Intown 23

Ekim-Kasım 2016 Sayı 23

www.intowndergisi.com

Levent Üzümcü:

“ŞEHİR TİYATROLARI’NIN BİR ÇİVİSİ OLMAKTAN HER ZAMAN GURUR DUYDUM.”

KENTİN SONBAHAR MEKANLARI

BİR OTİZM MASALI

SANATIN MÜZE HALİ

ÇÖLYAK YA DA GLUTENSİZ YAŞAM GÖKTÜRK’ÜN ÖNE ÇIKAN LEZZETLERİ

DOSYA

SEYYAR HİKÂYELER

BÜYÜKDERE SEDATKENT SİTESİNDE 5 ODA 2 SALON 550 M2 BOĞAZ MANZARALI VİLLA 3.100.000 USD

ETİLER ÇAMLIK’TA 4 ODA 1 SALON 180 M2 FULL BOĞAZ MANZARALI 1.580.000 USD

KEMER CORNER’DA 5 ODA 1 SALON 289 M2 ÇATI DUBLEKSİ 6.400 TL

KEMER CORNER’DA 3 ODA 1 SALON 192 M2 GENİŞ ARA KAT 5.400 TL

SIRA EVLER SİTESİNDE 4 ODA 2 SALON 330 M2 TERASLI EN İYİ KONUMDA ÇATI DUBLEKSİ 1.650.000 TL

MESA YANKI SİTESİNDE 4 ODA 1 SALON 330 M2 BÜYÜK TERASLI ÇATI DUBLEKSİ 975.000 USD

KEMER KORU VİLLALARINDA 6 ODA 2 SALON 530 M2 BÜYÜK BAHÇELİ İKİZ VİLLA 1.275.000 USD

KEMER LİFE 21’DE 4 ODA 1 SALON 187 M2 BÜYÜK YAN TERASLI ARA KAT 725.000 USD

KEMER HİLL SİTESİNDE 3 ODA 1 SALON 210 M2 ÇOK BAKIMLI 650.000 USD

KEMER CORNER’DA 2,5 ODA 1 SALON 152 M2 ÖZEL BAHÇE KATI 475.000 USD

KEMER CITY 1. ETAP’TA ÇOK BAKIMLI 4 ODA 1 SALON 230 m2 ÇATI DUBLEKSİ 530.000 USD

intown

1

Canlı müzik performanslarına, özel davetlerinize ve etkinliklerinize ev sahipliği yapıyoruz.

d o o G

&

a, l z ı m a pizz n ı r ı f ş mak ta a , d a l e z v ı ğım evke a f z t r u e m zle h ü a e y m l z n ü i ü n D me erim e g t r k i u l b n i a ini g r d n e a l e r z m a i g n y ız ede ene d p a t t e i z h z az le n tadına ı ğ a c uz. a r y o a y i m d a ie unut garant

c i s mu

food

Kemerlife Çarşı Göktürk

322 48 22 Paket servisimiz vardır

artık Göktürk’te...

www.idasbedding.com Göktürk Merkez Mah. İstanbul Cad. Artel Forum Sitesi No:38/P Eyüp-Göktürk/İstanbulYakusheva

0212 322 00 90

İÇİNDEKİLER

26

16 Ajanda 26 Röportaj

32

36

İyi Yaşam Çalyak ya da Glutensiz Yaşam

Akortsuz Düşünceler Kıtlık

40

Bizim Cemiyet

48

54

60

70

78

84

32

Levent Üzümcü

Gusto Bildiğiniz Gibi Değil Incity İstanbul’da Sonbahar Dosya Seyyar Hikâyeler Gezi Toscana Güneşinin Altında En İyi 5 Sanatın Müze Hali

Z Kuşağı Bir Otizm Masalı Biz İyiysek Çocuklar da İyi mi?

96

Moda

Yayın Sahibi Nü Medya Estetik Hizmetleri Ltd.Şti. info@intowndergisi.com Genel Yayın Yönetmeni Sim Yener sim@intowndergisi.com Editör Başak Duru (Sorumlu) basak@intowndergisi.com Sanat Yönetmeni Metin Özkan Halkla İlişkiler Gülşah Aynacı Yıldırım gulsah@intowndergisi.com Katkıda Bulunanlar Berk Özler, Ulaş Altuner, Gül Bozantı, Renin Esmer, Fiona Akkohen, Göknel Dumanlı, Ferman Akgül, Ethel Kebudi, Aylin Caner Ataman, Merve Issı Uçar Fotoğraf Editörü Fiona Akkohen Yönetim Yeri Nü Medya Estetik Hizmetleri Ltd.Şti. İstanbul Cad.Gökofis İş Merkezi K.2 Göktürk - Eyüp / İstanbul Tel: 0212 322 23 71 - 322 63 76

“Sizin için dünyanın en iyi kahvesini bulduk. Uzun yollar ve derin vadiler geçtikten sonra bir mekana geldik. Bu mekanda tüm lezzetler bir araya gelmiş.”

TARIHI ÇINILI FIRIN BÖREKÇISI İstanbul’un en eski börekçisi

Baskı Yeri Kiraz Medya San. Ve Tic. Aş.

Oruç Reis Mahallesi Giyimkent Sitesi Bulvarı 16. Sokak No:112/114 Esenler/İstanbul 0212 438 66 50

Reklam ve rezervasyon için; (0212) 322 23 71 - (0212) 322 63 76 info@intowndergisi.com www.intowndergisi.com Yayın Türü 2 aylık süreli, yerel Basım Yeri ve Tarihi İstanbul, Ekim 2016

70 8

intown

Dergide yayınlanan yazı, fotoğraf ve illüstrasyonların her hakkı saklıdır. Kaynak gösterilmeden alıntı yapılamaz.

Yazıların sorumluluğu yazarlara, yayınlanan ilanların sorumluğu ise sahiplerine aittir.

intowndergisi

www.tarihicinilifirin.com

info@tarihicinilifirin.com

Göktürk Merkez Mah., Istanbul Caddesi No: 5 Göktürk / Istanbul

0212 322 88 98

İÇİNDEKİLER

100

98

Sokak Röportajları

100 Dekorasyon

Minimalist Tarzın İncelikleri

106 Alışveriş

Sofra Sanatı

11 yıllık deneyimiyle Arcadium Çarşı’da hizmete devam eden Balıkçı, paket servisine başlıyor. Zeytinyağlı, salata, meze, ara sıcak ve günlük balık çeşitleriyle hizmetinizdeyiz...

108 Spor

Evde Partnerli, Eğlenceli Egzersizler

110 Briç 112 Değişim

108

Modern Saç Ekimi Yöntemleri

114 Sağlık

Adet Öncesi Sendromu

116 Perspektif 117 Yollarda 118 Minik Dostlar 120 Kısa Kısa

106

124 Rehber

114

PAKET SERVISIMIZ VARDIR Göktürk Merkez Mah. Telekom Sk. No:1/F

10 intown

(0212) 322 49 29

MEDICAL DAY SPA

SAĞLIKLI YAŞAM MERKEZI

YIL Bölgesel incelme Epilasyon Organik cilt ve vücut bakımları Selülit tedavisi Anti aging Radyofrekans (ameliyatsız yüz germe) Bali ve spor masajı Solaryum Sağlıklı beslenme ve spor koçluğu Eve teslim diyet yemeği İstanbul Caddesi Gökofis İş Merkezi Kat 4 (İşbankası üstü) Göktürk

0541 360 33 24 - 212 322 23 71 www.nudayspa.com

EDİTÖR

HAZAN SENFONİSİ BAŞLADI Sabahattin Ali, “Ah Maria, niçin seninle bir pencere kenarında oturup konuşamıyoruz?

Niçin rüzgârlı sonbahar akşamlarında, sessizce yan yana yürüyerek ruhlarımızın konuştuğunu dinleyemiyoruz? Niçin yanımda değilsin?” diye soruyor “Kürt Mantolu Madonna”da, Maria Puder’e.

Ben de soruyorum kendime, neden yazdan kalma hayalleri bir kenara bırakıp kentin sonbahar seslerini dinlemiyoruz diye…

Sonbahar ya da kimilerine göre daha romantik söylemiyle hazan mevsimindeyiz. Doğa yeşil tonlarını, sarı-kızıllara teslim etti çoktan. Üzerindeki ölü deriyi atıyor gibi sanki… Müzik ağırlaştı ve rengarenk şemsiyeler İstanbul’un dört bir yanına yayıldı. Biz pastırma yazını bekleyeduralım, takvimler bir yılı devirmeye hazırlanıyor. Dışarıdaki renk geçişleri aynı zamanda bize bir şeylerin değiştiğinin sinyalini de veriyor. O halde biraz duralım ve kentin çoksesliliğine kulak kabartalım.

Senfoninin en şahanesi, sonbaharda dinlenir ne de olsa…

Tam bunları düşünürken kentin sokakları arasında kaybolalım istedik. Yıllardır aynı köşe başını tutan seyyar arabaları keşfe çıktık. Lezzetleri zaten müdavimleri tarafından çoktan tescillenmişti. Ama bizim asıl peşinde olduğumuz onların hikayeleriydi.

Seyyar Hikâyeler dosyasını hazırlarken İstanbul’un damak tadını elinde tutan ustalar anlattı, biz dinledik. Sonbahar için günübirlik program yapmak isteyenler, bu rota üzerinden gidebilir, ustasından

14 intown

hikayeler dinleyebilir. Rota demişken hala tatil planları yapanlardansanız Gezi sayfalarında Toscana tonları, En iyi 5 sayfalarında ise Sanatın Müze Halleri sizi bekliyor.

Hem oyunculuğu hem de söylemleriyle adından söz ettiren Levent Üzümcü ile “İstibdat Kumpanyası” oyununun ardından konuştuk. Şehir Tiyatroları’ndan ihraç edilmesinden aile yaşantısına uzanan bir sohbet gerçekleştirdik. Incity sayfalarında sonbaharda uğramanız gereken İstanbul mekanlarına, Gusto sayfalarında ise Göktürk’ün “bildiğiniz gibi değil” dedirten lezzetlerine yer verdik.

Bir süredir gündemde olan Çölyak, yani glutensiz yaşam hakkında neler biliyoruz, masaya yatırmak istedik. Z Kuşağı’nda ebeveynlerin çok merak ettiği bir konuya, otizme dikkat çektik. Sokak röportajlarında ise Göktürk’ün yanı başında yükselen üçüncü havalimanı projesi hakkında neler düşündüklerini sorduk okuyucularımıza…

Intown’ın 23. sayısının hazırlık aşamasında girişte bahsettiğim yazdan kalma hayaller başköşedeydi.

Ancak biz sarı-kızıl tonlara çoktan alışıp, sonbaharın keyfini çıkarmaya başladık bile! Bu senfoniye siz de kulak kesilmez miydiniz? İyi okumalar…

IMANY

AJANDA

MUTFAĞINIZIN KALICI GÜZELLiĞi VESTEL ANKASTRE SERiLERi iLE GÖKTÜRK VESTELLENiYOR!

dinle

“You will never know” diyerek aşk acısı çekenlerin kalplerine buz atan Imany, İstanbul’da! Duru vokaliyle günümüz soul müziğine zenginlik katan Imany, 2011’de yayınladığı ilk albümü “Shape of a Broken Heart” ile üç ülkede platin plak ödülü kazanarak geniş bir hayran kitlesi edinmişti.

“Sous Les Jupes des Filles (Fransız Kadınları)” filmine yaptığı bestelerle 1,5 milyona yakın sinemasevere de ulaşan sanatçı, üç kıtaya yayılan uzun soluklu bir turne gerçekleştirdi. Şarkılarında aşktan kadın hakları mücadelesine, iklim değişikliğinden siyasi mücadelelere kadar pek çok konuya değinen Imany’nin hüzünlü sesine kulak verin…

Ne zaman?

21 Ekim, 21:00 Nerede?

Volkswagen Arena Ne kadar?

40-130 TL

tat

izle

INFERNO Dan Brown’ın “Da Vinci Şifresi” ve “Melekler ve Şeytanlar” kitap uyarlamalarını sevdiyseniz bu film size göre! Dan Brown’ın aynı adlı romanından uyarlanan filmin başrolünde yine Tom Hanks’i izliyoruz. Ana karakter Robert Langdon’ı canlandıran oyuncu bu kez yeni bir maceraya davet ediyor. Filmin yönetmenliği Ron Howard’a, uyarlama senaryo ise David Koepp’e ait…

TARİHİ ÇİNİLİ FIRIN BÖREKÇİSİ 1959’dan bu yana lezzetiyle adından söz ettiren Tarihi Çinili Fırın Börekçisi, Göktürk’te! Türk börek kültürünün eşsiz tatlarının yanı sıra organik ve yöresel ürünlerle süslü kahvaltısı, her damak tadına uygun ızgara çeşitleri de sunan mekan ayrıca bitki çayı mönüsüyle de dikkat çekiyor. Eğer hepsi bir yana tatlı bir yana diyorsanız endişelenmeyin; çünkü Tarihi Çinili Fırın Börekçisi’nde tatlıseverleri de mutlu edecek alternatifler mevcut…

Nerede?

Göktürk Merkez Mah. İstanbul Cad. No:10 Göktürk

VESTEL GÖKTÜRK SHOWROOM / DERiN DTM Göktürk Mah. Belediye Cad. No: 16/A Eyüp İstanbul Tel: 0 212 322 91 38 Faks: 0 212 270 90 93 16 intown

AJANDA

dinle

gez

80’li yıllarda TRT’de de yayınlanan İpek Yolu belgeseline bestelediği müziklerle Türkiye’de milyonların aklında yer etmeyi başaran Altın Küre ve Grammy ödüllü Kitaro ile tanışmaya hazır olun. Etnik ve elektronik öğeleri bir araya getiren yenilikçi müziğiyle dünyanın dört bir yanında dinleyenleri derin ve ruhani yolculuklara çıkaracak efsanevi müzisyen Kitaro, uzun süre akıllardan çıkmayacak bir konser için hayranlarıyla buluşmaya geliyor.

Ne zaman?

18 Aralık’a dek Nerede? İstanbul Modern Ne kadar?

25 TL

İstanbul Modern Fotoğraf Koleksiyonu’ndan derlenen “İnsan İnsanı Çekermiş”, Türkiyeli 80 fotoğrafçının, 80 yıllık bir süreçte çektiği Türkiye fotoğraflarından oluşuyor. “İnsan İnsanı Çekermiş”, fotoğrafçıların kendilerine özgü bakış açılarıyla izlenimcilikten anlatımcılığa, belgeselden sanata, Anadolu fonundan stüdyonun gelişmiş olanaklarıyla üretilen çağdaş portrelere kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor. Sergi, içinde insanın yer aldığı fotoğrafların yarattığı genel hissiyatın bir özetini izleyicilerine sunuyor.

Ne zaman?

16 Kasım, 21:00 Nerede?

Zorlu PSM Ne kadar?

110-380 TL

keşfet

GÖZETLEME KULESİ SAKİN OL ŞAMPİYON Onun yeri hep ayrı. Nazan Öncel denildiğinde özellikle 70 ve 80 kuşağı için akan sular durur! Ve şimdi uzun zamandır beklenen albüm, maksi single olarak raflarda yerini aldı.

Albümle aynı adı taşıyan “Sakin Ol Şampiyon”un üç farklı versiyonu ile “Madalyon” şarkısının söz ve besteleri elbette Nazan Öncel imzasını taşıyor. “Sakin Ol Şampiyon”un selfie çekimli renkli videosunun da ayrıca altını çiziyoruz. Yine çılgın, yine farklı ve yine fena halde Nazan Öncel.

18 intown

oku

Elizabeth Harrower “Gözetleme Kulesi”nde her şeyden önce insanların başkalarına hiç de çıkışsız görünmeyen durumların içinde nasıl kısılıp kalabileceklerini son derece ikna edici bir şekilde resmediyor. Ruhsal bozuklukların bulaşıcı olmasa bile yakın çevredeki kişileri nasıl sindirip çaresizleştirebileceğini betimliyor. Aklın hükmünü yitirdiği bir mikro dünyada, hem mantığa hem de duygulara ve vicdana sahip çıkmanın zorluklarını gözler önüne seriyor ve tüm bunlara rağmen yine de bir çıkış olduğu ve ona ulaşmanın tek yolunun eylemsizliği kırmaktan geçtiği mesajını veriyor. Harrower’ın gösterişten kaçınan incelikli üslubu, karakter tasvirlerinin başarısı ve psikolojik çözümlemelerin derinliği, bu romanı modern Avustralya edebiyatının vazgeçilmezleri arasına yerleştiriyor.

İNSAN İNSANA ÇEKERMİŞ

dene SUSHI

dinle Ne zaman?

25 Kasım Nerede?

Chef’s Table Mutfak Akademisi Ne kadar?

160 TL

Tüm dünyada kabul görmüş en sevilen lezzetlerden biri olan Sushi’yi hazırlamanın zor olmadığını bu workshop sayesinde anlayacaksınız. Uzman eğitmenler eşliğinde Uzak Doğu’nun yakın lezzetinin sırları açığa çıkıyor!

Surimi Roll, Sesami Maki Roll, Sake Nigiri, Temaki ve Wasabi Sos ile Japon mutfağına giriş yapın.

KALBEN

Sofar Sounds İstanbul oluşumunun bize kazandığı en nadide ses olma özelliğini halen koruyan Kalben, kendine özgü tarzı ve bizi hep bir yerlerden yakalamayı başaran şarkı sözleriyle sahnede… Müziğe 8 yaşında klavye ile başlayan Kalben, ilk gitarını 14 yaşında eline aldı. Eğitimini tamamladıktan sonra Ankara’da ve İstanbul’da konser vermeye başladı.

Sofar’daki videosu ile milyonlara ulaşan Kalben’in aynı zamanda yayımlanmış bir de çocuk kitabı serisi var. “Her yerde saç var!”ı hep bir ağızdan söylemek isteyenlere Ne zaman? duyurulur…

03 Kasım, 21:30 Nerede?

Babylon Ne kadar?

44,5 TL

intown 19

AJANDA

izle PETE’S DRAGON Pete isimli yetim bir çocukla en iyi dostu ve aynı zamanda bir ejderha olan Elliott’ın maceralarını konu alan “Pete’s Gragon”, Disney’in sevilen filminin yeni versiyonu… Yönetmenliğini David Lowery’nin yaptığı filmin başrollerinde; Oakes Fegley, Oona Laurence, Robert Redford’u izliyoruz. Film, yetim bir gencin, evcil bir ejder ve deniz fenerinde yaşayan garip çiftin yardımıyla üvey anne-babasının hiddetinden korunacak bir sığınak arama hikayesini konu alıyor.

dene

gör Ne zaman?

11-25 Ekim, 20:30 Nerede?

Borusan Oto Dolmabahçe Sahne Ne kadar?

30-50 TL

MASTERPIECE DANS EDENLER

SHAKESPEARE’İN BÜTÜN ESERLERİHAFİF KISALTILMIŞ

Bu çılgın Shakespeare komedisi, İngiltere’de West End’de 10 sezonu aşkındır kapalı gişe oynuyor. Türkiye’de ise ilk kez, hepsi 2013-14 sezonunun en başarılı genç ödüllü oyuncularıyla... Üç ne yaptığını bilmez erkek oyuncu (Kemal Erdurak, Kerem Muslugil, Mesut Yılmaz) hemen hemen hazırlıksız ve pek bilgileri de olmadan Shakespeare’in bütün eserlerini birden oynayacaklarını iddia ederler. Hamlet, Ophelia, Romeo, Juliet, Jül Sezar, Macbeth, Othello, Desdemona, cadılar, periler derken işler karışır, çılgınlık boyutuna erişir.

20 intown

Sanat, müzik, keyif... Böyle bir ortamda güzel müzikler eşliğinde, sonunda kendinizi bile şaşırtacak tablolar yapabilirsiniz. Daha önce resim yapmış olmanıza gerek yok, hatta yapmamışsanız çok daha keyifli olabilir.

Masterpiece bir resim kursu değil, resim ile dolu 3 saat geçireceğiniz bir keyif seansı. Sonunda evinize, ofisinize götürüp asabileceğiniz, arkadaşlarınıza hediye edebileceğiniz size ait eserleriniz olacak. Asmalımescit’te bulunan Masterpiece, müziği ve gerekli tüm malzemeleri sizin için sağlıyor.

Ne zaman?

31 Ekim, 19:00 Nerede?

Masterpiece Beyoğlu Ne kadar?

75 TL

AJANDA

gör

CİMRİ Ne zaman?

7-25 Ekim, 20:30 Nerede? Çevre Tiyatrosu Ne kadar?

35-45 TL

“Dünyadaki insanların en az insan olanı; yeryüzündeki canlıların en katı yüreklisi, pintilerin en pintisidir. Onun sevmesinden kuru, onun okşamasından kısır bir şey olamaz. Vermek öylesine zoruna gider ki, selam bile vermez kimseye, onu bile alır; yalnız alır...” Böyle betimliyor onu tanıyanlar Cimri’yi... Kimdir bu Cimri? Gerçekten de dedikleri kadar acımasız, katı yürekli, pinti ve kötü müdür? İnsan doğuştan mı böyle olur? Sadece yazılmış bir karakter midir Cimri? Etrafımızda var mıdır böyleleri? Nasıl bir şey olurdu böylesi bir insanla yaşamak? 17. yüzyılda yaşamış Fransız komedya yazarı Moliere’in ünlü eseri “Cimri”de belli bir zümreye bakmakla bir genelleştirmeye bakmak arasındaki pencereden birçok insanın ve ailelerin iç ve dış yapısına bakacak, garip rastlantılara tanık olacaksınız. Semaver Kumpanya 14. yılını doldururken, her zaman olduğu gibi kendi diliyle hikayesini anlatmaya hazırlanıyor.

MAHALLE’de

Figaro Goes Jazz Mozart’ın aşk, tutku, hırs, sadakatsizlik, entrikalar gibi evrensel konuları ele aldığı “Figaro’nun Düğünü” operasının, S.Tuluğ Tırpan’ın klasik yorumlara da yer verdiği caz aranjmanlarından oluşan konseri kaçırmayın.

Ne zaman?

19 Ekim, 20:00 Nerede?

Hisar Okulları Kültür Merkezi Ne kadar?

80-100 TL

Gluten Free

Halloween Kurabiye ve Cupcake Ne zaman?

30-31 Ekim, 14:00-16:00 Nerede?

Krem Karamel Bilgi için: 0533 618 7987 www.atolyekremkaramel.com

22 intown

Ne zaman?

18-22-27 Ekim, 13:00-16:00 Nerede?

Krem Karamel Bilgi için: 0533 618 7987 www.atolyekremkaramel.com

Saffet Emre Tonguç ile Topkapı-Tarihi Yarımada Gezisi Ne zaman?

24 Ekim, 10:00-16:00 Bilgi için: Yedi Kültür Sanat (0532) 463 59 87

Ali Gür 1954 yılında doğmuş, 1967 Nis Kuaför’de mesleğe ilk adımını atmıştır. Yıllarca beraber çalıştığı ve sanatını öğrendiği Nis Kuaför’ün 1976 yılında işletmeciliğini devralarak bugünkü Ali Gür Kuaför Salonlarının ilk halkasını ve temellerini oluşturmuştur. Ali Gür, bir kuaför olarak mesleki gelişim sürecinde daima vizyonunu geniş tutmayı başaran bir işadamıdır. Yurtiçi–yurtdışı eğitimlerle, yenilik arayışlarıyla, modern çağın gereksinimlerine ayak uydurmasıyla kendini hem sanatında hem de işletmecilik yönüyle daima geliştirmiştir. Aynı donanımı ekibi için de sağlamayı kendine hedef seçmiş, onlara bu yolda önderlik etmiştir. Çalışanlarını birer arkadaş ve ortak olarak gören Ali Gür, aynı çatı altında topladığı ekibinin kalitesinin yüksek olmasının müşteri mutluluğunu da arttıracağı bilinciyle kendi bünyesinde bir eğitim merkezi oluşturmuştur. 2005 yılında açılan bu okulda personeline işletme, teknik ve iletişim eğitimleri vermektedir.

Ali Gür, müşterilerini salonunun gelişiminde katkıda bulunacak misafirleri olarak görür. Onların şikayetlerini titizlikle dinler, önerilerini değerlendirir. Sektörün ilklerini yapmak, onlar için iyi, hoş olan her şeyi işletmesine uyarlamak için uğraşır. Sosyal konulardaki duyarlılığını mesleğine de taşırken yardım kampanyaları ile bu güzelliğe müşterilerini de ortak eder. Modern Türk kadın ve erkeğine gelecek yıllarda daha iyi hizmet vermenin yollarını arar.

Merkezimiz Şaşkınbakkal-Bağdat Caddesi’nde olmak üzere; Bağdat Caddesi Göztepe Parkı, Bağdat Caddesi Erenköy, Bağdat Caddesi Çiftehavuzlar, Bağdat Caddesi Ethem Efendi, Acıbadem, Fulya Selenyum, Profilo AVM Mecidiyeköy, Zeytinburnu, Kartal, Pendik, Ankara Anteres, Adapazarı, Adapazarı Serdivan AVM, Edirne’de yola devam eden ALİ GÜR, büyüyen ve güçlü bir marka olmanın haklı gururunu taşımaktadır.

Hizmet kalitemizi daha da artırmak için yeni vermeye başladığımız hizmetlerimiz arasında; Kaş kontürü, kalıcı eyeliner, kirpik dibi doldurma, dudak kontür ve kalıcı ruj, ipek kirpik bulunmaktadır.

06.12.2012 tarihinde Ali Gür Göktürk Şubesini açmış bulunmaktayız. Ali Gür Akademi’de 15 senelik alınan bilgi ve birikimle 18. noktada 5 yıldır hizmet vermekten gurur duyuyoruz.

Değerli iş ortaklarımız Hakan Öcal– Gülcan Öcal–Bora Demir

imaj çekimi Hakan Öcal ve Schwarzkopf ortak çalışmasıdır.

0212 322 28 90

www.aligur.com.tr

iletişim Belediye Caddesi Silver House Sitesi No: 6 kemerburgaz-Göktürk/Eyüp Salonumuzun dekor ve aydınlatmasını yapan Özcan Aydınlatma’ya katkılarından dolayı teşekkür ediyoruz...

RÖPORTAJ

LEVENT ÜZÜMCÜ “ŞEHİR TİYATROLARI’NIN BİR ÇİVİSİ OLMAKTAN HER ZAMAN GURUR DUYDUM.” Renin Esmer

Fiona Akkohen

Mekan: Hisar Kültür Merkezi

“HAYAT KOLAY DEĞİL! BİR ERKEĞİN HAYATI ŞUNA BENZER; AKINTIYA KARŞI YÜZERSİN BİR BALIK GİBİSİNDİR AMA BAZEN AKINTIYA KARŞI DEMEK SADECE OLDUĞUN YERDE OLABİLMEK İÇİN ÇABA GÖSTERMEK DEMEKTİR.” DİYOR LEVENT ÜZÜMCÜ... “BUNUN BİLE NE KADAR BÜYÜK ÇABA İSTEDİĞİNİ FARK ETTİĞİN ANDA YA YÜZMEYİ BIRAKIRSIN VE AKINTI SENİ SÜRÜKLER YA DA NE OLURSA OLSUN AKINTIYA KARŞI YÜZMEYE DEVAM EDERSİN. BEN O AKINTIYA KARŞI YÜZMEYE ÇALIŞAN BALIĞIM İŞTE....” LEVENT ÜZÜMCÜ, YALNIZCA SON OYUNU “İSTİBDAT KUMPANYASI”NI İZLEYENLERİN BİLE HAK VERECEĞİ ÜZERE ÇOK İYİ BİR OYUNCU VE AYNI ZAMANDA YORUMLARIYLA ÇOK KONUŞULAN BİR FİKİR ADAMI...

inanıyorsam o yolda ilerledim, hiçbir etken virajlardan dönmemi, kıvrılmamı sağlamadı. Hep kendimi geliştirerek neydiysem o olmaya devam ettim. Takdir edersiniz ki “Avrupa Yakası” dizisi oynandığında ne coğrafyamızın ne de ülkemizin bu derece köklenmiş problemleri yoktu. Ama şimdi durum öyle değil. Ben de iki evladıma da daha güzel bir gelecek bırakabilmek için konuşuyorum. Tüm çırpınışlarım bu yüzden…

Türkiye siz gençliğinizi yaşarken daha güzel bir ülke miydi?

Hayır, Türkiye’nin her zaman çok eksikleri oldu. Güzel ülkem bir türlü problemlerini halletmemek, sürekli halının altına süpürmekle ünlü. Ne yazık ki halının altına gizlediğinizde o kirden, o tozdan hiçbir şey kaybetmiyorsunuz, sadece görmüyorsunuz.

Her dönemde bunlarla uğraşıyoruz. Problem çözmeyi bilmiyoruz sadece erteliyoruz. Kimsenin yasını bile tutmaya vaktimiz yok artık. Birinin yasını tutarken başka bir olay patlak veriyor. Bu çok acı. Bu acıdan boğuluyorum ben. Burası tıpkı hepimizin olduğu kadar benim de ülkem. Bunları söylemek de en doğal hakkım.

Her zaman söyledim, her zaman da söylemeye devam edeceğim.

“Avrupa Yakası”nda da söylüyordum, “Abim” filmini ya da “Harem”i çekerken de söylüyordum.

“ŞANSLI BİR AKTÖRÜM.” “Avrupa Yakası”nda Cem karakterini oynadığınız dönemde daha çok hayata tutunmaya çalışan bir oyuncu olarak gözlemliyorduk sizi. O dönemde de var mıydı sosyal olaylara duyarlılığınız?

Cem karakterini oynadığım dönemde yapmış olduğum röportajlarıma bakarsanız o zaman da öne sürdüğüm siyasi fikirlerim ve politik duyarlılığımla çok fazla beğeni topladığımı söyleyebilirim.

Mesela bugün Çin’deki özerk bölge olan Doğu Türkistan’daki olaylarla ilgili görüşlerimi belirttiğim dönemde de “Avrupa Yakası”nda oynuyordum.

