KOBI Aktuel - November 2019

Page 1




GÜÇLÜ KADROSUYLA TÜRKİYE’NİN EKONOMİ EKRANI

ALİ DEĞİRMENCİ

EMRE ALKİN

2

46. KANAL

KASIM 2019

AHMET MERGEN

EVREN BOLGÜN

AHU ORAKÇIOĞLU

GÖKHAN KIRDAR

47. KANAL

GÖZDE ÖZKÖSEOĞLU

55. KANAL

BERRAK KUTSOY

HANDE DEMİREL

48. KANAL


www.kobiaktuel.com.tr

3


EDİTÖRDEN

DİJİTALLEŞMENİN ETKİLERİ ARTIYOR

D

ijital dönüşüm yolculuğundaki şirketler, birçok desteğe ve yol haritasına ihtiyaç duyabiliyor. Bu sayede doğru bir stratejiyle adım atabiliyor. Bu ayki Portre bölümümüzde dijital dönüşüm yolculuğunda firmalara kapsamlı ürün ve hizmetler sunan IAS’ın Genel Müdürü Behiç Ferhatoğlu ile gerçekleştirdiğimiz röportaja yer veriyoruz. Gelişmiş yapay zekâ sistemlerine sahip olan şirketlerin geleceği domine edeceğini vurgulayan Ferhatoğlu; IAS’nin faaliyetlerini, 2020 hedeflerini ve sektörün geleceğini anlattı. Röportajımızı Portre sayfalarımızda okuyabilirsiniz. Büyümek isteyen ya da finansman sıkıntısı çeken KOBİ’ler ve kendi işini kurmak isteyen girişimciler finansman desteğine ihtiyaç duyabiliyor. Ayrıca, verimliliklerini arttırmak için hızlı ve dijital çözümleri tercih ediyor. Bankalar, sundukları dijital çözümlerle KOBİ’lere ve girişimcilere avantajlar sağlıyor. Şubeye gitmeden krediye ulaşma,

toplu ödemelerini hızlıca gerçekleştirme gibi hizmetler sunan bankalar, KOBİ’lere kolaylık sağlıyor. Bu ayki KOBİ Bankacılığı sayfalarımızda, bankaların sunduğu hizmetlere yer veriyoruz. Dijitalleşmenin avantajları birçok alanda dikkat çekiyor. Cep telefonlarından güvenlik kameralarına ve online alışverişe kadar neredeyse her alanda akıllı teknolojiler kolaylık ve güvence sunuyor. Evlerin güvenliği ve kullanılan beyaz eşyalar, cep telefonuna indirilen bir uygulamayla uzaktan kontrol edilebiliyor ve kişiselleştirilebiliyor. Bu ayki Akıllı Yaşam bölümümüzde, akıllı yaşam çözümleri sağlayan markaları mercek altına aldık. Dijital dönüşümün etkisini gösterdiği başka bir alan ise gayrimenkul sektörü. Teknolojinin gayrimenkul sektöründe ortaya çıkardığı yenilikler, hızla uygulamaya giriyor. KPMG Türkiye Gayrimenkul ve Altyapı Sektör Lideri

Reklam Satış Yönetmeni Kerem Çetin TN İSTANBUL MEDYA REKLAM TURİZM TİCARET LTD. ŞTİ. adına

Abone Sorumlusu Sümeyra Yüce

İmtiyaz Sahibi ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Eymen Tuğba Aloğlu

Finans Direktörü Tünal Demirkaya muhasebe@kobiaktuel.com

Genel Yayın Yönetmeni Nurullah Aloğlu

Reklam Rezervasyon reklam@kobiaktuel.com 0 212 247 11 79

Editör Nihan Makaskesen Görsel Yönetmen Nergis Çalıkoğlu Reklam Koordinatörü Tuğba Duman

Abone: abone@kobiaktuel.com Yönetim Yeri: Ergenekon cad. No:31 D:6 Şişli / İstanbul Tel: 0 212 247 11 79

İsmail Ö. Ünal, dijital dönüşümün gayrimenkul sektörüne de dokunduğunu ve küresel bir uygulamaya dönüşen Prop-Tech’in, gayrimenkul sektöründe artık bir strateji unsuru olarak kabul edildiğini belirtiyor. Emlak ve inşaat alanlarında kullanılan Prop-Tech ürünü yeni iş modellerini inceleyen KPMG’nin araştırmasında, gayrimenkulde talep gören yenilikler dokuz kategoride sınıflandırıldı. Habere Gayrimenkul sayfamızda yer veriyoruz. Bunların yanı sıra yazarlarımızın ekonomi, insan kaynakları, pazarlama, hukuk ve sağlık içerikli makalelerini; güncel ve finans içerikli haberlerimizi de sayfalarımızda okuyabilirsiniz. Gelecek sayımızda buluşmak dileğiyle… Esen Kalın,

Nihan Makaskesen

Yazarlar Dr. Öğretim Görevlisi Ayşegül Ak Dr. Serap Erdem İlişki ve Aile Danışmanı / Eğitmen Dila Selengil Ertemli Doç. Dr. Aysel Gündoğdu Dr. Öğretim Üyesi Beyhan İncekara Dr. Öğretim Üyesi Rahmi İncekara Öğretim Görevlisi Özgenur Reyhan Kurtuldu Marka ve Dijital Pazarlama Danışmanı Serap Öcal Marka ve Pazarlama Yönetim Danışmanı Nagihan Ünüvar Doç. Dr. Pelin Vardarlıer KOBİ Aktüel Dergisi TN İSTANBUL Medya Reklam Turizm Ticaret Ltd. Şti. tarafından T.C. yasalarına uygun olarak yayımlanmaktadır. Dergide yayımlanan yazı, fotoğraf, harita, illüstrasyon ve konuların her hakkı saklıdır. İzinsiz, kaynak gösterilerek dahi alıntı yapılamaz.

www.kobiaktuel.com.tr info@kobiaktuel.com Baskı: Kültür Sanat Basımevi Yayın Türü: Yerel süreli aylık


SENİN SINIRIN SENSİN! YOK BÜYÜK DÜŞÜN, SINIRSIZ UÇ!

ATLASGLOBAL UNLIMITED ile 2.999 Euro'ya sınırsız uçun; Atlasglobal Business Class konforunu sınırsız yaşayın.


İÇİNDEKİLER

/kobiaktuel /kobiaktuel /kobiaktuel

KASIM 2019

PORTRE Genel Müdürü 26 IAS Behiç Ferhatoğlu:

26

“Yapay Zekâya Yatırım Yapan Firmalar Kazanacak”

IAS Genel Müdürü Behiç Ferhatoğlu: “Yapay Zekâya Yatırım Yapan Firmalar Kazanacak”

BAŞLARKEN 08 BRIFING Melek Yatırım Platformu

‘Angel Effect’ Hayata Geçirildi

12

FİNANS

14

TEKNOLOJİ

18

MAKALE

Şekerbank 5 Bin Kadın Çiftçinin Girişimci Olmasının Önünü Açtı Yeni iPhone 11 Serisi Türkiye’de Satışta Dr. Öğretim Üyesi Beyhan İncekara yazdı: Brexit Etkileri Ve Türkiye

08

62

61

30 GÜNCEL Turkcell’den KOBİ’lere hesApplı Çözümler

ÖNE ÇIKANLAR BANKACILIĞI 38 KOBİ Akbank’tan KOBİ’lere Dijital Kanallardan İşlem Kolaylığı

44 GAYRİMENKUL Gayrimenkulde Dijital Trendler 46 GİRİŞİMCİLİK Türkiye Kadın Girişimcilik Endeksi Açıklandı

54 PERAKENDE Siemens Ev Aletleri’nden İki Yeni Deneyim Mağazası

YAŞAM 60 AKILLI İSPARK’ta Kartlı Ödeme Dönemi Başladı

74

6

OTOMOTİV

BMW 2 Serisi Gran Coupe Ortaya Çıktı

KASIM 2019

14

74



BRIFING

Melek Yatırım Platformu ‘Angel Effect’ Hayata Geçirildi

İ

ş dünyasının melekleri, Angel Effect’i hayata geçirdi. Kurucuları arasında Türkiye’nin önemli teknoloji yatırımcılarından Ersin Pamuksüzer, Gedik Yatırım CEO’su Onur Topaç, melek yatırımcılardan Ömer Erkmen, Şahin Tulga, Olcay Ungun, Koray Bahar, Ercüment İnanç, İlker Arslan, İlhan Bağören, İlter Terzioğlu, İzzet Zakuto, Engin Frayman ve Mustafa Mutlu’nun da bulunduğu “Angel Effect”, girişimcilik dünyasındaki melek yatırım ortamının ve kültürünün geliştirilmesini, kazanan girişimcilik ekosistemleri ile köprüler kurmayı ve dünya genelindeki erken aşama girişimlere erişerek yatırımlar yapmayı hedefliyor.

Markalar Dünya Sahnesinde Görücüye Çıktı

M

edyafors Fuarcılık tarafından organize edilen “Bayim Olur musun Franchising ve Markalı Bayilik Fuarı” bu yıl yine katılımcılarının yüzünü güldürdü. 200 yerli yabancı katılımcı marka, toplam 31 bin 800 ziyaretçi ile verimli görüşmeler sonucunda yüzlerce franchise anlaşması yaptı. Ayrıca fuar, bu yıl 90 ülkeden 2 bin yabancı yatırımcı ziyaretçiyle, markaların yurt dışına açılmasını da hızlandırdı. Markalara franchise sistemi ile yeni şubeler açarak büyüme fırsatı sağlayan fuar, iş kurmak isteyenlere yüzlerce cazip seçenek sundu.

8

KASIM 2019

Mercedes-Benz Türk’e İki Stevie Ödülü

M

ercedes-Benz Türk, iki yeni uluslararası ödül kazanarak başarılarına yenilerini ekledi. Uluslararası işletmelerin kendi alanlarındaki başarılı çalışmalarının yarıştığı Stevie Ödülleri’nden iki kategoride ödül kazanan Mercedes-Benz Türk, Hack.İstanbul etkinliği ile Konferanslar & Etkinlikler-Teknoloji kategorisinde Altın Stevie’nin sahibi olurken, 2019 yılını karşılarken şirket çalışanlarının oynadığı ve şirket içerisindeki çeşitlilik, tutku ve bağlılığa vurgu yaptığı yılbaşı filmi ‘Orchestra’ ile de İç İletişim kategorisinde Bronz Stevie’ye layık görüldü.

AvivaSA Üçüncü Çeyrek Finansal Sonuçlarını Açıkladı

A

vivaSA, bu yılın üçüncü çeyreğinde mevcut BES’te 20 milyar 300 milyon TL’lik fon büyüklüğü ile yüzde 19,4 pazar payı ve 776 bin katılımcı sayısına ulaştı. Otomatik katılımda, 678 milyon TL fon büyüklüğü ve 711 bin katılımcı sayısına ulaşan AvivaSA, geçen yılın aynı dönemine göre fon büyüklüğünü yüzde 85, katılımcı sayısını ise yüzde 21 artırmayı başardı. Hayat sigortaları branşında ise, Serbest Hayat alanında, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 41’lik bir büyüme yaşadı.


Oteliniz, göz alıcı şıklığıyla ve bitmek bilmeyen enerjisi ile Uludağ’ın eteklerinde ise,

ALOFT BURSA’DASINIZ.

Kobi Aktüel okuyucularına

ÖZEL %16 İNDİRİM

Odunluk Mahallesi Akpınar Caddesi 16110 Nilüfer / BURSA T:0224 300 30 30 sales@aloftbursa.com AloftBursa

AloftBursa

AloftBursa

AloftBursa

www.aloftbursa.com www.kobiaktuel.com.tr

9


ATAMA

Odeabank’ta Üst Düzey Atama

Fiba Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Murat Özyeğin Oldu

F

iba Holding ve Fina Holding’in Yönetim Kurulu Başkanlığı’na Murat Özyeğin getirildi. Murat Özyeğin, Fiba Grubu’nun kurucusu, babası Hüsnü Özyeğin’den grubun liderliğini devraldı. Bu göreve getirilmeden önce Murat Özyeğin, yönetim kurullarında üye olarak görev aldı. Grubun finans alanında en büyük iştiraki olan Credit Europe Bank’ın Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığı’nı, finans dışı tüm iştirak şirketlerinin Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı yaptı.

Four Seasons Hotels Istanbul’a Yeni İK Direktörü

F

our Seasons Hotels Istanbul’un İnsan Kaynakları Direktörlüğü görevine Burcu Ayöz atandı. İnsan Kaynakları kariyerine 2004 yılında başlayan Ayöz; sırasıyla The Ritz Carlton Istanbul, The Istanbul EDITION Hotel, Soho House Istanbul ve son olarak Fairmont Quasar Istanbul gibi markaların İnsan Kaynakları departmanlarında çeşitli yönetim kademelerinde görev yaptı.

Hepsiburada Strateji Grup Başkanlığı’na Murat Büyümez Getirildi

O

deabank’ın Hazine, Sermaye Piyasaları ve Finansal Kurumlardan sorumlu Genel Müdür Yardımcılığı görevine Emir Alpay atandı. Marmara Üniversitesi Uluslararası İşletme ve Pazarlama Bölümü’nden 1996’da mezun olan Alpay, bankacılık ve finans sektörünün çeşitli kademelerinde 20 yılı aşkın deneyime sahip. Alpay, bu süre içerisinde farklı pozisyonlarda yöneticilik görevi üstlendi.

Mitsubishi Electric Turkey’de Atama

M

itsubishi Electric Turkey Elektrik Ürünleri A.Ş., Kurumsal Finans Bölümü’nün Genel Müdürlük koltuğunu bugüne kadar yurt içi ve yurt dışında birçok başarılı çalışmaya imza atan

10

KASIM 2019

Kerem Ongan’a emanet etti. Global kuruluşlarda ve start-up şirketlerde finans ve operasyon yönetimi alanında 25 yıllık deneyime sahip olan Ongan, yeni göreviyle şirketin finansal operasyonlarını yönetecek.

H

epsiburada’da Strateji Grup Başkanı pozisyonuna, halihazırda Doğan Online Şirketleri’nin yurt içi ve yurt dışı yatırım süreçlerinin planlanması ve yeni start-up projelerin yönetimi görevini yürüten Murat Büyümez getirildi. 2018’de Doğan Online ailesine katılan Büyümez, yeni görevinde önceki sorumluluklarına ek olarak, Hepsiburada’da Strateji ve Planlama, İnsan Kaynakları, Hukuk ve Regülasyon, E-ihracat iş kollarının yönetiminden sorumlu olacak.


www.kobiaktuel.com.tr

11


FİNANS

T

Şekerbank 5 Bin Kadın Çiftçinin Girişimci Olmasının Önünü Açtı

arım ve Orman Bakanlığı’nın 2014 yılında başlattığı ve Şekerbank’ın beş yıldır destek verdiği Tarımda Kadın Girişimciliğinin Güçlendirilmesi Programı’nın 2019 yılı kazananları belli oldu. “Anadolu Bankacılığı” misyonu doğrultusunda programa 2015 yılından

itibaren destek veren Şekerbank, bu yıl değerlendirilen 51 projeye katkı sağladı. Program kapsamında son beş yılda 5 bini aşkın proje değerlendirilirken, bankanın ödüllendirilen projelere sağladığı destek ise toplamda 700 bin TL’ye ulaştı.

TEB’den SMS İle Güvenceli Çek İle Vergi Kolaylığı Ödemelere Halkbank Garantisi

T

ürk Ekonomi Bankası (TEB), şirketlerin kolaylıkla kullanabileceği yeni “SMS ile Vergi” ürününü hayata geçirdi. Şirketlere operasyonel kolaylık ve hız dışında, 7 gün 24 saat işlem yapabilme olanağı sağlayan ürüne abone olan mükellefler, tek bir SMS ile mesai saatleri dışında da ödemelerini gerçekleştirebiliyor. TEB Nakit Yönetimi Direktörü Ali Aras, bu yeni ürünle müşterilerin vergi ödemelerini kolaylaştıracak yeni bir kanal açtıklarını ve vergi tahsilatlarının artmasına destek olduklarını söylüyor.

H

alkbank Güvenceli Çek uygulamasıyla müşterilerine özel kredi limitleri dâhilinde ödeme garantisi sağladı. Çek yaprağı üzerinde basılı olan tutarın tamamının Halkbank garantisi altına alındığı Güvenceli Çek ile işletmeler, ödeme gününde keşidecinin hesap bakiyesi yetersiz olsa dahi tahsilat yapabilecek. Keşidecinin ödeme garanti limitinden karşılanan çek bedelini Halkbank’a daha sonra ödeyebileceği Güvenceli Çek ile ticari ödemeler teminat altında olacak.

Garanti BBVA Teminat Mektuplarını Dijital Ortama Taşıdı

G

aranti BBVA, Kredi Kayıt Bürosu’nun (KKB) sunduğu Elektronik Teminat Mektubu Platformu’nu (ETMP) devreye aldı. Bu platform sayesinde hâlihazırda kullanılan fiziki Teminat Mektupları elektronik olarak düzenlenebilecek. KKB Findeks üyeliği olan Garanti BBVA müşterileri, bu üyelik altında ücretsiz olarak ETMP üyeliğini alarak muhatabı olacakları Teminat Mektuplarını elektronik ortamda alabilecekler.

12

KASIM 2019

V

VakıfBank’tan Çiftçiye Tam Destek

akıfBank, otomotivde yerli üretime destek olan taşıt kredisi kampanyasına traktörü de ekledi. Düşük faizli traktör kredisi, anlaşmalı markalardan 0 kilometre alımlarında geçerli olacak. Kampanya ile çiftçiye beş yıl vade ve hasatta ödeme imkânı da sunulacak. Tarım kredisiyle ilgili bilgi veren VakıfBank Genel Müdür Yardımcısı M. Lütfü Çelebi, devreye aldıkları bu kampanyayla isteyen çiftçilerin anlaşmalı yerlerden yerli üretim traktörlerini, çok uygun faiz ve ödeme seçenekleriyle VakıfBank’tan alabileceklerini belirtiyor.


www.kobiaktuel.com.tr

13


TEKNOLOJİ

Teknolojiyi Hifilife’da Deneyimleyin

S

es sistemlerini deneyimleyerek almak isteyenler, aradıklarını Kanyon alışveriş merkezindeki Hifilife’da bulabilirler. Bircom distribütörlüğündeki ürünlerin deneyim merkezi Hifilife’da; Sennheiser, KEF, Astell&Kern, Audioengine, Bluesound, NAD, Oehlbach gibi markalar uzmanlar eşliğinde keşfedilebiliyor ve satın alınabiliyor. Alanında uzman kişi-

lerin çalıştığı Hifilife’da müzik ve diğer birçok konuda sohbet ederek en yeni ve kaliteli ses sistemlerini denemek mümkün. Hi-Fi alanında çok daha fazla ürün ve marka ile yaşamın tüm dinamiklerine hitap eden Hifilife’da; Hi-Fi kalitesinde ve birçok farklı modelde kulaklıklar, taşınabilir ve ev tipi hoparlörler, plaklar ve premium kulaklık adaptörleri yer alıyor.

Lenovo ve TEGV’den İş Birliği

L

enovo, Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV) ile iş birliği yaparak teknolojiyi TEGV’nin Diyarbakır Ergani Öğrenim Birimi’nde açılan Tasarım ve Beceri Atölyesi’ne taşıdı. 1 Ekim Dünya Çocuk Günü’nde gerçekleştirilen açılış, Lenovo Türkiye Genel Müdürü Emre Hantaloğlu ve TEGV Genel Müdürü Sait Tosyalı’nın ev sahipliğinde, Diyarbakır Ergani Kaymakamı Hüseyin Sayın’ın da katılımıyla gerçekleşti. Atölye, dijital dönüşümün ve teknolojik yeniliklerin geleceğimize yön verdiği bir dönemin içinden geçerken Lenovo’nun desteğiyle çocuklarımızı teknolojinin ve bilişimin geleceğine daha donanımlı olarak hazırlanmasını hedefliyor.

Tayvanlı Teknoloji Devi Türkiye Ofisini Açtı

G

lobal akıllı sistemler sektörünün liderlerinden Advantech, Advantech IoT Co-Creation Partner Konferansı’nı yüksek katılımla gerçekleştirdi. Ankara Taipei Ekonomik ve Kültürel Misyonu Temsilcisi Yaser Tai-Hsiang Cheng’in teşrifleri ve Tayvan Ticaret Merkezi İstanbul Direktörü Jimmy Chen’in katılımlarıyla Advantech Türkiye açılış seremonisi

gerçekleştirildi. Advantech Türkiye Genel Müdürü Cem Çelik, Türkiye’de Advantech’in atacağı önemli stratejik adımlardan birinin, markanın küresel kaynaklarıyla desteklenen yerel ekibi tarafından Türkiye’de üretim, makine otomasyonu, ulaşım, enerji ve güvenlik gibi lider sektörlerin ihtiyaçlarına cevap verecek endüstriyel uygulamalar geliştirilmesi olduğunu açıkladı.

Yeni iPhone 11 Serisi Türkiye’de Satışta

S

abancı Holding iştiraklerinden Teknosa, Apple’ın yeni iPhone modellerini Türkiye’de satışa çıktığı ilk anlarda teknoloji severlerle buluşturdu. iPhone 11, iPhone 11 Pro ve iPhone 11 Pro Max modellerine ilk

14

KASIM 2019

sahip olmak isteyenler, 17 Ekim’i 18 Ekim’e bağlayan gece İstanbul İstinyepark, Kadıköy Tepe Nautilus, İzmir Forum Extra ve Ankara Ankamall mağazalarının kapılarını teknoloji severlere açan Teknosa’yı tercih etti.


AVUSTURYA ALMANYA BOSNA HERSEK FRANSA İSPANYA İSVİÇRE LETONYA POLONYA ROMANYA SLOVAKYA TÜRKİYE

Flat Ofis Kağıthane İş Merkezi | Çağlayan Mahallesi Kent Caddesi No:2 B 1-2 | 34403 Kağıthane, Istanbul www.kobiaktuel.com.tr T: +90 212 312 - 8000 | E: competence@yourccc.com | W: www.yourccc.com

15


MAKALE

BORSADA SPEKÜLATİF HAREKETLERİN ÖNÜNE GEÇME ARACI OLARAK AÇIĞA SATIŞ YASAĞI Dr. Ayşegül Ak Başkent Üniversitesi İİBF / İşletme Bölümü Öğretim Görevlisi

Açığa satış işlemi, SPK’nın hisse senetleri için A, B, C ve D düzenlemesi uyarınca A ve B Grubuna dâhil olanlar ile borsa yatırım fonları için geçerlidir; C ve D Grubundaki paylarda açığa satış işlemi yapılamaz.

16

KASIM 2019

E

kim ayı içerisinde siyasi ve finansal gelişmelerin art arda yaşandığı ülkemizde, Borsa İstanbul’dan Kamuyu Aydınlatma Platformu’na yapılan açıklama ile BIST-30 endeksinde yer alan Akbank AKBNK.IS, Garanti Bankası GARAN.IS, Halkbank HALKB.IS, İş Bankası ISCTR.IS, TSKB TSKB.IS, Vakıfbank VAKBN.IS ve Yapı Kredi YKBNK.IS hisselerine 16 Ekim 2019 tarihinden geçerli olmak üzere geçici olarak depo şartıyla birlikte açığa satış yasağı getirince gözler bankacılık hisselerine çevrildi. Spekülatif hareketlerin önlenmesine yönelik olarak uygulanabilen açığa satış yasağı içindeki depo kuralı ise bir hafta içerisinde uygulamadan kaldırıldı. Yatırımcının Korunmasına Olanak Sağlar Bu uygulamaların neler olduğunu kısaca hatırlayacak olursak; bilindiği üzere borsa yatırımcısının temel amacı, sermaye kazancı olarak tanımlanan hisse senetlerinden alım satım fiyat farkından ve hisseyi elinde tuttuğu dönem içerisinde elde edeceği temettü ödemelerinden elde edeceği nakit akımlarından kazanç sağlamaktır. Özetle, sermaye kazancı için, elinde bulundurduğu hisse senedinin fiyatının artmasını bekleyen yatırımcı, “Düşükten al yüksekten sat” taktiği ile hareket etmiş olur. Açığa satışta ise fiyatların düşeceği beklentisiyle elinde bulunmayan hisse senedi bugünden satılır ve fiyatlar düştüğü zaman aracı kurumdan ödünç alınmış olan hisse senedi, düşük fiyattan alınarak yerine konur. Böylelikle, fiyat yükselişleri tersine fiyat düşüşlerinden kazanç elde edilmiş olur. Bu durumda, açığa satış işlemiyle kısa pozisyon alınmış ve burada da üstlenilen risk artmış olur. Şöyle ki; fiyatların artmasıyla

yatırımcı ucuzdan alıp yerine koymayı planladığı hisse senetlerini beklentisinin üzerinde yüksek fiyattan almak zorunda kalacağı için zarar riski açık uçlu olur. İşte geçtiğimiz haftalarda borsamızca alınan yasak kararı bu noktada anlam kazanır. Adı geçen bankaların hisse senetlerinde oluşabilecek spekülatif ataklarla yatırımcının korunmasına olanak sağlanmış olur. Açığa satış işlemi, SPK’nın hisse senetleri için A, B, C ve D düzenlemesi uyarınca A ve B Grubuna dâhil olanlar ile borsa yatırım fonları için geçerlidir, C ve D Grubundaki paylarda açığa satış işlemi yapılamaz. Satışta Depo Şartı Diğer bir husus, satışta depo şartı ile ilgili olarak ise 21 Ekim 2019 günü SPK’dan tarafından, ilgili 7 banka için 16 Ekim’de yürürlüğe konan “Yatırımcılar tarafından satışa konu edilecek payları için depo şartı” ve Mülkiyetinde ilgili banka “payı bulunan yatırımcıların, söz konusu kıymetlerin satışını sadece ilgili kıymetlerin bulunduğu yatırım kuruluşları üzerinden yapabilmesi” uygulamalarının yürürlükten kaldırıldığı, ancak açığa satış yasağının devam edeceği açıklandı. Satışta depo şartı, bir hisse senedini satmak isteyen yatırımcının, emri iletildiği an itibarıyla emri verdiği aracı kurumdaki hesabında o hisse senedinin bulunması zorunluluğudur ve yatırımcının sattığı miktar kadar hisse senedi takas yükümlülüğü (T+2) yerine getirilene kadar, yani sonraki ikinci işlem gününe kadar hesapta tutulmaya devam etmesidir. Dolayısıyla depo şartının kaldırılması, likiditeyi azaltıcı bir unsurun elimine edilmesi ve açığa satış kararının devamı, spekülatif ataklara engel olarak görülebilir.


MNG Kargo

internet kargoculuğu dönemini başlatıyor. Şimdi kargo göndermek, ödeme yapmak ve takip etmek daha kolay! Detaylı bilgi için; www.mngkargo.com.tr

GÖNDER

TAKİP ET

ÖDE

GÖNDER

TAKİP ET

ÖDE

BAĞLAN

GÖNDER TAKİP ET ÖDE BAĞLAN

www.kobiaktuel.com.tr

17


MAKALE

BREXIT ETKİLERİ VE TÜRKİYE Beyhan İncekara Dr. Öğretim Üyesi

Brexit süreci, Türkiye dahil olmak üzere Avrupa Birliği ile ticaret partnerliği yapan tüm ülkeleri etkileyecektir. Hem ticaret hacmi hem de finansal yatırımlar açısından İngiltere, Türkiye’de önemli bir konumda yer alıyor. Türkiye ve İngiltere, özel ve ikili müzakerelerle ticaret hacmini azaltmadan, hatta daha da arttıracak şekilde hazırlanmış anlaşmaları vakit kaybetmeden yapmalıdır.

