PLASFEDDERGİ Sayı 23

Page 1

PL A S T İ K S A N AYİ C İ L ERİ F ED ERASYONU DER G İSİ

2018/3, 23. Sayı

English summary included

Plastik ihtisas OSB yatırımları sektöre yeni fırsatlar sundu

PLASTİK SEKTÖRÜNÜN GÖZDESİ

YATIRIMLARI Plastik sanayicilerine iddialı enerji tasarrufu programı

PAGDER’den “Yeni Nesil Ekstrüzyon Semineri“

Industrial areas will play a significant part in the growth of Turkish plastic sector

Industrial Areas are on track to become Plastic Sector’s powerhouses PAGE 86-103





BAŞKANIN MESAJI

PLASFEDDERGİ

Değerli PLASFEDDERGİ okuyucuları, sektörümüzün kıymetli temsilcileri, PLASFEDDERGİ’nin yeni sayısından merhaba, Hüseyin Semerci Yönetim Kurulu Başkanı Plastik Sanayicileri Federasyonu

Plastik sanayimizin gelecek vizyonunu şekillendirmek açısından rehber niteliğinde olacak çok değerli bir sayı ile yeniden karşınızdayız. Üretime dayalı büyüme modeli ve sanayinin, ekonomimiz açısından ne denli hayati öneme sahip olduğunu bir kez daha hatırladığımız günlerden geçiyoruz. Bu vesileyle girişimci ve sanayici kimliği öne çıkan Sayın Hasan Büyükdede’nin, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcılığı görevini üstlenmesinden duyduğumuz memnuniyeti ifade etmek istiyor, şahsım ve sektörümüz adına Sayın Büyükdede’yi kutluyorum. Plastik sanayimiz; Türkiye ekonomisinin nabzını tutan ürün çeşitliliği ve dinamik büyüme yapısıyla dünyada ilk sıralarda yer alan bir sektör görünümünde… Plastik sektörü genç bir endüstri olmasına karşın girişimcilerinin yoğun gayretleri ile iyi bir noktaya gelmiş bulunuyor. Sektörün daha iyi noktalara gelmesi için bundan sonra neler yapılmalı, nasıl bir yol haritası çıkarılmalı? Elbette atılması gereken birçok adım var ve bunlar zaman kaybetmeden atılmalı ancak plastik sanayinin yerleşimi, gözden kaçırılmaması ve üzerinde önemle durulması gereken sorunlardan biri olarak karşımızda duruyor. Sektörün büyüme potansiyeli ve dinamizmine yakışan endüstriyel havzalar yaratılması gerektiği açıktır. Plastik mamul sektöründeki 6 bin 500 firma 300 bin kişiye istihdam sağlarken bu firmaların yüzde 56’sı Marmara Bölgesi’nde yer alıyor. İstihdamın yüzde 55’i yine Marmara Bölgesi’nde gerçekleşiyor. Buna karşın Organize Sanayi Bölgelerinde yer alan firma sayısının sektör geneline göre oldukça düşük seviyelerde olduğunu, plastik üreticilerinin başta İstanbul olmak üzere şehir içine sıkışıp kaldığını görüyoruz. Sanayinin İstanbul dışına taşınması stratejisi çerçevesinde de konuya bakacak olursak bu durum plastik sektörü açısından sürdürülebilir olmaktan uzaktır. Plastik Sanayicileri Derneğimizin (PAGDER) ileri görüşlü vizyonu ile Kırklareli Vize’de bir Plastik İhtisas Özel Organize Sanayi Bölgesi kurulması yönündeki girişimi bu açıdan önemli bir adım olarak değerlendirmelidir. Plastik Sanayicileri Derneği (PAGDER) ile ASREY LTD. ŞTİ arasında yapılan protokol ile Kırklareli Vize’de kurulan PAGDER&ASLAN Plastikçiler İhtisas OSB, sektörün ihtiyaçları ve büyüme potansiyeli göz önüne alınarak yapılan planlaması ile örnek bir OSB modeli ortaya koyuyor. Trakya’da avantajlı bir konumda yer alan PAOSB, 650 bin metrekarelik alanda 69 sektör firmasına ev sahipliği yapacak. İhtisas OSB’nin ikinci etabının da satışa sunulması ve imalat sanayinin diğer sektörleri ile genişleyebilecek bir bölge olması PAOSB’nin sektör açısından önemini artırıyor. Ege Bölgesi’ndeki plastik sanayicilerini bir araya getiren İzmir Menemen Plastik İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’nin faaliyete geçmesinin de sektörümüz adına olumlu bir gelişme olduğunun altını çizmekte yarar görüyoruz. Sektör büyüyor, önümüzdeki yıllarda da büyümesini sürdürecek… Plastik sektörünün planlı endüstriyel havzalarda yerini alması için yeni yatırımlara ihtiyaç varken mevcut yatırımlar ve projelere de hız verilmesi gerektiği inancındayız. Avrupa yakasındaki firmalar için İstanbul’a en yakın lokasyon olan Trakya’da konumlanan Plastik Sanayi Toplu İşyeri Kooperatifi (PAKOP), 1990 yılında kurulmasına karşın halen sonuçlanmış değil… PAKOP’un bir an önce çözüme kavuşturularak sanayicinin hizmetine sunulması sektör açısından faydalı olacaktır. Sanayicinin omuzlarındaki yükün daha da ağırlaştığı bugünlerde hepinize işlerinizde kolaylıklar ve başarılar dileyerek saygıyla selamlıyorum. Keyifli okumalar…

3


PLASFEDDERGİ

YAYIN KURULU BAŞKANI’NDAN

Değerli okuyucularımız, kıymetli sektör paydaşlarımız, Burç Angan

23. sayımızda sizleri selamlamaktan büyük mutluluk duyuyorum. Bu sayımızda sektörümüzde-

Yayın Kurulu Başkanı PLASFEDDERGİ

ki mevcut ve planlanan kümelenme çalışmalarını; organize sanayi bölgelerini ele aldık. Takdir edersiniz ki günümüzde sektörün ve destekleyici sektörlerin planlı bir biçimde kümelenmiş halde, uygun alt yapıya erişimi sağlanmış halde gelişim göstermesi büyük önem arz ediyor. Gerek lojistik maliyetlerinin optimize edilmesi gerekse sektör paydaşları arasındaki sinerji ve verimliliğin arttırılması rekabet şartlarının oldukça sertleştiği günümüzde sektörü bir adım öne taşıyabilecek farkı yaratıyor. Ülke olarak yönetim anlayışı olarak yeni bir döneme girdiğimiz şu günlerde; sanayicilerimizin değişen bürokratik yapı karşısında bir miktar kafa karışıklığına sahip olabileceğini ön görerek yeni bakanlık yapılanmasını da sizlere aktarmaya çalıştık. Yeni düzenleme ile bürokratik yapının oldukça yalın bir hale getirildiğini ve sanayicinin ihtiyacı olan düzenlemelerin eski göre çok daha hızlı hayata geçirilebilecek bir hale geldiğini görüyoruz. Elbette bu, iki tarafı keskin bir kılıç misali, avantaj ve dezavantajları beraberinde getiriyor. Bürokrat ve bakanlıkların ilgili sektörlerden doğru bilgi ve yönlendirmeleri alması ve bu doğrultuda hareket edebilmesi gerekiyor. Bu noktada gerek bize, gerekse diğer sektörleri temsil etmekte olan sivil toplum kuruluşlarına çok büyük görev düşüyor. Belki de bu konuda şimdiye kadar hiç çalışmadığımız kadar fazla çalışmamız ve sistemin sektörümüzü büyütecek şekilde işlemesine önayak olmamız gerekiyor. Sanayi ve Ticaret bakanlıklarına yapmış olduğumuz çeşitli ziyaretlerimizden edindiğim şahsi görüşüm ise; gerek bakan gerekse bakan yardımcısı ve danışmanı pozisyonuna iş bilen ve işinin ehli profesyoneller getirildiği yönünde. Önümüzdeki günlerde buralarda alıştığımız “bürokrasi” yerine özel sektörün dinamikliğini görebileceğimiz izlenimine sahibim. Bu sayımızda sizlerle “Fuar Rotası” isimli yeni bir bölümümüzü de buluşturmaya başlıyoruz. İstatistiki ve ticari bilgi ağırlıklı hedef pazar dosyaları veya fuarlara ticari yönden yaklaşan fuar dosyalarından farklılaşarak pek çok sanayicimizin gerek katılımcı gerekse ziyaretçi olarak gittiği fuar rotalarında iş dünyasının koşuşturmasından uzaklaştığı bir gün veya bir akşamüzerinde gittiği şehirde neler yapabileceğini, şehrin gerek kültürel gerek sosyolojik anlamda öne çıkan noktalarını anlatmaya gayret göstereceğiz. İlgili rotalara daha önceden pek çok kez gitmiş olan sanayicilerimizin tecrübelerinden faydalanacak ve gerek bu bölgelere ilk kez gidecek sanayicilerimize, gerekse de daha önce gitmiş fakat farklı bakış açılarını merak eden sanayicilerimize püf noktaları vermeye çalışacağız. Malum, pek çoğumuz iş hayatının keşmekeşi içerisinde oradan oraya koşturup duruyoruz. Pek çok sektör paydaşımız fuarlar vasıtası ile dünyanın dört bir tarafına gidiyor. Ve bu seyahatler esnasında genelde 1 veya 2 gün boşluk bulunabiliyor. Bu dosya konusunda amacımız bu kısıtlı zamanı en iyi nasıl kullanabileceğiniz konusunda sizlere ipuçları vermek. Umuyorum ki keyifle takip edeceğiniz bir dosya oluşturacağız. Sizlere teşekkür ederek yazımı noktalarken, ülke olarak içinden geçmekte olduğumuz durum hakkında sevdiğim bir kişinin söylediği bir sözü sizlerle paylaşmak istiyorum : “Şu anda yangın var; bu esnada “Kim yaktı, niye yaktı?” diye sorulmaz. Yangın söndürülür.” Okuyorsa kendisine de selamlarımı sunuyorum. Umuyorum ki ülkece ve sektör olarak bu yangını da atlatacak ve büyümeye devam edeceğiz. Yayın komitemiz ve profesyonel kadromuz adına selam ve saygılarımla,

4



PLASFEDDERGİ

İÇİNDEKİLER

62

Yeni nesil sanayi için yeni nesil Organize Sanayi Bölgeleri faaliyete geçti

Plastik sektörü OSB yatırımlarına odaklandı PLASFEDDERGİ Plastik Sanayicileri Federasyonu Dergisi e-dergi; www.plasfeddergi.net

12

• PLASFED Adına İmtiyaz Sahibi Selçuk Aksoy

14

• Yayın Kurulu Başkanı Burç Angan - Hür-mak Plastik Makina

• Yayın Kurulu Selçuk Gülsün - Tisan Mühendislik Plastikleri Ünal Aykun - Semi Elektronik Selahattin Yılmaz - Erka Ambalaj Kenan Benliler - Güven-el Plastik Reha Gür - Eurotec Melih Ateşcan - Nüve Plastik Ömer Köstek - Gurbetçiler Plastik Tarık Özdemir - Tetra Polimer Murat İçin - Fortis Plastik Ahmet Yalçınkaya – Yalçınkaya Plastik Yakup Ülçer - Ravago Group Murat Cansever - Eurotec Mehmet Emin Yurci – Yıldız Teknik Üniversitesi Mehmet Sankır – TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Nevzat Artık – Ankara Üniversitesi Nurseli Uyanık – İstanbul Teknik Üniversitesi Yusuf Menceloğlu – Sabancı Üniversitesi Ali İbrahim Aydın - Proses Denetim Güralp Özkoç - Kocaeli Üniversitesi Tuncer Yalçınyuva - İstanbul Üniversitesi Ruhi Gürdal - Özyeğin Üniversitesi Yrd. Doç Dr. Fuat Tan - Bursa Teknik Üniversitesi Bağdagül Karaağaç – Kocaeli Üniversitesi

Pano: BURPAS yönetimi olağanüstü toplandı

34 Pano: Ceyhan Petrokimya Endüstri Bölgesi liman hizmeti için işbirliği

• Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Selçuk Mutlu

Pano: PAGDER Başkanı Gülsün: İSO İkinci 500 listesinde 27 sektör işletmesi var

36 Pano : PAGDER’den fayda sağlayan “butik eğitim” programları

• Editör Mehmet Pala • Yayın Sorumlusu Erol Türker

58

• Grafik Tasarım Burak Çetiner – Pusula Basım Tel: 90 212 671 8303

66

• Reklam Koordinatörü Beril Kırağlı • İletişim İstanbul Ticaret Sarayı, No:333 Giyimkent – İSTANBUL Tel: 90 212 438 2619 Faks: 90 212 438 1593 www.plasfed.org.tr plasfed@plasfed.org.tr

Hedef Pazar : Balkanlar AB ile hızla gelişiyor, yeni pazarlar açılıyor

• Baskı Fabrika Basım Tel: 0212 294 38 00 www.fabrikabasim.com PLASFEDDERGİ, 3 ayda bir yayınlanır. Dergi T.C. yasalarına uygun yayınlanmaktadır. Dergide yayınlanan yazı, fotoğraf ve tüm grafiklerin her hakkı saklıdır. İzinsiz kullanılamaz.

6

Söyleşi: İTO Genel Sekreteri Doç. Dr. Nihat Alayoğlu:“Normalleşme yılın ikinci çeyreği itibariyle verilere yansımaya başladı”


PLASFEDDERGİ

30-42

PlaSTK: Derneklerden Mesajlar

15 Pano : Kompozit Sanayicileri Derneği: TÜRK KOMPOZİT Ekim 2019’da yapılacak

41 Pano: Ser Rezistans TÜBİTAK projelerini hedefliyor

72

10

8

Pano: PAGDER’den “Yeni Nesil Ekstrüzyon Semineri”

Pano : PLASFED ve İzgi Enerji’den iddialı enerji tasarrufu programı

30

34

Pano: Elif Holding’in çoğunluk hissesini Turkven aldı

Pano : MAKFED Varşova Sanayi Haftası ve Fuarına erişim sağlayacak

56

54 Fuar Gezgini: Fakuma 2018 Friedrichshafen’de 16-20 Ekim tarihlerinde yapılacak Bir fuar 4 ülke

Söyleşi: Vestel Elektronik Plastik Proses Müdürü Hakan Paralı: Endüstri 4.0 konusunda öncü olmak istiyoruz

86

78

English Summary

96 Gündem Dışı: 3D Master şirketi sahibi Koray Hatem gastronomi merakını anlattı “Tat almak zamanla gelişiyor”

From the Industry (Eng): EUR/USD parity made export to Eurozone more competitive

Endüstriden: Selçuk Mutlu TL’nin hızlı değer kaybı üretim ve yeni siparişleri yavaşlattı

7


PLASFEDDERGİ

PANO

PLASFED ve İzgi Enerji birlikte, enerji tüketimlerinizde sağlanan fayda oranında ödemeye dayalı enerji verimliliği programı başlattı.

Plastik sanayicilerine iddialı enerji tasarrufu programı:

İlk eğitim 23 Ekim’de Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLASFED) ve İzgi Enerji ve Kimya A.Ş. enerji tasarrufu sağlamaya yönelik, verilecek hizmetlerin faydası ölçüsünde, bedel ödeyeceği bir programı hayata geçirdi. PLASFED Başkanı Hüseyin Semerci, programa yönelik yaptığı değerlendirmede, “İddialı bir öneri ile geldiler. İşletmenin başından sonuna kadar yapacakları enerji ölçümlemesine göre sağlayacakları enerji tasarrufu oranını garanti edecekler. Bu garanti ile birlikte yapılacak olan yatırımlar dahilinde, uluslararası iş ortakları ile birlikte elektrik, doğalgaz, madeni yağ gibi enerji girdilerinde sağladıkları fayda ölçüsünde ödeme almayı taahhüt ediyorlar. Pilot uygulamalarda başarı sağlanınca programı hayata geçirmeye karar verdik” dedi. Program kapsamındaki ilk eğitim 23 Ekim 2018 Salı günü sabahtan öğlene kadar sürede yapılacak. Hüseyin Semerci, İzgi Enerji ‘nin enerji analizi yapması, enerji tasarrufu sağlayıcı yöntemleri raporlayarak belirleyeceği tasarruf oranını garanti etmesi ve ucuz elektrik, doğalgaz, madeni yağ, akaryakıt gibi ana enerji kaynaklarını Dünya’da ilk 100 ‘de olan uluslararası iş ortakları ile temininden oluşan bir paket sunduğunu, olası yatırım bedelinin de sağlanan fayda içinden alınarak ilave yük getirilmemesinin temel yaklaşım olduğunu” duyurdu. PLASFED, İzgi Enerji ve Kimya A.Ş. ile bir sözleşme imzalayarak, plastik işleme ve makine sektöründe enerji verimliliğine yönelik bir program hayata geçirdi. PLASFED’den yapılan açıklamada program kapsamında İzgi Enerji’nin eğitim vermesi, enerji verimliliği analizi, enerji verimliliği yatırım danışmanlığı ve ucuz enerji temini bileşenlerinden oluşan bir hizmet sunaca-

ğı duyuruldu. PLASFED ve üye dernekleri, sektör mensuplarının organizasyonunu üstlenecek ve İzgi Enerji de eğitim verme yanında etkinliğin sponsoru olarak tanıtımı üstlenecek.

-Semerci: Sağlayacakları faydaya oranla ücret talepleri var ve iddialı bir öneri sundular PLASFED Başkanı Hüseyin Semerci işbirliği ve uygulanacak program için yaptığı değerlendirmede, elektrik, doğalgaz,

8

akaryakıt ve madeni yağ vb. enerji girdilerinin sektör için çok önemli olduğunu ve kış ayları yaklaşırken ve fiyatların yükseldiği ortamda enerji maliyetlerinin öneminin hayati boyuta yükseldiğini hatırlattı. “Enerji girdisi olarak hammadeden sonra neredeyse ikinci önemli kalem haline geldi” diyen Hüseyin Semerci, işbirliğine yönelik şu bilgiyi verdi: “İşbirliği yaptığımız kuruluş İzgi Enerji bu alandaki önemli aktörlerden biri. Global şirketlerin Türkiye ayaklarında görev yapmış kişiler. Çok iddialı bir söylemle geldiler. ‘Bir fark yaratırsak, sağladığımız faydayı bölüşeceğiz. Fayda sağlamazsak talebimiz yok’ oldukça önemli bir taahhüt. PLASFED de sektörün çatı örgütü. Anadolu’da yaygın örgütlenmemiz var. Hem şirketlerimiz hem de ülkeye faydalı bir sonuç ortaya çıkacağını düşünüyoruz.”


PANO

-Pilot uygulamalarda başarı görüldü İzgi Enerji ile yaklaşık 6 ay önce görüşmeler yapıldığını ve orta ölçekli ve orta üstü ölçekli bazı firmalarda pilot uygulamalar yapıldığını, olumlu sonuçlar gözlenmesi üzerine programın hayata geçirildiğini belirten Hüseyin Semerci, “İzgi Enerji programla yüzde 15’ten başlayarak yüzde 40’a varan tasarruf öngörüyor. Bu çok ciddi bir girdidir. Hem de sanayicimiz ‘net

kar’ olarak dönecek bir tasarruf oranıdır. Plastik sektörüne baktığımızda orta küçük firmaların bile ay’da 100 bin TL ve üzerine çıkan, enerji maliyetlerinin oluştuğunu görüyoruz.” dedi.

-Şirket yatırım gereken hallerde de yatırımı kendisi sağlıyor Hüseyin Semerci, İzgi Enerji’nin taahhütlerinin dört aşamalı olduğunu ve yatırım gereken hallerde dahi yatırımı kendisinin yaptığını, ortaya çıkan fayda içinden bu maliyeti karşılamayı taahhüt ettiğini vurguladı. Semerci, program hakkında şu bilgiyi verdi: “Firma, birinci aşamada; Önce işletmede enerji fizibilitesi ve araştırması yapıyor. Elde ettikleri verilere göre sağlanacak enerji tasarruf miktarını ortaya koyan bir çalışma raporunu çıkarıyor. Her bir firma

PLASFEDDERGİ

ile bilgilerin gizliliği anlaşması yaptıktan sonra işe başlıyorlar. İkinci aşamada; Varsa yatırım yapılacak alan ve kalemleri belirliyor. Enerji tasarruf oranını netleştiriyorlar ve sigorta garantisini sağlıyorlar. Yani yapılacak yatırımdaki ekipmanın yasal garantisi dahil, olası enerji kayıplarını da garanti altına alıyorlar. Yatırım deyince de kendi önerdikleri yatırım için finansman desteğini, “hibe ve/veya fon ve/veya teşvik gibi” unsurları yerli ve yabancı kaynaklardan araştırıp raporluyorlar ve yapı-

de elektrik, doğalgaz, akaryakıt ve madeni yağ alımına yönelik olduğunu duyuran Hüseyin Semerci, “Firma şöyle söylüyor: Piyasadan alabildiğiniz en ucuz enerji ürünlerini “elektrik, doğalgaz, akaryakıt ve madeni yağ” gibi teklifleri alın, biz size uluslararası standartlarda ve spesifikasyonlarda, bu ürünleri daha düşük maliyetle ve uluslararası şirket garantileri ile sağlayacağız. O arada sağladığımız faydadan da pay istiyoruz. Böyle bir teklifleri de var” bilgisini verdi.

yorlar. Üçüncü aşamada ise yatırım dahil sağlanan fayda üzerinden pay istiyorlar. Bazı yatırımları “yap, işlet, devret” modeli ile veya daimi kiralama gibi çok fonksiyonlu yapabiliyorlar. Amaç, sanayicinin öz kaynaklarından harca yapılmamasını sağlamak ve sanayicinin üzerinden olan bakım, yedek parça ve servis gibi ek hizmet sorumluluklarının garantisini ve sorumluluğunu kendi üzerlerinde taşımak. Diyelim ki yüzde 20 tasarruf sağladılar ise bunun içinden, belirli bir süre pay alıyorlar. Süre sonunda da elbette sağlanan faydanın tamamı firma tarafından kazanılmaya başlanıyor.”

-PLASFED programa yönelik eğitim duyurusunu yayınladı

-“Aldığınız en iyi enerji fiyat talebinden daha ucuza elektrik ve/veya doğalgaz ve/veya akaryakıt ve/veya madeni yağ sağlama taahhüdü var” Firmanın, dördüncü ve iddialı bir teklifinin 9

Bu arada, PLASFED’den yapılan yazılı açıklamada, enerji tasarrufu içerikli programın eğitim duyurusunu yayımladı. Sektör mensuplarına yönelik olarak 23 Ekim 2018 Salı günü sabah, “Enerji Verimliliği Semineri” Conrad Istanbul Bosphorus Hotel’de ücretsiz olarak yapılacak. Seminer, sürdürülebilir enerji verimliliğinin sağlanması için gerekli enerji ölçümünün yapılması, ölçüm sonrası ortaya çıkacak yatırımın büyüklüğünün tespit edilmesi ve ortaya çıkacak yatırıma göre Türkiye’den ve/veya yurt dışından hibe, fon ve/veya en uygun finansmanın sağlanması ve plastik sanayicilerimize sigorta garantisi kapsamında yatırımların yapılmasının şartlarına yönelik bilgiler verilecek.


PLASFEDDERGİ

PANO

PAGDER, Dr. Peter Cox’un “Yeni Nesil Ekstrüzyon Seminerini” duyurdu

PAGDER, “Yeni Nesil Ekstrüzyon Semineri”nin 8 Kasım 2018 günü yapılacağını duyurdu. Alanında dünyanın önde gelen uzmanlarından olan Dr. Peter Cox tarafından verilecek seminerde simültane çeviri yapılacağı kaydedildi.

PAGDER’den yapılan açıklamada, “Her geçen gün gelişmekte olan plastik teknolojilerinde önemli proseslerden biri olan ektrüzyonla işleme tekniğindeki etkili ve verimli süreç yönetimi, bilimsel metotları ile Yeni Nesil Ekstrüzyon Semineri’nde sunulacaktır” denildi. Seminerin firmalara ve profesyonellerine sağlayacağı faydalara yönelik olarak, “Firmanızda proses verimliliği ve performans ölçümünü gerçekleştirmenin ipuçları, Sorun giderme yöntemlerinin edinimi, Ekstrüzyonun duayeni Dr. Peter Cox’tan eğitim alma fırsatı” olarak kaydedildi. Eğitim seminerinin hedef kitlesi, 2Üretim Müdürleri, Teknik Direktörler, Proses

Mühendisleri, Ar-Ge Mühendisleri, Kalite ve Kontrol Süreç Yöneticileri, Teknik Satış Uzmanları, Çok Katmanlı Plastik Ürün ve Kalıp Tasarımcıları” olarak sıralandı. Ön başvurular ve ödemelerin açıldığı ve PAGDER’den kayıtların yaptırılabileceği duyuruldu. PAGDER’den yapılan açıklamada seminer içeriği şöyle sıralandı: Tek ve Çok Katmanlı Boru, Film ve Levha Üretiminde Ekstrüzyon ve Kalıp Teknolojisi • Ekstrüderin bileşenleri; Motorlar, Kovan besleme geometrisi, Vida geometrileri, Yağ pompaları, Kalıplar, Boru kalıbı geometrisi • Vida profilinin eriyik niteliğine etkisi • Ekstrüderin performansını değerlendirmek için kullanılabilecek parametreler • Boru, levha, şişirme ambalaj ve film ekstrüzyonu hatlarının bileşenleri

10

• Çok katmanlı üretimde genel olarak kullanılan kalıplar • Ekstrüderin performansını belirleme bakımından polimerlerin özellikleri • Ekstrüzyonda hata giderme yolları Seminer katılım ücreti PLASFED, MAKFED ve EVFED’e bağlı dernek üyelerine 1 kişi için indirimli ücret uygulanıyor. Diğer sektör mensuplarında ise üçüncü ve daha fazla katılımcılar için indirim uygulanıyor. PAGDER’den yapılan açıklamada, eğitimci Dr. Peter Cox’un 40 yılı aşan deneyimi olduğu vurgulanarak, Avrupa’da önde gelen ambalaj firmalarından biri için çok katmanlı, inovatif bir plastik kavanoz geliştirdiği, aynı firma için çok katmanlı kalıplar tasarladığı, ve firmanın ekstrüderlerini tek katmanlıdan çok katmanlıya çevirdiği belirtildi. Cox’un 2001 yılından bu yana ekstrüzyon ve çok katmanlı ekstrüzyon konularında bağımsız danışmanlık hizmeti verdiği kaydedildi.



PLASFEDDERGİ

PANO

BURPAS yönetimi olağanüstü toplandı

BURPAS’tan çağrı: Petkim sabit kur ile satış yapmalı

satmasıyla ortaya çıkan kur farkının sektörü olumsuz etkilediği belirtildi. Bursa Plastik ve Ambalaj Sanayicileri Derneği (BURPAS) Yönetim Kurulu ve İstişara Kurulu üyeleri döviz kurlarındaki artış sonrası olağanüstü toplanarak, Petkim’den sabit kur ile satış fiyatı belirlemesi çağrısında bulundu. BURPAS’tan yapılan açıklamada, yükselen döviz kurunu ve buna bağlı olarak sektördeki üreticilerin durumunun değerlendirildiği ve “Petkim’in satışlarda sabit bir kur belirlemesi, üreticiyi rahatlatıcı bir hamle olacaktır” çağrısı yapıldığı vurgulandı. Döviz kurlarında yaşanan artışın ardından BURPAS Yönetim Kurulu ve İstişara Kurulu üyeleri olağanüstü gündemle toplandı. Toplantıya Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) 14. Komite Başkanı Ahmet Döndüren de katıldı. Toplantıda, plastik sektöründe imal edilen ürünlerin hammadesini dövizle alıp, Türk Lirası’yla

BURPAS Yönetim Kurulu ve İstişare Kurulu ortak toplantı sonrası yapılan açıklamada şunlar kaydedildi: “Daha önce defalarca dile getirdiğimiz gibi Sektörümüzün ana girdisi olan hammaddeyi dövizle alıp, satışları Türk Lirasıyla yaptığımız için, son olarak yaşanan kur artışının sektörümüze etkisini değerlendirmek üzere bir araya geldik. Toplantımızın amacı satış yöntemlerimizi ne şekilde yapacağımızı ve kur artışına karşı ne gibi önlemler alabileceğimizi ele aldık. Bu önlemlerden bir tanesi, daha önceden Türk Lirasıyla sattığımız ürünlerin, bundan sonra fatura edildiğinde, Merkez Bankası satış kuruyla fatura edilip ve vade bitiminde yine Merkez Bankası satış kuruyla faturayı tamamlamak olacaktır. BURPAS olarak kurdaki bu dalgalanma-

12

nın geçici olacağını, yaşanan kur artışının durulacağına ve Dolar ve Euro’nun ateşinin ineceğine inanıyoruz. Üreticiler olarak, dayanabildiğimiz kadar dayanacağız. Fakat, piyasada hammadde üreticisi olarak tekel konumunda olan Petkim’in, her gün değiştirerek kendi kurunu belirlemesi, biz üreticileri zor durumda bırakıyor. Hammadde tedarikçimiz Petkim’den de sabit kur üzerinden satış yapmasını bekliyoruz.” Toplantıda ayrıca tedbir olarak; yapılan uzun vadeli satış sözleşmelerinin tarafları koruyacak şekilde olması, krizlerden korunmak için katma değerli mallar üretilmesi, alış ve satışların Türk Lirası üzerinden yapılması, odalar ve diğer sivil toplum örgütleriyle hareket edilmeli ve sorunların üst makamlara iletilmesi, ihracatın arttırılması, öz sermayeye göre borçlanılması, vadelerin aşağıya çekilmesi konuları değerlendirildi.



PLASFEDDERGİ

PANO

PAGDER Başkanı Gülsün:

İSO İkinci 500 listesinde plastik sektörünün 27 işletmesi yer aldı

İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) “Türkiye’nin İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu” listesinde plastik sektöründen 27 işletmenin girdiği belirtildi. PAGDER Başkanı Selçuk Gülsün, listeye yönelik

tesinde gerek 2016 gerek ise 2017 sıralmasında yer alan

“2017 İstanbul Sanayi Odası (İSO)

yaptığı değerlendirmede, plastik sektöründeki

ve şirket verilerinin yayınla-

İkinci 500 Büyük Firma araştır-

firmaların üretimden net satışlarının yüzde 15,4

masına izin veren 16 firmanın

masının sonuçları, Türkiye plas-

oranında artış gösterdiğini vurguladı.

tik sektörünün ihracat gelirleri

gelişimine baktığımız zaman hem üretimden satışlar, hem de net satışlarda yüzde 30

kalemi dışında iyiyi işaret ediyor” diyen Selçuk Gülsün, 27 sektör firmasını

“2017 yılında plastik mamul sektör ihraca-

yer aldığı listede, plastik ve kauçuk imalatı

tında yüzde 6,4 düşüş söz konusuydu. İkin-

olmasına rağmen, ağırlıklı üretim faaliyeti

ci 500 sıralamasına giren ve şirket verilerini

nedeniyle farklı NACE ve ISIC kod numara-

açıklayan firmaların ihracat performansına

ları alan firmalar dahil edildiğinde sayının

baktığımız zaman ise yüzde 8,1 oranında

67’ye yükseldiğine işaret etti.

bir artış gözlemliyoruz. Gerek plastik sektö-

Sıralamaya giren 27 firmanın, plastik enjeksiyon ve şişirme prosesleri ile ambalaj üreten firmalar, tekstil, otomotiv, inşaat plastikleri üreten işletmeler ve hammadde tedarik firmaları olduğunu kaydeden Gülsün sözlerini şöyle sürdürdü:

rümüz, gerekse genel sanayimiz için yurt-

dolayında bir artış gözlemleniyor. Söz konusu artış oranı İkinci 500 listesinde yer alan tüm firmaların artış oranı ile paralellik göstermekle birlikte 2016 yılı ile 2017 yılı arasında ortalama döviz kurunun yüzde 20 dolayında artış gösterdiğini de göz ardı etmemek gerekiyor.

dışı pazarlarda daha fazla tanıtıma, siyasi

Hammaddede dışa bağımlılığı en yüksek

ve konjonktürel yapının ise daha stabil bir

sektörlerin başında gelen plastik sektörü

hal alması göstergelerin pozitif seyrine de-

kendisine girdi sağlayacak petrokimya ya-

vam etmesinde etkin rol oynayacaktır.

tırımlarını da hayata geçirdiği zaman çok

İSO İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu lis-

14

daha üstün performans göstereceği ortadadır.”


PANO

PLASFEDDERGİ

Kompozit Sanayicileri Derneği TÜRK KOMPOZİT 2019’u duyurdu Kompozit Sanayicileri Derneğinden yapılan yazılı açıklamada, ilk kez 2013 yılında düzenlenen, 2015’ten itibaren fuara dönüştürülen Türk Kompozit etkinliklerinin 2019’da düzenleneceği bildirildi. Açıklamada, “Türk Kompozit 2019, Türkiye Odalar Borsalar Birliği (TOBB) 2019 fuar takviminin 338. sırasında yer alarak (10-12 Ekim 2019 İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre Sarayı) kesinlik kazanmıştır. TURK KOMPOZIT 2019 ile ilgili konular Dernek Fuar Yürütme Kurulu tarafından ele alınmakta olup ekim ayı basında yapılacak bir üye toplantısı ile tüm sektörle paylaşıla-

İki gün süren empozyumda; “Kompozit

Etkinliğin ikinci gününde yer alan “Kom-

caktır” denildi.

malzemelerin üretimi ve karakterizas-

pozitin Türk Otomotiv Sektöründeki Yeri”

yonu, Kompozit malzemelerin endüstri-

konulu panelde, Kompozit Sanayicileri

yel uygulamaları, Ambalaj endüstrisinde

Derneğinden Genel Sekreter Sayın İsmail

Kompozit Sanayicileri Derneği’nin de

kullanılan kompozitler, Deri ve deri tü-

Hakkı Hacıalioğlu “otomotiv kompozitle-

destek verdiği 4. Uluslararası Ege Kom-

revli kompozitler, İnsaat endüstrisinde

ri” konulu bir sunum yaptı.

pozit Malzemeler Sempozyumu 6-8 Eylül

kullanılan kompozitler, Otomotiv endüst-

tarihlerinde Ege Üniversitesi’nde yapıldı.

risinde kullanılan kompozitler, Teknik

Kompozit Derneğinden yapılan açıklama-

tekstiller, Kompozit yapı malzemeleri,

da, malzemelerle ilgili bilimsel araştırma

Hava Sahası Teknolojisi, Savunma Tek-

ve teknolojilerin tanıtılmasını amacıyla

nolojisi, Nanokompozitler, Biokompozit-

düzenlenen KOMPEGE’de; üniversiteler,

ler, Polimerik kompozitler Metal matrisli

şirketler, kurumlar, topluluklar, ajanslar,

kompozitler, Seramik elyaf takviyeli mal-

dernekler, araştırmacılar, bilim insanları

zemeler, Sandviç materyaller / melezler,

ve uzmanların bir araya geldiği kaydedil-

Çok fonksiyonlu kompozitler, gelismis

di. Başkanlığını Ege Ü. Makine Mühendis-

kompozitler,

liği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Rasim

geri dönüsümü ve sürdürülebilirliği, Tür-

İpek’in başkanlığını yaptığı etkinlik kapsa-

kiye için kompozit malzemelerin mali ve

mındaki Sempozyum da ilgi çekti.

ekonomik analizi ve Dünyadaki kompozit

-KOMPEGE 2018 tamamlandı

Kompozit

malzemelerin

malzeme pazarları” başlıkları ele alındı.

15

Öteyandan, 13-15 Eylül 2018 tarihlerinde İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçeklestirilen Saha Expo 2018 Savunma, Havacılık ve Uzay Sanayi Fuarı’nda Kompozit Derneği info standıyla yer aldı. Savunma sanayii firmalarının oluşturduğu SAHA isimli kümelenme tarafından ilk kez düzenlenen fuara, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Sayın Mustafa Varank ve Saha İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Bayraktar da katıldı. Fuara, 12 ülkeden 24 firmanın 41 temsilcisinin katıldığı ve 135 şirketin stant açtığı belirtildi.


PANO

PLASFEDDERGİ

Yatırım malı ve hammadde ithalatı 2 aydır geriliyor

Son dönemde ekonomideki yavaşlama

yüzde 20,3 gibi yüksek oranlı artışlar

hammadde ithalatının Haziran ve Tem-

işaretleri olabileceği yönünde değerlen-

gösterdi.

muz ayındaki gerilemesinin parasal tutarı

dirmelerde bulunulan yatırım malları ithalatı ve hammadde ithalatındaki düşüş Haziran ve temmuz aylarında hızlandı. Buna karşılık yılın ilk 7 aylık dönemi itibariyle her iki kalemdeki ithalat artışı ise hala artıda bulunuyor.

Buna karşılık her iki kalemde de Haziran ayında kayıp görülmeye başlandı. TÜİK

ise 1 milyar 507 milyon TL olarak gözlendi.

verilerine göre Haziran ve Temmuz ayın-

Buna karşılık Ocak-Temmuz döneminde

da, yatırım, hammadde ve tüketim malla-

hem yatırım, ham de hammadde ithala-

rının tamamında ithalat azalışı oldu. BEC

tındaki seviye, bir önceki yılın üzerinde

sınıflamasına göre hammadde ithalatı,

bulunuyor. İki aylık gerilemeye rağmen yıl

TÜİK istatistiklerinden derlenen verilere

toplam ithalat kalemleri içinde yüzde

başındaki yüksek artıştan kaynaklı olarak

göre bir önceki yılın aynı ayına göre Ocak

73-74 ağırlık oluşturuyor. Yatırım malları

yatırım mallarında 7 aylık dönemdeki it-

ayında yüzde 26,5, Şubat ve Mart ayında

ithalatının ağırlığı yüzde 13’ler, tüketim

halat bir önceki yılın aynı ayına göre yüz-

sırasıyla yüzde 9,6 ve 12 artan yatırım

malları ise yüzde 10-12 dolayında sey-

de 5,45, hammadde ithalatında ise yüzde

malları ithalatı, takip eden iki ayda ise

rediyor. En yüksek ağırlığa sahip ham-

12,68 düzeyinde arttı. Tüketim malların-

yüzde 6’lar seviyesinde artış gösterdi.

madde ithalatında Haziran ayında yüzde

da ise gerileme Nisan ayında başlamıştı.

Hammadde ithalatı ise Haziran ayına

2,48, Temmuz ayında yüzde 4,53 ora-

Tüketim mallarında 7 aylık dönemdeki it-

gelinceye kadar yüksek oranlı arttı. Ham-

nında azalış görüldü. Yatırım mallarındaki

halat bir önceki yılın aynı dönemine göre

madde ithalatı Ocak ayında yüzde 40,6,

düşüş ise Haziran’da 6,33, Temmuz’da

yüzde 0,16 düzeyinde geriledi.

Şubat ayında yüzde 23,3, Nisan ayında

8,98 düzeyinde gerçekleşti. Yatırım ve

Yatırım, hammadde ve tüketim malları ithalatı aylara göre bir önceki aya göre değişim (Ocak-Temmuz 2018) Ocak

Şubat

Mart

Nisan

Mayıs

Haziran

Temmuz

Ocak-Temmuz

Yatırım(sermaye) malları

26,53

9,59

11,93

6,01

6,61

-6,33

-8,98

5,45

Hammadde (aramalları)

40,64

23,25

13,16

20,30

7,97

-2,48

-4,53

12,68

Tüketim malları

34,64

9,72

11,33

-1,31

-9,62

-13,87

-15,29

-0,16

Diğerleri

15,38

25,25

-4,58

57,62

-61,01

344,23

-57,92

18,05

Toplam:

38,05

19,66

12,71

15,56

5,45

-3,77

-6,66

10,17

16



PLASFEDDERGİ

PANO

MAKFED, makine bakım ve montajcısı MYK belge zorunluluğunun başladığını duyurdu

Makine İmalat Sanayii Dernekleri Federasyonundan (MAKFED) yapılan açıklamada, makine bakım ve montajcısı işlerinde Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) belge zorunluluğunun başladığını duyurdu. MAKFED’den yapılan açıklamada, Makine Bakımcı için 26 Mayıs 2016’dan itibaren belge zorunluluğunun yürürlüğe girdiği, Makine Montajcısı için belge zorunluluğu 25 Eylül 2018 günü itibariyle uygulanmaya başladığı hatırlatılarak, “Bu tarihe kadar belgelendirilmeyen personellerin çalıştırılması halinde işverenlere, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı iş müfettişlerince belgesiz her bir kişi için 627 TL idari para cezası uygulanması söz konusu olacaktır” bilgisi verildi. nan işyerlerindeki 33 meslek için geçerli.

Sınav ve belgelendirme desteği kapsa-

MYK mevzuatına göre belge zorunluluğu

mında harcanan tutar da 229 milyon TL

MAKFED, 10UY0002-4/02 Makine Ba-

yürürlüğe giren mesleklerde, belgesi

düzeyine geldi.

kımcı (Seviye 4) 12UY0105-3/00 Makine

olmayan kişileri çalıştırmaya idari para

Montajcısı (Seviye 3) ve 12UY0105-4/00

cezası uygulanıyor. MYK halen tehlikeli

Makine Montajcısı (Seviye 4) işlerinde

ve çok tehlikeli işyerlerinde zorunluluk

Yetkilendirilmiş Belgelendirme Kuruluşu

kapsamında olan 81 meslek için sınav ve

yetkisine sahip.

