Hi-Tech Mayıs'13

Page 1



gündem 16

TYD’nin 12. dönem başkanı Murat Ersoy

20

Turizmin hukuksal alt yapı sorunları tartışıldı

22

Artışta istikrar sürüyor: %21

30

Turizm ve teknoloji ilk kez aynı platformda buluştu yeni yatırımlar

IN DE X

36

Retaj Hotels İstanbul’da kapılarını açtı

40

Hilton İstanbul Bomonti, 2013 sonu için gün sayıyor

42

Titanic Hotel, Belek’te dosya

50

Havuz&Beach uygulamalarında yeni eğilimler iş’te kadın

76

Haliç Kongre Merkezi Genel Müdürü Handan Boyce: “Başarı kadının doğasında var” şef’in gözünden

90

Şef Atilla Çetiner ile lezzete dokunan şık ve vurucu dokunuşlar gastro güncel

94

TÜYİB-DER III. Çalıştayı’nda yeni ürünler sergilendi

98

Geleneksel Türk Mutfağı, II. Türk Mutfağı Zirvesi’nde tartışıldı portre

120

Atölye A Mimarlık – İçmimar Ayhan Geveli:“Turizm mimarlığını turizm işletmecilerinden öğrendik”

otel-tech 128

FormSolar, Yingli Solar ve Fronius ile anlaştı


Trendler nereye turizm endüstrisi oraya

r ö t i d E

Yazın kendini göstermeye başladığı bugünlerde, 2013 sezon hazırlıkları da tamamlanmak üzere. Alımlar yapıldı, eldeki mevcutlar üzerinden revizyona gidilerek yeniyle eski güncellendi. Bir şekilde turizm bu sene de sektöre yön veren yeni eğilim ve yaklaşımların takipçisi olmak için canhıraş çalıştı. Nitekim bu dönüşümden turizm tesislerinin özel yaşam alanlarından olan havuz ve beach’ler de nasibini aldı. Dünün neredeyse şezlong ve şemsiyeden ibaret özel mekanları; bilindik kalıpları yıkan uygulamaları, değişen tasarımları ve yenilikçi ekipmanları ile kıyasıya yarış halinde. Havuz içi kaplamalarından kenar bordürlerine, bahçe mobilyalarından şemsiye ve gölgelendirme sistemlerine, aksesuar ve dekoratif ürünlerden plaj ünitelerine kadar her bir detayda yenilik, fonksiyonellik ve elbette şıklık için… Bu ayki dosya konumuzda turizm tesislerinin havuz ve beach alanlarını yeni ürün, uygulama ve tasarım algıları ile ele alarak haberleştirdik. Çalışmanın devamında yeni otel yatırımlarına ait havuz ve beach mekanlarını da inceleme fırsatı bulabileceksiniz. 2012 yılı Ocak-Nisan aylarında gelen yabancı sayısı 2.424.400 iken, bu yıl %21’lik artışla 2.924.903 olarak gerçekleşti. Gelen ziyaretçi artışındaki bu istikrarlı tablo, yabancı yatırımcılar için de paha biçilmez bir yatırım fırsatı oluyor. Bu yıl Türkiye’ye rotasını çeviren yatırım zincirlerinden birisi de Katarlı turizm devi Retaj Hotels idi. Geçtiğimiz ay Güneşli’de hizmete açılan beş yıldızlı tesisi Retaj Hotels&Hospitality CEO’su Maagid El Saarany ile söyleşerek sayfalarımıza taşıdık. Turizm Yatırımcıları Derneği yeni dönem başkanını seçti. TYD, bundan böyle yoluna AIC Group ve Atlasjet Yönetim Kurulu Başkanı, ETS Group Yönetim Kurulu Üyesi Murat Ersoy başkanlığında devam edecek. TYD’nin yeni başkanını tebrik ediyor, görevinde başarılar diliyoruz.

Hatice Ünal Bilen GRUP BAŞKANI H. FERRUH IŞIK İLETİŞİM MAGAZİN GAZETECİLİK MEHMET SÖZTUTAN SAN. VE TİC. A.Ş. ADINA İMTİYAZ SAHİBİ GENEL MÜDÜR YARDIMCISI AHMET KIZIL

KURUMSAL İLETİŞİM MÜDÜRÜ EBRU PEKEL ebru.pekel@img.com.tr REKLAM KOORDİNATÖRÜ EMİR ÖMER ÖCAL emir.ocal@img.com.tr REKLAM MÜDÜRÜ EDA ŞİŞİK eda.sisik@img.com.tr

YAYIN DANIŞMANLARI Prof. Dr. HÜSNÜ GÜNDÜZ REKLAM DANIŞMANI Prof. Dr. MUHAMMET ARICI Prof. Dr. İSMAİL KAYA SANAT YÖNETMENİ Doç. Dr. MEHMET ALİ ÖZBUDUN T. YÜCEL DEREYAYLA CONSEPT TASARIM FİKRET ÖZDEMİR YAYIN EDİTÖRÜ HATİCE ÜNAL BİLEN hatice.unal@img.com.tr web: www.hi-tech.com.tr

.

e-mail: info@img.com.tr

SERDAR ÖZCAN serdar.ozcan@img.com.tr İSMAİL GÜRBÜZ ismail.gurbuz@img.com.tr RECEP ÜNAL recep.unal@img.com.tr

FOTOĞRAF EDİTÖRÜ HAKKI GÜNERKAN hakki.gunerkan@img.com.tr DIŞ İLİŞKİLER YUSUF OKÇU yusuf.okcu@img.com.tr

MUHASEBE ve MUSTAFA AKTAŞ FİNANS MÜDÜRÜ mustafa.aktas@img.com.tr ABONE ve DAĞITIM NURTEN DEMİR nurten.demir@img.com.tr CTP - BASKI İHLAS GAZETECİLİK A.Ş. Merkez Mah. 29 Ekim Cad. İhlas Plaza No:11 A/41 Yenibosna Bahçelievler/İSTANBUL Tel: 0212 454 30 00 İRTİBAT BÜROLARIMIZ BURSA +90.224 211 44 50-51 KONYA +90.332 238 10 71 ADRES 29 Ekim Cad. No:23 34197 Yenibosna, İSTANBUL/TÜRKİYE Tel.:+90.212 454 25 00 Faks:+90.212 454 25 98

Hotel Restaurant Food Hi-Tech Dergisi’nde yer alan makalelerdeki fikirler yazarlarına aittir. Yayınlanan ilanların sorumluluğu reklam verene aittir. Hotel Restaurant Food Hi-Tech Dergisi’nin bütün yayın hakları İletişim Magazin Gazetecilik San. ve Tic. A.Ş.’ye aittir. Yazılar kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Yayg›n süreli bir yayın olan Hotel Restaurant Food Hi-Tech Dergisi ayda bir yayınlanır.



4 Hi-Tech antre

Gürkan Parlak, Elite World Prestige Otel’e müdür oldu Green Park Grubu’nda 2006’dan bu yana üst düzey yönetimlerde başarılı çalışmalar yapan Gürkan Parlak, Taksim Elite World Prestige Otel’e Otel Müdürü olarak atandı. Yeditepe Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İngilizce İktisat Bölümü mezunu olan Gürkan Parlak, 2003’den bu yana The Green Park Hotels & Resorts Grubu’nda çalıştı. Gruba, The Green Park Hotel Taksim’de Ön Büro Elemanı olarak başladı. Sırasıyla Ön Büro Müdürlüğü ve Genel Müdür Yardımcılığı ile devam etti. Gürkan Parlak, 12 Nisan 2013’den bu yana Taksim Elite World Prestige Otel’de Genel Müdür olarak görev yapıyor.

TUROB, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu’yu ziyaret etti TUROB’un Yeni Yönetimi, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu’yu makamında ziyaret etti. 12 Nisan Cuma günü gerçekleşen ziyarete, TUROB Başkanı Timur Bayındır ile Yönetim Kurulu üyeleri katıldı. Turizmden sorumlu Vali Yardımcısı Kazım Tekin’in de yer aldığı görüşmede TUROB Yönetimi, Hüseyin Avni Mutlu’yla; TUROB’un uluslararası alanda yürüttüğü çalışmalar, turizm yatırımları, 2020 Olimpiyat Adaylığı süreci, Borsa İstanbul’un açılışı, İstanbul’un finans merkezi olması ve İstanbul Valiliği’nin yürüttüğü çalışmaları da kapsayan geniş bir çerçevede görüş alışverişinde bulundu.

. Martı Istanbul Hotel, dünyanın en iyi otellerinden biri oldu

Türk turizm sektörünün lider kuruluşlarından Martı Grubu’nun İstanbul’da açtığı Martı İstanbul Hotel, Conde Nast Traveller tarafından dünyanın en iyi yeni otellerinden biri seçildi. Temmuz 2012’de açılan ve sadece 8 ay gibi çok kısa bir sürede bu başarıyı yakalayan Martı İstanbul Hotel, modern ve geleneksel öğeleri harmanlayan benzersiz tasarımı, şehrin kalbindeki mükemmel lokasyonu ve şehir hayatının tüm renklerini içinde barındırdığı konsepti ile bu listede yer almaya hak kazandı.

Okan Üniversitesi ve TÜROFED’den eğitim işbirliği Okan Üniversitesi ile TÜROFED arasında 9 Nisan 2013 Salı günü üniversitenin Antalya Bölge Temsilciliği’nde Mesleki Yeterlilik Yasası’nın çıkmasının ardından turizm çalışanları için zorunlu olacak sertifika programlarına hazırlamayı amaçlayan eğitim programlarına yönelik işbirliği protokolü imzalandı. TÜROFED Başkanı Osman Ayık, turizm sektörünün en önemli sorunlarından birisinin kalifiye ve ara eleman bulmak olduğunu belirterek, “TÜROFED olarak sektörün ihtiyaçlarına birlikte çözümler aramak, birlikte yeni gelişmeleri takip ederek özel eğitim programları üzerine çalışmalar yapmak istiyoruz” dedi.


Siirt, turizmde adını rafting ile duyuracak

Dedeman Hotels’e 11. Altın Örümcek Web Ödülü Altın Örümcek Web Ödülleri jürisinin 38 kategoride belirlediği 332 web sitesi halkın oylamasına sunuldu ve jüri değerlendirmelerinden bağımsız olarak “Halkın Favorileri” ödülleri belirlendi. Türkiye’nin en yaygın oteller zinciri Dedeman Hotels & Resorts International’ın kurumsal web sitesi Gri Creative ajansı tarafından yenilenen yüzüyle ödüle layık görüldü. Ulusal ve uluslararası birçok ödüle sahip Gri Creative, Türkiye’nin lider dijital ajansları arasında yer alıyor.

Siirt Valisi Ahmet Aydın, kentin sahip olduğu turizm potansiyelini bütün dünyaya tanıtacaklarını söyledi. İstanbul Milletvekili Mehmet Domaç ve bir grup doğa sporları tutkunları ile Botan Vadisinde rafting yapan Aydın, adrenalinin en iyisini yaşamak isteyenleri Siirt’e davet ederek, “Kasım ayında yamaç paraşütü ile Botan Vadisi’nin muhteşem güzelliğini keşfetmiştik. Bugün de İstanbul Milletvekili Mehmet Domaç ve bir grup arkadaşımızla rafting heyecanını hep birlikte yaşadık. Adrenalinin doruk noktalarını yaşamak isteyenleri Siirt’e davet ediyoruz” dedi.

Mehmet Mülayim, Radisson Blu Hotel Kayseri’nin Genel Müdürü oldu Deneyimli otel genel müdürü Mehmet Mülayim, Nisan 2013 tarihi itibariyle Radisson Blu Hotel Kayseri’nin genel müdürü oldu. TED Ankara Koleji’ni bitiren Mehmet Mülayim, otelcilik yaşamına Gazi Üniversitesi Turizm Bölümüne girdiği 1987 yılında Ankara’da başladı. Mehmet Mülayim, 27 yıldır Hilton, Corinthia Hotels, Ramada, Radisson SAS, The Marmara, Hillside Su, Nuh’un Gemisi Hotel gibi önde gelen işletmelerde çeşitli kademelerde yöneticilik ve Genel Müdürlük yaptı.

n11.com Jolly Tur ile güçlerini birleştirdi Tekstilden, elektroniğe, ev ve yaşamdan, otomotiv ve aksesuarlarına kadar pek çok kategori altında milyonlarca ürün sunan n11.com, seyahat, tatil ve bilet kategorisi için Jolly Turizm ile masaya oturdu. Stratejik iş ortaklıkları çerçevesinde yapılan bu anlaşmanın, e-ticaret sektöründe yeni bir turizm anlayışına kapılarını açması ve turizm trendlerine Jolly Turizm’in 26 yıllık iş deneyimi ve internet pazarındaki tecrübesiyle yeni bir bakış getirmesi bekleniyor.


6 Hi-Tech antre

İğneada, Demirköy, Vize ve Kıyıköy için düğmeye basıldı Demirköy İlçesi ile Vize ve Kıyıköy İlçelerini kapsayan bölgenin ‘Turizm Alanı’ ilan edilmesi için Kırklareli’nin AK Parti milletvekili Şenol Gürşan ile İğneada, Demirköy, Vize ve Kıyıköy Belediye Başkanları 20 Nisan Cumartesi günü İğneada Hotel & Resort’da bir araya gelip, ortak hedeflerinin bölgenin Turizm Alanı ilan edilmesi, Bulgaristan ile İğneada arasında sınır kapısı açılması için mutabakata vardılar. Koordinasyon toplantısının katılımcıları Turizm Bakanlığı ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı nezdinde girişimde bulunmak üzere Nisan ayı içerisinde Ankara ziyaretinde bulunmaya ve bölgenin sesini duyurmaya karar verdiler.

Alternatif Konaklama Derneği faaliyete geçti Tüm dünyadan insanlara kolay erişimli, maliyet avantajlı ve esnek konaklama seçenekleri sunan alternatif konaklama sektörü, Alternatif Konaklama Derneği çatısı altında bir araya geliyor. İnternet üzerinden dünyanın her yanında konaklamaya uygun ev, daire, villa ve benzeri mekanları seyahat tutkunlarıyla buluşturan alternatif konaklama sektörü, özellikle büyük organizasyon dönemlerinde turizm tesislerinin yükünü hafifletiyor ve yarattığı katma değerle de ekonomiye önemli bir gelir kazandırıyor. Alternatif Konaklama Derneği Başkanı Mehmet Ülkü, derneğin faaliyet alanlarını ve amacını şöyle anlatıyor: “Geleneksel otel konaklama hizmetlerinden bağımsız olarak daha esnek, daha az maliyetli ve daha geniş çeşitlilikte seçenekler sunan şirketlerin çalışma ve hizmet standartlarını belirlemek ve sektörün ülke ekonomisine katkısını artırma temelli işbirlikleri kurmak amacıyla Alternatif Konaklama Derneği’ni hayata geçirdik. Derneğin ülke ekonomisine ciddi katkı sağlayan bu sektör için yapısal anlamda bir çatı görevi göreceğini düşünüyoruz.”

“Daday’ın Geleceği Turizm” toplantısı düzenlendi Kastamonu Daday’daki İksir Resort Town Yaşam ve Tatil Kasabası’nda, 15 ile 22 Nisan tarihleri arasındaki Turizm Haftası kapsamında, “Daday’ın Geleceği Turizm” konulu söyleşi düzenlendi. Kastamonu Üniversitesi K.Ü. Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Meslek Yüksekokulu Yrd. Doç. Dr. Aydoğan Aydoğdu, İksir Resort Town Genel Müdürü Korkmaz Büyükçalık, İzbeli çiftliği sahibi Sabiha İzbeli, Daday Çok Programlı Lisesi Müdür Başyardımcısı Halil Serdar Bıyıklı, konuşmacı olarak katıldı. Bölge halkının dinleyici olarak katıldığı etkinlikte; Daday için turizmin önemi ile ilçe halkının turizmde neler yapabileceği, Daday’ın turizm kaynakları gibi çeşitli konular gündeme getirildi.


Erken rezervasyonda %40’ın üzerinde artış yaşandı Türkiye’de erken rezervasyon bilincinin yükseldiğini anlatan Seyahat Acentası Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Temel, bir önceki yıla göre bu yıl erken rezervasyonda %40’ın üzerinde bir artış yaşandığını kaydetti. Yaptığı açıklamada 2013 yılında 3.5 milyona yakın Türk turistin tatile çıkacağını ve ortalama 3.5 milyar TL tatil harcaması yapacağını belirten Temel, tatil tercihinde Antalya gibi tatil bölgelerin yanı sıra, son birkaç yıldır yurtdışı turları ve uçaklı kültür turlarının ciddi bir büyüme ivmesi yakaladığını ifade etti. Temel “Paris, Roma, Barselona, klasik İtalya turları, Kuzey Kıbrıs yerli turistin her dönem vazgeçilmez tercihleri arasında yer alıyor. Örneğin, Touristica’da bu yıl, Kuzey Kıbrıs’a olan talep, bir önceki yıla oranla %80’in üzerinde artış gösterdi. Son yıllarda talep görmeye başlayan yurtdışı bölgeleri arasında ise, Orta Avrupa ve Balkanlar’ı söyleyebiliriz. Kültür turlarında ise, uçaklı olan Karadeniz ve GAP turlarında talep artışı devam ediyor” dedi.

Mehmet Mülayim’den otel açılışına dair 5 vahim hata Radisson Blu Hotel Kayseri Genel Müdürü Mehmet Mülayim, otel açılışlarında yapılan en vahim 5 hataya ilişkin görüşlerini şu sözleri ile paylaştı: “Çocuk doktorlarının bir lafı vardır; ‘Her çocuk kendi kitabını yazar’ derler. Yani her çocuk doğumundan, gelişimine, büyümesine kadar kendine özgü bir hassaslık, bakım ve eğitim ister. Otellerde öyledir, her yeni tesis kendine özgün yaratıcı farklılıklar ortaya çıkarmadıkları sürece başarısı vasatın altında kalan tesisler olurlar. Kimi yöneticiler maalesef bunu fark edemez ve daha tesislerinin oluşumu sırasında ardı, ardına hatalar yaparlar. Fizibilite yapmamak, yatırmamak, otel konseptinin kopyalanması, satış ve pazarlama ekiplerinin kurulumu ve işleyişinde gecikme, personele gerekli özenin gösterilmemesi ve borç batağı otel açılışlarında karşılaştığımız en vahim hatalar. Bunlar hataların en büyükleri, ancak hatalar listesi maalesef uzar gider ve o kadar da çok örnekleme ortaya konulabilir ki. Konaklama sektörünün başarıya ulaşması için bu hataları hızla minimize etmemiz gerekiyor”.

Doha, 3. kez “Dünyanın En . Iyi Birinci Sınıf Havalimanı” Qatar Airways, her yıl verilen Skytrax ödülleri kapsamında, Cenevre’de düzenlenen törende iki önemli kategoride bir kez daha, 2013 Dünyanın En İyi Havalimanı ödülünü aldı. Bu seneki başarısı, havayolu şirketinin Doha Uluslararası Havalimanı’ndaki beş yıldızlı otelini Skytrax’ın Havalimanı Oteli kategorisinde 10. sıradan üçüncü sıraya taşıdı. Qatar Airways’in 2006 yılında açılan birinci sınıf terminali dünyada sadece birinci sınıf ve business class yolcularına ait olan ilk özel yolcu terminali haline geldi ve havayolu şirketinin bu sektöre getirdiği bir yenilik oldu. Terminalin ayrıcalıklı tesisleri arasında akşam yemeği için restoran, lüks spa tesisleri ve iş merkezi bulunuyor. Bu tesisler, birinci sınıf yolculuk yapanlar için terminali bir cennet haline getiriyor. 400 odalı Oryx Rotana, üç yıl önce açıldığı tarihten beri Qatar’a iş ve tatil amaçlı gelen yolcular arasında bir favori hale geldi.


8 Hi-Tech antre

Corendon’a Hollanda’dan iki ödül birden Belçika ve Hollanda’da başarılı operasyonlarıyla takdir toplayan Corendon’a zoover.com’dan iki ödül geldi. Avrupa’da tatilcilerin değerlendirmeleri ile firmalara kategorik ödüller veren zoover.com Corendon Havayolları’na ‘En iyi low-cost havayolu’ ödülü verirken, grubun Hollanda merkezli tur operatörü Corendon Tur Operatörlüğü’ne de ‘En popüler tatil web sitesi’ ödülünü layık gördü.

İstanbul otelleri TUROB ve AKOM işbirliğiyle depreme hazırlanıyor TUROB ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi AKOM (Afet Koordinasyon Merkezi) İstanbul’daki otelleri doğal afetlere hazırlamak amacıyla işbirliği yaptı .29 Nisan 2013 Pazartesi günü düzenlenen eğitime katılan TUROB Yönetim Kurulu Başkanı Timur Bayındır, AKOM Sivil Savunma Şefi Naci Yörükoğlu’ndan eğitim çalışmaları hakkında bilgi aldı. TUROB ve AKOM arasındaki işbirliğinden duyduğu memnuniyeti dile getiren Bayındır, mevcut işbirliği çerçevesinde eğitimlerin devam edeceğini söyledi.

Ramada Plaza Tekstilkent, Wyndham Eğitimi’ne ev sahipliği yaptı Ramada Plaza Tekstilkent, Wyndham Oteller Grubu tarafından düzenlenen ‘Wyndham Worldwide Eğitimleri kapsamında, Türkiye’de ve Dünyada Ramada Otelleri bünyesinde görev yapan üst düzey yöneticileri ağırladı. Uluslararası arenada yer alan Ramada Otelleri’nden çok sayıda üst düzey yöneticiyi buluşturan ‘Wyndham Worldwide Eğitimleri’ 23 - 25 Nisan tarihleri arasında gerçekleşti. Ramada Plaza Otelleri’nin yetkililerini ortak bir platformda buluşturarak rezervasyondan satışa pek çok farklı başlık hakkında güncel bilgileri aktarmayı hedefleyen eğitimler, Wyndham Worldwide Eğitmeni Susanne Unger tarafından verildi.

. Fercan Başkan: “Istanbul otellerinde yer bulma sıkıntısı yaşanabilir” İstanbul’a olan talebin arttığını kaydeden BW Plus The President Hotel Satış Müdürü Fercan Başkan, Mayıs ayında otelleri yüksek doluluklar beklediklerini açıklayarak şöyle konuştu: Bu yılın ilk çeyreğinde İstanbul’a gelen turist sayısı, bir önceki yıla oranla %24 artış yaşayarak, 2 milyon kişiye yaklaştı. Nisan ve Mayıs ayları, İstanbul’un en yoğun olduğu aylar olarak belirtiliyor. Özellikle, Mayıs ayındaki İDEF’2013 Fuarı sırasında, İstanbul otellerinde yer bulma sıkıntısı yaşanabilir.” Otel olarak, bu yılın ilk çeyreğindeki doluluğun, geçen yılın üzerinde olduğunu ifade eden BW Plus The President Hotel Satış Müdürü Fercan Başkan,

“Geçtiğimiz yıllarda ağırlıklı olarak İspanyol turistleri ağırlarken; bu yıl dünyanın dört bir yanından turisti ağırlamaya başladık. Pazarları yılın ilk çeyreği bazında değerlendirdiğimizde; ilk çeyrekte, Rusya’dan gelen misafirlerimizde %187, Suudi Arabistan’dan %107, Fransa’dan %70, İtalya’dan %67,6, Almanya’dan %70 oranında artışlar yaşandı. Nisan ve Mayıs ayları, İstanbul turizminin en yoğun olduğu aylar arasındadır. Örneğin, 7 ile 10 Mayıs tarihleri arasında yapılacak olan ‘11. Uluslararası Savunma Sanayi Fuarı IDEF’2013’ sırasında, İstanbul otelleri dolu geçecektir ve yer bulma sıkıntısı dahi yaşanabilir” diye konuştu.



10 Hi-Tech antre

Dedeman Zonguldak’ın yeni genel müdürü Murat Yılmaz Zeren Dedeman Zonguldak’ın Genel Müdürlüğü görevine Dedeman Antalya Hotel & Convention Center’ın “Yiyecek & İçecek Bölüm Müdürlüğü” görevini yürüten Murat Yılmaz Zeren getirildi. Eğitimini 88-92 yılları arasında Etiler Turizm Otelcilik okulunda tamamlayan Zeren, Miami Tampa Üniversitesi’nde satış ve pazarlama üzerine eğitim aldı. Profesyonel iş hayatına 1992 yılında İstanbul Swissotel’de başlayan Murat Yılmaz Zeren, Polat Renaissance (Marriot) İstanbul’da barmenlik, Divan Otel İstanbul’da bar süpervizörü, Royal Caribbean Cruise Line’da baş garson, Marriot Resort Hotel Miami/ Florida’da Banket Müdürlüğü, Marriot Hotel New York Yiyecek & İçecek Operasyon Müdürlüğü, La Blanche Resort & SPA Bodrum Oteli Yiyecek & İçecek Müdürlüğü ve Richmond Nua Wellness SPA Sapanca Oteli Yiyecek & İçecek Direktörlüğü görevlerinde bulundu.

Moskova’da Türkiye gecesi düzenlendi Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) işbirliği ve Titanic Hotels’in ana sponsorluğunda Rusya’nın başkenti Moskova’da Türkiye gecesi düzenlendi. Gecede bir konuşma yapan TÜROFED Başkanı Osman Ayık, “Turizmciler olarak TürkiyeRusya ilişkilerini çok önemsiyoruz. Turizmci dostlarımızla birlikte iki ülke arasındaki iyi ilişkileri geliştirmek istiyoruz. Bundan sonra diğer önemli pazarlarda da benzer geceler organize edeceğiz” şeklinde konuştu.

THY, Airbus’la anlaşma imzaladı Türk Hava Yolları, yine önemli bir kararla Türk Sivil Havacılık tarihinin en büyük uçak alımına imza attı. THY evsahipliğinde, Genel Müdürlük VIP Toplantı Salonu’nda gerçekleşen törene, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, THY İcra Komitesi ve Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Topçu, THY Genel Müdür’ü Doç. Dr. Temel Kotil, Airbus Başkanı ve CEO’su Fabrice Bregier katıldı. Atılan imzalar neticesinde Avrupa yapımı Airbus’tan 25 adet A321, 4 adet A320 NEO, 53 adet A321 NEO ve 35 adet A321 NEO opsiyonunu içeren 117 uçak 2020 yılına kadar filoya dahil edilecek. THY filosuna 2015 yılından itibaren katılmaya başlayacak olan 117 uçak ve kira süresi sonunda çıkacak uçaklarla THYfilosunda kargo uçakları dahil 2020 yılı sonunda toplam uçak sayısı 375’i bulacak.

Lütfi Kırdar Kongre Sarayı’na yeni Genel Koordinatör Güniz Atıs Azrak, Türkiye’de kongre turizmi sektöründe ilk olma özelliğine sahip ve 17 yıldan bu yana profesyonel kadrosu ile hizmetlerini sürdüren İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda Genel Koordinatör olarak Nisan 2013’de görevine başladı.



12 Hi-Tech antre

Hilton Bomonti’nin yeni Genel Müdürü Remco Norden oldu

Emirates’ten indirimli seyahat fırsatları Emirates Havayolu, 31 Mayıs tarihine kadar geçerli olacak yeni kampanya fiyatlarıyla Dubai ile Güneydoğu Asya, Hint Okyanusu, Batı Afrika, ve Batı Avustralya’daki belli uçuş noktalarına avantajlı yolculuk fırsatları sunuyor. Emirates’in yeni kampanyası kapsamında alınan biletlerle Cape Town, Lusaka, Ho Chi Minh, Lagos, Dakar, Dubai, Bangkok, Tokyo, Perth, Singapore, Tahran ve Mauritius’a 3 Mayıs – 16 Ağustos 2013 tarihleri arasında indirimli seyahat edilebilecek.

Hilton Worldwide’ın Türkiye portföyünün en özel parçalarından biri olacak Hilton İstanbul Bomonti Otel ve Konferans Merkezi’nin yeni genel müdürü Remco Norden oldu. Deneyimli otel yöneticisi Norden, Hilton Worldwide bünyesindeki 20 yıllık deneyimini yeni otele aktarmaya hazırlanıyor. Uluslararası konaklama yönetimi tecrübesine sahip olan Norden bundan önce, Avusturya, Çek Cumhuriyeti, Birleşik Krallık, İsveç ve Hollanda’da çeşitli yönetim pozisyonlarında görev aldı.

Dünyaca ünlü liderlik uzmanı Robin Sharma İstanbul’da Dünyaca ünlü liderlik uzmanları sıralamasında ilk 5’e giren Robin Sharma, Türkiye’nin en proaktif ve lider yöneticileri ile 23 Mayıs 2013’de Le Meridien İstanbul Etiler’de bir araya gelecek. Robin Sharma ,“Türkiye’de gerçekleşecek olan Ünvansız Liderler etkinliği için gerekten çok heyecanlıyım. Şu an içinde bulunduğumuz ekonomik durumda her şeyden önemli olan gerek bir lidere sahip olmaktır. Dünyada yaşanan bu kargaşada şirketlerin onlara rehberlik edecek güçlü liderlere ihtiyacı vardır. Ben dinamik, hızla değişmekte olan iş ortamı ile Türkiye’yi ziyaret edeceğimden dolayı çok mutluyum ve dünyanın büyüleyici bir parçası olan Türkiye’nin iş liderleri ile tanışmak için sabırsızlanıyorum” diye konuştu.

Köfteoğlu, TUYED’de güven tazeledi Taksim Point Hotel’de düzenlenen Olağan Genel Kurul sonrasında yeni yönetim kurulu, görev dağılımını yaptı. Başkanlığa Kerem Köfteoğlu yeniden seçilirken, Genel Sekreterliğe Hasan Arslan, Saymanlığa ise Gönül Yıldırım getirildi. Divan Başkanlığı’nı TUYED eski başkanı Prof. Dr. Nüzhet Kahraman, yazman üyeliğini Gönül Yıldırım ve Özlem Kasa’nın yaptığı 9. Olağan Genel Kurulu’nda üyeler yeni yöneticilerini belirledi.



14 Hi-Tech antre

ACE of M.I.C.E. jürisi birincileri seçti

Avrupa’nın En İyi Destinasyonu: Türkiye “Reader’s Choice Awards” başlığı ile uluslararası destinasyon bazında okuyucu ödülleri vermeye başlayan AsiaSpa India, Hindistan’ın yanı sıra Asya ve Avrupa’nın da en iyi destinasyonlarını seçti. Türkiye’nin “Reader’s Choice Awards: My Favourite Spa Destination-Europe” ödülüne layık görüldüğü ve 350 binin üzerinde okuyucunun oyuyla belirlenen “6. GeoSpa/AsiaSpa Ödülleri”nde Tayland’da Asya’nın en iyi Spa destinasyonu oldu. Türkiye’yi, Hindistan’da, Avrupa’nın en iyi Spa destinasyonu yapan ödülü derginin Yeni Delhi’de düzenlediği törenle Bakanlık Kültür ve Tanıtma Müşaviri Özgür Aytürk’e teslim edildi.

Geçtiğimiz yıl Turizm Medya Grubu tarafından birincisi düzenlenen 27 ayrı kategoride, 67 sponsor firma ve sektörden 1.470 kişinin katılımı ile gerçekleştirilen Ace of M.I.C.E. Kongre, Toplantı ve Etkinlik Ödülleri, bu yıl 28 ayrı kategoride sahiplerini bulacak. 29 Nisan Pazartesi günü gerçekleştirilen jüri toplantısında 182 başvuru arasından 28 ayrı kategorideki birinciler belirlendi. 8 Haziran 2013 tarihinde Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenecek ödül gecesinde birinciler açıklanacak. Türkiye’deki oteller, kongre ve etkinlik mekanları, toplantı yönetim ve toplantı destek firmalarının yanı sıra etkinlikler, lansman toplantıları, gerilla aktiviteleri, davet organizasyonları, kurumsal sosyal sorumluluk projeleri ve festivaller gibi etkinlikleri kapsayan yarışmanın ödül gecesi görkemli bir şekilde gerçekleşecek.

