Yelizarov şaşkınlıkla omuzlarını kaldırdı. - Evet,
ikinci torunum oldu diye
seviniyorum.
Dede
olunca anlarsın beni. Gerçi o günler sana uzak daha . . . Se nin yaşındayken benim başımda kavak yelleri eserdi. Onun için şimdi aramızdaki yaş farkına karşın birbirimizi anlaya bilmemizden dolayı çok şaşırıyorum . . . Eh, yola çıkalım ar tık. Kentin içinden geçip gideceğiz. Ta şu yukarıya çıkaca ğız. Doruklarında kar bulunan şu dağları görüyorsun ya, oraya işte. Medeo bu dağların dibindedir. Hani, sana anlat mıştım, bizim ev kentin dış mahallelerinde, hemen hemen köydedir, diye. - Anımsamaz olur muyum, Afanasi !vanoviç? Evinizin dere kıyısında olduğunu, suların şırıl şırıl akışını dinlediği nizi anlatırdınız . - Şimdi kendin göreceksin hepsini. Kentin içinden ge çerken gündüz gözüyle her yeri göstereyim sana. Buranın en güzel mevsimi . Ağaçlar çiçek içinde. Gardan başlayan cadde hiç bitmeyecekmiş gibi dümdüz uzayıp gidiyor; kavaklar, parklar arasından geçerek gitgide yükseliyordu. Arabayı yavaş sürüyordu Yelizarov. Giderler ken neyin nerede bulunduğunu ,devlet dairelerini, büyük mağazaları tek tek tanıtıyordu. Kentin tam göbeğinde, dört yandan açık büyük bir alanın ortasında bir yapı duruyordu. .Resimlerinden dolayı Yedigey burasını hemen tanıdı : Hü kümet binasıydı. - Merkez Komitesi buradadır, diye açıkladı Yelizarov. Ertesi gün yollarının buraya düşeceğini akıllarının kö şesinden bile geçirmeden ilerlediler. Düz caddeden sola sap tıkları sırada Boranlı Yedigey tanıdığı başka bir yapıya da ha rasladı . Burası da Kazak operasıydı. Birkaç blok sonra yeniden dağlara yöneldiler ve Medeo'ya doğru uzanan yolda ilerlemeye başladılar. Dümdüz uzanan cadde bahçeli evler, su kanalları arasından geçiyordu. Baharda karların erime sinden ötürü dağlardan güldür güldür akan sel suları bura daki kanalları taşırırcasına doldurmuştu . Ağaçlar, bahçeler çiçeklerle donanmıştı. - Çok güzel! dedi Yedigey. - Bu mevsimde geldiğin için çok talihlisin. Alma-Ata' dan daha güzel kent yok bence. Kışı da güzeldir, ama bahan başka. İnsanın ozan olası geliyor. - Bakıyorum, keyfiniz yerinde, Afanasi !vanoviç!
311