Sadece açıklamalarım ulusal basında çok fazla yer bulmuyordu. Ben nasıl yaşıyorsam ve neye

26 intown

Şehir Tiyatroları’ndan ihraç edildiğinizde hakkınızı arama yoluna gittiniz. Bu konuda ne diyeceksiniz? Şehir Tiyatroları’nda bugün İstanbul’daki bir otobüs şoföründen çok daha az maaş alarak çalışıyordum, diğer arkadaşlarımın olduğu gibi. Şehir Tiyatroları’nda yüksek maaşlar yok, başta onu belirteyim. Şanslı bir aktörüm. Her yetenekli aktör şanslı olmayabilir. Her şanslı aktör de yetenekli demek değildir tabii.

Hatta yeri gelmişken şanslı aktörlerin çoğu da yeteneksiz diyebilirim. Bu insanlar televizyonlarda tıpkı hepimizin olduğu gibi işler buldu. Kimilerimizin işi tuttu kimilerimizin tutmadı. Ben Türkiye’de tutan işlerin içerisinde yer aldım. Bu benim şansımdı.

Benim gibi tanınan bir simanın Şehir Tiyatroları gibi beş liraya oyun oynayan bir kurumda olması demek, beni herkesin beş liraya izleyebilmesi demektir. Ben sosyalist biriyim, bunu

da her zaman onurla söylüyorum. Çünkü bu toplumculuk demektir; toplumun her kesimini, her ferdini severim sadece başta insan oldukları için... Bir insanı sevmem için onun nereli olduğunun, hangi dine inandığının, hangi partiye oy verdiğinin, ten renginin, cinsiyetinin hiç bir önemi yoktur bende. Hayata böyle bakıyorum. Bu nedenle herkesin beş liraya tiyatro izleyebilme hakkı için orada durdum. Çok büyük paralar alıp da hiç bir iş yapmadan durmadım orada.

Her sene en az iki oyun oynadım. O nedenle orada kalmayı kendimde hak olarak gördüm.

Bu arada bir yanlış anlaşılmayı düzeltmek isterim. Ben anti-devletçi bir insan değilim.

Devletin gerekliliğine her zaman inanırım.

Devletin yapıları ve almış olduğu kararlarla ilgili sıkıntılarım olmuş olsa da, savunduğum şey kesinlikle devletsizlik değil. Şehir Tiyatroları Türkiye’nin mirası olan bir kurum.

Ve orada tırnak içinde söylüyorum “benim tanınmışlığımda”, “benim bilinirliliğime” sahip aktörlerin de olması lazım. Hayatımın çok büyük bir bölümünü, 20 dakikada seslendirme stüdyosunda kazanabileceğim bir para için Şehir Tiyatroları’nda geçirerek harcadım ben.

Harcamaya da devam ederim. Sadece 42 temsil yapmış olan “Bir Yaz Gecesi Rüyası” oyunumuz geçen yılın en çok izlenen oyunu oldu. Bir Shakespeare oyununu açık havada iki oyunda 12 bin kişiye izletmiş olduk. Bunun ne kadar önemli bir şey olduğunu bilemezsiniz.

Bunları anlatırken bile gözleriniz parlıyor. Şehir Tiyatroları sizin için apayrı bir deneyim olmalı...

22 Ağustos’ta oynamış olduğumuz ikinci oyunumuzun perde arasında müthiş bir yağmur başladı ve o yağmur yağarken sahnenin yapısı gereği oyuncular ıslanmıyorlar fakat seyirci sırılsıklam olmuştu. Sahneye doğru yürüdüm ve bütün o yağmurun altında ıslanan tiyatronun kendilerine dağıttığı muşambalarla yağmurdan korunmaya çalışan seyirciye dönüp, (O anı sadece ben yaşadım, gerçekten çok yoğun, pahabiçilmez bir andı) “Tamam mı, devam mı?” diye sordum. “Hemen kesebiliriz oyunu, ıslanıyorsunuz.” dedim. Altı bin kişi birden alkışlayarak devam dedi. Bunları hangi parayla ölçebilirsiniz? Bu nedenle ben Şehir Tiyatrolu olmaktan, o tiyatronun bir çivisi olmaktan her zaman gurur duydum.

intown 27

RÖPORTAJ HAYATTA OLMAK ISTEDIĞINIZ YERDE MISINIZ? Her zaman ailem olsun isterdim. Mutlu olmak ister miydim? Kim istemez! Genel olarak bakıyorum, ülkem ile ilgili mutsuzluklarımı bir kenara bırakırsak iyi miyim? Evet, iyiyim. Ailemle mutluyum, sevdiğim işi yapıyorum. Sahnede olmaktan mutluyum. Arkadaşlarımla olmaktan mutluyum. Sizin gibi değerli insanların gelip benimle röportaj yapmasından, fikirlerime önem vermesinden, anlattıklarımdan etkilenmesinden mutluluk duyuyorum. Çünkü benimle aynı dünyaya inandığınız gözlerinizden görüyorum, bu da yalnız olmadığımı hissettiriyor. Tıpkı ben size nasıl hissettiriyorsam. Ve yani niçin olmasın? İstediğim yerdeyim. Çalışmayan bir kadınla asla evlenmezdim. Eşimin mesleğinin olması ona olan saygımı arttırıyor. Çocuk isterdim, iki oğlum var.

Sonucunun böyle olacağını bilseydiniz bugün de aynı şekilde davranır mıydınız?

Aslında benim koymuş olduğum tepki insanların kafasında 10’a katlandı. Çünkü hayatı boyunca yapmış olduğunuz açıklamaları okumamış, dinlememiş insanlar. Başkaları sizin adınıza açıklamalar yapıp, sizin adınıza konuştuğunda, o açıklamaları sizin yapmış olduğunuza inanıyorlar. Sizin ne düşündüğünüzle, ne yazdığınızla ilgilenmiyorlar ama inanmak istedikleri kişinin sizin hakkınızda “böyle dedi” demesine inanıyorlar ve onların sizin hakkınızda söylediklerini hayatlarının ortasına koyuyorlar. O kültür de böyle bir kültür. Duyduğuna inanıyor, senin söylediğine inanmıyor.

O zaman çarpıtıldı mı sözleriniz?

Benim ‘ben buyum’ dediğim yerde bana “hayır sen busun” denildi. Evet, biraz da ben ne yaparsam yapayım onlar beni nerede görmek istiyorlarsa, oraya koyacaklardı. Ben bu güne kadar yaptığım hiçbir açıklamadan pişman değilim. Bugün adımı yazdığınız zaman karşınıza çıkacak -benim ağzımdan çıkmış- her bir açıklamanın gene altına imzamı atarım.

28 intown

UZUN SÜRE DIZILERDE ROL ALMIŞTINIZ. ŞIMDI TEKLIF MI GELMIYOR YOKSA SIZ MI ISTEDIĞINIZ GIBI BIR PROJE BULAMIYORSUNUZ? “Güldürme beni kuzen!” (gülüyor) Tabii sen bu espriyi bilmezsin ama bizim gençliğimizde “Tuhaf İkili” diye bir dizi vardı. Oradan dilimize yapıştı. Sen de güldürme beni kuzen! Bu bir sermaye çarkı ve bu çarkın içerisinde bu sermayeyi eleştiren insanların barınmasının mümkünü yok! Onun için bugün benim bir televizyon dizisinde oynamamın çok imkanı yok. Seyircilerimizden özür dileriz...

Sanat camiası size çok destek verdi. Hayal kırıklığına uğratan kişiler oldu mu?

Arkamda kim var kim yok, destekçilerim kimler diye düşünmedim hiç. Çünkü hiçbir zaman ben hiç kimseyle birlikte hareket ederek bir şey yapmadım. Kendim neye inanıyorsam onu yaptım. Başkaları da aynı şeyi yapmak istiyorsa birlikte yaptım. O yüzden kimse tarafından hayal kırıklığına da uğratılmadım.

“TİYATRO, KOLEKTİF YAPILAN BİR SANAT ESERİDİR.” “Bir filmin en iyi oyuncusu olmaktansa iyi bir filmin ortalama bir oyuncusu olmayı tercih ederim, bu beni daha çok mutlu eder” demişsiniz, bunu açar mısınız?

Genellikle bizim mesleğimizde herkes işini çok iyi yapmaya çalışır. Aslına bakarsanız daha küçük bir roldü benim burada kastettiğim.

Aslında bu söz şöyleydi: Kötü bir filmin baş rolü olmaktansa iyi bir filmin daha az replikli ikinci dereceden oyuncusu olmayı tercih ederim. Bir kere onu düzeltmek istiyorum.

Benim anladığım şey bu. Sanat eserinin kolektifliğine inanırım her zaman. Bireysel sanat eserleri de vardır; heykel, resim, şiir, roman gibi ama tiyatro, kolektif yapılan bir sanat eseridir. Kolektif yapılan bir sanat eseridir sinema. Çok az kolektif yapılan sanat eseri vardır. Sahne ve gösteri sanatları, bale,

opera, tiyatro, sinema... Bunlar kolektif yapılan işlerdir ve burada iyi yapılmış bir film, iyi yapılmış bir tiyatro seyircinin de oyuncunun da büyük kazancıdır. Bir oyunun sadece ve sadece benimle anılmasını istemem. O oyunun anılmasını isterim.

Mesela “İstibdat Kumpanyası” böyle bir oyun.

Bütün ödülleri aldım ama. “İstibdat Kumpanyası” diyoruz bakın. Kimse demiyor ki “Aaa Levent Üzümcü’nün oyunu. Herkes diyor ki “İstibdat Kumpanyası”! Benim hedeflediğim her zaman budur. Bir sanat eserini sanat eseri yapan, kolektif sanat eserini kolektif sanat eseri yapan budur.

“Kalabalıkların haklı olmadığını öğrendim” diyorsunuz. Neden?

Bakın şimdi şöyle bir örnek vereceğim size. 2.

Dünya Savaşı ile 1. Dünya Savaşı arasındaki 18 yıllık zamanda, 1. Dünya Savaşı’nı kazanan ülkelerin kaybedenlere uygulamış olduğu bir takım yaptırımlar vardı. Doğadaki canlılar nasıl büyükten küçüğe birbirlerini ezerler, savaş makinalarında da aynı mantık işledi. Almanlar teknolojide ve mühendislikte o kadar ileri duruma geldiler ki çok küçük denizaltılar ve yaparak 2. Dünya Savaşı’nda o gemilerle bütün denizlerin hakimi oldular. Bunu kim yaptı?

Alman mühendisleri yaptı. Dünyanın hala en iyi mühendisleridir kendileri, Japonlarla birlikte.

Hala dünyanın en iyi makinalarını Almanlar ve Japonlar yaparlar. Bu adamlar bu kadar gelişmiş bir zekaya sahip olarak kendi ülkelerinin pimini çektiler. 1930’lu yıllarla başlayan bir deliliğe kendilerini kaptırıp en son yüzde 97-98’lerle yapılan oylamalarda Hitler’i desteklediler, sonucunu hepimiz biliyoruz dünya tarihinde. Her zaman için adaletin evrensel ilkelerine inandım.

Olması gerekliliğine inandım. Adaletin, evrensel doğruları vardır bunlar olduktan sonra bir de neye ihtiyacınız var; onu yürütecek cesur insanlara ihtiyacınız var.

“GENİŞ AİLEMLE BİRLİKTE YÜRÜYEBİLMEK İSTİYORUM.” Ada ve Batu adında iki oğlunuz var. Onların geleceği ile ilgili bir hedef var mı? Tiyatrocu ya da sanatçı olmasını ister misiniz? Öncelikle adam olmalarını isterim. Yaptıkları mesleğin de, hayattaki tüm seçimlerinin de temelinde yatan şey karakterleri ve adam olmalarıdır. İyi birer insan, vicdanlı olmalarını isterim. Haksızlıklara karşı duruşları olsun isterim.

Birinin yasını tutarken başka bir olay patlak veriyor. Bu çok acı. Bu acıdan boğuluyorum ben. Burası tıpkı hepimizin olduğu kadar benim de ülkem. Bunları söylemek de en doğal hakkım. Her zaman söyledim, her zaman da söylemeye devam edeceğim. “Avrupa Yakası”nda da söylüyordum, “Abim” filmini ya da “Harem”i çekerken de söylüyordum.

intown 29

RÖPORTAJ “Kötü bir filmin başrolü olmaktansa iyi bir filmin daha az replikli ikinci dereceden oyuncusu olmayı tercih ederim.”

PEVONIA BOTANICA Cilt Bakım Günleri 1-31 Ekim 2016

ORGANIK KÖK HÜCRE

Bugün sana yapılan haksızlık yarın başkasına, bugün başkasına yapılan haksızlık yarın sana yapılacaktır, bunu bilebilecek erdemde olmalarını isterim. Seslerini duyursunlar isterim. Meslekleri ne olursa olsun ama böyle olsunlar.

Nasıl bir baba, nasıl bir eşsiniz? Şunu biliyorum ki, bir çocuğa neyi söylerseniz söyleyin o çocuk onu yapmaz. Yani siz yataktan kalktığınız bir halde, çıplak ayakla, pijamalı, mutfakta su doldururken aynı şekilde kalkmış olan oğlunuza “Oğlum git çoraplarını giy” dediğiniz zaman o bir anlam ifade etmez. Siz hayatınızla bir şeyler öğretmeli, onların yapmasını istediğiniz şeyleri önce siz yapmalısınız ebeveyn olarak.

Ben de onlara kendi hayatımla örnek olmaya çalışıyorum. Şunu da biliyorum ki, çocuklar sizi dinlemez. Eğer bir çocuk anne-babasını dinliyorsa onda bir sorun var demektir (gülüyor). O yüzden özgürlüklerine saygı duymak, onları özgür bırakmak da önemli.

Peki, eş olarak?

Sorduğunuz soruların muhatabı ben değilim aslında. Nasıl bir koca, nasıl bir baba? Anlayışlı olmaya çalışıyorum ama ne kadar olduğunun ölçümüne eşim karar verir. Ama eşimle iyi olmamızın nedeni, kendimi ona en iyi şekilde ifade etmeye çalışmam. Bu nedenle aramızda konuşarak çözülemeyecek hiç bir şey olmadı,

CILT BAKIMI

olmuyor. Herkesin elinden geldiğince bir işi var.

Limitlerimi sahne üzerinde mesleğimle ilgili ne kadar zorladıysam belki de onun bin katı on bin katı zorluyorum daha iyi bir baba ve eş olabilmek için. Çünkü kolay değil hayatta bunlar. Hayat kolay değil! Bir erkeğin hayatı şuna benzer; akıntıya karşı yüzersin bir balık gibisindir ama bazen akıntıya karşı demek sadece olduğun yerde olabilmek için çaba göstermek demektir.

Bunun bile ne kadar büyük çaba istediğini fark ettiğin anda ya yüzmeyi bırakırsın ve akıntı seni sürükler ya da ne olursa olsun akıntıya karşı yüzmeye devam edersin.

Ben o akıntıya karşı yüzmeye çalışan balığım işte...

1 seans 400 TL yerine

295 TL 5 seans 1600 TL yerine

1250 TL

Oynadığınız rollerden en çok size keyif veren hangisi? En sevmeden oynadığınız rol?

Uzunca bir süredir rollerimi kendim seçebilecek durumdayım. Benim seçimimle olduğu için hepsi keyifle oynandı. Ama “Abim”in benim için yeri ayrıdır.

Sevmeden oynadığım bir rol olmadı.

Gelecek ile ilgili planlarınız neler? İyi ve onurlu bir şekilde yaşamaya devam etmek. İnsanlara ulaşabilmek, oyunlarımla... Elimden geldiğince... Ailemle, geniş ailemle birlikte yürüyebilmek istiyorum. Kocaman bir aileyiz biz, çok büyük. ÇOK!

Hemen arayın

MEDICAL DAY SPA 30 intown

0 212 322 23 71 - 0 541 360 33 24 www.nudayspa.com

İstanbul Caddesi Gökofis İş Merkezi Kat 4 (İşbankası üstü) Göktürk

İYİ YAŞAM

N E T U L G

ÇÖLYAK YA DA GLUTENSİZ YAŞAM

Göknel Dumanlı Nü Happy Mutfak Diyetisyen

TÜRKİYE’DE HER 250 KİŞİDE 1 ÇÖLYAK HASTALIĞI GÖRÜLÜYOR. ÇÖLYAK HASTALIĞI, BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNE BAĞLI BAĞIRSAK PROBLEMİ İLE KARAKTERİZE, BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ İLGİLENDİREN BİR HASTALIK. ÇÖLYAK, DUYARLI KİŞİLERDE GLUTEN İÇEREN GIDALARIN ALINMASINDAN BİR SÜRE SONRA ORTAYA ÇIKAN BİR EMİLİM BOZUKLUĞU SENDROMU OLARAK DA TANIMLANIYOR

Çölyak hastalığı (Gluten Enteropatisi) insanlarda en sık görülen besin kökenli ince bağırsak hastalığıdır. Genetik ve çevresel faktörlerin etkileşimi sonucu ortaya çıkan, bağışıklık sistemine bağlı bağırsak problemi ile karakterize, bağışıklık sistemini ilgilendiren bir hastalık olup duyarlı kişilerde glüten içeren gıdaların alınmasından bir süre sonra ortaya çıkan bir emilim bozukluğu (malabsorpsiyon) sendromudur.

Buğday, arpa, çavdar ve yulafın içerdiği bitkisel protein glutene karşı ömür boyu süren intoleransla karakterizedir ve özellikle ince bağırsağın proksimalini (üst bölümünü) tutar. Hastalık belirtileri ve ciddiyetleri yaşla değişiklik gösterir. Çocuklarda sıklıkla kronik ishal, büyüme geriliği, karın şişliği, demir eksikliği ile ortaya çıkarken, ileri yaşlarda gastrointestinal sistem dışı bulgularla veya daha hafif şekillerde karşımıza gelebilir.

NASIL ORTAYA ÇIKAR?

Gluten içeren gıdalar, bağırsaklarda yapısal değişikliğe neden olmakta ve zamanla bağırsaklarda bulunan villüs dediğimiz hücrelerin kısalmasına ve işlev görememesine neden olmaktadır.

Sık görülen belirtiler • Kronik diare (kronik ishal) • Büyüme geriliği • İrritabilite • Abdominal distansiyon (siskinlik hissi) • Kilo kaybı (büyük çocuk) • Zayıflık Nadir Görülenler • Konstipasyon (kabızlık) (Süt çocuklarında daha fazladır.)

• Kusma • Dispepsi (bulantı) • Gecikmiş puberte (bluğa girmede gecikme) • Karın Ağrısı (okul çağı çocuklarında) • Boy kısalığı (Tek bulgu olabilir.)

• Demir eksikliği (kansızlık) • Kalsiyum, K vitamini, folik asit eksikliği • Diş minesi defektleri

32 intown

GLUTEN NEDİR?

Gluten; buğday, arpa, çavdar ve yulafta bulunan bir tür proteindir. Hamurun kabarmasını sağlayan, raf ömrünü uzatan, elde edilen mamulün kalitesine önemli etkisi olan bir tür proteindir. Bu nedenle glutensiz unlarla yapılan ürünler çabuk bayatlamakta, şekil verirken zorlanılmakta ve kabarması gereken bir çok unlu mamul istenen nitelikte olmamaktadır. Mısır ekmeğinin fazla kabarmaması buna verilecek en iyi örneklerdir.

GLUTENİN ÇÖLYAK HASTALIĞI İLE İLGİSİ NEDİR? Çölyak hastalığında bu proteine karşı bağırsaklarda bir karşı yanıt oluşmakta ve tüketildiğinde ishal şeklinde dışarıya atılmaktadır. Glutenin kana emiliminden sorumlu olan bir enzimin yokluğu bundan sorumlu tutulmaktadır. Yurtdışında yapılan bazı çalışmalarda halen bu enzim türü araştırılmakta ve dışarıdan verildiğinde hastalığın tedavi edilebilmesi için yoğun olarak çalışılmaktadır.

Bu çalışmalar olumlu sonuçlanırsa eminim birçok çölyaklı hasta için umut ışığı olacaktır.

NASIL TEDAVİ EDİLİR? • Çölyak hastalığının tek tedavisi diyettir. Çölyak hastalığı kişinin ömür boyu birlikte yaşadığı arkadaşı gibi olmalıdır. Kesin bir tedavi şu an için söz konusu değildir.

• Gluten içermeyen her besin diyette serbesttir.

Temel besin gruplarımız olan et grubu, sebze-meyve grubu, süt-yoğurt grubu ve tahıl grubu besinlerden glutensiz olanlar yeteri kadar alınmalıdır.

• Glutensiz diyetin en büyük zorluğu ambalajlı ürünler ve içeriği bilinmeyen birçok yiyecek ve içeceğin olmasıdır. Çölyaklı bireyler her ortamda yediklerini içtiklerini kontrol etmek ve içinde ne var ne yok sorgulamak zorundadır. Özellikle restoranlarda ve davetlerde zorluk yaşamaktadırlar.

intown 33

İYİ YAŞAM

GLUTENSİZ TARİFLER: EKMEK (MAYASIZ) Malzemeler:

• 2 bardak pirinç unu • 1 bardak patates nişastası • 1/2 bardaktan biraz az mısır unu • 1/2 bardak soya unu (1 kaşık humus unu veya 1 kaşık patates unuyla 1/2 bardağa tamamlayın)

• 1/2 bardak glutensiz un • 1 çay kaşığı sıvı yağ • 1 yumurta (çırpılmış ve oda sıcaklığında) • 1 çay kaşığı tuz • 1 çay kaşığı şeker • 1 paket kabartma tozu • 1 çay kaşığı karbonat (istenirse) • 2,5 bardak süt (veya su) oda sıcaklığında

Yapılışı: Ekmek makinesine sırasıyla; süt, yumurta, tuz, şeker ve yağ, üzerine un karışımı, kabartma tozu ve karbonat ekleyin (unları ve kabartma tozunu önceden bir yerde karıştırırsanız sonuç daha iyi olacaktır). Ekmek makinesinde, karıştırma esnasında, bir spatula ile karışıma yardım ederek unun iyice karıştığından emin olun. Mayalanma olmadığından, en az bekleme süresi olan programda pişirilebilir. (Mutlaka bütün malzemeler oda sıcaklığında olmalıdır.)

34 intown

KİNOALI SEBZE KÖFTESİ Malzemeler (12 adet için): • 1 su bardağı kinoa • 2 su bardağı sıcak sebze suyu • 1 adet yumurta • 2 adet haşlanmış küçük boy patates • 1 adet küçük boy kabak • 1 adet küçük boy havuç • 2 dal taze soğan • 1/4 demet maydonoz • 1/4 demet dereotu • 1/2 çay kaşığı tuz • 1/2 çay kaşığı taze çekilmiş tane karabiber • 1/2 çay kaşığı kişniş

Kızartmak için: • 3 yemek kaşığı zeytinyağı Püf Noktası: Kinoa tohumlarını, kendine has acı tadının gitmesi için bol suda yıkadıktan sonra kullanın.

Pişirme Önerisi: Kinoa tohumlarını pişirme işlemi öncesinde bir saat kadar suda bekletin. Haşlanmış patates yerine pirinç unu da kullanabilirsiniz.

Yapılışı: Bol suda yıkayıp suyunu süzdüğünüz kinoa tohumlarını sıcak sebze suyunda suyunu çekene kadar yaklaşık 15-20 dakika haşlayın. Kabuklarını soyduğunuz havuç ve kabağı, haşlanmış rendenin kalın tarafıyla rendeleyin. Taze soğanları ince ince doğrayın. Dereotu ve maydanozları incecik kıyın. Sebze suyunda haşlanan kinoayı, cam bir karıştırma kabına alın ve soğuması için bir kenarda bekletin. Rendelenmiş havuç, kabak ve haşlanmış patatesi, doğranmış yeşilliklerle karıştırın. Tuz, taze çekilmiş tane karabiber ve kişnişle tatlandırın. Son olarak yumurtayı da kattıktan sonra tüm malzemeyi bir kaşık yardımıyla özleşene kadar karıştırın. Zeytinyağını teflon bir tavada kızdırın. Hazırladığınız kinoalı sebze köftesi harcından bir yemek kaşığı kadar alın ve tavaya bırakın. Üzerine hafif bir şekilde bastırarak, arkalı önlü renk alana kadar kızartın (daha sağlıklı olarak fırın ve ızgara yapabilirsiniz.) Kızaran köfteleri, kağıt havlu serili bir servis tabağına alın ve fazla yağını bırakmaları için 2- 3 dakika kadar bekletin.

HAF¡F YASAMIN EN MUTLU HAL¡...

0212 322 23 71 www.nuhappymutfak.com

0541 360 33 24

İstanbul Caddesi, Gökofis İş Merkezi, Kat: 4 (İş Bankası üstü) Göktürk

AKORTSUZ DÜŞÜNCELER konu ilişiyor birden gözüme. Sultanın İrlanda’ya yapmış olduğu bir yardımdan bahsediyor yazıda.

Türkiye’de manşetlere bile çıkmış o dönem.

KITLIK

Hikaye İrlanda’nın 1845’te patatesin mikroplanması üzerine yaklaşık üç milyon insanını kaybedeceği bir kıtlık dönemine girmesiyle başlıyor. Abdülmecid ciddi bir yardım talebinde bulunuyor bunun üzerine. İrlanda bu yardımın sadece bir kısmını kabul ediyor ama Sultan yine de gizli olarak gemiler dolusu yardım göndermeye devam ediyor.

Ferman Akgül fermanakgul@06records.com

İSTANBUL’A TAŞINDIĞIM GÜNDEN BERİ OSMANLI DÖNEMİNE BÜYÜK HAYRANLIK DUYARIM. BANA İLHAM VEREN BİRÇOK MİMARİ ESERLE YATIP KALKMIŞIMDIR, MANGA’NIN “ŞEHR-İ HÜZÜN” ALBÜMÜ İÇİN ŞARKILAR YAZARKEN. O DÖNEMDE GEÇEN FİLMLERİ DEFALARCA İZLEMİŞİMDİR. AMA HALA “İSTANBUL KANATLARIMIN ALTINDA” VE ERTEM EĞİLMEZ’İN KEMAL SUNAL, ŞENER ŞEN’Lİ FİLMLERİ KADAR BENİ HEYECANLANDIRAN BİR YAPIMA RASTLAYAMADIM…

Dizi olarak “Muhteşem Yüzyıl” ve “Filinta” oldukça başarılı olsa da bir sinema filmi ile taçlandıramadılar henüz, tarihe olan hayranlıklarını.

Belki erken Osmanlı dersek “Hacivat Karagöz Neden Öldürüldü” filmini ayrı bir yere koymam gerek. Çok güzeldi, kaynadı gitti familyasina girdi ne yazik ki.

Bunların dışında arada sırada internette hikaye avına çıkarım.

Geçtiğimiz senelerde Tırnova Cadıları cekmisti ilgimi mesela. Laf aramızda bu isimle çıkaracağım öykü kitabım da bitmek üzere.

Neyse, yine öyle bir gün Google’a rastgele Osmanlı yazdığım sıralarda kendimi Sultan Abdülmecid’in yanında buluverdim.

Tanzimat Fermanı çoktan ilan edilmiş, halka kendini daha adaletli bir sistemin içinde bulabilme

hayalleri verilmiş, kültürel olarak da batıya ciddi anlamda bir açılım başlamıştı ben sayfayı aşağı doğru kaydırdığım sıralarda...

Sonra saraya Avrupalı klasik müzik sanatçıları davet edilmeye başlandı. Kimileri Abdülmecid için besteler yapıyor kimileri ise Türk müziğine göndermelerde bulunuyordu. Aralarından en çok Listz dikkatimi çekti. Enteresan inişçıkışları var bestelerinin. Çok gergin armonilere ani geçişler yapıyor bazı parçalarında. Bir süre mouse’u bırakıp dakikalarca dinlediğimi hatırlıyorum...

Dublin’e sokulamayan gemiler mecburen Drogheda’ya çevirince rotasını, tarihi bir kader birliği oluşuyor bu küçük İrlanda kasabası ile Osmanlı arasında. Şimdilerde şehrin takımının ambleminde Osmanlı izleri, meydanında Osmanlı’ya şükran anıtları görülebiliyormuş, bu kader birliğini doğrularcasına.

Biz tarihimizin derinliğini yeni yeni dizilerden öğrenmeye başladığımız için şu anda sadece büyük zaferlerimizi anlatıyoruz sayfalarda ve ekranlarda.

Ne Osmanlı’nın gizli kalmış hikayelerine ne de kurgusal bir hikayeye yanaşmıyoruz pek. Ama bu kültüre bizden daha uzak olan Spielberg altın madeninin farkına varmış bile.

Az önce bahsettiğim kıtlık dönemini çekmeye karar vermiş. Hatta ismi de “Kıtlık” olacakmış filmin. Yalan haber değilse tabii. Bize de elimizde çekirdek, mısır “Osmanlı böyle mi gösterilir, yalan yanlış anlatılmış, ayıp etmiş yönetmen vallahi, kınıyoruz” gibi cümleler düşüyor şimdilik.

Hala aynı dileğimi sürdürüyorum; ne olur biri çıksın ve tüm kahramanlık hikayelerini, efsaneleri, göğüs kabartma gösterilerini artık biraz geriye atıp kurgusal bir Osmanlı filmi çeksin. Mesela Abdülmecid döneminde Türkiye’ye gelen Avrupalı bir müzisyenin fantastik hikayesini anlatsın.

Mozart’ın koyduğu Türk tınılarından haberdar olan İstanbullu genç bir müzisyenin hayallerini senaryolaştırsın. Değmeyecek kadar zor mu bunlarla uğraşmak? Ertem Eğilmez’in yaratıp bize emanet ettiği kurgusal mirasın hiç mi değeri yok?

Bu kadar derya deniz bir tarihin içinde sinema olarak bu kıtlığı çekmemiz çok yazık değil mi?

NOT: Yazıyı tam sonlandırırken “Pascali’s Island” diye bir filme rastladım internette. Ben Kingsley Osmanlı Sultanının casusu rolünde. Daha izlemedim ama bir göz gezdirdim dayanamayıp. Hayranı olduğum Kingsley’i Türkçe konuşurken izlemek inanılmaz olacak...

Osmanlı kültürü ile Avrupa müziğinin münasebeti tabii ki bu zamanlarda başlamıyor.

