Eğer yemi iyi verilirse iki haftada düzelir, eski durumuna gelir. - Dur bir dakika! Önce dilinin altındaki baklayı çı kar. Durup dururken Karanar'ı neden geri veriyorsun? Onu senden isteyen mi var? Bunun üzerine Yedigey tasarladıklarını bir bir anlattı . Ailesini alıp Sarı Özek'ten uzak bir yere gidecekti . Bıkmıştı buralardan . . . Başka yerde şansını deneyecek, ekmek parasını oralarda kazanmaya çalışacaktı. Belki böylesi daha iyi olur du . . . Kazangap onu dinledi dinledi, sonra şunları söyledi: - En iyisini kendin bilirsin . Gene de bana öyle geliyor ki, sen ne istediğini bilmiyorsun. Diyelim, gittin buradan, insan kendinden kaçamaz ki! Nereye gidersen git, dertlerin den kurtulamayacaksın. Çünkü gittiğin her yere dertlerin de seninle birlikte gelir. Eğer sen bildiğim yiğit Yedigey' sen kendine burada hakim olmalısın. Kaçmak yiğitlik de ğildir. Herkes bir yeri bırakıp kaçabilir, fakat herkes kendi ni istenen kalıba sokamaz. Yedigey, Kazangap'ın görüşüne katılmamakla birlikte onunla tartışmaya girmedi. Oturduğu yerde durmadan içini çekiyor, dalgın dalgın düşünüyordu : «Ne olursa olsun git meliyim. Şansımı başka bir yerde denemek en iyisi. . . Peki, unutabilecek miyim gittiğim yerde? . . Ama ben de ne diye unutmaya çalışıyorum? . . Bu gidişin sonu ne olacak? Hem unutmak istemiyorum, hem de düşündüğüm sürece acı çe kiyorum. Kim bilir, o ne durumdadır? . . Yumurcakları alıp nerelere gitti acaba? Başı daraldığı zaman onu anlayacak, yardımına koşacak biri var mı yanında. Bu konuda Ukubala' nın sıkıntısı da az . değil, günlerdir suratsızlığıma, yabanlaş mama sessizce katlanıyor . . . Bütün bunlar ne için?» Kazangap, Yedigey'in kafasının içinden neler geçtiğini biliyordu . Onun sıkıntılarını hafifletmek için bir şeyler söy lemeye karar verdi . Öksürüp dikkatini çekerek, onun kafa sını kaldırmasından sonra şunları söyledi : - Deminden beri aklını çelmeye çalışıyorsam bunda bir çıkarım olduğunu düşünme. Yok öyle bir şey . . . Ayrıca ne yapılması gerektiğini en iyi kendin bilirsin. Hani, ne sen Raymalı-Ağa'sın, ne de ben Abdilhan'ım . Böyle olmayı is tesek bile yüz kilometre çevremizde seni bağlayacak bir ka yın ağacı bulamam. Tümüyle özgürsün, istediğini yapabilir-
276