Tas Haberler - Sayi 2 by granitasweb

İÇİNDEKİLER

İçindekiler

Editörden

Bilgi Köşesi

Faaliyetlerimiz

Röportaj (Gökhan Tokol)

Müşterilerimiz

Kişisel Gelişim

Ailemizden Haberler

Kültür Sanat

Eğlence Köşesi

Tarihten

editörden İlk sayımızın heyecanını atlattıktan sonra aynı heves ve istekle hazırladığımız ikinci sayımızı da sizlerin beğenisine sunuyoruz. İlk sayımıza yönelik, azmimizi ve cesaretimizi arttırıcı olumlu eleştiriler aldık. Bu sayımızda da samimi ve keyifle okuyacağınız bir dergi hazırlamaya çalıştık. İlk sayımızda 3000 adet basılan dergimiz hem çalışma arkadaşlarımıza hem de müşterilerimize dağıtıldı. Aynı zamanda web sitemiz üzerinden de ulaşılabilen dergimizle daha fazla kişiye ulaşmaya çalıştık. Bu sayımızda Satış Genel Müdür Yardımcımız Sn. Gökhan Tokol’la ve müşterilerimizle yaptığımız, keyifle okuyacağınız röportajlarımız var. Umarız ilgiyle ve severek okuyacağınız bir dergi hazırlamayı başarabilmişizdir. Dergimizin hazırlık aşamasında bize destek veren, yardımını esirgemeyen tüm arkadaşlarımıza ayrı ayrı teşekkür ederiz. Keyifle okumanız dileğiyle…

Hazırlayanlar: Semih Olgun, H. Hüseyin Irmak, Bahar Kaya

künye

Yayına Hazırlık Kontrast Reklam Ajansı

Editör Serhat Yılmaz (Kontrast Ajans) serhaty@kontrastajans.com İmtiyaz Sahibi

Fotoğraflar M. Tansel Öğütgen

Sorumlu Müdür

Görsel Yönetmen Volkan Tülek (Kontrast Ajans) volkan@kontrastajans.com

Granitaş adına Alper Sarısoy M. Semih Olgun Yayın Türü

Ücretsiz, 6 Aylık, Yaygın

154

İletişim Kontrast Yayıncılık Reklam ve Tanıtım Hiz. Ltd. Şti. Tel:(0216) 418 19 76 www.kontrastajans.com

Baskı GD OFSET MATBAACILIK VE TİC. SANAYİ ANONİM Ş.T.İ. Adres: İKİTELLİ OSB DEPOSİTE İŞMERK. A5 BLOK KAT :4 NO:407 İSTANBUL Tel: 0212 671 91 00 www.gdofset.com

bilgi

KÖŞESİ

Atık Mermer Halıya Dönüşüyor Afyonkarahisar’ın İscehisar ilçesinde, Halk Eğitimi Merkezi bünyesinde açılan mozaik kursunda, fabrikaların artık mermer parçalarından “Halı” ve “Madalyon” isimleriyle özellikle lüks villa, otel ve iş yerleri için büyük tablolar üretiliyor. Türkiye’nin önemli mermer üretim merkezlerinden İscehisar’da yaklaşık 9yıl önce Halk Eğitimi Merkezi bünyesinde mozaik kursları başlatıldı. Bu kurslarda atık mermer parçalarını çeşitli ölçü ve şekillerde kesen ev kadınları, sipariş üzerine farklı figürleri kullanarak büyük ebatlı tablolar yapıyor. Yaklaşık 1 haftada tamamlanan ve fiyatı 500 liraya kadar varan tablolar, bazı lüks villa, otel ve iş yerlerinin zeminlerini ve duvarlarını süslüyor. Söz konusu ürünlerin kare veya dikdörtgen olanları “halı” oval biçimde olanları ise” madalyon” olarak isimlendiriliyor.

Taştan Kağıt Olmaz mı? Üretimine yeni başlanan bir kâğıt türü olan “Taş Kağıt” hem çevreci hem de dayanıklı olması sebebiyle yoğun ilgi görüyor. “Taş Kâğıt” hakikaten taştan üretiliyor; toz haline kadar öğütülen atık kireçtaşlarının reçine ile karışımı, baskı yapılabilir ve su geçirmez bir kâğıt türü yaratıyor. Geleneksel kâğıt üretiminde hem su kaynakları, hem de ormanlar zarar görürken taş kâğıtta ise bu zarar ortadan kalkıyor, üretiminde suya ihtiyaç duyulmuyor. Doğa dostu bir süreç izleniyor ve karbon emisyonu minimize ediliyor. Güneş ışınlarına uzun süre maruz kaldığında kendi kendine çözünerek doğaya karışıyor. Bağlama maddesi olarak katkı maddeleri kullanılan taş kâğıt, kalsiyum karbonat, CaCO3’ın toz halinde üretiliyor. Taş ocaklarından toplanan atık beyaz taşlar toz haline kadar öğütülüyor ve toksit olmayan bir reçine ilavesiyle baskı yapılabilir bir malzemeye dönüşüyor. Taş kâğıt su geçirmez yüzey, yırtılmaya dirençli ve ekonomik bir malzeme olarak defter, kitap ve birçok üründe kullanılıyor.

FAALİYETLER

Ş İ R K E T İ M İ Z İ N S O N D Ö N E M D E K İ FA A L İ Y E T L E R İ

Satış Merkezlerindeki Faaliyetler YENİ ADRES

Bursa Satış Merkezimiz Yeni Adresine Taşındı

Alaaddinbey Cad. Aycan Sok. No:8 Nilüfer BURSA Tel: 0224 413 33 58 Faks: 0224 413 33 57

Silivri Satış Merkezimiz çok yakında Çorlu’da Silivri Satış Merkezimiz Çorlu’ya Taşınıyor.

Ferhatpaşa Satış Merkezinin stok alanı genişletme çalışmaları ve ikinci vincin kurulumu tamamlanmıştır. Daha fazla ürün çeşidimizle siz değerli müşterilerimize hizmet vermeye devam ediyoruz. Adres: Büyükbakkalköy Mah. Mezarlık Sok. No:33 Maltepe İstanbul Tel: 0216 311 78 21 Faks:0216 31178 22

FABRİKALARIMIZDAKİ FAALİYETLER Hazırlayan: İbrahim Çetin, Önder Gökkaya

FABRİKALARIMIZA MÜŞTERİ ZİYARETLERİ

Kırşehir Fabrikamızda Müşterilerimizi Ağırlamaya Başladık

3 Haziran 2015 tarihinde Samsun depomuzun müşterilerinden Sn. Erdinç Korkmaz ve Sn. Bekir Yalım Kırşehir Fabrikamızı ziyaret etti.

22 Mayıs 2015 tarihinde Bursa depomuzun müşterilerinden Sn. Ali Fidan, Sn. Hasan Soykan, Sn. Nihat Özcan, Sn. Ziya Akdağ, Sn. Gürkan Uygun, Sn. Unvan Memiş, Sn. Metin Özmen, Sn. Yaşar Öztürk, Sn. Halil Bektaş ve Sn. Mücahit Ali Önemli ’yi Kırşehir Fabrikamızda ağırladık. 6 Mayıs 2015 tarihinde İzmit depo müşterilerimiz Demirtaş Mermer Sn. Nedim Karataş, Besa Mermer Sn. Hasan Bezir ve Ayber Mermer Sn. Emre Çakmak Kırşehir Fabrikamızı ziyaret etmiştir. Ziyaretleri için hepsine tek tek teşekkür eder, ziyaret etmek isteyen tüm müşterilerimizi ağırlamaktan mutluluk duyarız.

FABRİKALARDAKİ EĞİTİMLERİMİZ Bilgi Çağı Eğitim Kurumları ve Bilecik Halk Eğitim Merkezi ile yapılan eğitim protokolü ile Bilecik Fabrika, Kırşehir Fabrika, Yaylak Ocak ve Fabrika personelinden daha önce eğitim almamış olanlara “Granitin Çıkarılması ve İşlenmesi” konulu mesleki eğitim verildi.

BİLECİK FABRİKA

KIRŞEHİR FABRİKA

YAYLAK OCAK FABRİKA

TESİS YENİLEME VE GELİŞTİRME FAALİYETLERİ Mayıs ve Haziran 2015 dönemlerinde Kırşehir Fabrika personelimize “Çevre Kirliliği”, “Atıklar” ve “Atık Yönetimi” eğitimleri verildi.

Kalite ve kapasite artırımı yanında, üretimde de maliyeti düşürerek, pazarda rekabet gücümüzü artırmak amacıyla yapılan yatırım çalışmalarımız kapsamında Aksaray Fabrikamızda 2 adet yeni “ST Blok Kesme Makina” montajları kısa sürede tamamlandı ve hizmete başladı.

15 Haziran 2015 tarihinde Kırşehir Fabrika personelimize “Yangın Tatbikatı ve Yangın Söndürme” eğitimi verildi.

Granitaş olarak, belirli süre sonunda satışa sunduğumuz kullanılmış makinelerin satış sonrası kurulumunda meslektaşlarımıza destek sağlıyoruz. Arkadaşlarımız Emretaş tesislerinde montaj ve işletme çalışmalarına desteğini sürdürüyor.

YANGIN SÖNDÜRME EĞİTİMİ

PAZARLAMA VE SOSYAL İÇERİKLİ FAALİYETLERİMİZ

ÜRETİM ÖDÜLÜMÜZ Yurt Madenciliği Geliştirme Vakfı tarafından düzenlenen Doğaltaş Madenciliği alanındaki 2014 yılı ödüllerinde şirketimiz Granit üretimi alanında ödüle layık görülmüştür. Ödül 16 Mayıs 2015 tarihinde düzenlenen tören ile Yönetim Kurulu Başkanımız Sn. Suat Sarısoy’a YMGV Danışma Kurulu Başkanı Sn. Prof. Dr. Erdoğan Yüzer tarafından verildi.

