17 - 31 Ağustos 2009 - Sayı 159

Page 16

Mahmut fievket Pafla Mah. Sivas Sok. No:2 Kat:3 Okmeydan›/‹STANBUL Tel-Fax: (0212) 238 37 96 Bask›: SM. KARDELEN BASIM-YAYIM REKLAM GÖSTER‹ ORGAN‹ZASYON L‹M‹TED fi‹RKET‹

Sahibi ve Yaz› ‹flleri Müdürü: Ferda Bafl Yay›n Türü: Yayg›n Süreli Yönetim Yeri: KARTAL: ‹stasyon Cad. P›nar ‹flhan› Kat:2 Daire:38 KARTAL Tel-Fax: (0212) 238 37 96

Matbaac›l›k Adres: Çobançeflme Mah. Sanayi Cad. Altay Sokak NO:10 A Blok Yenibosna Bahçelievler-‹ST. Tel ( 0212) 654 9418

BÜROLAR

Teknik Haz›rl›k: Kardelen Yay›mc›l›k Adres:

‹ZM‹R: fiehit Fethi Bey Cadde No: 13 Eski Eshot ‹flhan› Kat:4 Konak/‹zmir Tel-Fax: : (0232) 482 01 63 G KARTAL: ‹stasyon Cad. P›nar ‹flhan› Kat:2 Daire:38 KARTAL Tel-Fax: (0216) 389 65 63 G MERS‹N: Hastane Cad. 5111 Sok. Ekrem Örkün ‹flhan› No:71/8 Kat:3 G MALATYA: Dabakhane mah. Boztepe Cad. Babacan ‹flhan› Kat:4 No:28 Tel: (0422) 323 06 97 G AMED: ‹skender Pafla Mah. ‹nönü Cad. MA-GÜL ‹flhan› Kat:4 No:109 Da¤kap›/Amed G AT‹NA: Spiro trikoupi 21 10683 eksarxia GREECE/Yunanistan e-mail: devrimcidemokrasi_yunanistan@yahoo.com.tr G YD TEMS‹LC‹L‹⁄‹: Kaiser-Wilhelm Str. 275 47169 Duisburg/DEUTSCHLAND e-mail: d.demokrasi@googlemail.com

Nükleer santralleri istemeyen Büyükeceliler: "Çocuklar›m›z›n gelece¤inin karart›lmas›na asla izin vermeyece¤iz" dedi.

Putin ve Erdo¤an enerji kaynaklar› meselesini görüfltü

Büyükeceli halk›: Nükleer santrallere ihtiyac›m›z yok! MERS‹N- Gülnar’a ba¤l› Büyükeceli beldesinde yap›lmas› planlanan ve inflas› için geçti¤imiz günlerde Putin’in ziyaretinde imza at›lan, ülkenin ilk nükleer santrali olaca¤› belirtilen ‘Akkuyu Nükleer Santrali’ne tepki göstermek için Akkuyu’da bir araya gelen yüzlerce kifli devletin nükleer santral yapma karar›n› protesto etti. Mersin’in birçok bölgesinden otobüslerle Büyükeceli beldesine gelen kitle burada kortejler oluflturarak belediye hizmet binas› önünden belde meydan›na yürüyüfle geçti. “Nükleere inat yaflas›n hayat”, “Nükleer santral istemiyoruz” sloganlar› atan kitle, jandarma taraf›ndan yap›lan üst aramas›n›n ard›ndan alana al›nd›. Arama esnas›nda gazetecilerin görüntü almas›n› engellemeye çal›flan jandarma ile kitle aras›nda k›sa süreli bir tart›flma yafland›.

