Ayda bir ayvalik 34

Page 26

Akademik Bakış

Doç. Dr. AYHAN GÖKDENİZ aygokdeniz@yahoo.com

T

Edremit Körfezi ve Ayvalık turizm potansiyeli, öncelikler ve bölgesel pazarlama stratejileri

urizm ve çevre ortak bir ilişkiyi simgeleyen kavramlar. Çevre bir turizm kaynağı olma özelliğini taşırken, turizmin var olması için çevrenin yaşaması gerektiği, doğanın ve çevrenin aleyhine gelişen bir turizmin kendi kaynağını tüketeceği açık bir gerçek. Başarılı bir turizm faaliyeti için temiz ve düzenli çevreye ihtiyaç var. Turistlerin doğa koruma ve çevre sorunlarına gittikçe daha duyarlı oldukları gözleniyor. Dolayısıyla, alternatif turizmde yerel örf ve adetlere saygı gösteriliyor, çevre ve doğanın korunmasına aşırı önem veriliyor. Eko turizm sayesinde çevresel değerler korunurken, kırsal ve endüstrileşmiş bölgelerde ekonominin çeşitlilik kazanması, eko turistlerin kalış sürelerinin uzamasıyla harcadıkları döviz miktarlarının artmasını ve milli ekonominin gelişmesini sağlar. Yerel ekonomiyi canlandıracak mal ve hizmete olan talep artarak, konaklama tesislerinin doluluk oranları yükselir. Eko turizmin belirttiğimiz pozitif katkılarının tersine, ‘Kirleten öder’ prensibi benimsenerek, yerel halk ve yatırımcı da eko turizme entegre edilmeli, turizmden elde edilen gelir vergilendirme yoluyla özellikle altyapı, çevre koruması ve kamu hizmetlerinin temininde kullanılmaya yönlendirilmelidir. Türkiye’nin çok hızlı büyümesi, özellikle turizm bölgelerinde aşırı yoğunlaşmaya ve büyük ölçüde yapılaşmaya neden oldu. Önemli turistik beldeler artık yeşilliklerin ve doğal güzelliklerin hakim olduğu yerler olma özelliklerini kaybetti. Bu nedenle turizm yatırımlarının önemli ölçüde yoğunlaştığı Alanya ve Kuşadası gibi turizm merkezleri artık önemli tur operatörleri tarafından boykot edilmeye başlandı. Aslında kıyıların aşırı yapılaşmasının sorumlusu turizm değil. Ege-Akdeniz kıyıları 4 bin km. uzunluğunda sahil şeridine sahip. Bu şerit üzerinde birçok yerleşim alanı mevcut. Bu yerleşim alanları 28 bin151 hektarlık bir alan kaplıyor. Bu alanın %54’ü kentsel alan, %32’si ikinci konut ve sadece %14’ü turizm alanı. Türkiye’nin çevresel olarak en ciddi sorunu ikinci konutlar. Birçoğunun çok ciddi altyapı sorunları var. Büyük ölçüde atıl kapasite oluşturmakta olan ikinci konutların mutlaka sınırlandırılması gerekiyor. Turistik yörelerde kentsel nüfus süratle artıyor, ikinci konut ve kentsel konut talebini doğuruyor, mahalli idareler kendilerine verilen imar planlama yetkisini bazı durumlarda etkin bir şekilde kullanamadığı için yapılaşma dengeli bir şekilde gelişemiyor. Dünyada özellikle son yıllarda eko-turizm oldukça kabul gören aktiviteler arasında. Örneğin, Dünya Turizm Örgütü (WTO) 2002 yılını ‘Eko Turizm ve Dağlar Yılı’ olarak ilan etti. Eko turizm teriminin sürdürülebilir turizmle aynı şey olmadığını belirtmekte yarar ve gereklilik var. Sürdürülebilir turizm endüstrisinin tüm alanları için zorunludur. Eko turizm, diğer bütün türlerden daha yüksek düzeyde sürdürülebilir gelişme sağlamak için çaba göstermek zorunda. Eko turizm aktivitelerinin yapıldığı alanlar bugün dünyada ve günümüz Türkiye’sinde korunmuş alanlar statüsünde olan (Milli parklar, tabiat parkları, tabiatı koruma alanları, doğal sitler, uluslararası anlaşmalarla korunan alanlar, Ramsar sitleri gibi) alanlarda gerçekleşiyor. Bu nedenle diğer bütün türlerden daha yüksek düzeyde sürdürülebilir gelişme bekleniyor. Bu noktada, Edremit Körfezi ve Ayvalık yöresinde geliştirilecek eko turizm çeşitlerini şöyle sıralayabiliriz. -Dağ-Doğa Yürüyüşü (Trekking): Bölge, Alp-Himalaya kıvrım

