075

Page 1

cmy k

Sesimiz duyulsun diye

Metin Küreci’yi y›ld›zlara u¤urlad›k

Bu y›l tüm kad›nlar krizin y›k›m›na, erkek egemen düzenin fliddetine, AKP’nin piyasac› gerici politikalar›na karfl› yaflamak istedikleri dünyan›n düflü ile 8 Mart’ta meydanlarda yan yana olacak 8 Mart Dünya Kad›nlar günü geliyor. Kad›nlar yaflamak istedikleri dünyan›n düflünü anlatmak, krizin y›k›m›na karfl› kad›n dayan›flmas›n›n sesini büyütmek, yaklaflan yerel seçimlerde kad›nlar›n taleplerini duyurmak, kad›na yönelik taciz, tecavüz ve fliddeti aklamayacaklar›n› göstermek için 8 Mart meydanlar›na iniyor. Bu y›l 8 Mart meydanlar›nda kad›n mücadelesinin toplumsal mücadele içinde yaratt›¤› ortak de¤erler ve birikim kendini gösterecek. Y›l boyunca DESA’da, Sinter’de, Selga’da, K›z›lay’da, ATV-Sabah’ta çal›flma ve örgütlenme haklar› için direnen emekçi kad›nlar, 8 Mart’ta direnifllerinin heyecan›n› ve kararl›l›¤›n› kad›n kortejlerine tafl›yacak. Mamakl›, Dikmenli ka-

Sayfa 10’da

d›nlar bar›nma hakk›n›, Eskiflehirli kad›nlar Ekmek ve Emek Meclisi’nin taleplerini, Kocaeli’nden kad›nlar su ve do¤algaz hakk›n› kentlerinde düzenlenecek mitinglerde duyurmaya devam edecek. Kad›nlar y›lbafl›nda Taksim’de yaflanan tacize, a¤ustos ay›nda Avc›lar’da yaflanan tecavüz ve fliddet olay›na, Bursa’da boy gösteren Üzmez yüzsüzlü¤üne duyduklar› öfkeyi 8 Mart’ta hayk›rmaya haz›rlan›yor. fiiddetin tüm dünyada son bulmas›n› isteyen kad›nlar, bar›fl ve kardefllik için de yürüyecek. Yok say›lan Kürt kad›nlar› sözde aç›l›mlara kanmay›p gerçek demokrasi için y›llard›r dillendirdikleri taleplerinden vazgeçmediklerini gösterecekler.

Her ne pahas›na olursa olsun, kendini devrim ve sosyalizm davas›na bütünüyle adayan bir devrimciyi, Metin Küreci’yi kaybettik. 1980’den önce Maltepe Gülsuyu mahallesinde devrimci mücadeleyi örgütleyen Küreci, 12 Eylül faflizmine karfl› direniflin ön saflar›ndayd›. K›rflehir firar›n› örgütleyen Küreci, Devrimci ‹flçi çal›flmas›n›n öncülerinden oldu. Küreci 1992’ye kadar Çukurova bölgesindeki devrimci çal›flmalar›n örgütlenmesinde kurucu bir rol oynad›. 11 fiubat’ta hayata gözlerini yuman Metin’i dostlar› ve mücadele arkadafllar› yolcu etti.

15 Günlük Siyasi Gazete

Y›l 3 • Say› 75 • 26 fiubat 2009 • 1 YTL

Sayfa 2’de

AKP’YE HALKIN CEVABI

Ifliniz talan gücünüz yalan Zamm›n, talan›n ad› hizmet olmufl

I Orman ya¤mas› m› hizmet, sayaç soygunu mu? Halk› evinden edip villa kondurmak m› Sayfa 2’de hizmet, imar oyunlar›yla servetine serMevzileri do¤ru yere kurmal› vet katmak m›? Do¤algaza, ulafl›ma, suya zam: ‹flte AKP’nin hizmetleri!

fiovlar›na, yalan›na karn›m›z tok I AKP’nin ifli gücü yalan dolan! Diyarbak›r’da kardefllikten bahseder, Ankara’da ›rkç› faflist edebiyat›n has›n› yapar. Davos’ta flov yapar, Ankara’da ABD’nin iste¤ine uyar. Sermaye medyas›n›n bir bölümüne çatar, ama yandafl› olunca korur kollar!

Vadi halk› Gökçek’in Adana halk›: Bizi Yerel seçimlere peflini b›rakm›yor üniversiteli damgas› yakan› biz de yakar›z

Vadi halk›, yoksullar›n diflinden t›rna¤›ndan art›rarak yapt›¤› evleri kaçak diye y›kmaya çal›flan Melih Gökçek’in peflini b›rakm›yor. Dikmen Vadisi'nde bulunan Bar›nma Hakk› Bürosu önünde toplanan Vadi halk› uzun bir yürüyüflün ard›ndan Gökçek’in kaçak villas›n›n önüne gelerek aç›klama yapt›. Vadi halk›, "Ey devlet, ey vali, ey emniyet müdürü, yaln›z gecekonducuya m› yetiyor gücünüz" diyerek gerçek h›zs›zlara, düzenbazlara neden dokunulmad›¤›n› sordu. Vadililer, "Art›k yeter demenin, bu saltanat› y›kman›n zaman› geldi" dedi.

Sayfa 4’te

Sayfa 5’te

Üniversitelerinde akademik ve demokratik haklar› için mücadele veren üniversiteliler, kent yönetimlerinde de söz sahibi olmakta kararl›. Partilerin yerel seçimlere yo¤unlaflt›¤› dönemde pek çok ilde Ö¤renci Kolektifleri’ne üye üniversiteliler de yerel seçimler için flartlar›n› belirledi. Yerel yönetimlere talip tüm adaylardan “üniversitelilerin flartlar›” ad›n› verdikleri talepleri kabul etmesini isteyen ö¤renciler, üniversitelere gelen adaylar› bu flartlar› imzalamaya zorluyor.

Krizin toplumda do¤urdu¤u a¤›r sonuçlara karfl› Adana’da Halkevciler AKP il binas› önünde yapt›¤› eylemle “Kriz emekçileri de¤il AKP’yi yakacak” dedi. Halkevciler eylemde kendini yakan iflçiye atfen Erdo¤an kuklas› yakt›. Ayr›ca yine Adana’da Güney Sanayi adl› flirketin krizi bahane ederek 400 iflçi ç›karmas›n›n ard›ndan iflçiler maafllar›n› ve tazminatlar›n› alabilmek için Adana AKP il binas›na yürüdü. ‹flçiler, “Bizler ac›m›zdan ölürken, bunlar bizim param›zla servet yap›yorlar. Aylard›r bizim maafl›m›z› vermiyorlar” dedi.

Sayfa 7’de

Kürtler de yek münit dedi Erdo¤an’›n Diyarbak›r’› düflürme plan› flimdiden iflas bayra¤›n› çekti. “Bindirilmifl k›talarla” gerçeklefltirdi¤i Diyarbak›r mitinginde sadece 10-15 bin kifli toplayabilen AKP, 2007 mitinginin yar›s› kadar Diyarbak›rl›y› bile karfl›s›nda bulamad›. Halk ikiyüzlü aç›l›mlar› yutmad›. Kürt halk›n›n AKP’ye s›rt›n› dönmesinde ne kadar hakl› oldu¤u TBMM’deki rezaletle bir kez daha ortaya ç›kt›. TRT’nin fleflinde Baflbakan tek cümle Kürtçe konufltu diye büyük aç›l›mlardan bahsedilirken, TRT’nin üçünde (TBMM TV) anadiliyle konuflan DTP Eflbaflkan› Ahmet Türk’ün konuflmas›na sansür uyguland›. Sayfa 4’te

cmy k

‹flbirlikçi kardeflli¤i

Ender Büyükçulha

Çok üflüyorum

Mustafa Eberliköse

AKP’nin yeni umudu

fiükran Eken

Kad›nlar için kazan›lacak mevzi

Sayfa 10’da

En güzel halk türküsü

Ferda Koç

Sayfa 6’da

fiahabettin Arpac›

savafl gemisi gönderdi. BM Güvenlik Konseyi’nin “korsanlara karfl› denizde ve karada s›cak takip” karar›n›n arkas›nda ise Somali’nin do¤al kaynaklar› ve bölgesel konumu yer al›yor. Çünkü Somali çok zengin do¤algaz rezervlerine sahip. Aden Körfezi de dünSayfa 4’te ya denizlerinde yap›lan mal ve petrol ticaretinin ana yolu durumunda. Somali tezkeresi de bu noktada ABD’nin Türkiye’ye biçti¤i misyonun bir ifadesi oluyor. “Daha Davos’a gitmiyor” ama ABD’nin iste¤iyle Somali’nin yolunu tutuyor.

Sayfa 5’te

niden paras›z yemek yemesini sa¤layacak olan genelge için Maliye Bakanl›¤› harekete geçti. SES’in örgütledi¤i eylemler sayesinde emekçilerin haklar›n›n sessizce gasp edilmesi engellendi.

Davos’ta kuru kabaday›l›k yapan Tayyip Erdo¤an ülkeye döner dönmez artisli¤i bir kenara b›rak›p gerçek kimli¤ine döndü. AKP hükümeti ABD’nin talebi üzerine Somali’ye

Sayfa 4’de

Sa¤l›k emekçilerinin, Sa¤l›k ve Sosyal Hizmet Sendikas› (SES) öncülü¤ünde paral› yeme¤e karfl› bir y›ld›r sürdürdü¤ü mücadele kazan›mla sonuçland›. Hastane personelinin eskiden oldu¤u gibi ye-

Dakka bir gol bir

Sayfa 3’de

SES’siz kalmad›lar afllar›n› kazand›lar


cmy k

26 fiubat 11 Mart

2 GÜNDEM

Kararl› bir devrimciyi y›ld›zlara u¤urlad›k Her ne pahas›na olursa olsun kendini devrim ve sosyalizm davas›na bütünüyle adayan bir devrimciyi, Metin Küreci’yi kaybettik. 11 fiubat’ta hayata gözlerini yuman Metin’in an›s› halk›n mücadelesinde yaflayacak 6 y›ld›r karaci¤er kanseriyle mücadele eden Metin Küreci’yi, 11 fiubat’ta Almanya’n›n Hamburg kentinde kaybettik. 12-13 fiubat tarihlerinde düzenlenen anma toplant›lar›na, Avrupa’n›n çeflitli flehirlerinden gelen Devrimci Yol’cu arkadafllar›, Türkiye‘den gelen efli, k›z› ve yoldafllar› kat›ld›. Yaflam›, mücadelesi ve devrimci harekete katk›lar›n›n anlat›ld›¤› toplant›larda, Küreci, Ali Asker’in söyledi¤i türküler, sinevizyon gösterimi ve fliirlerle an›ld›. Metin Küreci ‹stanbul’a, y›ld›z yumru¤a sar›l› tabutuyla yolcu edildi. 14 fiubat günü Türkiye’nin farkl› flehirlerinden gelen dostlar›, Küreci’nin kurucusu oldu¤u Kaz›m Koyuncu Kültür Merkezi’nde bulufltu. Kültür Merkezi’nde hayat›n›n anlat›ld›¤› sinevizyon gösterimi gün boyu sürdü. Saat 13.00’de cenaze töreni için hareket eden konvoy Metin Küreci’nin 78’de anti-faflist mücadelenin militanl›¤›n› yapt›¤› ve yoksul halk›n bar›nma hakk›n›n fiilen yaflama geçirilmesine dönük bir örgütlenmeyi yürüttü¤ü Maltepe Gülsuyu’nda cenaze için gelenlerle bulufltu. Buluflman›n ard›ndan Metin Küreci’yi u¤urlamaya gelenler, y›ld›z yumruklu pankarta sar›l› tabutunu omuzlar› üstünde tafl›yarak mezarl›¤a kadar kitlesel bir yürüyüfl yapt›lar. “Metin Yoldafl Ölümsüzdür, Devrim fiehitleri Ölümsüzdür” sloganlar› eflli¤inde yüzlerce mücadele arkadafl›n›n, dostunun ve seveninin kat›ld›¤› yürüyüfl, marfllar eflli¤inde gerçekleflti. Yürüyüfl boyunca üzerinde Metin Küreci’nin foto¤raf›n›n oldu¤u y›ld›z yumruklu pankart tafl›nd›. Gülsuyulu Devrimciler de açt›klar› pankartla cenaze töreninde yerlerini ald›. Mahalle halk› da devrimci evlad›na sahip ç›karak evlerden ve yol kenarlar›ndan yürüyüfl kortejine kat›ld›. Gülsuyu Mezarl›¤›’na gelinmesinin ard›ndan burada Metin Küreci’nin an›s›na konuflmalar yap›ld›. Cenaze töreninde efli Sevgi, Abdullah Ayd›n, ‹lknur Birol, yol arkadafllar› ‹brahim Ak›n, Ali Uçak, Ramazan Velieceo¤lu, Gülsuyu Ma-

hallesi’nden devrimci arkadafllar› ve Devrimci Gençlik ad›na birer temsilci konuflarak Metin Küreci’nin yaflam›n› ve mücadelesini anlatt›lar. Metin Küreci’nin Hayat› 1958’de ‹stanbul Gülsuyu’nda do¤an Küreci 1970’li y›llarda bir Devrimci Yol militan› olarak bu bölgedeki anti-faflist mücadelenin ön saflar›nda yer ald›. 12 Eylül`ün aç›k faflizm koflullar›nda kararl›l›kla mücadeleye devam eden Küreci,

1984’ten sonra devrimci hareketin yeniden yarat›lmas› konusunda büyük çaba harcayanlardan birisiydi. Yürüttü¤ü gizli devrimci çal›flmalarda “Erdem” ve “Hasan” isimlerini kulland›. Metin Küreci, yer ald›¤› militan devrimci gruplarla Çanakkale, K›rflehir ve daha birçok hapishanedeki devrimcilerin firar çabalar›nda önemli roller ald›. K›rflehir Hapishanesi’nden 11 devrimcinin kaçt›¤›

baflar›l› giriflimin örgütlenmesinde belirleyici bir rol oynad›. Bu firar eyleminin ard›ndan k›sa bir süre içinde yurt d›fl›na ç›kt›. Burada da Devrimci ‹flçi çal›flmas› içerisinde yer ald›. 1988’den sonra Türkiye’ye dönerek, Devrimci Yol militanlar›n›n devrimci hareketi yeniden yaratmak için oluflturdu¤u Devrimciler Platformu’nda aktif görevler ald›. 1992’ye kadar Çukurova bölgesindeki devrimci çal›flmalar›n örgütlen-

Ulafl Bardakç› mezar› bafl›nda an›ld› 37 y›l önce 18 fiubat’› 19 fiubat’a ba¤layan gece, ‹stanbul Arnavutköy’de bir eve bask›n düzenliyor polis. Evde THKP-C ve Dev-Genç militan›, önderi Ulafl Bardakç› var. “Kurtulufl yok, teslim ol” diyorlar. Ulafl, oligarflinin militarist güçleriyle dört saat süren bir çat›flman›n sonras›nda flehit düflüyor. T›pk› yoldafl› Cevahir gibi “Kurtulufla Kadar Savafl” fliar›n› yaflam›yla yeniden anlamland›rarak, sosyalizmin ö¤retmenleri aras›na kat›l›yor. Ulafl Bardakç› için 19 fiubat’ta Karfl›yaka Mezarl›¤›’nda bir anma töreni düzenlendi. Yaklafl›k 600 kifli mezarl›¤›n 2. Kap›s›nda buluflarak sloganlar eflli¤inde Ulafl’›n mezar›na kadar yürüdü. Yap›lan sayg› duruflunun ard›ndan ortak aç›klamay› Devrimci 78’liler Federasyonu Baflkan› Ruflen Sümbülo¤lu okudu. Devrimci Gençlik’in “Ulafl Yoldafl Yafl›yor Dev-Genç Savafl›yor” pankart› ile kat›ld›¤› anmada; ÖDP, Devrimci 78’liler Federasyonu, 68’liler Dayan›flma Derne¤i, Devrimci Hareket, SDP ve Dev-Lis de yer ald›.

mesinde kurucu bir rol oynad›. “Tart›flma Süreci” ad› verilen Devrimci Yolcular aras›ndaki tart›flma ve ayr›flma döneminde yakalanan Küreci, 1 y›l cezaevinde kald›. 2007 y›l› Kas›m ay›nda çal›flmalar›na bafllayan Kaz›m Koyuncu Kültür Merkezi’nin kurucular›ndan oldu. Düflünceleri, deneyimleri ve eme¤iyle derne¤in kurulufl sürecine elinden gelen tüm katk›y› sundu. Kültür Merkezi çal›flmalar›n› sürekli destekledi. Ayn› deste¤i dostu oldu¤u Halkevleri’ne de tüm yüre¤iyle sundu. Türkiye`nin dört bir yan›nda, Devrimci Yol militanlar›yla yapt›¤› röportajlar› bir araya getirerek, Devrimci Yol’un tarihini “militanlar›n›n ve halk›n gözünden” yazmay› düfllüyordu. Özellikle Adana bölgesindeki görüflmeleri birebir kendisi yürüterek tamamlanma noktas›na getirdi. Tüm çal›flman›n sonunu getiremeyece¤ini anlad›¤›nda, “hiç olmazsa bir gün bu tarihi yazmak isteyecekler için son günüme kadar malzeme sa¤lam›fl olurum” diyerek çabas›n› sürdürdü. Metin Küreci’nin an›s› mücadelemizde yaflayacak…

Mevzileri do¤ru yere kurmal›

Y

erel seçimler yaklaflt›kça kap›flman›n fliddeti de art›yor. Aday listelerinin kesinleflmesiyle birlikte dosya savafllar›n›n h›zlanaca¤› bir dönem de bafllad›. Taraflar›n birbiri hakk›nda dosya bulma konusunda s›k›nt› çekmeyecekleri görülüyor. CHP, K›l›çdaro¤lu eliyle bas›n yoluyla dosya patlat›rken AKP, CHP’li belediyelere polis operasyonlar› ile cevap veriyor. Son Sevigen ‘iflgüzarl›¤›’ da göstermifltir ki, kapitalizm bir soygun düzenidir ve onu yönetenler de hangi partiden olursa olsunlar bu soygunun içindedirler. Neoliberal dönüflümün bir parças› olarak yaflanan kentsel rantlar›n sermayeye peflkefl çekilmesi sürecinde de “bal tutan parma¤›n› yalamaktad›r”. AKP Genel Baflkan Yard›mc›s› fiaban Diflli Silivri Belediyesi’nde imar plan›nda de¤iflikli¤e arac›l›k yaparak 1 milyon dolar cebe indirirken, CHP Genel Sekreter Yard›mc›s› Mehmet Sevigen, Befliktafl Belediyesi’nde imar plan›nda de¤iflikli¤e arac›l›k ya da Baykal’›n ifadesiyle ‘iflgüzarl›k’ yaparak 1 milyon dolar› cebe indirmeye çal›flm›flt›r. Ama ikisini ay›ran küçük “fark”, anlafl›ld›¤› kadar›yla ikincisinin bu ifli becerememifl olmas›d›r. Sevigen’in kar›flt›¤› tek kavga bu de¤ildi. CHP’nin ‹stanbul ‹l Baflkan› ve –böyle bir adayl›k statüsü olmasa da- Büyükflehir Belediye Meclisi Baflkan aday› Gürsel Tekin, ilçe belediye meclisi listelerinin ilk s›ralar›na kendi adamlar›n› koyamay›nca kavga ç›kt›. ‹ddialara göre kavgadaki hasm› ise ilk s›ralar› Tekin’e kapt›rmayan Sevigen idi. Tekin, partisine oy kaybettirece¤i riskini umursamadan istifa tehdidini bas›na s›zd›rd› ve istedi¤ini ald›. ‹lçelerdeki ilk s›ra meclis üyelerinin önemi ise Büyükflehir’e gitmeleri ve orada komisyonlara girmeleri veya komisyonlar› seçmeleri. Böylece seçimin ilk galibi belli oldu. Gürsel Tekin, K›l›çdaro¤lu seçimi kazans›n kazanmas›n kendi ekibini garantileme kavgas› verdi ve kazand›. AKP ise Ankara’da Keçiören depremi yaflad›. Melih Gökçek ile Turgut Alt›nok aras›ndaki Ankara Büyükflehir Belediye Baflkan adayl›¤› ‘yar›fl›n›n’ sonucunu me¤erse bir kaset flantaj› belirlemifl. Alt›nok’un bu yenilgiyi hazmedemeyip, son anda Keçiören adayl›¤›ndan istifa edip Büyükflehir’e ba¤›ms›z adayl›¤›n› koyarak, kendisine kaset flantaj› yapan Gökçek’e seçim kaybettirme giriflimi, AKP’nin

cmy k

zirvelerinden -belki de Çankaya tepelerinin zirvelerinden- gelen telkinle (ya da yeni bir dosya, bir kaset flantaj›yla veya bir bakanl›k vaadiyle, belki de her ikisi birden) engellendi. Esasen AKP ile CHP aras›nda cereyan eden, MHP’nin sadece bir-iki dosya ile zay›f flekilde dahil olabildi¤i yerel seçim düellosunda hiçbir yerel program gündeme gelmiyor, alt› bofl da olsa “vaatler” de¤il dosyalar havalarda uçufluyor. (Sol bir program›n ve söylemin ortalarda görünmedi¤i bir ortamda toplum emekten yana söylemleri SP ‹stanbul aday› Mehmet Bekaro¤lu’ndan duyar olmufltur.) Bu düello Kürt illerinde ise aktör de¤ifltirerek ve aktörlerin de¤iflimiyle birlikte yöntem de de¤ifltirerek devam ediyor. Daha önce Baflbakan Erdo¤an’›n “Diyarbak›r’› düflürme” slogan›yla yola ç›kt›¤› ama DTP’nin kitlesel protestosu sonucunda neredeyse insan yüzü görmeden gerçeklefltirdi¤i baflar›s›z gezinin ikincisi Diyarbak›r’dan bafllad›. Baflbakan T. Erdo¤an ikinci tura bafllamadan önce ‹mral›’da tadilat, TRT fiefl gibi “aç›l›mlar” yapt› ve daha da önemlisi “Diyarbak›r’› düflürme” slogan›n› terk etti. Buradan Erdo¤an’›n Kürt illerinde kap›flmadan vazgeçmedi¤i ancak beyaz eflya ve benzeri operasyonlarla oylar›n korunmas› noktas›na geriledi¤i anlafl›l›yor. (Sadece daha küçük bir hedef olarak “Tunceli’yi düflürme” plan› öne ç›k›yor). Yerel yönetimlerde sol ad›na al›nan inisiyatiflerin parlak sonuçlar üretebildi¤ini söylemek ise zor görünüyor. “Biz Var›z” ad›yla oluflturulan platformun program ve yöntem sorunlar› çözülemeyince etkili bir seçim kuvveti ortaya ç›kart›lamad›. Neredeyse her yerde DTP’nin kendi ad›yla seçime girmesi ve ortak desteklenen adaylar›n çok s›n›rl› say›da ç›kart›labilmesi, bu giriflimin seçim sonras›nda ortak mücadeleye tafl›nabilir kal›c› sonuçlar ç›karmas›n› güçlefltiriyor. Bu sonucun ortaya ç›kmas›nda DTP’nin ‘Bat›’da da “Kürt sorunu ve savafl” bafll›¤›n› ana eksen olarak belirlemesinin yan› s›ra “halk›n haklar›n› kazanma” eksenli program önerisinin di¤er bileflenler taraf›ndan anlafl›lamamas› ve kimi bileflenlerin böyle bir platformun amac›n› sadece DTP’nin seçmen gücüyle baz› yerlerde kendi adaylar›n› seçtirmekle s›n›rl› görmeleri de etkili olmufltur. Bileflenlerin politik çeflitlili¤i dikkate al›nd›¤›nda, "ortak baflar›n›n

mümkün oldu¤u" yerlerde aday ç›kart›larak ortak bir program›n yaflama geçirilmesi mümkün iken “her yerde ortaklaflma” iddias›yla birçok baflar›l› deneyim olana¤› da feda edilmifltir. *** ‹ç siyasette tüm dikkatler yerel seçim gündemi üzerinde toplanm›flken Obama’n›n ifl bafl›na gelmesine de ba¤l› olarak bölgemizde bir dizi s›cak geliflme de yafland›. Bu geliflmelerden en çarp›c› olan› Azerbaycan Hava Kuvvetleri Komutan› Rail R›zayev’in silahl› sald›r› sonucu öldürülmesiydi. Azerbaycan’›n ikinci adam› olma çabas›ndaki R›zayev’›n yönetim içindeki Kafkas lobisiyle sürtüfltü¤ü biliniyordu. Azerbaycan’›n Rusya’ya yak›nlaflmas› Kafkaslar’daki Rusya-Ermenistan‹ran aks›na karfl› planlanan AzerbaycanTürkiye-Gürcistan aks›n›n bir aya¤›n› ortadan kald›racak. Di¤er yandan Rusya bir süreden beri Asya’y› ‘düzenlemek’ do¤rultusunda bir dizi önemli ad›mlar at›yor, daha önce birçok Do¤u Avrupa ülkesini etkisine alan, buralarda üsler kuran ABD’nin bölgedeki etkisini s›n›rlayan ataklar gerçeklefltiriyor. Do¤algaz› küresel stratejisinin bir enstrüman› haline getirmek amac›yla, Petrol ‹hraç Eden Ülkeler Birli¤i (OPEC) benzeri bir “do¤algaz ihraç eden ülkeler birli¤i” kurmak için giriflimler bafllat›ld›. Güvenlik alan›nda ise Rusya, Kazakistan, K›rg›zistan, Tacikistan, Türkmenistan, Ermenistan ve Beyaz Rusya’n›n içinde oldu¤u NATO benzeri bir birli¤in ad›mlar›n› att›. Bu geliflmelerden önce Özbekistan 2005’te Amerikan üssünü kapatm›flt›, Rusya Gürcistan’a askeri müdahalede bulunmufltu. Bu geliflmelerin bir devam› olarak K›rg›zistan, Manas’taki ABD üssünü kapatt› ve ABD askerilerinin yerine Rus askerlerini yerlefltirece¤i haberleri duyuldu. Pakistan ise bir dizi geliflmenin ard›ndan Taliban’la anlaflmas›ndan sonra ABD aç›s›ndan güvenilirli¤ini iyice yitirdi. Bu geliflmeler ABD aç›s›ndan bölgede pek parlak bir tablo sunmuyor. Bu koflullar alt›nda, Asya’n›n Hint Okyanusu’na ba¤lant›s›n›n kontrolü aç›s›ndan da Afganistan’›n ABD aç›s›ndan önemi daha da artm›fl görünüyor. Obama’n›n, Rusya gezisi sonras›nda, önce Gül’ü sonra da Erdo¤an’› aramas›n›n ve Türkiye’yi bölge lideri olarak tan›mlamas›n›n ve Afganistan’a muharip güç istemesinin arka plan›nda bu manzara var. Ayr›ca K›rg›zis-

tan’› terk edecek ABD askerlerinin Türkiye üzerinden geçifli için giriflimlerde bulunuldu¤u, hatta ABD’nin Trabzon’da üs istedi¤i gibi iddialar da bu manzara içerisinde daha fazla dile getiriliyor. AKP içeride s›k›flt›kça d›fl siyaseti cilalayarak iç siyasetin malzemesi olarak kullanma yolunu seçip, Davos flovu seçim sath-› mailinde yaflanan düflüflü dengelemede önemli bir rol oynarken flimdi de Obama’n›n telefonu cilalan›yor. Somali’ye savafl gemisi gönderilmesi tezkeresi ç›kt›ktan 3-4 gün sonra gelen o telefondan iletilen u¤rusuz talepler ise gizleniyor. *** Siyasal aktörlerin gündemi kendilerince belirlemeye dönük yo¤un çabalar›na ra¤men ekonomik kriz bafl aktör olmaya devam ediyor. ‹flten at›lmalar, iflten at›lma korkusuyla kabul edilen hak gasplar›, ücretsiz izinler, kapanan kepenkler, yoksulluk ve yoksullaflma korkusu, haciz memurlar› toplumun ana gündemini oluflturuyor. Kriz bir iflsizlik krizi halini ald›. Art›k her evde ya da yak›n›nda bir iflsiz var. Bu süreçte hükümet-sermaye blo¤u krizin tüm yükünü emekçilere yükleyecek planlar›n› iflletiyor. Üstelik bunu toplumsal uzlaflma ad› alt›nda baz› sendikalar› da ortak ederek yap›yor: Hükümet, sermaye temsilcileri ve sendikalar›n yer ald›¤› “üçlü dan›flma kurulu”nun tavsiyesi ile yasalaflt›r›lan “k›sa çal›flma ödene¤i”, iflsizlik fonunda biriken 30 milyar dolar› aflk›n paran›n sermayeye s›cak kaynak olarak aktar›lmas›n› sa¤lad›. Bir süredir ifllerli¤ini yitirmifl “Ekonomik Sosyal Konsey”in iki ayda bir toplanmas› karar› da al›narak eme¤e karfl› bir sald›r› mutabakat› oluflturulmaya çal›fl›l›yor. Bunlar›n yan›nda ve daha da önemlisi, Türk-‹fl merkezi vas›tas›yla, emek hareketinin AKP ve sermaye karfl›t› ba¤›ms›z bir güç olmas›n›n önüne geçilmeye çal›fl›l›yor. 15 fiubat Kad›köy Mitingi de gösteriyor ki Türk-‹fl Genel Merkezi’nden iflçi s›n›f›na hay›r gelmez, gelmiyor. AKP, gerilemesinin bu yerel seçimlerden bafllamamas› için önceden hesaplar›n› yapm›fl, yerel yönetimlere aktard›¤› kayna¤› 2002’den 2008’e 5 kat art›rm›flt›. Sosyal devlet yerine neo-liberal sadakac› devlet uygulamas›n›n en pervas›z uygulamalar›na tan›k oluyoruz, olmaya da devam edece¤iz. Ancak 29 Mart sonras›nda krizin etkisi, IMF’li veya IMF’siz

emek düflman› bir programla, frenine aniden bas›lm›fl araba misali, halk taraf›ndan çok daha fazla hissedilecek gibi görünüyor. Bu yüzden yerel seçimlere dair çal›flmalar, ayn› zamanda seçim sonras› sald›r›lara karfl› mevzileri güçlendirme, saflar› tahkim etme aç›s›ndan büyük önem tafl›maktad›r. Bu aç›dan de¤erlendirildi¤inde yerel seçimlere dönük dile getirdi¤imiz üç temel hedeften olan solun birli¤inin sa¤lanmas› k›smi olarak baflar›lm›flt›r. Ancak halk›n haklar›n›n propagandas› ve k›smi de olsa kazan›mlar sa¤lanmas› hedefi ve AKP’nin geriletilmesi hedefi önümüzde durmaya devam etmektedir. Yerel seçimlerde halk›n haklar›n›n ve flartlar›n›n propagandas›n›n yan› s›ra, halk›n muhtarlar›n› seçtirmek mütevazi ancak seçim sonras›nda anlam› daha iyi ortaya ç›kacak çabalar olarak görülmelidir. ‹flsizleri, iflsizlik korkusu tafl›yanlar›, yoksullar›, yoksullaflma korkusu tafl›yanlar› ortak talepler ve ortak bir mücadele program› etraf›nda harekete geçirebilecek bir hedef konmal›d›r. ‹flsizlerin ve sürekli iflsizlik tehdidi alt›nda yaflayanlar›n buluflturulup bir güç haline dönüfltürülmesi önemli bir görev olarak önümüzde duruyor. ‹flten at›lmalar›n yasaklanmas› yani ifl güvencesi-; herkese onurluca yaflam›n› sürdürebilece¤i bir ifl; iflçilerin ve iflsizlerin krizin alt›nda ezilmemesi için asgari ulafl›m, su, elektrik, ›s›nma, beslenme giderlerinin karfl›lanmas›; sa¤l›k hakk›ndan koflulsuz ve paras›z faydalan›lmas›; e¤itimin -okul d›fl› dahil- tüm giderlerinin devletçe karfl›lanmas›; okullarda elektrik, su, do¤algaz›n paras›z olmas› (seçim için her tarafa kömür da¤›t›l›rken okullar›n yakacaks›z kalmas›, ‘takdire’ ve teflhire flayan bir rezalettir) gibi talepler etraf›nda bugünden bir eylem plan› oluflturulmal›d›r. Bu taleplerin önemli bir bölümünün yerel yönetimlerin yetki alan›na girdi¤i düflünülürse, yerel seçim sürecinde at›lacak ad›mlar aç›s›ndan, Eskiflehirli Halkevcilerin Halk Kürsüleri, Ö¤renci Kolektifleri’nin ve Adanal› Halkevcilerin müdahaleleri örnek al›nmal›d›r. Mart ay›n›n seçim curcunas› içerisinde 8 Mart eylemleri ve Dünya Su Forumu protestolar›n›n gölgede kalmas›na izin verilmemeli, bu etkinlikler halk›n haklar› bilincinin oluflturulmas› perspektifiyle ele al›nan etkinlikler olarak da de¤erlendirilmelidir.

