suç oranlarına sahip olduklarını belirtmiĢtir. Kent merkezleri önceleri ulaĢım kesiĢim ve eriĢim noktasıydı. Özel arabaların ana ulaĢım aracı olmasıyla birlikte, kent merkezlerinde trafik sıkıĢıklığı gözlenmeye baĢlamıĢtır. Whtye‟a (1990) göre yapısını kaybeden, arabaya daha bağımlı hale gelen, yayaları ve ticareti sokaktan mahrum bırakan kentlerin, sayıları her geçen gün artmaktadır. Araba birçok insanın özel taĢımı kullanmasına imkan sağlamıĢ ve kentsel dokunun değiĢmesine neden olmuĢtur. Kent merkezlerinin yaĢadığı sorunların temelinde Yirminci yüzyılın kentsel geliĢiminin temelini oluĢturan banliyöleĢme bulunmaktadır. Konut nüfusunun kent merkezi ve çevresinden ayrılması ekonomik hayatı da etkilemiĢtir. Restoranlar, tiyatrolar, sinemalar, kamu binaları ve birçok yatırımcı firmalar kentten dıĢında yer seçmeye baĢlamıĢlardır. AlıĢveriĢ merkezleri bu kentsel yayılmanın doğal bir sonucu olarak ortaya çıkmıĢlardır. Bu banliyöleĢmenin altında yatan en önemli nedenlerden biri de araba sahipliliğindeki artıĢ, bir diğeri de kent dıĢındaki alanların arazi fiyatlarının ve vergilerinin düĢük olmasıdır (Ketchum, 1948, Roebuck, 1974). Araba sahipliliğinin artması, bakımlı yolların ve kent dıĢı arazilerin uygunluğu sonucunda yönetilen, denetimli bir ticari birim olan, etrafındaki yaĢam alanlarından ulaĢılabilirliğin sağlandığı ve yaya dolaĢımına imkân sağlayan alıĢveriĢ merkezlerin ortaya çıkmasına neden olmuĢlardır (Beddington, 1991). “AlıĢveriĢ zamanı” olgusunun değiĢmesi ve geliĢmesiyle, kentlerde gezinmektense alıĢveriĢ merkezlerinde dolaĢmak tercih edilmeye baĢlamıĢtır (Crawford, 1995). Kent-dıĢı alıĢveriĢ merkezlerinin sayısı arttıkça, daha fazla iĢlev ve kentsel yaĢam kent merkezlerinden uzaklaĢtıkça, boĢ dükkânlar, terk edilmiĢ kent 22


merkezleri ve sokaklar geliĢmiĢ ülkelerin en önemli problemleri olarak görünmektedir. Geleneksel merkezlerin iĢlevsel yığılma üstünlüklerini ve ulaĢım ağındaki öncülüğünü kaybetmesi, kent merkezlerinin çözülmesine neden olmuĢtur. Kentler, oluĢumlarını baĢarılı bir ticari yapıya dayandırdıkları için, bu yapının zarar görmesiyle büyük bir tehlike ile karĢı karĢıya kalmıĢlar ve kentlerin hem kalbi hem beyni olan merkezler de bu süreçten etkilenmiĢlerdir (Miles, 1998). MerkezsizleĢmenin sonucu, kent merkezinin insan hayatındaki önemini yitirmesi olmuĢ ve insan merkezi hiç ziyaret etmeden yaĢayabilir ve çalıĢabilir duruma gelmiĢtir. Shields (1992) alıĢveriĢ merkezlerinin ticaret için “sahipli kamusal alanlar” olarak, pazarlar gibi geleneksel kamusal alan olarak, müzeler gibi kamusal binalar ve yapılar olarak, çevrenin çoğunluğu için kalıcı kamusal alanlar olarak geliĢtiğini ileri sürmüĢtür. Marling‟e (Miles, 1998) göre ise “kentsel gerçeklik alıĢveriĢ merkezlerinin sahteliği ile yer değiĢtirmiĢtir”. AlıĢveriĢ merkezleri alıĢveriĢ gettoları olarak, kentlilere nasıl ve ne zaman alıĢveriĢ edileceğini ve açılıĢ ve kapanıĢ saatlerini zorla kabul ettiren seçilmemiĢ ve kamusal sorumluluğu olmayan giriĢimlerdir. AlıĢveriĢ merkezleri artık “yeni kapamalar” terimi ile adlandırılmaktadırlar (Aksel, 2000). Geceleri merkezler kilitlenmekte ve büyük bir kamusal arazi görüntüsü birdenbire yerel insanların sınırlarından çıkarılmaktadırlar. Ġnsanların kamusal alan olarak düĢündükleri bir yer bir anda özel mülke dönüĢmektedir. 2.3. BÖLÜM SONUCU AlıĢveriĢ merkezleri için farklı kaynaklarda farklı tanımlamalar yapılmaktadır. AlıĢveriĢ merkezleri genel olarak, alıĢveriĢten çok tüketim eyleminin yapıldığı, aynı zamanda eğlence, yeme-içme gibi faaliyetlerin yapıldığı, emniyetin sağlandığı, rahatlık, konfor ve sirkülasyon kolaylığı sağlayan, kompleks bir yapıya sahip özelleĢtirilmiĢ kamusal alanlar olarak tanımlanabilir. 20 yy.da kent merkezlerinde yaĢanan trafik, yüksek arsa değerleri gibi sorunlar ve özel araç sahipliliğindeki artıĢ ile kent merkezinden uzaklaĢan konut nüfusu kent merkezindeki ekonomik hayatı olumsuz etkilemiĢtir ve 23


ticari faaliyetler kent merkezi dıĢına kaymıĢtır. Bu noktada alıĢveriĢ merkezleri kentsel yayılmanın bir sonucu olarak ortaya çıkmıĢtır. Marling‟e (Miles, 1998) göre, “kentsel gerçeklik alıĢveriĢ merkezlerinin sahteliği ile yer değiĢtirmiĢtir”. AlıĢveriĢ merkezlerinin, yeni kent merkezleri olarak sunulmalarının aksine bünyesinde barındırdıkları özelleĢtirilmiĢ yapay kamusallık ve kent merkezine öykünen nitelikleri Baudrillard (1998)‟ın tanımladığı simulasyon kuramı ile açıklanabilir.

24


BÖLÜM 3. SĠMULASYON KURAMI VE ALIġVERĠġ MERKEZLERĠ 3.1. Simulasyon Kuramı Simulakrum (çoğulu Simulakra) doğadaki cansız maddelerin kendiliğinden, bir anda veya zamanla bir canlıya benzer biçim almasına ve bu tür oluĢumlara verilen addır. Felsefede ise Baudrillard (1998) simülasyonu "Gerçeğe ait tüm göstergeleri ele geçirmiĢ ve gerçeğin yerine geçmiĢ sahte" olarak niteler. Simülasyon gerçek'in bir benzeri olmadığı gibi gerçek'miĢ gibi yapan bir hali de değildir. Simülasyon nasıl ve ne zaman olduğu bilinmeyen bir Ģekilde sinsice gerçek'i yok edip yerine geçmiĢ olan onun bir hipergerçeğidir. MıĢ gibi yapmak, bir Ģeyin gerçekte olduğu Ģey olmadığını anlatmaktır. Bunun için de mıĢ gibi olanı gerçek'e bakarak ayırt edebilme Ģansına sahibizdir. Oysa simülasyon hakiki ile sahte, gerçek ile imge arasındaki farkı ortadan kaldırmıĢtır. MıĢ gibi olanı gerçeğe karĢı test etmemiz ya da hangisinin gerçek hangisinin simülasyon olduğunu bilmemiz mümkün değildir. Bir simülasyonla

karĢı

karĢıya

olduğumuzda

böyle

bir

araçtan

yoksun

durumdayız demektir. Çünkü artık ortada iki ayrı Ģey, hakiki ve sahte yoktur. KarĢımızda tek bir Ģey vardır: O da sahte bir gerçeklik olan simülasyon'dur. Simülasyon evreninin ortaya çıkıĢı II. Dünya SavaĢının sonuçlarıyla bağlantılıdır. Baudrillard'a göre II. Dünya SavaĢı sonrası sağ, solun iĢlevlerini yerine getirmeye baĢlamıĢ; yâni, sosyal devlet ilkesi ortaya çıkmıĢtır. Ayrıca sanayi ve tarım sektörlerinin belirleyiciliği iletiĢim ve hizmetler sektörlerinin belirleyiciliğinin ardına düĢmüĢtür. Bu veriler batıda bir çeĢit durağanlığa sebep olmuĢ ve batı kendi ekseni etrafında dönmeye baĢlamıĢtır. Bu kendi etrafında

dönüĢ

doğurmuĢtur.

süreci

Artık

her

kavramların kavram

içlerinin

boĢaltılması

televizyonlardan

akmakta,

sonucunu insanlar

teknolojinin onlara sağladığı bu rahatlık sayesinde herhangi bir Ģeyi derinlemesine düĢünememektedir ve iletiĢimi sağlamak adına yaratılan cansız kitle iletiĢim araçları kendilerine yüklenen iĢlevden, yani aracı olma konumundan çıkıp bağımsız bir kendilik haline gelmiĢtir. Birey ise bu durumu 25


çaresizlik içinde izlemektedir; her Ģeyin farkındadır, fakat rahatlığından da taviz vermek istememektedir. Baudrillard'ın örneğine bakacak olursak: Birey televizyonda Sudan iç savaĢını, herhangi bir tuvalet kağıdı reklamıyla aynı duyarsızlıkla izlemektedir. Televizyonu kapattıktan sonra Sudan'daki iç savaĢ devam etse bile onun için bitmiĢtir. ĠĢte bireyin yaĢadığı bu evren simülasyon evrenidir. Her Ģey görüntülerden ibarettir ve cansızdır. DeğiĢim bilinmeyen bir zaman diliminde hiç kimsenin ferketmediği bir Ģekilde gerçekleĢmiĢtir. Gerçek kendini aĢarak hipergerçek (simülasyon) bir görünüme bürünmüĢtür. Baudrillard bir Ģeyin kendini aĢıp geçmesinin o Ģeyin karĢıtlarını yok etmesi, tüm olumsuz enerjileri yutmak suretiyle kendini yüceltmesi anlamına geldiğini söyler. Simülasyon evreninde her Ģey abartılmıĢ özellikleriyle vardır. Güzel'den daha güzel, gerçek'ten daha gerçek, hakikat'ten daha hakiki vs. Bu evrende karĢıtlardan söz etmek mümkün değildir. Oysa dilimiz Ģey'lerin tanımlarının ancak karĢıtlarının varlığı ile yapıldığı bir evrene, yani gerçeklik evrenine ait bir dil'dir. Örneğin güzel'in tanımı karĢıtı olan çirkin'in varlığıyla yapılabilir, gerçek'ten söz etmek için mutlaka düĢ gücü ve hayal olandan söz etmek zorundayızdır. Oysa tüm karĢıtlarından arındırılmıĢ simülasyon evreninde olup bitenleri anlamak, anlatabilmek için olağanüstü bir dil sorunsalıyla karĢı karĢıya kalınmaktadır (Baudrillard, 1998). Bir Ģeyin gerçek'ten daha gerçek olduğu bir durumdan söz edildiği zaman, artık hayâl, imge, illüzyon gibi düĢ gücüne ait hiçbir Ģeyden söz edilemez demektir. Bu durumda yalnızca gerçek ve onun aĢkın biçimi olan hipergerçek olan söz konusudur. Baudrillard‟a göre, simülasyon evreninde Ģeyler artık eski bilinen tanımlarını ve anlamlarını yitirmiĢ, içeriğinden arındırılmıĢ içi boĢ saf bir biçime dönüĢmüĢtür. Her Ģeyin hipergerçek boyutunda olduğu bir ortamda gerçek çok daha gerçek olma uğruna kendini feda etmiĢtir ve artık hiçbir Ģey ifade etmemektedir. Baudrillard tüm akıl yürütme yöntemleri gerçeği bulmaya, keĢfetmeye endekslenmiĢ Batı felsefesinin tüm hayallere, illüzyonlara son verdiğini 26


gerçeğin artık bir zamanlar sırları nedeniyle sahip olduğu tüm çekiciliğinden, büyüleyiciliğinden arınıp Ģeffaf, çıplak bir biçimde sahile vurduğunu söylemektedir. ġeyler varmak istedikleri hedef ve amaçları gerçekleĢtirdiklerinde, kendilerini aĢıp geçtiklerinde, karĢıtlarını yok ettiklerinde Baudrillard, geliĢme ve ilerleme de artık durmuĢ hedefsiz, amaçsız ağır çekim bir sürece girildiğini söylemektedir. Canlı organizmadan, tüm sosyal, siyasal yapı ve kurumlara dek rastlanabilecek bu geliĢmenin, büyümenin son noktası denilen optimum noktadan sonra neler olmaktadır? Söz konusu yapıda o ana dek gözlenen dıĢa yönelik büyüme, yayılma biçimindeki geliĢme son bulmuĢ, son hızla kendi etrafında dönme ve kısır döngü sürecine girilmiĢtir ki Baudrillard, tüm maddelere özgü bir özellik olarak nitelediği simülasyonun bu aĢamasını Kendinden Geçme (extase), Tepkisizlik olarak nitelemektedir. Bu noktadan sonra artık her Ģey tersine dönmüĢtür. GeliĢme ve büyümenin tüm yasa ve kuralları iĢlevini ve anlamını yitirmiĢtir. Ama her Ģey eskiden olduğu gibi sürüyor gibidir. Büyüme durmasına rağmen, büyümenin olduğu zamanlardaki yasalar varlığını sürdürmektedir; bu da Baudrillard'ın geliĢmenin ölümcül biçimi diye nitelendirdiği, mevcut yapıda belirli sınırlar içinde, içe dönük, kanserli hücrenin (metastaz) bölünerek artmasına benzeyen ölümcül bir büyümeye, ĢiĢkolaĢmaya neden olmaktadır. Sistemin içten içe çökmesine neden olan bu aĢkınlık, azmanlık bu tür sistemlerin tek yok oluĢ biçimidir. Bolluk, doygunluk, anormal geliĢmenin neden olduğu simülasyona yönelik yok oluĢ biçimi iĢte budur. Simülasyon kuramını daha iyi kavramak için kuramı örneklerle pekiĢtirmek gerekmektedir. “Porno, hakikiden daha hakiki olduğu için simülakrın doruk noktasıdır.” Baudrillard‟ın bu tümcesi bize simülakrın ne olduğu hakkında bir fikir vermektedir (hem de porno üzerinden). Porno da bizim gördüklerimiz baĢka filmlerle karĢılaĢtırılırsa bunlar seviĢiyor gibi yapmıyorlar seviĢiyorlar dedirtir. Yani gördüklerimiz “gerçekten” bir cinsel birleĢmedir; ne var ki Baudrillard bunu hipergerçek ya da simüle edilmiĢ bir gerçek olarak tanımlar. 27


Pornoda yaĢanan durumun bizim ya da herhangi bir topluluğun gündelik yaĢamda herhangi bir karĢılığı yoktur, o herhangi bir Ģeyin yansısı değildir, olamaz da. Ama orada gerçekleĢen bir Ģeyler vardır. O halde porno için Ģunları söyleyebiliriz: pornografik içerik taĢımayan filmlerde seviĢme sahneleri oyuncular tarafından rolleri gereği taklit edilirler kaldı ki bu sahneler senaryoların getirdiği bir sürecin gidiĢatın uygun olarak perdeye yansır, ancak porno seksi bir gösterge olarak ele alıp bize tüm çıplaklığı ve gerçekliğiyle bize sunarak hipergerçekleĢtirir. Porno bir simülakrdır, o seksi gizlemez ya da taklit etmez simüle eder ve bu nedenle pornonun yarattığı tüm atmosfer hipergerçek bir atmosferdir. Devlet

baĢkanlarına

düzenlenen

suikastlar

Baudrillard‟ın

simülasyon

süzgecinden geçirildiğinde ise son derece dramatik bir Ģekle girerler. ABD baĢkanlarını örnekleyerek yola çıkan Baudrillard‟a biz Türkiye için Özal ve Demirel suikast giriĢimlerini de ekleyerek devam edebiliriz. Öncelikle belirtmek gerekir ki Baudrillard ABD baĢkanlarından Johnson, Nixon ve Ford‟un herhangi bir politik töze sahip olmadıklarını, iktidar simgesi olmak yerine birer iktidar kuklası olduklarını vurgulamaktadır. Onların baĢına gelen suikastlar ise bir politik güce sahip olmak yerine politik gücün yine politik olan avantajlarından baĢka bir Ģeye sahip olmadıklarını gizleyen birer simüle süikastlerdir. Bahsedilen simüle suikast senaryoları devlet baĢkanlarının birer iktidar kuklası olduklarını gizlemek için düzenlendiği ve ayrıca bir iktidar yokluğunu da gizlemeye yaradığından bahsetmektedir. Bahsedilen bu örneklerden sonra üzerinde önemle ve tekrar durulacak bir nokta da simülasyonun gerçek olanla iliĢkisidir. Simülasyon gerçeği gizlemek gerçeğin üzerine perde çekmek onu gizlemeye çalıĢmak yerine gerçeğe müdahale eder, gerçeğin yerine geçer artık onun egemenliğindeki gerçek hipergerçektir.

