4 Mevsim Bahçeşehir Sayı 93

371 76 93

AYLIK AKTÜALİTE ve YAŞAM DERGİSİ

MART 2019 - YIL: 10 - SAYI: 93

Sayfa 46

Sayfa 62

Sayfa 54

Sayfa 34

0532

Sayfa 50

İLK OKULUM

#bahçeliolsun

0 212 855 21 25

tema.k12.tr

info@tema.k12.tr

Tema Okulları'nın tek bir amacı var: Mezun olduklarında hayata karşı dimdik duracak, kültürel ve entelektüel birikimi olan, problem çözme yeteneği gelişmiş, sosyal ilişkileri güçlü, toplum içinde parmakla gösterilen Tema Çocukları’nı yetiştirmek.

Bu kritik dönemde temel yapı taşlarını düzgün ve sağlam geliştiren çocuklarımız, sonrasında karşılarına ne çıkarsa çıksın mücadele etmeyi, işbirliği yapmayı, özgürce fikir üretmeyi bilen, sağlam kişilikli bireyler olarak her zaman bir adım önde olacaklar.

/temaokullari

/temaokulu

4mevsimbahcesehir

‘DE NELER VAR?

Dört Mevsim Bahçeşehir

EDİ TÖR ,ün Notu

Bahar gelmiş hoş gelmiş...

Bahar gelmiiiiiiş... Açıkçası bu sefer sevinç çığlığı mı atıyorum karar veremedim... Niye mi? Daha önceki yazılarımı okuyanlar bilir, benim en çok sevdiğim mevsim İlkbahar’dır.

Derginin matbaa süreci, yaşadığım bazı olumsuzluklar, falan filan bu sene ilkbaharın geldiğinin farkında bile değildim... Taa ki kızımın elinde telefonu ile zıplaya zıplaya yanıma gelmesiyle anladım ki ilkbahar gelmiş :) Çünkü bahar ayıyla birlikte başlayan festival programında kendine çok uygun bir festival bulmuş ve ‘Anne gidebilir miyim?’ sorusuyla karşımda duruyordu. Sevinç taşkınlığı ise onun yaşındakilerin pek ilgilenmediği ama onun bizden kaynaklanan neredeyse tüm şarkılarını ezbere bildiği, hatta gittiği ilk konser olmasından dolayı Haluk Levent hayranlığından ve festivalde onun sahne alacak olmasından kaynaklanıyordu. Bizim ilk tepkimiz ‘Aaaaa Haluk Levent mi, bizde geliriz’ deyince verdiği cevap ise ‘Size öyle geliyor yaş sınırı 21’ demesiyle duvara toslamış gibi oldum desem yeridir. Sevinsen mi, üzülsem mi bilemedim... Evet artık büyüyor yaşı 16, bu tür etkinliklere gitmek istemesi çooooook normal, artık bizim dışımızda arkadaşlarıyla bir şeyler yapıyor olması da çoooook normal ama sen gel bunları benim anne yüreğime bir anlat... Kim oldukları, hırlı mı hırsız mı oldukları belli olmayan büyük bir kalabalığın içine girecek olması mı desem, festivalin geç saatlere kadar sürecek olması mı desem daha bir sürü kendimce bulabildiğim olumsuzlukların yanında bizim yanında olmayacak olmamız mı beni bu kadar endişelendiriyor bilemedim. Eminim şu an bu satırları okuyan birçok anne bu endişelere maddeler ekliyordur bile... Tamam tamam burada bu konuyu kapatıp ve konunun kapanış cümlesini yazayım hemen. Benim kızım artık büyüyor, bende bunu kabul etmeliyim ve ona göre yaşamalıyım... O zaman yazının başına dönüp ‘Bahar gelmiş hoş gelmiiiiiiiş’ diyeyim mi :)))) Veeee Mart sayımız... Malumunuz son zamanlarda ülkece yaşadığımız zorluklar içinde bir sayımızı daha sizlere ulaştırmış olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Acaba önümüzdeki sayımızı hazırlayabilecek miyiz endişesi ise maalesef hep devam ediyor. Umarım Nisan sayımızda yine buradan sizlerle bulaşabiliriz... Ama gelelim şu an elinizde tuttuğunuz Mart sayımızın içeriğine... Biliyorsunuz her ay ayın önemli günlerine göre konular yapmaya çalışıyoruz ve bu ayda yine öyle yaptık. Öncelikle 14 Mart Tıp Bayramı dolayısıyla kapak konumuza bölgemizin doktorlarını taşıdık. Ulaşabildiğimiz birçok doktordan görüş almaya çalıştık. Özellikle hastaları ile yaşadıkları anılarını keyifle okuyacağınızı düşünüyoruz. 27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü dolayısıyla, arkadaşımız Bengü İnanç’ın hazırladığı konumuz da eminim keyif verecek sizlere. Tabii ki dergimizin konuları bunlarla sınırlı değil. Eminim birçoğunuzun Instagram’da sıkı takipçisi olduğu Serda Büyükkoyuncu’nun muhteşem kalemiyle adım adım Amman gezisi ve güzellikten eğitime bilgiler veren muhteşem yazılar Mart sayımızda sizleri bekliyor...

Son olarak Mart ayı içinde yer alan 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla tüm emekçi kadınlarımızın Kadınlar Günü’nü kutluyor, herkese olumsuzlukların, hayal kırıklıklarının, belirsizliklerin bittiği musmutlu bir ilkbahar diliyorum…

28

20. Pola Fitness Center 5 yaşında 22. #KursTercihtir 22. “Obeziteye Karşı Sağlıklı Yaşam Buluşmaları”nın ikincisi Beylikdüzü’nde düzenlendi 24. Dizi dizi aynalar HAVADAN SUDANMüjde Köseoğlu 26. Tekrarlayan ishal yataklar çölyak hastalığına işaret 28. Geleneksel Fitoterapi mi Yoksa Modern Kanıta Dayalı Fitoterapi mi?

30. Human papillomavirus enfeksiyonu; HPV VİRÜSÜ 32. “Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu” sadece dikkat problemi yaşamak ya da aşırı hareketli olmak mıdır?

34. KAPAK KONUSU Sağlığımız onlara emanet

46. MEB “Özel Yetenekliler Eğitimi Çalıştayı” Raporu’na göre... Yetenek varsa keşfedelim!

EĞİTİM - Batuhan Nar 48. Mutlu çocukların okulu TEMA 50. Perde her açıldığında yeniden başlayan bir dünya: Tiyatro

54

54. Adım adım Amman GEZİ- Serda Büyükkoyuncu 60. ASTROLOJİ- Nisa 62. Eğer yüzde 80 oranında bitkisel değilse, paraben içeriyorsa; Yıkanmamak her gün yıkanmaktan daha iyi olabilir GÜZELLİK - Yasemin Yurtman Candemir 64. BULMACA

50

HER REKLAM BİR KAZANÇTIR DİYORSANIZ

BİZE ULAŞIN 532

371 76 93

www.4mevsimbahcesehir.com 4mevsimbahcesehir@gmail.com

Melike Güntürk

Yazı İşleri Müdürü: Melike Güntürk Sorumlu Haber Müdürü: Hatice Gülçür İnanç Yayın Danışmanı: Ş. Bengü İnanç Reklam Müdürü: Nurcan Ercan Güler Yayın Kurulu: Kazım İlter İnanç İmtiyaz sahibi: HAZAN YAPIMEVİ

Hukuk Danışmanı: Av. Baycan Şabudak Tasarım ve Uygulama: Hazan Yapımevi

Genel Yayın Yönetmeni: Hasan Güntürk

18

I MART 2019

Teknik Müdür: Aziz Serdar Taştan

İLETİŞİM: Boğazköy Hoşseda Sit. H Blok 7/14 Bahçeşehir/Başakşehir/İst.

Tel: 0532 371 76 93 e-mail: 4mevsimbahcesehir@gmail.com 4mevsim@4mevsimbahcesehir.com Facebook: Dört Mevsim Bahçeşehir Instagram: 4mevsimbahcesehir www.4mevsimbahcesehir.com

Dağıtım: Yeditepe Kurye Hizmetleri 0541 748 31 13 Baskı: WPC Matbaacılık A.Ş.

4 Mevsim Bahçeşehir Dergisi ayda bir yayınlanır.

Bahçeşehir’de binalar, villalar ve işyerleri başta olmak üzere, Ispartakule, Ardıçlı Evler, Ardıçlı Göl Evleri, Spradon, Mesa Nurol, Eston 1-2-3-4, Armina, City Court, Günışığı, Uphill, Banu Evleri, Kelebekler Vadisi, Asmalı Evler, Akbatı Garanti Koza, Hill Park, Dumankaya, N Tepe, Park City, Yeni Ispartakule (Efes, Olimpos, Garanti Koza 1-2, Avrupa Konutları 1-2) sosyal tesislerinden, Esenkent ve Boğazköy (seçilmiş villalar ve tüm işyerleri) bölgelerine ücretsiz dağıtılır.

Yayınlanan yazıların sorumluluğu yazı sahibine, reklamların sorumluluğu reklam verenlere aittir.

0212 886 83 30

Katkıda bulunanlar: Ece Sevinç, H. İldeniz İnanç, Murat Sevinç, Onur Yurtseven, Serkan Güler, Yasemin Sevinç, Z. Hazan Güntürk

4mevsimbahcesehir

KISA HABERLER

Dört Mevsim Bahçeşehir

Bahçeşehir’in kadınlara özel tek spor merkezi

Pola Fitness Center 5 yaşında Bahçeşehir’de kadınlara özel hizmet veren tek salon olma özelliğini taşıyan Pola Fitness Center 5. yaşını kutluyor. 8 Mart 2014’te kapılarını açan Pola, butik bir salon olması sebebiyle sadece satın aldığınız hizmeti ödediğiniz bir sisteme sahip.

Pola Fitness Centerʼda içeriğinde bulunan powerplate, aletli pilates (reformer), pilates mat, Wave (EMS), hidrolik fitness, Helix, ozon sauna hizmetlerinden sadece birini veya bir kaçını sizinle beraber seçip, size uygun olan programı uyguluyorlar. Tercihinize bağlı olarak grup veya personal training ders seçebiliyorsunuz. Çocuklu hanımlar da düşünülmüş Polaʼda. Spor yaptığınız süre boyunca çocuğunuz özel bir odada vakit geçiriyor.

Pola'da en önemli şey sizin mutlu olmanız. Bunu sağlamak için profesyonel ve güleryüzlü kadroyla sizi karşılıyorlar. Detaylı bir sunum sonunda; doğru salon, doğru antrenman, doğru hizmet, doğru bütçe ile Pola sizin de vazgeçilmeziniz olacak. Defalarca başlayıp yarım bıraktığınız spor deneyimlerini bir kenara bırakın. Çünkü: Polaʼda herşey size özel...

4mevsimbahcesehir

KISA HABERLER

Dört Mevsim Bahçeşehir

#KursTercihtir

Dersanelerin kapatılmasından sonra Milli Eğitim Bakanlığı tarafından ruhsatlandırılarak açılan Özel Öğretim Kursları 29.01.2019 tarihinde medyada son dakika olarak yayınlanan bir haberle gümdem oldu. Eğitimde dengeyi sağlayan fırsat eşitliğine imkan tanıyan ve her bütçeye uygun seçenekleri bulunan kurslar 2019 yılı itibari ile kapatılacak haberi Türkiye genelinde sayıları 3000ʼ e varan Özel Öğretim Kursu Kurucularının birlik olmasını sağladı. İstanbul Özel Öğretim Kursları Platformu 01.03.2019 tarihinde yaşanan süreci ve izlenecek yol haritasını belirlemek amacıyla bir araya geldiler. Özel Bahçeşehir Limit Özel Öğretim Kursu Müdürü Onur Demirer toplantıda konuşulan konular hakkında açıklamalarda bulundu. Özel Öğretim Kursları eğitim sistemimizin bir ihtiyacı olup, Milli Eğitim Bakanlığıʼnın izniyle faaliyetlerini sürdürmektedir. Aileler çocuklarını, Sınavlara hazırlamak ve derslerine destek amacıyla gönül rızasıyla kurslarımıza göndermektedirler. Kurslarımızın faaliyetini sürdürememesi, eğitim sistemimizde telafi edilemeyecek yaralara yol açacaktır. Sadece öğrencileri değil kurs sahipleri ve bu kurumlara emek veren öğretmen ve personellere de zarar verecektir.

Öğrencilerimizin eğitim ihtiyacını kısaca anlatmak gerekirse; Bir insanın gün içinde bir işi bir dakika yerine 2 dakika da yapması onun hayatına ne katar sorusuna muhtemelen herkesin “hiç” dediğini duyar gibiyim. Peki şimdi can alıcı soruya gelelim madem öyle neden sınavlarda öğrencilerimize soru x zaman veriliyor?? Bunun cevabı birilerini elemek zorundayız!!! Hal böyle iken sınav sistemi devam ettiği sürece öğrencilerimizin desteğe ihtiyacının devam edeceğinin bunu mevcut yapıda Özel Öğretim Kurslarıʼnın sağladığını ve bu kurslar kapatılırsa eğitim sisteminde ciddi bir boşluk yaratacağı belirtildi.

“Obeziteye Karşı Sağlıklı Yaşam Buluşmaları”nın ikincisi Beylikdüzü’nde düzenlendi...

Medicana International İstanbul Hastanesi tarafından ilki Galataʼda düzenlenen “Obeziteye Karşı Sağlıklı Yaşam Buluşmaları”nın ikincisi Beylikdüzü Yaşam Vadisiʼnde gerçekleşti. Etkinliğe obezite cerrahisi olan hastalar, yakınları ve olmayı düşünen konuklar, obezitenin neden olduğu başta kalp olmak üzere kanser ve diğer hastalıklar, zayıflamada en güncel tedavi yaklaşımlarını, tedavi sonrası beslenme, kimler ameliyat olabilir ve ameliyat sonrası estetik gibi konulara yanıt bulmak ve ameliyat sonrası deneyimlerini paylaşmak için bir araya geldi.

Buluşmaya Medicana International İstanbul Hastanesi Obezite Konseyinden Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Gökhan Çipe, Plastik ve Estetik Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Necmettin Kutlu, İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğretim Görevlisi Murtaza Çit ve Beslenme-

22

I MART 2019

Diyet Uzmanı Yıldız Melek Aksoylu, hasta ve hasta yakınları katıldı.

Obezite cerrahisi yöntemiyle ameliyat olan ve bu ameliyatı olmak isteyen vatandaşlarla bir araya gelen Medicana International İstanbul Hastanesi, gerçekleştirdiği etkinlikte hem bilgilendirmede bulundu hem de merak edilen soruları yanıtladı. Toplantıda ameliyatta dikkat edilmesi gereken hususların altını çizen Prof. Dr. Gökhan Çipe, "Bu ameliyatı teknik olarak yapmadan önce başarılı olabilmek için hangi hastaların bu ameliyata uygun olup olmadığını çok iyi

değerlendirmeliyiz. Elbette ki ameliyatı yapacak cerrahların da bu konuda tecrübeli olması şart. Mutlaka bu kişilerin en az 6 ay boyunca bir diyetisyen gözetiminde diyetten geçmeleri gerekiyor. Eğer buna rağmen kilo veremiyorlarsa ya da kilolarını tekrar alıyorlarsa bu kişiler cerrahi açıdan değerlendiriliyor. Bunlar için de bazı kriterlerimiz var. Vücut kitle indeksi dediğimiz kriterler var. Bunun üzerinde kilosu olan kişiler cerrahi adayı oluyorlar" diye konuştu.

Obeziteye Karşı Sağlıklı Yaşam Buluşmalarında gelenekselleşen sağlıklı tarifler workshop ile beslenme ve diyet uzmanı Melek Aksoylu, reçetesi ve kendisinin hazırladığı ikramları katılımcılara sundu. Aksoylu, mide hastalıkları, şeker hastaları ve bağışıklığı güçlendiren tariflerle konuklardan tam not aldı.

4mevsimbahcesehir

HAVADAN SUDAN

Dizi Dizi Aynalar...