2009

Amerika’y› yeniden kurmak Immanuel Wallerstein Binghamton Üniversitesi

Barack Obama, 20 Ocak itibariyle Amerika’daki ve dünyan›n di¤er yerlerindeki insanlar›n büyük ço¤unlu¤unun alk›fllar› eflli¤inde Birleflik Devletler baflkan› olarak resmen göreve bafllad›. Yapt›¤› konuflmada, “Amerika’y› yeniden kurma ifline bafllayaca¤›na” söz verdi. Dünya bas›n›n›n bafll›klarda ve analizlerde çekip ald›¤› bu k›sa cümle, baflkanl›k vaatlerinin tüm belirsizli¤ini bar›nd›r›yordu. “Yeniden kurmak” çok de¤iflik anlamlara gelebilir. Daha iyi olan önceki bir duruma geri dönmek anlam›na gelebilir. Obama, Amerikan vatandafllar›na “daha iyi olan geçmifli seçmeleri” ça¤r›s› yaparak bu anlama gönderme yapt›. Ne var ki, “yeniden kurmak” dünyan›n flu anda bildi¤inden çok farkl› bir Amerika yaratmak anlam›na gelecek köktenci bir de¤iflim de demek olabilir. Belirsizlik, Obama’n›n Birleflik Devletler ve dünya-sistemdeki yap›lar› ve kurumlar› sadece elden geçirmeyi mi, kökten de¤ifltirmeyi mi tasarlad›¤› noktas›nda ortaya ç›k›yor. Birbirinden ayr›lmas› gereken iki soru var. ‹lki Obama’n›n baflkan olarak neyi baflarmak istedi¤i. ‹kincisiyse, jeopoliti¤in hâlihaz›rdaki gerçekli¤i ve dünya çap›ndaki bunal›m düflünülürse, neyi baflarmas›n›n muhtemel oldu¤u. Baflkan yard›mc›s› Biden ikincisini 25 Ocak’ta flöyle aç›kl›yor; “dürüst olmak gerekirse, herkesin tahmin etti¤inden de kötü ve her geçen gün daha kötüye gidiyor”. Bu noktada, Obama ile ilgili ne biliyoruz? Bir siyasi lider için flafl›lacak derecede ak›ll› ve iyi e¤itimli biri. Dengeli, ihtiyatl› ve oldukça baflar›l› bir siyasetçi. Fakat elden geçirmek ve kökünden de¤ifltirmek aras›ndaki genifl yelpazenin neresinde duruyor? Muhtemelen bu alan›n ortalar›nda bir yerlerde. Muhtemelen, gerçekten yapaca¤› ve baflaraca¤› fleyler zekice olabilirse de, kendi seçimlerinden çok dünyasistemin s›n›rlar›n›n içinde bir ifllevi olacak. fiimdiye dek befl alana de¤indi¤inin ipuçlar›n› bize verdi: Kapsay›c› kat›l›m, jeopolitik, çevre, iç toplumsal sorunlar ve ekonomik bunal›mla nas›l bafla ç›k›laca¤›. ‹lk kararlar› oldukça kar›fl›k. Aç›kças›, en çok kendini gösterdi¤i alan kapsay›c› kat›l›m. Kendi seçilmesi de bunun bir ölçütü. fiüphe yok ki, Afrikal›-Amerikan bir baflkan seçmek Birleflik Devletler’de 1945’ten beri de¤iflmeyen bir e¤ilimin zirve noktas› oldu. Bu, Truman’›n orduda, Yüksek Mahkeme’nin okullarda ›rk ayr›m›n›n kald›r›lmas› kararlar›ndan, Thurgood Marshall’›n Yüksek Mahkemeye atanmas›na, Colin Powell’›n Genelkurmay Baflkan› olarak atanmas›na, Powell ve Condoleezza Rice’›n D›fliflleri Bakan› olarak ard› ard›na atanmalar›na dek uzan›yordu. Yine de bu, iki y›l önce pek az kimsenin tahmin edece¤i bir k›r›lma noktas›yd›. Bu bak›mdan önemli. Obama’n›n jeopolitik duruflu ise çok daha az umut vaat ediyor. ‹srailFilistin sorunu muhtemelen flu an çözümsüz durumda. En az›ndan yap›labilecek olan Hamas’› müzakerelere dahil etmek. Büyük olas›l›kla, ABD özel temsilcisi olarak George Mitchell’in atanmas› bunun habercisi fakat bu geçerli bir politik sonuca varmak için oldukça yetersiz. ‹srailliler, s›¤›naklar›na girmifl haldeler ve Filistinli milliyetçilerin kabul edece¤i herhangi bir seçene¤i düflünmeye bile haz›r de¤iller. Irakl›lar›n Obama’n›n 16 ay içinde Irak’tan çekilme sözüne uymas›n› sa¤layaca¤›na flüphe yok. Obama’n›n ‹ranl›lar ile itiflip kak›flmaktan fazlas›n› yapaca¤›na ise inanm›yorum. Daha ilk haftas›nda, Pakistan hükümetinin alt›n› oyan bir facia ile göreve bafllad›. Pakistan hükümeti yak›nda düflecek kadar zay›f. E¤er bu olursa Obama’n›n savunulabilir hiçbir seçene¤i kalmayacak. Temel sorun, Obama’n›n eski, hegemonik güç üzerine kurulu, abart›l› dilden vazgeçememesi. Konuflmas›nda dünyaya “Amerika’n›n bir kez daha liderlik etmeye haz›r oldu¤unu bilin” dedi. Dünya Birleflik Devletler’in kat›l›m›n› istiyor. Liderlik etmesini ise kesinlikle istemiyor. Obama’n›n bunu henüz gerçekten anlayabildi¤ini düflünmüyorum. Bu bak›mdan, Pakistan kendisi için kötü sonuçlar do¤uracak. Buna ilaveten, Latin Amerika’da ifle iyi bir yerden bafllayamad›. Chavez konusunda “seyirciye oynad›” ve daha da kötüsü, Brezilya baflkan› Lula’n›n, “Küba’daki ambargoyu koflulsuz olarak kald›rana dek de¤iflimden yana oldu¤una Latin Amerika’y› inand›ramayaca¤›” uyar›s›n› da duymad›. Çevre konusundaki ilk ad›mlar› olumlu. Atamalar›nda, idarî kararlar›nda ve bilim adamlar›n›n zorunlu oldu¤una iflaret etti¤i kolektif önlemleri almaya haz›r oldu¤unu di¤er devletlere bildirmesinde bunu görebiliriz. Ne var ki, burada da di¤er alanlarda oldu¤u gibi bunlar› ne kadar cesurca ve h›zla yapabilece¤i sorundur. (...) Obama, Kongre’deki Cumhuriyetçileri ekonomi tasla¤›na çekebilece¤i konusunda endifleli. Bu k›smen, ilk konuflmas›nda ifade etti¤i “çat›flmaya ve anlaflmazl›¤a karfl› amaç birli¤i” tutkusunu ifade ediyor. Ekonomi daha da kötüye gittikçe desteksiz kalmak istemeyece¤i düflünülürse bu k›smen zekice bir politika, fakat Cumhuriyetçi liderler bunu anlayacak kadar aç›kgözlüler ve sadece, program›n›n ço¤unu bozmas›na karfl›l›k ona oy verirler. Obama’y› oldukça keyifsiz bir bafllang›ç bekliyor. Amerika’n›n kökünden yeniden kurulmas›na haz›r oldu¤unun göstergeleri, zekas› ve entelektüel aç›kl›¤›na ra¤men güçlü de¤il. Birleflik Devletler’in dilbilgisi iyi. Ne var ki, cesurca yeniden kurulma prati¤ine ihtiyac› var. Çeviri : Açalya Temel


26 fiubat 11 Mart

2009

GÜNDEM 3

I Pasosu olmayan ö¤rencilere dayak

I Yandafllara kömür var okullara yok

I Samsun’de çevre mücadelesi büyüyor

Antalya’da pasosu olmad›¤› için üniversiteli gençlerle tart›flan halk otobüsü floförü, iki arkadafl›n› arad›. ‹ki arkadafl›n› yoldan alan otobüs floförü alt› ö¤renciye copla sald›rd›. Olayda ö¤renciler yaraland›. Otobüsün otomatik kap›lar›n› kapatarak ö¤rencilere sald›ran ve darp eden otobüs floförü ve arkadafllar› hakk›nda ö¤renciler flikayette bulundu.

‹zmir'in Bornova ilçesindeki Alt›nda¤ ‹lkö¤retim Okulu'nda kalorifer yak›t›n›n bitmesi üzerine ö¤renciler so¤ukla karfl› karfl›ya kald›. Okul Müdürü velilerden özellikle hasta olabilecek çocuklar›n› yak›t al›nana kadar okula göndermemelerini istedi. Olaya tepki gösteren veliler, “Herkese bedava kömür da¤›t›yorlar ama okullara kömür vermiyorlar” diyerek tepki gösterdi.

Samsun’da termik santrallere karfl› yap›lan halk toplant›lar› sürüyor. Çevre Meclisi üyeleri Ç›rakman’da 22 fiubat’ta bir toplant› daha yaparak Ç›rakman köylülerine santrallerin zararlar› ve santrallerden yay›lacak radon gaz› konusunda bilgilendirme yapt›. Ç›rakmanl›lar toplant› sonras› santrale karfl› mücadele bafllatacaklar›n› söylediler..

AKP’de her yol var Ekonomik krizin y›pratmaya bafllad›¤› AKP, yerel seçim çal›flmalar›nda her yolu deniyor. Yalanc› aç›l›mlar, flantajlar, yandafl medyan›n seferberli¤i… Zafer için her yol mûbah CHP’nin Ankara ve ‹stanbul’da güçlü adaylarla yola ç›kmas›, SP’nin Milli Görüfl’ü aya¤a kald›rma vaadiyle ata¤a kalkmas›, MHP’nin Ankara’da, Gökçek’e oy verme e¤ilimdeki seçmenine “partiye oy verin” ça¤r›s› yapmas› AKP’yi s›k›flt›r›yor. Ekonomik krizin de y›pratt›¤› AKP, seçimlerden istedi¤i sonucu alabilmek için her yolun mûbah say›ld›¤› bir strateji izliyor. H›zl› bir seçim maratonuna bafllayan Tayyip Erdo¤an il il geziyor. AKP, baz› günler iki farkl› ilde mitingler düzenliyor. Erdo¤an, mitinglerle yerel seçimleri genel seçim havas›na büründürerek insanlar üzerindeki flahsi tesirini de oya tahvil etmek istiyor. Sadaka ve aç›l›ma devam Kömür ve g›da ile bafllayan seçim yard›mlar› Kürt illerindeki beyaz eflya da¤›t›mlar› ile

devam ediyor. Yurt-Kur ise 6 y›ll›k AKP iktidar›nda ilk kez dönem aras›nda harç ve ö¤renim kredileri için yeni baflvurular al›yor. Kesilen belediye burslar›yla y›pranan imaj bu flekilde düzeltilmeye çal›fl›l›yor. AKP’nin faflist ve gerici yüzünü maskeleyerek Alevi ve Kürtlerin oyunu alabilmek için bafllatt›¤› seçim aç›l›mlar› da devam ediyor. Mad›mak Oteli’nin eski binas›nda bulunan ve Alevilerin yo¤un tepkisini çeken kebapç› yerel seçim öncesinde aceleyle boflalt›l›yor. Erdo¤an, Diyarbak›r mitinginde Kürtlerden, TRT fiefl’in karfl›l›¤›n› istiyor. Yine ayn› günlerde, Ahmet Kaya’n›n mezar›n›n Türkiye’ye tafl›nmas› gündem yap›l›yor. Erdo¤an, Kürt oylar›n› almak için bunlar›

yaparken AKP’nin Ankara aday› ‹. Melih Gökçek seçim çal›flmas›n› Murat Karayalç›n’› “teröristlerin” destekledi¤i argüman› üzerine oturtuyor. Kürtleri ve solu ortak düflman olarak niteleyen Gökçek, MHP’li seçmenin oyunu istiyor. Yine ayn› Gökçek, “iktidar ve para bizde” diyerek halka, “bizi seçmeyen hizmet alamaz” flantaj› yap›yor. Gökçek’e dolayl› destek “Hükümetle z›tlaflan belediye ifl yapamaz” aç›klamas›yla Adalet Bakan› Mehmet Ali fiahin’den geliyor. Yine bir baflka flantaj hadisesiyle “Büyükflehir’de MHP’ye oy verin” ça¤r›s› yapt›¤› söylenen AKP’li Keçiören Belediye Baflkan› Turgut Alt›nok’un aya¤› kayd›r›l›yor. Yandafl medya seferber AKP yanl›s› medya

ise yerel seçimler öncesinde “nesnellik, tarafs›zl›k, ba¤›ms›zl›k” gibi ilkeleri, söylem düzeyinde bile bir kenara b›rakt›. Yeni fiafak Genel Yay›n Yönetmeni Yusuf Ziya Cömert, seçimlerde AKP’yi desteklediklerini aç›kça söylemekten gocunmuyor. Çal›k Holding’e ait Sabah 3 gün üst üste Gökçek propagandas› yapan haberler haz›rl›yor. 200 bin gazete Ankara’da belediye görevlilerince bedava da¤›t›l›yor. CHP’li Mehmet Sevigen’in ad›n›n kar›flt›¤› imar yolsuzlu¤u, içerisinde AKP’liler de bulundu¤u için AKP medyas›nda gündem yap›lm›yor. Ankara Çankaya’daki seçim çal›flmas›nda oldu¤u gibi, gerekti¤inde parti ambleminin kullan›lmas›ndan bile vazgeçilmesi AKP’nin “her yol mûbah” politikas›n› hangi s›n›rlara kadar geniflletebilece¤ini gösteriyor.

AKP seçim mitinglerinde, muhalefet partilerine yüklendi¤i kadar “iftirac› medya” dedi¤i Do¤an Grubu’na da yükleniyor. Maliye’nin Do¤an’a seçimler öncesinde kesti¤i yüklü vergi cezas› AKP’nin “hizaya çekme” girifliminin boykot ça¤r›s›yla s›n›rl› kalmayaca¤›n› gösteriyor. AKP’nin bu konuda dozaj› art›rmas›n›n en önemli sebebi Do¤an Grubu’nun seçim öncesinde izledi¤i yay›n politikas›. CHP’li Kemal K›l›çdaro¤lu ve MHP’li Mansur Yavafl gibi muhalefet adaylar›n› parlatma stratejisi izleyen Do¤an, AKP’yi de özellikle imar yolsuzluklar›yla ilgili haberleriyle y›prat›yor. Baflta CHP olmak üzere rakiplerinin yerellerde teflkilatç›l›k problemi yaflad›¤›n›n fark›nda olan ve

muhalefetin yürüttü¤ü seçim siyasetinin daha çok medyaya endeksli oldu¤unu gören AKP de önlemini buna göre al›yor. Yapt›¤› ataklarla Do¤an Grubu’nun gard›n› düflürerek muhalefetin elini zay›flatmaya çal›fl›yor. Yine ayn› süreçte, Turgay Ciner’in yeni ç›karaca¤› gazetede yazarl›k yapmas› için anlaflt›¤› “az›l› AKP düflman›” Emin Çölaflan’la yollar›n› ay›rmas› dikkat çekiyor. Nükleer ihalelerinde ç›kar› olan Ciner’in bu konuda AKP’lilerin telkinlerini dinledi¤i söyleniyor. Bir baflka medya patronu olan M. Emin Karamehmet’in Ergenekon operasyonu kapsam›nda ifadesine baflvurulmas› AKP’nin medya kuflatmas›n› tamamlayan bir geliflme oluyor.

Baykal’›n Pirus seferi

Liste de¤il rant savafl›

Seçim öncesi gidiflattan memnun gibi görünen Baykal’›n kollar› medya operasyonlar›yla budan›yor. Baykal’›n yerel seçim zaferi kendi felaketi olabilir

Aday listelerinin Yüksek Seçim Kurulu’na verildi¤i 17 fiubat günü ve öncesi partiler içinde liste savafllar› k›z›flt› Yerel seçimlerde belediye meclis üyeleri belirlenirken birçok partide tafllar yerinden oynad›. ‹stifalar, transferler, protesto eylemleri yafland›. Hemen hemen tüm partilerde görülen savafllar›n en çarp›c› örnekleri ‹stanbul’da ve Ankara’da yafland›. CHP ‹stanbul ‹l Baflkan› Gürsel Tekin meclis üyesi adaylar› belirlenirken Genel Mer-

“Tek rakibim medya”

kez'in kendi istedi¤i isimlere yer vermemesi ve Sevigen’in tavsiye etti¤i adaylar›n seçilmesi üzerine istifa resti çekti. Kriz Baykal ile Tekin’in yapt›¤› telefon görüflmesiyle çözüldü. AKP’de ise Ankara liste savafllar› çok daha bel alt› vurufllarla yafland›. Ankara Büyükflehir Belediye Baflkanl›¤›’na da aday olan ancak Ge-

nel Merkez taraf›ndan yine Keçiören Belediye Baflkanl›¤›’na aday gösterilen Turgut Alt›nok’a ait bir kaset medyaya gönderildi. Alt›nok ile Gökçek aras›ndaki rekabetin listelerde de bir çat›flma yaratmas›n›n ard›ndan piyasaya ç›kar›lan kasette yer alan “gayrimeflru iliflki” görüntüleri amac›na ulaflt›. Alt›nok Keçiören adayl›¤›ndan da oldu.

‹stanbul ve Ankara’da güçlü baflkan adaylar›yla yola ç›kan CHP, Do¤an Grubu’nun muhalefet adaylar›n› parlatma, AKP’yi yolsuzluk haberleriyle y›pratma politikas›n›n yaratt›¤› rüzgar› da arkas›na alarak ilerliyor. Çarflafl›lara rozetle bafllat›lan “sa¤a aç›lma”, Kuran kursu ve türbe aç›l›mlar›yla devam ediyor. Baykal bu gidiflten memnun gibi. Ancak siyasete kendi ayar›n› verme peflinde olan Do¤an Grubu, muhalefetin adaylar›n› parlat›rken CHP Genel Merkezi’ni de y›pratma stratejisi izliyor. Bu do¤rultuda ilk operasyon Vatan gazetesinin imar yolsuzlu¤u haberiyle CHP Genel Sekreter Yard›mc›s› Mehmet Sevigen’e çekildi. Hürriyet yazar› Fatih Çekirge ise hedefine CHP Genel Sekreteri Önder Sav ve CHP

Daha önce MHP, DYP ve Genç Parti’den aday olan Ahmet Vefik Alp, bu kez DSP’nin ‹stanbul Belediye Baflkan aday› belirtti. Parti teflkilat›n›n tepki göstermesine ra¤men Alp’i aday olarak gösteren DSP Baflkan› Zeki Sezer, ‹stanbul’da projeleri olan tek aday›n Alp oldu¤unu iddia ederek, AKP’ye karfl› güç birli¤ini “sa¤l›, sollu” gerçeklefltirdiklerini ifade etti. Genel Merkez yönetimine tepki gösteren DSP ‹stanbul milletvekili Ahmet Tan ise kazanma ihtimali olmayan adaylar›n DSP’den aday olmas›n› “partinin kasas›n›n dolu olmas›na” ba¤lad›.

çimler kaybedildi¤inde “Baykal yüzünden”, kazan›ld›¤›nda ise “Baykal’a ra¤men” yaz›lar›n›n yaz›laca¤› aç›k. Baykal ve Genel Merkez yönetiminin bu gidiflat›, Roma’yla yapt›¤› savafl› kazanan ama tüm ordusunu kaybeden Pirus’un öyküsünü hat›rlat›yor.

Halkevleri 77 yafl›nda

DSP’den f›r›ldak aday ‹stanbul Büyükflehir Belediye Baflkan aday› olarak daha önce MHP, DYP ve Genç Parti’den 5 kez yerel seçimlere kat›lan Ahmet Vefik Alp, bu sefer de DSP taraf›ndan aday gösterildi. Kendisine dair söylenenleri de¤erlendiren Alp, “Benim için yeni s›fatlar var, ‘profesyonel aday’, ‘kadrolu aday’, ‘eski ülkücü flimdi solcu’ gibi” diyerek bunlara kulak asmad›¤›n›

Genel Baflkan Yard›mc›s› Mustafa Özyürek’i koydu. Çekirge, CHP’li Sav ve Özyürek’i “siyasetin önünü Ankara’dan t›kamakla, teflkilatlara ve halka ra¤men kapal› kap›lar ard›nda liste haz›rlamakla, yenili¤e aç›k olmamakla, genel merkezden d›flar› ç›kmamakla, CHP’yi devlet dairesi gibi yönetmekle, Kürt meselesinden kaçmakla ve halktan kopuklukla” itham etti. Baykal’›n kol ve kanatlar› böylece budanm›fl oluyor. Üstelik ‹stanbul ve Ankara’da se-

Halkevleri, 77’inci yafl›n› Ankara TMMOB’da düzenlenen bir kokteyl ve flubelerde gerçeklefltirilen etkinliklerle kutlad›. Genel Baflkan ‹lknur Birol Halkevleri’nin her zaman halk›n yan›nda olaca¤›n› ifade etti 19 fiubat 1932’de kurulan Halkevleri, bu y›l 77. yafl›n› kutluyor. Halkevleri Genel Baflkan› ‹lknur Birol, yapt›¤› yaz›l› aç›klamada, ayd›nl›k yar›nlar için kararl›l›kla mücadele ettiklerini ifade ederek, Halkevleri’nin halk›n gündelik yaflama müdahalesinin ad› oldu¤unu

belirtti. Birol, Halkevleri’nin yoksullar›n özgürlük bilincinin, sanatla, estetikle ve en önemlisi mücadele ile bulufltu¤u mekanlar oldu¤unu söyleyerek, Halkevleri’nin gücünü eme¤ine ve onuruna sahip ç›kanlar›n dayan›flmas›ndan ve kad›nlar›n özgürlük mücadelesinden ald›¤›n› ifade

etti. Birol, “77. y›l›m›zda ad›m ad›m yükseltti¤imiz halk›n hak mücadelelerinin meflru, fiili ve militan içeri¤ini, tam ba¤›ms›z bir Türkiye fliar›yla buluflturuyor ve gericilik karfl›s›nda dimdik dikiliyoruz” dedi. Birol yapt›¤› aç›klamada, ekonomik krizin faturas›n›n yoksullar›n omuzlar›-

na bindirilmek istendi¤ini ve en temel insani haklar›n gasp edildi¤ini söyleyerek, emperyalist-kapitalist sistemin halka açt›¤› savafla karfl› Halkevleri flubelerini yoksul mahallelerin mücadele ve dayan›flma kaleleri yaparak direnmeye devam edeceklerini ifade etti.

