Mavisehir Dergisi Aralık 2014

facebook.com/mymayamavisehir twitter.com/mymayamavisehir instagram.com/mymaya_mavisehir

HAYATI GÜZELLEŞTİRMEK ADINA

MAYA’LARIN BİR BİLDİĞİ VAR

HER CUMA CANLI PERFORMANS DÜNYA MUTFAĞININ EN LEZZETLİ YEMEKLERİ

ÖDÜLLÜ İÇECEK ÇEŞİTLERİ HER CUMARTESİ DJ. PERFORMANSI

KALİTELİ MÜZİK, KALİTELİ EĞLENCE www.mymaya.com.tr

0(232) 324 5970

Mavişehir Dergisi Reklam Arası - Aras Attila’ya aittir. Dergi T.C. yasalarına uygun olarak yayınlanır.

Dergide yayınlanan yazı, fotoğraf ve grafiklerin her hakkı saklıdır. İzinsiz kaynak gösterilerek dahi alıntı yapılamaz. Mavişehir Dergisi’nde yayınlanan ilan ve reklamların sorumluluğu ilan sahiplerine aittir.

İmtiyaz Sahibi (Sorumlu)

Yeni Yıla girerken

Görsel Yönetmen ve Grafik Tasarım

Zaman nasıl da geçiyor, dün gibiydi 2014 yılını karşılıyorduk... Dünya mı daha hızlı dönmeye başladı yoksa bizim meşguliyetimiz mi çoğaldı? Düşünüyorum da çocukken; yıllar çabuk geçse de okulu bitirsek, büyüsek derdik. Bazen günlerin çok ağır geçtiğini anımsıyorum... Hatta okul sıralarında saatler bazen çok ağır ilerliyormuş gibi gelirdi bana; çocukluk işte... Üniversite sıralarında ise biraz daha hızlı geçiyor gibiydi zaman ama şimdilerde çok daha hızlı akıyor. Belki de dergimizi hep bir ay öncesinden gelecek ayı düşünüp hazırladığımız için bize öyle geliyordur.

Reklam Rezervasyon / Bilgi

2014 yılının bitmesine sayılı günler kalmışken benim dileğim gelecek yılın bizler için sağlık, mutluluk, neşe ve güzellikler getirmesidir.

Aras Attila aras@mavisehirdergisi.com

Editör / Yayın Yönetmeni

Ziynet Attila ziynet@mavisehirdergisi.com

Kabin Ekibi Tasarım Stüdyosu Duygu Gönen

Kabin Ekibi 0(549) 323 3031 - 0(549) 330 0 500

Yapım

Kabin Ekibi Tasarım Stüdyosu

Yayın Türü

Yerel - süreli - aylık

Yönetim Yeri

2014 yılına baktığımda Mavişehir Dergisi ekibi olarak zorlu ama bir o kadar da zevkli bir yıl geçirdiğimizi söyleyebilirim. Bu yılın bizim için bir güzel yanı daha var ki; Aras’ın Duygu ile evlenip yeni bir hayata başlamalarıydı.

Hepimiz ve herkes için 2015 yılının sağlıkla, mutlulukla, başarıyla ve sevdiklerimizle birlikte geçireceğimiz ; huzurlu ve güzel bir yıl olmasını tüm yüreğimle diliyor, reklam veren ve destekçilerimize de çok teşekkür ediyorum.

6003 Sk. No.7/A Karşıyaka / İZMİR

Nice sağlıklı, mutlu yıllara; bizleri gülümseten bir yıl olsun...

Web Sitesi

Sevgi ve saygılarımla,

Baskı: Lamineks Matbaacılık

Ziynet Attila ziynet@mavisehirdergisi.com mavisehirdergisi@gmail.com

www.mavisehirdergisi.com

Dijital Baskı İşleri San. ve Tic. Ltd. Şti.

5627 Sokak No:37 Çamdibi - İZMİR Tel: 0232 433 33 55 www.lamineks.com.tr

Basım ve Yayın Tarihi Katkıda Bulunanlar Uğur Oral - Özgür Şişik Doç. Dr. Gürkan Ersoy - Serdar Sütçü İsmail Barış Özpazarcık - Kaan Yenilmez Fügen Yenilmez - İnci Bijan

İÇİNDEKİLER • • • • • •

İzmir Körfezi’ni bekleyen büyük tehlike (4-5) Dekorasyonda kumaş kullanımı köşe yazısı (6) Ali Karagöz Özel Röportaj (24-25-26) Paris’e şiirsel bir bakış köşe yazısı (28-29) Engelsiz iletişim masası kuruldu (38-39) Köşe Yazıları

Uğur Oral - İsmail Barış Özpazarcık - Özgür Şişik - Kaan Yenilmez - Doç. Dr. Gürkan Ersoy - Fügen Yenilmez - Serdar Sütçü - Dr. İnci Bijan

2

Karşıyaka artık ‘cep’te

Karşıyaka Belediyesi, “Çevrimiçi Karşıyaka” projesiyle kente ilişkin A’dan Z’ye tüm bilgileri bir tuş kadar yakına getirecek. İZKA’nın 325 bin TL’lik hibe desteği ile hayata geçirilecek akıllı telefon uygulaması sayesinde Karşıyaka’yla ilgili tüm bilgi ve hizmet detaylarına tek tuşla ulaşılacak.

Hayata geçirdiği her projeyle kenti bir adım daha ileriye taşımayı hedefleyen Karşıyaka Belediyesi, “Çevrimiçi Karşıyaka” projesiyle bilişim çağına da ayak uyduracak. İzmir Kalkınma Ajansı’nın (İZKA) “Bilgi Toplumuna Dönüşüm ve Bilgi İletişim Teknolojileri Mali Destek Programı” kapsamında 325 bin TL tutarında hibe desteği almaya hak kazanan proje, Karşıyaka’yla ilgili tüm bilgi ve hizmet detaylarına, akıllı cep telefonlarından, tek tuşla ulaşma imkanı sağlayacak.

Hedef 50 bin kişi Bir akıllı telefon uygulaması olan “Çevrimiçi Karşıyaka” ile kentteki sosyal, kültürel, turistik ve sanatsal değerlere; bütün kamu kurumları ve sivil toplum örgütleri hakkında her türlü bilgiye; Karşıyaka’daki tüm organizasyon bilgilerine bir telefon aracılığıyla ulaşılabilecek. Ayrıca,

mobil anket çalışmaları ve belirlenen destinasyonların güzergah planlaması yapılabilecek. Halkın yerel yönetim sürecine dahil edilmesi hedefine de katkı sağlayacak bu projeyle, en az 50 bin kişiye ulaşılacak. Ücretsiz olarak akıllı cihazlara yüklenebilecek olan uygulama, Ocak 2015 itibariyle vatandaşların kullanımına sunulacak.

Karşıyaka’da hayat kolaylaşıyor Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar, “Çevrimiçi Karşıyaka projesi, Strateji Geliştirme Müdürlüğümüz tarafından hazırlandı.

Bu proje bir fikir projesi. Bu projeyle Karşıyaka’da yaşayanlar ve kente gelen misafirler, anında nerede ne yapabileceklerini, hangi noktada bulunduklarını bilecek, istedikleri bilgilere erişebilecek. İZKA’ya da projeye destek verdiği için sonsuz teşekkür ediyoruz. Bu uygulamayı biz Aralık - 2014

diğer ilçelere de örnek proje olarak sunuyoruz. Sosyal belediyeciliği yerine getirirken hep hayatı kolaylaştırdık.

Karşıyaka’da her zaman hayatı kolaylaştırmaya da devam edeceğiz” diye konuştu.

İzmir’in kalbi

KABİN EKİBİ

EGE PARK’ta atıyor

4

İzmir Körfezi’ni bekleyen büyük tehlike İZSU bütçesinin görüşüldüğü Meclis toplantısında konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, bir kez daha dikkatleri İzmir Körfezi’ne çekti. ÇED onayı bekleyen tarama projesini “İzmir’in kurtuluş projesi” olarak tanımlayan Başkan Kocaoğlu, “Körfez alüvyonlarla doluyor. Degaj Burnu ile Yeni Kale Burnu birleşiyor.

Böyle giderse Efes gibi olacak. Bir değerlendirmeye göre, 100 sene sonra körfez yok! Eğer bu projeyi tamamlayamazsak, körfeze büyük yük gemileri, 6 bin kişilik kruvaziyer gemileri de giremeyecek. Biz bu körfezi koruyacaksak, körfezi yaşatacaksak, bunu yapmak zorundayız” dedi. İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü’nün 2015 mali yılı bütçesi, kurumun Genel Kurul Toplantısı’nda görüşülerek 1 milyar 604 milyon 914

bin TL olarak kabul edildi. Buna göre İZSU Genel Müdürlüğü’nün bütçesi yüzde 17 oranında büyüdü. Bu bütçenin yüzde 76’sı faaliyetler için ayrıldı. İZSU Genel Kurulu’nda kurumun faaliyetleri hakkında çeşitli açıklamalarda bulunan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, 6306 sayılı yasa ile devralınan yeni ilçelerde bir adaptasyon süreci yaşandığını ve yeni bir organizasyon yapısına gittiklerini söyledi. 11 merkez ilçe dışındaki 19 ilçe merkezinde Büyükşehir Belediyesi şubesi açacaklarını vurgulayan Başkan Kocaoğlu, ilçenin büyüklüğüne göre 5-10 dönüm arasında bir şantiye Aralık - 2014

kurularak içinde İZSU ve itfaiyenin bulunduğu yapılanmaya gittiklerinin altını çizdi.

Suyun azı çoğu olmaz Meclis toplantısında Adalet ve Kalkınma Partili üyelerin gündeme getirdikleri konular hakkında da bilgilendirmeler yapan Başkan Aziz Kocaoğlu, barajların kapasitesine ilişkin eleştirilerle ilgili şunları açıkladı: “Ali Onbaşı Barajı, sadece su temin barajı değildir. Aynı zamanda sel felaketini önlemek için yapılan bir barajdır. Yani taşkın barajıdır.

Bostanlı Barajı, tamamen taşkın barajıdır. Hatırlarsınız, 95 yılında yaşanan sel felaketinde 64

5

www.mavisehirdergisi.com

vatandaşımızı kaybetmiştik. Suyu tutmuşken de sokağa salacak halimiz yok. Değirmendere barajını beğenmiyorsunuz ama Menemen’in bütün su ihtiyacını karşılıyor. Yiğitler Barajı’nı kim yapsın diye bir top yuvarlanıyor ortada, oradan alacağımız 6 milyon metreküp su, bizim Kemalpaşa ilçesinin bütün kullanma suyunu karşılamaktadır ve cazibeyle verilecektir. Şimdi pompalar ile yer altı suyunu kullanıyoruz.” Çamlı Barajı altına heba edildi Çamlı Barajı’nın altın için feda edildiğini vurgulayan Başkan Aziz Kocaoğlu, “Burada esas sorun Çamlı Barajı’nda yaşanıyor. Yapacağımız barajların en büyüğü de Çamlı. Kapasitesi 15 milyon ile 23 milyon metreküp arasında gidip gelmektedir. Bu rakamları

düşündüğümüzde 15 milyonda 250 bin nüfusun, 20 milyonun üzerinde düşündüğümüzde ise 300-350 bin nüfusun su ihtiyacını karşılayacak bir barajdır. Ve Yarımada bölgesindeki tek yüzey suyu kaynağıdır Çamlı Barajı. Ne kadar Kültür ve Turizm Bakanı geldiyse, ne kadar belediye başkanı geldiyse, ne kadar stratejik plan yapan kurum kuruluş varsa, Yarımada’nın turizmde gelişmesini savunmaktadır. Kimi 50 bin, kimi 75 bin yatak demektedir.

Bunda da İzmir ve Türkiye başta merkezi hükümet olmak üzere herkes mutabıktır. Bu 75 bin yatağın yanıyla beraber 300-350 bin nüfusun suyu, Çamlı Barajı altına heba edildiğine göre nereden karşılanacaktır? Ayrıca sulama yönetmeliği DSİ tarafından yapılmaktadır. Biz de izin verildiği müddetçe yaparız. Baraj projeleri DSİ’nin yetkisi ve kontrolündedir.

Biz bunları DSİ’nin müşavirliği ile birlikte yapıyoruz. Devlet kurumları, belediyeler, kamu iktisadi teşekkülleri, bakanlıklar etle tırnak gibidir, birbirinden ayrılmaz. Birisi olmadan öbürü olmaz. Birisi çalışmadan öbürü çalışamaz. İzmir’in sorunlarının çözülmesi önemlidir” şeklinde konuştu. İzmir’in kurtuluş projesi İZSU Genel Müdürlüğü tarafından körfez dip taraması için alınan iki geminin çalışmadığı yönündeki iddiaları da yanıtlayan Başkan Aziz Kocaoğlu “Almış olduğumuz iki gemi Meltem ve İmbat geldikleri günden beri çalışmaktadır. Önce DLH’nın gemisi ile birlikte Ragıp Paşa Dalyanı’nın duvarlarının sökülmesi ve taşınması işinde kullanılmıştır. Şu anda ikisi de Homa Dalyanı’nda çalışmaktadır” dedi.

Büyük Körfez projesi için ÇED raporunda sona yaklaşıldığının da altını çizen Başkan Aziz Kocaoğlu, sözlerini Aralık - 2014

şöyle sürdürdü: “Bu Devlet Demiryolları ile ortak yapılan bir projedir. Bu, İzmir’in kurtuluş projesidir. Neden? Efes gibi olmaktan kurtuluş projesidir. Çünkü gelen alüvyonlarla Körfez doluyor.

Bütün rakamlar ve bilimsel rakamlar bunu gösteriyor. Bir değerlendirmeye göre, 100 sene sonra körfez yok! Degaj Burnu ile Yeni Kale Burnu birleşiyor.

Biz bu tehlikeye karşı, o dönemin Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım Bey için bir rapor hazırladık. TCDD ile oturduk, körfezin kurutuluş projesi için ÇED sürecinin ihalesine çıktık. Ücretini yarı yarıya beraber ödüyoruz.

Onlar limanı derinleştirecek, liman giriş sahasını büyütecek yeni makineler alet edavatlar getirecek, limanın kapasitesini 3 misli büyütecek, para kazanacak. İzmir Büyükşehir Belediyesi ise bir kuruş para kazanmayacak.

Sadece para harcayacak. Dünyanın en büyük çevre projelerinden bir tanesini gerçekleştirecek. Bu gemiler de bunun için alındı. Ve çalışıyor. Bunu yaptığımız zaman İzmir’de körfezde canlılık artacak. Körfez tekrar 70 sene önceki hayatına dönecek. Bu körfezde herkes evinden çıkıp yüzebilecek. Bu körfeze üçüncü nesil gemiler, büyük yük gemileri girecek. Eğer bu projeyi tamamlayamazsak, bu körfeze yarın 6 bin kişilik kruvaziyer gemileri de giremeyecek. Çünkü draftları 14 metre. Bizim körfezimize 10 metre draftlı gemiler bile zor giriyor. Yani sadece kruvaziyer limanı olsa bile, ki benim görüşüm böyle değil, bu körfez yolunun, liman yolunun, yaklaşım yolunun derinleştirilmesi gerek. Biz bu körfezi koruyacaksak, İzmir deniz kenti olacaksa, varlığını borçlu olduğu körfezi yaşatacaksa, bunu yapmak zorundayız. Bir an evvel bitmesinde çok büyük fayda var.”