Bu arada KOSGEB’in mesleki yeterlilik

belge ücretlerini İŞKUR kaynaklarından

alanındaki desteklerini artırdığı bildirildi.

karşılayarak başarılı olanlar için ücretsiz

KOSGEB Genel Destek Programı kapsa-

yapıyor. Bu arada MYK kayıtlarına göre

mında mesleki yeterlilik destekleri de

Türkiye’de belgeli çalışan sayısı 401 bin

veriyor. Nitelikli Eleman İstihdam Des-

495 kişiye ulaştı. MYK hali hazırda 792

teği kapsamında MYK tarafından yetki-

meslek standardı ve 451 ulusal yeterlilik

lendirilmiş belgelendirme kuruluşlarınca

belirleyerek Resmi Gazetede yayımladı.

verilen Seviye 5 ve üzeri serviyelerde

Öteyandan Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı 25 Eylül günü itibariyle Mesleki Yeterlilik Belgesi zorunluluğu getirilen işlerin tam listesini yayımladı. Liste, tehlikeli ve çok tehlikeli olarak sınıfla-

18

-KOSGEB Genel Destek Programı Mesleki Yeterlilik Teşvikleri Yayınlandı


PANO

PLASFEDDERGİ

belge sahibi kişilerin istihdamında ücret

ma, Yatırım, Pazarlama, Üretim, İnsan

danışmanlık hizmetlerine 22.5 bin TL’ye

desteği sağlanıyor. Danışmanlık Desteği

Kaynakları, Mali İşler ve Finans, Dış Tica-

kadar destek veriliyor.

kapsamında ise 16UY0251-6 KOBİ Da-

ret, Bilgisayar ve Bilgi Teknolojileri, Enerji

nışmanı (Seviye 6) MYK belgesine sahip

Teknolojileri, Yeni Teknik ve Teknolojiler,

kişilerden Genel Yönetim, AB ve Diğer

CE Kapsamındaki Ürün Tasarımı Belge-

Uluslararası Kaynaklardan Yararlanmak

lendirmesi ve CE Belgesine Uygun Üre-

Üzere Proje Hazırlama, İş Planı Hazırla-

tim ile Çevre konu başlıklarında alacakları

Belgelendirme Desteği kapsamında ise TÜRKAK tarafından akredite edilmiş kurum/kuruluşlardan alacakları personel belgelerine ilişkin giderlere 30 bin TL’ye kadar destek veriliyor.

25 Eylül günü itibariyle tehlikeli ve çok tehlikeli işyerlerinde Mesleki Yeterlilik Belgesi zorunluluğu getirilen meslekler Sıra No

Ulusal Yeterlilik Kodu

Yeterlilik Adı

Seviyesi

1

13UY0137-3

Bitim İşlemleri Operatörü

Seviye 3

2

13UY0138-3

Boyama Operatörü

Seviye 3

3

11UY0036-2

İplik Bitim İşleri Operatörü

Seviye 2

4

11UY0037-2

İplik Eğirme Operatörü

Seviye 2

5

12UY0105-3

Makine Montajcısı

Seviye 3

6

12UY0105-4

Makine Montajcısı

Seviye 4

7

12UY0083-3

Metal Kesimci

Seviye 3

8

12UY0084-4

Metal Kesim Operatörü

Seviye 4

9

12UY0086-3

Metal Levha İşleme Tezgâh İşçisi

Seviye 3

10

12UY0087-4

Metal Levha İşleme Tezgâh Operatörü

Seviye 4

11

13UY0123-4

Motosiklet Bakım Onarımcısı

Seviye 4

12

11UY0009-4

Motor Testçisi

Seviye 4

13

11UY0009-5

Motor Testçisi

Seviye 5

14

11UY0005-3

Otomotiv Boyacısı

Seviye 3

15

11UY0005-4

Otomotiv Boyacısı

Seviye 4

16

11UY0018-4

Otomotiv Boya Onarımcısı

Seviye 4

17

11UY0006-3

Otomotiv Kaportacısı

Seviye 3

18

11UY0006-4

Otomotiv Kaportacısı

Seviye 4

19

11UY0007-4

Otomotiv Montajcısı

Seviye 4

20

11UY0008-4

Otomotiv Prototipçisi

Seviye 4

21

11UY0008-5

Otomotiv Prototipçisi

Seviye 5

22

11UY0022-3

Otomotiv Sac Şekillendirmecisi

Seviye 3

23

11UY0022-4

Otomotiv Sac Şekillendirmecisi

Seviye 4

24

12UY0053-4

Otomotiv Sac ve Gövde Kaynakçısı

Seviye 4

25

11UY0039-3

Ön İplik Operatörü

Seviye 3

26

13UY0139-3

Ön Terbiye Operatörü

Seviye 3

27

14UY0195-3

PVC Doğrama Montajcısı

Seviye 3

28

12UY0070-3

Refrakterci

Seviye 3

29

12UY0070-4

Refrakterci

Seviye 4

30

13UY0151-5

NC/CNC Takım Tezgâhları Elektrik/Elektronik Servis Görevlisi

Seviye 5

31

12UY0102-5

NC/CNC Takım Tezgâhları Mekanik Servis Görevlisi

Seviye 5

32

12UY0101-5

NC/CNC Takım Tezgâhları Uygulama ve Servis Görevlisi

Seviye 5

33

11UY0035-4

Tren Makinisti

Seviye 4

19


PLASFEDDERGİ

PANO

Merkezi devlet yeniden organize edildi

Bakanlıklar, Ofisler ve Kurullar merkezi devlet teşkilatının yeni yönetim araçları

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçilmesinin ardından bakanlık sayısı 17’ye düşürülürken bazı görev ve yetkilerde bakanlıklar arası değişimler gözlendi. Bu kapsamda bazı genel müdürlükler de farklı bakanlıklara gitti.

Ekonomiyle ilgili doğrudan görev yürüten bakanlıkların temel birimleri şöyle:

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı: Verimlilik, Sanayi Bölgeleri, StandartlarMetroloji, AR-GE teşvikleri, Teşvik Uygulama ve Yabancı Sermaye (Daha önce mülga Ekonomi Bakanlığındaydı) Kalkınma Ajansları (Daha önce Mülga Kalkınma Bakanlığındaydı), KOSGEB ve TSE bağlı bakanlığı. 20

Hazine ve Maliye Bakanlığı: Hazine Müsteşarlığının da bağlanmasıyla çok fonksiyonlu bir bakanlık haline geldi. Maliye fonksiyonunda, eergi denetim, mali suçlar, muhasebat, gelir düzenlemeleri (mülga gelir politikaları genel müdürlüğü) bu bakanlıkta kaldı. Gelir İdaresi, Milli Piyango, Özelleştirme İdaresi bağlı kuruluşlar oldu. DMO ve Kamu Gözetimi Muhasebe ve denetim Standartları kuru-


PANO mu ilgili kuruluşlar oldu. Kamu İhale Kurumu da ilişkili kuruluş oldu. Bakanlığı Hazine Müsteşarlığı kapsamında hazine fonksiyonu kapsamında, sigorta, hazine kontrolörleri, planlama yönüyle devlet destekleri, ekonomik araştırmalar, kambiyo yönetimi, kamu finansmanı yönüyle iç ve dış borçlanma da bu bakanlık bünyesinde yer alıyor. BDDK, Merkez Bankası da bu bakanlıkla idari ilintili sayılıyor.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı: Emlak Bankası bu bakanlığa bağlı olarak faaliyete geçecek. Bakanlık ayrıca TOKİ, İller Bankasının da bağlı olduğu bakanlık haline geldi. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Maliye Bakanlığından bu bakanlığa geldi. Çevre yönetimi, tabiat varlıklarının korunması, yerel yönetim yatırımları, sanayicilere arsa tahsisi yönünden önem taşıyan Milli Emlak Genel Müdürlüğü bu bakanlık bünyesine alındı. Yapı işleri, altyapı ve kentsel dönüşüm, coğrafi bilgi sistemleri yönetimi bakanlık fonksiyonları arasında bulunuyor.

Ticaret Bakanlığı: Mülga Ekonomi Bakanlığı ile Gümrük ve Ticaret Bakanlığı fonksiyonlarının önemli bir kısmı bu bakanlık bünyesine alındı. Bakanlığın en önemli fonksiyonu gümrük dahil dış ticaret ve iç ticaret yönetimini alması oldu. Bu kapsamda, ihracat, ithalat, gümrükler, gümrük muhafaza, uluslararası ticari anlaşmalar, serbest bölgeler, yurt dışı bölge yatırımları, iç ticaret, esnaf ve sanatkarlar, kooperatifler, ürün güvenliği,, tasfiye hizmetleri bu bakanlık fonksiyonu haline geldi. TOBB’un, dolayısıyla oda ve borsaların idari ilişkili bakanlığı da bu bakanlık oldu.

klasik fonksiyonu olan ulaşım ağları ve telekomünikasyon fonksiyonunu da koruyor. Bu kapsamda, kara, deniz, demiryolları ve havayolları yatırım ve yönetimi, bilgi teknolojileri, telekomünikasyon, liman yönetim ve yatırımları bakanlık bünyesinde bulunuyor.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı: Fonksiyon olarak en az değişen bakanlık olarak dikkat çekiyor. Bakanlık halen enerji yatırım ve enerji piyasaları işleyişi, yeraltı ve yer üstü maden ve mineraller ile taşocaklarının yönetim ve yatırımlarına yönelik fonksiyonlarını taşıyor. Ayrıca, petrol ve doğalgaz iletim, elektrik enerjisi iletim-ticaret yönetim fonksiyonlarını bünyesinde bulunduruyor.

Yeni sistemin yeni kurumları: Kurul ve Ofisler Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin yeni yönetim araçları arasında Cumhurbaşkanına doğrudan bağlı Kurul ve Ofisler de bulunuyor. Bu iki yapının temel görevi danışma ve politika oluşturma olarak tanımlansa da bazı idari süreçlere etkisi de bulunuyor. Örneğin, Bütçe Ofisi devlet bütçesini hazırlamakla görevlendirilmiş durumda. Bu bakımdan Maliye Bakanlığının bu temel fonksiyonu bir “Ofis” tarafından kullanılıyor. Kurullar Cumhurbaşkanına görev alanıyla ilgili öneri geliştirecek, bakanlıkları izleyecek. Kurullara kamu kurum ve kuruluşlarından bilgi toplama yetkisine sahipler. Bu arada yatırımlar, sanayi politikaları ve savunma sanayii açısından Bilim Teknoloji Yenilik Politikaları Kuruluna verilen

Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı: Temel olarak sosyal yardımları yöneten mülga Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının sosyal politika fonksiyonu Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile birleştirildi. Bakanlık daha önce olduğu gibi İŞKUR ve SGK’nın bağlı bakanlığı olduğu için iş dünyası açısından teşvikler ve işgücü yönetimi açısından ana fonksiyonu taşıyor.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı: Şehircilik ve bayındırlığa yönelik eski fonksiyonlardan altyapılarla ilgili olanları bu bakanlık bünyesine alındı. Bakanlık

21

PLASFEDDERGİ

görevler dikkat çekti.

-“Alarm” görevi Ekonomi Politikaları Kuruluna verildi Kurul düzenlemeleri içinde Ekonomi Politikaları Kurulu’na sistemik risk analizi görevi verildi. Kurulun görevlerinin sıralandığı bölümde, “Finansal sistemin bütününe sirayet edebilecek sistemik risklerin belirlenmesi, izlenmesi ve bu tür risklerin azaltılması için gerekli tedbir ve politika önerilerini tespit etmek” görevi sayıldı.

-Temel görev: Öneri, politika ve strateji geliştirmek Kurulların görev tanımı “öneri geliştirmek” kapsamında tanımlandı. Kurulların bir diğer önemli görevi ise bakanlık ve diğer kamu kurum-kuruluşların faaliyetlerinin “Cumhurbaşkanı Programı” ile uyumlu olup-olmadığını izlemek olarak belirlendi. Kurullar doğrudan Cumhurbaşkanına bağlı çalışacak ve talimat alacak. Çalışmalarına ve toplantılarına bakanlık, kamu kurum ve kuruluşları, sivil toplum örgütleri, özel sektör temsilcileri, akademisyenler, yerli ve yabancı uzmanları dahil edebilecek. Kurullara personel sınırlaması konulmayarak, “yeteri kadar personel” tanımı getirildi. Her bir kurula sekreterya hizmeti Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanlığı tarafından verilecek.

-Kurul bazında görevler Düzenleme ile her bir kurumun görev ve yetkileri ile üyeleri de belirlendi. Bu görevler şöyle:


PLASFEDDERGİ

PANO Hukuk Politikaları Kurulu: Adalet, hak ve özgürlükler, hukuk üstünlüğü, eşitlik ilkesi ve çoğulcu demokrasinin geliştirilmesi için politika önerilecek. Yargının hızlı ve adil işlemesi, hak ihlalleriyle ilgili araştırma, kadınlara ve çocuklara karşı şiddet ile aile içi şiddet, çocuk istismarının önlenmesi için çalışmalar yapmak.

Kültür ve Sanat Politikaları Kurulu: Kültür ve sanatın topluma yayılması, kültürel mirasın korunması, yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarının sorun tespiti, soydaş ve akraba topluluklarla sosyal kültürel ilişkilerin korunup geliştirilmesi.

Bilim Teknoloji Yenilik Politikaları Kurulu: Bölgesel ve küresel reka-

geliştirmek.

bette mukayeseli üstünlük kazandıracak alanları tespit edip tavsiyede bulunmak, bilgi toplumuna ilişkin hedef ve strateji tavsiyelerinde bulunmak, Türkiye’nin hedefleri doğrultusunda bilim ve teknoloji alanında politika önerileri sunmak, AR-GE ve bilimsel çalışmaları teşvik ve bunların sonuçlarının ürünleştirilmesi için politika önerilerinde bulunmak, milli güvenlik hedefleri doğrultusunda bilim ve teknoloji alanındaki AR-GE politikalarının yönlendirilmesi, koordinasyonu, altyapı ve insan kaynağı dahil her türlü kaynağın geliştirilmesi için önerilerde bulunmak.

Ekonomik istikrarla ilgili gelişmeleri izlemek, ekonomi konusunda araştırmalar yapmak, ekonomik güvenlik ve ekonomik savunmaya ilişkin ilke ve esasların tespitine yönelik politika önermek, gelir azaltıcı ve harcama artırıcı önerileri izlemek ve değerlendirmek ve etki analizi yapmak. Yatırımların hızlandırılması, bölgesel gelişme, ihracata dönük üretim, ticaret kolaylaştırılması, faizsiz finansın geliştirilmesi için öneriler geliştirmek. Finansal sistemin bütününe sirayet edebilecek sistemik risklerin belirlenmesi, izlenmesi ve bu tür risklerin azaltılması için gerekli tedbir ve politika önerilerini tespit etmek.

Sosyal Politikalar Kurulu: Toplumdaki ihtiyaç sahibi kesimlere yönelik çalışmaların etkinleştirilmes,i ailenin korunması, iş-aile hayatı uyumu, çalışma şartlarının iyileştirilmesi, gelir güvencesi, sosyal refah, dezavantajlı gruplar ve göç sorunuyla mücadele için politika önermek.

Güvenlik ve Dış Politikalar Kurulu: Uluslararası ilişkiler, bölgesel et-

Yerel Yönetim Politikaları Kurulu: Kentleşme ve yerel yönetim, göç ve

kinliği artırma, bölgesel sorunları çözme, küresel gelişmeleri analiz, yeni tehdit şartları altında sınır güvenliği, göç politikası, afet-acil durum, sivil havacılık, siber güvenlik için politika ve strateji geliştirilmesi.

iskan, çevre, orman, su ve benzeri alanların korunması-geliştirilmesi, akıllı şehircilik, Boğazici imar uygulama programları gereği yatırımların planlaması, etkin çevre yönetimi politikaları geliştirmek.

Ayrıca, sanayinin ithalat bağımlılığını azaltacak, rekabet gücünü artıracak programların hayata geçirilmesi, sanayi ürün güvenliği politikası, endüstri bölgeleri kurulacak alanların belirlenmesi için çalışmalar yürütmek, serbest bölgelerdeki faaliyetleri değerlendirmek. İnternet ortamının ekonomik, ticari ve sosyal hayat ile bilim eğitim ve kültür alanında etkin, yaygın kolay erişilebilir olarak kullanımı için politika önermek.

Ekonomi

Eğitim ve Öğretim Politikaları Kurulu: Yükseköğretim strateji ve

Politikaları

Kurulu:

Sağlık ve Gıda Politikaları Kurulu: Sağlığın geliştirilmes,i bitkisel-hayvansal ürün arzı ve kalitesi, su kaynaklarının etkin kullanımı, tüketim alışkanlıklarının iyileştirilmesi, hayvancılıkta yerli gen kaynaklarının korunması-ıslahı, tıbbi teknoloji ve ilaç sanayiinin yerlileştirilmesi alanlarında görüş oluşturmak.

-Ofisler: Cumhurbaşkanlığı’nın doğrudan izlediği alanlar oldu Cumhurbaşkanlığına bağlı, özel bütçeli, kamu tüzel kişiliğini haiz, idari ve mali özerkliğe sahip, Dijital Dönüşüm Ofisi, Finans Ofisi, İnsan Kaynakları Ofisi ve Yatırım Ofisi olmak üzere 4 ayrı ofis kuruldu.

amaçlarının belirlenmesi için politika önermek, eğitim-öğretim çalışmaların izlemek, kalite-eşitlik ve etkinlik ile milli ve toplumsal değerlere dayalı bir eğitim sistemi oluşturmak için politika önermek, üniversitelerde fakülte-bölümlere yönelik ihtiyaç analizi yapmak. Ülkenin işgücü planlamasını dikkate alarak eğitim öğretim konusunda politika önermek, AB eğitim ve gençlik programlarının uygulanması izlenmesine yönelik politika oluşturmak, mesleki eğitim için politika

Ofisler görev alanına giren konularda tüm kurum ve kuruluşlarını koordine etmek ve iş birliğini sağlamak, bunun için gerekli toplantı veya diğer organizasyonları yapmakla görevli ve yetkili olacak.

Dijital Dönüşüm Ofisi e-devlet dönüşümünü koordine edecek

22


PANO

Dijital Dönüşüm Ofisi, kamunun dijital dönüşümünü yani e-devlet dönüşümünü koordine edecek. Milli teknolojinin geliştirilmesi ve bu kapsamda farkındalık oluşturmak amacıyla gerekli projeler geliştirecek, büyük veri analizi yapacak, öncelikli proje alanlarında yapay zeka uygulamalarına öncülük edecek, siber güvenlik ve bilgi güvenliğini artırıcı projeler geliştirecek.

Finans Ofisi, İstanbul Finans Merkezi Projesini yürütecek Finans Ofisi, ulusal ve uluslararası bankacılık ve finans sektörünü izleyecek ve analizler yaparak raporlayacak. Finansal kaynakların çeşitlendirilmesi ve uluslararası fonların Türkiye’ye gelmesini sağlamak için çalışmalar yapacak. İstanbul Finans Merkezi projesini yürütecek ve gelişmeleri takip edecek.

İnsan Kaynakları Ofisi, insan kaynakları envanteri çıkaracak İnsan Kaynakları Ofisi, Türkiye’nin insan kaynakları envanterini çıkaracak. İhtiyaç duyulan alanlarda yetenek gelişim faaliyetlerini yürütecek. Türkiye’nin vizyonu, hedefleri ve öncelikleri doğrultusunda insan kaynağının geliştirilmesini sağlamaya yönelik projeler üretecek. Ofis ayrıca, kamuda kariyer yönetimi, performans yönetimi, ve diğer modern insan kaynağı yönetim modellemelerinin hayata geçirilmesi için projeler geliştirecek. İnsan Kaynakları Ofisi, kamu istihdamında liyakat ve yetkinliğin artırılması için gerekli projeler üretecek, verimliliğin artırılması için insan kaynakları planlamasına yönelik çalışmalar yapacak.

Yatırım Ofisi Türkiye’de yatırım yapılmasını özendirecek

Yatırım Ofisi ülkenin ekonomik kalkınmasında gereksinim duyulan yatırımların artırılması için Türkiye’de yatırım yapılmasını özendirmeye yönelik çalışmalar yapacak. Kamu kurum ve kuruluşları ve özel sektör kuruluşlarınca yürütülen uluslararası düzeydeki yatırım ortamı tanıtım faaliyetleri kapsamında kurum ve kuruluşları arasında koordinasyon sağlayacak. Türkiye’de yatırımların artırılmasına katkı sağlayacak her türlü bilgi ve veriyi oluşturacak.

Ekonomik İşler Olağanüstü Hal Koordinasyon Kurulu Resmi Gazete’de yayımlanan 1 Numaralı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile ayrıca idari kurul, konsey ve komisyonlara ilişkin düzenlemelere de gidildi. Buna göre, “Ekonomik İşler Olağanüstü Hal Koordinasyon Kuruluna Cumhurbaşkanı başkanlık edecek. Kurul, Cumhurbaşkanınca belirlenen bakanlardan oluşacak. Malvarlığının Dondurulmasını Değerlendirme Komisyonu, Hazine ve Maliye Bakanlığı Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanının başkanlığında toplanacak. Kurulda, Cumhurbaşkanlığından görevlendirilecek bir üye, Milli İstihbarat Teşkilatından görevlendirilecek bir üye, İçişleri Bakanlığı Bakan Yardımcısı, Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürü, Dışişleri Bakanlığı Araştırma ve Güvenlik İşleri Genel Müdürü ve Hazine ve Maliye Bakanlığı Kamu Finansmanı Genel Müdürü görev yapacak. Kültür Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu, Kültür ve Turizm Bakanlığı Bakan Yardımcısının Başkanlığında toplanacak. İthalatta Haksız Rekabeti Değerlendirme Kurulu, İthalat

23

PLASFEDDERGİ

Genel Müdürünün veya görevlendireceği genel müdür yardımcısının başkanlığında toplanacak. Kurulda, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin ve Türkiye Ziraat Odaları Birliğinin birer temsilcisi, Ticaret Bakanlığı tarafından belirlenecek ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri ile İthalat Genel Müdürlüğünün ilgili daire başkanı olacak. Kurul, gerekirse, üniversitelerden ve diğer kurum ve kuruluşlardan bilgi alabilecek.

Bireysel Emeklilik Danışma Kurulu Bireysel Emeklilik Danışma Kurulu, Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısının başkanlığında toplanacak. Hazine ve Maliye Bakanı tarafından belirlenecek kamu kurum ve kuruluşlarından görevlendirilecek en az genel müdür düzeyinde birer temsilciden oluşacak kurul, en az üç ayda bir Hazine ve Maliye Bakanlığınca önerilen tarih ve gündemle toplanacak.

Toptancı Hal Konseyi Toptancı Hal Konseyi, Ticaret, İçişleri, Hazine ve Maliye ile Tarım ve Orman bakanlıklarının en az genel müdür seviyesindeki temsilcileri ile Türkiye İstatistik Kurumu, Türk Akreditasyon Kurumu, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu, Türkiye Ziraat Odaları Birliği, Türkiye Belediyeler Birliği, komisyoncu ve tüccar derneklerinin mensup olduğu en fazla üyeye sahip federasyon ve tüketici derneklerinin mensup olduğu en fazla üyeye sahip federasyon ile en fazla üyeye sahip üretici örgütünün yetkili temsilcilerinden oluşacak. Ticaret Bakanlığı bakan yardımcısının başkanlığında toplanacak.


PLASFEDDERGİ

PANO

2017 yıllık büyümesi 7.4, kişi başı gelir 10 bin 602 dolar

2018 ikinci çeyrek büyümesi yüzde 5,2

Türkiye GSYH büyümesi 2018 2. çeyrek için (Nisan-Mayıs-Haziran) yüzde 5,2 olarak açıklandı. Öteyandan, 2017 yıllık GSYH sonuçları da

Gelir yöntemiyle GSYH hesaplamaları içinde işgücü ödemelerinin payı reel olarak 2018 ikinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı döne-

açıklandı. Buna göre dönemsel verilerde yüzde 7,4 ile aynı ölçüldü an-

mine göre yüzde 19,4 düzeyinde arttı. İşgücü

cak daha önce 10 bin 597 dolar olan kişi başına gelir 10 bin 602 dolar

ödemelerinin gayri safi katma değer içindeki

olarak revize edildi.

payı yüzde 36 oldu. Bir önceki yılın aynı döneminde bu pay yüzde 36,5 seviyesindeydi. Gelir yöntemiyle GSYH içinde faiz, kira ve şir-

-2018 ikinci çeyrekte inşaat ve tarım ortalamayı geri çekti, bütün sektörlerde düşüş gözlendi

meti faaliyetlerinin toplamından oluşan hiz-

Türkiye GSYH’sı 2018 birinci çeyrekte revize

İnşaat sektöründe ikinci çeyrekteki yavaşlama

veriye göre 7,3 artmasının ardından ikinci çey-

dikkat çekti. Birinci çeyrekteki artış yüzde 6,6

rekte de yüzde 5,2 ile güçlü büyüdü.

olarak ölçülmüştü. Genel ortalamayı aşağı çe-

metler sektörünün katma değeri ise yüzde 8 arttı.

ken bir diğer unsur da tarım oldu. Birinci çeyÜretim yöntemine göre, Zincirlenmiş hacim

rekte yüzde 6,1 büyüyen tarım, ikinci çeyrekte

endeksi yoluyla bir önceki yılın aynı dönemine

yüzde 1,5 küçüldü. Sanayi sektörü katma de-

göre reel olarak tarım sektörü toplam katma

ğeri birinci çeyrekte yüzde 8,1 artarken ikinci

değeri yüzde 1,5 azalırken, sanayi sektörü

çeyrekte yüzde 4,3; imalat sanayii birinci çey-

yüzde 4,3 ve inşaat sektörü yüzde 0,8 arttı.

rekte yüzde 8,7 artarken, ikinci çeyrekte yüz-

Ticaret, ulaştırma, konaklama ve yiyecek hiz-

de 4,7 oranında arttı.

24

ket karları gibi gelirleri içeren net işletme artığı/karma gelirde ise 2018 ikinci çeyreğinde yüzde 19,4 oranında artış gözlendi. Bu kalemin payı bir önceki yılın aynı döneminde yüzde 46,8 iken 2018 ikinci çeyreğinde yüzde 46,1’e geriledi.

-Harcamalar yöntemiyle GSYH: Yatırımlar yüzde 3,9 oranında arttı, devletin tüketim harcaması yükseldi Harcamalar yöntemiyle hesaplanan GSYH’de, ikinci çeyrekte Yerleşik hanehalklarının ve hanehalkına hizmet eden kar amacı olmayan


PANO

PLASFEDDERGİ

pozitif katkı verdiği gözlendi. Takvim etkisinden arındırılmış GSYH zincirlenmiş hacim endeksi, 2018 yılı ikinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 5,5 arttı. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış GSYH zincirlenmiş hacim endeksi, bir önceki çeyreğe göre yüzde 0,9 yükseldi.

-2017 yıllık büyümesi açıklandı, kişi başı gelir dönemsel veriye göre arttı kuruluşların (HHKOK) toplam nihai tüketim

seviyesindeydi. Yatırımların alt kalemlerine

harcamaları reel olarak bir önceki yılın aynı

bakıldığında ise yatırımlar içindeki inşaat ya-

TÜİK, dönemsel veriler dışında ekonomik veri-

dönemine göre yüzde 6,3 oranında arttı. İlk

tırımlarının yüzde 6,6 arttığı (önceki çeyrek

lerde kullanılan temel yıllık büyüme verisi olan

çeyrekte artış yüzde 9,3 seviyesindeydi.

yüzde 10,5), makine teçhizat yatırımlarının

2017 GSYH sonuçlarını da açıkladı. Buna göre

ise yüzde 0,6 oranında (önceki çeyrek yüzde

yıllık büyüme, dönemsel veri ile aynı ölçülerek

Devletin nihai tüketim harcamaları yine aynı

6,4) arttığı özlendi. Makine teçhizat yatırımla-

yüzde 7,4 olarak kesinleşti. Kişi başına gelirde

dönemde yüzde 7,2 oranında yükseldi. Bir

rının hız kesmesi dikkat çekti. Makine teçhizat

ise 5 dolarlık bir artış oldu ve 2017’de kişi başı-

önceki dönemde bu artış 4,9 seviyesindeydi.

yatırımları reel olarak 2017 3. çeyreğinden bu

na gelir 10 bin 602 ABD doları olarak belirlendi.

İkinci çeyrekte kamu harcamalarının artışı dik-

yana yüksek oranlı seyrediyordu. TÜİK, 2017 cari GSYH içindeki en yüksek pa-

kati çekti. Harcamalar içinde Mal ve hizmet ihracatı,

yın yüzde 17,6 ile imalat sanayiinde olduğu-

Kamu ve özel sektörün yatırımlarını gösteren

2018 yılının ikinci çeyreğinde bir önceki yılın

nu bunu yüzde 11,9 ile toptan ve perakende

gayrisafi sabit sermaye oluşumu ise yüzde

aynı çeyreğine göre reel olarak yüzde 4,5 it-

ticaret; yüzde 8,6 ile inşaat sektörü izlediğini

3,9 yükseldi. Bir önceki dönemde bu artış 7,9

halatı ise yüzde 0,3 arttı. İhracatın büyümeye

açıkladı.

GSYH seçilmiş iktisadi faaliyet kollarına göre reel değişim oranları 2018 2. çeyrek

Bir önceki yılın aynı çeyreğine göre değişim oranı İktisadi faaliyet kolları

A- Tarım, ormancılık ve balıkçılık

Yıl

Yıllık

-3,4

-3,4

-3,5

0,4

5,0

7,0

3,6

6,1

6,1

-1,5

2016

4,2

8,1

4,7

-1,8

5,9

2017

9,1

6,1

5,9

15,4

9,3

8,1

4,3

2016

3,8

7,8

4,8

-3,1

5,7

2017

9,1

5,6

5,9

16,8

8,8

8,7

4,7

2,5

12,8

2,8

3,2

18,8

6,5

2016

5,4

2017

9,0

5,1 0,8

0,2

2,6

1,0

-6,3

3,7

2017

10,9

6,4

6,3

21,8

9,3

10,4

8,0

2016

8,8

9,4

13,3

0,8

12,2

2017

3,9

9,8

9,3

-5,8

1,9

3,0

12,1

2018

Gayrisafi yurtiçi hasıla (alıcı fiyatlarıyla)

5,1 6,6

2016

2018

K- Finans ve sigorta faaliyetleri

IV

4,9

2018

GHI- Hizmetler

III

-2,6

2018

F- İnşaat

II

2017

2018

C- İmalat sanayi

I

2016

2018

BCDE- Sanayi

Çeyrek

2016

3,2

4,8

4,9

-0,8

4,2

2017

7,4

5,3

5,3

11,5

7,3

7,3

5,2

2018

25


PLASFEDDERGİ

PANO

GSYH harcama yöntemiyle değişim oranları 2018 2. çeyrek

Bir önceki yılın aynı çeyreğine göre değişim oranı Harcama bileşenleri

Yıl

Yerleşik hanehalklarının ve hanehalkına hizmet eden kar amacı olmayan kuruluşların tüketimi

Yıllık

0,5

6,3

2017

6,1

4,5

3,1

10,3

6,3

9,3

6,3

2016

9,5

12,4

15,0

5,8

6,1

2017

5,0

9,0

-1,8

7,6

5,9

4,9

7,2

2016

2,2

6,2

2,0

0,3

1,2

2017

7,8

3,9

7,7

12,8

6,6

7,9

3,9

2016

-1,9

1,9

-1,7

-9,4

2,5

2017

11,9

10,0

11,0

17,7

9,2

0,7

4,5

2016

3,7

2,8

7,1

2,1

2,9

2017

10,3

0,9

2,2

15,0

22,8

15,4

0,3

2018

K- Finans ve sigorta faaliyetleri

IV

5,2

2018

(Eksi) Mal ve hizmet ithalatı

III

2,5

2018

Mal ve hizmet ihracatı

II

3,7

2018

Gayrisafi sabit sermaye oluşumu

I

2016

2018

Devletin nihai tüketim harcamaları

Çeyrek

2016

8,8

9,4

13,3

0,8

12,2

2017

3,9

9,8

9,3

-5,8

1,9

3,0

12,1

2018

GSYH harcama yöntemiyle değişim oranları 2018 2. çeyrek

Bir önceki yılın aynı çeyreğine göre değişim oranı Sermaye sınıflaması

Yıl

İnşaat

Makine ve teçhizat

Diğer aktifler

Üretilmiş mali olmayan aktifler

26

Çeyrek I

II

III

IV

2016

3,9

2,6

2,7

2,1

2017

12,9

19,4

12,4

5,2

2018

10,5

6,6

2016

10,5

0,2

-3,7

-0,7

2017

-10,3

-7,6

12,4

8,3

2018

6,4

0,6

2016

2,0

8,1

2,2

3,9

2017

13,2

2,6

16,8

8,5

2018

-4,4

-3,0

2016

6,2

2,0

0,3

1,2

2017

3,9

7,7

12,8

6,6

2018

7,9

3,9


PANO

PLASFEDDERGİ

Esas Holding sosyal yatırım grubu Esas Sosyal gençlerin iş deneyimi kazanmasını sağlıyor Esas Sosyal tarafından gençlerin iş kurmalarını desteklemek amacıyla başlattığı “‘Gençlere İlk Fırsat” programı başladı. Esas Sosyal yeni mezun gençlerin çalışma hayatına-iş dünyasına girişlerini kolaylaştırmayı amaçlıyor. Esas Sosyal’dan yapılan açıklamada, “Esas Sosyal’in ilk sosyal yatırımı olan İlk Fırsat yeni mezun gençlerin ilk işlerine geçişlerini destekliyor. Program, özelikle daha az bilinen devlet üniversitelerinden yeni mezun gençlere, sivil toplum kuruluşlarının

neyimi kazanmalarına fırsat sunuyor, tüm

programlardan 27 ayrı üniversiteden me-

maaş maliyetlerini STK’lara bağışlıyor” bil-

zun 60 gencin 21 yrı sivil toplum kurulu-

nolojileri ve kaynak/iş geliştirme gibi özel

gisi verildi.

şunda çalıştığını, süre sonunda 3 ay için-

sektörde de fonksiyonel olan birimlerin-

Programın önceki uygulamalarında başa-

de, bir yıl tam zamanlı çalışarak işbaşı de-

rı sağlandığı belirtilen açıklamada, önceki

(STK) kurumsal iletişim, muhasebe, insan kaynakları, idari işler, satın alma, bilgi tek-

27

de yüzde 97 oranında gencin işe alındığı belirtildi.


PLASFEDDERGİ

PANO

2019-2021 ekonomik programı açıklandı

Yeni Ekonomi Programı: 2019 dengelenme ve tasarruf yılı olacak

hayata geçireceğiz. Ekonominin güçlü ve

düşüş sürecek. Kısa vadede cari açığın dü-

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak

zayıf yanlarını biliyoruz. Biz kendi ekono-

şüşündeki ana etki ekonomik aktivitede

tarafından 2019-2021 yıllarını kapsayan

mimizi güçlü kıldığımız tedbirleri aldığımız

yavaşlamaya bağlı olarak ortaya çıkacak.

“Yeni Ekonomi Programı” YEP açıklandı.

sürece direncimiz de en üst düzeyde ola-

Program 2019 için hem kamu, hem de

cak.” ifadelerini kullandı.

özel sektörde ciddi miktarda tasarruf ön-

Programın temel unsurları şöyle:

görüyor. 2019 için büyüme yüzde 2,3 olarak hedeflenirken, 2018 yıl sonu büyüme tahmini de yüzde 3,8’e çekildi.

Program Bakan Albayrak tarafından “dengelenme, disiplin ve değişim” olarak adlan-

İşsizlik çift hanelerde devam edecek ancak kadın, genç istihdamına yönelik politikalar sürecek. Programda kıdem tazminatının taraflarla tekrar tartışmaya açılması ve kamuda insan kaynakları yönetimimin farklılaşması eylemleri yer aldı.

Programda 2019 yılına yönelik ekonomik

dırılan bir perspektifle hazırlandı. Büyüme

aktivitede yavaşlamayı gösteren unsurlar

2020’den itibaren istikrarlı hale gelecek,

dikkat çekti. Hem kamu, hem de özel sek-

2021’de yüzde 5 potansiyel büyümeye

tör yatırımlarında azalma beklendiği, buna

yakınsayacak. 2019 GSYH büyümesi yüz-

karşılık güçlü bir ihracat artışı hedeflendiği

de 2,3 düzeyinde gerçekleşecek. 2018’de

gözlendi.

yüzde 3,8, 2020 tahmini yüzde 3,5.

Bakan Albayrak programı sunuşunda,

2019 enflasyon hedefi yüzde 15,9, 2018

çıkan kamu tasarrufunun artırılması ön-

“Ekonomik yaptırımların adeta silah gibi

yıl sonu tahmini yüzde 20,8

görülüyor.

Cari işlemler açığını düşürmeye yönelik

Hazine ve Maliye Bakanı Albayrak, iş dün-

olarak, ithal malların üretimini hedefleyen

yasına ve kamuoyuna yönelik yeni bir ya-

ekonomi politikaları ile birlikte cari açıktaki

pılandırma olmayacağını belirtti.

kullanıldığı bir dönemden geçiyoruz. 10 Ağustos’ta Türkiye olarak biz de bu sürecin bir parçası olduk. Ekonominin zorlukları sağ salim aşması için gerekli tedbirleri

28

-Büyük tasarruf Kamuda 2019’da 60 milyar TL tasarruf sağlanacak. 16 milyar TL gelir artırımı elde edilecek. Bunun dışında teknik kamu tasarrufu olan toplam gelirlerden cari ve transfer giderlerinin düşülmesiyle ortaya


PANO

PLASFEDDERGİ

OVP 2019-2021 (2018 OVP ve revize) hedef ve tahminlerde değişim oranı 2018 OVP

2018 Yıl sonu gerçekleşme tahmini

2019

2020

2021

3.446

3.741

4.450

5.150

923

763

795

858

Kişi Başına Gelir (GSYH, Dolar)

11.409

9.385

9.647

GSYH SATINALMA GÜCÜ PARİTESİ

27.915 3,8

GSYH (Milyar TL, Cari Fiyatlarla) GSYH (Milyar Dolar, Cari Fiyatlarla)

2018/2018

2018/2019

5.742

8,6

19,0

926

-17,3

4,2

10.292

10.973

-17,7

2,8

2,3

3,5

5

GSYH Büyümesi (3)

5,5

Toplam Tüketim (3)

3,9

3,7

1,9

2,5

3,9

-5,1

-48,6

Kamu

3,5

3,5

1,4

1,6

3

0,0

-60,0

Özel

4,0

3,8

2

2,6

4

-5,0

-47,4

Toplam Sabit Sermaye Yatırımı (3)

5,5

1,8

-3,2

5,1

6,7

-67,3

-277,8

Kamu

2,7

1,4

-36,1

-1,7

3,4

-48,1

-2678,6

Özel

6,0

1,8

2

5,8

6,9

-70,0

11,1

Toplam Yurtiçi Tasarruf / GSYH

25,5

25,9

25,3

26,3

26,8

Kamu

1,4

1,2

0,6

0,1

0,3

Özel

24,1

24,7

24,8

26,2

26,5

Toplam Nihai Yurtiçi Talep (3)

4,4

3,2

0,5

3,2

4,7

Net İhracatın Büyümeye Katkısı

0,8

1,4

1,5

0,2

0,2

80.893,0

81.339

82.377

83.393

84.405

0,6

1,3

10,5

11,3

12,1

11,9

10,8

7,6

7,1

Nüfus (Yıl Ortası, Bin Kişi) İşsizlik Oranı (%) İhracat (fob) (Milyar Dolar)

169,0

170

182

191

204,4

0,6

7,1

İthalat (cif) (Milyar Dolar)

237,0

236

244

252

267

-0,4

3,4

Ham Petrol Fiyatı - Brent (Dolar/Varil)

54,5

72,8

73,2

69,7

67

33,6

0,5

Enerji İthalatı (Milyar Dolar)

42,0

46

43

44,3

45,2

9,5

-6,5

Dış Ticaret Dengesi (Milyar Dolar)

-68,0

-66

-62

-61

-62,6

-2,9

-6,1

Cari İşlemler Dengesi (Milyar Dolar)

-40,0

-36

-26

-23,5

-24,1

-10,0

-27,8

Cari İşlemler Dengesi / GSYH (%)

-4,3

-4,7

-3,3

-2,7

-2,6

Altın Hariç Cari İşlemler Dengesi / GSYH (%)

-4,2

-3,3

-2,7

-2,3

TÜFE Yıl Sonu % Değişme

7,0

15,9

9,8

6

20,8

TUSAŞ yerli yolcu uçağı projesi için termoset kompozit malzeme kullanacak set kompozit malzeme kullanmayı planla-

uçak arayışı sürüyor. Sektörde, 100 kol-

dıklarını açıkladı.

tuklu yeni bir uçağa ihtiyaç var. Kompozit

Temel Kotil çeşitli basın organlarında yer alan açıklamasında, “Dünyada 70-120 koltuklu yolcu uçağı pazarında boşluk var. 100 koltuklu bir bölgesel uçak için çalışma yapıyoruz” dedi.

Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ) Genel Müdürü Temel Kotil, 5 yıl içinde başlamayı planladıkları 100 koltuk sınıfı bölgesel yolcu uçağı gövdesinde termo-

uçaklar, termosetten yapılıyor. İki tip kompozit var: Termoplastik ve termoset. Termoset olan bugüne kadar gelen kompozit teknolojisi, termoplastik ise yeni kompozit teknolojisi. Termoplastik teknolojisi daha kullanışlı, hafif ve daha ekonomik. Ter-

TUSAŞ’ın 10 yıllık bir süreç içinde bölgesel

moplastik malzemeden uçak yok henüz.

yolcu uçağı tasarımı planladığını belirten

Bu teknoloji gelişiyor. Boeing de Airbus da

Temel Kotil, “Kendi yolcu uçağımızı tasar-

biz de şu anda herkes termoplastik üze-

layacağız. Uluslararası sektörde 70 kişilik

rinde çalışıyor. 5 yıl sonra yerli uçağımızın

uçakla 120 kişilik uçak arasında bir fırsat

tasarımına başlıyoruz, 10 yıllık süreçte de

pazarı var. Airbus ve Boeing’de yeni nesil

biter.” diye konuştu.

