KOBI Aktuel - September 2019

Page 1




MARKALAŞMA YOLCULUĞU

G

irişimcilerin ve büyümek isteyen markaların varlıklarını sürdürebilmeleri için iyi bir stratejiyle ve doğru çözüm ortaklarıyla yola çıkmaları, sağlam adımlar atmalarını ve daha kısa sürede başarıyı yakalamalarını sağlayacaktır. Dijital teknolojilere yatırım yapmak bu sürecin önemli basamaklarından biri. Bu yatırımları yaparken, hem KOBİ’lerin hem de büyük işletmelerin verilerini yedeklemeleri ve güvenliklerini sağlamaları çok önemli. Bu ayki Portre bölümümüzde, Veri Kurtarma Hizmetleri’nin Genel Müdürü Serap Günal ile gerçekleştirdiğimiz röportaja yer veriyoruz. Veri Kurtarma Hizmetleri, hem işletmeler hem de bireyler için antivirüs, siber güvenlik, adli bilişim ve veri kurtarma gibi alanlarda kapsamlı çözümler sunuyor. Serap Günal ile sağladıkları çözümleri, bu çözümlerin avantajlarını ve şirketin hedeflerini konuştuğumuz röportajı Portre sayfalarımızda okuyabilirsiniz.

Markalaşan veya markalaşma sürecinde olan şirketler için doğru çözüm ortaklarıyla çalışmak, süreçlerini kolaylaştırıp verimliliklerini artıracak ve maliyet avantajı sağlayacaktır. Projelerin planlı ve kontrollü bir şekilde başlatılarak, başarıyla sürdürülüp tamamlanmasında, doğru yeteneğe kısa sürede ulaşmada, çalışan

memnuniyetinde ve daha birçok noktada danışmanlık desteğinin alınması kurumlar için birçok fayda sağlar. Danışmanlık sayfalarımızda, yönetim ve İnsan Kaynakları alanlarında danışmanlık veren şirketlerin sundukları hizmetlere ve bunların önemine yer veriyoruz. Bu ay ele aldığımız bir başka konu ise franchising. Bugün hem markalarını geniş kitlelere ulaştırmak isteyen işletmeler hem de kendi işini kurmak ve daha az risk alarak ilerlemek isteyen girişimciler için en cazip seçeneklerin başında franchise sistemi geliyor. Franchising dosyamızda, markaların franchising şartlarını, konseptlerini ve önümüzdeki dönemle ilgili hedeflerini mercek altına alıyoruz. Bunların yanı sıra güncel, perakende ve finans içerikli haberlerimizi; yazarlarımızın ekonomi, dijital dönüşüm, İnsan Kaynakları gibi farklı içeriklerdeki makalelerini de sayfalarımızda okuyabilirsiniz. Moda, mekân, teknoloji ve kültür-sanat haberlerine ise Life bölümümüzde yer veriyoruz. Gelecek sayımızda buluşmak dileğiyle… Esen Kalın,

Nihan Makaskesen

WEB SİTEMİZ YENİLENDİ WWW.KOBIAKTUEL.COM.TR

2

EYLÜL 2019

TN İSTANBUL MEDYA REKLAM TURİZM TİCARET LTD. ŞTİ. adına İmtiyaz Sahibi ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Eymen Tuğba Aloğlu Genel Yayın Yönetmeni Nurullah Aloğlu Editör Nihan Makaskesen Görsel Yönetmen Nergis Çalıkoğlu Reklam Koordinatörü Tuğba Duman Reklam Satış Yönetmeni Kerem Çetin Abone Sorumlusu Sümeyra Yüce Finans Direktörü Tünal Demirkaya muhasebe@kobiaktuel.com Yazarlar Avukat Seyfettin Aloğlu Uzman Dr. Serap Erdem Dr. Öğretim Üyesi Beyhan İncekara Dr. Öğretim Üyesi Rahmi İncekara Reklam Rezervasyon reklam@kobiaktuel.com 0 212 247 11 79 Abone: abone@kobiaktuel.com Yönetim Yeri: Ergenekon cad. No:31 D:6 Şişli / İstanbul Tel: 0 212 247 11 79 www.kobiaktuel.com.tr info@kobiaktuel.com Baskı: Kültür Sanat Basımevi Yayın Türü: Yerel süreli aylık KOBİ Aktüel Dergisi TN İSTANBUL Medya Reklam Turizm Ticaret Ltd. Şti. tarafından T.C. yasalarına uygun olarak yayımlanmaktadır. Dergide yayımlanan yazı, fotoğraf, harita, illüstrasyon ve konuların her hakkı saklıdır. İzinsiz, kaynak gösterilerek dahi alıntı yapılamaz.


www.kobiaktuel.com.tr

3


İÇİNDEKİLER

/kobiaktuel /kobiaktuel /kobiaktuel

Eylül 2019

12 20

PORTRE Kurtarma Hizmetleri Genel 20 Veri Müdürü Serap Günal: “İşletmelere veri güvenliği sağlayan çözümler sunuyoruz”

BAŞLARKEN 06 BRIFING İklimlendirme Sektörü İstanbul’da Buluşacak

12

FİNANS

18

GÜNCEL

42

Şekerbank’tan Esnafa İnternetten Üreten Kart KOBİ’ler İçin Gümrük Birliği Zamanı

ÖNE ÇIKANLAR DÖNÜŞÜM 27 DİJİTAL Ödeme ve Tahsilat Süreçleri Dijitalleşiyor

49

FRANCHISING

59

TAB Gıda Yurt Dışında Büyümeye Devam Ediyor

56 HİZMET Tepe Servis’ten Bankalara Kapsamlı Temizlik Hizmeti

70

DANIŞMANLIK

75

MAKALE

Entegre Proje Yönetim’den İnşaat Projelerine Dijital Çözümler Doç. Dr. Pelin Vardarlıer yazdı: İşe Alım Sürecinde Yapay Zekâ

80 ARAŞTIRMA KOBİ’lerin Yüzde 49’u Yıkıcı Afetlere Hazır

86 SİGORTA Aksigorta’nın Siber Koruma

Sigortası İle İşletmeler Güvence Altında

/ SÖYLEŞİ 93 LIFE Buket Önyürü:

“Derin duygularımı tablolarım aracılığıyla anlatıyorum”

4

EYLÜL 2019

78

75


BAN

TA

K

ACILIK

CebimPOS’la tüm ödemeler istediğiniz kredi kartı veya ATM kartıyla kolayca ve güvenle yapılıyor.


BRIFING

İklimlendirme Sektörü İstanbul’da Buluşacak CCC İstanbul Yeni Yerine Taşındı

T

ürkiye’deki ilk lokasyonunu 1 Kasım 2008 tarihinde İstanbul’da kuran Competence Call Center (CCC); bugün telekomünikasyon, seyahat, finans ve e-ticaret gibi sektörlerden iş ortakları ile çalışmalarını sürdürüyor. Şirket, diğer iki Türk lokasyonunun kurulmasını takiben, şimdi İstanbul’daki yepyeni ofisine taşındı. Kağıthane’deki yeni CCC lokasyonu, Cendere Deresi’nin diğer tarafında bulunuyor. En yeni standartları karşılayan özel bir ofis binasında bulunan CCC’nin yakın çevresinde AVM’ler, oteller, restoranlar, üniversite kampüsü ve diğer kültürel imkanlar yer alıyor. Ek olarak, CCC 2020’de faaliyete geçirilecek olan, şehir içi ulaşım ağları ve yeni İstanbul havaalanı ile bağlantısı olan Kağıthane metro istasyonunda bulunuyor.

2

019’un ilk yarısında 2 milyar doların üzerinde ihracata imza atarak ekonomiye değer katmayı sürdüren iklimlendirme sektörü, 2 - 5 Ekim tarihlerinde 14’üncü Uluslararası ISK-SODEX Fuarı ile İstanbul TÜYAP’ta buluşacak. Fuar, AB ülkeleri başta olmak üzere Afrika ve Güney Amerika kıtasından satın alma heyetlerini de yeni ticari iş birlikleri için Türkiye’deki üreticilerle bir araya getirecek. Türkiye iklimlendirme sektörünün dış pazarlarda ciddi bir rekabet üstünlüğü elde ettiğini belirten Hannover Messe Sodeks Fuarcılık Genel Müdürü Alexander Kühnel; sektörün hedef pazarlarla bu fuarda bir araya gelmesinin ve bu potansiyelini sergilemesinin hem Türkiye hem de ISK – SODEX Fuarı için büyük önem taşıdığını söylüyor.

Kripto Para Ödüllü Golf Turnuvası Gerçekleşti

B

itci.com tarafından 16-17 Ağustos tarihlerinde düzenlenen Bitci.com Bodrum Golf Cup, golf tutkunlarını bir araya getirdi. Etkinliğe OPET Yönetim Kurulu Kurucu Başkanı Fikret Öztürk ve Limak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir’in de aralarında bulunduğu yaklaşık 100 iş insanı ve sporcu katıldı. Yarışmada dereceye girenler toplam 1.800 CHFT’nin sahibi olurken, Türkiye’de ilk kez bir golf turnuvasının ödülü kripto para ile verilmiş oldu. Ödül kazanan sporcular, sahip oldukları CHFT’lerle ilgili tüm alım satım işlemlerini Bitci.com üzerinden yapabilecek.

6

EYLÜL 2019


www.kobiaktuel.com.tr

7


TEKNOLOJİ

AIOps İle IT’de Yapay Zekâ Destekli Verimlilik

K

Ş

irketlerde, IT operasyonlarının maliyetleri düşürmesi ve ihtiyaç duyulan yüksek performansı sağlaması bekleniyor. İş dünyasının yeni trendi Otomatikleştirilmiş Yapay Zekâ Operasyonları (AIOps) ile bir çalışma ortamının herhangi bir andaki durumunu tespit edip, bu veriyi analiz ederek operasyonel sorunları bulmak ve değişen kaynak ihtiyaçlarına yanıt vermek kolaylaşıyor. Micro Focus’un OpsBridge Ultimate çözümü AIOps özelliği ile IT faaliyetlerinde yapılan otomasyon, çözüm sürelerini yüzde 65’e kadar iyileştirirken, yeni servislerin devreye alınmasını yüzde 70 hızlandırıyor.

TAV Teknoloji Ar-Ge Merkezi Oldu

T

AV Teknoloji, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın yürüttüğü program kapsamında Ar-Ge Merkezi olmaya hak kazandı. TAV Teknoloji Genel Müdürü Kerem Öztürk, “Tamamen kendi kaynaklarımızla hayata geçirdiğimiz bilişim çözümlerini daha da geliştirmek üzere Ar-Ge faaliyetlerine önem veriyoruz. 1500 metrekarelik alana ku-

8

Robotlar En Çok Taşıma Uygulamalarında Kullanılıyor

EYLÜL 2019

rulu, içerisinde iki laboratuvar, birinovasyon merkezi, çeşitli büyüklüklerde ofis, toplantı odaları, seminer ve dinlenme salonları bulunduran yüksek teknolojiye sahip yeni ofisimize geçtik. Önümüzdeki dönemde küresel pazarda rekabet edecek yeni ürünler ve çözümler çıkarmayı hedefliyoruz” diyor.

olaboratif robot endüstrisinde büyüme potansiyeli artıyor. Robotik Endüstriler Birliği’ne (RIA) göre, 2025 yılına kadar tüm endüstriyel robot satışlarının yüzde 34’ünü kolaboratif robotların alması bekleniyor. Universal Robots Türkiye ve MEA Ülke Müdürü Kandan Özgür Gök, IFR (Uluslararası Robot Federasyonu) 2018 Raporu verilerine göre, yeni robot kurulumlarının en çok yüzde 54 ile taşıma uygulamalarında gerçekleştiğini belirtiyor. Gök, Türkiye’nin robot kurulumunda dünyada 20’nci olduğunu kaydediyor.


PERAKENDE

Beymen Club’ın İstanbul Havalimanı Mağazası Açıldı

B

eymen Club, İstanbul Havalimanı Dış Hatlar Terminali’nde açtığı yeni mağazası ile dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanından gelen yolculara hizmet veriyor. 7 gün 24 saat kesintisiz hizmet veren Beymen Club İstanbul Havalimanı Dış Hatlar Mağazası, modern dekorasyonu, geniş vitrinleri ve

ferah atmosferiyle tüm misafirlere ayrıcalıklı bir alışveriş deneyimi sunuyor. 200 metrekare büyüklüğündeki mağaza, Beymen Club’ın doğadan, etnik zenginliklerden, şehir yaşamından ve sanattan ilham alan kadın - erkek hazır giyim ve aksesuar koleksiyonlarını modaseverlerle buluşturuyor.

KİP’ten İki Yeni Mağaza

T

ürkiye’nin önde gelen erkek moda markalarından KİP, mağazalaşma hamlesinin önemli adımlarından birisi olarak Batman ve Sivas’ta iki yeni mağaza açtı. Konuyla ilgili açıklama yapan Gürmen Group Markalardan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Zeynep Doğan, “Bizim için çok önemli iki şehirde birden yeni mağaza açmanın ve markamızı bu şehirlerdeki müşterilerimizle tanıştırmanın heyecanını yaşıyoruz. Bu iki yeni açılış, aynı zamanda 2019 yılındaki mağazalaşma hedefimizi gerçekleştirme anlamında önemli adımlar. Batman ve Sivas ile yurt içinde KİP mağaza sayımız 59’a ulaştı” diyor. Doğan, Gürmen Group markaları olarak 2019 yılı sonuna kadar yurt içi ve yurt dışında toplam 21 yeni mağaza açmayı hedeflediklerini sözlerine ekliyor.

FLO Yatırımlarını Hızla Sürdürüyor

A

FLO Mağazacılık CEO’su Burak Övünç

yakkabı sektörünün köklü markalarından FLO, 2019 yılının ilk yarısını geçen yılın aynı dönemine göre ciro bazında toplam yüzde 30’luk bir büyüme ile kapatarak 2 milyar 100 milyon lira ciroya ulaştı. FLO Mağazacılık CEO’su Burak Övünç; teknoloji-IT, yeni mağazalar ve üretim alanında yaptıkları yatırımlarla önemli büyüme oranlarına ulaştıklarını söylüyor. Övünç, yıl sonunda toplam 140 milyon liralık yeni yatırım yapmış olacaklarını ve toplam 4 milyar 600 milyon lira ciroya ulaşmayı hedeflediklerini belirtiyor. Yıl sonuna kadar toplamda 600 mağazaya ve yeni istihdamla toplamda 10 bin 520 çalışan sayısına ulaşmayı hedeflediklerini belirten Övünç; ayrıca yurt dışında da büyümeye devam ederek 2019 yılı sonunda 9 yeni ülkede yer almayı planladıklarını aktarıyor.

www.kobiaktuel.com.tr

9


ATAMA

Türk Telekom’da Yeni CEO Ümit Önal Oldu

Garanti BBVA’ya Yeni CEO

TPF’ye Yeni Genel Koordinatör

G

aranti BBVA’nın yeni CEO’su Recep Baştuğ oldu. Baştuğ, aynı zamanda BBVA Türkiye Ülke Müdürü görevine de atandı. Garanti BBVA’ya 1989 yılında katılan ve uzun yıllar çeşitli üst düzey pozisyonlarda görev alan Baştuğ, bankada 20132018 yılları arasında Ticari Bankacılık ve Tüketici Finansmanı alanlarından sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yaptı. Ardından Ciner Grubu’nda Yönetim Kurulu Üyesi olarak profesyonel yaşamına devam etti.

T

ürkiye Perakendeciler Federasyonu’nun (TPF) Genel Koordinatörlüğü’ne İnsan Kaynakları sektöründe 21 yıllık tecrübeye sahip Tuğba Camuzoğlu getirildi. Profesyonel iş hayatına 1998 yılında Rumeli Holding’te başlayan Camuzoğlu; bugüne kadar İşte Siz İnsan Kaynakları ve Eğitim Danışmanlık Hizmetleri’nin Kurucusu ve birçok markanın İnsan Kaynakları Danışmanı olarak görev aldı. Camuzoğlu, uzun yıllar TPF’nin Türkiye genelindeki İK saha eğitimlerini de yürüttü.

Veeam Türkiye’de Üst Düzey Atama

V

eeam Software, Kürşad Sezgin’in Türkiye Ülke Müdürü olarak atandığını duyurdu. Veeam’e, Ülke Satış Müdürlüğü yaptığı Barracuda’dan geçen Sezgin, şirketin Bulut Veri Yönetimi alanındaki liderliğini pekiştirmenin yanı sıra, pazar payının artırılması ve kanalların etkin yönetiminden de sorumlu olacak.

10

EYLÜL 2019

T

ürk Telekom’da CEO’luk görevine Ümit Önal getirildi. Çalışma hayatına medya ve iletişim sektöründe başlayan, 20 yılın üzerinde deneyime sahip olan Önal; 2016 yılından bu yana Türk Telekom’da Satış, Pazarlama ve Müşteri Hizmetlerinden Sorumlu Genel Müdür Yardımcılığı görevlerini üstleniyordu. Önal, Türk Telekom CEO’su olarak Türkiye’nin teknolojik dönüşümüne öncülük etme vizyonuna odaklanacak.

Vdf Filo’ya Yeni Genel Müdür

V

df Grup bünyesinde 2017 yılından beri operasyonel filo kiralama hizmeti veren VDF Filo Kiralama Genel Müdürlüğü’ne Didem Altuğlu Öztaş atandı. İstanbul Üniversitesi İşletme Bölümü mezunu olan ve 20 yılı aşkın süredir otomotiv sektöründe birçok farklı görev üstelenen Didem Altuğlu Öztaş, son 10 yıldır Doğuş Otomotiv SEAT Satış Müdürü olarak görev yapıyordu.


www.kobiaktuel.com.tr

11


FİNANS

Halkbank Kredi Faiz Oranlarını İndirdi

H

Akbank Genel Müdürü Hakan Binbaşgil

alkbank, 2 Ağustos itibarıyla konut kredileri, tüketici kredileri ve ticari kredilerde faiz oranlarını aşağı çektiğini duyurdu. Halkbank’tan yapılan açıklamaya göre, tüketici kredilerinde 60 aya kadar vade imkânıyla aylık yüzde 1,49’dan başlayan faiz oranları sunan banka, konut sahibi olmak isteyen müşterilerine özel aylık yüzde 0,99’dan başlayan seçeneklerle konut kredisi desteği sağlayacak. Ticari kredilerde ise, değerlendirme notu yüksek firmalar yıllık yüzde 17’den başlayan faiz oranıyla kredi kullanabilecek.

Akbank’tan 270 Milyar TL Kredi Desteği

A

TSKB, Sorumlu Bankacılık Prensipleri’nin Kurucu İmzacılarından Oldu

T

SKB, BM Çevre Programı Finans Girişimi (UNEP FI) tarafından hayata geçirilen ve bankacılık sektörünün sürdürülebilir gelecek inşasındaki rol ve sorumluluklarını belirleyen Sorumlu Bankacılık Prensipleri’ne kurucu imzacı olarak katıldı. TSKB Genel Müdürü Suat İnce, “Kurulduğumuz günden itibaren ülkemizin sürdürülebilir kalkınması için çalışıyor, tüm faaliyetlerimizi küresel ölçekte kabul görmüş sürdürülebilirlik ilkeleri çerçevesinde hayata geçiriyoruz. İmzacısı olduğumuz UNEP FI Sorumlu Bankacılık Prensipleri, bu alandaki taahhütlerimizi güçlendirmesi açısından büyük öneme sahip” diyor.

12

EYLÜL 2019

kbank, 2019 ikinci çeyrek finansal sonuçlarını açıkladı. Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Akbank Genel Müdürü Hakan Binbaşgil, “Bu dönemde ekonomimize sağladığımız kredi desteğini 222 milyarı nakdi olmak üzere toplam 270 milyar TL seviyesine çıkardık. KOBİ kredileri ile ticari ve kurumsal kredilerimiz, yılın ilk altı ayında 228 milyar seviyesinde gerçekleşti. Bankamız 789 milyon TL vergi karşılığı ayırarak 2 milyar 667 milyon TL konsolide net kâr elde etti” diyor.

Şekerbank’tan Esnafa İnternetten Üreten Kart

Ü

TSKB Genel Müdürü Suat İnce

reten Kart’a web sitesi üzerinden başvuru almaya başlayan Şekerbank, kolayca yapılan başvuruları hızla sonuçlandırarak, esnaf ve işletmelerin aynı gün içerisinde kart sahibi olabilmelerini sağlıyor. Bankanın Üreten Kart ürünü ile esnaf ve işletmeler, tüm bankacılık işlemlerini bir kartla gerçekleştirebiliyor. Şirket harcamalarını yaparken, aynı zamanda şubeye gitmeden ATM’den kredi başvurusu yapan ve kredi tutarını ATM’den çekebilen Üreten Kart sahibi esnaf ve işletmeler, aynı gün içinde tek defada 5 bin TL’ye kadar para çekebiliyor.


www.kobiaktuel.com.tr

13


MAKALE

DÜNYANIN GEÇ KALDIĞI BİR SÜREÇ:

SÜRDÜRÜLEBİLİR FİNANS

D Doç. Dr. Aysel Gündoğdu İstanbul Medipol Üniversitesi İşletme ve Yönetim Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi

Ülke ekonomilerinde, sürdürülebilir kalkınmaya aracılık eden finansal kuruluşların önemi giderek artıyor. En etkili finansal yapılardan biri olan borsaların sürdürülebilirlik konusunda önemli işlevi bulunuyor.

14

EYLÜL 2019

ünya nüfusu giderek artıyor. Bununla birlikte dünyanın uğradığı tahribat da tehlikeli boyutlara varmış durumda. Küresel finans sisteminin ve tüm ülkelerin bu tahribatta payı var. Şu an elimizde tek gezegenimiz olduğuna göre, ona iyi bakmak sadece bireysel bir girişimden ibaret olmamalı. En azından bundan sonrası için kurumsal ve evrensel tedbirler almak şart. Ülke kaynaklarının verimli kullanılması amacıyla, hem toplumun hem de çevrenin küresel anlamda korunması mümkün. Özellikle finansal sistem içerisindeki otoriter kurumların ve devletlerin gerekli düzenlemeler ile hem çevreye hem de insana değer veren sürdürülebilir kalkınma politikalarının gündeme geldiğini görüyoruz. Sürdürülebilir kalkınmaya aracılık eden finansal piyasaların rolü gün geçtikçe artıyor. Ülke tasarruflarının taşındığı finansal piyasaların sağlamlığı, sürdürülebilir kalkınmayı doğrudan etkiliyor. Bankaların ve borsaların aracılık ettiği kurumların çevreye, ekonomiye ve insana vereceği etkiler sanılandan daha fazla. Bunun farkına varan ülkeler, sürdürülebilir raporlama ile başlayan süreçte sürdürülebilir endeksler

ile kalkınma için çeşitli girişimlerde bulunuyorlar. Raporlama Yapmak Önemli Bir Husus Ülke ekonomilerinde finansal kuruluşların önemi giderek artıyor. En etkili finansal yapılardan biri olan borsalar, sermayenin tabana yayılması işlevi ile ekonomide uzun vadeli fonların akışına aracılık ediyorlar. Bu denli önemli bir finansal yapının “sürdürülebilirlik” konusundaki işlevi de büyüktür. Şirketlerin borsaya kote olduğu andan itibaren uymak zorunda olduğu bazı kurallar vardır. Belirlenen süre içerisinde, belirli kriterlere göre raporlama, kamuyu aydınlatma ilkesine uyma bunlardan en önemlileridir. Yatırımcılara karşı sorumlulukları olan borsaya kote olmuş bu şirketler için sürdürülebilirlik konusunda raporlama yapmak da artık oldukça önemli bir husus haline geldi. Yolun Başında Sayılırız Türkiye, sürdürülebilir kalkınma çalışmalarına 2005’te Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi’ni imzalayarak başladı. 2007 yılında BIST Kurumsal Yönetim Endeksi’ni, 2014 yılında ise BIST Sürdürülebilirlik Endeksi’ni oluşturan Borsa İstanbul, 2012 yılında Sürdürülebilir Borsalar Girişimi (SSE) Kurucu Üyeliğini üstlendi. Bununla birlikte dünya ve Türkiye, sürdürülebilir kalkınmada yolun başında sayılır. Bundan sonraki süreçte sürdürülebilirlik felsefesinin tüm şirketler için zorunlu hale getirilmesi, bankaların kredi kullandırırken şirketin büyüklüğüne bakmadan çevreye ve insana verdiği değeri dikkate alması, tüketicilerin de bu konuda daha duyarlı olması zamanla mümkün olabilir.


www.kobiaktuel.com.tr

15


MAKALE

11’İNCİ KALKINMA PLANI İLE HEDEFLENEN REKABETÇİ ÜRETİM MODELİ

Ş Dr. Ayşegül Ak Başkent Üniversitesi İİBF / İşletme Bölümü Öğretim Görevlisi

Teknolojinin sanayideki yansıması olan inovasyon, bilgi ve teknolojinin ekonomik ve toplumsal yarara dönüştürülmesidir. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde sürdürülebilir ekonomik büyümenin temel kaynaklarından biri olarak inovasyon gösterilir.

16

EYLÜL 2019

irketlerin ekonomik yönden varlık gösterebilmeleri ve rekabetçi piyasa koşulları altında gelirini üst düzeylere çıkarabilmeleri ancak katma değeri yüksek ürünler üretebilmeleri ile mümkündür. Bunun yolu da ileri teknoloji içeren ürünlere yönelinmesi, Ar-Ge yatırımlarının artırılması ve inovasyonun teşvik edilmesinden geçer. Küreselleşme sürecinde ekonomik üstünlüğü belirleyici temel unsur teknoloji olmuştur. Sanayi Devrimi sürecinde teknolojik yeniliklerle atılım yapan ülkeler, mevcut güçlerini korumaya devam etmektedirler. Teknolojinin sanayideki yansıması olan inovasyon, bilgi ve teknolojinin ekonomik ve toplumsal yarara dönüştürülmesidir. Ekonomik ve toplumsal fayda elde etmek için de ürünlerde, hizmetlerde ve iş süreçlerinde yapılan yeniliklerdir. Bu hususlarda inovasyona ve teknolojiye gereken önemi göstermeyen ve yatırım yapmayan firmalar bir süre sonra, verimli ve düşük maliyetle üretim yapan firmalarla rekabet edemeyerek pazardan çekilmek zorunda kalırlar. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde sürdürülebilir ekonomik büyümenin temel kaynaklarından biri olarak inovasyon gösterilir. İnovasyon Rekabet Gücünü Artırıyor Ülkeler açısından bakıldığında ise teknoloji ve inovasyona gereken önemi verenler, üretimlerinde sağladıkları verimlilik ve maliyet avantajı sayesinde rekabet güçlerini yükselterek ekonomik büyüme kapasitelerini ve dolayısıyla kişi başı gelirlerini artırırlar. 2018 yılı verileriyle Türkiye, 9 bin 562 dolar kişi başı gelir ile Dünya Bankası’nın sınıflandırmasına göre yüksek-orta gelir grubundaki ülke-

ler içinde bulunuyor. Bu sınıflandırmada orta gelir grubu ülkeler, kişi başı geliri 1.045 dolar ile 12 bin 746 dolar olan ülkelerdir. Bu aralık da düşük-orta gelir grubu ve yüksek-orta gelir grubu olarak ikiye ayrılıyor ve Türkiye, kişi başı geliri 4 bin 125 dolar ile 12 bin 746 dolar arası tanımlanan yüksek-orta gelir grubunda bulunuyor. Rekabetçi Üretim ve Verimliliğe Odaklanıldı Geçtiğimiz haftalarda kabul edilen 20192023 yıllarını kapsayan 11’inci Kalkınma Planı’nda da ülkemiz için rekabetçi üretim modeline geçişin önemine vurgu yapılarak bu planın, rekabetçi üretim ve verimliliğe odaklanarak hazırlandığı belirtildi. Temel olarak, ülkemizin teknolojide dışa bağımlılığının azaltılmasını ve buna bağlı olarak imalat sanayisinde yapısal dönüşümü sağlayabilmek için sektörel önceliklendirme yaklaşımını ortaya konacağı ve imalat sanayisindeki tüm sektörlerin ticaret, üretim, katma değer, istihdam ve teknoloji düzeylerini karşılaştıran ve sektörler arası ileri-geri bağlantılarının analizini yapan plan ile ülkemize orta ve uzun vadede rekabet gücü kazandırarak daha hızlı bir büyümeye yöneltecek sektörlerin belirlendiği açıklandı. Bu kapsamda, plan dönemi sonunda imalat sanayi ihracatını 158 milyar 800 milyon dolardan 210 milyar dolara çıkarmayı, yüksek teknolojili sektörlerin ihracat içerisindeki payını yüzde 3,5 düzeyinden yüzde 5,5’e, orta-yüksek teknolojili sektörlerin ihracat içerisindeki payını ise yüzde 36,4’ten yüzde 44,2’ye çıkarmayı hedefleyen 11’inci Kalkınma Planı, sektör temsilcileri tarafından heyecanla karşılandı.


İNSANIN GÜCÜ HER ŞEYİ BAŞARMAYA YETER.

Fikirler sadece hayal gücü ve insanların azimleri sayesinde ortaya çıkar. Ve sadece bu gerçeğin farkında olan işletmeler başarılı olur. Bizim misyonumuz dünyadaki kuruluşların hayal ettiklerinin çok daha ötesine ulaşmalarına yardımcı olmaktır. İş gücü değerlendirmesinden, işe alım süreçlerine ve eğitime, kariyer yönteminden yetenek temelli dış kaynak kullanımına, tüm Yenilikçi İşgücü Çözümlerimizle işletmeler; çalışanlarının gerçek güçlerini uyandırarak potansiyellerinin tamamına ulaşmalarını mümkün kılar. Çünkü Biz ManpowerGroup’uz!

Manpower Türkiye | Manpower.com.tr Experis Türkiye | Experis.com.tr

www.kobiaktuel.com.tr

17


GÜNCEL

VODAFONE RED KONTROL İLE İŞLETMELERİN MALİYETİ VE VERİMLİLİĞİ KONTROL ALTINDA

V

Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Bakiler Şahin

odafone Business, “Red Kontrol” ürünleriyle, işletmelerin verimlilik artışına katkı sağlıyor ve maliyet kontrolüne destek veriyor. Personel Verimliliği Takip Yönetimi, Makine Yönetimi ve Enerji Yönetimi’nden oluşan Red Kontrol ürünleri ile işletmeler, artık üretim tesislerini 7 gün 24 saat uzaktan takip edebiliyor. Bu sayede işletmeler, üretim tesislerinde zamanın nasıl yönetildiğini, makinelerin yeterli üretim yapıp yapmadığını, enerji giderlerini görebiliyor ve bu doğrultuda önlemler alabiliyor. Red Kontrol sistemi sayesinde, tek bir uygulama üzerinden tüm üretim sisteminin uçtan uca takip edilebildiğini vurgulayan Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Bakiler Şahin, şun-

ları söylüyor: “Tüm dünyanın içinden geçtiği ekonomik zorluklar, işletmeler için tasarruf, kontrol ve denetimi artık zaruri birer ihtiyaç haline getirdi. Özellikle üretim yapan işletmeler, rekabet edebilmek için maliyetlerini azaltmak ve verimliliklerini artırmak zorundalar. Biz de dijital iş ortakları olarak, bu ihtiyaçlarına cevap verebilmek adına Red Kontrol ürünlerimizi devreye aldık. Red Kontrol’ü geliştirirken Türkiye dinamiklerine ve çalışma şartlarına hakim olan yerli ve milli çözüm ortakları ve ürünlerden faydalandık. Önceliğimiz, Red Kontrol ile dijitalleşmenin sunduğu çözümlerle işletmelerin işlerini geliştirebilmeleri ve rekabetin gerisinde kalmaksızın hep bir adım önde olabilmeleri.”