En güzel halk türküsüdür Halkevleri fiahabettin ARPACI Eskiflehir Halkevi Yönetim Kurulu Üyesi

Sömürgecili¤e, savafla, gericili¤e ve ›rkç›l›¤a karfl› söylenmifl en güzel halk türküsüdür Halkevleri... 77 mücadele y›l›n› geride b›rakt›k. Ve yafl›n› alm›fl, derinlere kök salm›fl halk›n haklar› mücadelesinde isyan duygusu ile harlanm›fl bir koca ç›nard›r Halkevleri… 1950’li y›llar›n ”demokrat parti” iktidar›… Ve ard›ndan 12 Eylül darbesinin “Amerikanc› paflalar›” hep ayn› yere sald›rd›lar. Ayn› kararl›l›k ve ihanetle, ›rkç› ve ümmetçi bir siyasetle kapatt›lar Halkevleri’ni. Halk›n apayd›nl›k yüre¤ine, elleri nas›rl› bilge eme¤ine, kardefllik duygusuna sald›rd›lar. Halkevleri’ne sald›rd›lar. Açgözlülükle halk›n mallar›n› ya¤malayan h›rs›zlar gibi... Halk›n ilerici, yurtsever, devrimci ruhunu öldüren kiral›k katiller flebekesi gibi darbeler yaparak halk›n örgütlerini korkuyla kapatt›lar. Ayaktay›z… Ço¤al›yoruz... Halkevleri örgütünü büyütüyoruz… Ve her geçen gün soluk alman›n güçleflti¤i bu topraklarda, halk düflman› iflbirlikçi amerikanc› tak›m›na karfl› emek ve demokrasi düflü’nün uzun yürüyüfl kollar›n› s›klaflt›r›yoruz. On y›llard›r cahil, reaya, kul olarak görülen bu halk›n en devrimci fikirleriyle büyümüfltür Halkevleri.12 Eylül y›llar›n› hapishanede ve ac›l› bir bekleyifl içinde geçiren Halkevleri, 1987 y›l›ndan bafllayarak yeniden toplumsal mücadeleler sahnesine halk›n gücünü tafl›maya bafllad›. Üçüncü mücadele dönemimizde sermayenin giderek örgütlendi¤i, uluslararas› tekellerin insan›m›z›, do¤am›z› ve gelece¤imizi kuruttu¤u, eme¤in güvencesizleflti¤i, yoksullu¤un derinleflti¤i günlere tan›kl›k ediyoruz. Yeryüzünün ABD komutas›nda yürütülen bir iflgal hareketiyle ölüm kuyular›na ve aç›k bir hapishaneye dönüfltürüldü¤ü dünya halinde Türkiye h›zla Ortado¤u’da savafl batakl›¤›na çekiliyor. Ve neoliberal, gerici, amerikanc› AKP iktidar› emperyalizmin tafleronlu¤unu yürütüyor. Savafl ve barut kokular› içinde örgütsüz, yoksul ve birbirine düflman edilmifl halk›m›za sözümüz var: haklar›m›z› yeniden kazanaca¤›z… ‹flsiz, yoksul ve güvencesizlefltirilmifl halk›m›z, sadaka kültürü içerisinde cemaatçi, itaatkâr ve AKP eliyle yarat›lan sermayenin kullar› olarak yönetilmek isteniyor. Çocuklar›m›za b›rakaca¤›m›z güzel bir dünya özlemiyle e¤itim, sa¤l›k, beslenme, bar›nma, ulafl›m, sa¤l›kl› bir çevre, içilebilir su, enerji ve örgütlenme hakk› için halk›m›z›n içinde kavgay› ve umudu mayal›yoruz. Bizlerden çal›nan ve piyasalaflt›r›larak yeniden bizlere sat›lan en temel haklar›m›z için sokaklarda, vardiya ç›k›fllar›nda, okul önlerinde, kentlerin meydanlar›nda, hastane kap›lar›nda, halk ekmek büfelerinde, tarlalarda ve otobüs duraklar›nda ço¤alaca¤›z. Fabrika önlerinde iflsiz, savaflta ölü bir asker, evinde erke¤inin kölesi bir kad›n, mezarda emekli, onursuz yard›m kuyruklar›nda dilenci olmayaca¤›z… ‹flbirlikçi, h›rs›z, f›rsatç›, eli kanl› iktidarlar›n oy deposu olarak gördükleri halk›m›z›n isyan› ve bilinciyle aya¤a kalkt›¤› muhalefet evleridir halkevleri. Ekmek zamm›n› geri çekmek için kavga edilmesi gerekti¤ini Halkevleri’nde ö¤rendik… Saz›m›z, sözümüz en güzel halk türkülerini sesleyecek dost meclislerimizde… Irkç›, gerici, cinsiyetçi, neoliberal zehirlere bat›r›lm›fl fikirlere karfl› demokratik, bar›flç›l, kardeflçe, özgürlükçü, eme¤ine sahip ç›kan, ba¤›ms›zl›kç› ve adaletten yana bir ses olacakt›r Halkevleri… Geçmiflte oldu¤u gibi bugün de… Tarihimizden ald›¤›m›z güçle halk›n haklar› mücadelesinde onurlu, direngen ve cesur mücadelemizi sürdürece¤iz… Halkevleri’nin yürüyüflü eme¤in, demokrasinin ve özgürlü¤ün yaflam buldu¤u topraklar› yaratman›n sab›rs›zl›¤›yla kesintisiz sürecek…


26 fiubat 11 Mart

4 GÜNDEM “ÇOCUKLARA ADALET ‹ST‹YORUZ”

DEVR‹MC‹ SEND‹KACI ADAY

‹MZA KAMPANYASI Türkiye’de polis fliddetine maruz kalan ve hapishanelere konulan onlarca çocuk için imza kampanyas› bafllat›ld›. “Çocuklara Adalet ‹stiyoruz” imza kampanyas› internet üzerinden yürütülüyor. Yap›lan tüm gösterilerde çocuklar polis fliddetinin hedefi oluyor, ceplerinde bilye, ellerinde tafl izi oldu¤u ve slogan att›¤› gerekçesiyle a¤›r cezalara maruz kal›yor. ‹mza için, http://www.cocuklaraadalet.com

“SU HALKINDIR SATILAMAZ”

ADANALILAR AKP’YE YÜRÜDÜ

“SULAR ALTINDA KALMASIN”

Kamber Sayg›l› ortak aday

15 Mart’ta “Su” Mitingi

“fialter inecek, AKP gidecek”

Hukuk mücadelesi sürüyor

Devrimci sendikac› Kamber Sayg›l› Tuzla’da Belediye Baflkanl›¤› için aday oldu. Limter-‹fl Genel Sekreteri Kamber Sayg›l›, ESP, DTP, ÖDP, Limter-‹fl, Köz, May›sta Yaflam ve U‹DDER’in oluflturdu¤u Birlikte Baflarabiliriz Platformu’nun ortak aday› olarak aç›kland›. 1958 y›l›nda Malatya Hekimhan’da do¤an Sayg›l›, 2004 y›l›ndan bu yana D‹SK / Limter-‹fl Sendikas›’nda çeflitli görevler üstleniyor.

Suyun Ticarilefltirilmesine Hay›r Platformu, ‹stanbul Büyükflehir Belediyesi önünde gerçeklefltirdi¤i bas›n aç›klamas› ile 15-22 Mart tarihleri aras›nda Dünya Su Forumu’na alternatif olarak düzenlenecek etkinliklere ça¤r› yapt›. Platform, 15 Mart 2009’da Dünya Su Forumu’na karfl› bir miting düzenlemeye haz›rlan›yor. 5. Dünya Su Forumu 16-22 Mart 2009 tarihleri aras›nda ‹stanbul’da gerçeklefltirilecek.

Adana’da yaklafl›k 200 kifli AKP il binas›na yürüdü. Kurumlar ad›na bas›n aç›klamas›n› okuyan SES Adana fiube Baflkan› Mehmet Antmen, ekonomik krizin Adana’ya etkilerinden söz ederek, krize karfl› flartlar›n› aç›klad›. Yonca marketlerinden 700 iflçinin iflten ç›kar›lmas›n›n ve Güney Tekstil iflçilerinin tazminatlar›n›n ödenmemesinin de protesto edildi¤i eylemde “fialter inecek, AKP gidecek” sloganlar› at›ld›.

Baraj sular› alt›nda b›rak›lmak istenen ‹zmir Bergama’daki Allianoi antik kenti için hukuk mücadelesi devam ediyor. 20 fiubat Cuma günü ‹zmir 4. ‹dare Mahkemesi’nde Bölge Kurulu’nun karar›n›n iptal davas› duruflmas› yap›ld›. Dava avukatlar›ndan Arif Ali Cang›, duruflmada Kültür Bakanl›¤› ile karfl› karfl›ya olmaktan üzüntü duydu¤unu, Allianoi’nin bizzat Kültür Bakanl›¤›’nca korunmas› gerekti¤ini söyledi.

Kürtler de van münit dedi Egemenler, tüm farkl›l›klar›n› bir kenara b›rakarak tek vücut olmufl “kale”yi ele geçirmesi için AKP’ye destek veriyor. Devlet Diyarbak›r’› istiyor ama Diyarbak›r AKP çuval›na girmek istemiyor Erbil’de ABD gözetiminde düzenlenen Kürt sorunu konulu konferansta, Türkiye Kürtlerine sermaye yanl›s›, Amerikanc› ve dinci bir önderlik kurulmas› için yap›lan planlar ilan edilirken evdeki hesab›n çarfl›ya uymayaca¤› anlafl›ld›. Abdullah Öcalan’›n Türkiye’ye getirilmesinin y›ldönümünde, baflta bölge illeri olmak üzere ülkenin dört bir yan›nda sokaklar› dolduran Kürtler Erdo¤an’a “biji” demeyeceklerini hayk›rd›. Polisin eylemlere müdahaleleriyle kad›nlar›n yerlerde sürüklendi¤i, çocuklar›n kollar›n›n k›r›ld›¤› görüntüler bir kez daha yafland›. Batman’da DTP’li vekiller Ayla Ata Akat ve Bengi Y›ld›z Diyarbak›r’da ise Aysel Tu¤luk polis taraf›ndan tartakland›. AKP’yi süpürme ça¤r›s› Bu mitinglere karfl› uygulanan fliddet yeni eylemlerin konusu oldu. Diyarbak›r, Batman, fi›rnak ve Bingöl'de binlerce kifli yürüyüfller yaparken AKP binalar› taflland›. Diyarbak›r’daki eylemde konuflan DTP Eflbaflkan› Ahmet Türk AKP'yi tüm bölgede yüzde 10'un alt›na düflürmek için mücadele ça¤r›s› yapt›. Türk, AKP’nin Diyarbak›r mitingiyle ilgili olarak da '’Tay-

yip gelecek ama halk›m›z orda olmayacak” diyerek miting günü sokak eylemleriyle de¤il boykot ile Erdo¤an’› protesto edeceklerinin sinyalini verdi. Halk s›rt›n› döndü AKP ise Diyarbak›r mitingine kat›l›m› art›rmak için her yolu kulland›. Her f›rsatta TRT fiefl “aç›l›m›” hat›rlat›ld›; Türk Telekom abonelerini arayarak mitingin aktif çal›flmas›n› yap›ld›, di¤er illerden 3-5 bin kifli getirildi, baflta polis aileleri olmak üzere memurlar mitinge kat›lmaya “teflvik edildi”. Ama olmad›. Belediye bu kez Erdo¤an’›n geçifl güzergah›ndaki çöpleri toplam›fl, sokak eylemleri planlanmam›fl, Kürtler sadece kepenkleri kapatarak ve mitinge gitmeyerek Erdo¤an’a s›rt›n› dönmüfltü. Böylece AKP de terör yüzünden kat›l›m düflük oldu bahanesini kullanamayacakt›. DTP’ye göre 10 bin, Valili¤e göre 15 bin, medyaya göre de 20 bin kiflilik bir miting oldu. AKP yandafllar›n›n en iyimser tahmini, gelen kitlenin 2007’deki Diyarbak›r mitinginin yar›s› kadar oldu¤u idi. Gerçekçi rakamlar ise AKP’nin sokak gücünün dörtte bir oran›nda azald›¤› yo-

lundayd›. Mitinge kat›lanlar aras›nda al›fl›k olundu¤u üzere çarflafl› kad›nlar, sar›kl› sakall› erkekler olmamas›, düflük kat›l›mda DTP tepkisinin yan› s›ra, radikal dinci kesimlerin AKP’den Saadet Partisi’ne kaymas›n›n etkisinin oldu¤u yorumlar›na neden oldu. ‹flte “reformcu” hükümet Erdo¤an miting kürsüsünden ne kadar reformcu oldu¤unu anlatt›, bolca kardefllik söylemleri kulland› ama Kürtler kül yutmad›. Zira hayat›n gerçekleri baflkayd›: Diyarbak›r'da Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki Hakk›nda Kanun’a muhalefet gerekçesiyle son iki y›lda toplam bin 558 çocuk hakk›nda soruflturma aç›ld›. 2008 y›l› içinde çeflitli illerde gösterilere kat›lan çocuklar Türkiye’nin de taraf› oldu¤u Birleflmifl Milletler Çocuk Haklar› Sözleflmesi’ne ayk›r› biçimde tutuklu olarak ve a¤›r ceza mahkemelerinde yarg›lan›yor. Son 7 ayda 251 çocuk hakk›nda tafl atmak, örgüt üyesi olmaktan soruflturma ve davalar aç›ld›. Çocuklardan 198’i hapishanedeve aralar›nda hala hakim karfl›s›nda ç›kar›lmadan tutulanlar var. Son iki y›lda PKK üyesi olarak yarg›lanan

çocuklar›n say›s› 1588’i buldu. 6 çocuk da Türklü¤e hakareti içeren 301. maddeden ceza ald›. Toplamda 413 çocuk "örgüt yöneticili¤i"nden yarg›lan›yor. O çok övünülen TRT 6’da “Amed, Berfin” gibi kelimeler geçen türküler yasaklan›-

yor. Son olarak da Tunceli’nin ad›n›n, bölge halk›n›n kulland›¤› biçimiyle ‘Dersim’ olarak de¤ifltirilmesi teklifinin geçen hafta Adalet Bakan› taraf›ndan “bölücülük” olarak nitelendirilmesi AKP’nin gerçek karakterini gözler önüne seriyor.

Kürt analar› kay›plar›n›n peflinde Kürtlerin inkar ve imha politikalar›yla yok edilemeyece¤i ve yok say›lamayaca¤›, Kürt halk› uzun y›llara yay›lan mücadeleleri sonunda daha net görülmeye baflland›. Kürtler bir yandan demokratik haklar›n› talep ederken bir yandan da 90’l› y›llarda inan›lmaz boyutlara ulaflan kirli savafl dönemindeki kay›plar›n› ar›yor. Uzun y›llar yapt›klar› eylemlerle haf›zalara kaz›nan Cumartesi Anneleri, çocuklar›n›n ak›betini ö¤renmek için eylemleri-

Vadi halk› Gökçek’in peflini b›rakm›yor Vadi halk› oturdu¤u evleri kaçak oldu¤u gerekçesiyle y›kmaya çal›flan Melih Gökçek’in kaçak villas›n›n önünde eylem yapt› Dikmen Vadisi halk› 22 fiubat’ta Gökçek’in milyon dolarl›k kaçak villas›n›n önünde bir eylem yapt›. Eylemde Melih Gökçek’in Yukar› Dikmen Vadisi'nde yoksullar›n evlerini bafllar›na y›k›p kendisi için yeni rant alanlar› açmas› protesto edildi. Dikmen Vadisi'nde bulunan Bar›nma Hakk› Bürosu önüne toplanan Vadi halk› buradan uzun bir yürüyüflle Melih Gökçek’in kaçak villas› önüne kadar gelmek istedi. Vadi halk›n›n villaya yaklaflmas›na polis izin vermek istemedi. Bunun üzerine Vadi halk›, istedikleri yerde aç›klamay› yapt›rmazlarsa burada bekleyeceklerini ve gitmeyeceklerini söyledi. Polis, Vadi halk›n›n kararl› tutumuna karfl› geri çekilmek zorunda kald›. Ya-

2009

r›m saat boyunca yolun yar›s›n›n trafi¤e kapat›lmas›na neden olan eylemde halk s›k s›k “Rantç› Melih, ‹flgalci Melih, Mezarc› Melih, Çapulcu Melih, Bar›nma hakk›m›z söke söke al›r›z, Melih seni sand›¤a gömece¤iz, Halka de¤il h›rs›zlara barikat” sloganlar› att›. 200 kiflilik Vadi halk› Ankara’y› 15 y›ld›r soyan Melih Gökçek’in kirli saltanat›n›n bir eseri oldu¤unu ifade ettikleri villaya kaçak inflaat yap›ld›¤›n› vurgularken, Dikmen Vadisi’nin Melih Gökçek’in kendi sermaye ve akraba iliflkilerine peflkefl çekildi¤ini ifade ettiler. Ankara halk›na da seslenen Vadililer Gökçek saltanat›n›n kenti soyup ya¤malamas›na "Art›k yeter demenin, bu saltanat› y›kman›n zaman› geldi¤ini” vurgulad›.

ne tekrar bafllad›. Cumartesi Anneleri 204. kez Galatasaray Lisesi önünde oturma eylemi yapt›. Anneler, avukat Metin Can ve ‹HD üyesi doktor Hasan Kaya’n›n ak›betini sorarak “J‹TEM’i korumaktan vazgeçin” ça¤r›s›nda bulundu. Türkiye Bar›fl Meclisi de Türkiye’nin çeflitli yerlerinde yapt›¤› “Faili meçhuller bulunsun BOTAfi kuyular› aç›ls›n” eylemleriyle bir dönemin üzeri betonla örtülen gerçeklerinin ayd›nlat›lmas›n› istedi.

Halkevciler AKP’nin seçim bürosuna yürüdü Eskiflehir Gültepe Mahallesi’nde haftalard›r kurulan halk kürsülerinde kad›nlar, iflsizler ve ö¤renciler kriz karfl›s›ndaki taleplerini hayk›r›yor. Gültepeliler 24 fiubat’ta mahalle pazar›na kurduklar› kürsüden taleplerini dile getirdikten sonra, “Gültepe’de AKP’yi istemiyoruz” diyerek AKP’nin seçim bürosuna yürüyüfle geçti. Yürüyüfle engel olmak isteyen polis AKP’nin seçim bürosunun önüne çevik kuvvet y›¤›na¤› yaparak yürüyüflü engellemeye çal›flt›. Halkevciler kararl› tutumlar›yla y›¤›na¤› aflarak seçim bürosunun önünde bas›n aç›klamas› yapt›lar. Halkevciler

mahallelerinde gericili¤e izin vermeyeceklerini ifade ettiler. Eskiflehir Halkevi fiube Üyesi R›za Demiralay taraf›ndan okunan bas›n aç›klamas›nda, temel ihtiyaçlara yap›lan zamlar›n geri al›nmas›, iflten ç›karmalar›n yasaklanmas›, her haneye 18 metreküp su, 140 metreküp do¤algaz, 230 KW saat elektrik ücretsiz verilmesi, sabah 06-09 ve 1721 aras› ulafl›m›n ücretsiz olmas›, okullarda para toplanmas›na son verilmesi, hastanelerde sa¤l›k ücretinin kald›r›lmas› ve kentsel dönüflüm ad› alt›nda evlerin y›k›lmamas› talep edildi.

Dakka bir, gol bir Bu safari kimin ad›na Davos’ta kabaday›l›k yapan Recep Tayyip Erdo¤an, Türkiye’ye ayak basar basmaz ‘bir dakka’ duramayarak Somali’ye asker gönderdi. ABD’nin iste¤iyle Somli’ye asker gönderme tezkeresi Meclis’te 7 fiubat’ta çabucak onayland›. Muhafazakar ve gerici bas›n ise Somali’ye asker göndermeyi Osmanl›’ya at›fta bulunarak sevinçle karfl›lad›. BM Güvenlik Konseyi’nin “korsanlara karfl› denizde ve karada s›cak takip” karar›n›n arkas›nda ise Somali’nin do¤al kaynaklar› ve bölgesel konumu yer al›yor. Çünkü Somali çok zengin do¤algaz rezervlerine sahip. Aden Körfezi de dünya denizlerinde yap›lan mal ve petrol ticaretinin ana yolu durumunda. Somali tezkeresi de bu noktada ABD’nin Türkiye’ye biçti¤i misyonun bir ifadesi oluyor.

Abdullah Gül, fiubat ay›nda Kenya ve Tanzanya'y› kapsayan bir Afrika seyahati gerçeklefltirdi. Sahraalt› Afrika ülkelerine ilk kez cumhurbaflkan› düzeyinde bir ziyaret gerçeklefltirilirken geziye Türkiye ‹fladamlar› ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) üyesi 100'e yak›n patron da kat›ld›. Her iki ülkede de TUSKON taraf›ndan “ifl forumlar›” düzenlendi. Gülen cemaatine ba¤l› sermaye temsilcileriyle Afrika’da “ifl kovalayan” Gül, cemaate ba¤l› okullar› da ziyaret etti. Tanzanya’da Feza Erkek Lisesi'nin mezuniyet törenine kat›lan Gül, Kenya’da da Ömeriye Vakf›’n›n okul aç›l›fl›nda boy gösterdi. Afrika ile en fazla ekono-

mik iliflkisi bulunan ülkeler Çin ve Hindistan. AKP bölgede emperyalist merkezlerle daha uyumlu bir ortam›n inflas› için çabalarken, kendine yak›n sermaye gruplar›na da yeni pazarlar aç›yor. Tekstil sektörü ucuz iflgücüne hücum ederek fabrikalar›n› Afrika’ya tafl›yor. Türk inflaat sektörünün tüm dünyada gerçeklefltirdi¤i 105 milyar dolarl›k ifl hacmi içinde Afrika ülkelerinin pay› ise yüzde 22.

“Zencilerin Birli¤i” mi “‹flbirlikçilerin Kardeflli¤i” mi? Ferda KOÇ ferda@sendika.org

Geçen y›l Diyarbak›r’da toplanamayan Abant Platformu, bu y›l Erbil’de topland›. AKP-Fethullah medyas›n›n “ayd›nlar›” Erbil’de “Bar›fl› ve Gelece¤i Birlikte Aramak” bafll›¤› alt›nda bir konferans düzenlediler. Toplant›ya Türkiye’nin Musul Konsolosu Hüseyin Avni Botsal› ile kat›lmas› ve Botsal›’n›n toplant›n›n aç›l›fl konuflmalar›ndan birini yapmas›, toplant›n›n resmi öneminin bir göstergesi. Irak Kürdistan›’na da “okullar›” ile tezgah›n› kuran Fethullah, Kürt sorununun “sistem-içi çözümü”nü ar›yor. Toplant›n›n tarihi bu bak›mdan çok anlaml›; 15 fiubat. Yani Abdullah Öcalan’›n ABD taraf›ndan Türkiye’ye teslim edildi¤i gün. Toplant›ya kat›lanlar, Kürt sorununun “PKK’siz ve bölünme ihtimali yaratmayan” bir çözümünü bulmak için öylesine k›l› k›rk yar›yorlar ki, Irak Kürdistan Federe Yönetimi’nin bafl kentinde yap›lan toplant›n›n birinci gününe “Kuzey Irak m› Kürdistan m›?” sorusu damgas›n› vuruyor. Abant Platformu’nun derdi, Türkiye Kürtleri’nin çeyrek yüzy›ll›k “direnifl hareketi” eksenindeki politikleflme sürecinin eksenini Irak Kürdistan› ile ABD-Türkiyeiflbirlikçi Kürt burjuvazisi aras›ndaki iliflkiler alan›na kayd›rman›n bir yolunu bulmak. Türkiye ile Irak Kürdistan› aras›ndaki ticari ve siyasi iliflkilerin gelifltirilmesinin arad›klar› çözümün “anahtar›”n› yarataca¤›n› ileri sürüyorlar. Bir yandan Kürtlere “ak›ll› olun ABD’nin ve iflbirlikçi burjuvazinin ipine sar›l›n” ça¤r›lar› yap›yorlar, di¤er yandan da Türkiye’yi yönetenlere “ahir zaman imparatorlu¤u” düflleri pazarl›yorlar. Bu pazarlamac›l›k, “Erbil-Piemonte” benzetmesinde flahikas›n› buluyor. Özal’dan beri Türkiye’deki her Amerikanc› dü¤ünün “Kanberi” Cengiz Çandar, bu benzetmeyi, yazar›n› belirtmedi¤i bir makaleden aktararak öne ç›kar›yor. Piemonte, 19.yüzy›l›n ikinci yar›s›nda, “‹talyan Birli¤i”nin sa¤lanmas›n›n iki önemli oda¤›ndan biri olarak rol oynayan, ‹tlayan sanayinin tarihsel geliflme bölgesi. Piemonte’nin ‹talyan Birli¤i sürecindeki lideri, Savoia hanedan›n›n hizmetkar› Kont Cavour. “Erbil’den Piemonte ç›karmay›” düflleyen ak›ldaneler, Irak Kürdistan›’n›n Türkiyeli Kürt burjuvazisini de eklemleyecek, sistem için güvenilir bir “siyasallaflma süreci”nin merkezi olabilece¤ini; böylesi bir siyasallaflman›n Türkiye devletini yönetenlerde “bölünme endiflesi” yaratmamas› gerekti¤ini ileri sürüyorlar. Güvenceleri ABD ve Irak Kürdistan› Federe Yönetiminin Amerikanc›l›¤›. Daha da ileri gidip; Türkiye’nin ABD’nin Irak’tan çekilmesi sonras›nda Irak Kürtleri’nin himayesine ihtiyaç duyaca¤› bölgesel güç olabilece¤ini ve bunun Türkiye için bir “f›rsat” olabilece¤inin de alt›n› çiziyorlar. Irak Kürdistan› ile Türkiye aras›nda “Benelux” modeli benzeri bir iliflki kurulmas› halinde, Irak Kürdistan›’n›n Türkiye’yi “bölmeyece¤i” hatta tam aksine “geniflletebilece¤i”ni dile getiriyorlar. Yani k›saca, “Yaflas›n ‹flbirlikçilerin Kardeflli¤i!” diyorlar. Tarihsel benzetmeler, benzetmeyi yapan›n dahi akl›na gelmeyen sürprizlerle doludur. Bu benzetme de bunlardan biri. ‹talyan Birli¤i’nin Piemonte d›fl›nda ikinci bir oda¤› vard›: Avusturya iflgaline karfl› savaflan Garribaldi’nin “Binler” ad›yla da bilinen Cumhuriyetçi Ordu’su. K›z›l gömlekli “Binler” bir köylü ordusuydu. Daha çok gerilla savafl› taktiklerini uyguluyor ve güçlü eflitlikçi, sosyalizan yönelimler tafl›yordu. ‹talyan Birli¤i politikas›n›n bujuva seçkinlerinin d›fl›na taflmas›nda, güçlü bir politik-toplumsal temel kazanmas›nda, Garribaldi’nin bu halkç›, ba¤›ms›zl›kç› hareketi önemli bir yer tutmufltu. ‹talyan Birli¤i sürecinde, Kont Cavour’un önderli¤inde oluflan burjuvazi-aristokrasi ittifak›n›n Garibaldi’nin sosyalist köylü ordusunu “ç›rak” ç›karabilmesinde ise, Garribaldi’nin kralc›l›kla ba¤›n› kesmekte geç kalmas› önemli bir rol oynam›flt›. Erbil’den Piemonte ç›karmay› düflleyenler, “‹slamc›lar” ile Kürtler’in “Türkiye’nin zencileri” oldu¤unu söyleyerek, “zencilerin birli¤i” edebiyat› yap›yorlar. Bu edebiyat›n as›l amac› ise iflbirlikçi Kürt burjuvazisini, Kürt halk› nezdinde Kürt ulusal politikleflme sürecinin meflru bir merkezi haline getirmek ve daha sonra da PKK’yi t›pk› Garribaldi’nin “Binler”i gibi ç›rak ç›karmak. “Zencilerin Birli¤i” ve “‹flbirlikçilerin Kardeflli¤i” birlikte var olamayacak iki formül. Birisi yalan olmal›! Not: Haberle ilgili ayr›nt›y› Sendika.Org’tan ö¤renebilirsiniz


26 fiubat 11 Mart

2009

‹NSANCA YAfiAM 5

Yerel seçimlere üniversiteli damgas› R Ö⁄RENC‹LE N BAfiKA IN ADAYLARINA YAKASIND

Ö¤renciler, temel hizmetlerden indirimli faydalanmak ve kent yönetimlerinde söz sahibi olmak istiyor. Bu talepler çerçevesinde flartlar›n› belirleyen üniversiteliler yerel seçim faaliyeti yürüten baflkan adaylar›n› köfleye s›k›flt›r›yor Üniversitelerinde akademik ve demokratik haklar› için mücadele veren üniversiteliler, yaflad›klar› kentlerin yönetiminde de söz sahibi olmakta kararl›. Partilerin yerel seçimlere yo¤unlaflt›¤› dönemde pek çok ilde Ö¤renci Kolektifleri’ne üye üniversiteliler yerel seçimler için flartlar›n› belirledi. Yerel yönetimlere talip tüm adaylardan “üniversitelilerin flartlar›” ad›n› verdikleri talepleri kabul etmesini isteyen ö¤renciler, üniversitelere gelen adaylar› bu flartlar› imzalamaya zorluyor. Kanal D’de yay›nlanan Abbas Güçlü’yle Genç Bak›fl program›n›n birer hafta arayla konu¤u olan CHP Ankara aday› Murat Karayalç›n ile ‹stanbul aday› Kemal K›l›çdaro¤lu, “üniversitelilerin flartlar›n›” imzalama talebiyle karfl›

‹stanbul Büyükflehir Belediyesi önünde 1 aya yak›n süredir burs nöbeti tutan ve Baflkan Kadir Topbafl ile görüflmek isteyen ö¤renciler, Genç Bak›fl program›na kat›lan Karayalç›n ve K›l›çdaro¤lu’nu da köfleye s›k›flt›rd›. Ö¤renciler adaylardan taleplerini kabul etmelerini istedi

karfl›ya kald›lar. Ö¤renciler baflkan adaylar›ndan, ulafl›m, elektrik, gaz, su gibi temel ihtiyaçlardan ö¤rencilerin indirimli faydalanmas›, belediyelerin ö¤rencilere karfl›l›ks›z burs vermesi, üniversitelilerin kent yönetimlerinde söz hakk› olmas› gibi talepleri yerine getireceklerine dair söz vermesini istediler. Bilkent Üniversitesi’nde yap›lan program›n konu¤u olan Karayalç›n, ö¤rencilerin taleplerini hakl› buldu¤u-

nu ve bu konularda çal›flmalar yapaca¤›n› söyledi. Karayalç›n, alt›na imza atmadan önce talepleri incelemesi gerekti¤ini öne sürerek imza atmaktan kaç›nd›. Program›n bir sonraki konu¤u olan K›l›çdaro¤lu karfl›s›nda Ö¤renci Kolektifleri’nden üniversitelileri buldu. Programda söz alan bir ö¤renci özellikle ekonomik krizle birlikte ö¤rencilerin daha da zor koflullarda yaflamaya bafllad›klar›n› belirterek K›-

l›çdaro¤lu’ndan “üniversitelilerin flartlar›n›” imzalamas›n› istedi. Kolektif üyesi ö¤renci, burslar›n ödenmesi talebiyle 20 günü aflk›n süredir ‹stanbul Büyükflehir Belediyesi önünde “burs nöbeti” tuttuklar›ndan da bahsederek K›l›çdaro¤lu’nun seçilmesi durumunda da bu flartlar yerine getirilmezse üniversiteliler olarak yakas›n› b›rakmayacaklar›n› ifade etti. fiartlar› inceleyen K›l›çdaro¤lu, iki maddesi d›fl›nda

flartlar› kabul etti¤ini aç›klayarak maddeleri tek tek imzalad›. Mersin ve Kocaeli’nde de Ö¤renci Kolektifleri üyesi üniversiteliler Büyükflehir belediye binalar› önünde eylemler yaparak yerel yöneticilerin kabul etmesini istedikleri flartla-

r›n› aç›klad›lar. Nöbete devam ‹stanbul Ö¤renci Kolektifleri’nin belediye burslar›n›n ödenmesi ve ulafl›m ücretlerinin düflürülmesi talebiyle ‹stanbul Büyükflehir Belediyesi önünde tuttuklar› burs nöbetinde 1 ay geride kald›. 24. günden

itibaren Kad›köy’de de nöbet tutmaya bafllayan ö¤renciler burslar›n ödenmesi talebiyle bir de imza kampanyas› bafllatt›. Tüm Bel-Sen, Halkevleri, Sine-Sen gibi örgütlerse ö¤rencilere destek ziyaretinde bulundu.