29


PLASFEDDERGİ

PlaSTK

PANO

Plastik devi Elif Holding’in çoğunluk hissesini Turkven aldı İlker Biliktü

Turkven’in danışmanlığını yaptığı ulus-

Yönetim Kurulu Başkanı Bursa Plastik ve Ambalaj Sanayicileri Derneği

lararası yatırımcılar ambalaj sektöründe

Bursa, plastik sanayinin yerleşiminde çok şanslı

faaliyet gösteren Elif Holding’in çoğunluk hissesini satın aldı. Turkven’den yapılan

yazılı açıklamada

Elif Holding’in Türkiye’deki en büyük ambalaj üreticileri ve ihracatçıları arasında

Öncelikle şunu belirtmek isterim ki, gelişmiş ülkelerde tüm ürünlerin üçte birinden fazlası plastik ile ambalajlanmaktadır.

yer aldığı, satın almanın Rekabet Kuru-

Bu açıdan bakıldığında, dünya ambalaj sanayii çok geniş ve büyük bir endüstri kolu olup, plastik ambalaj sanayi de ülkelerin ekonomileri içinde önemli bir yere sahiptir.

de edildi. Rekabet Kurumu kısa bir süre

Plastik sanayinin hızlı gelişimine paralel olarak plastik ambalajlar günlük hayatımızın temel bir parçası haline gelmiştir. Bu başarının temeli, plastiklerin değerli kaynakları en iyi biçimde muhafaza etme kabiliyetleri ve düşük ağırlıklarının bir sonucu olarak maliyet tasarrufu sağlamalarından kaynaklanmaktadır.

Holding AŞ’nin tam kontrolünü devral-

mu onayından sonra tamamlanacağı ifaönce Alpha Flexibles BV adlı şirketin Elif mak için başvurduğunu açıkladı. Yapılan

Türkiye plastik sektörü hızla gelişmekte ve global pazarlardan daha fazla pay almaktadır. Türk plastik sektörü, AB ülkeleri içinde, Almanya’dan sonra ikinci sırada, dünyada ise yüzde 2,7 payla altıncı sırada yer almaktadır. Diğer taraftan, Türkiye küresel plastik mamul ihracatında yüzde 3 payla ilk 10 sırada, plastik hammadde ithalatında ise yüzde 4 payla ilk 5 ülke içinde yer almaktadır. Doğal olarak satış için üretim gerekmektedir. Ülkemizde yılda ortalama 10 milyon ton plastik hammaddesi işlenmektedir. Bu üretimin yüzde 40’ı ambalaj sektöründe gerçekleşmektedir. Kalan kısmı yapı ve inşaat, beyaz eşya, tarım, tekstil, otomotiv gibi sektörlerde yapılmaktadır. Bu noktada Plastik sanayinin yerleşimi büyük önem taşımaktadır. Nüfusu bakımından ülkemizin 4. büyük kenti olan Bursa, sanayi gelişmişliği ile de öncü kent durumunda ve Bursa’da plastiğin kullanıldığı tüm sektörlerde önemli üretimler gerçekleştirilmektedir. OSB’ler ve Islah OSB’ler de dahil toplam 21 sanayi bölgesinin bulunduğu Bursa’da plastik, kauçuk ve ambalaj sektöründe 600’ün üzerinde firma bulunmakta olup bunların 500’ü ambalaj sektöründe üretim gerçekleştirmektedir. Plastik sektöründe üretim çevre faktörü başta olmak üzere belirli hassasiyetleri bulunan bir imalat alanıdır ve Bursa bu anlamda şanslı illerin başında gelmektedir. Çünkü Bursa’da üretimin çok büyük bir oranı planlı sanayileşmenin olduğu sanayi bölgelerinde yapılmaktadır.

açıklamada, Elif Holding’in 1400 çalışanı ve Türkiye ile Mısır’da yılda toplam 90 bin ton üretim kapasitesi bulunduğu kaydedildi. Açıklamada Turkven’in 2019 sonu-

Bunda, 100’ün üzerinde büyük işletmenin üyesi olduğu Bursa Plastik ve Ambalaj Sanayicileri Derneği BURPAS olarak bizim de önemli payımız olmuş, kısa adı PİLKA olan SS Plastik Kauçuk Kooperatifimiz üyelerimize kolaylıklar sağlamıştır. Ayrıca küçük imalatçılar için BESOB tarafından yapılan Küçük Sanayi Sitesi de sağlıklı üretimin yapılmasına imkan sağlamıştır.

na kadar bir milyar dolar yeni uluslararası

Sonuç olarak ifade etmek gerekirse, plastik ve ambalajda uygun ortamlarda yapılan üretim hem çevre hassasiyetleri başta olmak üzere belirli disiplinleri sağlamakta hem verimliliği arttırmaktadır.

sanayi kuruluşu listesinde yer alıyor. Şir-

Bu anlamda yapılan çalışmalar için tüm sektör temsilcilerine teşekkürlerimi sunarım.

30

doğrudan yatırımı Türkiye’ye çekmeyi amaçladığı ifade edildi. Üretimin yüzde 50’sini ihraç eden Elif Plastik 1995 yılından bu yana Türkiye’nin en büyük 500 ket, son açıklanan listeye 584 milyon lira ciro ile 269’uncu sırada yer aldı.



PLASFEDDERGİ

PANO

Sağlık Bakanlığı tıbbi cihaz ve sarf malzemeleri için “Sağlık Market” uygulamasına geçiyor -Stok süreleri kısalacak, ödemeler daha hızlı olacak Toplu alımlar yerine, ihtiyaçlara göre sürekli ve sık alım yapılmasıyla sağlık tesislerindeki stoklama sürelerinin kısalmasının sağlanacağı bir model kurgulandığını belirten Sağlık Bakanı Koca, bu nedenle tedarikçi firmalara daha hızlı ödeme yapılarak vade sürelerinin de kısalmasının sağlanacağını anlattı.

Tıbbi cihazlar en fazla plastik malzemeyi kullanan sektörlerin başında geliyor. Sağlık Bakanlığı, tıbbi cihaz ve sarf malzemelerini merkezi olarak Devlet Malzeme Ofisi aracılığıyla tedarik etmeye başlıyor. Kamuoyunda “Sağlık Market” olarak adlandırılan yeni tedarik yönteminin detaylarını açıkladı. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Bakanlığımızın ‘Sağlık Market’ olarak adlandırılan projesi, sağlık kuruluşlarımızın ihtiyacı olan tıbbi cihaz ve sarf malzemelerinde, ‘Daha hızlı tedarik, daha uygun fiyat, daha kaliteli ürün ve etkin stok yönetimini’ hedeflemektedir” bilgisini verdi. Fahrettin Koca, periyodik olarak 81 il için ihaleler açılacağını, farklı ürün grupları için, Türkiye geneli, bölgesel ve yerel teklif vermenin mümkün olacağını belirterek, küçük işletme ve bayilerin de böylece ihalelere katılma imkanının sağlanacağını açıkladı. Koca, yerli malı belgesine sahip Orta ve Yüksek Teknolojili Sanayi Ürünleri Listesinde yer alan firmalara yüzde 15 fiyat avantajının da kullandırılacağını hatırlattı.

-Yerlileşme ve millileşmenin itici gücü olarak kurgulandı Sağlık Bakanı Fahrettin Koca değerlendirmesinde, Sağlık Marketin yerli üretimi destekleme fonksiyonuna vurgu yaparak, “Sağlık Market Projemiz, daha fazla yerli ürün kullanmanın, böylelikle yerlileşme ve millileşmenin etkin itici gücü olarak kurgulanmaktadır. Sağlık Market ile benzer ihtiyaçlar için uygulanan tedarik yöntem ve

fiyat farklılıklarını ortadan kaldırmak, standardizasyonu sağlamak, tedarik süreçlerini sadeleştirerek zaman ve işgücü tasarrufu yapmak, yerli ürün tedarikini teşvik etmek, tıbbi cihaz ve sarf malzemelerine erişim kolaylığı getirmek amaçlanmaktadır” değerlendirmesinde bulundu. Koca, ürün kalitesinin yükseleceğini yoğun rekabet dolayısıyla da tekelleşme riskinin azalacağını anlattı.

-Uygunluk değerlendirmesinden geçen her firmaya açık ihale yapılacak Uygulanacak yeni sistemin bileşenleri hakkında da bilgi veren Bakan Fahrettin Koca, elektronik ihale ile alım yapılacağını, tüm isteklilere açık ihaleler ve e-ihaleler yoluyla ürünlerin tedarik edileceğini vurgularken, “Uygunluk değerlendirmesinden geçen tüm tedarikçilere ait ürün grupları ilan edilip görülebilecek, tüm sağlık tesisleri kendi ihtiyaçlarını belirleyecek ve bu miktarlar üzerinden ihaleler gerçekleştirilecektir. İhalesi tamamlanan ürünler, tedarikçiler tarafından ihale sözleşmesine uygun olarak ilgili sağlık tesislerine teslim edilecektir” bilgisini verdi.

32

-Sistem nasıl işleyecek: 81 ilde alım yapılacak, bayiler de şans bulacak Sağlık Bakanı Fahrettin Koca tarafından sistemin işleyişi şöyle anlatıldı: Sağlık Market üzerinden gerçekleşecek alımlar için, ön muayene sonucunda bir tedarikçi havuzu oluşturulacaktır. Belli periyodik aralıklarla 81 il için ayrı ayrı (kısmi teklife açık) ihaleler yapılacak. Dolayısıyla her ihaleye gerek üretici gerek ithalatçı gerekse bayiler düzeyinde katılım olabilecektir. İl/bölge/ülke bazında değişik ölçekte teklif verilmesine engel bir husus bulunmadığından bayilik sistemi zarar görmeyecektir. Ölçekleri doğrultusunda her firmaya açık bir tedarik modeli söz konusudur. CE belgesi olan tıbbi ürünler ihalelere girebilecek. Tedarik edilecek tıbbi ürünlere yönelik Sağlık Bakanlığı ön muayene ve uygunluk değerlendirmesi yapacak. Bunun için gerekli test metotları ve cihazları belirlendi.

-Yerli üretime yüzde 15 fiyat avantajı kullandırılacak Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, yerli üretime zorunlu yüzde 15 fiyat avantajının bu ihalelerde uygulanacağını da vurgularken, bunun şartının Kamu İhale Kanunu’na göre Kamu İhale Kurumu tarafından ilan edilen Orta ve Yüksek Teknolojili Sanayi Ürünleri Listesinde yer alan ve “Yerli Malı Belgesi” bulunan ürünlere olduğunu hatırlattı.


PANO

PLASFEDDERGİ

Tezulaş Fuarcılık Genel Müdürü Demet Tezulaş:

Hindistan pazarında sektör için fırsat var Tezulaş Fuarcılık Genel Müdürü Demet Tezulaş, Hindistan’ın 1.3 milyar kii ile dünyanın en büyük ikinci nüfusuna sahip 2 trilyon 458 milyar Dolar GSYH’ye sahip bir ülke olduğunu vrgulayarak, “Hindistan plastik pazarı da çok hızlı bir küresel büyüme kaydediyor, öyle ki ülkenin 2020 yılında dünyanın en fazla plastik tüketen 3. ülkesi konumuna yerleşmesi bekleniyor” bilgisini verdi. PLASFEDDERGİ’ye değerlendirmelerde bulunan Demet Tezulaş, Hindistan’ın plastik kullanımında gelecek 5 yıl içinde ambalaj sanayinde 2 katına çıkacağını; 10 yıl içinde kişi başına plastik tüketiminin 3’e katlana-

SRC Yüksek HÛzlÛ

cağını belirtti. Hindistan’da otomotiv, sağlık, ambalaj, altyapı, tarım, iletişim, yeni ve yenilenebilir enerjiler gibi sektörlerin hızlı büyüdüğünü anlatan Tezulaş, plastik kompozit, spor dalları, 3 boyutlu baskı gibi sektörlerin de fırsatlar sunduğunu bildirdi. Hindistan’ın Gajurat Eyaletinde Gandhina-

gar - Ahmedabad’da düzenlenen PLASTINDIA fuarını temsil ettiklerini belirten Demet Tezulaş, 2018 fuarında Türkiye’den 5 katılımcının yer aldığını, sonraki fuarın 2021 yılında gerçekleşeceğini bildirdi. Çok sayıda yurt dışı fuara erişim imkanı sağladıklarını belirten Demet Tezulaş, ihracata yönelmek isteyen firmalar için fuarların önemli bir platform olduğunu belirtti.

Plastik Enjeksiyon Makineleri

Servotech Yüksek HÛzlÛ Serisi ile performans ve tasarruf bir arada!

www.sarac.com

SARAÇ Plastik Teknolojileri San. ve Tic. A.ì. Mecidiye Mah. AðrÜ Cad. No: 51 34920 Sultanbeyli - ñstanbul / Türkiye T: +90 216 419 47 32 (pbx) F: +90 216 419 06 60

33

src@sarac.com


PLASFEDDERGİ

PANO

MAKFED, Polonya Varşova Sanayi Haftası ve Fuarına erişim sağlayacak tirmektedir. 2017 yılında 380 firmanın katıldığı ve 10.500 kişi tarafından ziyaret edilen etkinlik Polonya’nın en büyük fuar alanına sahip PTAK tarafından organize edilmektedir. Polonya Yatırım ve Kalkınma Bakanlığı himayesinde gerçekleştirilen fuar, Volkswagen ve IBM gibi markaların sponsorluğunda yapılmaktadır” bilgisi verildi.

Makine İmalat Sanayii Dernekleri Federasyonu (MAKFED) 6-8 Kasım tarihleri arasında Polonya’nın Varşova şehrinde düzenlenecek Varşova Sanayi Haftası ve Fuarına (Warsaw Industry Week 2018) katılım sağlayacağını duyurdu.

MAKFED’ten yapılan açıklamada, Warsaw Industry Week’in sonuç alıcı toplantıların ve etkinliklerin de düzenlendiği, Avrupa’nın bölgesindeki en büyük fuarı olduğu belirtildi. Açıklamada, “Metal, plastik, ahşap gibi farklı sektörlerin makine işleme endüstrilerini bir araya ge-

MAKFED organizasyonuyla katılım sağlanacak fuara devlet desteği bulunduğu hatırlatılan açıklamada, destek tutarının metrekare başına 747 TL olduğu ve fuara katılım bedelinin metrekare başına 250 Euro olarak açıklandığı kaydedildi. Fuar, Makine ve Ekipmanları, Otomasyon ve Robot Teknolojileri, Endüstri 4.0, Kaynak ve Birleştiriciler, Kaplamalar, Laser 4.0, Hidrolik ve Pnömatik, 3D katmanlı üretim, Varşova Makine Outlet, Polonya Enstitüleri ve Konferanslardan oluşuyor.

Rönesans, Ceyhan Mega Petrokimya Endüstri Bölgesi hizmetleri için Port of Rotterdam ile işbirliği yapacak Rönesans Holding, Ceyhan Mega Petrokimya Endüstri Bölgesinde teknik hizmet sunumu ve yabancı sermaye çekilmesi için Hollanda merkezli Port of Rotterdam şirketiyle çerçeve iş birliği anlaşması imzaladı. Rönesans Holdingden yapılan açıklamada, holdingin endüstri bölgesinde petrokimya yatırımına hazırlandığı hatırlatıldı. Port of Rotterdam ile imzalanan çerçeve anlaşmanın bölgeye yabancı yatırım çekme amacının da bulunduğu belirtildi. Açıklamada, “Rönesans Holding, Avrupa’nın en büyük limanının yönetim, işletme ve operasyonundan sorumlu, Hollanda hükümeti ve Rotterdam Belediyesi’nin sahibi olduğu Port of

Rotterdam’ın tecrübesini Türkiye’ye taşıyacak. Bu kapsamda Rönesans Holding ile Avrupa’nın en büyük liman işletmecisi Port of Rotterdam arasında 17 Eylül 2018 tarihinde Hollanda’da çerçeve iş birliği anlaşması imzalandı” bilgisi verildi. Açıklamada Ceyhan Mega Petrokimya Endüstri Bölgesi’nde gerçekleştirilecek projelerin öncelikle petrokimya tesislerine odaklanacağı, bölgede inşa edilecek endüstriyel tesislerin yoğun ithal edilen petrokimya ürünlerini yerli olarak üreteceği vurgulandı. İşbirliği anlaşması Rönesans Holding Başkanı Erman Ilıcak ve Port of Rotterdam CEO’su Allard Castelein’ın katılımlarıyla gerçekleştirildi.

34



PLASFEDDERGİ

PANO

PAGDER’den odaklanmış, fayda sağlayan, sonuç alıcı “butik eğitim” programları

PAGDER, gelişen teknoloji trendlere uygun şekilde, uygulama fırsatı da sunan eğitim programlarını sürdürüyor. PAGDER’den yapılan açıklamada “butik eğitim” olarak nitelenebilecek yeni yaklaşımla sektör firmalarının taleplerine uygun programlar açıldığı vurgulandı.

Katılımcı talebinin eğitim programı açılmasında ana unsurlardan biri olduğu belirtilen açıklamada, uygulanan eğitim sisteminin sektörün nitelikçi iş gücünün artırılmasına, fayda sağlamasına katkı verdiği belirtildi. Gelişen teknoloji ve trendlere duyarlı, deneyerek ve uygulayarak öğrenme yaklaşımını benimseyen bir eğitim modeli uygulandığı belirtilen açıklamada “Butik Eğitim” programlarının amacı “Sektör mensuplarının ihtiyaç ve taleplerini karşılayacak şekilde tasarlanmış olan butik eğitimlerle; sektör sorunlarının çözümüne katkıda bulunmayı, çalışanların eksik-

liklerini gidermesine destek olmayı ve yeni beceriler kazandırmayı, niteliği ve verimliliği arttırarak kurumların zaman ve maliyetlerinde tasarruf etmesini sağlamayı amaçlamaktayız” olarak tanımlandı. Butik eğitimi “Katılımcı taleplerine uygun, kurum içinde planlanan ve uygulanan eğitim sistemidir. Plastik Sanayicileri Derneği olarak alınan talepler doğrultusunda uygun içerik ve programı hazırlıyor, görüşe sunuyoruz. Eğitmen havuzumuzda bulunan, talep edilen konuda uzman eğitmenimiz ile birlikte, kurum adresinde, onaylanan program dahilinde eğitimi gerçekleştiriyoruz” olarak tanım36

lanan açıklamada, eğitim talep edenlerin isteklerinin planlamanın tamamına yansıdığı vurgulandı. Bu kapsamda, eğitim talep edilen alan ve eğitim alması istenen çalışan sayısının toplandığı ve değerlendirildiği; içeriğe uygun grup sayısının belirlenerek sürenin belirlendiği ve onay alındığı anlatıldı. Bu yola bir günlük eğitimlerden başlayarak süre, katılımcı ve içeriğin yoğunluğuna göre daha uzun sürelerle farklı eğitimlerin tasarlanabildiği belirtildi. Eğitimin sonuç ve fayda odaklı olması nedeniyle çıktıların da analiz edildiği hatırlatılan PAGDER açıklamasında, katılımcı anketiyle ölçme yapıldığı ve sonuçların da PAGDER Eğitim Komitesi tarafından değerlendirildiği, buna bağlı olarak ilave alınması gereken önlemler ya da geliştirilmesi gereken alanlar için veri seti oluşturulduğu bildirildi.



PlaSTK

PLASFEDDERGİ

Fahriye Yüksel Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Kauçuk Derneği

Kur savaşları kauçuk sektörünü de vuruyor Değerli okurlar, Bu yılın 3. çeyreğinin sonuna yaklaşırken ülkemizin içinde bulunduğu ve yılın başından bu yana devam eden bölgesel istikrarsızlıklar ve ülkemizdeki ekonomik sıkıntılara bir de kur savaşları eklenmiştir. Kur savaşları maalesef her sektörü etkilediği gibi kauçuk sektörünü de çok fazla etkilemektedir. Ocak 2018 başlarında 3,7 olan Dolar/Türk Lirası paritesi bugünlerde 6,5 seviyelerinde inişli çıkışlı bir seyir izlemekte olup bu da bize yüzde 70’in üzerinde bir artışın olduğunu göstermektedir. Kauçuk sektörü maalesef yüzde 100’e yakın (yüzde 98) dışa bağımlı, hammaddesinin hemen hepsini ithal eden bir sektör olarak, kurun bu denli artması neticesinde; kauçuğun işlenmesi ve iç pazar üretiminde maliyetlere direk yansıması dolayısıyla çok büyük iç satış zararları ile karşı karşıya kalmıştır. Ülkemizdeki tüm sanayicilerde bu yıl özellikle faiz ve kurlardaki yüksek boyutlu dalgalanmanın baskısını daha fazla hissetmektedir. Bu da sanayiciler açısından finansman yükünün giderek ağırlaştığını göstermekte ve karlılıkların sürdürülebilirliği konusunda endişe yaratmaktadır. Döviz kurlarında yaşanan gelişmelerle Türkiye’nin ekonomik açıdan adeta kaotik bir ortama çekilmek istendiği bir dönemde, bankaların da duyarlı hareket etmesi gerekmektedir. İçinde bulunulan zorlu koşullara ve artan maliyetlere rağmen gerek kauçuk sektörü gerekse diğer sektörler sanayicileri, üretim yapma, yeni yatırımlar gerçekleştirme ve istihdam yaratma arzusunu korumakta olup, Türkiye’nin iyi günlerinde olduğu gibi zor günlerinde de ellerini taşın altına koymaktan onur duymakta, bunu da yerli ve milli kaynaklarını kullanarak yapmaya gayret etmektedir. Kauçuk sektörü olarak dış ticaret verilerine göz attığımızda; 2018 yılı başından beri süregelen ihracat artışı Temmuz ayında da devam ederek 2017 yılı Ocak-Temmuz dönemine oranla yüzde 21,42 artarak 1.691 milyon dolar seviyesine ulaşmıştır. İhracatın ithalatı karşılama oranı ise yüzde 84’ten yüzde 94’e yükselmiştir. YILLAR

İTHALAT ($)

2018-7

1.795.503.428

2017-7

1.644.914.041

ARTIŞ (%)

KG

ARTIŞ (%)

670.567.770 (+)9,15

561.664.402

İHRACAT ($)

ARTIŞ (%)

1.690.646.135 (+)19,39

1.392.385.179

KG

ARTIŞ (%)

394.291.026 (+)21,42

346.196.740

(+)13,89

Kauçuk Derneği olarak sektörün tüm gelişmelerini yakında takip ederek, sorunların tespiti ve çözümü yönünde gayret içinde bulunmakta, bu yönde gerek yurtiçi gerekse yurtdışında faaliyetlerimizi sürdürmekteyiz. 24-27 Ekim 2018 tarihleri arasında TÜYAP işbirliği ile “10. Uluslararası Kauçuk Fuarı”nı gerçekleştireceğiz. İstanbul TÜYAP Fuar Merkezi’nde gerçekleşecek olan fuarımıza tüm dünya kauçuk sektörü mensuplarını, ürünlerini pazarlamak ve tüm dünyaya hitap etmek için Türkiye’ye davet ediyoruz. Siz sektörümüz mensuplarını da bu fuarda görmek istiyoruz, üyelerimize de bu fuar için özel fiyat avantajlarından yararlanmaları imkanını sunuyoruz. Kauçuk Derneği olarak üyesi olduğumuz Uluslararası Kauçuk Örgütü “IRCO”nun Malezya’da yapılacak olan IRCO yıllık örgüt toplantısı ve IRC2018 Kauçuk Kongresi Jüri Üyeliği için Derneğimiz davet edilmiş olup, Derneğimizden bir üyemiz gerek toplantılarda Derneğimizi ve ülkemizi temsil etmek, gerekse kongrede jüri üyeliği yapmak üzere görevlendirilmiştir. Değerli sanayici ve değerli iş insanlarımız, ülkemizin içinden geçtiği bu darboğazın en kısa sürede atlatılması yönünde biz sanayiciler ve iş insanlarına büyük görevler düşmektedir. Bu süreçte de en önemli gücümüz katma değeri yüksek, teknolojik ürünlerin üretimi ve ihracı olacaktır. Tüm sanayicimize bu yönde önlem almaları ve ülkemiz kalkınmasına itici güç olmaları yönünde sesleniyorum. Hepinize sağlıklı ve başarılı çalışmalar diliyor, ülkemizin içinden geçtiği bu dar boğazdan kısa sürede çıkarak güneşli, aydın ve huzurlu günlere ulaşmasını temenni ediyorum. Saygılarımla,

38



PLASFEDDERGİ

PlaSTK

PANO

Dow Performance Silicones yeni silikon bazlı masterbatch tanıtımını yaptı Şekib Avdagiç Yönetim Kurulu Başkanı Kompozit Sanayicileri Derneği

DowDuPont Specialties Products’ın bağlı iş birimi olan Dow Performance Silicones, İspanya’da yapılan Uygulamalı Pazar Bilgisi (AMI) Tarımsal Film Konferansı’nda yeni bir silikon bazlı masterbatch tanıtımını

Değerli Dostlar;

yaptı. DowDuPont’tan yapılan açıklama-

Derneğimiz; üyelik geliştirme çalışmaları çerçevesinde geçtiğimiz dönemde derneğimize üye olan İstanbul Arel Üniversitesi Polimer Teknolojiler ve Kompozit Uygulama ve Araştırma Merkezi (ArelPOTKAM) derneğimizin daha da güçlenmesini sağlamıştır.

da, yeni ürün olan ultra yüksek molekül

Sektörümüzün en önemli organizasyonu olan JEC World Paris Fuarı’ na 2019 yılında da İstanbul Ticaret Odası (İTO) ile oluşturduğumuz işbirliği içerisinde Türkiye Milli İştirak Organizasyonu çerçevesinde katılacağız. Bu amaçla JEC World 2019 Organizasyonunun ön kayıtlarına başlamış bulunmaktayız. Türk kompozitinin marka olma yolunda ilerleyişine JEC World Paris Fuarlarındaki örgütlü katılımlarımızın önemli katkılarının olacağına inanmaktayız.

(LDPE / LLDPE) tarım filminin işlenmesi-

ağırlıklı silikon çözeltisinin, sürtünme katsayısını (COF) azaltarak düşük yoğunluklu ve doğrusal düşük yoğunluklu polietilen ni kolaylaştırdığı belirtildi. Ayrıca yırtılma mukavemeti ve gerilme uzaması gibi mekanik özellikleri de koruduğu vurgulandı.

4. Türk ve Bölgesel Kompozit Sanayi, Teknoloji ve Uygulamaları etkinliğini yani TURK KOMPOZIT 2019 Kompozit Zirvesini 10 – 12 Ekim 2019 İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre Sergi Sarayı’ nda gerçekleştirme doğrultusundaki çalışmalarımız hızla devam etmektedir. Bu fuarda Türk Kompozitçileri birlikte yer alarak Türk Kompozitinin yeteneklerini, gücünü ve potansiyelini ziyaretçilerine sergileme fırsatı bulacaklardır. Bu tarihleri ajandanıza şimdiden not etmenizi tavsiye ederim. İstanbul Sanayi Odası (İSO) tarafından hazırlanan 2017 yılı İSO sıralamasında, üyelerimizden; Türk Havacılık ve Uzay Sanayi A.Ş. (TUSAŞ), Kordsa Teknik Tekstil A.Ş., DYO Sanayi Boyaları SAN. ve TİC. A.Ş, Esen Plastik SAN. ve TİC. A.Ş. ile Superlit Boru Sanayi A.Ş.’ nin ilk 500’ e Poliya Poliester SAN. ve TİC. LTD. ŞTİ., Subor Boru SAN. VE TİC. A.Ş., Boytek Reçine Boya ve Kimya A.Ş., Eurotec Mühendislik Plastikleri SAN. ve TİC. A.Ş., Cam Elyaf Sanayi A.Ş., Peker Yüzey Tasarımları SAN. ve TİC. A.Ş., Polin Su Parkları ve Havuz Şirketleri A.Ş. ile Turkuaz Polyester Reçine Kimya SAN. TİC. LTD. ŞTİ. ’ nin ikinci 500’e girmesi sektörümüz ve derneğimiz için gurur vesilesi olmuştur. Üyelerimizi göstermiş oldukları üstün başarı ve sektörümüze yapmış oldukları değerli katkıları nedeni ile kutlar ve başarılarının artarak devam etmesini dileriz. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından hazırlanan 2017 yılı Türkiye’nin ilk bin ihracatçı firması listesinde yer alan üyelerimiz Türk Havacılık ve Uzay Sanayi A.Ş. (TUSAŞ), Kordsa Teknik Tekstil A.Ş., Polin Dış Ticaret A.Ş., Superlit Boru Sanayi A.Ş., Fibrosan Cam Takviyeli Polyester SAN. ve TİC. A.Ş. ve Belenco Dış Ticaret A.Ş.‘ yi göstermiş oldukları üstün başarı ve sektörümüze yapmış oldukları değerli katkıları nedeniyle kutlar başarılarının devamını dileriz. 2005 yılında kurulduğu tarihten bu yana her ay Yönetim Kurulu Toplantısı yapan derneğimiz Haziran 2018 ayı Yönetim Kurulu Toplantısı ile 150. Yönetim Kurulu Toplantısını gerçekleştirerek 13. Yaşını tamamlamanın gururunu yaşamıştır. Derneğimizin daha nice 150’li toplantılar gerçekleştirmesini diliyorum.

Yapılan tanıtımda, test verisi ve uygulama sonuçları gösterildi. Yeni ürünün tarımsal amaçlı olarak çeşitli film üretiminde, ayrıca form, doldurma ve mühürleme (FFS) işlemini kullanarak gıda ve gıda dışı ambalajlarda da kullanılabildiği kaydedildi. Ürünün Ekim ayı ikinci yarasından itibaren satışa sunulacağı açıklandı.

Önümüzdeki günlerin Türk Kompozit ve Plastik sektörlerine bol kazançlı ve bereketli işler getirmesini dilerim.

Dow Performance Silicones, iş, ticari inşa-

Saygılarımla.

malları, silikon elastomerler ve basınca

at ve yüksek performanslı bina, tüketim duyarlı endüstrilerde çözümler sunuyor.

40


PANO

PLASFEDDERGİ

Ser Rezistans, TÜBİTAK projelerinde yer almayı hedefliyor ma, ilaç, kimya gibi çok sayıda sektörde faaliyet gösteren imalatçıların ihtiyaç Elektrikli ısıtma ve ısı kontrol sistemleri

duyduğu çözümleri ürettiğini hatırlatan

alanında faaliyet yürüten Ser Rezistans,

Evrenkaya, 50 kişiye ulaşan istihdam-

plastik yanında otomotiv ve havacılık sek-

la imalatlarını sürdürdüklerini kaydetti.

törlerinde de büyümesini sürdürmeyi he-

Romanya’da

defliyor. Ser Rezistans Satış Koordinatörü

hatırlatan Evrenkaya, “Kısa, orta ve uzun

Burak Evrenkaya yaptığı açıklamada, bu

dönemli hedefler belirledik. Büyüme ve

yıl içinde Havacılık ve Uzay Sektörü kali-

ihracatı artırma yönünde çalışıyoruz” diye

te standartları içinde bulunan otomotiv

konuştu. Evrenkaya TÜBİTAK projeleri

sektörüne yönelik ISO standardına uyum

üstlenmeyi de planladıklarını açıkladı.

için çalışmalarını sürdürdüklerini açıkladı. Evrenkaya, bu standardı alınca otomotiv sektöründe onaylı tedarikçilerden biri olacaklarını kaydetti.

yatırımları

bulunduğunu

Burak Evrenkaya, şirket olarak sosyal sorumluluk projelerine de destek verdiklerini hatırlatarak, eğitim ve diğer alanlarda faaliyet gösteren sivil toplum örgütleri ile

Ser Rezistansın, halen plastik, otomotiv,

birlikte çalıştıklarını, PAGDER’in Yuvaya

cam, metal, ahşap ve mobilya, ambalaj,

Dönüşen Plastikler projesi destekçilerin-

gıda, elektronik, tekstil, boya ve kapla-

den olduklarını bildirdi.

PAGDER ile Brightworks Academy iş birliği olanaklarını görüştü

Vatan Plastik Bilecik yatırımının ikinci etabına başladı

PAGDER ile Brightworks Engineering bünyesindesi Brigghtworks Academy eğitim alanında iş birliği imkanlarına yönelik bir görüşme yapıldı. Toplantıda çalışmaları hakkında bilgi veren Brigghtworks Academy İş Geliştirme Müdürü Mahir Ziyrek işgücü gelişim, sertifikasyon, standart eğitim, Moldflow eğitimleri olmak üzere 4 ana başlıkta eğitim faaliyeti sürdürüldüğü vurgulayarak PAGDER’in MYK onaylı sertifikalandırma yetkisi nedeniyle işbirliği imkanlarının geniş bir çerçeveye ulaşabileceğini kaydetti. Toplantıda Brightworks Plastik AkademiPAGDER işbirliği imkanlarının analizinin yapılabilmesi amacıyla iş planı yapıldı ve eğitimlere gözlemci gönderilmesi, Brightworks eğitim faaliyet detaylarının anlatılması, ortak eğitim paketi imkanlarının araştırılmasına karar verildi.

Plastik sektöründe Türkiye’nin ilk imalatçılarından biri olan Vatan Plastik, beşinci fabrikasının 40 dönümden oluşan ikinci etabının temelini attı. Bilecik Osmaneli Organize Sanayi Bölgesindeki yatırım için yapılan ve yatırım tutarı 12 milyon dolar olarak açıklanan fabrikanın temel atma töreninde konuşan Vatan Plastik Yönetim Kurulu Başkanı Behruz Vatandost, “Yatırımlarımızın devamı gelecek. Sanayicilerimiz yatırımdan korkmasın. Sanayide yatırım bitmez. Yatırımlar devam edecek. Ülkenin ekonomisi güçlensin diye yatırım yapıyoruz. Her zaman yatırım yapmak lazım. Su gelirken baraj kuramazsın. Barajı kurarsın su gelir. Ben 60 yıldır Tahtekale’den bu güne kadar hep teknolojiyi takip ettim. Türkiye’de bir sıkıntı yok. Çünkü biz 64 ülkeye ihracat yapıyoruz. Bizim ihracatımız yüzde 60. Hatta bu sene ihracatımız yüzde 40 arttı. Devam da edecek. Bana burada 500 bin dönüm verseler yine yatırım yaparım, iş yaparım. Korkulacak bir durum yok.” dedi.

41

Bilecik Valisi Tahir Büyükakın da konuşmasında, “Ben ekonomi doçentiyim. Finansal

ve ekonomi krizleriyle ilgili özel çalışmalar yaptım. Bakın bu krizin rasyonel ekonomik temeli yok. Dövizdeki bu artışın hiç bir rasyonel temeli yok. Bugün bir sürü insanın belirsizlikten bahsettiği, ümitsiz konuşmalar yaptığı, kötü senaryolar yazdığı bir dönemde arkamızda bir temel atılacak. Gerçek bu. Öbürü sadece spekülatif. Döviz kurunun buraya gelmesinin reel ekonomi ile bir ilgisi yok. Tamamen spekülatif.” diye konuştu.


PLASFEDDERGİ

PlaSTK

Selçuk Gülsün Yönetim Kurulu Başkanı Plastik Sanayicileri Derneği

Öncelikle tüm PLASFEDDERGİ takipçilerini saygıyla selamlıyorum. 2016 yılında işaretleri gelmeye başlayan ABD kaynaklı parasal genişlemenin daralacağı yönündeki emareleri büyüyen ekonomimiz içinde, riskleri de hepimiz biraz ıskalayarak maalesef bugünlere geldik. Belki biraz da mesleki eğitimimden sebep her zaman geçmişin muhasebesinin yapılmasının geleceği yönetmede başarı anahtarlarından biri olduğuna inandım. Esasen son 20 yılını sektörün içinde yaşayan biri olarak gerek 2001, gerek 2008 gerekse 2011 krizleri ile 2018’e geldik. Bakıldığında herkesin dilinde yer bulan 7-8 yılda bir bu ülke krizlerle yüzleşir istatistiki verisini de yalancı çıkarmıyor. Her krizin kök nedenleri farklı olmakla beraber ülkemize olan etkileri maalesef çok büyük yaralar açmak kaydıyla benzer sonuçlar yaratıyor. Son altı ayda hızla değer yitiren TL ile birlikte aslında öncesinde görülen işaretler belirgin şekilde gün yüzüne çıktı. Ortalık karıştığında maalesef konuşan çok, müdahale eden az oluyor. Bu durumda esasen her birimiz kendi gerçeklerimizle yüzleşmek durumunda kalıyoruz. Plastik sektörünün hammadde yönünden bu derece dışa bağımlı olması özellikle kur artışı ve erişimin çok güçleştiği finansal kaynaklar nedeniyle en çok etkilenecek ve yara alacak sektörlerden biri olduğunu düşünüyorum. Bu sefer yaşanan krizin altında geciken ekonomik önlemlerin çok büyük etkisi olmasının yanı sıra dünya siyasetinin ve yeni düzenin de etkisini yadsıyamayız. Bu kriz gelişmekte olan ülkelerin ihtiyaç duyduğu sıcak paranın maalesef yönünü değiştirip ait olduğu yere yönelmesinin neticesi başta ülkemiz olmak üzere etkilenen ülkelerin temel problemi dış ticaret açığı, kamu maliyesinde ki bozulma ve de yatırımların yani sermaye girişinin durma noktasına gelişidir. Benim bunlarla alakalı değerlendirmem oldukça basit. Daha kaliteli, daha nitelikli ve fark yaratan şekilde üretmez ve üreteni yani reel sektörü gereken şekilde desteklemezsek, hane halkının tasarrufunu tüketime ve betona yönlendirirsek eldeki kıt kaynakları da etkin kullanmamış oluruz ve de sonucunda dalgalar sertleştiğinde onunla beraber savruluruz. Ticaret savaşlarının altında yatan temel sebep de bu değil mi? Gelişmiş ülkeler reel sektörlerini koruma çabasına girmiştir. O takdirde bizim de bu durumların önünde buna hazırlanıyor olmamız gerekirdi. Maalesef ülke olarak uluslararası sermayeye erişiminin bu derece azalması nedeniyle çok sert önlemler almak zorunda kalıyoruz ve kalacağız. Ben bu yazıyı hazırlarken DAB (Döviz Alım Belgesi) tekrar hayatımızın içerisine girdi. Sermaye bu derece globalleşirken bu tarz uygulamaların ülkemize kısa vadede yaratacağı katkıdan çok uzun vadede potansiyel kaygıları yatırımcıya doğuracağını düşünenlerdenim. Günümüz dünyasında entegrasyonu tamamlamak üzere olan bir ülke konumundan tekrar bu ve benzeri duvarları ticaretin içine ören ülke konumuna geçmek global sermayenin ülkemize yönelişinde kaygılara neden olacaktır. Eskilerin dediği gibi bardak kırıldığında asla eskisi gibi olmayacaktır. Bu durumdan kısa-orta vadede çıktığımızda fatura az ya da çok her birimize kesilmiş olacak. Kendi adıma sorduğum soru şu; krizi yaşayan ile krize karşı duranın yaptığı şeyler arasında temel farklar ne? Bu cevaplar bir sonraki benzer bir durumda daha dik durmamızı sağlayacak temel cevaplar olacaktır. Bulgaristan, Romanya, Polonya gibi ülkeler ile olan farkımız neydi ki bugün paramızın değeri son altı ayda bu ülkeler ile dahi yüzde 50’ler nispetinde aleyhimize gelişen şekilde değişti? Yukarıda da belirttiğim gibi bu ve benzeri cevapları bulup muhasebesini yapalım ki bir daha ki sefer daha güçlü olalım ve de daha az yara alalım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

42



PLASFEDDERGİ

GÜNDEM

Yeni nesil sanayi için yeni nesil Organize Sanayi Bölgeleri faaliyete geçti

Plastik sektörü OSB yatırımlarıyla büyüyor

Organize Sanayi Bölgeleri Türkiye’nin kalkınma araçlarından biri olarak görüldü. Öyle ki Türkiye bu kapsamda en fazla yatırım yapan ülkelerin başında geliyor. Ülke çapında halen 244’ü faal 310 OSB kurulmuş durumda. İlk örneği Bursa OSB’nin 1961’de kurulmasıyla başlayan süreçte Türkiye’deki OSB’ler de Dünyadaki evrimine uygun biçimde, genel sanayi bölgeleri zaman içinde serbest bölgelere, teknoparklara, ihtisaslaşmış organize sanayi bölgelerine dönüştü. Plastik sektörü açısından ise Türkiye plastik sanayicileri öncü bir rol oynamaya başladı. Sektör özel sektör eliyle kurulan ve işletilen organize sanayi bölgelerini hayata geçirme konusunda diğer sektörlere kıyasla daha aktif görünüyor. Türkiye’de daha önce de örnekleri bulunan özel sektör tarafından kurulan organize sanayi bölgelerine yeni örnekler plastik sanayicileri tarafından ortaya konuldu.

44


GÜNDEM

45

PL SFE PLA SFEDD DER ERGİ G


PLASFEDDERGİ

GÜNDEM

tere büyük buhrandan etkilenen endüstrisini desteklemek, göçün önüne geçmek için 1936 yılında devlet “Özel Gelişme Alanları ve İlerleme Yasası” nı çıkardı. Bu yasayla 1936–1938 yılları arasında İskoçya’ da ve Galler’ de altı adet sanayi bölgesi kuruldu. İkinci dünya savaşından sonra ise hükümetlerin eliyle, kalkınma, sanayinin geniş alana yayılarak gelir adaletsizliğini azaltma, maliyet düşürerek verimliliği artırma vb. gerekçelerle organize sanayi bölgeleri kurulması hızlandı. OSB’ler ekonomik bir amaca bağlı araçlar olarak görülmeye başlandı.

“İşimize eski bir binanın bodrumunda 80 metrekarelik imalathaneyle başladık…” Plastik sektörünün duayenleri ile yapılan sohbetler genellikle benzer cümlelerle başlıyor. Plastik sektörü o günlerden bu yana çok yol katetti ama yıllar içinde imalathanelerin metrekaresi büyüse de uygun bir üretim alanı sorunu kendisini her zaman gösterdi. Geçmişte şehir dışında ya da göreli olarak sanayi yoğun alanlarda kurulmuş imalathaneler şehir içinde kaldı. Küçük sanayi siteleri ya da sanayi sitelerinde kurulmuş imalathaneler yetmemeye başladı.

lat sanayii kollarından birini oluşturuyor. Öyle ki, her geçen gün yeni ortaya çıkan yeni plastik malzemeler, hemen her sektör için yeni ürünlerin yapılmasını sağlıyor. Plastik sektörü aynı zamanda sağladığı büyük avantajla geleceğin malzemelerini ortaya koyan polimer teknolojilerinin de ana motive edicisi durumunda. İmalat sanayiinin bütün kolları gibi plastik sektörü de bugünlerde ekonomik dalgalanmadan dolayı orta ve uzun vadeli gelişimine odaklanamasa da, sektörün özelliklerinden dolayı gelişmeye açık bir endüstri kolu durumunda.