KOBİ’LER İÇİN GÜMRÜK BİRLİĞİ ZAMANI

T

ürk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) yürütücülüğünde Sivil Toplum Diyaloğu Beşinci Dönemi kapsamında, KOBİ’lerin; Türkiye ve Avrupa Birliği arasında devam eden Gümrük Birliği Anlaşması güncellenme sürecinde aktif rol üstlenmesi ve bu süreçten azami fayda sağlamaları amacıyla yeni bir proje hayata geçirildi. İstanbul’da gerçekleştirilen “KOBİ’ler İçin Gümrük Birliği” projesinin tanıtım toplantısı TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ali Avcı ve Moda ve Hazır Giyim Federasyonu (MHGF) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Öztürk’ün açılış konuşmalarıyla başladı. Toplantıda Gümrük Birliği’nin güncellenmesinin KOBİ’ler için yaratacağı yeni fırsatların altı çizilirken, KOBİ’lerin bu fırsatlardan en iyi şekilde yararlanabilmesi için atılması gereken adımlar da masaya

18

EYLÜL 2019

yatırıldı. Etkinlik, moderatörlüğünü TÜRKONFED ve SEDEFED Politika ve Ekonomi Danışmanı Haluk Tükel’in yaptığı “Gümrük Birliği’nin Modernleştirilmesinde KOBİ ve Sektörlerin İncelenmesi” paneli ile devam etti. Top-

lantıda, sürece “Önce Küçüğü Düşün” ilkesi ile KOBİ odaklı yaklaşım ve etki analizi ile başlanmasının önemi vurgulanırken, KOBİ’lerin özel ihtiyaçlarına yönelik finansman araçlarının tasarlanması önerisi de getirildi.


MAKALE

ENERJİ TASARRUFU İLE DAHA ENERJİK BİR GELECEK Dr. Öğretim Üyesi Rahmi İncekara

K

Ülkeler artan enerji talebini karşılamaya yönelik sürekli yeni yatırımlar yapsa da, enerji açığı, enerji verimliliği ile karşılanabilir. Enerji üretim alışkanlıklarında yapılacak çevre dostu seçimler ve tüketim alışkanlıklarındaki enerji verimliliği uygulamaları hayati önem taşır.

aynaklarını hızlı bir şekilde tüketmekte olduğumuz dünyamızda, küreselleşme, gelir, refah, nüfus artışı, teknolojik gelişme seviyesinin artışı beraberinde enerji ihtiyacının şiddetlenmesine neden olmuştur. Küresel ısınmanın başını çektiği ekosistem dengesinin bozulması, çevre koruma ve enerji kullanımı konusunda yeni yaklaşımların temelini oluşturmuştur. Ülkeler artan enerji talebini karşılamaya yönelik sürekli yeni yatırımlar yapsa da, enerji açığı, “enerji verimliliği” ile karşılanabilir. Enerji verimliliği, binalarda yaşam standardı ve hizmet kalitesi, işletmelerde üretim miktarı ve kalitesi düşürülmeden, birim ürün veya hizmet miktarı başına enerji tüketiminin azaltılmasıdır Enerji tasarrufu kavramı ise, enerji atıklarının değerlendirilmesi ve enerji kayıplarının engellenmesiyle tüketilen enerji miktarının, performans ve kalite düşürmeden asgarî oranlara indirilmesidir. Dünyada toplam karbondioksit salınımının yüzde 80’i, enerji üretimi ve tüketiminin bir sonucudur.

Bu noktada enerji üretim alışkanlıklarında yapılacak çevre dostu seçimler ve tüketim alışkanlıklarındaki enerji verimliliği uygulamaları hayati önem taşır. Enerji Tasarrufunu Nasıl Sağlayabiliriz? Yapılan araştırmalarda, Türkiye nüfusunun yarısının gündeminde elektrik tasarrufu konusu bulunmuyor. Nüfusun diğer yarısı ise bu konuda oldukça sınırlı önlem alıyor. Halbuki yapılacak çok küçük tasarruflarla büyük sonuçlar elde etmek mümkün. Konutlarda sağlanacak yüzde 10 enerji tasarrufuyla 132 milyon dolar Türkiye ekonomisine geri kazandırılabilir. Diş fırçalarken, tıraş olurken su tasarrufu ile her seferinde 15 litreye kadar su tasarrufu sağlanabilir. Duş süresi birkaç dakika indirilerek sudan yüzde 30 tasarruf yapılabilir. Elektronik cihazların tamamen kapatılması yüzde 5’lik bir enerji tasarrufunu ifade eder. Facebook’taki kullanıcılar duş sürelerini bir dakika azalttığında,

yılda 1 milyon 136 bin 364 olimpik yüzme havuzu doldurulabilir. Twitter kullanıcıları bilgisayarlarını günde bir saat fazla kapalı tutarak, her yıl 9 bin 128 arabanın yaktığı enerjiyi tasarruf edebilir. Kış mevsiminde konut sıcaklığını 1 derece azaltarak yüzde 5-7, konutlardaki tüm ampulleri enerji tasarruflu ampullerle değiştirerek yüzde 80, beyaz eşyalarda A sınıfı segmenti ürünleri tercih ederek yüzde 60 enerji tasarrufu yapılabilir. Kişi Başı Yıllık Enerji İthalatı 500 Dolar Türkiye’de enerji üretimi yılda yüzde 4-5 artarken, elektrik üretimi yüzde 7-8 artıyor. Bu rakam dünya ortalamasının yaklaşık iki katıdır. Ülkemizde bir yılda kişi başı tüketilen enerjinin dörtte üçü ithal ediliyor. Yani kişi başı yıllık enerji ithalatı 500 dolardır. Bu veriler göz önüne alındığında, Türkiye’nin dışa bağımlılığını azaltmak için yerli enerji kaynaklarının kullanılması ve enerjide verimliliğin sağlanması en önemli zorunluluklardandır.

www.kobiaktuel.com.tr

19


“İşletmelere veri güvenliği sağlayan çözümler sunuyoruz” Bugün hem işletmeler hem de bireyler için antivirüs, siber güvenlik, adli bilişim ve veri kurtarma alanları büyük önem taşıyor. Bu alanlarda kapsamlı hizmetler sunan Veri Kurtarma Hizmetleri’nin Genel Müdürü Serap Günal ile sundukları çözümleri, bu çözümlerin avantajlarını ve şirketin hedeflerini konuştuk.

20

EYLÜL 2019


PORTRE

Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? 1974 yılında Uşak’ta doğdum. İTÜ Tekstil Mühendisliği’ni 1996 yılında bitirdim ve iş hayatına atıldım. Çok kısa süre kendi meslek alanımda çalışabildim. Evlendikten sonra eşimle birlikte kurduğumuz üç kişilik firmamızın patronu olmamla birlikte bilişim sektörüne de giriş yapmış oldum. Bir anti-virüs firmasının Türkiye distribütörü olmamızla başlayan sektör maceramın 20’nci yılına girdim. Antivirüs, siber güvenlik, adli bilişim ve veri kurtarma dallarında çeşitli firmalar kurduk. Çok uzun süredir sadece veri kurtarma ve adli bilişim tarafında sabit olan firmamızı yönetiyorum. 25 kişilik bir ekibim var. Bu alanda Türkiye’nin en köklü ve en yetenekli firmasının kurucu ortağı ve genel müdürüyüm.

uyumlu süreçlere sahip oluşuyla veri kurtarma ve adli bilişim konularında akla ilk gelen isim oldu. Sürekli yeni teknolojilerin geliştirilip piyasaya sürüldüğü bir sektörde faaliyet göstermemiz sebebiyle, sürekli olarak ve yüksek yatırımlar gerçekleştiriyoruz. 13 senedir yaptığımız yatırımların maliyeti 3 milyon doları geçti.

Veri Kurtarma Hizmetleri’nden bahseder misiniz? Veri Kurtarma Hizmetleri, Türkiye’de ve çeşitli ülkelerde bilinen ve güvenilir bir marka. Sektörde ilklerin başını çekmesi, nokta atışı ve en güvenilir hizmeti vermesi, ISO 9001 ve KVKK

Hangi alanlarda hizmetler sunuyorsunuz? KOBİ’ler, ev kullanıcıları, çok çalışanlı şirketler, holdingler için sayısız çözümümüz var. Şirket yapısına, çalışan sayısına ve daha pek çok kritere göre çözümler sunabiliyoruz. Veri

Veri güvenliğini sağlamak ve korumak için çeşitli tedbirler alınmalı. Kurumların ellerindeki veri oldukça önemli, bu verinin korunması ve saklanması hayati önem taşıyor. Bu durumda gerekli alanlarda hem KVKK hem de 5651 sayılı kanun ile ilgili tedbirler alınmalı, verinin doğru yedeklenmesi sağlanmalıdır.

kurtarma, veri silme, veri kopyalama, veri klonlama, şifre çözme, veri analizi (forensics), delil inceleme, bilirkişi hizmeti, internet itibarı konularında hizmet veriyoruz. Bütün hizmetlere ek olarak 20 yıllık tecrübeli kadrolarıyla grup firmalarımızda siber güvenlik tarafında pek çok yazılım ve donanım distribütörlüklerimiz de var. Yakın zaman önce KVKK ve 5651 tarafında da destek verebilmek için bir girişimimiz daha oldu. Artık hukuk danışmanımız da kanuna uygunluk sağlayabilmek için gerekli altyapıyı anlatırken, uygun olan siber güvenlik ürününü de tavsiye verebilecek. Bu hizmetlerinizin kapsamını ve uygulama süreçlerini anlatır mısınız? Veri kurtarma; bir sebepten verisine ulaşılamayan medyanın, çeşitli tekniklerle içindekine ulaşılıp, sağlam bir üçüncü parti alana verinin kaydedilmesi sürecinin tamamını kapsar. Mekanik arızalarda cleanroom ortamında işlemler yürütülür. Veri silme, halâ kullanılabilir cihazlarda, geçmişe yönelik verinin bir başkasının eline geçmemesi için bazı özel tekniklerle verinin yok edilmesi işlemidir. Veri

www.kobiaktuel.com.tr

21


PORTRE

klonlama işleminde, cihazın içindeki verinin başka bir ortama bire bir kopyası alınır. Diğer cihaz, kaynak medyanın ikizidir. Şifre çözme, unutulmuş, hatırlanmayan, suçluların gizlediği şifrelenmiş dosya, klasör ve disk bölümlerinin farklı metotlarla geri getirilme işlemidir. Veri analizi ise delil olarak bilişim unsurlarının söz konusu olduğu adli vakalarda, hukuki sürecin başlangıcından yargılanmanın sonuna kadar geçen süreçte özel yazılım ve donanımlar kullanılarak gerçekleştirilen işlemlerin bütünüdür. Bilirkişi hizmetinizden de kısaca bahseder misiniz? Bu hizmetimiz; adli vakalar için dijital ortamda incelenecek delillere yönelik. İlgili makamlarca bilirkişi olarak atanan çalışanlarımız, ilgili delilin üzerinde iz sürme ve veri kurtarma tekniklerini kullanarak tarafsız bir rapor oluşturuyor, ilgili dava makamına sunuyorlar. Kurumlar için bu hizmetlerinizin önemi konusunda neler söylemek istersiniz? Giderek artan siber tehditlerle yaşıyoruz. Verimiz altın değerinde. Veri güvenliğini sağlamak ve korumak için çeşitli tedbirler alınmalı. Kurumların el-

22

EYLÜL 2019

Veri kurtarma, veri silme, veri kopyalama, veri klonlama, şifre çözme, veri analizi, delil inceleme, bilirkişi hizmeti, internet itibarı konularında hizmet veriyoruz. Bütün hizmetlere ek olarak, siber güvenlik tarafında pek çok yazılım ve donanım distribütörlüklerimiz de var. lerindeki veri oldukça önemli, bu verinin korunması ve saklanması hayati önem taşıyor. Bu durumda gerekli alanlarda hem KVKK hem de 5651 sayılı kanun ile ilgili tedbirler alınmalı, verinin doğru yedeklenmesi sağlanmalıdır. Bütüncül bir yaklaşımla veri saklanmalı, gerekli süre boyunca herhangi bir saldırı, doğal afet ve insan hatasından kaynaklı bir hataya maruz bırakılmamalıdır. Kurumlar kendilerini bizim 20 yıllık tecrübemize emanet edebilirler. Laboratuvarınızda hangi işlemler gerçekleştiriliyor? Laboratuvarımızda, dünya üzerinde kullanılan tüm teknik donanım ve know-how bilgisi, dünya standartlarındaki laboratuvarlara eş düzeyde kullanılıyor. Yeni çıkan her teknik yerinde öğrenilerek hizmete sunuluyor.

Günümüzde siber saldırılar şirketleri sürekli tehdit ediyor. Bu noktada, veri yedeklemesi konusunda şirketler sizce ne kadar bilinçli? Uzun yıllara dayanan sektör tecrübemden öğrendiğim kadarıyla KOBİ’ler hâlâ bilinçli değil. ‘Bir şey olmaz’ mantığı ile saldırı olana kadar bekliyorlar. Herhangi bir önlem almıyorlar veya basit ve işe yaramaz metotlarla kendilerini kandırıyorlar. Sadece siber saldırılar değil, yedekleme koşullarına dikkat etmedikleri için insan hataları yüzünden de veri kayıplarına uğruyorlar. Şirketler, siber saldırılara karşı ne gibi önlemler almalılar? Öncelikle her şirketin siber saldırıya maruz kalabileceğini bilmek gerekiyor. Bugün dünyanın en sıkı önlemler almış global firmaları bile saldırılara maruz kalabiliyor. Siber güvenliği sağlamak için gerekli noktalara en uygun güvenlik önlemini yazılım ve donanım yoluyla almak, olmazsa olmaz kural. Bunun yanı sıra konusunda uzman ve tecrübeli siber güvenlik uzmanları ile çalışılmalı ve sürekli irtibat halinde olunup, cihaz ayarlarının güncel kalmasını sağlamalı. Çalışanların da konu ile ilgili eğitilip bilinçlendirilmesi de en az diğer konular kadar önemli.


PORTRE

Peki, bireysel olarak verilerimizi yedeklerken nelere dikkat etmemiz gerekiyor? Farklı elektrik kaynaklarından beslenen, eş zamanlı olarak otomatik yedeklemesi olan, tercihen en az iki ayrı mekanda yedekleme yapılmalıdır. Klimatize ve tozdan arındırılmış bir ortam olması sağlanmalı, yerinden kıpırdatılmamalıdır. Bu kadar dikkatli ve özenli olamayanlar için basit önerim; bir harici belleğe düzenli olarak veriyi ikinci kayıt olarak kopyalamak ve içine önemli veri haricindeki film müzik gibi bir veriyi yerleştirmemek olabilir. Bulutu yedekleme amacıyla tercih edenler için de aynı tavsiyeyi verebilirim. Kurulduğunuz yılla bugünü karşılaştırınca, veri kurtarma hizmetine ihtiyaç oranlarında nasıl bir değişiklik var? Her yıl düzenli oranda artış olduğunu söyleyebilirim; ancak son üç-dört yıldır bilincin artması ve yedekleme sistemlerinin buluta yönelmesiyle birlikte veri kurtarma ihtiyacında artış gözlemlemedik. Bilişim teknolojilerinin kullanımı arttıkça ihtiyaç daha da düşecektir. 2019 yılının ilk yarısı şirketiniz için nasıl geçti? Yıl sonuna kadarki ve uzun vadeli hedeflerinizde neler var? Hizmetlerinize yenileri eklenecek mi? 2019 yılı ilk yarısı bilişim sektörü için belirsizliklerle ve durgun geçti, beklentimiz ikinci altı ay için yabancı yatırımcının ülkemize rağbet gösterebilir hâle gelmesi yönünde. Bunun için topyekün bir iyileşme gelmesi şart. Yatırımlarımız 2019 yılı ikinci yarısında da devam edecek. Önümüzdeki beş yıl içinde tarım, enerji ve yazılım alanlarına yatırım yapmayı planlıyoruz. Yabancı ortaklıklar kurulabilirse, büyük hedeflerimiz var. KVKK ve siber güvenlik kavramlarının birbirinden ayrılmaz bir bütün olduğunun altını çizmeye ve 20 yıllık bilişim tecrübemizle bu konuya odaklanmaya kararlıyız. Bambaşka bir sektör olan gastronomi turizmi için de bazı planlarımız var. 2020 ve sonrasındaki beş yılda, yeni planlarımızı hayata geçirmek üzere

Siber güvenliği sağlamak için gerekli noktalara en uygun güvenlik önlemini yazılım ve donanım yoluyla almak, olmazsa olmaz kural. Bunun yanı sıra konusunda uzman ve tecrübeli siber güvenlik uzmanları ile çalışılmalı. Çalışanlar da konu ile ilgili eğitilip bilinçlendirilmeli.

çok daha fazla çalışacağız. Sektördeki eksiklikler konusunda değerlendirmede bulunup, çözüm önerilerinizi paylaşır mısınız? Veri yedekleme ve siber güvenlik konularında hâlâ tam bir bilinçlenme söz konusu değil. Üzerine bir de Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ve 5651 Loglama Yasası geldi. Bu durum, kişileri ve kurumları oldukça hazırlıksız yakaladı. Artık paket çözümleri bünyesinde barındırabilen firmalar tercih ediliyor. Ben de bu yaklaşımı destekliyorum. İşin hem hukuksal boyutuna hem de güvenlik boyutuna hâkim olunmaz ise siber güvenlik eksik kalıyor; işletme sahibinin hapsine ve ağır para cezalarına çarptırılmasına kadar sonuçları olabiliyor. Biraz da sosyal sorumluluk projelerinizden bahseder misiniz?

Bizim Çocuklarımız Dayanışma Derneği’nde aktif olarak çalışıyorum. Derneğimiz ihtiyaç olan bölgelerde anaokulu yapıp devlete teslim ediyor. Yardım yemekleri, kermesler, bağış kampanyaları ile yeterli miktardaki parayı toparladıktan sonra anaokulumuzu yapıyoruz. Onun haricinde elimizden geldiğince şirket olarak iyilik adına yapılan her işe katkıda bulunmaya çalışıyoruz. Veri güvenliği, siber saldırılar ve KVKK tarafında bilinçlendirme amaçlı, yurt çapında ücretsiz sertifikalı seminerler veriyoruz. Ben ve konusunda uzman çalışma arkadaşlarım şimdiye kadar 10 binden fazla kişiye kendi şehirlerinde ulaştık. Son olarak, iş hayatında başarılı bir yönetici olmanın kilit noktalarıyla ilgili neler söylemek istersiniz? Başarılı yönetici bana göre sevilen yöneticidir. Sevilmenin kuralı ise basittir, empatidir. İşin ne olduğuna ve gerekliliklerine hakimseniz yönetici olursunuz; ancak başarılı olabilmek için karşınızdakinin yerine kendinizi koyarak davranırsanız, samimiyetiniz de karşınızdakine geçer. İşte o zaman gerçekten sevilirsiniz. Karşılıklı sevginin ve samimiyetin aşamayacağı konu yoktur. TIRNAK-1:

www.kobiaktuel.com.tr

23


MAKALE

KOBİ MARKALARININ DİJİTAL DÖNÜŞÜMÜ Nagihan Ünüvar Kurucu & Genel Koordinatör Markam Sen Marka ve Pazarlama Yönetim Danışmanlığı

Markalaşmada, tüm süreçleri dijitale uyumlu hale getirmek için yeterli kaynak ve bütçe planlaması yaparak sürece başlamak önemlidir. KOBİ’lerin dijital dönüşüm yetkinliklerini artırmak için gerekli çalışmaları yapmaları, yüksek teknolojili üretime bir an önce geçmeleri gerekiyor.

arkalaşma, ürün ya da hizmetlerin, hitap ettiği sektörde değer yaratmasını sağlamak üzere yola çıkılan, markanın karakterini inşa ederek başlayan ve marka vaadinin en iyi şekilde ifade edildiği iletişim diliyle, hitap edilen kitle nezdinde farkındalık yaratmayı ve marka değerine ulaşmayı hedefleyen bir süreçtir. Pazarlama ve iletişim kanallarının farklılaşmasıyla birlikte, sürdürülebilir bir marka olmak için tüm faaliyetleri birbiriyle etkileşim halinde ve çok yönlü bir disiplinle yöneterek aksiyon alınmalıdır.

M

yor. Yerli teknoloji sağlayıcılarının alt yapısını güçlendirmek ve teknoloji yatırımlarını kolaylaştırmak için devlet ve kamu kurumlarının sundukları destek kapsamını genişletmesi kritik bir öneme sahiptir. KOBİ’lerin dijital dönüşüm yetkinliklerini artırmak için gerekli çalışmaları yapmaları, yüksek teknolojili üretime bir an önce geçmeleri gerekiyor. Yüksek teknolojinin üretim hatlarına uygulanması, büyümede itici güç olacak ve Ar-Ge faaliyetlerine daha fazla yatırım yapmalarını sağlayacaktır.

Dijital Olgunluk Dijital olarak olgun bir marka olmak için dijitalin sunduğu araçlara hakimiyet, sürekli yenilenme kabiliyeti, dijital okuryazarlık ve derin öğrenmeyle, marka iş yapış şekillerini de dönüştürmek gerekir. Bu süreci iyi yönetmek, hem zamandan hem de maliyetten tasarruf etmeyi sağlar. Tüm süreçleri dijitale uyumlu hale getirmek için yeterli kaynak ve bütçe planlaması yaparak markalaşma sürecine başlamak önemlidir. Yapılacak teknoloji yatırımına karar vermeden önce stratejik bir dijital yol haritası oluşturulmalı ve yapılacak teknoloji yatırımında, markanın kârına yüksek etki sağlayacak alanlardan başlamalı, hızlı ve kolay ulaşılır teknolojiler tercih edilmelidir.

Pazarlama Faaliyetlerinin Kişiselleştirilmesi Türkiye nüfusunun yüzde 99’u mobil telefon kullanıcısı ve bu kullanıcıların yüzde 77’si akıllı telefona sahip. Alışveriş alışkanlıkları da, hem zamandan kazanmak hem de birçok ürüne daha uygun fiyatla ulaşılabilmesi avantajıyla hızla dijitalleşiyor. Ürünlerini fiziksel mağazada tüketiciyle buluşturan KOBİ’lerin, dijital mağazalarının alt yapılarını güçlendirmeleri ve ürünlerini dijital mağazalarında sunmaları önemlidir. Pazarlama önceliklerinin kendi internet siteleri üzerinde satışa yönlendirecek şekilde olması, site trafiğine hakim olarak, müşterilerine özel ve kişiselleştirilmiş ürün sunmalarını sağlayacaktır. Fiziksel mağazaları ve dijital mağazaları arasında omni-channel (çok kanallı) entegrasyonu sağlayarak, müşterilerini takip etmeleri ve verileri birleştirerek tekil müşteri yaratmaları da satış kabiliyetlerini artıracaktır.

KOBİ’ler Dijital Dönüşümde Kilit Rolde Türkiye’de faaliyet gösteren işletmelerin yüzde 90’ından fazlasını KOBİ’ler oluşturuyor. Dijital dönüşümde ülkemizin rekabet gücüne sahip olmasında KOBİ’ler kilit roldedir. Maalesef, teknoloji yatırımlarının tedarikinde henüz ülkemizde yeterli yerli bir altyapı oluşmuş değil. İşletmeler, teknoloji tedarikini, yurt dışından ve yüksek yatırım maliyetleriyle sağlı-

24

EYLÜL 2019

Özetle, KOBİ’lerin dijital dönüşüme uyum sağlaması için stratejik bir yol haritası eşliğinde süreci başlatmaları önemlidir. Böylece rekabet güçleri artacak ve sürdürülebilir markalar yaratılabilecektir.


www.kobiaktuel.com.tr

25


DİJİTAL REKABET HIZ KESMİYOR Dijitalleşme bugün bütün işletmelerin öncelikli konuları arasında. Verimlilik arttıran, hız kazandıran ve maliyet avantajı sunan dijital teknolojilere yatırım yapmak, işletmelerin varlıklarını sürdürebilmeleri ve büyümeleri için artık bir zorunluluk haline geldi. Bu noktada, dijital teknolojilere yönelik çözümler sunan ve dijitalleşmeye yatırım yapan kurumlar, rekabette öne çıkmak için çözüm ve hizmetlerini hız kesmeden geliştirip genişletiyorlar.

26

EYLÜL 2019


DİJİTAL DÖNÜŞÜM

ÖDEME VE TAHSİLAT SÜREÇLERİ DİJİTALLEŞİYOR Gelir İdaresi Başkanlığı’nın yayınladığı Vergi Usul Kanunu tebliğinde yer alan Güvenli Mobil Ödeme ve Elektronik Belge Yönetim Sistemi, özellikle KOBİ’lerin son teknolojiye uyumlu yeni nesil tahsilat kanalları ile güvenli ve kolay ödeme almalarını sağlayacak.

G

elir İdaresi Başkanlığı (GİB), işletmelerin satış ve tahsilat süreçlerinin elektronik ortama taşınmasını hedefleyen Vergi Usul Kanunu tebliğini 1 Haziran’da yayımladı. Tebliğde yer alan “Güvenli Mobil Ödeme ve Elektronik Belge Yönetim Sistemi” olarak adlandırılan modelleme ile 1 Eylül 2019 tarihinden itibaren kredi kartı ve mobil olarak gerçekleştirilen ödemeler, GİB tarafından onaylı yeni nesil ödeme kanalları ile yapılabilecek. Tebliğ ile beraber bütün işletmeler; banka/elektronik para kuruluşları ve özel entegratör entegrasyonuna sahip güvenli yeni nesil ödeme sistemleri ile tahsilat işlemlerini gerçekleştirebiliyor. Bu ödeme kanalları üzerinden gerçekleştirilen işlemlere ait mali belgeler; elektronik ortamda oluşturularak, hizmet alan tarafa iletilip sistemde muhafaza edilebiliyor. Tablet veya telefonlar üzerinden çalışacak olan yeni nesil mobil ödeme sistemlerine e-Fatura ve e-Arşiv Fatura entegrasyonu yapılıyor. Ödeme ve tahsilat süreçlerinin kısa sürede tamamen elektronik ortama taşınmasını hedefleyen bu tebliğ ile kâğıt israfının ve yasa dışı işlemlerin önüne geçilirken hem tüketiciler hem de işletmeler için birçok avantaj ve kolaylık sunuluyor.

Yeni Nesil Ödeme ve Tahsilat Platformu PayALL GİB tarafından uygulamaya konulan “Güvenli Mobil Ödeme ve Elektronik Belge Yönetim Sistemi” kapsamında, yeni nesil ödeme ve tahsilat platformu PayALL ile yazar kasa ve ÖKC’ye ihtiyaç duyulmadan ödeme ve tahsilat yapmak oldukça avantajlı ve pratik. Nakit ödemeler dışında, kredi veya banka kartı ile yapılan ödemeler, PayALL ile hızlı ve güvenli şekilde tahsil edilebiliyor. İşletmelere ciddi bir maliyet avantajı da sunan PayALL, aynı zamanda GİB tarafından yayımlanan tebliğ kapsamında karmaşık başvuru süreçlerine dâhil olmayı da gerektirmiyor.

Digital Planet Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Vural

Aracıları Ortadan Kaldırıyor Güvenli mobil ödeme ve tahsilat uygulaması PayALL ile gerçekleştirilen işlemlere ait faturalar, elektronik ortamda oluşturularak, tek tıkla e-Posta veya SMS yolu ile e-Fatura veya e-Arşiv Fatura olarak alıcısına iletilebiliyor. Digital Planet Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Vural, konuyla ilgili olarak, “Digital Planet olarak, geliştirdiğimiz teknolojilerde aracıları ortadan kaldırmayı ve kullanıcı odaklı uygulamalarla müşterilerimize en kolay çözümleri sunmayı hedefliyoruz. Bu doğrultuda PayALL’u ödeme ve tahsilatın özgürleştiği bir uygulama olarak konumlandırdık, böylece ‘Tahsilatını Kendin Yap, Mobilden Yap’ söylemimiz ortaya çıktı” diyor.

www.kobiaktuel.com.tr

27


DİJİTAL DÖNÜŞÜM

İŞ BANKASI’NDAN BİRİKİM YAPMAYI KOLAYLAŞTIRAN DİJİTAL YENİLİK İş Bankası, birikim yapmak isteyen herkese risk tercihlerine uygun yatırım kararı almalarını kolaylaştıracak fon danışmanlığı sunuyor. Robofon Danışmanı adlı bu hizmet sayesinde, Robofon Ailesi içerisinden, kişiye özel en uygun fon bulunarak yatırım yapılmasına olanak sağlanıyor.

