34
Halk ile Babıali arasında her nevi kudsi rabıtalar çö zülmüş ve her nevi manevi müna.sebet zail olmuştur. Sa ray ve Babıali pazarlık emtiası addettiği, en çok fiat mu kabilinde satınağa hazır olduğu, bazı mubarek ve muk:ıd des beratları, halk kendi için bir mevcudiyet, bir can ve hayat menbaı, bir istiklal ve şeref sermayesi, verilmez, sa tılmaz, el vurulmaz bir namus mahiyetinde telakki ediyor. İşte bulıranın meydana attığı üçüncü hakikat!
7 Harekatı milliyenin meydana koymuş olduğu hadise lerden birisi de Anadolu halkının ve daha doğrusu Anado lu köylüsünün mahiyetidir, kıymetidir. Filhakika bundan evvel de Anadolunun ehemrniyeti takdir olunmuyor değil di. Devlet ve devleti idare edenlerin kılffesi Anadolu'nun nekadar mühim amil olduğunu zaten idrılk ederek müş kül zamanlarda en son çare diye bu arnilin ihtiva ettiği kuv vetiere müracaat eyledikleri bir çok tarihi vakıalarla sa bittir. Fakat o takdir başka mahiyette bir takdirdi. Bir :ı damın mesela iyi bir atma verdiği kıyınet kabilinden bir şeydi. Şuursuz, idraksiz, istenildiği zaman, istenildiği su rette kullanılabilecek, muti, münkat, muayyen kuvveti haiz bir yığın madde gibi telakki ohınuyordu. Başlı başına dev let makinasında bir amil olacak, devletin istikametine, da hill, harici, iktisadi ve hatta adli ve idari siyasetlerinin ted viri üzerinde bir tesir icra edebilecek bir unsur gibi sa yılmıyordu. Zı.mamdarlar onu her tarafa çevrilebilecek, herhangi istikamet üzerinde yürütillebilecek iradesiz, şah siyetsiz, renksiz bir şey gibi addediyorlardı ve bu tarzı te lakkinin tesiri iledir ki, mezkfır zımamdarlardan ekseri yeti azimesi Anadolu'yu görmek, tetkik etmek, efkarma, hissiyatına, temayiliatma vukuf peyda eylemek lüzumunu !n
Hakimiyeti Milliye: 1 Haziran 1922, Perşembe.