Göreli olarak büyümesini sağlayan bazı firmalar genel organize sanayi bölgeleri içinde faaliyetlerini sürdürdüler ama çoğunluğu KOBİ niteliğindeki sektör firmaları sorun yaşamayı sürdürdü. Dikkat çekici biçimde son dönemde plastik sektör mensuplarının ihtisaslaşmış organize sanayi bölgelerine yönelmesi gözlendi. Türkiye’nin biraz geç de olsa kümelenme, ihtisaslaşma, rekabet öncesi işbirliği modelleri ile sinerji oluşturma kültürünün yaygınlaşması; sektör imalatçıları ve sektöre yönelik faaliyet gösteren diğer iş kollarının işletme yeri sorununun derinleşmesi bu sürecin ortaya çıkmasını sağladı.

-Organize Sanayi Bölgeleri: Kendiliğinden başladı, bütün dünyada büyüme aracı olarak kullanılıyor

Elbette en önemli unsurlardan biri, sektörün iyi yönetilen ve akılcı planlanmış ihtisas organize sanayi bölgeleri yatırımlarını geliştirmesi oldu. Böylece plastik sektörü diğer sektörlere de örnek olabilecek bir OSB yatırım sürecini ortaya koydu. Plastik sektörü Türkiye’nin en önemli ima-

Dünyanın ilk organize sanayi bölgesi (İng: Industrial Park, Industrial Estate, Trading Estate) İngiltere’de 1896 yılında ilan edilip 1899 yılında faaliyete başlayan İngiltere Menchaster’deki “Trafford Park” olarak kabul ediliyor. Bunun öncesinde ABD’de 1885 yılındaki tekstil kümelenmesine istinaden fikir olarak sanayi bölgelerinin fayda sağlayacağına yönelik bir rapor yazıldı. Ekonomik araç olarak kullanılmayan bu girişim döneminin çeşitli örnekleri görüldü. ABD’nin Chicago kentindeki 1905 tarihli Central Manufacturing ve 1909 tarihli Clearing sanayi bölgeleri bunun örnekleri arasında. Organize sanayi bölgesinin araç olarak kullanılmasına yönelik yaklaşım ise birinci dünya savaşından sonra ortaya çıktı. İngil-

46

-Türkiye planlı sanayileşme ile OSB’lere önem verdi Türkiye’nin kuruluşundan itibaren “sanayileşme” ana hedeflerden biri olarak ortaya çıktı. Cumhuriyetin ilk yıllarında kamu eliyle büyük ölçekli fabrikalar kuruldu. Şeker, tekstil, demir-çelik, enerji alanlarında faaliyet gösteren bu fabrikalar genellikle içinde sinema, tiyatro ve dans salonları, dershaneler, hatta laboratuarlar bulunan kampuslar olarak inşa edildi. Bu dönemde bütün Türkiye’de özel sektör girişimleri genellikle küçük sanayi işletmelerinden oluşuyordu ve yerleşim yerlerinin çevrelerinde genellikle birbirine yakın çeşitli binalar içinde faaliyet gösteriyordu. 1960’lı yıllara gelindiğinde ise göreli olarak sanayici sayılabilecek özel sektör görülmeye başladı. Bu yılar aynı zamanda planlı kalkınma döneminin de başlangıcı oldu. Küçük sanayi siteleri ve ilk örneği Bursa’da 1961’de faaliyete başlayan “sanayi bölgesi” başta kalkınma ve sanayileşme olmak üzere çeşitli amaçlara bağlı olarak kavramlaştı. 1982 yılına kadar çeşitli illerde Organize Sanayi Bölgeleri kurulsa da herhangi bir kanuna tabi olmadan oluşturuldu. 1982 yılında yayımlanan Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Fonlar Yönetmeliği ile OSB ve küçük sanayi sitesi kurulması için fon tahsis edildi, dolayısıyla OSB kuruluşları da ilk “usul düzenlemesine” tabi hale geldi. Devam eden süreçte OSB’ler kuruldukları belediye, bakanlık ya da idarenin yönetiminde tüzel kişilik olmadan sadece arazi-şehir yönetimi yapısı olarak faaliyet gösterdi. Hukuki boşlukların ortaya çıkmasıyla da nihayet 2000 tarihinde 4562



PLASFEDDERGİ

GÜNDEM

sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu çıkarıldı ve Organize Sanayi Bölgeleri “tüzel kişilik” olarak faaliyetlerini yürütmeye başladı.

-Türkiye’nin OSB “yaklaşımı”… Türkiye’nin 1961’de başlayan OSB macerasında sanayileşme ve özel sektörün yatırım yapması amacı ön plana çıktı. TBMM’de 2000’de kabul edilen 4562 sayılı kanunda ise Kanunun ana amacı, OSB’lere tüzel kişilik kazandırılarak mevcut hukuki-idari sorunları ortadan kaldırmak yazıldı. Buna karşılık, Tasarının görüşülmesi sırasında Türkiye’nin OSB yatırımlarıyla

amaçları, Türkiye’de gerek sanayileşme, gerek teknolojik gelişimin tesisi yönünde organize sanayi bölgeleriyle ilgili bir boşluğun, birçok ilgili kurum ve kuruluşun da katılımcılığıyla doldurulması, Türk sanayiinin gelişmesi ve müteşebbisinin önünün açılması, çarpık kentleşmenin önüne geçilmesi, devam eden OSB yatırımlarının hızlandırılması, tarım alanlarının korunması, düzenli-planlı sanayileşme, sanayicilerin özendirilmesi amaçları sıralandı. Bu yasa aynı zamanda girişimcilerin özel organize sanayi bölgesi kurmasına da izin veriyordu.

-OSB’ler evrimleşiyor Türkiye’de halen, Karma OSB, İhtisas OSB, Özel OSB, Tarıma Dayalı OSB ve Islah OSB olmak üzere 5 tür organize sanayi bölgesi bulunuyor. Buna karşılık, her ne kadar OSB mevzuatı içinde olmasa da bütün dünyada olduğu gibi, sanayi bölgesi kavramı da evrimleşti ve Türkiye de buna uyum sağladı. Bugün, teknopark ve teknokentler, serbest bölgeler, tek bir ürün ya da hizmete yönelik kümelenme amacını taşıyan endüstri bölgeleri şeklinde örgütlenmiş sanayi bölgeleri de bulunuyor.

PAGDER&ASLAN Plastik İhtisas OSB Yönetim Kurulu Başkanı Fidan Aslan Eroğlu:

“Genişleme planı çerçevesinde yeni satışlara başladık” Türkiye’nin ilk özel ihtisas organize sanayi bölgeleri girişiminden biri olan PAGDER&ASLAN Plastik İhtisas OSB (PAOSB) üretim için gün sayıyor. PAOSB Yönetim Kurulu Başkanı Fidan Aslan Eroğlu, genişleme planları ve PAOSB’un avantajlarını PLASFEDDERGİ’ye anlattı.

PAOSB hakkında kısa bir bilgi verebilir misiniz? İstanbul’da şehir içine sıkışıp kalmış plastik sanayine avantajlı bir lokasyonda, modern bir üretim alanı sağlamak üzere hayata geçirdiğimiz PAGDER&ASLAN Plastik İhtisas Organize Sanayi Bölgesi, Kırklareli’nin Vize İlçesinde kuruluyor. Plastik Sanayicileri Derneği (PAGDER) ve Asrey İnşaat girişimi olan PAGDER&ASLAN Plastik İhtisas OSB (PAOSB), özel sektör ve STK işbirliğinin ilk örneği olarak da özel bir konumda yer alıyor. Sanayicilerden oluşan Yönetim Kurulumuz ile sektörün ihtiyaçları ve beklentilerine en iyi imkanlarla cevap verecek örnek bir OSB modeli ortaya koyduk. Plastik sanayinin büyüme hızı ve gelecek potansiyeli göz önüne alındığında PAGDER&ASLAN Plastik İhtisas OSB, çok önemli bir boşluğu dolduruyor. İstanbul ve civarındaki sanayicileri bir araya getirecek en doğru ve avantajlı konumda olduğumuzu rahatlıkla söyleyebiliriz. Ayrıca aynı sektöre ait birbirleriyle ilişkili tesislerin bir arada olmasının getireceği kolaylıklar ve yaratılacak sinerji firmalarımızın kârlılığını ve rekabet güçlerini de artıracak.

PAOSB’de üretim yapmak plastik sanayicilerine ne gibi faydalar sağlamaktadır? İstanbul ve Avrupa’ya çok yakın bir konumda bulunuyoruz. Otoyola, demiryoluna, limana ve havalimanına yakınız. Bu da OSB’mize ilgiyi artırıyor. Sadece lokasyon olarak üstünlük sağlamıyoruz, yatırımcılarımız çok özel avantajlardan yararlanabiliyor. Direkt iletim hattına bağlanmak suretiyle yüzde 30 daha ucuz enerji, yüzde 45 yatırım teşvikinden yararlanma imkanı ve sanayinin ihtiyacına göre tasarlanan modern altyapı imkanları sunuyoruz. Projesi üzerinde titizlikle çalıştığımız altyapı inşaatımız 2018 yılı son çeyreğinde tamamen bitmiş ve üst yapı inşaatlarına hazır hale gelmiş olacak. Plastik sanayine yönelik yatırımlar sadece 6. Bölge illerinde yapılmaları koşuluyla yatırım teşviklerinden yararlanabiliyorken İhtisas Organize Sanayi Bölgesi olmamız dolayısıyla 3. Bölge teşviklerinden yararlanma imkanına sahipler. Bu sanayicimizin Kurumlar Vergisi indirimi desteği ve Sigorta Primi işveren hissesi desteği sayesinde yapacağı yatırımın yüzde 45’ini geri alması anlamına geliyor. Ek olarak Organize Sanayi Bölgesi’nde yer almaları dolayısıyla; Gümrük Vergisi, KDV istisnası, emlak vergisi, bina inşaat harcı ve yapı kullanma izni harcından muaf olacaklar. Ayrıca ekstra ÇED raporu, arıtma maliyeti ve atık su bedeli de olmayacak. Bir diğer vurgulamamız gereken konu ise Üretim Reformunu düzenleyen 7033 sayılı kanun kapsamında İstanbul’da yerleşim alanları içine sıkışıp kalmış sanayi işletmelerinin planlı sanayi alanlarına taşınmasına katkı sağlamak için düzenlenen yüzde 3 faizle kredi desteğinden de faydalanacaklar. Dolayısıyla hem İstanbul ve Avrupa’ya çok yakın bir noktadaki Kırklareli Vize’de geleceği olan değerli bir yatırım yapmış hem de Bölgesel desteklerden yararlanmış olacaklar. İhtisas OSB olmanın bir diğer artısı da aynı sektöre ait birbirleriyle ilişkili tesislerin bir arada olmasının getireceği kolaylıklar ve yaratılacak sinerji olacak.

Bölgenizde sunduğunuz öncelikli avantajlar nelerdir? İstanbul’a ve Avrupa’ya yakınlığımız, istihdam sorunu olmayan bir bölgede yer almamız, ihtisas OSB olmanın getirdiği yatırım teşvikleri yanında PAOSB’nin çok önemli bir farkı bölge OSB’lere ve İstanbul’a kıyasla yüzde 30 daha ucuz enerji imkanı sunacak 48


GÜNDEM

-OSB’lerin öngörülen yararları Organize Sanayi Bölgelerinin çok sayıda firma ile bir arada olmaktan kaynaklı avantajları yanında, kamu çeşitli özendirici teşviklerle de bu bölgelerde yatırım yapmayı destekliyor. OSB’lerde yatırım yapmanın avantajları şöyle sıralanıyor: • OSB’lerin işletmesi kullanıcıları ve/veya kurucuları tarafından yapılır. Bağımsız bir tüzel kişiliği olduğu için kurulu olduğu yerlerdeki mülki ya da yerel yönetimlerle ilişki ihtiyacı en az düzeydedir. Sorunların çözümü daha hızlı gerçekleşir.

• Çok sayıda imalatçının yerleşik olması nedeniyle, ürün-malzeme tedarikçileri, lojistik imkanlar, bakım-onarım, idari ihtiyaçlar (catering, kırtasiye vb) gibi ürün ve hizmetleri veren firmalar da OSB’lerde veya yakınlarında faaliyet gösterir. Çoğu OSB’de bankalar şubelerini bulundurur. Hatta kamu kurumları vergi ve diğer ödentiler, harçlar için bölgelerde veya yakınlarında hizmet birimleri oluşturur. • OSB yatırımları genellikle havayolu, karayolu, demiryolu ve denizyollarına erişimi kolaylaştıracak yerlerde yapılır.

PLASFEDDERGİ

lata uygun şekilde tasarlanır ve inşa edilir. • Göreli olarak daha güvenli merkezlerdir. Yangın ve doğal afetlere karşı daha korunaklıdır. • Türkiye teşvik sisteminde, yatırım teşvikleri OSB’lerdeki yatırımlar için bulundukları bölge teşviklerine göre daha uzun süre ve daha yüksek seviyede verilir. • Bazı bölgelerdeki kamu OSB’lerinde ücretsiz ya da uzun süreli düşük bedelli arsa tahsisi yapılabilir. • Arazi alımlarında, tesis inşasının tamam-

• Su, enerji, atık vb. genel altyapıları ima-

olması. Uzun süren uğraşlarımız sonucunda Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından verilen OSB Dağıtım Lisansını almış durumdayız. Plastik sektörü enerji yoğun bir sektör… Dolayısıyla daha ucuz enerji sanayicimiz açısından daha uygun maliyetlerle üretim yapmak, verimliliğini ve kârlılığını artırmak anlamına geliyor. PAGDER&ASLAN olarak diğer OSB’lerden önemli bir farkımız ise özel OSB statüsünden dolayı katılımcılarımızın iki yıl içinde faaliyete geçme zorunluluğu yok. Biz OSB Yönetimi olarak tüm altyapı imkanlarını yatırımcılarımıza sunuyoruz. Sanayicilerimiz herhangi bir zorunlu süre olmaksızın kendi istedikleri zamanda fabrika yatırımlarına başlayabilecekler. Sanayicinin yeni bir fabrika yatırımı kararı verirken en çok endişelendiği konuların başında istihdam geliyor… PAOSB; Kırklareli’nde Vize, Ahmetbey ve Pınarhisar’ı içine alan bir bölgede konumlanıyor. Bu bölgedeki 60 bin kişilik nüfus, sanayicinin işgücü gereksinimi için yeterli potansiyele sahip. PAGDER&ASLAN OSB olarak ilk günden itibaren önem verdiğimiz bir diğer nokta ise sadece bir üretim havzası değil aynı zamanda yeni bir yaşam alanı da yaratmak. Örnek bir OSB modeli ortaya koyduk demiştik. Sosyal yaşam alanları ile de ülkemize örnek olacak bir OSB’yi hayata geçiriyoruz. Otelden bankaya, postaneden eczaneye, marketten kafe/restorana, noterden camiye, tenis kortundan basketbol ve voleybol sahalarına, piknik alanına kadar her türlü ihtiyaca yönelik sosyal tesis, OSB’miz içerisinde yer alacak. Sosyal alanlardan Bölge halkının da faydalanmasını istiyoruz. Ayrıca nitelikli eleman ihtiyacına yönelik olarak bir de Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesine ev sahipliği yapacağız. PAOSB ile bir yandan plastik sanayicilerimize önemli avantajlar sunarken diğer yandan Vize ve çevresinin ekonomik ve sosyokültürel açıdan gelişimine, istihdama katkı sağlamayı amaçlıyoruz.

Mevcut yer satışı ve firmaların üretim durumu nedir? PAOSB’nin 650 bin metrekarelik alandaki ilk etabında plastik sektöründen 69 katılımcımız yer aldı ve tüm katılımcılarımıza tapularını teslim etmiş durumdayız. Hemen tapu teslimi de bir diğer önemli farkımız. Altyapı inşaatımızın bitmesiyle birlikte OSB’miz 2018 yılı son çeyreğinden itibaren sanayicilerimizin fabrika yatırımları için hazır olmuş olacak.

Genişleme planınız var mı? PAOSB’de 2 milyon metrekareye kadar genişleme alanımız bulunuyor. Sektörden gelen yoğun talebi değerlendirerek PAGDER&ASLAN OSB’nin ikinci etabını da yine plastik sektörüne açtık. Sektör firmalarımızı avantajlı fiyatlarla satışa sunduğumuz ikinci etapta yerlerini almaya davet ediyoruz. Aynı zamanda büyüme alanlarımızla birlikte plastik sektörünün yanı sıra mobilyadan tekstile, makinadan elektrik-elektroniğe, kauçuktan züccaciye ve ambalaja kadar imalat sanayinin tümünü kucaklama potansiyeline sahibiz. Hedefimiz önümüzdeki 5 yıl içinde ise parsellerinin çoğunluğunda fabrikaların üretime geçtiği, başta bölge halkı olmak üzere binlerce kişiye istihdam sağlayan, yatırımcıların istihdam sorununa çözüm getiren ve ekonomiye değer yaratan bir OSB olmak. Genişleme ve büyüme alanlarımızla birlikte 20 bin kişiye istihdam sağlamayı hedefliyoruz.

49


PLASFEDDERGİ

GÜNDEM

lanmasından itibaren geçerli olmak üzere beş yıl boyunca ve inşaat aşamasında çeşitli, harç, ödenti ve vergilerde muafiyet sağlanır. • Düşük su, doğal gaz ve iletişim giderlerine ulaşmak mümkündür.

-Türkiye OSB varlığı: 310 OSB var, 244’ü faal Türkiye, OSB yatırımları açısından aslında çok sayıda ülkeden daha istekli görülüyor.

Türkiye’de halen tüzel kişilik olarak kurulmuşlar ancak faaliyete geçmemiş olanlar dahil 310 OSB bulunuyor. Faaliyette bulunanların sayısı ise 2017 başında 244 olarak açıklanmıştı. Faaliyette olan OSB’lerin önemli bir kısmı genişleme için ilave yatırımlara girişmiş durumda. Türkiye’de parselasyonu sağlanmış ancak faal olmayanlar dahil 44 bin 894 parsele ulaşıldı. OSB’lerde oluşan istihdamın 1.7 milyon dolayında olduğu belirtiliyor.

-Yeni nesil OSB

Öteyandan Türkiye, Sanayi 4.0 süreçlerini de dikkate alarak teknoloji yoğun yeni nesil OSB’lerin kurulması yönünde da proje geliştirmeye başladı. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından açıklanan proje kapsamında enerji ve ham maddenin verimli bir şekilde kullanıldığı, atıkların minimize edildiği, işletmeler arası eşgüdümün üst düzeyde olduğu, yerel kamuoyu ile entegrasyonun sağlandığı, ekolojik kalite ve sosyal dengenin kurulduğu bir OSB modeli üzerinde çalışılıyor.

PAOSB’a plastik endüstrisinin ayrılmaz parçası makine ihtisas OSB komşu geliyor Kırklareli’nin Vize ilçesinde kurulu PAOSB’a, sektörün ayrılmaz parçası makine imalatçılarına yönelik bir ihtisas OSB daha geliyor. Makine İmalat Sanayii Dernekleri Federasyonu (MAKFED) Makine İhtisas OSB projesini hayata geçirdi. PAGDER-ASLAN OSB’nin de girişimcileri arasında bulunan PAOSB Yönetim Kurulu Başkanı ve Asrey İnşaat Yönetim Kurulu Üyesi Fidan Aslan Eroğlu, Vize’de özel organize sanayi bölgesi kurulması konusunda öncü bir rol izlendiğini, PAGDER ile birlikte büyük bir yatırımın gerçekleştiğini hatırlattı. Bu deneyimin makine imalatçılarıyla birlikte yeni bir aşamaya geçeğini vurguladı. Makine İhracatçıları Birliği (MAİB) Başkanı Kutlu Karavelioğlu da girişime yönelik yaptığı değerlendirmede, yatırımla Türkiye’nin makine endüstrisinde daha hızlı bir gelişme yakalayacağını vurguladı. MAKFED Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Dalgakıran ise MAKFED Başkanı Adnan Dalgakıran, Makine İhtisas OSB’nin sektörün ihtiyaç duyduğu sinerjiyi yaratarak makine imalat sanayini ileri noktaya taşıyacağını dile getirerek, “Türkiye’nin 2023 yılı için belirlediği 500 milyar dolarlık ihracata 100 milyar dolarlık katkı sağlamayı hedefliyoruz. Bunun için de çok daha fazla üretime, yüksek teknolojiye, Ar-Ge ve inovasyon yatırımlarına ve sektörel kümelenmeye ihtiyacımız var” diye konuştu.

PAKOP (S.S. Plastik Sanayi Toplu İşyeri Yapı Kooperatifi) Başkanı Remzi Kanbur:

“Projede zorluklar aşılıyor” PAKOP (S.S. Plastik Sanayi Toplu İşyeri Yapı Kooperatifi) 1990 yılında sektörde müteşebbis belli sayıda sanayici tarafından kurulmuştur. Amacı, İstanbul’un önce dışında sonraları da yerleşim yerlerinin içinde kalmış olan ve birbirinden dağınık sektör çalışanlarını bir arada toplayıp dayanışmalarını, büyüyüp gelişmelerini temin etmek maksatlı kurulmuştur. Bu amaç doğrultusunda yeni ortakların katılımı ile Trakya’da Çorlu sınırları içinde arsa alımlarına başlanmış ve 63 parçadan oluşan tarla nitelikli arsalar o dönemdeki yönetimin çalışmaları ile 2006 yılında arsa ofisi tarafından toplulaştırılarak bugünkü Avrupa Serbest Bölgesi bitişinde TEM otoyoluna cepheli 2743 dönüm olarak 3 tapu halinde kooperatif üzerine kaydedilmiştir.

2010 yılına kadar çeşitli engeller sonucu kurulması istenen OSB konusunda herhangi bir gelişme olmamıştır. 2009-2010 döneminde göreve gelen yeni yönetim yaptığı çalışmalarla öncelikle mevcut yer ile ilgili kamu yararı kararı çıkarmış devamında da ilgili bakanlıktan tarım dışı kararı çıkartmıştır. Bunların hepsi resmi, yasal belge ve dokümanlara dayalıdır. Ancak tarım dışı raporuna yapılan itiarz sonucu henüz netleşmediğinden amaç doğrultusunda çalışmalar durma noktasına gelmiştir. 2018 yılı Şubat ayında yayınlanan yeni yönetmeliği ve hükümet programında öncelikli yer bulan endüstri bölgeleri planlaması: Hem OSB’ye göre avantajları, hem de çıkabilecek sorunların kolay çözülebilecğei bir yapılaşma olduğundan bu konuda genel kuruldan alınan yetki ile kooperatifin amacının endüstri bölgesi olarak değiştirilmesi konusu öncelik kazanmış olup bu konuda çalışmalar süratle devam etmektedir. Kurulacak endüstri bölgesinde ortak Ar-Ge Merkezi, Eğitim Tesisi, Sosyal Tesisler ve benzeri kuruluşlar yer alacaktır. Mevcut arazilerin yüzde 94’ü 223 ortak tarafından paylaşılmış olup yüzde 6’sı kooperatif bünyesindedir. Proje gerçekleştirildiğinde (ki 1 yıl hedeflenmektedir) ortaklara bir arada olmanın ve ortak çeşitliliğin, yan sanayii, hammadde, lojistik gibi benzer bir çok kuruluşun yer alacak olmasının avantajını sağlamış olacaktır.

50



PLASFEDDERGİ

GÜNDEM

İzmir Menemen Plastik İhtisas Organize Sanayi Bölgesi (İMPİOSB) İhtisas OSB olarak faaliyete geçti ve bölge için çekim merkezlerinden biri oldu. İMPİOSB Yönetim Kurulu Başkanı Salih Esen, PLASFEDDERGİ’ye OSB hakkında bilgiler verdi. İMPİOSB’a ilişkin temel veriler nelerdir? Yer seçimi 2000 yılında yapılan Organize Sanayi Bölgemiz, bugünkü adıyla Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının onayıyla 22.04.2004 tarihinde 219 sicil numarası ile kurulmuş ve çalışmalarına başlamıştır. 855.267 m2’lik bir alanda kurulan ve en küçüğü 2.500 m2 en büyüğü ise 80.000 m2 olan toplamda 500.000 m2 alanda 41 sanayi parselinden oluşan Bölgemizde, 2007 yılında çıkan Kamu Kararına istinaden kamulaştırma çalışmaları başlanmış ve zaman kaybetmemek adına kamulaştırma çalışmaları devam ederken parsel tesviye çalışmaları ve akabinde altyapı inşaat çalışmaları tamamlanmıştır. Bu çalışmaların neticesinde 2015 yılında ilk yapı ruhsatını verilerek Bölgemizde fabrika inşaatları başlamıştır.

-Elbette çeşitli avantajlar sunuluyor. Bunlar hakkında bilgi verir misiniz? Organize Sanayi Bölgemiz Türkiye’nin tek “plastik ihtisas” OSB’si olduğu için aynı sektördeki yatırımcıları bir araya getirmektedir. Burada doğal bir kümelenme oluyor. Aynı sektörden oldukları için ihtiyaçları genellikle ortak. Dolayısıyla sorunların çözümü de kolaylaşıyor. Ayrıca bilindiği üzere plastik yatırımcıları İzmir’de yapacağı yatırımlarda plastik konusu teşvik kapsamında yer almadığı için Bölgesel Teşviklerden yararlanamıyor. Ancak Bölgemizde yatırım yapan plastik yatırımcısı ise OSB’miz plastik üzerine “ihtisas” OSB olduğu için; Yatırıma Katkı Oranı Olarak yüzde20’lik Vergi İndirimi; 3 Yıllık Sigorta Primi İşveren Desteği; KDV İstisnası; Gümrük Vergisi Muafiyeti konularında Teşviklerden yararlanabilmektedir.

-İMPİOSB yatırımcılarına ne gibi avantajlar sunuyor? OSB’miz şehir merkezine en yakın OSB’lerden biri olmakla beraber, başta Petkim olmak üzere hava, deniz taşımacılığına ve raylı sistemlere, sağlık ve eğitim tesisleri ile işgücü yerleşim birimlerine oldukça yakın bir konuma sahip. Bu da sanayiciye rahat bir çalışma ortamı sağlıyor. Katılımcılarımıza elektrik, su, doğalgaz, haberleşme ve özellikle tüm su şebekelerinden bağımsız yangın suyu şebekesiyle altyapı hizmeti veriyoruz. 24 saat devriyeli güvenlik sistemimiz mevcut. Ayrıca tüm Bölge sınırlarında ve Bölge içi kritik noktalarda CCTV sistemini faaliyete geçirdik. Bunların yanı sıra, yapı ruhsatına esas teşkil eden zemin etütleri katılımcılarımıza ekstra maliyet getirmeden Bölgemizce yapılmış olup, yapı ruhsatı, yapı kullanma izin belgesi, iş yeri açma ve çalışma ruhsatlarına ilişkin belge ve işlemler de hiçbir ücret alınmadan katılımcılarımıza sunulmaktadır. Katılımcılarımızın enerji kabloları parsel sınırlarına kadar Bölgemizce temin edilmekte ve müşteri hücreleri de yine Bölgemizce ücretsiz kendilerine tahsis edilmektedir. Son olarak bugüne kadar yapılan tüm çalışmalarımızda hiçbir kurum ve kuruluştan kredi kullanılmamış, tamamen kendi öz kaynaklarımız ile çalışmalarımız tamamlanmıştır. Bölgemizin borcu bulunmamaktadır. Bundan dolayı parsel tapularımızın hiçbirinde ipotek, şerh vb. gibi kısıtlayıcı ibareler bulunmamaktadır.

-OSB’nizde faaliyet hangi düzeyde? 41 adet sanayi parseli bulunan Bölgemizde 2017 yılı sonu itibari ile tüm parsellerimizin tahsisini gerçekleştirdik. Şu an itibari ile boş parselimiz bulunmamaktadır. Günümüz itibari ile 12 parselde inşaatlar tamamlanmış olup tesisler faaliyete geçmiş bulunmaktadır. 10 parselde ise inşaatlar devam etmektedir. Geriye kalan 19 parselde ise proje çalışmaları devam etmekte olup kısa sürede inşaatlar başlayacaktır. Ağustos 2018 itibari ile yaklaşık 1500 kişilik istihdamın sağlandığı Bölgemizde tüm parsellerde faaliyetin başlamasıyla Türkiye ekonomisine 5000 kişilik istihdamın sağlanacağı düşünülmektedir. Şu an boş parselimiz bulunmadığı için Bölgemize gelen tahsis taleplerine cevap veremiyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne kurucu ortağımız Menemen Belediyesi aracılığı genişleme talebimizi ilettik. Ancak Bölgemizin çevresinin imar planında konut alanı olarak gözükmesinden dolayı ilk izlenim olarak kendi çevremizde genişlememiz pek mümkün gözükmemektedir.

GEPOSB plastik endüstrisine hizmet veriyor Gebze Plastikçiler Organize Sanayi Bölgesinin (GEPOSB) 1990 Yılında Plastik Sektöründe faaliyet gösteren 115 sanayicinin bir araya gelerek oluşturduğu S.S.Plastik Sanayicileri Toplu İşyeri Yapı Kooperatifi ile atıldı. Bölge 2001 yılında OSB olarak tescil edildi. GEPOSB, Türkiye’nin önde gelen 171 işletmesinin üretimiyle ekonomiye hizmet veriyor. GEPOSB bünyesinde toplam 146 adet sanayi parseli, 35 adet Küçük sanayi dükkânı içerisinde toplam 171 adet firma üretim yaparken, 13 sanayi parselinde ise inşaat devam ediyor. GEPOSB PAGEV Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinin de ev sahibi olarak eğitime hizmet veriyor.

52



PLASFEDDERGİ

FUAR GEZGİNİ

Fakuma 2018 Friedrichshafen’de 16-20 Ekim tarihlerinde yapılacak

Bir fuar 4 ülke Plastik sektörünün Avrupa’da ilgi gösterdiği fuarlardan Fakuma, 26. kez kapılarını açmaya hazırlanıyor. Fakuma 2018 Almanya’nın Konstanz (Almanca Bodensee) gölü kenarındaki şehirlerden Friedrichshafen’de düzenlenecek. Fuarın şehri önemli çünkü bu şehrin kıyısında bulunduğu Konstanz gölünün diğer komşuları İsviçre ve Avusturya.. İş yapmak için gelen ziyaretçiler bu iki ülkenin yanında telaffuzu zor Liechtenstein’a da erişebiliyorlar. Hem şehir, hem de Avrupa’ya özgü göllerin bütün özelliklerini sunan Konstanz gölü görülmeye değer.

Fakuma Uluslararası Plastik İşleme fuarı, bu alandaki teknolojinin yoğun olarak paylaşıldığı fuarlardan biri. Sektörün önde gelen üreticileri kendilerin sıklıkla fuarda gösteriyor. 2017’de yapılan 25. Fakuma 37 ülkeden 1800’den fazla katılımcı aldı. Fuar plastik işleme makine-ekipmanlarına ve teknolojilerine odaklanmış durumda. Toplam 915 bin metrekare alanda kurulu Friedrichshafen Sergi Merkezinde gerçekleşen fuar 37 ülkeden 1800 katılımcı aldı. Fuar şirketi, çok sayıda imalatçının yeni teknolojilerini fuarda sunmayı tercih ettiğini belirtiyor. Elbette katılımcılar son dönemde verimlilik, enerji tasarrufu, nesnelerin internetine yönelik teknolojilerini öne çıkarıyor. Fuarda endüstriyel tasarım, ürün tasarımı, kalıp yapımı, geri dönüşüm sıklıkla öne çıkarılan unsurlar. Fuar kapsamında

ücretli ve ücretsiz çok sayıda etkinlik ve eğitimler de düzenleniyor.

Çok canlı olmasa da gece hayatı bulunuyor.

-Bir göl üç ülke

Bu küçük şehrin şanslı doğal konumu yanında bir özelliği de var. Almanya’nın havacılıkta iki önemli markasının ev sahibi. Bunlar Dornier ve Zeppelin… Zeplinler ilk dönemde vaat ettiği yolcu ve yük taşımacılığında “çığır açacağı” potansiyelini yerine getiremedi ama aslında hala varlar. Bugün turistik ve reklam amacıyla kullanılan Zeplin’in mucidi Konstanz’lı Ferdinan von Zeppelin, patentini aldığı icadını bu şehirde inşa etti ve ilk uçuş yine vücuda getirdi ve ilk uçuşunu 1900’de Friedrichshafen’de yaptı. Dünyanın ilk “Ticari Havayolu Şirketi” ” Deutsche Luftschiffahrts-AG (DELAG) gezi turlarıyla başladı ama ilk düzenli yolcu taşıma işini Berlin ile Friedrichshafen arasında yapılmış. Almanya’nın ünlü uçak

Fakuma fuarının düzenlendiği Friedrichshafen kenti Almanya’nın göreli olarak küçük şehirlerinden biri. Nüfusu 58 binden biraz fazla olan bu şehir konumu itibariyle oldukça yoğun turist alıyor. Şehrin tarihinin 5. yüzyıla kadar uzandığı kayıtlara geçmiş. Bu şehre İstanbul’dan drekt olarak THY ile ulaşmak mümkün. Şehir tipik bir Alman kasabası görünümünde. Mimari oldukça iyi korunmuş ve çoğu Alman şehri gibi yeşilliğin bol olduğu bir görünüm sergiliyor. Şehir Alp Dağları manzarası da sunuyor. Şehir turizm merkezi olması nedeniyle ziyaretçiler için çeşitli cafe ve lokanta hizmetlerine sahip.

54


FUAR GEZGİNİ imalatçısı Dornier de bu şehirde yerleşik. Dornier her ne kadar bugün uçak üretmiyor olsa da havacılık alanındaki faaliyetini sürdürüyor. Bu şirket Claude Dornier tarafından Friedrichshafen’de 1922 yılında kuruldu. Bu nedenle şehirde her iki kuruluşa yönelik müze var. Havacılık müzesi olan Dornier Müzesi, Alman havacılılık şirketlerinin tamamını kavrıyor ve klasik uçaklardan uzay araçlarına kadar çok sayıda ürün sergileniyor. Şehir yakınlarında bulunan Meersburg kasabasında kurulu Zeplin Müzesi de geniş bir zeplin koleksiyonu sunuyor ama aslında “sanat ve teknoloji müzesi” durumunda. Çok sayıda sergiye ve etkinliğe de ev sahipliği yapıyor. Gezi sırasında bunlardan birine rastlamanız mümkün. Şehirde hala zeplin ile göl turu yapan şirketler bulunuyor. Ancak bunların çok pahalı olduğu ve önceden bilgi alınması gerektiği belirtiliyor. Şehir içinde gezinti tipik bir Alman kentinin bütün unsurlarını görmenizi sağlıyor. Eğer harika doğa manzarası seyretmek istiyorsanız göl kenarındaki çok sayıda kafe ve restorandan Alp dağlarını seyretmek mümkün. Şehrin içinde görülebilecek yerler Schlosskirche adındaki 2 kuleli kilise, Zeplin Çeşmesi ve Anıtı, Limanın sonunda bulunan Gözlem Kulesi olarak sıralanıyor.

-Avrupa’nın önemli noktalarından biri Konstanz gölü Avrupa’nın en önemli turistik merkezlerinden biri. Gölün etrafındaki şehirlerde ve Avusturya ile İsviçre şehirlerinde görülmeye değer noktalar

PLASFEDDERGİ

bulunuyor. Konstanz gölün kuzeyinde yarım adanın göl içindeki uç noktasında kurulu. Bu nedenle geniş bir göl manzarası sunuyor. Göle adını veren Konstanz şehri 80 bin kişilik nüfusuyla göl kenarındaki en büyük şehir. Şehir ortaçağdan yapılar bulunduruyor. Şehrin Niederburg denen tarihi bölgesinde Katedrali görebilirsiniz. Laube ve Wessenberg şehir merkezini oluştururken, Marktstätte kafeleriyle ünlü. Göl içindeki Mainau Adası Konstanz yakınlarında bulunuyor. Küçük adacık, çiçekleri ve tropikal ağaçların bulunduğu botanik bahçesine sahip. Reichnau adası ise UNESCO Dünya Mirası listesinde olan bir manastır adası. Ada, 11 ve 12. yüzyıldan kalma kiliseleriyle biliniyor. Lindau ise göldeki ada üzerine kurulmuş küçük bir şehir. Üstelik çok sayıda turist alıyor. Dar sokaklarında dolaşırken Bismarckplatz’daki gotik parlamento binası (Rathaus) ve limandaki Aslan Heykeli (Bayerischer Löwe) mutlaka görülecek yerler arasında. Limanda ayrıca 12. yüzyıldan kalma bir gözetleme kulesi var. Göl kenarındaki yerleşim yerlerinden Meersburg ise üzüm yetiştiriciliğiyle biliniyor. Şehirde 7. yüzyıldan kalma bir kale bulunuyor. Zeplin Müzesi de bu yerleşim yerinde bulunuyor. ’ni gezebilir. Acıkanları da Konstanz Gölü manzaralı bir yemek için sahildeki restoranlara alalım.

-Ünlü Bregenz Avusturya’nın göl kenarındaki temsilcisi Avusturya’nın Bregenz kendi Konstanz gölü kıyısında ülkesini “temsil ediyor.”

55

Şehir oldukça eski ve Alman mimarisi ile kent yaşamının bütün unsurlarını barındırıyor. Bregenz St. Martin Kulesiyle ünlü, yeşil bir yerleşim yeri. Stein am Rhein ise Konstanz’a yakın İsviçre şehri. Ülkenin en güzel kasabalarından biri olarak niteleniyor. Küçük ve yürüyerek gezmek için ideal noktalardan biri olarak gösteriliyor.

-Avrupa’nın en büyük şelalesi İsviçre tarafında Ren Şelalesi-Rheinfall ise ünlü Ren nehrinin İsviçre sınırları içinde oluşturduğu bir şelale. Gölün kuzeyinden geçen oto yoluyla şelalere 89 km. bir yol ile ulaşmak mümkün. Genişliği 150, yüksekliği ise 25 metre olan şelale, İsviçre’deki Schaffhausen kantonunda yer alıyor. Şelale yaz aylarında en yüksek debisine ulaşıyor ve tekne turu ile yakınına ulaşmak mümkün.

-Tekne turu Elbette Konstanz gölü tekne turlarıyla ünlü. Hemen her şehirde ya da yakınında küçük limanlardan gidişli-dönüşlü turlar mümkün.


PLASFEDDERGİ

SÖYLEŞİ

Vestel Elektronik Plastik Proses Müdürü Hakan Paralı:

Endüstri 4.0 konusunda öncü olmak istiyoruz Vestel küresel ölçekte yer edinmiş Türk şirketlerinden biri. Plastik malzemeleri yoğun olarak kullanan başta elektronik olmak üzere çok

-Vestel

çeşitli ürünleri bulunuyor. Şirketin en önemli unsurlarından biri de kul-

Elektronik’in plastik üretimi hak-

landığı çoğu plastik malzemeyi kendisinin üretmesi. Bu Vestel’i aynı

kında bilgi verir misiniz?

Elektronik

ve

Vestel

zamanda plastik imalatçılığında da deneyimli ve güçlü bir oyuncu ha-

Vestel 1 milyon metrekare alan üzeri-

line getiriyor. Vestel Elektronik Plastik Proses Müdürü Hakan Paralı ile

ne toplam 16 bin çalışanı ile Avrupa’da

Vestel’in plastik üretimi, plastik imalat sektöründe Sanayi 4.0 olgusu

tek lokasyon üzerinde üretim yapan en büyük endüstri komplekslerinden birisi.

üzerine konuştuk.

Vestel Elektronik A.Ş. elektronik sektöründe 19 yıldır ihracat şampiyonluğunu kimseye kaptırmadı. Ayrıca Avrupa’da televizyon pazarında da ikinci sırada yer alıyor. 157 ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz. Plastik fabrikası ise depolar hariç 25 bin metrekare alan içerisinde, 600 ile 2700 tonluk 86 plastik enjeksiyon makinesinden oluşuyor. Bu potansiyelimiz ile günlük 30 bin adet LED TV üretim kapasitesine sahibiz. Öncelikle üretim alanımız LED TV ve DVB sektörüne plastik üretimi yapmaktır. Siz de müh endis misiniz? Evet, makine mühendisliğini bitirdikten sonra Bakım Mühendisi ve Plastik Üretim Mühendisi olarak çalıştım. 2003 yılında Vestel ailesine katıldım. Sırasıyla Plastik Üretim Mühendisi, Plastik Üretim Sorumlusu görevlerinde bulundum. Son 5 yıldır da Plastik Proses Müdürü olarak görev almaktayım. Ayrıca Endüstri Mühendisliği yüksek lisans eğitimim de devam ediyor.

Hangi tür hammaddeler yoğunlukla kullanılıyor, hangi ürünler

56


SÖYLEŞİ

PLASFEDDERGİ

üretiliyor? - Elektronik sektörü açısından plastik malzemelerin gele-

LED televizyonların ön ve arka kapak

ceğini değerlendirebilir misiniz?

plastik parçaları, middle frame dediğimiz panel üretiminde kullanılan ara çerçeve

High Gloss PC/ABS, HIPS, alev geciktiricili

plastik kısımları ile ayaklar olmak üzere

HIPS gibi mühendislik plastikleri kullan-

ortalama 4 büyük plastik parça in-house

dığımız ana hammaddeleri oluşturuyor.

olarak üretiliyor. Diğer küçük plastikler

Tüplü televizyon dönemine göre LED

ise fason kaynakları kullanarak tedarik

televizyonlara geçiş ile birlikte aslında

ediyoruz. Televizyon sektöründeki ana

hammadde kullanımı azalmaya başla-

hammaddeleri üreten dünyada 3-4 firma

dı. Televizyon sektöründe ise plastiğin

var. Genelde hammaddeler Uzakdoğu ve

yerini bazı yeni projelerde metal üretim

Almanya’dan tedarik ediliyor. Ardışık üre-

almaya başladı. Ancak tamamen plastik

timdeki ölçüsel, ağırlık ve kozmetik karar-

yerine geçmesi maliyet anlamında müm-

lılık sebebiyle üretimde genelde Avrupa

kün değil.

yapımı makinaları tercih ediyoruz.

