Fashion and Travel Yaz 2013

Page 1




TUR DP5 FASHION & TRAVEL 470X335.indd 1


25/04/13 16:28


C


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K






Fashion Terasli ilan 47 x 33,5 cm sol sy.pdf

2

17.05.2013

14:17

C

C

M

M

Y

Y

CM

CM

MY

MY

CY

CY

CMY

CMY

K

K


Fashion Terasli ilan 47 x 33,5 cm sag sy.pdf

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K

3

17.05.2013

14:18




f&t table of contents

içindekiler 20 22 24 26 32 52 56 62 66

Emily Didonato

70

Rolf Von Bueren

74

Haute Couture Koleksiyonlarından

16

Editörden Mektup

83

Kapağın Hikayesi

Moda Extra: Sezon Modasında Öne Çıkanlar

Katkıda Bulunanlar

84

Sezonun Moda Trendleri

Ajanda

96

En Moda Haberler

Moda Haftalarında Podyum Arkası Görüntüleri

Fotoğraflarla Dünya

104 Yaz Modası Aksesuar Dosyası

Gwyneth Paltrow

112 Erkek ve Kadın Modasında

Luca Dotti

Paralel Akımlar

114 116

Ünlü Şarkıcıların Sahne Stili

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

Türk Moda Röportajı: Gül Ağış

120 Vionnet Markasının Kreatif Direktörü: Goga Ashkenazi



f&t table of contents

128 134 138 142 156

Yaz için Bakım Önerileri Sezonun Parfümleri Alber Elbaz Güzellik Röportajı: Katie Holmes Pratik Hayat Rehberi

164 Tatil Dosyası: Dünyanın En Popüler

Cruise Rotaları

174 Düğün, Davet ya da Tatil için Kiralık

Adalar

180 Buz Gibi Kahve Tarifleri 186 Çok Gezen Ne Bilir? 190 Dünyanın Dört Bir Yanından Sıradışı

18

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

Oteller

FASHION&TRAVEL IN ENGLISH 195-226



f&t editor’s letter

editörden

F

Yaz

2013

ashion&Travel Yaz 2013 sayısında birkaç değişilik farkedebilirsiniz. Derginin ön bölümüne (tam olarak 83 ve 114’üncü sayfalar arasına) yaz modasıyla ilgili blok bir bölüm koyduk. Üstelik bu bölümü, son zamanlarda dünyada da tercih edilen daha ham bir kağıda bastık. Beğeneceğinizi umuyoruz. Röportaj sayımız da bir hayli fazla bu sayıda. Derginin ilk sayfalarındaki kısa haberlere, bu sayıda kısa röportajlar ekledik. Daha çok işleriyle öne çıkan sanatçılar, tasarımcılar bu sayıda konuklarımız. Keyifle okuyacağınızı umuyoruz. Ve bunun yanı sıra pek çok da ünlü isme yer verdik sayfalarımızda. Daha yeni People dergisi tarafından “Dünyanın En Güzel Kadını” seçilen Gwyneth Paltrow, annesi Audrey Hepburn hakkında iki kitap hazırlayan Luca Dotti, dünya jet sosyetesinin peşinden koştuğu Lotus Arts de Vivre’ın kurucusu Rolf Von Bueren, moda tasarımcıları Gül Ağış ve Goga Ashkenazi, Lancome’a makyaj koleksiyonu hazırlayan Alber Elbaz, Katie Holmes, hepsi bu sayıda sayfalarımızda yer buldu. Yaz denince akla tatil geliyor tabii… Tatilinizi geçirmek için kiralayabileceğiniz adalardan, son derece sıradışı otellere kadar(büyükler için ağaç ev ya da yerin altında madende bir oda gibi) ilginizi çekecek pek çok konu bulacaksınız. Ayrıca sizin için dünyanın dört bir yanına gidebileceğiniz gemi seyahatlerini de derledik. Bence tatile çıkmadan mutlaka göz atın. Hepinize moda ve seyahat dolu bir yaz dileriz.

Syf. 83

Syf. 104

Syf. 62 Syf. 174

20

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ



f&t masthead

İMTİYAZ SAHİBİ Mediasa Yayıncılık A.Ş. adına Yönetim Kurulu Başkanı DEMET ÇETİNDOĞAN Yönetim Kurulu Üyesi ŞULE BEKRİOĞLU Sorumlu Müdür BÜLENT GENÇTÜRK Yayın Danışmanı LEYLA MELEK ÇİFÇİ leylamelek@hotmail.com Tasarım ÇİMEN AJANS ajanscimen@gmail.com Reklam Satış Direktörü NURDAN ÖZTÜRK nurdan.ozturk@mediasa.com.tr

Ayşe Yeyinmen Weinberg

Üniversite eğitimini Amerika’da Tufts University’de tamamladıktan sonra Parsons School of Design’da moda üzerine ikinci bir eğitim aldı. Moda ve tekstil üzerine yüksek lisansını Fashion Institute of Technology’de yaptı. Çalışma hayatına Prada USA’da başladıktan sonra Salvatore Ferragamo USA’ya geçen Ayşe, uzun yıllar Saks Fifth Avenue’de satın alım müdürlüğü yaptı. Şu an Fashion Institute of Technology’de ders veren ve moda danışmanlığı yapan Ayşe iki kızı ve eşiyle New York’ta yaşıyor.

Reklam Rezervasyon HÜLYA ARSLAN hulya.arslan@wtc.com.tr Mali İşler GÜRKAN KARAÖZ Katkıda Bulunanlar Deniz Uğur Güler, Funda Şahinbaş Hoşkal, Beliz Mercan, Binnur Musaoğlu, Ayşe Yeyinmen Weinberg, Canan Özkan, Nilüfer Ülkügüner Şengel, Demet Üzenay Baskı Veritas Baskı Merkezi, Merkez Mahallesi, Kemerburgaz Caddesi, Tatlıpınar Sokak, No:13, Nurtepe/Kağıthane/İstanbul Tel: (0 212) 294 50 20 www.veritasbaski.com.tr

İletişim Fashion&Travel Magazine Eyüp Sultan Mah. İmam Rabbani Cd. Dekor Sok. No: 2 Samandıra/Sancaktepe/İstanbul Tel: 0216 561 82 06

Abone Tel: 0216 561 82 06 abone@mediasa.com.tr

Yayın Türü

Yerel Süreli Yayın

Baskı Tarihi Haziran 2013

Fashion&Travel Magazine Dergisi, T.C. yasalarına uygun olarak Mediasa Yayıncılık A.Ş. tarafından yayınlanmaktadır. Dergide yayınlanan yazı, haber ve fotoğrafların her türlü hakkı Mediasa Yayıncılık A.Ş.’ye aittir. İzin alınmadan, kaynak gösterilerek bile yayınlanamaz. Dergide yayınlanan reklamların her türlü sorumluluğu reklamveren firmalara aittir.

22

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ



f&t cover story

En Popüler Cruise Rotaları ......... Yaz Tatili için Kiralık Adalar ......... Dünyanın En Sıradısı Otelleri ......... Dünyanın En Güzel Kadını Gwyneth Paltrow ......... Oglu, Audrey Hepburn’ü Anlatıyor

Kapak Hikayesi

! ın sı a

Yolculuk Ba sl

FiYAT: 20 TL. YAZ/SUMMER 2013

WITH ENGLISH SUMMARY

24

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

CARLOS MIELE

JEAN CHARLES DE CASTELBAJAC

DOLCE&GABBANA

MARY KATRANZOU

CHANEL

2013 İlkbahar/Yaz Koleksiyonları’nın pek çoğu yolculuk temasını ele aldılar. Uzak ve farklı olana ilgi dikkatimizi çekti. Dünya artık çok küçük. Uzak olan da yakın… Ve yok aslında birbirimizden pek bir farkımız! n 2013 yazı için tasarımcılar, İspanya, Sicilya, Uzakdoğu ve tropik ülkeler gibi pek çok farklı coğrafyayı ziyaret ettiler koleksiyonlarında. Bize de nereye gitmek istediğimize karar vermek kalıyor. n Chanel, transparan şapkası, çember çantası ve iddialı mayolarıyla bizi havuz kenarına çağırıyor adeta. n Marie Katrantzou, üzerinde posta pulu olan tasarımlarıyla uzak yerlere ve belki de geçmişe duyulan özlemi dile getiriyor gibi. n Dolce&Gabbana, yaz koleksiyonu için Sicilya’daki bir köyü ve renkli yaşamını konu edinmiş. n Jean Charles de Castelbajac ise tropik ülkelerin renklerini ve desenlerini koleksiyonna taşıdı. n Carlos Miele, Afrika ormanlarındaki vahşi yaşamı taşımış yaz için olan tasarımlarına. Liste uzayıp gidebilir ama biz bu kadarını kapağımıza taşıdık.


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

XXX


N° 5’e

DÜNYADAN SERGI

f&t agenda

AJANDA haziran Funda Sahinbaş Hoşkal

N° 5 Chanel Kültürü

SINEMA

“N° 5 Culture Chanel” sergisi 1921 yılından günümüze kadar markanın tarihini anlatan fotoğraflar, eskizler ve arşivlenen objeleri ziyaretçilerle buluşturuyor. Palais De Tokyo’da 5 Haziran’a kadar görülebilir.

WORLD WAR Z

Mario Testino

Ünlü fotoğrafçı Mario Testino’nun ikonikleşmiş 125 fotoğrafı ‘’In Your Face’’ adlı sergisi ile Boston, Museum of Fine Arts’da 16 Haziran’a kadar gezilebilir.

Gerry Lane iki kızı ve sevgili eşiyle mutlu bir hayat sürdüren bir aile babasıdır. Bir gün arabaları trafikte sıkıştığında her zamankinden farklı olarak yolunda gitmeyen bir şeylerin olduğunu fark ederler. Tehlike hızla yaklaşmaktadır. Ailesini güvenli bir bölgeye yerleştiren Gerry, ikiye ayrılan dünyayı kurtarmak için zamana karşı yarışacaktır. Brad Pitt’in hem başrolünü hem de yapımcılığını üstlendiği film, insanlar ve zombiler arasında yaşanan sıra dışı bir savaşı odağına alıyor. Film Max Brooks’un aynı adı taşıyan “World War Z” kitabından uyarlandı.

Felekten Bir Gece

Kişisel bir krizin ortasına düşen Alan, dostlarından yardım almaya karar verir ve macera başlar. “Hangover” film serisinin üçüncüsü, Türkçe adıyla “Felekten Bir Gece” filminde bu kez düğün ya da bekarlığa veda partisi yok. Filmin yönetmenliğini yine Todd Phillips üstlenirken, “Wolfpack” yine tabii ki Bradley Cooper, Ed Helms, Justin Bartha ve Zach Galifianakis’ten oluşuyor.

Man of Steel

ATÖLYE

TATLI YAZ

Mutfak Sanatları Atölyesi’nin 19 Haziran tarihindeki “Tatlı Yaz” workshop’unda yaz meyveleri ile muhteşem tatlılar yapın, herkesin damağını baştan çıkartın!

26

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

DC Comics’in en meşhur süper kahramanı olan Superman’in köklerine, geçmişine dönerek kahramana farklı bir bakış açısı getiren “Man of Steel” adlı filmde Clark Kent’i Henry Cavill, kötü adamı General Zod’u Michael Shannon canlandırıyor. Lois Lane rolünde Amy Adams, Martha Kent rolünde Diane Lane ve Jor-El rolünde de Russell Crowe yer alıyor.


A

KONSER

DANCE DAY

Dans ve müziğin birarada olduğu, gelenlerin kulaklarının pasını giderecek güçte bir ses, ışık ve görkemli görsel şovların olacağı Dance Day 29 Haziran’da BJK İnönü Stadyumu’nda! Dance Day konser serisinde dünya çapında bu müzik türünde ün kazanmış isimler festival severleri dans müziğinin sınırlarında bir yolculuğa çıkaracak. Katılımcılar, sırasıyla Basement Jaxx, Jaguar Skills ve The Prodigy’nin sahne alacağı gecede dans müziğinin doruklarına ulaşacak.

PATRICIA KAAS

”Kaas Chante Piaf” projesi ile dünya çapında milyonlarca müzikseverin kalbini fetheden ünlü diva Patricia Kaas, 16 Haziran akşamı İstanbul Lifepark’ta sahne alacak. Abel Korzeniowski yönetimindeki Londra Kraliyet Filarmoni Orkestrası ile kaydedilen “Kaas Chante Piaf” tribute albümü ile Edith Piaf’ı ölümünün ellinci yılında anan Kaas, 16 Haziran akşamı Lifepark’ı dolduran binlerce kişiye unutulmayacak bir performans sergileyecek.

FESTİVAL

SERGI

Algı Sorunu

Galeri İlayda’da, 15 Haziran’a kadar Elvin Karaaslan’ın “Kısmen” isimli sergisi görülebilir. Sanatçı, günlük yaşamdan aldığı görselleri parça-bütün ilişkisi çerçevesinde inceleyerek ‘algı’ kavramını sorguluyar.

Emre Hüner

Emre Hüner’in “Aeolian” isimli sergisi Mısır Apartmanı’ndaki Nesrin Esirtgen Collection’da 15 Haziran’a kadar gezilebilir. Hüner’in çalışmaları, hem insan yapımı hem de doğal güçler yoluyla gerçekleşen oluşumları yansıtıyor.

İyi Bir Festival

7-8-9 Haziran’da Santral İstanbul’da gerçekleşecek MindBody Festival, alanında uzmanlaşmış dünyaca ünlü eğitmenleri biraraya getirerek sağlık, beslenme ve toplum konularına dokunacak.

Müziğe Doyun

İstanbul Müzik Festivali, 41. yılında müzikseverleri dopdolu bir programla karşılıyor. Festival bu yıl “Zaman ve Değişim” teması etrafında, 4–29 Haziran tarihleri arasında gerçekleştirilecek.

27


AJANDA temmuz

f&t agenda

SINEMA

MODA SERGİSİ

BIR KADININ GÖZYAŞI

Varlıklı bir aileden gelen Thérèse Desqueyroux, henüz çocukken evlenmeye karar verdiği Bernard ile evlenmiştir. Bernard ile evli olsa da artık kocasına aşık değildir. Bernard dürüst ve iyi huylu bir adamdır fakat zamanla sorunlar başlar. Mutsuz olan Thérèse, bir şekilde bu sıkıcı hayata ve sosyal baskılara son verip özgürlüğünü yeniden kazanmaya karar verir. Filmin yönetmen koltuğunda Claude Miller bulunuyor. Başrolü ise Audrey Tautou ve Gilles Lellouche paylaşıyor.

Kusursuz Haute Couture

Paris Haute Couture sergisi, Paris Hotel de Ville’de 6 Temmuz’a kadar görülebilir. 100 haute couture elbisenin yer aldığı sergide Chanel, Dior, Saint Lauren Paris, Balenciaga, Lanvin, Lacroix gibi değerli fransız tasarımcıların müthiş terzilikleri, kusursuz işçilikleri gözler önüne seriliyor.

Punk Ruhu

“Punk: Chaos to Couture” sergisi, New York Metropolitan Sanat Müzesi’nde 14 Ağustos’a kadar görülebilir. Sergi, 100’den fazla vintage punk kostümü ve aksesuarı içeriyor. Costume Institute, “The Book of Punk” kitabının yazarı Jon Savage ve Richard Hell ile efsane punk grubu Sex Pistols’un vokalisti Johnny Rotten de sergiye katkıda bulunan isimler arasında.

BABADAN OĞULA

Luke bir motosiklet sürücüsüdür ve dublörlük yaptığı karnaval kumpanyası ile şehir şehir gezmektedir. Bir gezi sırasında eski sevgilisi Romina ile yeniden karşılaşır ve Romina’nın onun oğlu olan Jason’ı dünyaya getirdiğini öğrenir. Luke, ailesiyle yeni bir yaşam kurma kararı alır. Ama işler istediği gibi gitmez. Başrolde Ryan Gosling, Bradley Cooper ve Eva Mendes’i seyredeceğimiz filmin yönetmeni Derek Cianfrance.

THE WOLVERINE

Serinin devam filminde Wolverine bu sefer gerçek aşkı Mariko Yashida’yı bulmak için Japonya’ya geçiyor ve aşkının kötü bür adamla evlendiğini öğrenince samuraylarla savaşıyor. Başrollerinde Hugh Jackman, Will Yun Lee ve Tao Okamoto oynuyor.

28

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

DÜNYADAN SERGİ David Bowie is...

Glam Rock’ın Kralı, David Robert Jones yani David Bowie… İngiliz sanatçı, aktör, dansçı, prodüktör ve çok daha fazlası. Victoria & Albert Museum, “David Bowie is” adlı sergide David Bowie’nin oyuncular ve tasarımcılarla gerçekleştirdiği işbirlikleri, grafik tasarımları, tiyatroda imza attığı işleri, filmleri ve müzikleri sevenleri ile buluşturuyor.


SERGİ

KONSER

A

IRON MAIDEN EFSANESI ISTANBUL’DA! Iron Maiden, 33 yıllık kariyerlerinde toplamda 90 milyon albüm satışı, 58 ülkede 2000’den fazla konser, 10 milyonlarca fan ve 15 stüdyo albümü ile en başarılı rock grubu olarak tarihe geçti. Dünyanın en çok turlayan grubu olması, her konser ve albümde yer alan maskotları Eddie ile Iron Maiden, tüm kültürler arasında bir efsaneye dönüştü. 26 Temmuz’da BJK İnönü Stadyumu’nda bizlerle!

Manolo Valdés Pera’da!

Çağdaş sanatın yaşayan ustalarından Manolo Valdés, 1980’lerden günümüze uzanan çalışmalarıyla 21 Temmuz’a kadar Pera Müzesi’nde ziyaretçilerle buluşuyor. Marlborough Gallery New York işbirliğiyle hazırlanan seçki, kullandığı malzemelerin çeşitliliği, büyük boyutlu yapıtları ve forma dair arayışları ile dikkat çeken sanatçının resim ve heykellerinden oluşuyor. yer alıyor.

ALICIA KEYS’LE R&B, SOUL ESINTISI

R&B ve soul müziğin dünyaca ünlü sesi Alicia Keys 2 Temmuz’da KüçükÇiftlik Park’ta ilk kez İstanbul konserini verecek! “Falling”, “No One”, “If I Ain’t Got You” gibi şarkıları onlarca ülkede bir numara olan 14 Grammy ödüllü Amerikalı şarkıcı, 40 milyonun üzerindeki albüm satışıyla son dönemin en başarılı kadın müzisyenlerinden. Müziğinde klasik piyanoyu caz, R&B ve soul ile harmanlayan Keys, güçlü vokalinin yanı sıra şarkı yazarlığıyla da tanınıyor.

FESTİVAL Muhteşem Caz Günleri

İstanbul Caz Festivali, 20. yılına özel dudak uçuklatan bir konuk listesini ağırlayacak. Alicia Keys’i, Bryan Ferry gibi bir efsaneyi, günümüzün en iyi caz vokalistlerinden Dee Dee Bridgewater’ı, David Sanborn, Bob James, James Genus ve Steve Gadd’den oluşan “Quartette Humaine”iyi ve festivalin en hareketli konserlerinden biri olacağı şüphesiz olan John Legend’ı festival kapsamında seyredeceğiz.

Yeni Nesil İşaretler

Selim Birsel, Mel Bochner, İlhan Koman, Frank Nitsche, Charles Sandison’un çalışmalarından oluşan ”İşaret, Sembol, İmge” adlı sergi 19 Temmuz’a kadar Egeran Galeri’de gezilebilir. Egeran Galeri salı, cumartesi günleri 11:00-18:00 saatleri arasında ziyaret edilebilir.

29


AJANDA ağustos

f&t agenda SINEMA

Elysium

Türkçe adıyla “Yeni Cennet” filminin başrolünde Matt Damon var. Görev dünyayı ve beraberinde insanlığı daha temiz bir dünyaya taşımak. Yunan mitolojisine göndermeler içeren Elysium’da, 2159 yılında dünyada hala varlığını sürdürebilen yegane iki sınıfın çatışması temel alınıyor.

Arada Kalan

MODA SERGİSİ

Dior

The Christian Dior Müzesi bu yaz markanın ekspresyonizm ile olan güçlü bağlantısını anlatmak için “Dior Monet” adlı bir sergiyi ağırlıyor. 22 Eylül’e kadar ziyarete açık olan sergi, Dior tasarımlarının Monet’nin eserleriyle kurduğu bağı anlatıyor. Ziyaretçiler Christian Dior’un 1950’lerdeki tasarımlarından, Raf Simons’un modern yorumlarına kadar 70’e yakın elbiseyi görebilir.

30

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

KİTAP

EĞELNCELI AJAN FILMI: RED 2

Emekli CIA ajanlarının Avrupa’daki düşman avı sürüyor... 2010 tarihli ve yönetmenliğini Robert Schwentke’nin üstlendiği gişe hiti “Red” filminin devamı olan yapımda kadroya Bruce Willis ve Mary-Louise Parker’ın yanı sıra Helen Mirren, Anthony Hopkins, Catherine Zeta-Jones ve John Malkovich gibi yıldız isimler eşlik ediyor. Yönetmenliğini Dean Parisot’ın üstlendiği filmin senaryo ise bu sefer Erich Hoeber ve Jon Hoeber ikilisine ait. Film yine ilki kadar eğlenceli olacağı hissini veren fragmana sahip. Yaz ayında sinemaya gitmeyi tercih edenler kaçırmasın!

6 yaşındaki Maisie’nin anne ve babası ayrılır. Babası evden taşınır ve çok sevdiği dadısı onunla birlikte gider, annesi bir barmenle evlenir. Maisie iki ev arasında gidip gelir ve bir gün artık oynamak istemediğine karar verir. “Arada Kalan” filminde Alexander Skarsgård, Julianne Moore, ve Steve Coogan başrolde!

Fransız Stili Bir Kitapta!

Assouline Yayınları’ndan çıkan French Style, Fransız stiline yön veren isim ve öğlerin bir arada sunulduğu fotoğraflı bir sözlük şeklinde hazırlanmış. Fransa’nın şehirleri, sanatçıları, yemekleri, içkileri, düşünürleri, yazarları hepsi bu kitapta!


A

SERGI Osman Hamdi Bey

KONSER

”Osman Hamdi Bey” adlı sergi Suna ve İnan Kıraç Vakfı Koleksiyonu’ndan yapıtlarıyla Osman Hamdi Bey’in yaşamını ve sanatını anlatıyor. Tanzimat Dönemi’nin yetiştirdiği bir Osmanlı aydını olan Osman Hamdi Bey resim, arkeoloji, müzecilik, sanat eğitimi gibi kültür-sanat yaşamının farklı alanlarında, bir ömre ancak sığdırılabilecek zenginlikte ve çeşitlilikte katkılar yapmış bir kişilik...

Placebo Bir Kez Daha Türkiye’de! Modern Fotoğraflar

İstanbul Modern Fotoğraf Galerisi, Türkiye’de güncel fotoğrafa odaklanan
“Yakın Menzil” sergisine, 27 Ekim tarihine kadar ev sahipliği yapıyor. Sergi, kişisel bir belgeleme fikrinin etrafında, İstanbul Modern Fotoğraf Danışma Kurulu tarafından seçilmiş
18 sanatçıyı bir araya getiriyor.

15 yıllık kariyerlerine 6 Grammy ödülü, 6 stüdyo albümü, 11 milyon albüm satışı sığdıran Placebo, bugüne kadar toplam 143 şov ve 2,5 milyon insana ulaşmayı başardı. 16 Ağustos’ta Parkorman’da bir kez daha Türk hayranlarıyla buluşacak! “Battle for the Sun” adlı albümleri 10 ülkede 1 numaraya yükselirken 20 ülkede ilk 5’e girmeyi başardı ve grup ayrıca “En iyi alternative grup” dalında MTV Müzik Ödülü sahibi.

Dünyayı Algılayışımız Üzerine

”Datascape: Gördüğünün Ötesinde” adlı sergi 1 Eylül tarihine kadar Borusan Contemporary Perili Köşk’de gezilebilir. Sergide yer alan sanatçılar da gerçek veya hayali çevrelerini resmetme geleneğini sürdürüyor. Sanatçılar, algılama şeklimizi değiştiren girift görseller ve geliştirilmiş veriler üzerine derinlikli olarak eserler sunuyorlar.

Roger Waters Oryantalizmin Kaynakları

Sakıp Sabancı Müzesi, “Oryantalizmin 1001 Yüzü” adlı sergiyle 19. yüzyıl Oryantalizmine odaklanırken, “Oryantalizm” teriminin kaynağına inerek bilim dünyasından arkeolojiye, mimariden dünya sergilerine, fotoğraftan modaya uzanan pek çok konudaki etkilerine ışık tutuyor. Sergi, 11 Ağustos tarihine kadar gezilebilir.

Pink Floyd’un kurucusu, efsane isim Roger Waters “The Wall” turnesi kapsamında 4 Ağustos tarihinde ITU Arena’da konser verecek. Roger Waters daha önce 2006 yılında geldiği “The Dark Side Of the Moon” turnesiyle İstanbul’da 17 bin kişilik muhteşem hayran kitlesiyle o yazın en unutulmaz konserine imza atmıştı. Roger Waters, 7 yılın ardından Garanti Bankası Ana sponsorluğu’nda BKM ve GNL organizasyonuyla yeniden İstanbullularla buluşacak.

31


Alışverişte Son Durak,

İnternet mi?

Alışveriş alışkanlıklarımız değişiyor. Hem de teknolojinin değiştiği hızda… Amerika’da moda eğitimi alan, SAKS Fifth Avenue’da satın alma alanında çalışan ve şimdilerde FIT Fashion Institute of Technology’de dersler veren Ayşe Yeyinmen Weinberg, bu konuyu mercek altına alıyor.

İ

nternette alışveriş şu an moda dünyasında konuşulan en önemli konulardan biri. Geleceğin ‘’Flag-Ship’’ mağazaları internette oluşurken, ‘’Online Mall’’ da yeni bir aşama. Bunun öncülerinden biri de Gucci… İlk ‘’Online Flag-Ship’’ mağazası kuran marka. Bu site, çantaseverler için bir hayal dünyası, tek farkı ise düşün gerçeğe dönüşmesi. Gucci mağazalarının hem mimari, hem de iç dekorasyonu tüm ayrıntılarıyla sitede yansıtılmış. Site dolaşımı da kolay erişimiyle gerçek mekan deneyimini aratmıyor. Bir çok marka ürünleri için dükkandan daha etkin olan bu ortamda yer almaya başladı. Akıllı telefonlar, tabletler ve dizüstü bilgisayarsız olamadığımız günümüzde teknoloji, farkında olmadan yaşamımızın vazgeçilmez bir parçası oluverdi. Ya SMS mesaj gönderiyoruz, ya Facebook’tayız veya e-postamızı okuyor, cevaplıyoruz. Eğer bunlar tamamlandıysa, internette dolanıyoruz, 7/24 bir yerlerle bağlantıdayız. Teknolojiyle bu denli iç içe olduğumuz yaşantımızda yeni alışkanlıklar edinirken alışveriş tarzımız da değişiyor. Yoğun günlük koşuşturmalar içinde birçok konuya zaman bulamamaktan yakınırken, internette alışveriş rahat bir alternatif oluşturuyor. Hediye göndermek, hatta günlük gereksinimlerimiz için de kolay bir çözüm. Bu yeni ortam, moda markaları dünyasına ve mağazalara, sadece satışlarını büyütme değil, imaj sağlamlaştırma ve müşteri ile bire bir iletişim kurma olanağı da sağlıyor. Yaratıcı uygulamalar ile rekabet gücü destekleniyor. Müşteriler için herhangi bir ürünün, her an her yerden satın alınabilir olması, tasarım beğenisine ek olarak sunulan bir olanak ve alışveriş deneyimine önem kazandırıyor. İnternet sitelerine özel ürün ve servislerle bunun pekiştirilmesi sağlanıyor. Örneğin, Hermes kravatı satın alıyorsunuz, üç saat sonra kravat kapınızda size teslim ediliyor. Louis Vuitton çantaların bazı modellerini internetten satın aldığınızda monogram yaptırma olanağınız var ki, bu çantayı size özgünleştirme servisi eskiden sadece mağazalarda sunuluyordu. Ralph Lauren ise internette kişiye özel gömlek servisi veriyor; logo, renk ve monogram seçimi ile. İnternet satışını özendirmek için kısa bir

32

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

en moda haberler süre önce Gucci, sadece internet sitesinden, iPad üzerinden satışa yönelik spor ayakkabılar üretti. İnternetin pazar yeri olarak önem kazandığı günümüzde, bu olanağı ilk başta düşünmemiş olan bir çok marka artık internetten satış yapmaya başladılar. Bu yola giren yeniler arasında Tod’s ve Bottega Veneta’yı görüyoruz. Dijital dünyayı önceden benimsemiş olanlar da yeni içerik ve internet pazarına özgün ürünlerle öncü konumlarını devam sürdürmeye çalışıyorlar. Dolce Gabbana Swide, LVMH Nowness, Gucci Style ve Neta-Porter The Edit internet dergileri ile moda dışında, seyahat, stil, sanat ve yemek gibi içerikler ekleyerek müşteriyle olan ilişkilerini değişik bir boyuta, ürünün ötesine götürüyorlar. Sosyal medyayı da içeren bu siteler müşteri deneyimini topluma açıyor. Markalar için diyalog olanağı sağlıyor. Dergi gibi düşünerek fikir öncülüğü yapıyorlar. Bu “Lifestyle/ Hayat Tarzı” marka olmalarına yardımcı oluyor ki bu günümüzde moda dünyası için çok önemli rekabet faktörü. Saks Fifth Avenue, Net-a-porter, Tory Burch, Zara ve Victoria’s Secret gibi bazı markalar da, editoryal içerik dışında tablet ve akıllı telefonlardaki uygulamalarıyla bilgisayar karşısına oturmaya gerek kalmadan alışveriş olanağı sağlıyor. Aynı paralelde, dergiler de alışverişi kendi internet içeriklerine eklemeye başladılar. Bunun en güzel örneği, Shopbazaar. Amerika’nın lider moda dergilerinden Harper’s Bazaar, her sayısında gösterilen kıyafetlerden seçilmiş bir grup ürünü, bu siteden okuyucularının alımına sunuyor. 2012’de açılan bu sitede ilk defa Hermes kendi sitesi dışında bir site için altı özel ayakkabı modeli tasarlayarak satışa sundu. Bütün bunlar, internet alışverişinin günümüzde moda dünyası için ne kadar önemli olduğunun birer göstergesi. Bu yazıyı hazırlarken bir kaç günlüğüne Las Vegas’a gitmiştim. Yeni açılan Crystals Mall’un ilginç mimarisini incelerken içinde bulunan Marni, Lanvin ve Prada mağazalarını gezerken aklımda bir soru belirdi: Bütün bu gelişmelere rağmen, dijital dünya günlük hayatımızın vazgeçilmez parçasıyken; internette alışveriş, bir mağazaya girip ürünlere dokunmanın, vitrinde gördüğümüz bir çantadan etkilenip içeri girip, gözlük ve kürk ceket gibi tamamen bambaşka bir şeyler alıp çıkmanın heyecanının yerini tutabilir mi?


SWITZERLAND

facebook.com/mavalaturkiye -

twitter.com/mavalaturkiye - www.mavalaturkiye.com

XXX


en moda haberler “BU SENE 20. YILIMIZI KUTLUYORUZ, DOLAYISIYLA YIL SONUNA DOĞRU BIR SERGI PROJEMIZ VAR. SÜRPRIZ! BU YIL 20. YILIMIZI KUTLARKEN GÜZEL SÜRPRIZLER DE OLDU, ULUSLARARASI RED DOT TASARIM ÖDÜLÜ KAZANDIK ‘BEŞI BIR YERDE’ TASARIMIMIZLA.”

20 Yıllık Ortaklık

ELA CİNDORUK / NAZAN PAK Nişantaşı, Atiye Sokak’taki küçük mağazalarındaki mücevherleriyle gönlümüzü fetheden iki arkadaş, bu yıl ortaklıklarının 20. yılını kutluyor. Bize markalarını, tasarımlarını ve 20 yıllık ortaklıklarının sırlarını anlattılar. Bu yıl ortaklığınızın 20. yılını kutluyorsunuz. Herşey nasıl başladı? Biz ikimiz de Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Endüstri Ürünleri Tasarımı Bölümü mezunuyuz. Mücevher tasarımını ve üretimini seçmemizin nedenleri; elimizle çalışmaktan, elde üretim yapmaktan, tasarımdan üretim aşamasının sonuna kadar kontrolün bizde olmasından hoşlanmamız. Bu bire bir ilişki yaptığımız işin bize cazip gelen tarafı. Üstelik aklınıza gelen fikirlerin ortaya çıkması pek çok tasarım disiplinine göre çok daha hızlı, ayrıca ürettiğiniz şeyler insanlarla doğrudan ilişki içinde ve onlarla beraber geziyor, bir çeşit iletişim aracı, bunlar da işin ayrı bir zevki. Ela: Ben ODTÜ’den sonra, New York Parsons School of Design’da Mücevher ve Metal Tasarımı Bölümü’nden dersler aldım. Türkiye’ye döndükten sonra kısa bir süre Urart’da çalıştım ve Nazan’la 1989 yılında ilk atölyemizi kurduk. Nazan: Ben de iki sene Kapalıçarşı’da Levon-Raffi Şadyan atölyesinde mücevher üretimi ve şekillendirmesi üzerine çalıştım. Sonra ikimiz bir araya gelip küçük bir atölye kurduk. 1993 senesinde de showroom ve atölye bir arada ilk mağazamızı açtık. Ortaklık zor zanaat. Bu işi nasıl başardınız? Tavsiyeleriniz var mı? Biz iyi bir ekip oluşturduk. Birbirimizin eksiklerini tamamlıyoruz, beraber çalışmaktan da çok zevk alıyoruz. Bu işi bu kadar uzun süredir yapmamızda da ortaklığımızın, birbirimize verdiğimiz desteğin payı

34

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

çoktur. Yaratıcı bir iş yapıyoruz, bunu yaparken kendi fikirlerimizi üretme özgürlüğüne, birbirimizin kişisel alanına saygılı olmaya dikkat ediyoruz. Biraz da tasarımlarınızdan bahseder misiniz? Ela nasıl şeyler yaratır, Nazan ne tasarlar? Ela: Benim işlerim karışık. Çok meraklıyım, yeni malzeme keşfetmeye, biriktirmeye, oynamaya meraklıyım. Bazen bir malzeme bir fikrin tetikleyicisi, bazen de bir fikri en iyi şekilde ifade edecek, ona en uygun malzemeyi, tekniği arayıp bulma derdiyle üretiyorum. Plastik kartonpiyerler ve sonrasında derken son on yıldır kağıt ‘doily’ler ile başlayan takıntım, şimdilerde onların metale uyarlanmasıyla devam ediyor. Bunlara da ‘moily’ dedim. Altın, gümüşün yanı sıra titanyum, niyobyum gibi metaller, kağıt, gazete kağıdı, inci ve değerli, yarı değerli taşlar, boya vs gibi birçok malzeme kullanıyorum. Sürekli yenilerini de arıyorum… Nazan: Benim işlerim üç boyutlu geometrik formların belli bir düzen ve tekrar içinde bir araya getirilmesinden oluşan ve dokusu olan kompozisyonlar. Altın, gümüş, değerli, yarı değerli taşlar ve mine gibi malzemelerin dışında, epoksi gibi plastik bazlı malzemeler de kullanıyorum. İKSV Tasarım Mağazası gibi bazı yerlere özel koleksiyon hazırlıyor-


sunuz bildiğim kadarıyla... Evet, ilk aklımıza gelenler; İstanbul Modern’e Fahrelnissa Zeid koleksiyonu hazırlamıştık. Sınırlı sayıda üretildi retrospektif sergisi sırasında. IKSV için, barbarlar grubumuzla beraber bir proje ve 40. yılları nedeniyle bir ürün yapmıştık. İstanbul Culinary Institute için “Ak Kaşık Kara Kaşık” mücevher koleksiyonu yaptık. ITÜ’nün uzun yıllardır “Altın ve Gümüş Arı” ödüllerini tasarlıyoruz ve üretiyoruz. Zaman zaman katıldığımız karma sergiler için özel olarak yaptığımız, az sayıda üretilmiş işler de oluyor. Nişantaşı, Atiye Sokak’taki mekanınızda başka tasarımcıların sergilerini de açıyor, bazı yabancı tasarımcıların işlerini de satıyorsunuz, değil mi? Bir dönem sevdiğimiz, farklı malzeme ya da yaklaşımları, fikirleri olan yabancı ve yerli mücevher tasarımcıların işlerini sergilemiş, sergilerini de açmıştık, artık yapmıyoruz. Şimdi sadece kendi işlerimize yoğunlaşma ve sergileme kararı aldık. Bu yıl elacindoruknazanpak’da neler göreceğiz? Yeni koleksiyonlarınızdan bahseder misiniz? Bu sene 20. yılımızı kutluyoruz, dolayısıyla yıl sonuna doğru bir sergi projemiz var. Sürpriz! Bu yıl 20. yılımızı kutlarken güzel sürprizler de oldu, uluslararası Red Dot Tasarım Ödülü kazandık “Beşi Bir Yerde” tasarımımızla. Ve 2013 Elle Stil Ödüllerinde de “Yılın Mücevher Tasarımcısı” ödülünü kazandık. Kutlama için nedenlerimiz de arttı… Mücevher dışında da tasarım işine el attınız mı? Mücevher dışında, kullanıma yönelik ürün tasarımlarımız var. Bağımsız tasarım insiyatifi olan Barbarlar grubumuz ile bir fikir üzerine çalışıp, tartışıp sonra da ürünler tasarlayıp, sergilemeye çalışıyoruz. Bugüne kadar sofra, aydınlatma, kitap projeleri yaptık. Ela: Ben, mücevher dışında farklı ürün tasarımları ve kurumsal kimlik çalışmaları da yapıyorum. Örneğin; İtalyan Bosa firması için “Şiş Tabağı”, Tasarım Bienali sırasında Dhoku Halı için kilim tasarımı, Istanbul Culinary Institue için kurumsal kimlik çalışması ve onun tamamlayıcısı ürünlerin tasarımlarını yapıyorum. Vinkara Şarapları’nın gene kimlik-etiket tasarımlarını eşim Yılmaz Aysan ile birlikte yapıyoruz. Farklı konularda çalışmak beni hep heyecanlandırıyor. En beğendiğiniz tasarımcılar, işler nelerdir? Nazan: Mücevher tasarımında Bettina Dittlmann, Nel Linssen, Flora Vagi gibi sanatçıların işlerini beğeniyorum. Ürün tasarımında Charles Eames. Ela: Hem ürün, hem mücevher tasarımcısı olarak sevdiğim Gjis Baker, mücevherde Otto Kunzli, Nel Linssen. Ürün tasarımında da Ayşe Birsel ve Defne Koz dışında Jasper Morrison ilk aklıma gelenler...

Rengarenk..... Ela Cindoruk’un Moily serisinden..

Hep sorarlar estetik mi, fonksiyonellik mi diye... Ben de size sormuş olayım... İkisi de önemli, mücevherin güzel olması önemli ama asıl takılabilir, beden üzerinde taşınabilir olması gerek ki mücevher fonksiyonunu görsün. Ürün tasarımında da fonksiyonellikle estetik bir arada olursa başarılı bir tasarım olur. Mücevherlerinizi kimin takmasını isterdiniz? Kendine yakıştıran, seven herkesin. Bir 20 yıl sonra kendinizi nerede görmek isterdiniz? İşimizi aynı heyecanla yapabilecek sağlıkta ve keyifte olup, aile ve dostlarımızla birlikte olabileceğimiz bir yerde.

35


en moda haberler

BADEN-BADEN

Kara Ormanlar’ın Kaplıcalar Kenti Baden-Baden, ilk kez 19. yüzyılın ikinci yarısında Avrupa’nın yazlık başkenti olarak Belle Epoque döneminde uluslararası üne kavuştu. Bakımlı kaplıcalar ve şehirdeki kültür havası, o tarihten günümüze kadar, dünyanın dört bir tarafından gelen zevk sahibi misafirleri büyülemeye devam ediyor. Akdeniz havası ile lüks ve rafine yaşam tarzını seven herkes için Baden-Baden adeta bir cennet.

B

aden-Baden’in tarihi binlerce yıl öncesine dayanıyor. Romalılar, 2000 yıl önce, bölgedeki 12 termal su kaynağını keşfederek Baden-Baden’deki ilk kaplıcaları kurmuşlar. Bolca doğal gün ışığı alan Caracalla Kaplıcaları’nda 18 – 38°C derece arasında çıkan termal sular birbirinden farklı havuzlara akarak, misafirlere yaklaşık 4.000 metrekarelik bir alanda keyifli bir spa ortamını sunuyor. Romalıları’n havuz kültürü ile İrlandalıları’n yüzme geleneğini mükemmel bir biçimde birleştiren 130 yıllık tarihi Friedrichsbad’ın kubbesini yüzerken seyretmek, hem ruhu, hem bedeni adeta şifalandırıyor. Bölgede bulunan çok sayıdaki lüks spa ve wellness otellerinde kişiye özel birbirinden farklı terapi ve sağlık uygulamaları yapılıyor. Bunların arasında klasik masajlar olduğu gibi, Chocolate Chip Scrub ve Caviar Treatment gibi özel veya egzotik wellness keyfi veya talasso-terapileri ve anti-aging uygulamaları sayılabilir. Ultra lüks spa keyfi yaşamak isteyenler mutlaka Brenners Park-Hote l& Spa’daki özel Bulgari Wellness Suite’inin sunduğu spa seçeneklerinden yararlanmalıdır. Baden-Baden her zaman büyüleyici bir ortamda yenilikçi bir spa ve kaplıca kültürünü ve keyfini sunmakta. Avrupa’nın ikinci büyük opera ve konser salonu Festspielhaus’da düzenlenen müzik ve kültür etkinliklerini izlemek ayrı bir keyiftir. Benzersiz bir akustiğe sahip olan konser salonunda yıl boyunca düzenlenen 300’den fazla etkinlik kapsamında dünyaca ünlü sanatçıları ve virtüözleri izlemek mümkün. Bunların arasında dünyaca ünlü tenor Rondo Villazón (21 Haziran), çağımızın en ünlü keman virtüözlerinden Ann Sophie Mutter (31 Ekim), dünyaca ünlü bale grubu John Neumeier (14 – 17 Kasım) ve St. Petersburg Mariinsky-Balesi (21 – 27 Aralık) bu yılın özel etkinlikleri arasında. Paskalya Festivali çerçevesinde ise Sir Simon Rattle yönetimindeki Berlin Senfoni Orkestrası’nı 12 – 21 Nisan 2014 tarihleri arasında dinlemek mümkün. New York’un ünlü mimarı Richard Meier’in imzasını taşıyan Fri-

36

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

eder Burda Müzesi, Baden-Baden’nin ihtişamlı park ve bahçeleri “Lichtentaler Allee”’nin içinde yer alan ayrı bir cevher gibidir. Ünlü dışavurumcu ressam “Emil Nolde – Renklerin İhtişamı” sergisini 15 Haziran – 13 Ekim tarihleri arası Frieder Burda Müzesi’nde gezmek mümkün. Çağımızın en önemli İsviçreli sanatçılarından biri olan Franz Gertsch’in eserleri ise 26 Ekim – 16 Şubat 2014 tarihleri arasında sergilenecektir. Carl Fabergé’nin 700’ü aşkın sanat eseri dünyadaki ilk ve tek örneği olan Fabergé Müzesi’nde bulunuyor. 12,5 Milyon Euro değerinde olan Fabergé’nin Rothschild-Yumurtası ise müzenin en önemli eseridir. Baden-Baden Uluslararası At Yarışları, kentin ayrı bir geleneğini oluşturuyor: Safkan atlar, jet-set sosyetesinin güzelleri, heyecan, eğlence, ilginç şapkalar ve bol şampanyalı partiler her zaman at yarışlarının olmazsa olmazlarındandır. At yarışlarda bitiş çizgisine kadar devam eden heyecan dolu anlar ve iddialı bahisler Baden-Baden’nin klasikleri arasında sayılır. 12 – 14 Temmuz 2013 tarihleri arasında düzenlenecek olan “38. Uluslararsı Oldtimer-Meeting”, klasik otomobillerin sahne aldığı gerçek bir açık hava müzesi ortamını andırıyor. Tarihi Kurhaus (spa merkezi, casino ve konferans merkezi) ile bakımlı park ve bahçelerinin kulisi önünde her yıl yaklaşık 350 efsanevi oldtimer otomobil modeli ilgi çekici bir festivalin onur konukları olarak yerlerini alıyorlar.


