Nebevi Hayat Dergisi 20. sayı (2014)

Page 19

I HAKAN SARIKÜÇÜK bir anda yok olmuştur. Uyuşturucu bağımlısı halinde sanki insanlarımız. Hayata herhangi bir ekrandan, monitörden ya da tabletten bakan, sadece kulaklığındaki müziğe kulak veren, sadece futbola ya da basketbola ilgi duyan, hayata ve insana kapalı koca bir kalabalık…

Diğer taraftan, medya, sosyal medya, internet ortamında, reklamlarda, dizilerde, filmlerde, oyunlarda, eğlence kültüründe, müzikte ve konuşmalarda, TV programlarında, sokakta, otobüste, park ve bahçelerde edebin ve hayânın gittikçe kalktığını ve yığınla çirkin hayâsızlığın işlendiğini; buna karşılık vurdumduymazlığın gittikçe yaygınlaştığını söylersek abartı yapmış olmayız. Bir ülkede edep ve hayâ gittikçe ortadan kalkıyor, hayâsızlık doğallaşıyorsa; bunun, Allah indinde bir hükmü yok mudur? Hz. Peygamber, hayânın ortadan kalkışı ile helak olma arasında doğrudan bir bağıntının var olduğunu bize söylemektedir:

“İsrâiloğullarından kâfir olanlar Dâvud’un ve Meryem oğlu İsâ’nın diliyle lânetlenmişlerdir. Bunun sebebi, başkaldırmaları ve aşırıgitmeleriydi. Birbirlerinin yaptıkları fenalıklara mani olmuyorlardı. Yapmakta oldukları ne kötü idi! Onlardan çoğunun inkâr edenleri dost edindiklerini görürsün. Nefislerinin onlara âhiret hayatı için hazırladığı şeyler ne kötüdür! Allah onlara gazab etmiştir, onlar azab içinde temelli kalacaklardır. Eğer Allah’a Peygamber’e ve ona indirilen Kur’an’a inanmış olsalardı, onları dost edinmezlerdi, fakat onların çoğu yoldan çıkmış kimselerdir.”

“Rasûlullahaleyhissalâtu vesselâm: “Aziz ve Celil olan Allah, bir insan helak etmek istedi mi, ondan önce hayâyı çeker alır. Hayâsıbir kere gitti mi sen ona artık herkesin nefretini kazanmış bir kimse olarak rastlarsın. Herkesin nefretini kazanmış olarak rastladığın kimseden emanet çekilip alınır (artık o, güvenilmeyen, kuşkulu kişidir). Kişiden emanet (güven) çekilip alınınca ona artık hep hain ve herkesçe hain bilinen biri olarak rastlarsın. Ona hep hain ve hıyanetle bilinen biri olarak rastladın mı, sıra ondan merhametin çekip çıkarılmasına gelmiştir. Ondan rahmetin çıkarıldığıvakit artık ona (Allah’ın rahmetinden) kovulmuş, lânetlenmiş olarak rastlarsın. Ona sen kovulmuş, lânetlenmiş olarak rastlayınca ondan İslâmiyet bağı çözülüp atılır.”(8)

lına mülküne göz dikmeye, onun elindekilerini de bir şekilde almaya neden olacak bir psikolojinin doğmasına sebebiyet vermektedir. Hz. Davud aleyhisselâm’ın huzurundaki davalaşaniki kardeşin durumu, bunun en güzel örneklerinden biridir. 99 koyunu olan, bir koyunu olan kardeşinin malına göz dikmiş onu da kendi koyunlarına katmak istemiştir.(9) Hz. Davud aleyhisselâm’ın, bu durumu zülüm olarak nitelendirmesi konunun can damarıdır.

Bağımlısı olduğumuz bütün bu yeni alışkanlıkların bedeli, bize emanet olarak bahşedilmiş mukaddeslerimizi yok edip, değer ve kutsal tanımayan bir dünyada yaşamaya mecbur hale getirmeye çalışıyor. 11. Hayânın Ortadan Kalması - Emanetin Gitmesi

12. Mülk Edinme - Büyüme Tutkusu ve Neticesi: Zulüm ve Cedelleşme

Bu kontrolsüz, ilkesiz mülk edinme ve büyüme tutkusu, kendi öz kardeşinin, din kardeşinin ma-

Zülüm, her türlü kötülüğün, pisliğin ve gerilimin kaynağıdır. Bereketi ortadan kaldırır, dayanışmayı yıkar, kardeşliği, akrabalığı, komşuluğu yok eder ve kişileri, müstağnileştirerek azdırır. Zulmün olduğu yerde adalet olmaz, adaletin olŞEVVAL 1435

NEBEVÎ HAYAT

17


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.