Tasarımlardaki televizyon çerçevelerinin

Kalıplar boyasız üretilebilmesi için her

incelmesi ile birlikte boyutsal kararlılı-

çevrimde 200 derece buhar ile ısıtılıp ve

ğı yüksek olan hammaddeler elektronik

aynı çevrimde soğutularak proses edil-

sektöründe artış trendinde. Ayrıca yük-

mekte.

gun hammaddeler de tüm televizyonlar-

Endüstri 4.0 kavramı çok tartışılıyor. Hem

da kullanılıyor.

kendi sektörünüz, hem de plastik sektörü açısından bu süreci değerlendirir misiniz?..

zorlu ve uzun bir süreç. Plastik üretim fabrikası olarak hedefimiz Karanlık Fabrika (Dark Factory) seviyesine gelebilmek. Vestel’de günlük iş planımızda dijital dö-

rikçi olmak isteyen plastik imalatçılarına ne ne tavsiye edersiniz?

planlaması kritik önem arz ediyor. Dijital dönüşümü gerçekleştirmek çok

sek parlaklıktaki boyasız kullanımlara uy-

Elektronik sektörüne yönelik teda-

ların ROI’ye (Return of invesment) göre

Vestel olarak; Endüstri 4.0 konusunda Türkiye’de öncü olmak istiyoruz. Bu ko-

Elektronik sektörü genel olarak rekabeti

nuda Vestel’de son yıllarda önemli yatı-

yüksek olan sektör. Bu sebeple maliyet

rımlar yapıldı ve planlı şekilde de projeler

kalemleri çok önem kazanıyor. Verimli

devam ediyor. Endüstri 4.0’ı mutlaka ülke

üretim yapan firmalara her zaman teda-

olarak kaçırmamak gerektiğine inanan-

rikçi olarak ihtiyaç var.

lardanım. Esnek üretim, verimlilik, maliyet ve kalite artışı için mutlaka önem-

Vestel’in plastik imalatı yönündeki

senmelidir. Ancak kademeli ve bir plan

operasyonundan söz eder misiniz?

dahilinde yol alınmasını, yapılan yatırım-

57

nüşüme ciddi zaman ayırıyoruz. Vestel mühendisleri sürekli bu konuda yeni projeler geliştiriyor. Yapılan çalışmalar yaygınlaştıkça verimliliğimiz daha da artacak. Özellikle, anlık görüntüleme sistemleri, tüm proseslerde izlenebilirlik, ayar parametreleri, dosya yönetimi, bitmiş ürünlerin otomasyonla taşıma sistemleri (AGV) ile birlikte önceden öngörülebilen kalite ve bakım çalışmaları devam etmektedir.


PLASFEDDERGİ

HEDEF PAZAR

Balkanlar dar bir coğrafyada çok sayıda ülke:

Balkanlar AB ile hızla gelişiyor, yeni pazarlar açılıyor

Köstence, Romanya

Balkan ülkeleri hem Türkiye’ye yakınlığı hem de gelişmeye açık pazar yapısıyla dikkat çekiyor. Sırbistan başta olmak üzere Avrupa Birliği ve NATO ile ilişkiler güçleniyor. Hali hazırda AB üyesi olan Hırvatistan ve Yunanistan gibi ülkelerde küresel krizin ardından toparlanma sürecindeler. Gelecek dönemde tüketim ve ekonomik büyümenin hızlanacağını tahmin etmek güç değil. Üstelik Türkiye ve balkan ülkelerinin tamamı ilişkileri geliştirme yönünde siyasi inisiyatif almış durumda.

Balkan ülkeleri son dönemde küresel olarak da ilgi çekiyor. Öyle ki, IMF ve OECD AB üyesi olmayan Balkan ülkelerine yönelik –ana odağı Sırbistan olan- raporları peş peşe yayınlamaya başladı. Bunlardan dikkat çekici olanları bankacılık alanı reformları ile altyapı yatırımlarına yönelik raporlar oluşturdu. IMF Balkanlarda bu türden yatırımların desteklenmesi gerektiği yönünde görüş bildiriyor. Önümüzdeki dönemde Sırbistan’ın AB ile ilişkileri üyelik yolunda derinleştikçe diğer ülkelere de ilişkiler derinleşecek. Hali hazırda Sırbistan, Arnavutluk, Makedonya, Karadağ AB

aday statüsünü aldı. Kosova ve BosnaHersek ise potansiyel aday ülke statüsünde bulunuyor. Bosna Hersek, Kosova ve Makedonya NATO’ya üyelik için gün sayan ülkelerden.

-Bosna Hersek: Türkiye ile ekonomik işbirliğine açık bir ülke Bosna-Hersek, Yugoslavya iç savaşında en fazla kayba uğrayan ülke oldu. Ülke Adriyatik’e çok yakın olmasına rağmen, Adriyatik kıyısının tamamı Hırvatistan’da kaldı ve Bosna’nın ticari olarak deniz çıkışı

58

imkanı kalmadı. Bosna-Hersek sadece 22 km’lik bir iç deniz çıkışına sahip durumda ve bu çıkış da ticari imkan tanımıyor, herhangi bir liman da bulunmuyor. Ülke, komşusu ülkelerin hemen hemen tamamı “aday ülke” statüsü almışken, AB tarafından “potansiyel aday” ülke statüsünde tutuluyor ve 2018 itibariyle “aday ülke” olmasına ilişkin herhangi bir zaman verilmemiş durumda. Bosna-Hersek GSYH bakımından Avrupa’nın küçük ülkelerinden biri. 3,5 milyon nüfuslu ülkede kişi başı gelir 5 bin 806 dolar seviyesinde. Bu seviye Avrupa’nın en düşüklerinden biri olsa da ülkede güçlü tarım sayesinde yaşam göreli olarak refah içinde seyrediyor. Bosna-Hersek federasyonla yönetiliyor ve nüfus içinde başta Boşnak ve Sırplar olmak üzere çeşitli etnik gruplar bulunuyor. Bosna Hersek içinde özerk bir Sırp Cumhuriyeti de bulunuyor. Brcko bölgesi de özerk olarak yönetiliyor. Ülke toplamda 10 kantondan oluşuyor. Ülkenin yüz-


HEDEF PAZAR

de 48’i Boşnak, Yüzde 37,1’i Sırplardan, yüzde 14,3’ü ise Hırvatlardan oluşuyor. Ülkenin en önemli sorunlarının başında yüzde 20’ler seviyesinde seyreden işsizlik görülüyor. Ülke, kömür, demir, boksit, bakır, kurşun, çinko, kromit, kobalt, manganez, nikel, kil, jipsiyum, tuz, kum, orman ve akarsu varlıklarına sahip. Bosna-Hersek göreli olarak zayıf sanayisine karşılık güçlü bir tarım ülkesi olarak dikkate çekiyor. Buğday, mısır, yulaf, arpa Bosna Bölgesinin, tütün, pamuk, üzüm ve diğer meyveler ise Hersek Bölgesinin başlıca tarım ürünleri olarak görülüyor. Bugünkü Bosna Hersek’in yerleşik olduğu bölge, Yugoslavya döneminde ağırlıklı bir sanayi bölgesi olarak dikkat çekiyor. Ancak iç savaşta bu altyapının büyük kısmının tahrip olduğu/edildiği biliniyor. Ülke hala sanayide hammadde ve aramalı ihracatçısı durumunda. Ülkede sanayi kollarından önemli bir kısmını da otomotiv oluşturuyor. Bugün itibariyle ülkede Skoda ve VW otomobillerin montajı yapılıyor. Ülkede, Golf, Polo ve Lupo modellerinin yanı sıra Renault ve Peugeut markaları için koltuk kılıfları üretiliyor. Ayrıca, motor, vites ve bunların parçaları, fren parça ve sistemleri, debriyaj, pompalar, filtreler, oto tekstil ve deri ürünleri üretiliyor. Bosna hersek 2017 yılında 6,36 milyar dolar ihracata karşılık 10,44 milyar dolar ithalat yaptı. Ülkenin en önemli ilk 5 dış ticaret partneri, ihracatta Almanya, Hırvatistan, İtalya, Sırbistan ve Slovenya (Türkiye yüzde 3,7 payla 7. sırada), ithalatta ise Almanya, İtalya, Sırbistan, Hırvatistan ve Çin (Türkiye yüzde 4,2 payla 7. sırada) olarak sıralanıyor. Ülke, genel olarak dış ticaret açığı veriyor. Bosna Hersek, 2017’yi 10.4 milyar dolar ithalat ve 6.4 milyar dolar ihracat ile kapattı. İhracatında mobilya, elektrik, alüminyum, ağaç, mobilya, ayakkabı ve deri, otomotiv öne çıkıyor. İthalatında ise akaryakıt, taşıt araçları, ham petrol, kömür, ilaç, deri ve telekomünikasyon cihazları önde geliyor.

carette Türkiye fazla veriyor. Türkiye’nin 2017’de bu ülkeden ithalatı 269 milyon dolar, ihracatı ise 349 milyon dolar olarak gerçekleşti. İlk 10 ihraç kalemi içinde plastik monofil çubuk (GTİP 3916) bulunuyor. İlk 20 ihraç kalemi içinde plastik ürünler bulunmuyor. İthalatta ise tarım ürünleri ön plana çıkıyor. Ekonomi Bakanlığı verilerine göre ise Türkiye’nin bu ülkeye plastik mamulleri ihracatında avantaj bulunuyor. GTİP 3917 plastikten hortum, boru ve bağlantı elemanları, 3920 plastik ürünler, 3923 plastiklerden eşya taşınmasına veya ambalajlanmasına mahsus malzemeler, 4011 kauçuk dış lastikler Türkiye’nin avantajlı olduğu ilk 10 ürün içinde sayılıyor.

-Yunanistan toparlanıyor Balkan ülkeleri içinde Türkiye açısından en önemli pazar konumunda olanlardan biri olan Yunanistan hızla toparlanıyor. Türkiye açısından ticaretin kolay olmadığı ülkelerden olsa da Gümrük Birliği nedeniyle her dönem potansiyel olarak alış verişin mümkün olduğu ülkelerin başında geliyor. Yunanistan son dönemde yaşadığı mali sorunları aşma yönünde büyük aşama kaydetti. Geçmişe göre daha sağlam bir kamu maliyesi oluşmuş durumda. Yunanistan ile Türkiye arasında 2017 yılı sonu itibariyle dış ticaret hacmi 3 milyar 496 milyon dolar olarak gerçekleşti. Sanıldığının aksine Yunanistan’a karşı Türkiye dış ticaret açığı veriyor. Bu açık 2018 Ocak-Temmuz döneminde de devam etti. Pek bilinmese de Yunanistan’dan

Bosna Hersek ile Türkiye arasındaki ti-

59

PLASFEDDERGİ

Türkiye motorin ithal eden ülkeler arasında. Türkiye’nin uzun yılara dayanan petrol rafinerisi işletme deneyimine rağmen motororin üretiminde açık vermesi ve Yunanistan’dan ithalatçı durumunda olması dikkat çekici bir gelişme. Türkiye, Yunanistan’ın en fazla ihracat yaptığı ilk 5 ülkeden biri konumunda. Yunanistan’ın en fazla ithalat yaptığı ülkeler sıralamasında ise Türkiye 12. sırada bulunuyor. Yunanistan’ın Türkiye’den ithalatında ilk sırayı mineral yağlar-yakıtlar alıyor. Aynı kalem Türkiye’nin de Yunanistan’dan ithalatında ilk sırada. Bu veri motorin ticaretinden oluşuyor. Türkiye’nin ihracatında sırasıyla demir-çelik, otomotiv, plastikler ve mamulleri dikkat çekiyor. Plastik malzemeler ihracatı Yunanistan’a Ocak-Temmuz döneminde 66 milyon dolar olarak gerçekleşti. 2016’da 101.8, 2017’de ise 102.4 milyon dolar oldu. Buna karşılık Türkiye’nin Yunanistan’dan plastik mamulleri ithalatı 2018 OcakTemmuz döneminde 16.8 milyon dolar oldu. TÜİK verilerine göre 2016’ta ithalat 140.7, 2017’de 149.9 milyon dolar olarak gerçekleşti. Türkiye, Yunanistan’a plastik ve mamullerinde dış ticaret açığı verir durumda bulunuyor. Yunanistan plastik işleme açısından kendine yeter görünse de mülga Ekonomi Bakanlığı verilerine göre ülkede yüksek tüketim düzeyi, ithalata bağımlı ekonomik yapı nedeniyle dolaylı yönden yüksek miktarlı plastik malzeme ithalatı görünüyor. Ülkede ayrıca ambalaj ve diğer sektörlerde potansiyel görünüyor. Yunanistan 11.1 milyon kişilik nüfusuyla


PLASFEDDERGİ

HEDEF PAZAR

ciddi sayılabilecek bir nüfus, satınalma gücü paritesine göre kişi başına 26 bin dolar düzeyinde gelir ve Euro kullanması nedeniyle potansiyel vaat eden bir Pazar olarak dikkat çekiyor.

-Arnavutluk: Gelişme bulmaya çalışan ülke

fırsatı

Adriyatik’e kıyısı bulunmasına rağmen komşusu Yunanistan ve Hırvatistan’a kıyasla turizm alanında gelişme sağlayamayan Arnavutluk yeni ekonomik ortam içinde gelişmeye çalışıyor. Uzun süren sosyalist yönetimde kendine özgü ve kapalı bir ülke durumunda olan Arnavut-

ürünler, ham petrol, hazır giyim, çimento ve çeşitli madenleri en fazla ihraç ediyor. Genel içinde tarımsal ihracat da büyük yer tutuyor. İthalatında ise akaryakıt, taşıt araçları, ilaç, elektronik araçlar ve buğday önemli yer tutuyor. Ülkenin ithalatında Türkiye 5. sırada bulunuyor. Türkiye’nin bu ülkeye ihracatı göreli olarak dikkat çekici biçimde 368 milyon dolara ulaşmış durumda. Arnavutluk, genel olarak düşük dış ticaret hacmi içinde olsa da Türkiye’nin ihracatı bakımından, çoğu Balkan ülkesinden daha fazla ithalatçı olması nedeniyle önem taşıyor. Arnavutluk Türkiye’den mobilya hammaddesi, işlenmiş gıda, ilaç, konfeksiyon, demirçelik ürünleri, hazır giyim ürünleri ithal ediyor. En fazla ithal ettiği ilk 20 kalem içinde plastik bulunmuyor. Türkiye’nin ithalatında ise plastik hurda 16. sırada bulunuyor. Türkiye ve Arnavutluk arasında Serbest Ticaret Anlaşması 2008’den bu yana yürürlükte bulunuyor.

-Sırbistan: Balkanlarda hızlı büyüyen ve batı ile entegrasyonu artan bir ülke

luk, 90’lı yıllardan itibaren dünyaya açıldı ancak ülke olarak kurumsal kapasitesini henüz tam oluşturamadı. Buna karşılık ülke halen AB aday ülke statüsü aldığı için yüksek bir gelişme patikasına girmiş durumda. Arnavutluk 2.9 milyon nüfus ve kişi başına 4 bin 520 dolar gelirle Avrupa’nın düşük GSYH ülkelerinden biri durumunda. Ülkenin ana faaliyet alanları tarım ve doğal kaynaklar durumunda. Turizm ve diğer hizmet sektörleri de hızla geliştirilmeye çalışılıyor. Turizmde özellikle bir gelişme alanı olduğu görülüyor. Ülke, orman zenginliğine sahip ülkelerin başında geliyor. Ülkede, krom, nikel, bakır, boksit, fosforit, az miktarda da petrol ve kömür bulunuyor. Ülke deri ve deri ayakkabı vb.

Yugoslavya’nın bölünme sürecinde yaşanan iç savaşın en saldırgan tarafı olarak dikkat çeken Sırbistan, Bosna-Hersek içinde Sırplar tarafından yapılan katliamlar nedeniyle uzun süre izole olarak yaşadı. BM destekli bir ambargo uygulandı. Son olarak Kosova’nın bağımsızlığı üzerinde ciddi bir uluslararası kriz yaşayan ülke bu sorunların geride kalarak gelişmeye başlama aşamasına geçmeye çalışıyor. Ancak Kosova sorunu hala çözülmüş değil ve 116 ülkenin tanıdığı Kosova’yı kendi toprağı kabul ediyor. Sorun dondurulmuş durumda. İç savaş sırasındaki savaş suçlularının teslimi sonrasında Sırbistan hızla diğer ülkelerle ilişki kurmak istiyor. Türkiye de bu ülkeler arasında. Türkiye ve Sırbistan şu anda görünür bir sorun yaşamasa da her iki tarafı da ilişkileri geliştirmekte yavaş ve dikkatli bir politika izliyor. Türkiye ile Sırbistan arasında Serbest Ticaret Anlaşması bulunuyor. Sırbistan Kişi başı gelirde 6-7 bin dolar arasında seyreden göreli olarak geliş60

mekte olan bir ülke konumunda. Ülke eski Yugoslavya’nın çok sayıda sanayi yapısını bünyesinde bulunduruyor. 7 milyon kişilik küçük bir ülke sayılabilecek Sırbistan, Avrupa Birliği ile hızlı bir yakınlaşma içinde ve potansiyel aday ülke statüsünde. Ülke hızlı bir yakınlaşma gösterse de bankacılık, finansal düzenlemeler, iş yapma kolaylığı ve kamu yönetim kapasitesi bakımından hala sorunlar yaşıyor. Buna karşılık hızlı ekonomik büyüme yaşaması ihtimali bulunan ülke orta uzun vadede karlı bir Pazar olarak görülüyor. Sırbistan, gelişme aşamasında hizmetler, altyapı sektörlerinde büyük fırsat sunuyor. Buna karşılık özellikle altyapı için kamu yatırım gücü şimdilik sınırlı bulunuyor. Ülkenin IMF ile bir anlaşma yapması ihtimali yüksek görünüyor. Sırbistan dış ticaret açığı veren bir ülke. 2017’de 22,2 milyar dolarlık ithalata karşılık, 17 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdi. En fazla ihraç ettiği ürünler sırasıyla otomotiv, elektrik ürünleri ve kablolar, kauçuk taşıt araçları lastikleri, meyve, demir çelik, bakır gibi ürünlerden oluşuyor. Plastik mamuller ilk 20 ihraç kalemi arasında bulunmuyor. Buna karşılık en fazla ithal ettiği ürünler petrol ve ürünleri, otomotiv yedek parça, ilaç, petrol gazları ve diğer gazlar, elektronik eşya geliyor. Plastik mamulleri ise en fazla ithal ettiği 20. ürün grubu durumunda. Ülke, 2017’de 120 milyon dolarlık plastik mamul ithal etti. Türkiye, Sırbistan’ın en fazla ihracat yaptığı 18. ülke durumunda. En fazla ithalat yaptığı ülkeler içinde ise 7. sırada bulunuyor. Türkiye’den bu ülkeye en fazla tekstil ürünleri, otomotiv yedek parça, elektronik, beyaz eşya bulunuyor. Plastikler ihracatta 16. sırada yer alıyor.

-Slovenya: Avrupa’da giderek daha fazla “sempati” kazanıyor Slovenya 2 milyonluk nüfusu ve kişi başına 26 bin dolar düzeyindeki geliri ile ve son dönemde Avrupa’da Kuzey ülkeleri benzeri sosyal uygulamalarıyla daha fazla dikkat çekiyor. Adriyatik’e kıyısı bulunan ve İtalya ile komşu olan Slovenya düşük nüfusu ve AB üyeliği ile refah ülkesi



PLASFEDDERGİ

HEDEF PAZAR

lenmesi ülkeyi zorladı. Romanya ihracatının yüzde 70’ini Avrupa ülkeleriyle yapıyor ve bankacılık kesiminin yüzde 82’si de diğer AB ülkelerinin sahip olduğu bir yapıda. Ülke ekonomik toparlanmasına karşılık hala dış ticaret açığı veriyor. 2017 sonuna göre 70.7 milyar dolarlık ihracata karşılık 85.4 milyar dolar ithalat yaptı ve 14.7 milyar dolarlık dış ticaret açığı oluştu. Yıllık 7,5 milyar dolara kadar düşse de yakın dönemde hiç dış ticaret fazlası vermedi.

olma yolunda hızla ilerliyor. Ülke en fazla taşıt araçları (otomobil) ilaç, otomotiv yedek parça, elektrik enerjisi, taşıt araçları için aydınlatma-işaret cihazları, mobilya ihracatı gerçekleştiriyor. Buna karşılık en fazla Otomobil, petrol, ilaç, elektronik, alüminyum, demir-çelik ithalatı gerçekleştiriyor. Ülke genel olarak dış ticaret fazlası veriyor. Son dönemde bu fazla yıllık 2-3 milyar dolar arasında değişiyor. 2017 yılı sonu itibariyle ülke 35,9 milyar dolarlık ithalata karşılık, 38,4 milyar dolar ihracat yaptı. Türkiye Slovenya’nın ihracatında 22. sırada bulunurken, ithalatında 4. sırada bulunuyor. Türkiye, bu ülke ile dış ticaretinde fazla veriyor. 2017 sonu itibariyle Türkiye’nin 1 milyar 158 milyon dolarlık ihracatına karşılık, 381,5 milyon dolar ithalat gerçekleşti. Türkiye’nin en fazla sattığı ürünler yük taşımaya yönelik motorlu taşıtlar, otomobiller, otomotiv yeden parca, ilaç, petrol yağları, demir-çelik ürünlerinden oluşuyor. Plastik ürünler Slovenya’ya ihracatın ilk 40 madde sıralamasında bulunmuyor. Buna karşılık Türkiye Slovenya’dan çok düşük miktarda 2 milyon dolarlık plastik mamul ithal ediyor. Kapatılan Ekonomi Bakanlığı raporlarına göre iki ülke arasında makine, tekstil, gıda, elektronik alanında işbirliği imkanları bulunuyor. Buna bağlı olarak dolaylı plastik sanayii imkanları görülüyor. Bakanlık verilerine göre ülkenin ithalatı içinde plastik eşya 215 milyon dolar ile küçük bir hacim oluşturuyor. İthalat artış hızı yüzde 20’lerde seyrediyor ancak pazara Çin, Japonya, Tayland, Güney Kore

ve Tayvan hakim durumda.

-Romanya AB’nin “ucuz emek” gördüğü ülkelerden biri Avrupa Birliği yavaş ve temkinli büyümesinden farklı olarak “ilk büyük genişlemesini” doğu Avrupa ülkeleri için yapmıştı. Romanya da bu kapsamda, sosyalist dönem sonrası aslında ekonomik durumunu tam düzeltemeden Avrupa Birliğine üye oldu. Doğu Avrupa ülkeleri adlandırılan bu grubun içinde yer alan Romanya, AB içinde göreli olarak düşük emek ücretleriyle üretim yaptırılan ülkelerden biri olarak dikkat çekiyor. Son dönemde AB üyesi olmanın faydayla hızlı büyüyen ülke 20 milyon nüfusuyla 2018 sonu itibariyle 13 bin dolar kişi başına gelire çıkması beklenen, uluslararası tanıma göre henüz gelişmiş ülke sayılamayan seviyede bulunuyor. Romanya, henüz Avrupa Parasal Birliğine de katılmadı ve kendi para birimi olan Ley kullanıyor. Romanya sosyalist dönemden çıkışı bir devrimle yaşadı. Komşu ülkelerde dönemine göre yumuşak olan sosyalizmden çıkış, Romanya’da Çavuşesku’nun otoriter bir yönetimle direnmesi nedeniyle halk ayaklanmasıyla devrilmesi sonrası oldu. Bu kargaşa ortamında da serbest seçimlere dayalı demokratik sisteme geçiş ve sonrasındaki toparlanma dönemi biraz daha yavaş yürüdü. Ülke 2007’de Avrupa Birliği üyesi olmasının ardından önceki dönemlere göre daha hızlı bir büyüme sağladı. Ancak bu dönemin küresel krize denk gelmesi ve Avrupa’nın da bundan ciddi oranda etki-

62

Romanya’nın en fazla ihraç ettiği ürünler, diğer AB ülkeleri tarafından ithal edilen otomotiv yedek parçaları, kablo vb. basit elektrik-elektronik ürünler, taşıt araçları, elektronik tablolar, mobilya, taşıt araçları lastiklerinden oluşuyor. İthalatında ise yine sırayla otomotiv yedek parçaları, petrol, ilaç, taşıt araçları, kablo vb. basit elektronik cihazlar, telekomünikasyon elektroniği, akaryakıt, elektrik devreleri, entegre devreler ve plastik eşyadan oluşuyor. Plastik eşyalar Romanya’nın en fazla ithal ettiği ürün grubu içinde 10. sırada bulunuyor. Ülke 2016’da 867.5 milyon dolar, 2017’de ise 978.9 milyon dolarlık plastik ürün ithal etti. Türkiye açısından da plastik eşya bakımından potansiyel barındıran hedef ülkeler arasında bulunuyor. Romanya coğrafi yakınlığın da etkisiyle Türkiye ile ticaretinde yakın ekonomik ilişkilerde bulunuyor. Türkiye, Romanya’nın en fazla ihracat yaptığı 7. ülke durumunda. En fazla ithalat yaptığı ülkeler içinde ise 8. sırada. Türkiye Romanya ile ticaretinde 600 milyon doları aşan fazla veriyor. Bu fazlanın 2018 yılı sonunda artması da bekleniyor. Romanya Türkiye’den en fazla taşıt yedek parçası, motor, demir çelik yarı mamul, taşıt araçları ürünleri alıyor. Romanya AB üyesi gelişmiş ülkeler adına otomotiv üretim merkezi olarak üretim yaptırılan ülkelerden biri. Plastik eşya ithali Romanya’da yüksek olsa da Türkiye’den ihracat yıllık 24 milyon dolar düzeyinde ve düşük seyrediyor. Türkiye’den ihracatta ilk 20 madde içinde bulunmuyor.


HEDEF PAZAR

PLASFEDDERGİ

Karadağ Yugoslavya iç savaşı sonrası Sırbistan ile kurduğu federasyondan ayrılarak 2006’da bağımsızlığına kavuştu. Ülke hızla AB üyeliği yolunda ilerliyor. Kişi başına 9,5 bin dolar geliri ve 5.5 milyonluk nüfusuyla küçük ülkelerden biri ancak gelecek potansiyeli vaat ediyor. Ülke AB’nin aday ülke statüsünde ancak son dönemde müzakerelere başlama yönünde güçlü mesajlar geliyor. Ülke turizm ve tarım ağırlıklı bir ekonomiye sahip durumda. Buna karşılık yatırımlar bakımından coğrafi konumu nedeniyle avantajlar sunuyor.

-Makedonya: Yunanistan ile sorunlarını aşmaya çalışıyor Makedonya Balkanların küçük ve gelişmekte olan ülkelerinden biri 2.1 milyon nüfus ve 6.3 bin dolar kişi başı gelire sahip. Buna karşılık Türkiye ile yakın bağları ve isim sorunu nedeniyle Yunanistan ile yaşadığı tanıma-bağımsızlık sorunlarında Türkiye’nin siyasi olarak bu ülkeye verdiği destek iş fırsatları açısından da imkan sağlıyor. Yunanistan Makedonya isminin kendi coğrafi bölgesini işaret ettiği gerekçesiyle bu ismin ülke ismi olarak kullanılmasına itiraz etti. Avrupa Birliği’nin de sorunu tırmandırmasa da üyesi olan Yunanistan yanında yer alması sonucu ülke resmi olarak “Eski Yugoslavya Bölgesi Makedonya” ismini kullanıyor. Ancak Yunanistan ile isim değişikliği konusunda müzakereler sürüyor. Ülke, başta finans olmak üzere kurumsal kapasitesini geliştiriyor. Türkiye ile yakın ilişkileri de bulunuyor. Küçük bir ülke olan Makedonya’nın dış ticaret hacmi 13.4 milyar dolar gibi küçük bir seviyede bulunuyor. Ülkenin ithalatı 2017 yılı sonunda 7,7 milyar dolar, ihracatı ise 5,7 milyar dolar oldu. En fazla ihraç ettiği ürünler sırasıyla katalizör kimyasallar, santrifüj cihazları, mobilya, tütün ve demir çelik ürünlerinden oluşuyor. İthalatında ise değerli madenler, akaryakıt, ilaç, demirçelik ve taşıt araçları geliyor. Plastik eşya ithalatı yıllık 44 milyon dolar düzeyinde bulunuyor. Türkiye ülkenin en fazla ihracat yaptığı 10. ülke durumunda. İthalatında ise 7. sırada bulunuyor. Türkiye bu ülkeyle de dış ticaretinde yıllık 200 milyon dolar dolayında fazla veriyor.

-Kosova ile siyasi ilişkiler üst

düzeyde Kosova hala tam olarak bağımsızlık sürecini tamamlayıp BM’ye üye olamasa da 121 ülkenin tanıması nedeniyle uluslararası alanda varlığını ispat etmiş durumda. Balkanların bu küçük ülkesi ile Türkiye arasında da siyasi sorun bulunmuyor ve Türkiye’ye karşı olumlu hava bulunuyor. Ülke 6.6 milyon nüfusu ile çoğu balkan ülkesine göre daha fazla nüfusa sahip ancak kişi başına gelir hala 3.6 bin dolar düzeyinde. Ülke Euro para birimini kullanıyor. Bu durum ülke ile ticarette kur avantajı kullanan ülkeler için bir avantaj doğmasına neden oluyor. Ülkenin ihracatı yıllık 300-400 milyon dolar arasında seyretse de ithalatı 2,5 milyar doların üzerinde seyrediyor ve ciddi bir dış ticaret açığı yaşıyor. Ülke dış yardım da alıyor. Buna karşılık ülkede geleceğe yönelik olarak en önemli avantaj, bu ülkenin maden zengini olması. Kosova Avrupa’da üretilen metallerin yüzde 50’sini, kömürün yüzde 48’ini ve metal olmayan madenlerin yüzde 2’sini oluşturan maden yataklarına sahip. Kurşun, çinko, altın, gümüş, bakır gibi zengin yer altı maden rezervleri bulunuyor ancak bunlar henüz ekonomiye kazandırılmış değil. Türkiye Kosova ile ticaretinde yıllık 200 milyon doların üzerinde dış ticaret fazlası veriyor. En fazla satılan ürünler, işlenmiş tarım ürünleri, tekstil, mobilya, halı, ilaç ve diğer dayanıklı-dayanıksız tüketim mallarından oluşuyor. İthalatta ise tekstil, kağıt-karton, plastik hurdalar, demir çelik tel, metal cürufu vb. ürünlerden oluşuyor.

-Karadağ: AB yolunda ilerleyen ülkelerden biri 63

Ülke sanayi açısından zayıf görünüm sergilediği için yıllık 2.2 milyar dolar dolayında dış ticaret açığı veriyor. Ülkenin 2017 sonunda ihracatı 421 milyon dolar ile sınırlı. İthalatı ise 3 milyar dolar seviyesinde bulunuyor. Ülke hemen hemen bütün sanayi ürünlerini ithal ediyor. Buna karşılık ihracatının ilk iki sırasında alüminyum geliyor. Karadağ elektrik de ihraç ediyor. Ancak yıllık 400 milyon dolar dolayındaki ihracatında bu iki kalem dışında önemli sayılabilecek herhangi bir ürün yok. İthalatında başta petrol ürünleri olmak üzere imalat sanayiinin bütün mamul mallarını ve ara malları ön sıralarda bulunuyor. Gıda ürünleri de yoğun ithalatı arasında. İthalatının ağırlıklı kısmı tüketim mallarından oluştuğu için plastik eşyalar ilk 20 ithalat kalemi arasında görülmüyor. Türkiye 25 milyon dolar ile en fazla ihracat yaptığı ülkeler içinde 7. sırada bulunuyor. İthalatında ise 80 milyon dolar ile 8. sırada yer alıyor. İki ülke arasında Serbest Ticaret Anlaşması bulunuyor. Bu da potansiyel olarak hemen her türlü ürün ithalatını yapan Karadağı cazip pazarlardan biri haline getiriyor. Mülga Ekonomi Bakanlığı verilerine göre plastik eşyalar, bu ülkeye ihracatta potansiyel olarak ilk üç ürün grubundan birini oluşturuyor. Ülkenin bu alandaki ciddi üretim açığı bulunduğu değerlendiriliyor.

-Hırvatistan: AB üyesi olduktan sonra hızlı büyüdü, potansiyel pazar durumunda Hırvatistan, Avrupa Birliği üyesi olduktan


PLASFEDDERGİ

HEDEF PAZAR

sonra başta turizm olmak üzere, Yugoslavya döneminden alınan imalat sanayii kollarıyla birlikte hızla gelişti. Ülke AB ile her yönden entegre olmuş durumda. Nüfusu 4.2 milyon olan Hırvatistan kişi başına yaklaşık 15 bin dolar gelire erişmiş durumda. Ülke AB üyesi olması nedeniyle göreli olarak yüksek yabancı sermaye yatırımları çekiyor. Bunda turizmin de etkisi büyük. Nüfus olarak küçük olan ülke AB erişimi nedeniyle gelişme sağladı. Ülkenin dış ticareti açık verse de yıllık 40 milyar dolardan fazla hacmi ile iyi bir Pazar görüntüsü sergiliyor. Ülkenin 2017 ihracatı 16.1 milyar dolar, ithalatı ise 24.7 milyar dolara çıktı. En fazla ihraç ettiği ürünler akaryakıt, ilaç, serum, elektrik, ağaç ve ağaç ürünleri, elektrik transformatör vb. ürünler, taşıt araçlarından oluşuyor. İthalatında ise hampetrol, taşıt, akaryakıt, ilaç, telekomünikasyon ürünleri, deri, bilgisayar, tarım ürünleri ve elektronik aletler geliyor. En fazla ithal ettiği ürünler arasında plastik eşya bulunmuyor. Hırvatistan AB ile ekonomik olarak tam entegre hale gelmiş durumda. En fazla ihracat yaptığı ülkeler İtalya, Almanya, Slovenya, Bosna Hersek, Avusturya, Sırbistan, ABD ve Macaristan olarak sıralanıyor. İlk 5 ülkenin toplam ihracat içinden aldığı pay yüzde 52 olarak belirlendi. İtalya, Almanya, Slovenya ,Bosna-Hersek ve Avusturya Hırvatistan’ın geleneksel olarak yoğun ticari ilişkilerinin bulunduğu ülkeler durumundadır. Hırvatistan’ın 2017 yılında en fazla ihracat yaptığı ülke İtalya olmuştur. İhracat yapılan ülkeler arasında ikinci sırada yer alan Almanya

üçüncü sıradaki Slovenya olmuştur. Türkiye en fazla ihracat yaptığı 13. ülke durumunda En fazla ithalatı ise sırasıyla Almanya, İtalya, Slovenya, Macaristan, Avusturya oldu. İlk 5 ülkenin toplam ithalat içindeki ağırlığı 54,3 oldu. Türkiye ithalatında ilk 20 ülke içinde bulunmuyor. Türkiye ile Hırvatistan arasında dış ticarette Türkiye fazla veriyor ancak 531 milyon dolar gibi çok düşük bir hacme sahip. Türkiye’nin Hırvatistan’a ihracatı 2017’de 314 milyon dolar, ithalatı ise 217 milyon dolar oldu. Hırvatistan Türkiye’den en fazla taşıt araçları, elektronik ev eşyaları, tekstil ve hazır giyim, demir çelik ürünleri alıyor. Plastik ürünler ilk 20 ürün içinde bulunmuyor. Buna karşılık Türkiye Hırvatistan’dan diyod ve transistörler, hurda demir-çelik, gübre, elektrik devresi, polimer esaslı boyalar, tarım aletleri alıyor. Plastik eşyalar da ilk 20 ithalat kalemi içinde bulunmuyor. Kapatılan Ekonomi Bakanlığı verilerine göre bu ülkeye en fazla ihracat şansı bulunan ürün grupları, akaryakıt, aşı yapımında kullanılan insan ve hayvan kanı, ilaç, kozmetik ürünler ve inşaatta kullanılan plastik ürünler olarak sıralanıyor. Bu ülkeyle plastik mamulde dikkate değer bir ihracatın olmaması, potansiyel olarak geliştirilebilir bir Pazar olduğu izlenimi yaratıyor.

-Bulgaristan: İlişkilerin dalgalı olduğu sınır komşusu Bulgaristan Avrupa Birliği üyesi olmasına rağmen ekonomik olarak fazla gelişe-

memiş balkan ülkelerinin başında geliyor. Türkiye’nin Avrupa’ya geçiş kapısı olan ülke, bu özelliğinden dolayı sıklıkla sorunlarla gündeme geliyor. Özellikle Türkiye’nin dış ticaretinde önemli yer tutan TIR taşımacılığında çoğu zaman AB’nin “tarife dışı” engellerinin uygulayıcısı konumunda bulunuyor. Bu türden kararların çoğunda siyasi ilişkilerin o günlerdeki seyri etkili oluyor. Bulgaristan 7.1 milyon nüfusuyla küçük bir ülke. 2017 sonu itibariyle kişi başına GSYH’si 8 bin 61 dolara çıktı. Bu yine de Avrupa’nın en düşük seviyelerinden biri durumunda. Ülke hala kendi para birimi olan Leva kullanıyor. Ülkenin ihraç ettiği ürünler sırasıyla Ülke yıllık olarak yaklaşık 4 milyar dolar düzeyinde göreli olarak küçük sayılabilecek bir dış ticaret açığı veriyor. 2017 itibariyle ihracatı 34.1 milyar dolar, ithalatı ise 30.2 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti. En fazla ihraç ettiği ürünler akaryakıt, işlenmemiş bakır, ilaç, buğday, elektrik, kablo, ayçiçeği, elektronik eşya yedek parçası olarak sıralanıyor. İthalatında ise yine akaryakıt, bakır cevheri konstantreleri, ilaçlar, taşıt araçları, petrol gazları, telefon cihazları, traktör, çeşitli elektronik eşyalar öne çıkıyor. Türkiye bu ülkenin en fazla ihracat yaptığı 4. ülke durumunda. İthalatında ise Türkiye 5. sırada bulunuyor. Türkiye ve Bulgaristan dış ticareti hemen hemen denk bulunuyor. AB verilerine göre Bulgaristan 2017 itibariyle küçük bir fazla verse de TÜİK verilerine göre Türkiye 30 milyon dolar fazla vermiş görünüyor. Türkiye verilerine göre 2017’de Türkiye 2 milyar 803 milyon dolar ihracat, 2 milyar 773 milyon dolar ithalat yaptı. Türkiye’nin Bulgaristan’a ihracatı için tekstil ve taşıt araçları öne çıkıyor. Plastik eşyalar 15. sırada bulunuyor. Buna karşılık Türkiye Bulgaristan’dan plastik hammadde ithali yapıyor. Bulgaristan’dan alınan ürünler içinde plastik hammaddeleri 8. sırada bulunuyor. Ekonomi Bakanlığı verilerine göre bu ülkeye Türkiye’nin ihracatında avantajlı olduğu ürün grupları, otomotiv, elektrikli ve elektronik eşyalar, demir çelik, tarım aletleri, kumaş olarak öne çıkıyor. Plastik sektöründe ise ambalaj ürünlerinde avantaj görülüyor.

64


www.turkchem.net

8. Uluslararası Özel, Spesifik Kimyasallar, Genel Kimyasallar, Petrokimya ve Kimyasal Ara Ürünler Fuarı www.chemshoweurasia.com

8. Uluslararası Laboratuvar, Teknoloji, Test & Ölçüm Cihazları, Yardımcı ve Sarf Malzemeleri Fuarı www.chemlabeurasia.com

8- 9- 10 KASIM 2018 İSTANBUL FUAR MERKEZİ

8. Uluslararası Kimyasal Proses ve Otomasyon Endüstrisi, Paketleme, Geri Dönüşüm, Lojistik, İş Güvenliği ve Çevre Teknolojileri Fuarı www.chemtecheurasia.com

Medya Partneri

Destekleyen

İş Birliği ile

Organizatör

BU FUARLAR 5174 SA<,/, .$181 *(5(öø1&( T2%% 7h5.ø<( 2'$/$5 9( %256$/$5 %ø5/øöø ø=1ø ø/( 'h=(1/(10(.7('ø5


PLASFEDDERGİ

SÖYLEŞİ

İstanbul Ticaret Odası Genel Sekreteri Doç. Dr. Nihat Alayoğlu:

Normalleşme yılın ikinci çeyreği itibariyle verilere yansımaya başladı

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Türkiye’nin en büyük odası konumunda.

leyici olduğu gözlemlenmiştir.

