Digital Trend - December 2019

Page 1

www.digitaltrend.com.tr

i


Senin Yerin Ayrı! TAV Passport Kart’ınla seyahatlerinde unutulmaz bir tecrübe seni bekliyor!

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K

Havayolu, denizyolu, karayolu ve demiryollarından yapacağın tüm seyahatlerinde 1.000’i aşkın hizmet noktası ile TAV Passport her anında yanında!

ii

Aralık 2019


Dünyanın dört bir yanında 500’ü aşkın Lounge’da konforu yaşayın!

Ücretsiz İNDİRİN! EXPLORER

1 ADET ÜCRETSİZ GİRİŞİN ARDINDAN HER GİRİŞİNİZ 27€

Tek seferlik bir giriş satın alabilir veya üyelik paketlerimizden birini seçerek ayrıcalıkların keyfini çıkarabilirsiniz. TRAVELLER 10 ADET ÜCRETSİZ GİRİŞİN ARDINDAN HER GİRİŞİNİZ 27€

VOYAGER LOUNGE’LARA SINIRSIZ ERİŞİM

SINGLE BITE

www.digitaltrend.com.tr

1


EDİTÖR

2020’DE ÖNE ÇIKACAK DİJİTAL TEKNOLOJİLER

Y

eni bir yılı karşılamaya kısa bir zaman kaldı. Farklı sektörlerde hizmetler sunan şirketler, 2020 yılıyla ilgili öngörülerini ve hedeflerini açıklıyorlar. 2020 yılında, dijital alanlarda birçok trendin günlük hayatta daha sık karşımıza çıkması bekleniyor. Örneğin 5G hayatımıza girecek, robot asistanlar yaygınlaşacak, güvenlikten sorumlu drone’lar ve daha birçok gelişmeyle karşılaşacağız. Ajans Dijital Kalem’in, 2020 yılına damgasını vurması beklenen 10 dijital trendi açıkladığı habere Trend sayfalarımızda yer veriyoruz. Dijital teknolojilerin sağladığı kolaylık, bireysel girişimcileri de cezbediyor. Sundukları hizmetleri, hizmet sitelerinde tanıtarak daha geniş kesime ulaşabiliyor, müşteri portföylerini genişletebiliyor ve gelirlerini artırabiliyorlar. Hizmet sektörünü online ortama taşıyan Armut, bireysel girişimcilik olarak tanımlanan butik pastacılık, fotoğrafçılık, köpek eğitmenliği, web sitesi tasarımcılığı ve yaşam koçluğu gibi 33 farklı kategorideki trendleri değerlendirdi. Araştırma, Türkiye’nin 81 ilinden de talep alan bireysel girişimcilik kategorisindeki hizmetlerin şehirlere göre farklılık

gösterdiğini, yaptığı işlerden mutlu olduğunu belirtenlerin oranının yüzde 89’a yükseldiğini ortaya koydu. Araştırmanın dikkat çekici detaylarını Girişimcilik sayfamızda okuyabilirsiniz. Dijital teknolojilerdeki gelişmeler siber tehditleri de beraberinde getiriyor. Siber saldırılar, işletmeleri ve kullanıcıları her geçen yıl daha çok zarara uğratıyor. 2020 yılında siber saldırılar daha da artabilir. İşletmelerin ve bireysel kullanıcıların cihaz kullanımı, ağ bağlantısı, veri yedekleme, bulut bilişim ve kimlik doğrulama gibi konularda çok dikkatli olmaları gerekiyor. Siber Güvenlik bölümümüzde, bu sektörde çözümler sağlayan şirketlerin siber saldırılardan korunmak için paylaştığı ipuçlarını mercek altına alıyoruz. Bunların yanı sıra teknoloji, e-ticaret, ödeme sistemleri, yapay zekâ, otomotiv teknolojileri ve seyahat içerikli haberlerimizi de sayfalarımızda okuyabilirsiniz. Gelecek sayımızda buluşmak dileğiyle… İyi seneler,

Nihan Makaskesen DİjİTAL TRENDLERİ WEB SİTEMİZDEN DE TAKİP EDEBİLİRSİNİZ

www.digitaltrend.com.tr

2

Aralık 2019

TN İSTANBUL MEDYA REKLAM TURİZM TİCARET LTD. ŞTİ. adına İmtiyaz Sahibi ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Eymen Tuğba Aloğlu Genel Yayın Yönetmeni Nurullah Aloğlu Editör Nihan Makaskesen Görsel Yönetmen Nergis Çalıkoğlu Reklam Koordinatörü Tuğba Duman Reklam Satış Yönetmeni Kerem Çetin Finans Direktörü Tünal Demirkaya Reklam Rezervasyon reklam@digitaltrend.com.tr 0 212 247 11 79 Abone abone@digitaltrend.com.tr Yönetim Yeri Ergenekon cad. No:31 D:6 Şişli / İstanbul Tel: 0 212 247 11 79 www.digitaltrend.com.tr/ info@ digitaltrend.com.tr Baskı: Kültür Sanat Basımevi Yayın Türü: Yerel süreli aylık Digital Trend Dergisi TN İSTANBUL Medya Reklam Turizm Ticaret Ltd. Şti. tarafından T.C. yasalarına uygun olarak yayımlanmaktadır. Dergide yayımlanan yazı, fotoğraf, harita, illüstrasyon ve konuların her hakkı saklıdır. İzinsiz, kaynak gösterilerek dahi alıntı yapılamaz.


SEKTÖRÜNDE ERP GELECEK canias İLE ŞEKİLLENECEK 30 yıllık ERP tecrübemiz ile onlarca sektörde olduğu gibi AMBALAJ sektörünün de ihtiyaçlarını çok iyi biliyoruz. ENDÜSTRİ 4.0 çağını yakalamanız için geleceğin teknolojisini üretiyoruz. Advertising & Promotion · Automotive · Aviation & Defense · Building · Chemicals & Paint · Cooling & Heating · Construction Materials · Education · Electronics · Energy · Food · Furniture & Wood Processing · Geology · Glass Processing · Import & Export · Jewelry · Leather · Logistics · Machinery & Industrial Automation · Medical · Metal · Mining · Packaging · Plastic · Retail · Service & Maintenance · Textile & Garment · Tourism

Detaylı bilgi için: www.caniaserp.com /caniasERP

www.digitaltrend.com.tr

3


CONTENTS

/digitaltdergisi /digitaltrenddergisi

Aralık 2019

06

07

TEKNOLOJİ 06 07

HP Elite Dragonfly Türkiye’de Beğeniye Sunuldu Philips TV İki Yeni OLED+ Modelini Tanıttı

MOBİL UYGULAMA 11

08

TREND 14 16

17

22

25

happn’dan Mükemmel Bir Profil İçin Beş İpucu

2020’nin Dijital Trendleri Neler Olacak? SEAT’A Göre Geleceğin Meslekleri

E-TİCARET 26

istegelsin Hizmet Alanını Genişletiyor

E-DÖNÜŞÜM 28

E-Dönüşüm Fatura Masraflarını Kuruş Seviyesine Düşürecek

ÖDEME SİSTEMLERİ

30

30 32

Güvenli Mobil Ödemeyle 3 Milyon İşletme Tasarruf Sağlayacak Online Satışların Güvenliği Artık Yapay Zekâ Teknolojisine Emanet

ARAŞTIRMA 35

48

60

Z Kuşağı Kripto Paraya Güveniyor

DİJİTAL TARIM 48

Tarımda Dijital Dönüşümün Yol Haritası Çıkarıldı

SİBER GÜVENLİK 50 4

Aralık 2019

Siber Saldırılardan Korunmak İçin İpuçları


MNG Kargo

internet kargoculuğu dönemini başlatıyor. Şimdi kargo göndermek, ödeme yapmak ve takip etmek daha kolay! Detaylı bilgi için; www.mngkargo.com.tr

GÖNDER

TAKİP ET

ÖDE

GÖNDER

TAKİP ET

ÖDE

BAĞLAN

GÖNDER TAKİP ET ÖDE BAĞLAN

www.digitaltrend.com.tr


TEKNOLOJİ

HP Elite Dragonfly Türkiye’de Beğeniye Sunuldu

H

P, mobil çalışan profesyoneller için iş ve günlük kullanımın sınırlarını zorlayan bir kilogramdan hafif premium PC’sini tanıttı. Güvenlik özellikleriyle mobilite arayan kullanıcıların tercihi olan cihaz; 24,5 saat batarya ömrüyle kullanıcılarının performanstan ödün vermeden çalışmasını sağlıyor. 13 inçlik kurumsal dönüştürülebilir bilgisayarlar arasında yaklaşık yüzde 86 ile HP’nin en yüksek ekran-gövde oranına sahip HP Elite Dragonfly, anında tabletten PC’ye dönüşebiliyor. 8. Nesil Intel Core vPro işlemciyle kurumsal performans için en iyi deneyimi vadediyor.

K

Sennheiser’dan İki Yeni Ürün

aliteli ses denilediğinde akla ilk gelen markalardan olan Sennheiser, iki yeni ürününü beğeniye sundu. Tek bir cihazda çoklu sinema sistemini bir araya getiren Ambeo Soundbar ve müziği stüdyo kalitesinde ileten Yeni Momentum Wireless, mükemmel ses deneyimi vadediyor. Sennheiser’ın Yeni Momentum Wireless kulaklığı, dengeli, derin ve stüdyo kalitesindeki netliğe, ahenge sahip ses sunuyor. Ekolayzır ayarları sayesinde kişiselleşebilen Ambeo Soundbar ise bulunduğu odayı algılayabilme teknolojisine sahip.

C

Casper Nirvana One A500 Satışa Çıktı

asper Nirvana One A500, güçlü işlemci seçenekleri ve son nesil anakartıyla beraber, 23.8” Full HD FFS ekranı, ayarlanabilir standı, gizlenebilir kamerası, yer tasarrufu sağlayan şık ve ince tasarımıyla performans ve estetiği de bir arada sunuyor. Casper’ın all-in-one ürün ailesine eklediği son bilgisayarı, sahip olduğu dokuzuncu nesil Intel i3-9100, i5-9400, i5-9500 ve i7-9700 işlemci seçenekleri ile her türlü kullanıcının ihtiyacına hitap ediyor. Casper Nirvana One A500 rahat, esnek ve tamamen ayarlanabilir tasarımlı standı sayesinde uzun saatler bilgisayar başında çalışanların favorisi olmaya aday.

6

Aralık 2019


TEKNOLOJİ

LG K40S Beğeniye Sunuldu

Philips TV İki Yeni OLED+ Modelini Tanıttı

G, K serisinin yeni telefonu LG K40S’i satışa sundu. Cihaz, bütçe dostu fiyatının yanı sıra, üstün multimedya deneyimi sunuyor. Geliştirilmiş ön ve arka kameraları, ekranı ve uzun ömürlü bataryası ile dikkatleri çeken LG K40S, sinematik ses kalitesi, Google Asistan ve Google Lens özellikleriyle de öne çıkıyor. PDAF’lı 13MP ve süper geniş açılı 5MP olmak üzere iki arka kameraya sahip olan LG K40S’in 13 MP’lik ön kamerası ise mükemmel selfie çekimine olanak tanıyor. K40S, iki şarj arasında uzun süreli multimedya keyfi için optimize edilmiş 3,500 mAH bataryalarla birlikte sunuluyor.

hilips TV, İngiliz müzik şirketi Bowers & Wilkins iş birliğinde ürettiği yeni premium Philips OLED + 934 ve OLED + 984 modelleriyle sınırları bir kez daha zorluyor. TV’lerde bulunan son model OLED panelleri ve üçüncü nesil P5 görüntü işleme pakedi sayesinde görüntü kalitesi performans çıtası yükseliyor. İzleyicilerin daha net ve canlı renkler, doğal cilt tonları ve renk kontrastlarına sahip görüntüler izleyebilmesinin yanında; tasarımlarda kullanılan Kvadrat kumaş, cam ve metal sayesinde Avrupa tasarımı en yüksek seviyeye çıkıyor.

Honor 9X Türkiye’de

H

uawei Technologies çatısı altında gençlere yönelik teknolojik ürünleriyle değer yaratan Honor, yeni modeli Honor 9X’i tanıttı. Son dönemde yaptığı sürpriz kampanyalarla adından sıklıkla söz ettiren Honor, yenilikçi ve sıra dışı tarza sahip yeni modeli 9X ile Türk kullanıcıların karşısına çıkmaya hazır. Cihaz pop-up kamerası ile geniş ekran avantajı, dikkat çekici tasarımıyla farklı bir tarz ve uzun pil ömrüyle işlevselliği bir arada sunuyor.

L

P

Wipelot İle Havalimanı Lojistiğinde Karmaşaya Son

E

ndüstri 4.0’ın yapıtaşı olan endüstriyel IoT teknolojisi üzerine kurgulanan gerçek zamanlı konum belirleme sistemi Wipelot, havalimanlarının yoğun iş süreçlerinde kolaylık sağlıyor. Ekipmanların ve demirbaşların yeri, ne kadarının kullanılır durumda olduğu, personellerin yeri, verimliliği ve çalışma ortamının güvenliği gibi pek çok farklı unsuru takip eden Wipelot, bu sayede havalimanlarının karmaşık lojistiğine çözüm getiriyor. İş süreçlerinde yüksek verimlilik sağlayan Wipelot, her türlü koşul ve alanda güvenle çalışabilmeye olanak tanıyor.

www.digitaltrend.com.tr

7


TEKNOLOJİ

FANUC ROBOTLARI İŞ BİRLİĞİNE HAZIR

AUDI’DEN İKİ YENİ ROBOTİK KIYAFET: EXOSKELETON Ç

alışanlarının ihtiyaç duyduğu en verimli ergonomiyi sağlayabilmek adına araştırmalarda bulunan Audi, iki yeni ürünü üretim sürecine dahil etmeye hazırlanıyor. Ottobock firmasının geliştirdiği Paexo ve Skelex firması tarafından tasarlanan Skelex 360’ın, Audi’nin Ingolstadt tesislerinde test kullanımına başlandı. Exoskeleton’ları, tesisin boyahane ve diğer bazı çalışma alanlarında görevli 60’a yakın personel kullanıyor. Testlerde, aparatların çalışanlar üzerinde sağladığı yararlar incelenerek değerlendiriliyor. Test sürecinde, hareket serbestliği, kullanım süresinin çalışana etkisi, aparatın çalışana sağladığı katkı gibi temel değerlendirmeler yapılıyor. Statik ve dinamik çalışmalar gerçekleştiren; fren montaj hattı, alt gövde paneli vidalaması, korozyon ve sızdırmazlık kontrolü gibi bölümlerde çalışanların, adaptasyonları takip ediliyor. Bir sırt çantası gibi taşınabilen ve giyildiğinde kalçaların etrafındaki bir kemerle sabitlenen Paexo ve Skelex 360, kullanıcısının kafa üstü mesafelerdeki işlerde kolları ve kol eklemlerini desteklediği, kola yüklenen ağırlığın büyük bölümünü, destek yapıları aracılığıyla kalçalara ilettiği görüldü.

8

Aralık 2019

J

aponya merkezli CNC, Robot ve Makine üreticisi Fanuc, yeni işbirlikçi robotu CR-14iA/L ile sıradanlığa meydan okuyor. CR serisinin yeni üyesi olan yeşil robot CR-14iA/L, CR-7iA ve CR15iA’nın özelliklerini bir araya getirerek yüksek taşıma kapasitesi sunuyor. Fanuc, 14 kilogram taşıma kapasitesine sahip yeni nesil işbirlikçi robotu CR14iA/L ile üreticisini yüksek verimlilikle buluşturuyor. CR serisinin yeni üyesi olan yeşil robot, daha küçük CR-7iA’nın ve daha büyük CR-15iA’nın özelliklerini bir araya getirerek üstün performans gösteriyor. 14 kilograma kadar yük kaldırma kapasitesiyle 820 mm erişime sahip olan CR-14iA/L, 911 mm’lik maksimum erişim ve 12 kilograma kadar bir taşıma kapasitesi ile kullanılabiliyor. CR serisinin işbirlikçi robotları için denenmiş ve test edilmiş geliştirme felsefesini CR-14iA/L’ye de kodlayan Fanuc, seride kullanılan mekanik yüksek hassasiyetli sensörleri de robota da entegre ederek üreticisine verimli ve güvenli bir çözüm sunuyor.


AKILLI YAŞAM

AKILLI EVLER YÜKSELİŞTE

Teknoloji, evleri de daha akıllı hale getirdi. Dışarıdayken evimizi ısıtıp soğutabiliyoruz, zil çaldığında kapıda kim var diye görebiliyor hatta konuşabiliyoruz, elektriği ve prizleri kontrol ederek prizde unutulan ütü korkusuna son verebiliyoruz.

Y

aşamımızın her alanında sıklıkla kullandığımız teknoloji, evlerde de hayatımızı kolaylaştırıyor. Özellikle son beş yılda yapılan konutların akıllı ev olarak inşa edilmesiyle bu tarz evlere de daha çok aşina olmaya başladık. Akıllı evlerdeki prizler, aydınlatma, elektrikli süpürgeler, kamera ve TV kumanda sistemleri, buzdolabı, çamaşır bulaşık makineleri hatta kapı zilleri bile bu sisteme dahil olabiliyor. Akıllı evlerin daha çok tercih edilmelerinin nedeni hem daha güvenli olmaları hem de kullanım kolaylığı sağlamaları. RE/MAX’ın verdiği bilgiye göre, akıllı ev taleplerinde de yüzde 80-85’lik bir artış bulunuyor. Fiyatları Ne Kadar? RE/MAX’ın verilerine göre, bu evlerin fiyatları bulunduğu muhit ve içerisindeki ekipmanlara bağlı olarak değişiyor; ancak 2+1 evler 450 bin, 3+1 evler 950 bin, 4+1 evler 1 milyon 350 bin, 5+1 evler ise 2

Son yıllarda talebin arttığı akıllı evlerin en çok Başakşehir, Beylikdüzü, Bakırköy ve Levent gibi semtlerde olduğu bilgisini veren RE/MAX, bu evlerin fiyatlarının 450 bin liradan başladığını belirtiyor. milyon 50 bin liradan başlıyor. Akıllı Evler Daha Çok Hangi Semtlerde? RE/MAX’ın açıklamasına göre; Başakşehir Belediyesi, başlattığı yeni uygulamada, semtte yapılacak her yeni binaya akıllı olma zorunluluğu getiriyor. Bu nedenle en çok akıllı evin bulunduğu semtlerin başında Başakşehir geliyor. Bunun dışında Beylikdüzü, Bakırköy, Bahçelievler, Levent, Kağıthane’de de birçok akıllı ev bulunuyor. Kimler Talep Ediyor? Evinde olmasa bile kontrolü elinde tutmak isteyenler, güvenlik açısından tam teşekküllü bir

konutta yaşamak isteyenler, teknoloji tutkunları, konforuna ve rahatına düşkün olanlar akıllı evlere taleplerde bulunuyor. Akıllı Evler Neler Yapabiliyor? Akıllı evlerde bulunan akıllı zillerle kapıdaki kişiyi cep telefonunuzdan veya tabletinizden görebiliyor, mikrofon sayesinde konuşabiliyorsunuz. Akıllı kilitler, “Kapıyı kilitlemiş miydim?” sorusuna son veriyor. Uzaktan kontrol edilebilen sistemlerle kapınızın kilitli olup olmadığını görüp tercihi değiştirebiliyorsunuz. Aynısı prizde unutulan ütüler için geçerli. Telefondan elektriğe müdahale ederek olası yangınların önüne geçilebiliyor. Kombiye, klimaya ve aydınlatmaya bağlanabilen sistemle yazın eve varmadan klimayla soğutulabilir, kışın buz gibi havadan sıcacık eve girilebilir. Buzdolabına bağlanılarak, eksiklerin hepsi birkaç tıkla hızlıca öğrenilebiliyor.

www.digitaltrend.com.tr

9


MOBİL UYGULAMA

KİŞİSEL VERİLERİN İHLALİNDEN 3 MİLYON KİŞİ ETKİLENDİ Zumizum KVK mobil uygulaması, saha operasyonlarında, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında müşterilerin kişisel bilgilerini içeren belgelerin, gizlilik şartları korunarak hedef sisteme iletilmesi süreçlerinde kullanılabiliyor.

G

elişen teknoloji ile birlikte kişisel veriler, farklı uygulamalar ve sistemler aracılığıyla hemen hemen herkes tarafından ulaşılabilir ve paylaşılabilir hale geldi. Kişisel bilgilerin korunması hem bireysel hem de kurumsal anlamda büyük öneme sahip oldu. Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) 2016 yılında kişisel verilerin işlenmesinde başta özel hayatın gizliliği olmak üzere kişilerin temel hak ve özgürlüklerini korumak ve kişisel verileri işleyen gerçek ve tüzel kişilerin yükümlülükleri ile uyacakları usul ve esasları düzenlemek amacıyla çıkarıldı. Kişisel Verileri Koruma Kurulu’nun verilerine göre; 2017 yılından 2019 yılı Ekim ayına kadar KVKK’na 129 “veri ihlal bildirimi” yapıldı ve yaklaşık 3 milyon kişi bundan etkilendi. Müşterilere Ait Veriler Saklanamıyor Bilgi ve belgelerinin korunmasına dair yaşanan sorunlar Zumizum KVK mobil uygulaması sayesinde çözülüyor. Saha ekiplerinin mobil cihazlarıyla fotoğraflarını çektikleri

10

Aralık 2019

müşteri belgelerine zaman damgası ve konum bilgisi ekleyen Zumizum KVK, bilgilerin kolay bir şekilde ilgili kurumun ERP programına iletilmesini imkân veriyor. Bireylere veya kurumlara ait gizli belgelerin saha ekibinin mobil cihazlarında kayıtlı olarak kalmasına veya saklanmasına izin vermeyen Zumizum KVK, bu özelliği sayesinde bilgilerin korunmasını sağlıyor. Ayrıca, KVK uyumlu ayrı bir saha cihazına gerek kalmıyor. Ekiplerin cep telefonları ve tablet gibi mobil cihazları kullanılıyor. KVKK Kapsamında Geliştirildi Uygulamanın özelliklerine ve avantajlarına ile dikkat çeken E-GÜVEN Genel Müdürü Can Orhun, şu bilgileri veriyor: “Zumizum KVK uygulaması saha operasyonlarında, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında müşterilerin kişisel bilgilerini içeren belgelerin, gizlilik şartları gözetilerek hedef sisteme aktarılması gereken bütün süreçlerde kullanılabiliyor. Ayrıca görsel veri ile bildirim sağlanması gereken süreçlerde, gizli müşteri

çalışmalarında, satış ziyaretlerinin yanı sıra görsel belgeleme gerçekleştiren kurumların saha çalışmalarında uygulamadan faydalanılabiliyor.” Konum Bilgisi Eklenebiliyor Tarih ve saat bilgisine ihtiyaç duyulan çalışmalarda geçerli zaman damgası, uygulama sayesinde fotoğraflara entegre edilebilirken, belgelere konum bilgisi de ekleniyor. İnternet bağlantısında yaşanan problemler nedeniyle gönderilemeyen fotoğraflar daha sonra gönderilmek üzere işlem listesine alınabiliyor ve istenirse ilgili işlem silinebiliyor. Mobil Kullanım Konforu Zumizum KVK sayesinde gönderilen belgelerin teslim edilme durumu kontrol edilebiliyor. Uygulamayı kullanan kurum, üye tanımlayabilmenin yanı sıra üyeye özel kullanıcı adı ve şifre tanımlama özelliklerine de sahip oluyor. Zumizum KVK ile tek bir işlemde birden fazla belge gönderimi yapılabiliyor.


MOBİL UYGULAMA

Happn’dan Mükemmel Bir Profil İçin Sadece 15 saniye içinde birini etkilemek ister misiniz? Mobil tanışma uygulaması happn, sadece beş adımda nasıl daha etkileyici bir profile sahip olacağınızı anlatıyor.

B

irçok bilimsel araştırmaya göre, insanlar ilk karşılaşmada 15 saniye içinde hakkınızda bir karara varırlar. Sonra 15 hafta harcasanız da bu yargıları değiştiremezsiniz. Gerçek dünyada göz göze gelip ilk cümleleri sarf etmek neyse, birinin profilinize ilk defa bakması da aynı etkiyi yaratacaktır. Peki, yeni insanların profilinizle karşılaştığı anı nasıl mükemmel kılarsınız? Türkiye’deki 4 milyona yakın kullanıcısının sanal karşılaşmaları üzerinde incelemeler yapmış olan happn bunu beş maddede özetliyor.

Birden Fazla Fotoğraf Ekleyin, Ancak 5’i Geçmeyin

Profilde tek fotoğraf kullanmak havalı ve gizemli olabilir; ancak eğer başkalarının ilgisini çekmek istiyorsanız bir fotoğraf asla yetmez. İlk intibanın birkaç saniye içinde oluştuğunu düşünürsek, tek fotoğrafla yeni tanıştığınız insanda ilgi uyandırmak oldukça zordur. Birkaç fotoğraf eklerseniz profilinizi ziyaret eden ve sizin hakkınızda bilgi sahibi olmak isteyenlere biraz daha fazla ipucu verebilirsiniz; ancak fazla fotoğraf ekleyip tek seferde hakkınızda her şeyi paylaşmaktan da kaçının.

Yanlış Detaylardan Kaçının Sanal dünyada yapacağınız en büyük hatalardan biri kendiniz hakkında yalan söylemek veya abartmaktır. Bu sebeple, beş yıldan eski fotoğrafları profilinize eklemeyin. Yeni tanıştığınız kişiyle buluşmaya gittiğinizde, fotoğrafında göründüğünden beş yıl daha yaşlı görünüyor olmasının hoşunuza gitmeyeceğini aklınızda bulundurun.

