Yüksek Teknoloji Sayı 33

Page 1

S ay ı 33- F i ya tı 19 TL

Lüks Akıllı Saatin Yeni Tanımı Louis Vuitton Tambour Horizon Light Up Connected Watch 1.2" 390x390 Piksel Monogram Halka 24 Led Işık 44mm 1.7" Safir Cam

Erkan Güleryüz

Amazfit T-Rex Pro

Honor GS Pro

Tekno Oto

2021 Yılı Penceresinden yazalım

2022 Yılı Otomotiv Sektörüne Bakış

Ozan İnan Tekno Sohbet Köşemizde

Tekno Moto

Sınır Tanımayan Bir Güç

BMW R 1250 GS Adventure

Merak Edilenler Oyun Konsolu Dünyasının Favorisi Teknoloji Dünyası Son Yılların En Dikkat Çekici Teknolojik Ürünleri Akıllı Telefonlar ile Sosyal Medya ve Mobil Uygulamaların Hayatımızdaki Yeri Sosyal Bilgiler Sosyal Medyada Değişim Rüzgarı Tekno Mutlu Dijital Detoksun Önemi Tekno Spor Futbol Dünyasının Akıllı Telefon Merakı Tekno Sağlık D Vitaminin Covid-19 Üzerindeki Etkisi Tekno Psikoloji Akıllı Telefonların Yaşantımıza Etkisi Tekno Güncel Direkt Satışın Önemi Tekno Dijital Dijital Dönüşümün Hayatımıza Etkisi Tekno Gündem Teknoloji Artık Çok Yakınımızda Tekno Oyun Yeni Dönemin Popüler Oyunları Tekno Yeniler General Mobile GM 22 Pro, Louis Vuitton Tambour Horizon Light Up Connected Watch Mercek Altında Apple Watch Series 7, Vivo Y21 Teknoloji Rehberi ve daha fazlası…

01/2022

Karşı Karşıya

Tekno Ünlü Köşemizde



Apple Watch Nike Series 7 Sınırlı Sayıda ve Özel Fiyatıyla Yüksek Teknoloji Online Mağaza’da


içindekiler 06

10

42

Sayı 33

04

www.yuksekteknoloji.tv

06

Merak Edilenler

10

Teknoloji Dünyası

18

Sosyal Bilgiler

22

Tekno Mutlu

26

Tekno Spor

30

Tekno Sağlık

34

Tekno Psikoloji

38

Tekno Güncel

42

Tekno Sohbet

46

Teknoloji Rehberi

48

Tekno Ünlü

52

Tekno Dijital

56

Tekno Gündem

60

Tekno Oyun

64

Tekno Yeniler

72

Karşı Karşıya

74

Mercek Altında

82

Tekno Oto

86

Tekno Moto

48

64


editör Yeni Yıla, Yeni Teknolojiler ve Sağlık ile Merhaba Bir yıl daha sona erdi ve bu yıl gerçekten herkes için oldukça zorlu bir yıl oldu. Yıl sonu geldiğinde, yılın başında koyduğumuz hedeflerin ne kadarına ulaştığımızı gözlemlediğimiz, hedeflerimizi doğru mu yanlış mı belirlediğimizi değerlendirdiğimiz, bir sonraki yıl neler yapabileceğimizi düşündüğümüz günlerin içerisindeyiz. Tabii, 2021 yılı herkes için planlananın dışında gelişmelerin yaşandığı, ürkütücü bir yıl oldu. Hayatın bize neler getireceğini bilmeden yaptığımız planlar, bir virüs ile tamamen değişti. Peki plansız olur muydu? Aslında cevabı çok basit, tabii ki olmazdı. Çünkü, plansız olmaya karar verirken dahi, plan yapmak gerekiyor. 2021 yılında tüm dünyanın yaşadığı süreci öngörebilmek bir kahinlik olurdu. Çünkü genel manada yapılan planların hiçbiri bu kadar kapsayıcı olamazdı. Kaldı ki, ülke yönetimleri dahi bu kadar etkileyici bir salgına tam manasıyla hazır değildi. Hayatın akışına yön verebilmek ve kendinizi dizginleyebilmek için plan oldukça önemli. Plan ve hedefler yapılır, başarılı olur mu olmaz mı bunlar biraz da şans faktörüyle şekillenir. Ancak şöyle bir gerçek var ki, şans faktörünün devreye girebilmesi için plan, hedef, strateji ve çaba mutlaka gerekiyor. Teknolojik gelişmeler, her an gelişen ve değişen ürünler, hayatımızı kolaylaştıran araç ve gereçler gibi birçok yeniliği sizlere aktardık ve aktarmaya devam ediyoruz. Ancak, sağlıklı olmanızı, huzurlu olmanızı, dostlarınızın, ailenizin ve sevdiklerinizin

İmtiyaz Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni Arda MERİÇ arda.meric@yuksekteknoloji.tv Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Hande ARPALIGİL hande.arpaligil@yuksekteknoloji.tv Editörler Batuhan DÖNERTAŞ batuhan.donertas@yuksekteknoloji.tv Birol BALİ balibey@yuksekteknoloji.tv

Özer ASAN ozer.asan@yuksekteknoloji.tv Suat BAYSAN suat.baysan@yuksekteknoloji.tv Tunç BERKMAN tunc.berkman@yuksekteknoloji.tv Vadim ÖZYURT vadim.ozyurt@yuksekteknoloji.tv Yeşim MUTLU yesim.mutlu@yuksekteknoloji.tv

Caner URAL caner.ural@yuksekteknoloji.tv

Görsel Yönetmen Çağdaş GÜLÇEHRE cagdas.gulcehre@yuksekteknoloji.tv

Dr. Öğr. Üyesi Ali GÜRSOY ali.gursoy@yuksekteknoloji.tv

Zafer PEK zafer.pek@yuksekteknoloji.tv

Emre ÇETİNKAYA emre.cetinkaya@yuksekteknoloji.tv

Reklam ve Pazarlama Hande ARPALIGİL reklam@yuksektenoloji.tv

Erdem YANIK erdem.yanik@yuksekteknoloji.tv Ergi ŞENER ergi.sener@yuksekteknoloji.tv Emir KOSİF emir.kosif@yuksekteknoloji.tv Feyza Melis KÖSOĞLU melis.kosoglu@yuksekteknoloji.tv Onur PEŞTİMALCİOĞLU onur.pestimalcioglu@yuksekteknoloji.tv Ömürden SEZGİN ömürden.sezgin@yuksekteknoloji.tv

Finans Direktörü Barış ERCAN baris.ercan@yuksekteknoloji.tv Konuklar Dr. Öğr. Üyesi Şevin Demir, Erkan Güleryüz, Ozan İnan Yönetim Yeri Emek Caddesi Seyrantepe Sitesi No:93 A10 Blok D.72 Zümrütevler Mah. Maltepe İstanbul Türkiye Telefon: 0850 532 77 88 Faks: 0850 532 74 27 E-Posta: dergi@yuksekteknoloji.tv

yanında olmanızı maalesef biz sağlayamayız. Bu nedenle her şeyden önce sağlığınıza dikkat etmeli, sevdiklerinize değer vermeli, verdiğiniz değeri onlara bizzat göstermelisiniz. 2021 yılı Yüksek Teknoloji’nin daha da güçlendiği bir yıl olarak bizler için teknolojik ve başarı anlamında verimli geçse de, dünya genelinde yaşanan salgın, kaybedilen hayatlar ve ekonomik iniş çıkışlar herkesi olduğu gibi bizleri de derinden yaraladı. 2021 yılında başta siz değerli Yüksek Teknoloji takipçilerine teknoloji haberlerini, benzersiz içerikleri, teknoloji dünyasının önemli isimlerini ve ünlü konuklar ile gerçekleştirilen sohbetleri basılı ve dijital dergi olarak sunmanın yanında popüler müzik platformlarında podcast olarak da sunma imkanı bulmuş olduk. Bunun yanında her biri kendi alanında profesyonel ve oldukça başarılı olan yazarlarımızın makalelerini ve en son gelişen teknolojileri sizlerle buluşturmanın mutluluğunu da yaşadık. Sizlere sunduğumuz yeniliklerle ve yükselttiğimiz başarı çıtasıyla 2021 yılını geride bırakırken, 2022 yılında da sizlerin karşısına teknolojinin geldiği ve geleceği son noktayı kendi tarzımız ve yeniliklerimizle aktarmaya devam edeceğiz. Yeni yılda da teknolojiyi merak edin, öğrenin ve kullanın...

İnternet Sitesi: www.yuksekteknoloji.tv Baskı: Birinci Baskı Matbaacılık Yayın Türü: Yerel, Süreli, Aylık Telif: Yüksek Teknoloji Dergisi’nin isim ve yayın hakları Big Partner Group’ a aittir. Tescilli marka olan Yüksek Teknoloji Dergisi’nde yayınlanan yazı, görsel, illüstrasyon ve konuların her hakkı saklıdır. Kaynak belirtilerek kullanılması için izin alınması zorunludur. İzin alınmadan kısmen veya bütünüyle kullanılamaz ve basılamaz. Sorumluluk: İmzalı yazıların sorumluluğu yazara, ilanların sorumluluğu ilan sahiplerine aittir. İncelenen ve anlatılan ürünlerin özellikleri satış bölgelerinde değişkenlik gösterebilmektedir. Bu sebeple Yüksek Teknoloji ürün özellikleri konusunda sorumlu değildir. Yazılarda yer alan uzmanların şirketlerle profesyonel iş ilişkisi olabilir. Sosyal Medya *Facebook: YuksekTeknoloji.Tv *Instagram: YuksekTeknoloji.Tv *Linkedin: YuksekTeknoloji *Pinterest: YuksekTeknoloji *Twitter: YuksekTeknoTv

www.yuksekteknoloji.tv

05


merak edilenler

Oyun Konsolu Dünyasının Favorisi SONY PLAYSTATION 5

2022 YILI KIYASIYA BİR REKABETE SAHNE OLACAK 2022 yılı oyun ve eğlence tarihinin en büyük satın alımlarından biriyle açıldı ve Microsoft, dünyanın en büyük oyun şirketlerinden biri olan Activision Blizzard’ı tam 68 milyar dolar ödeyerek bünyesine katarak oyun dünyasında büyük bir şaşkınlığa sebep oldu. Yaşanan bu durumla birlikte rakibi Sony’nin piyasadaki hisselerini yüzde 15 oranında düşüren bu hamle, çok daha büyük gelişmelerin ortaya çıkmasına zemin hazırlamış olabilir. Ünlü analistlerin, Sony cephesinin

06

www.yuksekteknoloji.tv

TEKNİK ÖZELLİKLERİ VE YANINDA GETİRDİĞİ TEKNOLOJİLER

çok yakın zamanda Electronic Arts’ı satın almak için bir hamle yapacağı yönünde görüşler bildirdiğini de aktarmak isteriz.

AMANSIZ BİR MÜCADELE YAŞANIYOR Yıllardır devam eden konsol savaşları bu yıl iyiden iyiye kuvvetlenecek. Oyun konsollarının gelecek nesillerinde neler olacağını tahmin etmek şu an için güç olsa da, güncel olarak kullandığımız ve eskiden çıkan modellere baktığımızda, az da olsa bazı şeyleri tahmin edebiliyoruz.

PLAYSTATION 5’İN

Batuhan Dönertaş

Donanımın dışında, yazılımsal olarak da güçlü

PlayStation 5 tarafında bugüne kadar, hep bazı teknolojilerin öne çıkarıldığını görebiliyoruz. Hatta çeşitli forumlarda; kağıt üstünde Xbox Series X’ten güçsüz olduğu ve yalnızca SSD’sinin üstünde durulduğuna dair tonlarca başlık mevcut. Sony’nin açıklamalarına göre, veri aktarım hızının yalnızca bekleme sürelerinde değil, konsolun geneline etki edecek şekilde tasarlandığını görüyoruz.

GÜÇTEN TAVİZ


VERMİYOR 8 çekirdekli maksimum 3.5 GHz saat frekansı sunan AMD Zen 2 mimarisinden (Ryzen 3000 serisinde bulunan işlemci mimarisi) ve 10.28 TFLOP işlem gücündeki AMD RDNA 2 GPU’suna sahip olan PlayStation 5, 16 GB GDDR6 belleğe sahip. Firmanın sürekli “en yüksek” sıfatıyla açıklamalar yapmasındaki en büyük neden ise, konsol tasarımının ufak boyutlarda olması ve içinde bulunan soğutucunun en efektif şekilde çalıştırılması. Yani ekran kartı ve işlemci en doğru şekilde kullanılarak, hem ısı hem de gereksiz enerji kullanımının önüne geçiliyor

DAHİLİ HAFIZA, HARİCİ HAFIZA VE BULUT TABANLI ONLINE KULLANIM SEÇENEĞİ 825 GB depolama bulunduran konsol, saniye de 5.5 GB veri aktarım hızıyla bu alanda sağlam performans sergiliyor.

Konsolu konsol yapan önemli özellikler bunlar olurken, yanında getirdiği teknolojiler ve yazılımsal ek özellikler de bulunuyor. Aslında Sony’nin kendisine en çok güvendiği nokta da burası oluyor. Büyük bir farklılık yaratarak daha uygun bir fiyatla sunulan planlanan Digital Edition olan versiyonun en büyük farkı ise, disk sürücü içermemesi ve oyunların yalnızca online olarak oynanabiliyor olması.

GÜÇLÜ VE YENİ NESİL OLARAK GELİŞTİRİLMİŞ SSD TEKNOLOJİSİ Sony’nin PlayStation 5’in içinde bulunan SSD’nin üstünde durmasının esas nedeniyse, farklı bir yapıyı ortaya koymak istemesi. Yetkililerin açıklamalarına göre konsolun içinde bulunan SSD, oyunlardaki yükleme sürelerini kısaltmasının dışında, oyun yapımcılarının hem oyun içi hem de oyun dışı etkenlerde

Oyun dünyasındaki satın almalar gelecek dönemi şekillendirecek

daha serbest olmasını sağlıyor. Yani PlayStation 5 ile birlikte oyun yamaları daha hızlı iniyor ve oyun içindeki veriler işlemciye daha hızlı aktarılıyor. Böylece veri için ekstra alan sağlanmış oluyor. SSD ve GDDR6 bellekler sayesinde oyunlar ve yayınlar 100 kat daha hızlı çalışırken, konsolun hızı sayesinde, 10.28 TFLOPs’luk güç en etkin şekilde kullanılıyor.

AKICI VE RAHAT KULLANIM İMKANI Bunu sizler için şu şekilde örnekleyebilirim; Öncelikle gidişin ve gelişin tek şeritli olduğu bir yol düşünün. Burada araçlar ne kadar fazla olursa, trafik o kadar sıkışır ve istediğiniz yere varmanız, işlerinizi halletmeniz o kadar uzun sürer. Aynı İstanbul trafiği gibi. Fakat yolun tek şerit değil de, daha geniş olduğunu hayal edin. Bu noktada istediğiniz noktaya varmanız, işlerinizi halletmeniz ve geri dönmeniz

www.yuksekteknoloji.tv

07


merak edilenler

çok daha kısa sürecektir. İşte PlayStation 5’in SSD’sinin bu kadar hızlı olmasındaki ana neden bu. Veri aktarım hızını kullanarak, içinde kullanılan diğer bileşenlerin sürekli iş yapmasını sağlıyor. Yollar tıkanmadığı için, yapılması gerekenler hızlıca bitiyor ve işlemciyle ekran kartı diğer işleri yapmaya başlıyor.

donanımsal Ray Tracing yani ışın izleme desteği gelecek. Sony’nin yaptığı açıklamalara göre, Ray Tracing yalnızca ışıklandırmada değil; gölgelerde ve hatta seslerde bile kullanılacak. Sony’nin geliştirdiği özel 3D ses motoru sayesinde oyunlardaki ses efektleri bizleri oyunun tamamen içine çekecek.

DONANIMSAL OLARAK DA DİKKAT ÇEKİYOR

UNREAL ENGİNE 5’İN PLAYSTATION 5 ÜSTÜNDEKİ ETKİSİ

Tabii PlayStation 5 ile gelen tek yenilik bu değil. Xbox tarafında da olduğu gibi

08

www.yuksekteknoloji.tv

Bu ay içinde PlayStation 5 üstünde yayınlanan Unreal

Özel oyunların olması, PlayStation 5 için en büyük tercih sebebi

Engine 5 grafik sistemini ele alalım. Ortaya çıkan görüntü ve teknolojiler görsel anlamda çağ atlatacak nitelikte. Peki, bu teknolojinin altında neler yatıyor? İçinde kullanılan objelerin ve görsellerin gerçekten hayranlık uyandırıcı olduğunu söyleyebilirim. Unreal Engine 5 ile birlikte PlayStation 5’e dahil olan grafik teknolojileri gerçekten çağ atlıyor.

GRAFİK MOTORU GÖZ KAMAŞTIRIYOR PlayStation’in gerçek zamanlı


sahip ve bu objeler ZBrush ile modelleniyor. PlayStation 5 ile birlikte bu teknoloji yalnızca bir objeye değil, oyunun içinde gördüğümüz her nesneye uyarlanabiliyor ve PlayStation 5 bunun altından rahatlıkla kalkabiliyor. Bu teknoloji grafiksel anlamda yeni bir geometri teknolojisi. Normalde poligonlar kutucuklardan oluşurken, Nanite ile üçgenlerden yapılandırılan poligonlar bulunuyor.

LUMEN TEKNOLOJİSİ Epic Games yetkililerinin açıklamalarına göre bu teknoloji, kısaca dinamik ışıklandırma olarak

geçiyor ve içinde bulunan ışıklandırmaların ne kadar gerçekçi ve güzel olduğunu, Lumen teknolojisinin ne kadar yararlı olduğunu da rahatlıkla görülebiliyor.

Önümüzdeki yılları rahatlıkla karşılayacak güçlü bir model

CHAOS PHYSICS ENGINE Chaos Physics Engine teknolojisini adından da anlayacağınız üzere, yeni nesil fizik motoru olarak isimlendirebiliriz. Taş parçalarının yönleri ve karakterin üstündeki saç ve kıyafet gibi modellemeler, bu motorun hesaplamalarına göre hareket ediyor.

Unreal Engine 5 sistemi için Epic Games yetkilileri, yeni grafik motorunun filmlerdeki gibi CGI ve gerçek hayata benzer fotorealizm olduğunu beliriyor. Bu görsel şölenin arkasında; Nanite, Lumen ve Chaos Physics Engine teknolojilerinin kullanıldığı da biliniyor.

NANİTE TEKNOLOJİSİ Bu teknoloji sayesinde milyonlarca poligondan oluşan tasarımlar, olduğu gibi oyunlara aktarılabiliyor. Zaten belirtildiği gibi bazı objeler 30 milyondan fazla poligona

www.yuksekteknoloji.tv

09


teknoloji dünyasi

Arda Meriç ile Teknoloji Dünyası

Son Yılların En Dikkat Çekici Teknolojik Ürünleri Akıllı Telefonlar @ardam er i c Son çeyrek asrın en dikkat çekici ürünleri kuşkusuz cep telefonları ve akıllı telefonlar oldu. İlk çıktığı zamanlarda bizleri kablo karmaşasından, ev ve iş yerlerinde, kulübelerde telefon başında beklemekten kurtaran cep telefonunun ilk çıktığı dönemde de herkesin gözde ürünü olacağı tahmin edilirken, teknolojisinin bu denli hızlı gelişip, herkesin elinden düşmeyeceği tahmin edilemiyordu.

ÇAĞRI CİHAZININ ARDINDAN, ARAÇ TELEFONU DA DEVRİLDİ Cep telefonları ortaya ilk çıktığında karşısında telefon kulübeleri, çağrı cihazları ve araç telefonları vardı. Baz istasyonlarının çok yaygın olmaması nedeniyle ilk zamanlarında kapalı alanlarda çekim kalitesi düştüğünden ve kullanım maliyetinin yüksek olması sebebiyle

Teknolojinin gelişimi sektör liderlerini değiştirdi

sadece belirli kesimler tarafından kullanabiliyordu. Çekim alanlarının kısa sürede geliştirilmesi ve yaygınlaşmasıyla birlikte düşen ürün ve hat maliyetleriyle hızlı bir şekilde çağrı cihazı ve araç telefonlarını tarihin tozlu sayfalarına göndermeye yetti.

TELSİZ VE DECT TELEFONLAR DA BİR ANDA YOK OLDU Teknolojinin gelişimiyle cep telefonları yavaş yavaş zincirlerini kırmaya başladı ve yalnızca kablosuz ve mekan bağımsız konuşma aracı olmaktan çıkmaya başladı. Çağrı cihazı, araç telefonu derken, cep telefonu kullanımında hat maliyetlerinin azalması ve gelişen kablosuz ağ teknolojileri, IP telefonların da gelişmesiyle birlikte ev ve iş yerlerinde kullandığımız telsiz ve dect telefonların da sonunu getirdi.

CEP TELEFONUNUN VELİAHTI AKILLI TELEFONLAR Cep telefonları tüm dünyada mükemmel bir iletişim aracı olarak tanımlanırken bu ürünlerin ufak boyutta olanları makbuldü. İlk başlarda sadece konuşma görevi gören, akabinde kısa mesaj servisi

10

www.yuksekteknoloji.tv


aktive edilen cep telefonlarının ekranının ve boyutunun büyük olmasının bir önemi yoktu. Ne kadar küçük boyut, o kadar pahalı demek oluyordu. Bu kavram cep telefonlarında web benzeri bir dil olan wap erişiminin cep telefonlarına gelmesiyle birlikte yavaş yavaş değişmeye başladı. Nokia’nın liderlik koltuğunda oturduğu zamanları hatırlayanlar çok iyi bilir, 6510, 8210, 8310,

8850 gibi modeller herkesin hayallerini süslerken 7110, 9110, 9210 gibi büyük ve yazı yazılması biraz daha kolay, hatta renkli ekranı olan modeller baş gösterir ve fiyat olarak da dönemim popüler telefonlarından daha pahalı fiyatlarla sunulur hale gelmişti.

TEKNOLOJİK GELİŞİM, TELEFON DÜNYASINDA LİDERLİK

SIRALAMASINI DA DEĞİŞTİRDİ

Geçmiş dönemde küçük modeller daha büyük ilgi görüyordu

Cep telefonu pazarında dönemin en inovatif ve en ufak ürünlerini üreten, %90’lara varan pazar payını neredeyse 3-4 markanın oluşturduğu bir dönemden farklı bir döneme geçiş başlıyordu. Artık küçük olan değil, büyük, renkli ekranlı, hafızası geniş ve kamerası olan ürünler istenmeye, hatta e-postaların

www.yuksekteknoloji.tv

11


teknoloji dünyasi

okunabileceği ve internete girebilen modeller talep görmeye başlamıştı. Durum böyle olunca da yeni markalar, yeni üreticiler ortaya çıkmaya başladı.

12

www.yuksekteknoloji.tv

BİRÇOK MARKA AKILLI TELEFON DÜNYASINA ADIM ATTI Mevcut markaların ölü toprağı serpilmişliğinden mi? Kendilerine çok güvendiklerinden mi?