6 Köşe Yazısı

Kaan Yenilmez Mimar kaan.yenilmez@gmail.com

Dekorasyonda kumaş kullanımı Merhaba sevgili okurlarım.

Bu sayımızda sizlere evlerimizi dekorasyonunda kullanacağımız kumaşları seçerken nelere dikkat etmemiz, hangi dekorasyon tarzında nasıl kumaş kullanmalıyız, 2015 yılı kumaş trendleri nelerdir... gibi konularda aydınlatmaya çalışacağım.

2015 yılında döşemelik kumaşlarda geometrik desenler, şal desenleri ve çiçek motifleriyle, canlı renkler yaşanan mekânlara sıcaklık katmaya hazırlanıyor. Taş rengi, antrasit, fuşya, mor ve limon şansı favori renkler.

Dekorasyonda tek bir akıma kapılıp gitme dönemi artık yerini birbiriyle uyumlu farklı parçaları bir araya getirmeye bıraktı. Bu akıma Vintage deniyor.

Kısaca eskinin günümüz modasına

uyarlanması da diyebiliriz. Bu akımda elbette ki kumaşlar da yerini alıyor ve mevsimsel değişimler kumaşlarda da kendini gösteriyor.

Bu yıl doğal dokuların, doğadaki renklerin hâkimiyeti söz konusu.

Saten ve şönillerin yerini kadifeler, kalın ketenler hatta şantuklar alıyor.

Ve modern ile klasik bir araya geliyor.

Bir döneme damgasını vuran kapitone geri dönüyor. Özellikle koltuklarda artık kapitone uygulamaları daha çok göreceğiz.

1970’lerin retro çizgisi de kendini iyiden iyiye motifleriyle, canlı renkler yaşanan mekânlara sıcaklık katıyor.

Kanepe ve koltuğunuzda yapacağınız değişikliklerde onu ne sıklıkla kullandığınız çok önemli. Az kullanılan bir koltuğu, diğerlerinden daha kolay yıpransa da şıklığı ön plana alıp, değerli bir kumaş ile kaplayabilirsiniz. Ancak unutmayın ki, ortalama bir kumaşın ömrü beş yıldır.

Seçeceğiniz kumaşı belirlemek için, evin renklerine göre seçmek lazım. Mümkünse kumaşçıdan parça kestiretek veya kartelayı eve Aralık - 2014

götürerek, seçimlerinizdeki hatayı en aza indirebilirsiniz. Halılarınız, perdeleriniz ve duvarlarınızla uyumunu ancak böyle anlayabilirsiniz. Sık kullandığınız koltukların kumaşlının uzun ömürlü olmasını istiyorsanız, leke tutmayan ve kalın kumaşları tercih edin. Kumaşı çapraz tuttuğunuzda kumaş esnemiyorsa kumaşınız güzel ve kalitelidir.

Yeni bir sayımızda görüşmek üzere değerli okurlarıma, güzel ve huzurlu evlerinde mutluluklar dilerim.

Mutlu Bebek’ le aileler şimdi daha bir mutlu...

Bostanlı’da ışıl ışıl bir mekan dikkatimizi çekti. Vitrinindeki mavi ve pembe renklerle tasarlanan bebek süslemelerini görünce hemen içeriye girdik. Bu küçük ama zevkli mağazanın adı “Mutlu Bebek” burada kız ve erkek bebekler için harika ürünler var.

Anne adaylarının mutlaka uğramaları ve görmeleri gereken bir yer burası.

Firma sahibi Nisa Hanım bu konuda çok titizlikle çalışıyor. İstanbul ve Bursa’dan seçme bebek süslemelerini Karşıyakalı anne adaylarıyla buluşturuyor.

Mutlu Bebek’le aileler şimdi daha bir mutlu olacak. Burayı anne adaylarının mutlaka görmesi gerekir diye düşündüğümüz için adres ve telefonları aşağıda sizlerle paylaşıyoruz.

Nisa Hanım, “güzel Karşıyaka’mızın özel bebeklerine el işi tasarım süslemeler hazırladık ve Mutlu Bebek mağazamız bu özel ürünleri en uygun fiyatlarla Karşıyakalılara sunuyor.” diyerek bizlere ürünler hakkıda bilgi verdi. Gerçekten de titiz bir çalışmayla çok özel süslemelerin olduğunu biz o küçük ve sevimli mağazada gördük.

Adres : Nebil Susup Sokak No: 130 / A Bostanlı-Karşıyaka-İZMİR Tel. : 0 507 456 92 22 – 0 533 281 77 19

2015

YENI YILI NASIL KARSILAYACAKSINIZ?

OTELLER

Yeni yıla romantik bir ortamda girmek isteyenler için oteller biçilmiş kaftan. Yılbaşı gecesine özel hazırlanan zengin menü seçenekleri ve klasik müzik veya farklı müzik türleri ile eğlenme imkanı sunan oteller, sevdikleriniz ile unutulmaz bir gece yaşamanız için ideal bir seçim olacaktır.

SOKAK PARTİLERİ

Yılbaşında kulüplerde çok fazla harcama yaptıran partilerin yanı sıra bedava sokak eğlenceleri de güzel bir alternatif. Ailenizle veya arkadaşlarınızla katılacağınız sokak kutlamalarında, yüzlerce kişi ile birlikte yeni yıl coşkusunu yaşamak keyifli olacaktır.

FARKLI ÜLKELER

New York: New York’a “Asla uyumayan şehir” demiş Frank Sinatra. Noel konserleriyle meşhur, ABD’nin en büyük kapalı tiyatrosu 6 bin kişilik Radio City Music Hall görülmeye değer. Çılgın kulüp eğlenceleri, görsel şovlarla süslenmiş sokak partileri yeni yıla muhteşem hissederek girmenizi sağlayacak.

Rio de Janeiro: Brezilya’nın Rio kenti yeni yılı açıkhavada karşılıyor.

Kentin ünlü Sugarloaf Tepesi ve Copacabana sahilinde büyük partiler düzenleniyor. Şehir halkı Deniz Tanrısı Lemanja’ya saygısını göstermek için o gece beyaz elbiseler giyiyor. Gece yarısı denize beyaz çiçekler atıyor. Bu eşsiz görüntülerle yeni yılı karşılamak şahane bir fikir olabilir.

EV SICAKLIĞI

Dışarının kalabalığından, ulaşım sıkıntısından uzak sizin için özel insanlarla yeni yılı kutlamak harika bir fikir. Hazırlayacağınız yılbaşı sofrası, süslediğiniz çam ağacının altındaki minik hediye paketleri, hepbirlikte oynayacağınız oyunlar, saatler 24’e yaklaşırken geri sayımın heyecanı unutulmaz bir gece yaşamanızı sağlayacak.

Karşıyaka’da

MIKASA MOOR’a artık çok yakınsınız Evini özenle tasarlayan herkesin vazgeçilmez adresi MIKASA MOOR; Karşıyaka Girne Bulvarı’nda hizmete girdi... Evinizi renklendirecek çok özel dekorasyon ürünlerini keşfetmek için artık adresiniz belli.

Girne Bulvarı No:109/A Karşıyaka 0(232) 368 5829

Kuaför Hüseyin Erken’den yılbaşı özel sürprizi...

Kuaför Hüseyin Erken siz değerli Mavişehir Dergisi okurları ve takipçileri için çok güzel ve özel bir kampanya başlattı.

Her Çarşamba günü tüm saç bakımları ücretsiz olurken yapılan işlemler için de % 30 indirim uygulanacak. Kış aylarında saç bakımına daha fazla

ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan Hüseyin Erken’in Mavişehir Dergisi okur ve takipçilerine armağanı olan bu kampanya çok kısa bir süre için geçerli.

Yeni yıla girerken saçınızın ışıltısı ve saç modelinizle fark yaratmak için bu fırsattan yararlanmanın tam zamanı...

O nedenle gecikmeseniz iyi olur. Bizden söylemesi...

Aralık - 2014

Kuaför Hüseyin Erken Adres: 6351 Sokak Atakent - Bostanlı Tel: 0232 336 14 74

Mavişehir okurlarına özel sadece Yılbaşı ürünlerinde dergiyle birlikte gelene % 10 indirim fırsatı

Yılbaşı süsleriniz Beyaz Lale Çiçekçilik’ten...

Yılbaşı için çeşit çeşit süslemeler ve daha birçok malzemeyi Beyaz Lale Çiçekçilik’ten temin edebilirsiniz.

Bu sayfada gördüğünüz her şeyi Beyaz Lale Çiçekçilik’in Gaziemir ve Çınarlı’daki mağazalarında bulabilirsiniz. Çınarlı Çiçek Market Anadolu cad. No:7/3 Çınarlı/İzmir Tel: 0 232 435 96 76 Gaziemir Çiçek Market: Akçay cad.

NO:113/1 Gaziemir/İzmir Tel: 0 232 252 12 02

Yalı Çiçekçilik

İnsanlar güzel şeylere layıktır Yalı Çiçekçilik Ailesi olarak; *Yüreğinize ulaşmak tasarımlarımızla *Katmak hayatınıza doğanın renklerini, kokularını *Yansıtmak ışıltınızı, güveninizi, duruşunuzu *Ve mutluluk hissinizi paylaşmak *Sizdeki zenginliğin, aydınlığın ulaşmasını sağlamak bütüne “Siz değerli konuklarımız ile birlikte” Bu ilkeler Yalı Çiçekçilik olarak Hayat Amacımız…

Velhasıl insan ve dünya ve evren olarak “bir noktanın sonsuzluğu”nda ifade ediyorsun kendini. Bir noktadan sonsuz sayıda çizgi geçebildiğine göre; sonsuz olasılıkların olduğu bir dünyada yaşıyorsun belki de... En güzel tarafı ise bu kadar sonsuzluğun içinde ortak olan tek şey: İnsan oluşun / Sevgide oluşun / Sevgiyle varoluşun. Ve bu varoluşta çıkış noktası kendimiziz.

İnsanlar Güzel Şeylere Layıktır. Hep birlikte sağlıkta, huzurda, aşkta, bollukta, berekette olduğumuz Nice Yıllara... Öptük kalbinizden,.. Nefes ile, Selam ile, Sevgi ile, Saygı ile,..

Her bir insanda sanki kendinden bir parça görüyorsun. Bir bakış, bir duruş, bir söz.... Bazılarına için hemen ısınırken, bazılarından uzak duruyorsun.Bazılarına hah işte tam benim düşündüğüm gibi, aynı frekanstayız diyorsun. Bazılarının ise lafını bile etmekten kaçınıyorsun ya da kızgınlık-öfke-nefret ile konuşuyorsun.

“Nosce te ipsum” -Kendini Bil-mek.

“Testinin içinde ne varsa dışarıya o sızar” der Mevlana Celaleddin Rumi. Mesele testide ne olmak istediğin ya da nasıl olduğun.Yani parmak hep kendimizi gösterir. “Ne ekersen onu biçersin” atasözü de aynı noktayı işaret ediyor.Yani bütün işaretler seni gösteriyor. Buğday ekiyorsan alacağın ürün de buğdaydır, mısır değil!

Sen yüreğinin en en en derinliklerinde eğer gerçekten sevgideysen inan ki o, bazen karşındaki kişiden olmasa bile mutlaka biryerlerden, birilerinden sana yansır... Kelebek etkisi... Bu evrensel bir yasadır. Yani dünyan bedenin gibi çalışır.Bedenindeki her sistem-organdoku-hücre ayrı gibi görünür. Oysa ki bir hücrede olan düzensizlik, bozulma

YALI ÇİÇEKÇİLİK Donanmacı Mah. Yalı Cad. No:296/A Karşıyaka -İzmir Tel: 364 40 44 - 381 51 85 - 323 48 38 www.yalicicek.com info@yalicicek.com Aralık - 2014

Neva Atay bedenin tümünü etkiler. Ya da bir hücredeki iyileşme çığ gibi büyür ve bedenin tümünün iyileşmesine katkıda bulunur. Hepimiz birbirimize görünmez ağlarla bağlıyız. O halde tek parmak karşıyı gösterirken üç parmağımızın da seni gösterdiğinin farkındalığında olmalı, ona göre yaşamalı belki de... Selam olsun Sağlığa, Güzelliklere, Aydınlığa...

Yılbaşı gecesi için makyaj önerileri

U

zun geçireceğimiz gecede öncelikle cildimizi derinlemesine temizleme ve canlandırmayla işe başlamak gerekir. Bu işlemle makyajımız daha kalıcı olacaktır. Birinci adım peeling. Tüm yüz ve boynunuza sürüp nemli parmak uçlarıyla dıştan içe doğru masaj yapın.

Ciltte biriken kirleri arındırarak gözeneklerin nefes almasını sağlayın. 3 dakika boyunca bu işlemi uygulayın. Masaj sonrası ılık su, ardından soğuk su ile peelingi temizleyin.

Cildin yorgunluğunu gidermek ve canlılık kazanması için maske uygulayın. Yine yüz ve boyna kadar sürün. 20 dakika bekleme süresinden sonra maskeyi temizleyin. Ardından tonik ve nemlendirici sürün. Böylece fondöten daha kolay uygulanır. Yılbaşı makyajı yaparken cildimize uygun tonları kullanmamız gerekir. Göz makyajını abartırsak dudakları geri planda bırakmamız gerekir. Gözümüze smokey eyes uygulayıp dudağımıza kırmızı ya da bordo ruj uygulamak doğru değildir.

Yılbaşı partisine katılacaksak daha ışıltılı bir makyaj tercih edebiliriz. Eğer otelde bir davete katılacaksak daha buna uygun bir makyaj seçmeliyiz. Kalın eyeliner, dolgulu kirpikler ve buna uygun dudak renkleri birbiriyle uyumlu olmalıdır.

Yılbaşı makyajı diğer makyajlara göre daha yoğun olmalıdır.

La Petra Hotel En şık yeni yıl eğlencesi

Evinize yakın, tarih ve modern yaşamı iç içe bulacağınız, elit bir mekanda yeni yılı coşkuyla karşılamak için size şık bir seçenek sunmak isteyince, La Petra Hotel’den başka bir yer aklımıza gelmedi doğrusu. Foça’nın en iyi manzarasında yeni yılı karşılamak size çok iyi gelecek...

KONAKLAMASIZ GALA YEMEĞİ KİŞİ BAŞI 150 TL (Limitli içecek) İFOÇA - İZMİR Yeni Foça Liman Mevkii, YEN 8 Adres: Ali Stair Cad. No:19 920 882 4 053 8 808 Rezervasyon: 0232 814 Aralık - 2014

14

YILBASI ÖNERILERI Çanta Hotiç

Miu Miu

Ayakkabı Hotiç

Nilüfer çiçeği figürlü yüzük Favori 380TL Dolce&Gabbana

Shıseıdo Lacquer Gloss 79 TL

Ekstrem Nemlendirici Rahatlatıcı Jel Krem Lancome

15

www.mavisehirdergisi.com

ı veren Ferahlatan ışılt her maske Yves Roc 12 .90TL

5 parça bitki kokteyli ve sepet 80TL Yalı Çiçekçilik

Dekoratif yılbaşı süsü Yargıcı 59.90TL Kapı Önü Ağ ırlığı English Hom e 22 .90 TL

Zara Home

e 149 TL Kırmızı şiş lı tepsi 89 TL na Gümüş ay r oo Mikasa M

Mudo Concept 39.95 TL

Laura Ashley Yılbaşı ağacı 180 CM Yargıcı 999,90 TL Aralık - 2014

Bu sayfada gördüğünüz tüm ürünleri EgePark Mavişehir AVM Sevil Mağazasında bulabilirsiniz.