Net ve Yakın Plan Fotoğrafları Tercih Edin Nasıl özgeçmişinizde bulanık veya toplu bir fotoğraftan kırpılmış bir görsel kullanmak uygun değilse, tanışma uygulamaları için de bu tip fotoğrafların kullanımı yanlıştır. Özensiz yüklenmiş fotoğraflar sizi umursamaz gösterecektir. Bu nedenle profilinizde; net göründüğünüz, doğru açılardan çekilen yakın plan fotoğrafları kullanmaya özen gösterin. Son uyarımız ise fotoğraflarınızla çok fazla oynamayın.

Evcil Hayvan Kozunu Kullanın

Pek çok araştırma gösteriyor ki hayvanlarla fotoğrafı olan insanlar, olmayanlara göre daha yaklaşılabilir görünüyor. Dolayısıyla varsa evcil hayvanınızla çekilmiş bir fotoğrafı profilinize ekleyebilirsiniz. Eğer bir hayvan sahibi değilseniz de sorun yok. Sonuçta olmadığınız biri gibi görünmektense, bir arkadaşınızın sevimli dostlarıyla çekilmiş bir fotoğraf pekala hayvanseverliğinizi yansıtacaktır.

Hafif Bir Tebessüm Takının Yapılan araştırmalara göre, kadınların güzel bir gülüşe sahip olması erkekler tarafından daha çok dikkat çekerken, erkeklerin hafif bir tebessümle daha gururlu duruşları etkili oluyor. Dolayısıyla kadınlara tavsiyemiz, profil fotoğraflarını en güzel gülüşlerinin yer aldığı bir kare ile güncellemek. Erkeklere ise hafif gülümseyen ve bir o kadar da kendinden emin duruşları ile ön plana çıktıkları bir kareyi kullanmalarını öneriyoruz. www.digitaltrend.com.tr

11


TREND

DİJİTAL MEDYA İÇİN 2020 YILI TRENDLERİ Dünyanın dönüşen iletişim ihtiyaçlarını karşılamak üzere Türkiye’den yola çıkan yeni nesil ve yerli sosyal ağ uygulama girişimi PeerBie, 2020 yılının dijital trendlerini masaya yatırdı. Buna göre yeni dönemde, kişisel içeriğin kaliteli içerik olması; sadece ağların değil, kullanıcıya özel kanalların da temel ihtiyaç haline gelmesi öngörülüyor.

S

osyal ihtiyaçlar doğrultusunda uygulamalar geliştiren PeerBie, yeni dijital dünyada ‘şans’ diye bir kavram olmayacak düşüncesinden yola çıkarak 2020 yılının dijital trendlerini masaya yatırdı. 26-27 Kasım 2019 tarihlerinde IEEE Istanbul Üniversitesi Cerrahpaşa ve Mühendislik Fakültesi bünyesinde düzenlenen Gelişen Teknoloji Günleri (GETEK) etkinliğinde konuşan PeerBie’nin Kurucusu Semih Seçer, “2020 yılında sosyal medyadaki yoğun uygulama trafiği, kalabalık iletişim ve yönetilmesi gereken teknolojik araçların fazlalığı üç konuyu öne çıkarıyor: Bilginin bize özel olanına erişmek, bize uygun kanallar içerisinde hareket etmek ve bu sırada hayatımızı verimli yönetmek. Sosyal medya ve dijital medya tüketim alışkanlıklarımız her geçen gün yeni bir ivme kazanıyor. Hayatımızın bir parçası olan veya ilgi duyduğumuz her içeriği çok hızlı tüketiyor, ihtiyacımız doğrultusunda doğru içeriğe en hızlı şekilde ulaşmak için gayret gösteriyoruz. Burada

12

Aralık 2019

Yeni dönemde, şimdiden duymaya başladığımız kullanıcıya özel veri geliştirme ve sunma en önemli konulardan biri olacak. Kullanıcı kendine özel veriyi, kendi görevi için verimli kullanmak istiyor ve bu istek önümüzdeki günlerde sosyal medyanın dinamiklerini değiştirecek. önemli olan, kullanıcıların aradıkları içeriklere verimli ve hızlı bir biçimde ulaşabilmeleri. Yani veriyi kullanıcının kendi faydasına kullanmasını sağlamak” açıklamalarında bulunarak 2020’ye dair öngörülerini paylaştı. Kişiselleştirilmiş, Özelleştirilmiş İçerik Ve Deneyim Seçer, “PeerBie ile kullanıcıların yeni dünyadan beklentilerini karşılıyoruz, öngörüyoruz ve geliştiriyoruz. Yeni dönemde, şimdiden duymaya başladığımız kullanıcıya özel veri geliştirme ve sunma en önemli konulardan biri olacak. Artık sadece ailemiz, mahallemiz veya okul arkadaşlarımızla sosyalleşmiyoruz,

çok farklı ağları bir araya getiriyoruz; ama şu an sistem tıkandı, çok fazla ağ, çok fazla görev, sayısız takip edilecekler listesi var. Kullanıcı bu karmaşık sistemde kendine özel veriyi, kendi görevi için verimli kullanmak istiyor ve bu istek önümüzdeki günlerde sosyal medyanın dinamiklerini değiştirecek” ifadelerinde bulundu. Doğru Zamanda Doğru ‘Kanalda’ Olmak “Sosyal ağları ve kalabalıkları sevsek de, içinde bulunduğumuz sosyal ağlar günün sonunda bire bir iletişim ve etkileşime dönüştükçe bizim için verimli olarak kabul ediliyor. Özelleştirilmiş ağlar ve onun alt birimleri olan kanallar kullanıcıların özelleştirilmiş iletişim ihtiyacını karşılayacak. PeerBie ile bu sebeple kendi mesajlaşma modülümüze yatırım yapıyoruz” diyen Semih Seçer; artık kullanıcıların öğrenci, çalışan, çalışmayan fark etmeksizin kendi hayatındaki doğru kanallarda yer alma ihtiyacının artacağını ortaya koydu.


TREND

Daha Çok Etkileşim İstiyoruz “Kullanıcılar, bir araya geldikleri tüm ağlardan artık tek taraflı bilgi almak istemiyor. Bu istek 2020’de daha da güçlenecek. Kullanıcılar, daha çok konuşmak, fikrini aktarmak, dinlemek ve dinlenmek isteyecek. Bir taraftan gelen tek yönlü ‘anons’ kullanıcıların artık doğasına çok ters” ifadelerini kullanan Seçer, PeerBie’nin de ana misyonlarından birinin karşılıklı konuşmayı, tartışmayı ve iletişim kurmayı teşvik etmesi olduğunun altını çizdi. Dijital Alışkanlıkların Bir Algoritmayla Yönetilmesi İstenmiyor PeerBie’yi tek platformda, farklı, bağımsız ve kişiselleştirilmiş ağlar üzerine kurgulayan Seçer, “Kullanıcılar artık daha komptakt, kendi takipçileri, arkadaş veya ailesi ile etkileşime gireceği ortamları tercih edecek. Bu ortamı da algoritmaların kendi isteğinden bağımsız filtrelemesinden rahatsız olacak” dedi. Seçer,

“Bilmediğimiz kadar korkuyoruz. Bildikçe rahatlıyor, doğru kararlar vermeye daha yakın oluyoruz. PeerBie ile amacımız geleceğin hayatını şimdiden kolaylaştırmak. Kullanıcılara özel ve kendilerini ilgilendiren doğru bilgiye anında ulaşmalarını sağlamak, kendileri için en uygun grupları onlara sunmak ve hayatlarını verimli yönetmelerine yardımcı olmak temel hedeflerimiz” açıklamalarını yaptı. Türkiye’nin Dönüşüme Adapte Olma Yeteneği Yüksek Türkiye’nin sahip olduğu genç nüfus oranı sayesinde dönüşüme adapte olma yeteneği yüksek bir ülke olduğunu vurgulayan Seçer, “Türkiye’yi tam da bu sebeple pilot ülke olarak seçtik. Yeniliklere adapte olma gücü aynı zamanda dönüşüm için bize değerli bir içgörü sağlıyor” ifadelerini kullandı. Son yapılan araştırmaların, mobil teknolojilerin kullanıcıların hayatlarına rahatlık ve konfor getirdiğine dair düşüncelerini

Özelleştirilmiş ağlar ve onun alt birimleri olan kanallar kullanıcıların özelleştirilmiş iletişim ihtiyacını karşılayacak. PeerBie ile bu sebeple kendi mesajlaşma modülümüze yatırım yapıyoruz. ortaya koyduğunu dile getiren Seçer, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kullanıcıların rol ve sorumlulukları artıyor, vakitleri gittikçe kısalıyor. Bu durum kullanıcıların bilgi, ürün veya hizmete erişmeleri için harcayabilecekleri efor ve vakte de yansıyor. Daha az efor ve süre ile kendileri için gerekli olana ulaşabilmek istiyorlar.”

www.digitaltrend.com.tr

13


TREND

2020’NİN DİJİTAL TRENDLERİ NELER OLACAK? 2020’ye sayılı günler kaldı. Peki, dünyayı ne gibi dijital yenilikler bekliyor? Ajans Dijital Kalem, 2020 yılında günlük hayatta daha fazla yer bulacak 10 dijital trendi paylaşıyor.

D

ijital teknolojilere hızla yenileri ekleniyor. 2020 yılında, dijital alanda öne çıkacak ve günlük hayatta daha fazla yer bulacak birçok trend var. Pazarlama, dijital pazarlama, halkla ilişkiler ve içerik üretimi ajansı Ajans Dijital Kalem, 2020 yılına damgasını vurması beklenen 10 dijital trendi açıklıyor.

1. 5G Geliyor 5G teknolojisi küresel çapta kullanılmaya başlanacak. Dünyanın en büyük akıllı telefon üreticileri şimdiden 5G destekli cihazlarını piyasaya sunmaya başladı.

2. Robot Asistanlar Yaygınlaşacak Dünyanın farklı bölgelerinde robot hastabakıcılar, güvenlik görevlileri, hostesler ve garsonlar kullanılıyor. 2020 yılında ise bu teknoloji evlere girecek. Özellikle robot asistanlar gündelik hayattaki birçok işi kolaylaştıracak.

3. Podcastler Daha Çok Dinlenecek Podcastler 2019 yılında çok fazla talep gördü ve tüketildi. Bu durum 2020 yılında da devam edecek ve yeni podcast içerik üreticileri ile tanışacağız.

4. Akıllı Film Ve Diziler Geliyor

2019 yılında piyasaya sürülen Black Mirror: Bandersnatch seyirciye sunduğu tercihlerle film/dizi dünyasında büyük ilgi toplamıştı. 2020’de izleyiciyi hikâyenin gelişimine dahil edecek yapıtların sayısı artacak.

5. Mobilde Daha Çok Oyun Oyun sektörünün hacmi giderek büyüyor. Yeni yılda çok oyunculu mobil oyunlar önem kazanacak ve yeni oyunlar piyasaya sürülecek.

6. Akıllı Oteller İle Farklı Deneyim 2020 yılında akıllı otellerde bizleri karşılayacak olan robot çalışanlar tüm ihtiyaçlarımızı karşılayacak ve farklı dil seçenekleriyle herkese yardımcı olacak.

7. Daha Çok Online Eğitim Birçok avantaj sağlayan online eğitim yeni yılda hızla gelişecek ve daha fazla talep görecek. Çevrimiçi

14

Aralık 2019

sınıflara evrimleşecek eğitim gençlerin tercihi olacak.

8. Güvenlikten Sorumlu Drone’lar 2020 ve sonrasında drone’ların yetenekleri geliştirilecek. Sağlık, iş, eğitim, eğlence ve seyahat gibi alanlarda yaygın olarak kullanılacak drone’ların can kaybı yaşanabilecek durumlarda kullanılması da planlanıyor.

9. Gerçeklik Algısı Değişecek Sanal, arttırılmış ve karma gerçekliğin yanı sıra 2020 yılında genişletilmiş gerçeklik gözlükleri de piyasaya sürülecek. Bununla birlikte 360 derece videolar, live streaming içerikler ve videolar eşsiz bir deneyim sunacak.

10. Sesli Arama Dönemi 2020 yılında kelime ile aramanın yerini ses ile arama özelliği alacak. Bu yöntem özellikle de e-ticaret sitelerinde farklı bir opsiyon olarak karşımıza çıkacak.


TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK e-FATURA PLATFORMU İLE ÇALIŞIN, KAFANIZ RAHAT VERİLERİNİZ GÜVENDE OLSUN! SAP, ORACLE ve 250'nin Üzerinde Farklı ERP ve Genel Muhasebe Yazılımları ile Kolay, Hızlı ve Tam Entegrasyon 6 Milyarı Aşan Fatura Saklama Hacmi Yıllık 1 Milyar Fatura ile Fatura İşleme Hacminde Türkiye'nin En Büyüğü ve Avrupa’nın ilk 3’ünde 12.000'in Üzerinde Müşteri Portföyü ile Güçlü Referanslar 7/24 Müşteri Desteği

e-Fatura | e-Defter | e-Arşiv Fatura | e-İrsaliye | e-Makbuz | e-Bilet / Digital Planet TR

Müşteri Destek: 444 9 328 - 444 9 FAT | info@digitalplanet.com.tr

www.digitaltrend.com.tr

15


TREND

Yapılan araştırmalara göre, günümüz mesleklerinin yarısı 25 yıl içerisinde tarihe karışacak ve bu süreçte yeni meslekler rağbet kazanacak. SEAT, otomotiv sektöründe geleceğin öne çıkacak mesleklerini sıralıyor.

Y

apay zekâ ve teknolojik yenilikler, iş dünyasını dönüştürüp, bazı mesleklerin yok olmasına neden olacak. Oxford Üniversitesi tarafından hazırlanan bir rapora göre, günümüz mesleklerinin yüzde 47’si 25 yıl içerisinde kaybolacak. Dijitalleşme ve Endüstri 4.0, geleceğin mesleklerini şekillendirecek ve yeni fırsatlar

doğuracak. Buna göre SEAT, otomotiv sektöründe geleceğin rağbet gören mesleklerini şöyle sıralıyor: Veri Bilimcisi Veri bilimciler, karar alma sürecinde şirket yönetimine yol göstermek ve soruları cevaplamak için tonlarca veriyi analiz ederek gerekli bilgileri elde ediyorlar.

Kullanıcı Deneyimi Uzmanları Bu kişilerin işi, kullanıcının bir marka, ürün veya hizmetle etkileşimleri sırasındaki algı ve deneyimlerini tanımlamak ve tasarlamaktır. SEAT’ta UX Tasarım Şefi olan David Redondo bu konuda şunları söylüyor: “Bu işte sadece kullanıcı gibi düşünmek yetmez; aynı zamanda sunulan ürün ve hizmetlerin tasarım ve gelişim sürecine kullanıcının dahil olmasını sağlamak gerekir. Gereksinimlerin mevcut ürünlerle oluşturulduğu günler

16

Aralık 2019

geçmişte kaldı; günümüzde markalar müşterilerle birlikte çalışıyor.” Örneğin tasarımda, aracın iç mekanının gelecekteki müşterilerin beklentilerini karşılamasını sağlamak için kullanıcı deneyimi uzmanlarına ihtiyaç duyuluyor. Bu kişiler, sadece sürüş deneyimine değil; aynı zamanda müşterinin bayiyi ziyareti ile başlayan, sosyal medya ve satış sonrası hizmeti de içeren bütün bir süreçteki müşteri deneyimine odaklanıyorlar.

Fizik alanında doktora sahibi Diego Villuendas, bundan üç yıl önce SEAT’a bir veri bilimcisi olarak katılmıştı. Şimdi ise, 8 kişiden oluşan ve büyümeye devam eden Data&Analytics ekibinin başında. Villuendas yaptığı işle ilgili olarak şunları söylüyor: “Biz, dijital platformların ne şekilde kullanıldığını ve kullanıcılarımızın gereksinimlerini


TREND

Sanal Gerçeklik Uygulama Geliştiricisi Sanal gerçeklik, prototip araçların üretim süresini yüzde 30 kısaltıyor. Tasarımcılar, yaratıcı ve işlevsel yönlerin değerlendirilmesinde sanal gerçeklikten yararlanıyorlar, bu sayede her bir projenin çok erken aşamalarında yüzde 90 uygulanabilirlik sağlanıyor. Sanal gerçeklik uygulaması geliştiricileri SEAT’ta yeni araçların gelişim aşamasında çok önemli bir rol oynuyorlar. Örneğin, yeni SEAT Ibiza üretimi için 95 bin adet 3D simülasyon gerçekleştirildi.

karşılayıp karşılamadığını gözlemliyoruz ve olası gelişim hipotezlerini doğrulamak için testler yapıyoruz.” Bu kişiler aynı zamanda veri özütleme, aktarma ve depolama için gerekli olan teknik gereçleri de kullanabiliyorlar. Villuendas, meslektaşları hakkında şöyle konuşuyor: “Bu kişilerin sahip olduğu verilerle, her şirket işini geliştirebilir. Bu nedenle, tüm büyük şirketler bu bilgileri işleyecek veri mühendisleri bulunduruyorlar.” Mesleki Çevirmen Bunlar, şirketin işletme verimliliğini ve kârını artırmak için, cevaplanması gereken soruları veri bilimcisine taşıyan kişilerdir.

Tasarımcılar, yaratıcı ve işlevsel yönlerin değerlendirilmesinde sanal gerçeklikten yararlanıyorlar; bu sayede her bir projenin çok erken aşamalarında yüzde 90 uygulanabilirlik sağlanıyor. Uzmanlar, verinin geleceğin petrolü olduğunu söylerken, Villuendas şunlara da dikkat çekiyor: “Petrolü nerede arayacağınızı, nasıl çıkaracağınızı, nasıl rafine edeceğinizi ve nasıl satacağınızı da bilmeniz gerekir.” Çevik Koç İşletmelerin, sürekli değişimlerle karşılaştığından, esnekliklerini ve uyum kabiliyetlerini her

departmanda en üst düzeye çıkarmaları gerekiyor. Çevik koçlar, her bir grubun ne şekilde çalıştığını yakından inceliyor, düzeltme ve iyileştirmelerin uygulamaya sokulmasına yardımcı oluyorlar. Yazılım Geliştiriciler Bunlar yazılım sistemlerini tasarlayan, geliştiren ve uygulayan programlayıcılardır. Her elektrikli araç 100 milyon satır koda sahip; bu sayı bir F35 savaş uçağındakinden bile fazla. Elektrikli otomobillerin gelişimine bakıldığında sektörünün çok sayıda yazılım geliştiriciye ihtiyacı olacak.

www.digitaltrend.com.tr

17


TREND

DİJİTAL ARAŞTIRMALAR VERİMLİLİĞİ ARTIRIYOR Araştırma sektörünün önemli oyuncularından Barem, verimliliği artıran çalışmalarıyla dikkat çekiyor. Çağın gereksinimlerine uygun olarak çözümler geliştiren firma, sektöründe alışılmış uygulamaların dışına çıkıyor. Barem’in müşteri memnuniyeti araştırmalarının verimliliğini artırmaya yönelik geliştirdiği çözümler, pazar araştırma sektörünün genel eğilimlerini değiştiriyor.

K

urumlar pazar araştırmalarını, yüksek maliyetlerden dolayı sürekli olarak hayata geçiremiyor. Yılda bir veya iki kez yapılabilen memnuniyet araştırmaları, süreklilik sağlanmadığından verimliliğini yitiriyor. Bu durum, firmaları olumsuz yönde etkiliyor. Firmaların sürekli olarak ve uygun maliyetler ile pazar araştırması yapabilmelerini sağlayan Barem, alışılmışın dışında hizmet sunuyor. Verimliliği ve hızı artıran ssitemleriyle müşteri beklentilerine etkili çözümler sunulmasını sağlayan firma, geçmiş araştırma deneyimini geleceğe taşıyor. Barem, çağa uygun olarak geliştirdiği çözümleriyle müşteri memnuniyetinin artmasına destek oluyor. Dijital dünyanın araştırma temsilciliğini yapan firma, hizmet sunduğu şirketlerin tekrara düşmelerini engelliyor. Barem’in çözümleri sayesinde kurumlar müşterilerinin memnuniyet ve beklentilerini anlık olarak ölçümleyebiliyor ve strateji geliştirebiliyor.

Barem Genel Müdürü Sencer Binyıldız

18

Aralık 2019

Sürdürülebilir Araştırmalar İçin Dijital Teknoloji Desteği Çağın gerekliliklerine ve ihtiyaçlara uygun geliştirdiği çözümlerle araştırma sektörüne yön veren Barem, müşteri memnuniyeti

araştırmalarını dijital teknoloji desteğiyle başka bir boyuta taşıyor. Kolay kullanılan, kolay erişilen, şikayet yönetimi yapan, sürekli, ekonomik ve gerçek zamanlı otomatik rapor üreten ClienTrack çözümü, araştırma dünyasını dönüştürüyor. Hızlı aksiyona dönük sonuçlar alınmasını sağlayan çözüm, pazar gerçeklerinin doğru analiz edilmesine yardımcı oluyor. Barem Ar-Ge merkezi projesi olan ClienTrack; Barem’in farklı yapıdaki kuruluşlar ve farklı paydaşlar için geliştirdiği BaremTracks sistemlerinden biri. Dijital Araştırmada TAV İle İş Birliği İlk ClienTrack çalışması, TAV’ın 13 ülke, 32 salonunda hayata geçirildi. İlk yedi ayda aylık yüzde 600 geri bildirim artışı sağlanan projede, 9 bin geri bildirim toplandı ve bunlardan olumsuz olan 100 adet yorum anında yöneticilere iletildi. Yöneticilerin, son geri bildirimi de kapsayacak şekilde otomatik raporlama araçlarına erişimi sağlandı. Sistemin uygulamaya geçmesi ile birlikte “Genel Memnuniyet” kriterinde yüzde 13 düzeyinde, “Net Tavsiye Skoru” kriterinde ise yüzde 29’luk bir gelişme sağlandı. Geleneksel Araştırmalarda Dijital Teknoloji İmzası 37 yılı aşkın tecrübelerini Barem Ar-Ge merkezinde geliştirdikleri teknolojiler ile birleştirdiklerini belirten Barem Genel Müdürü Sencer Binyıldız, “Araştırmaya dijital dünyanın gücünü ekleyerek başarılı çalışmalara imza atıyoruz. Yenilikçi teknolojiler ile müşterilerimize özel çözümler üretiyoruz. Günümüzün kurallarına uygun ve dijital teknolojilerin fırsatlarından yararlanarak geliştirilen çözümlerimiz, dünya standartlarında ayrıcalıklı hizmet sunmanıza olanak sağlıyor. Dijital dünya ile harmanladığımız eşsiz ve yaratıcı araştırma yöntemlerimizin güzel sonuçlar yaratması bizim için mutluluk verici” diyor.


TREND

YESAV İNOVATÖRLERLE ŞİRKETLERİ BULUŞTURUYOR

‘G

eleceğin Tedavisi’ sloganıyla kurulan YESAV (Yenilikçi Sağlık Araştırmaları Vakfı), 14 Aralık’ta Türkiye Bosna Sancak Kültür ve Yardımlaşma Derneği ile iş birliğinde, ‘Akıllı Şehirler ve Rahat Yaşam’ ve ‘Akıllı Şehirlerde Sağlık ve Sağlığa Ulaşım’ temalı fikir maratonu Ideja Marathon’u düzenleyecek. Temiz enerji, dijitalleşme, yeni nesil ödeme sistemleri, oyun, eğitim, ulaşım, sağlık ve sağlığa ulaşım gibi

temalardaki problemlere yönelik sosyal ve teknolojik çözümler geliştirilen etkinliğe 16-28 yaş arası gençler ve kendini genç hissedenler katılıyor. Başvuruların 10 Aralık’a kadar devam ettiği etkinliğin gerçekleşeceği akşam, ödüller sahiplerini bulacak. İdeja Marathon’da birinciye 5 bin, ikinciye 3 bin, üçüncüye 2 bin TL para ödülü verilecek. Etkinliğin amacına dair değerlendirmelerde bulunan YESAV Başkanı Prof. Dr. Serdar

Baki Albayrak, “Düzenlediğimiz Ideja Marathon ile şirketler ihtiyaç duydukları inovatif projelere daha kolay ulaşıyor. Katılımcılar yeni insanlarla tanışarak sosyal bakımdan güçlü bir etkileşim imkanı buluyor. Kurumlar ihtiyaç duydukları yetenekli insanları çok daha objektif ve kolay bir şekilde bulabiliyor” diyor. Ideja Marathon’un gelecek yıllarda Bulgaristan, Yunanistan, Macaristan ve tüm Balkanları kapsayarak yapılması planlanıyor.