Yazılımsal geliştirmeler öne çıkmaya başladı

Yoksa yeterince konsantre olamadıklarından ve Ar-Ge yatırımı yapmadıklarında mıdır? Bilinmez ama Nokia, Motorola, Ericsson, Panasonic, Siemens gibi dönemim güçlü firmaları teknolojinin


gelişimine akıllı telefonların ortaya çıktığı dönemde ayak uyduramadı. Nokia her ne kadar Sybmbain işletim sistemine bünyesine katsa ve ilk akıllı telefonların öncüsü olsa da, maalesef kendisini geliştiremedi ve tutunamadı. Cep telefonu dünyasının liderleri yerinde sayarken, Blackberry, Microsoft, Palm ve son olarak da Apple gibi firmaların akıllı telefon ve

bununla birlikte yazılım üretimine girmesiyle sektörde tüm dengeler değişti.

LİDERLER, ÜRÜNLER VE TEKNOLOJİLER YENİLENDİ Akıllı telefonların ve bununla birlikte yazılımların gelişmesiyle, sosyal medya ve mesajlaşma uygulamaları bu noktada devreye girdi. Google’ın açık kaynak

Ar-Ge ve geleceğe dönük yatırım ile geliştirmelerin önemi çok büyük

kodlu Android işletim sistemini geliştirmesi ve desteklemesiyle, Apple’ın kapalı kaynak kodlu ancak güçlü işletim sistemini stabil olarak sunması sektörü bambaşka bir boyuta getirdi ve içinde bulunduğumu, herkesin akıllı telefon bağımlısı olarak nitelendirilebileceği dönemin kapısı da aralanmış oldu.

www.yuksekteknoloji.tv

13


teknoloji dünyasi Hande Arpalıgil’den “Kadın Gözüyle Teknoloji”

Sosyal Medya ve Mobil Uygulamaların Hayatımızdaki Yeri @hand ear pa ligil Son yılların gözdesi olarak rahatlıkla sosyal medyayı gösterebiliriz. Sosyal medya hayatımızın o kadar içerisinde yer alıyor ki, televizyon programı ve sinema filmi, hatta haber izlemekten çok sosyal medyada vakit geçiriyoruz. Tabii, akıllı telefonların gelişimiyle birlikte sosyal medya uygulamalarının kullanımında da büyük bir artış yaşandığı aşikar. Bu makalemde sizlere sosyal medya kullanımı ve mobil uygulamaların etkisinden bahsedeceğim.

Son yıllarda oldukça sık kullanılan sosyal medya platformu, artık günümüzün kabul gördüğü bir platform haline geldi. Sosyal medyada varolma isteği ve insanın doğası gereği beğenilme isteği sosyal medya uygulamalarının kullanımının hızla artmasına neden oldu. Uygulamaların tarzları ve isimleri değişse de, genel kullanım oranı düşmüyor, hatta sürekli artış gösteriyor.

KULLANIM ORANI SÜREKLİ ARTIYOR

Sosyal medya kullanımı ilk çıktığında adından da

14

www.yuksekteknoloji.tv

TİCARİ BİR PLATFORM OLARAK DA GÖRÜLÜYOR

Sosyal medya kullanımı çılgınlık seviyesine ulaştı

anlaşılacağı gibi sosyalleşme, arkadaş çevresini geliştirme ve irtibatta kalabilme üzerine kuruluyken, şimdilerde çok farklı bir noktaya geldi. Artık hiç tanımadığınız insanlar ile sohbet etmek ve iletişim kurmak dahi sıradan bir hal aldı. Durum böyle olunca, yani platformlar genişlemeye başlayınca reklam dünyası ve ticari yapı da sosyal medya dünyasına entegre oldu.

SOSYALLEŞMENİN ARDINDAN GELEN DİJİTALLEŞME Birçok kişinin sosyalleşme olarak adlandırdığı ve kullandığı platformlar kısa


zamanda gelişti, çeşitlendi ve evrildi. Artık bilgisayarda çalışmayan ve sadece mobil uygulama olarak çalışan sosyal medya platformları dahi var. Bu uygulamaların her birinin de kendi ticari reklam yapısı ve dijital algoritması var. Sosyalleşme ve dijitalleşmeyi aynı kapıya çıkaran uygulamalar gün geçtikçe çoğalırken, aynı zamanda kitlelere de yön verir hale geldi.

SOSYAL MEDYADA YER ALMAYANLAR ARTIK GARİPSENİYOR Kişisel, şirket veya bir marka olarak sosyal medya platformlarında bulunmuyorsanız, siz zaten yoksunuz diye düşünebiliriz. Evet evet yanlış duymadınız, aynen cümle içinde kullandığım gibi “siz yoksunuz”. Ticaret siciline kayıtlı ve vergi numarası olan resmi bir firma olarak ofisiniz, internet siteniz, personelleriniz var, ama sosyal medyanız yok. Bu müşterilerde bir güven eksikliğine neden olduğu gibi iş dünyasında tercih edilmemenize de neden oluyor. Dolayısıyla ticari faaliyetleriniz sosyal medya uygulamaları ile örtüşmüyorsa dahi, sembolik olarak bir hesap açmalı

ve haftada en az 2-3 defa etkileşim göstermelisiniz. Bunun yanında tabi ki de, takipçilerinizin hatırı sayılır derecede fazla olması ve paylaşımlarınıza da beğeni gelmesi gerekiyor. Yoksa şirketiniz işinde ne kadar başarılı olursa olsun, başarılı gözükmeyecek ve yeni müşterileri portföyüne alamayacaktır. Aynı durum kişisel kullanım için de geçerli. Bir şirket yöneticisi olarak sosyal medyada ben buradayım diyemiyorsanız, o pozisyonda uzun süre kalamazsınız demektir. Hal böyle olunca, dijitalleşme adı altında milyonlarca TL’de maalesef yurtdışına gidiyor.

KENDİNİ GÖSTERMEK İSTEĞİ ÖNE ÇIKIYOR Sosyal medya platformu farketmeksizin özellikle pandemi döneminin de etkisiyle zorla, istemeden video konferanslar yapılıyor, konunun uzmanı olan veya olmayan herkes canlı yayın videolarını havada uçuşturuyor ve adeta ben buradayım demek istiyor. Ama artık şunun farkına varılmalı ki, bu durum biraz da gülünç olmaya başladı. Herkes, hatta firma yöneticileri dahi uzman

Herkes bir yarış içerisinde

olmadığı konular hakkında online toplantılar düzenleme gayreti içerisine girdi. Hep birilerine “bakın biz buradayız, hiç durmadan çalışmaya devam ediyoruz” demek istiyorlar. Ama bunlar gerçeğe döndüğümüzde tamamen hayalden ibaret. Çünkü kimse yapılan çalışmanın, harcanan zamanın geri dönüşünü gerçek olarak ölçümlemiyor, ölçümleyemiyor, daha da kötüsü ölçümlemek istemiyor. Çünkü gerçeği görmek istemiyor. Sadece bir kandırmaca ve rakamdan ibaret olduğunu anlamak istemiyor.

PLATFORM VE ORTAYA ATILANLAR MANİPÜLE EDİLMEYE ÇOK MÜSAİT Özellikle gerçekleştirilen toplantının, seminerin veya brifingin faydalı olup olmadığını anlayabilmek önemli. Ancak bu hiçbir zaman anlaşılamıyor. Çünkü katılımcı sayıları ve rakamlar manipüle ediliyor ve sorgulayan birime öylece yansıtılıyor. İlgili birimlerde iş gerçekleştiği ve sona erdiği için durumu irdelemiyor. Çünkü irdelerse başka bir proje yaratılması,

www.yuksekteknoloji.tv

15


teknoloji dünyasi

aksiyon alınması gerekecek. Kim bunlarla uğraşacak öyle değil mi?

DOĞRULUĞU KANITLANMAMIŞ VE VİRAL HABERLERE DİKKAT EDİLMELİ Sosyal medyanın yaygın kullanımı ve akıllı telefonlar ile etkileşimi,

her şeyin mobil uygulama üzerinde çalışan sosyal medya platformlarından paylaşılmasını tetikledi. Mutlu olunan anlar, işlerde gösterilen başarılar paylaşıldığı gibi kulaktan dolma doğru veya yanlış haberler de paylaşılmaya başlandı. Bu haberlerin hızla yayılması “siber zorbalığa” varan noktalara kadar geldi. Çünkü

haberin çıkış yeri bilinmeden, gündemde olabilecek bir konu olması yeterli görülüyor ve paylaşıldıkça paylaşılıyor. Bunun kimleri, nasıl olumlu veya olumsuz etkileyeceği, kimlere fayda veya zarar sağlayacağı bilinmeden bu işlemlerin birçoğu istemsiz şekilde gerçekleştiriliyor. Peki neden mi sorgulanmıyor veya dikkat edilmiyor? Çünkü

Yanlış yönlendirmeye ve yönlendirilmeye çok müsait

16

www.yuksekteknoloji.tv


başka bir taraftan gözde influencerlar ile milyonlarca TL’lik anlaşmalar yaparak hiç kendilerini yormadan, akışına bırakarak influencer takipçilerinden faydalanarak avantaj sağlamak gibi yapmak zorunda olunan çalışmaları yürütüyorlar.

ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEM BİZE NELER GETİRECEK?

şimdilik bu durumlara karşın herhangi bir güçlü yaptırım söz konusu değil.

YALNIZCA KİŞİLERİ DEĞİL, MARKA VE ŞİRKETLERİ DE ETKİSİ ALTINA ALIYOR Günümüzde sosyal medyanın etkisi altında olanlar yalnız bireyler değil. Markalar ve

şirketler de oldukça büyük bir etki altında. Hem de öyle bir etki altındalar ki, kendilerini kurtaramıyorlar. Bir taraftan sosyal projelerde yer alıp o ülkenin insanlarına şirin gözükmek, bir taraftan dijital pazarlamayı kullanarak ticari kazanç elde etmek, diğer taraftan sık kullanılan sosyal medya platformlarında her an gözükerek akılda kalıcı olmak,

Mobil uygulamalar sosyal medyanın kullanım alanını genişletti

Sosyal medya kullanımı ve akıllı cihazlarımızdaki mobil uygulamaların kullanımı her geçen gün artarak devam ediyor. Televizyon izlenme oranları hızla düşerken, pandemi sürecinden dolayı sinema, tiyatro, gösteri, spor karşılaşmaları gibi birçok sosyal etkileşim tüm dünya genelinde sekteye uğramışken, belki de insanların elinde kalan tek eğlence sosyal medya ve mobil uygulamalar olarak görülebilir. Her şeyde olduğu gibi sosyal medya ve mobil uygulama kullanımındaki doz aşımından kaynaklı sorunlar yaşanabileceği de aşikar. Özellikle yaşadığımız bu süreçte herkesin mutlu olmaya ihtiyacı var, şirketlerin de kazançlarını devam ettirmeye ihtiyaçları var. Ama şunu asla unutmayalım; spor güzeldir ama holiganlık kötüdür, yemek yemek keyiflidir ama obeziteye yakalanmak sağlığa zararlıdır. Örnekler çoğaltılabilir ancak, sosyal medya ve mobil uygulama kullanımında şunu çok iyi anlamamız gerektiğini düşünüyorum. Keyif almak güzel, ancak strese girip hırs yapmak bünyeye mutlaka zarar verir. Sosyal medyayı ve mobil uygulamaları keyif aldığınız sürece, tabir etmek gerekirse “tadında kalması” deyişine uygun şekilde kullanmaya özen göstermenizde fayda var. Sağlıkla dolu günlere kavuşmak dileğiyle, siz değerli okurlarımın sağlıklı günler geçirmesini diliyorum.

www.yuksekteknoloji.tv

17


sosyal bilgiler

Sosyal Medyada

DEĞİŞİM RÜZGARI SOSYAL MEDYA KISITLANIYOR MU? Sosyal medyanın kapatılma ihtimali, hatta bunun üzerinde konuşulması bile ortalığı toz duman etmeye yetti. Tiktok’tan Youtuber’lara, Twitter’dan Instagrammer’lara kadar tepkisini dile getirmeyen kalmadı. Bu çağda kapatmak nedir diye başlayan tepkiler çığ gibi büyüdü. Acaba amaç gerçekten bu tür mecraları kapatmak mı?

ASILSIZ HABERLER VE OLAYLAR RAHATSIZ EDİCİ SEVİYELERE ULAŞTI Bu süreçte herkes kendi açısından olaya bakıyor. Öncelikle anonim dediğimiz, adı sanı belli olmayan hesaplardan (troll) gelen yalan haberler, tacizler ve küfürlü içerikler yüzünden hemen hemen herkes çok rahatsız. Kim oldukları belli olmayan bu hesaplar yüzünden hesaplarını kapatanlar bile

Birol Bali

@balibey

oldu. Tehditler, şantajlar, vs. de cabası. Hatta Twitter’da şöyle bir gündem bile oluştu; Hesap açılırken kimlik bilgileri, telefon numaraları yazılsın, bakalım o zaman bu tür troller kalacak mı? Kimliklerini beyan etmeyen hesaplar da kapatılsın dendi. Twitter gezi olaylarından sonra siyasallaştı ve hem hükümete hem de muhalefete karşı sert tepkiler geldi ve gelmeye devam ediyor. Fakat; adı, sanı, kaynağı belli olmayan yalan haberler çoğaldığı için kullanıcılar gerçekten neye, nasıl inanacağını da bilemiyor.

BAŞKALARINA RAHATSIZLIK VERİLMEMELİ

Sorumluluk ve vergi yükümlülüğü getirilmeli

18

www.yuksekteknoloji.tv

“Sosyal Medya üzerinden istediğime atıp tutarım, hakaret ederim” zihniyetine karşı birilerinin dur deme vakti gelmişti. Bir nickname (lakap) arkasına gizlenip devletin kurucusundan yöneticisine, sanatçısından ünlüsüne hakaretler yağdıranlar elbette engellenmeli. Uygulamalar açısından bakarsak bu tür


hesaplar şikayet geldiğinde zaten kapatılıyor. Uygulamalar, bu tür hesapların kime ait olduğunu açıklamak istemiyor ve buna sebep olarak da kişilik hakları gösteriliyor. Ancak hiç var olmayan birinin kötü niyetle yazdığı yazıların herkes tarafından kabul görebilecek olmasının mutlak önüne geçilmesi gerekiyor.

SOSYAL MEDYA ÜZERİNDE SÜREKLİ TAKİP ZATEN VAR Konu hakkında konuşuldukça çok daha farklı noktalara gelindi. Çocuk tacizcileri ve sapkın karakterlerin de kimliği belli olabilecek bir duruma gelinmesi birçok açıdan oldukça olumlu bir durum. Yok beni takip etmesinler, her şeyimi de bilmesinler diyorsanız size kötü bir haberim var. Eğer Google hesabınız varsa zaten tüm hareketleriniz, kaç adım yürüdüğünüzden gittiğiniz yerlere, alışveriş tercihlerinizden daha farklı birçok detaya kadar akıllı yazılımlar tarafından takip ediliyor.

YABANCI FİRMALARIN SORUMLULUĞU ARTIRILDI Uygulamalar dışında bir de haber siteleri var. Merkezi Türkiye dışında olup günde

1 milyondan fazla trafiği olanların Türkiye’de ofis açmaları veya temsilci atamaları isteniyor yasaya göre. Bence kesinlikle olmalı ve aynı zamanda vergilerini burada vermeli.

KAPATMAK ÇARE OLAMAZ, ANCAK KONTROL DE EDİLMELİ Her şey kapatılsın, herkes ayağını denk alsın demekle bir yere gidemeyiz. Google’dan sonra en büyük arama motoru Youtube. Beğenmediğiniz bir içerik üreticisi Youtuber yüzünden “bu tür paylaşımlar ahlakımızı bozuyor, kapatılsın” demek çok yanlış. Youtube ücretsiz bir mecra ve burada gerçekten kaliteli içerikler de var. Eğitimcilerin paylaştığı soru çözme teknikleri sayesinde üniversite kazananlar var. Benim de oğlum 6. sınıfta ve matematik sorularını Youtube sayesinde daha hızlı çözüp, öğreniyor.

KAFALAR KARIŞABİLİYOR Anlaşılacağı üzere kafalar oldukça karışık. Bir yandan; “hükümet kendini düşünüyor, muhalefet olanları susturmaya çalışıyor” diyenler, bir yandan; “elbette bu şirketler Türkiye’ye gelsin vergisini versin” diyenler, diğer yandan; “paylaşıma bakmadan altına

sürekli hakaret, küfür yazanlar engellensin” diyenler var derken liste uzayıp gidiyor.

Kin, nefret, yalan söylemlerinin önüne geçilmeli

INFLUENCERLARIN YORUMLARI DİKKAT ÇEKİCİ Peki, Influencer dediğimiz sosyal medya fenomenleri bu konuda neler söylüyorlar? Instagram influencer’ları bu mecranın kapatılacağına kesinlikle inanmıyor. Onların

www.yuksekteknoloji.tv

19


sosyal bilgiler

en rahatsız olduğu şey kötü yorumlar. Fakat uygulama çok güzel bir güncelleme getirdi, yorumu kısıtlama. Bu sayede herkes yorum yapamıyor. Yorumu yapan ya o hesabı takip ediyor olacak ya da hesap sahibi yorum yapanı takip ediyor olacak.

20

www.yuksekteknoloji.tv

BAZI PLATFORMLARDA DURUM BİRAZ DAHA FARKLI TikTok’ta ise zaten global bir sorun var. TikTok’un ABD başta olmak üzere bazı ülkelerde engellenmesi söz konusu. Amerikalı içerik üreticileri son paylaşımlarında, instagram ve youtube

hesaplarını yayınlıyorlar. Burası kapanabilir öbür mecralarda buluşalım diyorlar

Bilinçlendirme sağlanmalı

DÜZENLEME ÇOK DAHA FAYDALI Bir mecranın tamamen kapatılmasına karşıyım. Sosyal medya çok büyük bir iş hacmine sahip ve oldukça


büyük bir ticaret dönüyor. Bunun üzerinden kesinlikle vergi sistemi düzenlenmeli ve bu konuya hiçbir gerçek influencer karşı çıkmıyor. Bu işi profesyonel olarak yapanlar zaten kendi şirketlerini kurdu ve vergisini veriyorlar. Ben dahil hiçbirimizin bu konu da korkusu da yok. Ancak şu ana kadar verdi ödemeden ticaret

gerçekleştiren kişilerin artık zamanı doldu diyebiliriz.

KASITLI OLARAK YANLIŞ YÖNLENDİRME YAPANLAR CEZALANDIRILMALI En başından beri konuştuğumuz konular, ne olduğu belli olmayan insanların kin ve nefret

Cezalar caydırıcı olmalı

üzerine kurgular yapıp, halkı yanıltan, taciz ve tehdit içerikli çalışmaları üretenlerle ilgili. Bu tür insanlar kesinlikle engellenmeli ve uygulama sahipleri de buna dikkat ederek önlemler almalı. Ancak, bir mecrayı tamamen kapatmak oldukça yanlış ve uzun dönemde getirisi olmayan bir hareket olarak adlandırılabilir.

www.yuksekteknoloji.tv

21


tekno mutlu

Dijital Detoksun Önemi Son dönemde dijital ötesiyiz diyebilirim. Eskiden de teknoloji ile iç içeydik, ancak pandemi süreci hepimizin teknoloji alışkanlıklarını değiştirdi. Düşünün ki, Baby Boomer tabir edilen 1946-1964 arasında doğan kişiler de artık dijital hayatın içinde.

SOSYAL OLARAK İZOLASYON

22

www.yuksekteknoloji.tv

Salgına karşı alınan önlemler gereği “sosyal izolasyon” sebebiyle tüm dünya yoğun bir şekilde internet üzerinden görüştü ve haberleşti. İsteyen istemeyen herkes bu süreçte dijitalleşti. Tarihin akışı hem hızlandı hem de uzaktan çalışma, eğitim, alışveriş derken teknoloji artık yaşamımızın ayrılmaz bir parçası haline geldi. Hal böyle olunca da sürekli

olarak çevrimiçi kalmaya alıştık.

Dijital detoksa hemen başlayabilirsiniz

SÜREKLİ İLETİŞİM AKIŞI İÇERİSİNDEYİZ Dijital etkileşim, görünüşte sonsuz bir iletişim akışı sunan bir durum. Tek bir dokunuşla ihtiyacımız olan ne varsa ulaşmamızı sağlayan cihazlarla, sağlıklı bir iş-yaşam dengesi kurmamız gerekirken, şu günlerde bunu sağlamak


Yeşim Mutlu

@yesimmutlu

telefon, tablet, vb. ile kendinizi dijitalin içinde buluyorsanız dijital bir detoksun zamanı gelmiş demektir. Yapılan araştırmalar dijital bağımlılığın, fiziksel ve ruhsal sağlık üzerindeki zararlarını ortaya çoktan koymuş durumda. Teknolojiyle olan ilişkiniz zihinsel ve fiziksel sağlığınızı olumsuz etkiliyorsa, kendinizi fişten çekmenin zamanı çoktan gelmiş olabilir.

2022 YILINDA UYGULAYABİLECEĞİNİZ 6 DİJİTAL DETOKS ALIŞKANLIĞI

Teknoloji yaşantımızın ayrılmaz bir parçası

giderek zorlaşan bir hal almaya başladı.

ZİHİNSEL OLARAK RAHATLAMAYA İHTİYACIMIZ VAR Dijital detoksu duydunuz mu bilmiyorum. Bilinen detokslar gibi internet ve teknoloji kullanımımızı kısıtlayarak, zihinsel ve bedensel arınma sağlamak adına dijital detoks

Mobil Cihazlarınızdaki Bildirimlerinizi Kapatın Gün içinde sayısız bildirim alıyoruz. Mümkün olduğunca aldığınız gereksiz bildirimleri kapatarak, dijital detoksunuzu başlatın. Bildirimler, sürekli olarak telefonunuza ulaşmanızı, elinizdeki görevleri kesintiye uğratmanızı ve Instagram sayfanızı hiç yokken yenilerken veya Facebook zaman tünelinizde bilmem kaçıncı kez gezinirken kendinizi bulmanıza sebep olabilir. Etkileşime girip girmediğinize bakılmaksızın, yalnızca bir bildirim almanın dikkatinizi dağıtmak için yeterli olduğu tespit edilmiş. Araştırmalar ayrıca dikkat dağıldıktan sonra yeniden odaklanmanın 23 dakika sürdüğünü de kanıtladı (kaynak Gloria Mark, Bilişim Bölümü, California Üniversitesi). Bu sebeple eldeki görevlere odaklanmayı kaybetmekten kaçınmak için bildirimlere şimdilik hoşçakal diyoruz.

yapılıyor. Telefonunuzla yatıp, telefonunuzla kalkıyorsanız dijital detoksa sıcak bakmanızı öneririm. Şunu bilmenizi isterim ki, dijital detoksa başlamak için asla geç kalmış sayılmazsınız.