GELENEKSEL PİKNİĞİMİZ

26 Temmuz 2015 tarihinde Kurtköy Satış Merkezimizde tüm İstanbul ekibimizle birlikte Granitaş ailesi olarak hep birlikte geleneksel pikniğimizi gerçekleştirdik. Çoluk çocuk hep beraber çimenlerde yuvarlanmanın, top oynamanın ve uçurtma uçurmanın tadını çıkardık. Bir daha ki organizasyonda hep birlikte olmak ümidiyle keyifli bir gün geçirdik

ULUSLARARASI İSTANBUL YAPI FUARINA KATILDIK

21-25 Nisan 2015 tarihleri arasında Türk yapı sektörünün en önemli buluşması olan 38. İstanbul Yapı Fuarı’nda yurtiçi ve yurtdışından değerli müşterilerimiz ve ziyaretçilerimizle buluştuk. Yerli ve yabancı çok sayıda misafirin ziyaret ettiği Granitaş standı, geniş ürün yelpazesine sahip kaliteli ürünleriyle ziyaretçilerinin ilgi odağı oldu.

ULUSLARARASI ANKARA YAPI FUARINA KATILDIK

1-4 Ekim 2015 tarihlerinde Congresium, Ato Kongre ve Sergi Sarayı’nda bu yıl 28.si gerçekleşen Ankara Yapı Fuarı’na katıldık. Kentin en büyük fuarı olma özelliği taşıyan fuar, tüm sektör profesyonellerinin aynı çatı altında buluştuğu bir platform olma özelliğiyle de sektöre katkı sağlıyor. Başkent Ankara’da özellikle kamu yatırımlarında karar vericilere, sektörün dev markalarındaki gelişme ve yenilikleri görme imkânı sağlıyor. Granitaş, Doğaltaş sektöründeki öncülüğüyle son teknoloji üretim teknikleriyle istenilen form ve boyutlarda işlediği doğal, estetik ve prestijli, mimari yapılarda kullanılan ürün yelpazesiyle fuarda yerini aldı. Yapı sektöründen birçok firmanın katıldığı fuarda Granitaş, ürün ve kalitesiyle ziyaretçilerin ilgisini kazanmayı başardı.

RESİM YARIŞMASI

2015 yılı içinde Granitaş personelimizin ilkokul çağındaki çocukları Granitaş’lı anne ve babalarının işlerini, yaptıkları resimlerle anlattılar. Resimlerin hepsi çok güzel ve duygu yüklüydü. Bu bültenimizden başlayarak her bültende kura çekerek belirlediğimiz bu resimlerden üç tanesini sizlerle paylaşacağız. Bu şekilde Granitaş’lı çocukların gözünden Granitaş’ı daha iyi tanıyacağız.

Sn. Sedef Hanım, Öncelikle bize böyle bir imkan tanıdığınız için teşekkür ederim. Çok mutlu oldum. Ben çizdiğim bu resimde babamın nasıl bir iş yerinde çalıştığını hangi zor şartlar altında. Granit bloklarını ocaklardan nasıl işlemler görerek çıkarıldığını, fabrikaya nasıl ulaştığını ve fabrikada hangi makineler ile kesildiğini ve işlem gördüğünü çizmeye çalıştım. Umarım beğenirsiniz. Bu vesile ile babamın nasıl bir ortamda çalıştığını ve GRANİTAŞ’ı daha yakından tanıma fırsatım oldu. Teşekkür ederim. Cansel Ayğahoğlu

Yapmış olduğum resimde Granitaş’ın kocaman bir aile olduğunu anlatmaya çalıştım. Saygılarımla. - Zeynep Koca

Benim babam, Granitaş’da çalışıyor. Bölümü Katrak 16 çalışıyor ve kendi yoruluyor. Bizlerle oyun oynuyor ve mutlu olmamız için her şeyi yapıyor. - İbrahim Gürses

Babamın arıtma sistemlerinden çıkan suyun pehaşını düzenlerken, arıtmadan çıkan çamuru çöpe götürürken; kamyonla kapak taşlarını paridyenleri dökerken. Havuzların temizliğini sağlarken ve çamur silolarının temizliğini sağlarken çizdim. Arıtma filtre pires çevreye ve doğaya faydamız olur. Ekonomiye katkımız olur ve çocuklara yemyeşil dünya kalır. Saygılarımla... - Sude Aynur

-İşini seveceksin -Dürüst olacaksın -Çok çalışacaksın

RÖPORTAJ Satış Genel Müdür Yardımcımız Gökhan Tokol İle Röportaj

ökhan Bey, sizi biraz tanıyabilir miyiz? Özel hayatınızda yapmaktan keyif aldığınız şeyler nelerdir? 1963 İstanbul doğumluyum. Evli ve 2 erkek çocuk sahibiyim. Derginin yayınlandığı tarihlerde bu sayının 3 erkek olmasını ümit ediyoruz. Eşim Büşra da benim gibi inşaat malzemeleri sektöründe sayılır. Kendisi Çimsa’da (Hazır beton) Tesis Şefi. Öğrenim hayatım Feriköy’de Kuvva-i Milliye İlkokulu’nda başladı. Ortaokulu Vefa Lisesi’nde, Liseyi Kabataş Erkek Lisesi’nde yatılı olarak okudum. 1988 yılında ise Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümü’nü bitirdim. Aynı yıl İçişleri Bakanlığı Kaymakamlık sınavını kazanarak Kaymakamlık stajı için Türkiye’mizin değişik yörelerinde çalıştım. Antalya/Kaş, Ankara/Gölbaşı bunlardan bazıları... Daha sonra 1 yıl Bakanlık tarafından yurtdışına (İngiltere’ye) gönderildim. Türkiye’ye döndükten sonra da asaleten Giresun/Çanakçı ilçesine

Kaymakam olarak atandım. İlçenin ilk Kaymakamı olduğumdan epeyce yoğun çalıştık ve yöre halkı ile dostane ilişkiler kurduk. Halen eski İlçe Müdürleri ve Belediye Başkanı ile görüşürüz. Kaymakamlıktan sonra Borusan’da devam eden iş hayatım aslında ortaokul sıralarında başlayan vapurlarda su satma ile başlamıştı. Daha sonra eczanede çıraklık, Bağdat caddesinde tişört satma, boru profil sac satma, kepenk yayı, deterjan derken doğal taşa kadar geldik. Özel hayatımda bana keyif veren tek şey ailemle birlikte vakit geçirmektir. Uzun yıllardır Suat Bey ile birlikte çalışmaktasınız. Sizce birlikte çalışmanın keyifli ve zor yanları nelerdir? Birlikte geçirdiğiniz bu süre zarfında unutamadığınız bir anınızı bizimle paylaşabilir misiniz? Suat Bey ile yaklaşık yirmi yılı aşkın süredir birlikte çalışmanın gururunu ve mutluluğunu yaşayanlardanım. Kendisi ile çalışmanın en güzel yanı; sizi hiç yarı yolda bırakmaz, her zaman yanınızdadır. Her sorunuza, her probleminize anında derman olur, çözüm üretir. İnanılmaz bir hafıza ve entelektüel bilgi birikimi vardır. Yıllardır bizlere hem abi hem öğretmen hem de dost olmuştur. Elbette unutamadığım çok anım var. Bunlardan birini nakletmek isterim; Granitaş’ta ilk yıllarımdı. Fabrikayı ve üretimi daha yakın ve hızlı öğrenebilmek adına fabrikanın misafirhanesinde kalıyordum. Suat Bey bir sabah çok erken vakitte fabrikaya gelmiş, beraber sahayı dolaşıyorduk. O dönemde de bir taşımız yok satıyordu ve neredeyse ciladan çıkan hemen sevk ediliyordu. Kamyonlar kapıda kuyruk olmuştu. Gezerken ciladan yeni çıkmış plakaları gördü ve plakaların üst köşesinde minicik bir çatlak fark etti. Bana dönüp “Bu plakaların çatlaklarını müşteriye bildirdiniz mi?” diye sordu. Ben de zaten malın az olduğunu çıkan ne olursa olsun müşterilerin hepsini almak istediğini, dolayısıyla bu küçük çatlağın da müşteriye bildirilmediğini söyledim. İşte o an gök gürledi sandım, sanki organize sanayi inledi sabah sabah ☺ ve dedi ki “Ben yaşadıkça kalite standardımız benim dediğim gibi olacak, bu standarttan ayrılmayacaksınız.” iki adım attı, durdu, döndü ve hiddetle “Ben öldükten sonra da böyle olacak hele bir olmasın!” dedi. O günü ve

Suat Bey’in hayatımıza damgasını vuran, kalite standardımızı hiç unutmam. Bize biraz Kaymakamlık yıllarınızdan ve Doğal taş sektörüne nasıl geçtiğinizden bahseder misiniz? Granitaş’taki ilk yıllarınız nasıldı? 1993 yılında Suat Bey’in daveti ile Kaymakamlık’tan istifa ederek Borusan grubuna katıldım. İlk görev yerim rahmetli Cemil Sarısoy’un yanında Ankara Boru Profil mağazasındaydı. Daha sonra İstanbul’a Kerim Boru’ya geçtim. 8 sene ürün müdürü olarak çalıştım. İş hayatının birçok gerçeğini ve önemli noktalarını Borusan’da öğrendim. Birçok kıymetli dost edindim. Granitaş’taki ilk yıllarım malzemeyi ve yapılan işi öğrenmeyle dolu ve çok hızlı geçti. Hayatımın her döneminde olduğu gibi yine Suat Bey’den, bu defa da doğal taş sektörü ile ilgili çok şey öğrendim ve öğreniyorum. Çalışma hayatı hakkındaki görüşlerinizi ve tavsiyelerinizi öğrenebilir miyiz? Benim iş hayatındaki prensiplerim ve gençlere tavsiyelerim aynı olacak;

• İşini seveceksin • Dürüst olacaksın • Çok çalışacaksın Çalışma hayatım boyunca her zaman dürüst bir ticaretten yana oldum. Yaptığım işten hem müşterimin hem de patronumun memnun olmasına gayret ettim. İnsan yaptığı işi severse başarısız olması mümkün değil. Onurlu bir yaşamı hiçbir şeye değişmem. Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı? Öncelikle, Granitaş’ın bir neferi olmaktan büyük onur ve gurur duyduğumu belirtmek isterim. Tüm çalışanları adaletle, sevgiyle kucaklayan Sarısoy ailesine, bizi bu çatı altında buluşturduğu ve huzurla çalışmamızı sağladığı için minnettarlığımı sunuyorum. Granitaş bu ekiple daha çok başarılara imza atacak. Saygılarımla. Gökhan TOKOL GRANİTAŞ - Genel Müdür Yardımcısı