XXX


en moda haberler UZUN ZAMANDIR ŞEHIRDE YAŞAYAN NIKSARLI, EVININ BÜYÜK BAHÇESINDE YER ALAN KAPALI VE AÇIK ALANA SAHIP ATÖLYESINDE TOPRAKLA IÇIÇE ÇALIŞIYOR.

Sibel Niksarlı’nın Olağan Hikayesi Evinin bahçesindeki atölyesinde ürettiği heykellerle bu yıl açtığı iki kişisel sergisiyle dikkatimizi çekti Sibel Niksarlı. Afrika’ya yaptığı gezi sonrasında çok etkilendiği Afrikalı kadınların fiziksel yapısını çamura ve bronza taşımıştı. Heykelleri görmek için gelecek sergiyi beklemenize gerek yok. İnternetten satın alabilir ya da Sanat Gezgini’nin Kanyon mağazasında onları görebilirsiniz.

H

enüz Steve Jobs’ı tanımadığımız yıllardı. Dünyanın gözde markası Apple, Türkiye’de satışa çıkmadan önce iki elin parmağı kadar kişiye eğitim verdi. O, eğitim alan 11 kişiden biriydi. Ülkede sayılı Apple Bayi’sinden birine sahip babası ile çalıştığı yılların sonunda bilişim dünyasında bir gelecek onu bekliyordu. Apple vazgeçemediklerinden oldu. Ama çok geçmeden ekranını kaplayan sanal çimenlerin kokmadığını farketti. Gerçek olanı, doğayı seçti. Şehir dışında bir süre bir insana, bir çocuğa, bir çok ağaca, farklı kuşlara, rengarenk sayısız çiçeğe baktı. Yaşadığı doğayı başkalarına sunmayı iş edindi. Her zaman baktığı bir Apple’ı oldu. Ama bahçesi, saksısı, yürüdüğü patikalar topraktı. Sonunda toprağın çamura, çamurun dönüşerek hayata katıldığını gördü. O gün bu gün, toprağa dokunuyor Sibel Niksarlı. Uzun zamandır şehirde yaşayan Niksarlı, evinin büyük bahçesinde yer alan kapalı ve açık alana sahip atölyesinde toprakla içiçe çalışıyor. Afrika seyahatinin ardından, Afrikalı kadınların fiziksel yapısını çamur ve ardından bronza taşıdı. Bu kadınların büstlerini yaparken, figüratif olarak keyifli ve yaratıcı buldu, Hepsine isim verip kendi iç

38

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

seslerini verdi bu kadınlara. Hepsi isimleri, bakışları ve yüklendikleri anlamlarla , heykele bakanın da ruhunu yansıtan eserler. ilk kişisel sergisi “İçimdeki Kıta, Afrika” büyük ilgi gördü. Arkasını aynalara yaslayan büstler, kendini izleyiciye farklı açılardan gösteriyordu. İlgi gören bir sergi oldu ve bir hafta uzatıldı. Bunu izleyen ikinci sergisinde sadece Afrika’nın değil farklı kıtaların kadınlarını da katarak, çalışmalarını çoğalttı. “İçimdeki Kıta, Afrika 2” adını verdiği bu sergisini dünyanın bütün kadınlarına adadı. Sibel Niksarlı’nın işlerine sanatgezgini.com ve Lebriz.com’da ulaşabilirsiniz. Ayrıca Sanat Gezgini’nin Kanyon mağazasında da görebilirsiniz.


XXX


en moda haberler

Geri-Dönüşüm Değil, İleri-Dönüşüm Tasarımlar Atık pet şişeleri ısıtarak şekillendirme yoluyla yarattığı kaseleri, takıları ve yeni çıkardığı “hayal’et” çantalarıyla dikkatimizi çekiyor tasarımcı Gülnur Özdağlar. Afrika’nın batı kıyıları açıklarındaki ada ülkesi Cabo Verde’deki artizanlara verdiği eğitim dönüşü bize tasarımlarının hikayesini anlattı. Röportaj Leyla Melek Çifçi

“Pet şişe” dediğimiz malzemeden yarattığınız tasarımlarınızla sizi tanıyoruz. Öncelikle kendinizden bahseder misiniz? Mimarım. 1986’da ODTÜ’den mezun olduktan sonra bürolarda çalıştım, mimarlık yarışmalarına katıldım, Mimarlar Odası, Mimarlar Derneği ve Şevki Vanlı Mimarlık Vakfı’nda görev aldım. Hem mimari proje hem yayın alanlarında yıllarca çalıştıktan sonra, mimarlığın pragmatik yapısından sıkılıp daha başıma buyruk, özgür davranabileceğim tasarım alanlarına çekildim. 1999 yılında Photoshop’u keşfettikten sonra dijital resim yaptığım uzun bir dönem oldu. Bu resimlerle çok sayıda sergiye katıldım. Digital Art’ın yeni yeni görüldüğü ve çok heyecan uyandırdığı yıllardı. Yaptıklarım özellikle Avrupa ve Amerika’da dergi ve kitaplarda yayınlandı, uluslararası ödüller aldım. Monitör başında bir çeşit “sanal” üretim beni sonunda “el ile yapma”nın büyüsünü araştırmaya yöneltti. Plastik şişeleri kesip biçerek, ısıtıp şekillendirerek, kendi ellerimle aracısız, gerçekten “yapma”yı deneyimledim ve çok sevdim.

40

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

Tasarımcı Gülnur Özdağlar’ın PET malzemeden ürettiği kase, takı ve çantalara bir de aydınlatma eklenmiş.

Kullandığınız malzemeyi, tekniği biraz anlatabilir misiniz? Kullandığım malzeme PET şişe. İlkokula giden kızım Yağmur’un geridönüşüm projesine yardım ederken PET şişenin ısıyla çok güzel şekil alabildiğini gördüm. Ödev bittikten sonra da çalışmaya devam ettim. Tekniği, 2008’den beri deneyerek geliştirmekteyim. 
 Son olarak Cabo Verde’ye giderek oradaki kadınlara bu konuda eğitim verdiğinizi biliyoruz. Bu projeyi analatabilir misiniz? Cabo Verde bir ada ülkesi; hem doğal kaynakları sınırlı hem de çöpleri biriktirecek alanları sınırlı. Çöpü hammadde olarak kullanmak onlar için bu yüzden çok çekici. Yerel Coca-Cola fabrikasının genel müdürü ve Kanarya Adaları elçisi, internette benim işlerimi görmüşler, aradılar, davet ettiler. Yerel sanatçı ve artizanlara temel eğitim vermemi istediler. İki adada 2 ayrı gruba 3’er günlük atölye çalışmasıyla tekniğimi öğrettim. Gerçekten çok güzel bir çalışma oldu, 3 günde bile satılabilir nitelikte ürünler çıktı. Projede benimle birlikte arkadaşım mimar Çiğdem Tacal da koordinatör olarak yer aldı. Şimdi aynı programı Afrika ve Güney Amerika ülkelerinde sürdürmek için görüşmeler yapıyoruz. Cabo Verde ile ilgili izlenimlerinizi paylaşır mısınız? Birçok insan gibi seyahat etmeyi ben de çok severim ancak Cabo Verde’ye gidişimiz benim için çok değerli ve farklıydı, anlam yüklüydü. Herşeyden önce Cabo Verdeliler’in yakınlığı, doğallığı sevecenliği çok çarpıcı. “Morabeze” Cabo Verde diye bir kavram var. Başka bir dile çevrilemiyor, en azından tek bir kelimeyle anlatılamıyor, canayakınlık, misafirperverlik, sevecenlik gibi kavramların toplamı olarak açıklanabiliyor. Gerçekten de bu topraklarda zaman geçirdikçe her gün bu kavramı yaşıyorsunuz ve kalbinizde bu sıcaklıkla dönüyorsu-



nuz. Bu seyahatin bu kadar anlamlı olmasının bir diğer nedeni de, orada bu proje için seçilmiş olan, sanatçılar ve artizanlarla tanışmak, beraber çalışmak ve onlara bu tekniği öğretmek oldu. Workshoplarımızda az sayıda erkek katılımcı da vardı, ama çoğu kadındı. Tüm katılımcılar, öğrenmeye çok hevesliydi, sabırla çalıştılar, tekniği uyguladılar ve hatta kendilerinden birşeyler katarak ürünler verdiler. Bizlerle çalışmış sanatçılar, bu iş konusunda yetkinleştikten sonra diğerlerine de bu sanatı öğretecekler, yaygınlaştıracaklar. Bu uygulama devam edebilirse, böyle küçük bir ülke için ekonomik fark yaratan, turistik gelir oluşturan ve aynı zamanda etkili bir geridönüşüm yararı olan bir alana dönüşebilir. Yaptığım işlere onlar tarafından bunca değer verilmesi, öğrenmek için çaba harcanması ve bunun olabilirliğini görmek beni çok duygulandırdı ve doğru yolda olduğumu hissettirdi. Yani tekniğimin istekli ve yetkin ellerde kopyalanması, kaliteyi düşürmeden geliştirilmesi, bunun yaygınlaştırılması, hem insanlara yeni bir üretim alanı açılması, onlara ekonomik rahatlık getirme umudu, hem de atık malzeme ve geridönüşümle ilgili bilinç oluşturmaya katkıda bulunmak aslında benim için çok tatminkar oldu. Cabo Verde de çalıştığımız kadınlar oldukça basit koşullarda yaşıyorlar, sakınmadan çok çocuk doğuruyorlar, kalabalık aileler hayatı bir arada hallediyorlar. Bu adaların dünyaya en önemli ihracatları müzisyen ve dansçılar. Cesaria Evoria ve Tito Paris gibi Cabo Verdeli müzisyenler, bu adaya özgü müzik ‘mourna’yı dünyaya tanıtıp sevdirmişler. Adanın her köşesinde müzik ve dans, dolayısıyla neşe ve eğlence var. Kadınların iş yükleri de oldukça yoğun görünüyor, evde ve dışarıda çalışıyorlar, çocuk bakıyorlar ancak toplum içinde erkekler kadar söz sahibi görünüyorlar, bir eşitsizlik havası yok ortada. Müzik, muhabbet ve yemek hayatlarının önemi bir parçası gibi, yani bizlere göre daha doğal ve daha az kompleks yaşıyorlar. Evet belki kendilerini geliştirebilecekleri, ekonomik durumlarını düzeltebilecekleri birşeyler öğretebiliriz onlara ama onların da, hayatı olduğu gibi görerek huzur içinde yaşama gibi, bizlere öğretebilecekleri çok şey var.

en moda haberler Gülnur Özdağlar, mimar arkadaşı Çiğdem Tacal’ın koordinatörlüğünde yürütülen proje kapsamında Batı Afrika açıklarındaki ada devleti Cabo Verde’ye giderek oradaki kadınlara verdiği workshop’larla işinin inceliklerini öğretti.

Sizin işlerinizden en çok ilgi gören hangileri ve işlerinizi kimler alıyor? Kaseler, takılar ve son eklenen hayal’et çantalar ile 3 grup ürün yapıyorum. Şu anda çantalar çok revaçta. Genellikle modayı, tasarım trendlerini takip eden kişiler daha fazla satın alıyor. Çevre sorunlarına duyarlı herkesin de çok ilgisini çekiyor özellikle işin sosyal yönü. Gelecek planlarınız neler? İşinizi nasıl geliştirmeyi, tanıtmayı düşünüyorsunuz? “Tertium Non Data”, PET şişeleri dönüştürerek yaptığım nesnelere verdiğim isim. “Üçüncü Veri Yok” Latince bir simya deyişi; bir elementin diğerine, örneğin tenekenin altına dönüşümü esrarengiz bir süreçtir. Dönüşümü etkileyen üçüncü şeyin ne olduğu bilinemez. Çöpten güzel ve kullanılabilir bir nesneye dönüşümün bilgisi de bu çerçevede bir ‘üçüncü veri’... Geridönüşümden farklı olarak, malzemeye ilk kullanım ile eksilen değerini çok aşacak yeni bir değer (sanat, tasarım, elişçiliği...) eklendiğinde artık sürece ileri-dönüşüm (upcycling) diyoruz. Yani, yaptığım işi ileridönüşüm, ürünlerimi Tertium non Data olarak isimlendiriyorum. Bu işin gelişimi, koleksiyona sürekli yeni parçalar eklemek için çalışmak, tekniğin sınırlarını zorlamak olarak görüyordum ancak Cabo Verde deneyimi bana tekniğimi paylaşmanın da müthiş bir gelişim olacağını gösterdi. Önümdeki program, bu paylaşımın nasıl daha yararlı olabileceği üzerinde çalışmak ve bir tür gezici atölye tasarımı yapmak olacak. Tasarımlarınızı görmek/satın almak istesek nerede bulabiliriz? Öncelikle www.gulnurozdaglar.com da işlerim görülebilir ve bazıları satın alınabilir. Sık sık sergiler ve açık atölye etkinlikleri yapıyorum.

Cesaria Evoria ve Tito Paris, müziğin bir hayat tarzı olduğu adadan belki de en çok bildiğimiz müzisyenler...

Kırmızı PET kalp iğneler... Ceketinizin yakasına çok yakışacak.

42

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


Sadelik sanatında ustalaşmak.

Farkı yaşamak için Gaggenau. Görünüşte zıt olan ögeleri birleştirmek ustalaştığımız bir sanattır. Simgesel tasarımlarımız, taviz verilmeyen sadeliğiyle bile karşı konulmaz bir çekicilik yaymaktadır. Yeni 200 serisi fırınlar buharlı fırın ve ısıtma çekmecesi buna dahildir. Gaggenau Antrasit, Metalik veya Gümüş renklerindeki çarpıcı kompozisyon, tüm ev tasarımlarına şık bir şekilde uyum göstermektedir. Ters kutuplarda olmanın ötesinde, doğallık ve sadelik mükemmel uyum içinde sunulmaktadır. www.gaggenau.com veya 444 55 33 nolu çağrı merkezimizden bilgi edinebilirsiniz.

XXX


en moda haberler Cutty Sark 12 Yıllık

Gurme Lezzetler Neyse ki Gourmet Garage var ve gün geçtikçe yeni şubeler açarak hızla büyüyor. Gourmet Garage sağlıklı ve leziz ürünlerini her geçen gün daha fazla kişiye ulaştırıyor. Üstelik bu ürünleri ister evinizde ister Gourmet Garage’da tüketebilirsiniz. Usta şefleriyle Gourmet Garage Türkiye ve dünya mutfağının lezzetlerini kendi cafe-restaurant’ında servis ediyor. Gourmet Garage İstanbul’un en seçkin semtlerindeki 9 noktada hizmet veriyor. Ve ilk defa sizler için taa Göcek’e kadar geliyor ve yanında Türkiye’nin ve dünyanın en güzel lezzetlerini getiriyor. Bu, Gourmet Garage’ın Anadolu yolculuğunun ilk adımı. Yakın zamanda hemen yanıbaşınızda bir Gourmet Garage görürseniz sakın şaşırmayın.

Cutty Sark 12 Yıllık, İskoçya’nın en ünlü single maltlarıyla birinci kalite tahıl viskilerini bir araya getiren, ödüllü bir harman İskoç viskisidir. Usta Harmancı Kirsteen Campbell en iyi single malt viski fıçıları arasından birbirleriyle en iyi uyumu yakalayacak olanları seçiyor ve ustalığına deneyimini ekleyerek ortaya bu seçkin, kusursuz ve tamamen el yapımı Cutty Sark 12 Yıllık’ı çıkarıyor.

Plaj Şıklığı n Dünyaca ünlü mayo ve plaj kıyafet markalarının distribütörü Mendo’s, bünyesinde bulunan Colors of California markasına ait rengarenk plaj terlik ve ayakkabılarıyla, 2013 plaj modasına yön veriyor. Meyveli taşlar, fiyonklar, puantiyeler, zımbalar, farklı desenlerdeki baskıların yer aldığı Colors of California koleksiyonu, bu yaz plajlarda kadınların ayaklarına şıklığı taşıyor.

n Gusto’nun

plaj elbiseleri, şortlar, tulumlar, şifon elbiseler ve çiçekli pantolonlardan oluşan rengarenk plaj koleksiyonunda Haziran ayı itibariyle uygulanacak %50 indirim fırsatıyla yazı karşılayın.

44

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

25 Yıldır Türkiye’de Singapur Havayolları 25 yıldır Türkiye ile Singapur arasında uçuş gerçekleştiriyor. Haftada 5 direkt sefer ile uçuşlarına devam eden Singapur Havayolları, 38 ülkede 72 şehre uçuyor. Singapur Havayolları misafirlerine en iyi hizmeti sunmayı kendine amaç edinmiş ve yıllar boyunca dünyanın önde gelen kuruluşları tarafından pek çok kez ödüllendirilmiştir. Singapur Havayolları, Changi Havalimanı ile yapmış olduğu işbirliği çerçevesinde 1 Ekim 2012 ve sonrasinda bilet alan tüm transit yolcularına 1 Haziran 2013 - 31 Mart 2014 tarihleri arasında 20 Singapur Doları tutarında hediye çeki sunmaktadır. Bu çek Changi havalimanındaki alışverişlerde, restaurantlarda ve dinlenme salonlarında kullanılabilir. İstanbul’dan Singapur’a gidiş-dönüş ekonomi sınıfı bilet fiyatı 764 Euro ve business sınıfı 1725 Euro’dan başlayan fiyatlarla sunuluyor.


Bir 82 Château Margaux nasıl mahzendeymiş gibi hissedebilir?

Tartışmasız Tasarım. Vario Cool Şarap Dolapları. 82 Château Margaux rekoltesinin en iyilerinden biridir. Etkilidir ve zamanla daha etkili bir hal alması beklenir – eğer uygun şekilde saklanırsa. İki ayrı ayarlanabilir iklim bölmesi ile yeni RW 464 en iyi çözümdür: 1 dereceye kadar hassas sıcaklık ayarı ile kusursuzdur. Vibrasyonlar en aza indirgenmiştir ve sunum ışığı şarabınızı en iyi halinde gösterir. Kayın ve alüminyumdan yapılmış, tamamen dışarı çekilebilir şişe rafları 101 (0.75 l.) şişeye kadar yer imkanı sağlar. Ayrıca sunum tepsilerine de karaflarınızı konumlandırabilirsiniz. Tüm bunlar, bir Margaux‘yu mükemmel ana hazır etmek amacıyla yapılır: tatmak.

Farkı yaşamak için Gaggenau. www.gaggenau.com veya 444 55 33 nolu çağrı merkezimizden bilgi edinebilirsiniz.

XXX


en moda haberler

Emporio Armani Suadiye’de Emporio Armani’nin İstanbul Anadolu Yakası’ndaki ilk hazır giyim mağazası olan Emporio Armani Suadiye’nin resmi açılışı, Mayıs’ta Bağdat Caddesi No 469’da görkemli bir partiyle gerçekleşti. Açılış partisine 300’ü aşkın davetli katılırken, davetin ev sahipliğini Doğuş Perakende Grubu CEO’su Roueida Hobeika Matin ve Emporio Armani’den Michele Tacchella yaptı. Giorgio Armani ve Milano’daki mimarlık ekibi tarafından özenle tasarlanan Emporio Armani Suadiye mağazası, Caffe ile birlikte 700 metrekarelik bir alanda alışveriş ve keyfi bir arada sunuyor. Kadın ve erkek giyim, ayakkabı, çanta ve aksesuar koleksiyonlarını içinde barındıran mağaza, iç dekorasyonu ile bir yandan klasik Emporio Armani konseptinin ruhunu bir yandan da Bağdat Caddesi’nin şık ve modern atmosferini yansıtıyor.

Eda Taşpınar’dan Plaj Koleksiyonu Moda dünyasının stil ikonu Eda Taşpınar’ın kendi adı ile piyasaya çıkardığı güneş yağının ilk kez Collezione mağazalarında satışa sunulmasıyla başlayan işbirliği, Collezione by Eda Taşpınar Plaj Koleksiyonu ile devam ediyor.

Zegna, Maserati’yi Giydiriyor Ermenegildo Zegna’nın yeni Maserati Quattroporte Limited Edition’ından “özel sipariş” modellere... Fiat Group CEO’su Sergio Marchionne ve Ermenegildo Zegna Group CEO’su Gildo Zegna, üç yıllık bir anlaşmaya imza atarak, dünya çapında İtalyan tasarımını ve üretim mükemmelliğini temsil eden iki marka arasında uzun dönemli bir ortaklığın doğmasını sağladı. Bu yöndeki ilk adım, 2014’te sunulacak Maserati Centennial’da (Maserati’nin Yüzüncü Yılı’nda) meyvesini verecek ve yeni Maserati Quattroporte’nin Ermenegildo Zegna imzasını taşıyan Limited Edition bir modeli sunulacak.

Çok Özel Bir Tatil Tatilde sevdikleriniz ve huzurunuzla baş başa kalarak lüks bir otelin tüm hizmetlerinden yararlanmanız için Kempinski Hotel The Dome sizi bekliyor. Eşsiz villa keyfini sonuna kadar yaşayacağınız, Toros Dağları’nın nefes kesici manzarasına hakim, 18 delikli PGA Sultan golf sahasının tam ortasında konumlanan The Dome villaları, özel bir tatilin kapılarını aralıyor.

46

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

Akdeniz Lezzeti Damla sakızı, 3 bin yılı aşkın bir süredir tutkuyla seviliyor ve tüketiliyor. Şimdi de yeni adresi Skinos... Saf damla sakızı kullanılarak üretilen tek Akdeniz içkisi Skinos’un yapımında damla sakızı kristalleri, su ve şeker ile karıştırılıyor. Bu karışım 3 ay bekletildikten sonra hassas bir yöntemle damıtılarak içki severlerin karşısına çıkıyor.


Büyük aşçıların sırlarının tam olarak ne olduğunu kimse bilmez, ancak 1999‘dan itibaren bu sırlarından bir tanesi öğrenildi.

Farkı yaşamak için Gaggenau. Profesyonel aşçılar, en iyi yemeklerinin tariflerini asla açıklamaz. Ancak onları, favori yemek pişirme metodlarını açıklamaya ikna ettik. Bu favori metod, on yılın üzerinde bir süre önce, Gaggenau’nun, kombi buharlı fırın ile özel mutfakta devrim yaratması ile gündeme geldi. Yenilikçi ısı ve nem kombinasyonu, daha önce hayal bile edilemeyen lezzet deneyimleri geliştirdi. Tıpkı daha önce piyasaya sürdüğümüz, profesyonel teknoloji ile en yüksek rahatlık ve tasarım standardını birleştiren pek çok cihaz gibi. Bu, tutkuyla koruduğumuz bir gelenektir - ve bir sır değildir. www.gaggenau.com veya 444 55 33 nolu çağrı merkezimizden bilgi edinebilirsiniz.

XXX


en moda haberler

Silk&Cashmere’e Yaz Geldi Türkiye’nin dünyaya yayılmayı başaran markalarından; 20 yıldır kaşmir, saf ipek ve kaşipekte uzman isim Silk &Cashmere; meltem sıcaklığında hazırlanan “Yaz Kaşmirleri” ile yeni sezonu selamlıyor. Koleksiyonda kaşmir inceltilip hafifletilirken, her bedene ve zevke uygun alternatifleri ile sıcak havalarda terletmeyen, batmayan, akşam serinliğinde omuzları okşayan rengarenk bir senfoni çıkıyor karşımıza.

Tory Burch Butik Dünyaca ünlü Amerikan markası Tory Burch, Türkiye’deki ilk butiğini Aqua Florya Alışveriş Merkezi’nde açtı. Sofistike ve eklektik tarzıyla Tory Burch Butik, hazır giyim, ayakkabı,çanta, bijuteri ve ve gözlük koleksiyonlarıyla modaseverlerle buluşuyor. Markanın DNA’sını oluşturan grafik baskılar ve parlak renkler butiğin dekorasyonunda da belirgin olarak kullanılıyor. Baskılı duvar detayları, dore tonlarında kutu rafları, şık aplikleriyle farklı bir alışveriş ortamı sunan butik, ayakkabı, çanta koleksiyonları için özel alanları ile ferah ve konforlu bir alışveriş deneyimi vaad ediyor. Mağaza’nın iki farklı girişi bulunuyor, BEYMEN mağazasından ve direk alışveriş merkezinin ikinci katından Tory Burch koleksiyonlarına ulaşabilirsiniz.

Mavala’dan Mini Ojeler 50. yılını kutlayan MAVALA Mini Color Oje, tırnaklara kolayca sürülüyor, tırnaklara rengarenk, bakımlı bir görünüm kazandırırken tırnakların doğallıkla nefes almasına olanak sağlıyor. Küçük boyutu sayesinde tüm durumlar için yanınızda sürekli hazırda bulunabilen bir eşlikçi ve evinizde, kuruma sorunu yaşamadan, geniş bir yelpazede farklı tonlarına sahip olmanıza olanak sağlıyor.

48

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

Assouline Yayınları’ndan İki Yeni Kitap Escape Hotel Strories: Okuyucularını çoğu UNESCO Dünya Mirası bölgelerinde yer alan dünyanın en çarpıcı otellerinde yolculuğa çıkaran Escape Hotel Stories, bir yandan doğayı korumanın önemini de vurguluyor. Bu kitaptaki her otel veya tesis okuyucularına, çevresiyle benzersiz bir ilişki ve uyum içindeki dünyanın dört bir köşesinden doğal cennetlere geçiş kapısı sunuyor. Cadillac: Elvis Presley’den Bruce Springsteen ve Andy Warhol’a kadar yüksek performansı ile birçok ünlü ismin vazgeçilmezi olan Cadillac 110. yaşını Assouline ayrıcalığı basılan ‘Cadillac kitabı ile taçlandırıyor. Bu kitapta markanın 1905 yılındaki ilk üstü kapalı otomobilinden 2013 ATS’ye kadar birçok ikonik model daha önce yayınlanmamış büyüleyici fotoğraflar eşliğinde Cadillac aşıkları ile buluşuyor. Şık görüntüsü ve eşsiz içeriği ile Cadillac kitabı sizi Amerikan rüyasının bir asrı aşkın hikayesine yakından bakmaya ve bu rüyayı geçmişten günümüze yaşamaya davet ediyor.


Mutfak sanatı ilk yemek ile başlar, Mutfak Kültürü ise ondan da önce.

Yeni Vario 400 Serisi Ocaklar. Her iddialı mutfağın, mutfak araçları, malzemeleri ve teknikleri açısından titiz talepleri vardır. Gaggenau mutfaktaki tüm sorunları çözmek için geliştirdiği cihazlarla birlikte en başından beri bu talepleri en iyi şekilde karşılıyor. Sağlam paslanmaz çelikten imal edilen tüm cihazlar, istenirse tezgah üzerinde kalın çerçevesi görünecek şekilde ya da tezgaha tamamen gömülerek hemyüzey olarak tasarım imkanı sunuyor. Vario 400 serisinden seçtiğiniz her kombinasyon ile uzun zamandır beklediğiniz ve yıllarca devam edecek fevkalade özgürlüğü yaşarsınız. Farkı yaşamak için Gaggenau. www.gaggenau.com veya 444 55 33 nolu çağrı merkezimizden bilgi edinebilirsiniz.

XXX


en moda haberler

Babalara Altın Patron XO CAFE Dünyada Silver, Anejo, Reposado, Platinum ve Gran Burdeus seçenekleriyle tüketiciye sunulan Patron Tequila, bu kez de çok farklı bir ürünle gündemde: PATRON XO Cafe… Her biri farklı tatlara sahip olan bu tekilalar, lezzetleriyle olduğu kadar tek tek elde şekillenen ve etiketlenen geri dönüşümlü şişeleriyle de dikkat çekiyor. Ortaya çıkan lezzet, çikolata ve vanilya aromalarına eklenen çeşitli kahve likörlerinde olduğu gibi tatlı değil; sek ve şekersiz.

OROGOLD, babaları unutmuyor! “24K Yatıştırıcı Temizlik Jeli”, “24K Tıraş Sonrası Kremi”, “24K Erkek Vücut Spreyi” gibi ürün seçenekleriyle erkeklere de temizlik ve sağlık sunan OROGOLD; Babalar Günü’ne özel düzenlediği kampanya ile 14-16 Haziran 2013 tarihleri arasında erkek ürün seti alan herkese “24K Vücut Peeling”i hediye ediyor.

Cildiniz için Bir İksir Christina Hendricks, Bar Rafaeli, Sarah Jessica Parker, Uma Thurman, Chloe Sevigny gibi ünlü kadınların favori ürünü Kiehl’s Midnight Recovery Concentrate, cildin gece kendisini onarmasını ve yenilemesini destekleyen bir iksir… Botanik ve temel yağların birleşiminden oluşan bu iksir, cildin gece onarılma sürecini destekler ve sabahleyin daha taze, aydınlık ve dinlenmiş bir ciltle uyanmanızı sağlar. Botanik ve temel yağlar üzerindeki iki yıllık araştırmalar sonucunda Kiehl’s, Skualan, Akşam Sefası ve Lavanta içeren temel yağların susuz konsantrasyonunu geliştirdi.

Fit Kadınlar Lee, 2013 İlkbahar/Yaz Jean Koleksiyonu kadınları, hiç olmadıkları kadar fit gösterecek... Premium kalite ve yumuşak İtalyan kumaşın elegan çizgilerle harmanlanarak tasarlandığı Lee’nin 2013 İlkbahar/ Yaz Streç Deluxe Jean Koleksiyonu, şıklığı ve kaliteyi bir arada görmek isteyen kadınlar için sezondaki yerini alıyor. Mükemmel streç ve üstün toparlama özelliğiyle hareket kabiliyeti ve hıza vurgu yapan Lee’nin yeni jean koleksiyonu, güçlü görünüm ve popüler stile sahip ürün yelpazesiyle kadınların vücut hatlarının en doğal ve kusursuz şekilde ortaya çıkmasını sağlıyor.

50

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

Bordo Mücevherler Mücevher ve aksesuarlarını B Point markası ile sunan Bilgün Dereli’nin yeni koleksiyonunda satışa sunduğu, sezonun trendi bordo renginin en güzel tonlarını barındıran iri kesimli küpeler, şıklığınızı tamamlayacak. Dereli, yeni koleksiyonunda yakut, opal, london blue topaz ve elmas gibi değerli taşları buluşturuyor.


Bu ürünleri tercih etmek için 1.000 nedeniniz ve 1.648 kombinasyon seçeneğiniz var.

Tartışmasız Tasarım. Vario Cool 400 serisi. Onları birleştirmek o kadar kolay ki, ihtiyaçlarınız ve isteğinize göre dilediğiniz gibi kombine edebilirsiniz. Bu etkileyici ürünler devrim niteliğindeki soğutma teknikleri ile standartları yeniden belirliyor. Örneğin daha önce sadece profesyonel mutfaklarda bulunan hijyen seviyesi, yüksek kaliteli paslanmaz iç kaplama sayesinde artık evinizin mutfağına geliyor. Soğutucu, derin dondurucu ya da şarap dolabı, Vario serisi ürünlerinden hangisini seçerseniz seçin, her şey olması gereken koşullarda saklanıyor. Bu yüzden hangi kombinasyonu yaratırsanız yaratın, sadece size özel ve tam da istediğiniz gibi bir eser ortaya çıkıyor. Farkı yaşamak için Gaggenau. www.gaggenau.com veya 444 55 33 nolu çağrı merkezimizden bilgi edinebilirsiniz.

XXX


f&t zoom

FOTOĞRAFLARLA DÜNYA

En derin, en cesur, en gerçek anı yakalamak için yollara düşen, denizlere dalan, sokakların nabzını tutan fotoğrafçılardan işte en iyi kareler...

Mustafa Önder Solar de Mañana, Bolivya

Bolivya’da meşhur Atacama Çölü’nde yaptığım unutulmaz üç günlük turun sonunda çektiğim “Solar de Manaña Geyser” doğal renkleri ve gerçeküstü görüntüsüyle beni en çok büyüleyen yerlerden biri oldu.

52

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


Fot Dü oğ r nya afla

rla

Ayşegül Dinçkök Sualtı dünyasının gizem ve büyüsünü paylaşmak bana sonsuz bir mutluluk verdi. Hele bu fotoğraflarımı deniz görmemiş ülkemiz çocukları ile paylaşıyor olmam bu mutluluğu iyice katladı. Önce Mardin sonra Van gibi illerimizde sergimi açarak onlara ulaştım. Hem bu dünyayı tanıtıyor hem de denizlerimizi korumamızın gerekliliğini anlatıyorum.

53


f&t zoom

Tahir Ün Çin’in Uygur Özerk Bölgesi’nde atalarımızın izlerini ararken, umulmadık zamanlarda kendi güncel izlerimizle karşılaştım. Bunlar bazen bir dizi- film kahramanı, bazen bir Kayseri halısıydı. 47 milletin yaşadığı bu bölgede çektiğim ve bir sergi kataloğunda topladığım siyah-beyaz fotoğraflarla insan zenginliğini göstermeye çalıştım.

54

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

Tahir Ün’ün ‘Xinjiang: Atayurdu” adlı fotoğraf sergisi Beyoğlu Belediyesi Sanat Galerisi’nde, 3 Haziran tarihine kadar gezilebilir.


Fot Dü oğ r nya afla

rla

Gül Kozacıoğlu

Apostol... Yolun Fotoğrafları Soyut diyarların sürealistik imajları. Yolculukta, yolun misyonuyla, bilmediği yerlerde bir yolcunun duyguları, ruhsal durumu, algısında sürenin ve uzaklığın dindiği ve manzaranın uzayarak anda bir olduğu imajlar. Bir Zaman Uzamları Dakikalar ve metreler ve saatler ve kilometreler hafızanın ve fotoğrafın tek tek karelerinde sarmalanır. Bu fotoğraflar şehirden uzaklaşırken benim kendi zaman ve mekan kavramlarımın keşif yolculuğu. Yolcunun algısının yansıması. Görevini yerine getirmek için bir şehirden diğerine gitmeye gönderilmiş bir havarinin bu uzun tek başına yolculuğunda, deruni bir düşünce hali içinde tüm uzam kütlelerinin birbirinin içine girmeye başlayıp, hepsinin tek bir içinde kaynaşmasını resmediyorlar.

Gül Kozacıoğlu©

Elipsis Galeri, bu yıl ‘Edisyonlar’ serisinin üçüncü sergisi ile 7 farklı fotoğraf sanatçısının çalışmalarını bir araya getiriyor. Sergi, 15 Haziran tarihine kadar ziyaret edilebilir.

55


f&t interview

56

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


Dünyanın En Güzel Kadını:

Gwyneth Paltrow İşte “Iron Man 3” filmindeki başarılı performansıyla, ikinci yemek kitabıyla, Boss Nuit Pour Femme’in yüzü olmasıyla ve People’ın dünyanın en güzel kadını seçmesiyle adını sıkça duyduğumuz güzel oyuncu Gwyneth Paltrow!

H

ollywood’un masum yüzlü 40 yaşındaki başarılı yıldızı Gwyneth Paltrow, hem kariyerinin zirvesine çıkmayı başaran hem de özel hayatında çok mutlu olduğunu her fırsatta dile getiren bir kadın. Coldplay grubunun solisti Chris Martin ile evli olan güzel oyuncunun Apple (8) ve Moses (6) adında iki çocuğu var. “Aşık Shakespeare” filmindeki performansı ile Oscar kazanan Gwyneth Paltrow, Kaliforniya Brentwood’ta taşındıkları rezidansın hayallerini süslediğini itiraf ediyor. Çocuklarının her gün güneşi gördüğü, avokado topladığı, bol bol yüzdüğü bu evde oturmaktan çok memnun olduklarını söylüyor. Sonbaharda 40’li yaşlara başlayan Paltrow hayatının büyük bir değişime girdiğini de kabul ediyor. “Daha fazla filmde rol almak istiyor muyum? Bir çocuk daha istiyor muyuz? Amerika’ya geri dönmeli miyiz?” gibi birçok sorunun son dönemde kafasını kurcaladığını itiraf ediyor. “Iron Man 3” filmindeki başarılı performansıyla son günlerde adını sıkça duyduğumuz oyuncu Nisan ayında People dergisi tarafından dünyanın en güzel kadını seçildi. Sağlıklı beslenme ve diyetle ilgili sık sık açıklamalar yapan Paltrow’un ikinci yemek kitabı da mart ayında piyasaya çıkmıştı. Boss Nuit Pour Femme’in yüzü olan güzel oyuncuyu, parfümün reklamlarında da görüyoruz. Anlayacağınız gibi güzel oyuncu durmaksızın çalışıyor.

Diyet ve Sporla Şekillenen Bir Yaşam

Gwyneth Paltrow sağlık beslenme alışkanlığını benimsemesinde babasına 15 yıl önce konulan kanser teşhisi etkili oldu. Beach isimli derginin kapak kızı olan Paltrow, dergiye yaptığı

57


f&t interview

açıklamalarda babasının verdiği sağlık mücadelesinin nasıl kendisine bir uyarı niteliğinde olduğunu anlattı. Babasına gırtlak kanseri teşhisi konulduğunda yiyeceklerin etkilerini düşünmeye başladığını söyleyen Paltrow, bunun üzerine babasının da yarar görmesi umuduyla kanser karşıtı gıdaları araştırmaya başladığını belirtti. Paltrow’a göre vücuda alınacak gıdalara çok dikkat edilmesi gerekiyor. İşlenmiş gıdaların beslenme düzeninden çıkarılmasının insanı çok iyi hissettirdiğini söyleyen Paltrow, yeme düzeninde sütten yapılmış ve glüten içeren ürünlerin olmadığını söylüyor. Paltrow, iki çocuğuna da aynı beslenme düzenini uyguluyor. Her gün 2 saat spor yaptığını belirten Paltrow, kimi zaman sporun kendisine bir işkence gibi geldiğini söylese de formda kalmak için bunu yapmak zorunda olduğunu biliyor. Özel bir diyetle beslenen ve ünlü spor eğitmeni Tracy Anderson’la çalışan Paltrow, US Weekly ile yaptığı röportajda iddialı açıklamalarda bulundu geçen haftalarda. Glütensiz diyetle beslenen oyuncu, spor eğitmeninden övgüyle bahsederken, onunla çalışmaya başladıktan sonra vücudunun çok değiştiğini söyledi. Bu durumun kendine güvenini de artırdığını kaydeden Paltrow, “Tracy’yle çalışmaya başlamadan önce de spor yapıyordum. Ancak, onunla çalışmaya başladığımdan beri gerçekten her şey çok değişti. Artık 22 yaşındaki bir striptizcinin poposuna sahibim.’’ şeklinde cesur bir açıklama yaptı.

Yeniden Lezzetli Bir Hayat Kurmak

Oscar ödüllü aktris Gwyneth Paltrow’un 2011’de yayımladığı yemek kitabı “My Father’s Daughter” çok satmıştı. Ancak Paltrow, 2011 baharında Londra’daki evinde aniden fenalaştı. Paltrow’da hemen alınması gereken bir yumurtalık kisti, yorgunluğa neden olan paratiroit bezi nodülü, hormon bozukluğu, anemi, D vitamini eksikliği ve hormonal bozukluklar tespit edildi. Paltrow’un yeme alışkanlıklarında ciddi bir değişim gerekiyordu. Doktoru Alejandro Junger kahve, alkol, süt ürünleri, yumurta, şeker, kabuklu deniz mahsulleri, patates, domates, patlıcan, mısır, buğday, et ve işlenmiş yiyecekleri Paltrow’un hayatından çıkarmasını istedi. Doktorunu dinleyen Paltrow, üç hafta sonra artık farklı biriydi; test sonuçları da son derece olumluydu. Yiyebilecekleriyle yeniden lezzetli bir hayat kuran Paltrow, yaşadığı bu sürecin sonunda “It’s All Good: Delicious, Easy Recipes That Will Make You Look Good and Feel Great” adlı kitabı yazdı. Bir önceki kitapta da birlikte çalıştığı yemek yazarı Julia Turshen’le tüm popüler diyetisyenlerin programlarına uygun tarifleri bir araya getirdiler. 185 birbirinden sağlıklı tarif arasında Kore usulü taco, zencefil turşulu somon burger, brownie ve muzlu dondurma dahi var. Ünlü oyuncu Boss Nuit Pour Femme’in yüzü olması sebebiyle sorularımızı yanıtladı. FASHION&TRAVEL Boss Nuit Pour Femme’in yeni yüzüsünüz, Boss

58

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


KADIN IÇIN KENDINI GÖSTERECEK BIRÇOK YOL VAR. KENDISINI NASIL SUNMASI GEREKTIĞINI VE KENDISI HAKKINDA NE SÖYLEMESI GEREKTIĞINI IYI BILMELI. YANI KADINLAR NE TÜR BIR STILE SAHIP OLACAĞINA, MAKYAJ VE PARFÜM KULLANACAĞINA KARAR VERDIĞINDE, KENDINI GÖSTERME FIRSATINA DA SAHIP OLACAK.

59


f&t interview kadınını nasıl tanımlarsınız? GWYNETH PALTROW Hugo Boss çok güçlü bir marka, çok başarılı bir şirket ve gerçekten kendisine bağlı müşterilere sahip. Boss kadını çok yönlü, dikkatli, birlikte çalışmayı seviyor, aynı zamanda da tümüyle feminen. Çok yönIü fikirleri severim. Sadece bir kariyer kadını değil, çocuklarla evin içinde oynayan, kocasına aşık ve evde yemek pişiren biri olabilir. Bahçeyle uğraşabilir. Çalışma hayatında mükemmel olabilir. Hepsini yapabilir, modern kadın çok yönlü olduğunu düşünür ve öyle davranır. “Ne için yaşadığını bilmek müthiş bir şey”. F&T Yeni Boss Nuit Pour Femme parfümü hakkında ne düşünüyorsunuz? GP Çok sevdim. Bence çok taze bir koku, mutluluk kokan ve enerjiyi yukarı çeken… Gece saatlerini bekleyiş kokusu. Uyanık tutan, çok feminen ve güçlü. F&T Parfümü üç kelime ile tanımlarsanız... GP Benim için çiçeksi, çekici ve birisiyle birlikteliği yansıtıyor. F&T Hangi güzellik önerilerine güvenirsiniz? GP Uyku, aşk, egzersiz, bol su. F&T Onsuz yapamayacağınız moda esasları neler? GP Kısa siyah elbise ve bir blazer. Bunlar benim esaslarım. F&T Parfümle makyaj ve moda arasında bir ilişki olduğunu düşünüyor musunuz? GP Evet bir ilişki olduğunu düşünüyorum, kadın için kendini gösterecek birçok yol var. Kendisini nasıl sunması gerektiğini ve kendisi hakkında ne söylemesi gerektiğini iyi bilmeli. Yani kadınlar ne tür bir stile sahip olacağına, makyaj ve parfüm kullanacağına karar verdiğinde, kendini gösterme fırsatına da sahip olacak. F&T Güvendiğiniz, her zaman geçerli olan güzellik veya moda yaklaşımınız nedir? GP Kesinlikle kısa siyah elbise ya da siyah bir tulum da olabilir, kolay ve tek. Benim için kolaylık daima bir üniforma. Gün içinde sürekli jean ve blazer, gece ise tek parça bir elbise. Bu kadar basit. Benim güzellik rutinim basit, kendi yaşamımda makyaj kullanmam. Nemlendirici ve sürekli kullandığım maskara benim temel güzellik araçlarım. F&T Jordan Scott ile çekimler nasıldı? GP Jordan’ın çok yetenekli olduğunu düşünüyorum, oldukça vizyonlu ve özgün. Kadınlarla çalışmayı severim, gerçekten müthişti. Güzel bir deneyimdi. Sade ve uzun günlerdi, güzel bir enerjiydi. F&T Hobilerinizden bahseder misiniz, iş dışında neleri seversiniz? GP Yemek pişirmeyi severim, çok egzersiz yaparım, dans ederim. Egzersize başladığımda o bir çeşit hobi konumuna geçer.