18

KASIM 2019

A

vrupa Birliği açısından oldukça önemli olan Brexit süreci, Türkiye dahil olmak üzere Avrupa Birliği ile ticaret partnerliği yapan tüm ülkeleri etkileyecektir. Avrupa Birliği için İngiltere yapbozun çok önemli bir parçasını teşkil ediyor. Gerek üretim hacmi gerek finansal sistemi ile İngiltere’nin boşluğunun zor doldurulacağı görülüyor. Türkiye için duruma bakıldığında, birinci ihracatçımız Almanya, ikinci ihracatçımız İngiltere ve üçüncü ihracatçımız İtalya’dır. Yani Avrupa Birliği ve İngiltere, Türkiye için çok önemli bir pazardır. Örneğin; İngiltere otomotiv, tekstil ve beyaz eşya gibi sektörlerde yer alan Türkiye merkezli şirketler için Almanya’dan sonra en büyük ikinci ihraç pazarı konumundadır. İngiltere Önemli Bir Konumda Türkiye’nin İngiltere ile olan ticaretinden elde ettiği senelik 3 milyar 700 milyon dolarlık dış ticaret fazlası olduğunu göz önüne alırsak, İngiltere ile Brexit gerçekleşse bile özel müzakerelerin hızlıca düzenlenip ticaret hacminin devam ettirilmesi gerekiyor. Ticaret hacmine ilave olarak 3 bine yakın İngiliz sermayeli şirketin Türkiye’de faaliyet gösterdiği biliniyor. Yani hem ticaret hacmi hem de finansal yatırımlar açısından İngiltere, Türkiye’de önemli bir konumda yer alıyor. AB’den Sonra En Fazla Türkiye Etkilenecek Dünya ekonomisi, Brexit konusu ilk günde-

me geldiğinde olup olmayacağını tartışırken şimdilerde gerçekleşeceği konusunda kesinlik kazanmış olup anlaşmalı mı anlaşmasız mı gerçekleşeceğine odaklanmış durumda. Eğer anlaşmasız Brexit gerçekleşirse, otomotiv ve tekstil sektörü daha çok etkilenecektir. Anlaşmasız Brexit durumunda AB’den sonra en fazla Türkiye’nin etkilenmesi söz konusudur. Yapılan açıklamalar, anlaşmasız Brexit gerçekleşirse, Türkiye ile İngiltere arasındaki ticarette Türkiye’nin kaybının yaklaşık 3 milyar dolar olabileceği ve bu kaybın daha çok otomotivde 2 milyar dolar, tekstilde 1 milyar 300 milyon dolar, giyim ve elektronik gibi sektörlerde 500 milyon dolar olabileceği belirtilmiştir. Bunlara ilave olarak İngiltere pazarına gümrüksüz erişim Güney Kore, Pakistan, Norveç gibi AB üyesi olmayan ülkeler için uzunca bir süre mümkün olmayacaktır. Daha Olumlu Koşullar Sağlanabilir Tüm bu verilerden yola çıkılarak anlaşmalı Brexit süreci yaşandığında, dünya ekonomisinde daha olumlu koşulları sağlanacaktır; fakat ülkelerin kendilerini anlaşmasız Brexit için hazırlamaları gerekir. Türkiye ve İngiltere, özel ve ikili müzakerelerle ticaret hacmini azaltmadan, hatta daha da arttıracak şekilde hazırlanmış anlaşmaları vakit kaybetmeden yapmalıdır. Buna ilave olarak, Türkiye pazar çeşitlendirmesini arttırıp önemli ihracat yaptığı pazarlara ilave yeni pazarlara açılarak, değişen dünya düzeninde riskleri bölmüş olacaktır.


www.kobiaktuel.com.tr

19


MAKALE

ÜCRETSİZ GLOBAL PAZAR ARAŞTIRMA KAYNAKLARI Nagihan Ünüvar Markam Sen Marka ve Pazarlama Yönetim Danışmanlığı Kurucu & Genel Koordinatör

Stratejik karar vermek ve doğru pazarları hedefleyebilmek için pazar araştırması yapmak gerekiyor. İhracatçılara yardımcı olacak birçok ücretsiz başvuru kaynağı mevcut.

Y

urt içinde kabul görmüş bir ürün ya da hizmeti, küresel pazarda potansiyel müşterisiyle buluşturmak, global bir marka olmak için gerekli bir disiplindir. Stratejik karar vermek ve doğru pazarları hedefleyebilmek için mutlaka pazar araştırması yapmak gerekir. Bunun için, profesyonel yardım alabileceğiniz gibi, pazara girişte size yardımcı olacak ücretsiz başvuru kaynaklarından da faydalanabilirsiniz. Eurostat: Avrupa Birliği’nin resmi istatistik kurumudur. AB ülkelerinin ekonomik ve sosyal göstergelerine ilişkin istatistiklere bu site üzerinden ulaşabilir, dış ticaret verilerini ülkeler bazında görebilirsiniz. Trade Map: Ülkelerin ve sektörlerin dış ticaret istatistiklerine ulaşabileceğiniz önemli bir kaynaktır. Site üzerinde ihracat ve ithalat verilerini görebilir, ülkeler arası kıyaslama yapabilirsiniz. Comtrade: Birleşmiş Milletlerin veri tabanında ülkelerin Harmonize System Code (HS Code), yani GTİP ve ticari sınıflandırmalarına göre ticari verilere ulaşabilirsiniz. International Trade Center: Küresel pazar araştırması için önemli bir kaynak olan Uluslararası Ticaret Merkezi’nde pazar araştırma ve analiz araçlarını kullanarak pazar bilgilerine, sektörel ve ürün bazında istatistiklere ulaşabilirsiniz. Google Market Finder: Google algoritmasını kullanarak internet sitenizde yer alan ürünle-

20

KASIM 2019

rin en çok hangi ülkelerde talep gördüğünü araştırabilirsiniz. Google Market Finder, ads reklamlarından aldığı istatistiklere göre sıralama yaparak, ürününüzün ilgi göreceği küresel pazarları belirlemenize yardımcı olur. Consumer Barometer: Yine bir Google algoritması olan uygulamayla, özellikle perakende gibi son kullanıcıya hitap eden sektörlerle ilgili olarak, kullanıcıların davranışlarına, alışveriş alışkanlıklarına ve tüm ülkelerdeki tüketici istatistiklerine ulaşabilirsiniz. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK): TÜİK veri tabanında, temel ekonomik göstergelere ücretsiz olarak ulaşabileceğiniz gibi, GTİP’e göre gruplama ve detaylı dış ticaret istatistiklerini makul bir ücret karşılığında talep edebilirsiniz. Ticaret Müşavirlikleri: Türkiye Cumhuriyeti Ticaret Bakanlığı’na bağlı olarak faaliyet gösteren Ticaret Müşavirlikleri, bulundukları ülkenin ticari faaliyetlerine hakim kaynaklardır. Ticaret müşavirlerinin bilgilerine bakanlığın internet sitesi üzerinden ulaşabilirsiniz. İhracatçı Birlikleri: Her ihracatçının Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) çatısı altında yer alan İhracatçı Birlikleri’nden sektörüyle ilgili olana üye olması gerekir. Pazar araştırması yapmak için sahaya inmek isteyenlere, pazar araştırması ve pazara giriş destekleri de bulunmakta olup, detaylı bilgi almak için sektörünüzle ilgili İhracatçı Birliği’ne ve KOSGEB’e başvurabilirsiniz.


SEKTÖRÜNDE ERP GELECEK canias İLE ŞEKİLLENECEK 30 yıllık ERP tecrübemiz ile onlarca sektörde olduğu gibi OTOMOTİV sektörünün de ihtiyaçlarını çok iyi biliyoruz. ENDÜSTRİ 4.0 çağını yakalamanız için geleceğin teknolojisini üretiyoruz. Advertising & Promotion · Automotive · Aviation & Defense · Building · Chemicals & Paint · Cooling & Heating · Construction Materials · Education · Electronics · Energy · Food · Furniture & Wood Processing · Geology · Glass Processing · Import & Export · Jewelry · Leather · Logistics · Machinery & Industrial Automation · Medical · Metal · Mining · Packaging · Plastic · Retail · Service & Maintenance · Textile & Garment · Tourism

Detaylı bilgi için: www.caniaserp.com /caniasERP www.kobiaktuel.com.tr

21


GCL, E-ATIK VE DEĞERLİ METALLERİ GERİ KAZANDIRIYOR GCL, birçok çeşit elektronik atığın sökülerek, parçalanarak ve ayrılarak işlenmesini ve ekonomiye yeniden kazandırılmak üzere geri dönüştürülmesini sağlıyor. Şirket, Türkiye Otistiklere Destek ve Eğitim Vakfı TODEV ile hayata geçirdiği “OTİZM İÇİN E-ATIK” projesiyle otizmli çocuklara özel eğitim desteği sağlayabilmeyi amaçlıyor.

T

Advertorial

ürkiye’deki elektronik atık problemine karşı çevreye duyarlı çözümler üretmek amacıyla İstanbul’da kurulan GCL Geri Kazanım ve Rafineri, sektörde 10 yılı aşan bilgi birikimine sahip teknik ve idari kadrosuyla, e-atık ve değerli metal geri kazanımında sektörün en tecrübeli ekibiyle süreçlerini yürütüyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan lisanslı elektronik atık işleme tesisimizde, birçok çeşit elektronik atık sökülerek, parçalanarak ve ayrılarak işleniyor ve ekonomiye yeniden kazandırılmak üzere geri dönüştürülüyor. İşletmemizde ayrıca kablo geri dönüşüm ve floresan bertaraf ünitelerimiz de bulunuyor. Tesisimizde televizyon, LCD ve CRT gibi monitörler, dizüstü - masa üstü bilgisayarlar, klavyeler, fareler, hard diskler, tabletler, cep telefonları, telefonlar, fotokopi ve yazıcılar, projektörler, CD ve DVD çalarlar, çamaşır ve bulaşık makineleri ile kettle, mikser, fön, matkap, ütü, meyve sıkacağı gibi küçük ev aletleri, elektrik motorları, güç kaynakları, trafolar ve benzeri atıklar geri dönüştürülüyor; floresan ve tasarruflu ampül gibi aydınlatma ekipmanları, kartuş toner gibi atıkların da bertarafı gerçekleştiriliyor. Mevzuata Tam Uyumlu Çevreci Süreçlerle Yönetiliyor Şirketimiz entegre atık yönetimi hizmeti verebilmek adına pil ve akü toplama geçici depolama izinleri ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan Tehlikesiz Atık Toplama – Ayırma belgesini bünyesine kattı. Bu bağlamda, birçok sanayi kuruluşumuzun atıkları mevzuatlara tam

uyumlu çevreci süreçlerle yönetiliyor. Türkiye haricinde Avrupa, Afrika, Asya ve Orta Doğu’da toplam on dokuz ülkede 300 den fazla çalışanı ile elektronik atık toplama faaliyetlerinde bulunan GCL, kendi coğrafyasında büyük bir uluslararası oyuncu olma yolunda da hızlı adımlar atıyor. Bilinçlendirmede Ana Hedef Çocuklar GCL’nin e-Atık bilinçlendirmesi kapsamında ana hedefi çocuklar, çünkü şirket bu bilincin çocuk yaşta bireylere aşılanması gerektiğine inanıyor. Bu bağlamda, şirket bünyesinde sorumlu çevre mühendisi her hafta bir veya birkaç okulda eğitim gerçekleştirerek elektronik atıkların kısa ve uzun vadeli zararlarını ve ilgili atıkların kaynağında ayrı toplanıp profesyonelce yönetilmesi gerekliliğini çocuklara aşılıyor. Şirket, eğitim gerçekleştirdiği veya ziyaret talebinde bulunan okullara tesisi gezdirerek geri dönüşüm süreçleri konusunda bilinçlendirme çalışmaları gerçekleştiriyor. Bunun yanı sıra hizmet verdiği belediyelerin ev hanımlarına yönelik kurslarında eğitimler düzenliyor; okullarda elektronik atık konusunun eğiticiler tarafından çocuklara aşılanması amacıy-

la birçok ilçede eğiticilerin eğitimi gibi programlar da oluşturuyor. Otizm İçin E-Atık Projesi GCL’nin Türkiye Otistiklere Destek ve Eğitim Vakfı TODEV ile yeni başlatmış olduğu bir projesi var. Projenin adı “OTİZM İÇİN E-ATIK”. Bu projenin amacı ise otizmi tetikleyici nedenler arasında gösterilen çevresel faktörleri azaltarak, toplanan elektronik atıkların geliri ile durumu olmayan otizmli çocuklara özel eğitim desteği sağlayabilmek. Ayrıca GCL, 18 yaş üstü otizmli bireylerin eğitimi ve gelişimi amaçlı kurulması planlanan gündüz bakım evi projesinin hayata geçmesi için bir tuğla da olsa kaynak yaratmayı hedefliyor.

GCL Geri Kazanım Ve Rafineri Sanayi A.Ş. Adres: Kavaklı Mahallesi, Kıble Sokak No:8 34596 Silivri / İstanbul TÜRKİYE Tel: 0 212 723 45 45 Web: http://www.gclcevre.com/



MAKALE

REZERV KADAR PAZAR:

BOR Dr. Öğretim Üyesi Rahmi İncekara İstanbul Kent Üniversitesi Uluslararası Ticaret ve Lojistik Bölüm Başkanı

Dünya bor rezervlerinin yüzde 73’ü Türkiye’de bulunur. Türkiye’nin kendi madenini kendi teknolojisi, kendi insan kaynağı, kendi bilgi ve birikimiyle işlemesini ifade eden bor karbür, düşük yoğunluğu ve yüksek ısıya dayanma özelliği ile savunma sanayisinin yerlilik oranının artırılmasına büyük oranda katkı sunar.

24

KASIM 2019

B

or, atom numarası 5 ve kimyasal sembolü B olan kimyasal element olup bir yarı metaldir. Doğadaki bileşiklerinin suda çözünürlüğü nedeniyle bor, bazı bölgelerde yüksek yoğunlukta bulunabilir. Dünya bor rezervlerinin yüzde 73’ü Türkiye’de bulunur. Türkiye’de rezerv açısından en çok bulunan bor mineralleri Tinkal ve Kolemanit’tir. Türkiye’de Tinkal yatakları Eskişehir’de, kolemanit yatakları ise Kütahya, Balıkesir ve Bursa’da bulunur. 2840 sayılı Kanun ile Türkiye’de bor ve bor ürünlerinin üretilmesi, işletilmesi ve pazarlanması faaliyetleri Eti Maden tarafından yürütülür. Eti Maden’in toplam rafine bor üretim kapasitesi yaklaşık 3 milyon tondur. Bor ürünleri Türkiye’de; yüzde 36 cam, yüzde 31 seramik, yüzde 9 temizlikdeterjan, yüzde 7 tarım, yüzde 4 tutkal ve yüzde 14 pay ile diğer alanlarda kullanılır. Eti Maden, yurt içi bor taleplerinin tamamını karşılar. Eti Maden ve savunma sanayi alanında faaliyet gösteren özel sektörün katılımıyla TRBOR Bor Teknolojileri A.Ş. şirketi kuruldu ve şirkete Eti Maden yüzde 33 pay ile iştirak etti. 70 Milyon Dolarlık Yatırım Türkiye’nin sahip olduğu zengin bor madeninin ekonomik değerini yükseltecek ilk Bor Karbür Tesisi’nin kurulumuna Bandırma’da başlandı. 70 milyon dolar yatırımla kurulan Bor Karbür Tesisi’nin, 24 ayda tamamlanması bekleniyor. Bor Karbür Tesisi’nde 250 kişilik bir istihdam da planlanıyor. Tesiste ilk etapta yılda bin ton kapasiteyle bor karbür üretimi gerçekleştirilmesi düşünülüyor. Türkiye’nin kendi madenini kendi teknolojisi, kendi insan kaynağı, kendi bilgi ve birikimiyle

işlemesini ifade eden bor karbür, düşük yoğunluğu ve yüksek ısıya dayanma özelliği ile savunma sanayisinin yerlilik oranının artırılmasına büyük oranda katkı sunar. Bor karbür helikopterler, uçaklar, top namlusu, askeri kıyafetler ve personel koruyucu yeleklerin zırhlanması gibi askeri amaçlı malzemelerde yoğunlukla kullanılacaktır. Aşınmaya dayanıklı makine ve seramik parçalarının üretiminde ve nükleer uygulamalarda da bor karbür aktif olarak yer alacaktır. Büyük Katma Değer Sağlıyor Türkiye ekonomisine sağlanan katma değer; bor karbür gibi ürünlerde 150 katına, bu ürünlerin kullanıldığı zırh yapımında 500, nükleer gibi sektörlerde ise 2 bin kata kadar çıkabilir. Kolemanit bor, dünyanın en kaliteli hammadde ürünü olup, ortalama pazarı ton başına 200 dolar civarındadır. Bor işlenip toz haline getirilerek, borik asite dönüştürüldüğünde, dünya piyasasında tonu 600 dolar civarı olan bir ürün halini alır. Elmastan sonraki en sert ve dayanıklı element olan bor karbür ingotun, sanayi ve endüstride tonu yaklaşık 40 bin dolar değerindedir. Türkiye topraklarındaki zengin rezerviyle dünyanın ilgisini Türkiye üzerinde toplayan bor madeni, Enerji Bakanlığı’nın “Milli Enerji ve Maden Politikası” çerçevesinde, “Rezerv Kadar Pazar” stratejisiyle, Eti Maden’in 2018 yılında ilk kez ulaştığı 1 milyar dolarlık satış gelirini katlamayı hedefler. Mevcut durumda Eti Maden bor ticaretinde yüzde 59’luk pazar payına sahip olması nedeniyle, Bor Karbür Tesisi ile bor ticaretinde pazar payının yüzde 75’in üzerine çıkarılması amaçlanır.


www.kobiaktuel.com.tr

25


PORTRE

"YAPAY ZEKAYA YATIRIM YAPAN FIRMALAR KAZANACAK" IAS, dijital dönüşüm yolculuğunda firmalara kapsamlı ürün ve hizmetler sunuyor. Gelişmiş yapay zekâ sistemlerine sahip olan şirketlerin geleceği domine edeceğini söyleyen IAS Genel Müdürü Behiç Ferhatoğlu ile IAS’nin faaliyetlerini, 2020 hedeflerini ve sektörün geleceğini konuştuk.

D

ijital dönüşüm sürecindeki firmalara, başta ERP olmak üzere kapsamlı teknoloji çözümleri sunan IAS, birçok avantaj sağlıyor. Sunduğu hizmetlerin yelpazesini her yıl genişletmeye ve kurumlara avantajlar sağlamaya devam eden IAS; 2020 yılında büyük veri, Endüstri 4.0 ve yapay zekâ ile ilgili çalışmalarına hız kesmeden devam etmeyi planlıyor. Geçtiğimiz ay gerçekleşen caniasERP Live 2019 etkinliği ile dikkatleri üstüne çeken IAS, sunduğu kurumsal kaynak planlama çözümü caniasERP’deki son yenilikleri ve Endüstri 4.0 konusunda gerçekleştirdiği çalışmaları katılımcılara aktardı. Etkinlik sonrasında bir araya geldiğimiz IAS Genel Müdürü Behiç Ferhatoğlu, IAS’nin gelecek planlarını, caniasERP ile sunduğu avantajları ve dijital dönüşüm yolculuğunda firmalara sağladıkları hizmetleri anlattı. IAS’den ve faaliyet alanlarından bahseder misiniz? IAS, dinamik, yenilikçi ve ERP alanında uzmanlaşmış bir kurumsal yazılım firması; ancak özellikle son iki yıldır üzerinden yoğunlaştığımız çalışmalara baktığımızda IAS için bir teknoloji şirketi demek daha doğru olur. Büyük verinin yönetimi ve yapay zekâ alanındaki çözümlerimize temel oluşturması amacıyla geliştirdiğimiz IASDB ile veri tabanı üreten, Endüstri 4.0 ve IoT alanında yaptığımız çalışmalar ve özellikle üretim sahasından veri toplama amacıyla ortaya çıkardığımız caniasERP IoT Box çözümü ile donanım da üreten bir kurumsal teknoloji şirketine dönüştük. IAS, bugün yurt dışında kaç ülkede faaliyet gösteriyor? IAS olarak şu anda Almanya, Türkiye, İsviçre, Güney Kore, Hindistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nde toplam 11

26

KASIM 2019


PORTRE

Müşterilerimizin caniasERP ve IASDB’nin lisans ve bakım kiraları ile birlikte bulut server donanım kirası ve server yönetim bedellerini de içeren tek bir aylık ödeme yaparak caniasERP’yi dünyanın her yerinde kullanmalarına imkân verecek bir çözüm üzerinde çalışmalarımıza devam ediyoruz. Hedefimiz, 2020 yılı içerisinde bu çözümü de pazara sunmak. Yeni versiyonumuz caniasERP 8.02, veri tabanımız IASDB ve bulut çözümümüzle hızlı bir şekilde büyümeye devam edeceğiz. ofisimiz bulunuyor. Dünyaya yayılmış 50’nin üzerinde çözüm ortağımız ile de hâlihazırda 33 ülkede hizmet veriyoruz. Kurumlara sunduğunuz ERP çözümlerinin avantajları neler? Başta 30 yıllık sektörel uzmanlığımız ve bilgi birikimimizin yansıması olan ve 40’tan fazla modülden oluşan ana ürünümüz caniasERP’nin kendisini saymak gerekir. 20’nin üzerinde sektörel çözümümüz var. Bu sayede firmalar, sektörlerindeki en iyi iş yapış şekillerine hızlı bir şekilde ulaşabiliyorlar. Devamında kendi geliştirdiğimiz yazılım geliştirme platformumuz TROIA’nın hem yazılımını geliştiren taraf olarak bize hem de istediği özelleştirmeleri rahatlıkla yapan taraf olarak müşterilerimize kattığı hız, esneklik ve çeviklik geliyor. Ek olarak yüzde 100 web tabanlı, açık kaynak kodlu, platform bağımsız, güçlü ve güvenilir bir altyapıya sahibiz. Sunduğunuz çözümler özellikle hangi sektörler tarafından tercih ediliyor? Kurumsal kaynak planlama çözümümüz caniasERP sektör bağımsız bir ürün. 40’tan fazla sektörden müşterilerimiz var. Müşterilerimizin yoğunlaştığı ve özel çözümler geliştirdiğimiz başlıca sektörleri otomotiv, tekstil, savunma

sanayi, makine ve endüstriyel otomasyon, metal, ambalaj, gıda, kimya, plastik, yapı malzemeleri, elektrik ve elektronik, maden, mobilya, sağlık, hizmet ve servis olarak sıralayabilirim. ERP’nin KOBİ’ler için önemiyle ilgili neler söylemek istersiniz? ERP yazılımları işletmelerin sinir sistemi gibi. Kapsamlı uygulanmış bir proje ile tüm iş süreçlerini ERP yazılımları üzerinde yürüten firmalar, işletmelerine dair her şeyi istediği zaman, istediği yerden öğrenebilir ve kritik kararları hızlı bir şekilde alarak hep rekabette bir adım önde olabilir. Peki, sizce Türkiye’de şirketler ERP’nin önemini biliyor mu? Bu konuda hâlâ gelişmiş ülkelerin çok gerisinde olduğumuzu kabul etmek lazım. Ancak her geçen gün hem devlet tarafından kapsamı genişletilen e-Dönüşüm uygulamaları hem de Endüstri 4.0 alanındaki çözümlerin cazibesi ve bu çözümlerin ancak gelişmiş ERP yazılımları tarafından sağlıklı bir şekilde uygulanabiliyor oluşu ERP ile ilgili bilinci hızla yükseltiyor. Biraz da IAS Anayasası projenizden bahsederek, amacını ve kapsamını paylaşır mısınız? IAS Anayasası projesi aslında operasyonlarımızı genişletirken, yeni pazarlara girerken karşılaştığımız zorlukları aşmak üzere yaptığımız toplantılar esnasında ortaya çıktı. 30 yıllık bir kurumsal yazılım şirketi olarak, süreçlerimizin yönetimi ve denetimi ile ilgili birçok sertifikamız var; ama bunların hiçbiri tek başına kurum kültürümüzü ve iş yapış şekillerimizi tam olarak yansıtmıyor ve süreçler ile ilgili tüm detayları içermiyor. Biz

de başarımızın sürdürülebilirliğini artırmak, aramıza yeni katılan arkadaşlarımızın adaptasyon sürelerini kısaltmak için çok detaylı el kitapları hazırladık ve faydalarını kısa zamanda görmeye başladık. Bu projemiz devam ediyor, hedefimiz 2020 başına kadar tüm iş süreçlerimizi bu mantıkla dokümante etmiş olmak. Her yıl caniasERP Live etkinliği düzenliyorsunuz. Bu etkinliklerinizin geri dönüşleri nasıl oluyor? Müşteri memnuniyetini nasıl etkiliyor? Yeni versiyonlarımızla gelen yenilikleri ve yeni ürünlerimizi bu etkinliklerle duyuruyoruz. Dolayısıyla hemen sonrasında oluşan detaylı sunum taleplerini planlamak ilk işimiz oluyor. caniasERP Live etkinliklerinin altıncısını geçtiğimiz ay İstanbul’da düzenledik ve yoğun bir ilgi ile karşılaştık. Çoğunlukla müşterilerimiz ve müşteri adaylarımızdan oluşan 700’ün üzerinde katılımcı vardı. Bu yıl, yeni versiyonumuz caniasERP 8.02 ile gelen online maliyetlendirme gibi fonksiyonları anlattık. Buna ek olarak, özellikle ara yüzümüz ile ilgili süreç haritaları üzerinden uygulamayı kullanmaya yönelik yenilikleri ve kokpit uygulamalarını, yeni web client’ımızı, yeni ürün olarak pazara sunduğumuz veri tabanı çözümümüz IASDB’yi ve Endüstri 4.0 konusunda geliştirdiğimiz çözümleri katılımcılara aktardık. caniasERP Live etkinlikleri, faaliyet gösterdiğimiz diğer ülkeler de dahil olmak üzere tüm caniasERP ekosistemini bir araya getiriyor. Bu nedenle bu etkinlikleri prestij açısından oldukça önemsiyoruz. 2019 yılının sonuna yaklaşıyoruz. Bu yıl IAS için nasıl geçti? 2019’da genel olarak eylül ayında lans-

www.kobiaktuel.com.tr

27


PORTRE

manını gerçekleştirdiğimiz yeni versiyonumuz 8.02 ile ilgili çalışmalara yoğunlaştık. Bunun yanı sıra büyümeye ve yeni operasyonlarımıza odaklandık. Bunların başında Güney Kore operasyonumuzu devreye almak, İsviçre ve Amerika Birleşik Devletleri (ABD) operasyonlarımızla ilgili yaptığımız hazırlık çalışmalarını sürdürmek geliyor. Bir yandan kendi operasyonlarımızı büyütürken öte yandan aramıza katılan yeni çözüm ortaklarımızla da yine hizmet ve satış ağımızı genişletmeye devam ettik. Aynı zamanda iki yıldır üzerinde çalıştığımız organizasyon yapımızı daha çevik hâle getirmekle ilgili projelerimiz de sürüyor. Ticari açıdan da oldukça olumlu sonuçlar aldığımız bir yıl oluyor. 2019’un ilk yarısında IAS, euro bazında yüzde 15’e yakın bir büyüme yaşadı. Hedefimiz 2019’un ikinci yarısını da benzer şekilde tamamlayabilmek. Lisanslama modelinizde de düzenlemeler gerçekleştirdiniz. Bunun önemi ve amacından da biraz bahseder misiniz? Bu yıl yaptığımız önemli çalışmalardan bir tanesi de lisanslama modelimiz üzerinde gerçekleştirdiğimiz ciddi düzenlemelerdi. Son birkaç yıldır üzerinde denemeler yaptığımız bir çalışma bu. Geldiğimiz son noktada, lisanslama modelimizi sadeleştirerek, hem müşterilerimiz hem de müşteri adaylarımız için çok daha anlaşılır hâle getirdik. Müşterilerimizin büyümesiyle birlikte artan kullanıcı sayıları, onlar için lisans ve bakım

28

KASIM 2019

Lisanslama modelimizi sadeleştirerek, hem müşterilerimiz hem de müşteri adaylarımız için çok daha anlaşılır hâle getirdik. Müşterilerimizin büyümesiyle birlikte artan kullanıcı sayıları, onlar için lisans ve bakım maliyetlerinin giderek artması demek oluyordu. Yeni lisanslama modelimizde bu maliyetlerin büyüme ile daha avantajlı hâle gelmesini hedefledik. maliyetlerinin giderek artması demek oluyordu. Yeni lisanslama modelimizde bu maliyetlerin büyüme ile daha avantajlı hâle gelmesini hedefledik. 2019’un ilk yarısı tüm bu çalışmalar doğrultusunda şekillendi. Şirketinizin 2020 hedeflerini paylaşır mısınız? Güney Kore, İsviçre ve ABD ile ilgili yapacağımız pazara giriş yatırımları dışında 2020 yılında büyük veri, Endüstri 4.0 ve yapay zekâ ile ilgili çalışmalarımıza devam edeceğiz. Bunlara ek olarak 2020 yılı buluta yatırım yapacağımız bir yıl olacak. caniasERP 2000 yılından bu yana internet üzerinden kullanılabiliyor. Faaliyet gösterdiğimiz tüm pazarlarda müşterilerimize caniasERP’yi SaaS yöntemi ile kiralayarak kullanma imkânı da sunuyoruz. Gelen taleplerin artması üzerine artık bu konuda daha geniş kapsamlı bir çözüm sunmamız gerektiğine karar verdik. Müşterilerimizin caniasERP ve IASDB’nin lisans ve bakım kiraları ile birlikte bulut server donanım ki-

rası ve server yönetim bedellerini de içeren tek bir aylık ödeme yaparak caniasERP’yi dünyanın her yerinde kullanmalarına imkân verecek bir çözüm üzerinde çalışmalarımıza devam ediyoruz. Hedefimiz, 2020 yılı içerisinde bu çözümü de pazara sunmak. Yeni versiyonumuz caniasERP 8.02, veri tabanımız IASDB ve bulut çözümümüzle hızlı bir şekilde büyümeye devam edeceğiz. Yüzde 100’ün üzerinde büyüme gerçekleştireceğimiz o büyük sıçrama dönemine girdiğimizi düşünüyoruz. Bu doğrultuda çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. Son olarak, sektörünüzün geleceğini nasıl değerlendiriyorsunuz? Neredeyse hayatımızın tamamını olacağı gibi, kurumsal yazılım pazarını da en çok etkileyecek gelişmenin yapay zekâda olacağını düşünüyorum. ERP yazılımları özelinde bakarsak, yapay zekâ sayesinde her geçen gün kullanıcıların gerçekleştirdiği işlemlerin azalacağını, planlama ve tahminleme gibi karar destek fonksiyonlarının ERP sistemlerinin geneline yayılarak çok daha hızlı ve doğru gerçekleşeceğini söyleyebiliriz. Bu açıdan bakıldığında, gelişmiş yapay zekâ sistemlerine sahip olan şirketlerin gelecekte bulundukları pazarları domine edeceğini söylemek yanlış olmaz.