Beethoven Mozart gibi dehaların eserlerinde Osmanlı ritmlerini, esintilerini kullanması, 16. yy’da aristokratların Osmanlı kıyafetleri ile pozlar vermesi, ilgi ve alakanın çok geçmişe dayandığını gösteriyor. Zamanında Wagner’in bile bizim saray tarafından desteklendiği söyleniyor.

Duraklama ve gerileme dönemlerine girildiğinde ise bu hayranlık yerini başka duygulara bırakıyor.

Abdülmecid dönemi, batı kültürünü tutunacak bir dal parçası olarak görüyor belki de. Ben bunları düşünürken yazıya asıl ilham veren

36 intown

intown 37

EMLAK DÜNYASI DOĞANIN İÇİNDE ÖZGÜN BİR TASARIM: İNŞAAT SEKTÖRÜNDE 22 YILLIK DENEYİMİ OLAN GÜN İNŞAAT’IN GENEL MÜDÜRÜ YÜKSEL GÜNVER, KEMERVILLE PROJESİNİ ANLATIYOR…

Projeyi kısaca tanımlamanızı istesek bize ne söylerdiniz?

Kemerville, şehir merkezine sadece 20 dakika, kent yaşamının tüm olanaklarını sağlayan Göktürk’e ise 5 dakika mesafede, alçak bloklardan oluşan, sakin, konforlu, yeşillik içinde butik bir yaşam şansı sunuyor. Komşuluk ilişkilerini destekleyen bu projede hem yaşayanların özel alanlarındaki mahremiyetine önem verdik hem de aralarındaki bağı güçlendirecek şekilde ortak alanlarda karşılaşmalarını destekleyecek kurgular geliştirdik. Kapı önü karşılaşmalarını, havuz başı sohbetlerini, özel balkonlar ve paylaşılan dış mekanlar arasındaki görsel iletişimi özellikle önemsedik.

38 intown

Proje için Kemerburgaz bölgesini seçme sebebiniz neydi?

Kemerburgaz, yıllardır İstanbullular için kent merkezinin kaosundan bir kaçış olarak görülen, orman içinde ama şehre çok yakın bir yerleşim bölgesi. Temiz havası, ormanı, sakinliği ve konumuyla yeni bir yerleşim merkezi olarak ilgi çekmekte. Biz 2006 yılından beri yaptığımız tüm Kemerburgaz ve Göktürk projelerinde ölçek açısından butik bir yaklaşımı benimsedik. Daire adetlerinin 30-60 arasında değiştiği projelerde, büyük sitelerde birbirine yabancı kalan yaşayanların, kalabalık içinde deneyimledikleri yalnızlık, kopukluk gibi olumsuz duygularına alternatif bir yaşam modeli sunduk.

Dairelerin özelliklerinden bahsedebilir misiniz?

Kemerville’de kat adeti diğer projelerimize göre daha az. Ayrıca bir blokta yalnız 4 dubleks daire mevcut. Bu durumda çok katlı apartman tarzından uzaklaşan “villa” konseptine yaklaşan bir tasarım söz konusu. Konutların dışarıya açılımı, bahçeyle kurulan güçlü ilişki ön planda.

Kullanılan ahşabın sıcaklığı, cumbalar, kütle hareketleri ise yine bir apartmandan çok villa imajını betimliyor.

Büyüklükleri 130 m2 ve 184 m2 arasında değişen 40 adet 2+1, 3+1, ve 4+1 çatı ve bahçe dubleksi mevcut. Göktürk sınırları içinde yapılan sitelerle karşılaştırıldığında ise %30 taban oturma alanı ile düşük yoğunluklu bir yerleşim ortaya çıkıyor. Arazinin %70’inin yeşil alan olarak bırakıldığı

projede adeta ormana açılan bir yaşam sergileniyor. Aynı zamanda okulları, hastaneleri, restoranları, kafeleriyle kent yaşamının tüm olanaklarını sunan bir çevre içinde yer alıyor.

Mimaride de farklılıklar söz konusu…

5100 metrekarelik proje alanının yalnız %30’unu kaplayan 3 katlı 8 blok ile düşük yoğunlukta bir yapılaşma var. Konut bloklarında göze çarpan unsurlar, ahşap kaplama ve cumbalar. Kabuktaki hareketlerle sağlanan gölge-ışık oyunları ile mimari tasarımda farklılık yaratılmaya çalıştık. Konutların dışarıya açılımı ve yeşil alanlarla kurulan güçlü ilişkilerle de bahçeli evlerden oluşan bir mahalle kurgulanmasını sağladık. Mimari tasarımda yalın, süslemeden uzak ama 3. boyuttaki hareketlerle özgünlük yakalamayı özellikle istedik.

Kompozit malzeme gibi yapay yapı malzemelerinden uzak durup ahşabın sıcaklığını benimsedik. Yeşille bütünleştirmeye çalıştığımız bu kurguda ahşap kaplı ve beyaz yüzeylerin yanına sarı gibi çarpıcı bir renk de ekledik.

Sosyal alanlarda ne gibi imkanlar var?

Projenin sosyal donatı alanları arasında 20 metre uzunluğunda açık yüzme havuzu, her daireye 2 araçlık otopark alanı, sosyal merkez, yürüyüş parkuru, fitness center, sauna ve yeşil alanlar mevcut.

GÜN İNŞAAT HAKKINDA 1994 yılında İnşaat Mühendisi Yüksel Günver tarafından kurulan, kurulduğu yıldan itibaren inşaat taahhüt işlerini ve proje geliştirme işlerini bir arada yürüten, hem girişimci hem de yüklenici olarak çalışan bir inşaat taahhüt şirketidir. GÜN İNŞAAT, 22 yılda yaklaşık 120.000 m² inşaat alanı olan 800’den fazla konut, 70.000 m² inşaat alanı olan üniversite kampüsü, 5.000 m²’lik iş merkezi inşaatları ile 5.000 m²’lik kapalı alan olan fabrika inşaatlarını başarıyla tamamladı. www.kemerville.com Tel: 0212 322 47 24

intown 39

BİZİM CEMİYET

Caz Sahnesi

Hazırlayanlar: Fiona Akkohen - Hayri Zorlu

BIZZ PUB

SWEE IM TAN-STEVE ELDRİDGE-KAMURAN KOÇAK

ALP -SEDA TÜTÜN TUĞÇE-BEGIM BAŞLIGİL

OYA PALAMUT-TÜMER İNCE-YAVUZ MERT

Jazz standartları, neo soul, blues ve funk parçaların özgün yoru mlarından oluşan eğlenceli caz geceleri sizleri bekliyor!

İRFAN CELEP

40 intown

Bilgi ve Rezervasyon:

322 48 22

BİZİM CEMİYET MOTTO Motto kış sezonunu hızlı açtı! Çarşamba, cuma, cumartesi geceleri yapılan canlı performans ile Göktürk’ün en iyi eğlence mekanlarından biri olan Motto’da; pop, caz, latin, 80’ler Türkçe ve fasıl seçenekleri ile mutlaka size uyan bir program bulabilirsiniz. Göktürk sakinleri Motto’da şarkı söyleyip, dans ediyor ve Motto, “eğlence başlasın” diyenleri bekliyor!

What is your motto?

Arcadium Life No:27 Göktürk – İSTANBUL / 0212 322 50 52 / www.mottobar.com / info@mottobar.com 42 intown

MottoLoungeBar

mottoloungebar

mottoloungebar

BİZİM CEMİYET KEMER COUNTRY

44 intown

BİZİM CEMİYET ANJELİKA AKBAR, KEMER COUNTRY’DE SAHNE ALDI

PIERRE OCAKBAŞI ÖZLEM KUL-AYNUR BİNEKLİOĞLUCENGIZ EDA ZORER

Dünyaca ünlü piyanist Anjelika Akbar, 8 Ekim’de Kemerköy Sitesi Yönetim Kampüsü Toplantı Salonu’nda dinleyicilerine unutulmaz bir performans sergiledi. Site sakini Ahmet Turhan Altıner tarafından toplu yaşamın kaçınılmaz gerçeği olan Afet Yönetimi konusunda farkındalık yaratmak amacıyla organize edilen Mahalle Afet Yönetimi (MAY) sunumunda sahne alan Akbar, sihirli parmaklarıyla deyim yerindeyse kulakların pasını sildi.

VINCOTTO ONUR ORAL VE AİLESİ

LOKANTA 18

GEZİ İSTANBUL

ELIF -UĞUR ATASOY MURAT BAŞARA-ÖZGÜR CELİLOĞLU

GUILHERME - THAISA PALLESI

46 intown

Intown Dergisi’nin Reklam ve Halkla İlişkiler Müdürü Gülşah Aynacı ile Eser Yıldırım çiftine bir ömür boyu mutluluklar dileriz...

intown 47

GUSTO

BİLDİĞİNİZ GİBİ DEĞİL MÜDAVİMİ OLDUĞUNUZ MEKANLARDA HEP AYNI LEZZETLERİ TADIYOR OLABİLİRSİNİZ. MEKANLARA SORDUK, “BİLDİĞİNİZ GİBİ DEĞİL” DEDİKLERİ TATLARI… BELKİ BU ÖNERİLERLE SİZ DE FARKLI LEZZETLERİ DENEYİMLEYEBİLİRSİNİZ Gülşah Aynacı

BIZZ PUB Bizz Pub, dürüm konusunda oldukça iddialı. “Etli mantarlı, Sezar tavuklu, Izgara tavuklu ve Izgara sebzeli” olan dürüm çeşitleriyle henüz tanışmadıysanız denemenizi tavsiye ederiz.

(0212) 322 48 22

ÇİNİLİ FIRIN Çinili Fırın’da sadece börek deneyenleri tatlı bir araya davet ediyoruz. Swiss Hotel emeklisi ustanın elinden çıkan “Tiramisu”nun lezzeti denemeye değer.

(0212) 322 88 98

PIERRE OCAKBAŞI Pierre’de en çok tercih edilen mezelerden biri “Marul Yaprağında Kısır”. Kısırın en önemli özelliği ise Antakya usulü ekşili olması ve bu ekşi tadını hakiki ev yapımı nar eklisinden alması.

(0212) 322 34 33

48 intown

GUSTO PAPA JOHN’S Papa John’s henüz keşfetmeyenler için “Süper Papa Pizza”yı öneriyor.

(0212) 322 22 58

MOTTO Hamburgerseverseniz o zaman Motto’ya uğradığınız “Ev Yapımı Köfte” ile hazırlanan sağlıklı ve leziz burger’leri mutlaka deneyin.

(0212) 322 50 52

GEZİ İSTANBUL Gezi İstanbul’un mutlaka deneyimleyin dedikleri lezzeti, dana bonfile ve özel steak tartar sosla hazırlanan “Steak Tartar”… Yeşil salata ve köy ekmeği ile servis ediliyor.

444 76 39

BIG CHEFS Big Chefs’in, “Chia Tohumlu ve Susamlı Somon”u mekanın yeni lezzetlerinden. Sağlıklı beslenmek isteyenlerin gündeminden düşmeyen chia tohumu ile hazırlanan susamlı somon sumak ekşisi ve ıspanak yaprakları ile servis ediliyor.

(0212) 322 68 00

VINCOTTO Vincotto’nun mönüsüne yeni katılan “Vincotto Burger”, köfte, dana bacon, peynir ve birlikte servis edilen patatesi ile dikkatleri üzerine çekiyor.

(0212) 322 27 62 50 intown

GUSTO LOKANTA 18 Lokanta 18’in “Arnavut Ciğeri”ni denemiş miydiniz? Özel soslu patates salatasıyla servis edilen ciğer, ciğerseverlerden tam not alıyor.

NORTH SHIELD Özellikle köfteseverler için vazgeçilmez olan North Shield’in “Meatballs 4 Ways” lezzeti, dört farklı sos ile servis ediliyor.

(0212) 322 80 41

(0212) 322 44 80

MADO “Çömlekte Maraş Tava”, Mado’nun saklı kalmış lezzetlerinden. Parça etten hazırlanan bu lezzet, sunumuyla da dikkat çekiyor. Yanında pilav ve turşu ile servis ediliyor.

(0212) 322 88 80

ASLI BÖREK “Mantı ve Zeytinyağlı Yaprak Sarma” Aslı börek müdavimlerinin vazgeçemediği tatlardan… İster acılı, ister sarımsaklı, isterse bol yoğurtlu olsun mantı ve yaprak sarmayı mutlaka deneyin.

SUSHICO

(0212) 322 22 02

Sushico’ya sadece sushi için gidenlerdenseniz, mekanın sağlıklı “Kinoa Salatası”nı deneyin. Edamame ve avokado ile hem leziz hem de sağlıklı…

(0212) 322 31 81

KARAFIRIN Karafırın’ın “Baklava hamurunda çikolatalı sufle”sine, tatlı tutkunları hayır diyemiyor! Çıtır çıtır baklava hamuruna sarılan yumuşacık kek ve içerisinden akan yoğun Belçika çikolatalı bu lezzet için diyete ara verilebilir.

(0212) 322 43 34

TEZGAH Mantıseverler için farklı bir lezzet sunan “Sosyete Mantısı”, Tezgah’ın bildiğiniz gibi değil dediği lezzetlerinden. Önce haşlanıp ardından kızartılan mantı, domates sos, biberli yağ ve yoğurtla servis ediliyor.

(0212) 924 99 85 52 intown

ICHIBAN Noodle çeşitleriyle şimdiden müdavim kitlesini elinde tutan Ichiban’ın bildiğiniz gibi değil dediği lezzeti “Hiyashi Chuka Noodle”.

(0212) 618 00 11

intown 53

INCITY

ÇOK GÜZEL HÂLÂ, İSTANBUL’DA SONBAHAR ŞEHR-İ İSTANBUL’UN EN İYİ GEZİLEN MEVSİMİ BEREKETİYLE GELDİ. “İSTANBUL’DA SONBAHAR” TRENİNİ KAÇIRMAYANLAR İÇİN ŞEHRİN KALBİNDEKİ VE CİĞERLERİNDEKİ ROTALARDA, KEYFİNİZE CİLA OLACAK YENİ MEKÂN ÖNERİLERİ HAZIRLADIM. BU MEVSİMİN İSTANBUL’UNU SAKIN ISKALAMAYIN. BAŞINIZ YUKARIDA, TELEFONUNUZ CEBİNİZDE OLSUN. ÇIKIP RUHİ BEY’İN GEÇTİĞİ YERLERDEN GEÇİN MESELA. SEVDİĞİNİZ ŞARKILARIN, ROMANLARIN, FİLMLERİN SEMTLERİNDE DOLAŞIN. İSTANBUL’A DAHA ÖNCE BAKMADIĞINIZ YERLERDEN BAKIN VE BU ŞEHRİ ASLINDA NE KADAR SEVDİĞİNİZİ HATIRLAYIN

“YEMEĞİM HAFİF OLSUN, BOĞAZ’I DA GÖRSÜN”

Ulaş Altuner

54 intown

Benim gibi şehrin yüksek kesimlerinde yaşayanlar boğazı köprüden ya da araç içinden görmeye alışkındır. Yine de gelenek olduğu üzere 40 yılın başı biz bile boğaza gideriz. O gidilen yer ya balıkçıdır, ya tıka basa doyulacak başka bir yer…

Her seferinde “bu kadar yiyecek ne vardı” başlığıyla bitiririz boğaza bakan o nadir akşamı. “Havalar hala elverirken Boğaz’a ineyim ama hafif yiyeyim, yanında da bir iki kadeh bir şey içeyim” diyen varsa Goya’yı bir alternatif olarak bir kenara yazabilir. Reina’da bulunan Goya Lounge’da son derece şık tabaklarda servis edilen gayet lezzetli ve doyurucu salatalar var. Salata deyip geçmemek lazım; gelen tabaklar Gustav Klimt tablosu gibi… Bozmaya kıyamıyorsunuz. Özellikle ahtapot salata insanı biraz kendinden geçiriyor. Yemeğe ve içkiye müzik de tatlı tatlı eşlik ediyor. Kalabalık gidip erken dağılmaya ya da meraklısı varsa geceye devam etmeye elverişli bir mekân… Fiyatlar tabii ki Boğaz’a nazır.

Ortaköy, Muallim Naci Cad. No:44 Kuruçeşme

intown 55

INCITY FEDERAL’DE KAHVE(ALTI) “Kendimi mi öldürsem, bir bardak kahve mi içsem” Camus’sal ikileminde ya da civarındaysak, sağa çekip hayata tutunmamızı sağlayan halis kahveler; yeni nesil kahvehaneler var İstanbul’da çok şükür.

Son dönemde, özellikle Nişantaşı-Galata-Karaköy üçgeninde mantar gibi türeyen; “üçüncü dalga” ya da “üçüncü nesil” unvanıyla maruf kahvecilerin iyisi de var vasatı da… Hatta bazıları sırf bu rüzgârdan yararlanmak için dekorla, iç mimariyle zevahiri kurtarsa da kahve ve yan ürünler dersinden çakmış mekânlar diyebiliriz. Kahve sevenler yaş tahtaya basmasın diye bu sayıda, bu post-modern kahvehaneler arasında hem ürün-hizmet kalitesi hem de yönetim bazında en başarılı markalardan birini ele alacağız. Federal Coffee Company Galata’da, Küçük Hendek Sokak’ta bulunuyor.

Esnafça tarif etmek gerekirse; Sırtını Galata Kulesi’ne ver; 100 metre ileride solda… Hiç harita açmaya, eşe dosta lokasyon göndermeye falan gerek yok. İçeriye adım attığınız anda işin arkasında profesyonel bir akıl olduğunu hemen hissediyorsunuz. Mekânın sahibi Sam Çeviköz, dünya şampiyonu barristalar yetiştirmiş ve hayatının 20 yılını kahve işine vakfetmiş bir eğitmen. Mekân, tasarımıyla da menüsüyle de farklı beklentilere hitap ediyor. Eş-dost ile iki kelam etmek için de gidebilirsiniz; tek başına kafa dinleyip kitap okumak için de… Hatta bilgisayarı açıp kimsenin dırdırına maruz kalmadan çalışmak için bile çok elverişli iç ve dış alanları var. Federal’de çok zengin kahve menüsünün yanında bu tür mekânlarda pek kolay rastlanmayacak iddialı bir kahvaltı ve tatlı seçenekleri bulmak da mümkün. Kahvaltı tabakları ve omletleri göz-damak-mide üçlemesini aynı anda tatmin ediyor. Menüdeki favorilerim Aussie Kahvaltı ve Trio Mantarlı Omlet… Fiyatlara gelince, Galata – Cihangir standartlarında son derece uygun… Şayet öncelikli kriteriniz ödediğinizin karşılığını almaksa bu konuda içiniz rahat olabilir. Mekânla ilk kez tanışacaklara tavsiyem bir hafta sonu sabahı gidip sonbahar kahvaltısı yapmalarıdır. Mümkünse sevgili arabanızı da almayın ki sonrasında Karaköy’e doğru yürüyüp bir İstanbul havası alabilesiniz. Şahkulu Mah. Küçük Hendek Cad. No:7, Beyoğlu

56 intown

DONDURMANIN MEVSİMİ OLMAZ Türkiye’de insanlara “tatlıyla pek aram yok” dediğinizde yüzünüze tuhaf tuhaf bakarlar. O bakışta genlerinizde bir sıkıntı olduğuna dair kuşkuyu da sezersiniz. Toplumumuzdaki 10 insanın 9’una göre tatlı sevmemek ancak bir hastalık olabilir. Ben, işte o hastalıktan mustarip az sayıda İstanbulludan biriyim. Tatlı familyasından sadece ve sadece dondurma ile yakın ilişkimiz vardır ve bu ilişki mevsim bağımsızdır. İstanbul’un hareketli semtlerinde birkaç yıldır boy gösteren şık dondurmacılar birer ikişer buharlaşadursun, nadiren ve genellikle mecburen yolumun düştüğü AVM’lerin en meşhuru olan Kanyon’da Pioppo Gelato’yu keşfettim. Dondurma sevenler bilir, o tezgâhın önüne geçip dakikalarca ne istediğine karar verememek, karar verdikten sonra kasenin içindekini tüketmekten daha zevklidir. Pioppo Gelato’da bu süre alışılandan biraz daha uzun sürebilir çünkü 40 çeşit dondurma var. Yenilikçi dondurma severin Biscotti, Karaorman, Mavi Melek, Havyarlı Dondurma gibi seçenekler karşısındaki kararsızlığı şöyle dursun; “maceradan hoşlanmam, klasikten şaşmam” diyen gelenekçileri bile kara kara düşündürecek kadar fazla çeşit var tezgâhta. Bu iki profilin dışında, ne istediğinden çok emin bir tipseniz, kendi dondurmanızı da yaratabiliyorsunuz.

Kanyon AVM, Levent

TOPHANE’NİN SAKLI BAHÇESİ:

ZANAAT ATELYE

Galatasaray’dan Tophane’ye inen Boğazkesen Caddesi’nde çok iyi gizlenmiş, olağanüstü bir bahçe var. O kadar iyi gizlenmiş ki yürürken tesadüfen gözüme ilişmese benim de haberim olmayacaktı. Eskiden Fransız Yetimhanesi olan binanın bahçesindeki Zanaat Atelye, bir süreliğine gözden kaybolmak isteyen geçici münzeviler için mükemmel bir sığınak. Püfür püfür esen, ağaçların gün boyu hışırdadığı ve bir köşesinde muhtelif sebze meyvenin yetiştiği minik bir bostan bulunan bu mekânda, şehrin göbeğinde pastoral tatlar yaşayabilirsiniz. Sabahları muhteşem serpme kahvaltı veriliyor. Günün ilerleyen saatlerinde demli çay, kahve ve atıştırmalık var. Bahçenin düzeni ve mutfak o kadar sade ki kafede oturduğunuzu unutup bir bağ evinin bahçesinde konuk olduğunuz hissine kapılabilirsiniz. Zanaat Atelye, aynı zamanda İstanbul’un yegâne kartonpiyer müzesi olma özelliğini de taşıyor. Yiyip içip kafanızı dinledikten sonra etrafa göz atabilirsiniz.

Tomtom Mah. Boğazkesen Cad. No: 65/67, Beyoğlu

intown 57

İŞ DÜNYASI “EKİP OLARAK ÖZELLİKLE

SATIŞ SONRASI HİZMETE ÇOK ÖNEM VERİYORUZ.” MAYIS 2016’DA GÖKTÜRK BELEDİYE CADDESİ’NDE HİZMETE AÇILAN VESTEL BAYİİNİN SAHİBİ GÖKHAN BAŞİPLİKÇİ İLE SATIŞA SUNULAN ÜRÜNLER VE VERİLEN HİZMETLER HAKKINDA GÖRÜŞTÜK

Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?

Avusturya Lisesi ve Boğaziçi Üniversitesi eğitimlerimin ardından turizm, yiyecekiçecek ve tekstil dahil birçok farklı sektörde görev aldım. Son 10 senedir de Vestel Satış Noktası’na sahibim. Şu anda Göktürk, Özdilek AVM, Tarabya ÜstüFerahevler ve Gültepe olmak üzere dört mağazamız bulunuyor.

Satış alanındaki deneyimlerinize dayanarak bu konuda neler söylemek istersiniz?

Temel prensibim insanlara yakın olmak, taleplerine onları mutlu edecek şekilde ve en kısa sürede cevap verebilmektir. Bana göre satışın en önemli kuralları; müşteri ile birebir kontakta olmak, müşteriyi anlamak, ihtiyaçlarını belirlemek ve size güvenmesini sağlamaktır. Üniversitelerdeki pazarlama eğitim kitaplarında yazan bu detaylara önem verip uygulayabiliyorsanız satış konusunda başarılısınızdır demektir. Tabii ki satış sonrası hizmet de son derece önemli. Biz, tüm ekip olarak özellikle satış sonrası hizmete çok önem veriyoruz. Sattığımız bir ürünün montajı bitene kadar takip ediyoruz. Çağrı merkezi ile olası diyalogların insanlara sempatik gelmediğinin bilincindeyiz. Bu sebepten dolayı olası arızalarda müşterilerimizi çağrı merkezine yönlendirmek yerine bizzat ilgileniyoruz. Bu konularda fark yarattığımızı ve başarılı olduğumuzu düşünüyorum.

58 intown

Göktürk’te Vestel bayisi açmaya nasıl karar verdiniz?

Göktürk, İstanbul’un hızlı gelişen, günden güne de büyüyen bölgelerinden biri. Vestel, bugün Türkiye’nin dört bir yanına teknolojiyi götürüyor. Bu nedenle Vestel’in Göktürk’te de olması gerektiğini düşündük. Vestel’le karşılıklı görüşmelerimizin sonucunda verilen karar sonrası Mayıs 2016’da mağazamızı Belediye Caddesi’nde hizmete açtık. Açıldığımız günden bu yana gerek hizmet verdiğimiz müşterilerimiz gerekse de ekip olarak biz Göktürk’te bulunmaktan çok mutluyuz. Ürün skalanız hakkında bilgi alabilir miyiz?

Vestel zengin ürün gamı ve üstün teknolojisi ile öne çıkan bir marka. Bir ev ve işyerinin ihtiyacı olan her türlü küçük ev aleti, elektronik, beyaz eşya çeşitleri ve klimalar ürün gamında mevcut. Bizi diğer markalardan ayıran en önemli ürünümüz ise Türkiye’nin ilk yerli akıllı telefonu Vestel Venus.

Venus V3, özgünlüğü ve yenilikçi özellikleri ile rekabetçi bir ürün, üstelik ulaşılabilir fiyatlarla satışa sunuluyor. Retro tarzında renkli buzdolapları ve şarap dolapları ise ilgi gören diğer Vestel ürünleri. Bunların dışında Vestel’in bir diğer faaliyet kolu olan kurumsal çözümleri ve ürünleri ile ilgili hizmetlerimiz var. Örneğin; birçok okula öğrencilerin üzerine el ile yazı yazabildikleri, bilgisayar olarak kullanabildiği akıllı tahtalarımızdan veriyoruz. Bunun dışında otel ve hastanelere amaçlarına uygun düzenlenmiş televizyonlar sunuyoruz.

Restoran, eğlence yerleri, şirket toplantı salonları, devlet daireleri, belediyeler ve alış veriş merkezleri gibi ortak görünüm noktalarına endüstriyel TV dediğimiz bilgilendirme ekranları, totemler ve video wall’lar temin ediyoruz.

“BIZI DIĞER MARKALARDAN AYIRAN EN ÖNEMLI ÜRÜNÜMÜZ ISE TÜRKIYE’NIN ILK YERLI AKILLI TELEFONU VESTEL VENUS. VENUS V3, ÖZGÜNLÜĞÜ VE YENILIKÇI ÖZELLIKLERI ILE REKABETÇI BIR ÜRÜN, ÜSTELIK ULAŞILABILIR FIYATLARLA SATIŞA SUNULUYOR.”

Daha çok hangi ürünler tercih ediliyor?

Tüm mağazalarımızda ürün yelpazemizdeki her çeşit ürün satılıyor. Bu da pazarlama ekibinin doğru ürünlere doğru yatırım yaptığını gösteriyor. Yine de, bölgelere göre bazı ürünler daha fazla satılmakta. Örneğin Göktürk’te renkli buzdolapları ve şarap dolapları diğer mağazalara kıyasla daha hızlı tüketiliyor. Son üç yılda Vestel’in küçük ev aletlerine yaptığı yatırım da meyvesini verdi, söz konusu ürünlerin satış oranları ciro içinde gün geçtikçe yükseliyor.

oldukça yüksek seviyeye ulaştı. Sikayetvar.com işbirliğinde düzenlenen A.L.F.A. Awards’da, 25 sektörden onlarca şirketi geride bırakarak “Büyük Ödül”ün sahibi Vestel oldu. Olası en ufak arızada anlık müdahale ediliyor, gerekirse ürün yenisi ile değiştiriliyor. Vestel ürünlerine 2 ile 7 sene arası garanti veriliyor, bazı ürünlerde bu garanti 10 seneye kadar çıkıyor.

Müşteri memnuniyeti açısından Vestel garanti kapsamında ne gibi avantajlar sunuyor?

Vestel üretimden satışa kadar en önemli önceliği müşteri memnuniyeti. Kurum olarak bunu sağlayamazsanız bir müşteriye bir kere satış yaparsınız, sonrasında o müşterinin negatif yorumları ile üç potansiyel müşteriyi kaybedersiniz.

Bu da sizin için eksi iki satış anlamına gelir. Eğer müşteri memnuniyetini sağlarsanız, o müşterinin çevresinden üç müşteri daha kazanırsınız, sonucunda ise dört müşteri kazanmış olursunuz. Bunun matematiği ortada, Türkiye’deki alıcı potansiyelini düşünürsek ciddi rakamlara varılıyor.

Vestel, bu bilinçle dört sene önce satış sonrası hizmet için geniş kapsamlı, düzenli eğitimler uygulayan “Servis Genel Müdürlüğü” adı altında bir organizasyon kurdu. Tüm bu çalışmaların olumlu sonucunu bağımsız araştırma kurumlarının yaptığı araştırmalarda görüyoruz. Müşteri memnuniyeti

Gündeminizde yeni kampanyalar ve cazip ödeme kolaylıkları var mı?

Hepimizin bildiği gibi dünya genelinde geri dönüşüm konusu gündemde. Ülkemizde de bakanlık ile ortak karar alan Vestel evlerdeki markası ne olursa olsun eski ürünlerinizi alıyor ve yeni ürünleri indirimli fiyatlarla satışa sunuyor. Bu sayede müşterilerimiz evlerindeki eski ürünleri hiçbir zahmete girmeden veriyor, yerine çok daha ekonomik, çevreci ve son teknoloji ürünlere sahip oluyor. Eski ürünler ise geri dönüşüm merkezlerinde gerektiği gibi değerlendiriliyorlar. Bunun dışında hafta sonlarına özel anlık yayınlanan kampanyalar, indirimli ürünlerimiz oluyor. Biz tüm bunlara ilave olarak Göktürk ve diğer mağazalarımızda sadece bize özel uygulamalar ve indirimler sunuyoruz. Peşin fiyatına 12 aya kadar taksit imkanı yanında kartsız ödeme tercih edenler için ise 36 aya kadar vade seçenekli ödeme kolaylıkları sunuyoruz.

