Çağdaş Yol Ekim 1989 Sayı 9

Page 51

de, böyle örgütlenmeler ya dağılmış ya da canlı özünü yitirip donuklaşma­ lardır. Sovyet örgütlenmeleri en iyi bi­ linendir. Cansız ölü biçimlere dönüş­ müşlerdir. Sosyalizmin bugünkü sancılarının üçüncü nedenine ya da onun sınıf te­ meline gelelim. Geri ülkede sosyaliz­ min kurulmasında en önemli problem yaygın küçük üretimin tasfiyesidir. Geniş küçükburjuva tabakaların varlı­ ğı, küçük burjuva mantık ve davranışı­ nın her an proletarya partisinin sınırlanndan süzülme imkanına objektif bir temel oluşturur. Şu çok açık bir ger­ çekliktir ki, proletarya partileri iktidarı aldıktan sonra küçükbuıjuva akınıyla daha güçlü bir şekilde yüz yüze kalır­ lar. Gerek parti içinde ve gerekse dev­ let bürokrasisinde kaçınılmaz şekilde küçük burjuvazinin bir yükselişi yaşa­ nır. Geri üretim temeli, yaygın küçük­ burjuva etkiler, emperyalizmin kuşat­ ması ve saldırısı koşulîannda, imtiyazlı bir bürokrasi yaratmıştır. Küçükburjuva etkiler kendini en açık biçimde: kaba eşitçilik ve kafa emeğinin küçümsenmesi kılıklannda ortaya koymuştur. Aynca, emperyalist saldırıya ha­ zırlık ve ardından onanm yılları ve bü­ tün sosyalist ülkeler için soğuk savaş yılları doğrudan yığın denetimini nere­ deyse yoka indirmiştir. Denetimden kopan bürokrasi bizzat karşı etkiyle yı­ ğın insiyatifini öldürmüştür. Halk insiyatifi büyük güçle Sosya­ lizmde her tıkanan sorunun bu insiyatife havale edilmesi en azından lafta ol­ sun sık rastlanan bir olay. Kapitalizm koşulîannda işçi sınıfı ve halk kendi insiyatiflerini genellikle uzun birikim yıllanndan sonra patla­ malarla ortaya koyuyorlar. Kapitalist­ ler ve onlann adına davrananlar ise hergünkü yaşamda insiyatif göster­ mek zorundadır. Sosyalizm ise, geniş halk yığınları­ nın eberidir ya da öyle olmalıdır. Onlar adına davranan öncü Parti yığın ör­ gütlenmelerine dayanamıyorsa sıra­ dan bir zümre partisine dönüşür. Sos­ yalizm, geniş halk yığmlannm, örgüt­ leri aracılığıyla günlük yaşamı insiyatiflice, yönlendirmeleri olmalıdır. An­ cak insiyatif durup dururken değil bilgi ve deneyle beslenip gelişebilir; insan yaşamını ilgilendiren her alandaki ör­ gütlenmeyle somutlaşır. Sosyalizmin bugüne kadar gelen pratiğinde, bilgi: Marksizm-Leninizmin biraz da Sko­ lastikçe okullarda aktarımı olmuş; de­

ney ise: üst organlarda alınan karraların ruhsuzca uygulanışına dönmüştür. Sosyalist ülkelerden, Batıya iltica eden döneklerin biraz samimi olanları "sos­ yalizm teoride iyi ama pratikte rezalet" demektedir. Bu aslında bir gerçekliğin ifadesidir. Bürokrasi şekilleniş sürecin­ de teori ve pratiğin bağlannı kaçırmış­ tır. Ve koparabildiği ölçüde güçlen­ miştir. Bu ise, gerek teoride gerekse pratikte sosyalist değerlerin soysuzlaş­ masını getirmiştir. Yüksek sosyete seçilen 12 yıllık bir kimya işçisi kadın, eski hataları eleşti­ rilirken şunlan da ilave ediyor. "Halk uğruna', halkın yararına' gi­ bi deyimler sinirlendiriyor, çünkü böy­ le söyleyenler haîkla-işçiler veya diğer kesimlerle ilgilenmeyip, yalnızca ken­ di kişisel iktidarlanyla ilgileniyorlar" (Moscow News, 1 6 Temmuz 8 9 ; Valentina Kısblyova) En temel kavramlara tam tersi bir öz kazandıran bürokratik soysuzlaş­ manın kökünde, Sosyalizmin küçük­ burjuva dar görüşlülüğüyle bozulması yatar. Üstelik, bugüne kadar Sosya­ lizm yoluna çıkan ülkelerin hemen hepsinde, modem kapitalizmin yarat­ tığı küçükburjuva tabakalar değil, kapi­ talizm öncesinden kalma antika (köy­ lü, esnaf) küçükburjuva tabakalar kala­ balık bir yığın teşkil ediyordu. Bunun üretim açısından anlamı, üretici güçle­ rin önemli bir bölümünde ortaçağ ata­ letinin güçlü etkilerinin yaşaması de­ mektir. Kapitalizmin birkaç yüzyılda kmp parçaladığı bu ataleti, Sosyalizm bir kaç on yılda tasfiye etmeyi denedi. Sonuç; önemli kazançlann yanında dev, hantal bürokratik devlet mekaniz­ masının yaratılması oldu. Böylece üretici güçlerdeki dağınık­ lık ve ataleti yenmek için karşı ağırlık olan bürokratik devlet, aslında ortaçağ ataletinin Sosyalizm içindeki uzantısı oldu. Bir dönem gelişime hız katan bu aparat, kısa zamanda gelişime engel hale geldi. Bürokratik mekanizmaların ömrünü uzatan en önemli koşul ise, emperyalizmle savaş durumudur. Güçler dengesinin kuruluşuna kadar olumlu misyonu önde olan devlet, bu deneyden sonra hız kesici, tutucu bir konuma düşmüştür.