26

kuşağı üzerinde yer alması nedeniyle flora ve faunasıyla çok zengin olan dağ ve sıradağlara, dolayısıyla dağ-doğa yürüyüşü için önemli bir potansiyele sahiptir. Proje kapsamında, bölgenin arz kapasitesinin geliştirilmesi, alternatif turizm alanlarının koruma kullanma dengesi içerisinde hizmete sunulması ve tanıtılması gerekmektedir. -Akarsu Turizmi: Bölgenin sahip olduğu zengin, doğal kaynaklardan biri de akarsulardır. Bu akarsuların önemli bir bölümü rafting, kano ve nehir kayağı için çok elverişlidir. Bu akarsuların belli disiplin ve taşıma kapasiteleri belirlenerek turizm talepleri doğrultusunda geliştirilmesi hedeflenmelidir. -Bisiklet Turları: Eko turizm yaklaşımı ile ele alınan trekking, rafting vb... turizm aktivitelerinin yanında yine cazip bir doğa sporu olarak giderek daha çok ilgi ve talep gören bisiklet turlarının geliştirilmesi ve güzergâh çeşitliliği yaratılmasına yönelik faaliyetler bölgede planlanmalı ve kısa zamanda hayata geçirilmelidir. -Atlı Doğa Yürüyüşü: Atlı doğa yürüyüşü ülkemizde Kapadokya, Kastamonu, Antalya ve Muğla gibi yörelerimizde seyahat acentaları tarafından düzenlenmektedir. Ancak geliştirilmesine yönelik faaliyetler arttırılmalıdır. Çünkü bu turizm aktivitesi oldukça yüksek döviz girdisi elde edilebilecek aktiviteler arasında yer almaktadır. Edremit Körfezi bu spor için oldukça elverişli alanlara sahiptir. -Sportif Olta Balıkçılığı: Sportif, rekreasyonel ve animatif faaliyetler bu yöndeki ihtiyaçları karşılayarak, konaklama süresini uzatan, dolayısıyla turizmin ekonomik katkısını arttıran faaliyetler olarak ülkemiz açısından büyük önem taşımaktadır. Sportif olta balıkçılığının bu doğrultuda, özellikle giderek artan doğayla baş başa kalma ihtiyacını karşılayabilecek rekreasyonel spor olarak ele alınması gerekmektedir. -Kuş Gözlemciligi (Ornitoloji) ve Fotosafari: Özellikle kıtalar arasında, güney-kuzey ve kuzey-güney bazen doğu-batı ve batı-doğu yönünde göç eden kuşların kullandıkları köprülerden en önemlilerden biri belki de en önemlisi Anadolu’dur denebilir. Gerek kara, gerekse su habitatlarıyla bu kuşlara, yılda en az iki kez ev sahipliği, birçoğuna ise üremeleri için konak görevi yapan kara parçası yine Anadolu’dur. Türkiye Ramsar sözleşmesine taraf olmuş ve uluslararası öneme sahip pek çok Ramsar siti (sulak alanı) bulunmakta ve bu bölgelerde pek çok kuş türü kışlayıp, üremektedir. -Kültür (Gastronomi) Turizmi: Bu başlıkta yerel gastronomiye de değinmek faydalı olacaktır. Ayvalık’ta tarihi çevrenin korunması ve kültürel yaşam ihtiyaçları içinde yeniden yaşama kazandırılması, mevcut yapı varlığının iyileştirilmesi, planlı ve çevreye saygılı yeni yapılar elde edilmesi üzerine kurulu projelerin yanı sıra tanıtım konusu da önem kazanmaktadır. Türkiye’nin en büyük kentsel sit alanına sahip Ayvalık; tabiatı tahrip etmeyen, çevreye ve mirasa saygılı, katılımcı bir kent karakterini yükseltme gayretiyle yönetilmektedir. İlçe merkezinde 1517, Cunda Adası’nda 317 tescilli binası bulunan Ayvalık’ta kültür turizmi için her şey (daracık sokaklar, neo klasik evler, kiliseler, camiler, sanat galerileri, butik oteller, pansiyonlar, müzeler, yöresel mutfaklar ve yerel sanat atölyeleri) mevcuttur. Türkiye’de Akdeniz mutfağının önemli bir göstergesi olan Kuzey Ege Bölgesi ve bu bölgenin içinde yer alan Ayvalık mutfağı gastronomi turizmi açısından ön plana çıkmaktadır. Bu bağlamda Ayvalık gastronomi geçmişi ve


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.