‘Nükleer enerji en tehlikeli üretim teknolojisi’ Mitingde konuflma yapan Mersin Nükleer Karfl›t› Platform (NKP) Sözcüsü Sebahat Aslan, 9 A¤ustos tarihinin ayn› zamanda ABD’nin Japonya’n›n Nagazaki fiehri’ne atom bombas› at›fl›n›n y›l dönümü oldu¤una dikkat çekti. Aslan, söz konusu sald›r›da 350 bin insan›n hayat›n› kaybetti¤ini, 1

milyon insan›n da yaraland›¤›n› hat›rlatt›. Nükleer santrallerin çok büyük ve geri dönülmez bir çevre kirlili¤inin yan›nda toplumsal maliyetler oluflturma noktas›nda da oldukça riskli oldu¤unu vurgulayan Aslan, nükleer enerjinin sonlu, finansman, yat›r›m, iflletim ve söküm maliyetleri aç›s›ndan da dünyan›n en pahal› yak›t ve teknolojisi olarak öne ç›kt›¤›n›, d›fla ba¤›ml› oluflu ve hala çözülemeyen radyoaktif at›k sorunu ve ekolojik dengeyi bozmas›n›n yan›nda üretim güvenirli¤i ve kaza riski aç›s›ndan en tehlikeli enerji üretim teknolojisi oldu¤unu belirti.

‘Devlet nükleer santral teknolojisi sevdas›ndan vazgeçmelidir’ Tüm bu nedenlerden dolay› art›k dünyan›n nükleer santrallerden vazgeçti¤ine iflaret eden Aslan, “Buradan hükümete sesleniyoruz; ülkemizin gelece¤ini ve canl› yaflam›n› tehlikeye atan nükleer santral ihalesi iptal edilmelidir. Ülkemizin hiç ihtiyac› olmayan nükleer santral teknolojisi sevdas›ndan art›k vazgeçilmelidir. Ülkemizin nükleer çöplük olmas›na, nükleer silahlanmaya, çocuklar›m›z›n gelece¤inin karart›lmas›na asla izin vermeyece¤iz. AKP hükümeti, nükleer maceradan

bir an önce vazgeçerek, insana ve do¤aya duyarl› temiz enerji kaynaklar› olan günefl ve rüzgâr gibi yenilenebilir enerji kaynaklar›na yönelmeli, ülkemizin öz kaynaklar›n› kamusal bir hizmet anlay›fl›yla planlanmal›d›r” diye konufltu.

‘Beldemiz nükleerle de¤il, turizmle an›lmal›’ Mitingde konuflma yapan Okan Üniversitesi Ö¤retim Üyesi Prof. Tolga Yarman ise, Akkuyu’da çok ciddi bir turizm potansiyeli oldu¤unu ve bunun nükleer enerji ad›na heba edilemeyece¤ini vurgulayarak, nükleer santral hayallerinden bir an önce vazgeçilmesini istedi. Büyükeceli Belediye Baflkan› Mehmet Kale de, 33 y›l önce nükleer santrale yap›lan yat›r›m›n turizmde yap›lm›fl olmas› halinde, bugün bölgenin say›l› turizm merkezlerinden biri haline gelece¤ini savundu. Kale “Büyükeceli’de nükleer santral yap›lmas› yönünde karar alanlar, acaba beldemizi gelip görmüfller mi? Beldemiz nükleerle de¤il, turizmle an›lmal›” dedi. Demokratik Haklar Federasyonu da ‘Mersin Çernobil Olmayacak’, ‘Nükleer Santraller, Baz istasyonlar ve Barajlar Ölümdür’ yaz›l› dövizlerle mitingde yerini ald›.

Enerji kaynaklar›n›n denetimi ve pazarlanmas› ekseninde yo¤un diplomasi yaflanmaya devam ediyor. AB-ABD-Rusya gibi emperyal güçlerin enerji kaynaklar› stratejilerinde dengeleyici bir unsur misyonu üstlenen Türk devleti, enerji trafi¤i içerisinde rolünü daha da yükseltiyor. Son olarak Rusya Baflbakan› Vladimir Putin’in Ankara’ya yapt›¤› yar›m günlük ziyaretin merkezinde do¤algaz, petrol ve elektrik vard›. Nabucco enerji projesine karfl› alternatifler gelifltiren Rusya, AB-ABD’nin Nabucco’suna alternatif olan ve Bat› ile iliflkileri nedeniyle Rusya’ya rahats›zl›k veren Ukrayna’y› devre d›fl› b›rakan Güney Ak›m Projesi için Putin, Türk devletinin deste¤ini arad›. S›k› pazarl›klar›n yap›ld›¤› Putin-Erdo¤an görüflmesinde bol miktarda anlaflmaya imza at›l›rken süregelen enerji projelerinin uzat›lmas› için protokoller imzaland›. Baflta Çal›k ve Ciner grubu olmak üzeri Rus ve Türk sermaye odaklar› ise görüflmeden en karl› ç›kanlar oldu. Güney Ak›m Projesi’nde ‹talya’n flirketlerinin de yer almas›, Putin-Erdo¤an görüflmesine ‹talya Baflbakan› Berlusconi’nin kat›lmas›n› da sa¤lad›.

