Yedek Parça Ustası 6. Sayı by Yedek Parça Ustası

Yedek Parça Ustası

Yıl: 3 Sayı: 6 / 2017 Üç ayda bir yayımlanır.

Hıdırusta Otomotiv A.Ş. ‘nin kurumsal yayınıdır.

YEDEK PARÇA USTASI-06.indd 1

31.03.2017 17:00:53

YEDEK PARÃ&#x2021;A USTASI-06.indd 2

31.03.2017 17:00:55

1.indd 1

31.03.2017 16:12:15

YEDEK PARÇA USTASI / 01- 2017 İÇİNDEKİLER

Türkiye’nin Öncü Yedek Parça Dağıtım Ağı: TATCOM

Orex Ormanı BÜYÜDÜ

Hıdırusta Otomotiv KADIN ÇALIŞANLARINI UNUTMADI

Şebnem Yel Pelit: Ne Kadar Tanıyorsak, O KADAR ANLIYORUZ!

Cibali Karakolu’na MİSAFİR OLDUK

Otomobil üreterek PARA KAZANMA DÖNEMİ BİTİYOR

Sektör 2017’ye DARALMA İLE BAŞLADI

Mercedes-Benz Türk 50. YILINI KUTLUYOR

Neoplan Yeni Tourliner EZBERLERİ BOZACAK!

Türkiye’nin dijital KARNE NOTU: 61

yedek parça ustası

Nitelikli işgücü için ÖNCE EĞİTİM

HIDIRUSTA OTOMOTİV 20 YAŞINDA

AUTOMECHANİKA ISTANBUL’UN “EN YEŞİLİ”HIDIRUSTA

SORUMLULUK KANIMIZDA VAR!

YEDEK PARÇA USTASI / 01- 2017 EDİTÖR

Yedek Parça Ustası

Editörden

Hıdırusta Otomotiv A.Ş. adına İmtiyaz Sahibi Ramazan ŞAHİN Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Rıza ŞAHİN

20 Yılı Geride Bırakırken… 1997 yılında “Yedek Parça Deponuz” misyonuyla başladığımız yolculuğumuzda bugün 20. yılı geride bırakmanın mutluluğunu yaşıyoruz. 20 yıldır zirvede gururla dalgalandırdığımız bayrağımız, elbette bize birçok sorumluluk da yüklüyor. Öncü olmak, tüm iş ortaklarımıza değer katacak adımlar atmak, en ileri teknolojiyi süreçlerimize entegre etmek için 150 kişilik ekibimiz var gücüyle çalışıyor. Dergimizin son sayısında Hıdırusta’nın 20 yılda kat ettiği mesafeyi ve gelecek dönem hedeflerini Genel Müdürümüz Rıza Şahin’in yorumlarından okuyacaksınız. Şahin’in de ifade ettiği gibi tüm paydaşlarımız tarafından güvenilen ve tercih edilen bir şirket olarak, yedek parça sektöründe sürdürülebilir büyürken, insanlığa, çevremize ve evrensel değerlere olan sorumluluğumuzu da yerine getirmeye özen göstermeye devam edeceğiz. Daha güzel yarınlar için “yeşili” şirket kültürümüzün ayrılmaz bir parçası yapmak en büyük gayemiz olacak. Daha nice 20 yıllarda bir arada olmak en büyük temennimiz… Bir sonraki sayıda görüşünceye dek, sevgiyle kalın….

Sema ZENGİN

Genel Yayın Yönetmeni Sema ZENGİN Yayın Kurulu Cansu GÜMÜŞ Hıdır Emre ŞAHİN Mehmet YARIM Pınar METE Şebnem YEL PELİT Görsel Yönetmen Murat ÜNAL - Gökçe SAYILI Yönetim Yeri Hıdırusta Otomotiv A.Ş. İkitelli Organize Sanayi Bölgesi Mahallesi Aykosan 2. Kısım 17C Blok Sok. No:17/C 34490 Başakşehir / İSTANBUL Tel: (0212) 549 98 00 Faks: (0212) 355 83 33 Web: www.yedekparcaustasi.com E-posta: info@yedekparcaustasi.com Baskı Umur Basım Sanayi ve Ticaret A.Ş. Dudullu OSB 2. Cadde No:5 Ümraniye / İstanbul T: +90 216 645 62 00 F: +90 216 365 83 20 Yedek Parça Ustası 3 ayda bir yayımlanır. Baskı Tarihi: 31 Mart 2017 YEREL SÜRELİ YAYIN ISSN: 2148-7618 “Yedek Parça Ustası”, Hıdırusta Otomotiv A.Ş.'nin kurumsal yayınıdır ve T.C. yasalarına uygun olarak yayınlanmaktadır. Derginin isim ve yayın hakları Hıdırusta'ya aittir. Yayınlanan yazı, fotoğraf, harita, illüstrasyon ve konuların her hakkı saklıdır. İzinsiz, kaynak gösterilerek dahi alıntı yapılamaz.

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 RÖPORTAJ

Hıdırusta

Otomotiv

YAŞINDA!

Hıdırusta Otomotiv, yenilikçi ürünler, hizmetler ve çözümler ile tüm iş ortakları için değer yaratmaya odaklandığı “20 yılı” geride bırakmanın gururunu yaşıyor. “Asıl yolculuğumuz şimdi başlıyor” diyen şirketin Genel Müdürü Rıza Şahin, yenileme pazarına ve iş ortaklarına kattıkları değeri her geçen gün daha da ileriye taşımanın en büyük hedefleri olacağını vurguluyor.

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 RÖPORTAJ

1997

yılında “Yedek Parça Deponuz” misyonu ile yola çıkan Hıdırusta Otomotiv, ağır vasıta yedek parçalarının toptan dağıtımı ile başlayan faaliyetlerine bugün genişleyen ürün yelpazesi ve Türkiye’nin her noktasına hizmet veren şubeleri ile devam ediyor. “Başarı öykümüzü birlikte yazdığımız tüm çalışanlarımıza ve iş ortaklarımıza teşekkür ediyoruz. Çok daha büyük başarılara imza atmaya hazırız, çünkü asıl yolculuğumuz şimdi başlıyor” diyen Hıdırusta Otomotiv Genel Müdürü Rıza Şahin ile şirketin 20 yıllık yolculuğunu ve gelecek hedeflerini konuştuk. Öncelikle, Hıdırusta’nın kuruluş öyküsünden başlayalım dilerseniz… Hıdırusta Otomotiv bayrağı altında 20. yılını kutlayan şirketimizin geçmişi aslında 70’li yılların sonuna uzanıyor. 1978 yılında perakende satışlar ile Mercedes-Benz ve MAN yedek parça piyasında başlayan faaliyetlerimizin bugünkü odağında “toptan

yedek parça dağıtımı” var. Şirketimizin temellerini atan ve bize çok değerli bir miras bırakan saygıdeğer büyüğümüz, sektörümüzde “Hıdır Usta” olarak tanınan merhum Hıdır Şahin’e çok şey borçluyuz. Bu vesileyle zamansız kaybettiğimiz Hıdır Şahin’i rahmetle anıyoruz. Emanetini hep birlikte yaşatmaya ve daha yükseklere taşımak üzere var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.

HIDIRUSTA’NIN 3 SAC AYAĞI

Sağlam temeller üzerine inşa edilen Hıdırusta’yı geçmişten bugüne taşıyan değerler neler? İşimizi en iyi şekilde yapmamızı sağlayacak insan kaynağına, teknik bilgiye ve donanıma sahibiz. Dünden bugüne tüm iş ortaklarımızın memnuniyetini üst seviyede karşılayabilecek ürün ve hizmetler sunmak, süreçlerimizi iyileştirecek ve tüm paydaşlarımızın hayatını kolaylaştıracak teknolojiyi kullanmak, sektörümüzün gelişimine katkı sunmak en önemli hedefimiz oldu. Vizyonumuzun hedeflerini yerine getirmek için sürekli bir çaba gösterirken, aynı zamanda işimize olan tutkumuz, doğruluk bilincimiz, girişimci ve yenilikçi ruhumuz ile örnek olmaya çalışıyoruz. Yaptığımız tüm işlerde bize rehberlik eden bu değerler, kuruluşumuzun temel taşlarını oluşturuyor. Rıza ŞAHİN

Geçmişe gururla, geleceğe ise büyük bir umutla bakıyoruz. Öncelikle bize emek, özveri ve adanmışlıklarıyla katkıda bulunan tüm çalışanlarımıza, iş ortaklarımıza ve müşterilerimize teşekkürlerimizi sunuyoruz. Yedek parça sektörüne adım attığı günden bu yana “değişim ve gelişimi” kendine ilke edinen Hıdırusta bugün hangi noktada? Hıdırusta Otomotiv olarak bugün “Yedek Parça Deponuz” misyonuyla Türkiye genelindeki 2000’i aşkın lokasyona dağıtım yapıyoruz. Bugün ulaştığımız başarının perde arkasında ürün yelpazemiz, yaygın dağıtım ağımız ve güçlü iş ortaklarımız başrolleri paylaşıyor. Motor, şanzıman, diferansiyel, elektrik, karoseri, şasi parçaları, treyler ve körük ürün gruplarında hizmet veren şirketimiz, bu kapsamda 60’ı aşkın dünya markasının

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 RÖPORTAJ

temsilciliğini yapıyor. MAN ve Mercedes-Benz marka ağır vasıtaların yedek parça tedariğinde sektör liderliğimizi sürdürüyoruz. Yaklaşık iki yıl önce bu alandaki tecrübemizi yeni araç gruplarımıza da taşıdık. DAF, Volvo, Renault, Scania, Iveco ve Ford markalı ticari araçlar için de parça tedariğine başladık. Kısa sürede de hızlı bir büyüme ivmesi yakaladığımızı söyleyebiliriz. 2017 yılında ise, ağır vasıtanın ardından kulvarımızı hafif ticari araçlar ile genişletme kararı aldık ve bu konudaki altyapı çalışmalarımızı sürdürüyoruz. “Şubeleşme” adımları, Hıdırusta’nın geçmişinde önemli bir kilometre taşı… Bugün kaç farklı noktada müşterilerinize ulaşıyorsunuz? Bu zincire yeni halkalar ekleme yönünde planlarınız var mı? Şubeleşme çalışmalarımız konusunda ilk adımı 2013 yılı sonunda attık ve Gaziantep şubemizi devreye aldık. Hemen ardından Ankara, Samsun ve İzmir şubelerimiz geldi. Zincirin son halkası olan İstanbul Anadolu Yakası şubemiz ise Eylül 2015 tarihinde açıldı. İstanbul / Başakşehir’deki merkezimizin yanısıra, 5 farklı lokasyondaki şubemiz lojistik gücümüzü önemli ölçüde pekiştirdi, müşteri memnuniyetimizi artırdı. En önemlisi de, güçlü stok yapımız sayesinde müşterilerimizin gerçek anlamda “Yedek Parça Deposu” olarak hizmet verir konuma ulaştık. Kısa vadede yeni bir şube yatırım planımız olmamakla birlikte, 2020 planlarımız çerçevesinde Türkiye’nin toplam 10

farklı noktasında Hıdırusta bayrağını dalgalandırmayı hedefliyoruz.

“SORUMLULUK KANIMIZDA VAR!”

Son dönemde yoğunlaştığınız alanlardan biri de sosyal sorumluluk projeleri… Bu alanda ajandanızda hangi başlıklar var? İlk günden bu yana farklı projelerle daha çok insana dokunmak, değer yaratmak için çabalıyoruz. Son yıllarda sosyal sorumluluk ve sponsorluk projelerimiz daha çok ete kemiğe büründü ve kurumsal bir kimlik kazandı. Bu alandaki çalışmalarımızın ilk örneği Soma’da yaşanan maden kazası sonrasında Türk Psikologlar Derneği’nin çalışmalarına verdiğimiz destekti. Sonrasında geçtiğimiz yıl içinde mesleki eğitime verdiğimiz önemin bir göstergesi olarak Özel İkitelli OSB Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ile uzun soluklu bir işbirliğinin ilk adımını attık ve okulun Otomotiv Teknolojisi bölümünde öğrenim gören 600’ü aşkın öğrencisinin yıl boyunca öğrenim göreceği meslek kitaplarının baskısını üstlendik. Projemiz, öğrencilerin sektörü daha yakından tanıması adına gerçekleştirdiğimiz organizasyonlarla devam ediyor. Son projemiz ise, Türk Kızılay’ı işbirliği ile yürüttüğümüz “Sorumluluk Kanımızda Var” projemizdi. Bu kapsamda geçtiğimiz Şubat ayında çalışanlarımızın ve iş ortaklarımızın geniş katılım gösterdiği bir kan bağışı organizasyonu düzenledik. Bu gelecek yıllarda da devam edecek bir projenin ilk adımı oldu. 2017 yılı temamızı ise “yeşil” olarak

belirledik ve geçtiğimiz yıl Orman Haftasına özel başlattığımız “fidan bağışı” organizasyonumuza bu yıl da devam ediyoruz. Orman Haftası kapsamında aldığımız siparişlerimizi fidana dönüştürüp gelecek nesillere miras bırakıyoruz.

“GELECEĞE UMUTLA BAKIYORUZ” Gelecek 20 yılda, Hıdırusta’yı nerede göreceğiz? Geçmişe gururla, geleceğe ise büyük bir umutla bakıyoruz. Öncelikle bize emek, özveri ve adanmışlıklarıyla katkıda bulunan tüm çalışanlarımıza, iş ortaklarımıza ve müşterilerimize teşekkürlerimizi sunuyoruz. Bundan sonraki süreçte, teknolojinin getirdiği fırsatlardan yararlanmayı, ürün portföyümüzü güçlendirmeyi, hem iş ortaklarımıza hem de topluma daha çok değer katacak projeler geliştirmeyi hedefliyoruz. Bir diğer önemli misyonumuz da sektörümüzün gelişimine katkı sunmak olacak. Kurucuları arasında yer aldığımız Türkiye’nin Öncü Yedek Parça Dağıtım Ağı olan TATCOM şemsiyesi altında güçlü adımlar atmaya, yönetiminde olduğumuz Otomotiv Satış Sonrası Ürün ve Hizmetler Derneği (OSS) ve İstanbul Ticaret Odası 52. Komite’nin çalışmalarında aktif görev almayı sürdüreceğiz.

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 20. YIL ŞİİRİ

Serüven… Yaşanan serüvenin sonu değil, belki de başlangıcı önemli, Genç yaşta yetim, öksüz kalmak, bence serüvenin ta kendisi! Acıya mı yansam, ayakta mı dursam, hangisiyle uğraşsam? Elde yok avuçta yok Allah’ım, nasıl bir çıkar yol bulsam? Özlemim, hasretim her şeyim, babam, ismin olsun ekmeğimin adı Hıdırusta…

Hidayet COŞKUN

Yıl 1997 bismillah, başladık bir heyecanla, tut elimden Allah’ım beni utandırma, Muhtaç etme namerde, güldürme eşe, dosta, dost görünen düşmana. Bizi kendimizle baş başa bırakma, iyi bilirim acımasız bu dünya, Özlemim, hasretim her şeyim, babam, ismin olsun ekmeğimin adı Hıdırusta… Günler hafta, haftalar ay oldu, bir fidandık büyüdük bak şimdi yıllar oldu, Zorluğunu yaşadım kimsesizliğin, tüm sevdiklerim el oldu, başkasına hiç bakma, Üç beş arkadaş çıktık bir yola, yükümüz ağır başladık koşturmaya, Özlemim, hasretim her şeyim, babam, ismin olsun ekmeğimin adı Hıdırusta… Zor zamanlar geçirdik, her şartta ve koşulda ayakta durmasını bildik, Fidanımız yeşerdi, çok çalıştık azimle, her şeyin üstesinden geldik, Hedefimiz büyümek, hep birlikte fidanı, koca çınara çevirmek… Tüm ülkemde tanınmak, yurt dışına açılmak, adımıza baksana, Özlemim, hasretim her şeyim, babam, ismin olsun ekmeğimin adı Hıdırusta… Kimi usta zannetti, kimi ise tamirci, kimi sevmedi bizi, kimisi de takmadı… Sevenimiz az oldu, çekemeyen laf eden, elinden gelse bizi yeryüzünden silen, Yılmadık yıkılmadık, inadına gayretle, lafa söze bakmadan şu fidana baksana, Özlemim, hasretim her şeyim, babam, ismin olsun ekmeğimin adı Hıdırusta… Üç beş kişi yüz oldu, ekmeğimiz aş oldu, kimine sıcak yuva, kimine de yar oldu, Fidanımız büyüdü, dalları yaprak doldu, çekemeyen dostlarım hepsi de hüsran oldu. Emeğimiz, ekmeğimiz, hayalimiz, acısıyla tatlısıyla, biz buradayız daima, Özlemim, hasretim her şeyim, babam, ismin olsun ekmeğimin adı Hıdırusta… Ödün vermez işinden, doğruluktur ilkesi, seveni sevmeyeni, kucaklarız herkesi, Çoğu bilmez istemez yaşanan bu serüveni, Yaşananlar gerçektir, bir hayat hikâyesi, fidandan koca çınara, Özlemim, hasretim her şeyim, babam, ismin olsun ekmeğimin adı Hıdırusta… Yurdumun her yanında, İstanbul’undan Van’a, her şehri her bucağında, Sardı sarmaladı fidanımın dalları, sevse de sevmese de ismin artık her yerde, Bu serüven bitmez burada, kenetlendik kol kola, Şimdi koca çınarın adı, Özlemim, hasretim her şeyim, babam, ismin olsun ekmeğimin adı Hıdırusta…

HİDAYET.indd 7

31.03.2017 16:09:18

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 HABER

Frankfurt ve Shanghai’dan sonra otomotiv endüstrisinin en büyük 3. fuarı olarak konumlanan Automechanika Istanbul, 06-09 Nisan tarihleri arasında TÜYAP Kongre ve Fuar Merkezi’nde düzenleniyor. Fuara 9. Hall O-1 no’lu standında katılacak olan Hıdırusta Otomotiv, güçlü ürün portföyünün yanı sıra “çevreci standı” ile de ilgi odağı olacak.

Automechanika İstanbul’un

“en yeşili” HIDIRUSTA OLACAK

6-9

Nisan tarihleri arasında Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenecek olan Automechanika Istanbul, Türkiye’nin konumu itibarı ile çevre ülke pazarlarına yatırım yapmayı hedefleyen tüm yerli ve yabancı firmalar için bölgenin en önemli uluslararası ticaret platformu olarak öne çıkıyor. Avrupa, Ortadoğu, Kuzey Afrika ve CIS ülkeleri başta olmak üzere çok sayıda ülkeden sektör profesyonelini bir araya getirecek olan fuar, toplam 13 salondan oluşacak. Fuarda ziyaretçilerin aradıkları ürün ve firmaları kolayca ve yorulmadan bulabilmeleri amacı ile bir araya getirilen

Parça ve Sistemler, Onarım ve Bakım, Yağ, Akü, Aksesuar, Reifen Jant ve Lastik, El Aletleri, Oto Yıkama ve Truck Competence alanları bulunacak. Ayrıca bu yıl ilk kez düzenlenen “E-mobility ve Geleceğin Teknolojileri” özel sergi ve forum alanı 7. Salon’da yer alacak.

EN ÇEVRECİ STAND! Automechanika Istanbul’un uzun soluklu katılımcıları arasında yer alan Hıdırusta Otomotiv’in standı, fuarın en çok dikkat çeken standlarından biri olmaya aday. Son üç yılda olduğu gibi 9. Hall’de O-1 no’lu standında tüm iş ortaklarını ağırlamaya hazırlanan

Hıdırusta’nın bu yılki konsepti “yeşil”... 2017 yılı başında B2B sisteminin ön yüzünü bu konsepte uygun olarak yenileyen Hıdırusta, çevreci mesajlar içeren takvimi, geri dönüşümlü kağıttan üretilen ajandası ve tohumlu kalemleri ile de söylemini destekledi. 20-26 Mart tarihleri arasındaki Orman Haftası boyunca Orex markalı ürünlerden aldığı tüm siparişleri fidana dönüştüren şirketin son adımı ise yine aynı tema ile dizayn edilen fuar standı oldu. 154 metrekarelik alan üzerine kurulu tek katlı stand, “Çevre Dostu Stand” olarak öne çıkıyor. Sarmaşıklardan uzun masalara, çiçeklerden

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 HABER

başlıca konular arasında ise boya koruma, detaylı temizlik, seramik kaplama, cam filmi, lastik tamiri, mini onarım, folyo kaplama ve çizik giderme yer alıyor.

geri dönüşümlü masuralara kadar her detayın incelikle düşünülüp tasarlandığı stand ziyaretçilerine bahar havası yaşatacak. Temsilcisi olduğu 60’ı aşkın dünya markasını da ziyaretçilerle buluşturacak olan şirket, yurtiçi ve yurtdışı satış ekibinin yanısıra şube sorumluları ve üst düzey yöneticileriyle tam kadro fuarda yer alacak.