İNSANIN GÜCÜ HER ŞEYİ BAŞARMAYA YETER.

Fikirler sadece hayal gücü ve insanların azimleri sayesinde ortaya çıkar. Ve sadece bu gerçeğin farkında olan işletmeler başarılı olur. Bizim misyonumuz dünyadaki kuruluşların hayal ettiklerinin çok daha ötesine ulaşmalarına yardımcı olmaktır. İş gücü değerlendirmesinden, işe alım süreçlerine ve eğitime, kariyer yönteminden yetenek temelli dış kaynak kullanımına, tüm Yenilikçi İşgücü Çözümlerimizle işletmeler; çalışanlarının gerçek güçlerini uyandırarak potansiyellerinin tamamına ulaşmalarını mümkün kılar. Çünkü Biz ManpowerGroup’uz!

Manpower Türkiye | Manpower.com.tr Experis Türkiye | Experis.com.tr


GÜNCEL

TİM Kadın Konseyi’nden Hollanda Çıkarması

T

ürkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), kadın girişimcilerin farklı pazarlara açılmasına yönelik çalışmalarına devam ediyor. TiM, bu kapsamda 9-12 Ekim tarihleri arasında TİM Kadın Konseyi Üyeleri’ne yönelik olarak Hollanda’ya bir Ticaret Heyeti düzenledi. TİM Kadın Konseyi, ticari ilişkileri geliştirmek ve kadın girişimcilere yeni ihracat fırsatları yaratmak için Hollanda’nın Amsterdam ve Roterdam kentlerinde temaslarda bulundu. TİM Kadın Konseyi, otomotiv, makine, demir, çelik, mobilya gibi farklı sektörlerde faaliyet gösteren Hollandalı 156 firmanın temsilcileriyle ikili iş görüşmesi gerçekleştirdi.

Turkcell’den KOBİ’lere hesApplı Çözümler

K

OBİ’ler için ayrıcalıklı çözümler sunan Turkcell, hesApplı adlı yeni bir platformu hayata geçirdi. Artık KOBİ’ler, Turkcell’in satın alma gücünden yararlanarak avantajlar kazanacak. hesApplı’da ilk iş birliği ise sektörlerinin liderlerinden Turkcell ve Petrol Ofisi arasında gerçekleşti. Bu iş birliği ile hesApplı, kullanıcılarına yüzde 4’ten başlayan indirim oranlarında akaryakıt alma imkânı sağlayacak. İş birliği kapsamında düzenlenen imza törenine Turkcell Dijital Servisler ve Çözümlerden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ataç Tansuğ, Petrol Ofisi Direktörleri Mehmet Abbasoğlu ve Yiğit Meral ile platformun gelişip kurulması aşamasında çözüm ortağı olan Avrasya Filo Yönetim Kurulu Başkanı Mert Aslan katıldı.

Makine Sektörü ABD ve Rusya Pazarlarına Yoğunlaştı

Y

ılın ilk 8 ayında ihracatı 11 milyar 600 milyon dolara ulaşan makine sektörü, ihraç ettiği ürün miktarını geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yüzde 13,8 artırarak 2 milyon tonun üzerine taşıdı. Makine İhracatçıları Birliği Başkanı Kutlu Karavelioğlu, “Makinelerimizin kilogram başına ortalama birim fiyatlarının 14,3 dolara kadar ulaştığı ABD’nin Türkiye’den en fazla satın aldığı ürün makinedir. ‘Türkiye’nin Makinecileri’ markasıyla

30

KASIM 2019

ABD’ye yıllık 1 milyar 300 milyon dolar düzeyindeki makine ihracatımızı 2 milyar doların üzerine taşımak için yoğun çaba göstereceğiz. Bu süreçte Almanya’daki temaslarımızı da artıracağız” diyor. Rusya’ya makine ihracatının 308 milyon dolar olarak gerçekleştiği 8 aylık dönemde, bu ülkeye gönderilen makine miktarının yüzde 21 oranında arttığına dikkat çeken Karavelioğlu, yıl sonuna kadar bu artışı hızlandırmayı hedeflediklerini belirtiyor.


Güvencesinde Dünya Ağız Duşu Lideri

YENİ NESİL AĞIZ SAĞLIĞI Tüm aile kullanımına uygun. Diş eti kanamalarını ve çekilmelerini durdurur. Fırçanın ulaşamadığı her noktaya %100 oranında girer. Ağız kokusunu engeller. İmplant çevresi iltihaplanmasını önler, ömür boyu sorunsuz kullanımını sağlar. Kuron köprü ve protez kullanan hastalarda etkin temizlik sağlar. Ortodontik hastalarda arayüz fırçası ve diş ipine göre 2 kat hijyen sağlar. Üniversitelerce yapılan bilimsel yayınlarda etkinliği kanıtlanmış, dünyadaki en etkin ağız duşu.

www.aquapick.com.tr

Danışma Hattı

0539 812 18 46 0212 270 97 78

www.kobiaktuel.com.tr

31


MAKALE

KURUMSAL DÖNÜŞÜMÜN EĞİTSEL, PSİKOLOJİK VE KÜLTÜREL ENGELLERİ Haluk Ziya Türkmen MAG Consulting Yönetici Ortağı

Herkes değişmek istiyor. Dönüşmek isteyenler, kendileri ve şirketleri için dönüşüm öncesinde ve sonrasında neler yapmalı? Değişmek için nereden başlamalı? Peki, engelleri aşmak için neler yapılmalı?

32

KASIM 2019

D

önüşüm yalın olarak bile zor bir kelime. Değil insanların, bir maddenin sağlıklı dönüşmesi bile ciddi bir kimyasal ve fiziksel işlemler dizisi içeriyor. Her sabah köşemden sokak canlılığını izlerken en çok ilgimi çeken yüksek teknoloji ile donatılmış çöp toplama araçları oluyor. Ayrıştırılmış çöpleri robotik mekanizma sahibi araçlar ile el değmeden alıyorlar. Öncesi eğitim, sonra kimyasal işlemler gerektiriyor. Hep aklımda dönüşüm! “Acaba dönüşmek isteyen insanlar, hem kendileri hem de şirketleri için dönüşüm öncesinde ve sonrasında neler yapmalı” diye düşünüyorum. Birçok Boyutu Var Herkes değişmek istiyor. Hipoglisemisini düşürmek, kilo vermek isteyenler, hobi sahibi olmak isteyenler, hayata yeniden başlamak isteyenler… Tabii benim öncelikli ilgimi çeken 25 yıldır devam eden Yönetim Danışmanı kimliğimin temel noktası olan değişmek ve dönüşmek isteyen kurumlar. Bununla birlikte bu kurumların başında olup değişime yol verecek kişileri de bu sürecin dışında tutamıyorum. Kurumların sahibi veya yönetiminde olanların da temel dinamikleri ile birer birey olduğunu hatırlarsak, aslında konunun çok katmanlı ve çok boyutlu olduğunu belirtebiliriz. Konuya biraz birey ve kurum çaprazından bakalım. Dönüşmeyenler için; her şey her sabah süreklilik arz eden bir moral bozukluğu ile başlıyor. Ya bütçe hedefleri tutmamış ya banka ile ödemeler konusunda sıkıntılar başlamış ya da en kritik elemanlar benzer işlere transfer olmuşlar veya akla gelebilecek ve gelmeyecek yüzlerce sorun… Uzun yıllar emek verilen işletmede sorunlar var. Bir de üzerine küresel, ülkesel ekonomik devinimler

eklenince sorunlar hızla tehlike arz ederek büyüyor. Böyle olunca krizler öncesi ihmal edilmiş her şey şimdi yapılmalı. Hadi diyelim kriz yok, işler öyle böyle iyi. Peki, ileriyi düşünerek dönüşüm kararı nasıl verilmeli? Birinci Konu Birinci konu, stratejik düşünce ışığında verilmesi gereken karardır. Çalışarak mı yöneterek mi para kazanacağız? İşin başında ve sürekli denetim yapan kişi konumunda olmak ne anlama gelmeli? Bu kararı almak durumunda olan herkes, “Yönetim nedir?”, “Yönetsel dönüşüm ve gelişim nedir?” şeklinde en az 6 ay kendisini eğitmelidir. Bu eğitimi almayan bir kişi kurumsal dönüşüm çabalarına katılamayacağı gibi, sürekli danışmanların bir işe yaramadığını söyleyerek hayatını geçirmek zorunda kalacaktır. Temel eğitim almadan değil bu konuyu planlamak, konuya yönelik adım bile atılmamalıdır. Sonu hüsran olur. Unutulmaması gereken şey şudur ki; yönetim geliştirme yönetimin olduğu yerlerde mümkündür. Olmayan şey geliştirilemez. İkinci Konu İkinci konu yine stratejik bir nokta, bu dönüşümü ne amaçla yapmak isteği ile alakalı. Uzun dönemli sonuçlar elde ederek kalıcı bir kurumsallık mı sağlamak istiyoruz? Kısa vadede örneğin halka açılmak ve finansal operasyonlar gibi şekil şartı sağlayıcı çabalara mı girmek istiyoruz, yoksa kısa vadeli borç portföyü ile bozulmaya başlamış nakit akım tablosunu mu düzeltmek istiyoruz? Verilmesi gereken karar; gerçek bir kurumsal dönüşüm mü, yoksa şekil şartları sağlamaya yönelik bir çaba mı? Yoksa sabah ödenemeyen borcun yarattığı moral bozukluğu ile verilen bir


finansal yeniden yapılanma kararı mı? Eğer gerçek bir kurumsal dönüşüm düşünülüyor ise, izlenmesi gereken yol; altyapı odaklı yönetimin ne olduğunu öğrenmek, yönetsel gelişim dinamikleri ile haşır neşir olmak, neden dönüşmek istediğinin nedenselliğini içselleştirmek ve dönüşümün ana yoluna katılmak. Bu ilk büyük adım hijyenik şartlar ise, ana yolda ilerlemek motivasyonel şartları temsil eder. İlk aşamada psikolojik açıdan inanç ve öğrenme, ikinci büyük aşamada ise sabır ve yatırım gereklidir. Psikolojik ve Kültürel Boyutlar Var Ana yolda ilerlerken kendini müşteri listesinin en başına yazmanın dirayeti, oto kontroller ile süreçlerin bilişim ve kalite yatırım maliyetleri ve çalışarak para kazanmak yerine, yöneterek para kazanmanın iç disiplini ve gerekleri vardır. OCD rahatsızlığına ve genetik olarak mekanik zekâya sahip iş adamlarının, hedefler ve sonuçlar ile uğraşmak yerine, sürekli hesapsız makine yatırımı yapıp işletmelerini kamera ile izlemesi çıkmazından kurtulması mümkün değildir. Altyapı ve üst yapı gerektiren bu önemli sürecin daha basit, ancak teşhisi kolay olmayan ve anlaşılması zor psikolojik ve kültürel boyutları da vardır. Genetik ve psikiyatrik engeller ile yetki devrine direnen narsist yaklaşımların uzantılarını bir kenara bırakırsak, yönetim bilimine adım atılmasını engelleyecek, ancak daha rahat çözülebilecek engeller de söz konusudur.

Çözülebilecek 10 Maddelik Engeller Listesi 1. Ayni ve nakdi sermaye uzantısı olarak entelektüel sermayeyi bir öz kaynak olarak görememek 2. Soyut yatırımların değerlemesini yapamamak 3. Cebir ve matematik bilgisinden yoksun olmak 4. Planlamayı bilim olarak ele almamak 5. Bütçesiz yaşamak 6. Veriyi bir varlık olarak kabul etmemek, yönetmemek ve analiz etmemek 7. Mesleki kişilik yapısına uygun pozisyonda çalışmamak/görev dağılımı yapmamak 8. Makro göstergelere uyumlu esnek operasyonel düzenlemeler yapamamak 9. Farklılaşma ve yenişim süreçleri kuramamak 10. Performansı yönetememek Yukarıdaki 10 madde psikolojik rahatlık ve kültürel altyapı ile aşılabilecek önemli bariyerlerdir. Bu da eğitim, paylaşım ve içselleştirme gerektiren konulardır. Ne Genel Müdür işe alınarak ne ERP yatırımı hayata geçirilerek aşılabilir; çünkü manuel kurumsal kaynak planlama altyapısı çalışmayanın otomasyon aşamasına geçmesi de hiçbir konuya fayda sağlamaz. Basit bir reçete mi istiyorsunuz?

İşin Reçetesi 1. Şirkete miktarsal tabanlı bütçe süreci tanımlayın 2. Satış, üretim ve finansı bir diğerine duyarlı konuma taşıyın 3. Stratejik iş üniteleri (SBU) kurun 4. Her SBU dan sonuçlar üzerinden yıllık iş planı isteyin 5. Her SBU kendi faaliyetinden sorumlu olsun 6. Kâr ve ciro hedefi koyun 7. Brüt kâr ve net kâr üzerinden prime yansıyan basit bir performans sistemi kurun 8. Zorlanan SBU’lara yenişim ve farklılaşma baskısı kurun 9. Hedef olarak halka açılmayı, çalışanlara hisse satışı veya stratejik ortak almayı koyun 10. Yöneterek kazanın Bu 10 engeli ve 10 hedefi aşarsak önümüzde zor ama farklı bir “kurumsal ova” çıkacaktır. Bu ovada sayısal analiz, yapay zeka ve iş zekası olacaktır. Hedefler, süreçler ve organizasyon daha yalın karşımıza çıkacaktır. Bu düzeneği kuramayanlar bizim için çalışacaktır. Biz de yeni hedeflere koşarken sabit kıymetlerimizle değil, tesislerimizle değil, makinelerimizle değil, entelektüel sermayemizle en önde yolumuza devam edeceğiz. Müşterilerimiz, çalışanlarımız, markalarımız, bilişim alt yapımız, yalın organizasyonumuz ve stratejik ortaklıklarımızla hazır mıyız?

www.kobiaktuel.com.tr

33


MAKALE

ENDÜSTRİ 4.0’IN ÇALIŞMA HAYATINA VE İSTİHDAMA ETKİLERİ Doç. Dr. Pelin Vardarlıer İstanbul Medipol Üniversitesi İnsan Kaynakları Yönetimi Bölüm Başkanı Profesyonel Koç (ICF)

Endüstri 4.0 hakkındaki en büyük iki kaygıdan biri güvenlik iken, diğeri de robotik sistemlerin yaygınlaşması sonucunda iş kaybı yaşanmasıdır. Her gelişme beraberinde bir değişim süreci getirir. Endüstri 4.0 yatırımlarının, uzun vadede başta bilişim teknolojileri ve mekatronik alanlarında olmak üzere, nitelikli iş gücü talebini ciddi düzeyde artıracağı öngörülüyor.

34

KASIM 2019

E

mek ve teknoloji ilişkisi ile birlikte emeğin teknoloji karşısında güncel durumuna dair tartışmalar incelendiğinde, öncelikli olarak emeğin teknoloji karşısında eriyen bir yapıda olduğu görülüyor. Bununla birlikte bölüşüme dair etkin yönetimin de oldukça önemli olduğu üzerinde duruluyor. Nitekim sermaye sahiplerinin artık değerlerini arttırmak ve az maliyet yapmak üzerine olan hedefleri teknoloji ile desteklenince yedek sanayi ordusunun günden güne daha da büyümesi ile sonuçlanmıştır. Endüstri 4.0 hakkındaki en büyük iki kaygıdan biri güvenlik iken, diğeri de robotik sistemlerin yaygınlaşması sonucunda iş kaybı yaşanmasıdır. Aslında bu kaygının gerçekçi olmadığını görmek için üçüncü Sanayi Devrimi dönemine bakmak yeterli olacaktır. Bu devrim sırasında özellikle otomotivde otomasyon artarken işsizlik artmadı. Tam aksine, Üçüncü Endüstri Devrimi’yle gelen ekonomik büyüme, yeni ve inovatif iş alanlarının doğmasına, yeni mesleklerin ortaya çıkmasına, iş imkanlarının artmasına yol açtı. Dolayısıyla, Endüstri 4.0 için de aynı beklenti içine girmek mantıklı olacaktır. Çalışanlar Daha Yüksek Beceri Gerektiren İşlere Yoğunlaşacaktır Dünya genelinde kaydedilen her gelişme beraberinde bir değişim süreci getirir, ama bu değişim sürecinde her zaman yeni fırsatlar doğar. Endüstri 4.0 yatırımlarının, kısa vadede yüzde 6 istihdam artışı sağlayacağı, uzun vadede ise başta bilişim teknolojileri ve mekatronik alanlarında olmak üzere nitelikli iş gücü talebini ciddi düzeyde artıracağı öngörülüyor. Bu beklentilerin gerek devletlerin gerekse bireylerin eğitim sisteminden beklentilerini de değiştireceği görülüyor. Konuyu Endüstri 4.0 kavramı çerçevesinde de-

ğerlendiren bazı yorumcular, insan emeğinin tanımını tümden değiştirecek bir gelişmenin eşiğinde bulunulduğunu düşünüyor. Makineler rutin, tekrara dayalı işleri insanlardan daha etkin ifa edecek bir kapasiteye kavuştuğu ölçüde otomasyon yaygınlaşacaktır. Bu gelişme çalışanların kapıya konmasını değil, aksine onların daha özgürce daha yaratıcı, daha yüksek beceri gerektiren işlere odaklanmasının önünü açacaktır. Bazı Görevlere Talep Artacak Teknolojik yeniliklerin istihdam üstündeki iki önemli etkisinin altı çizilebilir. Birincisi, teknolojik yeniliklerle beraber sermayenin emek faktörünün yerine geçmesi, bu nedenle işçilerin işlerin kaybetmesine sebep olması negatif bir durumken; ikincisi ise yeni ürün ve hizmetlere olan isteğin artmasıyla beraber yeni işlerin meydana gelmesi nedeniyle işçilerin yeni iş alanlarında işe yerleşmelerinin yarattığı olumlu bir durumdur. Yaşanan gelişmelere dair beklentiler ve ihtiyaçlar noktasında yapılan araştırmalar dâhilinde ilerleyen dönemlerde yazılım ve uygulama, veri analisti ile veri bilimcileri, sosyal medya uzmanları ve e-ticaret gibi görevlere talep gittikçe artacaktır. Aynı zamanda, özellikle beşeri yetkinliklerin öne çıktığı satış ve pazarlama, müşteri hizmetleri gibi alanlardaki görevlere olan talebin de artacağı öngörülüyor. Teknolojinin ilerlemesine bağlı olarak otomasyon süreci, büyük veri, kullanıcı deneyimi, yapay zekâ, bilgi güvenliği ve insan makine iletişimi alanlarında uzmanlaşmış bireylere gereksinim duyulacaktır. Diğer yandan muhasebe, kasiyer, veri girişi yapanlar gibi rutin işlerde de insanlara duyulan gereksinimin gittikçe azalacağı bekleniyor.


+90 444 4 923

www.kobiaktuel.com.tr

35


KOBİ BANKACILIĞI

İŞ BANKASI’NDAN ANINDA TİCARİ KREDİ İMKÂNI

T

Türkiye İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Şahismail Şimşek

ürkiye İş Bankası, dijital dönüşüm süreçlerinde esnafa ve KOBİ’lere özel uçtan uca çözümler geliştiriyor. Ticari kredi başvurusunun İşCep uygulaması ve İnternet Şubesi üzerinden 7 gün 24 saat boyunca yapılabildiğini belirten Türkiye İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Şahismail Şimşek, “Anında Ticari Kredi ile esnafımız 100 bin TL’ye kadar taksitli ticari krediye ihtiyaç duyduğunda, kurulan dijital yapı ile başvurusu otomatik olarak değerlendiriliyor ve mevduat hesabına anında aktarılıyor. Böylece esnafa ticari kredi kullandırım işlemi hiç şubeye uğramasına gerek olmadan bir dakikadan kısa bir süre içinde tamamlanıyor” diyor. Dijital kanallarda, esnafın ve KOBİ’lerin ihtiyaçlarına yönelik geliştirmelere devam ettikle-

rini kaydeden Şimşek, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Müşterilerimiz Ticari İnternet Şubesi ve İşCep üzerinden para transferi, vergi ödeme, döviz alış/satış gibi işlemlerini yapabiliyorlar. Tahsile ve teminata verilen çek ve senet bilgilerini, teminat mektuplarını görebiliyor, POS işlemlerini, ticari kredi ve ticari kredi kartı gibi işlemlerini gerçekleştirebiliyorlar.” Şimşek, bunların yanı sıra tüzel kişi müşterilerin kullanımına sundukları TekCep hizmetiyle müşterilerin diğer bankalardaki hesaplarına ait bakiye bilgisi ve hareketlerini İşCep üzerinde banka müşterilerine sunduklarını aktarıyor. Şimşek, Maximum İşyerim uygulaması kapsamında ise POS işlemlerinin yanı sıra, Ticari Kart işlemlerinin de birlikte yönetilebildiğini sözlerine ekliyor.

KUVEYT TÜRK’TEN KOBİ’LERE FİNANSMAN ÇÖZÜMLERİ

K

uveyt Türk, KOBİ’lerin yatırımlarına değer kazandıracak finansal yol haritası çizmelerini desteklemek amacıyla üretim, ihracat, yatırım amaçlı sermaye ihtiyacı ve finansal hizmetler gibi alanlarda yenilikçi çözümler geliştiriyor. Bankanın KOBİ’lere yönelik hizmetleriyle ilgili bilgiler paylaşan Kuveyt Türk KOBİ’lerden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Abdurrahman Delipoyraz, “Cebim POS ürünümüzle akıllı cep telefonlarını POS’a dönüştürerek esnaf ve KOBİ’lerin kolay ve masrafsız bir şekilde tahsilât yapabilmelerine imkân tanıyan dijital hizmeti sektöre kazandırdık. CebimPOS’a bu yıl

36

KASIM 2019

çoklu kullanıcı özelliğini ekledik. İhracatı desteklemek ve ülkeye döviz girdisini artırmak amacıyla, ihracat bedeli taahhütlü işlemlerde geçerli İhracat Destek Paketimizi bu yılın Ocak ayında açıkladık ve hedeflerimizi aşarak 500 milyon dolarlık bir hacme ulaştık. İhracatçılarımızın yoğun ilgi ve talebi üzerine 300 milyon dolarlık limitli ikinci fazımızı da 1 Ekim itibarıyla tamamladık” diyor. Delipoyraz, 230 ülkeye mal mukabili ihracat yapan firmaların Eximbank’tan yaptırdığı Kısa Vadeli Alacak Sigortası’nı teminata alarak finansman sağladıklarını sözlerine ekliyor.

Kuveyt Türk KOBİ’lerden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Abdurrahman Delipoyraz


www.datassist.com.tr 444 4 923

Datassist Bordro Servisi Bursa Şubesi

Odunluk Mah. Liman Cd. Kızılay Plaza No 17 Kat 5 D 64 Nilüfer

Bankalar Cd. No 3 Kat 1 Bozkurt Han Karaköy

İstiklal Cd. No 36 İstiklal İş Merkezi Odunpazarı

Datassist Bordro Servisi Eskişehir Şubesi

Aksu Mah. OMÜ Cd. Teknopark Binası No 73 D 51 Atakum

Datassist Bordro Servisi Samsun Şubesi

Mansuroğlu Mh. 288/4 Sk. No:4 Kat:2 Kahyaoğlu Plaza Bayraklı

Datassist Bordro Servisi İzmir Şubesi

Mükemmele ulaşma yolculuğunda Datassist’le birlikte olan tüm çalışanlarımızla gurur duyuyoruz.