Efendim malumunuz yılbaşı sonrası özel televizyonlar üç hafta süreyle reklam alamayacakları için dizileri yayınlamadılar veya yayımlamadılar. Parantez içinde belirteyim bizim kırk yıllık yayın henüz anlayamadığım bir sebepten yayım olmuş. Yayın kelimesi külliyen mi kalktı yoksa digital dışında yine kullanılmaya devam mı ediyor bilmiyorum. Sağlıklı bilgiye henüz ulaşamadım. Ulaştığımda doğru sözcüğü kullanacağım. Şimdilik yayın veya yayım şeklinde idare etmekteyim diyerek parantezi kapatıyorum.

Nerede kalmıştım, tamam hatırladım üç haftalık zorunlu dizi diyetinde. Bu süreçte bol bol kanallar arası dolaşmalarımda eski dizileri yayınlayan (yayımlayan) bir kanal keşfettim. Maden bulmuşcasına sevinç içinde kanalın bayağı bayağı takipçisi oldum. Toplumun yansıması olduğunu düşündüğüm diziler aslına bakarsanız bize bizi anlatıyor. Bir nevi ayna görevindeler. ‘Buyrun böylesiniz izleyin kendinizi’ diyor. Ben de izledim kendimizi o zamanlarda üstelik de o kadar eski zamanlar değil.

Hızlı değismişiz.

Hani

24

I MART 2019

‘ne ara bu kadar değiştik’ diyeceğimiz cinsten hızlı. O yakın geçmis zamanda adap, edep, zerafet varmış. Kötüler de varmış elbet. Ama inanın kötülükte bile bir sınır varmış. Acımasızlık limitli, entrika ise pek insanın aklına gelmiyormuş. Silah herkesin elinde degil, şiddetten esame yok, kadın yuceltilmekte hoş mesajlar verilmekte... Yüzde memnun edici bir ifade ile dizi seyredilmekte. Zira o zamanlar biz bir başkaymışız. Ellerde silah yerine çiçek pazarından alınmış

“Toplumun yansıması olduğunu düşündüğüm diziler aslına bakarsanız bize bizi anlatıyor. Bir nevi ayna görevindeler. ‘Buyrun böylesiniz izleyin kendinizi’ diyor. Ben de izledim kendimizi o zamanlarda üstelik de o kadar eski zamanlar değil. Hızlı değismişiz.”

Dört Mevsim Bahçeşehir

sarı laleler, sıkı aile bağları, pür dikkat kulak kesilerek MÜJDE KÖSEO dinlenilen ĞLU vicdan, örf ve adete sahiplenilen, değerlerin korunulduğu, iyi insanların kazandığı, iyiliğe özendirilen naif diziler. Kısaca biz bir zamanlar naif, zarif, vicdanlı insanlarmışız. Aynada görülen bu. Şimdi ise bize tutulan aynada öfke öyle yüksek sesli ki vicdanın sesini bastırıyor. Neredeyse herkesin elinde bir silah, şiddet, arsızlık, saygısızlık, hiçe sayılan aile değerleri, entrikalar, kuyu kazmalar, adam harcamalar.. Yüzümüzde şaşkınlık ifadesi. Gerginlik had safhada ne o dizi seyrediyoruz. Sonra da ahkam kesiyoruz. Bu diziler toplumdaki şiddetin nedeni diye. Yok o iş pek öyle değil. Adamlar binbir emekle bize "hadi bakın kendinize" diye o malum aynayı tutuyorlar.

Diziler bizi değiştirmiyor, değişikliklerimizi bize sunuyorlar.

Ey seyirci titre ve kendine gel. Busun işte. Diziler bizim gerçeğimiz.

Maalesef buyuz işte.

Adap, edep, zerafet, estetik, saygı, sevgi dolu dizileri biz artık göremeyiz gibi gözüküyor. Çocuklarımızın görmesi dualarımda.

Sağlıklı mutlu zerafetlikler içinde günler temennisiyle... I

ADVERTORIAL

TEKRARLAYAN İSHAL ATAKLARI

ÇÖLYAK HASTALIĞINA İŞARET Alerji mevsimi, tükettiğimiz gıdalar sindirim sistemimizde bazı hastalıklara yol açıyor.

Tekrarlayan ishaller, sindirim problemi ve daha birçok belirti. Medicana International İstanbul Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Laika Karabulut, yaşam boyu devam eden gıda alerjisi çölyak hastalığı hakkında önemli bilgiler verdi “Çölyak hastalığı bağırsaklarda besin maddelerinin sindiriminin ve emiliminin bozulmasına yol açan bir hastalıktır. Çölyak hastalığı olan insanlar; buğday, arpa, çavdar ve yulafta da bulunan bir protein olan gluten'e karşı hassasiyet gösterirler.

En sevdiğiniz yiyeceklerden uzak kalmanıza neden olan çölyak, yaşam boyu devam eden bir alerji olup, tedavi edilmediği ya da dikkat edilmediği durumda hayatı zorlaştırabiliyor. Çölyak hastalığı buğday, arpa, çavdar ve yulafta bulunan protein yapısındaki glutene hassasiyet gösterilmesidir.

Aslında glutenin içindeki gliadine karşı oluşan reaksiyon sonucu hastalık ortaya çıkar.

Gluten ile karşılaşan epitel haraplanır. Bu harabiyete karşı vücudun immünolojik savunma sistemi harekete geçerek bu hatalı davranışa karşı serolojik tetkikler ile ortaya koyabildiğimiz antikorlar oluşur.

Bu antikorlar epitel hücreleri tarafında “ ben hasarlanıyorum” sinyallerine karşı verilen cevaplardır.

BU BELİRTİLERE DİKKAT

Çölyak hastalığı 19.yüzyılda tanımlanmış olup 20.yüzyılda tanı kriterleri, klinik değerlendirilmesinde değişiklik olmaya başladı. İlk hastalık tanımlanmaya başladığında kronik ishal, kilo kaybı ve çeşitli besinlerin emiliminin bozulması (malabsorbsiyon) ile ortaya çıkmaktaydı. Patolojik tanı için ince bağırsağın jejunum tarafından (teknik olarak zorluklar içermekteydi)

göre endoskopik olarak ince bağırsak biopsieri alınmalıdır.

HASTALIĞIN TANISINDA TEST VE BİYOPSİ ÖNEMLİDİR

Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Laika Karabulut Medicana International İstanbul Hastanesi

biopsiler alınarak konulmaktaydı.

20.yüzyılın sonlarında gerek serolojik tetkikler gerekse kolay ulaşılabilen endoskopik biopsiler nedeniyle tanı daha kolay konulmakta. Serolojik testler ailede Çölyak hastalığı olanlar, Tip 1 (insüline bağlı) diyabetler, açıklanamayan kansızlıklar, erken osteoporoz, otoimmun tiroid hastalığı olanlar ve tekrarlayan ishal ataklarında Çölyak hastalığı taranmalı ve gerekli testlere

Hastalığın tanısında serolojik testler çok önemlidir. Çölyak tarama testleri pratik ve çabuk yapılabilir. Fakat duyarlılıkları düşüktür. Zira bakılan antikorlgA’dır. Ve toplumda %2 oranında igA eksikliği olduğunu unutmamak gereklidir. Çölyak hastalığının teşhisinde mutlaka yapılması gereken inceleme, oniki parmak bağırsağının distalinden biopsiler alınmalıdır. Kısa süreli ve sedasyon ile konforlu yapılan endoskopik işlemdir.

DİYET TEK TEDAVİ EDİCİ YOLDUR

Diyet hem tedavi yöntemidir hem de diyete uyum, kaliteli bir yaşam yoludur. Tedavi başlangıcından eksik olan vitaminler tamamlanır. Diyete uyum devam ettikçe vitamin ve demir eksikliği hastanın karşısına çıkmaz. Dikkatsiz hastalar için hem bu temel vitamin ve minerallerin eksikliği ve hem de ileri dönemlerde ince bağırsağın lenfoması adenokarsinomu gibi bir hastalıkla karşılaşmasına yol açabilir.

ÇOCUK SAĞLIĞI

?

Geleneksel Fitoterapi mi Yoksa Modern Kanıta Dayalı Fitoterapi mi

Biz uzman Fitoterapistleri geleneksel şifacılardan ayıran kanıta dayalı modern fitofarmakoterapi uygulamaları yapmamızdır. Modern dünya tıbbının kabul ettiği işte bu kanıta dayalı yaklaşımdır. Şimdi çok basitçe bunları açalım.

Bedenimiz belli ayarları olan bir makine gibi. Bu ayar noktaları bozulduğunda biz hastalanıyoruz. Bu ayar noktalarının bozulmasını, genetiğimiz ve çevresel faktörler belirliyor.

Bitkiler bedeni, sağlıklı olduğu evrede tutarak, hastalıkları engelliyor. Olumsuz çevre koşullarının vücudumuzu tahrip etmesini, doğru bitkilerin içindeki aktif maddeleri doğru şekillerde kullanarak, doğru beslenerek, doğru bitkileri, doğru yöntemlerle farmasötik formlarda ya da çaylarda olduğu gibi geleneksel yöntemler ile alarak, hastalıkları engellemek mümkün oluyor.

Modern tıp artık sadece hastalıkları tedavi etmek değil, hastalıkların oluşumunu engellemekten geçiyor. Diğer bir deyişle Koruyucu Tıp, Tedavi Edici Tıpʼdan çok daha önemli bir konumda bulunmakta. Tıbbın amacı, hastalık tedavi etmek değil, vücudumuzun fabrika ayarlarının bozulmadan normal işlevlerini sağlayarak, vücudun kendi kendini iyileştirmesini sağlamak olmalı. İşte bu nedenle fitoterapi (bitkiler ile tedavi) ile tedavi, önleyici, destekleyici, koruyucu bir tedavi yöntemidir.

Fitoterapi, bebekler ve çocuklar için de son derece uy-

gundur. Fitoterapi yapan doktorlar, uyguladıkları diyet ya da fonksiyonel gıda ya da nutrasötikleri reçete ederek çocuklarımızı, hastalıkları önlemede ve hasta tedavi etmede tüm dünyada kullanmaktadırlar. Beslenme ile yapacağımız uygulamalarla vücudumuzu her gün maruz kaldığımız toksinler gibi olumsuz faktörleri en aza indirmemiz mümkün. Bitkiler ve bitkisel ilaçlarla (fitoterapi) hastalıklar oluşmadan engellenmeli ve bu şekilde koruyucu tedavileri uygulamak esas olmalıdır. Almanya'da reçetelere %60ʼı bitkisel ilaçlar, %40 sentetik (kimsayasal) ilaçlar yazılmaktadır. Japonyaʼda ve Amerika'da kimyasal ilaç kullanımı %30, bitkisel ilaç kullanımı %70. Tüm dünyada, gelişmiş ülkelerde son otuz yılda doktor reçetelerinin çoğunun bitkisel ilaç reçeteleri olması dikkat çekicidir. Günümüzde bitkisel ilaçlar sadece koruyucu hekimlikte değil tedavi edici hekimlikte de çok önem kazanmıştır.

!

MİSYONUMUZ Hastalıkları tedavi ederken aynı zamanda çocuklarımızın hastalanmasını engellemek için değişen bilimsel veriler ışığında yapılması gerekenler konusunda aileri aydınlatıp, çocuklarımızı her açıdan sağlıklı büyütüp geliştirmek.

Şelale Cad. Manolya Evleri C-1 Blok Daire:2 Bahçeşehir

Tel: (212) 607 23 25 Gsm: (533) 341 92 72 ndemirmohur@hotmail.com www.bahcesehircocukdoktoru.org

Bu noktada; Bitkilerin etkileri, yan etkileri?

Hangi bitkiyi nerede kullanacağız?

Bitkileri nereden sağlayacağız?

Hangi dozda ve etki aralığında?

Soruları ile karşılaşılıyoruz. Bitki ve bitkisel ilaçları eczaneden, kapalı ambalajında almak çok doğru. Aksi takdirde bitkiler fayda yerine zarara yol açabiliyor.

Bitkilerin toplanma zamanı, toplanma biçimi, saklama koşulları çok önemli.

UZMAN FİTOTERAPİ DOKTORLARI (bitkilerle tedavi), hastalığı tedavi etmekle kalmayıp hastalıklardan korunmayı esas almaktadır. Bitkiler şifadır, eğer doğru bitki doğru yerde kullanılırsa kimyasal ilaç kullanımı azalacaktır. Özellikle kanıta dayalı fitoterapi eğitimini Bezmialem Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Fakültesiʼnden almış uzman bir doktor olarak ben de, bu bilim dalının bu kadar önemli ve tüm dünyada bu kadar gelişmiş olduğunun farkında değildim. Ama artık biliyorum ki bitki molekülleri bizleri hem hastalanmaktan koruyorlar hem de tedavide biz uzman fitoterapistlerin en önemli yardımcı tedavi ajanları durumundadırlar. Burada asıl önemli olan başta da belirttiğim gibi bu terapinin kanıta dayalı olarak uzmanlar eli ile götürülmesidir. İLACINIZ GIDANIZ, GIDANIZ İLACINIZ OLSUN !!! Kalın sağlıcakla...

ÇOCUK SAĞLIĞI-HASTALIKLARI UZMANI VE FİTOTERAPİST DR. NACİYE MÖHÜR KİMDİR? Yüksek öğrenimini 1982-1988 yılları arasında İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ İSTANBUL TIP FAKÜLTESİ’nde (Çapa) tamamlayarak tıp doktoru olmuş, ardından da Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı olmuştur. 12.04 1994 yılından beri Çocuk Sağlığı ve Uzmanı olarak İstanbul’da çeşitli özel hastanelerde çalışmış, 2013 yılından beri de Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı olarak Bahçeşehir’de özel muayenehanesinde hastalarını kabul etmektedir. İstanbul Bezmialem Üniversitesi Fitoterapi Eğitim ve Araştırma Merkezi'nden Fitoterapi uzmanlığını almıştır. İyi derecede İngilizce bilmektedir. Evli ve iki çocuk annesidir.

ADVERTORIAL

Human papillomavirus enfeksiyonu

HPV VIRUSU

“Oldukça yaygın görülen HPV (Human papilloma) virüsü kolay bulaşır ve önemli sağlık sorunlarına neden olabilir” diyen Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op.Dr. Aslı Başver Can HPV vürüsü hakkında okurlarımıza bilgiler verdi...

G Daha çok cinsel yolla bulaşan,

HPV VİRÜSÜ NEDİR?

kadınlarda genital siğil, rahim ağzı kanseri ve vajina kanserine yol açabilen virüstür.

G HPV enfeksiyonu geçiren kadınların rahim ağzı kanserine yakalanma riski yaklaşık 200 kat artar.

G HPV’nin 100’den fazla tipi vardır ve vücudun değişik yerlerinde siğil (Kondilom), hücre çoğalması ve kansere neden olabilir.

G HPV vücuda alındıktan 2-3 ay sonra siğile neden olabilir. Siğiller en çok genital bölgede görülür.

G HPV virüsünün kanser oluşturma süreci 10-15 yıldır.

G Bu virüs erkeklerde de penis, skrotum ve anogenital kanserlerin nedenleri arasında sayılmaktadır.

G Bu virüsün özellikle kansere neden olan tiplerine karşı günümüzde aşılama yapılmaktadır.

HPV TİPLERİ

G Genital bölgeyi etkileyen yaklaşık 40 HPV vardır.

G Yüksek riskli tipler; Rahim ağzı kanserine, bazı vajinal vulvar anal kansere neden olabilir. (Tip 16, 18, 31, 33, 45, 52, 58 gibi) G Düşük riskli tipler genital siğillere neden olabilir. (Tip 6, 11 gibi) G Bu tiplerin özellikle yüksek riskli tiplerine karşı koruyucu aşı geliştirilmiştir.

HPV NASIL BULAŞIR?

G Ciltten cilde temas ile bulaşır.

G Virüs olan biriyle vajinal, anal

veya oral seks sonucu bulaşabilir.

G Prezervatif kullanmak bulaşmayı her zaman önlemez.

Op.Dr. Aslı Başver Can G HPV bulaşmış bir kişi hiçbir belirti ya da semptom yaşamıyor olsa da virüsü bulaştırabilir.

G Enfekte olduktan yıllar sonra belirtiler ortaya çıkabilir.

G Temas yoluyla bulaştığı için ortak kullanılan tuvaletler, hamam ya da sauna gibi yerlerde virüsün bulaşabileceği yerlerdir.