Baudrillard,

günümüzde

bu

hipergerçekliğin

görüldüğü

yerlerden biri olarak alıĢveriĢ merkezlerini göstermektedir.

28


3.2. Simulasyon ve AlıĢveriĢ Merkezleri Günümüz

alıĢveriĢ

merkezleri

tarihi

alıĢveriĢ

mekanlarından

farklılık

göstermektedirler. Tarihi alıĢveriĢ mekanları zamanının kamusal alanları olma özelliği göstermekteydi. Onlar dönemlerinin kent merkezi iĢlevini üstlenmiĢ olduklarından yapılarında bir kent merkezinin tüm iĢlevlerini içlerinde barındırırlar. Günümüzün alıĢveriĢ merkezleri de daha öncekileri gibi kent merkezlerinin tüm faaliyetlerini barındırmakta, yaĢlısından gencine, zengininden fakirine herkese açık demokratik bir görünüme sahip gibi görünseler de bir kurum tarafından idare edilen, istenildiği an kapatılabilen özelleĢtirilmiĢ kamusal

alanlardır. Ekonomik,

mekansal ve toplumsal

açılardan, alıĢveriĢ merkezleri günümüzün kent merkezi simulasyonlarıdır (Aksel, 2000). Gündelik yaĢamlarımızın önemli sayılabilecek durak noktalarından birini oluĢturan alıĢveriĢ merkezlerinde baĢka bir tür çalıĢma, toplumsal bir kültür yaratmayla karĢılaĢılmaktadır. Her Ģeyin birbirine benzediği alıcı ile satıcının birbirleriyle karĢılaĢmadığı çalıĢanların yalnızca boĢalan rafları düzenlediği yani tüketicilerin açtıkları delikleri tıkadıkları, rafların rölyef bir reklam panosunu andırdığı alıĢveriĢ merkezleri için Baudrillard total bir ekran benzetmesi yapar. Nesneler burada birer mal olma özelliklerini yitirirler. AlıĢveriĢ merkezlerinin tamamında bize bakan güvenlik kameraları da bu simülasyon evreninin bir parçasıdır. Güvenlik sisteminin yeterli iĢleyebilmesi için gereken maliyet yüksek olduğundan bu çalıĢıp çalıĢmadığını bile bilmediğimiz güvenlik kameraları baskıyı anıĢtıran yani bir baskı simülasyonu oluĢturan caydırma adlı iĢlevi yerine getirirler. AlıĢveriĢ merkezi bir tüketim merkezi olmanın ötesinde bir anlam taĢır. Burada sergilenen nesneler özgün bir gerçekliğe sahip değildir. Baudrillard kentleri alıĢveriĢ merkezlerinin birer uydusu olarak görür. Merkezde alıĢveriĢ vardır ve kent bir taĢıma düzeniyle insanların sürekli bu merkeze gidip gelmelerini sağlar (Baudrillard, 1998). AlıĢveriĢ merkezleri “çağımızın yeni yaĢam merkezleri” ya da içinde yaĢadığımız “dünyanın kalbi” haline gelmiĢlerdir. Öyle ki, neredeyse burada 29


yazılı kuralları olmayan yeni bir yaĢam pratiği sergilenir: Daha kapısından girerken güvenlik kontrolüyle içeri alınan insanlar birden karĢılaĢtıkları geniĢ atriumlu, yapay bitkili, yerleri cilalı bu mekân karĢısında hayranlıklarını gizleyemezler. Bununla birlikte her türlü aĢırı coĢku ifadesinden (örneğin yüksek sesle gülmek, bağırmak, koĢmak vs.) uzak davranmalarının gereğinin farkında olarak vakur bir ifadeyle bu yeni yaĢam pratiğinin içinde yerlerini alırlar. Bu yeni yaĢam pratiğinin içinde alıĢveriĢ merkezinin kapısından girdikten sonra, mesleği, toplumsal statüsü, eğitimi vs. her ne olursa olsun herkes bu çatının altında birbirine eĢittir(!). Girilen bütün mağazalarda, satıĢ görevlileri, herkesi aynı standart sözcükler ve standart mimiklerle karĢılarlar. Bununla birlikte, merkez içindeki genel mekânlar, banklar, havuzlar, atriuma bakan geniĢ teraslar herkesin özgürce oturup, dinlenmesi ve etrafı seyretmesi için tasarlanmıĢtır. Burada alıĢveriĢ kadar temel olan bir diğer aktivite ise “görmek” ve “görülmek”tir. Baudrillard‟a göre alıĢveriĢ merkezleri bir meta panayırını andırırlar ve aslında alıĢveriĢ merkezlerinin kullanıcılarına sunduğu, küçük bir kent merkezi simülasyonudur. Günümüzde alıĢveriĢ merkezleri, birbiriyle anlamsal ve mekânsal olarak hiçbir iliĢkisi bulunmayan atv parkuru, buz pateni pisti, go-kart gibi eğlence öğeleri, panaromik asansörler, yürüyen merdivenler gibi teknolojik öğeler; kemerler, kubbeler, köprüler, bedesten gibi mimari öğelerin bir araya geldiği hipergerçek mekânlar

haline

dönüĢmüĢlerdir.

Ancak,

oluĢan

görüntüde

alıĢveriĢ

merkezleri, kimi zaman geçmiĢe öykünen “kitsch”, kimi zaman ise bir uzay istasyonunu andıran “hightech” iç mekân anlayıĢlarıyla çağımızın yeni kamusal mekânlarıdır. Bu mekânlar içinde kurulan kamusal iliĢki de, aynen alıĢveriĢ merkezinde kurgulanan yapay dünyaya benzer bir Ģekilde kendiliğindenliğini kaybetmiĢ, hipergerçeğe ulaĢmıĢtır. Ġklimlendirmesinden, güvenlik kontrolüne kadar fiziksel ortama dair her Ģeyin düzenlenmiĢ olduğu alıĢveriĢ merkezlerinde kamusal iliĢkiler de, düzenlenir hale gelmiĢtir. Öyle ki, alıĢveriĢ merkezi içindeki satıĢ görevlilerinden, güvenlik personeline kadar pek çok çalıĢanın müĢterilerle kuracağı iliĢkiler, söyleyeceği diyaloglar bile bu düzenleme içinde yer almaktadır (Tuncer, 2009).

30


3.3. BÖLÜM SONUCU Baudrillard (1998) simülasyonu "Gerçeğe ait tüm göstergeleri ele geçirmiĢ ve gerçeğin yerine geçmiĢ sahte" olarak nitelemektedir. Simülasyon nasıl ve ne zaman olduğu bilinmeyen bir Ģekilde sinsice gerçeği yok edip yerine geçmiĢ olan onun bir hipergerçeğidir. Baudrillard‟a göre, simülasyon evreninde Ģeyler artık eski bilinen tanımlarını ve anlamlarını yitirmiĢ, içeriğinden arındırılmıĢ içi boĢ saf bir biçime dönüĢmüĢtür. Her Ģeyin hipergerçek boyutunda olduğu bir ortamda gerçek çok daha gerçek olma uğruna kendini feda etmiĢtir ve artık hiçbir Ģey ifade etmemektedir. Günümüzde alıĢveriĢ merkezleri, birbiriyle anlamsal ve mekânsal olarak hiçbir iliĢkisi bulunmayan atv parkuru, buz pateni pisti gibi eğlence öğeleri, çeĢitli teknolojik öğeler; kemerler, kubbeler gibi mimari öğelerin bir araya geldiği

hipergerçek

mekânlar

haline

dönüĢmüĢlerdir.

Ancak,

oluĢan

görüntüde alıĢveriĢ merkezleri, kimi zaman geçmiĢe öykünen, kimi zaman ise modern iç mekân anlayıĢlarıyla çağımızın yeni kamusal mekânlarıdır. Bu mekânlar içinde kurulan kamusal iliĢki de, aynen alıĢveriĢ merkezinde kurgulanan yapay dünyaya benzer bir Ģekilde kendiliğindenliğini kaybetmiĢ, hipergerçeğe ulaĢmıĢtır. 20. yy. kapitalizmiyle birlikte gündelik hayatı düzenleyen kültürel bir gerçeklik olarak ortaya çıkan tüketim, Baudrillard‟ın simülasyon (hipergerçeklik) olarak sunduğu yapıdaki gerçeklik ile sahte arasındaki farkın yok olmasıyla alıĢveriĢ merkezleri

üzerinden

değerlendirilebilir.

Ġstanbul‟daki

bazı

alıĢveriĢ

merkezlerinin kent merkezine öykünen nitelikleri ile birer kent merkezi simulasyonu olarak tanımlanabilmeleri için Ġstanbul‟un kent merkezinin özellikleri ve alıĢveriĢ merkezlerinin geliĢiminin açıklanması gerekmektedir.

31


BÖLÜM 4. ĠSTANBUL KENT MERKEZĠ VE ALIġVERĠġ MERKEZLERĠ 4.1. Ġstanbul’da Kent Merkezlerinin GeliĢimi Ġstanbul, geçmiĢi ile ilgi çekici bir mekansal geliĢme için ortam sağlayan tarihi bir Ģehirdir. 1950‟lere gelene kadar Ġstanbul merkez hakimiyetine sahip bir metropoldü ve çevresinde sınırlı sayıda banliyöler vardı. Artan otomobil kullanımı ve köprülerin inĢasından sonra varoĢlar geliĢti. Aynı anda enformel yerleĢmeler olarak çevresel büyüme, kırsal kesimden gelen göç ile arttı (Dökmeci ve Berköz, 2000). Ġstanbul kent merkezinin Eminönü, Fatih ilçesinde ve Galata‟ da geliĢtiği Bizans döneminden sonra, Osmanlı döneminde sur dıĢında Eyüp, Üsküdar ilçeleri, Pera ve Boğaziçi köylerinin geliĢtiği görülmektedir. Osmanlı döneminin son yıllarında Pera, Taksim yönünde geliĢmiĢ ve kuzeye doğru kentsel geliĢme yönlenmeye baĢlamıĢtır. Kentin bu döneme kadar güneykuzey yönünde geliĢtiği söylenebilmektedir. 1923‟te Lozan antlaĢması ile kapitülasyonların kalkması, yabancı sermayenin etkinliğine son vermiĢtir. Böylece yabancı büyük firmalar, tüccarlar, sigorta Ģirketleri, bankerler, posta idareleri Beyoğlu‟ nu terk etmiĢlerdir. Elçiliklerin Ankara‟ya taĢınmasıyla, onların çevresinde ayrıcalıklı olarak çalıĢan azınlıkların da bir bölümünün Beyoğlu‟nu terk etmesine neden olmuĢtur. Yabancı

iĢletmelerin

Türk

ekonomisi

üzerindeki

olumsuz

etkilerinin

giderilmesi ve sömürünün önlenmesi için, yabancı Ģirketler zorunlu bir tasfiyeye uğratılarak birer birer satın alınmıĢtır. Özellikle, kamu hizmetleri alanında

çalıĢan

demiryolu,

telefon,

tramvay,

elektrik

Ģirketleri

devletleĢtirilmiĢtir (Özgen, 1995).

32


ġekil 3. 1930‟larda Beyoğlu (ĠBB, 2003b)

Taksim kıĢlasının karĢısındaki askeri eğitim alanında kentin ilk planlı ve düzenli apartmanları yükselmiĢtir. Taksim ile GümüĢsuyu Askeri Hastanesi arasındaki

mezarlık

kaldırılmıĢ

ve

1930‟lardan

sonra

bu

alan

apartmanlaĢmaya baĢlanmıĢtır. 1940‟larda Taksim kıĢlası yıkılmıĢ ve yerine bugünkü

Taksim

Parkı,

Hilton

Oteli‟nin

alanını

da

içermek

üzere

düzenlenmiĢtir (Özgen, 1995). Cumhuriyet Dönemi Ġstanbul‟a tarihsel dönüĢümün etkenleri yanında, iki önemli belirleyici daha getirdi. Birincisi, baĢkentin Ankara‟ya taĢınması, ikincisi ise, ard arda birçok kent planlarının yapılmasıdır. Cumhuriyet sonrası Ġstanbul‟un geliĢiminde belirleyici olan en önemli etken, ülke ekonomisinde 1950‟lerde ortaya çıkan dönüĢümün, eski bir ticaret ve sanayi merkezi olarak Ġstanbul‟a baĢka yerlerden daha önce ve daha Ģiddetli biçimde yansımasıdır (Güzelsoy, 2008). Cumhuriyet sonrası dönemde yasalarla yönlenen planlama çalıĢmaların yanı sıra merkezin geliĢiminde Osmanlı döneminden aktarılan üretim, tüketim ve dağıtıma dayalı merkez anlayıĢı Eminönü, Sirkeci, KapalıçarĢı bölgesinde yoğunlaĢma ve yayılma sürecini devam ettirirken, Galata‟dan Pera‟ya doğru 33


yayılan ve yığınlaĢan merkez iĢlevleri ve ekonomik mekânın değiĢim dinamiği yeni coğrafi mekânları oluĢturmaya baĢlamaktadır. Bu süreçte gıda ve giyime dayalı imalat, toptan ve perakende ticaret ile deniz, demir ve karayolu bağlantılarının, servis alanlarının yoğunlaĢtığı bir alt süreçte yoğunlaĢan Sur içi Bölgesi‟nin: Bankacılık, sigorta, büro hizmetleri sektörlerinde yayılma ve yığılma alt süreçlerinde olan Galata ve Pera Bölgesi‟nce tamamlandığı bir dönemdir (YENEN vd., 1996). Cumhuriyet‟ten sonra 1923–1950 yıllarını kapsayan ilk dönem, ülke fiziksel yapısında önemli atılım kararlarını içeriyordu. Bu dönemde Ġstanbul bir çözülme süreci yaĢamıĢ, yüzyılın baĢında 1 milyonu aĢmıĢ olan kent nüfusu 1927‟de 690.000‟e düĢmüĢ, 1935‟te 740.000‟e ve 1945‟te 900.000‟e varabilmiĢtir. Bu dönemde Ġstanbul‟un nüfus artıĢ hızı diğer kentlerin altındadır. Cumhuriyetin ilk yıllarında Batı yakasında 19. yy benzeri bir geliĢme gözlenirken, doğu yakasında Kadıköy ve Maltepe ilçeleri yönünde hızlı bir kentsel geliĢme gözlenmektedir. Batı yakası güney – kuzey yönünde geliĢme gösterirken, doğu yakası batı – doğu yönünde bir geliĢme göstermiĢtir. Kent, 1950‟li yıllardan sonra hızla geliĢmeye baĢlamıĢ ve kent merkezi güney– kuzey yönünde hızla geliĢmesini sürdürmüĢ, kent genel olarak doğu–batı yönünde geliĢme eğilimine girmiĢtir.

34


Harita 1. Ġstanbul il bütünü yerleĢim geliĢimi (ĠBB,1995)

Cumhuriyet‟ten sonra kentin mekansal dönüĢümünün belirlenmesinde kent planlamasının da önemli bir yeri vardır. 1933 yılında üç kent plancısının ülkeye çağrılmasıyla yeni bir planlama dönemi baĢlamıĢtır. Bu plancılardan, Alfred Agache, Rio de Janeiro master planını hazırlamıĢ, H. Lambert Paris, New York ve Chicago kent planlarıyla ilgilenmiĢ, Hermann Elgoetz de Essen planını yapmıĢtır. Her üç plancı da Ġstanbul‟un, geliĢimine iliĢkin önerilerini yazılı olarak sunmuĢlar, bunların arasından seçilen Hermann Elgoetz‟ün önerisi kentin sonraki geliĢiminin temelini oluĢturmuĢtur. Bu plandaki öneriler; anıtların çevresinde ana trafik arterlerinden uzak bir koruma alanı yaratılması, HaydarpaĢa limanı, Haliç üzerinde dört köprü, metro sistemi, Eski Ġstanbul ve Beyoğlu‟nun Haliç‟e bakan yamaçlarının ticaret; Topkapı‟nın ağır sanayi; Beyazıt‟ın yönetim; Sultanahmet‟in kültür bölgesi olması; eski yolların geniĢletilmesinin yanı sıra, Marmara kıyı yolu, Haliç Kıyılarında birer yol ile Karaköy-Eminönü, Unkapanı-Azapkapı, Eyüp-Sütlüce arasında birer köprü yapılması Ģeklindedir (Güzelsoy, 2008).