FUARDAN YENİLİKLER Yurtiçi ve yurtdışından yoğun bir ziyaretçi trafiğinin beklendiği Automechanika Istanbul Fuarı bu yıl da yeniliklerle kapılarını açıyor. Fuar, Automechanika Academy bünyesinde 7. Salonda düzenlenecek “E-mobility ve Geleceğin Teknolojileri”, mobility ve geleceğin teknolojileri konusundaki baş döndürücü yenilikler için bir buluşma noktası olacak. Otomotiv ana sanayi, tedarikçiler ve yeni girişimciler, bu özel alanında alternatif sürüş sistemleri, otonom sürüş, geleceğin filo yönetimi, akıllı şarj istasyonları, data yönetimi, alternatif yakıt teknolojileri konusundaki çalışmalar sergilenecek. Uzaktan bakım,

telediagnostik, pil ve akü alanındaki heyecan verici teknolojik gelişmeler tartışılacak ve sunumlara yer verilecek.

AKÜ ÖZEL BÖLÜMÜ BÜYÜDÜ Otomotiv sektörünün en önemli ekipmanlarından biri olan akü, pazar payını her geçen gün büyütüyor. Bu büyümeye paralel olarak Automechanika Istanbul 2017’de 3. salonda yer alan akü bölümü %30 oranında büyüyerek, sektörün önemli birleşenlerinden birini profesyoneller ile buluşturacak.

BAKIM ONARIM BÖLÜMÜ GÖZ DOLDURUYOR 14. salonda yer alacak olan bakım onarım bölümünde servis ekipmanları, test cihazları, oto kimyasalları ve el aletleri konularında seçkin firmalar fuarda yerlerini alacaklar. TOBFED (Türk Otomotiv Bakım Dernekleri Federasyonu) bu sene çok daha büyük bir alanda yer alarak workshop ve eğitim verecek. TOBFED’in workshop ve eğitim vereceği

MADENİ YAĞ FESTİVALİ Türkiye’nin, yarattığı katma de ğer açısından en önemli sektörlerden biri olan madeni yağ sektörü, her yıl olduğu gibi 2016’da da üretimini, ihracatını ve tüketimini arttırdı. PETDER (Petrol Sanayi Derneği) raporuna göre, 2016 yılı madeni yağ tüketimi 2015 yılına göre %5.70 artışla 300 bin 704 tondan 317 bin 835 tona yükseldi. Bu alanda faaliyet gösteren firmalar, bu yılda Avrupa, Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Bağımsız Devletler Topluluğu ülkelerinden gelecek olan yüzlerce ziyaretçiyle buluşma fırsatı yakalayacaklar.

AKSESUAR ALANI ÇOK RENKLİ Son teknolojiye uygun yüzlerce çeşit aksesuarlar 11. Salon’da ziyaretçilerin beğenisine sunulacak. Ziyaretçiler paspas, koltuk kılıfı, jant kapağı gibi ürünlerin yanı sıra jeep ve pick-up aksesuarları, bagaj havuzu, yan basamaklar, plaka altlıkları ve koltuk döşeme kumaşları dahil çok sayıda aksesuarı bir arada görme fırsatını yakalayacaklar. Bunların yanı sıra aynı alanda klasik araç sergisini de ziyaret edebilecekler.

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 HABER

Ekonominin Nabzı Uludağ Ekonomi Zirvesi ’nde attı! Capital ve Ekonomist dergileri tarafından 23-24 Mart tarihleri arasında düzenlenen Uludağ Ekonomi Zirvesi bu yıl altıncı kez kapılarını açtı. İş dünyasının buluşma noktası haline gelen zirve, hükümet ve iş dünyasından önemli isimleri ağırladı.

lobal ve yerel ekonomik konuları gündemine taşıyan Uludağ Ekonomi Zirvesi 23-24 Mart tarihleri arasında Grand Yazıcı Otel’de düzenlendi. Zirveye aralarında ABD, Avustralya, İngiltere, Finlandiya, Estonya, Yunanistan, Hindistan, Afganistan, Suudi Arabistan ve Malezya’nın en önemli şirketlerinin yönetim kurulu başkanları ve üst düzey yöneticilerinin de bulunduğu önemli isimler katıldı. Zirvenin önemli konuklarından biri de Almanya eski Cumhurbaşkanı Christian Wulff oldu. Zirvede Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek ilk gün, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan ikinci gün konuklara seslenirken, zirvenin kapanış konuşmasını ise Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya yaptı.

MEHMET ŞİMŞEK: 2017’YE İYİMSER BAŞLAMAK İSTERİZ Zirvede konuşan Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Türkiye ve dünyanın karışık bir dönemden geçtiğine dikkat çekti. Küresel kriz sonrasında bir sürü artçı şok yaşandığını, ilk defa bir toparlanma sürecinin başladığını ifade eden Şimşek sözlerini şöyle sürdürdü: “2016 zor bir yıldı. 2017’ye iyimser başlamak isteriz. Ne olacak bu Türkiye’nin hali diye sorarsanız, aslında Türkiye’nin ekonomisi sağlam. Küresel kriz herkesi etkiledi. Avrupa’daki borç krizi bizi de önemli bir ölçüde etkiledi. Çünkü Avrupa Birliği bizim önemli ticaret ortağımız. Arap baharı büyük umutlarla başlamıştı. Neredeyse buzul

çağına girdik o bölgede. Büyük bir kaos, ciddi jeopolitik gerginlikler var Ortadoğu’da. Bu kaoslar Türkiye’yi aşağıya çekti. Bu jeopolitik gerginlikler ve yanı başımızda devlet niteliğini kaybeden ülkeler, teröre zemin hazırladı. Ülkemizi ciddi bir şekilde etkiledi. Bunların hepsi aslında dış şoklar. Rusya ile yaşanan sıkıntı, darbe girişimi, Ortadoğu’daki ülkelerin haline rağmen Türkiye ekonomisi ayakta durmayı başardı.”

“DİJİTAL DÖNÜŞÜM YÜKSELİYOR” Sanayi 4.0 konusunda yenilikçi fabrikaların üretim süreçlerine geçeceğini söyleyen TÜSİAD Başkanı Erol Bilecik ise, “Daha küçük ölçekli KOBİ’lerde dijital endeksi sorgulayabilen bir sistemi hayata geçirdik.

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 HABER

yatırımlarının devam edeceğini belirten Özdemir şöyle konuştu: “Türkiye’nin kurulu gücü son 15 yılda 80 bin megavatı buldu. Türkiye bunun 44 bin megavatını sağlayabiliyor. Enerjide daha gidecek yolumuz var. Santraller eskiyor yenilememiz gerekiyor. Ekonomik olmadığı, maliyetler arttığı için devreden çıkarmamız gerekiyor. Türkiye’de önümüzdeki yıllarda enerji yatırımlarının durmayacağına inanıyoruz ve yatırım yapmaya devam ediyoruz. Ekonomimizin 2017’den itibaren daha iyi noktaya geleceğine ve Türkiye ekonomisinde enerji yatırımlarını devam edeceğine inanıyoruz.”

OTOMOTİV SEKTÖRÜNDE FARKLI TRENDLER

Hıdırusta Otomotiv Genel Müdürü Rıza Şahin, Türkiye’nin en önemli ekonomi organizasyonlarından biri olan Uludağ Ekonomi Zirvesi’nin katılımcıları arasındaydı.

Dijital dünya gittikçe gelişiyor. Sanayi 4.0 ile yenilikçi fabrika süreçlerinin kurgulanması gündemde. Bu da beraberinde dijital dünyada iş ortaklıklarının kurulmasını beraberinde getiriyor. Teknolojik kullanımlı bir standardın oluşmasıyla yeni iş yaklaşımlarının önünün açacak. Şunu görüyoruz ki dijital dönüşümü sağlayıp bunun hakkını verenlerin oranı yüzde 5 ile 15 arasında. Çok hızlı bir yükseliş görüyoruz” dedi.

“ESKİYEN SANTRALLER YENİLENMELİ” Limak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir de, Türkiye’de enerjinin birçok dalında yaklaşık 3 bin megavat enerji ürettiklerini söyledi. Türkiye’de enerji

Zirvede konuşan Çelik Motor Genel Müdürü Özgür Maraş, dünyanın büyük bir değişimden geçtiğini, iş yapış şekilleri, ihtiyaçlar ve tüketicilerin de değiştiğini söyledi. Bu süreçte ekonomilerin etkilendiği 4 trendin bulunduğunu ifade eden Maraş, “Bunlar, yeni teknolojiler, sürdürebilirlik, değişen tüketim alışkanlıkları, sahip olma tercihleridir” dedi. Otomotiv sektöründe trendlerin ise farklı mobilite seçimleri, otonom araçlar ve elektrikli araçlar olduğunu anlatan Maraş, “Satın almanın alternatifi olan araç kiralama hem zaman hem de işletme sermayesinin yönetimi açısından önemli avantajlar sunuyor. Kiralama sektörü 2016 yılında çift haneli rakamlarla

büyüyerek 330 bin adetlik bir rakama ulaştı. Satılan binek otomobillerin yaklaşık yüzde 20’sine denk gelen 147 bin adet otomobil, kiralama şirketleri tarafından satın alındı” diye konuştu.

“İŞ TANIMLAMALARI DEĞİŞTİ” Samsung Electronics Türkiye Başkan Yardımcısı Tansu Yeğen de, bundan sonra 3 teknolojinin hayatı şekillendireceğini dile getirerek, şunları kaydetti: “Bunların birincisi nesnelerin interneti, ikincisi yapay zeka, üçüncüsü ise tamamen artırılmış gerçeklik teknolojileri. “Nesnelerin interneti” dediğimizde açıkçası en kolay tabiriyle hayatımızı kolaylaştıran sensörlerden bahsediyoruz. Samsung olarak 2020 yılında ürünlerimizin yüzde 100’ünün tamamen web bağlantılı olacağını ve hepsinin uzaktan kontrol edilebileceğini duyurmuştuk. Yapay zeka teknolojisi ise çok net anlaşılmıyor. İnsan kadar akıllı olan hatta bir süre sonra zekası insandan daha fazla olan makinelerden bahsediyoruz. Bugün bazı sektörlerde yapay zekayı görüyoruz. 2030’lara doğru öğrencilerin yapay zeka üzerinden eğitim alacağı araştırmacılar tarafından belirtiliyor.” Yapılan araştırmalarda teknolojilerin gelişimine bağlı olarak çocukların yüzde 65’inin gelecekte ne iş yapacağını bilmediğini ifade eden Yeğen, iş tanımlarının da teknolojinin odağı ile değiştiğini vurguladı.

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 HABER

Mesleki eğitimin ve nitelikli işgücünün önemine inanan Hıdırusta Otomotiv, bu kapsamda Özel İkitelli OSB Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ile işbirliği yaptı. Lisenin Otomotiv Teknolojisi Bölümü’nde öğrenim gören 600’e yakın öğrencinin 2016-2017 döneminde faydalanacağı ders kitaplarının basımını üstlenen Hıdırusta Otomotiv, sosyal sorumluluk projesi kapsamında uzun soluklu bir işbirliğinin de temelini atmış oldu.

NITELIKLI İŞGÜCÜ İÇIN

ÖNCE EĞİTİM

ürkiye’nin lokomotif sektörlerinden biri olan otomotiv endüstrisi, ana ve yan sanayiden, dağıtım, pazarlama ve satış kanallarına kadar 400 bini aşkın kişiye istihdam sağlıyor. Sektörün 2023 vizyonunda hedeflere ulaşmasında, Ar-Ge ve inovasyon yatırımlarının yanısıra bu faaliyetleri en üst düzeyde gerçekleştirecek nitelikli eleman altyapısının kurulması da son derece önem taşıyor. Bu noktada ise en büyük sorumluluk sektör temsilcilerine ve meslek liselerine düşüyor. Sektöründe 20 yılı geride bırakmaya hazırlanan ve bugün 150’yi aşkın kişiye istihdam sağlayan Hıdırusta Otomotiv de kurulduğu günden bu yana nitelikli iş gücünün önemine inanıyor ve insan kaynağına da bu yönde yatırım yapıyor. 2016 yılı itibariyle sosyal sorumluluk projeleri kapsamında ilk sırayı eğitime veren şirket, geçtiğimiz Eylül ayı içerisinde Özel İkitelli OSB Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ile uzun soluklu bir işbirliğinin ilk adımını attı ve okulun Otomotiv Teknolojisi bölümünde öğrenim gören 600’ü aşkın öğrencisinin yıl boyunca öğrenim göreceği meslek kitaplarının baskısını üstlendi.

‘EĞİTİME DESTEĞİMİZ SÜRECEK’ Otomotiv yedek parça sektöründe nitelikli ara eleman açığının her geçen gün arttığına dikkat çeken Hıdırusta Otomotiv Genel Müdürü Rıza Şahin, meslek liselerinin sayısı ve kalitesinin artması gerektiğini vurguluyor. Şahin; “Türkiye’nin 5 farklı ilinde faaliyet gösteren şirketimiz, çeşitli kademelerde görev alan 150’yi aşkın çalışana sahip fakat aradığımız niteliklerde personeli bulmakta zorlanıyoruz. Bu sorunların odağında ise eğitim eksikliği bulunuyor. Sektörümüzün, teknik donanımlı işgücüne ihtiyacı her geçen gün katlanarak artıyor. Burada sektör temsilcileri olarak bizlere olduğu kadar, meslek liselerine de büyük görev düşüyor. Sektörümüzün geleceğini emanet edeceğimiz genç arkadaşlarımızın daha iyi bir eğitim almasını sağlamak için hepimizin taşın altına elini koyması, tematik okullarının sayısının artması için çaba göstermemiz gerekiyor” diye konuşuyor. Hıdırusta Otomotiv olarak bu konuda önemli bir adım attıklarını ve Özel İkitelli OSB Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nin Otomotiv

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 HABER

YERİNDE GÖRÜP İNCELEDİLER Özel İkitelli OSB Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde 11. sınıfta eğitim gören 30 öğrenci, öğretmenleri ile birlikte Hıdırusta Otomotiv’i ziyaret ettiler. 2016 yılı içinde hayata geçirdiğimiz işbirliği kapsamındaki ikinci adım olan, Genel Müdürümüz Rıza Şahin'in ve bölüm yöneticilerimizin eşlik ettiği ziyarette; öğrenciler lojistik, satış-pazarlama ve insan kaynakları süreçlerimiz hakkında bilgi alarak verimli bir gün geçirdiler.

Teknolojileri bölümünde okuyan öğrencilerinin meslek kitaplarının basımını üstlendiklerini aktaran Rıza Şahin, işbirliklerinin artarak devam edeceğini vurguluyor. Şahin, öğrencilere staj olanaklarının sağlanması, kariyer günleri düzenlenmesi, parça tedariği konusunda destek verilmesi konularında çalışmalar yürüteceklerini belirtiyor.

SEKTÖRLERLE YAKIN TEMASTA “Türkiye’nin İlk Özel Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi” unvanı ile 2013 yılında açılan ve devlet desteği ile öğrencilerine ücretsiz eğitim imkanı sağlayan Özel İkitelli OSB Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, “Mesleğinde Lider Elemen Yetiştiren Kurum Olma” vizyonu ve sektör temsilcilerinin talepleri doğrultusunda müfredatına yön veriyor. Endüstriyel Otomasyon, Makine, Otomotiv, Elektrik-Elektronik ve Kimya Teknolojisi olmak üzere toplam 5 bölümde 3150 öğrencisi bulunan kurum, sektörlerin teknik eleman ihtiyacına en iyi şekilde cevap verebilecek, alanında gerekli bilgi ve becerilere sahip nitelikli işgücü yetiştirmeye odaklanıyor. Otomotiv Teknolojisi bölümünde usta öğreticiler ve sektörün önde gelen şirketlerinin desteği ile elektromekanik, gövde ve boya dallarında öğretim programları sunuyor. Bölümün 600’ü aşkın öğrencisi 4 adet Temel Motor Atölyesi, 2 adet Elektro Mekanik Atölyesi, 2 adet Gövde Teknolojisi Atölyesi ve 2 adet Boya Atölyesinde eğitim görüyor.

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 RÖPORTAJ

k e d e Y Öncü

n i n ’ e y i k Tür ıtım Ağı: ğ a D a Parç

ağır e e v i r a c fif ti a 61 ülked a h , k e Bin rınd veren a l p u r g vasıta arça hizmeti tın yedek p ın en büyük sa Temot dünyan pluluklarından arı olan alma to tional’ın hissedftermarket Interna , Türkiye’nin a i çatısı TATCOM cüsü 11 şirket TATCOM OEM ön buluşturuyor. nı Taner altında Kurulu Başka 0 milyon Yönetim I “TATCOM, 32 nde” diyor. KAVKAC o ile açık ara ö Euro cir

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 RÖPORTAJ

ATCOM, aralarında 60 yılı aşkın tecrübesi ile otomotiv yedek parça satış ve dağıtım ağı konusunda gerek marka gerekse araç bazında uzmanlaşmış şirketlerin güçbirliği yapması ile 2012 yılında faaliyetlerine başladı. Kuruluşundan bir yıl gibi çok kısa bir süre sonra dünyanın en büyük satın alma gruplarından biri olan TEMOT ile ortaklık anlaşması imzalayan TATCOM, çatısı altındaki 11 firmanın konusunda uzmanlaşmış kadroları ile binek araçlar, ağır ve hafif ticari vasıtalar ile iş makineleri yedek parçalarının ithalat, satış ve pazarlamasını yapıyor. “TEMOT’un 5 kıtada hizmet veren güçlü OEM tedarik ağı ile TATCOM daima Türkiye’nin zirvesinde” diyen TATCOM Yönetim Kurulu Başkanı Taner KAVKACI sorularımızı yanıtladı. Öncelikle Türkiye’nin aftermarket OEM öncülerini bünyesinde bulunduran TATCOM’u daha yakından tanıyabilir miyiz? TATCOM, 61 farklı ülkede binek, hafif ticari ve ağır vasıta gruplarında yedek parça hizmeti veren dünyanın en büyük satın alma

topluluklarından Temot International’ın hissedarıdır. Başbuğ, Dönmez, Genel Oto, Hıdırusta Otomotiv, Merkez Otomotiv, Motor Aşin, Obis, Otobilya, Oto Rulman, Simkan ve Üçel’den oluşan 11 iş ortağı ile yoluna devam eden TATCOM merkezi satın alma topluluğunu yönetiyor. Yönetim Kurulumuzda da benimle birlikte Mehmet Büyükkürkçü (Merkez Otomotiv) ve Rıza Şahin (Hıdırusta Otomotiv) görev alıyor. Hissedarı olduğumuz TEMOT’un satın alma, dağıtım ve personel gücü, üyelerinin gücünden geliyor. TATCOM’un her bir iş ortağı branşında sektörde lider konumda ve çok büyük bir dağıtım zincirine sahip. Bu güç sayesinde de hizmet ağımızı her geçen gün arttırmaktayız.

TEDARİK ZİNCİRİNDEN GÜÇ ALIYOR

OEM markalar ile olan işbirlikleriniz hakkında bilgi verir misiniz? Kaliteli ve fiyat konusunda rekabetçi bir üretici

Taner KAVKACI

ağı oluşturarak, yedek parça sektöründe alternatif seçme hakkı oluşturma imkanı sağlıyoruz. 11 iş ortağımızın verdiği güçle de dev OEM markaları ile köprüler kuruyoruz. Tüm işbirliklerimizi Kaliteli Yedek Parça, Memnuniyet, Kalıcı Hizmet Ağı ve Avantajlı Fiyat olmak üzere 4 temel başlık üzerine inşaa ediyoruz. Sağlam temelli köprüler de el birliği ile oluşturulan güçlü tedarik zinciri ile olıuyor. Dünya pazarında önde gelen markaların gücünü elimizde bulundurmaktayız. Bu markalar kalitesini, sağlamlığını kanıtlamış, sertifikalarla belgelemiş uluslararası markalardır. Bugün portföyümüzde bulunan markaları şöyle sıralayabiliriz: Sachs, Boge, Lemförder, ZF, LuK, INA, FAG, Ruville, Bosch, Contitech, Diesel Technic, Elring, Febi Bilstein, Federal Mogul, Nüral, Goetze, Glyco, FTE, Gates, GKN, Hella, Hengst, Hepu, Laso, Mahle, SKF, Textar, TRW, Valeo, Aisin, SWF, VDO, Behr, Parker. Satınalma gücümüzü arttırarak rekabetçi fiyat avantajları oluşturup, iş ortaklarımızın pazarda

Hissedarı olduğumuz TEMOT’un satın alma, dağıtım ve personel gücü, üyelerinin gücünden geliyor. TATCOM’un her bir iş ortağı branşında sektörde lider konumda ve çok büyük bir dağıtım zincirine sahip. Bu güç sayesinde de hizmet ağımızı her geçen gün arttırmaktayız.