HPV BELİRTİLERİ NELERDİR?

G Çoğu insanda yüksek riskli bir HPV türü ciddi sağlık sorunlarına neden olana kadar hiçbir enfeksiyon belirtisi göstermeyecektir. Bu yüzden düzenli kontroller çok önemlidir.

G Çoğu durumda bağışıklık sistemi siğiller oluşmadan önce enfeksiyonu yener.

KADINLARDA HPV BELİRTİLERİ

G Kadınlarda da erkeklerde olduğu gibi belirti vermeyebilir.

Bahçeşehir 2. Kısım Avni Akyol Bulv.

Loca Sit. C Blok No:3/2 D:16 Bahçeşehir

G Bazı durumlarda genital siğillere, deri siğillerine veya serviksi hizalayan hücrelerde kanser ya da kanser öncesi değişimlere yol açar.

G Siğil nedeniyle cinsel ilişki sırasında ağrı olabilir.

G Üretradaki siğiller idar yaparken yanmaya neden olabilir.

G Kanserlere, genital siğillere ve cilt siğillerine neden olan HPV tipleri farklıdır.

G Servikse yapılan PAP testi, serviks içinde oluşan virüs ile ilgili değişikliklerin erken tespitini sağlar ve serviks kanseri için uygulanan tarama testidir. Servikal ve diğer kanserlere neden olan HPV tipleri yüksek riskli olan tiplerdir.

SERVİKS (RAHİM AĞZI) KANSERİ

G HPV enfeksiyonuna karşı aşılanmak sizi serviks kanserinden koruyabilir.

G Aşılanmamış kişiler için çoğu rahim ağzı kanseri vakası genellikle siğillere neden olmayan virüsten kaynaklanır, bu nedenle kadınlar çoğu kes enfekte olduklarını fark etmez.

G Serviks kanserinin erken evreleri tipik olarak hiçbir semptom vermez.

G Kadınların serviks kanserine neden olabilecek prekanseröz lezyonların tespitinde PAP Smear testi önemlidir ve düzenli yapılması gerekir.

HPV AŞISI

3 aşı tipi vardır.

G Gardasil (6, 11, 16, 18) G Gardasil 9 (6, 11, 16, 18, 31, 33, 45, 52, 58) G Cervarix (16, 18) 9-14 yaş aralığı en az 6 ay ara ile 2 doz 15-26 yaş aralığı ise 3 doz şeklinde uygulanmaktadır.

Tel: 212 608 00 22 - 533 608 58 35

ADVERTORIAL

“DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU”

SADECE DİKKAT PROBLEMİ YAŞAMAK YA DA AŞIRI HAREKETLİ OLMAK MIDIR?

Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Uzmanı Doç.Dr.Canan Tanıdır, “İlişkiler bozulup akademik başarı dibe vurmadan ebeveynlerin nelere dikkat etmeleri gerektiğini anlattı...

“Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu” genelde ilkokul çağında belirtilerin netleştiği, dikkati bir konu üzerinde uzun süre sürdürememe, ders gibi zihinsel çaba gerektiren etkinliklerden çabuk sıkılma, mümkün olduğunca böyle etkinlikleri geciktirme ve aşırı hareketlilikle giden bir tablodur. Bazı çocuklarda aşırı hareketlilik olmayıp sadece dikkat eksikliği belirtileri olurken, bazı çocuklarda sadece aşırı hareketlilik bazı çocuklarda da hem dikkat eksikliği hem aşırı hareketlilik bir aradadır.

Sadece dikkat eksikliği olan çocuklar biraz daha geç fark edilebilir çünkü genelde daha sakin, uyumlu çocuklardır.

Hiperaktif çocukların hayatları nasıl ektileniyor?

“Hiperaktivite” dediğimiz kavramla ise hem aşırı hareketlilik hem dürtüsel davranışları kastediyoruz. Aşırı hareketlilik dediğimiz ise yaşıtlarına göre çok daha hareketli olan, sürekli kıpır kıpır, kıpırtılı, yerinde oturmakta zorlanan ve hareketliliğinden dolayı hayatı bir şekilde etkilenen çocukları kastediyoruz. Bazı aileler çocuklarının öyle aşırı hareketli olmadığını söylemektedir ancak sürekli bir kıpırtı hali, eli ayağının bir şekilde oynaması da aslında bizim için bir belirti.

Burada önemli nokta çocuğun sadece biraz daha aktif, biraz daha enerjik, hayatı gayet yolunda giden derslerde veya evde problem yaşamayan, arkadaşlarıyla gayet uyumlu bir çocuk mu yoksa hareketliliğinden ötürü hayatta kayıpları olan, hayatı etkilenen bir çocuk mu olduğuna

çalışma yapmadıklarından ve kitap okuma gibi faaliyetlerden sıkıldıklarından akademik başarıları giderek düşmeye başlar, hatta bir süre sonra okula gitmeye isteksizlik başlayabilir.

Yaş ilerleyip ders notları düştükçe, öğretmenler ve ebeveynlerden uyarılar arttıkça bu çocuklar özgüvenlerini yitirmeye başlar ve bazen ardından bir depresyon gelir.

Doç. Dr. Canan Tanıdır

karar vermek. Peki bu çocukların hayatları nasıl etkileniyor? Bazen kazalar geçiriyorlar, bazen istemeden olsa da arkadaşlarının yaralanmasına sebep olabiliyorlar, bazen oyunlarda sıralarını bekleyemedikleri için sosyal alanda, ilişkilerinde zorluklar yaşıyorlar ve derslerde sabit oturamadıkları için bazen dersin düzenini bozabildiklerinden sık sık öğretmenlerinden uyarılar alabiliyorlar ya da evde ebeveynlerinden. Tabi bunun dışında okulda dikkatlerini uzun süre derse veremediklerinden, evde ekstra bir

Bahçeşehir 1. Kısım Mah. Defne Blokları B-34/Blok. No:2

Bu çocukların günah keçisi olmasına izin vermeyin!

Bazen bu çocuklar aileleri, öğretmenleri tarafından umudun kesildiği çocuklar olduğundan, yaşıtları tarafından dışlandıklarından ve sınıfta günah keçisi olduklarından davranım problemleri geliştirmeye başlarlar ve davranım problemleri olan başka çocuk/genç gruplarıyla birlikte takılmaya başlarlar. Tabi bunların ardından da sigaraya başlama, madde kullanımı ve riskli davranışlar gelebilir. Dolayısıyla dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu dediğimiz durum sadece basit bir tablo değildir, devamında başka sorunları getirir, ebeveynlerle çocuğun arasında çatışmalı ilişkiye yol açar ve çocuk ve ergenin kimliğinde olumsuz etkiler bırakmaya başlar.

Tedavide ise bilimsel çalışmalarda en etkin yöntem ilaç tedavileri olmakla beraber davranışçı yöntemler de yer almaktadır. Buradan ebeveynlere ve öğretmenlere sesleniyorum “lütfen problemler artıp, ilişkiler bozulup, akademik başarı dibe vurmadan, çocukta özgüven düşüklüğü, depresyon veya davranım problemleri yerleşmeden bir uzmandan destek alın”.

Tel: 0 530 770 17 75

KAPAK KONUSU

SAĞLIĞIMIZ

34

I MART 2019

4mevsimbahcesehir Dört Mevsim Bahçeşehir

ONLARA EMANET 14 Mart Tıp Bayramı dolayısıyla bu sayımızda bölgemizin sağlık neferleri ile kısa bir söyleşi yaptık. Hayatımızın her döneminde ihtiyaç duyduğumuz değerli doktorlarımızın ve tüm sağlık çalışanlarının 14 Mart Tıp Bayramı’nı kutlarız...

SORULAR

rsite?

z ünive 1 Mezun olduğunu m?

2 Çalıştığınız kuru

leki sorun nedir?

nız mes 3 En sık yaşadığı

şadığınız

yatınızda ya 4 Meslek ha ınız bir anınızı unutamadığ z? kısaca anlatır mısını abiliriz?

5 Size nasıl ulaş

Uz. Dr. Anwar Rawandi - Nöroloji

1- Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi 2- Özel Elitium Cerrahi Tıp Merkezi 4- Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesiʼnde iken ağır hemiparezik hastaya verdiğimiz iv TPA ile ciddi iyileşme anını hiç unatmam 5- 0212 605 06 05 rawandi1392@gmail.com

Op.Dr. Aslı Başver Can Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzman Hekim

Doç. Dr. Ayşenur Kaya Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları UzmanıÇocuk Allerji ve İmmunoloji

1- İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi 2- İstinye Üniversitesi Liv Hastanesi 3- Bahçeşehirʼde çalışırken hiçbir mesleki sorunla karşılaşmıyorum. Tam tersine aileler çocukların gelişim ve tedavi sürecine aktif olarak katılarak doktorlarıyla sorumluluk paylaştıklarından işler daha kolaylaşıyor.

4- Takip ettiğim alerjik çocukların sağlıkla büyüyüp okul ve hayat başarılarını görmek benim için en güzel anılardır.

5- 444 66 23 - 0212 979 40 00 0542 399 20 55 aysenurkaya919@gmail.com

1- Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, uzmanlığım Avusturya Graz Karl Franzens Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı 2- Bahçeşehirʼde muayenehanemde ve İsviçre Zürichʼde özel bir klinikte de ayın belli günleri çalışmaktayım.

3- Günümüzde Türkiyeʼde doktor olmak zor iş. Hele de cerrahi bir branşınız varsa işiniz daha da zor. Doktorluk ve özellikle cerrahi bir branşı yapmak Türkiye de zor olsa da ben mesleğimi çok severek yapıyorum.

4- Ben eskiden Ataköy de oturur Beylikdüzüʼnde özel bir Hastanede çalışırdım. Şimdi hem Bahçeşehirʼde oturup hem de aynı yerde muayenehanem var. Bu çevrede dışarı çıktığımda hastalarımla artık çok sık karşılaşıyorum. Hele de doğurtturduğum bebeklerle sonradan karşılaşmak beni en mutlu eden olay. Tabi hayatlarında annelerinden bile daha önce gördükleri kadını hiçbir zaman hatırlamıyorlar:) Ama bunu bilmek tarifsiz bir duygu. Hepsi dünyaya ilk geldikleri anda sizi görmüşler.

Siz onlara dokunmuşsunuz.

5- 0212 608 00 22 0533 608 58 35 MART 2019 I

35

KAPAK KONUSU SORULAR

rsite?

z ünive 1 Mezun olduğunu m?

2 Çalıştığınız kuru

leki sorun nedir?

nız mes 3 En sık yaşadığı

şadığınız

yatınızda ya 4 Meslek ha ınız bir anınızı unutamadığ z? kısaca anlatır mısını abiliriz?

5 Size nasıl ulaş

Doç. Dr. Canan Tanıdır

Dr. Emrah Turunç

Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Uzmanı

İç Hastalıkları Uzmanı

1- Hacettepe Üniversitesi 2- Muayenehanem ve İstanbul Gelişim Üniversitesi Psikoloji Bölümüʼnde öğretim üyesi olarak 3- Ailelerin çok fazla psikolog, psikiyatrist, pedagog dolaşmış olması ve bana geldiklerinde tedaviye inançlarını kaybetmiş olmaları.

4- Kedi fobisi olan ergen bir danışanımla çalışırken dışarıda kedilerin bol olduğu bir bölgede saha çalışması yaparken orada yürüyüş yapan iki yaşlı teyzenin bana “benziyorsunuz kızınız mı” diye sorduğunda danışanımla birbirimize bakıp gülümsememiz.

5- Bahçeşehir 1. Kısımʼda testili kızlar kavşağının hemen oradayız. 0530 770 17 75 nolu telefondan asistanımı arayıp bana ulaşabilirler.

Uzman Dr. Dilek Soydan Dahiliye

1- Ankara Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi 2- Özel Elitium Cerrahi Tıp Merkezi 3- Bahçeşehirʼde çalışmak aslında bir hekim için iyi bir şans, sosyokültürel düzeyi yüksek hastalar daha bilinçli, tedaviye uyum fazla, ancak zaman zaman tedaviye fazlaca müdahil olup kafalarına göre davranabiliyorlar.

Dengeyi sağlamak zor olabiliyor.

4- Çok karlı, ulaşımın tamamen durduğu bir günde 40 yaşlarında bir bayan hastam 3 aydır olan sırt ağrısıyla başvurdu. Kardan dolayı zorlanmış ve yürüyerek gelmişti.

Normal muayene bulguları olan hastama ağrısının uzun süredir olması nedeniyle akciğer filmi çektirmeyi önerdim ve film sonunda akciğerde kitle saptadık. Çok üzücüydü, ama erken teşhisle tam kürle iyileşti.

5- 0212 605 0 605

36

I MART 2019

1- İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi (Çapa) 2- Acıbadem Bahçeşehir Tıp Merkezi 3- İlaçlarını reçetede yazılan şekli ile kullanmadığı ya da birkaç tablet kullandıktan sonra “Ben artık iyi oldum” düşüncesi ile ilaçlarını kestiği için verilen tedaviden istenen faydayı göremeyen hastalarla sıkça karşılaşıyoruz. Doktorun hastanın özel durumunu, ilave hastalıklarını ve olası ilaç etkileşimlerini dikkate alarak verdiği reçetedeki ilaçları yazılan şekli ile kullanmalarını hastalara tavsiye ediyorum.

4- Uzun yıllar boyunca fazla kilolarla mücadele eden ve birçok defa tüp bebek tedavisi denendiği halde gebe kalamayan bir hastamızda yaptığımız tetkikler ile ender görülen bir hastalığı teşhis etmiş ve yapılan tedavinin ardından hem kilo vermesini hem de doğal yollarla gebe kalmasını sağlamıştık. Hastamızın 1 sene sonra kucağında bebeği ile bizi ziyarete geldiği anı unutamam.

5- 0212 593 11 11 numaralı telefondan Acıbadem Bahçeşehir Tıp Merkeziʼni arayarak bilgi ve randevu alabilirsiniz. Ayrıca emrah.turunc@acibadem.com.tr mail adresinden de ulaşabilirsiniz.

Prof. Dr. Hakkı Zeki Büyükyıldız Göz Hastalıkları ve Cerrahisi

1- İstanbul Tıp Fakültesi 2- Birinci Göz Hastanesi 4- 114 yaşındaki bir hastayı başarılı bir şekilde katarakt ameliyatı yapmıştım. Üzüntüyle sonucunda gelişen şeker hastalığı ve ona bağlı göz kanamaları sonucunda görme kaybı teşhisi ettim.

5- 0850 711 11 00 - www.birincisaglikgrubu.com

4mevsimbahcesehir Dört Mevsim Bahçeşehir

Dr. Evrim Pınar Güzel Dermatoloji Uzmanı

1- Cerrahpaşa Tıp Fakültesi mezuniyet, Çapa (İst Tıp) Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalıʼndan uzmanlık aldım 2- Bahçeşehirʼde yedinci senemize girmiş olduğumuz Dr. E. Pınar Güzel Dermatoloji Kliniğiʼnde mesleğimi devam ettiriyorum.

3- Dermatoloji uzmanı olarak 2005 senesinden beri hizmet veriyorum. Cilt hastalıkları uzmanı deri ve deri ekleri (saç, tırnak, mukozalar) sağlığı ve hastalıkları ile ilgilenen, bebek-erişkin, ileri yaş hastalar, bayan ve erkeklerin cilt ile ilgili sıkıntılarında başvurabilecekleri hekimdir.

Kozmetik dermatoloji de sağlıklı yaşlanma üzerine yine tedavi olarak algılanması gereken alt branşımızdır. Ülkemizde estetiğe artan talep üzerine her yerde giderek sayısı artan bilinçsiz uygulamalar, yanlış uygulamalar, sağlıkta fiyat baz alınarak uygulamalara karar verilmesi, pekçok işlemin sağlıksız ortamlarda yapılabilir hale dönüştürülmüş olması ki aslında komplikasyonları bilinse bu kadar rahat yaptırılır mı şüpheliyim, temel problemler. Yıllardır hizmet verdiğimiz hastalarım bu konuda çok bilinçli ve ben uzun açıklamalarla elimden geldiğince çevremi, sosyal medyadan bana ulaşanları, görüşmeye yeni gelen hastalarımızı bilgilendirmeye ve bilinçlendirmeye çalışıyorum. İşimiz ve uygulamalar sanıldığı kadar basit değil, sonuçta söz konusu olan insan sağlığı.