Kocaeli’nde GDF-Suez’e rahat yok Kocaeli’nin gaz da¤›t›m flirketi ‹ZGAZ’›n GDF-Suez flirketine devredilmesi “flerefine” 12 fiubat günü Grand Yükselifl Otel’de bir devir teslim kokteyli yap›ld›. Büyükflehir Belediyesi Baflkan› ‹brahim Karaosmano¤lu, ‹ZGAZ yöneticileri, Kocaeli Valisi Gökhan Sözer ve GDF-Suez flirketi temsilcilerinin de kat›ld›¤› kok-

Mahallenin kap›s› AKP’ye kapat›ld› Erenler-Cedit halk› kentsel dönüflüm projesiyle yaflad›klar› ma¤duriyetleri unutmad›klar›n› belirterek, mahallelerinin AKP’lilere kapal› oldu¤unu söyledi

teylde, ‹ZGAZ’›n sat›lmas›n› kutlayanlar›n keyfi Kocaelili Halkevciler taraf›ndan kaç›r›ld›. Baflkan Karaosmano¤lu konuflma yapt›¤› s›rada, Halkevleri 3. Bölge Temsilcisi Metin Kaya, Karaosmano¤lu’na seslenerek GDF-Suez’in kirli geçmiflinde nelerin sakl› oldu¤unun aç›klanmas›n› istedi. ‹ZGAZ’›n özellefltirilmesini protesto

eden Kaya, salondaki sivil polisler taraf›ndan darp edilerek yaka paça gözalt›na al›nd›. Kaya’n›n gözalt›na al›nmas›n›n ard›ndan konuflmas›na devam eden Karaosmano¤lu, eylemin arkas›ndaki güçleri bildi¤ini iddia ederek Kaya’y› “paral› eylemci” ilan etti. Kocaeli Halkevleri, Karaosmano¤lu’nun “paral› eylemci” iddialar›na yapt›kla-

r› aç›klamayla karfl›l›k verdi. “Yalanc›n›n herkesi yalanc›, h›rs›z›n da herkesi h›rs›z sand›¤›” belirtilen aç›klamada “paral› eylemci” suçlamas›n›n Baflkan Karaosmano¤lu’na daha çok yak›flt›¤› söylendi. Aç›klamada, Halkevleri’nin her eyleminin yoksul halk, ezilen emekçiler ve onlar›n haklar› için onlarla birlikte yap›ld›¤›n›n alt› çizildi.

Sadaka de¤il çözüm istiyorlar AKP’nin yerel seçimlerde oy toplamak için Tunceli’de yapt›¤› beyaz eflya da¤›t›mlar› “Kirli Savafl” ma¤duru Tuncelililer taraf›ndan protesto edildi AKP’nin Tunceli’de yapt›¤› beyaz eflya da¤›t›mlar›, “Kirli Savafl” nedeniyle köylerini boflaltarak göç etmek zorunda kalan Tuncelililer taraf›ndan protesto edildi. 16 fiubat günü Ankara Yüksel Caddesi’nde Tunceli Dernekler Federasyonu’na üye dernekler taraf›ndan yap›lan aç›klamada sadaka istemediklerini belirten Tuncelililer “göçten kaynakl› zararlar›m›z› giderin ve Tunce-

li’yi insanca yaflanabilir bir flehir yap›n” ça¤r›s›nda bulundular. Aç›klamada “Sadaka kültürüne Tuncelililer asla prim vermedi bundan sonra da vermeyecektir. Siyasi tercihlerini kendilerine kal›c› çözüm öneren partilerin lehine kullanacaklard›r. Alt› y›ll›k iktidar› süresince hiçbir yat›r›m projesi gelifltirmeyen AKP iktidar›na asla tevessül ve oy vermeyecektir” denildi.

Gültepeli veliler haklar›n›n peflinde Kocaeli’nde kentsel dönüflüm projesine karfl› mücadele eden Erenler-Cedit mahalleleri halk› 14 fiubat günü bir aç›klama yaparak Büyükflehir Belediye Baflkan› ‹brahim Karaosmano¤lu ve di¤er AKP'lileri, yerel seçim arifesinde oy istemek için mahallerine gelmemesi konusunda uyard›. AÇSAP önünde toplanan mahalleliler ad›na aç›klamay› Mithat Canbaz okudu. “Mahallemiz talan edildi” Kentsel dönüflüm ile mahallerinin talan edildi¤ini belirten Canbaz, “Bizler yap›lanlar› unutmad›k. AKP ve

Karaosmano¤lu’na belediye baflkanl›klar›na giden yollar Erenler-Cedit’te kapal›d›r” dedi. Y›llarca emek vererek yapt›klar› evlerini ve mahallelerini üç kurufl karfl›l›¤›nda boflaltmalar›n› istediklerini belirten Canbaz, proje sürecinde birçok sorunla karfl› karfl›ya kald›klar›n› ancak yetkililerin kendilerini yok sayd›¤›n› söyledi. Belediye önünde 40 derece s›cak alt›nda beklediklerini ve projeye dair bilgilendirme istediklerini söyleyen Canbaz, Baflkan Karaosmano¤lu’nun her seferinde kendilerinden kaçt›¤›n› söyledi.

“Unutmad›k” Mahkeme karar› bile beklenmeden, bir sabah ans›z›n evlerinin bafllar›na y›k›ld›¤›n› söyleyen Canbaz, “AKP ve Karaosmano¤lu’nun, bizlere yapt›¤› hiçbir fleyi unutmad›k. Bizleri siz yok sayd›n›z. fiimdi ErenlerCedit sizleri yok say›yor” dedi. Seçimden seçime hat›rlanmaktan duyduklar› rahats›zl›¤› dile getiren Canbaz, AKP ve Karaosmano¤lu’nu oy istemek için kap›lar›na gelmemeleri konusunda uyard›. Canbaz, Kocaeli halk›n› da AKP’ye oy vermemeye ça¤›rd›.

Seyfi Gülmezo¤lu ‹lkokulu ö¤rencilerinin velileri, okulda sorunlar›n çözümü için imza kampanyas› bafllatt› ‹zmir'in Gültepe semtinin Ç›nartepe Mahallesi'ndeki Seyfi Gülmezo¤lu ‹lkö¤retim Okulu velileri ve mahalle halk›, çocuklar›n›n daha sa¤l›kl› koflullarda e¤itim görebilmesi ve okulda yaflad›klar› sorunlar›n çözümü için oluflturduklar› taleplerini Konak ‹lçe Milli E¤itim Müdürlü¤ü'ne ilettiler. Yetkililerle yapt›klar› görüflmede okul müdürünün kendileriyle görüflmedi¤ini söyleyen veliler taleplerinin yaz›l› oldu¤u ve alt›nda velilerin imzalar›n›n bulundu¤u dilekçeyi müdürlükteki yetkililere verirken sorular üzerine s›k›nt›lar›n› anlatmaya çal›flt›lar. Ancak velilerin talepleri ‹lçe Milli E¤itim Müdürlü¤ü'ndeki yetkililerce çeflitli bahaneler öne sürülerek yan›tlanmad›. Bunun üzerine veliler, müdürlü¤e ilettikleri talepler çerçevesinde bir imza kampanyas› bafllatma karar› ald›lar.

Velilerin kampanya çerçevesinde dile getirdikleri talepler flöyle: “Ö¤retmenlerin s›k s›k de¤iflmemesi ve okula rehberlik ö¤retmeni gönderilmesi; okula geçiçi süreli de¤il daimi çal›flacak hizmetli atanmas›; s›ra, masa, kap› pencere, yaz› tahtas› gibi temel eksikliklerin giderilmesi; çat›lar›n ve rutubetli s›n›flar›n tadilat›; kütüphanenin zenginlefltirilmesi ve kullan›ma aç›lmas›.” Daha önce kazand›lar Seyfi Gülmezo¤lu ‹lkö¤retim Okulu velileri, daha öncesinde yürüttükleri mücadele çerçevesinde okula kalorifer görevlisi getirilmesini, bahçe ayd›nlatmas›n›n yap›lmas›n›, süt da¤›t›lmas›n› ve sa¤l›k taramas› yap›lmas›n› sa¤lam›fllard›.

Çok üflüyorum -San›r›m vakti geldi. -Neyin? -Yazmay› b›rakman›n. -Neden? -Var elbet bir sebebi. -Sebebini yaz bari. -Yazay›m, oldu. -Evet, yaz sen, okuyoruz biz. -Yazmay› b›rakman›n sebebini yaz›yorum? -Tamam, yaz iflte. -Ben 1 fiubat’› yaflayanlardan›m. -Dur bir dakika. -Ne oldu? Yaz›yorum iflte? -Yine Dikmen Vadisi’ni yaz›yorsun ama. -Evet, yazmay› b›rakman›n sebebini yazmam› istediniz? -Dikmen Vadisi mi sebebi? -Hem evet, hem de hay›r. -Nas›l yani? -Yazmama izin verseniz yazacam ama … -Peki, yaz bakal›m. -Yaz›yorum. -Yaz, tamam. -Ne yazm›flt›m? Ben 1 fiubat’› yaflayanlardan›m. -fiu y›k›m operasyonunu? -Evet, resmi kay›tlara göre 5300 kadar polis ve bir o kadar belediye zab›tas›; panzerler, dozerler, kepçeler, itfaiye araçlar› falan. -Ordu yani? -Aynen öyle, sanki bir ordu! ‹flte bu ordu, 1 fiubat 2007 günü sabah›n erken saatlerinde vadiyi kuflatt› önce, sonrada y›k›m operasyonu için sald›rd› halk›n üzerine. -Y›kamad›lar ama? -Y›kamad›lar ama çok a¤›r bir bedel ödedi o yoksul insanlar. Hele vadideki çocuklar, hala o karanl›k günün izlerini tafl›rlar. -Aynen iflgal alt›ndaki Filistin ya da Irak kentleri gibi. -Evet, o günü yaflayan herkes bunu söyler; görülmemifl bir zulümdü. Sonras›nda da y›k›m tehditleri hiç bitmedi. ‹nsanlar huzurlar›n›, sa¤l›klar›n› yitirdi tümden. -Bunun için mi b›rak›yorsun yazmay›? -Tabi ki hay›r, bak›n daha neler oldu sonra. -Neler oldu? -Gökçek bir villa sat›n alm›flt› ya, üstelik vadi ile ayn› mahallede, vadinin az yukar›s›nda, Turan Günefl Bulvar› üzerinde, OrAn semtinde. -Evet? fiu milyon dolarl›k villay› diyorsun? Paras›n› nereden buldu¤unu aç›klayamad›¤›? -Paras›n› nereden buldu¤u bir yana, me¤er o villada da kaçak inflaat varm›fl! Yapma? Yandafllar›n›n cebini kasas›n› doldurmak için bir “kentsel dönüflüm projesi” icat et, vadide bu projeye karfl› ç›kan yoksul gecekondu halk›na “kaçak yap› sahibisiniz, iflgalcisiniz” de, sonra da 775 Say›l› Yasa ve belediye mevzuat›n›n verdi¤i yetkileri keyfince kullanarak y›k›ma gel; ama ayn› zamanda bizzat senin kaçak villan olsun, üstelik ayn› yerde! -Vay be! Damat beye sudan ucuza verdi¤i arsa da vadideydi. Desene bir bildi¤i var adam›n, kendisi ve yandafllar› vadiye yat›r›m yap›yorlar sürekli. -‹flte geçen Pazar günü, Gökçek’in bu milyon dolarl›k kaçak villas›na yürüdü vadi halk›. -Okudum, haberim var. -Polis büyük bir y›¤›nak yapt›, villaya yaklaflt›rmad› halk›, etten duvar ördüler villan›n etraf›nda. -Biliyorum, gerginlik falan da yaflanm›fl. -Vadi halk› dedi ki bunun üzerine; “Ey devlet! Ey hükümet! Ey vali, emniyet müdürü! Yaln›z yoksul gecekonducuya m› yeter idi gücünüz? Neden hiç dokunmazs›n›z gerçek yolsuzlara, h›rs›zlara, düzenbazlara?” -Onlar ne dedi peki? -Sustular kald›lar. -Peki sen yazmay› niye b›rak›yorsun arkadafl? -‹fl bu noktaya vard›ysa, adam yaklafl›k 3000 insan› “kaçak yap› sahibi” diye polis zoruyla soka¤a atmak istiyor, kendisi ayn› yerde kaçak villa sahibi? Böylesi benzeri görülmemifl bir rezalet, böylesi alçakça bir düzen hüküm sürmekteyse, söyle ben ne yazay›m? -Yahu memleketin bütünü bu halde? Ne var böyle can›n› s›kacak? Bizzat Gökçek’in partisi de ayn› yolda de¤il mi? Neden onu yeniden aday yapt›lar san›rs›n? -Hakl›s›n da, art›k ben ne yazay›m? -Bunlar› yaz iflte? -Bunlar› yazay›m da, peki nas›l yazay›m? Hangi kelimeler kafi gelir, hangi sab›r yeter, bu kirli oyunu anlatmaya? -Bulursun bir yolunu, yazacaks›n tabi ki, yazacaks›n ki bilsin herkes. -En iyisi ben bir d›flar› ç›kay›m, kafam da¤›ls›n biraz. Hem Ankara’da kar ya¤›yor, bembeyaz her yan, iyi gelir s›k›nt›l› adama. -Gecenin bir yar›s›? Üflütme sak›n! Üflümemin so¤ukla bir ilgisi yok ki, yaz s›ca¤› olsa ne fark eder? Taa içim, yüre¤im üflüyor benim. -Sen bilirsin, sonraki say›ya kadar topla ama kendini. -Bakal›m; ama biliyor musun, çok ama çok üflüyorum.

www.halkinsesigazetesi.net iletisim@halkinsesigazetesi.net 15 günlük Yayg›n, Süreli, Türkçe yay›nd›r.

n

Sahibi ve Sorumlu Yaz› ‹flleri Müdürü Umar KARATEPE n

Telefon-Faks 0 212 245 90 37 n

Adres Tomtom Mah. Örtmealt› Sk. 6/3 BEYO⁄LU/‹STANBUL n

Bas›ld›¤› Yer Taflbask› Matbaac›l›k Yay. ve Amb. San. Tic. Ltd. fiti. Bask› Tesisleri Kocaeli/‹zmit (0 262 335 28 95)


26 fiubat 11 Mart

6 EKONOM‹

‹flsiz ordusu büyüyor Ekonomik kriz tüm dünyada istihdam krizine dönüflüyor. Türkiye’de iflsizlik oranlar› h›zla artarken hükümet iflsizli¤in azalt›lmas›ndan çok iflgücünün ucuzlat›lmas›na yönelik ad›mlar at›yor Dünyada ve Türkiye’de ekonomik kriz, istihdam krizine dönmeye bafllad›. Dünya genelinde iflsizlik artmaya devam ediyor. Birçok ülkede iflsizler eylemler yaparak, krizin bedelini ödemek istemiyor. Avrupa’da iflsizlik oran› yüzde 7’lere ulaflt›. ‹spanya ve Do¤u Avrupa ülkelerinde yüzde 10’lar›n üzerinde iflsizlik rakamlar› tespit edildi. Türkiye’de TÜ‹K’in Kas›m ay› iflsizlik rakamlar›na göre iflsizli¤in h›zla artt›¤› görüldü. Genel istihdam içindeki iflsizlik oran› yüzde 10,3’ten yüzde 12,3’e; iflsiz say›s› da 645 bin art›flla yaklafl›k 3 milyona yükseldi. Tabii ki bu aç›klanan rakamlar 2 ay öncesine ait resmi rakamlar. Kay›t d›fl› iflgücü de iflin içine kat›ld›¤›nda iflsiz say›s›n›n 6 - 7 milyon aras›nda oldu¤u tahmin ediliyor. Çal›flanlar›n yüzde 45’i kay›td›fl› TÜ‹K’in aç›klad›¤› rakamlara göre yaklafl›k 22 milyon çal›flan›n yüzde 45’i kay›t d›fl› çal›fl›yor. Kay›t d›fl› çal›flma iflsizlik oranlar›n›n hemen tespit edilmesini engelliyor. Özellikle tar›mla u¤raflanlar›n oluflturdu¤u ücretsiz aile iflçili¤i iflsiz-

Lastik iflçileri huzursuz Lastik sektöründe, krizi aflmak için “iflçi ç›karma ve üretime ara verme’’ türü uygulamalar, iflçilerin huzurunu kaç›r›yor. Lastik-‹fl Sendikas›’na üye iflçiler, iflverenlerin her gün yeni bir tedbir uygulamas›yla karfl› karfl›ya kal›yor. Good Year lastik fabrikas› iflvereni ‹zmit tesislerinde 110, Adapazar› tesislerinde ise 160 kifli fazlas› oldu¤unu aç›klad›. Sendikayla yap›lan görüflmeler sonucu öncelikli olarak emeklili¤i gelenlerin iflten at›lmas› kararlaflt›r›ld›. Brisa ve Türk Pirelli lastik fabrikalar›nda ise 24 fiubat Sal› günü 6 gün süreyle toplu izin yap›lacak. Ayr›ca, Türk Pirelli Çelikord fabrikas›nda da iflçiler 23 fiubat-3 Mart 2009 aras›nda toplu izin yapacaklar.

Emek gücü borçland›r›l›yor Mercedes Benz Türk ve Türk Metal Sendikas› aralar›nda yapt›klar› ilginç bir anlaflmayla iflçilere yönelik yeni bir hak gasp›na imza att›lar. Yap›lan anlaflmayla önce 700 iflçi emekli edildi. Kalan 4200 iflçi ise yap›lan anlaflma gere¤ince az çal›flma karfl›l›¤›nda tam maafl alacak ama ifller aç›l›nca borçland›¤› saatleri mesai ile ödeyecek. Geçen sene kendi içinde üretim rekoru k›ran fabrikada bunun karfl›l›¤› olarak iflçilerin pay›na hiçbir fley düflmemiflti. Fakat Türk Metal Sendikas› sayesinde iflçiler yaflanan krizin bedeline fabrika sahipleriyle ortak edildi. Yap›lan anlaflmayla iflçiler flimdiden gelecek için borçland›r›lm›fl oldu. Sendika da bu durumu baflar› olarak görüyor.

IMF seçimleri bekliyor Kas›m ay›ndan bu yana gündemde olan IMF ile stand-by anlaflmas› tam bir y›lan hikayesine döndü. Geçen hafta Baflbakan’la görüflene kadar anlaflma yap›lmas› konusunda bast›ran TÜS‹AD, görüflme sonras› tavr›n› de¤ifltirdi. AKP’nin anlaflman›n iki maddeye s›k›flt›¤› ve her an yap›labilece¤i söylemleri piyasalar›n umutlar›n› canl› tutuyor. IMF’nin 2009 bütçesine itiraz etti¤i biliniyor. IMF 2009 bütçesindeki yüzde 4’lük büyüme oran›n› abart›l› bularak yüzde 1,5 li¤in daha yüksek rakamlarda olmas›n› gizliyor. Tar›mla u¤raflan yaklafl›k 3 milyon tar›m iflçisinin yüzde 95’i herhangi bir sosyal güvenlik flemsiyesi alt›nda de¤il. En fazla iflsiz hizmetler sektöründen Kriz, aç›klanan rakamlarla daha çok sanayi sektörünü vurmufl gibi görünürken resmi iflsizlik rakamlar›na göre krizde en çok hizmetler

oran›nda küçülme olaca¤›n› savunuyor. Ayr›ca mali disiplinin s›k›flt›r›lmas› ve faiz d›fl› fazla oran›n›n yüksek tutulmas›n› istiyor. AKP bu konudaki maddelere itiraz ediyor. Yap›lan genel yorumlarda anlaflmazl›¤›n k›sa vadeli harcama k›s›tlamalar›ndan çok, daha temel ve ileriye yönelik ‘orta vadeli yap›sal mali reform’ alanlar›nda oldu¤u söyleniyor. Görüflmeler bafllad›¤›ndan bu yana sürekli olarak söylem de¤ifltiren Devlet Bakan› Mehmet fiimflek ise son olarak baflkas›ndan al›nan para-

sektöründe iflçi k›y›m› oldu. ‹flsizlerin içinde yap›lan bir araflt›rmaya göre, iflsizlerin yüzde 47’sinin daha önce hizmetler sektöründe çal›flmakta oldu¤u belirlendi. Sanayi sektöründe çal›fl›p, iflsiz kalanlar›n oran› ise yüzde 25 oldu. AKP’nin derdi ucuz iflgücü yaratmak AKP hükümeti ise büyüyen iflsizlik karfl›s›nda sermayenin talep

larla da kal›c› bir refah düzeyinin üretilemeyece¤ini belirtti. fiimflek, tafl›ma suyla de¤irmen dönmez diyerek IMF ile anlaflma konusunda ›srarc› olmad›klar› ve IMF olmasa da ekonomik reformlar› yapacaklar›n›n vurgusunu yapt›. Devlet Bakan› Mehmet fiimflek’in IMF görüflmeleriyle ilgili yapt›¤› aç›klamalar, özel sektörün d›fl finansman ihtiyac›na yönelik tedirginli¤ini azaltmaya çal›flt›¤› fleklinde yorumland›.

etti¤i programlar d›fl›nda iflsizli¤i engelleyici bir ad›m atmad›. Sendikalar›n talep etti¤i “iflten ç›karmalar yasaklans›n” talebi hala AKP’nin gündeminde de¤il. AKP bugüne kadar sermayenin istekleri do¤rultusunda, önlem paketleri aç›klayarak sözde “iflsizlikle mücadele programlar›” aç›klad›. Bunlardan birisi olan K›sa Çal›flma Ödene¤i program› iflsizli¤i engelle-

mekten çok iflten at›lan iflçilerin k›dem tazminatlar›n› ödemek için patronlara fon oluflturdu. 29 yafl›na kadar gençleri ve kad›nlar› çal›flt›ran iflyerlerinin sigorta primlerinin karfl›lanmas›, iflsizlik fonunun sermayeye aktar›lmas› gibi önerileri hayata geçirmeye çal›flan AKP, iflsizli¤in engellenmesinden çok patronlara ucuz iflgücü sa¤lama peflinde.

Geldiler, ald›lar ve gidiyorlar Sahte cennetin sonu göründü. 2008’in son aylar›nda yabanc› sermaye giriflleri h›zla azald›. Dünya ekonomisinin 2000’li y›llardaki geniflleme e¤iliminden Türkiye de pay›na düfleni alm›flt›. 2003–2008 aras›nda toplam 186 milyar dolarl›k yabanc› sermaye Türkiye’ye girifl yapm›flt›. AKP hükümeti de s›rt›n› “s›cak para” girifline dayayan bir ekonomi politikas› uygulam›flt›. Ancak s›cak para da hayr›na gelmemekteydi. Türkiye’ye gelen 186 milyar dolarl›k s›cak para, sahiplerine 28,3 milyar dolar kazand›rd›. fiimdi ise deniz bitti ve ‘Sermaye hareketlerinin serbestli¤i ilkesi’ gere¤i elde ettikleri karlar›n› da al›p geri dönmeye bafllad›lar. Bu sermaye giriflleri 2008’in son aylar›nda yüzde 24,5 azalarak 14 milyar 442 milyon dolara geriledi. S›cak para nedir? Do¤rudan yat›r›mlar hariç faiz ve hisse senedi geliri elde etmek için gelen yabanc› kaynakl› sermayeye s›cak para deniliyor. Yabanc› sermayenin Türkiye’ye açt›klar› krediler, Türk bankalar›na yat›rd›klar› mevduatlar, Hazi-

2008 y›l›n›n Eylül ay›ndan itibaren hem s›cak para ad› verilen spekülatif sermaye girifllerinde, hem de do¤rudan yabanc› sermaye girifllerinde büyük düflüfl yaflan›yor

ne’nin ç›kard›¤› tahvil ve bonolar› sat›n almak için kulland›klar› para, ‹MKB’de hisse senetlerine yönelen yabanc› kaynaklar s›cak paray› oluflturuyor. Do¤rudan sanayiye ya da baflka sektörlere yönelik yap›lan yat›r›mlar bu gruba girmiyor. “S›cak” olmayan da kaç›yor Do¤rudan yat›r›mlar da ise 35 milyar dolarl›k ç›k›fl yafland›. Do¤rudan yat›r›mlardaki ç›k›fllar sanayi üretimine hemen yans›d› ve Eylül-Kas›m aral›¤›nda yüzde

5’lerden bafllayan ve yüzde 13’lere yükselen bir gerileme yafland›. Karlar›n› ald›lar, gidiyorlar AKP hükümeti döneminde yabanc› sermaye, 8,8 milyar dolar› do¤rudan yat›r›mlar, 19,6 milyar dolar› s›cak para denilen yat›r›mlar›ndan elde ettikleri toplam 28,4 milyar dolarl›k net kazançlar›n› kendi ülkelerine transfer etti. Ekonomi daral›yor Her ne kadar Baflbakan Tayyip Erdo¤an, “kriz bizden kaynakl› de¤il”, “bizde batan banka

Sabanc› sars›yor Türkiye’nin en büyük sanayi ve finans kurulufllar›n›n yer ald›¤› Sabanc› Toplulu¤u’nda bölünme rüzgarlar› esmesi, borsada k›sa süreli bir sars›nt›ya sebep oldu. fievket Sabanc› ve çocuklar›n›n Sabanc› Holding ve Akbank’ta bulunan hisselerini sat›fl için kote ettirmeleri, borsada ifllem gören hisse senetlerinin de¤erinin bir anda düflmesine neden oldu. Sabanc› Hol-

dinge ba¤l› kurulufllar›n hisseleri bir anda yüzde 5’ten yüzde 11’e varan oranlarda düfltü. Yaflanan panik nedeniyle, ‹MKB’de kay›p bir ara yüzde 3’lere ulaflt›. Sabanc› Holding’den yap›lan aç›klamada "Yönetimde olmayan hissedarlar›n kendi takdiri” denildi. Hissedar Emine Kam›fll› ise panik sonras› "Satma niyetimiz yok" aç›klamas› yapt›.

yok” gibi ezberleri tekrar etse de krizin etkilerinin artmas›nda AKP hükümetinin izledi¤i ekonomi politikalar›n›n etkisi büyük. AKP hükümeti görevi devrald›¤›nda d›fl borç sto¤u 118 milyar dolard›. Hükümetin, d›fl borç sto¤unu, s›cak para ak›mlar›yla finanse etmek istemesi belaya davetiye ç›kard›. Yabanc› sermayenin ç›kmaya bafllad›¤› Eylül 2008’de d›fl borç sto¤u 289,3 milyar dolar, cari ifllem a盤› ise 50 milyar dolar civar›nda yükselmiflti. AKP iktidar› süresince özel sektörün borçlanmas›n›n da önünü açt›. fiu anki d›fl borcun önemli bir bölümü, 196,2 milyar dolar› özel sektöre ait. Fakat s›cak paran›n Türkiye’den kaçmas› planlar› altüst etti ve ekonomide daralmaya neden oldu. Nitekim önce sanayi üretiminde olmak üzere ekonomi durgunluk dönemine girdi. fiimdi borcu borçla kapatma flans› kalmayan sermayedarlar krizin faturas›n› emekçiye iflsizlik olarak ödetirken hükümet sahte cenneti sürekli k›lacak yeni para kaynaklar› ar›yor.