Do¤algaz ve petrol masaya yat›r›ld› Putin-Erdo¤an görüflmesinde temel gündem konusu Petrol, do¤algaz ve nükleer santral oldu. Mavi Ak›m projesinin de görüflüldü¤ü toplant›da anlaflmaya var›ld›. Rus boru hatlar›n›n ‹srail’e uzat›lmas›n› öngören Mavi Ak›m do¤al gaz boru hatt›n›n, var›lan anlaflma sonucunda ‹srail’e indirilmesi noktas›nda Türk devleti görev alacak. Bir önemli anlaflma da Güney Ak›m Projesi’nde ç›kt›. Buna göre Türk devleti, Rusya’ya Güney Ak›m Projesi için fizibilite çal›flmas› yapmas›na izin verdi. Gerek gaz, gerek petrol, gerekse de nükleer enerji olmak üzere üç ayr› bafll›k alt›nda çal›flmalar› planlad›klar›n› aktaran Tayyip Erdo¤an, Güney Ak›m Projesi’ni Nabucco’nun alternatifi olarak görmedi¤ini, çeflitlilik oldu¤unu belirterek flu aç›klamay› yapt›: “‹mzalad›¤›m›z gaz protokolü, Rusya’dan do¤algaz al›m›m›za imkan sa¤layan ve süresi 2011 y›l›nda son bulacak do¤algaz al›m sözleflmesinin süresinin uzat›lmas›n› öngörmektedir. Ayn› protokol çerçevesinde Güney Ak›m Boru Hatt›’n›n Karadeniz’de, Rusya taraf›ndan talep edilen izin de verilmifltir. Ayr›ca nükleer enerjinin bar›flç›l amaçlarla kullan›m› çerçevesinde anlaflmaya var›lm›flt›r.” Putin ise, “Türkiye bölgede önemli bir transit ülke haline gelmektedir” dedi.

Çal›k Holding’e gün do¤du

‘Nükleer santralden biz ne anlar›z’ Büyükeceli Beldesi’nde yap›lacak nükleer santral üzerine yapt›¤›m›z k›sa söyleflide beldede yaflayan köylüler; nükleer santralin kimseye bir faydas› olmayaca¤›n›, aksine zarar verece¤ini ve bu santralin burada farkl› adlar kullan›larak 76 y›l›ndan bu yana gündemde oldu¤unu ve nükleer santrale karfl› mücadele ettiklerini, ama yaln›z kald›klar›n› ifade ederek flunlar› dile getirdiler: “Bize burada yap›lacak nükleer santralin, inflaat›nda ve sonras›nda ifl imkan› sa¤layaca¤› söylendi, ama yok öyle bir fley. Nükleer santralden biz ne anlar›z. Kazma kürek ifli de¤il ki bu. Kimseye bir faydas› olmayacak bunun. 1976’da ilk söylentiler ç›kt›. O zamanlar maden arama diye bir fley diyorlar-

KONUK YAZAR

d›, sonra nükleer atom enerjisi dediler. Yap›lan binan›n camlar›n› k›rd›k. Burada yaflayan köylüler olarak topluca tepki gösterdik. Fakat art›k bu ifl bizi aflt›. Kimse sahip ç›kmad› bize. Buradaki halk›n cahilli¤i ve nüfusun azl›¤› tepkimizin gücünü k›rd›. Buralarda fay hatt› var. Evlerin duvarlar› hep k›r›k. Bir Alman mühendis çifti vard›. Geldiler ölçüm yapt›lar, kafalar›na silah dayad›lar, zorla ‘uygundur’ raporu verdirdiler. A¤laya a¤laya gitti mühendisler. 1999'da Ankara’ya gittik eylem yapt›k.