RUHSAL VE FİZİKSEL SAĞLIK ÜZERİNDE DİJİTAL BAĞIMLILIĞIN ETKİSİ KANITLANDI İster istemez, sebepsiz yere

www.yuksekteknoloji.tv

23


tekno mutlu

Uygulamalarınızı Yeniden Düzenleyin Dijital detoksun en basit ama etkili bir yolu da, telefonunuzdaki uygulamaları temizlemek. Gereksiz uygulamaları telefonunuzdan silmek, ekranınızın kilidini her açtığınızda karşılaştığınız dikkat dağınıklığını en aza

24

www.yuksekteknoloji.tv

indirmeye yardımcı olabilir ve hayatınızdaki daha önemli şeylere odaklanmanız için size daha fazla alan bırakır. Ayrıca, uygulamalarınızı sınıflandırmayı ve yalnızca en önemli uygulamaları ana ekranınızda tutmayı da düşünebilirsiniz. Sosyal medya gibi dikkat dağıtan uygulamaları anında

Hem zihinsel hem de bedensel rahatlama için dijital detoks yapılmalı

erişimden kaldırıp, telefonunuzu her kontrol ettiğinizde size zaman kaybettiren uygulamaları başka bir sayfaya taşımak faydalı olabilir. Çalışma Saatlerinizi Belirleyin Ekran süresini kısaltmanın en önemli adımlarından bir tanesi, telefonunuzda gerçekte ne


kadar zaman harcadığınızın farkında olmaktan geçiyor. Harcağınız saatleri takip ederek işe başlayın. Bu bilgileri topladıktan sonra mümkün olan her yerde gereksiz kullanımı azaltmaya odaklanabilirsiniz. Ekran süresinin kısaltılması, stres atmanıza, gevşemenize, zihinsel farkındalığı geliştirmenize ve uzun vadede daha iyi üretkenliğe yol açmanıza yardımcı olabilir. Aşırılıktan Mutlaka Kaçının Aşırı bağımlılığı önlemek için telefonunuzu kullanırken sınırlar koymak önemlidir. Ekran sürenizi sınırlandırmak için evde “telefon bölgesi olmaması” gibi küçük, ulaşılabilir hedefler koyabilirsiniz. Mesela “yemek masasında telefon yok, sohbet ederken telefon yok”. Bunu deneyip fişi çekmeyi öğrenmek,

aileniz ve arkadaşlarınızla kaliteli zaman geçirmek gibi hayatınızdaki diğer önceliklere odaklanmanız için size zaman kazandırabilir. Odaklanmanıza Yardımcı Olabilecek Uygulamalarından Yararlanın Mantığa aykırı gibi görünse de, üretkenlik uygulamaları teknolojiye daha az bağımlı olmanıza yardımcı olmak için harika bir yol olabilir. Örneğin; Flipd, zihninizi diğer görevlere odaklanmanız için eğiterek telefonunuzdan uzakta zaman geçirmeye teşvik eden bir uygulamadır. Bu uygulama, telefonunuzu belirli bir süre kilitlerken, dikkat dağıtıcı uygulamaları da engelleyerek dijital detoksunuzda size yardımcı olabilir.

Mobil cihazlardaki kullanım sürelerinizi azaltmaya gayret edin

Uyku Zamanı Rutininizi Mutlaka Oluşturun Telefonunuza yatmadan önce son bir kez göz atmak çok cazip gelse de araştırmalar, elektronik cihazları yatmadan önce kullanmanın uyku döngülerini (sirkadiyen ritmi) bozarak daha kısa uyku süresine ve artan uyku eksikliğine yol açtığını göstermiştir. Ekranlar, uykuya dalmamıza yardımcı olan hormon olan melatonin salınımını baskılayan belirli bir mavi ışık türü yayar. Katı bir yatma vakti rutini belirlemek, sirkadiyen ritminizi düzenlemenize yardımcı olabilir ve gerektiğinde uykulu hissetmenizi sağlar. Elektronik cihazlarınızı yatmadan en az 30 dakika önce bırakmayı deneyin. Unutmayın ki, uzmanlar günde 7 ila 9 saat uyku tavsiye ediyor. Bunu düşünerek plan yapmak ise, size kalmış. Internet yaşamımızın bir parçası olarak bizimle ve bizimle olmaya da devam edecek. Zorunluluk dışında, dijital dünyada geçirdiğiniz vakit kaybınızın günden güne artmaması ve maskesiz, mesafesiz, virüssüz günlerin bir an önce gelmesi dileğiyle bir sonraki makalemde görüşmek üzere.

www.yuksekteknoloji.tv

25


tekno spor

Futbol Dünyasının Akıllı Telefon Merakı Ünlülerin günlük hayatta hangi teknolojik cihazları kullandıkları her zaman merak konusu olmuştur. Hele konu futbol dünyası ve akıllı telefon olunca sanırım işin rengi daha da ilgi çekici hale geliyor.

AKILLI TELEFONLAR

26

www.yuksekteknoloji.tv

FUTBOLCULARIN SÜREKLİ KULLANDIĞI TEKNOLOJİK ÜRÜNLER Türkiye’de Arda Turan, Volkan Demirel, Fatih Terim, Emre Belözoğlu, Cengiz Ünder, Abdullah Avcı ve Ozan Tufan gibi birçok sporcu ve teknik

Teknolojik ürünlerin kişiselleştirilebilmesi çok önemli

adamın sıkı bir iPhone kullanıcısı oldukları bilinmekte. Peki Avrupa’da durum nasıl? Evet, Avrupa’da da birçok sporcunun iPhone kullanıcısı olduğu göze çarpıyor.

GELİŞMELERİ MARKALAR DA


Real Madrid’de top koşturan Brezilyalı Marcelo da iPhone kullanıcılarından. 3. Defans Gerard Pique – Barcelona’da oynayan Katalan oyuncu iPhone’u elinden düşürmeyenlerden.

Özer Asan

Akıllı telefonlar futbolcular için vazgeçilmez bir teknolojik ürün

YAKINDAN İZLİYOR Markaların ve distribütörlerin de takımlara destekleri olmakta. Bu konuda aklıma ilk gelen, 2019 Haziran ayında Şampiyonlar Ligi’ni kazanan Liverpool takımına Apple’ın küresel bir distribütörü, antrenörleri de dahil olmak üzere tüm takıma 24K altın 28 adet iPhone XS vermişti. Üstelik her cep telefonuna bir futbolcunun soyadı ve forma numarası yazılmıştı.

IPHONE KULLANANLAR AĞIR BASIYOR

4. Defans Sergio Ramos – Uzun zamandır Real Madrid’in kaptanlığını yapan Ramos’un telefon modeli iPhone Pro Max. 5. Sağ bek Dani Carvajal – İspanya Milli Takımı’nın ve Real Madrid’in değişmez oyuncusu olan Carvajal da iPhone kullanıyor. 6. Orta saha Paul Pogba – Fransız futbolcu Manchester United’da forma giymekte ve fırsat buldukça iPhone

Avrupa’da da birçok futbolcu iPhone kullanmakta. Ben de Yüksek Teknoloji’nin yeni sayısında iPhone kullanan futbolcuları mercek altına aldım ve bu futbolculardan oluşan bir Avrupa karması oluşturdum. Şimdi gelin beraber bu karmaya bir göz atalım. 1. Kalede Manuel Neuer – Bayern Münich’de oynayan Alman kaleci sıkı bir iPhone Pro Max kullanıcısı. 2. Sol Bek Marcelo – Yıllardır

www.yuksekteknoloji.tv

27


tekno spor

telefonu ile fotoğraf çekmekten hoşlanıyor. 7. Orta saha Marco Reus – Bundesliga ekiplerinden Borussia Dortmund’da futbol hayatını sürdüren Reus da Apple hayranı.

8. Sağ açık Neymar – Uzun yıllar Barcelona’da top koşturan ve sonrasında Fransa’nın Paris SaintGermain takımına transfer olan Neymar da Apple’ın sadık kullanıcılarından. 9. Sol açık Cristiano Ronaldo –

Portekiz Milli Takım Kaptanı Ronaldo İtalya’nın Juventus takımında oynuyor ve her anını iPhone ile fotoğraflamayı seviyor.

10. Forvet Lionel Messi – Arjantin Milli Takım Kaptanı

Teknolojinin gelişimi yeşil sahaları da etkiliyor

ve Barcelona’nın oyuncusu Messi de sıkı Apple kullanıcısı. Öyle ki 24 ayar altın kaplamalı ve değeri 21 bin dolar olan iPhone XS Max’i 2018 yılında çok konuşulmuştu. 11. Forvet Antoine Griezmann – Fransız futbolcu La Liga’da Barcelona’da top koşturmakta. Fransa Milli Takımı’nında değişmez oyuncusu olan Griezmann da Apple kullanıcısı.

28

www.yuksekteknoloji.tv


GELİŞEN TEKNOLOJİLER HER ALANDA VARLIĞINI HİSSETTİRİYOR Önümüzdeki yıllarda hangi teknolojik ürünlerin öne çıkacağı merak konusu olurken, sporun ve teknolojik ürünlerin her daim bir arada olacağını rahatlıkla

söyleyebilirim. Markalar ve ürünler yıllar geçtikçe değişse de teknolojinin gelişimi ve kullanımı gün geçtikçe artıyor. Her gün daha fazla hayatımızın odağında yer aldığını hissediyoruz. Umuyorum pandemi süreci sonrası tüm ülkelerde yeşil sahalara tekrar dönüş olmasıyla

Futbolcular için takım arkadaşlarının model seçimi oldukça önemli

birlikte teknolojinin gelişimini spor dünyası üzerinden siz değerli okuyucularımıza aktarmaya devam edeceğim. Tüm okurlarımıza sağlıklı ve teknolojiyle dolu günler dilerim.

www.yuksekteknoloji.tv

29


tekno saglik

D Vitaminin Covid-19 Üzerindeki Etkisi D VİTAMİNİNİN VÜCUDA POZİTİF KATKISI D vitamini kalsiyum ve fosfor seviyelerini düzenlerken, kemik ve kas sağlığımız için de oldukça önemlidir. Kalbin sağlıklı olarak kasılıp gevşemesini düzenler,

30

www.yuksekteknoloji.tv

hipertansiyon gelişme riskini ve insülin direncini azaltır. Ayrıca, bağışıklık sistemimizde rol alarak otoimmün hastalıkların önlenmesini ve inflamasyonun azalmasını sağlar, solunum sistemimizin virüslerle savaşmasında etkilidir.

Covid-19 seyrine D Vitaminin olumlu etkileri var

D VİTAMİNİ EKSİKLİĞİ VE YETERSİZLİĞİ NE ANLAMA GELİYOR? NASIL ANLAŞILIYOR? EKSİKLİĞİNİN SAĞLIMIZA ETKİLERİ NELER? Vücudun D vitamini durumunu gösteren en iyi parametre,


vardır ve bu durum özellikle D vitamini seviyesi çok düşük olan hastalarda, viral solunum yolu enfeksiyonlarına karşı D vitamininin önleyici bir rolü olduğunu gösteren klinik verilerle desteklenmektedir.

Şevin Demir Dr. Öğr. Üyesi

bizlerin de klinik pratikte ölçtüğümüz serum 25(OH) vitamin D düzeyidir. Bu parametrenin 20 ng/ml’nin altında olmasını eksiklik olarak değerlendiririz. 20 ile 30 ng/ml arasındaki düzey yetersizliği, 30 ng/ ml’nin üzerindeki düzey yeterli olduğunu gösterir. 25(OH) D düzeyi >150 ng/ ml olduğu durumlarda vitamin D zehirlenmesinden bahsedebiliriz. Klinik bulgular vitamin D eksikliğinin derecesi ve süresine bağlıdır. Vitamin D eksikliğinde, kemik mineral yoğunluğunda azalmanın yanı sıra kemiklerde dayanıklılığın azalması anlamına gelen “osteomalazi”, yaygın kemik-kas ağrısı, kemik hassasiyeti, kas güçsüzlüğü, yürüme zorluğu ve kırıklar gelişebildiğini çoğumuz artık

biliyoruz, ama son yıllarda D vitamininin öneminin bununla sınırlı olmadığını da gördük.

D VİTAMİNİ EKSİKLİĞİ KORONAVİRÜSE YAKALANMA RİSKİNİ ARTTIRIYOR MU? D vitamini, virüslerin yıkımına yol açan birtakım maddelerin salınımını arttırarak bağışıklık savunmamızı güçlendirir ve bu virüslerin öldürülmesine yardımcı olur. Covid-19 virüsünün hücreye bağlandığı reseptör olan ACE2 reseptörü, bu viral enfeksiyonun karmaşık belirtilerinin gelişmesinde koruyucu bir rol oynar. D vitamininin ACE2’ nin yapımını arttırdığı düşünülüyor. D vitamininin diğer solunum yolu virüslerinin çoğalmasını azaltabileceğine dair kanıtlar

Güneş ışınlarıyla D vitaminin önemli bir kısmı vücuda alınıyor

D VİTAMİNİ SEVİYESİ COVID-19 HASTALIĞINDA, HASTALIĞIN SEYRİNE ETKİ EDİYOR MU? D vitamini düzeyleri ile COVID19 şiddeti ve ölüm oranı arasındaki ilişki konusunda henüz yeterli kanıt olmamakla birlikte bu konuyla ilgili olarak yürütülmekte olan çalışmalar var. Şimdiye kadar yapılan çalışmalar göz önüne alındığında, hastalık seyrine olumlu etkileri olduğunu söylemek mümkün.

DÜNYADA VE TÜRKİYE’DE COVID-19 TEDAVİSİNDE D VİTAMİNİ KULLANILIYOR MU? D vitamini desteğinin solunum yolu enfeksiyonlarına karşı koruyucu etkileri olduğu

www.yuksekteknoloji.tv

31


tekno saglik

gösterilmiştir ve bu nedenle pandemi döneminde D vitamini eksikliği olan kişilerin 25(OH) D düzeyini 30 ng/ ml’nin üzerine çıkarmak istiyoruz ve D vitamini seviyesi yeterli olmayan tüm hastalarımıza takviye veriyoruz.

RİSK GRUBUNDAKİ KİŞİLERE D VİTAMİNİ TAKVİYESİ YAPILMASI ÖNERİLİYOR MU? D vitamini takviyesi almak elbette ki hastalığı geçirmemize engel olmaz, ama hastalıkla savaşırken daha güçlü olmamızı sağlayacaktır. Paracelsus’un

32

www.yuksekteknoloji.tv

çok sevdiğim bir lafı vardır, ‘“Bütün maddeler zehirdir, zehirle ilacı birbirinden ayıran onun dozudur” der. Suyu bile 20 litre içemeyiz. D vitaminine gelince, multivitaminlerin içindeki günlük idame dozlarını almak problem değil, ama yüksek dozlar alınacaksa öncesinde mutlaka seviye ölçümü gerekir.

EKMEK GİBİ ÇOK TÜKETİLEN YİYECEKLERDE D VİTAMİNİ ORANINI ZENGİNLEŞTİRMEK İYİ BİR TEDBİR OLABİLİR Mİ?

Finlandiya, İsveç, Amerika, Kanada gibi bazı ülkelerde bu uygulama var. İyot eksikliği sorunumuzu çözmek için yıllardır sofra tuzuna iyot ekleniyor, buna benzer bir uygulamanın elbette faydaları olacaktır.

D vitamini eksikliği ülkemizde yaklaşık olarak %60-70 seviyelerinde

GÜNEŞTEN D VİTAMİNİ ALMAK YETERLİ Mİ? TAKVİYE ALINMASI GEREKLİ Mİ?MU? TAKVİYE GEREKİR Mİ? D vitaminin %10-20 kadarı gıdalar ile alınırken, önemli bir kısmı (%80-90) UVB ışınları etkisiyle ciltte sentezlenir. Sentez için cilde direkt güneş


gerçekleşir. Sadece el, kol ve bacakların güneşe maruz kalması durumunda ise yaklaşık 3.000 IU vitamin D sentezi sağlar. Cilt rengi açık olan bir insanda cildin hafif pembeleşmesine 15 dakikada ulaşılabilirken, koyu ciltli bir kişide bu süre 3-4 kat daha uzun olabilir. Faktör düzeyi 15 veya üzerindeki güneş koruyucu kremlerin kullanılması güneş ışınlarının deriye ulaşmasını engellemektedir. Cam ve tül arkasından güneşlenme de vitamin D sentezini engeller. Güneş kaynaklı salgıladığımız D vitamini seviyesi istenilenin altında ise takviye gerekir.

TÜRKİYE’DE D VİTAMİNİ EKSİKLİĞİNİN YAYGINLIĞI NE DURUMDA? Dünyada yaklaşık 1 milyar insanda D vitamini eksikliği olduğu tahmin edilmektedir. Literatüre bakıldığında, D vitamini durumu farklı ülkelerde, hatta aynı ülkenin değişik bölgelerinde bile farklılık göstermektedir. Ülkemizde D vitamini eksikliğini saptamak amaçlı yapılan çeşitli çalışmalarda %60-70’lerin üzerinde eksiklik görülüyor.

D VİTAMİNİ HAKKINDAKİ BİLİNMESİ VE YAPILMASI GEREKENLER

Vitamini Otoimmün hastalıkların önlenmesi ve inflamasyonun azalması için çok önemli

Özellikle pandemi döneminde evlere kapandığımız, daha az güneş ışınına maruz kaldığımız için D vitamini seviyelerimizin daha da düşmüş olabileceğini unutmamamız gerekir. Ayrıca bu süreçte hepimiz daha az hareket ettik, daha çok abur cubur yedik, hastaneler riskli diye düşünerek şeker, tansiyon gibi kronik hastalıklarımız için kontrollerimizi aksattık. Ama biliyoruz ki, bu virüsle savaşırken ne kadar güçlü ve sağlıklı olursak, onu o kadar kolay yenebiliriz. Bunun için mutlaka, kronik hastalıklarımızın kontrol altında olması, vücut vitamin depolarımızın yeterli dolulukta olması gerekir.

ışını teması gereklidir. Güneş ışınlarının dünya yüzeyine ulaştığı açı D vitamini sentezinde etkilidir. Ülkemizin bulunduğu enlemde vitamin D sentezi Mayıs-Kasım ayları arasında gerçekleşir. Uygun ışın açısı saat 10.0015.00 arasında olduğundan, D vitamini sentezi için bu saatlerde güneşe çıkılması önerilir. Yazın uygun saatlerde tüm vücudun güneş ışığı ile ciltte hafif pembelik oluşturacak şekilde karşılaşması durumunda; deride, ağızdan alınan yaklaşık 20.000 IU vitamin D dozuna eşdeğer düzeyde vitamin D sentezi

www.yuksekteknoloji.tv

33


tekno psikoloji

Akıllı Telefonların Yaşantımıza Etkisi Akıllı telefonlar günümüzün çok önemli iletişim araçlarından olarak tanımlanabilir. Akıllı telefonlar kişilerin başkaları ile iletişim kurmasını sağlarken, çevremizdeki kişilerle bağlantıda olmamız için de birçok araç sunar.

Kişiler böylelikle mesaj alıp-gönderme, e-posta alıpgönderme, telefon araması gerçekleştirme gibi birçok yol ile başkalarıyla iletişim kurabilir. Akıllı telefonlar sayesinde arkadaşlarımıza, sevdiklerimize istediğimiz şekilde birçok farklı yolla

Pandemi döneminde akıllı telefon kullanımı arttı

ulaşabiliriz. Akıllı telefonlar günlük işlerimizi yönetmemizi de oldukça kolaylaştırır. Akıllı telefon sayesinde kişiler birçok medya sitesine ulaşabilir, haberleri daha rahat ve hızlı okuyabilir, internette gezebilir, video izleyebilir, çevrimiçi olarak oyun oynayabilir, sosyal ağ siteleri Instagram ve Facebook gibi sitelerle kişiler gönderilerini kamulaştırma olasılığına ve bilgi toplama olasılığına da sahiptir.

AKILLI TELEFON KULLANIMININ OLUMLU ETKİLERİ Akıllı telefonların kişilere olumlu etkileri vardır. Kişiler iletişim için akıllı telefon kullandıkça, kişilerin akıllı telefonlar aracılığıyla

34

www.yuksekteknoloji.tv


başkalarından aldıkları sosyal destek artmakta, böylelikle de kişilerin yalnızlık ve yalıtım duyguları azalabilmektedir.

AKILLI TELEFON KULLANIMININ OLUMSUZ ETKİLERİ Bir yandan da akıllı telefonların olumsuz etkileri bilinmektedir. Hayatlarında çok fazla strese maruz kalan kişiler akıllı telefonlar aracılığıyla çevrelerindeki kişilerle bağlantıda olmak yerine sosyal ağlara problem çözme davranışı olarak yönelebilirler ve bu da kişilerin problem çözme becerilerinin gelişimini önleyebilir. Kişiler akıllı telefonlarını problem çözme aracı olarak kullandıklarında hayatlarındaki problemleri çözmek için yaratıcılıklarını daha az kullanabilir ve bu kişiler, aşırı telefon kullanımı gibi birçok olumsuz durumu geliştirebilir.

PANDEMİ DÖNEMİNDE AKILLI TELEFON KULLANIMLARI Akıllı telefon kullanımının iletişim ve eğlence amaçlı kullanımı özellikle pandemi döneminde daha da arttı. Bu bakımından daha fazla akıllı telefon kullanımı hayatımızda yer aldıkça ve telefon kullanımı oranları arttıkça, telefon kullanımının kişileri nasıl

etkileyebileceği hakkında araştırmalar da artmaktadır.

CLUBHOUSE VE BENZER UYGULAMALARIN PSİKOLOJİK ETKİLERİ Pandemi nedeniyle hayatımızda teknolojinin yeri gitgide artmakta. Örnek verecek olursak, yakın dönemde ClubHouse uygulaması hayatımızda kullanım bakımından oldukça artmaktadır. O zaman beraber düşünelim, bu kadar kısa dönemde çıkan bir uygulama neden bu kadar popüler oldu? ClubHouse uygulaması ile kişiler hiç tanımadıkları kalabalıklar içerisinde kendilerini anlatabiliyorlar, bu yüzden de kişiler bir gruba bağlanma ihtiyacını tatmin edebiliyor. Hiç tanımadıkları kişilerle bir odada bulunmaları, bir kalabalıkta yürüyen topluluğu bize çağrıştırıyor. Buradan da kişiler, pandemi de gerçekleştiremedikleri durumları gerçekleştirebiliyor. Başkalarının fikirlerinden ilham alıp, başkalarının fikirleri ile kendi bakış açılarını zenginleştirebiliyorlar.

AKILLI TELEFON KULLANIMIN PANDEMİ DÖNEMİNDEKİ OLUMLU ETKİLERİ

Feyza Melis Kösoğlu Uzman Klinik Psikolog

pandemiyle beraber zorluklar yaşayabiliyoruz. Teknoloji de, bu zorluklara karşı bize yardımcı oluyor. Pandeminin uzaması ve sokağa çıkma yasaklarıyla beraber birçok durum, zihinsel durumumuzu da etkiyebilmekte. Fakat insan olarak hepimiz oldukça yaratıcıyız ve bu yüzden bir şekilde bununla baş etmeyi de başarabiliyoruz. Örneğin, bir doğum günü kutlanacaksa Zoom üzerinden pastamızı kesiyoruz, tüm aile hep

Akıllı telefon kullanımı yalnızlık duygusuna pozitif etki yapıyor

Psikolojik olarak hepimiz beraber Zoom üzerinden doğum günü kutluyoruz.

AKILLI TELEFON KULLANIMIN PANDEMİ DÖNEMİNDEKİ OLUMSUZ ETKİLERİ Pandemi dönemi ile birlikte akıllı telefonların kullanımı da arttı. Akıllı telefonların kullanımlarının artması ile olumsuz etkileri de kişilerde daha fazla görülebilir hale geldi. Akıllı telefon kullanımı problem oluşturulabilecek bir şekilde telefon kullanımınızı tetikleyebilir. Bu durum birçok zihinsel sağlık sorunu ile ilintili olabilmektedir. Bu

www.yuksekteknoloji.tv

35


tekno psikoloji

sorunlar uyku bozuklukları, zayıf akademik başarı, kendini yalnız hissetme, endişe gibi zihinsel sağlık problemleri, üretkenlik kaybı gibi sorunlardır.