35


Harita 2. Prost Planı 1937 (ĠBB, 2003b)

1937‟de önce Prost tarafından yapılan nazım planda, Ģehrin 19.yy. gösterdiği geliĢme eğilimleri bir düzene sokulmaya çalıĢılmıĢ ve tarihi çekirdeğin bazı sınırlandırılmalara

tabi

tutulmasına

ve

sıhhileĢtirilmesine

çalıĢılmıĢtır.

Özellikle Tarihi Yarımada içinde silueti korumak amacıyla + 40 rakım üzerinde 9.50 m.den daha yüksek yapılanmaya izin verilmemesi planın en önemli kararlarından biridir. Buna karĢın planda belittiği “KapalıçarĢı tamamıyla modern bir Ģekle sokulacak, umumi teĢekkülü aĢağı yukarı, aynen bırakılacaktır. DıĢ sınırları geniĢ yollarla çevrilecek ve geniĢ otomobil durak yerleri bırakılacaktır” notu ile Tarihi Yarımada‟ya verdiği kimliğin bir kent merkezi (MĠA) olduğu görülmektedir. Merkezler için kırılma noktaları olarak ifade edilebilecek ve belli sıçramaların görüldüğü dönüĢümlerin 1960‟lı yıllar itibari ile baĢladığı gözlemlenmektedir. 1960‟lı yıllarda dünya kentleri oluĢumu sebebi ile servisler sektörü ağırlıklı bir yaklaĢım ile kent-içi tarihi alanlar kentsel dönüĢüm sürecinde önem kazanmaya

baĢlamıĢtır

(Güzelsoy,

2008).

1960‟larda,

iĢlerin

büyük 36


çoğunluğu Ģehir merkezinde toplanmıĢtır. UlaĢım sisteminin oluĢturulmasının ardından merkezi bölge, yerel niteliklere ve ofis tabanlı hizmetlerin ve ticaretin arayıĢı sonucu ortaya çıkan potansiyel iĢ imkanlarına sahip olmuĢtur. GeliĢme sürecinde özel otomobil kullanımının artması, Ġstanbul Ģehir merkezinin ekonomik, sosyal ve kültürel yapısına ters düĢmekteydi. Dolayısıyla, dar sokaklar otomobillerin istilasına uğramıĢ, gürültü ve hava kirliliği artmıĢ, yürümek de hoĢnutsuzluk yaratır hale gelmiĢti. Eski Ģehir merkezinin genel karakteri bu Ģekilde bozulmaktaydı. Ġstanbul‟un çok çekirdekli yapısıyla ilgili bazı açıklamalar yapmak gerekir. Eski merkezin (Beyoğlu, Eyüp) ihtiyacı karĢılamaması nedeniyle yeni firmalar birinci halkada (BeĢiktaĢ, ġiĢli, Fatih, Kadıköy gibi) geliĢmiĢti. Bu yeni firmaların eski merkeze olan bağları zayıflamaktaydı. Marshall Yardımı ile beraber anayolların inĢası, eski merkeze karĢılık yeni merkez yarattı. Bu yeni merkez havaalanı ile anayollara rahat ulaĢım sağlayan radyal ve çevresel anayolların kesiĢmesi sonucu geliĢti. 1970‟li yıllarda dünyadaki politiko-ekonomik ve sosyo-kültürel paradigma değiĢimi ile baĢlayan post-modern hareket, endüstrinin desantralize edilerek Ģehir dıĢına taĢınması sonucunda kent merkezleri potansiyel alanlar olarak ortaya çıkmıĢlardır (Güzelsoy, 2008). 1970‟lerden sonra yeni firmalar, eski MĠA‟daki koruma alanlarındaki yoğunluk kararları nedeniyle eski merkeze yerleĢememiĢ ve yeni merkeze doğru kaymıĢlardır. 1980‟lere kadar, konut ve ticaret yönelimli kentsel yeniden üretim daha çok servis sektörü oluĢumu, ofis geliĢimidir. 1980‟lerde küresel kentlerin oluĢumu sebebi ile yeniden canlandırma yönelimli kentsel yeniden üretim yaklaĢımı ile kent içi tarihi alanlar kentsel dönüĢüm sürecinde odak kentsel alanlar haline gelmiĢtir. 1980‟lerden sonra artan uluslar arası iliĢkilerin sonucu olarak, yeni iĢ merkezleri için arsa talebi artmıĢ ve yeni merkezler anayollar boyunca geliĢmesini sürdürmüĢtür. 1990‟lı yıllarda Sovyetler Birliği‟nin dağılarak Doğu Blok ülkelerinin politiko-ekonomik sisteme eklemlenmesi sebebi ile güç 37


dengelerinde bir değiĢim yaĢanmıĢ ve küresel hareket doğrultusunda Ģehirlerin yeniden-yapılanmasını zorunlu kılmıĢtır (GÜRLER, 2004, sf:613). 1960 yılında eski MĠA Ġstanbul‟daki banka ünitesine en fazla sahip bölgeydi. 1970‟lerde, alt merkezler ticari yerleĢimlerdi. Çünkü halk kazançlarını Ģehir merkezinden sağlarken, Ģehir merkezindeki alıĢveriĢlerini doğal olarak azaltmıĢlardı.

Perakendecilik,

ucuz

alıĢveriĢ

kuruluĢları

ve

alıĢveriĢ

merkezlerinin hakimiyeti altındaydı. Bu yüzden halk, Ģehir merkezine genel ticari nedenlerden dolayı gitmeye gerek duymuyor fakat yüksek kalite perakende ihtiyaçlar için gitmeye devam ediyordu. 1970‟li yıllarda sanayi yatırımları Boğaz köprüsünün getirdiği altyapı sunumu ile birlikte, Doğu Yakasındaki köy yerleĢmelerinin (Kartal, Ümraniye) çevresinde yer seçmeye baĢlamıĢlardır. Ġstanbul‟a göçle gelenlerin aynı dönemdeki belirgin davranıĢ biçimi kentin “ikinci kuĢak” olarak tanımlanan ve o dönemdeki belediye sınırları dıĢında kalan bu köy yerleĢmelerine yönelmesidir. Bu geliĢme sürecinin merkez iĢlevlerine yansıması 1980‟li yılları bulacaktır. Sanayi yatırımlarının çektiği nüfusun yarattığı konut alanları eski köy yerleĢmelerinin merkez iĢlevlerinin geliĢiminde belirleyici rol oynamıĢlardır. Bu yıllar içinde yalnızca hinterlandındaki konut nüfusunun günlük ve giderek periyodik gereksinimlerine cevap veren bu merkezler, süreç içinde yaratılan yeni altyapıların getirdiği ortamlar ile metropoliten alan içindeki merkez kademelenmesi içinde yer almaya baĢlamıĢlardır. Bu merkezler kapsamlı plan ve programa bağlı olarak yaratılmayan bir baĢka deyiĢle altyapı talebi yaratarak geliĢen merkezlerdir (YENEN, vd, 1996). 1970‟lerin bir baĢka olgusu olan otomobil üretiminin baĢlaması ise giderek özel oto sahipliğinin artmasını ve neticede Boğaziçi Köprüsü‟nün yapımını getirmiĢ ve sonunda da, kenttin iki yakası arasındaki nüfus dengesini etkilemiĢ, Ġstanbul doğuda Bostancı-Maltepe-Kartal-Pendik-Gebze yönünde hızla yayılmıĢ, batıda ise E–5 karayolu boyunca Silivri‟ye dayanmıĢtır (ÇAKILCIOĞLU, 2004).

38


Aynı dönem içinde önceki dönemde merkez iĢlevlerinde yoğunlaĢan sürecinin yaĢandığı Tarihi Yarımada Bölgesi, sur dıĢında geliĢmeye baĢlayan merkezlere doğru yeni ulaĢım altyapılarının (Millet Caddesi, Vatan Caddesi, FevzipaĢa Caddesi) verdiği olanaklar ile yayılmasını güçlendirirken: ġiĢli merkezi, güney yönünde Taksim, kuzey yönünde ise ulaĢım altyapısı ile yaratılmıĢ olan Mecidiyeköy merkezine doğru yığılma, yoğunlaĢma, yayılma ve bütünleĢme süreçlerini aynı anda yaĢamaktadır (YENEN, vd, 1996). 1970‟lerde ġiĢli çevre semtlerle birlikte, daha çok zengin çarĢıların, pasajların, seçkin butiklerin, ithal malların satıldığı, dükkânların, iĢyerlerinin, bankaların yer aldığı, ticaret iĢ ve eğlence hayatının ağır bastığı bir yapı kazanmıĢtır. 1970‟li yıllarda ġiĢli-Halaskargazi Caddesi üzerinde iki tarafta olmak üzere büyük pasajlar, içlerinde yer alan sinema salonu, kafe vb. eğlence mekânlarıyla semte bu yönde de kimlik kazandırmaktaydı. Bu dönemde NiĢantaĢı, Valikonağı, Rumeli Caddesi, Maçka semtleri üst gelir grubuna hizmet eden mekânlar olarak geliĢmeye baĢlamıĢtır. BeĢiktaĢ ise 1970‟lere kadar bir alt merkez kimliği taĢımıĢ, Boğaz köprüsü ve çevre yolları, deniz ulaĢımı ile desteklenen ulaĢım ağı ile geliĢerek yeni bir ticaret merkezi haline gelmiĢtir (Berkmen, 1999). Perakende ticaret düĢük miktarlı günlük tüketim malları satan kuruluĢlar ve bölgesel alıĢveriĢ merkezleri tarafından ele geçirilmiĢtir (Arslan, 2007). Ġstanbul‟da tarihi yarımada da yer alan geleneksel iĢ merkezi EminönüSirkeci-KapalıçarĢı bölgesi ile Beyoğlu yakasındaki Karaköy –PerĢembe pazarı ve üçüncü bir merkez olan Ġstiklal caddesi – TepebaĢı ve çevresindeki faaliyet dalları kentin kuzeyine, yüksek gelir gruplarının konut alanlarına doğru uzanan ana cadde üzerine yönelmeye baĢlamıĢtır. Büyük Ģirketlerin genel müdürlüklerinin, büyük iĢ hanlarının, uluslar arası iliĢkilere dayanan büyük otellerin Taksim, Harbiye ve Osmanbey‟den Halaskargazi Caddesi boyunca Mecidiyeköy‟e kaydığı, özel doktorların muayenehanelerini, avukat ve noterlerin bürolarını eski iĢyerlerinin bulunduğu Sirkeci, Cağaloğlu ve Nuruosmaniye‟den

Taksim,

Osmanbey

ve

NiĢantaĢına

taĢınmıĢlardır

(Osmay, 1998). 39


1980‟lerde Ġstanbul‟da alt merkezlerdeki ekonomik yaĢam canlı bir biçimde büyümeye

baĢlamıĢtır.

Varlıklı

bölgelerdeki

bu

yeni

alt

merkezler,

banliyölerdeki zengin müĢteriler tarafından kabul edilmiĢtir. 1980‟lerde, kapalı alıĢveriĢ merkezleri, eski Ģehir merkezindeki büyük Ģehir merkezini taklit ederek, Bakırköy gibi alt merkezlerde geliĢmeye baĢlamıĢtır. 1990‟larda, yeni bir döneme girilmiĢtir. Merkezden uzaklaĢan nüfusun dikkatle takip edilmesi yerine, perakende esnafı, metropoliten alan çevresinde stratejik bir Ģekilde yeni kapalı alıĢveriĢ merkezlerini anayollar boyunca yerleĢtirmeye baĢlamıĢtır (Dökmeci ve Berköz, 2000). 4.2. Ġstanbul’daki AlıĢveriĢ Mekanlarının Tarihsel GeliĢimi 1980 sonrasında küreselleĢme ile Türkiye‟nin yeni bir ekonomik ve siyasi süreç

içine

girmesi,

Ġstanbul‟da

alıĢveriĢ

mekanlarının

yeniden

yapılanmasında önemli rol oynamıĢtır. Bu yapılanma eski kent merkezinde alıĢveriĢ mekanlarında bir dönüĢüme neden olurken kent içi veya dıĢında alıĢveriĢ merkezlerini ortaya çıkarmıĢtır.

Harita 3. AlıĢveriĢ Mekanlarının Tarihsel GeliĢimi (BirleĢmiĢ Markalar Derneği AVM Bankası verilerinden faydalanılarak üretilmiĢtir.)

40


Ġstanbul‟un

alıĢveriĢ

mekanları

tarihsel

süreç

içinde

dört

dönemde

incelenebilir (Yakar, 2000). 4.2.1. 1839-1923 Dönemi Bu dönem, Tanzimat Fermanı ile baĢlayan batılılaĢma hareketinin her alanda kendini gösterdiği dönemdir. Bu dönemde Ġstanbul‟da alıĢveriĢ mekanları Tarihi

Yarımada

ve

Galata-Pera

bölgesi olarak gösterilebilir. Tarihi

Yarımada‟da alıĢveriĢ mekanını çarĢı oluĢturmaktaydı. Bu çarĢıların bugünkü alıĢveriĢ mekanlarından ayıran temel özellik, imalata yönelik olmasıydı. Osmanlı hayatının her alanında kullanılabilecek eĢya bu çarĢılarda imal edilip satılmaktaydı. Bu dönemde alıĢveriĢ mekanları çarĢılar, bedestenler, pazar yerleri ve arastalardan oluĢmaktadır. KapalıçarĢı bu dönemde prestijli alıĢveriĢ mekanıdır. 19. yüzyıl baĢında değiĢen ticari yapı, modern anlamdaki uzmanlaĢma daha çok dıĢ dünya ile iliĢkilerin yoğunlaĢtığı Galata ve Pera bölgesinde olup ticarethaneler, büyük mağazalar ve bankalar bu bölgede geliĢmiĢtir. 4.2.2. 1923-1950 Dönemi Tüm dünya bu dönemde sanayileĢmeyi, Türkiye Cumhuriyetinin kurulmasını, dünya ekonomik krizini, Ġkinci Dünya SavaĢı‟nı yaĢamaktadır. Ġstanbul‟da

alıĢveriĢ

mekanları

1950‟lere

kadar

Tarihi

Yarımada‟da

KapalıçarĢı, Mısır ÇarĢısı, Tahtakale, Sirkeci Garı ve çevresi ile; Galata-Pera bölgesi ve Beyoğlu bölgesi olarak ikili yapı sergilemektedir. Cumhuriyetin kurulması ile Galata-Pera bölgesinden ayrılan gayrimüslimler nedeniyle bu dönemde Galata-Pera bölgesi en sessiz dönemini yaĢamıĢtır. Bu dönemden itibaren alıĢveriĢ mekanları ġiĢli bölgesinde geliĢmeye baĢlarken Tünel‟in yerini Taksim Meydanı ve çevresi almıĢtır.

41


4.2.3. 1950-1980 Dönemi Bu dönemde Ġstanbul‟da alıĢveriĢ mekanları Doğu ve Batı yakaların geliĢirken pek çok yenilikler ortaya çıkmaktadır. Ġstanbul’un batı yakasında, Tarihi Yarımada bölgesinde Eminönü önemini korumaktadır. Bunun dıĢında Beyazıt, Fatih, Aksaray geliĢirken GalataBeyoğlu

önemini

yitirmiĢtir.

Bunun nedenleri,

kentin

bu bölgesinde

yozlaĢmanın baĢlaması, Varlık Vergisi ve 6-7 Eylül olayları ile azınlıkların bölgeyi terk etmesi olarak gösterilebilir. Bu olaylardan sonra Beyoğlu, TarlabaĢı, Dolapdere, Asmalımescit gibi semtlerin ekonomik ve kültürel yapıları değiĢmiĢtir. Türklerin eline geçen bu bölgedeki dükkanlarda genellikle imalat sektörü yoğunlaĢmıĢtır. ġiĢli hem konut, hem alıĢveriĢ mekanı olarak geliĢerek önem kazanmıĢtır. NiĢantaĢı, Valikonağı, Rumeli Caddesi, Maçka semtleri geliĢmeye baĢlamıĢtır. Ġstanbul’un doğu yakasında, alıĢveriĢ mekanı olarak öne çıkan ilk ilçe Kadıköy‟dür. 1960‟lara kadar Ġskele Meydanı ve çarĢıdan oluĢan Kadıköy, bu tarihten itibaren Altıyol, Bahariye, Moda aksı boyunca geliĢmiĢtir.1960 yılından itibaren geliĢen Bağdat Caddesi, lüks mağazaların yer aldığı alıĢveriĢ mekanıdır. Bu yakada bir diğer alıĢveriĢ mekanı ise Üsküdar‟dır. 1973 yılında Boğaziçi Köprüsü‟nün ve çevre yollarının etkisiyle Üsküdar alt ve orta gelir grubunun alıĢveriĢ mekanı olarak geliĢmeye baĢlamıĢtır. Boğaz köprüsünün çıkıĢ noktası olan BağlarbaĢı hem ulaĢım odağı olmuĢ hem de yeni alıĢveriĢ mekanı olarak 80‟li yıllardan itibaren geliĢmeye baĢlamıĢtır. 4.2.4. 1980 Sonrası Dönem 1980-90 yılları arası liberal ekonomik politikalar, dıĢa açılma ile alıĢveriĢ mekanları hem niteliksel hem de niceliksel olarak dönüĢmektedir.