Çevreyi hesaba katmayan kalkınma modelinde sona gelindi WFO Türkiye, Ortadoğu ve Afrika Başkanı Yavuz Eroğlu, kurucusu olduğu İTÜ Çevre Kulübü’nün Sürdürülebilir Ekosistem Günleri’ne konuşmacı olarak katıldı. Eroğlu, Sürdürülebilir Ekosistem Günleri’ne katılan gençlere, yaptıkları çalışmalar konusunda bilgiler verdi. Waste Free Oceans’ın 2020 yılına kadar denizleri atıklardan temizlemeyi hedeflediğini belirten Eroğlu, “Denizlerdeki atık sorunu sadece tek bir ülkenin sorunu değil, bu nedenle sorunu ülke ya da bölge bazlı ele almıyor daha geniş bir pencereden bakıyoruz. Pasifik Okyanusu’nda gemiden atılan bir atığın Boğaz’da çıkması sürpriz değil. Denizdeki atıklar bir süre sonra güneş ışınlarının etkisiyle mikro parçalara bölünüyor ve balıkların bu atıkları yemesi sonucu besin zincirine karışarak insan sağlığını tehdit ediyor” diye konuştu.

Caz’ın eşsiz tınısı İstanbul’da yankılandı UNESCO Uluslararası Caz Günü’ne, bu yıl İstanbul ev sahipliği yaptı. Müzik direktörlüğünü John Beasley’nin üstlendiği konserde, dünyaca ünlü piyanist ve UNESCO İyi Niyet Elçisi Herbie Hancock ile birlikte Wayne Shorter, Diane Reeves, Marcus Miller, Al Jarreau, Joss Stone, Terri Lyne Carrington, Hugh Masekela ve dünyaca ünlü birçok müzisyen sahne aldı.



16 Hi-Tech gündem

TYD’nin

Atlasjet Yönetim Kurulu Başkanı, ETS Group Yönetim Kurulu Üyesi Murat Ersoy getirildi.

12. dönem başkanı

TURGUT GÜR: “GÖREVİMİ HUZURLA DEVREDİYORUM”

Murat Ersoy Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği 12. Olağan Genel Kurulu 17 Nisan’da gerçekleşti. Tek listeli seçimde AIC Group ve Atlasjet Yönetim Kurulu Başkanı, ETS Group Yönetim Kurulu Üyesi Murat Ersoy TYD’nin yeni başkanı oldu.

T

ürkiye Turizm Yatırımcıları Derneği 12. Olağan Genel Kurulu, 17 Nisan Perşembe günü Swissotel The Bosphorus’ta gerçekleşti. Yeni yönetim ve başkanlık seçiminin tek liste halinde yapıldığı kurula Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Abdurrahman Arıcı, İstanbul Turizm Atölyesi Başkanı Tülin Ersöz, Kültür ve Turizm eski Bakanı Abdülkadir Aksu, İçişleri eski Bakanı ve İstanbul eski Bakanı Nevzat Ayaz’ın yanı sıra çok sayıda sektör temsilcisi katıldı. Genel kurulun sonunda Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği 12. Başkanlığı’na AIC Group ve

Genel Kurul’da bir veda konuşması yapan TYD eski Başkanı Dr. Turgut Gür, 25 yılın izdüşümünde Türkiye’nin bir mucizeye şahit olduğunu ve söz konusu başarının sadece TYD’nin değil, paydaşlarına da ait olduğunu söyledi. 25 yılda Türkiye’de olağanüstü bir dönüşümün yaşandığına dikkat çeken Gür, “ Bugünlere çok büyük emek ve gayretler ile geldik. Her ne kadar dünya ekonomisinde büyük sıkıntılar yaşansa da Türkiye bunu aşabilecek güce sahip bir ülkedir. 32 milyon turist ve 36 milyar dolar gelir ile sayılı turizm ülkeleri arasında yer alıyoruz. Bu doğrultuda ilk 5’i zorlayıp arkasından 3 ve 4’ü yakalamamız icap eder. Görevim süresince çok önemli projeler gerçekleştirdik. Görevimi huzur içinde arkadaşıma devrediyorum” dedi.

TÜLİN ERSÖZ:”TURİZMİ İYİLEŞTİRME ÇALIŞMALARIMIZ SÜRÜYOR” Turgut Gür’den sonra İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş adına söz alan İstanbul Turizm Atölyesi Başkanı Tülin Ersöz, İstanbul turizmini çok önemsediklerini belirterek şöyle konuştu: “Ben Büyükşehir Belediyesi’nde turizmin başındayım. Siz turizm yatırımcılarını temsil etmek için orada oturuyoruz. İstanbul turizmini biz çok önemsiyoruz. Geçen Mart ayı verileri ile karşılaştırıldığında yüzde


27’lik bir artış var. Bu çok büyük bir başarı. İstanbul’u iyileştirme çalışmalarımız süratle devam ediyor.”

TİMUR BAYINDIR: “TURİZME DESTEK OLMAK LAZIM” Genel Kurul’daki konuşmacılardan bir diğeri de TUROB Başkanı Timur Bayındır idi. Bayındır konuşmasında şu konulara değindi: “İstanbul’da kalan insanların 850 euro para harcadıklarını gördük. Bu durumda devletin açıkladığı kayıp kaçak miktarının yarısının turizmden geldiğine hükmettik. Bu tabii bir bakıma iyi bir şey değil. Turizm gelirleri yükselince maliye hemen bizi yoklamaya gidiyor. Diğer taraftan bizim için çok mühim. Çünkü artık Türkiye’de herkesin turizmin 30 milyar dolar gibi bir para getirip, cari açığın büyük bir kısmını kapadığını bilmesi ve ona destek olması lazım. Uyum yasaları çıkıyor her gün. Her biri ayrı bir problem, genelgesi çıkmıyor, cezalar yazılmaya başlanıyor. Biz bunların hakkından gelemez noktadayız. Bunların altyapısını düşünerek çıkartmak lazım. Yoksa bize büyük külfet oluyor.”

ABDURRAHMAN ARICI: “TÜRKİYE’Yİ MARKA YAPMAK İÇİN ÇALIŞIYORUZ” Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Abdurrahman Arıcı, genel kurulda şunları söyledi: “Kurulduğu günden bu yana ülkemizin dünya turizminden aldığı payı her geçen gün arttıran TYD, sadece Türkiye sınırları içinde değil, dünyada gerçekleştirdiği yatırımları ile de önemli bir tanıtım elçisi ve sivil toplum kuruluşudur. Son yıllarda Türk turizmi önemli gelişmeler kaydediyor. Ülkemizde turizmin gelişmesinin sürdürülebilir kılınması için Türkiye’nin 2023 yılına kadar uluslar arası pazarda ilk 5 ülke arasına sokmak ve bir marka haline getirmek en önemli hedeflerimiz arasında geliyor. Bunu elbirliği ile başaracağımıza inanıyoruz.”

MURAT ERSOY: “TYD’Yİ YÜKSELTMEK İÇİN ÇALIŞACAĞIZ” TYD 12. başkanlığına seçilen Murat Ersoy, yaptığı teşekkür konuşmasında TYD’yi yükseltmek için her türlü çabayı göstereceklerini dile getirerek, şunları söyledi: “Oteller, tur operatörleri ve havayolu taşımacılığı turizmin önemli 3 sac ayağı. Bu sebeple mutlaka birlikte hareket etmek gerekiyor. Ben bu saydığım üç sektörde de zaten aktif olarak yer alıyorum.” Konuşmasında Türkiye’nin 2023 yılı hedeflerine de değinen Ersoy, 55 milyar dolarlık 2023 hedeflerini aşacaklarını kaydetti. Türk turizminin hesap edilenden çok daha hızlı geliştiğini belirten Ersoy, “Hedef koymak değil, hedefi yakalamak önemli. Hedefi yakalamak için de gerekli alt yapının oluşturulması gerekiyor. Önümüzdeki dönemde birlikte ileriye dönük çalışmalar yapacağız. Turizm yatırımcılarının karşılaştığı sorunlara yönelik pratik çözümler getirilmesi için çabalayacağız. Bu sorunları çözersek yatırımcı da daha büyük yatırımlara imza atabilir” diye konuştu.


18 Hi-Tech gündem

Turizm Haftası Şile’de kutlandı 15-22 Nisan 2013 tarihleri arasında gerçekleştirilen Turizm Haftası etkinlikleri Şile’de renkli etkinliklere sahne oldu.

B

u yıl, 15-22 Nisan 2013 tarihlerinde gerçekleştirilen Turizm Haftası kapsamında, İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nün aldığı kararla, İstanbul’daki kutlamaların merkezi Şile oldu. Hafta açılışı, Şile Kadın Toplum Merkezi’nde, ev sahipliğini Şile Belediye Başkanı Can Tabakoğolu’nun gerçekleştirdiği etkinlikle, İl Vali Yardımcısı Kazım Tekin, İlçe Kaymakamı Şükrü Görücü, Şile İlçesi İdare Amirleri, İstanbul Kültür Turizm İl Müdürü Prof. Dr. Ahmet Emre Bilgili ve ekibi, STK Temsilcileri Basın mensuplarının katılımıyla gerçekleşti.

CAN TABAKOĞLU: “YATIRIMCILARI BEKLİYORUZ” Şile Belediye Başkanı Can Tabakoğlu, ‘Şile artık 4 mevsim yaşayan bir ilçedir. İlçemizi turizmin çeşitliliği ile buluşturmak istiyoruz ve de zorundayız. Otantik ürünlerimizi de turizme sermaye etmeyi hedefliyoruz.

Şile artık bir kongre, butik ve doğa turizminde ciddi alternatifler sunuyor. Otantik mimarisi ile göz önünde bulunan ilçemizde yatak sayımızı da çoğaltmak istiyoruz. Yatırımcıları destekleyeceğimizi söyleyerek bekliyoruz” diye konuştu.

AHMET EMRE BİLGİLİ: “ŞİLE TURİZMİNİ GELİŞTİRMEK İSTİYORUZ” İstanbul Kültür Turizm İl Müdürü Prof. Dr. Ahmet Emre Bilgili açılışta yaptığı konuşmada “İstanbul’da turizm stratejik sektör haline gelmiştir. Büyük bir gelişme göstererek %24 gibi artmıştır. Bu bize büyük sorumluluklar yüklüyor. İstanbul’u bir bütün olarak düşünmemiz gerek. Bu yıl Turizm Haftası’nın açılışı için Şile’yi usulen seçmedik. Şile’nin turizmini şehrimizle birlikte nasıl geliştirebiliriz konusunu düşündük. Bunun çalışmalarını yapıp bakanlıkta takipçisi de olacağız” dedi.


KAZIM TEKİN: “TURİZM POTANSİYELİNDEN ŞİLE DE YARARLANMALI” İl Vali Yardımcısı Kazım Tekin ise, “Şile gerçekten saklı bir cennet. Değerlendirilecek çok güzel tavsiyeler olduğunu biliyorum. Büyük turizm potansiyeline sahip bir şehirden Şile daha fazla yararlanmalı. STK’ların turizm örgütlerine destek olması gerek. Bizler her zaman yanınızdayız” diye konuştu.

“ŞİLE’NİN TURİZM POTANSİYELİ” TARTIŞILDI Etkinlikler kapsamında “Şile’nin Turizm Potansiyeli” konulu bir panel düzenlendi. Panel öncesinde yaptığı açılış konuşmasında “Şile’yi özel turizm potansiyeli nedeniyle seçtiklerini” belirten İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürü Prof. Dr. Ahmet Emre Bilgili, İstanbul turizm siyasetini oluştururken; kenti, ilçeleriyle birlikte bir bütün halinde değerlendirdiklerini, turizm alanında yakalanan başarıların sürdürülebilirliği için bütünsel planlamanın şart olduğunu vurguladı. Şile Belediye Başkanı Can Tabakoğlu ise, turizmin önde gelen duayenlerinin Turizm Haftası vesilesiyle Şile’de buluşmasından büyük memnuniyet duyduklarını, kentlerinin turizm stratejisinin ilgili kurum ve kuruluş temsilcileriyle birlikte oluşturulmasının çok önemli bir açılım yaratacağını dile getirdi.

ŞİLE İÇİN ORTAK AKIL OLUŞTURULDU Turizm Haftası kapsamında gerçekleştirilen Şile Turizm Çalıştayı’nda ise ilçe turizmine ilişkin önemli kararlar alındı. Çalıştay’da sırasıyla Şile ulaşımında özel bir taşımacılık modelinin; toplum ve turizm taşımacılığı olarak ayrı ayrı ortaya konması ve bu konuda İETT’nin desteğinin sağlanması, organik tarım

ve eko-turizm potansiyeli bulunan Şile köyleri için özel turizm modeli oluşturulması, Şile destinasyonunu odak alan bir yaklaşımın benimsenmesi, kongre-iş turizmi için fizibilite yapılması ve Ağva kıyı bandı ile Şile’de butik konseptin yerleştirilmesi konularında mutabık kalınarak çalışmaların hızla sürdürülmesine karar verildi. Bu çerçevede kamu kurumları, özel sektör, sivil toplum kuruluşları ve ilgili tüm diğer partnerler konunun takipçisi olma noktasında anlaşmaya varıldı.

YEMEK YARIŞMALARI DÜZENLENDİ Turizm Haftası etkinliklerinden biri de, Üsküdar Devlet Hastanesi çalışanlarının katılımıyla gerçekleşen yemek yarışması oldu. Doktor, hemşire tüm çalışanların ilgi gösterdiği etkinlikte üç kategoride 50 ye yakın yemek yarıştı. Turizmin sağlık sektöründen ilişkisinden hareketle, Turizm Haftası kapsamında sağlık turizmine vurgu yapmayı, hastane çalışanlarının motivasyonunu arttırmayı amaçlayan etkinliğe ilgi büyük oldu. Kutlamaların son etkinliği ise, Best Western Şile Garden Otel’in destekleriyle gerçekleşen yemek yarışması oldu. Araştırmacı yemek yazarı Nilgün Tatlı’nın jüri başkanı olduğu yarışmaya Kültür ve Turizm İl Müdürü Prof. Dr. Ahmet Emre Bilgili, Şile Belediye Başkanı Can Tabakoğlu, Şile Kaymakamı Şükrü Görücü katıldı.


20 Hi-Tech gündem

Turizmin hukuksal alt yapı sorunları tartışıldı Türkiye’de ilki gerçekleştirilen Turizmin Hukuksal Sorunları Çalıştayı’nda turizm sektörüne yönelik alt yapısal sorunlar tartışılarak çözüm noktaları arandı.

T

urizmin Hukuksal Sorunları Çalıştayı, 17 -18 Nisan tarihleri arasında Sheraton Hotel Ankara’da gerçekleşti. Turizm sektöründe yaşanılan hukuksal sorunları tespit etmek, mevcut sorunlara çözüm önerileri geliştirmek ve olası sorunları ön görerek gerekli önlemleri almak amacıyla turizm sektöründe yer alan tüm paydaşların bir araya geldiği Çalıştay’a Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Dr. Abdurrahman Arıcı, TÜROFED Başkanı Osman Ayık, TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy, Gazi Üniversitesi Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kurban Ünlüönen, Gazi Üniversitesi Turizm Fakültesi Öğretim Üyelerinden Doç. Dr. Muharrem Tuna, Turgut Özal Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sacit Adalı, Deniz Turizmi Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Karacalar, Turgut Özal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erol Oral’ın yanı sıra çok sayıda sektör temsilcisi de katıldı.

MUHARREM TUNA: “HERKES ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYMALI” Çalıştay koordinatörü Doç. Dr. Muharrem Tuna, açılış konuşmasında çevre ve turizm hukukunun sürdürülebilirlik felsefesi çerçevesinde planlanması gerektiğini ve turizm sektörünün gelişmesi için sektörle ilişkili her kesimin taşın altına elini sokması gerektiğini vurgulayarak çalıştay ile sektörün daha yukarılara taşınacağını ifade etti. Tuna, Türkiye

turizmine yol haritası olabilecek nitelikte olan bu çalışmanın sürekliliğinin sağlanması ve bu yöntemle mevzuatın düzenli aralıklarla güncellenmesini temenni ettiğini belirterek, tüm paydaşlara katkılarından dolayı teşekkürlerini sundu.

SACİT ADALI: “KOORDİNASYON GEREKLİ” Turgut Özal Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sacit Adalı, iş dünyasının mutlaka hukuki bir zemin üzerinde sürdürülmesi ve bacasız fabrika olarak nitelendirilen turizm endüstrisinin hukuksal boyutunun bir koordinasyon halinde ele alınmasının gerekliliğini vurguladı.

ÖMER KARACALAR: “DENİZ TURİZMİNDE EN BÜYÜK SORUN, KAMUSAL YAPI ” Deniz Turizmi Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Karacalar, özellikle 80’li yıllardan sonra Türkiye’de deniz turizmi konusunda karşılaşılan en büyük sıkıntılardan birinin kamusal yapı ve işleyiş biçimi olduğunu söyledi. Karacalar, deniz turizmi faaliyetlerinin pek çok bakanlığın yetki ve sorumluluğu altında olduğunu belirterek, bugün deniz turizmine yatırım yapmak isteyecek bir yatırımcının 11 bakanlık ve bağlı biriminin denetiminden geçmesi gerektiğini vurguladı.


Çalıştay sonucunda gün ışığına çıkan hukuksal sorunlar ana başlıklar halinde şöyle; SEYAHAT ACENTALARI: Yeni mevzuat ihtiyacı olan alanlar, seyahat acenteciliğine yönelik standartlar ve kalite yeterliliği, birden fazla bakanlığın görev alanına giren hizmetlere ilişkin uyuşmazlıklar, 1618 sayılı yasada güncelleme ve düzenleme. DENİZ TURİZMİ: Çok fazla mevzuatın olması ve yetki karmaşası, mali sorunlar, kruvaziyer turizmi yatırım ve uygulamalarında karşılaşılan sorunlar ve tanıtım ve can güvenliği konularına ilişkin hukuksal sorunlar.

BAŞARAN ULUSOY: “ACENTALAR DA HUKUKSAL SORUNLAR YAŞIYOR” Türkiye Seyahat Acentaları Birliği Başkanı Başaran Ulusoy, seyahat acentelerinin de işlemlerini gerçekleştirirken pek çok hukuksal problemle karşılaştığını, örneğin AB uyum çerçevesinde seyahat acentelerine getirilen sigortalama zorunluluğunun gerekli hukuksal alt yapı tamamlanmadan ve sigortalanma anlayışı benimsetilmeden yürürlüğe sokulması sonucu çeşitli problemlerin ortaya çıktığını vurguladı. Türkiye Otelciler Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ayık, konuşması sırasında 2634 sayılı kanuna değinerek, konaklama işletmeleri açısından yaşanan hukuksal sorunlara ve örgütlenmenin önemine dikkat çekti. Çalıştayın kapanış oturumunda bir konuşma yapan Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sayın Nihat Gül ise, Türkiye turizmine yol haritası olacak çalıştayın devamlılığını dilediğini belirterek, katılım gösteren tüm paydaşlara teşekkürlerini iletti.

ÇEVRE: Turizm, çevre ve doğa koruma alanlarında yetki karmaşası, turizmden kaynaklanan çevre sorunlarının önlenmesi konusunda yeterli tedbirlerin alınmaması, turizm yörelerinde yapılan yatırımlarda eko sistemlerin yeterince korunamaması, turistik yörelerdeki plansız kentleşme ve yapılaşma nedeni ile çevre sorunlarının oluşumu. TURİZM YATIRIMCI VE İŞLETMECİLERİ: Haksız rekabet, yetki karmaşası, 2634 sayılı kanuna ve diğer mevzuatlara ilişkin sorunlar. TURİST REHBERLİĞİ MESLEĞİ: Eğitim, ücretler, mali düzenleme özlük hakları.


22 Hi-Tech gündem

Artışta istikrar sürüyor: %21 2012 yılı Ocak-Nisan aylarında gelen yabancı sayısı 2.424.400 iken, bu yıl %21’lik artışla 2.924.903 olarak gerçekleşti.

i

stanbul Turizm İstatistikleri raporuna göre İstanbul’a gelen yabancı ziyaretçi sayısı, 2013’ün ilk dört ayında geçen yılın aynı dönemine göre artış gösterdi. Önceki yıl ocak-nisan aylarında 2.424.400 olan değer bu yıl %21’lik bir artışla 2.924.903 olarak gerçekleşti. 2013 Nisan ayı gelen yabancı sayısı 936.961 ile geçen yıla (818.788) göre %14 arttı.

EN ÇOK ZİYARETÇİ ALMANYA’DAN Sadece Nisan ayında gelen yabancı ziyaretçilerin milliyetlerine göre ilk 10 sıralaması şu şekilde gerçekleşti: Almanya (103.417), Rusya (59.448), Fransa (52.353), İtalya (50.745), İngiltere (38.864), ABD (38.235), Hollanda (29.235), Ukrayna (23.160), İran (21.615), Libya (20.312)

Atatürk ve Sabiha Gökçen Havalimanları ile Haydarpaşa, Pendik ve Karaköy limanlarından alınan verilere göre; 2013 yılı ocak-nisan ayında İstanbul’a gelen yabancı sayısı geçen yıl ile karşılaştırıldığında %21 artış sağlandığı görülüyor.


ARAP ÜLKELERİNDE %39’LUK ARTIŞ Arap ülkelerinden gelişler ilk dört ayda önceki yıla göre %39 artış göstermiş durumda. Son dört yıldır %30-50 arası artışla devam eden Arap ülkelerinden gelenlerin sayısı, İstanbul’a gelen toplam ziyaretçi sayısı içerisindeki payını her geçen yıl arttırmakta. 2009 yılından itibaren bu oran sırasıyla 9,3 – 10,0 – 11,3 – 14,6 – 15,3 olarak görülmektedir.

2013 NİSAN AYI MİLLİYETLERİNE GÖRE GELEN İLK 10 ÜLKE


24 Hi-Tech gündem

İstanbul, Avrupa’nın en pahalı 12. şehri

600 binden fazla otel fiyatının karşılaştırılmasına olanak sağlayan otel fiyatı karşılaştırma sitesi trivago, Nisan ayının “trivago Otel Fiyat Endeksi Raporu”nu (tHPI) yayınladı. Listede 2013’ün Nisan ayında İstanbul, bir gecelik çift kişilik standart oda fiyatları en çok yüksek 12. şehri oldu.

N

isan 2012 ve Mart 2013’e ait verilerin karşılaştırılması ile elde edilen raporda Türkiye Avrupa’da 7. olurken İstanbul da Avrupa’da oda fiyatları en çok yükselen en popüler 12. şehir oldu. Nisan ayı içerisinde Türkiye’deki otellerin bir gecelik çift kişilik standart oda fiyatının bir önceki aya göre %12 yükselmesiyle Türkiye’deki oda fiyatlarının ortalaması 141€ oldu. Avrupa’da otel fiyatlarının en çok arttığı ülke Monako oldu. Fiyatların %31 yükseliş göstermesi ile 314€ olduğu Monako’yu takip eden %26’lık Hollanda’da Kraliçe Günü nedeniyle fiyatlar da ortalama 145€’ya yükseldi. Avrupa’da standart çift kişilik odaların bir gecelik en düşük olduğu ülke Polonya oldu. Oda fiyatlarının bir önceki aya göre %4 artış göstermesine rağmen 59€’da kalması ile Polonya oda fiyatlarının en düşük olduğu Avrupa ülkesi oldu. Bulgaristan’da ve Romanya’da oda fiyatları bir önceki aya göre değişim göstermeden 63€’da kaldı.

AVRUPA’NIN EN ÇOK ARTIŞ GÖSTEREN 8. ŞEHRİ, İSTANBUL Mart 2013 ve Nisan 2013 verileri karşılaştırıldığında İstanbul, %18’lik fiyat artışı ile Roma’dan sonra Avrupa’daki bir gecelik çift kişilik standart oda fiyatlarının en çok arttığı 8. şehir oldu. Nisan ayında oda fiyatlarının en çok arttığı şehir olan Amsterdam, %36’lık artış göstererek ortalama otel fiyatlarını 171€’ya yükseltti. Münih ise Mart ayındaki düşüşten sonra %35’lik artış göstererek ortalama oda fiyatlarını 158€’ya yükseltti. Nisan ayında oda fiyatlarında en çok düşüş yaşayan şehir ise Valencia oldu. Bir gecelik çift kişilik standart oda fiyatlarının %18’lik düşüş ile 73€ olduğu Valencia’yı, %10’luk düşüş ile Dublin takip etti. Nisan ayında Avrupa genelindeki oda fiyatlarında artış olurken ortalama çift kişilik bir odanın en yüksek olduğu şehir 225€ ile Cenevre oldu.


şehir içerisinde 12. oldu. Nisan ayında bir önceki ay da olduğu gibi Avrupa’nın ortalama oda fiyatı en yüksek şehri Cenevre oldu. Oda fiyatlarının %7 düşmesine rağmen Cenevre’yi 204€ ile Venedik takip etti. Avrupa’nın oda fiyatlarının Nisan ayında en yüksek olduğu diğer şehirler de Londra, Paris, Amsterdam, Milan ve Stockholm oldu. Nisan ayında oda fiyatlarının en düşük olduğu şehirlerin başında 59€ ile Zaragoza geldi. 64€ ile Sofya’nın 2. en düşük fiyata sahip olduğu listede Varşova, Bükreş, Riga ve Valencia de en düşük şehirler arasında yer aldı.

BODRUM VE ANTALYA OTELLERİ ÖNDE Avrupa ile paralel olarak Türkiye’de de çift kişilik standart odaların tek gecelik ücretlerde genel olarak artış oldu. Nisan ayında Mart ayına göre oda fiyatlarında en çok artış gösteren oteller Bodrum ve Antalya otelleri oldu. Hem otel fiyatlarının %83’e kadar yükseldiği hem deoda fiyatlarının ortalama 346TL olması ile bu iki tatil bölgesindeki otellerdeki fiyat artışları Nisan ayında ön plana çıktı. Tatil bölgeleri dışında en çok artış gösteren şehir oldu. Ortalama oda fiyatlarının 339TL olduğu İstanbul’u %4’lük düşüşe rağmen Nevşehir takip etti. Bahar aylarında turizm açısında güzel günler yaşayan Nevşehir’de ortalama oda fiyatları 311TL oldu.

EN ÇOK DÜŞÜŞ İÇMELER’DE YAŞANDI

AVRUPA’NIN EN POPÜLER 50 ŞEHRİ İstanbul her ne kadar Avrupa içerisinde fiyatı en çok artan 8. şehir olsa da çift kişilik standart odaların bir gecelik ortalama fiyatına bakıldığında en popüler 50

Nisan ayı içerisinde oda fiyatlarında en çok düşüş yaşayan belde İçmeler oldu. Oda fiyatlarının %42 düştüğü İçmeler’de çift kişilik oda fiyatlarının tek gecelik ortalama fiyatı 244TL oldu. Kış sezonunun bitmesine yakın olarak da Uludağ’daki otellerin fiyatlarında %26’ya varan düşüş gözlendi. Önemli merkezlerden İzmir’de de oda fiyatları %13 düşerek 208’e kadar gerilerken Ankara, Trabzon ve Gaziantep’de de oda fiyatlarında Nisan ayı içerisinde düşüşler oldu.


26 Hi-Tech gündem

Turizmciler, yeni otel yatırımı eğilimlerini değerlendirdi CATHIC öncesi bilgilendirme toplantısında biraraya gelen turizmciler, gelecek döneme ilişkin otel yatırımları hakkında bilgiler paylaşarak, yeni eğilimleri değerlendirdiler.

C

ATHIC (Türkiye ve Komşu Bölgeler Otel Yatırımları Konferansı) öncesinde yapılan bilgilendirme toplantısı 30 Nisan Salı günü The Marmara Taksim’de gerçekleşti. Moderatörlüğünü BDO Hospitality Consulting Yönetici Ortağı Mehmet Önkal’ın üstlendiği toplantıya Servotel Corporation Yönetim Kurulu Başkanı Ömer İsvan, Demsa Group Turizm Yatırımları Koordinatörü Serra Arıkök ve İstanbul Convention & Visitors Bureau Genel Müdürü Elif Balcı Fisunoğlu katıldı.

MEHMET ÖNKAL: BU YIL TURİZMDE PATLAMA YAŞANACAK” Türkiye’deki otel yatırımları ve sektörün konuşulduğu toplantının açılış konuşmasını yapan BDO Hospitality Consulting Yönetici Ortağı Mehmet Önkal, konuşmasında Türkiye ve İstanbul turizmine ilişkin çeşitli veriler aktararak, turizmde bu yıl patlama yaşanacağını ve beklenen 25 milyar dolarlık gelirle turizm sektörünün ekonomik büyümede anahtar role sahip olacağını anlattı. CATHIC’in bu yılki temasının Türkiye ve komşu ülkeleri olduğunu belirten Önkal; Gürcistan, Azerbaycan, Kuzey Irak ve Kıbrıs’ı davet ettiklerini söyledi. Türkiye’deki belgeli tesis sayısının yaklaşık 1 milyon yatak kapasitesi ile 3.800’ün üzerinde olduğunu belirten Önkal, İstanbul’da bu rakamın 500 tesis ile 110 bin yatağın üzerinde olduğunu söyledi. Türkiye’ye gelen turistlerin %90 oranında havayolu ulaşımını kullandıklarını ifade eden Önkal, en çok ziyaretçi girişlerinin ise Antalya’dan yapıldığını söyledi.

ÖMER İSVAN: EĞİTİM VE TRAFİK SORUNLARI ÇÖZÜLMELİ Turizmi sektör olarak tabir etmekten duyduğu rahatsızlığı dile getiren Servotel Corporation Yönetim Kurulu Başkanı Ömer İsvan, dünyanın en büyük ülkelerinde bile bakanlık olmadığını belirterek, sektörün bir olgu olarak algılanması gerektiğini kaydetti. Konuşmasında turizmin alt yapısal sorunlarına dikkat çeken İsvan, İstanbul turizminde eğitim ve trafiğin en önemli sorunlardan olduğunu ifade ederek şöyle konuştu: “Alt yapısal sorunlar deyince belki ilk akla gelen yol, su ve elektrik olabilir ama İstanbul turizminin en önemli sorunlarından biri trafik. 2020 Olimpiyatları’na hazırlanıyor iken trafik hala çözüm bulamadığımız bir sorun olarak karşımızda. Bir de tabii eğitim sorunu var. Turizme bakış açılarını değiştirecek kafa yapıları şart, bu da ancak eğitim ile mümkün görünüyor.”

GENÇ TURİZM ÜRÜNLERİNE İHTİYAÇ VAR Konuşmasının devamında destinasyonların dolmasının sezona bağlı olduğunu söyleyen İsvan,


turizmi 12 aya yayan İstanbul için %71-72’lik doluluk rakamlarının çok sık %90’ları işaret ettiğini belirterek bu rakamın İstanbul için ideal olduğunu söyledi. İsvan şöyle devam etti: “Türkiye’de şöyle bir endişe de var, otel konusunda yeterince seçici değiliz, otel işi karlı diyoruz, iyi etüd edilmemiş işlere soyunuyoruz. Her ne kadar fizibilite yapmak çok kolay olmasa da bir otelin hangi alt sektörlere hitap edeceği önemli. Bir diğer sorun, Avrupa genç üretmiyor. Genç üreten ülkelerden biri Çin ve önümüzdeki dönemde ciddi oranda Çinli turist göreceğiz.” Gerçek turizm ülkelerinde genç turizme cevap verecek ürünlere ihtiyacın olduğunu vurgulayan İsvan, bütçeye uygun ve kaliteli otel tiplerinin önümüzdeki dönemde büyüme kaydedeceğini söyledi. Konuşmasını sonlandırırken Türkiye’nin komşu ülke yatırımlarına da değinen İsvan, komşu ülkeler arasında birinci ligde oynama kapasitesi olan bir turizm ülkesinin olmadığını dile getirdi. Azerbaycan’ın son dönemde ciddi yatıırmlara imza attığını ancak bunların da fizibilite dayanıklı olmadığını söyleyen İsvan, Güney Kıbrıs’ın aksine Kuzey Kıbrıs’tan son derece umutlu olduklarını belirtti.