İ

ş Bankası tarafından İşCep ve İnternet Şubesi’nde sunulan Robofon Danışmanı hizmeti, yatırımcının kendisine özgü finansal durumunu ve ihtiyaçlarını kolayca tamamlanan bir anket yardımıyla önce analiz ediyor, profilini ve risk algısını belirliyor. Küçük tutarlar ile dahi birikim yapmak isteyen herkese sunulan bu hizmet sayesinde, İş Portföy uzmanlığında yönetilen Robofon Ailesi içerisinden, kişiye özel en uygun fon bulunarak yatırım yapılmasına olanak sağlanıyor. Banka ve Fintech İş Birliği Yerli bir finansal teknoloji girişim firması olan Smart Advice tarafından geliştirilen Robofon Danışmanı’nın Yatırımcı Profilleme Modülü, banka ve fintech iş birliği ile gerçekleştirilen bir çözüm olarak dikkat çekiyor. Smart Advice Risk Profilleme Algoritması, müşterilere kişiselleştirilmiş bir yatırım portföyü oluşturmak için finansal durumları, yatırım deneyimleri ve risk iştahları hakkında bir dizi soru soruyor. Model, tasarruf sahiplerinin finansal karar almalarına yardımcı oluyor. Müşterilerin Birikim Yapmalarını Kolaylaştıracak Robofon Danışmanı hizmeti ile ilgili olarak İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Yılmaz Ertürk şu açıklamalarda bulunuyor: “İşCep ve İnternet Şube’ye entegre ettiğimiz Robofon Danışmanı, tasarruf sahipleri için yatırım fonları dünyasına bir giriş noktası olacak ve risk profille-

28

EYLÜL 2019

rine uygun yatırım kararları almalarını kolaylaştıracak. Müşterilerimiz küçük tutarlarla dahi, çeşitli fonlar ve varlık sınıfları arasından kendilerine uygun olanı bulma konusunda yardımcı olan Robofon Danışmanı’ndan faydalanabilecek. Robofonlar, değişen piyasa koşullarına göre, fonların varlık dağılımını değiştirerek farklı yatırım ürünlerine gitmeden tek bir fon içerisinde çeşitliliği sağlayabilmesi sayesinde içerik olarak anlaşılabilir ve yalın bir çözüm sunuyor.” Ertürk, bu yeni danışmanlık hizmetinin, müşterilerinin birikim yapmalarını daha da kolaylaştıracağını sözlerine ekliyor. Robofon Danışmanı ve Robofon Ailesi Profilleme Modülü sonucunda, yatırımcının risk alma eğilimine göre, üç tip İş Portföy Değişken Fon’dan biri Robofon

Danışmanı tarafından öneriliyor. Robofon Ailesi’nde yatırımlarında düşük riski tercih eden tasarruf sahipleri için İş Portföy Robofon Muhafazakar Değişken Fon, denge ve istikrarı arayanlar için İş Portföy Robofon Dengeli Değişken Fon, uzun vadede yüksek getiri hedefi olan ve riski seven yatırımcılar için ise İş Portföy Robofon Atak Değişken Fon bulunuyor. Robofonların portföy yönetiminde yurt içi ve yurt dışı hisse senetleri ile borçlanma araçları, altın ve diğer emtialardaki son beş yıllık veriler analiz ediliyor ve RODAM adıyla tescil edilen algoritmik model sayesinde, değişen piyasa koşullarına bağlı olarak, fonların varlık dağılımı belirli periyodlarla otomatik olarak değiştiriliyor.


www.kobiaktuel.com.tr

29


DİJİTAL DÖNÜŞÜM

TEKNOGİRİŞİM GSYF İLK YATIRIMINI AKAUNTING’E YAPTI Dünya çapında KOBİ’lere ücretsiz online ön muhasebe programı sunan Akaunting, KT Portföy’ün kurucusu ve yöneticisi olduğu Teknogirişim Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’ndan yatırım almak üzere sözleşme imzaladı. Bu yatırım, Teknogirişim GSYF’nin gerçekleştirdiği ilk yatırım olma özelliği taşıyor.

K

uveyt Türk’ün yüzde 100 iştiraki olarak yatırım fonlarının kurulumu ve yönetimi hizmeti veren KT Portföy, geçen yıl teknoloji odaklı şirketlere erken aşama yatırım gerçekleştirmek amacıyla Teknogirişim Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’nu (Teknogirişim GSYF) hayata geçirdi. Teknogirişim GSYF, ilk yatırım sözleşmesini Lonca Girişimcilik Merkezi’nden eğitim ve mentorluk desteği alan Akaunting girişimi ile yaptı. KOBİ’ler için ücretsiz olarak online ön muhasebe programı üreten Akaunting, Teknogirişim GSYF’den aldığı yatırımı, ürün yelpazesinin artırılması ve yeni pazarlara açılım için kullanacak. KT Portföy yetkilileri ve Akaunting girişimcilerinin katılımıyla düzenlenen törenle iki şirket arasında yatırım sözleşmesi imzalandı. Genç Girişimcilerin Yanında Teknogirişim Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’nun bankacılık sektöründe bir ilk olduğunun altını çizen KT Portföy Genel Müdürü Hamit Kütük, “KT Portföy olarak kurucusu ve yöneticisi olduğumuz fonlardan biri olan Teknogirişim GSYF ile erken aşama teknoloji

30

EYLÜL 2019

odaklı ve ölçeklenebilir inovatif projelere yatırım yapmayı amaçlıyoruz. Bugün ilk yatırım sözleşmesini bu girişimler arasında yer alan Akaunting ile yaptık. Kuveyt Türk’ün kurduğu Lonca Girişimcilik Merkezi’nin daha önce eğitim ve mentorluk desteği verdiği Akaunting’in gelişimini uzun süredir takip ediyoruz. Akaunting’in dünya çapındaki başarısını her geçen dönem katlayarak sürdüreceğine inanıyoruz. Biz de bu süreçte, genç girişimci arkadaşlarımızın yanında olmaya devam edeceğiz. Yatırımları için Kuveyt Türk ve Vakıf Katılım’a çok teşekkür ederiz” dedi. Yurt İçi ve Yurt Dışında Büyüyecek Akaunting Kurucu Ortağı Denis Duliçi ise projeleri hakkında bilgi verdi. Muhasebenin farklı ülkelerde, farklı yöntemlerle tutulmasına rağmen hesap defterlerinin tutulma şeklinin dünyanın birçok yerinde neredeyse aynı olduğunu kaydeden Duliçi, “Biz de bundan yola çıkarak açık kaynaklı bir çözümle sunacağımız hizmetin hızla büyüyeceğini öngörerek, dünya çapında KOBİ’lerin nakit akışını takip etmeleri için ücretsiz online ön muhasebe prog-

ramı tasarladık. Hedeflediğimiz gibi kısa sürede global bir şirket olduk. Bugün kullanıcılarımızın yüzde 90’ından fazlası yurt dışından. Daha önce Lonca Girişimcilik Merkezi’ne seçilerek eğitim ve mentorluk desteği almıştık. Şimdi de Teknogirişim Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’ndan yatırım almak bizim için çok önemli bir gelişme. Bu sayede sistemimizi geliştirmeye devam ederken, hem yurt içi hem de yurt dışındaki ağımızı daha da genişleteceğiz” diye konuştu. Akaunting Projesi Lonca İle Büyüdü Akaunting, Kuveyt Türk tarafından teknoloji odaklı ve ölçeklenebilir iş fikirlerinin ülke ekonomisine kazandırılması amacıyla 2017’de kurulan Lonca Girişimcilik Merkezi’nin mezunları arasında yer alıyor. Yazılım, teknoloji ve FinTech alanındaki bilgi, birikim ve deneyimlerin girişimcilere aktarıldığı, eğitim, mentorluk, kuluçka, hibe ve ArGe hizmetlerinin sunulduğu Lonca’nın ikinci döneminden geçen yıl mezun olan Akaunting ekibi, projelerini bu merkezde geliştirme imkânı bulmuştu.


www.kobiaktuel.com.tr

31


DİJİTAL DÖNÜŞÜM

ELEKTRONİK İMZANIN KULLANIM ALANLARI ARTIYOR BTK verilerine göre e-imza sayısı 3 milyon 452 bin 307’ye yükseldi. Mobil imza sayısı 569 bin 760’a ulaştı. Kullanım alanları artan e-imza, kağıt ve kargo maliyetlerini yüzde 50 azalttı.

B

ilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu, 2019 yılının ilk çeyreğine ilişkin verileri açıkladı. BTK raporuna göre, e-imza sertifika sayısı 3 milyon 452 bin 307’ye yükseldi. Mobil imza sertifika sayısı ise 569 bin 760’a ulaştı. Toplamda 4 milyon 22 bin 67 sertifika oluşturuldu. 2018 yılının son çeyreğine oranla e-imza sertifika sayısında yüzde 5,8 artış, mobil imza sertifika sayısında ise yüzde 2,8 yükseliş gerçekleşti. 41 milyon 943 bin kullanıcısı olan e-Devlet uygulamasına ve e-imza kullanım alanlarını artıran re-

E-GÜVEN Genel Müdürü Can Orhun

32

EYLÜL 2019

gülasyonlara dikkat çeken E-GÜVEN Genel Müdürü Can Orhun, “Bütün iş süreçlerinde kullanıcılara zaman ve mekân sınırlaması olmadan 7 gün 24 saat işlem yapma imkânı tanıyan elektronik imzanın, yapılan regülasyonlarla ve ihtiyaç odaklı hizmetlerle kullanım alanları her geçen gün artıyor. E-imza ile imza süreçlerinde maliyetleri düşürürken, süreçlerin de güvenilir bir şekilde ilerlemesini sağlıyoruz. E-GÜVEN olarak dijital hayatın gerekliliklerine uygun şekilde ıslak imzalı iş süreçlerini elektronik ortama taşıyarak kâğıt ve kargo maliyetlerinde yüzde 50’ye varan tasarruf elde edilmesine katkı sunuyoruz” diyor. Pek Çok Alanda Kullanılıyor Dokümanların imzalanma süreçlerini bilgisayar ve mobil ortama taşıyan e-imzanın kullanım alanları her geçen gün artıyor. İmza süreçlerini zamandan ve mekândan bağımsız hale getiren e-imza, E-Devlet üzerinden adres değişikliği bildirimi ve bilgi düzeltme işlemleri, EBYS sistemi ile e-imzalı şekilde e-diploma alınması, Ticaret Odalarından MERSİS üzerinden işyeri tescil, adres değişikliği ve unvan değişikliği işlemleri, UYAP üzerinden

dava açma ve evrak gönderme gibi işlemlerde kullanılıyor. Bilirkişi başvuruları, uzlaştırmacı başvuruları, marka patent başvuruları, ihracat destek ödemesi başvuruları, yabancıların çalışma izinleri başvuruları gibi kamu projelerinde ve çeşitli resmi işlem başvurularında da e-imza kullanılması mümkün. İmza Süreçleri Bir Saate İndi E-imza kurumlarda genel kurul, yönetim kurulu, bordro, fatura, sözleşme, şirket içi onay süreçleri, banka talimatları, ihale süreçleri, şirket kuruluş süreçlerinde ve mali işlemlerde; personel tarafında ise fatura, sözleşme, tebligat, bordro, onay, izin, performans değerlendirme, SGK ve vergi beyanname işlemlerinde kullanılabiliyor. Ayrıca elektronik ve mobil imza; e-devlet, e-şirket, e-fatura, Kayıtlı Elektronik Posta (KEP), Ulusal Yargı Ağı Bilgi Sistemi (UYAP), Merkezi Sicil Kayıt Sistemi (MERSİS), Elektronik Kamu Alımları Platformu (EKAP), resmi başvurularda kullanılıyor. Standart bir şirkette imza süreci ortalama üç buçuk günde tamamlanabilirken, e-imza ile entegre uygulamalarla bu süre bir saate düşüyor.


AVUSTURYA ALMANYA BOSNA HERSEK FRANSA İSVİÇRE LETONYA POLONYA ROMANYA SLOVAKYA

TÜRKİYE

UZMANLIĞIMIZI KANITLAYAN ULUSLARARASI 55 ÖDÜL

www.yourccc.com/awards

www.kobiaktuel.com.tr

33


DİJİTAL DÖNÜŞÜM

CANON’DAN YAZICI GÜVENLİĞİ İÇİN YENİ İŞ BİRLİĞİ Canon, hem yazıcılarının hem de müşterilerinin üst düzey güvenliğini sağlamak amacıyla McAfee ile iş birliğine giderek, yazıcılarını en son teknolojiyle donattı. Canon imageRUNNER ADVANCE cihazları artık gelecek tehditlere karşı aldığı güvenlik önemlerini sürekli güncel kalıyor.

G

örüntüleme teknolojileri liderlerinden Canon, gelişen teknoloji ile yazıcıların ve müşterilerinin veri güvenliğini sağlayan yeni bir iş birliğine imza attı. Her işletme için güvenliğin ilk sırada yer aldığını bilen Canon, işletmeleri günümüz güvenlik tehditlerine karşı korumak amacıyla imageRUNNER ADVANCE cihazlarını siber güvenlik uzmanlarından oluşan McAfee ekibiyle birlikte tasarlıyor ve müşterilerini en son teknolojiyle buluşturuyor. McAfee ile kurulan yeni iş ortaklığında en iyi baskı güvenliğini elde etmeyi amaçlayan Canon, imageRUNNER ADVANCE ürünlerinde yer alan McAfee Yerleşik Kontrol Yazılımı programı ile değişen tehditler karşısında ürünün sürekli kendisini yenilemesini sağlıyor. Yazıcı Sürekli Güncel Kalacak Aygıt yazılımının 6 ayda bir güncellenmesiyle beraber yazıcının sürekli güncel kalmasını öngören Canon, böylece yazıcı ve yazıcının bağlı olduğu aygıtların da her zaman güvende olmasına yardımcı oluyor. McAfee ile yaptığı iş

34

EYLÜL 2019

birliği kapsamında Canon, sürekli güncellenen ve onay verilerek güncelleştirilecek uygulama listesi sayesinde bilinmeyen uygulamalara, yanlışlıkla gerçekleşen ihlallere ve kötü niyetli saldırılara karşı güvenliği sağlamayı amaçlıyor. Her bir imageRUNNER ADVANCE cihazlarında bulunan Canon Birleşik Aygıt Yazılımı Platformu (UFP) aynı güvenlik kalitesini sunarak kullanıcı deneyimini garantiliyor.

bağlantılı cihazların bugün öngördüğümüz tehditlere karşı olduğu kadar geleceğin bilinmez tehditlerine karşı da korunmasını sağlayacak” diyor. Güvenlik ortamının gelişmesiyle cihaz korumasının daha önemli hale geldiğini belirten Sarcan; ekledikleri yazılım güncelleme özelliği sayesinde cihazlarıyla müşterilere süresiz yararlanabilecekleri en son yenilikleri ve en iyi güvenlik çözümlerini sunacaklarını kaydediyor.

Geleceğin Tehditlerine Karşı Koruma Sağlayacak Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Canon Ürün ve İş Geliştirme Müdürü Can Sarcan, “Geleceğin ofisi sürekli gelişim halinde, bizim ürünlerimiz de aynı şekilde gelişiyor. Artık yazıcıların yalnızca baskı işlemlerini gerçekleştiren bir cihaz olmadığının; iş akışlarını kolaylaştıran ve verimliliği arttıran sayısız bulut tabanlı uygulamayı destekleyen bağlantılı bir merkez olduğunun farkındayız. McAfee ile kurduğumuz iş ortaklığı, yazıcılarımızı en güncel güvenlik özelliklerine kavuşturacak ve yazıcıyla

Bağlantılı Cihaz Sayısının Artması Riskleri Arttıyor McAfee OEM Satış Müdürü Brent Smith ise, bir kurum içindeki bağlantılı cihaz sayısının artmasıyla, kötü amaçlı yazılım ve saldırılardan kaynaklanan risklerin de arttığını belirtiyor. Smith, “McAfee Yerleşik Kontrol Yazılımı cihazlara yalnızca onaylı erişime izin verip onaylanmamış uygulamaları engelleyerek sistemlerin bütünlüğünü koruyor. Canon ile iş birliğinin, gizli iş verilerinin korunacağı konusunda gereken güvenceyi vereceğine inanıyoruz” diyor.


DİJİTAL DÖNÜŞÜM

OKYANUS TEKNOLOJİ’DEN YAPAY ZEKÂ ŞİRKETİ Okyanus Teknoloji, yeni bir girişimle Litum Teknoloji ile ortak bir yapay zekâ şirket kurdu. Resolution AI adlı bu yapay zekâ şirketi ile IoT sistemlerinin daha akıllı hale getirilerek, operasyonel verimliliğin ve güvenliğin artırılması hedefleniyor.

O

kyanus Teknoloji, yüzde yüz yerli sermaye ile Türk mühendisler tarafından geliştirilen çözümleriyle 25 ülkede faaliyet gösteriyor. Firmaların dijitalleşen iş süreçlerinde verimlilik, hız artışı ve iş güvenliği sağlayan gerçek zamanlı izleme teknolojileri markası Wipelot ile öne çıkan Okyanus Teknoloji, pek çok farklı sektöre yüksek katma değer sunuyor. Bugünün ve geleceğin dijital fabrikalarında üretimin daha verimli bir şekilde planlanması ve süreçlerin iyileştirilmesi, işletmelerde ekipmanların izlenmesi, iş güvenliği için personellerin ve taşeronların takibi gibi kritik iş süreçlerinde kullanılmak üzere Ar-Ge’ye dayalı yazılım ve donanım üretimi yaptıklarını belirten Okyanus Teknoloji CEO’su M. Rifat Ok; ayrıca konum temelli süreçlerdeki olası zaman kayıplarını tespit ederek uçtan uca izlenebilirlik sağladıklarını kaydediyor.

Operasyonel Verimliliği ve Güvenliği Artırıyor Dünya genelinde IoT, RTLS, RFID ve veri analitik çözümleri alanında 15 yıllık tecrübeye sahip olduklarını dile getiren Ok, “Şimdi ise yeni bir girişime adım atarak Litum Teknoloji ile ortak bir yapay zekâ (AI) şirketi kurduk. Resolution AI adlı şirketimiz ile bugüne kadar endüstriyel IoT ve RFID çözümleri sunan Wipelot sistemimizle topladığımız verileri değerlendirilip anlamlandırırarak firmalar için çok daha yüksek katma değerli hale getirmeyi amaçlıyoruz” diyor. İşletmelerin özel ihtiyaçlarına yanıt veren yapay zekâ çözümleri geliştiren Resolution AI’nin, IoT sistemlerini daha akıllı hale getirerek operasyonel verimliliğin ve güvenliğin artırılması konusunda uzman bir kuruluş olduğunu aktaran Ok, “Resolution AI’da öncelikle sorun inceleniyor, sonrasında ise uzun vadeli araştırmalara

yatırım yapılıp en yeni yapay zekâ ve makine öğrenmesi tekniklerinden yararlanılarak işletmelerin ihtiyaç ve sorunlarına özel ve yeni bir çözüm geliştiriliyor” diyor. Dört Yıldır Cirosunu İkiye Katlıyor İleri teknoloji çözümleriyle son dört yıldır her yıl yüzde 100 büyüyerek ciro ve çalışan sayılarını ikiye katladıklarını anlatan Ok, “2019 yılını da cirosal olarak yine yüzde 100 büyüme ile kapatmayı hedefliyoruz. İhracatımızın ciromuz içindeki payı yüzde 15 oranında. ABD, Fransa, Suudi Arabistan, Kanada, Hindistan ve Katar başta olmak üzere 25 ülkeye iş ortaklarımızla birlikte ihracat gerçekleştiriyoruz” diyor. 2019 yılının ikinci yarısı ve 2020 için hedef pazarları arasına Güney Afrika ve Afrika kıtasındaki diğer ülkeleri aldıklarını ifade eden Ok, Kuzey Avrupa ülkelerinde de büyümeyi hedeflediklerini belirtiyor.

www.kobiaktuel.com.tr

35


DİJİTAL DÖNÜŞÜM

EPSON’DAN DÜŞÜK MALİYETLİ VE ÇEVRECİ ÜRÜNLER Epson, yazıcıdan giyilebilir teknolojilere kadar birçok alanda geniş ürün yelpazesiyle çözümler sunuyor. Çevre dostu çözümleriyle maliyet avantajı sağlayan Epson, önümüzdeki dönemde daha hızlı baskı yapan yazıcı modellerini piyasaya sürmeyi planlıyor.

P

rojektörden tarayıcıya, yazıcıdan giyilebilir teknolojilere kadar birçok alanda faaliyet gösteren Epson, tüm ürün segmentlerinde 250’den fazla modelle Türkiye pazarında hizmet sunuyor. Epson Türkiye olarak, bu yılki ana hedeflerinin kurumsal baskı pazarında baskı maliyeti, teknoloji ve çözümleriyle pazarı genişletmek olduğunu dile

Epson Türkiye Müşteri Hizmetleri Müdürü Engin Hıraoğlu

36

EYLÜL 2019

getiren Epson Türkiye Müşteri Hizmetleri Müdürü Engin Hıraoğlu, “Patenti kendimize ait olan Micro Piezzo teknolojisi kullanan baskı kafalarımız sayesinde, lazer teknolojisine kıyasla düşük maliyetli ve çevreye duyarlı ürünlerimiz daha çok fark ediliyor. A3 segmentinde 75 -100 kopya yazıcılarımız kısa sürede büyük bir başarı yakaladı. Siyah beyaz modelleri de büyük ilgi gördü. Bu segmentte daha da hızlı baskı yapan modelleri piyasaya süreceğiz” diyor. Etiketler Kişiselleştirilebiliyor İşletmelerin ve özellikle KOBİ’lerin ilk önceliğinin en düşük maliyetle en uygun çözüme sahip olmak olduğunu aktaran Hıraoğlu, yazıcının fiyatı kadar, baskıda sayfa başı çıktı maliyetinin de çok önemli olduğunu vurguluyor. Bu kapsamda, kurumlara yönelik sundukları çözümlerle ilgili Hıraoğlu şu bilgileri paylaşıyor: “ColorWorks C3500 serisi renkli etiket yazıcımızla pek çok kurumda yaptığımız çalışmalarla renkli etiket kullanımını ‘ihtiyaç anında baskı’ uygulamasıyla hayata geçirdik. Sabit etiket yerine her seferinde farklı ve değişken ihtiyaçlara cevap verecek etiketler hazırlamak ve kişiselleştirmek mümkün. Özellikle zeytinyağı, ev reçeli gibi butik üreticiler için tasarım ve adet sınırlaması ol-

maması çok büyük avantaj sağlıyor.” Birçok Uygulama Alanı İçin Pratik Çözüm Epson’un projektör grubunda birçok amaca yönelik modeller bulunuyor. Bu modellerin hepsi Epson‘un kendi patentli teknolojisi 3LCD ile üretiliyor. Epson, yazıcı grubunda da geniş ürün yelpazesine sahip. Bu ürünlerle ilgili bilgiler paylaşan Hıraoğlu, “Kurumlara yönelik olan A4 yazıcı segmentinde WF-C579R modelimiz, mürekkep poşetleri sayesinde 20 bin renkli, 50 bin siyah-beyaz baskı sunuyor. Wi-Fi direct özelliği ile ofiste kolaylıkla kullanıma açılıp, mobil cihazların baskı tarama yapmasına olanak sağlanabiliyor. Dakikada 24 sayfa tarama hızı ile birçok uygulama alanı için pratik bir çözüm sunuyor. Diğer bir modelimiz WF-M5799 ile ise 40 bin sayfa siyah-beyaz baskı yapmak mümkün” diyor. Hıraoğlu, yoğun ofis kullanımı için 75 veya 100 kopya hızında renkli A3 yazıcılarına son dönemde mono olarak adlandırdıkları siyah-beyaz modelleri de eklediklerini belirtiyor. Hıraoğlu; Epson’un birçok yazılımla entegre çalışan yazıcılarının, kendi geliştirdikleri Epson Print Admin yazılımı sayesinde, güvenli baskı ve raporlama çözümlerini uygun maliyetle sunduğunu sözlerine ekliyor.


www.kobiaktuel.com.tr

37


DİJİTAL DÖNÜŞÜM

MARSLI VİDEO AJANSI’NDAN MARKALARA YARATICI VİDEO ÇÖZÜMLERİ Dijital teknolojilerin gelişmesi ve internetin kullanımının yaygınlaşmasıyla, markalar video içerikleriyle geniş kitlelere hızlıca ulaşabiliyorlar. Marslı Video Ajansı, hedef kitlelerine doğrudan ulaşmak isteyen markalara özel yaratıcı video içerikleri üretiyor.

M

arslı video ajansı, yeni nesil ajans bakış açısı ile markalara ürün ve hizmetlerini tanıtmaları amacıyla video temelli yaratıcı çözümler sunuyor. Ajans, yaratılan stratejiye uygun, sade ve anlaşılır metni yazarak; markaların, hedef kitlesine doğrudan ulaşması için ihtiyaca yönelik animasyon ya da prodüksiyon videolar üretiyor. Marslı Video Ajansı Kurucusu Atilla Erkmen, “Bugüne kadar, en yaratıcı fikirlerini duyurmak isteyen start-up’lara, yerel ve global ölçekteki birçok firmaya

Marslı Video Ajansı Kurucusu Atilla Erkmen

38

EYLÜL 2019

çözüm odaklı, etkileyici video içerikler hazırladık. Artık yurt dışına açılıp dünyadaki markaların da ihtiyaçlarına çözüm üretmeyi planlıyoruz” diyor. İnternet Trafiğinin Yüzde 82’sini Videolar Oluşturacak Ürettikleri video içeriklerinin markalar için önemiyle ilgili açıklamalarda bulunan Erkmen; bugün internet trafiğinin yüzde 75’ini oluşturan video içeriklerin, 2021 yılında yüzde 82’sini oluşturacağının öngörüldüğünü söylüyor. Bu durumun videoyu bugünün ve geleceğin en etkili iletişim aracı haline getirdiğini aktaran Erkmen, “Markalar, doğru anlatım tekniğiyle hazırlanmış video içeriklerle en karmaşık fikirleri saniyeler içerisinde geniş kitlelere kolayca anlatabilirler. Böylece hedef kitlelerine hızlı bir şekilde ulaşır, ürünlerini ya da hizmetlerini müşterilerine etkili bir şekilde aktarabilirler. Aynı zamanda yeni müşterilere ulaşıp marka bilinirliğini de arttırmış olurlar” şeklinde açıklamada bulunuyor. Videonun birçok kullanım alanı olduğu gibi, her alanın farklı amacı ve farklı iletişim dilinin olduğuna dikkat çeken Erkmen, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Doğru ürünü, doğru alanda, doğru yöntem ve teknikle, doğru hedef kitleye ulaştırmak çok önemli. Bunun için de markalar, ka-

liteli içerik üretip kendilerine değer katmak istiyorlarsa video içerik stratejilerini doğru oluşturmaları ve yaratıcı fikre değer vermeleri gerekiyor. Markaların bu alana yatırım yapmadan kendilerini geliştirebileceklerini pek mümkün görmüyorum.” Video İçerik Tüketimi Hızlanacak Erkmen, Türkiye’de ve dünyada giderek artan mobil kullanımının ve beraberinde artan son kullanıcının internet tüketiminin, markaların buralarda varlık göstermelerini zorunlu kıldığını ve ürünlerini pazarlamaları yönünde yaratıcılıklarını zorlayacak yeni alanlar sunduğunu söylüyor. 5G ve yeni nesil teknolojilerle birlikte, bu alanların daha da genişleyeceğini ve internetteki video içerik tüketiminin giderek daha da hız kazanacağını düşünen Erkmen, 5G ile live stream yayınların kalitelerinde ve sayılarında artış olacağını belirtiyor. Influencerların daha fazla anlık canlı içerikler paylaşarak, markalara kendilerini göstermeleri için yeni alanlar açacaklarını düşündüğünü belirten Erkmen, bunun yanı sıra bir yandan gelişmeye devam eden 360 video ve AR teknolojilerinin de bu canlı yayınların etkisini arttırmasının kaçınılmaz olacağını sözlerine ekliyor.


www.kobiaktuel.com.tr

39


DİJİTAL DÖNÜŞÜM

CISCO KURUMLARA AI VE ML DESTEKLİ ÇÖZÜMLER SUNUYOR Cisco, farklı sektörlerde faaliyet gösteren şirketlere altyapılarını geliştirip hızlı, sade ve verimli bir sistem kurmaları konusunda destek oluyor. Şirket, çözümlerinde AI ve ML teknolojilerini kullanıyor.

C

isco, erişim ve yönlendirme teknolojileri ile birlikte internetin çalışmasını sağlayan ve buna ek olarak iş birliği, veri merkezi ve siber güvenlik teknolojileri alanında ürün ve çözümler sunuyor. Cisco Türkiye Genel Müdürü Didem Duru, “Cisco olarak Türkiye’de finans, telekomünikasyon, servis sağlayıcı ve enerji gibi sektörlerde faaliyet gösteren müşterilerimize, altyapılarını iş dünyasının değişen ihtiyaçlarına göre geliştirip hızlı, sade ve verimli bir sistem kurmaları konusunda destek oluyoruz. Müşterilerimiz daha çevik yapılarla sektörde stratejik rekabet avantajı sağlıyorlar” diyor. Cisco olarak, sorunları çözmek için halihazırda AI ve ML teknolojilerini kullandıklarını ifade eden Duru; devasa boyuttaki ağ verilerini analiz ettiklerini, tehditleri tanımlayıp tespit ettiklerini ve etkisiz hale getirdiklerini aktarıyor. Böylece iş akışlarının daha akıcı ve sorunsuz şekilde olmasını sağladıklarını belirtiyor. Duru, sözlerine şöyle devam ediyor: “Cisco DNA Analytics, müşterilerinin ağ telemetrisinden anonim ve onaylı verileri çekerek örüntüleri tespit edebiliyor ve içgörüleri uygulayabiliyor. Bu, ağ işlemlerinin maliyetini düşürmeye ve güvenliği artırmaya olanak sağlıyor. Cisco Encrypted Traffic Analytics (ETA- Şifreli Veri Trafiği Analitiği) şifreli veri trafiğindeki şifreyi çözmek zorunda kalmadan kötü amaçlı yazılımları bulmak için makine öğrenme teknolojisini kullanıyor.” Mobil Bağlantı Büyümeye Devam Edecek Duru, mobil veri trafiğinin diğer tür trafiklere oranla 2019’da daha fazla büyüme kaydedeceğini belirtiyor. Cisco’nın Görsel Ağ Endeksi’nin, 2022 senesine kadar tüm dünyadaki internet trafiğinin yüzde 22’sinin mobil ağlarda gerçekleşmesini öngördüğünü söyleyen Duru, “2022 senesi geldiğinde, tüm dünyadaki mobil cihaz/bağlantıların yaklaşık yüzde 12’si 5G’den gelecek. Öngörüldüğü gibi, dünyanın dört bir yanındaki cep telefonu operatörleri 5G ağlarının deneme sürüşlerini başlattı. Sektör uzmanlarının birçoğu, büyük ölçekli 5G uygulamalarının 2020 itibariyle şekillenmeye başlayacağına inanıyor” diyor. Duru, 2020’de mobil spektrum, standartlar, karlı iş planları ve diğer operasyonel konuların daha çok ortaya çıkmış olacağını ifade ediyor. IP Trafiği Üç Kat Artış Gösterecek

40

EYLÜL 2019

Cisco Türkiye Genel Müdürü Didem Duru Cisco’nun yakın zaman önce açıkladığı Görsel Ağ Endeksi’ne göre, küresel IP trafiğinin 2017’den 2022 senesine kadarki süreçte üç kat artmış olacağına dikkat çeken Duru, 2022 senesine kadar, dünya nüfusunun yüzde 60’ının internet kullanıcısı olacağını kaydediyor. Yeni kullanıcıların insanları günlük yaşamlarında giyilebilir teknolojili cihazlar, akıllı ev aletleri ve sürücüsüz arabalar aracılığıyla bağlayan bir internetle tanışacaklarını aktaran Duru, 28 milyardan fazla cihaz ve bağlantının, online- çevrimiçi olacağını ve bunların yüzde 50’sinden fazlasının makineden-makineye çalışacağını sözlerine ekliyor.


www.kobiaktuel.com.tr

41


DİJİTAL DÖNÜŞÜM

YAZILIM SEKTÖRÜ CAZİBESİNİ KORUYOR Yazılım sektörü, her geçen gün daha fazla gelişme göstererek hızla ilerliyor. Yazılım sektörünün inovasyon algısının yüksek olması, sektörün cazibesini arttırıyor.