42


1990 sonrası ise liberal politikaların her yönüyle uygulandığı, yabancı sermayenin yeni alıĢveriĢ mekanları açtığı, bu mekanların kentin geliĢme eğilimini belirlediği bir dönemdir. Ġstanbul batı yakasında, Eminönü-Sirkeci artık tek önemli alıĢveriĢ mekanı değildir. Bu dönemde en önemli alıĢveriĢ mekanı yine KapalıçarĢı‟dır. Aksaray-Beyazıt, Laleli semtlerinde Vatan ve Millet Caddelerinde alıĢveriĢ mekanları geliĢmektedir. Doğu Blokunun dağılması sonucu Doğu Avrupa ülkelerinde, büyük tüketim maddesi talebi ortaya çıkmıĢtır. Laleli bölgesi bu ticaret için önemli bir mekan olmuĢtur. Laleli piyasası Türkiye ekonomisine büyük katkılar sağlamıĢtır. Millet Caddesi otomotiv sektörüne hizmet eden cadde konumunda geliĢmektedir. Bu dönemde Bakırköy ilçesi, önemli bir alt merkez olarak geliĢmektedir. Bakırköy‟ün çekici bir bölge olmasına 1986 yılında Migros‟un, 1988‟de ÇarĢı Mağazası‟nın, 1988‟de Galleria‟nın açılması neden olmuĢtur. Beyoğlu, ġiĢli, NiĢantaĢı alıĢveriĢ mekanları giderek Etiler, Ulus yönüne doğru kaymıĢtır. Ġstanbul’un doğu yakasında, en prestijli alıĢveriĢ mekanı Kadıköy‟dür. Kadıköy alıĢveriĢ mekanları içinde 1980 sonrası geliĢen önemli bir nokta Kozyatağı‟dır. Üsküdar ve Kadıköy ilçeleri dıĢında Ümraniye, Kartal, Maltepe, Pendik ilçelerinde de alıĢveriĢ mekanları yer almaktadır. 4.3. Ġstanbul’daki AlıĢveriĢ Merkezleri ve Özellikleri Ġstanbul‟un tarihi çarĢılarının yanı sıra modernleĢmeyle birlikte yeni alıĢveriĢ mekânları ortaya çıkmıĢtır. Ġlk olarak 1950‟li yıllarda geliĢmiĢ ülkelerdeki perakende ticaret düzeninden etkilenmelerinin baĢlanması ile Migros Türkiye‟ye girmiĢ ve 1956‟da Gima‟nın kuruluĢuyla geliĢim süreci devam etmiĢtir. Ülkemizdeki alıĢveriĢ merkezlerinin ilk kuruluĢ yerleri olarak metropol Ģehirler tercih edilmiĢtir. Ġstanbul‟da özellikle 1980‟den sonra, liberal politikaların uygulanması hız kazanmıĢtır. Bu dönemde ülke, küreselleĢme sürecine girerek dünya ile bütünleĢme çabasındadır. Türkiye‟de 1980–1990 43


yılları arası liberal ekonomik politikalar, genel olarak dıĢa açılma amacına yönelik olarak gümrük vergilerinin indirilmesi, ithal malların ülkeye kolaylıkla girebilmesi biçimindedir. Tekstil sanayi, sanayileĢme içinde ilk sırada yer alır. ĠletiĢim araçlarının yaygınlaĢması, tüketim toplumu olma yönündeki eğilimler ile tüketimin neredeyse bir yaĢam tarzı olmaya baĢladığı görülmektedir. Türkiye, Ġstanbul ve diğer Ģehirlerde de alıĢveriĢ merkezleri bu bağlamda artıp, yayılmıĢlardır. Daha sonra bu potansiyel Ġstanbul metropoliten alanı içinde ve kent merkezi dıĢında yeni alıĢveriĢ mekânlarının açılması Ģeklinde değerlendirilmiĢtir. Tablo 3. Ġstanbul AVM Listesi AVM Adı 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27

Şehir

Açılış Tarihi

Toplam Alan

GALLERİA AVM

ATAKÖY

1988

52500

ATRİUM AVM

ATAKÖY

1989

84000

ETİLER

1993

35500

CAPITOL AVM

ÜSKÜDAR

1993

25000

CAROUSEL AVM VE YAŞAM MER.

BAKIRKÖY

1995

0

CARREFOUR İÇERENKÖY AVM

İÇERENKÖY

1996

6000

SİLİVRİ

1997

18000

BEYLİKDÜZÜ

1997

44000

AKMERKEZ AVM

MAXI CITY - SİLİVRİ AVM MİGROS AVM- BEYLİKDÜZÜ MAYADROM AKATLAR AVM

AKATLAR

1998

16000

MECİDİYEKÖY

1998

0

ÜMRANİYE

2000

80000

KARTAL

2000

25000

OLİVİUM OUTLET CENTER AVM

ZEYTİNBURNU

2000

117000

CARREFOUR HARAMİDERE AVM

BÜYÜKÇEKMECE

2001

13500

AYMERKEZ AVM

BÜYÜKÇEKMECE

2002

18000

NATULİUS AVM

KADIKÖY

2002

15000

KÜÇÜKÇEKMECE

2003

31593

BAYRAMPAŞA

2003

81500

FLYINN AVM VE YAŞAM MER.

FLORYA

2003

72000

KADİR HAS ÇOCUK DÜNYASI

BAHÇELİEVLER

2003

136000

ÇENGELKÖY

2003

56000

LEVENT

2003

12000

BAKIRKÖY

2003

262500

BAYRAMPAŞA

2005

27716

BÜYÜKÇEKMECE

2005

11300

MALTEPE

2005

0

MECİDİYEKÖY

2005

27000

PROFİLO AVM CARREFOURSA ÜMRANİYE AVM M1 MERKEZ KARTAL AVM

BAŞAK PARK AVM CARREFOURSABAYRAMPAŞA AVM

MAXİ CITY- ÇENGELKÖY AVM METROCİTY AVM TOWN CENTER AVM AKVARYUM AVM ATIRUS AVM VE İŞ MER. CARREFOURSA MALTEPE PARK AVM CEVAHİR AVM

44


28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69

KANYON AVM

LEVENT

2005

62000

MKM AVM

BEŞİKTAŞ

2005

23500

SUNFLOWER LİFE CENTER AVM

ESENKENT

2005

154183

BEYLİKDÜZÜ

2006

52980

MASLAK

2006

127000

OUTLETPARK AVM

BÜYÜKÇEKMECE

2006

44600

ÖMÜR PLAZA AVM

BAHÇELİEVLER

2006

36000

BÜYÜKÇEKMECE

2006

66019

ASYA PARK AVM

ÜMRANİYE

2007

77000

CAPACİTY AVM VE YAŞAM MER.

BAKIRKÖY

2007

30000

FOX CİTY PREMIUM OUTLET AVM

BÜYÜKÇEKMECE

2007

52000

İSTİNYEPARK AVM

İSTİNYE

2007

417753

KALE CENTER AVM

GÜNGÖREN

2007

32000

KEMER MALL AVM

KEMERBURGAZ

2007

80000

BEYLİCİUM AVM DOĞUŞ POWER CENTER AVM

PARADİSE AVM VE EĞLENCE MER.

ÜMRANİYE

2007

0

PRESTIGE MALL AVM

BAHÇEŞEHİR

2007

17655

REAL AVM BEYLİKDÜZÜ

BEYLİKDÜZÜ

2007

8500

BAKIRKÖY

2008

40000

KÜÇÜKÇEKMECE

2008

40000

ESENTEPE

2008

95000

MECİDİYEKÖY

2008

72440

NİŞANTAŞI

2008

76500

DEPOSİTE OUTLET AVM

İKİTELLİ

2008

34735

ESPRİ OUTLET CENTER AVM

ESENLER

2008

75503

BAĞCILAR

2008

58132

FATİH

2008

48000

KC ŞEHRİ BAZAAR AVM

BAHÇEŞEHİR

2008

76856

MARKA CİTY AVM

BEYLİKDÜZÜ

2008

39200

METROPORT OUTLET AVM

BAHÇELİEVLER

2008

420000

OPTİMUM AVM İSTANBUL

KADIKÖY

2008

50000

KOZYATAĞI

2008

75000

ESENKENT

2008

63000

PENDİK

2008

14000

BAĞCILAR

2008

120000

GÜNEŞLİ

2008

38500

VİAPORT AVM

PENDİK

2008

405000

WORLD ATLANTİS AVM

PENDİK

2008

33500

212 İSTANBUL POWER OUTLET AVM

BAĞCILAR

2009

180000

CARREFOURSA BAHÇELİEVLER AVM

BAHÇELİEVLER

2009

19800

EYÜP

2009

71169

BAYRAMPAŞA

2009

110000

MERTER

2009

33000

M1 MEYDAN AVM

AİRPORT AVM ARMONİPARK OUTLET CENTER AVM ASTORIA AVM VE YAŞAM MER. BLACK OUT ŞİŞLİ OUTLET CENTER AVM CITY'S NİŞANTAŞI AVM

HAYATPARK AVM HİSTORİA AVM

PALLADİUM AVM PARKWAY AVM PENDİK PARK OUTLET CENTER AVM SAFRAN OUTLET PARK AVM SUNWAY CENTER AVM

FLATOFİS AVM FORUM İSTANBUL BAYRAMPAŞA M1 MEYDAN MERTER AVM

45


70 71 72 73 74 75 76 77

NEO AVM

PENDİK

2009

100000

NEO MARİN AVM

PENDİK

2009

56000

PENDORYA AVM

PENDİK

2009

18813

SELENIUM AVM

FULYA

2009

0

BAHÇEŞEHİR

2009

14000

VERDE MOLİNO AVM ATAKÖY PLUS AVM STARCİTY OUTLET AVM KOZZY AVM

ATAKÖY

2010

230000

İSTANBUL

2010

54250

KOZYATAĞI

2010

39000

Kaynak: BirleĢmiĢ Markalar Derneği

Ġstanbul‟daki alıĢveriĢ merkezlerinin kapladığı alan, Türkiye ortalamasının üstündedir. BirleĢmiĢ Markalar Derneği AVM Bankası verilerine göre Ġstanbul‟da 77 tane alıĢveriĢ merkezi bulunmaktadır. 1980‟li yıllarla birlikte tüketicilerin ithal mallara olan ilgisiyle bu ürünlerin bulunabileceği alıĢveriĢ merkezleri de kurulmaya baĢlanmıĢtır. Ġlk örnek olarak 1988 yılında devlet ortaklığı ile Ataköy‟de açılan Galeria AlıĢveriĢ Merkezi, Houston‟daki “The Galleria” alıĢveriĢ merkezinden esinlenerek yapılmıĢtır. Ataköy Turizm Merkezi kompleksi içinde yer alan Galeria AlıĢveriĢ Merkezi, o dönemde bu tip alıĢveriĢ merkezlerinin ilk örneği olması sebebiyle sadece Ataköy‟ü değil, tüm Ġstanbul‟u etkilemiĢtir. Tablo 4. AVM‟lerin Yıllara Göre Dağılımı

YILLAR 1988-1993 1994-1999 2000-2005 2006 Sonrası TOPLAM

FREKANS 4 6 20 47 77

YÜZDE 5.2 7.8 26.0 61.0 100.0

Kaynak: (BirleĢmiĢ Markalar Derneği AVM Bankası verilerinden faydalanılarak üretilmiĢtir.)

Dönemsel olarak açılan alıĢveriĢ merkezlerinin 2000‟den sonra ivme kazandığı, 2006 sonrasında bu ivmenin daha da arttığı görülür. 1980 – 1988 yılları arasında alıĢveriĢ mekânları hem niceliksel, hem de niteliksel olarak değiĢim göstermektedir.

46


Tablo 5. AVM‟lerin Bölgelere Göre Dağılımı BÖLGE

FREKANS

YÜZDE

AKATLAR

1

1.3

BEŞİKTAŞ

1

1.3

ÇENGELKÖY

1

1.3

ESENLER

1

1.3

ESENTEPE

1

1.3

ETİLER

1

1.3

EYÜP

1

1.3

FATİH

1

1.3

FLORYA

1

1.3

FULYA

1

1.3

GÜNEŞLİ

1

1.3

GÜNGÖREN

1

1.3

İÇERENKÖY

1

1.3

İKİTELLİ

1

1.3

İSTİNYE

1

1.3

KARTAL

1

1.3

KEMERBURGAZ

1

1.3

MALTEPE

1

1.3

MASLAK

1

1.3

MERTER

1

1.3

NİŞANTAŞI

1

1.3

SİLİVRİ

1

1.3

ÜSKÜDAR

1

1.3

ZEYTİNBURNU

1

1.3

YENİBOSNA

1

1.3

ESENKENT

2

2.6

KADIKÖY

2

2.6

KOZYATAĞI

2

2.6

KÜÇÜKÇEKMECE

2

2.6

LEVENT

2

2.6

ATAKÖY

3

3.9

BAĞCILAR

3

3.9

BAHÇEŞEHİR

3

3.9

BAYRAMPAŞA

3

3.9

MECİDİYEKÖY

3

3.9

ÜMRANİYE

3

3.9

BAHÇELİEVLER

4

5.2

BAKIRKÖY

4

5.2

BEYLİKDÜZÜ

4

5.2

BÜYÜKÇEKMECE

6

7.8

PENDİK

6

7.8

TOPLAM

77

100

Kaynak: BirleĢmiĢ Markalar Derneği AVM Bankası verilerinden faydalanılarak üretilmiĢtir.

47


1988‟den itibaren farklı semtlerde birbiri ardına kurulan bu merkezler kentin ekonomik yaĢamında olduğu kadar sosyal yaĢamında da yeni bir ilgi odağı oluĢturmuĢtur.

AlıĢveriĢ

merkezlerinin

Avrupa

Yakasında

özellikle

yoğunlaĢtığı alanlar Büyükçekmece, Beylikdüzü, Bakırköy, Bahçelievler gibi MĠA dıĢındaki alanlardır. Anadolu Yakasında yoğunlaĢtığı alanlar ise Pendik, Ümraniye, Kadıköy, Kozyatağı gibi alt merkezlere yakın alanlardır. Bu merkezlerin alt merkezlerde ve çevresinde yer seçmesinden çok bu alanların alt merkez olarak belirlenmesinde alıĢveriĢ merkezlerinin de etkili olduğu görülmektedir.

48


49

Harita 4. AlıĢveriĢ Merkezlerinin Mekansal GeliĢimi Kaynak: BirleĢmiĢ Markalar Derneği AVM Bankası verilerinden faydalanılarak görselleĢtirilmiĢtir.


Ġstanbul‟daki alıĢveriĢ merkezleri 1990‟lardan günümüze farklı konseptler geliĢtirerek gelmiĢler ve artık sadece alıĢveriĢ merkezi değil alıĢveriĢ ve yaĢam merkezi olarak alıĢveriĢ dıĢında farklı aktivitelere de imkan sunmaktadır. Bu merkezler bünyelerinde sinema, tiyatro, toplantı ve fuar salonları, buz pateni pisti, oyun salonları, çeĢitli ülke mutfaklarını sunan restoranları barındırmaktadır. Hatta sağlık birimi (Metroport), yönetim birimi bile

bu

merkezlere

girmiĢtir

(Kozzy

AVM).