İnsanlar değer üreterek insanları daha iyiye ulaştırırlar...

Datassist Bordro Servisi Merkez Ofis

www.kobiaktuel.com.tr

37


KOBİ BANKACILIĞI

AKBANK’TAN KOBİ’LERE DİJİTAL KANALLARDAN İŞLEM KOLAYLIĞI KOBİ’lere kapsamlı ürün ve hizmetler sunan Akbank, bankacılık işlemlerinde Akbank Mobil İşim uygulamasıyla kolaylıklar sağlıyor. Banka, KOBİ’lerin ihtiyaçlarına yönelik, verimliliklerini artıracak dijital uygulamalar geliştiren Fintech’lerle iş birliği gerçekleştirmeyi hedefliyor.

M

obil bankacılığın tüm dünyada ve Türkiye’de gelişmesiyle, mobil kullanıma yönelik kapsamlı çalışmalar yapan Akbank; KOBİ’lere verdiği finansman ve danışmanlık desteklerinin yanında, onların gelişen teknolojiye ayak uydurabilmelerine de yardımcı oluyor. Akbank Perakende Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Bülent Oğuz, KOBİ’lerin dijitalleşmesinin, işlerini daha verimli yapabilme, müşteri taleplerini karşılama, maliyetlerini azaltma ve işletmelerinin sürdürülebilir olması açısından önemli olduğunu dile getiriyor. Akbank’ın KOBİ’lere yönelik hizmetleriyle ilgili bilgiler paylaşan Oğuz, “Kendi işini yöneten KOBİ’lerimiz, bir mobil ve İnternet platformu olan Akbank Mobil İşim ile hem bireysel bankacılık hem de şirketleri ile ilgili bütün işlemlerini tek bir yerde yönetebiliyor. Akbank POS sahibi KOBİ’ler çalışma koşulları, günlük ciro gerçekleşmeleri, gün sonu raporları ve kampanyalar hakkında tüm bilgilere Akbank Mobil İşim uygulamasından erişebiliyor. Akbank üye iş yerleri bulunduğu lokasyon ve sektörlerine göre kendisiyle aynı sektörde faaliyet gösteren diğer üye iş yerlerine ait ortalama ciro bilgilerine ulaşarak, rekabette nerede olduklarını da görebiliyorlar” diyor. Akbank Mobil Kurumsal İle

38

KASIM 2019

Ödemelerde Kolaylık KOBİ’lerin kredi limitleri dahilinde ticari kredilerini kolay ve hızlı bir şekilde, uygun faiz oranları ile Akbank Mobil’den kullanabildiklerini dile getiren Oğuz, Akbank Mobil Kurumsal ile çalışanların maaş ödemelerini veya toplu ödemelerini hızlı ve kolayca gerçekleştirmenin mümkün olduğunu anlatıyor. Ayrıca, bankanın dış ticaret müşterilerinin ithalat ödemesi işlemlerini artık Akbank Mobil Kurumsal üzerinden de yapabildiğini belirten Oğuz; buna ilave olarak, ithalat ödeme fonksiyonu üzerinden Peşin ve Mal Mukabili ithalat transfer işlemlerini de gerçekleştirebildiklerini kaydediyor. Fintech’lerle İş Birliği Akbank olarak, KOBİ’lerin ihtiyaçlarına yönelik, verimliliklerini artıracak dijital uygulamalar geliştiren Fintech’lerle çözüm ortaklığı geliştirmeyi hedeflediklerini ifade eden Oğuz; KOBİ’lere artı değer katacak çözümler sunan fintech’lerle kuracakları çözüm ortaklıkları ile Türkiye’de fintech ekosisteminin büyümesine öncülük etmek istediklerini aktarıyor. Bu alandaki ilk iş birliğini bulut tabanlı ön muhasebe programı Paraşüt ile gerçekleştirdiklerini söyleyen Oğuz, “KOBİ’lerin Akbank üzerinden yaptıkları işlemleri kolayca takip etmelerini sağlamak amacıyla

Akbank Perakende Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Bülent Oğuz Paraşüt ile bir entegrasyon yaptık. Akbank Mobil entegrasyonu sayesinde KOBİ’ler Akbank hesaplarından yaptıkları işlemleri kolayca takip edip muhasebeleştirebilecek, tedarikçilere ya da diğer kişilere yapacakları ödemeleri uygulama üzerinden gerçekleştirebilecekler. Önümüzdeki dönemde de KOBİ’lerin İnsan Kaynakları yönetimi, ödemelerin tahsilatı, pazarlama ve CRM gibi konulardaki günlük operasyonlarını kolaylaştıracak, rekabette öne çıkmalarını sağlayacak uygulamalardan oluşan bir ekosistem yaratmayı hedefliyoruz. Bu sayede dijital dönüşüme uyumlu bir şekilde KOBİ’lerimizin verimliliklerini artırmayı amaçlıyoruz” diyerek sözlerine son veriyor.


www.kobiaktuel.com.tr

39


KOBİ BANKACILIĞI

QNB FİNANSBANK’TAN DİJİTAL KÖPRÜ PROJESİ

Q

NB Finansbank, KOBİ’leri dijital dönüşüme hazırlamak üzere KOBİ e-Dönüşüm paketi ile başlayan Dijital Köprü projesini hayata geçirdi. QNB Finansbank Genel Müdürü Temel Güzeloğlu ile QNB Finansbank Kurumsal ve Ticari Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Ömür Tan, QNB Finansbank Bireysel Bankacılık ve KOBİ Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Erkin Aydın ve QNB eFinans Genel Müdürü Okay Yıldırım bankanın bu projesinin ilk adımı olan ücretsiz KOBİ e-Dönüşüm Paketini anlattılar. KOBİ e-Dönüşüm Paketi ile QNB Finansbank müşterisi olan ve olacak KOBİ’ler ilk etapta 2022 yılına kadar e-Fatura, e-Defter ve e-İrsaliye’de her yıl toplam 100 bin adet işlem hakkının yanı sıra e-Defter için de 1 GB kullanım hakkını hiçbir koşul olmadan ücretsiz kullanabilecekler. QNB

eFinans’ın sağlayacağı ürünlerden oluşan bu paket sayesinde KOBİ’ler yılda ortalama 20 bin TL’lik maliyeti de ödemeyecekler. Temel Güzeloğlu, konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Dijital Köprü Projesi sürekli olarak kendini yenileyen bir platform olacak. e-Dönüşüm Paketi ile KOBİ’leri 2020 yılı içerisinde beklenen

diğer bir tebliğ değişikliğine; firmaların e-Faturaya geçişte yıl sonu ciro kriterinin 10 milyon TL’den 5 milyon TL’ye düşmesine de hazırlıyoruz. Hayata geçecek tebliğler ile toplamda 250 bine yakın KOBİ’nin dijital bir dönüşümden geçmesi gerekecek.”

FİBABANKA’DAN KOBİ’LERE EaSI KREDİSİ

E

snaf ve KOBİ’leri işinin odağında tutan Fibabanka, işletmeleri desteklemek amacıyla özellikle girişimciler ve işinde büyümek isteyen mikro işletmelerin her türlü ihtiyaçlarında yanlarında olmayı hedefliyor. Bu vizyonla hareket ederek, Avrupa Yatırım Fonu ile birlikte Avrupa Birliği İstihdam ve Sosyal Yenilik Programı (EaSI) altında kredi garanti anlaşması imzalayan banka, 2018 yılının son aylarında kullandırmaya başladığı EaSI kredisiyle bugün yaklaşık 102 milyon TL’lik kredi kullandırımına ulaştı. 2019 Ağustos ayı itibarıyla yaptığı anlaşma çerçevesinde Avrupa Birliği’nden ikinci destek paketini de aldı. Fibabanka, ekonominin bel kemiği olan esnaf ve KOBİ’lerin bankacılık işlemlerinin türüne

40

KASIM 2019

ve sıklığına en uygun tarifeleri sunuyor. Böylece müşteriler her bir işlem için ayrı ayrı ücret ödemek zorunda kalmıyor. Fibabanka, finansal teknolojilere yapacağı yatırımlarla dijital bankacılık deneyimini üst seviyelere taşımayı amaçlıyor. Merkezinde dijitalleşme bulunan Fibabanka’nın buradaki esas hedefi, müşterilerinin şubeye gelmesini gerektirmeyecek bir bankacılık deneyimi sağlamak. Hem bireysel müşterilere hem de KOBİ müşterilerine bu yaklaşımla hizmet veriyor. SMS, web gibi şube dışında oluşturduğu kanallara iş ortaklarının mağazalarını da ekleyerek yenilikçi çözümler sunuyor. Artık esnaf, mağazadayken anında kredi uygulamasıyla şubeye gelmeden kredi kullanabiliyor. Fibabanka, dokuz kişiden

az çalışanı ve son yıl sonu cirosu maksimum 3 milyon TL olan esnaf ve KOBİ’lere 24 aya varan vade seçeneği ve 130 bin TL’ye kadar EaSI kredisi sunuyor. Fibabanka, finansal teknolojilere yapacağı yatırımlarla dijital bankacılık deneyimini üst seviyelere taşımayı amaçlıyor. Bankanın buradaki esas hedefi, müşterilerinin şubeye gelmesini gerektirmeyecek bir bankacılık deneyimi sağlamak. Banka, hem bireysel hem de KOBİ müşterileri için sektöründe öncü firmalarla yeni iş ortaklıkları yaparak, şubeye gitmeye gerek kalmadan yerinde ve anında kredi imkanları sağlıyor. Esnaf ve KOBİ’ler, nakit taşıma derdi olmadan, alışveriş ödemelerini hızlı ve kolay bir şekilde taksitlendirebiliyorlar.


MUHTEŞEM ABANT GÖLÜ MANZARASIYLA ABANT PALACE OTEL Abant ayrıcalığı Abant Palace Otel ile 4 mevsim yaşanıyor. Şehir merkezine yakın Abant Gölü kenarında konumlanan otel; göl ve orman manzaralı odaları, restoranları, toplantı salonları, Kongre ve SPA merkeziyle misafirlerine huzur dolu konaklama deneyimi vadediyor.

D

oğanın tam içinde ve yaşamın merkezinde konumlanan Abant Palace Otel, Abant’ın mükemmel yazını ve eşsiz kışını yaşamak isteyenlerin ilk tercihi olmaya devam ediyor. Şehir merkezine yakın Abant Gölü kenarında konumlanan otel, Bolu merkeze 35 kilometre, İstanbul Havalimanı’na 290 kilometre, İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’na 240 kilometre ve Ankara Esenboğa Havalimanı’na 230 kilometre uzaklıkta yer alıyor. Göl ve Orman Manzaralı Odalar Abant Palace Otel’de 126 Standart oda, 2 Engelli odası, 8 Connection room, 2 Balayı suiti, 26 Suit ve 1 kral dairesi olmak üzere toplam 165 oda bulunuyor. Tamamına yakını göl manzarasına sahip odalarıyla otel, misafirlerine huzur dolu konaklama sunuyor.

Advertorial

Türk ve Dünya Mutfağından Lezzetler Otelde kapalı alan kapasitesi 500 kişi olan ana restoran ve 250 kişi kapasiteli Alakart restoranın yanı sıra Abant’ın tek göl manzaralı terası AbantTeras ile Türk ve dünya mutfaklarından lezzetler sunuluyor. Aynı zamanda lobi bar, vitamin bar, pub bar, köroğlu bar ve canlı müzik eşliğinde içeceğinizi yudumlayacağınız kış bahçesinde hizmet veriyor. SPA ve Aktivite İmkanları Abant Palace Otel’in içinde 1,750 metrekarelik bir alanda hizmet veren Navitas SPA, sudan gelen sağlık konseptini bugüne kadar alışık olmadığınız ritüellerle zenginleştiriyor. Ayrıca, VIP bölümü, bayanlara özel bölüm, Abant’ın tek göl manzaralı yarı olimpik kapalı yüzme havuzu ve su kaydıraklı çocuk havuzu, Türk hamamı, Fin hamamı, sauna, masaj, jakuzi,

fitness center, kar çeşmesi, rain shower aktivite imkanları ile hayallerinizin ötesinde farklı deneyimler yaşamak için Navitas SPA sizlerle buluşmayı bekliyor. Aktivite imkanları arasında, VR- Play station, bilardo, masa tenisi, air hockey, game center, tenis, voleybol, basketbol, TV odası ve mini club ve bebek bakım odası yer alıyor. Toplantı ve Organizasyon Salonları Otelin kendi içinde üç ayrı salona bölünebilen 960 kişi kapasiteli balo salonu dahil 6 etkinlik mekanı; tam donanımlı teknolojik altyapısı ile her türlü seminer, kongre, düğün ve davetlerinizin tüm ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde tasarlandı. Bu özellikleriyle Abant Palace Otel, hem iş hem de tatil isteyenlerin ilk tercihi olmaya devam ediyor. AbanTeras Cafe’de Keyifli Bir Gün Yeni açılan 300 kişi kapasiteli eşsiz göl manzaralı AbanTeras Cafe’de mükemmel bir brunch ve barbekü keyfi yaşayabilirsiniz. AbanTeras’ta ve bahçesinde kahvaltı, barbekü ve kafeterya hizmetlerinden faydalanmak için otel misafiri olmanıza gerek olmayıp, Otel tüm Abant ziyaretçilerini güler yüzlü hizmetini ve lezzetli tadlarını deneyimlemeye davet ediyor. Abant Göl Kenarı Abant / BOLU Tel: +90 0374 224 50 12 www.taksimotelcilik.com.tr www.kobiaktuel.com.tr

41


ÇERÇİ MİMARLIK, YENİLİKÇİ FİKİRLERİ İLE DÜNYAYA AÇILMAYI HEDEFLİYOR İnşaat ve yapı malzemeleri sektöründe faaliyet gösteren Çerçi Mimarlık, yenilikçi fikirler geliştirip var olan sistemi iyileştirmek amacıyla hizmetler sunuyor. İhtiyaca yönelik projeler de geliştiren şirket, dünyaya açılmayı hedefliyor.

İ

Advertorial

zmir merkezden başlayıp Ege Bölgesi’ni kapsayacak şekilde inşaat ve yapı malzemeleri sektöründe kaliteli hizmet veren Çerçi Mimarlık, müşterilerinin tüm ihtiyaç ve beklentilerini karşılayacak çözümler sunuyor. Kurum kültürünü benimseyip kendini sürekli geliştiren Çerçi Mimarlık; inovasyona dayalı restoÇerçi Mimarlık olarak, rasyonları, Ege bölgesi’niçinde yaşayacak deki bayi ağı ve sosyal insanların psikolojik ve sorumluluk projeleriyle 10 yıldır faaliyetlerini sürdürü- sosyolojik altyapılarını da düşünerek, kullanıcısına yor. Şirket, sektörde başauygun şehir planını rılı, güvenilen ve girişimci da göz ardı etmeden kimliği ile öne çıkıyor. Çerçi hayata geçirilecek Mimarlık Yönetim Kurulu mekanlar tasarlıyoruz. Başkanı Korhan Çerçi, ‘ZirRestorasyonlarımızda ve başlangıçtır’ mottosuyinovasyon ise; önceki la çıktıkları bu yolda, daha yapısında görülen çok çalışarak markalarını sorunları giderebilmeyi, dünyaya tanıtmayı hedefplanda yapılacak lediklerini dile getiriyor. değişikliklerle mekansal Çerçi, “İstikrarlı çalışmalar sorunları çözmeyi ve yürüterek, yenilikçi fikirler dayanıklılığını artırmayı geliştirmek, var olan sisteiçeriyor. mi iyileştirerek dönüştürmek, paylaşımcı iş birliği ile bu süreci uygulamaya geçirmek amaçlarımız arasındadır. Bu fikirler, var olan hizmet veya ürünü daha kullanışlı bir hale getirebileceği gibi daha önce hiç çözülmemiş sorunlara cevap bulmayı ve ihtiyaçlara yönelik proje geliştirmeyi de sağlayabilir” ifadelerinde bulunuyor. Binalar 100 Yıl Ayakta Kalabilecek 2006 yılında Doğu Akdeniz Üniversitesi mimarlık bölümünden mezun olan Korhan Çerçi; inşa ettiği modern mimari yapıları, kurduğu malze-


me bayi ağı ve sosyal sorumluluk projeleri ile 2018 yılında ikincisi düzenlenen Türkiye Altın Marka Ödülleri’nde, Ege Bölgesi’nden yılın iş insanı ödülüne layık görüldü. İstanbul’dan bu ödüle layık görülmenin kendisi için heyecan verici olduğunu belirten Çerçi, restorasyonlar ile binaları 100 yıl ayakta kalacak hâle getirdiklerini dile getiriyor. İnovasyon, Kurum Kültürünün Dinamik Bir Parçası Olmalı Günümüzde teknolojinin hızla ilerlemesiyle bugün inovatif olarak değerlendirilen bir ürün ya da hizmet, yarın geçerliliğini kaybedip yenilik olmaktan çıkabilme potansiyeline sahip. Bu sebeple, inovasyonun kurum kültürünün dinamik bir parçası olarak değerlendirilmesi gerekiyor. İnovasyonu bir kurum kuralı olarak değerlendirdiklerini belirten Çerçi, süreci doğru bir şekilde anladıklarını ve şirket içerisinde anlaşılmasını sağladıklarını kaydediyor. Çerçi, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Bugüne dek yapılmış çalışmaları takip edip, sektörel gelişmelerden haberdar olup ve araştırarak, kurumsal kimliğimizi güçlendiriyoruz. Öte yandan, geleneksel iş yapış modellerinin geride kaldığı, tüketici davranışlarının değiştiği bir çağa tanıklık ediyoruz ve bu dönüşüm kaçınılmaz olduğu için yönetim anlayışını da evrimleştiriyoruz. Dolayısıyla dinamik projeler ve sistem ile tüm kademelerde yaratıcı düşünmeyi teşvik eden, özellikle yeni neslin bakış açısını şirket stratejisine entegre edip inovasyonu bütünsel olarak ele alarak rekabette fark yaratacak sürdürülebilir gelişim sağlamak 2020 yılı için başlıca hedefimizdir.” Kullanıcıya Uygun Mekanlar Tasarlıyor Korhan Çerçi, mimarlığın varlık nedeninin insan için mekân tasarlaması olduğunu söylüyor. Çerçi, “Mimarlık, kişinin barınacağı mekanı yaratma ihtiyacı ile ortaya çıkmıştır. İnsanlar gelişen tek-

İstikrarlı çalışmalar yürüterek, yenilikçi fikirler geliştirmek, var olan sistemi iyileştirerek dönüştürmek, paylaşımcı iş birliği ile bu süreci uygulamaya geçirmek amaçlarımız arasındadır. Bu fikirler, var olan hizmet veya ürünü daha kullanışlı bir hale getirebileceği gibi, daha önce hiç çözülmemiş sorunlara cevap bulmayı ve ihtiyaçlara yönelik proje geliştirmeyi de sağlayabilir. nolojide yaşayacağı evi bilgisayar ekranından ve resimlere bakarak seçer. Bu tür imajlar sadece dış görünümlere vizyon katar. Çerçi Mimarlık olarak, içinde yaşayacak insanların psikolojik ve sosyolojik altyapılarını da düşünerek, kullanıcısına uygun şehir planını da göz ardı etmeden hayata geçirilecek mekanlar tasarlıyoruz. Restorasyonlarımızda inovasyon ise; önceki yapısında görülen sorunları giderebilmeyi, planda yapılacak değişikliklerle mekansal sorunları çözmeyi ve dayanıklılığını artırmayı içeriyor. Kimi yapıların yalnızca estetik değeri olduğunu ve bunları teknolojik bir yenilik olarak görmenin mümkün olmadığını bilmek ve dikkatli olmak gerekiyor” diyor. Tarihi Estetiği Bugüne Taşıyor Geçmişteki biçimlerin, yapısal yöntemiyle sentezlenip geliştirilmesi ve estetik olarak bugüne uyarlanarak kusursuzlaştırılması gerektiğine işaret eden Çerçi; bunu başarabilmek için Çerçi Mimarlık olarak tarihi bilgi, teknik ekip ile restorasyona uygun malzeme ile yapının inşa edileceği alana özgü yaratıcı çözümler sunduklarını açıklıyor. Çerçi, tekrar yaşam bulan restorasyonların, tarihi estetiğini bugüne taşınması ile mimari inovasyonlar olarak görülebileceğini ifade ediyor. Çerçi, sözlerini şöyle tamamlıyor: “Hedeflerimiz doğrultusunda tecrübelerimiz ve deneyimlerimizle, kendi kurum çatımız

altında, yerli üretim markamızı hayata geçirmek adına, alt yapı çalışmalarımızı projelendiriyoruz. Bunun içinde özellikle Ar-Ge’ye yatırım yapmayı, tasarım üretimimiz için ilgili departmanlar ile görüşüyor ve yenilikleri takip ediyoruz. İstek, sabır ve süreklilik ile misyonumuzu ve vizyonumuzu geleceğe taşımayı hedefliyoruz.” Yerli Projeler İçin Atılımlara Başladı Çerçi; eski kuralları çağdaş yeniliklerle yorumlayan, fayda ve prestij odaklı, geçmişi gelecek ile birleştiren, şimdiyi yaratan yerli üretim projeleri için atılımlara başladıklarını kaydediyor. Bu doğrultuda, sağlam ve cesur adımlarla ilerlediklerini aktaran Çerçi, topluma faydalı ve ekonomik değerleri de göz önünde bulundurduklarını söylüyor. Çerçi, “İş insanı bilgi sahibi yenilikçi ve sabırlı olmak zorunda, ayrıca para ve insan yönetimini çok iyi bilmeli. Çerçi Mimarlık olarak, en değerli özkaynağımız insandır. Şirket olarak, kurum içi eğitimlerine önem veriyoruz. Belirli dönemlerde düzenlediğimiz eğitimlerle çalışanlarımızın ilerlemelerini teşvik ediyoruz” diyerek sözlerini tamamlıyor.

www.cercimimarlik.com.tr Tel: 0549 277 16 17


GAYRİMENKUL

GAYRİMENKULDE DİJİTAL TRENDLER Teknoloji, gayrimenkul sektörünü de değiştiriyor. Teknolojinin gayrimenkul sektöründe ortaya çıkardığı yenilikler, büyük bir hızla uygulamaya giriyor.

K

PMG, emlak ve inşaat alanlarında kullanılan Prop-Tech ürünü yeni iş modellerini araştırdı. KPMG Türkiye Gayrimenkul ve Altyapı Sektör Lideri İsmail Ö. Ünal, dijital dönüşümün pek çok sektöre dokunduğunu, bunlardan birinin de gayrimenkul sektörü olduğunu söylüyor. Ünal, “Teknolojinin dinamikleri birçok paydaş için yeni kapılar açıyor. Küresel bir uygulamaya dönüşen Prop-Tech, gayrimenkul sektöründe artık bir strateji unsuru olarak kabul ediliyor” diyor. Ünal, sektörde dijital kategorilere yönelik trendlerde önceki yıla göre dikkat çekecek oranda bir yükseliş olduğunu vurguluyor. Buna göre, gayrimenkul sektöründe dijitalleşme süreçleri yüzde 274 oranında arttı. Nesnelerin interneti kullanımında yüzde 146, bağlantı platformu uygulamalarında yüzde 292 oranında artış oldu. Rakamları değerlendiren Ünal, “Sektörde dijital dönüşüme yönelmenin hızlandığını görüyoruz. Yüksek artış oranları gayrimenkulde dijital inovasyonun devamını gerekli kılıyor. Prop-Tech sektörün görünümünü değiştiren, mevcutların dışında daha farklı iş ve pazarlara dokunan yenilikler sunuyor” diye konuşuyor. Gayrimenkulde Trend Olan 9 İnovasyon KPMG’nin araştırmasında Prop-Tech alanındaki inovasyonlar dokuz kategoride sınıflandırıldı. Gayrimenkulde talep gören yenilikler şöyle sıralanıyor: Dijitalleştirme süreçleri: Daha fazla veriyi analiz etme imkanı sunuyor ve veriyi daha verimli hale getiriyor. Esnek çalışma alanları: Zaman, mekan ve çevreden bağımsız olan ve seçenek yaratan yenilikler ilgi görüyor. Artık çalışanlar iş yerlerinde esneklik talep ediyor. Sağlıklı iş yerleri ve yaşam: İnovasyonun dahil edildiği bir başka alan. İş yerlerinde, içerideki sıcaklıktan temiz hava dolaşımına kadar çalışan ve müşteri memnuniyetini karşılıyor. Yenilikçi yapılar: Yeni çalışmalar, mimari faydalar ve yenilikçi malzemeler üzerinde yoğunlaşıyor. 3D baskı ve özel araç istasyonları yeni yapılardaki trendlerden birkaçı. Nesnelerin interneti: Bu teknoloji gayrimenkul sektöründe daha verimli, kullanıcı dostu ve sürdürülebilir binaları mümkün kılıyor. Sistemlerin, binaların ve eşyaların birbirine bağlı olduğu bir inovasyon.

KPMG Türkiye Gayrimenkul ve Altyapı Sektör Lideri İsmail Ö. Ünal

1. 2.

6.

3.

7.

4. 5.

44

KASIM 2019

Yeni finansman yöntemleri: Finansmanın daha kolay, uygulanabilir ve iki taraf için de likiditeyi artıran yolları talep görüyor. Bağlantı platformları: Sosyal medyanın yükselişi, insanların tüm dünyada kolayca birbirleriyle iletişime geçmesini mümkün kıldı. Gayrimenkul sektöründe alıcı ile satıcı, mal sahibi ile kiracı, inşaat ile bakım-onarım gibi paydaşlar arasında bağlantı kurmayı ve etkileşimde bulunmayı sağlıyor. Sürdürülebilir yenilikler: Yeni kiracılar, yaşayacakları binaların sürdürülebilirliğe ne kadar hizmet ettiğine bakıyor. Sanal gerçeklik ve 3D haritalama: Bilgisayar ve drone teknolojisi kullanılarak gerçek bir kullanıcı deneyimi yaratmayı amaçlıyor.

8. 9.


OSES ÇİĞ KÖFTE DÜNYA MARKASI OLMA YOLUNDA OSES; seyyar arabadan ilk çiğ köfte şubesine, el ile üretimden ilk çiğ köfte makinesine ve ilk çiğ köfte fabrikasına kadar birçok ilke imza attı. Bugün hem yurt içinde hem de yurt dışında hizmet veren OSES, bir dünya markası olma yolunda hızla ilerliyor.

OSES Yönetim Kurulu Başkanı Osman Yaşar

geceleri veya bazı özel davetler için hazırlanan bir üründü. Biz bunu kolay ulaşılabilir, herkesin damak tadına uygun standarda getirerek, fast-food sektöründe yeni bir kategori oluşturduk” diyerek çiğ köftenin insanlardaki kalıplaşmış algısını da kırdığını vurguluyor ve sektörde edindiği yeri gözler önüne seriyor. OSES bugün, İstanbul’da açılan ilk çiğ köfte fabrikasının yanı sıra; Adana, Bursa ve Konya illerindeki üretim tesisleriyle şubelere günlük ürün teslimatı yapıyor ve lezzetini Türkiye’nin dört bir yanına ulaştırıyor. Almanya’da açılan fabrikayla sektörde bir ilke imza atan ve ilk dış yatırımı yaparak bu ülkede fabrika kuran OSES, Almanya’dan tüm Avrupa ülkelerine hizmet veriyor. Başarılarını Ödüllerle Taçlandırıyor 14’üncü Bayim Olur Musun Fuarı’nın açılış töreninde gerçekleştirilen “Dünyanın En Uzun Dürümü” rekoruyla Guinness Rekorlar Kitabı’na giren OSES, 231 metrelik çiğ köfte dürümle bir ilki yaşattı. OSES, seyyar arabayla başlayan hikâyesini dünya rekortmeni bir marka olarak sürdürüyor. Türkiye’de aldığı ödüllerin yanında, 2013’te Almanya’da düzenlenen Uluslararası Avrupa Kalite Zirvesi ve 2016’da Rusya’da düzenlenen Dünya Kalite Zirvesi’nde Kalite Ödülü’ne layık görüldü.