D

ünya genelinde en çok yatırım alan sektörlere bakıldığında ilk göze çarpanlardan biri yazılım. Dünyaca ünlü yazılım firmalarının dudak uçuklatan piyasa değerlerine çok kısa sürelerde ulaştığını aktaran Atiker Yazılım İş Geliştirme Uzmanı Havvana Çamurlu, “Enerji, gıda, sağlık, finans ve otomotiv gibi geçmişi yüz yıllar öncesine dayanan sektörleri geride bırakan yazılım sektörü bu cazibesini elbette ki karlılığına ve yenilikçi oluşuna borçlu. Yenilikçi olan sektörlerin bu özelliklerini devam ettirebilmeleri için Ar-Ge ve insana yatırım yapmaları önemli bir gerekliliktir” diyor. Karlılığını yenilikçi özelliğine dayandıran yazılım sektörünün inovasyon algısını değerlendiren Çamurlu; bu sektörün hızlı ilerlemesine ve her geçen gün daha fazla gelişme göstermesine, inovasyon potansiyelinin oldukça yüksek olmasına dikkat çekiyor. Bu açıdan

bakıldığında yazılım sektörünün, çağın ekonomik fırsatlarından biri olduğunu kaydeden Çamurlu, “Bu sebeple yazılıma dayalı firmaların piyasa değerleri her geçen gün büyüyor. Yüksek teknolojiye dayalı firmalar istihdam yaratma, ekonomik büyüme ve teknolojik inovasyonların önemli bir kaynağı haline geliyor” diyor. İnovasyon Algısında Odaklanıyor Çamurlu’nun açıklamalarına göre; teknoloji şirketleri, son yıllarda bireysel yazılım geliştiriciler ve bazı küçük yazılım şirketleriyle ortaklık yoluna giderek iş geliştiriyor, sadece kendi çalışanları ile değil, dışarıdaki topluluklar ya da bireylerle de iletişim sağlıyorlar. Yazılımlar genelde kullanıcı ihtiyaçlarına göre geliştiğinden ya da bir ürün kendinden önceki bir ürünün devamı ya da geliştirilmiş hali olabileceğinden yazılım şirketleri ile müşteriler arasındaki yakın

Atiker Yazılım İş Geliştirme Uzmanı Havvana Çamurlu

42

EYLÜL 2019

ilişkiler de inovasyon sürecinde çok önemli bir hale geliyor. Müşteriler gibi, yazılım firmalarının tedarikçileri ve donanım üreticilerinin de ürün geliştirme aşamasında inovasyon sürecinde etkili olmayı sürdürdüklerini belirten Çamurlu, “Dolayısı ile yazılım sektörü inovasyon algısının yüksek olduğu bir sektördür. Adeta her an bir yenilikle yaşamını sürdüren yazılım sektörünün kurumsal vizyonu tümüyle inovasyon algısına odaklanmıştır. Bilişsel olarak derinleşen, öğrenen ve üreten yazılım geliştiricileri, inovasyonu bir yaşam tarzı olarak kabul ediyorlar” ifadelerinde bulunuyor. Farklı Yatırım Araçlarında Yazılım Sektörü Öncelikli Çamurlu, yatırımcısına yüksek kazanımlar sağlayan pek çok yazılım teknolojisi şirketi olduğunu belirtiyor. Atiker Yazılım’ın kuruluşunun da bir yatırım öyküsüne sahip olduğunu kaydeden Çamurlu, “Uzun yıllar ERP sektöründe, Türkiye’nin büyük şirketleri için üçüncü parti tamamlayıcı inovatif Ar-Ge ürünleri geliştiren Ayosis Yazılım, Atiker Grubu tarafından bünyeye katılarak yatırım desteği almayı başarmış bir başka yazılım şirketidir. Günümüzde risk sermayesi, melek yatırımcılık ya da girişimcilik, devlet destekleri gibi yatırım araçlarının yazılım sektörünü tercih etmelerinin ardındaki cazibe, yazılım sektörünün inovasyon algısının yüksek olmasına dayanıyor. Yazılım sektörü bu özelliği ile daha uzun yıllar yatırım almaya devam edecektir” diyerek sözlerini noktalıyor.


MAKALE

DİJİTALLEŞMEYİ YAKALAMAK YA DA YAKALAYAMAMAK,

İŞTE BÜTÜN MESELE BU!

T

Duygu Aydın Aslaner Dr. Öğretim Üyesi

KOBİ’lerin dijitalleşme sürecini etkin bir şekilde yönetmesi, bütün süreci içselleştirerek doğru zamanda yeni stratejiler geliştirip uygulaması, dijital dünyayı yakalaması gerekmektedir. Yeni düzenin içinde var olmak ya da olmamak, işte tüm mesele budur.

eknolojinin baş döndürücü bir hızla gelişmesiyle birlikte rekabetin daha keskin ve büyük hissedildiği markalar dünyasında, konvansiyonel ticaret ve iletişim kalıplarının yavaş yavaş yıkıldığı aşikâr bir gerçek olarak karşımıza çıkıyor. Günümüzde dijital dönüşüm ile gelen değişim sürecine direnen, standartlaşmış satış ve pazarlama yöntemlerine başvuran ve bunları statik planlarla uygulamaya çalışan markaların ise her geçen gün biraz daha kan kaybettiği görülüyor. Bu noktada bulundukları pazar dinamikleri içerisinde sadece büyük ve köklü markaların değil, aynı zamanda KOBİ’lerin de bu süreci etkin bir şekilde yönetmesi, stratejik olarak dijital hamlelerini doğru ve yerinde gerçekleştirmesi gerekiyor; çünkü bütün markalar için temel mesele dijitalleşmeyi yakalamak ya da yakalayamamaktır. Bu bağlamda, KOBİ’ler için uzun ve meşakkatli bu dijital serüvende dikkat edilmesi gereken altın kurallar söz konusudur. Web Sitesinin Hazırlanması Öncelikli altın kural web sitesidir. Web sitelerini oluştururken, KOBİ’lerin ihtiyaç analizlerini yapmaları ve potansiyel hedef kitlelerini iyi bir şekilde tanımlamaları gerekiyor. Web sitelerinin tasarımında logo, renk, yazı karakterleri ve görsellerin markalama çalışmalarında mühim bir yer tutuğu atlanmamalıdır. Potansiyel hedef kitlenin maksimum faydayı sağlayabileceği özgün, ilgi çekici ve güncel içerikler geliştirilmelidir. Dijital dünyada kullanıcı dostu olarak tasarlanan web sitelerinin markaların dijital itibarına katkı sağladığı ve hedef kitle nezdinde kuruma karşı güven oluşturduğu unutulmamalıdır.

E-Ticaret Platformları Dijitali yakalamanın en önemli altın kurallarından biri de markaların e-ticaret platformlarda yer almasıdır. Bilişim Sanayicileri Derneği’nin “Türkiye e-Ticaret Pazar Büyüklüğü 2018” raporuna göre, e-ticaret sektörü, yüzde 42 büyüme ile 59 milyar 900 milyon liralık hacme ulaşmıştır. Bu süreçte ekonominin itici güçlerinden biri haline gelen e-ticaret, KOBİ’ler için büyük sorumlulukları da beraberinde getiriyor. Bunlar; sistem güvenliği, ödeme yöntemleri, depo-stok, tedarik, sipariş-kargo ve müşteri ilişkileri yönetimidir. Tüketiciler açısından bakıldığında ise e-ticaret; zaman ve ekonomik kayıplarının minimize ediyor, daha fazla seçim şansı sunuyor ve ürün veya hizmetlere kolay ve rahat bir şekilde erişim sağlıyor. Sosyal Medya ve Veri Analizi Dijital ekosistemde, üretici ve tüketiciyi kesiştiren sosyal medya markların dijital vitrini haline gelmiştir. We Are Social’ın 2019 raporuna göre, Türkiye’de yüzde 63’lük penetrasyon oranıyla toplam 52 milyon aktif sosyal medya kullanıcısı mevcuttur. Bu rakamlar, giderek dijitalleşen bir toplumun göstergesi niteliğindedir. Dijitalleşmenin nabzını tutan sosyal medya platformlarında yapılacak olan çalışmalarda; paylaşım sıklıklarına dikkat edilmesi, kaliteli görsellerin kullanılması, metin ile görsellerin uyumlu olması, video içeriklerinde ürün veya hizmetler hakkında detaylı bilgilerin verilmesi, aktif olunması ve tüketiciyle şeffaf ve çift yönlü bir iletişimin kurulması gerekiyor. Bu durum potansiyel hedef kitlenin dikkatini çekerek paylaşım arzusu yaratacaktır. Bir diğer altın kural ise veri analizidir. Sistemli toplanan verilerin analizlerinin etkin ve doğru bir şekilde yapılması KOBİ’ler için verimliliği artıracaktır.

www.kobiaktuel.com.tr

43


DİJİTAL PAZARLAMA

MARKALAR EN ÇOK SOSYAL MEDYA YÖNETİMİ İÇİN DİJİTAL AJANS ARIYOR Edvido, dijital pazarlama trendlerini açıkladı. Edvido’da brief oluşturan markaların verilerine göre, firmalar sosyal medya yönetimi ve Instagram odaklı reklam kampanyalarına ilgi gösteriyor.

F

irmaların reklam, pazarlama ve yazılım ihtiyaçları için ajans ve yazılım firmalarıyla buluştuğu marka geliştirme ve dijitalleşme platformu Edvido, güncel verilerini yayınlayarak dijital pazarlama dünyasındaki trendlere ışık tuttu. Yayınlanan verilere göre, firmalar en çok sosyal medya alanında hizmet almak için dijital ajans arıyor. Amaç marka bilinirliğini ve satışları artırmak. Marka ihtiyaçlarını analiz etmek için gelen kullanıcılardan brief alan platform; toplam brief sayısının yüzde 23’ünün Sosyal Medya kate-

gorisinde oluşturulduğunu, ardından eş paya sahip yüzde 13’lük dilimlerde Mobil Uygulama ve Dijital Reklam’ın bu kategoriyi takip ettiğini açıkladı. E-Ticaret İlk Sırada Edvido’da brief oluşturan markaların sektörel bazlı dağılımına bakıldığında e-ticaret ilk sırada geliyor. Onu sırasıyla; tekstil, sağlık, yazılım ve yiyecek sektörü takip ediyor. Sonrasında da sigorta, tarım, hukuk, emlak sektörleri sıralanıyor. Sektörel dağılım, pazarlama ihtiyaçlarıyla orantılı olarak dijital dönüşüme yatırım yapan

sektörleri ön plana çıkarıyor. Aylık Bütçe 5-10 Bin TL Firmaların projeleri için ayırdığı aylık bütçe 5-10 bin TL arasında değişiyor. Dikkate değer bir diğer veri ise yüzde 37 oranında kullanıcının almak istediği hizmete ayıracağı bütçeden emin olmaması. Firmalar çoğunlukla tecrübeli ve uygun fiyatlı bir ajansla çalışma eğilimindeler. Edvido’nun verilerine göre, butik ajansların köklü ajanslardan daha çok talep görmeside bu noktada ilgi çekiyor.

2 2 2

44

EYLÜL 2019


www.kobiaktuel.com.tr

45


BİREYSEL EMEKLİLİK

FİBAEMEKLİLİK, DİJİTAL YATIRIMLARIYLA SÜREÇLERİ KOLAYLAŞTIRIYOR Fibaemeklilik, müşterilerinin hayatını kolaylaştıran ve süreçleri hızlandıran dijital kanallara yatırımlarını hızla sürdürüyor. İnternet şubesini güncelleyen şirket, yapay zekâ teknolojisi ile ürettiği Asistan Robotunu hayata geçirdi.

K

uruluşundan bugüne teknolojiye ağırlık veren bir vizyonla çalışmalarını sürdüren Fibaemeklilik, müşterilerinin ihtiyaç duydukları anda, tercih ettikleri kanaldan şirkete ulaşmalarını ve yapmak istedikleri işlemi hızlıca gerçekleştirmelerini sağlayan hizmetler sunuyor. Fibaemeklilik Satış, Pazarlama, Acenteler, Projeler, ADK ve Müşteri Hizmetleri’nden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Nehir Aksın Bahar, dijitalleşmenin iş süreçlerine getirdiği yeniliklerden faydalanırken hız, esneklik ve şeffaflığı odaklarına alarak verimliliği artırmayı hedeflediklerini dile getiriyor. Bahar, “Bireysel Emeklilik (BES) ve Hayat Sigortasını online satan tek şirketiz. Altı yıl önce başladığımız online hizmetlerimize bugün yeni nesil çözümleri dahil etmiş bulunuyoruz. Bu çözümler dahilinde kurumsal web sitemizi ve internet şubemizi yeniledik. Kullanıcı deneyimi odaklı tasarlanan Mobil uygulamamızı aktif ettik ve web sitemizde yapay zekâ teknolojisi ile ürettiğimiz Asistan Robotumuzu ya-

46

EYLÜL 2019

yına aldık” diyor. Web Sitesi Üzerinden İşlem Kolaylığı Dijitalleşmeye yönelik yaptıkları çalışmaları anlatan Bahar, “Sektördeki öncü çalışmalarımıza yakından bakarsak, web sitemizin ana sayfasında sizi bekleyen Planlama Aracı ile öncelikle hangi alanda kendinizi güvence altına almak istediğinizi belirliyorsunuz. Hayat Sigortası veya BES tercihinizi yapıyorsunuz. Sonrasında adım adım satın alma sürecinde ilerliyorsunuz” ifadelerinde bulunuyor. İstenilen zamanda, istenilen yerden yapılabilecek satın alma, yatırım enstrümanları kar-

şılaştırması gibi işlemlerin Fibaemeklilik’in web sitesi üzerinden tamamlanabileceğini dile getiren Bahar, hayat sigortasının da web sitesi üzerinden dakikalar içinde satın alınabileceğini açıklıyor. En Kazançlı Fonlar Rahatça Seçilebiliyor Şirketin yenilenen internet şubesinin, kullanılabilirliği ön plana alan sadelikle tasarlandığını söyleyen Bahar; müşterilerin, portföy dağılımlarını ayrıntılı şekilde inceleyip kontrol edebilmesine de imkân sağladığını kaydediyor. Bahar, şu bilgileri paylaşıyor: “Artık inter-

Fibaemeklilik Genel Müdür Yardımcılarından Nehir Aksın Bahar

net şubemizin kullanıcıları, sektörden farklı olarak, yatırım enstrümanları bazında birikimlerinin yönlendirildiği fonları sınıflandırılmış olarak görebiliyor. Aynı ilkenin bir uzantısı olarak, BES’de getirilerin en doğru şekilde değerlendirilebildiği ‘Devlet Katkılı Toplam Fon Getiri Hesaplaması’ şubede tek tıkla görüntülenebiliyor. Kullanıcılar, yaş ve piyasa koşulları gibi kriterlere göre uzmanlar tarafından sunulan tavsiyeler sayesinde, BES yatırımlarında kendileri için en kazançlı fonları yenilenen internet şubemiz üzerinden rahatlıkla seçebiliyor.” Ayrıca, şirketin Asistan Robotu ile sektörel konu başlıklarında bilgi amaçlı sohbet edilebildiğini belirten Bahar; fon değişikliği, BES hesabının görüntülenmesi, katkı payı değişikliği, ödeme aracı değişikliği ve geçmiş döneme ait tahsilat işlemlerininin de buradan gerçekleştirilebildiğini aktarıyor. Bahar, iş verimliliğini yükseltip maliyetleri azaltmak amacıyla operasyonel süreçlerde de robot teknolojisinden yararlandıklarını sözlerine ekliyor.

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K


www.kobiaktuel.com.tr

47


Franchise ile büyümek, markalara hedef kitlelerine hızlıca ulaşarak bilinirliklerini artırma fırsatı sunuyor. Bu sistemle markalar, hem yurt içinde hem de yurt dışında hızla ve kontrollü bir şekilde yayılabiliyorlar. Girişimciler ise yatırımlarını bilinen bir markaya yapıp, daha düşük riskle yola çıkarak daha kısa sürede başarıyı yakalayabiliyorlar. Bu bölümümüzde, markaların franchising şartlarını, konseptlerini, yatırımcılara sundukları destekleri ve önümüzdeki dönemle ilgili hedeflerini mercek altına alıyoruz.

48

EYLÜL 2019


FRANCHISING

TAB GIDA YURT DIŞINDA BÜYÜMEYE DEVAM EDİYOR

TAB Gıda, global ve ulusal restoran markalarıyla hem Türkiye’de hem de yurt dışında büyümesini hızla sürdürüyor. Şirket, 10 yıl içinde Çin’de bin 500 Popeyes restoranı açmayı hedefliyor.

H

ızlı servis sektöründeki faaliyetlerine 1995 yılında Burger King’in ana geliştirici ve üretici haklarını alarak başlayan TAB Gıda; bugün Burger King, Sbarro, Popeyes ve Arby’s ile dört global, Usta dönerci, Döner Stop ve Usta Pideci ile üç ulusal olmak üzere toplam yedi markasıyla Türkiye’nin hemen her yerindeki bin 200’e yakın restoranıyla hizmet veriyor. TAB Gıda Finans ve Franchise Yatırımlarından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Özgür Çetinkaya, “Ekmek, patates, et ve salata başta olmak üzere gıda tedarikini gerçekleştirdiğimiz, lojistik operasyonunu yürüttüğümüz şirketlerimiz ve restoranlarımızla sadece Türkiye’de değil, Kuzey Makedonya Cumhuriyeti, Gürcistan ve Kıbrıs’ta büyümemizi sürdürüyoruz. TAB Gıda’yı da bünyesinde barındıran TFI TAB Gıda Yatırımları olarak, Çin operasyonlarımızla birlikte Burger King’in dünyadaki en büyük işletmecisiyiz. 2012 yılında Burger King ile başladığımız Çin operasyonlarına Popeyes markasını da ekledik. 10 yıl içinde Çin’de bin 500 yeni Popeyes restoranı açmayı hedefliyoruz” diyor.

TAB Gıda Finans ve Franchise Yatırımlarından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Özgür Çetinkaya

Yatırımcılara İki Opsiyon Sunuyor Franchising konseptleri ve şartlarıyla ilgili bilgiler paylaşan Çetinkaya; TAB Gıda markalarında yatırım maliyetinin restoranın yerine, tipine, bulunduğu konuma ve büyüklüğüne bağlı olarak değiştiğini belirtiyor. Çetinkaya, “Franchise yatırımları Burger King için 500 bin dolardan, Popeyes için 400 bin dolardan, Sbarro için 250

bin dolardan, Arby’s için 400 bin dolardan ve Usta Dönerci için 250 bin dolardan başlıyor. Bu tutarlara KDV dahil değil” diyor. Çetinkaya’nın aktardığı bilgilere göre; franchising konusunda TAB Gıda, yatırımcılara iki ayrı opsiyon sunuyor. Birinci opsiyon AVM dışında yer alan restoranları kapsıyor, yatırımcılar dilerse inşaat ve ekipman yatırımını kendileri üstleniyor. İkinci opsiyonda ise yatırım tamamen TAB Gıda tarafından yapılarak anahtar teslim modeliyle hayata geçiriliyor. Bilinen Markalara Yatırım Avantaj Sağlar Franchising sistemine girecek yatırımcılar için önerilerini de paylaşan Çetinkaya, “Yatırımcılar öncelikle franchising sisteminde seçtikleri markanın başarılı olup olmadığına bakmalılar. Tüketicilerin sevdiği, bildiği ve tercih ettiği markalara franchising yatırımı yapmak önemli bir avantaj. Diğer taraftan markanın kendini yeniliyor olması, menülerinde yenilikçi olması da önemli bir tercih sebebi. Lokasyon, konvansiyonelin yanı sıra dijital kanallardan erişim de o markaya franchising yatırımı yaparken dikkat edilecek hususlar arasında” diyor. Franchising sisteminde başarılı olmak için yatırım yapılan markayı içselleştirmek ve sahiplenmek gerektiğini vurgulayan Çetinkaya; markanın kimliğine, işletme kültürüne ve standartlarına ne kadar hızlı uyum sağlanırsa, o kadar hızlı başarılı olunabileceğini sözlerine ekliyor.

www.kobiaktuel.com.tr

49


FRANCHISING

SUBWAY FRANCHISING SİSTEMİYLE DÜNYAYA YAYILIYOR

B

ugün 42 binden fazla restoranıyla 108 ülkede faaliyet gösteren Subway, Türkiye’de 100’ün üzerinde restoranıyla hizmet sunuyor. Dünya genelinde yalnızca franchise sistemiyle büyüdüklerini ifade eden Subway Ülke Direktörü Hakan Kurt, “Franchise şubeleri dışında dünyanın hiçbir yerinde şirkete ait restoranlarımız mevcut değil. Tüm odağımızı franchise restoranlarının başarısı üzerine veriyoruz. 7 bin 500 euroluk giriş ücretimiz var. Restoran büyüklüklerimiz ortalama 70 ile 100 metrekare arasıdır. Giriş ücreti dahil restoran kurulumumuz ekipman ve inşaat süreçleri ile ortalama 60 bin ila 90 bin dolardır” diyor. Dükkan tasarımını ve projelendirmesini ücretsiz olarak yaptıklarını belirten Kurt; inşaat süreçlerinde danışmanlık desteği verdiklerini, fakat inşaat yapımına karışmadıklarını ve franchise sahiplerini kendi inşaat firması seçimlerinde serbest bıraktıklarını aktarıyor. Kurt, franchise sahiplerine inşaat süreçlerinde danışmanlık desteği, franchise eğitimi, açılış eğitimleri, müdür eğitimleri, sürekli operasyonel eğitim destekleri, çevrimiçi eğitim müfredatları gibi birçok konuda ücretsiz olarak destek verdiklerini belirtiyor. Kurt, yeni lokasyonların belirlenmesi süreciyle ilgili olarak şu bilgileri paylaşıyor: “Restoranların açılacağı bölgeleri işlerinde uzmanlaşmış Bölge Direktörleri yönetiyorlar. Bölge Direktörlerimiz sistemimiz gereği franchise sahipleri arasından seçiliyor, merkez ofisin de desteğiyle lokasyon seçimini franchise sahipleri ile birlikte yönetiyor ve son kararı onlar veriyorlar. AVM yemek katları, üniversite içi, havalimanı içi gibi lokasyonlar öncelikli olarak tercih ediliyor.”

50

EYLÜL 2019

PREMAR PORTFÖYÜNÜ YABANCI YATIRIMCILARLA BULUŞTURUYOR

P

REMAR Gayrimenkul, bugün 9 ülkede, 44 şehirde, 85 ofisiyle hizmet sunuyor. Yerli sermaye ile yola çıkan şirket, dünya geneline yayılmış global bir marka olma hedefiyle faaliyetlerini sürdürüyor. Ağırlıklı olarak İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Muğla ve Kıbrıs’taki ofisleriyle hizmet sağlayan PREMAR Gayrimenkul, franchising sistemiyle büyümesini sürdürüyor. Gayrimenkul sektörünün, demografik dinamikler, ekonomideki değişim ve faiz oranlarındaki artış gibi gelişmelerden en fazla etkilenen sektörlerin başında geldiğini dile getiren PREMAR Gayrimenkul İş Geliştirme ve Satış Direktörü Serdar Aykaz, “Sektörde rekabet avantajını sürdürebilmek için, franchise yatırımcı adaylarının riskleri doğru hesaplamaları ve doğru fırsatları yakalamaları gerekiyor. Yerel bir firma olmanın avantajı ile üyelik ücretlerimizde sektörün en uygun seçeneklerini sunabiliyoruz. Açılacak ofisin bölgesine göre beş yıllık franchise bedeli ortalama 10 ila 20 bin TL arasındadır” diyor. PREMAR olarak, önümüzdeki dönemde ofislerine teknoloji, hukuk, eğitim ve diğer önemli alanlarda verdikleri destekleri daha da geliştirmeyi hedeflediklerini aktaran Aykaz, “Ayrıca, yeni ofislerle sektörün önemli oyuncularından biri olmayı hedefliyoruz. Yurt dışında temsilciliklerimizin olmasının yanı sıra Türkiye’de yabancıya yönelik departmanı olan ilk ve tek yerli franchise firmasıyız. Ofislerimizin portföylerini yabancı yatırımcılarla buluşturuyoruz. Bu organizasyonu tüm Türkiye’ye yaymayı planlıyoruz” diye açıklamada bulunuyor. Aykaz, hizmet kalitesi yüksek olan her ilde en az bir tane PREMAR ofisinin açılmasıPREMAR Gayrimenkul nı amaçladıklarını sözleriİş Geliştirme ve Satış Direktörü ne ekliyor. Serdar Aykaz


www.kobiaktuel.com.tr

51


FRANCHISING

ÖZSÜT FARKLI İLLERDE BÜYÜYECEK

Ö

zsüt bugün 45 ilde 156’nın üzerinde mağazası, üç bine yakın çalışanıyla faaliyet gösteriyor. Markanın yurt dışında ise dört franchise şubesi bulunuyor. Önümüzdeki dönemle ilgili önceliklerinin İstanbul, Ankara, Bursa, İzmit, Gaziantep gibi il-

lerde mağaza sayılarını arttırmak olduğunu dile getiren Özsüt Yönetim Kurulu Üyesi Latif Aral; bununla birlikte henüz şubelerinin bulunmadığı Kahramanmaraş, Burdur, Trabzon, Rize, Çorum, Yozgat, Amasya, Karabük gibi illerde ilk mağazalarını açmayı planladıklarını aktarıyor. Aral, Özsüt olarak hem Türkiye’de hem de yurt dışında büyümeye devam edeceklerini söylüyor. Özsüt’ün franchising konsepti ve şartlarıyla ilgili bilgiler paylaşan Aral, “Marka değerlerimize sahip

çıkan, sektörde deneyimli, isine saygı duyan ve gönülden bağlanan, müşteri memnuniyetini ve mutluluğuna öncelik veren franchise’lar ile çalışıyoruz. Piyasa koşullarını dikkate alarak yatırımcılara destek de sağlıyoruz. Bu yıl geçerli olmak üzere, franchise bedelimizi 250 bin TL’ye indirdik. Buna KDV dahil değil” diyor. Özsüt’ün 80 yılın üzerindeki bilgi birikimini, işlerinin bütün inceliklerini franchise’larına aktardıklarını kaydeden Aral, sözlerini şöyle tamamlıyor: “Franchise mağazalarımız işe başlarken, bu prestiji de almış oluyorlar. Birlikte çalışmaya başladıktan sonra da belli rutinlerde eğitimler düzenliyor, gerçekleştirdiğimiz denetimlerle daha iyi hizmet vermek adına çalışmalarımızı sürdürüyoruz.”

DOMİNO’S PİZZA FRANCHISE İLE BÜYÜMEYE DEVAM EDECEK

B

ugün dünyada 85 ülkede toplam 16 binden fazla restoranıyla hizmet veren Domino’s Pizza; İstanbul, Ankara ve İzmir başta olmak üzere 69 ile yayılmış 538 şubesi, Gebze, İzmir, Ankara ve Gaziantep’teki fabrikalarıyla faaliyetlerini hızla sürdürüyor. 2019 yılı içerisinde yaklaşık 30 yeni şube daha açmayı planladıklarını ifade eden Domino’s Pizza Eurasia Group CEO’su Aslan Saranga, “Türkiye’nin yanı sıra özellikle Rusya, büyüme potansiyelini gördüğümüz ve hedefimizde olan ülke. Bu nedenle önümüzdeki yıl da ağırlıklı olarak franchise ile büyümeyi hedefliyoruz” diyor. Franchising konseptleriyle ilgili bilgiler paylaşan Saranga, Kaizen ve Express olmak üzere iki konseptlerinin bulunduğunu belirtiyor. Saranga, “Kaizen konseptimiz, ‘sürekli iyileştirme’ mottomuzu temsil ediyor. Şubelerimizi,

52

EYLÜL 2019

çalışanlarımızın zevkle çalışacağı, müşterilerimizin ise en güzel restoran deneyimini yaşayacakları şekilde dizayn ediyoruz. Express konseptimiz ise henüz çok yeni. Domino’s Express konsepti ile AVM’lerde, AVM dinamiğine uygun, farklı bir Domino’s deneyimi yaşatmayı planlıyoruz” diyor. Franchise adayları-

nın, belirlenen sürelerde eğitim programına katılarak, Domino’s Pizza’nın işe bakış şeklini, restoran içi operasyonları, standartları ve yönetim kültürünü öğrendiklerini aktaran Saranga, süreci tamamlayanların restoranlarını açtıklarında gerekli tüm bilgi ve becerilere sahip olduklarını sözlerine ekliyor.


www.kobiaktuel.com.tr

53


FRANCHISING

PAŞABAHÇE MAĞAZALARI İKİNCİ FRANCHISE MAĞAZASINI RİYAD’DA AÇTI

G

eniş ürün yelpazesi ile ev ve yaşam alanlarının vazgeçilmez markalarından olan Paşabahçe Mağazaları, mağaza yatırımlarına bir yenisini daha ekledi. Paşabahçe Mağazaları yurt dışındaki ikinci franchise mağazasını Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da tüketicilerle buluşturdu. Yurt dışında ilk mağaza yatırımını 2015 yılında İtalya’nın Milano kentinde gerçekleştirdiklerini belirten Paşabahçe Mağazaları Genel Müdürü Esra Tokel, “Milano’daki deneyimimiz bizi yurt dışı yatırımlar konusunda cesaretlendirdi. İkinci yurt dışı mağazamızı da 2018’de Katar’ın başkenti Doha’da franchise modeli ile açtık. Paşabahçe Mağazaları’nın keyifli alışveriş deneyimini ve mağazalarımızdaki

binlerce şık ve kullanışlı ürünü şimdi de Riyad’daki tüketicilerle buluşturuyoruz” diyor. Suudi Arabistan’daki ilk mağazasını Riyadh Park Alışveriş Merkezi’nde açan Paşabahçe Mağazaları, “Yaşam” ve “Butik” konseptli ürünleriyle yaklaşık 400 metrekarelik bir alanda tüketicilere hizmet verecek. Paşabahçe Mağazaları, özelikle Orta Doğu ve Körfez bölgesinden gelen franchise taleplerini değerlendirerek, yurt dışında büyümeye devam ediyor. Şişecam Topluluğu’ndan aldığı güçle hedefini tüm dünyaya açılmak olarak belirleyen Paşabahçe Mağazaları, dijital trendleri ve tüketici beklentilerini de dikkate alarak, ev ve yaşama dair binlerce fikir ve öneriyi Türkiye sınırlarının ötesine taşımaya devam ediyor.