SAHİBİNDEN.COM YETENEKLİ GENÇ YAZILIMCILARI SEKTÖRE KAZANDIRIYOR

G

elişmiş altyapısı ve uzman yazılım kadrosuyla güçlü bir teknoloji şirketi olan sahibinden.com, dev.akademi kariyer geliştirme programıyla başarılı genç yetenekleri, yeni nesil yazılımcılar olarak teknoloji dünyasına kazandırmaya devam ediyor. sahibinden.com tarafından

her yıl düzenlenen dev.akademi programında, yazılım sektörüne ilgi duyan ve kariyerini bu alanda geliştirmek isteyen genç yeteneklere yazılım dünyasına adım atma fırsatı sunuluyor. sahibinden.com’un bu yıl üçüncüsünü gerçekleştirdiği dev. akademi programının finalinde,

yaklaşık 1.500 aday arasından seçilen 12 genç yetenek, yazılım dünyasına adım atarak şirketin Ar-Ge ekibiyle yeni projeler geliştirme imkânı yakaladı. Yetenekli gençler, sahibinden. com yazılım ekibinde tam zamanlı çalışma fırsatının yanı sıra para ödülünün de sahibi oldu.

www.digitaltrend.com.tr

19


ÖDÜL

Türk Telekom’un Yapay Zekâ Projesi Birinci Seçildi

D

HL Express, IMI Conferences tarafından düzenlenen ve çağrı merkezi sektörünün en iyilerinin belirlendiği Türkiye Çağrı Merkezi Ödülleri’nden dört ödülle döndü. DHL Express Türkiye, 101–499 koltuk arası çağrı merkezi kategorisinde En İyi Çağrı Merkezi, En İyi Müşteri Deneyimi ve En İyi Performans Gelişimi ödüllerine layık görüldü. DHL Express Türkiye Müşteri Hizmetleri Şefi Nilüfer Gönlüşen de En Övgüye Değer Takım Lideri ödülünü aldı.

T

ürk Telekom, IDC Türkiye’nin düzenlediği Yapay Zekâ, Analitik ve Robotik Süreç Otomasyonu Konferansı’ndan ödülle döndü. Türk Telekom’un iştiraki İnnova ile geliştirdiği Operasyonda Yapay Zekâ projesi konferansta düzenlenen IDC Yapay Zekâ Ödülleri’nde Innovation Accelerator kategorisinde (Makine Öğrenmesi) birinci seçildi. Türk Telekom, ‘yüzde 100 yerli ve milli’ bu projesiyle müşteri memnuniyetini daha da yukarılara çekmeyi amaçlıyor.

LG, CES 2020 Inovasyon Ödülleri ile Onurlandırıldı

T

üketici Teknolojileri Birliği (CTA), LG OLED TV teknolojisini, 2020 CES İnovasyon Ödülleri’nde En İyi Inovasyon Ödülü’ne layık gördü. Böylelikle, LG OLED TV’ler, ev aletleri ve LG’nin amiral gemisi akıllı telefonları CES 2020 İnovasyon Ödülleri’nde, 8 yıl boyunca ödüle layık görülmüş oldu. CES Inovasyon Ödülleri, inovasyonun global arenası olarak kabul edilen CES’te sergilenen inovatif ürünlerin resmi olarak tanınması anlamına geliyor.

20

Aralık 2019

DHL Express’e Dört Ödül Birden

ATAR Labs’a Yılın En İyi SOAR Çözümü Ödülü

S

iber güvenlik alanında Ortadoğu’nun ve dünyanın en önemli etkinliklerinden biri olan CISO MAG Zirvesi’ne katılan ATAR Labs, Yılın En İyi SOAR Çözümü ödülüne layık görüldü. ATAR Labs’ın siber güvenlik otomasyon ve müdahale robotu ATAR, güvenlik operasyon merkezlerine ihtiyaçları olan hız ve çevikliği kazandırıyor. ATAR, güvenlik operasyonlarında sık tekrar eden işleri otomatik hale getiriyor.


ÖDÜL

Tofaş, ABD’den İki Ödül Aldı

T En İnovatif Ürün Ödülü TekCep’e

T

ürkiye İş Bankası, ticari bankacılıkta bir ‘ilk’ olan ve farklı bankalardaki ticari hesapları tek bir ekran üzerinden sunan TekCep özelliği ile ödeme sistemleri ödülleri PSM Awards’ta En İnovatif Ürün kategorisinde birincilik ödülünü aldı. Türkiye İş Bankası’nın teknoloji iştiraki Softtech tarafından geliştirilen TekCep özelliği, bankacılığın geleceği olan ve günümüzde adımları atılan açık bankacılık için Türkiye’de gerçekleştirilen en önemli adımlardan biri olarak değerlendiriliyor.

ofaş’ın geliştirdiği Bilgi ve İletişim Teknolojileri çözümleri; teknoloji, strateji ve yazılım mimarisi alanında başarılı projeleri onurlandıran ICMG Architecture Ödülleri’nde, iki farklı kategoride birincilik elde etti. Tofaş Bilgi ve İletişim Teknolojileri Direktörlüğü’nün üzerinde çalıştığı servis yönelimli mimari çözümleri “Best Global SOA Vision for Enterprise Services” kategorisinde birincilik ödülünün sahibi olurken, kurumsal mimari yaklaşımı da “Best Enterprise Architecture Approach” kategorisinde birincilik ödülüne layık görüldü.

Otokar’a IDC’den İki Ödül

O

tokar’ın dijital dönüşüm çalışmaları kapsamında hayata geçirdiği iki proje, IDC tarafından ödüllendirildi. Otokar, IDC’nin düzenlediği Yapay Zekâ, Analitik ve RPA Teknolojileri yarışmasında, Analitik ve Büyük Veri kategorisinde Akıllı Yedek Parça Optimizasyonu projesiyle, Smart Manufacturing etkinliğinde ise OTOperasyon projesiyle Üretimde Mobilite kategorisinde ödüle layık görüldü.

GM 9 Pro’ya Design Turkey’den Ödül

G

eneral Mobile, Dünya Tasarım Örgütü (WDO) tarafından desteklenen ve Türkiye’de iyi tasarımları ödüllendiren Design Turkey Ödülleri’nde, tasarımı kullanıcılar tarafından tam not alan ve fotoğraf kalitesi DxOMark tarafından onaylanan GM 9 Pro ile ödüle layık görüldü. General Mobile Yönetim Kurulu Başkanı Sebahattin Yaman, “General Mobile olarak faaliyet gösterdiğimiz 36 ülkede sunduğumuz ürünlerimizle, getirdiğimiz yenilik ve farklılıklarla, kullanıcıların ihtiyaçlarına cevap veriyoruz. Başarımızı tescilleyen böylesine değerli organizasyonlarda aldığımız ödüller, hedeflerimiz yolunda ilerlerken bizi gururlandırıyor” dedi. www.digitaltrend.com.tr

21


GİRİŞİMCİLİK

ARMUT YENİ NESİL BİREYSEL GİRİŞİMCİLİK TRENDLERİNİ AÇIKLADI Armut, bu senenin bireysel girişimcilik trendlerini inceledi. İlgili kategorilerde hizmet verenler arasında yapılan ankete göre, yaptığı işlerden mutlu olduğunu belirtenlerin oranı yüzde 89’a yükseldi.

H

izmet sektörünü online ortama taşıyan Armut, bireysel girişimcilik olarak tanımlanan, butik pastacılık, fotoğrafçılık, köpek eğitmenliği, web sitesi tasarımcılığı, yaşam koçluğu ya da makyaj sanatçılığı gibi 33 farklı kategorideki trendleri değerlendirdi. 1 Ekim 2018-30 Eylül 2019 tarihleri arasındaki verilere göre son bir yılda bu kategorilere yüzde 20’lik bir artışla toplamda 113 bin 738 talep geldi. Geçen yıla oranla düğün fotoğrafçılığı taleplerinde yüzde 27’lik düşüş dikkat çekerken, yeni trendin ise yüzde 80’in üzerindeki artışla bahçe ve çim bakımı olduğu gözlemleniyor. Bireysel Girişimciler Mutlu Bireysel girişimci olarak tanımlanan kategorilerde hizmet verenlerin arasında tekrarlanan araştırmaya göre hizmet verenlerin ağırlıklı olarak 25-34 yaş arasında lisans eğitimi alan kişilerden oluştuğu ve yüzde 89’unun yaptığı işlerden mutlu olduğu görülüyor. Geçen senenin araştırmasında bu oran yüzde 83’tü. Kadınlar, ağırlıklı olarak ürettikleri, insanları mutlu ettikleri ve insanlara

22

Aralık 2019

yardım ettikleri için; erkekler ise yaratıcılıklarını kullandıkları, yeni insanlar tanıdıkları ve esnek çalışabildikleri için mutlu olduklarını belirtiyor. Araştırma sonuçlarına göre, bireysel girişimciler beş yıl sonra da alanlarında çalışmaya devam etmek ve işlerini büyütmüş olmayı hedefliyorlar. İllere Göre Talepler Farklılık Gösteriyor Türkiye’nin 81 ilinden de talep alan bireysel girişimcilik kategorisindeki hizmetler şehirlere göre farklılık gösteriyor. Bu yıl yüzde 17 artışla 51 bin 253 talebin geldiği İstanbul’da en çok butik pasta ve kurabiye hizmeti talep edilirken, yüzde 10 talep artışı gözlenen Ankara ve yüzde 9 artış gözlenen İzmir’de en çok köpek eğitmenliği talebi geldi. En çok talep edilen hizmetlere bakıldığında ilk üçte köpek eğitimi, butik pasta ve kurabiye yapımı ve dış çekim fotoğraf görülüyor. Geçtiğimiz yıla göre web site yapımı, grafik tasarım ve

bahçe/çim bakımı kategorilerinin taleplerinde gözle görülür artış sağladı. En Çok Kazanan Bireysel Girişimciler Armut’ta bireysel girişimci olarak hizmet verenlerin bu yıl en fazla kazananlarına bakıldığında ürün ve katalog fotoğrafçılarının yıllık 52 bin TL’ye, köpek eğitmenlerinin yıllık 46 bin TL’ye, web tasarım ve programlamacıların yıllık 39 bin TL’ye kadar kazanç sağlayabildikleri görüldü. Armut’un verilerine göre binden fazla talep alan bireysel girişimcilik kategorileri içerisinde en pahalı hizmetler; ortalama 8 bin 301 TL ile “Android Uygulama Geliştirme”, ortalama 2 bin 832 TL ile “Web Tasarım ve Programlama” ve ortalama 2 bin 286 TL ile “Web Site Yapımı” hizmetleri oldu.


GİRİŞİMCİLİK

www.digitaltrend.com.tr

23


E-TİCARET

N11’DEN KOBİ’LERE YENİ KOLAYLIK: BİZİMHESAP.COM KOBİ’lerin e-ticaret dönüşümünde önemli bir aracı olan n11.com, işletmelerin işini kolaylaştırmak için önemli bir adım daha attı. Bizim Hesap ile n11.com üyesi olan KOBİ’ler, tek tuşla banka hesaplarına ulaşabilecek, e-ticaretteki birçok işlemi n11.com üzerinden gerçekleştirecek.

T

ürkiye’nin önde gelen e-ticaret platformu n11.com, KOBİ’lerin hayatını kolaylaştırmaya devam ediyor. Geride bıraktığı yedi yılda 150 bini aşkın kayıtlı mağazasına, üreticiye, iş ortaklarına ve ülke ekonomisine katkı sağlayan n11. com, KOBİ’lerin iş yükünü azaltmak için Fibabanka iştiraki Finberg ve Bizim Hesap ile stratejik bir iş ortaklığına imza attı. Platform, Bizim Hesap aracılığıyla üye KOBİ’lere ön muhasebe başta olmak üzere e-ticarette hayatlarını kolaylaştıracak pek çok hizmet sunacak. Türkiye’nin gelecek hedeflerinde dijital ekonominin önemli bir yere sahip olduğunu belirten n11.com İcradan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi İzi Adato, e-ticaret ekosistemini geliştirmek için gerçekleşen iş birliği ile n11.com bünyesindeki mağazaların Bizim Hesap hizmetlerini ulaşılabilir fiyata kullanabileceklerini kaydetti. Adato, “n11.com olarak hedefimiz bizi kullanarak e-ticaret faaliyeti yapan işletmelerin işlerini biraz daha kolaylaştırmak. n11.com ve Fibabanka’ya Fibabanka Genel entegre olarak Müdürü ve Finberg Yönetim Kurulu Başkanı çalışacak Ömer Mert

24

Aralık 2019

Bizim Hesap uygulaması ile kullanıcılar bilgisayarlar ya da cep telefonlarından e-faturalarını kesecek, gelir-gider takibi yapabilecek ve ihtiyaç duydukları raporlara tek tıkla ulaşabilecekler” açıklamasını yaptı. KOBİ’lere İnovatif Çözümler Sunmayı Hedefliyor Yatırım ve finansal teknoloji şirketi Finberg ile Türk ekonomisinin belkemiği KOBİ’leri desteklemeyi ve onlara inovatif çözümler sunmayı hedeflediklerini belirten Fibabanka Genel Müdürü ve Finberg Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Mert, “Finberg ile rekabet avantajı sağlayacak ürünleri, start-up’lar üzerinden KOBİ’lere ulaştırmayı ve tüm fintek ve perakende ekosisteminin büyümesine destek olmayı amaçlıyoruz. Finberg’i kurduğumuzda, ilk yatırımlarımızdan birini 2018 yılında Bizim Hesap’a yapmıştık. Türkiye’nin en önemli e-ticaret platformlarından n11.com’un da yaptığımız bu stratejik iş birliği ile Bizim Hesap’ın potansiyeline destek olması, bu ekosistemin büyümesi ve geleceği için çok kıymetli” dedi. Finansal Hareketler Tek Ekranda Bizim Hesap, ön muhasebe işlemlerini saniyelere indiriyor ve sahip olduğu özelliklerle on bini aşkın KOBİ’nin iş yükünü

n11.com İcradan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi İzi Adato azaltıyor. E-fatura ve e-ticaret entegrasyonu da bulunan bulut tabanlı uygulama, KOBİ’lerin nakit para giriş-çıkışlarını, çalışan harcamalarını, kasa ve banka hareketlerini tek tuşla takip etmesini sağlıyor. Ödeme ve tahsilat takibini de kusursuzlaştıran Bizim Hesap, işletmelerin ihtiyaç duyduğu ön muhasebe ve finans raporlarına hızla ulaşmalarına olanak tanıyor. Uygulama üzerinden ek olarak üretim-stok takibi, müşteriler için özel fiyat oluşturma, kargo entegrasyonu, kolay hesap özeti takibi, teklif-sipariş yönetimi ve proje takibi de yapılabiliyor. Bizim Hesap ayrıca tüm bu özellikleri mobil uygulamasından da sunuyor.


BANABİ, 6 KENTE ÖZEL ONLINE MARKET SİPARİŞİ ALIŞKANLIKLARINI AÇIKLADI

E-TİCARET

Yemeksepeti’nin online market ürünleri sipariş platformu Banabi; hizmet verdiği İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Eskişehir ve Antalya’daki kullanıcılarının sipariş alışkanlarını ve öne çıkan sonuçları açıkladı. Banabi’nin raporuna göre; kullanıcılar, evin her ihtiyacını online olarak tedarik ediyor.

N

isan 2019’da Yemeksepeti’nin online market ürünleri sipariş platformu olarak hizmet vermeye başlayan ve İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Eskişehir, Antalya, Trabzon ve İzmit’teki kullanıcılara ulaşan Banabi; 6 ildeki kullanıcılarının sipariş alışkanlarını açıkladı. Tüm şehirlerdeki kullanıcıların online market ürünleri siparişinde en fazla sipariş verdikleri ürünlerin su, atıştırmalık ve dondurma olması dikkat çekiyor. İstanbulluların Market Alışveriş Zamanı Öğle Saatleri Online siparişin en çok verildiği İstanbul’da; gıda ihtiyaçlarından ev bakım ve kişisel bakım ürünlerine kadar eksiklik duyulan birçok ürün daha çok öğle saatlerinde sipariş ediliyor. İstanbul’daki erkek kullanıcılar, kadın kullanıcılardan yüzde 35 daha fazla sipariş veriyor. İstanbullu kullanıcılar yaşlarına göre de farklı ürünlere yöneliyorlar. İzmirliler Güne Maden Suyu ile Başlıyor İzmirlilerin sabah saatlerindeki ilk

tercihi maden suyu olarak diğer kentlerden farklılaşıyor. Gece saatlerinde ise soğuk çay&kahve ve meyve suyu gibi içecekler en çok sipariş ediliyor. İzmir’de kadın kullanıcılar erkek kullanıcılardan sadece yüzde 10 daha fazla sipariş verseler de liderliği elinde tutuyorlar. Ankaralılar Atıştırmalık Ürünlerden Vazgeçemiyorlar Sipariş adetlerine göre kentler sıralamasında üçüncü sırada olan Ankaralılar da daha çok öğlen saatlerinde ihtiyaçlarını tamamlarken, akşam saatlerinde de siparişlerde yoğunluk görünüyor. Kuruyemiş, cips&patlamış mısır ve kek&bisküvi gibi ürünler Ankaralıların gece saatlerinde atıştırmalıklara düşkün olduklarını gösteriyor. Antalya Sabahları Taze Fırın Ürünlerini Tercih Ediyor Antalya’da kullanıcılar öğle ve akşam saatlerinde eşit oranda sipariş veriyorlar. Öğle ve akşam saatlerinin tercihleri de benzerlik

gösteriyor ve çikolata, gazlı içecek, kuru yemiş, kraker&kurabiye gibi atıştırmalıklar öne çıkıyor. Sabahları Antalya’nın tercihi ise her gün taze olarak hazırlanıp kullanıcılara ulaştırılan fırın ürünlerinden yana oluyor. Eskişehirliler Evin Gıda İhtiyaçlarına Yöneliyorlar Eskişehir güne su siparişiyle başlarken suyun hemen ardından kek ve bisküvi tercih ediyor. Akşam saatlerinde ise cips & patlamış mısır ve çikolata siparişi artıyor. Temel gıda malzemeleri ve kişisel bakım kategorisindeki siparişler ise daha çok öğle saatlerinde sipariş ediliyor. Bursa’nın Favorisi Kuruyemiş ve Atıştırmalıklar Bursalıların sabah kahvaltılarında eksik olmayan ürünler kek&bisküvi ve unlu mamüller olurken, akşam ve gece saatlerinde çikolata, cips&patlamış mısır ve dondurma gibi atıştırmalıklar Bursalıları keyiflendiriyor. Bursalı kadınlar, erkek kullanıcılara göre yüzde 20 daha fazla sipariş veriyor. www.digitaltrend.com.tr

25


E-İHRACAT

ALİEXPRESS VE İHKİB, KOBİ’LERİE-İHRACATLADÜNYAYAAÇIYOR KOBİ’ler, İHKİB ve Alibaba Group bünyesindeki küresel çevrimiçi perakende pazar yeri olan AliExpress desteğiyle ürünlerini tüm dünyaya ihraç edebilecek. Bu ortaklık kapsamında, AliExpress, Türk ihracatçısına küresel ekosistemini açacak ve tahsilat, lojistik ve pazarlamanın da içinde bulunduğu çeşitli alanlarda 18 dilde altyapı desteği sağlayacak.

T

ürkiye’den yurt dışına açılmak ve küresel düzeyde rekabet etmek isteyen KOBİ’ler, İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) ve Alibaba Group bünyesindeki küresel çevrimiçi perakende pazar yeri olan AliExpress desteğiyle, AliExpress’in ekosistemi ve altyapısından faydalanarak ürünlerini tüm dünyaya ihraç edebilecek. 15 bin İHKİB üyesini dünyanın dört bir yanındaki müşterilere ulaştıracak bu ortaklık kapsamında, AliExpress Türk ihracatçısına küresel ekosistemini açacak ve tahsilat, lojistik ve pazarlamanın da içinde bulunduğu çeşitli alanlarda 18 dilde altyapı desteği sağlayacak. AliExpress’in çözüm ortağı İhracatname ise kayıt ve mağaza açma süreçlerinde satıcılara rehberlik edecek. AliExpress’te mağaza açan ihracatçılar ve KOBİ’ler, platforma katılım ücreti veya periyodik ücretler ödemeyecekler ve AliExpress satışları ürün kategorisine bağlı olarak yüzde 5 ile yüzde 8 arasında değişen uygun komisyon oranlarından

26

Aralık 2019

faydalanmaya uygun olacak. Hedeflenen Ana Pazarlar Rusya, Avrupa Ve Ortadoğu Dünyada e-ihracat pazarının hızla büyüdüğüne dikkat çeken İHKİB Başkanı Mustafa Gültepe, “2016’da 401 milyar dolar olan küresel e-ihracatın 2020’de 994 milyar dolara çıkacağı tahmin ediliyor. Özellikle Rusya, Ortadoğu ve Avrupa’da AliExpress’teki tüketici profili, e-ihracat konusunda firmalarımıza önemli avantajlar sağlıyor. Bu anlaşma sayesinde küçük büyük 15 bin İHKİB üyemize AliExpress üzerinden dünyanın kapılarını açıyoruz” dedi. AliExpress Global Tüketici ve Pazar Operasyon Direktörü Cheer Zhang ise, “İHKİB ile gerçekleştirdiğimiz bu anlaşma ile Türkiye’deki ihracatçıların ve KOBİ’lerin küresel pazarda

rekabet etmelerini kolaylaştırmayı hedefliyoruz. Türkiye’deki KOBİ’lerin AliExpress üzerinden yurt dışına açılmasında hedeflediğimiz ana pazarlar arasında Rusya, Avrupa ve Ortadoğu yer alıyor” diye konuştu. Küresel Olarak Rekabet Edebilecek Dijital Altyapı AliExpress Bölgesel İş Geliştirme Yöneticisi Yaman Alpata, “Satıcıların 200’den fazla ülke ve bölgede satış yapmasını sağlayan ve 18 dilde hizmet veren AliExpress, Türkiye’deki KOBİ’lerin küresel düzeyde rekabet edebilmesini kolaylaştıracak tüm dijital altyapıya ve hizmetlere sahip. Türkiye’den tüm girişimciler, markalar ya da perakendeciler basit birkaç belge ile ücretsiz bir şekilde mağaza açabiliyor” dedi. İhracatname Genel Müdürü Hidayet Öztürk ise şunları aktardı: “İhracatname olarak, AliExpress aracılığı ile e-ihracat yaparak dünyaya açılmak isteyen üretici ve KOBİ’lere, başvuru ve kayıttan mağazalarının açılıp ürünlerinin yüklenmesine kadar geçen bütün süreçte ücretsiz olarak destek veriyoruz. Ihracatname’nin web sitesi üzerinden şirketler çok kısa bir süre içinde kaydını yaptırıp ürünlerini hızlıca dünya vitrinine taşıyabilir ve milyonlarca müşteriye anında ulaşabilir.”


E-TİCARET

YILBAŞI İÇİN CAZİP HEDİYE SEÇENEKLERİ ÇİÇEKSEPETİ’NDE

S

evdiklerinize yılbaşı için ne alacağınızı karar veremiyorsanız, uzaktaki arkadaşınıza bir hediye göndermek istiyorsanız ya da alışveriş için mağazaları dolaşacak vaktiniz yoksa ÇiçekSepeti’ni ziyaret edebilirsiniz. ÇiçekSepeti, birkaç tıkla ulaşabileceğiniz yüzlerce hediye seçeneğini bir arada sunuyor. ÇiçekSepeti’nde erkekler için cüzdan, kalem ve kol düğmesi gibi onlarca ürünün yanı sıra hediye setleri, mesleki hediyeler ya da isim işlenebilen özel ürünlerin yanı sıra yılbaşı ruhunu yansıtan seçenekler bulmak mümkün. Kişiye özel ajanda setleri, sevdiklerinizin yıl boyunca yanlarından ayırmayacakları kadar şık ürünlerden oluşuyor. Kar tanesi kolye, zarafetiyle şıklığına önem veren kadınlara hitap ediyor. Nostaljik Görünümlü radyo, ev dekorasyonuna ve müziğe ilgisi olan sevdikleriniz için keyifli bir hediye seçeneği oluşturuyor. Kar küreleri, yılbaşı ruhunu yansıtan son derece zarif bir ürün. Yeni yıl ruhunu evinize, işyerinize taşıyarak hoş bir ambiyans yaratmak istiyorsanız yılbaşı ağacını da unutmayın.

İSTEGELSİN HİZMET ALANINI GENİŞLETİYOR

F

aaliyete geçtiği ilk yılında İstanbul geneline hizmet vermeye başlayan istegelsin, yeni şehirlerle yoluna devam ediyor. Marka, Kocaeli’nde Gebze, Dilovası, Darıca ve Çayırova’dan sonra şimdi de İzmit’te hizmet vermeye başladı. Her geçen gün ürün çeşitliliğini artıran istegelsin, çeşitliliği gıda ve gıda dışı tüm ev ihtiyaçlarının yüzde 90’ını karşılayacak hâle getirmek istiyor. Şu an 1 milyon indirilme sayısı ve 300 bin aktif müşteriye sahip olan istegelsin, yeni şehirlerle birlikte hedef kitlesini de artırmayı hedefliyor. Zengin ürün gamını soğuk zincir bozulmadan, taptaze şekilde market fiyatına kullanıcılarına ulaştıran marka; 180 farklı şirketten tedarik ettiği 7 bin ürün çeşidiyle taze gıdadan temizliğe, vegan ürünlerden organik ürünlere kadar müşterilerinin hemen her ihtiyacını karşılıyor. Bu noktada sahip oldukları güçlü altyapı ve dağıtım ağının önemini vurgulayan istegelsin CEO’su Sedat Yıldırım, “#çoksüpermarket sloganıyla hizmet vermeyi sürdürüyoruz. Müşterilerimize sunduğumuz hizmetin en ayrıştırıcı özellikleri arasında; etlerde mahalle kasabı güvenini sunmamız, meyve, sebzeyi taze, temiz ve özel paketlerde göndermemiz ve soğuk zinciri bozmadan her türlü market ihtiyacını karşılamamız yer alıyor. İş modelimiz normal bir süpermarketten farklı olarak sadece fiziksel anlamda bir mağaza açmamak üzerine kurulu. İ2020 yılında ciroda 10 kat büyüme hedefliyoruz” diyor. www.digitaltrend.com.tr

27


E-DÖNÜŞÜM

E-DÖNÜŞÜM, FATURA MASRAFLARINI KURUŞ SEVİYESİNE DÜŞÜRECEK GİB tarafından 19 Ekim’de yayımlanan tebliğ ile yıllık cirosu 5 milyon TL’nin üzerinde olan tüm şirketlerin e-Fatura, e-Arşiv, e-Defter ve e-İrsaliye uygulamasına geçiş süreci başladı. Bu sayede şirketlerin kesecekleri bir e-Fatura’nın maliyeti kuruşlar seviyesine iniyor.