“İstanbul kongre turizminde ciddi bir büyüme kaydetti. Yine Antalya’da da kongre turizmi gelişiyor. Turizmi 12 aya yaymak için çeşitlendirmek şart. Türkiye krizleri başarıyla atlattıysa bunda çeşitliliğin sağlanmasının katkısı büyük” dedi. İstanbul’un en büyük eksiklerinden birinin de yeni akademisyenlerin konaklayacağı otel tiplerinin olduğunu belirten Fisunoğlu, “Uluslararası 3 yıldızlı ve 4 yıldızlı kongre otellerine ihtiyacımız var. İstanbul’dakiler bu konuda çok yetersiz kalıyor. Çırağan ve Pera Palace gibi belli bir karakteristiği yansıtan otellere ihtiyaç olduğunu ifade eden Fisunoğlu, İstanbul’u hissettirecek yatırımlara ihtiyacımız var” diye konuştu.

SERRA ARIKÖK: “EKONOMİK VE LÜKS YATIRIMLARI ARTTIRMAK LAZIM”

ELİF BALCI FİSUNOĞLU: “GENÇ AKADEMİSYENLERE YÖNELİK OTELLER YAPILMALI” İstanbul Kongre ve Ziyaretçi Bürosu Genel Müdürü Elif Balcı Fisunoğlu, İstanbul’un uluslararası bir destinasyon olarak, birçok kurum ve yayın tarafından dünyanın önde gelen ilk 10 ülkesi arasında gösterildiğini söyledi. İstanbul’un son 10 yılda turizm çeşitliliği ve destinasyon pazarlama konusunda önemli atılımlar yaptığını dile getiren Fisunoğlu,

Demsa Group Turizm Yatırımları Koordinatörü Serra Arıkök ise, Türkiye’ye gelen ziyaretçi harcamalarının %30 artış gösterdiğini belirterek, lüks tüketimdeki taleplerin yükseldiğini söyledi. Demsa Grubu’nun bu alana yönelik yatırımlar yaptığını kaydeden Arıkök, İstanbul’da da buna büyük oranda ihtiyaç olduğunu aktardı. Turizmde ekonomik yatırımların da bir zorunluluk haline geldiğini dile getiren Arıkök, İstanbul dışında Karadeniz ve Çanakkale gibi belli noktalarda otel yapılması gerektiğini işaret ederek, “Yatırımlar da sadece otele endeksli olmamalı, kültür aktivitelerine de yatırım yapılmalı” diye konuştu. Serra Arıkök, Demsa Grubu’nun kendi koleksiyonunu sergileyeceği bir müze hazırlığı içerisinde olduğunu da söyleyerek sözlerini tamamladı.


28 Hi-Tech gündem

Mart ayı verileri açıklandı 2013 yılı Mart ayında Türkiye’yi ziyaret eden yabancı sayısı geçen yılın aynı ayına göre % 26,06 artış gösterdi.

E

mniyet Genel Müdürlüğü’nden alınan geçici verilere göre; 2013 yılı Mart ayında Türkiye’yi ziyaret eden yabancı sayısı geçen yılın aynı ayına göre %26,06’lık bir artışla 1. 841.154 oldu. Mart ayında ülkemize gelen yabancı ziyaretçilerin en çok giriş yaptıkları sınır kapılarının bağlı olduğu iller sıralamasında ilk 5 il aşağıdaki şekilde gerçekleşti: 1- İstanbul %45,57 (839.015) 2- Antalya %18,25 (336.060) 3- Edirne %10,34 (190.324) 4- Artvin %6,97 (128.336) 5- İzmir %2,50 (46.012)

2013 yılı Ocak-Mart döneminde ülkemizi ziyaret eden yabancı sayısı ise geçen yılın aynı dönemine göre %22,52 artış göstererek 4.214.348 oldu. Ocak-Mart döneminde Ülkemize gelen yabancı ziyaretçilerin en çok giriş yaptıkları sınır kapılarının bağlı olduğu iller sıralamasında ilk 5 il aşağıdaki şekilde gerçekleşti: 1- İstanbul %47,20 (1.989.315) 2- Antalya %13,94 (587.400) 3- Edirne %11,03 (464.642) 4- Artvin %8,17 (344.360) 5- Hatay %2,78 (117.139)



30 Hi-Tech gündem

Turizm ve teknoloji ilk kez aynı platformda buluştu Turizm ve teknolojiyi ilk kez aynı platformda buluşturan Turizm Teknolojileri Zirvesi, Point Hotel Barbaros’ta gerçekleşti.

T

urizm ve teknolojiyi ilk kez aynı platformda buluşturan “Turizm Teknolojileri Zirvesi”, 19 Nisan Cuma günü Point Hotel Barbaros’ta gerçekleşti. Sektörün büyük ilgi gösterdiği zirvede teknolojik gelişmelerin sektöre sağladığı avantajlar ve dezavantajlar masaya yatırıldı. Zirvede yeni dönem TÜRSAB Başkan Adayı olarak kürsüye davet edilen Serhad Uslan, teknolojik gelişmelerin seyahat sektörüne sağladığı faydalara katıldığını ancak zirvede ortaya konan pembe tabloların ilerisinde bu gelişmelerin büyük sermaye grupları tarafından haksız bir rekabet aracına dönüştürüldüğünü anlatarak, şunları söyledi: “Bazı bankaların kredi kartları yoluyla müşterilerine mil veya puan karşılığı ücretsiz uçak bileti temin etmeleridir. Bir diğer büyük telekominikasyon şirketi de oluşturduğu internet sayfası vasıtası ile müşterilerine bir hayli ucuz ve bol avantajlı otel, uçak ve otobüs hizmeti vermektedir. Bunun karşılığında da zaten orta ölçekli ticaret yapabilen bilet satış acenteleri ve birer aile işletmesi ölçeğindeki seyahat acentelerimiz ciddi gelir kaybına uğrayarak sektörden çekilmeye başlamıştır. Halbuki büyük sermaye sahiplerinin bilerek veya bilmeyerek haksız rekabete yol açacak ticaretten kaçınmaları gerekmektedir. Eğer bu bilerek yapılıyor ise de haksız rekabet kanunları çerçevesinde devletin önlemler alması gerekmektedir”.

SEKTÖRÜN BİR YARASI DA, KAÇAK ACENTACILIKTIR Konuşmasında seyahat acentacılığı sektörünün bir

diğer kanayan yarası olarak, kaçak acenta faaliyetlerini gösteren Uslan, gelişen teknoloji ile birlikte turizm ve seyahat sektöründe kaçak acenta faaliyetlerinin arttığını kaydederek, “Gerçekte 5.000 belgeli seyahat acentası varken sadece internette faaliyet gösteren binlerce kaçak faaliyete rastlamak teknoloji sayesinde mümkündür. Bu tür faaliyetlerin Bilişim Suçları kapsamında değerlendirilerek gerekli önlemlerin alınması gerekmektedir. Fırsat sitelerinin otel veya ürün tanıtımı ve satışı yaparken satış fiyatlarını gerçek dışı rakamlar üzerinden göstererek indirimler İle tüketicileri yanılttıklarını dile getiren Uslan, “Halbuki tüketicinin satın aldığı fiyat gerçek fiyattır. Müşteri psikolojik olarak şartlandırılmaktadır” diye konuştu.

FAYDALARINI DA İNKAR EDEMEYİZ Teknolojinin sektöre dezavantajları olduğu gibi faydalar da sağladığını aktaran Uslan, şöyle konuştu: “Tabii ki teknolojiden sektör olarak bu olumsuzlukların yanında ciddi faydalarda sağladığımızı inkar edemeyiz. Öncelikle şunu söyleyebiliriz ki, seyahat acentalarında çalışan ofis personeli teknoloji sayesinde minimum sayılara inmiştir. Artan müşteri sayısı bu kez de sahalarda çalışan operasyon elemanlarımızı arttırmamıza sebebiyet vermiştir. Yani bir tarafta ofislerde tasarruf sağlanırken, operasyonel bazda eleman arttırımı olmuş bu da istihdamın olumsuz etkilemesinin önüne geçmiştir.”



32 Hi-Tech gündem

Emre Narin, 2013 turizm yılını değerlendirdi Emre Narin, 2013 turizm yılında büyümenin %10’u aşacağını belirterek, Ruslar’ın Türkiye’ye ilgisinin daha da artacağını kaydetti.

Y

eni turizm sezonuna ilişkin değerlendirmelerde bulunan Martı Grubu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Emre Narin, 2013 yılının ilk çeyreğindeki turizm verileri doğrultusunda Türkiye turizm sektörünün yılın ilk çeyreğinde müthiş bir büyüme gösterdiğini ve toplamda yüzde 10’un üzerinde bir büyümenin gerçekleşeceğini düşündüğünü açıkladı.

TÜRKİYE’YE GELEN TURİST SAYISINDA REKOR ARTIŞ Yılın ilk çeyreğindeki turizm verilerini de değerlendiren Emre Narin, “Türkiye turizm sektörü 2013 yılının ilk çeyreğinde müthiş bir büyüme gösterdi. Ülkemize gelen turist sayısında geçen seneye göre %22 artış sağlandı, turizm gelirleri ise %39 oranında büyüdü. Bu veriler, sektörün Türkiye ekonomisinin lokomotiflerinden biri olduğunu gösteriyor ve bu sene 2 milyon yeni turisti ağırlayacağı düşünülen İstanbul’un büyümeye katkısı yüzde 6 civarında gerçekleşebilir. Bu durumda toplamda yüzde 10’un üzerinde bir büyümenin gerçekleşeceğini düşünüyorum” diye devam etti.

ilgili olarak ise, “Şehir otelciliğinde büyümek istiyoruz. İstanbul başta olmak üzere diğer büyük şehirlerde de kiralama-işletme modeli üzerinde duruyoruz. Ayrıca aynı modeli yurtdışı projeleri için de değerlendiriyoruz” dedi. Emre Narin, grup olarak toplam 7 tesisi ile sezonu başarılı bir şekilde açtıklarını ifade ederek, “2013 sezonunu ciroda %80 büyüme hedefi ile açtık. Başarılı bir sezon geçireceğimiz inanıyoruz, gelen sinyaller olumlu. Geçtiğimiz aylarda Denizbank ile yaptığımız 78 milyon dolar tutarındaki yatırım finansmanı anlaşması ile de gerek kar marjlarımızı artırabilme noktasına geldik gerekse yeni yatırımlarımız için pozisyonumuzu güçlendirdik. 12 yıl vadeli bu anlaşmayı sadece Martı Grubu için değil, otel yatırımlarının geri dönüşünü 8-9 yıl olarak düşündüğümüzde Türkiye turizminin geleceği açısından da dikkate değer buluyoruz. Diğer taraftan bugün gerçekleştirdiğimiz tahvil ihracı ile hem yeni yeni gelişen bu piyasada varolmayı, hem de işletme sermayemizin vadesini de uzatmayı hedefliyoruz” dedi.

“RUSLARIN İLGİSİ DAHA DA ARTACAK” Türkiye’ye bugün için en çok Almanya’dan turist gelmekle birlikte Rusyanın en büyük potansiyelimiz olduğunu belirten Emre Narin, “Rusya’nın Türkiye’ye ilgisi asla azalmayacak, bilakis artacak. 140 milyon nüfusta sadece 15 milyon civarı pasaport sahibi var. Ve bu kesimin yüzde 25’i Türkiye’ye geliyor. Antalya’nın dışında, İstanbul başta olmak üzere, farklı tatil seçenekleri için de Rusların bizi tercih etmeye devam edeceğini öngörüyoruz” dedi.

“KİRALAMA-İŞLETME MODELİ İLE ŞEHİR OTELCİLİĞİNDE BÜYÜYEBİLİRİZ” Emre Narin, Martı Grubu’nun gelecek hedefleriyle

“SARIGERME YATIRIMI İÇİN HERŞEY HAZIR” Emre Narin, Martı Grubu’nun en önemli yatırımlarından biri olan Sarıgerme projesi ile ilgili olarak “Sarıgerme projesi için düğmeye basmaya hazırız. Prosedürel bir aksaklıktan dolayı tahsisli arsamızın da olduğu bölgenin iptal olan imar planı şimdi Bakanlıkta tekrar hazırlanıyor ve önümüzdeki 5-6 ay içerisinde yürürlüğe girmesini bekliyoruz. Misafirlerimiz hazır, projemiz hazır, biz hazırız. Sarıgerme, uzun uçuşlardan gelen turistlerin sadece 10 dakikada ulaşabileceği uzaklıkta, bu da diğer çok önemli bir avantajı” dedi.



34 Hi-Tech taşıma

Mercedes- Benz Türk’ten gece ek servis hizmeti Mercedes-Benz Türk yetkili servisleri, bu yıl başlattığı gece ek servisi çalışması ile gece boyunca da müşterilerinin yanında…

T

ürkiye’de turizm taşımacılığı sektörünün lider firmalarından olan Mercedes-Benz Türk, güvenilir ve kaliteli servis anlayışını sektöre sunduğu yeni hizmetler ile sürdürmeye devam ediyor. Bu alana yönelik olarak bu yıl içerisinde başlattığı gece ek servisi çalışması ile gece boyunca da müşterilerinin yanında olduğunu hissettiren Mercedes-Benz Türk yetkili servisleri, bu sayede müşterilerinin ekonomik kaygılarına çözüm de olabiliyor.

DAHA EKONOMİK VE ÇÖZÜMCÜ Araçlarının devamlı çalışır halde olmasını tercih eden, çalışma saatleri içerisinde araçlarını bakım ya da onarım için servise teslim ederek zaman kaybetmek istemeyen kamyon ve otobüs müşterilerinin taleplerini göz önünde bulunduran Mercedes-Benz Türk, müşterilerinin bu ekonomik kaygılarına cevap vermek amacıyla bu yıl “Gece Ek Servisi” çalışmasını başlattı. Bu çalışma kapsamında Mercedes-Benz Türk yetkili

servisinden önceden alınan randevu ile müşteriler, araçlarını akşam saatlerinde servise bırakarak sabah teslim alabiliyorlar. Küçük onarım ve bakım çalışmaları için araçlar 18:00’de servise bırakılarak 00:00’da ya da ertesi günün sabahı teslim alınabiliyor.



36 Hi-Tech yeni yatırımlar

RetajHotels

Fotoğraflar: Hakkı Günerkan

Katarlı turizm yatırım devlerinden Retaj Grubu, İstanbul’daki ilk beş yıldızlı otelini Retaj Royale İstanbul markasıyla Güneşli’de hizmete açtı. Grubun yatırım planları arasında Ankara da var…

KİMDİR? İngiltere doğumlu olan Maagid El Saarany, İskoçya’daki Robert Gordon Üniversitesi’nin Turizm Otelcilik Yönetimi Bölümünü bitirdi. Yüksek lisansını İngiltere’nin Volver Hampton Üniversitesinin Kalite Yönetimi Bölümünde tamamlayan El Saarany, şu an bünyesinde 7 tesis bulunan Retaj Hotels&Hospitality’nin CEO’luk görevini yürütüyor.

Güneşli’de


i

stanbul’daki yatırımlar hız kesmiyor. Yerli yatırımcılar kadar yabancı yatırımcıların da bölgeye ilgisi büyük. Onlardan biri de, Retaj Grubu. Katarlı turizm yatırım devi dünya çapındaki büyümesinin ilk durağı olarak İstanbul’u tercih etti. Türkiye’deki ilk otel yatırımını Retaj Royale İstanbul Hotel markasıyla Mart 2013’te Güneşli’de hayata geçiren grubun yeni yatırımını, İstanbul turizminden beklentilerini ve yeni yatırım planlarını Retaj Hotels&Hospitality CEO’su Maagid El Saarany ile konuştuk.

Öncelikle Retaj Hotels&Hospitality’i kısaca tanıtır mısınız? Grup, Türkiye’de yatırım yapmaya nasıl karar verdi? 2004 yılında Doha’da satma, satın alma, leasing ve arazi yönetimi konularında çözümler sunan bir arazi iyileştirme şirketi olarak kurulan Retaj, Katar’da özellikle gayrimenkul ve turizm sektöründe tanınan bir marka. Grup otelleri, arazi geliştirme ve pazarlama, proje yönetimi, gayrimenkul ve turizm hizmetleri ile Katar ve Körfez pazarlarında önemli bir rol oynuyor. Retaj’ın yeni dönem hedefleri arasında Körfez ülkeleri işbirliği bölgelerinde büyümek vardı zaten. Bahsettiğimiz bu pazarlarda Türkiye’de önemli bir konuma sahip. Türkiye, son dönemde kazandığı başarılar ve özellikle inşaat ve turizm sektörlerinde elde ettiği konum sayesinde uluslararası anlamda kendini kanıtlamış bir ülke. Aynı zamanda, Türkiye turizm sektöründe büyük bir potansiyele de sahip.

Bu sebeplerden ötürü otel zincirimizi Türkiye’den başlayarak genişletmeye karar verdik ve Mart ayı ortasında İstanbul’daki ilk otel yatırımımızı hayata geçirerek büyümeye dönük ilk adımlarımızı da atmış olduk.

Siz de biliyorsunuz, otel yatırımları çok yüksek gelir sağlamıyor, dönüş hızı da çok düşük. İstanbul’da nasıl bir potansiyel gördünüz, biraz daha açabilir misiniz? Otel yatırımlarında geri dönüş uzun vadeli gerçekleşir. Ancak, İstanbul gibi sürekli gelişen bir şehirde gerçekleştirdiğimiz bu yatırım, eminim ki çok daha kısa bir sürede bizlere iyi bir geri dönüş sağlayacak.


38 Hi-Tech yeni yatırımlar OTEL MARKA TERCİHLERİ İklimlendirme Sist. Hijyen Ürünleri Mobilya Ses Ve Işık Sistemleri Projeksiyon Sistemleri Televizyon Minibar Yatak Oda Otomasyon Sist. Sofra Üstü Ürünler Restoran Mobilya Fitness Ekipmanları Yangın Güvenlik Ekip. Pos Sistemleri Cam Ürünler Ana Kapı Ahşap Ürünler Otel Tekstili Armatürler Gömme Rezervuar Duşakabin Camları Özel Soğutmalı Ve İndüksiyonlu Açık Büfe Ünitesi Toplantı Odalarının Kumaş Ve Ahşap Lambri Kaplamaları Asansör İşletme Yönetim Sist. Toplantı Salonları İskemleleri ve Masaları Endüstriyel Mutfak Aydınlatma Armatürleri

Airfel (Klima Santrali) Daiken Diversey Evinox Bosch & Yamaha Epson Philips & Samsung Kleo Zinde Johnsons Kontrol Hotex Hotelia Technogym Bosch Ingenico Sapa Dorma Newfel Hotex Hans Grohe Hans Grohe Artemis

Türkiye, turizm destinasyonu olarak oldukça önemli bir konuma sahip ve inanıyorum ki yatırımımızın geri dönüşü için uzun bir zaman beklemeyeceğiz. İlk ve en önemli beklentimiz, yıldan yıla sürdürülebilir geri dönüş alarak sunduğumuz konseptte başarıya ulaşmak. Bu da markamızın dikey şekilde büyümesiyle gerçekleşecek. Retaj Hotels & Hospitality olarak İstanbul turizmine katkımız, misafirlere otel tarzı olarak ek bir seçenek sunmak yönünde olacak.

İstanbul’daki şehir otelleri arasında rekabet kıstaslarınız ne olacak? Business kategorisinde kimlerle rekabet etmeyi planlıyorsunuz? Konseptimiz ve hizmet anlayışımız, tesisimizde kalan misafirin memnuniyeti gerçekleşmediği takdirde kendisine ödediği meblayı iade etmeyi içeriyor. Bulunduğumuz bölgede yer alan her otel bizim için bir rekabet unsuru teşkil ediyor. Hizmet ve rahatlık

Evinox

Newfel Schindler Johnsons Kontrol, Opera Evinox Makpa Bahar

anlamında rekabet etmeye devam edeceğiz. Gerçek bir aile oteli ve bunun yanında iş dünyasına en yüksek kalite hizmeti sunan bir iş oteli olarak anılmayı hedefliyoruz. Fiyatlarımızı abartmadan makul düzeyde tutacağız. Ancak, kendimizi rakiplerimiz nezdinde abartmayı hak ettiğimiz kanaatindeyim.

Otelin konseptinden, hizmet anlayışından bahseder misiniz? İstanbul Atatürk Havalimanı’na 5 dakika, fuar merkezlerine ise 8 dakika mesafede yer alan 5 yıldızlı deluxe otel Retaj Royale İstanbul’da 38’i suit olmak üzere toplam 187 oda ve son teknoloji ile donatılmış 400 kişi kapasiteli 2 konferans salonunun yanında 100 m2 hacime sahip 9 toplantı odası bulunuyor.


Birbirinden özel menülerin sunulduğu A La Carte ve Club Lounge Restaurantların da bulunduğu Retaj Royale İstanbul’un ‘Rimal Health Club’ sağlık merkezinde ise eşsiz bir SPA merkezi yer alıyor. Geleneksel Arap misafirperverliğini dünya ölçeğinde profesyonel hizmet anlayışıyla yeniden yorumlayarak istihdam konusunda lider, turizm yönetimi grupları arasında ise önde gelen firmalardan biri olmayı hedefliyoruz. Retaj kendisini, müşterilerine sunduğu yenilikçi ve üstün kalitedeki hizmet ve servisleri ile turizm konusunda ayrıcalıklı bir uzmanlığa sahip sektöründe önde gelen dünya çapında bir şirket olarak konumlamaktadır.

Konsepti oluştururken nasıl bir mimari tema benimsediniz? Misafirlerimizin konakladıkları süre boyunca kendilerini evlerinde gibi hissetmeleri için mimari tema olarak özellikle Katar çizgileri kullanmaya özen gösterdik.

Retaj’ın turizme yeni yatırım planları var mı? Grubun otel yatırımı dışında turizmin yeni sektörlerine açılma gibi bir planı var mı? Retaj Hotels & Hospitality’nin Türkiye’deki gelişme planı sadece bir otelden ibaret olmayacak. Mevcut dönemde, Türkiye’de 2 farklı otel için daha görüşmelerimiz sürüyor. Gelişme planımız ve stratejimiz biri İstanbul şehir merkezinde diğeri ise Ankara’da olmak üzere en az 2 otel açıp yönetmek. Bu aynı zamanda Retaj Hotels & Hospitality’nin coğrafi gelişme planı ile paralel. Türkiye’ye Türk otel sektöründe bulunmamız için bize fırsat sunmasından dolayı minnettarız.

Önümüzdeki birkaç yıla ilişkin en önemli hedef ve projeleriniz neler? Bizim oldukça açık ve doğru tanımlanmış hedeflerimiz var. 2013 sonuna kadar portföyümüze 2 otel daha katmayı planlıyoruz. Aynı zamanda, Katar’ın dışında bulunan 4 yıldızlı otelimiz olan Retaj Inn’i de geliştirmeyi planlıyoruz. Bu marka, Doha’da çok başarılı oldu. Biz de bu markayı Katar dışında genişletmeyi istiyoruz.


40 Hi-Tech yeni yatırımlar

Hilton İstanbul Bomonti, 2013 sonu için gün sayıyor Hilton Worldwide’ın Türkiye portföyünün en özel parçalarından biri olacak Hilton İstanbul Bomonti Otel ve Konferans Merkezi, 2013 sonunda kapılarını açmaya hazırlanıyor. Hilton Worldwide’ın Ekim 2012’de IC Bomonti Uluslararası Kongre Turizm Yatırımları Ticaret AŞ. ile yaptığı işletme anlaşmasını duyurduğu İstanbul’un en büyük otel ve konferans merkezi Hilton İstanbul Bomonti, kapılarını açmak için gün sayıyor. 829 odaya sahip olan ve 2013 sonunda kapılarını açması beklenen Hilton İstanbul Bomonti, İstanbul merkezde anlamlı mirasın simgeleşmiş binalarından eski Bomonti Bira Fabrikası’nın hemen yanında yükseliyor. Oda sayısı ve faaliyet alanı açısından İstanbul’un en büyük oteli olma iddiasını taşıyan Hilton İstanbul Bomonti, hem kurumsal misafirler hem de zengin tarihini, kültür, sanat ve eğlence dünyasını görmek için şehri ziyaret edecek olan çok sayıdaki turist için ideal bir mekan fırsatı sunacak.

MÜZE VE SANAT MERKEZİNE SAHİP Şehrin tam merkezinde, turistler için yeni bir merkez teşkil edecek olan otel ve konferans merkezi, Avrupa Yakası’ndan Asya’ya muhteşem manzaralara sahip olan yeni inşa edilmiş 35 katlı görkemli bir kulede yer alıyor. Tesis tüm bunlara ek olarak, 30 toplantı odası, en büyüğü 500 m2 olan 85 suit ve 34. katta bulunan bir executive lounge’a sahip. Taksim Meydanı’na yaklaşık üç kilometre mesafede yer alan Hilton Otel ve Konferans Merkezi hem kurumsal misafirler hem de zengin tarihini, kültür, sanat ve eğlence dünyasını görmek için şehri ziyaret edecek olan çok sayıdaki turist için ideal bir mekan özelliği taşıyor. Bu yeni tarihi miras alanı, ziyaretçilerine eğlence, yemek ve alışveriş imkanlarının yanı sıra müze ve sanat merkezi olanakları ile de farklı alternatifler sunacak.


SPA OLANAKLARIYLA İDEAL Hilton İstanbul Bomonti’de, misafirler yönetici salonunun en yüksek kalite imkanlarının yanında spa ve fitness merkezi ile açık ve kapalı yüzme havuzu olanaklarından da yararlanabilecekler. Eforea Spa, müşterilerine 14 terapi odası, 400 m2’lik bir fitness merkezi, açık ve kapalı havuzlar ve havuz barla hizmet edecek.

TASARIMI GA DESIGN OF LONDON’A AİT Otelde butik mağazaların yanı sıra sembolik dünya mutfakları ve içecek seçenekleri de yer alacak. Tüm gün açık restoran, lobi bar ve muhteşem çatı barı ile yerel ziyaretçiler ve yabancı misafirler için uğrak yeri olmaya aday olacak otelin vizyonunun oluşturulması ve iç dizaynı ise GA Design of London firmasına ait.


42 Hi-Tech yeni yatırımlar

Titanic Hotel, Belek’de Titanic Hotels zincirinin yeni halkası Titanic Deluxe Belek Hotel hizmete girdi.

T

itanic Grubu zincir otellerine Antalya Lara’dan sonra Belek ile bir yenisini daha ekledi. Nisan ayının ilk haftası itibari ile hizmet vermeye başlayan Titanic Deluxe Belek Hotel, Antalya Havalimanı’na 30 km, şehir merkezine 40 km uzaklıkta ve 200 bin m2 alan üzerinde konumlanıyor.

8 BİN M2 BÜYÜKLÜĞÜNDE SPA’YA SAHİP 90 dönümlük arazi üzerinde, çevresiyle birlikte 200 dönümlük arsayı kapsayan iddialı tesis, şu ana kadar Türkiye’de görülmemiş bir konseptte sıra dışı bir projeye imzasını atıyor. 8 bin m2’ye dağılan dev SPA merkezi ile bilinen SPA atmosferinden çok daha fazlasını konuklarına sunan Titanic Belek, şimdiden turizmin başkenti Antalya’nın gözde tesislerinden biri oldu bile. Tesisin 13 bin m2 alan üzerine kurulan Wellness & SPA’sı ile sağlık, spor, kişisel bakım ve dinlenmenin sonsuz mutluluğuna erişmek mümkün. SPA merkezinde kapalı yüzme havuzu, Thalasso (deniz suyu) havuzu, tam olimpik yüzme havuzu, Bali masaj evleri, son teknoloji ile hazırlanmış kişisel bakım odaları, fitness alanı, bayanlara özel Türk hamamı ve Unisex hamam, ılıklık, saunalar bölümü ve şok havuzu hizmetlerinden yararlanmak mümkün.

YEME İÇMEDE “DELUXE” AYRICALIĞI Titanic Belek’in a’la carte restaurantları, zengin Türk Mutfağı kültürünü ve dünya mutfak esintilerini harmanlayarak misafirlerimize sıra dışı damak tatları sunuyor. Oteli ana restoranı klasik büfe anlayışını değiştiren bir ayrıcalıklı bir konsepte sahip. Otel misafirleri soğuk meze, salata ve tatlılarını büfeden alabilecekleri gibi sıcak öğün ve ana yemeklerini


kendileri için özel olarak hazırlatıp yiyebiliyorlar. Titanic Belek’in geniş ve zengin dünya mutfaklarının ‘a la minute’ pişirilmesi ve sunumu misafirlere ayrı bir tecrübe yaşatıyor.

AÇIK LOBİ KONSEPTİ İLE SIRADIŞI 15 bin m2 büyüklüğündeki açık lobi konsepti ile daha ilk günden konuklarını şaşırtmayı başaran tesisin iç ve dış mekan kavramlarının iç içe geçeceği lobisinde hem içeride olmanın huzuru hem de dışarıda olmanın ferahlığı aynı anda yaşatılıyor.

NEFES KESEN SÜRPRİZLER Titanic Belek nefes kesen sürprizleriyle de dikkat çekiyor. Öyle ki tesis heykelleri, meydanları, restoranları, sokak kafeleri, sokak satıcıları, çeşmeleri ve sokakları ile otel misafirleri yurt dışında ya da İstanbul’ un en güzel semtlerinden birinde dolaşıyormuş hissi yaşatıyor.


44 Hi-Tech yeni yatırımlar

Hotel Goldenway Giyimkent, Haziran’da açılıyor Yatırımı Özoğuz Turizm Otelcilik AŞ.’ye ait Hotel Goldenway Giyimkent, Haziran ayı başında kapılarını açmaya hazırlanıyor. İstanbul Giyimkent’te hizmete girecek olan otel, 4 yıldız konseptiyle iş ve davet amaçlı organizasyonlara ev sahipliği yapacak.

H

otel Goldenway Giyimkent’in konumu itibari ile Atatürk Havalimanı, CNR Expo Fuar alanı, alışveriş, kültür ve iş merkezlerine yakın bir mesafede olduğunu belirten Otel Genel Müdürü Kaan Erbaşar, lokasyon avantajlarını sonuna kadar kullanarak yurt içi ve yurt dışı misafirlerine İstanbul’da iyi bir alternatif olacaklarını söylüyor. Erbaşar, iş amaçlı seyahatler ve turistik amaçlı konaklamalar için kapılarını açacak olan otele ilişkin şu bilgileri veriyor: “Otelimiz bölgesinde 4 yıldız ve yüksek kalite standartlarına uygun olarak tasarlanan 180 odasıyla ve yüzde 100 müşteri memnuniyeti ile huzurlu ve konforlu konaklamanın en iyi temsilcisi olmayı hedefliyor.”

TOPLANTILAR İÇİN İDEAL Modern mimarisi, şık ve kullanışlı 4 suit odası, 175 deluxe odası ve 1 engelli odasıyla hizmet verecek olan otelimizde kongrelere, iş toplantılarına, ürün tanıtımlarına ve yüzlerce kişilik sosyal organizasyonlara ev sahipliği yapmak üzere tasarlanan otelde 1 adet balo salonu, 1 adet konferans salonu ve en son teknoloji ile donatılmış, her türlü ihtiyaca cevap verebilecek 4 adet toplantı salonu bulunuyor.” Otelin toplantı organizasyonları ve

etkinlikler için tasarlanan salonları ile de ayrıcalığını ortaya koyacağını anlatan Erbaşar, “Otelimizin 760 m2’lik balo salonunda düğün ve nişan gibi organizasyonların yanı sıra, en son teknoloji ile donatılmış 300 m2’lik Beydağı Konferans Salonu ve toplamda 4 adet toplantı salonu ile büyük ve küçük ölçekli iş toplantılarına ev sahipliği yapmaya hazırlanıyoruz. Aynı zamanda misafirlerimiz otelimizde bulunan Health Club’da Fitness,Türk hamamı,sauna ve Vitamin Bar imkanlarımızdan yararlanarak yorgunluklarını atma fırsatı da bulabilecekler” diyor.