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 RÖPORTAJ

etkili satış yapmalarına olanak sağlamayı, aynı zamanda pazardaki lider konumumuzu korumayı hedefliyoruz.

320 MİLYON EURO CİROYU TEMSİL EDİYOR

Türkiye otomotiv aftermarket pazarında TATCOM bugün hangi noktada? Liderliği uzun süre korumanın, lider bir topluluk olmak kadar önemli olduğuna inanıyoruz. TATCOM 320 milyon Euro ciro ile açık ara Türkiye’nin lideri konumunda. Ortalama 180.000 metrekare depo alanı, 1.200’den fazla çalışanı, Türkiye genelinde 6.000’i aşkın satış noktası ile sektördeki firmaların ana tedarikçisi olarak faaliyetlerimizi sürdürüyoruz.

Orta ve uzun vadeli hedefleriniz neler? TATCOM olarak misyonumuz otomotiv yedek parça pazarında, dağıtım zincirinde katma değer sağlamak, pazar lideri konumumuzu korumak ve iş ortaklarımızın sektördeki lider konumlarını sürdürmelerine katkı sunmak, satış ve pazarlama faaliyetlerine destek olmak, bununla beraber faydalarını korumak... Pazarda rekabet edilebilir bir fiyat avantajı ile birlikte hizmet noktalarına kaliteli alternatif parça seçenekleri sunmak da önceliklerimiz arasında yer alıyor. Bu misyonumuz çerçevesinde, otomotiv yenileme pazarında geleceğe yönelik adımlar atmaya ve pazarın gelişimine katkı sağlamaya devam edeceğiz.

TEMOT International, otomotiv yedek parça sektörünün önde gelen stratejik organizasyonu ve geleceğe yönelik ortağıdır. 1994 yılında Almanya'da beş hissedar tarafından kurulmuştur, kurulduğundan bu yana büyümeye devam etmektedir. TEMOT International 63 hissedarı ile birlikte depo distribütörleri olarak, neredeyse tüm büyük Avrupa ülkelerinde bağımsız satış sonrası yedek parça sektöründe faaliyet gösterir. Avrupa'nın yanı sıra İsrail, Kuzey, Orta ve Latin Amerika, Güney Afrika, Namibya, Angola, Botsvana, Kafkaslar, Orta Asya Güney Kore ve Japonya da faaliyet alanı içerisindedir. TEMOT hissedarları coğrafi alanda en iyi ve en parlak otomotiv aftermarket kuruluşları arasında yer almaktadır. Temel iş kapsamı; yedek parça, aksesuarlar, garaj ekipmanları, araçlar, motor parçaları, otomobil boyaları, kimyasallar ve otomobil parçaları ile yapılan ticareti içerir. Tüm TEMOT International hissedarlarının ortak hedefi her koşulda en yüksek verimlilik ve optimize etkinlik yoluyla sürdürülebilir kârlı büyümedir.

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 HABER

Her Sipariş Fidana Dönüştü OREX ORMANI BÜYÜDÜ

oğa ve insanı birbirinden ayrı düşünmek, geleceklerini birbirinden bağımsız kurgulamak yaşam döngüsünü görmezden gelmektir. Türkiye coğrafyasının bütününü bir miras olarak kabul edersek, barındırdığı binlerce canlı ile birlikte bu mirası korumak her birimizin öncelikli görevidir. Hıdırusta Otomotiv olarak bu sorumluluk duygusuyla, geçen yıl başlattığımız fidan bağışı kampanyamızı bu yıl da devam ettirdik. 20-26 Mart 2017 tarihlerini kapsayan Orman Haftası boyunca, Orex markamızdan verilen her 500 TL ve üzeri siparişler için, siparişi veren iş

ortağımız adına Tema Vakfı’na fidan bağışında bulunduk. Sizlerin verdiği destekle, 500’e yakın fidan Balıkesir Özgören’de sevgiyle yeşermeye başladı. Geçen yıldan bu yana toplamda 1000’e yaklaşan fidan bağışımızla Orex Hatıra Ormanı projemizde önemli bir yol daha kat etmiş olduk. Tüm iş ortaklarımıza kampanyamıza sağladıkları katkılardan dolayı sonsuz şükranlarımızı sunarız. Daha yeşil, yaşanabilir bir dünyada sağlıklı, mutlu bir yaşam dileklerimizle…

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 HABER

Hıdırusta Otomotiv, geçtiğimiz Şubat ayında Türk Kızılayı işbirliği ile kan bağışı organizasyonu düzenledi. “Sorumluluk Kanımızda Var” sloganıyla Hıdırusta’nın Başakşehir’de bulunan merkez binasında gerçekleşen organizasyona şirket çalışanları ve iş ortakları geniş katılım gösterdi.

“SORUMLULUK KANIMIZDA VAR!”

017 yılında sosyal sorumluluk projelerinde kulvarını genişleten Hıdırusta Otomotiv, bu alanda da öncü adımlar atmaya devam ediyor. Türk Kızılayı’nın son dönemde medyada yer alan kan bağışı çağrılarına kayıtsız kalmayan şirket, 08 Şubat tarihinde “Sorumluluk Kanımızda Var” sloganıyla geniş katılımlı bir kan bağışı organizasyonu düzenledi. Türk Kızılayı Başakşehir Şubesi’nin işbirliği ile

gerçekleştiren organizasyona 100’e yakın kişi destek verdi. “Hıdırusta Gönüllüleri” ekibi tarafından her detayın önceden planlandığı organizasyon için geniş kapsamlı bir duyuru çalışması da yürütüldü. Şirket çalışanlarının yanısıra iş ortaklarının ve bölgedeki esnafların da önceden bilgilendirildiği organizasyonda Hıdırusta Otomotiv’in üst yönetimi de bağışçı olarak ilk sırayı aldı.

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 HABER

“KAN ACİL DEĞİL, SÜREKLİ İHTİYAÇTIR” “Kan acil değil sürekli ihtiyaçtır” diyerek konuya dikkat çeken Hıdırusta Otomotiv Genel Müdürü Rıza Şahin sözlerini şöyle sürdürdü: “Sosyal sorumluluk faaliyetlerine her geçen gün daha çok önem gösteriyoruz. Eğitim ve sağlık bizim için öncelikli konular. Bu tür faaliyetleri şirketimizde düzenli hale getirerek hem kan bağışı konusunda çalışanlarımız üzerinde bir farkındalık yaratmak hem de sektöre örnek olmak istiyoruz.” Hıdırusta Otomotiv çalışanlarına ve iş ortaklarına kan bağışı organizasyona gösterdikleri ilgiden dolayı teşekkür eden Şahin; “Toplumsal görev bilinciyle oluşturulan bu tür kampanyalara herkesin destek olması şart. Kan bağışının insan hayatında çok önemli kazanımları var. Bu sorumluluğu mümkün olduğunca herkes taşımalı” dedi.

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 HABER

Hıdırusta Otomotiv

kadın çalışanlarını unutmadı Özel gün ve haftalardaki duyarlı kimliğiyle örnek çalışmalara imza atan Hıdırusta Otomotiv, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü de unutmadı. İnsan Kaynakları ve Kurumsal İletişim Departmanlarının düzenlediği organizasyonla kadın çalışanlar, yüzlerce genç kadının hayatını değiştirecek bir dayanışmanın destekçisi oldu. Günün anlam ve önemine istinaden takdim edilen hediyeler sayesinde, tüm kadın çalışanlar Toplum Gönülleri Vakfı’nın TOG Genç Kadın Fonu’na katkıda bulundu.

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 HABER

“Başarımızın ardındaki tüm kadın çalışanlarımıza, bize yol arkadaşı oldukları için teşekkür ediyoruz...”

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 İŞ ANALİZİ

Şebnem YEL PELİT sebnemyelpelit@hidirusta.com

Ne Kadar Tanıyorsak,

O KADAR ANLIYORUZ! S

anayi Çağı’nda ”emek”, %90 kas gücü ve %10 beyin gücü ile açıklanabilirken; 3D yazıcı, insansız hava araçları ve robotlarla çevrili bir dünya oluşturan “Tasarım Çağı”, %90 beyin gücü ve belki %10 kas gücü ile ancak açıklanabilecek gibi görünüyor. Bireyselliğin, yarışın, rekabetin yerini işbirliği ve dayanışma alıyor. Dijital ve fiziksel dünyanın hiç olmadığı kadar birbirine uyumlu olacağı yaratıcı toplum çağı geliyor. Biz bu çağın neresindeyiz? Kendimizi ne kadar tanıyoruz? Ekibimizi ne kadar tanıyoruz? Reklamlar ve haberler, satın alma kararı vermek için yetersiz kalmaya başlayınca, iş dünyası da daha fazla satış için yöntem arayışına girişti. Ticaretin ilk günlerinden itibaren, “Müşteriyi Anlamak” en öncelikli amaçlardan biridir. Kimi zaman bu kavram ilk sırada görülürken sonrasında geri planda kaldı. Ancak şu bir gerçek ki son 10 yılda müşterinin önceliği yaklaşımı zirve noktasına erişiyor. Kısa sürede ürün ne olursa olsun, hizmet nasıl verilirse verilsin önemli olan tüketici ve

kullanıcıların deneyim yaşama arzusu olduğu keşfedildi.

MÜŞTERİ SADAKATİNİ ARTIRMANIN FORMÜLÜ Hiç de kolay olmayan bu iş nasıl yapılacak? Müşterimizin ihtiyacı nedir? Ya da müşterimize sunduğunuz hizmetlerimiz nelerdir? Dijital şirketler için yapılan bir araştırma ile hazırlanan Değer Bileşenlerini sorgulamak ile başlayabiliriz. 1. Fonksiyonellik: Zaman kazandırmak, basitleştirmek, para kazandırmak, riski azaltmak, organize etmek, çabayı azaltmak, sorunları ortadan kaldırmak, maliyeti düşürmek, kalite, çeşitlilik, duygusal çekicilik, bilgi vermek.. 2. Duygusal: Kaygıyı azaltmak, ödüllendirmek, nostalji, estetik, ortak değer, iyilik, eğlence, çekicilik. 3. Hayatı Değiştirmek: Umut vermek, motivasyon, kalıcılık, ait olmak. 4. Sosyal Etki: Kendini aşmak

Genelde ne kadar fazla bileşen sunulursa müşteri sadakati ve şirketin elde ettiği gelir artışı da o kadar fazla olur.Müşterilerin ürünlerde neye değer verdiği sektöre göre değişir. Örneğin; • Akıllı Telefonlar için; Kalite, Çabayı Azaltmak, Organize Etmek ve Bağlantı önceliklidir. • Bireysel Bankacılıkta; Kalite, Erişim Sağlamak, Kalıcılık, Sorunları Ortadan Kaldırmak, Kaygıyı Azaltmak olarak sıralanmıştır.

SİZİN ŞİRKETİNİZİN DEĞER BİLEŞENLERİ NEDİR? Teknoloji İhtiyacını Belirlemek Şirketler BT altyapısının herhangi bir gereklilik durumunda sorun çıkarmayacağına %100 emin olmak istiyor. Artık, “5 gün 8 saat” çalışma rutininin yerini alan kesintisiz çalışma almış durumda. Bilgiye 7/24 erişilebilirlik dünya çapındaki milyonlarca şirket için vazgeçilmez bir gerçeklik.

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 İŞ ANALİZİ

Süper Patronlar Yapılan bir araştırma ile dünya çapında başarılı şirket patronlarının bir dizi temel kişilik özellikleri taşıdığı saptanmış.

• Çok yüksek derecede özgüvenli,

rekabetçi ve hayal gücü geniş olma eğilimleri gösteriyorlar. Aynı zamanda dürüst davranıyorlar ve hakiki benliklerinin ışıldamasına imkân tanımaktan korkmuyorlar.

• Zeka, yaratıcılık ve esnekliğe diğerlerinden

daha fazla değer veriyorlar.

• Sorunlara yeni açılardan yaklaşan,

sürprizlerle başa çıkabilen, çabucak öğrenen ve herhangi bir pozisyonda müthiş iş çıkaran kişileri istiyorlar ve “Benden 4 kat daha akıllı kişileri işe almayacak isek hiç almayalım” diyorlar.

• Yetkinlik belgelerine bakıyorlar ama sektör

tecrübesi veya üniversite diploması olmayan kişilere de şans vermeye istekliler.

• Yeteneğin nasıl görünmesi

gerektiğine dair önyargılı kavramları reddettiklerinden, genellikle kadınlara ve azınlıklıklara daha açıklar.

• Süper patronlar genellikle geleneksel mülakat sürecini de gereksiz görüyorlar. Bunun yerine alışmadık, kurnaz sorular soruyor veya gözlemi bir araç olarak kullanıyorlar. Mesela, bir kısmı adaylarla uzun yürüyüşlere çıkıyor, birlikte alışverişe veya yemeğe gidiyorlar. • Kayıpları kabulleniyorlar. Akıllı, yaratıcı, esnek kişilerin genellikle kariyerleri hızlı tempolu oluyor. Bazıları kısa bir süre sonra başka bir işe geçmek isteyebiliyor. Bu süper patronlar için sorun

“Süper patronlar, yetenekleri farklı biçimlerde arıyor ve alışılmadık biçimlerde işe alıyor. Yüksek beklentilere giriyor ve yetişmekte olan ‘çıraklarına’, ‘ustalık’ yapmayı benimsiyorlar.”

değil. Ekiplerindeki yetenek kalitesinin istikrardan daha önemli olduğunu anlıyorlar.

• Onları en iyi geleneksel patronlardan

bile kat kat üstün kılan uygulamalara sahip. Yetenekleri farklı biçimlerde arıyor ve alışılmadık biçimlerde işe alıyor. Yüksek beklentilere giriyor ve yetişmekte olan “çıraklarına”, “ustalık” yapmayı benimsiyorlar. Ve çırakları daha büyük, daha iyi işlere gittiklerinde bunu kabulleniyor ve bağlantıda kaldıklarından emin oluyorlar. Bu özelliklerin kaç tanesi yönetici veya patronunuzda var?

YA ÇALIŞANLAR? İşe alım yapmadan önce kimin destek kimin köstek olacağını iyi bilmek gereklidir. Tüm çalışanlarımız beklentimizi karşılamaz. Potansiyel sorun kaynağı olan “arıza çıkartıcılar” vardır. Bazen yardım eder, bazen engel olurlar. Şirkete yük ve kambur olurlar. Bunun dışında düşük performansa sahip “aklı havada” olanlar vardır. Biraz yardım ederler ama fark yaratmaz bu kişiler. Orta düzeyde bir çalışma gösterirler. Uygulayıcı olan “görev adamları” vardır. Ne yapması gerektiğini bildikleri zaman çok çalışırlar. Ve son olarak yüksek performanslı “yıldız çalışanlar” vardır. Çok çalışır, ne yapacağını bilirler. Çalışanlarınızın, kaç tanesi “Arıza Çıkarıcı”, “Aklı Havada”, “Görev Adamı” ve “Yıldız” biliyor musunuz? Şirketlerin başarılı olmaları ve yüksek gelir sağlamaları, çalışanların ve sistemlerin başarılı olması ile doğrudan ilişkilidir. İşi sistemler yapar, insanlar sistemleri işletir. Sistemlerin sağlıklı işlemesi ise doğru bir yetkilendirme ve iyi yapılandırılmış iletişim ile mümkündür. İyilikle Kalın…

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 HABER

Hayat Sevince Güzel… Ne güzel bir şeydir birini koşulsuz, kuralsız, hiç beklentisiz olduğu gibi kabul etmek… Ve ona “iyi ki varsın” diyebilmek…

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 HABER

14 Şubat Sevgililer Günü’nde “Hayat Sevince Güzel” mottosuyla harekete geçtik ve tüm çalışanlarımızın bu özel gününü güller takdim ederek kutladık. Yüreklerimizi ısıtan güzel tebessümleri fotoğraf karelerine de yansıdı.

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 İNSAN KIYMETLERİ

Hıdırusta Otomotiv’de

KUŞAK BİR ARADA!

Cansu GÜMÜŞ İnsan Kaynakları Sorumlusu HIDIRUSTA OTOMOTİV A.Ş.

Günümüz iş ortamında, beraber çalışabilmek, doğru iş üretebilmek, doğru iletişim sağlayabilmek ve verimli bir çalışma ortamı yaratabilmek adına organizasyon yapısı içerisindeki hayata bakış açıları ve yetiştirilme tarzları çok farklı olan kuşakları tanıyabilmek çok önemlidir.

BABYBOOMERS VE X KUŞAKLARI Hıdırusta Otomotiv bünyesinde de birbiriyle iletişim içerisinde olan üç kuşaktan bahsetmek mümkündür. Kanaatkar, aynı firmada uzun süre çalışan bir jenerasyon olarak tanımlanan Babyboormers kuşağı (1946 - 1964) çalışanlarımızın %13’ünü oluştururken; kurallara bağımlı, aidiyet duygusu yüksek, otoriteye saygılı, sabırlı olan bir kuşak olarak adlandırılan X kuşağı (1965 -1979) çalışanlarımızın yaklaşık olarak % 61’ini oluşturmaktadır.

AFERİNCİ Y’LER! Son yıllarda en çok konuşulan jenerasyon, Y jenerasyonu (1980 - 1999) firmamız çalışanlarının %26’sını oluşturmaktadır. Sadakat duyguları az, fikirlerinin sorulmasına alışkın, kendilerine güvenleri çok yüksek, yöneticilerinin her zaman yanında olmasını isteyen, otoriteyi sevmeyen, özgür düşünmeye alışkın, her daim “Aferin” almak isteyen, eleştiriyi en nazik bir şekilde duymak isteyen bir kuşak olarak bilinen bu kuşak firmamızda ağırlıklı olarak lojistik ekip çalışanlarımızdan oluşmaktadır. Günümüzde Y nesli genellikle tembel, çalışmayı sevmeyen bir nesil olarak adlandırılıyor.

ŞANSLIYIZ, ÇÜNKÜ… Tüm bu üç kuşak özelliklerini içerisinde barındıran bir çalışan yapısına sahip olduğumuz için sektörde şanslı bir firma olduğumuz düşüncesindeyiz. Farklı nesillerin, iş hayatına hatta hayata uyum sağlamaları değişiklik gösterdiğinden, tüm bu kuşakların özelliklerini bütünsel bir şekilde düşünüldüğünde, sanırım organizasyonlarda uyum halinde çalışma, sağlıklı iletişim anlamında iş yapış şekillerinin tekrar değerlendirilmesi gerekmektedir.

1.indd 27

31.03.2017 18:10:00

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 HABER

İyi ki Doğdunuz! İyi ki Doğdunuz!

İyi ki Doğdunuz!

Hıdırusta Otomotiv olarak bugün sayısı 150’ye ulaşan çalışanlarımızla birlikte güçlü bir aileyiz. Ailemizin her bir değerli üyesinin, en özel günleri olan doğum günlerinde de yanlarında olmak en büyük amacımız… Tüm arkadaşlarımıza yeni yaşlarında sağlık, mutluluk ve başarılarla dolu bir yıl dilerken, günün anısına hediye ettiğimiz çift kişilik sinema biletleriyle keyifli dakikalar geçirmelerini temenni ediyoruz…

İyi ki doğdunuz, iyi ki varsınız!

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 HABER

Cibali Karakolu’na misafir olduk

İstanbul Şehir Tiyatroları’nın en çok ilgi gören ve güçlü oyuncu kadrosuyla sahnelenen oyunu Cibali Karakolu’nu Hıdırusta çalışanları olarak hep birlikte izledik.