2009

AKP’nin yeni umudu körfez sermayesi Mustafa EBERL‹KÖSE eberli@sendika.org

Geçti¤imiz hafta Sanayi ve Ticaret Bakan› Zafer Ça¤layan’›n Birleflik Arap Emirlikleri’ni ziyaretiyle Körfez ‹flbirli¤i Konseyi’nin (K‹K) etkinlefltirilmesi ve Türk-Arap ‹flbirli¤i Forumu oluflturulmas› yeniden gündeme geldi. Ça¤layan’›n ziyaret esnas›nda yan›ndaki ekip oldukça dikkat çekiciydi. Merkez Bankas›, BDDK ve ‹MKB Baflkanlar›’n›n yan› s›ra, Akbank Genel Müdürü Zafer Kurtul ve Garanti Bankas› Genel Müdürü Ergun Özen de ziyarete kat›ld›. Körfez ‹flbirli¤i Konseyi, 1981 y›l›nda 6 Arap ülkesi (Bahreyn, Kuveyt, Umman, Katar, Suudi Arabistan ve Birleflik Arap Emirlikleri) taraf›ndan kurulmufl olan ekonomik ve sosyal bir topluluk. Ekonomi, finans, ticaret, gümrük, turizm, kanun yapma ve yönetim gibi alanlarda benzer düzenlemeler kurmak, sanayi, madencilik, tar›m, su ve hayvanc›l›k dallar›nda bilimsel ve teknik ilerleme sa¤lamak, bilimsel araflt›rma merkezleri kurmak, müflterek olarak ticaret yapmak gibi amaçlarla kurulmufltu. Hatta 2010 y›l›nda ortak para birimine geçebilmek istiyorlar. Zamanla birlikte topluluk, bölgede hegemonyas›n› kurmaya bafllayan ABD ile iliflkilerini gelifltirdi. K‹K üyeleri, bölgede ABD’den ba¤›ms›z hareket etmiyor çünkü hala ‹ran’› kendileri aç›s›ndan bir tehdit olarak görüyor. Fakat ABD’nin ‹ran’a olas› bir müdahalesine do¤rudan karfl› ç›k›yor ve ABD’ye topraklar›n› kulland›rmayacaklar›n› net bir dille ifade ediyor. Bunun yan› s›ra ‹ran’›n Irak, Filistin ve Lübnan’da izledi¤i politikalar› da do¤ru bulmuyor. Ortado¤u da yükselen ABD karfl›tl›¤›, ‹ran’›n bölgede artan önemi ve Irak’ta fiii’lerin a¤›rl›¤›n›n artmas› K‹K üyelerini ister istemez bölgede dengeli bir politika izlemeye zorluyor. Peki hükümet ve sermaye bu bölgeyle neden ilgileniyor? T‹M Baflkan› Mehmet Büyükekfli, “Körfez ülkelerinde biriken sermayeyi ülkemize çekersek krizi hafif atlat›r›z” diyerek bu soruyu aç›kça cevapl›yor. Dünya petrol rezervlerinin yüzde 40’›na, do¤algaz rezervlerinin yüzde 20’sine sahip olan bölge ülkeleri son y›llarda petrol fiyatlar›ndaki art›flla birlikte yaklafl›k 5 trilyon dolar› bulan bir sermaye birikimi yapt›. ‹ngiltere Baflbakan› Gordon Brown, Körfez ülkelerinin ellerindeki paray› IMF’ye borç vermesini, IMF’ninde kriz nedeniyle zor durumda olan ülkelere borç vermesini öneriyor. Türkiye sermayesi ise Yeni fiafak Ekonomi Müdürü ‹brahim Kahveci’nin dedi¤i gibi “Körfez IMF`ye, IMF bize verecek. Neden? Direk bize versin” mant›¤›yla hareket ediyor. AKP, D›fl Ekonomik ‹liflkiler Kurulu’na Körfez bölgesine yönelik bir anket yapt›rd›. Anket sonuçlar›nda körfez sermayesinin Türkiye’yi yeterince tan›mad›¤› ortaya ç›kt›. AKP, bu durum karfl›s›nda hemen harekete geçerek, körfez ülkelerine ziyaretlerini s›klaflt›rd›. Ekim ay›nda Trabzon’da 1. ‹pekyolu ‹fladamlar› Zirvesi’ni düzenleyerek Körfeze yönelik ticareti nas›l canland›r›laca¤›n› tart›flt›. Ve Körfez sermayesini çekmeye yönelik, karzarar hesab›na dayal› faizsiz sistemle çal›flan Körfez tahvilleri ç›karmak için dü¤meye bast›. fiubat ay›n›n bafl›nda Cumhurbaflkan› Abdullah Gül’ün Körfez ülkelerine 4 günlük ziyaretinin ard›ndan Zafer Ça¤layan’›n çok genifl kat›l›ml› bir ekiple tekrar Körfeze gitmesi ve bugüne kadarki en kapsaml› anlaflmalar› yapmas›, AKP’nin Körfez sermayesini kendisi için umut gördü¤ünü gösteriyor. Ancak Körfez sermayesinin, geleneksel rotas›na, destekleme paketleri için likidite ihtiyac› duyan ABD ve AB’ye de¤il, bugüne kadar pek de u¤ramad›¤› Türkiye’ye neyin karfl›l›¤› gelece¤i pek de aç›kl›¤a kavuflmufl de¤il. Ayr›ca, bu ülkelerle iliflkileri daha geliflkin olan sermaye gruplar›n›n Türkiye’de daha avantajl› konuma gelece¤i de aç›k. AKP IMF karfl›s›nda körfez sermayesine güvenen bir görünüm sergilemeye çal›fl›rken Türkiye daha sert sermaye içi çat›flmalara gebe gibi görünüyor.

Çay üreticisinin derdi bitmiyor

Günde 280 iflçi iflsiz kal›yor

AKP’nin umudu Arap sermayesi

Rize Ziraat Odas› Baflkan› Nevzat Paliç, çayda destekleme priminden yüzde 10 kesinti ile vatandafl›n cebinden 11 bin TL’nin al›nd›¤›n› belirterek, “Çay üreticisinin kayb›n›n yeni çay sezonu öncesi aç›klanacak fiyatta mutlaka giderilmesini istiyoruz” dedi. Yafl çaya geçen y›l 73,7 Kr’si taban fiyat, 11,3 Kr’si de destekleme primi olmak üzere 85 Kr fiyat verilmiflti. Paliç, gübredeki art›fl›n çok fazla oldu¤unu, en az›ndan destekleme primlerinin art›r›lmas›n› beklediklerini ancak yap›lan son düzenlemelerle destekleme primlerinin yüzde 10 oran›nda azalt›ld›¤›n› belirtti ve “Do¤al olarak da yafl çaya verilen destekleme primi de azalt›lm›fl oldu” dedi.

Türk-‹fl 8. Bölge Temsilcisi Mehmet Kanca yapt›¤› aç›klamada, üretimlerinin yüzde 80'inden fazlas›n› ihraç eden otomotiv flirketlerine ev sahipli¤i yapan Bursa'da, istihdamdaki kan kayb›n›n ''endifle verici'' boyutlarda sürdü¤ünü söyledi. Kanca, 2008 y›l›n›n sadece son çeyre¤inde 24 bin 363 kiflinin iflten ç›kar›ld›¤›n›, y›l›n tamam›nda ise 56 bin 700 kiflinin iflsizler ordusununa kat›ld›¤›n› ifade ederek, 2009'un ilk ay›ndaki verilerin de bu trendin devam etti¤ini gösterdi¤ine dikkati çekti. Tofafl, OYAK Renault ve Bosch gibi önemli otomotiv fabrikalar›n›n üretim yapt›¤› Bursa'da ocak ay›nda 8 bin 401 kiflinin iflini kaybetti¤i bildirildi.

Küresel ekonomik krizin etkisi AKP’nin do¤uya aç›lmas›na sebep oldu. AKP hükümeti, ekonomiyi canland›rma umutlar›n› Arap sermayesinde ar›yor. Sanayi ve Ticaret Bakan› Zafer Ça¤layan, Arap sermayesi ile iflbirli¤i amac›yla Birleflik Arap Emirlikleri’ni ziyaret etti. Körfez ‹flbirli¤i Konseyi’nin etkinlefltirilmesi ve Türk-Arap ‹flbirli¤i Forumu oluflturulmas› için Birleflik Arap Emirlikleri Devlet Baflkan›’n›n o¤lu, Abu Dabi Emirli¤i Yönetim Meclisi Üyesi Sheikh Sultan Bin Khalifa Al Nahyan, Merkez Bankas› Baflkan› ve önde gelen körfez sermayesi flirketleriyle görüflmeler yapt›. Arap ‹flbirli¤i Forumu’nun oluflturulmas› karar› al›nmas›n›n yan›s›ra BAE Merkez Bankas› ile BDDK aras›nda teknik iflbirli¤i yap›lmas›na dair mutabakat muht›ras› imzaland›.


26 fiubat 11 Mart

2009

EMEK 7

Grevci iflçiye tuvalet engeli

Direnifl limandan taflt›

Bak postac› geliyor

Tersane’de 120. cinayet

TEGA Mühendislik’te greve ç›kan iflçilere, iflveren taraf›ndan “tuvalete gitme yasa¤›” getirildi. Birleflik Metal-‹fl Anadolu fiube Baflkan› Seyfettin Gülengül, “Greve kat›lan arkadafllar›m›zdan bir bölümü grev gözcüsü olarak fabrikan›n önünden ayr›lm›yor. ‹flçi arkadafllar›m›z›n tuvalet ihtiyaçlar›n›n karfl›lanmas› Grev ve Lokavt Kanunu gere¤ince iflverenin sorumlulu¤undad›r. ‹flveren, arkadafllar›m›z›n tuvalete gitmesini engelliyor, durumu yetkili makamlara bildirdik ama ilgilenen olmad›” dedi. Ayr›ca TEGA iflvereni yasa gere¤i grev gözcülerine vermesi gereken yeme¤i de vermeyerek baflka bir suç daha iflliyor.

Mersin Liman›’nda direniflteki TÜMT‹S üyesi AkanSel iflçileri, eylemlerini flehir merkezine tafl›d›. ‹flçiler, eflleri ve çocuklar› ile birlikte Taflbina önüne yapt›klar› yürüyüflte, s›n›f dayan›flmas›n› büyütme ça¤r›s›nda bulundu. ‹flçiler “Mersin halk› limana, dayan›flmaya”, “Direne direne kazanaca¤›z”, “Yaflas›n s›n›f dayan›flmas›”, “Ya¤mur demeden çamur demeden direnece¤iz”, “At›lan iflçiler geri al›ns›n” sloganlar› att›. Aç›klamada, iflten at›lan ilk grup iflçilerin açt›klar› ifle iade davalar›n›n duruflmas› 26 fiubat günü 09.30’da görülece¤i ve adliye önüne tüm iflçilerle birlikte gidilece¤i duyuruldu.

KESK Haber-Sen üyesi postac›lar, kendi taleplerini ve flartlar›n› hat›rlatmak için Ankara’ya yürüyorlar. Kötü çal›flma koflullar›n›n ortadan kald›r›lmas›n› isteyen postac›lar, 25 fiubat’ta ‹stanbul ve Diyarbak›r olmak üzere iki koldan yürüyerek “‹nsanca bir yaflam için bak postac› geliyor” diyecekler. Yürüyüfl boyunca gidilen kent merkezlerindeki PTT flubeleri önünde eylemler yap›lacak, halka postac›lar›n taleplerini ve s›k›nt›lar›n› anlatan bildiriler da¤›t›lacak. Haber-Sen’li postac›lar 27 fiubat’ta Ankara PTT Genel Müdürlü¤ü önünde olacak ve saat 12.30’da burada bir bas›n aç›klamas› gerçeklefltirecekler.

Çiçek Tersanesi’ne ba¤l› Elta Denizcilik tafleron flirketinde çal›flan Cemil Akgül, 18 fiubat günü akflam mesaisinde elektrik çarpmas› sonucu hayat›n› kaybetti. Böylece tersanelerde yaflanan cinayetlerin say›s› 120’ye ulaflt›. Limter-‹fl, tersane önünde yapt›¤› eylemde tersanelerde, a¤›r çal›flma koflullar›na ra¤men ifl güvenli¤i tedbirleri al›nmamas›n› protesto etti. Genel Sekreter Kanber Sayg›l› da “‹flçi sa¤l›¤› ve ifl güvenli¤i rafa kald›r›ld›. ‹flçi arkadafllar›n ç›plak ücretleri ödenmez oldu, ücretleri yar› yar›ya düflürüldü” dedi. ‹flçiler, tersane önüne “Art›k yeter! S›ra kimde” yaz›l› siyah çelenk b›rakt›.

Hava iflçilerine AKP operasyonu ‹ktidara geldi¤i günden bu yana, hava tafl›mac›l›¤› alan›na egemen olabilmek için hava iflçilerini teslim almaya çal›flan AKP, gemi az›ya ald›. THY’nin kurumsal yap›s›n› parça parça eden hükümet, temel ve yard›mc› hizmetleri tafleronlaflt›AKP’nin havayollar›ndaki talan ve kadrolaflma sevdas›n›n önündeki engelin hava iflçisinin kendisi oldu¤unu bilen THY yönetimi, hava yollar›n› sendikas›zlaflt›rmak için mide buland›r›c› taktikler uyguluyor. THY’nin “sendikas›zlaflt›rma” sald›r›s›ndaki tetikçili¤ini ise Hak-‹fl’e ba¤l› Çelik-‹fl sendikas› yap›yor. “Yetki tesbiti” engeli Bütün kamu kurulufllar›nda “teknik bir ayr›nt›” haline gelmifl olan “toplu sözleflme yetkisinin tesbiti” ifllemi, 2009 sözleflme döneminde hava iflçisi için bir kabusa dönüfltü-

rüldü. THY’nin temel ve yard›mc› hizmetlerini küçük parçalar halinde tafleronlaflt›ran THY yönetimi, toplu sözleflme sürecini daha yetki tesbiti aflamas›nda t›kad›. THY yönetimi toplu sözleflme yetkisi ifllemlerini manipüle ederek, ayak oyunlar› ile Hava-‹fl’in toplu sözleflme yetkisi alan›n› büyük ölçüde daraltt›. Toplu sözleflme hakk›na sald›r›n›n en çirkini THY Teknik A.fi.’de yap›ld›. THY’nin bak›m ve onar›m iflleri ile uçufl güvenli¤ine iliflkin bir çok hizmetin verildi¤i THY Teknik A.fi.’de yetki sürecinin önünü t›ka-

Asistanlar da güvencesizlik k›skac›nda Araflt›rma görevlilerinin üniversitelerdeki güvencesiz çal›flma koflullar›na karfl› ‘Asistan k›y›m›na son’ eylemi 12 fiubat’ta ‹stanbul Teknik Üniversitesi’nde (‹TÜ) yap›ld›. ‹TÜ Araflt›rma Görevlileri Temsilciler Kurulu taraf›ndan yap›lan eylemde, Yüksek Ö¤retim Kurumu'nun (YÖK) araflt›rma görevlileriyle ilgili karar› protesto edildi. Eylemde, araflt›rma görevlileri "Doktoras›n›

bitiren asistanlar›n yeni kadrolar aç›l›ncaya kadar okulla ilifliklerinin kesilmesinin önünü açan 50/d uygulamas›na geçen YÖK'ün üniversitelerin karar alma yetkilerini ortadan kald›rd›¤›n›" söyledi. Üniversitelerin akadem i k özerkli¤ine yönelik bu giriflimin hiçbir biçim-

de kabul edilemeyece¤ini belirten ‹TÜ'lü asistanlara ‹stanbul, Marmara, Y›ld›z Teknik ve Uluda¤ üniversiteli araflt›rma görevlilerinin yan› s›ra E¤itimSen Üniversiteler fiubesi de destek verdi.

mak için Hak-‹fl’e ba¤l› Çelik-‹fl sendikas› “tetikçi” olarak kullan›ld›. Çelik-‹fl, y›llard›r havac›l›k ifl kolu kapsam›nda say›lan THY Teknik A.fi.’nin iflkolu tesbitine, bu iflyerinin “metal iflkolu”nda say›lmas› gerekti¤ini ileri sürerek itiraz etti. Bu itiraz, THY Teknik A.fi.’deki toplu sözleflme sürecinin t›kanmas› için yeterli oldu. ‹flyerine iliflkin gerçekleri olanca ç›plakl›¤› ile bilen Çelik ‹fl sendikas›n›n bu tutumunun AKP hükümeti ve THY Teknik A.fi. iflvereni taraf›ndan planlanm›fl bir “suikast” oldu¤u son derece aç›k. THY A.O.’da da benzer bir sald›rganl›k sergileniyor. Daha önceki toplu ifl sözleflmesinde “iflletme” kapsam›nda yer alan bir çok iflyeri “kapsam d›fl›” b›rak›ld›. Öte yandan Hava-‹fl’in 3000 üyesi, ço¤unluk tespitinde sahtekarl›kla “yok say›ld›”. Hava iflçisinin toplu sözleflme sürecini sahtekarl›kla, ayak oyunlar›yla t›kayan THY yönetimi, iflyerinde sanki geçerli bir toplu sözleflme yokmufl gibi davranmaya bafllad›. Yenisi imzalan›ncaya kadar geçerli olan eski toplu sözleflme hükümlerini hiçe sayan yönetimin uygulamalar›, “mobbing”i, yani yöneticilerin iflçilere yönelik bezdirici tacizlerini yüksek boyutlara ulaflt›rd›. ‹flletme yap›s› delik deflik edilen THY’de yolsuzluk h›zla t›rman›yor. THY Ça¤r› Merkezi’nin tafleronlafl-

Sa¤l›k emekçisi kayn›yor Sa¤l›k emekçileri, sa¤l›k hizmetlerinin piyasalaflt›r›lmas›na karfl› birçok cephede mücadeleyi ve direnifli yükseltiyor. Güvenceli ifl tüm sa¤l›k emekçilerinin talebi haline geliyor Ankara, ‹stanbul ve Adana’da SES, TTB ve Dev Sa¤l›k ‹fl taraf›ndan yap›lan ortak protesto gösterileri ve di¤er eylemler, ülkenin her yan›ndaki sa¤l›k emekçilerinin ortak mücadele deneyimlerini güçlendiriyor. Sa¤l›k örgütleri Bakanl›¤a yürüdü TTB, Dev Sa¤l›k-‹fl, SES, Türkiye’nin dört bir yan›n-

dan toplad›klar› ve sa¤l›k emekçilerinin temel taleplerini içeren binlerce imzay› 13 fiubat’ta Ankara’da bir eylemle Baflbakanl›¤a verdi. Sa¤l›k emekçileri, temel ücretlerde emeklili¤e yans›yacak iyilefltirme, Aile Hekimli¤i ve Kamu Hastane Birlikleri Yasa Tasar›s›’n›n geri çekilmesi, tüm sa¤l›k çal›flanlar›na güvenceli çal›flma talebiyle yolu trafi¤e kapatarak Baflbakanl›k binas› önüne yürüdü. SES, tehdit ve sürgünlere SES’siz kalm›yor SES Ankara fiubesi 17 fiubat’ta, D›flkap› Y›ld›r›m Beyaz›t E¤itim ve Araflt›rma Hastane-

si’nde sendika ve sendikal› çal›flanlara karfl› hastane idaresi taraf›ndan yürütülen sald›r›lar› protesto etti. Çal›flanlar kayg›l› Sa¤l›k emekçileri, AKP’nin düflük ücretli, esnek ve kurals›z çal›flt›rma politikas›na karfl› 18 fiubat’ta eylem yapt›. SES, TTB ve Dev Sa¤l›k-‹fl Ankara Hastanesi bahçesinde bir bas›n aç›klamas›yla tek, eflit ve güvenceli çal›flt›rma ile insanca yaflamaya yetecek ücret taleplerini dile getirdi. Sa¤l›k emekçileri “bugünümden ve gelece¤imden kayg› duyuyorum” dedi. Vekil ebe ve hemflirelerin Adana'da Sa¤l›k Bakanl›¤›’n›n talimat›yla iflten at›lma tehlikesiyle karfl› karfl›ya kalan 160 vekil ebe ve hemflire, SES’in ça¤r›s› ile 22 fiubat’ta ‹nönü Park›’nda oturma eylemi yapt›.

t›rmas›nda son derece ç›plak bir biçimde görülen yolsuzluklar, yer hizmetlerinin ayr› iflletme haline getirilme biçimi, THY’nin milyonlarca dolarl›k sermaye varl›¤›n›n “ucuza kapat›lmas›”n›n önünü de açt›. Yer hizmetleri ayr› flirket haline getirilirken, bu bölümün teçhizat› ayn› sermaye içinde say›lmad›. Milyonlarca dolarl›k bu teçhizat›n yeni kurulan TGS adl› flirkete yok pahas›na aktar›laca¤› anlafl›l›yor. Hava ‹fl boyun e¤miyor

‹flverenin AKP hükümeti deste¤indeki sendikas›zlaflt›rma ve talan hareketleri karfl›s›nda harekete geçen Hava-‹fl, 18 fiubat’ta yapt›¤› kitlesel bas›n aç›klamas› ile, meydan› bofl b›rakmayaca¤›n› hem tüm demokratik kamuoyuna hem de iflveren cephesine bildirdi. Bir önceki dönemin toplu sözleflme mücadelesinde yenilen AKP güdümlü THY A.O. ve THY Teknik A.fi iflverenini bu dönemde de sert bir direnifl bekliyor.

Bizi yakan› biz de yakar›z Adana’da Halkevciler AKP il binas› önünde yapt›¤› eylemle “Kriz emekçileri de¤il AKP’yi yakacak” dedi Krizin toplumda a¤›r y›k›ma karfl› Adana’da Halkevciler, AKP il binas› önünde yapt›¤› eylemle “Kriz emekçileri de¤il AKP’yi yakacak” dedi. Halkevciler eylemde kendini yakan babaya atfen Tayyip Erdo¤an kuklas› yakt›. Adana’da Adana Güney Sanayi adl› flirket, krizi bahane ederek 400 iflçi ç›kard›. ‹flten ç›kar›lan iflçiler, maafllar›n› ve tazminatlar›n› alabilmek için 16 ve 17 fiubat’ta Adana AKP il binas› önünde eylem yapt›. ‹flçiler, Bafler Hol-

ding’in sahibi Ökkefl Bafler’in AKP Adana Büyük fiehir Belediye Baflkan Aday› M. Ali Bilici’nin enifltesi oldu¤unu ifade ederek AKP’ye oy vermeyeceklerini belirttiler. ‹flçiler, “Bizler ac›m›zdan ölürken, bunlar bizim eme¤imizle servetlerine

servet kat›yorlar. Aylard›r bizim maafl›m›z› vermiyorlar. Biz sadaka de¤il eme¤imizin hakk›n› istiyoruz” dedi. “fiu an burada bulunan iflçilerin Ocak, fiubat, Mart, Nisan aylar›n›n maafllar› patronun servetine servet kat›yor” diyen iflçi temsilcisi “Bizler hakk›m›z› alana kadar mücadele verece¤iz e¤er maafllar›m›z ve tazminatlar›m›z verilmez ise Güney Sanayi A.fi.’nin sahibi Ökkefl Bafler’in villas›n›n önüne çad›r kurarak hakk›m›z› alana kadar bekleyece¤iz” dedi.

Bas›n emekçileri grevde “Hain Özbek iflçilere ‹flçiler CHP’yi uyard› hesap verecek” Türkiye Gazeteciler Sendikas› (TGS) ATV ile Sabah gazetesi ve dergi gruplar›n›n ba¤l› oldu¤u TURKUVAZ iflletmesinin ‹stanbul Balmumcu ve Sefaköy ile Ankara Balgat iflyerlerinde 13 fiubat’ta grev bafllatt›. Haziranda bafllayan toplu ifl sözleflmesi görüflmelerinde, ücret, sosyal yard›m, k›dem tazminat› ve ihbar tazminat› gibi gazetecilerin haklar›n› koruyan maddelerle ilgili olarak iflverenin görüflmeleri devam ettirmemesi üzerine 5 Aral›k’ta grev karar› al›nm›fl ve iki ayl›k sürenin dolmas› beklenmeye bafll a n m › fl t › . TGS’nin bafllatt›¤› grevin be-

flinci gününde 10 iflçi iflten at›ld›. TGS, iflten at›lmalar›n ard›ndan yapt›¤› aç›klamada, “Bu uygulama, Turkuvaz iflvereninin art niyetli ve iflçi düflman› tavr›n›n kamuoyunca bir kez daha anlafl›lmas›na vesile olmufltur” dedi. 21 fiubat’ta ise greve destek için ‹stiklal Caddesi’nde meflaleli yürüyüfl yap›ld›. Ankara Üniversitesi ‹letiflim Fakültesi ö¤rencileri de 5 dakikal›k alk›fl eylemi ile grevi selamlad›.

Birleflik Metal ‹flçileri Sendikas›, (BM‹S) 15 fiubat’ta Kad›köy’de yap›lan “Emek ve Demokrasi” mitinginde Ergenokon operasyonunda tutuklanan Mustafa Özbek’in sendikas› Türk Metal Sendikas›’n›n yapt›¤› provokasyona ve sonras›ndaki suçlamalar›na karfl› yapt›¤› aç›klamada, “‹flçiler aras›nda arbede yaflanmad›, mitingi amac›ndan sapt›rmak isteyenler alan›n d›fl›na ç›kar›ld›” dedi. BM‹S, mitingdeki provokasyondan sonra kendi-

sini hedef gösteren Türk Metal’e, “‹flyerlerinde referandum yapal›m” ça¤r›s› yapt›. Konuya dair yat›¤› aç›klamada BM‹S, mitingde Türk Metal’e gösterilen tepkinin patlama noktas›na varmas›n›n birden çok nedeni oldu¤unu ifade etti. Türk Metal’in metal sektöründe binlerce iflçi iflten at›l›rken ve sosyal haklar› budan›rken sessiz kald›¤›n› hat›rlatarak. Krize karfl› iflyerlerinde direnmeyenler, her türlü hak ihlaline göz yumanlar nas›l hesap verecek dedi.

‹zmir Büyükflehir Belediyesi'ne ba¤l› Vira ve Kürflat adl› tafleron firmalardan çal›flan iflçiler, güvence ve kadro talebiyle bafllatt›klar› açl›k grevinin 37. gününde toplad›klar› 21 bin imzan›n bir nüshas›n› Büyükflehir Belediyesi'ne, bir nüshas›n› posta yoluyla CHP Genel Merkezi'ne, bir nüshas›n› da CHP ‹zmir ‹l Baflkanl›¤›’na gönderdi. “Özellefltirmeye ve tafleronlaflt›rmaya hay›r” pankart› arkas›nda toplanan iflçiler, aileleri ile birlikte önce Büyükflehir Belediyesi'ne yürüyerek bir bas›n aç›klamas› ger-

çeklefltirdi. Aç›klamay› okuyan Özkan K›l›ç, CHP'li belediyenin tafleronlaflt›rmay› savundu¤u sürece AKP'den fark› olmad›¤›n› vurgulad›. K›l›ç, Belediye'nin “görüntü kirlili¤i yarat›yor” gerekçesi ile kendilerini valili¤e flikayet etmesi üzerine polisin kendilerine sald›rd›¤›n› ve ya¤murdan korunmak için kulland›klar› naylonlar›n› ve pankartlar›n› zorla ald›klar›n› belirtti.

AKP bir sermaye partisi, evet ama... Tufan SERTLEK Dev Sa¤l›k-‹fl Genel Sekreteri

Tek partili dönemden sonra egemen s›n›flar›n siyasetinin ana damar›n› Demokrat Parti (DP), Adalet Partisi (AP), Anavatan Partisi ve AKP oluflturdu. CHP esas olarak sermaye taraf›ndan iktidarda görülmek istenmedi ama geliflen halk muhalefetinin düzen içinde kalmas›n› sa¤layan etkin bir aktör olarak yedekte tutulmas›na özen gösterildi. Bülent Ecevit, 1980 öncesi CHP’nin rolünü aç›kça bu flekilde çiziyordu. Bunlar›n içinde DP ve AKP’nin özel bir yeri vard›r. DP CHP’nin yukar›dan afla¤› modernlefltirme projesine karfl› afla¤›dan yukar› gericili¤in temsilcili¤ini yapm›fl, toplumdaki gericili¤in, politize olarak, daha büyük ivmeyle sürmesini sa¤lam›flt›. O dönemde devletin vergi ve jandarma bask›s›yla sindirdi¤i yoksul köylü kitleleri, ekonomik sosyal taleplerini karfl›layaca¤›n› düflündükleri ve kendi sosyal-tarihsel özleriyle uyuflan bir iktidar özlemiyle DP’yi iktidar yapt›lar. AKP ise reel sosyalizmin çöktü¤ü bir süreçte emperyalizmin ›l›ml› ‹slam projesinin parças› olarak kapitalist düzenin y›kt›¤› Müslüman kitlelerin çaresi olarak iktidar oldu. AKP bir taraftan emperyalist politikalar› kat›ks›z uygularken bir taraftan art›k iyice semirmifl olan yeflil sermayeyi de geleneksel TÜS‹AD sermayesinin yan›nda egemen s›n›f blo¤una dahil etmeye çal›fl›yor. DP ve AKP’yi di¤erlerinden farkl› k›lan fley ise AP, ANAP ve hatta CHP gibi egemen s›n›flar›n resmi-merkez ideolojisiyle kitleler üzerinde egemenlik kurmaya çal›flmamalar›. AP ve ANAP’›n temsil etti¤i politik ideoloji “merkez” özelli¤i tafl›d›¤› için bu merkezden d›fllanan yoksul kitleler kendilerine seslenen baflka bir politik ideolojiyle karfl›laflmalar› halinde çok kolayl›kla bu siyasi aktör veya aktörlerle etkileflime girebiliyorlard›. Solun 1960-1980 ve hatta 1995’lere kadar etkin bir siyasi aktör olmas›nda bu durumun önemli bir rolü vard›r. Ancak 1996 sonras›nda önce Refah Partisi sonra AKP taraf›ndan temsil edilen siyasal ‹slam sadece bir sermaye partisi olmaktan öte bir anlam tafl›maktad›r. Evet özellikle AKP, kat›ks›z bir sermaye partisidir ama ayn› zamanda ezilen halk kitleleriyle s›n›fsal özelli¤in d›fl›ndaki frekanstan çok rahat iletiflim kurabilen ve bunu örgütleyebilen veya bu frekanstan iletiflim kurdu¤u kitlelerin (tarikat, cemaat vb.) örgütlenmelerini siyasal güce dönüfltürebilen bir sermaye partisidir. Bu anlam›yla AKP, toplumun akl›n› ve ruhunu felç eden bir ideolojik zehri sürekli olarak yoksul kitlelere enjekte etmektedir. AKP bir taraftan bir merkez partisi gibi egemen s›n›flar›n ve emperyalizmin ana gücü olmay› sürdürüyor di¤er taraftan bu uygulamalar›n sistem d›fl›na itti¤i genifl kitleleri ‹slami bir söylemle elinin alt›nda tutmay› baflar›yor. Bu durum ise s›n›f siyasetinin-ideolojisinin bu kitlelere ulaflmas›nda son derece ciddi bir engel oluflturuyor. ‹ktisadi-sosyal olarak d›fllanm›fl ama zihinleri içerilmifl kitleler kendilerini politik olarak d›fllanm›fl hissetmiyor. Bu nedenle de bir baflka siyasal aktörle iliflki içine girme ihtiyac› hissetmiyor. Zira güç verdikleri siyasal aktör “bildi¤imiz anlamda bir politik örgüt/siyasi parti” de¤il. Daha fazlas›yla siyasallaflm›fl bir gündelik hayat ortam›. Yoksulluk, iflsizlik onlar için ciddi sorunlar olmas›na ra¤men bütün bunlar›n çözümünün yine ait oldu¤u “ortam” taraf›ndan sa¤lanaca¤›na inan›yorlar. Bu “ortam” içinde bir flekilde d›fllanm›fll›klar› sanal ya da gerçek anlamda telafi ediliyor ve “ortam”›n devaml›l›¤› sa¤lan›yor.

