Orhan kemal eskici ve oğulları epsilon yayınları

Page 53

"Aim ıyorum lan, h ı rt ! " H ı rt babandır. Burası ben i m dükkanı m . . . " " i sterse kerhanen olsun." "N e ? K e r h a n e m m i ? B a n a k e rh a n e c i m i d i y o rs u n ? Arkadaşlar, duydunuz ya, bana kerhaneci ded i ! " Altm ı şaltı Ziya uzaktan, "Tamam," ded i . "Duyduk. Kerhaneci ded i sana. Eşhedübil lah şahidiz! " Şarapçı, garsonuna seslen d i : "Şampiyon, çağır bir bekçi . . . B e n sana kerhanec i demeyi gös­ teriri m ! " Şampiyon, fortlarına bastığı eski siyah ayakkabı larıyla bekç i çağırmak üzere dükkandan fırlad ı . TopaJ Eskic i ' n in borcu alınmış, artan parası meşin cüzdan ına konulup cebine soku lmuştu. Pos bıyıki m m h ırsl ı bakışları önün­ de dükkandan çıkarı ldı. Y ı ldız dolu ağustos gecesi, ihtiyarı ken­ dine geti rmişti. At fı şkısı kokan sıcak havayı üst üste kokladı . Başı dönüyordu. Tahta hacağıyla parke teri tok tok döverek yürürken bu lantısı artıyordu. Yan sokaklardan birine saptı. Karan lık duvara tutunarak çömeldi, öğürtüyle uzun uzun kustu. Orac ıktaki kara l ı beyazl ı bir kedi fosforlu gözleriyle yeşi l yeşi l bakıyordu, ihtiya­ rın gitmesini bekl iyord u . İ htiyar kalkt ı . Az açı l m ıştı. Omuzunda­ ki ceketini düşürmemeye çal ışarak, kusmuklu ağzı n ı koluyla s i l­ di, cadden in elektrik ayd ınl ığına çıktı. Durdu, sendeled i. Sonra kar­ ş ıya geçt i . Kepenkleri indiri l m i ş bir terzi dükkan ı n ı n önündeki elektrik direğinin altında duran üzümcünün küçük arabasına hafif bir ya lpayla yaklaştı. Adama sarhoş gözleriyle kan l ı kan l ı baktı. "Merhaba! " Üzümcü, tahta hacak l ı n ı n iyice sarhoş olduğunu an lam ıştı. Topa! Eskici hep o hafıf yalpayla dertli dertli içini çekti. "Bu dünyada, bu bok dünyada evlat, iyi olmaya imkan var m ı?" "Doğru emm i, haklısın." "Üzümün ekşi değ i l ya? 53


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.