(0553) 689 98 08 – (0212) 322 91 38

DOSYA

SEYYAR HİKÂYELER İSTANBUL’UN HERHANGİ BİR YERİNDE SEYYAR ARABANIN ÖNÜNDE SABIRSIZ BİR KUYRUK GÖRÜRSENİZ BİLİN Kİ O USTANIN SİZE ANLATACAKLARI ÇOKTUR. YILLANMIŞ REÇETELERLE SATILAN O SEYYAR LEZZETLER İÇİN KUYRUKTA BEKLEMESİ DE KEYİFLİDİR. BİZ BU KEZ LEZZET USTALARININ HİKÂYELERİNİ DİNLEMEK İÇİN SIRAYA GİRDİK. ONLAR ANLATTI, BİZ DE AFİYETLE DİNLEDİK

Başak Duru

60 intown

Berk Özler

Biraz çocukluğuma dönelim… Kış gelmiş. Apartmanın kaloriferleri cayır cayır! İki-üç akşamda bir evde kestane kebap keyfi. Onun sokaktan geçişi ise daha nadir.

Sokağın bir ucundan bağırması yeter: “Boooo-zaaaa”.

Hemen pencereye koşulur ve alınmasa bile o saatte sokak sokak gezen seyyar bozacı amcaya el sallanır.

Sabahları güğümüyle dolaşan sütçü, öğleden sonra (şimdilerde pek kalmayan) omuzlarındaki yükten ağır aksak seyreden yoğurtçu, okul çıkışlarında, parklarda, sahil kenarlarında rastladığım simitçi, mısırcı ve elbette lunaparktaki pamuk helva, patlamış mısır, macuncu.

Eminönü ziyaretlerimizden hatırladığım lahmacun, çiğ köfte, beyaz peynirli sandviççi, babamın işyerinin önündeki nefis kokoreççi, ilk kez stadyuma gittiğimde yediğim tükürük köftesi ve daha nicesi… Çocukluğumun seyyar lezzetleri dediğimde ilk aklıma gelenler.

Peki, siz hiç merak ettiniz mi, onlarca yıl aynı köşeye arabasıyla kurulup bıkıp usanmadan aynı lezzeti müdavimleriyle buluşturan bu ustaların hikâyelerini? Adının yanına “usta” kelimesini almak ne ayrıcalık! Hem de öyle şimdiki zamanda olduğu gibi her tabelaya imza niyetine atılan sıfatlardan değil, gerçek ustalardan söz ediyorum. Bu merakla düştük İstanbul’un seyyar ustalarının peşine. Eskilerin ekmek teknesi dediği tabir, yeni nesil için nostaljik bir söylem ne yazık ki… Ama onlarla sohbet ettikçe müthiş lezzet bir yana “iyi ki varlar”, iyi ki İstanbul sokaklarına renk katıyorlar diye düşündük.

Ve elbette bir yandan ustaların hikâyelerini dinlerken diğer yandan da meşhur lezzetlerinin tadına baktık. Siz de buyurmaz mıydınız?

intown 61

DOSYA Nerede?

Galata Kulesi Ne zaman?

Pazar hariç her gün, 12:00-15:00

MUAMMER USTA “MÜŞTERİYİ İNANDIRMAK İSTİYORSAN OTURUP BERABER YİYECEKSİN.” Arabanın üzerinde yazan “1890” yılını görmeniz bile yeter. Muammer Usta, işini aşkla yapanlardan. Kelleyi anlatırken sanki çok sevdiği bir yakınından bahsediyor gibi. Babadan oğula uzanmış onun hikâyesi… Rumlardan kalma bir mesleği önce dede öğreniyor, ardından ustanın babası. Niğde, söğüş kellenin anavatanı. Muammer Usta’nın dedesi geliyor bu köşeye. Ardından baba devralıyor ve onu kaybettikten sonraysa usta kuşanıyor önlüğü. 41 yıldır haftanın her günü arabasının başında. Akşam 5’ten sonra oğluna devrediyor.

Ancak oğlunun bu işi devam ettiremeyeceğini söylüyor. Bir-iki sene daha işin başında olduktan sonra birini yetiştirip bayrağı ona teslim edecek.

NAZMİ USTA “YİYEN BİLİR!” Seyyar ustaların en neşelisi desek yeri onun için. Diyelim ki karnınız tok, aklınızdan kokoreç yemek geçmiyor ama yolunuz Galata Kulesi civarına düştü. Bir de hafiften moraliniz bozuk. O halde mutlaka Nazmi Usta’nın yanına uğrayın derim. Ustanın ikramını da geri çevirmeyin. Çünkü o lezzet 40 yıllık bir reçetenin ürünü… Sinoplu Nazmi Usta, kokoreci Ali Sami Yen ve İnönü Stadyumlarında öğrenmiş. Yani maç zamanları dışında da kentin en işlek olduğu, seyyar dumanı bol lokasyonlarda... Bu işin sırrı ne diye sorduğumuzda gayet kendinden emin bir kahkaha patlatıyor usta ve “Yiyen bilir!” diyor. Temizlik işin en önemli kısmı elbette.

Bir de ustanın eli lezzetliyse o zaman ortaya şahane bir iş çıkıyor. Ünlü isimlerden ustanın müdavimi çok. “Yolu buradan geçip de bana uğramayan yoktur” diyor ve kısaca ekliyor: “Mesela Ajda Pekkan”. Özellikle öğle tatilinde Nazmi Usta’nın arabasının önünde uzun kuyruklar oluyor. O yüzden siz siz olun, 3’e kadar beklemeyin. Çünkü kokoreç biter, Nazmi Usta gider. Kokoreç sevmeyenleri bile sıranın başına davet ediyoruz, çünkü ustanın dediği gibi: Yiyen bilir!

“41 yıldır ne satmaktan, ne yemekten ne de anlatmaktan sıkılmadım. Çünkü severek yapıyorum. Şu 25 milyonluk İstanbul’da teksin, düşünebiliyor musun? Çin’den, Japonya’dan geliyorlar, arkadaş oluyoruz, hatta Türkçe isim takıyoruz onlara. Böyle bir ortamı bırakmak zor olacak bu benim için.”

Devlet erkanının yanı sıra sanat camiasından da ünlü müdavimleri var ustanın. “Ben çoğunu çıkaramıyorum açıkçası. Mesela Türkan Şoray gelmiş, burada kelle yemiş, benim haberim yok! Ertesi gün fotoğrafı görüp biri söylüyor da öğreniyorum. Selami Şahin ve çok eskiden Kadir İnanır gelirdi.

Böyle çok isim var ama dedim ya ben çıkaramıyorum hepsini.”

Nerede?

Beyoğlu Balık Pazarı’nın çıkışında, karşı köşe Ne zaman?

He gün, 11:00-19:00

62 intown

Bu işin sırrı ne diye sorduğumuzda ise Muammer Usta tüm heyecanıyla anlatıyor: “Hayvanın cinsi çok önemli. Kıvırcık koyun cinsi olmalı. Yıkama ve pişirme de önemli. Bunlardan taviz vermemek lazım. Her şeyini kendim yapıyorum. Bu yaşımda bile kazana halen kendi ellerimle koyuyorum.

Oğlum kazandan çıkarıyor. Saati gelince hadi diyorum, koş. Çünkü dakika çok önemli. Kellenin dişine göre yaşını bileceksin. Sekiz aylık, 1 yaş, 2 yaş var mesela. Ama 4 yaş var ki, o bana gelmez; Maria deriz biz onlara, yaşlı yani, onları geri göndeririz. Hijyen bu işte çok önemli. Kendimiz inanmazsak olmaz, kaliteden taviz veremem.”

Ustanın telefonları susmuyor biz sohbet ederken. Facebook sayfasından sipariş için arayan çok oluyor. Telefonu kapatınca usta yemek işiyle uğraşanlar için altın öğüdünü veriyor: “Sattığın ürünü kendin yiyemiyorsan, kimseyi inandıramazsın, kimseye de satamazsın. Müşteriyi inandırmak istiyorsan oturup beraber yiyeceksin. Eskiler ‘Ayıp ayıp, insan sattığı şeyi yer mi?’ derlerdi. Halbuki ne kadar ters söylerlermiş. İnsan sattığı ürünü yiyecek ki, müşteri yesin. Ben burada kelle satarken kebap yiyemem.”

MEHMET USTA “MANGAL İŞİ OLDU MU, HER TÜRLÜ YAPARIZ.” Aslen Diyarbakırlı olan Mehmet Usta, doğma büyüme İstanbullu. “Nasıl bulaştıysa babam bulaşmış bu balık ekmek işine; ben de ondan öğrendim. Babam 12 sene yaptı. Sonrasında ben ondan tezgahı devraldım. 15 senedir bu tezgahın başındayım.” diyor. Yan yana sıralanan balık-ekmek arabalarının içinde bu tezgahın tadı gerçekten bir başkadır!

Ustaya bunun sırrını soruyoruz: “Klişe olacak ama sevgimizi katıyoruz. Kendi özel baharatımız var. Balığa daha farklı lezzet katıyor bu baharat. Kebapsı bir hal alıyor. Denedik, Nerede? çok yakıştı; müşteri de beğendi. Böyle devam ediyoruz.”

Karaköy-Kadıköy Diyarbakırlı olduğunu söyleyince “Köfteci açsanız daha olağan motor iskelesinin önü gelirdi sanki” diyorum ve çok net bir yanıt alıyorum ustadan: Ne zaman?

“Memleketi söyleyince yadırgıyorlar ama mangal işi oldu Hafta içi 17:00, hafta mu her türlü yaparız.” Dürüm ya da ekmek arası tadacağını sonu 15:00’dan sonra bu lezzetin tahmin edersiniz ki müdavimi de bol. Mehmet açık12:00-15:00 Usta’nın belediyeden bir de ricası var. Yıllardır bu şekilde çok zorlandıklarını dile getiren usta, yine aynı lokasyonda balık-ekmekçiler için küçük bir alan yaratılırsa burada daha iyi hizmet vereceklerini söylüyor.

intown 63

DOSYA

Nerede?

St. Antuan Kilisesi’nin karşısı Ne zaman?

Her gün, 12:00-22:00

HASAN USTA TÜNEL’DE SİMİT DENİLDİĞİNDE… Karaköy’den yukarı uzanan Tünel metro çıkışında sizi 30 senelik seyyar simit arabasıyla Hasan Usta karşılıyor. Bu taraftan Beyoğlu’na bağlananlar için pazar günleri hariç her sabah kahvaltıyı onun lezzetleriyle yapmak adetten...

Karabüklü Hasan Usta, köyden geldikten sonra iki yıl fırınlarda çıraklık yapmış.

Aynı zamanda babası da fırıncı olduğu için açma, çatal, simit nasıl yapılır öğrenmesi uzun sürmemiş. Arabasında sattığı ürünleri şimdi o yapmıyor ama nasıl yapıldığını bildiği için en iyilerini seçmekte usta. 1990’dan beri aynı noktada olan Hasan Usta’nın ondan önce de Karaköy Vapur İskelesi’nde üç senelik geçmişi var.

Nerede?

Tünel metro çıkışı Ne zaman?

Pazar hariç her gün, 07:30-18:00

64 intown

MUSTAFA USTA

RAMAZAN USTA

BEYOĞLU’NUN SİMGELERİNDEN BİRİ Yolu Beyoğlu’na düşenler “Sabırtaşı” tezgahını ve saçları gibi beyaz önlüğüyle her zaman şık görünen Ali Usta’yı hatırlayacaktır. Ali Usta 2009’da vefat ettiğinden beri, içliköfte oğlu Mustafa Usta’ya emanet. İsmin hikâyesini dinliyoruz önce… “1988’de ailece Kahramanmaraş’tan İstanbul’a geldik. Annem içliköfte yapıyor, babam da Beyoğlu’nda bu köfteleri satıp memleketteki borçlarını ödemeye çalışıyordu. Babam hep, ‘Sabredeceğim, borçlarımı bitireceğim’ derdi. Bir gün caddede otururken tezgahına ‘Sabırtaşı’ ismini koydu. Yani isim azimden, sabırdan geliyor.”

HEM KÖZDE KAHVE HEM DE OYUNCULUK “Ustaların yaşı olmaz” sözü tam da buraya karşılık geliyor.

Sohbet ettiğimiz ustalar arasında en genci Ramazan Usta, 28 yaşında. Ama onu ustalaştıran kahveyi 11 yaşından beri yapıyor. 10 yaşında tek başına Adıyaman’dan İstanbul’a kaçmış. Bir sene tencere fabrikasında çalışıp, ardından bir arkadaşı vasıtasıyla kahve yapmaya başlamış. “Kahveyi o kadar seviyordum ki artık bunu iş olarak yapmalıyım dedim. Bu iş sayesinde okul okudum. Bu sektörde büyüdüm.

Yani kahve büyüttü beni.” diyerek ekliyor: “Sadri Alışık’ta altı yıl oyunculuk eğitimi aldım. Aksanlı konuştuğum için utanıyordum. Türkçemi geliştirmek amacıyla bu yola girdim.

Orada kendimi geliştirdikten sonra farklı eğitimler almaya başladım. Dört sene önce Marmara Üniversitesi’nde eğitim vermeye başladım. Orada oyun çıkardım. Tümay Özokur’un atölyesine kayıt yaptıracakken yakalayıp askere götürdüler.

Askerden sonra eğitime devam ettim. İki sevdiğim meslek var.

Oyunculuk ve kahve. İkisini de yapıyorum şu an.”

Bu tezgah 20 yıldır Beyoğlu’nun simgelerinden biri. İstanbul’un en iyi 101 lezzeti arasında. Mustafa Usta, babasının vefatının ardından onun adını yaşatmak ve bu geleneği devam ettirmek üzere işin başına geçmiş. Bulunduğu yerin üst katında aynı isimli bir de restoran açmışlar ama usta yine de tezgahın başında. Tezgahta kızartma olarak tadabileceğiniz içliköfteyi haşlama tercih ederseniz restorana uğrayabilirsiniz.

Yurtdışı misafirleri çok oluyormuş.

“Japonya Aşçılar Federasyonu Başkanı geldi buraya. İsrail’den sekiz master chef gelip içliköftenin yapılışını öğrendiler. Öğrenmek isteyenlere hep yardımcı oluyorum. Üniversitelere gidip babamın girişimcilik hikâyesini anlatıyorum.

Yakında da hikâyemizi yazdığım bir kitabımız çıkacak.” Anne hala gidip geliyor ancak içli köfteleri aynı reçeteyle ustanın eşi yapıyor. Babadan oğula uzanan ve dilerim oradan da nesiller boyu devam edecek bir aile işletmesi…

Nerede?

Karaköy-Kadıköy Şehir Hatları’nın arkası Ne zaman?

Her gün, sabah 07:00, gece 01:00

Kahveyi üç aşamalı yapıyor. Kullandığı kahve bir karışım. En büyük özelliği yavaş pişirmesi. Bugüne kadar içtiğimiz en iyi Türk kahvesiydi. O kadar yumuşak içimli ki, ilginç bir şekilde telvesini de içebildik. Bunu sorduğumda: “Biz telveyi de bitirsinler istiyoruz. Çünkü insan tabağındaki yemeği bitirdiği zaman sever. Buraya tesadüfen gelen çok oluyor. Kahve içenlere, beğendiniz mi diye soruyorum, beğenmedilerse gerçekten vicdan azabı çekiyorum. Para verdikleri şeyi beğensinler istiyorum. Az kazanayım, o önemli değil.” diyor.

“Kendi işini yapmak çok iyi bir şey. İnsanların yanında çalışmak gibi değil. Bu alanda kendimi çok geliştirdim. Çok iyi bir müşteri kitlem vardı. 5-6 yıl önce kendi işimi yapmaya karar verdim. Eminönü’nde seyyar başladım. Burayı ise arkadaşımla birlikte aldık. Bundan sonraki düşüncemiz her semtte bir Közde Kahve Kulübesi açmak.” Eskiden 6-7 kahve içiyormuş, şimdilerde 3’e düşürmüş. Gerçek bir tiryaki yani Ramazan Usta… “Fazlasının zararlı olduğunu görüp azalttım. Yemekten önce kahveyi seviyorum. Yemeği de üzerine kahve içeyim diye yiyorum.”

Ustanın henüz çok küçük bir kitleye denettiği portakallı kahvesinin yanı sıra farklı kahve karışımları var. Özellikle kahveyi sevmeyenlere dahi Türk kahvesini sevdirecek bir karışımı varmış, şimdilik gizli tuttuğu. İleride bunların satışını yapmayı düşünüyor. 1.5 senedir bulundukları mekanı 7/24 çalışan bir kahveciye dönüştürme fikirleri var ama bunun için zaman gerekiyor diyor. “Hem oyunculuk yapıp hem burayı idare edip hem de ailemle vakit geçirmem lazım, o yüzden biraz vakti var.”

intown 65

DOSYA ŞAHİN VE AYVAZ USTA GÜNDÜZ DÜKKAN, AKŞAM SEYYAR Seyyar lezzet denildi mi en çok konuşulandır pilav. Özellikle hava kararlığında her semtin önemli noktalarında birer birer yerlerini alır, camları buğulu pilav arabaları. Ancak bunlardan biri var ki, hem markalaşmış hem de lezzetiyle adının önüne “meşhur” lakabını almış. Meşhur Unkapanı Pilavcısı, aynı zamanda akraba olan Mardinli Şahin ve Ayvaz Usta’ya emanet. Çalışanları Şahin Usta için “pilavın mucidi” diyor. Daha önce deri işinde çalışan Şahin Usta, askerden döndüğünde bu işin bittiği görüyor ve Unkapanı’nda bir sene motorlu kuryelik yapıyor. Pilav arabası fikri de o zaman doğuyor. 1999’da Unkapanı’nda seyyar olarak pilav satmaya başlayan Şahin Usta, belediye ile sorun yaşayınca yine aynı yerde bir dükkan açmış. Gündüzleri beş senedir bu dükkanda pilav satıyor, akşam 7’den sonra ise dükkanı kapatıp seyyar arabaya, yani eski usule dönüyor. Dilerseniz tavuklu da yiyebileceğiniz nohut pilavın sırrını şöyle anlatıyor usta: “İyi pirinç alıyoruz. Yağı da iyisinden seçiyoruz. Tereyağında kavurduktan sonra et suyu kullanıyoruz. Yıllardır bu böyle, değişmedi. Turşuyu da ben çıkardım. Daha önce böyle bir adet yoktu. Bir termos çay taktım, müşteriyi pilavdan sonra durdurmak için. Çünkü arabanın önünün kalabalık olduğunu görünce diğerleri de duruyor. Öyle öyle işi oturttum.” Ünlü müdavimlerini sorduğumuzda ise dükkanın Nerede? duvarlarında sıralanmış fotoğraflar yanıt veriyor. İMÇ 1. Blok, Unkapanı Ne zaman?

Hafta içi 10:0003:00; hafta sonları 10:00-06:00

Nerede?

Pangaltı, Eşref Efendi Sokak’ın başı Ne zaman?

Pazar hariç her gün, 14:00-20:00

MUSA USTA “O GÜZEL İNSANLAR GİTTİ.”

25 senedir Kurtuluş, Pangaltı’nda, topik Kahramanmaraşlı Musa Usta’dan soruluyor. Aslen bir Ermeni mezesi olan topiği, eşiyle birlikte yapıyor Musa Usta. “Tek kişiyle olacak iş değil. Nohut ve patates var içinde. Nohudun tek tek kabuğunu ayıklıyorsun. Eziyetli iştir yani.” diyor. Bazen günde 8 bazen de 20 saat çalışıyor, işin durumuna bağlı olarak. Günde 10-15 topik satıyor. İşin bir de restoranlara satış tarafı var. Onlar olmasa geçinemem diyor. Ünlü müşteriniz var mı diye sorduğumda biraz dertli anlatıyor usta: “Çoğunu tanımıyorum artık. Şimdi Kurtuluş da çok farklı. O güzel adamlar gitti. Her iş hazır şimdi. Git şarküteriye, git markete, her şey hazır. Artık insanlar evlerinde dolma yapmıyor. Bazen tabağa koyup servis yapmak bile zor geliyor insanlara.”

Yıllardır bu tezgahın başında olmasının sırrını böyle anlatıyor: “Topiğin tadı tuzu olmazsa kim bana para verir ki? Benim müşterim bellidir. Bu lezzeti bilen adam bana gelir. Malzeme çalmıyorum. Yoksa bir işe yaramaz. Bu tadı biz pek bilmiyoruz ama Ermeniler tadına bakınca malzemeden çalıp çalmadığını hemen anlar. Yer fıstığının kilosu 30, dolmalık fıstığın 100 TL. Ben dolmalık kullanıyorum elden geldiğince. Bunun için Sarıyer’den, Beylikdüzü’nden gelenler var. Yılbaşında da Amerika, Kanada, Hollanda’ya topik gönderdiğimiz oluyor.”

Ayvaz Usta

66 intown

Şahin Usta

1970’ten beri İstanbul’da olan Musa Usta’nın yola devam etme sebebi ise şöyle: “Birinin gelip usta hayırlı işler demesi bile yetiyor. Mal-mülk olsa da hepsi boş. Yaptığın işi güzel yapıp, herkesten takdir alıyorsan bundan daha büyük mutluluk yok.”

intown 67

KADIN ELİ

ALOPARCA.COM OTO YEDEK PARÇA VE AKSESUAR SEKTÖRÜNÜN

İLK KADIN GİRİŞİMCİSİ

41 ARAÇ MARKASINA AİT 170 BİNE YAKIN YEDEK PARÇA ÇEŞİDİYLE TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK OTO YEDEK PARÇA VE AKSESUAR E-TİCARET SİTESİ OLAN ALOPARCA.COM’UN KURUCUSU EBRU ÖZÜLKÜ’DEN MARKANIN HİKAYESİNİ VE SUNDUĞU AVANTAJLARI DİNLİYORUZ Fiona Akkohen Kısaca kendinizden bahseder misiniz?

Hayat enerjisi ve bağlılığı yüksek birisiyim. Yaptığım iş ne olursa olsun bu konuda katma deger yaratabilir miyim diye bakıyorum.

Bizi mutlu edicek değişimlerin yarattığımız farklarda olduğu kanısındayım. Çalışmak kendimize verebileceğimiz en güzel hediye ,öte yandan bunu aile hayatı ve sosyal hayatı birlikte yaşam felsefesi haline getirmek ve yaptığın iş ne olursa olsun tutkulu olmak çok önemli. Bu çerçevede ben hayalimdeki işi yapan bunun için uğraşan birisiyim.

17 yaşımdan beri elimde bir valiz ile dünyayı dolaştım. Yeni trendleri yakalamak ve el değmemiş alanlarda bir başarı hikayesi yazmak en büyük hayalimdi. 21 yaşında MBA yapmaya Avustralya gittim.Her yaşadığım ülkede hem okuyup hem çalışıyordum. Ardından Yeditepe Üniversitesi’nde Antropoloji doktorası yapmaya başladım. Uzun seneler LG Electronics, IDT, Experian gibi uluslararası şirketlerde yöneticilik yaptım. Fakat bunların hiçbiri beni şuanda yaptığım iş kadar mutlu edemedi.

Ailem ve arkadaşlarım, otomobil tutkumu biliyorlardı. Ben de kalbimin sesini dinledim ve kendimi en bakir alanda kadın eli değmemiş bir işi kurarken buldum.

Aloparça’nın kuruluş hikayesini bizimle paylaşır mısınız?

Bu iş benim çoçukluk hayalimdi. Ailemin de otomotiv sektöründe iş yapıyor olması benim de bu yönde düşünmemi sağlamış olabilir.

Dedemi kaybettiğimiz sene benim için milat olmuştur. O dönemler çok sevdiğim dedem bana “Sakın bu tutkundan vazgeçme” demişti. Ben de bu öğüdün arkasından gittim.

Sektörde istediğim şeyleri yapmaya başladım. Çocukluk arkadaşım Berk Say’la sık sık yeni nesil yazılımlar,yapay zekalar konusunda görüş paylaşımlarımız oluyordu. Ben de o dönemde internet sitesi için alt yapı çalışmalarına başlamıştım. 2013 yılından beri birlikte çalışıyoruz.

Aloparça denildiği zaman müşteride nasıl bir algı oluşturmayı hedefliyorsunuz?

“Sıradaki parça, aradığı yedek parçayı bulamayanlara gelsin’’ sloganı ile tüm Türkiye’de araç kullanıcılarına ulaşmayı hedefliyoruz.

68 intown

Ne gibi hizmetler-ürünler sunuyorsunuz?

Son kullanıcıya hitap eden www.aloparca.com, Tüm araç markalarına hitap etmekte, piyasada olan yaklaşık 41 araç markasına ait 170 bine yakın yedek parça çeşidiyle Türkiye’nin en büyük oto yedek parça ve aksesuar e-ticaret sitesiyiz.

Amacımız bu unvanımızı korumak ve ürün çeşitliliğimizi arttırmak. Müşteride şöyle bir algı oluşturduk: Aloparca.com’da yoksa Türkiye’de yoktur. Kısa zamanda yakaladığı başarı çıtasını daha da yukarı taşımak için Ar-Ge çalışmalarına devam eden aloparca.com; otomotiv yedek parça, madeni yağ, aksesuar seçenekleri ile müşterilerine hizmet vermeyi sürdürmektedir.

Ayrıca ücretsiz periyodik bakım (yağ, polen, hava filtresi ve motor yağı değişimi) seçenekleri ile en uygun fiyat garantisi, güvenli alışveriş altyapısı, ürün iade garantisi, kapıda ödeme ve taksitle ödeme imkânı ve hızlı kargo gönderimi avantajları ile sunuyor.

Sizi diğer firmalardan ayıran özellikler nelerdir?

Tüketicilerin ürünlerine kolay ulaşabilmesi ve uzman kadromuzdan destek alabilmesi en önemli özelliklerimizden birkaçı. İnternet sitemize girdiğinizde kolayca kendi aracınıza ait parçaları bulup satın alma işlemini gerçekleştirebiliyorsunuz.

Otomotiv yedek parça sektörüne birçok yenilik ve kolaylık sunarak internet üzerinden hizmet veren aloparca.com, Türkiye’de şasi numarasına göre yedek parça bulma kolaylığı sağlayan bir ilke daha imza attı. Ayrıca birçok kişi bu programı kaynak olarak kullanabiliyor. Şasi programının son kullanıcılarla buluşması Türkiye de ilk defa aloparca.com’da uygulandı.

Aracınızla %100 uyumlu yedek parçaları bulmanızı sağlayacak Şasi Programı sayesinde aracınıza dair birçok bilgiye

Aloparca.com, Altın Örümcek Web Ödülleri’nde çok büyük firmaları geride bırakıp en iyi e-ticaret sitesi halkın birincisi ödülü ve jüri ödülünü alarak bu alandaki hizmet kalitesini bir kez daha tüm Türkiye’ye kanıtlamış oldu.” ulaşabiliyorsunuz. Bu da kullanıcılar için çok büyük kolaylık. Şasi Programı nasıl işliyor?

Sistem şu şekilde çalışıyor; aloparca.com’daki Şasi Programına veya Yedek Parça Arama Motoruna şasi numarası yazılarak arama yapıldığı zaman otomobilin özellikleri, parça kategorileri ve parçanın orijinal referansları eşleştirilerek sistemde o şasiye uyumlu bütün araçlar listeleniyor. Uyumlu araçlar içerisinden aloparca. com ürün listesindeki mevcut olan tüm uyumlu yedek parçalar kullanıcıya sunularak kolayca satın alabilmesi sağlanıyor. Ancak bu yoğun taleple birlikte güvenilir olmayan birçok sitenin var olduğunu da unutmamak gerekir. Aloparca.com güvenilirliği ile tüm müşterilerinin hizmetindedir. Aloparca.com’a giren biri diğer sitelerle aramızdaki farkı çok net anlayacaktır.

2016 hedefleriniz arasında neler var?

Müşterilerimize montaj hizmeti sunduğumuz servis noktalarımız var. Bu noktalara sitemizden yedek parça satın alan müşterimizi yönlendiriyoruz. Örneğin; motor yağı ve bakım parçalarını aloparca.com’dan alan müşteri direk bizim anlaşmalı servis noktalarına gidip aracının bakımını yaptırabiliyor. Bu sene servis noktalarımızı tüm Türkiye de 3’e katlamak istiyoruz. Bizimle çalışmak isteyen bir çok usta ve servis oluyor. Ustalara ek gelir mekanizması yaratarak hem müşterimizi, hem de ustaları memnun ediyoruz. Kısacası aloparca.com ailesi olarak çok güzel bir sinerji yaratıyoruz. Ayrıca premium kart projemiz var. Bu karttan özel hizmet almak isteyen müşterilerimiz yararlanabilecek. Araçlarını iş ya da evlerinden alıp bakımını yaptırıp kendilerine iade edeceğiz. Yerinde yardım hizmetlerine de girmeyi düşünüyoruz. Ayrıca gelen her türlü talebi değerlendiriyoruz. Müşterimizi, ustalarımızı, servislerimizi dinliyoruz ve bu bizim tüketici ihtiyaçlarını analiz etmemizi sağlıyor. Kısaca önümüzde ki yıllar aloparca için heyecan verici atılımlar ve yeniliklerle dolu bir yıl olacak.

“Güvenilirlik, hızlı teslimat ve uygun fiyat avantajlarıyla müşteri memnuniyetini ön planda tutmayı başaran aloparca.com, Türkiye’nin sınıfında en çok satılan ve gözde markalarından olan Fiat yedek parça ve BMW yedek parça gibi markaların dışında toplamda 41 farklı otomobil markasının yedek parçalarını bünyesinde barındırarak otomotiv yedek parça sitelerine liderlik yapıyor.