Bu yerel seçimler bu k›s›r döngünün k›r›lmas› için ne tür f›rsatlar sa¤layabilir? fiuras› aç›k ki; AKP’yi s›radan bir sermaye partisi gibi görerek “ha AKP olmufl ha baflka bir düzen partisi ne fark eder” yaklafl›m› gündelik s›n›f siyasetinin ihtiyaçlar›n› karfl›lamaktan uzak gibi görünüyor.


26 fiubat 11 Mart

8 DÜNYA

Sand›ktan “savafl” ç›kt› ‹srail’de genel seçimlerin ard›ndan hükümet kurma görevi, ikinci parti olarak ç›kan Likud’un lideri Netanyahu’ya verildi. Netanyahu, ya Gazze katliam›n›n mimar› Livni’yle ya da faflist Lieberman’la koalisyon kuracak

Benjamin Netanyahu

Avigdor Lieberman

‹srail’de 10 fiubat’ta gerçeklefltirilen genel seçimlerin ard›ndan ‹srail Cumhurbaflkan› fiimon Peres, hükümet kurma görevini Likud Partisi lideri Benjamin Netanyahu’ya verdi. Netanyahu’nun hükümeti kurmas› için önünde alt› hafta süresi bulunuyor. Netanyahu, afl›r› sa¤c› politikalar› savunmas›yla tan›n›yor. Tzipi Livni’nin partisi Kadima’n›n 28 milletvekilli¤i ile birinci s›rada ç›kt›¤› seçimlerde, Likud, Kadima’dan bir sandalye daha az kazanarak ikinci geldi. Avigdor Lieberman’›n liderlik etti¤i faflist Evimiz ‹srail Partisi ise 15 sandalye kazanarak seçimlerden üçüncü olarak ç›kt›. Ehud Barak’›n ‹flçi Partisi ise tarihi bir yenilgi yaflayarak 13 milletvekilli¤i kazand› ve seçimleri dördüncü s›rada tamamlad›. Dinci parti fias ise 11 milletvekilli¤i ile

seçimlerden beflinci olarak ç›kt›. Geleneksel olarak hükümet kurma görevi en çok oyu alan partiye verilse de, Netanyahu’nun koalisyon kurabilmek için Livni’den daha fazla destek toplayabilece¤i düflünülüyor. Peres’in hükümeti kurma görevini Netanyahu’ya vermesinin sebebi olarak faflist Evimiz ‹srail partisinin Netanyahu’ya deste¤ini ilan etmesi gösteriliyor. Livni, Netanyahu’nun görevlendirilmesinin ard›ndan yapt›¤› aç›klamada “siyasi vizyonu olmayan bir hükümet kuruluyor” diyerek muhalefette kalacaklar›n› belirtti. Görevlendirmenin ard›ndan yapt›¤› aç›klamada Filistin sorununa hiç de¤inmeyen Netanyahu, ‹ran’›n en önemli tehdit oldu¤unu belirterek, “Tahran nükleer silah elde etmeye çal›flarak varl›¤›m›za en ölümcül tehdidi oluflturuyor” dedi. Kadima’n›n koalisyona s›cak bakmamas› Likud’un Evimiz ‹srail ile koalisyon kurmas› olas›l›¤›n› güçlendiriyor. Ancak her iki

durumda da Filistinlileri daha çok ac› bekliyor. Gazze’deki katliam›n›n mimar› olan koalisyonun ortaklar›ndan Kadima “merkez” bir parti olarak tan›mlan›rken, di¤er koalisyon orta¤› ‹flçi Partisi ise ‹srail devletinin kurucu partisi olmakla birlikte “merkez sol” olarak tan›mlan›yor. Yeni hükümetin kurulmas› için görevlendirilen Netanyahu’nun partisi Likud ise “merkez sa¤” olarak nitelendiriliyor. 20 y›ld›r aktif siyasetin içinde yer alan Netanyahu, 1996 y›l›nda üç y›l süreyle baflbakanl›k yapm›fl, 2005’te Likud lideri Ariel fiaron’un partiden istifa ederek Kadima’y› kurmas›n›n ard›ndan parti liderli¤ine gelmiflti. Filistin’de iki devletli çözüme destek vermeyen Netanyahu, sertlik yanl›s› bir siyaseti savunuyor. Evimiz ‹srail partisinin lideri Avigdor Lieberman ise seçim öncesinde Gazze’ye atom bombas› at›lmas› ve ‹srailli Araplar›n “Yahudi devletine ba¤l›l›k yemini” etmesi gerekti¤i yönündeki faflist görüflleriyle biliniyor.

Venezüella’da Bolivarc› devrime onay Venezüella’da anayasa de¤iflikli¤i yüzde 54,4 oyla kabul edildi. Anayasa de¤iflikli¤i Venezüella lideri Chavez’in yeniden seçilmesinin önünü açmas›n›n yan› s›ra halk›n kamu görevlilerini “geri ça¤›rma hakk›n›” garanti alt›na al›yor. Venezüella halk› “21. yüzy›l sosyalizmi”ne olan deste¤ini bir kez daha göstermifl oldu Venezüella’da anayasa de¤iflikli¤i için referandum 15 fiubat’ta gerçeklefltirildi. 16 milyon kay›tl› seçmenin yaklafl›k 11 milyonunun oy kulland›¤› referandumda, seçmenlerin yüzde 54,4’ünün “evet” oyu kullanmas›yla anayasa de¤iflikli¤i kabul edildi. Referandum galibiyetinin ard›ndan meydanlar› dolduran halka seslenen Venezüella lideri Hugo Chavez, “yalana karfl› gerçek kazand›, Venezüella geçmiflteki onursuz günlerine bir daha dönmeyecek. Bolivarc› devrimin 2009’dan 2019’a üçüncü tarihsel dönemi bafll›yor. Yolumuzda yürümek için gelece¤in kap›lar›n› açt›k” diye konufltu. Referandum öncesindeki dönemde, yap›lacak olan referandumun “Chavez’in tekrar seçilmesi-

nin önünü açmak” amac›n› tafl›d›¤› vurgulan›yor, Chavez’in “ömür boyu baflkanl›k” istedi¤i iddia ediliyordu. Referandumla kabul edilen anayasa de¤iflikli¤i, kamu görevlilerinin tekrar seçilebilmesinin yan› s›ra ülkedeki demokrasinin geliflmesi aç›s›ndan önemli dönüflümler içeriyor. Devlet baflkan› dahil bütün kamu görevlilerinin halk taraf›ndan geri ça¤›r›labilece¤inin güvence alt›na al›nd›¤› anayasa de¤iflikli¤inde, kay›tl› seçmen say›s›n›n yaklafl›k dörtte birinin

imzas›yla her türlü uyuflmazl›k ve ihtilaf referanduma götürülebiliyor. Devlet baflkan› veya hükümetin referandum sonucunu tan›mamas› gibi bir olas›l›k bulunmuyor. Se-

çimle ifl bafl›na gelen siyasi görevlileri “geri ça¤›rabilme hakk›”, sosyalist Küba hariç, dünya üzerinde baflka hiçbir ülkede bulunmuyor. Chavez’i diktatör olarak nitelendiren bat› bas›n› ise seçim öncesinde ‹spanyol bir milletvekilinin ülkeden kovulmas›n› gündeme tafl›m›flt›. Ülkeden kovulan ‹spanyol Halk Partisi milletvekili Luis Herrero, Chavez’i “hiçbir demokratik k›stasa uymas› mümkün olmayan, bir diktatörün tipik özelliklerine

sahip olmak”la itham etmiflti. Uluslararas› gözlemci olarak tarafs›z olmas› gereken ‹spanyol vekil, Chavez’i diktatörlükle niteleyerek aç›kça taraf tutmas› üzerine s›n›r d›fl› edilmiflti. 23 Kas›m’da gerçeklefltirilen yerel seçimlerde Venezüella Birleflik Sosyalist Partisi’nin 22 eyalet valili¤inden 17’sini kazanmas›n›n ard›ndan, 15 fiubat’ta gerçeklefltirilen referandumla birlikte Venezüella halk›, Chavez’in önderli¤inde “21. yüzy›l sosyalizmi” program›na verdi¤i deste¤i bir kez daha göstermifl oldu. Ancak, “hay›r” oylar›n›n yüksekli¤i, ülkedeki artan enflasyon ve yüksek suç oranlar›, Chavez hükümetinin önünde hala ciddi görevler bulundu¤unu gösteriyor.

Ekvador ABD’li diplomat› kovdu Frans›zlar e¤itim hakk›n› savunuyor Ekvador, iki hafta önce bir ABD’li diplomat›n kovulmas›n›n ard›ndan, yine bir ABD’li diplomat› içifllerine kar›flmakla suçlayarak s›n›r d›fl› etti

Fransa’da hükümetin e¤itim politikalar›na karfl› eylemler devam ediyor. Ö¤renciler planlanan reformlar› protesto etmek için Sorbonne Üniversitesi’ni iflgal etti Fransa’da hükümetin e¤itim politikalar›na karfl› ö¤retim görevlilerinin ve üniversite ö¤rencilerinin eylemleri devam ediyor. Hükümeti protesto etmek amac›yla yaklafl›k 30 bin ö¤retim görevlisi ve üniversite ö¤rencisinin kat›ld›¤› bir gösterinin ard›ndan yaklafl›k 200 ö¤renci hükümetin planlad›¤› reformlar› protesto etmek amac›yla Sorbonne Üniversitesi’ni iflgal etti. Hükümetin, üniversiteleri özellefltirme ve ö¤retim kadrolar›n› azaltma plan›n› protesto eden ö¤retim görevlileri, üç haftad›r derslere girmiyor. Hükümetin e¤itim reformuna karfl› eylemler ülke genelinde de-

vam ediyor. Côte d'Azur bölgesinde bulunan Var eyaletinde ö¤renci velileri, Salernes ilkokulunda gece süresince oturma eylemleri düzenliyor. Breil-sur-Roya eyaletinde veliler planlanan e¤itim bütçesi kesintilerini protesto etmek amac›yla çocuklar›n› okula göndermiyor. Nice’de üniversite ö¤rencileri bir süre Saint-Jean-Angély üniversitesini iflgal ettiler. Hükümet yap›lan harcamalara ra¤men ö¤retim görevlilerini yeteri kadar araflt›rma yapmamakla suçluyor. Fransa Yüksek Ö¤retim Bakan› Valerie Pecresse ö¤retim görevlilerinin çal›flma koflullar› üzerine

Afganistan’a 17 bin askere onay n ABD Baflkan› Barack Obama, Afganistan’a ek olarak 17 bin askerin gönderilmesini onaylayan karar› imzalad›. Karar›n ard›ndan yap›lan yaz›l› aç›klamada asker say›s›ndaki art›fl›n “Afganistan’da kötüleflen durumu istikrara kavuflturmak için gerekli” oldu¤u belirtildi. Bölge bulunan Uluslararas› Güvenlik ve Destek Gücü (ISAF) komutan› General David McKiernan, yeni birliklerin ülkenin güneyindeki Taliban militanlar›na yönelik operasyonlarda görev alacaklar›n› belirtti. ABD Savunma Bakan› Robert Gates 20 devletin bölgedeki askeri varl›¤›n› art›rma sözü verdi¤ini ifade etmiflti. ABD’nin halen bölgede 37 bin askeri bulunuyor.

yap›lacak reformlarda ›srar edeceklerini söyledi. Pecresse, hedeflerinde temel de¤iflikliklerin olmayaca¤›n› ve reformu ilerletmeye devam edeceklerini ifade etti. Üniversite çal›flanlar› ise uygulamaya geçirilecek olan performans sisteminin üniversite rektörlerine çok fazla yetki verece¤inden ve rektörlerin ö¤retim üyelerinin ders verecekleri saatleri art›rarak akademik araflt›rmalar› sekteye u¤rataca¤›ndan endifle ediyor. Ayr›ca üniversite bütçelerinin özerklefltirilmesinin, bütçe kesintilerine ve üniversitelerin özellefltirilmesine yol açaca¤› düflünülüyor.

Ekvador D›fliflleri Bakanl›¤›, ABD Büyükelçili¤i Birinci Sekreteri Marc Sullivan’› ülkenin içifllerine kar›flmakla suçlayarak s›n›r d›fl› etti. Hükümet yetkilileri, ABD’li diplomat› ülkedeki polislere iliflkin emniyet politikalar›na kar›flmakla suçluyor. ABD D›fliflleri Bakanl›¤› sözcüsü Gordon Duguid ise, Ekvador hükümetinin ABD’li diplomat› s›n›rd›fl› etme karar›ndan esef duyduklar›n› belirterek, bu diplomat›n Ekvador’un içifllerine kar›flt›¤› suçlamas›n› reddetti. Duguid, ABD'nin Ekvador'la iflbirli¤ini sürdürerek uyuflturucu madde ve kaçakç›l›k faaliyetlerine darbe indirece¤ini iddia etti. Sullivan, bu

‘Açgözlüleri vergilendirin’ n Ekonomik krize karfl› hükümetin uygulad›¤› politikalar› protesto etmek amac›yla ‹rlanda’n›n baflkenti Dublin’de bir gösteri düzenlendi. Hükümetin çal›flanlara kemer k›sma politikas› dayatmas›n› protesto eden yaklafl›k 120 bin kifli Dublin’de topland›. “Yoksullar› de¤il açgözlüleri vergilendirin; Süper zenginlerin açgözlülü¤ünün bedelini ödemeyece¤iz” yaz›l› dövizlerin tafl›nd›¤› eylemde krizin bedelinin emekçilere ödettirilmeye çal›fl›ld›¤› vurguland›. ‹rlanda Sendikalar Kongresi (ICTU) taraf›ndan düzenlenen eylemde özellikle 350 bin kamu çal›flan›n›n ücretlerinde uygulanacak vergi kesintileri elefltirildi.

ay Ekvador’dan kovulan ikinci ABD’li diplomat oldu. Ekvador Devlet Baflkan› Rafael Correa, iki hafta önce, ülkesine sömürge gibi davranmakla suçlad›¤› ABD’li diplomat Armando Astorga’n›n s›n›r d›fl› edilmesi talimat›n› vermiflti. Astorga ülkeye 340 bin dolar ekonomik yard›m karfl›l›¤›nda Ekvador polisinin kaçakç›l›kla mücadele timinin bafl›na geçecek ismi kabul ettirmeye çal›flmakla suçlan›yordu. ‹ktidara, 2007’de gelen Correa, Bolivya ve Venezüella’daki sosyalist liderlerin aksine genelde ABD ile iliflkilerini iyi tuttu¤u yorumlar› yap›l›yordu. Ancak Correa, fiubat ay› bafl›nda ABD’nin bask›lar›na boyun e¤meyece¤i yönünde aç›klamada bulunmufltu.

Anneler Berlusconi’ye öfkeli n ‹talya Baflbakan› Silvio Berlusconi’nin Arjantin’de diktatörlük döneminde cuntan›n muhalifleri uçaklardan atarak katletmesi ile ilgili alayc› sözlerine, 1976 – 1983 y›llar› aras›ndaki dönemde yak›nlar›n› kaybeden Arjantinliler tepki gösterdi. Buenos Aires May›s Anneleri Derne¤i Baflkan› Estela de Carlotto Berlusconi’nin kay›plar hakk›nda yapt›¤› konuflman›n kendilerini incitti¤ini ifade etti. Berlusconi, “Arjantinli diktatör rakiplerini futbol topuyla kand›r›p uça¤a bindirmifl, daha sonra kap›y› açarak ‘haydi d›flar›da oynay›n hava çok güzel’ demiflti” ifadelerini kullanm›flt›.

2009

Çocukluk rüyalar›, eflitsiz bir dünyan›n kâbusu içinde Sylvia UBAL Latin Amerika’daki alt›n madenlerimizde, hiçbir güvencesi olmadan, sa¤l›¤a zararl› ve a¤›r koflullar alt›nda çal›flan 800.000 çocuk ve yeniyetme genç var (...) Uluslararas› Çal›flma Örgütü’ne (ILO) göre, 135 bin k›z ve erkek çocuk da bu tehlikeli ifllere girme tehlikesi alt›nda bulunuyor. Ailelerin yoksulluk durumu, nitelikli sa¤l›k ve e¤itim servislerine ulaflamama, bofl zamanlar› de¤erlendirme eksikli¤i, kültürel faktörler, gelirleri iyilefltirme olanaklar›n›n yetersizli¤i bu küçük iflçiler birli¤inin varl›k nedenleridir. (...) ILO’nun de¤erlendirmelerine göre: • 50 bin Perulu k›z ve erkek çocuk, alt›n ç›karma ifline ba¤lanm›fl bulunuyor; • Rakamlar, Kolombiya’da, 500 bin civar›nda çocu¤un alt›n, karbon, kil ve zümrüt iflletmelerinde çal›flmakta oldu¤unu gösteriyor; • Ekvador’daki küçük iflçilerin say›s›n›n 2.500 oldu¤u hesap ediliyor; • Bolivya’da, 13 binden fazla, k›z ve erkek çocuk gümüfl, çinko ve alüminyum ç›karma ifllerine kat›l›yor. Dünya ülkelerinin büyük k›sm›nda bu tafl ocaklar›ndan var ve yollar›n uzunlu¤u boyunca, bu çocuklar, tafl k›rarken, çekerken ve üretildikleri yerlerden onlar› sürüklerken görülmelerine ra¤men hiç kimse, ne kadar çocuk ve yeniyetme gencin, bu ifli yaflam biçimine dönüfltürdü¤ünü bilmiyor. Bütün dünyada, küçük ölçekli madencilikte ve yeralt› madenlerinde, bir milyonu çocuk olmak üzere 15 milyon kifli çal›fl›yor. Mevcut çal›flma trendine göre bu say›, resmi sektörün içindeki maden ocaklar›ndan daha fazla küçük ölçekli madencilikte artm›fl durumda. Örne¤in Peru’da, birçok çocuk, bu ifllere hava durumuna göre nehirde uzun saatler boyunca k›rma ya da maden ocaklar›nda ay›rma gibi annesinin “basit” ifllerine yard›m ederek bafll›yorlar. Sonra da tünellerden maden ç›karmak, bölgeye tafl›mak gibi ifllere destek oluyorlar. ‹flleme sürecinde patlama, y›k›m, bo¤ulma olaylar›yla karfl›lafl›yor ve c›va, siyanür, di¤er asitler gibi zehirli maddeler ile kirlenmeye maruz kal›yorlar. ILO taraf›ndan Güney Amerika’n›n çeflitli ülkelerinde yap›lan araflt›rmalarda, çocuk maden iflçilerinin büyümesinde gecikme ve beslenme yetersizli¤i bulundu¤u belirlendi. Ayn› zamanda madenlerin imalat›nda kullan›lan maddelerin kronik zehirlenmelere, nörolojik bozulmalara yol açt›¤› ve bunlar›n yan› s›ra çocuklar›n gücünü, fiziki kapasitelerini fazlas›yla aflan çal›flma koflullar› ve kazalar›n çeflitli yaralanmalara, sakat kalmalara neden oldu¤u saptand›. ILO/IPEC (Çocuk ‹flçili¤inin Önlenmesine Dair Uluslararas› Program) yard›mc› bölge koordinatörü Guillermo Dema’›n aç›klamas›na göre, “Guatemala’da, k›z ve erkek çocuklar›, maden ocaklar›nda, zehirli havay› soluyarak a¤›r yükleri çekiyorlar. Mineral ve tafllar› ezmek için tehlikeli araç ve ekipmanlar kullan›yorlar. Di¤er ülkelerde, örne¤in Nikaragua gibi ülkelerde, karanl›k dar tünellerde, di¤er Latin Amerikal› çocuklar ve yeniyetmeler gibi güvenliklerini ve sa¤l›klar›n› etkileyen ciddi kazalara maruz kalarak madenlerde uzun saatler boyunca çal›fl›yorlar.” ILO, tafl ocaklar› ve madenlerde, çocuk çal›flt›rma iflini önlemek ve bu sömürüye son vermek için bir kampanya bafllatt›. Bu uluslararas› örgüt, on y›l sonra, maden ocaklar›ndaki bir milyon çocu¤un geri çekilerek geleceklerini kurmalar› için okula gidebilecekleri ve bu tehlikeli ifllere geri dönmeye mecbur kalmamalar› için de birtak›m yap›lar yarat›labilece¤i konusunda ikna olmufl durumda. Korkutucu rakamlar: • 246 milyon çal›flan çocuk var. • Bu çocuklar›n 73 milyonu on yafl›n alt›nda. • Her y›l 22 bin çocuk ifl kazalar›nda ölüyor. • 15 yafl alt›nda çal›flan 180 bin çocuk, Asya ve Afrika k›tas›nda bulunuyor. Bu çocuklar›n büyük ço¤unlu¤u, kay›td›fl› ifl yerlerinde illegal bir flekilde çal›fl›yorlar. • Çocuklar›n %70’i tar›m sektöründe, ticari amaçla yap›lan avlanma ve bal›kç›l›kta ya da orman ifllerinde, %8’i de imalat sanayisinde çal›fl›yor. • 8,4 milyon çocuk, çocuk kaçakç›l›¤›, fahiflelik, pornografi ve di¤er yasad›fl› ifllerin pençesi alt›nda tutulurken 1,2 milyon çocuk da uyuflturucu madde trafi¤i içinde bulunuyor. ILO/IPEC, Bolivya, Kolombiya, Ekvador, Mo¤olistan, Nijerya, Peru ve Tanzanya’da k›z ve erkek çocuklar›n, bu tehlikeli ifllerden kurtar›labileceklerini; madende çal›flan topluluklara, yasal haklar›n› elde etmeleri konusunda yard›m ederek; kooperatifler kurarak; ifl güvencesi ve sa¤l›¤› iyilefltirerek; yetiflkin iflçilerin verimlili¤ini, ço¤u kez çok uzak bölgelerde yerleflmifl olan topluluklara sanitasyon, içilebilir su, e¤itim gibi temel hizmetleri sa¤layarak gösterdi. Bugün dünyadaki her alt› çocuktan biri duygusal, fiziksel ve psikolojik geliflimini etkileyen iflleri yaparak çocuk iflçili¤inin herhangi bir flekline bulaflm›fl durumda. Bu çocuklar dünyan›n pek çok yerinde çeflitli endüstri dallar›nda çal›fl›yorlar. Büyük ço¤unlu¤u, kimyasal ürünlere maruz kalma olas›l›¤› alt›ndaki tar›m sektöründe faaliyetlerini gerçeklefltiriyor. Geri kalanlar ise seyyar sat›c›l›k, uyuflturucu trafi¤i ve fahiflelik gibi ifllerin içinde bulunan sokak çocuklar›n› oluflturuyor.

Frans›z adalar›nda isyan n Fransa’n›n Karayipler’de bulunan Guadeloupe, Mertinique ve Reunion adalar›nda, maruz kal›nan çifte standard› ve giderek kötüleflen hayat flartlar›n› protesto etmek üzere düzenlenen genel grev hayat› felç etti. Guadeloupe’da yaklafl›k 50 kurum, parti ve sendikan›n düzenledi¤i grev nedeniyle uçufllar iptal edildi, sokaklarda çöp da¤lar› olufltu. Hükümet güçlerinin eylemlere sert müdahale etmesi infiale yol açarken, yaflanan fliddet olaylar›n›n nedeni olarak güvenlik güçlerin “›rkç›l›k” yapmas› gösteriliyor. Reunion’da 25 sendika 5 Mart’ta genel greve ç›kacak. Sendikalar maafllara 200 avro zam, temel g›da fiyatlar›nda ise yüzde 20 indirim istiyor.


26 fiubat 11 Mart

2009

YEREL YÖNET‹MLER 9

Birlikte yönetmek için Fatma Özt›rak, Arslanbey Beldesi’nin Atakent Mahallesi’nden halk›n muhtar aday›. Seçilmesi durumunda ‘birlikte yönetelim’ ilkesini hayata geçirecek. ‹lk olarak mahallenin ulafl›m, sa¤l›k oca¤›, pazar yeri ve sosyal alan eksikli¤ini gidermeye yönelik çal›flmalar yürütecek. Yerel seçimler öncesi halk›n muhtar adaylar›n› tan›tmaya devam ediyoruz. Gazetemizin bu say›s›nda Kocaeli’nden halk›n muhtar aday› olan Fatma Özt›rak ve Fatma Keskin’le yapt›¤›m›z röportajlar›m›z› yay›nl›yoruz. Halk›n muhtar adaylar›yla seçim süreçlerinden, çal›flma ekiplerine kadar bir çok konuda sohbet ettik. Halk›n muhtar adaylar› bize projelerini anlatt›lar, biz de yazd›k. ‹lk olarak Kartepe’ye ba¤l› Arslanbey Beldesi’nin Atakent Mahallesi’nin 8 muhtar aday›ndan biri olan Fatma Özt›rak’a sorular›m›z› yönelttik. Muhtarl›k seçimlerini nas›l de¤erlendiriyorsunuz? ‹çinde bulundu¤umuz seçim ortam› tamamen halk›n iradesinden ba¤›ms›z flekilde iki taraf aras›nda geçiyor. Asl›nda bütün seçimler halk›n iradesinden ba¤›ms›z yürüyor ve seçilmifller de¤il atanm›fllar bafla geçiyor. Halk›n gerçek sorunlar› konuflulmuyor ve bir iktidar mücadelesi sürüp gidiyor. Halk›n gerçek iradesinin ortaya ç›kar›lmas› aç›s›ndan yerel seçimlerde muhtarl›klar çok kritik bir yerde duruyor. Bu yüzden özellikle muhtarl›k seçimlerini çok önemsiyorum. Çünkü halk asl›nda kendi iradesini do¤rudan ancak muhtarl›k seçimlerinde gösterebiliyor. Tabii halk›n gerçek sorunlar›na de¤inilmesi için de muhtar adaylar›n›n kendilerini halk›n muhtar aday› olarak görmesi gerekiyor. Ben de yola, halk›n gerçek sorunlar›n› ortaya koymak ve çözüm yollar› üretmek için halk›n muhtar aday› olarak ç›kt›m. Seçim çal›flmalar›n› nas›l yürütece¤inize ve oluflturaca¤›n›z ekip ile ilgili bilgi verir misiniz? Seçim çal›flmalar›nda öncelikle ifle mahallemizin temel dinamiklerinin bulundu¤u bir meclis oluflturarak bafll›yoruz. Oluflturaca¤›m›z meclis özellikle kad›nlar›n yo¤un olarak bulundu¤u bir meclis oluyor. Bu meclis ile birlikte azalar›m›z› tespit ediyoruz. Bu azalar ile seçimlere giriyoruz. Seçimlere

fienol Çelik Hopa / Kemalpafla Cumhuriyet Mahallesi Muhtar›

Fatma Özt›rak Kartepe’ye ba¤l› Arslanbey Beldesi’nin Atakent mahallesinin 8 muhtar aday›ndan biri. 1950 Çorum do¤umlu. ‹lkokulu Çorum’da bitirdiikten sonra ebelik okuluna devam etti ve daha sonra Kocaeli’ye tafl›nd›. Bir süre memurluk yapt›ktan sonra esnafl›kla u¤raflt›. 3 çocuk annesi. Kocaeli’de bulundu¤u süre içinde bir partinin içinde kad›n kollar›nda aktif olarak çal›flt›, meclis üyeli¤i yapt› ve delege olarak görev ald›.

haz›rl›k aflamas›nda ilk olarak broflürlerimizi ç›kard›k. Broflürlerimizde bizim için önemli bir ilke olan birlikte yönetme vurgusunu öne ç›kard›k. Mahallenizin sorunlar›n› tespit etmek üzere nas›l çal›flmalar yapacaks›n›z ve sizce en önemli s›k›nt›lar nelerdir? Muhtarl›k sürecinde ‘birlikte yönetelim’ ilkesini hayata geçirece¤iz. Mahallemizdeki sorunlar› burada yaflayan insanlarla tespit edece¤iz ve yine tespit etti¤imiz bu sorunlar›n çözümlerini onlarla beraber bulaca¤›z. Ben ise ilk olarak mahallenin ulafl›m,

sa¤l›k oca¤›, pazar yeri ve sosyal alan eksikli¤inin önemli sorunlar oldu¤unu düflünüyorum. Bence ilk olarak bu sorunlar›n çözümü için harekete geçmek gerekiyor. Kad›nlar›n mahalle idaresine kat›lmas› yönündeki düflünceleriniz nelerdir? Ben özellikle kad›nlar›n muhtar aday›y›m. Çünkü evlerinde yani mahallelerde en çok vakit geçiren kad›nlard›r. Bu yüzden mahalledeki sorunlar›n birincil muhataplar› da kad›nlard›r. Bu sorunlar›n çözüme ulaflmas› için onlar›n sürece kat›lmas› gerekti¤ini düflünüyorum ve bu yönde çaba harc›yorum. ***

Fatma Keskin, ‹zmit’e ba¤l› Yuvam Akarca beldesinin halihaz›rda muhtar›. Yeniden halk›n muhtar aday› oldu. Seçim çal›flmalar›n› mahallede yaflayan insanlardan oluflan bir meclisle yürütüyor. Muhtarl›klar› do¤rudan yönetim alanlar› olmas› aç›s›ndan önemsiyor.