Ġstanbul‟daki

alıĢveriĢ

merkezlerinin ilk örneklerinde amaç daha çok kapalı bir mekânda alıĢveriĢ olgusu üzerinde yoğunlaĢmakta, gerek mimarileri, gerekse barındırdıkları fonksiyonlar açısından belli sınırlar içerisinde kalmaktadır. Ancak son zamanlarda ortaya çıkan alıĢveriĢ merkezlerinin belli bir konsepti ve bu konsept çerçevesinde kendilerine özgü mimarileri bulunmaktadır. Ġstanbul kent yaĢamında kendilerini çekici kılmak için alıĢveriĢ merkezleri kentlilere farklı mekânlar sunmaya baĢlamıĢtır. 4.4. BÖLÜM SONUCU Kent merkezleri kentsel yerleĢmelerin birer aynası olarak, toplumun sosyal, ekonomik ve siyasi yaĢamında geçirdiği dönüĢümü yansıtan en önemli alanlardır. Bu açıdan kent merkezlerini anlamak için öncelikle merkezin dönüĢüm ve geliĢim sürecini ortaya koymak gerekmektedir. Ġstanbul‟un eski MĠA‟sı 1950‟lere kadar Tarihi Yarımada, Beyoğlu ve Galata‟dır. 1950-1960 yılları arasında Tarihi Yarımada merkez özelliğini sürdürürken Beyoğlu‟nun sanayileĢmeye baĢladığı görülmektedir. 1960-1980 arasında Yeni Sanayi alanlarının Doğu Yakasındaki köy yerleĢmelerinde (Kartal, Ümraniye) yer seçmeye baĢlaması özellikle 1980 sonrasında kent merkezi

sürecinin

yönünü

belirleyecektir.

Avrupa

yakasında

merkez

fonksiyonu sur dıĢına çıkarak Millet Caddesi, Vatan caddesi, FevzipaĢa caddesi ve Mecidiyeköy istikametine yönelmiĢtir. BeĢiktaĢ ve Kadıköy‟de merkezi fonksiyonlar geliĢmeye baĢlamıĢtır. 1980-1990 yılları arasında Merkezi ĠĢ Alanının bir önceki dönemi takiben geliĢtiği görülmektedir. 1990 sonrasında yabancı sermayenin kent mekânına oteller, alıĢveriĢ merkezleri 50


vs. ile hızla yayıldığı ve MĠA‟nın Levent-Maslak aksına kaydığı, özellikle Anadolu Yakasında yeni merkezlerin (AtaĢehir, Kartal gibi) geliĢtiği görülmektedir. Eski MĠA‟nın doygunluğa eriĢmesi, koruma ve yoğunluk kararları gibi nedenlerle Ġstanbul‟un eski MĠA‟sının hakim bir istihdam merkezi olmadığı anlaĢılması ve radyal ve çevresel anayolların kesiĢmesi sonucu yeni bir MĠA ortaya çıkmıĢtır. 2009 yılında onaylanan 1/100000 Ġstanbul Çevre Düzeni Planında, merkezler kademelenmesi MĠA ve bütünleĢme bölgesi, geleneksel merkez, ticaret, turizm, kültür ve konut alanı, birinci derece merkez, ikinci derece merkez ve alt merkez alanları olarak belirlenmiĢtir. Yeni merkezler ve alt merkezlerin oluĢumunda büyük ve modern ofis alanlarının yanı sıra alıĢveriĢ merkezlerinin de etkili olduğu gözlemlenmektedir. Ayrıca çevredeki yerleĢimlerle birlikte, yeni iĢyerleri, çok merkezli geliĢmeyi teĢvik eder. Kent merkezini simüle eden alıĢveriĢ merkezleri de kent merkezi dıĢında geliĢerek yeni

merkezler

yaratmakta

ve

Ġstanbul‟un

çok

merkezli

yapısının

geliĢmesinde rol oynamaktadır. Ġstanbul‟da ilk alıĢveriĢ merkezi 1988 yılında Ataköy‟de görülür. Dönemsel olarak açılan alıĢveriĢ merkezleri 2000‟den sonra ivme kazanmıĢ, 2006 sonrasında bu ivmenin daha da artmıĢtır. 1980 – 1988 yılları arasında alıĢveriĢ mekânları hem niceliksel, hem de niteliksel olarak değiĢim göstermektedir. Ġstanbul‟daki alıĢveriĢ merkezleri 1990‟lardan günümüze farklı konseptler geliĢtirerek gelmekte ve alıĢveriĢ dıĢında farklı aktivitelere de imkan sunmaktadır. Bu merkezler bünyelerinde sinema, tiyatro, toplantı ve fuar salonları, buz pateni pisti, oyun salonları, çeĢitli ülke mutfaklarını sunan restoranları, açık alanlar, kubbeler, bedesten, cadde, meydan gibi kent merkezinin

birçok

niteliğini

barındırmaktadır.

Alan

çalıĢmasının

belirlenmesinde kent merkezinin simule edilen niteliklerinin çeĢitliliği göz önünde bulundurularak Kozzy AlıĢveriĢ ve Kültür Merkezi, Ġstinye Park, Meydan Ümraniye ve Viaport Outlet incelenmektedir. 51


BÖLÜM

5.

KENT

ĠSTĠNYEPARK,

MERKEZĠ

VIAPORT

SĠMULASYONUN

ALIġVERĠġ

KOZZY,

MERKEZLERĠ

MEYDAN,

ÖRNEĞĠNDE

ĠNCELENMESĠ Ġstanbul‟un yirmi yıllık AVM seyrinde, baĢlangıcından günümüze bir değiĢim olduğu görülmektedir. BaĢlangıçta atriumlu (iç avlulu), çok katlı, iklimlendirme ve aydınlatma düzeni açısından benzerlikler sunan tipolojiler yaygınken, günümüzde cadde, sokak, meydan, çarĢı gibi kent merkezini simule eden tipolojilerini merkeze alarak projelendirilen, bunu kimliğin ve pazarlamanın bir öğesi olarak kullanan ve belli temaları iĢleyen tipolojilere doğru bir geçiĢ görülmektedir. Ġlk AVM‟lerden Galleria, Capitol, Carusel benzer plan Ģemaları olan mekânsal örgütlenme sunarken, günümüzde kurulan AVM‟lerin, müĢterileri çekmek özellikle kent merkezinden öykündükleri görülmektedir (Özaydın ve Özgür, 2009). Tablo 6. AlıĢveriĢ Merkezlerinde Kent Merkezinin Simule Edilen Öğeleri

Mekansal

Simule Edilen Kentsel Öğeler

Kamusal Mekan

ĠĢlevsel

Kaynak:

Lynch

Cadde Sokak Meydan ÇarĢı Pazar Bedesten Farklı mimari özellikler

(1960)

kentsel

Yönetim ĠĢ yeri Yeme-içme Gezme-eğlenme AlıĢveriĢ Eğitim Sağlık Sosyo-Kültürel Aktiviteler mekan

bileĢenlerinden

ve kent

merkezi

literatür

taramalarından faydalanılarak üretilmiĢtir.

52


AlıĢveriĢ merkezlerinin geliĢimine bakıldığında temelde 2 tipoloji görülür. Ancak son dönemde yerel yönetim iĢlevlerini de içerebilen üçüncü bir tipolojinin geliĢtiğinden bahsedilebilir. Kent merkezini cadde, sokak, meydan gibi mekansal nitelikleri ile simule eden alıĢveriĢ merkezlerinde artık merkezin en temel iĢlevlerinden olan yönetimin simulasyonu da dikkat çekmektedir.

Harita 5. Örnek AlıĢveriĢ Merkezlerinin Lokasyonları Kaynak: www.earth.google.com sitesinden alınmıĢtır, Haziran 2010.

AlıĢveriĢ merkezlerinde kent merkezini simule edilen öğelerini daha iyi kavramak için kent merkezinin mekansal ve iĢlevsel simule edilen nitelikleri göz önüne alınarak Ġstanbul‟un farklı bölgelerinde bulunan Kozzy AlıĢveriĢ ve Kültür Merkezi, Meydan Ümraniye AlıĢveriĢ Merkezi, Ġstinye Park AlıĢveriĢ Merkezi ve Viaport Outlet AlıĢveriĢ Merkezi örnekleri incelenmektedir.

53


5.1. Kozzy AlıĢveriĢ ve Kültür Merkezi ve Simulasyon Öğeleri

Harita 6. Kozzy AlıĢveriĢ ve Kültür Merkezi‟nin konumu Kaynak: www.earth.google.com sitesinden alınmıĢtır, Haziran 2010.

Ġstanbul‟un geliĢmekte olan Kozyatağı bölgesinde 2010 yılında açılan Kozzy AVM alıĢveriĢ, kültür ve eğlenceyi tek bir çatı altında toplamaktadır. Proje, kamu-özel ortaklığı ve 29 yıllık bir yap-iĢlet-devret projesi olarak inĢa edilmiĢtir. Projeyi emsallerinden ayıran en önemli özelliği, AVM‟nin yanında Kadıköy Belediyesi‟ne ait Meclis Binası yapılması ve 400 koltuk kapasiteli tiyatro salonudur. Kozzy AVM internet sitesinde kendisini “özellikle mahalle sıcaklığında duygu ve davranıĢların yeniden canlanacağı ve alıĢveriĢe kültürün de katıldığı yer” olarak tanıtmaktadır.

54


ġekil 4. Kozzy AVM‟nin giriĢi Kaynak: www.kozzyavm.com sitesinden alınmıĢtır, Haziran 2010.

Projenin baĢlıca özellikleri;  65 adet mağaza,  259 araçlık kapalı otopark,  9 adet sinema salonu  400 kiĢilik tiyatro salonu,  Meclis Binası,  Açık hava konseptli teraslarda restoran ve kafeler,  Sergi alanlarıdır.

55


ġekil 5. Kozzy AVM‟de açık hava konseptli restoran ve kafeler Kaynak: www.kozzyavm.com sitesinden alınmıĢtır, Haziran 2010.

Kozzy AVM‟de kentin mekansal öğelerinin simulasyonundan çok iĢlevsel olarak simule edildiği görülmektedir. Kozzy, alıĢveriĢ merkezi olmanın ötesinde sinema salonları, sergi alanları ve 400 kiĢilik büyük tiyatro salonu ile aynı zamanda kültür merkezi niteliğindedir. Bunun dıĢında alıĢveriĢ merkezinde meclis binası gibi yerel yönetim iĢlevlerini de içerebilen bir tipolojinin geliĢmesiyle kent merkezinin iĢlevsel olarak simule edilen öğelerine yönetim boyutu da eklenmiĢtir.

56


5.2. Meydan Ümraniye AlıĢveriĢ Merkezi ve Simulasyon Öğeleri

Harita 7. Meydan AVM‟nin lokasyonu Kaynak: www.earth.google.com sitesinden alınmıĢtır, Haziran 2010.

Meydan, ikinci köprü baĢta olmak üzere, tüm yol bağlantılarına yakın bulunan, çevresinde yeni konut projelerinin geliĢtiği ve uluslararası Ģirketler için de çekici bir iĢ bölgesi haline gelen Ümraniye bölgesinde yer almaktadır.

57


ġekil 6. Meydan AVM havadan görünüĢ Kaynak: http://www.meydanumraniye.com.tr eriĢim, Haziran 2010.

Bir açık hava alıĢveriĢ merkezi olan Meydan projesinin en önemli özelliği adından da anlaĢılabileceği gibi kent merkezinden referans alınarak geliĢtirilen geniĢ bir meydana sahip olmasıdır. Bunun dıĢında mimari açıdan en çarpıcı özelliklerinden birisi, çimlendirilmiĢ binaların çatısından, bu meydana akıcı bir Ģekilde geçiĢin sağlanmasıdır. Meydan projesi ayrıca, geleceğin enerji kaynakları arasında doğal bir kaynak olan jeotermal enerji sistemiyle ısıtılıp soğutulmaktadır. Yeni jenerasyon alıĢveriĢ merkezi olarak tanımlanan Meydan‟ın, Ģehirli, çalıĢan ailelerin geliĢen, değiĢen beklentilerine cevap vermek için tasarlanmıĢtır. Açık, yeĢil alanlar ve sosyal aktivite alanları ile çocuklu aileler için eğlence ortamı sağlanması hedeflenmiĢtir.

58


ġekil 7. Meydan ve Su Öğesi Kaynak: http://www.meydanumraniye.com.tr eriĢim, Haziran 2010.

Projenin baĢlıca özellikleri;  50 adet mağaza,  GeniĢ bir meydan,  YeĢil çatılı dükkanlar,  Jeotermal enerji ile iklimlendirme,  Su oyunları alanı,  Sinema salonlarıdır.

59


ġekil 8. Meydan AVM meydanı ve halk Kaynak: http://www.meydanumraniye.com.tr eriĢim, Haziran 2010.

Meydan AlıĢveriĢ Merkezinin adından da anlaĢılabileceği gibi bir kent meydanı yaratma iddiası vardır. Ġnternet sitesinde bu meydanla kendisinin “Ġstanbul‟da Anadolu yakasının yeni buluĢma noktası” olduğunu öne sürmektedir. Ancak gerçekte kent meydanı yaya olarak eriĢilebilen bir mekandır. Oysa Meydan AVM‟de bu mümkün değildir. Çünkü alıĢveriĢ merkezinin etrafı taĢıt yollarıyla çevrelenmiĢ ve meydana özel araçlarla ulaĢım sağlanmaktadır. Bununla birlikte giriĢ kontrolünün olmadığı bu meydan kamusal alan niteliği taĢımaktadır. Baudrillard‟ın simulasyon kuramında bahsettiği gibi bu meydan basit bir taklidin ötesinde yeni bir gerçeklik yaratmaktadır.

60


5.3. Ġstinye Park AlıĢveriĢ Merkezi ve Simulasyon Öğeleri

Harita 8. Ġstinye Park Lokasyonu Kaynak: www.earth.google.com sitesinden alınmıĢtır, Haziran 2010.

Ġstinye Park projesi ĠTÜ ve IĢık Üniversitesi‟ne yakın konumda, lüks konutların bulunduğu Ġstinye bölgesinde yer almaktadır. Ġstinye Park‟a metro, otobüs, minibüs ve özel araçla ulaĢım sağlanmaktadır. Ġstinye Park'a ulaĢımında

kolaylık

sağlanması

için

Ġstanbul

BüyükĢehir

Belediyesi

tarafından 3 kavĢak ve TEM-Levent bağlantı yaptırılmıĢtır.

61


ġekil 9. Ġstinye Park‟ta Balık Pazarı Kaynak: http://www.istinyepark.com/ eriĢim, Haziran 2010.

Sahip olduğu konseptte Markalar Sokağı, Eski Kadıköy Tarihi ÇarĢısı, Balık Pazarı ve BeĢiktaĢ Pazarı tarzında bir yer olan Nostaljik Pazar Yeri, Çocuk Eğlence Merkezi gibi kent mekanına ve merkezine özgü farklı yaĢam alanları bulunmaktadır. Açık alanda lüksün temel taĢı uluslararası markalar, gurme restoranlar ve cafeler, iç mekanlara geçtikçe tüm gelir gruplarına hitap eden markalar, uluslararası genç markalar, gençler ve aileler için ayrıca bir yemek bölümü ile farklı gelir gruplarına hitap etmektedir. Ancak farklı gelir grupları için farklı mekanların ayrıldığı ve bu grupların ayrıĢtırıldığı anlaĢılmaktadır.

62


ġekil 10. Ġstinye Park ve GeniĢ Kubbeli Atrium Kaynak: http://www.istinyepark.com/ eriĢim, Haziran 2010.

AlıĢveriĢ merkezi, cam kubbesi ve cam tavanları sayesinde kapalı alanlarda da güneĢ ıĢığını içeri alarak dıĢ mekânı içeriye, iç mekânı dıĢarıya taĢıyan mimarisi ile hem yaz ve kıĢ mevsimlerinde de kullanım devamlılığını sağlamak hem de kapalılık hissi uyandırılmasını engellemek istenmektedir.

63


ġekil 11. Ġstinye Park ve AlıĢveriĢ Caddesi Kaynak: http://www.istinyepark.com/ eriĢim, Haziran 2010.

Ġstinye Park projesinin NiĢantaĢı‟ndaki Abdi Ġpekçi Caddesi örnek alınarak açık havada inĢa edilecek Ģehir meydanı Ģeklindeki „Lifestyle Center‟ bölümünde,

mağazalar

sokaklarla

birbirine

bağlanan

Ģehir

meydanı

görüntüsü içinde sıralanmaktadır.1 Projenin baĢlıca özellikleri;  3200 araç kapasiteli otopark,  290 adet mağaza,  Residence bölümünde 500‟e yakın daire,  Nostaljik Balık Pazarı,  Meydan,  Spor ve SPA merkezi, 1

http://arama.hurriyet.com.tr/arsivnews.aspx?id=314067 (erişim 17.05.2010).

64


12 adet sinema salonudur.

ġekil 12. Ġstinye Park‟ta Pazar Konsepti Kaynak: http://www.istinyepark.com/ eriĢim, Haziran 2010.