60

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


XXX


f&t interview

LUCA DOTTI

“Annem Audrey Hepburn” Luca Dotti ile kaldığı Pera Palace Hotel Jumeirah’da buluşuyoruz. 43 yaşındaki Dotti, Audrey Hepburn’ın İtalyan psikiyatrist Andrea Dotti ile olan evliliğinden olan oğlu. Roma’da yaşayan Dotti, tam bir İtalyan. Grafik tasarım işleri yaptığı stüdyosunu kapatarak annesinin çocuklar yararına kurduğu vakfın işleriyle ilgilenmeye başlamış. Şu aralar annesiyle ilgili hazırladığı iki kitap üzerinde çalışıyor. Annesiyle babasının tanışıp aşık oldukları Türkiye ile ilgili geniş bir bölüm içeren üçüncüsü de yolda… Röportaj Leyla Melek Çifçi Luca Dotti Fotoğrafları Deniz Uğur Güler

62

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


Roma Ciampino Havaalanı’na varışta, 1958 Elio Sorci © Camera Press/Photomasi

Savaş ve Barış filminin setinde, 1955 Pierluigi Praturlon © Reporters Associati

AUDREY HEPBURN, 1953 YILINDA ÇEVIRDIĞI “ROMA TATILI” FILMIYLE OSKAR ALDI. ROMA’YLA OLAN ILIŞKISI DE BÖYLE BAŞLADI. 1950’LI YILLARDA ROMA’DA IKI FILM DAHA ÇEVIRDI. VE HATTA ILK KOCASI MEL FERRER’LE SIK SIK GELIP KALDIKLARI BIR DAIRELERI BILE VARDI. 1969 YILINDAYSA İTALYAN BIR PSIKIYATRIST ILE EVLENEN HEPBURN, ROMA’YA YENIDEN DÖNDÜ VE ON YILDAN FAZLA KALDI.

FASHION&TRAVEL Anneniz Audrey Hepburn’ın Roma’daki yıllarını anlatan bir kitap hazırladınız. Kitabı biraz anlatır mısınız? LUCA DOTTI Aslında annemle ilgili iki kitap çıkacak. Birincisi HarperCollins Yayınevi tarafından yayınlanan “Audrey in Rome/Audrey Roma’da”. Annemin Roma’da hem Roma Tatili filmini çektiği daha genç olduğu yılları, hem de babamla evliyken yaşadığı özel hayatının bir anlatımı. Kitapta paparazzilerin çektiği fotoğraflara da yer verdik. Kitap için 2500 fotoğraf topladık. Sadece yüzde 10’u kullanıldı. Kitapta, dönemin moda anlayışını ve annemin moda stilini fotoğraflarda gözlemlemeniz mümkün. İkinci kitap ise henüz yayınlanmadı. Annemin mutfak sırlarını içeren bir biyografi niteliğinde. Hem aile yaşantımızı anlatıyor, hem de annemin pişirdiği yemeklerin tariflerini içeriyor. İki kitabın da geliri, annemin çocuklar yararına kurduğu vakfa gidecek. Yemek kitabı olarak tanımlayabileceğim ikinci kitabı, gazeteci arkadaşım Luigi Spinola ile birlikte hazırladık. Bu, ikimiz için de eğlenceli bir çalışma oldu. Bu kitabı hazırlamaktaki amacımız, annemin daha az bilinen bir yönünü anlatmaktı. Aslında çocukluğumda annemin bir hayli normal bir hayatı vardı. Bir hollywood starıydı ama aynı zamanda çok iyi bir aşçıydı. Gurme değildi, lezzetli ev yemekleri pişirirdi. Makarnaya bayılırdı. Çok lezzetli tatlılar yapardı. Sebze yemeklerini çok severdi. İsviçre’de sahip olduğu sebze bahçesinden sebzeler gelirdi. Onlarla bize yemek yapardı. Kitapta hem onun pişirdiği yemeklerin tariflerini veriyoruz, hem de aile olarak yemek sofrasında birlikte geçirdiğimiz özel zamanları anlatıyoruz. Annemin bu halini yansıtmak benim için önemliydi çünkü annemin bana göre asıl hali buydu. Hollywood’da göründüğünden çok uzak, çok farklı bir portre çiziyordu. Benim de üç çocuğum var ve onlara büyükan-

nelerinin gerçek yüzünü anlatan bir hatırat miras bırakmak istedim. Onlara büyükannelerinin gerçekten kim olduğunu göstermek istedim. F&T Aslında yazar değilsiniz. Bir grafiker, bir sanat yönetmenisiniz bildiğim kadarıyla… LD Evet, doğru. Bir stüdyom vardı ama kapattım. Şimdi annemin vakfıyla ilgileniyorum. Çocukların hayatında bir fark yaratabilmenin çok iyi birşey olduğuna inanıyorum. F&T Vakıftan biraz bahseder misiniz? LD Vakfın adı The Audrey Society. İhtiyaç içindeki çocuklar için para toplayan bir vakıf. Daha önce ağabeyim vakfın başkanıydı. Şimdiyse kendisi UNESCO fonunda çalışıyor. F&T Bu kitapları hazırlama fikri nereden çıktı? LD Aslında herşey en büyük oğumla başladı. Üç çocuğum var. 11, 2 ve 1 yaşlarındalar. Çocuklarımın en büyüğü, büyükannesini merak ediyordu. Onun gözünün önündeki imaj, “Breakfast at Tiffany/ Tiffany’de Kahvaltı” filmindeki Audrey Hepburn’dı. Ama hayatta önemli şeyler, bundan çok farklı olan şeyler. Annem, sevgi dolu bir anneydi. İyi bir aşçıydı. Mutfakta çok vakit geçirirdi. Bunu çocukarıma gösterebilmek istedim. F&T Türkiye’yi çok seviyorsunuz ve özellikle İstanbul’a çok sık geliyorsunuz bildiğim kadarıyla… LD Annem ve babam Türkiye’de tanıştılar ve birbirlerine aşık oldular.

63


f&t interview

Ortak bir arkadaşlarının teknesiyle Yunanistan’dan Türkiye’ye gelmişler ve burada birbirlerine aşık olmuşlar. Mesela o geziden Mısır Çarşısı’nın girişindeki Pandeli Restoran’da çekilmiş bir fotoğrafları var bende. İstanbul ve Türkiye, bu yüzden benim için çok özel anlam taşıyor. Aslında annemle ilgili bir üçüncü kitap hazırlıyorum. Bu kitapta İstanbul ve Türkiye, annemle babamın aşık olduğu yer olarak önemli yer tutacak. F&T Siz Türkiye’yi ne kadar tanıyorsunuz? Buraya sık geliyor musunuz? LD Türkiye’ye bu sekizinci gelişim. Genelde İstanbul’a geliyorum ama güneye de gittik. Birkaç yıl önce büyük oğlumuzla geldiğimizde güneye inmiştik. F&T Anneniz hakkında Türkiye’de de hazırlanan bir kitap var. Onu da anlatır mısınız? LD Prof. Dr. Oktay Kadayıfçı bana çok güzel bir mail yazdı. Annemin moda stiliyle ilgili bir kitap yazmak istiyor. Davetini kırmadım ve İstanbul’a geldim. Onunla tanıştım. Aklındaki bir moda kitabından öte, adeta bir ders kitabı gibi… Annemi, devrinin moda ikonu olarak seçmiş. Annemin moda anlayışı ve giyim stilini anlatan bir kitap hazırlamayı amaçlıyor. F&T Annenizin yaşadığı Roma nasıl bir şehirdi? LD Annemin Roma’ya gelişi tesadüfen oldu. “Roman Holiday/ Roma Tatili” filmine “Gigi” filmindeki rolünden dolayı seçilmiş. Film,

ANNEMI 22 YAŞINDAYKEN KAYBETTIM. ONU BU KADAR ERKEN BIR YAŞTA KAYBETMEK BENIM IÇIN GERÇEKTEN ÇOK ZOR OLDU. TAM BIR ŞOKTU. ÜÇ OĞLUM VAR. ONLARA ANNEMIN, KENDI ÇOCUKLUĞUMUN GERÇEK HIKAYESINI ANLATMAK ISTIYORUM. BUNU BILMELILER VE ONLAR DA KENDI ÇOCUKLARINA BU HIKAYEYI ANLATMALILAR…

çekildiği zamanki Roma’yı gözler önüne seriyor. Romalılar, filmi ve dolayısıyla başroldeki annemi çok severler. Biz Romalılar, ‘keşke Roma hala o yıllardaki gibi olsa’ deriz. Film 1953’de çevrilmişti. Annem 50’li yıllarda Roma’da iki film daha çekti. Çok sevdiği Roma’ya, yıllar sonra 1969 yılında babamla evlendiğinde geri döndü. Artık 40 yaşındaydı ve sinema kariyerinin çoğunu geride bırakmıştı. F&T Daha özelini anlattığınız, yayınlanacak olan ikinci kitapta neler olacak? Annenizin çok güzel pişirdiği özel bir yemeği var mıyıdı mesela? LD Yemek kitabı formatında olduğu için annemin elle yazılmış

AUDREY HEPBURN KUŞADASI’NDA Akşam eve gittiğimde eşimin annesine röportajı anlattım. O benden çok heyecanlandı. Çünkü Audrey Hepburn, Türkiye’ye gelirken tanışıp da aşık olduğu “yakışıklı İtalyan’la” İstanbul’dan sonra Kuşadası’na da gitmişti. Ve eşim Ekrem’in annesiyle babası Kuşadası’nda,

64

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

zamanının popüler mekanı olan Kale Disko’da ikisini görmüş, hatta fotoğraflarını çekmişlerdi. Kayınvalidem o yaz eşim Ekrem’e hamileydi. Audrey Hepburn de Türkiye gezisi sonrası o yakışıklı İtalyan Andrea Dotti ile evlenecek ve Roma’ya yerleşecekti. Oğlu

Luca Dotti ise bir sene sonra doğacaktı. Albümlerden fotoğraflar çıkarıldı, Luca’nın annesiyle babasının Kuşadası’ndaki fotoğrafları bulundu. Fotoğrafı ona gönderdiğimde çok sevindi. Bir sonraki kitabında bu fotoğrafı görebileceksiniz.


yemek tariflerini derledim. Annemin arkadaşlarıyla röportajlar yaptım. Annem Akdeniz mutfağını çok severdi. Ama en özel yemek olarak, yaptığı çikolatalı ıslak keki söyleyebilirim. Çok güzeldi. Kokusunu şu an bile hissedebiliyorum. Ve inanır mısınız, eşimle de bu kek sayesinde evlendim diyebilirim. Aynı pastayı o da yapar. Kızkardeşi benim arkadaşımdı. Evine ilk gittiğimde o pastayı yapmıştı. Benim için inanılmaz birşeydi.

Roma, 1960 Pierluigi Praturlon © Reporters Associati

F&T Anneniz öylesine ince ve narindi ki yemeğe öylesine meraklı olduğuna inanmak zor… LD Çok ufak tefek ve ince olduğu için annemin bir yeme bozukluğu olduğu iddia edilir. Ama kesinlikle öyle birşey yoktu. Savaş yıllarında büyümüştü. İkinci Dünya Savaşı başladığında 9 yaşındaydı, bittiğinde 14… İngiltere’den gittikleri işgal altındaki Hollanda’nın Arnheim şehrinde hem ailesinin pek çok üyesini kaybetti, hem de açlıkla mücadele etti. Büyüdükten sonra o denli ince olmasının da sebebi buydu. Aslında yemek yemeyi çok severdi. Tam bir İtalyan annesiydi. Yolculuğa çıkmadan spagettisini pişirir, bavuluna koyardı. Gittiği yerde bulabileceğinden emin olmak isterdi. F&T Kitap sizin için ne ifade ediyor? LD Kitabın adı; “Audrey at Home, Biography Around the Kitchen Table/Audrey Evde, Mutfak Masasında Bir Biyografi”. 2014 yılında çıkacak. Ailece geçirdiğimiz Noel yemeklerinden, partilerden fotoğraflar, pişirilen yemekler, tarifler içerecek. Annemin ailesiyle, babamın ailesiyle, mesela kayınvalidesiyle ilişkisine de yer vereceğiz. Diğer kitaba göre çok daha kişisel bir kitap olacak. Büyüdükten sonra bile annemin evine dönmek her zaman büyük bir mutluluk kaynağıydı. Bu kitabı hazırlamak benim için ailemin tarihçesini yazmanın bir yolu oldu. Hatıralarda bir gezinti… Annemi 22 yaşındayken kaybettim. Onu bu kadar erken bir yaşta kaybetmek benim için gerçekten çok zor oldu. Tam bir şoktu. Üç oğlum var. Onlara annemin, kendi çocukluğumun gerçek hikayesini anlatmak istiyorum. Bunu bilmeliler ve onlar da kendi çocuklarına bu hikayeyi anlatmalılar…

Audrey Hepburn ve büyük oğlu Sean, Piazza Fiuma, Roma, 1972 Girani © Reporters Associati İkinci eşi Andrea Dotti ile Stadio Dei Marmi’de, 1973 © Photomasi

Audrey Hepburn, ilk eşi Mel Ferrer ve çok sevdiği köpeği Mr. Famous ile, Roma, 1961 Elio Sorci © Camera Press/Photomasi

Roma’nın Via Bissolati’sinde, 1968 Elio Sorci © Camera Press/Photomasi

ANNEM VE BABAM TÜRKIYE’DE TANIŞTILAR VE BIRBIRLERINE AŞIK OLDULAR. ORTAK BIR ARKADAŞLARININ TEKNESIYLE YUNANISTAN’DAN TÜRKIYE’YE GELMIŞLER VE BURADA BIRBIRLERINE AŞIK OLMUŞLAR. MESELA O GEZIDEN MISIR ÇARŞISI’NIN GIRIŞINDEKI PANDELI RESTORAN’DA ÇEKILMIŞ BIR FOTOĞRAFLARI VAR BENDE. İSTANBUL VE TÜRKIYE, BU YÜZDEN BENIM IÇIN ÇOK ÖZEL ANLAM TAŞIYOR. ASLINDA ANNEMLE ILGILI BIR ÜÇÜNCÜ KITAP HAZIRLIYORUM. BU KITAPTA İSTANBUL VE TÜRKIYE, ANNEMLE BABAMIN AŞIK OLDUĞU YER OLARAK ÖNEMLI YER TUTACAK.

Audrey Hepburn Avustralyalı oyuncu Peter Finch ile, 1958 AGirani © Reporters Associati

65


f&t interview

66

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


Esmer Şeker

EMILY

DIDONATO

Amerikalı model Emily Didonato, 22 yaşında aşk, ün ve mutluluğa kavuşmuş görünüyor. Bugüne kadar sarışınlarla adı anılan ünlü aktör Jake Gylenhall’ın kalbini fetheden ünlü model, aynı zamanda Maybelline ve Giorgio Armani’nin Acqua di Gioia reklam kampanyalarının yüzü oldu. Emily, moda ve güzellik sırlarını bizlerle paylaşıyor.

67


f&t interview FASHION&TRAVEL Kendinizden biraz bahseder misiniz? Kaç yaşındasınız, nerelisiniz? EMILY DIDONATO 22 yaşındayım ve New York eyaletinin kuzeyinde doğdum.

da inanılmaz bir güvenle yürüyen bir kadındır. Önemli olan insanın içinden gelen güzelliktir çünkü fiziksel olan her şey bir gün değişir ve kimse ne olacağını bilemez. Fakat ruh, bence insanların en önemli parçasıdır ve duygularınız, hisleriniz dışarıya olduğu gibi yansır.

F&T Model olmaya nasıl karar verdiniz? ED Bir kaç yıl önce bir aile dostumuzun tavsiyesiyle New York’a giderek modelliği denedim. Böylece, ilk ajansıma kaydoldum ve bir çok insanla tanıştım. Aynı gün, bir kaç proje teklifi aldım ve hemen ertesi gün de çalışmaya başladım.

F&T Mutluluğun tanımı sizce nedir? ED Mutluluk bir ruh halidir, sizi özgür kılan yoğun bir duygudur, ve anahtarı özgürlük olan bir kapıdır. Bence, mutluluk her zaman anımsanacak o özel anlar gerçekleştiğinde derinlerinizde dolaşan o ilginç histir. Bir parfüm de mutluluğu beraberinde getirebilir. Üzerinizdeki koku size bir çok anıyı hatırlatan önemli bir histir ve geçmişe küçük bir yolculuğu beraberinde taşır. Çocukluğumdan bir koku burnuma geldiğinde, beni o ana geri götürür ve bir saniye için de olsa kendimi gerçekten mutlu hissetmemi sağlar. Acqua di Gioia’yı kokladığımda, hayatımın dönüm noktası olan çok önemli bir anı hatırlıyorum. İlk fotoğraf çekimini yaptığımızda, gerçekten çok mutlu ve gururluydum çünkü çok büyük bir iş başarmıştık. Şu anda da, onu kokladığımda, o mutlu anlarıma tekrardan geri dönüyorum.

F&T Çekimler sırasında almış olduğunuz en iyi tavsiye neydi? ED Şu ana kadar almış olduğun en iyi tavsiye, her ne olursa olsun kendim olmam gerektiği. Sadece doğal dur, kendine karşı dürüst ol ve kalbinden geçenleri takip et. Bu öneri hayatımda bana her zaman ışık tutmuştur çünkü bazen ne yapacağınızı bilemediğiniz durumlarla karşı karşıya kalırsınız ama bence, kendiniz olduğunuz sürece ve insanlar sizin dürüst olduğunuzu bildiği sürece, yanlış yapmanız imkansız. F&T Stilinizi nasıl tanımlarsınız? Armani stiline kendinizi yakın hissediyor musunuz? ED Bugün veya 30 yaşımdayken de giyebileceğimi hissettiğim kıyafetler almayı seviyorum. Bence, kıyafetlerinizin uzun süre giyebileceğiniz, zamansız parçalar olması çok önemli. Giorgio Armani’nin yarattığı stili gerçekten çok beğeniyorum çünkü onun tasarımları zamansız şıklığa, orijinalliğe sahip ve kesinlikle abartıya yer yok. Ayrıca, çok rahatlar ve bence güzel görünmek istiyorsanız, kendinizi iyi ve rahat hissetmelisiniz. F&T Giorgio Armani’nin parfümlerinden birini temsil etmek size ne ifade ediyor? ED Çocukken bile Giorgio Armani’nin kim olduğunu biliyordum. Modayla hiç alakam yoktu fakat o gerçekten ikonik bir adam. Ve şimdi, Bay Armani’nin benim kim olduğumu bilmesi düşüncesi bile gerçekten inanılmaz… Onun parfümünün bir parçası olmak benim için bir onur. F&T Parfümler sizin için ne ifade ediyor? ED Parfüm son dokunuştur, görünümüzü tamamlayan önemli bir detay. Taze ama sizin önünüze geçmeyen; sade ama şık. Bir keresinde Bay Armani’nin röportajında “farkına varılmayacak ama hatırlanacak bir element” dediğini okudum ve bu tamamen doğru. F&T Çekimler sırasında neler hissettiniz? ED Çekimlerden gerçekten çok keyif aldım ve güzel bir sonuç elde ettiğimizi düşünüyorum. Gerçekten çok doğal, seksi ama aynı zamanda da sade bir çekim oldu, hiçbir şeyi çok fazla abartmadık ve bence Nathaniel (Nathaniel Goldberg, fotoğrafçı) o anları mükemmel yakaladı. O, oldukça sessiz ve tatlı dilli denilebilecek biri, ama birbirimizle iyi bir uyum yakaladık. Bu çekimler için Nathaniel gerçekten çalışılabilecek en iyi fotoğrafçılardan biriydi çünkü çok doğal bir stili var, müthiş işler çıkarıyor ama aynı zamanda oldukça sade ve alçakgönüllü. Benim kendim olmama izin verdi ve en önemlisi çekim sırasında oldukça rahat hissetmemi sağladı. F&T Sizce, Acqua di Gioia kadını kimdir? Sizinle onun arasındaki ne gibi benzerlikler var? ED Acqua di Gioia kadını güzel, çok doğal, seksi ama zarif. O saf, masum ve eğlenceli; çekici ve göz alıcı. Aynı zamanda hem ince hem de vahşi. Tatlı ve güçlü, tüm Armani kadınları gibi doğal bir şekilde şık ve hassas. O zıtlıkların kadını… Ve onu bu kadar özel yapan da tüm bu zıtlıklar. F&T Güzelliği nasıl tanımlarsınız? ED Bence gerçek güzelliğin tanımı, yol-

68

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

F&T Peki ya mutluluk ve doğa ilişkisi? ED Doğa sizi gerçekten mutlu edebilir. Dalgalı denizdeki huzur dolu çalkantıları düşünün, veya ilkbaharda çimlerden yayılan o hoş kokuyu, veya çiçeklerin kokusunu… Bunlar gerçekten sizin hislerinizi harekete geçirecek ve sizi mutlu edecektir. F&T Gevşemek ve rahatlamak için sırlarınız var mı? ED Rahatlamak ve gevşemek için genelde ailemin şehir dışındaki evine giderim. Büyüdüğüm o evde zaman geçirmek ve ailemin etrafında olmak gerçekten gevşememe yardımcı oluyor. Bunun haricinde, şehir dışında uzun yürüyüşler yapıyorum. Temiz havayı ve sevdiklerimin etrafında olmasını çok seviyorum çünkü kendimi en çok onların yanında rahat hissediyorum. F&T Boş zamanlarınızda neler yapıyorsunuz? ED Boş zamanlarımı ailemle ve arkadaşlarımla değerlendirmeyi tercih ediyorum. Dışarıda olmayı çok seviyorum. Çocukluğum basketbol ve futbol oynayarak geçti. Bu nedenle, her zaman dışarıda ve aktif olmak beni çok mutlu ediyor. F&T Güzellik rutinleriniz nelerdir? ED Sabah ve gece cildimi temizlemeye özen gösteriyorum. Yatmadan önce mutlaka tüm makyajımı çıkarıyorum. Cildimi nemlendiriyorum ve bol su tüketiyorum. Cildimi temiz tutmak için sebze ve meyve suları içiyorum. Her gün spinning, koşu veya pilates gibi egzersizler yapıyorum. Vücudumun işimde ne kadar önemli olduğunu biliyorum ve onun bakımını aksatmamaya dikkat ediyorum.

F&T Saç, vücut, cilt bakımı, makyaj ve parfüm için kullandığınız favori ürünleriniz hangileri? ED Saçım için Davines şampuan ve saç şekillendirici kullanıyorum. Ayrıca, haftada bir Davines temizleyici şampuan kullanıyorum. Cildim için, haftada bir veya iki kez Sugar vücut peeling’i kullanıyorum, cildimin yumuşak ve pürüzsüz olmasını seviyorum. Yüzümü, Embryolisse ile nemlendiriyorum ve dudaklarımda da Homeoplasmine kullanıyorum. Makyajımda ise sadeliği ve doğallığı tercih ediyorum. Genellikle Maybelline’in BUGÜN VEYA 30 Fit Me pudra, fondöten ve Falsies maskarasıYAŞIMDAYKEN DE nı kullanıyorum. Parfüm için ise tercihim tabii ki Armani’den Acqua Di Gioia. GIYEBILECEĞIMI HISSETTIĞIM

KIYAFETLER ALMAYI SEVIYORUM. BENCE, KIYAFETLERINIZIN UZUN SÜRE GIYEBILECEĞINIZ, ZAMANSIZ PARÇALAR OLMASI ÇOK ÖNEMLI.

F&T Hiçbir zaman yanınızdan ayırmadığınız özel bir eşyanız var mı? ED Her gün kullandığım bir kolyem var. Üzerinde “Yaşa, Sev, Gül” yazıyor. Gerçekten güzel, kendimi kötü hissettiğimde ona bakıyorum ve rahatlıyorum. Çok basit ama benim için çok anlamlı.


Acqua di Gioia’nın yüzüsünüz ve her yerde sizi görüyoruz. Kendinizi böyle önemli bir parfümün yüzü olarak görmek nasıl bir his? Bir kaç yıl önce Acqua di Gioia kampanyası için ilk çekimlere gittiğimde, gerçekten çok heyecanlıydım; seçildiğimi öğrendiğimde bir an ağlayacağımı bile düşündüm çünkü Armani fark yaratan, ikonik bir marka. O zamanlar sadece 18 yaşındaydım ama feminen Armani kokularının ikonik, güzel, doğal ve seksi İtalyan kadınını temsil ettiğini biliyordum. Böyle bir projenin bir parçası olmak ve onu temsil etmekten gerçekten çok zevk aldım. İkinci sefer burada olmaksa kesinlikle büyük bir mutluluk. Yeniden bu takımla çalışabilmek ve Acqua di Gioia’nın yeni kokusunun yüzü olmak gerçekten büyük bir şans. Acqua di Gioia kampanyası benim hayatımın çok büyük bir parçasını temsil ediyor, beni şimdiki ben yapan en önemli anlardan biri.

69


f&t interview

ROLF VON BUEREN

“LÜKS, GEREKLI OLMAYAN GÜZELLIKLERDIR” Eşiyle birlikte hobilerini mesleğe dönüştüren Rolf Von Bueren, Lotus Arts de Vivre markasıyla, dünyanın en nadide malzemelerinden, en özel tekniklerle mücevherler, obje ve mobilyalar üretiyor. Hepsi el yapımı olan bu hazineler, dünyanın dört bir yanından alıcı buluyor. Yakın dostu Çiğdem Simavi’nin misafiri olarak İstanbul’a geldiğinde Rolf Von Bueren’le röportaj yapma imkanı bulduk. Röportaj Leyla Melek Çifçi Fotoğraflar Deniz Uğur Güler

70

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

FASHION&TRAVEL Alman asıllısınız ve yıllardır Tayland’da yaşıyorsunuz. Bu işe girmeniz nasıl oldu? ROLF VON BUEREN Eşimin hobisiydi. Çocuklar biraz büyüyünce Londra’ya okula gittiler. Bangkok’da Peninsula Hotel açılırken bir arkadaşım otelin içindeki son kalan mağazayı kiralamamızı önerdi. Böylece hobimizi de işe dönüştürmüş olduk. Eşim bir iş kadını değildi, tasarımcı da değil ama bu iş için çok çalıştı. Çok egzantrik tasarımlar yaptı, ürettirdi. Çok özel, eşi benzeri olmayan ürünler tasarladık. O zamanlar kaplumbağa kabuğunun kullanılması henüz yasaklanmamıştı. Bu malzemeden gece çantaları yaptı. Ben de üzerinde pırlantalar olan kürdanlar tasarladım mesela. Çok lüks, tek olarak üretilen ürünler bunlar. Zaman içinde bizim yarattığımız bu özel ürünler, dünya çapında belli bir kesim tarafından duyuldu ve insanlar başka şehirlerden ve hatta ülkelerdan sevdikleri için en özel hediyeyi bulmak için bize gelmeye başladılar. Mesela Singapur’dan büyükannelerinin 85’inci yaş günü için özel bir hediye almak için gelenler vardı... Kendi alanımızda bayağı ün yapmıştık. F&T Markanızın bugün geldiği nokta nedir? RVB Lotus Arts de Vivre olarak bir marka olduk. Dünya çapında 23 mağazamız var. Hiç


reklam yapmıyoruz. Bizi duyan, tasarımlarımızı gören bize geliyor. Ciromuzun yüzde 30’unu özel siparişler oluşturuyor. Örneğin özel bir jetin içinin tasarımını, dekorasyonunu gerçekleştirebiliyoruz. Şu an elimizde bir iş var; bir Rolls Royce’ın iç tasarımını yapacağız. Eğlenceli, renkli ama bir Rolls Royce’a da uygun düşen bir tasarım olacak. Tasarım ekibimiz 15 kişiden oluşuyor. Çok uzun süredir birlikte çalıştığımız kişiler hepsi. Ben tasarımcı olmak için eğitim almadım, istediğim birşey olursa fikri veriyorum. Tasarım ekibi de ürünü ortaya çıkarıyor. F&T Lotus Arts de Vivre’de bütün aile birlikte çalışıyorsunuz, değil mi? RVB Evet. Ben, eşim ve iki oğlum, hepimiz birlikte çalışıyoruz. Bir oğlumuz işin teknik kısmından ve kalite kontrolünden sorumlu, diğer oğlumuzsa pazarlamanın başında. F&T Mağazalarınız nerede bulunuyor? RVB Mağazalarımızın çoğu Asya’da. Avrupa minimalizmle yönetiliyor ve biz kesinlikle minimalist değiliz. Biz özel bir şirket, bir aile şirketi olarak kalmayı tercih ettik ve nereye istersek oraya gidiyoruz. F&T İstanbul’a sık geliyor musunuz? RVB Yaşadığınız bu güzel şehir, en sevdiğimiz yerlerden biri. Burada, Çiğdem Simavi gibi pek çok iyi dostumuz var. Türkler’i Taylandlılar’a çok benzetiyorum. Bir kez dost oldunuz mu, bu dostluk ömür boyu sürüyor. İlk olarak delikanlıyken otostopla Türkiye’ye gelmiştim. O zaman ülkenizin büyük bir kısmını gezmiştim. İstanbul’dan Konya’ya, Antalya’ya kadar gitmiştim. 38 yıl önce de Rodos’da dostlarımızla birlikte bir tekne kiralayıp Türkiye’ye gelmiş ve Batı kıyılarını gezmiştik. Çok güzel yemek pişiren İsviçreli bir ressam arkadaşımızı da davet etmiştik. Yemeklerimizi o yapmıştı. Çok güzel bir geziydi. Ben Alman asıllıyım. 50 yıldır Tayland’da yaşıyorum. Eşim Tayland’a yemekleriyle ünlüdür. İkimiz de yemeğe meraklıyız. Türk yemeklerini, özellikle de buradaki deniz mahsullerini çok seviyoruz. F&T Biraz da ürünlerinizi anlatır mısınız? RVB Ürünlerimizin hepsi el yapımı. Ahşap olarak tik ağacının kökünü kullanıyoruz. Bu ağacın kökü asla çatlamaz. O yüzden tercih ediyoruz. Kullandığımız diğer malzemeler arasında Scarab dediğimiz böceğin kanatları, siyah mercan, altın ve elması sayabiliriz. Egzotik malzemeler ve bunları üretirken farklı, çoğu zaman yöresel teknikler kullanıyoruz. Örneğin; Japon lake tekniğini kullanıyoruz. Japonya’nın lake işçiliği o kadar ünlüdür ki 1900’lü yıllara kadar lake ürünlere Avrupa’da Japon denirdi. İnce, kaliteli porselenlere eskiden İngilizce’de “China” denmesi gibi. Çin’den ithal ettiğimiz Cinabar adında çok özel bir teknik var. Üst üste 100 kat lake sürülüyor. Tabii arada her katının kuruması bekleniyor. Ve sonrasında elle oyuluyor. Bu yöntemle ürettiğimiz bir objenin tamamlanması dolayısıyla 6, 7 ay alabiliyor. Ürettiğimiz bazı ürünlerin tamamlanması bir buçuk yıl alabiliyor ve üzerinde 25’den fazla kişi çalışabiliyor. İşte ürettiklerimiz böylesine özel şeyler.

“MAĞAZALARIMIZIN ÇOĞU ASYA’DA. AVRUPA MINIMALIZMLE YÖNETILIYOR VE BIZ KESINLIKLE MINIMALIST DEĞILIZ.”

F&T Güzel olanı, özel olanı bu kadar seviyorsunuz. Eski ve farklı zanaatlara meraklısınız. Siz de koleksiyoner misiniz? Kendi evinizde değer verdiğiniz nasıl ürünler var? RVB Bizim bir halı koleksiyonumuz var. Çoğu Tibet halısı ama Türkiye, İran ve Jaipur bölgesinden Hint halılarımız da var. 18’inci yüzyılda yapılan, başları oynayan porselen Çin bebeklerimiz var. Gerçekten de çok güzeller ve az bulunurlar. Kamboçya’da 11 ve 12’inci yüzyılda yapılan Khemer işi taş heykeller topluyoruz. Ayrıca uzakdoğuda 18 ve 19’uncu yüzyılda üretilen kaşmir şal koleksiyonumuz bulunuyor. Avrupa’da kullanılan en ince ve kaliteli yün Angora denilen ve ismini Ankara şehrinden alan yündür. Bizim koleksiyonunu yaptığımız Kaşmir ve Çin’in Khossu bölgesinden olan şallar, dünyanın en komplike dokuma yöntemiyle dokunmuştur ve angoranın onda biri kalınlığındalar. Yani dünyanın en ince ve narin şallarıdırlar. 1804 yılında Pais’te bu şallar bir sergiyle görücüye çıkmış ve müthiş bir ilgiyle karşılanmıştı. İmparatoriçe Josephine’de bu şallardan 100

71


f&t interview “LÜKS, ASLINDA GEREKLI OLMAYAN GÜZELLIKTIR. LÜKS AYRICA, BIR OBJENIN DAHA AZ EFOR SARFEDEREK DAHA KOLAY KULLANIMINI SAĞLAMAKTIR. BIR ŞEYI, FONKSIYON YA DA ESTETIK OLARAK IYILEŞTIRMEK...”

tane olduğu söylenir. Şallardan birinin o günkü fiyatı da 4 bin dolar civarındaydı. Avrupa sosyetesinde hiç bir genç kız, çeyizinde kaşmir şal olmadan evlenmezdi. Karımla benim ayrıca, 17 ve 18’inci yüzyıl dönemine ait, ender bulunan Çin ipekli kadifeden çanta koleksiyonumuz da bulunuyor. F&T Türkiye’den koleksiyon yapmak için, ya da örneğin sizin tasarımlarınızda kullanmak için uygun olan ne gibi ürünler ya da teknikler bulunuyor? RVB Halılarınız çok güzel. Maalesef eski Osmanlı tekstilleri artık üretilmiyor. Cam ve çini işçiliğiniz çok iyi. Bakır kalay işleriniz çok ilginç ve çok kolaylıkla ulaşılamıyor. Pek çok başka eskiye ait zanaatleriniz gibi bu iş de yavaş yavaş kayboluyor. Çiğdem Simavi kurduğu vakıf ile bu ve benzeri pek çok eski zanaate destek veriyor, onların yaşamasını sağlıyor. F&T Kendi tasarım ve üretiminiz olan bu çok nadide ürünler için Türkiye’den “ödünç almayı” düşüneceğiniz bir yöntem olabilir mi? RVB Bunu düşünüyoruz. Şu anda eski Roma ve Bizans dönemlerinde bu topraklarda yapılan mini mozaik işini yaptırdığımız bir usta var burada. Bildiğim kadarıyla bu işi dünyada yapan sadece iki usta var. Biri burada, diğeri de Roma’da. F&T Yıllarca çalışıp kurduğunuz ve yönettiğiniz Lotus Arts de Vivre, hep bu çizgide mi üretim yapmaya devam edecek? Gelecekte farklı şeyler yapmayı düşünüyor musunuz? RVB Aslında daha fazla tüketiciye ulaşacağımız parekende işine girmeyi ailece daha önce tartıştık. Ama her seferinde bundan vazgeçtik. Örneğin Louis Vuitton bence harika bir firma ama Asya pazarlarını fethettikten sonra ne yapacaklar? Özel sipariş üzerine üretim yapan firmalara talep artıyor. Japonya’dan bir iş adamının eşi bana şöyle demişti: ‘kocamın sekreterinin kolunda 25 bin dolarlık Hermes çanta var. Peki ben ne alacağım?’ Biz bu kitle için çözümler üretiyoruz. F&T Size göre lüks nedir? RVB Lüks, aslında gerekli olmayan güzelliktir. Lüks ayrıca, bir objenin daha az efor sarfederek daha kolay kullanımını sağlamaktır. Bu da lükstür. Bir şeyi, fonksiyon ya da estetik olarak iyileştirmek diyebiliriz. İyi yemek, iyi şarap ve iyi dostlar, bana göre bunların hepsi lükstür...

72

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ



f &t haute couture

Gece Güzeli 2013 yaz koleksiyonlarında gece elbiseleri her zamankinden renkli ve ışıltılı…

Chanel

Karl Lagerfeld’in tasarımlarında siyah ve beyazın birlikteliği göze çarpıyordu. Çiçekler ise başroldeydi.

74

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


chanel

75


f &t haute couture

76

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


chanel

77


f &t haute couture

Naeem Khan

New York Moda Haftası’nın parlayan yıldızı, rengarenk tasarımlarıyla göz kamaştırdı. Koleksiyonda kaftan formundaki elbiseler baş roldeydi.

78

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


naeem khan

79


f &t haute couture

80

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


naeem khan

81


Y


DIANE VON FURSTENBERG

fashion extra

Sezon Modasında Öne Çıkanlar


f&t trends

Alexander Wang

Genç tasarımcı, siyah, beyaz ve buz grisi renklere ağırlık verdiği koleksiyonuyla, New York Moda Haftası’nda büyük beğeni topladı.

84

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


Büyük formlar koleksiyonda öne çıktı. Upuzun, dize kadar sandaletler, sezonun favori aksesuarlarından olmaya aday.

85


f&t trends

Dries Van Noten

Belki de sezonun en beğenilen koleksiyonu… Gri tonlarının öne çıktığı koleksiyonda, bol uçuşan elbiselerin üzerinde büyük çiçek desenleri ve geometrik desenler göze çarpıyordu.

86

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


Ayrıca eteklerde, ceketlerde gördüğümüz üç boyutlu aplike çiçekler, defileyi izleyenlerden tam not aldı. 87


f&t trends

Diane Von Furstenberg

Modanın kraliçesi, kadınlar için bu yaz canlı renklerde bir koleksiyon hazırladı. Asit yeşili, parlak turkuvaz, maviler, kırmızılar bir arada kullanılmıştı.

88

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


DVF koleksiyonunda plaj giyim öğeleri görülüyor. Uçuşan uzun elbiseler, minicik etekler, pantolonların üzerine sarılan üstler, plaj havasını şehirde hissetmenizi sağlayacak.

89


f&t trends

Peter Pilotto

2013 yaz koleksiyonu, son derece sofistike. Koleksiyondaki par癟alar覺n farkl覺 kesimleri ve geometrik desenleri, modaseverlerden tam not ald覺.

90

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


Siyah ve beyazın ağırlıklı olarak kullanıldığı koleksiyonda, kırmızılar ve gümüş tonlar da göz alıcıydı.

91


f&t trends

Ralph Lauren Collection

Ralph Lauren kadını, bu yaz İspanya’ya doğru bir yolculuğa çıkıyor. Bereler, altın işlemeli ceketler, kat kat volanlar, koleksiyonda öne çıkıyor.

92

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


Siyah ve beyazın ağırlıkta kullanıldığı koleksiyonda, kırmızı ve mavi tonları da yer buluyor. 93


f&t trends

Saint Laurent

Saint Laurent için hazırladığı ilk koleksiyonunda Hedi Slimane, tam not aldı. 70’li yılların rock-chic tarzındaki smokinler, çingene elbiseleri çok beğenildi.

94

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


Ve şapkalar… Aksesuar olarak geniş kenarlı şapkalar başroldeydi.

95


f&t backstage

Def ilelerin Perde Arkası

New York, Londra, Paris ve Milano moda haftalarında, mankenlerin hazırlanma telaşını, saç ve makyajlarının uygulanmasını, son rötüşların yapılmasını sayfalarımıza taşıdık. Uçuk pembe ve mavi peruklar, saç uzmanları tarafından özenle mankenlerin başlarına yerleştirildi.

Defileyi izleyenlere Anna Sui’nin yeni çıkardığı makyaj serisinden bir hediye çantası verildi.

96

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


NEW YORK

Defile sonrası mankenleriyle kameralara poz veren tasarımcı Anna Sui, koleksiyonu beğenildiği için çok neşeliydi. Defileyi moda basını, dünyanın dört bir yanından satın almacılar ve özellikle uzakdoğudan gelen çok sayıdaki misafir izledi ve tasarımcıyı ayakta alkışladı.

ANNA SUI Çok güçlü bir koleksiyonla modaseverlerin karşısına çıkan Anna Sui defilesinde mankenler, podyuma pamuk helvayı andıran peruklarla çıktı. Mankenlerin göz makyajı, özellikle dikkat çekiciydi. 97


f&t backstage

PARIS

CHRISTIAN DIOR

Tasarımcı Raf Simmons’ın ilk koleksiyonunu sunduğu Christian Dior ilkbahar/yaz 2013 defilesinde, mankenler saç ve makyajlarıyla birer kuğuyu andırıyordu.

Mankenlerin hepsinin saçları sımsıkı arkaya toplanmıştı. Gözlere mavi, yeşil ya da lila far uygulandıktan sonra üst göz kapaklara farklı renklerde kristaller yapıştırıldı.

Dior defilesindeki göz makyajı uygularken makyaj uzmanları sanatlarını konuşturdu. Genelde pastel tonlardaki koleksiyonda gözler ön plandaydı. 98

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


Defile için uygulanan makyaj, son derece sade ve duruydu.

Tüm mankenlerin başlarında büyük şapkalarla podyuma çıktığı defilede, mankenlerin yüzleri de neredeyse görünmüyordu.

PARIS ALEXANDER MCQUEEN

Markanın baştasarımcısı Sarah Burton, 2013 yaz koleksiyonunda, Kraliçe Arı’dan esinlendi. Bal peteklerinin izlerini taşıyan tasarımlarda, bal rengi, ayçiçek sarısı, altın ve yumurta kabuğu tonları öne çıktı. 99


f&t backstage Mankenlerin dümdüz fönlü saçlarının üst kısmı arkada Çin işi fildişi görünümlü tokalarla toplanmıştı.

MILANO

EMILIO PUCCI

Uzakdoğu etkileri taşıyan koleksiyonda, modern detaylar da dikkat çekiyor. Renkli gözlükler, dümdüz fönlü saçlar ve transparan trençkotlar modern görünüme katkıda bulunan detaylar.

Podyumdaki mankenlerin makyajı son derece sadeydi.

100

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


İri kristal ve pleksi takılar, göz alıcıydı.

Dümdüz fönlü saçları, sade makyajları ve kırmızı rujlarıyla mankenler podyumda zarif elbiseler içinde salındı.

MILANO MISSONI

Markanın 60. yaşını kutladığı 2013’de yaz koleksiyonu için tasarımcı Angela Missoni, markanın köklerine döndü ve ilham aldı. Podyumda gördüğümüz son derece lüks kumaşlardan hazırlanmış zarif bir koleksiyondu. 101


f&t backstage

MILANO

FENDI

Son derece şık, elegan parçalardan oluşan Fendi yaz 2013 koleksiyonu, defile izleyicileri tarafından çok beğenildi.

Koleksiyondaki detaylar çok şıktı. Gözlükler, çantalar, logolu parçalar dikkat çekiciydi.

Defile için mankenlere sade bir makyaj uygulandı. Saçları da geriye doğru toplanmıştı. 102

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


Magenta ruju saymazsak mankenlere uygulanan makyaj bir hayli sadeydi.

LONDRA GILES

Londra Moda Haftası’nda 2013 yaz koleksiyonunu sunan Giles, güçlü bir koleksiyonla modacıların karşısına çıktı.

Swarovski kristaller, hem elbiselerde hem de modellerin saçlarında kullanılmıştı.

103


f&t accessories

Her Tarza Uygun Aksesuarlar Yazın gelmesiyle vitrinler kadar sokaklar da renklendi. Çantalar, ayakkabılar son derece renkli, kimi birer sanat eserine benziyor. Renkli takıların yanında altın ve gümüş tonlarındaki takıların geri döndüğünü de görüyoruz. Pleksi ise her yerde karşımıza çıkan bir malzeme oldu. Podyumlardan ve vitrinlerden sizin için en çok beğendiklerimizi derledik.

ŞAPKALAR

SAINT LAURENT

ALEXANDER McQUEEN

CHANEL

Kış podyumlarından sonra yaz defilelerinde de şapka ön plandaydı. Yves Saint Laurent, Saint Laurent olduktan sonra ilk kez görücüye çıktı. Hedi Slimane’ın koleksiyonunda başrolde şapkalar vardı. Ayrıca Chanel’in transparan şapkasını da pek beğendik.

