Bizans Tarihi Yazıları

Page 142

IŞIN DEMlRKENT

ve bu sesler duyulan dehşet ve korkuyu arttırıyordu. Çevrede bilinme­ yen bir kaynaktan buhar gibi bir duman mat bir ışıkla birlikte yüksel­ di. Halk panik içinde evlerinden sokaklara fırlamıştı; sanki dışarıda olurlarsa ölüm onlara tesir edemezmiş gibi! İnsanlar Tanrı'dan medet umar gibi gözlerini gökyüzüne çevirmişlerdi, kendilerini tehdit eden bu tehlikeye karşı Tanrı'dan merhamet dileniyorlardı. Fakat üzerlerine sadece sulu kar indi ve soğuğun verdiği acılar içinde kaldılar. Ama yi­ ne de evlerine girmediler; ancak bazı kişiler kiliselere girip diz çökerek dua etmeye başladı. Öte yandan deprem bir çeşit sosyal eşitlik getir­ mişti; çünkü herkes aynı şekilde ölümle burun burunaydı. Deprem normal hayatın akışını değiştirmekteydi. Kadınlar, hatta yüksek sınıfa mensup hanımlar bile erkeklerle bir araya geliyordu. Yaşlılara gösteri­ len saygı kaybolmuştu ve artık köleler efendilerine itaat göstermiyor­ lardı. Yaşadıkları dehşet insanların ya inancını daha çok güçlendiriyor, ya da Tanrı'ya olan inançlarını yitirmelerine neden oluyordu. Şehirde özellikle liman bölgesinde pek çok bina yıkıldı; Çok sayıda insan öldü; bu arada senato üyesi Anatolius da evinde uyurken üzerine yıkılan du­ vardaki mermer levhanın altında kalıp öldü3 7 _ Gün ışıyınca insanlar yakınlarını bulmak için harekete geçti; sevdiklerinin yüzlerini görünce sevinç içinde birbirlerine sarıldılar, şaşkınlık ve mutluluktan ağlayarak öpüştüler." 3 7 Günümüzde d e deprem sonrasında halk arasında çıkan bazı dedikodulara tanık olduğumuz için Agathias'ın Anatolios'un ölümüyle ilgili verdiği bilgiyi ilgi çekici buldum. Yazar,

Anatolios'un cesedi gömülmek üzere götürülürken bazı

kişilerin onun ölümü hakkında rivayetler yaymaya başladığını, onun kötü ve insafsız bir adam olduğunu ve pek çok kişiyi soyduğu için Tanrı tarafından böyle cezalandırıldığını söylediklerini yazmakta, fakat kendisinin bu dedikodulara her zaman temkinli bir yorumla yaklaştığını söylemekte ve bu konudaki fikirlerini belirtirken, "Şüphesiz deprem iyilerle kötüleri ayırd etseydi, yani kötüler feci şekilde ölse iyiler kalsaydı, bu hayırlı bir durum olurdu. Ama Anatolios'un gerçekten kötü olduğunu kabul etsek bile ondan daha kötüler de vardı şehirde ve onlara bir şey olmadı! Bu, öyle kolay ve açık şekilde anlaşılacak bir mesele değildir" demekte ve görüşünü şu sözlerle bitirmektedir, "Neyse, bu dünyadaki durumumuzu ve hakkettiğimiz ceza veya mükafatı ancak öbür dünyaya gidince anlayacağız. "

132


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.