PANDEMİYLE BİRLİKTE DEĞİŞEN İŞ HAYATIMIZ Pandemi ile beraber iş hayatında da değişiklikler yaşadığımız için insan kaynakları gibi departmanlarda da yapay zekâ destekli programlar daha fazla kullanılabiliyor. Yapay zekâ net maaş, brüt maaş hesaplaması gibi hesaplamaları

yapabiliyor ve bu durum da insan kaynaklarında yer alan kişilerin kendi iş yüklerinin azalmasından dolayı iş ortamlarında daha güvenli ve kendilerini gerçekleştirebilecekleri bir ortamda yer alabileceklerini destekliyor.

AKILLI TELEFON ÜZERİNDEN SOSYAL MEDYA KULLANIMI BÜYÜK BİR ETKEN Pandemi ile beraber sosyal medyada geçirilen zaman da artmış bulunmakta. Sosyal medyada çok fazla

Telefon üzerinden sosyal etkileşim de bulunmak insanlara pozitif etki sağlıyor

zaman geçiren bireyler, sosyal medyanın olumsuz etkilerine maruz kalabilir. Örneğin, sosyal medyada geçirilen fazla zaman kişinin benlik algısını zedeleyerek, özgüvenini zayıflatabilir. Kişi kendi profili ile başkalarının profilini karşılaştırdığı durumlarda kişinin kendi hayatının otantikliğini kavraması zorlaşabilir. Kişi kendi hayatını başkalarının hayatı ile karşılaştırdığında, kendi hayatının biricikliği ve kendine özgü olan özellikleri kaybolabilir.

KAPANDIĞINIZI VE YALNIZ KALDIĞINIZI HİSSEDEBİLİRSİNİZ Kişiler pandemi döneminde günlük hayattan izole oluklarını hissedebilir ve hasta olma kaygılarından dolayı stres yaşayabilirler. Akıllı telefonlar aynı zamanda içerdikleri sosyal medya uygulamaları ve dijital

36

www.yuksekteknoloji.tv


medya araçları ile kişiler tarafından stresten kaçmak için de kullanılabilir. Bu durum kişilerde problem oluşturabilecek internet kullanımına yol açabilir ve sosyal medyayı stresli hayat durumlarından kaçmak amacıyla kullanabilir, bu da kişilerde olumsuz durumlar yaratabilir.

STRESİ AZALTMAK İÇİN İNTERNET KULLANIMI ARTIYOR Pandemi döneminde kişiler hissettikleri stresten dolayı,

özellikle stresli durumlarda duygularını düzenlemek ve hissettikleri stres düzeyini azaltmak için interneti kullanabilirler. Bu durum da, problem oluşturabilecek internet kullanımına yol açabilir ve kişilerin genel iyi oluş hallerinde bozulmalara yol açabilir. Problem oluşturabilecek telefon kullanımında kişiler, telefonu olmadan günlük hayatında işlevsellik bozulmaları yaşayabilir. Umarım bu makalem sizlere, akıllı telefon kullanımınız hakkında

Sosyal medya ve uygulamaları stres atılmasına yardımcı oluyor

bir içgörü sağlamış, akıllı telefonların hayatımızda nasıl olumlu ve olumsuz etkileri olabileceğini göstermiş; pandemi döneminde akıllı telefonları kullanım amaçlarını düşündürmüş, ClubHouse uygulaması gibi bir uygulamanın psikolojik izdüşümlerini keşfettirmiş, akıllı telefonların pandemi döneminde sizde yarattığı olumlu ve olumsuz etkileri fark ettirmiştir. Teknoloji ve psikolojiyi bir araya getiren köşemde sizlerle yeniden görüşmek üzere.

www.yuksekteknoloji.tv

37


tekno güncel

Direkt Satışın Önemi SON DÖNEMDE BİRÇOK MARKA, SATIŞLARINDA BÜYÜK KAYIPLAR YAŞADI Müşterilerin online yaşamaları hız kazanırken alışveriş alışkanlıklarında online alışverişin ağırlığı da çok hızlı artmaya devam ediyor. Covid19 salgını ile hızlı tüketim ürünleri satan markalar sinema, otel, restoran, alışveriş merkezlerinin kapanması

38

www.yuksekteknoloji.tv

ve spor müsabakalarının seyircisiz oynanması gibi nedenler ile satış cirolarında önemli kayıplar yaşadılar. Bu duruma örnek olarak Coca-Cola tüm dünyada Nisan 2020’de yüzde 20 oranında satış kaybı yaşadığını açıkladı. Coca-Cola’nın satışlarında tiyatrolar, sinemalar, restoranlar, müzikaller, maçlar, oteller ve havayollarının ne kadar önemli bir yeri olduğunu da görmüş olduk.

YENİ SATIŞ MODELLERİ

Dijitalleşmede son kullanıcıya direkt satış çok önemli

Bu açıdan alternatif satış yöntemleri ile artan online satışlardan pay alarak bu kayıp ciroları yerine koyabilmek için tüketiciye direkt satış yapabilmek daha da önemli bir hale geldi. Esasında tüketiciye direkt satış konusu salgın ile yalnızca hız kazandı diyebiliriz. Dijitalde satış ve pazarlama aktivitelerini verimli bir strateji ile yapabilmek için tüketici


Tunç Berkman

Verimli bir strateji oluşturabilmek, müşteri verisinden geçiyor.

medya platformları üstünden tüketicilerini tanımaya ve yaptıkları uygulamalarla onlarla ilgili daha fazla veriye ulaşmaya çalışmaya başladılar. Digital Shell’in yayınladığı rapora göre paketlenmiş hızlı tüketim ürünleri satan şirketler 2015 ile 2019 arasından 3.3 Milyar dolar yatırım yaparak son tüketiciye direk satış yapabilecekleri alternatif yöntemler üstünde çalışmaya başlamışlar. Bu yatırımı yapan markalar arasında Pepsico, Kraft Heinz ve Nestle gibi uluslararası büyük markalar var.

GDRP VE KVKK’YA ÇOK İYİ HAKİM OLUNMALI Tabi burada Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) ve Avrupa Birliğinin GDRP gibi uygulamaları onlara tüketici bilgisini toplamakta belli sınırlamalar getiriyor. Ayrıca KVKK nedeni ile perakende noktalarının tüketici bilgilerini üreticiler ile paylaşması oldukça zorlaşacağı için hızlı tüketim ürünleri satan markaların kendi veri tabanlarını oluşturması daha da önemli bir hale geliyor.

PAYLAŞIM KURALLARI DA DÜZENLENİYOR Tüketici bilgilerini toplamaya çalışan paketlenmiş hızlı tüketim markalarını bekleyen başka bir zorlukta Google, verisine sahip olmanın önemi son 10 senedir her sektör için çok fazla konuşulan ve çalışılan bir konu idi.

STRATEJİK NOKTALARIN ÖNEMİ BÜYÜK Hızlı tüketim ürünlerini satan bu firmalardan tüketiciye doğrudan satış yapmayı düşünenlerinin önünde birkaç tane önemli stratejik konu var. Öncelikle bugüne kadar ister online satış olsun ister fiziksel mağazalar üstünden satış olsun, son tüketiciye

hep farklı aracılar üstünden satış yaptıkları için ürünlerini tüketen müşterilerinin kim olduğuna yönelik bilgileri perakendecilere karşılaştırdıklarında oldukça zayıf kalıyor.

AÇIKLARIN KAPATILMASI İÇİN VERİLERE SAHİP OLMAK ÇOK ÖNEMLİ Son yıllarda bu açığı kapatmak için bazı paketlenmiş hızlı tüketim üreticileri veri toplamaya daha fazla yatırım yaparak özellikle sosyal

www.yuksekteknoloji.tv

39


tekno güncel

Safari ve Firefox gibi arama motorlarının 2020 itibari devreye almaya başladıkları ve 2023’te tamamen devreye girecek üçüncü parti cookie paylaşım kuralları olacak. Apple’da iOS14 ile tüketicilerin bilgileri üçüncü partilere karşı daha güvenli hale getireceğini duyurdu.

TÜKETİCİ İÇİN VERİ TABANI OLUŞTURULMALI Esasta bu yeni regülasyonlarla paketlemiş hızlı tüketim ürünlerini satan markalar için

40

www.yuksekteknoloji.tv

kendi tüketici veri tabanlarını oluşturmaları çok daha önemli hale geliyor. WPP grubun dünya eski CEO’su Martin Sorrell’de yeni şirketi S4 Capital’da verdiği bir konferansta, yeni jenerasyon üreticilerin ve girişimcilerin ürünlerini direkt son tüketiciye sattıkları iş modellerle piyasa girmeleri nedeni ile sektörün eski üretici şirketlerinin bu yeni iş modelleri ile rekabet edebilmek için direk tüketiciye satış alternatiflerini geliştirmesinin önemini vurgulamış.

FARKLI KAYNAKLARDAN GELEN BİLGİLER ÇOK İYİ DERLENMELİ

Sosyal mecrada veri toplamak ve bu veriyi doğru kullanmak gerekiyor

KVKK regülasyonu son kullanıcı verilerini toplamakta zorluklarından sadece bir tanesi diyebiliriz. Esas zorluk birden fazla kaynaktan gelen tüketici bilgilerinin tekilleştirmesi tarafında ortaya çıkacaktır. Bugüne kadar internet sitelerinden, sosyal medyadan, perakendecilerden ve medya planlama ajanslarının DMP’lerinden toplanan verileri anlamlı


bir şekilde birleştirerek, bir müşteri veri tabanı oluşturmak ciddi bütçeli ve zaman alacak bir çalışma olacaktır.

TÜKETİCİYE ERİŞİM ŞEKİLLERİ DE EVRİLİYOR Tüketicilerin bugüne kadar hangi ürünü ne şekilde alacaklarına ağırlıklı olarak perakendeciler yön verirken, dijitalleşen tüketici alışkanlıkları ile markalar artık çok daha fazla kendi ürünlerini alacak tüketici ile temasta olma imkanını yakalıyor. Üreticiler artık perakende noktasında ürününü ön plana çıkarmak için POS (Satış Noktası Bazlı) ticari pazarlama faaliyetleri yapmak ve/veya ister fiziksel ister Amazon gibi online perakendecilere reklam bütçesi vermek yerine tüketiciye direkt reklam yapmak gibi bir opsiyona sahip oluyorlar. Ek olarak üreticiler, verisine sahip oldukları müşterisinin cüzdan payından aldığı yeri artırma fırsatını yakalıyorlar.

SOSYAL MEDYA VE BU MECRANIN YAKIN TAKİBİ ÖNEM TAŞIYOR Üreticiler için tüketici verisini sosyal medyada dinleyebilmek, hem

tüketicinin kendi ürünleri ile ilgili değerlendirmelerini öğrenmek hem de aynı şekilde rakip ürünler hakkında düşüncelerini anlamalarını sağlıyor. Tüketiciye direkt satış sonucu, onlardan topladıkları birinci el bilgiler ile stratejik planlama, yeni ürün geliştirme ve tüketici ile duygusal bağ kurma konusunda çok önemli bir fırsata sahip oluyorlar. Ayrıca tüketici verisine bu detayda ulaşabilmek, markalara hangi kanal üstünden nasıl bir iletişim kurmaları gerektiği konusunda çok önemli bir iç görü sağlıyor.

ÖNEMLİ SORULAR VAR Bu noktada paketlenmiş hızlı tüketim üreticilerini üç önemli soru bekliyor. Birincisi, halen mal sattıkları dijital ve/veya fiziksel pazar yerlerine rakip olmak doğru mu? İkincisi, perakendecilere mal satmaya devam etmek zorunda oldukları için tüketiciye direkt satış yaparken nasıl bir stratejik denge kurmaları gerekli? Üçüncüsü, tüketiciye direkt satış yapabilmek için nasıl bir tedarik zinciri oluşturacakları?

PAZARIN DEV MARKALARI, TÜKETİCİLERİ YAKIN

OLARAK TAKİP EDİYOR

Reklam bütçesi yerine tüketiciye direkt reklam yapılması avantaj sağlıyor

Amazon, Migros, Walmart vb. perakendeciler satış noktaları üstünden tüketici taleplerini birinci elden takip ediyorlar. Hangi ürünlerin nasıl ve neden satıldığını topladıkları veriler ile analiz ediyorlar. Bu bilgileri kullanarak yaptırdıkları fason ürünler ile kendi markalarını yaratarak, paketlenmiş hızlı tüketim üreticileri ile rekabete çok önceden girmiş durumdular. Üreticiler ise, perakendecilere kendi markalarının satışı içinde bu derece bağımlı kalmaktan dolayı uzun senelerdir hep belli bir oranda rahatsızdılar.

PAZARLIK GÜCÜNÜ ARTIRABİLMEK ÖNEMLİ Global çaptaki büyük üreticiler, tüketici verisine kendileri sahip olarak bu rekabetçi piyasa koşullarında daha fazla bir pazarlık gücü yaratmaları gerektiğinin farkındalar. Bu kapsamda dijital dünyanın en önemli kaynaklarından biri olan tüketici verisine sahip olmak için oyunun kuralları kesinlikle yeniden yazılacak ve bu kurallar yazılırken yepyeni dengeler ortaya çıkacaktır. Perakendeciler ile üreticiler arasında kartların yeniden dağıtılacağı heyecanlı bir dönem bizi bekliyor.

www.yuksekteknoloji.tv

41


tekno sohbet

Ozan İnan

STRATEJIK DIJITAL DÖNÜŞÜM DANIŞMANI

ile Tekno Sohbet Bilişim ve teknoloji dünyasında uzun yıllardır yer alan tecrübeli bir isim olarak son yıllarda ortaya çıkan ve geleceği etkileyecek olan 3 gelişme sizce hangileridir? Hızla değişen bir dünyaya girdik. Bunlar devam edecek. Başında da son dönemde popüler olan

42

www.yuksekteknoloji.tv

metaverse var. Herkes çılgınca bunu anlamaya, fırsatları keşfetmeye çalışıyor. Metaverse’in güvenliği en önemli konu olacak. 2022’de blockchain’den çok söz edeceğiz. Aşıyı bulan Biontech firması gibi bio teknoloji firmaları yapay zekayı da kullanarak başta kanser, vb. hastalıkların çözümüne yönelik nanobot’ları kullanmaya başlayacağını öngörüyoruz. Daha birçok

gelişme olabilir, ama en önemlileri sağlık sektörü (healthtech), metaverse ve siber güvenlik alanında olacaktır.

Web 3.0 merkeziyetsiz bir internet altyapısı

Geçtiğimiz yıllarda oldukça fazla dile getirilen ve günümüzde popüler konuların gerisinde kalan siber güvenlik hakkında önümüzdeki yıllar


için neler söylemek istersiniz? Bugünkü dünyamızı web 2.0 üzerine tasarlamış durumdayız. Mevcut güvenlik teknolojilerimiz de web 2.0 ile hayatımızda. Web 3.0 merkeziyetsizin bir internet altyapısı olduğunu anlamak gerek. Hayatımıza metaverse’in girmesi artık lüks değil. Bugünkü siber güvenlik mantığının ve yaklaşımının sona ermesine ramak kaldığını düşünüyorum. Artık bütünsel bir bakış açısı ile yaklaşılacak. Bugün bir katman olarak görülen “siber güvenlik”, bütünsel bakış açısının bir parçası olacak ve ayrı bir başlık olmaktan çıkacak, altyapının parçası haline gelecek. Veri dünyasını bir masa gibi düşünürsek, masanın bacaklarından biri “blockchain tabanlı veri yönetimi “ olacak, yani yeni siber güvenlik bakış açısı ortaya çıkacak.

COVID-19 salgını ve sonrasındaki varyantlarla ilgili olarak markaların hem çalışanları hem de müşterileri için aldığı önlemleri yeterli buluyor musunuz? Burada markaların bireysel olarak çok da bir şey yapması mümkün değil. Küresel bazı önlemler alınıyor. Dünya neredeyse ahenk içinde davranıyor ve kurallar getiriyor. Ülkemizdeki şahıslar ve firmalar, dünyada verilen tepki ve benzeri faaliyetleri bakanlığın da yönlendirmesiyle uygular hale geldi. Bunlar yeterli mi? İnsanlık olarak bütünsel bakış açısından uzak durumdayız. Sonuçları ortadan kaldırma faaliyetindeyiz. Virüs nediri anlamadan, ona önlem alınabileceğini düşünenlerden değilim. Hiçbir ilacın tek başına kullanılarak bir hastalığın tedavi edileceğine inanmıyorum. Kökteki sebebi anlamadan tedaviyi

mümkün değildir. Dünya hâlâ anlık verilere bakarak bir şey yapmaya çalışıyor. Önümüzdeki yıllar içinde daha bütünsel bakış açısı, insanların gönüllerine yatacak ve fikirler üretecekler. Bir şey olmadan önce tedbirler alarak süreçleri daha kolay, sonuçları net olarak yöneteceklerdir diye düşünüyorum. Kısacası bütünsel veri yönetimi bu alanda da hayatımıza giriyor.

olarak düşünmek insanları yanıltabilir. Şu anda Hollywood ‘un “Matrix 4” yapımı vizyonda. Bir an için Matrix dünyasının gerçek olduğunu farz edin. Web 3.0 ile metaverse devreye girince, artık gerçek denilen kavramlar hissedebilir internet içinde yaşanacak ve “gerçek” nedir diye sorgulamaya ve hatta “gerçeklik” tanımını yediden kurgulamaya başlıyor olacağız.

Popüler bir konu olan ve ucu bucağı olmadığını bildiğimiz Metaverse tam olarak nedir? Ne ifade ediyor ve geleceğimiz için kritik olan noktaları nelerdir?

“Kripto Varlık” tam olarak ne manaya geliyor ve ne ifade ediyor?

Burası oldukça önemli. Metaverse kavramını çeşitli platformlarda anlatmaya çalışıyorum. Metaverse (sanal dünya) ve bugünkü dünya (gerçek dünya) gibi algılanıyor. Metaverse aslında “paralel evrenler” demek. Metaverse’ler dememiz gerekiyor. Bunun için de konuyu iyi anlamak gerekiyor. Bunun sayısı henüz belli değil (teorik olarak sonsuz sayıda olur). Hangisinin popüler olacağı da henüz belli değil. Kavram olarak “hissedilebilir internet dünyası” da denebilir. Beş duyumuzla gerçek saydığımız dünyayı, hissedilir internette (metaverse’lerde) tecrübe ediyor hale geliyoruz. Küresel olarak yapılan çalışmaların hepsi, çok sayıdaki metaverse’lerde bir araya geliyor olacak. Elon Musk’un “neuralink” projesini kimse metaverse ile ilişkili bir şekilde düşünmedi. İnsanların hislerini, düşüncelerini, hissedilir hale getirme teknolojisi Neuralink diyebiliriz. Biz dokunmadan dokunmayı, görmeden görmeyi yaşar hale geliyor olacağız (bu alanda hali hazırda görmeyi duymayı sağlayan teknolojiler de hayata girmeye başladı). Bugünkü gibi kafamızda canlandırdığımız bir alem

En önemli gelişmeler sağlık sektörü, metaverse ve siber güvenlik alanında olacaktır

Kripto varlık neden ortaya çıktı diye bakmak ve bütünsellik içinde düşünmek gerekiyor. Gidilecek dünyanın metavarse olduğunu ve bununu gerçeğin ötesindeki gerçek olarak hissedileceğini varsayarsak, o dünyayalarda da alışveriş, üretim ve kazanç ile kayıp söz konusu olacak. Kısacası, merkeziyeti olmayan ve hissedilen internet dünyalarında (bu dünyaların kavramsal adı metaverse) ortaya çıkan teknolojik (çözüm, araç, fikir, ürün, vb.) varlıklar blockchain (blok zincir) tabanlı (x marka teknoloji üreten bir şirketinin hisse senedi gibi düşünebilirsiniz) ise adı “kripto varlık” ve o dünyalarda alışveriş için kullanılan takas ve transferlerde kullanılan araca ise “kripto para” diyebiliriz. Varlık kendi kendine ortaya çıkmamış, metavarse içinde merkezi yönetimin olmadığı, merkezi bir aplikasyonun güdümünün olmadığı bir dünya hayal edince, burayı da merkeziyeti olmayan bir varlık piyasası olarak düşünmek gerek. 1984-85’te tasarlanan blok zincir tabanlı, tekil ve taklit edilemeyen varlıklara kripto varlık diyoruz aslında. Bugünkü “Kripto para” söylemi çok doğru değil. Para, bugünkü dünyada takas için kullanılıyor; yani şimdi gidip bu dünyada USD, TL,

www.yuksekteknoloji.tv

43


tekno sohbet vb. para ile tost alabilirsiniz. Örneğin; “DogeCoin” ile henüz (Tesla hariç) bu dünyada bir şey alıp satamazsınız. Demek ki, henüz bu dünyada para kabul edilmiyor. Hisse senedi gibi de düşünebiliriz. “x” lot, YBANK hissesi ile de tost alamazsınız. Bu kripto varlıkların çoğunluğunun ardında teknoloji tabanlı bir fikir, proje ve çözüm var. Bu projelere inananların gerçek dünyadaki parayı o projeye transfer edip aldığı (blok zincir ile güvenliği sağlanmış) hisseye de “Kripto Varlık” diyoruz. Kısacası, Bitcoin (BTC) hiçbir zaman USD gibi bir para demek değildir. Bitcoin, “X” USD kadar değeri olan ve Facebook’un hissesi gibi bir varlıktır. Bir paralel evren/ dünya kurgulayın, örneğin adı da Facebook’un Metaverse projesi “Horizon” olsun. Burası Facebook sanal dünyası ve o dünyada tost almak için Facebook Horizon hissesi (Örneğin adı LİBRA) vererek ödeme yaptığınızı düşünün. Bunu yapabildiğiniz anda, o metaverse’te takas için kullanabildiğiniz kavrama Kripto para diyebiliriz.

Dünya ekonomisinin özellikle salgın sebebiyle inişli çıkışlı bir grafik izlediği günümüzde, kripto varlıkların önümüzdeki dönemde hangi noktada konumlandırılacağını düşünüyorsunuz? Elektrikli araçtan söz edelim. Son dönemde elektrikli araçlar Tesla ile ünlendi. Adının neden Tesla olduğunu kimse araştırmadı bile. Tesla bugün, teknolojinin atası kabul edilebilecek Nicola Tesla’nın zamanında icat ettiği bir ürünü kullanıyor. Otomotiv dünyasının en büyüklerinden Ford, 1900’lerin başında benzinli araç üretimini ön plana çıkarmayı tercih etmeseydi, yüz yıldan daha önce elektrikli araç

44

www.yuksekteknoloji.tv

yapılabildiğini ve kullanıldığını biliyor olurduk. Tesla ise, yakın tarihte elektrikli araçlar üretmiş bir marka diyebiliriz. Tarihi biraz araştırınca, vakti gelmeden önce (dünya, insanlar, ekonomik koşullar, vb.) hazır olmadan yapılan keşiflerin çoğunun 100-150 yıl sonra değerlendirilmek üzere rafa kaldırıldığını görüyoruz. Örneğin; ambargo nedeniyle bazı ülkelerle para transferi yapmak finansal/bankacılık sistemi vesilesiyle mümkün değildir. Kapalıçarşı’da bazı kuyumcular vardır ve bazı ülkelerle ticaret yapınca, o ülkeden aldığın şifreli bir kağıt parçası ile Kapalıçarşı’daki kuyumcudan paranı tahsil edersin. Bu tarihte haçlı seferlerinde şovalyelerin kullandığı para transfer sistemidir. Kısacası, finans sistemine dahil olmadan şifreli para transferi (bugünkü popüler adı “kripto para”) bugünün konusu değil. Eskiden beri var. Bugünkü insanlık, yaşamını hem metaverse’lerde hem de alıştığımız 3 boyutlu/fiziksel dünyada devam ettirecek. Metaverse’de insanlar işe gidecek, orada kazanılan kripto para gerçek dünyada kripto varlığa dönecek ve bu varlık bu dünyada borsalarda takas edilerek 3 boyutlu dünyanın para birimlerine çevrilebilecek. Böylece market harcamasını dahi ister BTC ister TL ile yapabileceğiz.