Artık dükkan dükkan gezerek hem kaliteli hem de ucuz ürün aramaya gerek bırakmayan aloparca.com E-ticaret sitesi sayesinde, otomotiv yedek parça satın alabilmek için zaman ve lokasyon sınırlamaları ortadan kalkmış oldu.”

www.aloparca.com

intown 69

GEZİ

TOSCANA GÜNEŞİNİN ALTINDA* Başak Duru

VAL D’ORCIA

BİR BÖLGENİN KALBİ FLORANSA İSE BÜYÜLEYİCİ OLMAMASI MÜMKÜN MÜDÜR? TOSCANA DENİLDİĞİNDE AKAN SULAR DURUR. TURİST OLARAK DEĞİL DE, GERÇEK ANLAMDA YOLA KOYULMAYI SEVEN GEZGİNLERİN YAPILACAKLAR LİSTESİNDE DE ÜST SIRALARDADIR TOSCANA TURU. İSTER TREN YA DA OTOBÜSLE SEYAHAT EDEN SIRT ÇANTALI BİR GEZGİN İSTER ARABAYLA BİRAZ DAHA KONFOR TERCİH EDENLERDEN OLUN, BAHAR AYLARI BU TOPRAKLARIN EN NEFES KESİCİ ZAMANLARIDIR. İŞTE DOĞASI, LEZZETİ VE DİĞER HARİKALARIYLA ÖNE ÇIKAN TOSCANA ROTASI…

70 intown

Toscana ile ilgili bir fotoğraf karesi gördüğünüzde, üstelik yeşili bol bir fotoğrafsa bu, büyük ihtimal Val d’Orcia’ya bakıyorsunuzdur. Russell Crowe’nun “Gladyatör” filminde başak tarlalarının arasından yürüdüğü sahne de aynı bölgeye ait. Filmlere plato olan bölge, muhteşem güzellikteki köyleri, çiftlikleri ve kaleleriyle doğanın en güzel kombinasyonunu sunuyor… Toprakları oldukça verimli olan bu bölge, bağlarıyla ünlü. Bu güzelliği korumak adına UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası olarak doğal park alanı ilan edildiğinin de altını çizelim. Rönesans ressamlarına ilham veren Val d’Orcia’da bulunan ve “Ideal City” olarak adlandırılan Pienza Köyü’nü mutlaka ziyaret edin.

intown 71

GEZİ

LUCCA

Rotaya zamanı Orta Çağ’da durduran bir İtalyan’la devam edelim. Lucca, Toscana rotasının en romantik noktalarından biri. Kiliseleri, saklı bahçeleri, ilginç mimarideki evleri ile baş döndürüyor. İtalyan besteci Puccini’nin ilk kez org çaldığı St. Michele Kilisesi, St. Martino Katedrali, Guinigi Kulesi, Teatro Meydanı ve üç tarafı yemyeşil ağaçlarla çevrili Piazza Napoleone mutlaka görmeniz gerekenler arasında… Yemek konusunda lokal işletmeleri tercih edin. Şarküteriler burada da en leziz alternatifinizden biri. Lucca’da bisiklet kiralayıp, birbirine kemerlerle bağlı evlerin altından geçin. Soluklanmak içinse saklı bahçelerden birine kendinizi atın.

MONTEPULCIANO

72 intown

Toskana’nın en yüksek dağ kasabalarından birindesiniz.

Bir Orta Çağ kenti olan Montepulciano’da Rönesans dönemine ait saray, kilise ve meydanlar karşılıyor sizi. Yine bu bölgede de asmalar her yerde!

Dar sokaklardan yukarı çıkıp Toscana manzarasını seyretmenin keyfi muazzam. Palazzo Comunale, Sant’Agostino ile Montepulciano’nun biraz dışında kalan ve vitrayları Michelangelo tarafından yapılan Tempio di Madonna di San Biagio’yu mutlaka görün. Peynirlerinin, salamlarının ve pici pastasının tadına bakmayı unutmayın.

GEZİ SIENA

MAMMA MIA!

Toscana bölgesindeki tüm yemekler sade, basit ve ucuz mantığı üzerine kurulu.

Elbette çok tarihi ve turistik işletmeler dışında kalan yerlerden söz ediyorum.

Yemeklerde kullanılan zeytinyağı, trüf mantarı gibi malzemeler hep bölgenin mahsulü… Pazanella olan ekmekli salata, bir klasik.

Kuru fasulye sevenler için de mutfağın tarifleri bol!

Makarna ve pizza konusunu zaten biliyorsunuz…

Dünyanın neresine giderseniz gidin, en iyi makarna ve pizzaların altında hep bir İtalyan imzası vardır.

PISA

UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası Listesi’nde yer alan Siena’nın en önemli simgesi, Piazza del Campo Meydanı.

Meydan kafe, restoran ve butikleriyle hem gündüz hem de gece kentin en canlı yeri sayılıyor. Birbirinden güzel tuğla yapılarla çevrelenmiş meydana ulaştığınızda sizi 102 metrelik kulesiyle Torre del Mangia karşılıyor. Kulenin 500 basamağını tırmandığınızda ise sizi kentin en güzel manzarası selamlıyor. Sarmısak ve tarhunun bolca kullanıldığı Siena mutfağının en sevilen atıştırmalığı bruschetta.

Toscana’ya özgü “pecorino di crete” peyniri ise mutfağın en çok tercih edilen ürünlerinden.

Yemeğin sürprizi ise 1200’lü yıllardan beri yapılan “panforte” tatlısı. “Siena keki” olarak da adı geçen bademli, portakallı bu tatlı, özellikle Noel zamanı çok tüketiliyor.

İtalya’nın simgelerinden birine ev sahipliği yapan ve buraya gelenlerin illa ki o simgeyle fotoğraf çektirdikleri yerleşim, Pisa. Piazza dei Miracolide, yani katedral, kule, vaftizhane ve anıt mezarın bulunduğu “Mucizeler Meydanı” üzerinden rotanızı çizebilirsiniz. Yola devam ettikçe modern fiziğin kurucusu, gökbilimci, filozof Galileo Galilei’nin doğduğu ve yaşadığı şehrin, sadece bu meydandan ibaret olmadığını göreceksiniz. Özellikle lezzet konusunda meydanın yakınında konumlanan lokal işletmeler birbirleriyle yarışıyor.

74 intown

GEZİ SAN GIMIGNANO

Etrafı surlarla çevrili olan bu Orta Çağ yerleşiminin geçmişi 8. yüzyıla dek uzanıyor. Kuleler şehri olarak da bilinen San Gimignano, zeytin ağaçları ve üzüm bağlarıyla da ünlü. Piazza Cisterna, kasabanın kalbi sayılıyor. Buradaki ödüllü dondurmacıdan dondurma yemeyi unutmayın. Palazzo del Popolo kulesine çıkarak muhteşem panoramik manzarayı izleyebilir, kuleler arasında sıralanan hediyelik eşya dükkanlarına uğrayabilirsiniz.

*TOSCANA GÜNEŞININ ALTINDA

EVE DÖNERKEN…

Böyle bir turda alışverişin olmazsa olmazı yine mutfağa yönelik...

Peynir, zeytin, zeytinyağı, mantar, kek ve hatta ekmek ile sepetinizi doldurun. Küçük dükkanlarda ise ahşap ve seramik ürünler hediyelik için sizi bekliyor.

76 intown

Başlık bir filmden…

Ve bu film, Toscana’yı bu kadar sevme sebebim! Audrey Wells’in 2003 yapımı “Under The Tuscan Sun” filminde Diane Lane’in muhteşem performansına, Toscana’nın büyüleyici fonu eşlik ediyor.

Hikaye de, kurgu da hiç yormadan akıp gidiyor ve siz izlerken içten içe Toscana hayalleri kurmaya başlıyorsunuz.

İLAN

EN İYİ 5

SANATIN

MÜZE HALİ

1

“SANAT, SANAT İÇİN MİDİR, YOKSA TOPLUM İÇİN Mİ?” İKİLEMİ HALEN TARTIŞILADURSUN, YURT DIŞINA ÇIKILDIĞINDA KENTİN KALP ATIŞLARINI HİSSETMEK İSTEYENLER KENDİLERİNİ SANAT MÜZELERİNE ATAR. SANAT DENİLDİĞİNDE AKAN SULAR DURUR, ZAMAN DA BAŞKA AKAR ZATEN. BURALARDA TÜM GÜNÜ GEÇİRMEK ADETTEN VE DE MUAZZAMDIR. SANATIN İÇİNDE KAYBOLMAK İSTEYENLER İÇİN “EN İYİ 5 SANAT MÜZESİ” SEÇKİM ŞÖYLE… Başak Duru

LE LOUVRE Paris’in Eiffel’den sonraki simgesi desem yeridir Le Louvre için… Binlerce esere kol kanat geren müzenin kuşkusuz en merak edilen parçası, hakkındaki tartışmaların halen sürdüğü Leonardo Da Vinci’nin ünlü Mona Lisa tablosu. Mısır, Roma, Yunan ve Arap gibi pek çok medeniyetin eserlerini göreceğiniz müzenin tamamını gezmenin -çok geniş bir alana yayıldığı için- en az bir hafta sürdüğü söyleniyor. Çünkü söz konusu olan, dünyanın en büyükleri arasında yer alan Louvre…

Ve de dünya üzerinde en çok ziyaretçisi olan Louvre. Ancak dedim ya, Paris’i Paris yapan bu şahesere, dünya sanat tarihini yakından tanımak adına vakit ayırmak şart!

78 intown

intown 79

EN İYİ 5 RIJKSMUSEUM Amsterdam’da küçük-büyük pek çok müze bulunuyor.

Ancak bunlar arasında biri var ki, gezi noktalarında ilk sırayı kimseye kaptırmıyor. 1800 yılında kurulan Rijksmuseum, Hollanda’nın Altın Çağı’na ait birçok eseri bünyesinde barındırmanın yanı sıra aynı zamanda en geniş sanat tarihi kütüphanesine de ev sahipliği yapıyor. Sanat tarihine adını deyim yerindeyse altın harflerle yazdıran, Avrupa’nın en önemli ressamlarından Rembrandt’ın ünlü tablosu “The Night Watch”, müzenin en çok ilgi gören parçası…

2

4

THE UFFIZI GALLERY Floransa’nın mucizelerinden biridir The Uffizi Gallery… Avrupa’nın en eski ve bilinen sanat müzeleri arasında gösterilir. İtalyan ressam Sandro Botticelli‘nin ünlü tablosu “Venüs’ün Doğuşu“nu görebileceğiniz müzede, Michelangelo, Boticelli, Da Vinci, Rembrandt, Caravaggio ve Raphael gibi daha birçok ismin eserleri sizi bekler. Tamamını layıkıyla gezmek için bir gününüzü ayırmalısınız. Gitmeden önce bilet alırsanız kapıdaki uzun kuyruklar sizi korkutamaz.

3

80 intown

METROPOLITAN MUSEUM İki milyondan fazla esere ev sahipliği yapan Metropolitan Museum, New York’un gözbebeği! Dünyanın en büyük müzelerinden biri… Metropolitan’da Mısır, Yunan, Avrupa, İslam ve Japon Sanatı gibi kategorilerde farklı türde pek çok parça sizi karşılıyor. Anadolu’ya ait eserleri de görebilmeniz mümkün. New York gibi farklı kültürleri bünyesinde barındıran müze, dünyaya açılan bir kapı olmasından dolayı Amerika’yı yeniden keşfetmek isteyenlerin de ilk durağı.

5

THE STATE HERMITAGE Dünyanın en büyük ve en eski müzesi sayılan The State Hermitage, Saint Petersburg’ta konumlanıyor. Çariçe II. Katerina tarafından 1764 yılından kurulan müzede 3 milyondan fazla eser meraklısını bekliyor. Leonarda Da Vinci’den Rembrandt’a, Peter Paul Ruben’ten Francisco Goya’ya, Michelangelo’dan Van Gogh ve Pablo Picasso’ya kadar uzanan bir perspektifte bir seçki sunan müze, ziyaretçisine “tam anlamıyla sanata doyduk” dedirtiyor.

Çocuğunuz için iyi bir başlangıç

Z KUŞAĞI

Ethel Kebudi, Uzman Psikolog, Aile ve Çift Terapisti

BİR OTİZM MASALI (BU MASAL HER 68 ÇOCUKTA 1’İNİN MASALIDIR)

Bir varmış bir yokmuş evvel zaman içinde kalbur saman içinde pireler berber develer tellal iken, ben anamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken çok keyifli bir çift varmış. Bu çift aile olmaya karar vermiş ve dünyaya güzeller güzeli bir çocuk getirmişler. Bebek o kadar güzelmiş ki bir bakan dönüp bir daha bakıyormuş. Ailenin hayalleri gerçek olmuş. Derken günler günleri kovalarken bebeğin zor bir bebek olduğunu düşünmeye başlamışlar. Bebek gün içinde şiddetli ağlamalar yaşıyormuş. Anne bir türlü çözüm bulamıyormuş, bu sırada kendini hem çaresiz hem de yetersiz hissediyormuş.

Anne bebeğini emzirdiği sıralarda bebeğiyle göz teması kurmakta zorlanmaya başlar olmuş. Bebeğinin daha çok küçük olduğunu o yüzden buna takılmaması gerektiğini, ilgisinin ışıklara kaymasının normal olduğunu düşünerek

84 intown

kendini rahatlatmış. Anne ile baba bebekle çok ilgiliymiş o yüzden bebeklerinin sese ve ışığa aşırı duyarlı olduğunu hissetmişler; bu konuda önlem almışlar. Bebeklerinin sadece tek bir emzikle, tek bir müzikle rutin hareketlerle rahatladığını fark etmişler. Onlar olmadığı zaman hayat cehenneme dönüyormuş. Bunların bebeklerinin takıntıları olduğunu düşünmemişler. Çocuğu iyice gözlemleyerek ona iyi gelecek şekilde düzenlemişler hayatlarını. Annenin içine bazen kurt düşüyormuş gerçi… Ne zaman bebeğiyle bebekli bir ortama girse diğer bebeklerin birbiriyle oynamadıklarını gözlemleyebiliyormuş fakat birbirlerini yok saydığını göremiyormuş. Bebeğinin gözlerinde diğer çocuklardan kendini ayıran bir duvar varmış gibi, bebeğinin diğer çocuklardan habersiz hareket ettiğini hissediyormuş.

Z KUŞAĞI Masallar güzel sonla biter peki ya bu?

Bunu gözlemlediği her fırsatta annenin yüreğine bir taş oturuyormuş.

Yavaş yavaş kendini o ortamlardan soyutlar olmuş. Yalnız kaldıklarında; anne iş yaparken çocuğu bazen kaybolurmuş ortadan anne seslenirmiş fakat çocuk hiç gelmezmiş. Çocuklarının sağır olduğundan şüphelenmeye başlamış anne. Doktora gittiklerinde kulaklarında bir problem olmadığını öğrenip rahatlamışlar. Bir diğer mesele de bebeğin katı gıdaya geçmekte zorlanmasıymış hiç bir yemeği katı halde yediremiyorlarmış. Püre haline geldiğinde ise yiyebiliyormuş. Annesi ilgili olduğundan bebeğinin daha hazır olmadığını düşünmüş ve katı halde vermemeye karar vermiş, yoksa bebeği aç kalacakmış.

Fiziksel olarak her şey normal gidiyormuş; oturması, emeklemesi, yürümesi. Ancak 1 yaşına gelmesine rağmen hala kişiye özgün ‘anne’ veya ‘baba’ demiyormuş. Dil gelişimi geri kalıyormuş. Kelime çıkarmak yerine kendi kendine anlamsız sesler tekrar ediyormuş. Bunun daha

OTİZM yaşamın ilk üç yılında kendini belli eden, sosyal etkileşim, dil ve iletişim alanlarında beceri eksikliği görülen; tekrarlayıcı, sınırlayıcı, stereotipik davranış paternlerinin görüldüğü nörogelişimsel bir bozukluktur.

• 5 yaşından önce eğitime başlatılan otizmli çocukların %50sinin yaşıtlarını yakalayabildiği söylenmektedir.

• Sese, ışığa karşı aşırı duyarlı; rutinlerinde bir değişikliğe, istedikleri şeyin olmamasına aşırı tepki verebiliyorlar.

• Genel olarak takıntılı, detaycı yapıları var.

• Eşyaları, oyuncakları işlevlerine göre kullanmak yerine; döndürmek, dizmek, bir köşede kendi başına takılmak gibi davranışlar sergiliyorlar.

• Adını seslendiğinizde çoğunlukla bakmıyor, göz teması kurmaktan kaçınıyorlar.

• Çoğunlukla sadece ihtiyaçlarını anlatmak için sizinle iletişime giriyor, o da kolunuzdan çekiştirerek; istediğini işaret etmeden, kelime kullanmadan geçekleştiriyorlar.

• Tekrarlayan stereotipik davranışlar sergileyebiliyorlar. Bu sözel veya motor stereotip davranışı olabiliyor.

• Doğuştan belirtilere sahip olabileceği gibi 2 yaşından sonra da gerileyebilen konuşma, sosyal ilişkilere ilgi duymama, tekrarlayan hareket ve sınırlı ilgi alanı, aşırı hassasiyet gösterebiliyorlar.

• Pür otizmli bireyler normal veya üst zekaya sahipler. Eğitimle istenilen bilgi ve beceri öğretilebilir. Ancak eşlik eden dikkat eksikliği, hiperaktivite, epilepsi veya zihinsel gerilik görüldüğü durumlarda öğrenme daha uzun sureli olabiliyor.

• Kendilerini sözel olarak ifade edemediklerinden kendilerine veya başkalarına zarar verme onların bir ifade şekli oluyor. Bunu anlamlandırmak ve üzerinde çalışmak önemli.

• Bu saydığım özelliklerin hiçbiri olmayıp sadece otistik özelliklerin bazıları olabilir. O zaman uzmanlar “atipik otizm” veya “otistik belirtileri var” diyorlar.

• Her otizmli çocuk farklıdır! Her birinin ihtiyacı farklıdır.

Yukarıdaki masal sizin masalınıza, yakınınızdaki birinin veya önünüzden geçen bir çocuğun/ yetişkinin masalına biraz benziyorsa zaman kaybetmeden bir çocuk-ergen psikiyatristine veya bir nöroloğa başvurmanız çok önemli.

86 intown

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K

Z KUŞAĞI sonradan öğrenecekleri sözel stereotip olduğunu henüz bilmiyorlarmış. Çocuk büyüdükçe değişik ritüeller geliştirmeye başlamış. Mesela isteğini anne ve babasına çok güzel anlatabiliyormuş. Onları kollarından tutup istediği şeye yöneltiyormuş. İsteği de anında gerçekleşiyormuş. İşaret edip göstermeyi kullanmıyor veya nesnenin ismini söylemiyormuş. Hatta bir gün ailesinin heyecanla işaret ettiği balkonlarına konan kuşa bile bakmamış çocuk. Ortak dikkati yokmuş. Oyuncaklarla işlevine göre oynamıyormuş.

Ya onları yan yana diziyormuş, ya göz hizasına getirip bakıyormuş ya da tekerlekleri döndürüp döndürüp duruyormuş.

2 yaşına gireceği sırada büyük bir doğum günü organize etmişler. Çocuklarının artık diğer çocuklarla kaynaşabileceğini düşünüyormuş aile. Ancak o gün o kadar rahatsız olmuş ki çocuk odanın içinde bağırarak bir o yandan öbür tarafa koşturup durmaya, çığlıklar atarak kollarını çırpmaya başlamış. Aile bu duruma çok üzülmüş, çok utanmış. Çocuklarında bir şeyin ters gittiğini o gün iyice görmüşler. Her gün birbirlerine hatta kendilerine dahi söyleyemedikleri gerçekleri gün yüzüne çıkartmışlar. Anne ile baba endişelerini aile büyüklerine ilettiklerinde kötü birer ebeveyn olmakla suçlanmışlar, Çocuklarının bu halinin onların ihmali yüzünden olduğunu kızgınlıkla dile getirmişler. İçlerinden biri torununun çok normal olduğunu küçükken kendisinin de geç konuştuğunu ve garip tikleri olduğunu dile getirmiş. Gerçeklerle yüzleşmek o kadar da kolay değilmiş.

Anne ile baba onu çocuk doktorlarına götürüp endişelerinden bahsettiklerinde doktor onları bir çocukergen psikiyatristine yönlendirmiş. İşte orada hayatlarında ilk defa OTİZM tanısını duymuşlar. Doktor bunun YAYGIN GELİŞİMSEL BOZUKLUĞUNUN bir alt dalı olan OTİZM SPEKTRUM BOZUKLUĞU olduğunu ve son yıllarda görülme sıklığının çok arttığını; 68 çocukta 1’e çıktığını söylemiş. Aile bulundukları durumu anlamaya çalışıyormuş ancak çok şaşkınlarmış. Cümleler kulaklarına çarpıp havaya yayılıyormuş bazıları bir yerlerde asılı kalıyormuş. Doktorun “çocuğunuz 5 yaşından küçük olduğu için eğitime başladığı takdirde çok hızlı ilerleme kaydedebilir” dediğini duyar gibi olmuşlar…

OTIZM ÜZERINE KITAP ÖNERILERI ERKEN TEŞHIS VE EĞITIM BU ÇOCUKLARIN YAŞAMDA VAR OLABILMELERINE HIZMET EDIYOR Bilgilenebileceğiniz kaynaklar: https://www.tohumotizm.org.tr/otizm-spektrum-bozuklugu-nedir www.anadoluotizm.org/ http://www.templegrandin.com/ https://www.autismspeaks.org/ https://www.stanleygreenspan.com/

OTIZM ÜZERINE FILM ÖNERILERI

88 intown

ÜCRETSIZ DENEME DERSLERI IÇIN RANDEVU ALIN...

Kickbox Aikido Tae bo Muay thai Krav maga Kung fu Abbs&butts Powerplate Aletli pilates Zumba Personal trainer Kişiye özel beslenme ve fitness koçluğu

K U C O Ç E V BIREYSEL I R E L S R E D GRUP

Istanbul Cad. Gökofis Iş merkezi No: 20/1 Tel: 0212 322 90 89 / 0212 322 23 71 Fitbox bir Nügrup kuruluşudur.

olabiliyorsunuz. Sosyal becerisi olan, insani değerlerin farkında, kardeş ilişkileri güçlü, yaratıcı, sınavlarda, sanatta, sporda performansını tam kullanabiliyor.

Hedef koyuyor, çalışma motivasyonu yüksek, planlarına uyabiliyor, öğrenmeyi biliyor, ödev ve sorumluluklarına öncelik veriyor, bilgisayar oyunlarını kontrol edebiliyor ve kitap okumayı çok seviyor.

Kendini ifade edebiliyor. Zamanını planlayıp, problem çözebiliyor. Genç ailesinden, ailesi genç çocuğundan memnun. Kariyer konusunda atılması gereken adımları atabiliyor. Takıntısız, mükemmelin değil iyinin peşinde, kapalı yerde, uçakta, asansörde sakin, yemesini kontrol edebiliyor; keyifli gece uykuları var, sakin bir kişi, girişken, teknoloji, alışveriş, alkol, sigara ve uyuşturucu madde bağımlılıkları yok.

Yaşadığı travmalarla baş edebiliyor.

Eşiyle sağlıklı ilişkide, boşanma kararı alındıysa çocuklarına nasıl anlatacağını, yeni yaşamını nasıl sağlıklı sürdüreceğini biliyor. Üvey ebeveynlik durumunda stratejileri var. Yaşamından, ilişkilerinden memnun. İşte tüm bu hedeflere ulaşmak için birlikte yol alıyoruz.

“TRAVMA, PROBLEMLİ DAVRANIŞ İÇİN BİR TETİKLEYİCİDİR” YOL BİREY VE AİLE DANIŞMANLIK MERKEZİ’NİN KURUCUSU ŞEYDA ÖZDALGA İLE DANIŞMANLIĞIN BİREYİN HAYATINDAKİ ROLÜNDEN TRAVMA DANIŞMANLIĞINA VE MERKEZDE VERİLEN DİĞER HİZMETLERE UZANAN BİR SÖYLEŞİ GERÇEKLEŞTİRDİK Fiona Akkohen Yol Birey ve Aile Danışmanlık Merkezi ne zaman kuruldu?

Kurucuları kimler?

Yaklaşık 30 yıldır çocuk, genç ve yetişkinlerle çalışıyorum. İş yaşamımda devlet, özel kurum ve özel okullarda, terapist ve eğitimci olarak da 11 yıl Davranış Bilimleri Enstitüsü’nde çalıştıktan sonra Göktürk’te YOL Birey ve Aile Danışmanlık Merkezi’ni kurdum. Büyük bir kentte yaşıyoruz. Zaman hepimiz için değerli. Kişilerin değişim ihtiyacının çözümü için onların yakınındayız. Merkezimiz 2014 Aralık’tan beri danışmanlık, terapi, koçluk ve özel eğitim desteği vermektedir.

Hangi alanlarda hizmet veriyorsunuz?

Aslında yaşam alanımızda karşılaştığımız, annenin hamileliğinden yani çocuğun doğum sürecinden yaşamın sonuna kadarki birçok

90 intown

sorunun çözümü için çalışıyoruz. Sorundan değil çözümden yola çıkarsak şöyle sıralayabilirim: Hamileliğinizi bulantısız geçirebiliyor, bu döneminize ait stresi yönetebiliyorsunuz.

Normal doğum yapabilecek durumdasınız. Bebeğiniz dünyaya geliyor ona nasıl bakım vereceğinizi de, onunla nasıl güçlü bir bağ kuracağınızı da biliyorsunuz. Çocuğunuzun fiziksel, duygusal, sosyal, dil gelişimini adım adım izliyorsunuz. Gazı, sancısı, uykusu, beslenmesi, oyuncağı, oyunu konusunda bilinçlisiniz. İki yaş sendromunu ve çocuğunuzu yönetebiliyorsunuz. Kaygı, korku, öfke, üzüntü gibi duyguları kontrol altında, yolunda gitmeyen beceri, iletişim, gelişim sorunlarına çözümler bulabiliyorsunuz.

Yatağında, odasında yatıyor, tuvalet eğitimini verdiniz.

Hiperaktivite, dikkat ve öğrenme sorunlarının sebeplerini testlerle tespit edilmesini sağlayarak nörogelişimlerine destek

Bu başlıklarda uyguladığınız terapi yöntemleri nelerdir? Çocuklarda görülen okula uyum sorunları, öfke patlamaları, boşanma, travma ve yas, özgüven problemleri, korku, kaygı, okb, sosyal fobi, panik bozukluk ve birçok alanda Bilişsel Davranışçı Terapi, Çözüm Odaklı Terapi, EMDR Travma Terapisi, Çift ve Aile Terapisi, Theraplay Oyun Terapisi ve Sanat Terapisi yöntemlerini kullanıyoruz.

değişimine yardım eder ve onlar değişmiyorsa ilerleme zorlaşır, hedeften uzaklaşılır. Öfkeli bir anne, tartışan bir çift, çok çalışan yeterli ilgi veremeyen bir ebeveynin değişmesi çocuğa, gence yardımcı olur. Bu ihtiyacı projektif test ve gözlemlerle tespit edip ailelere önerilerde bulunur, bireysel veya aile terapisi uygularız.

Danışmanlığın bireyin hayatındaki önemi nedir?

Danışanla belirlenen hedefler doğrultusunda olumlu değişime ulaşırız. Bu değişim düşüncede, duyguda ve davranışta olduğu zaman çözüm gelir. Korkan korkmaz, dikkatsiz olan dikkatini kontrol eder, yeni stratejiler bulur, takıntıları olan kontrol etmekten vazgeçer.

Kaygılanan performansını tam yansıtır, depresyonda olan harekete geçer, geçmişe takılmadan, anındakileri fark ederek, gelecek hedefleri için adım atar. Beceri, kişilik ve ilgi alanına göre doğru mesleği seçer, boşanma veya evliliğini sürdürme kararı alır, çocuğun gelişimini adım adım takip eder, gelişmesi gereken alanlarına zamanında geç olmadan müdahale eder.

Küçük yaşlarda kaynağı tespit edilemeyen sorunlar yetişkinlikte ne gibi sorunlar olarak karşımıza çıkar?

Birebir sebep sonuç ilişkisi olmasa da ilgili olabilecek konular vardır. Hamilelik stresi çocuğun dış dünyaya güvenmemesine, memeden çok erken veya geç ayrılık bağımlılıklara, yaşadığı travmatik olaylar (ölüm, kaza, fiziksel ya da duygusal taciz vs.) tehdit algısının artmasına, obsesif, fobik olmasına, kendi başına uykuya geçememesi kendini yatıştıramadığı için gelecekte depresyona girme olasılığını arttırır. Süresi, sıklığı, şiddetine göre farklılaşır.

Travma danışmanlığı hakkında bilgi alabilir miyiz? Bireyin danışmanlık sayesinde travmayı atlatabilmesi ne kadar mümkün?

Travma; kendisinin ya da diğerlerinin yaşamına, fiziksel bütünlüğüne, sevdiklerine, inanç sistemine kast eden ölüm, yaralanma, tehdit durumlarını deneyimleme veya tanık olma, boşanma, ayrılık, duygusal ve fiziksel taciz, fiziksel yaralanma, trafik kazası, hastalık, uzuv veya işlev kaybı gibi durumlardır. Her çocuk ve yetişkin benzer durumlarda farklı tepkiler gösterebilirler. Travma, problemli davranış için bir tetikleyicidir. Travma Danışmanlığında, sıfır ile 10 arası bir skalada yer alan travma derecesini kaçtan başlarsak başlayalım, en düşük seviyeye getirmek, yaşanan duruma karşı duyarsızlaşmak, olayın günlük hayatımızdaki engellerini kaldırmak, kişinin yaşamına güven ve güçle devam etmesini amaçlarız. Çocuğa kaybın, yaşananların nasıl anlatılacağı, durumun ne olduğu ne zaman, nerede söylenmesi ve kendi duygularını nasıl yansıtması gerektiği, duygusal desteğin önemi konusunda yakınlarına bilgi verirken, maruz kalan kişiyle de EMDR Travma terapisi ve sanat terapisi ile çalışıyoruz.

YAKIN ZAMANDA PLANLADIĞINIZ EĞİTİM YA DA FARKLI ÇALIŞMALAR VAR MI?

Önce aile, ardından toplum. Herkesin bir danışmana ihtiyacı var mıdır? Çok küçük yaşta başlanması gereken bir süreç mi?

Yetişkinlerle çalışırken olmuş olanı değiştirirken, çocuklarla çalışırken olmakta olanı değiştiririz. Erken çocukluk dönemi önleyici, duruma anında müdahale edip düzelteceğimiz dönemlerdir. Artık geçmişe göre mesleğimizin algısı olumlu yönde değişmektedir. Bazen aileler çocuklarını getirirken sorunlu etiketini hissetmesin diye nasıl söyleyeceklerini bile danışıyorlar. Çocuk ve genci gözetecek kişiler aileleridir. Bilinçli anne babalar onları bize getirirler. Bu sacayağı bir etkileşimdir aslında. Süreç içinde ebeveynlerin değişimi çocuklarının

Öncelikli olarak Ekim ayında kaygı ve öfke problemleri yaşayan çocuklarla 8-10 hafta sürmesini planladığımız grup çalışmaları açacağız. Bu çalışmaların amacı benzer şeyleri yaşayan çocuklarla bir araya gelerek onlara uygun baş edebilme yöntemleri öğretebilmek.