Yıl Sonuna Kadar Bin Şubeye Ulaşacak Tek bir şube ile başlayan ve bugün Türkiye’de 900’ü aşkın şubesiyle hizmet veren OSES’in gelecek hedeflerinde; tüm Türkiye’ye ve dünyanın birçok bölgesine çiğ köftenin lezzetini, değerini duyurmak ve sevdirmek yer alıyor. Lezzet ve kaliteyi daha fazla kişiye ulaştırmak isteyen OSES, franchising bedeli ya da kâr payı almayarak kendi işinizin patronu olma fırsatı sunuyor. 2019 yılı sonunda bin şube sayısına ulaşmayı hedefleyen OSES, Türkiye’nin her ilinde olmayı amaçlayarak, yurt dışında da büyümeye devam ediyor. Osman Yaşar, bu başarıların sırrını “Sevginiz ne kadar büyükse işiniz de o kadar büyür” diyerek açıklıyor. OSES, sektöründe ilklerin markası olarak başarılarına hız kesmeden devam ediyor.

OSES Çiğ Köfte Web: www.oses.com.tr Tel: 444 50 02

Advertorial

Ç

iğ köfte satışına 1993 yılında seyyar arabayla başlayan OSES Yönetim Kurulu Başkanı Osman Yaşar, bu lezzeti daha fazla insana ulaştırmayı amaçlayarak 2002 yılında ilk şubeyi açtı. Markalaşma yolunda ilerleyen OSES, ilk çiğ köfte makinesini kullanmaya başladı ve el değmeden üretime geçmiş oldu. Sağlıklı ve hijyenik koşullar altında fabrikada üretilen çiğ köfte milyonlarca insana ulaştı. OSES’in benzersiz lezzeti, talepleri artırdı ve yeni şubeler açılmaya devam etti. Osman Yaşar, “Çiğ köfte sıra


GİRİŞİMCİLİK

TÜRKİYE KADIN GİRİŞİMCİLİK ENDEKSİ AÇIKLANDI KAGİDER ve Türk Tuborg’un destekleri ile gerçekleşen “Türkiye Kadın Girişimcilik Endeksi” çalışmasının sonuçları açıklandı. Araştırma sonuçlarına göre, kadın girişimciler finansal sıkıntılara rağmen geleceğe umutla bakıyor.

K

AGİDER (Türkiye Kadın Girişimciler Derneği) ve Türk Tuborg’un katkıları ile gerçekleştirilen “Türkiye Kadın Girişimcilik Endeksi Çalışması” araştırma sonuçları açıklandı. Çalışmanın sonuçlarına göre, Türkiye’de kadın girişimcilerin sayısı erkek girişimcilerin yarısından az olsa da, kadınlar daha iddialı. Kadın girişimciliği konusunda Türkiye’de ilk defa bu

Türk Tuborg CEO’su Damla Birol, KAGİDER Başkan Emine Erdem

46

KASIM 2019

kadar geniş kapsamda bir araştırma yapıldığını söyleyen KAGİDER Başkanı Emine Erdem, “KAGİDER’de 17 yıldır kadın girişimciliği ve kadın istihdamının gelişmesi için var gücümüzle çalışıyoruz. İlk kurulduğumuz 2002 yılında Türkiye’de kadın girişimcilerin oranı yüzde 4’tü. Şimdi ise bu oran yüzde 8.8. Türkiye Kadın Girişimcilik Endeksi de gösteriyor ki, kadınlar düşlerini gerçeğe dönüştürecek potansiyele sahip. Ekonomik ve toplumsal kalkınma adına bu potansiyelden faydalanmak için hükümet, özel sektör, sivil toplum kuruluşları ve kamuoyu hep birlikte çalışmalıyız” dedi. Kadınların İstihdama Katılım Oranı Yüzde 34 Türk Tuborg CEO’su Damla Birol ise, “Kadınların başarıya giden yolları pek çok engelle dolu ve istihdama katılımda oranımız hâlâ yüzde 34 civarında. Ev, aile ve işteki sorumluluklardan başlayıp çevreden gelen baskı ve önyargılar da eklendiğinde gitgide zorlaşan bir durum söz konusu olsa da, biz Türk Tuborg olarak kadınların birbirine inanmaları, destek olmaları ve cesaretle devam etmeleri durumunda bu zorlukların bertaraf edilebileceğine ve aşıla-

cağına kuvvetle inanıyoruz. Kadınları cesaretlendirmek ve hedeflerine ulaşmak için harekete geçen kadın sayısının artmasına destek vermek en büyük hedefimiz” diye konuştu. 438 Kadın Girişimci İle Görüşüldü Kadın girişimcilerin profilini anlamak, iş kurma sürecindeki deneyimlerini, motivasyonlarını ve yaşadıkları zorlukları değerlendirmek üzere yapılan araştırma için Türkiye’de ağırlıklı olarak KAGİDER üyesi olan 438 kadın girişimci ile görüşüldü. Araştırmaya katılan kadın girişimcilerin yüzde 67’si evli, yüzde 67’si çocuk sahibi, yüzde 51’i 40 yaş altı girişimcilerden oluştu. Katılımcıların eğitim durumu Türkiye genelinin oldukça üzerinde olan araştırmada kadın girişimcilerin ağırlıklı olarak metropolden, diğer bir deyişle İstanbul, Ankara ve İzmir’den gelmesi bu sonuçta etkili oldu. Kadın Girişimcilerin Üçte Biri Yurt Dışında da Faaliyet Gösteriyor Kadın girişimcilerin kurdukları şirketlerin faaliyet alanları incelendiğinde, önde gelen sektörlerin toptan ve perakende ticaret ile imalat olduğu tespit edildi. Kadın girişimcilerin kurduğu şirketlerin yüzde 57’si bir ile beş arasında çalışanı bulunan şirket statüsünde. Kadın girişimcilerin kurdukları şirkete yüzde 75 oranında sahip olduğu görülüyor ve kurulan her üç şirketten biri hem


GİRİŞİMCİLİK Türkiye’de hem de yurt dışında faaliyet gösteriyor. Türkiye 15’inci Sırada Türkiye, 2018/2019 yılı global girişimcilik izleme raporuna göre, erken aşama girişimcilik aktivitesi toplamında 48 ülke içinde 15’inci sırada yer alıyor. Global Girişimcilik İzleme Raporu kapsamında, ülkelerin girişimciliği destekleyen koşulları ile 12 farklı kriter detayında ulusal girişimcilik durum endeksi (NECI) de ölçümleniyor. Türkiye 5.1 skor ile Avrupa ve Kuzey Amerika bölgesi içinde ortalama bir seviyede yer alıyor. Girişimcilik aktivitesi açısından yoğun, iş fırsatı yaratma beklentilerinin de yüksek olduğu bir ülke olan Türkiye hâlen kadın girişimcilerin erkeklere oranı açısından geri kalan altı ülkeden biri olarak konumlanıyor. Kadın girişimcilerin erkeklerin yarısından az olduğu ülkeler; Slovenya, Yunanistan, İsveç, İsviçre, Birleşik Krallık ve Türkiye. Girişimcilik Geçmişi Kadınlar girişim geçmişi açısından değerlendirildiğinde, kadın girişimcilerin kurdukları şirkete odaklanıp çoğu zaman başka bir işte çalışmadıkları, şirketin kuruluş aşamasında en çok aileden borç aldıkları, yakın geçmişte en fazla Türkiye’deki özel şirketler ile iş birliği yaptıkları görülüyor. Kadınların henüz şirket kurup, geliştirip, satma oranı oldukça düşük seviyede. Satış sebepleri ise iyi bir fırsat görüp değerlendirmekten ziyade anlaşmazlıklar ve maddi sorunlar olarak göze çarpıyor. Kadının Girişimcilik Algısı Araştırma kapsamında, Türkiye’deki kadın girişimcilerin, girişimcilik hikâyelerinin başlangıç aşamasına yönelik motivasyonları “ihtiyaç” ve “fırsat” içeren ifadelerle sorgulandı. Kadın girişimcilerin büyük çoğunluğu girişimcilik hikâyelerinin temelinde ilgili dönemde bir fırsat görmenin ve değerlendirmenin yer aldığı ifadesine katılıyor. Kadın girişimcilerin özbenlik algıları ve erkek girişimcilere yönelik algıları bu alanda gelişimi etkileyen önemli unsurlar ola-

rak öne çıkıyor. Araştırma kapsamında görüşülen katılımcılar için kadın girişimci olmak en fazla cesaret, güç, bağımsızlık, özgürlük gibi sıfatlarla özdeşleştiriliyor. Girişimcilik algısı metropollerdeki kadın girişimciler için daha çok cesaretken, metropol dışı illerde ise güçlü olmak, diğer bir deyişle tüm zorluklara göğüs germek olarak yorumlanıyor. Girişimci olmaya yönelik paylaşımlarda kadın girişimcilerin kuvvetli pozitif duygulara değinen yorumları bulunuyor. Kadın girişimciler kendilerini borcuna sadık olarak niteliyor ve özbenlik algılarında para yönetimi ile ilgili konular ve mütevazılık ön planda yer alıyor. Genç girişimcilerin kadın girişimci algısı daha iddialı. Gelecek Planları ve İhtiyaçlar Kadın girişimcilerin eşleri ve ailelerinden sonra en büyük destekçisi, kendileri gibi iş kurmuş olan kadın girişimci arkadaşları; ancak, daha fazla kurum ile iş birliği kurma ve iletişim ağların-

dan yararlanmaları gelecekteki ihtiyaçları açısından önem arz ediyor. Kadın girişimciler yurt dışına açılmak istiyor ve geleceğe yönelik değerlendirmeleri umut vadediyor. Kadın girişimcilerin en fazla ihtiyaç duydukları konu finansal destek olarak gözüküyor. Üç Ana Bileşenden Oluştu Araştırma kapsamında oluşturulan Türkiye Kadın Girişimcilik Endeksi; davranış, algı ve gelecek olmak üzere üç ana bileşenden oluştu. Endeks, katılımcıların çoğunluğu KAGİDER üyesi olan kadın girişimcilerin 2018/2019 yılına ait resmini çekerek, ilerleyen yıllarda girişimciliğe dair gelişimin takibini sağlayacak bir araç olarak kurgulandı. Skor 100 üzerinden 44 olup; kadın girişimcilerin kurdukları şirketlerin yapısı, girişimciliğe yönelik algı ve beklentileri açısından gidecek daha fazla yolun olduğu sonucu ortaya çıktı.

www.kobiaktuel.com.tr

47


MAKALE

DİJİTAL GİRİŞİMCİLİK EKOSİSTEMİNDE NEREDEYİZ?

D Özgenur Reyhan Kurtuldu Altınbaş Üniversitesi Öğretim Görevlisi

Dijital girişimcilik; ticari ivme, yenilikleri yakalayabilme ve pazarda rekabet edebilme açısından önemli bir yere sahip. Bunun için doğru hedef kitleye etkili içerik üretmek ve iletişim ağını doğru yönetmek çok önemli.

48

KASIM 2019

ijital teknolojilerin dijital girişimciliğe yansıması, Endüstri 4.0 ile birlikte iş dünyasında da popüler bir kavram halini aldı. Sosyal medya, mobil internet, büyük veri analitiği ve bulut teknolojileri gibi dijital teknolojilerin işletmelerin büyümeleri için fırsatlar yaratmak, veriyi işlemek, etkili kullanmak ve bilgiyi yaymak, iç ve dış paydaşlar ile iş birliği yapmak için kullanıldığı dijital girişimcilik; ticari ivme, yenilikleri yakalayabilme ve pazarda rekabet edebilme açısından önemli bir yere sahip. Geleneksel girişimcilik için vazgeçilmez olan tuğla ve harç dönemi, artık yerini doğru hedef kitleye etkili içerik üretmeye ve iletişim ağını doğru yönetme becerilerine bırakıyor. Küresel ölçekte dijital girişimlerin günlük hayatımızı nasıl değiştirdiğini ve bu yatırımların zaman açısından büyük kazanımlar sağladığını da rahatlıkla söyleyebiliriz. 258 Milyon Doların Üzerinde Yatırım Gerçekleşti Türkiye gelişmekte olan, dinamik ve yeniliklere açık bir ülke. En son teknolojilere adaptasyon yeteneğimiz genç nüfusumuzla bir araya geldiğinde, girişimcilik açısından son derece elverişli bir iklim ortaya çıkıyor. Türkiye girişimcilik ekosistemini teknoloji ve internet temelli girişimleri odağına alarak takip eden ve analitik veriler sunan Startups.watch’un raporuna göre, 2019 yılında toplam 213 milyon dolarlık yatırımla Türkiye’nin girişimcilik tarihinde bir rekora imza atıldı. Özel sermaye yatırımlarıyla beraber yatırımlar 258 milyon doları geçti. Toplam 167 girişime, ticaret sicil gazetesine kayıtlı yatırım gerçekleştirildi. 2018 yılındaki toplam yatırımın 107 milyon dolar olduğu düşünülünce, ikiye katlanan bir başarıyla karşı karşıya olduğumuzu görüyoruz. Bu başarı tablosunda hem yatırımcıların startup’lara güveninin hem de girişimcilerin cesaret, bilgi ve öngörüsünün artmasının önemli etkisi var. Türkiye Yüksek Potansiyele Sahip

Genç ve teknoloji kullanımına yatkın nüfusuyla öne çıkan Türkiye, girişimcilik ekosistemi açısından Orta Doğu, Afrika ve Avrupa pazarları arasında en yüksek potansiyele sahip ülke olarak konumlanıyor. Startups.watch’un raporundaki Avrupa ve Orta Doğu ve Kuzey Afrika 2019 Erken Dönem Yatırım Karşılaştırması’na göre Türkiye; Birleşik Krallık, Almanya, Fransa ve İsveç’in yakaladığı ivmeyi yakalamasa da, İsviçre, Hollanda, Belçika, Norveç, Finlandiya, İspanya, İrlanda gibi önemli Avrupa ülkelerinin bulunduğu listede 213 milyon dolarlık yatırımla yer almayı başarmış durumda. Örneğin uygulama geliştiricilerin Türkiye ekonomisine sağladığı katkı yıllık 10 milyar lira düzeyinde. Bu değerin 2023 yılına kadar gayri safi milli hasılanın yüzde 1’i düzeyine kadar yükseleceği öngörülüyor. Ortak Bir Zemine İhtiyaç Var Yakın gelecekte, dijital girişimcilik ekosistemi potansiyelini, ülke ekonomisine taşıma potansiyelini yüksek tutmak için hem devlette hem de sektörde yaratıcı ve destekleyici resüsitasyon faaliyetlerine ihtiyaç olduğu aşikâr. Bu konuda bir araya gelip sorunları tartışmaya, birlikte düşünerek bir araya getirilebilecek ortak bir zihne ve en önemlisi herkesi bir araya getirecek samimi ortak bir zemine ihtiyaç bulunuyor. Dijital girişimciliğin gelecekte dünyada daha yaygın uygulama alanlarına sahip olması ise kaçınılmaz. Bu nedenle işletmeler, dijital teknolojilerdeki gelişmeleri fırsat olarak görmeli ve kendi kültürlerine, amaçlarına, yapılarına ve süreçlerine uygun yeni teknolojileri kullanmalı, müşteri beklentilerinin ötesine geçmeli ve yeni iş modelleri geliştirmelidir. Bunun yanında elbette devlet desteğine ek olarak, girişimcilere dijital dönüşüm konusunda danışmanlık ve eğitim sağlamak için daha fazla merkeze ihtiyaç olduğunu söyleyebiliriz.


www.kobiaktuel.com.tr

49


YAZILIM

abas BPM İLE İŞ SÜREÇLERİNİ İZLEMEK MÜMKÜN Giderek karmaşık hâle gelen günümüz iş dünyasında, her şeyin üstesinden gelmek daha da zorlaşıyor. Bu karmaşıklığı her daim kontrol altına almak isteyen işletmelerin, günlük iş akışlarını sorunsuz yürütebilecekleri, gelişmiş iş süreçlerine ihtiyaçları var.

G

elecekte ortaya çıkacak değişimlere hızlıca uyum sağlayabilmek için iş süreçlerini modellemek ve uygulamak şirketler açısından gittikçe önem kazanıyor. Profesyonel iş akış yönetimi, yinelenen iş süreçlerinin, yatırım kararlarından teknik çizimlerin incelenmesine ve hatta müşteri şikayetlerinin ele alınmasına kadar olan süreçlerini standartlaştırıyor, kontrol ediyor ve hızlandırıyor. Daha önce bağımsız olan iş akışları, standartlaştırılmış görev atamalarıyla önceden tanımlanmış bir iş akışı sayesinde artık mümkün olduğunca otomatik bir şekilde yürütülebiliyor. “Kim, neyi, ne zaman yapıyor?” gibi tüm adımlar kaydediliyor, yapılandırılıyor, görselleştiriliyor ve kolaylıkla izleniyor. BPM (İş Süreçleri Yönetimi), çalışanların bilgi paylaşmak zorunda olduğu yerlerde, kalite ve hızın çok önemli olduğu karmaşık ve dinamik süreçlerde bile tam olarak kabiliyetini ortaya koyuyor. Bununla birlikte, bir iş akış yönetim sistemi, yalnızca şirketteki örgütsel açıklar için bir çare değil. Bir BPM aracının başlangıcında da iş süreçlerinin yoğun analizi gerekiyor.

50

KASIM 2019

Eski iş akışlarını yeniden tasarlamak, denenmiş ve test edilmiş sistemleri kopyalamak ve zayıf olan yönleri geliştirmek için iyi bir fırsat sunuyor. Entegrasyonun abas BPM İle Sağlanması abas BPM, iş süreçlerinin planlanması ve otomasyonun sağlanmasından çok daha fazlası olmasıyla dikkat çekiyor. abas BPM, kullanılan yöntemler ve işleyiş açısından işletmelerin bağlantılı oldukları diğer şirketler, kuruluşlar ve sistemler ile gelecekte de entegre çalışmasını sağlamayı hedefliyor. abas ERP ve diğer sistemlerle entegre çalışarak, iş süreçlerinizi kaydetmenize, kontrol ve optimize etmenize yardımcı olacak diğer teknoloji, servis ve ERP bileşenleriyle de entegre bir iş süreci yönetim konsepti sunuyor. Bu konsept, pragmatik çözümler üreten, şirketleri Endüstri 4.0’a bir adım daha yaklaştırmak için sensör teknolojileri ile yazılımın birlikte kullanımıdır. Değişken yapıdaki karmaşık olaylar sensörler aracılığıyla oluşturulup, sonrasında abas BPM tarafından kullanılacak bir veri olarak veritabanına (örneğin web

servisleri ile) kaydedilebiliyor. abas BPM, sensörler ile gelen bu verileri uygun sürecin tetiklenmesi için kullanıyor ve ilgili veriyi sistem üzerinden, sorumlu kişiye veya birime iletiyor. İşletmelerde Verimliliği Artırıyor abas BPM, üretim, lojistik, BT yönetimi gibi sensör tabanlı entegre iş modellerinin kurulmasında sistemin merkezinde yer alıyor. Bu sayede işletmeler, maliyetlerini düşürmekle sınırlı kalmıyor; üretimde artış, ürün kalite ve güvenli iş süreç yönetimlerini de sağlamış oluyorlar. Şirketinize özel iş süreçlerinizi, BPMN 2.0 standardıyla grafiksel olarak oluşturabilir, bu süreçleri otomatikleştirebilir, tüm işletme birimlerinizin erişim ve kullanımını sağlayarak, sistematik olarak iş süreçlerinizi takip edebilirsiniz. abas BPM, abas ERP veya diğer sistemleri kullanan çalışanların, müşterilerin ve tedarikçilerin, iş süreçlerinin tasarımı ve optimizasyonunda dahil olabilecekleri tüm araçları sağlıyor. Tanımlı iş akışları ve ilgili görevler günlük rutin işlere entegre ediliyor ve kokpit aracılığıyla kolayca izlenebiliyor.


TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK e-FATURA PLATFORMU İLE ÇALIŞIN, KAFANIZ RAHAT VERİLERİNİZ GÜVENDE OLSUN! SAP, ORACLE ve 250'nin Üzerinde Farklı ERP ve Genel Muhasebe Yazılımları ile Kolay, Hızlı ve Tam Entegrasyon 6 Milyarı Aşan Fatura Saklama Hacmi Yıllık 1 Milyar Fatura ile Fatura İşleme Hacminde Türkiye'nin En Büyüğü ve Avrupa’nın ilk 3’ünde 12.000'in Üzerinde Müşteri Portföyü ile Güçlü Referanslar 7/24 Müşteri Desteği

e-Fatura | e-Defter | e-Arşiv Fatura | e-İrsaliye | e-Makbuz | e-Bilet / Digital Planet TR

51

www.kobiaktuel.com.tr Müşteri Destek: 444 9 328 - 444 9 FAT | info@digitalplanet.com.tr


İŞİN ASLI

İŞ HUKUKUNDA ZORUNLU ARABULUCULUK Av. Begüm Gürel (LL.M.)

Zorunlu arabuluculuk sistemi, iş mahkemelerinin yükünü azaltmak amacıyla işçi-işveren uyuşmazlıkların çözüme ulaştırılması için getirilmiştir. Arabuluculuk uzlaşma tutanağı mahkeme kararı hükmünde olup, taraflardan birinin edimini ifa etmemesi üzerine dava yoluna gidilebileceği gibi, ayrıca ilamlı icra takibi de yapılabilir.

İ

ş Mahkemeleri Kanununa göre; “Kanuna, bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” Zorunlu arabuluculuk sistemi, 12.10.2017 tarihli İş Mahkemeleri Kanunu ile iş mahkemelerinin yükünü azaltmak amacıyla işçi-işveren uyuşmazlıkların çözüme ulaştırılması için getirilmiştir. Arabuluculuk, TDK’da; “Bir anlaşmazlığın çözümünün üçüncü bir tarafsız kişi veya kuruma bırakılması…” olarak düzenlenmiştir. Türk yargı sisteminde arabulucular, alanında arabuluculuk eğitimi almış, baroya kayıtlı avukatlardır. Arabuluculuk Kapsamına Giren Dava ve İşler İş Mahkemeleri Kanunu’na göre; belirli dava ve işlerde arabulucuya başvurulması dava şartıdır. Zorunlu arabuluculuk kapsamına giren davalar; işe iade davaları, boşta geçen süre tazminatından, işe başlatmama tazminatından, kıdem tazminatı alacağından, ihbar tazminatından, kötü niyet tazminatından, bakiye süre ücreti alacağından, eşit davranmama tazminatından, sendikal tazminattan, ücret alacağından, fazla mesai ücretinden, yıllık izin ücretinden, yol ve yemek ücretinden, ulusal bayram ve genel tatil (UBGT) ücretinden ve prim ve ikramiye ücretinden doğan davalardır. Bu talepler dışında kalan diğer davalar ve meslek hastalığı, iş kazasına ilişkin tazminat taleplerinde arabuluculuğa başvurulması zorunlu olmayıp, doğrudan mahkemeye başvurulabilir. Arabulucunun Belirlenmesi Arabuluculuk Daire Başkanlığı, sicile kayıtlı arabulucuları, varsa uzmanlık alanlarını da belirterek görev yapmak istedikleri yere göre listeler ve listeleri ilgili komisyon başkanlık-

52

KASIM 2019

larına bildirir. Süreci yürütecek arabulucu, komisyon başkanlıklarına bildirilen listeden büro tarafından UYAP sistemi üzerinden rastgele belirlenir; ancak taraflar sicile kayıtlı herhangi bir arabulucunun süreci yürütmesi için de anlaşabilirler. Arabuluculuk Başvuru Şekli ve Süresi Kanuna göre başvuru, karşı tarafın, karşı taraf birden fazla ise bunlardan birinin yerleşim yerindeki veya işin yapıldığı yerdeki arabuluculuk bürosuna, arabuluculuk bürosu kurulmayan yerlerde ise görevlendirilen yazı işleri müdürlüğüne yapılır. Öte yandan, arabuluculuk faaliyetinin süresi kanunda “Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren üç hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hallerde arabulucu tarafından en az bir hafta daha uzatılabilir” şeklinde belirtilmiş olup, arabuluculuk sürecinin toplamda dört hafta içerisinde tamamlanması gerekir. Arabuluculuğun Tarafları Arabuluculuk görüşmelerinde üç taraf bulunur. Bunlar; gerçek kişi işveren-işçi, tüzel kişi işveren–işçi, varsa tarafların vekilleri ve görevlendirilmiş arabulucudur. Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin olduğu işe iade talepli görüşmelerde ise; asıl işveren ile alt işverenin görüşmelere beraber katılarak irade bütünlüğü oluşturması zorunludur. Arabuluculuk uzlaşma tutanağı mahkeme kararı hükmünde olup, taraflardan birinin edimini ifa etmemesi üzerine dava yoluna gidilebileceği gibi, ayrıca ilamlı icra takibi de yapılabilir. Arabulucuya verilecek ücret, arabuluculuk ücret tarifesinde yer alan limitlere göre belirlenerek taraflarca eşit olarak ödenir. Temennimiz, arabuluculuk faaliyetlerinin iş mahkemelerinin yükünü azaltarak işçilerin yasal haklarına hızlı kavuşmasını sağlamasıdır.


“HIZLI, İZLENEBİLİR VE SÜRDÜRÜLEBİLİR LOJİSTİK HİZMETİ SUNUYORUZ” TLS Lojistik, Türkiye’deki faaliyetlerinin yanı sıra Honkong ve Londra’da bulunan ofisleriyle uluslararası hizmetler sunuyor. TLS Lojistik İcra Kurulu Başkanı Altuğ Hacıalioğlu, şirketin sunduğu hizmetleri ve Endustri 4.0’a yönelik çalışmalarını anlatıyor. TLS Lojistik’in kuruluş sürecinden ve faaliyetlerinden bahseder misiniz? Sektöre 2000 yılında adım attık. 2002’ye kadar depo ve özel antrepo işleticisi olarak varlığımızı sürdürdük. Bu süre içerisinde dağıtım alt yapısına yaptığımız yatırımlarımızla 2002’den itibaren Türkiye genelinde dağıtım hizmeti sunmaya başladık. 2011 senesinde önce Hong Kong’da, sonrasında İngiltere’de ofis yatırımlarımızı tamamlayarak uluslararası hizmetler vermeye başladık. Bugün TLS Lojistik olarak; depolama, dağıtım, antrepo, uluslararası taşımacılık, demiryolu ve özel taşımalar gibi altı ana alanda faaliyet gösteriyoruz. Son beş yılda depolama hizmetlerimize 26 milyon dolar, dağıtım hizmetlerimize 12 milyon dolar, demiryolu hizmetlerimize 10 milyon dolar, teknolojik alt yapımıza 6 milyon 500 bin dolar ve diğer alanlara 2 milyon 500 bin dolar olarak toplamda 57 milyon dolar yatırım gerçekleştirdik.

ları ve İyi Depolama Uygulamaları kapsamında T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’nca onaylı Üretim Yeri’nde hizmetlerini sürdürmeye uygun depolama hizmeti vermeye başladık. Yılın ilk yarısına önemli markaları portföyümüze ekleyerek başladık ve mevcut müşterilerimizin de kontratlarını yeniledik. Süreçleri tamamlanan ve yılın ikinci yarısında uzun vadeli sözleşmelerle portföyümüze dahil olan önemli markalar var. Uzun vadeli sözleşmelerle daha sürdürülebilir, riski düşük yatırımlar yapmak niyetindeyiz.