ıdırusta Otomotiv çalışanları olarak, Refik Kordağ ve Muammer Karaca’nın bir Fransız bulvar komedisinden uyarladığı, usta oyuncu Zihni Göktay'ın başrolde oynadığı Cibali Karakolu'na konuk olduk. 3 saat 30 dakika süren oyunda performanslarıyla kendilerine hayran bırakan oyuncuları, şarkıları ve dansları seyretmenin keyfini doya doya yaşadık.

Cibali Karakolu hali hazırda varlığını koruyan pek çok gerçeğe ışık tutarak geçmişten günümüzü yansıtan eleştirel bir ayna olmayı başarıyor. Öğrenilmiş kadın erkek ilişkileri başta olmak üzere, paranın ilişkilerdeki etkisi, çeşitli kurumlardaki eksikliklerin neden olduğu yetersizlik, toplumsal ve politik yaşama dair eleştirilerle biçimlenen oyun, güldürmek kadar yeniden cevaplanması gereken pek çok soruyu da beraberinde getiriyor.

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 HABER

Knorr-Bremse’den Yeni Satış Sonrası Markası:

TruckServices

Knorr- Bremse yeni TruckServices markasını piyasaya sürüyor. Gelecekteki her türlü satış sonrası hizmetlerini de bu marka kapsamına dâhil edecek olan Knorr-Bremse, TruckServices markası ile her türlü ve her yaştaki ticari araca ilişkin teşhis, bakım ve tamir çalışmaları için güvenilir ve ekonomik çözümler sunma iddiasını desteklemek açısından genişletilmiş bir ürün portföyü sunuyor.

eni markası TruckServices ile tüm iş ortaklarına “Keep it runnig! - Çalış(tır) maya devam!” taahhüdünde bulunan Knorr-Bremse, her yaştan ticari aracın bütün kullanım ömrü boyunca güvenli ve ekonomik olarak çalışmasını sağlayan cazip bir satış

sonrası ürün paketi sunuyor. Bu paketle bayilere, atölyelere ve filo yöneticilerine arıza teşhis, ihtiyaç bazlı bakım ve tamir hizmetlerinin yanında online hizmetler, eğitim ve bireysel uzmanlık tavsiyelerine erişim imkanı da sağlanıyor. Etkin bir

Wolfgang Krinner

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 HABER

Eski araçların tamiri için uygun maliyetli, çevre dostu bir seçenek olarak yenileştirilmiş ürünler, TruckServices portföyünde önemli bir unsur olacak. uluslararası lojistik sistemi, her ne zaman ve her nerede gerekirse satış sonrası hizmet alan müşterilerin ihtiyaçları olabilecek her çeşit yedek parçanın hızlı bir şekilde kendilerine sunulabilmesi anlamına geliyor. Müşterilerinin ihtiyaçlarını bilerek güvenilir ve ekonomik birçok satış sonrası ürün ve hizmeti sunduklarına dikkat çeken Knorr-Bremse Commercial Vehicle Systems GmbH Yönetim Kurulu Üyesi Wolfgang Krinner; “Bilinen KnorrBremse Orijinal Ekipman Üreticilerinin (OEM) ürünlerinin yanı sıra biz eski araçların değer temelli tamirleri için birçok yenileştirilmiş ürün sunmaktayız. Gelecekte de bu ürünler EconX® isminde ayrı bir marka ile sunulacak” diye konuşuyor.

EconX® İLE GELEN YENİLİKLER Orijinal ekipman üreticisi olarak KnorrBremse’nin sektördeki deneyimi, her bir parçanın hassas teknik gereksinimlerini çok iyi bildiği ve ilk parça seçimlerinden en son tamamlamalara

kadarki tüm yeniden üretim süreci boyunca en yüksek kalite standartlarına sıkı sıkıya bağlı kaldığı anlamına gelmekte. Orijinal ürün ile sağlanan fonksiyonların aynısını kapsaması ve ilgili aracın yaşına uygun bir kullanım ömrüne sahip olması bakımından Knorr-Bremse’nin yenileştirilmiş ürünleri yoğun talep görüyor. “EconX®” markasının beş harfli yeni ifadesi, önceki “Orijinal Yenileştirilmiş Değişim Parçaları” teriminin yerini alarak “özgün, değer temelli ve sürdürülebilir” ürün niteliklerini özetliyor. Knorr-Bremse, bu yenilikleriyle sunduğu hizmet yelpazesini sürekli şekilde genişletmek adına kararlılığını da gösteriyor.

KOMPRESÖRLER İÇİN SERVİS KİTLERİ Knorr-Bremse Orijinal Ekipman ürünlerinin kurulumlarında uygunluklarını sağlayabilmek için birçok farklı sürümlerini de araç üreticilerine temin etmekte. Ancak satış sonrası için söz konusu olan bu çeşitlilik, sipariş sürecini zorlaştırdığı ve ilave lojistik maliyeti de gerektirdiği için potansiyel bir zorluğu da beraberinde getiriyor. Bununla başa çıkabilmek için de Knorr-Bremse TruckServices, bu ürün ve hizmetlerin fonksiyonelliğinde ve güvenilirliğinde herhangi bir kayıp olmadan bayi ve atölyeler için harcanan para değerinde mümkün olduğunca çeşidi azaltan çözümler geliştirmekte. Mesela bu durum, satış sonrası

hizmet bakımından firmanın 1.600 farklı çeşidi olan fren kaliperlerini sadece 140 adete indirmesini sağladı. Knorr-Bremse bu başarılı ilkesini, yeni kompresör servis kiti ile başka bir ürün alanına da taşıdı.

KNORR-BREMSE ATÖLYE SİSTEMİ Tüm Alltrucks ve resmi Knorr-Bremse Servis Merkezleri ile beraber çalışan filo operatörleri, bu iki hizmet ağını düzenleyen bayi ve atölyelerin hızlı ve yetenekli yardımlarına güveniyorlar. Knorr-Bremse tarafından Bosch ve ZF ile beraber kurulan çok markalı Alltrucks ağı son olarak Automechanika Fuarı’nda sadece Knorr-Bremse TruckServices standında sergilendi. Beş Avrupa ülkesinde 200’den fazla bağlı atölye tüm markaların ticari araçlarına tam bir bakım ve onarım hizmeti sunmakta. Knorr-Bremse TruckServices’in piyasaya tanıtılmasıyla birlikte Knorr-Bremse Servis Merkezi sisteminde başka yeni gelişmeler de söz konusu olacak.

PRATİK TEST ALETİ “Çalış(tır)maya devam” sloganı doğrultusunda Knorr-Bremse Truck Services, tekerleği sökmeden fren disk kalınlığının hızlı ve kolay bir şekilde kontrol edilebilmesini sağlayan kullanışlı bir el aleti geliştirdi. Farklı disk boyutlarına uygun olan bu ölçüm aleti, disk kalınlığının uygun mu yoksa daha hassas bir şekilde kontrol edilmesi mi gerektiğini ifade etmekte.

YEDEK PARÇA USTASI / 01- 2017 FARKLI TARAF

SATIŞI ÖLÇMEK

İsmail GÖKCE Satış ve Pazarlama Müdürü Delphi Ürün ve Hizmet Çözümleri ismailgokce@gmail.com

alışan ve bölüm performansını ölçmek için en önemli nokta sayısal kriterler üzerinden gitmektir şüphesiz. Üretimde sayısal kriterler yaratmak zor, kontrolü ise çok daha zordur. Sayısal performans kriterlerinin bu bakımdan en iyi uygulanabileceği bölüm ise muhakkak ki satış bölümüdür. Satış tutar yada adetleri en kolay göstergeler... Hiç bir şey bilmeseniz bile, bir önceki yıla göre büyümeye bakmanız yeterli olacaktır. Bir çok kişi bir önceki yıla göre büyümeyi yeterli görür, ancak belirttiğim gibi bu bakış eğer hiçbir şey bilmiyorsanız size faydalı olabilir. Bu bakış açısının yanıltıcılığı da çok fazladır. Eğer sadece tutara bakma eğiliminde isek fiyat zamlarının yada enflasyonun etkilerini göz ardı ediyoruz demektir. Ayrıca ürün gamımıza kattığımız yeni ürünlerin etkisi de yine aynı şekilde göz ardı edilmiş anlamına gelir.

BAŞARI TANIMINIZ NEDİR? Bütçe hedefini gerçekleştirmek hem gider hem de gelir anlamında muhakkak yapılması gerekendir. Bütçenin tutturulması işletmenizin finansal tablolarının doğru çalışmasını sağlar ama satış başarısı için önemli olan pazarda büyümektir. Pazar büyümesinden fazla büyüme gösterebiliyorsak başarı buradadır. Bir önceki seneye göre ciddi bir büyümemiz olabilir ama pazarda daha fazla bir büyüme varsa aslına bakarsanız pazar payı kaybetmişsiniz demektir.

Pazarın ne kadar büyüdüğünün tespiti ise en zor olanıdır. Diğer taraftan sizin mevcut durumda nerede olduğunuz farklı yorumlar yapılmasını gerektirir. İyi bir pazar payına sahip lider bir marka iseniz agresif büyümeler beklemek hayalcilikten başka bir şey değildir. Tam tersi durumda ise zaman zaman 4 - 5 kat büyümek de mümkün olabilir, ama bunu normal görmekte yanlış olur, burada muhakkak başarı vardır. Satış tutarının yanında diğer önemli konu ise adetlerdir. Ürün gruplarımızı doğru şekilde sınıflandırıp adetlerimizi kontrol edebilirsek reel büyüme daha doğru ortaya koyulmuş olur. Tutarsal büyümenin bizi yanıltma ihtimali vardır her zaman.

HEDEFLERİN NERESİNDESİNİZ? Görünen kısım olan tutar ve adetsel büyüme en kolay analiz yöntemi. Asıl tespit edilmesi gereken ise faaliyetlerimizin bizi amaca götürüp götürmediğinin testidir. Bunu yapamazsak kötü performansın sebebini bulmamız mümkün olmayacaktır. Eğer satış ekibiniz yeterince ziyaret yapmıyorsa, eğer belirli dönem içinde belirli bir sayıda yeni nokta yaratılamamışsa, potansiyel noktaları keşfedememiş ya da yeterince önem veremiyorsak konjonktürel olarak satışlarımız iyi gitse bile rakibimizin çok etkin olması ya da piyasa şartlarının tesadüfi büyümelere imkan vermediği dönemlerde hüsrana uğramamız kaçınılmazdır.

CRM SİSTEMİNİN ÖNEMİ Burada en önemli nokta etkin ve satış sürecimizle uyumlu bir CRM (Müşteri İlişkileri Yönetimi) sistemimizin olmasıdır. CRM müşterilerimiz hakkında bilgi tutulması gibi görünse de satış ekibinin yönlendirilmesi, takibi için de çok önemli bir araçtır. Elimizin altında bu şekilde veritabanı olmadan müşteri bilgilerinin toplanması, satışçı ziyaretlerinin takibi, stokların malımızı tutan müşterilerin listesinin tutulması imkansızdır. Özellikle son 10 yıldaki teknolojik gelişmeler bu bilgilerin sistem üzerinde rahatça tutulmasına imkan kılmaktadır. Burada en büyük problem ise bu bilgilerin müşteri ile direk temasta olan satış ekibi tarafından girilmesidir. Bu operasyonel iş her zaman problem olmuştur. Sürekli müşteri ile birlikte olan, olması gereken ve sahayı seven satış ekibinin veri girişinden hoşlanmaması yadırganmamalıdır. Onların bu verileri en kolay şekilde girebilmesi için gerekli destek verilmelidir. Burada Steve Jobs’ı hayırla anmak lazım, yarattığı telefon ve tablet PC’ler bu konuda en önemli yardımcılarımız. Benim kendi düşüncem, satış ekibinde PC yerine tabletlerin kullanılması hem maliyet hemde süreç açısından çok avantajlı olacaktır. Eğer iyi ve etkin bir CRM sistemimiz var ve satış ekibi ile bu sistemi doğru bir şekilde dolduruyorsak artık elimizde müthiş bir hazine var demektir. Bu yapı sayesinde müşteri kanallarının analizi çok daha kolay olacaktır. Ayrıca bize satış kanallarında farklı uygulama alternatifleri yaratma fırsatı da verecektir.

YEDEK PARÇA USTASI / 01- 2017 HABER

Otomotiv Yenileme Pazarı Temsilcileri

Genel Kurul’da Buluştu Otomotiv Yenileme Pazarı Geliştirme Derneği Olağanüstü Tüzük Değişikliği Genel Kurul Toplantısı, 6 Şubat 2017 Pazartesi günü Sheraton Grand İstanbul Ataşehir’de gerçekleştirildi. Otomotiv Satış Sonrası Ürün ve Hizmetleri Sektörü’ne yön veren üye firmalar, Olağanüstü Genel Kurul Toplantısı’nda bir araya gelerek tüzük değişikliğini görüştü. Organizasyona dernek üyeleri yoğun ilgi gösterdi. GELİŞEN SEKTÖR, MODERNLEŞEN TÜZÜK OYPG Derneği Başkanı Mesut Urgancılar açılış konuşmasında derneğin son dönemde artan faaliyetleri, ve üye sayısına dikkat çekti. Günden güne gelişen otomotiv sektörüne paralel hareket etmek için daha geleceğe dönük, geniş vizyonlu bir tüzüğe ve isme ihtiyaç duyulduğunu belirten Urgancılar, resmi onayların ardından derneğin yeni isminin tüm kamuoyuna duyurulacağını söyledi. Kongre Başkanlık Divanı seçimi sonrası tüzük değişikliği görüşülmesine geçildi. Yeni tüzük maddeleri tek tek okunarak kabul edildi.

2017’DE DERNEĞİN KURUMSAL FAALİYETLERİ HIZ KAZANACAK Genel Kurul toplantısının ardından dernek üyeleri akşam yemeğine davet edildi. Dernek üyelerinin beklentisi doğrultusunda

derneğin daha kurumsal bir yapıya ulaşarak eğitim, iletişim, lobi faaliyetleri ve sektör bilinçlendirme çalışmalarına hız verilmesi konuları masaya yatırıldı. Bu aşamadan sonra derneğin orta ve uzun vadeli hedeflerine yönelik konuşmalar akşam yemeğinin gündemini oluşturdu.

PROF. DR. EMRE ALKİN’İN SUNUMU GECEYE RENK KATTI Akşam yemeğinin ardından Kemerburgaz Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Emre Alkin’in sunumuna geçildi. Emre Alkin’in ‘2017 ve Sonrası: Fırsatlar - Tehditler’ başlığı altında Türkiye ekonomisine yönelik çarpıcı tespitlere yer verdiği sunumu dernek üyeleri tarafından ilgiyle dinlendi. Gece, dernek üyelerinin sorularını tek tek yanıtlayan Prof. Dr. Emre Alkin’e OYPG Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Urgancılar’ın plaket takdimi ile son buldu.

OYPG DERNEĞİ İSMİNİ DEĞİŞTİRDİ! Otomotiv Yenileme Pazarı Geliştirme Derneği (OYPG), sektördeki değişim ve gelişiminin de etkisiyle isim değişikliğine gitti ve kurumsal kimliğini yeniledi. Derneğin, geçtiğimiz Şubat ayında gerçekleşen Olağanüstü Tüzük Değişikliği Genel Kurul toplantısında, isminin Otomotiv Satış Sonrası Ürün ve Hizmetleri Derneği (OSS) olarak değiştirilmesine karar verildi. 16 Şubat 2017 tarihinde, yeni tüzüğünn İstanbul Valiliği İl Dernekler Müdürlüğü tarafından onaylanması ile dernek faaliyetlerine yeni ismi ve kısaltması ile devam etmeye başladı.

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 ARAŞTIRMA

Otomobil üreterek

PARA KAZANMA DÖNEMİ bitiyor

PMG’nin Uluslararası 2017 Küresel Otomotiv Sektörü Yönetici Anketi’nin sonuçları açıklandı. Buna göre, otomotiv sektörü teknolojik devrimin eşiğinde. Otomotiv şirketlerinin başarısı artık araç satarken değil, aracın ömrü boyunca yaratılan müşteri değeriyle ölçülecek. Çünkü teknoloji çağında, para kazanıp kâr etmek için sadece ürün satmak yetmiyor. Yapılan işle ilgili bilgi üretmek, bilgiyi işlemek kazancın en önemli parçası oluyor. Araştırmadan çıkan sonuçlara göre otomotiv endüstrisinin de tek hedefi, üretim-dağıtım-satış kanallarındaki tüm bilgileri bir dijital ekosistem içinde entegre etmek. Yani üreticiden tüketiciye, bayiden tedarikçiye tüm taraflar bulut sistemiyle birbirine bağlanacak. Üreticilerin çevre stratejileri, geleceklerini belirleyecek. Bu nedenle dizel motorlar çok kısa bir sürede üretimden kalkacak.

ÜRÜN KÂRLILIĞI MODASI GEÇTİ Araştırmayı yorumlayan KPMG Türkiye Otomotiv Sektör Lideri Ergün Kış; “Anketten

çıkan sonuçlar bize otomotiv sektörünün gelecekte dijital bir ekosistemle, otomobil satmaktan daha büyük gelirler sağlayacağını gösteriyor. Artık başarıyı aracın ömrü boyunca yaratılan müşteri değeri ölçecek” dedi. Otomotiv endüstrisinde artık ürün kârlılığına odaklanma modasının geçtiğini belirten Kış, ”Dijital ekosistemin pazara hakim olmasıyla birlikte üreticilerin başarısı satılan araç sayısıyla sınırlı kalmayacak. Uzun vadede sadece hem müşteri hem de müşteri verilerini elde edebilen üreticiler bu yarışta avantajlı hale gelecek. Ankete katılanların yaklaşık yüzde 80’i bağlantılı bir otomobilin kullanım ömrü boyunca bağlantısız 10 otomobilden daha fazla gelir sağlayacağına inanıyor” diye konuştu.

SİSTEM TÜM UNSURLARI BİRLEŞTİRECEK Başarının sırrının ekosistem olduğunun altını çizen Kış, sözlerini şöyle sürdürdü: “Otomobillerle dijital dünya arasında bir çıkmaz var. Bu çıkmazı aşmanın tek yolu hem üretim hem de dağıtım ve satış tarafındaki

Otomobil gelecekte tek başına bir gelir kaynağı olmayacak! Peki, geleneksel otomotiv üreticileri gelecekte nasıl kazanç sağlayacak? Müşterileriyle mi, onların verileriyle mi yoksa dijital ekosistem ile mi?

tüm unsurları tek bir sanal bulut ekosistem içinde birleştirmek… Bu ekosistem, pazardaki tüm oyuncuları (tüketiciler, BİT şirketleri ve geleneksel donanım tedarikçileri) birbirine bağlayacak. Böylece otomotiv üreticileri müşteri verilerine daha kolay ulaşabilecek, otomobiline sahip çıkabilecek ve uzun süre hizmet vermeyi sürdürebilecek.”

YÖNETİCİLER VE TÜKETİCİLER FARKLI DÜŞÜNÜYOR Araştırmaya göre, çözüm olarak görünen bulut sistemi soruları da beraberinde getiriyor. Örneğin bağlantılı bir araçtaki müşteri ve araç verilerinin kime ait olacağı, müşterilerin veri güvenliği konusunda nasıl tavır alınacağı gibi sorulara yanıt aranıyor. Ankete katılan

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 ARAŞTIRMA

AVRUPA’DA ÜRETİM AZALACAK Geleceğe yönelik planlarda Avrupa’nın otomotivde pazar payını kaybedebileceği net bir şekilde görülüyor. Sektör yöneticilerinin yüzde 65’i 2030 yılında dünya otomobil üretiminin yüzde 5’inden az bir bölümünün Batı Avrupa’da gerçekleşeceğine inanıyor. Yani bugün 13.1 milyon olan üretimin 2030 yılında 5.4 milyona düşmesi bekleniyor. Ayrıca ankette dikkat çekici sonuçlardan biri de 2025 yılında Avrupa Birliği’nin tamamen biteceğine olan inanç… Otomotiv yöneticilerinin yüzde 60’ı, 2025 yılında Avrupa Birliği’nin dağılacağını düşünüyor.