104

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


GIUSEPPE ZANNOTTI CÉLINE

BALENGIAGA

DETAYLAR İri renkli takılar, metal zincirler, kulağı saran

GIVENCHY

PRADA

FENDI BALMAIN

DOLCE&GABBANA

GUCCI

MISSONI

LANVIN

OSCAR DE LA RENTA

LIZZIE FORTUNATO

küpeler, tüm parmaklara takılan yüzükler, deri aksesuarlar, renkli gözlükler, hatta kürklü gözlükler ve sandaletler dikkat çekici.

105


DRIES VAN NOTEN

CHANEL

LOUIS VUITTON

CHLOÉ

VICTORIA BECKHAM

CÉLINE

f&t accessories

AYAKKABILAR Uzun, dize kadar sandaletler, pek çok

106

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

PROENZA SCHOULDER

VIVIENNE WESTWOOD GOLD LABEL

SALVATORE FERRAGAMO

DIANE VON FURSTENBERG

ALTUZARRA

ALEXANDER WANG

GIVENCHY

tasarımcının koleksiyonlarındaki yerlerini alıyor. Ayrıca, Louis Vuitton’ın sivri burun ayakkabıları, Prada’nın Japon etkili sandalet ve çorapları, Fendi’nin mimari etkili ayakkabılarına bayıldık.


107

OSCAR DE LA RENTA

PRADA

TOM FORD

CHIRISTIAN DIOR

BALENCIAGA

DOLCE&GABBANA

FENDI


STELLA McCARTNEY

HUGO BY HUGO BOSS

LANVIN

f&t accessories

HOLOGRAM Hologram etkisi pek çok

NICHOLAS KIRKWOOD

GIANVITO ROSSI

STELLA McCARTNEY

giysilerde olduğu gibi aksesuarlarda da revaçta. Stella McCartney’in ipad kılıfı ve çantası bir harika!

PASTEL TONLAR Renkli çanta almak istiyorsanız, aralarından seçebileceğiniz pek çok

108

SALVATORE FERRAGAMO

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

ALAIA

JIL SANDER

VALENTINO

MULBERRY

model bulacaksınız. Pudra tonları revaçta. Üstelik sadece çantalanda değil, ayakkabılarda da…


STELLA McCARTNEY

PLEKSİ Sezonun favori malzamasi pleksi.

VALENTINO

STELLA McCARTNEY

VALENTINO

BALMAIN

GUCCI

MICHAEL KORS

CHARLOTTE OLYMPIA

Takılar kadar küçük cltch çantalar da göz alıcı. Charlotte Olympia’nın modelleri çok eğlenceli.

109


PRADA

CHANEL

RALPH LAUREN COLLECTION

f&t accessories

ÇANTALAR Farklı renkleriyle Chanel’in Lego çantası ve Hula

110

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

GIVENCHY

DOLCE&GABBANA

BURBERRY PRORSUM

VALENTINO

LANVIN

MARC JACOBS

RALPH LAUREN COLLECTION

Hoop’u andıran çember saplı çantası sezonun yenilerinden. Onun dışında koleksiyonlarda aralarından seçebileceğiniz pek çok farklı malzemeden üretilmiş çanta var. Ahşap, pleksi, lazer kesim deriler…


111

ALEXANDER WANG

GIVENCHY

3.1 PHILLIP LIM

VICTORIA BECKHAM

CHANEL


f &t man trends

Maskülen Feminen

112

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

Yazın hem erkek, hem de kadın modasında mavinin her tonuna rastlıyoruz. Pasteller kadar canlı tonları da revaçta. Kırmızı için de aynı şeyi söyleyebiliriz. Nar çiçeğinden bordoya kadar, farklı kırmızılar size yakışanı bulabilirsiniz.

GARETH PUGH

VERSACE PAUL SMITH

En çok karşılaştığımız geometrik desen çizgililer… Ama iri çiçek desenleri ve birçok desenin bir arada kullanılmasına da rastlıyoruz. Giyiminde cesur olmayı sevenler için ideal.

VERSACE

JIL SANDER

ACNE

MARC JACOBS

DOLCE&GABBANA

2013 yaz koleksiyonları için podyumlarda kadın ve erkek modasında paralel trendler dikkati çekti. İşte sizin için derlediklerimiz…


BURBERRY PRORSUM

Hologram etkisi aksesuarlarda olduğu kadar giyimde de pek çok tasarımcı tarafından kullanılmış.

VERSACE

CHRISTIAN DIOR

VICTORIA BECKHAM

CANALI

ALBERTA FERRETTI

GUCCI ERMANNO SCERVINO

Smokin etkili takımlar, kolsuz yelek ceketler hem kadın, hem de erkek koleksiyonlarında karşımızda.

113


f&t celebrity style

Ve Karşınızda… YENI NESIL ŞARKICILARIN SAHNE TARZLARINI SIZIN IÇIN MERCEK ALTINA ALDIK. Yazı ve illüstrasyonlar Beliz Mercan

EĞLENCELI KATY PERRY Katy Perry denince akla hep cıvıl cıvıl renkler ve havada uçuşan şekerler geliyor. Perry de kostümlerini en çılgın, en eğlenceli olanlardan seçiyor. Perry’nin dünyasında her gün sanki “Cadılar Bayramı”.

FÜTÜRISTIK LADY GAGA Hem günlük hayatında, hem de sahne performanslarında birbirinden farklı, eşsiz bir tarzda karşımıza çıkan Gaga, kendi tarzında rakipsiz bir sanatçı… Fütüristik ve cesur kıyafetlerden yana olan sanatçı her zaman insanları hayrete düşürmeyi başaran isimlerden biri...

ROMANTIK TAYLOR SWIFT Country müziğin başarılı ismi, genç yıldız Taylor Swift, normal yaşamında her ne kadar sade bir tarz benimsese de sahne performanslarında bir o kadar gösterişli. Genellikle dantel ve payetli parçaları tercih eden genç yıldız, tam anlamıyla göz kamaştıran isimlerden biri.

114

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

ASI RIHANNA Asi kızımız Rihanna, o muhteşem fiziğini her fırsatta göz önüne çıkaran bir sanatçı. Her tarzı kendine göre yorumlayıp, kendi versiyonunu yaratıyor ve bununla da herkesin dilinde ve aklında. Rihanna göbeği açıkta salaş parçaları kendi üzerinde süper seksi bir tarza çevirmekte usta bir yıldız.


Y I L D I Z L A R I N B U L U Ş T U Ğ U N O K TA Size layık ve sizin için özel VIP servisini doya doya yaşayın. Bırakın birbirinden kalifiye ve deneyimli personelimiz, tüm detaylara ve ihtiyaçlarınıza göstereceği yakın ilgi ve hassasiyet ile sizleri şımartsın. Muhteşem bahçeler içinde yer alan, teknoloji harikası otelimizde beklentilerinizden ötesini bulacaksınız. İhtiyacınıza bağlı olarak 3’e bölünebilen 2.500 kişi kapasiteli ana toplantı salonu, 1.100 kişi kapasiteli oditoryumu, 24 adet workshop salonları ile 5.000 kişilik organizasyonlar için hazırız. Türkiye’nin en büyük ve ilk Sağlık Bakanlığı onaylı Thalasso & Spa merkezine sahip Starlight Convention Center Thalasso & Spa’ya sizleri bekliyoruz. 9.000 m² Toplantı Merkezi • 6.000 m² Thalasso & SPA • At Çiftliği • 4 Futbol Sahası • 20 Tenis Kortu

www.starlight.com.tr | info@starlight.com.tr | Side - Kızılağaç - Antalya / Turkey | T: +90 242 748 80 00 | F: +90 242 748 80 50 Starlight Convention Center Thalasso & Spa is member of Akpinar Group of companies.

XXX


f&t fashion interview

YILLARCA REKLAM SEKTÖRÜNDE ÇALIŞTIKTAN SONRA ASLINDA YAPMAK ISTEDIĞIM ŞEYIN FARKLI BIR ŞEY OLDUĞUNU ANLADIM. MILAN’A TAŞINMAYA VE MODA TASARIMI OKUMAYA KARAR VERDIM.

116

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


Gül Ağış

LUG VON SIGA

İsminin ve soyadının tersten okunuşu olan Lug Von Siga adını verdiği markasıyla son iki sezon Londra Moda Haftası kapsamında defile yapan moda tasarımcısı Gül Ağış, bize markasını anlatıyor. Röportaj Leyla Melek Çifçi Fotoğraflar Deniz Uğur Güler

FASHION&TRAVEL Son iki sezondur Londra Moda Haftası’nda defile yapıyorsun. Bu nasıl gerçekleşti, anlatır mısın? GÜL AĞIŞ Londra’da Upcoming Designer dediğimiz gelecek vaadeden tasarımcıların büyüteç altına alındığı Fashion Scout Komitesi’nin değerlendirmesiyle Vauxhall’da Londra Moda Haftası kapsamında defile yapmaya başladım. Son iki sezondaki koleksiyonlarımı sundum. Benim için ve markam için aslında heyecan yeni başlıyor. Zira uluslararası arenada ilk defa Lug Von Siga markası anılmaya başlandı. F&T Neden Londra? GA Londra’nın yeni gelişmekte olan tasarımcılara, markalara ve farklı fikirlere bakışı daha sıcak. Mesela Milano bu konuda daha kapalıdır, Paris ise daha sonraki bir basamak olabilir. Ayrıca modada artık nereden başladığınızdan çok, ne kadar global olduğunuz önemli. Defile sonrası uluslararası basından pek çok gazeteci, moda bloggerı ve moda satın almacıları-

nın yaptıkları yorumlar, anında koleksiyonumla ilgili gerçekçi “feed-back” almamı ve ona göre kendimi geliştirmemi sağladı. Bir tasarımcı için bana göre en önemli noktalardan biri doğru geri bildirim almasıdır. Bunu da Londra’da çok iyi hissedebiliyorsunuz. F&T Son olarak Sonbahar Kış 2013/14 koleksiyonunu sundun. Nasıl bir koleksiyon? Bir hikayesi var mı? GA Koleksiyonun adı Ayna/Mirror. Geçmişte Osmanlı’daki geleneklere göre aynalar, yüzü duvara bakacak şekilde asılırmış uğursuzluk getirmemesi için. Arkaları da farklı kabartma gümüş desenlerle süslenirmiş. Aynaların kabartma motiflerinden desenleri grafik olarak çalışıp üç boyutlu kabartma baskı yaparak kumaşa, deriye, tentelik tüle, devetüyüne bastık. Metalik deriler, fuşya, gri tonlar ve ekru, koleksiyonun ana renkleriydi. F&T Önümüzdeki kış sezonunda neler göreceğiz. Modacı gözüyle

İlkbahar-Yaz 2013

117


f&t fashion interview

güçlü, dinamik kadınlar. F&T Markanın yaratılış hikayesini de dinleyebilir miyiz? LUG VON SIGA nasıl doğdu? GA Markamı 2010 yılında kurdum, yani henüz daha bebek... Bildigin gibi “lug” ve “siga” adımın ve soyadımın tersten okunuşu aradaki von’u ise fonetik olması için eklemiştim. Tamamen bir anda verdiğim doğru kararlardan biriydi. Markamda doğrudan adımı kullanmayı istemedim. Böylelikle markanın adı da kendisini yansıtan bir ad oldu. F&T Tasarımcı olarak nelerden beslenirsin? GA Herşeyden. Ama fotoğraf çekmek ve seyahat etmek beni ayrı besliyor. Her yıl iş seyahatlerinin yanı sıra mutlaka farklı bir ülkeyi görmeye gider ve oranın halkı gibi yaşamaya ve fotoğraf çekmeye calışırım. Bu yıl da Meksika ve Peru’ya gitmek için planlarım var, bu konuda sabırsızlanıyorum.

anlatır mısın? GA Önümüzdeki sezon kumaşlarda fazlasıyla nakış, kabartma işçilik olacak, siluetler ise yalın ve sade. Renklerde metalik bronz, ekru, siyah, beyaz tonların yanı sıra deri trendlerinde de yükseliş var. F&T Moda tasarımcısı olmaya nasıl karar verdin? GA Yıllarca reklam sektöründe çalıştıktan sonra aslında yapmak istediğim şeyin farklı bir şey olduğunu anladım. Milan’a taşınmaya ve moda tasarımı okumaya karar verdim. “Politecnico di Design”da master yaptım. Milano’da toplam yedi yıl yaşadım. F&T İtalya’da moda tasarımı okuduktan sonra tasarımcı olarak nerelerde çalıştın? GA İtalya’da Armani’de staj yaptıktan sonra C’N’C Costume National’de uzun yıllar çalıştım. Tarzına kendimi en yakın bulduğum ve çalışmak istediğim bir markaydı, gerçekten de öyle oldu. Patronum Ennio Capasa, hiç zorlanmadan kolaylıkla entegre olduğum ve keyifle çalıştığım bir dosttu, patrondan çok. Onun sayesinde kazandığım seçicilik ve fitting (prova) bilgisini hiç birşeye değişmem. F&T Tasarımcı olarak tarzın nasıl? Kimlere hitap ediyorsun? GA Yaratıcı fikirleri yalın silüetlerle birleştirmekten zevk alıyorum. Tarzıma avant garde, eklektik gibi etiketler koymayı kendi adıma çok doğru bulmuyorum. Müşterilerim kaliteden ödün vermeden farklı olmayı seven

118

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

F&T Türkiye’den çıkan bir moda tasarımcısı olarak yurt dışına açılmak zor mu? GA Bence yurtdışına açılmak kadar, bunu devam ettirmek de zor. Tasarımcı markası olarak tek başınıza olduğunuz zaman işin dinamikleri de farklı oluyor. Bu yüzden umut ediyorum ki devlet teşvikleriyle daha fazla Türk tasarımcısı uluslararası arenada adını duyurabilecek. F&T Modadan başka nelerle ilgilenirsin? Başka alanlarda tasarımla ilgileniyor musun? Hobilerin var mı? GA Spiritüellikle 15 yıla yakın bir zamandır uğraşıyorum. Bana huzur ve güç veriyor. Onun dışında ürün tasarımını seviyorum. Son olarak Sakıp Sabancı Müzesi’nin Monet Sergisi için çanta ve i-pad kılıfı tasarlamıştım. F&T Lug Von Siga tasarımlarını nerelerde bulabiliriz? GA Onlline shop Www.lugvonsiga.com ve Londra, Milano, Paris ve Tokyo’da farklı satış noktalarında LUG VON SIGA tasarımlarını satın alabilirsiniz. Ayrıca İstanbul’da da showroom’umuz var. F&T Bir de bize şu anda showroom’unda satılan yaz 2013 koleksiyonunu da anlatır mısın? GA Yüzyıllar boyunca uygarlıkların çekim noktası olmuş tarihi Kapalıçarşı’dan esinlenen 2013 yaz koleksiyonum için, Kapalıçarşı’nın gizemli koridorlarını bir yabancının gözüyle dolaştım. Kendi çektiğim fotoğrafları kumaşa bastırarak koleksiyonda kullandım. Koleksiyonda sadece Türk değil, Uzakdoğu’dan Japon ve Hint kültürlerinin izlerini de bulacaksınız. Gündelik şıklığı kendi stilimde yorumladığım söylenebilir. Ben koleksiyonu “neo-chic” olarak nitelendiriyorum.


Sonbahar-Kış 2013/14 Koleksiyonnun adı Ayna/Mirror. Geçmişte Osmanlı’daki geleneklere göre aynalar, yüzü duvara bakacak şekilde asılırmış uğursuzluk getirmemesi için. Arkaları da farklı kabartma gümüş desenlerle süslenirmiş. Aynaların kabartma motiflerinden desenleri grafik olarak çalışıp üç boyutlu kabartma baskı yaparak kumaşa, deriye, tentelik tüle, devetüyüne bastık. Metalik deriler, fuşya, gri tonlar ve ekru, koleksiyonun ana renkleriydi.

119


f&t fashion interview

120

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


“BEN ŞAHSEN BIR ELBISEYE YÜZ BINLERCE DOLAR PARA VERILMESINI ANLAMSIZ BULUYORUM. DEMI-COUTURE BENIM IÇIN VE HATTA HEPIMIZ IÇIN YENI BIR KONSEPT.”

GOGA ASHKENAZI

Fransız Modasına Taze Bir Bakış Kazak asıllı Goga Ashkenazi, 100 yıllık Fransız markası Vionnet’i satın alarak Parizyen markaya taze kan getirdi. Demi-Couture tasarımlarını Harvey Nichols İstanbul’da bulabilirsiniz. Röportaj Leyla Melek Çifçi

121


f&t fashion interview FASHION&TRAVEL İstanbul’a hoş geldiniz. İlk defa mı geliyorsunuz? GOGA ASHKENAZI İstanbul’a pek çok kez geldim. Burası giderek önem kazanan bir “Megapol”. Yolculuk yapan pek çok kişinin yolu buraya düşüyor. Ve öylesine büyük bir şehir ki; adeta bir ülke kadar büyük… Türk kadınlarının moda anlayışını ve tarzını çok beğeniyorum. O yüzden burada iş de yapmak istedim. Vionnet markasının tasarımlarının burada satılmasını istedim. F&T Vionnet markasının hem sahibi, hem de Kreatif Direktörü’sünüz. Markanızın tasarımlarını bize anlatabilir misiniz? GA Çok eski bir Fransız markası olan Vionnet, her zaman devrimci ve moda alanında öncü bir marka olmuştur. Zamanında kadınları korsenin baskısından kurtaran tasarımlar ile ön plana çıkmıştı. Yıllar boyunca hep kadını özgürleştiren ama bir o kadar da feminen tasarımlarla ön plana çıkmış ve anılmış. Geçmişte bu kadar ilerici bir moda anlayışına sahip olan markanın bir parçası olmak, benim için gurur verici bir olay oldu. Vionnet markasıyla tasarımlarımız her zaman eşsiz, heyecan verici ve aynı zamanda son derece feminen olmuştur. Vionnet tasarımları bu sezon, devrimci bir anlayışla hazırlandı. Demi-Couture göreceğiz. Couture malzemeleriyle ve couture tarzıyla dikilmiş bir koleksiyon bu. Koleksiyon sürprizlerle dolu. El yapımı nakışlarla “couture” tarzında dikilmiş parçalardan oluşuyor. Bunun yanı sıra koleksiyonda pelerine dönüşen gömlekler de bulunuyor. Koleksiyondaki pek çok parçanın birden fazla kullanımı var. Pratik olarak bakacak olursak; demi-couture ne demek? Çok daha uygun fiyata satın alabileceğiniz “couture” anlayışıyla tasarlanmış ve dikilmiş elbiseler şeklinde açıklayabiliriz. 2013 Yaz sezonu için, 35 ayrı parçadan oluşan bir kapsül koleksiyonumuz var. Bu koleksiyondaki parçalar, satış yaptığımız şehre göre farklı renk ve kumaş seçenekleriyle sunuluyor. Yani İstanbul’da aldığınız elbisesin bire bir aynısını başka şehirde bulamayacaksınız. Bu arada elbisenizin hazırlanması esnasında tek prova alıyoruz. İşte “demi-couture” buna diyoruz. F&T Demi-Couture anlayışı nereden doğdu? GA Ben şahsen bir elbiseye yüz binlerce dolar para verilmesini anlamsız buluyorum. Demi-couture benim için ve hatta hepimiz için yeni bir konsept. Severek giyeceğiniz, en kaliteli şekilde üretilmiş elbisenizi daha uygun bir fiyata satın almanız mümkün oluyor. Biliyorsunuz, çoğu zaman bir davette giyilen elbiseyi tekrar kullanmamız da mümkün olamıyor. Vionnet tasarımları, İtalya ve Fransa’da üretiliyor. Biz, tam anlamıyla Avrupalı, Parizyen bir modaeviyiz ve bununla gurur duyuyoruz.

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

F&T Yaz 2013 koleksiyonunuzu bize anlatır mısınız? GA İpekliler gibi eskiden çok tercih edilen kumaşlara ağırlık verdik bu koleksiyonda. İşlemeler ön planda. Tok duran ama aynı zamanda uçuşan kumaşlar kullandık. Ben drapeye bayılırım, tasarımlarda bol bol drape kullandık. Koleksiyon, modern çizgiler de taşıyor. Tasarımlarda lazer kesimler var. Kumaşlara uyguladığımız farklı işlemlerle onlara deri görünümü vermeyi başardık. Markanın kurucusu Madame Madeleine’in tasarımlarında sık kullandığı tarzda grogen kurdelalara yer verdik. Koleksiyonda drapeler, proporsiyonlarla oynama, geometrik formların kullanımı gibi detaylar kullanıldı. Bu koleksiyon, sadece gece elbiselerinden oluşmuyor. Ayrıca gündüz de kullanabileceğiniz pek çok parça içeriyor. F&T Tasarımlarınızı kimler giyiyor? Nasıl bir müşteri kitleniz bulunuyor? GA Aslında çok farklı tarz ve yaştaki kadınlardan oluşan bir müşteri kitlemiz var. Annem de Vionnet giyiyor, ben de giyiyorum… Benden bir hayli küçük yaştaki pek çok arkadaşım da müşterilerimiz arasında. Bu biraz da kendini hangi yaşta hissettiğinle ilgili. Hani derler ya, “hissettiğin yaştasın” diye, işte ben buna gerçekten inanıyorum. Aynı zamanda yaz koleksiyonumuzdaki pek çok elbise, farklı vücut tipine uygun tasarımlar. Bu da her yaştaki kadına çekici geliyor tabii ki. Eskilerin bir sözü vardır; “Üzerinizdeki elbise siz gülümsediğiniz zaman gülümsemeli.” Gerçekten de giydiğiniz elbiseyle olmadığınız birini taklit ediyor gibi olmak istemezsiniz.

122

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

K


C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K

XX


Tatil Stiliniz Hangisi?

Ülkemizde bu yazın gözdesi olan dört tatil destinasyonunu seçtik. Tatil stilinizi tamamlayacak önerilerimize kulak verin. YAZIN FAVORİSİ

karşı Güneşe oruma yüksek kbir krem faktörlüiş kenarlı ve gen Göcek’te a, bir şapk linin olmazsa ti ta e . n tek rından.. olmazla mola verin, a d Her koy ol karavida bol b in. yiy

HENDRICK’S GIN Hendrick’s’in tadına varmak için ister tonikli ister toniksiz ama mutlaka buzla ve salatalıkla içilmesi önerilir.

Kaynatma ve buğulama yöntemiyle iki ayrı tip imbikten geçirerek elde edilen süper premium bir cindir. Bu bitkiler arasında; tüm dünyadan toplanan çiçekler, kökler, meyveler ve tohumlar mevcuttur. Hendrick’s, İskoçya’nın küçük bir sahil kasabası olan Girvan’da üretilir. Diğer cinlerden farklı olarak, damıtma yöntemiyle elde edilmiş tek cindir ve farklı bir kategoride yer alır.

GÖCEK

Tekne tatili için favori seçim... Yanınıza şık olduğu kadar rahat da edebileceğiniz kıyafetler alın. Bavulunuz da mümkün olduğunca küçük olmalı!

İ-pad Mini

MONCLER GAMME ROUGE

CUSTO BARCELONA

Aeropostale

Mudo

Dsquared2 Forewer New Furla


’da Bodrumrda diskola na dek umu gündoğ ın dans etmek sız durmak mkün, doğayla de mü p mutluluğu iç içe oludelikte sa ak da... yakalam sizin! Tercih

YAZIN FAVORİSİ

HENDRICK’S GIN Mint 500 İÇİNDEKİLER ¾ ölçek (50 ml) Hendrick’s Gin n ½ ölçek (12.5 ml) lime suyu n 1 atım mürver çiçeği likörü n ½ ölçek (12.5 ml) elma suyu n 6 adet nane yaprağı n 2 adet fesleğen yaprağı n 8 atım Peach Schnapps n ¾ ölçek (20 ml) vanilya şurubu n 1 atım yumurta beyazı

n1

BODRUM

Ege’nin gözbebeği Bodrum’a yolculuğa hazırlanıyorsanız rahat ve havalı kombinasyonlar yapın. Canlı renklerdeki mayo, elbise, tişört, takı ve ayakkabılarla gündüz kumsalda, akşamüstü partilerde her zaman cesur görünün.

HAZIRLANIŞI Tüm malzemeleri shaker’a koyup, iyice karıştırın. Daha sonra shaker’ı buzla doldurup yeniden hızlıca karıştırın. İki kez süzün ve fesleğen yaprağı ile süsleyerek servis edin. MÜKEMMEL KOKTEYLLER DOĞRU ÖLÇEKLERLE BAŞLAR.

Forewer New

MICHAEL KORS

Pull&Bear

Furla

Tom Ford

PAUL&JOE

Mudo

Beymen

Haute Hippie


ın Alaçatı’nlarında z su turkuva dinizi ken ’ünüzle windsurf ırakın ya b ra a avi rüzg in masm da Ege’nda doyasıya n suları zün. yü

YAZIN FAVORİSİ

HENDRICK’S GIN The Ellison İÇINDEKILER ¾ ölçek (50 ml) Hendrick’s Gin n ¾ ölçek (20 ml) şeker şurubu n ¾ ölçek (20 ml) taze lime suyu n 3 adet ince salatalık dilimi n 4-5 adet nane yaprağı n 1 atım Angostura Bitters

n1

ALAÇATI

Uzun plaj pantolonları, renkli sörfçü şortları, şapkalar, uzun elbiseler, sandaletlerle isterseniz gündüz sahilde bir sörfçü, isterseniz akşamüstü partilerinde bir eğlence tutkunu gibi Alaçatı tatilinizi yaşayabilirsiniz.

Beymen

Joie

HAZIRLANIŞI Shaker’ın cam bardağının içinde, nane yapraklarını ve salatalık dilimlerini bir atım şeker şurubuyla birlikte hafifçe ezin. Lime suyunu, şeker şurubunun kalanını, Hendrick’s Gin’i ve Angostura Bitters’i buzlarla birlikte ekleyin. Shaker’da hızlıca karıştırdıktan sonra dondurulmuş bir kokteyl bardağına koyun. İnce bir dilim salatalık ve nane yapraklarıyla süsleyin.

TOMMY HILFIGER

MÜKEMMEL KOKTEYLLER DOĞRU ÖLÇEKLERLE BAŞLAR.

Beymen

Pull&Bear

VALENTIN YUDASHKIN

Aeropostale

Beymen


tatilinizi, Ayvalık tatiline lezzet ilirsiniz.. reb dönüştü gidip, denize a Cunda’y storanlardan sıfır re asanızı Ege m birinde yle donatıp, mezeleriiyse mutlaka mevsim palina pa yiyin.

YAZIN FAVORİSİ

HENDRICK’S GIN Cucumber Martini IÇINDEKILER ½ ölçek (40 ml) Hendrick’s Gin n ¾ ölçek (20 ml) sek vermut n 1 adet salatalık dilimi n1

HAZIRLANIŞI Vermutu, Hendrick’s Gin’i ve buzları karıştırma sürahisinde karıştırın. Martini bardağına koyun. Salatalık dilimiyle süsleyin. MÜKEMMEL KOKTEYLLER DOĞRU ÖLÇEKLERLE BAŞLAR.

AYVALIK

Arnavut kaldırımlarında, upuzun sahilinde arz-ı endam etmek için hasır çanta, parmak arası terlik, renkli şort ve güneş gözlüğü, neon mayolar tam Ayvalık stiline göre!

Mavi

Collezione by Eda Taşpınar

Mavi

DKNY

Pierre Cardin

Louis Vuitton

MONCLER GAMME ROUGE

Kom

Swarovski

İnci


f&t beauty

İyi Tatiller Güneş öncesi bakımdan, mükemmel bronzlaşmaya kadar ihtiyacınız olan tüm bilgiler ve ürünler burada var. Tatilde harika görünmek için önerilerimizi okuyun! Yazı Funda Sahinbaş Hoşkal

128

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


YOLA ÇIKMADAN Güneş alerjisi ve pigment lekelerinden muzdaripseniz, tatile çıkmadan önce cildinizi vitaminlerle güneşe hazırlayabilirsiniz. C vitamini, selenyum ve kalsiyum vücudunuzu içten destekler, daha kolay ve dengeli bir şekilde bronzlaşmasını sağlar. Vitaminleri tatile çıkmadan dört hafta önce kullanmaya başlamalısınız.

ÜÇ DAKİKA DUŞTAYKEN SUYU BIR SICAK BIR SOĞUK YAPARAK PROBLEMLI BÖLGELERINIZE TUTUN. BU ISI DEĞIŞIKLIĞI, KAN AKIŞINI HIZLANDIRACAK VE YAĞ DOKULARININ KIRILMASINA YARDIMCI OLACAKTIR. TAVSIYEMIZ TATILDEN IKI HAFTA ÖNCE BAŞLAMANIZ VE EN AZ ÜÇ DAKIKA BOYUNCA DIŞLERINIZI SIKMANIZ YÖNÜNDE.

1

Çabuk Bronzlaşma

2

Plajda ilk gün süt gibi bembeyaz görünmemek için otobronzan kremleri kullanın. Ancak bazı araştırmalar cildin bu kremleri kullandıktan sonraki 24 saat içinde serbest radikallere karşı daha korunmasız ve daha hassas olduğunu gösteriyor. Bu nedenle güneşe çıkmadan önceki saatlerde kullanmayın.

1) Guerlain, Terracotta Sunless otobronzan jel 2) Clinique, Self Sun otobronzan vücut losyonu 3) Nuxe, Soleil Prodigieux otobronzan yüz kremi

Son Dakika Numarası

Etkili Bakışlar 1

Selülitle savaş uzun süren bir prosedür. Ama kısa sürede birkaç santimetre incelmenizi sağlayan şipşak kremler, tedaviler de yok değil. Evde hızlı sonuç veren kremleri deneyin, farkı göreceksiniz.

Plajdaki flört silahlarınızın en önemlisi elbette gözleriniz. Bakışlarınızın daha gizemli olması için uzun süre dayanan takma kirpiklerden yararlanabilirsiniz. Takma kirpikler üç ya da dört hafta kopmadan kalabiliyor. Takma kirpikleri yapıştırdıktan sonra bol maskara uygulamayı ihmal etmeyin.

1) Shiseido, Advanced Body Creator inceltici vücut kremi 2) Biotherm, Celluli Eraser selülit kremi 3) Murad, Bodycare şekillendirici krem

2 1) Lancôme, Show by Alber Elbaz Hypnôse maskara 2) Mavala, Kaş belirleyici pudra 3) Ardell, Douple Up takma kirpik

3

1

3

2

3 129


f&t beauty

Ellere Sağlık İşe manikürle başlayın: Ilık su yardımıyla tırnak etlerinizi yumuşatıp geriye itin. Beyaz tırnak kalemiyle tırnak uçlarınızı boyayın, üzerine iki kat ten rengi oje sürün. Fransız manikürü her tür kıyafete uyar. Ellerinize kremlerle bakım yapın.

2

1) Kiehl’s, El bakım kremi 2) Gehwol, Nagelschutz-Stift tırnak bakım kalemi

Gösterişli Adımlar

1

MODA RENKLER BU YAZ EL VE AYAKLARDA MEYVELERDEN ESINLENEN RENKLER ÇOK MODA. OJEYI MUTLAKA IKI KAT SÜRÜN, 20 DAKIKA KURUMASINI BEKLEYIN VE ÜZERINE PARLATICI UYGULAYARAK RENGIN DAHA DAYANIKLI OLMASINI SAĞLAYIN.

1

2

3

Clinique, Hassas ciltler için oje

4

5

Parmak arası terlikler pedikürlü ayaklara yakışır. Hafif nasırları yumuşatıcı kremlerle yok edebilirsiniz. Daha sert nasırlarla ise sıcak suda ayaklarınızı yumuşattıktan sonra ponza taşıyla ovarak savaşabilirsiniz. Ardından 15 dakikalık bir ayak maskesiyle ayaklarınızı rahatlatın ve yoğun bir ayak kremiyle masaj yapın. Son olarak tırnaklarınıza oje sürün. 1) Sally Hansen, Ped Cure ponza etkili peeling 2) Burt’s Bees, Coconut ayak kremi 3) Mavala, Nemlendirici ayak kremi 4) The Body Shop, Ayak törpüsü 5) Mavala, Oje

130

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


TATİLDE Yumuşak Başlangıç Tatilinizin ilk günlerinde cildiniz güneşe hazırlıksız olacağından yoğun bir korumaya ihtiyacınız var. Minimum yüzünüze 50, vücudunuza 30 koruma faktörlü krem sürmelisiniz. Birkaç gün sonra güneş kreminizin korumasını sadece 10 faktör kadar düşürebilirsiniz.

1

2

3

1) Shisedio, Expert Sun yüz ve vücut kremi SPF 30 2) Kiehl’s, Activated Sun Protector yüz kremi SPF 50 3) Biotherm, Brume Solaire Lactée güneş sütü SPF 30

Ferahlayın Güneşten bunalınca yapılan klasik nem bakımı fazla yoğun olduğundan terlemeye neden olabilir. Gündüzleri termal su spreylerini kullanabilirsiniz. Yüzünüze sıktığınızda serinlemenizi sağlayan bu spreyler, içerdikleri doğal mineraller sayesinde cildinize aynı zamanda ihtiyacı olan bakımı da yapar. Güneş sonrasında doğal termal su maskeleri cildinizin dinlenmesini sağlar.

1

2

1) Uriage, Eau Thermale D’Uriage termal su spreyi 2) Vichy, Eau Thermale termal su spreyi

BAVUL LISTESI YOLA ÇIKARKEN YANINIZA MUTLAKA BUNLARI ALIN, BÖYLECE TATILDE HIÇBIR EKSIKLIK HISSETMEYECEKSINIZ. ŞAMPUANINIZI, DUŞ JELINIZI, YÜZ TEMIZLEME ÜRÜNLERINIZI BAVULUNUZA KOYMADAN, EVDEN AYRILMAYIN. 1) L’Oréal Professionnel, Solar Sublime güneş sonrası şampuan 2) Chanel, Sublimage yüz temizleme jeli 3) Bobbi Brown, Beach duş jeli 4) Rausch, Papatya özlü sabun

1

2

3

4

fashiontv magazine xx

131


f&t beauty 2

1

Güneş Makyajı Bronz ürünler, yanık ten üzerinde mükemmel bir görüntü oluşturur. Önerimiz: Cilde ve saça ışıltı veren yağlar ile UV koruması olan makyaj ürünlerini kullanmayı tercih edin. 1) YSL, Marrakesh Sunset far paleti 2) Giorgio Armani, Amber Summer ten&göz paleti

TATİL DÖNÜŞÜ Güneş Sonrası Bakım

3

Güneş banyosu yapmak aslında çok keyiflidir ama cildiniz için oldukça yıpratıcıdır. İhyacınız olan hücre yenilenmeleri için güneş sonrası kremleri kullanarak cildinizin rahatlamasına yardımcı olabilirsiniz.

1 1) Sephora, Sun güneş sonrası yüz ve vücut jeli 2) Redken, Color Extend Sun güneş sonrası şampuan 3) Clarins, Güneş sonrası nemlendirici yüz ve dekolte kremi

2

Vücut Bakımı

1) Valmont, Nemlendirici vücut kremi 2) Laura Mercier, Body and Bath Créme Brûlée vücut scrub’ı 3) Bobbi Brown, Beach vücut yağı

Tuzlu su, rüzgâr ve kum cildinizi yıpratır. Bu yüzden vücudunuz ihtiyacı olan nem ve yağı kazanmak için akşamları yoğun bir bakımı hak eder.

1

132

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

2

3

1

2

Mutlu Son Tatilde güzelce dinlendiniz ve ilk bakışta anlaşılmasa da elinizden gelen bakımı yapmanıza rağmen cildiniz yıprandı. Tatil sonrasında cildinizi vitamin ve nemlendiricilerle şımartın. Özellikle göz çevresi gibi cildinizin daha hassas bölgelerine yoğunlaşabilir, serum uygulayarak bedeninizin kurumuş tüm noktalarını çabucak nemlendirebilirsiniz.

1) YSL, Forever Light Creator cilt düzenleyici serum 2) Orogold, 24K Gold C Booster serum


f&t beauty

Size Güneşi Getirdik Nasıl mı? Terracotta ürünleriyle… Terracotta, efsane olmuş bir Guerlain serisi ve her kadın için dayanılmaz bir bronzluk ışıltısı. İşte egzotik yerlerden esinlenerek yaratılan yeni ürünleriyle Guerlain’in bronzlaştırıcı makyaj ritüeli! Cildi Hazırla

Bronzlaş

Terracotta Sun Scrub, cildi bronzlaşma için hazırlıyor. Jel yapıda olan bu yağ bazlı maske, cildi okşarcasına yumuşatıyor, besliyor ve güneşin öptüğü tiare çiçeği kokusuyla büyülüyor. Haftada bir ya da iki kez duşta yüz ve vücuda uygulanıyor. Yüz kremine 2 ve vücut kremine 4 damla Terracotta Sun Serum ekleyerek bronzlaşma süreci tetikleniyor ve daha yoğun bir bronzluk sağlamaya yardımcı oluyor. Doğal melanin üretimini tetikleyerek bronzluğu artırırken, aynı zamanda cildin nemlenmesini ve pürüzsüzleşmesini sağlıyor.

Terracotta 4 Seasons ile yılın 365 günü bronz güzellik! Palette bulunan 4 farklı ton ile 4 mevsim farklı uygulama yapılarak, yıl boyunca doğal bronzluk sağlanıyor. Bahar ve yaz aylarında güneşin tadını çıkarmak içgüdüsel bir arzu iken, sıcaklık derecelerinin düştüğü aylarda da Terracotta en iyi dostumuz. Sonbaharda, Terracotta yaz güneşinin etkisini ve gittikçe azalan bronzluk etkisini uzun süre koruyor. Kış ortasında ise, soluk bir ten yerine doğal, mat, ışıldayan bir bronzluk etkisinden daha iyi ne olabilir! Terracotta Sunless Tinted Self-tanning Gel’le mükemmel bir illüzyon! Cilde anında ve inanılmaz bir şekilde nüfuz eden jel yapısı, hiçbir yağlı tortu bırakmıyor ve 1 saat içinde 4 güne kadar süren doğal bir bronzluk sağlıyor. İçeriğindeki %100 doğal argan yağı ve DHA konsantrasyonu cildi pürüzsüzleştiriyor, nemlendiriyor ve cilt tonunu eşitleyerek bronzlaştırıyor. Terracotta Sun SPF 15 Sun Brunettes ve SPF 30 Sun Blondes güneş kremleri mükemmel bir bronzluk için her kadının yardımcısı. Hem yüz hem de vücut için kullanılabiliyor. UVA ve UVB filtreleri ile cildi güneş ışınlarından ve klor, sigara dumanı, egzoz dumanı gibi çevre kirliliği partiküllerinden koruyor. Kremsi yapısı anında eriyor. Güneşten önce ve sonra melanin üretimini tetikleyerek bronzluğu artırıyor.

Bronzluğu Geliştir Terracotta pudraların doğal bronzluk sağlayan ince, transparan yapısını ve fondötenlerin kapatıcı özelliğini bir arada barındıran Terracotta Skin fondöten, anında sağlıklı bronz görünüme kavuşturuyor. Bu sezon, sarışınlar ve esmerler için mevcut olan iki renge daha açık tonlarda olan yeni bir renk daha eklendi: Nude. En zor bronzlaşan bölge, yani bacaklar için özel üretilen Terracotta Jambes de Gazelle içeriğindeki tatlı portakal özü ile hem ferahlatıyor hem de bacaklarda doğal bronzluk etkisi yaratıyor. Bronzlaştırıcı sprey kullanıldığı anda kurur, giysilere bulaşmaz, sadece su ve sabun ile yıkanarak çıkar.

133


f&t beauty

KOKULARIN DANSI

Kaç yaşında olduğunuz, cilt tipiniz, duygularınız, beslenme tarzınız parfüm seçiminizde göz ardı edemeyeceğiniz etkenler… Yıllardır kullandığınız parfüm bile hormonlarınız değiştikçe burnunuza farklı gelmeye başlayabilir. Kendinize yeni bir parfüm aramaya başladıysanız, yeni yaz parfümlerinin büyüleyici dünyasıyla tanışın. Funda Sahinbaş Hoşkal

ÇİÇEKLER

1

Koku ailesinin en popülerleri çiçeksi olanlardır. Çok fazla çiçek karışımı bazen parfümleri ağırlaştırabilir. Klasik, romantik, çiçeksi kokuların içerdikleri arasında yasemin, gül zambak ve gardenya en sevilenlerdir.

2

2

1

BAHARATLI

Baharatlı-odunsu kokular, açık alanda olma hissini tattırır. Tütün, paçuli, sedir, çam, sandal ağacı ve kehribar gibi sofistike kokular odunsu parfümlerde en çok kullanılan aromalardır.

3

4 3

4 5

5

6

1) Balenciaga, FloraBotanica Eau de Parfum 2) Jimmy Choo, Flash Eau de Parfum 3) Carolina Herrera, CH Eau de Parfum Sublime 4) Creed, Fleurs de Gardenia Eau de Parfum 5) Chantecaille, Tiare Eau de Parfum 6) Chloé, Love Chloé Eau Florale Eau de Toilette

134

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

6

1) Thierry Mugler, Alien Aqua Chic Light Eau De Toilette 2) Marni, Marni Eau de Parfum 3) Lanvin, Me Eau de Parfum 4) Victoria Secret’s, Angel Gold Eau de Parfum 5) Dolce&Gabbana, The One Desire Eau de Parfum 6) YSL, Manifesto Eau de Parfum


MEYVEMSİ

Sıcak, samimi ve iştah açıcı meyveli kokular, yaz günlerinin en çok tercih edilenlerinden. Turunçgiller bizi mutlu eder. Limon kokularının gülümseteceği kesin!

1

2

1

3

3

2

FERAH VE HAFİF

Pudra, sabun gibi temiz kokmak istiyorsanız hafif ve taze kokuları deneyin. Nane güçlendirir, canlılık verir. Ayrıca sinir sisteminizi harekete geçirir.

4 5

5

6

4

1) Escada, Cherry In The Air Eau de Toilette 2) Hermes, Jour d’Hermes Eau de Parfum 3) Cacharel, Amor Amor In a Flash Eau de Toilette 4) Alice&Peter, Cherry Cherry Cupcake Perfume 5) Montblanc, Legend Pour Femme Eau de Parfum

KOKULAR NEDEN GÜN İÇINDE DEĞIŞIR?

Kokunun da bir yaşamı ya da dönüşümü var. Parfümü ilk kez sıktığınızda koku en güçlü haliyle size karşılar; çünkü alkol ve üst notalar hemen etkisini gösterir. Yaklaşık 10 dakika sonar üst notalar azalmaya ve orta notalar fark edilmeye başlar, İlk fark edilen koku en hafifidir; daha sonrakiler orta ağırlıkta olur, en ağırıysa temel kokulardır. Sona doğru vücut ısısı arttıkça en kalıcı alt notalar ortaya çıkar.

1) Giorgio Armani, Acqua di Gioia Fraiche Eau de Toilette 2) Calvin Klein, CK One Summer Eau de Toilette 3) Davidoff, Cool Water Woman Sea Rose Eau de Toilette 4) L’Occitane, Thé Vert&Bigarade Eau de Toilette 5) Marc Jacobs, Daisy Eau So Fresh Sunshine Edition Eau de Toilette 6) Roberto Cavalli, Acqua Eau de Toilette

KOKULAR SIZE KENDINIZI İYI HISSETTIREBILIR!

Bazı kokuların sağlık ve ruh durumu üzerine etkili olduğu uzun zamandır biliniyor. Koku uzmanlarına göre kokuların pozitif etkisi, onları kokladıkça artıyor. Limon mutlu ediyor, lavanta dinlendiriyor, nane enerji veriyor, vanilya evinizde gibi kendinizi rahat hissettiriyor. Çiçeksi parfümler en hatırda kalır kokular olarak biinirken, karşılaştığımız her koku duygularımızı uyarıyor.

135


f&t beauty

ERKEKLER IÇIN SICAK YAZ KOKULARI Ferah ve baharatlı notalardan oluşan, kadınlar için baştan çıkarıcı cazibeye sahip bu erkek kokularını, yaz aylarında rüzgar hafif hafif estirecek. İşte derin, sıcak ve yeni yaz parfümleri...