Bunun yanı sıra sosyal beceri geliştirme, dikkat arttırma, sınav kaygısı grupları da açılacak.

Ebeveynlere sınav performans geliştirme, yeterince iyi ebeveynlik, çocuk gelişimi gibi alanlarda da eğitimler düzenleyeceğiz.

İstanbul Cad. Arcadium Life II No:26 K:3 D:19 Göktürk (0212) 322 34 90 – (0532) 445 40 46

www.yolpsikoloji.com

intown 91

Z KUŞAĞI

BİZ İYİYSEK ÇOCUKLAR DA İYİ Mİ?

MEDICAL DAY SPA

Aylin Caner Ataman, Jüpiter Eğitim BANA SORARSANIZ, EVET. BU DURUM BENİM İÇİN BİR SORU CÜMLESİ OLMAKTAN ÇIKTI ÇOKTAN. ONUN YERİNE SONU NOKTAYLA BİTEN, ANLAMLI BİR CÜMLE ARTIK. SİZİN İÇİN SORU CÜMLESİNE DÖNÜŞTÜRMEK İSTEDİM. AYNI SORUYU KENDİNİZE SORMANIZI VE CEVAPLAMANIZI UMARAK… BİZ KİMİZ? EBEVEYNLER ELBETTE; ANNE VE BABALAR. HAYATTA EN KUVVETLİ BAĞLARIMIZ ÇOCUKLARIMIZIN BU DÜNYAYA GELMELERİNE VESİLE OLAN, BİZ YETİŞKİNLER…

Soruma cevabımı, en önemlisi olduğuna inandığım kimliğimle, anneliğimle veriyorum. Bu kimlikte kendi çocuğumla bizzat yaşadıklarım, öğrenci kulübü sahibi ve profesyonel koç bir kadının gözlemlerinin epey önüne geçiyor. Diğer kimliklerime dair birikimlerim de çok değerli elbette. Öte yandan, evladımla yaşadığım ne varsa -biricik sevgimiz ve en atarlı hallerimiz de dahil- ilişkimizi eşsiz, bir o kadar da “her şeyden gerçek” yapıyor. Ve ben bir süredir fark ediyorum ki, ben iyiysem çocuğum da iyi. Tam tersi de aynen geçerli. Şimdi iyinin tanımı nedir diye sorabilirsiniz. Lütfen sorun. Sormak gibisi yok. Benim için iyi olmak, fiziksel ve ruhsal anlamda sağlıklı, dengede, dingin, ne yaptığının ve yapacağının farkında, yolumda kararlı yürüdüğüm hallerim demek. Her şey süt liman olmasa da, ara sıra ayar bozulsa da, dengeyi bulmak için içimdeki gücü ve cesareti daha net bulduğum zamanlar demek iyi olmak.

92 intown

3 HAFTADA yeni bir ben

Ne diyordum, ben iyiysem çocuğum da iyi, evet. Elbette zor şartlar altında kaldığımız, kontrolümüz dışındaki koşulların hayatımızı belirlediği durumları bunun dışında tutuyorum. Her şey yüzde yüz benim hallerime bağlı da demiyorum, yanlış anlaşılmayayım. Üstelik bu konuda yalnız da değilim. Babasını da hesaba katıyorum. Hayattaki fiziksel ve psikolojik birçok etkenin içinde ben, dokuz yaşındaki oğlumun dünyasında önemli bir değişkenim diyorum. Aramızdaki bağ etkileşimimizi bir zaman sonra davranışlarla görünür kılıyor; olanı turnusol kağıdı gibi çocuğumda gözlemliyorum diyorum.

Yukarıda tarif ettiğim gibi, iyi olduğumda durumlar şahane. Ya olamadığımda? İşte, iyi olamadığımın sağlamasını oğlumla olan ilişkimle yapabiliyorum. Ne zaman ki kafam karışıyor, önüm bulanıklaşıyor, kararlarım netleşmiyor, yollarım tıkanır gibi oluyor, engellerimle boğuşuyorum ben ve kendimden uzaklaşır gibi oluyorum, işte o zaman etrafıma yaydığım enerjiden ilk önce kimler nasipleniyor, bir tahmin edelim bakalım?

Bu yaz çok severek katıldığım bir masal kampında hocamdan anneler ve çocuklarıyla ilgili, beni derinden etkileyen, benim için yeni, insanlık için pek eski bir şey öğrendim: Çok eski zamanlarda, henüz doktorların filan olmadığı, toplumdaki insanların hastalıklarıyla şamanların ilgilendiği o antik dönemlerde, çocuk hastalar için farklı bir uygulama yapılırmış. On iki yaşından küçük çocuklar iyileştirilmeleri için getirildiklerinde, şaman çocuğun geri götürülmesini, onun yerine annesinin getirilmesini istermiş. Çocuktan önce annenin iyileştirilmesi esasmış. Bu kadim bilgiden anladıklarımla, şimdiki modern çağımda şu soruları soruyorum bugün: Bizzat yaşadığım ve içinde zorlandığım bir durumum olduğunda, bunu çocuğuma geçirmekten başka hangi seçeneklerim var?

Oğlumda gözlemlediğim bir sorunun, şimdiki benle ve yaşadıklarımla nasıl bir ilgisi olabilir? Çocuğumdaki bu haller kendimde ya da ailemizde henüz idrak edemediğim bir meseleyi işaret ediyor olabilir mi? Durup kendime bir bakayım mı?

Kendime dair bu durumun çevremdeki diğer aileler için de geçerli olduğunu gözlemliyorum. Her iki olasılık şeklinde de. Diğer taraftan, bu aile fertlerinden bire bir duymadan bu gözlemlerim birer varsayım olur, gerçeği göstermeyebilir, bunu da biliyorum. O yüzden soruyorum…

Sizler nasılsınız? Çocuklar da iyiler mi?

0541 360 33 24 - 212 322 23 71

FIT AND FIT

A 20 POWERPLATE 10 PERSONEL TRAINER İLE TRX VEY R YA DA SELÜLİT MASAJI 20 GÜNLÜK DİYET PAKET VE 10 SPO

FIT AND GURME

A 20 POWERPLATE

10 PERSONEL TRAINER İLE TRX VEY 20 DİYET PAKET

FIT AND HAPPY

A 20 POWERPLATE 10 PERSONEL TRAINER İLE TRX VEY 10 SPOR YA DA SELÜLİT MASAJI

GURME GURME AND AND HAPPY 10 BALİ MASAJI - 20 DİYET PAKET

SİZ İŞTEYKEN ÇOCUKLARINIZLA ONLAR İLGİLENİYOR GÖKTÜRK’TE 3.YILINA GIREN JÜPITER EĞITIM OKUL SONRASI ÖĞRENCI KULÜBÜ KURUCUSU MUSTAFA ATAMAN ILE FIKRIN DOĞUŞU VE HIZMETLERI HAKKINDA KONUŞTUK.

Sizi tanıyabilir miyiz? Çocukluğum Ankara’da geçti. TED Ankara Koleji ve ODTÜ Kamu Yönetimi mezunuyum. Üç yıllık bankacılık tecrübesinden sonra satış yöneticiliğini seçtim ve yaklaşık 20 yıl FMCG ve elektronik firmalarında farklı satış kademelerinde çalıştım. Üç yıl önce de eşimle birlikte Jüpiter Eğitim’i kurduk.

Aslında eğitimci değilsiniz…

Haklısınız, eğitimci değilim. Ama iş hayatım sırasında birçok ekip yönettim ve onlara liderlik ettim. Özel hayatımda da hep bir öğreticiyimdir… (gülüyor) Eşim eğitmen ve aynı zamanda eğitimci bir aileden geliyor.

“Okul Sonrası Öğrenci Kulübü” kulağa farklı geliyor. Böyle bir kulüp kurmak nereden aklınıza geldi?

Aslında ihtiyaçtan doğdu diyebiliriz. 11 yıldır Göktürk’te oturuyoruz ve burada yaşamayı çok seviyoruz. Şimdi dokuz yaşında olan oğlumuz burada doğdu.

Buğrahan ilkokula başladığında karı-koca kurumsal hayattaki işlerimize devam ediyorduk ve oğlumuzla ancak akşam saat 7 ile 9 arasında zaman geçirebiliyorduk. 2 saat içerisine sosyalleşme, yemek ve ödevleri sıkıştırmaya çalışıyorduk.

Göktürk’te yaşayan birçok aile bahsettiğiniz durumu yaşıyor aslında.

Evet, evet. Arkadaşlarımızdan, komşularımızdan benzer durumu duyuyoruz.

94 intown

Ayrıca, okuldan sonra evde çocukların televizyon veya bilgisayar karşısında, bir yardımcı ablayla geçirdikleri zamanın kalitesi de var tabii… Bunun üzerine yurtdışında bu konuda neler yapılıyor, onu araştırdık. Amerika, Hollanda ve Almanya’da çocukların okul sonrası için açılmış kurumlar olduğunu gördük ve bu kurumların amaçlarını, yaptıklarını inceledik.

O halde, hali hazırda var olan bir konsepti Türkiye’ye getirmişsiniz diyebilir miyiz?

Ben olsam demezdim. Çalıştığım uluslararası firmalarda şunu gördüm; birçok ülkenin pazarlarında geçerli olan bir kural, bir yöntem veya bir ürün ülkemize sıra geldiğinde ayrıca yorumlanması veya yoğurulması gereken bir hal alıyor. O yüzden biz de elimizdeki bilgileri harmanlayıp tecrübelerimizle doğru olacağına inandığımız bir formatı kurmaya çalıştık.

Zaman içerisinde de geliştirmeye devam ediyoruz. Çocuklar okuldan çıktıktan sonra kulübünüze geliyor. Peki, burada neler yapıyorlar?

Yaklaşık sekiz saatlik bir okul gününden sonra başlıyor buluşmamız. O nedenle tazelenmek için küçük bir akşamüstü kahvaltısı yapıyoruz. Daha sonra yaş gruplarına göre belirlenen salonlarına geçiyorlar ve öğretmenleri eşliğinde ödevlerini yapmaya başlıyorlar. Biz ödev yapmıyoruz, çocuklarımız kendi ödevlerini öğretmenlerimiz gözetiminde kendileri yapıyor.

Takıldıkları veya yapamadıkları durumda öğretmen yardımcı oluyor. Ödevler bittikten sonra oyun bölümünde yaşıtlarıyla sosyalleşip oyunlar oynuyorlar. Ta ki anne-babalar akşam saat 7-7:30 gibi gelip onları alana dek.

Ebeveynlerin üzerinden büyük bir yükü alıyorsunuz sanki. Çocuklar size hangi günler gelebiliyorlar? Hafta sonu da çalışıyor musunuz?

Bu hizmetimizi hafta içi her gün veriyoruz. Çocuklarımız aylık kayıt olabildikleri gibi seçtikleri bazı günlerde de yararlanabiliyorlar.

Hafta sonları ise kodlama, STEM ve masal atölyelerimiz oluyor.

Atölyelerimizi konularında yetişmiş ve uzmanlaşmış eğitmen arkadaşlarımız gerçekleştiriyorlar. Geçtiğimiz yıl 12 kodlama

www.jupiteregitim.com Facebook.com/jupiteregitim Instagram: jupiteregitim atölyesi yaptık ve katılan çocukların ufkunu açtığını düşünüyorum.

Ayrıca çok da eğlendiler. Bu yılın popüler başlığı STEM’de de doktora tez konusu STEM olan akademisyen ve eğitimci bir arkadaşla çalışmaya başladık.

Aktivite takviminiz gibi bir şey var mı? Nasıl takip edeceğiz?

Atölyeleri ve tarihlerini internet sitemizde, Instagram/Facebook sayfalarımızda ve kulübümüzün olduğu binanın girişinde duyuruyoruz, buralardan takip edilebilir. Binamız ana cadde üzerinde, Starbucks’ın yanında olduğu için hemen hemen herkes önünden mutlaka geçiyor, merkezi bir konumdayız. Yüz yüze görüşme imkanı her zaman mümkün.

intown 95

MODA

çocuk modası

KATIA

OKUL SEZONU AÇILDI. PEKİ, ÇOCUK MODASINDA DURUM NASIL? GÖKTÜRK’TEKİ ÇOCUK BUTİKLERİNİN ÖNE ÇIKANLARINI SİZİN İÇİN DERLEDİK...

Fiona Akkohen

ALP KIDS Terlikler 59,90 TL Pijama ve gecelikler 55 TL’den itibaren.

Yastık 59,90 TL

Elbise 149,90 TL

CARTERS

Shirt 299 TL Eşefman altı 299 TL Çizme 124,90 TL

KIKI MOMO

İkili set 89,90 TL Mont 179,90 TL Triko set 109,90 TL

96 intown

Panço pantolon 85,95 TL Gömlek 67,95 TL Ceket 85,95 TL

Polar yağmurluk 199 TL Cizme 99 TL Şemsiye 49,90 TL

Pantolon 59,90 TL Gömlek 39,90 TL Bot 65,90 TL Yelek 42,90 TL

PANÇO

Bere 33,90 TL

BG STORE

Yelek 89,90 TL Elbise 99,90 TL

MİNİ MODA

Pijama 139 TL

NANU BEDTIME

Pijama 139 TL

Mont 148,50 TL

Panço 68,95 TL

intown 97

SOKAK RÖPORTAJI

SELIM ALBAYRAK Bana kalırsa üçüncü havalimanı insanların eleştirmek için çok yanlış yerlerden yaklaştığı bir havalimanı. Çevre katliamı, maden ocakları, rant, betonlaşma gibi faktörler varken alan (pist)/yolcu sayısı gibi bir çıkarım ya da alanın büyüklüğü üzerinden konuşmak bana mantıklı gelmiyor ne yazık ki.

Pist sayısının yolcu sayısı ile doğru bir orantısı yoktur. Heathrow’da 2 pist olmasına rağmen çoğu 3-4 pistli havalimanından fazla yolcu ağırlıyor. Bunun nedeni, slot azlığı nedeniyle şirketlerin çoğunlukla geniş gövdeli uçaklar kullanmasındandır. Yine Chicago O’hare Havalimanı yolcu sayısında 6. olmasına rağmen uçak hareket sayısında dünya lideridir. Bu da büyük uçaklardan ziyade bölgesel jet denilen uçakların fazla kullanımı sonucu ortaya çıkıyor. Kullanılan alan bana göre de gereğinden fazla, orasını tartışmıyorum ama elma ile armudu karşılaştırıp çıkarım yapanları görüp duydukça ben de fikrimi söylemek istedim. Çok fazla çevreci bir insan olmamdan dolayı bu dezavantajlarını görmezden gelemiyorum ama bunların yanı sıra havalimanının evime çok daha yaklaşacak olması hem zaman hem masraftan kazanacak olmamız beni mutu ediyor.

ÜÇÜNCÜ HAVALİMANI PROJESİ HAKKINDA

NE DÜŞÜNÜYORSUNUZ? Renin Esmer

PELIN KURDOĞLU

İDA KARAKO Ben yıllar önce Yeşilköy’de oturuyordum. Uçak gürültüsünden balkonda sohbet etmek mümkün değildi. Gece uykuları da aynı şekilde… Göktürk’ün trafiği kalabalığı kaldırmıyorken bence daha da kötü hale gelecek. Olumlu yönünü bilemiyorum. Gayrimenkul fiyatları artabilir. Belki kapanan mağazaların yerine yeniler açılır bir ümitle...

98 intown

Açıkçası üçüncü havaalanı projesinin detaylarını iyi bilen bir kişi olarak yaklaşık 80 bin dönüm arazi üzerine inşa edilecek olan bu havalimanının, kapladığı alan itibariyle Atatürk Havalimanı’ndan 7 kat büyük olacağını biliyorum. Bu demek oluyor ki yıllık 150 milyon yolcu kapasitesiyle halen dünyanın en büyük havalimanı olan Atlanta Havalimanı’ndan bir buçuk kat büyük olacak. 100 bin kişiye iş imkanı sağlayacak havalimanı, ekonomiye sağlayacağı etkiyle birlikte yüz binlerce insanın istihdamına dolaylı katkı yapmış olacak.

Atatürk Havalimanı’ndaki kapasite yetersizliği dolayısıyla İstanbul’a sefer düzenlemeyen uluslararası havayolu şirketleri de İstanbul’a sefer düzenlemeye başlayacak. Böylece İstanbul dünyanın en yoğun aktarma merkezi haline gelecek. En güzeli ise Avrupa’nın en büyük havayolu kargo merkezi olma potansiyeli de bulunmakta. Bu avantajları da bir İstanbullu ve de Göktürklü olarak tabii ki de bize de yansıyacak.

DURUKAN ÇINAR ​NECMIYE YAZICI

DENIZ ÖZKÖK Projeyle ilgili ayrıntılara baktığımızda bir takım çevrelerin iddia ettiği gibi sahanın tamamına yakını ormanlık alan değil. Sahanın yüzde 65’i daha önceden halihazırda tahrip olmuş alanlardan oluşuyor. Bu alanlar madencilik faaliyetleri sonucunda tahrip olmuş. Yani Kuzey Ormanları yok ediliyor iddiası söz konusu proje alanının ayrıntılarına inildiğinde gerçekle pek bağdaşmıyor. İkinci bir iddia olan yeni havalimanı projesinin kuş göç yolu üzerinde olduğu ise bir bakıma doğru ama şöyle bir gerçek söz konusu ki İstanbul’un tamamı kuş göç yolu üzerinde yer alıyor. Bu proje mevcut alan dışında başka bir yere yapılsa da bu sorun yine yaşanacaktı. Şu anda hizmet veren İstanbul’daki her iki havalimanı da özünde aynı konumda yer alıyor. Ve bu konuyla ilgili ise tam zamanlı çalışan 5 kuş bilimcinin çalışmalarını kuş radar sistemi desteklemekte... Dünyada işletilmekte olan hiçbir havalimanında böylesine yoğun ve kuş radar sistemi ile desteklenen bir çalışma yapılmamış. Bu ekibe ilave olarak da Türkiye’nin önde gelen kuş bilimcisi ve 8 kişilik akademisyen bir ekip ayrıca proje sahası dahil 4 lokasyonda izleme ve değerlendirme çalışmalarına devam edip, ekolojik dengenin bozulacağı iddiaları da bu araştırmacılar tarafından yalanlanıyor. Ülkemiz için avantajlarını bir yana bırakırsam ise bireysel olarak da bir Kemerburgazlı olarak üçüncü havalimanının bu kadar yakınıma geleceği, bununla birlikle metro ulaşım sisteminin kurulacağı, mesafelerin kısalacağı ve gayrimenkulümün değerinin kat ve kat artacağı için çok mutluyum.

İstanbul’da üçüncü bir havaalanının gerekliğine inanmıyorum, hepimizin bildiği sebeplerle… Bölge son derece yanlış seçildi.

Tabiatın içinde olmak için kaçıp geldiğimiz Göktürk ve civarının alt yapı eksikliğinden, yanlış ve çarpık şehirleşmeden dolayı bizi çok zorlayacak olduğu gerçeği var. Nüfus çok artacak. Kemerburgaz’a da verilecek inşaat izinleriyle bölge bir şantiyeye dönüşecek, yollar devamlı kilit olacak.

İPEK OTURGAN Havalimanı projesiyle birlikte, üçüncü havalimanı çevresindeki nitelikli konut stoku en gelişmiş bölgelerden biri olan Göktürk’te, satılık konutların metrekare ortalama fiyatı son bir yılda yüzde 31 artarak 6.226 TL’ye yükseldi. Kiralık konutlarda ise metrekare ortalama fiyat 23 TL’yi buldu. Göktürk’te yaşayan konut sahibi olan biri olarak bu projeye sevinmemek imkansız.

İstanbul için ihtiyaçtır. Asya ve Avrupa yakasını iki şehir olarak görmek lazım ve Atatürk Havalimanı Avrupa yakasının bile ihtiyacını karşılamaktan çok uzaktır. Çevresindeki yapılaşma nedeniyle büyümesine imkan yoktur. Bununla beraber bu havaalanı için ilk başlarda Silivri konuşuluyordu ki orada yapılması trafiğin zaten bitmiş olduğu hem TEM hem de E5’in kullanılmak zorunda olmasından dolayı iyice kilitlenecekti ve havalimanına ulaşmak işkence haline gelecekti. İstanbul’un kuzeyine yapılması doğru bir karardır. Avrupa yakasındaki otoyollar da kapasitesini doldurmuştur. Faaliyete geçmesiyle beraber şehir içinde kalmış olan otobanları rahatlatacağı aşikârdır.

BERK DOĞAN İstanbul’un üçüncü havalimanına erişimi kolaylaştırmak için yapılması planlanan 13 istasyonlu metro hattı projesi kesinlikle dört gözle beklediğim bir projedir. Senelerdir Göktürk’te yaşayıp buraya neden metro getirilmediğini merak edenlerdenim. Göktürk daha izole ve kapalı bir yapı/yerleşimdir algısını havalimanı, metro, köprü derken katlayarak kıran, şaşırtıcı dereceli bir hızla büyüyen, genişleyen ve daha da büyümeye elverişli bir semttir. Burada yaşamaktan dolayı çok mutluyum.

intown 99

DEKORASYON

MİNİMALİST TARZIN İNCELİKLERİ

Toprak tonları ile beyazın güzel bir birlikteliği…

GÜNÜMÜZDE HER ŞEYİN HIZLA ÜRETİLDİĞİ VE TÜKETİLDİĞİ BİR ORTAMDA, İNSANLARIN RAHATLAMA VE SAKİNLEŞME İHTİYACI DAHA DA ARTIYOR. BUNUN BİRÇOK YOLUNDAN BİRİ DE YAŞADIĞIMIZ MEKANLARI SADELEŞTİRMEKTEN GEÇİYOR. MİNİMALİZM DİYE ADLANDIRILAN BU TARZ, EN AZ MALZEMEYLE EN YALIN, EN EKONOMİK VE EN İŞLEVSEL TASARIMLARLA SONUCA ULAŞMAMIZI SAĞLIYOR

Gül Bozantı Mimar

Minimalizmin temelinde, mekanların düzenli ve temiz bir görünümlerinin olması çok önemlidir. En çok kullanılan renk beyaz olmakla beraber çok baskın olmayan nötr tonlar da rahatlıkla kullanılabilir.

Minimalist dekorasyon yaparken doğal ışık kaynakları olan pencere ve camı doğru kullanmak da çok önemlidir. Yapay ışık ve aksesuar kullanımlarında ise gözü yormayacak sade tasarımlar ve malzemeler kullanmak gerekir. Şimdi size bu tarza ait birkaç örnek sunacağım…

100 intown

intown 101

DEKORASYON SEÇKIN MARKALARIN ADRESI Az eşya, az aksesuar, maksimum alan.

Toprak tonları ve beyazın beraberliğiyle gelen huzur ve saflık.

Konu iç mekan dekorasyonu olduğunda; perdeler, döşemelikler, duvar kağıtları, parkeler, halılar ve aksesuarlar “mekanın kalitesi ve ruhunu yansıtmak açısından” hemen ön plana çıkar ve göze çarparlar!.. İşte bu ilk bakışta göze çarparak, sizin ve mekanınızın kalitesini yansıtacak, dünyaca bilinen en seçkin dekorasyon markalarının İstanbul’daki adresi İTALYAN HOME’dur!.. İTALYAN HOME; en ünlü markaların kalite ve estetik anlayışını; yılların deneyimi ve güvencesi ile birleştirerek; dünyanın en özel perdelik ve döşemelik kumaşlarını, duvar kağıtlarını ve aksesuarlarını, Göktürk’teki showroomunda sizlerin beğenisine sunmaktadır…

2001 yılından itibaren, perde konusundaki deneyim ve uzmanlığını ithal duvar kağıtlarıyla da genişleten firmamız; dünyanın en iyi markalarını, en iyi servis anlayışı ile müşterilerine ulaştırabilmenin haklı gururunu yaşamaktadır.

Duvar kağıdı ve kumaş koleksiyonlarımızı birebir görmek, incelemek ve daha fazla bilgi almak için, Göktürk mağazamızı Pazar günleri hariç her gün, 9:30-19:00 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz.

Doğal ışığın getirdiği aydınlığa eklenen yumuşak geçişli nötr renkler…

BLACKOUT STOR

42,00 TL

27,00 TL

SCREEN ZEBRA

72,00 TL

62,00 TL

Temiz, aydınlık ve keyif dolu…

Cumhuriyet Cad. No: 14 Dükkan:3 Migros yanı Göktürk/ İSTANBUL Tel: +90 212 343 13 05 - 06 / 0533 967 70 67 102 intown

www.italyanhomestore.com / italyanhomenisantasi@gmail.com

DİŞLERDEKİ ÇARPIKLIKLAR ARTIK TEL TAKMADAN DÜZELTİLEBİLİYOR

DEKORASYON Beyazın saflığı ve aydınlığıyla gelen mükemmellik.

DIŞLERINIZDE ÇARPIKLIK VARSA ARTIK ÇOK KOLAY VE KONFORLU BIR TEDAVI YÖNTEMI VAR. DIJITAL ORTAMDA SIZE ÖZEL ÜRETILECEK ŞEFFAF PLAKLAR ILE DIŞLERINIZ DÜZGÜN ŞEKILDE SIRALANABILIR VE GÜLÜŞÜNÜZ DEĞIŞEBILIR. Aşağıda ortodonti alanında devrim yaratan bu tedavi ile ilgili bir karşılaştırma hazırladık. Bu konudaki sorularınız için bizi arayabilir ve bu tedavinin size uygun olup olmadığını öğrenmek üzere kliniğimize başvurup, ücretsiz analiz yaptırabilirsiniz.

DİŞ TELLERİ İLE ORTODONTİ TEDAVİSİ • Teller tedavi boyunca ağızda kalır, çıkartılamaz.

• Teller ağızda fark edilir, estetik kaygı yaratır.

• Ağrı, sızı, yara yapabilir. Rahatsızlık verebilir.

• Günlük bakım, fırçalama zorlaşabilir.

• Tedavi sonrası önceden görüntülenemez.

• Tedavi süresi daha uzundur.

ŞEFFAF PLAK İLE ORTODONTİ TEDAVİSİ • Şeffaf plak istendiği zaman rahatlıkla çıkartılabilir.

• Şeffaf plak ağızda neredeyse görülmez.

• Ağrı, sızı, yara yapmaz. Rahatsızlık vermez.

• Kolaylıkla çıkartılarak fırçalanır.

• Tedavi sonrası önceden görüntülenebilir.

• Tedavi süresi neredeyse yarı yarıya kısalır.

BU MUHTEŞEM DENEYİME HAZIR MISINIZ?

Temiz, düzenli ve kullanışlı bir mutfak rahatlığı.

Küçük mekanlara uygun konforlu bir mutfak.

PRODENT/Özel ERGENE Ağız ve Diş Sağlığı Göktürk Polikliniği Belediye Caddesi Işıldar Sokak Göktürk İş Merkezi K: 1 D: 1 Göktürk -Eyüp / İSTANBUL

104 intown

0 212 322 69 98 - 99 www.prodentgokturk.com

ALIŞVERİŞ

AYNA 4.250 TL, MASA 5.950 TL DRESUAR 4.950 TL, SANDALYE 1.250 TL/ad

SOFRA SANATI YEMEK ODALARINDA ŞIKLIK ARAYANLAR İÇİN MARKALARA GÖZ ATTIK. YEMEK TAKIMLARINDAN MOBİLYAYA UZANAN SEÇKİMİZ ŞÖYLE...

Fiona Akkohen

e m o H a c Kara

y a t r u B By

Woods

GOLD MAGIC FINE PEARL 89 PARÇA YEMEK TAKIMI 2.297 TL

e r u t u o C Home GOLDSA SİYAH PEŞKİR 92.00 TL GOLDSA BEYAZ ÇAY ÖRTÜSÜ 1.523.00 TL GOLDSA BEYAZ KÜÜÇÜK ÇAY ÖRTÜSÜ 512.00 TL GEM2 BEYAZ PEÇETE 105.00TL

106 intown

MASİF MASA 4.500 TL BÜFE 5.300 TL

intown 107

EVDE PARTNERLİ, EĞLENCELİ EGZERSİZLER

1

TRICEPS PASS

ROTATION TWIST

Partnerinizle sırt sırta squat pozisyonu alın, elinize sağlık topu veya dumbell alabilirsiniz.

Partner sağ tarafa dönerken siz sol tarafa dönüş yapmış olacaksınız.

Oblik ve karın kaslarınızın çalıştığını 30 tekrar yaparak hissedeceksiniz.

3

2

Partneriz yerde, siz ayakta ve partneriniz bacaklarınızı tutacak şekilde pozisyon alın.

Yerdeki partnerinizin ayakları arasına top yerleştirilebilir veya topsuz da yapabilirsiniz.

Beliniz yerde olacak şekilde (eğer bel kalkıyorsa başınızı omuzlarınızdan güç alarak kaldırınız) ayakta sabit duran partnerinize kol ve karından güç alarak ayaklarınızı kaldırın. Sabit ayakta duran partner sizin ayaklarınız ona doğru geldiği anda hafif bir itme ile ayaklarınız yere doğru inecek karın kaslarınızdan hissederek yapılan bu hareket yerden tekrar yukarı kaldırmayla devam edecektir. Triceps arka kol çalışmaktadır.

Kaç tekrar? 2 set, 20 tekrar

4

Haftada

SEE SAW LUNGE

Partnerinizle yüz yüze bir pozisyon alın, ellerinizi kol mesafesinde birbirinize uzatın. Ellerinizi tutun, partnerinizi biraz geriye hamle yapmasını isteyin. Partner geriye hamle yaparken sağ veya sol bacağı geriye atacak sizde ona doğru hamle yapacağınızdan onun zıttı bir bacakla hamle yapmaya çalışın. Ve bu hareketi tekrar ayağa kalkarak devam ettirin ve daha sonra sizin geriye hamle yapması ile bitirin. Bu harekette bacak kasları çalışmaktadır.