Hatta dünyanın en büyük odalarından biri. İTO Genel Sekreteri Nihat

2018 yılına girerken küresel ekonomi

Alayoğlu, mevcut ekonomik dalgalanmanın şirketlere etki ettiğini an-

politikalarında artan belirsizlikler, siyasi

cak ortaya konulan ekonomik önlemlerin ve Yeni Ekonomi Programının

gerilimler, aşırı popülist gelişmeler, artan

sorunlardan çıkış yönünü gösterdiğini vurguladı. PLASFEDDERGİ’nin so-

korumacılık eğilimleri, para politikaların-

rularını yanıtlayan Nihat Alayoğlu, küresel korumacılık eğilimleri, plastik sektörüne yönelik İTO’nun attığı adımlar ve iş dünyasının beklentilerine yönelik görüşlerini açıkladı.

da sıkılaşma ve jeopolitik riskler küresel ekonomide öne çıkan sorunlar olarak görülürken; Türkiye ekonomisinde ise yaşanan ekonomik dalgalanmaya enflasyon başta olmak üzere cari açıkta yaşanan genişleme neden olmuştur. Türkiye eko-

Türkiye’nin ve Avrupa’nın en büyük Odalarından birinin yönetimindesiniz. Son dönem dalgalanmalara yönelik görüşleriniz nelerdir, iş insanları geleceğe nasıl bakmalı? Türkiye ekonomisi geçtiğimiz yılın son çeyreğinde zincirlenmiş hacim endeksi-

ne göre yıllık bazda yüzde 7,3 oranında

nomisi, dünya ekonomisinde yaşanan

büyümüştür. 2017 yılının genelinde ise

sıkıntılara ve kendi içerisinde yaşanan

yüzde 7,4 ile yılbaşındaki beklentilerin

mevcut sorunlara rağmen, 2018 yılının

oldukça üzerinde bir büyüme kaydeden

ilk çeyreğinde ekonomideki büyümesini

ülkemiz, büyümedeki ekonomik perfor-

sürdürmüş ve yüzde 7,4 oranında büyü-

mansını ortaya koymuştur. Yılın genelin-

müştür.

de yakalanan büyüme ivmesinde, alınan tedbirlerin desteğiyle iç tüketimde ve yatırımlarda yaşanan canlanmanın belir-

66

Diğer taraftan, 24 Haziran’da çok önemli bir seçimi geride bırakan Türkiye, yeni bir


SÖYLEŞİ

hükümet sistemine geçmiştir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde sadeleştirilmiş 16 bakandan oluşan ilk kabinesi belirlenmiş ve ekonomi yönetimi yeniden oluşturulmuştur. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk turda sonuçlanması sonrasında yeni dönemde uygulanacak ekonomi politikaları ve hükümetin yapısal reform uygulamaları ile mevcut sorunla-

Plastik sektörü özelinde bakacak olursak, İTO bünyesindeki sektör faaliyetleri hakkında bilgi verir misiniz? Odamız kuruluşundan buyana gücünü üyelerden almakta ve sektör ayrımı gözetmeksizin her sektör için çalışmalarını özverili bir şekilde devam ettirmektedir.

rın çözüleceği yönündeki beklentiler, iş

Kamu-özel sektör işbirliğinde, sektörel

insanlarının geleceğe pozitif yönde bak-

gelişmeler takip edilmekte, sektörlerin

tığını göstermektedir.

ihtiyaçları doğrultusunda çeşitli kurum

İktisadi faaliyette etkili olması beklenen normalleşme beklentisinin yılın ikinci çeyreği itibariyle büyüme verilerine yansıdığı görülmüştür. Yılın ikinci çeyreğinde zincirlenmiş hacim endeksine göre Türkiye ekonomisinde bir miktar ivme kaybı

PLASFEDDERGİ

ve kuruluşlar nezdinde çalışmalar yürütülmekte, sektörler sorunların çözümü noktasında paydaşlarla çalışmalar gerçekleştirilmekte ve sorunların çözümü noktasında ilgili kurum ve kuruluşlar nez-

sı ile Poliamid ve PVC’ye ek mali yükümlü-

dinde girişimlerde bulunulmaktadır.

lük getirilmiştir. Söz konusu karara ilişkin; PVC ve Poliamid hammadde ihtiyacının

yaşanmasına rağmen, yıllık bazda yüzde

Bu çerçevede, plastik sektörü de Odamız

5,2 ile piyasa beklentilerine paralel bir

büyük bir bölümünün ABD’den karşılan-

tarafından yakinen takip edilen sektörler

büyüme gerçekleşmiştir. Yılın ikinci çey-

ması ve son dönemlerde ABD ile yaşa-

arasında gelmektedir. Tüm sektörlerde

reğinde büyümenin kaynaklarına baktığı-

nan olumsuzluklar nedeniyle, Poliamid

olduğu gibi plastik sektöründeki gelişme-

mızda iç talebin bir miktar yavaşlamasına

ve PVC gibi ürünlerin ABD dışındaki ül-

ler takip edilmekte; üyelerimiz, sivil top-

rağmen gücünü koruduğu görülmekte

kelerden ithal edilmesi ve ABD’den ithal

lum kuruluşları ve kamu ile işbirliği içeri-

olup, aynı zamanda yatırım harcamaları-

ürünlerin mütekabiliyet amacıyla ilave

sinde çalışmalar gerçekleştirilmektedir.

nın da büyümeyi desteklediği görülmüş-

gümrük vergisi uygulanabilmesi hususu

Tüm bu çalışmalarımızın neticesinde de

tür. Bunun yanında, gelişmiş ülkelerin

Odamızca yakından takip edilmekte ve

sektörün sesi olarak çözülmesi gereken

para birimlerine karşı Türk Lirası’nda ya-

çeşitli çalışmalar yürütülmektedir.

noktaları ilgili kurumlara ileterek takipçisi

şanan değer kaybının etkisiyle ihracat-

olmaktayız.

Ayrıca, iş geliştirme anlamında sektörde-

taki güçlenmeye karşın ithalattaki ivme

ki firmalarımıza yurtdışında yeni pazarlar

kaybı, net ihracatın büyümeye katkısını

Güncel bazı girişimlerimizden söz etmek

bulunmasına dönük aktif çabalarımız da

pozitif yönde etkilemiştir.

gerekirse;

vardır. Yurtdışı fuar organizasyonları-

Son dönemlerde döviz kurlarında yaşa-

Sektörün özellikle maliyet kalemlerine dö-

nan kırılganlık başta olmak üzere yurtiçi

nük talepleri, ilgili sektör temsilcilerimizin

finansal koşullardaki sıkışıklık özel sek-

de değerlendirmeleriyle raporlanarak ilgili

törü tüketim ve yatırım harcamalarını

makamların bilgisine sunulmaktadır.

yavaşlatabilecek olsa da hükümetimizin ve ekonomi yönetiminin aldığı tedbirlerin ve teşviklerin büyüme görünümü üzerindeki riskleri aşağı yönlü baskılayacağı düşünülmektedir. Ayrıca, açıklanan Yeni Ekonomik Program (YEP), özel sektörün sorunlarına çözüm üretmiş ve piyasaların ihtiyaçlarını karşılamıştır. Ayrıca YEP,

Malumunuz, plastik ve kauçuk sektörüne ilişkin olarak, elektrik teminat be-

mızdan, tedarikçi günleri etkinliklerimize kadar sektör mensuplarına somut iş geliştirme imkânları sunmaktayız.

Ekonomik dengelenmenin ne zaman olacağını düşünüyorsunuz?

dellerinin çok yüksek olması nedeniyle

2008 yılında küresel boyutta yaşanan fi-

sanayicilerimiz çeşitli zorluklar ile karşı-

nansal krizin üzerinden on yıl geçmesine

laşmaktadır. Bu kapsamda hem Bakanlık

rağmen makroekonomik göstergelerde

hem tedarikçi elektrik şirketi nezdinde

kriz öncesi düzeylere kısmi oranda ula-

girişimlerimiz olmuştur.

şıldığı gözlemlenmiştir. 2008 yılında ya-

bozulan makroekonomik göstergelerin

Bildiğiniz gibi, 15.08.2018 tarihli Resmi

yeniden dengelenmesini ve sağlıklı ve

Gazetede “ABD menşeli Bazı Ürünlerin İt-

sürdürülebilir bir büyümeyi öne çıkarır-

halatında Ek Mali Yükümlülük Uygulama-

ken, iş insanlarının geleceğine de ışık

sına Dair Kararda Değişiklik Yapılmasına

tutmuştur.

İlişkin Karar” ile ABD’den ithal edilen 22 kalem ürüne getirilen ek vergi uygulama67

şanan krizden 2016 yılına kadar, gelişmiş ülkelerde küresel deflasyon, resesyon, düşük büyüme ve emtia fiyatlarında gerileme sorunları öne çıkmış; gelişmekte olan ülkelerde ise enflasyon, cari açık ve büyüme sorunları artarak devam etmiş-


PLASFEDDERGİ

SÖYLEŞİ

Türkiye 24 Haziran seçimleri ile birlikte Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçmiştir. Bu sistem ile birlikte iş dünyası ve yönetim biçiminin sağladığı dinamizmin ülke ekonomisi adına olumlu bir katkı sağlayacağı aşikârdır. Seçimlerden bu zamana kadar iş dünyası temsilcileri, yönetim sistemine bağlı olarak neler yapılacağını merakla beklemekte; diğer yandan sorunlarına çözüm aramaktadır. Odamız üyelerinden aldığımız birçok geri dönüş neticesinde iş dünyasının beklentileri önem derecesine göre; tir. 2017 yılı boyunca küresel ekonomik faaliyette gözlenen ılımlı büyüme eğilimi, 2018 yılının ilk yarısında da sürmüş ve küresel ekonominin büyüme hızı korunmuştur. Küresel ekonomide 2018 yılının ilk yarısını geride bırakırken, küresel ekonomi politikalarına dair artan belirsizlikler, aşırı popülist gelişmeler, artan ticaret önlemleri, küresel ekonomide yaşanan pozitif görünümü baskılamaktadır.

ihracattaki güçlenmenin yanı sıra ithalat-

“döviz kurlarından yaşanan belirsizlik

taki ivme kaybının rol oynaması ve turizm

hâli”, “yüksek faiz oranları” ve “sürdürü-

gelirlerindeki yüksek performans, net dış

lebilir büyüme” olarak sıralayabiliriz. Tüm

talebin büyümeye katkı vermesini sağ-

bu beklentilerin karşısında yeni ekonomi

lamıştır. Öte yandan, öncü göstergeler,

yönetiminin ve TCMB’nin aldığı önlemler

üçüncü çeyrekten itibaren iç tüketimdeki

de göz ardı edilmemelidir. TCMB yaptığı

yavaşlamanın belirginleştiğini gösterse

müdahaleler ile güçlü parasal sıkılaşma

de dış kaynak talebinin düşmesi ve ihra-

kararının enflasyon, faiz, kur gibi temel

cat ile turizm gelirlerindeki güçlü seyrin

ekonomik göstergeleri makul düzeylere

korunması büyümedeki yavaşlamanın

çekmek için mücadele etmektedir.

hızlanmasını önleyecektir.

Dış konjonktürde ise; ülkemiz ekonomik

Finansal koşullarda yaşanan sıkılaşma

ve siyasi anlamda zorlu bir süreç yaşa-

ve piyasalarda gözlenen ekonomik dal-

maktadır. ABD tarafından uygulanan dış

galanma nedeniyle artan enflasyon ve

ticarete yönelik ek gümrük tarifelerinin

genişleyen cari açık gibi sorunlarla daha

tüm dünya ülkelerine uygulanması ve

kararlı mücadele etmeyi ve mevcut so-

artan politik belirsizlikler ülkemizi de

runlara yönelik politikaların geliştirilme-

etkilemiştir. Kısa vadede durağanlıktan

sinin öncelikli olduğu bilinmektedir. Ya-

kurtulmak adına ülkemizin tüm kaynak-

pısal reformların devam etmesi ve para

larının üretime yönlendirilmesi doğru bir

Türkiye ekonomisi özellikle 2017 yılının

ve maliye politikasındaki sıkı duruşun

karar olacaktır. Bu krizi üreterek, ihracat

ikinci yarısından itibaren potansiyelin

sürdürülmesinin yanı sıra itinayla hazır-

yaparak, yerli ürünleri destekleyerek

üzerinden bir büyüme performansı ser-

lanmış olan Yeni Ekonomik Program’ın da

aşabilmemiz mümkün gözükmektedir.

gilemiş; 2018 yılının ilk çeyreğinde de

mevcut politikaları destekleyecek olma-

potansiyeli aşan büyüme performansını

sı bir dengelenme sürecinin başladığını

devam ettirmiştir. İktisadi faaliyette et-

göstermektedir. Böylelikle dengelenme

kili olması beklenen normalleşmenin yılın

sürecinin güçlü bir şekilde sürdürülebil-

ikinci çeyreği itibariyle büyüme verilerine

mesi için önümüzdeki yıllara ilişkin somut

yansımaya başladığı görülmüştür. Zincir-

hedefler içeren, gerçekçi, uygulanabilir

lenmiş hacim endeksine göre GSYH yıllık

güçlü bir YEP’in hazırlandığını görüyoruz.

bazda yüzde 5,2 ile piyasa beklentilerine

Bununla birlikte Hükümetimiz’ce, mut-

paralel gerçekleşmiştir. İkinci çeyrekte

laka YEP’i destekleyici politika setleri de

kaydedilen büyümenin, tüketim ve ya-

oluşturulacağına inanıyoruz.

Küresel ekonomide gözlenen sorunların yanında gelişmiş ülke merkez bankaları tarafından uygulanan daraltıcı para ve maliye politikaları nedeniyle ülkemiz gibi gelişmekte olan ülkelerden sermaye çıkışlarının hızlanmasının, küresel büyümeyi olumsuz etkilemesi muhtemeldir.

tırımlardaki ılımlı yavaşlamaya rağmen iç talebin gücünü korumasıyla devam ettiği gözlemlenmiştir. Bununla birlikte, Türk Lirası’ndaki değer kaybının etkisiyle

İş dünyasının beklentileri anlamında, ülke olarak kısa vadede hangi adımları atmalıyız?

Hazine ve Maliye Bakanımız Sayın Berat Albayrak tarafından açıklanan Yeni Ekonomik Program’ın ekonomik saldırılara karşı oluşan hassaslığımızı giderecek kapsamda olduğunu görmekteyiz. Aynı zamanda, reel sektörün tüm sorunlarını kapsayan bir YEP ortaya konulmuştur. İç ve dış yatırımcının bu program ile birlikte piyasalara duyduğu güven artacak ve reel sektör yeniden canlanacaktır. Dolayısıyla açıklanan programın piyasalarda oluşan beklentiyi karşıladığını düşünmekteyim. İstanbul Yaklaşımı benzeri bir reel sektör

68


SÖYLEŞİ

PLASFEDDERGİ

destek programına ihtiyaç var mı? Reel

Büyümenin gücünü korumasına karşın fi-

kamu borç ödemesi vb. sorunların çözü-

sektör ne yollarla desteklenmelidir?

nansal kesim dışındaki firmaların açık po-

müne ilişkin kapsamlı politikaların ortaya

zisyonundaki artış eğilimi devam etmek-

konularak, Türkiye ekonomisinde sağlıklı

tedir. 2017 yılı sonunda 213 milyar dolar

ve sürdürülebilir büyümenin sağlanması,

olan finans kesiminin açık pozisyonu, Ha-

finansman maliyetinin düşürülmesi ve

ziran 2018 döneminde 216 milyar dolara

cari açığın azaltılmasıdır. Uzun vadede

yükselmiştir. Özel sektörün yurtdışından

ise, Ülkemizin 2023 yılı itibarıyla dünya-

sağladığı uzun vadeli kredi borcunun yıl-

nın ilk 10 ekonomisi arasında yer alması

başından itibaren gerileme göstererek

ve yıllık 500 milyar dolarlık ihracat hac-

221,7 milyar dolar olarak gerçekleşirken,

mine ulaşması amacına katkı sağlanması

kısa vadeli kredi borcu ise yatay bir seyir-

hedeflenmektedir. Ayrıca, dış ticaret açı-

de sürdüğü görülmekte olup, 19,1 milyar

ğımızın yüksek teknolojili ürün ihracatıy-

dolar olarak gerçeklemiştir. Son 3-4 ay-

la iyileştirmesi gerekmekte olup, “yükte

lık bir dönemde döviz kurlarında yüksek

hafif pahada ağır” ürünlerin üretilmesi ve

volatilitenin yaşanması nedeniyle artan

ihraç edilmesi arzu edilmektedir.

Bilindiği üzere, geçmişte ülkemiz, 2000 yılının sonlarına doğru başlayan ve 2001 yılında ise etkisini giderek artıran bir ekonomik kriz ile karşı karşıya kalmıştır. 2001 yılında başlayan ekonomik kriz, finans ve reel kesimi olumsuz yönde etkilemiş ve ülke ekonomisini büyük bir bunalıma sürüklemiştir. Bu dönemde Gayrisafi Yurtiçi Hasıla’nın yüzde 9,5 gibi büyük bir oranda gerilemesi, imalat sanayi kapasite kullanım oranlarındaki düşüşün hızlanması, iç talebin daralması nedeniyle işsizliğin artması ve sabit sermaye yatırımlarının hızlı bir şekilde azalması krizin etkisini daha da artırmıştır. Bunun yanı sıra, bankacılık ile reel sektör arasındaki kaynak akışının olumsuz etkilenmesi, kredilerin mevduata dönüşüm oranının yüzde 35’lere kadar gerilemesi, borç geri ödemede sorunların artması ekonominin önemli bir ayağı olan bankacılık sektörünü derinden sarsmıştır. Krizin etkilerinin derinden hissedildiği bir dönemde bankacılık sektörü ile reel sektör arasındaki sorunların geleneksel ve yasal takip yollarla çözülmesinin imkânsız olduğunu bilen temsilciler, bir

borç maliyetleri, şirketlerin geleceğe dönük yatırım iştahı önünde engel teşkil etmektedir. Bu nedenle, ülkemizin üretim gücünün korunması, mevcut yatırımların sürdürülmesi için reel sektördeki sorunlara çözüm sağlamak amacıyla bir destek programı oluşturulmuş ve ortaya konulmuştur. Bu noktada, üreticiyi desteklemek amacıyla hükümetimizin uygulamış olduğu teşviklerin ile tedbirlerin devam etmesi ve bankaların kredi kanallarını açık tutarak kredi imkânlarını artırması gerekmektedir.

Ülkemiz teknoloji sanayi ihracat rakamı 2017 yılında toplam 147 milyar dolardır. 2018 yılının ilk 6 ayında ise bu rakam 77 milyar dolar düzeyindedir. 2017 yılı ihracatının yüzde 4’ü yüksek teknolojili ürün iken 2018 yılı ilk altı ayında bu oran yüzde 3,5 olmuştur. Ülkemiz yüksek teknoloji ihraç eden ülkeler sıralamasında geride olup; bu sıralamanın değişmesi ve ön sıralara gelebilmemiz için, gelecekte yüksek teknoloji sınıfında daha çok ihraç edilecek ürün/ürünlerin şimdiden öngörülüp, gerekli Ar-Ge ve altyapı çalışmaları

lamaya koymuşlardır.

Elbette bugünlerde herkes kısa vadeli sorunların çözümüne odaklanmış durumda ama İTO’nun orta ve uzun vadeli gündemi nedir? Hangi projeleri öncelikli olarak görüyorsunuz?

Türkiye ekonomisinin mevcut konjonktü-

İTO olarak orta vadeli en önemli günde-

lerin tamamını öncelikli görmekteyiz. Bu

ründe bir ekonomik dalgalanmanın oldu-

mimiz, likidite sıkışıklığı, fiyat tedbirleri,

kapsamda, Kredi Garanti Fonu (KGF) ih-

gönüllülük yaklaşımı (İstanbul yaklaşımı) benimseyerek, bankaların geri dönmeyen kredilerinin yeniden yapılandırılması için kendi aralarında bir çerçeve anlaşması yaparak, İstanbul yaklaşımını uygu-

ğu ancak makroekonomik göstergelerde 2001 yılındaki kadar büyük bir bozulmanın olmadığı görülmektedir. Hâlihazırda özel sektörün yaşamış olduğu bir takım sorunlar bulunmaktadır. Özellikle şirketlerin borçlanma imkânlarının zorlaşması, ekonomik dalgalanma üzerinde etkisini hissettirmektedir. Hükümetimizin uyguladığı teşvikler ve almış olduğu tedbirler sayesinde büyümenin bir miktar ivme kaybetmesine rağmen gücünü koruduğu görülmekte olup, özel sektördeki dinamizmin de sürdüğü gözlenmiştir.

69

yapılmalıdır. Böylece Türkiye’nin ilk 10 büyük ekonomi arasına girmesi hedefinin gerçekleştirilmesi yolunda önemli bir adım atılacaktır. Reel sektörün ve piyasaların ihtiyaçlarını karşılayan politikaların yer aldığı proje-


PLASFEDDERGİ

SÖYLEŞİ

lanacağı ülkeler kapsamını genişletmesi dış ticarette korumacılığın küresel ölçekte artma olasılığını yükseltmiştir. Bu adıma karşı, söz konusu politikaya taraf olan ülkelerin de küresel dış ticareti daraltacak karşı adımları gündeme getirdiği ve koyduğu görülmektedir. Söz konusu uygulamaların artarak devam etmesi, küresel ekonomiye yönelik belirsizliği yükseltmekte, dünya ekonomisi ve ticareti üzerindeki riskleri artırmaktadır. Küresel ticarette yaşanan gelişmelerin Türkiye ekonomisi açısından önemi olracatçı sektörlere etkin bir şekilde destek

ları farklılık göstermektedir. Çin ekonomi-

vermeye devam etmelidir. Ayrıca, sanayi

si, 2018 yılının birinci ve ikinci çeyreğinde

işbirliği projelerin yaygınlaştırılması, ül-

sırasıyla yüzde 6,8 ve yüzde 6,7 oranla-

kemize gelen yatırımcılara yönelik po-

rında büyümüştür. Hindistan’da ise 2017

litikaların geliştirilmesi hususları başta

yılının ikinci yarısından itibaren canlanan

olmak üzere reel sektöre ilişkin projeler

ekonomi, 2018 yılının ilk çeyreğinde yüz-

önem arz etmektedir.

de 7,4 oranında büyüdüğü görülmek-

Küresel olarak yükselen korumacılık eğilimlerini değerlendirir misiniz? Türk iş insanları buna karşı nasıl hareket etmeli?

tedir. Brezilya ve Rusya ekonomileri ise resesyondan kurtularak sırasıyla yüzde 1,2 ve yüzde 1,3 oranlarında büyümüştür.

dukça büyüktür. 2016 yılında Türkiye’nin gerçekleştirmiş olduğu dış ticaretin Gayrisafi Yurtiçi Hasıla’ya oranı yüzde 39,5 düzeyinde iken, bu oran 2017 yılında yaklaşık 6,5 puan artarak yüzde 45,8 düzeyine yükselmiştir. Bu bağlamda verilerden de görüldüğü üzere Türkiye gerçekleştirmiş olduğu dış ticaret ile küresel sistemin önemli bir parçası olduğunu ortaya koymaktadır. 2017 yılında Türkiye,

Dünya Ticaret Örgütü verilerine göre;

ihracatını bir önceki seneye göre yüzde

2017 yılında küresel ihracatın yüzde 11

10,2 oranında artırarak 157,1 milyar dola-

oranında artarak 17,7 trilyon dolar ola-

ra yükseltmiş olup, küresel ihracat içinde

rak gerçekleştiği belirtilirken, aynı yılda

yüzde 1,1’lik pay ile 22. sırada yer alırken;

yüzde 4,7 oranından büyüyen mal tica-

233,7 milyar dolarlık ithalatı ile küresel

retinin 2018 yılında da güçlü bir şekilde

ithalatta yüzde 1,6 oranındaki payı ile

büyümeye devam edeceği vurgulanmış-

15. sırada bulunmaktadır. Bu bağlam-

tır. Küresel ölçekte yatırım harcamala-

da, Türkiye’nin ekonomik gücünü ortaya

rının artması, küresel ticarette yaşanan

koymak ve küresel ekonomik sistemde

büyümeye önemli katkı sağlarken; artan

daha etkin rol almak adına Türk iş insan-

küresel politik belirsizlikler, jeopolitik

larının, küresel ihracat içinde Türkiye’nin

Küresel ekonominin seyrine yön veren

gelişmeler, normalleşme eğilimi ve ül-

payını artırması için mevcut pazarların

gelişmiş ekonomiler grubunda, ABD eko-

kelerin korumacı politikalara yönelmesi

yanında yeni pazarlar oluşturması gerek-

nomisinin verilerine bakıldığında, büyü-

nedeniyle iş aleminde belirsizliğin artma-

mektedir.

menin daha olumlu ve istikrarlı bir görü-

sı, küresel ticaretteki olumlu görünümü

nüm çizdiği görülmüştür. ABD ekonomisi,

baskılamaktadır.

2017 yılı genelinde iktisadi faaliyette gözlenen pozitif yönlü büyüme eğilimi, 2018 yılının ilk yarısında da devam etmiş olup, küresel ekonomi büyüme hızını korumuştur. Yılın ilk yarısına ilişkin ekonomik gelişmeler değerlendirildiğinde, küresel büyümenin olumlu görünümünü sürdürdüğü ve gücünü korumaya devam ettiği görülmektedir.

2018 yılının birinci ve ikinci çeyreğinde sırasıyla yüzde 2 ve yüzde 4,2 oranlarında büyümüştür. Euro bölgesinde ise genel seyrin yavaş olmakla birlikte ılımlı toparlanmanın sürdüğü görülürken, yılın birinci ve ikinci çeyreğinde sırasıyla yüzde 2,5 ve yüzde 2,2 oranlarında bir performans sergilemiştir. Gelişmekte olan ekonomiler grubunda ise büyüme oran-

Küresel ekonomik sistemde yeni oluşan bir “korumacılık düzeni”nde Türkiye’nin,

2016 yılının Kasım ayında gerçekleşti-

kendisine yönelik gerçekleştirilen eko-

rilen seçim kampanyaları sırasında ABD

nomik ve siyasi savaşları bertaraf edecek

Başkanı Trump’ın uluslararası ticarete

süreci, yeni oluşturacağı politikalarla ha-

ilişkin olarak ifade ettiği önlemlerin bir

yata geçirmesi gerekmektedir. Bu bağ-

kısmın uygulamaya koyarak, korumacılık

lamda defaatle söylemiş olduğum Yeni

politikalarını somut hale getirdiği görül-

Ekonomik Programın ortaya koyduğu

mektedir. 2018 yılının Haziran ayı başın-

hedefler ve politikalar ülkemiz ekono-

da, ABD’nin demir – çelik ve alüminyum

misinin ve iş insanlarının geleceğine ışık

ithalatında ek gümrük tarifesinin uygu-

tutacaktır.

70


4WLFSN_J 8FSF^N 'ङQLJXN (FI 3T 9ZWLZYQZ 2FSNXF 9ं70ौ>* 9 NSKT%NRXUTQ^RJWX HTR

www.imspolymers.com


PLASFEDDERGİ

GÜNDEM DIŞI

3D Master şirketi sahibi Koray Hatem gastronomi merakını anlattı

“Tat almak zamanla gelişiyor” 3D Master, Türkiye ve yurt dışında 3 boyutlu yazıcıların tedariki, bakım ve onarımını yapıyor. Bu şirketin sahibi Koray Hatem’in ise sıra dışı bir

- Gastronomi ilginiz-merakınız na-

merakı var. Yemek yapıyor ve elbette farklı lezzetleri arıyor. “Benim

sıl oluştu? Hep lezzet arayışınız var

amacım yemek konusunda bir gurmelik yaratabilmek” diyen Koray Ha-

mıydı, yoksa bir dönem sonra kişi-

tem, yemek yapmak ve elbette yemek merakını test etmek isteğiyle bir yemek yarışması niteliği taşıyan bir TV programına da katıldı ve birinci oldu. Koray Hatem, PLASFEDDERGİ’nin sorularını yanıtladı.

sel merak-ilgiyle mi ortaya çıktı? Gastronomiye merakım 18 yaşında üniversiteye başlamamla oluştu açıkçası. Üniversite okumak için İngiltere’ye gittim ve tek başıma yaşıyordum. Yemek yemeyi de seven bir insandım. Tabi böyle bir hafta falan aç kalınca yemeğe merak salmaya başladım ve yaptıkça keyif almaya başladım. Farklı yemekler, değişik lezzetler çıkarmaya başlayınca, yemek yapmayı becerebildiğimi keşfedince de bu yönde kendimi geliştirmeye başladım. Görsel hafızam çok iyidir. Bu merak zamanla kademe kademe artmaya başladı. Önce yumurta haşlarsın, makarna yaparsınız ya oradan fırında tavuk, fırında ördek yapmaya kadar gitti. Sonra Türkiye’ye dönünce belli bir süre ailemle yaşadıktan sonra evlendim. Eşim de yemek yapmaya meraklıydı. İkimiz birden yemek yapmaya başladık ve çok yol aldık. İş hayatında insan stresli olduğunda, sıkıntılı olduğunda balık avlamaya gider, kitap okur, müzik dinler ben ise yemek yaparım. -Eşinizle evde yemek yarışı yapıyor musunuz? Evet, Eşim ile mutfakta yarışırım. Ben çok fazla mutfağa girmiyorum. Keyif için yemek yaptığım için haftanın 2 ya da 3 gecesi yapıyorum. Eşim öğlen yemeğini de akşam yemeğini de o yapıyor. Zaten ana yemekler hep ondan çıkıyor. Ben et veya enteresan bir şey yapacaksam mutfağa

72


GÜNDEM DIŞI

PLASFEDDERGİ

giriyorum. Eşime telefon edip “evde şu malzeme var mı” diye sorduğumda anlar ki işte sıkıntılı bir şey olmuş, kafa dağıtmaya mutfağa giriyorum. Ben belgesel izlerim, ben haber izlerim diyenler vardır, ben çok açık söylerim boş vaktim varsa yemek programı izlerim. İyi ya da kötü yapım olsun ben oturur yemek programlarını izlerim. Enteresan bir şekilde de yarışmalarda izlerken hangi yemek yapanın birinci olacağını tahmin ederim ve bayağı sağlam tutturuyorum da. Oralarda gördüğüm değişik yemekleri yapmayı da seviyorum. -“Bitter çikolata ve kırmızı pul biber çok iyi gider” - Tatları algılayabilmek öğrenilebilir mi, yoksa özel yetenek mi? Bazı insanların tat alma ya da koku duyusu daha gelişkin diyebilir miyiz? Bizim gibi “amatörlere” veya okuyuculara yiyecek, içeceklerden daha fazla keyif almak için ne tavsiye edersiniz. Tat almak zamanla gelişen, artan bir şey. Baharatları tanımak, hangi baharat hangi yemeğe gider bilmem lazım. Denemek de önemli. Bilir misiniz bilmem ama bitter çikolata ile kırmızı pul biber çok güzel gider. Hiç kimsenin bilmediği bir şey. Bu

bıçakla karpuzu kessen soğanlı bıçakla

O ülkedeysem ve bu yemek sunulmuşsa

kesmişsin bunu diyerek anlar. O kişinin

“ben balık sevmem, ben yemem, balık

içinde bir gurmelik varsa onu yaşar. Ben

şekerli olur mu” diye kenara itersem bu

kendimi geliştirdim. İlk başlarda yoktu

gurmelik olmuyor. Yemeği yiyip yorum

ama şimdi koklayarak neyin piştiğini, ne-

yapmak en saçma şey. Sevmeyebilirim,

yin eksik olduğunu anlayabiliyorum. Her-

ben balık yemeyen bir insan olabilirim

kes bunu geliştirebilir, yeter ki istesin.

ama o ülkenin özelliği o balık ise eğer yemezsem ufkumu da genişletemem. O

- Ülke mutfakları belki de yüzlerce yıllık

yüzden bir şeyi seviyorum demek bana

deneyim sonucu mükemmelleşmiş ye-

çok zor geliyor. Şu anda hangi yemeği çok

meklerden oluşuyor. Elbette usta şefler

seviyorsun diyorsanız, burası suşi resta-

yeni lezzetler de oluşturuyor. Siz han-

urantı, yan taraf pizzacı. İkisi de ap ayrı

gisini tercih ediyorsunuz? Yılların dene-

uçlar. Ben ikisini de seviyorum. Önceliğim

yimiyle mükemmelleşmiş bir lezzeti mi,

var mı, o gün canım ne yemek istiyor ise

yoksa yeni, deneysel lezzetleri mi?

onu seçiyorum. Enginarı da çok severim, çiğ halini de çok severim, kızarmış halini

marketlerde satılır. Bunu kim denemiş,

Benim için hiçbirinin önceliği yok. Benim

nereden denemek aklına gelmiş ve bunu

amacım yemek konusunda bir gurme-

pazara sunmuş. Ben yemek yaparken de-

lik yaratabilmek. Mesela bir ülkede muz

nerim, içine farklı farklı şeyler atarım. Ba-

- Dünyada hangi mutfakları dene-

yaprağına sarılı balık yapılmış diyelim.

zıları çok daha tat duyguları iyidir. Soğanlı

yimlediniz? Türk mutfağının Dün-

Muz yaprağı balığa şekerli bir tat veriyor.

yadaki yeri hakkında neler söyle-

de severim. Çok ayrı tatlardır oysa..

yebilirsiniz? Gittiğim bütün gezilerde mutfakları anlamak için denedim. Çin, Japon, Asya, Avrupa, Kuzey Amerika, Güney Amerika, Kenya. Çok değişik lezzetlerle karşılaştım, çok güzel etler yedim. Gurmelik kendi çapımda amatör bir gurmelik yaptığım için bugüne kadar çok çeşitli lezzeti denedim. Beni çok şaşırtan Afrika’dır. Kenya ve Maldivleri özel olarak söyleyebilirim. Maldivler’de toprağın altında 5 saat pişirilen bir balık yedim. Yediğim en lezzetli balıklardan biriydi o. Önce ateşi yakıyor-

73


PLASFEDDERGİ

GÜNDEM DIŞI

lar, o ateş közlendiğinde üstüne toprak örtüp, özel hindistan cevizi yaprağına sarılı balığı koyup tekrar toprak atıyorlar ve fırın gibi yapıyorlar orayı. Bir de Kenya’da çok enteresan etler yemiştim değişik baharatlarla.

- Gastronomiye olan ilginizin işinize yansıdı mı? Herkesin ilgi alanına göre takip ettiği şeyler farklı olduğu için. Sosyal medyada takip ettiğim bir hanımefendi 3D yazıcılar ile çok enteresan şekilde kendi tasarım-

Türk mutfağının Dünya ölçeğinde değer-

larını kalıplayıp bu kalıplarda pastalar ya-

lendirirsem, çok büyük lezzetler var ama

pıyor. Çok güzel, özgün tasarımlar ortaya

ne yazık ki biz yurtdışına açılamıyoruz,

koyuyor. Onun yanında gıda yazıcısı var.

tanıtamıyoruz. Bunun en büyük sebe-

Yemek de basıyor, yemeklerin altına ta-

bini de bizim kendi içimizde dış dünya

sarım yapıyor, üstüne eti koyuyor, altın-

ile yaşadığımız savaş olarak görüyorum.

daki dantel şeklinde sos oluyor mesela.

Biz dışarıdaki lezzetlere açık olmadığımız

Hobimi işime ben de entegre ediyorum.

için dışarıdaki lezzetler bize neden açık

3D yazıcının üstüne şırınga bağladım ve

olsun? Ben eğer “çiğ balık mı yenir” diye

içine çikolata kreması koydum. Kreplerin

Japon mutfağını elimin tersi ile itiyor-

üzerine isim yazdım. İster istemez yöneli-

sam, o zaman Japon da Türk mutfağını

yorsunuz bu türden yönlenmeler oluyor.

Japonya’da sunmaya neden çaba sarf

Algıda seçicilik oluşuyor. İnternetten 3D

etsin.

yazıcılarla üretilmiş limon sıkacağı görü-

Biz öyle bir memleketiz ki yurtdışına çıktığımız zaman ilk baktıkları şey Türk mutfağı nerede var diye araştırıyor. Sen İtalya’ya gitmişsin “abi burada Türk mutfağı nerede var?” Kardeşim sen Roma’ya dünyanın en büyük pizza ülkesine gelmişsin. Senin Türkiye’de yediğin peynirli pideyi yiyeceksin. Diyor ki “yahu domuz eti olur”. Sadesini ye veya otur sor İtalyanca-İngilizce domuz nasıl denir öğren.. Bugün cep telefonu ile milyon tane şeyi yapmayı bilen insan, telefondan istediğin şeyi çeviri programından yaz, göster garsona garantile kendini, yemeğini ye.

yorum ve ben de basıp eve götürüyorum. Bir araç kiti görüyorum ama o ilgimi çekmiyor, lazım olursa gider alırım diyorum. Ceviz kıracağı gördüm geçen gün, onu oturup yazıcıda bastım. Ceviz kıracağını da gidip 1 liraya alırsın ama o mutlu etmiyor beni, oturup basmak daha çok tatmin ediyor.

- Ulusal medyada yer alan bazı yemek yarışmalarına katıldığınızı biliyoruz. Katılmaya nasıl karar verdiniz ve nasıl gelişti. Ne gibi sonuçlar elde ettiniz? Uzun yıllar seyrediyordum yarışmaları.

74

Yemek yaptığım için merak ediyordum böyle bir yarışmaya katılsam ne sonuçlarla karşılaşırım diye. Arkadaşlarıma yemek yapıyorum herkes beğeniyor ama acaba dost doğru mu söylüyor nedir bilemezsin. Bir akşam Yemekteyiz programını izlerken, altta başvuru bilgisi yazdı ben de aniden karar verip başvuru yaptım. Ertesi günde çağırdılar. Yarışmada 5 kişi vardı. İlk 4 gün diğer yarışmacıların evinde yemek yedik, son gün benim evime konuk oldular. Kendimce güzel yemekler yaptım ve sundum. Program sunucusu Onur Büyüktopçu bey de puan veriyordu. Onur Bey’in program tarihinde ilk kez en yüksek puan olan 10 puanı bana verdi. Orada bir beğeni aldık ve gerçekten çok memnun oldum. Sonrasında çok değişik iş teklifleri de geldi. Sosyal medyadan gelen tepkiler, tebrikler tahmin edemeyeceğiniz şekilde yükseliyor.



PLASFEDDERGİ

GÖRÜŞ

İhracat Bedellerinin Yurda Getirilmesine Dair Zorunluluk Ali İbrahim Aydın Yeminli Mali Müşavir aaydin@prosesdenetim.com.tr

Sayın Okurlar, 2018’in ikinci yarısından itibaren Türk ekonomisi zorlu ve çetin bir sürece girdi. Döviz kurlarının önlenemeyen yukarı yönlü hareketliliği, gerek para politikasında ve gerekse maliye politikasında ciddi kararların alınmasına yol açtı. Bu sayımızda, ihracat bedellerinin yurda getirilmesine ilişkin düzenlemeyi ele alacağız. İhracat bedelleri uzunca süredir serbestçe tasarruf edilebilmekteyken, döviz kurlarında Türk Lirası aleyhine aşırı hareketlilik, ihracat bedellerinin tasarrufu konusundaki serbestinin kısıtlanmasına yol açtı. İhracat bedellerinin yurda getirilmesine ilişkin “Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karar”, 11.08.1989 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 07.08.1989 tarih ve 89/14391 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulmuştur.

kambiyo takip sürecini düzenlemiştir. Yapılan düzenleme, hem ihracat bedellerinin belirli bir süre zarfında Türkiye’ye getirilmesini hem de ihracatın döviz cinsinden yapılmış olması halinde, ihracat bedellerinin en az % 80’inin Türkiye’de bir bankaya satılmasını zorunlu kılmıştır.

Kapsam İhracat bedellerinin yurda getirilmesine ilişkin zorunluluk mal ihracatlarını kapsamaktadır. Hizmet ihraçlarına ilişkin bedellerin yurda getirilmesi zorunluluğu bulunmamaktadır. İhracat Yönetmeliği transit ticareti bir ihracat şekli olarak düzenlemiş olsa da, ihracat bedellerinin yurda getirilmesine ilişkin 180 günlük sürenin fiili ihraç tarihinden itibaren başlıyor olması zorunluluğun

Kararın yürürlüğe girmesiyle ihracat bedellerinin yurda getirilmesi zorunlu hale getirilmiş ve bu zorunluluk 08.02.2008 tarihine kadar devam etmiştir. Bu tarihte yapılan bir değişiklikle ihracat bedellerinin tasarrufu serbest bırakılmıştır. Hazine Maliye Bakanlığı, 32 Sayılı Karardan aldığı yetkiyi kullanarak, 04.09.2018 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 201832/48 sayılı tebliğle ihracat bedellerinin yurda getirilmesine ilişkin kuralları ve

76

transit ticareti kapsamadığını göstermektedir.

İhracat Bedellerinin Yurda Getirilmesinde Süre Tebliğe göre, Türkiye’de yerleşik kişiler tarafından gerçekleştirilen ihracat işlemlerine ilişkin bedellerin, ithalatçının ödemesini müteakip doğrudan ve gecikmeksizin ihracata aracılık eden bankaya transfer edilmesi veya getirilmesi gerekmektedir. Bedellerin yurda getirilme süresi fiili ihraç tarihinden itibaren 180 günü geçemeyecektir.

İhracat Bedeli Olarak Türkiye’ye Getirilen Dövizin Satışı İhracat bedellerinin döviz olması halinde, fiili ihraç tarihinden itibaren en geç 180 gün içinde Türkiye’ye getirilmesi gereken ihracat bedelinin en az % 80’inin yine en geç aynı süre zarfında bir bankaya satıl-


GÖRÜŞ

PLASFEDDERGİ

Uygulama Süresi ve Yürürlük Tarihinden Önceki İhracatların Durumu Tebliği, 04.09.2018 tarihi itibarıyla yürürlüğe girmiştir. Tebliğin yürürlük tarihinden önceki ihracatların zorunluluk kapsamında olduğu yönünde bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu itibarla, zorunluluğun 04.09.2018 tarihinden sonra gerçekleştirilen ihracat işlemlerini kapsaması gerektiği düşünülmektedir. Düzenleme, yürürlüğe girdiği 04.09.2018 tarihinden itibaren 6 ay süresince geçerli olacaktır. ması zorunludur. İhracatın dövizle yapılmış olması halinde, tahsilatında döviz olarak yapılması gerekmektedir. Ancak, ihracatın Türk Lirası cinsinden yapılmış olması halinde, bedelin Türkiye’ye getirilmesi zorunlu olmakla birlikte satış işlemi söz konusu olmayacaktır. İhracatın Türk Lirası üzerinden yapılmasına karşın, bedelin döviz olarak yurda getirilmesi halinde de belirtilen süre zarfında öngörülen satış işleminin yapılması gerektiği kanaatindeyiz. Öte yandan, ihracat bedelinin yolcu beraberinde nakit olarak yurda getirilmesi halinde, getirilen dövizin Türkiye’ye giriş sırasında ilgili gümrük idaresine beyan edilmesi mümkündür. Bu durumda, nakit beyan formu düzenlenmek suretiyle Türkiye’ye sokulan bedelin yapılan ihracata saydırılması mümkün olmaktadır. Bu arada, yurda getirilme zorunluluğu bu şekilde yerine getirilen ihracat bedelinin de yine öngörülen süre zarfında ve en az öngörülen tutarda bir bankaya satılması gerekeceği tabiidir.