‘Biz d›fla ba¤l›y›z’ Her yönüyle d›fla ba¤›ml› olundu¤unu belirten köylüler, santralde kullan›lacak ham

maddelerin, insan gücünün d›fl ülkelerden getirilece¤ini vurgulayarak; “Kimse sahip ç›kmad› bize. Biz d›fla ba¤l›y›z her yönden. Her bir parças›n›, mühendisini, ham maddesini d›flardan getirecekler. Sonra bize baflka konuda bir fley dayatacaklar, kabul etmezsek hammaddeyi kesecekler” dedi. Düzen partilerinin eyleme verdi¤i destekle ilgili sorumuza karfl›l›k verdikleri cevap ise flöyle: “CHP, MHP hepsi bir bunlar›n. Büyükeceli’ye komflu olan Anamur’dan dert yanan halk, bizim burada bir fleyimiz yok, onlar›n turizmi, tar›m› oturmufl. Bu santral yap›l›rsa oras› daha fazla zarar görür. Kim yer nükleer santralin yan›nda yetiflen meyveyi, sebzeyi?”

Nükleerde Rus-Türk ortakl›¤› pekifltirildi Görüflmenin üçüncü protokolünü oluflturan nükleerde de niha anlaflmaya var›ld›. Kuflkusuz bu anlaflma Ciner Grubu’na yarad›. Daha önce Rus-Türk ortakl›¤›, Mersin Akkuyu’daki nükleer santral ihalesine teklif vermiflti. Nükleer santrale teklif veren giriflim grubunun yabanc› orta¤›n›n Rus, yerli orta¤›n›n ise Turgay Ciner olmas›, Putin'in Ankara ziyaretini Ciner için anlaml› k›ld›. Ancak bu teklif, elektrik üretim maliyetini çok yükseltti¤i gerekçesiyle sorun yaratm›flt›. Türk devleti, nükleer santral ihalesinde tek kat›l›mc› olan Rus-Türk ortakl›¤› Atomstroyexport-Inter RAO-Park Teknik Giriflim Grubu'nun 21.16 kWh/cent’lik teklifi yüksek bulunmufltu. Santralde üretilecek ve devletin al›m garantisi verece¤i elektrik için istedi¤i fiyat›, daha sonra revize ederek kWh bafl›na 15.3-13.4 cent aral›¤›na düflürmüfltü. Görüflme sonucunda Akkuyu’da kurulacak 4500 megawat gücündeki nükleer santralde üretilecek elektri¤in fiyat›nda Rusya’n›n indirime gidece¤i sinyali verildi; bunun için taraflar görüflmelere devam edecek. Sonuç olarak Putin-Erdo¤an görüflmesi; aksayan ifllerin önünü açt›¤› için Çal›k, Ciner ve Rus sermaye çevrelerinin; Rusya ile aras›ndaki ticaret hacmini 40 milyar dolara yükseltti¤i için de Türk devletini pek memnun etti.