Kaç tekrar? Sağ -ol bacak ve 2’şer set, 20 tekrar

5

SQUAT

Partnerinizle karşılıklı durun squat pozisyonu alın.

Biriniz diğerinizin sağ ayağına değmeye çalışırken bir diğer partner sol ayağa uzanır. Hareketi sol ayak ve sağ ayak değişmesi ile 40 tekrar yapabilirsiniz. Ve ortaya eğlenceli hareketler çıkabilir.

CRUNCH PASSES

Normal crunch pozisyonu alın. Partneriniz ayaklarınızın orda durup, sizin ayaklarınızı tutup kolayca kalkabilmenize destek olmalı veya ayaklarınızın üzerine basabilir. Siz karnınızı sıkarak omuzdan kalkıp partnerinize doğru kalkabilirsiniz (boyundan değil boyun zorlanmamalı). Tekrar karnı sıkarak yere uzanın. Bu hareket karın kaslarını çalıştırmaktadır. Kaç tekrar? 2 set, 20 tekrar

108 intown

Değişim için hareket et!

BACK EXERCISE

6

Sırt için iyi bir hareket tekli yapılabildiği gibi partnerinizle de rahatça yapılabileceğiniz güzel hareketlerden biri… Partnerlerden biri yüzüstü yere uzanır ve eller başın arkasına alınır. Partnerin diğeri ayak kısmına geçerek bileklere baskı yaparak tutar. Yerde uzanan partner karnını kalçayı sıkarak üst bedeni yerden hafifçe kaldırır. Boynunu geriye atmamalı gözler yere mindere odaklı bir şekilde olmalı. Bu hareketle sırt ve karın çalışmaktadır.

Kaç tekrar? 2 set, 20 tekrar

3

gün

10 dakika

anın sa

Fiona Akkohen

ın s l a na k

Merve Issı Uçan - Fitbox Antrenörü

Zam

SPOR

322 90 89 / 0541 360 33 24 facebook.com/PrivatePowerplateStudioGokturk İstanbul Cad. Gökofis No: 20 Kat: 2 Göktürk

BRİÇ 653

OYUN 4 PIK

1075

Atak 2’li Kör

AKJ93 AJ 4 KJ92 10872 9753

K B

G

A982

D

A863 64 864

KQJ107 Q4 Q5 KQ102 GEÇEN SAYIDAKI PROBLEMIN CEVABI: 3’üncü köre çaktıktan sonra pik asını çıkarmaya çalışıyoruz. 4-1 dağılım görünce 3 tur trefl alıyoruz, sonra önce dam karoyu çekip yere gidiyoruz, yerdeki onör karoları çekiyoruz, doğu çakarsa üste çakıp sadece pik asına veriyoruz. Eğer doğu çakmazsa eldeki son alıcı trefliyi kaçıp, karoları oynamaya devam ediyoruz.

Eğer 3 tur pik oynarsak doğu ası alıp, 4’üncü körü oynayarak elindeki küçük kozu löve yaparak oyunu batırır.

KUZEY – GÜNEY ZONDA

642

Dağıtan Güney

KJ1062 974 KJ 975 53 A3 1087542

Turnuvaya katılmak, briç öğrenmek ya da briçlerini geliştirmek için ders almak isteyenler Mehmet Sırıklıoğlu ile iletişime geçebilir.

(0535) 431 05 82

K B

G

K1083

D

Q987 K2 963

AQJ A4 QJ10865

Benim de oynadığım senyör milli takım 53. Avrupa Şampiyonaları’nda 24 takım arasında 4. olarak Ağustos 2017’de Fransa’da yapılacak Bermuda Bowl Dünya Şampiyonası’na katılma hakkı elde etti.

110 intown

AQ

Küçük trefl atağından sonra güneyden 3SA oyununu planlayın.

Olimpiyatlarda iki kez altın madalya kazanan Küba'lı boksör Hector Vinent tüm birikimini size aktarmak için geldi. Profesyonel olun ya da olmayın, olmak isteyin ya da istemeyin, kadınlar ve çocukların büyük ilgi gösterdiği bu sporu bir ekolden öğrenmek büyük bir ayrıcalıktır. Vinent ile birebir çalışabilir ya da grup halinde antrenman yapabilirsiniz.

DEĞİŞİM

MODERN SAÇ EKİMİ OPERASYONLARI SAÇIMIZIN RENGİ, ŞEKLİ, KISALIĞI YA DA UZUNLUĞU HAYATTAKİ DURUŞUMUZ, TARZIMIZ, ZEVK VE BEĞENİLERİMİZ HAKKINDA İPUÇLARI VERİR. SAÇLARIMIZIN VARLIĞI GENÇLİKLE ÖZDEŞLEŞİRKEN YOKLUĞU OLDUĞUMUZDAN DAHA YAŞLI ALGILANMAMIZA NEDEN OLUR. SAÇ DÖKÜLMESİ İLE KARŞILAŞAN KİŞİ SOSYAL VE KÜLTÜREL OLARAK KENDİNİ EKSİK HİSSEDER VE ÖZGÜVEN KAYBI YAŞAR. İŞTE BU YÜZDEN SAÇLARIMIZ BİZİM İÇİN ÖNEMLİDİR...

Fiona Akkohen Bireyler üzerindeki tüm olumsuz etkilerine karşın 50 yaşındaki erkeklerin yüzde 50’si saç dökülmesi problemi ile karşı karşıya kalır. Bu durumdan kurtulabilmek için bireyler çoğunlukla yıllar boyu süren bir çok değişik tedavi seçenekleri dener. Maalesef medikal tedavilerle dökülen saçların yeniden çıkması medikal tedavilerle sağlanamıyor.

Modern dünyamızda saç dökülmesinin bilinen en etkin tedavisi saç ekimidir.

NASIL YAPILIR? Saç ekimi operasyonu kısaca başın arka bölümünden saç köklerinin alınıp, saç dökülmesinin oluştuğu alanlara aktarılmasıdır. Bir çeşit yer değiştirme operasyonu da denilebilir.

Başın arka kısmında kalan saçlar ömür boyu uzama kapasitesine sahip donor dominant olarak bildiğimiz saçlardır. Bu saç kökleri kelleşmiş alanlara aktarıldığında saç uzatma yeteneklerini yitirmezler. Dominant verici saha saç ekiminin bilimsel temelini oluşturmaktadır.

KİMLER İÇİN UYGUNDUR? Başın arka kısmında yeterli verici saç kökü olan her birey saç ekimi için uygun adaydır. Geçmişte saç dökülmesi yaşayan birçok hasta saç ekimi için uygun aday değilken modern tekniklerin gelişmesi, saç ekiminin bir sanat olarak algılanması ile saç kaybı sorunu yaşayan hemen herkese bugün saç ekimi yapılabilir.

YAN ETKİSİ VAR MIDIR? Modern saç ekimlerinin yan etkileri operasyon sonrası oluşan hafif bir ağrı ve rahatsızlık, nadir de olsa göz çevresinde hafif bir şişme ve alıcı sahada oluşan bir hafta kadar süren kırmızı nokta ve kabuklanmalardır. Kanama, enfeksiyon, yara yok denebilecek kadar az görülmektedir.

112 intown

Modern saç ekimi cerrahisi hasta için konforlu, önceden tahmin edilebilir sonuçları olan ve yüz güldürücü bir cerrahi operasyondur.

Saç kaybı yaşam boyu süren bir süreçtir. Saç kaybının devamı veya daha fazla sıklık elde etme isteği, tekrarlayan saç ekimleri ile mümkün olur. Modern saç ekim teknikleri ile bir seansta büyük sayıda saç kökü elde edilir, böylece istenilen sonuca ulaşmak için daha az sayıda operasyon yapılır.

KALICI BİR OPERASYON MUDUR?

“SAÇ EKIM CERRAHISINDE GEÇTIĞIMIZ BIRKAÇ YILDA BÜYÜK ILERLEME KAYDEDILMIŞ, YAMA ŞEKLINDE SONUÇLANAN, KALDIRIM TAŞI MANZARASI, ÇIM ADAM GÖRÜNÜMÜNE YOLAN AÇAN UYGULAMALAR, YERINI TEK SAÇLI KÖK AKTARIMI, MIKRO VE MINI GREFT UYGULAMALARINA BIRAKMIŞTIR.”

Saç ekimi kalıcı bir işlemdir. Saç ekimi sırasında nakledilen saç kökleri genetik olarak testesteronun saç dökücü etkisine dirençli köklerdir.

Ekilen saçlar ömür boyu transfer edildikleri bölgede kalmaya devam etmektedir. Saç ekimi sırasında nakledilen birimler (folliküler ünite) saç kökleridir. Saç kökü (folliküler unite) içinde tekli, ikili, üçlü ya da daha fazla saç teli barındıran anatomik yapılardır. Anatomik bütünlüğü olan yapılar olduğundan saç köklerinin (folliküler üniteler) saç ekimi sırasında kullanılması sonucun doğal, estetik ve verimli olmasını sağlar.

Nü Medikal Turizm ve Danışmanlık Body Expert Medical ile Travel&Consulting işbirliği Bilgi ve randevu:

(0212) 322 23 71 (0541) 360 33 24

KADINLARDA SAÇ EKİMİ NASIL YAPILIR?

1. İkiye ayrılan saç dökülmesi tipi vardır. Kadın tipi saç dökülmesi ile Erkek tipi saç dökülmesidir. Kadınlarda kadın tipi saç dökülmesi en çok hormonal sorunlardan sebep olmaktadır. Çoğu zaman demir azlığı, kadınlarda saç dökülmesinin en büyük sebeplerinden biridir.

2. Kadınlarda saç ekimi ortalama 4–6 saat arası sürer ve enseden alınan kök saçları lokal olarak anestezi yapılarak saçsız olan bölgelere eklenir.

3. Kadınlara saç ekilirken saç alımları özellikle kulak arkasından ve ense tarafından alınır. Bayanlardaki bu ense ve kulak arkası bölümler kodlanmıştır ve genetik olarak dökülmezler.

4. Kadınlarda da ekim yapılan saçlar kendi saçlarından alınır. Ekim yapıldıktan sonra bayanlar saçlarınızı boyayabilir, yıkayabilir ve tarayabilirler. Kendi saçlarından hiçbir farkları yoktur.

intown 113

SAĞLIK

Op. Dr. Dilek Uslu Erdoğru Kadın Hastalıkları, Doğum ve Cinsel Tıp Uzmanı

ADET ÖNCESİ SENDROMU VE BAŞ ETME YOLLARI ADET DÖNEMİNİZDEN ÖNCE GEREK FİZİKSEL OLARAK GEREK PSİKOLOJİK DEĞİŞİKLİLKLER YAŞIYOR MUSUNUZ? ADET ÖNCESİ DAVRANIŞ DEĞİŞİKLİKLERİNİZ HEM SİZİ HEM DE YAKINLARINIZI OLUMSUZ YÖNDE ETKİLİYOR MU? EĞER CEVABINIZ EVET İSE SİZ DE ADET ÖNCESİ SENDROMU YAŞAYAN YERYÜZÜNDEKİ MİLYONLARCA KADINDAN BİRİ OLABİLİRSİNİZ…

Ayrıca Adet Öncesi Sendromu olan bireylerde konsantrasyon güçlüğü, ağlamaya meyilli ruh hali, öfke, üzüntü, yorgunluk, iştah artışı, baş ağrısı, karın şişkinliği, ishal veya kabızlık, kilo artışı, bulantı, baş dönmesi, ruh halinde dalgalanmalar, cinsel istekte azalma veya artma gözlenmektedir.

Eğer depresyon belirtileri çok ağır, intihar düşüncesi varsa Adet Öncesi Sendromu’nun ağır şekli olan Adet Öncesi Disforik Bozukluk açısından hastanın psikiyatrik değerlendirilmesi gerekir. Hastaların sadece % 3’ünde AÖDB vardır.

AÖS NEDENLERİ:

Adet Öncesi Sendromu kadının adet kanaması görmesinden önce, yumurtlamanın olmasından sonraki dönemde yaşadığı tıbbi rahatsızlıktır. Belirtiler kadının adet olmasından yaklaşık 5-10 gün önce başlar. Kadının adet görmesiyle bütün belirtiler kaybolur. Üreme çağındaki adet gören genç kızların ve kadınların %80’i adet öncesi meme hassasiyeti ve adet öncesi hafif karın ağrısı yaşar. Adet Öncesi Sendromu ise kadınların %30’unda görülmektedir. Çok fazla belirtisi vardır. Kadının yaşadığı rahatsızlık sosyal yaşantısını bozmakta, günlük aktivitelerini etkilemektedir.

EN SIK GÖRÜLEN BELİRTİLER (S YEDİLİSİ): • Sinirlilik • Sabırsızlık • Saldırganlık • Sivilce • Su ve sodyum tutulumu • Sıcak basması • Sakarlık

TANI

Tanıyı koyduracak tek bir mucize test yoktur. Kadının şikayetleri iyice dinlenmeli, en çok rahatsızlık yapan şikayetler saptanmalı ve incelenmelidir. Şikayetlerin adet ile geçmesi Adet Öncesi Sendromu için şarttır. Kadını ay boyunca şikayetlerini not ettiği bir ajanda tutması önerilir. Hemogram, tiroid hormonu, süt bezi hormonu bakılır.

Meme hassasiyeti olan hastalarda fibrokistik meme açısından değerlendirme gerekir. Karın ağrısı ve krampı olan kadınların jinekolojik muayenesi gereklidir.

• Östrojen hormonun progesteron hormonuna göre fazlalığı • Endorfin ve serotonin denilen kimyasal nörotransmitterlerin azalması • Böbrek üstü bezlerinin normal fonksiyonunun bozularak su ve tuz tutulması • B6 vitamini, magnezyum, E vitamini eksikliği, • Yağ ve şekerden zengin beslenme tarzı • Tiroid hormonu eksikliği • Kafeinin fazla tüketimi • Alkolün fazla tüketimi

TEDAVİ

Ödem nedeniyle yüzükler dar geliyor, ayakkabılar sıkıyorsa, öncelikle tuz azaltılmalıdır; gerekirse idrar söktürücü verilir. Kişi depresifse antidepresan tedavisi uygundur. Meme hassasiyeti çok olanlarda prolaktin seviyesini düşüren ilaçlar tercih edilir. Vitamin eksikliği varsa eksik olan vitamin verilmelidir. Doğum kontrol hapları, progesteron içeren ilaçlar hormonal bozukluklar da kullanılır. Kişinin sağlıklı beslenmesi, düzenli spor ve yoga yapması AÖS belirtilerini hafifletmektedir.

114 intown

intown 115

PERSPEKTİF

YOLLARDA

Fotoğraflar: Berk Özler Child Portrait Photographer berkozler.com

MERCEDES-MAYBACH S-SERİSİ LÜKS SEGMENTTE YEPYENİ STANDARTLAR BELİRLEYEN MERCEDESMAYBACH S-SERİSİ, S-SERİSİ AİLESİNİN YENİ MODELİ OLARAK OTOMOTİV DÜNYASINDA YENİ BİR DÖNEM BAŞLATIYOR

Mercedes-Maybach sadece bir ürün serisi olarak değil, aynı zamanda gelecekte Mercedes-Benz araçlarına daha özel bir sınıflandırma kazandıracak alt marka olarak konumlandırılıyor.

Mercedes-AMG’den sonra Mercedes-Benz ailesine katılan bu ikinci markanın ilk modeli Mercedes-Maybach S-Serisi, kullanıcılarına hem prestij hem de ayrıcalık sağlıyor.

5.453 mm uzunluk ve 3.365 mm dingil mesafesiyle otomotiv dünyasında yepyeni bir dönem başlatan Mercedes-Maybach S-Serisi, güvenlik, verimlilik ve sessizlik gibi pek çok teknik özellik açısından otomotiv mühendisliğinin doruk noktasına ulaşarak lüks segmentte çıtayı bir adım daha öteye taşıyor.

Mercedes-Benz S-Serisi’nin mükemmelliği ile Maybach’ın kusursuzluğunu bir araya getiren Mercedes-Maybach S-Serisi, rakipsiz ayrıcalıkların somut bir örneği olarak pazara sunuluyor.

ŞIK VE AYRICALIKLI DIŞ TASARIM Mercedes-Maybach S-Serisi’nde aracın yan çizgileri S-Serisi’nin karakteristik tasarım öğelerini koruyarak gücü ve dinamizmi vurguluyor. Mercedes-Maybach S-Serisi’nin dış tasarımında dikkat çeken bir diğer özelliği ise arka kapısının S-Serisi’ne göre 66 mm kısaltılmasıyla arka koltukların kapı çizgisinin gerisinde kalarak gizlilik ve ayrıcalık hissi yaratması.

Aracın genişliğini vurgulayan yatay çizgiler, arka bölüme özenle yerleştirilmiş iki adet krom egzoz borusu, bagaj kapağında yer alan Maybach harfleri, şıklığın ve zarafetin birer sembolleri şeklinde sunuluyor.

116 intown

intown 117

MİNİK DOSTLAR

KUDUZ HAKKINDA BİLMENİZ GEREKENLER Eyüp Belediyesi Veteriner İşleri Müdürlüğü Veteriner Hekim Gökhan Karadağ KUDUZ, HASTA HAYVANIN ISIRMASI VEYA TIRMALAMASI SONUCU, ENFEKTE TÜKÜRÜĞÜN BÜTÜNLÜĞÜ BOZULMUŞ DERİ YADA MUKOZALARA TEMASI YOLUYLA BULAŞAN VE AKUT BEYİN İLTİHABI SONUCU ÖLÜMLE BİTEN BİR VİRÜS HASTALIĞIDIR. PEKİ, HEM KENDİMİZ HEM DE MİNİK DOSTLARIMIZ İÇİN BU KONUDA NELER YAPABİLİRİZ? Kuduz; çakal, kurt, tilki, kokarca, sırtlan, ayı, yarasa gibi doğadaki tüm vahşi memeliler ve eğer aşılanmamışlarsa köpek, kedi, inek, eşek gibi evcil memeli hayvanlar arasında varlığını sürdürür. Bu hayvanlar tarafından ısırılan insanlara bulaşarak hastalık oluşturur. Sanıldığının aksine sincap, sıçan, fare, hamster gibi kemirgen hayvanlar ve tavşanlar taşıyıcı değildir ve bu hayvanlar tarafından ısırılma bir risk oluşturmaz. Kuş, yılan, balık, kaplumbağa, kertenkele ve böceklerde asla kuduz virüsü bulunmaz. Yarasa hariç bütün hayvanlar enfeksiyonun sonucu olarak ölürler. Kan emici yarasalarda virüs tükürük bezlerine yerleşir ve onları hasta etmez fakat diğer hayvanlara ve insanlara bulaştırabilir.

KUDUZ OLAN HAYVAN NASIL ANLAŞILIR? Hastalığın gidişatına göre üç farklı safhası vardır: Prodromal başlangıç dönemi, saldırgan dönem ve felç dönemi.

118 intown

• Hastalık belirtileri ortaya çıktıktan 3-7 gün sonra hayvan ölür.

• Başlangıç dönemi 2-3 gün sürer.

• Davranış bozuklukları olur ve beden ısısı artar.

• Saldırgan dönem 2-4 gün sürer.

• Kuduz kedi ve köpek başlarda ürkek ve korkak olur, yabancı cisimlere karşı ilgisi artar. Alışık olmadığı gıdaları yeme isteği olur.

• İştah azalır buna karşın su içme isteğinde belirgin bir artış görülür.

• Hasta hayvan sık sık idrar yapar.

• Gözlerde irileşme ve kızarıklık olur.

• Hasta hayvanlar loş yerlere saklanmayı sever.

• Kediler dolap ve kanepe altlarına saklanır.

• Bilinç giderek kaybolur ve hırçınlaşarak her şeye karşı olur.

• Sahibinin emirlerini dinlemez.

• Her önüne gelen canlıyı bu arada sahibini de ısırır.

• Köpekler evi terk ederek bir daha geri dönmez.

• Ağızda bol salya akar.

• Maksatsız havlama ve miyavlama dikkati çeker.

• Normalde köpeklerden çok korkan kediler, kuduz hastalığında çekinmeden köpeklere saldırırlar.

• Tilkiler de korkmadan meskun mahallere gelerek buradaki kedi, köpek ve diğer canlılara saldırarak ısırırlar.

• Felç dönemi 2-4 gün sürer.

• Hastalık ilerledikçe öncelikle ısırılan organdan başlayan ve daha sonra tüm vücutta felç meydana gelir.

• Havlaması değişir ve salyası belirgin olarak artar.

• Hayvan rahat hareket edemez, dengesini kaybeder, zig-zag çizerek yürür ve daha sonra yere düşer.

• Tam felç gelişmesinden sonraki 1-2 gün içerisinde hayvan ölür.

• Klinik belirtiler ortaya çıktıktan sonra tedavisi yoktur.

NASIL BULAŞIR? • Kuduza yakalanmış bir memeli hayvanın (özellikle köpek) ısırması, tırmalaması ve yaralaması ile, • Kuduz hayvanın salyasının sıyrık veya çatlak deriye, göz ağız veya buruna temas etmesiyle, • Kuduz hayvanın salyası ile bulaşık eşyanın (tasma, yular, dizgin vb.) yaralı deri ile temas etmesi ile, • Kuduz hayvanın eti ve sütünün çiğ olarak yenmesi ile, • Kuduza yakalanmış bir insan ile yakın temasta bulunulması ile bulaşabilir.

Virüs vücuda girdiği yerde bulunan sinirler yoluyla beyine gider, yerleşir ve orada çoğalır. Virüsün vücuda girmesi ile hastalığın ortaya çıkması arasındaki süreye Kuluçka Dönemi denir. Genel olarak kuluçka süresi insanlarda 2-8 haftadır. Hayvanların virüsü bulaştırıcılık süresi de değişkenlik gösterir. Kedi ve köpekler klinik semptomların başlamasından 3 ile 10 gün öncesine kadar virüsü bulaştırabilir.

İNSANLARDA KLİNİK BULGULAR NELERDİR? Kuluçka süresi, ısırık yerinin beyine yakınlığı, ısırığın şiddeti, ısırık yerinin sinir uçlarından zenginliği ve vücuda giren virüs miktarı ile ilgilidir. Beyine yakın, özellikle kafadan ve ağır ısırılmalarda kuluçka süresi kısalırken kol ve bacaklardan ve hafif ısırıklarda uzamaktadır. Bu süre 5 günle 1 yıl arasında değişir; genellikle 20-60 gündür. Virüs alındıktan sonra eğer gerekli tedavi zamanında yapılmasa hastalık belirtileri 2 safha olarak görülür: İnsanlarda başlangıç olarak iştahsızlık, kırgınlık, yorgunluk, ateş görülür. Isırık bölgesinde ağrı ve duyu kaybı görülür ki kuduza özgü ilk belirti budur. Daha sonra huzursuzluk, aşırı korku hali, saldırganlık, uykusuzluk, psikiyatrik bozukluklar ve depresyon ve bunlara eşlik eden öksürük, boğaz ağrısı, titreme, karın ağrısı, bulantı-kusma, görülebilir.

Nörolojik bulgular olarak hiperaktivite, oryantasyon bozukluğu, hayal görmeler, sara krizleri, tuhaf davranışlar, ense sertliği, hızlı ve sık nefes alıp verme, salya artımı ve felçler daha sonra ortaya çıkar. Hiperaktivite atakları karakteristik olarak 1-5 dakika süreyle ve aralıklı olarak görsel ve işitsel bir uyarı sonucu meydana gelmekte ve kendisini saldırganlık, kendi kendine ve etrafındakilere vurma, koşma, ısırma şeklinde göstermektedir.

Hastaların yaklaşık olarak yarısı ataklar döneminde su içmek istemekte ve su içme teşebbüsü sırasında boğaz

KORUNMAK İÇİN BUNLARA DİKKAT EDİN… • Evcil hayvanlar kontrol altında tutulmalı. Özellikle geceleri serbest bırakmamaya çalışın.

• Evde beslediğiniz hayvanların kuduz aşılarını zamanında yaptırın.

• Tanımadığınız hayvanlara yaklaşmayın ve oynamayın.

• Hasta gibi görünen hayvanlara yardım etmek için dokunmayın.

• Cansız yatan hayvanlara yaklaşmayın ve dokunmayın. kaslarının kasılması nedeniyle kişide tıkanma, boğulma hissi ortaya çıkmaktadır ve hastalarda hidrofobi (sudan korkma) gelişmektedir. Ataklar arasındaki dönemde hasta genellikle kendindedir ve bilinci yerindedir.

Nörolojik belirtilerin gelişmesinden 7 gün sonra koma hali gelişir ve sonunda hasta yaşamını kaybeder.

İLK AŞAMADA NE YAPILMALI? • Şüpheli bir hayvan tarafından ısırılan veya tırmalanan kişinin yarası sabunlu ya da deterjanlı su ile bolca yıkanmalıdır. Çok basit gibi görülen bu uygulamanın özellikle yüzeysel yaralarda riski %90 oranında azalttığı saptanmıştır. Yaraya bir antiseptik (%4070’lik alkol, iyodin vb) uygulanmalıdır.

• Eyüp Belediyesi Veteriner İşleri Müdürlüğüne bilgi vermenizi müteakip ekipler tarafından Kuduz Şüpheli Hayvan Temas Tutanağı düzenlenir, Kimlik bilgileriniz ve detaylar alınarak aşı takibiniz ve şüpheli hayvan müşahedesi yapılır.

• Köpek, kedi veya diğer bir hayvan tarafından ısırılma veya tırmalanma durumunda o hayvan hemen yakalanmalı ve 10 gün boyunca gözlem altında tutulmalıdır.

• Kuduz şüphesi olan hayvan tarafınızca tespit edilemiyor ya da yakalanıp gözlem altında tutulamıyorsa aşı programınız bu duruma göre düzenlenir.

• Isırık yarasının beyine yakınlığı virüsün beyine ulaşması açısından önemlidir. Yara bölgesi beyine ne kadar yakın ise süre o kadar kısalır.

• Derhal devlet hastanesine giderek aşılarınıza başlamalısınız.

KUDUZ ŞÜPHESİNDE NELER YAPILMALIDIR? En kısa sürede EYÜP BELEDİYESİ VETERİNER İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜ ile iletişime geçmelisiniz.

(0212) 627 9187-(0212) 440 0537- 444 30 00

intown 119

KISA KISA AMERİKAN KÜLTÜR KIDS’TE YENİ DÖNEM

İDAŞ YENİ AİLESİYLE GÖKTÜRK’TE

Amerikan Kültür Kids Anaokulu’nun Kurucusu ve Okul Müdürü Asiye Koca Demir, bu yılki yenilikleri şöyle özetliyor: “Okulumuzda çocuklarımızın gelişimini destekleyen bale, yoga, satranç, mental aritmetik, müzik piyano yaratıcı drama gibi çok sayıda branş dersi ücretsiz olarak veriliyor. Yaz okulunda başladığımız ebru sanat çalışması, yüzme, ata binme gibi aktiviteler talebe göre kışın da devam edecek. Bu yıl ayrıca bir ilk olarak AKD Kids Anaokulu’muzun profesyonel bir antrenör olan eski milli futbolcumuz eşliğinde çalışacağı profesyonel bir futbol takımı da kurduk. Bu sayede AKD Futbol Okulu kayıtlarımız da başladı. Başarılı olan çocuklarımızı profesyonel takımlarımızın alt yapılarına yerleştireceğiz.” Montessori eğitiminin uygulanacağı okulda ayrıca bu yıl Fransızca eğitimi verilecek ve hafta sonları akademisyenler eşliğinde ücretsiz atölye çalışmaları düzenlenecek.

2016'da SALTEKS ailesine katılan İDAŞ, 50 yıllık var olan markasına yeni ailesiyle, yeni bir vizyon, taze bir soluk kazandırdı. Eylül ayı başında; Onur Oral önderliğinde ilk butik konsept mağazasını Göktürk’te tüketicinin beğenisine sunuyor.

Kurulduğu günden bugüne milyonlarca tüketiciye ve dev otel zincirlerine yatak üretimi yapan İDAŞ, yenilikçi anlayışı ve çalışanlarının edindiği 50 yılı aşkın tecrübeyle yaylı yatak sektörünün aranan markası haline gelmeyi ve bunu yarım asır korumayı başarmış, klasikleşen yataklar üretmeyi başaran marka, şimdi de “İyi uykular Göktürk” diyor.

ZONE’DA SEÇENEK ÇOK

SOM INTERIOR AÇILDI!

ZONE, tüm üyelerinin istedikleri değişimi gerçekleştirebilecekleri çok özel fırsatlar sunuyor. Bire Bir Özel Ders, Küçük Grup Özel Ders, Takım Antrenmanı ve Grup Fitness dersleri, Fundamentals, crossfit fanatiklerinin tercihi Functional dersleriyle birlikte, Boxing, TRX, Reformer Pilates, Mat Pilates, Yüzme, Muay Thai, Cardio Boxing, Kids Class, Zumba, Yoga, Aqua Chill ve Outdoor Running gibi birçok ders seçeneklerini deneyimleyebilirsiniz.

Mobilya ve aydınlatma elemanları tasarımı, ev dekorasyon, mekan tasarımı ve uygulama hizmetleri veren Som Interior, Göktürk’te açıldı.

Gökmahal Konutları’nın altında iki dükkân olarak hizmet veren Som Interior, hem tasarım ve uygulama ofisi hem de tasarım mobilya mağazası olarak hizmet veriyor.

İLAN

İLAN “KAYRA EĞİTİM’’ İLE AKADEMİK BAŞARI

YUVADAN PROFESYONEL HAYATA DANIŞMANLIK ABA Eğitim ve Danışmanlık okul öncesi eğitimden doktora eğitimine kadar geniş bir alanda, tüm öğrencilere ve ailelere danışmanlık hizmeti sunan bir kurum.

Merkezi Bebek’te olan kurum, öğrencilerine başvuru işlemlerinin her adımında rehberlik etmek, eğitim vermek ve alanında en iyi çocuk yuvaları, anaokulları, ilköğretim okulları, kolej, üniversite, yüksek lisans ve profesyonel okullara kabul edilmelerini sağlamak için ellerinden gelenin en iyisini yapmayı hedef ediniyor.