FERAH

1

2

3

4

1) Giorgio Armani, Acqua di Gio Essenza Eau de Parfum 2) Calvin Klein, Eternity Summer for Men Eau de Toilette 3) Giorgio Armani, Emporio Armani Diamonds Summer Fraiche Eau de Toilette 4) Shisedio, Zen Sun for Men Fraiche Eau de Toilette

BAHARATLI

1

2

3

4

1) Joop!, Homme Wild Eau de Toilette 2) Davidoff, The Game Eau de Toilette 3) Diesel, Fuel For Life Spirit Eau de Toilette 4) Gucci, Guilty Black Pour Homme Eau de Toilette

136

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


f&t skincare

Shiseido ile Harika Bir Yaz SuperVeil-UV360™ ürünüyle Shiseido’nun en iyi koruma arayışı, hafif ama etkili bir koruma kalkanında hayat buluyor. Bu kalkan, hücresel ve DNA hasarını en aza indirgemek için en küçük konturları bile korumaya alırken, zamanın getirdiği kırışık ve lekelerin görünümünü azaltıyor. Bu mükemmel korumayla, yaz aylarınız her zamankinden çok daha güzel geçecek.

N

e kadar özenle ve dikkatle sürerseniz sürün, güneş koruma ürünleri cildinizi tamamen örtmeyebilir. Shiseido araştırmaları, kullanılan güneş koruma ürününün SPF değeri ne kadar yüksek olursa olsun, cilt yüzeyindeki küçük girinti ve çıkıntılarda yeterli koruma sağlanamadığını gösteriyor. Kullanılan ürün cilde eşit bir şekilde yayılmadığı için şimdiye kadar tam koruma eksik kalıyordu. Cilt yüzeyindeki girinti ve çıkıntılara odaklanan Shiseido, güneş koruma ürünüyle cilt arasındaki katmanda küçük açıklar olduğunu tespit etti. Tam ve yeterli koruma, ancak ürünün cilt yüzeyindeki her bir noktaya eşit dağılımıyla sağlanabiliyor ve bu tür bir uygulamanın şaşırtıcı derecede zor olduğu ortada. Shiseido, patent başvurusunu yaptığı en son teknoloji UV ışınlarından korunma konusunda yepyeni bir çözüm sunuyor.

Hangi Ürünler Var? Krem ve losyon formüllü Expert Sun Aging Protection SPF50+, yine

krem ve losyon formüllü Expert Sun Aging Protection SPF30 olmak üzere dört farklı ürün bulunuyor.

Ürünlerin Özellikleri Neler? SuperVeil-UV 360™ cilt yüzeyinde kapsamlı bir koruma sağlıyor. Profense CEL™ hücreleri DNA’yı korumaya yardımcı olurken, kırışıklık ve cilt tonundaki dengesizliklere neden olan enzim aktivitesini bloke ediyor. Suya dayanıklı olduğu halde sıradan bir arındırıcıyla bile kolayca temizleniyor. Hafifçe yayılıyor, rahat kıvamıyla cilt üzerinde narin bir his bırakıyor. Makyaj bazı olarak kullanılabiliyor. Kum yapışmıyor. Akne yapmıyor, cilde ve göze zararlı olmadığı test edilerek saptanmış. Expert Sun Aging Protection Lotion Plus SPF50+, Expert Sun Aging Protection Lotion SPF30 formülünde, cilt kuruluğunu önleyip nemliliği korumaya yardımcı olan Xylitol bulunuyor. Expert Sun Aging Protection Cream Plus SPF50+, Expert Sun Aging Protection Cream SPF30 formülünde ise, Laminin 5 üretimini destekleyerek cilt zarındaki* hasarı iyileştirmeye yardımcı olan Ononis (Kayışkıran) Özütü mevcut.

137


f&t beauty interview

138

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


ALBER ELBAZ 2002 yılından beri Fransız modaevi Lanvin’in baştasarımcısı olan Alber Elbaz için kadınları güzelleştirmek çok ciddi bir iş... Ünlü tasarımcı, şimdi de kozmetik firması Lancome ile gerçekleştirdiği işbirliği ile gündemde.

FASHION&TRAVEL Lancôme kadını hakkında özel bir düşünceniz var mıydı? ALBER ELBAZ Modaya girdiğim zamanlara dönersek, Lancôme kadını, Isabella Rosselini’ydi. O bir modelden fazlasıydı. Bu durum onun güzelliğiyle değil; bir kadın, bir genç kız, bir anne ve eşsiz karakteriyle ilgiliydi. O bir ünlüden çok bir kadının hikayesi. Güzelliğin yaş ile veya güzel görünmekle ilgisi yoktur. Güzellik tavır, özgünlük ve karakterin birlemişinden oluşur. Bence Lancôme özgünlüğün kadında vücut bulmuş hali. F&T Sizce bir kadını kalabalıkta fark edilir kılan nedir? AE Kendi benliği. İnsanlar makyaj yapmayı kendilerini değiştirmek veya kusurlarını saklamak olarak algılıyor. Ama doğru olan, ki Lancôme’un insanlara aşılamak istediği, kadının benliğini gözler önüne sermek. Rol yapmak veya kendini saklamak değil onları tamamen ortaya çıkarmak. Uzmanlarımdan öğrendiğim gibi; makyajı karakterini ortaya çıkarmak için yap. F&T Lüks dünyasında eğlence ve mizah bulmak oldukça zor… AE Evet, mizah lüks ile pek buluşmayan bir olgudur. Ama önemli olan duygulara ilham vermektir. Her şeyin mü-

kemmel ve çalışanların model gibi olduğu lüks butiği bir eczane gibi çalışır. İnsanların kokuyu, tadı ve daha fazlasını mizahla birlikte hissetmesini sağlarsınız. Bir ürünü almanız için, onun hayallerinizi içinde barındırması gerekir. Gerçek lüks insanlara gülümseyerek “Ben bunu almak istiyorum” dedirtmelidir. Lüksü demokratik kılan da budur. Bu aynı şeyleri tüketip aynı hayalleri paylaşan insanlar yaratmak ile ilgili değil, insanlara gülümsemeleri için bir sebep daha vermekle ilgilidir. F&T Lancôme için yarattığınız hikaye, seyircilerin gözleri dışında hiçbir şey görmediğimiz bir defile. Neden? AE Bu benim deneyimlerimin yansıması. Lanvin gösterilerinde hep sahne arkasındaydım ve defile sonunda sahneye geldiğimde gördüğüm tek şey insanların korkutucu değil dostça bakan gözleriydi. Açıkçası her zaman bir yargılanma korkusu yaşarsınız özellikle kıyafetlerin her şeyin dışında ekranda ne kadar fotojenik göründüğünün önemli olduğu zamanımızda. Ama benim işlerim kadınlar için, övgü almak için değil. Lanvin’e katıldığımda da sadece sevdiğim işleri yapmaya karar verdim. F&T Bize bu hayali defileyi anlatır mısınız? AE Bu defile inanılmaz yuvarlak ve düzgün hatlı maska-

139


f&t beauty interview

F&T Makyaj, gösterinizin çok önemli bir parçası mı ? AE Bir gösterinin her parçası ayrı önemdedir ve bir annenin çocuklarından hangisinin daha değerli olduğuna karar verememesiyle eş düzeylidir bu önem. Sunulan bu bir aylık gösterinin ardında yatan ışık, müzik ve sunuş... Bunların ardından gösteri başlar, bitişiyle birlikte geriye kalan, kadına yaşattığınızın etkisi olur. Bu etki, alelade bir güç değildir, çok daha saf, çok daha gerçek. Birisine ona aşık olduğunuzu söylediğinizde içinizden geçenler kadar…

ra şişelerinden ilham alıyor. Onlara baktığım anda kadın vücutlarını gördüm. Bu fikirde Külkedisi ve onun sihirli faytonundan bir şeyler var. Gerçeklikten gerçeküstü olana geçiş makyajın kendisidir ve bu da hayal gücünü harekete geçirir. Böylece bütün gözlerin ön sırada olduğu, kadınların maskara şişelerine dönüştüğü ve sonunda gözlerle ve güllerle kaplı elbisesiyle bir gelinin sahneye çıktığı bu fikir geldi aklıma. Defilenin sonunda yani o saf karışıklık anında ben perde arkasından sahneye fırlıyorum. Buradaki fikir, insanların yeni bir yol olduğunu görmelerini sağlamak. Bütün proje Lancôme ile bir diyaloğu anlatıyor. Ben var olan ürünleri alıp onları arzuların nesneleri haline dönüştürdüm. Bu ihtiyaçların pazarlanma işidir. Benim işim ise ürünlerin arkasındaki rüyalardan esinlenerek insanlarda istek uyandırmak. F&T Filmde renkler de çok önemli görünüyor… AE Evet, tabi ki. Renklerin üzerinden çok çalıştık ve birçok kez değiştirdik. Bu mesleğe başladığım zamanlar sürekli fikir değiştiriyor olmam beni üzüyordu, fakat sonradan fark ettim ki değişiklik iyi olabiliyor; kararsızlık bütün bu inşa sürecinin bir parçası. Sonunda her parça yerine oturur ve resmini bitirmiş bir ressam edasıyla tuvalinize bakıp değiştirilecek bir şey kalmadığını görürsünüz. Sonunda renklerimizi bulduk; kırmızı, pembe, mavi ve yeşil… Ve bu renkleri motiflerimizde kullandık ve modernlik ve gelenek arasında tekrar bir çelişki yarattık. Şişenin eğrileri ve düzgün vücutlarıyla bir kombin oluşturduk. Yuvarlak bir dünyada yaşıyoruz ve ben bazı eğriler oluşturmak istedim. F&T Her işinizin içine bu kadar dahil olur musunuz? AE Öncelikle ben çok az projeyi kabul ediyorum. Eğer bir projeyi alıyorsam, onu gerçekten istiyorumdur ve bu konuda kararlıyımdır. Ben gönülsüz bir şekilde oturma odasında çalışan insanlardan değilim. Mecazi olarak benim çalışma odam her zaman mutfaktır. Çünkü mutfak evin bütün sıcaklığının hissedildiği yerdir. Ben işte bir şeyler yapmayı, aktif olmayı severim. Sadece ismimin işte olması beni ilgilendirmez. Proje üzerinde baştan sona çalışmak isterim ve iş üzerinde hata yapacak kadar özgür olmak isterim. En büyük icatlar kazayla ya da doğru tesadüflerle ortaya çıkmıştır.

F&T Filminiz hazirandan itibaren yalnızca online olarak gösterime girecek. Buradan anlaşılabileceği gibi bir teknoloji bağımlısı mısınız? AE Hayır, aksine zerre kadar bilgim yoktur. Ipad kullanmayı öğrenmem tam altı ayımı aldı ve benim bir e-mail adresim bile yok. Şikayetçi değilim aslında, böyle kendimi daha özgür hissediyorum ve hala bilgisayarların şaşırtıcı derecede kullanışlı ve hayatı kolaylaştıran araçlar olduğunu düşünüyorum. Çevremdeki insanlar herhangi bir şeyin uygun olup olmadığı hakkında anında bir fikir verebiliyorlar. Fakat bu şeyleri yalnız tasarlayamamamın altında yatan gerçek ise; çevremdeki insanların verdikleri fikirlerde kendileriyle alakalı küçük gizemlerin var olması ve bunun, bana bu gizemi hayal ederek çözmek ve ifade etmek için özgürlük tanımasıdır. O esrarengiz olma gücüne sahip olmak istiyorum. Günümüzde, insanlar her şeyi bilmek, görmek ve kontrol etmek istiyor. Bizim ise hayal ve gizem için bazı fırsat ve boşluklar yaratmaya ihtiyacımız var. F&T Siz İsrail, Amerika ve biraz da Fransa modasının bir parçasısınız. Kendinizi kozmopolit olarak tanımlıyor musunuz? AE Kendimi bir dünya vatandaşı olarak görmüyorum. Şu an Fransa’da yaşıyorum, yani Fransız’ım. Ben, bana ülkelerin ve dillerin ötesinde tanıştığım her insanın bir şeyler kattığına inanıyorum. Bir balonun içinde yaşayarak bir şey kazanamazsınız. Yeni yerler ve insanlar keşfetmelisiniz. Tasarımcı röntgenci değil teşhirci olmalıdır. Bizim işimiz izlemek ve bunu yansıtmaktır. Kişi gördükleriyle ve bunların ne kadarını kullanabildiğiyle tanımlanır. F&T Başka bir mesleğiniz var mı? AE Bu benim dört yaşımdan beri yaptığım ve bildiğim tek şey. Önce çizimle başladım sonra pamuktan, sakızdan ve babamın sigara paketlerinden küçük oyuncak bebekler yapmaya başladım. Bir defa Saint Laurent’den ayrıldığımda moda dünyasını bırakmak istedim. Küçükken hayatını insanlara adamış bir doktor olmak isterdim ama sonradan fark ettim ki gerçekten yaptığım en iyi iş bu. Nasıl araba sürüleceğini ve nasıl tamir yapılacağını bilmiyorum. Bildiğim tek şey tasarlamak. F&T İnsanlardan Lancôme koleksiyonu hakkında ne demelerini istiyorsunuz? AE Çılgın bir şey bu. İyi bir şekilde!

SIZCE ZAMAN NIHAI LÜKS ZAMANI MI? Kesinlikle! Tasarımcılar tutkulu kişilerdir. Biz her zaman çok yönlüyüzdür ve her zaman bütün hikayeyi sindirmek için yeterince vaktimiz yoktur. Hatta çoğu zaman kendi hikayen için üzülmeye vaktin olmaz.

140

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

Bir defile sonunda hem mutlu hem hüzünlü olurum. Onun için günlerce, gecelerce, haftalarca çalışmışımdır. Yarattığım parçaları özleyeceğim, biliyorum. Çünkü ben onları sadece elbise değil bir kadının üstündeki elbise

olarak hayal ediyorum. Günün sonunda taksiye gittiğimde yanımda 250 kadın olur. Tasarımcılar 30, 40 ya da 50 yıl öncesinden daha az yetenekli değil sadece ilham almak ve arayışa çıkmak için daha az

zamanları var. Yanında biri olmak zorunda çünkü her zaman önünde yeni bir koleksiyon oluyor; çanta, takı, ayakkabı, nakış, deri…liste sonsuz. Bazen ise bütün bu işlerle kendiniz meşgul olmak zorunda kalırsınız.


HER ŞEYIN MÜKEMMEL VE ÇALIŞANLARIN MODEL GIBI OLDUĞU LÜKS BUTIĞI BIR ECZANE GIBI ÇALIŞIR. İNSANLARIN KOKUYU, TADI VE DAHA FAZLASINI MIZAHLA BIRLIKTE HISSETMESINI SAĞLARSINIZ. BIR ÜRÜNÜ ALMANIZ IÇIN, ONUN HAYALLERINIZI IÇINDE BARINDIRMASI GEREKIR. GERÇEK LÜKS INSANLARA GÜLÜMSEYEREK “BEN BUNU ALMAK ISTIYORUM” DEDIRTMELIDIR. 141


f&t beauty interview

HAFTADA DÖRT KEZ SPOR YAPMAYA ÇALIŞIYORUM. BISIKLETE BINIYORUM, KOŞUYORUM, AĞIRLIK KALDIRIYORUM VE YOGA YAPIYORUM. VE SAĞLIKLI BESLENMEYE ÖZEN GÖSTERIYORUM.

142

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


Doğal Güzel

KATIE HOLMES Makyaj markası Bobbi Brown’ın yeni yüzü olan ünlü oyuncu Katie Holmes, güzellik ve bakım sırlarını bizimle paylaşıyor.

FASHION&TRAVEL Bobbi Brown’ın sizin için anlamı nedir? KATIE HOLMES Bobbi Brown’a her zaman hayranlık duymuşumdur çünkü ürünlerini uygulamak çok pratik. Renk paletleri fazla abartılı olmadığı için, makyajı uygulamaya başladığım zamandan itibaren her zaman kendimi çok doğal hissettim. Daha sonra kendisiyle tanıştım, gerçekten çok cömert ve harika biri. Bu şirket ile başardıklarını gerçekten çok heyecan verici buluyorum. İnanılmaz bir enerjisi var. Bobbi Brown, beni birçok konuda heyecanlandırmaya devam ediyor.

F&T Kendinizi Bobbi Brown felsefesi ile nasıl özdeşleştiriyorsunuz? KH Makyajın kendinizi güzel hissettirmesi felsefesini gerçekten çok seviyorum. Zaten güzelsiniz ama Bobbi Brown size kendinizi hem daha güçlü, hem de daha güzel hissettiriyor. Her ne kadar dış görünüş her şey demek olmasa da; yeteri kadar uykunuzu almadığınız zamanlar size kendinizi daha iyi hissettirecek makyaj ürünlerinin olduğunu bilmek ya da endişe ettiğiniz önemli bir toplantınız varsa kendinize olan güveninizi pekiştirmek için bir rujun yeterli olabileceğini bilmek gerçekten çok güzel. Günümüzde kadınlar çok fazla işi birden aynı anda idare etmek zorundalar ve bence bir yandan onlara kendilerini iyi hissettirecek bu küçük şeylerin olması çok önemli. Bobbi Brown ürünlerinin ambalajı bile size kendinizi iyi hissettiriyor. Yaptığı iş ne olursa olsun; ruju sevmeyen bir kadınla bugüne kadar tanışmadım. F&T Bir makyaj markasının yüzü olmak nasıl bir duygu? KH Gerçekten harika bir his! Çok heyecan duyuyorum ve gerçekten minnetarım. Bobbi Brown çok canayakın biri. Nazik ve kendisinden ilham alacağınız insanlarla birlikte çalışmak muhteşem bir his.

F&T Makyaj yapmaya ne zaman başladınız? KH 14 yaşımda maskara ve dudak parlatıcısı sürmeye iznim vardı. Daha sonra liseye geçtiğim zaman biraz allık ve göz farı da kullanmaya başladım. Ama lisedeyken çok meşguldum ve kız okuluna gittiğim için okuldayken hiçbir zaman makyaj yapmıyordum. Daha çok dansa ya da futbol maçlarına giderken makyaj yapıyordum. İşte Bobbi’nin makyajında bayıldığım noktalardan biri de bu…. Girdiğiniz bir ortamda kimse size “Makyajını beğendim!” demiyor. Çünkü biri sizi gördüğünde farkettiği ilk şey makyaj yapmış olduğunuz ise bu her zaman kötüye işarettir. F&T Makyaj uygulamayı ne zaman öğrendiniz? KH Küçük yaşlarımda kız kardeşlerim bana yardımcı oluyordu ve hiçbir zaman fazla aşırıya kaçmamam gerektiğini söylüyorlardı. Daha sonra ancak çalışmaya başladığım zaman öğrenme fırsatı buldum. 17 yaşımda çalışmaya başladım ancak o zamana kadar yüzümü bile yıkamıyordum, bu yüzden makyajı çıkarma kavramı benim için tamamen yeniydi. Günlük makyaj, televizyon ve film makyajından tabii ki çok farklı. Kendi makyajımı kendim yapmak zorunda kaldığım bir zamanı hatırlıyorum; bir makyaj artisti bana yardımcı olması için bu kartı hazırlamıştı. Belki mükemmel değildi ama adımları takip ettim ve başardım! Gerçekten öğrenmenize yardımcı olan bir yol. F&T Uygulama yeteneklerinizi 1 en düşük ve 10 en yüksek olacak şekilde nasıl puanlarsınız? KH Günüme ve sahip olduğum zamana bağlı olarak değişiyor. Sanırım, ortalama 5 civarındayım. Birçok hata yaparak, yapmamam gereken şeyleri öğrendim. Her zaman kafam karışıktı. Eyeliner’ı iç tarafa fazla ve dış tarafa az mı uygulamak gerekiyordu? Herkes farklı birşey söylüyordu. “Kedi gözü” makyajı kesinlikle benim için uygun değildi. Her zaman denemek istemişimdir ama hep sonuç kötü olmuştur. Bazen –her ne kadar sonuçlar süper olmasa da– kız kardeşlerimin ve arkadaşlarımın makyajını ben yaparım. Gerçekten çok keyifli! Çok süper olduğum söylenemez ama hiç olmazsa deniyorum. F&T Günlük cilt bakımı rutininiz nedir? KH Her gün nazik bir şekilde cildimi arındırmaya çalışırım. Toniğe bayılırım. Sabahları tonik sürerim ve geceleri de maske uygularım. F&T Yüzünüzde maske varken mi uyursunuz? KH Evet! Sadece 10 dakikanın yeterli olacağına inanmıyorum. Bu kadar çok saatiniz başka ne zaman olabilir ki? Bu kesinlikle benim karakterimle ilgili. Mesela yeşil meyva sularının iyi geldiğini duyarsam bir günde altı bardak birden içerim! Tabii daha sonra altı ay boyunca içemem. F&T Her gün uyguladığınız günlük makyajınız nasıldır? KH Her gün Bobbi Brown makyajı uygularım. Genelde sadece hafif bir allık, göz farı, maskara ve biraz da dudak parlatıcısı uygularım. Bir gün bir arkadaşım beni kenara çekti ve bana dedi ki “Artık dudak parlatıcısı kullanmaya başlaman lazım. Ben de, “Zaten kullanıyorum?” dedim. Annem hiçbir zaman bir ruj kullanıcısı olmamıştır, hep çok doğaldı – bu yüzden bugüne kadar hiç öyle bir örneğim olmadı. Ama artık her zaman çantamda dudak parlatıcısı bulunduruyorum. Asansörde uyguluyorum ve “İşte bu! Kendimi çok iyi hissediyorum!” diye düşünüyorum. F&T Cildinize bakmak konusunda iyi misinizdir? KH Evet, yüz bakımımı ihmal etmemeye özen gösteririm. Ayrıca düzenli olarak spor yaparım ve bunun işe yaradığını da hissederim.

143


f&t beauty interview GÜZEL BIR ŞEKILDE GIYINMEYI VE MAKYAJ YAPMAYI ÇOK EĞLENCELI BULUYORUM VE ÇOK SEVIYORUM. BIR ANNE OLDUĞUMDA VE GÜZELLIK HAKKINDA BILDIKLERIMI KIZIMA AKTARMAM GEREKTIĞINDE ISE; GENELDE ANNEMIN VE ANNEANNEMIN BANA ÖĞRETTIKLERINI AKTARMAYA BAŞLADIM.

F&T En sevdiğiniz Bobbi Brown ürünü hangisidir? KH Shimmerbrick’e gerçekten bayılıyorum. Çok şükür ki böyle bir ürün var! Bu ürün hakkında bayıldığım şeylerden biri de tek aşamalı bir ürün olması. Fırçanız olmasa bile parmaklarınızla uygulayabilirsiniz. Bu ürünü her yere uygulayabiliyorum; gözlerimin altına bile. Kime ne ki? Bu sadece parıltı! Gerçekten çok hoşuma gidiyor. Eğer bir yere geç kaldıysanız uygulayabileceğiniz çok pratik bir ürün. Hem abartılı görünmüyor hem de çok şık. Aynı zamanda Bobbi Brown’ın lip gloss’larını da çok seviyorum. Hem fazla yapışkan değil, hem de oldukça nemlendirici bir ürün. Ayrıca oldukça kalıcı. F&T Makyajınızı nasıl organize ediyorsunuz? KH Seyahat boyunda bir makyaj çantam var ve her zaman için ihtiyacım olan herşey ile dolu tutuyorum. Bu yol gerçekten işe yarıyor; günlük makyajımın tamamı bu çantanın içinde. Ama özel günler için kendime güvenemiyorum – bunun için bir uzmandan yardım almayı tercih ediyorum. F&T Annenizden ve anneannenizden öğrendiğiniz güzellik sırları nelerdir? KH Annem, her zaman için sağlıklı olmanın ve dengeli beslenmenin çok önemli olduğuna inanır ve sağlıklı bir cildin her zaman için diğerlerinden farklı olduğunu söyler. Ayrıca yüzüme sabun kullanmamam gerektiğini de söyler. Annem çok güzeldir ve her zaman çok az makyaj yapar. Yetiştirilme şeklim, kim olduğumuzu keşfetmek üzerineydi; asla nasıl göründüğümüz ile ilgili değildi. Ama tabii ki kendimize bakmamız işin özüydü. Hem anneannem, hem de annem oldukça mütevazidirler. Çok zevklidirler ve detaylara önem verirler. İşte bu yüzden de onlara göre güzel ve şık olan; oldukça kaliteli ve “az ama öz” olandır. Eğer okula giderken yüzümde çok fazla makyaj görürlerse mutlaka çıkarmamı isterlerdi. F&T Güzellik ikonlarınız kimler? KH Lauren Hutton, çünkü gerçekten harika birisi ve gitgide daha da

144

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

harika olmaya devam ediyor. Ayrıca gün geçtikçe daha da güzelleşiyor. Audrey Hepburn. Michelle Obama. Grace Kelly. Annem. New York’da çok fazla kadın var! Hepsinde de bu güzelliği görebiliyorum. F&T Özel davetlerde nasıl makyajdan hoşlanırsınız? KH Bazen biraz eğlenmek isterim ve dudaklarıma parlak bir ruj sürerim. Ama her zaman için mümkün olduğu kadar doğal olacak şekilde; kapatılması gerekenleri kapatıp, ön plana çıkarmak istediklerimi vurgularım. Her zaman için kendim gibi gözükmek isterim. Kırmızı halı üzerinde 15 dakikanız var ve tanıdığınız herkesi orada görüyorsunuz. Ve eğer palyaçoya benzerseniz; garip bir durum olur. İşte bu yüzden oldukça doğal olmayı severim… Ama takma kirpiği çok severim. Eğer uygun olsaydı, her gün takmayı isterdim. F&T Dünyanın en başarılı makyaj artistlerinden bazıları ile çalışma fırsatınız oldu. Onlardan kazandığınız ipuçları nelerdir? KH Her zaman çok meraklıyımdır. Yeni ürünleri, losyonları ve diğer ürünleri hep keşfetmek isterim. Ve her zaman göz makyajını nasıl yaptıklarını öğrenmek isterim. Bence işin püf noktası, eyelinerı fazla abartılı olmayacak şekilde sürmeyi öğrenmek. Bu aralar bir oyun için hazırlanıyorum ve bu oyunda kendi makyajını kendin yapıyorsun. Oynadığım en son oyunda bir makyaj artisti benim ihtiyacım olan herşeyi bana uygulamıştı. Pratik yapmaya devam ediyorum. Muhtemelen öğrendiğim en güzel ipucu ise; koyu renklerden ziyade doğal renkte rujların bana daha uygun olduğu. F&T Kalem mi yoksa sıvı eyeliner mı kullanıyorsunuz? KH Kalem. Sıvı olanı uygulamaya korkuyoroum çünkü ellerimi o kadar sabit tutamıyorum. F&T Herhangi bir güzellik kuralınız var mı? KH Bol miktarda su için. Allık uygularken dikkatli olun. Şu anda yanaklarımın domates gibi gözükmediğini umarak söylemek istiyorum ki; bazen az ve öz olmak gerekir.


F&T Bobbi ile çalışmak konusunda sizi en çok ne heyecanlandırıyor? KH Bobbi’nin hem karakterine hayranım hem de ona bir profesyonel olarak çok saygı duyuyorum. Kendisi tam bir ilham kaynağı. Bobbi bu şirketi kurdu ve kendini ona adadı. Düzenli olarak yeni paletler üretiyor. Yaptığı iş gerçekten harika çünkü sürekli olarak birçok kadını yakından tanıma fırsatı ediniyor. Sabah hazırlıklarımızı hızlandırmak için başarılı ürünlere ve pratik düzeltmelere her zaman ihtiyacımız var. Bobbi Brown ürünlerini kullanmanın bu kadar kolay olmasına bayılıyorum. Ayrıca kadınların makyajlarını değil; kendilerini göstermelerine olanak sağlamasına bayılıyorum – sadece sahip oldukları güzelliklerini tamamlamaya yarıyorlar. Ve tüm bunların bir parçası olmak gerçekten harika. F&T Yaratıcı sürecin bir parçası olmaktan hoşlanıyor musunuz ve bir palet yaratmayı planlıyor musunuz? KH Yaptığım her işte yaratıcı sürecin bir parçası olmayı çok severim. Ancak bunu daha önce hiç denememiştim; Bobbi’nin platlerini nasıl bir araya getirdiğini öğrenmek konusunda çok meraklı ve heyecanlıyım. Ayrıca onunla vakit geçirmeyi çok seviyorum, bu yüzden çok keyif alacağımıza eminim. F&T Neler size ilham verir? KH New York sokaklarında yürürken gördüğüm farklı geçmişlere ve mesleklere sahip birçok kadının apartmanlarından ne şekilde giyinerek çıktıklarını görmek bana ilham veriyor. İşte New York’un bayıldığım taraflarından biri de bu; eşofmanlarınızla herhangi bir yere gidemezsiniz. Yoksa sizi kimse affetmez. Dışarıda yürümeye başladığınızda her daim hazır olmalısınız. Bu sizin duruşunuzdur. Ayrıca eski filmler, yeni filmler, eski güzellik kitapları, eski moda kitapları ve sanat da bana çok ilham verir. Gerçekten, her yerden ilham alabilirim. F&T Vücudunuzun sağlığını ve yüzünüzün güzelliğini korumak için düzenli olarak yaptığınız birşey var mı? KH Haftada dört kez spor yapmaya çalışıyorum. Bisiklete biniyorum, koşuyorum, ağırlık kaldırıyorum ve yoga yapıyorum. Ve sağlıklı beslenmeye özen gösteriyorum. Haftada bir kez kendinizi patates kızartması ya da cupcake ile ödüllendirmenin de önemli olduğunu düşünüyorum. Ama genelde lahana, salata ve tavuk gibi yemekler yemeye çalışıyorum. Bu şekilde hayatın temposuna ayak uydurabiliyorum. Ve yediğim sağlıklı besinlerin kesinlikle cildimi güzelleştirdiğini düşünüyorum. F&T Bir oyuncu olarak, rolünüzü benimsemenize makyaj nasıl yardımcı oluyor? KH Bir karakteri yaratmakta makyajın çok önemli etkisi var. The Kennedys dizisi için bana uygulanan makyaj bugüne kadar bana uygulanan en uç makyajlardan biriydi. Hem bu süreçten daha önce hiç geçmediğim için, hem de makyaj uygulama yönteminin ya da gölgelendirmenin yüzünüzü nasıl değiştirebildiğini fark ettiğim için makyaj artistime bir kez daha saygı duydum. Önce kendiniz gibi göründüğünüz ve daha sonra değişen saçınız ve makyajınız ile birlikte “Tamam, artık ben bu kişiyim.” dediğim en bariz deneyim buydu. Pieces of April üzerinde çalıştığım za-

145


f&t beauty interview oluyor. Biz de tasarım yaparken aynısını yapmaya çalışıyoruz– kızın kaybolmadığına emin olmak istiyoruz. Ve kesimlerin yeteri kadar çekici ve kıyafetlerin yeteri kadar kullanışlı olmasına özen gösteriyoruz. Bu yüzden aslında ikisini bir araya getiriyoruz. Ayrıca modellerle birlikte oturarak hangi modellerin hangi kıyafetlerle kendilerini iyi hissettiklerini keşfetmeye çalışıyoruz. Daha sonra Bobbi geldiği zaman makyaj testleri yaptığımızda bu genelde kızları ön plana çıkarmak için yeteri kadar renk üretmek üzerine oluyordu. Genelde fazla iddialı olan makyajdan kaçınmaya çalıştık. Gerçekten göz kamaştırıcı oldukları için makyajın yeterince hafif olmasını istedik. Bu yüzden sadece onları ön plana çıkarmak istedik. Bunu da Bobbi gibi birisi rahatlıkla yapabilir. Kızlar mükemmel bir değişim geçirdiler. Onlarla karşılaştığımda onları göz kamaştırıcı bulmuştum ama hazırlıkları bittiği zaman onları tekrar gördüğümde onlara hayran kaldım. F&T Kadınların kendilerini güzel hissetmeleri için neye ihtiyaçları var? KH Kendine güven. F&T Kişiliğinizi kısaca nasıl özetlersiniz? KH Birçok işi aynı anda bitirmeye çalışırım. Yeni fırsatlar yaratmayı severim.

manları da hatırlıyorum. Çok ağır bir makyaj ve kırmızı izler uygulandığı için benim için çok uç bir görünüm oluşmuştu. Makyaj sayesinde anında kendimi asi hissettim ve rolüme kendimi adapte edebildim. Siz yerinizde otururken; normalde uygulamayacağınız bir makyajın size uygulanması bile zihninizde kendinizi başka biriyle özdeşleştirmenizi sağlıyor.

F&T Siz ne zaman kendinizi güçlü hissedersiniz? KH Yapılacaklar listemdekileri bitirmiş olduğumda.

F&T Bugüne kadar herhangi bir karakterin görünümünü kendinize adapte ettiniz mi? KH Bazen kendi kendime şunu söylüyorum, “Bu film bittikten sonra bu ruju kendime alacağım çünkü gerçekten harika görünüyor.” Ama oynadığınız karakterle çok fazla zaman geçirdikten sonra kendi kendinize şunu söyleyebiliyorsunuz, “Kendime ait makyajımı yaparak ve kıyafetlerimi giyerek tekrar kendim olmak istiyorum.” F&T Kırmızı halıda ya da televizyonda ya da bir moda defilesinde nasıl bir görünüme sahip olmak istersiniz? KH Aslında değişiyor. Mesela bir gündüz programında genelde taze ve ağır olmayan bir makyaj Isterim. Letterman veya Leno’da ise eğlenme fırsatın vardır çünkü gecenin geç bir saati olmuştur ve daha seksi bir programdasındır. Bu yüzden dumanlı bir göz ya da başka cesaret gerektiren bir makyaj uygulayabilirsin. Bu şovlarda genelde stres olmadan eğlenmeme bakarım. Ama kırmızı halıda çekilecek fotoğrafların her yerde görüleceğini hissederim. Bu yüzden biraz daha streslidir. Mükemmel görünmek istersiniz. Ayrıca siz orada dururken kameralar size zoom yaparlar. O yüzden böyle günlerinde sabahında yüz bakımımı en güzel şekilde yapmaya çalışırım. F&T Bir kızınız olduktan sonra güzellik hakkındaki düşünceleriniz nasıl değişti? KH Güzel bir şekilde giyinmeyi ve makyaj yapmayı çok eğlenceli buluyorum ve çok seviyorum. Bir anne olduğumda ve güzellik hakkında bildiklerimi kızıma aktarmam gerektiğinde ise; genelde annemin ve anneannemin bana öğrettiklerini aktarmaya başladım. En önemlisinin kalbinizden ve aklınızdan nelerin geçtiğidir. Her zaman için dudak parlatıcısını zevkle kullanacağız ve kızım büyüdüğü zaman da tıpkı şimdi benim kullandığım gibi kullanacak ancak asıl odak noktasının dış görünümü olmasını istemem. Asıl önemli olan dış görünüşten ziyade bence spor yapmak ve okumak gibi şeylerdir. F&T Moda markanız Holmes & Yang defileleri için makyaja farklı bir şekilde yaklaşmanız gerekiyor. Sizin buradaki duruşunuz nedir? KH Bobbi için çalışmanın bizi en memnun eden tarafı; makyajının kadınları ön plana çıkarması, gördüğünüz makyaj değil kişinin kendisi

146

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

Katie Holmes ve Bobbi Brown

Bobbi Brown Diyor ki: Katie Gerçek Bir Kadın Bobbi Brown için en uygun yüzü buldum ve bu ünlü biri çıktı. Katie Holmes ile ortak bir arkadaşımızın aracılığıyla tanıştık ve aramızda anında bir bağ kuruldu. İkimiz de orta batılıyız, girişimciyiz ve birçok işi aynı anda yürütmeye çalışan birer anneyiz. Birlikte bu kadar çok ortak noktamız olduğunu bulmak gerçekten harika. Yeni programı hakkında konuşmaya başladığımız sırada fark ettim ki; markamı temsil edecek en mükemmel kişi oydu. Katie, genç bir kızken hayranlık duyduğum Love Story filminin yıldızı Ali McGraw’ın modern bir versiyonu gibi. Gözlerindeki ışıltı ve her tarafa aydınlık saçan gülümsemesi ile klasik bir güzelliğe sahip. Ayrıca kendine güvenen, ayakları yere basan, olumlu, hem içi hem de dış görünümü güzel bir kadın. Katie Holmes’un gerçek bir kadın olduğunu düşünüyorum– kariyer sahibi, sahip olduğu hayır kurumu “Dizzy Feet” ile topluma destek olan fedakar bir anne.


SEZON MODASINI SAÇINLA YANSIT! Saçınızın, genel görünümünüzün ve stilinizin en önemli parçası olduğunu biliyor musunuz? Sezon modasını saçınızla yansıtmanız için Toni&Guy saç bakım ve şekillendirme ürünlerini kullanarak dört farklı tarzda saç stili oluşturduk. Sayfaları çevirin ve yeni sezon tarzınızı oluşturmak için ilham alın!

147


RAHATLIK HER ŞEYDEN ÖNEMLI DIYENLER IÇIN... Şort, baskılı ya da çiçekli tişört, kısa ceket, renkli aksesuarlar ve spor bir çanta! İşte casual görünmek bu kadar kolay! Çabasız şıklığın anahtarı olan bu parçalarla yaz aylarında rahat ve havalı bir görünüme kavuşabilirsiniz. Hafif makyaj ve doğal görünümlü dalgalarla mutlaka şıklığınızı tamamlamayın. Toni&Guy Casual Seri’sinin üç farklı ürünüyle hacimli, doğal ve havalı saçlara sahip olmak mümkün! İşte adım adım doğal saçlara sahip olmanın sırları!

148

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


EVDE NASIL YAPACAKSINIZ?

Nemli saçlarınıza TONI&GUY Deniz Tuzu Etkili Şekillendirici Sprey’i sıkın. Saçlarınzda denizden henüz çıkmışcasına belirgin, dalgalı ve doğal bir görünüm yaratın. Saçlarınızı parmaklarınıza dolayarak bukleler yapın ve buklelerinizin üzerine fön makinesini tutarak saçlarınızı kurutun.

Saçlarınız tamamen kuruduğunda buklelerinizi dağıtarak saçlarınıza dalgalı bir görünüm kazandırın. Başınızı öne doğru eğin ve saçlarınızı ellerinizle dağıtın. Bu hareket saçlarınızın daha hacimli görünmelerine yardımcı olacak. Özel formülü sayesinde, saç ve saç diplerinde oluşan yağlanma ile savaşan TONI&GUY

Şekillendirici& Yağ Emici Saç Pudrası’nı

TONI&GUY

diplere dökerek saçlarınıza şekil verin.

Deniz Tuzu Etkili Şekillendirici Sprey: 34 TL.

Özel başlığı ile saçın en çok hacim gereken kısmı olan saç diplerine hacim ve hareket katan TONI&GUY TONI&GUY Hacim Verici Köpük’ü nemli saçlarınıza Hacim uygulayarak saçlarınızı şekillendirmeye hazırlayın.

TONI&GUY Esnek Tutuşlu Saç Spreyi: 36 TL.

Verici Köpük: 36 TL.

TONI&GUY

Şekillendirici& Yağ Emici Saç Pudrası: 40 TL.

Doğal görünümün ve hacmin gün boyu kalıcı olmasını sağlayan TONI&GUY Esnek Tutuşlu Saç Spreyi’i kullanarak saçlarınızda yumuşak ve dokunulası bir sonuç elde edin.

VERSACE

WUNDERKIND

TARZINIZI TAMAMLAYIN

Haute Hippie Happiness is a 10 $ Tee

Cambridge

Swatch

İnci

Aeropostale

TONI&GUY SAÇ BAKIM VE ŞEKİLLENDİRME ÜRÜNLERİNİ BOYNER, YKM, WATSONS, GRATIS VE SEÇKİN PARFÜMERİLERDE BULABİLİRSİNİZ.

149


GÖSTERIŞLI OLMAK HER ŞEYDEN ÖNEMLI DIYENLER IÇIN... Eğlenmesini bilen, gösterişli ve her an gözleri üzerine çeken RetroHollywood bir stile sahipseniz, dantel veya payetli elbiselerin, ince topuklu stilettoların gardırobunuzun vazgeçilmez parçaları olduğu kesin! Ekstra buğulu göz makyajı ve büyük takılarla stilinizi tamamlamayı seviyorsunuz. Artık Toni&Guy Glamour Serisi’nin dört farklı ürünüyle evde yapabileceğiniz gösterişli topuzlar ve hacimli modellerle Retro-Hollywood tarzınız kesinlikle kusursuz!

150

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


EVDE NASIL YAPACAKSINIZ?

Işığı dibinden ucuna kadar saçın her noktasına yansıtarak, doğal parlaklıkta dalgalar ve bukleler oluşturmaya yardımcı olan TONI&GUY Işıltı Verici Şekillendirici Köpük’ü nemli saçınıza uygulayın. Köpüğü saçınızın diplerinden uçlarına doğru tümüne yedirerek uygulamaya özen gösterin.

TONI&GUY

Saçın şeklini gün boyu koruyarak yoğun sabitleyici tutuş sağlayan ve elektriklenmeye, nemli havaya karşı saçı koruyan TONI&GUY Yüksek Tutuşlu Saç Spreyi’ni saçınızın her parçasına hafifçe sıkın. Buklelerinizi ellerinizle dağıtın ve uçlardan diplere doğru tarayarak hacim kazandırın.

Işıltı Verici Şekillendirici Köpük: 36 TL.

Saçlarınızı fön makinesiyle kuruttuktan sonra parçalara ayırın. Her parçayı maşa ile kıvırarak, saçlarınıza dalgalı bir görünüm kazandırın.

TONI&GUY Yüksek Tutuşlu Saç Spreyi: 36 TL.

Saçlarınıza istediğiniz şekli verdikten sonra kalıcılığını korumak için tekrar TONI&GUY Yüksek Tutuşlu Saç Spreyi’ni sıkın.

TARZINIZI TAMAMLAYIN Beymen

3.1 PHILLIP LIM

FAY

So Chic

Alaia Diane Von Furstenberg

Joseph Alexander Wang

TONI&GUY SAÇ BAKIM VE ŞEKİLLENDİRME ÜRÜNLERİNİ BOYNER, YKM, WATSONS, GRATIS VE SEÇKİN PARFÜMERİLERDE BULABİLİRSİNİZ.

151


SADELIK HER ŞEYDEN ÖNEMLI DIYENLER IÇIN... Tercihinizi her zaman sade, klasik giyim tarzından yana kullanıyorsanız; renkli gömlekler, kalem etekler ve kısa ceketlerle hanım hanımcık görünmek size hiç de yabancı değil. Klasik kıyafetleri seçerken, gösterişli ama kibar görünmeyi, sadeliğini şıklığa dönüştürmeyi iyi biliyorsunuz. Makyaj seçiminde doğal makyajdan şaşmıyorsunuz, asla abartılı ve koyu tonlarda makyaj size göre değil! Yandan ayrılmış düz saçlardan romantik perçemlere günün her saatine uygun saçlarla asla demode olmayan zamanın ötesinde bir görünüşe sahipseniz, Toni&Guy Classic Seri’sinin üç ürünü mutlaka denemelisiniz. İşte gün boyu elektriklenmeyen, şeklini koruyan düz saçların sırları!

152

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

T

Du Ş Ba


EVDE NASIL YAPACAKSINIZ?

TONI&GUY

Durulanmayan Şekillendirici Bakım Kremi: 30 TL.

Saçı yatıştırıp yumuşatarak, kolayca şekil almasını sağlayan TONI&GUY Durulanmayan Şekillendirici Bakım Kremi’ni saç diplerinizden uçlarına doğru uygulayarak saçlarınızı şekillendirmeye hazırlayın.

Saçınızı parçalara ayırın ve düzleştirici kullanarak, saçınızı düzleştirin.

Isı ile şekillendirme sonucu oluşan yıpranma, kırılma ve elektriklenmeyi önlemeye yardımcı olan TONI&GUY Isıya Karşı Koruyucu Sprey’i nemli saçınıza uygulayın.

TONI&GUY

Isıya Karşı Koruyucu Sprey: 34 TL.

TONI&GUY Geniş bir fırça ile saçınızı tarayarak kurutun. Tekrar saçınızın tümüne TONI&GUY Isıya Karşı Koruyucu Sprey’i sıkın.

Saçlara parlak ve yoğun bir ışıltı veren, pürüzsüz bir tutuş sağlayan, saçtaki uçuşmayı ve elektriklenmeyi önleyen TONI&GUY Parlaklık Verici Serum’u avucunuzun içinde iyice dağıtın. Serumu saç diplerinizden uçlarına doğru uygulayarak saçlarınıza ışıltı kazandırın.