Kripto varlık kullanımında dikkat edilmesi gereken önemli noktalar nelerdir? Hollywood’un geleceğe dair öngörüsü her zaman vardır. Ancak bazı senaryoların hayata geçmesi zaman alır. Örneğin; Matrix, Avatar, Evrim, I-land, West World, vb. yapımlar yıllardır var. Bu senaryoların günlük hayatın parçası olabilmesi için işlemcilerin hızının artması gerekiyordu. Zira

Kripto Varlık ve Kripto Para arasındaki fark çok iyi ayırt edilmeli

daha gerçekçi ve dinamik bir senaryo için “Anlık veri”yi çok hızlı işlemek gerekiyor. Bu senaryoları sinemada izlerken o gün için gerçek olmadığını düşünüyorduk. Matrix’in ilk anlattığı hikayeyi (1999) bugün metaverse’te 21 yıl sonra ancak yaşamaya başladık ama hala filmdeki senaryodaki teknolojik kapasitede değiliz. “Evrim” adlı (2014 yapımı) bir film var Johnny Depp’in başrolü oynadığı filmde Depp bir profesörü canlandırıyor. Kuantum bilgisayarına insanların hislerini aktarmaktan bahsediyor. Film 7. Dakikadında , Elon Musk, filmde izleyiciler arasında görülüyor. Ama Elon Musk bugünlerde ( 2019 temmuz ) Neuralink’ten daha yeni söz ediyor. Bugün Hollywood filminin bir belgesel olduğunu izliyoruz. Eski filmleri bugünkü bilinçle bir daha izlemek lazım. Biz bugün, filmlerde anlatılan bilimin geldiği noktayı ancak anlayabilir hale geldik. Bugünkü kapitalist sistemin koşuşturmasında Hayal kurmak kolay değil. İnsanoğlu genelde 7 yaşına kadar hayal kurabiliyor. Ama çoğularımız, çocuklarımıza hayal kurduğu için inanmıyoruz, hayalperest diyoruz. Bugün hayal zannedilen , bu dünyada kurulabilen ( gerçek) versiyonuna metaverse diyoruz. Google Earth’ın üç boyutlu haline metavarse zannediyor çoğunluk. Hayır bu değil. Daha fazlasını hayal edin...Facebook’un versiyonu da bunlardan biri olacak. Kendi iç dünyamızda kaç tane biz var, kaç tane aplikasyon düşünüyoruz diye bakarsak, hepsi farklı bir alem aslında. Bir yerde eş, bir yerde iş, bir yerde arkadaş olacağımız metaverse alemleri olacak. Bugün birçok metaverse olması da insanların bir sonraki aşamaya geçmesi için bir hazırlık ortamı aslında. Şu an aslında insanların hazırlandığı dönemin başındayız. Bir gün Matrix aslında gerçek’miş diyeceğiz.


Matrix’in kurgulandığından daha iyi bir dünyalar serisi yaşarız umarım. Hollywood filmleri, Facebook’un META adını alması ve diğer konular... Bunlar uzun zaman önce tasarlanmış. Bu bir komplo teorisi değil. İmkansız sadece aşılması için gereken bir hedeftir. Johnny Depp bir filmde Neuralink’i anlatıyor ve bugün karşımıza geliyor. Kullandığımız teknolojilerin ilk adımlarının ne zaman atıldığını kimse araştırmıyor. Tahminlere göre bir tarih veriliyor daha doğrusu tarih yazılıyor. 12-13 aile bu işi yönetiyor diye komplo teorisi anlatmayacagım, bence 12-13 aileden daha fazlası var. “İnception” filmindeki gibi bunları tasarlayanlar var. Aklımıza sığmayınca da buna komplo teorisi diyoruz. Söylediklerimiz çok önceden planlanmış , vakti gelene kadar servis edilmeyen rafta uzunca yıllar 100-150 sene bekleyen projeler… İnsanların alabileceğinin verildiği bir dünyadayız. Senin hacmin kadar bardağına su dökülen bir dünyadayız. Biz belli bir bilinç seviyesine gelene kadar gerçek olan şeyler komplo teorisi olarak kalıyor. Bardağın hacmi büyüyünce biraz daha su veriliyor ona. Bugün, her yıl, bir önceki yıla göre, birim zamanda erilebildiğiniz veri mikta fazla arttı. Kaynaklara erişim teknolojisi geldi. Ulaşamadığımız bilgilere kendimiz erişme lüksünü kazandık. Sır bu yüzden “Zaman” hızlanmış gibi hissediyoruz... Dünyada bir çip krizinin olması bile metaverse’ün hayatımıza birden girmemesi için, işlemci gücünün planlanan zaman dilimi içinde insanlığın eline geçmesinine sebep oluyor. Dünyada genel olarak üretimle ilgili kriz var mı gerçekten? talepler azalmışken çip krizi ortaya çıkması normal

mi? Talep azalmışken Fabrikaların çip üretim fazlası olması gerekmez miydi diye sorgulamıyor kimse?

Son dönemin bir diğer öne çıkan konusu ise NFT olarak görülüyor. NFT nedir ve sizce tam olarak ne ifade ediyor? İkizi olmayan tekil olan şifrelenmiş iz demektir. Bu parmak izi gibidir, DNA gibidir. NFT’si size ait olan şey, neyin DNA’sını temsil ediyorsa , o şey size aittir. Küresel, global bir platformda ( blok zincir kullanılan ) geçerliliği olur. NFT’ler bugün insanları metaverse kavramına alıştırmak için kullanılıyor. Düşünün, “X Metaverse” ünde kendimi temsil edecek bir Ozan İnan ( dijital ikizim denilen avatar ) yarattım. Metaverse’deki avatarımı NFT’lemem lazım ki o metaverse’te benim ben olduğumu ispatlayabileyim. Kısacası , NFT, metaverse dünyasında bir varlığın sizin olduğunu ispat etmeniz için kullanılan blok zincir tabanlı şifredir , taklit edilemez, değiştirelemez, yok edilemez. Bugün dijital ikiz için NFT alımı konusunda in çok söz edilmiyor, insanlar panik yapmasın diye. O nedenle çizgi film karakterleri ya da tablo ( vb sanat eseri)gibi konularda satış faaliyeti ile insanlar NFT kavramına alıştırılıyor. Örneğin, metaverse’de arsa alırken de kullanılan bir NFT denebilir... o metaverse’te tapu yerine kullanılıyor...

NFT nasıl alınır? Kişilerin, kimlik/ dna vb temsili için NFT satışı henüz yok... zira kaç metaverse ‘te yaşayacagını bilmeden o metaverse dijital ikiz yaratmak ve NFT’sini almak saçma olurdu... Profilinizin ( Avatar) NFT’sini alma imkanı oyun şirketleri ile var aslında... ama bu bir dijital ikiz değil, anime bir karakter ve sizin 3 boyutlu görselinize benzemiyor... Ama

Metaverse, aslında paralel evrenler demek

birgün metaverse’lerde işe gideceğiz. O işe giderken kendi varlığının sana ait olduğunu kanıtlamak için NFT gerekecek. Örneğin, Hollywood bir meraverse çıkarsa ve Brad Pitt’in dijital ikizinin NFT’sini almayı başarırsan Brad Pitt’in o metaverse ‘teki haklarının tamamı senin olur. Tüm geliri sana ait okur... Bugün bir arsanın veya mesela Topkapı Sarayı’nın satıldığı metaverse’’lerden birisinde o parsel’i alırsan sadece o metaverse’teki alıcıya satabilirsin. Bugün Facebook , metaverse’ü Horizon, Kanada ve Amerika’daki facebook müşterilerin hizmetinde. Ama her ülkeden erişim sağlanmıyor... daha ana oyuncular sisteme girmedi diyebiliriz. Hangi metaverse’lere taşınmalıyız / yaşamalıyız noktasına gelebilmemiz için henüz metaverse sayısı yeterli değil , artmasını beklemek mantıklı olabilir...bu yüzden bugünkü opsiyonlar arasından tahminde bulunmak çok doğru değil ve zor... bu dünyada çok da kolay kazanılmayan parayı bilinçsiz yatırımlar ile çarçur etmemek için en akıllıca yol, o dünyaların ( metaverse) regülasyonlarının kurallarının çıkmasını beklemek daha iyi bir fikir olabilir.

Son olarak neler söylemek istersiniz? Yoğun bir bilgi bombardımanı var. Bugün bildiğimiz her şeyi bir kenara bırakıp, bizim çocuk gözü ile baktığımız ( 15 yaş altındaki) bireyleri çok daha fazla dinleme zamanı. Onlar bu dünyayı yakından biliyor. Çocuklarımızı daha yakından dinleyelim, zira Gelecek çocukların hayallerindeki gibi şekil almaya başlıyor...

www.yuksekteknoloji.tv

45


teknoloji rehberi

Sony PlayStation 5 Dualsense Cosmic Red

Apple iPhone 13 Pro Max 256GB

Samsung Smart Keyboard Trio 500 Beyaz

Poco X3 Pro 8 GB Ram 256 GB

Samsung Galaxy Tab S7 Plus T970 Rose Gold

Apple Watch Series 7 Red Product 41mm

Amazfit T-Rex Camo Green

46

www.yuksekteknoloji.tv

Logitech G102 Gaming Mouse Mavi


WD My Passport 500GB SSD 1000MB/S

Huawei FreeBuds Pro Carbon Black

Sony Extra Bass Bluetooth Speaker Mavi

Spigen S550W Led Işıklı Selfi Çubuğu

Adata Qi Sertifikalı 10W Kablosuz Hızlı Şarj Standı

Samsung HS130 Kulakiçi Mikrofonlu Kulaklık

Samsung Z Flip Gümüş Deri Kılıf

Naughty Dog Uncharted Legacy Of Thieves Collection PS5

www.yuksekteknoloji.tv

47


tekno ünlü

Erkan Güleryüz ile Tekno Ünlü Pandeminin etkisiyle tüm dünya için oldukça sıkıntılı bir dönem içerisindeyiz. İçinde bulunduğumuz bu zorlu dönemde en çok nelere dikkat ediyorsunuz

48

www.yuksekteknoloji.tv

ve bu dönemde sizce en çok nelere dikkat edilmeli? Aslında gelişen durum pandeminin başından beri benim için hep aynı seyretti. Çok şükür hiç hasta olmadım ve en dikkat ettiğim şeyler

kişisel hijyen, maske ve mesafe kontrolü oldu. Sanırım biraz da şansınız varsa ve farkındalığınızı yüksek tutarsanız yeterli olabilir.

İş ve özel hayatınızda yer alan teknolojik


kullandığım uygulamalar. İş ile ilgili müzik programım logic pro ve yine iş ile ilgili final cut pro en çok kullandığım programlar diyebilirim.

artık hayatımızın ve işimizin bir parçası haline geldi. Önümüzde ki yıllarda da azalarak değil, artarak devam edeceğini düşünüyorum.

Sosyal medyayı aktif olarak kullanıyorsunuz, peki sosyal medyaya olan bakış açınızdan biraz bahseder misiniz?

Teknoloji ve bilişim alanındaki gelişmeler bir sanatçı olarak sizi etkiliyor mu? Teknolojiye olan bakış açınızı bizimle paylaşır mısınız?

Bence çok faydalı, kitleniz ve sizi sevenler ile sürekli bir iletişim halindesiniz. Zaman zaman yoruyor olsa da,

Caner Ural

Teknoloji, yaşadığımız bu hayat şartlarında olmazsa

ürünler içerisinde yer alan ve en sık kullandığınız uygulamalar hangileri? Tabiki herkes gibi en çok kullandığım teknolojik ürün akıllı telefonum. Instagram, Twitter, Whatsapp en çok

www.yuksekteknoloji.tv

49


tekno ünlü

olmazımız oldu diyebiliriz. Bu duruma karşı koymak, “ben teknoloji sevmiyorum” demek biraz saçma olur. Teknolojiyi her alanda kullanıyoruz ve bu durum her geçen daha da fazla hayatımıza giriyor. Elbette sahnede canlı olarak insanlar ile birebir iletişim içinde olmanın yerini hiçbir şey tutamaz. Ancak bir yandan

50

www.yuksekteknoloji.tv

da, iletişim araçları ve bazı uygulamalar ile konserler verilmeye başlandı. Aslında bu durum beni biraz korkutuyor diyebilirim. Henüz kendimi bu kadarına hazır hissetmiyorum.

Sosyal medyanın müzik dünyası, dizi ve filmler üzerinde pozitif bir etkisi olduğunu

düşünüyor musunuz?

En yeni ve güncel teknolojik ürünleri takip ediyor ve kullanıyorum

Kesinlikle pozitif etkisi olduğunu düşünüyorum. Şöyle söyleyeyim, son dönemde karşıma çıkan neredeyse tüm film veya şarkıları sosyal medya üzerinden görüyorum ve ilgimi de çekiyorsa, bir şekilde ürüne ulaşabiliyorum.

Teknoloji her gün daha


da farklı bir noktaya gidiyor. Teknolojiyi izlerken “keşke hemen gerçekleşse” diye düşündüğünüz bir gelişme var mı?

Dünyada yaşanan teknolojik gelişmeleri gözlemlediğinizde, yaşanan gelişmeleri kendi pencerenizden nasıl değerlendirirsiniz?

Bu soruya net bir cevap bulamadım desem yeridir. İlk olarak çok bilim kurgu şeyler geldi aklıma, ama biraz daha düşününce hastalıklar üzerinde bence bir an evvel çok daha etkili bir teknoloji olabilir kanaati içimde uyanıyor.

Teknolojiyi insanlık yararına kullanmak ile ilgili her yenilik beni çok mutlu ediyor. Geri dönüşümsel ve gezegen açısından yeni ve olumlu teknolojileri takip etmeye çalışıyorum. Bu konuyla ilgili haberleri de takip ediyorum. Diğer yandan bu teknolojinin silah ve benzeri alanlarda da gelişiyor olması beni bir o kadar da endişelendiriyor. Gezegenin yok olduğunu görmek, adım adım sona gidiyor olmak çok üzücü. Umarım teknolojiyi sadece insanlık, tüm yaşam ve canlılık adına kullandığımız günleri karşılarız.

Teknolojik ürünleri kullanırken en çok dikkat ettiğiniz özellikler veya olmazsa olmaz dediğiniz özellikler nelerdir? Benim için sanırım hangi teknolojik ürünü kullanırsam kullanayım güncellik, yenilik ve en son sürüm gibi bir takıntım var. Hangi yazılım ya da donanımı kullanırsam kullanayım, güncel ve hızlı olması benim için yeterli.

Müzik dünyasında başarılı bir kariyere sahip olduğunuzu biliyoruz. Müzik sizin

Kullandığım ürünlerin güncel, hızlı ve stabil olmasına çok önem veriyorum

için tam olarak ne ifade ediyor? Tek kelime ile ifade edebilirim o da “HAYAT”. Çünkü kendimi bildim bileli sadece bunun için yaşıyorum.

Önümüzdeki günler için geliştirme aşamasında olduğunuz projeleriniz var mı? Evet, bir çok proje var. Yakın tarihten bahsetmek gerekirse, minimal albümün dördüncü teklisi geliyor. Sonrasına da bakacağız…

www.yuksekteknoloji.tv

51


tekno dijital

Dijital Dönüşümün Hayatımıza Etkisi DİJİTAL TEKNOLOJİLER HER GEÇEN GÜN DAHA ÖNEMLİ HALE GELİYOR Korona ile mücadele ettiğimiz şu günlerde dijital teknolojiler önemini bizlere tekrar tekrar hatırlattı. Dijital teknolojiler, servisler olmasa bu süreçte işlerimizi devam ettirmek ve iletişimimizi kesintisiz bir şekilde sürdürmek mümkün olmayacaktı. 2021 yılına yaklaşırken, şu gerçek de kendini oldukça somut bir biçimde göstermekte; önümüzdeki dönemde de dijital dünya gelişmeye

52

www.yuksekteknoloji.tv

devam edecek, teknoloji sürekli yanımızda olacak ve her sektörün dijitalleşmesi hızlanacak.

GELECEĞİN GÜNDEMİNDE DİJİTAL DÖNÜŞÜM VAR Bu nedenle, dijital dönüşüm 2021’de de yönetim kurullarının ve CEO’ların en öncelikli gündemlerinden biri olmayı sürdürecek. Ancak, dijital dönüşüm stratejilerini belirlerken, bu sürecin kapsamlı bir değişim ile uzun bir yolculuk olduğunu

Ergi Şener

unutmamak gerekiyor. Bununla ilgili olarak geçen ay yayınladığım makalemde, dijital dönüşümün hareketli bir hedef olarak sürekli gelişen, değişen ve güncellenmesi gereken bir strateji olarak ele alınması gerektiğine değinmiştim. Dijitalleşme, bir şirketin ürün ve servislerini nasıl tasarladığı, nasıl geliştirip, ürettiği, satış noktalarına nasıl ulaştırdığı gibi süreçlerin tümünü değiştirirken; aynı zamanda iş süreçlerinin, iş modellerinin, yönetimsel süreçlerinin, bilgi


eklenince, oldukça çarpıcı sonuçları da beraberinde getirmekte. Bu makalemde dijitalleşmenin hayatımızı etkileyen örneklerini sizlerle paylaşacağım.

ÇOK KONUŞULAN “DİJİTAL YIKIM”

sistemlerinin ve organizasyon yapısının da yeniden tasarlanmasını gerektirmekte.

GELECEĞİN ÖNGÖRÜLERİNİ İYİ ANLAMAK GEREKİYOR Cisco’nun öngörüsüne göre, bugün faaliyet göstermekte olan işletmelerin % 40’ı gelecek on yıl içerisinde yok olacak. Bunların %70’i kendilerini dijital olarak dönüştürmeye çalışacak, ancak süreç içerisinde yalnızca %30’u başarılı olabilecek.

TEKNOLOJİNİN HIZLI EVRİMİ DİJİTAL DÖNÜŞÜMÜ ATEŞLİYOR Yeni teknolojiler ve bu teknolojilerin tetiklediği dijital dönüşüm, müşteri beklentilerini de değiştirerek, işletmeleri müşterilerin yeni beklentilerini karşılamaları doğrultusunda çözümler sunmaya zorlamakta. Yeni çözüm arayışları, müşteri deneyiminin doğru kurgulanması ve dijitalleşmenin sağladığı değer teklifleri de

Her sektörün dijitalleşmesi kaçınılmaz olacak

Dijitalleşme ile en çok karşımıza çıkan endişelerden bir tanesi ileride pek çok sektör ve meslek alanının “digital disruption” (dijital yıkım) karşısında yok olacağı. Bu doğru bir endişe, ancak farklı bir bakış açısını da unutmamak gerekiyor. Dijitalleşme aslında sektörleri zorluyor ve değişime sürüklüyor, bu değişime ayak uyduramayanlar yok olup gidiyor. Ancak sektörler tamamen yok olmuyor, aslında şekil değiştiriyor. Örneğin sanal gerçeklik (VR - virtual reality) ile sinema endüstrisi, mobil uygulamalar ile bankacılık, sürücüsüz araçlar ve enerji sektörünün etkisi ile otomotiv ciddi bir dönüşüm geçiriyor. Bununla birlikte, bu

www.yuksekteknoloji.tv

53


tekno dijital

sektörler faaliyet alanlarını sürdürmeye devam ediyorlar. Bu değişim karşısında yeni gelişen ve oluşan ihtiyaçları analiz ederek, bunlara yoğunlaşan şirketler başarı kazanıyor.

GELECEK DÖNEMDE MESLEKLER DE BU DEĞŞİMDEN ETKİLENECEK Gelecekte açık bir şekilde, tehdit altında olan bir meslek alanı da avukatlık. IBM’in sahip olduğu ve dünyanın en

54

www.yuksekteknoloji.tv

büyük yapay zeka (artificial intelligence) platformlarından bir tanesi olan Watson hukuki danışmanlık süreçlerinde %90’a yakın bir doğruluk oranı sağlarken, bu oran gerçek avukatlarda %70’ler seviyesine düşmekte. Bu nedenle, avukat olmayı düşünenler varsa, farklı bir mesleğe yönelmeleri yararlı olabilir, çünkü ilerleyen dönemde avukatların %90 oranında azalacağı düşünülüyor, kalanlar ciddi anlamda uzmanlığı bulunan duayenler olacak.

TİCARETİN DEĞİŞEN YÜZÜ ÖNE ÇIKMAYA BAŞLAYACAK

Dijital dönüşüm için uzun bir yolculuğa hazır olmalı

Tek bir araca sahip olmadan dünyanın en büyük taksi firması olmayı başaran Uber, “sharing economy” (paylaşım ekonomisi) modelinin öncülerinden olmayı sürdürüyor. Benzer bir model ile Airbnb, tek bir konuta sahip olmadan dünyanın en büyük konut sağlayıcısı durumuna geldi. Ancak, dijital dönüşüm teknolojinin


getirdiği tsunami ile birlikte sürekli yeni iş modellerine ve süreçlere adaptasyon ihtiyacını da ortaya koymakta. Bugün Uber, kendi sürücüsüz araçlarına yönelik çalışmalar gerçekleştirdiğini resmi olarak açıkladı, hatta bu yıl içerisinde sürücüsüz Uber araçlarını görmeye başlayacağız. Bu noktada, Uber’in araç sahibi olarak, modelini değiştireceği de ortaya çıkmış oldu.

UBER VE SÜRÜCÜSÜZ ARAÇ DENEYİMİ GÜZEL BİR ÖRNEK OLACAK Uber’in de çalışmalarını yoğunlaştırdığı gibi 2021 yılında sürücüsüz araçların artık hayatımıza girmeye başladığını göreceğiz. Uber gibi paylaşım ekonomisi üzerine kurulu firmaların sayılarını artırarak, günümüz

bağlantılı müşterilerin ihtiyaçlarını karşılamaları, araç sahipliğini de ciddi anlamda azaltmakta. Bugünün çocuklarının ileride araç sahipliği, hatta ehliyet sahipliğinin önemli bir oranda azalacağı öngörülüyor. Yeni jenerasyonlarda daha az şeye sahip olup, ihtiyaç anında daha çok kiralama eğilimi ortaya çıkmakta.

FARKLI MÜŞTERİ PROFİLLERİ OLUŞUYOR Yeni jenerasyonlardan söz etmişken, yeni nesil müşteriler artık, “connected&integrated” (bağlantılı ve bütünleşik) müşteriler. Tek kanaldan, çoklu kanala geçiş yapan müşteriler kanal bağımsız olarak, aynı deneyim ile ihtiyaçları anında ve istedikleri cihaz üzerinden işlemlerini gerçekleştirmek

Gelişen teknoloji, markaların stratejilerini de etkiliyor

istiyorlar. Bu bakımdan, “omni-channel” stratejisinin günbegün daha fazla önem kazanması ile birlikte bu alanda doğru strateji ile çözüm sağlayabilen firmaların rekabette öne geçmesi bekleniyor. Tek başına fiziksel ya da e/m-ticaret analizi yapmaktansa, bütünleşik olarak müşterinin tercih ettiği tüm kanalları inceleyerek, müşteri ile iletişimi tercih edilen kanal üzerinden gerçekleştirmek gerekiyor.