Fatma Keskin ‹zmit’e ba¤l› Yuvam Akarca beldesinin muhtar› ve halk›n muhtar aday› olarak yeniden seçimlere giriyor. 1955 ‹zmit do¤umlu. Emekli ve flu anda ticaretle u¤rafl›yor. Halihaz›rda Fevzi Çakmak Mahallesi muhtar› ve yine muhtar aday›. Muhtarl›klar› insanlar›n kolayca ulaflabildi¤i ve dahil olabildi¤i alanlar oldu¤u için önemli kurumlar olarak görüyor ve bir muhtar›n bütün s›k›nt›larda halk›n›n yan›nda olmas› gerekti¤ini düflünüyor.

‹zmit’e ba¤l› Yuvam Akarca beldesinin halihaz›rda muhtar› olan Fatma Keskin halk›n muhtar aday› olarak yeniden seçimlere giriyor. Fatma Keskin, “Bir muhtar do¤algaza zam geldi¤inde soka¤a ç›kan insanlar›n yan›nda olmay› bilmelidir. Ayn› zamanda insanlar› mevcut haks›zl›klara ve hak ihlallerine karfl› uyarmal›d›r. Ben de elimden geldi¤ince üzerime düflen görevi yerine getirmeye çal›fl›yorum” diyor. Nas›l bir ekip ile çal›fl›yorsunuz ve seçim çal›flmalar› dahilinde neler yapacaks›n›z? Seçim program›n› oluflturmak üzere ilk olarak mahallemizin insanlar›ndan oluflan bir meclis olufl-

turduk. Bu meclisin içinde özellikle gençlerin ve kad›nlar›n bulunmas›na dikkat ettik. Oluflturdu¤umuz meclis ile beraber seçim süresince mahallede kap› kap› dolafl›yoruz ve mahalle halk›na program›m›z› anlat›yoruz. ‹nsanlara bofl vaatler yerine, somut fleyler üzerinden konuflmalar yap›yoruz ve insanlar›m›z›n asl›nda neye ihtiyaç duyduklar›n› belirliyoruz. Belirlediklerimizle de çal›flmalar›m›za yön verece¤iz. Bunlar›n d›fl›nda meclis olarak azalar›n seçimlerini yapaca¤›z. Yine azalar›n içinde, meclisin içinde oldu¤u gibi, kad›nlar›n ve gençlerin olmas›na dikkat edece¤iz. Seçim program›n›z› nas›l olufltur-

du¤unuzu anlatarak, içeri¤i konusunda bilgi verir misiniz? Seçim program›m›z›n oluflumu hala devam ediyor. Muhtarl›k yap›yor olmamdan kaynakl› bu konuda deneyimlerim var. Ama mahalle halk›ndan gelen istekler do¤rultusunda mevcut programa eklemeler yap›yoruz. Benim hayata geçirmek istedi¤im mahalle meclisleri projesi var. Bu projeye göre mahallenin yönetiminde aktif rol alacak genifl bir meclis oluflturulacak. Bu meclis alt›nda ise kad›nlar›n, gençlerin ve karma bir grubun oluflturdu¤u komisyonlar olacak. Bu komisyonlar kendi alanlar›ndaki sorunlar› tespit etmek ve çözümlerini genifl meclise sunmakla görevli olacak. Bunlar›n d›fl›nda ben muhtarl›k deneyimim do¤rultusunda baz› temel sorunlardan bahsedebilirim. ‹lk olarak mahallenin ulafl›m, sosyal donat›, yeflil alanlar›n insanlara kazand›r›lmas› ve sportif aktivitelere yönelik kullan›lmas› gibi s›k›nt›lar› var. Muhtarl›klar›n yerel yönetimler aç›dan nerede konumland›¤›n› düflünüyorsunuz? Bence muhtarl›klar do¤rudan yönetim alanlar› olmas› aç›s›ndan önemli kurumlard›r. Bu yüzden muhtarlar›n da bu bilinçle hareket etmeleri gerekir. Yani bir muhtar sadece evrak veren bir insan olman›n d›fl›na ç›kmal› ve halk›n sorunlar› ile ilgilenmelidir. Mahallede kad›nlara yönelik projeleriniz var m›? Ben kad›nlar›n aktif olarak gerek muhtarl›k gerekse de di¤er yönetim aflamalar›nda bulunmas› gerekti¤ine inan›yorum. Klasik sistemlerin d›fl›na ç›k›p kad›nlar›n daha ça¤dafl, daha özgür ve sorunlar›na sahip ç›kan bireyler olmas›n› diliyorum. Bu yüzden de ben muhtarl›klarda kad›nlar› çok önemsiyorum. Kad›nlara yönelik ise okuma yazma kurslar›, el becerilerini art›rmalar›na yönelik kurslar ve ürettiklerini ekonomik kazanca çevirmelerini sa¤layacak kanallar oluflturmay› hedefliyorum.

Halk›n muhtar› yine aday Hopa’n›n Kemalpafla Beldesi’nde yine halk›n muhtarl›¤›na aday olan fienol Çelik, “Halk bizim muhtarl›k anlay›fl›m›z› daha yeni kavramaya bafllad›, o nedenle yine aday oldum” diyerek aday olmas›n›n gerekçelerini Halk›n Sesi’ne anlatt› Hopa’n›n s›n›r beldesi Kemalpafla’da ‘halk›n muhtar›’ fienol Çelik bu seçim döneminde yine Cumhuriyet Mahallesi muhtarl›¤›na aday oldu. Geçti¤imiz seçim döneminde halk›n muhtar aday› olarak seçimlere giren ve kazanan fienol Çelik ile muhtarl›k süreciyle ilgili k›sa bir söylefli yapt›k. Karadenizlilerin fienol abisi, halk›n muhtar› olmay› baflarm›fl. Bunu biz de¤il, Kemalpafla halk› diyor ve bu dönem muhtarl›¤a devam etmesini istiyorlar. fienol Çelik ise geçti¤imiz dönem bir çok engellemeyle karfl›laflmas›na ra¤men halk›n muhtar› olabilmek için çok çabalad›¤›n›, devletin mahalledeki jandarmas› de¤il halk›n muhtar› olmaya çal›flt›¤›n› ifade ediyor. fienol Çelik, “Halk› sahip-

lenme derdim var, bu yüzden muhtar oldum ve tüm muhtarl›¤›m süresince bürokrasi ile halk aras›nda halktan yana bir yönetim anlay›fl› içerisinde oldum” diyerek anlat›yor muhtarl›k sürecini. Mahalle muhtarl›¤›n›, halk›n sorunlar›yla daha yak›ndan ilgilenebilmek için bir olanak olarak gören Çelik, buradan halk›n etkin kat›l›m›n›n oldu¤u bir yönetim anlay›fl› yarat›labilece¤ini düflünüyor ve “Halk›n söz, yetki, karar hakk›n› önce bulundu¤umuz mahallelerde oluflturaca¤›z, sonra belediyeleri zorlayaca¤›z” diye belirtiyor. Muhtarl›k anlay›fl›n› fleffaf, halkla iç içe, halk›n yönetime kat›lmas› olmas› üzerine kuran Çelik, muhtarl›klarda jandarman›n, kolluk kuvvetlerinin de¤il halk›n söz hakk› olmas› gerekti¤ini savunuyor. Geçti¤imiz befl y›l boyunca halk›n muhtar› olabilmek için çabalayan fienol Çelik’in bu anlay›fl›ndan asl›nda rahats›z olanlar da olmufl. Muhtarlar Derne¤i’nden ihraç edilmifl. ‹hraç edilme sürecini flöyle anlat›yor;

“Hopa Belediyesi, Diyarbak›r’›n Ceylanp›nar Belediyesi ile ortak bir kardefllik projesi yap›yordu. Kaymakam ve kolluk kuvvetleriyle beraber tüm Hopa’daki muhtarlar toplanarak bu projeye destek verilmemesi konusunda karar bildirdi. Ben itiraz ettim. Bunun bir kardefllik projesi oldu¤unu ve halklar›n kardeflli¤i aç›s›ndan önemli bir ad›m oldu¤unu söyledim. Ertesi gün dernek baflkan›n›n konuflmas›na müdahale etti¤im gerekçesiyle ihraç edildi¤imi ö¤rendim.” fiu anda Türkiye Köy ve Mahalle Muhtarlar› Sendikas›’na üye olan fienol Çelik, muhtarl›¤a devam etmesi durumunda önümüzdeki dönem Hopa’da sendikan›n örgütlenmesini gelifltirmeyi hedefliyor. Muhtarlar›n bir araya gelerek ortak taleplerle devletin karfl›s›na ç›kmalar› durumunda daha etkili olabileceklerini düflünüyor. Muhtarl›¤› süresince halka eflit bir biçimde hizmet sunmaya çal›flan Çelik, “Ayr›m yapmadan halk›n tü-

münü kapsamaya çal›flt›m. Telefonlar›m› 24 saat aç›k tuttum herkes istedi¤i an bana ulaflabildi. Muhtarl›¤a gelemeyen yafll›lar›n bizzat evlerine kadar giderek hizmet sunmaya çal›flt›m” diyor. Beldesinde, Halkevleri taraf›ndan düzenlenen Kemalpafla Halk fienli¤i’ne de destek veren fienol Çelik, halka daha fazla kültür sanat etkinlikleri ulaflabilmesi için yeni projeler gelifltiriyor. Muhtarl›¤› süresince, muhtarl›¤a ait bir hizmet binas›n› devreye sokamamas›n› en büyük eksikli¤i olarak gören fienol Çelik asl›nda bu konuyla ilgili de ad›mlar atm›fl fakat bu kez Kemalpafla Belediyesi’nin engelleriyle karfl›laflm›fl. “Halk bizim muhtarl›k anlay›fl›m›z› daha yeni kavramaya bafllad›. O nedenle halk›n daha etkin kat›ld›¤› bir muhtarl›k anlay›fl›n›n devam etmesi ve kal›c›laflmas› aç›s›ndan yeniden aday oldum” diyen fienol Çelik, baflar›l› olup olmad›¤›ma Kemalpaflal›lar karar verecek diyerek sözlerini bitiriyor.


26 fiubat 11 Mart

10 K‹BELE

2009

Taciz aklanmayacak, kad›nlar Üzmez’in peflini b›rakmayacak Bursal› kad›nlar, 10 fiubat günü çocuk istismar› suçlamas› ile yarg›land›¤› davan›n duruflmas› için Bursa Adliyesine getirilen Üzmez‘i yumurta ve flemsiyelerle protesto etti. Ayn› gün Eskiflehir ve Ankara’da Halkevci ve Kolektifçi kad›nlar yapt›klar›

aç›klamalarla Bursal› kad›nlar› yaln›z b›rakmad›. Üzmez iflah olmuyor Eylem sonras› Üzmez eylemci kad›nlardan flikayetçi oldu. Üzmez, savc›l›kta karakoldaki flikayetini geri çekti¤ini belirttikten sonra bas›na yapt›¤› aç›klamada “Avratlar-

la m› u¤raflay›m? fiikayetçi olmak istemiyorum. Onlarla ne u¤raflaca¤›m Allah aflk›na! Yaflananlardan korktuklar› için art›k bundan sonraki duruflmaya geleceklerini düflünemiyorum” dedi. Kad›nlar: “Görüflece¤iz” Üzmez’in aç›klamas›na

düzenledikleri bir bas›n aç›klamas› ile cevap veren Bursal› Halkevci ve Kolektifçi Kad›nlar; “Üzmez’le 24 Mart’taki duruflmada yeniden görüflece¤iz” dedi. 24 Mart’ta tüm Bursal› kad›nlar› flemsiyelerini al›p Adliye önünde buluflmaya ça¤›rd›.

Ankara’da ise Halkevci kad›nlar›n 30 Ekim’de Üzmez davas›nda toplum vicdan›n› yaralayan, tarafs›zl›¤› ve bilimselli¤i flaibeli olan raporu haz›rlayanlar hakk›nda yapt›klar› suç duyurusu kabul edildi. Savc›l›k müflteki olarak ifadelerini ald›

Sesimiz duyulsun diye

8 Mart’a

fiükran Eken

Kad›nlar krizin y›k›m›na, seçim telafl›ndaki siyasetin cinsiyetçili¤ine, erkek egemen toplumun fliddetine, gericili¤in karanl›¤›na karfl› seslerini duyurmak için geliyor Ekonomik kriz ve yaklaflan yerel seçimlerle beraber Dünya Kad›nlar Gününe do¤ru yol al›yoruz. Bu y›l 8 Mart, krizin y›k›m› karfl›s›nda insanca bir yaflam›n, çal›flma hakk›n›n ve güvenceli ifl talebinin dile getirilece¤i bir gün olacak. Yaklaflan yerel seçimler, kad›nlar›n yaflad›klar› kentler ve mahalleler için ihtiyaç ve isteklerini görünür k›lma olana¤› anlam›-

na geliyor. Bu yüzden 8 Mart bu y›l ayn› zamanda sand›kta karfl›l›k bulmas› istenen her türlü talebin alana tafl›naca¤› bir y›l olacak. Toplumsal gericilik, faflizm, flovenizm, savafl karfl›s›nda kad›nlar›n özgürlük ve demokrasi talepleri alanlarda yank›lanacak. fiiddete, tacize, tecavüze her türden cinsiyetçili¤e karfl› geceleri, sokaklar›, yaflam›n tümünü isteyen kad›nlar buluflacak. Yaflanabilir bir dünya için kad›n dayan›flmas› ile 8 Mart mitingleri örgütlenecek. Direnifl alanlara tafl›nacak Bu y›l 8 Mart meydanlar›nda kad›n mücadelesinin toplumsal mücadele içinde yaratt›¤›

ortak de¤erler ve birikim kendini gösterecek. DESA direniflçisi Emine Arslan ve çal›flma arkadafllar› 250. direnifl gününü arkalar›nda b›rakarak alanda olacak. Sinter, Selga, K›z›lay, ATV-Sabah iflçisi kad›nlar çal›flma haklar› için sürdürdükleri direniflin gücüyle ses katacaklar mitinge. Mersinli Liman iflçilerinin, Sincanl› TEGA iflçilerinin, Kocaeli’nde Tezcan Galvaniz iflçilerinin, eflleri, k›zkardeflleri, k›zlar› ailecek sürdürdükleri direnifllerini 8 Mart alan›na tafl›yacak. Dikmen Vadisi’nin, Mamak’›n bar›nma hakk› için direnen kad›nlar›, Eskiflehir’de Ekmek ve Emek Meclisi’nden kad›nlar, Kocaeli’nde su ve do¤algaz hakla-

Türkiye’de 8 Mart Programlar›

‹stanbul 6 Mart - ‘Halkevci kad›nlar belediyeye yürüyor’. Kad›nlar, saat 13.30’da Unkapan›n’da bulunan ‹l Çal›flma Müdürlü¤ü önünde toplan›p ‹stanbul Büyükflehir Belediyesi’ne yürüyecek. 7 Mart- ‘Kad›nlar Çal›yor Kad›nlar Söylüyor’. Kaz›m Koyuncu Kültür Merkezi 8 Mart- Miting : Toplanma saat 11.00 Tepe Natilus, Miting: 13.00’de Kad›köy ‹skele Meydan› Kocaeli 7 Mart – ‘Halkevci Kad›nlar Beledi-

Kendinizi tan›t›r m›s›n›z? Ben Okmeydan› Mahmut fievket Pafla Mahallesi’nin Ayfle ablas›y›m. Bu mahallede do¤dum büyüdüm. Bu mahallenin çamurunu da çilesini de gördüm, gecekondu dönemindeki komflulu¤u, dayan›flmay› da. Yaklafl›k 5 y›l önce Halkevleri’nde “kad›n ve insan haklar›” konulu bir çal›flmaya kat›lmam sorunlar›m›z› ve haklar›m›z› daha iyi anlamama neden oldu. Ard›ndan Mahmut fievket Paflal› kad›nlarla mahallemizde ücretsiz, nitelikli krefl aç›lmas› için bir imza kampanyas› bafllatt›k. Krefl çal›flmam›z› mahallemizde bir sa¤l›k oca¤› aç›lmas›, okulumuzun sorunlar›n›n çözülmesi için yapt›¤›m›z çal›flmalarla devam ettirdik. Bunlar› yaparken düflündüm ki, evimizi düzenleyen, yöneten biziz. Neden mahallemizi de evimiz gibi düzenlemeyelim. Bu nedenle muhtar aday› oldum. Muhtarl›k çal›flmalar›n›z› nas›l yap›yorsunuz? Ev ev gezerek, ev toplant›lar› yaparak çal›flmalar›m›z› yap›yoruz. Bu çal›flmalarda kad›nlar›n pay› büyük oluyor. Sonuçta bu mahallede en çok vakit geçiren biz kad›nlarsak, muhtarl›k da kad›nlar›n isteklerini önceli¤e alan bir anlay›flla çal›flmal›. Yapt›¤›m›z kad›n toplant›lar›ndan birinde bir k›zkardeflim ç›k›p flöyle bir konuflma yapt›. “Çocu¤u do¤uran büyüten biziz, evi idare eden biziz, bir ikametgah ç›karmak bile en çok bizim iflimiz. Neden mahalleyi de biz yönetmeyelim. Bu konuflma her fleyi anlat›yor bence.

“sözde aç›l›mlar›na” kanmay›p özde demokrasi istiyoruz demek için zafer iflaretleriyle kat›lacaklar 8 Mart kortejlerine. Pippa Bacca cinayetinin hesab›n› soran kad›nlar, tacize, tecavüze ve fliddete karfl› her y›l oldu¤u gibi bu y›lda 8 Mart’ta buluflacak. Eflit ve özgür bir toplum özlemiyle

ye’ye yürüyor’. Saat 13.00’te Belediye ‹flhan› önünde toplanma. 8 Mart – ‘‹zmit Kad›n Platformu Kad›n Yürüyüflü’. Saat 13.00’te Belediye ‹flhan› önünde buluflma ‹nsan Haklar› Park›’na yürüyüfl Ankara 6 Mart - Kad›n fienli¤i Bat›kent Saat: 14.00, Yer Bat›kent Halkevi 7 Mart - Kad›n fienli¤i Dikmen Saat 19’00 Hac›bektafl Dü¤ün Salonu Kad›n fienli¤i Mamak Saat 13:00, Yer: Alyans Dü¤ün Salonu

8 Mart - Ankara Kad›n Platformu miting Adana 8 Mart – ‘Ellerimizi Birlefltiriyoruz ‘Miting. Toplanma saat: 12.00, toplanma yeri: Mimar Sinan Aç›khava Tiyatrosu Eskiflehir 7 Mart - Eskiflehir Demokratik Kad›n Platformu Yürüyüflü. Saat: 12.30 Hamamyolu Yediler Park›’ndan Adalar Migros önüne yürüyüfl 8 Mart - Halkevci Kad›n Yürüyüflü Buluflma saat 14.00’te Hamamyolu

cinsiyet ayr›mc›l›¤›na karfl› “kad›nlar da var” diyecek. Bu y›l tüm kad›nlar krizin y›k›m›na, erkek egemen düzenin fliddetine, AKP’nin piyasac› gerici politikalar›na karfl› yaflamak istedikleri dünyan›n düflü ile ç›kacak 8 Mart meydanlar›na. Seslerini duyurmak için hep birlikte daha güçlü... ‘ndan Adalar Migros önüne yürüyüfl Samsun 8 Mart – Kad›n Buluflmas› Saat: 12.30’da Çiftlik Akbank önünden Meydan›’na yürüyüfl Saat 14.00’de bas›n aç›klamas› ard›ndan Dalepa Nena Konseri Bursa 28 fiubat – 8 Mart Belgesel Gösterimi saat:18.30 Bursa Halkevi 5 Mart – 8 Mart Belgesel Gösterimi saat 14:oo Y›ld›r›m Halkevi 8 Mart - Bursa Kad›n Platformu Mitingi

Ç›rac›: “Kad›nlar için aday›m”

Halk›n muhtar› krefl için kararl› Mahmut fievket Pafla Mahallesi’nde halk›n muhtar aday› Ayfle Saliha D›flkaya evleri yönetenlerin mahalleleri de yönetebilece¤ini göstermeye haz›rlan›yor

r› için mücadele eden kad›nlar, tüm Türkiye’de insanca yaflam için mücadele eden kad›nlar 8 Mart alanlar›nda olacak. Kay›p evlatlar› için 6 y›l boyunca oturan Cumartesi Anneleri yeniden bafllatt›klar› eylemlerinin gücüyle yer alacak alanda. Bar›fl Anneleri AKP’nin Kürt halk› için

Sultan Ç›rac› baflta kad›nlar olmak üzere tüm mahallelinin söz ve karar hakk› oldu¤u bir mahalle için Mamak Fahri Korutürk Mahallesi’nde muhtarl›¤a aday

Ayfle Saliha D›flkaya

Peki, hedefleriniz ve projeleriniz neler? Öncelikli hedefimiz kazanmak. Hatta flu anki muhtar›n karfl›s›na daha güçlü ç›kabilmek için üç muhtar aday› olarak mahallede bir ön seçim yapaca¤›z ve tek bir adayla ortak bir çal›flma kuraca¤›z. Tabii ki benim öncelikli hedefim yar›m kalan çal›flmalar›m›z› tamamlamak. Her fleyden önce kreflimizi açmak istiyoruz. Çünkü onun için çok u¤raflt›k. Kap› kap› dolafl›p imza toplad›k. Kamyon kasas›nda 80 kad›n› fiiflli Belediyesi’ne götürdük. Belediye flenlik yap›p 8 Mart Dünya Kad›nlar Günü’nü kutlarken, biz orda flenlik yetmez, “Mahmut fievket Pafla Mahallesi kad›nlar› krefl istiyor” diye pankart açt›k. Bu emeklerimizin karfl›l›¤›n› almak istiyor. Tabii ki di¤er sorunlar›m›z› da çözmek için çal›flaca¤›z. Mahallemize bir sa¤l›k oca¤›, lise, kültür merkezi aç›lmas› için çal›flaca¤›z. Mahallemizde y›k›mlar var, bu yüzden bar›nma hakk›m›z için çal›flaca¤›z. Mahallemizde bir dayan›flma a¤› kuraca¤›z. Kad›nlar›m›z için sa¤l›k seminerleri, e¤itici kurslar yapaca¤›z, el ürünleri pazar› açaca¤›z. Kültüre, sanata, spora önem verece¤iz. Ve halkla birlikte, sokak temsilcilerinin oluflturaca¤› bir meclisle mahallemizi yönetece¤iz. Akl›m›zdaki projeler saymakla bitmez. Ama bizim bir slogan›m›z var. “Evimiz, suyumuz, sa¤l›¤›m›z, çocu¤umuz, gelece¤imiz için halk›n muhtar›n› seçin”. Yani haklar›m›z› almak için çal›flaca¤›z. Ben Ayfle ablan›z olarak muhtar olmasam da çal›flaca¤›m zaten.

Ankara Mamak'ta Fahri Korutürk Mahallesi’nde halk›n muhtar aday› Sultan Ç›rac› seçim çal›flmalar›n› mahalle halk›yla beraber sürdürüyor. 30 y›ld›r Fahri Korutürk Mahallesi’nde oturan Sultan Ç›rac› kendi mahallesini mahalle halk›yla beraber yönetmeye talip. Mahalle halk›n›n söz ve karar hakk›n›n oldu¤u bir muhtarl›k anlay›fl›n›n mahallenin sorunlar›n›n çözümü aç›s›ndan gerekli oldu¤una inan›yor. Ç›rac›'n›n aday olmas›nda en büyük etken mahalle halk›n›n deste¤i olmufl. Y›llard›r Halkevleri’nin fii-

rintepe flubesi ile ÇorumDer'de yöneticilik yapan Sultan Ç›rac›, mahalle halk›yla yak›n iliflkilerine ve mahallenin sorunlar›n› yak›ndan biliyor olmas›na güveniyor. Kad›nlar ise "Bizim Sultan Abla" diye bahsettikleri muhtar aday›n›n sözüne en çok güvenilecek aday oldu¤unu söylüyor. Her sabah erkenden mahallede kendini destekleyenlerle beraber kap› kap› dolaflan Ç›rac›, halk›n muhtar›n›n ilkelerinin neler oldu¤unu anlat›yor. Mahallelinin özellikle kad›nlar›n›n sorunlar›n› dinliyor. Sultan Ç›rac› gün içerisin-

Kad›nlar için kazan›lacak bir mevzi

de mahalleyi en çok kullanan dolay›s›yla de sorunlar› en yak›ndan yaflayan ve çözmek isteyenin kad›nlar oldu¤unu düflünüyor. Bu nedenle kad›nlar›n taleplerinin yaflanabilir bir mahalle yaratabilmek için çok önemli oldu¤unu belirtiyor.

Sultan Ç›rac›

Dünyada ve ülkemizde kad›nlar haklar› u¤runa uzun mücadeleler vermifllerdir. Sonunda seçme seçilme, eflit ifle eflit ücret gibi medeni yasalarla bir tak›m haklar kazanm›fllard›r. Sendikalarda partilerde yer alm›fllard›r ama partilerde kota engellerine tak›lm›fllard›r. Sendika ve parti yönetimlerinde yer almalar›na karfl›n söz yetki karar mekanizmalar›nda ikinci planda kalm›fllard›r. Tüm bunlara ra¤men biz kad›nlar, kad›n olman›n onuru ile haklar›m›z› aramak, yönetimlere kat›lmak, e¤itim ve tüm sosyal haklar›m›za sahip ç›kmak için mücadele etmekteyiz. Ben kendi yaflant›mdan ve çevremde tan›k oldu¤um sosyalleflme, politikleflme çabas› içerisindeki kad›nlar›n yaflad›klar›ndan gördüklerim neticesinde flunu söyleyebilirim ki maruz kald›¤›m›z ikinci plana itilme, yapaca¤›m›z ifllerde önümüzün t›kanmas› gibi pek çok engelle de mücadele etmek zorunday›z. Muhtarl›k çal›flmalar› s›ras›nda kad›n olmam›n da etkisi ile kimilerinin çamur at izi kals›n tarz›ndaki çirkin anti propagandalar›na maruz kald›m. Erkek egemen anlay›fl›n bekli de en bariz görünümleri ile karfl› karfl›ya kald›m. Cüret etti¤im iflin zaten benim hakk›m oldu¤unu; siyasette söz hakk› denilen temsiliyetin erkeklere has bir durum olmad›¤›n› el birli¤i ile mahallemizin sorunlar›na sahip ç›kmam›z gerekti¤ini, benim de bu duygularla muhtar oldu¤umu anlatmakta oldukça zorland›m. Çünkü o alan bu zamana kadar onlar›n d›fl›nda hiçbir kad›n›n girmeye cesaret edemedi¤i bir aland›. (Küçük bir anekdot olarak hem gülelim hem düflünelim diye paylaflmak isterim. Muhtarl›k çal›flmas› yürüttü¤ümüz dönemde misafir oldu¤umuz evlerden birinde flöyle bir diyalog geçti; evin reisi emekli ö¤retmen beyefendi, bu ne böyle yahu baflbakan kad›n, evdeki kad›n flimdi bir de mahallede muhtar kad›n. Ben bunlarla nas›l bafl ederim, size oy veremem demiflti.) Yerel yönetim seçimlerinin gündemde oldu¤u flu günlerde bahsi geçen boflluklar› doldurman›n bir yolu olarak kad›nlar›n muhtarl›k seçimlerinde aktif rol almalar›n› ve mümkünse mahallelerde kad›n komisyonlar› oluflturulmas›n› sa¤lamak gerekli. Çünkü mahallelerde muhtarl›klar kad›nlar›n pek çok ihtiyac›n› karfl›layacak çal›flmalar yapabilir. Okuma-yazma kurslar›, krefller, kad›n s›¤›nma evleri, kad›n-çocuk sa¤l›¤› birimleri, kad›nlara yönelik sosyal tesisler bunlara örnektir. Muhtarl›klar kad›nlar›n yönetim ve denetiminde kurulacak kooperatifler ve oralarda ortaya ç›kar›lan ürünlerin semt pazarlar›nda de¤erlendirilmesi için pazar yerlerinde sergiler aç›lmas›na öncülük edebilir. Tüm bu alanlar›n oluflturulmas›nda belediyeler ve muhtarl›klar önemli bir pozisyondad›r. Biz kad›nlar yöneten ve üreten olman›n mücadelesini yerellerden yükselterek hayata geçirebiliriz. Bunun mücadelesini bugüne dek verdik. Bundan sonra da vermeliyiz.