Parlaklık Verici Serum: 40 TL.

FELDER FELDER

TOMMY HILFIGER

TARZINIZI TAMAMLAYIN 3.1 Phillip Lim

Dsquared2

Theory

Theory Max&co

TONI&GUY SAÇ BAKIM VE ŞEKİLLENDİRME ÜRÜNLERİNİ BOYNER, YKM, WATSONS, GRATIS VE SEÇKİN PARFÜMERİLERDE BULABİLİRSİNİZ.

153


FARKLILIK HER ŞEYDEN ÖNEMLI DIYENLER IÇIN... Kuralları yıkan, cesur, hayatı uçlarda yaşayan bir tarza sahipseniz sarılar, yeşiller, turuncular, her rengin neon hali ve blok renkler bu yaz gardırobunzun olmazsa olmazları! Uzun eyeliner çizgileri, pembe rujlar, kalın kaşlar ve ışıltılı farlarla makyajınızda farklılık yaratmak tam size göre! Toni&Guy Creative Serisi’yle cesur tarzınızın çok iyi bir ikili olacağına eminiz. Toni&Guy Creative Serisi’nin iki ürünüyle görünümünüzü tamamlayacak şaçlar için işte ipuçlarımız!

154

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


EVDE NASIL YAPACAKSINIZ?

Isı ile şekillendirmeden önce yıpranmaya karşı korumak için nemli saçınıza TONI&GUY Isıya Karşı Koruyucu Sprey’i eşit şekilde sıkın. Ellerinizle koruyucu spreyi saçlarınıza iyice dağıtın.

TONI&GUY Isıya Karşı Koruyucu Sprey: 34 TL.

Saç hatlarınızı belirginleştirmek için saçlarınıza TONI&GUY Şekillendirici Krem Jöle’yi uygulayın. Ürünü avuç içlerinizde ovuşturarak yumuşatın. Kalıcı bir tutuş için, saçınıza dilediğiniz şekli vererek kullanın.

TONI&GUY

Şekillendirici Krem Jöle: 32 TL.

Saçlarınızı fön makinesiyle hafif nemli kalana kadar kurutun.

TONI&GUY Ekstra Yüksek Tutuşlu Saç Spreyi: 36 TL.

Saçlarınızı parçalara ayırarak, düzleştirici yardımıyla diplerinden uçlarına doğru düzleştirin.

Ekstra yüksek tutuşlu formülü ile saçlarda uzun süreli, güçlü tutuş sağlayarak yer çekimine meydan okuyan TONI&GUY Ekstra Yüksek Tutuşlu Saç Spreyi ile saçlarınızı sabitleyin.

PORTS 1961

TARZINIZI TAMAMLAYIN Tom Ford

LANVIN

Alicia+Olive

Markus Lupfer

Alexander Wang Giuseppe Zanotti

TONI&GUY SAÇ BAKIM VE ŞEKİLLENDİRME ÜRÜNLERİNİ BOYNER, YKM, WATSONS, GRATIS VE SEÇKİN PARFÜMERİLERDE BULABİLİRSİNİZ.

155


f&t lifestyle tips

PRATIK

Hayat Rehberi Zaman çocukluğumuzdaki gibi ağır, aheste akmıyor artık. Domino taşları gibi yuvarlanıyor saatler. Her şey hızlı. Hem de çok hızlı… Ruhsal terapi uzmanları “yavaşlayın” diye telkinlerde bulunsalar da nafile. Kaçımız girdiğimiz öğütücü çarkın dışına çıkabiliyoruz ki? Kendimizi çoktan unuttuk adeta. Ama durun… O kadar da umutsuz olmamıza gerek yok. Madem çok çalışıyoruz , bunca çalışmaya biraz da para kazanıyoruz, değil mi? Şehirde yaşıyoruz. Her gün bir yenilik var aslında. Yeni fikirler uçuşurken, yeni şirketler kuruluyor, pek çok kolaylık bizler için. Bize zaman ve özgüven kazandıracak, belki de bizi ışıl ışıl parlatacak, neşelendirecek öneriler demeti sunuyorum. Yazı Nilüfer Ülkügüner Şengel

K

oşuyoruz. Evden işe, işten eve. Günün, haftanın ve derken mevsimlerin nasıl geçtiğini anlamıyoruz. Nereye koştuğumuzu bile bazen sorgulamıyor, hayallerimizi toprağa gömüyoruz. Eşimize, çocuğumuza, ailemize, arkadaşlarımıza yeterli, kaliteli zaman ayıramıyoruz. Telefon ve bilgisayar ekranı başındayız çoğumuz. Kendimize bile zaman ayıramıyoruz. Hafta sonları yemek yapıp şöyle keyifle bir masa mı donatalım,

156

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

alışveriş mi yapalım, kuaföre mi koşalım, çocuğumuzun yüzme okuluna mı gidelim, akraba ziyaretleri mi yapalım, yeni açılan bir cafe’ye mi gidelim bilemiyoruz. Vaktimiz kısıtlı, hafta sonu bu planların kaçına yetecek? Yorgunuz. Hani bu haftasonu spora başlayacaktık, hani daha sağlıklı beslenecektik, yaza girerken fazla değil üç-beş kiloyu çok da zorlanmadan verecektik. Sergiye, sinemaya, tiyatroya gidecektik… Burada sizin için derlediğim “Pratik Hayat Önerileri”, kısa zamanda, çok daha fazla şeyi,

içinize sinecek şekilde yapmanızı sağlayacak. Evinize kadar gelip sizi çalıştıracak “personal trainer”ınız, diyetinize uygun yemekleri pişirip evinize, iş yerinize zamanında ulaştıracak özel diyetisyeniniz, tamiri, bakımı, yıkanması, hatta benziniyle bile uğraşmayacağınız kullanıp bırakabileceğiniz Yoyo arabalar, günlük, hatta saatlik kiralayabileceğiniz tam teşekküllü ofisler ve toplantı salonları…Tüm bu önerilerim size hem vakit, hem de para kazandırmak için bire bir.


Sabahın İlk Işıklarıyla MFB, Yani Sağlıkli Yaşam Programı

SLOGAN: LIVE, LOVE, EAT, DIET & DO IT

Yaza girerken herkes gibi biraz incelmek istiyoruz. Tiril tiril giysilerin içinde salına salına dolaşmak, bikini giyebilmek, sade beyaz bir t-shirt ve keten bir pantalonla bile şık olabilmeyi istiyoruz. Gelin görün ki eşiniz ve çocuklarınız kızarmış köftelere, bol soslu makarnalara, lezzetli böreklere ve keklere alışmışlar. Sonuçta diyeti başka bir bahara, başka bir pazartesiye, başka bir bayram sonrasına bırakıyorsunuz. Bu yaz da böyle geçsin diyorsunuz. Erteledikçe erteliyorsunuz. Sonra zaman geçiyor ve beni sevenler böyle seviyorlar diyorsunuz. Zayıflayınca zaten yüzüm çöküyor diyorsunuz. Arkadaşlarınız sen böyle çok sevimlisin, kilo sana yakışıyor demeye devam ediyorlar. Aynalarsa tam tersini söylüyor. Lastikli şalvar tarzı bol pantalonlara, salaş ve dökümlü giysilere bakarken buluyorsunuz kendinizi. Siyah pantalonlar ve takımlar üniformanız oluyor. Ve sonra “en önemlisi ruh güzelliğidir” noktasına gelmek üzereyken iç sesiniz sizi sürekli uyarıyor. İşte bu noktada çığlığınızı duyarak önemli bir hizmet veren MFB, pratik hayat rehberimizin ilk konusu oluyor. Burada eve, kapınıza kadar gelen sağlıklı ve size özel hazırlanan yemeklerden bahsedeceğim. Size bu servisi layığıyla aktarabilmek için MFB’den bir günlük yiyecek alıyorum. Bakalım lezzet düşkünü ancak gençleşme ve zayıflama isteklisi olarak ben ne yapacağım? Sabah 07:00’de güleryüzlü bir kurye kocaman bir paket getiriyor bana. İçinde her öğün için özenle kutulanmış, tarihi ve besin değerleri yazılı kitapçığıyla harika görünen yiyecekler var. Kutuda neler yok ki… Sabah için haşlanmış yumurta, incecik ve lezzeti açmadan bile hissedilen bir esmer ekmek, dilimlenmiş salatalık ve çeri domatesler var. Bir güzel de çay yapıyorum kendime. Bu hafif ama doyurucu kahvaltıdan sonra jelatin kutusunda kurutulmuş incir, üzüm, badem ve kayısı gibi lezzetli atıştırmalıkları cebime atıp sokağa çıkıyorum. Tabii işe götüreceğim öğlen yemeğimi ve ikindide yiyeceğim bana sürpriz olan marble kakaolu keki de almayı unutmuyorum. Öğlen büyük bir bardak nefis domates suyu, krem peynirli ve somon fümeli gayet doyurucu sandviçim ve balzamik soslu kocaman bir salatam var. Daha ne isterim? Çok lezzetli ve çok doyurucu seçenekler bunlar. Akşam üzeri beş çayıyla kakaolu kek yemek de bu incelik paketi kapsamındaki yiyecekler içinde benim gibi bir pastane sevdalısına şahane geliyor. En harikası da akşam evde enfes baharatlarla çeşnilendirilmiş tavuk köftelerini, ıspanak püresi, haşlanmış elma dilimi patatesler ve ev yapımı buz gibi limonatayı dolapta bulmaktı derim. Tüm öğünler çok lezzetli, çok güzel şekilde sunulmuş ve tertemiz hazırlanmıştı. Hiç de tatsız tutsuz olur diye düşündüğümüz diyet yemek sınıfına girmiyordu yediklerim. En önemlisi içlerinde kimyasallar ve katkı maddeleri yoktu. Sağlıklı seçeneklerdi. Ve diyetisyenler tarafından kişiye özel hazırlandıklarını bilmek gerçekten de büyük bir konfordu. Broşürde ise aynen şöyle yazıyordu. “Sağlıklı bir zayıflama programında ayda 2 ila 4 kilo arası vermeniz beklenir.” Yani kendim ve sizler için ümitliyim. Başarabiliriz. Tabii spor, egzersiz ve pratik bilgilerden, diyetisyen görüşlerinden de faydalanıyoruz bu sistemde. Pratik mi pratik bir servis. Çok büyük bir ihtiyacı karşıladığını düşünüyorum. Bence MFB first class uçmak gibi…

1

157


f&t lifestyle tips

2 Trafik Derdine Farklı Bir Çözüm

“YOYO” KULLAN-BIRAK ARAÇLAR Malum İstanbul trafiği. Bir yerden bir yere yetişmek mesele. Bir süredir ‘YOYO’ ismini duyuyordum. Sorularım firmanın temsilcisi Berkman Çavuşoğlu’na… FASHION&TRAVEL Hayatı çok kolaylaştırıyor olmalısınız. YOYO nedir? Bize neden bu tür bir hizmete ihtiyaç duyulduğunu anlatır mısınız? BERKMAN ÇAVUŞOĞLU YOYO yeni nesil bir ulaşım hizmeti sunuyor; kullanıcılarına diledikleri zaman aralıklarında ihtiyaçları kadar sürelerde, genellikle saat bazlı araç kiralama imkanı sunuyor. Hem de self-servis, pratik, teknolojik ve ekonomik bir şekilde. YOYO, “kullan-bırak araçlar” hizmeti ile İstanbul’un şu anda 35 farklı şehiriçi lokasyonunda araçlarını hazır halde tutuyor. Tek yapmanız gereken YOYO’ya üye olup istediğiniz aracı, ihtiyacınız olan süre kadar (dilerseniz 1 saat, dilerseniz 1 ay) kiralamak. Self-servis olarak; sahip olduğunuz bir YOYO Kart veya Iphone’unuzdaki aplikasyon ile de rezerve ettiğiniz aracı açıp, kullanmaya başlamak. Üyelik formunu doldurup kartınızı almak ve aracı kullanmaya başlamak sadece bir dakika sürüyor. Bu tür bir hizmete 3 sebepten dolayı ihtiyaç duyuluyor: 1) Ekonomik olması çünkü saatlik 10 TL’ye bir MINI araç kiralayabiliyorsunuz. Günlüğü ise 110 TL.’ye geliyor. 2) Pratik olması; şehir merkezinde, yaşadığınız ve çalıştığınız yerlere yakın yerlerde YOYO noktalarının olması ve araçlara hemen ulaşılabilmesi. 3) Teknolojik olması; elektronik bir kart veya iPhone aplikasyonununuzla bulunduğunuz yere en yakın yerde hazır bulunan bir aracı rezerve edip anında kullanmaya başlayabiliyorsunuz. Hiçbir zaman kaybı ve prosedür olmadan. F&T Ne kadar zaman oldu faaaliyet göstereli? Dünyada örnekleri var mı? BÇ Bir yılı henüz doldurduk, daha çok genciz. YOYO bizim keşfimiz değil. On yılı aşkın senedir ABD’de hizmet veren ve dünyada giderek yaygınlaşan “car sharing” iş modelinin Türkiye’deki uygulaması. Bizim farkımız, bu işe bakış tarzımız; uygulamadaki yaratıcılık ve mükemmeliyetçiliğimiz. Örneğin dünyada hiç bir car sharing operatörünün sunamadığı “aracınızı kapınıza kadar getirir, bıraktığınız yerden alırız” vale hizmetini YOYO verebiliyor; tam bir KULLAN-BIRAK otomobiller mantığıyla. Türkiye’de de bu işe ilk başlayan biz değiliz ama en büyüğü ve en eğlencelisi olduğumuz kesin.

158

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

F&T Sadece İstanbul’da mı YOYO kullanabiliriz, yoksa başka şehirlerimizde de var mı bu uygulama? BÇ Şimdilik sadece İstanbul’da. Farklı şehirlerden ‘franchise’ teklifleri alıyoruz, ancak yaptığımız iş ve markanın, bir başkasına emanet edilemeyecek kadar değerli olduğunu düşünüyoruz. Önümüzdeki aylarda farklı şehirlerde kendi operasyonlarımızı yönetmeyi planlıyoruz. F&T YOYO sistemini kullanmanın bedeli nedir? Ödemeler ve üyeliklerle ilgili bizleri aydınlatır mısınız? Paket fiyatlar, promosyonlar ve indirimler oluyor mu? BÇ Yoyocu olabilmeniz için önce sistemimize üye olmanız gerekiyor. Driveyoyo.com sitesinden veya YOYOMat teslim noktalarından kolaylıkla başvuru yapılabilir. Yıllık üyelik 69 TL. Üyelik başvurusunun onaylanması ile üyeye özel “YOYO üye kartı” oluşturulur. Kartınızı ilk rezervasyonunuzda YOYO görevlilerinden aldıktan sonra bir daha hiç bir zaman YOYO görevlileri ve prosedürlerine maruz kalmaz, sadece aracınızı internet veya cep telefonundan rezerve eder, kartınız veya Iphone aplikasyonunuz ile kapılarını açar ve keyfini çıkartırsınız. Üye olduktan sonra 5 farklı segmentte birbirinden “cool” araçlarımızdan dilediğinizi kiralayabiliyorsunuz. Ağırlıklı Mercedes model araçlar olmakla birlikte VW Beetle ve MINI’ler de YOYO’nun değişmez parçası. Saatlik fiyatlarımız ise 9 TL’den başlıyor. Günlük fiyatlarımız ise 90 TL’den. Konvansiyonel araç kiralama firmalarına göre daha ekonomik YOYO. Benzin için ücret ödemiyorsunuz; Shell istasyonlarından taşıt tanıma sistemiyle dilediğiniz kadar benzini ücret ödemeden doldurabiliyorsunuz pratik olarak. Karşılığında, kullanımınız süresince ne kadar kilometre yaptıysanız, kilometre başına 50 kuruş mesafe ücreti alıyoruz. YOYO bir üyelik sistemi olduğundan, sık sık kampanyalar yapıyoruz. Kampanyalı fiyat tarifemiz olan Gece Kuşu ile akşam 18:00’de alıp sabah 09:00’da getirdiğiniz bir aracın bedeli, günlük tutarının neredeyse yarısı. Ayrıca üyelerimize bazı aylarda ‘bu ay kullandığın kadar süre, gelecek ay sana ücretsiz hediye’ gibi memnuniyet arttırıcı kampanyalar da yapıyoruz. F&T YOYO kullananlar en çok hangi kolaylığı seviyorlar? YOYO’nun sizce en büyük artısı nedir? BÇ Iphone ile araçları rezerve ettikten sonra kapılarını aplikasyon ile açanların yüzlerindeki şaşkın ve mutlu ifadeyi görmeniz lazım. Son zamanlarda en çok konuşulan ve sevilen özellik bu. Bana sorarsanız en büyük artısı sunduğu pratiklik. Nasılsa para çekmek için bir bankamatiğe uğruyorsunuz, araca ihtiyacınız olduğunda bir YOYO noktasına gideceğiniz günler de çok yakın.


Taptaze Organik Sebze ve Meyveler Bir Maille Kapınızda

İPEK HANIMIN ÇİFTLİĞİ Çalışma hayatı kolay değil. Çalışmasanız bile bir evi çekip çevirmek hiç de kolay değil . Sağlıklı gıdalar bulmak, genetiğiyle oynanmamış, kimyasallarla bozulmamış ürünler bulmak giderek zorlaştı. Her gün beslenme anlamında olumsuz bir haber okuyoruz. Ne alacağımızı, nereden alacağımızı şaşırmış haldeyiz. Organik pazarlar var tabii ve büyük marketlerin organik gıda reyonları da var. Tecrübeyle sabittir, organik pazara çok erken gitmelisiniz çünkü az sayıdaki ürün hemen bitiveriyor. Markete gitmek de itiraf etmeliyiz ki bazen çok yorucu olabiliyor. Yemek yapmayı seviyorsanız, tüm seçenekler bunlar değil. Çok hoşunuza gidebilecek bir seçenek daha var: “İpek Hanım’ın Çiftliği”. Mutlaka duyanlarınız vardır. Onun aracılığıyla taa Aydın, Nazilli’den taptaze sebzeleri, meyveleri, bakliyatları, ev yapımı reçel ve salça ve onlarca lezzetli ve sağlıklı gıdayı evinize hızlıca getirtmeniz mümkün. Çiftliktekiler, çok iyi çalışan bir servis vererek biz şehir insanlarını sevindiriyorlar. İpek Hanım’ın Çiftliği’nin web sayfasına girdiğinizde çok sevimli fotoğraflar ve çoğumuzun hislerine tercüman olan samimi bir yazı karşılayacak sizleri. FASHION&TRAVEL Pınar Hanım, İstanbul’daki hayatınızı geçmişte bırakarak yepyeni bir sayfa açtınız. İpek Hanım’ın Çiftliği’nde neler var? PINAR KAFTANCIOĞLU Aklınıza gelebilecek hemen her şey... Nazilli ikliminde yetişebilecek tüm sebze ve meyveler, bakliyatlar, sabunlar, zeytinyağ ve bunlarla birlikte dört büyük mutfağımızda hazırlanan gözleme, reçel gibi ürünler var çiftlikte. Yaz dönemine yaklaşırken fidelerimizi, tohumlarımızı da listeliyoruz hatta.

3

F&T Kimler daha çok sizin müşterileriniz? Çalışan ve sağlıklı beslenmek isteyen çocuklu kadınlar olsa gerek değil mi? PK Müşterilerim hep böbürlendirir beni. ‘”Türkiye’nin en bilinçli kesimi” olarak yanıtlayabilirim sanırım bu soruyu. Yöneticiler, finansçılar, bürokratlar, siyasetçiler, avukatlar, sanatçılar, öğretim görevlileri, doktorlar, profesörler, diyetisyenler, mimarlar, üniversite öğrencileri, yazarlar, ressamlar... Fakat titrlerden ziyade daha önemli bir payda var. Gıdayı ciddiye alan, araştıran, soru soran, sorgulayan, denetleyen, ne yediğini gerçek anlamıyla bilen kocaman bir müşteri grubum var.

FOTOGRAF: KORAY IŞIK

F&T Kaç günde kurye bu lezzet paketini kapımıza getiriyor? PK Bu, sipariş verdiğiniz güne göre değişebiliyor. Sınırsız bir kapasitemiz yok maalesef... Her gün için belli gönderim kapasitelerimize karşılık sonu gelmeyen sipariş talepleri var. Siparişlerin geliş sırasına göre olabildiğince erken hazırlayıp kargoya vermeye çalışıyoruz kolileri. Bu süre ortalama iki gün. Yani siz Pazar sabahı bir sipariş gönderdiğinizde o siparişiniz Salı günü adresinize ulaşmış oluyor. F&T Haftalık bir öneri paketinde neler var ve fiyat bilgisi alabilir miyiz? PK Öneri paketi, ya da benim taktığım isim ile “Tavsiye Listesi” pek öyle “İlla bu hafta bunları alın, bunlar çok güzel” paketi değil aslında. Sürekli güncellenen kocaman bir güncel ürün listemiz ve benim seçtiğim bir öneri paketmiz var her hafta. Bu Tavsiye Listesi’ni süpermarketlerdeki yılbaşı sepetleri gibi düşünebilirsiniz. Daha çok ürünleri tek tek seçmeye üşenenler sipariş ediyor. İçeriğini belirlerken dört kişilik bir ailenin bir haftalık mutfak ihtiyacını karşılayabilir olmasına dikkat ediyorum. Fiyatı kargo dahil 110 TL. Müşterilerimiz diledikleri gibi kendi sipariş listelerini oluşturabiliyor buna bağlı kalmaksızın elbette.

Sayfamızın konuğu “İpek Hanım’ın Çiftliği’nin kurucusu Pınar Kaftancıoğlu bakın neler söylüyor. “Sene 1997... İstanbul hiç olmadığı kadar kalabalık, hiç olmadığı kadar gürültülü, hiç olmadığı kadar boğucu... Egzoz dumanı bacalardan püsküren kuruma karışmış, insanlar on kilometrelik yolları üç bucuk saatte gitmeye başlamış, çocuklar ağaç görmek için Yıldız Parkı’na, ördek görmek için Darıca’ya gidiyor. Bir şeyler yanlış gidiyordu ve bunu o yıllarda anlamış olmak en büyük şansımdı. İhtiyacım olan ne ardı ardına açılan alışveriş merkezleri, ne de Beyoğlu’nun gürültülü gece hayatıydı. Büyükdere Caddesi, gözümde bir korku filmi setinden farksızdı artık. Kaçmak lazımdı. Arkadaşlarıma bahsedip durduğum “Şöyle sakin bir yerlere gitme, bir taş ev yaptırma, kendi bahçemde bir şeyler yetiştirme, bir sürü hayvan alıp onlarla zaman geçirme” planını gerçeğe çevirmek...’’

159


f&t lifestyle tips

PRATİK OFİSLER

Teknoloji geliştikçe pek çok açıdan özgürleştik. Küçük bir flash-back yapalım. 1970’li yılların ortalarına rastlayan bizim çocukluğumuzda evlerin çoğunda telefon, televizyon yoktu. Bir çocuk doğduğunda telefona yazdırılır, yani telefon idaresine başvuru yapılır ve yıllar yıllar sonra telefon bağlanan kişi dünyanın en şanslı insanıymış gibi algılanırdı. Önce siyahbeyaz, sonra renkli televizyonlar hayatımıza girdi. Cep telefonu çok daha sonra büyük bir prestij sembolü olarak kullanılacaktı. Koskocaman cep telefonuyla restaurantlarda konuşan insanlar bazen bunu bir hava atma unsuru olarak kullanırlardı. Yoktu çünkü. Azdı. Pahalıydı. Ya da telefonla rahat konuşulamadığı için yer değiştirmek zorunda kalınır, bağıra çağıra konuşulurdu. Ofisler yani yazıhaneler faks, teleks makinalarıyla, raflar bana hep tozluymuş gibi gelen klasör ve dosyalarla doluydu. Bir telefon veya faks bekleniyorsa ofisten çıkmak mümkün değildi. Siz de belki cevap yazacak, fotokopi çekecek, daktiloyla yazılmasını izleyecektiniz. Abartmıyorum bugün birkaç saniyede yaptığımız iş günlerce sürebilirdi. İşte o eski teknolojiler artık müzelere kaldırıldı. Önce masaüstü bilgisayarlar, derken laptoplar, şimdi şahane becerikli telefonlar, minicik ipad’lerle dünyanın her yeri ofisimiz oldu. TV prodüksiyonu yaparken çekimde kullanılacak masayı veya giysileri beğeniyor, gerekiyorsa ekibe hızlıca onaylatıyor, hatta kredi kartıyla anında satın alabiliyoruz. Kameramanın daha önce yaptığı işleri hızlıca izleyip yaklaşımını görebiliyorsunuz. Pek çok iş alanında bu kolaylıklar var. Yazışmalar yapmak, araştırma yapmak için kütüphanelere gitmeye gerek yok günümüzde. Proje bazlı çalışıyorsanız kocaman ofisleri kiralamak, söz gelimi üç aylık bir proje için yan yana geldiğiniz arkadaşlarınızla yıllık ofis kiralamak, dekore etmek, kahve makinası ve çeşitli aletlerle donatmak, buzdolabı almak, klimalarla soğutmak veya kışın ısıtmak, telefon bağlatmak, her gün temizletmek zorunda değilsiniz artık . İstanbul’da şahane ofisleri saatlik, aylık veya istediğiniz süre için kiralayabiliyorsunuz. Dekorları modern, tertemiz ve tüm ofis ihtiyaçlarınızı karşılayabileceğiniz mekanlar var. Urban Station bunlardan biri. Maslak’ta plazaların içinde sarı logosu ve modern dekoruyla fark ettim önce. Bir tasarım mağazası mı yoksa yeni açılan bir kafe mi acaba diye düşünürken kiralık ofis olduğunu öğrendim. Sonra Galata’da Serdar-ı Ekrem sokakta şubesine rastladım. Açık çalışma alanları dışında küçük ve büyük

160

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

4 gruplar için her türlü teknik donanıma sahip toplantı ve eğitim salonları vardı. Biz de kruvasan ve mis gibi kokan taze kahvemizi yudumlayarak bir reklam projesi için burada çalıştık. Kargodan vale servisine, kişiye özel dolaplara kadar her şey düşünülmüştü. Üstelik oldukça uygun fiyata iyi bir servis alındığını düşünüyorum. Paket anlaşmalar yapmazsanız saatlik kullanımı 8 TL. ve iki saat ve sonrası için saat başına 6 TL. ödeniyor. Toplantı odalarının büyüklüğüne göre ücret ödeniyor. Bana son derece pratik gelen, gürültüsüz ve rahat bir toplantı imkanı sunan bir odanın saatlik ücreti de 100 TL. idi. Projeksiyon makinasından, printer’a, HD televizyona kadar her şey son modeldi üstelik. Bir kafede bu kadar rahat çalışabilmeniz bence pek mümkün değil. Ayrıca bazen projelerinizi ortalık yerde konuşmayı da tercih etmezsiniz. Bu gerekçelerle Urban Station zarif yöneticilerinin de sağladıkları kolaylıklarla ciddi bir ihtiyaca cevap veriyor. Hem de sizi özgürleştiriyor. İster saatlik, ister aylık veya yıllık anlaşmalarla çalışın. Sorun yok. Konforlu ve çok çok pratik.


Kişisel Spor Koçu ile Çalışmak

BURAK KALKAVAN

Spor yapmak istiyorum. Bir türlü yapamıyorum. Vaktim yok bahanesine bir son verelim. Önce aynaya bakalım. Gerçekten zamansızlık mı spor yapmamıza engel oluyor, yoksa spor salonuna mı gitmeye üşeniyoruz? Ya da kalabalık içinde mi spor yapmak istemiyoruz? Erken kalktığımız sabahlarda facebook’ta, twitter’da laptop başında ne kadar zaman geçirdiğimizin farkında mısınız? Ya kafelerde, AVM’lerde geçirdiğimiz zaman? Buralardan arttırdığımız vakitte evimizde, iş yerimizde ya da sitenizin spor salonunda kişisel spor koçuyla çalışabilirsiniz. Alanının başarılı ismi Burak Kalkavan, bakın bu konuda neler söylüyor. FASHION&TRAVEL Burak Bey kendinizden kısaca bahseder misiniz? Çok iyi bir sporcusunuz. Web sayfanız başarılarınızla dolu. BURAK KALKAVAN Kendimden bahsetmek gerekirse… Küçüklüğümde beri sporla iç içe oldum. Kısaca söylemem gerekirse birçok Türkiye şampiyonluğum ve uluslararası fitness-body building şampiyonluğu yaşadım. Ardından ülkemin bana verdiği hakla milli sporcu olarak İstanbul Üniversitesi Spor Akademisi’ne girdim. Pek çok tanınmış spor kulübünde yöneticilik yaptım. Neden kendi şirketim ya da kendi işim olmasın dedim. Yurtdışındaki uluslararası sertifika ve workshop programlarına katıldım. Şu anda uluslararası bir trainer’ım ve beslenme ve spor alanında danışmanlık da yapıyorum. F&T Mucizeler gerçekleşiyor mu? Yani belli bir sürede, belli bir beslenme programıyla müthiş bir fiziğe sahip olunabilir mi? Kendi bedenimizin üst versiyonuna dönüştürebilir misiniz bizleri? BK Mucize… Hayır. Bu kelime benim literatürümde yoktur. Ben mucizeye inanmam. Doğru beslenme ve antrenman programı ile sağlıklı bir şekilde hedefinize ulaşabilirsiniz. Ama en önemlisi doğru bir eğitmen ve spor koçudur. Günümüzde 2 - 3 aylık kısa eğitimlerle trainer ve beslenme danışmanı olarak bu işi yapmaya çalışan birçok kişi var. Önemli olan nerede antrenman yaptığın değil, kiminle ve hangi sistemde antrenman yaptığındır. En önemli şey doğru beslenme, doğru idman ve doğru motivasyondur. Eğer bu üç olayı personal trainer size sağlayabiliyorsa, başarı kaçınılmazdır. Bizim de hedefimiz budur. Bir çok obez, sağlık sorunları olan ve “ben hayatta forma giremem” diyen kişiyi tamamen değiştirdik ve başarıya ulaştırdık. Ortalama 3 - 6 ay içersinde verilen beslenme ve antrenman programını eskizsiz uygularsanız sonuca siz bile inanamazsınız. Çok ama çok farklı bir vücuda ulaşarak sağlığınızı çok olumlu bir şekilde değiştireceğinizin garantisini veriyorum. F&T Spor kulüplerine bol para vererek ve büyük hevesle yazılan ve

5 sonra ne yazık ki hem parasını hem de spor yapmayarak kendisini yakanlardanım. Siz bu noktada benim gibi spor konusunda disiplinsiz insanları belli bir forma ve disipline sokuyorsunuz diye biliyorum. Nasıl bir program izliyorsunuz? Ve kişisel spor koçluğunu bize tarif eder misiniz? BK Biliyorsunuz ki İstanbul’da bir çok spor merkezi rekabet içinde. Siz de indirim ve ekstra sunulan hizmetlere bakarak tercihinizi yapıyorsunuz. Tercihte bulunurken yapmanız gereken en önemli şey, eğitmenler hakkında bilgi sahibi olmaktır. Spor salonu değil, o salondaki eğitmenlerin eğitimleri, başarıları, bilgi ve deneyimleri sizi hedefe ulaştırır. Biz, belirli aralıklarla yaptığımız ölçümler sonucunda çalışma programında çeşitli değişiklikler yaparız. Yoğun iş hayatında, yurt dışı dahil istenen her yere geliriz. İsterseniz evinizin ufak bir bölümde size ufak bir spor salonu bile kurabiliriz. Çalışma saatlerimizi ve yerimizi üyelerimize göre düzenleriz. Üyelerimizin evlerinde, iş yerlerinde, sitelerinin spor salonlarında ya da anlaşmalı olduğumuz spor salonlarında çalışabiliriz.Yeni başlayan üyelerimizin ölçümlerini alırız. Ardından sağlık sorunları olup olmadığına bakarız. Ulaşmak istedikleri hedef nedir? Bunları baz alarak kişiye uygun beslenme ve antrenman programı çıkarırız. F&T Biraz da uyguladığınız programa göre ders ücretlerinden bahseder misiniz? BK Ders ücretimiz 100-250 dolar arasında verilen hizmetin içeriğine göre değişmekte. Çeşitli paket programlarımız da bulunmaktadır. Paket programlarımızda genellikle 10 ders için bire bir bir buçuk saatlik çalışma ve bire bir stretching 1000 dolardır. Bu bizim belirlediğimiz antrenman ve beslenme programlarına göre değişiklik göstermektedir. Bize www. mysportcoach.net adresinden ulaşabilir ve bu konudaki türlü soruyu sorabilir merak edenler. Yatırım yapacağınız en iyi yer kendi vücudunuzdur. Ona ne kadar iyi bakarsanız o kadar sağlıklı ve kaliteli yaşarsınız.

161


f&t cruise vacations

Norveç Fiyordları’na Yolculuk... Norveç Fiyordları, doğayla iç içe olarak, olağanüstü temiz havasında dünyanın belki de hiçbir yerinde göremeyeceğiniz kadar etkileyici, doğal güzelliklere şahitlik edeceğiniz bir seyahat.

N

orveç Fiyordları gemi turu sırasında birbirinden güzel şelaleler, karlı dağlar, gürül gürül akan nehirler, tipik İskandinav coğrafyasının göz alıcı dağ evleri, balıkçı kasabaları ve devasa vadileri ile büyüleneceksiniz. Bu seyahatin göz alıcı durakları Flam, Geiranger-Hellesylt ve Bergen!

FLAM

Flam Limanı’na vardığınızda, Gudvangen’e giden 11,4 km olan Avrupa’nın en büyük ikinci tünelinin içinden geçiyorsunuz. Gudvangen’e ulaşıldığında, Norveç’in en büyük fiyordlarından Sognefjord’u görme şansınız oluyor. Sonrasında Stalheim Vadisi’nin dik ve sarp geçitlerinden yukarı tırmanarak, olağanüstü manzaralar eşliğinde keskin virajların bulunduğu yol üzerindeki Sivlefossen ve Tvindefossen Şelaleri görülüyor. Ardından Vangvatnet Gölü’nün yanındaki Voss’a devam... Kjosfossen Şelaleleri’nde fotoğraf çekmek için kısa bir mola verilip, Flam gezisi keyifli izlenimlerle tamamlanıyor.

GEIRANGER-HELLESYLT

Geiranger kasabası ve oraya adını veren vadi, Norveç’te en çok tercih edilen tatil merkezleri arasında. Burada ünlü Dalsnibba Dağı görülüyor. Geiranger Vadisi’nde, dağ yollarında ve tarım arazileri arasında yol alarak Djupvatn Gölü’ne varılıyor. 1500 metre yükseklikteki Dalsnibba Dağı’na otobüsle tırmanacak ve doğanın size sunduğu muhteşem manzaraya şahit olacaksınız.

162

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

BERGEN

13. yüzyıldaki en önemli kraliyat sarayı olan Haakons Hall, Rosenkratz Tower, St. Mary’s Kilisesi ve Bergen Filarmoni Orkestrası’na ev sahipliği yapan konser salonu Grieg Hall görülecek yerlerden sadece birkaçı. Limana cepheli, üçgen çatılı ahşap evlerin bulunduğu tarihi Bryggen bölgesinde fotoğraflarda gördüğünüz meşhur İskandinav görsellerini anımsayacaksınız. Hele ki Somon’un her çeşidi, midye, kalamar, karides, ıstakoz hatta Balina etinin bile tadına bakabileceğiniz Bergen Balık Hali’ne bayılacaksınız.

PRONTOTOUR AYRICALIĞI

Prontotour, MSC Cruises’a ait 5 yıldızlı deluxe Musica ve Poesia gemileri ile Norveç Fiyordları seyahatleri organize ediyor. Almanya’nın Hamburg şehrine bir saat mesafede yer alan Kiel Limanı’nda başlayan Norveç Fiyordları gemi seyahati 8 gün sürüyor. Norveç’in Flam, Geiranger-Hellesylt ve Bergen şehirleri dışında, büyük şehir gezmekten hoşlananlar için Danimarka’nın başkenti Kopenhag ve Norveç’in başkenti Oslo da programın içerisine dahil edilmiş. Fiyatlar gidiş-dönüş uçak ulaşımları dahil, gemide tam pansiyon konaklama 1049 Euro’dan başlayan fiyatlarla satılıyor. 8-22 Haziran ve 13-20 Temmuz hareketli tur programları hakkında Prontotour’dan bilgi alabilirsiniz. 444 91 92 www.prontotour.com


XXX


f&t cruise vacations

Dalgalara Kulak Verin Her kesimden gezgine, farklı anlayışlarla, farklı hizmetler sunabilen, dünyayı dolaşan gemiler artık tatil denince akla ilk gelen seçeneklerden biri oluyor. Tatil planına yakın zamanda cruise tatilini eklemek isteyenler için Tatilsa 2013’ün en favori rotalarını seçti. Unutulmaz anılarla, muhteşem bir tatil istiyorsanız dünyanın her yerine günlerce seyahat eden gemilerden birinde farklı bir deneyim yaşayın. Yazı Funda Şahinbaş Hoşkal, Demet Üzenay

Geçen yıl yaklaşık 11 milyon turist, gemi gezisiyle denizde tatil yapmanın ayrıcalığını yaşadı. Gemi gezisi denince akla gelen bir takım önyargılar sizin de aklınızı kurcalıyor olabilir. Önyargılarınızdan uzaklaşın; çünkü Tatilsa ile herkes gemi seyahati yapabilir. Genci, yaşlısı, aile grupları, balayı çiftleri, sakinliği sevenler, aktivite dolu bir seyahat geçirmeyi planlayanlar…Herkesin keyif alabileceği bu gemi seyahatlerine bebekler ve çocuklar da dahil... Fitness kulübünde okyanusa karşı spor yapın, spada rahatlayın, akşam yemeğini hangi restoranda yiyeceğinize

164

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

karar verin. Gemilerde seyahat eden yolcuların yarım milyon kadarının yeniden gemi seyahatini tercih ettiğini biliyor muydunuz? Yine gemi seyahatleri kurumsal firmalar tarafından her türlü ekipmanın ücretsiz olarak sağlanacağı ödül gezileri, bayi toplantıları, konferans&seminer aktiviteleri için de tercih ediliyor. Bu sayede davetliler hem harika bir rota ve gemi hizmeti ile büyüleniyor, hem de toplantılarını yapabiliyor. Gemi seyahatiyle ilgili her şeyi siz sorun, Tatilsa cevaplasın. Tatilsa: 0216 464 01 01 www.tatilsa.com.tr


zxxxx

Tatilsa Öneriyor

Karayipler&Hawaii Hawaii

Doğa ve sörfçüler başrolde… Çağlayan bir şelaleyle veya ateşli volkanlarla doğada maceranın keyfini çıkartın. Adaları keşfedin, Maui’nin şelalelerini ve Kauai boyunca dört tekerlekli yol maceralarını deneyin. Gösterişli yağmur ormanlarını keşfedin, botanik bahçelerde orkideleri seyre dalın, Oahu’nun Diamond Head ve Kok Head Volkanı’nı ziyaret edin. Tatilsa olarak, Hawaii’nin güzelliklerini bu kez de gemi gezisi ile keşfetmenizi tavsiye ediyoruz. Karayipler

Mavinin her tonu Eğer konu güzel plajlar ve masmavi, tertemiz denizlerse, Karayipler ödül alabilir. Grand Cayman’da vatozlar ile yüzebilir, Puerto Rico’daki El Yunque Yağmur Ormanı’nı gezebilir ya

da Curaçao’daki Christoffel Doğal Parkı’nda bol oksijen alabilirsiniz. Elbette Cozumel’deki Maya kalıntılarını es geçmeniz düşünülemez. Bunlar sadece yapabileceklerinizin birkaçı… TATİLSA’NIN ÖNERİSİ 1. Gün: İstanbul-Miami arası tarifeli seferler ile uçuş. (İki gün önce gidilir, Miami’de otel konaklaması yapılır.) 2. Gün: Miami, Florida (otelde konaklama) 3. Gün: Fort Lauderdale (Florida) 4. Gün: Nassau (Bahamalar) 5. Gün: Denizde seyir 6. Gün: Charlotte Amalie (St. Thomas) 7. Gün: Philipsburg (St. Maarten) 8. Gün: Denizde seyir 9. Gün: Denizde seyir 10. Gün: Fort Lauderdale Limanı’ndan Miami Havalimanı’na transfer ve İstanbul’a dönüş yolculuğu.

165


f&t cruise vacations

Tatilsa Öneriyor

Yunan Adaları Yunan Adaları’nı İsterseniz özel teknenizle gezin isterseniz bir gemi seyahatiyle keyfini çıkarın. Kuşadası, İzmir ve İstanbul çıkışlı paketlerini satın alabileceğiniz bu destinasyonun, Louis Olympia ya da Orient Queen gemileriyle keyfini çıkarabilirsiniz. Adalarda hem alışveriş yapabilir hem de Akdeniz’in keyfini çıkarabilirsiniz. Akdeniz’in masmavi sularına hayran olacaksınız. Muhteşem Mikanos gecelerinin keyfine varacaksınız.

Bahamalar Özgeçmişinize ‘maceracı’ özelliğini ekleyin!

Amerika Birleşik Devletleri’nin Doğu Yakası’na daha yakın olan Bahamalar, kuzeyin keskin soğuklarından arınmış sıcak ve nefis bir tatil cenneti olarak size gülümsüyor. Beyaz kumlarda ve turkuaz denizlerde serinlemenin yanı sıra yapabileceğiniz daha birçok şey var. Bahamalar turunda, masmavi denizlerde yunuslar ile yüzebilir, tropik balıkları izleyebilir, denizin üzerinde parasailing yaparak manzaranın tadına varabilirsiniz.

166

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

TATİLSA’NIN ÖNERİSİ 1. Gün: İstanbul Karaköy Limanı’ndan ayrılış 2. Gün: Mikanos (Yunanistan’da konaklama, Mikanos Limanı’na demir atma) 3. Gün: Mikanos (Yunanistan) 4. Gün: Kuşadası (Türkiye) 5. Gün: Rodos (Yunanistan) 6. Gün: Girit ve Santorini Adaları (her ikisi de Yunan adası) 7. Gün: Atina (Yunanistan) 8. Gün: İstanbul Karaköy Limanı’na varışı takiben gemiden ayrılış.


Bermuda

Binalar bu kadar renkliyken, kalan güzellikleri siz hayal edin! Kuzey Karolina’dan sadece 600 deniz mili uzaklıkta olan Bermudalar’da evler pastel renkli. Rengarenk binalar, güzel bahçeleriyle birlikte şehre renk katıyor. Pembe kumlu sahiller ve muazzam alışveriş imkanı ile, Bermuda kaçamak geziler için en ideal noktalardan biri…

Panama Kanalı Panama Kanalı’nın haşmetini gözlerinizle görün!

Denizcilerin kıtalararası geçişi tamamlamaları yıllarına mal olabiliyor. İşte Panama Kanalı da yıllara mal olan destinasyonlardan biri. Geminiz Panama Kanalı’na girdiğinde, efsanevi Gatun Havuzu’nda 85 feet yükselecek. Karşı tarafta sizi bambaşka bir dünya bekliyor olacak. Bu gezinin ayrıntılarını merak ediyorsanız, Tatilsa’yı arayabilirsiniz.

Nehir Turları Dünyanın en güzel yerlerini keşfetmenin en lüks ve rahat yolu... Cruise dünyasının en cazip seçeneklerinden biri olan nehir turları sizi mavi-yeşil sularda, kültür-sanat ve tarihle iç içe, özgür ve lüks bir tatile davet ediyor. Farklı bir konsept ve anlayış ile hizmet veren dünyanın en lüks ve seçkin nehir gemi firmaları olan; Amawaterways, Uniworld, Avalon, Lüftner ve A-Rosa ile seyahat edebilirsiniz. Avrupa’da; Tuna, Ren, Main, Mosel, Rhone, Saone, Elbe, Douro ve Sen nehirleri, Asya’da; Mekong Nehri, Mısır’da; Nil Nehri, Uzakdoğu’da; Yangtze Nehri,

Rusya’da; Volga Nehri, Ukrayna’da; Dinyeper Nehri ve Güney Afrika’da; Chobe gibi nehirlerde 12 ay boyunca paket programlarımıza katılabilirsiniz. TATİLSA’NIN ÖNERİSİ 1. Gün: İstanbul–Budapeşte uçuşunuz ardından gemiye yerleşme (gemide konaklama) 2. Gün: Budapeşte (Macaristan) 3. Gün: Bratislava (Slovakya) 4. Gün: Viyana (Avusturya) 5. Gün: Melk (Avusturya) 6. Gün: Passau (Almanya) 7. Gün: Regensburg (Prag) 8. Gün: Sabah limandan ayrılış ve Prag’da 2 gece otel konaklaması ardından İstanbul’a dönüş.