ÇİN TAHTINI SAĞLAMLAŞTIRACAK otomotiv sektörü yöneticilerinin yüzde 30’u bilgilerin gerçek sahibinin orijinal ürün üreticileri olduğunu düşünüyor. Ancak tüketiciler aynı fikirde değil. Ankette görüş bildiren tüketicilerin yüzde 41’i, “Bu bilgiler tüketicilerin” diyor. Paylaşım konusunda da görüş ayrılıkları var. Yöneticilerin yüzde 81’i, tüketicilerin tüketim davranışlarını paylaşacağına inanıyor. Tüketicilerin ise sadece yüzde 58’i davranış verilerini paylaşmaya hazır.

durmayacağı konusunda emin. Google başta olmak üzere teknoloji şirketlerinin 2020 yılına kadar otomotiv sektörüne el atacağı düşünülüyor. Ankete katılanların yüzde 82’si Silikon Vadisi’nde önümüzdeki dört yıl içinde teknolojik bir araç üretileceği görüşünde. Bulut sistemini hayata geçiren “Silikon Vadisi Oyuncuları”nın otomotiv üretimine girmesiyle birlikte sektörde de taşların yerinden oynaması bekleniyor.

Otomotiv sektörü değişirken, Çin’in yerini Hindistan’a kaptırabileceği tartışmaları da araştırmanın konularından biri. Ancak KPMG’nin anketine katılan yöneticiler Çin’in 2030 yılına kadar hızlanarak zirvedeki yerini sağlamlaştıracağına inanıyor. Yöneticilerin sadece yüzde 12’si nüfusu hızla artan Hindistan’ın Çin’in tahtını sallayabileceği görüşünü savunuyor. Yüzde 65 ise Hindistan’ın ikinci bir Çin olabileceği görüşüne soğuk bakıyor.

DİZEL MOTORLAR ÖMRÜNÜ TAMAMLADI KPMG’nin raporunda en çok dikkat çeken noktalardan biri de dizel yakıtlı motorlar… Otomotiv sektöründeki şirketlerin geleceğinde, çevreyle ilgili strateji ve duyarlılıkları da etkili olacak. Bu nedenle çevre ve insan sağlığına zararı uluslararası raporlara giren dizel motorların devri çok yakında kapanacak. Araştırmaya katılan her iki yöneticiden biri, dizel yakıtlı motorların kısa süre içerisinde üretim portföylerinden kalkacağını düşünüyor. Dizel yakıtlı araçların piyasadan silinmesinin kolay olmadığı bir gerçek. Ancak yöneticiler, dizel motorların kırsal alanlarda ve daha az gelişmekte olan ülkelerin pazarlarında uygulanabilir bir seçenek haline geleceğini düşünüyor.

TEKNOLOJİ ŞİRKETLERİ BOŞ DURMAYACAK Otomotiv sektörü yöneticileri, sektöre giren “Silikon Vadisi” oyuncularının boş

ARAŞTIRMADAN SATIR BAŞLARI Otomotiv sektörü yöneticilerinin yüzde 75’ine göre içten yanmalı motorlar bir numaralı aktarma organı teknolojisi olmayı sürdürecek. Her iki yöneticiden biri, üretim mekanizmalarından ilk çıkarılacak aktarma organı teknolojisinin dizel olacağını düşünüyor. Sektör yöneticileri elektrikli araçları destekliyor. Ancak standartlar, altyapı, kullanılabilirlik, enerji temini ve tamamen akü-elektrikli araçların mantıklı

bir şekilde kullanılması konularında şüpheleri bulunuyor. Yöneticilerin yüzde 59’ una göre, 2025 yılında bugünün araç sahiplerinin yüzde 50’si artık araç sahibi olmak istemeyecek. Bilgilerin güvenliğini sağlayan şirketler gelecekte satış üstünlüğüne sahip olacak. Yöneticilerin yüzde 52’ si, tüketicilerin de yüzde 48’ i bilgi güvenliğini sağlayan şirketlerin her zaman bir adım önde olacağını savunuyor.

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 BAROMETRE

Türkiye otomotiv sektörü 2017 yılı Ocak-Şubat döneminde geçen yılın aynı dönemine göre %4,2 azalarak 84 bin 289 adede geriledi. Üretim %22,1 artarak 266 bin 490 adet ve ihracat %31 artarak 219 bin 434 adet oldu. İhracat değeri ise %21,3 artarak 4 milyar 334 milyon dolar seviyesine ulaştı.

Otomotiv sektörü

2017’ye ‘daralma’ ile başladı

017’ye daralma beklentileri ile giren otomotiv sektörünün toplam pazarda yüzü gülmese de, üretim ve ihracatta kaydettiği yükseliş umutlandırdı. Otomotiv Sanayii Derneği verilerine göre Türkiye otomotiv toplam pazarı (otomobil, hafif ticari araç ve ağır ticari araç) 2017 yılı Ocak- Şubat döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre %4,18 azalarak 84.289 adet olarak gerçekleşti. Geçen sene aynı dönemde 87.963 adet satışa ulaşılmıştı. 2017 yılı Şubat

ayı toplam pazarı 48.141 adet oldu. 54.223 adet olan 2016 yılı Şubat ayı otomotiv pazarı toplamına göre satışlar %11,22 oranında küçüldü. Türkiye otomotiv pazarı, 10 yıllık Şubat ayı ortalama satışlara göre %11,40 arttı. Türkiye otomotiv pazarında 2017 yılı ilk iki aylık dönemde otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarı 82.288 adet olarak gerçekleşti. 85.538 adet olan 2016 yılı aynı dönemi otomobil ve hafif ticari araç pazar toplamına göre satışlar %3,8 oranında azaldı. 2017 yılı

Şubat ayı otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarı 46.965 adet oldu. 52.825 adet olan 2016 yılı Şubat ayı otomobil ve hafif ticari araç pazar toplamına göre satışlar %11,09 oranında küçüldü. Otomobil ve hafif ticari araç pazarı, 10 yıllık Şubat ayı ortalama satışlara göre %14,88 artış gösterdi.

AĞIR TİCARİDE İBRE DÜŞÜŞTE Türkiye otomotiv pazarında, hafif ticari araç pazarı 2017 yılı Ocak-Şubat döneminde

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 BAROMETRE

geçen yılın aynı dönemine göre %1,62 oranında artarak 21.941 adete yükseldi. Geçen sene aynı dönemde 21.592 adet satış gerçekleşmişti. Hafif ticari araç pazarı 2017 yılı Şubat ayında geçen yılın aynı ayına göre %0,57 oranında artarak 12.307 adet seviyesinde gerçekleşti. Geçen sene Şubat ayında 12.237 adet satış gerçekleşmişti. Hafif ticari araç pazarı, 10 yıllık Şubat ayı ortalama satışlara göre %1,13 arttı. Ağır ticari araç pazarı ise 2017 yılı Ocak-Şubat döneminde geçen yılın aynı dönemine göre %17,48 oranında azalarak 2.001 adete geriledi. Geçen sene aynı dönemde 2.425 adet satış gerçekleşmişti. Ağır ticari araç pazarı 2017 Şubat ayında geçen yılın aynı ayına göre %15,88 azalarak 1.176 adet oldu. 2016 yılı Şubat ayında 1.398 adet satış gerçekleşmişti.

toplamına göre 2017 yılı Ocak-Şubat döneminde %8,9 ile İrlanda’da ve %1 ile İsviçre’de düşüş yaşandı. 2017 yılının aynı döneminde satışlarını en çok artıran ilk üç pazar sıralamasında; Romanya %35,4, Yunanistan %30,9 ve Hollanda %18,7 oranlarıyla yer aldı. Türkiye, %4,18 azalış ile Avrupa otomotiv satışları sıralamasında 9. ülke konumunda yer aldı.

DÜNYA OTOMOTİV PAZARI TAHMİNLERİ LMC Automotive, 2016 yılı 3. çeyrek itibarıyla 2016 yılı beklentileri ve 2017 yılı dünya otomotiv pazarı tahminlerini yayımladı. 2016 yılı 3. çeyrek sonuçlarına göre; 2016 yılı dünya toplam otomotiv pazarı bir önceki yıla oranla

%2,6 artışla, 94,724 milyon adet seviyesinde bekleniyor. 2017 yılında dünya otomotiv pazarının 2016 yılına göre %1,5 artışla 96,117 milyon adet seviyesine ulaşması tahmin ediliyor. LMC Automotive göre global otomotiv üretiminin ise 2016 yılına göre %1,6 artışla yaklaşık 96 milyon adede ulaşması tahmin ediliyor. 3. Çeyrek 2016 yılı toplam üretim sonuçlarına göre, en fazla artış Asya/Pasifik (%5,3) ülkelerinde ve Batı Avrupa (%3,5) ülkelerinde beklenirken, en fazla daralma Mercosur ülkelerinde (-%13,5) ve Japonya’da bekleniyor. 2017 yılı toplam üretimlerinde ise bir önceki yıla göre Mercosur ülkelerinde (%6,2) ve Doğu Avrupa ülkelerinde (%4,6) en fazla artışın olacağı tahmin ediliyor. Japonya’da ise %0,1 oranında daralma yaşanacağı öngörülüyor.

2. EL PAZARI GÖSTERGELERİ TÜİK verilerine göre, 2017 Ocak ayı sonu itibari ile Türkiye 2. el araçları toplam pazarı %13,2 artarak 509.165 adet ile yeniden el değiştirdi. 2016 yılı aynı dönemde 449.696 adet olarak gerçekleşmişti. 2017 Ocak ayı sonu itibari ile toplam otomobil ve ticari araç 2.el pazar %13,7 artarak 476.331 adete ulaştı. Otomobil pazarı %76,2 pay ve 318.997 adet ile ilk sırada yer aldı. Otomobil pazarını %17,8 pay ve 74.468 adet ile kamyonet pazarı izledi.

AVRUPA PAZARINDAKİ SON DURUM AB (28) ve EFTA ülkeleri toplamına göre otomotiv pazarı 2017 yılı Ocak-Şubat döneminde %6 arttı ve 2.667.932 adet seviyesinde gerçekleşti. 2016 yılının aynı döneminde toplam 2.517.444 adet satış gerçekleşmişti. AB (28) ve EFTA ülkeleri

TRAFİKTEKİ ARAÇ SAYISI 21 MİLYONU GEÇTİ

TÜİK’in Ocak 2017 tarihli verilerine göre Türkiye’de trafiğe kayıtlı araç sayısı 21 milyon 211 bin 701 adete ulaştı. 21.2 milyon aracın %53,8’ini otomobil, %16,4’ünü kamyonet, %14,2’sini motosiklet, %8,3’ünü traktör, %3,9’unu kamyon, %2,2’sini minibüs, %1’ini otobüs, %0,2’sini ise özel amaçlı taşıtlar oluşturdu. Geçtiğimiz Ocak ayında 128 bin 648 adet taşıtın trafiğe kaydı yapıldı, 7 bin 371 adet taşıtın ise trafikten kaydı silindi. Böylece trafikteki toplam taşıt sayısı 121 bin 277 adet arttı.

YEDEK PARÇA USTASI / 01- 2017 TİCARİ ARAÇLAR

Mercedes-Benz Türk

50.

yılını kutluyor

Sektörde 50. yılını kutlayan Mercedes-Benz Türk A.Ş., 2016 yılında yüksek performansıyla ulaştığı toplam 49.932 adet araç satışı ile zorlu şartlarda seneyi yine başarıyla kapattı. 2017’nin şirket için önemli bir kilometre taşı olacağına dikkat çeken Mercedes-Benz Türk Direktörler Kurulu Başkanı Süer Sülün, “Yeni yatırımlarla kendi rekorlarımızı kıracağız” dedi.

retime başladığı 1968 yılından bu yana toplam 80.481 otobüs ve 232.448 kamyon üreten Mercedes-Benz Türk, 2016 yılında 3.576 adet otobüs ve 4.690 adet kamyon ihraç ederek üretim tesislerinde tarihinin en yüksek ihracat rakamına ulaştı. Şirket, Hafif Ticari Araç Grubunda ise en

yüksek satış rakamına ulaşan ilk 3 marka arasında yerini aldı. Mercedes-Benz Otomobil Grubu, 32.666 satış adediyle rakiplerini geride bırakarak tarihi bir rekora imza attı. 2016 yılında 90 milyon Euro’dan fazla yatırım yapan şirketin, 1967’de kurulduğu günden bu güne toplam yatırım tutarı 1 milyar Euro’yu aştı.

Süer SÜLÜN

LİDERLİĞİ GELENEKSELLEŞTİRDİ Mercedes-Benz Türk Direktörler Kurulu Başkanı Süer Sülün, Mercedes-Benz Türk’ün 50. kuruluş yıldönümünü kutladıkları 2017 yılının şirket için çok önemli bir kilometre taşı olacağını belirterek şunları söyledi: “2016 yılı otomotiv sektörü için zorlu bir yıl

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 TİCARİ ARAÇLAR

oldu; ticari araç sektörü için ise çok daha zorlu geçti. Hoşdere Otobüs ve Aksaray Kamyon Fabrikamız yurt içi talebin azalmasına bağlı olarak ihracata hız vererek üretimlerini planlanan seviyelerde devam ettirdi. Otobüs ihracatımız geçen yıla oranla %8 artarken, kamyon ihracatımız %400 oranında yükseldi. Mercedes-Benz Türk olarak Türkiye’nin geleceğine güveniyoruz ve bu doğrultuda 50 yıldır yaptığımız gibi yatırımlarımıza devam ediyoruz. Bu güvenin bir göstergesi olarak 2016’nın Şubat ayında Aksaray Kamyon Fabrikamız için 113 milyon Euro’luk yatırım planımızı açıkladık. Böylece 2016 yılı sonu itibarıyla toplam yatırımımız 1 milyar Euro’yu aştı. Bu yeni yatırımla Aksaray Kamyon Fabrikamızda oluşturacağımız yeni tesisler ve üretime dâhil edeceğimiz yeni makina ve ekipmanlar sayesinde üretim kapasitemizi ikiye katlayacağız ve ihracatımız ciddi bir ivme kazanacak. Yeni yatırımlarımızla üretimde kendi rekorlarımızı kırmayı hedefliyoruz.”

HOŞDERE’DE ÜRETİM ARALIKSIZ SÜRDÜ Mercedes-Benz Türk Hoşdere Otobüs Fabrikası, ülkede yaşanan zor şartlara rağmen üretimine kesintisiz devam etti ve 4.228 adet otobüs üretti. Hoşdere Otobüs Fabrikasında üretilen Travego ve Conecto araçlar, Euro 6 standartlarına göre tamamen yenilendi. Mercedes-Benz Türk, zorlu rekabet ortamında otobüs ürün grubunda 2016 yılında toplam 616 adetlik satış rakamına ulaştı. Şirket, otobüs ihracat rakamını 2015 yılına oranla %8,4 artırarak başta Batı Avrupa ülkelerine olmak üzere 3.576 adetlik otobüs ihracatı gerçekleştirdi. Şirketin otobüs ihracat hacmi ise ilk ihracatın yapıldığı 1970 yılından bu yana toplam 39.874 adede ulaştı.

50. YILINI TÜM ÇALIŞANLARIYLA KUTLADI

Türkiye’de faaliyet gösteren MercedesBenz Türk, resmi kuruluş yıldönümü için çalışanlarıyla bir araya geldi ve bu özel günü keyifli bir doğum günü etkinliği ile kutladı. Mercedes-Benz Türk Direktörler Kurulu Başkanı Süer Sülün İstanbul’da bulunan Genel Müdürlük binasında, Mercedes-Benz Türk Otobüs Üretim Direktörü Bülent Acicbe Hoşdere Otobüs Fabrikası’nda ve Mercedes-

KAMYON FABRİKASI 30 YAŞINDA! Mercedes-Benz Türk, 2016 yılında 30. kuruluş yılını kutlayan Aksaray Kamyon Fabrikası’nı yeni yatırımla güçlendireceğini de açıkladı. 2017 yılında temeli atılacak yeni Ar-Ge Merkezi’yle birlikte Mercedes-Benz Aksaray Kamyon Fabrikası Ar-Ge hizmetlerini tüm dünyaya taşıyacak. 2016 yılı itibarıyla Euro 6 dünyasına yepyeni ürünler ile katılan Mercedes-Benz kamyon ve çekiciler; uzun yol ve nakliye araçları için Actros, inşaat araçları için Arocs, şehir içi dağıtım araçları için ise Atego çatısı altında toplandı. Kamyon ürün grubunda 2016 yılında 8.581 adetlik satış gerçekleştiren şirket, toplamda 4.690 adetlik kamyon ihracatına imza attı. Şirket, kuruluşundan bu yana

Benz Türk Kamyon Fabrikası Üretim Direktörü Prof. Dr. Frank Lehmann Aksaray Kamyon Fabrikası’nda kuruluş yıldönümü kapsamında eşzamanlı olarak pasta kesti. Etkinlikte tüm çalışanlara teşekkür eden Süer Sülün, şunları söyledi: “Geçen yarım asırlık süre boyunca birlikte büyüdük, birlikte ürettik ve hep beraber bir çok ilke, yeniliğe, başarıya ve rekora imza atarak şirketimizi Daimler AG’nin küresel ağı içerisinde çok önemli bir yere getirdik. Aynı zamanda Türkiye’de sektörümüzde öncü ve lider olduk. Ülke ekonomisine ve geleceğine katkı sağlamaktan gurur duyuyoruz. Bundan sonraki nice 50 yıllarda bu büyük ailenin yine aynı şevk ve kararlılıkla bu değerli mirası gururla ileriye taşıyacağını biliyorum. Büyük bir aile olmanın mutluluğunu paylaştığım siz Mercedes-Benz Türk çalışanlarına tek tek teşekkür ediyorum ve imza attığımız tüm büyük başarılar için sizleri kutluyorum.”

toplam 37.144 adet kamyon ihraç etmiş oldu. Aksaray Kamyon Fabrikası, yeni yatırımları ile ihracatını daha da artırmayı hedefliyor.

2017’DE BAŞARI ÇITASINI YÜKSELTECEK Mercedes-Benz Türk 2016 yılında gerçekleştirdiği Ar-Ge ve ürün yenilikleriyle birlikte 2017 yılına yine sağlam ve hazır bir şekilde giriyor. Şirketin 2017 yılı hedefleri arasında üretimdeki mevcut varlığını artırarak sürdürmek, müşteri talepleri ile pazarın gereklilikleri doğrultusunda uygun araçları geliştirmek ve satışa sunmak, istihdam sağlamak, Ar-Ge ve bilişim teknolojileri alanlarındaki çalışmalarını ivmelendirmek ve kurumsal sosyal sorumluluk projeleriyle topluma yaptığı katkıyı devam ettirmek bulunuyor.

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 TİCARİ ARAÇLAR

NEOPLAN Yeni Tourliner

ezberleri bozacak!

Premium otobüs segmentinin seçkin markası NEOPLAN, Yeni Tourliner ile sınıfının yeni standartlarını belirliyor. Tasarımından teknolojisine, güvenlikten konfora kadar üstün özelliklere sahip Yeni Tourliner, yakıt sarfiyatı ve işletme giderleri açısından sunduğu avantajlarla da, sektör normlarını en üst seviyeye çıkarıyor.

üksek teknolojisi ve üstün özellikleri ile sınıfında yeni bir dönem başlatan NEOPLAN Yeni Tourliner’ın Türkiye Lansmanı, MAN Kamyon ve Otobüs A.Ş. tarafından 24-25 Mart’ta Antalya’da düzenlenen özel bir törenle gerçekleştirildi. Lansmanda NEOPLAN Yeni Tourliner’ın üstün nitelikleri, dijital, görsel ve işitsel bir şova dönüştü. Titanic Deluxe Hotel Belek’te düzenlenen lansman, 400’ü aşan katılımcı sayısı ile adeta bir sektör buluşmasına dönüştü. MAN Kamyon ve Otobüs Ticaret A.Ş. Genel Müdürü Tuncay Bekiroğlu ve Otobüs Satış Direktörü Can Cansu’nun ev sahipliğinde

gerçekleştirilen törene Türkiye seyahat sektörünün önemli temsilcilerinin yanı sıra MAN Truck & Bus üst yönetimi ile yabancı ülkelerden şirket yetkilileri de katıldı. Yeni Tourliner’ın Türkiye’ye yönelik üretilmiş özel versiyonu, lansmanın ardından düzenlenen Teknik Sunum ve Test Sürüşleri ile de sektör temsilcilerine tüm detaylarıyla tanıtıldı.