17

z ı n a r f o s ı ş a b l ı Y l bir tarif için öze

SALIH BURCOGLU

Pakistan Usulü Kuzu Pirzola 4 - 5 kişilik (12 kalem pirzola)

Malzemeler: - 750 gr kuzu pirzola - 1 çay kaşığı garam masala - 1 çay kaşığı toz karabiber - 1 çay kaşığı toz kırmızı biber - 1 çay kaşığı kimyon - 6 diş sarımsak - 3 yemek kaşığı kese yoğurdu - 1 yemek kaşığı sirke - 1 adet yumurta - 1 kahve fincanı ayçiçek yağı - 1/2 adet limon - bir tutam köri Yapılışı: Marine malzemelerini karıştırın. Pirzolaları en az iki saat bekletin. Eğer bir gün bekletme şansınız varsa daha lezzetli olacaktır. Isınmış tavadaki kuvvetli ateşte pişirin. Etlerin içinin biraz kırmızı kaldığını ama pamuk gibi olduğunu göreceksiniz.

Pişerken tereyağı sürün.

Bezelye püresi Malzemeler: - 250 gr bezelye - 50 gr beşamel sos - beşamel sosun içine bir tutam muskat - 50 gr krema - 50 gr parmesan - 1 tutam taze nane - 1/2 çay kaşığı köri Yapılışı: Bezelyeleri haşlayıp blandır ile püre haline getirin. İçine beşamel ve kremayı koyun.

Parmesan, nane ve köriyi ekleyin.

Fotoğraf çekimimizin sonunda pirzolayı afiyetle yedik ve tadına doyamadık.

Bu tarifi tavuk ile de deneyebilirsiniz. Afiyet olsun.

Atölye Tat

Aralık - 2014

6470/2 Sk. No:17/A Yalı Mah. Atakent Tel: 0(232) 336 3060 0(533) 601 5200

18

İsmail Barış Özpazarcık Etkin İnsan Gelişim Enstitüsü baris@etkininsan.com

İş hayatında öğrenmemiz gereken en önemli şey nedir? Ş u soruyu başlık yaptık: İş hayatında öğrenmemiz gereken en önemli şey nedir?

Bu sorunun üzerine şöyle birkaç dakika düşünecek olursanız, kendinize göre bir yanıtınız vardır.

Cavabınız nedir?

Gücümü ortaya koymak...

Yeteneklerimi geliştirmek...

Yaratıcılığımı ortaya çıkarmak... İş hayatında liderliğe giden yolu açmak...

Takım olabilmeyi öğrenmek...

Nasıl para kazanabileceğimi öğrenmek...

Adım adım kariyer gelişimi nasıl sağlayacağımı öğrenmek...

Bu soruya; iş hayatının başında bir insanla iş hayatının sonunda bir insanın vereceği yanıtlar farklı olabilir.

Bu soruya; yaşam deneyimleri birbirinden farklı bir çok insan farklı yanıtlar verebilir.

Bu soruya; değerler sistemine göre, maddi-manevi bakış açısına göre yanıtlar gelebilir.

Tek bir cevabı yoktur soruların. Çünkü gerçekliklerimiz birbirinden farklı. İşi yazmak, çizmek, soru sormak, felsefe yapmak olan, aynı zamanda iş hayatındaki girişimci, etkin bir insan olarak bu konu hakkında elbette kafa yordum.

Yanıtım şudur: İş hayatında öğrenmemiz gereken en önemli şey işbirliği içinde paylaşmak, biz olabilmektir.

Ben, çocukluğumuzun ilk döneminde öğrendiğimiz bir kavram.

Biz ise, aile yaşamında başlıyor.

Bununla birlikte iş yaşamında kendini gösteriyor. İş hayatında var olmanın yolunun şunlar olduğunu zanneden insan kitlesi var: Para, güç, iktidar, rekabet, hırs, acımasız olmak, “adam kullanmak”, kazanmak için yok etmek ya da karşındaki rakibinin kaybetmesi için stratejik hamleler yapmak.

Bu bakış açısına göre, ormanlar kralı aslan olmalı ve ceylanlar gibi yem olmamalısın.

Bu zihniyete göre, yaşam bir savaş alanı ve arenası da iş hayatı.

Bu bizi nereye götürüyor?

Vicdanlarımızın üstünü örttüğümüz, dolayısıyla insani değerlerimizi ortaya koyamadığımız korku dolu bir alana.

Bir bakmışsınız ki iş hayatında kriz var.

Neyin krizi? Güvensizliğin, ikiyüzlülüğün, riyakarlığın, sevgisizliğin krizi. İş hayatında; ne kadar kendinizi düşünüyor ve bencilce davranıyorsanız o kadar yok olmaya mahkum olursunuz. İş hayatı, birlikte işbirliği içinde olmayı başaran, farklı renkler, farklı seslerin bir arada üretebildiği, değer yarattığı bir alan aslında. İş hayatında çokça kullanılan alış-veriş deyiminin bir başka anlamı şudur: Birbirimizden alıp vereceklerimiz var. Ben senden bir şey öğreneceğim, sen de benden. Benim zayıf olduğum noktada sen beni tamamlayacaksın, senin yetemediğin noktada ben yardıma koşacağım. Takım olmanın keyfini çıkaracağız. Ben bir şey Aralık - 2014

düşüneceğim, sen üzerine koyacaksın.

Senin çıkarımından ben yeni bir fikir üreteceğim, benim bakış açımdan sen faklı bir perspektiften besleneceksin. Çünkü biz farklılıklarımızla güzeliz.

Böylece birlikte zenginleşeceğiz. Önce iç dünyamızdaki zenginliği keşfedeceğiz. Biz bilincini öğreneceğiz.

Bu böyle kardeşçe, dostça, barış içinde çoğalacağız. O zaman o iş yerinin bereketi artacak. Çünkü biz olmayı başaracağız.

Biz olmak bir ruh meselesidir. Eğer bunu başaramazsak, yaptığımız işin ruhu eksik kalır. İçinde bulunduğumuz bedeni ayakta tutan ruhtur. Ruh çıkınca bir avuç toprak olursunuz.

Siz karar verin: Yok olmayı mı, birbirinizle kazan/ kazan ilişkisi içinde iz bırakmayı mı seçiyorsunuz?

MUTLU YILLAR

MUTLU YILLAR

im r i d n i %50 tajı avan

Yeni yılda cildiniz Biobella ile ışıldasın...

A,E ve C vitamin dopingi ‘’MESOVIT’’ bakımı; Estetik tıbbın gelişmesi ve medikal güzellik işlemlerinin popülerliğinin artması ile kadınların ani ve medikal uygulamalarla aynı sonuçları veren cilt bakım ürünlerine ilgisi gün geçtikçe artmaktadır.

nem dengesinin sağlanması, UVA/UVB ışınlarına karşı cildin korunması hedeflenir.

Bu özel bakım 15 Aralık - 15 Ocak tarihleri arasında %50 indirim avantajıyla Biobella’da sizleri bekliyor...

Cilt kusurları, kırışıklık, pigmentasyon lekeleri, aşırı hassasiyet ve elastikiyet kaybı gibi sorunlar yaşayan tüm kadınları hedefleyen bu bakım; cildin gençliğini ve canlılığını yeniden kazanmasına yardımcı olur.

Cildi iyileştirici özellikleri ile bilinen A,E ve C vitamin desteği ile cildin yeniden yapılanması, fibroblast sentezinin uyarılması, antioksidan etki, hyaluronic asit üretiminin uyarılması,

Adres : Mavişehir Park Yaşam Ofisleri Yalı Mahallesi 6523 Sk. No: 32/ B K.3 D.310 Karşıyaka – İzmir Tel : 0232 502 00 56 www.biobella.com.tr

20

İzmir Büyükşehir Belediyesi “25 Kasım Uluslararası Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele ve Dayanışma Günü”nde ikinci “Kadın Danışma Merkezi”ni hizmete aldı.

Büyükşehir’den ikinci “Kadın Danışma Merkezi” 2008 yılında Kültürpark’ta yaşama geçirilen ilk merkezin ardından Hatay Nokta’da kurulan merkezin açılışına Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş, İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclis 2.

Başkan Vekili Hatice Tatlı, Karabağlar Belediyesi Başkan Vekili Mehmet Aydoğan, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcıları Aysel Özkan ile Buğra Gökçe, Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Kızbes Aydın, kent konseyi üyeleri, meclis üyeleri, muhtarlar ve çok sayıda kadın katıldı.

“Kadınlar gücünün farkına varmalı” Açılış konuşmasına ‘Şiddetin olmadığı güzel günler görelim’ dilekleriyle başlayan İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclis Başkan Vekili Hatice Tatlı, açılan merkezin kadınların

bilinçlendirilmesi, desteklenmesi, güçlenmesi ve bu anlamda uğradıkları fiziksel, ruhsal, ekonomik ve cinsel şiddetin yok edilmesinde önemli pay sahibi olacağını söyledi. Sadece bu tür merkezleri açmakla kadına şiddet sorununun çözülemeyeceğini belirten Tatlı, “12 yılda 7 bin kadının öldüğü Türkiye’de daha çok merkezler açarız. İzmir’de bazıları tam işlevli olmamakla beraber 29 tane kadın danışma merkezimiz, Buca’da 1 tane barınma diğerleri sığınma olmak üzere 5 tane de sığınma evimiz var. Son 12 yılda yüzde bin dört yüz oranında kadına şiddet artmışsa; her gün televizyonlarda bıçaklanan kadınlar, kurşunlanan kadınlar, evlerinde en yakınlarından şiddet görerek ölen kadınlar var Türkiye’de. Buna ‘dur’

Aralık - 2014

demek için buradayız hep birlikte. Her birimiz bir ucundan tutmak amacıyla buradayız” dedi. İzmir Büyükşehir Belediye’sinin Kültürpark’ta açtığı kadın danışma merkezine 2010’dan bu yana 1850 kadının başvurduğunu hatırlatan Tatlı, “Bu kadınlarımız merkezimizde hem psikolojik, hem hukuksal danışmanlık hizmeti aldı. Ama bu arada sığınma evimiz de 650 kadınımıza ve 410 çocuğumuza hizmet verdi. 4 bin 500 kadınımız insan hakları ve sağlık konusunda eğitim aldı. Ama yine de her gün çığ gibi büyüyen, tarihin en eski insanlık suçu olan kadın şiddetine dur demek mümkün olamadı. Bakanlığımız da var, neden şiddet durmadı?

Bütün bunlarda çözüm, kadının önce bilinçlenmesinde ve gücünün farkına vararak ‘ben buradayım’ diyebilmesindedir. Kadınlar el ele, kol kola, omuz omuza vermesini bilecek.

Nerede bir kadın sorunu varsa bütün kadınlar orada el ele tutuşmasını bilecek. Ama siyasette bile görüyoruz, kadın kadının kurdu oluveriyorlar. Ama biz kadını her anlamda yükseltmek, yüceltmek durumundayız” şeklinde konuştu. Hatice Tatlı iki tane kadın belediye başkanı olan ilçe belediyesi ile Bornova’da da kadın danışma merkezi kurulduğunu sözlerine ekledi.

Ege’de ilk ve tek

Sağlığınızı düşünen

kuru temizleme BLUESKY

Sağlığınız, kıyafetleriniz, doğa ve geleceğiniz için GreenEarth ekolojik kuru temizleme yapan BLUESKY kuru temizlemeyi tercih etmelisiniz.

Neden mi? Sağlığınız için; Kuru temizleyici kimyasallara hoşçakal deyin. Çok daha hassas bir temizleme ile tanışın. GreenEarth kokusuzdur.

Anti alerjiktir ve cildiniz için güvenlidir.

Temizlik konusunda yeni bir hassasiyet.

Güzel elbiseler için; Tertemiz, uzun süreli yeni görünümlü giysiler.

Daha temiz bir hava için; Hiçbir petro-kimyasal yoktur. Kirli hava veya sera gazları konusunda endişelenmenize gerek yok.

Daha temiz bir çevre için; Toksit kimyasal ve dumanlar

konusunda endişeye gerek yok; çevre dostu bir sistem. Suyumuzu kirletecek hiçbir madde içermez.

Burnunuza gereken özeni gösteren GreenEarth ile kuru temizleme kokusu içermeyen temizlemenin keyfini yaşayın. GreenEarth farkını hissedin; Elbiseleriniz aldığınız ilk günkü kadar parlak pürüzsüz ve yumuşak; en narin kumaşlar için bile...üstelik bütçenize uygun fiyatlarla...

GreenEarth’in geleneksel kuru temizleme sisteminden farkları nelerdir?

GreenEarth temizleme solventi olarak hammaddesi KUM olan SAF LİKİT SİLİKON kullanılmaktadır. Saf likit silikon bebeklerimizin emzik ve

biberonlarında kullanılan madde ile aynıdır. Geleneksel kuru temizleme sistemlerinde olduğu gibi ağır petro kimyasallar kullanılmamaktadır. (Klor) Özetle GreenEarth; temizleme esnasında kanserojen madde içeren kimyasallar kullanılmadığı için insan ve çevre sağlığına dosttur.

GreenEarth ABD çevre koruma kanununda muaf tutulmuş bir kuru temizleme sistemidir.

Bu sistemle tanışmak için BLUESKY Kuru Temizlemenin adres ve telefonlarını not edin lütfen.

Üyelik kartınız ile size özel indirimlerden ve sürprizlerden yararlanabilirsiniz

Adres: 6440/3 Sk. No:12/A Atakent Karşıyaka İzmir Tel: 0232 330 3104

S Life Mavişehir’de kapılarını açtı

Melisa Savaşman - Seda Gülbayoğlu Tekin

S

ağlıklı yaşam ve güzellik merkezi SLife 6 Aralık Cumartesi günü ünlü simaların katıldığı bir törenle kapılarını açtı. Kaliteli ve kusursuz hizmet prensibiyle yola çıktıklarını belirten işletme sahibi Seda Gülbayoğlu, çok sayıda davetlinin katıldığı açılış töreninde işletme müdürü Melisa Savaşman ile birlikte SLife’ı ve profesyonel ekibini davetlilere tanıttı. Güzellik merkezi ile kişisel sporu birleştirip sektöre yeni bir soluk getirdiklerini söyleyen Seda Gülbayoğlu Mavişehir Dergisi okurlarını tanışmak için S Life’a beklediklerini de dile getirdi.