Bu yıl şirketiniz için nasıl geçiyor? Yılın ilk yarısında, medikal beslenmede öncü global markalardan olan müşterimiz için tüm yasal gerekliliklere uygun, T.C. Sağlık Bakanlığı tarafından ruhsatlandırılma sürecini başarıyla tamamladık. 500 bin euro yatırımla çok kısa sürede hayata geçirdiğimiz erişkin, pediatri ve metabolik hastalıklar alanlarına, özel klinik beslenme ürünleri ile daha fazla insan sağlığına katkıda bulunma misyonu ile İyi İmalat Uygulama-

Endüstri 4.0’a yönelik neler yapıyorsunuz? Dijitalleşme en önemli gündem maddemiz. Geçen yıl itibariyle Endustri 4.0’dan aldığımız ilhamla TLS’yi yeni bir dönüşme hazırlamak için var gücümüzle çalışmaya başladık. TLS’nin robotik ve otomasyon çözümleri, depolama ve depolama teknolojileri tedarik zincirinin kritik süreçleri için vazgeçilmez araçlar. Endüstri 4.0 kavramının getirdiği akıllı ve otonom ekipmanlar, ihtiyaca

2019 yılı ciro hedefinizi açıklar mısınız? TLS Lojistik olarak 2019 yılını, güçlü bir büyüme performansı gösterip her yıl olduğu gibi pasta payımızı daha da arttırmış olarak yaklaşık yüzde 25 büyüyerek 680 milyon TL’nin üzerinde ciroya kapatacağız.

TLS Lojistik İcra Kurulu Başkanı Altuğ Hacıalioğlu göre karar verme ve kaynak verimliliği açısından büyük kazanımlar getiriyor. TLS Lojistik, müşteriler için esneklik ve değer yaratma odaklı yaklaşımını Ar-Ge ve inovasyon süreçlerinde de izliyor. TLS Lojistik, Endüstri 4.0 ve Lojistik 4.0 çatısı altında birçok proje geliştiriyor ve uyguluyor. Şirketin Ar-Ge vizyonu, müşterilere rekabet üstünlüğü sağlayacak şeffaf, izlenebilir, akıllı lojistik operasyonlar ile inovasyon projelerinin geliştirilmesini içeriyor.

Adres: Nartanesi Sk No:16 34750 Ataşehir- İstanbul/ TÜRKİYE Tel: +90 216 467 95 95 Web: www.tlslojistik.com

www.kobiaktuel.com.tr

53


PERAKENDE

Mango, Sur Yapı Marka AVM’de Mağaza Açtı

In Street 113’üncü Mağazasını Açtı

F

LO Mağazacılık bünyesinde faaliyetlerine devam eden In Street, dünyaca ünlü spor markalarının onlarca çeşit sneaker modelini ulaşılabilir fiyatlarla tüketiciyle buluşturuyor. Son olarak Manisa Salihli’de bulunan Kipa AVM’de mağazasının açılışını gerçekleştiren In Street, Türkiye’deki mağaza sayısını 113’e yükseltti.

B

ursa’nın Nilüfer ilçesinde yer alan Sur Yapı Marka AVM, alanında öncü markaları çatısı altında toplamaya devam ediyor. Türk modasının önemli temsilcilerinden olan Mango, yeni mağazasını Sur Yapı Marka AVM’nin birinci katında açtı. Mağaza, markanın kişiliğini yansıtacak geniş ve dinamik alışveriş alanı ile ziyaretçilerin alışveriş deneyimini önemli ölçüde geliştirecek şekilde tasarlandı.

Siemens Ev Aletleri’nden İki Yeni Deneyim Mağazası

S

iemens Ev Aletleri, Ankara ve İzmir’den sonra İstanbul’da da yeni nesil deneyim mağazalarını hizmete açtı. Skyland İstanbul bünyesindeki HOM Design Center ile aynı anda açılan Vadistanbul mağazası, tüketicilerin Siemens Ev Aletleri’nin zengin ürün çeşitliliğini, tasarımlarını ve teknolojilerini deneyimleme fırsatı sunarken, tüketiciyle bire bir teması kolaylaştıran görüşme alanı barındırıyor.

Emsan 25 Mağazaya Ulaşacak

B

ugün 400’ü aşkın bayisinin ve dijital satışlarının yanı sıra kendi mağazalarını da art arda açmaya devam eden Emsan, son olarak İstanbul Başakşehir’de bulunan Mall of İstanbul AVM’de 9’uncu şubesini açtı. Bu sene yüzde 30’un üzerinde bir büyüme hedefi belirlediklerini açıklayan Emsan Genel Müdürü Arif Yıldırım; bu yılı 15 mağaza sayısına ulaşarak kapatmayı, önümüzdeki yıl ise toplam 25 mağaza sayısına ulaşmayı hedeflediklerini kaydediyor.

54

KASIM 2019

Perakende Günleri 2019, Yeniliklere Ve Uzmanlıklara Odaklanıyor

T

ürkiye ve uluslararası arenada en büyük iş organizasyonları arasında gösterilen ve aralıksız olarak 18 yıldır devam eden organizasyonlardan biri olan Perakende Günleri, bu yıl birçok yeniliğe ev sahipliği yapıyor. 4-5 Aralık’ta, Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleşecek Perakende Günleri 2019, perakende sektörü ve ilgili tüm sektörlerin güncel durumunu tartışmak, çözüm yolları üretmek, sektörün geleceğine yön vermek ve sektördeki yenilikleri paylaşmak üzere alanında uzman yabancı ve yerli konuşmacılarla sektör temsilcilerini buluşturacak.


B. Tülin Seçen ICC İcra Kurulu Başkanı

DEĞİŞİM YÖNETİMİNDE TEKNOLOJİNİN ÖNEMİ

Bilgi Teknolojileri Altyapıları Güçlendirilmeli Yenilikçi ürün ve hizmet geliştirmede dış çevrenin düzenli takibi ve analizi yanında, yenilikçi geliştirmelere hizmet edecek verilere sistem alt yapısı üzerinden ulaşmak ve bu verileri yeni ürün ve hizmet geliştirme süreçlerine taşımak da süreç başarısını artıracaktır. İşte bu nedenle kuruluşların farklı ve birbiriyle konuşmayan yazılımlar yerine, entegre, bilgi güvenliği ve tekliği sağlanmış karar destek hizmeti sağlayan alt yapılara ihtiyacı bulunuyor. Birçok kuruluş bunun farkında değil ve dağıtık yönetimle bilginin sunduğu fırsatları kaybetmekle meşgul. Tüm kuruluşlara tavsiyem, hızla bilgi teknolojileri altyapılarının yetkinliğini, raporlama ve bilgi ihtiyaçlarını uzman desteği ile gözden geçirmeleri ve sağlıklı sistemlere dönüştürmeleri. Aksi taktirde kaynak

yönetimini etkin olarak yapamayacaklar, geleceğe yönelik karar ve hedefleri oluşturmada veya istatistiki verinin gücünü kullanmakta geri kalacaklar, başlarına gelenin nereden kaynaklandığını düşünmekle vakit kaybedecekler. Kurumların çoğu stoklar, insan kaynağı, finansal kaynaklar, teknolojik varlıklar gibi kaynaklarının etkin yönetimi konusunda gri alana sahip. Bu durum KOBİ’lerde, kamu yönetiminde ve yerel yönetimlerde rastlanan en önemli hastalıklardan. Süreçler İzlenilebilir Olmalı Kurumsal zekâ ve entegre veri yönetiminde en kritik konu ise tüm süreçlerin bir yazılım ortamında canlıya aktarılması, süreç risk ve performans göstergelerinin izlenebilir ve raporlanabilir hâle dönüştürülmesi. Sadece bir doküman yönetimi sisteminin parçası olan süreç haritaları ve prosedürler uygulamaya yeterince ışık tutmayacak, hatta bazen güncellenmeleri bile atlanabilecektir. Süreçlerin izlenebilirliği hem karar alma süreçlerinin hızlanmasına ve kalitesinin artmasına hem de süreç yönetimi ile hedeflerin yakalanmasına hizmet edecek, iyileşme alanları hızla keşfedilerek kârlılık ve verimlilik artırılacaktır. Daha çevik süreçler kurumsal çevikliğe de hizmet edecektir. Kurumsal gelişim ve değişimin yönetimi teknoloji-sistem-insan faktörlerinin nitelikli bir kombinasyonu olup, kuruluşların bu doğrultuda düşünmesi ve yönetmesi işleri daha başarılı kılacaktır. Biz ICC Uluslararası Danışmanlık Şirketi olarak danışmanlık hizmetlerimizin teknolojik vizyon ile buluşmasına önem veriyor, müşterilerimizin uygulanabilir ve ölçümlenebilir sistemlere sahip olması için en doğru çözümleri sunuyoruz.

ICC Uluslararası Danışmanlık Org. Ltd. Şti. +90 (216) 369 88 00 www.iccdanismanlik.com.tr

Advertorial

K

uruluşların stratejik, çevik bir yönetim kültürü ve alt yapısı ile gelecek nesillere taşınması, ülke ekonomisine ve istihdama katkısı her işverenin temel odak alanlarında olmalıdır. Kuruluşların rekabet gücünün sürdürülebilir kılınmasında ve kurumsal yapının sürdürülebilirliğinde temel kriterler; sektördeki değişime adapte olma, teknolojik değişime adapte olma, yenilikçi ürün ve hizmet üretimine odaklanmanın yanı sıra kurumsal zekâ, bilgi yönetimi alt yapısını ve çalışma kültürünü yerleştirmek, insan kaynakları yetkinliklerinin işe uyumunu ve sürekli gelişimini sağlamaktır. Dış çevredeki değişime ve özellikle teknolojik değişime duyarlı olmanın yolu stratejik yönetimin, vizyon, misyon ve değerler ile yönetimin kuruluş genelinde iş yapma kültürünün bir parçası haline gelmesinde yatıyor. Güncel, yaşayan ve adaptasyon hızı yüksek planlarla kendini düzenli olarak gözden geçiren, değerlerini kuruluş genelinde davranış modeline dönüştüren kuruluşlar daha çevik ve hızla adapte olan yapılara dönüşecek, sürdürülebilir büyüme ve kârlılık hedefine daha hızlı ulaşacaktır. Bunun için sadece insan kaynaklarının yönlendirilmesi ve motivasyonu değil, aynı zamanda hedef ve gerçekleşmelerin bir yazılım alt yapısında bilgi sistemleri ile entegre çalışması da gereklidir. Aksi taktirde, departman ve çalışanların başarı seviyesi izlenemez, hedefe ulaşmak için zamanında aksiyon alınamaz.


MAKALE

SİBER TEHDİTLERE HAZIRLIKLI OLMAK VE TEKNOLOJİK GÜVENLİĞİ SAĞLAMAK İÇİN ÖNERİLER Ufuk Tarhan Fütürist, Ekonomist, Yazar

B

üyük şirketlerden küçük işletmelere kadar, hedef ayırt etmeksizin giderek artan siber saldırıların 2021 itibariyle yol açacağı yıllık global zararın 6 trilyon dolara çıkması bekleniyor. İletişim, hizmet ve para akışı sanal ortama taşındıkça hem özel sektör hem de kamu kurum ve kuruluşları için siber tehdit ve zararlar da yükselen ivme ile artmaya devam edecektir. Siber tehlikeler açısından Türkiye, en yoğun internet kullanan ülkelerden biri olarak uluslararası tehlikeye maruz kalanlar arasında 51’inci, yerel tehditler açısından 73’üncü, ülkede barınan zararlı yazılımların neden olduğu olaylar sıralamasında da dünya genelinde 34’üncü sıradadır. Bu sinyalleri iyi okuyup iş dünyasının, kamunun ve aslında işini internette yapan herkesin “siber güvenlik ve siber hijyen” konusunda acilen bilgilenmesi, bu alana yaptığı giderleri de harcamadan ziyade önleyici yatırım olarak görmesi gerekiyor. Sorun Global Sorun herhangi bir ülke ya da bölgeyle sınırlanamaz nitelikte. Bu yüzden özellikle yurt dışıyla, uluslararası düzeyde çalışan, hizmet alan, hizmet veren, ödeme gönderen, ödeme alan tüm şirketlerin, kurumların konuyu en öncelikli noktaya taşıması şart. Teknolojinin takip edilemeyecek bir süratte ilerlemesi nedeniyle siber saldırı yöntemleri de sürekli gelişiyor. Şirketlere Yapılan Ataklarda İzlenen Yöntem Yazışmalar ve dikkatsizce tıkanan siteler gibi durumlarda sisteme sızan kötü niyetli kişiler bir süre yazışmaları takip ederek tarafların rol, sorumluluk ve alışkanlıklarını öğrenmeye çalışıyor. Daha sonra da yazışma arasına girerek kopyalanmış e-posta adresi üzerinden istediği kişiye hiç şüphe uyandırmayan ve içerik olarak alışıldık ve doğru olan, ama aslında hileli yeni

56

KASIM 2019

talimatlar vererek dolandırmaya çalışıyor. Siber Tehditlere Hazırlıklı Olmak İçin Öneriler Siber tehditlere, ataklara hazırlıklı olmak ve şirketinizin teknolojik güvenliğini sağlamak için birkaç öneri paylaşabilirim. Siz tüm önlemleri almış olsanız dahi iş yaptığınız kurumlar almamış olabilir. Bu kaçınılmaz olarak sizi de etkiler. Bu nedenle karşı tarafın siber güvenlik konusunda gerekli tedbirleri aldığından emin olun. Sözleşmelerinize her iki tarafın da siber güvenlik açısından gerekli ve yeterli önlemi alacakları şartını ekleyin. Sözleşme bedellerinin ödenmesinde akreditif ödeme yöntemini tercih etmeye gayret edin, çünkü bu, siber güvenlik ihlalinde tarafların zarar görmesi ihtimalini büyük ölçüde önler. Sözleşme bedellerine ilişkin ödemeler Mail Order veya SWIFT transferi ile yapılma zorunda ise ödemenin, her iki taraftan da en az iki yetkili ile kontrol edildikten sonra gerçekleştirilmesi yararlı olacaktır. Ödeme yöntemlerinde, ödemeye ilişkin şartlarda, bilgilerde, banka veya banka hesabı gibi herhangi bir değişiklik yapılmasını isteyen, bildiren e-posta veya faks mesajları, ödemeden önce mutlaka telefon ve faks gibi geleneksel yöntemlerle teyit edilmelidir. Uluslararası bir para transferi sırasında oluşan siber güvenlik ihlallerinde çok hızlı hareket etmek ve ilgili bankalar ile de yakın iletişimde bulunmak gerekir. Yurt dışı para transferleri ile yurt dışı alacaklarda yargı yeri sorunu olsa da hızlı hareket ederek, tercihen aynı gün ilgili mahkeme kanalı ile bir tedbir kararı alınması transfer edilen paranın hareketinin önlenmesini ve sonrasında takibi açısından çok önemlidir. *İçeriği oluştururken yardımlarını esirgemeyen Moral & Partners’a çok teşekkür ederim.


AKILLI YAŞAM

PRONET’TEN KİŞİSELLEŞTİRİLEBİLEN GÜVENLİK ÇÖZÜMLERİ

P

ronet, evlerden iş yerlerine, güvenliğin stratejik önemde olduğu hemen her yere uçtan uca elektronik güvenlik çözümleri sağlıyor. Pronet Pazarlama ve İş Geliştirmeden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ediz Habip, “Sektörde bizi farklılaştıran en önemli unsurların başında interaktif güvenlik sistemi Pronet Plus, Pronet Plus ile entegre çalışan akıllı güvenlik çözümleri, akıllı video analiz kabiliyeti olan gelişmiş görüntüleme sistemleri gibi uygulamalarımız geliyor. Tüm bu çözümlerimizi tüketicilerimize, dünyadaki son teknolojileri kullanarak sunuyoruz” diyor. Dijitalleşme ve ileri teknolojinin sağladığı en önemli avantajın, güvenlik sistemini her an her yerden kontrol edebilme ve ihtiyaçlara

göre kişiselleştirebilme özgürlüğü olduğunu açıklayan Habip, “Sisteme farklı akıllı güvenlik ürünleri ekleyerek kapı zilinizden kilidinize, kombinizden prizinize kadar pek çok farklı noktayı cep telefonunuzdan tek tuşla

yönetebiliyorsunuz. Alarm sisteminizi kameralarınıza entegre edip yine cep telefonunuza gelen anlık bildirimlerle evinizde neler olduğunu dünyanın öbür ucundan bile görebiliyorsunuz” ifadelerinde bulunuyor.

HİZMET VERENLERE ONLİNE KARİYER İMKÂNI ARMUT’TA

T

Armut Kurucu Ortağı Erol Değim

ürkiye’nin hizmet alanındaki en büyük platformlarından Armut’ta, bugün temizlikten taşınmaya, düğün fotoğrafçısından yoga özel dersine kadar birçok hizmeti bulmak mümkün. Armut Kurucu Ortağı Erol Değim, kullanıcıların bu hizmetleri internetten bulmanın kolaylığına alıştıkça, hizmet verenlerin dijital adaptasyonlarının da tamamlanacağını düşünüyor. Bu nedenle, son yıllarda web sitesi dışında mobil uygulamalara da büyük yatırım yaptıklarını dile getiren Değim, “Hizmet alanlar ve hizmet verenler için ayrı ayrı iOS ve Android uygulamalarımız var. Hizmet alanların birkaç tıkla

bekleyen tüm işlerini uygulamadan halledebilecekleri bir kaynak olmak istiyoruz. Hizmet veren tarafında ise, mobil uygulamalarımız çok kıymetli. Onların mobil olan günlük hayatına en uygun çözümleri geliştirmek için çalışıyoruz. Beğendikleri yeni iş fırsatlarını uygulamadan bulabilecekleri, aldıkları işlerin lokasyonlarını takip edebilecekleri bir uygulama alt yapısıyla hayatlarını kolaylaştırıyor ve daha verimli bir çalışma ortamı sunuyoruz. Hizmet verenler için online kariyer imkânı sağlıyor, sunduğumuz dijital kanallar ve teknoloji ile yeni müşterilere ulaşmalarını kolaylaştırıyoruz” diyor.

www.kobiaktuel.com.tr

57


AKILLI YAŞAM

Perakende Sektörünün Personel Takip Ve Yönetimi

İ

Osram’dan Ofis Dekorasyonlarına Özel Akıllı Çözümler

nsan kaynakları ve bordrolama alanına yönelik çözümler sunan Zeta, ihtiyaçtan yola çıkarak geliştirdiği ZEOPS platformu ile perakende sektörünün iş süreçlerini kolaylaştırıyor. Özellikle saha ekibinde çalışan personellerin takip edilmesi ve raporlanması konusunda ziyaret raporları, aktif çalışma durumu ve iş planı gibi konulardaki yönetici iş yükünü en aza indirirken, personelin de aktif durumunu takip etmesini sağlıyor.

D

ekorasyonun tamamlayıcı unsuru aydınlatma, ofislerin ambiyansını değiştirirken çalışanların verimliliğine de doğrudan etki ediyor. Son teknoloji aydınlatma çözümleriyle profesyonel ortamlarda da özgün ve estetik aydınlatma stilleri yaratma fırsatı sunan Osram, aydınlatmanın dekorasyonun önemli bir parçası olduğundan yola çıkarak, dijital aydınlatma çözümlerini müşterileriyle buluşturuyor. Osram, akıllı LED sistemleriyle çalışma alanlarına farklı bir boyut katıyor. Ofislerde çalışanların daha yüksek motivasyon ve verimlilikle çalışabilmesi ve stressiz, rahat bir ortamda hissetmeleri için doğru ışığı kullanmak büyük önem taşıyor. Akıllı dijital aydınlatma sistemleri geliştiren Osram, çözümlerinde günlük ritme uygun doğru ışığı ve renk sıcaklığını ayarlayabilme avantajı sunuyor.

Zyxel’den Dijital Eğitim Desteği

Z

yxel, Wi-Fi 6 destekli yeni nesil accesspoint’lerini (erişim noktası) pazara sundu. Okul derslikleri veya yüksek yoğunluklu yaşam alanları için tasarlanan ürün, bilgi işlem altyapılarında ağ tıkanıklığı sorununun önüne geçerek, okullardaki dijital yaşamın kalitesini artırıyor. WAX650S model başka olmak üzere yeni WiFi 6 (11ax) accesspoint çözüm ailesi, aynı anda birçok cihazı destekleyebiliyor ve okul dersliklerinde kesintisiz iletişim özgürlüğü sunuyor. Zyxel’in Wi-Fi 6 teknolojisi destekli ürünleri, bir önceki sistemlere göre yüzde 40 daha hızlı veri aktarımı elde edilmesine olanak tanıyor.

58

KASIM 2019


DÜNYA’DA DIJITALLEŞMEYE

AYAK UYDURAMAYAN

KOBI’LERIN ÖNÜMÜZDEKI 15 YIL IÇINDE AYAKTA KALAMAYACAĞI

ÖNGÖRÜLÜYOR.

SIZ DE ONLARDAN BIRI MISINIZ? HEMEN TEST EDIN! Ücretsiz dijitalleşmeye hazırlık kontrolümüzle şirketinizin dijitalleşme seviyesini ölçebilirsiniz.

www.digital-or-dead.de

abasTurkiye

abasTurkiye

59

abasERP_tr

abas Türkiye | (212) 466 22 27 | www.abas.tc | info@abas.tc

www.kobiaktuel.com.tr


AKILLI YAŞAM

İSPARK’ta Kartlı Ödeme Dönemi Başladı

İ

BB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun İSPARK’ta İstanbulkart ve kredi kartı ile ödeme yapılabilmesine yönelik duyurduğu proje, 1 Ekim’de uygulanmaya başlandı. Her gün 100 bin araç kapasitesiyle vatandaşlara hizmet veren İstanbul Büyükşehir Belediyesi iştiraki İSPARK, kartlı ödeme seçeneklerini kullanıma sundu. İSPARK’ın kent genelinde bulunan tüm açık, katlı ve yol üstü otoparklarında artık İstanbulkart ve kredi kartı ile ödeme yapılabiliyor. 31 Aralık’a kadar İSPARK otoparklarını kullanan sürücüler, İstanbulkart ile ödeme yaptıklarında yüzde 10, kredi kartı ile ödeme yaptıklarında ise yüzde 5 indirimden yararlanabilecekler. İSPARK Genel Müdürü Murat Çakır, “1 Ekim’de başlayan kartlı ödeme uygulaması, nakit ödeme zorunluluğunu ortadan kaldırdığı için sürücülerden büyük ilgi gördü. İSPARK otoparklarını kullanan sürücülerin İstanbulkart ve kredi kartı kullanımında önemli oranda artış gözlendi. Uygulamanın başladığı tarihten bu günde 50 binin üzerinde işlem gerçekleşti” diyor. İSPARK’taki ilk amaçlarının teknolojik dönüşüm gerçekleştirmek olduğunu aktaran Çakır, bu dönüşümün ilk adımı olarak da ödeme sistemlerimizin çeşitlendirilmesini tercih ettiklerini belirtiyor. Çakır, İSPARK’ın otoparklara giriş ve çıkışları hızlandıracak teknolojik yenilikleri İstanbulluların hizmetine sunarak, hizmet kalitesini artırırken, sürücülerin hayatını kolaylaştırmayı hedeflediğini sözlerine ekliyor.

60

KASIM 2019

Skysens’ten Otopark Takip Sistemi

K

ablosuz IoT çözümleri sunan Skysens’in otopark takip sistemiyle hem trafik azaltılıyor hem de yakıt tasarrufu sağlanıyor. Otopark takibiyle hem zamandan tasarruf edileceğini hem de belediyelere ciddi bir gelir kalemi yaratılacağına dikkat çeken Skysens Kurucu Ortağı Burak Polat, bu teknoloji sayesinde park sensörlerinin uzun ömürlü ve uzun mesafe iletişimi yaparak özellikle cadde üstü parkların doğru şekilde işletilmesini sağladığını belirtiyor. Otoparkta araba takibinin nasıl işlediğine ilişkin konuşan Polat, “Küçük bir mantar şeklinde olan sensörlerimiz asfaltın üzerine ufak bir operasyonla montajlanıyor ve içlerindeki pil ile 5-7 sene boyunca çalışabiliyor. Üzerlerindeki çeşitli sensörler ile sensörün üzerine aracın geldiğini anlayan sistem merkez istasyona araç geldiğini raporluyor; park yönetimi yazılımı ile hangi bölgede kaç boş ve kaç dolu yerin olduğu, dolu yerin ne kadar süredir dolu olduğu, buranın ücretlendirilmesinin ne olması gerektiği gibi raporlamaları yapıyor. Aynı zamanda kullanıcıların mobil uygulamalarına da en yakın nerede boşluk olduğu bilgisini iletebiliyor. Böylece sürücüler de boş yerler için rezervasyon yapabiliyor” diyor.