T

ürkiye’de her yıl 2 bin 500’e yakın şirket faaliyete başlıyor. Ciro ve faaliyet alanı fark etmeksizin üretilen belge sayısı önemli ölçüde maliyet, iş gücü ve kâğıt tüketimine yol açıyor. Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB), bu dezavantajları ortadan kaldırmaya yönelik ilk adımı, cirosu 10 milyon TL’nin üzerindeki şirketleri e-Fatura ve e-Defter uygulamasına Digital Planet Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Vural

geçirmekle attı. Ekim ayında yayımlanan yeni tebliğ ise ciro sınırını 5 milyon TL’ye çekerek sisteme dâhil olacak yeni firma sayısını 100 binin üzerine çıkaracak. Türkiye’nin ilk özel entegratör şirketlerinden olan Digital Planet Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Vural, yeni gelişmeleri değerlendirerek; “GİB tarafından yayımlanan tebliğ nedeniyle e-Fatura, e-Arşiv Fatura ve e-Defter uygulamalarına geçişlerde hız daha da artacak. Yayımlanan tebliğ kapsamında yıllık cirosu 5 milyon TL’yi aşan mükelleflere 1 Temmuz 2020’ye kadar e-Fatura ve e-Defter uygulamalarına geçiş zorunluluğu getirildi. Bu son tebliğe göre; e-Fatura, e-Arşiv Fatura, e-İrsaliye, e-Defter, e-Serbest Meslek Makbuzu, e-Müstahsil Makbuzu ve e-Bilet gibi hâlihazırda faaliyette olan belgelere ilave olarak e-Sigorta Belgesi, e-Gider Pusulası, e-Dekont ve e-Döviz Alım Satım belgelerini düzenleyen mükellefler de dâhil edildi” diyor. Şirketlerin Yakın Gündeminde E-Dönüşüm Hareketliliği Var Yıl sonu yaklaşırken ve yeni seneye geçerken e-Dönüşüm uygulamalarının kullanımında çok daha yoğun bir hareket yaşanacağını söyleyen Vural, “GİB’in yayımladığı yeni tebliğ kapsamında; e-Fatura’yı gönüllü veya zorunlu olarak kullanan tüm mükelleflerin 1 Ocak

28

Aralık 2019

2020 itibariyle e-Arşiv Fatura kullanmaları zorunlu oldu. e-Belge mükellefi olmayan firmalar ise 1 Ocak 2020’den itibaren günlük belirli limitlerin üzerinde kâğıt fatura kesemeyecekler. Fatura üst limitlerinde günlük uygulama olarak şahıslar için 30 bin TL, mükellefler için 5 bin TL sınırı belirlendi ve parçalı fatura kesilemeyecek. Tebliğ kapsamında vergiden muaf olmayan avukat, mali müşavir, serbest çalışan doktor, mimar, mühendis gibi serbest çalışan kişiler de 2020 yılı Haziran ayından itibaren serbest meslek makbuzlarını e-Serbest Meslek Makbuzu olarak kesecekler” şeklinde açıklamada bulunuyor. e-Dönüşüm Sürecinde Dikkatli Olunmalı Firmaların e-Dönüşüm süreçlerinde aldıkları kararlarda dikkatli davranmalarına ve özellikle veri güvenliği konusuna dikkat çeken Adnan Vural; “Türkiye’de e-Fatura mükelleflerinin yüzde 85’i özel entegratörleri tercih ediyor. Bu süreçte, karar alırken tüm sonuçları hesaplayarak hareket etmek gerekiyor. Tasarruf ediyorsunuz diye sunulan hizmet bedeli bile size, iki katından fazla bir tutar olarak sunulurken, bu tür yanıltıcı ifadelere karşı dikkatli olunması gerekiyor” ifadelerinde bulunuyor.


SOSYAL TİCARET

SOSYAL TİCARETTE SEPET ORTALAMASI 152 TL’Yİ AŞTI Paymes, 2019 yılının Ocak-Ağustos aylarını kapsayan sosyal ticaret verilerini paylaştı. Paymes, kurumsal şirketlerin kendilerine özel paneller oluşturarak QR kod ile ödeme alabildikleri ve link aracılığıyla ödeme işlemi gerçekleştirebildikleri Kurumsal Paymes uygulamasını da kullanıma açtığını duyurdu.

S

osyal medyanın yenilikçi ödeme şirketi Paymes, 2019 yılının Ocak-Ağustos aylarını kapsayan sosyal ticaret verilerini paylaştı. Türkiye’de internet kullanımında geçen yıla oranla yaşanan yüzde 9.3’lük artış sosyal ticaretin de giderek yaygınlaştığını gösteriyor. Sepet ortalamasının 152 TL’yi aştığı sosyal ticarette, satış hacmi ise yüzde 59 arttı. Özellikle ailelerin yeni okul yılı için alışverişlerini yoğunlaştırdığı “Back to School” döneminde sosyal medya kanalları üzerinden yapılan alışveriş oranında yüzde 38’lik bir artış yaşandı. Sosyal medyadan Paymes ödeme linkiyle işlem yapan kadın kullanıcı oranı yüzde 59.3 olurken, erkeklerin yüzde 40.7’si de alışveriş için sosyal medya kanallarını tercih etti.

Mobil Kullanım Oranı Yüzde 72 Sosyal medya üzerinden satışı yapılan en ilginç ürünler arasında prefabrik ev, online tarot falı yer alırken; giyim, takı tasarımı, el yapımı oyuncak, yaşam koçluğu, düğün aksesuar tasarımları, dijital ürün/yazılım gibi ürünler de en çok satılan ürünler olarak sıralanıyor. Türkiye’de Paymes üzerinden en çok satış yapılan beş şehir İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa ve Eskişehir olurken, Türkiye genelinde 65 ilden Paymes linkiyle satış yapıldı. Paymes linki paylaşımında mobil kullanım oranı yüzde 72 olarak hesaplanıyor. Paymes’in yüz yüze satış uygulaması web.paym.es’in kullanım oranı ciro bazlı yüzde 48 oldu.

Kurumsal Şirketler Paymes Linkiyle Ödeme Alabilecek Sosyal ticaretle ilgili önemli veriler paylaşan Paymes, kurumsal şirketlerin kendilerine özel paneller oluşturarak QR kod ile ödeme alabildikleri, API özelliği ile pek çok platforma entegre edebildikleri ve link aracılığıyla ödeme işlemi gerçekleştirebildikleri Kurumsal Paymes uygulamasını da kullanıma açtığını duyurdu. Bu uygulama ile kurumların hem müşterileri hem de tedarikçileriyle gerçekleştirdikleri tahsilat işlemlerini 20 saniye gibi kısa bir sürede yapmalarını sağlayan Paymes; kurumsal şirketlere satın alma, satış ve kiralama gibi işlemlerde büyük bir hız sunuyor. Ödeme işlemlerinde hızın ve kolay çözümlerin müşteri taleplerinde başı çektiğinin altını çizen Paymes Kurucu Ortağı Sabrican Zaim, “Sosyal ticarette bu hız ve kolaylığı bireysel satıcılarımız için sunuyoruz. Yeni duyurduğumuz Kurumsal Paymes uygulamamızla da bu deneyimi kurumlara yaşatmayı hedefliyoruz” diyor. Kurumsal Paymes şu an Türkiye’de emlak, turizm, mağazacılık gibi önemli sektörlerde faaliyet yürüten kurumsal şirketler tarafından tercih ediliyor.

www.digitaltrend.com.tr

29


ÖDEME SİSTEMLERİ

GÜVENLİ MOBİL ÖDEMEYLE, 3 MİLYON İŞLETME TASARRUF SAĞLAYACAK Gelir İdaresi Başkanlığı’nın güvenli mobil ödeme sistemlerinin kullanımına bir işletme, komisyon olarak banka yönelik yayınladığı 507 Sıra No’lu Vergi Usül Kanunu Genel Tebliği ile işletmelerbaşına yıllık ortalama 1.800 TL ödüyor. POS cihazları yerine mobil cihazları kullanmaya başlıyor. Mobil cihazlar Dolayısıyla bir işletmenin yılda ortalama üzerinden ödeme alabilecek olan 3 milyon işletme, bu uygulama ile önemli bir2 bin 170 TL’lik POS maliyeti oluyor. POS cihazlarının kullanımının sona ermesiyle maliyet avantajı sağlayacak. mobil cihazlar üzerinden ödeme

G

elir İdaresi Başkanlığı’nın geçtiğimiz Eylül ayında yayınladığı 507 Sıra No’lu Vergi Usül Kanunu Genel Tebliği ile işletmeler artık; e-Fatura, e-Arşiv Fatura, e-İrsaliye, e-Defter ve e-SMM sistemine zorunlu geçiş yaparak e-Dönüşüm sürecine hız veriyor. Güvenli mobil ödeme sistemlerinin devreye girmesiyle finansal işlemlerini elektronik ortama taşıyan her ölçekten şirket, önemli bir maliyet avantajı elde edecek. İşletmeler yeni uygulama ile mobil cihazlarını kullanarak banka anlaşma ve POS cihazı ücretleri, yazarkasa maliyetleri ve basım maliyetlerinden kurtulacaklar. Aylık Ekstra Herhangi Bir Ücret Ödenmeyecek Regülatif teknolojiler sektörünün öncü şirketlerinden Sovos Foriba, işletmelerin yeni bir sistem altyapısı kurmadan, güvenli mobil ödeme sistemi üzerinden, yeni uygulamaya geçiş yapabileceklerini, aylık ekstra herhangi bir ücret ödemeden finansal işlemlerini gerçekleştirebileceklerini açıklıyor. Türkiye’de şu anda kullanımda olan 1 milyon 635 bin adet POS cihazı, mobil ödeme sistemlerine geçişle ortadan kalkacak. 4 yılda bir yenilenen POS cihazlarının herhangi bir işletme için yıllık kira maliyeti yaklaşık 370 TL. POS kullanımı, verimsizlik gibi nedenlerle

30

Aralık 2019

alabilecek olan 3 milyon işletme, yıllık 6 milyar 500 milyon TL’lik maliyet avantajı sağlamış olacak.

Sovos Foriba Beş Finansal Kuruluşla Anlaştı Güvenli mobil ödeme ve elektronik belge yönetim sistemi konusunda hizmet sunacak firmalar arasında bulunan Sovos Foriba, söz konusu uygulamanın şirketlerin dijitalleşmesi açısından devrim niteliğinde olduğunu açıklıyor. Konuya ilişkin çalışmalarını aktaran Sovos’un Stratejiden Sorumlu Başkan Yardımcısı Koray Gültekin Bahar, işletmelere en kapsamlı güvenli mobil ödeme hizmetlerini sunmak amacıyla şimdiden beş finansal kuruluşla anlaşma imzaladıklarını kaydediyor. Bahar, günümüzde POS cihazları üzerinden geçen alışverişin yıllık 800 milyar TL civarında olduğunu, nakit alışverişlerin de kolayca mobil ödeme sistemlerine kaymasıyla bu rakamın yaklaşık 2 trilyon TL’ye ulaşabileceğini söylüyor. POS cihazlarının yerini güvenli mobil ödeme sistemlerinin almasının ekonomiye de katkısı olacağını belirten Bahar, “Her bir POS cihazının yıllık giriş maliyeti 200 dolar civarında. Piyasada bulunan 1 milyon 635 bin adet cihaz düşünüldüğünde, toplamda 327 milyon dolarlık ithalat maliyeti de ortadan kalkmış olacak” şeklinde konuşuyor.


ÖDEME SİSTEMLERİ

MASTERCARD SESLE ALIŞVERİŞE HAZIRLANIYOR

G

Ödeme teknolojileri liderlerinden Mastercard, nakitsiz ve sürdürülebilir bir ekonomi için dijital dönüşüm projelerini tek tek hayata geçiriyor. Türkiye’de, mikro işletmelerin de kart kabul edebilmesi için Soft POS uygulamasını geliştiren marka, sesle alışveriş ve chat’leşerek ödeme gibi yenilikçi uygulamaları için ise iş birliklerine başladı.

enç nüfusu ve inovatif finans sektörü sayesinde Türkiye’nin teknoloji adaptasyonu birçok ülkenin önünde geliyor. Türkiye’deki tüketiciler harcamalarında hızla dijital ödemeye yöneliyor. 2019’da Türkiye’de 33 milyon kart kullanıcısının yarısı kart harcamalarının yüzde 20’ye yakınını online yaptı. Online harcamaların yüzde 55’i akıllı telefonlar ile yapılırken, seyahat harcamalarının yüzde 65’i online gerçekleşti. Sigorta, bilet, vergi, telekomünikasyon ve pazar yerleri en çok online alışverişin yapıldığı yerler olarak dikkat çekiyor. Nakitsiz bir dünya yaratmayı hedefleyen Mastercard, finansal katılımı arttırmak, dijital ödemelerde güvenlikten ödün vermeden müşterilerine paha biçilemez deneyimler sunmak için teknolojiyi bir araç olarak kullanıyor. En Çok Market Ve Restoranlarda Nakit Harcama Yapıyoruz Market ve restoranlarda yapılan harcamalara bakıldığında,

buralarda nakit kullanımının yüksek olduğu dikkat çekerken, kart kullanımının yüzde 22 ile sınırlı olduğu görülüyor. Mastercard, nakit kullanılan alanlarda kart kullanımını arttırabilmek için temassız kart kullanımını yaygınlaştırmayı hedefliyor. Bu amaçla Mastercard, 15 şehirde toplu taşımada temassız kart uygulamasını hayata geçirdi. Mastercard’ın Pratik Çözümü Soft POS Bugün ticari işletmelerin yüzde 90’ında POS cihazı varken taksi şoförü, simit satıcısı, çiçekçi, elektrikçi, tesisatçı, kuru temizlemeciler gibi küçük işletmelerin sadece yüzde 28’i POS cihazına sahip. Cep telefonlarına ya da tabletlerine Mastercard Soft POS uygulamasını indiren üye iş yerleri, temassız ödemelerde kullanılan Yakın Alan İletişimi (NFC) teknolojisi vasıtasıyla Android telefonu veya tabletini hiçbir ilave ekipman kullanmaksızın bir POS cihazına döndürerek kartlı ödeme kabul edebiliyor. Böylece üye işyerleri, mobil POS cihazı

olmasa da kolay, pratik ve güvenli bir şekilde satış yapabiliyorlar. Mastercard, bu uygulama ile market harcamalarının yüzde 5’inin Soft POS’a geçeceğini öngörüyor. Sesle Alışveriş İçin İş Birliği Mastercard’ın yaptığı tüketici araştırmaları tüketicilerin yüzde 62’sinin sesle alışveriş yapmaya olumlu baktığını gösteriyor. Tüketiciler sesli alışverişi hızlı ve pratik bulurken, en büyük endişeleri ise güvenlik. Mastercard, yapay zekâyı güvenlik için kullanarak bu endişeleri ortadan kaldırıyor. Mastercard ve istegelsin, yakın gelecekte Türk tüketicilere sesle alışveriş çözümü sunmak için iş birliği yaptı. Sesle ödeme çözümü hayata geçirildiğinde tüketiciler istegelsin’den market alışverişlerini sesle yapacak, ödemelerini de sesle tamamlayabilecekler. Bunun için uygulamayı açıp, istedikleri ürünleri söylemeleri yeterli olacak. Siparişleri tamamlandığında ise yine sesli olarak Mastercard logolu kartları ile ödemelerini tamamlayabilecekler. www.digitaltrend.com.tr

31


ÖDEME SİSTEMLERİ

Türkiye’nin öncü finans teknolojileri şirketi iyzico, Dynamic 3DS sistemi sayesinde ödemelerin 3D Secure doğrulamasına takılmadan kolayca kısa sürede gerçekleşmesini mümkün hale getiriyor. Bu sayede şirket, dijitalleşen KOBİ’lerin daha çok kazanmasını sağlıyor.

M

esafeli işlemlerde dolandırıcılık vakalarındaki artış ve işyerlerinin ters ibraz (kredi kartı işlemlerinde iptal üzerine para iadesi) zararlarının büyümesi, kart sahibinin kimliğini şifre vasıtasıyla doğrulayan ve XML mesajlarının SSL (Secure Socket Layer) üzerinden gönderilmesini sağlayan 3D Secure (3DS) güvenlik protokolünü ortaya çıkaran ana etkenler olmuştu. 3D Secure doğrulaması, harcama itirazı gibi durumların önüne geçebilmek için alınan bir güvenlik önlemi olarak görülse de internetten yapılan ödemelerin başarı oranını olumsuz yönde etkiliyor. 3D Secure’e kayıtlı banka/kullanıcı olmaması, kullanıcının 3D Secure şifresini yanlış girmesi, SMS şifresinin geç gelmesi, kullanıcının ekranı terk etmesi ve şifrenin dolandırıcıların eline geçmesi gibi sorunlar başarılı ödeme sayısının düşmesine ve işletmelerin ciro kaybetmesine sebep oluyor. iyzico’nun verilerine göre internet üzerinden yapılan her 100 kartlı ödemeden 20’si 3D Secure doğrulaması sürecinde başarısız oluyor. Başarılı ödemelerin bu doğrulama işlemi nedeniyle zaman alması e-ticaret yapan işletmeler için önemli bir darbe oluyor. Üstelik Türkiye’de 3D Secure tek kullanımlık işlem şifrelerinin ele geçirilmesiyle yapılan dolandırıcılık vakalarında da artış ortaya çıkıyor. Bankalar bu tür durumlarda kullanıcıya harcama bedelini iade ediyor; ancak e-ticaret siteleri, bu durumun etkisini kullanıcılar kadar kolay atlatamıyor. İşte bu noktada iyzico’nun geliştirdiği iyzico Dynamic 3DS teknolojisi devreye giriyor.

32

Aralık 2019

Yapay Zekâ Teknolojisinden Yararlanıyor iyzico Dynamic 3DS sistemi, yapay zekâ teknolojisini kullanarak, yalnızca riskli bulduğu ödemeleri 3DS doğrulamasına yönlendiriyor ve internetten satış yapanların müşterilerine daha iyi bir ödeme deneyimi sunmasını mümkün hale getiriyor. iyzico üye iş yerleri, Dynamic 3DS teknolojisinden ücretsiz yararlanarak daha fazla kazanıyor. Ödemeler Saniyeler İçinde Gerçekleşiyor iyzico Dynamic 3DS sistemi, her 100 ödemeden 20‘sinin doğrulama aşamasında kaybedilmesinin önüne geçiyor. Dynamic 3DS sistemi, yapay zekâ sayesinde ödemenin risk teşkil edip etmediğini tespit ederek düşük risk taşıyan ödemelerin saniyeler içinde gerçekleşmesini sağlıyor. iyzico Dynamic 3DS sistemi, yalnızca risk taşıyan ödemelerin 3DS ödemeleri için banka sayfasına yönlendirilmesini sağlıyor. Bu da kullanıcı nezdinde gözle görülür bir hız ve güven duygusu yaratıyor. Sadece Güvenli Ödemeler Gerçekleşiyor Dynamic 3DS sistemi, ödemenin risk teşkil etmesi durumunda kullanıcıyı banka sayfasına yönlendiriyor ve doğrulama sağlanmaması durumunda işlem başa dönüyor. Böylece ödeme güvenli şekilde gerçekleşmiş oluyor. Türkiye’de e-ticaretin büyümesi için teknolojik çözümler sunmaya devam iyzico, internetten satış oranlarını artıracak yenilikçi çözümleriyle KOBİ’lerin daha fazla kazanmasını sağlıyor.


ÖDEME SİSTEMLERİ

FASTPAY YENİLENDİ Yeni eklenen özellikleri ve tasarımı ile daha kolay ve hızlı kullanıcı deneyimi sağlayan fastPay, ödeme seçeneklerine de bir yenisini daha ekledi.

D

enizBank’ın, kullanıcıların hız, pratiklik ve erişilebilirlik beklentilerini karşılamak üzere herkesin kullanımına açık olacak şekilde hayata geçirdiği ve bugün 2.7 milyon kullanıcısının yanı sıra 40 bin üye iş yeri ile Türkiye’nin en büyük dijital cüzdanı konumunda bulunan fastPay yenilendi. Banka müşterisi olsun olmasın herkesin ATM’den nakit para aktararak ya da kredi kartını tanımlayarak ödemelerini masrafsız olarak yapabildiği fastPay, ödeme yöntemi seçeneklerine bir yenisini daha ekledi. fastPay kullanıcıları böylece, uygulamaya artık banka kartını da yükleyerek fastPay bakiyesine para aktarabilecek ve hiçbir masraf ödemeden ulaşım kartını yükleyebilecek, faturalarını ödeyebilecek, 7 gün 24 saat para gönderebilecek ve QR kodla ödeme özelliklerden faydalanabilecek. Hayatı Kolaylaştırıyor Yeni sürümde kullanıcılar, ATM’den nakit para yükleyerek, banka kartından bakiye aktararak ya da kredi kartını tanımlayarak ödemelerini hızlı ve masrafsız gerçekleştirebilecek. Aynı zamanda fastPay’in sunduğu avantajlara yeni arayüzü ile uygulamanın içinden rahatlıkla ulaşılabilecek. Anlaşmalı iş yerleri ve e-ticaret ödemelerinde de hayatı kolaylaştıran fastPay, cep telefonunu yan çevirip, ekranda çıkan QR kodu ile ödeme

yapma ve ATM’den kartsız para çekebilme özelliklerini de sunmayı sürdürüyor. Zaman ve Mekandan Bağımsız Hizmet DenizBank’ın, bugün sektöründe bir inovasyon merkezi olarak konumlanmasını, önemli oranda yenilikçi hamlelerine borçlu olduklarını ifade eden DenizBank Dijital Dönüşüm, CRM ve Değişim Yönetimi Grubu Genel Müdür Yardımcısı Umut Özdoğan, faaliyetlerinin merkezine yerleştirdikleri bu bakış açısıyla 22 senedir sektöre ilham verdiklerini belirtiyor. Özdoğan, sözlerine şöyle devam ediyor: “ ‘Nasıl daha basit ama daha etkili olabiliriz?’ sorusu üzerinden, tüm ihtiyaçların zaman ve mekandan bağımsız karşılanabileceği, iş birliklerimizle çok daha fazla insanımıza hizmet sunabileceğimiz bir modele odaklanıyoruz. Dönüşümün devam ettiği günümüzde her jenerasyondan kullanıcıya ulaşmayı amaçlayan bir kurum olarak, fiziksel veya dijital alanlarda insanlara dokunduğumuz tüm noktaları birbirine entegre ettiğimiz fijital deneyimi müşterilerimize yaşatmayı hedefliyoruz. Bu noktada Türkiye’deki tüm banka kullanıcılarının faydalanabileceği ilk dijital cüzdan olarak geliştirdiğimiz fastPay’i yenilerken, ekosistemine dahil ettiğimiz iş birlikleri ile hizmet yelpazesini de geliştiriyoruz.” www.digitaltrend.com.tr

33


DİJİTAL BANKACILIK

GARANTİ BBVA’DAN QR KOD İLE İŞLEM YAPMA KOLAYLIĞI

G

Garanti BBVA Genel Müdür Yardımcısı Didem Dinçer Başer

aranti BBVA, esnaf, KOBİ, ticari ve kurumsal tüm firmaların hayatını kolaylaştıracak ve nakit işlemlerine katkı sağlayacak yeniliklere devam ediyor. Daha önce bireysel müşterilerin kullandığı QR kod ile para çekme, yatırma ve transfer işlemlerini artık firmalar da kullanabiliyor. QR kodla para yatırma ve çekme özelliği sayesinde müşteriler, artık karta ihtiyaç duymadan ATM’lerden para çekip yatırabiliyor. Bu özelliğe, Garanti BBVA Kurumsal Mobil’in şifre ile giriş yapmadan önceki sayfasından erişiliyor. Kullanıcılar, QR İşlemleri adımına tıkladıktan sonra, uygulama ekranında açılan kamera ile ATM’de yer alan QR kodu okutarak, işlemini kartsız şekilde kolaylıkla gerçekleştirecek. Garanti BBVA Genel Müdür Yardımcısı Didem Dinçer Başer, böylece Garanti BBVA Kurumsal Mobil’in sürekli zenginleşen işlem setiyle banka müşterilerinin işlerini daha kolay yönetmelerine yardımcı olacağını söylüyor.

VAKIFBANK’TANONLINEÖDEMEYE VAKIFPAY ÇÖZÜMÜ

V

akıfBank, kart gerektirmeden online alışveriş yapmayı sağlayan VakıfPay’i hayata geçirdi. Kredi kartı olmayanlar ya da internet üzerinden kartlarını kullanmak istemeyenler artık VakıfPay’la işlemlerini kolayca yapabiliyor. VakıfBank Mobil ve internet bankacılığı üzerinden VakıfPay seçeneğiyle ilerleyenler, vadesiz mevduat ya da havuz hesapları ile ek hesap limitlerinden doğrudan ödemelerini gerçekleştiriyor. Dileyen müşteriler, anında alışveriş kredisi de kullanabiliyor. Herhangi bir üyelik gerekmeden sunulan VakıfPay

34

Aralık 2019

hizmeti ile EFT ve havale işlemi kabul etmeyen platformlardan alışveriş mümkün hale geliyor. VakıfBank Genel Müdür Yardımcısı Hazım Akyol, “VakıfPay ile sağladığımız kartsız alışverişi mümkün hale getirmenin yanı sıra ödeme ve sipariş eş zamanlı gerçekleştiği için buna bağlı yaşanan sıkıntıları da ortadan kaldırıyoruz. Havale ve EFT ile zaman kaybı yaşamadan ödemeler, anında hesaba geçiyor. Bu sayede müşterilerimize şubeye gitmeden alışveriş kredisi kullanım avantajı sağlıyoruz. Ayrıca hiçbir finansal bilgi karşı tarafa iletilmediği için işlem güvenli bir ortamda gerçekleşiyor” diyor.