Cahar Dudayev Bulvarı 6436/2 Sk. No:18 K:3 D:3 Atakent - Karşıyaka İZMİR Tel: 0(232) 330 0730

Yücel - Seda Gülbayoğlu Tekin

Deniz İdi - Ebru Ekmen

Cilt Bakımı, Zayıflama & Vücut Bakımı, Personal Training Cihazla cilt analizi, kök hücre tedavisi, profesyonel cilt bakımı, yüz lifting, ultrasonik peeling, akne leke ve kırışıklık tedavisi, yüz gençleştirme, collagen tedavisi, kimyasal peeling, vitamin, mineral kürü, nem terapisi, havyar kürü, altın bakımı, yağ ölçüm vücut analizi, göğüs, dekolte ve sırt bakımı, kavitasyon, G5, lipo lazer, radyo frekans, lenf drenaj (detox), elektro terapi, ısı terapisi, sıkılaştırma&toparlama, selülit tedavisi, spa bakımları, aroma terapi, pilates, reformer, trx, kinesis, abdominal exercises, body posture analysis, fat burn, sıkılaştırma programı, 4 dpro, cadillac reformer, solaryum, lazer epilasyon, iğneli epilasyon, profesyonel makyaj, kaş şekillendirme, el ayak bakımı, kaş ve kirpik boyama.

www.slifestudio.com

Aralık - 2014

Yelda Başaran - Nazlı Er Nalan Şahiner - Alisa Atamonava

Duygu Yaran - Nez Yağcı - Duygu Özgür Seda Gülbayoğlu Tekin Av. Günay Tavaslıoğlu Seda Gülbayoğlu Tekin - Yücel Tekin - Yelda Başaran Melisa Savaşman Savaş Güvenç - Barış Oflu

Feza Eroğlu Uras - Özlem - Koray - Ükünç

Aralık - 2014

Gül Ergun Şadiye Ertürk

Saadet Oran

Merve Çelik

24

Özel röportaj

z ö g a r Ali Ka Bu sayımızda söyleşimizi yılların eskitemediği oyuncu Ali Karagöz ile gerçekleştiriyoruz.

Ali Karagöz’ün bilinmeyenleri ve hayatı hakkında Mavişehir Dergisi olarak biz sorduk, kendisi tüm samimiyeti ile cevap verdi.

- Sizi tanıyabilir miyiz? Aslen nerelisiniz?

29 Mayıs 1960 İstanbul doğumluyum.

Bildiğim kadarıyla üç göbek İstanbulluyum. Otelcilik okudum.

- Oyunculukla tanışmanız nasıl oldu?

1978’de lise son sınıftayken profesyonel modellik yapmaya başladım, o dönem fotoroman furyası vardı, üst üste çeşitli gazetelerde altı tane fotoroman çektim, reklam filmlerinde oynadım. Bu arada sinema teklifleri de gelmeye başlamıştı.

Oyunculuk eğitimi almam gerektiğini düşünüyordum. “Önce askerlik sorunumu halletmeliyim” dedim.

Askerlik sonrası konservatuvar okumak istedim. Benim dönemimde konservatuvar, meslek lisesi idi ve yaş sınırı vardı, maalesef 21 yaşımı doldurduğumdan konservatuvara gidemedim. Bu arada reklam sektörüyle tanıştım, hem modellik yapıp hem de bir reklam ajansının organizasyonunu üstlenmiştim, taa ki Şehir Tiyatroları’na yaptığım başvuru dilekçemin kabulüne kadar. 19871988 profesyonel oyunculuk dönemi başlangıcımdır. 3 yıl Şehir Tiyatroları bünyesindeki zorunlu kurslara devam ettim. Şanslıydım istediğim olmuştu, konservatuvar yerine Şehir Tiyatroları fakültesinde öğrenim gördüm.

Aralık - 2014

Ustalarla çalışmak, usta çırak ilişkisi oyunculuğun gelişmesi için en iyi yöntemdir.

- Meslek olarak oyuncu olmasaydınız tercihiniz ne yönde olurdu?

Yine insan ilişkileri, otelcilik veya reklamcılık...

- Dizi sektörünü ve yeni oyuncuları nasıl değerlendiriyorsunuz?

Dizi sektörü çok yorucu ve yıpratıcı.

Yorucu; inanılmaz bir emek söz konusu. Yıpratıcı; bütün bu emekler bir anda boşa gidebiliyor, dizi yayından kaldırılıyor, onlarca insan işsiz kalıyor.

Bu sektörde oyunculuğu hak eden de var etmeyen de! Dünyada dizi, film vs. gibi görsel sanatları oyuncular yapar!

Dünyada eğitimsiz oyuncu yoktur! Yani fizyonomisiyle dikkat çekip bambaşka bir iş yaparken oyunculuğa soyunanlar da mutlaka bir eğitme tabi tutuluyor!

Bu işin olmazsa olmazıdır! Oyuncu “Ben oldum” dememelidir! Bu iş, gelişmeye, öğrenmeye sonsuza kadar açıktır! Ne kadar profesyonel olursan ol, ruhen ve kalben amatör kalmalısın.

“

Oyuncu “Ben oldum” dememelidir! Bu iş, gelişmeye, öğrenmeye sonsuza kadar açıktır!

Ne kadar profesyonel olursan ol, ruhen ve kalben amatör kalmalısın.

“

www.mavisehirdergisi.com

- 25 yıl profesyonel sutopu oynadığınızı ve koçluk yaptığınızı biliyoruz. Bize bu dönemlerinizden bahseder misiniz?

Evet, çocukluğum ve delikanlılığım sporla doludur. 5-9 yaş arası yüzücüydüm. 1969’da Denizcilik Yüzme İhtisas (D.Y.İ) kulübünde Sutopu oynamaya başladım. 1983’te Moda Spor Kulübü’nde hem koçluk hem de su içi aktif oyunculuğum devam etti. Kısa bir dönem de ENKA oldu.

Aralık - 2014

25

Türkiye Sutopu liglerinde geçen 25 yıl. Sporculuk hayatı bana öncelikle dostluğu, arkadaşlığı, saygıyı ve disiplini sağladı. Bu mesleğime de yansıdı. Biliyorsunuz oyunculuk eğitiminde Eskrim dersinin önemli bir yeri vardır! Kişide refleksleri kuvvetlendirir ve iç disiplini sağlar.

- İçinizde ukte kalan bir proje seçimi veya pişmanlığınız var mı?

Hayır, yok.

- Oyunculuk sektörünü uluslararası standartlara taşımak, daha iyi noktalara getirmek için sizce neler yapılmalı?

Kesinlikle alt yapı! Yani liseden itibaren değil ilkokuldan itibaren oyunculuğun hayata geçmesi gerekiyor. İşin temelini oluşturmazsan, yaptığın üstün körü oluyor. Sporculukta da aynı değil mi?

Bugün bir yüzücünün yetişmesi için sabah 06’da ve akşam üstü olmak üzere iki antrenman yaptırılıyor.

Halbuki yurt dışında meslek ediliniyor.

Tahsille birlikte olanaklar da sağlanarak, (havuz vs.) günde 6-8 saat çalıştırılıyor.

26

Hem de çok küçük yaşlardan itibaren. Üç tarafımız denizlerle çevrili ama yüzücü yetiştiremiyoruz, uluslararası başarımız yok! Günümüz futbolunda da aynı! Sporcu haftada 7-8 saat çalıştırılırken, yurt dışında; 18-20 saat çalıştırılıyor. Alt yapı, disiplin, devlet desteği (olanaklar) şart.

Oyunculuk zor iştir çünkü oyunculuğun sonu yoktur. 2010’da İstanbul, Dünya Kültür Başkenti seçildi. Ama bir Opera binamız maalesef hala yok!

Uluslararası standartlara taşınabilmek o kadar kolay değil yani!

- Nelerden hoşlanırsınız? Özel bir hobiniz var mı? 24 saatiniz nasıl geçiyor?

Sanatsal faaliyetler, spor, yani sosyal faaliyetler hobilerim ve hoşlandıklarımdır. Zamanı iyi değerlendirmeye çalışıyorum.

- Yeni yıldan beklentileriniz neler?

Klasik te olsa gerçektir! Sağlık, huzur, başarı, barış. Bütün bunların olabilmesi için, duyarlı olmak ve işsizliğin son bulması şart diyorum.

- Tiyatroda veya beyazperdede unutamadığınız bir anınız oldu mu?

Oldu. Lüküs Hayat Operetiyle İzmir fuarındayız. Hava çok sıcak, ama ben titriyorum. 41 derece ateş ve sesim tamamıyla kısılmış durumda, yaka mikrofonumdan bile duyulmuyorum.

(Bu meslekte hastayım kelimesi yoktur) Seyirci bağrına bastı, bu da benim tesellim oldu. İyi ki varsınız.

- Canlandırmayı hayal ettiğiniz bir karakter var mı?

Oyuncu mesleki olarak her zaman açtır! Bütün rolleri oynamak, bütün karakterleri giymek ister.

Aralık - 2014

- İzmir ve İzmirliler hakkında neler düşünüyorsunuz?

Yaşanacak ilk şehir. İzmirlilerin; çok sıcak, güleryüzlü, yardımsever, medeni, misafirperver ve daha sakin olduklarını gözlemledim. Ama tehlikeli bulduğum yönleri de var! Çok güzel yemek yapıyorlar!.

Bu samimi sohbet için size çok teşekkür ediyoruz.

Ben de sizlere çok teşekkür ederim.

www.bosch-algur.com

0(232) 364 69 08

Girne Bulvarı No: 60/A Karşıyaka - İzmir

Aralık kampanyaları Yılın son fırsatı

Enerji verimliliği geri dönüşümde 600 TL’ye varan indirim kampanyası başladı KDN 56NW20N NoFrost Buzdolabı

2323 TL

1765 TL KDV 58VW20N LowFrost Buzdolabı

1728 TL

1399 TL WAT 24440 Çamaşır Makinesi

1615 TL

1415 TL

KDV 47VW20 N LowFrost Buzdolabı

1452 TL

1.165 TL WAB 12060 TR Çamaşır Makinesi

856 TL

750 TL SMS 20D02 TR Bulaşık Makinesi

825 TL

730 TL SMS 53E02 Bulaşık Makinesi 5prg.

1350 TL

K AR

K YA

A B OS C

H

Y İİ BA

Daha fazla bilgi için cep telefonunuz ile “QR kodunu” tarayabilir ya da www.bosch-algur.com’u ziyaret edebilirsiniz.

ŞI

1155 TL

28

Dr. İnci Bijan ibijan@yahoo.com

Paris’e şiirsel bir bakış

B

azı şehirler vardır gittikçe daha çok gidesiniz gelir. Sanki o şehir sizi çağırır. Sanki o şehirde uyanmak, o şehrin havasını koklamak, o şehrin sokaklarında dolaşmak ruhunuza iyi gelir. Nerede olursanız olun orası hep aklınızda olur. Sizinle yatar, sizinle kalkar. Paris böyle bir şehirdir benim için. Bir yanım hep orada olmak ister. Paris’in kafelerinde oturmak, müzelerinde turlamak, sokaklarında kaybolmak isterim. Böylesine bir sevgiyle bağlı olmama rağmen uzun yıllardır gidememiştim Paris’e.

Değişmemişti Paris. Yine romantik, nostaljik, estetikti. Paris’te olmanın telaşı sardı beni birden.

O telaş içimde, ben o telaşın peşinde nereden başlayacağımı bilemedim birden. Ruhum şehrin her yerini görmek, her kafesinde nefeslemek, her bir sokağında dolaşmak ister gibiydi. Sanki içten içe Eiffel Kulesi göz kırptı bana öteden. Ne de olsa Paris’in simgesiydi Eiffel. İlla ki de görmek, görmekle kalmayıp anı karelemek lazımdı Eiffel’in önünde.

Oradan Seine nehrine doğru yürüdüm. Sonbaharın hüznü sarmıştı Seine’i. Sarının tonları hakimdi etrafa. Sorsalar nehrin nesini en çok seviyorsun

Aralık - 2014

Köşe Yazısı 29

www.mavisehirdergisi.com

diye, cevabım hazırdı. Kitapçılarını diyecektim. Nehir boyunca sıra sıra dizilmiş kitapçıları, tezgahlarında duran tozlu kitapları, siyah beyaz kartpostalları, renkli posterleri seviyordum en çok ben. Tek tek okuyasım vardı sanki yan yana dizili kitapları. Kaldırıma oturup elime alasım, elime almakla kalmayıp eski sayfalarını tek tek çeviresim, çevirmekle kalmayıp okuyasım, okumakla kalmayıp o hikayenin bir parçası olmak geldi içimden sanki.

Seine nehri yanıbaşımda, Louvre müzesi tüm ihtişamıyla karşımda Paris beni, ben Paris’i kucaklayıverdik o an orada. Derken Notre Dame Katedral’i ilişti gözüme tüm alımıyla. Bir süre dolaştım etrafında. Heyecanlandım sanki. İnce mimari bir nakışla tek tek örülmüş gibiydi her yeri, her köşesi.

Yakından, uzaktan, önden, öteden resmini çektim kilisenin, kilisedeki figürlerin, figürlerdeki karakterlerin.

Sanki birşeyler demek ister gibiydiler.

Sanki sessizce konuşuyor, konuşmakla kalmayıp göz kırpıyorlardı bana.

Kilisenin içine girdim. Küme küme olmuş insanlar vardı farklı dilleri konuşan, farklı heyecanların peşinde olan. Hepsinin ortak noktası Notre Dame’dı o an. Notre Dame’ın büyülü havasıydı bizi birbirimize bağlayan.

Yaşlı bir teyze yanaştı bana elinde bastonuyla, birşeyler dedi kendince.

Oturup konuşasım geldi onunla. Sanki hayata dair öğreneceğim şeyler vardı ondan. Zaman hızla akmış, hava kararmaya başlamıştı bile. Yorgun ve uykusuzdum aslında. Sabah erkenden gelmiştim Paris’e. Otele gidip uyusamıydım? Ama birden Paris’te olduğumu hatırladım. Her anı yakalamalıydım Paris’te. Biraz dinlenip Montmartre’a doğru yol almaya başladığımda hava çokdan kararmış, parlak yıldızlar gökyüzünü aydınlatmaya başlamıştı bile.

Restoranlar, barlar, kafeler neşeli insanlarla dolmuştu. Hiç mi yoktu aralarında mutsuz olanı? Belki vardı belki yoktu ama benim kalbimde mutsuzluğa yer yoktu o akşam.

Derken Sacré-Coeur kilisesi ilişti gözüme. Şehrin en yüksek yeriydi burası. Gecenin loş karanlığında, yıldızlar altında, o gün orada SacréCoeur haklı heybetinin verdiği alımla dimdik duruyordu karşımda. Defalarca çektim resmini. Kaç kere kısmet olurdu parlayan yıldızlar altında SacréCoeur’ü izlemek, resmini çekmek...

Birden nasıl oldu bilmem kendimi şirin bir Fransız tavernasında buldum krem brülemi yerken. Fransa idi bu. İlla ki de yenecekler listesindeydi krem brüle.

Tıpkı kruvasan gibi... Sabah erkenden uyanıp sokağa çıktığımda koştum fırından yeni çıkmış kruvasanımı almaya. Sanki Fransa’da başka bir lezizdi kruvasan. Kruvasan, üzümlü çörek ve çay Paris’te kahvaltımın olmazsa olmazı idiler. Her sabah

Aralık - 2014

yeniden, bugün dünden, dün bugünden daha lezzetliydi sanki üzümlü çöreğimle kruvasanım. Bir yeri görmek demek oraya özgü herşeyi denemek, oralıymış gibi hissetmek, orayı içine çekmek, nefesinde orayı hissetmek demektir benim için. İşte Paris’i de böylesine yeniden keşfettim ben.