Değerli müşterilerimizle röportajlarımız her sayımızda yer alacaktır. Röportaj vermek isteyen müşterilerimizin Şirketimizden Bahar Kaya ve Semih Olgun’a bilgi vermelerini rica ederiz.

müşterilerimiz MÜŞTERİLERİMİZ

Hazırlayan: Erdoğan AKGÜN

Torunlar GYO - İstanbul Osman Ataç (Projeler Koordinatörü)

Sayın Osman Bey sizi biraz tanıyabilir miyiz? 28.12.1975 Almanya doğumluyum. Bursalıyım. 1997 yılında Uludağ Üniversitesi İnşaat Mühendisliği bölümünden mezun oldum. Ağustos 1997’de bugüne kadar Torunlar GYO’nun birçok projesinde çalıştım. Saha Mühendisliği, Şantiye Şefliği, Satın Alma Müdürlüğü, Proje Müdürlüğü gibi her kademede çalıştım. MOI projesinin Proje Koordinatörlüğü sonrası şimdi tüm projelerin koordinatörlüğünü yapıyorum. Evliyim ve biri 3, diğeri 13 yaşında 2 oğlum var. Bulunduğunuz noktadan bakınca Türkiye’de üretilen projeleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Projelerin üretim süresinin yurtdışındaki projeler gibi uzun olmamasından kaynaklı, üretim aşamasında ciddi zaman kayıpları yaşanıyor. Tabiri caizse imalatlar için kervan yolda dizilir mantığı ile işler yapılıyor. Yetkin proje üreten firma sayıları da az olup, bu bölümlerde çalışan tecrübesiz elemanlar ile imalat süresi de uzuyor. Bize biraz projelere yaklaşımınızdan bahseder misiniz? Projelerinizde en çok neye dikkat edersiniz, nelere öncelik verirsiniz? Kentsel dönüşümü nasıl değerlendiriyorsunuz ve en başarılı bulduğunuz örnekleri bizimle paylaşır mısınız? Projelerimizi yaptırırken ünlü ve o işin altından başarılı şekilde kalkabilecek firmaları seçiyoruz. Firmamızda proje geliştirme adı altında mimarlardan kurulu ekibimiz ihtiyaçları belirlemekle beraber, projenin tüm aşamalarında projeyi yönlendirip, yönetiyorlar. İsteklerimiz sonrası proje müellifleri gerekli projeleri iletiyorlar. Projelerimizin uzun yıllar yaşaması için fonksiyonel, estetik ve ekonomik kriterlere göre değerlendirme yapıyoruz. Memleketimizin güzelleşmesi için kentsel dönüşüm şart. Son dönemde yapmış olduğunuz projelerden biri olan Mall of İstanbul projesinden ve şu anda devam etmekte olan Torun Center projesinden bahseder misiniz? Kullanmayı tercih ettiğiniz doğal taşlar hangileri? Projelerinizde doğal taşı hangi alanlarda kullanmayı tercih ediyorsunuz?

Türkiye’nin en büyük karma projelerinden biri olan MOI, 2014 yılında tamamlanmış olup, hizmete tüm birimler katılmıştır. Şu an projeye ek olarak otel yapılmaktadır. Torun Center ise 2016 yılı ortalarında tamamlanacak olup, ofis, yatay ofis, residans ve otel bloklarından oluşmakta ve 240.000 m2’lik bir projedir. Taşların isimlerini Erdoğan Bey daha iyi biliyor. Bazalt, White Pearl, Dark Olive, Olive Dark, Absolute Black, Nerolio taşları kullanılmaktadır. 57.480 m2 taşımız var. Ortak alanlarda, asansör sövesi ve kat holllerinde, binaların ıslak hacimlerinde kullanmaktayız. Kariyer planınızdaki hedefler hangileri; başarılı bir kariyer oluşturmak isteyenlere önerileriniz neler? Firmalarda sabır gösterip, ilerlenebilir. Genel müdür olmak bu işte son nokta. Granitaş’tan beklentileriniz ve son olarak eklemek istedikleriniz nelerdir? Türkiye’nin en büyük doğal taş firması olan Granitaş firması bu sektörün öncüsü olup, sektörü daha ileriye taşıyabilecek vizyona fazlaca sahiptir. Bu aileyi tanımaktan mutluluk duyduğumuzu kendim ve şirketim adına söyleyebilirim. Saygılarımla, Osman Ataş Projeler Koordinatörü

MÜŞTERİLERİMİZ

TA Stone - İstanbul

Hazırlayan: Serhat IŞIK

(Tuncer Altınkulaç)

Firmanızı tanıyabilir miyiz? Ürün grupları, müşteri profiliniz ve vermiş olduğunuz hizmetler nelerdir? Mermercilik deneyimlerini girişimcilik becerileriyle birleştiren bir çekirdek ekip olarak TA Stone ’u kurarak proje, mimarlık ve taahhüt faaliyetlerini sürdürmekteyiz. TA Stone geleneksel mermer projelerinin yanı sıra inşaat sektöründe ihtiyaç olan tüm mermer, granit ve doğal taşları en kaliteli şekilde işleyerek ve uygulayarak kullanıcıların hizmetine sunmaktadır. Firma olarak, en yeni tekniklere hâkim, kaliteli hizmet zihniyetini özümsemiş, yüksek deneyime sahip uzman bir iş gücü ile hizmet vermekteyiz. Granitaş’ tan beklentileriniz nelerdir? Granitaş firması kurulduğu günden itibaren ülkemiz doğal kaynaklarına değer katan, her zaman doğal taşın ve tüm işleyicilerinin her türlü ihtiyacına aileden bireylermişiz gibi ilgi gösteren ve bunu her türlü platformda hissettiren bir kuruluştur. Şahsım ve firmam adına talebim aynı özveri ile devam etmesidir. Zaten bugüne kadar yapmış oldukları da sektörümüzdeki liderliğinin ne kadar doğru olduğunun ispatıdır. Şu anda yaptığınız işler, gelecekteki hedefleriniz ve sektörü nasıl değerlendiriyorsunuz? Firmamız son 2 yıldır GOBANNI markası adı altında mermer masa, sehpa ve aksesuar üretimi ile yoğun olarak ilgilenmekte ve markalaşmaya çalışmaktadır. Bundaki amacımız sektör içindeki tutarsızlıklardan sıyrılarak daha elit kesimlere hitap etmeye çalışmaktır. Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı? Sektöre yılladır hizmet vermekte olan bir şahıs olarak, bizlere değer verilmenin sektör içinde nasıl bir duygu olduğunu hissettiren GRANİTAŞ ailesinin ilerlemekte olduğu yolda ayağına TAŞ değmemesini dilerim.

MÜŞTERİLERİMİZ

Çelik Mermer - Antalya

Hazırlayan: Özgür Bulut

(Ali Çelik)

Çelik Mermer’i tanıyabilir miyiz? Ürün grupları, müşteri profiliniz ve vermiş olduğunuz hizmetler nelerdir? Evli ve 4 çocuk babasıyım. Mermer- Granit işini 25 yıldır yapıyorum. 12 yıl Afyon’da çalıştıktan sonra son 13 yıldır da Antalya’da faliyet göstermekteyim. Genellikle müşterilerimiz Kemer Bölgesi’nde. Bu bölgede otel / villa tadilatı, butik proje ve mutfak tezgâhları yapmaktayız. Granit Çimstone taşlarını sizden alıyoruz. Granitaş’tan beklentileriniz nelerdir? Granitaş’tan beklentimiz, bütün taşların satışını TL olarak yapmasıdır. Döviz olarak iş yapmak zor. Ayrıca uzun vadede kredi kartına taksit talebimiz var. Genel olarak zaten memnunuz. Şu anda yaptığınız işler, gelecekteki hedefleriniz ve sektörü nasıl değerlendiriyorsunuz? Şu an belirli bir projemiz yok. Ancak kış sezonunda otellerin tadilata girmesi ile beklentimiz var ama yüksek değil. Çünkü bu sene turizm sezonu çok kötü geçti. İyi olsaydı çok iş olurdu. Maalesef sektör kan ağlamakta. Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı? Granitaş’ın biz küçük esnafın yanında daha çok yer almasını, zor zamanlarda bunu hissettirmesini isteriz.

MÜŞTERİLERİMİZ

Hazırlayan: Özgür Bulut

Arinna Granit Mermer - Antalya (Tahsin Denkli) Arinna Granit Mermer’i tanıyabilir miyiz? Ürün grupları, müşteri profiliniz ve vermiş olduğunuz hizmetler nelerdir? 2010 yılından beri tasarım ve uygulamalarını yapan bir işletmeyiz. Müşterilerimizin %90’ı Kurumsal firmalardan oluşmaktadır (Hastane, Otel, Özel Okul gibi). Granitaş’tan beklentileriniz nelerdir? Firmanızla tanıştığımdan beri ağırlıklı yerli granit olmak üzere tüm proje ihtiyaçlarımı zamanında ve eksiksiz olarak karşıladıkları için başka bir firma arayışına girmedim. Ancak yerli taşların TL ile satışı prosedürünüzü gördüm, satıştaki arkadaşlar ile görüştüm, yalnız Aksaray Yaylak, Hisar Gri, Bergama Gri, Nero Turka ve Ankara Füme taşınız TL ama Giresun Vizon, Balaban ve Crema İmperial taşlarınız halen USD olarak satılmakta. Buna anlam veremedim. Şu anda yaptığınız işler, gelecekteki hedefleriniz ve sektörü nasıl değerlendiriyorsunuz? 240 yataklı bir özel hastane yapmaktayız, bu projede tamamen Hisar Gri ve Crema Imperial kullanılmaktadır. Şu ana kadarki metraj 1.600 m2 civarında olup devamı 1.200 m2’yi bulacaktır. Ekim tarihi itibariyle 4 adet otel tadilatı işlerimiz başlayacaktır. İlave olarak birkaç butik proje çalışmamız olacaktır. Takip eden yıllarda da hedefimiz bir adet büyük proje ve mevcut müşteri portföyümüzün korunmasıdır. Tasarım ve uygulama alanında piyasada vasıfsız kişi ve kuruluşların sektörü olumsuz etkilediğine inanmaktayım. Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı? Granitaş Antalya Satış deposundaki güler yüzlülüğün müşteri üzerinde yaratmış olduğu memnuniyeti bütün firmalarda görmek isteriz. Ayrıca yerli taşlarımızı TL ile satıyoruz diye broşürünüzü gördüm. Giresun taşı, Balaban ve Crema Imperial taşınız da yerli. Onlar neden TL satılmıyor?