0212 322 27 86 - 0536 265 61 85

120 intown

ARI BÖREK HİZMETE GİRDİ Arı Börek, altıncı şubesiyle Göktürk İstanbul Caddesi’nde hizmet hayatına başladı.

(0212) 322 2530

Diyafram nefesiyle alfa beyin frekansına inen öğrenciye denge (sol ve sağ lob dengeleme) çalışması, sonrasında ise daha önce öğrendiği herhangi bir konunun alfada tekrarı yaptırılır.

Kayra Eğitim, sistemli ve düzenli uygulandığında öğrencinin, kendine olan güveni artar. Planlı ve programlı çalışma alışkanlığı kazanır. Severek ve isteyerek çalışır. Sorumluluk duygusu gelişmiştir. Arkadaşlarıyla olan iletişimi daha iyidir. Akademik başarıda ulaşabileceği en üst sınıra ulaşmıştır. www.kayraegitimi.com kayraegitimi@gmail.com 05324456721

PENTİ’YLE YOGA Hareket özgürlüğünü en üst noktaya çıkaracak olan farklı ve şık modellerle yogaya farklı bir yorum katan Penti, örgü sırt detaylı croptop’lar, desenli harem pantolonlar ve detaylı sweatshirt’lerle sporcu kadınları bekliyor.

intown 121

KISA KISA KEMERKENT DERS ATÖLYESİ GÖKTÜRK’TE

DAHA CANLI VE IŞILTILI BİR GÖRÜNÜM İÇİN

Beş kişilik sınıflarda butik eğitim veren, her öğrenciyle özel eğitim koçunun ilgilendiği Kemerkent Ders Atölyesi, Göktürk’te hizmete girdi. Kurum, ilkokul 1-4. sınıflarda okula destek ve ödev yapım çalışmaları, ortaokul 5-8. sınıflarda okula destek, TEOG çalışmaları, YGS, LYS’ye hazırlık alanlarında hizmet veriyor.

KİŞİYE ÖZEL MOBİLYA ÜRETİMİ

KLİNİK’TE TERAPATİK PİLATES Terapatik pilatesin klasik pilatesten farkı, kişinin omurga sağlığını korumak ve mevcut olan hastalıklarını ortadan kaldırmaya yönelik bir tedavi yöntemi olması. Klinik stüdyosunda, aletli pilates olarak bütün ekipmanlar yer alıyor. Ayrıca hamile pilatesi, çocuk pilatesi, eşlere özel çift pilates ve yoga dersleri de veriliyor.

“YAŞASIN HAYAT/ŞİLE”DE KISA BİR MOLA

25 YILLIK BİR TECRÜBE: İSTİVA SANAT

BW Şile Gardens Oteli bünyesinde Türkiye’nin en iddialı sağlıklı yaşam merkezi 15 Kasım’da açılıyor. Prof. Dr. Osman Müftüoğlu ve Yaşasın Hayat Enstitüsü danışmanlığında oluşturulacak bu merkezde, ulusal ve uluslararası deneyimli sağlık uzmanları da bilgi ve birikimlerini sağlıklı yaşam tutkunları ile paylaşacak. www.yasasinhayatsile.com

MODESA'nın köklü esnaflarından Ali Özçelik ve Mehmet Depe'nin 2000 yılında tecrübelerini birleştirmesiyle kurulan Öztepe Mobilya, kurulduğu günden bu yana önce kalite ve müşteri memnuniyetini ilke edinen bir marka. Her türlü ölçülü siparişleriniz (yemek odası, yatak odası, ünite, mutfak dolabı, koltuk takımları vs.) markanın atölyelerinde yapılıp, evinize teslim ediliyor. www.oztepemobilya.net

Tüm koleksiyonunu 38 bedenden 52 bedene kadar geniş bir yelpazede hazırlayan Faik Sönmez, asi ve bohem 70’leri, minimal bir yorumla 2016-17 Sonbahar-Kış Koleksiyonu’na taşıdı. Retro rüzgarlarının estiği sonbahar-kış modasında, tüm zamanların en stil sahibi dönemi 70’lerin vazgeçilmez desen ve renkleri bu sezon Faik Sönmez koleksiyonunun en trend parçalarından…

Saran Group Yönetim Kurulu Başkanı Sadettin Saran, Kristal Elma Festivali 2016’ya konuşmacı olarak katıldı. Yaptığı konuşmada yaşam öyküsünü, iş tecrübelerini ve spora verdiği önemi anlatan Saran, ayrıca Saran Group bünyesinde yayın hayatına başlayacak olan Premium içerikli spor kanalı S Sports’la ilgili bilgi verdi.

ARÇELİK, KAHVE FESTİVALİ’NDEYDİ Türkiye’nin lider ev aletleri markası Arçelik, özellikle otel, restoran ve kafeler (HORECA) için tasarladığı Telve Pro Profesyonel Türk Kahvesi Makinesi ile Kahve & Baharat Öğütücüyü ilk kez İstanbul Coffee Festival’de ziyaretçilerin beğenisine sundu.

FARKLI BİR SPOR DENEYİMİ

FOTOĞRAF TARİHİNE DAMGASINI VURAN LEICA TÜRKİYE’DE Doğuş Grubu, 100 yılı aşkın süredir görsel tarihin en önemli temsilcilerinden olan Leica Camera AG ile önemli bir iş birliği gerçekleştirdi. Bu iş birliği kapsamında Leica mağaza, galeri ve akademinin yer aldığı Leica yerleşkesini İstanbul’a taşıdı.

İZMİR KUMRU&BURGER’DEN GURME LEZZETLER İzmir Pide Lahmacun’dan sonra işletme, ikinci şubesini, Nazlı Sokak Country Life Çarşı’ya Çeşme kumrusu ve gurme burger üzerine açtı. Restoranda; İzmir’e özgü “Kumru” ekmeğine yapılan sandviçler yapılıyor. Aynı zamanda antrikot, biftek, çok az tuz ve karabiberle el yapımı hazırlanmış köfteler ve tereyağlı hamburger ekmeğine gurme hamburgerler yapıyorlar. (0212) 322 25 02

122 intown

FAİK SÖNMEZ İLE MODA HER BEDENDE

SADETTİN SARAN’DAN YENİ SPOR KANALI MÜJDESİ

FHattat Levent Karaduman'ın 25 yıllık sanat ve tasarım tecrübesinin üzerine kurulan, Türk sanatının gücünü tüm dünyaya göstermeyi, bu alanda insanları bilgilendirmeyi ve bilinçlendirmeyi misyon edinmiş bir yapı olan İstiva, herkese sanat dolu bir yaşam diliyor. (0551) 112 18 59-(0216) 401 19 99

Alışıldığın dışında bir spor tecrübesi yaşayabileceğiniz Arts of Motion Göktürk’te açıldı.

Arts of Motion’da ağırlanan tüm misafirlerle alanında uzman eğitmenler eşliğinde birebir antrenmanlar yapılıyor, ardından yapılan ölçümlerle kat edilen ilerleme değerlendiriliyor ve belirlenen antrenman sayısı sonunda kesin hedefe ulaşmak amaçlanıyor.

Revlon’dan makyajınıza profosyonel dokunuşlar sağlayacak yepyeni bir aydınlatıcı: yeni Revlon PhotoReady Insta-Fix™ Highlighting Stick, sadece Watsons mağazalarında… Ürün; hızlı, kolay ve kusursuz uygulama ile yüzünüze aydınlık ve ışıltı sağlayarak makyajınızı çok daha çarpıcı hale getiriyor.

BRETZ FABRİKA SHOWROOM AÇILDI Mobilya denince 45 senedir akla ilk gelen markalardan BRETZ Kemerburgaz fabrika mağazasında 1000 metrekarelik yeni showroom’unu açtı. Home couture tasarımlara imza atarak kendini butik konsepti ve kaliteli el işçiliği ile ayrıştıran marka, sunduğu ayrıcalıklı ve şık tasarımlarıyla couture’un cazibesini bir adım öne taşıyor.

intown 123

Göktürk’e dair her şey

GÖKTÜRK REHBERİ

124 intown

DİYET YEMEKLERİ

BUTİK PASTA

Eyüboğlu Kemerburgaz Tel:216 5221278

Nü happy mutfak Tel:212 3222371

Annas bakery Tel:212 3227832

Fen Bilimleri Tel: 322 59 29

CATERING

La bakery Tel:212 3225516

Göktürk Sınav Lisesi Tel:212 322 74 74

Akuamarin Tel:212 3228060

Le fırın Tel:212 3223080

Maple Bear Canada Anaokulu Tel:212 3600878

VETERİNER

Alkanat Tel:212 3603056

Mulino bakery Tel:212 3224136

Hisar Okulları Tel:212 3640000

Animal Life Tel:212 322 68 81

Chez Bruno Tel: 212 3228023

Pöti’nin Atölyesi GSM:538 3141717

Joyfull House-Kemerburgaz

Berilyum Tel:212 3222093

Delicious Tel:212 3226901

Torte Tel:0850 6445498

Nejat Sabuncu İlköğretim Kurumları

Countryvet Tel:212 3224888

Kemer Catering Tel:212 2906250

PASTANE-DONDURMA

Tel: 212 239 7535

Çizmeli Kedi Veteriner Kliniği

Tezgah Tel:212 9249985

Aslı Börek Tel:212 3220202

Neşe Erberk Anaokulu Tel:212 3602472

Tel:212 3223627

Westside Cafe&Bistro

Ceviz Tel:212 3222664

Karma Çocuk Gsm:530 1161141

Göktürk Veteriner Kliniği Tel:212 3227822

Gsm: 0545 3289378

Dondurmaccı Tel.212 3228180

Kids Country Tel:212 2276425

Luna Veteriner Kliniği Tel: 0212 3225808

FAST FOOD

Gezi İstanbul Tel:212 3224540

Küçük Şeyler Anaokulu Tel:212 3600204

HAYVAN BARINAKLARI

Bizim Lahmacun Tel:212 322 8400

Girendola Tel: 0212 322 4774

Mavi Göktürk Tel:212 3226687

Hasdal Rehabilitasyon Merkezi

Burger King Tel:212 322 4823

Jean Pierre Patisserie Tel:212 3221363

Mutlu Adımlar Anaokulu Tel:212 3600066

Tel:212 3602919

Domino’s Pizza Tel:212 322 2535

Karafırın Tel:212 3224334

Nobel Bridges School Tel:212 2895005

KÖPEK EĞİTİM MERKEZİ

Dürümlife Tel:212 322 5334

Komşufırın Tel:850 2003059

Okyanus Koleji Tel:4441098

Von Bakaçhan Tel: 212 7972079

Egg&burger Tel:212 322 2200

Pelit pastanesi Tel:212 322 5610

Uçan Balon Anaokulu Tel:05306010005

PET OTEL

Etiler Marmaris büfe Tel:212 322 1798

Venüs pastanesi Tel:212 3220555

OKUL SONRASI &DİL &MÜZİK OKULLARI

Duygu Pet Otel Tel:212 3222311

Hamaset Köfte Salonu Tel:212 322 4507

Yasemin Tuncel Tel:2123224264

Amerikan Kültür Dil Okulu Tel:212 3228283

Pet Otel Tel.212322 8011

İşkembahçe:Tel:212 3601209

Beylerbeyi Profiterol Tel: 212 3221918

Jüpiter Eğitim Tel:212 3222009

PET MARKET

İzmir Pide Lahmacun Tel:212 3224049

SU İSTASYONLARI

Figür Akıl Akademisi Tel:212 2941662

PetZone Tel:212 3227080

Kfc Tel:4443555

Başpınar su Tel:212 2397879

Mega Aritmetik Tel:212 3220657

Florence Nightingale Tıp Merkezi Tel:212 3226322

Konyalım Etli Ekmek Tel:212 3223477

Buzdağı Tel:212 3228058

Music Together Kidz Harmony Tel: 0532 656 77 86

Kemerburgaz Sağlık Ocağı Tel:212 3601311

Mado Tel:2123225272

Çobanpınar: Tel:2123222151

Sonay Akçen GSM:5416502195

İntermed Tel:444 1 633

Marmaris büfe Tel:212 3227411-25-32

Dağdelen Tel:212 3224523

Utku Ünal Müzik Atölyesi GSM:532 6447337

Göktürk Sağlık Ocağı Tel:212 3220016

Meşhur Çiğköfteci Tel:212 3225617

Erikli Tel:212 322 3674

GELİŞİM&HOBİ&DANS& OYUN ATÖLYELERİ

Mc donald’s Tel:4446262

Güvenpınar Tel:212 3220565

Art House Tel:535 479 12 01

RESTAURANT-BAR&CAFE

Papa Johns pizza Tel:212 3222258

Saka su Tel:212 3221662

Aqua-Tots Göktürk Tel:5325075708

444 döner Tel:212 322 34 42

Pınarbaşı kebap lahmacun

Sırma su Tel:212 322 5756

Bahadır Geliş GSM: 531 257 38 76

Aquamarin Cafe Tel:212 322 80 60/322 07 07

Tel:212 3220125

Tas testi Tel: 212 3221052

Esen Fakıoglu GSM:533 2840205

Backhaus Tel: 212 322 16 29

Sampi Pide Tel:212 3227787

Gymboree Tel:212 3224459

Balıkçı Tel:212 3224909

Subway Tel:212 3226660

İsmek Göktürk Tel:212 3221222

Bent Cafe&Restaurant Tel:212 360 24 25

Sultanahmet Köftecisi Tel:212 3223424

İstiva Sanat Tel: 0551 112 18 59

Bi tost Tel:0542 424 86 78

Şampiyon kokoreç Tel:212 3227575

Just Kidding Tel: 212 322 8384

Big Chefs Tel:212 3226800

Uzunlar Kebap Tel:212 3220463

Biz Pub Tel:212 3224822

MARKET-ŞARKÜTERİ&KASAP

EĞİTİM

Cooking Salad Tel:212 322 12 04

Abant Çiftliği Tel:212 3224848

GÖKTÜRK VE KEMERBURGAZ OKULLARI

Rapıp Savaş Sanat Akademisi

Cundalı Cemil Tel:212 3220462

Carrefoursa Tel:212 3223207

Aba Eğitim Tel: 0212 322 27 86 - 0536 265 61 85

Tel:212 3228080

Carré Tel:2122396309

Çamlık Market Tel:212 3225071

Açı Tel:212 3494550

Muzipo Tel: 212 322 8281

Dardenia Tel:2125001438

İskender et&tavuk Tel:212 3220950

Ada Ana Okulu Tel:212 3226342

My Gym Tel:212 3229024

Dürüm park Tel:212 360 00 15

Mahallenin Kasabı Tel:2123220741-42

Amerikan Kültür Kids Tel:212 3226005

Nefes Atölyesi Tuba Kaytaş

Eaters İstanbul Tel:212 3224244

Migros Tel:212 3228427

Ark Ana Okulu Tel:212 3602643

GSM :5337084755

Gezi İstanbul Tel:212 3224540

Makro Tel:212 3229127

Bilgi Kozası Anaokulu Tel:212 3601538

Yedi Kültür Sanat Gsm:5324635987-532 4118689

K-Brasserie Tel:212 3226900

Namlı Gurme Tel: 212 322 10 60

Doğa Koleji Tel:212 3221500

Yol Birey ve Aile Danışmanlık Merkezi

Lokanta 18 Tel:2123228041

Night day 7/24 Tel:212 3226655

Başlangıç Anaokulları Tel:3600583 - 5334068661

Tel: 0212 322 34 90 - 0532 445 40 46

Dinç Eczanesi Tel:212 3225651

Mado Tel: 212 3228880

Gourmet Garage Tel:212 3223100

Evin Oyun Evi Tel:212 3226342

Deniz Eczanesi Tel:212 3225651

Meydan Restaurant Tel:212 2397010

AKTAR-KURUYEMİŞ

Derya Eczanesi Tel:212 3223223

Motto Tel: 212 3225052

Boğaziçi Kuruyemiş Tel:212 3228197

Flora Eczanesi Tel:212 3222276

Pizzaria Tel:212 3221220

Güven Kuruyemiş Tel:212 3221217

Meltem Eczanesi Tel:212 3220489

Read&Rest Tel:212 3223118

Salkım Söğüt Tel:212 3220337

Müge Eczanesi Tel:212 3227740

Onur Et Tel:212 3224001

ORGANİK MARKET

Narçiçeği Eczanesi Tel:212 3228668

Pierre Antakya Cuisine Tel:212 322 3433

City Farm Tel:212 3224122

Sedef Eczanesi Tel:212 3225922

Rookie’s Sports Bar Tel:212 3227535

İpek Hanım Çiftliği Tel: 3227324

Sibel Eczanesi Tel:212 3221159

Saludos Tel: 08507338238

Organicasa Tel:212 3228228

Şifa Eczanesi Tel:212 3222100

Sushico Tel:212 3223181

SÜT ÜRÜNLERİ

DİYETİSYEN

Tarihi Çinili Fırın Börekçisi Tel: 0212 322 88 98

Sütçü Tel: 4445788

Göknel Dumanlı Tel:212 3222371

Vincotto La Cucina Tel:212 3222762

Sütist Tel:212 4943141

Sezen Çetinkaya Tel: 2123226376

Zanzi Kitchen Tel:444 8969

ÖNEMLİ NUMARALAR GÖKTÜRK POLİS KARAKOLU Tel:212 3603075-212 3603636 JANDARMA KEMERBURGAZ Tel:212 3601303 İTFAİYE Tel:212 3221800 GÖKTÜRK BELEDİYESİ Tel:212 322112 GÖKTÜRK ZABITA Tel:212 3221113 GÖKTÜRK MUHTARLIĞI Tel:212 3223350 KEMERBURGAZ MUHTARLIĞI Tel:212 3600333-212 3601330

SAĞLIK HASTANE-POLİKLİNİK &LABORATUAR Acıbadem Göktürk Tıp Merkezi Tel:212 3225660 Biruni Laboratuarı Tel:212 3226822

Özel Begüm Sağlık Kabini Tel:212 3224825 AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI Acıbadem Göktürk Tıp Merkezi Dr.Avi Karako Tel:212 3225660 Doç .Dr.Atilla Gökhan Özyeşil Tel:212 3222400 Cosmodent Tel:212 3224004 Dr Ercüment Sucu Gsm:539 9561010 Prodent Tel:212 3226999 Dr.Tolga Karaköse Tel:212 3223828 DOKTORLAR Uzm. Dr.A Müge Kardaş Tel:212 3222921 Uzm. Dr.Demet Elvan Tel:212 3229178 Uzm. Dr.Mürsel İnanç Tel:212 3227983 Uzm. Dr.Tülay Çağlar Tel:212 3221808 Dr. Faid Hasan Tel:212 3600312 ECZANELER Arcadium Eczanesi Tel:212 3220087 Banu Eczanesi Tel:212 3227952 Çamlık Eczanesi Tel:212 3227211

HAYVAN SAĞLIĞI

YEME-İÇME

Kidsville Tel:2122397010 Krem Karamel Tel:212 3224434

SAĞLIKLI YAŞAM MERKEZI

YIL

MEDICAL DAY SPA

İstanbul Caddesi Gökofis İş Merkezi Kat 4 (İşbankası üstü) Göktürk 0541 360 33 24 - 212 322 23 71 www.nudayspa.com

Göktürk’e dair her şey

GÖKTÜRK REHBERİ

126 intown

Sürat Tel:212 3601033

Parti Sanatı Tel:2123228449

Yurtiçi Kargo Tel:212 3226675

Party Boom Tel: 0538 850 14 14 Tellioğlu Ozalit Tel:212 3223702 Toyland Tel:212 3228547 BEYAZ EŞYA&KLİMA &ELEKTRONİK Daikin Klima Tel: 212 322 63 60 İstanbul Cad. Gökofis İş merkezi No: 20/1 Tel: 0212 322 90 89 0212 322 23 71 Fitbox bir Nügrup kuruluşudur.

Kabiller Tel:212 3228620 Oktay DTM - Hotpoint Tel:212 3220083 Teknosa Tel:212 3225760 Vestel Tel: 0212 322 91 38 BİLGİSAYAR Çözüm Bilgisayar Tel:212 3220404 Göktürk Bilgisayar Tel:212 3225555 Netem Bilgisayar Tel:212 3226690

ESTETİK-GÜZELLİK SPA VE ESTETİK MERKEZİ Nü Day Spa Gsm: 541 360 33 24 Tel: 212 322 23 71 - 322 63 76 SPOR Fitbox Dövüş Sporları Merkezi Tel:212 3229089-3222371 CrossFit Mugen Tel: 212 322 58 85 Fit in Time Tel:212 3221002 Göktürk Pilates Tel:212 9314492 Kemer Golf&Country Club Tel:212 2397010 Pilates with Gerda Tel:212 3227493 Private Powerplate Studio Tel:212 3229089-212322371 Superslowe Zone Tel:212 3227301 Xbody Tel:212 3226008 V3 Fitness Tel:212 3630480 Yogaia Tel:212 3222242 Zone Tel:212 7776600 KUAFÖRLER Kadın Ali Gür Kuaför Tel: 212 322 28 90 Before&After Tel:212 7777000 Ebil Saç Tasarım Tel:212 3223722 Ekip by Erdem Kıramer Tel:212 3225596-212 2397144 Genç Kulis Hair/Make-up Studio Tel: 212 322 77 99 Kaizen Hairdressing Tel:212 322 62 00 La beaute Tel: 212 322 83 59 Makas Tel:212 3228074 Murat Güldemir Tel:212 3222455 Pretty Women Tel:212 3223665 Renova Kuaför Tel:212 322 87 88 Toni&Guy Tel:212 3222902 Saloon Reti Mari Tel: 212 3226755 Erkek Adres Mümin Aşık Tel:212 3221845 Bir Berber Tel:212 3225048 İbrahim Acunman Tel:212 3227495 Ekip by Erdem Kıramer Tel:212 3225596-212 2397144 Tıraş Sanatı Tel:212 322 63 08/0532 168 61 01 Çocuk Bir Berber Tel:212 3223313 DÖVMECİ Tasarım Dövme Tel: 0555 722 75 90

SERVİS VE HİZMETLER

FOTOĞRAF STÜDYOSU Deniz Soydemir Tel:212 3225746

BEYAZ EŞYA KLİMA KOMBİ SERVİSİ

İnci Fotoğrafçılık Tel:212 3221886

Servis point Tel:212 3228999

Photoxi Hüseyin Kerem Yılmaz Tel:212 3223600

ÇİLİNGİR

SİNEMA

By demir GSM:536 6352800

Cineport Tel:212 3223104

HALI YIKAMA

TURİZM ACENTA

Kernek Tel:212 3603844

Aida Turizm Tel: 212 3224390

KURU TEMİZLEME

B2B Travel Tel:2123229211

Değişim Kuru Temizleme Tel:212 3225210 Dry Center Tel:212 7777464 Mevsim Kuru Temizleme Tel:212 322 58 11 Titiz Kuru Temizleme Tel:212 3223345

BANKACILIK VE FİNANS

GİYİM

White Center Tel:212 3220834

BANKALAR

Alp Kids GSM:5336611879

TEMİZLİK HİZMETLERİ

Akbank Tel:212 3223692

BG Store:Tel:2123224017

Zela Temizlik Tel:212 3695650

Denizbank Tel:212 3484030

Beyliss Tel:212 3227134

İLAÇLAMA

Finansbank Tel:212 3223191

Mega İlaçlama 0212 3227414

Garanti bankası Tel:212 3223172

ELEKTRİK

HSBC bankası Tel:212 3227295

As elektrik Tel:212 3229161

Ing bank Tel:212 3222710

Değişim elektrik Tel:212 3222244

Türkiye iş bankası Tel:212 3223258

Göknur elektrik Tel:212 3225247

Vakıfbank Tel:212 3225283

Göl elektrik Tel:212 3222545

Yapı kredi bankası Tel:212 3222396

Kanaat elektronik Tel:212 3222864

Ziraat Bankası Tel:212 3224756

Özcan elektromarket Tel:212 3223430

DÖVİZ BÜROSU

Eti elektromarket Tel:212 322 8031

Döviz Bürosu Tel:212 3228242

ALIŞVERİŞ-GİYİM

Bob Tel:212 3227599 Boutique74 Tel:2122627147 Carnevale Tel:212 3226017 Carter’s Tel: 212 3222969 Çiğdem Genç GSM:5325949611 Famili Collection Tel:212 3226793 Gen by Figen Özdenak Tel:212 3228955 HCR Giyim Tel: 05325826771 İpekyol Tel:212 3680101/1122 İtalyan Home Tel: 212 343 13 05 - 06 0533 967 70 67 Katia Tel:212 3221504 Kedico Tel:212 3228070 Kikimomo Tel:212 3223870 Koton Tel:212 3228855 Mini Midi Moda Tel:0850 677 84 71 Mavi Jeans Tel:212 3227670 Nar Shop Tel:212 3226089 Next Accessory Tel:212 3224717 NG Style Tel:212 3228772 Panço Tel: 212438 07 27 Peros Tel:212 3225321 Ruck&Maul Tel:212 3225820 Rose Tel:212 3222881 Stylish Tel:212 3226111 Tchibo Tel:212 3222524 Yest Tel:2123224859 SPOR GİYİM Adidas Tel:212 3227670 Golf store Tel:212 3226320 Run Up Tel:212 3222013 TAKI&GÖZLÜK-KOZMETİK Altuğ Optik Tel:212 3225630 Atasay Tel: 212 3226296 Country Optik Tel: 322 31 43 Simurg Gümüş Tel:212 3223576 Takıntı Gümüş Tel:212 3224616 PARTİ& OZALİT&OYUNCAK Alex Tel:212 3222579 Joker Tel:0850 2001297 Nanu Bed GSM:5324789748 Parti Dünyası Tel: 212 3222623

Reinabi Apple Servis Tel:212 322 5951

DEKORASYON-PEYZAJ DEKORASYON Atölye Bis Tel:212 322 3622 Başboğa Çadır & Branda Tel:4442642 Bretz Tel.212 3602131 Butik Art Tel:212 3220888

By Burtay Butik Ev Tel:212 322 6564 Canlar Dekorasyon Tel:0536 562 50 74 City Döşeme Tel:212 3227112 Çağdaş Yapı Tel: 2123226290 Designof Tel:212 2027557 Doğuş Cila Tel:212 2953591 Elba İnşaat Dekorasyon Tel:212 3221068 Elite Mobilya Tel:212 3223978 Göktürk Dekorasyon Tel:2123228594 Granit Center Tel: 212 360 2430 Gül Bozanti Mimarlik Tel: 2122525023 Home Couture Tel: 212 322 72 73 - 74 İdaş Tel: 0212 322 00 90 Karaca Home Tel:2123228729 Levent Antik Mobilya 0212 3228705 MDA Art Tel:2123 221220 Mukaza (timeless home) Tel:212 3222740 Starkuş Otomatik Panjur ve Kepenk Sistemleri Tel:212 3221322 Tantitoni Tel:212 3220069 Ufuk Perde Tel:212 3226030 ÇİÇEK-PEYZAJ Arelia by Hüseyin Avni Özkan Flowers &Events Tel: 0 212 322 1880 Gsm: 0532 215 48 39 Belgras Çiçek Evi Tel:212 3600891 Esosh Butik Çiçek Tel:212 3220200 Laska Flowers Tel: 0530 951 90 70 -

LOSTRA Kemer lostra Tel:212 3224102 TESİSAT Mete Tesisat Tel:212 3227008 TERZİ

HUKUK HIZMETLERI

Değişim terzi Tel:212 3224344

HUKUK BÜROSU

İmaj terzi Tel:212 3224070

Av. Savaş Yener & Av. Battal Yörük

Terzi Hikmet Tel:212 3225848

Tel:212 2782444

Terzi Hilal Tel:212 3220217

GÖKTÜRK NOTER Tel:212 3222356

LASTİK HİZMETLERİ Berklass Lastik Tel:212 3601695 Koç yiğit Otomotiv Tel:212 360 34 10 OTO YIKAMA Kışlalı oto yıkama Tel:536 3540509

ULAŞIM

Oto dünyası Tel:212 3222523

SERVİS

Zen Cars Oto Yıkama Tel:212 3222546

Aktaş Turizm GSM:5072422475-5357761035

Koç yiğit Otomotiv Tel:212 360 34 10

TAKSİ

SÜRÜCÜ KURSU

Göktürk Merkez Taxi: 212 3221007 / 532 7998249

Göktürk Sürücü kursu Tel:212 3226244

VİP TAKSİ

OTO TAMİR ve SERVİS

Tuaş Tel.:212 2128827

Yıldız Oto Elektrik Tel: 212 3226596 KARGO Aras Tel:212 3223349 MNG Tel:212 3226675

5325225807 - 0212 322 58 88 Piante Peyzaj Mimarlık Tel:212 3693656 Woods Tel:212 3220055 HAVUZ SİSTEMLERİ World havuz Tel:212 3227991 Çağdaş Havuzculuk Tel: 212 322 75 45

HAFIF YASAMIN EN MUTLU HAL¡...

0212 322 23 71 www.nuhappymutfak.com

0541 360 33 24

İstanbul Caddesi, Gökofis İş Merkezi, Kat: 4 (İş Bankası üstü) Göktürk

Sanat Göktürk'te ...

istiva; birden çok şeyin birbirine eşit ve denk olması, ekvator çizgisi, eşitlik, denge, müsavi olma anlamlarına gelmektedir. İstiva Sanat, Hattat Levent Karaduman 1 ın 25 yıllık sanat ve tasarım tecrübesinin üzerine kurulmuş, Türk sanatının gücünü tüm dünyaya göstermeyi, bu alanda insanları bilgilendirmeyi ve bilinçlendirmeyi misyon edinmiş bir yapıdır.

2016 yılında İSTİVA isminin marka patentini de alarak sanat eğitimleri, sanat eserleri, raporlu ekspertiz, özgün obje tasarımları, iç mimari gibi alanlarda güçlü bir marka olma yolunda ilerlemektedir. İSTİVA tüm insanlığa sanatlı bir yaşam diler...

istivasanat@gmail.com

GSM0551 112 18 59

M,,,,.0216 401 19 99

Göktürk Merkez Mh. İstanbul Cd. Palmiye Sk. Göktürk Suites No: 1/29 Göktürk - Eyüp - İstanbul