Sonrasında ne mi yaptım? Ne sen sor ne ben söyleyeyim gibilerinden! Elbet herkesin bir zaafı vardır bu dünyada.

Benimki de alışveriş mi ne? Severim alışverişi; yok bende yalan. Ama bu sefer kabahat bende değil, kabahat Paris’te! Tutmak istesem de kendimi, Paris çekiverdi beni. Biraz kaçtı mı ipin ucu ne? Ama ne yapayım; dedim ya kabahat Paris’in, kabahat değil benim. İşte böyle günler hızla geçiverdi Paris’te. Champs-Élysées’de turlarken, Orsay Müzesi’nde kitap alırken, oturduğum kafede rengarenk makaronlarımı yerken akan zamanı durdurmak, o anı dondurmak istedim.

Denedim, tüm gücümle çok ama çok denedim lakin olmadı, olamadı.

Durmadı, donmadı zaman. Paris’e veda ederken kulaklarımda akordeon sesi, dudaklarımda Édith Piaf’ın ‘Paris Semalarının Altında’ şarkısı vardı.

‘Paris semalarında bugün bir çocuğun kalbinde doğan bir şarkı uçuyor’ diyordu Édith Piaf. Paris böylesine büyülü bir şehirdi işte. Tıpkı o çocuğun kalbinde doğan şarkı gibi benim kalbimde de bir değil binlerce şarkı doğuyordu Paris semalarında Paris’e elveda derken.

Fotoğrafların devamı için www.mavisehirdergisi.com

30

Başkan’dan gençlere “davet” var 18-30 yaş arasındaki gençlerin oluşturduğu 2440. Bölge Rotaract Temsilciliği’ne bağlı 21 Rotaract kulübünün başkanı, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nu ziyaret eti. Gerçekleştirdikleri etkinlik ve sosyal projeler hakkında Başkan Kocaoğlu’na bilgi veren gençler, kenti yeşillendirmek adına diktikleri 1000 adet fidanı simgeleyen belgeyi de

ziyaret anısına hediye olarak sundu.

Bölge Rotaract Temsilcisi Can Sezici, kente ve sivil topluma bir şeyler katabilmek için çalıştıklarını belirterek, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin desteğini her zaman yanlarında hissettiklerini söyledi.

Başkan Aziz Kocaoğlu ise gençlerin hiçbir karşılık beklemeden toplum yararına gerçekleştirdikleri hizmetlerin

her türlü övgüyü hak ettiğini vurguladı ve gençlerden Büyükşehir Belediyesi’nin sosyal projelerine daha yoğun bir şekilde katılmalarını istedi. Abla-Ağabey-Kardeş Projesi’nin bugüne kadar kent insanı için yapılan en güzel projelerden biri olduğunu ifade eden Başkan Kocaoğlu, “Hepinizi bu gönüllü çalışmada yer almaya davet ediyorum” dedi.

Kişi başı 20TL

Mangalcıbaşı Mavişehir

kahvaltıya davet ediyor 71 yıldır geleneksel damak tadını esas alarak kalite ve hizmetinden ödün vermeyerek siz konuklarını ağırlamaktan zevk duyan Mangalcıbaşı, kahvaltı hizmeti ile sizlerle. Ayrıcalıklı hizmeti ile nezih bir ortamda kahvaltınızı edebileceğiniz Mangalcıbaşı Mavişehir serpme kahvaltı içerisinde maydonozlu çökelek, acuka, yumurtalı ekmek, soslu sosis gibi farklı lezzetler ile size küçük

sürpizler sunuyor. Balon ekmek ve köy ekmeği gibi çeşitleri de bünyesinde barındıran serpme kahvaltı, sadece gözünüze değil damak tadınıza da hitap ediyor. Standart kahvaltı dışında önerilen tavsiyler arasında ise Mangalcıbaşı’nın kendi imalatı olan sucuk bulunmakta.

Adres: Dudayev Bulvarı No: 9/1 Koçtaş bitişiği Mavişehir Tel: (0232) 324 3606 Aralık - 2014

Sınırsız çay ikramı eşliğinde; çilek reçeli, kayısı reçeli, ahududu reçeli, kaymak, çokokrem, maydonozlu çökelek, bal, siyah zeytin, yeşil zeytin, acuka, salatalık, domates, soslu sosis, sigara böreği, yumurtalı ekmek, balon ekmek, köy ekmeği, gevrek Ekstra: Lezzette doğallıktan yanaysanız kendi imalatları olan sucuğu mutlaka denemelisiniz.

31

www.mavisehirdergisi.com

Paraben içermeyen ürünler Mutlu Bebek’te sizleri bekliyor Son yıllarda kozmetik ürünlerin iyice ucuzlaması ve neredeyse herkes tarafından daha fazla kullanılır olması nedeniyle, bu ürünlerin içinde kullanılan maddelere bağlı olarak ortaya çıkan çeşitli rahatsızlıklar da kendilerinden söz ettirmeye başladılar.

Parabenler raf ömrünü uzatıcı olarak kullanılırlar. Zehirli ve toksiktirler.

Ayrıca ciltte egzama tipi tahriş ve alerjik reaksiyonlara sebep olurlar.

Paraben kullanılan ürünlerde tüketiciyi

bilgilendirmek amaçlı etiket üzerinde paraben içerdiği yazılması zorunludur.

Parabenlerin etiket üzerinde yazılışı methylparaben, ethylparaben, benzylparaben veya buthylparaben şeklindedir.

Bilerek veya bilmeyerek günlük hayatımızda hepimizin ayrılmaz parçası olan birçok ürünün içerisinde az-çok bulunan bir kimyasal madde olan paraben, farkında olmasakda hayatımızın büyük kısmını etkisi altına

almış bulunmakta. Peki, parabenin kullanılmadığı ürünler yok mu?

Elbette var. Mutlu Bebek mağazasına uğrayıp cildiniz için paraben içermeyen ürünleri gönül rahatlığı ile alabilirsiniz.

Paraben-free (paraben içermeyen) ürünlere sahip olmak mümkün olduğuna göre bu konuda hassasiyet göstermek sağlığımız açısından sorumluluğumuzdur. Adres:Nebil Susup Sokak No: 130 / A Bostanlı-Karşıyaka Tel: 0 507 456 92 22 – 0 533 281 77 19

Terbay Kent Evleri 210.000 TL’den başlayan fiyatlarla Ulukent’de Lux 3+1 daireler

ESKIDJI Mavişehir Bölge Ortaklığı

Satış ofisi : 0(532) 604 30 34 - 0(232) 324 77 66 Adres: 30 Ağustos mh. 7123 sk. No:10 Ulukent / Menemen / İzmir

Ulukent merkezd e Yüzme h avuzlu sit ede

32

Karşıyaka’da Köy Enstitüsü modeli Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneği üyeleri ile bir araya gelen Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar, yerel yönetim hizmetlerinde ‘Köy Enstitüleri’ modelini uyguladıklarını söyledi. Tüm meslek edindirme kursları ve sosyal projelerde bir döneme damga vuran enstitüleri örnek aldıklarını belirten Akpınar “Köy Enstitülerini anlamalı ve yaşatmalıyız” diye konuştu.

Mezunlar bir arada Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar, eğitim sisteminin bir dönemine damga vuran Köy Enstitüleri mezunları ile buluştu. Gondol Kafe’de gerçekleşen buluşmaya Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneği Genel Başkanı Kemal Kocabaş, Karşıyaka Şube Başkanı Yılmaz Tekeli ve 120 üye

katıldı. Köy Enstitüleri’nin, Türkiye’nin bir dönem eğitim sistemine damga vurduğunu belirten Başkan Akpınar, belediyenin meslek edindirme kurslarında ve tüm sosyal projelerde Köy Enstitüsü modelini uygulamaya çalıştıklarını söyledi. Etkinlikte, en yaşlı Köy Enstitüsü mezunu Süleyman Koyuncu’ya da çiçek verildi.

“Birbirimize ihtiyacımız var” Başkan Akpınar “Karşıyaka, her zaman aydınlanma devriminin öncüsü oldu.

Bu kentte yaşayanlar her zaman Cumhuriyet değerlerine sahip çıkan nesiller yetiştirdi. Bu yüzden farklıyız.

Artık Köy Enstitülerini sadece anmak değil, anlamak ve yaşatmak zamanıdır.

Yerel yönetim hizmetlerimizde Köy Enstitüsü modelini uyguluyoruz. Eğitici kurslarımız, sosyal projelerimiz ve

Aralık - 2014

eğitim politikalarımız bunu açıkça gösteriyor. Bu ülkeye ve geleceğimize karşı sorumluluğumuz var. Aydınlığa giden yolda birbirimize ihtiyacımız var” diye konuştu.

Bu düzen değişti Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Kemal Kocabaş ise bu tür toplantıların, birlik ve beraberlik duygularını pekiştirmek adına önemli olduğunu söyledi. Köy enstitülerinde verilen kaliteli eğitime dikkat çeken Kocabaş “Bugün Türkiye’de giderek bozulan bir eğitim sistemi var. Bu düzen değişmeli ve aydınlık nesiller yetiştirmenin önü açılmalı” diye konuştu.

33

www.mavisehirdergisi.com

Doç. Dr. Gürkan ERSOY Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi, Acil Tıp Anabilim Dalı, Öğretim Üyesi “Herkes İçin Acil Sağlık Derneği” Genel Sekreteri

Koma (şuur bulanıklığı) ve ilk yardım D

eğerli okuyucularımız her ay, severek okuduğumuz, “Mavişehir Dergimizin” ilk yardım köşesinde, komada yani şuur bulanıklığı olan hastada belirtiler nelerdir, nasıl teşhis edilir, ilk yardım nasıl uygulanır, konularını paylaşacağız.

Koma, kelime anlamı olarak, kişinin kendisinin ve etrafının farkında olmaması, uyandırılamama halidir. İnsan normal şartlarda, bilinçli ve şuuru açık yaşayan bir canlıdır.

Beynimizdeki merkezler ile duyu organlarımızın uyumlu çalışmasıyla, insan kendisinden, bulunduğu yer ve zamandan, etrafındaki olaylardan haberdardır. Koma ise genel anlamda uyanıklıkta ortaya çıkan her hangi bir bozulmaya verilen addır.

Muhtemel Koma nedenleri: 1. Beynin zedelenmesi ya da yaralanması (düşme, vurma, darp, trafik kazası vs), 2. Zehirlenmeler (alkol, ilaç, uyuşturucu maddeler, zehirli duman vs), 3. Şeker koması (şekerin çok yükselmesi (hiperglisemi) veya aniden düşmesi (hipoglisemi), 4. Beyin iltihabı(menenjit, ansefalit), 5. Beyin damarlarında ani tıkanma veya kafa içi damarların yırtılması sonucu ortaya çıkan beyin kanaması, 6. Böbrek hastalıklarında görülen üre yüksekliği (akut böbrek yetersizliği, üremi vs.), 7. Karaciğer koması, şeklinde özetlenebilir ve bu örnekler çoğaltılabilir.

Belirtiler: 1. Yüz görünümü: Alkol komasında yüz kırmızı, zehirli duman zehirlenmesinde ise pembe, çilek görünümlü olabilir. Şekeri çok yükseldiği için komaya giren hastanın dili kuru, aniden düşen hastaların ise terli, soluk ve soğuktur, 2. Göz bebeklerinin boyutu: Göz bebeklerinin çapı normalde birbirine eşittir, birinin daha büyük ya da daha küçük olması anlamlı olabilir, 3. Koklamakla koku alınması: Alkol komasında hastanın nefesi alkol kokar. Aseton kokusu alınması şeker komasına, amonyak kokusu alınması kişide böbrek yetersizliği veya karaciğer komasında olabileceğini, elbisesinde, cildinde alınan tarım ilacı kokusu ise kaza ile veya intihar amacıyla zehirlenmiş olabileceğini düşündürür.

4. Süre: Hasta çok ani komaya girdiyse kan şekerinde düşme/beyin kanaması düşünülebilir.

Komadaki Hastada İlkyardım Uygulaması: 1. Bu arada hastanın varsa kravatı, kemeri gevşetilir, gömleğinin boyun düğmesi açılarak hastaya yeterli hava gitmesi sağlanır.

2. Sade vatandaş (ilk yardım gönüllüsü) olarak bize düşen görev, sadece hastanın şuurunun kapalı olup olmadığını (komada mı, değil mi?) anlamak ve 112 no’lu telefonu arayarak profesyonellerinin olay yerine gelmesini sağlamaktır. Hastanın koma nedenini ayırt etmemiz mümkün değildir ve zaten bizden böyle bir Aralık - 2014

beklenti de yoktur.

3. Komaya giren hasta aniden düşerek yaralanmış, boyun/bel/sırt/omurlarını kırmış, zedelemiş olabilir. O nedenle ortamda yangın/duman/patlama tehlikesi yoksa hastayı yerinden hareket ettirmeyelim, 4. Hasta yerde yatırıyorsa çok hafif omuzlarından silkeleyerek, iyi misiniz?, diye soralım. Burada amaç, hastanın uyanık olup olmadığını anlamak ve hava yolunu açık tutmaktır. Eğer hasta cevap vermiyor ve rol yapmıyorsa komada olma ihtimali yüksektir. Bu yüzden derhal bizim dışımızdaki bir kişinin 112 no’lu telefonu aramasını isteyelim.

5. Bu aşamada, hastanın hava yolunu açık tutmak için girişim yapmak gerekir ama eğitimini almayan bir kişinin bunu yapması mümkün değildir. Yapmaması da önerilir çünkü hastaya zarar verebilir, 6. İlk yardım uygulamalarında, her zaman ilk şartımız, hastaya zarar vermemektir. Eğer hastanın bilincinin kapalı olduğu düşünür ve travma olmadığından eminsek (vurma çarpma, yüksekten düşme vs.) hastayı koma pozisyonuna (iyileşme pozisyonuna (yan) getirilmelidir. Çünkü sırt üstü yatarken hasta kusarsa, kusmuğu ciğerlerine kaçabilir ve boğularak ölebilir.

7. Hastaya ağızdan hiçbir şey yedirilmemeli ve içirilmemelidir. Hasta kusmak için zorlanmamalı ve en kısa sürede, 112 ile birlikte acil servise götürülmelidir.

Yazının devamını okumak için; www.mavisehirdergisi.com

34

Seferihisar

turuncu bayramı coşkuyla kutladı Seferihisar Belediyesi tarafından 15.kez düzenlenen Mandalina Şenliği renkli görüntüler eşliğinde tamamlandı.

Dünyanın en kaliteli mandalinası Satsuma’nın yetiştiği yer olan Seferihisar’da, yeni mandalina sezonu coşkuyla kutlandı.