MÜŞTERİLERİMİZ

Hazırlayan: İbrahim Günaydın

Tarımer Mermer - İzmir Tarımer Mermer’i tanıyabilir miyiz? Ürün grupları, müşteri profiliniz ve vermiş olduğunuz hizmetler nelerdir? 1989 yılında babamız Bedirhan Tarı tarafından kurulan şirketimizi 2004 yılında Mak. Konst. Tolga Tarı ve İnş. Müh. Turhan Tarı, ikinci nesil olarak tamamen devraldık ve onun verdiği güven ve destekle çocukluk yıllarımızın geçtiği atölyemizi ve makine parkurumuzu yenileyerek üretime devam ettik. Doğaltaş uygulamalarına ek olarak 2008 yılında inşaat sektöründe konut projelerinde müteahhit firma sıfatı ile faaliyet göstermeye başladık. Doğaltaş ve doğal kompoze taş malzemelerini işleyip, en kaliteli hali ile müşterilerinin hizmetine sunmayı ilke edinerek ‘Projelerinizdeki Çözüm Ortağınız’ sloganıyla birçok başarılı projeye imzamızı atmış bulunmaktayız. Son olarak her türlü mimarı tasarımın, endüstrinin ve dekorasyonun vazgeçilmez üretim aracı haline gelen bilgisayar destekli delme, kesme işlemlerini CNC teknolojisi ile gerçekleştiren iki adet Su jeti makinesini de firmamıza kazandırarak alışılagelmiş tasarımların dışında üretim hizmeti vermekteyiz. Granitaş’tan beklentileriniz nelerdir? Firma olarak Granitaş’tan beklentilerimiz zaman zaman değişmekte olup kurumsal bir firma olarak yeniliklere ve değişime açık olan Granitaş, bu isteklerimizi anketleri ve ziyaretleri ile toplayarak en kısa sürede gerçekleştirmeye çalışmaktadır. Şu anda yaptığınız işler, gelecekteki hedefleriniz ve sektörü nasıl değerlendiriyorsunuz? Gerçekleştirdiğimiz projelerimizin daha kaliteli ve doğal taşın değerine yakışacak derecede titiz ve uzun ömürlü olması için devamlı kedimizi geliştirmek en belirgin hedefimizdir. Doğaltaş sektörü inşaat projelerinin vazgeçilmez ürünü olduğu için sektör, inşaat ile paralel olarak kendini her geçen gün yenilemekte ve bu yeniliklere ayak uydurmak için gereken ARGE çalışmaları firmamız tarafından yapılmaktadır.İzmir’de faaliyet gösteren bir firma olarak, Doğaltaş üretimi yapılan denetimsiz ve eğitimli kalifiye işçi çalıştıramayan atölye sayısının çok olduğunun farkındayız. Bu durum hem üretim kalitesini hem de fiyat politikasını olumsuz olarak etkilemektedir. Bu olumsuzluklardan etkilenmemek için yenilikçi çözüm fikirleri ile proje bazında üretimler gerçekleştirmek, sektör için hem katkı sağlamakta hem de fiyat politikasını olumlu yönde etkilemektedir.

MÜŞTERİLERİMİZ

Hazırlayan: Özgür Bulut

Arda Mermer - Antalya

(Osman Ceylan)

Arda Mermer’i tanıyabilir miyiz? Ürün grupları, müşteri profiliniz ve vermiş olduğunuz hizmetler nelerdir? Arda Mermer firmasının sahibi ve kurucusuyum. Ağırlıklı olarak ürün gruplarımız Çimstone, Granit ve Mermer. İş yaptığımız müşterilerimiz ağırlıkla müteahhitler. Özellikle bu dönemlerde otel işi yapmıyoruz, sıkıntılı. Yaptığımız işler mutfak tezgâhları, bankolar, bina basamak, döşeme vb. taş işleri, ara sıra da mezar. Granitaş’tan beklentileriniz nelerdir? Son zamanlardaki ekonomik bozukluklarda biz atölyecilerin yanında olmasını bekleriz. Kalitenizi beğeniyorum, kaliteden kesinlikle ödün vermeden devam etmenizi isterim. Ürettiğiniz ve sattığınız malların arkasında duruyorsunuz, durmaya da devam etmenizi isterim. Şu anda yaptığınız işler, gelecekteki hedefleriniz ve sektörü nasıl değerlendiriyorsunuz? Şu an daire karşılığı iş aldık; onları yapıyoruz. Küçük işleri elimizdeki nakit ile büyük işleri ise daire, arsa vb. taşınmaz karşılığı veya araç karşılığı yapmaya başladık. Yüklü işlerde iş bitiminde para beklemek gerçekten hem zor hem de garantili değil. Piyasa şu an o kadar değişik ki kimin ne zaman ne olacağı belli değil. Sadece garantili iş yapıyoruz. Olmayacaksa hiç o işe başlamamak daha akıllı bir ticaret diye düşünmekteyim. Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı? Sizin firmanız dışında başka bir firma ile elimizden geldiği kadar çalışmıyoruz. Deponuzdan memnunuz. Yerli taşlarınızdaki kaliteyi arttırmanızı beklerim.

MÜŞTERİLERİMİZ

Hazırlayan: Hakan Kaya

Trakya Mermer Bursa (Mümin Ekiz)

MÜŞTERİLERİMİZ

Hazırlayan: Hakan Kaya

Kozak Mermer Bursa (Celal Merd)

Firmanızı ve sizi tanıyabilir miyiz? Ürün grupları, müşteri profiliniz ve vermiş olduğunuz hizmetler nelerdir? 1983 yılından beri Bursa ilinde mermer ve uygulama işleri yapmaktayım. Genelde mimarlık ve müteahhitlik firmaları ile çalışmaktayım. Butik işler başta olmak üzere merdiven basamakları, mutfak tezgâhı, döşeme ve denizlik işleri hizmeti vermekteyiz. Granitaş’tan beklentileriniz nelerdir? Kaliteli ürünler noktasında daha da iyi olmasını ve mermer işine daha çok odaklanmanız gerektiğini düşünmekteyim. Şu anda yaptığınız işler, gelecekteki hedefleriniz ve sektörü nasıl değerlendiriyorsunuz? Şu anda uygulama işleri yapmaktayım. Hedeflerim ise elimizdeki mevcut müşterileri kaybetmemek için kaliteyi bozmadan devam etmek ve çocuklarıma bu mesleği bırakmak istiyorum. Şu an sektör ile ilgili bir sıkıntı yaşamıyorum çünkü müşterilerde seçici davranıyorum. Fakat sektörümüz para kazandırmayacak boyutlara geldi. Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı? Riskten dolayı yeni müşteri arayışına girmeden eski bildiğimiz insanlarla çalışmak gerektiğini düşünüyorum.

Kozak Mermer’i tanıyabilir miyiz? Ürün grupları, müşteri profiliniz ve vermiş olduğunuz hizmetler nelerdir? 1973 Sinop Ayancık doğumluyum. 1987 yılında çırak olarak mesleğe başladım. 1993’te askerlik sebebiyle ara verdim. Asker dönüşü 7 kardeş mermerciliğe devam ettik. 2000 yılında krizden dolayı ayrılmak zorunda kaldık. 2000-2007 yılları arasında Öztiryakiler firmasında mermercilik üzerine çalıştım. 2007’de kendi işyerimizi açtık. Genelde granit ve kompoze ürünler kullanmaktayım. Daha önce çalıştığım firmaya fason iş yapmaktayım. Granitaş’tan beklentileriniz nelerdir? Butik taşların stoklara daha çok getirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Şu anda yaptığınız işler, gelecekteki hedefleriniz ve sektörü nasıl değerlendiriyorsunuz? Şu anda Afyon, Diyarbakır ve İsveç’te otel servis hatları yapıyoruz. Gelecekteki hedefim piyasadaki zorlukların artması nedeni ile başka bir sektöre yönelmeyi düşünmekteyim ve arayış içerisindeyim. Bursa’da mesleğimiz, sanayi şehri olmasından dolayı ekonomik krizlerden çabuk etkilenmektedir ve son zamanlarda bu tarz krizler kaçınılmaz olmuştur. Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı? Mermercilik okullarının el sanatlarında ve halk eğitim merkezlerinde eğitim verilip sektörde kalifiye eleman yetiştirilmelidir. Her geçen gün kalifiye eleman sıkıntısı daha da artmaktadır.

MÜŞTERİLERİMİZ

Hazırlayan: Hakan Kaya

Simmertaş Mermer - Bursa (Necati Gül) Firmanızı ve sizi tanıyabilir miyiz? Ürün grupları, müşteri profiliniz ve vermiş olduğunuz hizmetler nelerdir? 1979 Sinop Erfelek doğumluyum. 1992 yılından beri mesleğin içindeyim. Genelde mermer ve granit işleri yapıyorum. Müteahhitlik ve mimarlık firmaları ile çalışıyorum. Merdiven basamağı, döşeme, mutfak tezgâhı ve butik işler yapıyorum. Granitaş’tan beklentileriniz nelerdir? Kaliteli ürün gruplarında daha etkili olması gerektiğini, proje mermer çeşitlerinin daha fazla stokta bulundurulması ve açık bej ocağı ile işletmesinin olması gerektiğini düşünüyorum. Şu anda yaptığınız işler, gelecekteki hedefleriniz ve sektörü nasıl değerlendiriyorsunuz? Bursa’da projeler ve butik işler yapmaktayım. Makine parkurunu daha iyi hale getirebilmek için yatırımlar yapmaktayım. Mermer sektörü gelişimle birlikte ve uygun makinalar alındığı takdirde daha da iyi olacaktır. İşinizi gelişemediğiniz zaman eleman sıkıntısından dolayı sorunlar yaşanmaktadır. Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı? İthalattan getirilen ve kendi bünyenizde ürettiğiniz taşların ölçüleri ve kalitesinin uygun olması gerekmektedir. Sektörde para kazanmak için firesiz ölçüler almak zorundayız.