İDDİALI BİR MUTFAĞA SAHİP Hotel Goldenway Giyimkent’te zengin açık büfe kahvaltısı ile Türk ve dünya mutfaklarından en seçkin lezzetleri şık bir manzara içinde tatmak için Ilgaz Restoran; öğle yemeklerinde Türk mutfağından lezzetler, zeytinyağlılar, salata bar, tatlı ve meyvelerden oluşan açık büfe imkanı için Kaçgar Restoran; otelin en üst katında muhteşem manzara eşliğinde, enfes snack menüsü ve alkolsüz içecekleri ile Erciyes Teras Cafe ve gün boyu sürecek keyifli çay ve kahve molaları için Ayder Patisserie ilgi çekici bir alternatif olabilir.



46 Hi-Tech yeni yatırımlar

Faros Group’tan Marmaris’e yeni otel yatırımı: Yunus Otel Marmaris Faros Group’un Marmaris’teki Grand Hotel Faros ve Faros Beach Pub’dan sonraki yatırımı olan Yunus Otel 12 Nisan 2013 itibari ile ilk misafirlerini ağırlamaya başladı.

F

aros Grubu, Türkiye’deki büyümesine ve yatırımlarına Türkiye’nin gelişen şehirlerinden biri olan Marmaris’in Uzunyalı mevkiinde açtığı Yunus Hotel ile devam ediyor. Faros Group Yönetim Kurulu Başkanı Suat Akgül, “Türkiye’deki varlığımızı büyütmeye devam ederken, hızla gelişmekte bir tatil merkezi olan Marmaris’te başladığımız yolculuğumuza Faros olarak burada devam edebilmek bizi çok mutlu ediyor. Faros’un bu yeni turizm yatırımının hem uluslararası hem de yerel misafirler için ilgi çekici olacağına inanıyoruz” dedi.

HEM İŞ DÜNYASINA HEM TATİLCİLERE Hem iş hem de tatil amaçlı seyahat edenleri düşünerek tasarlanan Marmaris Yunus Hotel konuklarına yepyeni ve kaliteli bir atmosfer sunuyor. Otelde 50 adet deniz/havuz manzaralı oda bulunuyor. Ayrıca Yunus Hotel, büyük yüzme havuzu, çocuk havuzu, havuz barı, plaj barı, otele ait özel plajı, şemsiye ve şezlongları ile yaz sezonu boyunca misafirlerini en iyi şekilde ağırlamayı hedefliyor.

MUTFAKTA TÜRK VE DÜNYA HARMONİSİ Otelin restoranında ise Faros’un İstanbul’daki Dine&Wine konsepti ile benzer bir menü var. Restoran Türk Mutfağı kültürünü ve dünya mutfak esintilerini harmanlayarak misafirlerine sıra dışı damak tatlarını sunuyor.



48 Hi-Tech yatırım

D-Hotel Maris, yenilendi Resort ürün yelpazesini genişleten D-Hotel Maris, 2013 yazına yenilenen mekanları ile girmeye hazırlanıyor.

D

atça Yarımadası’nda hizmet veren D-Hotel Maris, kapılarını yeniden açıyor. Resort ürün yelpazesini genişleten beş yıldızlı tesis, 2013 yazında yeni restoranı Zuma’nın yanı sıra yenilenen SPA merkezi ve zenginleşen yoga ve fitness alternatifleri ile unutulmaz bir tatil deneyimine ev sahipliği yapacak.

ZUMA POP UP D-HOTEL MARİS’TE Dünya çapında ödüllere sahip uluslararası Zuma Restoran, Haziran ayından Eylül ayına kadar, tüm koyu ayaklar altına seren büyüleyici manzarası ile terasta sıra dışı çizgisiyle D-Hotel Maris misafirleri ile buluşacak. Dünyanın dört bir yanında bulunan Zuma restoranlarının heyecan verici unsurları bir araya getiren D-Hotel Maris Zuma, açıkhava “robata grill” ızgarasında kendi imzasını taşıyan ve klasik yemeklerden örnekler sunacak. Dünyanın en iyi barlardan bir olarak bilinen Zuma, dünyaca ünlü miksolojist ve DJ’leri ile de misafirlerine benzersiz deneyim yaşatacak.

TÜRKİYE’DE İLK KEZ BİR RESORT OTELDE ESPA DENEYİMİ Dünyaca ünlü ve birçok ödüle sahip olan ESPA, Türkiye’de ilk kez bir resort otelde hizmet vermeye devam ediyor. Geçen yaz büyük ilgi gören spa, bu yıl yenilenerek daha fazla terapi odasıyla hizmet veriyor. Yenilenen fitness salonu ise D-Gym yönetiminde yoga, aerobik, Zumba ve kaldıkları süre boyunca detoks

ya da spor yapmak isteyenler için kişiye özel eğitim programları sunuyor. İstanbul’da sporseverlerin en büyük sığınağı olan D-Gym’de bu yıl D-Hotel Maris’te. Yoga, ayrobik, Zumba ve kişisel egzersiz programları sunacak olan D-Gym tatillerinde de spordan vazgeçemeyenler için ideal.



O

telcilik sektörüne yön veren trendler, onu besleyen yan endüstrilere de ilham kaynağı oluyor. Düne egemen ekipman ve tasarımlar estetik, fonksiyonellik ve konfor algısını yeniden yorumlayarak yaşam alanlarıyla buluşturuyor. Şüphesiz, bu değişimden payını alan sektörlerden biri de, havuz & beach dünyası. Turizm tesislerinin bu gözde yaşam alanlarında havuz modellerinden kullanılan malzemelere, peyzajından mimarisine kadar her bir kalemde teknolojinin, yenilikçi tasarımların ve fonksiyonelliğin izlerini sürmek mümkün. Havuz içi kaplamalarından kenar bordürlerine, bahçe mobilyalarından şemsiye ve gölgelendirme sistemlerine, aksesuar ve dekoratif ürünlerden plaj ünitelerine kadar her bir detayda alışılmışın ötesinde yenilik, sıra dışılık ve şıklık yarışı var. Bu ayki dosya konumuzda turizm tesislerinin en gözde alanlarından olan havuz ve beach dünyasını trendlere yön veren yeni ürün, ekipman ve sistemleri ile haberleştirdik. Bu çalışmamızda sektörün önde gelen üretici firmalarının yeni çalışmalarına tanık olabileceğiniz gibi yeni trendleri de yakından inceleme fırsatı bulabileceksiniz.



52 Hi-T

ech d osya

Sette Home Garden Office ile yenilikçi ve farklı… Yenilikçi, farklı, kaliteli ve özgün ürün yelpazesi ile turizm tesislerine yönelik ürün tedariği sağlayan Sette Home Garden, bahçe mobilyaları kategorisinde şezlong, sandalye, masa, yatak ve oturma grupları ile mekanlara sıra dışı çözümler sunuyor.

1

996 yılından beri ofis ve bahçe mobilyaları sektöründe hizmet veren Kral Mobilya, hızla genişleyen müşteri ve ürün portföyünün etkisi ile tedarik, ithalat ve imalat faaliyetlerini de bünyesine dahil ederek faaliyetlerini sürdürüyor. Akdeniz ve Ege bölgelerinde pazar payını hızla arttırmayı başaran firma, bu doğrultuda 2005 yılında Antalya, 2007 yılında

Manavgat ve 2009 yılında İstanbul mağazalarının açılışını yaparak hizmet kapasitesini arttırdı. 2008 yılı içerisinde markalaşma adına çalışmalarını hızlandırarak tüm faaliyetlerini Kral Mobilya’nın tescilli markası olan “Sette Home Garden Office” adı altında devam ettiren firmanın 2012 Şubat ayı itibari ile 4 şube ve Türkiye çapında 28 bayisi bulunuyor.

SUYA VE GÜNEŞE DAYANIKLI Yenilikçi, farklı, kaliteli ve özgün ürün yelpazesi ile turizm tesislerine ürün sağlayan Sette Home Garden, bahçe mobilyaları kategorisinde şezlong, sandalye, masa, yatak ve oturma grupları ile mekanlara sıra dışı çözümler sunuyor. Tamamı alüminyum iskeletten oluşan şezlonglar, sık ve esnek örgüleri sayesinde konforlu ve dayanıklı bir yapıya sahip. Sudan ve güneşten etkilenmeyen ürünler, 0 paslanma riskleri ile hem yaz hem kış aylarında dış mekanlarda kolaylıkla kullanılabiliyorlar. Tekerlekli ve tekerleksiz ürün alternatiflerine sahip olan şezlonglar aynı zamanda ayarlanabilir bir özelliğe de sahiptir.


KOLAY YIKANIP TEMİZLENİR Alüminyum bir gövdeye sahip olan yatak serileri, fermuarlı kılıfları sayesinde kolayca yıkanıp temizlenebilen minderlere sahiptir. Tente kolayca açılıp kolayca kapanabilir amortisörlü mekanizmadır. 0 paslanma riski ile 12 ay dış ortamda kullanılabilen ürünlerin dayanıklılıkları ile de tercih edilmektedir.

ALANDAN TASARRUF 1. kalite sentetik örgü ile imal edilen sandalyeler, üst üste istiflenebilirliği sayesinde alan tasarruf sağlar. Konforlu, dayanıklı ve kolayca yıkanıp temizlenebilen bir yapıya sahiptir.


54 Hi-T

ech d osya

Hayal edilenden çok daha fazlası İCA Home & Garden’da İCA Home & Garden estetik bakış, kaliteli ürün, life style görsel sunum ve müşteri odaklı servis anlayışı ile yenilikçi ve sıra dışı kimliğini gözler önüne seriyor.

M

obilya ve dekorasyon alanındaki faaliyetlerine 1990 yılında dış mekan tekstil ürünleri ithalatı ile başlayan İCA Home & Garden, ürün yelpazesine eklediği bahçe mobilyaları ve aksesuarları ile sektördeki büyümesini sürdürüyor. 1990 yılından beri A ve A+ müşteri kitlesine hizmet veren İCA, mobilya sektöründe elit marka algısı ve luxury mağaza konsepti ile sektörde farklılaşarak üst grup perakende mağazacılığındaki iddiasını da ortaya koyuyor. Dünyanın önde gelen mobilya ve aksesuar markalarının Türkiye temsilciliğini yürüten İCA Home & Garden estetik bakış, kaliteli ürün, life style görsel sunum ve müşteri odaklı servis anlayışı ile yenilikçi ve sıra dışı kimliğini gözler önüne seriyor.


ŞIK VE RAHAT KULLANIMLI Turizm işletmelerine bahçe mobilyaları, şemsiye ve gölgelendirme sistemlerinin yanı sıra aksesuar ve dekoratif ürün tedariği de sağlayan İCA’nın zengin renk seçenekleri dış mekanlarda hayal edilenden çok daha fazlasına sahip olmak mümkün. İCA koleksiyonları içerisinde yer alan fırçalanmış, paslanmaz çelikten oluşan şık ve yalın tasarımlar konfor ve rahatlığın yanı sıra istiflenebilir özellikleri ile kullanıcılarına esnek ve fonksiyonel çözümler sunuyor. Olağanüstü materyallerden ve tarif edilemez bir konfor eşliğinde, şıklığı ve konforu bir arada sunan İCA koleksiyonları, kolayca istiflenebilen zengin seçenekleriyle her mekana uyum sağlayacak bir yapıda tasarlanıyor. Dış alanlarda olduğu gibi iç mekanlarda da kolaylıkla kullanılabilen tasarımlar hafifliği, zarafeti ve çok yönlü kullanımı sayesinde yaşam alanlarına farklı bir soluk katıyor.

KLASİK VE MODERNİN ESTETİK BULUŞMASI Modüler yapıları sayesinde her mekana uygulanabilen bir tasarım ile üretilen bahçe mobilyalarında kimi zaman keskin açılar yumuşak eğrilerle birleşerek tezatlar bütünleştiriliyor kimi zaman klasik stilin üzerine eklenen konfor ve şıklık ile geleneksel en profesyonel biçimiyle modernize ediliyor. Türkiye de üst gelir gruplarına yönelik özel mağazalar ile yapılanan İCA, ilerleyen süreçte bünyesinde bulunan Home ve Garden markaları için de ayrı konsept mağaza projeleri gerçekleştirerek hedeflerini daha da büyütmeyi planlıyor.


56 Hi-T

ech d osya

Vitello’dan klasik ve moderni yüksek teknolojide harmanlayan tasarımlar Vitello Garden Concept, modern ve klasik çizgilerin harmanlandığı özgün tasarımlarını üst düzey teknolojileri ile hayata geçiriyor.

B

aşterziler Group 60 yıl önce manifaturacılıkla başladığı ticaret hayatında bugün, Vitello markası ile ürettiği mobilyaların yanı sıra imalatı Uzakdoğu’da yapılan Vitello Garden Concept bahçe mobilyalarını 15 ülkeye ihraç ediyor.

Vitello; Ege, Akdeniz, Marmara bölgelerinde başlattığı Garden Concept bayileşme sürecini ilerleterek tüm Türkiye bölgelerinde Garden Concept Showroomlarıyla ayrıcalığını gösteriyor. 2010 yılında kurulan Vitello Garden Concept, modern ve klasik çizgilerin harmanlandığı özgün tasarımlarını, birçok ülkede kabul görmüş markaların üretim tesislerinin üst düzey teknolojisini kullanarak hayata geçiriyor.

SAĞLAM, FONKSİYONEL VE ERGONOMİK Vitello markası ile iç ve dış pazarda önemli başarılara imza atan Başterziler Group Yönetim Kurulu Üyesi Emre Başterzi, “Sağlam, fonksiyonel, ergonomik, kaliteli ve ekonomik şartların hepsini birden sağlayan bir marka oluşturmak için çıktığımız bu yolda emin adımlarla ilerliyoruz. Hedefimiz, mobilya sektöründeki


gelişmeleri yakından takip edip bunları ürünlerimize yansıtmak, yüksek ürün ve hizmet kalitesini rekabetçi fiyatlarla sunarak, tüketicilerimizin beklentilerini en iyi şekilde karşılamaktır” şeklinde konuşuyor. İç piyasadaki başarılarını yurt dışı fuarları ile dış piyasaya da aktardıklarını dile getiren Başterzi, Vitello’nun bahçe ve dış mekan mobilyaları ürün yelpazesinde masa takımları, sandalyeler, oturma grupları, masalar, şezlonglar, şemsiyeler ve çeşitli aksesuarların da yer aldığı bilgisini paylaşıyor.

TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK SHOWROOMUNA SAHİP Kuruluşundan itibaren yenilikçi ve kaliteden ödün vermeyen çizgisiyle büyüme sürecini devam ettiren Vitello, İzmir’deki mevcut 30 bin m2 mobilya fabrika alanına 10 bin m2 ek kapalı alan inşa ederek Türkiye’nin en büyük Garden Concept Showroomu ile müşterilerine hizmet veriyor. Vitello Garden Concept ürünleri tüm Ege, Marmara, Akdeniz Bölgeleri’nin ardından, Türkiye’nin tüm bölgelerinde artan mağazalaşmayla satışa sunuluyor. Bunun yanı sıra Vitello Garden Concept’in Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde ciddi bir pazar payı bulunuyor.


58 Hi-T

ech d osya

Serapool ile “havuzlarda geleceğin dünyası” Serapool’un otel havuzlarına yönelik yenilikçi, fonksiyonel ve ekonomik ürünleri, kullanıcılara ve uygulayıcılara mükemmeli sunuyor.

H

avuzlar, kullanıcılarına yaşam konforu sunan özel mekanlardır. Hijyenik ve görsel çekiciliğe sahip, detayları mükemmel, estetik ve mimari açıdan kusursuz olmalıdır. Eğlence, spor, sağlık amaçlı kullanılan tüm havuzlarda doğru malzemelerin kullanılması, suyun kalitesine, hijyene ve kullanım konforuna katkı sağlayacaktır. Serapool, %100 porselen, havuz içi kaplama, kenar bordürleri, savak ve havuz dışı zeminlerinde döşenen malzemeleri ile hijyen, estetik ve fonksiyonu bir arada sunan bir dünya markası olma misyonunu sürdürüyor. Serapool’un AR-GE çalışmalarıyla ulaştığı yenilikçi, fonksiyonel ürünler, dünyada ilk kez Serapool tarafından üretilen “ilk’ler serisi” kullanıcılara ve uygulayıcılara mükemmeli sunuyor.


YENİLİKÇİ VE EKONOMİK Dünyada ilk Serapool tarafından üretilen 25x50 cm Elegant Tutamak ve Kaymaz, 25x38 cm Profilli Olimpik Tutamak, 25x25 cm Ali Bey Tutamak, 33x33 cm Apache Tutamak, 25x30 cm, 30x30 cm Esnek Boyut ve 25x25 cm Profilli Tutamak ve Kaymaz bunlara örnektir. Serapool’un geliştirdiği yenilikçi tasarımlar ve özel boyutlar, işçilik maliyetlerinde ekonomi sağlarken uygulamada karşılaşılacak hataları da ortadan kaldırıyor. Bugünden geleceği planlayan yenilikçi hedefleri, Serapool’u dünya markası yapan en önemli özelliği.

FOTOSERA MARKASIYLA TÜRKİYE’DE BİR İLK “Her havuzda su vardır. Ayrıcalıklı havuzlarda “Serapool ve su” başlığı %100 porselen malzemelerle üretilen Serapool kalitesini tanımlamaktadır. Serapool, 6 yıl önce Türkiye’de bir ilk’i gerçekleştirerek “fotosera” markasıyla havuz içine ve havuz çevresine zengin dekorasyon imkanı sunan bir uygulamayı başlatmıştır. Dijital baskı olanaklarını porselen karolara uygulayabilen bu teknikle, dilediğiniz görseli, motifleri, logoları istenilen mekanlara uygulama olanağı vermektedir.

İNTERNET PORTALIYLA DA HİZMETTE Serapool; 2012 yılında havuz sektörüne www.havuzz. com portalını armağan etti. Sektörün tümünü kapsayan üreticilerin, uygulayıcıların, mimarların yararlanacağı, soruların, sorunların ve çözümlerin tartışıldığı, yeniliklerin paylaşıldığı bir platform. Hedef; havuz sektörüne hizmet, yeniliğe ve gelişmeye katkı sunmak. Havuz sektörüne hizmet veren tüm markaların kullanımına açık, kar amacı ve rekabetin olmadığı, paylaşımın esas alındığı buluşma noktası.

ARTIK ÇOCUK HAVUZLARI RENGARENK Serapool havuz sektöründeki liderliğini sürdürmeye devam ediyor. 2013 yılında sektörle buluşan bu yeni ürünler 25x25 ebadında olup farklı dokusu, kırmızı, mavi, sarı ve pembe renk alternatifi ile çocuk havuzlarında farklılık isteyenlerin tercihi olacaktır. Bu tutamaklara uygun yine aynı renkleri barındıran12,5x25 cm ebatlarında havuz bordürleri de kullanıcıların beğenisine sunulmuştur.


60 Hi-T

ech d osya

Rivyera’dan otellere “Nardi bahçe mobilyaları” çözümleri Dünyanın önde gelen bahçe mobilyaları markalarından Nardi, Türkiye’de distribütör firma Rivyera ile otellere fonksiyonel, şık ve sıra dışı tasarımlar sunuyor.

F

aaliyet hayatına 1993 yılında İCA Home &Garden’ın Antalya şubesi olarak başlayan Rivyera, dayanıklı dış mekan tekstilinden sonra bahçe mobilyaları ve tekstili ile de ilgi çekiyor. Üretiminin tamamı İtalya’da yapılan Nardi Bahçe Mobilyaları, Rivyera’nın oteller tarafından en çok tercih edilen markalarından biri. Türkiye’de Rivyera’nın distribütörlüğünü üstlendiği Nardi bahçe mobilyaları, geniş yelpazede farklı ihtiyaçlara kolaylıkla cevap verebilen özellikleri ile yaklaşık 200 otelde havuz ve bahçelere tasarım ve fonksiyonları ile alternatif oluyor.

ESTETİK VE FONKSİYONEL Hafif özellikli biçimi ile bekleme salonlarına, restoranlara, misafir salonlarına ve benzeri açık mekanlara fonksiyonel çözümler sunan Nardi, ürün yapımında kullanılan polipropilen


masa ve sandalyeler, kolay temizlenebilir özelliğinin yanı sıra hava şartlarına karşı dayanıklı olup hafif malzemelerden üretilmiştir. Farklı boyutlara sahip ürünler aynı zamanda kullanıcılarına pratik istifleme seçenekleri de sunmaktadır. Avrupa standartları EN 581-1/2/3’e göre test edilen ürünler, kullanılan malzemeleri ile %100 geri dönüştürülebilir bir özelliği de sahiptir. ve termoplastik reçine sayesinde hem bakımı hem de kolay kullanımı ile rahatlık sağlıyor. Nardi Alfa Kollu Şezlong, plastik çerçeve ve delikli sentetik bir kumaşa sahiptir. Kumaşın üzerindeki mikro delikler suyun ve nemin kalıntı bırakmadan kolaylıkla atılmasını sağlayarak insan bedenini en yüksek rahatlığa ulaştırır. Ürün, özel bir bakım gerektirmeyeceği gibi su ve ağır olmayan bir deterjanla kolaylıkla temizlenebilir. UV ve hava koşullarına dayanıklıdır. İstiflenebilir ve arkaya yatırılabilir bir mekanizmaya sahip olan şezlong dört pozisyonludur. Nardi Alfa Kollu Şezlong’un ayakları hiçbir şekilde kaymaz ve gizli tekerleklidir.

YÜZDE 100 GERİ DÖNÜŞTÜRÜLEBİLİR Nardi bahçe mobilyaları koleksiyonu ile hem estetik hem de işlevselliği mükemmel bir uyum ile sunuyor. Özellikle koleksiyonlardaki parlak renkli


62 Hi-T

ech d osya

Faber Kimya ve İlaç’tan havuzlara özel hijyen çözümleri Sağlıklı bir yaşamın vazgeçilmez unsuru olan hijyen konusunda; pek çok sektöre çözümler sunan Faber Kimya ve İlaç, ürettiği kimyasallarla otellere sağlıklı ve hijyenik havuzlar sağlıyor.

F

aber Kimya ve İlaç, endüstriyel hijyenik ürün imalatı ve buna bağlı olarak teknik hizmetler sunmak üzere, 1994 yılında kimyayı seven ve onu bir meslek olarak gören mühendisler tarafından kurulmuş, İstanbul merkezli üretici bir firmadır. Organize sanayi bölgesindeki üretim tesisini ISO 9001:2000/14000:2004 ve OHSAS 18001 Kalite Güvence Belgeleri, Avrupa Birliği Akreditasyon belgesi olan CE belgesi ile sertifikalaştırarak, zemin, bina, çamaşır, mutfak, gıda, veterinerlik, havuz hijyeni vb. çok sayıda gruptan ürettiği 600’ün üstünde ürünle, yurt içinde ve yurt dışında, resmi kurumlardan gıda işletmelerine; savunma sanayiinden hayvan barınaklarına, otellerden hastanelere kadar çok geniş bir alanda temizlik ve hijyen çözümleri sunmaktadır.


DÜZENLİ BAKIM ŞART Yüzme havuzları havaya ve çevreye açık oldukları için, dışarıdan gelen etkilere maruz kalırlar. Mikroplar, bakteriler, virüsler, mantarlar hem hava hem de yüzücüler yoluyla sürekli olarak havuza taşınırlar. Ancak düzenli olarak bakımı yapılan yüzme havuzlarının suyu deniz sularından bile temizdir. Hijyen ve temizliğin sağlanması, sağlıklı bir ortamın oluşturulması açısından yüzme havuzlarının periyodik olarak bakımlarının yapılması son derece önemli bir konudur. Sürekli olarak kullanılan yüzme havuzlarının kapasitesine göre belirlenmiş aralıklarla kapatılması ve Havuz Kimyasalları kullanılarak dinlenmeye, dezenfeksiyona, bırakılması gerekmektedir.

KULLANILAN KİMYASALLAR Klorlu veya klorsuz ajanlar, pH düşürücü, pH yükseltici, çöktürücü, topaklayıcı, parlatıcı, berraklaştırıcı, yosun önleyici/öldürücü gibi maddeler yüzme havuzlarının temizliği ve hijyeninde

kullanılan ana kimyasallardır. En önemli havuz kimyasalı olan klor; toz klor, tablet klor, sıvı klor (hipoklorit) gibi farklı formlarda kullanılır. Son yıllarda kullanım kolaylığı açısından tablet formu giderek yaygınlaşmaktadır.

SATIŞ SONRASI DESTEK VE HİJYEN EĞİTİMLERİ Havuz kimyasallarını kombine bir şekilde kullanarak, açık-kapalı tüm havuzlarda, yaz-kış tam berrak ve insan sağlığına uygun, hijyenik bir havuz elde edilebilir. Ancak söz konusu kimyasalların doğru seçilmesi, doğru kombine edilip uygulanması ve depolanması gereklidir. Titiz ve itinalı bir üretimin onu tamamlayan ayrılmaz bir parçası kuşkusuz ürünlerin nihai tüketici tarafından maksadına ve mekânına uygun bir şekilde uygulanması aşamasıdır. Bu hizmet “sağlıklı ortam (hijyen) eğitimleri ve satış sonrası destek” adı altında genel merkeze bağlı olarak çalışan, ürünlerin teknik ve uygulama hususiyetlerine vakıf uzmanlarımız ve bölge bayilerimiz tarafından verilmektedir.


64 Hi-T

ech d osya

Polin’den yeni su kaydırağı: Surf Safari Polin, su kaydırakları ve su parkları tasarım, üretim ve montajında yeni ürünleri ile fark oluşturmaya devam ediyor. 82 ülkede 2000’den fazla su parkı projesi gerçekleştiren Polin’in yeni su kaydırakları serisine eklediği Surf Safari, yeni dış görünümü, parabolik tasarımı ve yüksek kapasitesi ile büyük ilgi görüyor.

T

anıtımı ilk kez Ocak 2013’te Anfaş Otel Ekipmanları Fuarı’nda yapılan Polin Su Parkları ve Havuz Sistemleri AŞ. yeni su kaydırağı Surf Safari, özel geometrik şekli ve aerodinamik tasarımı ile farklı bir kayış deneyimi sunuyor. Yüksek kapasiteli kaydırak 4 kişilik botlarla kaymak için tasarlandı. Böylece eğlenceyi ve adrenalini paylaşmayı sağlarken, özellikle sezonda yoğun olan su parklarında oluşabilecek uzun sıraları da azaltmayı hedefliyor. Surf Safari su kaydırağının bir diğer önemli özelliği ise, kaydırakta kullanılan üretim teknolojisidir. Surf Safari kompozit üretiminde en ileri teknolojilerden biri olan ve bir kapalı kalıp teknolojisi olarak özetleyebileceğimiz RTM (Resin Transfer Molding) yönetimiyle üretilmektedir. İki tarafı parlak yüzeyli ve pürüzsüz, daha mukavim ama daha hafif, görselliği mükemmel ürün elde etme gibi önemli avantajları olan RTM (Resin Transfer Molding) teknolojisini sektöre sunan ve tüm kaydıraklarını bu yöntemle üreten Polin AŞ., Surf Safari kaydırağında da bu üretim yöntemini seçmiştir.

EŞSİZ BİR GEOMETRİK ŞEKLE SAHİP Yüksek kapasiteli (4 kişilik), eşsiz geometrik şekil, aerodinamik tasarım, uzun kayış mesafesi, şelale özelliği, parabolik form, magic shine uygulaması, havuz ya da kuru çıkış seçeneği, benzersiz fiberglas temalandırma, yarı açık, yarı kapalı ve tamamen kapalı tünel versiyonları ve konveyör seçeneği Surf Safari’nin en önemli özellikleri arasında geliyor.

AVRUPA’NIN EN İYİ SU KAYDIRAĞI ÜRETİCİSİ Dünya’nın en geniş ürün çeşitliliğine sahip olan Polin’in 2010 yılında lanse ettiği King Cobra kaydırağı 2012 yılında Avrupa’nın en iyi su kaydırağı seçilmiştir. Polin su kaydıraklarının, tüm tasarım, üretim, montaj ve servis süreçleri 2003 yılından beri ISO Uluslararası Kalite Yönetim sistemi altında; Avrupa (EN) ve Amerika (ASTM) normlarına uygun olarak yürütülmektedir. Polin bu kalite belgesine sahip ilk Avrupalı su kaydırağı üreticisidir.



66 Hi-T

ech d osya

Star Bahçe Mobilyaları’ndan ergonomik ve şık tasarımlı ürünler Kayalar Grubu bünyesinde plastik bahçe mobilyaları sektörüne üretim yapan Star, ergonomik ve şık tasarımlı ürünleri ile gerek kumda gerekse havuz başında rahat ve estetik bir kullanım sağlıyor.

P

lastik bahçe mobilyaları sektörünün önde gelen üreticilerinden Kayalar Grubu, Star markası altında turizm işletmelerine yeni ürünler üretmeye devam ediyor. “Yaşayan mekanlarda gerçek olan tek şey” sloganıyla üretimlerini gerçekleştiren Star Bahçe Mobilyaları, özellikle yaz aylarında büyük ihtiyaç duyulan bahçe mobilyaları konusunda her zevke yönelik özel çözümlerine sahip.

PLASTİK VE METALİN MÜKEMMEL UYUMU Ergonomik ve şık tasarımlı Star Bahçe Mobilyaları üretim grubunda, farklı renk ve desenlerde plastik koltuk, sandalye, masa, tabure, servis arabası ve şezlong üretimi yapılıyor. Plastik ve metalin mükemmel uyumunu Star imzalı bahçe mobilyalarında görmek mümkün. Özel alaşımlı ve takviyeli copolipropilen hammaddeden üretilen Star Şezlong ise, monoblok olup her noktasından basınç ve ağırlığa dayanıklı olarak tasarlanıyor ve gerek kumda gerekse havuz başında rahat bir kullanım kolaylığı sağlıyor. Kayaplas çatısı altında yine bilinen Kayalar kalitesi ile plastik bahçe mobilyalarıyla uyumlu bambu masa ve sandalyeler de farklı beklentileri olan müşterilere farklı alternatifler sunuyor.

ULUSLARARASI KALİTE BELGELERİNE SAHİP Kayalar Gruba bağlı olarak hizmet veren Kayalar Çelik ve Kayaplas, koşulsuz müşteri memnuniyeti hedefiyle üretim yapıyor. Kayalar Grubu, müşterilerinin kalite, fiyat ve zaman konularındaki taleplerini en etkin şekilde karşılayarak, uluslararası arenada rekabet gücünü daha da artırmayı hedefliyor. Kalitenin sürekli olarak hakim kılınabilmesi için grup şirketleri dünyada ve ülkemizde kabul gören kalite standartlarında üretim yapıyor. İSO 9001-2000, TSE, CE, TSEK ve GHOST gibi kalite sistem belgeleri Kayalar Grubu’nun bu konudaki duyarlılığının bir kanıtı olarak dikkat çekiyor.



68 Hi-T

ech d osya

Hobby Home Collection’dan kum sahalara en büyük transfer Barcelona ile lisans anlaşması imzalayan Hobby Home Collection, Barcelona’nın en sevilen futbolcularının plaj havlularıyla Barcelonalı bir yaz sunuyor.

B

arcelona ile lisans anlaşması imzalayan Hobby Home Collection; Barcelona’nın en sevilen futbolcularının plaj havlularıyla, kum sahalara futbol aşkını taşırken, herkese Barcelonalı bir yaz sunuyor. Hobby Home Collection, dünyanın en iyi genç oyuncusu olarak nitelendirilen, futbolun harika çocuğu Lionel Messili havlularıyla harika işler çıkardı. Dünyaca ünlü futbol takımı Barcelona hayranlarına Pigue, Iniasta, Xavi seçenekleri de sunan Hobby Home Collection bu yaz plajlarda erkek modasına yön veriyor.