Ġstinye Parkın elit kesim için oluĢturulmuĢ sosyete meydanı bulunmaktadır. Ancak bu meydan giriĢ kontrolü ve ayrıĢtırılmıĢ olmasıyla sahte bir kamusal alan niteliğindedir. Ġnsanların özgürce hareket edebileceği gerçek kamusal alan niteliğindeki meydanın aksine tamamen yüksek gelir grubu için ayrıĢtırılmıĢ olan bu meydan Baudrillard‟ın simulasyon kuramında bahsettiği gibi yeni bir gerçeklik yaratmakta ancak bu gerçeklik yapay ve sahtedir.

65


ġekil 13. Ġstinye Park ve Cumbalı DıĢ Cephe Dekoru Kaynak: http://www.istinyepark.com/ eriĢim, Haziran 2010.

Avam kesim için atriumlu bildik AVM tarzından geçip varılan pazar konsepti Balık Pazarı ve BeĢiktaĢ Pazarına öykünerek tasarlanmıĢtır. Kitsch örneği olarak özellikle pazarın içinde bulunan dükkanların dıĢ cephesindeki cumbalı ev dekoru gösterilebilir. Pazar bu haliyle kendiliğindenliğinden çok uzak ve tamamen yapay bir ortam oluĢturmaktadır.

66


5.4. Viaport Outlet AlıĢveriĢ Merkezi ve Simulasyon Öğeleri

Harita 9. Viaport AVM Lokasyonu Kaynak: http://www.viaport.com.tr/ eriĢim, Haziran 2010.

Ağustos 2008‟de açılan Viaport Outlet, TEM Otoyolu Sabiha Gökçen giĢeleri çıkıĢında Kurtköy‟de yer almaktadır. Fuar merkezi olarak planlanıp yap-iĢletdevret modeliyle ihale edilen, daha sonra alıĢveriĢ merkezine dönüĢtürülen proje 30 sene sonra Ġstanbul BüyükĢehir Belediyesi‟ne devredilecektir. Projenin yanında ayrıca Via Hotel adıyla 5 yıldızlı otel projesi de yer alacaktır. Viaport kompleksi içinde bir de kongre merkezi bulunmaktadır. ĠnĢaatı devam eden kongre merkezinin 2010'un eylül ayında açılması planlanmaktadır. Viaport AVM‟nin merkez dıĢında yer seçmesinin en temel sebebi kent merkezinde toplam 156 bin m2‟lik büyük bir arsa bulmanın zorluğudur. Bu özelliği ile Ġstanbul‟un hatta Avrupa‟nın en büyük outletidir. AlıĢveriĢ merkezine ulaĢım özel araç, özel müĢteri servisleri ve minibüsler ile sağlanmaktadır. Bostancı, AtaĢehir, Uydukent, Tuzla ve Pendik‟e müĢteri servis hatları bulunmaktadır. “Outlet‟in Ġstinye” Parkı olarak tanıtılan Viaport Outlet, her kesimden müĢteri çekebilecek Ģekilde farklı mağaza portföylerine sahiptir. 67


ġekil 14. Viaport ve Farklı Mimarilerde Dükkanlar – Sokak Konsepti Kaynak: http://www.viaport.com.tr/ eriĢim, Haziran 2010.

Proje açık hava konseptine göre kasaba tarzında tasarlanmıĢ alıĢveriĢ caddeleri ve peĢi sıra gelen Osmanlı, Akdeniz ve Arap mimarisinden oluĢan farklı mağaza mimarileri ile kentsel mekana özgü izler taĢımaktadır. AlıĢveriĢ mağazalarının yanı sıra Anadolu Yakası'nın en büyük çocuk eğlence merkezi, yapay gölet, Atv parkuru, çocuklar için pony atların olduğu çiftlik ve Go Kart gibi farklı aktivitelerin de yer aldığı Viaport, kubbe içinde Mısır ÇarĢısı ve KapalıçarĢı karması bir merkez ve turistik bedesteni ile kent merkezini simule eden konseptte tasarlanmıĢtır.

68


ġekil 15. Viaport AVM‟de Pony Atların Olduğu Çiftlik Kaynak: http://www.viaport.com.tr/ eriĢim, Haziran 2010.

Projenin baĢlıca özellikleri;  2500 araçlık otopark,  175 mağaza,  Otel ve kongre merkezi,  Açık hava ve cadde konsepti,  Farklı mimarilerde dükkanlar,  Yapay gölet,  Atv parkuru,  Pony atların olduğu çiftlik,  Çocuk eğlence merkezi, 69


 Go-Kart,  Mısır ÇarĢısı ve KapalıçarĢı karması bir merkez,  Turistik bedestendir.

ġekil 16. Viaport AVM‟de Bedesten ve Kubbe Kaynak: http://www.viaport.com.tr/ eriĢim, Haziran 2010.

Viaport Outlet AVM‟nin genel özelliklerine bakıldığında projede biriyle doğrudan iliĢkisi olmayan pek çok iĢlev ve mekansal öğenin bir arada yer aldığı görülmektedir. Bunun nedeni projenin Ġstanbul‟un merkezinin çok dıĢında ve konut ve çalıĢma alanları ile olan zayıflığı olarak gösterilebilir. Proje lokasyonunun verdiği dez avantajı mekansal ve iĢlevsel pek çok simulasyon öğesi ile gidermeye çalıĢtığı söylenebilir. Projede özellikle kent merkezinin mekansal açıdan cadde, sokak, açık hava, farklı mimaride dükkanlar ve bedesten gibi kitsch öğelerle, iĢlevsel olarak da kongre merkezi gibi kültürel, atv parkuru, go-kart, yapay gölet gibi gezme-eğlenmeye yönelik öğeler ile simule edildiği görülmektedir. 70


5.5. BÖLÜM SONUCU AlıĢveriĢ

merkezlerinde

baĢlangıçta

atriumlu

(iç

avlulu),

çok

katlı,

iklimlendirme ve aydınlatma düzeni açısından benzerlikler sunan tipolojiler yaygınken, günümüzde cadde, sokak, meydan, çarĢı gibi kent merkezini simule eden öğelerin ön plana çıktığı görülmektedir. Kent merkezini simule eden bu öğeler mekansal ve iĢlevsel olarak sınıflandırılmıĢtır. Buna göre; mekansal açıdan alıĢveriĢ merkezleri cadde, sokak, çarĢı, pazar, meydan, farklı mimariler, bedesten, kubbe vb. kitsch öğeler ile kent merkezini simule etmektedir. ĠĢlevsel açıdan ise kent merkezleri; yönetim, iĢ yeri, alıĢveriĢ, yeme-içme, gezme-eğlenme, eğitim, sağlık ve sosyo-kültürel alanlar ile simule edilmektedir. Mekansal ve iĢlevsel olarak simule edilen öğelerin çeĢitliliği dikkate alınarak Ġstanbul‟un

farklı

bölgelerinden

dört

adet

örnek

alıĢveriĢ

merkezi

incelenmiĢtir. Bunlar; Kozzy AlıĢveriĢ ve Kültür Merkezi, Meydan Ümraniye AVM, Ġstinye Park AVM ve Viaport AVM‟dir. Kozzy AlıĢveriĢ ve Kültür Merkezi‟nde kent merkezinin iĢlevsel öğeleri ile simule edilmektedir. Bu öğeler meclis binasıyla yönetim, 400 kiĢilik tiyatro salonuyla da kültürel iĢlevlerdir. Diğer örnek alan olan Meydan AVM‟de kent meydanının simule edildiği görülmektedir. GiriĢ kontrolünün olmadığı bu meydan kamusal alan niteliği taĢımakla birlikle meydana yaya eriĢiminin olmaması ve kent ile doğrudan iliĢki kurmaması nedeniyle gerçek bir kent meydanı özelliği taĢımamaktadır. Ġstinye Park AVM‟de kent merkezinin mekansal olarak daha çok cadde, meydan ve pazar öğeleri ile simule edildiği anlaĢılmaktadır. Ġstinye Park‟ın meydanı giriĢ kontrolü ve diğer avam kesimi hedef alan atriumlu mekandan ayrıĢtırılmıĢ olmasıyla sahte bir kamusal alan niteliğindedir. Sadece elit kesimi hedef alan bu alan sosyete meydanı olarak adlandırılabilir. Ġstanbul Kurtköy‟de yer alan Viaport AVM‟de kent merkezi özellikle sokak, farklı mimariler ve kitsch öğeler ile simule edilmektedir. ĠĢlevsel olarak da atv parkuru, çocuk eğlence vb. eğlence iĢlevleriyle simule edilmektedir. 71


Örnek alanlarda yer alan kent merkezi mekansal ve iĢlevsel öğeleri birer taklit olmanın ötesinde yeni bir gerçeklik yaratmaktadır.

72


BÖLÜM 6. SONUÇ VE DEĞERLENDĠRME ÇalıĢmanın

giriĢ

bölümünde,

çalıĢmanın

temel

sorusu

kavramsal

çerçevesiyle incelenmiĢ ve çalıĢmanın kapsam ve yöntemi aktarılmıĢtı. Buna göre,

bu

çalıĢmanın

hipotezini

oluĢturan

temel

çerçeve,

alıĢveriĢ

merkezlerinin simule ettiği mekansal ve iĢlevsel kent merkezi öğelerinin tanımlanması ve bunun Baudrillard‟ın simulasyon kuramı ile açıklanmasıdır. AlıĢveriĢ merkezlerinin

sayısı

hızla

artarken

tipolojileri

de

zamanla

farklılaĢmıĢtır. Bu çalıĢmada, sayısı hızla artan alıĢveriĢ merkezlerinin yeni kent merkezi olma iddiası mekansal ve iĢlevsel açıdan incelenmiĢ ve kuramsal çalıĢma ile farklılaĢan tipolojilerin kent merkezine öykündükleri öğelerine bakılmıĢtır. Kent merkezi kavramı ve kuramsal yaklaĢımlar ile kent merkezinin nitelikleri çalıĢmanın birinci bölümünde incelenmiĢtir. Kent merkezleri, gündüz nüfusunun, etkinliklerin, iletiĢim ve yüz yüze etkileĢimin, alınan kararların, yaratılan değerlerin, ulaĢımın, yapılaĢmanın en yoğun; kiralar, arazi fiyatları ve vergi gelirlerinin en yüksek olduğu kentsel alanlardır. Bu nedenle kent merkezi, kentlerin hem kalbi, hem beynidir. Kentler için son derece önemli olan bu merkezler çeĢitli mekansal ve iĢlevsel öğelere sahiptir. ÇalıĢmanın konusuyla bağlantılı olarak mekansal nitelikler; cadde, sokak, çarĢı, pazar, meydan, farklı mimariler, bedesten, kubbe vb. kitsch öğeler olarak söylenebilir. Kent merkezinin iĢlevsel öğelerini ise; yönetim, iĢ yeri, alıĢveriĢ, yeme-içme, gezme-eğlenme, eğitim, sağlık ve sosyo-kültürel aktivite alanları oluĢturmaktadır. Yukarıda

açıklanan

kent

merkezi

kavramı

ve

merkezin

nitelikleri

çerçevesinde, kent merkezlerinin çözülme süreci ve alıĢveriĢ merkezlerinin ortaya çıkıĢı gerekçeleriyle incelenmiĢtir. Kent merkezi zamanla arsa fiyatlarının yüksek oluĢu ve otomobil sahipliliğindeki artıĢla ortaya çıkan trafik sorunu nedeniyle sorunlu alan haline gelmiĢtir. Geleneksel merkezlerin iĢlevsel yığılma üstünlüklerini ve ulaĢım ağındaki öncülüğünü kaybetmesi, kent merkezlerinin çözülmesine neden olmuĢtur. Merkez dıĢına ulaĢım 73


olanaklarının geliĢmesiyle kent merkezinde yaĢayanlar kentin çeperlerindeki yeni konut alanlarına yönelmiĢlerdir. Böylece kent merkezinin cazibesi azalması alıĢveriĢ merkezlerinin ortaya çıkmasına neden olmuĢtur. AlıĢveriĢ merkezlerinin beğenilmesiyle sayılarındaki hızlı artıĢ kent merkezinin cazibesinin azalma sorununu daha da derinleĢtirmiĢtir. MerkezsizleĢmenin sonucu kent merkezi insan hayatındaki önemini yitirmiĢ ve insan merkezi hiç ziyaret etmeden yaĢayabilir ve çalıĢabilir duruma gelmiĢtir. Önceleri kent merkezinin sadece alıĢveriĢ iĢlevine öykünen alıĢveriĢ merkezleri günümüzde kendilerini kent merkezi yerine koyacak kadar merkezin mekansal ve iĢlevsel öğelerini simule etmektedirler. Ancak Baudrillard‟ın bahsettiği gibi alıĢveriĢ merkezlerinde simule edilen bu öğeler gerçeklikten uzak hipergerçektir. Bununla birlikte basit bir taklit olmanın ötesinde yeni bir gerçeklik yaratmaktadır. AlıĢveriĢ merkezleri bünyelerinde kent merkezinin birçok iĢlevini barındırsa ve bütün bunlar yeni bir gerçeklik yaratsa da kent ile kurdukları yapay iliĢki ve tarihsel ve kültürel kimliğe sahip olmamaları nedeniyle birer kent merkezi simulasyonlarıdır. ÇalıĢmanın üçüncü bölümünde yukarıda bahsedilen simulasyon kuramı ve alıĢveriĢ merkezleri ile olan iliĢkisi incelenmiĢtir. Simulasyon gerçeğe ait tüm göstergeleri

ele

geçirmiĢ ve

gerçeğin yerine

geçmiĢ sahte

olarak

tanımlanmaktadır. Simülasyon gerçek'in bir benzeri olmadığı gibi gerçekmiĢ gibi yapan basit bir taklit de değildir. Simülasyon gerçeğin yerine geçmiĢ olan onun hipergerçeğidir.

Bu nedenle simulasyon gerçek olmadığı gibi tam

anlamıyla sahte de değildir. Yeni ve sahte bir gerçeklik yani simulasyondur. Günümüzün alıĢveriĢ merkezleri kent merkezlerinin mekansal ve iĢlevsel birçok öğesini barındırmakta, toplumun tüm kesimlerine açık demokratik bir görünüme sahip gibi görünseler de bir kurum tarafından idare edilen, tarihsel kimliği bulunmayan, istenildiği an kapatılabilen özelleĢtirilmiĢ kamusal alanlardır. Bununla birlikte kullanıcılara sunduğu sosyal ve kültürel olanaklar, belirli bir alanda kolay alıĢveriĢ imkanı, güvenlik, konfor ve kent merkezini simule eden diğer öğeleriyle yeni bir gerçeklik yaratmaktadır. Ekonomik, 74


mekansal ve toplumsal açılardan, alıĢveriĢ merkezleri günümüzün kent merkezi simulasyonlarıdır. ÇalıĢmanın dördüncü bölümünde, Ġstanbul örnek alanına geçmeden önce Ġstanbul‟un kent merkezi ve alıĢveriĢ mekanları ile Ġstanbul‟daki alıĢveriĢ merkezlerinin tarihsel ve mekansal geliĢimi incelenmiĢtir. Ġstanbul‟daki alıĢveriĢ merkezleri ve bunların simule ettiği niteliklere değinmeden önce Ġstanbul‟un kent merkezi ve dönüĢüm süreci ile merkezin nitelikleri açıklanmıĢtır. Ġstanbul‟un en eski MĠA‟sı olan Tarihi Yarımada günümüzde geleneksel merkez olma özelliğini sürdürmekle birlikte MĠA özelliğini Levent-Maslak bölgesine devretmiĢtir. Ġstanbul‟un en eski kent merkezinin Tarihi Yarımada olmasındaki etkenlerden biri Ģüphesiz KapalıçarĢı‟dır. Ġstanbul‟da 19. yy.‟a kadar park, kamuya açık bahçe, tiyatro vs. olmadığından Ģehir halkının mahalle dıĢına çıkıp güvenle içinde ekonomik, politik ve kültürel boyutlarıyla kamu hayatına karıĢabileceği tek yerin KapalıçarĢı olması nedeniyle Ġstanbul‟un kent merkezi denince akla ilk KapalıçarĢı‟yı getirmek gerekir. Kent merkezini simule eden günümüz alıĢveriĢ merkezlerinde KapalıçarĢı‟ya özgü öğelerin bulunması bu yüzdendir. Amerika‟da kent merkezinin çözülmesi ve otomobil kullanımının artmasına bağlı olarak ortaya çıkan AVM‟ler, Ġstanbul‟da daha çok kentsel sisteme eklemlenen bir yapı göstermektedir. Ġstanbul‟da alıĢveriĢ merkezlerinin ortaya çıkıĢı, yeniden yapılanma sürecinde ithal ürünlerin piyasaya girmesi ile tüketici kesimin belli bir talep yaratmasına rastlar. Bu dönem aynı zamanda araç sahipliğinin, kredi kartı kullanımının yaygınlaĢtığı ve yeni tüketici kesimin yurtdıĢı ile iliĢkilerinin sıklaĢtığı bir dönemdir. Ġstanbul‟daki