İhracat Bedellerinin İthalat Ödemelerine Mahsubu Süresi içinde yurda getirilen ihracat bedeli; ihracatçının ithalat ödemelerine, sermaye hareketlerine ilişkin ödemelerine, görünmeyen işlemlere ilişkin giderlerine ve transit ticaretinin alış bedeli ile söz konusu süreler içinde bankalarca mahsup edilebilir. Düzenlemeye göre, mal ihraç ve ithalinde, tarafların aynı kişiler olması ve ihraç be-

dellerinin yurda getirilme süresi içinde kalınması kaydıyla, mal ihraç ve ithal bedellerinin bankalarca mahsubu mümkündür. Ancak, ihracat bedelinin yukarıda belirtilen türeden ödeme yükümlülüklerine mahsup edilebilmesi için, bahse konu ödeme yükümlülüğünün de fiili ihraç tarihini takip eden 180 gün içinde doğmuş olması gerekmektedir. İhracat bedellerinden mahsuba izin verilen hallerde, ihracat bedelleri süresi içinde yurda getirilmiş sayılacak ve mahsuba tabi tutulan kısım için mahsup tarihinde geçerli döviz alış kuru üzerinden döviz alım ve satım belgeleri düzenlenecektir.

Peşin Döviz Karşılığında Yapılan İhracat

Tebliğin yürürlükte bulunduğu süre içinde fiili ihracı gerçekleştirilen ihracatlar bakımından; ihracat bedelinin yurda getirilmesine ilişkin süre Tebliğin yürürlükten kalktığı tarihten sonra sona erse bile, bu ihracatlar bakımından bedelin yurda getirilmesine ilişkin zorunluluk hükümleri geçerli olacaktır.

İhracat Bedelinin Süresi İçinde Yurda Getirilmemesi Tebliğ’de uygulanacak müeyyideye yönelik bir düzenleme yer almamaktadır. 1567 sayılı Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında Kanunun 3. maddesi şu şekildedir.

Dâhilde İşleme İzin Belgesi ve Vergi, Resim ve Harç İstisna Belgesi kapsamında ihracat, ihracat sayılan satış ve teslimler ile döviz kazandırıcı hizmet ve faaliyetlerle ilgili olarak sağlanan peşin dövizlerin kullanım süresi belge süresi kadardır.

“Her türlü mal, kıymet, hizmet ve sermaye ithal ve ihraç edenler veya bu işlere aracılık edenlerden bu işlemlerinden doğan alacaklarını 1 inci maddeye göre alınan kararlardaki hükümlere göre ve bu kararlarda tayin edilen süreler içinde yurda getirmeyenler, yurda getirmekle yükümlü oldukları kıymetlerin rayiç bedelinin yüzde beşi kadar idarî para cezasıyla cezalandırılırlar..”

Tamamı tek seferde iade edilmeyen veya süresi içinde ihracatı gerçekleştirilemeyen peşin dövizler prefinansman hükümlerine tabi olur.

Buna göre, ihracat bedellerinin öngörülen sürede Türkiye’ye getirilmemesi halinde, ihracat bedelinin % 5’i oranında idarî para cezası kesilebilecektir.

Prefinansman hükümlerine tabi hale gelen peşin dövizlerin, ihracat taahhüt sürelerinin ilgili mevzuat hükümleri çerçevesinde uzatılması halinde, alıcının muvafakat etmesi kaydıyla kullanım süreleri de verilen ek süre kadar uzatılmış sayılacaktır.

Öte yandan, aynı maddeye göre, ithalat, ihracat ve diğer kambiyo işlemlerinde döviz veya Türk Parası kaçırmak kastıyla muvazaalı işlemlerde bulunanlar, yurda getirmekle yükümlü oldukları veya kaçırdıkları kıymetlerin rayiç bedeli kadar idarî para cezasıyla cezalandırılacaktır

Peşin döviz karşılığında ihracatın 24 ay içinde gerçekleştirilmesi zorunludur.

Düzenlemenin Yürürlük Tarihi, 77


PLASFEDDERGİ

Selçuk Mutlu Genel Sekreter V. PLASFED

ENDÜSTRİDEN

TL’nin hızlı değer kaybı üretim ve yeni siparişleri yavaşlattı

2018 yılının üçüncü çeyreği TL’nin hızlı değer kaybının yanı sıra Dolar’ın diğer para birimleri karşısında da güçlenmesine sahne olmuştur. Yılbaşından beri değer kaybetmekte olan TL’nin değer kaybı Haziran ayı sonrasında iyice hızlanmış ve 3. çeyreğin başında sırasıyla 4,6 ve 5,3’ten işlem görmekte olan Dolar ve Euro 6,5 ve 7,5 bandına yükselmiştir. Yılın birinci çeyreği ve ikinci çeyreğin yarısında 1,22-1,25 bandında seyreden Euro/Dolar paritesinin 1,16 seviyesinde gerilemesi ise Suudi Arabistan ve Güney Kore gibi ülkelerden Dolar bazında hammadde alarak, toplam mamul ihracatının %40’ından fazlasını Euro bölgesine yapmakta olan ihracatçımızın hammadde fiyatlarından kaynaklanan rekabet avantajının gerilemesine sebebiyet vermiştir.

78


ENDÜSTRİDEN

PLASFEDDERGİ

Ekonominin öncü göstergelerinden olan PMI (Satınalma Yöneticileri Endeksi) incelendiğinde ise endekste 2018 yılı başından beri devam eden gerilemenin Nisan ayından beri negatife geçtiği ve imalat sektöründe yavaşlamanın üst üste 5 aydır devam ettiği gözlemlenmektedir. Temmuz ayında 49,0 olarak ölçülen endeksin Ağustos ayında 46,4’e gerilemesinde ise üretim ve yeni siparişlerdeki yavaşlamanın etkili olduğu görüldü. Öte yandan, ihracat siparişlerinde iki aydır üst üste yaşanan artış TL’de yaşanan zayıflamanın tek pozitif yansıması olarak gözlemlendi.

2018’in ilk 7 ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre gerek ihracatta gerekse ithalatta ciddi bir artış yaşanmıştır. Söz konusu dönemde ihracatta yaşanan artış miktar bazında ortalama %10,2 olarak gerçekleşirken, değer bazında %17,6 olmuştur. Aynı dönemde ithalat miktarı ve değerinde yaşanan ortalama artış ise sırasıyla %8,0 ve %11,9 olarak gerçekleşmiştir. Gerek ihracat gerekse ithalatta değerin miktardan fazla artmış olması fiyatlar genel düzeyindeki artışı işaret ederken, ihracat birim fiyatlarımızdaki artışın ithalat birim fiyatlarına nazaran daha yüksek olduğu gözlemlenmektedir.

MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $ 2017 (Ocak-Temmuz)

2018 (Ocak-Temmuz)

İHRACAT Miktar

Değer

Miktar

% Değ.

Değer

% Değ.

Plastik Hammadde

424,5

566,7

467,4

10,1

709,8

25,2

Plastik Mamul

929,2

2.438,0

1.012,9

9,0

2.760,6

13,2

N/A

89,5

N/A

N/A

115,9

29,4

346,7

1.394,3

394,3

13,7

1.690,6

21,3

Plastik ve Kauçuk İşleme Mak. Kauçuk

2017 (Ocak-Temmuz)

2018 (Ocak-Temmuz)

İTHALAT Plastik Hammadde Plastik Mamul Plastik ve Kauçuk İşleme Mak. Kauçuk

Miktar

Değer

Miktar

% Değ.

Değer

% Değ.

4.096,9

5.772,5

4.376,4

6,8

6.621,8

14,7

355,5

1.748,5

367,7

3,4

1.801,9

3,1

N/A

320,0

N/A

N/A

397,4

24,2

561,7

1.644,9

670,6

19,4

1.795,5

9,2

2017 (Ocak-Temmuz)

2018 (Ocak-Temmuz)

TOPLAM DIŞ TİCARET Değer

Değer

% Değ.

İhracat

89.987,7

96.272,1

7,0

İthalat

129.810,7

143.022,9

10,2

Kaynak: TÜİK

79


ENDÜSTRİDEN

PLASFEDDERGİ

Dış Ticaret Verileri 2018 yılı Ocak-Temmuz dönemi Türkiye plastik hammadde ihracatı miktar bazında % 10,1 değer bazında ise % 25,2 artmıştır. Miktara oranla değer bazında yaşanan artış ihraç edilen ürünlerin birim fiyatlarında da artış olduğu sonucunu doğurmaktadır.

PLASTİK HAMMADDE- GTİP bazında ihracat GTİP

MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $

2017 (OcakTemmuz)

GTİP Açıklama

2018 (Ocak-Temmuz)

Miktar

Değer

Miktar

% Değ.

Değer

% Değ.

Birim Fiyat

($/KG)

Etilen polimerleri

10,6

14,2

13,2

23,7

17,5

23,0

1,3

3901

Etilen polimerleri

14,6

19,3

18,9

29,1

24,9

28,9

1,3

3902

Propilen ve diğer olefinlerin polimerleri

14,7

19,3

15,1

2,7

20,9

8,3

1,4

3903

Stiren polimerleri

15,0

19,5

31,8

112,2

49,0

151,3

1,5

3904

Vinil klorür/halojenli diğer olefin polimerleri

12,0

12,8

9,6

-20,0

11,7

-8,5

1,2

3905

Vinil asetat/diğer vinil esterlerinin polimerleri

33,2

25,4

33,2

-0,1

31,8

25,2

1,0

3906

Akrilik polimerleri

106,5

121,3

111,0

4,3

136,8

12,8

1,2

3907

Poliasetaller, diğer polieterler, epoksit-alkid reçineler

136,6

217,8

135,1

-1,1

259,7

19,2

1,9

3908

Poliamidler

8,9

16,2

10,3

15,0

25,2

55,4

2,5

3909

Amino reçineler, fenolik reçineler, poliüretanlar

46,7

67,9

58,5

25,3

84,1

23,8

1,4

3910

Silikonlar

3,6

10,9

3,3

-7,6

13,4

22,3

4,0

3911

Petrol reçineleri, politerpenler, polisülfitler vb.

0,6

1,7

1,1

76,9

3,2

81,3

2,9

3912

Selüloz ve kimyasal türevleri

22,6

24,7

29,6

30,9

37,5

51,5

1,3

3913

Tabii polimerler, değiştirilmiş tabii polimerler, türevleri

0,1

0,4

0,2

94,7

0,7

64,3

4,5

3914

Polimer esası iyon değiştiriciler

0,1

0,2

0,1

19,6

0,2

19,8

2,6

3915

Plastikten döküntü, kalıntı ve hurdalar

9,2

9,1

9,7

4,8

10,8

18,3

1,1

566,7

467,4

10,1

709,8

25,2

1,5

TOPLAM 424,5 Kaynak: TÜİK

2018 yılı ilk 7 ayı kapsayacak şekilde ülke bazında inceleme yapılırsa Romanya ile ihracatın ise miktar bazında % 91,1, değer bazında ise % 117,8 oranında arttığı gözlemlenmektedir. Romanya’nın yanı sıra miktar bazında en fazla artış yaşanan ülkeler ise Rusya Federasyonu ve Cezayir olmuştur.

PLASTİK HAMMADDE İHRACATI - İLK 10 ÜLKE 2017 (Ocak-Tem.) Sıra

MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $ 2018 (Ocak-Temmuz)

Ülke Miktar

Değer

Miktar

% Değişim

Değer

% Değişim

% Pay-Değer

Birim Fiyat ($)

1

Almanya

39,8

56,8

44,7

12,3

73,2

28,9

10,3

1,6

2

Mısır

31,5

32,9

33,7

6,9

42,7

29,8

6,0

1,3

3

Rusya Federasyonu

13,9

27,1

18,4

31,9

39,2

44,6

5,5

2,1

4

Romanya

13,6

16,7

25,9

91,1

36,4

117,8

5,1

1,4

5

İtalya

26,5

33,3

26,3

-0,9

34,4

3,4

4,8

1,3

6

İran

15,7

34,2

11,1

-29,1

28,3

-17,2

4,0

2,5

7

Cezayir

11,9

15,4

13,3

11,8

23,2

51,0

3,3

1,7

8

Özbekistan

8,6

17,0

9,9

15,0

22,0

29,4

3,1

2,2

9

İsrail

16,1

18,3

16,8

4,1

21,2

15,7

3,0

1,3

10

Bulgaristan

22,2

21,7

19,2

-13,4

21,2

-2,2

3,0

1,1

İlk 10 Ülke Toplamı

199,8

273,4

219,3

9,8

341,8

25,0

48,2

1,6

Genel Toplam

424,5

566,7

467,4

10,1

709,8

25,2

100,0

1,5

Kaynak: TÜİK

80


ENDÜSTRİDEN

PLASFEDDERGİ

2018 yılı 7 aylık dönemde Türkiye plastik mamul ihracatı miktar bazında % 9,0 artış gösterirken değer bazında % 13,2 artmıştır. PLASTİK MAMUL- GTİP bazında ihracat GTİP

MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $ 2017 (OcakTemmuz)

GTİP Açıklama

2018 (Ocak-Temmuz)

Miktar

Değer

Miktar

% Değ.

Değer

% Değ.

Birim Fiyat

($/KG)

Plastikten monofil, çubuk, profiller-Enine kesiti 1 mm.’yi

62,7

103,8

68,6

9,3

117,4

13,2

1,7

3916

Plastikten monofil, çubuk, profiller-Enine kesiti 1 mm.’yi

86,2

142,9

95,5

10,8

163,4

14,4

1,7

3917

Plastikten tüpler, borular, hortumlar; conta, dirsek, rakor

124,8

306,1

117,6

-5,8

322,8

5,5

2,7

3918

Plastikten yer kaplamaları-duvar ve tavan kaplamaları

7,0

14,3

7,6

8,5

15,9

11,3

2,1

3919

Plastikten yapışkan levha, yaprak, şerit, lam vb. düz şek.

11,1

55,8

11,5

3,6

61,0

9,2

5,3

3920

Plastikten diğer levha, yaprak, pelikül ve lamlar

215,9

536,7

248,5

15,1

640,9

19,4

2,6

3921

Plastikten diğer levhalar, yaprak, pelikül, varak ve lamlar

81,1

225,5

86,8

7,0

253,8

12,6

2,9

3922

Plastikten küvet, duş, lavabo, bide, hela küveti ve donanım.

14,7

59,3

16,4

11,6

67,8

14,4

4,1

3923

Eşya taşıma ambalajı için plastik mamulleri, tıpa, kapak, kapsül

210,3

503,0

237,5

13,0

592,4

17,8

2,5

3924

Plastikten sofra, mutfak ve diğer ev eşyası, tuvalet eşyası

81,6

227,9

92,1

12,9

259,6

13,9

2,8

3925

Plastikten inşaat malzemesi

49,6

122,6

49,5

-0,2

132,8

8,3

2,7

3926

Plastikten diğer eşya

46,9

244,1

49,9

6,4

250,3

2,5

5,0

2438,0

1012,9

9,0

2760,6

13,2

2,7

TOPLAM 929,2 Kaynak: TÜİK

2018 yılı ilk 7 ayı kapsayacak şekilde ülke bazında inceleme yapılırsa Irak ile mamul ihracatında düşüş yaşandığı gözlemlenmektedir. İlk 10’da yer alan ülkelerin geri kalanında ise % 5 ila 40 oranında artış olduğu görülmektedir.

PLASTİK MAMUL İHRACATI - İLK 10 ÜLKE

MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $

2017 (Ocak-Tem.) Sıra

2018 (Ocak-Temmuz)

Ülke Miktar

Değer

Miktar

% Değişim

Değer

% Değişim

% Pay-Değer

Birim Fiyat ($)

1

Irak

124,6

228,5

117,7

-5,5

223,1

-2,4

8,1

1,9

2

Almanya

49,2

174,5

52,7

7,0

200,4

14,9

7,3

3,8

3

İngiltere

43,5

113,1

55,2

26,9

144,4

27,7

5,2

2,6

4

İsrail

50,9

112,4

58,3

14,5

131,8

17,2

4,8

2,3

5

Fransa

30,0

94,0

35,0

16,5

120,0

27,6

4,3

3,4

6

İtalya

31,5

81,9

35,7

13,4

97,8

19,4

3,5

2,7

7

Romanya

30,0

79,4

34,8

16,0

96,2

21,1

3,5

2,8

8

İspanya

23,2

61,3

32,5

40,2

79,7

30,1

2,9

2,4

9

Bulgaristan

26,0

88,9

27,3

4,9

76,1

-14,4

2,8

2,8

10

ABD

20,2

56,1

25,5

26,0

71,2

26,9

2,6

2,8

İlk 10 Ülke Toplamı

429,2

1.090,1

474,8

10,6

1.240,7

13,8

44,9

2,6

Genel Toplam

929,2

2.438,0

1.012,9

9,0

2.760,6

13,2

100,0

2,7

Kaynak: TÜİK

81


ENDÜSTRİDEN

PLASFEDDERGİ

2018 yılı ilk 7 aylık dönemde Türkiye plastik ve kauçuk işleme makinaları ihracatı % 29,4 oranında artış göstermiştir. İhracat gerçekleştirilen ilk 10 ülke incelendiğinde ise Rusya Federasyonu’na yapılan ihracatta bir önceki yılın aynı dönemine göre 5,2 milyon dolar artış yaşandığı gözlemlenmektedir.

PLASTİK VE KAUÇUK İŞLEME MAKİNALARI- GTİP bazında İhracat MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $ 2017 (Ocak-Temmuz) GTİP

2018 (Ocak-Temmuz)

GTİP Açıklama Değer

Değer

% Değ.

847710

Enjeksiyon makinaları

5,7

10,3

80,7

847720

Ekstrüzyon makinaları

18,3

27,4

49,5

847730

Şişirme makinaları

0,7

1,0

51,7

847740

Termoforming makinaları

9,8

15,4

57,3

847751-59-80

Presler ve diğer makinalar

41,3

47,5

15,2

847790

Aksam ve parçalar

13,7

14,1

2,7

89,5

115,9

29,4

TOPLAM Kaynak: TÜİK

KAUÇUK VE PLASTİK İŞLEME MAKİNALARI İHRACATI - İLK 10 ÜLKE MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $ 2017 (Ocak-Tem.) Sıra

Ülke

2018 (Ocak-Temmuz)

Değer

Değer

% Değişim

% Pay

1

Rusya Federasyonu

7,6

12,8

68,3

11,0

2

Almanya

4,1

5,7

38,3

4,9

3

Cezayir

6,0

5,6

-6,4

4,9

4

Romanya

3,8

5,5

45,1

4,8

5

İran

5,3

5,3

0,4

4,6

6

Ukrayna

2,0

4,9

144,2

4,3

7

Irak

2,0

4,6

126,1

4,0

8

Özbekistan

3,3

4,0

21,6

3,4

9

ABD

1,8

3,2

76,4

2,7

10

Brezilya

0,2

3,1

1.266,7

2,6

İlk 10 Ülke Toplamı

36,2

54,7

51,2

47,2

Genel Toplam

89,5

115,9

29,4

100,0

Kaynak: TÜİK

2018 yılı ilk 7 aylık dönemde Türkiye plastik hammadde ithalatı miktar bazında % 6,8 oranında değer bazında ise % 14,7 oranında artmıştır. Değer bazında artışın miktar bazında artışa oranla daha yüksek olması global ölçekte plastik emtia fiyatlarında 2017 yılına oranla artış göstermesi ile açıklanabilir. Öte yandan, Haziran ve Temmuz aylarında hammadde ithalatında yaşanan daralma üretimdeki daralmanın da işaretçisidir. 82


ENDÜSTRİDEN

PLASFEDDERGİ

2018 yılı ilk 7 ayında en çok ithalat gerçekleştirilen ülkeler incelendiğinde ise Suudi Arabistan, Güney Kore ve Almanya yine en büyük paylara sahip olarak ithalatta üst sıralarda yer aldığını gözlemlemekteyiz.

PLASTİK HAMMADDE- GTİP bazında ithalat GTİP

MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $

2017 (Ocak-Temmuz)

GTİP Açıklama

2018 (Ocak-Temmuz)

Miktar

Değer

Miktar

% Değ.

Değer

% Değ.

Birim Fiyat

($/KG)

Etilen polimerleri

752,1

1.031,8

786,2

4,5

1.082,2

4,9

1,4

3901

Etilen polimerleri

1.049,7

1.437,6

1.054,6

0,5

1.445,7

0,6

1,4

3902

Propilen ve diğer olefinlerin polimerleri

1.232,4

1.557,5

1.316,9

6,9

1.862,8

19,6

1,4

3903

Stiren polimerleri

303,4

496,0

306,8

1,1

556,5

12,2

1,8

3904

Vinil klorür/halojenli diğer olefin polimerleri

471,0

489,1

494,8

5,1

511,3

4,6

1,0

3905

Vinil asetat/diğer vinil esterlerinin polimerleri

27,7

63,9

27,0

-2,5

69,8

9,2

2,6

3906

Akrilik polimerleri

137,4

211,9

130,3

-5,2

246,4

16,3

1,9

3907

Poliasetaller, diğer polieterler, epoksit-alkid reçineler

486,0

782,5

490,1

0,9

955,4

22,1

1,9

3908

Poliamidler

58,5

148,7

61,3

4,8

187,2

25,9

3,1

3909

Amino reçineler, fenolik reçineler, poliüretanlar

137,3

300,7

138,6

1,0

382,6

27,2

2,8

3910

Silikonlar

21,3

78,1

24,5

14,9

115,3

47,6

4,7

3911

Petrol reçineleri, politerpenler, polisülfitler vb.

20,4

55,6

21,2

3,6

65,2

17,3

3,1

3912

Selüloz ve kimyasal türevleri

25,1

94,0

28,1

12,2

116,6

24,0

4,1

3913

Tabii polimerler, değiştirilmiş tabii polimerler, türevleri

2,1

13,2

2,3

10,2

17,2

29,6

7,5

3914

Polimer esası iyon değiştiriciler

4,0

8,9

4,3

9,1

11,5

28,8

2,7

3915

Plastikten döküntü, kalıntı ve hurdalar

120,5

34,7

275,4

128,5

78,4

125,8

0,3

4096,9

5772,5

4376,4

6,8

6621,8

14,7

1,5

TOPLAM Kaynak: TÜİK

PLASTİK HAMMADDE İTHALATI

MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $

2017 (Ocak-Tem.) Sıra

2018 (Ocak-Temmuz)

Ülke Miktar

Değer

Miktar

% Değişim

Değer

% Değişim

% Pay-Değer

Birim Fiyat ($)

1

Suudi Arabistan

616,6

742,5

737,7

19,6

992,5

33,7

15,0

1,3

2

Güney Kore

362,0

532,7

402,8

11,3

664,8

24,8

10,0

1,7

3

Almanya

295,6

568,9

310,3

5,0

642,0

12,9

9,7

2,1

4

Belçika

241,7

377,1

281,2

16,4

459,8

21,9

6,9

1,6

5

İran

226,0

264,0

243,4

7,7

308,6

16,9

4,7

1,3

6

İtalya

149,9

264,7

144,8

-3,4

296,6

12,0

4,5

2,0

7

İspanya

153,2

235,4

167,6

9,4

275,8

17,2

4,2

1,6

8

Hollanda

147,7

245,4

150,4

1,8

266,8

8,7

4,0

1,8

9

Mısır

173,6

207,4

195,3

12,5

255,6

23,2

3,9

1,3

10

Fransa

188,6

269,4

165,0

-12,5

244,0

-9,4

3,7

1,5

İlk 10 Ülke Toplamı

2.554,9

3.707,5

2.798,6

9,5

4.406,5

18,9

66,5

1,6

Genel Toplam

4.096,9

5.772,5

4.376,4

6,8

6.621,8

14,7

100,0

1,5

Kaynak: TÜİK

83


ENDÜSTRİDEN

PLASFEDDERGİ

2018 yılı Ocak-Temmuz dönemi Türkiye plastik mamul ithalatı miktar ve değer bazında incelendiğinde sırasıyla % 3,4 ve % 3,1 artış gözlenmiştir. Ülke bazında mamul ithalatı incelendiğinde ise İtalya, Japonya ve Güney Kore hariç ilk 10’da yer alan ülkelerin tamamından ithalatın bir önceki yılın aynı dönemine göre arttığı gözlemlenmektedir.

PLASTİK MAMUL- GTİP bazında ithalat GTİP

MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $

2017 (Ocak-Temmuz)

GTİP Açıklama

2018 (Ocak-Temmuz)

Miktar

Değer

Miktar

% Değ.

Değer

% Değ.

Birim Fiyat

($/KG)

Plastikten monofil, çubuk, profiller-Enine kesiti 1 mm.’yi

5,3

22,6

5,2

-1,7

25,2

11,7

4,8

3916

Plastikten monofil, çubuk, profiller-Enine kesiti 1 mm.’yi

7,4

32,3

7,0

-5,1

32,9

1,8

4,7

3917

Plastikten tüpler, borular, hortumlar; conta, dirsek, rakor

15,7

133,7

20,2

28,3

162,2

21,3

8,0

3918

Plastikten yer kaplamaları-duvar ve tavan kaplamaları

13,5

52,8

12,8

-5,2

37,6

-28,7

2,9

3919

Plastikten yapışkan levha, yaprak, şerit, lam vb. düz şek.

35,0

191,1

35,8

2,1

201,0

5,2

5,6

3920

Plastikten diğer levha, yaprak, pelikül ve lamlar

155,4

553,6

154,4

-0,7

534,3

-3,5

3,5

3921

Plastikten diğer levhalar, yaprak, pelikül, varak ve lamlar

38,4

148,0

44,1

14,7

172,1

16,2

3,9

3922

Plastikten küvet, duş, lavabo, bide, hela küveti ve donanım.

2,7

26,2

2,4

-9,4

17,2

-34,4

7,0

3923

Eşya taşıma ambalajı için plastik mamulleri, tıpa, kapak, kapsül

38,8

168,9

37,8

-2,4

178,5

5,7

4,7

3924

Plastikten sofra, mutfak ve diğer ev eşyası, tuvalet eşyası

5,3

34,9

5,3

0,0

35,1

0,5

6,7

3925

Plastikten inşaat malzemesi

5,0

21,5

5,9

17,0

22,4

4,3

3,8

3926

Plastikten diğer eşya

38,4

385,4

42,2

9,8

408,6

6,0

9,7

1748,5

367,7

3,4

1801,9

3,1

4,9

3,7

26,1

268,0

29,7

13,7

295,1

10,1

9,9

244,8

1208,8

264,5

8,1

1314,3

8,7

5,0

TOPLAM 355,5 3926

Plastikten diğer eşya

TOPLAM Kaynak: TÜİK

PLASTİK MAMUL İTHALATI -İLK 10 ÜLKE

MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $

2017 (Ocak-Tem.) Sıra

2018 (Ocak-Temmuz)

Ülke Miktar

Değer

Miktar

% Değişim

Değer

% Değişim

% Pay-Değer

Birim Fiyat ($)

1

Çin

87,9

330,1

103,7

18,0

348,7

5,7

19,4

3,4

2

Almanya

54,3

309,1

53,4

-1,7

339,3

9,8

18,8

6,4

3

İtalya

32,2

156,9

27,9

-13,4

153,9

-1,9

8,5

5,5

4

Fransa

17,0

111,1

17,6

3,1

120,1

8,1

6,7

6,8

5

Güney Kore

21,7

126,9

20,9

-3,3

116,9

-7,8

6,5

5,6

6

ABD

7,4

71,3

5,9

-19,9

72,3

1,4

4,0

12,3

7

İngiltere

8,8

59,9

9,1

4,2

63,5

6,0

3,5

7,0

8

Belçika

9,1

41,9

10,9

19,1

51,7

23,3

2,9

4,8

9

İspanya

7,8

40,6

8,7

11,7

45,3

11,7

2,5

5,2

10

Japonya

3,6

42,1

2,8

-23,4

38,7

-8,0

2,1

14,1

İlk 10 Ülke Toplamı

249,6

1.289,7

260,8

4,5

1.350,4

4,7

74,9

5,2

Genel Toplam

355,5

1.748,5

367,7

3,4

1.801,9

3,1

100,0

4,9

Kaynak: TÜİK

84


ENDÜSTRİDEN

PLASFEDDERGİ

2018 yılı Ocak-Temmuz dönemi Türkiye plastik ve kauçuk işleme makinaları ithalatı % 24,2 oranında artmıştır. 2018 yılı ilk aylarından bu yana plastik ve kauçuk işleme makineleri sektöründe gerek iç pazarda gerekse ithalat oranlarında gözlemlenen artış bu dönemde yatırımların hız kazandığını göstermektedir.

PLASTİK VE KAUÇUK İŞLEME MAKİNALARI- GTİP bazında ithalat MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $ GTİP

GTİP Açıklama

2017 (Ocak-Temmuz)

2018 (Ocak-Temmuz)

Değer

Değer

% Değ.

847710

Enjeksiyon makinaları

95,1

106,9

12,5

847720

Ekstrüzyon makinaları

59,1

72,6

22,8

847730

Şişirme makinaları

16,0

11,3

-29,3

847740

Termoforming makinaları

5,0

10,7

112,7

847751-59-80

Presler ve diğer makinalar

117,0

167,9

43,5

847790

Aksam ve parçalar

27,8

28,0

0,6

320,0

397,4

24,2

TOPLAM Kaynak: TÜİK

Ülke bazında kauçuk ve plastik işleme makineleri ithalatı incelendiğinde Avusturya ve Japonya hariç ilk 10’da yer alan tüm ülkelerden yapılan ithalatın artış gösterdiği gözlemlenmiştir.

KAUÇUK VE PLASTİK İŞLEME MAKİNALARI İTHALATI - İLK 10 ÜLKE MİKTAR: Bin Ton / DEĞER: Milyon $ 2017 (Ocak-Tem.) Sıra

Ülke

2018 (Ocak-Temmuz)

Değer

Değer

% Değişim

% Pay

1

Çin

77,7

121,8

56,8

30,6

2

Almanya

68,3

77,9

14,0

19,6

3

İtalya

48,6

50,3

3,4

12,7

4

Avusturya

33,0

28,0

-15,2

7,0

5

Tayvan

13,7

23,4

70,4

5,9

6

Japonya

25,6

15,8

-38,1

4,0

7

Hollanda

2,7

15,7

479,1

4,0

8

İsviçre

9,6

11,8

23,3

3,0

9

Güney Kore

3,4

8,8

155,8

2,2

10

ABD

3,9

7,8

98,6

2,0

İlk 10 Ülke Toplamı

286,6

361,3

26,1

90,9

Genel Toplam

320,0

397,4

24,2

100,0

Kaynak: TÜİK

85


PLASFEDDERGÄ°

BREAKING NEWS

New generation Organized Industrial Zones for the next generation industry started operation

The plastics industry growing with OIZ investments

Organized Industrial Zones have been regarded as one of the means of development in Turkey. As such, Turkey ranks among the countries making the highest level of investment in this context. There are 310 OIZs founded across the country, 244 of which are still active. During the process that started with the foundation of Bursa OIZ as the initial model in 1961, the OIZs in Turkey were converted to free zones, technoparks and specialized organized industrial zones in line with the transformation of OIZs around the globe. For the plastics industry, the Turkish plastic industrialists began to take a leading part. The sector seems to be more active in bringing to life organized industrial zones that are established and operated by the private sector compared to other sectors. Some new examples of organized industrial zones, established by the private sector with earlier examples in Turkey, were put forward by plastic industrialists in Turkey.


BREAKING NEWS

PLA PLA L SFE SFEDD SF DER ER E RGÄ° G


PLASFEDDERGİ

BREAKING NEWS

systems as well as healthcare and educational facilities and labor settlements. This provides a comfortable working environment for industrialists. We offer our participants infrastructure services with electricity, water, natural gas, communication, and fire water network independent of all water networks. We have a 24-hour patrol security system. Additionally, we put a CCTV system into use within all Zone boundaries and at critical points within the Zone.

- OIZ presence in Turkey: There are 310 OIZs, 244 of them are active. In terms of OIZ investments, Turkey actually seems more eager than many countries. There are still 310 OIZs in Turkey, including those established as legal entities but not were put into operation yet. The number of operational OIZs was announced to be 244 in early 2017. A major portion of operational OIZs are engaged in additional investments for expansion. The area covered reached 44 thousand 894 parcels in Turkey, including those parceled but not currently active. The rate of employment generated by OIZs is estimated to be approximately 1.7 million.

- New generation OIZ Meanwhile, Turkey started to develop specific projects for the foundation of technology-intensive new generation OIZs in further consideration of Industry 4.0 processes. Within the scope of the project announced by the Ministry of Industry and Technology, the focus is on the efficient use of energy and raw materials, minimization of wastes, high level of coordination among enterprises, integration with local public opinion and an OIZ model where ecological quality and social balance are established. Fidan Aslan Eroğlu, Chairman of PAGDER&ASLAN Plastics-Specialized OIZ, said, “We have new sales within the scope of expansion plan” PAGDER&ASLAN Plastics-Specialized Organized Industrial Zone is being established in Vize District of Kırklareli to provide a modern production area in an advantageous location for the plastics industry trapped in the city. PAGDER&ASLAN Plastics-Specialized OIZ (PAOSB), which is a joint initiative by the Turkish Plastics Industrialists’ Association (PAGDER) and Asrey Construction, is also the first model of cooperation between the private sector

and a NGO. With our Board of Directors consisting of industrialists, we set an exemplary OIZ model that would respond to the needs and expectations of the industry with the best means available. Considering the growth rate and future potential of the plastics industry, PAGDER&ASLAN Plastics-Specialized OIZ fills a very important gap. We can easily say that we are in the most accurate and advantageous position to bring together the industrialists in and around Istanbul. In addition, the convenience and the synergy to be created by bringing together the interrelated facilities belonging to the same industry will increase the profitability and competitiveness of our companies. Izmir Menemen Plastics-Specialized Organized Industrial Zone (IMPIOSB) commenced operation as an OIZ and became one of the centers of attraction for the region. Salih Esen, Chairman of IMPIOSB, presented information about the OIZ to PLASFEDMAG.

What is the baseline data for IMPIOSB? With its location selected in 2000, our Organized Industrial Zone was founded on 22.04.2004 with the registration number 219 by the approval of the Ministry of Industry and Technology as called today and started its operations. Established on an area of 855,267 m2 and consisting of 41 industrial parcels corresponding to an area of 500,000 m2 with the smallest area being 2,500 m2 and the largest being 80,000 m2, our Zone started its expropriation works in accordance with the Public Decree enacted in 2007 and parcel leveling and subsequent infrastructure building works were completed while the expropriation works continued not to waste time. As an outcome of these efforts, the initial building license was granted in 2015 and the factory construction works started in our Zone. Our OIZ is one of the nearest OIZs to the city center, in addition to being very close to Petkim, and air and sea transportation and rail

88

Remzi Kanbur, Chairman of PAKOP (S.S. Plastic Industrialists’ Collective Establishment Building Cooperative), said, “We are surmounting hurdles faced during the project” The planning of industrial zones that is included in the new regulation published in February 2018 and in the government program as an agenda item of top priority: Since this is an organization featuring advantages compared to OIZs and offering a potential easiness of problem solving, the priority is to change the purpose of the cooperative as an industrial zone with the related authorization from the general meeting and the efforts used in this respect continue at full speed. A joint R&D center, training facility, social facilities and similar establishments will be included in the industrial zone to be founded. 94 percent of the existing land is shared by 223 partners, while 6 percent of the land is owned by the cooperative. With the accomplishment of the project (the targeted duration is 1 year), this will offer shareholders the advantage of being together and common diversity and the availability of many similar establishments such as those engaged in sub-industry, raw materials and logistics. A machine-specialized OIZ, the integral part of the plastic industry, is becoming neighbor to PAOSB Established in the Vize district of Kırklareli, PAOSB is about to include another specialized OIZ for machine manufacturers, an integral part of the industry. The Machinery Manufacturing Industry Associations’ Federation (MAKFED) brought the Machinery-Specialized OIZ project to life. Fidan Aslan Eroğlu, Chairman of PAOSB and Board Member of Asrey Construction, who is included among the entrepreneurs of PAGDER-ASLAN OIZ, reminded that they assumed a pioneering role for the foundation of a specialized organized industrial zone in Vize with a huge investment fulfilled together with PAGDER.


BREAKING NEWS

She emphasized the transition to a new stage with the machinery manufacturers. Making an assessment on this initiative, Kutlu Karavelioğlu, Chairman of the Machine Exporters’ Union (MAIB), stressed that Turkey would achieve a faster development in the machinery industry through investments. Adnan Dalgakıran, Chairman of MAKFED, expressed that the Machinery-Specialized OIZ would create an environment of synergy needed by the industry and carry the machinery manufacturing industry forward, and said, “We aim to contribute $100 billion to the rate of export totaling $500 billion as determined by Turkey for 2023. For this, we need much more production, high technology, R&D and innovation investments and sectoral clustering.”

congratulate him on behalf of myself and our industry.

GEPOSB serving the plastics industry

With the protocol between the Turkish Plastic Industrialists’ Association (PAGDER) and ASREY LTD. ŞTİ, PAGDER&ASLAN Plastics-Specialized OIZ sets an exemplary OIZ model for its planning devised in consideration of industrial needs and growth potential. Located on an advantageous site in Thrace, PAOSB will be the home of 69 companies on an area of 650 thousand square meters. PAOSB becomes more critical for the industry since the second stage of the OIZ is put on sale and it has the potential to expand with other sectors in the manufacturing industry.

The foundations of Gebze Plastic Manufacturers Organized Industrial Zone (GEPOSB) were laid with S.S. Plastic Industrialists’ Collective Establishment Building Cooperative, which was formed in 1990 by 115 industrials operating in the plastics industry. The zone was registered as an OIZ in 2001. GEPOSB serves the economy with manufacturing operations carried out by leading 171 companies in Turkey. A total of 171 companies are engaged in manufacturing on a total of 146 industrial parcels and at 35 small industrial shops within GEPOSB where 13 industrial parcels are under construction. GEPOSB also provides services for the education sector as the home of PAGEV Vocational and Technical Anatolian High School.

Dear PLASFEDMAG readers and valued representatives of our industry, Greetings from the new issue of PLASFEDMAG, We are here again with a very valuable issue that will serve as a guide for shaping the future vision of our plastics industry. We are going through the days that we remember once again how important the production-based growth model and industry is for our economy. I would like to express my pleasure that Mr. Hasan Büyükdede, who is prominent as an entrepreneur and industrialist, has assumed the office of Deputy Minister of Science, Industry and Technology, and I Hüseyin Semerci Chairman / Turkish Plastics Industrialists’ Federation Greetings from PLASFED

Our plastics industry appears to be one of the top sectors in the world for its product diversity and dynamic growth structure keeping abreast of Turkish economy. While 6,500 companies operating in the plastics product industry provide employment for 300.000, 56 percent of these companies are in Marmara Region. 55% of employment also takes place in Marmara Region. On the other hand, we see that the number of firms located in Organized Industrial Zones is quite low compared to the overall industry and plastic manufacturers are trapped in the city, especially in Istanbul.

I greet all of you wishing good luck and success in these days when the burden on the shoulders of industrialists gets far heavier.

Dear valued readers and esteemed industry partners,

In this issue of our magazine, we focus on the industrial clusterization; industrial zones. Burç Angan Head of Editorial Board of As you would agree, PLASFEDMAGAZINE today development of Vice President of Turkish Plastics Industrialists’ As- the industry in a plansociation - PAGDER ned clustered way with access to required infrastructure is of utmost importance. Weather it is about lowering the logistics costs or building up synergy and efficiency among the industrial actors, it ultimately gives the required edge to our industry in today’s highly competitive nature of industry. With the introduction of the new governing system in Turkey, we see that the bureaucratic structure has been simplified and now allows

89

PLASFEDDERGİ

the easy implementation of the changes that private industry might require. Naturally, this brings advantages and possible disadvantages like a blade with two edges. Bureaucrats and ministries has to be informed properly of the need of our industries and act in this direction. At this point, responsibility lies on our shoulders more than ever as well as on the other representatives of the civil organizations that represent various industries. We need to work even harder on this matter to ensure that this new system works in the correct fashion to lead our industry to a stable growth. My personal opinion following our visits to Ministry of Industry and Ministry of Trade is; accomplished professionals has been assigned in the position of minister, vice minister and advisor positions. In this issue, we introduce a new section that is called “Expo Route”. In this section; instead of statistical and business information, we aim to give our fellow industrialists valuable cultural and sociological tips on the exhibition destinations that they can use to enjoy the city on their free times when they are visiting or participating at an exhibition at these destinations.

Dear Friends,

First, I greet all the followers of PLASFEDMAG with respect. Unfortunately, we all have come to this poSelçuk Gülsün int, overlooking the Chairman PAGDER – Plastic Industri- signs and risks of the alists’ Association shrinkage in monetary expansion from the U.S., whose indications started to appear in 2016, within our growing economy. Perhaps due to from my vocational education, I always believed that accounting for the past was one of the keys to success in managing the future. As a person who spent the last 20 years within the industry, I would like to remark that we managed to get to 2018 even after the crises of 2001, 2008 and 2011. In fact, this does not contradict the statistical data “this country faces crises every 7-8 years” as implied by everyone. Although the root causes of each crisis are different, their effects on our country unfortunately lead to similar results, inflicting deep wounds. The earlier seen signs manifested themselves in a distinct manner with TRY losing its value rapidly over the last six months. At the time of turmoil, unfortunately there are more people


BREAKING NEWS

PLASFEDDERGİ

who talk rather than acting. In this case, each of us should face our own truths. I think, the plastics industry is highly dependent on foreign resources and this is one of the industries which will be most affected and injured by the exchange rate increase and the financial resources where access becomes harder. This time though, we cannot deny that delayed economic measures have a significant effect on the crisis, as well as the influence of the new world politics and new order. I have a quite simple assessment on this. If we fail to make higher quality, more sufficient and differentiated production and we do not support manufacturers - in other words, the real sector - as required and if we drive the household’s savings towards consumption and concrete, we will not have used the scarce resources effectively and therefore we will be shaken together when the waves become rough. As the old saying goes; once the glass breaks, it will never be the same again. After we overcome this situation in the short to medium term, all of us will, more or less, be paying the price. The question I asked myself is: What are the main differences between those who suffer the crisis and those who stand up against the crisis? These answers will be the key answers that will enable us to take a tough stance against a similar situation. What was the difference between us and Bulgaria, Romania, Poland and other countries in the last six months in that the value of our currency changed against us declining up to by 50% even compared to these countries? As I said above, let’s find the answers like this and so on, so that we grow stronger and suffer less wounds. I greet you all with respect.

I would first like to point out that more than one third of all products are packed with plastic in developed countries.

From this perspective, the world of packaİlker Biliktü Chairman/Association ging industry is a very of Bursa Plastics and broad and large line of Packaging Industrialists industry, and the plastic (BURPAS) packaging industry has an important position in national economies.