İlçe girişi Şehitler Çeşmesi önünde gerçekleşen kortej yürüyüşüne İzmir Valisi Mustafa Toprak, CHP İzmir Milletvekili Musa Çam, Büyükşehir Belediyesi Başkan Yardımcısı Sırrı Aydoğan, Kaymakam Resul Çelik, Belediye Başkanı Tunç Soyer, ilçe belediye başkanları ve çok sayıda vatandaş katıldı. Renkli görüntülere sahne olan kortej yürüyüşünde Seferihisar Çocuk Belediyesi’nin hayatlarını kaybeden maden işçileri anısına açtığı pankartlar ve boyalı yüzleri korteje damgasını vurdu. İzmir Valisi Mustafa Toprak, şenliğin açılışında yaptığı konuşmada, İzmir’in sanayi, turizm ve ticaretin yanı sıra tarım ve hayvancılığıyla da öne çıktığını belirterek, şenliğin bölgenin tanıtımında önemli rol oynadığını söyledi. Kentteki tarım ürünlerinin kalitesi ve çeşitliliğiyle dikkati çektiğini aktaran Toprak, birçok kişinin de geçimini tarımla sağladığını söyledi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Sırrı Aydoğan da şenliğin gittikçe ivme kazanarak adını ülke dışından duyurmaya başladığını ifade ederek, “Dünyanın en önemli önemli sorunları çevre, gıda ve istihdam. Çevre sorunu için tüm ülkeler bir araya gelmeli. Çevre gidince gıda da olmaz. Gıda sorunun çaresi üreticiler, topraklarımız. İstihdam sorunum için de Türkiye’nin elinde iki argüman var, turizm, tarım ve hayvancılık. Eğer milyonlarca dönüm ekilmeyen arazi varsa bu yönetimin sorunu. Türkiye’de boş arazi bırakmamalıyız” dedi. Şenliğin ev sahibi Seferihisar

Belediye Başkanı Tunç Soyer yaptığı konuşmasında; “Son 50- 60 yıldır, Seferihisar’ın en önemli ekonomik dinamiği, zenginliğinin en temel sebeplerinden biri olduğunu biliyoruz.

Bu zenginlik kaynağını çok iyi korumak, sahip çıkmak, büyütmek zorundayız.

Pazar ve rekabet koşulları, bahçelerin miras yoluyla küçülmesi, genelde tarım sektöründe yaşanan sıkıntılar, imar baskısı, bu görevimizi zorlaştırıyor.

Ancak çaresiz değiliz elbette. Öncelikle, kurduğumuz Mandalina Üretici Birliği ve Sefeko’ya, Ulamış, Gödence, Orhanlı, Hıdırlık tarımsal kalkınma kooperatiflerine destek olmaya devam edeceğiz. Mandalinanın yan ürünlerini daha çok geliştirip, katma değerini arttırmaya gayret edeceğiz.

Yine çocuklarımıza mandalina suyu dağıtmaya başladık, devam edeceğiz, diğer ilçelerimize de bu uygulamayı yaymak istiyoruz. Mandalinanın fiyatını olumlu etkileyecek en önemli adımlardan biri olarak, soğuk oda ihtiyacını tesbit etmiş ve inşaatı ile ilgili çalışma başlatmıştık. Biliyoruz ki, sadece mandalina üreticisi için değil, Seferihisar’da diğer sektörler için de önemli bir eksikliği ortadan kaldırmış olacağız. O nedenle en kısa Aralık - 2014

sürede hizmete sokmak için gayret edeceğiz. 1/5000 ve 1/1000 ölçekli imar planlarını hazırlarken Mandalina bahçelerimizi korumayı en temel hedef olarak belirledik ve bundan sonra da bu hedefin takipçisi olmaya devam edeceğiz.

Yeni kral ve kraliçe belli oldu Mandalina Şenliği’nin merakla beklenen Mandalina Kral ve Kraliçesi yarışması da büyük bir heyecan içerisinde geçti. Ünlü oyuncular Altan Gördüm ve İlker Kızmaz’ın da yer aldığı jüri, finale kalan 10 bayan 10 erkek yarışmacı arasında yaptığı oylamayla kral ve kraliçeyi belirledi.

2014 Mandalina Kralı 10 numarayla Batıkan Abız, Kraliçe ise 4 numarayla yarışan Firuzan Eda Eskiyurt oldu.

Ayrıca düzenlenen yarışmalarda En İyi Mandalina Üreticisi Süleyman Şener, En İyi Mandalinalı Yemek, Mandalinalı Soslu Bonfile ile Gülperi Çavdarcı, En İyi Mandalinalı Tatlı Mandalinalı Pasta ile Sevinç Gürer, En İyi Mandalinalı Hediyelik Eşya ödülü Naciye Özkılıç, En Yavaş Bisiklet Sürme birincisi ise Mustafa Şengüler oldu.

Mandalina Şenliği, Türk Rock Müziği’nin güçlü sesi Haluk Levent’in şarkılarıyla tamamlandı.

a d a r u b ” r e l k e m e y “Yencek

Salih Burçoğlu İşletme Sahibi

Lezzetli çorba çeşitleri Taze bakla çorbası Taze fasülye çorbası Mısır çorbası Pırasa çorbası Karışık sebze çorbası Brokoli çorbası Balkabağı çorbası Ispanak çorbası

Meze siparişleriniz hazır

Atölye tat lezzetiyle istediğiniz mezeyi istediğiniz miktarda hazırlatabilir, konuklarınıza güzel bir yemek daveti verebilirsiniz. Menü harici istediğiniz her türlü yemeği de ayrıca sipariş verebileceğinizi hatırlatmak isteriz.

Kısıtlı vaktinizde yemek konusunda size tüm titizliği ve lezzetiyle yardımcı olan bir mutfağınız olduğunu unutmayın.

Siz işteyken canınız bir yemek istedi ve vaktiniz yok; istediğiniz yemeği hemen Salih Bey’i arayarak akşam için sipariş verebilirsiniz. Pazardan en taze ürünleri seçerek Atölye Tat’ın tertemiz açık mutfağında yemeğinizi istediğiniz saatte hazır ediyor. Atölye Tat’ın web sayfasından o gün çıkan

B r ow ni e

T ir

ileçe Tatlı

s

ı

Sipariş üzerine yemek, kilo ile yemek...

yemeklerin hepsini görebilirsiniz. 12 senedir yöneticilik ve aşçılık yapan Salih Burçoğlu, sevgi ile bağlı olduğu bu hobisini kendi işletmesinde her gün farklı yemek sürprizleriyle sizlerle buluşturuyor. Çorbalar konusunda zengin içeriğe sahip Atölye tat, günlük menülerde de farklı yemeklerle

karşınıza çıkıyor. Her gün ayrı lezzetleri bulabileceğiniz Atölye Tat’ta öğle yemeği menüsü 3 çeşit 12 TL.

6470/2 Sk. No:17/A Yalı Mah. Atakent Tel: 0(232) 336 3060 - 0(533) 601 5200

www.atolyetat.com

Web sayfamızda

dergi sayfalarına sığmayan fotoğrafları görebilirsiniz Öneriler bölümünde; restoranları, cafeleri, kuaförleri ve diğer ilginizi çekebilecek mekanları inceleyebilirsiniz. Logonun üstünde bulunan BÜLTEN ABONELİĞİ’ne bilgilerinizi bırakarak fırsatlardan ilk siz haberdar olabilirsiniz. Web sayfamızın iletişim bölümünden her türlü öneri ve isteklerinizi bizimle paylaşabilirsiniz. İleride yapacağımız sürprizler için de Facebook sayfamızı beğenmenizi öneririz. İlgi ve desteğiniz için teşekkür ederiz.

www.mavisehirdergisi.com Daha güncel, daha interaktif

facebook.com/mavisehir.dergisi twitter.com/mavisehirdergi instagram.com/mavisehir_dergisi

Aralık - 2014

Web sayfamızı QR Code okuyucu program ile sağ tarafraki görseli taratarak mobil cihazınızdan görüntüleyebilirsiniz.

36Köşe Yazısı

Polis de görür, belediye de görür… Şikâyet de edersiniz ama değişen bir şey olmaz…

Paşa paşa verirsiniz “haracı”…

Ruhunuz inancını yitirir sisteme… ***

Uğur Oral Gazeteci - Yazar ugur@uguroral.com.tr

Yorgun ruhlar ülkesi Türkiye Yorulmak sadece bedensel bir reaksiyon mudur?

Yani, kaslar mı yorulur sadece?

Ruh yorulmaz mı?

Yürek yorulmaz mı?

Vücut, çok yorulduğunda “yeter” demesini bilir de; ruh isyan etmez mi hiç?

Eder… Bal gibi de eder…

Ezildiğinde, baskılandığında, yıldığında, ruh da yorulur…

Ruh da dermansız kalır…

Ruh da bitap düşer… *** Gittikçe “ruhu yoran” bir ülke halini almaya başladı Türkiye…

Medeni, evrensel değerlere bağlı, başkalarına da saygılı ruhlar takatsizliğin pençesinde…

Nasıl olmasın?

Ruhu güzellik besler…

Ruhu zarafet besler…

Ruhu asalet besler…

Ruhu aydınlık besler… İnsanı insan yapan değerlerin hızla “değersizleştiği”, erdemlerin tepetaklak olduğu ve eğitimsizliğin prim yapmaya başladığı bir toplumda ruh nasıl yorulmaz? *** Trafikte kırmızı ışık yanar…

Medeni ve bilinçli bir yurttaş olarak durur, yayalara yol verirsiniz…

Ama hemen arkanızdan gelen bir “serseri” durmaz ve basar geçer…

Ve biraz ötede (belki de sadece bir farınız yanmıyor diye size ceza kesen) trafik polisi vardır…

Görür, ama kılını bile kıpırdatmaz…

Ruhunuzu kandırılmış hissedersiniz… ***

Yazdır… Hafta sonudur…

Ailenizle birlikte yazlığınızdasınızdır ya da bir plaja gitmişsinizdir…

Bir grup kendini bilmez gelir peydahlanır yanı başınızda…

Ortalık yerde mayolarını değiştirirler…

Herkesi rahatsız edecek bir biçimde gürültülü ve taşkınlık içinde (sözüm ona) eğlenirler.

Arka arkaya devirdikleri biraların şişelerini, yedikleri karpuzun kabuklarını sağa sola atarlar… Çevrenin ve güzelliklerin ırzına geçerek ayrılırlar gün bitiminde…

Burnunuzdan gelir Ruhunuz daralır bu ilkelliği seyrederken… *** Otomobilinizi park etmeniz gerekiyordur…

Güçlükle bir yer bulursunuz aracınıza sokak arasında…

O da ne?

Hemen, mafya bozuntusu bir tip bitiverir yanınızda…

Para ister sizden…

Vermezseniz, bilirsiniz ki başına bir şey gelecek arabanızın…

Aralık - 2014

Esnafsınızdır… Üç kuruş ya kazanır ya kazan(a)mazsınız…

Devlet vergileriyle kârınızın neredeyse yüzde ellisine ortak olur…

Yine de “vergi namustur” der, sineye çekersiniz…

Ama bakarsınız, bir günde sizin bir aylık cironuzun bilmem kaç misli kazananlar sizin ödediğiniz verginin yarısını bile vermiyor…

Ruhunuz küser… *** Anne babasınızdır… Ülkenize hayırlı bir evlat yetiştirmek ister, üzerine titrersiniz çocuğunuzun…

Sonra ehliyetsiz bir sarhoş, ya da eline hiç kalem almamış bir serserinin tabancasından çıkan bir kurşunla soluverir fidanınız…

Ya da bir sapığın ellerinde kararır evladınızın geleceği…

“Hukuk” dersiniz ama verilen cezayı öğrenince yüreğiniz daha da yanar…

Ruhunuzdan dağlanırsınız… *** Eğitimcisinizdir… Öğrencilerinize sürekli öğrenmenin erdemini anlatırsınız…

Okumanın önemini…

Sonra bir bakarsınız çocuklarınız medyanın pompaladığı seviyesizliklerle kuşatılmış…

Türkiye’de bir şey olabilmenin yegâne yolu topçuluk ya da popçuluk olarak sunulmaya başlanmış… Çabalarınızın nafile kaldığını görürsünüz… İdealizminizle baş başa kalırsınız…

Ruhunuz örselenir… *** Ailenizle yürüyüşe, alışverişe çıkarsınız…

Yanınızdan gelip geçenler vardır…

Adam arkadaşıyla sohbet ederken

37

www.mavisehirdergisi.com

etmedik küfür bırakmaz…

Eşinizin, kızınızın yüzü kızarır…

Ruhunuz isyan edecek olur, susarsınız… *** Bir arkadaşınızla telefonda ülke meselelerini konuşuyorsunuzdur…

Hararetlenir sohbet, kaptırırsınız kendinizi, bir hayli derinlere inersiniz…

Kapattıktan sonra telefonu, bir kuşku kaplar içinizi “dinlediler mi acaba?” diye… Bir kurt düşer yüreğinize…

Günlerce sürer huzursuzluğu…

Bilinçaltındaki “gözaltı” izler sizi her yerde… Ruhunuz daralır… *** Sinemaya gidersiniz, önünüzde veya arkanızda arsızca gülüşenler, saygısızca konuşanlar keyif meyif bırakmaz…

Maça gidersiniz küfredenler dört bir yanda…

Toplu ulaşım araçlarından birine binersiniz içerisi leş gibi ter kokuyordur…

Yolda yürürsünüz çevrenizde bağıra çağıra cep telefonuyla konuşanlar tüm huzurunuzu kaçırır…

Kuyrukta beklersiniz, iki dakika bile sabredemeyenlerin çıkardığı kavganın ortasında kalırsınız…

Aracınızla bir yaşlıya ya da bir engelliye yol verirsiniz arkanızdaki magandalar basar kornaya sanki küfredercesine…

Balkonunuzda otururken üst kattaki komşunuz saygısızca halısını silkeler üzerinize…

Gecenin bir vakti para gerekir, bankamatik kulübesine girersiniz, içeride sarhoşun biri sızmıştır, yüreğiniz ağzınıza gelir işlem yaparken…

Bir sorununuz vardır, belediyeyi ararsınız, sizin vergilerinizle maaş alan yetkililer “ilgileneceğiz” derler ama ne gelen vardır ne giden…

Aracınızla sokağınıza girersiniz, bakarsınız bir kamyon durmuş ev taşıyor, ne izin almış, ne bilgi vermiş; keyfine göre kapatmış yolu saatlerce…

Apartmanınızın otoparkı vardır, sabah aracınızı almaya gidersiniz ama bakarsınız saygısızın birisi girişe park

etmiştir pişkinlikle…

Zemin katta otuyorsunuzdur, bir bakarsınız gecenin bir vakti iki kişi kavgaya tutuşur pencerenizin önünde; ayırsanız bir dert, “yapmayın” deseniz alın başına başka bir dert!