VakıfBank Genel Müdür Yardımcısı Hazım Akyol


ARAŞTIRMA

Z KUŞAĞI KRİPTO PARAYA GÜVENİYOR KPMG’nin gerçekleştirdiği son araştırma, ABD’de yaşayan 18-24 yaş arası gençlerin yüzde 83’ünün kripto paraların geleceğiyle yakından ilgilendiğini ortaya koyuyor. Araştırmaya göre ABD’lilerin yüzde 82’si kripto paraları, banka, restoran gibi yerlerin müşteri sadakat programlarında kullanmaya istekli olduklarını belirtiyor.

U

luslararası danışmanlık, denetim ve vergi firması KPMG’nin ABD’de yaptığı yeni araştırma özellikle gençlerin, son iki yılda zayıf performans sergileyen kripto paralara olan güveninin kaybolmadığını gösteriyor. Araştırmaya katılan 18-24 yaş arası gençlerin yüzde 83’ü kripto paraların geleceğiyle yakından ilgilendiklerini söylerken, 65 yaş ve üstündeki katılımcıların yarısından fazlası da kripto paralara ilgi duyduklarını belirtiyor.

Katılımcılar hangi sektörlerin sadakat programlarını kullanıyor? Banka ve kredi kartı firmaları

% 87 Restoran ve kahve dükkanları

% 86 Elektronik mağazaları

% 81 Medya ve telekom firmaları

% 79

Anahtar Sadakat Programlarında Araştırmaya katılan ABD’lilerin yüzde 63’ü kripto paraların kolay bir ödeme yöntemi olduğunu düşünürken, yüzde 66’sı kripto paraları sıradan bir alışverişte kullanmaktansa, müşterisi oldukları firmaların sadakat programlarında kullanmayı tercih edebileceklerini vurguluyor. Katılımcıların yüzde 82’si, kripto paraları halihazırda dahil oldukları sadakat programlarında kullanmaya istekli olduklarını ifade ediyor. Büyük Marka Şart Değil Katılımcıların yüzde 60’ı kripto paraları kullanmak için sadece büyük markaları tercih etmeyeceklerini, küçük işletmelere de sıcak baktıklarını söylüyor. Araştırmaya katılanların yüzde 64’ü ise bu paraları e-ticarette kullanabileceğini belirtiyor. Kolay Kullanım Şart Katılımcıların yüzde 79’u kripto paraları, kolay kullanım imkanı bulduklarında tercih edebileceklerini söylüyor. Kripto paraların yaygınlaşması için tüketiciye kolay ve çekici bir deneyim imkanı sunmak gerektiğini ifade eden KPMG Türkiye Finansal Hizmetler Sektör Lideri Kerem Vardar, bunun için de sadakat programlarının iyi bir fırsat sunduğunu dile getiriyor. Vardar, “Birçok yatırımcı, ticaretin geleceğinin kripto paralarda olduğunu düşünüyor. Yakın gelecekte geleneksel ticaret yöntemlerine alternatif olacaklar. Sadakat programları sayesinde kripto para kullanımının yaygınlaştırılması daha kolay gerçekleşebilir” diye konuşuyor.

KPMG Türkiye Finansal Hizmetler Sektör Lideri Kerem Vardar www.digitaltrend.com.tr

35


ANALİZ

SEKTÖRLERİN DİJİTAL KARNESİ Dünya dijital dönüşümü tamamlamak üzereyken kripto paralar, blockchain kavramları daha fazla hayatımızın içerisine dahil oluyor. Türkiye’de en çok ihracat yapan ilk beş sektör ise dijitale yatırım kısmında geri kalmış durumda.

T

ürkiye, 2023 yılı için 226 milyar dolarlık ihracat hedefi belirlerken, 2018 yılında en çok ihracat yapan ilk beş sektör olan otomotiv, hazır giyim ve konfeksiyon, kimyevi maddeler ve mamulleri, çelik, elektrik ve elektronik sektörleri dijitalleşmede istenilen seviyeye gelmedi. Türkiye’de kayıtlı 83 bin firma ihracatçı konumdayken ve en çok ihracat yaptığımız Almanya’da da küçülme yaşanırken, 2020’de ihracatın zorlu geçeceği öngörülüyor. Durum böyle olunca dijitalleşme yoluyla sektörlerin ihracat atağına kalkması gündeme geliyor. Dijitalleşmenin sadece ihracata katkı sunmadığını, aynı zamanda kârlılık, farklılaşma ve hız sağladığını belirten Mezo Dijital Yönetim Kurulu Başkanı ve Dijital İletişim Uzmanı Dr. Nabat Garakhanova, “Oysa otomotiv sektörü için 2019 yılında ilk 9 ayda otomobil satışları, geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yüzde 39,3 azalırken, ikinci el sektöründe internet siteleri bulunurken, 0 km araçlar, yedek parça gibi otomotiv ve ekipmanları üzerine kurulan internet sitesi sayısı ise az” diyor. Şirketler, Kurumsal Stratejilerini Dijitalleştirmeli Finansal hizmetler, perakende ticaret, hizmet faaliyetleri, sigorta, toptan ticaret gibi alanlarda dijitalleşmenin etkin olduğunu belirten Garakhanova, “Özellikle perakende ticaret şirketleri, perakende ticaret şirketleri e-ticaret ve mobil

36

Aralık 2019

Mezo Dijital Yönetim Kurulu Başkanı ve Dijital İletişim Uzmanı Dr. Nabat Garakhanov ticaret kanallarını birlikte kullanıyorlar. Karekod gibi ürün tanıma teknolojileri kullanarak ürün hakkında müşterilerine bilgi verirken, onların ürün karşılaştırmalarına da imkan sağlıyorlar. Finansal hizmetler sektöründe de dijital yardım, online sosyal topluluklar yönetimi gibi müşteri hizmetleri uygulamalar yaygın; ancak her şeyden önce şirketlerin bir an önce kurumsal stratejilerini dijitalleştirmesi şart. Türkiye’deki şirketlerin sadece yüzde 33’ü dijital işlerden sorumlu bir departmana ya da ekibe sahip” diyor. Geçtiğimiz 10 yıl içinde dijitalleşmenin, çok sayıda geleneksel şirketin ortadan kalkmasına neden olduğuna ve gelecek beş yıl içerisinde sürecin hızlanacağına işaret eden Garakhanova, kendi dijital departmanlarını kuramayan firmaların dışarıdan danışmanlık alması gerektiğini vurguluyor.

Dijital Ekonomi, Küresel Ekonominin Yüzde 25’ini Kapsayacak Garakhanova’nın aktardığı bilgilere göre; istatistikler 2005 yılında dünya ekonomisinin sadece yüzde 15’i dijital iken, bu rakam 2018 yılında yüzde 28’e ulaştı. Araştırmalar, 2020 yılında dijital ekonominin küresel ekonominin yüzde 25’ini oluşturacağını gösteriyor. “Konvansiyonel şirketlerin müşteri analizlerini doğru ölçerek dijital pazarlama stratejilerini yapılandırmaları gerekiyor. Örneğin; eğer İngilizler online işlemlerde Ruslardan ya da Almanlardan daha fazla harcama yapıyorlarsa, o zaman web sitesinin de buna göre dizayn edilmesi, online reklam çalışmalarının yapılması şart” diyen Garakhanova, dijitalleşme ile hem müşteri memnuniyetinin artmasının hem de maliyetin azaltılmasının mümkün olduğunu belirtiyor.


Seyahatinizin en keyifli zamanı Siz de Istanbul Airport uygulamasını hemen indirin, İGA PASS’in size özel hizmetlerine merhaba deyin!

İGA LOUNGE: Keyifli zaman geçirmeniz için her detayıyla sizin için düşünülmüş 4.420 m2’lik dünyanın en büyük ortak lounge alanı İGA FAST TRACK: Sıraya girmeden geçiş özgürlüğü İGA MEET & GREET: Havalimanındaki tüm yolculuğunuzda size eşlik edecek özel asistan hizmeti İGA BUGGY: Türkiye’de bir ilk! Havalimanının içinde gitmek istediğiniz yere elektrikli araçla kolayca ulaşım imkânı İGA FAST CHECK-IN: Hızlı check-in ayrıcalığı İGA VALET: Aracınızın yıkanmasından teknik servis ihtiyaçlarınıza kadar her detayı içeren size özel vale hizmeti

www.digitaltrend.com.tr

37


5G

TÜRK TELEKOM’DAN GERÇEK 5G DENEMESİNDE DÜNYA HIZ REKORU Türk Telekom, Huawei ile birlikte canlı 5G test şebekesi üzerinde gerçekleştirdiği denemedei saniyede 2.9 Gbps üzeri hızlara ulaşarak bu alanda dünya rekorunu kırdı. Bu denemeyle Türk Telekom, aynı zamanda 5G Yeni Radyo Taşıyıcı Birleştirme Teknolojisini (NR Carrier Aggregation) de ticari telefonlar ile dünyada ilk defa deneyen operatör oldu.

Türk Telekom Teknoloji Genel Müdür Yardımcısı Yusuf Kıraç

38

Aralık 2019

S

on dönemde yeni nesil teknolojiler alanındaki çalışmaları ile öne çıkan Türk Telekom, canlı 5G test şebekesi üzerinde 5G Yeni Radyo Taşıyıcı Birleştirme Teknolojisini kullanarak dünya çapında bir ilke imza attı. Kullanıcıya daha yüksek hız ve daha geniş kapsama alanı içerisinde iyileştirilmiş geniş bant deneyimi sunan bu teknolojiyi, 3.5 GHz ile çalışan, 3GPP standartları ile uyumlu olarak kullanan Türk Telekom, dünyadaki en yüksek 5G hızına ulaştı. Türk Telekom’un Ümraniye Teknopark Mobil Şebeke Test Merkezinde Huawei ile kurduğu uluslararası 3GPP standartları ile uyumlu canlı 5G test şebekesi üzerinde gerçekleştirdiği bu deneme ile 3.5 GHz frekansında iki adet 100MHz’lik bant genişliğine sahip taşıyıcı kullanıldı. Deneme sonucunda, içerisinde Türk Telekom 5G uyumlu SIM kartı bulunan, 3GPP Standartları ile uyumlu olan ve ticari olarak kullanılmaya başlanan Huawei Mate 20 X 5G akıllı telefonu ile en yüksek 5G hızına ulaşıldı. Yüksek Hız Ve Geniş Kapasite Hedeflerine Ulaşıldı Türk Telekom’un gerçekleştirdiği denemede, 5G NR Carrier Aggregation teknolojisini kullanarak iki farklı 5G taşıyıcısını birleştirdiklerini açıklayan Türk Telekom Teknoloji Genel Müdür Yardımcısı Yusuf Kıraç, “İlerleyen yıllarda 5G alanında kullanılacak önemli bir teknoloji olan 5G NR

Carrier Aggregation teknolojisini canlı 5G test şebekemiz üzerinde başarıyla uygulayarak dünyada eşi benzeri görülmemiş hızlara ulaştık. Kullanıcılar ve operatörler için birçok fayda sağlayan bu teknoloji sayesinde 5G teknolojisinin vadettiği yüksek hız ve geniş kapasite hedefleri yakalanmış oldu” dedi. Kıraç, Türk Telekom’un geçtiğimiz dönemde yeni nesil eğitim teknolojileri, Endüstri 4.0, kamu güvenliği, akıllı şehirler ve oyun alanlarındaki denemeleri ile birçok ilke imza attığını hatırlatarak, tüm yeni nesil teknolojiler alanındaki çalışmalarının hızla devam ettiğini kaydetti. Huawei 5G Ticari Ağ Ekipmanları İle Gerçekleştirdi Huawei Türkiye CTO’su Simon Pei, etkinlikte yaptığı değerlendirmede şunları söyledi; “Bu testi yalnızca Huawei ürününün destekleyebileceği C-bandı 200MHz IBW ve 2CC Taşıyıcı Birleştirme teknolojilerini kullanarak Huawei 5G ticari ağ ekipmanları ile gerçekleştirdik. Türk Telekom 5G test şebekesinde hayata geçirdiğimiz bu testte, yüksek veri hızları, arttırılmış kapasite ve daha geniş spektrum sağlayan inovatif ‘5G Yeni Radyo Taşıyıcı Birleştirme’ teknolojisini kullandık. Huawei, gelecekte 5G’nin pazar lideri ticari uygulamalarını tüm ekosistemle paylaşmak için Türk Telekom ile çalışmaya devam edecektir.”


GÜNCEL

IAS HİNDİSTAN’DA YETKİNLİK BELGELENDİ Tüm süreçlerini uluslararası standartlarda yöneten IAS, bunları ISO standartlarına göre belgelendiriyor. Son olarak; IAS Hindistan, denetimlerden başarı ile geçerek ISO 9001:2015 Kalite Yönetim Sistemi sertifikasını almaya hak kazandı.

Y

azılım geliştirmeden proje yönetimine, bilgi güvenliğinden kalite süreçlerine, değişiklik yönetimden risk yönetimi ve dokümantasyona kadar tüm süreçlerini uluslararası standartların gerektirdiği olgunluk seviyesinde yürüten IAS, globaldeki tüm ofislerinde de aynı vizyon ile çalışıyor. Türkiye ofislerinin yanı sıra globaldeki operasyonlarını Almanya, Hindistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Güney Kore ve İsviçre ofisleri ile yürüten IAS’nin amacı, globaldeki tüm ofislerinde uluslararası sertifikaları tamamlamak ve hepsinin yönetim sistemleri prensiplerini ve prosedürlerini hizalamak. Bu anlamda önemli adımlardan biri daha atıldı. Yapılan çalışmalar ve TUV NORD tarafından gerçekleştirilen iki aşamalı denetimin başarı ile tamamlanması sonucunda IAS Hindistan’da da ISO 9001:2015 Kalite Yönetim Sistemi sertifikası alındı.

söyleyen Çiğdem Dönmez, “IAS Türkiye’deki ISO 9001 KYS, ISO 27001 BGYS ve ISO 15504 SPICE sertifikalarının sürekliliği devam ediyor. IAS Almanya’nın da ISO 9001:2015 sertifikası bulunuyor” diyor. Sırada Dubai, Güney Kore ve İsviçre Var IAS’nin Hindistan ofisiyle ilgili çalışmaları yaklaşık altı ay önce başlattıklarını aktaran Dönmez, “Çok kısa sürede, verimli bir çalışma ile, IAS Hindistan’da ISO 9001:2015 Kalite Yönetim Sisteminin tüm gereklilikleri yerine getirildi ve TUV NORD tarafından denetlendi. İki aşamalı bu denetimin ardından da ISO 9001:2015 sertifikasını almaya hak kazandık” diye açıklamada bulunuyor. Globaldeki tüm ofislerini bu anlamda eşitleyeceklerini kaydeden Dönmez; çalışmalarının başladığını, sırada Dubai, Güney

Kore ve İsviçre ofislerinin olduğunu sözlerine ekliyor. IAS İsviçre Pazarına Girdi Dünya çapından binden fazla müşteri, 30 binden fazla kullanıcı ve 50’den fazla iş ortağı ile 31 ülkede 15 dilde hizmet veren IAS, her geçen gün etkinlik alanını genişleterek yoluna devam ediyor. 30 yılı aşkın tecrübesi ile hem yurt içi hem de yurt dışı operasyonlarında yatırımlarını arttıran IAS; Türkiye, Almanya, Hindistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Güney Kore’nin ardından şimdi de İsviçre operasyonunu başlattı. Aldendorf’ta kurulan IAS Switzerland AG’nin hedefi, hizmet alanını genişleterek caniasERP’nin global arenadaki yerini sağlamlaştırmak. İsviçre’de kurulan yeni şirket ile ofis sayısını 11’e yükselten IAS, İsviçre pazarı ve Orta Avrupa’da etkinliğini arttırmayı planlıyor.

Altı Aylık Süreç IAS Hindistan Genel Müdürü Ramakrishnan Pongirivasan ve ekibi ile IAS Genel Müdürü Çiğdem Dönmez ’in ortaklaşa çalışmasıyla başarılı bir şekilde yönetilen altı aylık süreç sonunda ISO 9001:2015 Kalite Yönetim Sistemi sertifikası alındı. IAS’nin globaldeki tüm ofislerinde uluslararası sertifikalarını tamamlamayı ve hepsini hizalamayı amaçladığını www.digitaltrend.com.tr

39


GÜNCEL

AKDENİZ BİLİŞİM ZİRVESİ’NDE DİJİTAL DÖNÜŞÜM İÇİN İPUÇLARI PAYLAŞILDI Akdeniz Bilişim Zirvesi, sektör temsilcilerini ağırladı. Milli teknoloji hamlesi, savunma teknolojileri, yapay zekâ uygulamaları, blockchain teknolojisi, yerli yazılım teknolojileri, veri süreçleri ve yeni teknolojiler gibi günümüzün en çok konuşulan konuları zirvede masaya yatırıldı.

B

eşinci kez düzenlenen Akdeniz Bilişim Zirvesi, Antalya Mimar Sinan Kongre Merkezi’nde sektör temsilcilerini ağırladı. Zirveyi bu yıl yaklaşık 3 bin 500 katılımcı ziyaret etti. Piksel Akademi ile Antalya Teknokent’in stratejik iş ortaklığı kapsamında gerçekleştirilen organizasyonda; katılımcılar verimlilik avantajı sunan yeni teknolojiler ve dijital dönüşüm stratejileri hakkında en yetkili kişilerden bilgi aldı. Akdeniz Bilişim Zirvesi’nde, milli teknoloji hamlesi, savunma teknolojileri, yapay zekâ uygulamaları, blockchain teknolojisi, yerli yazılım teknolojileri, espor, veri süreçleri, KVKK, GDPR, turizm ve yeni teknolojiler gibi günümüzün en çok konuşulan konuları masaya yatırıldı. Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Antalya Valisi Munir Karaloğlu, Antalya’nın tarımı, turizmi, ticaretiyle ve yeni yeni gelişen teknolojisiyle Türkiye’yi hedefine taşıyacak önemli merkezlerden birisi olduğunun altını çizdi. Karaloğlu’nun ardından kürsüye çıkan Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır

40

Aralık 2019

ise, Türkiye’nin bölgenin en güçlü demografik özelliklere sahip ülkesi olduğuna dikkat çekerek, orta yaşı 31 olan 80 milyonun üzerindeki dinamik nüfusuyla ülkemizin bölgenin parlayan yıldızı konumunda olduğunu söyledi. Siber Korsanlara Geçit Yok Zyxel Türkiye Channel Head Tuğba Şişik, kurumların ağ güvenlik çözümlerini bünyelerine entegre ederken, yapay zekâ entegre edilmiş çözümleri tercih etmelerinin doğru bir strateji olacağını dile getirdi. 2019 yılında siber korsanların özelikle küçük işletmeleri hedef aldığını vurgulayan Şişik, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye’de siber saldırıların yüzde 71’i, 100 kişiden az çalışanı olan KOBİ’lere karşı gerçekleştiriliyor. Dünyada neredeyse her 40 saniyede, bir şirketin verileri siber saldırganlar tarafından ele geçiriliyor. Siber korsanlarla mücadele eden bir şirketin

yaşadığı mağduriyet, ortalama 50 gün sürüyor. Birçok küçük işletmede saldırı sonrasında çoğu zaman iş akışları durma noktasına gelebiliyor. Bulut tabanlı ve çok katmanlı güvenlik çözümleri, küçük işletmelerin ağ mimarisini daha çevik hale getirdiği gibi artarak karmaşıklaşan güvenlik tehditlerine karşı da üstün koruma sağlayabilir.” Kapsamlı Dijital Yol Haritası Olan Kazanır İşletmelerin dijital yol haritası oluşturmasının gerekli olduğunu vurgulayan Şişik, konuşmasına şöyle son verdi: “İş dünyasında başarılı olabilmek, yani geleceğe ayak uydurabilmek için dijital dünyayı anlamalı ve ona uyum sağlamalıyız. Bu yarışta kapsamlı dijital yol haritası olan kazanır. KOBİ’ler’in de iş İhtiyaçlarını oldukça iyi analiz etmesi gerekiyor. Her ölçekten şirketin rekabette öne geçmesinin sırrı dijitalleşmede gizli.”


GÜNCEL

A

ROCKWELL AUTOMATION CONNECTED ENTERPRISE İLE AVANTAJ SAĞLIYOR

kıllı üretim girişimlerinde olması gereken en önemli unsurlardan biri veriyi sensör düzeyinden tüm şirket düzeyine sorunsuz şekilde iletebilme yetkinliğidir. Bu sayede doğru bilginin, doğru insana, doğru zamanda ve doğru formatta ulaştırılabileceğine dikkat çeken Rockwell Automation Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Blake Moret, “Bu veri iletişiminin, sahip olma maliyetlerini düşürmek ve yatırım getirisiyle operasyonel ekipman verimliliğini artırmak

konusundaki kritik rolü kanıtlanmıştır. Rockwell Automation, bu yeni yaklaşımın teknolojik cephesine öncülük ediyor” diyor. Rockwell Automation’ın Connected Enterprise yaklaşımının şirketlerin pazara daha hızlı ulaşmasını, sahip olma maliyetlerini düşürmelerini, plansız arıza

sürelerini azaltmalarını sağladığını kaydeden Moret; kurumun risk ve düzenlemelere uygunluğunu yönetmelerine yardımcı olduğunu belirtiyor.

CLPA ALMANYA’DA EN YENİ AÇIK AĞ TEKNOLOJİSİNİ TANITTI

Y

eni nesil iletişim ve kontrol teknolojisi CC-Link’i dünya genelinde yaygınlaştırmayı hedefleyen bir açık ağ destekleme

kuruluşu olan CLPA (CC-Link Partner Association), en yeni açık ağ teknolojisi CC-Link IE TSN’yi Almanya’da SPS IPC Drives

Fuarı’nda tanıttı. CC-Link IE TSN teknolojisinin ağ ortamına ilişkin canlı bir demosunun da yer aldığı SPS Fuarı’nda kritik kontrol verilerinin, TSN desteğiyle bir adım ileriye taşınan gigabit Ethernet üzerinde sorunsuz bir şekilde entegre edilmesinin yöntemleri sergilendi. Bu işlem sayesinde, imalat sanayinin Endüstri 4.0 uygulamalarının kullanıldığı büyük hacimli verileri yönetmesi sağlanırken, aynı zamanda performans artışı sağlamak için bilişim teknolojisi (IT) ve operasyonel teknoloji (OT) sistemleri arasında köprü kurulması büyük ölçüde kolaylaştırılıyor. www.digitaltrend.com.tr

41


LOJİSTİK

MNG KARGO TEKNOLOJİK YATIRIMLARIYLA MÜŞTERİ DENEYİMİNİ YENİDEN ŞEKİLLENDİRİYOR E-ticaretin özellikle son iki yılda hızlı yükselişiyle kargo ve taşımacılık sektöründe faaliyet gösteren şirketler de kendilerini bu yönde değiştirmeye başladı. B2B’den B2C’ye dönüşen süreç nedeniyle ‘alıcılar’ odak noktası olmaya başladı. Bu değişimin farkında olan MNG Kargo’da, tüm operasyonel süreçler müşteri memnuniyeti artırmaya odaklı yenilenmeye başladı.

K

argo ve taşımacılık sektöründe bir süre önce değişim başladı. B2B’den B2C’ye evrilen sektörde artık kargo alıcıları da büyük bir yer kaplıyor. Son iki yılda e-ticaret iş hacmi yüzde 80 arttı ve sektörde de dönüşüm başladı. Öte yandan, alıcı tarafında da beklentiler değişti. 50 milyona yakın alıcının bulunduğu sektörde müşteriler artık paketlerini hızlı bir şekilde almak ve süreçle ilgili an be an haberdar olmak istiyorlar. Bu değişimin ve dönüşümün farkında olan MNG Kargo’da da ‘alıcı’ deneyimini iyileştirmeye yönelik çalışmalar başladı.