SINIFINDA TEKNOLOJİNİN GELDİĞİ SON NOKTA NEOPLAN Yeni Tourliner’ı “sınıfının yeni ve yenilikçi lideri” olarak betimleyen MAN

Kamyon ve Otobüs Ticaret A.Ş. Genel Müdürü Tuncay Bekiroğlu; 250 yılı aşkın köklü geçmişi ile dünyanın üretim ve mühendislik devi MAN çatısı altında üretilen MAN ve NEOPLAN markalı araçlar, ileri teknolojileri, performansları, dayanıklılıkları, yüksek kalite ve düşük işletme maliyetleri ile sınıflarının en çok arzulanan, premium araç gruplarını oluşturuyor. Ancak gerçekten de her alandaki üstün nitelikleri ile Yeni Tourliner, teknolojide gelinen son noktayı temsil ediyor. Düşünün bir otobüs; hem daha konforlu hem daha güvenli olsun - hatta geleceğin yüksek güvenlik normlarını daha bugünden sunsun. Yolcuya, şoföre, bagajlara daha büyük hacimler sunsun ama hem daha hafif olsun hem de sürtünme katsayısı, orta büyüklükteki bir otomobile eşdeğer olsun. Geliştirilmiş motoru ile hem daha yüksek güce sahip olsun, performansı artsın, hem de daha az yakıt tüketsin, daha uzun aralıklarda ve daha düşük maliyette bakım gerektirsin. Tüm bunlar etkileyici bir tasarım bütünlüğü içinde birleşsin, yolcu konforu kadar şoför konforu da artsın üstelik sürüş, ileri teknoloji ile en ideal şekilde optimize edilsin. Üstelik tüm bunları, olabilecek en üst seviyeye taşısın, hatta kimi sınırları zorlasın, ileriye götürsün. İşte tüm bunlar ve daha birçok yenilikçi detaylar Yeni

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 TİCARİ ARAÇLAR

Tourliner ile artık Türkiye yollarında. Yeni Tourliner, sınıfında alışılagelmiş tüm normları değiştiriyor, geliştirerek yeni standartları belirliyor. Üstelik tüm bu üstün nitelikleri, ileri teknolojiyi, yüksek kalite ve konforu ile Yeni Tourliner, Türkiye’de, Ankara - Akyurt’taki MAN tesislerinde üretiliyor, tüm dünyaya buradan dağılıyor. Bu bizler için özel bir anlam taşıyan farklı bir gurur kaynağı” açıklamasında bulundu.

KONFOR, GÜÇ ve GÜVENLİK BİR ARADA Yeni Tourliner’ın, ileri teknolojisine ve üstün niteliklerine dikkat çeken MAN Kamyon ve Otobüs Ticaret A.Ş. Otobüs Satış Direktörü Can Cansu da şu değerlendirmeyi yaptı: “Yeni Tourliner, etkileyici ve bir o kadar da gelişmiş bir tasarıma sahip. Kuyruklu Yıldız

olarak da adlandırılan keskin ve efektif hatlarla şekillenmiş bu cazip tasarımıyla Yeni Tourliner’ın sürtünme direnci, orta büyüklükte bir otomobil olan Volkswagen Sharan ile aynı. Ayrıca 2017 yılının sonunda yürürlüğe girecek ECE-R.66.02 normlarını bugünden karşılayan yeni Tourliner, sağladığı daha büyük hacme karşı 60 kilo daha hafif. Otobüsün kabin içi konfor hacmi ile birlikte sürücü yatma alanı da geliştirildi. Kabin içi el bagaj bölümü daha da ferahlarken, bagaj bölümünün hem yüksekliği arttı, hem de hacmi 8.5’ten, 10 metreküpe çıktı. Bununla birlikte ileri teknolojimiz ile geliştirdiğimiz Euro 6C motorumuz, daha yüksek güç ve tork değerleri üretmesine karşın, %10 daha az yakıt tüketimine sahip. Üstelik yaptığımız

geliştirmeler ve çelik piston gibi yenilikçi yaklaşımlarımızla, bakımlarda hem aralıkları daha da uzattık, hem de maliyetleri düşürdük. MAN TipMatic®, otomatikleştirilmiş 12 ileri Easy-Start şanzımanı ile birlikte EfficientCruise & EfficientRoll, 4. Nesil Şerit Takip Asistanı - LGS IV (Lane Guard System IV), Acil Fren Asistanı – EBA 2 (Emergency Brake Assist) gibi teknolojiler, Yeni Tourliner’de hem sürüş konforunu ve güvenliğini arttırıyor, hem de en ideal, en efektif sürüş olanağı ile önemli ve benzersiz bir yakıt avantajı sağlıyor. Yeni Tourliner’ın bu ve daha birçok benzersiz özellikleri, onu sınıfının yeni ve yenilikçi lideri konumuna taşıyor. Bugünden sonra Türkiye seyahat sektöründe, Yeni Tourliner’ın sunduğu tüm bu ayrıcalıklar, yeni referans noktası olacak.”

GELECEĞİN GÜVENLİK STANDARTLARI Yeni Tourliner’da standart olarak sunulan 4. Nesil Şerit Takip Asistanı – LGS IV (Lane Guard System IV) ön camda bulunan LGS modülüne entegre kamera ile şeritleri okur. 60 km/h hızın üzerinde aktive olan sistem, sinyal vererek yapılan şerit değiştirmelerde aktive olmaz. Aynı zamanda dar yollarda sistem otomatik olarak deaktif olur. Eşsiz iskelet yapısı, Tube in Tube Teknolojisi ile devrilme anında ECE-R.66’ya oranla %50 daha fazla enerji absorbe ederek, daha

fazla yaşam alanı kalabilmesini sağlar. Yeni Tourliner, 2017 yılının sonunda yürürlüğe girecek olan ECE-R.66.02 yasal yönergenin yüksek taleplerini ise daha bugünden karşılar. Yeni Tourliner’da sunulan Acil Fren Asistanı – EBA 2 (Emergency Brake Assist), çarpmayı algıladığı durumlarda şoförü uyarır ve otomatik olarak frenleme yapar. Radar Sensörü aracın önünde duran veya hareket eden bir cisim algıladığında, şoförü görsel ve sesli olarak uyarır.

YEDEK PARÇA USTASI / 01- 2017 TİCARİ ARAÇLAR

Volvo Kamyon TEMSA İŞ MAKİNALARI İLE

GÜÇLERİNİ BİRLEŞTİRDİ

Dünyanın önde gelen kamyon üreticilerinden Volvo Kamyon ve Sabancı Holding iştiraklerinden Temsa İş Makinaları, tüm Türkiye’yi kapsayan stratejik iş birliğine imza attı. Temsa İş Makinaları, Volvo Kamyon’un Türkiye’de tek yetkili distribütörü oldu.

olvo Kamyon, Sabancı Holding iştiraklerinden Temsa İş Makinaları ile Türkiye’yi kapsayan tek yetkili distribütörlük anlaşması imzaladı. Sabancı Holding CEO’su Zafer Kurtul, Volvo Grup CEO’su Martin Lundstedt, Sabancı Holding Sanayi Grup Başkanı Mehmet Hacıkamiloğlu, Volvo Kamyon Doğu Pazarları Genel Müdürü Tom Jörning ve Temsa İş Makinaları Genel Müdürü Cevdet Alemdar’ın katılımıyla Sabancı Center’de düzenlenen basın toplantısında iş birliği ile ilgili detaylar paylaşıldı. Volvo Group CEO’su Martin Lundstedt, yaptığı açıklamada; “Türkiye’de gerçekleştirdiğimiz yeni işbirliğimiz ile Temsa İş Makinaları, Volvo Group’un çok değerli bir iş ortağı olacak ve bizim Türkiye kamyon pazarındaki müşterilerimizle daha yakın olmamızı sağlayacak. Volvo Group’un global gücü ile Temsa İş Makinaları’nın geniş hizmet ağı ve bilgi birikimi, çok büyük bir potansiyeli ortaya çıkartıyor. Bu iş birliği ile sektörümüzdeki orta ve uzun vadedeki potansiyel iş hacmi için güçlü bir konumdayız. Artan uzun vadeli

sürdürülebilir ulaşım çözümleri ihtiyacını birlikte en iyi şekilde karşılayabileceğimize inanıyorum” dedi. Genç ve büyüyen nüfusu, stratejik konumu ile Türkiye pazarının Volvo Kamyon için önemli bir potansiyel olduğuna değinen Volvo Kamyon Doğu Pazarları Genel Müdürü Tom Jörning ise açıklamasında: “Türkiye’deki geçmişimiz çok uzun yıllara dayanıyor. 1980’den beri bulunduğumuz Türkiye’de ülkenin geçirdiği hızlı dönüşüme şahit olduk. Son dönemdeki ekonomik dalgalanmalara rağmen, Türkiye üst kamyon segmentinde önemli fırsatlar barındırıyor. Volvo Kamyon olarak ise Temsa İş Makinaları ile markamızı Türkiye’de bir sonraki aşamaya taşıyacak doğru iş ortağımızı bulduk. İşimizin merkezine koyduğumuz müşterilerimiz, İsveç’in ve Türkiye’nin lider markalarının bir araya gelmesinin farkını hissedecekler” diye konuştu.

“YENİ BİR ANLAYIŞ GETİRECEĞİZ” Volvo Kamyon ile iş birliğinden duydukları memnuniyeti dile getiren Sabancı Holding CEO’su Zafer Kurtul ise şu değerlendirmeyi

yaptı: “Temsa İş Makinaları, Sabancı Topluluğumuz bünyesinde, temsilciliğini yaptığı markaların satış ve satış sonrası hizmetlerini veren, hali hazırda yabancı iş ortaklıkları konusunda oldukça tecrübeli bir marka. Volvo Kamyon ise global dünya çapında çok güçlü bir merkez, performansı ve dayanıklılığıyla isim yapmış sektörünün en önemli şirketlerindendir. Bu iş birliğinin sonuçlarını, sektöre sağlayacağı katkıları şimdiden heyecanla bekliyorum. İnanıyorum ki, Türkiye pazarında sektörüne çok yeni ve farklı bir anlayış getirecek bir iş birliği olacaktır. Bu iş birliğinin hepimize hayırlı olmasını diliyorum.”

3 YILDA 3 KAT BÜYÜME HEDEFİ “Şirketimiz ve bayi ağımızdaki çalışanlarımızla birlikte 850 kişilik bir aile olarak tüm ülkeye yayılmış 8 bin adet çalışan makinamız için müşterilerimizin ihtiyaç duyduğu her yerde saha desteği sağlıyoruz” diyen Temsa İş Makinaları Genel Müdürü Cevdet Alemdar da, bu temeller üzerine Volvo Kamyon’u eklediklerine işaret etti. Alemdar, “Türkiye’de Volvo Kamyon’u 3 yılda 3 kat ürün ve hizmet büyüklüğüne çıkarmayı hedefliyoruz. Bu değerli iş birliği ile lojistik ve inşaat alanında filolar için hem performans ve verimliliklerini arttırabilecekleri, hem de işletim maliyetlerinde tasarruf sağlayabilecekleri ürünler ve güçlü bir satış sonrası destek programı sunacağız” dedi.

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 TİCARİ ARAÇLAR

si i j o l o n k e ’nın rüş T r ü o S y i ç m e o n G o a t Ot a y a

Scania

cania, üstün teknolojisini kullanarak, dünyanın ilk tam ölçekli otonom araç operasyonlarına başlayacak. 4 adet Scania kamyondan oluşacak proje, Singapur’daki liman terminalleri arasında konteynır taşımacılığı yapacak. Bu sayede Scania teknolojisi ile rıhtımda gerçekleşecek yükleme işlemleri tam otomatik hale gelecek. Scania Araştırma ve Geliştirme Müdürü Claes Erixon, “Otonom araçlarla başlattığımız proje, teknoloji liderliğimizi ortaya koyduğumuz bir çalışma olacak. Scania’nın otonom sürüş sistemi sayesinde, taşımacılığın çevresel etkilerinin de önemli ölçüde azalmasına öncülük edeceğiz” dedi. Otonom otomobil, taksi ve otobüsler konusunda daha önce testler yapan Singapur Ulaştırma Bakanlığı, otonom kamyon çalışmaları için Scania markasını tercih etti. Scania tarafından geliştirilen ve uygulamaya konulacak olan projede Singapur Ulaştırma Bakanlığı ile ortak çalışmalar yapılacak. Projenin amacı yol güvenliği arttırılırken bunun yanı sıra yakıt tasarrufunun sağlanabileceğini göstermek.

SCANIA LABORATUVARLARINDA GELİŞTİRİLECEK İsveç ve Japonya’nın ortak çalışmalarıyla geliştirilecek projede testler, iki aşamalı olarak gerçekleştirilecek. Birinci aşamada otonom teknolojisi mevcut sisteme uygulanacak. İkinci aşamada, yerel denemeler ile Singapur’da uygulanmaya başlanacak.

Scania, geleceğin ağır ticari araç teknolojisini geliştirmedeki liderliğini bir adım daha öne taşıyor. Singapur Limanı’nda otonom sürüş teknolojisine sahip 4 adet Scania kamyon ile konteynır taşımacılığı yapılması planlanıyor.

Scania, ağır ticari araçlar arasındaki kablosuz iletişimin geliştirilmesi konusunda da çalışıyor. Araçlar arasında güvenli mesafeyi korumak ve yakıt tüketimini minimuma indirmek amacıyla gerçekleştirdiği çalışmalar sayesinde karayolu taşımacılığının geleceğine yön verecek.

YEDEK PARÇA USTASI / 01- 2017 TİCARİ ARAÇLAR

Ford Otosan ticari araçta

liderliği göğüsledi

Türkiye ticari araç üretiminin %62’si, ihracatının ise %65’ini gerçekleştiren Ford Otosan, ürettiği araçlarla 2016 yılında da Ford Avrupa’yı ticari araç liderliğine taşıdı. Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün; “Önümüzdeki dönemde de, dijital dönüşüm ve inovasyon odağıyla çalışmalarımıza şevkle devam edeceğiz” dedi.

2016

yılı finansal sonuçlarını açıklayan Ford Otosan, 2015 yılında elde ettiği ihracat liderliğine 2016 yılında da devam etti. Toplam satış adetlerinin %2 daraldığı 2016 yılında satış gelirleri olumlu satış miksi, fiyatlama politikası ve güçlü ihracat sayesinde %9 artarak 18 milyar TL olan şirketin ihracat gelirleri %15 artarak 12 milyar TL oldu. Yurtiçi satış gelirleri 6 milyar TL olan Ford Otosan, bir önceki yıla göre %13 artışla 955 milyon TL net kâr elde etti. Ford Otosan, 333 bin 749 adetle Türkiye ticari araç üretiminin %62’sini, 257 bin 246 adetle ihracatının %65’ini tek başına gerçekleştirdi. Zorlu bir yıl olan 2016’da kapasite kullanım oranını %80 seviyesinde korudu. Şirketin ticari araç liderliği 2016 yılında da, %30 pazar payıyla devam etti. Türk mühendisliğinin gururu Ford Courier ise

pazara sunulduğu günden bu yana elde ettiği başarısını sürdürerek yine yılın en çok satan hafif ticari araç modeli oldu. Ford Otosan, toplam otomotiv pazarında 2016’yı 3. sırada kapadı.

AVRUPA LİDERLİĞİNE FORD OTOSAN KATKISI Avrupa ticari araç pazarı 2016 yılında %12 büyürken, Ford Avrupa ise %13,2 pazar payıyla liderliğini sürdürdü. Ford’un önümüzdeki dönemde liderliğini sürdürme hedefi ve Avrupa’da satılan Transit araç gamının %81’inin Ford Otosan tarafından üretilmesi, şirketi bu büyümeden en fazla faydalanacak konuma getirdi.

ECOTORQ DÖNÜM NOKTASI OLDU Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün şirketin 2016 yılı sonuçlarıyla ilgili şu açıklamaları yaptı: “Sanayide yaratıcılığın,

güvenilir üretimin ve başarının uzun soluklu bir yol olduğunun bilincindeyiz ve ülkemiz için artan oranda katma değer sağlamak için çalışıyoruz. Kur hareketliliği, ÖTV ve toplumsal gelişmelerden dolayı zor bir dönemden geçilen 2016 yılında, Ford Otosan olarak üretime ve değer katmaya odaklandık. İç pazarda ticari araçlarda kârlı büyüme stratejimiz ve güçlü ürünlerimizle liderliğimizi sürdürdük, sonuç olarak yılı güçlü finansal sonuçlarla tamamladık. 2016 yılında Ford Otosan açısından başardığımız önemli dönüm noktalarından biri de; Türk mühendisliğinin gururu, fikri ve sınai hakları yüzde yüz Ford Otosan’a ait olan Ecotorq motorumuzu hattan indirmek oldu. Yeni Ford Trucks kamyon ve çekicilerimizi pazara sunduk ve ağır ticari araç pazarında tarihimizdeki en yüksek pazar payını elde ettik. Önümüzdeki dönemde de, “Türkiye’nin en değerli ve en çok tercih edilen sanayi şirketi” olma vizyonumuz doğrultusunda dijital dönüşüm ve inovasyon odağıyla çalışmalarımıza şevkle devam edeceğiz.”

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 TİCARİ ARAÇLAR

Ford Trucks İnşaat Serisi

“Her Yükte Birlikte”

Müşterilerinin ihtiyaçlarını dikkate alarak esnek çözümler üreten Ford Trucks, kendi aksı, kabini ve motorunu üreten Türkiye’nin tek ağır ticari markası olarak dikkat çekiyor. Ford Truks’ın iddalı ürün gamı olan inşaat serisinde ise güç Extra Heavy Duty ile yükseliyor.

er pazara ve her işe uygun sunduğu çözümlerle ağır ticari araçlar segmentindeki konumunu her geçen gün güçlendiren Ford Trucks, 2016 yılında yeni başarılara imza attı. Ford Trucks %14’lerde seyreden pazar payını kısa sürede çok büyük bir başarı göstererek, 2016 yılında %28’in üzerine çıkardı. Diğer bir deyişle 2016 yılında satılan her 10 kamyondan 3’ü Ford Trucks oldu. 2016 yılında devreye aldığı yeni inşaat serisi ile de stratejik projelerin çözüm ortağı olan Ford Trucks, geçtiğimiz yıl sonu itibarıyla inşaat segmentindeki pazar payını %24’ten % 33’e yükseltti.

ŞANTİYEDE GÜÇ GÖSTERİSİ! Ford Trucks İnşaat Serisi, %100 yerli Euro 6 Ecotorq motoruyla gücünü ve sağlamlığını her koşulda ortaya koyuyor. 420 PS

gücündeki yeni motor, 2150 Nm’lik tork üretim kapasitesiyle yerini aldığı versiyona göre %55 daha fazla çekiş gücü sunuyor. Yeni 6x4 ve 8x4 araçlar, kabinlerinin altındaki bu gücün sayesinde, her zaman yüksek performans gösteriyorlar. Damper, mikser ve pompa üstyapısına uygun 6x4 ve 8x4 araçlar, farklı kullanım şartları için optimum çözümler sunuyorlar. Ayrıca istek üzerine temin edilebilen arazi şartlarına uygun kullanım modları sunan 12 ileri otomatik şanzıman, ağır yükleme şartlarında avantaj sağlayan hidrolik yardımcı fren Intarder gibi donanımlar ve 7 kat artırılmış fren performansı İnşaat Serisi’ne yeni avantajlar kazandırıyor. Bunun yanında, dayanımı kanıtlanmış 10 mm kalınlığındaki ve 500 MPa gücündeki şasi ve dayanıklı arka süspansiyon gibi artılar ise aynen korunuyor. Ağır inşaat serisinin yanında, kısa tamponla donatılmış ve yeni 420 PS motora sahip 1842T, inşaat kullanımına uygun bir çekici

olarak göze çarpıyor. Daha hafif şartlar için uygun çözümler sunan cerli damperler ile hafif damperler ise, bu geniş ürün gamını tamamlıyor.

1.500 SAAT BAKIM ARALIĞI Genişleyen ürün gamı ile farklı üstyapılara kolaylıkla uyum sağlayan İnşaat Serisi, iki katına çıkarılan 1.500 saat bakım aralığı ile işletme maliyetlerinde önemli iyileşmeler vaat ediyor. Ford Trucks 2016 MY inşaat serisinde sunduğu tüm bu yeniliklere, esnek çözümler eklemeye devam ediyor. Bu kapsamda 6x4 ve 8x4 damper kamyonlarda bir seri yeniliğe giden Ford Trucks, “Extra Heavy Duty” araçlarıyla çok zor şantiye şartlarını göğüslüyor. Özellikle güçlendirilmiş ön makas ve arka makas, monoblock kauçuk truniyon, geliştirilmiş kardan mili, güçlendirilmiş yakıt ve SCR tankı korumaları yanında bu ürün gamında ilk defa sunulan karter koruyucu ile araç dayanımı da artıyor.