KAMPANYALAR DAHA ESNEK BİR HAL ALIYOR Firmalar artık ruh halinize ve “mood”unuza göre kampanyalar tasarlamaya başladı. Önümüzdeki yıllarda yüz ifadesinden yalan söylenip söylenmediğini anlayabilen uygulamalar olacak.

PARA BİRİMLERİ ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEM ÇOK KONUŞULACAK Son dönemlerde en dikkat çeken trendlerinden biri olan “crypto-currency” (yeni nesil dijital para birimleri) popülerliğini sürdürmeye devam edecek. 2021 yılında da pek çok hükümet kendi sanal parasını çıkarmak üzere çalışmalar gerçekleştirecek. “Crypto currency”lerin ileriki dönemlerde öncelikli para birimleri olması bekleniyor.

www.yuksekteknoloji.tv

55


tekno gündem

Teknoloji Artık Çok Yakınımızda ETKİNLİKLERİN STRATEJİLERİ DEĞİŞTİ Pandeminin en büyük etkilerinden bir tanesi fiziksel etkinlik ve fuarları gerçekleştirememek oldu. Aslında yaşadığımız bir sosyal mesafe olarak rahatlıkla tanımlanabiliyor. 2020 Mart ayından sonraki süreçte etkinlik ve fuarların yerini dijital etkinliklerin aldığını gördük. Etkinliklerde

56

www.yuksekteknoloji.tv

genellikle iki tane konuya odaklanıyorduk. Bunlardan bir tanesi bilgi alma, diğeri ise tanışma. Dijital etkinlikler bilgi alma ihtiyacımızı çözdü, ama. Youtube canlı yayınları, zoom toplantıları yeni hayatımızın kopmaz bir parçası haline geldi. Bu dönemde sürekli bilgi aldığımız ve dinlediğimiz yüzlerce etkinliğe katıldık.

GERÇEK FUARLAR YERİNE SANAL FUARLAR

Uygulamaların yönlendirmesi de önemli

Pandemi döneminde sanal fuarlara katılmaya başladık. 3 boyutlu stand alanları, otellerin modellemelerinin yapıldığı, tasarımı bol alanlara giriş yaptık. Burada da değişmeyen tek şey, o kadar caf caflı dijital alanlara girsek de yaptığımız yine 2-3 kişinin konuştuğu panellere katılmak


gün teknolojinin, insanların bu ihtiyacını çözmesi yönünde gelişmesi ile yeni araçlar ortaya çıktı. Bu araçlardan en önemlisi dijital etkinlik platformları oldu. Son 6 ayda 2 milyar dolar değerlemeye ulaşan hopin.com’u, Türk mühendislerin yazılımını ortaya çıkardığı Finlandiya merkezli dealroomevents. com’u bu örnekler arasında gösterebiliriz.

FARKLI VE HİBRİT OLAN PLATFORMLAR ORTAYA ÇIKMAYA BAŞLADI Bu platformlar, tek taraflı video izlemeden, katılımcıların pasif dinleyici olmalarından çok daha ötesini sunmaya başladılar. 360 derece bir etkinlik yönetim platformu olarak davranmaya başladılar da diyebiliriz. Bu platformların ana özelliklerini sıralamak gerekirse; - İnsanlar profilleriyle kaydolup, hem kendilerini

Ömürden Sezgin

360 derece platformlar hayatımıza giriyor

diğer katılımcılara göstermeye başladılar hem de diğer katılımcıların onları görmesini sağladılar. - Katılımcı listelerinden, ilgilendikleri kişilere toplantı davetleri atmaya başladılar. - Lobi alanları olan platformlarda, rastsal bir şekilde masalara oturup yeni insanlarla tanışma imkanı yakaladılar. - AI teknolojilerinin daha fazla kullanılmasıyla, kendilerine daha uygun kişilerle görüşme ve toplantı yapma imkanı elde ettiler.

İŞ ODAKLI TANIŞMA VE BUNUN FİNANSAL BEDELİ Avrupa’da yapılan etkinliklerde, her iş odaklı tanışmanın yarattığı finansal değerin 2.000 euro olduğu tahmin ediliyor. Bu dönemde dijital etkinlik platformları üzerinden tanışanlar da benzer bir değeri yaratma imkanı elde ettiler. Türkiye’ye baktığımızda yeni yeni gelen bu sistemde, iki kişinin tanışmasından doğan iş hacminin ortalama 5.000 TL olduğunu söyleyebiliriz.

oldu. Aslında bir anlamda, youtube yayınlarının etrafı pahalı tasarımlarla giydirildi de diyebiliriz.

DİJİTAL ETKİNLİK ÖNEMLİ BİR ARAÇ HALİNE GELDİ Bu dönemde asıl istenilen, bilgi almaktan öte, insanların tanışma ihtiyacını çözecek yeni teknoloji ve yazılımlara ihtiyaç duymasıydı. Her geçen

www.yuksekteknoloji.tv

57


tekno gündem İMKANLAR OLDUKÇA GENİŞ Yaratılan iş yapma değerinin yanında, iş ortağı bulma, yeni fikirler edinme, yeni çalışanlar bulma ve hatta sosyalleşme de tanışma odaklı platformların insanlara bu dönemde sunduğu imkanlar arasında gösterilebilir.

58

www.yuksekteknoloji.tv

FARKLI STRATEJİLER İLE İNTERAKTİF OLABİLMEK ÇOK ÖNEMLİ Özetle, bundan sonrası için klasikleşen diye tanımladığımız tek taraflı dijital panel ve konferanslardan, hızla youtube canlı yayını modundan sıyrılıp, dinleyicileri

Hibrit etkinlik dönemi bir süre daha kalıcı olacak

de aktif hale getirecek bir yapıya bürünmeleri gerekiyor. Bu ihtiyacı, yani dinleyicilerin de aktif olarak konuşmaya katılma ihtiyacını son dönemde Clubhouse uygulaması da net bir şekilde gösterdi. Açıkçası pandemi öncesi döneme göre bu dönem iyi kurgulandığından


“tanışma”nın çok daha etkili ve fayda yaratan bir şekilde ilerleyeceğini düşünüyorum. Bu dönem uzadıkça da, insanlar kilometrelerce yol gitmeden hayallerindeki iş ortağına, yatırımcıya, fikir sahibine daha rahat ulaşabilecekler.

Baktığımız zaman, etkinliklere katılan bizler için tek taraflı dinleyici olmak yerine, “vakit, tanışma vaktidir” diyorum ve siz değerli takipçilerimle buluşmaktan mutluluk duyduğumu eklemek istiyorum.

Yüz yüze sohbet etme isteği ortaya çıkıyor

www.yuksekteknoloji.tv

59


tekno oyun

Yeni Dönemin Popüler Oyunları Tam kapanma, kısıtlamalar ve yeni varyantlar evde uzun süreler geçirdiğimiz bir süreçten geçtik ve halen de geçiyoruz. Bu süreç içinde film izleme platformlarında da izleyecek bir şey bırakmadıysanız, sizin için hem tek başınıza hem de başkalarıyla birlikte

60

www.yuksekteknoloji.tv

oynayabileceğiniz harika oyunlar derledim. Bu sayımızda sizleri ekranlara kilitleyecek, kısa bir süreliğine de olsa Covid-19 sıkıntılarını unutturarak, evde geçirdiğiniz günleri eğlenceli kılacak birbirinden harika 5 oyunu sizlerle paylaşıyorum.

LITTLE NIGHTMARES 2

Gözlere hitap ettiği kadar duygulara da hitap eden Little Nightmares 2

Harika grafiklerden bahsetmişken, sanat yönetimi ile hem göz zevkimizi hem de oyun zevkimizi zirveye çıkaracak bir başka oyun da Little Nightmares 2 diyebilirim. Pandeminin yarattığı ruh halimize de uygun bir oyun olan Little Nightmares 2, görünüşte bu kadar sevimli olup sizi sürekli korkudan yerinizden zıplatacak bir yapım ve bu yapım her zaman karşılaşılacak bir tür değil. Karanlık atmosferi, hikayesi ve gizemleri ile “Yılın En İyi Oyunu” ödüllerinde başı çekecek oyunlardan biri olacağını düşünüyorum. Daha önce “Limbo” oynadıysanız ve


Onur Peştimalcioğlu beğendiyseniz, bu oyun tam size göre. Little Nightmares 2, ilk oyunda da olduğu gibi çok iyi işlenmiş karakterlere, sizi sürekli diken üstünde tutan bir hikayeye ve hakkında bitmez tükenmez teoriler üretilebilecek ucu açık ipuçlarına sahip. İyi bir platformcuysanız ve oyunu başından hiç kalkmadan oynarsanız, yaklaşık 6-7 saatlik bir oynanabilirlik deneyimi var. Ama şimdiden uyarayım, bazı bölümleri geçene kadar 10-15 kere ölmeyi ve baştan başlamayı göze almanız şart. Little Nightmares 2 göze hitap ettiği kadar bütün duygularınıza da tek tek hitap edecek bir oyun. Bir an korkup gerilirken, başka bir anda üzülecek ve hüzünleneceksiz. Her başardığınız bölümden sonra mutlu olacak ama oyunu büyük bir kafa karışıklığı ve bir sürü soru ile bitireceksiniz. İlk oyunda da yaptıkları gibi bir DLC ile ilerleyen zamanlarda kafamızda yanıtsız kalan soruları cevaplayacaklarını ümit ediyorum. Little Nightmares 2’nin tasarımcısı Dave Mervik, geliştiricisi ise Tarsier Studios ve Supermassive Games.

sonra kendinizi ayrı bir grafik sanat eseri içinde bulacaksınız. Josef Fares (A Way Out) öncülüğünde Hazelight Studios tarafından geliştirilen ve Electronic Arts tarafından yayınlanan oyunu PS4, PS5, Xbox Serisi ve PC’de oynamak mümkün.

Oyunu Nintendo Switch, PlayStation 4, Xbox One, PlayStation 5, Xbox Series X/S, Microsoft Windows ve Stadia’da oynayabilmek mümkün.

IT TAKES TWO Adından da anlaşılacağı gibi bu oyun iki kişi ile oynanıyor. Benim fikrimce şu ana kadar yapılmış en iyi co-op oyunlarından bir tanesi olmaya aday ve olağanüstü eğlenceli. Eğer sizin de, benim gibi mobil cihazına yapışmış ve sürekli Brawl Stars, Fortnite gibi oyunlar oynayan bir çocuğunuz varsa, It Takes Two oyununun beraber vakit geçirip oyun oynamanız için biçilmiş kaftan olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Oyunun bölüm tasarımları, bilmeceleri ve mini oyunları, Hollywood yapımı yüksek bütçeli animasyon filminden fırlamış gibi görünen grafikleri, seslendirmesi muhteşem. Bir platform oyunu temelinde gibi görünse de, oyun mekanikleri ve dinamikleri klasik bir platforma göre çok daha çeşitli. Bitirdiğiniz her bölümden, geçtiğiniz her bulmacadan

Oyun mekanik ve grafikleriyle It Takes Two çok başarılı

www.yuksekteknoloji.tv

61


tekno oyun

RESIDENT EVIL: VILLAGE Capcom tarafından geliştirlen ve yaklaşık olarak 25 yıllık bir geçmişe sahip Resident Evil serisinin 8. oyunu Resident Evil: Village, hayatta kalma ve korku-gerilim türünde bir oyun olarak adlandırılabilir. Seriyi seviyorsanız ve diğer oyunları da oynadıysanız RE:Village oyun cephaneliğinize iki kere düşünmeden ekleyebileceğiniz bir oyun. Oyun 7 Mayıs tarihinde çıktığı ve bu yazıyı yazdığım sıralarda hala bitiremediğim için daha çok oyun ile ilgili olarak ilk izlenimlerimi sizlere sunacağım. Oyunun grafikleri ve genel ortam tasarımları üst düzey.

62

www.yuksekteknoloji.tv

Oyun FPS olduğu için her sahne sizi içine çekmeyi başarıyor. Hikaye oldukça akıcı ve arada giren sinematik sahneler, çok iyi yapılmış bir film izliyormuşsunuz hissi yaratıyor. Özellikle Little Nightmares 2’den sonra bulmacalar kolay hatta yeterince detaylandırılmamış gibi geldi. Ama oyunun yaklaşık olarak daha yarısında olduğum göz önüne alınırsa, sonuna doğru belki daha da detaylanır diye ümit etmekteyim. Yine de RE:Village FPS ve gerilim severler için iyi bir oyun deneyimi sağlayan bir oyun olarak nitelendirilebilir.

RETURNAL Rogue, 1980’lere damgasını vurmuş, adı ile kendi türünü

PS5’in mekanik ve donanımsal tüm özelliklerini kullanmak üzere tasarlanmış olan Returnal efsanesi

yaratmış bir oyundu. Daha sonra birçok geliştirciyi de etkileyen Rogue, Rogulike ya da Rogue benzeri oyun dediğimiz türün öncüsü oldu. Diablo serisinin varlığı bile bu oyunun bir sonucuydu. Son zamanlarda çıkan Hades de bu türün çok başarılı örneklerinden bir tanesi diyebiliriz. Açık uçlu, rastgele sistemler, sizi tek bir yöne yönlendirmeyen açık uçlu haritalar, harita içinde girip çıkabildiğiniz dungeonlar içeren , belirli hikayesi olsa da bitirmesi çok uzun vakitler alan, yeniden oynanabilirliği çok yüksek olan oyunlardır. İşte sıradaki oyunumuz Returnal da, tam bir Rogulike oyun.


Returnal, Play Station 5’in mekanik ve donanımsal tüm özelliklerini kullanmak üzere geliştirilmiş bir oyun. Oyunda kahramanımız Selen ile mahsur kaldığı Atropos adlı yabancı bir gezegende büyük bir maceraya ve hesaplaşmaya çıkıyoruz. Temposu çok yüksek olan oyunda, kazara veya dikkatsizlikten öldüğümüz ilk anda bir döngünün içinde olduğumuzu anlıyoruz. Daha da eğlencelisi öldüğünüz anda oyun başlangıç noktasına geri dönüyor. Harita değişiyor. Silahlarınız değişiyor ve yeniden başlıyorsunuz. Her başarısızlık, her ölüm sizi rastgele oluşturulmuş yeni bir dinamizmin içine sokuyor. Amacımız defalarca ölüp dirildiğimiz, sürekli ortamın ve dinamiklerin değiştiği bu döngünün içinden ve üzerimize cehennem gibi yağan lazerler ve mermilerden kurtulup eve dönmek. Eğer Play Station 5’inizin sınırlarını ve neler yapabileceğini test etmek istiyorsanız RETURNAL tam aradığınız oyun. Oyunun yurtdışı satış fiyatını günlük kur ile çarpıp karşınıza çıkan TL değeri okuyunca da sizde hafif bir heyecan yaratacak olması da bir diğer bonus.

WORLD OF WARCRAFT: BURNING CRUSADE CLASSIC MMORPG seven herkesin yolu World of Warcraft’tan ve Azeroth’tan bir şekilde geçmiştir. Eğer MMO oynamaya, Ultima Online ve Everquest zamanlarında başladıysanız yolunuz önce Vanilla WoW’a sonra da Burning Crusade’e mutlaka düşmüştür. Ocak 2007’de yayınlandığında 10 milyon aylık abone ile o zamana kadar kimsenin ulaşamadığı bir büyüklüğe ulaşan Burning Crusade birçok MMO sever için zirve sayılır. Normal Dungeonlara ek zorluk olarak, Heroic Dungeon’ların gelmesi, Battleground’lara ek olarak PvP’nin puanlama sistemi ile Arena’ya taşınması,

Sinematik sahneleriyle bir film izliyormuş hissiyatı veren Resident Evil: Village

günlük görevler, karmaşık mekanikli ve çok fazlı boss savaşları, uçan binekler ve bugün WoW’da kullanılan birçok mimari ve mekaniğin temelleri Burning Crusade’de atılmıştır. TBC, WoW’un yükselişinin ve altın çağının başlangıcıdır. Büyük bir sürprizle 1 Haziran’da Burning Crusade’ı tüm dünyada aynı anda yayınlayan Blizzard, her MMO severin yaz tatilinde ne yapacağını da belirlemiş oldu. Böylece, Horde olarak Paladin, Allience olarak Shaman oynayarak önce Karazhan’ı fethedip sonra da Black Temple’da Illidan ile karşılaşmak üzere yolumuza devam edeceğiz. 2007’de belki değildik, ama bu sefer: “WE ARE PREPARED.”

www.yuksekteknoloji.tv

63


tekno yeniler

Sıra Dışı Pro Deneyimi Sahneye Çıkıyor *General Mobile GM 22 Pro SÜRÜKLEYİCİ, ESTETİK VE ERGONOMİK BİR TASARIM General Mobile GM 22 Pro 6.78” FHD+ IPS LCD 1080x2460 çözünürlükteki “O” stili ekran tasarımıyla

64

www.yuksekteknoloji.tv

ele kolay oturuyor ve rahat kullanım imkanı sağlıyor. Bunun yanında arif tasarımıyla ve ergonomik yapısıyla görsel olarak da hoş bir kullanıcı deneyimi sunuyor.

SOFİSTİKE RENKLER

4K 30FPS video kayıt özelliği

İnci Siyahı ve İnci Beyazı isimli iki farklı ve ilgi çekici tonlamaya sahip renkleri kullanıcıların beğenisine sunan GM 22 Pro modeli, tasarım olarak da birçok amiral gemisi


modelin önünde kendisine yer buluyor.

GÜÇLÜ PERFORMANS Sekiz çekirdekli 2.05 GHz işlemci gücündeki MediaTek Helio G95 akıcı bir performans sunuyor. Uygulamaları, oyunları ve videoları kusursuzca çalıştıran ve stabil bir kullanım sunan GM 22 Pro modelinin bu performansını 8 GB Ram’den aldığını söylemek gerekiyor. 128 GB dahili hafızayla gelen GM 22 Pro modelinin hafızası, mikro sd kart hafıza kartıyla 256 GB’a kadar da artırılabiliyor.

5.000 MAH BATARYA İLE TYPE-C HIZLI BAĞLANTI

desteğinin yanı sıra 108 MP Süper Pixel moduyla yüksek çözünürlüklü ve kaliteli fotoğraflar çekilmesine imkan sağlıyor. Makro Kamera, 4K 30FPS ve 1080P 60FPS Video Kaydı, 115 Derece Ultra Geniş Açı, Gece Modu, Portre Modu, Ağır Çekim ve Hızlı Çekim ile HDR modu GM 22 Pro modelini fiyat/performans dengesini de göz önüne aldığımızda diğer markaların oldukça önüne çıkarıyor diyebiliriz.

General Mobile GM 22 modeli 5.000 mAh ve 18W Hızlı Şarj özellikli bataryasıyla kullanıcılara uzun kullanım ömrü sunarken, Type-C bağlantı noktasıyla da hızlı veri aktarımı gibi en son teknolojileri de kullanıcılarla buluşturuyor diyebiliriz.

YAPAY ZEKA DESTEKLİ DÖRT DÖRTLÜK KAMERA 108MP+5MP+2MP+2MP dörtlü lensle donatılmış olan GM 22 Pro, Yapay Zeka

Yüksek performanslı ve 8 Çekirdekli işlemci

www.yuksekteknoloji.tv

65


tekno yeniler

GELİŞTİRİLMİŞ SELFIE KAMERASI General Mobile GM 22 Pro modeli, 16 MP f2.0 diyaframa sahip olan yüksek çözünürlükteki selfie kamerasıyla oldukça güzel fotoğraflar yakalamanıza imkan sağlıyor. İçerisinde farklı modlar bulunan ön kamera ile bokeh efektine sahip ve kendi doğal güzelilğinizi ön plana çıkarabilecek fotoğraflar çekebiliyorsunuz.

66

www.yuksekteknoloji.tv

YAPAY ZEKA DESTEKLİ SAHNE ALGILAMA ÖZELLİĞİ

ÖZEL OLARAK GELİŞTİRİLMİŞ GECE MODU

Yazılımında yer alan yapay zeka sayesinde otomatik olarak bulunduğunuz ortama uyum sağlayan GM 21 Pro, çektiğiniz fotoğrafa göre renk, kontrast, parlaklık ve keskinlik gibi birçok ayarı otomatik gerçekleştirebiliyor. Kedi, Köpek, Bulutlu, Güneşli, Yağmurlu ve Yemek çekimi gibi ortamları algılayan yapay zeka destekli kamera sistemi, ortama en uygun fotoğrafların çekilmesini imkan veriyor.

Düşük ışıklı ve karanlık ortamlarda parlak çekimler yapabilmek adına geliştirilmiş olan yapay zeka destekli kamera modülü, kullanıcıları memnun edecek kalitede gece çekimleri ortaya çıkarıyor diyebiliriz.

Android 11 işletim sistemiyle geliyor

4K VİDEO KAYDI İLE PÜRÜZSÜZ VİDEO KAYDI 4K video çekim özelliğiyle videolarınızı yüksek


8 GB Ram ve 128 GB dahili hafıza

çözünürlük ve kalitede kayıt altına alabiliyorsunuz. Güçlü işlemcisiyle akıcı videolar yakalayabileceğiniz GM 21 Pro, fiyatı da göz önüne alındığında sunduğu 4K video çekim özelliğiyle bir artı puan daha kazanıyor.

YÜZ TANIMA VE PARMAK İZİ TEKNOLOJİSİ Güvenlikten taviz vermeyen GM 21 Pro, Face ID özelliğiyle hızlı ve güzenli bir şekilde telefonun ve uygulamaların açılmasına imkan sunarken, telefonun arka kısmına

fiyat/performans göz önüne alındığında, GM 22 Pro modelinin Android 11 ile birlikte gelmesinin önemli bir avantaj olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Son olarak önemli bir not eklemek isteriz ki, General Mobile GM 22 Pro modelinin kutu içeriğinde şarj aleti hatta kulaklık ve kılıfta ücretsiz olarak yer alıyor.

yerleştirilmiş olan parmak izi tarayıcısıyla özellikle içerisinde bulunduğumuz pandemi sürecinde Face ID gibi güvenlik önlemlerinden çok daha hızlı ve seri kullanım imkanı sunuyor.

ANDROID 11 İŞLETİM SİSTEMİ General Mobile GM 22 Pro modeli, Android’in en gelişmiş özelliklerini barındıran ve aynı şekilde önceki işletim sistemlerine göre güvenlik açıklarını kapatmış olduğu Android 11 işletim sistemiyle kutudan çıkıyor. Özellikle

www.yuksekteknoloji.tv

67


tekno yeniler

Louis Vuitton ile Ritminizi Keşfedin *Louis Vuitton Tambour Horizon Light Up Connected Watch GÖZ ALICI TASARIMIYLA DÜNYANIN EN YARATICI SAATİ Şüphesiz ki Louis Vuitton lüks markalar içerisinde en ilgi çekici tasarımları üreten markaların başında geliyor. Yıllardır kendi özel tasarımlarını markanın

68

www.yuksekteknoloji.tv

hayranlarına sunan Louis Vuitton geçtiğimiz dönemde akıllı saat dünyasına da adım atmış ve Tambour Horizon modeliyle raflarda yerini almıştı. Bu girişiminin ardından Ar-Ge çalışmalarına devam eden marka bu defa gerçekten de göz alıcı bir modele imza atmış diyebiliriz.