MNG Kargo CTO’su Gökhan Yoluaçık

42

Aralık 2019

Fark Yaratacak Unsur Teknoloji Müşteri memnuniyetini yükseltmek amacıyla çeşitli modeller üzerinde çalıştıklarını ifade eden MNG Kargo CTO’su Gökhan Yoluaçık, operasyonel verimlilikte fark yaratacak unsurun teknoloji olduğunu vurguluyor. Kargonun yolculuğunu değiştirecek, hatta bu yolu kısaltacak projeler üstünde çalıştıklarını belirten Yoluaçık, müşteri memnuniyeti sağlamak adına tüm süreci gözden geçirip yenileyeceklerini söylüyor ve ekliyor: “Kargo alıcılarının paketlerini

nereden alacaklarına karar vermelerine olanak sağlayan projelerimiz var. Müşteri odaklı bir dijital dönüşüm yaşıyoruz. Aktarma merkezlerimizin otomasyonundan IT altyapımıza, ekiplerimizin kullandığı teknolojik ekipmanlardan şubelere yaptığımız yatırımlara kadar pek çok alanda değişim ve gelişim sürecine girdik.” Online Şube İle Tüm Kargo İşlemlerinde Kontrol Müşteride Hem alıcı hem de gönderici tarafında geliştirmeler yapan MNG Kargo, Online Şube uygulamaları ile bireysel müşterilerinin kargo işlemlerini kolaylaştırıyor. Online Şube kurulum gerektirmeden, online olarak kargo süreçlerinin yönetilmesine ve kargo ile ilgili her türlü işlemin tek bir platform üzerinden, kolayca yapılabilmesine olanak sağlıyor. Kargo gönderileri toplu gönderi datası (Excel) ile sisteme yüklenebiliyor ve bu data ile gönderi hazırlanabiliyor. Online Şube sayesinde devamlı yapılan gönderiler kaydedilebiliyor ve tekrar aynı bilgileri girmeden gönderi yapılabiliyor. Böylece gönderim işlemleri çok daha hızlı olabiliyor. Kargo gönderileri ile ilgili tüm raporlar özet ve detay olarak görüntülenebiliyor. Farklı kişilere kullanıcı adı ve şifre tanımlanabiliyor, sistemde yetkileri belirlenebiliyor. Adres defteri de oluşturulabilen sistemde, gönderi sırasında kayıtlı adreslere kolayca gönderi yapılabiliyor. Birlikte çalıştığı ticari müşterilerin işlemlerini Online Şube ile çok daha hızlı yapmasını amaçlayan MNG Kargo, KOBİ’lere olan desteğini de devam ettiriyor.


LOJİSTİK

FİLLO LOJİSTİK, GİYİLEBİLİR TEKNOLOJİ CİHAZLARI İLE VERİMLİLİĞİNİ ARTIRDI AVM lojistiği ile sektöründe farklılaşan Fillo Lojistik, 2018’de kurduğu sorter sistemi sayesinde günlük parça işleme kapasitesini yüzde 30 artırdı. Şirket, sektöründe giyilebilir teknoloji cihazlarını kullanarak fark yaratmaya devam ediyor.

G

iyilebilir teknoloji olarak adlandırılan ‘hands free barkod okuyucu’ cihazlarını iş süreçlerine entegre eden Fillo Lojistik, çalışan güvenliği ile birçok süreci verimli hale getiriyor ve zaman tasarrufu sağlıyor. 2018 yılında İstanbul Avrupa Aktarma Merkezi’nde 3 milyon TL’lik yatırımla sorter sistemi kurduklarını dile getiren Fillo Lojistik Genel Müdürü Recep Demir, bu sayede günlük parça işleme kapasitesini yüzde 30 artırdıklarını söylüyor. Türkiye genelinde 40 bin metrekare kapalı alana sahip 27 operasyon merkezi üzerinden yurt genelinde parsiyel dağıtım hizmeti verdiklerini belirten Demir; gerekli yatırımları yaparak gelişen teknolojiyi, iş süreçlerini iyileştirme ve verimliliği artırma noktasında kullandıklarını açıklıyor. Fillo Lojistik’in tüm sektörlere hizmet verdiğini hatırlatan Demir, AVM lojistiği gibi bazı konularda uzmanlaşarak butik hizmet sunduklarını kaydediyor. Günlük Kapasite Yüzde 30 Arttı Demir, yatırımlarını doğru planlamaları sayesinde 2019 yılının ilk 8 ay içerisinde yüzde 20 oranında büyüdüklerini ifade ediyor. Dijital dönüşümü gerçekleştirdiklerini de kaydeden Demir, bu sayede şirket genelinde kullandıkları tüm sistemleri mevcut yazılımlara dahil olarak iyileştirdiklerini söylüyor ve ekliyor: “Mobil Uygulama platformlarına yatırımlar yaptık. Bilgi işlem altyapımıza sürekli yatırım yaparak müşterilerimizle olan bilgi akışını kesintisiz

olarak sağlamaya başladık. Daha önce endüstriyel cihazlarla ve insan gücüyle yapmış olduğumuz tüm iş süreçlerinde mobil cihazlar kullanarak, uygulamalar geliştirerek, dönüşüm projesinde çok önemli bir noktaya geldik.” Sistemli Bir Operasyon Yapılabiliyor Demir, 2019 yılının ilk çeyreğinde Ankara Aktarma Merkezi’ne kurdukları konveyör bant sistemiyle zaman ve mekan tasarrufu yaparken operasyonel verimliliği de artırdıklarını belirtiyor. Uluslararası şirketler tarafından kullanılan ‘hands free barkod okuyucu’ cihazlarını mevcut sistemlerle entegre etmeye başladıklarını açıklayan Demir; bu teknolojiyi yurt dışından getirerek iş modeline entegre ettiklerini kaydediyor. Demir, “Giyilebilir teknolojiyi iş güvenliği içinde bir fırsat olarak gördük. Giyilebilir teknoloji sayesinde çalışan güvenliği ile birlikte birçok süreçlerimizi verimli hale getirdik ve zaman tasarrufu sağladık. Parmaklara takılabilen barkod okuyucuları kullanan çalışanlarımız her iki elini de rahatça kullanabildiği için sistemli bir operasyon yapabiliyor. Cihazların tutulmuyor olması sayesinde, çalışanlarımızın hareket kabiliyeti artarken, elde olan kaynakların kullanımının da maksimuma çıkması sağlandı. Bu sayede veri akışlarının depolanması, var olan verilere ulaşılması ve bu verilerin müşterilerimize ulaşması kolaylaştı” şeklinde konuşuyor.

www.digitaltrend.com.tr

43


YAPAY ZEKÂ

SİGARA İÇEN SÜRÜCÜ YAPAY ZEKÂ İLE TESPİT EDİLECEK İTÜ OTAM, otomotiv teknolojilerine yönelik önemli bir projeyi daha hayata geçirdi. İTÜ ARI Teknokent’te yer alan PIXSelect isimli teknogirişim şirketiyle ortak bir proje geliştiren İTÜ OTAM, sürüş esnasında sigara içen, telefonla konuşan, uyuyan veya emniyet kemerini bağlamayan sürücüleri yapay zekâyla tespit edebilecek.

O

tomotiv firmalarına yönelik test çözümleri sunan İTÜ OTAM (İstanbul Teknik Üniversitesi Otomotiv Teknolojileri Araştırma Geliştirme Merkezi), test laboratuvarlarında ileri teknolojiyi kullanarak otomotiv endüstrisine yönelik önemli hizmetlerini sürdürüyor. İTÜ OTAM son olarak, İTÜ ARI Teknokent’te yer alan PIXSelect isimli teknogirişim şirketiyle birlikte ‘Yapay Zekâ Sürücü Davranışlarını İzleme’ projesini hayata geçirdi. Aracın dikiz aynasında yer alan yüksek çözünürlüklü kamerayla sürücüyü takip eden sistem, elde edilen görüntülerin yapay zekâ tarafından analiz edilerek sürücüyü ve merkezi uyarmasına dayanıyor. Sürücünün hareket halinde sigara içtiğini, telefonla konuştuğunu, uyukladığını veya emniyet kemerini bağlamadığını algılayabilen yapay zekâ teknolojisi, kamera görüntülerini merkeze ileterek anlık uyarılarda bulunuyor. Big Data’yı İşleyerek Firmalara Sunacak Geçtiğimiz Ekim ayından itibaren İTÜ OTAM bünyesindeki test sürücülerinin, dinamometreler üzerinde üç vardiya araç sürdüğünü ve bu durumun sürücülerle ilgili ciddi bir ‘big data’ ortaya çıkardığını ifade eden İTÜ OTAM Genel Müdürü Ekrem Özcan, “İşte bu big data’yı, işlemek üzere teknogirişim firmalarıyla ortak projeler üretiyoruz. ‘Yapay Zekâ ile Sürücü Davranışları İzleme’ projemizi de İTÜ ARI Teknokent firmalarından PIXSelect ile birlikte geliştiriyoruz. Yapay zekâ ile paylaştığımız data arttıkça, zekâ seviyesi artıyor,

44

Aralık 2019

daha hızlı tespit edebiliyor. OTAM’da testlerini yürüttüğümüz ve kullandığımız bu teknolojik çözüm ile forklift kullanıcılarından filolarındaki araçların sürücülerine kadar diğer firmalarımızın ihtiyacını karşılamaya da hazırız” diye konuşuyor. Yerli Teknogirişim PIXSelect Yapay zekâ ve görüntü işleme alanında önemli yetkinliklere sahip olduklarını belirten PIXSelect Genel Müdürü Kerem Yazıcı ise, özellikle görüntü analizinde sürücü davranışları üzerine odaklanmış durumda olduklarını dile getiriyor. Yazıcı, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Sürücünün sigara içmesinden, yorgunluk analizine, trafikte risk oluşturabilecek telefon kullanımına kadar birçok davranışını yapay zekâ sayesinde tespit edebiliyoruz. Bu bilgiyi de firmaların izleme merkezlerine anlık olarak bildirebiliyoruz. Yapay zekâ üzerine çalışmalarımızı geliştirmek için test altyapısını ve sürücü davranış datalarını bize açan İTÜ OTAM’a teşekkürlerimizi iletiyorum.”


YAPAY ZEKÂ

MITSUBISHI ELECTRIC’DEN YAPAY ZEKÂLI KONUŞMA TANIMA TEKNOLOJİSİ Mitsubishi Electric, hangi dilin konuşulduğu belirtilmeden yüksek isabetle çok dilde konuşma tanıma özelliğini taşıyan bir teknoloji geliştirdi. Mükemmel Konuşma Tanıma adı verilen yeni teknoloji, Mitsubishi Electric’in tescilli Maisart kompakt yapay zekâ teknolojisi yardımıyla konuşulan dilleri eş zamanlı olarak tespit edebiliyor ve anlayabiliyor.

K

onuşma tanıma teknolojisi, akıllı telefon gibi cihazların ve araç navigasyon sistemlerinin sesle çalıştırılmasına olanak sağlıyor; ancak konvansiyonel konuşma tanıma sistemleri her bir dil için ayrıca geliştirildiğinden, kullanıcılar konuşmadan önce dil seçimi yapmak zorunda kalıyor. Dolayısıyla mevcut sistemlerde hem dil tespiti için ek bir süre harcanması gerekiyor hem de birden fazla konuşmacının aynı anda konuştuğu durumlarda sistemin kesinliği ciddi ölçüde etkileniyor. Tüm bu sorunlara çözüm sunmayı hedefleyen Japon devi Mitsubishi Electric, tescilli Maisart kompakt yapay zekâ (AI) teknolojisi yardımıyla konuşulan dilleri eş zamanlı olarak tespit edebilen ve anlayan Mükemmel Konuşma Tanıma Teknolojisi’ni (Seamless Speech Recognition) geliştirdi. Mitsubishi Electric otomatik konuşma tanıma teknolojisinin kesinliğini ve uygulanabilirliğini otomobiller, konutlar, kamu tesisleri ve daha birçok gerçek ortamda geliştirmek için çalışmalarını sürdürmeyi hedefliyor.

kesinlik sağlayan tescilli derin öğrenme metodu kullanılıyor. Derin bir ağın yalnızca giriş ve çıkış örnekleriyle eğitime tabi tutulduğu bir uçtan uca öğrenme çerçevesini kullanan teknoloji, sesbirim sistemleri ve telaffuz özellikleri gibi uzman bilgilerinden yararlanmak zorunda kalmadan konuşma dillerini eş zamanlı olarak tespit eden ve anlayan tek bir sistemin oluşturulmasına imkan tanıyor. Bu sayede çok dilli konuşma verilerinin kullanıldığı eş zamanlı öğrenme isabet düzeyinin arttırılmasını sağlıyor. Tamamı düşük gürültülü ortamlarda olmak üzere 5 ve 10 dili içerecek şekilde yapılan testlerde, sistem hangi dilin konuşulduğu belirtilmeden sırasıyla yüzde 90’ın ve yüzde 80’in üzerinde başarı sağladı. Bu teknoloji eş zamanlı olarak aynı veya farklı dilleri

konuşan birden fazla insanı da anlayabiliyor. İki Temsili Yöntemle Geliştirildi Yeni sistemde uçtan uca konuşma tanıma için kullanılan Mitsubishi Electric’in tescilli Hibrit CTC/ Dikkat Metodu, konuşma tanıma prosesinin hassasiyetinde ciddi ölçüde iyileşme sağlıyor. Uçtan uca konuşma tanıma için bağlantıcı zamansal sınıflandırma (CTC) ve dikkate dayalı kod çözme şeklindeki iki temsili yöntemle geliştirilen bu metot, söz konusu yöntemlerin avantajlarını desteklerken dezavantajlarını azaltıyor. Özellikle hibrit metot CTC’nin sisteme kaydedilen konuşma sinyalleri ile çıkış karakterleri arasındaki uyumu, isabetli bir şekilde tahmin etme ve dikkate dayalı yöntemin konuşmanın akustik ve dilsel özellikleri arasındaki bağlantıları değerlendirme kabiliyetinden faydalanıyor.

10 Dilde Yüzde 80 Başarı Mükemmel Konuşma Tanıma Teknolojisi’nde, Mitsubishi Electric’in benzersiz esneklik ve

www.digitaltrend.com.tr

45


YAPAY ZEKÂ

YAPAY ZEKÂ ÜRETİMDE HATALARIN ÖNÜNE GEÇECEK

Y

apay zekâ, makine öğrenimi ve derin öğrenmeye dayalı görüntü işleme çözümleri sunan Türk Ar-Ge şirketi Ayvos, yapay zekâ temelli yeni yazılımıyla üretim süreçlerini farklı bir boyuta taşıyor. Yenilikçi şirket, geliştirdiği son yazılım ile yapay zekâ tabanlı görüntü işleme teknolojileri aracılığıyla üretim süreçlerini iyileştiriyor. Bilgisayarlı görme yaklaşımı kullanılarak üretim süreçleri sırasında karşılaşılabilecek

sorunları önceden saptayıp hızlı çözümler üretilmesine olanak sağlayan Ayvos, özellikle tekstil sektöründe yaşanan baskı hatalarını en aza indirerek üretim verimliliğinde artış sağlamayı hedefliyor. Ayvos’un I-Fact adını verdiği yazılım, geliştirilen otomasyon sistemi ile bir bant üzerinde akan ürünlerin sadece tek kare görüntüsü üzerinden anomali analizi yapabiliyor. I-Fact, tekstil üreticilerine doğru ürün sevkiyatının yapılması ve logo veya

desen baskısı yapılan ürünlerde hatalı basımların bildirilmesi gibi konularda gerekli bildirimleri ileterek önlem alabilmelerini sağlıyor. Ayvos Kurucu ve CEO’su Eray Hangül, bir yıl içerisinde tekstil sektöründe kullanılan kumaşların yüzde 10’unun hatalı üretim sonucu boşa gittiğinin altını çizerek, I-Fact ile üretimdeki aksamaların önüne geçip yaşanan bu zararı yüzde 1 seviyelerine indirmeyi hedeflediklerini belirtiyor.

SİGORTACILIKTA HASAR MALİYETLERİ YAPAY ZEKÂ İLE AZALIYOR

I

nsurance Information Institute raporlarına göre, dünya genelinde tüm poliçe ve sigortalama işlemlerinin yüzde 10 ila yüzde 20’sinde sahteciliğe rastlanıyor. Bu nedenle sigorta sektöründeki poliçe işlemlerinde risklerin minimize edilmesi ve maliyetlerin düşürülmesi için Insurtech (Sigorta Teknolojileri) yapılarla etkili iş birlikleri kaçınılmaz oluyor. Teknopark İstanbul’un kuluçka merkezi Cube Incubation’da yer alan B2Metric AI da Türkiye’nin en iyi insurtech şirketlerinden biri olma yolunda ilerliyor. Geliştirdiği B2Metric AI Hunter yazılımı ile sigortacılık sektörüne yapay zekâ çözümü getiren firma, bu sayede sigorta şirketlerinin risk yönetimlerinin doğru yapılmasını sağlayarak hataları en aza indiriyor. B2Metric AI Kurucu Ortağı ve CEO’su Murat Hacıoğlu, B2Metric AI yazılımının sahip olduğu gelişmiş makine öğrenmesi algoritmaları sayesinde piyasadaki analitik çözümlerinin modelleriyle karşılaştırıldığında yüzde 10 ila yüzde 15 oranında daha iyi sonuçlar verdiğini söylüyor.

46

Aralık 2019


GÜVENLİK

AÇIK ALANLARIN GÜVENLİĞİNDE YENİ VE ÇEVRE DOSTU ÇÖZÜMLER GÜNDEMDE Toplu konutlar, fabrika ve endüstriyel tesisler, şantiyeler ve kampüslerin bina içi güvenlik ihtiyaçları kadar çevre güvenliği de büyük önem taşıyor. Kullanım alanına göre farklılaşabilen çevre güvenlik sistemleri, bu tarz özel alanların fiziksel sınırlarının aşılmaya çalışıldığını tespit ediyor ve ilgili uyarıyı kontrol merkezine ulaştırıyor.

G

ünümüzde endüstriyel tesisler, küçük ve orta ölçekli fabrikalar, kurumsal şirketlerin merkez binaları, konut ve siteler gibi toplu yaşam alanlarının çevre koruma ihtiyacı artıyor. Hırsızlık ya da özel alan ihlali gibi durumlar söz konusu olduğunda ise imdada ilk olarak çevre güvenlik sistemleri yetişiyor. Çevre koruma sınır çiti, toprak altı optik algılayıcılar veya duvar üzerine monte edilebilen algılayıcılar, hareket sensörleri, radar, mikro dalga bariyerlerden oluşan çevre güvenlik sistemleri, diğer sistemlerle entegre edilerek daha proaktif bir çözümün tasarlanmasına imkan veriyor. İlgili alanda bulunan kameralar ile entegrasyon sağlanarak ihlalin yapıldığı bölgenin görüntüleri kontrol merkezi monitörlerine otomatik olarak yansıtılıyor, böylece ilgili görevlinin veya operatörün görüntüleri anlık görmesi sağlanıyor.

uyarı, gömülü, çit üstü ve radar sistemleri olmak üzere dört başlık altında toplanıyor. Bu sistem, özel bir bölgeye izinsiz giriş ve çıkışları takip ediyor, IP video izleme sistemleri ve geçiş kontrol sistemleri ile entegre çalışarak tam koruma sağlıyor. Gömülü Sistemler Toprak altına uygulanan gömülü çevre güvenlik sistemleri; fiber optik kablolar sayesinde korunmak istenen sınır çevresindeki titreşimleri algılıyor. Bu sayede merkezde bulunan harita yazılımı üzerinde noktasal olarak alarmın geldiği bölgeyi tam olarak gösterebiliyor. Radarlar Güvenliğin Hizmetinde Bugüne kadar daha çok savunma sanayi, trafik, meteoroloji ve havacılık sektöründe karşımıza çıkan radarlar, fiyatlarının son

kullanıcı için ulaşılabilir hale gelmesi sayesinde bugün standart çevre güvenlik bileşenlerinden biri haline geldi. Günümüzde özel mülkler, havalimanları, veri merkezleri ve sınır bölgelerinde olası tehlikeler radar sayesinde daha uzaktayken fark edilebiliyor. Radarlar, güvenlik amaçlı kullanımlarda etkin rol oynuyor. Çit Üstü Sistemler Alternatif güvenlik sistemlerinden farklı olarak güneş enerjisiyle de çalışabilen bu sistem ile özellikle geniş alanlarda ve uzun metrajlı uygulamalarda sahada enerji kablosu maliyeti ortadan kalkıyor. Enerji tasarrufu da sağlayan bu sistemler hem kurulum hem de devreye alma süreçlerinde kolaylık ve zaman kazandırıyor. Çit üstü çevre güvenlik çözümleri, zorlu ortamlarda da sıkıntısız bir şekilde çalışabiliyor.

Sensormatic İle Çevreniz De Güvende Güvenlik teknolojileri alanında, farklı sektörlere ve ihtiyaçlara yönelik çözümler geliştiren Sensormatic, çevre güvenliği kategorisinde de yenilikçi ve çevre dostu uygulamalarıyla dikkati çekiyor. Sensormatic’in çevre güvenlik sistemleri, gergi teli

www.digitaltrend.com.tr

47


DİJİTAL TARIM

TARIMDA DİJİTAL DÖNÜŞÜMÜN YOL HARİTASI ÇIKARILDI Barilla Gıda ve Beslenme Vakfı (BCFN), Avrupa Politika Araştırmaları Merkezi (CEPS) iş birliği ile hazırlanan Tarımsal Gıdada Dijitalleşme raporunu yayımladı. Donanımın yanı sıra internet teknolojileri, mobil uygulamalar, büyük veri, nesnelerin interneti ve gençlerin tarımsal okuryazarlığını artırmak için hayata geçirilecek sanal gerçeklik (VR) uygulamalarıyla tarımda devrim niteliğindeki dönüşümün yol haritası paylaşıldı.

D

ünyada gıda ve beslenmeye ilişkin sorunları analiz etmek amacıyla kurulan Barilla Gıda ve Beslenme Vakfı (BCFN), hazırladığı yeni raporda tarımın geleceğine odaklandı. Onlarca yıldır kaynakların sınırsız olduğu inancıyla hareket edilmesiyle birlikte ekilebilir arazilerin azaldığı, milyonlarca insanın gıdaya erişemeyip açlık çektiği ve obezite başta olmak üzere farklı sağlık sorunlarıyla karşılaşıldığı günümüzde, yeni bir sürdürülebilir gelecek yol haritası oluşturuldu. BCFN Vakfı ve Avrupa Politika Araştırmaları Merkezi ile birlikte hazırlanan Tarımsal Gıdada Dijitalleşme raporu için uzmanlar; “Onlarca yıldır benimsediğimiz tutumları geride bırakmalı, tarımsal gıda sisteminden başlayarak sürdürülebilir gelecek için zaman kaybetmeden harekete geçmeliyiz” uyarısında bulundu. “8 bitki, kalori ihtiyacımızın yüzde 50’sinden fazlasını karşılıyor” Gerekli önlemlerin alınmaması ve benimsenen tutumda ısrar edilmesi durumunda, yaşanabilir bir dünya ve sürdürülebilir bir geleceğe sahip olunamayacağının altı çizen uzmanlar; “İnsanlığın savurgan tutumu en başta iklim değişikliğini tetikliyor. 6 bin bitki türünden sadece 8’i günlük kalori ihtiyacımızın yüzde 50’sinden fazlasını sağlıyor.