The fourth largest city of our country in terms of population, Bursa acts as a pioneer for its developed industry and important production operations are carried out across all industries of Bursa using plastics. There are more than 600 factories in the plastics, rubber and packaging industries in Bursa, which hosts a total number of 21 industrial zones including OIZs and Reclaimed OIZs, and 500 of them have production operations in the packaging industry. The production in plastics industry is a manufacturing area exposed to given sensitivities, specifically environmental factors, and Bursa is in the leading position among these lucky provinces. Because in Bursa, a very large proportion of production is carried out in industrial zones with planned industrialization. As Bursa Plastics and Packaging Manufacturers’ Association (BURPAS) with more than 100 large enterprises as members, we have considerably contributed to this achievement, providing conveniences to our members of SS Plastics and Rubber Cooperative, also known as PİLKA. In addition, the Small Industrial Site built by BESOB for small-scale manufacturers paved the way to robust production. In conclusion, the production in plastics and packaging industries in suitable environments provides specific disciplines, specifically environmental sensitivities, and increases productivity. I would like to express my gratitude to all representatives of the industry for their efforts used in this respect.

Dear Friends, Becoming a member of our association under the efforts of membership development, Istanbul Arel University Polymer Technologies and Composite Application and Research CenŞekib Avdagiç Composites Industrial- ter (ArelPOTKAM) contists Association Chairman, Board of Directors ributed further strength to our Association. We will participate in JEC World in Paris, the most important event of our industry, under the Turkish National Participation Organization in cooperation established with Istanbul Chamber of Commerce (ICC) in 2019. To that end, we have started pre-registration for JEC World 2019. We believe that our organized participation in JEC World in Paris will greatly

90

contribute to the progress of the Turkish composites towards becoming a trademark. Our efforts continue to hold the 4th Turkish and Regional Composite Industry Technologies and Applications, i.e. TURKISH COMPOSITE 2019 Composite Summit, between 10-12 October, 2019 at Istanbul Lütfi Kırdar International Congress and Exhibition Hall. Turkish Composite Makers will attend this fair together and have the opportunity to exhibit the capabilities, power and potential of Turkish Composites. I recommend you write down these dates in your agenda in advance. Holding a Board of Directors meeting every month since its foundation in 2005, our association held its 150th Board of Directors Meeting with the meeting held in June 2018, proud to be complete its 13th Anniversary. I hope that our Association would hold many more 150th meetings. I wish a fruitful business with abundant revenue to the Turkish Composite and Plastics industry in the future days.

Dear readers,

Fahriye Yüksel Deputy Chairman of Rubber Association

As we approach the end of the third quarter of this year, regional instability and economic distress in our country, ongoing since the beginning of the year, was further accompanied by currency wars.

As an industry which is unfortunately about 100 percent (98 percent) dependent on foreign resources, importing almost all its raw materials, the rubber industry faced huge losses in domestic sales due to recent increases in exchange rate and their reflection on rubber processing and on the costs incurred during domestic market production. Despite the challenging conditions and increasing costs, both the rubber industry and other industries maintain their willingness to produce, accomplish new investments and generate employment and are honored to assume responsibility in these trying times just like during the good times of Turkey, striving to do so utilizing domestic and national resources. When we look at foreign trade data as the rubber industry, the increase in export volume ongoing since early 2018 continued in July, incre-


arabp ast2019

7SHZ[PR :HUH`PJPSLYP +LYULȘP

Ortadoğu’nun 1 Numaralı

Plastik ve Kauçuk Fuarı 05- 08 Ocak 2019,

Dubai/B.A.E. GİDİŞ UÇUŞU

DÖNÜŞ UÇUŞU

05 Ocak 2019, Cumartesi

09 Ocak 2019, Çarşamba

İstanbul Atatürk Havalimanı – Dubai Kalkış: 01:25 Varış: 06:50

Dubai - İstanbul Atatürk Havalimanı Kalkış: 02:40 Varış: 06:45

İki Kişilik Oda Kişi Başı:

1.199$

Tek Kişilik Oda:

1.473$

5* NASSIMA HOTEL Ücretsiz yüksek hızda Wi-Fi Kahvaltı dahil Sheikh Zayed Caddesi üzerinde, Fuar alanı karşısı fuara yürüme mesafesinde, Havalimanı 15 dk, Dubai Mall 5dk, Jumeirah Plajı 5 dk mesafede, 471 oda, 41 m2 odalar, Şehir manzaralı açık yüzme havuzu,

FİYATA DAHİL OLAN HİZMETLER THY ekonomi sınıf gidiş dönüş bileti 5* Nassima Hotel’de oda-kahvaltı konaklama Havalimanı transferleri Havalimanı vergileri Seyahat sağlık sigortası Tur kitapçığı

FİYATA DAHİL OLMAYAN HİZMETLER Otel ekstraları Öğle ve akşam yemekleri Kişisel harcamalar Şahsi tercümanlık hizmetleri Bagaj hizmetleri Dubai Vizesi

KARİBU TURİZM SEYAHAT

PAGDER Plastik Sanayicileri Derneği

Tel. : +90 224 233 90 99 Faks : +90 224 234 35 07

Tel. : 444 20 85 Faks : 0212 438 15 93

info@karibu.com.tr www.karibu.com.tr

pagder@pagder.org www.pagder.org


PLASFEDDERGİ

BREAKING NEWS

asing by 21.42 percent compared to the period from January to July of 2017, reaching $1,691 million. The ratio of export meeting import increased from 84 percent to 94 percent. I wish you a very healthy and successful working life and I hope our country will weather the storm of these difficult days and reach sunny, bright and peaceful days. Our Association was invited to the annual International Rubber Conference Organization “IRCO” meeting to be held in Malaysia by IRCO and Jury Membership for IRC2018 Rubber Congress, where one of our members was assigned to represent our Association and our nation during meetings and to act as a jury member in the congress.

PLASFED and İzgi Energy launch an energy efficiency program based on payment in proportion to the benefit provided An ambitious energy-saving program for plastics industrialists: First training on October 23 The Plastics Industrialists’ Federation (PLASFED) and İzgi Energy and Chemicals put a program into use to provide energy saving where

and Chemicals and launched a program designed for energy efficiency in plastic processing and machinery industries. The statement from PLASFED announced that İzgi Energy would provide service consisting of training, energy efficiency analysis, energy efficiency investment consultancy and cost-efficient energy supply components within the scope of the program. PLASFED and member associations will undertake the coordination among the industry members and Izgi Enerji will assume the promotional role as a sponsor of the event besides the provision of training. While evaluating the cooperation and the program to be implemented, PLASFED Chairman Hüseyin Semerci reminded that energy inputs, such as electricity, gas and mineral oil etc., are very important for the industry and as the winter months approach and prices increase, their importance has become vital. “The energy has almost become the second most important item, only preceded by raw materials,” said Hüseyin Semerci and presented the following information: “İzgi Energy, our partner in cooperation, is one of the leading actors in this area. It is led by people who served in the Turkish branches of global companies. They came with a very ambitious discourse. ‘If we make a difference, we will divide the benefit we provide. If we fail to yield benefit, we have no demands,’ they said, which is a very important commitment. PLASFED is the umbrella organization of the industry. We have a widespread organization in Anatolia. We think that both our companies and our country will have a beneficial outcome.”

- Achievement in pilot practices the parties served pay a fee aligned with the benefit offered by the program. Hüseyin Semerci, Chairman of PLASFED, commented on the program and said, “They came with an ambitious proposal. They undertake to collect fees to the extent of the benefit they provide in energy inputs such as electricity, natural gas, mineral oil, etc. When pilot practices turned out to be successful, we decided to bring the program to life.” The first training program will be held on October 23. Hüseyin Semerci announced that the company provided a package of analysis, energy saving and costefficient electricity supply and the basic approach was the avoidance of additional financial burden through fee collection from the benefit offered. PLASFED executed a contact with İzgi Energy

Hüseyin Semerci stated that they had been conducting interviews with İzgi Energy approximately 6 months ago and that pilot practices were fulfilled at some medium-sized and upper-medium-sized establishments, and the program was implemented following the observation of positive results.

Gülsün, Chairman of PAGDER: 27 companies from the plastics industry included in ISO Second Top 500 list It is reported that 27 enterprises from the plastics industry made to the “Turkey’s Second Top 500 Industrial Enterprises” announced by Istanbul Chamber of Industry (ICI). Selçuk Gülsün, Chairman of PAGDER, assessed the list and

92

emphasized that the net sales from production achieved by those companies in the plastics industry increased by 15.4 percent. “The results of Istanbul Chamber of Industry (ICI) Second Top 500 Industrial Enterprises 2017 survey augur well except for the item of export revenues in the Turkish plastics industry,” said Selçuk Gülsün, pointing out that the number of companies from the industry included in the list, which were 27 initially, rose to 67 upon the inclusion of those companies assigned different NACE and ISIC code numbers due to weighted production activity despite being engaged in plastic and rubber manufacturing.

Noting that the 27 companies included in the list are enterprises producing packaging materials by plastic injection and blowing processes as well as establishments engaged in the production of textile, automotive and construction plastics and raw materials, Gülsün continued: “There was a 6,4% decrease in the export volume attained by the plastic product industry in 2007. When we look at the export performance of companies entering the second top 500 list with corporate data disclosed, we observe an increase by 8.1 percent. More promotion in foreign markets and stabilization of the political and conjunctural structure will play a more effective role in the positive maintenance of the indicators both for our plastics sector and our industry in general.

BURPAS management convened on an extraordinary basis Call from BURPAS: PETKIM should sell its products at fixed rates of exchange The members of the Board of Directors and Advisory Board of Bursa Plastics and Packaging Manufacturers’ Association (BURPAS) convened on an extraordinary basis following the increase in foreign exchange rates and issued a call for sales by Petkim at fixed prices. The statement by BURPAS emphasized that the rising exchange rate and the resulting con-


BREAKING NEWS

dition of manufacturers in the industry were evaluated and a call was issued saying, “It will be a relieving action for manufacturers, if Petkim sets a fixed exchange rate in sales.” Following the increase in exchange rates, the Board of Directors and the Advisory Board of BURPAS held a meeting with an extraordinary agenda. Ahmet Döndüren, 14th Committee Chairman of BTSO, was one of the attendants of the meeting. The meeting remarked that the industry was adversely affected by foreign exchange difference resulting from the purchase of raw materials for the products manufactured in the plastics industry in foreign currency and the sales of products in Turkish Lira. Upon the joint meeting of the Board of Directors and the Advisory Board of BURPAS, the following statement said: “As we have mentioned many times before, we met to evaluate the effect of recently rising foreign exchange rates on our industry as we purchased raw materials, which are the main input of our industry, in foreign currency and had sales in Turkish Lira. The purpose of our meeting was to discuss how we would construct our sales methods and what measures we could take against the increase in exchange rates. One of these measures is to ensure that the products we have already sold in Turkish Lira are subsequently invoiced based on the Central Bank’s selling rate and that we complete invoicing based on the Central Bank’s selling rate by the maturity date.

PAGDER announced “New Generation Extrusion Seminar” with Peter Cox, Ph.D. PAGDER announced that “New Generation Extrusion Seminar” would be held on November 8, 2018. It was reported that simultaneous interpretation service would be provided during the seminar conducted by Peter Cox, Ph.D., a prominent figure around the globe for his vast subject-matter expertise. The announcement from PAGDER said, “The effective and efficient process management for extrusion process technique, one of the pivotal processes in plastics technologies advancing every day, will be presented at New Generation Extrusion Seminar by scientific methods”. The benefits of the seminar to companies and professionals were indicated as “tips for carrying out process efficiency and performance measurement at your company; knowledge

of how to troubleshoot; and an opportunity to have training provided by Peter Cox, Ph. D., the doyen of extrusion”. The target group of this training seminar was listed as “Production Managers, Technical Directors, Process Engineers, R&D Engineers, Quality Control Process Directors, Technical Sales Specialists, Multilayered Plastic Product and Mold Designers”.

The Turkish Composites Manufacturers Association announced TURKISH COMPOSITE 2019 The written statement from the Turkish Composites Manufacturers Association reported that the Turkish Composite events, which were organized for the first time in 2013 and transformed into a trade fair since 2015, would be held in 2019. The statement read, “Turkish Composite 2019 ranked 338th in the trade fair calendar of Turkish Union of Chambers and Commodity Exchanges (TOBB) and was finalized (October 10-12, 2019, Istanbul Lütfi Kırdar International Congress Hall). The considerations on TURKISH COMPOSITE 2019 were addressed by the Association Trade Fair Executive Board and they will be shared across the entire industry at a member meeting to be held in early October.”

-KOMPEGE 2018 concluded The 4th International Aegean Composite Materials Symposium, supported by the Turkish Composites Manufacturers Association, was held on September 6-8 at Ege University. The statement of the Turkish Composites Manufacturers Association said that universities, companies, corporations, communities, agencies, associations, scientists and experts came together at KOMPEGE, which was organized to promote scientific researches and technologies regarding composite materials. The symposium as a part of the event, which was chaired by Prof. Rasim İpek, Ph.D., a Faculty Member at Ege University, Department of Mechanical Engineering, attracted attention.

TUSAS to use thermoset composite materials for the native passenger aircraft project Temel Kotil, General Manager of the Turkish Aerospace Industry (TAI), announced that they planned to use thermoset composite materials in the frame of 100-seated class airliners which were intended to be put into operation in 5 years.

93

PLASFEDDERGİ

In his statement published in various press organs, Temel Kotil said, “There is a gap in the market of airliners having a seating capacity of 70 to 120. We are working on a 100-seat capacity regional airliner.” Noting that TAI plans the design of regional passenger aircrafts in a period of 10 years, Temel Kotil said, “We are designing our own passenger aircrafts. There is an opportunity market in the international industry for aircrafts having a seating capacity of 70 to 120. Airbus and Boeing are in search of a new generation aircraft. The industry needs a new aircraft accommod a t i n g 100 seats. Composite airplanes are made of thermoset. There are two types of composites: thermoplastic and thermoset. Thermoset is the composite technology that survived until today, while thermoplastic is the new composite technology. Thermoplastic technology is more practical, lightweight and more economical. No aircrafts have been made of thermoplastic material yet. This technology is developing. Along with us, both Boeing and Airbus are working on thermoplastic. We are starting the design of our native plane 5 years later and it will finish in a period of 10 years.”

Ser Resistance aiming to grow in the automotive industry Operating in the field of electric heating and heat control systems, Ser Resistance aims to continue growing in the automotive and aerospace industries as well as in plastics. Burak Evrenkaya, Ser Resistance Sales Coordinator, represented that they continued their efforts to comply with ISO governing the automotive industry, which was included in quality standards on Aviation and Aerospace industry this year. Evrenkaya noted that they would be one of the approved suppliers in the automotive industry, once they were certified by this standard.

PAGDER discussed opportunities of cooperation with Brightworks Academy PAGDER and Brightworks Academy, an institution owned by Brightworks Engineering,


PLASFEDDERGİ

BREAKING NEWS

held a discussion on the opportunities of collaboration in education. Mahir Ziyrek, Business Development Manager at Brightworks Academy, who provided information on their efforts during the meeting, underlined that training activities were continued under four main topics - workforce development, certification, standard training and Moldflow training sessions - and the collaboration possibilities could be extended to a broad audience thanks to PAGDER’s authorization of certification accredited by the Vocational Qualifications Authority. A business plan was developed during the meeting and a set of decisions were made for assigning an overseer to training programs, detailing training activities at Brightworks and exploring the possibilities of joint training package so that the opportunities of cooperation between the Brightworks Plastic Academy and PAGDER could be analyzed.

Demet Tezulaş, General Manager of Tezulaş Fair Organization: The Indian market has opportunities for the industry

that the adverse developments in and around Turkey cause issues with economic activities and the global-scale currency wars are accompanied by these issues. Noting that the recent increase in foreign exchange rates brings about additional burdens on the industry that is dependent on imports, Yüksel underlined that prices in the domestic market follow an upward trend. Yüksel said, “However, the rubber export industry is observed to achieve a steady growth regardless of this level of instability and economic developments. The first half of the year witnessed an increase over 21 percent compared to the same period of the previous year. I expect that the upward trend will continue by the end of the year.” Yüksel noted that the Turkish rubber industry increased its market share in terms of automotive, construction and chemistry industry inputs with strong increases observed in export across this industry.

“Normalization started to reflect on data as of the second quarter of the year” Istanbul Chamber of Commerce (ICC) is the largest chamber in Turkey. It is even one of the largest chambers of the world. Nihat Alayoğlu, Secretary General of ICC, stressed that the current economic fluctuation affected the companies, but economic measures and the

Dow Performance Silicones introduced a new silicone-based masterbatch

Demet Tezulaş, General Manager of Tezulaş Fair Organization, emphasized that India has the second largest population in the world with 1.3 billion people with a GDP of USD 2 trillion and 458 billion and said, “The Indian plastics market is growing so rapidly that the country is expected to become the 3rd largest country producing plastics by 2020.” Demet Tezulaş shared her opinions with PLASFEDMAG and noted that the use of plastics in India would double in the next 5 years and plastics consumption per capita would triple in 10 years.

Dow Performance Silicones, a subsidiary of DowDuPont Specialties Products, introduced a new silicone-based masterbatch at the Applied Market Information (AMI) Agricultural Stretch Film Conference in Spain. DowDuPont noted in their statement that, the new product, an ultra-high molecular-weighted silicon solution, decreased the coefficient of friction (COF), facilitating the processing of low density and linear low-density polyethylene (LDPE / LLDPE) agricultural stretch film. In addition, it was highlighted that the product also preserved its mechanical properties such as tear strength and stress elongation.

Fahriye Yüksel, Chairwoman of Vizyon Rubber

Hakan Paralı, Vestel Electronics Plastics Process Manager:

Export growing regardless of difficulties faced by the rubber industry

We want to be a pioneer in Industry 4.0

Fahriye Yüksel, Chairwoman of Vizyon Kauçuk operating in the rubber cladding industry, said

Assoc. Prof. Nihat Alayoğlu, Ph.D., Secretary General of Istanbul Chamber of Commerce:

Vestel is one of the Turkish companies recognized at a global scale. It offers a wide variety of products, mainly electronics, in which plastic materials are used intensively. One of the most important elements of the corporation is that it produces most of the plastic materials utilized in-house. This also makes Vestel an experienced and powerful player in plastic manufacturing. We discussed with Hakan Paralı, Vestel Electronics Plastic Process Manager, plastic production at Vestel and the phenomenon of Industry 4.0 in the plastic manufacturing sector.

94

New Economy Program indicated the direction of problem solving. Answering the questions of PLASFEDMAG, Nihat Alayoğlu shared his opinions on global protective trends, the steps taken by ICC towards the plastics industry and the expectations of the business world.

Koray Hatem, owner of 3D Master, told about his interest in gastronomy “Tasting develops over time” 3D Master is engaged in the supply, maintenance and repair of 3D printers in Turkey and abroad. Koray Hatem, the owner of this company, has an exceptional interest in this area. He cooks and is in pursuit of different flavors. “My aim is to create a gourmet culture about food,” says Koray Hatem, who also participated in and came in first at a TV cooking show to cook and test his interest in cooking. Koray Hatem answered the questions of PLASFEDMAG.


e-dergi

net r e t n i n i รง i k okuma ziyaret ediniz. sitemizi

www.plasfeddergi.net


PLASFEDDERGÄ°

Selçuk Mutlu Acting Secretary General PLASFED

FROM THE INDUSTRY

Rapid erosion of TRY retarded production and new purchase orders

The third quarter of 2018 witnessed not only the rapid erosion of TRY, but also the strong growth of USD against other currencies. Starting from the new year, the loss of value in Turkish Lira accelerated well enough following June, and American Dollar and Euro traded at 4.6 and 5.3 at the beginning of Q3, respectively, rose to the level of 6.5 and 7.5. The decline of EUR/USD parity that ranged from 1.22 to 1.25 during Q1 and Q2 of the year to 1.16 led to the reduction in the competitiveness of our exporters, buying raw materials from countries such as Saudi Arabia and South Korea in USD and exporting more than 40% of total export products to the European region, due to the resulting raw material prices.

96


FROM THE INDUSTRY

PLASFEDDERGÄ°

The analysis on PMI (Purchasing Managers’ Index), one of the key indicators of economy, demonstrates that the decline in index continuing from the early 2018 has become negative as from April and the slowdown in the manufacturing industry has been ongoing for consecutive 5 months. The decline in the index measured as 49.0 in July to 46.4 in August was seemingly influenced by the slowdown in production and new purchase orders. On the other hand, the export orders increasing in number for two consecutive months were observed as the single positive reflection of the weakening of TRY.

The first 7 months of 2018 witnessed a considerable increase in both export and import compared to the same period of the previous year. The actual rise in export experienced during the mentioned period was 10.2% in quantity and 17.6% in value, on average. The average rise in import in terms of quantity and value was 8.0% and 11.9%, respectively, during the same period. While the increase in the value of both export and import exceeding that in quantity demonstrates the overall rise in prices, the rise in our export unit prices appear to be higher than that in import unit prices.

Quantity: Thousand Tons / Value: Million Dollars 2017 (January-July)

2018 (January-July)

EXPORT Quantity

Value

Quantity

Change %

Value

Change %

Plastic Raw Materials

424.5

566.7

467.4

10.1

709.8

25.2

Plastic Products

929.2

2,438.0

1,012.9

9.0

2,760.6

13.2

N/A

89.5

N/A

N/A

115.9

29.4

346.7

1,394.3

394.3

13.7

1,690.6

21.3

Plastic and Rubber Processing Machines Rubber

2017 (January-July)

2018 (January-July)

IMPORT Plastic Raw Materials Plastic Products Plastic and Rubber Processing Machines Rubber

Quantity

Value

Quantity

Change %

Value

Change %

4,096.9

5,772.5

4,376.4

6.8

6,621.8

14.7

355.5

1,748.5

367.7

3.4

1,801.9

3.1

N/A

320.0

N/A

N/A

397.4

24.2

561.7

1,644.9

670.6

19.4

1,795.5

9.2

2017 (January-July)

2018 (January-July)

TOTAL FOREIGN TRADE Value

Value

Change %

Export

89,987.7

96,272.1

7.0

Import

129,810.7

143,022.9

10.2

Source: TUIK (Turkish Statistical Institute)

97


FROM THE INDUSTRY

PLASFEDDERGÄ°

Foreign Trade Data During the period from January to July of 2018, the export volume of Turkish plastic raw materials rose by 10.1% in quantity and by 25.2% in value. Rather than quantity, the actual increase in value leads to the conclusion that the unit prices of import products have also risen. PLASTIC RAW MATERIALS - Export by HS Code QUANTITY: Thousand Tons / VALUE: $ Million HS Code

2017 (January-July)

HS Code Description

2018 (January-July)

Quantity

Value

Quantity

Change %

Value

Change % Unit Price

($/KG)

Ethylene polymers

10,6

14,2

13,2

23,7

17,5

23,0

1,3

3901

Ethylene polymers

14.6

19.3

18.9

29.1

24.9

28.9

1.3

3902

Propylene and other olefin polymers

14.7

19.3

15.1

2.7

20.9

8.3

1.4

3903

Styrene polymers

15.0

19.5

31.8

112.2

49.0

151.3

1.5

3904

Vinyl chloride/other halogenated olefin polymers

12.0

12.8

9.6

-20.0

11.7

-8.5

1.2

3905

Vinyl acetate/other vinyl ester polymers

33.2

25.4

33.2

-0.1

31.8

25.2

1.0

3906

Acrylic polymers

106.5

121.3

111.0

4.3

136.8

12.8

1.2

3907

Polyacetals, other polyethers, epoxy-alkid resins

136.6

217.8

135.1

-1.1

259.7

19.2

1.9

3908

Polyamides

8.9

16.2

10.3

15.0

25.2

55.4

2.5

3909

Amino resins, phenolic resins, polyurethanes

46.7

67.9

58.5

25.3

84.1

23.8

1.4

3910

Silicones

3.6

10.9

3.3

-7.6

13.4

22.3

4.0

3911

Petroleum resins, polyterpenes, polysulphides etc.

0.6

1.7

1.1

76.9

3.2

81.3

2.9

3912

Cellulose and chemical derivatives

22.6

24.7

29.6

30.9

37.5

51.5

1.3

3913

Natural polymers, modified natural polymers and derivatives

0.1

0.4

0.2

94.7

0.7

64.3

4.5

3914

Polymer based ion exchangers

0.1

0.2

0.1

19.6

0.2

19.8

2.6

3915

Plastic waste, residue and scrap

9.2

9.1

9.7

4.8

10.8

18.3

1.1

424.5

566.7

467.4

10.1

709.8

25.2

1.5

TOTAL Source: TUIK (Turkish Statistical Institute)

In the light of an analysis by countries for the first 7 months of 2018, the export to Romania appears to rise by 91.1% in quantity and by 117.8% in value. Apart from Romania, the Russian Federation and Algeria were the countries having the highest increase in quantity.

PLASTIC RAW MATERIALS EXPORT Quantity: Thousand Tons / Value: Million Dollars 2017 (January-July) No

2018 (January-July)

Country Quantity

Value

Quantity

Change %

Value

Change %

Share %

Unit Price

1

Germany

39.8

56.8

44.7

12.3

73.2

28.9

10.3

1.6

2

Egypt

31.5

32.9

33.7

6.9

42.7

29.8

6.0

1.3

3

Russian Federation

13.9

27.1

18.4

31.9

39.2

44.6

5.5

2.1

4

Romania

13.6

16.7

25.9

91.1

36.4

117.8

5.1

1.4

5

Italy

26.5

33.3

26.3

-0.9

34.4

3.4

4.8

1.3

6

Iran

15.7

34.2

11.1

-29.1

28.3

-17.2

4.0

2.5

7

Algeria

11.9

15.4

13.3

11.8

23.2

51.0

3.3

1.7

8

Uzbekistan

8.6

17.0

9.9

15.0

22.0

29.4

3.1

2.2

9

Israel

16.1

18.3

16.8

4.1

21.2

15.7

3.0

1.3

10

Bulgaria

22.2

21.7

19.2

-13.4

21.2

-2.2

3.0

1.1

Top 10 Countries in Total

199.8

273.4

219.3

9.8

341.8

25.0

48.2

1.6

Grand Total

424.5

566.7

467.4

10.1

709.8

25.2

100.0

1.5

Source: TUIK (Turkish Statistical Institute)

98


FROM THE INDUSTRY

PLASFEDDERGÄ°

During the 7 months of 2018, the export volume of Turkish plastic products rose by 9.0% in quantity and by 13.2% in value. PLASTIC PRODUCTS - Export by HS Code HS Code

QUANTITY: Thousand Tons / VALUE: $ Million 2017 (JanuaryJuly)

HS Code Description

2018 (January-July)

Quantity

Value

Quantity

Change %

Value

Change %

Unit Price

($/KG)

Plastic monofilaments, bars, profiles - with cross section less than 1 mm

62,7

103,8

68,6

9,3

117,4

13,2

1,7

3916

Plastic monofilaments, bars, profiles - with cross section less than 1 mm

86.2

142.9

95.5

10.8

163.4

14.4

1.7

3917

Plastic tubes, pipes, hoses; seals, corner joints, sleeves

124.8

306.1

117.6

-5.8

322.8

5.5

2.7

3918

Plastic flooring-wall and ceiling covering

7.0

14.3

7.6

8.5

15.9

11.3

2.1

3919

Plastic adhesive plates, sheets, tapes, microscope slides and similar smooth surfaces

11.1

55.8

11.5

3.6

61.0

9.2

5.3

3920

Other plastic plates, sheets, stocks and microscope slides

215.9

536.7

248.5

15.1

640.9

19.4

2.6

3921

Other plastic plates, sheets, stocks, foils and microscope slides

81.1

225.5

86.8

7.0

253.8

12.6

2.9

3922

Plastic washbasins, showers, sinks, bidets, water-closet pans and furnishings

14.7

59.3

16.4

11.6

67.8

14.4

4.1

3923

Plastic products for utensil handling, and caps, lids, capsules

210.3

503.0

237.5

13.0

592.4

17.8

2.5

3924

Plastic tableware, kitchenware and other house appliances, sanitaryware

81.6

227.9

92.1

12.9

259.6

13.9

2.8

3925

Plastic building materials

49.6

122.6

49.5

-0.2

132.8

8.3

2.7

3926

Other plastic furnishings

46.9

244.1

49.9

6.4

250.3

2.5

5.0

929.2

2438.0

1012.9

9.0

2760.6

13.2

2.7

TOTAL Source: TUIK (Turkish Statistical Institute)

In the light of an analysis by countries for the first 7 months of 2018, the products exported to Iraq appears to decline. For the rest of the top 10 countries, an increase ranging from 5% to 40% is observed.

PLASTIC PRODUCTS EXPORT (Top 10 Countries) Quantity: Thousand Tons / Value: Million Dollars 2017 (January-July) No

2018 (January-July)

Country Quantity

Value

Quantity

Change %

Value

Change %

Share %

Unit Price

1

Iraq

124.6

228.5

117.7

-5.5

223.1

-2.4

8.1

1.9

2

Germany

49.2

174.5

52.7

7.0

200.4

14.9

7.3

3.8

3

England

43.5

113.1

55.2

26.9

144.4

27.7

5.2

2.6

4

Israel

50.9

112.4

58.3

14.5

131.8

17.2

4.8

2.3

5

France

30.0

94.0

35.0

16.5

120.0

27.6

4.3

3.4

6

Italy

31.5

81.9

35.7

13.4

97.8

19.4

3.5

2.7

7

Romania

30.0

79.4

34.8

16.0

96.2

21.1

3.5

2.8

8

Spain

23.2

61.3

32.5

40.2

79.7

30.1

2.9

2.4

9

Bulgaria

26.0

88.9

27.3

4.9

76.1

-14.4

2.8

2.8

10

USA

20.2

56.1

25.5

26.0

71.2

26.9

2.6

2.8

Top 10 Countries in Total

429.2

1,090.1

474.8

10.6

1,240.7

13.8

44.9

2.6

Grand Total

929.2

2,438.0

1,012.9

9.0

2,760.6

13.2

100.0

2.7

Source: TUIK (Turkish Statistical Institute)

99


FROM THE INDUSTRY

PLASFEDDERGÄ°

During the first 7 months of 2018, the export volume of plastic and rubber processing machinery rose by 29.4%. Considering the top 10 export countries, the value of export to the Russian Federation is observed to increase by USD 5.2 million compared to the same period of the previous year.

PLASTIC AND RUBBER PROCESSING MACHINERY - Export by HS Code QUANTITY: Thousand Tons / VALUE: $ Million 2017 (January-July) HS Code

2018 (January-July)

HS Code Description Value

Value

Change %

847710

Injection machines

5.7

10.3

80.7

847720

Extrusion machines

18.3

27.4

49.5

847730

Blowing machines

0.7

1.0

51.7

847740

Thermoforming machines

9.8

15.4

57.3

847751-59-80

Press machines and others

41.3

47.5

15.2

847790

Components and parts

13.7

14.1

2.7

89.5

115.9

29.4

TOTAL Source: TUIK (Turkish Statistical Institute)

RUBBER AND PLASTIC PROCESSING MACHINERY EXPORT (Top 10 Countries) Quantity: Thousand Tons / Value: Million Dollars 2017 (January-July)

2018 (January-July)

No Country

Value

Value

Change %

Share %

1

Russian Federation

7.6

12.8

68.3

11.0

2

Germany

4.1

5.7

38.3

4.9

3

Algeria

6.0

5.6

-6.4

4.9

4

Romania

3.8

5.5

45.1

4.8

5

Iran

5.3

5.3

0.4

4.6

6

Ukraine

2.0

4.9

144.2

4.3

7

Iraq

2.0

4.6

126.1

4.0

8

Uzbekistan

3.3

4.0

21.6

3.4

9

USA

1.8

3.2

76.4

2.7

10

Brasil

0.2

3.1

1,266.7

2.6

Top 10 Countries in Total

36.2

54.7

51.2

47.2

Grand Total

89.5

115.9

29.4

100.0

Source: TUIK (Turkish Statistical Institute)

During the first 7 months of 2018, the import volume of Turkish plastic raw materials rose by 6.8% in quantity and by 14.7% in value. The higher level of rise in value than that in quantity may be described by those plastic commodity prices rising at a global scale compared to 2017. On the other hand, the raw material export shrinking in June and July is an indication of further shrinkage in production. 100


FROM THE INDUSTRY

PLASFEDDERGÄ°

Considering the top 7 import countries for the first 7 months of 2018, we see that Saudi Arabia, South Korea and are again at the top of import with the largest shares.

PLASTIC RAW MATERIALS - Import by HS Code HS Code

QUANTITY: Thousand Tons / VALUE: $ Million

2017 (JanuaryJuly)

HS Code Description

2018 (January-July)

Quantity

Value

Quantity

Change %

Value

Change %

Unit Price ($/KG)

3901

Ethylene polymers

1,049.7

1,437.6

1,054.6

0.5

1,445.7

0.6

1.4

3902

Propylene and other olefin polymers

1,232.4

1,557.5

1,316.9

6.9

1,862.8

19.6

1.4

3903

Styrene polymers

303.4

496.0

306.8

1.1

556.5

12.2

1.8

3904

Vinyl chloride/other halogenated olefin polymers

471.0

489.1

494.8

5.1

511.3

4.6

1.0

3905

Vinyl acetate/other vinyl ester polymers

27.7

63.9

27.0

-2.5

69.8

9.2

2.6

3906

Acrylic polymers

137.4

211.9

130.3

-5.2

246.4

16.3

1.9

3907

Polyacetals, other polyethers, epoxy-alkid resins

486.0

782.5

490.1

0.9

955.4

22.1

1.9

3908

Polyamides

58.5

148.7

61.3

4.8

187.2

25.9

3.1

3909

Amino resins, phenolic resins, polyurethanes

137.3

300.7

138.6

1.0

382.6

27.2

2.8

3910

Silicones

21.3

78.1

24.5

14.9

115.3

47.6

4.7

3911

Petroleum resins, polyterpenes, polysulphides etc.

20.4

55.6

21.2

3.6

65.2

17.3

3.1

3912

Cellulose and chemical derivatives

25.1

94.0

28.1

12.2

116.6

24.0

4.1

3913

Natural polymers, modified natural polymers and derivatives

2.1

13.2

2.3

10.2

17.2

29.6

7.5

3914

Polymer based ion exchangers

3915

Plastic waste, residue and scrap

TOTAL

4.0

8.9

4.3

9.1

11.5

28.8

2.7

120.5

34.7

275.4

128.5

78.4

125.8

0.3

5772.5

4376.4

6.8

6621.8

14.7

1.5

4096.9

Source: TUIK (Turkish Statistical Institute)

PLASTIC RAW MATERIALS IMPORT (Top 10 Countries) Quantity: Thousand Tons / Value: Million Dollars 2017 (January-July)

2018 (January-July)

No Country

Quantity

Value

Quantity

Change %

Value

Change %

Share %

Unit Price

1

Saudi Arabia

616.6

742.5

737.7

19.6

992.5

33.7

15.0

1.3

2

South Korea

362.0

532.7

402.8

11.3

664.8

24.8

10.0

1.7

3

Germany

295.6

568.9

310.3

5.0

642.0

12.9

9.7

2.1

4

Belgium

241.7

377.1

281.2

16.4

459.8

21.9

6.9

1.6

5

Iran

226.0

264.0

243.4

7.7

308.6

16.9

4.7

1.3

6

Italy

149.9

264.7

144.8

-3.4

296.6

12.0

4.5

2.0

7

Spain

153.2

235.4

167.6

9.4

275.8

17.2

4.2

1.6

8

Netherlands

147.7

245.4

150.4

1.8

266.8

8.7

4.0

1.8

9

Egypt

173.6

207.4

195.3

12.5

255.6

23.2

3.9

1.3

10

France

188.6

269.4

165.0

-12.5

244.0

-9.4

3.7

1.5

Top 10 Countries in Total

2,554.9

3,707.5

2,798.6

9.5

4,406.5

18.9

66.5

1.6

Grand Total

4,096.9

5,772.5

4,376.4

6.8

6,621.8

14.7

100.0

1.5

Source: TUIK (Turkish Statistical Institute)

101


FROM THE INDUSTRY

PLASFEDDERGÄ°

Considering the import volume of Turkish plastic raw materials in terms of quantity and value during the period from January to July of 2018, it appears to rise by 3.4% and 3.1% respectively. Considering the product import by countries, the import from all the top 10 countries, except Italy, Japan and South Korea, appears to rise compared to the same period of the previous year.

PLASTIC PRODUCTS - Import by HS Code

QUANTITY: Thousand Tons / VALUE: $ Million

2017 (JanuaryJuly)

HS Code

2018 (January-July)

HS Code Description Quantity

Value

Quantity

Change %

Value

Change %

Unit Price

($/KG)

Plastic monofilaments, bars, profiles - with cross section less than 1 mm

5,3

22,6

5,2

-1,7

25,2

11,7

4,8

3916

Plastic monofilaments, bars, profiles - with cross section less than 1 mm

7.4

32.3

7.0

-5.1

32.9

1.8

4.7

3917

Plastic tubes, pipes, hoses; seals, corner joints, sleeves

15.7

133.7

20.2

28.3

162.2

21.3

8.0

3918

Plastic flooring-wall and ceiling covering

13.5

52.8

12.8

-5.2

37.6

-28.7

2.9

3919

Plastic adhesive plates, sheets, tapes, microscope slides and similar smooth surfaces

35.0

191.1

35.8

2.1

201.0

5.2

5.6

3920

Other plastic plates, sheets, stocks and microscope slides

155.4

553.6

154.4

-0.7

534.3

-3.5

3.5

3921

Other plastic plates, sheets, stocks, foils and microscope slides

38.4

148.0

44.1

14.7

172.1

16.2

3.9

3922

Plastic washbasins, showers, sinks, bidets, water-closet pans and furnishings

2.7

26.2

2.4

-9.4

17.2

-34.4

7.0

3923

Plastic products for utensil handling, and caps, lids, capsules

38.8

168.9

37.8

-2.4

178.5

5.7

4.7

3924

Plastic tableware, kitchenware and other house appliances, sanitaryware

5.3

34.9

5.3

0.0

35.1

0.5

6.7

3925

Plastic building materials

5.0

21.5

5.9

17.0

22.4

4.3

3.8

3926

Other plastic furnishings

38.4

385.4

42.2

9.8

408.6

6.0

9.7

355.5

1748.5

367.7

3.4

1801.9

3.1

4.9

TOTAL Source: TUIK (Turkish Statistical Institute)

PLASTIC PRODUCTS IMPORT

Quantity: Thousand Tons / Value: Million Dollars

2017 (January-July)

2018 (January-July)

No

Country

Quantity

Value

Quantity

Change %

Value

Change %

Share %

Unit Price

1

China

87.9

330.1

103.7

18.0

348.7

5.7

19.4

3.4

2

Germany

54.3

309.1

53.4

-1.7

339.3

9.8

18.8

6.4

3

Italy

32.2

156.9

27.9

-13.4

153.9

-1.9

8.5

5.5

4

France

17.0

111.1

17.6

3.1

120.1

8.1

6.7

6.8

5

South Korea

21.7

126.9

20.9

-3.3

116.9

-7.8

6.5

5.6

6

USA

7.4

71.3

5.9

-19.9

72.3

1.4

4.0

12.3

7

England

8.8

59.9

9.1

4.2

63.5

6.0

3.5

7.0

8

Belgium

9.1

41.9

10.9

19.1

51.7

23.3

2.9

4.8

9

Spain

7.8

40.6

8.7

11.7

45.3

11.7

2.5

5.2

10

Japan

3.6

42.1

2.8

-23.4

38.7

-8.0

2.1

14.1

Top 10 Countries in Total

249.6

1,289.7

260.8

4.5

1,350.4

4.7

74.9

5.2

Grand Total

355.5

1,748.5

367.7

3.4

1,801.9

3.1

100.0

4.9

Source: TUIK (Turkish Statistical Institute)

102


FROM THE INDUSTRY

PLASFEDDERGÄ°

During the period from January to July of 2018, the import volume of plastic and rubber processing machinery rose 24.2 %. The rise in both domestic and import goods observed across the plastic and rubber processing machinery industry from the earlier months of 2018 indicates that the investments have gained momentum during this period.

PLASTIC AND RUBBER PROCESSING MACHINERY - Import by HS Code QUANTITY: Thousand Tons / VALUE: $ Million 2017 (January-July) HS Code

2018 (January-July)

HS Code Description Value

Value

Change %

847710

Injection machines

95.1

106.9

12.5

847720

Extrusion machines

59.1

72.6

22.8

847730

Blowing machines

16.0

11.3

-29.3

847740

Thermoforming machines

5.0

10.7

112.7

847751-59-80

Press machines and others

117.0

167.9

43.5

847790

Components and parts

27.8

28.0

0.6

320.0

397.4

24.2

TOTAL

Source: TUIK (Turkish Statistical Institute)

Considering the import of rubber and plastic processing machines by countries, the import from all the top 10 countries, except Austria and Japan, appears to rise.

RUBBER AND PLASTIC PROCESSING MACHINERY IMPORT (Top 10 Countries) Quantity: Thousand Tons / Value: Million Dollars 2017 (January-July) No

Country

2018 (January-July) Value

Value

Change %

Share %

1

China

77.7

121.8

56.8

30.6

2

Germany

68.3

77.9

14.0

19.6

3

Italy

48.6

50.3

3.4

12.7

4

Austria

33.0

28.0

-15.2

7.0

5

Taiwan

13.7

23.4

70.4

5.9

6

Japan

25.6

15.8

-38.1

4.0

7

Netherlands

2.7

15.7

479.1

4.0

8

Switzerland

9.6

11.8

23.3

3.0

9

South Korea

3.4

8.8

155.8

2.2

10

USA

3.9

7.8

98.6

2.0

Top 10 Countries in Total

286.6

361.3

26.1

90.9

Grand Total

320.0

397.4

24.2

100.0

Source: TUIK (Turkish Statistical Institute)

103


Plastik Sanayicileri Derneği

YENİ NESİL EKSTRÜZYON SEMİNERİ

8 Kasım 2018 Fairmont Quasar İstanbul DR. PETER COX

+90 212

438 26 19

www.pagder.org pagder@pagder.org




Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.