Putin’in ziyaretinin anlatt›klar› Putin’in Ankara’ya enerji kaynaklar›n› görüflmek, anlaflma sa¤lamak için yapm›fl oldu¤u ziyaret jeo-stratejik-ekonomik ve siyasi aç›dan önemli tablolar sunuyor. Her fleyden önce bu ziyaret, emeperyal güçler aras›nda Ortado¤u-Kafkaslar ve Orta Asya bölgesindeki enerji kaynaklar› temelli hegemonya çat›flmas›n› yans›t›yor. Ve bu çat›flman›n önümüzdeki günlerde daha da t›rmanaca¤›n› gösteriyor. Bununu somuttaki yans›mas› ise Nabucco ile Güney Ak›m Projesi. Nitekim Kafkaslar›n ve kendisinin enerji kaynaklar›n› Akdeniz havzas›na indirmeyi hedefleyen ve AB ülkelerine karfl› güç elde etmeye çal›flan Rusya Güney Ak›m Projesini gelifltirdi. Ayn› fiekilde Ortado¤u’daki enerji kaynaklar›n›, muhtaç konumundaki Avrupa’ya tafl›may› ve Rusya’ya ba¤›ml›l›¤› azaltmay› hedefleyen (içinde ABD’nin de oldu¤u) Nabucco Projesi de ABABD ortakl› bir proje ve birbirinin alternatifi olarak öne sürülüyor. Türk devleti ise bu her iki plan›n tam ortas›nda kritik bir yerde duruyor. Zira bu iki projenin hayat bulmas› Türk devletinin co¤rafyas›n›, stratejik konumunu, siyasi rolünü ve transfer görevini hayati k›l›yor. Böylesi bir önem, emperyal güçler aras›nda Türk devletinin dengeleyici bir misyon almas›na da beraberinde getiriyor. Ne var ki enerji kaynaklar› üzerinden Rusya-Türkiye yak›nlaflmas›, çeflitli enerji hatlar›n›n oluflmas› ve Türk devletinin de bununu göbe¤inde olmas› ve rol almas›, üstüne ABD’nin bu yak›nlaflmay› desteklemesi emperyalizmin siyasalekonomik vb boyutlarda yeni bir sürecin içerisine girdi¤ini de gösteriyor. Bu minvalde önemli geliflmelerin yaflanaca¤› kuvvetle muhtemel. fiimdi özele gelelim: Sizce Kürt ulusal sorunun gündeme gelmesi ve ‘çözümü’ etraf›nda yaflanan hareketlilik yukar›da anlatmaya çal›flt›¤›m›z tablo içerisinde bir anlam ifade etmiyor mu?

ZURUFUNDAN ÇEC‹NE FINDI⁄IN H‹KAYES‹

Kutsi YAfiAR

F›nd›k; Artvin’den ‹stanbul’a kadar uzanan alanda Giresun,Ordu, Trabzon ve Akçakoca bölgelerinde toplam 640 bin hektar alanda 450 binden fazla iflletmenin üretim yapt›¤›, üretiminden sanayisine yaklafl›k 8,5 milyon insan›n gelir sa¤lad›¤›,dünya üretiminin %73’ ni tek bafl›na Ülkemizin sa¤lad›¤› devasa bir üründür. F›nd›k üreticilerinin üretim yapt›klar› alanlar miktar olarak incelendi¤inde; her 100 f›nd›k üreticisinden 85’nin 18 ve alt›nda, her 85 f›nd›k üreticisinin de 35’nin 6 da ve alt›nda ortalama 10-12 da üretim alan›na sahip küçük aile iflletmelerine sahip oldu¤u görülecektir. F›nd›k ve f›nd›kç›l›¤a dair her fley özellikle Giresun ve Ordu bölgesinde yaflam›n her alan›na sirayet etmifl adeta bir kültür, bir yaflam biçimi ortaya ç›karm›flt›r. 2004 y›l›nda gerçekleflen don afeti sonras›nda bölge insan›, f›nd›¤›n yoklu¤unun yaflamlar›n›n önemli bir eksikli¤i oldu¤unu iyice kavram›fllard›r. Nedense bir türlü f›nd›k fiyatlar›ndaki olumlu geliflmelerden yararlanamayan f›nd›k üreticisi fiyat art›fllar›n› da cebine yans›tamam›flt›r. 2003-2005 y›llar›nda iklim faktörlerinin de etkisiyle yükselen fiyatlar f›nd›k üreticisinin hanesine gelir oluflturamam›flt›r. Bu güne kadar ya üretim azl›¤›ndan üretici ma¤dur oluyor ya da ürününü erken pazara indirerek düflük fiyatlardan sat›yordu. Birde bunlara ‹hracatç› ve tüccar güdümündeki emanete ürün almalar eklendi¤inde fiyat düflüflleri üreticinin kaderi oluyordu. 2006 y›l›nda bu emanet al›mlara TMO ile beraber vekalet al›mlarda eklenmifl, Bafl-