YÜZDE 100 PAMUKLU Hobby Home Collection; %100 pamukla dokunan Barcelona ürünleriyle sağlıklı bir kurulanma sunuyor. Sizlere ise Hobby Home Collection’nın pamuk yumuşaklığını, dayanıklılığını ve emiciliğini; Barcelona’nın en sevilen oyuncularıyla birleştirdiği havlularıyla denizin tadını çıkarmak kalıyor.



70 Hi-T

ech d osya

Yücel Mobilya’dan bahçe mobilyalarına fonksiyonel çözümler Yücel Mobilya, 2002 yılından bu yana plastik bahçe mobilyaları imalatı ile havuz&beach sektörüne pratik, fonksiyonel ve estetik çözümler sunuyor.

F

aaliyetlerine 1985 yılında büro mobilyaları üretimi ile başlayan Yücel Mobilya, Gaziantep 3. Organize Sanayi bölgesinde 18.000 m² kapalı alana sahip tesislerinde 2002 yılından bu yana Plastik Bahçe Mobilyaları imalatı yapıyor. Plastik bahçe mobilya üretiminde kullanılan 15 enjeksiyon makinesi ve 80´e yakın ürün seçeneği, “Delta” ve “Rainbow” markaları ile kısa zamanda sektörün öncü kuruluşlarından biri haline gelen firma, her yıl yeni model ve dizayn çeşitleri ile ürün yelpazesini sürekli yeniliyor.

62 ÜLKEYE İHRACAT YAPIYOR Yücel Mobilya Firma Sahibi Halit Cem Büyüknacar, bahçe mobilyaları ile birlikte son iki yılda ürün yelpazesine ekledikleri Rattan-Teak ürün grupları ile ürün çeşitliliğimiz artırdıklarını ifade ederek; geniş ürün yelpazesi, stok ve hızlı üretim kapasitesi sayesinde 62 farklı ülkeye ihracat yaptıklarını söylüyor. Yücel Mobilya, bahçe mobilyalarının yanında aynı zamanda stadyum koltukları ve anaokulu - kreş grupları ile de müşterilerine geniş yelpazede mobilya üretiyor.

SOLMAYAN VE RENK ATMAYAN ŞEZLONGLAR Yücel Mobilya’nın ürün gamında yer alan Plastik

Şezlong ve Rattan Şezlong sektörün en fazla tercih ettiği ürünlerinden. Polipropilen(PP) hammaddesinden plastik enjeksiyon makinelerinde üretilen Plastik Şezlong, fabrikasyon ve imalat hatalarına karşı 2 yıl garantili olup; solmaya ve renk atmaya karşı UV ve Antioxidan maddeleri ile üretiliyor. Alüminyum iskelet üzerine plastik el örgüsü ile imal edilen Rattan Şezlong ise, yurtdışından ithal gelen bir ürün olup, yine aynı şekilde solmaya, renk atmaya karşı UV ve Antioxidan maddeleri ile üretilmiş.



72 Hi-T

ech d osya

JW Marriott Ankara ile Başkent’in göbeğinde havuz keyfi

Lüks ve kaliteyi yeniden tanımlayan hizmet anlayışı ile yol Alan JW Marriott Ankara’nın sağlıklı yaşam merkezi Karma Spa Wellness & Fitness, hayatın yorgunluğundan ve stresinden uzaklaşıp, nefes almak isteyen

Ankaralıları ağırlıyor. Karma içerisinde bulunan açık havuz, Başkent’in merkezinde doğa ile iç içe hissi veren yeşil bahçesindeki yoga ve Aqua Gym dersleri ile de misafirlerini dingin bir yolculuğa çıkarıyor.

Kusursuz bir havuz deneyimi için Wyndham . Istanbul Kalamış Marina

Sıcak yaz günlerine bir kaçış noktası: Le Méridien İstanbul Şehrin yeni nesil oteli Le Méridien İstanbul Etiler’in içerisinde hizmet veren Avrupa’nın en iyi markalarından biri olan Explore Spa & Fitness teras bölümünde yer alan açık havuz sıcak yaz aylarında serin bir kaçış noktası olarak sizleri bekliyor. Ayrıca Havuz Bar, ferahlamanız için eşsiz kokteylleri ve lezzetli menüsü ile modern bir atmosferde sizlerle olacak. Şehrin en popüler yerleşim bölgelerinden biri olan Etiler’de hizmet veren Le Méridien Istanbul Havuz Bar’ı ile de tüm misafirlerini keyifli bir günün kapılarını aralamaya davet ediyor.

‘Wyndham İstanbul Kalamış Marina Anadolu Yakası’nın yeni sembolü ‘Wyndham İstanbul Kalamış Marina, misafirlerine sahip olduğu lüks, konfor ve kusursuz hizmet kalitesi ile her alanda yeni bir yaşam stili sunuyor. Marmara Denizi’nin muhteşem deniz manzarası eşliğinde konuklarına yaşattığı benzersiz tatil deneyimini açık havuzu ile de taçlandıran Wyndham İstanbul Kalamış Marina, sıcak yaz günlerinde serinlemek ve hoşça vakit geçirmek için iyi bir alternatif.


Belek’in muhteşem doğasında havuz sefası Antalya Belek’in muhteşem doğasını dünya çapında seçkin bir tatil konsepti ile taçlandıran Susesi Luxury Resort, suyun arındırıcı ve huzur veren etkisini doruğa çıkartarak hem dinlenip hem de eğlenebileceğiniz bir açık havuz keyfi yaşatıyor. İçinde bulunduğu doğal güzelliklerle bütünleşen ve çok geniş bir alana yayılan Susesi Luxury Resort’un serin sularında tatili doyasıya yaşarken, unutulmaz havuz akşamları ve yaz partileri ile eğlenebilir ya da kitabınızı elinize alıp havuz kenarında sıcak yaz güneşi altında sessizliğin ve huzurun keyfine varabilirsiniz.

İstanbul mimarileri eşliğinde açık havuz deneyimi Antalya’nın Kundu Oteller bölgesinde Akdeniz’in ünlü sahillerinden biri olan Lara’da konumlanan Mardan Palace Hotel, misafirlerine Anadolu ve Avrupa Yakası’nın eşsiz mimarilerini yansıtan silueti eşliğinde benzersiz bir açık havuz deneyimi sunuyor. 16.000 metrekarelik yüzme havuzu, yüzme havuzunu çevreleyen, konukların Sultan Gondollarıyla ulaşımı için tasarlanmış Su Yolu ve otelin hemen girişinde konumlanan, yedi farklı yükseklikten havuza dökülen şelale Mardan Palace’ın açık havuzunu deneyimlemek için eşsiz bir fırsat.

Ataşehir’de 5 yıldızlı bir otelde serinlemek için . Radisson Blu Hotel Istanbul Asia Radisson Blu Hotel, İstanbul Asia, İstanbul’un her geçen gün gelişen ve yenilenen bölgesi Ataşehir’de merkezi konumu ve mükemmeli hedefleyen servis anlayışı ile bölgenin en iddialı oteli olarak hizmet vermeye devam ediyor. Radisson Blu Hotel, İstanbul Asia otelinin birinci katında geniş bir teras alanında yer alan açık havuz yaz aylarında serinlemek isteyen misafirler için ideal. Havuz başındaki H-Terrace Bar’da serinletici içecekler ve aperatif yiyecekler sunulacak yaz sezonu 1 Haziran 2013 Cumartesi günü başlıyor.


74 Hi-T

ech d osya

Sheraton İstanbul Ataköy’de havuz keyfi başlıyor

DoubleTree by Hilton Moda’da, Boğaza karşı havuz zamanı

Sheraton İstanbul Ataköy, yaz aylarında İstanbul’un sıcağından uzaklaşmak isteyenlere deniz manzarasına sahip açık havuzunda serinleme imkanı sunuyor. Sheraton İstanbul Ataköy’ün yeşillikler içindeki bahçesinde bulunan yarı olimpik havuz, denizin hemen yakınında yer alması ile sanki denizde yüzüyormuşsunuz hissi veriyor. Kusursuz İstanbul manzarasına eşliğinde şehrin merkezinde sessiz ve temiz havasıyla, size hem ulaşımda zaman kazandırıyor, hem de kısa vakitlerinizi dahi tatile çeviriyor. Daha tenha bir havuzda seri kulaç atmak isteyen misafirler 15 m uzunluğundaki kulaç havuzunu da tercih edebilirler.

DoubleTree by Hiton İstanbul Moda’nın terasında bulunan açık havuz, Adalar’dan Tarihi Yarımada’ya kadar uzanan muhteşem manzarası ile bu yaz da İstanbul’un vazgeçilmez mekanlarından biri olacak. Anadolu Yakası’nın tek Hilton Worldwide markalı 5 yıldızlı oteli DoubleTree by Hilton Istanbul-Moda’nın terasında bulunan açık havuz, konumu ve manzarası ile size bambaşka bir deneyim yaşatacak. İstanbul manzarasına karşı havuz keyfi kısa süreli molalarınızı dahi tatile dönüştürürken şehrin karmaşasından da uzaklaşmanızı sağlayacak.

Eğlence ve huzurun Çeşme’deki adresi: Sole&Mare Beach Club Sole&Mare Beach Club, Çeşme rüzgarlarına kapalı Aya Yorgi Koyu’nun, turkuaz rengi kum denizinin hakim noktasında, Çeşme’nin Amiral gemisi olmaya devam ediyor. Kruvaziyer gemilerinin uğrak noktası olan Sole Mare&Beach Club, tertemiz denizi, modern çizgilere sahip konsepti ve zengin menü seçenekleri ile Türkiye’nin en seçkin beach clubları arasında güçlü bir konuma sahip. Misafirlerine gece ve gündüz dinlenme ve eğlence olanaklarını birlikte sunan nadir mekanlardan biri olan Sole&Mare Beach Club’da her yaş gurubuna yönelik hizmet ayrıcalığından faydalanmak mümkün.



76 Hi-Tech iş’te kadın

Fotoğraflar: Hakkı Günerkan

Haliç Kongre Merkezi

Genel Müdürü Handan

Boyce: “Başarı kadının doğasında var” “Kariyerimi uluslararası bir sektör kuruluşunun ilk Türk Başkanı olarak taçlandırmayı düşünüyorum. Düşüncesi bile beni heyecanlandırıyor ve gururlandırıyor.”


K

arşımızda 26 yılını turizm sektörüne ve Türkiye tanıtımına adamış bir sektör gönüllüsü var. Modern, dinamik, heyecanlı ve bir o kadar da donanımlı. Kongre turizminin değişmez adreslerinden Haliç Kongre Merkezi Genel Müdürü ve aynı zamanda ICCA yönetimine giren ilk ve tek Türk ismi olan Handan Boyce’tan başkası değil sözünü ettiğimiz… MPI Türkiye Başkanlığı da cabası… “Başarı kadının doğasında var” diyen Handan Boyce’un keyifli söyleşimize samimi yanıtlarını merakla okuyacağınızı umuyoruz…

Söyleşimize sizi kısaca tanıyarak başlamak istiyorum. Kendinizi nasıl anlatırsınız? Galatasaray Lisesi ve Boğaziçi Üniversitesi Turizm ve Otel Yöneticiliği mezunuyum. Üniversite son sınıfta kongrelerde çalışmaya başlayan öğrencilerden biri idim. Benim turizm sektörü yolculuğum Ramada Hotel İstanbul’da resepsiyon görevlisi olarak başladı. Ramada Hotel’in iş ve özel hayatımda olmak üzere çok özel bir yeri vardır. İş hayatım açısından, hizmet sektörünün ana prensiplerini, uluslararası standartlarda uygulama ve işleyişi öğrendiğim gerçekten mükemmel bir okul olmuştur. Özel hayatımdaki yeri çok daha ayrıdır, zira kıymetli eşim William Bey ile Ramada Hotel’de tanıştım ve evlendim. İngiltere’de yaşadığım 2 yılı saymaz isek 16 yıl süren otelcilik meslek hayatımda bir diğer mihenk taşı da Klassis Resort Otelleri ve Golf & Country Club’dır. Devamındaki 10 yıl, şehrimizin kongre turizmine hizmet verdiğim yıllar oldu. İstanbul Kongre ve Ziyaretçi Bürosu – ICVB Genel Müdürlüğü ile başlayan bu süreçte, ICCA - International Convention and Congress Association - Mediterranean Chapter Başkanlığı, takiben ICCA Yönetim Kurulu üyeliği ve en son olarak da ICCA Başkan Yardımcılığı gibi uluslararası görevler üstlendim. 2011 yılından itibaren de Haliç Kongre Merkezi’nin Genel Müdürlüğü görevini sürdürüyorum. 2014 yılına kadar MPI - Meeting Professionals International, Türkiye Başkanıyım. Özetle Handan Boyce, 26 senedir turizm sektörüne, ülkemizin ve şehrimizin tanıtımına gönül vermiş bir sektör gönüllüsüdür diyebilirim.

Kariyer olarak hayal ettiğiniz hedefin neresinde görüyorsunuz kendinizi? “Daha çok yolum var” diyor musunuz? İşim benim hayatımın önemli bir parçası. Benim için her gün yeni şeyler öğrendiğim bir gündür. Kendi hayatımın yanı sıra etrafımdaki insanların hayatına da katkıda bulunduğumu düşünmek beni motive eder, mutlu eder. Hem yaşım hem de edindiğim tecrübeleri sektöre geri kazandırmam açısından baktığımda henüz emekli olmak için çok erken

diyorum. Bu noktada salt bireysel değil, sektör olarak da önümüzdeki 10 yıllık sürecin neler getireceğini görmek, planlamak ve değerlendirmek gerekiyor. Yön verilecek, eğitilecek, ülkemizin kalifiye iş gücüne kazandırılacak, mentörlük yapacağımız bu kadar genç olması bile tek başına daha gidilecek çok yol var diye düşündürüyor. 2006 yılında, International Convention and Congress Association - ICCA’nın Yönetim Kurulu’na seçildim ve 4 yıl derneğin yönetiminde görev yaptım. Uluslararası kongre ve toplantı sektörünün en önemli birliklerinden biri olan ICCA’nın tarihinde yönetime giren ilk ve tek Türk olmak benim için çok değerli bir tecrübe, gurur ve ülkemi temsil adına önemli bir misyon oldu. Buradan yola çıkarak kariyerimi uluslararası bir sektör kuruluşunun ilk Türk Başkanı olarak taçlandırmayı düşünüyorum aslına bakarsanız. Düşüncesi bile beni heyecanlandırıyor ve gururlandırıyor. Zamanı gelince bu planımı sektörümle paylaşacağım.

Haliç Kongre Merkezi gibi uluslararası etkinliklerine ev sahipliği yapan bir kurumu yönetmek nasıl bir deneyim, bizimle paylaşır mısınız? Tüm bu etkinliklerin uzun yıllar süren çabalar, ekip çalışmaları, maddi manevi yatırımlar neticesinde ortaya çıktığını, bir kısmının yoktan var edildiğini, özellikle uluslararası etkinliklerin tanıtım ve uluslararası ilişkiler kapsamında taşıdığı misyonu da düşünürseniz mekan olarak ev sahipliği yaptığımız tüm etkinliklerde ciddi bir sorumluluğumuz var. Sadece etkinlik sahiplerine karşı değil, bu mekanları işletmek üzere yerel yönetimlerden kiralayan özel işletmeler olarak halkımıza ve yerel yönetimlerimize karşı da önemli sorumluluklarımız var. Biz bunun bilincinde hizmet veren bir işletmeyiz. Milyar dolarlar ile ifade edilen global bir sektörün hizmet sağlayıcısı olmak önemli bir iştir. Haliç Kongre Merkezi İstanbul adına önemli bir misyonu üstlenmiştir ve bu dev sektöre başarı ile hizmet vermektedir. Bunun devamlılığını sağlamak, sürdürülebilir kılmak benim en öncelikli sorumluluğumdur. Bu sorumluluğu paylaştığım çok değerli bir profesyonel ekibim olduğu için de ayrıca kendimi şanslı bir yönetici olarak addediyorum.

Hep işin başında olmak; düzenlemek, organize etmek, problem çözmek… Bu işi yaparken kadın olmanın ne gibi avantajlarını yaşıyorsunuz? “Handan Boyce” olmak yaptığınız işe bir artı değer katıyor mu? Kadının kendi doğası ve kadın olarak hayatının önemli bir parçası olarak hep yapageldiği işlerdir


78 Hi-Tech iş’te kadın aslında bu planlama, organize etme, problem çözme, kucaklama, motive etme, yönetme durumu. Eğitim, bireysel yetkinlikler ve deneyimler kadının bu pozitif ayrışımını belirginleştirir sadece. Bugüne kadar yaptığım her işe artı değer katmak için çalıştım, neticeyi Handan Boyce’u tanıyanlar takdir eder. Kendim için titiz, detaycı, estetik kaygısı olan, başarmadan vazgeçmeyen bir yapıya sahip olduğumu söyleyebilirim. Yavaşlığa ve tembelliğe pek toleransım yoktur. Ancak iş yaparken ekibimle eğlenmeyi de severim. Hizmet sektöründe başarı için vizyoner bir bakış açısına, detaylı planlama ve etkin icra kabiliyetine sahip olmanız lazım. En değerli varlığımız insan, işimiz insan. Hali ile insan psikolojisinden iyi anlamak da yöneticiliğin vazgeçilmez bir parçası.

Siz hem bir işkadını hem de bir annesiniz. Bu tanımlamaların hangisi sizi çok daha mutlu ediyor? Her biri farklı kimlikler gibi görünmekle beraber aslında beni tanımlayan, bütünleyen ve oluşturan kimlikler. Ancak ailemin mutluluğu benim önceliğimdir. 14 yaşında bir oğlum var ve o benim en kıymetli varlığım. Ne mutlu bana ki ailemin mutsuzluğu üzerine hiçbir başarıyı inşa etmedim. Bu noktada eşimin varlığı ve destekleri benim için en büyük şans olmuştur. İyi planlama, iyi insan ilişkileri ve tabii ki zor zamanlarda yetişen aile fertlerinin destek ve yardımları çalışan her kadının can simitleri bence. Neticede iş hayatımda kadın olmayı farklı bir konuma koymadım, argüman yapmadım. Anne olmanın başarılı bir iş kadını olmaya, başarılı bir iş kadını olmanın da başarılı bir

anne olmaya engel olmadığını düşünüyorum. Kadının iş gücüne daha yüksek oranlarla katıldığı, yönetim kurullarındaki kadın yöneticilerin sayısının arttığı, kanunların kadının iş hayatına katılmasını desteklediği ve teşvik ettiği Türkiye, eğitim düzeyi yükselen refah bir Türkiye olacaktır.

Bir gününüz nasıl geçiyor, kısaca anlatır mısınız? Ev, iş, sosyal yaşam döngüsünü kurmakta kendinizi ne ölçüde başarılı buluyorsunuz? Kısa bir süre önce sigaradan kurtulmuş olmamım mutlu neticesinde egzersizi hayatıma sokmaya karar verdim. Dolayısı ile bu aralar günüm kısa bir egzersizle başlıyor artık. Çalışma saatlerimin bir süresi yoktur, ne kadar gerekir ise o kadar


İşletmeleri AŞ tarafından işletilen merkez son 2,5 yıl içerisinde ülkemizin ve dünyanın her yerinden, çeşitli sektörlerden yüzlerce kongre, toplantı ve etkinliğe, binlerce ziyaretçiye ev sahipliği yapmış ve ev sahipliği yaptığı tüm organizasyonlarda takdir gören uluslar arası kongre merkezi standartlarındaki hizmeti ile İstanbul’un öncelikli tercih edilen kongre ve etkinlik mekanı haline gelmiştir. Bugün Haliç İstanbul’un kongre, toplantı, sanat ve kültür etkinlikleri ve sosyal hayatı için en yeni cazibe merkezidir ve gelişmeye devam etmektedir.

İstanbul turizminin gelişimine ilişkin neler söyleyebilirsiniz? Kongre turizmi bu gelişimden ne ölçüde pay almakta?

Anne olmanın başarılı bir iş kadını olmaya, başarılı bir iş kadını olmanın da başarılı bir anne olmaya engel olmadığını düşünüyorum.

çalışırım. Bu da genelde günde minimum 10 saati bulur. Ekibim işini bilen profesyonellerden oluşur ama ben yine de özellikle etkinlik olan günlerde hem sabah hem akşam her şeyin yolunda olduğundan emin olur, gerekli teftişlerimi yapar, etkinlik sahiplerimle, misafirlerimle sosyalleşir öyle çıkarım. Günüm ne kadar geç olursa olsun ailemle paylaşımla biter. Biz, seyahatler dışında, bir birini görmeden sohbet etmeden günü sonlandırmayan bir aileyiz. Stresli ve çok dinamik bir iş hayatımız var. Bu paylaşımlar bana moral, huzur ve enerji verir, motive eder.

Haliç Kongre Merkezi’nin uluslararası arenadaki yeri ve konumu nedir? Haliç’i gelecek dönemde nerede görüyorsunuz? Haliç Kongre Merkezi, 2009 yılında 5. Dünya Su Forumu’na ev sahipliği ile kapılarını ulusal ve uluslararası toplantı sektörüne açan, alanının en heyecan verici ve en önemli yatırımlarından biri olarak sadece İstanbul’un değil, dünya kongre ve toplantı sektörünün de yükselen değeridir. 2011 yılında bünyesine katıldığım Haliç Kongre Merkezi

İstanbul son yıllarda Avrupa ve dünya şehirleri arasında en büyük atılımı yapan dünyanın önde gelen kongre ve toplantı şehirlerinden biridir. 2011 ICCA istatistiklerine göre kongre şehirleri sıralamasında dünya 9.’su 500 kişi ve üzeri katılımlı kongreler sıralamasında dünya 1.’si olmuştur. Türkiye gibi tüm sektörlerde büyüyen ve yatırımcıları cezbeden bir ülkenin kongre sektöründen alacağı hala önemli bir pay var. Bugün de İstanbul’a gelmemiş yüzlerce kongre ve etkinlik vardır. İstanbul’un merkez olabileceği bölgesel ve yeni toplantılar düzenlenmesi, farklı sektörlerin desteklenmesi de İstanbul’un potansiyelini artıracak hususlardır. İstanbul’a 3-4 saatlik uçuş mesafesinde; 50’den fazla ülke ve 25 trilyon dolara yakın bir pazar bulunmaktadır. Kaldı ki İstanbul’a dünyanın her noktasından ulaşmak artık mümkün. THY’nin vizyoner stratejileri İstanbul’u bir hub haline getirdi. Bugün İstanbul 10 milyona yakın turist ağırlamaktadır. Bu rakam 2002 yani 10 yıl öncesine göre yüzde 250 artışı ifade eder. Bu artışta özellikle ağızdan ağıza tanıtım gücü yüksek katılımcı profili ile kongre turizminin önemli katkısı ve referansı olmuştur.

Son olarak EMEC 2014 İstanbul Konferansı’na ilişkin beklenti ve öngörülerinizi paylaşır mısınız? Konferans İstanbul turizmine neler katacak? EMEC (European Meeting and Events Conference) toplantısının gelecek yıl İstanbul’da düzenlenecek olması çok ses getirdi. Bu etkinlik İstanbul’u ve sektörümüzü uluslararası sektöre takdim açısından çok önemlidir. Destinasyonun tanıtımı, sektörün uluslararası açılımı, bilgi alışverişi ve nihayetinde yeni işlerin, toplantıların şehre ve sektör paydaşlarına kazandırılması olarak özetlenebilir. Takriben 500 kişi katılımı beklediğimiz bu konferansın mekan ev sahipliğini Haliç Kongre Merkezi olarak biz yapacağız. Türkiye toplantı sektörü profesyonelleri için önemli bir fırsat ve kazanç olacaktır.


80 Hi-Tech mekan

Yeniköy’de bir Akdenizli Yeşilköy’den sonra Yeniköy’deki yeni mekanında da balık tutkunlarını ağırlamaya devam eden Yelken Restaurant, balık menüleri ve Akdeniz mutfağı ile Boğaz’ın en iddialı mekanları arasında geliyor.

Y

eniköy’de İstanbul Boğazı’nın eşsiz manzarası eşliğinde misafirlerini ağırlayan Yelken Restaurant, sunduğu lezzetleriyle balık tutkunlarının gözdesi. Profesyonel ve hızlı servisinin yanı sıra başka bir yerde bulunamayacak özel tatlarla misafirlerini ağırlayan Yelken Restaurant’ta; deniz mahsullü enginar, sütte balık, balık terleme, patatesli

levrek, balık mantısı, lobster linguini, mavi yengeç ve paella, özel müdavimleri olan tatlardan birkaçı… Mevsim balıkları ve taze malzemelerin kullanıldığı mekanda, mevsimsel özelliklere göre de farklı pişirme teknikleri uygulanarak en üst seviyede tatlar oluşturuluyor. Balık tutkunlarının tercihi olan klasik menülerin yanı sıra Akdeniz mutfağının eşsiz tatlarını


da sunan Yelken Restaurant, Moules marinieres, surf and turf, istakoz roasting, balık şnitzel ve balık kiş’le de ön plana çıkıyor. Fırından yeni çıkan ekmekler, Akdeniz salatası, karidesli Yelken salata, levrekli pazı sarma, sıcak patlıcan, kiremitte ot kavurma, kadayıfa sarılı karides, deniz mahsulleri krep, kiremitte patatesli balık, pişmaniyeli cheesacake ise, usta şef Erdoğan Cengar yönetimindeki ekip tarafından hazırlanarak sunulan diğer tatlar arasında.

İŞ DÜNYASINA HİTAP EDİYOR Yelken Restaurant, iş toplantısıyla başlayıp keyifle yemeklerle devam edilmesine imkan sağlayan salonlarıyla da iş dünyası tarafından tercih ediliyor. Toplantılarıyla keyifli bir yemeği birleştirmek isteyenler boğaz manzarası eşliğinde keyifli bir gün geçirebiliyorlar. Mekanda buna imkan sağlayan salonlar mevcut. Toplam 330 kişilik kapasiteye sahip restoranda iş dünyasının sunum yapmasına yönelik özel ekipmanlar da bulunuyor. 80 kişilik VIP kış bahçesi ise en çok ilgi gören bölümlerden.

CATERING HİZMETİ DE VERİYOR Mekanda özellikle plazalarda çalışıp öğle yemeklerinde yediklerine özen gösterenlere yönelik sunulan diyet balık menüleri büyük ilgi görüyor. Catering hizmeti de veren Yelken Restaurant, dileyen misafirlerinin evlerinde özel davetlilerine ya da düzenledikleri iş toplantılarındaki konuklarına da özel menüleriyle hizmet veriyor.


82 Hi-Tech mekan

Florya’da bir İtalyan Urbano Jumeriah Group’un en gözde İtalyan restoranı Urbano, Aralık 2012’den bu yana Florya’daki mekanında İtalyan mutfağının yanı sıra Türk lezzetlerini de damat tutkunlarının beğenisine sunuyor.

F

lorya’da Aralık 2012’den bu yana hizmet veren Urbano, özgün dekorasyonu ve zengin menü alternatifleri ile misafirlerine unutulmaz bir yemek deneyimi yaşatıyor. Marmara Denizi’nin muhteşem manzarası karşısında keyifli bir yemek yemek isteyenler, pizzalar, makarnalar, lazanya, rissotto ve özel üretim pastalar arasında seçim yapmakta zorlanıyorlar. Buffalo Mozzarella Capresse, Beef Carpaccio ve mis gibi özel üretim ekmeklerle başlayan menü Dana Bresaola, Spesiyel Dana Roastbeef, Mozzarella ve İtalyan Parmesan’ın da aralarında bulunduğu zengin bir antipasti çeşidi sunuyor.


Özel fırında hazırlanan ve İtalyan şefler tarafından reçetelendirilen onlarca çeşit pizza kısa zamanda müdavimlerini oluşturdu bile. Margherita, Cepricciosa, Quatro Formaggio ve Mama’s Meatbals mutlaka tadılması gereken pizzaların başında geliyor.

BİZDEN TATLAR DA VAR İtalya’dan gelen ustalar tarafından özel eğitimlere tabi tutulan Şef Feyzullah Özçelik yönetimindeki mutfak ekibinin oluşturduğu lezzetler arasında bizden tatlar da var. 12 saatlik özel bir pişirmeye tabi tutulan Chef’in Spesiyel Fırında Dana Kaburga, Izgara Bonfile Gorgonzola Peynirli, Urbano Steak ve Beğendili Levrek ise mekanın favorileri arasında yerini aldı. Tüm bu özel yemeklere birbirinden özel şaraplar eşlik ediyor.

ÖZEL ÜRETİM PASTALARIYLA DA İDDİALI Cafe ve restoran konseptiyle iyi ayrı mekan olarak kurgulanan ve toplamda açık ve kapalı olmak üzere 150 kişilik bir oturma alanına sahip Urbano, özel üretim pastalarıyla da iddialı. Panna Cotta, Tiramisu, Çikolatalı Fondant ve Balkabaklı Cheese Cake kendini şımartmak isteyenler için iyi bir birer seçim olabilir.


84 Hi-Tech mekan

New York’lu Burgerci Shake Shack, İstanbul’a geliyor Leziz Burgerler New York’dan sonra İstanbul – İstinyePark’ta ve hemen ardından İstiklal Caddesi Tünel’de açılacak.

D

anny Meyer’a ait ünlü hamburgerci Shake Shack İstanbul’daki ilk restoranını Mayıs ayı sonunda İstinyePark’ta açıyor. 2004 yılında New York’taki Madison Square Park’ta doğan Shake Shack, eleştirmenlerin övgüyle tavsiye ettiği, modern tarzda bir yol üstü hamburgercisi olarak biliniyor.

YÜZDE 100 DANA ETİNDEN DOYUMSUZ HAMBURGERLER Yüzde 100 Angus dana etinden yapılan leziz hamburgerlerinin yanı sıra, lezzetli hot dog ve Custard’ları ile de Shake Shack İstanbulluların da kısa zamanda vazgeçilmezi olacak. Tüm klasik Shake Shack yiyeceklerinin yer alacağı mönüde sadece İstanbul’a özgü seçenekler de sunulacak. En çok tercih edilen eğlenceli buluşma noktaları arasında yer alan Shake Shack restoranları, lezzetlerinden vazgeçemeyen bir hayran kitlesine sahip.

ÇEVRECİ DE… Shake Shack’in İstanbul restoranında geri dönüşümlü ve sürdürülebilir malzemelerin yanı sıra enerji tasarrufu sağlayan mutfak ekipmanları ve mekanın tamamında aynı şekilde enerji tasarrufu sağlayan aydınlatma armatürleri kullanılacak.



86 Hi-Tech mekan

Günün her saati keyif anları için;

The Agency…

Lezzetli bir öğle yemeği, iş çıkışı kaçamakları ya da günün her saati dostlarla sohbet için keyif dolu anlar, The Agency’de…

İ

stanbul’un önemli iş merkezlerinden biri olan Levent’te İş Kuleleri’nin altında hizmet vermeye başlayan The Agency, günün stresinden uzaklaşıp, küçük kaçamaklarla kendilerini ödüllendirmek

isteyenleri birbirinden leziz yemekler, rahat oturma alanları ve hoş bir ambiyansla ağırlıyor. The Agency’de ana konseptte yer alan İtalyan ve Fransız yemeklerini Asya mutfağının favorileri takip ediyor. Özel malzemelerle yapılan pizzalar, makarnalar, mozeralla sticks, yakitori beef ve fırında kaburga, mekanın en iddialı yemekleri arasında yer alıyor.

UNUTULMAZ MÜZİK AKŞAMLARI İÇİN DE İDEAL Şık ve loş tasarımıyla dikkat çeken Wine&Dine konseptli The Agency, keyifli bir yemekle başlayan akşamları deep house, nu disco ve vocal house tarzı müziklerin eşliğinde daha eğlenceli hale getiriyor. Özellikle Cuma akşamları DJ eşliğinde sunulan canlı performans konserler, eğlenceli bir hafta sonu geçirmek isteyenler için hoş bir seçenek olabilir.