MÜŞTERİLERİMİZ

Hazırlayan: İbrahim Günaydın

Başaranlar Mermer - İzmir Başaranlar Mermer’i tanıyabilir miyiz? Ürün grupları, müşteri profiliniz ve vermiş olduğunuz hizmetler nelerdir? İzmir Mermer sektörünün deneyimli firmalarından Başaranlar Granit, İzmir Gaziemir’de 1986 yılından faaliyete başlamıştır. Başaranlar Granit, alanında uzman personelleri ile proje ve yaşam alanlarında her tür Mermer, Granit, Traverten ve Quartz taşlarını istenen dekorasyona göre özellikle mutfak banko, merdiven kaplama ve zemin döşeme gibi alanlarda titizlik ile çalışmaya devam etmektedir. Kaliteyi hizmet ilkesi edinerek hizmet vermektedir. Granitaş’tan beklentileriniz nelerdir? Hesap düzenlemelerinizdeki yapmış olduğunuz limitlerin firmalara göre dağılımının pek sağlıklı olmadığını ve çoğu zaman firmamızın da etkilendiğini belirtmek isteriz. Bu konuya daha akıcı bir çözüm getirmenizi ve gözden geçirmenizi beklemekteyiz. Şu anda yaptığınız işler, gelecekteki hedefleriniz ve sektörü nasıl değerlendiriyorsunuz? Şirketimiz ağırlıklı olarak mutfak tezgâhı, basamak ve kaplamaları ile döşeme yapmaktadır. Bu belirtilen işler proje bazında olup ayrıca münferit müşterilerimize de mutfak tezgâhı ve tezgâh kaplaması yapmaktayız. Gelecek hedeflerimiz proje ağırlıklı çalışmaktır. Sektör’de hem tedarikçi hem de uygulanacak projelere girmeniz birçok atölyeci tarafından tepki toplamaktadır. Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı? Ayrıca ticari kalitelerin biraz daha düzgün getirilmesidir.

MÜŞTERİLERİMİZ

Hazırlayan: İbrahim Günaydın

Eyla Mermer - İzmir Eyla Mermer’i tanıyabilir miyiz? Ürün grupları, müşteri profiliniz ve vermiş olduğunuz hizmetler nelerdir? Firmamız uzun dönem bireysel olarak yurtiçi ve yurtdışı projelerde mermer, granit montaj işlerini taşeron olarak uyguladıktan sonra 2009 yılında Eyla Mermer Limited Şirketi olarak İzmir’de kurulmuştur. Eyla Mermer, kuruluşu sonrası çalışanlarımızın gayreti, dost ve müşterilerimizin olumlu destekleriyle gelişimimizi daha hızlı bir ivmeyle tamamlayıp 60 kişilik üretim ve montaj ekibi, 14 araçlık hizmet filosu, İzmir Menderes İtop Org. Sanayi’deki 2.000 m2 kapalı alana yayılmış üretim tesisiyle hizmet vermektedir. Eyla Mermer olarak, Karabağlar’daki Showroom’umuzda sunumunu yaptığımız yaklaşık 600 çeşit Mermer, Granit ve Quartz malzemenin değişik yüzey şekilleri ve uygulama modelleriyle müşterilerimize Mutfak ve Hilton tezgâhlarının yanı sıra, diğer yaşam alanlarında ihtiyaç duyulan harçlı veya mekanik montaj şeklinde ürettiğimiz çözümleri sunuyoruz. Ayrıca Eyla Mermer bünyesinde bulunan teknik ofisimizin desteğiyle projelerde 2 ve 3 boyutlu tasarımlar yaparak mesleğimizle ilgili her konuda pozitif destek sunuyoruz. Müşteri profilimizin %30’u mimar ve mühendislerden, %40’ı inşaat müteahhitlerinden, %20’si mermer üreticisi firmalardan ve kalan %10’u yurtdışı müşterilerinden oluşmaktadır. Ürün Gruplarımızın %50’si Ülkemiz mermerlerinden, %25’i yerli ve ithal granitten, %25’i de Quartz ürünlerden oluşmaktadır. Granitaş’tan beklentileriniz nelerdir? Granitaş firması her yönüyle örnek aldığımız ve sektörde attığı her adımı pozitif katkıda bulunma amaçlı takip ettiğimiz sektörümüzün lider ve lokomotif firmasıdır. Eyla Mermer olarak beklentilerimiz, Her 100 mermer firmasının 99’unun sorunu olan ara eleman sıkıntısının çözümünde bizlere öncülük etmesidir. Özel mermercilik meslek liselerinin açılmasıyla ara eleman sorununun çözümünde ve sektörün katma değer yaratmasında çok büyük katkılar sağlayacaktır. Şu anda yaptığınız işler, gelecekteki hedefleriniz ve sektörü nasıl değerlendiriyorsunuz? Eyla Mermer olarak yoğunlukla Ege bölgesindeki konsept projelerde çözüm ortağı olarak hizmetlerimize devam ediyoruz. Hedefimiz; bölgede daha etkin ve hızlı hizmet vermek amacıyla önemli noktalara showroom’lar açarak müşterilerimize daha iyi hizmet vermek, ara eleman sıkıntısının çözümünde İŞKUR ve benzeri kuruluşlarla işbirliği yaparak mesleki eğitime destek vermek, Eyla Mermer bünyesinde ARGE ve tasarım bölümünü aktive ederek sektöre yenilik getirmektir. Sektörümüz iş potansiyeli ve yaratacağı katma değer açısından, gerekli insan kaynağına eriştiğinde dünyayla rekabet edecek düzeye erişecektir. Amacımız iş pastasını parçalamak değil büyütmek olmalıdır. Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı? Şahsım ve tüm Eyla Mermer ailesi olarak, tüm Granitaş ailesine, duayenimiz Sayın Suat Sarısoy ve Ailesine sektörümüze kattığı geniş vizyon ve üstlendiği misyona karşılık şükranlarımızı sunarız.

MÜŞTERİLERİMİZ

Bulca Mermer - Uşak

Hazırlayan: Ali Kaplan

(Ömer Bulca )

Bulca Mermer’i tanıyabilir miyiz? Ürün grupları, müşteri profiliniz ve vermiş olduğunuz hizmetler nelerdir? Bulca Mermer, Uşak Bir Eylül Sanayi Sitesi’nde mermer atölyesi işletmektedir. Atölyemizde Çimstone, Belenco ve birçok granit ve mermer (özellikle yerli granitlerimiz) çeşitleri işlenmektedir. Genel olarak özel ve kaliteli iş yaptırmak isteyen müşterilere hitap etmekteyiz. Bu malzemeler kullanılarak her türlü işçilik firmamız tarafından yapılmaktadır. Granitaş’tan beklentileriniz nelerdir? Granitaş’tan beklentilerimizin başında özellikle yerli granitlerin (Bergama Gri – Hisar Gri) fiyatlarında piyasaya uyum sağlanması, Müteahhit firmalara bizden ucuz mal verilmemesi, mümkün olursa Belenco ile anlaşma sağlanması.

Şu anda yaptığınız işler, gelecekteki hedefleriniz ve sektörü nasıl değerlendiriyorsunuz? Şu anda yaptığımız işler ilk soruda bahsettiğim işlerdir. Geleceğe dönük fazla bir hedefimiz yok. Müşterilerimize kaliteli iş yaparsak sektörün daha ileriye gideceği kanaatindeyim. Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı? Son olarak, başarılarınızın devamını ve hayırlı işler dilerim.

i r e l z ö s z i m i ğ i d r e Yılbaşında v ? z ı y a m a t u t neden

eni bir yıla giriyoruz. Birçok kişi hayatında bazı şeyleri daha farklı yapmak, uygun bulmadığı bazı davranışlarından vazgeçmek, daha sağlıklı ve iyi olduğunu düşündüğü yeni alışkanlıklar geliştirmek ister. Sigarayı bırakmak, spora başlamak, yeni bir dil öğrenmek için harekete geçmek, diyete başlayıp kilo vermek bu tür dilek ve kararların başlıcalarıdır. Ancak hem kişisel yaşantılarımızdan hem de gözlemlerimizden, bu kararların çoğunun ya daha başlangıçta uygulamaya konulmadığını, uygulamaya konulsa da kısa bir süre sonra alınan kararlardan vazgeçildiğini ve sonuçsuz kaldığını biliyoruz. Bu durum, bilim adamlarının dikkatini çekmiş ve araştırmalarına konu olmuştur. Bir yazara göre, bazı insanlar için bir şeyi yapacağını söylemek bunu yapmak kadar iyi hissettirir. Temmuz ayında, yeni yılda sigarayı bırakacağını veya fazla kilolarından kurtulmak için sıkı bir diyete gireceğini söylemek, düzenli olarak gelirinin bir bölümünü tasarruf etme kararı vermek, kişinin önündeki beş ayda suçluluk hissetmeden dumanını tüttürmesini, canının çektiğini yemeye devam etmesini veya çok gerekli olmayan harcamaları yapmasını haklı ve mümkün kılıyor. Bir araştırmaya göre duygular bir sözü vermeye zorlarken, kişinin kapasitesi bu sözü gerçekleştirmek için yeterli olmuyor. Çünkü hisseden beyin, kişiyi haz verecek olana yöneltiyor ancak düşünen beynin kontrolü ele alması gereken dönemde hisseden beyin bu duruma bir kılıf uyduruyor. “Şimdi sırası değil”, “karar vermiştim ancak canımı sıkan şu olayla karşılaştım”. Özellikle yorgun olduğumuz zaman irademizin zayıfladığı, daha önceki yazılarımıza da konu olmuştur. Gerçekte bu durum bir erteleme ve öz kontrol sorunudur. İnsanlar diyet yapmaya, egzersizlerini düzenli sürdürmeye veya para biriktirmeye karar verdikleri zaman düşünen beynin denetiminde ve sakin bir ruh hali içindedir. Oysa alınan kararları uygulama koşullarında durum farklıdır. Yorgun olduğumuz ve irademiz zayıfladığı zaman bir sigarayı kendimize hak görmek, yorucu bir günün sonunda egzersiz yapıp ter atmayı gözümüzde büyütmek, tatlı tepsisinin cazibesine kendimizi kaptırmak, vitrinde gözümüzü alan ayakkabıyı bugün alıp, kredi kartının sunduğu avantajı kullanarak üç ay sonra ödemeye başlamak ve kontrolü bütünüyle hisseden beyne bırakmak çok daha rahat ve kolaydır. 07.01.2015 tarihinde acarbaltas.com sitesinde yayınlanmış olup izinleri alınarak dergimizde yayınlanmıştır.