Putin-Erdo¤an görüflmesinden kuflkusuz en karl› ç›kan Çal›k grubu oldu. Zira görüflmenin temel konular›ndan biri olan Samsun-Ceyhan petrol boru hatt›, ‹talyan ENI flirketiyle birlikte projeyi ihalesiz alan, ciddi yat›r›mlar› olan ve Erdo¤an’la h›s›ml›¤› bulunan Çal›k grubunu ilgilendiriyor. Böylece Putin’le görüflen Erdo¤an bir anlamda Çal›k ad›na görüflme yapm›fl oldu. Buna göre, görüflmenin temel protokol maddelerinden biri olan Samsun-Ceyhan Petrol Boru Hatt›’na Rusya petrol verecek. Zira bu proje, Rusya petrol vermedi¤i için hayata geçirilemiyordu. Bu boru hatt›, bo¤azlardaki tankerlerle petrol geçifl trafi¤ini hafifletecek, bölge önemli petrol transit geçifl merkez konumuna yükselecek. Görüflmeden sonra Çal›k Holding’ten yap›lan yaz›l› aç›klamada görüflmenin neden “tarihi” olarak de¤erlendirildi¤i böylece anlafl›lm›fl oluyor. Di¤er yandan Çal›k Holding’in Baflkan›

Ahmet Çal›k’›n Gazprom ve Rosneft ile ayr› ayr› anlaflmalar yapt›¤› belirtiliyor.

bakan›n Giresun ve Ordu illerinde yapm›fl oldu¤u iki konuflmadan sonra f›nd›k fiyatlar› dipsiz bir kuyuya düflmüfltü. TMO’nin al›m yapt›¤› 3 y›ll›k dönemde 4,00 TL–5,00 TL fiyattan s›n›rl› miktarlarda al›mlar yap›lm›fl, TMO’ya ürününü veremeyen üreticiler düflük fiyatlardan piyasaya f›nd›k satm›fllard›r. fiüphesiz ki; tüm bun yaflananlar kader de¤ildir. F›nd›k üreticisinin bu sarmaldan kurtulmas› ayn› zamanda Türkiye tar›m›ndaki yap›sal geliflmelerle de ilintilidir. Bu amaçla tar›mda Cumhuriyetin kuruluflundan bu yana uygulanan politikalar›n iyi de¤erlendirilmesi gerekmektedir. ‹kinci Dünya savafl›ndan sonra ad›na modern tar›m dedikleri, do¤ay› ve insan sa¤l›¤›n› tehdit eden kimyasal girdilerin (ilaç ve gübre) yo¤un olarak kullan›ld›¤› endüstriyel tar›m uygulamalar› topraklar›m›z› kirletmeye devam etmektedir. Endüstriyel tar›m uygulanmazsa dünya insanlar› aç kal›r propagandas› yapanlar insanl›¤a en büyük yalan› söylemektedirler. Oysa dünyan›n en fakir ülkelerinden Uganda da bile kifli bafl›na günlük 50 gr protein ihtiyac›n› karfl›layan besin üretme kapasitesine sahiptir. ABD’de Obezlik sorununa karfl› diyet çal›flmalar›nda y›lda 46 milyar dolar harcanmaktad›r. Bu verilerde göstermektedir ki; asl›nda dünyada üretim sorunundan öte bölüflüm sorunu vard›r. “Bir s›n›f ya da topluluk (f›nd›k üreticileri) sömürüden nasibini ne kadar al›rsa, o sömürü düzenine karfl› mücadelede de kendine o kadar yer bulur”. Bu sosyolojik tespit asl›nda önce 24 Temmuz’da