4- Ağırlıklı kozmetik üzerine çalışmama rağmen, internet üzerinden, tavsiyeyle veya özgeçmişi araştırarak okuyanlardan bebek hastalarımız dahi muayeneye getiriliyor. Klinik onlarla o kadar şenleniyor ki bazen biz bile kaptırarak kendimizi onlarla kısa ve sınırlı sürede çocukluğumuza dönerken buluyoruz kendimizi :) Birgün genç bir karı-koca ufacık kundaktaki bebeklerini doktor doktor dolaştırdıklarını fakat tedavilerin işe yaramadığını söylediler. İkisinin de gece uyumadığı, fazlasıyla üzgün ve çaresiz hissettiklerini görüyordum ve hem hekim hem anne olarak hiç merak etmemelerini, bu tatlış bebeği hemen toparlayacağımızı söyledim. Kıvrım bölgeleri ciddi sulantılı yaralarla kaplı ufaklık hem acısını ifade edemiyor hem de ağlayarak yardım istiyordu. Tedaviyi düzenledim. Konrol rutinde alırız ama bir sebepten ulaşamadık hastamıza ve yoğunluk arasında büyük ihtimalle iyileştiğini düşündük. Tam 1 sene sonra klinik telefonumuza harika gülüşlü bir kız çocuk fotosu. Anneden teşekkür mesajı (eski fotoları da hatırlatmak için göndermiş) fakat öyle güzel bir mesaj ki “Bakın doktorum o ufacık bebek sayenizde yaraları atlattı ve böyle güzel bir gülüşü var. Size karmaşık bir dönemimiz olduğu için uğrayamadık ama şimdi fotoları gönderiyorum, müsait bir zamanda da sizi kucaklamak için yanınıza geleceğiz”. İşte en güzel içten duygularla yazılmış, beni çok mutlu eden bir anıdır bu. Daha neler yaşanmıyor ki.

Mesleğimiz hem zor ve riskli, hem de insan pskilojisiyle direkt ilişkili olduğu için zorlukların yanısıra duygu ve güzel paylaşımlar yüklüdür.

5- Randevu sistemiyle çalışıyoruz.

0212 669 90 02- 0530 320 92 42 numaralı telefonlardan, drpinarguzel instagram adresinden, Uzm.dr.pinarguzel facebookdan, www.pgestederm.com internet sayfasından ulaşabiliriz.

Fizyoterapist M. Selman Söbücovalı Fizyoterapist

1- İstanbul Üniversitesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Bölümü 2- Fizyotherapy Sağlıklı Yaşam Merkezi 3- Merkezimizin yeri çok merkezi olmasına rağmen fark edilmemesi en büyük sorunumuz sanırım. 2 yıldır Bahçeşehirʼdeki merkezimizde hizmet vermekteyiz. Bize ulaşabilen mutlu ayrılması gururumuz.

4- Güney kardeşimiz kalçasına yapılan yanlış cerrahi sonrasında yürüyemez denmişti. Bağımsız yürüyebildiği ilk gün çok duygulanmıştık. Emeğimizin sonuç vermesi ailesini ve bizleri çok mutlu etmişti. Annesi duygularını paylaştı sizlerde internet sitemizden izleyebilirsiniz.

5- 0212 608 01 11 - 0543 853 46 58 www.fizyotherapy.com @fizyotherapy selman@fizyotherapy.com

MART 2019 I

37

4mevsimbahcesehir

KAPAK KONUSU SORULAR

rsite?

z ünive 1 Mezun olduğunu

m?

2 Çalıştığınız kuru r? z mesleki sorun nedi 3 En sık yaşadığını tınızda yaşadığınız 4 Meslek haya ız bir anınızı unutamadığın z? kısaca anlatır mısını ?

riz 5 Size nasıl ulaşabili

Dr. Mehtap Vatansever Medikal Estetik

1- İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi 2- Son teknoloji cihazlarıyla kişiye özel hizmet veren kendi kliniğimde çalışıyorum.

4- İlk görev yerim Iğdır idi. Bir hasta geldi ʻ3 aydır adet görmüyorumʼ dedi, ʻhamilesinizdirʼ dedim, ʻimkansızʼ dedi.

Ultrasona aldımki, ikiz erkek çocuklar. ʻHamilesin adlarını Halil ve İbrahim koyʼ dedim, bunu hiç unutmam...

5- Bahçeşehirde Ilgaz Villalarıʼndaki estetik kliniğimize 0532 566 44 42ʼden ulaşılabilir.

Prof. Dr. Murat Timur Akçam Kulak Burun Boğaz Hastalıkları

1- Gülhane Askeri Tıp Akademisi 2- İstinye Üniversitesi Tıp Fakültesi İstinye Üniversitesi Liv Hastanesi 3- Herhangi bir sorun ile karşılaşmadım.

4- Horlama ve uyku apnesi şikayeti ile ameliyat ettiğim bir hastam, ameliyat sonrası kontrole geldiğinde ameliyatın sonucunu değerlendirmek amacı ile eşine "Eşinizin uykusu nasıl? Horlamasında bir değişilik oldu mu? diye sordum. Hastamın eşinin vermiş olduğu cevap oldukça esprili idi. Gayet ciddi bir şekilde "eskiden yanımda arslan gibi kocam yatıyordu, artık kedi gibi biri var" dedi. Aldığım cevap beni hem çok mutlu etti, hem de her hatırladığımda gülümsememe sebep olur.

5- 444 66 23 0212 979 40 00 0543 650 30 33

38

I MART 2019

Dört Mevsim Bahçeşehir

Doç. Dr. Meryem Gencer Kadın Hastalıkları ve Doğum

1- İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi (Çapa) 2- Özel Elitium Cerrahi Tıp Merkezi 3- Aslında Bahçeşehirʼde mesleki bir sorun çok yaşamadım. Bu daha çok Bahçeşehir halkının bilinç düzeyinin yüksek olması, hekime saygı ve güvenlerinin yüksek olmasından kaynaklanıyor diye düşünüyorum. Genelde iletişimimiz çok iyi. Kendilerine teşekkür ediyorum.

4- Tabii ki meslek hayatımda iyi kötü bir çok anım oldu. Kötüleri pek hatırlamak istemeyiz aslında. Çok yakında yaşadığım hasta ile birlikte karşılıklı şaşırdığımız bir durumdan bahsetmek istiyorum. 40ʼlı yaşlarda bir hastam galiba gebe olabilirim diye eşi ve çocuğu ile geldi. Eğer gebelik varsa çocuğuna söyleyip söylememe konusunda kararsız idi. Bizde once bir bakalım görürsek duruma göre davranırsınız diyerek muayeneye aldık. Muayene sırasında yaklaşık 11 haftalık gebeliği görünce hem çok şaşırdık hem sevindik.

Hastamız bebeğin bu kadar büyük olmasına inanamadı. Doğru mu, gerçekten mi, bird aha bakalım gibi tepkilerle aynı zamanda mutlu olarak tabi gebeliğinin nerediyse ilk 3 ayını farketmeden geçirmiş olmanın şaşkınlığını ve bir yandan da 1/3ʼünün geçmiş olmasının mutluluğunu eşi ve çocuğu ile paylaştı. Hastanın sevinci ve gördüklerimiz bizi hem eğlendirdi hem mutlu etti. Aslında gebeliklerin planlı olması, anne ve bebek sağlığı açısından çok daha iyi olacaktır.

Bunu da buradan belirtmek isterim.

5- 0212 605 06 05 - İnstagram:@drmeryemgencer Facebook : Meryem Gencer - Whatsaap: 0505 707 24 96 E-mail: meruray@yahoo.com

Uzm. Dr. Naciye Möhür Çocuk Hastalıkları Uzmanı ve Fitoterapist

1- İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi 2- Bahçeşehirʼde kendi muayenehanem de çalışıyorum.

3- Çocuklarımı çok seviyorum.

4- Bir çocuğun hayali; Şirin mi şirin, sevimli mi sevimli bebeğim ile 15 günlük iken tanıştım, Nil Keresteci... Nil şimdi 5.5 yaşında.

O günden beri birlikteliğimiz devam etti. Bahçeşehir Kolleji hazırlık sınıfı öğrencisi. Öğretmeninin yaptığı bir anket çalışmasında yazdıkları beni duygulandıran, unutamadığım anımdır. ''Mesleğin adı: Doktor.

Görevi: Hastalara bakmak. Çalışırken ne kullanır: Muayene kayıtları.

Kimlerle çalışır: Yardımcı doktor ile.

Sen o mesleği yapmak istermisin, neden?: Çünkü benim Naciye doktorum olduğu için'' cevabını vermiş... Hayal kurmak, bilgiden daha önemlidir; çünkü bilgi sınırlıdır, ancak hayal kurmak, tüm Dünyayı kapsar. Ne mutlu bana Nil'in hayali olmuşum.

5- 0212 607 23 25 – 0533 341 92 72ndemirmohur@hotmail.com - www.bahcesehircocukdokturu.org

KAPAK KONUSU Uzm. Dr. Ömer Saltan Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı, Fitoterapi ve Aromaterapi Uzmanı

1- İstanbul üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi 2- Kendi kliniğim de çalışıyorum 3- Mesleki olarak yaşadığımız pek bir sorun yok ama hastalarımızın randevu saatlerine uyum göstermemsi bizibazen zor durumda bırakabiliyor...

4- Uzun yıllardır Bahçeşehirʼde oturuyorum, arkadaş ve sosyal çevrem doğal olarak ağırlıklı olarak burada. Daha önce başka semtlerde özel hastanelerde çalışırken 2014 yılından itibaren hem evim hem muayenehanem Bahçeşehirʼde. Bu sebepten sokağa adım attığım her an bir tanıdık ve daha önce takip ettiğimiz çocukları görmek ayrı bir keyif veriyor. Bazen gölette bazen bir restaurantta, avmde ʻÖmer amcaʼ diye bağırıp el sallayan bir çocuğumuzu görmek harika bir duygu...

Muayenehaneye bazen arkadaşların uğraması, kahve sohbetleri, zilin çalışıyla bir hastamızın annesinin Aşure yollaması ve daha neler neler.

Bahçeşehirʼde yaşamayı, Bahçeşehirlileri, Bahçeşehirli çocuklarımızı çok seviyorum....

5- 0212 669 19 72

Özal Yıldız Fizyoterapist

1- İstanbul Üniversitesi Sağlık Bilimler Fakültesi 2- Fizyothrapy Sağlıklı Yaşam Merkeziʼnde aktif görevimi yürütmeye devam ediyorum.

3- Bahçeşehir mesleki açıdan sıkıntının az olduğu ender yerlerden biri bu konuda bir olumsuzluktan söz etmek zor olur.

4- Kalçaya inen fıtık ağrısından muzdarip olan bir hastamdan bahsetmek isterim. Ağrılarından dolayı yürüme zorluğu çekip hayat kalitesi son derece kötüleşmiş olarak kliniğe başvurdu. Eski ağrılarının olmadığı ve fıtıktan dolayı ağrılarının yer değiştirdiği sağ yerine sol kalçadan dolayı yürümekte zorlandığını ve bunun birkaç haftadır olduğunu anlatıyordu. Ancak muayene sonucu ilginçtir, yürüme güçlüğünün fıtıktan değil iyileşmek için yaptırdığı iğneden kaynaklandığı anlaşıldı.

5- 0212 608 01 11 - 0543 853 46 58 www.fizyotherapy.com - @fizyotherapy selman@fizyotherapy.com

40

I MART 2019

SORULAR

1 Mezun olduğunuz ün ive

2 Çalıştığınız kurum?

3 En sık yaşadığınız

rsite?

mesleki sorun nedi r?

4 Meslek hayatınızda yaşa dı

ğınız unutamadığınız bir anınızı kısaca anlatır mısını z?

5 Size nasıl ulaşabili riz?

Op. Dr. Semra ÖZER Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı

1- Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Sonrasında uzmanlığımı Almanyaʼda yaptım 2- Acıbadem Bahçeşehir Tıp Merkezi 3- Benim Bahçeşehirʼde en sık yaşadığım mesleki sorun hastaların tıbbi tarama testleri ile tanı testleri arasındaki farkı anlamada zorlanmaları. Tarama testleri, hastalık tanısı koymaz, bize hangi hastaya daha yakından bakıp, daha ileri testleri yapmamız gerekip gerekmediğini ayırt etmemizi sağlarlar. Örneğin gebelikte yapılan 2li tarama testi, bebekte Down sendromu olup olmadığını söylemez. Bu sendrom olma olasılığı normalden yüksekse, daha ileri testler yapabiliriz. Aynı durum rahim ağzı kanseri taramasında kullanılan smear testleri için de geçerli. Testin 2 sonucu var: “normal” ve “ileri araştırma yapılmalı”. Ancak hastalar bunu hemen “bende kanser var” gibi algılıyorlar. Bizimle görüşene kadar da o sıkıntıyı yaşamak hastalar için sorun oluyor.

4- Henüz Bahçeşehirʼde çok yeniyim. Ama neredeyse her hastamdan unutamadığım bir an oluyor. Mesela burada bir gebeye ultrason yaparken ailecek ekrana bakıp bebeğin cinsiyetini öğrenmeye çalışıyoruz. Plasenta (bebeğin eşi de denir), rahmin ön duvarında olduğundan tam cinsiyeti göreceğimiz yer çok derinde kalıyor. Anne “neden göremiyoruz?” diye sorunca ben de “eşi (görüntüyü) rahatsız ediyor” dememle babamız “özür dilerim, çıkıyorum hemen” dedi. Ben plasentayı kastetmiştim ama heyecanlı baba adayı üzerine alındı. O kadar güldük ki, bebek pozisyon değiştirdi, kız olduğunu görebildik.

5- 0212 593 11 11 numaralı telefondan Acıbadem Bahçeşehir Tıp Merkeziʼni arayarak ulaşabilirsiniz.

Ayrıca semra.ozer@acibadem.com mail adresinden ve op.dr.semraozer_ile_dogum instagram hesabından da ulaşabilirsiniz.

Dr. Salih Zeki Kadıoğlu Göğüs Cerrahisi Uzmanı

1-İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fak. 2- Bahçeşehir Semt Polikliniği 3- İnsanlar arasında doğru bilinen yanlışlar 4- Lise sınıf arkadaşımın beni tanımadan bana muayene olması ve sonrasında benden serum istemesi…

5- 0505 399 48 41

4mevsimbahcesehir

KAPAK KONUSU Doç. Dr. Ümit Koç Obezite ve Metabolik Cerrahi, Laparoskopik Cerrahi, Robotik Cerrahi, Gastrointestinal Tümör Cerrahisi

SORULAR

rsite?

z ünive 1 Mezun olduğunu

Dört Mevsim Bahçeşehir

Dr. Y. Gönül Aykuter Genel Cerrahi Uzmanı

1- 1976 İstanbul Tıp Fakültesi (ÇAPA) mezunuyum. Genel cerrahi eğitimimi SB. leki sorun nedir? İst. Haydarpaşa EAH aldım. Uzun yıllar sık yaşadığınız mes En 3 1- Çukurova Tıp Fakültesi SSK ve Sağlık Bakanlığı EAH görev z nı ğı dı şa yatınızda ya Ankara Numune Eğitim ve 4 Meslek ha ınız yaptıktan sonra 2015ʼde emekli oldum.

Araştırma Hastanesi Genel unutamadığ z? nı ısı 2- Bahçeşehir Meme Sağlığı m tır la Cerrahi Kliniği-Uzmanlık bir anınızı kısaca an Derneğiʼndeyim.