YEDEK PARÇA USTASI / 01- 2017 TİCARİ ARAÇLAR

IVECO araçları

‘en sürdürülebilir’seçildi IVECO, “Yılın Sürdürülebilir Kamyonu” yarışmasında iki onurlandırıcı ödül aldı. Eurocargo CNG “Dağıtım” kategorisinde, Daily Electric ise “Van” kategorisinde ödülü kazandı.

ir CNH Endüstriyel markası olan IVECO, İtalyan dergisi Vado e Torno ve Lifegate’in ortaklaşa hayata geçirdiği “Yılın Sürdürülebilir Kamyonu” ödüllerinde iki kategoride zafere ulaştı. Sektörde sürdürülebilirliğe olan ilginin artması ödül serisinin düzenlenmesine katkı sağladı. 2016’da tanıtılan en çevreci taşımacılık araçları “dağıtım”, “çekici” ve “van” kategorisinde değerlendirildi. IVECO tüm kategorilere aday gösterilen tek marka oldu: Stralis NP (Natural Power) çekici kategorisinde, Eurocargo CNG dağıtım kategorisinde, Daily Electric ise van kategorisinde ödüle aday gösterildi. Sıkıştırılmış doğal gazla çalışan IVECO Eurocargo CNG, dağıtım kategorisinde “Yılın Sürdürülebilir Kamyonu” seçildi. Tector 6 motoruyla düşük salınım, yüksek verimlilik ve düşük bakım maliyeti avantajları sunan araç, Euro VI standartlarında olması sayesinde de şehir merkezlerindeki salınım ve ses sınırı olan alanlara girebiliyor. Jüriye göre doğal gazlı IVECO Tector 6 motoru çevrecilik konusunda lider; pratik

olarak parçacık atığı yok, karbondioksit salınımı düşürülmüş (Biyometan kullanıldığı takdirde ek %80’lik azalma) ve motor sesi 60 desibelin altında.

ASTRA ŞANTİYELERDE FARK YARATIYOR

ELEKTRİKLİ DAILY FARKI IVECO Daily Electric de van kategorisinde “Yılın Sürdürülebilir Aracı” seçildi. Bu seçimde yüksek verimlilikli elektrik sistemi, düşük araç ağırlığı, düşük enerji tüketimi, %100 geri dönüştürülebilir, %20 daha yüksek kapasiteli esnek şarj moduna sahip pil etkili oldu. Jüri yaptığı açıklamada Daily Electric’in %25 artan verimliliği, 200 kilometrelik menzili, tamamen geri dönüştürülebilir pilleri ile sıfır salınım ve sıfır ses ile şehir merkezlerinde dağıtım için ideal bir seçenek olduğunun altını çizdi. Konuyla ilgili değerlendirme yapan IVECO Marka Başkanı Pierre Lahutte ise “Yılın Sürdürülebilir Kamyonu” ödüllerinde üç ödülden ikisini almasının gurur verici olduğunu; ödüllerin, sürdürülebilirlik ve verimlilik konusunda şirketin başarısını kanıtladığını belirtti.

2016 yılından itibaren IVECO tarafından satış ve satış sonrası hizmetleri sunulan Astra, portföyüne referans firmalardan birini daha ekledi. 2017 Ocak ayında Sabancı Grubu Şirketler içinde yer alan Agrega SA firmasına, IVECO yetkili satıcısı Özgözde Bursa tarafından 4 adet 50 ton teknik taşıma kapasitesine sahip HD 9 Serisi 84.50 8 X 4, 500 HP kamyonlar teslim edildi. Astra, HD 9 Kamyon şase yapısı, yüksek motor gücü, müşteri ihtiyaçlarına göre şekillendirilebilen çok geniş yelpazedeki ağır hizmet tipi versiyon seçenekleri, yalın üretim prensibi, rakiplerine göre daha yüksek teknik taşıma kapasitesi sunması, yıllardır Türkiye pazarında var olan IVECO ile büyük oranda parça uyumluluğu, Euro 6 egzoz emisyon normunda sadece SCR sistemi ile çalışan motor yapısı gibi özellikleri ile öne çıkıyor.

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 SAĞLIK

Metabolizmanızı

Su içerek canlandırın Uygun miktarda su tüketimi böbrekler, kalp ve karaciğer başta olmak üzere bütün organlar için hayati önem taşıyor. Az su içilmesi ise kilo alımından ciddi hastalıklara kadar pek çok olumsuz tabloya neden olabiliyor. Memorial Şişli Hastanesi Dahiliye Bölümü’nden Uz. Dr. Mahmut Demirci, suyun yararları hakkında bilgi verdi. HER DERDE DEVA Canlıların yaşayabilmesi için hayati öneme sahip olan su, bütün biyolojik yaşamı ve faaliyetleri ayakta tutmaktadır. Yeryüzündeki suyun sadece yüzde 3’ü tatlı su kaynaklarıdır. Bu tatlı su kaynaklarının da büyük bir çoğunluğu buzullarda bulunmaktadır. Biyolojik bir çözücü olan su vitamin ve minerallerin vücutta taşınmasını ve çözülmesini sağlamaktadır. Yeterli ve sağlıklı su tüketilmemesi başta böbrekler olmak üzere, kalp, karaciğer gibi organlarda hayati olumsuzluklara yol açarken, vücut ısısında dengesizlikler, ciltte kuruluk, hazımsızlık, baş ağrısı ve unutkanlığa neden olabilmektedir.

BAŞKA İÇECEKLERİ SUYA TERCİH ETMEYİN Hayati fonksiyonların sağlıklı bir şekilde yerine getirilebilmesi için yeterli miktarda suyun tüketilmesi gerekmektedir. Günde 8-9 bardak veya 2-2,5 litre su tüketmek vücudun su ihtiyacını karşılamaktadır. Suyun tadını sevmeyenler ya da mide bulantısı yaşayanlar; meyve dilimleri veya havuç, kereviz gibi sebzelerle suyu tatlandırabilirler. Çay, kahve gibi içecekler vücuttan su atımını artırdığı için suyun yerine konmamalıdır.

BÖBREKLERİNİZİ SU İLE BESLEYİN Besinsiz günlerce yaşanabilirken susuz ancak birkaç gün yaşanabilmektedir. Yeterli su tüketmemenin en önemli etkisi su ile beslenen böbreklerde görülmektedir. Vücutta

oluşan üre, kreatin, ürik asit gibi zararlı maddeler su ile seyreltilip böbreklerden atılmaktadır. Yeterli su miktarının olmaması idrar akımını yavaşlattığı için idrar yolu iltihapları ve böbrek taşları ilerleyen durumlarda ise böbrek yetmezlikleri oluşabilmektedir. Afrika gibi temiz su kaynaklarına ulaşmanın zor olduğu ülkelerde en sık görülen rahatsızlıkların başında böbrek hastalıkları gelmektedir.

KALP HASTALIKLARINDAN SU İLE KORUNUN Kalp hastalıklarının özellikle de kalp krizlerinin su ile yakından ilişkisi bulunmaktadır. Yapılan araştırmalar; günlük su tüketimine dikkat edenlerle etmeyenler arasında kalp krizi bakımından belirgin bir fark olduğunu ortaya koymaktadır. Susuz kalan vücutta kanın koyulaştığı ve pıhtılaşma eğiliminin arttığı bilinmektedir. Buna bağlı olarak tansiyon dengesizlikleri, çarpıntı, ritim bozukluğu ve kalp yetersizlikleri görülebilmektedir. Kalbin fonksiyonlarını yeterince yerine getirememesi karaciğer ve akciğerde de olumsuz sonuçlar yaratabilmektedir.

GÜNDE 20 LİTRE TEMİZ SU İHTİYACI Günlük hijyen bakımından da su önemli bir yer tutmaktadır. Vücut ve besinlerin hijyeni ile birlikte beslenme için tüketilen su miktarı bir araya getirildiğinde insanın günde yaklaşık 20 litre temiz suya ihtiyacı bulunmaktadır. Sadece elleri su ve sabunla temizlemek bile birçok bulaşıcı hastalığa karşı kalkan oluşturmaktadır.

Temiz su kaynaklarına ulaşılamayan ülkelerde tifo, ishal gibi hastalıklar ölümcül sonuçlar doğurmaktadır. Grip gibi bulaşıcı hastalıklara karşı, vücut direnci oluşturmak için de su tüketimi önemlidir.

PARILDAYAN BİR CİLT İÇİN… Vücudun en büyük organı derinin suya ihtiyacı da büyüklüğüyle orantılıdır. Dolaşım sisteminin deriye yeterli su getiremediği yani yeterli su tüketilmediği durumlarda hücre içi suyu azalarak derinin onarım hızı düşmektedir. Sağlıklı, yumuşak, nemli ve yaşlanmanın etkilerinin görülmediği bir cilt için günlük su tüketimine dikkat edilmelidir.

METABOLİZMA HIZINI ARTIRIYOR Su içerek idrarla yağ atma düşüncesi gerçeği yansıtmamaktadır. Ancak düzenli su tüketilmesi metabolizmayı hızlandırmaktadır. “0” kalori olan suyu düzenli tüketmek az yemek yemeyi beraberinde getirebilmektedir. Sabah kalkınca ve akşam yatmadan su içmek tokluk hissi yaratmakta ve dolaylı olarak kilo verilmesine yardımcı olabilmektedir. Ayrıca tükürük ve mide salgılında bulunan su besinlerin sindirilmesinde görev almaktadır.

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 YAKIN PLAN

Beş kıtada ve 32 ülkede 1.6 milyon adetlik araç filosunu yöneten LeasePlan’in 2016 Otomobil Maliyeti Endeksi açıklandı. En yüksek otomobil maliyeti, benzinli otomobillerin aylık 708 Euro’luk ortalaması ile Norveç olurken, Türkiye, düşük bakım ve onarım maliyetlerinin etkisiyle toplam aylık araç sahipliği maliyetinde ekonomik ülkeler arasında yer aldı.

ünyanın en büyük filo kiralama şirketi LeasePlan’in her yıl yayınladığı LeasePlan CarCost (Otomobil Maliyeti) Endeksi, bu yıl da otomobil kullanım maliyeti konusunda ilginç sonuçlar ortaya koydu. Çalışmanın 2016 sonuçlarına göre en yüksek otomobil sahipliği maliyeti 708 Euro ile Norveç oldu ve Norveç bu sonuçla en ucuz ülke olan Macaristan’ı ikiye katladı. Benzinli otomobil araç sahipliğinde Norveç’i 678 Euro ile İtalya izlerken, üçüncü sırada ise 673 Euro ile Danimarka yer aldı. Dizel otomobil kullanıcıları için ise en pahalı ülke Hollanda oldu. Hollandalılar dizel araçlarına ayda 695 Euro harcıyor. Dizel otomobilde ikinci sırada 684 Euro ile Finlandiya yer alırken, benzinli otomobilde yüksek maliyette lider olan Norveç ise 681 Euro ile bu alanda da üçüncü sırada bulunuyor. Macaristan, Çek Cumhuriyeti

Bakım ve onarım maliyetinde

EN İYİ ÜLKE TÜRKİYE ve Romanya gibi Doğu Avrupa ülkelerinde, benzinli ve dizel otomobil kullanımının ayda 369 Euro’dan başlayan bedelleri önemli ölçüde düşük oluşu ile dikkat çekiyor. Türkiye ise söz konusu sıralamada 24 ülke içinde 19. sırada yer alarak, küçük-kompakt sınıf otomobil sahipliği aylık maliyetinde en ekonomik ülkelerden biri oldu. LeasePlan CarCost (Otomobil Maliyeti) Endeksi’ne göre Türkiye’de benzinli otomobil kullanmanın aylık maliyeti 448 Euro iken, dizel otomobil kullanım maliyeti ise 418 Euro oldu.

YAKITTA EN UCUZ ÜLKE POLONYA Türkiye, aynı çalışmanın Yakıt Maliyeti Endeksi bölümünde ise yine 24 ülke içinde İtalya, Yunanistan ve Portekiz’in ardından 4. sırada yer aldı. Türkiye’yi Avusturya izledi. Araştırma kapsamında yıllık 20 bin kilometre temel alındığında, Avrupa’da benzinli araçlarda ortalama yakıt gideri ayda 100 Euro olarak ortaya çıkarken, dizel araçlarda ise 67 Euro’luk bir ortalama elde edildi. İtalya, benzinli araçlarda, yüksek vergi oranlarına bağlı olarak, aylık 136 Euro tutarındaki yakıt maliyetleriyle

liderliği elinde tutmakta. Ayda sadece 54 Euro ile Rusya, geniş petrol rezervlerinden ötürü en ucuz yakıt maliyetli ülkelerden biri olarak dikkat çekiyor. Dizel yakıt maliyetinde ise en ucuz ülke ayda 49 Euro ile Polonya oldu.

ARAÇ SAHİPLERİ MALİYETLER ÜZERİNDE AZ ETKİYE SAHİP Maliyet kalemleri ayrı ayrı incelendiğinde ise en yüksek payın yüzde 37 ile değer kaybı (amortisman) olduğu görülüyor. Yol vergisi ve KDV, aylık toplam otomobil maliyetinin yüzde 20’sine karşılık gelirken, yakıt aylık otomobil kullanım maliyetinin yüzde 16’sını oluşturuyor. Bu da otomobil sahiplerinin maliyetler üzerinde nispeten az etkisi olduğu anlamına geliyor. Çalışma yapılan 24 Avrupa ülkesinin 6’sında dizel otomobil kullanmanın benzinli otomobil kullanmaya göre daha pahalı olması ayrıca dikkat çekiyor. Dizelin pompa fiyatı benzin fiyatından ucuz olsa da; daha yüksek vergi, sigorta veya bakım maliyetleri gibi faktörler bazı ülkelerde dizel araç maliyetinin daha yüksek oluşunun sebebini açıklıyor.

GÜVENLİĞE ÖNCELİK VERMEK SONUÇ GETİRİYOR İsviçre, Avrupa’daki en yüksek sigorta

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 YAKIN PLAN

maliyetlerine sahip ülke olarak dikkat çekiyor. Bu maliyetler hem benzinli hem de dizel araçlar için ayda 117 Euro’yu buluyor. 37 Euro ile Çek Cumhuriyeti benzinli araç sigortasında en ucuz ülke olarak ön plana çıkıyor. Genel itibarıyla en pahalı ülkelerden biri olan İsveç’te hıza oranla güvenliğe öncelik verilmesi işe yarıyor. LeasePlan CarCost Endeksi, İsveç’in ayda 39 Euro ile dizel araç sigortasında en ucuz Avrupa ülkesi olduğunu gösteriyor.

rekabetçi hatta müşterilerimizin kendi araçlarını veya filolarını satın almalarına göre çok daha düşük bir çıplak maliyetle yönetmemize imkân vermektedir. Otomobil maliyeti kalemlerinin karmaşıklığı nedeniyle potansiyel otomobil sahiplerinin veya filo

yöneticilerinin yeni ya da ikinci el araç alırken daha büyük resmi düşünmelerini,bütçe için olduğu kadar çevre açısından da daha hafif olabilecek kiralama veya otomobil paylaşımı gibi ileriye dönük mobilite çözümlerini değerlendirmelerini öneriyoruz.”

“MOBİLİTE ÇÖZÜMLERİNİ ÖNERİYORUZ” LeasePlan CEO’su Tex Gunning, konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı: “Günümüzde değer kaybı ve araç maliyetleri üzerinde kontrol sahibi olamama, kiralama veya başka mobilite seçeneklerine kıyasla otomobil sahipliğinin faydalarını sorgulamayı beraberinde getiren iki olgudur. Global boyutumuzla birleştiğinde otomotiv değer zincirindeki varlığımız, kiralık araçlarımızı maliyet açısından son derece

Türkiye, ayda 28 Euro’luk en düşük bakım ve onarım maliyetine sahip ülke olmasıyla da ön plana çıkıyor. Bu sıralamada en pahalı ülke ise 85 Euro ile İsveç... Bunun sebebi olarak ise iş gücü maliyetleri olarak gösteriliyor. Zira İsveç’te saat başı çalışma ücreti Türkiye’dekinin üç katını bulabiliyor.

LEASEPLAN CARCOST ENDEKSİ HAKKINDA Bu kapsamlı endeks; Renault Clio, Opel Corsa, Volkswagen Golf ve Ford Focus gibi küçük - orta otomobil segmentindeki araçların toplam maliyet kalemlerinin anlaşılmasını sağlıyor. Endeks, kanunun gerektiği takdirde kış lastikleri dâhil olmak üzere, satın alma fiyatı, değer kaybı (amortisman), bakım onarım, sigorta, vergiler ve yakıt giderleri gibi en önemli maliyet unsurlarını karşılaştırıyor. Analiz, ilk üç yıllık işletme maliyetlerine ve yıllık 20.000 km’ye dayanıyor. 2016 CarCost Endeksi, 24 ülkede toplam araç sahibi olma ve işletim maliyetlerini analiz etmekte: Avusturya, Belçika, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Finlandiya, Fransa, Almanya, Yunanistan, Macaristan, İrlanda, İtalya, Lüksemburg, Hollanda, Norveç, Polonya, Portekiz, Romanya, Rusya, Slovakya, İspanya, İsveç, İsviçre, Türkiye ve Birleşik Krallık.

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 TEKNOLOJİ

Türkiye’nin dijital karne notu:

Accenture Dijitalleşme Endeksi 2016 sonuçlarına göre Türkiye’nin dijital endeks puanı bir önceki yıla göre bir puan artışla yüzde 61’e yükseldi. En yüksek dijital performans gösteren sektörler ise, sırasıyla Finansal Hizmetler, Hizmet Faaliyetleri, Perakende Ticaret ve Motorlu Kara Taşıtlarının Ticareti ve Onarımı oldu.

ürkiye’de şirketlerin dijitalleşme yolculuğunda hangi noktada olduklarını tespit etmek, dijital kabiliyetlerini analiz etmek ve dijital potansiyellerini ortaya çıkarmak amacıyla Accenture, Vodafone, Boğaziçi Üniversitesi, Orta Doğu Teknik Üniversitesi ve Türkiye Bilişim Vakfı ile beraber bu yıl ikincisi hayata geçirilen Accenture Dijitalleşme Endeksi çalışması sonuçlandı. Accenture Dijitalleşme Endeksi, şirketlerin dijital yeteneklerini ‘Dijital Strateji’, ‘Dijital Hizmetler’ ve ‘Dijital Operasyonel Yetkinlikler’ olmak üzere üç boyutta ve 10 temel kritere göre ele alıyor. Şirketler, geçtiğimiz seneki çalışmada bu 10 kriterin altında 91 göstergeye göre değerlendirilmişti. Bu yıl ise dijital dünyadaki gelişmelere paralel olarak bazı değişiklikler yapıldı ve geçen yılın endeksinde yer almayan yeni göstergeler eklenerek, şirketler 119 göstergeye göre değerlendirildi.

İncelenen göstergelerdeki artışa rağmen, Türkiye ortalaması geçen yıla oranla 1 puan artışla yüzde 61’e yükseldi. Accenture Dijitalleşme Endeksi 2016 sonuçlarına göre Finansal Hizmetler yüzde 81 puan ile dijitalleşme performansı en yüksek sektör olurken, onu sırasıyla Hizmet Faaliyetleri, Perakende Ticaret ve Motorlu Kara Taşıtlarının Ticareti ve Onarımı sektörleri takip etti.

KÂRLILIK ARTIŞINA DESTEK Endekse katılan şirketler arasında yüzde 81 ve üzeri puan alan ve “Dijitalleşme Öncüleri” olarak belirlenen şirket sayısı da bu yıl artış göstererek 23 oldu. Geçtiğimiz yıl 14 şirket “Dijitalleşme Öncüsü” olabilecek performansı göstermişti. Accenture Dijitalleşme Endeksi 2016 çalışmasında, dijitalleşmenin şirketlerin

kârlılığı üzerindeki etkisi de analiz edildi. Buna göre, maksimum 100 puanlık Accenture Dijitalleşme Endeksi skorundaki her 10 puanlık artış, Türkiye’de bir şirket için ortalama olarak yüzde 1’lik ek Faiz ve Vergi Öncesi Kâr (FVÖK) marjı anlamına geliyor.