GERÇEK BİR FARKLILIK YARATIYOR

Monogram halkası ve 24 LED ile dikkat çekiyor

Gucci, Montblanc, Movado ve Tag Heuer gibi lüks markaların da akıllı saat tasarımları olduğunu biliyoruz. Bu akıllı saat modelleri şu ana kadar tasarımdan çok marka algısı ve kaliteli materyaller ile sadık müşterilerinin ve teknoloji


dünyasının önüne çıktı. Ancak Louis Vuitton’un yeni akıllı saat tasarımını görünce gerçekten hem kalite hem de teknolojik olarak farklı bir ürün olduğunu anlayabiliyorsunuz.

AKILLI SAAT TASARIMINDA YENİLİKÇİ BİR ESTETİK ANLAYIŞI İlk bakışta orijinal Tambour saatin tanıdık silüetinin ve dışbükey kasa profilinin Tambour Horizon Light Up için uyarlandığını gözlemliyoruz. Sonsuz bir ekran hissi veren saat, özel olarak tasarlanmış ve mühendislik ürünü kavisli

safir camı sergiliyor. Pürüzsüz kenarın üzerinde, 24 LED ışık, büyüleyici bir parıltı yaratan dans eden bir renk dürbünü gibi Louis Vuitton Monogram imza halkasını canlandırıyor. Animasyon, saat her etkinleştirildiğinde devreye giriyor ve dış bir görüntü vermesinin yanında gerçekten de çok dikkat çekiyor.

TAMAMIYLA SİZE ÖZEL BİR AKILLI SAAT Tambour Horizon Light Up modelinin, 11 cesur yeni degrade dahil olmak üzere, bir gökkuşağı renginde özelleştirilebilir ve Louis

Louis Vuitton için özel olarak yaratılmış saat arayüzleri

Vuitton’un zamansız tasarım kodlarını ve seyahat ruhunu yansıtan birden fazla yerleşik saat kadranına sahip olduğunu görüyoruz. Maison’un ikonik Monogram ve Damier’ine saygı duruşunda bulunan bu saat kadranından, Maison’un imza simgelerini eğlenceli bir şekilde yeniden yorumlayarak geleceğe selam veren kadrana, Maison’un maskotu Vivienne’in bir 3D animasyonda canlandığı saat kadranından, Kalp atış hızınızın ritmine göre titreşen tamamen yeni ve renkli saat kadranına kadar birbirinden güzel ve özel saat kadranıyla hem eğlenceli hem de göz hoş

www.yuksekteknoloji.tv

69


tekno yeniler

gelen özellikler olduğu da net bir şekilde gözlemleniyor.

KUSURSUZ BİR DENEYİM Seyahat planlarına, biniş kartlarına ve otel rezervasyonlarına kolayca erişebilir veya Louis Vuitton’un ikonik Şehir Rehberlerini doğrudan saat üzerinden keşfedebilir; gündem, hava durumu, yeni kalp atış hızı monitörü ve daha fazlası dahil olmak üzere günlük işlevlere genel bakış ile her

70

www.yuksekteknoloji.tv

şeyi bileğinizden kontrol edebilirsiniz. Dört farklı mod sunan saat, ruh halinize uyum sağlarken telefonunuzun bildirimlerini, çağrılarını, müziğini, kamerasını ve daha fazlasını kontrol etmenizi de sağlıyor.

ANDROID WEAR DESTEĞİ Louis Vuitton çok özel ve dikkat çeken bir saat tasarlarken, teknik açıdan da yaratılan ürünün başarılı bir işletim sistemine sahip

Louis Vuitton markasına özel uygulamalar

olmasını istemiş ve Android Wear işletim sistemini bu özel modeline entegre ederek, binlerce uygulama ve saat arayüzünü de kullanıcıların kullanabilmelerine olanak tanımış. Android Wear işletim sisteminin gücüyle birlikte önümüzdeki dönemde de rahatlıkla yeni gelecek güncellemelere ve uygulamalara kullanıcıların erişim imkanı da olacak.

SNAPDRAGON WEAR 4100


Android Wear işletim sistemiyle sunulan Louis Vuitton Tambour Horizon Light Up, Qualcomm’un geliştirmiş olduğu güçlü saat işlemcisi olan Snapdragon Wear 4100 modelini kullanarak hem hızlı hem de pil tüketimi daha verimli olan bir model ortaya çıkmasını sağlamış. Snapdragon Wear 4100 işlemcisine 1 GB Ram ve 8 GB dahili hafıza eşlik ederken sattın teknik açıdan da güçlü olması sağlanmış.

İŞLETİM SİSTEMLERİ İLE UYUMLU Böyle dikkat çekici bir modeli, kullanmakta olduğunuz telefon ile eşleştirememek gerçekten üzücü olabilirdi. Bunun bilincinde olan marka, Android, iOS ve Harmony OS işletim sistemlerini destekleyen bir model sunarak markanın takipçilerini ve bu modeli beğenenleri de sevindirmiş oldu.

AMOLED EKRAN DESTEĞİ VE SAFİR CAM 44mm çapında 1.7” boyutunda olan kasaya, 1.2” boyutunda ve 390x390 (327ppi) çözünürlüğe sahip AMOLED ekran eşlik ediyor ve göze hoş gelen kaliteli bir ekran deneyimi sunuyor. Bu ekrana 24 monogam LED’in eşlik ettiğinin de altını çizmek gerekiyor. Safir cam ile sağlamlığı net bir şekilde vurgulanan modelin

şık bir tasarımı, sağlamlıkla bütünleştirdiği de anlaşılıyor.

Louis Vuitton için özel olarak tasarlanmış olan saat arayüzleri, “Benim Seyahatim” uygulaması, özel “uçuş, otel, tren, bilet planlama ve boarding” uygulaması, Louis Vuitton Şehir Rehberi uygulaması gibi yalnızca Louis Vuitton sahiplerinin kullanabileceği uygulamalara da erişim imkanı sunuyor.

DİKKAT ÇEKEN DETAYLAR Saat üzerindeki her detay kendisine hayran bırakırken paslanmaz çelik gövdesi ve arka kısımda yer alan seramik kaplamasıyla sağlamlığını ve kullanılan malzeme kalitesini kanıtlarken Louis Vuitton imzalı detayları akıllı saate hoş bir görünüm kazandırıyor. İki mekanik butonun ortasına konumlandırılan crown üzerindeki Louis Vuitton (LV) logosu belki de saatin tasarımda 24 monogam dan sonra en dikkat çeken kısım olarak nitelendirilebilir.

BAĞLANTI VE SENSÖR ÖZELLİKLERİYLE EKSİKSİZ DENİLEBİLİR Wi-Fi, Bluetooth, NFC gibi bağlantı özelliklerini bünyesinde barındıran model, kalp atışı sensörü, accelerometer, gyroscope, ambient light sensor ve titreşim sensörü gibi sensör özellikleri de bünyesinde bulunduruyor. Bu bağlantı özelliklerinin yanında en çok merak edilen konu ise batarya süresi olarak görülebilir. Bataryasının 1 günü çıkardığı teknik olarak belirtilen konular arasında yer alıyor.

FİYATI LOUIS VUITTON MARKASINDAN BEKLENEBİLECEK DÜZEYDE

Saat detaylarında dikkat çeken Louis Vuitton imzası

Böyle özel bir tasarım dünyanın en ünlü markalarından biriyle birleşince haliye fiyatının da hatırı sayılır bir rakamda olacağını tahmin etmek çok da zor olmayacaktır. Ürün şu an için ön siparişe açılmış durumda ve bazı modellerinin stoklarının daha resmi satışa çıkmadan ön siparişte tükendiği görülmekte. Online mağaza ve seçili Louis Vuitton mağazalarından ön siparişe açılan modelin başlangıç fiyatı ise 3.400 USD olarak görülüyor ve modellerine göre 4.100 USD’ye kadar çıkabiliyor. Bu özel modelin önümüzdeki dönemde ülkemizde yer alan Louis Vuitton mağazasında sınırlı sayıda da olsa bulunabileceği hakkında bilgiler geliyor.

LOUIS VUITTON ÖZEL UYGULAMALARI MEVCUT

www.yuksekteknoloji.tv

71


karsi karsiya Amazfit T-Rex Pro TASARIM Renk: Askeri Yeşil, Yeşil, Gri Siyah Boyutlar: 47.7 x 47.7 x 13.5 mm Ağırlık: 59.4 g.. Değiştirilebilir Kayış / Kayış Boyutu: Hayır / 22 mm Su Geçirmezlik: 100 metre Kullanılan Çerçeve Materyali: Polikarbon Kasa ve Metal Halka Kullanılan Cam Materyali: Güçlendirilmiş ve Parmak İzi Bırakmayan Cam

Darbe Koruyucu Standartı: MIL-STD-810G (15 Farklı Askeri Standart Testi)

Ekran Boyutu: 1.3” AMOLED Ekran Ekran Çözünürlüğü: 360 x 360 Piksel İşletim Sistemi: RTOS İşletim Sistemi Bağlantı: Android, iOS Dahili Hafıza: Yok Hoparlör: Var WLAN: Yok Bluetooth: 5.0 BLE NFC: Yok GPS: Var (GPS+GLONASS, GPS+BeiDou, GPS+Galileo) Telefon Görüşmesi İmkanı: Var Sensörler: BioTracker™ 2 PPG bio-tracking optical sensor, 3-axis acceleration sensor, 3-axis gyroscope sensor, Geomagnetic sensor, Ambient light sensor, Barometric altimeter, Heart rate, SpO2

Egzersiz Modu: 100+ Batarya Gücü: 390 mAh Li-Po Kullanım Süresi: Yaklaşık 20 gün kullanım imkanı Kablosuz Şarj Özelliği: Manyetik Şarj

DEĞERLENDİRME + Uzun Pil Ömrü + Saat Arayüzü Seçeneği + 100 Metreye (10ATM) Kadar Su Geçirmezlik + 15 Farklı Askeri Standart Testi + Telefon Görüşmesi Özelliği + Uyku Takibi - Uygulama Seçeneği Zayıf - Kayış Alternatifi Çok Az

PUAN

72

9,1

www.yuksekteknoloji.tv


Honor GS Pro Not: Belirtilen bilgiler ve özellikler ülkelere göre farklılık gösterebilir ve mevzuata uyacak şekilde değştirilmiş olabilir. Bu tür durumlar yaşanabileceğinden, Yüksek Teknoloji sorumlu tutulamaz.

TASARIM Renk: Beyaz, Mavi, Siyah Boyutlar: 48 x 48 x 13.6 mm Ağırlık: 45.5 g. Değiştirilebilir Kayış / Kayış Boyutu: Var / 22 mm Su Geçirmezlik: 50 metre Kullanılan Çerçeve Materyali: Polikarbon Kasa ve Paslanmaz Çelik Halka

Kullanılan Cam Materyali: Güçlendirilmiş cam Darbe Koruyucu Standartı: MIL-STD-810G (14 Farklı Askeri Standart Testi)

Ekran Boyutu: 1.39” AMOLED Ekran Ekran Çözünürlüğü: 454 x 454 Piksel İşletim Sistemi: Proprietary OS Bağlantı: Android, iOS, Harmony Dahili Hafıza: 4 GB Hoparlör: Var WLAN: Yok Bluetooth: 5.0 BLE NFC: Yok GPS: Var (GLONASS) Telefon Görüşmesi İmkanı: Var Sensörler: Accelerometer, Gyro, Heart rate, SpO2 Egzersiz Modu: 100+ Batarya Gücü: 790 mAh Li-Ion Kullanım Süresi: Yaklaşık 25 gün kullanım imkanı Kablosuz Şarj Özelliği: Manyetik Şarj

DEĞERLENDİRME + Geniş Ekran + Değiştirilebilir Kayış + Uygulama Mağazası ve Binlerce Saat Arayüzü + Telefon Görüşmesi Özelliği + Uzun Batarya Ömrü + GPS Üzerinden Geri Dönüş Rotası Oluşturabilme + Uyku Takibi - Geleneksel Tasarımdan Çok Farklı Değil - Kasa Tasarımına Göre İnce Kalan Kayış Boyutu

PUAN

9,2 www.yuksekteknoloji.tv

73


mercek altinda

Sağlığınızın Geleceği Şimdi Bileğinizde Apple Watch Series 7 DİKKAT ÇEKİCİ EKRAN TASARIMI Kandaki oksijen düzeyi, genel zindelik için önemli bir ölçümdür. Vücudun oksijeni ne kadar iyi absorbe ettiğini ve vücuda dağılan oksijen miktarının ne kadar olduğunu anlamamıza yardımcı olur. Apple Watch Series 7’da yer alan yeni sensör ve uygulama, dilediğiniz an kandaki oksijen düzeyini ölçmeyi sağlarken, arka planda

74

www.yuksekteknoloji.tv

gün boyu ölçüm yapmaya da devam ediyor. Watch series 7 modeli, önceki nesil olan Watch Series 6’dan %20 daha büyük bir ekrana sahipken, çatlamalara karşı en dayanıklı ön kristal ekran ile toza ve suya karşı da dayanıklı.

YENİ SENSÖR TASARIMIYLA DAHA DA GÜÇLENDİ Yeni geliştirilen kandaki oksijen ölçüm sensörü, dört adet LED

Ekran kasa oranıyla hayranlık uyandırıyor

kümesi ve dört fotodiyottan oluşuyor. Tamamen yeniden tasarlanan arka kristale entegre edilen bu yeni sensör, Kanda Oksijen uygulamasıyla birlikte çalışarak kandaki oksijen düzeyini ölçüyor. Yeşil, kırmızı ve kızılötesi LED’ler, bilekteki kan damarlarına ışık gönderiyor ve fotodiyotlar da geri yansıyan ışık miktarını ölçüyor. Ardından, gelişmiş algoritmalar kanın rengine bakarak içinde bulunan oksijen miktarını belirliyor.


Yeteri kadar uyumak, sağlıklı bir hayat için çok büyük önem taşıyor. Yeni geliştirilen “Uyku” uygulaması, yatma zamanını düzenli bir alışkanlığa dönüştürmeye ve bir geceden diğerine uyku değerlerini takip etmeye yardımcı oluyor. Böylece kişisel uyku hedefleri belirlenebiliyor.

ANTRENMAN ÖLÇÜMLERİNİZ BİLEĞİNİZDE

EKG ARTIK HER AN BİLEĞİNİZDE EKG uygulaması sayesinde Apple Watch Series 7 tek derivasyonlu bir elektrokardiyografininkine benzer EKG sonuçları sunabiliyor. Bu, giyilebilir teknoloji alanında çok ciddi bir başarı olarak nitelendirilebilir. Çünkü bu sayede doktorlar kritik verileri görebiliyor ve kullanıcıların da içi rahat oluyor. Digital Crown’daki ve kristal arka yüzdeki yerleşik elektrotlar EKG uygulamasıyla

birlikte çalışarak kalpten gelen elektrik sinyallerini okuyor. EKG dalga formunu görüntülemek için parmağınızı 30 saniye boyunca Digital Crown’un üzerinde tutmanız yeterli oluyor. EKG uygulaması, düzensiz kalp ritminin ciddi bir formu olan atriyal fibrilasyon belirtisi mi gösterdiğini, yoksa normal kalp atış düzenine işaret eden sinüs ritmi mi sergilediğini gösterebiliyor.

SAĞLIKLI BİR GÜN İÇİN UYKU ÇOK ÖNEMLİ

Antrenmanlarınız her an bileğinizde

Konu zindeliği korumak olduğunda, en önemli gücün bilgi olduğu ortaya çıkıyor. Hareket etmeye devam etmek için ve antrenman ölçümlerini her zamankinden daha doğru şekilde takip etmek için Apple Watch Series 6’yı kullanmak yeterli oluyor. İster suda ister spor salonunda ister koşu parkurunda olun Series 6, Apple Watch serisinin en iyisi olarak göze çarpıyor.

HEP AÇIK ALTİMETRE İLE FARK YARATIYOR Yeni hep açık altimetre, hareket ederken çok daha hassas ölçümler sunmak

www.yuksekteknoloji.tv

75


mercek altinda

için hem açık hem kapalı alanlardaki yükseklik değişimlerini gerçek zamanlı olarak takip ediyor. İster bir patikaya tırmanırken ister bir tepeden aşağı son hızla kayarken her an doğru veriyi aktarabiliyor.

HEP AÇIK RETİNA EKRAN ŞİMDİ DAHA PARLAK Hep Açık Retina ekran, açık alanlarda ekrana bakılmadığı anlarda dahi şimdi daha da parlak. Yani güçlü güneş ışığında egzersiz yaparken bile ölçümler kol kaldırılmadan da kolayca görülebiliyor. Böylece çalışamaya ara vermeden yaptığınız aktiviteye devam

76

www.yuksekteknoloji.tv

edebiliyorsunuz. Hep Açık Retina ekran, açık alanlarda bilek aşağıdayken şimdi çok daha belirgin ve parlak bir şekilde görülebiliyor. Bu sayede, saati uyandırmak için bileği kaldırmak zorunda kalmadan kadrandaki tüm bilgiler hiç olmadığı kadar kolay bir şekilde görülebiliyor.

YENİ VE ÇARPICI RENKLER Yüzde yüz geri dönüştürülmüş alüminyum kasa serisine Yıldız Işığı, Gece Yarısı siyahı, Yeşil ve Yeni Mavi renge her zamanki gibi geleneksel Kırmızı (Product Red) eşlik ediyor. Yeni renklerle birlikte ülkemizde alüminyum kasa

olarak 5 farklı renk alternatifi ve 2 adet (Yıldız Işığı ve Gece Yarısı Siyahı) özel Nike serisi ile satışa sunuluyor.

SOLO LOOP İLE ÇOK DAHA ŞIK

Aynı zamanda güçlü bir asistan

Apple Watch Series 7 aksesuar ailesinde tek parçadan oluşan inovatif Solo Loop da yer alıyor. Bu kayışın en büyük özelliği ise kilit veya tokasının olmayışı denilebilir. İki farklı malzeme ve dokuz özel boyut seçeneğiyle sunulan Solo Loop, bileğe tam oturması için tasarlanmış ve gerçekten kullanım esnasında büyük rahatlık sağlıyor.

YENİ KADRANLAR İLE


net bir şekilde yönünüzü tayin edebilir ve yol tarifi alabilirsiniz. Bazı özellikler ülkelere göre değiştiğinden, detayların incelenmesi ayrıca önemli.

41MM ve 45MM SEÇENEĞİYLE SUNULUYOR

SONSUZ TASARIMLAR YARATIN VE PAYLAŞIN Şimdiye kadar sunulan en geniş kadran koleksiyonundan dilediklerinizi seçip, sonra da modunuza, stilinize veya en sevilen aktiviteye uyacak şekilde özelleştirilebiliyor. Benzersiz kadranlara sahip olmak gerçekten çok keyifli diyebiliriz. Farklı karakter özelliklerine ve ilgi alanlarına yönelik özel saat kadranlarını kolay bir şekilde keşfedip paylaşabiliyorsunuz. Üstelik, önem verilen bilgilerin tümü tek bir yerden görülebiliyor. Favori kadranı App Store’da,

internette veya sosyal medyada bulabilmek de ayrıca güzel.

IPHONE VE WATCH SERIES 7 MÜKEMMEL İKİLİ

Uyku Analizi, EKG, Stres ve Oksijen Ölçümü

Apple Watch Series 7 ve iPhone yanınızdaysa, önem verdiğiniz kişiler ve diğer her şey de her zaman sizinle. Doğrudan saat üzerinden arama yapabilir, mesaj alıp gönderebilir, hatta saat üzerinden mesajlaşabilirsiniz. Biniş kartları ve hediye çeklerinize de yine saatinizden ulaşabilirsiniz. İçerisinde bulunan pusula sayesinde

Teknik Özellikler: İşletim Sistemi: Watch OS 8.4 İşlemci: Apple S7 Dahili Hafıza: 32GB Ekran Tipi: Retina LTPO OLED, 1000 nits (peak) Ekran Camı: Ion-X strengthened glass Ekran Boyutu: 1.9” Ekran Çözünürlüğü: 483x396 (326ppi) Sensörler: Accelerometer, gyro, heart rate, barometer,

Önceki seriden farklı olarak Series 7 modeli, 41mm ve 45mm alternatifleriyle sunuluyor. İki boyut arasında herhangi bir teknik özellik farkı bulunmazken, yalnızca bileğinize uygun olan ve şık durduğuna inandığınız modeli seçmeniz yeterli olacaktır. 45mm modelinin bataryasının daha büyük olduğunu söylemekte de fayda var.

ÇOK DAHA HIZLI ŞARJ Series 6 ile aynı olarak tanımlanabilecek pil ömürüne sahip olan Series 7, önceki nesle göre %33’e kadar daha hızlı şarj olabiliyor.

Değerlendirme: Şık tasarım, Oldukça başarılı ekran kasa oranı, 50M su geçirmezlik, EKG, Kablosuz şarj, Mesaj yazabilme özelliği, Titreşim Önceki nesilden daha yenilikçi daha benzersiz bir tasarım ile inovatif ve dikkat çekici bir tasarım tercih edilebilirdi

always-on altimeter, compass, SpO2, VO2max

Su Geçirmezlik: 50M (IP6X) Bluetooth: 5.0, A2DP, LE Kablosuz Şarj Özelliği: Var GPS: Var (A-GPS, GLONASS, GALILEO, QZSS, BDS) Wi-Fi: Var (802.11 b/g/n, dual-band) NFC: Var Renk Seçeneği: Gümüş, Siyah Titreşim: Var Batarya: 309 mAh Li-lon Ağırlık: 32 g (41mm), 38.8 g (45mm)

Yorum: Apple, Watch serisinde yakaladığı başarıyı Watch 7 modelinde de yakalamak adına performans, gelişmiş özellikler, işletim sisteminin gücü gibi özelliklerden taviz vermemiş. Teknik detayları ve tasarımdaki ekran kasa oranıyla akıllı saatler içerisinde ilk tercih edilebilir modellerin başında kendisine yer bulan Watch Series 7 modelinde özellikle sağlamlık ve kalite hissiyatı da öne çıkıyor.

www.yuksekteknoloji.tv

77


mercek altinda

Daha Net Çekim ve Daha Akıcı Oyun Deneyimi Vivo Y21 LÜKSÜN İNCE VE SON MODA HALİ 2.5D düz çerçeveye sahip olan bu zarif model, 8,0 mm’lik ince gövdesinde 5000 mAh değerinde büyük bir batarya barındırıyor. Bu yeni ve hafif teknoloji kullanıcıya birinci sınıf ve rahat bir tutuş sağlamasının yanında sade

78

www.yuksekteknoloji.tv

tasarımın estetiğiyle modanın öncülerinden biri haline getiriyor.

PARLAK VE SİHİRLİ TASARIM Örtülü kaplama ile bir araya getirilen yenilikçi gümüş kaplama, mor-mavi yüzeyin ışık ve hareketle değişen

metalik bir parlaklık ile ön plana çıkmasını sağlıyor.

Yalın ve şık bir tasarım

GÖZ KORUMA ÖZELLİĞİNE SAHİP HD+ EKRAN Hücre içi teknolojisine sahip 6,51 inç HD+ Halo Ekran, kullanıcıyı net ayrıntıların ve zengin canlı renklerin içine


çekiyor. Film izlemekten oyun oynamaya kadar her saniye heyecan verici bir deneyime dönüşüyor. İlave Göz Koruma Modu, daha rahat bir seyir deneyimi sunmak için mavi ışığı filtreliyor.