48

Aralık 2019

Üretilen gıdaların ciddi bir miktarı israf edildiği gibi, ekilebilir alan ve tarım için temiz su ihtiyacı artıyor. İnsanoğlunun ve gezegenin geleceği için mevcut sistemin her aşamasını dönüştürmemiz gerekiyor. Bu dönüşüme de tarımdan başlamalıyız. Bu noktada dijital inovasyonlar en büyük yardımcımız olacak” açıklamasını yaptı. Tarımda Verimlilik Üst Düzeye Çıkarılacak Milano’da duyurulan rapor ile donanımın yanı sıra internet teknolojileri, mobil uygulamalar, büyük veri, nesnelerin interneti ve gençlerin tarımsal okuryazarlığını artırmak için hayata geçirilecek sanal gerçeklik (VR) uygulamalarıyla tarımda devrim niteliğindeki dönüşümün yol haritası paylaşıldı. Hayata geçirilecek dijital dönüşümle birlikte tarımda verimliliğin üst düzeye çıkarılacağını belirten uzmanlar, yeni teknolojilerle, büyük verinin de yardımıyla, israfı azaltmanın, insanlar için daha sağlıklı gıdalar üretmenin, gezegenin sürdürülebilirliğini sağlamanın kolaylaşacağını; böylece 2030 gündemine katkıda bulunulabileceğini belirtti. Hazırlanan raporla ilgili Avrupa Politika Araştırmaları Merkezi üyesi Andrea Renda şöyle konuştu: “Dijital teknolojiler, tarımsal gıda sektörü ve dolayısıyla gezegenin kalkınması için büyük bir fırsat sunuyor; ama bu teknolojiler sadece


DİJİTAL TARIM

fayda sağlamakla kalmıyor, tedarik zincirine sistematik bir yaklaşım ve güvenilir küresel liderlik gerektiren önemli riskleri de beraberinde getiriyor. Bu liderliği ancak Avrupa Birliği’nin üstlenebileceğine inanıyoruz. Bu nedenle ‘Tarımsal Gıdada Dijitalleşme’ raporumuzu AB ve üye devletlere sunduk.” Tarımda Sanal Gerçeklik Tarımsal Gıdada Dijitalleşme raporu, öncelikle ‘Tarımda Devrim Yaratma’, ‘Gıda İsrafının Azaltılması ve Kayıpların Minimuma İndirilmesi’, ‘Tüketicileri Sağlıklarını Korumaları Konusunda Bilgilendirme’ olmak üzere üç ana araştırma alanına odaklanıyor. Bu temaların her biri için mevcut en iyi uygulamaların analizi yapılıyor. Çiftçilere ve diğer operatörlere güvenilir verilere ve işlemlere (örneğin, küçük toprak sahipleri için tarımsal veriler, online öneriler ve pazar bilgileri) erişim olanağı sunan blockchain tabanlı veri paylaşım platformu HARA, insanların son kullanma tarihine yakın gıdaları doğrudan süpermarketlerden, pizzacılardan ve pastanelerden indirimli bir fiyata satın alabilmelerini sağlayan Too Good to Go, bir eğitim platformu yaratmak ve yiyeceklerin nerelerden geldiğini açıklamak, tüketiciler arasında tarımsal okuryazarlığı artırmak ve gençleri tarımla ilgili mesleklere yönlendirmek amacıyla sanal ve artırılmış gerçeklik kullanan FarmVR bunlara örnek gösterilebiliyor. Uzmanlardan Yasa Yapıcılara 10 Tavsiye Araştırmada, dijital teknolojilerin uygulanması aşamasında karşılaşılan zorlukların da altı çiziliyor. Sunucuların ihtiyacı olan yüksek enerji miktarı, elektronik atıklar veya otomasyon sürecinin işten çıkarmalara yol açma ihtimali, bu zorlukların başında geliyor. Rapora göre, önümüzdeki dönemde çiftçilerin maliyet kalemleri arasına teknoloji ekipmanları da eklenecek ve bir bakıma büyük şirketlere ekonomik açıdan bağımlı olmaları söz konusu olacak. Bu zorlukların farkında olmak, herkesin bilinçli kararlar vermesini sağlarken, ekonomik ve sosyal değerin üretilmesini garanti etmek için akıllı düzenlemelerin devreye alınmasını da teşvik edecek. Raporu hazırlayan uzmanlar, yasa yapıcılara yönelik 10 tavsiyeyi ise şöyle sıraladı:

1. Herkes için yeterli internet bağlantısının sağlanması 2. Teknolojik kaynakların sektördeki tüm oyuncular için yaygınlaştırılması 3. Girişimciliğin teşvik edilmesi, becerilerin geliştirilmesi ve teknoloji transferinin kolaylaştırılması 4. Sürdürülebilir bir yönetim için verilerin üretilmesi ve paylaşılması 5. Çiftçilerin, distribütörlerin ve veri yönetimi uzmanlarının pazarlık güçlerinin yeniden dengelenmesi 6. Olumsuz dış etkenlere karşı değer zincirini oluşturan tüm oyuncuların sorumluluk alması 7. Gıda tedarik zincirinin kısaltılmasının teşvik edilmesi 8. Üretim fazlalıklarının yeniden tahsis edilmesini, gıda kaybının ve israfının azaltılmasını mümkün kılacak politikaların geliştirilmesi 9. İşletme ve tüketici ilişkisinde yapay zekâ ve veri yönetimi için etik ve siyasi bir çerçevenin oluşturulması 10. Çiftçilerin ve tüketicilerin becerilerinin geliştirilmesi ve farkındalıklarının artırılması Tarım Politikalarında Reform Görevi AB Ülkelerine Düşüyor Uzmanlar, hazırlanan raporda Avrupa Birliği’nin dönüşümü başlatmak ve sürecin her aşamada uygulanabilirliğini garantileme açısından kritik bir rol üstlenmesi gerektiğini işaret ederek; “Dijital teknolojiler aracılığıyla sürdürülebilirliği hayata geçirmek, yerel örgütler kurmak, toplumsal bazlı çözümler geliştirmek, finansal kaynaklar ve diğer kaynakların sağlanması için ortak tarım politikalarında reform yapmak Avrupa Birliği’ne düşüyor” açıklamasını yaptı. AB’nin küresel ölçekte yapması gerekenler ise şöyle sıralandı: Gelişmekte olan ülkelerin bağlantı sorunlarını çözmelerine yardımcı olmak; değer zincirinin tümünü kapsayacak entegre teknolojik çözümler sunmak; raporlar ve analizler aracılığıyla değer zincirine ve uluslararası desteğe güvenilmesini sağlamak; eşitsizliği ve toplumsal cinsiyet farkını azaltmaya, insan sermayesini artırmaya öncelik vermek.

www.digitaltrend.com.tr

49


SİBER SALDIRILARDAN KORUNMAK İÇİN İPUÇLARI Dijital teknolojilerin hızla ilerlemesi siber tehditleri de beraberinde getiriyor. Siber güvenlik alanında hizmetler sunan şirketler, her geçen yıl artan siber saldırılara karşı hem kurumları hem de kullanıcıları korumak için çözümler geliştirmeye devam ediyorlar. Yine de işletmelerin ve bireysel kullanıcıların cihaz kullanımı, ağ bağlantısı, veri yedekleme, bulut bilişim ve kimlik doğrulama gibi belli konularda çok dikkatli olmaları öneriliyor. Bu bölümde, siber güvenlik alanında çözümler sağlayan işletmelerin siber saldırılardan korunmak ve cihazların güvenliğini sağlamak için paylaştığı ipuçlarına yer veriyoruz.

50

Aralık 2019


SİBER GÜVENLİK

MOBİL ÇALIŞANLAR VE BULUT UYGULAMALARI RİSK ALTINDA Uzak ofisler, mobil çalışanlar ve bulut uygulamaları şirketlerin verimlilik, çeviklik ve yenilikçilik konusunda hızlı ilerlemelerini sağlarken, siber güvenlik tehditlerinin yüzeyini artırıyor. Forcepoint, sunduğu çözümlerle yeni nesil çalışma biçimlerinin de güvende kalmasını sağlıyor.

B

ulut uygulamaları ve mobil cihazların yaygınlaşması şirketlerin verimliliğini artırırken, çeviklik ve yenilikçilik konusunda da hızlı ilerlemelerini sağlıyor. Uzak ofis ve uzaktan çalışan kavramları, çalışan verimliliğine olumlu etkileri kadar maliyet avantajı sebebiyle de son dönemde birçok şirket tarafından uygulamaya koyuluyor. Uzak ofis olarak da bilinen uzaktan çalışma eğilimi yükselişe geçerken, beraberinde siber güvenlikle ilgili çeşitli endişeler getiriyor. Farklı bir ağ, cihaz, konum ve uzak çalışmayı kolaylaştıran bulut hizmetleri şirketlerin karşılaşabileceği tehdit yüzeyini artırıyor. Çalışanların şirketlerin korunaklı siber güvenlik yapılarının dışına çıkması, kritik verilerin şirketlerin kontrol edemediği ağlarda ve cihazlarda kullanılması anlamına geliyor. Kendi Cihazını Getir (BYOD) Yaklaşımı Güvenliği Azaltıyor Gereken güvenlik politikalarının belirlenmesi ve önlemlerin alınmasıyla uzaktan çalışanların

güvenlik endişesi olmadan şirketlere katkı sunabileceğini belirten Forcepoint Türkiye, Rusya, CIS Bölge Direktörü Levent Turan, “İşletmeler coğrafi kısıtlamalar olmadan çalışanlarının emeğinden faydalanmak istiyorlarsa, mobil iş gücünün getirdiği avantajlar kadar problemleri de kabullenmeli ve tedbirleri buna göre almalılar. Uzak çalışanlara uygun bir güvenlik yaklaşımı için mobil cihazlarla ilgili bir politika öncelikli olmalı. iPass’in mobil güvenlik raporu, şirketlerin yüzde 34’ü mobil çalışanların cihazlarındaki açıklar yüzünden veri kaybına uğradığını gösteriyor” diyor. Mobil çalışanların kendi cihazlarıyla şirket ağına ve kaynaklarına uzaktan eriştiğini kaydeden Turan, böylece ofisteki fiziksel ve elektronik güvenlik katmanlarından uzaklaşıldığının altını çiziyor. Bulutta Erişim Temelli Bir Yaklaşım Benimseyin Mobil çalışanlara sahip işletmeleri bekleyen bir diğer güvenlik

problemi ise bulutta yaşanıyor. Turan, “Bilişim güvenliği uzmanları, bulut üzerindeki verilerin güvenliği için erişim temelli bir yaklaşımı benimsiyor. Verilere kim, nereden, ne zaman, nasıl erişiyor ve hangi bilgilere erişiyor sorularını yanıtlayabilen bir güvenlik politikası, buluttaki verileri güvende tutmanızı sağlar” diyor. Turan, Forcepoint çözümleriyle bulut ortamında güvenliği sağlamanın çok kolay olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Forcepoint Bulut Erişimi Güvenlik Aracısı (Cloud Access Security Broker) ile ister özel ister hibrit bulut ortamı kullanın; sistemin kullanımını otomatik keşfetmek, riskleri analiz etmek, SaaS ve üretim uygulamaları için belirli kontrolleri yaptırmak son derece kolay. Araştırma şirketi Gartner’ın 2019’un En İyi 10 Güvenlik Projesi listesine aldığı Forcepoint CASB’nin yanı sıra, Web Security aracımız da bulut uygulamalarını kontrol modülü ile bulut işlemlerinin görünürlüğünü artırıyor ve entegre bir yaklaşımla kontrol imkânı veriyor.”

www.digitaltrend.com.tr

51


SİBER GÜVENLİK

ŞİRKETLERDE MOBİL CİHAZ GÜVENLİĞİ İÇİN 8 İPUCU

Şirketlerde mobil cihazların kullanımının yaygın hale gelmesi, iş akış süreçlerinde kolaylıklar sağlarken, güvenlik tehditlerinin de kapıyı çalmasına neden oluyor. Verilerin güvenliği için mobil cihazlarda dikkat edilmesi gereken noktaların olduğunu belirten Komtera Teknoloji Kanal Satış Direktörü Gürsel Tursun, şirketlerde mobil cihazlardaki tehlikelere karşı 8 ipucunu sıralıyor.

52

Aralık 2019

Günümüzde çalışanlar, birçok iş planının devamlılığını mobil cihazları üzerinden sağlıyor; ancak kullanımı sıklaşan mobil cihazlar, sağladığı faydaların yanında güvenlik tehditlerini de beraberinde getiriyor. Şirket verilerinin her ne kadar mobil cihazlarda bulunması yasaklansa da, verilere erişimi sağlayan

bilgiler mobil cihazlarda bulunabiliyor. Siber suçluların mobil cihazlar üzerinden sistemleri ele geçirebileceğini ya da verileri çalabileceğini belirten Komtera Teknoloji Kanal Satış Direktörü Gürsel Tursun’a göre, şirketlerde IT ve güvenlik ekiplerinin uyması gereken 8 önemli ipucu bulunuyor.


SİBER GÜVENLİK

1

Kullanıcılar İçin Kimlik Doğrulama Kullanın Mobil cihazlarda güvenlik için en temel noktadan başlanması gerekiyor. Cihaz kullanımında kullanıcıların kimlik doğrulaması ilk önemli adımı oluşturuyor. Bu noktada, kimlik doğrulamasının gerçekleşmesinin birkaç yolu vardır. Oldukça güçlü bir şifre oluşturmak ya da biyometrik kimlik doğrulaması uygulamak. Her iki durumda da mobil cihazlar yetkilendirilmiş kullanıcılar dışında kullanıma kapatıldığı için mobil cihaz güvenliği sağlanmış oluyor.

2

İşletim Sistemini Güncel Tutun Siber suçlular, eski işletim sistemlerine bayılır. Bu, sunucu ve dizüstü bilgisayarlardaki işletim sistemleri için geçerli olduğu kadar mobil işletim sistemleri için de geçerlidir. Tüm mobil işletim sistemlerinin düzenli güncellemeleri ve güvenlik yamaları vardır. IT ekibi, aksi bir durum yaşamadıkça, bunların otomatik olarak uygulanmasını sağlamalı ve çalışanları bu konuda bilgilendirmelidir.

3

Jailbreak Yapmalarını Engelleyin Her mobil işletim sistemi, bilinen güvenlik açıklarını gidermek için güncellemeler gönderir. Jailbreak yapılmış telefonlarda ise kullanıcılar bu güvenlik açıklarına yönelik gelen iyileştirme ve güncellemelere erişemez. İşletim sisteminde yazılım kısıtlamalarını aşmak için kullanıcı ayrıcalığını artıran jailbreak, siber suçlular için sızmaları kolaylaştıran durumlara imkan tanıyor. IT ve güvenlik ekipleri için anti-jailbreak stratejilerinden biri, çalışanlara aynı fonksiyonları ve özellikleri elde etmelerini sağlayan meşru yolları sunması olmalıdır.

4

Bilinmeyen Güvenlik Ağlarına Mobil Cihazlardan Bağlanmayın Bir mobil cihazın en ayırt edici özelliği, kullanıcının gittiği her yere gitme yeteneğinin bulunmasıdır. Bu da hassas şirket verilerinin güvensiz ortamlarda bulunabileceği anlamına geliyor. Çoğu kullanıcı, Wi-Fi bulunan ortamlarda hücresel veriden çıkmayı tercih edebiliyor ya da otomatik olarak Wi-Fi ağına bağlanmasına izin veriyor. Bu durumlar, beraberinde güvenli olmayan ağlarda mobil cihazların kullanımına ve hassas verilerin korumasız şekilde ortalıkta olmasına neden oluşturuyor. IT ve güvenlik ekiplerinin çalışanlara bu konuda bilgi vermeleri ve güvenli olmayan ağlarda mobil cihazların kullanılmaması hakkında uyarılarda bulunması gerekiyor.

5

VPN Kullanın Verileri, güvensiz ağların tahribatından korumanın en iyi yollarından biri, hareket sırasında şifrelemektir. Bu tür bir şifreleme, konuşmanın iki ucu arasında sanal bir özel ağ (VPN) gerektirir. Şirket içi tek bir VPN sağlayıcısını kullandığınıza veya ağ oturumlarının bir VPN tüneli üzerinden şifrelendiğinden emin olun.

6

Uzaktan Silmeyi Etkinleştirin Bir çalışan tarafından taşınabilecek cihazlar kaybolabilir veya çalınabilir. Bu da, bu cihazlardaki verilerin de kaybolabileceği veya çalınabileceği anlamına gelir. Bundan dolayı, mobil cihazlardaki verilere uzaktan erişme ve uzaktan silme yeteneğinin etkin olması mobil güvenliğin önemli bir parçasını oluşturuyor. Hem iOS hem de Android cihazlar, tüm kurumsal cihazlarda etkin olması gereken uzaktan silme özelliğine sahiptir. Uzaktan silme kabiliyeti, çalışan tarafından hangi cihazın

kullanıldığına bakılmaksızın güvenlik araçlarının bir parçası olmalıdır.

7

Kötü Amaçlı Yazılımlara Karışı Koruma Kullanın Hem iOS hem de Android sistemler için kötü amaçlı yazılım önleme korumaları mevcuttur. Cihazları kötü amaçlı yazılımdan koruma yazılımının kurumsal ağlara ve verilere bağlanan her mobil cihazda bulunması gerekiyor.

8

Cihazınızı Yedekleyin Birçok güvenlik fonksiyonunda olduğu gibi cihaz yedekleme, her mobil işletim sisteminin bir özelliğidir. Diğer işlevlerde olduğu gibi, bu özelliğin kullanılabilmesi için önce etkinleştirilmesi gerekir. Cihaz yedekleme, bir dizüstü bilgisayara veya bir bulut hizmetine olsun, şirkete bağlı her mobil aygıt için bir gereklilik olmalıdır. Sağlam yedekleme, kötü amaçlı yazılımlardan veya veri kaybından kurtulmayı mümkün kılar.

Komtera Teknoloji Kanal Satış Direktörü Gürsel Tursun

www.digitaltrend.com.tr

53


SİBER GÜVENLİK

YENİ YIL ALIŞVERİŞİNDE

SİBER KORSANLARIN KURBANI OLMAYIN

Günümüzde birçok kişi mağaza dolaşmak yerine internet üzerinden alışveriş yapmayı tercih ediyor. Özellikle yılbaşının yaklaştığı yılın son aylarında birçok indirim kampanyası düzenleniyor, bu da kullanıcıların online alışveriş sitelerini daha fazla tercih etmelerine neden oluyor.

54

Aralık 2019

Y

apılan araştırmalar yılın son iki ayında internet üzerinden yapılan alışverişlerin büyük oranda arttığını gösteriyor; ancak yaşanan bu yoğunluk siber saldırganların da iştahını kabartıyor ve yeni yöntemlerle kurbanlarını ağlarına düşürmeye çalışıyorlar. Sevdiklerine hediye alma telaşına düşen birçok kişi indirimleri kaçırmamak için aceleyle hareket ediyor ve dikkatsiz davranarak siber dolandırıcılık kurbanı oluyor. Araştırmalara göre, yılın son iki ayında gerçekleştirilen siber dolandırıcılık girişimleri neredeyse yüzde 15 arttı. Online alışveriş yapan kullanıcıların bu tür siber tehlikelere karşı dikkatli olmaları gerekiyor. Innovera 2020’yi karşılamamıza sayılı

günler kala online alışveriş yapmayı düşünen kullanıcılar için güvende kalmalarını sağlayacak çeşitli önerilerde bulunuyor. Abartılı kampanya, indirim ve hediye tekliflerine itibar etmeyin: Black Friday, Bekarlar Günü, Cyber Monday ve özellikle yılbaşı gibi dönemlerde online alışveriş siteleri gerçekten çok cazip indirimler yapsalar da kampanya gerçek olamayacak kadar cazip ise büyük ihtimalle gerçek değildir. Benzer bir şekilde çok yüksek miktarlarda ürün hediye etmezler, hediye çeki dağıtmazlar. Size bu tarz bir indirim ya da hediye kampanyası içeren bir e-posta geldiyse ya da sosyal medyadan kanalları ile bir mesaj aldıysanız


SİBER GÜVENLİK

çok dikkatli olun. Bu mesajlarda yer alan bağlantılar küçük bir harf değişikliği ile sizi gerçek bir alışveriş sitesini taklit eden bir yere yönlendirebilir. Alışveriş yapıyorum zannederken, kredi kartı bilgileriniz dahil olmak üzere birçok verinizin siber korsanların eline geçmesine neden olabilirsiniz. Size gelen mesajlardaki bağlantılara dikkat edin ve gerçek siteye yönlendirdiğinden emin olun. Özellikle SSL sertifikalarına dikkat edin. Online alışveriş yaparken bildiğiniz ve güvendiğiniz yerlerden alışveriş yapın. Online alışveriş yaparken halka açık kablosuz ağları kullanmayın: Alışveriş merkezleri, havaalanları, restoranlar ve diğer yerlerde ücretsiz olarak sunulan kablosuz bağlantıları kullanarak online alışveriş yapmamaya özen gösterin. Bu tür ağlarda olabilecek güvenlik açıklarından dolayı bilgileriniz siber saldırganların eline geçebilir. Online alışverişlerinizde mümkün olduğunca mobil internetinizi kullanın ya da VPN üzerinden bağlantı kurun. Bilgisayarınızdan

alışveriş yapıyorsanız telefonunuzun internetini paylaşıma açarak internete bağlanın ya da yine VPN kullanın. Çok faktörlü kimlik doğrulama kullanın: Alışveriş yaptığınız e-ticaret siteleri çok faktörlü kimlik doğrulamasını destekliyorsa doğrulama yöntemlerini mutlaka kullanın. Çok faktörlü kimlik doğrulaması ekstra güvenlik katmanı sağlayarak güvende kalmanızı sağlar. Sahte uygulamalara ve web sitelerine dikkat edin: Siber saldırganların en çok kullandıkları yöntemlerden biri gerçek online alışveriş sitelerini ve uygulamalarını taklit ederek kullanıcıları kandırmak. İlk bakışta gerçeğinden ayrılmayacak kadar iyi kopyalar olan bu siteler ve uygulamalar şimdiye kadar birçok kullanıcının kanmasına neden oldu. Bu sebeple web sitelerine URL adresini doğrudan adres satırına yazarak girmeye özen gösterin. Girdiğiniz web sitesinin URL adresini dikkatli bir şekilde

kontrol edin. Google Play ve Apple App Store harici yerlerden uygulama yüklememeye çalışın. Kredi kartı ekstrelerinizi ve banka hesaplarınızı kontrol edin: Online alışverişlerinizi mümkün olduğunca sanal kredi kartı kullanarak yapmaya çalışın. Kredi kartınızı alışverişlerinizde kullanıyorsanız bir başkasının eline geçme ihtimaline karşı dönem içi alışverişlerinizi ve kredi kartı ekstrelerinizi kontrol edin. Size ait olmayan bir harcama varsa hemen bankanızla iletişime geçin. Verdiğiniz bilgilere çok dikkat edin: Hiçbir online alışveriş sitesi ya da banka sizden şifreniz ya da annenizin evlenmeden önceki soyadı gibi özel bilgileri ne telefonda ne de alışveriş yaparken sormaz. Gereğinden fazla bilgi soruluyorsa, bir sorun olabileceğini düşünerek bu özel soruları cevaplamayın ve alışverişinizi sonlandırın. Güvenlik çözümlerini eksik etmeyin: Akıllı telefonunuz, tabletiniz ve bilgisayarınızda güvenilir bir güvenlik yazılımı olduğundan ve güncellemelerinin yapıldığından emin olun. İşletim sistemi ile ilgili güncellemelerin kapalı olmadığını ve sisteminizin güncel olduğunu kontrol edin. Bu tür güvenlik açıkları siber korsanların en çok sevdiği şeylerden biridir. Yeni güvenlik çözümleri sadece virüslere karşı değil, aynı zamanda fidye yazılımları ve keylogger gibi kötü niyetli yazılımlara karşı da koruma sağlıyor. Bu yüzden kullandığınız güvenlik yazılımının bu tür bir koruma sağladığından emin olun.

www.digitaltrend.com.tr

55


SİBER GÜVENLİK

SİBER SALDIRILARDAN KORUNURKEN YAPILAN 6 KRİTİK HATA Artan siber saldırılara karşı kurumları ve kullanıcıları korumak için her yıl güvenlik çözümlerinin geliştirilmesine 1 milyar dolar yatırım yapan Microsoft, yeni tehditler konusunda kullanıcıları bilinçlendirmek ve farkındalık sağlamak için 6 kritik öneride bulunuyor.

B

ireyler ve kurumlar her an siber saldırıların hedefi olabiliyor. Teknolojik çözümler arttıkça siber saldırılar da güçleniyor ve çeşitleniyor. Dünyada günde ortalama 1,6 milyon siber saldırı raporlanıyor. Bu miktar geçen yıla göre yüzde 8,2 artış anlamına geliyor. Bir siber saldırının kurumsal şirketlere finansal etkisinin ortalama 1 milyon 410 bin dolar olduğu tespit edilirken, bu zarar KOBİ’lerde ortalama 130 milyon dolar olarak ölçülüyor. Türkiye’de bu yılın ilk çeyreğinde toplam

56

Aralık 2019

1 milyon 200 binden fazla, günde ise ortalama 13 bin 842 adet olta saldırısı gerçekleşti. Türkiye’de faaliyet gösteren banka ve telekomünikasyon devlerine yakın zaman önce yapılan DDoS saldırıları, bu kurumların tüm müşterilerini etkiledi, müşterilerin kişisel ve finansal bilgileri risk altına girdi. DDoS saldırı tekniği, belirli bir web sitesini, sunucuyu veya çevrimiçi hizmeti sınırlamak ya da tamamen ortadan kaldırmak için bilgisayar korsanları tarafından yapılan bir saldırı

olarak biliniyor. Türkiye’de en çok karşılaşılan siber saldırılar DDoS, fidye yazılımları, olta saldırılar, kredi kartı dolandırıcılığı ve mobil yazılımlar olarak sıralanıyor. Artan tehditlere karşı güvenlik, uyumluluk ve kişisel veriyi koruma konularında inovasyonlarına devam eden Microsoft uzmanları, siber suçların 2021 yılına kadar dünyaya 6 trilyon dolara mal olabileceğinin altını çiziyor ve siber güvenliğin sağlanması konusunda sıklıkla yapılan 6 hataya dikkat çekiyor.


SİBER GÜVENLİK

1

Parçalı Yaklaşımdan Uzak Durun Bireysel kullanıcılardan büyük kurumlara kadar hedefi ve gücü değişiklik gösteren siber saldırılardan korunurken yapılan en büyük hata, ürünleri farklı güvenlik çözümleriyle korumaya çalışmak ve tam entegrasyon sağlamamak. Bunun yerine, birlikte çalışmak üzere tasarlanmış ve sektör lideri çözüm sağlayıcılarla iş birliği yapılmalı.

2

Tam Donanımlı IT Uzmanlarıyla Çalışın Her geçen gün artmaya devam eden siber saldırıların yüzde 43’ü genellikle şirket içinde IT’den sorumlu sınırlı insan kaynağı kullanan küçük işletmeleri hedefliyor. Bu durumda şirketlerin IT uzmanları, siber güvenliğe yeterince odaklanamıyor, daha çok şirket içindeki işlerin yürümesiyle ilgileniyor. Microsoft siber güvenlik uzmanları, özelleşmiş güvenlik sağlayıcılarla iş ortaklığı yapılmasını öneriyor. Çalışanların güvenlik bilinci konusunda eğitimine yatırım yapmak da bu alanda önem taşıyor. Böylece herkes çözümün bir parçası olabiliyor.

3

Kişisel Cihazlarınızın Güvenliğini Sağlayın Bireysel ve kurumsal olarak işlerimizi birçok cihaz üzerinden yapıyoruz, bunlara kişisel cihazlarımız da dâhil. Siber korsanlar, saldırılarının yüzde 60’ını kişisel cihazlardan gerçekleştiriyor. Microsoft, bu

durum için çok faktörlü kimlik sorgulama sistemleri öneriyor.

4

Kendinizi Saldırılmayacak Kadar Küçük Görmeyin Siber saldırılar, kendini korumak zorunda hissetmeyen küçük işletmeleri ve bireysel kullanıcıları daha fazla hedef almaya başladı. Son yıllarda siber saldırıya uğrayan küçük şirketlerin ortalama yıllık zararı 80 bin dolar olarak ölçülüyor. Microsoft, siber güvenliğe yapılan yatırımın kesilmemesi gerektiğine ve hiçbir programın yüzde 100 kusursuz olmadığına dikkat çekiyor. Herkes, hızlı yanıt verebilecek sistemlere sahip olmalı.