Erkek fliddeti çal›flma yaflam›nda da var! ‹zmirli ö¤retmen Funda Balabanulu¤ ö¤rencilerinden toplan›lan paran›n hesab›n› sordu¤u için okul müdürünün sald›r›s›na u¤rad›. Kad›na karfl› fliddet çal›flma yaflam›nda yayg›nlafl›rken paral› e¤itim fliddetin gerekçesi haline geldi Geçen hafta ‹zmir Buca’da ö¤rencilerden toplanan spor paralar›n›n hesab›n› konuflmak üzere müdürün odas›na giden beden e¤itimi ö¤retmeni Funda

Balabanulu¤ okul müdürü taraf›ndan dövüldü. Gediz semtindeki Buca Anadolu Lisesi’nde görev yapan Balabanulu¤’a yönelik fliddet E¤itim-Sen ve ka-

d›n örgütleri taraf›ndan gerçeklefltirilen eylemler ve yap›lan aç›klamalarla protesto edildi. Okul müdürü flimdilik a盤a al›nd›. Balabanulu¤’un bafl›na gelenlere benzer biçimde geçen ay ‹stanbul Kartal Lütfi K›rdar Araflt›rma ve E¤itim Hastanesi doktorlar›ndan Dilek Argon baflhekim taraf›ndan dövülmüfl, konu yarg›ya tafl›nm›flt›. Her iki kad›ndan biri fliddete maruz kal›yor Türkiye’de kad›na yönelik fliddet tüm yak›c›l›¤› ile sürüyor. Baflbakanl›k Kad›n›n Statüsü Genel Müdürlü¤ü’nün,

Türkiye’de Kad›na Yönelik Aile ‹çi fiiddet Araflt›rmas› sonuçlar› flubat ay›nda aç›kland›. Araflt›rmaya göre Türkiye genelinde her iki kad›ndan biri fliddete maruz kal›rken, cinsel ya da fiziksel fliddete maruz kalan kad›nlar›n yüzde 92’si hiçbir yere baflvurmuyor. Bu oran kad›na yönelik fliddetin ülkemiz aç›s›ndan yayg›nl›¤›n› ortaya koyuyor. Öte yandan son aylarda kamu kurulufllar›nda çal›flan kad›nlar›n karfl›laflt›¤› fliddet vakalar›n›n artmas›nda AKP’nin ›rkç› gerici kadrolar›n›n etkisi olabilece¤i akla geliyor.


cmy k

Bu festival cinsiyetçili¤e karfl› 8 Mart Dünya Kad›nlar günü yaklafl›rken Filmmor Kad›n Filmleri Festivali yedinci kez kad›nlar›n öykülerini, kad›nlar›n çekti¤i filmlerle anlatmaya haz›rlan›yor. Festival bu y›l ‘beden’ temas›n› iflleyen filmlerle ‹stanbul, Manisa, Urfa ve Trabzon’u dolaflacak Uluslararas› Gezici Filmmor Kad›n Filmleri Festivali’nin yedincisi bafll›yor. Festival her y›l oldu¤u gibi bu y›l da mart ay›n›n ikinci haftas›, sadece kad›nlar›n öykülerini anlatmak üzere 15 ülkeden 45 filmle yola ç›k›yor. Kad›nlar için filmler 9-15 Mart’ta ‹stanbul’da, Frans›z Kültür Merkezi ve ‹stanbul Modern salonlar›nda, ard›ndan 20-21 Mart’ta Manisa, 5-6 Ni-

26 fiubat 11 Mart

san’da Urfa ve 11-12 Nisan’da Trabzon’da olacak. Kad›nlar›n yaflad›¤› sorunlar›, ürettikleri de¤erleri görünür k›lmak, uluslararas› kad›n dayan›flmas›n› yayg›nlaflt›rmak ve sinemadaki cinsiyet eflitsizliklerini ortadan kald›rmak için düzenlenen Festival’in bu y›lki temas› “Beden”. Festivalde kad›n bedeni üzerindeki mülkiyet ve tahakküm iliflkilerini anlatan, dev bir endüstriyel sek-

törün do¤ufluna neden olan bedenin güzellefltirilmesi tutkusunu elefltiren filmler yer al›yor. Festival kapsam›nda gidilen dört ilde ‘Kad›n Bedeninin Seyri: Sinemada Beden ve Cinsiyetçilik’ paneli, film okuma atölyeleri ve yönetmenlerle söylefliler düzenlenecek. Festival bu y›l bir ilke imza atarak 2008 Türkiye Sinemas› Cinsiyetçilik Ödülleri’ni verecek. Sinemada cinsiyetçi söylemi kullanan ve yeni-

den üreten filmlere Alt›n Bamya ödülü verilecek. 1. Alt›n Bamya Ödülleri’nde, cinsiyetçi olduklar› için Erkek Karakter dal›nda Aflk Tutulmas›, Iss›z Adam, Recep ‹vedik; Kad›n karakter dal›nda; Aflk Tutulmas›, Osmanl› Cumhuriyeti, Üç Maymun; Senrayo dal›nda; Iss›z Adam, Üç Maymun, Vesaire Vesaire, Film dal›nda; Iss›z Adam, Recep ‹vedik ve Aflk Tutulmas› yar›flacak..

2009

KÜLTÜR/SANAT 11

Kardeflli¤in türküsünden elinizi çekin! Milli E¤itim Bakanl›¤›’n›n ülke genelinde tüm okullara gönderdi¤i bir belgesel, ›rkç›l›k ve flovenizm p r o p a g a n d a s › › yapt›¤› için büyük elefltiri konusu oldu. “Ermeni soyk›r›m› iddialar›n›” çürütmek amac›yla çekilen belgesel ad›n› bu faflizan içeri¤inin aksine halklar›n kardefllik özlemine tercüman olmufl bir türküden al›yordu; “Sar› Gelin -Ermeni Sorununun ‹ç Yüzü” Kötü bir propaganda niteli¤i tafl›yan belgesel 6 bölümden olufluyor. Belgesel-

de Ermeni çetelerin Türk köylerini bast›¤›, insanlar› öldürdü¤ü anlat›l›yor. Haziran ay›ndan beri bizzat bakanl›k taraf›ndan okullara da¤›t›lan film ilkö¤retim ve liselerde ö¤rencilere izletiliyor. Çocuklar› düflmanl›¤a ve ›rkç›l›¤a özendirmesi, baflka bir halka karfl› kin ve nefret duygular› k›flk›rtmas› nedeniyle Ermeni vatandafllar ve demokratik kurumlar belgeselin okullarda gösterilmesine son verilmesini istedi. Bakanl›k gelen yo¤un elefltirileri daha fazla gözard› edemeyerek 19 fiubat’ta da¤›t›m›n durduruldu¤unu aç›klad›. Belgeseller tarih bilimini sinema sanat›n›n görsel gücü ile birlefltirme konusunda etkili film

türleridir. Bu nedenle sinema tarihi boyunca propaganda amac›yla çekilmifl onlarca belgesele rastlamak mümkün. Aral›k ay›nda TRT’de yay›nlanan ve kontrgerilla eylemlerini aklamaya yönelik fiahlar Labirenti belgeseli gibi Sar› Gelin de devletin resmi ideolojisinin propagandas›n› yapma niyeti tafl›yor. Fakat Ermeni halk›yla yaflan›lan geçmifli düflmanca bir biçimde anlat›rken, kendisi için uygun gördü¤ü isim halklar›n ortak geçmifl ve miras›n›n ürüün olma özelli¤i tafl›yor. Belgesele isim olarak bar›fl ve kardefllik talebinin simgesi olan Sar› Gelin seçiliyor. Belgesele ruhunu veren ayn› ›rkç› zihniyet y›llard›r Sar› Gelin türküsünün öz be öz Türkçe oldu¤unu, hatta Ermenilerin onu ‘çald›¤›n›’ id-

Türküler do¤duklar› topraklar›nd›r Hrant Dink’in ard›ndan yak›lan bir a¤›t haline gelen Sar› Gelin / Sari Gyalin, sevip kavuflamayan iki gencin aflk›n› anlat›r. Türkü Anadolu’nun do¤usu ve Kafkas havzas›nda çok farkl› flivelerde ve üç farkl› dilde söylenir. Azerice, Ermenice ve Türkçe. Türkünün söylendi¤i üç ül-

kede de kimi halkbilimcilerin onu kendi ulusluna mal etmek için çaba sarf etti¤i görülür. Oysa türkülerin milliyeti yoktur. Türküler do¤duklar› topraklarda yaflayan herkese aittir. Bu sebeple Sari Gelin / Sari Gyalin’de Kafkas havzas›nda halklar›n birlikte yaflarken yaratt›¤› kültürel

miras›n bir parças› olmufltur. Türkünün yaklafl›k yüz y›l önce da¤ köylüsü bir Ermeni k›z› ile bir Dadafl’›n kavuflulamayan aflk›n› anlatt›¤› varsay›l›r. Sari kelimesi Ermenice da¤l› anlam›na gelir ve türkü Da¤l› Gelin olarak bilinir. Azerice ise günefl anlam›nda kullan›l›r.

Belgesel Foto¤raf Okulu aç›l›yor Türkiye’nin ilk belgesel foto¤raf okulu e¤itime bafll›yor. Galata Foto¤rafhanesi’ni kurarak son dört y›lda binlerce foto¤rafç›n›n geliflimine katk› sa¤layan Foto¤raf Vakf›, Foto¤raf Akademisi’ne giden yolda ilk ad›m› at›yor. Belgesel foto¤rafç›l›k üstüne kurulacak olan Belgesel Foto¤raf Okulu befl ayl›k seminer dizileri ile toplumsal yaflama muhalif gözle bakan foto¤rafç›lar›n geliflimine katk›da bulunacak. 2011’de hayata geçmesi düflünülen Foto¤raf Akademisi’nin ön atölyesi niteli¤indeki

okul projesi Yücel Tunca koordinatörlü¤ünde yürütülecek. Seminerlere kat›lacak olan ö¤retim görevlileri aras›nda foto¤rafç› ve e¤itmen Mehtap Orgun, Murat Yayk›n, Nilüfer Gökeflmeo¤lu, fiamil Haz›r, araflt›rmac›-yönetmen Petra Holzer, ‹stanbul Bilgi Üniversitesi’nden Ayça Çiftçi, Esra Arsan, Ethem Özgüven, Orhan Cem Çetin, ‹stanbul Kültür Üniversitesi’nden ‹smail Gökçe ve Yücel Tunca, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nden Gamze Toksoy, Sabanc›

Üniversitesi’nden Ahmet Öncü ile NarPhotos Foto¤raf Ajans›’ndan Mehmet Kaçmaz ve Özcan Yurdalan yer al›yor. Belgesel foto¤rafç›l›¤› konusunda e¤itim almak isteyen amatör veya profesyonel tüm foto¤rafç›lar için son baflvuru tarihi 26 fiubat. “Anlamak ve anlatabilmek için muhalif bir yolculuk denemesi” ça¤r›s›yla yola ç›kan okulun dersleri 1 Mart’ta bafll›yor. Kat›l›m koflullar› ve detayl› bilgi için: http://www.fotografakademisi.moonfruit.com/

Cautiva Yönetmen Gaston Biraben’in 2003 yap›m› filmi Arjantin’de darbenin süren trajedisini bir genç k›z›n öyküsüyle anlat›yor. Bir polisin k›z› olarak 15’inci do¤um gününü kutlayan Cirstina, gerçek annesinin ve babas›n›n darbe s›ras›nda kaybedildi¤ini ö¤renince ailesinin, ad›n›n ve ülkesinin gerçek tarihinin pefline düflüyor. Çok say›da festivalden ödüllerle dönen film, Arjantin’in geçmifliyle hesaplaflmas›n›n öyküsü.

Armania Antology The Shoghaken Ensemble’nin Ermeni kültürünü anlatan arflivlik niteli¤indeki albümü 19 parçadan olufluyor. Geleneksel Ermeni müzi¤inin Anduni, Horovel gibi farkl› biçimlerinden örnekler sunan albümde Ermeni afl›klar›n›n eserlerinden örnekler bulunuy›r.Büyük Ermeni ozan› Sayat Nova ‘n›n flark›lar›lar› ile kendi ses kayd› da yer al›yor.

Momo Michael Ende’nin yetiflkinler için yazd›¤› çocuk kitab›. Zaman›n yaflam üzerinde kurdu¤u otoriteye direnen, karfl›s›ndaki herkesi dinlemesini bilen küçük k›z Momo ve onun yabanc›laflmaya karfl› verdi¤i savafl›n öyküsü. Ende’nin felsefeyi fantastik bir dünya ile buluflturdu¤u roman›, kurdu¤u dostluklar d›fl›nda yaflamda hiçbir mülkün olmayan Momo’nun zaman› çalan “duman adamlara” karfl› savafl› anlat›l›y› yor.

Mehmed Uzun Diyarbak›r’da yafl›yor Mehmet Uzun Diyarbak›r Kent Kütüphanesi aç›ld›. Uzun’un kiflisel kitapl›¤› da efli taraf›ndan kütüphaneye ba¤›flland›. Elli bin kitaba sahip olmay› hedefleyen kütüphaneye dijital veri taban› sayesinde dünyan›n her yerinden eriflilebiliyor Geçen y›l kaybetti¤imiz yazar Mehmet Uzun’un ad› Diyarbak›r Kent Kütüphanesi’ne verildi. Kürt edebiyat›n›n en büyük isimlerinden biri olarak kabul edilen Uzun hastal›¤›n›n son dönemini Diyarbak›r’da geçirmifl, kente döndükten sonra da “Diyarbak›r’a ölmeye de¤il yaflama geldim” demiflti. Diyarbak›rl›lar Uzun’un ad›n› yaflatmak için arkas›nda b›rakt›¤› kitaplar›yla yetinmeyerek ad›n› kent kütüphanesine verdi. Diyarbak›r Büyükflehir Belediyesi Sümerpark Kampusu içinde Mehmet Uzun Kent Kütüphanesi açt›. Kütüphane 19 fiubat günü DTP Grup Baflkan Vekili Selahattin Demirtafl, Belediye Baflkan› Osman Baydemir, Mehmet Uzun'un efli Zozan Uzun’un kat›ld›¤› kitlesel bir törenle cmy k

aç›ld›. Vedat Türkali, Kaya Müfltekhan (Kürt Enstitüsü üyesi) gibi çok say›da ayd›n›n katk› sundu¤u kütüphanede 15 bini aflk›n kitap bulunuyor. Mehmet Uzun’un kendi kütüphanesi de efli Zozan taraf›ndan buraya ba¤›flland›. Büyükflehir Belediyesi taraf›ndan geliflmifl bir bilgi-belge merkezi olmas› planlanan kütüphanede kitap say›s›n›n 50 bine ulaflmas›n› hedefleniyor. Dijital bir otomasyon sistemi ile kütüphanenin arflivi dünyan›n her yerinden ulafl›ma aç›k. ‹mza ve okuma günlerinin düzenlenmesi planlanan kütüphanede, çocuklar›n kitaplarla tan›flmas›n› sa¤lamak amac›yla Kürtçe masal okuma günleri, sinema-belgesel film gösterimleri yap›lmas› düflünülüyor. Kütüphane engellilerin kullan›m› için özel olarak tasarlanm›fl bölümlere sahip.

Müzik dünyas›nda yirmi üçüncü y›l›n› geride b›rakan Bulutsuzluk Özlemi yeni albümü Zamska’y› ç›kartt›. Grup baflka bir dünya düflünü sürdürdü¤ü albümünde Ospozosonsk kuflunun özgürlük ülkesine yolculu¤unu anlat›yor Rock müzi¤in Türkiye’deki baflar›l› temsilcilerinden Bulutsuzluk Özlemi’nin 13. albümü Zamksa ç›kt›. Grubun iki y›l› aflk›n bir süredir üstüne çal›flt›¤› albüm söz ve müziklerinin tamam›n›n Nejat Yavaflo¤lu’na ait oldu¤u 11 parçadan olufluyor. Albüme ad›n› veren Zamska özgürlük mücadelesinde var›lan ütopik topraklar›n ad›. (Ayn› zamada S›rbistan’da bir nehirin ad›.) fiark›n›n sözleri de oraya ulaflmak isteyen Ospozosonsk kuflunun yolculu¤unu öykülüyor. Grup albümlerini anlat›rken kendileri için halen baflka bir dünya düflünün sürdü¤ünü belirtiyor. Levent Alt›nda¤, Alper Cengiz, Özge F›flk›n gibi isimlerin katk›da bulundu¤u Zamska’n›n albüm kapa¤› da baflla bafl›na bir eser. Sanatç› Emre Senan her bir parça için ayr› bir desen tasarlad›. Albüm kapa¤›nda yer alan uçan adam figürünün ise grubun yeni maskotu olmas› planlan›yor.


cmy k

S›k›nt›lar meydanda hayk›r›ld› “15 fiubat günü Kad›köy Meydan› h›nca h›nç doldu. Halk meydana s›¤mad›. Havan›n so¤uk olmas›na ra¤men insanlar ak›n ak›n birleflti, coflkulu yürekler birlikte att›. Herkesin amac› bir, istekleri ayn›yd›. Din, dil, ›rk, cin-

siyet fark›n›n olmad›¤› mitingde herkes kolkola omuz omuza yürüdü. Do¤rusunu söylemek gerekirse kendimi en özgür hissetti¤im anlar meydanlarda yürüdü¤üm anlard›r. ‹çimde biriktirip söyleyemedi¤im s›k›nt›lar›m› orada hayk›ra-

biliyorum. Hayk›rmal›y›z, isteklerimiz, flartlar›m›z ve haklar›m›z yerine gelinceye kadar meydanlara inmeyi sürdürece¤iz. Bizi yönetenler duyarl› olduklar›ndan de¤il, mecbur olduklar› için bu hayk›r›fllara kulak t›kaya-

mayacaklard›r. Gelecek kuflaklar›n özgürlük ve refah› için, herkesin bu ülkede söz sahibi olmas› için, var gücümüzle b›kmadan usanmadan mücadelemize devam edece¤iz.” Elif Y›lmaz

Elif Y›lmaz Bahçelievler Halkevi

Baflbakan’›n krize dair iddialar› 15 fiubat’ta gerçeklefltirilen Kad›köy mitinginde on binlerce kiflinin flahitli¤inde yalanland›. Mitingde iflten atmalar›n durdurulmas›, krizin faturas›n› patronlar›n ödemesi istendi

Eskiflehir ve Adana’dan Kad›köy’e destek 15 fiubat günü Adana ve Eskiflehir’de Kad›köy mitingine destek için eylemler yap›ld›. Eskiflehir Emek Platformu’nun düzenledi¤i eyleme çeflitli sendika, demokratik kitle örgütü ve siyasi partiler de destek verdi. Saat 14.00’te K›z›lay ‹fl Merkezi önünde toplanan kitle Hamam Yolu’ndaki Yediler Park›’na kadar yürüdü. Burada KESK Eskiflehir fiubeler Platformu Dönem Sözcüsü Süleyman Solak taraf›ndan okunan bas›n aç›klamas›nda, Eskiflehir halk›ndan emek mücadelesine destek verilmesi istendi.

Adana’da ise D‹SK, KESK, TMMOB ve Tabip Odas› ça¤r›c›l›¤›nda toplanan 400’e yak›n kifli Büyükflehir Belediyesi’nden U¤ur Mumcu Meydan›’na kadar iflten atmalara ve yoksullu¤a karfl› yürüdü. Eylemde aç›klama yapan E¤itim-Sen fiube Baflkan› Güven Bo¤a, iflten atmalar›n yasaklanmas›n›, zamlar›n geri çekilmesi, asgari ücretin insanca yaflanacak düzeye ç›kar›lmas›, kay›td›fl› çal›flt›rmaya son verilmesi, bütçeden e¤itim ve sa¤l›¤a ayr›lan pay›n art›r›lmas›, iflsizlik sigortas› fonuna dokunulmamas› gibi talepleri dile getirdi.

Türk Metal’den Özbek provokasyonu Ergenekon operasyonunda tutuklanan Mustafa Özbek’in baflkan› oldu¤u Türk Metal Sendikas› yöneticileri mitingde provokasyon yaratmaya çal›flt›lar. Patronlar›n yan›nda yer alarak metal iflçilerinin mücadelesinin önünde engel olmay› bir gelenek haline getiren Türk Metal’in mitingde provokasyon yaratmaya çal›flaca¤› biliniyordu. Mitingde tafl›d›klar› Mustafa Özbek flamalar› ve att›klar› “Özbek nerede biz oraday›z, Mustafa Özbek’in askerleriyiz” sloganlar›yla mitin-

cmy k

gin amac›n› sapt›rmaya çal›flan Türk Metal yönetici ve üyeleri miting bafllamadan hemen önce kürsüyü iflgal etmeye çal›flt›lar. Amaçlar›na ulaflamayan Türk Metal’ciler bu kez D‹SK’e ba¤l› Birleflik Metal-‹fl üyelerine sald›rd›lar. ‹flçilerin ve baz› sol örgütlerin karfl› koymas› sonucu püskürtülen Türk Metal’in yönetici ve üyeleri “Faflizme karfl› omuz omuza” slogan› eflli¤inde miting alan›n› terk etmek zorunda kald›.

Ekonomik krizin faturas›n›n halka ç›kar›lmas› 15 fiubat günü ‹stanbul’da Kad›köy ‹skele Meydan›’nda yap›lan mitingle protesto edildi. D‹SK, KESK ve Türk‹fl’in organize etti¤i iflsizli¤e ve yoksullu¤a karfl› yap›lan “Emek ve Demokrasi Mitingi”ne iflçisi, kamu çal›flan›, emeklisi, üniversitelisi ve liselisiyle 30 binin üzerinde kifli kat›ld›. Miting kat›l›mc›lar› sabah saatlerinden itibaren Kad›köy Tepe Natilius ve Haydarpafla Numune Hastanesi önünde toplanmaya bafllad›lar. Saat 12.00’de iki koldan bafllayan yürüyüfl Kad›köy ‹skele Meydan›’na kadar devam etti. Emek ve meslek örgütleriyle di¤er örgütlerin yöneticileri “Krizin bedelini ödemeyece¤iz; ‹flsizli¤e ve yoksullu¤a hay›r” yaz›l› ana pankart›n arkas›nda yürüdüler. Yürüyüfle kat›lanlar›n ço¤unlu¤unun miting alan›na girmesinin ard›ndan miting program› bafllat›ld›. Mitingde ilk olarak Naz›m Hikmet’in “Kerem gibi” fliiri eflli¤inde bir dakikal›k sayg› duruflu yap›ld›. Daha sonra mitingin

ça¤r›c› konfederasyonlar› Türk-‹fl, D‹SK ve KESK’in genel baflkanlar› Mustafa Kumlu, Süleyman Çelebi ve Sami Evren s›ras›yla konuflma yapt›lar. Konuflmas›nda krizin emekçilere etkilerinden bahseden Mustafa Kumlu, hükümetin vurdumduymazl›ktan vazgeçip emekçilerin taleplerini kabul etmesi gerekti¤ini söyledi. Kumlu’dan sonra söz alan Süleyman Çelebi, iktidar›n emekçileri anlamak yerine kendi bildi¤ini dayatt›¤›n› söyledi. Hükümetin krizin faturas›n› emekçilere ödetmeye çal›flt›¤›n› söyleyen Çelebi “‹ktidara gelirken cennet vaat eden AKP’nin yaratt›¤› cehennemden

baflka bir fley de¤ildir” dedi. ‹ktidar›n süreci yönetemedi¤ini söyleyen Çelebi, emekçileri üzerlerinde oynanan oyunu bozmaya ve mücadeleye ça¤›rd›. Mitingin son konuflmas›n› yapan Sami Evren, krizin as›l tetikleyicisinin kontrolsüz sermaye hareketleri oldu¤unu belirterek “Yap›lmas› gereken, sermaye hareketlerinin kontrol edilmesidir. Paran›n rant›n› yiyenlerden al›nan vergilerin artt›r›lma-

s›d›r” dedi. Hükümetin sermayenin ç›kar›na uygulamalara gitti¤ini belirten Evren, krizin patronlar›n kasas›na para ak›t›larak afl›lamayaca¤›n› söyledi. Evren, siyasal alanda bir demokratikleflme program›yla desteklenmeyen bir ekonomik çözümün etkili ve kal›c› sonuçlar do¤urmayaca¤›n›n alt›n› çizdi. Konuflmas›nda Avusturya ‹flçi Marfl›’ndan bir bölüm okuyan Evren, iktidara seslenerek “Bizi suskun sanmay›n, 盤l›klar›m›z› duyun, bizi uslu sanmay›n öfkemizi bilin, bizi korkak sanmay›n cesaretimizi görün diye buraday›z” dedi. Mitingden notlar Türk-‹fl’e ba¤l› sendikalar›n mitinge kitlesel bir flekilde kat›ld›¤› görüldü. KESK kortejinde E¤itim-Sen, D‹SK kortejinde ise Birleflik Metal-‹fl sendikas› kalabal›kl›¤› ile dikkat çekti. Çok say›da örgütün kat›ld›¤› mitingde Halkevleri, ESP, Halk Cephesi, SODAP, BDSP, DHF, ÖDP, TKP ve EMEP kitlesel kortejleriyle yürüyüfl ve miting alan›ndaki yerlerini ald›lar. Eylemde Ö¤renci Kolektifleri, SGDF, Gençlik Muhalefeti, Genç-Sen, Ekim Gençli¤i, Devrimci Proleter Gençlik, Yeni Demokrat Gençlik gibi üniversite ve gençlik örgütleri ile Liseli Genç Umut ve Dev-Lis gibi liseli örgütleri de kendi pankartlar›n› açt›lar. Mitingde tafl›nan döviz ve pankartlarda iflten at›lma ve krize karfl› dile getirilen tepkilerin yan› s›ra güvencesiz çal›flt›rma biçimlerinin de yo¤un bir flekilde elefltirildi¤i görüldü.

“Mitingler yetmez, flimdi isyan zaman›” 15 fiubat’›n ard›ndan Halkevleri Genel Baflkan› ‹lknur Birol bir aç›klama yaparak mitingin örgütleme sürecini elefltirdi. ‹ktidar›n, ekonomik krizin sonuçlar›n› halka kabul ettirmeye çal›flt›¤›n› belirten Birol, bugünün, sermayenin kârl›l›k krizinin faturas›n› emekçilerin ve yoksullar›n ödemeyece¤ini hayk›rma, kriz siyasetini yönetenlerin krizi haline getirme, AKP’nin ölüm ferman›na dönüfltürme günü oldu¤unu söyledi. Birol, böyle bir dönemde, tüm emek güçlerinin ve krizin tüm ma¤durlar›n›n “süreklili¤i olan, üyelerine ve topluma güven veren, iktidardan hesap soran, flartlar koyan ve flartlar›n› gerçeklefltirmek üzere eylemi soka¤a tafl›yan” bir mücadele program› alt›nda birlefltirilmesi gerekti¤ini belirtti. Aç›klamada, emek örgütlerinin son dönemde gerçeklefltirdi¤i bir dizi mitingde, mitinglerin amaç m› araç m› oldu¤unun kar›flt›r›l›¤›; haz›rl›klar›, kat›l›m kanallar›, kapsam›, içeri¤i, mesaj› ve sonras› planlanmam›fl mitinglerle ciddi bir baflar› yakalanamad›¤›n› ifade edildi. Farkl› illerde gerçeklefltirilen mitinglerin zamanla-

mas›nda bile koordinasyon sa¤lanamad›¤›n› belirten Birol, alt› örgütün ça¤r›s›yla bas›n toplant›s› yap›lan ‹stanbul mitinginin üç örgütün çat›s› alt›nda gerçeklefltirilmesini de elefltirdi. Sermayenin dayatt›¤› kriz sald›rganl›¤›na karfl› isyan siyasetinin gereklerini yapmak yerine ‘krize karfl› miting’ denklemi kuruldu¤unu belirten Birol, karar aflamas›ndan haz›rl›klara kadar her fleyin “bir mitingi kotarma” duygusuna büründürüldü¤ünü kaydetti. Kad›köy mitinginin beklendi¤i ve söylendi¤i biçimde birlefltirici olamad›¤›n›n alt›n› çi-

zen Birol, mitingin hedefleri ve sonras› belirgin olmad›¤›ndan bir mücadele sürecinin parças› olmaktan da uzak kald›¤›n›; emek cephesini ne AKP’ye ne de sermayeye karfl› ciddi bir tehdit unsuru haline getiremedi¤ini belirtti. Birol, miting ortam›n›n baflta Türk-‹fl merkezi olmak üzere, geleneksel sendikal merkezler taraf›ndan iflçilerin iç hesaplaflmas›-ergenekon-sendikal rekabet demogojilerine zemin haz›rlayacak mahiyete büründürüldü¤ünü söyledi. Örgütlenmesindeki yetersizliklere ra¤men Kad›köy’de on binlerce kiflinin sol söylemin egemen oldu¤u mitingde buluflturulmas›yla k›smi bir baflar› sa¤land›¤›n› belirten Birol, bunun çok daha fazlas›na ihtiyaç duyuldu¤unu dile getirdi. Yaflanan süreçten dersler ç›kar›lmas› gerekti¤ini belirten Birol, “kriz ortam›nda eme¤in birleflik mücadelesi sokakta sürekli bir eylemlilik hatt›nda buluflmal›d›r” dedi. Birol, bu süreçte Halkevleri’nin eme¤in gücünü programatik eylemlili¤e sürükleyen platformlar›n neferi olmay› sürdürece¤ini söyledi.


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.