5000 MAH BATARYA VE 18W HIZLI ŞARJ ÖZELLİĞİ Uzun ömürlü 5000mAh pil ile gücünüze güç katarak, yeni güçlendirilmiş 18W Hızlı Şarj ile enerjinizi kısa süre içinde toplayabilirsiniz. Artık sadece 30 dakikada telefonunuzu %34 oranında şarj etmenin keyfine varabiliyorsunuz. Bu değerin, önceki model olan Y20 serisindeki 10W Hızlı Şarjdan %47,8 daha hızlı olduğu da görülüyor. Aktif yaşantınıza ayak uyduran ve dünya ile bağlantınızı

7/24 sürdürmenize yardımcı olan VEG teknolojisiyle pil kullanımını da dengeleyebiliyorsunuz. Tüm bunların yanında telefonunuzu taşınabilir bir güç kaynağına dönüştüren ters şarj işlevini de özellikler içerisine eklemek gerekiyor.

GELİŞTİRİLMİŞ RAM 2.0 1 TB’a kadar genişletilebilen 64 GB depolama alanına sahip olan Y21, kapasitenin tüm uygulamalarınız, videolarınız ve resimleriniz için fazlasıyla yeterli olacağını bizlere gösteriyor. Oyun zamanı geldiğinde ise, sekiz çekirdekli işlemcinin sağladığı yüksek performans sayesinde keyifli bir deneyim daima elinizin altında oluyor.

YAPAY ZEKA DESTEKLİ GÜÇLÜ KAMERA SİSTEMİ

30 dakikada %34’e kadar gelen hızlı şarj

Y21’in Yapay Zeka destekli Arka Kamera Sisteminin; Yüz Güzelliği, Filtreler ve Bokeh gibi çok çeşitli özelliklerle desteklenmekte olduğu görülüyor. Yaptığınız her çekimde bir başyapıta imza atmaya hazırlanabilirisiniz. SUPER MAKRO KAMERA 4 cm’ye kadar yaklaşan bir odak sayesinde, gözlerinizin önündeki küçük ve heyecan verici dünyalarda gizlenen cevherleri keşfedebilirsiniz.

PORTRE MODUYLA DİKKAT ÇEKİYOR Yüz Güzelliği algoritmasına sahip 8 MP ön kamera, Portre Modunda çarpıcı selfie’ler çekmenizi sağladığı için

www.yuksekteknoloji.tv

79


mercek altinda

fotoğrafı kırpmaktan veya yüzünüze yakınlaştırmaktan korkmanıza gerek kalmıyor. Ortam ne kadar parlak veya loş olursa olsun, teniniz daima ışıltılı bir parıltıya sahip olarak görülüyor.

eserlerinize tarz katarak, her portrenizin hayranlık uyandıran, sizi tam anlamıyla yansıtan bir başyapıt olmasını sağlayın.

KİŞİSELLEŞTİRİLEBİLİR PORTRE MODU

Arkadan ışık gelen ortamlarda ustaca çekim yapılabiliyor. Süper HDR, her santiminde bir ahenk cümbüşü olan nihai bir görüntü elde etmek için gölgelerdeki ayrıntıları keskinleştirirken, ön plandaki

Nerede olursanız olun, portrelerinizi filtreler ve Poz Ustası gibi güçlü özelliklerle süsleyebiliyorsunuz. Sınırsız olasılıkla çekim yapıp

80

www.yuksekteknoloji.tv

ARKA IŞIKTA NETLİK VE SUPER HDR

renkleri de otomatik olarak vurguluyor.

MULTI-TURBO 5.0

Ekran kalitesiyle de oldukça başarılı

Vivo Multi-Turbo 5.0; veri bağlantısını, sistem işlem hızını ve güç tasarrufu performansını yepyeni bir düzeye çıkarıyor. Dört bileşenden oluşan soğutma çözümü sayesinde Y21, oyunun en hararetli anlarında dahi ısınmadan rahatlıkla kullanılabiliyor.


ULTRA OYUN MODU Ultra Oyun Modu, daha mükemmel bir duyusal oyun deneyimi sunmak için kısa bir süre önce güncellendi. Daha havalı bir tarzla daha eğlenceli bir şekilde oynamanın ve kazanmanın keyfini sunan sistem 4D Oyun Titreşimi, Resim İçinde Resim (PIP), Rahatsız Etmeyin ve e-Spor Modu gibi farklı modları kullanıcılara sunuyor.

YENİ BİR FUNTOUCH OS Sadelik ve mutlak gelişmişlik

sunan Funtouch OS 11.1’in, yeni bir soluk niteliğinde olduğu görülüyor. Net tasarımı, estetiği ve dokunmatik kontrolleri son derece basit ve pratik olmasının yanında kullanıcıya heyecan verici bir deneyim de sunuyor.

BAŞARILI BİR MODEL Vivo Y21 modelinin sunduğu özellikleri, kapasitesini ve işletim sistemini genel olarak incelediğimizde, kullanıcılara akıcı ve pürüzsüz bir deneyim sunduğunu gözlemliyoruz. Bu noktada 4GB Ram’in üzerine

Teknik Özellikler: İşletim Sistemi: Android 11 (Funtouch OS 11.1) İşlemci: Mediatek MT6765 Helio P35 (12nm) Ram: 4 GB Dahili Hafıza: 64 GB (Mikro sd kart ile artırılabilir) Ekran Boyutu: 6.51” IPS LCD Ekran Ekran Çözünürlüğü: 720 x 1600 (270 ppi) Arka Kamera: 2 adet (13 MP+2 MP) Ön Kamera: 1 adet (8 MP) FHD Video Kaydı: Arka ve Ön Kamerada var Hızlı Şarj: Var (18W) Çift Sim Özelliği: Var Parmak İzi Tarayıcı: Var Batarya Gücü: Li-Po 5.000 mAh Boyutlar: 164.3 x 76.1 x 8 mm Ağırlık: 182 g Renk Seçeneği: İnci Beyazı, Metalik Mavi

4GB Ram ve 64GB dahili hafıza yazılımsal olarak 1GB artı kapasite ekleyebilmesinin de, modele artı puan kattığını söylememiz gerekiyor.

Değerlendirme: Tasarım olarak oldukça sofistike , Güçlendirilmiş Ram Özelliği, Başarışlı Portre Modu, 18W Hızlı Şarj Özelliği Farklı ve dikkat çekici renk alternatifleri olabilirdi. Kasanın yapısında plastik yerine daha farklı bir materyal kullanılabilirdi.

Yorum: Beklentilerin ötesinde özellikler sunan Vivo Y21 modeli, orta segment özellikleri fazlasıyla sunabilen bir telefon modeli olarak karşımıza çıkıyor. Kendi segmentindeki birçok modelden çok daha şık bir tasarıma sahip olduğunu gözlemlediğimiz modelin kendi segmentindeki modeller arasında tercih edilebilir bir model olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.

www.yuksekteknoloji.tv

81


tekno oto

2021 Yılı Penceresinden, 2022 Yılındaki Otomotiv Sektörüne İlk Bakış 2022 yılında otomotiv sektöründe yaşanılması muhtemel gelişmeleri ve yılın ilk çeyreğinden başlayarak, yıl sonuna kadar süregelecek olan senaryoları ve tabii ki çok konuşulan çip krizden sizlere bahsedeceğiz.

SIRASIYLA 2019, 2020 VE 2021 YILLARI OTOMOTİV SEKTÖRÜ İÇİN OLDUKÇA ZORLAYICI YILLARDI Ülkemizde otomotiv sektörü için 2019 yılının hiç hatırlanmak istenmeyecek kadar zor bir dönem

82

www.yuksekteknoloji.tv

olarak adlandırılabileceğini söyleyebilirim. Döviz kuru dalgalanmasına paralel olarak yükselen fiyatlar ve diğer gelişmeler otomotiv sektörünü oldukça zor bir döneme itmiş ve 2019 yılının son çeyreği gerçekten de oldukça zorlu geçmişti. Yılın genelinde satışların düşük gitmesi ve yıl sonu kampanyalarının yaşanan durgunluğu ateşleyememesi üzerine, 2020 yılı için yapılan planlamalarda tüm markalar ihtiyatlı davrandı ve 2020 yılı fabrika siparişlerini oldukça düşürdüler. 2020 yılı için alınan bu planlama

Elektrikli otomobillerin dönemi çok yakın

aksiyonu da, geçtiğimiz yıl tüm markaların genelinde stok sıkıntısı yaşamasına ortam hazırlamış oldu. 2021 yılında ortaya çıkan çip krizi ve 2019 yılına benzer bir döviz dalgalanmasına ÖTV’deki değişikliklerde eklenince neredeyse 2019 yılını arar bir hale gelinmiş oldu.

2021 YILI BAŞINDAN DAHA FARKLI BİR DÖNEMDEYİZ 2019 yılının otomotiv sektörü için oldukça durağan geçmesi ve 2020 yılı için yapılan planlamalarda siparişlerin


düşük tutulmasının üzerine bir de Şubat ayı sonu itibariyle hayatımıza giren pandemi eklenince, sektör tam bir kaosun içine doğru süreklenmeye başlamış oldu. Birçok marka fabrikalarında üretime ara verdi. 2020 yılının ilk çeyreğinde döviz kurlarının sürekli değişken olması, yılbaşının hemen ardından fiyatlara artış yönünde yansımıştı. Yansımıştı ama, ortada satın alınabilecek araçlar da maalesef yoktu. Yaşanan bu durum da ikinci el otomobil fiyatlarının bir anda yükselmesine neden oldu. Yıl sonuna doğru stokların yavaş yavaş gelmesiyle birlikte, 2020 yılının sonuna gelindiğinde faizlerin yüksek olmasına rağmen düşük faizli, hatta “%0” faiz kampanyalı araçları görmeye başladık.

Ağustos ayında ÖTV diliminde ortaya çıkan yukarı yönlü tabir edebileceğimiz değişiklik, özellikle C ve D segmentindeki birçok aracın satılabilirliğini derinden etkilemiş oldu. 2021 yılında da bu etkenlerin üzerine öte ve çip krizi gelince, otomotiv sektörü için 2022 yılına korkarak bakmamak adeta imkansız diyebiliriz.

2022 YILI BAŞI DA DURAĞAN GEÇİYOR Birçok markanın pandemi sebebiyle üretime ara vermesinin ardından bulundukları pazardaki yerlerini sağlamlaştırmak ve yeni araçlarını piyasaya sürme isteğinde olması, yeni yılın otomotiv sektörü yönünden hareketli geçmesine zemin hazırlamış oldu. 2019 yılı sonrasında

İkinci el otomobil piyasasında yüksek fiyatlar devam ediyor

2020 yılı için yapılan yanlış planlamayı, 2021 yılında düzeltmek isteyen markalar ve markaların yöneticileri, maalesef pazarı net bir şekilde okuyamadıklarından birçok modelde bu defa da stok fazlasına geçmiş oldular. Bu sebeple de, Şubat ayına girilmesine rağmen 2020 yılının son günlerden daha avantajlı ve agresif kampanyaları birçok markada gözlemledik. Bu dönem sonunda 2021 yılında çip krizinin ortaya çıkma asıyla birlikte bu stoklar hızla eridi ve bu seferde yeniden stok sıkıntılı döneme geçilmiş oldu. Çip sıkıntısının devam etmesi 2022 yılında da bazı markaların üretime zaman zaman ara vermesiyle birlikte halen devam ediyor.

www.yuksekteknoloji.tv

83


tekno oto

YENİ VE MAKYAJLI MODELLER PAZARA GİRMEYE HAZIRLANIYOR Birçok marka mevcut modellerinin yeni veya makyajlı kasalarını getirmeye, Şubat/Mart ayı itibariyle de bu modelleri tüketicilerin beğenisine sunmaya hazırlanıyor. 2022 yılının ilk çeyreği sonunda yeni yıla ait modellerin satışa hazır hale

84

www.yuksekteknoloji.tv

gelecek olması, 2021 yılına ait olan modellerin bir an evvel satılması gerekliliğini ortaya koyuyor. Bu durumun da, tüketiciler için net bir avantaja dönüştüğünü gözlemliyoruz. 2022 yılının hemen başında gelen ÖTV matrahı güncellemesiyle bir soluk gelir mi diye düşünülürken, süregelen çip sıkıntısıyla birlikte bu beklentinin de heyecanı kursakta bıraktığını söyleyebiliriz.

2022 yılı otomobil sektörü için pek içi açıcı başlamadı

İKİNCİ EL OTOMOBİL PİYASASINDA YÜKSEK FİYATLAR DEVAM EDİYOR 2021 yılı sonu itibariyle sıfır otomobillerin stok problemlerinin devam etmesi ve satışları destekleyen kampanyaların yeterli olamaması, kinci el otomobillerin fiyatlarını halen yukarı yönlü hareket ettiriyor. Sıfır otomobillerin stok problemlerinin


giderilememesi, ikinci el piyasasında yer alan otomobillerin gerçek fiyatlara oturmasına en büyük engel diyebiliriz.

2022 YILINDA DEĞİŞİM RÜZGARI BAŞLIYOR Otomobil üreticilerinin modellerine göz attığımızda, 20201yılı sonu ile birlikte modellerin tümünde geliştirilmiş birçok özelliğin neredeyse standart donanımlar ile sunulduğunu görüyoruz. İç tasarımdaki ambiyans aydınlatmadan hayalet ekrana, dış tasarımda LED farlardan 360 kameralara kadar birçok özellik neredeyse standart donanımlarla sunulmaya başlandı. Hal böyle olunca yeni model otomobillerin konforunda ve sürüş deneyiminde gözle görülür bir artış yaşandığı anlaşılıyor.

ELEKTRİKLİ OTOMOBİLLERİN DÖNEMİ ÇOK YAKIN Daha önceleri sizlere bahsettiğimiz tam elektrikli otomobiller ve kısaca

değindiğimiz hibrit otomobiller 2022 yılı itibariyle çok daha fazla konuşulacak. Elektrikli otomobil mantığının çokça dile getirilmesi ve özellikle Tesla etkisiyle, kullanıcılar elektrikli otomobil deneyimini yaşamadan, mantıklarında kabul etmeye başladı. Aslında bu durum yakın bir zamanda bizlere bambaşka bir otomotiv sektörünün önümüzdeki yıllarda bizi karşılayacağını da söylüyor diyebiliriz.

ACELE ETMEYİN, AMA FIRSATLARI DA KAÇIRMAYIN Teknoloji inanılmaz derecede bir hızla sürekli gelişiyor ve toplumlar bu gelişmeyi adeta sömürerek, çok hızlı bir şekilde tüketiyor. Bu sebeple ihtiyacınız olmayanı almak için kesinlikle kendinizi zorlamamanızı tavsiye ederken, ihtiyacınız olması halinde hızlı hareket etmeden, otomotiv dünyasındaki gelişmeleri de göz önüne alarak, aklınıza yatan modeli kendinize seçmenizin önemini bir defa daha vurgulamak isteriz. Kesinlikle başkalarının etkisi altında kalmadan,

Döviz kuru, faiz baskısı ve çip krizi, stok sıkıntısını körüklüyor

kendinize uygun olduğunu düşündüğünüz modelde karar kılmanız, hem ilerleyen yıllar için hem de sürüş esnasında sizlere çok daha fazla keyif verecektir. Son dönemde otomobiller her ne kadar yatırım aracı olarak öne çıksa da, otomobilleri kullanım aracı olarak görmenin, yaşanabilecek ekonomik değişiklilerden minimum etkilenmenizi sağlayacağını da söyleyebiliriz. Bu makalemizde siz değerli takipçilerimize, 2022 yılı otomotiv dünyasında ülkemizde yaşanabilecek gelişmeleri, merak edilen detayları ve önümüzdeki dönemde bize getireceklerini bazı bilgiler ışığında ve örneklerle aktarmak istedik. Sizler için özel olarak hazırlayacağımız yeni makalemizde bir araya gelmek üzere, hepinizin teknolojiyle dolu sağlıklı günler geçirmesini dileriz.

www.yuksekteknoloji.tv

85


tekno moto

SINIR TANIMAYAN BİR GÜÇ BMW R 1250 GS Adventure Dünya keşfedilmeyi bekliyor ve her zaman görülecek yeni bir şeyler var. Touring Enduro motosikletlerin önde gelen modellerinden olan Yeni R 1250 GS Adventure, geçit vermeyen rotalar, olumsuz koşullar ve en uzak yerler için üretilmiş. Bu nedenle modelin touring

86

www.yuksekteknoloji.tv

uyumu ve konforundaki yüksek standartlar daha da iyileştirilmiş.

GELİŞTİRİLMİŞ TEKNOLOJİLER İLE DESTEKLENİYOR Sürücü destek sistemleri, aydınlatma teknolojisi ve gelişmiş sürüş modlarından

Güçlü boxer motor ShiftCam özelliğiyle dikkat çekiyor

USB soketine kadar her özelliğiyle Yeni R 1250 GS Adventure, bilinmeyen yerleri keşfetmeniz için gereken her şeyi sunuyor. BMW ShiftCam özelliğine sahip güçlü boxer motor sayesinde her yere kolaylıkla erişim sağlıyor. Malumunuz, dünyayı dolaşmak için hepimizin


R 1250 GS Adventure ile uzun mesafelerden daha yoğun bir şekilde keyif alınacağı da açıkça görülüyor. Özellikle maceraperestler için konfor ve güven en önemli olgu iken, yeni R 1250 GS Adventure bu olguları kullanıcılara gümüş tepside sunuyor.

Vadim Özyurt

Adaptif cruise control, Touring Paketi ve Çanta Tutucular gibi geniş bir yelpazeye sahip

ARAZİLERDEN KORKMAYA HİÇ GEREK YOK Yeni R 1250 GS Adventure modelinin konfora yönelik ergonomik özellikleri ve oturma pozisyonu her durumda üstün bir görüş sunuyor ve motosikletin kolaylıkla kontrol edilebilmesini sağlıyor. Gidonlar 30 mm kadar yükseltilebiliyor ve bu sayede uzun boylu bir sürücü olarak ya da off-road sürüşü sırasında motosikletinizi konforlu ve kendinizden emin bir şekilde ayakta kullanabiliyorsunuz. Bunlara ek olarak, 790 ile 910 mm arasında geniş bir aralığa sahip olan sele yükseklikleri ve kapsamlı sele seçenekleri, size en uygun Yeni R 1250 GS Adventure modelini bulmanızı garanti ediyor. Sele ısıtma sistemi ise sürücünün ve yolcunun her geziden çok daha fazla keyif almasını mümkün kılıyor. Özellikle soğuk havalarda ve uzun yolculuklarda sele ısıtma gerçekten de konforlu bir sürüş deneyimi sunuyor.

LED AYDINLATMA TEKNOLOJİSİYLE ÇOK FARKLI BİR TARZ

aklında sonsuz sayıda fikir ve hayal var. İşte bu hayalleri Yeni BMW R 1250 GS Adventure ile yansıtmak şimdi çok daha kolay.

GÜVEN VE KONFOR SAĞLIYOR Yeni R 1250 GS Adventure, dünyanın her yerinde güvenle

kullanabileceğiniz bir hissiyat veriyor ve bununla birlikte hedeflediğiniz her şeyi gerçekleştirebilme imkanı sunuyor. İster asfaltta olun ister arazide, yol boyunca sizi nasıl bir zeminin beklediğini bilmeden bile kullanım esnasında motosiklete sonuna kadar güvenebiliyorsunuz. Yeni

Daha fazla parlaklık, görünürlük ve belirginlikle tamamen LED döner farlar ve adaptif farlar yan, üst ve alt bölümlerde üst düzeyde ve sabit bir aydınlatma mesafesi sunuyor. Zeminin eğimine, yük kapasitesine ve dönüşlerdeki yatış açısına bağlı olarak değişen aydınlatma teknolojisiyle ışık, motosikleti sürdüğünüz her yöne yayılır. “Seyir Işığı” özelliğine sahip LED sinyal

www.yuksekteknoloji.tv

87


tekno moto

lambaları, ön kısımda sürekli olarak karartılan aydınlatma özelliğiyle birlikte dikkat çekici bir görünüm oluşturuyor. Arka bölümde ise çok işlevli ön LED sinyal lambaları da pasif güvenliği artırıyor. Diğer öne çıkan özelliklerin ise, kontak kapatıldığında etkinleştirilebilen ve karanlıkta park sırasında son derece pratik olan sürüş ışıklarının

88

www.yuksekteknoloji.tv

yanı sıra “Karşılama” ve “Uğurlama” ışıkları olduğunu söyleyebiliriz.

AKICI BİR SÜRÜŞ DENEYİMİ Kendinden emin, güvenilir, güçlü bir tarza sahip olan model ile bildiğiniz ve bilmediğiniz kulvarlarda ideal yol arkadaşınız olabilecek bir model ile karşı karşıyayız.

Tam bir ikon olarak adlandırabile ceğimiz 40 Years GS modeli

Değişken eksantrik kontrol sistemli BMW ShiftCam sayesinde Yeni R 1250 GS Adventure’ın boxer motoru uzun mesafeleri saf bir keyfe dönüştürüyor. Bu da düşük motor devrinde daha akıcı çalışma ve her devir aralığında yüksek tork anlamına geliyor. Böylece elde edilen bu dengeli çalışma, Yeni R 1250 GS Adventure’ı sürerken


kendinize olan güveni ve motorun dinamik özelliklerini artırıyor.

UZUN MENZİL İÇİN HER DAİM HAZIR Navigasyon sistemi hazırlığına sahip Touring Paketi, adaptif cruise control veya çanta tutucular gibi geniş bir yelpazeye sahip isteğe bağlı donanımları sayesinde motosikleti tam da ihtiyacınıza uygun şekilde tasarlayabiliyorsunuz. En uzak mesafeler için geniş saklama

alanı ve off-road tutkunları için enduro kullanımına özel donanımdan, özellikle rafine bir dış görünüme kadar sürücüye ilham verecek farklı paketler hazırlanmış.

DİKKAT ÇEKİCİ RENKLER İLE ÖZEL 40 YEARS GS MODELİ 40 Years GS modeli, efsanevi R 100 GS’e övgü niteliğinde olduğu gibi dikkat çekici siyah ve sarı görünümünü de bu modelden ödünç alıyor. Rallye Stili, depo üzerinde

Pasif güvenliği artıran çok işlevli ön LED sinyal lambaları

dikkat çekici şeritleri ve dinamik Beyaz/Metalik Yarış Mavisi/Yarış Kırmızısı renkleriyle motosikletin sportif yanını sergiliyor. Buz Grisi ana rengi, gümüş ve siyah kontrastlar ve kırmızı/ siyah selesiyle motosikletin saf GS duygusunu temsil ediyor. Triple Black Stili, Metalik Siyah/Siyah/Achat Gri gövde renklerinin mat ve parlak detaylarıyla GS’in güçlü silüetini öne çıkarıyor.

www.yuksekteknoloji.tv

89


Tower-Line Priz Sistemi Tower-Line bas-aç priz sistemi tek dokunuşla modüler priz sistemine ulaşmanızı sağlar. Ergonomik ve şık tasarımının yanı sıra kişisel kullanım tercihlerinize göre priz içeriklerinin düzenlenebilmesi ile ev, ofis, okul, hastane mobilyaları gibi çeşitli kullanım alanlarında eşsiz bir priz deneyimi yaşamanıza imkan tanır.

Ürün Detayı Modüler Kullanım Seçeneği Güvenli Bas-Aç Sistemi Yerden Tasarruf Renk Seçenekleri 6 Modül Seçeneği

Lİ ENT T A P M ARI TAS




Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.