Fatsa da yap›lan “Al›n terimize ve F›nd›¤›m›za Sahip Ç›kal›m” mitinginde uç vermifl 30 Temmuz’da Ordu da kendini göstermifltir. Deyim yerinde ise art›k “F›nd›k kabu¤unu k›rm›flt›r. Tar›m da AKP dahil gelmifl geçmifl tüm iktidarlar taraf›ndan sürdürülen, ad›na tar›m›n yeni yap›land›r›lmas› denerek cilalanan, bir dönüflüm projesi ile karfl› karfl›yay›z. Bu proje, üreticilerin ba¤›ms›zl›klar›n›n ve özgürlüklerinin elinden al›narak alt›n bir tepside çok uluslu yerli ve yabanc› tar›m ve g›da flirketlerine sunumudur. Daha eski dönemlerde Tar›m Bakanl›¤›’na ba¤l› elemanlar köylere gider tar›msal girdilerin kullan›m›nda teknik yard›mda bulunurlard›. Ürünleri kamu destekler ve al›rd›. Art›k köylülere neyin ekilece¤ini flirketler söylüyor ve ekimde kullan›lacak girdileri köylülere temin ediyor. Bunun karfl›l›¤›nda da flirketler, ürünün benimdir diyor. Yani tar›mda sözleflmeli üreticili¤e geçiliyor. Tar›mda bu yap›sal dönüflüm yaflan›rken özellikle 24 Ocak kararlar›ndan sonra iktidarlar üreticiler aleyhine bir dizi kararlar ald›lar. Çaykur ve Tekel özellefltirildi, Et-Bal›k, SEK, Yem fabrikalar› gibi tar›mdaki K‹T’ler kapat›ld›. Tütün ve fleker yasalar› ç›kart›ld›, 4572 say›l› yasa ile kooperatiflerin flirketlere dönüfltürülmesinin önü aç›ld›, tar›msal faiz hadleri yükseltildi ve kamunun destekleri kald›r›ld›. Son olarak tar›m havzalar› ad› alt›nda ülkemiz de 30 parça alanda çok uluslu yerli ve yabanc› tar›m ve g›da flirketlerinin taleplerine uygun üretim yapacak ba¤›ml› tar›m modeline geçiflin önemli ad›m› at›lm›fl oldu. ‹flte tüm bu olumsuzluklar yafla-

n›rken mevcut üretici örgütlerinin hiçbiri bir karfl› duruflu örgütleyemedi. Kald› ki mevcut tüzük ve programlar› da bu direnifli örgütlemek için yeterli de¤ildi. Ürün baz›ndaki çifti sendikalar› bu sürece karfl› siyasi bir karfl› duruflu örgütlemek ihtiyac›ndan do¤mufl yap›lard›r. Ancak bu süreç de çiftçi sendikalar› tek bafl›na de¤il de mevcut örgütlerinde demokratik yap›lara kavuflmas›n›n da mücadelesini vererek dayan›flama ile küresel bir direnifl örmelidir. F›nd›k Üreticileri Sendikas›, sürdürülebilir bir sömürüyü mutlak k›lan endüstriyel tar›m›n karfl›s›nda, tar›m› metalaflt›rmayan, toprak ve su kaynaklar›n› kirletmeyen, insan sa¤l›¤›n› tehdit etmeyen, biyolojik çeflitlili¤i önemseyen sürdürülebilir bir tar›mla üretimi önüne hedef olarak koymufltur. Bu üretimi de küçük aile iflletmeleri ile gerçeklefltirmek mümkün olacakt›r. Küçük aile iflletmeleri de çok uluslu yerli ve yabanc› tar›m ve g›da flirketlerine karfl› dayan›flma içerisinde kooperatiflerine sahip ç›karak direnebilirler. Bu günkü mevcut yönetimi ve yap›s› ile Fiskobirlik’in böylesi bir dayan›flmay› örmesi mümkün de¤ildir. Onun içindir ki, Fiskobirlik’in üreticinin gerçek örgütü olmas›n›n mücadelesi F›nd›k Üreticileri Sendikas›n›n yaflamsal görevi olacakt›r. Umudu Büyütelim! Mücadeleyi Büyütelim! Globaliza A Luca! Globaliza A Esperenza! F›nd›k-Sen Genel Bflk.


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.