Profil'17

Page 103

BİYOGRAFİ Virginia’nın üvey kız kardeşi Stella’nın evliliğiyle canlandı ancak Stella üç ay sonra apandisitten ölünce ortam yine karardı. Baba Leslie, kendini Julia’nın ölümünden sonra toparlayamadı. Yaşlılık ve mutsuzluk zirvedeydi. Virginia 22 yaşındayken baba da hayata veda etti. Hem öğretmen hem baba hem dayanak olan bir adamın gidişi, Virginia’yı felakete sürükledi. Babasından iki yıl sonra çok sevdiği ve hayran olduğu abisi Thoby de öldüğünde Virginia daha da yıkıldı. Artık yapayalnızdı. Bütün bu ölümler ve yaşadığı tacizler Virginia’yı kolay incinir bir kadına dönüştürmüştü. Akıl hastalıkları ve ruhani sancılar baş gösterir olmuştu.

ile tanıştı. Leonard’ı sevmiyordu ama diğer kadınlar gibi sadece evlenmek istiyordu. Bunu Leonard’a anlattı ve Leonard teklifinde ısrarcı olunca evlendiler. Virginia aslında en doğru kararı vermişti. Bunu da yıllar geçtikçe anlayacaktı çünkü Leonard ona bir kocadan fazlası olacaktı. Virginia, onu geri kalan ömründe idare edecek, her şeyine koşacak ve bakımını sağlayacak o kişiyi bulmuştu. Leonard, daha sonra çalışanlar tarafından Virginia ilk kitabını çıkarmak isterken yaşadığı buhranları bildiğinden işe koyuldu. Virginia için bir basımevi kurdu. Böylece Virginia yazdığı kitapları yayımlatabilir, Leonard’ın desteğiyle de beğenilmeme korkusunu aşabilirdi.

Ve intihar girişimi… Virginia intihar etti. Bu ilki ama son olmayacaktı. Aslında amacı dikkat çekmekti çünkü atladığı pencere zemine çok yakındı. Babanın ölümü ile Bloomsbury’ye taşınan aile için bu durum, güzel bir başlangıç olacaktı. Burada birçok ünlü edebiyatçı ve cinsel konularda özgür davranan bir grup entelektüel bulunuyordu. Gruptakilerin birçoğu da eşcinseldi. Bu grupta John Maynard Keynes, Lytton Strachey, Roger Fry, Duncan Grant gibi ünlü isimler vardı. Virginia, işte bu grup içinden Lytton Strachey ile nişanlandı ancak bu nişanlılık kısa bir süre sonra bitti. Virginia’nın ruhsal sorunları tekrar baş gösterdi ve bakımevine yattı. Buradan çıkınca Leonard Woolf

Virginia, evliliklerinin 1. yılında tekrar intihar etti, şanslıydı ki kurtuldu. Artık bakımevleri yetmiyordu ve tımarhaneye kapatılması gerekliydi. Ama kocası ona bakmayı tercih etti. Kitaplarında yaşadığı şeylerin etkisiyle çok cesur içerikler barındırdı. Üstelik kitaplarından birinde, aşık olduğu kadın Vita Sackwille West’e ithaf ettiği bir yazı bile mevcuttu. Bu aşk karşılıklıydı. Leonard bunu sezinlese de kabullenmişti. İntihara bu denli meyli olan bir kadının nasıl öleceği en başından belliydi aslında. Virginia, 1941’de kocasına bir mektup bıraktı. Evinin yakınındaki ırmağa gitti, ceplerini taşlarla doldurdu ve kendini serin sulara saldı. Mektupta yazan son sözleri ise şunlar oldu:

“En sevdiğim, ız gibi hissediyorum. Ve sanki mış cak aya tam atla leri gün ç kun kor u B . ğim rece Yine deli a başlıyorum ve konsantre olamıyorum. may duy r esle S . eğim eyec rem çevi i ger anı zam en gid ana verebileceğin en büyük mutluluğu Bu yüzden yapmam gereken şeyi yapıyorum. B insanın birlikte daha mutlu olabileceğini ki İ tın. yap leri şey ağı yac ama yap enin ims K verdin. orum, senin hayatını mahvediyorum, bensiz sanmıyorum. Ben artık savaşamayacağım. Biliy gün yazamıyorum. Okuyadüz ru doğ bile u tub mek bu n orsu rüy Gö sın. cak daha mutlu ola borçlu olduğumu söylemek isterim. Bana a san ğu lulu mut ün büt aki tımd aya H m. oru mıy ek istiyorum, -aslında herkes biliyor– eğer karşı inanılmaz sabırlısın ve iyisin. Şunu söylem Her şey beni terk edip gitti, ama n. rdu olu sen bu , olsa cek bile tara kur an umd dur biri beni bu ı mahvetmeyeceğim. Kimse seninle mutlu atın hay n seni tık Ar dı. kal imle ben hep iğin iyil n seni olduğumuz kadar mutlu olamazdı. V.”

Prof il’17 | 101


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.