Tatilsa Öneriyor

167


f&t cruise vacations

Tatilsa Öneriyor

Avrupa&Akdeniz Tarih ve kültürü bir arada yaşayın! İspanya’da Gaudi’nin çarpıcı mimarinisi izlerken, İtalya’da Michelangelo’nun eserleri ile karşılaşacaksınız. Oslo’daki Hadeland Cam Eserleri’nin en değerli parçalarıyla tanışacaksınız. Türkiye ve Yunanistan’daki antik uygarlıkların kalıntılarını gezip, St. Petersburg’daki Saraylar Meydanı’nda turlayabileceksiniz. Norveç’in fiyortlarından Venedik’e kadar izlerini göreceğiniz Akdeniz kalıntılarını, Avrupa’daki tüm tarihi ve kültürel zenginlikleri bambaşka bir yoldan keşfetme imkanı. TATİLSA’NIN ÖNERİSİ Her hafta İstanbul ve İzmir çıkışlı 7 gece-8 gün, Ege&Adriyatik turuna

mutlaka gidin. 1. Gün: İstanbul Karaköy Limanı’ndan ayrılış 2. Gün: Denizde seyir 3. Gün: Dubrovnik (Hırvatistan) 4. Gün: Venedik (İtalya) 5. Gün: Bari (İtalya) 6. Gün: Katakolon (Yunanistan) 7. Gün: İzmir (Türkiye) 8. Gün: İstanbul Karaköy Limanı’nda seyahatin bitimi. Yukarıdaki programı İtalya Kruvaziyer Şirketleri’nin önde gelen isimleri MSC Kruvaziyer ve COSTA Kruvaziyer gemileriyle İstanbul çıkışlıların yanı sıra İzmir çıkışlı olarak da yapmak mümkün. Bilgi için 0216 464 01 01 www.tatilsa.com.tr

Asya& Uzakdoğu Düşündüğünüz kadar uzak değil! En son ne zaman beş duyunuzu birden kullandınız aynı anda? Egzotik manzaraların, seslerin ve kokuların değişen dünyasını keşfe hazırlanın. Saymasanız da tüm bunlar aslında beş duyunun tamamını da kapsıyor! Antik tapınakların güzelliği ve dinginliğinden, Bangkok Café’deki birbirinden lezzetli körili yemeklerine ve baharatlarına kadar keşfedilecek çok şey var. Hong Kong’un kalabalık açık hava çarşılarında alışveriş yapmak istiyor ve dünyanın en güzel rotalarından birinde kendi maceranızı yaratmak istiyorsanız, Tatilsa size her zaman yardımcı olabilir.

168

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


xx


f&t cruise vacations

Tatilsa Öneriyor

Alaska

Rüzgarın eşsiz sesine kulak verin! Gece güneşinin merkezinde, sadece güneşlenmenin yanı sıra gün ışığının her dakikasının tadını çıkarmaya ne dersiniz? Dev buzul alanındaki huzur veren dingin maviliklerden, vahşi yaşamın büyüleyici manzaralarına kadar Alaska’daki her şey oldukça etkileyici. Maceralar da buna dahil… 10-14 gece süren, 21 Alaska cruise kara turundan birini seçerek, gemi ve kara tatilini birleştirebilirsiniz. Bu destinasyondaki birçok program, gemi gezisinin öncesinde veya sonrasında kara turu alacak şekilde organize ediliyor. TATİLSA’NIN ÖNERİSİ 1. Gün: İstanbul-Londra-Montreal (otelde konaklama) 2. Gün: Mntreal (otelde konaklama) 3. Gün: Montreal (otelde konaklama) 4. Gün: Montreal-Toronto (otelde konaklama) 5. Gün: Toronto (otelde konaklama) 6. Gün: Vancouver (otelde konaklama) 7. Gün: Vancouver (otelde konaklama) 8. Gün: Vancouver (16:00 itibariyle gemi limandan ayrılacaktır.) 9. Gün: Denizde (Buzul iç denizinde paralel seyir) 10. Gün: Tracy Arm Pasajı’nı seyir halinde görüp, Alaska’nın başkenti Juneau’ya gezi 11. Gün: Skagway (Alaska) 12. Gün: Glacier Bay National Park (Alaska) 13. Gün: Ketchikan (Alaska) 14. Gün: Denizde (Buzul iç denizinde paralel seyir) 15. Gün: Vancouver Limanı’na yanaştıktan sonra Londra üzerinden Türkiye’ye dönüş.

170

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

Kanada&New England New England ve Doğu Kanada, tarihi ve doğal güzelliğiyle sizi bekliyor. Bu destinasyon için en uygun dönem aslında sonbahar... Yeşilin tüm tonları kendini sonbahara teslim ederken; deniz fenerleri kıyıları korumaya devam ediyor. Buraya kadar gelmişken önlüğü takıp, hayatınızın en güzel ıstakozunun tadına çkarmayı ihmal etmeyin.


f&t events

ACE OF M.I.C.E.’ta Heyecan Dorukta Açılımı Meeting, Incentive, Congress, Events olan ve sektörüne yön veren yayın ve organizasyonlara imza atan M.I.C.E. Rehber, M.I.C.E. Dergi ve Turizm Medya Grubu’nun bu yıl ikincisini düzenlediği Ace of M.I.C.E. Kongre Toplantı ve Etkinlik Ödülleri’nde geri sayım başladı. AS’LAR PARTİDEYDİ

SIRA ÖDÜL TÖRENİ’NDE

Turizm Medya Grubu, bu sürece dâhil etkinliklerine ilk olarak değerli paydaşlarını muhteşem bir gecede ağırlayarak başladı. 15 Mart gecesi Maslak Sheraton Valentin’de düzenlenen geceye, Ace of M.I.C.E. Ödülleri’nin başta, Jüri Başkanı Prof. Semih Baskan olmak üzere çok değerli jüri üyeleri, etkinlik yönetimi şirketlerinin, medya satın alma ve reklam ajanslarının; sahibi, yönetici ve temsilcileri ile kurumsal şirket yöneticilerinden oluşan 600 davetli katıldı.

Ace of M.I.C.E..Kongre, Toplantı ve Etkinlik Ödülleri gecesi 8 Haziran’da Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenecek. Muhteşem ödül töreni ikinci kez en iyileri taçlandıracak. www.kongretoplanti.com, www.eventturkiye.com, www.ameistanbul.com www.turizmmedya.net, www.miceodülleri.com

ACE OF M.I.C.E. BASIN TOPLANTISI Ardından, ACE of M.I.C.E. Kongre, Toplantı ve Etkinlik Ödülleri 2013’ün tanıtımı ve organizasyon hakkında detaylı bilgilendirme amacı ile 2 Nisan’da Feriye Lokantası’nda kahvaltılı bir basın toplantısı düzenlendi. Turizm Medya Grubu Genel Müdürü Volkan Ataman, Jüri Başkanı Prof. Dr. Semih Baskan ve Tesder (Türkiye Eğlence Sektörü Derneği) Başkanı Fırat Kasapoğlu’nun konuşmacı olarak yer aldığı toplantıda, ACE of M.I.C.E Ödül Yarışması’nın tüm detaylarının yanı sıra, kongre, toplantı ve etkinlik sektörü ve Türkiye’nin bu alandaki potansiyeli hakkında bilgi paylaşıldı.

SPONSORLAR YEMEKTE BULUŞTU Daha sonra ise Ace of M.I.C.E. Kongre, Toplantı ve Etkinlik Ödülleri’nin sponsorları Avantgarde Hotel’de gerçekleşen öğle yemeğinde bir araya geldi. Öğle yemeğine Ace of M.I.C.E. Kongre, Toplantı ve Etkinlik Ödülleri 2013’e sponsor olan firma ve kuruluşların temsilcilerinden oluşan 72 kişi katıldı.

JÜRİYE CANLI SUNUM Sürecin en heyecanlı organizasyonu ise tabii ki Ace of M.I.C.E. Kongre, Toplantı ve Etkinlik Ödülleri’ne başvuru yapan firmalardan, jürinin online değerlendirmesi ile finale kalanların sunumlarını yaptıkları 29 Mart Pazartesi günü Feriye Lokantası’nda gerçekleşti. Birebir canlı sunum sonrası kazananlar belirlendi.

JÜRİ ÜYELERİ İLE SORTIE’DE YEMEK Oldukça zorlu geçen jüri değerlendirmesinin ardından Turizm Medya Grubu, Ace of M.I.C.E. Kongre, toplantı ve Etkinlik Ödülleri jürisini Sortie’deki Al Catra Restaurant’da şık bir yemekte ağırladı.

171


f trends

Türkiye ve Global M.I.C.E. sektörünün en büyük buluşmalarından biri olması hedeflenen Ace of M.I.C.E. Exhibition, Turizm Medya Grubu tarafından 27 Şubat - 01 Mart 2014 tarihlerinde İstanbul Kongre Merkezi'nde düzenlenecek. • Yeni müşterilerin ve pazarların kazanılması • Sektörün kendi içerisinde ve hedef kitlesiyle bir araya gelmesinin sağlanması • Sektöre yönelik zirve, workshop ve seminerlerin düzenlenerek kalite çıtasının artırılması • Türkiye M.I.C.E. sektörünün bilinirliği ve algısının global M.I.C.E. pazarında yükseltilmesi • Bulunduğu zone içerisinde M.I.C.E. merkezi olması amacıyla birincisini gerçekleştireceğimiz uluslararası Ace of M.I.C.E. Exhibition Türkiye’de bir ilk olacak.

XXX

FASHION TV MAGAZINE / SONBAHAR 2011


XXX


f&t vacation trends

Bu Adalar Kiralık Düğün için farklı bir mekan arayanlar, sevgilisiyle baş başa tatil hayali kuranlar, lüks bir doğum günü partisi isteyenler, tüm ailesiyle tatile çıkmayı planlayanlar son dönemde lüks adaları kiralıyor. İşte gözlerden uzak olmak isteyenlerin tercih ettiği, dünyadan full deniz manzaralı adalar! Türkiye’de kiralık adalar da yok değil! Henüz konaklamanın mümkün olmadığı Ege Denizi’ndeki adaların her biri bu sayfalarda göreceğiniz adalar gibi lüks ve konforlu olmaya aday! Mesela Küçük Marmaris Adası, otel inşaatları için kiralanmayı bekliyor. Yazı Funda Sahinbaş Hoşkal

Motu Tane Adası

Güney Pasifik’teki Fransız Polonezya’sında bulunan Motu Tane Adası dünyanın en iyi kumsallarından birine sahip. Bora Bora Adası’na birkaç dakika mesafede bulunan Motu Tane’nde 9 adet bungalov bulunuyor. Fakat bungalov denilince basit yaşam tarzı gelmesin aklınıza, bu bungalovlar her türlü lüksü bünyesinde barındırıyor. Adada köpekbalığı avcılığı, dalış, binicilik, kano ve sörf gibi aktivitelerde bulunabilirsiniz. Minimum üç gece kiralanabilen adada, maksimum 20 kişi konaklayabiliyor. Kişi sayısına göre bir gecelik kiralama bedeli 54-30 bin dolar arasında değişiyor, konaklamaya her şey dahil.

174

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


Denis Adası

Denis Adası, Seyşeller Adaları’na bağlı, masmavi okyanus sularının bembeyaz sahil kumuna eşlik ettiği, yeşilliklerle dolu küçük bir ada. Ekvatora yakın olmasına rağmen ılıman iklime sahip Denis Adası’nda sıcaklıklar 25-32 derece arasında değişiyor. Adaya ulaşım Mahe Adası Havaalanı’ndan küçük uçaklarla, 30 dakikalık bir yolcukla yapılıyor. Daha çok balayı, düğün, aile tatili için tercih edilen adanın gecelik kiralama bedeli kişi sayısına göre 10-20 bin dolar arasında değişiyor. Konaklama lüks, özel bungolovlarda yapılıyor ve kiralamaya her şey dahil. Ada çevresisi kano ile gezmek ya da güneşin batışını izlemek, doğa yürüyüşleri yapmak, kuş seslerini dinlemek, okyanusun derinliklerideki renkli yaşamı görmek için Denis Adası mükemmel bir seçm olabilir.

Calivigny Adası

Karayipler, Grenada’nın en yeni ve en lüks ada resortu Calivigny, Port Salines Havalimanı’na 15 dakika uzaklıkta bulunuyor. Etrafı beyaz kumlarla çevrili, çok sayıda tropikal bahçeye sahip, kristal berraklığında deniziyle göz kamaştıran bu adada sevdiklerinizle birlikte ya da sevgilinizle baş başa tatil yapmanın keyfini yaşayabilirsiniz. Maksimum 50 kişinin konaklayabildiği adayı kiralamak istiyorsanız, en az yedi gecelik kiralama yapıldığını bilmelisiniz. Bir haftalık kiralama bedeli ise 140 bin dolar. Ada özelllikle düğün seromonileri için çok tercih ediliyor.

175


f&t vacation trends

Little Palm Adası

Florida’da yer alan Little Palm Adası’nda özel teknelerle veya uçaklarla Florida Boğazı’ndaki küçük bir geziden sonra varılıyor. Bu ada adeta cennetten bir parça. Telefon ve televizyon yok. 16 yaşın altındakiler adada konaklayamıyor, dikkat dağıtıcı tek şey açık havadaki kuş sesleri... Gecelik kiralama bedeli 10-20 bin dolar arasında değişiyor.

176

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


Song Saa Adası

Kamboçya’daki Song Saa Adası’na Sihanoukville Havaalanı’ndan özel teknelerle 30 dakikada ulaşılabiliyor. Bakir yağmur ormanları, tropikal iklimi, parlak ve beyaz plajı, lüks konaklama imkanıyla ziyaretçilerine daha önce hiç yaşamadıkları bir deneyim yaşatıyor. Yüksek sezonda minimum 3 gece, düşük sezonda ise 2 gece kiralayabileceğiniz adanın gecelik kiralama bedeli yaklaşık 20 bin dolar.

Qamea Adası

Qamea Adası, Fiji’nin Taveuni Bölgesi’nde lüks bir resort-spa otel olarak tatil fırsatı sunuyor. 16 yaşından küçükler adada konaklayamıyor. En çok balayı çiftlerinin tercih ettiği ada, doğası ve masmavi deniziyle herkesi büyülüyor. Qamea Spa plajda ve spa alanında benzersiz masaj hizmeti sunuyor. Toplam 34 kişinin konaklayabildiği adayı minimum 3 gece kiralayabiliyorsunuz. Kişi sayısına göre kiralama bedelinin gecesi 10-20 bin dolar arasında değişiyor.

XX


f&t vacation trends

Rusinga Adası

Victoria Gölü’nde Kenya’nın sınırları içinde kalan volkanik kökenli Rusinga Adası, kadife gibi çim örtüsü, egzotik ağaçları, birçok kuş türüne sığınak olan doğal güzelliğiyle sakin ve huzurlu bir atmosfere sahip. Rusinga’dan Mfangano Adası’na tekne gezileri, balık avı turları düzenleniyor. Adada 6 özel kır evinin yanı sıra ve aileler için özel tasarlanmış bir kır evi de bulunuyor. Gecelik adayı kiralama bedeli 10-20 bin dolar arasında değişiyor.

Islas Secas Resort

Panama’daki Isla Secas Resort, 16 özel tropik adanın arasında bulunuyor. Islas Secas bozulmamış doğası, zevkli ve konforlu konaklama imkanı, ve mükemmel yiyecek ve içecekleriyle lüks sevenler için tasarlanmış. 14 kişinin konaklayabildiği ada, minimum dört gece kiralanıyor. Gecelik kiralam bedeli 7 bin 500 dolardan başlıyor. Adada misafirlere spa, sörf, dalış, balık avcılığı gibi birçok aktivite sunuluyor.

Coco Privé Kuda Hithi

Maldivler Kuzey Malé’de yer alan nihai özel ada tesisi Coco Privé Kuda Hithi, ultra lüks bir tatil için tüm imkanlarla donatılmış. Bu görkemli tesis toplam 12 kişilik konaklama imkanı sunuyor. Bir ana rezidans ve beş lüks konuk villası bulunan ada 13.000 metrekareden oluşuyor. Berrak deniz suyu, uzun bembeyaz plajları, yemyeşil bitki örtüsü ve sonsuzluk havuzuyla ada unutulmaz bir tatil fırsatı sunuyor. Maksimum 12 misafirin konaklayabildiği adanın bir gecelik kiralama bedeli sezona göre 8-32 bin dolar arasında değişiyor.

178

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


C

M

Y

CM

MY

CY CMY

K

177


Huvafen Fushi Resort

Maldivler Kuzey Male’de bulunan Huvafen Fushi Island Resort yerel dilde ‘rüya adası’ anlamına geliyor. Lüks ve muhteşem doğaya düşkün olanlar için ideal olan ada, Male Havaalanı’na 30 dakika mesafede bulunuyor. Ada dünyadaki ilk sualtı spa merkezine sahip. Müdavimleri arasında George Clooney, Kate Moss, Tom Cruise, Alexander McQueen, Stefano Gabbana, John Galliano gibi isimlerin olduğu adanın toplam 44 odası bulunuyor. Gecelik kiralama bedeli ise 20 bin doların üzerinde.

180

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

Tagomago Adası

İspanya’daki Tagomago Adası’nda, Somosomo Boğazı ve okyanus manzaralı 12 lüks bungolov, bir de özel villa bulunuyor. 10 kişinin konaklayabileceği Akdeniz’in tek özel adası olan Tagomago, sadece haftalık olarak kiralanabiliyor. Haftalık kiralama bedeli sezona göre 100-250 bin Euro arasında değişiyor. Alman emlak kralı Matthias Kuhn’a ait Tagomago , Ibiza Adası’na 1 km uzaklıkta.



Ayr覺cal覺k


Sınırsız Ayrıcalık

Havalimanlarında yepyeni bir dönem başlıyor. Hayatında sınırlara yer vermeyenler için havalimanında sınırsız ayrıcalıklar dünyasının kapıları açılıyor. TAV Passport Edition ile yolculuklarınız öncesinde ve sonrasında tüm vaktiniz size kalırken, tek yapmanız gereken size sunulan hizmetin keyfini çıkarmak.

Sınırsız ve ücretsiz otopark & vale · Sınırsız yurtiçi ve yurtdışı lounge kullanımı · Sınırsız transfer Havalimanında kişiye özel asistanlık hizmeti · Havalimanlarında özel girişler · Hızlı pasaport ve güvenlik geçişleri Business check-in · Havalimanı içi özel ring aracı · Duty Free’de indirim ve özel kasa · Havalimanı restoranlarında indirim Havalimanı otelde konaklama ve toplantı organizasyon avantajı · Türkiye’de özel fiyatlı araç kiralama


f&t iced espresso

Kahvenin En Asil Hali Espresso

Dünya coğrafyası üzerinde Doğu’dan Batı’ya farklı kültürlerdeki insanları aynı tutkuda birleştiren belki de tek içecek kahve... Farklı tipleri olsa da lezzet severlere İtalyanlar’ın en büyük hediyesi hiç kuşkusuz espressodur... Kavrulup ince çekilmiş kahvenin içinden 90 derece sıcaklıktaki suyu yüksek basınçla çok kısa bir süre geçirerek, kahve çekirdeklerinin aromasını, tadını ve rengini suya taşıyan espresso, günün her saati vazgeçilmez bir tat.

İtalya’nın en ünlü şehirlerinden Venedik...

KAPSÜLDEKI LEZZET

İ

stanbul’a gelen Venedikli tacirlerin burada içtikleri kahveyi çok severek ülkelerine taşımasıyla Avrupaya’daki serüveni başlayan kahve, kısa zamanda sayıları hızla artan kahvehaneler ile öğrencilerin, sanatçıların ve her kesimden halkın bir araya geldiği gözde mekânlarda gelişerek günümüzün vazgeçilmez lezzeti espresso olarak karşımıza çıkıyor. Espresso fikrinin ilk tohumları 19. yüzyılda kaynayan ya da kaynamaya yakın bir suyu buhar basıncı ile çekilmiş kahvenin içinden geçirmeye yarayan ‘perkolasyon’ yönteminin icadıyla atılıyor. Daha sonra teknolojinin gelişmesiyle birlikte son sistem üretilen makinelerle basınç ile hazırlanan espresso, üst düzey kahve içme kültürünün adeta kilit noktası oluyor. Espresso, İtalyanca’da ‘ekspres’ anlamına gelen espresso’dan geliyor. İyi bir espresso’nun en önemli kısmı üzerindeki köpüktür. Mükemmel bir

184

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

espresso’nun köpüğü kalındır, kadifemsidir ve rengi açık-kahverengidir. Buna ‘kaplan derisi’ rengi adı verilir. Bunu elde etmek için ise basınçlı suyun çekilmiş kahvenin içinden sadece 30 saniye süreyle geçmesi gerekir. Bundan uzun süre akarsa renk koyulaşmaya ve lezzet bozulmaya başlar. Bu köpüğe krema adı veriliyor. Krema, kahvenin muhteşem aromalarının dışarıya sızmaması için bir conta görevi görüyor ve kahve bitene dek kaybolmamalıdır. İyi bir krema, hem kullanılan kahvenin kalitesine, hem de kahveyi yapan kişinin maharetine bağlıdır. ‘Mükemmel’ espresso için ikinci test köpüğün dayanıklılığıdır. Bunun için bir küçük kaşık şekeri kahvenize koyduğunuzda bu şekerin köpüğün üzerinde iki saniye batmadan durması gerekmektedir. Macchiato, cappucinno gibi farklı içim seçenekleri ile de kahve severlerin tercihi olan, sıcaksoğuk tariflerle başka lezzetlere dönüşen espresso’nun her serviste aynı standartta sunumunu gerçekleştirmek de önemlidir.

Gerçek lezzet ve standardı yakalamak için son yıllarda kapsül espresso, kahve severlerin tercihi oluyor. Hava geçirmez kapsüllerde bulunan kahveleri bir yıl boyunca tazeliğini korur. Böylece hem kahveleri saklarken hem de hazırlarken bozulma ya da doğal aromasını yitirme gibi problemler ortadan kalkıyor. Standart kahve ölçüleri sayesinde çok kolay bir şekilde aynı ölçü ve lezzette kahve içebilirsiniz. Nespresso’nun hikayesi de her kahve severin evinde tıpkı deneyimli baristalar gibi mükemmel espresso bazlı gurme kahveleri kolayca hazırlayabilmesini sağlamak amacıyla bundan tam 27 yıl önce basit ama devrim niteliğinde bir fikirle başlıyor. 1986 yılında porsiyon kapsül kahve ve kahve makinesi sistemini geliştirerek İsviçre’de faaliyetine başlamış ve kahve hazırlama tekniğine yeni bir boyut getirmiş.


SERİNLETEN ESPRESSO’LU YAZ TARİFLERİ Lezzetli soğuk kahve tarifleri hazırlamak son derece eğlenceli ve kolaydır. Sevdiğiniz meyveleri, şurupları ve farklı lezzetleri ekleyerek evinizde tıpkı bir barista gibi serinletici yaz tarifleri yaratabilirsiniz.

FROZEN COCONUT COFFEE

Espresso, süt ve Hindistan cevizi dokunuşu ile harika bir soğuk kahve tarifi keyfini çıkartmanızı bekliyor.

MALZEMELER n 1 kapsül espresso (40ml) n 2 kahve kaşığı şeker n 100 ml süt n Hindistan cevizi şurubu n Rendelenmiş hindistan cevizi n Kakao n 3 küp buz n Uzun tarif bardağı n Shaker

HAZIRLAMA Bir kapsül espresso hazırlayarak 3 küp buz ve şeker ile birlikte çalkalayın. Hindistan cevizi rendesi ve hindistan cevizi şurubuyla sütü karıştırın. Süt köpüğünüzü hazırlayın ve espresso’nuzun üzerine nazikçe dökün. Köpüğe biraz kakao serperek süsleme yapabilirsiniz. Afiyetle keyfini sürün!

ICED CAPPUCCINO

Bu klasik lezzet, tüm duyularınız hitap edecek.

MALZEMELER n 2 adet tercih ettiğiniz espresso kapsül (40ml x 2) n 100 ml soğuk süt n 1 tatlı kaşığı şeker n 2 küp buz n Uzun tarif bardağı n Shaker

HAZIRLAMA 2 adet espresso kahveyi bir fincanda hazırlayın ve tatlandırmak için şeker ekleyin. 10 dakika buzdolabında bekletin. shaker’a hazırladığınız kahve, 50 ml soğuk süt ve 2 küp buz koyarak çalkalayın. Kalan 50 ml soğuk sütü köpürtün. Soğutulmuş kahveyi tarif bardağına boşaltın. 3, 4 yemek kaşığı süt köpüğünü de dikkatlice bardağın üzerine ilave edin. Tarifinizin keyfini çıkartabilirsiniz!

185


f&t flower arrangements ICED RASPBERRY COFFEE

Ormanda bir yürüyüş… Frambuaz lezzetinin altında gizlenen nane kokusu…

MALZEMELER n 1 kapsül espresso (40ml) n 2-3 yemek kaşığı sıcak süt köpüğü n 1 taze doğranmış nane yaprağı n 1 top frambuazlı dondurma n Ufak tarif bardağı n Süt köpürtücü

HAZIRLAMA Süt köpüğü hazırlayın, taze nane yapraklarını ekleyin ve bir kenara koyun. Bir bardakta espresso kapsülünüzü hazırlayın ve dikkatlice bir kaşık dondurma ekleyin. Tarifi tamamlamak için naneli süt köpüğünü üstüne dökün. Hemen servis edebilirsiniz.

MOJITO COFFEE

Buz küplerinin arasında kavrulma ve kakao notaları ile belirginleşen espresso’nun lezzet dansına kendinizi kaptırın.

MALZEMELER n 1 kapsül espresso (40ml) n 35 ml maden suyu n 5 ml nane şurubu n 1 dal nane yaprağı n 3-4 dilim lime (misket limonu) n 5 yemek kaşığı kırık buz n 2 buz küpü n 1 tatlı kaşığı toz şeker n Uzun tarif bardağı n Shaker

186

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

HAZIRLAMA Tarif bardağına nane şurubu, lime ve maden suyunu ekleyin. Kahvenizi hazırlayın ve shaker’a dökün. Şeker ve 2 buz küpünü ekleyip karıştırın. 5 yemek kaşığı kırılmış buzu bardağa dökün. Bir kaşık ile yavaşça espresso’yu bardağa boşaltın. Nane yaprakları ile bardağınızı süsleyin. Lezzetli tarifiniz hazır!



STRAWBERRY SMOOTHIE

Sıcak yaz günlerinde meyveli bir serinlik için hazırlanması çok kolay olan Strawberry Smoothie, tüm lezzet ve ferahlık beklentilerinizi karşılıyor.

MALZEMELER n 1 kapsül espresso (110ml) n 6 adet çilek n 1 top çilekli dondurma n 1 yemek kaşığı şeker kamışı şurubu n 2 buz küpü n Uzun tarif bardağı n Blender

HAZIRLAMA Kahvenizi bir kapta hazırlayın. Çilekleri yıkayıp kurutarak çilekli dondurma, şurup, buz küpleri ve hazırladığınız kahve ile blender’a yerleştirin. Smoothie köpüklü bir hale gelene kadar maksimum güçte karıştırın. Tarifiniz servise hazır!

PASSION CAFE

Çarkıfelek meyveleri espresso’nun meyve notalarını vurgularken dondurma da final dokunuşu yapıyor.

MALZEMELER

HAZIRLAMA

n 1 kapsül espresso (40ml)

1 kahve kaşığı çarkıfelek meyvesi şurubunu süte ekleyin. Sütü köpürtün. İki top dondurmayı tarif bardağına koyun. Dondurmanın üzerine kahveyi hazırlayın. Üzerine süt köpüğünü ekleyin. Kalan çarkıfelek meyvesi şurubu ve meyvenin kendisi ile süsleme yapabilirsiniz. Artık, lezzetli tarifiniz keşfetmeniz için sizi bekliyor!

n 2 top kahveli dondurma (70gr) n 100 ml soğuk süt n 1 yemek kaşığı çarkıfelek

meyvesi şurubu n Süsleme için 1 veya 2 çarkıfelek

meyvesi n Uzun tarif bardağı

FINDIKLI FRAPPE

Kahvenin lezzetiyle birleşen fındık şurubu ayrıcalıklı bir yaz serinliği sunuyor.

MALZEMELER n 1 adet espresso kapsülü (40 ml) n 150 gr kırık buz n 2 yemek kaşığı fındık şurubu n Uzun tarif bardağı

HAZIRLAMA Bir fincanda kahvenizi hazırlayın. Tarif bardağınıza kırık buzları koyun. Üzerine fındık şurubunu dökün. Espresso’nuzu da bardağa dökün. İyice karıştırdıktan sonra servis edebilirsiniz.

188

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


f&t offices

Geleceğin Ofisleri Yaratılıyor

E

Türkiye’nin en büyük ofis mobilyaları üreticisi olan Esen Mobilya, geleceğin ofislerini bugünden yaratıyor.

sen Mobilya, deneyimli ve uzman kadrosu, modern hizmet anlayışı ve uluslararası vizyonuyla Türkiye’nin en büyük ofis mobilyası üreticisi... Esen Mobilya’nın 1999 yılından bugüne uzanan deneyimiyle, fonksiyonel tasarımları ve üstün kalitesiyle modüler ofis mobilyalarının lider markası haline gelmiştir. Bireysel ve kolektif çalışma alanlarına en yaratıcı ve en yenilikçi çözümler sunan Esen Mobilya, sahip olduğu global, ilkeli, vizyonu, girişimci ruh ve dinanizm ile “geleceğin ofisleri”ni bugünden tasarlayı amaçlamaktadır. Sadece Türkiye çapında değil, yurt dışına ihraç ettiği ürünleri ile adından sıkça söz ettiren Esen Mobilya, bir marka olmanın gururunu ve mutluluğunu yaşamaktadır. Esen Mobilya, dinamik ve genç yapısıyla , doğru stratejiler üretip bunları uygulamadaki kararlılığıyla uzun dönemli hedeflerini 10 yıl gibi kısa bir süre içersinde gerçekleştirip sektörden bir parça olma başarısı

göstermiştir. Esen Mobilya, hizmetleriyle zirvede kalmanın zirveye ulaşmaktan daha zor olduğunu bilmekle ve faaliyetlerinin her alanında bu sorumlulukla hareket etmektedir. Esen Mobilya olarak, iş profesyonellerine, iş kavramını kolaylaştıracak yenilikçi, kaliteli çözümler sunmak için kendimizi müşterilerimizin yerine koyar ve işin her aşamasında onlara destek olacak. Fikir ve çözümleri üretmek için kendimizle yarışırız. Esen Mobilya, ofis, işyeri, ev, restoran kafe, mağaza alışveriş merkezi gibi her türlü iç mekan dekarasyonunu tasarım aşamasından, proje uygulama aşamasına kadar üstlenir. İç mekanlar için en uygun çözümleri tespit eder, hayal gücünü tasarım ile birleştirir ve hayalinizin uygulanmış halini size teslim eder. Projeler bilgisayar ortamında hazırlanmakta ve müşterilerimize gerçeğe en yakın sonucu aktarmak amacıyla 3 boyutlu çizimler ve canlandırmalarla desteklenmektedir.

189


f&t hotels

Sıradışı Oteller

Sanat atölyesinde, boğa güreşi arenasında, bir ağacın tepesinde ya da denizaltı bungalovunda uyuduğunuzu hayal edin! Farklı bir seyahat planlıyor ve daha önce konakladığınız otellere alternatifler arıyorsanız, dünyadaki sıradışı otellere göz atın! Yazı Funda Sahinbaş Hoşkal

POLONYA

Blow Up Hall 5050 Hotel Blow Up Hall 5050, Polonya Poznań’ın, Stary Browar adlı alışveriş, sanat ve iş merkezinde bulunuyor. Otelin, yüksek teknoloji ürünü olanaklar sunan ve her biri ultra-modern tarzda ayrı tasarıma sahip lüks odaları bulunuyor. Eski bir bira fabrikasının elden geçirilmesi ile bu halini alan Blow Up Hall 5050, tamamen interaktif sistemlerin üzerine kurulu, elektronik bir sanat oteli. Girişte verilen IPhone’lar hem oda anahtarı hem de otel personeli ile iletişim kurma aracı olarak kullanılıyor.

AVUSTURYA

Das Park Hotel Atık su boruları gibi görünen bu odalar, Avusturya Ottesheim’ın merkezindeki parkın içerisinde yer alan Das Park Hotel’e ait. Beton kanalizasyon borularından odaları olan otel özellikle dünyayı gezen öğrenciler için tasarlanmış. Tepelerinde bulunan camlardan gökyüzünü izleme

190

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

imkanı sunan, 9.5 ton ağırlığındaki boruların içinde çift kişilik yatak ve minibar yer alıyor. Ayrıca 01:00’e kadar oda servisi hizmeti bulunuyor. Ödeme şekli de otel kadar ilginç. Müşteri konakladığı süre için yeterli olacağını düşündüğü ücreti odada bırakarak otelden ayrılabiliyor.


JAPONYA

The Capsule Inn Japonya’nın başarılı girişimcilik örneği olan kapsül oteller iş merkezlerinin yoğun olduğu bölgelerde, son seferi kaçıranlar için metro, tren istasyonlarına ve havaalanlarına yakın bölgelerde yer alıyor. Odalarda yatak, televizyon, internet, ayna ve alarmlı saat mevcut. Yalnızca bir tek kişi için dizayn edilen odalar, ucuz ve misafirlerin temel ihtiyaçlarını gideren, hizmet gerektirmeyen türden.

VIYANA

25hours Hotel Wien Hours Viyana’nın hareketli 7. bölgesinde bulunan 25hours Hotel Wien’in etrafı birçok müze ile çevrili. Otel, alışveriş ve sanat merkezlerine yürüme mesafesinde yer alıyor. Her odası sirk teması ile farklı tasarlanan otel, vintage ve modern mobilyalar ile döşenmiş. 25hours Hotel Wien’in restoranında çağdaş İtalyan mutfağından yemeklerin tadına bakabilir, panoramik şehir manzarası sunan çatı katında içkinizi yudumlayarak Viyana’nın keyfini yaşayabilirsiniz. 25hours Hotel Wien’in eğlenceli sirk karakterleriyle süslenmiş odalarında siz de kendinizi bir sirk kahramanı gibi hissedebilirsiniz.

KANADA

Free Spirit Spheres Vancouver Adası’nda yer alan Free Spirit Spheres, ağaç dallarına asılmış birbirinden büyük kürelerden oluşuyor. British Columbia’ın vahşi doğası içinde, ağaçların tepesindeki kürelerde, rüzgârın hafif sallantısını hissedebiliyorsunuz. Ağaç ev mantığından yola çıkılarak hayata geçirilen otel odalarına döner merdivenlerden ulaşılıyor. Otel, gecesi 150 dolardan başlayan düşsel bir konaklama vadediyor.

191


f&t hotels

FİJİ

Poseidon Undersea Resort

Fiji’de özel bir adada bulunan Poseidon Undersea Resort dünyadaki en etkileyici otellerden biri. Poseidon Undersea’nın 24 sahil bungalovu, 24 su üstü bungalovu ve 24 denizaltı bungalovu bulunuyor. Denizaltı bungalovlarının geniş camları ile hiç odanızdan çıkmak istemeyeceğiniz bir tatil geçirebilirsiniz. Zengin denizaltı görüntüsü eşliğinde, denizaltındaki canlılar ile beraber tatil yapmak eşsiz bir deneyim olabilir. Otelde spa, gym, restoran ve hatta denizin altında evlenmek isteyen çiftler için bir adet küçük kilise bulunuyor. Deniz altındaki odalarda devamlı basınç ayarlaması yapıldığından rahatsızlık hissetmiyorsunuz.

ŞİLİ

Magic Mountain Hotel

Patagonya’da dev bir huni şeklinde inşa edilen Magic Mountain Hotel’in tepesinden aşağıya sürekli olarak su akıyor. Bu görüntüsüyle otel bir şelaleyi andırıyor. Şili’nin güneyindeki göller bölgesinde Huilo Huilo Doğal Koruma Alanı içinde yer alan Magic Mountain Hotel 12 metre yükseklikte bulunuyor ve otele havada sallanan ahşap köprüden giriliyor. Konuklarına her türlü lüksü sunan otelde, ormanda dev kütüklerin içinde sıcak su terapisi sunuluyor.

ALMANYA

Künstlerheim Luise Sanat galerisi gibi tasarlanan Berlin’deki Künstlerheim Luise, düş gücünün sınırlarını zorlayacak türden oda tasarımlarına sahip. Modern sanatın her türlü şaşırtıcı unsuru otelin dekorasyonuda kullanılmış durumda.

192

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


TÜRKİYE

Gamirasu Cave Hotel Yedi eski Kapadokya evinin ve tarihi bir manastırın özenle restore edilmesiyle 25 mağara odadan oluşan Gamirasu Cave Hotel, Ürgüp yakınlarında, Ayvalı Köyü’nde bulunuyor. Bizans döneminde inziva manastırı olarak kullanılan otel, bölgede yaklaşık 5000 yıldır süregelen tinsel maneviyattan uzaklaşmadan inşa edilmiş. Otelin bir bölümü, 1000 yıl öncesine kadar Hristiyan rahipler tarafından kullanılmış. Odaların bir kısmı rahiplerin inzivaya çekildikleri hücreler.

AMERIKA

The Dog Bark Park Inn Dev av köpeği şeklinde inşa edilen The Dog Bark Inn, Cottonwood, Idaho’da yer alıyor. Tahtadan yapılmış büyük iki köpeğin içinde birbiriyle bağlantılı ikişer oda ve yangın söndürücü şeklinde tasarlanmış birer tuvalet mevcut. The Dog Bark Park’ta ayrıca bir sanat atölyesi ve burada yapılan ürünlerin satıldığı bir hediyelik eşya mağazası bulunuyor. Odalar köpek dekorasyonlarıyla dolu. Konuklara köpek maması şeklinde kurabiyeler sunuluyor. Hediye mağazalarında köpeklere ilişkin objeler satılıyor. Sanat atölyesinde köpeğinizle birlikte tahtadan figürünüzü yaptırabiliyorsunuz.

193


f&t hotels

ISVEÇ

Sala Silvermine Underground Suite

ALMANYA

Propellor Island City Lodge Hotel Berlin’de yer alan Propeller Island City Lodge Hotel’in 45 odası Alman sanatçı Lars Stroschen tarafından yaratılmış. Her biri farklı bir temayla tasarlanan otelde huzur dolu odalar bulmak da mümkün, kabus dolu odalar da... Bu otelde tabutlarda, kafeslerde, başaşağı duruyor gibi dizayn edilmiş bir odada ya da tavandan sarkan havada asılı bir yatakta, cezaevi hücresinde, ormanda uyuyabilirsiniz. Odaların ve nesnelerin eşi benzeri yok, her biri el yapımı.

MEKSIKA

Quinta Real Zacatecas Quinta Real Zacatecas, koloni dönemi şehri Zacatecas’ın merkezinde yer alıyor. 19.Yüzyıl’da inşa edilen ve 1975’e kadar kullanımda olan boğa güreşi arenasından dönüştürülen otel, sıcak ve tarihi bir ortamda konaklama imkanı sunuyor. 1989 Uluslararası Mimari Ödülü’nün sahibi olan otelin güreş alanında restoran ve kafeler bulunuyor.

194

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

İsveç’in Västmanland kasabasındaki dünyanın en iyi korunmuş madenlerinden biri olan ve özel organizasyonlar, konserler için hizmet veren Sala Gümüş Madeni’nin 155 metre derinliğinde bir de otel suiti bulunuyor. Otelin animasyon alanı bile mevcut. Otelin odalarını ışıklandırmak ve sıcak tutmak için en son teknoloji kullanılmış. Odalar avizelerle aydınlatılmış durumda. Madencilik konseptinden esinlenilerek yaratılan bu suitte, cep telefonlarının çalışmadığını belirtelim. Gerçek kaçış için farklı bir alternatif olabilir.


IN ENGLISH

n Gwyneth Paltrow n Luca Dotti

n Emily Didonato n Alber Elbaz

n Katie Holmes n Hotels

n Iced Coffee

n Islands For Rent


f&t in english

THE MOST BEAUTIFUL WOMAN OF THE WORLD

GWYNETH PALTROW People magazine selected her « The Most Beautiful Woman of the World ». Besides her successful movie career, she is now also the new face of a perfume. Here we find out about her beauty secrets.

196

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


197


f&t in english FASHION&TRAVEL You’re the new face for BOSS Nuit Pour Femme, how do you think you embody the BOSS woman? GWYNETH PALTROW HUGO BOSS is a very strong brand, it’s a very successful company and they have a really loyal customer. The BOSS woman is someone who has many facets to her. She is focused, together, a hard worker but also totally feminine at the same time. I like the idea that you can be more than one thing. You don’t just have to be a career woman, you can be home with your kids on the floor, you can be a lover to your husband, you can be a cook at home. You can do the garden. You can also kick ass at work. You can be all that kind of stuff, I really like that idea that the modern woman has many facets to her because I think we do. I thought “Well great this is what I stand for.” So it was a good opportunity. F&T What do you think about the new BOSS NUIT pour femme fragrance? GP I really like it. It’s very fresh to me, it’s like it smells happy and sort of like upward energy you know like… It’s true that it smells like anticipation of a night hour. It’s very awake to me. It’s very feminine and sort of strong. F&T Describe the perfume in three words? GP For me it’s like floral, elegant and also with some body. F&T What beauty tips do you personally swear by? GP Sleep, love, exercise, water that’s pretty much it. F&T What are the fashion basics you cannot do without? GP A little black dress and a blazer. I think that’s why they asked me because those are kind of my staples. F&T Do you think there’s a relationship between perfume, makeup and fashion? GP Yes I do I think that these are all ways in which a woman can express herself and all ways in which a woman can decide how she wants to present herself to the world and what she wants to say about herself. I think that’s what fashion, make-up and fragrance do. It gives an opportunity to express yourself. F&T What are your most trusted beauty or fashion pieces? Something that never fails. GP Well definitely the little black dress but also that could be like a black jumpsuit, so something that’s easy and it’s all one thing. For me it’s about ease so it’s like I’ve always had a uniform. I’ve always had jeans and a blazer in the day and a dress at night or one piece thing. Just so that it’s easy. My beauty routine is embarrassingly simple like I don’t wear makeup in my own life because I just don’t but I’m good with moisturiser and I always have mascara, that’s my beauty essential. F&T How was the commercial shoot with Jordan Scott? GP I just think Jordan is so talented and she’s so visual and specific. And I love working with women, so it was great .It was a really nice experience. It was easy and it was long days but it was nice energy, you know? F&T Tell us about your hobbies, what do you love to do outside of work? GP I love to cook, I like to exercise a lot, I dance. When I exercise it’s become kind of a hobby, I like to dance a lot. I like decorating houses and like home things. That’s sort of it, that’s all I have time for really

“I’VE ALWAYS HAD JEANS AND A BLAZER IN THE DAY AND A DRESS AT NIGHT OR ONE PIECE THING. JUST SO THAT IT’S EASY.” 198

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


MY BEAUTY ROUTINE IS EMBARRASSINGLY SIMPLE LIKE I DON’T WEAR MAKEUP IN MY OWN LIFE BECAUSE I JUST DON’T BUT I’M GOOD WITH MOISTURISER AND I ALWAYS HAVE MASCARA, THAT’S MY BEAUTY ESSENTIAL.”