alıĢveriĢ

merkezleri

günümüzde

farklı

konseptlerde

tasarlanmakta ve alıĢveriĢ dıĢındaki farklı aktivite alanları ve konut, ofis, yönetim gibi iĢlevleriyle cazibe merkezi haline gelmektedir. Bu merkezler bünyelerinde sinema, tiyatro, toplantı ve fuar salonları, buz pateni pisti, oyun salonları, çeĢitli ülke mutfaklarını sunan restoranları, açık alanlar, kubbeler, 75


bedesten, cadde, meydan gibi birçok mekansal ve iĢlevsel öğe ile kent merkezini simule etmektedir. ÇalıĢmanın beĢinci bölümünde, Ġstanbul örnek alanı yer almaktadır. Alan araĢtırması Ġstanbul‟daki dört farklı alıĢveriĢ merkezi üzerinde çalıĢılarak gerçekleĢmiĢtir. ÇalıĢma alanı olan dört alıĢveriĢ merkezi, kent merkezinin simule edilen öğelerinin çeĢitliliği göz önünde bulundurularak seçilen Kozzy AlıĢveriĢ ve Kültür Merkezi, Meydan Ümraniye AlıĢveriĢ Merkezi, Ġstinye Park AlıĢveriĢ Merkezi ve Viaport Outlet AlıĢveriĢ Merkezi‟dir. Ġstanbul‟un geliĢmekte olan Kozyatağı bölgesinde 2010 yılında açılan Kozzy AVM alıĢveriĢ, kültür ve eğlenceyi tek bir çatı altında toplamaktadır. Projenin en önemli özelliği, AVM‟nin yanında yerel yönetim iĢlevini yerine getiren Meclis Binası yapılması ve ayrıca 400 koltuk kapasiteli büyük tiyatro salonudur. Kozzy AlıĢveriĢ ve Kültür Merkezi, kent merkezine özgü en temel iĢlevlerden olan yönetim ve adından da anlaĢılabileceği gibi kültür merkezi iĢleviyle kent merkezini simule etmektedir. Meydan Ümraniye AlıĢveriĢ Merkezi, çevresinde yeni konut projelerinin geliĢtiği ve uluslararası Ģirketler için de çekici bir iĢ bölgesi haline gelen Ümraniye bölgesinde yer almaktadır. Meydan projesinin en önemli özelliği kent merkezinden referans alınarak geliĢtirilen geniĢ bir meydana sahip olmasıdır. YeĢil çatısı ve jeotermal enerji ile ısıtılmasıyla yeni jenerasyon alıĢveriĢ merkezi olarak tanımlanan Meydan AVM‟nin, geniĢ meydanı, açık yeĢil alanlar ve sosyal aktivite alanları ile çocuklu aileler için eğlence ortamı sağlanması ve buluĢma noktası olması hedeflenmiĢtir. Meydan AlıĢveriĢ Merkezinin adından da anlaĢılabileceği gibi bir kent meydanı yaratma iddiası vardır. Ancak gerçekte kent meydanı yaya olarak eriĢilebilen, kent ile doğrudan iliĢkisi olan bir mekandır. Oysa Meydan AVM‟de bu mümkün değildir. Çünkü alıĢveriĢ merkezinin etrafı taĢıt yollarıyla çevrelenmiĢ ve yaya olarak eriĢim sağlanamaktadır. Bununla birlikte giriĢ kontrolünün olmadığı bu meydan kamusal alan niteliği taĢımaktadır. Bu özellikleri ile Meydan AVM, basit bir taklidin ötesinde yeni bir gerçeklik 76


yaratmakta ve kent merkezinin mekansal bir öğesi olan meydanı simule etmektedir. Diğer bir örnek alan olan Ġstinye Park AVM, ĠTÜ ve IĢık Üniversitesi‟ne yakın konumda, lüks konutların bulunduğu Ġstinye bölgesinde yer almaktadır. Ġstinye Park‟a metro, otobüs, minibüs ve özel araçla ulaĢım sağlanmaktadır. Markalar Sokağı, Eski Kadıköy Tarihi ÇarĢısı, Balık Pazarı ve BeĢiktaĢ Pazarı tarzında bir yer olan Nostaljik Pazar Yeri, Çocuk Eğlence Merkezi gibi öğelerle kent merkezini simule etmektedir. Farklı gelir grupları için farklı mekanların ayrıldığı ve bu grupların ayrıĢtırıldığı Ġstinye Park gerçek bir kamusal alan olma özelliği taĢımamaktadır. Ġstinye

Park‟ta

yüksek

gelir

grubu

için

oluĢturulmuĢ

bir

meydan

bulunmaktadır. Ancak bu meydan giriĢ kontrolü ve diğer avam kesimi hedef alan atriumlu mekandan ayrıĢtırılmıĢ olmasıyla sahte bir kamusal alan niteliğindedir.

Alt

ve

orta

gelir

grubu

bu

meydan

hiçbir

zaman

faydalanamayacaktır. Çünkü bu meydan bildik her kesime açık kamusal alan değildir. Ġnsanların özgürce hareket edebileceği ve kendini o mekana ait hissedebileceği gerçek kamusal alan niteliğindeki meydanın aksine tamamen yüksek gelir grubu için ayrılmıĢ olan bu meydanla kent merkezi simule edilmektedir. Ayrıca avam kesim için atriumlu bildik AVM tarzından geçip varılan pazar konsepti Balık Pazarı ve BeĢiktaĢ Pazarından ilham alınarak tasarlanmıĢtır. Kitsch örneği olarak özellikle pazarın içinde bulunan dükkanların dıĢ cephesindeki cumbalı ev dekoru gösterilebilir. Pazar bu haliyle kendiliğindenliğinden çok uzak ve tamamen yapay bir ortam oluĢturmaktadır. Sonuç olarak, Ġstinye Park AVM‟de kent merkezi mekansal olarak cadde, meydan, pazar, cumba gibi kitsch öğelerle simule edilmektedir. Dördüncü çalıĢma alanı olan Viaport Outlet, TEM Otoyolu Sabiha Gökçen giĢeleri çıkıĢında Kurtköy‟de yer almaktadır. Fuar merkezi olarak planlanıp yap-iĢlet-devret modeliyle ihale edilen proje, daha sonra alıĢveriĢ merkezine dönüĢtürülmüĢtür. Projenin yanında ayrıca Via Hotel adıyla 5 yıldızlı otel projesi de yer alacaktır. Viaport kompleksi içinde bir de kongre merkezi 77


bulunmaktadır. AlıĢveriĢ merkezine ulaĢım özel araç, özel müĢteri servisleri ve minibüsler ile sağlanmaktadır. Bostancı, AtaĢehir, Uydukent, Tuzla ve Pendik‟e müĢteri servis hatları bulunmaktadır. Proje alıĢveriĢ sokakları ve farklı mimarilerden oluĢan mağazaları ile kent merkezinden ilham alınarak tasarlanmıĢtır. AlıĢveriĢ mağazalarının yanı sıra birçok sosyal ve kültürel aktivitelerin de yer aldığı Viaport, KapalıçarĢı‟ya öykünen bedesteni ve kubbesi ile kent merkezini simule eden konseptte tasarlanmıĢtır. Viaport Outlet AVM‟nin Ġstanbul‟un merkezinin çok dıĢında ve kent ile iliĢkisinin zayıflığı nedeniyle projede biriyle doğrudan iliĢkisi olmayan pek çok iĢlev ve mekansal öğenin bir arada bulunmaktadır. Projede lokasyonunun verdiği dez avantaj, mekansal ve iĢlevsel pek çok simulasyon öğesi ile giderilmeye çalıĢılmıĢtır. Projede özellikle kent merkezinin mekansal açıdan cadde, sokak, açık hava, farklı mimaride dükkanlar ve bedesten gibi kitsch öğelerle, iĢlevsel olarak da kongre merkezi gibi kültürel, atv parkuru, go-kart, yapay gölet gibi gezme-eğlenmeye yönelik öğeler ile simule edildiği görülmektedir. AĢağıdaki tabloda incelenen örnek alıĢveriĢ merkezleri ve kent merkezinin simule edilen nitelikleri özetlenmiĢtir.

78


Tablo 7. Örnek AVM‟lerde Simule Edilen Kentsel Öğeler

Simule Edilen Kentsel Öğeler

Mekansal Nitelikler

ĠĢlevsel Nitelikler

AVM’ler

KOZZY

MEYDAN

İSTİNYEPARK

VIAPORT

+

Cadde Sokak Meydan Farklı alıĢveriĢ mekanları (Pazar, çarĢı, bedesten) Farklı mimari özellikler (kubbe, cumba bv.) Kamusal mekan yaratma Yönetim ĠĢ yeri Yeme-içme Gezmeeğlenme AlıĢveriĢ Eğitim Sağlık Sosyo-Kültürel Aktiviteler

+ +

+

+

+

+

+

+ + +

+

+

+ +

+

+ +

+ +

+ +

+

+

+

+

Kaynak: Kuramsal çalıĢma ve örnek alan araĢtırmasından faydalanılarak oluĢturulmuĢtur.

Tabloya göre, örnek alanlarda kent merkezinin mekansal olarak en fazla simule edilen öğesi meydan ve kitsch öğelerdir. Kent merkezinin iĢlevsel olarak en fazla simule edilen öğeleri yeme-içme, alıĢveriĢ ve sosyo-kültürel aktivitelerdir. Bu öğelerin alıĢveriĢ merkezlerinin Ġstanbul‟da ilk görülmeye baĢlamasından günümüze kadar devam ettiği anlaĢılmaktadır. Örnek alanlarda kent merkezinin önemli bileĢenlerinden olan eğitim ve sağlık iĢlevlerinin hiçbirinde bulunmaması alıĢveriĢ merkezlerinin yeni kent merkezi olma iddiasını irdelemek gerektiğine iĢaret etmektedir. Örnek alıĢveriĢ merkezlerinde simule edilen özellikler ve geliĢtirilen tipolojiler bakımından

sınıflandırılması

ve

bunun

sonuçlarının

yorumlanması

gerekmektedir. AlıĢveriĢ merkezleri temelde üç tipolojiye sahiptir. Ġlk 79


jenerasyon alıĢveriĢ merkezleri (Galleria, Capitol) atriumlu ve alıĢveriĢe yönelik tiplerden oluĢmaktadır. 2. jenerasyon alıĢveriĢ merkezlerinde konut, ofis gibi karma kullanımlı tipolojinin geliĢtiği görülmektedir (Metrocity, Kanyon). Son yıllarda geliĢtirilen 3. jenerasyonda ise farklı tematik yaklaĢımlar ve kentsel öğeleri barındıran tipler gündeme gelmiĢtir. Ancak bu tipolojileri birbirinden tamamen ayırmamak gerekmektedir. Çünkü zamanla geliĢtirilen farklı tipolojilerde eskinin devam ettiği ancak yeni temaların da geliĢtiği görülmektedir. Örnek alan olarak incelenen Ġstinye Park AVM‟de atriumlu tipolojinin yanı sıra karma kullanımın ve simulasyon öğelerinin de bulunduğu görülmektedir. Tablo 8. Örnek AVM Tipolojileri ve Jenerasyonu

AVM KOZZY

MEYDAN

İSTİNYEPARK

VIAPORT

TİPOLOJİ Atrium İşlevsel Simulasyon Öğeleri Mekansal Simulasyon Öğeleri İşlevsel Simulasyon Öğeleri Kamusal Mekan Yaratma Atrium Karma kullanım İçe dönük Mekansal Simulasyon Öğeleri İşlevsel Simulasyon Öğeleri Karma kullanım Mekansal Simulasyon Öğeleri İşlevsel Simulasyon Öğeleri

JENERASYON YENİ

YENİ

3

3

Kaynak: Kuramsal çalıĢma ve örnek alan araĢtırmasından faydalanılarak oluĢturulmuĢtur.

Yukarıdaki tabloda örnek olarak incelenen alıĢveriĢ merkezlerinin tipolojileri ve hangi jenerasyon oldukları görülmektedir. Kozzy AlıĢveriĢ ve Kültür Merkezi: Kent merkezinin en önemli iĢlevlerinden biri

olan

yönetim

iĢlevi,

sadece

2010

yılında

açılan

bu

AVM‟de

bulunmaktadır. Kozzy AVM‟nin, 2010 yılında inĢa edilmesine rağmen son jenerasyonu oluĢturan tipolojileri barındırmak gibi bir kaygısının olmadığı görülmektedir. 1. jenerasyona ait atriumlu tipolojinin bulunmasının yanı sıra kültür merkezi niteliğindeki iĢlevleri ile ilk jenerasyondan ayrılır. Bununla 80


birlikte son jenerasyondaki gibi mekansal niteliklerin simule edilmediği ancak ilk defa yönetim iĢlevinin alıĢveriĢ merkezi kapsamında ele alındığı dikkat çekmektedir. Bu açıdan Kozzy‟nin ilk üç jenerasyon dıĢında yeni ve özgün bir yapıya sahip olduğu, kent merkezini sadece iĢlevsel olarak simule ettiği görülmektedir. Ġstinye

Park

AlıĢveriĢ

Merkezi:

Örnek

olarak

seçilen

alıĢveriĢ

merkezlerinde, mekansal ve iĢlevsel olarak en fazla simule edilen öğe Ġstinye Park AVM‟de bulunmaktadır. Ġstinye Park, mekansal olarak cadde, meydan, çarĢı, pazar gibi geleneksel alıĢveriĢ mekanları, cumbalı ev dekoru gibi mimari özellikler; iĢlevsel olarak yeme-içme, gezme-eğlenme, alıĢveriĢ ve sosyo-kültürel aktiviteler ile kent merkezini simule etmektedir. Ġlk ve ikinci jenerasyonun özelliklerini barındırmakla birlikte Ġstinye Park AVM‟yi üçüncü jenerasyon olarak değerlendirmek mümkündür. Meydan AlıĢveriĢ Merkezi: Kent merkezi herkese açık kamusal alandır. AlıĢveriĢ merkezleri kontrollü giriĢleri ile özelleĢtirilmiĢ kamusal alanlar yaratmaktadır. Ancak kent merkezinin kontrolsüz giriĢ özelliği sadece Meydan AVM‟de görülmektedir. Bu özelliği ile Meydan AVM‟nin meydanı ile gerçek bir kamusal bir alan yarattığı düĢünülebilir. Ancak gerçek bir kent meydanı yaya olarak eriĢilebilir ve kent ile doğrudan iliĢkilidir. Oysa Meydan AVM‟ye yaya olarak eriĢim mümkün değildir. Ancak yine de diğer tipolojilerde olduğu gibi içe dönük bir tipoloji yerine içerisi (yapı içi) ve dıĢarısını (kamusal mekan-meydan) birleĢtiren özgün bir tipoloji sunmasıyla Meydan AVM‟yi üçüncü jenerasyon dıĢında yeni bir jenerasyon olarak değerlendirmek gerekir. Kamusal mekan yaratma çabası alıĢveriĢ merkezleri gibi özel alanlar için oldukça önemli bir kırılma noktasıdır. Viaport Outlet AlıĢveriĢ Merkezi: Viaport Outlet AVM kent merkezini simule eden öğelerin çeĢitliliği ile Ġstinye Park AVM‟den sonra gelmektedir. Viaport AVM‟yi diğer örneklerden ayıran en önemli kent merkezi simulasyon öğesi farklı mimari üsluptaki dükkan konseptidir. Bu

özelliği ile alıĢveriĢ

merkezlerindeki tekdüzeliğin önüne geçmekte ancak kent merkezindeki 81


kendiliğindenlik ve tarihsel kimliğin olmaması nedeniyle yeni bir gerçeklik yaratmaktadır.