AKILLI YAŞAM

Uçak Bileti Satışında Yapay Zekâ Devrede

Vodafone’dan Yeni E-Ticaret Platformu

V

T

urizm sektöründe faaliyet gösteren havayolu şirketleri, havalimanları ve oteller büyük veri olarak adlandırılan bir veri tabanını kullanarak artık müşterilerine büyük avantajlar sunmaya başladı. Büyük veri, yapay zekâ sayesinde en iyi şekilde analiz edilerek müşterilere daha kaliteli hizmetler sunulabiliyor. Türkiye’nin en büyük uçak bileti satış sitelerinden Enuygun’un kullanıcılarına kolaylık sağlamak amacıyla geliştirdiği Akıllı Aktarma teknolojisi; yapay zekâ teknolojisiyle havayollarının anlaşmalarla bağlayamadığı uçuşların eşleştirildiği, böylece gitmek istediğiniz yere fiyat avantajlarıyla ya da daha kısa sürede aktarmalı olarak uçmanızı sağlayan akıllı bir teknoloji olarak dikkat çekiyor. Enuygun web sitesi üzerinden bir arama yaptığınızda, seçtiğiniz tarihe göre en uygun uçuştan pahalı olana doğru bir sıralama geliyor; fakat bazı uçuşların altında Akıllı Aktarma logosu görülebiliyor. Bu logonun bulunduğu uçuşlar hem uygun fiyatlı hem de havalimanında bekleyeceğiniz sürenin minimum olmasını sağlayacak olan uçuşlar anlamına geliyor. Ayrıca Akıllı Aktarma altyapısı, her arama sonrasında makine öğrenmesi sayesinde kendini geliştiriyor, farklı rota ve tarihlerdeki milyarlarca uçuşun karşılaştırmasını yaparak karmaşık algoritmalarla büyük veriyi işliyor, böylece yepyeni uçuşlar bularak yeni rotalar yaratıyor.

odafone, müşterilerini dijital dünyanın benzersiz fırsatlarıyla buluşturacak yeni bir platform geliştirdi. Vodafone’un alanında lider markalarla özel kampanyalar yaparak piyasada bulunamayacak özel fırsatları bir araya getirdiği Vodafone Yanımda Fırsatlar Dünyası’nda oyun, alışveriş, servis, seyahat, eğlence, hediye, beyaz eşya, yeme-içme, sağlık-spor, eğitim olmak üzere 8 farklı kategoride uzun vadeli ve dönemsel iş birliği yaptığı 69 markanın avantajlı teklifleri sunuluyor. Vodafone Yanımda mobil uygulaması üzerinden erişilen platformun, yıl sonuna kadar toplam 100 firmalık ekosisteme ulaşması ve beş yılda yaklaşık 500 milyon TL’lik ekonomik değer yaratması hedefleniyor. Vodafone’un dijital marka hedefi ve yeni dijital platformu hakkında ayrıntılı bilgi veren Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Engin Aksoy, şunları söyledi: “Vodafone Yanımda Fırsatlar Dünyası platformunda halihazırda ayrı ayrı sunduğumuz tüm avantajlı teklifleri bir araya getirerek, Vodafone Yanımda mobil uygulamamız üzerinden sunuyoruz. Müşterilerimiz için her gün girip bakmak isteyecekleri ve başka yerde bulamayacakları çok özel avantajları barındıran zengin bir platform oluşturduk. Vodafone Yanımda Fırsatlar Dünyası’nda, müşterilerimize, en sevdikleri dijital ve lifestyle ürünleri şık ve kişiye özel bir tasarımla sunuyoruz. Bu platformla startup’ların büyümesine destek olmayı da hedefliyoruz. Startup’lara ürünlerini pazarlayabilmeVodafone Türkiye leri erişimi yüksek ve etkili İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Engin Aksoy bir kanal sunuyoruz.”

www.kobiaktuel.com.tr

61


AKILLI YAŞAM

Somfy’den Uzaktan Kontrol Sağlayan Akıllı Ev Çözümleri

S

omfy, konutlardaki ve ticari binalardaki açılır-kapanır mekanizmalar için ileri teknolojili motorlar ile akıllı ev sistemleri üretiyor. Markanın ürün gamında perde, jaluzi, kepenk, garaj ve bahçe kapıları için üretmiş olduğu motorlar, kumandalar, kameralar, alarm sistemleri, sensörlerle birlikte uzaktan kontrol ve izleme de sağlayan akıllı ev ve bina sistemleri yer alıyor. Somfy Türkiye Genel Müdürü Semih Görür, birçok markanın ürünleriyle entegre çalışabilen akıllı ev çözümlerinin, kullanıcılar tarafından mobil uygulama üzerinden kolaylıkla yönetilerek evleri cep telefonu üzerinden kontrol etmeyi sağladığını aktarıyor. Görür, “Öne çıkan ürünlerimizden ikisi TaHoma akıllı

ev sistemi ve Connexoon ürünlerimiz. Somfy motorlu panjur ve perde gibi uygulamaları, evden ya da dışarıdan akıllı telefonunuzla kontrol etmenizi ve programlamanızı sağlayan bu ürünler, evlere daha çok konfor ve tasarruf getiriyor. Diğer yandan; Somfy Protect ürün grubu dahilinde çeşitli güvenlik çözümlerimizi de kullanıcıların beğenisine sunuyoruz. Evinizi istediğiniz yerden izleyebildiğiniz ve tehlikelerden anında haberdar olduğunuz kameralar ve sensörler yardımıyla evinizin güvenliği artıyor. Tüm bu çözümler akıllı ev sistemiyle entegre çalışabiliyor; böylece evinizdeki uygulamalar tek merkezden, yani telefonunuzdan kontrol edilebiliyor” diyor.

Yale İle Evler Uzaktan Kontrol Altında

T

üketicilere ve işletmelere asma kilit, silindir, kasa gibi geniş bir ürün yelpazesi sunan Yale; buna ek olarak, CCTV, iç mekan kameraları, alarmlar ve akıllı kapı kilitleri gibi yeni ürün yelpazesiyle de ev güvenlik çö-

62

KASIM 2019

zümleri sağlıyor. Mobil uygulamaların beklentilerin üzerinde avantajlar sağladığını belirten Yale Türkiye Genel Müdürü Hasan Mavuş, Smart Living serisindeki ürünlerle evde bağlantılı bir güvenlik sistemi oluşturup güven-

liği tamamen akıllı telefondan kontrol etmeyi sağlayan çözümler ürettiklerini söylüyor. Geçmişte güvenliği kontrol etmek için ayrı bir kilit, anahtar, izlenebilir alarm sistemi ve ayrı bir CCTV sistemi gerektiğini kaydeden Mavuş, tüm bu unsurları birleştirip akıllı bir cihazla tek noktadan kontrol edilebilen bağlantılı bir sistem kurduklarını aktarıyor. Bu yılın Kasım ayında hayata geçirecekleri yeniliklerden birinin Sync alarmı olduğunu dile getiren Mavuş, “Bu yeni alarm, Amazon Alexa ve Google Assistant aracılığıyla etkinleştirilebiliyor, devre dışı bırakılabiliyor veya kısmen etkinleştirilebiliyor. Sync, Yale Smart Living serisindeki akıllı kapı kilitleri, iç ve dış mekan kameraları gibi diğer ürünlerle de bağlantılı bir şekilde, Yale Home uygulaması üzerinden tamamen kontrol edilebilecek” diyor.


AKILLI YAŞAM

Cilt Bakımınızı FOREOFORYOU Uygulaması İle Kontrol Edin LG’den Yapay Zekâ Teknolojisine Sahip Çamaşır Makineleri

L

G Electronics (LG), özel Direct Drive teknolojisi ile çalışan ThinQ AI özelliğine sahip, yenilikçi önden yüklemeli çamaşır makinelerini yıl sonuna kadar Avrupa pazarında yaygınlaştıracak. Yeni çamaşır makineleri, daha hızlı ve daha iyi sonuç elde etmek amacıyla, yapay zekâ ve DD teknolojisi sayesinde, makineye konan her bir yükün ağırlık ve kumaş özelliklerini belirleyerek mükemmel ve hassas temizlik sağlıyor. LG AI DD çamaşır makineleri, LG’nin invertör teknolojisi sayesinde, yüzde 50 oranında A + + verimli bir enerji derecesi sunuyor. Bu çamaşır makineleri, bağlı bir AI hoparlörden gelen sesli komutlar kullanılarak yönetilebiliyor, ThinQ mobil uygulamasıyla kontrol edilebiliyor ve izlenebiliyor.

Siemens’ten Kullanıcılarına Verimlilik Sunan Teknolojiler

İ

leri teknolojiyi tasarım ile birleştiren Siemens Ev Aletleri; akıllı telefon veya tablet üzerinden uzaktan ev aletlerini kontrol etmeyi sağlayan Home Connect uygulamasına sahip ürünler sunuyor. Siemens’in A+++ enerji sınıfından yüzde 10 daha fazla tasarruf sağlayan SN278I16TT bulaşık makinesi, önemli miktarda su ve elektrik verimliliği sağlıyor. Home Connect uygulaması sayesinde kullanıcılar nerede olursa olsun, bulaşık makinesinde en uygun programı seçebiliyor ve başlatabiliyor. Tab Counter özelliğiyle ise deterjanının bitmek üzere olduğunu kullanıcılarına anlık bildirimlerle hatırlatıyor.

İ

sveçli güzellik teknolojisi markası FOREO, LUNA 3 ile inovatif cilt bakım ürünlerine bir yenisini daha ekledi. Size özel bir cilt bakım çözümü sunan LUNA 3; yüz temizleme, sıkılaştırıcı masaj ve anti-aging işlemlerini tek cihaz içerisinde sunuyor. Akıllı telefonlara indirilebilen FOREO For You uygulamasıyla senkronize olarak çalışan LUNA3, 16 farklı T-Sonic titreşim yoğunluğundan birini seçme olanağı sağlıyor. LUNA 3, bu sayede cilt bakım rutininizi kişiselleştirme imkânı da sunuyor. FOREO For You uygulaması, cilt bakım rutinlerinizi kaydetmenize, böylece cildinizdeki gelişim ve değişimi sürecinizi takip etmenize olanak sağlıyor.

www.kobiaktuel.com.tr

63


MAKALE

GELECEĞE HAZIR MIYIZ? İNSAN, DÖNÜŞÜME NE KADAR HAZIR? Canan Duman Eğitmen / Yazar / Danışman

Teknoloji, sürekli boyut değiştirerek Birinci Sanayi Devrimi’nden bu yana gerçekleşen tüm sanayi dönüşümlerinin temelinde yer almış ve insan doğası ile kimliğinin yeniden oluşumunda önemli bir rol oynamıştır. İnsan teknolojiyi, teknoloji de insanı baştan yaratmaya, tanımlamaya ve dönüştürmeye devam etmektedir.

A

rtık doğayla uyumlu yaşamanın ne demek olduğunu bilmiyoruz; beslenmemizden oyunlarımıza, makinelerimiz de dâhil olmak üzere, neredeyse her şey bilim ve tekniğin bir ürünü; neredeyse hiç kimse, yeni hayırlarını ve nimetlerini beklediğimiz bilimsel keşif yarışını durdurmak istemiyor. Teknoloji, insanı dünyadan ayırarak, insan deneyimlerinden giderek uzaklaşmasını sağlıyor. Tüm bu genetik modifikasyon teknolojisi, bugünün dünyasında insanın hayatına anlam veren tüm değerlerin risk altında olduğunu gösteriyor. Bağımlılık, sosyalleşememe, yaşamı beğeniler için rekabete dönüştürme, yanlış bilgilendirme, öfke, dijital obezite, dikkat süresinde kısalma, dijital feodalizm ve politik kutuplaşmayla kendini büyüten bazı teknoloji şirketleri, insan yaşamını değerleriyle hizalamaktan uzaklaştırıyor. İnsanı engelleyen sorunların ise teknolojik olmaktan ziyade, sosyal ve davranışsal olduğu ortaya çıkıyor. Bu nedenle sosyoloji, antropoloji, psikoloji ve endüstriyel tasarım gibi alanlar, insanın geleceğini nasıl düşündüğünü, nasıl tasarlayıp yönettiğini belirlemek için mühendislik ve teknoloji ile ortak hareket etmek zorundadır. Dijital yaşamın gelişimini yönlendirmek için gereken ahlâki çerçeveyi tartışmaya başlamanın ve insan ile hızla gelişen robotik versiyonlar arasındaki farkı ifade etmenin zamanı gelmiştir. İnsan sonunda tamamen bilinçten, gizemden, maneviyattan ve ruhtan yoksun bir tür olmak istemeyecektir. Dönüşüme İnsandan Başlanmalı Dijital dönüşüme fabrikadan değil, insandan

64

KASIM 2019

başlanmalıdır. Önce “insanın dönüşümü” sağlanmalıdır. Nitelikli iş gücü ihtiyacının kazanımı ise eğitim sistemindeki reformlar ile mesleki ve teknik eğitimlerin verilmesiyle, soft (beşeri) becerilerin kazandırılmasıyla uzun vadede çözüme kavuşabilecek bir sorundur. Rutin ve tekrarlayan işler için işçilik ihtiyacı azalacağından verimliliği artırmak amacıyla teknolojiyi kullanabiliriz; ancak sistemleri kurarken insan niteliklerini ve etkileşimlerini göz ardı edemeyiz. İnsanlara insan gibi davranmayı sürdürmeliyiz. Hiçbir çalışandan “iş yerinde bir robot gibi hissediyorum” veya “bu görevi bir robot gibi yapıyorum” sözlerini duymak istemeyiz. Ne çalışanlara makine gibi davranarak sadece ne ürettiklerine odaklanabiliriz ne de başarılarının göz teması, dokunma ve iletişim gibi soft becerilerle geleceğini unutabiliriz. İnsan Kaynağı Her Zaman Daha Üstün Olacak Zaman değişse de, geçmişin geleneksel iş yapış yöntemleriyle bugünün iş yapış şekilleri bariz bir zıtlık oluştursa da şirketler, insan fikirleriyle başarılı olurlar. Dijital dönüşüme rağmen insan kaynağı, makinelerden her zaman daha üstündür ve onu üstün kılan belirli becerilere sahiptir; çünkü insanlar robotların yaratıcıları ve ustalarıdır. Teknoloji geçmişimizi anlamamıza yardımcı olup geleceğimizin yolunu belirler. Asıl soru, “Geleceğe hazır mıyız, insan dönüşüme ne kadar hazır?” olmalıdır. İnsanı şimdiye kadar düşünülenden daha farklı bir insan anlayışıyla ele almaya, dönüşümün odağına insanı koymaya hazır mıyız?


E - DÖNÜŞÜM

DOĞAN E-DÖNÜŞÜM SUNDUĞU ÇÖZÜMLERLE FİRMALARA HIZ KAZANDIRIYOR E-Dönüşüm uygulamalarıyla hızlı, konforlu ve güvenilir hizmetler sunan Doğan E-Dönüşüm, kurumlara maliyet avantajı ve verimlilik artışı sağlıyor. Şirket, iş ortaklarına dijital dönüşüm süreçlerinde yol haritaları sunmayı amaçlıyor.

D

oğan E-Dönüşüm; e-Fatura, e-Arşiv, e-İrsaliye, e-SMM ve e-Defter uygulamalarıyla en yeni iletişim ve bilgisayar teknolojilerini kullanarak e-dönüşüm alanında hızlı, konforlu ve güvenilir hizmetler sunuyor. Yaygın servis ağı ve altyapısıyla e-dönüşüm sektörüne farklı bir bakış açısı kazandırmayı hedeflediklerini dile getiren Doğan E-Dönüşüm Genel Koordinatörü Engin Uçar, müşterilerine dünya standartlarında çözümler sunmak amacıyla çalışmalarına hızla devam ettiklerini belirtiyor. E-Dönüşüm uygulamalarıyla; kağıt, baskı, posta ve arşivleme gibi maliyetleri tamamen ortadan kaldırdıklarını ifade eden Uçar, gereksiz iş yükünü azaltıp verimliliği arttırarak, firmaların ticaretine gözle görülür oranda hız kazandırdıklarını söylüyor. Uçar, dijital dönüşümle anlık ve otomatik veri kaydı ile hata oranını minimize ederek eski evraklara saniye-

ler içinde ulaşılabilmesini sağladıklarını kaydediyor. E-Dönüşüm Uygulamaları Sürece İvme Kazandırıyor KOBİ’lerin finansal ve yapısal özellikleri nedeniyle, günümüzde birçok sorunla karşı karşıya olduklarına değinen Uçar; bu yapıdaki işletmelerin, ekonomi içindeki paylarını arttırmada en önemli unsurlardan birinin dijitalleşme olduğunu ifade diyor. Uçar, “Hızla gelişen süreçte, rekabetin yerleşmesi ve sürdürülmesi, değişen koşullara ve yeniliklere hızlı uyum sağlayabilen KOBİ’lerle mümkün oluyor; dolayısıyla bu süreç sunduğumuz e-dönüşüm uygulamalarımızla ivme kazanıyor. KOBİ’ler, ekonomilerin en dinamik kuruluşları olarak, gelişmenin ve sürdürülebilir kalkınmanın yapı taşlarıdır ve dijitalleşmenin de öncüleri olmaya devam edeceklerdir” ifadelerinde bulunuyor. İş Ortaklarına Yeni Yol Haritaları Sunacak Dünyanın çok hızlı bir şekilde dijital bir geleceğe doğru evrilmesinin e-dönüşüm alanında da mutlaka bir iş birliğine ihtiyaç duyulması anlamına geldiğine işaret eden Uçar; bu bağlamda Doğan E-Dönüşüm’ün mevcut uygulamalarıyla bu ekosistem içinde, yeni firma ve iş ortaklarına maksimum destekle dijitalleşme süreçlerinde yol haritaları sunmayı hedeflediklerini aktarıyor. 2020 yılında yüzde 100 büyümeyi hedeflediklerini dile getiren Uçar, bu doğrultuda gerekli yatırımları yapmayı planladıklarını ifade ediyor.

Doğan E-Dönüşüm Genel Koordinatörü Engin Uçar Yeni Uygulamalar Sektörü Büyütecek Dijitalleşmenin gelişmesi için GİB ve benzeri kurumlara her daim ihtiyaç olacağını söyleyen Uçar, GİB’in tebliği ile ilgili de değerlendirmede bulunuyor. GİB tebliğlerinin, dijitalleşme sürecinde her daim yol haritalarını şekillendiren adımlar olduğunu belirten Uçar, “GİB’in halihazırda hayatımızda olan e-Fatura, e-Arşiv, e-İrsaliye, e-SMM ve e-Defter gibi uygulamalarıyla ekonomideki verimliliğin arttığı, ayrıca eski dönemlerden beri var olan güvenlik açıklarının da minimize edildiği görülüyor. Sektörümüz, mevcuttaki e-dönüşüm uygulamalarıyla ve taslak halindeki hayata geçirilmesi planlanan e-Gider Pusulası, e-Dekont, e-Stok, e-Döviz Alım/ Satım gibi uygulamalarla büyüyerek, ülkemizin geleceğini şekillendirmede etkin rol oynayacaktır” diyerek sözlerini noktalıyor.

www.kobiaktuel.com.tr

65


MAKALE

EKONOMİSTLERLE SOHBETLER Değerli okuyucular,

Doç. Dr. Aysel Gündoğdu İstanbul Medipol Üniversitesi İşletme ve Yönetim Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi

Bu ayki sayıda sizlerle heyecanımı paylaşmak istiyorum. Yaklaşık bir yıldır üzerinde çalıştığım “Ekonomistlerle Sohbetler” kitabım çıktı. Kitapta akademik ve sektörel deneyime sahip ekonomistlerin dünya ve Türkiye ekonomisine dair görüşlerine yer verdim. Onların bakış açısı, tarihsel gelişim içerisindeki gözlem yetenekleri, dünyanın ekonomik gidişatından işsizlik ve orta gelir tuzağı sorununa, yapay zekâ gelişiminden Endüstri 4.0 sürecine kadar birçok soruya cevap verdi. Ekonomistlerin yatırımcılara ve ekonomist adaylarına tavsiyelerinin de yer aldığı kitapta aklınıza takılan birçok soruya cevap bulacağınızı düşünüyorum. Kitapta Neler Konuşuldu? • Dünya ekonomisinin gidişatı • Çin’in son 10 yıldaki yükselişi • ABD’nin ekonomi politikası • Yapay zekâ ve robotlar dünya ekonomisine etkileri • Türkiye’nin 2050 için resmi • Türkiye, neden orta gelir tuzağından çıkamıyor? • Yapısal reformlar • TCMB’nin aldığı kararlar isabetli mi? • Faiz-enflasyon ilişkisi • Türkiye’nin bir ekonomik birlikte olması gerekirse bu hangisi olmalıdır? Neden? • Endüstri 4.0 sürecinde Türkiye’nin rolü ne olur? • İşsizlikle baş etme yolları • Yatırımcılara tavsiyeler • Ekonomist adayı öğrencilere tavsiyeler • İyi bir ekonomistin taşıması gereken özellikler nelerdir? Kitapta Hangi Ekonomistler Var? • Dr. A. Mahfi Eğilmez • Ali Ağaoğlu

66

KASIM 2019

• Arda Tunca • Atilla Yeşilada • Doç. Dr. Bilin Neyaptı • Prof. Dr. Emre Alkin • Prof. Dr. Erhan Aslanoğlu • Prof. Dr. İzzettin Önder • Prof. Dr. Mehmet Hasan Eken • Murat Sağman • Özlem Derici Şengül • Prof. Dr. Sabri Burak Arzova • Prof. Dr. Sadi Uzunoğlu • Prof. Dr. Selva Demiralp • Şant Manukyan • Doç. Dr. Zahide Ayyıldız Onaran Kitaptan Bazı Vurgular • “Dünya farklı bir yere doğru gidiyor. Geleceğin dünyası bugünün dünyasından oldukça farklı olacak. Her şeyden önce üretimin yapısı değişecek.” Dr. Mahfi Eğilmez • “Türkiye’nin kalkınması için iki sorununu çözmesi gerekir: etnik- dini kutuplaşma, eksik demokrasi.” Atilla Yeşilada • “Kurlar düşüyorsa, borcu ve ödemesi olanların her zaman döviz düştükçe azar azar pozisyon almaları mantıklı bir davranış olacaktır.” Prof. Dr. Emre Alkin • “Türkiye, ‘orta gelir tuzağı’ içindedir ve ne hazindir ki, şu anda bu kapanda patinaj yapan bir yapı sergilemektedir.” Prof. Dr. İzzettin Önder • “Köy Enstitüleri bu topraklardaki en büyük reformlardan biriydi. Benzer bir yapıyı eğitim sistemine geridöndürmek gerekli.” Prof. Dr. Burak Arzova • “Gelinen noktada uzun süredir, Merkez Bankası’nın uyguladığı politikalarından ziyade Merkez Bankası’na dikte edilen politikaların daha etkili olduğunu kabul etmek gerekiyor.” Prof. Dr. Sadi Uzunoğlu


www.kobiaktuel.com.tr

67


MAKALE

SAĞLIK SEKTÖRÜNDE MARKALAŞMA Serap Öcal Step Media Reklam ve Pazarlama Kurucusu

Sağlık hizmetlerinde, güçlü bir marka olabilmek için hastanelerin diğer rakiplerinden farklı olarak birtakım kavramları algılamaları gerekir. Doktorlar da kendilerini diğer hizmet alıcılara tanıtmak ve daha fazla kişiye ulaşmak için markalaşma kavramını kullanırlar.

G

ünümüzde yaşanan sağlık problemlerindeki artış, çeşitlilik ve çoğu kamu hastanelerinde oluşan kalabalık, vatandaşların daha hızlı ve efektif hizmet alma isteklerini doğurdu. Türkiye’deki sağlık kuruluşlarının ve bireysel hizmet veren doktorlarımızın gerek geleneksel kitle iletişim araçlarını kullanarak gerekse de internet yoluyla mesleki deneyimlerini göstermeleri, ülkemizi sağlık alanında dünyaca ünlü hale getirme yolunda hızla ilerletiyor. Doktorlarımızın teknolojik gelişmeleri daha hızlı takip etmeleri neticesinde başarılı işlemler uygulamaları hem kişisel hem kurumsal anlamda markalaşmalarına katkı sağlıyor. Günümüzde teknolojik gelişmelerin artmasıyla beraber, yeni kurulan ve sayıları hızla artmaya devam eden hastanelerin birbirleriyle adeta birer yarış içine girmesiyle birlikte yenilik arayışına giren işletmeler çeşitli yollara başvuruyorlar. Hastanelerin bir marka haline gelme çabaları ve bunun için hastanın algı ve tutum gibi davranış bilimlerine yönelik çalışmaları sonucunda, hastaneler markalaşma kavramının tüketicilerin davranışlarına yön veren bir kavram olduğunu keşfettiler ve çalışmalarını buna göre yapıyorlar. Hastaların hastanelere yönelik beklentileri ve tercih ettikleri hastanelerin hizmetlerini algılama biçimleri tespit edilerek, buna yönelik çalışmalar gerçekleştiriliyor. Hastaların Memnuniyet Ölçüleri Karşılanmalı Markalaşmak isteyen sağlık kurumları veya kişiler, öncelikle şirketin amaçlarını, kalite politikalarını, hedef alacağı kitleyi benimsemek ve özümsemek zorundadırlar. Markalaşmanın genel kuralı belirli hedeflerin içselleştirilmesi ve gerek kişilerin gerekse kurumların bu hedefler doğrultusunda çok çalışmaları

68

KASIM 2019

önemlidir. Sağlık hizmetlerinde, güçlü bir marka olabilmek için hastanelerin diğer rakiplerinden farklı olarak birtakım kavramları algılamaları gerekir. Bunun olabilmesi için hastaların istek ve taleplerini takip etmek, üretilen hizmetleri bu doğrultuda geliştirmek gerekir. Sağlık sektöründe markalaşmanın etkili olarak kullanılabilmesi, hastaların memnuniyet ölçülerinin karşılanması gerekir. Sağlık sektöründe markalaşmanın önemi ise son 20 yıldır fark ediliyor. Özel sektörün sağlık hizmetlerindeki paylarının artışı ve kamu hastanelerinin de rekabet sürecine dahil olmasıyla hastaneler daha çok hastaya daha kaliteli hizmet verme esasıyla hareket ediyorlar. Sağlık hizmetlerinde hizmet satın alan hasta profillerinin hızla değiştiği düşünülüyor. Doktorların Kişisel Markalaşması Günümüzde çoğu ticari marka kişiye özel davranıyor. Özellikle iş hayatında yer alan başarılı çalışanlar, kendi ürettikleri ürünleri bağlı oldukları işletmelerin başarılarıyla değil, kendi kişisel markalarını yaratarak başarı elde ederler. Kişisel markalaşma, tıpkı ticari markalaşma gibi gelecekteki yatırımlar için tasarlanır. Bu tasarımda kişilerin kendi değerleri, yönetmedeki becerileri, iletişim kabiliyetleri, kendi farkındalıkları, kişilikleri ve gelecek için hedefleri gibi konular yer alır. Burada temel hizmet sağlayıcı olan doktorlar büyük bir öneme sahiptir. Doktorlar da kendilerini diğer hizmet alıcılara tanıtmak ve daha fazla kişiye ulaşmak için markalaşma kavramını kullanırlar. Doktorların markalaşması, kişisel markalaşma kavramı altında belirlenir. Marka ve sağlık sektöründe markalaşma kavramı ile beraber, doktorların kişisel markalaşması kavramı bu çalışmanın esas unsurlarını oluşturur.


www.kobiaktuel.com.tr

69


MAKALE

TERK EDİLME KORKUSU İLİŞKİLERİNİZE NASIL YANSIR? Dila Selengil Ertemli İlişki-Aile Danışmanı, Bireysel Danışman, Eğitimci ve Konuşmacı

Terk edilme korkusu, bireyi sağlıksız baş etme tutumlarına yönlendirir. Birey kıskanç ve kontrolcü olabilir, mesafeli ilişkiler yaşayabilir.