RE/MAX’IN HEDEFİ YÜZDE 30 BÜYÜMEK

K

RE/MAX Türkiye Bölge Direktörü Murat Goldştayn

54

EYLÜL 2019

endi işini kurarak profesyonel gayrimenkul pazarlama ve danışmanlık hizmetleri sunmak isteyen girişimcilere önemli fırsatlar sağlayan RE/MAX Türkiye; bugün 240’dan fazla franchise ofisinde 3 bin 400’ü aşkın gayrimenkul danışmanı ile hizmet veriyor. Dünya genelinde de RE/MAX, 105’in üzerinde ülkede, 7 bin 500’den fazla franchise ofisi ile çalışıyor. RE/MAX Türkiye olarak, 2019 yılını 55 yeni franchise vermiş, yüzde 30’luk büyümeye ulaşmış olarak tamamlamayı hedeflediklerini ifade eden RE/MAX Türkiye Bölge Direktörü Murat Goldştayn, bu yıl online eğitim konusuna da odaklandıklarını söylüyor. RE/MAX Türkiye’nin franchise şartlarıyla ilgili bilgiler de paylaşan Goldştayn, “Franchise’a giriş bedelimiz 88 bin TL ile 140 bin TL arasında değişiyor; ancak bölgeye göre fiyatlandırma avantajı mevcut. Yüzde 9 oranında da royalty bedelimiz var. Bir şube için aylık 250 bin TL, senelik ortalama 3 milyon TL’lik ciro hedefliyoruz” diyor. Franchise’ların RE/MAX’in sağladığı know-how’dan ve düzenli eğitim olanaklarından direkt faydalanabildiklerini belirten Goldştayn; ekip ve kadro kurulması konusunda merkezdeki işe alım departmanı ve dijital iletişim kanalları tarafından kaynak sağlanan adayların ofislere yerleştirildiğini, franchise’ların hazır ekipleriyle birlikte işe başladıklarını aktarıyor.


MAKALE

GÜMRÜK KAPISINDAKİ RİSK Özlem Arslan Kart Üstün Patent Marka ve Patent Uzmanı

T

ürkiye’de, 1980’li yılların başından itibaren kalkınmanın ve yüksek milli gelire sahip olma politikasının temeli ihracata dayandırılmıştır. O yıllardan itibaren dünyada siyasi sınırların yeniden belirlenmesi, yeni tüketici pazarlarının açılması, ticari blokların kurulması, ticaret anlaşmaları ve Dünya Ticaret Örgütü’nün kurulması ülkemizin de içinde bulunduğu gelişmekte olan ülkeler için yeni ticari fırsatlar yarattı. Tüm bu gelişmeler ülke üretim stratejisini de belirledi. Tüm üreticiler, üretim ve hizmet kalemlerini bu trendler ışığında yönlendirip geliştirdi. Satış ve karlılık açısından, dünya pazarlarından pay almak, piyasa koşullarında dengede hareket etmek, büyümek, dış piyasaya açılarak iç piyasa koşullarından etkilenmemek gibi birçok faktörü göz önünde bulunduran tüm firma sahipleri

Yurt dışında marka tescili, ihracat yapan firmaların ilk adımı niteliğindedir. Taklit riskine karşı alınan tedbirler nedeniyle, ihracatçıların ihracat yaptığı ülkenin sınırlarına dahi giremeden gümrük kapılarında mağdur edilme riski vardır. ihracata yöneldi. Bu durum ülkemizde ihracat yapan tüm firma sahipleri için riskleri de beraberinde getirdi. Bu risklerin temelinde ise, rekabet ortamının çok sert yaşanması yatar. Küreselleşmenin En Büyük Tehdidi Taklit Küreselleşme ile dünya tüm ülkeler için bir ortak pazar haline gelmiştir. Firmaların büyüklüğü fark etmeksizin global arena tüm firma sahiplerine açıktır ve rekabet her firma için aynı sertliktedir. Küreselleşen ticaret arenası, bu pazardan pay alan herkesin risk haritasını yeniden analiz edip sınırlarını çizmesi gerektiğini deneyimlerle ortaya koymuştur. Haritanın yüz ölçümünde en büyük yeri taklit riski alır; çünkü taklit edilmek hem benzersizlik hem de inovasyon ilkesini ortadan kaldırarak haksız rekabet ortamına yol açar. Yıllar içinde sektörel ayrım olmadan herkes

taklit riskine karşı gardını almak zorunda kalmıştır. İhraç Edilecek Marka Benzerlik Göstermemeli İhracat yapan her işletmenin, faaliyet gösterdiği ve faaliyet göstereceği ülkelerde marka araştırması yaptırması gerekir. Marka araştırması sonucunda ürünlerini ve/veya hizmetini -eğer benzerlik ilkesi yoksa- bu marka altında üretmesi ve tescil başvurusu yapıldıktan sonra ürünlerini ihraç etmesi en doğru yöntemdir. Eğer ihraç etmek istediği marka, benzerlik gösteriyorsa kesinlikle markayı değiştirerek ticaretine yön vermelidir; çünkü tescil ettiremediği marka ile ihracat yapacak firma çift yönlü risk altına girecektir. Hem kendisi bir başka markayı taklit edecek ve herhangi bir itirazda hukuki olarak sıkıntıya düşecek, malların gümrükte kalması gibi durumlarla karşı karşıya kalacak hem de firmanın mar-

kasının o ülkede bir başka kişi/firma tarafından taklit edilme riski oluşabilecektir. İhracatın Kimliği Yurt Dışı Marka Tescili İhracatçının ihracat yaptığı ülkede yurt dışı marka tescili firmasının kimliğidir. Bu kimlik onu benzersiz kılar. Ülkemizin politikaları sizin bu kimliği edinmeniz için ciddi teşvikler sunuyor. Özellikle KOBİ’ler için yurt dışı marka tescili yüzde 50 oranında ve yıllık en fazla 50 bin dolara kadar destekleniyor. Bu destek kapsamında; marka ve patent bürosu hizmet, danışmanlık giderleri, markanın o ülkede başka bir şirket adına tescil ettirilip ettirilmediğine ilişkin olarak yapılacak araştırma ve inceleme gibi giderler, yurt dışında tescil ettirilmiş markalarının korunmasına ilişkin avukatlık gibi giderler için destek sağlanıyor.

www.kobiaktuel.com.tr

55


HİZMET

TEPE SERVİS’TEN BANKALARA KAPSAMLI TEMİZLİK HİZMETİ Entegre tesis yönetimi alanında hem Türkiye’nin bütün illerinde hem de KKTC’de hizmetler sunan Tepe Servis, özellikle bankalara temizlik alanında kapsamlı hizmetler veriyor. Şirket, önümüzdeki dönemde sektöre özel inovatif teknolojik yatırımlarını sürdürmeyi hedefliyor.

E

ntegre tesis yönetimi çatısı altındaki tüm hizmet ihtiyaçlarına çözüm üretmek amacıyla 2008 yılında Bilkent Holding bünyesinde kurulan Tepe Servis, Türkiye’nin bütün illerinde ve KKTC’de kapsamlı hizmetler sunuyor. Tepe Servis Bankalardan Sorumlu Direktörü Berna Artuç, “Ülkemizdeki yüzde yüz Türk sermayeli tek entegre tesis yönetim şirketiyiz. Kurumsal Temizlik başta olmak üzere, Tesis/Plaza/Site/AVM Yönetimi ve İşletmesi, Teknik Bakım ve Onarım Hizmetleri, Çok Katlı Dış Cephe ve İnşaat Temizliği, Çağrı Mer-

Tepe Servis Bankalardan Sorumlu Direktörü Berna Artuç

56

EYLÜL 2019

kezi, PPP Şehir Hastaneleri Medikal Olmayan Genel Destek Hizmetleri (P2) ile Bina Destek Hizmetleri (P1) alanlarında hizmetler sunuyoruz. Sektördeki farkımız, hizmet sunduğumuz müşterinin ihtiyaçlarının doğru tespitine ve tesislerin fiziksel şartlarına ve mimari özelliklerine uygun ürünler kullanmamızdan kaynaklanıyor” diyor. Önümüzdeki dönemde “Çoklu Hizmet Entegratörü” yapılarını güçlendirerek operasyonel verimliliklerini daha da artırmayı amaçladıklarını dile getiren Artuç, sektöre özel inovatif teknolojik yatırımlara devam etmeyi hedeflediklerini belirtiyor. Ayda 50 Bin Adet Off Site ATM Temizliği Türkiye’nin 81 ilinde ve KKTC’de toplam dokuz bankaya hizmet verdiklerini aktaran Artuç; KKTC de dahil olmak üzere, her ay ortalama 50 bin adet off site ATM temizliği hizmetini gerçekleştirdiklerini kaydediyor. Artuç, “Bankalara genel olarak, şube ve genel müdürlük lokasyonlarında daimi personel ile çay ve temizlik, halı yıkama, döşeme/ koltuk/jaluzi ve diğer ekstra genel temizlikler, ATM, cam ve tabela temizliği gibi hizmetler sunuyoruz. Bankalarda, temizlik konusunda genelde her şubede görevli tek personelin bulunması nedeniyle, hastalık ya da izin gibi durumlarda, yerine acilen başka bir per-

sonelin yönlendirilmesi, bunun tüm Türkiye’ye yayılmış binlerce lokasyonda çok kısa sürede planlanması ve hayata geçirilmesi gerekiyor. Şirket olarak, bu gibi durumları her bölgeye ait havuz personel kadrolarıyla çözüyoruz” diyor. Artuç, Türkiye’nin ulaşılması en zor bölgelerinde de ATM temizliği işini her türlü hava koşullarına ve bölgesel faktörlere rağmen yürütebildiklerini vurguluyor. Üç Ana Alanda Temizlik Hizmeti Tepe Servis’in, temizlikte banka, şehir hastaneleri ve tüm diğer hizmet birimlerini içeren genel sektör olarak üç ana alanda hizmet verdiğini dile getiren Artuç; bu üçü içinde operasyonel yönetici kadrosu en kalabalık ve koordinasyon işleri en karmaşık olan bölümü bankaların oluşturduğunu belirtiyor. Artuç, sözlerini şöyle tamamlıyor: “Şirketimizin banka operasyonlarını sorunsuz yönetmesi için 21 kişilik merkez yönetim kadrosu, raporlamaları yürüten ofis personeli, ATM temizliği ve ekstra temizlikler için 30 kişilik mobil ekibi ve 2 bini aşkın mavi yakalı personeli bulunuyor. Seçilen yeni personelimize hizmet kalitemizin devamlılığını sağlayabilmesi için düzenli eğitimler aldırıyoruz.”


DÜNYA’DA DIJITALLEŞMEYE

AYAK UYDURAMAYAN

KOBI’LERIN ÖNÜMÜZDEKI 15 YIL IÇINDE AYAKTA KALAMAYACAĞI

ÖNGÖRÜLÜYOR.

SIZ DE ONLARDAN BIRI MISINIZ? HEMEN TEST EDIN! Ücretsiz dijitalleşmeye hazırlık kontrolümüzle şirketinizin dijitalleşme seviyesini ölçebilirsiniz.

www.digital-or-dead.de

abasTurkiye

abasTurkiye

57

abasERP_tr

abas Türkiye | (212) 466 22 27 | www.abas.tc | info@abas.tc

www.kobiaktuel.com.tr


MAKALE

TÜKENMİŞLİK SENDROMU İLE NASIL BAŞA ÇIKABİLİRİZ? Serap Ağalar Psikolog ve Uzm. Aile Danışmanı

Günümüzde stres, bireyleri fazlasıyla etkisi altına alıyor. Stresin günümüzdeki karşılığı ise genel olarak tahammülsüzlük, özgüven kaybı, bunlara paralel olarak ise tükenmişlik olarak karşımıza çıkıyor.

T

ükenmişlik duygusu, son yıllarda bir sendrom haline geldi. Tükenmişlik sendromu, kişinin yaşamış olduğu güç ve enerjisi kaybının sonucu olarak içsel dünyasında meydana gelen bir tükenme halidir. Stres ile mücadele etmekte zorlanan bireyin duygusal dünyası tükenme hissi sonrasında önemli ölçüde davranış olarak duyarsızlaşmayı da beraberinde getirir. Çalışma hayatında sistemin bireyden beklediği üstün performans gücü, kişinin daha da mükemmeliyetçilik duygusuna geçiş yapmasına ve böylelikle enerjisini sistemsel olarak fazla sarf etmesine neden olur. Rekabet ortamının olduğu ve büyük resmi görmeye zorlanan bireyin çalıştığı iş yerinde yaşamış olduğu çeşitli psikolojik mobingler, kişinin özellikle tükenmişlik sendromuna yakalanma riskini önemli ölçüde arttırır. Tükenmişlik Sendromu Belirtileri Nelerdir? Tükenmişlik sendromu; fiziksel, zihinsel ve duygusal belirtiler olmak üzere üç kategoride incelenir. Fiziksel belirtiler; enerji azlığı ve vücut yorgunluğu, uyanmakta veya uykuya dalmakta güçlük çekme, nefes darlığı ve kalp çarpıntısıdır. Zihinsel belirtiler; odaklanmada güçlük, karar vermekte zor-

58

EYLÜL 2019

luk, daha önce keyif alınan ortamlarda keyif alamama durumu, sürekli her şeyi erteleme isteği, konsantrasyonda zorluk ve unutkanlıktır. Tükenmişlik sendromunun duygusal belirtileri ise çökkünlük, özgüvenin düşüklüğü, çok çabuk sinirlenme, umutsuzluk ve çaresizlik hissidir. Kişiyi mükemmeliyetçiliğe zorlayan bu sendrom, aynı zamanda mükemmeliyetçi kişilerde çok daha fazla görülür. Tükenmişlik sendromu yaşayan kişiler, özellikle çok çalışan kişilerdir. Depresyon İle Karıştırılmamalı Tükenmişlik sendromundaki semptomların çoğu depresyonda da karşımıza çıkar. Özellikle; ümitsiz hissetmek, keyifsizlik ve performans düşüklüğü depresyonda da görülen belirtiler arasındadır. Tükenmişlik duygusu daha çok yoğun tempoyla çalışan kişilerde görülürken, depresyonda durum farklıdır. Depresyonda görülen olumsuz düşünceler ve duygular, kişinin sadece iş yaşamında değil, hayatının her alanıyla ilgili olabilir. Kurumlara Büyük Görev Düşüyor Stres seviyemizin arttıran ve vücudumuzda da sinyallerini bize veren bu sendromu fark ettiğimiz an, bireysel olarak iş tempomuzun dışında kendimize yaşam alanlarından farklı deneyimler katmamız gerekir. Hobilerimizin farkına varmak ve sosyalleşebilmek için kendimize ödüller vermeli, yaşamın güzelliklerini fark ederek güzel bir konfor alanı yaratmalıyız. Bu konuda kurumlara da büyük görevler düşüyor. Kurumlar, çalışanından daha verimli bir kazanç elde edebilmeleri için öncelikle çalışanlarını iyi tanımalı ve kişisel özellikleri doğrultusunda konumlandırma yapmalıdırlar. Kişinin yeteneği olmadığı bir alanda üzerine yüklenen iş yükü, verimi büyük ölçüde azaltan ve çatışmaları yaratan bir opsiyon haline gelir. Kurumlar tarafından çalışanlarına uygun yıllık eğitimlerin verilmesi, açık iletişim ortamı ile çalışanının değerli olduğunun hissettirilmesi bu konudaki mücadeleyi kolaylaştıracaktır.


SÖYLEŞİ

GENÇ MİMARIN BÜYÜK BAŞARISI Mimar Şahin Sarı, bugüne kadar başta Ottoman’s Life Hotel olmak üzere, Türkiye’de ve yurt dışında birçok projeye imza atmış genç bir isim. Şahin Sarı ile mimarlık mesleğine nasıl karar verdiğini, projelerinde nasıl bir strateji izlediğini ve Ottoman’s Life Hotel projesinin hayata geçme sürecini konuştuk. Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? 1984 yılında Batman’da doğdum. 1990’lı yıllarda ailemle beraber Batman’dan ayrılarak önce Bursa’ya, sonrasında İstanbul’a yerleştik. Bu ani şehir değişiklikleri eğitim hayatımda başarısız bir öğrenci olamama sebep oldu. Lise 1’de eğitim hayatımı sonlandırıp iş hayatına geçiş yaptım. Bir inşaat firmasında satış elemanı olarak çalışırken, oradaki mimarların yaptıkları tasarımlar ilgimi çekti. Kısa sürede çizim programlarını öğrenip kullanmaya ve kendimce bir şeyler tasarlamaya başladım. Bir süre sonra yaptığım bir tasarımı oradaki müşterilerden birisine sunduğumda, bana hangi üniversiteden mezun olduğumu sorması hayatımın dönüm noktası oldu. Sonrasında liseyi dışarıdan bitirdim. Bu süre içerisinde Cezayir’e gittim. Orada, mesleğinde başarılı olan mimarlarla beraber birkaç proje gerçekleştirdik. Daha sonra Haliç Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’ni bitirerek kariyerimde yavaş yavaş ilerlemeye başladım. Bugüne kadar hangi projelere imza attınız? Bugüne kadar Cezayir’de 20’ye yakın projeye imza attım. Bunlar konut ve iş yeri projeleriydi. Irak’ta restoran, rezidans ve villa projeleri; İstanbul’da küçük ölçekli 20’ye yakın konut projesi, iki adet büyük ölçekli villa projesi ve son olarak Ottoman’s Life Hotel projesini gerçekleştirdim. Yeni bir projeyi hayata geçirirken nasıl bir strateji izliyorsunuz? Yeni bir projeye başlamadan önce fizibilite çalışması yapıyoruz. Lokasyonun o projeye ne kadar ihtiyaç duyduğunu, tarihi bir kimliğe sahip ise yapının o bütünlüğe nasıl uyum sağlaması gerektiğini, yeni bir yerleşim alanı ise o bölgenin simgesi haline nasıl getirebileceğimizi ve en önemlisi çevreye ne kadar duyarlı olabileceği yönünde araştırmalarımızı yaptıktan sonra avan projelerini hazırlayıp yatırımcıya sunuyoruz. Maliyet hesapları ve bunların geri dönüşümünün ne şekilde olacağı yönünde bilgilendirmemizi yaptıktan sonra projenin detaylarını oluşturmaya başlıyoruz.

Ottoman’s Life Hotel projesinin hayata geçme sürecinden bahseder misiniz? 2012 yılında projenin ilk adımlarını atmaya başladık. Şehrin merkezinde ve özellikle Tarihi Yarımada’nın içerisinde olması sebebiyle ciddi araştırmalar sonucunda projenin çizimine başladım. Yaptığım birçok farklı tasarım arasından Tarihi Yarımada’nın kimliğine uygun olacağını düşündüğümüz projeyi yatırımcı ile beraber seçerek, 2015’de inşaatın yapımına başladık. Proje yaklaşık üç yıl sürdü. 2019 yılının şubat ayında otelimizin kapısını halka açtık. Ottoman’s Life Hotel projesinde nelerden ilham aldınız? Otelin konseptini oluştururken Tarihi Yarımada içerisinde geçmişten günümüze kadar yapılmış olan birçok yapıyı inceledim. Bir farklılık gerekiyordu, hem Osmanlı’nın izlerini taşımalı hem de tarihsel bir anlamı olmalıydı. Osmanlı döneminde yapılarda kullanılan malzemeleri tercih etmenin tarihsel bir anlam katacağı kanaatine vardım. Dış cephesinde ve deluxe bahçede küfeki taşı, Marmara ve burdur beji zeminler, kündekari kapıların hepsini bir uyum içerisinde detaylarıyla çözümledim. Sonrasında bu işi yapabilecek deneyimli zanaatlar ve onların da fikirleriyle projeyi uygulamaya başladık. Son olarak, mimarlık alanında fark yaratmak ve kendilerini geliştirmek isteyen mimar adaylarına ve yolun başındaki mimarlara neler önerirsiniz? Her şeyden önce bir şeyleri başarabileceklerine inanmalı ve mesleki sorumluluklarını yeri geldiğinde risk almaktan çekinmeden sahiplenmelidirler. Sanatı, teknolojiyi yakından takip etmeli, zihinlerini kısıtlamadan özgürlüğe alıştırmalıdırlar. Yurt dışı seyahatleri yapmak, tarihten günümüze gelene kadar ünlü mimarların yaptığı eserleri tanıtan yazılı ve görsel yayın organlarını incelemek kendilerini vizyon sahibi yapacağı gibi hayal güçlerinin gelişmesine de fayda sağlayacaktır.

www.kobiaktuel.com.tr

59


MAKALE

ENDÜSTRİ 4.0’DAN TOPLUM 5.0’A EVRİLEN DÖNÜŞÜM SÜRECİ VE KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUK Özgenur Reyhan Kurtuldu Altınbaş Üniversitesi Öğretim Görevlisi

P

eter Senge’nin Beşinci Disiplin kitabını referans alarak Endüstri 4-0 düzeyine ulaşmak, teknoloji yatırımı yapmaktan daha çok topyekûn bilgilenmeyi ve iletişim dünyasındaki dijitale dönüşümü iyi yönetmeyi gerektirdiğinden, öğrenen örgüt kuramı, “öğrenen toplum” olarak yeniden gündeme gelir. Bu kavramı toplumda iletişim odaklı değerleri yaratmak, dijital dünyada insan altyapısını oluşturmak ve gerçek zamanlı toplumsal dönüşüm odaklı düşünebiliriz. Dünya dijitalleşiyor, dijital dünyalaşıyor. Özellikle Endüstri 4.0 ile birlikte gelecek olan Toplum 5.0 felsefesinin ülkemizde iyi okunması gerekiyor. Ülke olarak teknolojik ve toplumsal dönüşümün getireceği değişimler özümsetilebilir ise “Endüstri 4.0” çağından kopmadan bu felsefeyi kavramak mümkün olacaktır. Sosyal, Hukuki ve Etik Sorumluluklar Bekleniyor Tüm bunların yanı sıra toplumsal dönüşüm kadar ülkenin bu dönüşüm süreçlerine gerek altyapı gerek ülkeyi ekonomik ve beşeri anlamda kalkındıran kurum-

60

EYLÜL 2019

Dijital çağda, kurumların dijitalleşmesinin yanında çalışanları, müşterileri, tedarikçi ve ortakları, eğitimsel yaklaşımı, çevreye karşı tamamen sorumlu olması ve bu sorumlulukları tüm kararlarında dikkate alması da göz ardı edilmemesi gereken olgudur. larının da uluslararası standartlara ne kadar hazır olduğu üzerinde durulması gereken bir olgudur. Önceleri kurumların değeri finansal performansla ölçülürken, günümüzde kurumların artık sürdürülebilir başarı listesinde yer alabilmek için yarıştıklarını görüyoruz. Bizleri bekleyen dijital çağda, kurumların dijitalleşmesinin yanında çalışanları, müşterileri, tedarikçi ve ortakları, eğitimsel yaklaşımı, çevreye karşı tamamen sorumlu olması ve bu sorumlulukları tüm kararlarında dikkate alması da göz ardı edilmemesi gereken olgudur. Günümüz ekonomik koşullarında, finansal büyümelerinin yanında şirketlerden beklenen sorumluklar sosyal, hukuki ve etik olarak sıralanır. Kurumsal Sosyal Sorumluluk Göz Ardı Edilmemeli Endüstri 4.0 ın öngörülen hedeflerine baktığımızda; yaşlanan dünya nüfusuna karşı çözümler geliştirmek, sanal dünya ile gerçek dünyanın beraber işler hale getirilmesi, nesnelerin internetinden toplumun çıkarları gözetilerek faydalanılması, çevre kirliliği ve doğal afetler için çözüm yolları üretilmesi başlıkları karşımıza çı-

kıyor. Bu dönüşüm kapsamında öngörülebilir unsur olarak ele alınan başlıkların sosyal sorumluluk anlayışıyla bağdaştığı çok açıktır. Kurumların da sürdürülebilir kalkınma çerçevesinde itibarlarını korumak ve güçlendirmek amacıyla gerçekleştirdiği kurumsal sosyal sorumluluk projeleri, gelecek yeni toplum modelinde göz ardı edilmemelidir. Ortak Değer Yaratma Amacı Kurumsal sürdürülebilirliğin en temel parçalarından biri olan kurumsal sosyal sorumluluk projelerinin bugün itibarıyla geldiği nokta, kurumsal sosyal sorumluluğun bir adım ötesi olan ortak değer yaratma amacı. Sürdürülebilir kalkınma için kurumsal sosyal sorumluluk uygulamalarının, toplumsal beklentilerin ve kurumların önceliklerinin entegre edilmesi konusu dijital dönüşümde önemli bir yer tutuyor. Gelecekte toplum-kurumlar ilişkisini yeniden tanımlamaya giden bir konu olarak, ortak değer yaratmanın endüstri 4.0 yolculuğunda ne tür bir yol izleyeceği günümüzde kurumların stratejik adımları arasında da yer alan bir konudur.


www.kobiaktuel.com.tr

61


KURUMSAL SOSYAL SORUMLULUK

QUICK SİGORTA, ALANYA’YA İLKOKUL YAPTIRIYOR

Q

uick Sigorta, acenteleri ile yapacağı yıllık toplantı ve gezi gibi etkinlikler için kullanacağı para ile bir ilkokul yaptırıyor. Alanya’nın Mahmutlar Mahallesine yapılacak olan Quick Sigorta A.Ş., Gülseren-Hüseyin Doğan İlkokulu’nun protokol töreni Antalya Valisi Münir Karaloğlu tarafından imzalandı. 16 derslikli İlkokul yapımının protokol törenine Maher Holding ve Quick Sigorta üst yönetimi katıldı. Protokol töreninde konuşan Maher Holding CEO’su Levent Uluçeçen, “Bir okul yaptırma konusunu Quick Sigorta’nın birinci yıl dönümünde gündemimize almıştık. Acentelerimize, yıllık toplantı, toplu gezi gibi etkinlikler için harcayacağımız bütçe ile gençlerimizin geleceğine destek verebileceğimizi söylediğimde onlardan büyük bir destek aldık. Bugün bu ilkokul inşaatı, Quick Sigorta acentelerinin desteği ile yapılıyor” dedi. Maher Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Erdemoğlu ise, “Eğitim alanına destek olmak bizlerin görevi. Maher Holding ve Quick Sigorta olarak eğitim alanına ilk desteğimizi Alanya’da gerçekleştirmekten büyük mutluluk duyuyoruz” ifadelerinde bulundu. Erdemoğlu, bu gibi desteklerinin süreceğini, toplumun ve özellikle gençlerin geleceğine katkısı olacak çalışmaların içinde olacaklarını sözlerine ekledi. Quick Sigorta Genel Müdürü Ahmet Yaşar ise, “Şirketlerin, sektörün en önemli parçası acenteler. Bizler kurulduğumuzdan bu yana birçok ilde acentelerimizle toplantılar yaptık; ancak büyük yıllık toplantılar, toplu yurt dışı gezileri yapmadık. Bunun nedeni, böylesi bir bütçe ile kalıcı bir çalışma yapmaktı. Bu bütçe ile bugün Mahmutlar Mahallesi’nde 16 derslikli, pırıl pırıl, her şeyi ile örnek olacak bir ilkokul yaptırıyoruz” dedi.

62

EYLÜL 2019

3M IMPACT PROJESİ TOPLUMSAL GELİŞİME KATKI SAĞLIYOR

B

u yıl ikincisi düzenlenen, 3M’in yetenek bazlı gönüllülük hizmet programı 3M Impact için 2 bin başvuru arasından zorlu bir mülakat süreci sonucunda seçilen 100 3M çalışanı, sivil toplum örgütleriyle birlikte 8 farklı ülkeye giderek çeşitli projelerde çalıştılar. 3M çalışanlarının, gittikleri ülkelerde uzmanlıklarını kullanarak sürdürülebilir iyileştirmeler yapabilmesini amaçlayan 3M Impact programı için Almanya, ABD, Kosta Rika, Şili, Kanada, Meksika ve Guatemala’dan 12 3M çalışanı Türkiye’ye gelirken; 3M Türkiye’den de Pazarlama Uzmanı Orçun Karakışla Hindistan’a, Proje Mühendisi Deniz Gökçe Panama’ya, Pazarlama Uzmanı Merve Şener Fas’ ve Satış Müdürü Serkan İlgün Romanya’ya gitti. Yurt dışından gelen 3M çalışanları Türkiye’de bulundukları iki hafta boyunca dört grup halinde farklı projeler için Bilim Kahramanları Derneği, Sürdürülebilir Kalkınma Derneği, Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı ve Türk Eğitim Vakfı (TEV) ile çalıştılar. Çalışma sonunda ise 3M Türkiye ofisinde proje çıktılarını ve kendi deneyimlerini Sivil Toplum Kuruluşları (STK) yönetimleri ile paylaştılar.


SEKTÖRÜNDE ERP GELECEK canias İLE ŞEKİLLENECEK 30 yıllık ERP tecrübemiz ile onlarca sektörde olduğu gibi METAL sektörünün de ihtiyaçlarını çok iyi biliyoruz. ENDÜSTRİ 4.0 çağını yakalamanız için geleceğin teknolojisini üretiyoruz. Advertising & Promotion · Automotive · Aviation & Defense · Building · Chemicals & Paint · Cooling & Heating · Construction Materials · Education · Electronics · Energy · Food · Furniture & Wood Processing · Geology · Glass Processing · Import & Export · Jewelry · Leather · Logistics · Machinery & Industrial Automation · Medical · Metal · Mining · Packaging · Plastic · Retail · Service & Maintenance · Textile & Garment · Tourism

Detaylı bilgi için: www.caniaserp.com /caniasERP www.kobiaktuel.com.tr

63


MAKALE

STRESİN

KARARLARIMIZ ÜZERİNDEKİ ETKİSİ

A

Dila Selengil Ertemli Sosyolog Aile ve İlişki Danışmanı Eğitimci

Stres, kronik bir hale geldiyse bedenimiz streoid hormonlar salgılamaya başlar. Bu hormonlar bilişsel faaliyetin azalmasına sebep olur. Bilişsel faaliyet azalınca, bilinçaltında var olan korkularımız ve kaygılarımız düşüncelerimizin içine sızarak, kararlarımızı etkiler.