(MEMEDER) Ankara Türkiye Yüksek İhtisas aşabiliriz? ul sıl na ze Si 3Bahçeşehir Meme Sağlığı 5 Eğitim ve Araştırma Hastanesi Derneği, varlığını bildiğim, projesini takip Gastroenteroloji Cerrahi Kliniğiettiğim ama orada yer alabileceğimi hiç tahmin etmediğim Yandal Uzmanlık (düşünmediğim? Hayal etmediğim?) bir yerdi. Bu projede yer 2- İstinye Üniversitesi Liv almak benim için emeklilik armağanı oldu. Ağustos 2016ʼdan Hastanesi beri takip edilen kadınların muayenesi bilgilendirmesi ile 3- Hastanemizdeki görevime yeni ilgileniyorum. Başakşehir İstanbulʼun yoğun nüfusa sahip bir başladım. Tabii ki Bahçeşehirʼde ilçesi Altınşehir, Şahintepe, Güvercintepe mahallesi de tarama yaşamaya da. Bu nedenle semtimiz projesi içinde yer almakta. Kuruluşta yapılmış olan saha hakkında çok detaylı bilgiye sahip çalışmaları ve duyurular ile yüksek katılım sağlanmıştır. 40-69 değilim. İlk gözlemlerimi aktaracak yaş arası 10.000 civarı sağlıklı kontrol gurupları oluşmuş, olursam öncelikle temiz bir yer özelliklerine göre düzenli tarama ve takipleri yapılmaktadır.

Bahçeşehir. İnsanları toplum kurallarına Memederʼdeki çalışma ortamından son derece memnunum. uyumlu hareket ediyor. Birbirlerine Doktor ve kontrol için gelen kadınlarımızın rahat etmesi için saygılı bir toplum var burada. Mesleki düzenlenmiş, gerekli donanım ve alt yapıya sahip, diyoloğa açık olarak çok zorlanacağımı bir ortamda çalışmaktayım. Çözüme odaklanmış bir ekiple düşünmüyorum. Burada çalışmaktan ve çalışmak çok güzel ve yapıcı. hizmet etmekten mutlu olacağımı 4- Derneğimize kontrol için gelen kadınlarımız randevularını düşünüyorum. almış olarak geliyorlar. İlk başladığım günlerde yaz ve izinler 4- Bahçeşehirde yaşamaya ve sonrası idi ve yoğun bir tempo vardı. Belli mahallelerden gelen çalışmaya başladıktan sonra birçok kadınların bembeyaz örtüleri, rengarenk foklarik giysileri, değişik hastamdan mesaj aldım. Bu mesajlarda şekillerdeki dövmeleri dikkatimi benim onları terkettiğim için çok çekmişti. Kontrole geliyormuş gibi üzüldüklerini ama Bahçeşehir ve benim için sevinç değil de misafirliğe geliyormuş duyduklarını bildiriyorlardı. Bu beni hem üzdü hemde gibi özenliydiler.

Sonra devam gururlandırdı. Burada da aynı eski çalıştığım şehirdeki eden çalışma günlerimde gibi elimden geldiğince insanlarımıza yardımcı olmayı Bahçeşehirʼlilerin Derneğimizi ne umuyorum. Aslında vizyonu çok geniş olan Liv kadar benimsediklerini Hospitalʼde çalışmayı bu yüzden kabul ettim. Bu ekip sahiplendiklerini, Derneğimizin başta üst yönetim olmak üzere tüm çalışanları ile bu devamlılığını sağlamak için çaba vizyona sahipler. Tüm sindirim sistemi sarf ettiklerini görüyorum. rahatsızlıklarınızda, obezite ile savaşınızda, kanser ile 5- 0212 6698451 savaşınızda yanınızda olduğumu bildirir, bana ulaşmak info@memeder.org için çağrı merkezinden randevu alabilirsiniz. drgonul@yahoo.com 5- 444 66 23 - 0212 979 40 00

rum?

2 Çalıştığınız ku

Taylan Temel Anestezi ve Reanimasyon Uzmanı, Ozon Terapist, Girişimsel Ağrı Tedavisi

1- Hacettepe Tıp Fakültesi 2- Orthorom Sağlıklı Yaşam Merkezi 3- Bahçeşehirʼde yaşadığım mesleki bir sorun hiç olmadı.

Bahçeşehir sakinleri hekime son derece saygılı kadirşinas insanlar. Sağlık sektörünün darboğazdan geçtiği bu dönemde özellikle hekimlerin değil tüm sağlık çalışanlarının işini kolaylıştırıyorlar.

Tüm hekim arkadaşlarım nezninde onlara teşekkür ediyorum.

4- Meslek hayatımda elbette çok fazla iyi

42

I MART 2019

ve kötü anım oldu, ancak en unutulmayan anılarımdan biri yaklaşık 170 tane hap içerek intihar girişiminde bulunan genç hastayı 1 saat kalp masajı yapıp yaşama tutunmasına vesile olmak, 3 gün sonra hastanın yoğun bakımdan çıktığını öğrenmek olur sanırım. Bu olayda 45 dakikalık inşaat halindeki yolu 19 dakikada katettim. Sanırım bir daha hiç hız yapmadım.

5- 0533 382 42 82 numaralı telden ulaşabilir, ayrıca drtaylantemel instagramdan dmden yazabilirsiniz.

I

www.eurosun.com.tr

608 1 000 (pbx)

EĞİTİM

MEB “Özel Yetenekliler Eğitimi Çalıştayı” Raporu’na göre...

Yetenek varsa keşfedelim!

Millî Eğitim Bakanlığı’nın oluşturduğu “Güçlü Yarınlar İçin 2023 Eğitim Vizyonu” belgesinde yer alan “Özel Yetenekliler Eğitimi”ne ilişkin çalışma yapmak üzere Çocuk Vakfı öncülüğünde 21-22 Ocak 2019 tarihinde Ankara’da bir çalıştay düzenlendi.

Alan uzmanı ve eğitimcilerin iki gün boyunca; beyin fırtınası yöntemini uyguladığı Özel Yetenekliler Eğitimi Çalıştayı’nda katılımcılar, söz konusu belgede yer alan Stratejik Amaçlara ve Hedeflere ulaşabilmek için öngördükleri eylemleri belirlediler… İşte rapordan sonuç ve öneriler:

“Genel Konular”a İlişkin Eylem Önerileri; Cumhurbaşkanlığı’na bağlı özerk yapıda iki başlık altında öneri; G MEB Özel Yetenekliler Eğitim, Bilim ve Değerlendirme Kurulu’nun kurulması (2023 Eğitim Vizyonu Belgesi’nde Millî Eğitim Bakanlığı bünyesinde kurulması öngörülen bu kurul ağırlıklı olarak özerk yapıda kurulması önerilmiştir.)

G Türkiye Özel Yetenekliler Eğitimi ve Araştırma Merkezi-Enstitüsü’nün kurulması G Türkiye Yetenekleri Geliştirme Kurumu’nun kurulması G MEB Özel Yeteneklileri Geliştirme ve Planlama Genel Müdürlüğü veya özel statüde Daire Başkanlığı’nın kurulması (Çalıştayda bu Eylemle ilgili farklı görüşler ileri sürülmüştür.)

SONUÇ VE ÖNERİLER

“Tanılama”ya İlişkin Eylem Önerileri

G Rehberlik Araştırma Merkezlerinde özel yetenekli öğrencileri tanılama ve danışma biriminin kurulması G Bireysel ve bölgesel farklılıklara duyarlı alternatif tanılama yöntem ve araçlarının kullanılması G Potansiyel özel yetenekli öğrencilerin tanılanması için tanılamanın kapsamının genişletilmesi G Tanılamanın çocukların gelişimsel dönemleri dikkate alınarak yapılması G Tanılamada bilimsel dayanaklı yöntem ve araçların kullanılması G Tanılamada kullanılan araçların ve yöntemlerin

46

I MART 2019

çeşitlendirilmesi G Ölçme, Değerlendirme ve Tanılama Merkezi-Enstitüsü’nün kurulması G Özel yetenekli birey tanımının düzenlenmes G Çocukların özel yeteneklerine ilişkin toplumsal farkındalığı artırmaya yönelik programların, kampanya ve kamu spotlarının uygulanması G Özel yetenekli öğrencilerin tanılanmasında bilimsel dayanaklı çoklu araçlarla değerlendirme yöntemlerinin geliştirilmesi G Özel yetenekli öğrencilerin tanılanmasında sürece dayalı yöntemlerin kullanılması

“Eğitime” İlişkin Eylem Önerileri;

G Bilim ve Sanat Merkezleri ile Üniversiteler arasında resmî iş birliği protokolünün oluşturulması G Üniversite kampüslerinde özel yetenekli öğrenciler için tam zamanlı özel eğitim okullarının açılması G Eğitim Fakültesi öğretmenlik programlarına “Özel yetenekli öğrencilerin eğitimi” dersinin eklenmesi G Özel yetenekli öğrencilerin örgün eğitimi erken tamamlamalarına yönelik yasal düzenlemelerin yapılması G Özel yetenekli öğrenciler için web tabanlı izleme ve değerlendirme sisteminin kurulması G Özel yetenekli öğrencilere yönelik yürütülen destek eğitim hizmetlerinin normal sı-

nıftaki eğitimleri ile koordinasyonunun güçlendirilmesi G Ortaokul ve lisede ilgi ve yetenek BATUHAN NAR odaklı seçmeli ALKEV ÖZEL OKULLARI SI ders sayısının NIF ÖĞRETMENİ artırılması G Özel yetenekli öğrenciler için yapılandırılmış tam gün eğitim veren özel eğitim okullarının (ARGEM gibi) Türkiye genelinde yaygınlaştırılması G Özel yetenekli öğrencilerin ihtiyaçlarına uygun, farklılaştırılmış, yetenek odaklı programlar uygulayan özel eğitim (özel yetenek) sınıflarının oluşturulması G Özel yetenekli öğrencilerin akredite edilmiş programlardan (BİLSEM, TÜBİTAK yarışmaları, patentler, ulusal veya uluslararası sergi/gösteri gibi) aldıkları ders ve ödüllerin genel eğitim sistemi içinde değerlendirilmesi veya kredilendirilmesi G Özel yetenekli öğrencilerin liseye ve üniversiteye geçişlerinde teşvik sisteminin oluşturulması G Bilim ve Sanat Merkezlerinin özel yetenekli öğrenciler için proje tabanlı girişimcilik ve inovasyon merkezlerine dönüştürülmesi G Okullarda özel yetenekli öğrencilerin eğitiminden sorumlu koordinatör öğretmenlerin görevlendirilmesi G Özel yetenekli öğrencilerin öğretmenlerine yönelik sertifika ve lisansüstü programlarının yaygınlaştırılması G Özel yetenekli öğrenciler için öğretmenlerin BEP hazırlama, uygulama ve değerlendirme yeterliliklerinin artırılması G Özel yetenekli öğrencilerin eğitiminde öğretmenlerin mesleki ve alan yeterlik standartlarının oluşturulması G Özel yetenekli öğrencilerin öğretmenlerine yönelik Öğretmen El Kitabı’nın hazırlanması

4mevsimbahcesehir Dört Mevsim Bahçeşehir G Öğretmenlerin ve akademisyenlerin BİLSEM, destek eğitim odaları ve ARGEM gibi özel yetenekli öğrencilere eğitim veren ortamlarda çalışmalarını teşvik edici sistemlerin geliştirilmesi G Özel yetenekli öğrencilerin eğitimi alanında bağımsız akreditasyon kurumunun kurulması G Özel yetenekli öğrencilerin eğitimi alanındaki farklı uygulamalara yönelik standartların oluşturulması G Özel yetenekli öğrencilerin ve özel yetenekli öğrencilere eğitim veren kurumların patent başvurularının teşvik edilmesi G Ana sınıfından lise kademesine kadar her sınıf ve ders bazında özel yetenekli öğrencilerin zihinsel, akademik, sosyal, duygusal ve özel yetenek gelişim ihtiyaçlarını karşılayan farklılaştırılmış öğretim (ders) programlarının geliştirilmesi G Yaratıcılığı, inovasyonu ve girişimciliği destekleyen proje tabanlı öğretim programlarının geliştirilmesi G Güzel sanatlar ve spor alanında özel yetenekli öğrenciler için okul öncesi, ilkokul ve ortaokul kademelerinde çeşitli dallarda güzel sanatlar ve spor programlarının geliştirilmesi G İki kere farklı özel yetenekli öğrencilerin eğitimine yönelik eğitim programlarının geliştirilmesi G Özel yetenekli öğrencilere yönelik mentorluk programlarının sunulması G Özel yetenekli öğrencilere yönelik uluslararası akreditesi olan programların kullanımının yaygınlaştırılması G Özel yetenekli öğrencilerin eğitiminde okul dışı öğrenme ortamlarının yaygınlaştırılması G Özel yetenekli öğrencilerin eğitiminde “iyi uygulamalar”ın paylaşılabileceği elektronik bir platformun oluşturulması Çalıştay’da; Özel Yetenekliler Eğitimi Çalıştayı (Ek 1) belgesinde belirlenen çerçeve ile “2023 Eğitim Vizyonu” belgesinin Özel Yetenek Eğitimi bölümünde yer alan 3 ana Hedef ve 14 Eylem hakkında görüşler alınmış; çalıştayın bütün çıktılarını kapsayan Grupların 144 Eylem Önerisi (Ek 2) ve Çalıştay Raporu’nda yer verilen 43 Eylemin Vizyon Belgesi’ndeki Hedef ve Eylemlerle örtüştüğü tespit edilmiştir.

MEB Özel Yetenekliler Eğitimi Çalıştayı’nın 2 günlük süreci ve bütün çıktılarından şu sonuca ulaşılmıştır: Türkiye’de özel yeteneklilerin eğitimi konusunda köklü bir atılım yapılması gerekmektedir. Türkiye, zekâ ve yetenek eğitiminin önündeki engelleri kaldırmadıkça örgün eğitimde ne köklü bir atılım yapılabilir ne de bu alanın kültürü yaygınlaştırabilir. Öncelikle her yaştan zekâ ve yeteneğin

4. Destek ve teşvik kültürü 5. Yetişme ve yeteneklerini geliştirme hakkı

B. Yeteneklerin Geliştirilmesinde ölçütler

gelişmesini sağlayacak bir eğitim felsefesine ihtiyaç vardır. Özel yeteneklilerin eğitimiyle ilgili bütün bileşenleri harekete geçirmek amacıyla, başta yasal düzenlemeler ve kurumsal yapılar olmak üzere; özgün tanılama araç ve gereçleri yanında İleri Düzey Öğrenme ve Araştırma Ortamları’na; farklılaştırılmış-zenginleştirilmiş ders programlarından eğitim modellerine; ölçme, izleme, denetleme ve akreditasyon işlevlerini yerine getirecek bir sistemin bütüncül çerçevede yapılandırılması gerekmektedir.

Zekâ ve yetenek eğitimiyle ilgili bu talep yalnızca özel yetenekli çocukların nitelikli eğitim almasıyla sınırlı olmayan, bütün çocukların kendilerini gerçekleştirebilecekleri eğitim için adalet talebi olarak anlaşılmalıdır. Çünkü bu talep; eğitim sisteminin erken çocukluk döneminden itibaren sadece üstün zekâlı ve yetenekli bireylerin ihtiyaçları için değil, hiçbir ayrım gözetmeksizin eğitim sisteminin nitelikli bir ekosisteme göre düzenlenmesi amacını da içermektedir. (Daha geniş açıklama için Türkiye Yetenekleri Geliştirme Kurumu Yasa Taslağı incelenebilir: www.cocukvakfi.org.tr / Özel Yetenekli Çocuklar Araştırma Merkezi bölümü) Çalıştay Raporu’nda yer alan Değerlerin, Ölçüt ve İlkelerin, önerilen Eylemlerin hayata geçirilmesi ve uygulanması noktasında rehber olması amaçlanmıştır.

Yol Haritası için oluşturulan Değerler, Ölçüt ve İlkeler zekâ ve yeteneklerin gelişimi ile ilgili kurum/kuruluşların düzenleyecekleri hizmetlerin tasarımı ve sunumu aşamalarında uymak zorunda olduğu evrensel olarak benimsenmiş pedagojik değer, ölçüt ve ilkelerin ifadesidir.