199


f&t in english

200

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


“MY MOTHER AUDREY HEPBURN”

LUCA DOTTI

Luca Dotti is Audrey Hepburn’s younger son she had with her second husband, Italian psychiatrist Andrea Dotti. He now works at The Audrey Society Fund, established by his mother to help children in need. We meet with him at the Pera Palace Hotel Jumeirah, where he is staying. He tells us about the two new books he has written about his mother. And a third one, that is on the way. Leyla Melek Çifçi Photographs of Luca Dotti by Deniz Uğur Güler

FASHION&TRAVEL Can you tell us about the book that is just out about your mother? LUCA DOTTI Actually there will be two books that I have written about my mother that will be published. The first, “Audrey in Rome”, is recently published by HarperCollins in the States. It is a book about my mother’s life in Rome. When she was younger, when she filmed “The Roman Holiday” and two other films in the 1950’s…. And while she was married with my father in the 1970’s. We used pictures taken by paparazzis, too. We selected 2500 pictures of her and only 10 percent of them made it in the book. The second book, which will be out in 2014, is a kitchen table biography, including my mother’s recipes, pictures from family Christmas’, parties etc. We wrote the book with a good friend of mine, Luigi Spinola, who is actually a political reporter. It was a fun break for us both. The book portrayed the normal life that I lived when I was growing up. It was important for me to illustrate this. I have three children and I wanted them to

see who their grandmother really was. My mother was a pretty normal mother. She cooked great home cooked food. She loved pasta, she loved vegetable dishes. She had an orchid in Switzerland, where vegetables and fruit came from. She used to cook for us with them. These are the two books that will be published about my mother. The revenue from both books will go to the children’s fund “The Audrey Society” established by my mother. There is also another book that I am writing. There will be a special section on Turkey in the book because they met on a boat trip to Turkey. F&T Can you tell us more about that? LD My parents met in Turkey and fell in love here. They travelled from Greece to Turkey on a boat belonging to mutual friends. They fell in love during that trip. I have a picture from that trip of the two of them in Pandeli Restaurant, in the entrance of the Spice Bazaar. Turkey and especially Istanbul is very important

201


f&t in english Audrey Hepburn arriving at Ciampino Airport- 1958 Elio Sorci © Camera Press/Photomasi

Audrey Hepburn on the set of “War and Peace” - 1955 Pierluigi Praturlon © Reporters Associati Audrey Hepburn and her son Sean - Piazza Fiume, Roma,1972 Girani © Reporters Associati

Audrey Hepburn and Mel Ferrer with her dog Mr.Famous, who sits atop the Lupa Capitolina, Roma - 1961 Elio Sorci © Camera Press/Photomasi

Audrey Hepburn on Rome’s Via Bissolati - 1968 Elio Sorci © Camera Press/Photomasi

202

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


to me. I have been to Turkey 8 times. I usually come to Istanbul, but we travelled south a few years ago when we brought our oldest son with us.

Audrey Hepburn and her second husband Andrea Dotti at the Stadio Dei Marmi - 1973 © Photomasi

F&T What was Rome like when your mother lived there? LD My mother came to Rome accidentally. She was selected for the Roman Holiday movie, because of her role in Gigi. The movie, filmed in 1953, shows us Rome of that time. Romans loved the film and my mother, who was in the lead role. My mother filmed two other movies in the fifties and she returned to Rome, when she married my father in 1969. She was 40 years-old and most of her movie carreer was behind her. F&T Your mother wasso slender, it is hard to believe that she loved food so much? LD Because she was so slender everybody thought that she had an eating disorder. That is not true. She grew up during the Second World War. She was 9 when the war started, 14 when it ended. She moved to Arnheim, Holland from England during the war. She lost many members of her family there, she fought hunger… That’s why she was so frail when she grew up. She actually loved food. She was the Italian mother to me. She would cook her spagetti and put it in her suitcase when she was travelling. She wanted to be sure she could find it where she was going. F&T What does this book mean to you? LD To return to my mother’s house, even after I grew up, was a great pleasure for me. I lost my mother when I was 22 years-old. It was a great shock for me. I have three sons. I wanted to tell them the story of my childhood, who my mother really was. They should know this and tell this story to their own children.

203


f&t in english

THE LOVELY BRUNETTE

EMILY DIDONATO The 22 year old brunette model Emily Didonato seems to have it all. She is the face of Giorgio Armani’s Acqua di Gioia perfume and Maybelline make-up line., She has also captured the heart of actor Jake Gyllenhal. Here, she tells us about her beauty secrets.

FASHION&TRAVEL Please introduce yourself. How old are you, where do you come from? EMILY DIDONATO My name is Emily DiDonato, I’m 22 years old and I am from Upstate New York. F&T How did you become a model? ED I became a model a few years ago when a family friend recommended that I come to New York and give it a try. So I went to my first agency to meet with a couple of people. On the same, day they sent me to a few castings and I think I started working the very next day. F&T What is the best advice given by a pro during your shooting sessions? ED The best advice that I’ve ever been given was to be yourself, no matter what. Just stay natural, true to yourself and follow your heart. It really helped me throughout my life because you got put into situations where you may not know what to do but I think, as long as you are yourself and people know that you are being true and honest, you really can’t go wrong. F&T What is your style? Do you feel it close to Armani’s? ED I like buying pieces that I feel I will be able to wear today or when I’m 30. I think it is important to stick to pieces that you can wear for a long time, that are timeless. I really like Giorgio Armani’s fashion as it is all about this timeless elegance, this authenticity, nothing superfluo-

204

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

us. Plus, it is very comfortable and I think if you want to look good, you need to feel good. F&T What does it mean to you to represent one of Mr. Armani’s fragrances? ED Even when I was a kid, I knew who Giorgio Armani was. I was not into fashion at all but he is such an iconic man. And now, I can’t even imagine that he knows who I am… It is such an honor to be a part of his fragrance. F&T What do fragrances represent for you? ED It’s the final touch, the last little detail in an outfit. Fresh but not too strong. Something simple but elegant. I once read Mr. Armani saying “something not to be noticed but to be remembered”, and I found it so true. F&T What represented the last two years being Acqua di Gìoia’s face? ED When I first got cast for the Acqua di Gìoia campaign a few years ago, I was really excited; I think I even cried when I got chosen because Armani is such an iconic brand. I was only 18 at that time but I knew that a feminine Armani fragrance meant that iconic, beautiful, natural, sexy Italian woman. So I was really happy to be a part of that and be able to represent it. Being here for the second time is definitely a moment of joy. Being able to work again with the team and be the face of Acqua di Gìoia is such a great opportunity. The Acqua di Gìoia campaign represents a big part of my life.


205


f&t in english

What is your beauty routine?

F&T How did you feel during this shooting? ED I feel that I fit in pretty well. it’s very natural, it’s sexy but subtle, nothing trying too hard and I think Nathaniel (ndlr: Nathaniel Goldberg, the photographer) has been great capturing that. I feel like he is very quiet and kind of soft-spoken, but I really feel his direction; even though he is behind the camera and he doesn’t say much and lets it be free. Nathaniel is great for this shoot because he has a very natural style, he gives something absolutely beautiful and stunning but still very simple and subtle. He has allowed me to be myself and I felt very relax which is very important during a shooting. F&T For you, who is the Acqua di Gìoia woman? There are similarities between you and her? ED The Acqua di Gìoia woman is beautiful, very natural, sexy but subtle. She is pure, innocent and joyful. She is very radiant and magnetic. She is graceful and wild at the same time. She is sweet and strong. She is naturally elegant and very delicate. She is all about contrasts… and that’s what makes her so special. F&T What is your definition of beauty? ED My definition of true beauty is when I see a woman walking down the street who has an amazing self-confidence. I think what it is the most important is the inside beauty because everything on the outside one day will change and who knows what is going to happen, but your soul, I think, is the most important part of every person and reflects on the outside. F&T How would you describe joy? What does it mean to you? ED Joy is a state of mind, it’s an intense feeling that sets you free, and I think freedom is key. For me joy is a deep sensation materialized in moments that are always going to be remembered. I think that a fragrance can bring joy, for example. Your smell is a really important sense and it brings back so many memories and it can take you into other places. If I smell something from my childhood, it brings back everything and I feel really happy in just a second. When I smell Acqua di Gìoia, it brings back a lot of memories too. It’s a milestone in my life, a huge part of it. When I did the first shooting, it was a big accomplishment and I was so happy and proud of it. So now, when I smell

206

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

it, I feel like that all over again. F&T And what about Joy and Nature? ED Nature can really make you joyful. Think about the peaceful agitation of the waving sea, or the aroma of the grass during spring, or the smell of flowers… It really awakens your senses.

I always wash my face in the morning and at night. It’s important to always take all my makeup off before I go to bed. I keep moisturized and drink lots of water. I also drink green juices which also helps with keeping my skin clear. I exercise daily doing things like spinning classes, running, or Pilates. I make sure I take care of my body inside and out.

F&T What are your secrets to relax? ED To relax and unwind I usually go upstate to my family’s home. It really helps me unwind to be around them and in the house that I grew up in. I always go for long walks and hikes outside. I love getting fresh air and being around the ones I love. F&T How do you like to spend your free time? ED I spend my freetime with my friends and family. I love being outdoors. I grew up playing basketball, soccer and lacrosse so anytime I can be outside and be active is always the most enjoyable. F&T What are your star products for hair, body, skincare, make up and perfume? ED For my hair I use Davines shampoo and conditioner. I also use a cleansing shampoo by Davines once a week. For my skin, I use the Sugar body scrub once or twice a week which makes my skin really soft. For my face, I moisturize with Embryolisse and for my lips I use Homeoplasmine. I keep my makeup pretty natural and simple. I use Maybelline products usually just Fit me powder foundation and Falsies mascara. For perfume, of course, Aqua Di Giòia by Armani. F&T Is there something that you carry with you all the time? ED I have a necklace I wear everyday. It says “Live, Love, Laugh”. It’s beautiful and I always keep it with me. It’s simple but it is meaningful to me.

Öd Tam


Dining room. Living room. Bedroom. Legroom. Bir uçuş bu kadar ksa sürebilir mi? Geleneksel İsviçre mutfağ, harika eğlence sistemi ve tam bir yatağa dönüşen koltuklar ile SWISS Business Class uçuyorsanz evet. İsviçre üzerinden yapabileceğiniz çabuk ve kolay transferler ile 70 uçuş noktamzdan birine keyie seyahat edebilirsiniz. Ayrntl bilgi ve rezervasyon için swiss.com’u ziyaret edebilir 0212 354 99 19’dan SWISS rezervasyon osini veya acentenizi arayabilirsiniz.

Ödüllü SWISS Business : Tam yatar koltuklar


f&t in english

HYSTERICAL IN A GOOD WAY

ALBER ELBAZ The head of the design team at Lanvin, now is under the spotlight with his brand new collection he has created for Lancome.

208

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


FASHION&TRAVEL How did you first meet Lancôme? ALBER ELBAZ We met thanks to two people: my mother and Youcef (Lancôme president). I lived in New York for twelve years after college and every time I passed through JFK on my way home, I would buy Lancôme products for my mother. Day cream, night cream and lipstick in red and bordeaux. They weren’t just products – they were mythical objects! And then there was Youcef. I had heard a lot about him and was keen to meet him. I couldn’t say why, it was instinctive. That’s how I work – I follow both my head and my intuition. Quickly, we had the idea of working on a project together. As soon as he mentioned mascara, it became very clear. The only thing I’m truly proud of are my eyelashes, so mascara was the project for me! F&T Did you have a specific idea of the Lancôme woman? AE Back when I started out in fashion, it would have to be Isabella Rosselini. She was more than just a model and it was about more than her beauty – it was about her as a woman, a daughter, a mother and a unique personality. Hers is the story of a woman rather than a celebrity. Beauty isn’t a question of being the right age or having the right look, it all comes down to attitude, individuality and character… For me, Lancôme is embodied by such women and by their sense of freedom. F&T What do you think makes a woman stand out from the crowd? AE It’s her true self. When people think about make-up they often think about disguising or hiding the truth. But true style – and this holds true for Lancôme too – is about bringing a woman’s individuality to the surface. Not hiding it or playing a role, but truly revealing it. That’s how I see my profession: veiling the body to unveil the person. F&T How do you achieve that? AE There are no hard and fast rules. Sometimes you just have to go with the flow, following your instincts and emotions. For example, this collection created for Lancôme deviates from my usual pattern because almost everything is made by hand. I’m not talking about the production line, I mean imagined and designed by hand: the product decor, the visuals and the promotional film. This is another way of returning to the truth. Today, you can use computers for anything, creating and re-creating or undoing over and over. But with a pencil there always remains a trace of what has been, even if you use an eraser. The same goes for women’s faces. You cannot use an eraser: a trace will always show through her face and that’s what creates her personality. The future is built upon the past. F&T Indeed, you are one of the world’s few true innovators, but your style also has its roots in the past… AE There needs to be a kind of tension for things to function in life. Tension between yesterday’s history and today’s, between couture and street style, techno and duchesse, rich and poor, colour and black. This tension is fuelled by contradictions which then breathe life into things. New York was full of such tension

when I moved there. I’m not interested in things that are uniform. The concept behind this collection is the same: the mix of a unique, hand-designed creation with a large-scale production, falling somewhere between emotion and commerce. It was a complex endeavour. The danger is to end up in the realm of ‘inbetween’ – mediocre by definition. I only really adore things that are either sublime one-offs or truly commercial creations, not the things in between. F&T What do the eyes represent for you? AE On the one hand there’s seduction of course, but first and foremost eyes show intelligence. I love it when you can see someone thinking deeply by the look in their eyes. So for me, eyes are the mirror of both mind and heart. They are the meeting point of the rational and the emotional and it’s that contradiction that makes them so fragile. F&T Did you work on this collection in the same way you work on a show? AE First of all, you have to find the story you want to tell. That’s what this business is all about, so the process has to start there. I wanted to think about the stories you can tell with mascaras: a story of eyes, and their shape. A musician tells a story through the notes he plays, a painter transforms his canvas, and a fashion designer works with shape and colour. So I took the four mascaras and built a story around them, with polka dots for Hypnôse Drama, stars for their namesake Hypnôse Star, hearts for Hypnôse Doll Eyes, and for the fourth mascara, Hypnôse itself, I took the legendary Lancôme rose and mixed it up with eyes. I wanted to maintain a whimsical, feel-good style. Mascaras tend to come in just gold and black. I wanted to create more of a personal touch. When you apply mascara you’re almost touching your eyes, so it’s a very intimate moment. It needed something truly personal that you can make your own. F&T It’s quite rare to find joy and humour in the world of luxury… AE Yes, humour isn’t generally in phase with luxury. But your key aim has to be to inspire emotion. A luxury boutique where everything is perfect and the staff look like models is rather like a pharmacy. You can make people feel with smell, taste and above all with humour. I need to have my dreams and imagination inspired if I’m to actually buy a product. True luxury is about making people laugh and smile, saying “I want that!”. That’s how luxury becomes democratic. It’s not about creating an army of clones that eat the same things in the same places and share the same aspirations: it’s about giving people a reason to feel that bit happier. F&T The story you imagined for Lancôme is a fashion show where you see nothing but the eyes of the audience – why? AE It represents my experience. I spend my time backstage at the Lanvin shows and when I come out at the end, all I see are people’s eyes. But they are friendly eyes, not intimidating. Obviously you always have that fear of judgement after a show,

209


f&t in english

particularly today in our world made of images, where clothes are judged on how photogenic they are on a flat screen, instead of being seen worn. But my work is for women, not judges and I work with women too. When I joined Lanvin I decided only to do what I love, both with and for the people I love.

FIRST OF ALL, YOU HAVE TO FIND THE STORY YOU WANT TO TELL. THAT’S WHAT THIS BUSINESS IS ALL ABOUT, SO THE PROCESS HAS TO START THERE. I WANTED TO THINK ABOUT THE STORIES YOU CAN TELL WITH MASCARAS: A STORY OF EYES, AND THEIR SHAPE.

F&T Tell us the story of this imaginary fashion show… AE It all stems from the incredibly rounded and curvaceous mascara bottles. The moment I saw them I thought of women’s bodies. There’s something of Cinderella and her magical carriage in this idea of fairy-tale metamorphosis. The transition from the real to the surreal of course echoes make-up itself, and sparks the imagination. So I came to this idea of a fashion show where all you see are eyes in the front row, and the women gradually transform into bottles, with a bride wearing a dress covered in eyes and roses at the end. At the end of the show, a moment of pure extravagance, I peek out from behind the curtains. The idea is to make people see what was already there in a new way. The whole project represents a dialogue with Lancôme. I took existing products which fulfilled a need and transformed them into objects of desire. It’s the job of marketing to fulfil needs. My job is to create desire by inspiring the dream behind the product.

F&T Colours seem to be very important in the film too? AE Yes, of course. We put a lot of work into the colours and changed them several times. When I started out in this profession I used to feel bad about always changing my mind, but then I realised that change can be good: indecisiveness is part of a process of building things up step by step. Then, eventually everything falls into place and you can stand there like a painter before his canvas and say that there’s nothing left to be changed. We finally found our colours – red, pink, blue and green – and used them on the motifs as well as the ribbons and boxes, again creating a kind of tension between tradition and modernity. But the key thread running through it all would have to be eyes. And curves – the bottles are just so curvaceous. We’re living in a square world and I wanted to create some curves!

210

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

F&T Do you always get so involved in your work? AE First off, I don’t accept many projects. But every so often I do to escape from my work as a designer and to breathe in new inspiration. When I do take on a project, it’s because I truly want to do it, so of course I am very committed. I’m not the kind of person who works in the living room in a rather half-hearted way. Figuratively speaking, the room I choose to work in is the kitchen, sitting comfortably at a table in the warm, because the kitchen is where the heat of a home is felt. Once I’ve settled in, I like to get to work. I like to be active, do things. I’m not interested in just putting my name to a product. I like to work on a project completely, from start to finish. And I like to have the freedom to be creative and make mistakes. All of the greatest inventions come about by accident, or through coincidence…

F&T Is make-up a very important part of your shows? AE Every part of a show is important. That’s a bit like asking a mother which is her favourite child! The light, the music, the reception, what you serve people arriving after a month of shows all over the world… And then the spectacle begins. By its end, what remains is the strength you have imparted to women. Not power – you can buy that. Strength is something more intimate, you can’t fake it. When you tell someone you love them, you are giving them strength. F&T Do you brief the make-up artists personally? AE I work with people, I don’t brief them. Again it’s that idea of working in the kitchen, around a table, preferably a round one… We think about the make-up ahead of time but it’s really once you get backstage and see the finished garments that you see what needs to be done. You have to find a solution to each question asked by each piece. F&T How did you come to the idea of creating false lashes for Lancôme? AE False lashes are the must-have fashion accessory of the moment. It was Youcef’s idea and it struck me as absolutely


perfect. It fitted with the story very naturally, like an extra flick of the pencil… F&T The film you have created will only be shown online from June. Are you a digital addict? AE Not in the slightest! It took me six months to learn to use an iPad and I don’t even have an email address. I don’t miss it either, I feel freer without. I still think that computers are incredibly useful and make things possible. The people around me can instantly tell me whether something is feasible or not. But the fact that I’m not able to work these things out alone means that they always have a slight air of mystery about them, which gives me the freedom to dream and reflect. I want to keep that hint of mystery. Today, people want to know everything, see everything, control everything. We need to keep some space for dream and mystery. F&T You are Israeli, American and part of the French fashion landscape. Do you consider yourself multi-cultural? AE I don’t see myself as a global citizen. At the moment I am living in France and so I’m French. I believe that, beyond languages and countries, each and every person I meet brings me something. There’s nothing to be gained from living in a bubble. You need to discover new places, people and things. Designers have to be voyeurs, not exhibitionists. It’s our job to watch, assimilate and reflect. A person is defined by what they have seen, and what they can give back. F&T Could you practise another profession? AE This is the only thing I know how to do, and I’ve been doing

it since I was 4. I started out drawing and then moved onto making little dolls out of cotton, chewing gum and my father’s cigarette papers. There was one time, when I left Saint Laurent in fact, that I wanted to leave the world of fashion. As a child I wanted to be a doctor, the kind of family doctor that devotes his life to people. But then I realised this is the only thing I’m any good at. I don’t know how to drive or mend anything at all. The only thing I know is design. F&T Is time the ultimate luxury? AE Absolutely! Designers are passionate individuals. We are always multi-tasking and don’t always have time to really get things in perspective, to digest the whole story to convey it to its fullest potential. You don’t even have time to mourn a story you’ve just told. At the end of a show, I’m happy and sad at the same time. I’ve worked on it for 4 or 5 months, day after day, night after night, weekend after weekend. I know I’ll miss the pieces I’ve created because I don’t imagine dresses, but women. When I take a taxi with my sketches at the end of the day, there are 250 women in the car with me. Designers are no less gifted than 30, 40 or 50 years ago: we just have less time to think and go out in search of inspiration. You have to delegate because there is always the next collection or pre-collection to think about; the bags, the jewellery, the shoes, the prints, the embroidery, the leather… the list is endless! Sometimes you have to do things yourself to truly engage with them. F&T What do you want people to say about your collection for Lancôme? AE That it’s hysterical – in a good way!

211


f&t in english

PURE BEAUTY

KATIE HOLMES Famous actress Katie Holmes, reveals her beauty secrets.

FASHION&TRAVEL What does Bobbi Brown mean to you? KATIE HOLMES I’ve always been a fan of her makeup, because it’s so easy to apply. Her color palettes aren’t extreme, so when I first started wearing makeup it felt comfortable and I didn’t feel like I had too much on, which can happen. And then I met her, and she is just a lovely person – so generous. I think that it’s so exciting what she’s built with this company. She’s an incredible woman. So I’m thrilled on so many levels. F&T How do you relate to her beauty philosophy? KH I really like her philosophy that makeup makes you feel beautiful. You’re already beautiful, but it makes you feel stronger and better. I think that while you don’t want to walk around depending on your beauty, it’s nice to have products out there that do help you when you haven’t slept enough, or if you’re going in to a big meeting and you’re a little nervous and it might be that tube of lipstick that gives you the extra dose of confidence you need. Women in this day and age handle so much, and I think those little things really matter. Even her packaging makes you feel good. I have yet to meet a woman that doesn’t love lipstick, no matter what

212

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

she does. It’s like the universal equalizer. F&T How does it feel to be a beauty spokesperson? KH Well, it’s really nice! I’m thrilled, and so thankful. She’s just so lovely, and it’s wonderful to work with people who are kind and nice and who you can be inspired by. F&T When did you first start wearing makeup? KH I was allowed when I was 14 to have mascara and lip gloss. And then in high school I got away with blush and maybe a little eye shadow. But I was really busy in high school, and I went to an all girls’ school, so I definitely didn’t wear it to school. It was more reserved for dances and football games. That’s another thing about Bobbi’s makeup that I love: You never walk in a room and people are like, ‘I like your makeup!’ That’s always a bad sign when the first thing someone notices about you is that you have makeup on. F&T How did you first learn to apply it? KH My sisters helped me when I was younger, definitely in the department of ‘don’t wear too much.’ And then I kind of learned through working. I started working when I was 17, and at


213


f&t in english that point I had never even washed my face, so taking the makeup off was a whole new thing. And daily makeup, obviously, is different from television and movie makeup. I remember I had to do my own makeup for something and so a makeup artist created this whole chart for me. I don’t think it was awesome, but I followed the directions and I did it! You learn along the way. F&T How would you rate your application skills at this point: 1 being the lowest, 10 the highest? It’s dependent on the day, and the amount of time I have. I think I’m probably a good average 5. I’ve learned so many things not to do – I’ve made a lot of mistakes. I was always confused, are you supposed to go heavy on the inside with eyeliner, and lighter on the out? Everyone would tell me something different. And the cat eye is not for me, apparently. I always want to try it, but I just look like a mess. Sometimes I– torture might be the wrong word – but sometimes I do my sisters’ makeup and my friends’ makeup. It’s fun! I’m not very good at it, but I do try. F&T What is your everyday skincare routine? I try to exfoliate every day, gently. And I love lotion. I put a lot of lotion on in the morning, and then wear a mask at night. F&T Do you sleep with masks on? Yes! I just don’t believe that only 10 minutes is going to do the job. When you could have hours! But that’s my personality. It’s like, green juice is good? I’m going to have six today! And then I can’t drink green juice for months. F&T What’s your everyday makeup? I wear Bobbi’s makeup every day. I usually just do light blush, eye shadow, mascara, a little lip gloss. One of my friends pulled me aside one day and said, ‘you have got to start wearing lip gloss.’ I said, ‘I do?’ My mom was never a lipstick wearer, she was always very natural – so I never really had that example. But now I always have lip gloss in my bag. I’ll put it on in the elevator and its like, ‘Oh yeah! I feel good!’ F&T Are you good about taking care of your skin? Yeah, I try to get facials. I also exercise a lot, and I feel like that helps. F&T What’s your favorite Bobbi Brown product? Well, I do love her shimmer brick. Thank god that exists! One of the things I love about that is that it’s like a one step thing. Even if you don’t have a brush, you can use your finger. I don’t have to pull anything else out. I put it everywhere. Even under my eyes. Who cares? It’s shimmer! I like that. It’s so easy if you’re late. And it’s subtle but it looks nice. And I like her lip glosses a lot, because they’re not too sticky, and they feel like they’re really moisturizing. And they don’t come off. F&T How do you organize your makeup? I have a travel size makeup bag and I just always keep it packed with everything I need. It works. I really don’t trust myself for events and things like that – I always hire someone for that – but my daily makeup is all in there. F&T What beauty secrets did you learn from your mother and grandmother? My mom is big on being healthy and eating well. Because she says, ‘it always shows up. Always.’ And also on a very practical level, she always told me not to use soap on my face. She’s very beautiful and she just kind of throws some makeup on – it’s never a big deal. The way I was raised was about who we were, not what we looked like. But definitely taking care of yourself was the main thing. My grandma and my mom are very understated. They have very good taste, and they’re very detail-oriented. So their idea of what is beautiful and chic is just very high quality, less is more kind of thing. If I had come down for school in the morning with a lot of makeup on, it would have been taken off. F&T Who are your beauty icons?

214

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


Lauren Hutton, because she’s amazing and she becomes more and more amazing. Her beauty keeps up with her, and she with it. Audrey Hepburn. Michelle Obama. Grace Kelly. My mom. There are so many women in New York! They have it all together.

I did a play I sat down with a makeup artist and had them go over everything I needed with me. I keep practicing. Probably the best tip I’ve learned though is that I’m more of a nude lipstick person rather than darker.

F&T How do you like your makeup for black tie events? Sometimes I like to have a little bit of fun, and do a bright lip or something. But I always try to keep it as subtle as possible while covering up what needs to be covered up, and highlighting what’s working. I still always want to look like me. You have 15 minutes of the red carpet, and then you see everyone you know. And if you look like a clown, it’s kind of weird. So I like very subtle… But I love false eyelashes. If I could put them on myself, I would do it every day.

F&T Do you use liquid or pencil liner? Pencil. I’m afraid of liquid, because my hand isn’t that steady.

F&T You’ve worked with some of the best makeup artists in the world. What tips have you picked up from them? I am always very nosy. I always want to see what new products they have, and lotions and things. And I’m always really interested in how they do the eye. I think the trick is learning how to line your eye and not make it too heavy. I’m getting ready to do a play, and you do your own makeup for that – and the last time

F&T Any beauty rules? Drink a lot of water. Be careful with the blush. Because sometimes – and I’m saying this really hoping my cheeks aren’t like tomatoes right now – less is more. F&T What excites you most about working with Bobbi? I’m a huge fan of her personally, and have so much respect for her as a professional. She’s an inspiration. She’s built this company. She’s so dedicated. She’s constantly creating new palettes. It’s a wonderful business because she works so closely with so many women. And we depend on good products to help make our mornings faster and just those quick fixes that really do help you. I also love how easy it is to use her makeup and how her makeup is really about showing the woman and not

I AM ALWAYS VERY NOSY. I ALWAYS WANT TO SEE WHAT NEW PRODUCTS THEY HAVE, AND LOTIONS AND THINGS. AND I’M ALWAYS REALLY INTERESTED IN HOW THEY DO THE EYE.

215


f&t in english

showing the makeup – just enhancing the beauty that’s already there. And so that’s a wonderful thing to be a part of. F&T Do you like being part of the creative process, and are you looking forward to creating a palette? I do like being a part of the creative process in everything that I do. And I’ve never done this before, so I’m also very curious and excited to learn about how Bobbi puts her palettes together. And I like spending time with her, so we’ll have fun.

IT’S DEPENDENT ON THE DAY, AND THE AMOUNT OF TIME I HAVE. I THINK I’M PROBABLY A GOOD AVERAGE 5. I’VE LEARNED SO MANY THINGS NOT TO DO – I’VE MADE A LOT OF MISTAKES.

F&T Where do you find inspiration? I find inspiration walking down the streets of New York and seeing women of all different backgrounds and all different professions and what they come out of their apartment wearing every day. That’s what I love about New York: you can never just go somewhere in your sweats. No one is going to forgive you for that. You’ve got to be ready when you walk out. And that’s your statement. I also get inspiration from old films, new films, old beauty books, old fashion books, art. Really, everywhere. F&T Is there something you habitually do to keep your body healthy and your face beautiful? I work out four times a week, or try to. I ride the bike and run, I lift weights, do yoga. And I really try to eat healthy. You do have the meal of the week that’s like French fries and cupcakes, and I think that’s important. But I try to eat a lot kale, salad with chicken, that kind of stuff. That just helps me keep up with life. And then I think it definitely plays into your skin.

F&T As an actress, how does makeup help you get into a role? Makeup plays a huge part in creating a character. When I was working on The Kennedys that was as extreme as I ever went, and that was really fun. I had a whole new respect for my makeup artist. Just because I had never been through that process, and it was interesting to see how certain shading or the way you apply something can really change your face. That was the most obvious experience I’ve had where you turn up looking like yourself and then you go through hair and makeup and you’re like, ‘ok now I’m this person.’ Also, I remember when I did Pieces of April. That was an extreme look for me at the time, with heavy-

Bobbi on Katie… What is the reason you decided to sign a celebrity face to represent Bobbi Brown Cosmetics now? I look at this a bit differently. I never set out to find a celebrity face, I hired a woman who just so happens to be a celebrity. Katie and I met through a mutual friend and instantly clicked. We’re both girls from the Midwest, entrepreneurs, and mothers who live multidimensional lives. It was nice to find out that we had so much in common. We started to talk about ways to work together on her upcoming show, and that is when it clicked and I thought she would be the perfect person to

216

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

duty makeup and the red bangs. So I immediately felt rebellious, and I kind of understood who this person was. So even sitting there and having that experience of having stuff put on your face that you wouldn’t dare do yourself, helps to put you in the mindset of someone else. F&T Have you ever borrowed a look from a character? Often times, I’m inclined to say, ‘I’m going to take this lipstick at the end of this, because it looks great.’ But by the end, you’ve gone through this journey with this character, and it’s kind of like, ‘you know what? I want my own makeup and my own clothes and be myself again.’

F&T What characterizes your approach to appearances you might do on the red carpet versus television versus a fashion show? It kind of depends. Like for a morning show you kind of always want to look fresh and not wear too much makeup. And then for Letterman or Leno, then I feel like you have an opportunity to have a little bit of fun, because it’s late night and they’re sexier shows, so you can maybe throw on a smoky eye, or do something kind of daring. Also with those shows, I still think it’s really exciting to go on, so I try to just have fun with it and not stress too much. But red carpet, I feel like those photos will be around. So it’s a little more high pressure, in a way. You want it to be perfect. Plus you’re standing there, and they can really zoom in. So in those cases it’s a matter of getting a facial the morning of, and then doing the best I can.

C

M

Y

CM

MY

F&T How did your ideas about beauty change when you had a daughter? I think getting dressed up and wearing makeup is a lot of fun, and I’ve always enjoyed it. In terms of when I became a mother and what I’m imparting to my daughter about beauty, I’m pretty much imparting what my mother and grandmother taught me. What’s most important is what’s going on in your heart and your head. We’ll always have fun with lip gloss and all those things, and she’ll grow up and she’ll wear it like we do, but I try not to have the focus be on looks. It’s definitely more about running really fast, and reading, and that sort of thing.

represent my brand. Katie reminds me of a modern day Ali McGraw, who I admired growing up. She is a classic beauty with a sparkle in her eye and a smile that lights up a room. She is beautiful without trying to be. What about Katie Holmes made her a good fit for Bobbi Brown Cosmetics? She embodies the modern Bobbi Brown Cosmetics woman: confident, down to earth, positive spirit, beautiful inside and out. I love how Katie Holmes is a real woman –who juggles a career, supports her community through her charity “Dizzy Feet” and is a doting mother.

Katie Holmes and Bobbi Brown

CY

CMY

K


XX


f&t in english

Unusual Hotels FIJI

Poseidon Undersea Resorts

VI ENNA

25hours Hotel Wien Hours

The Hotel has 34 suites in a converted university dormitory off the Ringstrasse in the newly cool Seventh District, with a funky terrace plunked on the rooftop. It is playful, quirky, and circus-themed, with rooms and hallways bedecked in early-century big-top motifs. The fun starts with a polka-dotted glass elevator that delivers you to the seventh-floor Dachboden rooftop, which serves as both reception and bar/lounge. Rooms come with eccentric touches like juggling balls, a crocheted lamp shade and stylish all-black mini kitchens.

218

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

It is an underwater five-star resort located on a private island in Fiji. The project is the world’s first permanent oneatmosphere seafloor structure. The resort features twenty-two 550-square-foot (51 m2) guest rooms, an underwater restaurant and bar, a library, conference room, wedding chapel, spa and a 1,200-square-foot (110 m2) luxury suite.


CANADA

Free Spirit Spheres SWEDEN

Sala Silvermine Underground Suite The world’s deepest underground hotel is located in a silver mine right next to The small town of Sala, the silver mine is believed to have been operational since Medieval times and was closed in 1908. The mine reached a depth of 300 meters, and a length of almost 20 kilometers.
The hotel allows people to sleep 155 meters underground in an cool and a bit dark suite, the silver mine surroundings also include immense caverns and underground lakes.

Free Spirit Spheres are set among the tall trees of the west coast rainforest of Vancouver Island, Canada. You are invited here to experience a tree house for adults, 16 years and over. They are open 12 months of the year; each season providing something unique. Built on vision and engineering these handcrafted spheres are suspended like pendants from a web of rope. They occupy a truly unique place in the world while providing a habitat for the un-tamed spirit that exists in us all. Spheres, Eve, Eryn and Melody, are available for overnight rental.

219


f&t in english

The Noble Posture of Coffee: Espresso As the only drink throughout all the world geography, gathering people from different cultures from east to west together with the same passion, coffee has different types and drinking habits but we could name Espresso as the most precious gift from Italians to coffee lovers. The espresso which is a preferable drink in every hour of the day. The water passes through roasted and grinded coffee with approximately 90 degrees heat in high pressure to ensure the natural aromas, flavours and beans’ colour.

TASTE IN A CAPSULE

E

uropean journey of coffee begins when Venetian merchants carries the coffee they tasted in Ä°stanbul to their countries and due to cafes and places where artists, students and people from every level of society meets, the espresso becomes the indispensable flavor of everyday life. The name of Espresso comes from the word express meaning fast in Italian. The most important feature of a good espresso is the coffee froth on it. The froth of an excellent espresso is thick, velvety and the color is light

220

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

brown which is called tiger skin. For ensuring that froth, water with pressure must pass through the coffee for 30 seconds. If preparation time is longer, the color of the froth becomes darker and the flavour changes. The espresso froth is called crema in Italian and the crema plays a role like a protective cover to keep excellent natural aromas of the coffee in the cup until the coffee is finished. Endurance of the coffee froth is the second important feature and you can understand the quality of your coffee froth by adding a little spoon of sugar and watching it. It should not sink into the coffee for two seconds.

The story of Nespresso begins 27 years ago with a basic but revolutionary idea to make coffee lovers prepare their gourmet espresso based coffees at home like a real barista. In 1986, Nespresso developed the coffee capsule and related coffee machine system in Switzerland and created a new way of preparing espresso. Besides the freshness, easy preparation and standard taste advantages, Nespresso offers to have the ultimate coffee pleasure in any place desired by placing only the 10 percent of gourmet coffee produced worldwide into Nespresso capsules. The only thing left to do is choosing a Nespresso machine suitable for your needs and setting free the barista in you only with touch of a button.


REFRESHING SUMMER RECIPIES You can create tasty and refreshing summer recipes at home like a barista through adding your favourite fruits, syrups and different flavours.

FROZEN COCONUT COFFEE

A perfect cold coffee recipe with milk and coconut is waiting for you to enjoy.

INGREDIENTS n 1 capsule of espresso (40ml) n 2 coffee spoon of sugar n 100 ml milk n Coconut syrup n Coconut shavings n Cocoa n 3 ice cubes n Tall recipe glass n Shaker

PREPARATION Prepare an espresso and shake it with 3 ice cubes and sugar. Mix the milk with one Espresso spoon of coconut shavings and some coconut syrup. Prepare the milk froth and pour it gently on the espresso. You can make dressing by sprinkling the froth with some cacao.

ICED CAPPUCCINO

The classic flavour you can prepare will attract all your senses.

INGREDIENTS n 2 capsules of espresso

(40ml x 2)

n 100 ml cold milk n 1 dessert spoon of sugar n 2 ice cubes n Tall recipe glass n Milk frother n Shaker

PREPARATION Prepare 2 capsules of espresso you prefer and sweeten with sugar. Leave in the fridge for 10 minutes. Pour the chilled coffee into the recipe glass. Froth the remaining 50 ml of cold milk. Carefully add 3 or 4 tablespoons of frothed milk to the glass.

221


f&t in english ICED RASPBERRY COFFEE

A walk in the forest. The scent of mint under the raspberry flavour‌

INGREDIENTS n 1 capsule of espresso (40ml) n 2, 3 table spoons of hot milk foam n 1 crushed fresh mint leaf n 1 scoop of raspberry ice cream n Short recipe glass n Milk frother

PREPARATION Prepare the milk froth, add the fresh mint leaf, and set aside. Prepare your espresso and carefully add the ice cream on coffee. Complete the recipe by adding minty milk froth to the top. You can serve immediately.

MOJITO COFFEE

Be swept away by flavour dance of espresso and cocoa notes among the ice cubes.

INGREDIENTS n 1 espresso capsule (40ml) n 35 ml sparkling water n 5 ml mint syrup n 1 leaf of mint n 3-4 slices lime n 5 table spoons of crushed ice n 2 ice cubes n 1 dessert spoon sugar n Tall recipe glass n Shaker n Straw

222

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

PREPARATION Pour the mint syrup, lime slices and the sparkling water into the recipe glass. Prepare your espresso (40 ml) and pour it into the shaker. Add the sugar and 2 ice cubes, shake ingredients. Add 5 table spoons of crushed ice into the glass and stick the straw in the ice. Use a spoon to gently pour the espresso into the glass. Decorate the top of your glass with a mint leaf. Your delicious recipe is ready!


STRAWBERRY SMOOTHIE

Easily prepared espresso Strawberry Smoothie meets all your expectations for a fruity breeze in hot summer days.

INGREDIENTS n 1 long espresso capsule (110ml) n 6 strawberries n 1 scoop of strawberry ice cream n 1 table spoon of sugar cane syrup n 2 ice cubes n Tall recipe glass n Blender

PREPARATION Prepare your espresso in a cup. Wash strawberries and place them in a blender with ice cream, the ice cubes and the espresso. Then blend at maximum power until the smoothie is frothy. Your recipe is ready to serve!

PASSION CAFE

Passion fruit emphasizes the fruit notes of the espresso while the ice cream makes the final touch.

INGREDIENTS

PREPARATION

n 1 espresso capsule (40ml)

Pour 1 coffee spoon of passion fruit syrup in the milk. Froth the milk mixture. Place the scoops of ice cream into recipe glass. Prepare the coffee on the ice cream. Add the milk froth. Top with the rest of the passion fruit syrup, garnish with passion fruit syrup or the fruit itself.

n 2 scoops of coffee ice cream

(70gr) n 100 ml cold milk n 1 table spoon of passion fruit

syrup n 1 or 2 passion fruits for

decoration n Tall recipe glass

ESPRESSO FRAPPE

Combination of espresso and hazelnut syrup, this recipe offers an exclusive summer breeze.

INGREDIENTS n 1 espresso capsule (40 ml) n 150 gr crushed ice n 2 table spoons of hazelnut syrup n Tall recipe glass

PREPARATION Prepare coffee in a cup. Place the crushed ices into recipe glass and mix with the syrup. Add hazelnut syrup. Pour the cup of espresso in it. Stir well and serve!

223


f&t in english

These Islands Are For Rent If you want a special place for your wedding, a very private birthday party or anniversarry to celebrate, you can rent one of these islands.

QAMEA ISLAND

Qamea Resort & Spa is an intimate boutique resort catering to a maximum of 34 adults, with only seventeen luxuriously appointed and air conditioned beachfront Bures and exquisite Royal Beach Houses with private pools and Jacuzzi spas, nestled among swaying coconut palms and verdant tropical gardens. All of the accommodation is spacious, ranging in size from 650 - 1,800 sq/ft, with polished local mahogany wood floors, four poster canopy beds, comfortable furnishings with local art and crafts.

COCO PRIVÉ KUDA HITHI ISLAND

Whole Island/Resort is USD 10,000 to 20,000 per night. With its clear, aquamarine sea, pristine white beaches, lush vegetation and state of the art residences and pools, Coco PrivĂŠ Kuda Hithi Island is the ultimate private island retreat in the Maldives. The majesty of this intimate 13,000 square foot private island has been perfectly paired with the most exquisite architecture in the region, the centrepiece of which is an eye-catching master residence designed with striking style, unparalleled amenities and beach length infinity pool.

224

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ


DENIS ISLAND

An enchanted Seychelles coral isle, set like a rare jewel in a sapphire sea. The perfect tropical cocoon to enjoy the barefoot luxury of authentic, island living. Seduced by the understated elegance of private, beachfront cottages and an exquisite cuisine designed to tempt the gourmet’s palate. Welcome to Denis Private Island. “The island is yours. Do as you will, without disturbing others” is the owner’s motto. Whether sunbathing on the beach, bathing in the lagoon, enjoying the pool or simply relaxing on your terrace, one pleasure folds into another. Wander through the forest echoing with calls of land and sea birds and discover the island’s flora. Join our resident experts on a bird feeding or nature tour, or for a presentation on the island’s history, wildlife or conservation projects in the Library. Visit the Old Village craft workshops, farm and the giant tortoise colony. The pace is unhurried, going with the flow. Savour the moment.

SONG SAA

In the sapphire waters of the Gulf of Thailand, Cambodians islands nestle like dazzling natural jewels. Song Saa Private Island lies secluded in this magnificent seascape, just 30 minutes by boat from the international airport of Sihanoukville. Most of the islands remain undeveloped in deserted oases of virgin rainforests, tropical reefs and glistening white beaches. As a guest, you’ll be among the first foreigners to experience this beautiful, untouched world, where rare hornbills will land on your balcony. In this private intimate setting, you will lose yourself in the natural world. No intrusions. No work. Nothing but play.

225


f&t in english

TAGOMAGO ISLAND

RUSINGA ISLAND

Rusinga exudes an atmosphere of serene tranquillity. The manicured, velvet lawns stretch to the water’s edge and the grounds, with its exotic trees, are a haven for a myriad of bird species, many of which are unique to this area of Kenya. Rusinga’s renowned hospitality, delicious home-grown, home-cooked food and indulgent accommodation combine to offer an ideal base from which to explore other areas of Kenya and the perfect mid-safari break. Rusinga’s spacious grounds offer a safe environment for children to release their energy, the more active to catch up on their exercise, and those wishing to relax, a halcyon oasis in which to unwind and take respite.

226

FASHION&TRAVEL MAGAZINE / YAZ

The resort has 12 luxury ocean view bures and one exclusive oceanfront villa. Each has spectacular views of the Somosomo Straits. The luxury bures are over 100m2 in size and are built with native Taveuni timbers. There are floor to ceiling windows on all sides. The bures are open plan and the lounge opens into a spacious outdoor living area, which overlooks the ocean and surrounding islands. The decor is tropically inspired by cool tiles, native floral arrangements and watercolour paintings. The bures have king-sized beds and all feature private outdoor showers.




Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.