Özgürlük Ne Kadar Yararlı? Öğrencilerinin ödevlerini zamanını geçirdikten sonra teslim etmek için öne sürdükleri bahaneler Dan Ariely’i bu konuda bir araştırma yapmaya yöneltmiştir. Ariely, ders yılı başında yıl içinde teslim edecekleri ödev için üç farklı sınıfta üç farklı yöntem uygulamıştır. Birinci gruptan, üç ödevi ders yılının kaçıncı haftalarında teslim edeceklerine kendilerinin karar vermeleri ve bunu bildirmeleri istemiştir. İkinci grup, üç ödevin teslim tarihi konusunda bütünüyle serbest bırakılmıştır. Üçüncü gruba ise üç ödevin teslimi ile ilgili kesin tarihler verilmiştir. Bunun sonucunda en iyi notları alan grubun, kendilerine kesin teslim tarihi verilmiş olan grup olduğu görülmüştür. Ödevleri için kendileri teslim tarihini seçen ve bunu bildiren grubun ikinci derecede iyi olduğu, en kötü sonuçları alan grubun ise ödev teslim tarihleri konusunda bütünüyle özgür bırakılan grup olduğu görülmüştür. Bu sonuçlar, öğrencilerin ödev teslim tarihlerine uyumunu gösterdiği gibi, ödevlerin niteliği açısından da geçerli olmuştur. Öğrencilerin özgür bırakıldığı grupta ödevlerin aceleyle, özensiz ve “yapmış olmak için yapılmış” olduğu görülmüştür. Bu araştırmadan yola çıkarak, insanların verdikleri sözleri tutması için otoriteyi temsil eden bir dış denetime ihtiyaç olduğunu söylemek mümkündür. Kendimize verdiğimiz sözleri tutmak konusunda bu her zaman mümkün olmayabilir. Bu durumda uygun olan yol, verdiğimiz sözü çevremizdekilerle paylaşmak olabilir. Böylece kişi kendisini taahhüt altına almış ve verdiği sözü tutmak konusunda kendi kendisine bir dış kontrol uygulamış olmaktadır. Bunun en önemli nedeni insanın kendisiyle tutarlı olmak ve başkalarının kendisiyle ilgili algısını korumak isteğidir. Çünkü insanın başkalarına verdiği sözü tutmaması kişiye kendisini değersiz hissettirir ve güvenini zedeler. Verdiği sözü tutamadığının bilinmesi kişinin benlik algısına ve özsaygısına zarar verir.

fazlaysa kendinize şu soruları sormanızda yarar var: “Verdiğim sözün arkasındaki niyetim nedir? Verdiğim sözü tutmak bana ne kazandıracak?” “Bu söz benim gerçeklerimle ne ölçüde örtüşüyor? Bugüne kadar bu sözü tutacağım konusundaki işaret ve deliller var mı?” “Bu sözü tutmak benim için ne kadar önemli? Bununla kendime mi yarar sağlayacağım, yoksa esas yarar çevremde değer verdiğim kişiler için mi geçerli olacak?” “Sözümü tutamayacağımı anladığım zaman bunu açıkça itiraf edip özür dileyecek miyim? Yoksa başkalarını suçlama veya koşulları sorumlu tutma yoluna mı gideceğim?” Sonuç Değerli okurlar, yeni yıla girmek üzere olduğumuz bu günlerde başkalarına olduğu kadar kendimize vereceğimiz sözler için de, yukarıdaki soruların ışığı altında önceden çok iyi düşünmekte yarar var. Verdiğimiz sözleri tutmak için bunu başkalarına duyurmanın riskli ancak etkili bir yol olduğunu da akılda bulundurmak gerekir. Bütün okuyucularımıza yeni yılın sağlık ve huzur getirmesini ve verdikleri sözleri tutarak onları hayat amaçlarına yaklaştıran bir yıl olmasını dileriz. Prof. Dr. Acar Baltaş

Söz Vermeden Önce Yeni bir yıla girerken hepimiz kendimiz ve sevdiklerimiz için iyi dileklerde bulunacağız ve sözler vereceğiz. Dilekler için özel bir önerimiz yok. Atalarımızın dediği gibi “adamakla mal tükenmez”. Ancak kendinize verdiğiniz sözleri tutmak konusunda bu güne kadar olan performansınızı gözden geçirin. Tutamadığınız sözlerin sayısı, verdiğiniz sözlerden

Ailemizden G

HABERLER

ranitaş’ta büyük bir aile olarak mutlulukta, hüzünde, hayatın her alanında hep beraberiz. Ortak yapılan çalışmaların haricinde iş arkadaşlarımız, yaşamı paylaştığımız kişilerdir. Bazı zamanlarda iş arkadaşlarımızla ailemizden bile daha fazla zaman geçiririz. Onların mutluluğu da, derdi de acısı da bizimdir. O nedenle biz burada; birbirimizi bilelim ve daima yan yana olalım diye, sevdiklerimizden haberler paylaşmak istedik.

Yeni Bebek Sahibi Olan Arkadaşlarımızı Tebrik Eder, Minik Granitaşlılara ve Ailelerine Sağlıklı ve Mutlu Bir Ömür Dileriz.

Ailemizin Yeni Minik Üyeleri

Ayşe Esra 05.05.2015 İhsan Özkan Bilecik

Eylül Nisa 07.05.2015 Gürkan Aydın Bilecik

Yağız 17.06.2015 Hakan Şener Bilecik

Şerife Yağmur 30.08.2015 Atilla Göktaş Aksaray

Zeynep Ecem 07.09.2015 Aslı Güleç Bilecik

Zeynep 27.08.2015 Caner Karadeniz Kırşehir

Berk Can 09.09.2015 Ahmet Özeken Kırşehir

Fatmanur 09.09.2015 Mehmet Ali İnan Bilecik

Makbule 12.09.2015 Emir Gönen Kırşehir

Tarık 29.09.2015 Gökhan Tokol Bilecik

Ali Turan 03.11.2015 Tülin Demir İstanbul

Yeni evli çiftlerimize bir ömür boyu mutluluklar dileriz

Filiz & Celal Güvendik Bilecik / Elektrik Bakım 08.08.2015 Olcay & Hakan Çakır İstanbul / Satış 15.08.2015 Selin & Ersin Kuloğlu (Abdullah Sipahi’nin kızı) İstanbul / İthalat 22.08.2015 Gülşah & Özcan Çakırca İstanbul / Satış 15.09.2015

Geçmiş olsun... Aksaray Ocak Fabrika personelimiz Sn. Erol Söğüt 26 Ağustos 2015 tarihinde apandist ameliyatı olmuştur.

Yeni Görevlerinde Arkadaşlarımıza Başarılar Dileriz •

Kartal Satış Merkezini yöneten arkadaşımız Sn. Dilek Koca bu görevini sürdürürken, Ferhatpaşa Satış Merkezimizin perakende satışını yönetecektir.

•

Çimstone toptan satışlarını yöneten arkadaşımız Sn. Hayrettin Çakır İstanbul, İzmit ve Trakya Bölgesi pazarlama faaliyetlerini yönetecektir.

•

Kurtköy Merkezimizde görev yapan Sayın Abdullah SİPAHİ, İthalat departmanında yedek parça ve işletme malzemesinin ithalatını takip etmekte ve bunun yanı sıra, şirketimizin tüm sigorta işlemlerini takip etmektedir.

•

Alibeyköy Satış Merkezimizi yöneten arkadaşımız Sn. Ahmet Metin Gökhan bu görevi yanında İstanbul, İzmit ve Trakya Bölgesi toptan satışını yönetecek, Silivri Satış Merkezimizin faaliyetlerine destek verecektir.

•

Sayın Ekin EKMEKÇİ; 03.07.2015 tarihinde, Satış Pazarlama Personeli olarak Kurtköy Merkezimizde göreve başlamıştır.

•

Sayın Şirin OLGUN; 07.09.2015 tarihinde, İnsan Kaynakları Personeli olarak Kurtköy Merkezimizde göreve başlamıştır.

•

Yakın bir tarihte Çorluya taşınacak olan Silivri Satış Merkezi müdürlüğüne Sn. Özcan Çakırca atanmıştır. Bu görevi halen yürütmekte olan arkadaşımız Sn. Ferdi Halil Çamurcu Trakya Bölgesinde pazarlama faaliyetlerinden sorumlu olacaktır.

•

Samsun Satış Merkezi müdürlüğüne Sn. Yılmaz Uysal atanmıştır. Bu görevi halen yürütmekte olan arkadaşımız Sn. Yasin Armut pazarlama faaliyetlerimize katkı sağlayacaktır.

Mesai Arkadaşlarımıza Baş Sağlığı Dileriz •

Proje Satış Sorumlumuz Sn. Erdoğan Akgün’ün 14.05.2015 tarihinde kardeşi Erol Akgün vefat etmiştir.

•

Kartal Satış Merkezimizde Sevkiyat Görevlisi Sn. Mehmet Aydın’ın 11.08.2015 tarihinde oğlu vefat etmiştir.

Emeklilik Bölümü Şirketimizin kuruluşundan itibaren birlikte çalıştığımız ve ocak faaliyetlerimizde büyük emeği olan Sn. Ömer Gören geçirdiği kalp rahatsızlığı sonrası sakin hayatı seçip emekli olarak şirketimizden ayrılmıştır. Her zaman ailemizin üyesi hissedeceğimiz emektar sevgili arkadaşımıza hayatının yeni döneminde sağlıklı, huzurlu günler diliyoruz. Bu sayımızda emektar arkadaşlarımızdan Sn. Rüştü Yavuz’un yakın tarihte emekli olan mesai arkadaşımız Sn. Ömer Gören için yedi yıl önce yazmış olduğu şiire yer vermek istedik.