88 Hi-Tech mekan

Wyndham İstanbul Kalamış Marina’nın yeni gözdesi: Remina Restaurant Anadolu Yakası’nın gözde adreslerinden olan Wyndham İstanbul Kalamış Marina, yepyeni restoranı Remina ile lezzete ve mekan tasarımlarına farklı bir soluk katıyor.

M

armara Denizi’nin mükemmel manzarasında konumlanan Wyndham İstanbul Kalamış Marina, bünyesinde açılan yepyeni bir restoranla bahara “merhaba” diyor. Günlük akışa keyifli bir mola vermek, günün hangi saati olursa olsun huzurlu bir ortamda lezzetin keyfine varmak isteyenler için farklı alternatifler oluşturan Remina, pazar keyfinden vazgeçemeyenlerin de uğrak noktalarından biri olacak.

LEZZETİDE SUNUMU KADAR BAŞKA Dünyanın dört bir yanında en çok tercih edilen lezzetlerden oluşan bir menüye sahip olan Remina’da sunumları da en az lezzetleri kadar cezbedici. Mekan, günün ilk saatlerine leziz, renkli ve huzurlu bir kahvaltı sofrasında başlamak isteyenler için de eşsiz bir adres. 28 Nisandan itibaren her pazar konuklarını zengin brunch sofralarında ağırlamaya başlayan Remina, keyif dolu bir pazar sabah için her detaya sahip. Bahçe katında bulunan havuz manzaralı restoran sade, şık ve dingin atmosferinde taptaze kahvaltılıklar, hamur işleri, mini sandviçler ve tatlılardan oluşan çok özel lezzetleri konuklarıyla buluşturacak.



90 Hi-Tech şef’in gözünden

Şef Atilla Çetiner ile

lezzete dokunan şık ve vurucu dokunuşlar Rixos Taksim İstanbul’un şık ve modern tasarımlı restoranı Fanus, Türk ve dünya mutfağının en zengin seçkilerini Şef Atilla Çetiner’in ustalığı ile yorumluyor… Fotoğraflar: Hakkı Günerkan


B

u ayın şef konuğu, Rixos Taksim İstanbul Incharge Şefi Atilla Çetiner. Fanus Restoran’a ait özel menüleri konuştuğumuz bu söyleşide profesyonel Şef Çetiner’in gözünden lezzet sırlarını ve ayrıcalıklı sunum tekniklerini de eşsiz yemek ve mekan görselleri eşliğinde sayfalarımıza taşıyoruz… Rixos Taksim İstanbul’un içinde yer alan Fanus Restoran, yenilenen konsepti ile dünya mutfağının değişmez tatlarını misafirleriyle buluşturuyor. Restoran girişinde yer alan cam fanustan ismini alan Fanus, olabildiğince ferah ve konforlu bir atmosfere sahip. Öyle ki daha içeriye adım atar atmaz tıpkı bir cam fanus gibi mekan sizi içine katıyor. Modern çizgileri, şık tasarımları ve sıcaklığıyla bir anda sizi sarıp sarmalıyor.

TÜRK VE DÜNYA MUTFAĞINDAN ZENGİN SEÇKİLER Ve karşımızda bu hoş mekana usta dokunuşlarla ayrıcalıklı bir boyut katan Şef Atilla Çetiner. Fanus

Restoran’da zengin menü alternatifleri ile otel misafirlerini ağırladıklarını dile getiren Şef Atilla Çetiner, Türk mutfağından dünya mutfağına kadar çok çeşitli milletlere hitap edecek bir çeşitliliğe sahip olduklarını söylüyor. Son dönemde konsept yenilemeleri çerçevesinde dünya mutfağından yeni lezzetleri de menülerine kattıklarını ifade eden Çetiner, “Fanus Restoran, öğle ve akşam yemeklerinin yanı sıra gün içinde oda servisi hizmeti de veriyor. Restoranın her pazar misafirlerine sunduğu açık büfe kahvaltı, hafta sonu keyfi yapmak isteyenlere zengin menüsüyle de ideal bir seçenek. Restoranımızda Acılı Thai Balık çorbasından Santa Fe salatasına Çökertme Kebabı’ndan tutun Dana Kaburga’ya, Hünkar Beğendi’den Acılı Thai Çorba ve Yengeç Kek’e kadar geniş yelpazede birçok lezzeti bulmak mümkün. Bunun yanı sıra ince hamurlu pizzalarda ve pide yapımında da çok iddialıyız. Taksim gibi İstanbul turizminin kalbi olan bir bölgede bu çeşitlilik otel misafirleri tarafından da büyük bir memnuniyet ile karşılanıyor” diye konuşuyor.


92 Hi-Tech şef’in gözünden YEMEĞE LEZZET KATAN, NÜANSLARIDIR Profesyonel şefe göre Fanus yemeklerini cazip kılan en önemli özelliği, damaklarda bıraktığı tazelik ve doğallık hissi. Bunu taze ve günlük ürün seçimlerine borçlu olduklarını anlatan Çetiner, Rixos Hotels mutfaklarında kullanılan malzemelerin tamamen doğal ve katkısız ürünlerden oluştuğunu belirterek, “Biz yemeklerimizde taze baharat ve otları sıklıkla kullanırız. Her ne kadar bunlar küçük detaylar olsa da, yemeğe lezzet katan önemli nüanslardır. Bizce lezzet, ürünün temel doğasında ve ona bu fırsatı veren profesyonel ellerce oluşturulur” diyor.

KİMDİR? Atilla Çetiner, 1982 yılında Kahramanmaraş’ta doğdu. Açıköğretim lisesi mezunu olan Çetiner profesyonel çalışma hayatına ilk olarak 1997 yılında Kahramanmaraş’ta bir restoranda başladı. Turizme Antalya Sun Rise Katya ile başlayan Çetiner, daha sonra sırasıyla Rixos Sungate Hotel, Rixos Premium Hotel, Ela Quality Resort Belek, Mardan Palace Hotel, Rixos Al Nasr Tripoli Libya ve Rusya’da çalıştı. Atilla Çetiner, şu anda Rixos Taksim İstanbul’da Incharge Şefi olarak görev yapmaktadır.

LEZZETTE İNCE VE KESKİN DOKUNUŞLAR… Biz şefin hünerli ellerinden çıkan yemeklerini tadarken Şef Atilla Çetiner de lezzetteki püf noktalarını bizimle paylaşmaya devam ediyor. İyi bir yemeğin püf noktasının ürünün kimyasına çok fazla dokunmadan onu ince ama vurucu dokunuşlarla lezzetli kılmak olduğunu söyleyen Çetiner sözlerine şöyle devam ediyor: “Servis etmek istediğiniz deniz mahsullerinden bir somon balığı ise, garnitür ve sosları belli ölçü ve miktarlarda kullanmak zorundasınız. Bu, somonun tadının vurgulanması ve tazelik hissinin karşı tarafta istenildiği ölçüde oluşturulması açısından çok önemli. Biz tabaktaki tatları mümkün olduğu kadar birbirine karıştırmamaya, denk tutmaya özen gösteriyoruz.” Şefin bu sözlerinden lezzetteki sıralamanın önce ana yemek üzerinde şekillendiğini, garnitür ve sosların vurgu yapılmak istenen tadın önüne geçecek kadar baskın kullanılmaması gerektiği sonucuna varıyoruz. Sanırız anlatmak istediği tam da bu ki, Çetiner, “Bahsettiğimiz bir levrek balığı ise, önce onun tadını alarak lezzet yolculuğuna başlar, yan tatlarla pekiştirirsiniz. Önemli olan balığın kendine has lezzetidir” şeklinde örneklerini arttırıyor.

Melisa Buharında Somon


Sıcak Çikolatalı Kek

LEZZETİ KADAR TASARIMIYLA DA DOYURMALI Atilla Çetiner’in nüans noktalarından biri de, göz alıcı sunumları. Her ne kadar tarzını doğal ve yalın olarak yorumlasa da tabağa şıklık katan göz doldurucu detayları da dikkatimizden kaçmıyor. Yalınlık, doğallık ve uyum Şef’in ustalığıyla şıklık ve zarafet ile de masalara taşınıyor. “Benim için tabakta yalınlık, doğallık ve uyum çok önemli. Bir tabak hem görüntü hem işlev olarak doyurucu olmalı. Tabii bahsettiğim, misafiri dolu dolu bir tabakla değil, lezzeti ile doyurmak, tasarımıyla doyurmak” diyen Şef Çetiner, bunun yöntemlerini ise şu sözleriyle anlatıyor: “Bunu başarmak için tabağın her bir karesini belli bir uyum içinde planlamak; hem göze hem damaklara hitap etmek zorundasınız. Biri baskın bir karbonhidratsa diğeri biraz daha soft bir garnitürle birlikte lezzeti tamamlamalısınız. Ana ürünü tamamlayıcı garnitür seçimleri ile lezzette en üst seviyeye çıkabilirsiniz. Burada yapmak istediğimiz tam da bu. Misafirlerimizden aldığımız geri dönüşler de bu yönde. Otelimizde tüm dünyadan insanları konuk ediyoruz. Ama Avrupalı misafirlerden daha yoğun talep alıyoruz. Biliyorsunuz, Avrupalıların damak tatları oldukça gelişmiştir. Şu ana kadar onlardan çok olumlu tepkiler aldık. Bu da bizi ayrıca mutlu ediyor” şeklinde sözlerini tamamlıyor.


94 Hi-Tech gastro güncel

TÜYİB-DER III. Çalıştayı’nda yeni ürünler görücüye çıktı TÜYİB-DER tarafından düzenlenen Yiyecek İçecek Alanlarında Yeni Ürünler Çalıştayı’nda tedarikçi firmalar ürünlerini sergileme fırsatı bulurken, sektördeki mevcut sorunlar ve eğilimler de masaya yatırıldı.

T

ÜYİB-DER III. Çalıştayı, 24 Nisan Çarşamba günü Çırağan Oteli’nde gerçekleşti. TUROB Başkan Yardımcısı Vedat Başaran, TURYİD Yönetim Kurulu Üyesi Ebru Koral, Kütahya Porselen Yönetim Kurulu Üyesi Erkan Güral ve Laleli Otelciler Birliği Başkanı Muhammet Cüntay’ın konuşmacı olarak katıldığı çalıştaya yiyecek içecek sektöründen de 20 firma da katıldı. Sektör temsilcilerinin yoğun ilgi gösterdiği çalıştayda özetle şu konulara değinildi:

ERKAN GÜRAL: “SEKTÖREL İŞBİRLİĞİ ŞART”

Kütahya Porselen Yönetim Kurulu Üyesi Erkan Güral

Çalıştayın açılış konuşmasını yapan Kütahya Porselen Yönetim Kurulu Üyesi Erkan Güral, tedarikçi ve kullanıcıların bir bütünün ayrılmaz parçaları olduğunu anlatarak, ortak çalışma ile oluşturulacak sinerjinin sektöre ciddi bir ivme


TUROB Başkan Yardımcısı Vedat Başaran

katacağını ifade etti. “Ekipman seçimlerinde birlikte işbirlikleri yapalım. Çünkü ürünlerin aşağı yukarı kaliteleri standartları aynı. Fakat onlara verilen şekiller, hizmet kalitesiyle bütünleştiğinde hizmetin şehir olarak, sunum olarak en iyi noktaya gelmesi anlamında birlikte bu ürünlerin ekipmanların seçimine çok katkı sağlayacağını düşünüyorum” diyen Güral, Kütahya Porselen’in bu işbirliğine hazır olduğunu belirterek, kendilerini evlerinde ağırlamaktan duyacakları memnuniyeti dile getirdi. Erkan Güral, sektörün önemli sorunlarından birinin de kalifiye eleman yetiştirilmesi olduğunu ifade etti. TÜYİB –DER’in kalifiye eleman yetiştirilmesi konusunda önemli çalışmalara imza attığını söyleyen Güral, derneğin sertifikasyon konularındaki çalışmalarını da ilgiyle takip ettiğini söyledi.

VEDAT BAŞARAN: “ÜRÜNLERDE YEREL KÜLTÜR ÖNE ÇIKARILMALI” Türk mutfağının ve gastronomisinin gelişmesinde tedarik zincirlerinin önemli bir misyon üstlendiğini ifade eden TUROB Başkan Yardımcısı Vedat Başaran, bu alanda önemli gelişmeler olduğunu kaydederek, bugün gelinen noktada önemli aşamalar kaydedildiğini söyledi. Tedarikçi firmaların ülkenin bölgesel kültürünü ortaya çıkaran ekipman ve malzeme tasarımlarına öncelik vermeleri gerektiğini dile getiren

Başaran, Türkiye’nin kendi gastronomik değerlerinin ortaya çıkışında bunun önemli bir katkı sağlayacağını söyledi. Tedarik kültürünün yerel kültür ile uyumlu hale gelerek evrenselleşmesinin önemine değinen Başaran, “Ben isterim ki artık batıdaki firmalar, Türkiye’deki firmaları taklit eder hale gelsinler” dedi. Türkiye’nin artık bunu yapacak güçte olduğunu belirten Başaran, bunları destekleyebilmek için, tedarikçilerin TÜYİB –DER ile daha sıkı bir işbirliği içerisinde çalışması gerektiğini söyledi.

“ÜRÜN SATIŞLARINDA PROFESYONELLİK GÖREMİYORUM” Tedarikçilerin iyi bir analizci, iyi bir gastronomi bilgisine sahip olması gerektiğini de vurgulayan Vedat Başaran, aynı zamanda tedarikçilerin iyi bir TÜYİB - DER üyesi olmaları gerektiğini de söyleyerek “Bir profesyonel olarak tedarikçilerin hiç birinde profesyonel insan görmüyorum. Malı satan insanlar bu malın ne için ve nasıl kullanılacağını bilmiyorlar” şeklinde sözlerini noktaladı.


96 Hi-Tech gastro güncel

Gastronomi, otellerin lezzet çıtasını yukarı taşıyor 2014 yılının ilk çeyreğinde açılması planlanan Radisson Blu Hotel Kayseri’de Türk mutfağını uluslararası anlamda tanıtacak yeni bir tesis hazırlığı içinde oldukları ifade eden Radisson Blu Hotel Kayseri Genel Müdürü Mehmet Mülayim, gastronominin önemi ve Radisson Blu Kayseri mutfağı üzerine şu bilgileri paylaştı:

G

astronomi toplumda elit kesimin ilgi alanı olarak gözüken bir kavramdır. Birçok kişi, gastronomiye gönül veren insanların, iyi, lezzetli ve farklı yemek konusundaki bu heyecan ve tutkusunu anlamakta zorluk çeker. Belki de haklılar, kendimizi topluma tam anlatamıyoruz. Çabalarımız, yalnız kendi damak lezzetimiz için değil, toplumun daha lezzetli, güzel görünümlü ve hijyenik beslenmesine katkıda bulunmak, güzel, lezzetli yemek yemenin insan mutluluğuna katkı sağlatacak lezzet ve yeme-içme kültürü çıtasını yukarı taşımak. Biz profesyonel turizm ve otel yöneticileri için sektörümüzün gelişimine katkıda bulunan ‘Gastronomi Sanatı’ elzem önem taşıyor. Gastronomi restoranların, otellerin ve hatta basit görünen büfelerin, sokaklardaki yiyecek satıcılarının, tüm yeme-içme işi ile uğraşan milyonlarca üreticinin, aşçının yaratıcılık ve lezzet çıtasını her geçen gün daha yukarı taşıyor. Mutfak sanatları profesyonelleri arasında oluşturulan lezzet ve görünüm rekabeti, tüketicilerin her geçen gün daha lezzetli yiyecekler ile tanışmasına vesile oluyor.

“MUTFAKTAKİ ÇITAMIZI HER GÜN BİRAZ DAHA YÜKSELTTİ” Üyesi bulunduğum uluslararası Gastronomi Birliği Rotisörler Zinciri Derneği ‘Chaine des Rotisseurs’ Türkiye oluşumunu 1994 yılında tamamlamıştır. Üyeleri arasında, Türkiye’nin önde gelen gurmelerinin yanı sıra Şef Aşçıları ve üst düzey otel yöneticileri de bulunmaktadır.

Chaine des Rotisseurs, tüm bu 19 yıl boyunca gerek yarışmalar, gerekse özel organizasyonlar düzenleyerek, Türkiye turizmine mutfaktaki çıtamızı her gün yükselterek katkıda bulunmuş, biz profesyonellerin hedeflerini uluslararası yeme-içme standartlarının üzerine taşınması için yüreklendirici olmuştur. Oteller veya restoranlar için ‘Chaine des Rotisseurs’ün bir organizasyonuna ev sahipliği yapmak, mutfağınızın, lezzetinizin ve verdiğiniz hizmetin en üst noktalarda kabul görmesi anlamı taşıdığından sektör profesyonelleri için büyük heyecan ve önem taşımaktadır.

“ULUSLARARASI TANITIMA KATKIDA BULUNACAĞIZ” Şimdi sektörün gastronomi kültürüne gönül vermiş bir profesyoneli olarak, 2014 yılının ilk çeyreğinde açılışı planlanan Radisson Blu Hotel, Kayseri’de Türk mutfağının zengin öğelerini öne çıkaracak deneyimleri sunan gurmelerin zevk alacağı, memnun kalacağı yepyeni bir tesis hazırlıyoruz. Kayseri Türk mutfağının mantısı, pastırması, yağlaması, ketesi ve sucuğu ile önemli rengidir. Bu lezzetlerin uluslararası tanıtımına mutfak ekibimiz ile önemli katkılar sağlamayı ve bir yandan da bu eşsiz lezzetlerin yerli ve yabancı gastronomi çevreleri için unutulmaz tatlar arasında sayılması için tanıtımını hedefliyoruz.



98 Hi-Tech gastro güncel

Geleneksel Türk Mutfağı, II. Türk Mutfağı Zirvesi’nde tartışıldı İzmir’de bu yıl ikincisi düzenlenen Türk Mutfağı Zirvesi kapsamında gerçekleştirilen “Dünden Bugüne Geleneksel Türk Mutfağı” başlıklı panelde geleneksel Türk mutfağının geleceği tartışıldı.

T

ürkiye Lokantacılar, Kebapçılar, Pastacılar ve Tatlıcılar Federasyonu ile Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) tarafından ortaklaşa düzenlenen II. Türk Mutfağı Zirvesi, 3-5 Mayıs tarihleri arasında İzmir’de gerçekleştirildi. Zirve kapsamında çeşitli etkinliklerin yanı sıra “Ege Mutfağı Yarışması” ve Filiz Makarna sponsorluğunda “Esnaf lokantalarında Geleneksel Türk Mutfağı yarışması” yapıldı. Yarışmaların ve çeşitli söyleşilerin yanı sıra zirvenin en önemli etkinliği gerçekleştirilen paneller oldu. Yemek sektörünün önemli isimleri, ünlü yazar ve Türk mutfağı konusunda uzmanların katıldığı panellerin en ilgi çekeni “Dünden Bugüne Geleneksel Türk Mutfağı” başlıklı panel oldu. Gazeteci Serdar Turgut’un moderatörlüğünü yaptığı panele Türk Mutfağı Araştırmacısı Vedat Başaran, Hacı Abdullah Lokantası Genel Müdürü Abdullah Korun, mutfak araştırmacısı ve yazar Aynur Tartan ile birlikte Filiz Makarna marka yüzü ve şef yazar Ebru Omurcalı katıldı.

VEDAT BAŞARAN:”GELENEKSEL TÜRK MUTFAĞINI KORUYUN!” Türk mutfağının dünü ve bugünü üzerine bir konuşma yapan Türk Mutfağı Araştırmacısı Vedat Başaran,

geleneksel Türk mutfağının bugün gelinen noktada dünya mutfakları arasında önemli bir kültürel zenginlik olduğunu kaydetti. “Bu değeri korumak hepimizin görevi. Elbette aşçılar yemeklerine yeni yorumlar da katacaklar ama özüne sadık kalmak her şeyden önemli” diyen Başaran, geleneksel Türk mutfağına sahip çıkmanın önemine değinerek, aşçılara ve işletmecilere kendi mutfaklarının dışına çıkmayı tavsiye ederek; sürekli araştırmalarını ve kendilerini geliştirmelerini önerdi.

EBRU OMURCALI: “MAKARNANIN TÜRK MUTFAĞINDA ÖNEMLİ BİR YERİ VAR” Türk mutfağının geçmişten bugüne yaptığı yolculuk ve geleneksel Türk mutfağının kültürümüzdeki yerinin tartışıldığı panelde konuşan Filiz Makarna marka yüzü ve şef yazar Ebru Omurcalı, makarnanın Türk mutfağındaki yerinden bahsetti. Kısa bir süre önce Filiz Makarna ile birlikte “Makarnanın Kitabı”na imza atan Omurcalı, makarnanın tarihsel gelişimini aktararak başladığı konuşmasında Türk Mutfağına özgü erişte, mantı, kuskus gibi yemeklerin yüzyıllardır Türk mutfağında makarna türevleri olarak yer aldığının altını çizerek makarnanın beslenmedeki yerini ve önemini aktardı.



100 Hi-Tech gastro güncel

Worldfood İstanbul, gıda dünyasını Türkiye’de buluşturuyor Türkiye’nin lokomotif sektörü gıda, uluslararası boyutta 21. kez Worldfood İstanbul Gıda Ürünleri ve Teknolojileri Fuarı ile bir araya geliyor.

2

1. Uluslararası Worldfood İstanbul Gıda Ürünleri ve Teknolojileri Fuarı, 5-8 Eylül 2013 tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi CNREXPO’da Ipack 28. Uluslararası Ambalaj, Paketleme, Gıda İşleme Sistemleri Fuarı ve Ingredients Turkey Gıda Katkı Maddeleri Özel Bölümü ile eş zamanlı olarak gerçekleştirilecek. ITE Group Plc. Türkiye Ofisi EUF (E Uluslararası Fuar Tanıtım Hizmetleri AŞ.) organizasyonuyla T.C. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı himayesinde, KOSGEB ve TGDF (Türkiye Gıda ve İçecek Sanayi Dernekleri Federasyonu) ve TGDF çatısı altında yer alan 20’yi aşkın derneğin desteği ile gerçekleşen fuar, gıda sektörünün lider firmalarını bir araya getiriyor ve geniş katılımcı profili ile dikkat çekiyor.

1000 MARKAYA EV SAHİPLİĞİ YAPACAK Dünyanın farklı bölgelerinden ve Türkiye’nin hemen hemen her ilinden gelen katılımcılar yörelerine has bakliyat ve baharattan, bitkisel yağlara, zeytincilikten çay ve kahve ürünlerine, kuruyemişlerden konserve reçel bal pekmeze, süt ve süt ürünlerinden şekerleme ve çikolataya, dondurulmuş gıdadan et ürünlerine kadar geniş yelpazedeki ürünleriyle dünyaya açılıyor. Sektörün gelişmesinde ve yeni pazarlara açılmasında 21 yıldır en önemli rolü üstlenen Worldfood İstanbul Gıda Fuarı, Ipack 2013 Ambalaj Fuarı ve Ingredients

Turkey ile birlikte bu yıl da sektörün önde gelen 500’ün üzerinde firmasına ve yaklaşık 1000 markaya ev sahipliği yapmayı hedefliyor. Dünyanın önde gelen uluslararası ticaret fuarları organizatörlerinden olan ITE Group, büyümekte ve gelişmekte olan pazarlarda gıda fuarları üzerine uzmanlaşmıştır. Azerbaycan, Rusya, Sibirya, Özbekistan ve Kazakistan gibi ülkelerde Worldfood markasıyla gıda fuarlarını başarıyla organize eden ITE Group, Worldfood markasını ve gücünü İstanbul fuarına taşıyor.

ŞEMSİ KOPUZ: “MARKALARIMIZIN TANINMASINDA ETKİN OLACAK” TGDF Başkanı Şemsi Kopuz konuyla ilgili olarak, “Federasyon olarak destek verdiğimiz Worldfood İstanbul Uluslararası Gıda Ürünleri ve Teknolojileri Fuarı, arz ile talebin buluştuğu en önemli fuardır. Worldfood İstanbul Gıda Fuarı markalarımızın tanınmasında ve sektörümüzün yerel, bölgesel ve küresel pazarlara ulaşmasında etkin bir platform olma niteliğini her geçen yıl arttırarak devam ettiriyor” diye konuştu. Özellikle tarım, kimya, plastik, gıda, gıda işleme ve yiyecek-içecek endüstrisinin yoğun olarak ziyaret ettiği Worldfood, Ipack ve Ingredients ile birlikte yaklaşık 40 bin m2 alanda gerçekleştirilecek.



102 Hi-Tech gastro güncel

İnoksan, Lancer işbirliği ile yeni pazarlarda Endüstriyel mutfağın öncü firmalarından İnoksan, yabancı iş ortaklıklarına Japon Grubu Hoshizaki’nin soğutucu ünitelerinde Avrupa üretim ve dağıtım firması olan Lancer ile teknik işbirliği ile bir yenisini daha ekliyor.

E

ndüstriyel mutfak sektörünün lideri İnoksan, Japon sermayeli iş ortaklıklarını sürdürüyor. İnoksan, 2013 Ocak ayı itibariyle görüşmeleri başlayan Japon Grubu Hoshizaki’nin soğutucu ünitelerinde Avrupa Üretim ve Dağıtım firması olan Lancer ile teknik işbirliği çalışmalarını tamamladı. Premix ünitelerle ilgili yapılan işbirliği, içecek sektöründe kullanılan soğutucuların imalatına yönelik olacak. Lancer ile başlayan teknik işbirliğinin ardından ilk parti üretimine başlayan İnoksan, yaklaşık 2 ay içerisinde pilot üretimi teslim etmeye hazırlanıyor. İlk yıl 1000 adet üretilmesi öngörülen ürünlere, sonraki dönemde yeni ürün gruplarının dahil edilmesi planlanıyor. İnoksan’ın teknik işbirliği ile gerçekleşecek olan üretimin sonucunda ürünler AB pazarında satışa sunulacak. Bu işbirliği ile teknoloji transferi yapmak, know how elde etmek, teknoloji geliştirmek, yeni pazarlara girmek, markayı işbirlikleri ile geliştirmeyi ve tanıtmayı amaçlayan mutfağın lideri İnoksan, kısa bir süre sonra İnoksan markasıyla AB pazarında yeni alanlarda faaliyet göstermeye hazırlanıyor.

GÜRHAN AKDOĞAN: “ULUSLARARASI İŞBİRLİKLERİ İLE BÜYÜYECEĞİZ” İnoksan Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Gürhan Akdoğan, Lancer ile yapılan işbirliğine yönelik “İngiltere’den gelen yetkililer; fiziki alanımızı ve teknolojimizi hayranlıkla karşıladıklarını ifade ettiler. Deniz aşırı üretimlerin AB ülkelerine satışını ve dağıtımını yapmanın, lojistik olarak uzun zaman ve maliyet yarattığını, AB alanı içinde bunu Türkiye’de gerçekleştirmenin daha avantajlı olduğunu ve İnoksan gibi önemli bir marka desteği ile işbirliğinin kendilerine ciddi bir avantaj olduğunu belirttiler. Kısacası Lancer, İnoksan’I üretim üssü olarak görüyor. Bu işbirliğini sağlamak hiç de zor olmadı. Önemli markaların yıllardır teknolojik işbirliklerinde İnoksan markasını güvenle seçtiklerini söyleyebiliriz. Her işbirliği yeni işbirliğini getiriyor. İnoksan 2013 stratejilerinde, uluslararası işbirlikleriyle büyümeyi, sektöründe en iyi olanlarla işbirliği yaparak; kendi ürünlerini daha geniş pazarlara ulaştırmayı ve yeni pazarlarda boy göstermeyi hedefliyor” diye konuştu.


GELECEĞIN ŞEFLERİ İNOKSAN MUTFAKLARINDA YARIŞTI Endüstriyel mutfak sektörünün öncü firmalarından İnoksan, aşçılık sektörüne verdiği desteği sürdürüyor. Atılım Üniversitesi Turizm ve Otel İşletmeciliği Bölümü tarafından bu yıl ikincisi gerçekleştirilen Liselerarası Yemek Yarışması “FAT CHEF 2’nin mutfaklarını İnoksan kurdu. 12 Nisan Cuma günü Atılım Üniversitesi İşletme Fakültesi Kafeteryası’nda 17 lisenin katılımıyla gerçekleştirilen yarışmayla birlikte aynı zamanda sektörde çalışan genç profesyonel aşçılara yönelik de “Genç Profesyonel Aşçılar Yarışması” yapıldı. Yarışma sayesinde gençlerde son yıllarda popüler olan ve geleceğin meslekleri arasında gösterilen aşçılığa ilişkin bilgi vermek, üniversitelerdeki gastronomi eğitimi konusunda bilinç oluşturmak amaçlanırken, yarışma jürisi sektörün yiyecek-içecek konusunda çalışan uzmanları, akademisyenler, yöneticiler ile turizm sektörünün temsilcilerinden oluştu.

. Akademi Inoksan “Mutfağından Güzel Kokular Geliyor”

Çekirge Rotary Kulübü’nün önderliğinde, Rotary 2440. Bölge Rotaryen eşleri ile TÜRGÖK’ün birlikte hazırladıkları “Mutfaktan Güzel Kokular Geliyor” projesi kapsamında, Braille alfabesi ile yazılan yemek kitabı, Akademi İnoksan’da yapılan etkinlikle tanıtıldı. Başarılı mutfak şefi ve yemek yazarı Ömür Akkor eşliğinde mutfağa giren görme engelliler, kitapta yer alan tariflerden 4 tanesini uygulamalı olarak birlikte hazırladılar. 7 görme engellinin, Rotary üyeleri eşliğinde hazırladığı yemekler beğeni topladı. Sosyal sorumluluk projelerine olan katkılarıyla adını sıkça duyuran İnoksan, görme engellilere yönelik yapılan bu projede de desteğini esirgemedi. İnoksan Yönetim Kurulu Başkanı Vehbi Varlık: “Bu proje beni oldukça etkiledi. Görme engelli vatandaşlarımızın bu derece özenle ve gayretle tarifleri hayata geçirmesi görülmeye değerdi. Şef Ömür Akkor’un gözlerini bağlayarak onları daha iyi anlamaya çalışması projenin ne denli ciddiye alındığının göstergesiydi. İnoksan olarak sosyal sorumluluk projelerine olan desteğimizi her daim devam edecek” dedi.

İNOKSAN İSTANBUL’DA TEDARİKÇİLERİYLE BULUŞTU İnoksan, üretimde emeği geçen tedarikçileriyle buluşmayı sürdürüyor. İlki Bursa’da yapılan tedarikçi buluşmalarının ikincisi İstanbul Grand Tarabya Otel’de gerçekleşti. Etkinlikte İnoksan’ın yenilikçi hedefleri ve 2013 yılı stratejileri paylaşıldı. İnoksan Yonetim Kurulu Başkanı Vehbi Varlık toplantıda yaptığı konuşmada, 32 yılı geride bırakan İnoksan’ın bugünlere gelmesinde emekleri olan tedarikçilerine teşekkür etti. İnoksan’ın bir dünya markası olma yolunda attığı adımlara vurgu yapan Varlık, bu yolda tedarikçilerinin desteğini almaktan ve her zaman kaliteli ürün ve hizmet tedarik ediyor olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi ve “İnoksan, çok güçlü ve büyük bir marka. Markamıza uygun şekilde yeniden yapılanarak yeni ufuklara yelken açtık” şeklinde konuştu.


104 Hi-Tech gastro güncel

Güral Porselen şimdi de seçkin sofralarda Güral Porselen, şimdi daha da zenginleşen yeni otel-restoran ürün yelpazesi ile elit sofralara imzasını atmaya devam edecek.

PROFESYONEL MUTFAĞIN TERCİHİ; PANAMA Güral Porselen, genişletilen yeni Otel-Restoran koleksiyonuyla tasarım ve ürün çeşitliliğinde Türkiye’de bir ilke imza atıyor. Profesyonellerin tüm ihtiyaçları düşünülerek tasarlanan bu ürünler, sofralarında göz alıcı sunumlar yaratmak, özel lezzetlere değer katmak isteyen tüm şefleri kendine çekiyor. Son olarak Panama serisi ile yepyeni bir kimlik kazanan koleksiyon, seçkin masalarda yepyeni bir zarafet rüzgarı estiriyor. Panama, gerek kullanım gerek görünüm olarak özenle tasarlanmıştır. Profesyonel mutfak banketleri için tüm ebatları mevcut olan seri okyanus dalgalarını mutfaklara taşıdı.