64

EYLÜL 2019

ldığımız kararların sonuçları; yaşam kalitemizi, sağlığımızı ve ilişkilerimizi riske sokmuyorsa, kolaylıkla karar verebiliriz; fakat önemli kararlar alacağımız zaman işler değişir. Özellikle de aldığımız kararlar; kendimizi, başkalarını maddi ve manevi riske sokuyorsa yaşadığımız stres, kat be kat artar. Bu stresi, fizyolojik ve psikolojik olarak hissederiz. Eğer stresle sağlıklı yollarla baş edemiyorsak; objektif bakış açımız azalır, kaygılarımız artar, unutkanlık yaşayabilir ve öfkemizi kontrol etmekte zorlanabiliriz. Bu durum, sonuçları pek de iyi olmayan kararlar verme ihtimalimizi arttırır. Bilinçaltındaki Korkular Kararları Etkiler Bireysel farklılıklarımız, stresle baş etme tutumlarımız üzerinde önemli rol oynar. Duygusal ve fiziksel ihtiyaçlarımız, sorumlu olduğumuz kişiler, güdülerimiz, inanç sistemimiz, olayları algılayış şeklimiz farklılıkların temel sebebidir. Stres yaşadığımız anlarda hormonal dengemiz bozulur. Bedenimiz, stres süresince enerji ve konsantrasyonu artırmak için adrenalin salgılar. Yaşadığımız stres kısa süreli ise metabolizma denge durumuna kısa sürede gelebilir. Eğer uzun süre stres yaşarsak, yani stresimiz kronik bir hale geldiyse bedenimiz bu sefer adrenalinden daha etkili olan streoid hormonlar (kortizol gibi) salgılamaya başlar. Bu hormonlar bilişsel faaliyetin azalmasına sebep olur. Bilişsel faaliyet azalınca, durumu idare etmek için bilinçaltı otomatik olarak direksiyonun başına geçer. Bilinçaltında var olan korkularımız ve kaygılarımız düşüncelerimizin içine sızarak, kararlarımızın üzerinde başrol oynamaya başlar. Olumsuz düşünceler,

sanki gözümüze bir fitre indirir. Bununla birlikte “kaç”, “savaş”, “don” gibi bilinçaltı ilkel tepkilerimizi harekete geçirir. Bu ilkel tepkilerimiz, stresli anlarda sağlıklı düşünmemize engel olur, stresin etkisini azaltmak için bizi çeşitli bağımlılıklara yönlendirebilir, saldırgan tutumlar içinde olmamıza sebep olabilir. Karar vermekte zorlanabilir ya da telaşla yanlış kararlar verebiliriz. Sonuç ise, genellikle bizim için pek de hayırlı değildir. Korkularınızı Yazarak Keşfedin Eğer; bilgi çağına hızlı geçiş, rekabet ortamının acımasızlığı, yenilik ve değişimin iş alanında varlığını sık sık hissettirmesi sebebiyle “Yaşadığım stresle nasıl baş edebilirim?” ve “Sağlıklı kararları nasıl alabilirim?” diyorsanız, birkaç öneri verebilirim. Öncelikle karar verme sürecinde yaşadığınız stres kronikse, bunun altında yatan korkuları keşfetmenizi öneririm. Bunu keşfetmenin en kolay yolu yazmaktır. Zihninden geçen düşünceleri bir kâğıda dökmek sizin için çok faydalı olabilir, çünkü düşünceler soyut ve karmaşıktır. Kâğıda aktarılmış düşünceler somutlaşır ve böylece düşüncelerinize dış göz olarak bakma fırsatı bulursunuz. Örneğin, kendinize “Karar verme anında hangi korkular bana engel oluyor?”, “Bu korkular gerçekçi mi?”, “Başkası benim yerimde olsa aynı endişeleri yaşar mı?” sorularını sorabilirsiniz. Bununla birlikte alacağınız kararın artı ve eksilerini alt alta yazıp, puan verin. Sonra bunları toplayın ve değerlendirin. Stresli olduğunuz anlarda bilişsel faaliyetlerinizin zayıfladığını hatırlayarak, stresinizin azaldığı anlarda karar vermeye odaklanın. Son bir soru: “Yaşadığınız kaygılar ve olumsuz düşünceler size ebeveynlerinden miras kalmış olabilir mi?” Bunu bir gözden geçirin.


www.kobiaktuel.com.tr

65


YÖNETİMDE VE İSTİHDAMDA İŞLETMELERİN ÇÖZÜM ORTAKLARI Kurumsal şirketler ve KOBİ’ler projelerinde, yönetimsel süreçlerde, bordrolama ve işe alım gibi süreçlerde danışmanlık desteğine ihtiyaç duyuyorlar. Bu destekleri almak, işletmelerin doğru strateji belirleyerek doğru adımlar atmalarında, süreçleri en uygun şekilde yönetmelerinde ve aradıkları yeteneğe zaman kaybetmeden ulaşmalarında kilit rol oynuyor. Zira danışmanlık şirketleri, kurumların çözüm ortakları olarak birçok aşamada onlara destek olup hedefleri doğrultusunda ilerlemelerini sağlıyorlar. Bu bölümümüzde, yönetim ve İnsan Kaynakları alanlarında danışmanlık veren şirketlerin sundukları hizmetlere ve bunların önemine yer veriyoruz.

66

EYLÜL 2019


DANIŞMANLIK

MANPOWERGROUP, YETENEK AÇIĞINA YÖNELİK ÇÖZÜMLER SUNUYOR

ManpowerGroup Türkiye, çalışanların kariyerlerini istedikleri yönde ilerletmesi ve şirketlerin ihtiyaç duydukları insan kaynaklarına ulaşması için hizmetler sunuyor. Şirket, geniş yetenek havuzu ile müşterilerinin istihdam taleplerine yönelik hızlı çözümler sağlıyor.

M

anpowerGroup, bugün 80’in üzerinde ülkede, İnsan Kaynakları ve işe alım alanlarında birden çok markayla hizmet veriyor. ManpowerGroup Türkiye ise bugün Manpower ve Experis markaları ile Türkiye’de faaliyetlerini hızla sürdürüyor. ManpowerGroup Türkiye Genel Müdürü Feyza Narlı, “İş dünyası profesyonellerine hizmet veren Experis markamızla Türkiye’de BT ve teknoloji, mühendislik ve üretim, satış ve pazarlama, finans ve muhasebe, sağlık hizmetleri ve yaşam bilimleri pozisyonlarına uzmanlar yerleştiriyoruz. Manpower markamızla tüm şubelerimizde seçme ve yerleştirme hizmeti, geçici iş ilişkisi ile dönemsel personel tedarik hizmetleri sağlıyoruz. Şirketlerin süreklilik arz eden istihdam taleplerine yönelik hızlı çözümler sunuyoruz” diyor. Doğru Yetenek, Doğru Alanda Konumlanıyor Günümüzün dijital çağında, teknolojinin kurumları dönüştürdüğünü ve ihtiyaç duyulan yeteneklerin hızla değiştiğini vurgulayan Narlı, bu durumun üretkenliği, sürdürebilirliği ve büyümeyi tehdit eden küresel bir yetenek açığına

ManpowerGroup Türkiye Genel Müdürü Feyza Narlı

sebep olduğuna dikkat çekiyor. Narlı, “Rekabetin yoğun olduğu ve firmaların yetenek ihtiyaçlarının değişim sürecine girdiği dijital çağda, insan kaynağı ve yetenek yönetimi kurumlar ve yöneticiler için oldukça önemli. Bu noktada, kurumların İnsan Kaynakları çözüm ortağı olarak yetenek açığını giderebilmek için mevcut aday veri tabanı üzerine alternatif yetenek kaynağı sunabiliyoruz. Böylelikle doğru yeteneğin, doğru alanda konumlanmasına ciddi oranda katkı sağlıyoruz” ifadelerinde bulunuyor. Esnek Çalışma Modelleri Önemli ManpowerGroup olarak son 12 yıldır düzenli bir şekilde küresel çapta Yetenek Açığı Raporu hazırladıklarını dile getiren Narlı; 43 ülkeden yaklaşık 40 bin işverenle yapılan görüşmeler neticesinde ortaya çıkan araştırmaya göre, dünya çapındaki işverenlerin yüzde 45’inin bir yetenek açığı olduğundan şikâyet ederken, Türkiye’de bu oranın yüzde 66’ya kadar çıktığını açıklıyor. Yetenek açığının iyileştirilmesinde esnek çalışma modellerinin önem taşıdığını kaydeden Narlı, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Araştırmamızda işverenlerin yüzde 30’u esnek çalışma düzenleme-

leri dahil olmak üzere mevcut çalışma modellerini değiştirmeye çalışıyor. İnsan Kaynakları departmanları mevcut çalışanlarının gelişimine odaklanıyorlar; fakat mevcut olmayan yeteneklerin tamamlanması, kısa dönemli projeler için yetenek eksikliğinin giderilmesi veya firmalarda gerekli olduğu düşünülen uzmanlık alanlarına hızlı şekilde ulaşabilmek için yarı zamanlı, koşullu, sözleşmeli, serbest veya geçici iş ilişkisine sıcak bakıyorlar.” Çalışanı Motive Edici Etkinlikler Düzenlenmeli Narlı, daha iyi bir çalışan deneyimi için kurumların çalışanlarına iş süreçleri dışında dokunması, zaman ayrılması, yönetici-çalışan-ekip paylaşımlarının artmasını sağlamaları gerektiğini belirtiyor. Narlı, bu noktada kurumlar ve CEO’lar tarafından; koordine bir şekilde çalışanların ilk işe giriş gününden itibaren oryantasyon süreci, ekibe uyumu, kariyer yolunun oluşturulması, eğitimlerinin düzenlenmesi ve çalışanı motive edici, aidiyet duygusunu pekiştirici etkinliklerin planlanması gerektiğini sözlerine ekliyor.

www.kobiaktuel.com.tr

67


DANIŞMANLIK

ŞİRKETLER İLE DOĞRU YETENEKLER TOPTALENT.CO’DA BULUŞUYOR

T

ürkiye’nin önde gelen şirketleriyle doğru yetenekleri bir araya getiren online kariyer platformu Toptalent.co; kurumlara en seçkin yeteneklere şirket kültürlerini, çalışan profillerini ve sundukları imkanları anlatmalarını sağlıyor. toptalent.co sistemine kayıtlı genç yetenekler ise, Türkiye’nin önde gelen şirketlerinde kendilerine uygun kariyer fırsatlarını yakından takip etme fırsatı yakalıyorlar. Bugün 100’ün üzerinde şirketle çalıştıklarını dile getiren Toptalent.co Kurucu Ortağı Mehmet Aksu, şirketlere en iyi yetenekleri tedarik ettiklerini söylüyor. Bugün şirketlerin rekabette öne çıkmak için yenilikçi, dayanıklı ve tutkulu yeteneklere ihtiyacı olduğunu dile getiren Aksu, “Toptalent.co olarak, yetenek kazanımı tarafındaki sorunları ve fırsatları analiz ediyoruz. Bu analizde şirketin yetenek çekmek konusunda hangi aşamada olduğunu anlayarak aksiyon alıyoruz. İhtiyaca göre farklı parametlere bakıyoruz” diyor. Dijitalleşmenin iş süreçlerine etkisini de değerlendiren Aksu; her dijital adımın, işe sistematik yeni bir model sunduğunu, bu modelin genelde daha kolay ve pratik bir yöntemi ortaya çıkardığını aktarıyor. Aksu, “Dijitalleşme, ölçme ve performans değerlendirmelerini kolaylaştırıyor ve daha liyakate dayalı bir yapı kurulmasına yardımcı oluyor. Dolayısıyla iş süreçlerinin daha verimli olmasını sağlıyor” diyerek sözlerini noktalıyor.

Toptalent.co Kurucu Ortağı Mehmet Aksu

68

EYLÜL 2019

Yenibiris Satış Pazarlama Direktörü Kıvanç Kemal Yılmaz

YENİBİRİŞ İSTİHDAM SÜRECİNİ KOLAYLAŞTIRIYOR

B

ugün kurumlara istihdam sürecinde uygun adayların önerilmesi, ilanlarının doğru adaylara iletilmesi noktalarında birçok danışmanlık hizmeti sunan Yenibiriş, iş arayanların kendilerine uygun ilanları daha kolay bulmalarını da sağlıyor. Yenibiris Satış Pazarlama Direktörü Kıvanç Kemal Yılmaz, “Yenibiriş olarak yaklaşık 20 yıldır işverenler ve iş arayanları buluştururken güçlü bir ekiple tüm ilanların incelenmesi, CV’lerdeki eksik bilgilerin giderilmesi, iş yaşamı ile ilgili faydalı içeriklerin sağlanması, yapay zekânın iş arama ve istihdam sürecine entegrasyonu konularına önem veriyoruz. Daha temiz ilanlar ve daha temiz CV’ler ile iş arayanlara başvuru, işverenlere ise istihdam sürecinde destek oluyor, aralarında sağlam bir köprü olarak yer alıyoruz” diyor. Dijitalleşmeyle birlikte bugün zaman kavramının olduğundan daha hızlı ilerlediğine de değinen Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Sürekli yeniliklerin; bilgi açısından hızlı üretim ve tüketimin olduğu çağımızda, çalışanların talepleri ve çalışma şartları açısından beklentileri de çok hızlı değişiyor. Aynı zamanda yeni çıkan iş kollarının hangi alanlarda daha verimli kullanılabileceği de takip edilmeli. Bu konularda, danışmanlık hizmeti almanın önemi göz ardı edilmemeli. Bu gelişmeler gün geçtikçe daha hızlı olacağı için danışmanlık hizmetine daha çok ihtiyaç duyulacaktır.”


+90 444 4 923

www.kobiaktuel.com.tr

69


DANIŞMANLIK

ENTEGRE PROJE YÖNETİM’DEN İNŞAAT PROJELERİNE DİJİTAL ÇÖZÜMLER Entegre Proje Yönetim, inşaat projelerinin tüm aşamaları için kapsamlı danışmanlık hizmetleri sunuyor. Dijital raporlama çözümleri ile şirket, proje süreçlerinde verilerinin anlık olarak raporlanmasını ve istenilen bilgilere online olarak ulaşılabilmesini sağlıyor.

Y

atırımcı firmalara, inşaat ve yatırım projelerinde proje yönetimi ve danışmanlık hizmetleri veren Entegre Proje Yönetim; inşaatın bütçe, zaman ve kalite anlamında yatırımcının istekleri ve hedefleri doğrultusunda ilerlemesini sağlıyor. Şirket, genel proje yönetiminin yanı sıra bütçe ve maliyet danışmanlığı, uyuşmazlık danışmanlığı, kalite ve raporlama sistemlerinin kurulması, yeşil bina danışmanlığı ve teknik değerlendirme çalışmaları hizmetleri de sunuyor. Entegre Proje Yönetim Genel Müdürü Kemal Okumuş, inşaat pro-

Entegre Proje Yönetim Genel Müdürü Kemal Okumuş

70

EYLÜL 2019

jelerinde yatırımcının isteğinin, projenin durumu hakkında bilgilendirilmek ve doğru bilgiye kolaylıkla erişebilmek olduğunu dile getiriyor. Okumuş, Entegre Proje Yönetim olarak, dijital raporlama çözümleri ile proje verilerinin anlık olarak raporlanmasını ve istenilen bilgilere online olarak ulaşılabilmesini sağladıklarını belirtiyor. Bilgileri Dijital Ortamda Sunuyor Okumuş, iş zekâsı programlarını kullanarak, sahada gerçekleşen faaliyetler, uygunsuzluk raporları, proje ilerleme yüzdesi, ödeme bilgileri gibi bilgileri eş zamanlı olarak dijital ortamda sunduklarını kaydediyor. Mevcutta yönettikleri projelerin neredeyse tamamında bu sisteme geçtiklerini aktaran genel müdür, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Ayrıca, toplanan bilgilerin kayıt altına alınması ve proje dokümanlarının arşivlenmesi gelecek projelerde önemli bir bilgi kaynağı oluşturuyor, süreçlerin daha hızlı ilerlemesini sağlıyor. Bu anlamda, doküman yönetim sistemimiz ile projede oluşan tüm dokümantasyonu arşivleyerek yatırımcının kullanımına açıyoruz.” Teknik Değerlendirme ve Uyuşmazlık Danışmanlığı Proje paydaşları arasında oluşan sorunlar ve anlaşmazlıklar sebebiyle inşaat projelerinin yavaşlama, hatta durma noktasına gelebildiğine dikkat çeken Okumuş, “İşveren veya yatırım-

cının inşaat projelerinde yaşadığı bu anlaşmazlık sorunlarının giderilmesi için de Entegre Proje Yönetim olarak, teknik değerlendirme ve uyuşmazlık danışmanlığı hizmetleri sağlıyoruz. Bu kapsamda, ilk olarak projedeki mevcut durum tespit ediliyor, tespitler sonucunda teknik değerlendirme çalışması yürütülerek işverene raporlanıyor” diyor. Okumuş, yaşanan sorunların tekrarlanmaması adına, yeni yol haritası çizilerek işveren için gelecekte alınabilecek önlemlerin belirlendiğini belirtiyor. Projenin Tüm Aşamalarında Destek Alınmalı Yatırımcının, inşaat projelerinin tüm aşamalarında destek hizmetleri ve çözümlerine ihtiyaç duyduğunu söyleyen Okumuş; yatırım fikrinin oluşması akabinde bu ihtiyaca cevap vermenin, inşaat projelerinin optimum süre, maliyet ve kalitede bitirilmesi için kritik bir öneme sahip olduğunu vurguluyor. Okumuş, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Projelerin tasarım evresinde yapılan bütçe danışmanlığı büyük önem taşır. Danışman, tasarım sırasında projenin onaylanmış ve hedeflenen bütçe sınırları içerisinde kalmasını sağlayarak, öngörülmeyen maliyet ve işlerin ortaya çıkmasına engel olur. Sonraki süreçlerde ise etkin bir maliyet yönetimi ile yapılan harcamaların ve satın almaların belirlenen bütçe içerisinde kalması hedeflenir.”


www.datassist.com.tr 444 4 923

Datassist Bordro Servisi Bursa Şubesi

Odunluk Mah. Liman Cd. Kızılay Plaza No 17 Kat 5 D 64 Nilüfer

Bankalar Cd. No 3 Kat 1 Bozkurt Han Karaköy

İstiklal Cd. No 36 İstiklal İş Merkezi Odunpazarı

Datassist Bordro Servisi Eskişehir Şubesi

Aksu Mah. OMÜ Cd. Teknopark Binası No 73 D 51 Atakum

Datassist Bordro Servisi Samsun Şubesi

Mansuroğlu Mh. 288/4 Sk. No:4 Kat:2 Kahyaoğlu Plaza Bayraklı

Datassist Bordro Servisi İzmir Şubesi

Mükemmele ulaşma yolculuğunda Datassist’le birlikte olan tüm çalışanlarımızla gurur duyuyoruz.

İnsanlar değer üreterek insanları daha iyiye ulaştırırlar...

Datassist Bordro Servisi Merkez Ofis

www.kobiaktuel.com.tr

71


DANIŞMANLIK

MAG CONSULTING, SANAL MÜŞTERİ TEMSİLCİSİ İLE SÜREÇLERİ HIZLANDIRACAK MAG Consulting, kurumlara bütüncül yaklaşımla kapsamlı çözümler sunuyor. Şirket, gelecek yıl kurumlara sanal müşteri temsilcisiyle hizmet sunarak, süreçleri otomatikleştirip hızlandırmayı hedefliyor.

M

AG Consulting, ihtiyaca özel projeler üretip uygulayarak, kurumla kapsamlı hizmetler sunuyor. Yaklaşık 30 yıldır faaliyetlerini sürdüren MAG Consulting, kurumlar için yenilik, dönüşüm ve çıkış yolları tanımlayıp uyguluyor. MAG Consulting Yönetici Ortağı Haluk Ziya Türkmen, “MAG Consulting olarak, hem küresel hem yerel proje deneyimlerimiz ile pazar konuşlanması, büyüme modeli ve stratejik şirket mimarisi oluşturma süreçlerinde, iş ve yönetim modelleri oluşturan algoritmalar dizisine sahibiz. Uzmanlarımızla, kurumlara veya ortaklar düzeyinde gelişen yönetsel gereksinimlere yönelik 360 derece bütüncül yaklaşımlar ile projeler tasarlayıp hayata geçiriyoruz” diyor. Projelerinin hepsinin artık e-tabanlı ve dijital dönüşüme yönelik olduğunu belirten Türkmen, 2020 yılında kurumsal check up çalışmalarını tüm bölgeye yaymayı hedeflediklerini açıklıyor. Türkmen, “Herkes durumunu e-nabız gibi bilsin. Hayata geçireceğimiz sistemle, üretilen sonuçlar kendi kendini otomatik güncellenecek. 2020 başında, artık sanal müşteri temsilcimiz danışan kurumları arayacak ve detaylı analiz sonuçları çıktıktan sonra ilk görüşmeyi yapacağız” ifadelerinde bulunuyor. Beş Yıllık İş Planı İle Kapsamlı Hizmetler Sunuyor Hızlı ve güvenilir ön analizler ile ku-

72

EYLÜL 2019

rumsal yol haritaları çıkarıp, beş yıllık iş planları çalışarak kapsamlı hizmetler sunduklarını dile getiren Türkmen, uygulamanın başından sonuna kadar projelere danışmanlık ettiklerini aktarıyor. Türkmen, “Şirket ortakları veya yeni yatırım yapacaklar; net finansal durumu, risk haritasını, fırsatları ve potansiyel fırsat alanlarını, yönetsel dinamiklerdeki zayıflıkları, iş modeli ve yönetim modeli uyumsuzluğunu, finansal modelin güvenirliğini, görünmeyen tehditleri bilmek zorundadır. Bu noktada danışmanlık hizmeti almaları çok önemlidir” ifadelerinde bulunuyor. Şirketlerde Dijitalleşme Gelecek 10 Yılın En Önemli Konusu Dijital dönüşümle birlikte yapay zekâ-

nın ve yeni nesil teknolojilerin iş dünyasına ve istihdama etkisini değerlendiren Türkmen, şirketlerin robotik ve dijital uygulamalar ile küresel erişim ve hızlı yaşam döngüsüne katılacaklarını aktarıyor. Bu konunun, gelecek 10 yılın en önemli açılımı olacağının altını çizen Türkmen, “Ofisler, AVM’ler ve hatta yerleşim noktaları şekil ve konum değiştirecektir. Şirketler uzak erişim üzerinden bir diğerine bağlı sınırlı sayıda insan ile devam edecektir. Üretim ve pazarlama uzmanlıkları ayrışacaktır. Çok ciddi işsizlik ve uyum sorunları oluşacaktır. İş hayatında bire bir görüşen insan sayısı çok azalacaktır. Seyahatler, görüşmeler ve konaklamalar şekil değiştirecektir” diyerek sözlerini tamamlıyor.

MAG Consulting Yönetici Ortağı Haluk Ziya Türkmen


www.kobiaktuel.com.tr

73


DANIŞMANLIK

DATASSİST BORDRO SERVİSİ, DAKİKA PLATFORMUYLA SÜREÇLERİ DİJİTALLEŞTİRDİ Datassist Bordro Servisi; hesaplamalardan, yasal raporlamalardan ve bordroya ilişkin işlemlerden kaynaklanabilecek riskleri kurum adına yönetiyor. SaaS platformu Dakika Personel Yönetimi ile şirket; birçok İK sürecini çevrimiçi olarak yönetme imkânı sunuyor.

T

ürkiye’de 1999 yılından bu yana faaliyetlerini sürdüren Datassist Bordro Servisi, işletmelere bordrolama alanında kapsamlı çözüm ve hizmetler sunuyor. Türkiye’nin ilk bordro outsourcing şirketi olduklarını dile getiren Datassist Bordro Servisi CEO’su Umut Özbağcı, “Şirketimiz, kuruluşundan bugüne dek gerek teknolojik gerekse operasyonel olarak her geçen gün ilerleme sağladı ve sıfırdan bir bordro pazarının yaratılmasında öncü oldu. Bugün 500’den fazla kurumsal müşterimizin yılda 1 milyondan fazla bordrosunu hesaplıyoruz. İstanbul merkez olmak üzere Bursa, Eskişehir, Samsun ve İzmir ofislerimizde hizmet veriyoruz” diyor. Özbağcı, Datassist’i rakiplerinden ayrıştıran en önemli noktanın, tüm hizmetlerini ilk günden bu yana kendi teknoloji platformları ile sunması olduğunu açıklıyor. Özbağcı, sözlerini şöyle sürdürüyor: “SaaS platformumuz Dakika Personel Yönetimi, hem bordro süreçlerinizi yürütmenizi ve izleminizi sağlıyor hem de Self Servis İK ara yüzleriyle çalışanlarınızın çalışma deneyimini dijitale taşıyarak iyileştiriyor. İzin, avans, özlük, fazla mesai, masraf, harcırah gibi birçok İK sürecini Dakika üzerinden çevrimiçi olarak yönetebiliyorsunuz.” Şirket Adına Riskleri Yönetiyor Yönetim danışmanlığı, bordrolama, risk analizi gibi hizmetler almanın kurumlar ve yöneticiler için avantajlarıyla ilgili değerlendirmede bulunan Özbağcı, “Neredeyse tüm dış kaynak kullanımı ve danışmanlık hizmetlerinde işi değil, riski yapınızın dışına çıkarırsınız. Bu bordro servisi konusunda da böyle oluyor. Datassist Bordro Servisi olarak hesap-

74

EYLÜL 2019

lamalardan, yasal raporlamalardan ve bordroya ilişkin işlemlerden kaynaklanabilecek riskleri şirket adına yönetiyoruz. Maliyetleri azaltıyor, ölçeklenebilir hale getiriyoruz” diyor. Özbağcı, böylelikle şirketlerin kendi ana işine konsantre olabildiklerini belirtiyor. Robotik ve Makine Öğrenmesine Yatırım Yaptı Dijitalleşmenin şirketlerdeki iş modellerini şekillendirdiğine de değinen Özbağcı; 10 sene öncesine kadar iş dünyasına ve çalışanlara çok uzak gelen evden çalışma, gigeconomy/freelancer gibi kavramların artık sıradanlaştığını söylüyor. Bununla birlikte güvenlik yatırımlarının, fiziksel yerine sibere geçtiğini vurgulayan Özbağcı, algıların da bununla beraber dijitale evrildiğini aktarıyor. Özbağcı, Datassist Bordro Servisi’nin dijital teknolojilere yatırımlarıyla ilgili olarak ise şu bilgileri paylaşıyor: “İlk çevrimiçi bordro uygulamamızı 2001’de yayınladık. Bugün Dakika platformumuz ile müşterilerimizin İK ve bordro süreçlerini tamamen dijitalde yönetiyoruz. Ana platformumuz Dakika üzerinde yürüttüğümüz projelerin yanında, robotik ve makine öğrenmesi üzerine Ar-Ge projelerimiz de devam ediyor. Araştırma aşamasını bitirdik, geliştirmeler konusunda ise son fazdayız. İlk çıktılarımızı bu yıl sonu itibariyle almaya başlayacağız.” Danışmanlık Desteğine İhtiyaç Artacak Özbağcı, bugün birçok işin çevrimiçi ve yenilikçi mecralarda, konvansiyonel yollarla yürütülmeye çalışıldığına dikkat çekiyor. Yeni mecralara uygun yeni yöntemlerin keşfedilmeye devam ettiği-

ni söyleyen Özbağcı; ancak bu konuda henüz tam anlamıyla hızlanılmadığını kaydediyor. Özbağcı, sözlerini şöyle tamamlıyor: “Tek yönlü kitle iletişim yöntemleri, yerini çok yönlü sosyal ve dijital stratejilere bırakmak zorunda. Bu mecralar yanlış ve amaç dışında da kullanılabiliyor. Bunları yeni çağın erken adımları olarak kabul etmekle birlikte, önlemler üzerine çalışılması gerektiğini düşünüyorum. Danışmanlık desteği tam da bu sebeplerle, ana iş kolunuz olmayan tüm alanlarda artarak sürecektir.”

Datassist Bordro Servisi CEO’su Umut Özbağcı


MAKALE

İŞE ALIM SÜRECİNDE YAPAY ZEKÂ Doç. Dr. Pelin Vardarlıer İstanbul Medipol Üniversitesi Akademisyen / Profesyonel Koç

Yapay zekâ, insanların işe alım ve arama biçimini şekillendiriyor. İşe alım süreçlerini yapay zekâ ile çözmek İnsan Kaynakları departmanları için vakit kaybını önlerken, aday memnuniyetini yükseltiyor.

D

ijital dönüşüm çağı ile birlikte yapay zekânın kullanımı, işe alım süreçlerinin de şekillenmesine neden oldu. Bu doğrultuda, potansiyel adaylara ait verilerin toparlanması, bu verilerin analiz edilerek değerlendirilmesi ve değerlendirme sonucunda bir karara varılması aşamasında yapay zekânın kullanılması, işe alım için oldukça yararlı bir destek faaliyettir. Konu işletmeler açısından ele alındığı zaman her işletmenin aynı yapıda veri sağladığından bahsetmek mümkün değildir. Nitekim işletmeler büyüklük ve küçüklük gibi temel birtakım ayrımlara tabi tutulabiliyor. Büyük işletmelerde karmaşık olarak meydana getirilen örgütlü yapılarda oldukça fazla veri bulunduğu için bunların analizi, değerlendirmesi ve onay aşaması uzun ve zorlu bir süreci ifade ediyor. Bu noktada ise enformasyon veya teknolojinin devreye girmesi söz konusudur. Teknoloji ile desteklenen ve veri madenciliği araçlarına sahip olan veri depoları, yapay zekâ yardımıyla insan kaynaklarına gerekli verilerin en kısa zamanda ulaşması ve bu veriler üzerinden alınacak olan kararlarda yardımcı olma gibi bir alternatif sunuyor. İnsani Önyargı Sorunlarını Ortadan Kaldırıyor İşletmeler söz konusu olduğunda yapay zekânın, insanların işe alım ve arama biçimini değiştirdiği görülüyor. Aday değerlendirme sırasında insani önyargı sorunlarının ortadan kaldırılmasına ek olarak, yapay zekâ, adayların özgeçmişlerini, sosyal medya hesaplarını, referans mektuplarını ve diğer kaynakları oluşturan oldukça büyük çaptaki verileri ele-

me konusundaki iş yükünün hafifletilmesi açısından İnsan Kaynakları departmanlarına çok şey katıyor. Bu doğrultuda yapay zekâ, insan işe alım uzmanlarını tamamen devre dışı bırakmayacaktır. Adaylar iş arama süresinde İnsan Kaynakları uzmanlarıyla iletişime geçtiklerinde güven duygusunu hissederler; bu da makineler tarafından kopyalamaz. Nitekim, işe alım kriterlerini belirleyecek olanlar yine İnsan Kaynakları uzmanları olacaktır. Doğru Adayı Bulmayı Kolaylaştırıyor Yapay zekâ; yeni veya kıdemli çalışanlar tarafından oluşturulup oluşturulmadıklarına bakılmaksızın, günlük sorulara gerçek zamanlı olarak cevap vermek için kolayca programlanabilir. Bu botlar, İnsan Kaynakları personelinin dikkatini çeken daha karmaşık ve acil sorulara cevap vermeye odaklanmasına imkân veren self-servis platformları olarak hareket edebilir. İş dünyasında, yapay zekâyı iyi kullanıma sunmak için en iyi alanlardan biri, şirketlerin “insan” bileşenini ele almada ilk sırada olduğu gibi İnsan Kaynakları departmanlarıdır. Özetle İnsan Kaynakları personelinin gereksiz yükünü ortadan kaldırmanın yanı sıra, yapay zekâ tüm bu görevleri kolaylaştırmaya ve her adayın ve çalışanın gerçek performans potansiyeline ilişkin anlayışlar kazanmasına yardımcı olduğu görülüyor. Sonuç olarak; işe alım süreçlerini yapay zekâ ile çözmek vakit kaybını önlüyor. Ayrıca hem aday memnuniyetini yükseltmekte, hem harcamalardan tasarruf etmekte hem de en önemli doğru adayı bulmada daha isabetli karar alınmasını sağlıyor.

www.kobiaktuel.com.tr

75


SÖYLEŞİ

“TÜRKİYE’DE ÜRETİLEN İLK VERİ TABANINI caniasERP LIVE İSTANBUL’DA TANITACAĞIZ” caniasERP Live İstanbul etkinliği, 26 Eylül’de Four Seasons Bosphorus Hotel’de düzenlenecek. Etkinlikte Türkiye’de üretilen ilk veritabanı olan IAS DB’yi tanıtacak olan IAS Genel Müdürü Bahtiyar Tan ile caniasERP Live İstanbul etkinliğinin kapsamını ve IASDB’nin avantajlarını konuştuk. IAS olarak 2019 yılında yoğunlaştığınız gündem maddeleri neler? Bu yıl gündem maddelerimizde; IoT çözümümüz kendi üretimimiz olan veri tabanımız IASDB, yeni versiyonumuz 8.02 ve ona bağlı olarak gelişen yeni web client çalışmalarımız var. İş katmanında da yine bu çerçeveden düşünülecek pek çok konu var. Gündemimiz operasyonel açıdan da son derece yoğundu. En önemli gelişmelerden bir tanesi Güney Kore’deki şirketimizin açılmasıydı. Orada görev alacak olan Güney Koreli arkadaşlarımızın eğitimleri de İstanbul’da tamamlandı. Bunun dışında pek çok ülkede yeni partnerler bulmak ve etkileşim ağımızı artırmak için çalışmalarımıza devam ediyoruz. Kişisel Verilerin Korunması Kanunu konusunda da yasal mevzuata uygun olarak yapılan pek çok yenilik var. caniasERP Live İstanbul etkinliğinden bahseder misiniz? IAS olarak her yoğun dönemimizin ardından, yeni versiyon ya da yeni ürünler çıkardığımızda, bunu müşterilerimize ve müşteri adaylarımıza tanıtmak için bir etkinlik düzenliyoruz. ‘Yeni bir şey ürettik, bu heyecanı paylaşalım. Bu geliştirmeleri sizler ile birlikte çok daha ileri götürelim’ diyoruz.

