. . . IYI KITAP
Mart 2009 Sayi 1 . . Ücretsizdir
. . . . Aylik Okul Öncesi, Çocuk ve Gençlik Kitaplari Gazetesi
“Sanat tutunacak en güzel dal!” Geçen yıl ‘Güzeli Arayış’ projesiyle ses getiren sanat tarihçisi Gürol Sözen’in, bu projesinin bir ayağı olan Anadolu Uygarlıklarının Çocukları başlıklı tarihsel öykü serisinin ilk iki kitabı yayımlandı: “Hititli Pattiya ile Pallili” ve “Troya’da Bin Pınarlı Dağın Kelebeği”.
İÇİNDEKİLER Ortak Okumalar, Semih Gümüş 3 Çocuğunuz çete kurarsa, Irmak Zileli 4 Çocuklar bile birdenbire büyüyebilir, Ahmet Öz 5 Surların gölgesinde, Mine Eryavuz 6 Bir masalın coğrafyasında gezerken, Sema Aslan 7 Küllerinden doğan şehrin çizgi romanı, Neyfel Semiz 8 - 9 Veletlere en hınzırından resimli kitaplar, Şiirsel Taş 10 - 11 Bir fark yaratmak mümkün, Cem Ünver 12 Kahramanım Benim, Burcu Aktaş 13 İyi Kitap Vitrini 14 - 15
Gürol Sözen, toplumsal yapının kirlenmesi karşısında, Anadolu’da kendi uygarlıklarımıza sahip çıkmak, ne kadar önemli olduklarının altını çizmek niyetiyle, Anadolu uygarlıklarının öykülerini çocuklar için masal biçiminde kaleme aldı. Anadolu Uygarlıklarının Çocukları üst başlığını taşıyan serinin ilk iki kitabı: “Hititli Pattiya ile Pallili” ve “Troya’da Bir Pınarlı Dağın Kelebeği”. Hititli bir kız ile Troyalı bir oğlan çocuğunun ağzından aktarılan bu iki masal, dönemin belgelerinin ışığında kaleme alındı ve resimlendi. Sekiz kitaba tamamlanacak seri, Anadolu topraklarının on bin yıllık mirasını çocuklara keyifli bir üslupla aktarıyor. Ressam, yazar ve sanat tarihçisi Sözen’le bu iki masal vesilesiyle
ilk sayımız için söyleştim. Klasik bir soruyla başlayalım. Tarihi, çocuklar için öykülemeye nasıl karar verdiniz? Anadolu uygarlıklarına baktığımız zaman, onların da çocukları olduğunu, yaptıkları heykellerde, rölyeflerde ve yazıtlarında görüyoruz. Bunu görünce, baktım günümüzün büyüklerinden hayır yok, geleceğin büyükleri için masallar yazmaya karar verdim. Eskiden masallar yazıyordum, masal türünü çok seviyorum. Çok büyük bir boşluk var, Anadolu’nun masallarını bilmiyoruz. Yetişkinler için koca koca anı-
tarih kitapları yazdınız, ama çocuklar için kalem oynatmak başka. Nasıl seslendiniz çocuklara bu masallarda? Çocukların kendi dillerinden anlatmak istedim bu masalları. O uygarlığın çocukları, o uygarlığın hayvanları olsun istedim bu masallarda. Hatta kendim de dahil olmak üzere, çocukların ağzından büyüklerle dalga geçtim. Tabii ben masalcı olmadığım için, diğer masallardan farklı bir anlatım dilinin olması gerekiyordu. Farklılık nasıl olabilirdi? Bir masalın didaktik olarak, kafaya vurarak çocuklara bir şey anlatması mümkün değil. O masal tadını alamazsınız