Ömer Hoca Yaylaya giderken dünyaya gelen Düşüpte kafasın daş ile delen Bunun için yolları çok iyi bilen Yolların ağasısın sen hoca Ömer

Tepeleri dönüpte geldiğinde Eğilip elin yere değirdiğinde Sana burda daş var mı? Denildiğinde Tahminin yüzde yüz be hoca Ömer Sen daşı bilirsin başka şey demen Doğru bildiğinden başka söylemen

İŞ BAŞINDA Granitaş’ın farklı birimlerinde çalışanların yüzünü tanımaya devam ediyoruz. Bu sayımızda Tektaş ekibi sizlerle… (Şakir Tunçer – Engin Tarhan- Hasan Sezer –Talip Aktaş – Mustafa Cilan – Tuncay Uğurlu – Mustafa Akgözlüoğlu – Zübeyir Sevük – Mirsat Cilan)

Hedef verilince toz duman eden Daşların ağasısın sen hoca Ömer Hedef, metraj, birim fiyat tutulduğunda Raporuna gururla baktığında O meşhur şaplağını attığında Sağolasın, candansın be hoca Ömer Sağlıklı bir yaşam dileğiyle, Allah’a emanet ol kardeşim. Rüştü YAVUZ 18.03.2008

kültür-sanat Tiyatro

Moda Sahnesi: En Kısa Gecenin Rüyası

27 Aralık 2015, 17:00 Moda Sahnesi (Büyük Salon), Kadıköy / İstanbul Şehir Tiyatroları William Shakespeare Eseri Oyunda Timur Acar, Mert Fırat, Onur Ünsal, Murat Tüzün, Didem Balçın, Melis Birkan, Volkan Yosunlu, Ezgi Coşkun, Hasan Demirtaş, Mert Şişmanlar, Alper Baytekin, Caner Erdem, Beyza Şekerci rol alıyor. Moda Sahnesi’nin yeni sezonda prömiyer yapacağı ilk oyunu “En Kısa Gecenin Rüyası (A Midsummer Night’s Dream)”W. Shakespeare’in yazdığı, Emine Ayhan-Aysun Şişik’in çevirdiği, Kemal Aydoğan’ın yönettiği, sahne tasarımını Bengi Günay’ın yaptığı oyunun, ışık tasarımı İrfan Varlı’ya, müzikleri Can Güngör’e, koreografisi de Yeşim Coşkun’a ait.

Kitap İşgal ve Kurtuluş

Yazar: Hüseyin Adıgüzel / Bilgeoğuz Yayınları / Türkçe Tarih boyunca çok az millet, mutlak ve kesin bir tehdide karşı; sonu kesin olarak yok olmaya yönelik işgal, acı ve gözyaşı dolu yılların ardından, ortaya yepyeni bir devlet çıkarmış, Simurg efsanesini doğrularcasına kendini yakan küllerinden Anka Kuşu gibi yeniden doğmuştur! Birinci Dünya Savaşı kaybedilmiş, fakat ebedilik ispat edilmiş; Mustafa Kemal Paşa ve silah arkadaşları sayesinde yepyeni bir hayatın, yeni ve çok dirençli bir ruhun yolu açılmış, yeni ve kararlı bir irade ile yeryüzüne Millet olarak yeniden dönülmüştür. “Her safhası düşünülmüş, planlanmış, idrak ve zaferle taçlandırılmış bu hareket, Türk Ordusu’nun, Türk subay ve komuta heyetinin yüksek kudret ve kahramanlığını tarihte tespit eden muazzam bir eserdir. Bu eser, Türk Milleti’nin hürriyet ve istiklâl fikrinin benzersiz abidesidir! Bu eseri vücuda getiren bir milletin evlâdı, bir ordunun başkomutanı olduğumdan dolayı ilelebet mesut ve bahtiyarım!” Büyük işleri her zaman, büyük milletler başarır. Türk Milleti Kurtuluş Savaş’ı yıllarında, tarihin eşini az kaydettiği, inanılmaz bir davayı, büyük bir cesaret ve

kahramanlık örneği göstererek başarmıştır. Dahi Başkomutan Mustafa Kemal Paşa’nın önderliğinde,; onun cesareti, azmi ve yol göstericiliği sayesinde kazanılan bu büyük dava; Dünya Tarihi’ne altın harflerle yazılan, Türk’ün en büyük mucizelerinden biridir. Bu büyük mucizeyi, başkomutan ve komuta heyeti, kahraman askerlerimiz savaş meydanlarında; memuru, çiftçisi, hekimi, yazanı, çizeni, esnafı, iş adamları, din adamları, öğretmenleri, öğrencileri, eşkiyası, efesi, çetecisi el ele yürek yüreğe vererek şehirlerde, kasabalarda, köylerde yaratmışlardır. Işte Millet Savaşı budur! Bu kitap, bu Millet Savaşı’nın, bu büyük davanın, bu muazzam eserin, bu mucizenin ve bütün bunların kahramanlarının, romanıdır! (Tanıtım Bülteninden)

Müzik Ediz Hafızoğlu - Nazdrave

23 Aralık 2015, 22:00 KadıköySahne , Kadıköy Kendi şarkılarıyla... Farklı tarz müziklerle adından söz ettiren Ediz Hafızoğlu “Nazdrave”, KadıköySahne’de.. Bugüne kadar başta caz olmak üzere, rock’n roll’dan metal müziğe, deneysel müziklerden Balkan müziğine kadar pek çok tarzda çok sayıda müzisyene eşlik eden Ediz Hafızoğlu, bu defa kendi şarkılarıyla karşınızda... “Nazdrave”; Hafızoğlu’nun kendisini de müziğini de belli kalıplarla sınırlamadan, beraber çalıştığı müzisyenler için yazdığı parçalardan oluşuyor ve haliyle çok farklı türleri de bir araya getiriyor. Nazdrave’nin şarkılarına Elif Çağlar, Yasemin Mori, Ceylan Ertem, Yansımalar, Kolektif İstanbul, Korhan Futacı ve Kara Orkestra, Alp Ersönmez “Cereyanlı” gibi isimler sesleri, enstrümanları ve yorumlarıyla eşlik ediyor. Sahnelerde ve müzikle yaşayan bir davulcunun müzikal yolculuğuna tanıklık etmek istiyorsanız, buyrun Nazdrave!

Zorlu Çocuk Tiyatrosu : Kibritçi Kız Müzikali

23 - 25 Ocak 2016, 12:00 Kadıköy Halk Eğitim Merkezi, Kadıköy

Kibritçi Kız Müzikali ile Çocuklar Mutluluğu Yeniden Keşfediyor! Kibritçi Kız Müzikali, sokaklarda akordeon çalıp şarkı söyleyerek kibrit satan bir kızın hikayesini anlatırken; yaşama sevinci, dostluk ve dayanışmayı teatral bir dille minik izleyicilere aktarıyor.

Staatskapelle Dresden Solistleri

1 Aralık 2015, 20:30 İş Sanat Kültür Merkezi , 1. Levent Enerjik ve ilham veren performanslarla eşanlama gelen Dresdner Kapellsolisten, deneyimli şef Helmut Branny yönetiminde klasik trompetin en başarılı genç virtüözlerinden Grammy Ödüllü Tine Thing Helseth ile aynı sahnede buluşuyor.

E Ğ L E N C E KÖŞESİ

geçen sayının yanıtları

Zeka Sorusu

1=5 3=15

2=10 4=20

5=??

D E V R E

A N D

Z A N

A Ş (Doğru cevabı Bahar Kaya’ya

E H R A M

L R

E P E

E K O

T E

A B

D E V

R E K A T

O L

Ü S

Sabit Fikirlilik Üzerine...

J U D O

gönderen ilk 3 kişiye bizden kare çikolata)

E K S

L A

T E

H A B E Ş İ

N A N S U K

İ İ

Ş E R E

F M İ

E L A

R E T İ

N E K E F

S A

N U R

R O N

(Geçen sayının çözümü) 1.anahtarı yakarım ve 5 dakika beklerim sonra söndürürüm. 2. anahtarı yakıp üst kata çıkarım, lambaları kontrol ederim-sıcak olan lamba 1. anahtarla yanık olan lamba 2. anahtarla sönük olan 3. anahtarla açılıp kapandığını bulurum.

Bir Yazı ŞEYH EDEBALİ’NİN OSMAN BEY’E NASİHATI Granitaş’ın ilk fabrikası Osmanlı imparatorluğunun kuruluş şehri olan Bilecik ilinde tesis edilmiştir. Bu nedenle imparatorluğun kurucusu Osman Bey’in hocası Şeyh Edebali’nin Osman Gazi’ye unutulmaz derslerle dolu nasihatini sizlerle paylaşmak istedik. “Ey Oğul!” Beysin! Bundan sonra öfke bize; uysallık sana… Güceniklik bize; gönül almak sana… Suçlamak bize; katlanmak sana… Acizlik bize, yanılgı bize; hoş görmek sana… Geçimsizlikler, çatışmalar, uyumsuzluklar, anlaşmazlıklar bize; adalet sana… Kötü göz, şom ağız, haksız yorum bize; bağışlama sana… Bundan sonra bölmek bize, bütünlemek sana… Üşenmek bize; uyarmak, gayretlendirmek, şekillendirmek sana… “Ey Oğul!” Yükün ağır, işin çetin, gücün kıla bağlı, Allah Teâlâ yardımcın olsun. Beyliğini mübarek kılsın. Hak yoluna hayırlı etsin. Işığını parıldatsın. Uzaklara iletsin. Sana yükünü taşıyacak güç, ayağını sürçtürmeyecek akıl ve kalp versin. Sen ve arkadaşlarınız kılıçla, bizim gibi dervişler de düşünce, fikir ve dualarla bize vadedilenin önünü açmalıyız. Tıkanıklığı temizlemeliyiz. Oğul! Güçlü, kuvvetli, akıllı ve kelamsın. Ama bunları nerede ve nasıl kullanacağını bilmezsen sabah rüzgârında savrulur gidersin. Öfken ve nefsin bir olup aklını mağlup eder. Bunun için daima sabırlı, sebatkâr ve iradene sahip olasın! Sabır çok önemlidir. Bir bey sabretmesini bilmelidir. Vaktinden önce çiçek açmaz. Ham armut yenmez; yense bile bağrında kalır. Bilgisiz