DÜNYA MUTFAĞINDAN ESİNTİLER Porselende kalitenin adı olan Güral Porselen otel serisi koleksiyonunda, Uzak Doğu’nun gizemli şehri Hong Kong‘tan, Rönesans sanatının doğduğu Floransa’ya, oradan tasarımın dünyaca ünlü merkezi Milano’ya kadar uzanan dünya mutfaklarından seçkin birçok tarzı profesyonellerin ayağına getiriyor. 2013 de serisine ilave ettiği Panama, zarif beyazlığı ve pürüzsüz dokusuyla büyük beğeni toplayarak profesyonellerin ilk tercihi olarak koleksiyonda yerini aldı.


Özcanlar Köfte, şimdi de Çorlu’da… 60 yıldır ismi Tekirdağ Köftesi ile beraber anılan Özcanlar Köfte, 7. şubesini Çorlu’ da açtı.

T

ekirdağ köftesi Özcanlar adı ile anılır” sloganıyla 1953’ten bu yana hizmet veren Özcanlar Köfte, 7. şubesini Çorlu`da hizmete açtı. Açılışı Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu tarafından gerçekleştirilen Çorlu şubesi ile Tekirdağ lezzet duraklarına bir yensini daha ekleyen Özcanlar Köfte, yepyeni şubesinde eşsiz bir damak zevki için köfte tutkunlarını bekliyor.

BAHÇE VE TERASIYLA HİZMETTE Özcanlar Köfte Çorlu Şubesi, modern ve gelenekselin uyum içinde birleştiği üç katlı mimarisi, geniş bahçesi,

sabah kahvaltıları ve unutulmaz köfte ziyafetlerine eşlik eden muhteşem teras keyfi ile 600 kişiye kadar aynı anda hizmet verebiliyor. Menülerinde, Tekirdağ Köftesi’nin yanı sıra, Kaşarlı Köfte, Satır Köfte, Kasap Köfte, Karışık Köfte, Özcanlar Special ve Sucuk gibi çeşitli lezzetlerin de bulunduğu Özcanlar Köfte menülerindeki bir diğer ayrıcalık ise; tamamı Tekirdağ çevresinden özenle hasat edilmiş üzümlerden, şeker ilavesiz üretilen Özcanlar Üzüm Suyu ve günlük yoğurttan üretilen Özcanlar Ayranı.

PEYNİR HELVASINA ÖZCANLAR DOKUNUŞU Mekanda ayrıca tatlı severler için de Meşhur Peynir Helvası, Hayrabolu Tatlısı ve yüzyıllık reçete ile hazırlanan Fırın Sütlaç gibi seçenekleri bulmak da mümkün.Geleneksel tatları tabaklara ve yöresine sığdıramayan Özcanlar Köfte, köfte sonrası ağzını tatlandırmak isteyenlere, Tekirdağ’ın tadına doyulmaz lezzetlerinden peynir helvasını, ikram ediyor.


106 Hi-Tech gastro aktüel

Öztiryakiler Turizm Haftası’nda Bodrum’daydı

Bodrum Profesyonel Aşçılar ve Servis Çalışanları Derneği (BASED) tarafından her yıl geleneksel olarak düzenlenen Bodrum Aşçılar Yarışması bu yıl Bodrum Lezzet Festivali olarak yapıldı. Turizm Haftası etkinlikleri kapsamında gerçekleştirilen ve bu yıl 7.si düzenlenen festivalin mutfakları endüstriyel mutfak devi Öztiryakiler tarafından kuruldu.

g2m, Hilton Worldwide F&B European etkinliğine katıldı

Otellerin güçlü tedarikçisi g2m, Hilton Grubu’nun şefler, satınalma ve F&B müdürlerine yönelik gerçekleştirdiği etkinlikte yer aldı. Gastronomi sektörüne olan katkılarıyla sıkça gündeme gelen g2m, Hilton Grubu’nun da en büyük tedarikçilerinden biri olma özelliğini taşıyor. Etkinlikte farklı tadım etkinliklerine imza atan g2m, demo şefiyle gerçekleştirdiği sunumlarla etkinlik alanına hareket kattı. g2m’in iş ortağı olan Anako Likit Yumurta ile omlet ve krepleri, Krater ile de Krem Brule, Panna Cotta, Cheese Cake, Brownie, Krem Karamel ve havuçlu kek gibi birbirinden lezzetli pastacılık ürünlerini ikram eden g2m, etkinliğin en fazla ilgi gören stantlarından biri olmayı başardı. Tüm Türkiye ve Doğu Avrupa Hilton temsilcileri ile temaslarda bulunan g2m, yeni ürünler hakkında da bilgiler verdi.

1. Balıkesir Yemek Yarışması’nın ana sponsorluğunu İnoksan üstlendi Bu yıl Edremit’te ilki düzenlenen 1. Balıkesir

Yemek Yarışması’nın mutfaklarını İnoksan kurdu. AŞPAFED (Aşçılar ve Pastacılar Federasyonu) üye derneklerinden Balıkesir Edremit Körfezi Araştırmacı Şef Aşçılar Derneği tarafından yapılan yarışma 28 Nisan Pazar günü gerçekleştirildi.

yenilendi Carlotta’nın renkli menüsü yaratıcı ve

İstanbul Doors Group’un şehir hayatına kaliteli, hızlı yemek anlayışını getirdiği markası Carlotta Café & Deli büyümeye devam ediyor. Özellikle çalışan ve yemeğe kısıtlı zaman ayırabilenler için sağlıklı ve lezzetli seçenekler sunan Carlotta’nın yeni sezon için yenilenen menüsünde, yine tadı ve sunumuyla aklınızdan çıkmayacak farklı alternatifler size bekliyor. Carlotta’nın menüsündeki yeni lezzetlerden olan Brokoli Çedar ı, Çorbası, Portakallı Fırın Somon, Karnabahar Salatası, Kinoa Salatas size Tavuklu Mantarlı Sandviç, Zeytinyağlı Bakla ve daha pekçok lezzet, daha önce hiç yaşamadığınız bir café&deli tecrübesi yaşatacak.


. ıf Dardenia Fish & Salad ile daha haf ve a ek zinciri Dardenia, taptaze salat enerjik Türkiye’nin ilk ve tek balık-ekm nekleriyle baharda tazelenmek ve

ve ızgara balıktan oluşan Fish & Salad seçe r. hafiflemek için herkesi balık aşkına davet ediyo tamamen katkısız ve taze bir Doğal ortamında yetişen en lezzetli balıkları & Salad çeşitleri, baharda şekilde balıkseverlere sunan Dardenia Fish yor. Akdeniz yeşillikleri, öğünlerinizi formda ve doygun geçirmenizi sağlı cherry domates, kapari, maskolin, göbek, marul, mısır, kurutulmuş ve salata üzerine uskumru, limon ve salata sosu ile hazırlanmış taptaze dilediğinizi tercih levrek, somon, lagos, orkinos balıklarından edebilirsiniz.

Banvit, Türkiye’nin “Süper Markası” seçildi Superbrands

Türkiye tarafından 17 Nisan 2013 tarihinde Esma Sultan Yalısı’nda gerçekleştirilen Onur Gecesi ile Türkiye’nin Süpermarkaları’na ödülleri verildi. Türkiye’nin Süpermarkaları arasında yer alan Banvit’in ödülünü, Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Görener aldı. Banvit, Süpermarkalar arasında sektörünün tek temsilcisi olarak, 2. kez ödüle değer görülmüş oldu. Ödülle ilgili duydukları mutluluğu dile getiren Görener, “Banvit olarak markamız adına aldığımız ödüller bizleri gururlandırıyor.”

İş dünyasının tercihi; Duran Sandwiches 1991 yılında Türkiye’ye

girdiğinde ülkemizdeki 2. yabancı fast food zinciri olan Duran, bugün günlük üretimi, tazeliği ve farklı alışkanlıklara hitap edebilmesiyle iş dünyasının ilk tercih ettiği isim. Avusturya Viyana merkezli fastfood zinciri Duran Sandwiches, Viyanalı lezzetleri Türkiye’ye sevdirmiş isim. “Açık Sandviç”leri (Open Face Sandwiches) ilk kez Türkiye’ye getiren ve Türk insanına tanıtan Duran, Türk kültürüne has lezzetleri de başta Avusturya olmak üzere Macaristan, Çekoslovakya gibi Avrupa ülkelerine sevdirdi. “Açık Sandviçler”in yanı sıra çok çeşitli sandviç ve salatalarını damaklarımıza sunan Duran, özellikle iş dünyasının dikkatini çekiyor.

Milli Yüzücüler için Filiz Performans

Filiz Performans serisiyle Türkiye Yüzme Federasyonu’nun Yüzme, Atlama ve Senkronize Yüzme Milli Takımları’nın resmi makarna sponsoru olan Filiz, makarnanın dünyada en “iyi sporcu besini” olarak kabul ediliyor olmasından yola çıkarak, TYF ile ortak bir projeye imza attı. 2016 Olimpiyat Oyunları sonuna dek sürecek bu anlaşma ile Filiz, milli takım sporcularının hazırlıklarına katkıda bulunacak. Proje kapsamında 10 Nisan Çarşamba günü Ataköy’deki Olimpiyat Evi’nde Filiz Makarna ve TYF yönetimi, sporcular ve ailelerinin bir araya geldiği Türk sporu ve sporcularının sağlıklı ve dengeli beslenmesi amacıyla üretilen “Filiz Performans” serisinin tanıtım ve bilgilendirme toplantısı gerçekleştirildi. Filiz Makarna ve TÜBİTAK işbirliğinde geliştirilen Filiz Performans’ın en önemli özelliği içindeki mineral ve vitaminlerin pişirme sırasında kaybolmaması.


108 Hi-Tech gastro aktüel

Pınar Süt sektörün zirvesinde

Bu yıl 13. kez düzenlenen ve iş dünyasının gündemini belirleyen araştırmada 38 sektörün en beğenilen şirketleri listelendi, Pınar Süt, Süt ve Süt Mamulleri kategorisinin birincisi seçildi. Araştırmaya 500’den fazla şirketten 1.600 orta ve üst düzey yönetici katıldı. Online gerçekleştirilen ankette, sektörlerin en beğenilen şirketleri, ilgili sektör temsilcilerinin yanıtları üzerinden seçildi. Pınar Süt, ürün ve hizmet kalitesi, müşteri memnuniyeti, güvenilirlik, yönetim kalitesi, şeffaflık, yenilikçilik, finansal sağlamlık ve çalışan memnuniyeti gibi kriterler doğrultusunda aldığı yüksek oylarla sektörünün birincisi oldu.

Pakmaya tatlı pazarına girdi Geçen yıl “Pişirme Yardımcı

Malzemeleri” pazarına hızlı bir giriş yapan Pakmaya, 5 milyon euroluk yatırımla gerçekleştirdiği puding üretimi ile tatlı pazarına da adım attı. 250 bin ton yaş maya kapasitesi ile dünyanın en büyük 3 maya üreticisinden biri konumunda olan Pakmaya, 9 ayrı puding seçeneğiyle maya üretiminden sonra tatlı pazarında da söz sahibi olmayı hedefliyor. Türkiye’nin ilk ve tek Fırıncılık Araştırma ve Geliştirme Merkezi’ne (FAGEM) sahip olan Pakmaya’nın puding çeşitlerinin yanında çikolatalı sos, krem şanti ve çikolatalı krem şanti gibi geniş ürün yelpazesi bulunuyor. Pakmaya, 130’dan fazla ülkeye yılda 100 milyon doların üzerinde maya ihracatı gerçekleştiriyor.

SEK Avrupa mutfaklarının da vazgeçilmezi olacak Türkiye’nin köklü süt ve süt ürünleri kuruluşu olan Koç Grubu şirketlerinden Tat Konserve Sanayii AŞ.’nin çatısı altındaki SEK Süt İşletmesi’nin kalitesi, Avrupa Birliği (AB) tarafından da tescillendi. AB norm ve direktiflerine uygun olarak Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı liderliğinde, tarım il müdürlükleri ve Avrupa Birliği Gıda ve Veterinerlik Ofisi (Food and Veterinary Office - FVO) tarafından

yapılan uzun ve yoğun denetimlerde; tamamen hijyenik bir ortamda gerçekleşen SEK’teki üretim sürecinin şeffaf bir şekilde izlenebildiği tespit edildi. Tescille birlikte 3 Nisan 2013 itibarıyla resmen yürürlüğe giren uygulama sonrasında Avrupa mutfakları da Anadolu’nun zengin bitki örtüsünün lezzetini taşıyan SEK süt ve aynı sütle üretilen süt ürünleriyle tanışma fırsatı bulacak.

En lezzetli Belçika waff e’ı seçeneklerle farklı damak Kitchenette’te Zenge,in waffl e sevenleri de unutmadı.

zevklerine hitap eden Kitchenett tereyağının yanı sıra Yapımında un, süt, yumurta, pudra şekeri ve diğer waffle’lardan maya kullanılan Belçika waffle’ı bu özelliği ile en maya, hamura ayrılıyor. Hamurun yapım aşamasında eklen de dolgun hamurlu kabarık ve gözenekli bir yapı kazandırıyor. Siz nseniz, bu lerde eden tercih ve bol meyveli Belçika waffle’ını e şubelerine enett Kitch nde benzersiz lezzet için günün her saati lerle sever t lezze a uğrayabilirsiniz. Kitchenette’in Mayıs ayınd pek çok daha gibi e’ı buluşacak olan yeni menüsünde Belçika waffl ayrıcalıklı lezzet sizleri bekliyor.


lerle buluştu Barilla yerel zincirönem li temsilcisi Barilla,

İtalyan mutfağının Türkiye’deki en organizasyonunda geleneksel “Yerel Zincirler Buluşuyor”(YZB) canla beklediği ve bu sene de yerini aldı. Sektörün her yıl heye kleşen YZB’de, gerçe de ezi’n bu yıl beşincisi Haliç Kongre Merk çeşitlerini rna maka tli Barilla ziyaretçilerine birbirinden lezze ak zevki mutf ’nın İtalya gerçek İtalyan sosları eşliğinde sundu. ve mis ri tesle ve gelenekleriyle bilinen Parma’nın leziz doma soslara ersiz benz kokulu fesleğenlerini makarna severler için rna maka dönüştüren Barilla, YZB’de katılımcılara enfes u. sund inde eşliğ r seçeneklerini bu sosla

Endonezyalılar şipşak makarnayı çok sevdi

Endonezya’da 10–13 Nisan tarihleri arasında gerçekleştirilen Food & Hotel Indonesia 2013 Fuarı’na katılan sektörünün yenilikçi firması Selva’nın standına ilgi büyük oldu. Gıda, yiyecek, içecek, otel ve restoran sektörünü buluşturan fuarda hem klasik hem de yeni ürünleri ile yer alan Selva’nın özellikle Şipşak makarnası ziyaretçiler tarafından çok beğenildi. Hızlı pişen ürünlerin tercih edildiği bölgede, Şipşak makarna katılımcılar tarafından tam not aldı.

Pakmaya YZB’de ‘Lezzet Pastanesi’ kurdu 5 milyon Euro yatırım ile

tatlı pazarına giren Pakmaya, Yerel Zincirler Buluşuyor organizasyonuna katıldı. Türkiye’nin ilk ve tek Fırıncılık Araştırma ve Geliştirme Merkezi’ne (FAGEM) sahip olan Pakmaya, fuarda tüketim grubu ürünlerini sergiledi. Organizasyonun bahçe kısmında “Lezzet Pastanesi” konseptiyle pişirme aktivitesi düzenleyen Pakmaya, ziyaretçilerin lezzet durağı haline gelen etkinliği ile katılımcıların yoğun ilgisini çekti.

Lezita YZB’ye destek sponsoru oldu

“Hayatın Lezzeti” sloganıyla hayata lezzet katan Lezita, Türkiye Perakendeciler Federasyonu tarafından her yıl perakendeci, üretici, tedarikçi ve perakende sektörüne hizmet sunanları ortak bir platformda buluşturmak amacıyla bu yıl beşincisi 17-18 Nisan tarihlerinde düzenlenen “Yerel Zincirler Buluşuyor” (YZB) organizasyonuna destek sponsoru olarak katıldı. İki gün süren organizasyon kapsamında fuar alanında tanıtım standı ile katılımcılarla buluşacak olan Lezita, ayrıca, dış alanda kuracağı döner tadım standı ile de organizasyona lezzet katıyor. Katılımcılar, iki gün boyunca, aroması ve lezzeti ile gerçek “Türk Döneri” tadındaki Lezita Pratik Şef Piliç Yaprak Döner’i tatma imkanı buluyor.


110 Hi-Tech gastro aktüel

. Cipriani, yeni şefıyle yaza hazırlanıyor

Dünyanın en iyi İtalyan restoranları arasında gösterilen ve Türkiye’de The İstanbul Edition Hotel ve Palmarina Bodrum’da hizmet veren Cipriani, değişmez kalitesini ve eşsiz lezzetlerini ünlü şef Domenico Tonin ayrıcalığıyla misafirleriyle buluşturuyor. Ülkesinin en leziz tariflerini getiren Domenico Tonin, Cipriani’de senelerin deneyimiyle geliştirdiği en özel tariflerini Cipriani’de sunmak için İtalyan mutfağı müdavimlerini bekliyor. Şef Domenico’nun özel sunumlarla servis ettiği A La Minute Ice Cream ve Domates Soslu Midye lezzetlerini mutlaka deneyin.

Türk baklavası AB’nin başkentini fethetti Dünyaya baklava yediren Baklavacı Güllüoğlu,

yurt dışındaki istikrarlı büyümesine devam ediyor. Yurt içinde 19, yurt dışında ise ABD’de New York’ta Manhattan, Brooklyn-Brighton Beach, Queens–Astoria, New Jersey’de Cliffside Park ve Kaliforniya’da Los Angeles, Libya’da Trablus, Hollanda’da Amsterdam ve Almanya’da Düsseldorf şubeleri ile faaliyet gösteren Nejat Güllü’nün Güllüoğlu, son olarak Avrupa Birliği’nin Başkenti olarak anılan Brüksel’de Avrupa Birliği Bakanı ve Baş Müzakereci Egemen Bağış, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ve TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun teşrifleriyle yeni şubesini açtı.

Ünlü İtalyan başaşçıların lezzet buluşması Mövenpick Hotel İstanbul’da Mövenpick Hotel

Istanbul Türkiye’nin en ünlü İtalyan şeflerinin hünerlerini sergilemek üzere bir araya geleceği “Giovanni ve Arkadaşları” menüsü ile misafirlerine unutulmaz bir lezzet şöleni yaşatıyor. Mövenpick Hotel İstanbul’un ünlü İtalyan başaşçılarının lezzet buluşması 29 Mayıs 2013, Çarşamba günü otelin 20. katında bulunan ve İstanbul’un görkemli manzarasına sahip Skyline Club Lounge’da gerçekleşecek.

Feast, dondurulmuş balık kategorisine girdi Dondurulmuş gıda sektörünün

yenilikçi markası Feast, Ege’den Balık Yemekleri serisi ile Ege’nin mis kokulu lezzetlerini sofralara taşıyor. Feast’in Ege mutfağına özgü tariflerle lezzetlendirilen “Ege’den Balık Yemekleri Serisi” için, Türk tüketicisinin en çok tercih ettiği çipura ve levrek balıklarının en iyisi Bodrum koylarından özenle seçildi. En taze Feast sebzeleri Ege dağlarının mis kokan otları, baharatları ve yöreye has zeytinyağı ile harmanlandı. “Fırınlanabilir” özel kabında sunulan enfes yöresel balık yemekleri; kokusuz, kılçıksız, ayıklama derdi olmadan zahmetsiz biçimde Ege’nin tazeliğini ve sağlığını sofralara taşıyor.


Osmanlı mutfağı lezzetleri İkbal’in buluştu Afyon’da “Saray Mutfağı”ndaabaşla yan ve bugün Türkiye’nin

mütevazı bir lokanta olarak yolun , 90. yıl anısına hazırladığı ulusal markalarından biri haline gelen İkbal rünü günümüze taşıdı. kültü “Saray Mutfağı” kitabı ile sarayın yemek Saray Mutfağı’ndaki Kitapta, Türk mutfağının miras aldığı Osmanlı i yer alıyor. İkbal’in bu birbirinden özel yemek ve içeceklerden 34 tanes tleriyle buluşturduğu kez müdavimlerini Saray Mutfağı’nın eşsiz lezze mutfağının tarihteki yeri ve kitap, Türk mutfağına damgasını vuran saray yarak saray mutfağının en imparatorluk sarayında sofra adabı ile başla r. özel yiyecek ve içecek tarifleri ile devam ediyo

Mondelēz International’a yeni genel müdür Mondelēz

International bünyesinde yöneticilik yapan Antoine Collette, son görevi olan Mondelēz International Bulgaristan Genel Müdürlüğünden Mondelēz International Türkiye’ye atandı. İş hayatına Peugeot Avusturya’da başlayan Collette, daha sonra Fransa’da Henkel ve Danone’nin pazarlama departmanlarında görev aldı. Üst düzey yöneticiliğe önce Macaristan ve daha sonra Çek Cumhuriyeti’ndeki Danone bisküvi kategorisi Pazarlama Direktörlüğü görevleriyle başladı. Collette ardından, kariyerini Mondelēz International Doğu Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Bölgesi bisküvi kategorisi yöneticiliğiyle sürdürdü. 2011 yılında Mondelēz International Bulgaristan’ın Genel Müdürlüğünü de üstlenen Collette, geçtiğimiz yıl Bulgaristan’da kurduğu sivil toplum kuruluşu Gıda Bankası ile de tanınıyor.

Superbrands Türkiye’den Faruk Güllüoğlu’na ödül Superbrands Türkiye tarafından

17 Nisan 2013 günü Esma Sultan Yalısı’nda gerçekleştirilen ödül töreninde Türkiye’nin Süpermarkaları’na ödülleri verildi. Listeye giren her dört markadan birinin gıda-içecek kategorisinden olduğu görüldü. Süpermarka seçiminde şirketin büyüklüğünün yanı sıra teknolojisi, yatırımları, iş gücü kalitesi, yaratıcılığı, markalaşmaya yaptığı yatırım ve marka devamlılığı, sosyal sorumluluk projelerine katkısı, çevre duyarlılığı, etik değerlere uyma ve vergi sıralamasındaki yeri her zaman olduğu gibi büyük önem taşıdı. Seçici kurul bu yıl, Superbrands Türkiye listesinde yer alan 1089 markayı 300 markaya indirdi. Bu 300 marka içerisinden yalnızca 45 tanesi ödül alarak Superbrands logosunu kullanmaya hak kazandı.

Özsüt 75. yılını kutladı 1938 yılında İzmir’in

tarihi Kemeraltı Çarşısı’nda Sefer Usta’nın sahibi ve baş ustası olduğu küçük bir dükkanda başlayan “Özsüt” serüveni 75. yılını 30 Mart tarihinde Çeşme Altınyunus Hotel’de bayileriyle birlikte kutladı. Gecede Ziynet Sali’nin şarkılarıyla keyifli vakit geçiren konukların arasında başarılı televizyoncu ve gazeteci Mesut Yar, 80’ler dizisinin “Pastacı Sami’si” Berat Yenilmez de bu tatlı heyecana ortak oldu.


112 Hi-Tech gastro aktüel

Pastaları, Puratos’un gerçek çikolatasıyla kaplayın Göze hitap eden

lezzet şöleni pastalar, Puratos’un donmayaçözülmeye dayanıklı yapısı ve uzun raf ömürlü ürünü Coverfil ile yapılacak. Pastalarda kaplama ve iç ganaj yapımında kullanılan Coverfil, gerçek çikolatasıyla keyifli anlarınıza ortak olacak. Uygulamaya bağlı olarak 35–40C’ye kadar benmari usulü veya mikrodalgada ısıtılarak kullanılabilen ürün, 6 aylık raf ömrü ile 7 kiloluk plastik kovalarda sektörün beğenisine sunuluyor. Farklı reçetelerde kullanılabilen Coverfil’le çikolata keyfi uzun süre tazeliğini koruyor.

ETİ Kek fabrikasına Japonya’dan ödül Kurulduğu 2006 yılından bu yana, tüm üretim süreçlerinde sürekli iyileştirme faaliyetleri ile verimliliği artırmayı sağlayan Japon yönetim sistemi TPM’yi uygulayan ETİ Kek, başarılı çalışmaları ile Japon Fabrika Bakım Enstitüsü tarafından ilk kez 2010 yılında TPM 1. Seviye Mükemmellik Ödülü’ne layık görüldü. TPM çalışmalarını her geçen yıl daha da derinleştiren ETİ Kek, tüm faaliyet alanlarında “sıfır kaza, sıfır arıza, sıfır hata, sıfır israf” hedefi ile maksimum memnuniyet elde eden önemli verimlilik gelişimi sağladı. Çalışan motivasyonunu daima ön planda tutan ETİ Kek Fabrikası, bu sayede inovasyonda da fark yaratarak kendi tasarladığı ekipmanlarla yenilikçi ürünlerin gelişmesine ön ayak oldu. ETİ Kek Fabrikası, böylece ETİ Gıda’nın unlu mamullerde Pazar lideri olmasına da önemli katkılar sağladı.

Sütaş, SAP teknolojisiyle hızlandı “Türkiye’nin Sütçüsü” Sütaş, etkili planlama

konusunda yönetim kademelerindeki çalışanlarına destek sağlamak amacıyla SAP’nin İş Planlama ve Finansal Konsolidasyon (BPC) çözümünü tercih etti. SAP BPC sayesinde Sütaş’ın dahili iş süreçleri hızlanırken, şirket bünyesindeki karar alma mekanizmalarının güncel ve işlevsel verilerden en verimli şekilde faydalanması sağlandı.

iyor ta elleri ödüllendir Binbirçiçek, uskulla la onuy misy a nmayı yaygınlaştırm

Binbirçiçek, yemeklerde bal m ediyor. Dünyaca ünlü şef ses getirecek projelere imza atmaya deva Mutfak Akademisi işbirliğinde Eyüp Kemal Sevinç’in yönetimindeki EKS en iyi ballı yemekleri düzenlenecek yarışma ile ülke genelinde ıs Cuma Günü’ne kadar May 31 yapan hünerli eller ödüllendirilecek. n paylaşılan yemek tarifleri Binbirçiçek’in Facebook sayfası üzerinde tarafından değerlendirilecek. En EKS Mutfak Akademisi’nin ünlü şefleri ileten 10 kişi, Bosch’tan 1.000TL’lik farklı ve lezzetli ballı yemek tariflerini şansı yakalayacak. 2 günlük final hediye çeki kazanacak ve finale çıkma finalistler; ilk gün EKS Mutfak süreci boyunca İstanbul’da ağırlanacak ak, ikinci gün ünlü şeflerden oluşan Akademisi’nde temel yemek eğitimi alac jüri karşısında tariflerini pişirecek.



114 Hi-Tech yeni ürün

İnoksan Kazandıran Kombi Fırın Ailesi genişliyor Kazandıran Mutfak vizyonuyla üst düzey tasarruf sağlayan İnoksan Kombi Fırın ailesi şimdi yeni üyeleriyle çok daha profesyonel. Hammadde, enerji ve zaman tasarrufu sağlayan İnoksan Kombi Fırın Ailesi, mutfak profesyonellerine yepyeni alternatifler kazandırıyor.

A

r-Ge çalışmalarını hız kesmeden sürdüren ve mutfakta tasarrufun çıtasını yükselten İnoksan, Kazandıran Kombi Fırın Ailesi’ni genişletiyor. Mutfak profesyonellerinin taleplerini en iyi şekilde yanıtlayan Kazandıran Kombi Fırın Ailesi, İnoksan profesyonelliği ile Kazandıran Mutfak vizyonunu yansıtıyor. Hesaplı çalışma prensipleri ve teknolojisiyle her geçen gün kendi kendini ödeyerek kazandıran İnoksan Kombi Fırın, şimdi farklı kapasitelere sahip yeni ürün ailesiyle her ihtiyaca yanıt veriyor.

TEK TUŞLA 5 FARKLI PİŞİRME ÖZELLİĞİ Hammadde, yağ ve enerjiden sağladığınız yatırımı 1 yılda geri ödeyen İnoksan Kombi Fırın Ailesi, %90 verimle yanan Premix sistemi sayesinde enerji tasarrufunu elden bırakmıyor. İnoksan Kombi Fırın Ailesi’nin banket sistemi ile zamandan tasarruf etmek de kaçınılmaz. Tek tuşla 5 farklı pişirme yöntemi özelliği ile mutfaklara kullanım kolaylığıyla konforu getiren İnoksan Kombi Fırın Ailesi, kendi kendini yıkayabilme özelliği ile hijyen garantisi de veriyor.


Micros’tan restoranlar için yeni nesil mobil uygulama - MICROS inMotion Protel’in restoranlar için sunduğu yeni nesil mobil uygulaması MICROS inMotion, işletmelere performans değerlendirme, başarı ölçme, doğru ve hızlı karar almaları yönünde gerçek zamanlı bilgiler sunuyor.

K

onuk ağırlama sektörüne yönelik bilgi teknolojisi çözümlerinin lider sağlayıcısı MICROS, restoran operasyonlarının yönetimini MICROS inMotion ile yeniden tanımladı. MICROS inMotion, restoran yöneticilerine işletmelerinin performansını değerlendirme, başarısını ölçme ve daha doğru ve hızlı kararlar vermeleri için gerçek zamanlı bilgiler sunan bir mobil uygulamadır. Sezgisel kullanıcı arayüzü ile geleneksel yönetim ve raporlama araçlarının ötesine geçerek, gerçek zamanlı bilgilere her yerden ulaşılmasını sağlar.

ANLIK ULAŞIM RAHATLIĞI MICROS inMotion mymicros.net ile entegre şekilde çalışan ve App Store’dan ücretsiz olarak ulaşılabilen bir uygulamadır. mymicros.net’in web tabanlı, güçlü ve sezgisel raporlama fonksiyonlarına zamandan ve mekandan bağımsız olarak anlık olarak ulaşılmasını sağlar. Böylece mymicros.net kullanıcıları MICROS inMotion sayesinde performans istatistiklerine, kritik iş bilgilerine ve müşteri hizmeti araçlarına anında mobil olarak erişebilir. Kritik durumlarda devreye giren anlık uyarı mekanizması özelliği ile de işletmedeki her hareket kontrol altında tutulur.


116 Hi-Tech yeni ürün

Öztiryakiler’den yeni ürün:

“Salata ve Sebze Kurutma Makinesi” Endüstriyel mutfak sektörünün lider firmalarından Öztiryakiler, yoğun tüketimin olduğu mutfaklar için zaman ve enerji tasarrufu sağlayan Salata ve Sebze Kurutma Makinesi’ni üretti.

E

ndüstriyel mutfak ekipmanları konusunda lider marka Öztiryakiler, yoğun tüketimin olduğu mutfaklar için çözüm üretmeye devam ediyor: Otel, restoran, catering, fabrika, hastane ve ordu mutfaklarında aşçılar için büyük bir kolaylık sağlayacak olan Öztiryakiler Salata ve Sebze Kurutma Makinesi’ni müşterilerine sunuyor. Salatalarda kullanılan marul, taze soğan, nane, dereotu gibi yapraklı sebzelerin, yeşilliklerin yıkandıktan sonra kurumasını beklemek ya da kağıt havlulara sarıp nemini almaya çalışmak tarihe karışıyor. Öztiryakiler Salata ve Sebze Kurutma Makinesi, birkaç saniye içerisinde yıkanmış ve doğranmış sebzelerin doğallığını ve tazeliğini bozmadan kurutma işlemi gerçekleştirebilmesinin yanında zaman ve enerji tasarrufu yani ekonomi sağlıyor.