Bu anlayış çerçevesinde oluşturulan ve aşağıda verilen ifadeler, ilgili kurum/kuruluşların yaklaşımlarını ve hizmet süreçlerini şekillendiren rehber niteliğindedir:

A. Yeteneklerin Geliştirilmesinde Değerler

1. Bireysel farklılıklara saygı 2. İlgi alanlarına saygı 3. Bilimsel ve bireysel üretme özgürlüğü

1. Özgünlük / Yaratıcı fikir 2. Nitelik (Malzeme, işleyiş, teknik beceri, bilgi derinliği) 3. Zorluk derecesi 4. Karmaşıklık derecesi 5. Fayda/Fonksiyon/Katma Değer 6. Estetik 7. Maliyet etkililiği 8. Etik / Paylaşım

C. Yeteneklerin Geliştirilmesinde İlkeler

1. Adalet 2. Erken müdahale 3. Örgün ve hayat boyu öğrenme (yaygın eğitim) ile uyum 4. Proje temelli, yaparak yaşayarak, keşfederek öğrenme 5. Disiplinlerarası / Transdisipliner Çoklu modeller ve farklı uygulamalar 6. Kendi içinde sürdürebilirlik 7. Zenginlik ve çeşitlilik 8. Farklılaştırma 9. Esneklik ve dinamiklik 10. Zenginleştirme 11. Özgünlük 12. Gerçekçilik, pratiklik, uygulanabilirlik 13. Farklılığı değerlendiren ortam 14. Sosyal ve duygusal ihtiyaçlara duyarlılık 15. Toplumsal katılım/Gerçek aile katılımı/Bütünlük 16. Doğallık ve olandan esinlenme 17. Mentörlük ve model olma 18. İhtiyaçtan yola çıkma/farklı ihtiyaçlara tolerans 19. Düzenli olmayana tolerans 20. Bütün form ve nitelikler için teşvik ve cesaretlendirme 21. Sosyal ve psikolojik iyi olma hali Zekâ ve Özel Yeteneklilerin Eğitimi konusunda Millî Eğitim Bakanlığı’nın ilk adımı atabilmesi ve Yol Haritası sürecinde her Eylem için oluşturulacak kozaların önerilen süre içinde tamamlanması temel amaç olmalıdır. On (10) Stratejik Amaç ve 41 Eylemden oluşan bu belgenin bir an önce Yol Haritasına dönüştürülmesi, Eylemlerle ilgili Çalışma Gruplarının oluşturulması ve somut sonuçların alınması temenni edilir. I Kaynak: http://www.cocukvakfi.org.tr/wpcontent/uploads/2019/02/%C3%87ALI%C5 %9ETAY-RAPORU.pdf MART 2019 I

47

/temaokulu

ADVERTORIAL

/temaokullari

Mutlu çocukların okulu Çocuk her şeyden önce merak etmeli ve hayal kurmalı, kişisel ve sosyal beceriler geliştirmeli, doğasında var olan oyunla, yaparak ve yaşayarak öğrenmeli.

Anne ve babaların doğumdan itibaren onları heyecanlandıran ya da uykularını kaçıran bir kaygısı vardır: Çocuğum nasıl bir yetişkin olacak? Bu soru verilen cevaplara göre çocuklarımızı şekillendirir. Başarılı olacak mı? Dünyanın herhangi bir noktasında hayatını devam ettirecek şekilde kendini yetiştirebilecek mi? Mutlu olacak mı? Sağlıklı büyüyecek mi? Belki de bütün bu soru işaretleri anne babaların kafalarında uçuşur, bazen kaygı yaratır bazen de güzel hayaller kurdurur.

Tema Eğitim Kurumları olarak 'çocuğum nasıl bir yetişkin olacak?' sorusuna cevabın çocuğun kendisinde olduğuna inanıyoruz.

Velilerimize de bunu keşfetmenin en iyi yolunun çocuğa mutlu olduğu, kendi kültürel ve akademik ihtiyaçlarını tanımlayabileceği ve karşılayabileceği bir mutfak sunmak olduğunu hatırlatıyoruz. Okul çocuğa heyecan veren malzemeler ve ortamlar sunan, ona kendini ifade etme özgüvenini kazandıran özgür ve yaratıcı bir mutfak olmalıdır.

Aşçı mutfağını ne kadar çok severse, malzemelerini ne kadar iyi tanır ve onlarla sihirli

karışımlar deneyecek özgüven hissederse ortaya o kadar güzel bir sofra çıkar.

Tema Eğitim Kurumları olarak biz kendi alanımızda elimizi taşın altına çoktan koyduk. Velilerimize tabela hayalleri değil çok yönlü ve güçlü bir eğitim programı, öngörülebilir ve hazırlığı yapılabilir bir gelecek sunuyoruz. Ve elbette artık okulların vazgeçtiği ama bizim için öğretmeniyle, öğrencisiyle herkesin ihtiyacı olduğunu bildiğimiz “bahçeli bir okul” sunuyoruz.

Tema Eğitim Kurumları'nın tek bir amacı var: Mezun olduklarında hayata karşı dimdik duracak, kültürel ve entelektüel birikimi olan, problem çözme yeteneği gelişmiş, sosyal ilişkileri güçlü, toplum içinde parmakla gösterilen Tema Çocuklarıʼnı yetiştirmek.

Bu hedefe ulaşabilmek için sağlam bir altyapı oluşturmak amacıyla “Tema Bütünsel Eğitim Yaklaşımı” çerçevesinde anaokulu bölümünden gelen “ters piramit” bir programla ilkokula ciddi ve donanımlı bir adım atıyoruz. Bu kritik dönemde temel yapı taşlarını düzgün ve sağlam geliştiren çocuklarımız, sonrasında karşılarına ne çıkarsa çıksın mücadele etmeyi, işbirliği yapmayı, özgürce fikir üretmeyi bilen, sağlam kişilikli bireyler olarak her zaman bir adım önde olacaklar. İlkokul eğitiminin çocuklar için sevgi ve saygı ortamında olmasına dikkat ediyoruz. Özgüven, iç disiplin, kendine ve başkala-

rına saygı, yaratıcı düşünce, sorgulayan bir bakış açısı ve en önemlisi “yapabilirim!” felsefesini çocuklarımıza kazandırıyoruz. Ekip çalışması, empati kurma, kazanma/kaybetme, aidiyet duygusu gibi temel yeteneklerini geliştiriyoruz. Yabancı dil (İngilizce ve İspanyolca) eğitimini çocuğun en doğal öğrenme metodu olan oyun ile geliştiriyoruz.

Maker/Robotik atölyesi çocuklarımıza eğitimlerinde teknolojiyi kullanma fırsatı sunuyor. Montessori atölyesi ile matematik, fen ve günlük yaşam rutinleri geliştirmelerine yardımcı oluyoruz. Materyal kullanımı ile soyut kavramların somutlaştırılması ve disiplinler arası ilişki kurma becerisini kazandırıyoruz. Bahçe çalışmalarında çocuklarımız kendi ektikleri tohumlar ve yetiştirdikleri sebzeler ile toprakla tanışıyorlar.

Hareket Eğitimi ile temel sportif beceri ve güç koordinasyon geliştirme programı uyguluyoruz. Yetenek ve ilgi takibi ile çocukların bedenini tanıması, sınırlarını zorlaması, takım çalışması ve rekabet ile tanışmasına yardımcı oluyoruz.

Ashoka Fark Yaratan Sınıflar programı ile empati kurma ve girişimcilik alanlarında gelişim göstermelerini sağlıyoruz.

Ahşap/marangoz ve etamin/örgü atölyeleri ile yaşamsal becerilerini geliştirmeleri için destekliyoruz. Çocukların konu bütünlüğü içerisinde sanatın çeşitli dallarıyla tanışmasını, hayal gücünü geliştirici, merak uyandırıcı çalışmalar yapmalarını teşvik ediyoruzI

0 212 855 21 25 www.tema.k12.tr

.

TIYATRO TİYATRO

Perde her açıldığında yeniden başlayan bir dünya:

“27 Mart Dünya Tiyatro Günü… İnsandan insana uzanan sıcak bağların günü... Ş. Bengü İnanç

Tiyatro konusunda ilk kuramsal görüşler, Antik Yunan düşüncesinde filizlenmiş. Antik Yunan uygarlığının İ.Ö.

5. ve 4. yüzyıllarını kapsayan Klasik Çağ, sanat ve kültür açısından en parlak dönem olmuş. Tragedya ve komedya türünde en büyük yapıtların yazılması bu döneme rastlar.

Bizde tiyatro olgusu; çok eskilere dayanan orta oyunu ile onun gölge oyunu biçiminden başlar. Tulûat tiyatrosu, geleneklere dayalı olan Orta Oyununun sahnelerde sergilenmesi ve bunun Batı dünyasındaki tiyatro örnekleri ile karışmasından meydana gelen bir tiyatro dalı ve Kel Hasanʼa kadar götürüyor bizi. Öğrencisi İsmail Dümbüllü ile başladığı düşünülen Türk Tiyatrosundaki kavuklu geleneği aslında Kel Hasan ile başlıyor ve Dümbüllüʼden sonra Münir Özkulʼa ardından

Ferhan Şensoyʼa ve son kavuklu Rasim Öztekinʼe kadar geliyor. Bu geleneğin yüzyıllarca devam etmesini diliyor ve Türk Tiyatrosuna emeği geçen herkese sonsuz teşekkür ediyoruz. Şehir Tiyatrolarının (Darülbedayi-i) Cumhuriyet döneminde devamı, Devlet Tiyatrolarının temellerinin atılması ve tiyatro eğitiminin devamlılığı ise Muhsin Ertuğrul sayesinde oluyor. Muhsin Ertuğrulʼun işine verdiği değer Atatürk ile olan şu anısında anlatılmaktadır. Eşi Neyyire Neyirʼin anılarından; “O zamanlar kadınların sanatçı kimliğini yeni yeni kazandığı dönemler. Benim tiyatroda çömezlik dönemim. Muhsin Ertuğrul Darül Bedaiʼye başyönetmen olarak atanmış. Çok titiz bir insan... Provadan oyuna her şey saat titizliği ile işliyor, perde bir saniye bile geç açılmıyordu. Provaya geç kalan oyuncu derhal oyundan

uzaklaştırılıyordu. Eee tahmin edersiniz ki bu durumda Muhsin Ertuğrulʼunda düşmanı çoktu. Bir gece Dolmabahçeʼden Atatürkʼün Şehir Tiyatrolarına geleceği haber verildi. Ben de karşılamak için hazırdım. Fakat Paşa gecikti. Muhsin Ertuğrul kendisini beklemeden perdeyi saniyesi saniyesine açıp oyunu başlattı. Atatürk 4 dakika geç kalmıştı. Etraftaki dalkavuklar Atatürk geldiğinde Muhsin Ertuğrulʼun onu beklemeden perdeyi açtığını ellerini ovuştura ovuştura anlattılar Atatürk “Yaaa öyle mi Muhsin Ertuğrulʼla Görüşürüz” dedi. Herkes Muhsin Ertuğrulʼun işinin bittiğine inanıyor, ben müdür olacağım sen müdür olacaksın kavgaları bile başlamıştı. Atatürk piyesin bitiminde Muhsin Ertuğrulʼu ayakta karşıladı.

Deminkileri de yanına çağırarak aynen şunları söyledi. “Sizi tebrik ederim işinizle ilgili ciddiyetiniz ülke-

Ömürsün Doktor 27 Mart 2019 Çarşamba 20:00 KKM Gönül Ülkü ve Gazanfer Özcan Sahnesi Öyküler: Anton Çehov Uyarlayan-Yöneten: Kubilay Zerener Oyuncular: Gökhan Yıkılkan, Sadi Celil Cengiz, Fulden Akyürek, Ferdi Kurtuldu, Burak Alkaş, Sedanur Özgün, Ramazan Karakaş, Doğan Bekdoğdu

Anton Çehov, yaşadıklarını ve öykülerini büyük bir samimiyetle seyircisiyle paylaşıyor.

Olaylar Rusya’da mı geçiyor yoksa Türkiye’de mi? İyi bir yazarın elinden çıkmış iyi bir öykü, yer ve zaman tanımaz. Rusya’da da geçebilir, Türkiye’de de! Çehov, Türk seyircisine hiç bu kadar yakınlaşmamış, öyküleri hiç bu kadar eğ-

50

I MART 2019

lenceli olmamıştı nitekim… Bu sürpriz prodüksiyonda, tiyatro dünyasının birbirinden güçlü oyuncularıyla canlanan öyküler, seyirciyi kahkahaya boğacak. Kalemiyle olduğu kadar, doktorluk mesleğiyle de bilinen Anton Çehov’a, anlattığı bunca güzel ve komik öyküden sonra, bizler de “Ömürsün Doktor” diyoruz."

4mevsimbahcesehir Dört Mevsim Bahçeşehir

nin gelişimini cidiye aldığınızı gösterir biz geç kaldık siz vazifenizi yaptınız eğer bir tek benim için perdeyi açmayıp oyunu başlatmasaydınız bu dalkavukluktan ileri gitmez ve beni çok üzerdi ben herkesin her sahada işini bu kadar ciddiye almasını istiyorum ülke ancak böyle ilerler efendiler “ demez mi. Etraftakilerin suratları gö-

rülmeye değerdi o sırada…”.

Muhsin Ertuğrul Tiyatro Kütüphanesi de tiyatro meraklılarının ilgisini çekebilecek bir nokta; İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür Varlıkları Daire Başkanlığına bağlı “Muhsin Ertuğrul Tiyatro Kütüphanesi”, 2014 yılında açılmıştı. Kütüphane koleksiyonunun büyük bir kısmını, tiyatro

ve sinemanın büyük üstadı Muhsin Ertuğrulʼun ailesi tarafından yapılan bağışla kazandı. Halen tiyatro başta olmak üzere oyunculuk, orta oyunu, sinema, drama ve yaratıcılık, yazarlık alanında 5105'den fazla eseri okuyucularının kullanımına sunuyor.

27 Mart 2019 ʻda izleyebileceğimiz oyunları da derledik sizin için;

Sefiller 27 Mart 2019 Çarşamba 20:30 Trump Kültür ve Gösteri Merkezi Yazan: Victor Hugo / Yöneten: Bora Severcan Oyuncular: Atılgan Gümüş, Tanju Yıldırım, Cenk Bıyık, Sefa Tantoğlu, Ayça Koptur, Selen Severcan, Aslı Kodallı, Yiğit Yapıcı, Beste Görmüş, Arda Aybek, Hayrettin Taşkaya, Sefa Tantoğlu, Mustafa Dincir, Pırıl Turan, Tuğçe Ayar, Sevda Sezek, Yağmur Gurur, Ozan Erdönmez.

Dünyaca ünlü yazar Victor Hugo’nun klasik romanı Sefiller’den uyarlanan bu müzikli oyun, bir adamın vicdanını ve bir halkın özgürlük arayışındaki isyanının hikayesini anlatır.

Fransız Devrimi sonrası 19. Yüzyıl Fransa’sında yeni bir kralın başa geçmesiyle baskı altında ezilen bir halk kurtuluşunu ararken hayatının 19 senesini bir mahkum olarak geçiren Jean Valjean iç

içe geçmiş yazgılar sonucu tutsaklığından vicdanı ile sıyrılarak yeni bir hayata atılır. Adalet bekçisi müfettiş Javert ve geçmişinin hayaletleri tarafından kovalanan Jean Valjean’ın bu yolculuğu onu barikatlara, öğrenci devriminin en ateşli sırtı olan Paris’e götürür.Kendisini asker ile halk arasındaki mücadelenin ortasında bulan Jean Valjean, sevgi ve kurtuluşun gerçek anlamını keşfeder.

MART 2019 I

51

4mevsimbahcesehir

TİYATRO

Dört Mevsim Bahçeşehir

Esaretin Bedeli 27 Mart 2019 Çarşamba 20:30 Beylikdüzü Atatürk Kültür ve Sanat Merkezi (BAKSM) Yazan: Stephen King Yöneten: Şakir Gürzumar Oyuncular: Kerem Alışık, Kaan Taşaner, İştar Gökseven, Fuat Onan, Erhan Alpay, Hasan Erdem, Yiğit Pakmen, Mert Doğan, Murat Yılmaz, Umut Avcı, Şahin Adıgüzel, Cem Hamzaoğulları, Burak Can Aras, Mesut Tozkoparan, Serkan Beşiroğlu, Hafız Sengir, Ferdi Taşkın, Furkan Çalışal, Can Mürsel Yavuz, Onur Uslu, Kaan Mert Öngöz, Baykal Güven, Enis Kaplanoğlu, Ali Keçeli Stephen King’in ölümsüz eseri, sinema tarihinin gelmiş geçmiş en iyi filmi, “Esaretin Bedeli” (The Shawshank Redemption) Çolpan İlhan & Sadri Alışık Tiyatro’su tarafından Türkiye’de ilk kez sahneleniyor.