kılıç da tıpkı ham armut gibidir. Milletin, kendi irfanın içinde yaşasın. Ona sırt çevirme. Her zaman duy varlığını. Toplumu yöneten de, diri tutan da bu irfandır. İnsanlar vardır, şafak vaktinde doğar, akşam ezanında ölürler. Dünya, senin gözlerinin gördüğü gibi büyük değildir. Bütün fethedilmemiş güzellikler, bilinmeyenler, ancak senin fazilet ve adaletinle gün ışığına çıkacaktır. Ananı ve atanı say! Bil ki bereket, büyüklerle beraberdir. Bu dünyada inancını kaybedersen, yeşilken çorak olur, çöllere dönersin. Açık sözlü ol! Her sözü üstüne alma! Gördün, söyleme; bildin deme! Sevildiğin yere sık gidip gelme; muhabbet ve itibarın zedelenir… Şu üç kişiye; yani cahiller arasındaki âlime, zengin iken fakir düşene ve hatırlı iken itibarını kaybedene acı! Unutma ki yüksekte yer tutanlar, aşağıdaki kadar emniyette değildir. Haklı olduğun mücadelenden korkma! Bilesin ki atın iyisine doru, yiğidin iyisine deli (korkusuz, pervasız, kahraman, gözüpek) derler. En büyük zafer nefsini tanımaktır. Düşman, insanın kendisidir. Dost ise, nefsi tanıyanın kendisidir. Ülke, idare edenin, oğulları ve kardeşleriyle bölüştüğü ortak malı değildir. Ülke, sadece idare edene aittir. Ölünce, yerine kim geçerse, ülkenin idaresi onun olur. Vaktiyle yanılan atalarımız, sağlıklarında devletlerini oğulları ve kardeşleri arasında bölüştüler. Bunun içindir ki yaşayamadılar (Bu nasihat Osmanlı’yı 600 sene yaşatmıştır). İnsan bir kere oturdu mu, yerinden kolay kolay kalkmaz. Kişi kıpırdamayınca uyuşur. Uyuşunca laflamaya başlar. Laf dedikoduya dönüşür. Dedikodu başlayınca da gayri iflah etmez. Dost, düşman olur; düşman canavar kesilir!

Kişinin gücü, günün birinde tükenir, ama bilgi yaşar. Bilginin ışığı, kapalı gözlerden bile içeri sızar, aydınlığa kavuşturur. Hayvan ölür, semeri kalır; insan ölür eseri kalır. Gidenin değil, bırakmayanın ardından ağlamalı… Bırakanın da bıraktığı yerden devam etmeli. Savaşı sevmem. Kan akıtmaktan hoşlanmam. Yine de bilirim ki kılıç kalkıp inmelidir. Fakat bu kalkıpiniş yaşatmak için olmalıdır. Hele kişinin kişiye kılıç indirmesi bir cinayettir. Bey memleketinde öte değildir. Bir savaş, yalnız bey için yapılmaz. Durmaya, dinlenmeye hakkımız yok. Çünkü zaman yok, süre az! Yalnızlık korkanadır. Toprağın ekim zamanını bilen çiftçi, başkasına danışmaz. Yalnız başına kalsa da! Yeter ki toprağın tavda olduğunu bilebilsin. Sevgi, davanın esası olmalıdır. Sevmek ise sessizliktedir. Bağırarak sevilmez. Görünerek de sevilmez! Geçmişini bilmeyen, geleceğini de bilemez. Osman! Geçmişini iyi bil ki geleceğe sağlam basasın. Nereden geldiğini unutma ki nereye gideceğini unutmayasın…

tarihten

İstanbul’un

Fethi E

Doğu Roma İmparatorluğu’nun (Bizans) başkenti Constantinopolis, 29 Mayıs 1453 tarihinde Osmanlı Padişahı II. Mehmed önderliğindeki Osmanlı Ordusu tarafından fethedilmiştir. Bu fetihle birlikte Osmanlı Devleti İmparatorluk olmuş, tarihteki en önemli devletlerden biri olan Doğu Roma İmparatorluğu sona ermiştir. İstanbul’un Fethi ile 21 yaşında olan yedinci Osmanlı Padişahı II. Mehmed, “Fatih” unvanını da alarak Fatih Sultan Mehmed olarak anılır.

rken yaşına rağmen askeri ve idari alanda büyük hamleler başaracak olgunluğa sahip askeri dehasıyla cihana hükmeden Padişah II. Mehmed, İstanbul’u almak için hazırlıklara başlar. Bunun için içeride ve dışarıda birtakım önlemler alarak stratejik hareketlerde bulunur. Bu hazırlıklardan sonra İstanbul Kuşatması başlatılır. Osmanlı’nın kuşatmasıyla Padişah’ın özel olarak tasarladığı devasa toplar atılmaya başlanır. Top atışlarının surlarda gedik açmaya başlamasıyla açılan gedikler, Bizans tarafından gece vakitlerinde tamir edilmeye çalışır. Sultan II. Mehmed, Kaptan-ı Derya Baltaoğlu Süleyman Bey’e harekete geçme emri vererek Haliç’i kaplayan zincirlerin gemilerle kesilmesini ve Papa V. Nikola’nın gönderdiği Ceneviz gemilerinin durdurulmasını ister. Ancak yoğun çabalar sonucu zincirin kesilmesi ve Cenevizlilerin gemilerinin de geçilmesi mümkün olamaz. Haliç’e girmeden İstanbul’un alınamayacağını öngören Sultan II. Mehmed, atılan topların geliştirilmesi ve havada eğim alarak kavisli inişle hedefine fırlatılması gerektiğini düşünür ve buna göre planlar, çizimler yapar. Planladığı topu hemen döktüren Padişah, topu deneme atışlarında

bizzat kendi ateşler ve top, beklenen başarıyı getirir. Tarihte o dönem “humbara” olarak bilinen top günümüzde “havan” adıyla Fatih Sultan Mehmet keşfi olarak silah konusunda dünya tarihine geçmiştir. Topların başarısına rağmen yine de Haliç’e girmesi gerektiğini bilen Padişah, zincirler yüzünden denizden girememesinden dolayı donanmayı karadan yürütüp Haliç’e indirmek gerektiğini öngörür. Dolmabahçe’den Beyoğlu’nun sırtlarına doğru geniş bir yol açılıp yol boyunca gizlice kızaklar döşenir. Gemiler, bir gecede karadan yürütülerek denize indirilir. Prof. Dr. Feridun M. Emecen’in “Fetih ve Kıyamet” kitabına göre, Fatih’in Haliç’e indirdiği gemilerin yapım yerine dair bilgiler ise şöyledir: Osmanlı tarafından hadiseye şahit olan bir başka muasır kaynağın anlatıcısı, gemilerin demirlendiği yerden dört İtalyan mili mesafede bir ormanda 30 geminin inşa edilmiş olduğu, bunların karadan çekilerek denize indirildiği bilgisini verir. Çekilen gemilerin güzergâh konusunu tartışan XVIII. yüzyıl tarihçilerinden Müneccimbaşı, önce bunların Boğazkesen Hisarı’ndan Kasımpaşa’ya uzanan bir dere yatağına döşenmiş kızaklar üzerinden kaydırıldığını belirtir, ardından da gemilerin Okmeydanı’nda yapılmış olabileceği bilgisine te-

mas eder. Olayı karşı cepheden gören Bizans ve Latin müelliflerinin yazdıklarında müşterek olan husus ise Sütunlar mevkiinden gemilerin karaya çıkarılıp Haliç’e indirildiğidir.” 22 Nisan 1453 sabahı Bizans Haliç’teki gemilerin şaşkınlığını yaşar. Aynı zamanda askerlerin karşı tarafa geçmelerini sağlamak için Vezir Zağnos Paşa da 1000’i aşkın fıçının bir araya getirilerek köprü kurulması işlerini başlatır. Doğu Roma İmparatoru, Sultan II. Mehmed’e kuşatmanın kaldırılması halinde padişahın belirleyeceği miktarda vergi vereceğini ve surlara kadar tüm toprakların Osmanlı’ya geçeceğini bildirir. Ancak Padişah, bunu Halil İnalcık’ın Fatih Devri Üzerinde Tetkikler ve Vesikalar incelemesinde geçtiği üzere şu şekilde reddeder: “Efendinize söyleyin, direnmeyi bırakıp şehri teslim etsin. Bunu yaparsa Mora’nın hâkimiyetini kendisine ihsan edeceğiz. Razı olmazsa şehre zorla gireceğiz! Biz Sultan Murad Han oğlu Mehmed Han olarak peygamber müjdesi peşindeyiz.” Kuşatma tahmin edilenden uzun sürer ve Osmanlı askerleri de yorulur. Bu gelişmelerin ışığında II. Mehmed, 29 Mayıs’ta büyük taarruz için emir verir. Taarruzla birlikte Ulubatlı Hasan’ın Bizans surlarına çıkarak Osmanlı sancağını dikmesi, Osmanlı ordusuna moral verir ve taarruzu güçlendirir. Constantinopolis, 29 Mayıs 1453 Salı günü II. Mehmed’in önderliğindeki Osmanlı birliklerine teslim olur. Prof. Dr. Halil İnalcık’ın yorumuna göre Fatih Sultan Mehmed’in İstanbul’u almasının en önemli sebebi, 1451 yılında ikinci kez tahta çıktıktan sonra otoritesinin sağlanması olarak görülmektedir. İstanbul’un fethi ile Doğu Roma İmparatorluğu’nun sona ermesi, Orta Çağ’ın bitişi ve Yeni Çağ’ın başlangıcı olarak kabul edilir. Fetih ile Anadolu ve Balkanlar arasında, Osmanlı için geçişlerde engel teşkil eden Doğu Roma İmparatorluğu yıkılmış, artık ticaret yollarının Osmanlıların eline geçmesi de Avrupalıları yeni ticaret yolları bulmaya iterek coğrafi keşifleri hızlandırmıştır.