76

EYLÜL 2019

Bu etkinlik ile çalışanlarımız yaptıkları işlerin insanlar üzerinde nasıl etkiler bıraktığını gördüklerinde onurlanıyorlar; müşteriler heyecanımızı görüp ileride neler yapmak istediğimizi, geleceğe dair planlarımızı öğreniyorlar. Etkinliğin adı ‘Live’; çünkü sunduğumuz ürün caniasERP, gerçekten yaşayan bir ürün. O ürünün yaşamındaki yenilikleri de müşterilerimize ve adaylara anlatmaya çalışıyoruz. 26 Eylül’de Four Seasons Bosphorus Hotel’de düzenlenecek etkinliğimizde; caniasERP’deki son geliştirmeler, avantajlar, IAS’nin gelecek ile ilgili planları ve Endüstri 4.0 ile birlikte şekillenen yeni misyonlar konuşulacak. Katılımcılar tarafından baktığınızda, sizce etkinliğe katılmak neden önemli? Öncelikle etkinliğin kapısı herkese açık. Müşterilerimiz, müşteri adaylarımız, partnerlerimiz, partner adaylarımız, öğrenciler ve konunun meraklıları katılım sağlayacaklar. Katılım nedeni ve avantajı her profil için ayrı ayrı değerlendirilebilir. Öncelikle müşterilerimiz için oldukça önemli; çünkü caniasERP yaşayan bir ürün, sürekli gelişiyor ve değişiyor. Onlar bu değişimleri birinci ağızdan dinleme fırsatı bulacaklar. Kendileri bu ürünü kullanıyor olsalar bile kendi işlerine değer

IAS Genel Müdürü Bahtiyar Tan katabilecek yeni özellikleri keşfedecekler, danışmanlar ve satış ekibimiz vasıtasıyla bu konuda daha net bilgi alabilecekler. Müşteri adayları ise bu etkinlikte, önemli alternatiflerinden biri olan caniasERP’yi tanıma, bildikleri diğer ERP yazılımlarıyla kıyaslama ve IAS ekibi ile tanışma şansı yakalayacaklar. Bu toplantının partnerler için de önemli olduğunu düşünüyorum. IAS, hem uluslararası anlamda hem


SÖYLEŞİ

de Türkiye içerisinde büyümek konusunda ciddi hedefleri olan ve bunları her geçen gün gerçekleştiren, aynı zamanda kendi uzanabildiği yerlerin dışında da partnerlerle bir şekilde çalışabilme kültürü olan bir şirket. Dolayısıyla partnerlerin ya da partner adaylarının, bu ürünü en iyi şekilde kendi müşterilerine ya da potansiyel müşterilerine anlatabilmesi için en yeni, en sıcak bilgiyi edinebilecekleri güzel bir etkinlik. Önceki etkinliklerimizden güzel iş birlikleri çıktı, güzel temaslar kuruldu. Etkinlik sonrasında ciddi bir tempo yaşandı, çok kişiden dönüş aldık. Bunlar bizim için güzel bir tetikleyici oluyor, ciddi bir dinamizm katıyor. Siz hangi konuda sunum yapacaksınız? Farklı bakış açısıyla; kendi yazılım geliştirme platformunu ortaya koymuş bir firma olarak, şimdi de IASDB adını verdiğimiz kendi veritabanı sistemimizi sunuyoruz. Sunumum, bu yeni veritabanı sistemi konusunda olacak. IASDB, hem şirketimiz hem de Türkiye için oldukça önemli ve ilklerden biri olma niteliği taşıyan bir ürün. Sahip olduğu niteliklerle çok bilinen veri

IASDB, Türk yapımı olması, maliyet, uyumluluk, performans ve güvenlik anlamında sunduğu avantajlar ve gelecekte yapmayı planladığımız çalışmalar için bir ön aşama oluşturması açısından oldukça önemli bir proje. Türkiye ekonomisi açısından da çok büyük bir adım olacak. tabanı sistemlerine önemli bir alternatif teşkil eden IASDB’nin müşterilerimiz ve ülkemiz için önemli bir değer yaratacağını düşünüyoruz. IASDB projeniz neden önemli? Şirketiniz ve kurumlar için sağlayacağı avantajlar konusunda neler söylemek istersiniz? IASDB projesine başlamamızdaki temel neden, ERP katmanı ile tam uyumlu, yüksek performanslı çalışabilen bir veritabanı sistemini makul maliyetlerde sunabilmek ve müşterilerimizin toplam sahip olma maliyetini düşürmekti. IASDB, caniasERP platformuyla uyumluluğu ve performans anlamında ciddi imkanlar sunuyor. Bunun yanında, gelecekte gerçekleştirmeyi planladığımız yapay

zekâ, büyük veri gibi projeler için de bir altyapı çalışması. Aynı zamanda IoT çalışmalarımızda da kendi veritabanımıza sahip olmak bize önemli bir yol kat ettirecek olan IASDB’yi, gelecekte yapacağımız projeler için bir giriş noktası, bir basamak olarak görüyoruz. IASDB, Türk yapımı olması, maliyet, uyumluluk, performans ve güvenlik anlamında sunduğu avantajlar ve gelecekte yapmayı planladığımız bazı çalışmalar için bir ön aşama oluşturması açısından oldukça önemli bir proje. Ürünün pazar için ciddi bir potansiyel yaratacağını düşünüyorum.Türkiye ekonomisi açısından da çok büyük bir adım olacak. Bugün büyük ölçekli bir ERP kullanıcısı yabancı bir veri tabanı yazılımı aldığında ciddi bir yatırım yapmış oluyor. IASDB, büyük ölçekte müşterilerinin ihtiyaçlarını karşılayabilecek güzel bir ürün. ERP çözümüyle uyumlu çalışabiliyor, beklenen performansı sunuyor, geleceğe uygun ve arkasında 30 yıldır ERP hizmeti sunan bir şirket duruyor. Etkinliğimizdeki sunumumda bu konudan biraz bahsedeceğim ve veritabanımız IASDB’yi katılımcılara tanıtacağım.

www.kobiaktuel.com.tr

77


SİBER GÜVENLİK

IOT CİHAZLARINDAKİ GÜVENLİK AÇIKLIKLARINA DİKKAT Akıllı bir cihazın hayatınıza getirdiği faydalar inkâr edilemez; ancak taşıdığı riskleri de unutmamak gerekiyor. IoT cihazlar için güvenlik açıklıklarının fazla olması, hackerlerin sistemleri tehlikeye atmalarına olanak sağlıyor.

N

esnelerin interneti (IoT) teknolojisi ile gelişen akıllı teknolojiler, belirli görevler için tasarlanmış bilgisayarlardır; tıpkı bir dizüstü bilgisayar veya cep telefonu gibi saldırıya uğrayabilir ve kullanılabilir. IoT cihazlarında oldukça fazla bulunan güvenlik açıkları, kullanıcıları ciddi tehditler ile karşı karşıya bırakıyor. Bu açıkların çoğuna kolayca sızabilen hackerler, kullanıcının haberi olmadan birçok işlem gerçekleştirebiliyor. Özellikle IoT cihazlarının çoğu aynı yapılandırma ile üretildiği için ilk kez çalıştırıldıklarında güvenlik önlemleri yeterli olmuyor. Ayrıca cihaz üreticisinin, gerekli güncellemeleri yapmaması, varsayılan şifrelemelerin ileri korumaya sahip olmaması da kullanıcıları risk altında bırakabiliyor. IoT cihazlarını güvende tutmak isteyen kullanıcıların belirli önlemler alarak kendilerini olası risklerden koruyabileceğini hatırlatan Bitdefender Antivirüs’ün Türkiye Genel Müdürü Barbaros Akkoyunlu, kullanıcıların kolayca uygulayabileceği dört ipucunu paylaşıyor.

78

EYLÜL 2019

Yazılım Güncellemelerine Devam Eden Bir Üreticiden Alın Gelecekte cihazlarının yazılım güncellemelerine ihtiyaç duyacağının farkında olan bir üreticiden cihaz seçmek kullanıcının korunması için iyi bir başlangıç. Güncellemeleri aramanıza ya da manuel olarak kurmanıza gerek kalmadan otomatik olarak güvenlik düzeltmeleri almanızı sağlayan bir üreticiden IoT cihazı almak oldukça önemli. İki Faktörlü Kimlik Doğrulaması İle Koruyun IoT cihazlarındaki varsayılan ayarların güvenliğini sağlamak benzersiz ve kolay çözülemeyen şifreleme ile başlıyor. Cihaz hesabına giriş yapmak için iki faktörlü kimlik doğrulamasının kullanılması, izinsiz erişime karşı ekstra koruma sağlıyor. Hackerlere karşı iki faktörlü kimlik doğrulama ile cihazın daha güçlü korunabildiğini ifade eden Akkoyunlu, normal giriş şifrelemesinin ötesinde olan bu doğrulama sisteminin kullanıcının

telefonuna veya yalnızca kendisinin erişebildiği e-posta adresi gibi bir hizmete geçici olarak geçerli olan ilave bir doğrulama kodu ile gerçekleştiğini belirtiyor. Cihazınızın Tüm Güncellemelerini Üreticiden Gerçekleştirin Tüm güncellemeleri cihaz satıcısından yüklemek, kötü adamları uzak tutmak için etkili bir yöntem. Hackerler çoğunlukla, kullanıcıların en son sistem yazılımı sürümlerinin yüklenmesini geciktirmelerine güvenerek güncellenmemiş cihazları hedef alıyor. Otomatik Güncellemeleri Yoksa Manuel Olarak Gerçekleştirin Akkoyunlu, IoT cihazınız için otomatik güncellemeler mevcut değilse bile manuel bir şekilde güncellenmesi gerektiğini hatırlatıyor. Akkoyunlu, işletim sisteminin güncel olduğundan emin olmak için kullanıcıların bu durumu bir alışkanlık haline getirmesinde fayda olduğunu belirtiyor.


MAKALE

MARKA DEĞERİ NASIL ARTTIRILIR? Serap Öcal Step Media Reklam ve Pazarlama Kurucusu

Tüketicilerin farkındalık düzeyinin yükselmiş oluşu ve alternatif ürünlerin çeşitliliği gibi nedenler, markalaşma konusunun önemini ortaya çıkarıyor. Kurumsal kimliğini eksiksiz bir biçimde tamamlamış, tutarlı, kontrollü, tüketicisine dokunan ve iletişim kuran markalar fark yaratacaktır.

R

ekabetin artarak devam ettiği günümüz koşullarında, yeni ürünler ve yeni pazarlama teknikleri ile tüketicilerin karar vermesinin oldukça zor olduğu bir dönemdeyiz. Tüketicilerin farkındalık düzeyinin yükselmiş oluşu ve alternatif ürünlerin çeşitliliği gibi nedenler, markalaşma konusunun önemini ortaya çıkarıyor. Tüketicisi ile güçlü bağlar kurabilen, ek değerler yaratabilen markaların hayatta kaldığı bu dönemde, marka iletişim stratejilerinin de üzerinde düşünülmüş ve benzersiz olması gerekiyor. Fark Yaratan Bir Marka İletişim Stratejisi Nasıl Olmalıdır? Markanızı hem yerelde hem de globalde tüketici gözünde iyi bir konuma getirmek için, doğru soruları yanıtlayarak çalışmalarınıza başlayabilirsiniz. İster küçük bir işletme olun ister bir holding, sonuç değişmeyecektir. Markanızı doğru ifade etmek işin temelini oluşturacaktır. Kurumunuzun ne iş yaptığı, bunu nasıl yaptığı, rakiplerinden farkı, güven yaratma konu-

sundaki çabası ve üstünlükleri marka iletişim stratejilerini belirlerken hep gözönünde bulundurulması gereken noktalar olacaktır. Tüketicisinin beklenti ve gereksinimlerini maksimum düzeyde karşılayan markalara baktığımızda, genellikle ürün kalitesinin oldukça yüksek olduğunu, tüketicisine ulaşırken etkili reklam dili kullandığını ve başarılı halkla ilişkiler çalışmaları ile süreci desteklediğini görürüz. Güvenilir bir marka imajı oluşturma noktasında, rakiplerinden farklılaşan yönlerinin altının çizilmesinin önemli diğer nokta olduğunu söyleyebiliriz. Örneğin, bir marka “dayanıklılık” üzerinden iletişim çalışmalarını yürütürken, rakip bir marka “konfor” üzerinden ilerliyor olabilir. Burada; markanın vizyonunun açık bir biçimde tanımlanması büyük önem taşıyor. İyi tanımlanmış bir marka, tüketicilere ve çalışanlara ışık tutacaktır. Yine, kurumsal kimliğini eksiksiz bir biçimde tamamlamış, tutarlı, kontrollü, tüketicisine dokunan ve iletişim kuran markalar fark yaratacaktır. Dünyanın En Değerli 10 Markası Bu yıl Brand Finance tarafından hazırlanan “Dünyanın En Değerli 500 Markası-Global 500-2019” araştırması sonuçlarına göre; Dünyanın En Değerli Markaları arasında henüz hiçbir Türk markasının bulunmamasın, bizler açısından üzerinde daha fazla kafa yorulması gereken bir konu olduğunu düşünüyorum. Listede yer alan Dünyanın En Değerli 10 Markası arasında ise sırasıyla Amazon, Apple, Google, Microsoft, Samsung, AT&T, Facebook, ICBC, Verizon, China Constraction Bank yer alıyor.

www.kobiaktuel.com.tr

79


ARAŞTIRMA

KOBİ’LERİN YÜZDE 49’U YIKICI AFETLERE HAZIR KOBİ’lerde Afet Direnci Araştırması’nın sonuçları yayınlandı. Araştırma sonuçları, KOBİ’lerin afet farkındalığının ve hazırlık düzeyinin çok düşük olduğunu gösteriyor.

K

OBİ’lerin afetlere karşı direncini artırmak için UPS Vakfı’nın desteği ile 2013 yılından bu yana uygulanan Sağlam KOBİ projesi kapsamında, KOBİ’lerde Afet Direnci Araştırması’nın sonuçları yayınlandı. UPS adı-

na IDEMA Uluslararası Kalkınma Ajansı tarafından yürütülen, Sia Insight ve ESRİ Türkiye iş birliği ile ortaya konan araştırma, Marmara Depremi’nin 20’nci yılında işletmelerin afetlere karşı ne kadar hazır oldukları ile ilgili çarpıcı sonuçlar ortaya

ek

K

Çok tehlik eli K 201 (50,25%) güv ve 92 (23% ) yöneticis i 104 (26%)

ölçek

ölçek

K üçük ölçe

li

Tehlik e Az

3 (0,75%)

t eh l

Mi

k

kro

e hlik Te Di er

ta Or

le t m eY

li

Az tehlik eli 307 (76,75%) Çok tehlik eli 7 (1,75%) Tehlik eli 46 (11,50%) Bilmiy 40 (10%)

sa

l

an uzm

K Pozisyonu

/ s ahibi/ or t a r ucu Ku

Orta ölçe k 53 (13,25%) Küçük ölçek 211 (52,75%) Mikro ölçe k 136 (34%)

c is i

güve nli

iv e

10

ike

et i ön

yok

Faaliyet Sek törü 32,50% Toptan ve perakende ticare t

20,25% 15,75%

ve depolama Konaklama ve yiyecek hizmet faaliyetleri

9,25% 6,25%

Meslek i, bilimsel v e teknik faaliyetle r

6% 5%

Kültür dinlence ve spor

1%

ve sosyal hizmetler f aaliyetleri

1%

ve destek hizmet faaliyetleri

1%

Gayrimenkul faaliyetleri

1% 1%

Bilgi v 05

80

EYLÜL 2019

10

15

20

25

30

35

koyuyor. Türkiye’nin beş büyük ili olan İstanbul, İzmir, Ankara, Bursa ve Antalya’da, 1-99 arası çalışana sahip 400 KOBİ ile gerçekleştirilen araştırma sonuçları, KOBİ’lerin afet farkındalığının ve dolayısıyla hazırlık düzeyinin çok düşük olduğunu gösteriyor. Araştırmaya göre, afet türünden bağımsız olarak, KOBİ yetkilileri işletmelerinin afet kaynaklı bir risk taşımadığını düşünüyor ve bu sebepten dolayı afet hazırlığına kaynak aktarmanın gündemlerinde olmadığını ifade ediyor. KOBİ’ler Depremi Risk Olarak Algılamıyor KOBİ’lerin afet farkındalıklarını, hangi risk ve afet çeşitleriyle ne sıklıkta karşılaştıklarını, afetlere hazırlık durumlarını ve afetlerin risklerini azaltmaya yönelik çalışmalarını tespit etmeyi amaçlayan araştırmanın sonuçlarına göre; İstanbul ili birinci derecede deprem fay hattı üzerinde olmasına rağmen, bu şehirdeki KOBİ’lerin yüzde 83’ü depremi bir risk olarak algılamıyor ve bu yönde bir hazırlık yapmıyor. Araştırmanın bir diğer çarpıcı sonucu ise KOBİ’lerin afet hazırlık seviyeleri hakkındaki düşüncelerini ve bu yolda attıkları adımları ortaya koyuyor. Buna göre; araştırmaya katılan KOBİ’lerin sadece yüzde 49’u afetlere ve risklere karşı hazır olduklarını belirtirken, yine bu grubun içinden sadece yarısı Acil Eylem Planı’na sahip olduklarını ifade ediyor. Toplamda KOBİ’lerin sadece yüzde 30’unun Acil Eylem Planı bulunuyor. Araştırma ayrıca, işletme çalışanlarının afet dayanıklılığı ve hazırlığı konusunda eğitilmesinin KOBİ’ler tarafından önem verilen bir alan olmadığı bulgusu-


ARAŞTIRMA

bağlamda, UPS Türkiye ve UPS Vakfı olarak, KOBİ’lerin afet farkındalıklarını artırarak, kamu ve özel sektör iş birliği ile etkili çözüm stratejilerinin geliştirilmesi ve bunların yaygınlaştırılması için orta ve uzun vadeli kampanyalar ve eğitimler gerçekleştirerek, ülke ekonomisinin olası afetler sırasında ve sonrasında maruz kalabileceği hasarın asgari düzeye indirilmesi için çaba sarf ediyoruz. Sağlam KOBİ Projesi, ekonomik verimliliğin sürekli hale getirilmesine büyük katkılar sağlıyor.”

nu ortaya koyuyor. Bunu takiben, işletme sahipleri, kamu ve özel sektör ile iş birliği yapma konusunda da yeterli ilgiye sahip değil. Acil Çözümlere ve Etkili İş Birliklerine İhtiyaç Var Araştırma sonuçları ile ilgili konuşan UPS Türkiye Genel Müdürü Burak Kılıç, “Araştırmanın yapıldığı beş büyük ilimiz ülke ekonomimizin lokomotifi konumundadır. Başta İstanbul olmak üzere bu illerden birinde meydana gelebilecek herhangi bir afet, insani ve beşerî sonuçlarının yanı sıra, ekonomik olarak da ciddi sonuçlar doğuracaktır. Araştırmanın bize sunduğu vizyon, afet dayanıklılığı ve hazırlığı için acil çözümlere ve etkili iş birliklerine ihtiyaç duyulduğunu ve harekete geçmek için geç kalınmaması gerektiğini gösteriyor” dedi. Kılıç, afet risk oranının yüksek olduğu Türkiye’nin ileride karşılaşabileceği afetlere karşı çok daha dirençli olmasının, afet sonrası yaraların sarılarak, toparlanma süreçlerini de hızlandıracağını vurguladı. Kılıç, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu

İşletmeleri Afetlere Karşı Dirençli Hale Getiriyor Türkiye Kurumsal Sorumluluk Derneği Yönetim Kurulu Üyesi ve IDEMA Uluslararası Kalkınma Ajansı Kurucusu Dr. Ali Ercan Özgür, “UPS Vakfı ile birlikte beş yıl önce Sağlam KOBİ Projesini uygulamaya başladık. Türkiye’nin başta deprem olmak üzere pek çok afetin yaşandığı bir ülke olmasına rağmen, işletmelerin bu afetlere ilişkin farkındalık ve bilinç düzeyi oldukça düşük. Araştırma sonuçları, afetler ile ilgili her

%59

’u

herhangi bir tatbi kat

Arama kurtarma

17

28

Herhangi bir tatbik at

59

36 10

20

30

40

50

60

70

80

90

100

UPS Türkiye Genel Müdürü Burak Kılıç şeyden önce bilinç ve farkındalık konusunda gelişim göstermemiz gerektiğini açıkça ortaya koyuyor. Afetlere karşı daha dirençli işletmeler için eğitimlerle desteklenen bir farkındalık kampanyası ile KOBİ’leri afetlerin yıkıcı etkilerinden korumak mümkün” dedi. Özgür, Sağlam KOBİ ile bugüne kadar hayata geçirdikleri eğitimlerle, bire bir eğitim ve eğitmen eğitimi faaliyetlerinin yanı sıra, çevrimiçi ücretsiz araç setleriyle de KOBİ’lerin afetlere hazırlık süreçlerini desteklediklerini sözlerine ekledi. Türkiye’de Yaklaşık 3 Bin KOBİ’ye Ulaşıldı Dünya Ekonomik Forumu, Türkiye Kurumsal Sosyal Sorumluluk Derneği, ABD Ticaret Odası Vakfı, IDEMA Uluslararası Kalkınma Ajansı, UPS Vakfı ve UPS Türkiye ortaklığında geliştirilen Sağlam KOBİ projesi, şirketlerin, insan kaynaklı ya da doğal sebeplerle ortaya çıkan herhangi bir afete karşı hazırlıklı olmalarını desteklemek amacı ile eğitimler ve bilgilendirme faaliyetleri düzenliyor. KOBİ’lerin afetlere hazırlık süreçlerine ve yaşanabilecek olası afetlerin ardından iş hayatına hızla dönmelerine destek sağlamayı amaçlayan proje kapsamında, bugüne kadar 20 binden fazla kişiye ulaşıldı. 2013 yılından bu yana 25 ilde, 65 eğitim ve eğitmen eğitimi düzenleyen Sağlam KOBİ projesi, Türkiye genelinde yaklaşık 3 bin KOBİ’ye ulaştı.

www.kobiaktuel.com.tr

81


SİGORTA SEKTÖRÜNDEN İHTİYACA ÖZEL ÇÖZÜMLER Sigorta yaptırmak hem işletmelere hem de bireylere yangın, kaza, hırsızlık, siber saldırılar gibi birçok riske karşı güvence sağlıyor. Sektörde faaliyet gösteren şirketler, ihtiyaca özel sundukları kapsamlı ürün ve hizmetlerle müşterilerinin hayatlarını kolaylaştırıyor. Bu bölümümüzde, sigorta şirketlerinin sağladıkları ürünlere, bu ürünlerin kapsadığı çeşitli hizmetlere ve bu şirketlerin hayata geçirdiği dijital çözümlere yer veriyoruz.


SİGORTA

ANADOLU SİGORTA’DAN KOBİ’LERE TİCARİ SİBER GÜVENLİK PAKET POLİÇESİ Sigortanın tüm branşlarında ürünler sunan Anadolu Sigorta, çeşitli sektörlerin ihtiyaçlarına göre farklılaşan sektörel paket sigortalarına da ürün grubunda yer veriyor. Şirket, Siber Güvenlik Paket Poliçesi ile siber güvenlik riski nedeniyle oluşacak masraflara karşı işletmelere güvence sağlıyor.

A

nadolu Sigorta, bugün Türkiye genelindeki profesyonel acenteleri ve Türkiye’nin önde gelen bankaları aracılığıyla hayat dışındaki tüm branşlarda faaliyet gösteriyor. KOBİ’ler için İşyeri Paket, KOBİ Paket ve çeşitli sektörlerin ihtiyaçlarına göre farklılaşan sektörel paket sigortaları sunduklarını ifade eden Anadolu Sigorta Genel Müdür Yardımcısı Levent Sönmez, “KOBİ’lere yönelik özel paket sigorta çözümlerimiz, hem hasar sonrası ortaya çıkacak fiziksel kayıpları hem

Anadolu Sigorta Genel Müdür Yardımcısı de oluşacak gelir ve kar kayıpLevent Sönmez larını telafi ediyor. Bunun da ötesinde, sağladığımız ücretsiz ve özel larını poliçemizdeki koşullar ve istisnarisk yönetimi ve danışmanlık hizmetleri- lar çerçevesinde teminat altına alıyoruz. miz sayesinde riskleri gerçekleşmeden Standart limitlerle belirlediğimiz bu ürüönce belirleyip önlem alınmasını sağlı- nümüzü çok makul primlerle poliçelenyoruz. İşyeri Paket Poliçemiz ile iş yeri diriyoruz” diyor. Bu ürünün kapsamına binası, camları ve diğer tüm muhteviyatı yönetici sorumluluk teminatının eklekoruma altına alarak, yangın, su baskı- nebileceğini belirten Sönmez; böylece nı, hırsızlık, cam kırılması ve daha pek yönetim ve denetim kurulu üyelerinin ve çok riske karşı iş yerleri için en geniş yöneticilerin görevlerini yerine getirirken güvenceyi sunuyoruz” diyor. KOBİ Pa- sebep oldukları kusurlu eylemler, aldıkket Poliçesi ile bina yanında işletmedeki ları yanlış kararlar ve ihmallere bağlı dekorasyonlar, makineler, demirbaşlar, olarak sebebiyet verdikleri zararlardan elektronik cihazlar gibi kıymetleri de te- doğan yükümlülükleri sigortaladıklarını minat altına aldıklarını aktaran Sönmez; kaydediyor. ayrıca iş yerine ait emtea ile üçüncü şahıslara ait emtea ve nakit para ile kıy- Birçok Dijital Çözüm Sunuyor metli evrak, ürün sorumluluk, ferdi kaza Anadolu Sigorta’nın dijital çözüm ve ve hukuksal gibi daha pek çok teminatı hizmetleriyle ilgili bilgiler de veren Sönpoliçe beraberinde sunduklarını ifade mez; müşterilerin kasko, konut, trafik, bireysel sağlık, ferdi kaza, DASK, yurt ediyor. dışı seyahat, bireysel siber güvenlik ve Uçuşum Güvende poliçesi için hem Siber Güvenlik Riskine Karşı Koruma internet sitesinden hem de Sigortam Sağlıyor KOBİ’lere sundukları ürünler arasında Cepte mobil uygulaması üzerinden çok Ticari Siber Güvenlik Paket Poliçesi’nin hızlı bir şekilde fiyat bilgisi alabildiklerini de olduğunu aktaran Sönmez, “Bu veya poliçe satın alma işlemini online ürünümüzle sigortalılarımızın bir siber tamamlayabildiklerini söylüyor. Anagüvenlik riski nedeniyle oluşacak veri dolu Sigorta’nın bunun yanında AS’lı, koruma hasarları, iş durmasından kay- TurboJet, Uzaktan Görüntülü Ekspertiz, naklanan zararlar, idari para cezaları, Sağlığım Cepte, Dijital Acente Projesi siber fidye hasarları ile bilgi güvenliği, (DAP) gibi birçok dijital çözüm ve hizgizlilik sorumluluğu ve veri ihlali masraf- metinin olduğunu sözlerine ekliyor.

www.kobiaktuel.com.tr

83


SİGORTA

MARSH’TAN İŞVERENLERE ÖZEL BENEFITMAP PLATFORMU

D

ünyanın lider sigorta brokerliği ve risk yönetimi şirketlerinden olan Marsh; farklı ölçeklerdeki müşterilerine özel sağlık sigortalarından inşaat sigortalarına, elementer sigortalardan profesyonel sorumluluk sigortalarına, ticari kredi risklerinden siber risklere kadar kapsamlı hizmetler veriyor. Marsh Türkiye Genel Müdürü Yeşim Aksüt, “Müşterilerimizin sadece sigortalanabilir riskleri için değil, sigortalanamayacak riskleri için de hizmet sağlıyoruz. Danışmanlarımız ile tedarik zinciri yönetiminden siber danışmanlığa, iş sürekliliğinden kalabalık risk yönetimine kadar farklı alanlarda hizmet sunuyoruz” diyor. Müşterilerinin kaliteli

sigortacılık hizmetini optimum maliyetle almasını sağlamak için sürekli olarak inovatif çalışmalar yürüttüklerini dile getiren Aksüt, son olarak özel sağlık sigortaları alanında hayata geçirdikleri yeni BenefitMAP dijital platformu ile işverenlerin yükselen sağlık maliyetlerini yönetmesine yardımcı olduklarını açıklıyor. Aksüt, “BenefitMAP, şeffaf bir geçmiş değerlendirmesi ve ileriye dönük bakış açısı ile şirketlerin sağlık sigortası maliyetlerini ortaya koyuyor. Platform, işverenlere kendi yan haklarını bütçeleme seçeneklerine ilişkin gerçek zamanlı bir anlayış kazandırmakla birlikte, maddi kaynaklarını da optimal kullanmalarına imkan tanıyor” diyor.