Andy Dufresne masum olduğunu iddia etmesine rağmen, karısını ve sevgilisini öldürmesi suçuyla iki kez müebbet hapse çarptırılır ve Shawshank hapishanesine gönderilir. Uzun yıllarını Shawshank’te geçirmiş hapishaneye her şeyi sokabilen eski bir mahkûm olan Red ile aralarında güçlü bir dostluk kurulur. Red, Andy’nin hapishane şartlarına çabuk pes edeceğini düşünse de, Andy Shawshank’deki her türlü acıya karşı hayata bağlı ve her zaman umutludur. Red umutsuzluğa inanırken, Andy umuda inanıyordur. Bu durumuyla etrafındaki mahkûmları da etkileyen Andy, onları parmaklıklar arkasında bile özgür bir yaşam olabileceğine inandırır. Andy Dufresne sabrın, bilginin, zekânın ve umudun tüm zorlukların üstesinden gelinebileceğinin kanıtıdır belki de…"

Huysuz Şeyler 27 Mart 2019 Çarşamba 20:30 İstanbul Kumpanya Sanat Merkezi Toron Karacaoğlu Sahnesi Yazan: Çetin Büyükakın Yöneten: Raşit Çelikezer Oyuncular: Raşit Çelikezer, Çetin Büyükakın, Ayşegül Verdi "40 yıllık iki eski dostun yolları karavan kampında kesişir.Hayata dair beklentileri farklı olan bu iki arkadaşı eğlenceli bir macera beklemektedir.

Hayat masaya yatırılır, doğrular yanlışlarla çarpışır. Üstüne gelen bir kadın, tüm bu olaylara tuz biber eker.

Bundan sonra acaba dost kalabilecekler mi? Çıtası yüksek, huysuz bir oyun bekliyor sizleri. Tıpkı hayat gibi…"

52

I MART 2019

Anadolu Efes Mavi Sahne: Çok

Satanlar

27 Mart 2019 Çarşamba 21:00 DasDas - Ataşehir Yazan: Laura Eason Çeviren: İlksen Başarır Yöneten: Volkan Yosunlu Oyuncular: A. Tansu Taşanlar, Oya Unustası İnternette yayınladığı müstehcen anılarıyla şöhreti yakalayan Ethan ve edebi yeteneğine rağmen tanınmayan Olivia bir pansiyonda karşılaşır; bu karşılaşma kariyerleri açısından dönüm noktası olacaktır. Kariyerlerinde ve ilişkilerinde arzu ettiklerine yaklaştıkça kendilerinden uzaklaşırlar. Bu oyun iki yazarın birbirlerinin hayatında açtığı kapılar ve yarattıkları yıkımın tek perdelik komedisidir. Çok Satanlar, bizi güncel soru(n)larımızla baş başa bırakıyor. İnternet çağında mahrem olanın sınırları bulanıklaşırken, çağa ayak uydurmak diye nitelendirilen kariyerist hırsın sınırları nedir? Kısa yoldan ulaşılan zaferler, uzun ve emek isteyen yolculuğu engeller mi? Başarılı ve popüler olmak için nelerden vazgeçilir?

Tatar Çölü 27 Mart 2019 Çarşamba 20:00 Kadıköy Halk Eğitim Merkezi Uyarlayan: Betül Odabaşi Törk Yöneten: Zuhal Öztürk Oyuncular: Abdül Süsler, Rabia İlknur Şaşmazer, Murat Ceylan, Çisel Kuşkan, Cumhur Arat, Kemalettin Caymaz, Emrah Girgin, İbrahim Tül, Ozan Ceylan, Orhan Uzun, Özlem Şahin, Serra Tankal, Özlem Olgun, İnci Dolgun, Ufuk Dağaşan, Fatih Boyalı Teğmen Giovanni Drogo ilk görev yeri olan Bastiani Kalesi’ne gitmek için yola çıkar.

Annesi ve sevgilisi Maria’yı geride bırakır. Kaleye ilk geldiği zaman sorumlulukların ağırlığıyla ayrılmayı düşünür fakat üstlerinin tavsiyeleriyle bir süre daha kalma konusunda ikna olur.

Geçen zaman, insanın kanına işleyen alışkanlıklar ve hayatın monoton ritmi Drogo’nun zihninde Bastiani Kalesi’ni aşılamaz bir “hapishaneye” dönüştürür ve kale içinden çıkamadığı bir mekan haline gelir. Kaledeki herkes ondan bir şeyler gizliyor gibidir. Drago hem gelmesi beklenen düşmanı gözlerken kaledeki gizemin ne olduğunu çözmeye çalışır. Aradan çok uzun yıllar geçmesine rağmen ne için kalede kaldığını ve neyi aradığını neredeyse unutur ve kendini monotonluğun durgun sularına bırakır. Drago’yu bekleyen gerçek olduğu yerde durmaktadır. Drago bu gerçeğin yıkıcılığı ile mücadele edemez ve sarsılır. Hayatını köküden etkileyecek gerçek acı bir biçimde yüzüne vurulur. I

GEZİ

ADIM ADIM

AMMAN

2018’de aldığım en doğru seyahat kararlarından biri, şimdiye kadar hep ertelediğim Ürdün’ü nihayet görmek oldu. Belki hem yakın hem vizesiz oluşu nedeniyle “nasılsa giderim” diyerek pas geçtiğim bir ülkeydi ama “keşke daha önce gelseydim” dedirtti. Tanışıklığımız başkent Amman ile başladı ve karşıma İstanbul gibi 7 tepeli bir şehir çıktı. Üstelik tarihi 7 bin yıl öncesine uzanan bir şehir. Gelin bir Ortadoğu başkentini birlikte gezelim, adım adım…

SERDA BÜYÜKKOYU

NCU

EUROSUN ANAOKULL ARI KURUCUSU Instagram @ser dabuyukkoyuncu

54

I MART 2019

4mevsimbahcesehir Dört Mevsim Bahçeşehir

Ammanʼda 4 milyondan fazla insan yaşıyor. Şehir aslında ikiye ayrılıyor gibi.

Bir yanda modern, diğer yanda geleneksel Amman var. Uzaktan baktığınızda kübist mimari ile kibrit kutularını andıran kumtaşı cepheli binaları rahatlıkla ayırıyorsunuz. Batı Amman, modern yapılaşması ve mekanlarıyla şehrin batıya dönük yüzü ve daha zengin kesime ev sahipliği yapıyor.

Doğu Amman ise tarihi yapıları, otantik dokusu, mütevazı mekanları ve sosyo ekonomik yapısı ile şehrin diğer yüzünün tam zıttı.

Yeşili az, tarihi çok!

Amman taşın başrolde olduğu, gözünüzün yeşili aradığı bir kent. Bu panorama ilk bakışta hayal kırıklığı yaratsa da şehrin içine dalınca fikriniz değişecek; benim için öyle oldu! Önce güne güzel bir kahvaltıyla başlayın. Kentin en eski ve

nönü-Sirkeci hattını anımsatan çarşıların olduğu tarihi sokaklara dalın.

Gökkuşağı gibi rengarenk bir cadde

otantik lokantalarından olan Hashemʼi tercih edebilirsiniz. Ardından şehri tanımaya başlamak için kaleye çıkın. Özellikle içindeki Arkeoloji Müzesi görülmeyi hak ediyor. Ben ayrıca Herkül Tapınağıʼna hayran kaldım. Oradan müthiş Antik Roma tiyatrosunu gezin ve bizdeki Emi-

Ben Ammanʼda en çok Gökkuşağı Caddesiʼni (Rainbow Street) sevdim. Burada uğrayabileceğiniz çok yer var. Öncelikle Kral Abdullah ve Kraliçe Raniaʼnın da uğrak yeri olan ve şehirdeki en iyi falafelci olarak bilinen Al Qudsʼta mutlaka bir sandviç atıştırın.

Yok ben oturup rahat rahat yemek yiyeceğim bir yer arıyorum derseniz, adresiniz Sufra olsun. Kolonyel mimariyi Arap esintileriyle birleştiren eski ve çok güzel bir villada yer alıyor. Asırlık ağaçların yer aldığı bahçesi özellikle bahar-yaz aylarında çok keyifli.

Begonvillerin coştuğu bir ortamda yiyeceğiniz nefis lezzetler için önerilerimi

MART 2019 I

55

4mevsimbahcesehir

GEZİ

JERASH

ANTİK KENTİ

isterseniz; fatteh betinjian, fattet jaj, foul akhdar, fassoulia bezzait, thalat, fukharat, magloubeh ve ülkenin milli yemeği mansafʼı not edin. Tercih sizin!

Makaron ve kurabiye cenneti!

Tatlı hakkınızı caddedeki bir başka mekânda kullanın derim. Çünkü kısa bir yürüyüşle ulaşacağınız yan sokaktaki Jordan River Foundationʼa mutlaka gitmeniz gerek. Ürdün usulü kurabiyeler, müthiş lezzetli makaronlar ve harika bir kahve! Lezzetlere eşlik eden ortam da cabası... Yine eski bir yapıdan başarıyla kafeye dönüştürülmüş bir mekan. İçinde Ürdünlü kadınların el emeği, göz nuruyla hazırladıkları birbirinden güzel yerel dekoratif ürünler sergileniyor.

Dört Mevsim Bahçeşehir

Ammanʼa yaklaşık 50 km mesafede yer alan Jerash, çok görkemli bir Roma şehri. Antik Romaʼdan bütünlüğünü koruyarak günümüze dek ulaşan en önemli örnekler arasında. Şehre dev Hadrian Kapısıʼndan giriyorsunuz. Zeus ve Artemis tapınakları, tiyatrolar, hipodrom ile gezmeye doyamayacağınız detaylarla dolu. Bu arada Eyyubiler tarafından 12. yüzyılda inşa edilen Ajloun Kalesi de görülecekler listenizde olsun.

yorlar… Hatta çok iyi bildiğiniz ve ülkemizde de şubeleri olan yabancı bir ev dekorasyon mağazası ile işbirliği yapmışlar. Yüzlerce kadın, 2 yıl boyunca Ürdünʼü yansıtan tasarımlarla 250 bin yastık üretecekmiş. Dünyanın her yerinde bu anlaşmalı markanın mağazalarında satışa çıkacakmış.

Sanat galerileri, çatılarda restoranlar

Şifalı sabunlar

Kadınlara anlamlı destek

Öğrendim ki bu mekan Kraliçe Raniaʼnın desteğiyle birçok sosyal sorumluluk projesi yürütüyormuş. Ürdünlü ev kadınlarına ekonomik özgürlük sağlamaktan, mültecilere iş olanaklarına, çocuklara güvenli barınma hizmeti sunmaya kadar çok önemli işler yapı-

56

I MART 2019

mez bir mekanı vardır. İşte Books Cafe de Amman için öyle. Keyifli bir mekan; sıcak ve davetkar bir havası var.

Gökkuşağı Caddesiʼnde sadece kafe ve restoranlar yok tabii ki... Ölü Denizʼin şifalı çamurundan yapılan kozmetik ve bakım ürünlerini bulabileceğiniz Soap Houseʼun yolunu tutun.

Birbirinden güzel sabunları bulacağınız dükkandaki ürünler hem sağlığa hem doğaya dost.

Aklınızda olsun, bu caddenin ara sokaklarında her cuma günü Souq Jara kuruluyor ama yaz aylarında…

Hem yerel el sanatları örneklerini hem de hediyelik eşyaları bulabilirsiniz.

Hemen hemen her şehrin vazgeçil-

Caddeden ayrılıp yan sokaklarda yürürken Galata ve Karaköy gibi yıllarca unutulan ama yeni açılan mekanlarla tekrar hayat bulan Weibdehʼin tadını çıkarın. Özellikle şehrin sanatla buluşan yüzüne şahitlik edeceksiniz. Ürdünlü sanatçıların eserlerini sergileyen Wadi Finanʼı özellikle not edin, bence. Semtte birçok çatı katı restoranı da var. Wild Jordan Centerʼdan vadi manzarasını izlemek harika. Cantaloupeʼda da manzara güzel.

Girişimci Türk kadınlar

Amman, pek çok Türk aileye ve Ürdünʼlülerle evlenerek buraya yerleşen çok sayıda Türk gelinin yaşadığı yer.

Ve ne mutlu ki ekonomik hayatın içindeler. İşte böyle iki yerin adını özellikle bilin istiyorum. Biri Weibdeh bölgesinde, bir Türk kadın girişimcinin Sade Kahve adıyla açtığı mekan. Diğeri de kentin gözde semtlerinden Abdounʼda yer alan Eatery.

%$+ %$+&(6(+ +&(6(+ 6 L5

& $ / 4*

4mevsimbahcesehir

GEZİ

Dört Mevsim Bahçeşehir

Maria, Dina ve Tania adındaki üç kız kardeşin büyükannelerinin anısını yaşatmak üzere açtıkları Beit Sittiʼde Hajjeʼde, geleneksel Ürdün ev yemekleri pişirip yiyebilirsiniz. Ben yapmadım ama ilginç bir deneyim olabilir.

Bu arada Shams Al Baladʼın kahvaltıları meşhurmuş, o da notlarınız arasında bulunsun.

Kral Hüseyin’in araba sevdası

Kral Abdullah, araba tutkunu babası Kral Hüseyinʼin anısına bir müze kurmuş. Arabaların Ürdünʼün tarihiyle birleştiği Kraliyet Otomotiv Kulübü ve bünyesindeki Araba Koleksiyonu Müzesi ilginç bir adres. 70 kadar araba ve motorlu taşıt var. İçlerinden bazılarının anlamı özel. Mesela Mavi Lincoln Capri, Kral Hüseyinʼi taç giyme törenine götüren araçmış. 1915 yapımı Rolls Royce replikasını da görün; bu otomobilin sahibinin, meşhur Arabistanlı Lawrence olduğu söyleniyor.

Başbakan evinde akşam yemeği

Tüm gün gezip dolaştık, hadi iyi bir akşam yemeği yiyelim dediğinizde muhteşem bahçesi ve harika Lübnan lezzetleriyle adresiniz kesinlikle Fakhreldin olmalı. Burası Ammanʼdaki Levanten/Lübnan mutfağını temsil eden ve lezzetlerini kolay kolay unutamayacağınız 25 yıllık bir mekan. Eski bir

GURUR DUYDUM!

Geleneksel el sanatları

Amman merkezde, sanki Eminönü, Mahmutpaşa, Tahtakale semtlerini hatırlatan manzaralar göreceksiniz. Baharat dükkanlarını, Ürdün işi kilimler ve geleneksel ürünler satan mağazaları ziyaret edebilirsiniz. Eğer benim gibi bir tatlı canavarıysanız, kentin en meşhur tatlıcısının yolunu tutmadan olmaz. Sadece iki çeşit künefe yapan Habibaʼda günün neredeyse her saati sıra var, demedi demeyin. 1947ʼde kurulmuş, şehrin birçok yerinde şubesi var ama herkes ilk açılan dükkanda yemek istediği için hep kalabalık.

başbakanın evinden dönüştürülmüş, duvarları eski Ammanʼı yansıtan fotoğraflarla süslü.

Meşhur sanatçı Fahrelnissa Zeidʼin eşi Prens Zeid ile de bir dönem yaşadığı evin güzel ve nostaljik atmosferinde yer alan Tanoureenʼde, Arap sanatçıların eserleri eşliğinde birbirinden leziz Lübnan, Ürdün ve Filistin ye-

Amman seyahatimde konakladığım W Hotelʼi çok sevdim. Ama daha çok sevdiğim şey, bir Türk kadının genel müdürlüğünde yönetilmesi oldu. Esra Parin W Hotelʼin Genel Müdürü. Otelin mimarisinden mutfağına, odalarından personeline kadar her aşamasında üst düzey bir zevk ve modern detaylar hakim. Tüm bunlara Ürdünʼün 7 tepesine nazır manzarası da eklenince, unutulmaz bir konaklama deneyimi oldu. THYʼnin Ammanʼa haftanın her günü direkt uçuşları var. Ben İstanbulʼdan bir tur sonrası yola çıktığım için apar topar gece yarısı uçağına yetişmiştim. Ve sabaha karşı o yorgunlukla otele girdiğimde, 10 kişilik bir karşılama ekibinin şımartan sürpriziyle karşılaştım. Tek kelimeyle unutulmazdı!