5

Bulut Bilişime Güvenin Doğru bir bulut ortağıyla çalışmak, şirketlerin birçok ağır yükünü hafifletir. Bu yüklere verileri şifrelemek, yedeklemek ve güvende tutmak da dâhildir. Microsoft, şirketlerin sistemlerindeki tüm verinin korunması için uluslararası standartları kullanan güvenli bulut hizmet sağlayıcılarla iş birliği yapılmasını öneriyor.

6

Verinizi Savunmasız Bırakmayın Çalışanlar, iş ortakları ve müşterilerle paylaşılan veriler şirket kontrolünün dışına çıkıyor;

fakat her şeyi kilit altına almak da üretkenliği ve inovasyonu engelliyor. Microsoft uzmanları şirketlerin veri düzeyinde güvenliğe odaklanmasını, böylece koruma ile üretkenlik arasında denge kurulmasını öneriyor. Verilerin hassasiyetine ve kritikliğine göre sınıflandırılması bu konuda etkili bir başlangıç olabilir. Böylece kısıtlı erişim, sınırlı paylaşım ya da şifreleme gibi en güçlü önlemlerle veriler önem sırasına göre korunabilir. Microsoft’ta 6,5 Trilyon Sinyal Analiz Ediliyor Siber güvenlik konusunda, Microsoft’u teknoloji sağlayan diğer şirketlerden farklı kılan birçok etmen bulunuyor. Microsoft’ta 3 bin 500 tam zamanlı güvenlik uzmanı, her gün 6.5 trilyon global sinyali analiz etmek için yapay zekâ araçlarıyla çalışıyor. Microsoft, farklı bilgi kaynaklarından gelen tehdit istihbaratını sentezliyor, her ay 1 milyar cihazı güncelliyor, 200 milyar mailin güvenli iletimini sağlıyor ve 300 milyar kimlik doğrulama işlemi yapıyor. Bu geniş ve derin deneyim Microsoft’un güvenlik sağlama yeteneklerini her geçen gün geliştiriyor. Microsoft’un küresel güvenlik altyapısı, veri merkezlerini güvence altına alarak, bir Siber Savunma Operasyon Merkezi’ni işleterek, kendi savunması sistemine saldırılar düzenleyerek (red-teaming), saldırganları yakalayarak ve her ay 5 milyardan fazla zararlı yazılım tehdidini engelleyerek müşterilerini koruyor.

www.digitaltrend.com.tr

57


OTOMOTİV TEKNOLOJİLERİ

YENİ CAPTUR, YEPYENİ TASARIM VE TEKNOLOJİ İLE GELİYOR SUV pazarının öncü modellerinden Renault Captur, dinamik ve güçlü yeni SUV çizgileriyle dikkat çekiyor. Yeni Captur 9,3 multimedya ekranı ve 10,2 inç dijital gösterge paneli ile kategorisinin en büyük ekranlarından birine sahip.

R

ekabetin giderek arttığı otomotiv pazarında Yeni Captur, bir önceki neslini başarıya taşıyan kimliğini daha güçlendirerek yenilendi. Dönüşüm gerçekleştiren model, dinamik ve güçlü yeni SUV çizgileriyle dikkat çekiyor. Modelin yeni elektrik ve elektronik mimarisi, en yeni teknolojik gelişmelerin kullanımını mümkün hale getiriyor. Yeni Captur, elektrikli, internet bağlantılı ve otonom sürüş özellikleriyle Renault Grubu’nun stratejik planını destekliyor. İç mekanda sunduğu kalite ve konfor ile model, üst segment araçlara yaklaşıyor. Modelin iç kısmındaki teknolojik devrim ilk bakışta fark ediliyor. Yeni Captur, sürüş, park ve güvenlik olmak üzere üç kategoride ADAS (Sürüşe Yardımcı Destek Sistemleri) teknolojileri sunuyor. Renault EASY DRIVE sistemini oluşturan bu özellikler, Renault EASY LINK multimedya sistemi üzerinden dokunmatik olarak kolayca kontrol edilebiliyor. Yeni Captur 9,3 multimedya

58

Aralık 2019

ekranı ve 10,2 inç dijital gösterge paneli ile kategorisinin en büyük ekranlarından birine sahip. Dört Benzinli Ve Üç Dizel Motor Seçeneği Yeni Captur’de modelin DNA’sını oluşturan kişiselleştirme ve modülerlik özelikleri korunuyor. Captur’ün konfor ve modülaritesi için kilit bir faktör olan kayar arka koltuklar, ikinci nesilde de mevcut. Yeni Captur, 536 litre gibi oldukça yüksek bir bagaj hacmi, 27 litreye kadar iç depolama hacmi ve benzersiz bir modülarite sunuyor. Yenilenen verimli bir motor yelpazesine sahip Yeni Captur, dört benzinli ve üç dizel motor

ile pazara sunuluyor. Yeni Captur, 2020 yılından itibaren motor seçenekleri arasına E-TECH Plug-in hibrit motor da ekleyecek. Yeni Captur 2020 yılının ilk yarısında Türkiye’de pazara sunulacak. Daha Güçlü Bir SUV Kimliği Daha dinamik ve farkedilir bir tasarıma sahip Yeni Captur, güçlendirilen SUV kimliği ile göze çarpıyor. Modelin ön ve arka Full LED C şeklinde farları ve dekoratif krom detaylar gibi özelliklerin tümü, kalitedeki iyileştirmenin bileşenleri olarak göze çarpıyor. Satışlarında çift gövde-tavan renkli araçların oranının yüzde 80’e yakın olması, Captur’ü kişiselleştirme seçenekleri ile ön plana çıkarıyor. Yeni Captur, hem iç hem de dış tasarımda sunduğu yeni alternatifler ile bu özelliğini daha da zenginleştiriyor. En yeni teknolojilerle ve kategorisinin en büyük ekranları ile sunulan model, güçlü ergonomisi ve daha konforlu hale getirilen sürüş deneyimi ile öne çıkıyor.


OTOMOTİV TEKNOLOJİLERİ

NISSAN YENİ MICRA’YI TÜRKİYE YOLLARINA ÇIKARDI

J

teknolojilerle destekleyen apon otomotiv devi Akıllı sürüşün öncülerinden Nissan, güçlü yeni Micra, akıllı teknoloji Nissan’ın, şehrin modelleriyle ön plana çıkmaya devam ediyor. özellikleri sayesinde artık daha vazgeçilmezi olarak bilinen ve globalde 50 Yeni Micra’yı Türkiye yollarına çıkaran Nissan; güvenli. Günlük hayatı ve sürüş deneyimini kolaylaştıran fren yıllık güçlü bir mirasa araç sahiplerine daha sportif, daha premium destek sistemi, akıllı şerit takip sahip modeli Micra, yeni ve daha konforlu bir araç deneyimi yaşatmayı uyarı sistemi, akıllı çarpışma versiyonuyla Türkiye’de uyarı sistemi, akıllı sürüş görücüye çıktı. “Daha Sen” hedefliyor. kontrolü, akıllı çevre görüş mottosuyla yeni Nissan sistemi, kör nokta uyarı sistemi, Micra, bir önceki modele hareketli nesne algılama sistemi, kıyasla Nissan’ın teknolojik akıllı şerit takip asistanı, trafik vizyonunu yansıtan işareti tanıma sistemi ve akıllı Nissan Intelligent Mobility otomatik uzun far asistanı ile yeni özelliklerini barındırırken, Micra, sınıf atlatan bir teknoloji etkileyici tasarımı, ferah sunuyor. iç mekanı ve güven veren sürüşüyle dikkat çekiyor. Yeni Micra İle Tarzını Yansıt Müşterilerin günümüzde ne Visia, Tekna, Platinum ve istediklerine ve gelecekten Platinum Premium olarak dört farklı pakette ne beklediklerine odaklanarak, Avrupa’daki kompakt sunulacak Yeni Micra, modern renklerde ve birinci sınıf araç segmentini yeni bir seviyeye taşıyan Nissan Micra, bileşenlerle iç ve dış mekanda değişiklik yapma imkanı farklı iç renk seçenekleri, BOSE Personal ses sistemi sunan çok çeşitli kişiselleştirme seçenekleriyle dikkat ve orijinal aksesuar çeşitleriyle sürücülerin kendi çekiyor. Eklenen bu özelliklerle otomobil, sürücülerin tarzlarını yaratmaları konusunda fırsatlar sunuyor. kendi tarzlarını yansıtmalarına imkân veriyor. İç mekan kişiselleştirme paketinde, koltuk yastıkları ve desteği, Akıllı Teknoloji Özelliklerine Sahip kapı kol dayama ünitesi, diz desteği ve gösterge paneli Yeni Micra, 1.0 litre 100 PS Motor, 5 ileri manuel ve 7 gibi kabinin dört farklı alanını kişiselleştirmeye yönelik ileri CVT şanzıman seçenekleri ile satışa sunuluyor. malzemeler ve renkler yer alıyor. Müzik tutkunu araç Yeni aracın motoru, aracın karakterine uyacak ve sahipleri için, sürüş deneyimini olabildiğince keyifli olabilecek en iyi performans ile yakıt verimliliği hale getirecek yeni Micra’nın öne çıkan özelliklerinden sağlayacak şekilde tasarlandı. Tasarımı ile dikkat biri de Bose Personal ses sistemi ve B-hatchback çeken otomobil, tamamen yenilenen yüzüyle daha segmentine özgü, sürücü koltuk başlığına yerleştirilmiş sportif, daha atletik, daha konforlu ve daha geniş bir gelişmiş hoparlörler. görünüme sahip olurken; yeni teknolojik donanımlarla daha premium bir tarz yakalıyor. Dış tasarımını ileri www.digitaltrend.com.tr

59


OTOMOTİV TEKNOLOJİLERİ

BOSCH, ARAÇLARDA 3D EKRANLARIN ÖNÜNÜ AÇIYOR Bosch, 3D ekran çözümleriyle görsel bilgilerin kullanıcılar tarafından daha hızlı anlaşılmasını sağlıyor. Marka, tüm kontrol işlevlerini bir merkezi işlem ünitesi içerisinde bir araya getirdi.

B

ugün daha büyük, görsel olarak daha çekici ve çok daha fazla sayıda özelliğe sahip olan dijital ekranlar, araç kokpitlerinin önemli bir özelliği haline geliyor. Geleceğin kokpitlerinde dijital ekranlar yalnızca yeni ekran ve kontrol özellikleri sunmakla kalmayıp, sürücüler ve araçları arasındaki etkileşimde de önemli bir role sahip olacak. Yeni 3D ekran çözümleriyle bu konuda önemli bir rol üstlenen Bosch, bu ekranlarda, geleneksel ekranlara oranla görsel bilgilerin daha hızlı anlaşılmasını sağlayan ve gerçekçi üç boyutlu efekt oluşturan pasif 3D teknolojisini kullanıyor. Bosch ister kavisli, ister organik LED (OLED) ile donatılmış, isterse tamamen kişiselleştirilebilir ekranlar olsun, her tür araç ekranı için temel ölçütü belirliyor. Araç Kokpitinde 3D Efekt 3D ekranlar, son zamanlarda araç kokpitlerinde ön plana çıkıyor. Park etme sırasında arka görüş kamerasından gelen görüntü, 3D ile daha gerçekçi hale gelerek engellerin daha erken algılanmasını sağlıyor. Sokaklarda navigasyon kullanırken; harita ekranının mekansal derinliği, hangi binanın bir sonraki dönüşü işaret ettiğini anında gösterdiği için 3D efekt belirleyici bir role de sahip oluyor. Bosch, yeni ekranı için gözle takip etme ve 3D gözlük gibi ek özelliklere gerek duymadan çalışan pasif 3D teknolojisi kullanıyor.

60

Aralık 2019

İnovatif Ve İnteraktif Kullanıcılar ve ekranlar arasındaki etkileşime hazır olan Bosch’un çözüm portföyü, küçük ve düz ekranlardan büyük ve kavisli ekranlara, hatta yuvarlak veya kesik kenarlar gibi olağandışı şekillerde olmak üzere her türden uygulamayı içeriyor. Etkileşim, sesli veya dokunmatik kontrol şeklinde olabiliyor. Dokunmatik kontrolde dokunsal geri bildirim de mevcut. Back-End Fark Yaratıyor Ekranların boyutları büyüdükçe, daha çok amaçlı ve akıllı hale geliyor; sesli ve dokunmatik kontrol özelliği de eklenince, daha fazla bilgisayar gücüne ihtiyaç duyuluyor. Bu, çok daha fazla sayıda kontrol ünitesi anlamına geliyor. Şu anda 15 back-end işlem ünitesi, ekran ve işletim sistemlerini kontrol ediyor. Bosch, tüm HMI’yı koordine etmek üzere sadece bir kokpit bilgisayarı kullanıyor ve tüm kontrol işlevlerini, bir merkezi kontrol ünitesine devrediyor. Önce Emniyet Araç içi ekranlar, katı emniyet standartlarına tabi tutuluyor. Kısmi arıza durumunda bile sürücülerin, her zaman için asgari miktarda önemli bilgilere erişebilmesi gerekiyor. Bu nedenle Bosch işletim sistemleri, araç kullanımına uygun hale getirilmek üzere kapsamlı testlerden geçiriliyor.


Amortiden

ne olur demeyin! Amorti çıkan yılbaşı biletinizi bir zarfa koyun.

Posta ile Koruncuk Vakfı’na gönderin.

Bağışınızla çocuklar hayata tutunsun.

Amorti çıkan Milli Piyango yılbaşı biletiniz eğitim hakkı risk altındaki kız çocuklarımızın geleceğe umutla bakması için en iyi yılbaşı hediyesi!

GÖNDERİ ADRESİ; Altan Erbulak Sok. Hoşkalın Apt. 6/5 K:2 Mecidiyeköy / İstanbul 34394

www.digitaltrend.com.tr

61


SEYAHAT

TÜRK YOLCULAR UÇAKTA EN ÇOK İLERİ TEKNOLOJİ VE RAHATLIĞA ÖNEM VERİYOR Emirates, Türk yolcuların seyahat seçimlerini yaparken en çok neye önem verdiklerine ilişkin araştırma bulgularını açıkladı. Araştırma, son dönemde uluslararası uçuş yapan 200’den fazla Türk yolcu arasında ve yüz yüze mülakat yoluyla gerçekleşti.

M

ethod Research Company tarafından Ağustos 2019’da Emirates adına yapılan araştırmanın sonuçları açıklandı. Araştırmaya göre Türk yolcular kolay ve sorunsuz bir uçak yolculuğu deneyimi yaşamak için en çok rahatlık ve teknolojiye önem veriyor. Katılımcıların yüzde 61’i yolculukları sırasında en çok rahatlığa önem verdiklerini belirtti, yüzde 54’ü ise havayolu seçimi yaparken koltuk rahatlığının en büyük öncelik olduğunu söyledi. Araştırma katılımcılarının yüzde 68’i uçuş sırasında kablosuz internete (Wi-Fi) bağlandığını aktarırken, yüzde 60’ı biletlerini havayolu web siteleri veya uygulamaları üzerinden aldığını belirtti. Katılımcılarla yapılan detaylı mülakatlar, yolculukları hakkında detaylı bilgileri cep telefonları yoluyla almanın yüksek öneme sahip olduğunu da ortaya koydu. Estetik Ayrıntılara Dikkat Ediliyor Ek bulgular genel olarak, havayolunun yiyecek ve içecek ikramlarının Türk yolcular için önemli olduğunu ve ayrıca uçağın aydınlatması ve iç yerleşimi gibi estetik ayrıntılara dikkat ettiklerini gösteriyor. Türk yolcular, uçuşları sırasında uçaktaki kabin ekibinin tecrübeli ve cana yakın olmasını tercih ediyor. Araştırma ayrıca Türk yolcuların tüm seyahat süresince evde hissetmek istediklerine,

62

Aralık 2019

örneğin kendi damak tatlarına uygun yemek seçenekleri ve kendi dillerini konuşan havayolu personeli olmasına önem verdiklerine işaret ediyor. Konforlu Seyahat Deneyimi Emirates’in Türkiye, Romanya ve Bulgaristan Müdürü Bahar Birinci, “Emirates müşterilerin konforuna ve rahatlığına büyük önem veriyor ve sorunsuz, keyifli bir seyahat deneyimi sunmak için en son teknolojiye, ürünlere ve hizmetlere yatırım yapıyor. Yapılan araştırma Emirates’in Türk yolcuların alışkanlıkları ve öncelikleri ile aynı çizgide olduğunu ve havacılıkta çıtayı sürekli olarak yükseltmeye kendini adadığını ortaya koyuyor” diyor. Emirates, filosunun tamamını yolcuların uçuş sırasında internete

bağlı olmaları için ücretsiz Wi-Fi ile donattı. Yolcuların yolculukları süresince rahat etmesini sağlamak için ileri teknolojinin yardımıyla çok sayıda yenilikler ve hizmetler sunan Emirates, kısa süre önce uçuş uygulamasına yolcuların hava alanında yönlerini kolaylıkla bulmalarını sağlayacak olan ve hava alanı haritalarını içeren yeni bir özellik ekledi. Hava alanı haritaları hava alanındaki checkin masaları, Emirates lounge’ları, dükkanlar, restoranlar veya ATM’ler dahil olmak üzere hava alanının tüm temas noktaları boyunca noktadan noktaya navigasyon sağlıyor. Geçtiğimiz yıl Emirates müşterilere uçağa binmeden önce koltuklarını ve Emirates A380’in ve Emirates Boeing 777’nin içini keşfetme fırsatı veren 3D koltuk modellerini sundu.


SEYAHAT

Kış Mevsiminde Instragram’da Paylaşabileceğiniz Renkli Otelleri Hotels.Com İle Keşfedin Kış mevsiminin başlamasıyla günler kısaldı, güneş eskisi kadar parlak değil ve ağaçlar da yapraklarını neredeyse tamamen döktü. Hotels.com, hayatlarına renk katmak isteyen seyahat severler için mimarisi ve dekorasyonlarında kullanılan renklerin özgünlüğüyle öne çıkan beş otele ışık tutuyor.

H

otels.com, hem keyifli tatil yapmak hem de Instagram hesaplarını paylaşımlarıyla daha renkli hale getirmek isteyen seyahat severler için dünyanın dört bir yanında renk paletlerinin özgünlüğüyle öne çıkan beş özel oteli derledi. Bu oteller, Portekiz seramiğinin mavisinden Meksika folklorunun fuşyasına kadar bir sonraki tatil kaçamağınızda sizlere kışı renklendirmeniz ve yaz güneşine geri kavuşmanız için fırsat sunuyor. İtalya: The Gritti Palace, Venedik Venedik’teki Santa Maria de la Salud Katedrali’ne bakan bu 16’ncı yüzyıl sarayının tasarımı, renkleri ve dokuları bir üst seviyeye taşıyor. Yoğun kırmızılar, yeşiller ve hatta turuncular ile bezenmiş bu otelin her köşesi, konuklarını özel bir ortamda ağırlıyor. Otel, müzeler ile dolu çevresi ve Büyük Kanal’a bakan terasıyla cazip bir seçim olabilir.

Portekiz: Bela Vista Hotel & SPA Relais & Châteaux, Portimão Portimão’daki bu 5 yıldızlı otel, yoğun mavi kullanımıyla Portekiz’in ünlü seramik karolarından ilham almış. Krem rengi bir kale içinde yer alan otel, dikkat çekici mavi iç mekanı ve Atlantik Denizi’ne bakmasıyla cezbediyor.

Birleşik Devletler: Colony Hotel Palm Beach, Florida Palmiye ağaçları, güneş ve tiril tiril yaz kıyafetleri vaadiyle bu otel, Palm Beach’in en önemli sembollerinden biri. Colony Hotel Palm Beach, bugüne kadar tüm dünyadan birçok ünlü ismi de ağırlamış. Karakteristik pembe rengiyle tamamlanan klasik İngiliz kolonyal tarzdaki otel; gerek süitlerinde gerek villaları ve çatı katlarında geçmişle geleceği şık şekilde sentezliyor.

Meksika: Rosas & Xocolate Boutique Hotel, Merida

Rosas & Xoclate Hotel, fuşya ve koyu ahşaptan ilham alan tasarımıyla çikolata bağımlıları ve gül tutkunları için ideal. Egzotik avlusuna ışığın girişiyle pembe duvarların suya yansıması, Instagram’da paylaşmak için mükemmel kareler veriyor. Otel, Maya medeniyetinin yaşadığı geleneksel bir kakao tarlasında yer alıyor.

Vietnam: JW Marriott Phu Quoc Emerald Bay Resort & Spa, Phú Quốc Bir renk cenneti olan bu tatil köyü, Tayland Körfezi’nin ünlü Vietnam İncisi’nde, Phu Quoc’ta yer alıyor. Otel, sık bir orman ve engin okyanusun yanı başında, enerji ve birbirinden güzel renkleri içinde barındıran ufak bir şehir gibi.

www.digitaltrend.com.tr

63


AJANDA

Osmanlı’nın Ermeni Ressamları Sergisi

Cem Turgay

Bir Yol Öyküsü: Fotoğrafın Ardında 180 Yıl

S Simon Yazıcıyan

Puzant Gocamanyan

O

smanlı’nın Ermeni Ressamları Sergisi 20 Aralık - 20 Ocak tarihleri arasında Canvas Art Investments’da gerçekleşiyor. Koleksiyoner Atılgan Bayar’ın, kızı Şiraz Bengi Bayar adına topladığı büyük koleksiyon, Osmanlı’nın Ermeni ressamlarını toplu halde ilk kez sanatseverlerin ziyaretine sunuyor. Serginin dikkat çekici eserlerinden bazıları Beşiktaşlı Civanyan’ın İstanbul’u, Samatyalı Simon Yazıcıyan’ın hiç bilinmeyen Falcı Kadın isimli, 1882 tarihli tablosu ve Trabzonlu Puzant Gocamanyan’ın eşekleri. Osmanlı Ermeni Resmi’nin bu bütüncül sergisi, İstanbul Canvas Art Investments’ın ardından Paris, Nice, Los Angeles, Washington ve New York’dan oluşan bir turneye çıkacak.

Tohum Otizm Vakfı Alışveriş Festivali 12’nci Yılında

T

ohum Otizm Vakfı’nın otizmli çocuklar yararına yaptığı çalışmaları desteklemek, tanıtmak, farkındalık ve kaynak yaratmak amacıyla gelenekselleşen Tohum Otizm Vakfı Alışveriş Festivali 12’nci yılında. 18-19 Aralık 2019 tarihlerinde Four Seasons Hotel at the Bosphorus’ta gerçekleşecek ve isteyen herkesin giriş ücretini ödeyerek ziyaret edebileceği alışveriş festivalinde ziyaretçiler, yılbaşı öncesi sevdikleri için hediyeler alırken aynı zamanda otizmli çocukları da sevindirecek ve onların eğitimine katkıda bulunmuş olacaklar.

64

Aralık 2019

una ve İnan Kıraç Vakfı Pera Müzesi, fotoğrafın bulunması ve ilk fotoğraf gezisinin gerçekleşmesinin 180’inci yılında çağdaş bir fotoğraf sergisine ev sahipliği yapıyor. Küratörlüğünü Engin Özendes’in üstlendiği “Bir Yol Öyküsü: Fotoğrafın Ardında 180 Yıl” başlıklı sergi, 1839 yılında gerçekleşen ilk fotoğraf gezisinin izlediği rotayı günümüz teknikleriyle yeniden keşfeden 10 fotoğraf sanatçısının farklı yorum ve bakış açılarını bir araya getiriyor. Sergi, usta fotoğraf sanatçıları Coşkun Aral, Laleper Aytek, Ali Borovalı, Murat Germen, Sinan Koçaslan, Yusuf Sevinçli, Alp Sime, Lale Tara, Serkan Taycan ve Cem Turgay’ın aynı rota üzerindeki tarihi kentlerde çektikleri fotoğraflara yer veriyor. Pera Müzesi’nde 5 Aralık 2019 tarihinde izleyiciyle buluşacak sergi, 1 Mart 2020’ye kadar ziyaret edilebilir.

Lale Tara Coşkun Aral

Baki Duyarlar JazzArk Project Zorlu PSM’de

N

adiren görülen bir trio formatı olan piyano, beş telli kontrbas ve Türk vurmalı enstrümanlarının bir araya geldiği, müziğin farklı renklerini buluşturan JazzArk Project eski Türk usullerini ve makamlarını caz müziğin modern tınılarıyla buluşturuyor. Vurmalı çalgılarda Mehmet Akatay, kontrbasta Kristian Lind ve piyanoda Baki Duyarlar’ın seslere hayat verdiği JazzArk Project, 26 Aralık’ta touché’de dinleyicilere eşsiz bir deneyim yaşamaya hazırlanıyor.


www.digitaltrend.com.tr

65


Evinizden uzaya kadar her yerde Uzay Sistemleri

güvenli iletişim kurun

Fabrika Otomasyon Sistemleri süreçlerinizi kolaylaştırın

Klima Sistemleri konforu yaşayın

Mitsubishi Electric olarak 95 yılı aşkın süredir lider teknolojilerimizle yarınlara daha iyi bir dünya bırakmak için çalışıyoruz. Klima sistemleri, fabrika otomasyon sistemleri, bina teknolojileri, enerji üretimi ve dağıtımı, uydu sistemleri, bilişim ve iletişim teknolojileri, ulaşım teknolojileri gibi pek çok alanda toplumların yaşam kalitesini artırmak için faaliyet gösteriyoruz. Dünya genelinde olduğu gibi Türkiye’de de enerji verimli, çevreci, yenilikçi ürünlerimiz ve fark yaratan çözümlerimiz ile evinizden uzaya kadar her yerde yanınızdayız.

66

Mitsubishi Electric Turkey Aralık 2019

tr.mitsubishielectric.com


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.