Yağmurlu bir günde caddeden hızla geçen araç üzerinizi çamur içinde bırakır gider…

Bir kilometre ötede benzin istasyonu, ya da bir iki sokak sonra bir umumi tuvalet vardır ama sabretmez, yolun kenarına yapar tuvaletini koca koca adamlar utanmadan, sıkılmadan…

Saygılı, uygar, eğitimli kesimin üzerindeki baskı günden güne artıyor…

Siz istediğiniz kadar kimsenin özgürlük alanına müdahale etmeden yaşamaya çabalayın…

Hatta hiç etliye sütlüye karışmadan izole edin kendinizi toplumdan…

Bu da bir kurtuluş değil…

Siz, düzgün bir biçimde yaşamaya gayret etseniz bile…

Birileri bir şekilde atlıyor yolunuza…

Hatta sakınan göze çöp batar misali, en büyük mağduriyeti başkalarının haklarına en saygılı yaklaşanlar yaşıyor…

***

***

İsmet İnönü “Haklılar da haksızlar kadar cesur olmalıdır” demiş… İyi güzel de…

Toplumumuzda medeni ve saygılı bir biçimde yaşayan nüfus son yıllarda iyice azınlığa düşmüş durumda…

Ama tarihte, ama günümüzde dünya üzerinde hep “cahiller” ezilmiştir…

Ama ne hikmetse (ve nasıl oluyorsa) saygılı, çağdaş insanlar eziliyor bu ülkede…

Türkiye bu özelliğiyle bir “ilk”, bir “prototip” olma yolunda ilerliyor…

“Eğitim şart” diyoruz…

Doğru, güzel ama Türkiye’de toplum çok daha eğitimsizken bile böyle değildi durum… Eskiden şimdiki kadar çok okul da yoktu, üniversite de yoktu…

Okuyabilmek, üniversite bitirmek her gencin harcı değildi…

Ama “insanlık” denen bir şey vardı… İşte bizi biz yapan bu değeri yitirdik… İnsanlık kalmadı…

Herhangi bir ulvi davranışla, ya da minicik bir iyilikle karşılaştığımızda “insanlık ölmemiş daha” dememiz bile bunun bir kanıtı değil mi?

*** *** Aydın toplumunu eğitmeli…

Tamam, ama nasıl?

Sıkıysa, yere tüküren birisini uyarın…

Ya da ağzından salyalar akarak kornaya basan birisine bunun yanlış olduğunu söyleyin…

Alacağınız yanıt bellidir: “Sana ne ulan!”, ya da “Yedik mi be!”, “Sen kim oluyorsun ulan” veya “Senden mi öğreneceğim yahu!”

En iyi hesapla bir yumruk yersiniz…

Bıçaklanmak, sıkı bir dayak yemek hatta “kim vurdu”ya gitmek içten bile değil… Gazetelerin üçüncü sayfaları artık bu tür haberlerden geçilmiyor: “Uyardı, canından oldu” Goethe “dünyanın en tehlikeli hali, cehaletin örgütlü eyleme geçmiş halidir” diyor…

Acıdır, medeniyetten nasibini alamayanlar bu toplumda çoğunluk olduklarının bilincine vardılar artık…

Ve çoğunluk olmanın sözde imtiyazını fütursuzca kullanmaya başladı Türkiye’de bu kesim…

Aralık - 2014

Yorgun ruhlar ülkesi oldu Türkiye…

Ruhumuz yoruldu…

“Lütfen, teşekkürler, özür dilerim” gibi sihirli cümleleri işitemez olduk…

Sabah işe giderken karşılıklı “günaydın”laşmalar tarihe karıştı.

Gülümsemekten, “merhaba” demekten aciz bireylerin oluşturduğu bir toplum halini aldık…

Herkesin yüreğinde bir endişe…

Sabah evden uğurlanan çocukların dönüşü biraz gecikse paniğe kapılır oldu aileler…

Herkes aracına, evine, alarm, kilit üstüne kilit taktırıyor…

“Aman bulaşmayayım” yaklaşımı en temel savunma refleksi haline geldi… *** Beden yorulmaz sadece…

Ruh da yorulur…

Yorulan beden dinlenmekle kendine gelir… Peki ya ruh bitap düştüyse?

38

“Engelsiz İletişim Masası” kuruldu Engelli vatandaşların yaşamlarını kolaylaştırmak için hayata geçirdiği projelerle dikkat çeken Karşıyaka Belediyesi, belediye bünyesinde “Engelsiz İletişim Masası” kurdu.

Karşıyaka’da yaşayan engellilerin istek ve şikayetleri, bu masa aracılığıyla artık daha hızlı ve daha kolay çözüm bulacak.

Sorunlar tek tek çözülecek Karşıyaka Belediyesi, kentte yaşayan engelli vatandaşlar için kurduğu “Engelsiz İletişim Masası”nı 3 Aralık Dünya Engelliler Günü itibariyle faaliyete geçirdi. Belediye hizmet binasının zemin katında oluşturulan birim, engellilere yönelik sivil toplum kuruluşları ve muhtarlar ile işbirliğinde çalışacak. Engelli vatandaşlar, her türlü istek ve şikayetlerini bu birime iletecek. Her başvuruyu özenle inceleyip ilgili müdürlüklere yönlendirecek olan Engelsiz İletişim Masası görevlileri, işin takibini de yapacak. Görevliler, vatandaşları arayıp taleplerine ilişkin olumlu ya da olumsuz geri bildirimde bulunacak. Engelli vatandaşların öncelikli ihtiyaçları tespit edilerek, proje ve yatırımlara buna göre öncelik verilecek. Bu birim tarafından,

engelli vatandaşları sosyal yaşama kazandırmak için farklı etkinlikler, kent turu ve kültürel geziler de düzenlenecek.

Belediye personeline işaret dili eğitimi Ayrıca, Engelsiz İletişim Masası bünyesinde işaret dili bilen uzmanlar da görev yapacak. Belediye, sadece bu birimde değil, vatandaşlar ile iletişim halinde olan tüm birimlerde bu hizmeti sunabilmek için, personele işaret dili eğitimi verecek. Eğitime; Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü, Halkla İlişkiler, Zabıta ve Danışma’da görev yapan

Aralık - 2014

çalışanlar ile sosyal tesis, kafe ve restoranlarda görevli garsonlardan oluşan yaklaşık 100 personel katılacak.

Birlikte başaralım Engelsiz İletişim Masası’nın açılışını yapan Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar, “Belediyemize gelen engelli vatandaşların daha rahat hizmet alması için Engelsiz İletişim Merkezimizi açtık.

Buraya gelmek isteyen engelli vatandaşlarımıza, ulaşım konusunda da kolaylık sağlayacağız. Evine dönecek imkanı olmayanlar, belediye görevlileri tarafından evlerine kadar

39

www.mavisehirdergisi.com

aylarında tüm vatandaşlarımız bulundukları yerden kolaylıkla belediyemize erişebilecek” dedi. Engelli vatandaşlar ise Engelsiz İletişim Masası’nın kendileri için çok yararlı bir hizmet olacağını belirterek, Başkan Akpınar’a teşekkür etti. Özel etkinlikler Karşıyaka Belediyesi, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü nedeniyle, tüm haftayı kapsayan pek çok etkinlik düzenledi. Karşıyaka Kent Konseyi Engelliler Meclisi işbirliğiyle hazırlanan etkinlikler, 1 ve 2 Aralık’ta Karşıyaka Metro İstasyonu yanında gerçekleşen satranç, salsa, aikido ve zeybek gösterileri, ıspanaklı yumurta oyunu ve ritim grubu gösterisiyle başladı.

Başkan Akpınar Gondol Kafe’de 200 engelli vatandaş, aileleri ve sivil toplum örgütü temsilcileriyle kahvaltıda buluştu. Öğle saatlerinde de “Engelli, Engelsiz El Ele Yürüyüşü” gerçekleştirildi.

“

Belediyemize gelen engelli vatandaşların daha rahat hizmet alması için Engelsiz İletişim Merkezimizi açtık. Buraya gelmek isteyen engelli vatandaşlarımıza, ulaşım konusunda da kolaylık sağlayacağız. Evine dönecek imkanı olmayanlar, belediye görevlileri tarafından evlerine kadar götürülecek. Bütün çabamız engelli vatandaşlarımızın daha mutlu olması için, ‘Engelsiz Karşıyaka’ için.

Bunu da tüm Karşıyaka halkı ile birlikte başarabiliriz.

“

götürülecek. Bütün çabamız engelli vatandaşlarımızın daha mutlu olması için, ‘Engelsiz Karşıyaka’ için. Bunu da tüm Karşıyaka halkı ile birlikte başarabiliriz. Yaya yollarında görme engelli vatandaşlarımız için yaptığımız düzenlemelere, herkesin sahip çıkması gerekiyor. Lütfen kimse buralara araçlarını park etmesin, masa sandalye koymasın. Bir diğer önemli hizmetimiz de Çağrı Merkezimizde olacak. Görme engellilerin tek tuşla, işitme engelli vatandaşlarımızın da kısa mesaj yoluyla Çağrı Merkezi’ne ulaşmaları için çalışma başlattık. 2015’in ilk

40

“

Bana, belediyemize ulaşmak, iletişim kurmak istediklerinde de engellerle karşılaşmasınlar diye görme engellilerimize özel kartvizit bastırdık. Belediye olarak ‘Küçük dokunuşlar, büyük mutluluklar getirir’ parolasıyla hizmet üretiyoruz.

‘Engelsiz Karşıyaka’ yaratma hedefiyle örnek hizmetlere imza atan Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar, görme engellilere özel kartvizit hazırlattı. Kabartma yazı ve harflerin kullanıldığı kartvizit sayesinde görme engelli vatandaşlar Başkan Akpınar’a kolaylıkla ulaşabilecek. Başkan Akpınar, “Bu hizmetimizle istek ve ihtiyaçlarını bana rahatlıkla iletebilecekler.

Uygulamamızın örnek olmasını ve yaygınlaşmasını diliyorum” dedi.

aldığı kartvizitlerde, görme engellilerin dokunarak okuyabildiği kabartma Braille alfabesi kullanıldı. Görme engelliler, bu kartları hem belediye binasından hem de Karşıyaka’daki engellilere yönelik sivil toplum kuruluşu merkezlerinden edinebilecek.

“Örnek olmalı” Başkan Hüseyin Mutlu Akpınar, “Engelsiz bir Karşıyaka yaratmak için çalışıyoruz. Engelli vatandaşlarımızın kent içinde rahatça hareket edebilmesi için gerekli tüm fiziki koşulları sağlıyoruz. Bana, Dokunarak okuyorlar belediyemize ulaşmak, iletişim Karşıyaka’da yaşayan engelli kurmak istediklerinde de engellerle vatandaşların hayatlarını karşılaşmasınlar diye görme kolaylaştıracak projeleri ile dikkat engellilerimize özel kartvizit bastırdık. çeken Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Belediye olarak ‘Küçük dokunuşlar, Akpınar, özel kartvizit hizmetiyle büyük mutluluklar getirir’ parolasıyla görme engellileri sevindirdi.

Akpınar’ın kişisel iletişim bilgilerinin yer hizmet üretiyoruz. Bu hizmetimiz

Aralık - 2014

“

Akpınar’dan görme engellilere özel kartvizit

de sağlayacağı faydalar itibariyle büyük mutluluklar getirecektir.

Braille alfabesiyle hazırlanan kartımı verdiğim 55 yaşındaki görme engelli bir vatandaşımızın ‘İlk kez böyle bir şeyle karşılaşıyorum’ demesi, beni hem mutlu etti hem de hüzünlendirdi.

Bu uygulamanın yaygınlaşmamış olması düşündürücü bir durum. Bizim girişimimizin iyi bir örnek teşkil etmesini umuyorum” dedi.

Bize engel olmayın Başkan Akpınar’ın Karşıyaka Çarşı’ya yaptığı ziyaret sırasında kartını verdiği bir görme engelli vatandaş da bu hizmetten büyük memnuniyet duyduğunu belirterek, “Bu görme engelliler için çok önemli bir uygulama.

Belediyemizin bizim için yaptığı hissedilebilir yürüyüş yolları da hayatımızı oldukça kolaylaştırıyor.

Lütfen bu yolları kapatarak bize engel olmayın. Karşıyaka halkı zaten diğer yerlerden çok daha duyarlı. İnşallah daha iyileri de olacaktır” diye konuştu.

Köşe Yazısı www.mavisehirdergisi.com

41 SANAT

Fügen Yenilmez fugnyenilmez61@gmail.com

9.CONTEMPORARY İSTANBUL ÇAGDAŞ SANAT FUARI

M

erhaba sevgili okurlarım. Sizlere bu sayıda Türkiye’nin ve bölgenin uluslararası çağdaş sanat fuarı Contemporary Istanbul’dan bahsetmek istiyorum. 13-16 kasım da 9.su gerçekleşen bu sergi de 520 sanatçı, 3000 eser, 22 ülkeden 104 çağdaş sanat galerisi ile beraber 75.000’den fazla ziyaretçiyi İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı ve İstanbul Kongre Merkezi’nde buluştu.

Contemporary Istanbul, Avrupa, Balkanlar ve Orta Doğu’nun en iyi çağdaş sanatını İstanbul’a getiriyor.

Kaçırılmayacak bir buluşma noktası olduğu kadar en genç ve canlı sanat ortamına sahip, çağdaş sanatın geleceğini elinde tutan İstanbul’u keşfetme fırsatı sunuyor. Plugin Yeni

Medya bölümü ile de çağdaş sanat dünyasındaki yepyeni ve yenilikçi gelişmeleri sanatçılar ve sanat severler bu sergilerle takip ediyor.

Contemporary Istanbul yeni jenerasyon yerli, yabancı sanatçıları ve çağdaş Türk sanatçıları bir araya getirirek, sadece bugüne doğru değil, geleceğe doğru sanat dünyasına ışık tutuyor. Bu sergi Orta Doğu, Balkanlar, Kafkasya, Doğu Akdeniz ve tabii ki Avrupa’dan sanatçıları ülkemizde buluşturarak önemli bir görevde üstleniyor Bu seneki katılımcı galeriler arasında Galerie Lelong (Paris), Marlborough Galleries (New York), Rampa Istanbul (İstanbul), Emmanuel Fremin (New

Aralık - 2014

York), Galerie Javier Lopez (Madrid), Kashya Hildebrand Gallery (Londra), Galerie Kornfeld (Berlin), Galeri Nev (İstanbul), Heis Gallery (FukuokaJaponya), Galeria Pilar Serra, Barbara Paci Art Gallery (Roma), Dirimart (İstanbul), Andipa Gallery (New York) ve yakında Istanbul’a da açacağı mekan ile Galleria Russo (Roma) yer alıyor.

Sevgili okurlarım bu yazımı kısa tutarak köşemde daha fotoğrafa yer açmak istiyorum. Bernard Shaw’ın dediği gibi ‘’sanat, uygarlığın imzasıdır’’.

Bizlerde kendimizi uygarlıktan geri bırakmayalım.

42

Müziksev’de

genç sanatçıların gecesi Polonyalı Małe Instrumenty Topluluğu’nun İKSEV’de yaptığı Küçük Enstrümanlar Atölyesi MÜZİKSEV’de final konseri verdi. 25-26 Kasım 2014 tarihleri arasında İKSEV’de kurulan çalgı yapım atölyesinde kendi çalgılarını yapan çocuklar, Małe Instrumenty Topluluğu’na bir parça ile katıldılar.

Geceye kendi repertuarlarıyla devam eden topluluk, her parçada kullandıkları ayrı enstrümanlarla çaldıkları eserlere farklı bir yorum getirerek izleyicilere eğlenceli bir akşam yaşattılar.

Oyuncak piyano ve orglarla Frederic Choppin’in Si Bemol Majör Mazurka’sını seslendiren Topluluk, ardından kurmalı küçük müzik kutuları Katarinkalar ile farklı tınılar yarattı.

Małe Instrumenty Topluluğu, çocuk oyuncakları, farklı kullanım eşyalarından oluşturdukları değişik enstrümanlar, eski plaklar ve elektronik cihazlarla yaptıkları müzikle salonu dolduran dinleyicilerine unutulmaz bir gece yaşattılar.