Marsh Türkiye Genel Müdürü Yeşim Aksüt

AXA SİGORTA’DAN KOBİ’LERE ÖZEL ÜRÜNLER

A

AXA Sigorta Satış ve Pazarlama Başkanı ve İcra Kurulu Üyesi Firuzan İşcan

84

EYLÜL 2019

XA Sigorta, müşterilerinin ihtiyaçlarına yönelik araç sigortasından konut sigortasına, sağlık ürünlerinden ticari ve kurumsal alana kadar pek çok ürün sunuyor. Şirket, portföyünde bunlara ek olarak İşyerim Sigortası, Kadın Girişimci Sigortası, Nakliyat Sigortası, Cep Telefonu Sigortası gibi yenilikçi ürünlerin yanı sıra Emeklilik & Hayat ürünlerine de yer veriyor. AXA Sigorta Satış ve Pazarlama Başkanı ve İcra Kurulu Üyesi Firuzan İşcan, “KOBİ’lere yönelik en çok tercih edilen ürünümüz olan İşyerim Paket Sigortası poliçesi başta olmak üzere, iş koluna özel teminatların bulunduğu Eczanem Paket, Akaryakıt İstasyonu Paket, Otel ve Tatil Köyü Paket ve Anlaşmalı Servis Uy-

gulamaları Paket ürünlerimiz var. Geniş kapsamlı teminatlarla KOBİ’leri güvence altına alıyor, KOBİ’lerin tüm ihtiyaçlarını tek bir poliçe ile karşılıyoruz” diyor. AXA Sigorta olarak, yapay zekadan veri analitiğine kadar pek çok farklı teknolojiden faydalandıklarını ifade eden İşcan, “Bu anlamda küresel çapta AXA Next adında bir yapılanmamız var. Yenilikçilik odağıyla ve sigortacılığın kapsamını genişletmek için sağlık, platform ekonomisi, KOBİ’ler için iş devamlılığı ve mobilite gibi konularda çalışan AXA Next çatısı altındaki Kamet, AXA Partners, AXA Labs ve AXA Venture Partners yenilikçi ve ezber bozan fikirlere ve girişimlere kaynak ve operasyonel destek sağlıyor” ifadelerinde bulunuyor.


8

www.kobiaktuel.com.tr

85


SİGORTA

AKSİGORTA’NIN SİBER KORUMA SİGORTASI İLE İŞLETMELER GÜVENCE ALTINDA Dijital teknolojilerin yükselişi ile birlikte artan siber saldırıların maliyetinin 2019 yılında 2 trilyon doları aşması öngörülüyor. Aksigorta, bu tehdit unsuruna karşı Siber Koruma Sigortası ile işletmeleri güvence altına alıyor.

D

ijital teknoloji, iş ve bireysel hayatta işlem sürelerinin kısalmasından bilgiye erişimin kolaylaşmasına kadar pek çok avantajı sağlarken, veri güvenliği konusunda ciddi sorunları da beraberinde getiriyor. Öyle ki, kurumları ve bireyleri tehdit eden bu saldırıların 2019 yılsonuna kadar, yaklaşık 2 trilyon dolarlık sonuçları doğurması tahmin ediliyor. Yenilikçi ürün ve hizmetler sunan Aksigorta, veri ihlalleri ve Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) kapsamında işletmelerin karşılaşabileceği yaptırımlara karşı Siber Koruma Sigortası ile güvence sağlıyor. Poliçe kapsamında siber şantajdan medya sorumluluğuna, iş durmasından siber suça kadar geniş teminatlar bulunuyor. Beş Senede İki Kat Artış Yaşandı Teknoloji alanında yaşanan bu olumsuz gelişmelerin, sigorta sektöründe de yeni riskleri doğurduğunu belirten Aksigorta Genel Müdür Yardımcısı Fahri Altıngöz, “Siber olayların kurumlara oluşturduğu tehdit giderek artıyor. 2018 yılında dünyadaki siber suçlarda 2014 yılına oranla iki kat artış yaşandı.

86

EYLÜL 2019

2018’de siber suçlarla mücadele için 80 milyon dolar harcandı; 2019 yılsonuna kadar ise oluşacak zararların 2 trilyon doları aşması bekleniyor. Bu rakamlar bizlere gösteriyor ki, sigorta şirketleri olarak bundan böyle bakış açımızı, müşteri odaklı yaklaşımlarla, onların ihtiyaçlarına yönelik olarak geliştirmemiz gerekiyor. Siber Koruma Sigortası ürünümüz de bu yaklaşım doğrultusunda geliştirildi” diyor. Siber Koruma Sigortası ile işletmelere geniş kapsamlı teminat seçenekleri sunduklarını belirten Altıngöz, sigortalının banka hesaplarından yasa dışı elektronik aktarım yapılmasına ya da sigortalının bilgisayar sistemlerindeki verilerinin yasa dışı olarak değiştirilmesinden bilgisayar sistemlerine zarar verme tehdidi ile yapılan fidye taleplerine kadar birçok riske karşı güvence sunduklarını ifade ediyor. İtibar Korunması ve Para Teminatı Siber Koruma Sigortası ile gerçekleşmiş veya gerçekleştiğinden şüphelenilen bir siber olay neticesinde; olayın sebeplerinin ve detaylarının araştırılması, saldırı sonucu itibar korunmasına yö-

nelik danışmanlık masrafları poliçe kapsamında karşılanıyor. Ayrıca saldırının doğrudan sonucu olarak sigortalıdan yasa dışı yollarla alınan para teminatı ve siber olay sonrası kaybedilen veri ve yazılımların olay meydana gelmeden hemen önceki ya da mümkün olan en yakın haline getirmek gibi pek çok güvence de Siber Koruma Sigortası ile işletmelere sunuluyor. Brüt Gelir Kaybı Aksigorta Güvencesinde Aksigortalılar ayrıca isteğe bağlı olarak sigortalının veya sigortalıya bir sözleşme ile bağlı olan bir hizmet sağlayıcısının bilgisayar sistemlerinin, siber olay neticesinde kısmen veya tamamen devre dışı kalmasının bir sonucu olarak yaşanan iş durması sebebiyle maruz kalınan brüt gelir kaybını da güvence altına alıyor. Aynı zamanda Siber Koruma Sigortası, sigortalının banka hesaplarından yasa dışı elektronik aktarım yapılmasında, sigortalının bilgisayar sistemlerindeki verilerin yasa dışı olarak değiştirilmesinin bir sonucu olarak hırsızlık teminatı da sağlıyor.


SİGORTA

GROUPAMA SİGORTA, KONFOR VE DEĞERİ ÖNE ÇIKARIYOR Groupama, hayat ve hayat dışı sigorta branşlarında çözümler sunuyor. Şirket, gerçekleştirdiği kampanyalar ile sunduğu hizmetleri öne çıkarırken; sigortanın özgürlük, konfor ve değer sağlayan özelliklerine dikkat çekiyor.

1

1 ülkede faaliyet gösteren Groupama Sigorta, hayat ve hayat dışı sigorta branşlarında aktif hizmet veriyor. Şirket, yaygın acente ağıyla sigorta çözümlerini tüm Türkiye’ye sunuyor. Groupama Genel Müdür Yar-

Groupama Genel Müdür Yardımcısı Frederique Guegan Tayar

dımcısı Frederique Guegan Tayar, gerek kurumsal gerekse bireysel alanda hayatın tüm risklerini karşılamada uzmanlaşmış sigortacılık ürünlerine sahip olduklarını belirterek, “Bir markaya duyulan güven ve sempati, sigortalıların bireyselden kurumsala tüm ürünlerde aynı markayı seçmesi için referans olabiliyor. Groupama olarak, marka kimliğimizi oluştururken sigortanın her alanını kapsamak istiyoruz. Bunun için sigortacılık iletişiminde yeni söylemlerle farklılığımızı ortaya koyan çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Kişilere sigortanın işlerine ve yaşamlarına kattığı konfor ve değeri hissettirmek istiyoruz” diyor. Özgürlüğe Vurgu Yapıyor Pazardaki geleneksel yaklaşımdan uzak durarak, korku ve endişe yerine sigortanın özgürlük sağlayan niteliğine vurgu yaptıklarını belirten Guegan Tayar, animasyon filmlerle sosyal medya üzerinden özellikle genç kitleyle iletişimlerini güçlendirdiklerini aktarıyor. Guegan Tayar, “14 Şubat Sevgililer Günü kampanyamızda; sigorta gibi rasyonel bir kavramla aşk gibi romantizmin alanına ait iki kavramı, özgün bir bağlamda bir araya getirdik ve özel öyküler içeren animasyonlar hazırladık. #AşkİçinRiskAl etiketiyle sosyal medya kampanyası başlattık ve kampanya kapsamında Twitter’da bir yarışma düzenledik” diyor. Yaz aylarında da bu yaklaşımıdevam ettirdiklerini ifade eden Guegan Tayar, #YaşamakRiskAlmaktır kampanyasıyla sigortalı

olmanın sunduğu konfor ve özgürlüğe dikkat çektiklerini kaydediyor. Guegan Tayar, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Yaz aylarındaki hareket özgürlüğünde sigortanın değerini destekleyen üç yeni filmle dijital ve sosyal medyada yer aldık. Hayatın tadını çıkarmak için risk almak gerektiğini anlatan kampanyamızda, Groupama’nın konut, sağlık ve kasko branşlarındaki ürünlerini yaz aylarında artan ihtiyaç paralelinde yansıttık.#YaşamakRiskAlmaktır filmlerimiz ve iletilerimizle sosyal medyada 56milyon gösterime ulaştık.” Sağlık ve İyilik Bir Arada Groupama’nın Healpy uygulamasından da bahseden Frederique Guegan Tayar, “Sağlık müşterilerimizin poliçeleriyle ilgili tüm detayları görüntüleyebildiği; aynı zamanda sağlıklı yaşam alanında rehberlik veren ve herkese olan açık mobil aplikasyonumuz Healpy ile özellikle su içme ve adım atma konusunda kullanıcıları yönlendiriyor, günlük hayatta sağlık konusunda ihtiyaç duyulan bilgilere kolayca ulaşmalarını sağlıyoruz. Healpy havuzunda toplanan adımlarla Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği’ne tekerlekli sandalye bağışı sağlanıyor. İki yılda Healpy platformunda bir buçuk milyardan fazla adım atıldı ve 20 sandalye bağışlandı” diyor. Aplikasyon üzerinden nöbetçi eczanelerin kolayca listelenebildiğini de aktaran Guegan Tayar, ayrıca kullanıcıların kolayca özel sağlık sigortası teklifi alabildiklerini sözlerine ekliyor.

www.kobiaktuel.com.tr

87


SİGORTA

HDI SİGORTA’DAN KAZA YERİ DESTEK EKİBİ UYGULAMASI

H

TAMONİKİ.COM OTO HIRSIZLIĞINA KARŞI UYARIYOR

A

racına trafik sigortası ve kasko yaptırmak isteyenlerle anlaşmalı sigorta şirketlerini bir araya getiren fiyat karşılaştırma sitesi Tamoniki.com, araçlarına sigorta yaptıracak kullanıcıları oto hırsızlığı ve otodan hırsızlık vakaları konusunda uyarıyor. Oto hırsızlığının Türkiye’de mala karşı işlenen suçlarda en yaygın görülen suçlardan biri olduğunu ve zorunlu trafik sigortasının oto hırsızlığını kapsamadığını hatırlatan Tamoniki.com CEO’su Elif Aksoy Yenidünya, araç sahiplerinin kasko aracılığı ile oto hırsızlığına karşı kendilerini güvence altına alabileceklerini kaydediyor. Yenidünya, “Oto hırsızlığına karşı kendinizi koruyabilmeniz adına kasko yaptırmanız gerekiyor. En dar kapsamlı kaskoda bile oto hırsızlığına karşı koruma sağlanıyor; ancak otodan hırsızlık vakaları, oto hırsızlığından daha yaygın. Araç sahiplerinin kasko yaptırırken düşük bir bedelle otodan hırsızlık seçeneğini de teminat kapsamına almaları yerinde olacaktır” diyor.

88

EYLÜL 2019

DI Sigorta, kasko ve trafik branşlarında yer alan müşterilerine yönelik ‘HDI Kaza Yeri Destek Ekibi’ uygulamasını başlattı. Anlaşmalı kaza tespit tutanağı tutulması gereken durumlarda müşterilerine destek veren yeni hizmet kapsamında; sigortalının talebi doğrultusunda destek verecek ekibin kaza yerine ulaşarak kazaya ilişkin tespit tutanağının hazırlanması ve gerekli rapor işlemlerinin gerçekleştirilmesi hizmeti veriliyor. HDI Sigorta Genel Müdürü Ceyhan Hancıoğlu, “Hayata geçirdiğimiz bu uygulama ile arkadaşlarımız kaza anında müşterilerimize hizmet verecek. Kaza tespit tutanağının hazırlanması, kusur tespitine dayanak olması amacıyla kaza alanının fotoğraflarının çekilmesi ve olay yeri araştırması gibi birçok konuda yardımcı olunacak ve müşterilerimizin hayatlarını kolaylaştıracak. Şu aşamada yalnızca İstanbul Anadolu Yakası için başlattığımız uygulamanın, müşteri ve acentelerimizden gelecek talep doğrultusunda önümüzdeki dönemlerde Türkiye’nin dört bir yanında yer almasını hedefliyoruz” diyor.


www.kobiaktuel.com.tr

89


SAĞLIK

MAKALE

Dr. Serap Erdem Aile Hekimliği ve Anti-Aging Uzmanı

STRES KARŞISINDA BAĞIŞIKLIK SİSTEMİMİZ NASIL ETKİLENİR?

Sürekli psikolojik ya da fiziksel stres altında olmak, merkezi sinir sistemini etkiler. Stres hormonları, iştaha ve sindirime olan etkilerinin yanı sıra, hücresel fonksiyonu değiştirerek diğer hormonlarda dengesizliklere neden olurlar.

S

Psikolojik Stres Yaşlanmayı Hızlandırır itokinler gibi bağışıklık sistemi aracılaYoğun stres dönemlerindeyken en sık karrı strese yanıt olarak salınırlar. Stresli Adrenalin ve kortizol şılaştığımız şikâyetlerin başında sindirim olaylar fiziksel bir hasar ya da enfekhormonu, pek bozuklukları gelir. Enerji, kaslarımıza güç siyondan kaynaklanabileceği gibi psikolojik çoğumuzun yakından vermek, kan akışımızı artırmak ve uyanıklıkökenli de olabilir. Kökeni ne olursa olsun, zitanıdığı ‘savaş’ ya da lığımızı çoğaltmak için ve beklemede olan hin-vücut yanıtı aynı aracılar grubunu içerir. ‘kaç’ yanıtını aktive tehlikeden kaçabilmemiz amacıyla gastroYaralanma ya da enfeksiyon, iltihaplanmayı eder. Günümüzün intestinal (mide-bağırsak) kanaldan başka tetikler ve böylece mikrop akışının azalmahızlı yaşam şartları, alanlara aktarılır. Enfeksiyon ya da travma sına ve iyileşmenin hızlanmasına katkıda kortizol ve adrenalin iştahta azalma yapar, oysa psikolojik stres bulunur. Uyku bozuklukları, halsizlik, iştah seviyelerinde büyük muhtemelen atıştırma ihtiyacını artırarak ve ilgi kaybı gibi “hastalık davranışları” çoğudalgalanmalara yol devamlı bir şeyler yemenize yol açacaktır. muza tanıdık gelecektir. Bu davranışlar, sinir açar. Stres hormonları, iştaha ve sindirime olan sisteminin hastalığa yanıtının sonucudur. etkilerinin yanı sıra, hücresel fonksiyonu deBirkaç gün sonra bu enfeksiyon iyileşir ve kendinizi normal hissedersiniz; ancak iltihaplanma, enfeksi- ğiştirerek insülin ve seks hormonları gibi diğer hormonyon geçtikten sonra da devam edebilir. Bunun en büyük larda dengesizliklere neden olurlar. Sürekli psikolojik stres altında kalmak, sitokinlerin iltihaplanmayı teşvik nedeni psikolojik strestir. ettiği bir döngü oluşturarak hücre ve gen hasarını artırıp yaşlanmayı hızlandırırlar. Adrenalin ve Kortizol Hormonu Sürekli psikolojik ya da kötü beslenme gibi fiziksel stres altında olmak, merkezi sinir sistemini etkileyerek adrenalinin aralıksız hücumuna neden olacaktır. Bu, stresle baş etmemize yardımcı olmak için doğanın bize sunduğu bir yoldur. Adrenalin ve kortizol hormonu, pek çoğumuzun yakından tanıdığı “savaş” ya da “kaç” yanıtını aktive eder. Günümüzün hızlı yaşam şartları, kortizol ve adrenalin seviyelerinde büyük dalgalanmalara yol açar. Bu yüzden, gereksiz yere, görünmeyen bir düşmanla savaşmaya hazır haldeyiz.

90

EYLÜL 2019


Seyahatinizin en keyifli zamanı Siz de Istanbul Airport uygulamasını hemen indirin, İGA PASS’in size özel hizmetlerine merhaba deyin!

İGA LOUNGE: Keyifli zaman geçirmeniz için her detayıyla sizin için düşünülmüş 4.420 m2’lik dünyanın en büyük ortak lounge alanı İGA FAST TRACK: Sıraya girmeden geçiş özgürlüğü İGA MEET & GREET: Havalimanındaki tüm yolculuğunuzda size eşlik edecek özel asistan hizmeti İGA BUGGY: Türkiye’de bir ilk! Havalimanının içinde gitmek istediğiniz yere elektrikli araçla kolayca ulaşım imkânı İGA FAST CHECK-IN: Hızlı check-in ayrıcalığı İGA VALET: Aracınızın yıkanmasından teknik servis ihtiyaçlarınıza kadar her detayı içeren size özel vale hizmeti

www.kobiaktuel.com.tr

91


LIFE

MODA

Versace İle İhtişam Bileğe Taşınıyor

S

Ipekyol’dan Pre-Fall 2019 Koleksiyonu

İ

pekyol’un Pre-Fall 2019 koleksiyonunda, dantel ve pili detaylar, gömlek ve trikolarda bütünleşiyor. Denim ve pantolonlar ile etkisini sürdüren bluzlar, kat kat pili detaylı ceketlerle ikonik bir duruş sergiliyor. Mevsimin toprak tonlarına gönderme yapan elbiseler, romantik bir forma bürünerek floral desen, volan ve parlak dokularla zenginleşiyor. Geçiş mevsiminin meltemlerine eşlik edecek trençkot ve ceketler ise koleksiyonun en güçlü parçaları arasında yerini alıyor.

92

EYLÜL 2019

aat&Saat, Versace’nin göz alıcı tasarıma sahip yeni modelini saat severlerin beğenisine sunuyor. Zarif yuvarlak kasası ve pembe altın-metalik renklerinin harmanlandığı bileziğiyle son derece estetik bir görüntüye sahip olan Versace’nin kadın saat modeli, şıklığa yeni bir tanım getiriyor. İkonik Medusa logosunun işlendiği kadranın ve tasarımındaki ince dokunuşların cezbedici bir görünüm kattığı saat, ihtişamın bilekteki yansıması oluyor. Lüks şıklığın temsilcilerinden olan Versace’nin güçlü ve iddialı tasarımlarıyla dikkat çeken yeni saat modeli, karakterini saatiyle vurgulamak isteyenlerin vazgeçilmez aksesuarı olmaya aday.

Twist Yeni Sezona Hazır

T

wist, Pre-Fall 2019 koleksiyonunun yüksek enerjisiyle yeni mevsime hazır. Koleksiyon, neon desenleriyle sweatshirt ve çizgili oversize gömlekler, kalıbı ve yumuşak kumaşıyla fark yaratan yüksek bel jean ve pantolonlarla birlikte geçiş mevsiminin atmosferini yansıtıyor. Koleksiyonda, büzgü ve yırtmaç detaylarıyla hareketlenen gömlek elbiselere eşlik eden binici çizmeleri ise dikkat çekiyor. Pastel tonların enerjisine eşlik eden ekose, gömlek görünümlü ceket ve elbiselere hayat verirken; triko ve sweatshirtler, grafik desenli midi ve floral desenli mini eteklerle kombinlenebiliyor.


LIFE

SÖYLEŞİ

“DERİN DUYGULARIMI TABLOLARIM ARACILIĞIYLA ANLATIYORUM” Buket Önyürü, sanatın birçok dalına gönlünü vermiş başarılı ve yetenekli bir isim. Bugünlerde “Wild Animal” isimli yeni sergisi için hazırlanan Buket Önyürü ile resmin hayatındaki yerini, nelerden ilham aldığını ve hedeflerini konuştuk. Kendinizden kısaca bahseder misiniz? Ankara doğumluyum. Hacettepe Üniversitesi Protohistorya ve Önasya Arkeolojisi’nden mezun oldum. Moda, her zaman tutkum oldu. Ailem eğitim ve sanat konusunda hep destek verdi. Arkeoloji eğitimime devam ederken aynı zamanda çok istediğim, Özel Güzel Sanatlar Stilistlik okulunu da bitirdim. Burada moda, makyaj, güzellik, stil gibi pek çok konuda eğitim aldım. Yüksek lisansımı Ankara Üniversitesi’nde Müze Pedagojisi üzerine yaptım. Tabiat Tarihi Müzesi’nde arkeolog ve müze küratörü olarak görev yapıyorum.

üzerinde enerji harcamak ve sunumları ile ilgili çalışmak kişinin estetik değerlerinin yükselmesini sağlayan müthiş bir faktör. Müzede çalışmalarıma devam ederken mizacım nedeniyle kısa sürede Eğitim, Basın ve Halkla İlişkiler Yöneticiliği’ne getirildim. Bu görevde çalışmak, müzeye gelen farklı profillere sahip ziyaretçilerle diyalog halinde olmayı gerektirdi. İnsanlarla iletişim halinde olmak, birikim oluşturmada önemli bir etken oldu. Ayrıca bir müzede milyonlarca yıl içerisinde jeolojik zaman periyodunda fosiller, mineraller, kayaçlar, renkler ve dokularla iç içe 23 yıl geçirmek, kişinin benliğinde, hafızasında bir birikim yaratıyor.

Resim sanatının sizin için önemi nedir? Sanat, insanların birbirine yakınlaştıran ortak bir dil. Birikimlerimi, duygularımı en güzel resim aracılığı ile yansıtabiliyorum. Çoğu zaman kelimeler hislerinizi ifade etmeye yetmez, işte bu noktada devreye tablolarım giriyor.

Bugüne kadarki sergilerinizin temaları nelerdi? Yaşadıklarım ve deneyimlerim beni resimle ilgili sergiler açmaya yönlendirdi. Doğa konusunda hepimizin bir şeyler yapması gerekiyor. Yakın zamanda yaşadığımız ani ısı değişiklikleri, sel baskınları, alışık olmadığımız tarzda tropik fırtınalar küresel ısınmanın işaretleri. Doğa konusu benim için çok önemli. Bu nedenle, ilk sergim “Doğanın Renkleri” temalıydı. Diğer sergimi tamamen “Küresel Isınma” konusuna ayırdım ve sergime “Yok Oluş 1.5” adını verdim. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 2019 yılının ‘Göbeklitepe Yılı’ ilan edilmesi ise bir arkeolog olarak beni çok heyecanlandırdı. Bu nedenle, “Cennetin Bahçesi Göbeklitepe 99” ismini verdiğim son sergimi, dinlerin beşiği Urfa’da gerçekleştirdim.

Çalışmalarınızda nelerden ilham alıyorsunuz? Müzecilik ve arkeoloji konusunda pek çok projede yer aldım. Müze küratörü olarak, müze objelerini değerlendirip

Son olarak, önümüzdeki serginizin temasını ve önemini paylaşır mısınız? Doğal hayata verdiğimiz zarar, artık geri döndürülemeyecek bir noktaya ulaştı. Dünya üzerinde yaşayan birçok nesli tükenen hayvan bulunuyor. Gelecek yıllarda, bu nesli tükenen hayvanlara yenilerinin dahil olması bekleniyor. En kısa sürede önlemler alınmazsa bazı türler artık aramızda olmayacak. Son hazırladığım “Wild Animal” serimle yok oluşa bu kez de hayvanlar açısından yaklaşıyorum.

www.kobiaktuel.com.tr

93


LIFE

MEKAN

Hai Sushi Farklı Lezzetleri Bir Araya Getirdi

S

ushi yemeyi kaiten banttaki sunumuyla daha da cezbedici hale getiren Hai Sushi, Uzakdoğu mutfağının lezzetlerini Kalamış Marina’daki benzersiz ortamına taşıyor. Sushi sevmeyenler için Uzakdoğu’nun leziz tatlarını da misafirleriyle buluşturan Hai Sushi; çorba, ramen, salata, ana yemek ve tatlı seçenekleri misafirlerinin beğenisine sunuyor. Pad Thai, karides tempura, kalamar tempura, yasai tempura, somon teriyaki, asya usulü teriyaki tavuk noodle, etli noodle, tatlı ekşi tavuk, karidesli noodle, sebzeli noodle menünün leziz alternatifleri arasında yerini alıyor.

Lezzetli Mezelerin Boğaz’daki Yeni Mekânı

F

our Seasons Hotel Bosphorus, Boğaz’a nazır eşsiz bir atmosferde, havuz başında, yeni bir mekânı hayata geçirdi. Şehre taze bir soluk, dinamizm ve canlılık katacak olan Anason 34, Four Seasons yorumuyla yeni nesil meyhane olarak hizmet veriyor. Bu özel mekân, leziz ana yemekleri, nefis mezeler ile DJ Murat Turgut’un 90’lı yıllar ve günümüzden seçtiği Türkçe şarkılar eşliğinde misafirlerinin beğenisine sunuyor. Misafirler mekâna özel tatları, yedi çeşit soğuk meze, iki çeşit sıcak meze, ana yemek ve tatlıdan oluşan fiks menü olarak alabilecekleri gibi a la carte olarak da deneyimleyebiliyor.

The House Hotel Karaköy’de Lezzetli Bir Deneyim

K

erten Hospitality’nin butik otel markası The House Hotel Karaköy’ün teras katında yer alan Kasa Lokanta&Bar, İstanbul’un keyfini çıkarmak isteyenler için cazip bir tercih. Mekân, Michelin yıldızlı İspanyol Şef Jaume Puigdengolas’ın özel menüsüyle misafirlerine eşsiz bir deneyim sunuyor. Şef Jaume, mevsimine göre en doğal ürünleri geleneksel lezzetlerle harmanlayarak her malzemeden maksimum lezzeti ortaya çıkarıyor. Eğlenceli ve yenilikçi yaklaşımıyla kendi stilini oluştururken duyusal mükemmeliyeti yaratmayı da kendine misyon ediniyor.

94

EYLÜL 2019


LIFE

TEKNOLOJİ

Tchibo’dan USB Şarj İstasyonlu Kulaklık

T

chibo, arabada direksiyon başındayken güvenli bir şekilde telefonla konuşmak isteyenler için USB Şarj istasyonlu, Bluetooth’lu kulak içi kulaklık sistemini kullanıcılarıyla buluşturuyor. 12 ve 24 Volt bağlantılar için uygun iki USB girişi olan şarj istasyonu sayesinde araçta kolayca şarj olan Tchibo kulak içi kulaklık sistemi, tek tuşla açılarak gelen aramalara yanıt verilebiliyor. Bluetooth özelliği sayesinde kulaklık sistemi, diğer cihazlarla da bağlantı kurabiliyor. Bu sistemle Tchibo, direksiyon başında telefonundan uzaklaşmak istemeyenlere güvenli ve konforlu bir yolculuk deneyimi sağlıyor.

LG K Serisine Yeni Modelleri Ekledi

L

G, kullanımı kolay K serisi cep telefonlarına LG K20, LG K40 ve LG K50’yi ekledi. Türkiye’de satışa açılan yeni K serisi telefonlar, üstün özellikleri, ileri teknolojisi ve şık tasarımıyla öne çıkıyor. LG, bu telefonlarıyla tüketicilere, büyük, yüksek kaliteli ekranlar ve AI ile çalışan işlevler sunuyor. Yeni K serisi cep telefonları, uzun süreli pil ömrü ve kamera performansıyla da dikkat çekiyor.

Huawei Y9 Prime 2019 Türkiye’de Satışta

T

ürkiye’de beğeniye sunulan Huawei Y9 Prime 2019, otomatik açılabilen Pop-Up kamerası ve gerçek tam ekranıyla son teknoloji ve trendleri tek cihazda topluyor. 128 GB dahili hafızaya, 16 MP açılır kameraya, üçlü arka kameraya, AI destekli fotoğrafçılığa, çift SIM kart desteğine ve daha birçok özelliğe sahip cihaz, yüksek performans ve maksimum güç verimliliği için sekiz çekirdekli mimariye sahip 12nm işlem Kirin 710F yonga seti ile donatıldı.

www.kobiaktuel.com.tr

95


LIFE

KÜLTÜR & SANAT

Bodrum Türk Filmleri Haftası Başlıyor

H Sertab’ın Müzikali Zorlu PSM’de

er yıl Türk filmlerini Bodrum ve Yunanistan’ın Kos (İstanköy) Adası’nda buluşturan Bodrum Türk Filmleri Haftası, bu yıl 19-27 Eylül tarihleri arasında düzenlenecek. 9’uncu Bodrum Türk Filmleri Haftası’nda yılın gişe başarısı elde etmiş filmler, vizyon sonrasında sanatçı ve yönetmenlerinin de katılımı ile Bodrum Kalesi’nde seyirci ile buluşacak. Etkinlik kapsamında filmlerin gösterimleri, Bodrum Kalesi, Oasis Cinemarine Sinemaları, İskele Meydanı, Mumcular Köy Meydanı ve Kos Orpheus Sinemalarında gerçekleşecek.

Z

orlu PSM, yeni sezon her zevke uygun etkinlikleri ve heyecan verici festivalleri ile Eylül ayında da yepyeni bir sezona hazırlanıyor. Son iki yıldır izleyicilerini zamanda bir yolculuğa çıkaran Sertab’ın Müzikali, yeni sezonda Zorlu PSM’de sahnelenecek. Uzun süre hafızalarda yer edecek müzikalin yeni sezondaki ilk gösterisi olan 11 Eylül için biletler satışa açıldı. Müzikalin Beyhan Murphy’e ait koreografileri bu yıl Zorlu PSM’ye özel olarak yenileniyor. Müzikal, yenilenen koreografisi, yeni şarkılar ve etkileyici yeni ışık tasarımıyla izleyiciyle buluşacak.

Nilüfer Yıldırım Contemporary İstanbul 2019’da

N

ilüfer Yıldırım birbirini tamamlayan “Night for Day” ve “We Should Meet in Water, You and I” serilerini 12-15 Eylül 2019 tarihleri arasında, Contemporary İstanbul 2019 kapsamında, Galeri Diani’de sergileyecek. Bu iki seri ile Yıldırım; söylenemeyenleri renkler, dokular ve kompozisyon ile ifade edebildiğini ve bunu deneyimleyerek zamanla öğrendiğini aktarıyor. Hem figür hem de soyutlama unsurlarıyla, günlük gerçeklikler ile icat edilmiş dünyalar arasında geçiş yapıyor.

96

EYLÜL 2019


www.kobiaktuel.com.tr

97


98

EYLÜL 2019


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.