58

I MART 2019

meklerini tadabilirsiniz.

Dünyanın en tuzlu denizi

Ve tabii ki Ölü Denizʼi anlatmam lazım size. Dünyanın en alçak noktası, deniz seviyesinden 400 metre aşağıda ve dünyanın en yüksek tuz oranına sahip iç denizi. Zaten bu yüzden Ölü Deniz deniyor çünkü hiçbir canlı yaşayamıyor. Hani elinde gazetesiyle sırtüstü yatan adamın o meşhur fotoğrafındaki gibi, batmanız mümkün değil!

Şifalı su, şifalı çamur

Ölü Denizʼin hem suyunun hem kumunun içerdiği mineraller ile çeşitli hastalıklara iyi geldiği düşünülüyor.

Başta da cilt hastalıkları ve romatizma... O yüzden burada çamur banyosu yapan çok kişi göreceksiniz.

Tavsiye edilen; önce 20 dakika kadar suda kalmak. Zaten fazla efor sarfetmeden yüzeceğiniz için çok yorulmayacaksınız. Sonra tamamen çamura bulanıp kuruyana kadar bekleyin. Ardından tekrar denize girip çamurdan arının ve 20 dakika kadar daha denizde kalın. Böylelikle faydasını daha çok göreceksiniz. I

ASTROLOJİ

Bahçeşehir'in vazgeçilmez tarotçusu Nisa, artık İsveç Yotebori'de yaşıyor ama her ay olduğu gibi, aylık burç yorumlarıyla bu sayımızda da yine sizlerle... Nisa bu ay sizlere ‘Burçları tanıyor musunuz’ diyor. nisadincer03@gmail.com Kendisini sınırlanmış ve başarısı engellenmiş hissettiği anda, Koçʼun içindeki savaşçı tabiat, birdenbire canlanır.

Diğer yandan Koç toleranslı ve birine analık edebileceği zaman yardımseverdir. Bir Koç'a bir şeyi beğendirmeye çalışmak, zor ve yorucu bir iştir. Bununla birlikte Koç'un yardımseverliğini reddettiğinizde, karşınızda hayal kırıklığına uğramış bir insan bulursunuz. Çünkü, aldırmaz görünmesine rağmen, o aşırı derecede hassas ve duygusaldır. Yardım teklifinin reddi durumunda tepkisi, depresif bir halde içe dönme olabilir. Ayrıca Koçʼlar hastalık derecesinde sabırsızdır.

KOÇ

İnsanları tanıma konusunda pek iyi değildir. Saf, çocuksu olabilir. Kötü niyetli insanlar tarafından kullanılma veya aldatılma tehlikesi içindedir. Yalancılar ve sahtekar işadamları için, o iyi bir kurbandır. Aslan insanları 'hayatını sanat gibi yaşayanlara' hayrandırlar. Ama sanatla, basitliği birbirinden ayırt edemezler. Onlara uymayan şeyleri taklit etmeye çalışırlar. Bu yüzden ciddi sorunlarla karşılaşabilirler. Ayrıca olayları büyütmeyi severler, ne zor bir işle uğraştıklarını gösterip hedefledikleri ilgi ve takdiri toplamak isterler. Aslanın yapısı herkese hoş gelmez.

ASLAN

Akıllı insanlarla sohbet etmeyi sevmesine rağmen, filozofu oynayan bir adamın Boğa kadını karşısında hiç şansı yoktur. Kadın ya da erkek olsun, bir Boğa bütün insanlara, istediklerini yapma hakkı tanır, karşısındaki insanın bir serseri, bilim adamı veya çöpçü olması fark etmez. Kendisine de kendini ortaya koyma hakkı tanır ve çok belirgin olan eşitlik sayesinde diğerlerine de bu hakkı verir. Bu bazen garip tiplerle arkadaş olmalarına yol açar. Söylediğimiz gibi Boğa, Venüs tarafından yönetilir. Özlem ve duygu yoğunluğuyla çok sıkı ilişkili olan Ay'ın etkisi altındadır.

Başakʼların kutsal kitabı takvimleridir.

Buna en önemsiz anları bile işaretleyeceklerdir. Ama kader planlanamadığı için, bu dünyada en uyanık Başağın bile tahmin edemeyeceği şeyler olur. Bir kaos içine düşme korkusu yüzünden bazı Başaklar aşırı hareketlere eğilimlidir. Hayat planlarını öyle abartırlar ki, her coşku ve heyecan daha doğmadan yok edilir. Etraflarına koruyucu bir duvar örerler ve sonra da hapisteymiş gibi yaşadıklarından şikayet ederler. Başakların göze çarpan başka bir özelliği de kendilerine çok dikkat etmeleridir.

İkizler kadını veya erkeğini, risk rüzgarları esen, gizemli yeniliklerin yaşanabildiği her yerde bulabilirsiniz.

Beceriye dayanan hızdan zevk duyarlar. İki ya da üç şeyi bir arada yapmak İkizlere zor gelmez, tam tersine bu hayat prensipleridir. Kişilikleri ve yaşam tarzları onların tek ifadesidir, ama aynı zamanda cazibeli, liderlik yeteneğine sahip, neşeli, gayretlerini endişeli ve sorunlu olduklarında bile kaybetmeyen iyimser insanlardır. Fikirlerini bir anda değiştirip yeni bir duruma ayak uydurabilirler. İkizler gerçek yüzünü kimsenin keşfetmesine izin vermezler.

ʻTerazi insanları hayalci midir?' Açık bir evet ve aynı zamanda hayır. Çoğu zamanlarını hayal dünyasında geçirmeyi sevdikleri için inisiyatif kullanmaktan nefret ettikleri doğrudur. Hata yaptıklarında, hemen güvenilir bir limana koşarlar. Çevresindeki olumsuz olayları hemen fark ederler, bunların sonuçlarına uzun süre katlanmayı reddeder, ta ki tutkuları büyüyünceye kadar. Sonra aniden büyük bir enerjiyle patlar ve bu kendilerini de şaşırtır. Terazi insanları içlerinde derin bir çelişki yaşarlar. Çevrelerinden çok şey beklerler, hatta sadece yakın çevrelerinden de değil.

Hep pasif olan ve her şeyin sonunu bekleyen bir yapıya sahip olan Yengeçʼin, iş dünyasında hırslı olduğu söylenemez. Bozuk parayı bile doyum sağlayıcı bir şey olarak görmek, güvenlik ihtiyacından kaynaklanır. Duyguları çok kolay yaralanır. Yanlış bir kelime ile derinden sarsılır ve yuvalarına çekilirler.

Haklı eleştirileri bile çok zor kaldırabilirler. Ona, dünyanın gerçeklerle çok az ya da hiç ilgisi olmayan resmini çizen güçlü fantezileri, onu hüzünlü iç dünyasının derinliklerine iter. Sık sık, kendine güvenli bir sığınak kabul ettiği geçmişe döner. Yengeç erkeği de kadını da çok evcimendir.

Hayat Akrep için bir deney sahasıdır, ama oyun bahçesi değildir. Yaptığı her şeyi çok ciddiye alır. Yoluna çıkan her şeyle savaşır ve mümkünse yok eder. Başkalarının oyunlarını bozmayı, onların hile ve strtejilerini açığa çıkarmayı sever. Akrepʼleri hiç kimse aldatamaz. Bütün sahtekar ve yalancıları hemen fark eder. İnsanın içini okuyan bakışlarının hedefi olan kişi, iç çamaşırlarıyla kalmış gibi olur. Akrep insanının hayatındaki en önemli güdü, tutkuların ateşidir. Duyguların kontrolünü kaybederse, zehrinin ulaşabileceği alandan hemen uzaklaşmalı.

BOĞA

İKİZLER

YENGEÇ

60

I MART 2019

BAŞAK

TERAZİ

AKREP

4mevsimbahcesehir Dört Mevsim Bahçeşehir

Hemen hemen her Yay, materyalist olduğu hakkındaki tüm suçlamaları reddeder. Buna karşın ileri görüşlü, namuslu, liberal ve hoşgörülü olduğunu iddia edecektir. Namus anlayışı daha iyiye götürme isteğine dayanır ve bu özelliğe gerçekten de sahiptir. Ancak kişiliğinin bu yönünü sadece kendisiyle aynı görüş açısına sahip kimselere açar. Çünkü Yay insanları üç guruba ayırır: 'İyi' insanlar, kendisine son derece sadık olan ve her konuda tüm öğütlerini dinleyen iş arkadaşları ve dostlarıdır. 'Kötü' insanlar, kendisinden farklı bir anlayışa sahip olan kişilerdir. 'Belli bir düşüncesi olmayan' insanlardan ise, ilk guruba katılmalarını bekler. Yay yalnızlıktan çok korkar.

YAY

Oğlak yaptığı şeyi titizlikle yapar. Kararlar daima aşırıdır, hiç bir ayrım yoktur. Oğlakʼın en zayıflığı kibirdir.

Dünyayı savaştan, anarşi ve ahlaki çöküntüden kurtarmak isteyen insanlar hep bu burçta doğmuşlardır. Bir konuda kararı, ancak konuya uzmanca hakim olduğunda verir. İtiraza tahammül edemez. Başkalarının eleştirileri onu niye ilgilendirsin ki! Oğlak titizliğiyle tanınır, her şeyi çok fazla ciddiye alır. Sözlerini vaktinde yerine getiren ve yapılmış anlaşmalarda güvenilebilecek biridir. Yalan, iki yüzlülük ve riyakarlık onun için şeytan işidir. İdealleri gerçeklik, değerler, doğallıktır. Yüzeysellikten ve yapay olan her şeyden nefret eder.

OĞLAK

Hava guruplarından olan bütün burçlar gibi Kovaʼda abartılı duygulardan korkar. Aklın yardımıyla kontrol edilemeyen durumlardan mümkün olduğunca kaçar. Kendi zekası, Kova için tehlike anlarında hiç düşünmeden kullanılacak bir çıkış kapısıdır. Bir Kovaʼnın, hayatında aşka çok yer ayırması nadir görülür. Aşk, bu burç için esas ideallerinden sonra gelir. Özgürlük kavgası, mesleki görevler; bunların hepsi onlar için aşktan önce gelir. Kova, Eros'a nadiren kurban olur. Kova, değişim ve devrimlerin gezegeni Uranüs'ün etkisi altındadır. Bu durum Kovaların arkadaş canlısı, uyumlu ama ne yapacağı belli olmayan insanlar olarak tanınmasına sebep olur. Kovaʼlar değişim, yenilik ve macerayı sever.

KOVA

Balık insanlarının sezgisi çok güçlüdür. Ayrıca türlü güzel şeyleri hayal edebilir. Konuşması yumuşak ve tatlıdır. Yaşamın güzel şeylerinden, renklerden, müzikten, lüksden zevk alır. Eğer yıldız haritasında ona yön verecek güçlü bir (ya da birden fazla) gezegen varsa Balık insanı renkli hayallerini gerçekleştirebilir. Çok romantiktir ve iyi bir sevgili olur. Sevdiği kimseyi türlü üstünlüklerle süsler. Onun iç yüzünü pek göremez. Hayal kırıklığına uğrarsa aşkı söner; ama kısa süre sonra yine büyük aşkla sever. Balık insanı endişeli tip olduğu için hemen karamsarlaşır. Bu üzüntü biraz sürerse sinir rahatsızlıkları ve sindirim bozuklukları ortaya çıkabilir.

BALIK

MART 2019 I

61

4mevsimbahcesehir

GÜZELLİK

Dört Mevsim Bahçeşehir

Duş jelleri eğer % 80 oranında bitkisel değilse ve paraben içeriyorsa;

Yıkanmamak

her gün yıkanmaktan

GÜZEL FİKİRLER

YASEMİN YURTMAN CANDEMİR

daha iyi olabilir mi?

Piyasada sayısız marka duş jeli satılıyor. “Her gün banyo yap, sağlık için bu zorunlu” diyor ama insanları paraben, koruyucu içeren aslında cildin tüm yapısını bozan duş jelleriyle tanıştırıyorlar.

62

I MART 2019

Yurtdışındaki siteler, forumlar, sağlık platformları “Hangi kremi kullansam gençleşirim?” diye soran soru ve yorumlarla dolu değil. Daha çok zararları, içerikleri, uygulamaların gelecekteki etkileri tartışılıyor.

Bizimkilerse “Yeni bir uygulama çıkmış, hadi gidip yaptıralım hatta mümkünse doktorun kliniğinde gün yapalım” havasında. Bu söylediklerim herkes için geçerli değil tabii.

Organik bakımlar peşinde koşan, alüminyum içermeyen deodorant kullanan, çamaşır deterjanlarını tamamen yok sayıp, paraben içermeyen sıvı el sabunlarını makinelerinde kullanan insan sayısı hiç de az değil. Bulaşık deterjanı için seçimlerini organik, doğaya zarar vermeyen ürünlerden yana kullananlar, hayvan testleri yapmayan ürünlerle cilt bakımını yapan eğer “Cruelty Free” değilse görmezden gelen, hatta her platformda negatif yorum yapan kadınlar

dünyanın yeni yönlendirici gücü.

Elini taşın altına koy!

Kremlerin içerikleri kadar, hangi yüz masajıyla kullanılması gerektiği de tartışılıyor. Yukarıya doğru yapılan hareketlerin yerçekiminin etkilerini azalttığı, düzenli bakımın erken yaşta herhangi bir estetik uygulamaya ihtiyaç bırakmadan güzelliği uzun yıllar korumaya yardımcı olduğu biliniyor.

“Bugün yüzümü yıkamadan yatayım, çok yorgunum” lafının hiçbir kadının lügatında yer almaması gerektiği, temiz bir cildin her gün düzenli krem kullanmak kadar önemli olduğu genç yaşta aşılanıyor. Hatta markalar reklam filmlerinde kendi markalarını ön plana çıkartmak yerine sözle bile olsa bu bakım eğitimlerini adeta bir sosyal sorumluluk gibi ekrana taşıyor.

Yıllardır “Türkiye’de de markalar taşın altına elini koymalı, kendilerini anlatmaktansa gerçeklerden bahsetmeli, yönlendirmeli, eğitmeli” diyoruz. Geçen sene Garnier’in her yerde dağıttığı ve üzerinde “Makyajla yaklaşmak tehlikeli ve yasaktır” yazılı yastık yüzleri, Yves Rocher’in Toprağın Kadınları projesi, L’Occitane’ın Altı Nokta Körler Vakfı ile yaptığı “Engellenebilir körlük”le ilgili çalışmaları, L’oreal’in BUMED’le ortak yaptığı dersler, engelli kızları hayata katma çabaları karşılaştığımız en iyi örnekler fakat daha fazlasına ihtiyacımız var.

Sorun bir değil bin. Bir başka mevzu duş jelleri ile ilgili. Piyasada sayısız marka duş jeli satılıyor. “Her gün banyo yap, sağlık için bu zorunlu” diyor ama insanları paraben, koruyucu içeren aslında cildin tüm yapısını bozan duş jelleriyle tanıştırıyorlar. Bazen durup “Aslında her gün banyo yapmasanız da olur” diyesim geliyor. Eğer yüzde 80 oranında bitkisel değilse, paraben içeriyorsa yıkanmamak her gün yıkanmaktan daha iyi olabilir. Bir yandan metrobüste maruz kaldığım ter kokularını hatırlıyor, bunu söylemek ne kadar doğru diye kendimi sorguluyorum ama cilt sağlığı duygularımın önünde. I

4mevsimbahcesehir

BULMACA

64

I MART 2019

Dรถrt Mevsim Bahรงeล ehir

BMW Service

BMW’NİZE BAKMAK BİZİM İÇİN KEYİF. www.bemcar.com 0212 669 09 09

Bemcar Yetkili Servis A4.indd 1

BemCar Bahçeşehir Borusan Otomotiv BMW Yetkili Servisi

25.02.2019 17:23