Bu

gerçeklik

kent

merkezi

simulasyonu

olarak

tanımlanmaktadır. Ayrıca kongre merkezi iĢleviyle kent merkezini sosyokültürel açıdan simule etmektedir. Otel, kongre merkezi gibi karma kullanımlı bir tipoloji sunmasıyla ikinci jenerasyona ait özellikler taĢımakla birlikte sokak, farklı mimari özellikler gibi simulasyon öğeleri ile Viaport AVM‟yi üçüncü jenerasyon olarak değerlendirmek mümkündür. ÇalıĢmanın kavramsal çerçevesi içinde bu sonuçlar değerlendirildiğinde ve geliĢme trendine bakıldığında; hangi jenerasyon olursa olsun alıĢveriĢ merkezlerinin sayıları hızla artmakta ve kent merkezini simule eden nitelikleri çeĢitlenmektedir. Bu durum kent merkezinde özellikle alıĢveriĢ iĢlevini olumsuz yönde etkilemekte ve kent merkezindeki ticari birimler cazibesini kaybetmektedir. Günümüzde kent merkezleri, eriĢilebilirlik, estetik, teknolojik geliĢimler, kamusal güvenlik, kentsel alan kullanım dağılımı, kentsel tasarım ve yönetim gerekliliklerinden uzaktır. AlıĢveriĢ merkezlerinin eksikleri ise tarihi ve kültürel kimliğe sahip olmamaları ve yapay kamusal alanlar yaratmalarıdır. 1950‟lerinin çözümü olarak kabul edilen alıĢveriĢ merkezleri bugün kent merkezleri için problemdir. Bir kentte alıĢveriĢ merkezi sayısı bir, iki ile sınırlı olduğunda, bu hem kent hem de kentli için bir çözüm gibi algılanmaktadır. Ancak kentteki alıĢveriĢ merkezlerinin kent dıĢında yer seçmeye baĢlaması ve sayılarının gittikçe artması sorun yaratmaktadır. Kent merkezine gitme ihtiyacı duymayan kent merkezinden bağımsız ve habersiz yeni nesil yetiĢmesi toplumsal açıdan sorun yaratacaktır. Yukarıda varılan sonuçların, kent planlama açısından yorumlanması önem taĢımaktadır. Çünkü burada asıl sorun, alıĢveriĢ merkezlerinin inĢa ediliyor olması, kent merkezinin giderek cazibesini kaybetmesi ve boĢalması değil, yerel yönetimlerin bu duruma kayıtsız kalması hatta alıĢveriĢ merkezlerine kent merkezi iĢlevlerinin verilmesini desteklemesidir.

82


AlıĢveriĢ merkezlerinin kent planlamadan bağımsız olarak geliĢmemesi için kent plancıları ve kent tasarımcıları sürecin içinde yer almalıdır. Avrupa ve Amerikan kentlerinin karĢılaĢtığı problemlerle karĢılaĢılmaması için kent merkezi özelinde çalıĢmalar yapılmalıdır. Bu aĢamada kent planlama ve kentsel tasarım disiplinleri araç olarak kullanılmalıdır. Ancak planlamanın ve kentsel tasarımın araç olarak ortaya konmasından önce “kent merkezi” tanımın yapılması, sınırların belirlenmesi ve meĢrulaĢtırılması gerekmektedir. Sınırları tanımlanmamıĢ bir “Ģey” ile uğraĢmak mümkün değildir. Fakat sınır belirlemek yeterli olmayıp, bölgeleme ve kentsel tasarım uygulamaları da gereklidir. Bunun yanı sıra, yerel otoritelerin farklı birimleri, mülk sahipleri, dükkan iĢletmecileri ve diğer ticari giriĢimciler ile iĢbirliği içinde olunmalıdır. Her yurttaĢ kent merkezi hakkında bilinçlendirilmeli ve ortak bir görüĢe sahip olmalıdır. Kent merkezlerinin tatmin edici bir ürün ve faaliyet çeĢitliliğine sahip olması gerekmektedir. Kent dıĢında yeni ortaya çıkan geliĢmeler, yönetmelikler ile Ģekillendirilemediğinden, daha özenli bir inceleme altına alınmalıdırlar. En önemli çözümleme bu geliĢmelerin kent merkezine etkisinin olup olmadığı ve eğer varsa ne düzeyde bir etki yarattığının anlaĢılması gerekliliğidir. Planlama sürecinin daha çok çevrenin fiziksel kalitesi ile ilgilenen bir parçası olarak kentsel tasarım, kent merkezinin cazibesinin arttırılmasında önemli bir çözüm rolü oynamaktadır. Kent merkezlerinin yeniden canlandırılması, kent merkezlerindeki ticari kullanımlar, mevcut açık alanlar, meydanlar, sokaklar ve alıĢveriĢ mekanları kentsel tasarımcıların ve plancıların üzerinde durması gereken en önemli konulardır. AlıĢveriĢ merkezlerini kentsel politika ortamı ve sermayenin yönlendirdiği bilinmektedir. Kent plancılarının dahil olmadığı bu süreçte kentten bağımsız, kent merkezini simule eden alıĢveriĢ merkezleri ortaya çıkmaktadır. Bunun yerine bu projelerin mimarlık ve Ģehircilik platformlarında tartıĢılmaları proje ve yatırım tipolojilerinin dönüĢümünde etkili olabilecektir. Böylece kentsel doku ile bütünleĢerek özel alanın kamusal alan içinde eritilmesi konusunda daha baĢarılı olunabileceği öngörülebilir. 83


AlıĢveriĢ merkezleri sahibi olan özelleĢtirilmiĢ kamusal alan olarak diledikleri boĢ arsada inĢa edilebilmektedir. Planlara da ticaret alanı lejandıyla iĢlenmektedir. Bunun yerine alıĢveriĢ merkezlerinin birer karma kullanımlı kamusal mekan olarak planlama sürecinde kentin ihtiyacına göre bilimsel olarak yer seçimlerinin yapılması ve bu alanların belirlenmesi kent ile kurduğu iliĢkiyi güçlendirecektir. Ancak asıl olan her zaman kent merkezidir ve alıĢveriĢ merkezleri kent merkezi ile koordine olarak iĢlemelidir. AlıĢveriĢ merkezleri farklı iĢlevleri ile etki alanı geniĢ alanlardır. AlıĢveriĢ merkezleri kent içinde ve kent dıĢında geliĢmektedir. Kent merkezinin cazibesi ve sürdürülebilirliği düĢünüldüğünde alıĢveriĢ merkezlerinin kent merkezi ile yarıĢır Ģekilde merkezde geliĢtirilmemeleri gerekmektedir. Ancak sermayeye bağlı olarak geliĢen bu alanların mevcut yasal düzenlemelerle engellenmesi mümkün değildir. Kent merkezlerindeki sermaye baskısını azaltmak aynı zamanda merkezin çekiciliğini devam ettirmek önemli bir sorunsaldır. Kamu yararı ile sermaye arasında uzlaĢı sağlanabilmesi için plan ve proje eĢgüdümlü olarak iĢlemelidir. Bu noktada alıĢveriĢ merkezi geliĢtirilmesi için bir model geliĢtirilmelidir. Bunun için öncelikle yasal zeminin hazırlanması gerekmektedir. OluĢturulacak yeni yasal düzenleme ile sermaye baskısı minimuma indirilmelidir. Eğer sermayenin kent merkezinde alıĢveriĢ merkezi üretmesinin önüne geçilemiyor ise oluĢturulacak yasal düzenlemede alıĢveriĢ merkezlerinde kamusal mekan yaratma ve merkezdeki ticari alanlar üzerinde bölen etkisi yapmaması için farklı alıĢveriĢ mağazaları ve iĢlevler geliĢtirilmesini zorunlu hale getiren düzenlemeler olmalıdır. Kamusal mekan yaratılması hem kamuya ait arazide hem de özel alanda geçerli olmalıdır.

84


Diyagram 2. AlıĢveriĢ Merkezi GeliĢtirme Diyagramı

Temel Aktör Özel sektör Kamu yönetimi Tüketici İşyeri sahipleri AMPD STK

Uzlaşı ve Süreç Yönetimi Kent Planlama Kentsel Tasarım Mimarlık

Yasal Zemin Yeni yasal düzenleme Diğer yasalar

Kaynak: ÇeĢitli literatür tarama çalıĢmasından ve örnek alan çalıĢması sonuçlarından faydalanılarak oluĢturulmuĢtur.

Büyük kentsel projeler olarak alıĢveriĢ merkezleri üzerinde durulması gereken önemli bir konudur. Bu konunun tamamen piyasa koĢullarına bırakılmasıyla sayıları her geçen gün artan alıĢveriĢ merkezleri kentler üzerinde olumsuz sonuçlar doğurmaktadır ve bu Ģekilde devam ederse artarak devam edecektir. Yukarıdaki diyagram birbiriyle etkileĢim halinde olan temel aktörler, uzlaĢı sağlanmasında kullanılabilecek araçlar ve yasal zemin hakkında fikir vermek için oluĢturulmuĢtur ve geliĢtirilmeye açıktır. Kent merkezlerini kentlerin ticari ve toplumsal kimliğinin odak noktası haline getirebilmek

için

temel

kararlar

alınmalıdır.

Bu

temel

kararların

belirlenmesinde yukarıdaki diyagramdan faydalanılabilir. Planlama politika ve kararları, yaygınlığı artan kent dıĢında yer alma eğilimindeki alıĢveriĢ merkezleri baskısı dikkate alınarak geliĢtirilmelidir. Bunun için ivedilikle yasal zeminin oluĢturulması gerekmektedir. Merkezi ve yerel yönetimler kent dıĢı geliĢimlerin merkezde yarattıkları olumsuz etkileri göz önüne alarak planlama ve tasarım uygulamaları yapmalıdırlar. Bunun dıĢında, yaĢayabilir ve yaĢanabilir kent merkezleri için ana stratejiler belirlenmelidir. Bir kent merkezi kentlinin tüm ihtiyaçlarına cevap verebilmeli, güvenli, konforlu ve keyifli bir ortam sağlayabilmeli ve son olarak kentin tüm bölgelerinden eriĢilebilirliğinin olması gerekmektedir. Bu sürece kent plancıları ve kent tasarımcıları aktif olarak dahil edilmelidir.

85


Kaynakça Aksel, B., (2000), Is A Commercial Complex an Urban Center? A Case Study: Bilkent Center, Ankara, Orta Doğu Teknik Üniversitesi, BasılmamıĢ Yüksek Lisans Tezi. Arslan, E., (2007). İstanbul İlçeleri’nin Alışveriş Merkezleri Açısından Potansiyellerinin Belirlenmesi, Yüksek Lisans Tezi, Ġ.T.Ü. Fen Bilimleri Enstitüsü, Ġstanbul. Bademli,

R.

(2000)

“AzgeliĢmiĢ

Ülkelerde

Kent

Merkezleri

Nasıl

DönüĢüyor?”, İstanbul Dergisi, sayı:35 Bali, R.N. (2002), Tarz-ı Hayat’tan Life Style’a: Yeni Seçkinler, Yeni Mekânlar, Yeni Yaşamlar, ĠletiĢim Yayınları, Ġstanbul Baudrillard, J. (1997), Tüketim Toplumu, Çev. H.Deliçaylı (1970), Ayrıntı Yayınları, Ġstanbul. Baudrillard, J. (1998), Simülakrlar ve Simulasyon, Çev. O.Adanır (1985), Dokuz Eylül Yayınları, Ġzmir. Beddington, N., (1991), “Shopping Centers Retail Development, Design and Management”, Butterworth Architecture, Londra Berkmen, Y. (1999) İstanbul Metropoliten Alanında Alışveriş Mekânlarının Dönüşümü ve Yeni Alışveriş Merkezlerinin Oluşumu (1839–1996) Doktora Tezi, YTU Fen Bilimleri Enstitüsü. Chapin, S., (1965), Urban Land Use Planning, University of Illinois Press, Urbana Crawford, M., (1995), “Die Welt der Malls”, Werk, -Bauen- und- Wohnen Dergisi, vol. 82/49, no. 4, sayfa. 40-48 Çakılcıoğlu, M., (2004), „Ġstanbul Merkezi ĠĢ Alanının GeliĢimi – DeğiĢimi‟, Dünya Şehircilik Günü, Orta Doğu Teknik Üniversitesi Debord, G. (1996), Gösteri Toplumu, Çev. A.Ekmekçi ve O.TaĢkent (1992), Ayrıntı Yayınları, Ġstanbul. 86


Dökmeci V. ve Berköz L., (2000) “Ġstanbul‟un Tek Merkezliden Çok Merkezli Bir Kente DönüĢümü”, İstanbul Dergisi, sayı:35 Gottmann, J. (1976), Şehirsel Merkeziyetin Gelişmesi; Çeviren: Nazmiye Özgüç, Ġstanbul Üniversitesi Yayın No: 2087, 1976 Göçer, O.(1990); “ġehirsel Merkezler ve ġehirsel Kademelenme”; İTÜ Mimarlık Fakültesi Şehirsel Bölgeler ve Ulaşım Kürsüsü Yayını–2 Gülenaz, N., (2000), “Osmanlı Ġstanbul‟unda Kent Merkezi ve ÇarĢı”, İstanbul Dergisi 35: 128-131 Gürler, E., (2004); “1980 Sonrası Kentsel DönüĢüm Sürecinde Küresel Perspektiften Ġstanbul Örneği: Kent içi Tarihi Alanların Yeniden Üretim Modelleri”; 8 Kasım 2004 Dünya Şehircilik Günü 28. Kolokyumu- DeğişenDönüşen Kent ve Bölge, Cilt II, Güzelsoy, S. (2008), İstanbul Kent Merkezi’nin Dönüşümü: Gelişme ve Planlama İkilemi, MSGSÜ Yüksek Lisans Tezi, Ġstanbul Hornbeck, J.S., (1962). “Stores and Shopping Centers”, An Architectural Record Book, New York. Hughes, J., (1974), Suburbanisation Dynamics and the Future of the City, Rutgers University, New Brunswick Ketchum, M., (1948), Shops & Stores, Reinhold Publishing Corporation, New York Keyder, Ç, (2000), İstanbul Küresel İle Yerel Arasında, Metis yayınları, Ġstanbul Lynch, K. (1960), The Image of the City, MIT Press, Cambridge. Miles, S., (1998), Consumerism, SAGE Publications, Londra Osmay, S., (1998), “1923‟ten Bugüne Kent Merkezlerinin DönüĢümü”, 75 Yılda Değişen Kent ve Mimarlık, Ġstanbul Tarih Vakfı Yayınları, 138-147 Özaydın, G., Özgür, E.F., (2009), “Büyük Kentsel Projeler Olarak AlıĢveriĢ Merkezlerinin Ġstanbul Örneğinde Değerlendirilmesi”, Mimarlık Dergisi 347 87


ÖzdeĢ, G., (1974). „Şehir Bölgeleri’ Şehirlerde Zoning Kavramı, Kuramları ve Çalışma Bölgeleri, Ġ.T.Ü. Mimarlık Fakültesi Baskısı, Ġstanbul. Özgen, E.Y. (1995) Ticaret Merkezlerinin Tarihsel Evrimi ve İstanbul Eski Kent Çarşılarından Beyoğlu Aksının İncelenmesi, Yüksek Lisans Tezi, YTU Fen Bilimleri Enstitüsü Özkeçeci, M., (2002). Teknoloji ile Bütünleşen Alış-veriş Merkezi Modelleri ve İnternet Alış-verişi Üzerine Bir Araştırma, Yüksek Lisans Tezi, Ġ.T.Ü. Fen Bilimleri Enstitüsü, Ġstanbul. Rodrigue, J.P., (2007), The The Geography of Transport Systems - Urban Transportation Concepts, Dept. of Economics & Geography, Hofstra University, Hepstead, NY, 11549 USA. Shields, R., (1992), Lifestyle Shopping The Subject Of Comsumption, Routledge, London Tuncer, E. (2009), “Ġktidarın Mekansal Fantazmagorisi AVM‟ler”, Birgün Gazetesi. TÜMERTEKĠN, E.,ÖZGÜÇ N. (1998); Beşeri Coğrafya; İnsan,Kültür, Mekân. Whyte, W., (1988), City: rediscovering the center, Anchor Books New York Yakar, H. B., (2000) “KüreselleĢen Kentte KüreselleĢmeyen ÇarĢılar”, İstanbul Dergisi, sayı:35 Yenen, Z.; Dinçer, Ġ.; ġengezer, B.; Yakar, H., Dikçınar, B., (1996), “Ġstanbul Metropoliten Alanında Merkez GeliĢimi ve Tarihi Yarımada‟nın DeğiĢen Rolü”, Habitata Doğru İstanbul 2020 Sempozyumu Bildiriler, ĠTÜ Mimarlık Fakültesi ġehir ve Bölge Planlaması Bölümü, Ġstanbul http://www.viaport.com.tr/ eriĢim, Haziran 2010. http://www.istinyepark.com/ eriĢim, Haziran 2010. http://www.meydanumraniye.com.tr eriĢim, Haziran 2010. www.kozzyavm.com eriĢim, Haziran 2010. 88


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.