B

ilinçaltında terk edilme korkusuna sahip birey, ilişkisi ne kadar iyi giderse gitsin yoğun bir “terk edilebilirim” duygusu yaşar. İlişkisinin bitmesinin an meselesi olduğunu düşünür. Bunun nedenini de çoğu zaman anlayamaz. Terk edilme korkusu, onu sağlıksız baş etme tutumlarına yönlendirir. Bu tutumlardan ilki, sevgilisini veya eşini kaybetmemek için onun her istediğini yapmaktır. Kendi isteklerinden vazgeçmektir. Kişi, partnerinin istediği yere gider, onun istediği gibi giyinir, onun istediği kişilerle görüşür. Yeter ki korktuğu başına gelmesin. Kıskanç ve Kontrolcü Davranışlar Sergiler Terk edilme korkusuyla baş etmenin başka bir sağlıksız yolu, “kıskanç ve kontrolcü” davranışlardır. Kişi bir dedektif gibi partnerini gözler. Telefonunu kurcalar, karşı cinsle olan iletişiminden şüphe duyar, giyim kuşamına karışır. Zihni sürekli, aldatıldığı ile ilgili kanıt toplama peşindedir. Bu davranışlarıyla hem kendini yorar hem de partnerini boğar. İlişkisinin tadını bir türlü çıkaramaz. Çoğu zaman “kendini gerçekleştiren kehanet” iş başındadır. Bir türlü güvenmediği, kıskançlıklarıyla boğduğu partneri bir süre sonra buna dayanamayıp ondan uzaklaşır. Mesafeli İlişki Yaşar Terk edilme korkusu ile baş etmenin üçüncü sağlıksız yolu ise; ilişkiden tamamen uzak kalmayı ya da mesafeli ilişkiler yaşamayı seçmektir. Terk edilme korkusu yaşayan

70

KASIM 2019

kişi, bir de terk edilme deneyimi yaşarsa, bir daha yakın ilişki yaşamakta ve yaşadığı acıyı sindirmekte zorlanır. Kim ister ki terk edilmek ve bu acıyı hissetmek? Hepimiz için zor bir durumdur; fakat terk edilme korkusuna sahip kişiler bunu çok ağır yaşarlar. Depresyona girebilirler. İş yaşamları bundan etkilenebilir. Alkol, sigara ya da madde kullanıyorlarsa, kullanım miktarları artabilir. Çok fazla yiyebilir ya da iştahı kesilebilir. Terk edilme deneyiminin acısının bir azalma süresi vardır. Kişi bu acıyı yaşar, ayrılığın yasını tutar ve acısı yavaş yavaş azalır. Bir süre sonra hayatına kaldığı yerden devam eder. Yeni insanları tanımak için kendisine izin verir. Terk edilme korkusuna sahip kişiler bu acıya takılıp kalır ve bu korkuyla yaşamını sürdürür. Kıskanç Bir Partneriniz Varsa Güven problemi yaşadığı için sizi kıskançlık krizleriyle bunaltan bir partneriniz varsa, siz ne yaparsanız yapın ona arzuladığı güven duygusunu ona hissettiremezsiniz. Eğer kendinizden eminseniz, bu durum için kendinizi suçlamayı ve kendinizden şüphe duymayı bırakın. Bunun sizinle hiç ilgisi olmayabilir. Partneriniz bu durumu değiştirmek ve psikolojik destek almak isterse, ancak o zaman bir şeyler değişebilir. Eğer siz terk edilme korkunuzdan dolayı bir güven problemi yaşıyorsanız, bunun kök sebebini fark ettiğiniz ve bunu değiştirmek için çaba sarf ettiğiniz zaman huzurlu ve doyumlu bir ilişki yaşayabilirsiniz.


LOJİSTİK

MNG KARGO, GİRİŞİMCİ KURYE PROJESİYLE FIRSATLAR SUNUYOR MNG Kargo, Türkiye’nin her bölgesindeki yaygın şubeleriyle faaliyetlerini hızla sürdürüyor. Girişimci Kurye projesiyle kendi işinin sahibi olmak isteyen girişimcilere fırsatlar sunan MNG Kargo, aynı zamanda Online Şube uygulamasıyla müşterilerinin gönderimlerini kolaylaştırıyor.

T

ürkiye genelindeki yaygın şubeleriyle hizmetler veren MNG Kargo, faaliyet gösterdiği bölgelerde istihdama katkı sağlıyor. Şirket, bu istihdamı artırmak ve girişimcilere fırsat sunmak amacıyla kısa bir süre önce Girişimci Kurye projesini hayata geçirdi. Bu projeyle, kendi aracıyla kendi işinin sahibi olmak isteyen girişimcilere fırsat sağladıklarını belirten MNG Kargo Ticari Faaliyetlerden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Özgün Şahin, “Girişimci kuryeler, belirli bir bölgede hizmet veriyor ve kargoların teslimini gerçekleştirdikleri adres başına gelir elde ediyorlar. 22-55 yaş aralığında, en az lise mezunu ve girişimci ruha sahip olanlar, kendi aracı veya kiralık aracıyla kargo dağıtımı yaparak MNG Kargo güvencesinde çalışmak isteyen adaylar başvuru yapabiliyor” diyor. Online Şube Uygulaması Hayata Geçti MNG Kargo, KOBİ ve kurumsal müşterilerin gönderimlerini kolaylaştıracak Online Şube uygulamasını hayata geçirdi. Online Şube, kurulum gerektirmeden, web tabanı üzerinden online olarak kargo süreçlerinin yönetilmesine ve kargo ile ilgili her türlü işlemin tek bir platform

üzerinden, kolayca yapılabilmesinae olanak sağlıyor. Şahin, uygulamayla ilgili şu bilgileri paylaşıyor: “Sisteme internet bağlantısı olan her yerden ulaşılabiliyor. Kargo gönderileri toplu gönderi datası (Excel) ile sisteme yüklenebiliyor ve bu data ile gönderi hazırlanabiliyor. Online Şube sayesinde devamlı yapılan gönderiler kaydedilebiliyor ve tekrar aynı bilgileri girmeden gönderi yapılabiliyor. Böylece gönderim işlemleri çok daha hızlı olabiliyor. Kargo gönderileri ile ilgili tüm raporlar özet ve detay olarak görüntülenebiliyor.” Buna ek olarak bölgelere özel kampanyalar da gerçekleştirdiklerini ifade eden Şahin, böylece yerel üreticilerin ürünlerini çok daha hesaplı bir şekilde gönderebildiklerini belirtiyor. Acentelere Teşvikler Sunuyor MNG Kargo olarak acentelere sağladıkları desteklerden de bahseden Şahin, “Acentelerimizi destekleyici satış ve dağıtım performansı odaklı bir hak ediş sistemimiz bulunuyor. Sisteme dahil olan acentelerimize, ilk 3 ila 12 ay arasında farklı destek ve teşvikler sunarak işe kolay adapte olmalarını sağlıyoruz. İş ortağımız her yaptığı satıştan, zamanında ve hasarsız gerçekleştirdiği

MNG Kargo Ticari Faaliyetlerden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Özgün Şahin dağıtımdan kazanç sağlıyor. Bunun yanı sıra müşteri memnuniyeti kriterlerine göre performans primlerimiz oluyor” diyor. Şahin, acentenin demirbaşlarının temininde destek olduklarını ve eğitimli, şube işleyişini bilen personel sağladıklarını sözlerine ekliyor.

www.kobiaktuel.com.tr

71


SAĞLIK

MAKALE

ÇAĞIMIZIN HASTALIĞI: KRONİK YORGUNLUK SENDROMU Dr. Serap Erdem Aile Hekimliği ve Anti-Aging Uzmanı

Kronik yorgunluk, dikkate alınması gereken bir rahatsızlıktır; iş hayatında, sosyal ve kişisel aktivitelerde azalmaya yol açar. Bilimsel olmayan verilere göre, Türkiye’de dört kişiden birinde kronik yorgunluk şikayetleri var.

K

ronik yorgunluk, çağımızın hastalığı ve mutlaka dikkate alınması gereken bir rahatsızlıktır. “Kendimi çok hasta hissediyorum, hiç işe gidesim yok”, “Bugün canım hiç iş yapmak istemiyor”, “Elimi kaldıracak halim yok”, “Gene bizim ufaklık hasta, bütün gece uyumadı. Sabah zor geldim işe”, “Bir haftada beş sınav. Bittim ben bu hafta”; ne kadar tanıdık şikâyetler değil mi? 21’inci yüzyıl teknoloji çağı denildi, her şey insanın rahatı için açıklaması yapıldı; ama insanlar bir türlü rahatlayamadı. Aksine insanlar her geçen gün daha yorgun yataktan kalkar hale geldi. Bilimsel olmayan verilere göre, Türkiye’de dört kişiden birinde kronik yorgunluk şikayetleri var. En az altı ay süreyle yatak istirahatıyla dahi düzelmeyip mesleki, sosyal ve kişisel aktivitede belirgin azalmaya sebep olan halsizlik; bunun yanı sıra aşırı derecede düşkünleştirici bitkinlik durumu kronik yorgunluk Kronik Yorgunluk Sendromu’nun (KYS, Fatique Sendromu) temel kriteridir. Hastalık belirtilerinin şiddet derecesi ve tipi günden güne değişebilir. İyi bir günde hastalık hafif seyredebilir ve KYS hastası normale yakın düzeyde görevlerini gerçekleştirebilir; ancak kötü günlerinde yataklarından zor kalkarlar. Belirtileri Neler? Kronik yorgunluk nüksedicidir. İş hayatında, sosyal ve kişisel aktivitelerde azalmaya yol açar. İkinci önemli temel kriter ise bu kadar şiddetli bir yorgunluk halinin süreğen ruhsal ve psikiyatrik hastalıklar da dahil olmak

72

KASIM 2019

üzere herhangi bir sebebe bağlanmamış olmasıdır. KYS’nin başlıca belirtileri ise gece terlemeleri, kilo kaybı veya kilo alımı, ateş, üşüme hali, boğaz ağrısı yakınması, boyunda ve koltuk altında lenf bezi, boğaz ve kas ağrıları, geçici eklem ağrıları, kas zayıflığı şikayetleri, ağır güçsüzlük hissi, sabah yorgunluğu, eklemlerde sabah sertliği, konsantrasyon yeteneğinde azalma (odaklanma güçlüğü), unutkanlık, baş ağrısı, depresyon hissi, bunaltı hissi, gerginlik hali, el ve ayaklarda uyuşma ve karıncalanma, sese duyarlılık, tekrarlayan gribal enfeksiyonlar, uyku süresi ve kalitesinde bozulma, bazı hastalarda ise aşırı uyku eğilimidir. Peki, Ne Yapmalıyız? Yorgunluk giderici mucize bir ilaçtan bahsetmek yerine, yorgunluk sebebini belirleyip onu yok etmek daha önemlidir. Tiroid yetmezliği, gizli bir tiroid bezi tembelliği varsa, böbrek üstü bezlerinde, kortizon ve benzeri hormonların yapımında bir eksiklik varsa, kansızlıktan ileri geliyorsa tedavinizi düzenlenerek çok iyi sonuçlar alınabilir. Ayrıca ailenizle veya iş yerinizle ilgili sosyal ve psikolojik problemlerden kaynaklanabilir. Aşırı karanlık ve loş ışıkta çalışmak, sürekli olarak gürültülü bir ortamda bulunmak, soğuk veya sıcak bir yerde çalışmak da yorgunluğun nedeni olabilir. Beden sinyallerinizi doğru algılamalısınız. Yorgunluğu hissettiğiniz anda aktivitenizi sınırlamalı, çalışma sürenize kısa dinlenme aralıkları koymalısınız.

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K


Seyahatinizin en keyifli zamanı Siz de Istanbul Airport uygulamasını hemen indirin, İGA PASS’in size özel hizmetlerine merhaba deyin!

İGA LOUNGE: Keyifli zaman geçirmeniz için her detayıyla sizin için düşünülmüş 4.420 m2’lik dünyanın en büyük ortak lounge alanı İGA FAST TRACK: Sıraya girmeden geçiş özgürlüğü İGA MEET & GREET: Havalimanındaki tüm yolculuğunuzda size eşlik edecek özel asistan hizmeti İGA BUGGY: Türkiye’de bir ilk! Havalimanının içinde gitmek istediğiniz yere elektrikli araçla kolayca ulaşım imkânı İGA FAST CHECK-IN: Hızlı check-in ayrıcalığı İGA VALET: Aracınızın yıkanmasından teknik servis ihtiyaçlarınıza kadar her detayı içeren size özel vale hizmeti

www.kobiaktuel.com.tr

73


OTOMOTİV

BMW 2 Serisi Gran Coupe Ortaya Çıktı

B

Porsche Taycan 4S Beğeniye Sunuldu

P

orsche, geçen ay eş anlı olarak üç kıtada dünya prömiyerini gerçekleştirdiği tamamen elektrikli spor otomobili Taycan modelinin Turbo ve TurboS versiyonlarının ardından üçüncü versiyonu olan Taycan 4S modelini ürün gamına ekledi. İki farklı boyutta batarya ile sunulan Porsche Taycan 4S modeli “Performance Battery” bataryası ile 530 HP, “Performance Battery Plus” bataryası ile ise 571 HP güç sunarken motor gücü ve menzil değerleri değişiklik gösteriyor. “Performans Battery” bataryası ile 390 kW’a (530 PS) kadar ekstra motor gücü üreten Taycan 4S, “Performance Battery Plus” bataryası kullanıldığında ise, 420 kW’a (571 PS) kadar motor gücü sağlıyor. Her iki batarya türünde de durma halindeki standart pozisyonundan 100 km/s’ye 4,0 saniyede çıkıyor ve 250 km/s azami hıza ulaşıyor. “Performance Battery” batarya ile 407 kilometreye kadar ve “Performance Battery Plus” batarya ile 463 kilometreye kadar menzil sağlanıyor. Böylece, mevcut Taycan modelleri arasında en yüksek menzil değerine ulaşılmış olunuyor. Yeni 4S modeli de Taycan’ın spor otomobillere özgü nefes kesen ivmelenme, çekiş gücü ve sürekli kullanılabilir olağanüstü motor gücü gibi güçlü karakteristik özelliklerine sahip bulunuyor.

74

KASIM 2019

orusan Otomotiv’in Türkiye distribütörü olduğu BMW’nin kompakt segmentteki en yeni temsilcisi BMW 2 Serisi Gran Coupe yüzünü gösterdi. BMW’nin 7 yıl önce başlattığı Gran Coupe akımının son temsilcisi olan BMW 2 Serisi Gran Coupe, BMW’nin sahip olduğu dinamizmi estetik ve duygulara hitap eden bir tasarımla birleştiriyor. Dört kapılı coupe formu ile sportif bir tasarıma sahip olan otomobil, alçak tavan çizgisine rağmen iç mekânda sunduğu geniş ve fonksiyonel yaşam alanı ve teknolojik özellikleri ile segmentinin en dikkat çekici modellerinden biri olacak. 2020 yılı Nisan ayından itibaren Türkiye’de yollarla buluşacak olan BMW 2 Serisi Gran Coupe’de 1.5 litre hacminde 3 silindirli dizel ve benzinli motor seçenekleri görev yapacak. Kasım ayında düzenlenecek Los Angeles Otomobil Fuarı’nda dünya tanıtımı yapılacak olan 2 Serisi Gran Coupe’nin öne çıkan özellikler arasında, dinamik olarak gerilmiş siluet, çerçevesiz kapı camları ve bagaj kapağının ortasına kadar uzanan stop lambaları dikkat çekiyor.


www.kobiaktuel.com.tr

75


LIFE

MODA

Diesel İle Ruhunuzdaki Enerjiyi Saatinize Yansıtın

D Sonbahar – Kış Sezonunun Trend Parçaları Boyner’de

D

ünyanın ve Türkiye’nin önemli moda markalarının seçili koleksiyonlarını bir arada sunan Boyner, sezon trendlerinden oluşan Sonbahar-Kış koleksiyonu ile fark yaratmaya devam ediyor. Boyner, ekose desenli ceket ve pantolon takımlarından biker montlara, uzun pileli eteklerden sezonun trend renklerinden oluşan kalın kazaklara kadar on binlerce ürünü mağazalarında ve web sitesinde kadınların beğenisine sunuyor.

iesel’in dinamik bir duruşa sahip yeni modelleri, dünyaca ünlü markaların Türkiye’deki yetkili distribütörü Saat&Saat farkıyla saat tutkunlarıyla buluşuyor. Sportif bir şıklığa sahip modeller, tasarımdaki sıra dışı detaylarla fark yaratıyor. Diesel’in siyah rengin hakim olduğu modeli, güçlü duruşuyla erkekleri cezbediyor. Silikon kayışıyla uyumlu geniş kasasıyla öne çıkan model, tasarımıyla Diesel’in ruhundaki enerjiyi sonbaharda bir kez daha gözler önüne seriyor. Serinin degrade camıyla renklerin gücünü ortaya koyan modeli ise deri kayışıyla farklı bir alternatif oluşturuyor.

Fossil İle Sonbaharın Esintisine Kapılma Zamanı

T

ürkiye’de Saat&Saat farkıyla satışa sunulan Fossil’in yeni modelleri, siyahın cazibesini kahverengi dingin duruşuyla buluşturuyor. Sonbaharın romantizminin hissedildiği saat modellerinde mat renklerin kullanımı göze çarpıyor. Zarafetiyle dikkat çeken kadın modeli, siyah deri kayışı ve ince kasası, kahverengi detaylarla süslenmiş kadranı ile klasik tarzlara modern bir yorum getiriyor.

‘Simple Is The Best’ İle Stil Sahibi Bir Görünüm

‘S

imple is the Best’ adını taşıyan yeni Cacharel Sonbahar/Kış 201920 koleksiyonu, modern çizgilerle tamamlanmış klasik tasarımlara sahip zamansız parçalardan oluşuyor. Markanın koleksiyonundaki smart casual Alpaca paltolar, mohair görünümlü flanel Mix&Match takım elbiseler, fırçalı ve tiftik efektli trikolar modası geçmeyecek parçalar olarak yer alıyor. Koleksiyonda yer alan su iticilik özelliği ile desteklenmiş ceket ve paltolar, zorlu kış şartlarında optimum kullanışlılık sunuyor. Doğal taşlar, dayanıklılık ve zarafeti bir arada taşımaları ile Cacharel’in yeni koleksiyonunun ilham kaynaklarını oluşturuyor.

76

KASIM 2019


LIFE

MODA

Altınyıldız Classics’ten Sonbahar/Kış Koleksiyonu

E

rkek giyim sektörünün öncü markalarından Altınyıldız Classics, başarılı oyuncu Burak Özçivit ile birlikteliğine üçüncü yılında da devam ediyor. Burak Özçivit’in stilinden ilham alan Altınyıldız Classics 2019-20 Sonbahar/Kış Koleksiyonu, tarzıyla dikkat çeken stil sahibi erkeğin her gününe eşlik ediyor. Her biri kendi içerisinde rahatlıkla kombinlenebilen çok yönlü tasarımlar sayesinde her parça hem şık hem de casual tarzda yorumlanabiliyor. Koleksiyonun öne

çıkan parçalarından çizgili lacivert ceket, gömlek ve kravatla ofise, tişört ve puffer yelekle hafta sonuna devam edebilme özelliği ile dikkat çekiyor. Gri ve haki, kahve tonlarının başrolde olduğu koleksiyonda saks ve kiremit tonları kış stiline renk katarken çizgi desenleri de sezona hareket katıyor. Stil sahibi erkeğin her gününe eşlik eden koleksiyon smart ve casual tarzdaki parçaların yanı sıra özel geceler için de smokin tasarımlarına yer veriyor.

Giovane Gentile İle Yeni Sezonda ‘Sanattan Modaya İlham’

Y

eni sezona ‘Sanattan modaya ilham’ mottosuyla merhaba diyen Giovane Gentile, sıra dışı tasarımlarıyla erkek modasının öncüsü olmayı sürdürüyor. Markanın mevsim geçişlerinden esinlenerek tasarladığı yeni Sonbahar-Kış koleksiyonu, erkeklere günlük hayatlarında ve iş yaşamlarında

giyebileceği birbirinden şık seçenekleri sunuyor. Yeni koleksiyonda çağdaş sanatın dinamiklerine uygun yenilikçi bakış açısını kumaşlarına yansıtan Giovane Gentile, beylerin hem iş hayatında hem de günlük hayatında bu sezon da yerini alıyor. Harekete boyut kazandıran kumaşların tasarımla buluşmasından

doğan koleksiyon, ince yün ve ileri teknoloji özelliklerinin yanı sıra su itici özellikleriyle de mevsimin geçişlerine kendini adapte edebiliyor. Koleksiyonda yer alan kırışmayan kumaşlarla hazırlanan klasik giysiler, yeni takımlar ve ceketler iş gezginlerinin vazgeçilmezi oluyor. Sentetik unsurlardan uzak, doğal, hafif, güçlü ve esnek kumaşlarla hayat bulan koleksiyonda Giovane Gentile, gri tonlarının yanı sıra yeşil renk paletiyle de birçok renk alternatifi sunuyor. Triko ve jakar kumaşlarıyla sonbaharın serin günlerinde içinizi ısıtmak için yola çıkan marka, pileli pantolonları, ekose ve çizgili kumaşları minimize ederek tasarımına olan bakış açısını da gözler önüne seriyor. Markanın yeni koleksiyonunda trikolar, modern kesim takım elbiseler, kazaklar ve parka ceketler dikkat çekiyor. Koleksiyondaki kaz tüyü dolgulu montlarıyla da öne çıkan marka, kaşmir kabanlarıyla da soğuk kış günlerine sıcak bir dokunuş yapıyor. Günlük hayatta tercih edilebilecek şık eşofman takımlarına da koleksiyonunda yer veren marka, bu sezon da beylerin vazgeçilmezi oluyor.

www.kobiaktuel.com.tr

77


LIFE

MEKAN

Spago İstanbul 5’inci Yılını Kutluyor

Elexus Hotel Kaluga Restoran’da Kasım Ayı Bir Başka

S

pago İstanbul’un 5’inci yılı şerefine iki Michelin yıldızlı dünyaca ünlü şef Wolfgang Puck, 1 Kasım Cuma akşamı düzenlenecek özel bir etkinlikte konuklarını ağırlayacak. Ünlü şef tarafından hazırlanacak menü ve sunumlar eşliğinde gastronomi dünyasının unutulmaz lezzetlerini deneyimleyecek olan konuklar, gece boyunca lezzet şöleni yaşayacaklar. Bu deneyimi kaçıranlar için Wolfgang Puck tarafından bir araya getirilen özel seçkiler, 3 Kasım’dan Aralık sonuna kadar Spago Istanbul’da misafirlerin beğenisine sunulacak.

L

üks ve konforu bir arada buluşturan Elexus Hotel’in en şık atmosferlerinden Kaluga Restoran, lezzetli menüsü ile kasım ayında da misafirlerin vazgeçilmez durağı oluyor. Kıbrıs’a ait özgün lezzetleri de menüsünde barındıran mekan, fark yaratan iddialı sunumlarıyla tutkunlarını adeta bir gastronomi yolculuğuna çıkarıyor. Otelin Executive Şefi Veli Bayraktar’ın danışmanlığında hazırlanan menü içerisinde; deniz börülcesi yatağında scallop, fesleğen ve limonlu karides şiş ve beyaz şaraplı laos buğulama gibi egzotik tatlar misafirlerin beğenisine sunuluyor.

İstanbul’un Yeni Gözdesi: 1001 Lounge

İ

stanbul’un gözde semtlerinden Ataşehir’de yer alan 1001 Lounge; lezzetli menüsü, lüks ve konforun buluştuğu mimarisi ve ağırladığı her yaştan misafirinin uzun süre keyifli vakit geçirmesini sağlayan eğlence alternatifleri ile vazgeçilmez deneyimler sunuyor. Adından aldığı ilhamla 1001 lezzetin tadını ve hazzını yaşayacağınız 1001 Lounge, menüsünde yer alan tatlarla lezzet senfonisi yaşatmayı vadediyor.

78

KASIM 2019

Sofitel, Türkiye’deki İlk Otelini Taksim’de Açıyor

Y

atırımı ve inşaatı Tuna tarafından tamamlanan, işletmesi ise Accor Grubu bünyesinde modern lüksün ve Fransız yaşam sanatının en güzel örneklerini sunan Sofitel tarafından yapılacak olan Sofitel İstanbul Taksim Oteli, 33’ü süit olmak üzere toplam 203 odayla hizmet verecek. Yakında ilk misafirlerini ağırlamaya başlayacak olan otelin iki balo salonu ile Boğaz manzaralı teraslarıyla şıklığı ve İstanbul’un güzelliklerini aynı anda yaşatacak iki lüks restoranı bulunuyor.

Wish More Hotel Fitness & SPA’da Sezona Fit Başlayın

W

ish More Hotel Fitness & SPA, yeni sezona dinç ve formda girmek isteyen misafirler için unutulmaz bir deneyim sunuyor. Mekan, profesyonel eğitmenler eşliğinde sunulan birbirinden farklı aktivite seçeneklerine bu sezon hamile pilatesini de ekledi. Wish More Hotel Fitness & SPA, spor ve sağlığı keyfe dönüştürürken, doğu ve batı kültürlerinin sentezlendiği SPA merkezinde

Hint baş masajından aroma terapi masajına, Bali masajından aura mum masajına kadar birbirinden farklı masaj deneyimini misafirlerine sunuyor.


8

www.kobiaktuel.com.tr

79


LIFE

AJANDA

‘Düzenin Sınırları’ Kasım’da Trump Art Gallery’de

T

rump Art Gallery, Kasım ayında Zahit Yıldız’ın ‘Düzenin Sınırları’ adlı kişisel resim sergisine ev sahipliği yapıyor. Eserlerinde tabiat biçimleri üzerinde yoğunlaşan Yıldız, doğanın görünmeyen yönlerini kendi renk ve biçim anlayışıyla teşhir ediyor. Sanatçı, resimlerinde sınırlanmış gibi gözükse de aslında ‘sessiz sınırsızlık’ kavramını ele alıyor, sınırlara rağmen özgürlüğe atıfta bulunuyor. Renklerin etkileşimini yakalayarak derinlik algısı yaratıyor ve bununla birlikte rengin leke değerini hesaplıyor. Küratörlüğünü Kenan Bahadır Derre’nin üstlendiği sergi, 30 Kasım 2019 tarihine kadar ziyaret edilebilir.

Beyond Bollywood Zorlu PSM’de Sahnelenecek

B

eyond Bollywood, “Bir rüyayı gerçekleştirmek için neler verirdiniz?” sorusunun peşinden seyircisine görsel bir ziyafet sunmaya hazırlanıyor. Binden fazla kostüm, Hindistan’ın en yetenekli dansçılarından oluşan dev kadro ve ışıl ışıl bir dünya eşliğinde Bollywood’un otantik coşkusuna ortak olacağınız bir Hindistan macerası olan Beyond Bollywood, 26 Kasım-1 Aralık tarihleri arasında, Zorlu PSM Turkcell Sahnesi’nde İstanbul seyircisini Hindistan’a özgü otantik bir kültürel serüvene çıkarmaya hazırlanıyor.

Garanti BBVA Güz Konserlerinde Bu Ay

G

aranti BBVA Güz konserleri kasım ayında da müzikdünyasının önemli isimlerini ağırlamaya devam ediyor. Lera Lynn 12 Kasım’da Zorlu PSM Turkcell Platinum Sahnesi’nde, Cymande 15 Kasım’da Babylon’da, Joan As Police Woman 20 Kasım’da Babylon’da ve The Comet is Coming 21 Kasım’da Babylon’da müzikseverlerle buluşmaya hazırlanıyor.

Ahududu Dördüncü Sezona Giriyor

T

iyatrokare’de bu sezon sahnelenecek oyunlarından biri Melek Baykal ve Suna Keskin’in başrolde olduğu Ahududu. Genel istek üzerine dördüncü sezona giren ve Joseph Kesselring’in yazdığı bu kara komedide, yalnızlığa çare bulduklarını düşünen iki yaşlı kadının yardımseverlik sancıları dile getiriliyor. Nedim Saban tarafından modern toplumda suç, ceza, masumiyet kavramları öne çıkartılarak sahneye konulan oyunda Nedim Saban da Zeki Paşa rolüyle tekrar sahneye dönüyor. Ahududu 14-15 Kasım’da Ankara Şinasi Sahnesi, 22 Kasım’da Trump Kültür Merkezi’nde, 3 Aralık Kadıköy Halk Eğitim’de, 4 Aralık Bursa Baob Sahne’de, 5 Aralık İzmir AKM’de, 7 Aralık’ta Aydın’da, 18 Aralık Trump Kültür ve Gösteri Merkezi’inde sahnelenecek.

80

KASIM 2019


www.kobiaktuel.com.tr

81


82

KASIM 2019


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.