İSRAFA VE ZAMAN KAYIPLARINA SON! Sebzeleri ve salata malzemelerini musluk suyundan arındıran, sağlıklı bir şekilde kurutan Öztiryakiler Salata ve Sebze Kurutma Makinesi, yeşillikleri sofraları süslerken zamandan da tasarruf sağlıyor. Artan ve sulu kaldığı için bir süre sonra çöpe atmak zorunda kalınan yıkanmış yeşillikleri artık atmak yerine kuru ve taze bir şekilde soğutucularda muhafaza etme imkanı sunuyor.



118 Hi-Tech hijyen

Permak’tan havlu yıkamalarında tasarruflu çözümler Tekstilleri outsource eden otellere tasarruf ettirici çözümler sunan Permak, havlu ve üniforma yıkamalarında çözüm arayan tesislere gerekli ön incelemeleri yaparak yapı ve kapasitelerine en uygun çözüm sistemleri öneriyor.

K

uru temizleme ve yıkama sektöründe faaliyete geçen firmaların sayısının artışı ile birlikte, özellikle kişiye özel tekstil servislerinin yoğun olduğu oteller, bu hizmetleri tesis bünyesi dışından satın almaya başlamıştır. Bu konuda tedarikçi firmalar ile işbirliğine girmek otel işletmeciliği açısından ilk planda avantajlı görünmekle beraber günlük bazda alınabilen bu servisler, özellikle havlu sirkülasyonu çok olan işletmelerde müşteriye hizmet hızında problem yaşatabilmektedir.

sokulması mümkün olmaktadır. Havlu dağıtımı yapan kişilerin bile kolayca kullanabileceği bu sistemlerin başlıca avantajları minimum alan, minimum işçilik ihtiyacı, ek ısıtma sistemlerine ihtiyaç duymayan basit alt yapı, minimum enerji kullanımı ile maliyetlerden tasarruf olarak sıralanabilmektedir. Ayrıca kirlilik düzeyine bağlı kısa program kullanma opsiyonu ile tekstil kullanım ömrü de artmaktadır. Sistemlerde kullanılan ekipmanların Wet Clean sistemine uygun olması, gerektiğinde sistemlerin farklı işlemler için kullanım esnekliği de sağlamaktadır.

ALANDA, İŞÇİLİKTE, ENERJİDE “MİNİMUM” ÇÖZÜMLER

YILDA 75 BİN TL TASARRUF GETİRİSİ

“Permak Paket Vale ve Havlu Yıkama Sistemleri”, oteller için önemli bir lojistik avantajın yanı sıra üst seviyede işlem kalitesi ve maliyet tasarrufu da sağlamaktadır. Düşük bir yatırım tutarı ve 5-6 m2 gibi minimum yerleşim alanı içerisinde kurulacak bir sistem ile havluların anında işlenerek tekrar servise

Analizlerimiz; otellerin kendi bünyeleri içerisinde kuracakları bir havlu temizleme tesisi ile ciddi tasarruf sağlanacağını da göstermektedir. Örneğin 500 kg/gün kapasiteli bir Havlu Temizleme Sistemi, işletmelere yılda yaklaşık 75.000TL dolayında tasarruf sağlanabilmektedir.



120 Hi-Tech portre

Turizm mimarlığını işletmecilerden öğrendik

Fotoğraflar: Hakkı Günerkan

“Biz turizm mimarlığını, turizm işletmecilerinden öğrendik. Mimarlık bizim alanımızdı ama turizm mimarlığı konusundaki uzmanlığımızı da büyük ölçüde onlara borçluyuz.”


T

urizme adanmış 30 yıl ve geride bırakılan 50’yi aşkın otel projesi… İçmimari dünyası onu özgün ve sıra dışı mimari üslubu kadar hikayeleştirilmiş mekan tasarımları ile de tanıyor. Ona göre her mekan aslında bir tiyatro sahnesi ve her bir detay muazzam bir uyum ile gerçeğe dönüştürülmesi gereken bir oyunun parçası… Atölye A Mimarlık kurucu ortaklarından İçmimar Ayhan Geveli ile Atölye T Mimarlık ile başlayan ve günümüze kadar ulaşan otel projelerini ve turizm mimarlığının gelişimini konuştuk.

Atölye A Mimarlık’ı tanıtarak, turizm sektörüne yönelik proje ve faaliyetlerinden bahseder misiniz? Atölye A Mimarlık, üç aşamada kurulan bir şirket. Şöyle anlatayım, ben mesleğe Tuncay Çavdar’ın yanında, turizme ilk proje üreten mimarlık bürolarından Atölye T Mimarlık ile başladım. Yaklaşık 8 yıl kadar sürdü. Turizmin yeni yeni filizlenmeye başladığı dönemlerdi. Robinson Club, Lykia World, Club Med ve Çam Yuva Tatil Köyü gibi pek çok turizm klasiğini birlikte hayata geçirdik. Ve biz turizm mimarlığını, turizm işletmecilerinden öğrendik. Evet, mimarlık bizim alanımızdı ama turizm mimarlığı konusundaki uzmanlığımızı büyük ölçüde onlara borçluyuz.

Bu konuya tekrar dönmek üzere, turizm mimarlığının o ilk dönemlerini biraz daha açabilir misiniz? Turizm sektörü profesyonel mimarlık faaliyetleri ile nasıl buluştu? O dönemler turizm yatırımları çok azdı. Türkiye’de bizim gibi proje çizen başka bir mimarlık ofisi daha yoktu. O yıllarda içmimari de gelişmemişti. Ben buna Türkiye turizminin erken dönemi diyorum. Ta ki 1990 yılına kadar bu şekilde devam etti. O yıldan sonra merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal ile birlikte Belek bölgesinde Antalya Turizm Bölgesi açıldı. Belek’i Belek yapan en çok da onun çabaları ve girişimleridir, bunu herkes bilir. Onun sayesinde bölgedeki Türk otelleri ve tatil köylerinin sayısı hızla artmıştır. Bu da turizmin ikinci dönemidir. Biz o dönemde de turizme proje üretmeye devam ettik. Ve 1992 yılında Tuncay Çavdar’ın oğlu Aloş Çavdar ile birlikte Atölye 2AMimarlık’ı kurduk. Son 10 yıldır da Atölye A Mimarlık olarak faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Bugünlere üç isim değişikliği ile geldik ama benim için bu noktaya erişmem tam 30 yıllık bir sürece denktir.

Projelerinizden örnekler verebilir misiniz? Sektör sizi hangi çalışmalarınızla tanıyor? Bugüne kadar 50’ye yakın otel ve tatil köyü projesi gerçekleştirdik. Bunlar arasında Cornelia Otelleri

de var, Club Mega Saray, Limak Otelleri, Robinson Clubler, Dalaman Hilton Sarıgerme ve şu an Rixos Grup’a ait olan Sungate Otel de var.

Devam eden projeleriniz hangileri? Yaklaşık 6-7 yıldır şehir otellerine yöneldik. Resort oteller yatırım hızını biraz kestiler. Çünkü otel yapacak arsa kalmadı. Bir dönem resort otellerin zirve yapmasının en önemli sebebi, tahsisli (bedava) araziler idi. Devlet, bu arazileri yap-işlet-devret modeli ile yatırımcılara sundu. Hatta 1990 yılında Turgut Özal’ın Belek’te açtığı arazilere turizm yatırımcıları çok isteksiz girdiler. Ama çok sonradan fark edildi ki, turizm para kazandırıyor. Bunun üzerine devlet son dönem tahsisleri sattı ama şimdi de arsa kalmadı. Tabii turizmin bir de süreci ve iklimi var. Onu tatmin edecek seviyede değil. Trendler şu an şehir otellerine doğru kayıyor. Atölye A Mimarlık olarak biz neler yapıyoruz? Dediğim gibi son 6-7 yıldır ağırlıklı olarak yurtdışına dönük şehir otelleri yapıyoruz. Kuzey Afrika’da Radisson Oteli var. Kuşadası Hilton bizim projemiz. İzmir’de yaklaşık 3 ay sonra açılacak Marriot Grubu’na ait olan Ramada Oteli var. Yine Starwood Grubu’na ait olan Bursa Sheraton ve Aloft Bursa’yı biz yaptık. Grubun bir otelini de Irak’ta Sheraton markası ile hayata geçiriyoruz.

Neden İstanbul’da yurtdışı kadar etkin değilsiniz? Bu biraz pazarla alakalı. Belki de İstanbul pazarına ulaşamamış olabiliriz. Açıkçası, Türkiye dışındaki projeler bizi daha çok heyecanlandırıyor. Sıradan projeler ilgimi çok fazla çekmiyor. Örneğin bir Aloft ya da Hampton yapmak bana çok heyecan vermiyor. İddiasız bir projenin benim için heyecanlı tarafı da yok. Bir de tabii yurt dışı otellerinde karlılık oranları çok daha yüksek.

Yurt dışında en çok hangi bölgelere odaklanıyorsunuz? Azarbeycan, Kazakistan, Gürcistan ve Irak gibi Türki Cumhuriyetler ile Ortadoğu’da yoğunluklu işler yapıyoruz. Özellikle son dönemde turizm yatırımları bu bölgelerde çok etkin. Onlar da dünyaya açılmak istiyorlar ve partnerlerini Türkiye’den tercih ediyorlar. Son dönemde yatırımcıların çoğu Türkiye’yi örnek alıyor. Doğal olarak mimarlarını da ülkemizden seçiyorlar. Bunun sebebi, Türkiye’deki tasarım ve dizaynın ileri seviyede olması. Açık konuşayım, dünyada Türkiye kadar turizme para yatıran bir başka ülke yok. Çin, Pekin Olimpiyatları’nda çok büyük yatırım yaptı, onu saymıyorum. O volüme bizim ulaşmamız zaten mümkün değil ama Türkiye’de yatırımlara artık hatırı sayılır rakamlar yatırılıyor.


122 Hi-Tech portre Bunu neye bağlıyorsunuz? Turist geliyor çünkü. Bu, daha çok arz taleple alakalı bir konu. Şu anda yıl bazında İstanbul’daki otellerin dolulukları %80’in üzerinde. Bu korkunç bir rakam ve çoğu zaman yer bulmakta güçlük çekiyorsunuz.

Bu noktada fikrinizi almak isterim, turizm ile mimarlık arasında ne tür bir etkileşim söz konusu? Turizm çok ayrı bir kol. Bizim büro olarak işlerimizin yüzde 95’ini turizm projeleri oluşturuyor. Tabii ki bu ihtisası geliştirirken en az bir genel müdür, bir mutfak şefi, bir housekeeper kadar yetkin ve işin uzmanı olduk. Hatta onların bilgi ve deneyimlerine kendi

uzmanlık alanımız olan mimarlığı da katarak bunu yaptık. Bir işi ne kadar çok tekrarlarsanız, kendinizi de o kadar geliştiriyorsunuz. İyi oteller yapılıyor diye daha çok turist gelmiyor. Çok turist geldiği için daha çok otel ihtiyacı doğuyor. Ve siz mesleki olarak sürekli otel yaptığınız için kendinizi geliştiriyorsunuz.

Peki günümüzde turizmin mimarlık üzerinden etkin olmaya çalışması gibi bir durum söz konusu mu? Ne yazık ki öyle değil, keşke olsa. Bunu yapan ülkeler var. Örneğin İspanya’da Bilbao çok eski bir liman şehri ve pek çoğunun da bilmediği bir şehir. Bilbao’da

Hilton Dalaman

KİMDİR? Ayhan Geveli, 1 Mart 1962 yılında Yunanistan’da doğdu. 1986 yılında Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Akademisi İçmimarlık ve Endüstri Ürünleri Tasarımı bölümünden mezun olan Geveli, profesyonel çalışma hayatına Yüksek Mimar Tuncay Çavdar’ın sahibi olduğu Atölye T Mimarlık ile başladı. 2000 yılında Mimar Aloş Çavdar ile birlikte Atölye 2A’yı kuran Geveli, 2007 yılında bu ortaklığı sonlandırarak aynı tarihte Elif Geveli ile birlikte kendi şirketi olan Atölye A Mimarlık’ı kurdu. Ayhan Geveli, yurt içi ve yurt dışı içmimari projeleri ile çalışmalarına halen devam etmektedir.

Guggenheim Müzesi açıldıktan sonra şehre 100’ün üzerinde beş yıldızlı otel yapıldı. Hepsi de dünyanın en ünlü tasarımcılarına yaptırdılar. Ama bu bir devlet politikası. Şu anda sadece müzeyi ve otelleri görmek isteyen ciddi bir turist potansiyeli var. Türkiye henüz bu mertebeye ulaşamadı. Bunu yapabilmesi için ilk önce yatırımcının bilinç seviyesinin artması lazım. Ve bu kültürle, yaşanmışlıkla, görgüyle olabilecek bir şey. Bizim yatırımcılarımız gerçekten çok cengaver, gözü kara. Ceplerinde beş paraları yokken bile inanılmaz işler yapabiliyorlar. Ancak bilinç düzeyleri yüksek değil. Türkiye’deki yatırımlar bir müddet sonra kalite standartları ve fiyat rekabetleri ile gündeme gelmeye başlıyorlar. Oysaki otelleri biraz ayrıştırmak lazım. Her tasarımın bir senaryosunun olması gerek. Hikayesi olmayan bir otel bana çok yavan geliyor. Otelin kendi içinde kimliğinin olması şart.


Örnek verir misiniz, Bursa Sheraton Hotel’de nasıl bir senaryo oluşturdunuz? Bu tasarımcının hayali. Senaryo oluştururken tesisin yeri, hitap edeceği kitle ve işlevi üzerinden kurgulama yapıyorsunuz. Bütün bu alt yapılar tasarımı nasıl yönlendireceğiniz konusunda size ipuçları veriyor. Bütün bunları kafanızda miks edip hikaye oluşturmaya başlıyorsunuz. Ben bunu nasıl yapıyorum, mevcut bilgileri edindikten sonra kafamda küçük masalcıkları oluşturuyorum, tıpkı roman yazan bir senarist gibi hikayeler yazıyorum. Bütün oteli hayalimde yaşatıyorum. Mesela Bursa Sheraton’daki hikayemizi onun tarihi geçmişi üzerinde şekillendirdim. Bütün tasarımlarımı Bursa’nın tarihi

Hilton İzmir

kimliği üzerine kurdum. Fakat otele girdiğiniz zaman bu kimliği sadece hissediyorsunuz. Örneğin otelde İznik çinilerinin altıgen formundan yola çıkarak kırmızı rengi kullandık. Bunları aydınlatma armatürleri yaptık, ebru sanatını kullandık. Oradaki ürünleri kurgulayarak yeni, modern insanın anlayacağı şekilde yeniden pişirip masaya getirdik. Eminim, Bursa’yı gezen bir turist otelde konaklarken ne kadar bölgeye özgü bir yapı içinde olduğunu fark ediyordur. Bir otelin hangi şehirde olduğunu hissettirmesi şart. Benim tasarım anlayışım bu ve tasarımlarımızda bu ruhu vermeye çalışıyoruz.

Grubun buna yaklaşımı ne oldu? Sonuçta management işletmelerde standartların dışına çıkmak çok da kolay olmasa gerek… Starwood’la bunun için çok mücadele ettik, çok direndiler. Onlara standart fonksiyonları çok fazla zorlamadan bölgeye özgü motiflerle yapıyı tasarlamak istediğimizi söylediğimizde bizden örnek bir tasarım

istediler. Neticede çok memnun kalındı. Hatta “iyi ki yapmışız” bile dendi. Ama Bursa Aloft için müsaade alamadık. Burada yatırımcının rolü de çok önemliydi. Yatırımcı da bizi çok fazla destekledi.

30 yıldır turizme proje üreten bir mimar olarak fikrinizi almak istiyorum, uzman bir mimarın yatırıma katkısı en çok hangi alanlarda olur? Öncelikle yatırımcı ile samimi bir platformda buluşmak gerek. Maalesef Türkiye’de yatırımcı ne parasını söyler ne de yatıracak paranın bütçesinin gerçek rakamını bilmek ister. Çünkü bilirse o yatırımı yapmaz ve soğur. Türkiye’de işlere bir Batılı mantığıyla yaklaşılmıyor hala. Batılı, kepçe

Sheraton Bursa

araziye girdiği anda bütçenin miktarını bilmek ister. Türkiye’de bütçeyi bilmek isteyen bir yatırımcı dahi yok. Dolayısıyla mimar ile yatırımcı arasındaki samimiyet ortamı çok önemli. Çünkü bu samimiyet işverene çok önemli artılar sağlıyor. Biz mimarlar işletmeleri bütçeyi doğru ve tasarruflu kullanmaları konusunda yönlendiriyoruz da aynı zamanda. Doğrusunu söylemek gerekirse, yabancı işletmelerle çalıştığımızda çok rahat ediyoruz. Çünkü knowhow’ları var. Çünkü doğru yerde doğru harcamaların yapılmasını istiyorlar. Biz projelerimizde bilgilerin hepsini yaşadığımız tecrübeleri de projeye aktarıyoruz. Az önce de söylediğim gibi, turizm mimarlığı tecrübe ile sabit bir iş kolu. Bir önceki işteki bütün artılar ve eksileri bir sonraki işte geliştiriyorsunuz. Ben 50’ye yakın beş yıldızlı otel yaptım. Üstelik hiçbir müşterim benden daha tecrübeli değildi. İyi taraflarını da görüyoruz kötü taraflarını da… Hepsini tek tek inceleyerek gidiyoruz. Farklı sektörlerin farklı işletmecilerin bakış açılarını da görerek yolumuzda ilerliyoruz.


124 Hi-Tech dekorasyon

Güral Vit, Compact koleksiyonu ile “Az daha çoktur” ilkesini banyolarla tanıştırıyor

K

üçük alanlarda dekorasyon ve yerleştirme çok önemlidir. Yanlış düzenlenen alanlarda yer kaybı fazla olur ve alanınızın daha da daraldığını hissedersiniz. Alanın olmazsa olmazları bile gözünüze fazla gelmeye başlar. Güral Vit işte bu noktada size yıllara dayanan uzmanlığı ile çarpıcı ve etkili bir çözüm sunuyor.

KÜÇÜK AMA ETKİLİ TASARIMLAR “Küçük ama etkili” tasarımları ile Güral Vit’in çok beğenilen Compact Koleksiyonu düz hatlarıyla duvara tam olarak, sıfır boşluklarla tutunuyor. Böylece yerleşim sırasında yaşanan alan kaybını minimuma indiriyor. İdeal boyutuyla en küçük banyolarda bile ferah bir görünüm sunan Compact, sıra dışı banyo tasarımları için göz kamaştırıcı bir şıklık sunuyor.


125 Hi-Tech dekorasyon

Grohe Spa koleksiyonu ile siyahın ihtişamı Grohe Spa koleksiyonunun en son üyesi “Allure Brilliant in SuperBlack”, siyahın zamanın ötesine geçen görünümünü, elmasın sağlamlığı ile birleştiriyor.

G

rohe StarLight teknolojisinin yepyeni bir versiyonu olan SuperBlack, hem bataryalar hem de duşlarda siyahın zamanın ötesine geçen görünümünü, elmasın sağlamlığı ile birleştiriyor. Parlak SuperBlack Allure Brilliant büyüleyici açıları ve detaylarıyla geometrik şekillerin sınırlarını zorlarken, armatür tasarımına yeni bir boyut getiriyor. Yeni bataryalar çekici görünümlerini CVD olarak adlandırılan kimyasal buhar çökeltme işlemine borçlu.

netliği ile de kendini gösteriyor. Bataryanın dikkat çekici özelliklerinden biri olan Aqua Window ise, suyun doğal akışını hayranlık verici bir manzaraya dönüştürerek küçük bir şelale gibi akmasını sağlıyor. Grohe EcoJoy teknolojisinin başını çektiği bir dizi yenilikçi teknoloji ile su keyfinden ödün vermeden su ve enerji tasarrufu yapmak mümkün hale geliyor. Ayrıca, Grohe SilkMove teknolojisi de bataryanın gerek su akışını gerekse su sıcaklığının kontrol ederek kullanıcı konforunu en üst düzeye çıkarıyor.

UZUN ÖMÜRLÜ GÜZELLİK “Allure Brilliant in SuperBlack” sadece parlak güzelliği ile değil, aynı zamanda özel CVD (kimyasal buhar çökeltme işlemi) olarak adlandırılan kaplaması sayesinde sunduğu uzun ömürlü dayanıklılık ile de ön plana çıkıyor. Grohe StarLight teknolojisi ile çizilmeye karşı üstün bir dayanıklılığa sahip olan elmasımsı yüzey, galvanize krom yüzeylere kıyasla beş kat daha sert ve çizilmeye karşı yüz kat daha dayanıklı hale geliyor.

ESTETİĞİN CAZİBESİ YENİLİKÇİ TEKNOLOJİ İLE BİRARADA Renginin muhteşem güzelliğinin yanı sıra, “Allure Brilliant in SuperBlack” suyun eşsiz coşkusunu için harmanlanan hayranlık verici tasarımı ve mimari

ZAMANIN ÖTESİNDE CESUR TASARIMLAR “Allure Brilliant in SuperBlack”, banyoları kişiye özel wellness merkezlerine dönüştürmek için yaratılmış birinci sınıf koleksiyonlardan oluşan eşsiz Grohe Spa koleksiyonu kapsamında sunuluyor. Bu geniş koleksiyon zamanın ötesinde, cesur ve keskin hatlı parlak siyah batarya tasarımları sunarak, Spa meraklılarının beklentilerini eksiksiz şekilde karşılıyor. Ürün koleksiyonunda, farklı çıkış ucu yüksekliklerine sahip tek kumandalı banyo bataryalarından üç delikli duvardan ankastre lavabo bataryalara kadar küvet ve duşlar için çok sayıda seçenek de bulunuyor. Yerden banyo bataryalarından, dört delikli küvet bataryalarına kadar banyo bataryalarındaki çeşitlilik de etkileyici.


126 Hi-Tech otel-tech

LG Electronics yeni nesil TV’lerini tanıttı LG Electronics, 2013 yılına yönelik stratejilerini açıkladığı basın toplantısında yeni nesil Cinema 3D Smart TV’lerini de tanıttı.

L

G Electronics, 29 Nisan Pazartesi akşamı Kanyon Cinemaximum’da gerçekleştirdiği basın toplantısıyla 2013 yılına yönelik stratejilerini açıkladı ve trend belirleyen yeni Cinema 3D Smart TV ürün serisini tanıttı. LG’nin bir dizi yeni teknolojiyle

gelen Cinema 3D Smart TV’leri, kullanıcıya 2D ve 3D TV izleme seçeneği, oyun oynama, internette gezinme ve diğer akıllı cihazlarla bütünleşik çalışma gibi birçok özelliği pratik şekilde sunuyor.

CALVIN CHO: “PAZARDA %35’İ HEDEFLİYORUZ”

LG Electronics Türkiye Genel Müdürü Calvin Cho

LG Electronics’in basın toplantısında konuşan LG Electronics Türkiye Genel Müdürü Calvin Cho, Türkiye düz ekran televizyon pazarının 2012’de 3 milyon adedi ve 2.1 milyar dolar ciroyu aştığını dile getirdi. Global trendlere benzer şekilde 2012’de Türkiye’de de en hızlı büyüyen segmentin 3D olduğunu ve bir önceki seneye göre %358 büyüme gerçekleştirdiğini belirtEN Cho, 2013 yılında da toplam pazarda ve özellikle Smart TV kategorisinde büyüme beklendiğini, Smart TV satışlarının 1,5 milyon adeti bulacağının öngörüldüğünü vurgulayarak,


“LG Electronics olarak gerek dünyada gerekse de Türkiye’de tüketici gereksinimleri doğrultusunda geliştirdiğimiz Cinema 3D Smart TV’lerimizle çok iddialıyız. Ar-Ge departmanımızın yoğun çalışmaları sonucu geliştirilen yeni Smart TV’lerimizin kullanıcıların hayatını kolaylaştıran, inovatif özellikleriyle adından söz ettireceğine inanıyoruz ve bu kategorideki pazar payımızı yüzde 35 seviyesine çıkarmayı hedefliyoruz”dedi.

FEVZİYE BALİ: “ÜRÜNLERİMİZE HER YIL YENİLERİNİ EKLİYORUZ” Etkinlikte LG Cinema 3D Smart TV’lerle ilgili bir sunum yapan LG Electronics Türkiye TV Pazarlama İletişimi Müdür Yardımcısı Fevziye Bali ise, “Kısa bir süre önce tüketicilerin beğenisine sunduğumuz dünyanın ilk 84 inç ULTRA HD TV’siyle görüntü kalitesinde benzersiz bir noktaya ulaştık. LG Electronics olarak tanıtımını yaptığımız Cinema 3D Smart TV’lerimizle ise inovasyon merdiveninde bir basamak daha çıkıyoruz. 2013 model LG Cinema 3D Smart TV’lerin sahip olduğu yeni Smart Menü ve yeni Sihirli Kumanda sayesinde tüketicilere tam anlamıyla kolay ve akıllı kontrol deneyimi sağlıyoruz. Tanıttığımız bir başka yenilik ise, doğal konuşma

LG Türkiye Smart TV Ürün Müdür Yardımcısı Aytek Dorken, LG Türkiye TV Bölüm Başkanı Jikang Kim, LG Türkiye TV Pazarlama İletişimi Müdür Yardımcısı Fevziye Bali, LG Türkiye Genel Müdürü Calvin Cho, LG Türkiye Ev Elektroniği Satış Bölüm Başkanı Ergün Altay

akışını tanıyabilme özelliğine sahip geliştirilmiş ses kontrol teknolojisi ‘Voice Recognition’. Voice Recognition, sesli arama ile sonuçları LG Smart TV’nin her köşesinden anında filtreleme özelliğine sahip. Tanıtılan tüm akıllı kontrol özellikleri kullanıcılara en kolay ve en keyifli Smart TV deneyimini sunuyor” dedi.

LG CİNEMA 3D SMART TV’LERİN ÖZELLİKLERİ: SMART SHARE PLUS Geliştirilmiş Smart Share Plus özellliği WiDi ve Miracast’i de içeren çok sayıda farklı bağlantı seçenekleriyle akıllı cihazlardan LG Smart TV’ye içerik aktarımını olanaklı kılıyor. Ayrıca NFC (Near Field Communication-Yakın Alan İletişimi) veri iletim teknolojisini kullanan LG TagON uygulaması sayesinde kullanıcılar akıllı telefonlarını bir TagOn etiketine dokundurarak TV’lerini akıllı telefonları ile kolay ve hızlı şekilde eşleştirebiliyor. 2013 LG Cinema 3D Smart TV ürün gamı aynı zamanda kullanıcıların herhangi bir lokasyondan yüksek kalitedeki içeriği TV’ye aktarmalarına olanak tanıyan LG Cloud servisli Smart TV modellerini de barındırıyor. GLOBAL VE YERLİ ZENGİN İÇERİK DÜNYASI Smart TV kullanıcıları sürekli genişleyen bir içerik seçimine sahip olmak isterken, hangi kaynaktan ve nasıl aktarım yapacakları konusunda sıkıntı yaşıyor. LG, Türkiye’nin önde gelen içerik sağlayıcıları ile yaptığı Premium işbirlikleri sayesinde bu soruna pazardaki en iyi çözümü sunuyor. LG Smart TV kullanıcıları, Sihirli Kumanda’larından tek bir dokunuşla zengin yerli ve yabancı VoD (Videoon-Demand) Premium içeriklere hızlıca erişme imkanına sahip oluyor. VoD içeriğin yanısıra online olarak canlı yayın içeriği de sunan bu uygulamalar sayesinde kullanıcılar dilediği an dilediği içeriğe ulaşabiliyor. MAGIC STAND VE CINEMA SCR EEN TASARIMI Minimalist stil ve en son teknoloji ile tasarlanan 2013 Cinema 3D Smart TV serisi neredeyse çerçevesiz Cinema Screen tasarımlı modelleri ile kullanıcılara göz alıcı 3D deneyimini sunuyor. LG’nin yeni tasarladığı TV ayaklığı Magic Stand ise zarif ve inovatif tasarımı ile TV deneyimini maksimuma çıkartıyor. Ayrıca Cinema Screen ve Magic Stand tasarımları kullanıcıların evlerine sofistike bir görünüm ve modern bir stil katıyor.


128 Hi-Tech otel-tech

FormSolar, Yingli Solar ve Fronius ile anlaştı Formsolar, dünyanın en büyük panel üretim kapasitesine sahip Yingli Solar ve inverter üretiminde öncü şirket olan Fronius ile ortak proje geliştirme konusunda anlaştı. Bu dev işbirliği ile güneş enerjisi yatırımlarının kaliteli ve ileri teknoloji ürünleri ile buluşturulması hedefleniyor.

D

ünyanın en büyük güneş paneli üreticisi olan Yingli Solar ve verimli, güvenilir ve yüksek performanslı inverterler ve bunların sistem denetimine dair çözümler sunan teknoloji lideri Avusturyalı Fronius ile ortak çalışma kararı alan FormSolar, anahtar teslim olarak Türkiye’nin her noktasında güneş enerjisi sistemlerinin kurulumunu gerçekleştiriyor.

ENİS BEHAR: “KALİTEYİ EN KISA SÜREDE VE UYGUN FİYATLARDA SUNACAĞIZ” Konuyla ilgili bir değerlendirme yapan FormSolar Genel Müdür Enis Behar, “Firma olarak müşterilerimizin güneş enerjisi yatırımları için ürünleri en uygun koşullarda elde etmelerini amaç edindik. Sharp firmasıyla ince film panellerde devam eden çalışma, kristal panellerde de dünyanın en büyüğü Yingli Solar ile daha da genişleyecektir. Fronius ve Yingli Solar ile olan işbirliğimiz sayesinde müşterilerimize kaliteli ürünleri, en uygun fiyatla, daha kısa bir sürede sunarak Türkiye’nin en verimli güneş enerjisi sistemlerini kurma fırsatını elde ediyoruz“ dedi. Türkiye’nin dört bir yanından gelen talepleri daha hızlı karşılamak ve tekliflendirmek amacıyla İstanbul, Bursa, İzmir, Ankara, Antalya ve Adana ofisleri ile birlikte bölgesel olarak çalışan, Türkiye genelinde 300’ü aşkın noktada bayileri kanalıyla hizmet veren FormSolar, Yapı Kredi Leasing ile 60 ay vade, Turseff ile banka kredilendirmesi olmak üzere halen Türkiye’de en geniş alternatif ödeme seçenekleri ile müşterilerine hizmet veriyor.

FORM’DAN “ISI POMPALARI” KONULU SEMİNER Form Şirketler Grubu, 2 Nisan Salı günü Renaisance İstanbul Bosphorus Otel’de “Isı Pompaları” konulu seminer düzenledi. İklimlendirme, proje mühendislik ve inşaat sektöründe faaliyet gösteren firmalardan gelen 100’ün üzerinde katılımcının yoğun ilgi gösterdiği seminerde “Isı Pompaları ve Uygulamalar” konusunda bilgiler paylaşıldı. Seminerde öncelikle GN Proje’den Gürkan Görgün “THY HABOM Projesi Toprak Kaynaklı Isı Pompası Uygulaması” konusunda, arkasından VEMEKS Mühendislikten Veli Doğan “Titanic Belek Otel Nehir Kaynaklı Isı Pompası Uygulaması” konularında birer sunum gerçekleştirdi. Seminerin devamında konuşan Form Şirketler Grubu Yürütme Kurulu Başkanı Tunç Korun ise, ısı pompası cihazlarının çok küçükten çok büyüğe birçok kapasite ve tipte olduğunu örneklerle açıkladı. %100 taze hava temini, 90°C sıcak su üretimi, büyük kapasitelerde ısıtma, 9 cop’lara varan özel üniteler gibi birçok farklı ürün konusunda katılımcılarla bilgiler paylaşan Korun, özellikle İsveç, Almanya ve Amerika gibi birçok ülkede alınan teşvikler nedeniyle ısı pompası uygulamalarının çok büyük hacimlere ulaştığını belirterek, “İsveç’te yeni yapılan evlerin %90’nında toprak kaynaklı ısı pompası kullanılıyor” dedi.




Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.