SONUÇ II. Enternasyonal, 1 9 1 7 Ekim devrimiyle aşıldı ve dünya komünist hareketilll. Enternasyonali yarattı. Fa­ kat Çin-Sovyet kopuşması ve Avrupa komünizmi soysuzlaşması o yıllardan

bu yana aşılamadı, tam tersine sancı iktidardaki sosyalizmin kriziyle bir üst konağa tırmandı, derinleşti. Yani komünistleşmeyen radikal küçük burjuva devrimciliği gerileyip, gericileşirken komünizme parlemento sıralanndan sıçramayı düşleyen B a­ tı komünist partileri uzak ufuklarından komünizmi silip yerine "banşın korun­ masını" koydular. Birkaçı hariç diğer­ leri II. Enternasyonalde yeniden üyelik müracaatını bile gündeme getirdi. Y a­ ni sosyal demokratlaşıyorlar. Öte yandan Sosyalizmin kuruluş pratiğinde ne kadar küçük burjuva zor­ laması varsa hepsi tek tek dikiş patlatı­ yor. Sosyalizmin kuruluşundaki küçük burjuva hayaller ve kalıplar yıkılıyor. Sosyalizm böyle bir basamaktan geç­ mek zorunda mıydı? Objektif temel, yani Sosyalizmin devir aldığı geri ve yaygın küçük üretim temeli böyle san­ cılı bir dönemeci bir ölçüde kaçınılmaz kılmıştır. Dünya koşullan da bu gidişte­ ki sancıları şiddetlendirmiştir. Günümüzde, Sosyalist ülkelerde üretici güçlerin verdiği seviye, Sosya­ lizmin küçük burjuva tarzda bozulma­ sına daha fazla katlanmayacak nokta­ ya gelmiştir. Sosyalizmin kuruluş ve geliş süreçlerine yapıştmlan küçükbur­ juva yamalar artık dökülmektedir. Bunlar çürümenin kaynağı olmuştur. Ancak bu sancılı süreçten, küçükburjuvaca bozulmalardan kopuşma tek yönlü ve kolay olacağı benzemiyor. Soysuzlaşan "devlet mülitiyeti" kökleri1 kazınamamış özel mülkiyet duygulannı güçlendiriyor. Kollektif in­ siyatifi kolektif hantallığa ve tembelli­ ğe dönüştüren bürokrasi, bunun bede­ lini şimdi kişicil insiyatife yol açarak ödemek zorunda kalıyor. Bazı sosyalist ülkelerde özellikle tanmda hala özel mülkiyetin güçlü ol­ ması, bu sancılı dönemden geçiş süre­ mde emperyalizmin iştahını kabartı­ yor ve sosyalizmden geriye düşüş ihti­ malini de iktidardaki sosyalizmin gün­ demine sokuyor. Sosyalizmin çürüyen küçükburju­ va yanlan kendiliğinden proletarya sosyalizminin güçlenmesi sonucunu doğuramaz. Emperyalizmin çekim gü­ cünü de düşünürsek kapitalizme doğru devriliş kimi sosyalist ülkeler için mut­ lak olarak imkan dışı değildir. İhtimal­ ler üzerinde spekülasyon işimiz değil. Ancak bir Sosyalist ülkede ya da bu yolda ilerleyen bir ülkede şehir ve kır­ daki sosyalist üretim emek üretkenli­ ğinde başı çekemiyorsa o ülkede Sos­ yalizmin güçlenmesi için temel eksik

49


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.