DİJİTAL HİZMET FARKI Accenture Dijitalleşme Endeksi’ne göre Türk şirketleri, dünyadaki eğilime paralel olarak şirket içi operasyonlarını dijitalleştirmeye, müşteriye dokunan hizmetlerini dijitalleştirmeye oranla daha fazla ağırlık veriyor. Şirketlerin iç operasyonlarını dijitalleştirme puanları yüzde 69 iken müşteriye dokundukları dijital hizmetler alanındaki endeks puanları ise yüzde 52 seviyesinde. Dolayısıyla büyük fırsatların yer aldığı dijital hizmet boyutunda şirketlerin

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 TEKNOLOJİ

başarısı, buradaki yetkinlikleri müşteri yaşam döngüsü boyunca en iyi deneyimi yaşatacak şekilde kurgulamalarından geçiyor. Accenture Dijitalleşme Endeksi’nde ‘Bilgilendirme/ Cezbetme’, ‘Satış/Sevkiyat’, ‘Kullanım’ ve ‘Satış Sonrası Servis’ olmak üzere 4 evrede incelenen müşteri yaşam döngüsüne göre ise ‘Satış/’Sevkiyat’, çalışmaya katılan şirketlerin dijitalleşme alanında en düşük performansı gösterdiği evre. Türkiye’de müşterilerin yüzde 85’i memnun kalmadığı servis sağlayıcısını kullanmayı bırakıyor. Bu oran dünyada yüzde 64 iken, gelişmekte olan pazarlarda yüzde 79. Dolayısıyla, Türk şirketlerinin müşteri yaşam döngüsü boyunca dijital yetkinlikleri doğru kullanarak rekabet avantajı yakalayabilecekleri ortaya çıkıyor.

VERİ GÜVENLİĞİNDEKİ EKSİKLİKLER Endeks, Türk şirketlerinin dijitalleşmenin önemli ayaklarından biri olan kurumsal güvenlik uygulamaları ve hassas verilerin korunması konularında kritik iyileştirme alanlarının olduğunu ortaya koyuyor. Örneğin, araştırmaya katılan Türkiye’nin önde gelen şirketlerinin yüzde 27’si disk şifreleme, yüzde 12’si felaket kurtarma ve yüzde 30’u kimlik ve erişim yönetimi çözümlerini kullanmıyor. Diğer yandan çalışmaya katılan şirketlerin

sadece yüzde 55’i kendilerini dijitalleşme sürecine tümüyle hazır hissediyor ve dijitalleşme trendi ile ortaya çıkan yeni fırsatlara ve risklere karşı hazırlıklı olduğunu belirtiyor. Dijital dönüşüm sürecinde karşılaşılan zorlukların başında ise sırasıyla; çevik karar alma süreçleri, regülasyonlar, şirket kültürü ve finansal kaynak tahsisi konuları yer alıyor.

“DİJİTALLEŞME HER ŞİRKET İÇİN GEREKLİ” Araştırma ortaklarından biri olan Boğaziçi Üniversitesi adına araştırma sonuçlarını yorumlayan İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ayşegül Toker, şirketlerin dijital dönüşüm süreçlerinde tüketicilere yeni değer önerileri geliştirme ve rekabette farklılaşma amacı ile dijital uygulamaları hayata geçirmekte olduklarına dikkat çekti. Toker şu değerlendirmede bulundu: “Şirketler açısından sınav, bu dönüşümün ne kadar hızlı gerçekleştiği ve dijitalleşmede ne kadar yol kat edildiği ile veriliyor. İkincisi tamamlanan dijital endeks çalışması, araştırmaya katılan şirketlerin sınav

5 ADIMDA DİJİTALLEŞİN 2

Nerede Olduğunuzu Tespit Edin ve Dijitalleşme Stratejinizi Oluşturun

anarak meyi Kull n Dijitalleş tırı i Farklılaş Şirketiniz

lleri

için Teme Dijitalleşme Doğru Atın

notunu açıklamakla kalmayıp, şirketlerin dijitalleşme çabalarındaki güçlü ve zayıf yönleri ile gelişim alanlarını saptamalarında ve dijital dönüşüm yol haritalarını hazırlamalarında yol gösterici bir kılavuz niteliği taşımakta. Şirketler stratejilerini oluştururken, küreselde bakılan şey ‘müşterim nerede?’ sorusuna yanıt verebilmekte. Müşterilerin çoğunluğu başka kanalda değil, dijitalde. Bu nedenle şirketler bu paralelde düşünmeli. Geldiğimiz noktada dijital, tüm sektörlerde her ölçekte şirket için gerekli ve önemli.”

kenleri pılması Gere Ya e kt e lç Ö Makro yin z Ardı Etme Önemini Gö

Doğru Yönetişim Ya pıları ile Gelişiminizi Sürekli İzleyin

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 GEL GELİŞELİM

Dijital İmajınız Siz Yokken

Ne Konuşuyor?

“Birinin” değil, “milyonların” bizi gözetlediği dijital dünyada tek bir yanlış hamle tüm domino taşlarını devirebiliyor. Hal böyle olunca da “Dijital İmaj = Herşey” oluyor. Peki marka değerini artırmada, güven tazelemede ve iletişimi güçlendirmede kilit rol oynayan djital imaj konusunda doğru bilinen yanlışlar neler? Dijital Pazarlama Uzmanı ve Eğitimci Seçil Ece YILMAZ ile dijital dünyanın kapılarını araladık. Seçil Hanım, öncelikle sizi daha yakından tanıyabilir miyiz? Ben aslında işini hayatının etrafına kurmuş esnek saatlerde dijitalden çalışmayı insanlara öğreten bir girişimciyim. Solo Girişimcilerin, Bağımsız Distribütörlerin, Küçük İşletme Sahiplerinin, Yaşam Koçlarının; işlerini sosyal medyada kurmaları ve hedefledikleri müşterilere ulaşmaları konusunda onları destekliyorum.

Dijital Pazarlama yeni iş alanım…. Bu arada 2008 yılından beri kişisel gelişim alanında pek çok firmaya eğitim danışmanlığı yapıyorum. Gelgeliselim.com eğitim ve danışmanlık verdiğim firmamın ismi. Gerçekten gelişmek isteyen herkese gel gelişelim diyen biriyim.

Sizce doğru dijital imaj nasıl olmalıdır? Doğru dijital imaj doğru kişi marka konumlandırması ile sağlanabilir. Dijital beden dilimiz biz yokken sosyal medyada konuşuyor. Bu imajın kendi öz imajımızla tutarlı olması çok önem taşıyor.

Sizce kurum ve kişisel dijital imajda ne gibi farklılıklar olmalıdır? Ya da ismi marka olmuş bir kişi de kurum gibi mi hareket etmelidir? Kişi marka konumlandırması ile kişileri kurumsal hale getirebiliyoruz. Türk insanı kuruma değil kişiye danışmayı sever. Bu nedenle kişi markaların daha samimi daha yaklaşılabilir algılandığını görüyoruz. İnsanlar soru sormayı, talepte bulunmayı çok severler. Hayran olmaya

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 GEL GELİŞELİM

Doğru dijital imaj doğru kişi marka konumlandırması ile sağlanabilir. Dijital beden dilimiz biz yokken sosyal medyada konuşuyor. Bu imajın kendi öz imajımızla tutarlı olması çok önem taşıyor. Seçil Ece YILMAZ

daha yatkın olurlar. Bu da işlerin daha hızlı yürümesine sebep olur her zaman için. Yani ürünlerimiz veya hizmetlerimizi sunacak müşteriyi çok daha çabuk bulabiliriz sosyal medya pazarlaması ile.

Sizce etkili bir dijital imaj ile sosyal medyadan nasıl gelir elde edilebilir? İnsanlar sosyal medyadan müşteri bulma hedefi ile bana geldiklerinde ilk önce işlerini kendi hayatlarının etrafına konumlandırma peşindeyim. Çünkü biliyorum ki bu onları mutlu edecek. Hayatını işinin etrafına kurmak zolunda kalan insanların ne kadar mutsuz olduğunu gözlemliyorum.

temaları, anahtar kelimeleri vereceği mesaj, yayın stratejisi, hedeflediği kitle belirleniyor. Nihai amacımız yüksek hedefleme ile doğru müşteri kitlesini sayfalarımıza çekmek ve onlar üzerinde güven inşa etmek. Güven inşası ve algı yönetimi kişi markanın müşterisini ikna etmesinde iki kilit nokta. Kişi markası da bir nevi kurum gibi hareket ediyor, çünkü bir stratejisi var, ancak bu strateji kendi hayatının üzerine konumlandığı için karşı taraf onu yaklaşılabilir ve sımsıcak bir algı ile izliyor. Tam bu noktada ürün promosyonunu devreye soktuğumuzda inşa edilen güvenin satın almaya veya talebe yansıması kişi markanın kendisini hayretler içinde bırakıyor.

DİJİTAL DÜNYAYA GİDEN YOL…

Dijital İmaj, Sosyal Medya ve Algı Yönetimi eğitimlerimizin içeriğini de öğrenebilir miyiz?

“Dijital Dünya’da” yaşayabilmenin standartları nelerdir? Var olmak ve kabul görmek için neler yapmak gerekiyor?

Eğitimlerimde dijital beden dilimiz nasıl olmalı, Facebook 3.0 ve instagramdan nasıl müşteriler buluruz, nasıl konumlanmalıyız, topluluk tasarımı nasıl yapılır, kendi konumlanmamız üzerinden içeriklerimizi nasıl hazırlamalıyız sorularını cevaplamaya çalışıyorum. Eğitimlerime katılan herkesin bir ürünü veya hizmeti var. Bunlar için güven yaratarak ve

İlk önce kişiye karşıdan bakıp güçlü özelliklerinin fotoğrafını çekmek gerekiyor. İşte kişi marka konumlandırması, tıpkı bir elbise diker gibi bu noktada başlıyor. Kişinin

güncel yöntemlerle nasıl müşteri bulurlar, dijital varlıklarını bu yönde nasıl yönetirler bu konularla ilgili uygulanabilir pratik bilgiler veriyorum. Facebook sayfamda da bu konuyu canlı yayınlarda anlatıyorum. İşini dijitale taşıyıp müşterilerine doğrudan ulaşmak isteyen herkes, farklı bir bakış açısı ve uygulama alanları ile karşılaşacaklar.

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 SANAT

Ş TOFA

Tekerlekten Otomobile Uzanan Serüven:

ANADOLU ARABALARI MÜZESİ

2002 yılından bu yana otomotivin kalbi Bursa’da ziyaretçilerini ağırlayan Tofaş Anadolu Arabaları Müzesi, tekerlekten günümüz otomobiline hikâyeyi anlatabilen tek müze olma özelliğini taşıyor. 31 adet araba, 13 adet de motorlu aracın bulunduğu müze, Anadolu’nun binlerce yıla uzanan araba endüstrisinin ve kültürünün izlerini takip etmeye davet ediyor.

ofaş Bursa Anadolu Arabaları Müzesi, sadece eski araba müzesi değil, Bursa’da otomotiv sanayinin temelini atmış olan en eski ustalara, yeni ustalardan bir teşekkür niteliğinde.. Yılda ortalama 60.000 yerli ve yabancı ziyaretçisiyle Bursa’nın ilgi çeken gezi noktalarından biri olan müzenin hikayesini Tofaş Kurumsal İletişim Direktörü Arzu Çolakoğlu’ndan dinledik…

Mekânın tarihçesiyle başlamak istiyorum. Kaç yıllık bir bina burası ve müze için neden burayı tercih ettiniz? Müzenin kurulma fikrinin ardında ilginç bir hikâye var. Bursa etrafında MÖ 2600’lü yıllara ait bir tümülüs bulunuyor. Bu tümülüsün içinden de araba buluntuları çıkıyor. Bu aracın orijinali 1998 yılından bu yana Arkeoloji Müzesi’nde, Tofaş sponsorluğunda (Tofaş Salonu’nda) sergileniyor. Ve o buluntular Bursa’nın etrafında bundan yüzyıllar önce bir araba sanayinin varlığını gün yüzüne çıkarıyor. Türkiye otomotiv sanayinin öncü kurumlarından biri olan Tofaş da buradan yola çıkarak müzeyi kurmaya karar veriyor.

Anadolu’daki araba sanayii mirasına sahip çıkmak amacıyla, Türkiye’nin ilk ve tek Anadolu arabaları müzesi olan Tofaş Bursa Anadolu Arabaları Müzesi, böyle kuruluyor. İçinde bulunduğumuz mekân aslında terk edilmiş bir alandı. Burada eski bir ipek fabrikası bulunuyordu. Tofaş Anadolu Arabaları Müzesi, Yüksek Mimar Naim Arnas tarafından 4 yıl süre ile restore edildi. 2002 yılında da müzeyi ziyarete açtık. Binanın bulunduğu arazide ayrıca 15. yy’den kalma bir de hamam yer alıyordu. O kısmı da 2008 yılında restore ederek, sanat galerisine dönüştürdük. Toplamda burası yaklaşık 17 dönümlük bir alan; içerisinde geniş bir bahçesi, keyifli bir restoranı var. Günümüzde insanların hem bahçede, hem cafe’de keyifli

Arzu Çolakoğlu

YEDEK PARÇA USTASI / 01 - 2017 SANAT

NEDEN BURSA?

vakit geçirebilecekleri, bir taraftan yüzyıllar öncesinden bugüne arabalardan otomobile geçişin hikâyesini görebilecekleri, müzeyi ve dönemsel sergileri ziyaret edebilecekleri mekânlardan oluşuyor.

Peki müzedeki araçların en eskisi hangisi ve hikâyesi nedir? Müzede gördüğünüz tüm arabalar Anadolu’nun çeşitli bölgelerinde günümüze kadar gerçekten kullanılmış ve işlevlendirilmiş arabalardır. En eski örneğimiz ise 19. yy’ın başlarında, Kurtuluş Savaşı döneminde top arabası olarak kullanıldığı düşünülen araç.

‘ANADOLU’NUN HER KÖŞESİNDEN TARİHİ ARAÇLAR VAR’ O zaman Tofaş Anadolu Arabaları Müzesi geniş bir coğrafyayı da temsil ediyor diyebiliriz. Nereler var mesela? Kesinlikle öyle. Yozgat’tan Tokat’a, Karadeniz Bölgesi’nden Ege Bölgesi’ne kadar her bölgeden araba var. Her ilden diyemeyiz fakat bölgeleri temsil edebilecek birçok ilden örnekler görebilmek mümkün. Zaten arabaların tiplerine baktığımız zaman çok farklı özelliklerini keşfetme şansına sahibiz. Özellikle tekerleklerinden ayırt edebiliyoruz. Çünkü bölgenin coğrafi konumu, stratejik konumu arabanın yapımını ve kullanımını etkiliyor. Bir bölgenin bayır olması ya da düz olması, yağışlı bir iklimdeyse mesela, çamur olması, tekerleğin yapımında ve kullanımında bütün aşamalarını etkiliyor.

Nasıl bir çalışma yaptınız toplarken, nasıl bir yöntem izlediniz? 1998 yılında müze fikri oluştuktan hemen sonra Anadolu’nun çeşitli bölgelerine özellikle gidilerek nerede ne kullanıldığıyla ilgili teorik bilgilendirme aldık. Akabinde çeşitli bölgelerden arabalar toplandı ve Tofaş’a getirildi. Tofaş’ın laboratuvarlarında konservasyon ve restorasyon çalışmalarından geçirildi. Bütün bu teorik aksamdan sonra, sahaya da inildi. Neticesinde teorik bilgiler sahadaki arabalarla birleştirilerek burada sunuluyor.

‘ESKİ USTALARIN GÜNÜMÜZ TEKNOLOJİSİNE SELAMI’ Bu araba hikâyesinin geçmişten günümüze duygusu nedir? Bundan 2600 yıl önce bulunduğumuz bölgede yaşayan ustaların kendi hayatını kolaylaştırmak üzere arabayı keşfetmesi ve hayata kazandırması, günümüz otomobillerine ışık oluyor. Biz buna ‘eski ustaların, günümüz ustalarına selamı’ diyoruz. Genelde sloganımız da bu yönde. Burada geçmişte yaşayan insanın yaratıcılığıyla günümüz teknolojisinin birleşmesini, eski ve yeni sentezinin çok güzel bir şekilde hikâyelendirilerek anlatılmasını izliyoruz. Öte yandan aslında sadece araba olarak da görmemek lazım. Burada arabanın toplumların hayatında nasıl bir yeri var, onu görüyoruz. Müzemizde farklı işlevler için kullanılan arabalar var; kimi odun taşıma aracı,

Biz Tofaş olarak Bursa’da üretim yapıyoruz. Türkiye’de de aynı anda otomobil ve ticari araç üreten tek fabrikayız. Endüstride de şu anda en fazla üretim ve ihracat yapan şirketiz. 10 bin çalışanımız var. Aslında 10 bin kişilik bir kasaba büyüklüğündeyiz ve bununla da gurur duyuyoruz. Dolayısıyla Bursa bizim her zaman önceliğimiz. Aslında otomotivin kalbi gibidir Bursa. Belli bir tedarik zinciri var dolayısıyla Bursa, hem üretimde hem ihracatta Türkiye’nin otomotiv üssü diyebiliriz. Bu buluntularda aslında bu kültürün bu sanayinin çok eskilere dayandığını da bize işaret ediyor. O fikri de seviyoruz.

kimisi fayton... Günümüzde insanlar kendi tarzlarına uygun otomobilleri tercih ediyor. Söz konusu durum o zamanlarda da varmış. Tofaş Anadolu Arabaları Müzesi’nde onu da görebiliyorsunuz.

‘YILDA 60 BİN KİŞİ ZİYARET EDİYOR’ Ziyaretçilerin ilgisi nasıl? Müze giriş ücreti nedir? Yılda yaklaşık 60 bin civarında ziyaretçi ağırlıyoruz. Bugüne kadar ise 600 bin kişi müzemizi ziyaret etti. Müzeye giriş ücretsiz. Bu müzeden çok sayıda ziyaretçinin faydalanmasını hedefliyoruz. Amacımız Bursalılar’ın ve Bursa’ya gezmeye gelenlerin hayatına sosyal ve kültürel açıdan değer katabilmek, burada bir zenginlik yaratabilmek.

HIDIRUSTA GÜNLÜĞÜ

YEDEK PARÇA USTASI / YAZ HABER

Distribütörü olduğumuz Parker Racor tarafından EMEA Satış Büyümesi Ödülü’ne layık görüldük.

Maysan Mando Satış & Pazarlama OEM - Aftermarket Kısım Müdürü Artun Baran, Ticari OEM Aftermarket Müşteri Sorumlusu Emre Yeşilkavak ve Aftermarket Müşteri Sorumlusu Volkan Keser bizleri ziyaret etti. 2017 yılına dair hedef ve beklentilerin paylaşıldığı, yeni projelerin masaya yatırıldığı ziyarete Hıdırusta Otomotiv’den Satınalma Yöneticisi Uğur Tıraş eşlik etti.

Lojistik Departmanı çalışanlarımızdan Önder Şahin dünyaevine girdi. Genç çifte mutluluklar diliyoruz.

Dış Ticaret Departmanı’nda görev yapan arkadaşımız Özlem Çelik, hayatını Gökhan Güner ile birleştirdi. Kendilerine birlikte geçirecekleri daha nice mutlu günler diliyoruz.

Satış-Pazarlama ve Satınalma departmanı çalışanlarımız; Vibracoustic CV Air Springs’in Bursa Serbest Bölge’de yer alan ve hava süspansiyon sistemleri alanında dünyanın en büyükleri arasında bulunan fabrikasını ziyaret etti. Firmanın organizasyonel yapısı ve pazardaki konumu hakkında Aftermarket Satış Direktörü Arkın Bian tarafından yapılan bilgilendirme sunumunun ardından, Üretim ve Teknik Hizmetler Direktörü Burkay Güney eşliğinde fabrika turu yapıldı ve üretim süreçleri detaylı olarak paylaşıldı. 64

Çalışanlarımızdan Sedat Gürer ve Özkan Yılmaz’ın kızları, Ulvi Gümüş’ün oğlu dünyaya geldi. Hıdırusta ailesinin en minik üyelerine sağlıklı, mutlu ve uzun ömürler dileriz.

Hıdırusta çalışanları “Yeni Yıla Merhaba” organizasyonunda bir araya geldi. Yılın Enleri’nin ödüllendirildiği etkinlik kapsamında 20. yıl pastası da kesildi.

YEDEK PARÃ&#x2021;A USTASI-06.indd 3

31.03.2017 17:00:56

YEDEK PARÃ&#x2021;A USTASI-06.indd 4

31.03.2017 17:00:57