Aralık - 2014

llanım kları, farklı ku Çocuk oyunca değişik oluşturdukları eşyalarından eski plaklar ve enstrümanlar, yaptılar. zlarla müzik ha ci ik on tr elek

43

www.mavisehirdergisi.com

Yüzünüz hep böyle gülsün!

“3 Aralık Dünya Engelliler Günü nedeniyle” Kültürpark Celal Atik Spor salonunda bir tören düzenlendi. Engelliler ve ailelerinin yoğun ilgi gösterdiği törene, engelli öğrencilerin okuduğu şiirler ile dans gösterileri damga vurdu.

Renkli törende konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Dr. Sırrı Aydoğan, geçmişte engelli yaşama ilişkin olmayan farkındalığın günümüzde artmasının sevindirici olduğunu belirterek, “Tabii yeterli değil ama ben 1977 yılında Bornova Belediye Başkanı olduğumda, engellilere ilişkin bir program, kaynak bile yoktu. Şimdi her geçen sene devletimiz, belediyelerimiz ve sivil toplum örgütlerimiz el ele vererek sorunların aşılması için çalışıyorlar. Bu konuda katkı koyan herkese çok teşekkür ediyorum” dedi. Büyükşehir Belediyesi olarak bu konuda her geçen gün daha çok yol aldıklarına dikkat çeken Aydoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Engellilerle ilgili veri tabanımızı hazırlıyoruz. Bütün İzmir’deki engelliler ile ilgili bilgileri toplayıp çalışmalarımızı bu doğrultuda sürdüreceğiz. Büyükşehir Belediyesi olarak Türkiye’de eşine az rastlanır bir dev kompleksin yapımını sürdürüyoruz.

Buca’da yaptığımız Sosyal Yaşam Kampüsü’nde hem engellilerimiz

ve hem de yaşlılarımız için büyük hizmetler verilecek. Bu kampüste eğitim, spor ve birçok etkinliğimiz olacak. Engellilerle ilgili en ufak bir sorunu aştığımızda büyük keyif alıyoruz. Biz engelliler ile ilgili her konuda çalışmaya hazırız. Büyükşehir Belediyesi olarak hep bu işlerin içinde olacağız” dedi. İzmir Vali Yardımcısı Hüseyin İçten, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İzmir İl Müdürü Nesim Tanglay ve İzmir Kent Konseyi Engelli Meclisi Başkanı Süleyman Er de yaptıkları konuşmalarda, İzmir’de gerçekleştirilen çalışmalara, engelli yaşamın zorluğuna ve sorunların çözümüne değindiler.

Konuşmaların ardından İzmir’de faaliyet gösteren engelli eğitim kuruluşlarının “3 Aralık Dünya Engeliler Günü”ne özel hazırladıkları gösteriler sergilendi. Engelli yaşama işaret eden şiirler duygulandırırken, müzikli dans gösterilerine tüm davetliler eşlik etti. Özellikle işitime engelli minik kedi Aralık - 2014

öğrencilerin gösterileri büyük alkış aldı. Törende; İzmir Büyükşehir Belediyesi İnciraltı Engelliler Merkezi, Konak Engelli Merkezi, Engelsiz İzmir, Konak Moris Bencuya Özel Eğitim İş Uygulama Merkezi, Hasan Kaya Erken Çocukluk Eğitim Birimi, Sadettin Tezcan Özel Eğitim Mesleki Eğitim Merkezi, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İzmir İl Müdürlüğü Ayşe Sevinç Solmaz Rehabilitasyon Merkezi ile Engelli Özel Bakım Merkezi öğrencileri de gösteri yaptı.

44

Büyükşehir Belediyesi’ne Avrupa onuru Katıldığı uluslararası projeler, kardeş kentlerle kurduğu iyi ilişkiler, uluslararası kuruluşlara üyelikleri ve Avrupa farkındalık etkinliklerinde gösterdiği başarılarıyla dikkat çeken İzmir Büyükşehir Belediyesi, Avrupa Konseyi tarafından Cuma günü “Şeref Plaketi” ile onurlandırılacak. İzmir Büyükşehir Belediyesi, Türkiye’nin 1949 yılında üye olduğu Avrupa Konseyi tarafından “Şeref Plaketi” ile ödüllendiriliyor. Yabancı belediyelerle kardeş kent ilişkileri kuran ve Avrupalı ortaklarıyla ilişkilerini geliştirmek amacıyla çok geniş yelpazeyi kapsayan faaliyetlerde bulunan belediyelere verilen ödül

için Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde bir tören düzenlenecek.

Kente gelecek Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Onursal Üyesi Erich Fritz, 2014 yılı şeref plaketini, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’na takdim edecek. 12 Aralık 2014 Cuma günü saat 14.00’te gerçekleştirilecek törende Quartet dinletisi ve zeybek gösterisinin yanı sıra, İzmir Büyükşehir Belediyesi Pop Orkestrası da Avrupa-Türkiye temalı küçük bir konser verecek.

Avrupa Şeref Plaketi nedir?

Avrupa Konseyi, üyesi olan yerel ve bölgesel idareleri ödüllendirmek amacıyla 1955 yılından bu yana Avrupa

Ödülü programı uyguluyor. Buna göre birinci aşamada (İlk başvuru) ‘Avrupa Diploması’, ikinci aşamada ‘Avrupa Şeref Bayrağı’, üçüncü aşamada ‘Avrupa Şeref Plaketi’ ve son aşamada ‘Avrupa Ödülü’ veriliyor.

Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi Sosyal İşler, Sağlık ve Sürdürülebilir Kalkınma Komitesi ile bu komiteye bağlı Avrupa Ödülü Alt Komitesi; katıldığı uluslararası projeler, kardeş kentlerle kurduğu iyi ilişkiler, uluslararası kuruluşlara üyelikleri ve Avrupa farkındalık etkinliklerinde gösterdiği başarılar nedeniyle İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni ödüle layık gördü.

4. Dünya Piyanistler Günü MÜZİKSEV’de kutlandı 4. Dünya Piyanistler Günü, Gülsin Onay’ın MÜZİKSEV’de verdiği özel konserle kutlandı. Kutlamaya piyanist ve orkestra şefi İbrahim Yazıcı ile Onay’ın ustalık sınıfı öğrencisi Duygu Dedeoğlu da birer eser seslendirerek renk kattı.

“2011 yılında herkesin bir günü olduğunu ve piyanistlerin özel bir günü olmadığını fark ettim” diyen Onay, 6 Aralık gününü, “Dünya Piyanistler Günü” olarak ilan etmişti. Dört yıl sonra İzmir bir ilke imza attı ve Dünya Piyanistler Günü için ilk konser İzmir’de düzenlendi. Konsere Onay’ın İzmir’deki yakın dostları katıldı.

Amerika’dayken İzmirli dostlarının “Dünya Piyanistler Günü’nü unutmadık.

Seninle birlikte kutlamak istiyoruz” diye mesaj gönderdiğini anlatan Gülsin Onay, “ben de gelirim dedim ve akşam yemeğine gelir gibi geldim.

Bu yıl 4. Dünya Piyanistler Günü ilk defa konser ile kutlanıyor, seneye İzmir’den başlayarak ve sonraki yıllarda farklı şehirlerde olmak üzere, her yıl 6 Aralık’ta bir piyano maratonu düzenlenecek. Sabah 10.00’da başlayıp, gece 12.00’ye kadar sürecek ve her yaştan her seviyeden tüm piyanistlerin katılımıyla bir piyano şöleni yaşanacak” diye konuştu.

Aralık - 2014

Gülsin Onay, konserin son eseri olarak seslendirdiği Chopin’in Noktrün’ünü yaşama veda eden Prof. Dr. Talat S. Halman’ın anısına ithaf etti.

45

www.mavisehirdergisi.com

2006 ile 2014 yılları arasında 246 sondaj kuyusu açıldı. 15 milyon liranın üzerinde yatırım yapıldı.

246 kuyu ile bol suya kavuştular İzmir Büyükşehir Belediyesi, su sıkıntısı çeken yerleşimler için 2006 yılından bu yana 246 adet kuyu açarak 15 milyon liranın üzerinde yatırıma imza attı. Pek çok ilçe ve köy bol suya kavuştu

İZSU Genel Müdürlüğü yetkilileri, “Bir yandan yeni barajlar planlarken diğer yandan küresel iklim değişikliğine karşı önlemlerimizi alıyoruz. Su durumumuzdaki bu olumlu tabloyu gelecek yıllarda da sürdürebilmek için yeni yeraltı su kuyuları açarak hem ilçelerimizin ve köylerimizin su ihtiyacını karşılıyoruz hem de geleceğimizi güvenceye almaya çalışıyoruz” diye konuştu.

2008 yılında küresel ısınmanın etkisiyle ciddi bir kuraklık yaşayan İzmir’de yağışların artması ile birlikte Tahtalı Barajı’nın doluluk oranı hızla yükseldi.

Tüm bu olumlu tabloya rağmen İzmir Büyükşehir Belediyesi, gelecekte yaşanabilecek iklim değişikliği senaryolarına hazırlanabilmek ve muhtemel su sıkıntılarına karşı koymak için yeni kaynak arayışını ara vermeden sürdürdü. Bu çerçevede öncelikle yapılan iş, yaz aylarında su sıkıntısı yaşayan çevre yerleşimlerde yeni kuyular açmak oldu. 2006 ile 2014 yılları arasında 246 sondaj kuyusu açıldı. 15 milyon liranın üzerinde yatırım yapıldı. En çok kuyu yatırımı yapılan ilçeler arasında ilk sırayı, özellikle yaz aylarında su sıkıntısı yaşayan Torbalı ilçesi 40 kuyu ile aldı.

Onu 38 adet kuyu ile Menderes ilçesi ve köyleri, 30 kuyu ile Kemalpaşa, 25’er kuyu ile Bayındır ile Menemen ilçeleri Aralık - 2014

izledi. Seferihisar’da 16, Bornova köylerinde 13, Foça’da 11, Urla’da 10, Aliağa’da 6, Selçuk’ta 2, Bütünşehir Yasası ile İzmir Büyükşehir Belediyesi sınırlarına bu yıl giren Ödemiş’te 3 adet sondaj kuyusu açıldı.

13 kuyu daha geliyor İZSU Genel Müdürlüğü, Torbalı’nın merkezinde yer alan mahallelerinin artan nüfusuna göre su ihtiyacını karşılamak üzere Murat Bey, Yedi Eylül, Cumhuriyet ve Ayrancılar mahallelerine 4 adet kuyu açıyor.

Kemalpaşa Bayğurdu Mahallesi ile Kamberler Köyü ve Kınık’ın Balaban Köyü’ne de birer adet su kuyusu açılacak. Kemalpaşa Bayramlı, Ören ve Aşağıkızılca mahalleleri ile Bayındır Osmanlar, Yakacık ile Menemen’in Ayvacık Mahallesi’nde 6 adet yeni sondaj kuyunun açılması için de ihale çalışmaları sürüyor.

46 Köşe Yazısı

Özgür Muharrem ŞİŞİK Sigorta Danışmanı ozgur@kavramsigorta.com.tr

Araç sahibinin değişmesi durumunda sigorta poliçelerinin durumu Ü lkemizde oldukça hareketli bir ikinci el araç piyasası bulunmaktadır.

Sigortacı olarak bunu daha fazla hissediyor olabilirim. Bir o kadar da şunun farkındayım ki, araçların alım satımı sonrasında sigorta poliçelerinin durumunun ne olacağı da tam olarak bilinmiyor. Eğer bir sigortacıdan doğru bir yönlendirme alınmadan hareket edilirse de, bazen maalesef ciddi sorunlarla karşı karşıya kalınabiliyor Öncelikle temel olarak şu bilgiyi vurgulamak istiyorum. Sigorta poliçesi ruhsat sahibini takip etmektedir. Bu ne demektir? Her ne kadar poliçe araca yapılıyor olsa da, aslında ruhsat sahibinin zarar ve sorumluluklarının teminat altına almaktadır. Bu yüzden de aracın satılması durumunda sigorta poliçesinin de yeni alan kişiye geçeceği düşünülmemelidir.

Konuyu ilk olarak daha önemli poliçe türü olan trafik sigortası açısından ele almak istiyorum. Trafik sigortası satın alınması zorunlu tutulan, ve sahip olmadığımız zaman ceza uygulanabilen bir sigortadır. Bunun sebebi trafik sigortası bizim, diğer kişilerin can ve mallarına vereceğimiz zararlara karşı teminat sağlamasıdır. Trafik sigortamız olmadığı zaman, 3. kişileri mağdur edebilme ihtimalimiz bulunmaktadır. İşte bu durumun önüne geçilmesi için de trafik sigortası yaptırma zorunluluğu vardır.

Aracımızı sattığımız andan itibaren de, ruhsat sahibi değiştiği için, trafik sigortamızın bir hükmü kalmaz.

Satış sözleşmemiz ile sigortacımıza başvurup, poliçenin kalan süresine ilişkin primimizi iade alabiliyoruz.

Fakat satışın gerçekleştiği anda trafik sigortasının hükmünün kaybolması, yeni ruhsat sahibinin hemen poliçe yaptıramaması durumunda bir risk doğuracaktır. Bu sebeple ikinci el

araç satışlarında, yürürlükte olan trafik sigortası hemen değil, satış tarihinden 15 gün sonraki tarih itibariyle iptal edilmektedir. Tabii gözden kaçırılmaması gereken detay: poliçenin kendi bitiş tarihi bu süreden önceye denk gelmemesidir.

Bu sayede yeni alıcıya da trafik sigortasını yaptırabilmesi için belli bir süre tanınmış olmaktadır. Bu noktada alıcı taraf poliçenin iptal olacağı bilgisine sahip olmaması durumunda büyük bir riskle karşı karşıya kalmaktadır. Bunlardan ilki, bir polis kontrolünde ceza yiyebilmesi ve hatta aracının bağlanmasıdır. Fakat bundan daha tehlikeli senaryo ise, bir kazaya sebebiyet vermesi ve trafik sigortası olmadığı için de tüm zarar ve tazminatları kendisinin karşılamak durumunda kalacak olmasıdır.

Ruhsat sahibi değişikliği noter satışı dışında bir de ruhsat sahibinin vefatı sonucu oluşmaktadır. Bu durumda da, veraset intikal belgesi ile mevcut poliçe iptal edilip, yeni sahibi üzerine yeni bir poliçe yapılmaktadır.

Aracın satışı ya da ruhsat sahibinin vefatının dışında 2 durumda daha trafik sigortası iptal edilebilmekte, bunların dışında iptal işlemi yapılmamaktadır.

Bunlardan biri, aracın trafikten çekildiğine dair belgenin ibraz edilmesidir. Diğeri de yapılan poliçenin mükerrer olması, yani yürürlükte olan bir poliçe olmasına rağmen ikinci bir poliçenin yapılmış olması durumudur.

Kasko sigortası tarafına geldiğimizde, bu poliçenin herhangi bir zorunluluğu bulunmamaktadır. Tamamen bizim kendi göreceğimiz zararlarımıza karşı yaptırdığımız, isteğe bağlı poliçelerdir.

Bundan dolayı da trafik sigortasındaki uygulamalar kasko için geçerli degildir.

Aracın satışı meydana geldiği andan itibaren kasko poliçesinin bir hükmü Aralık - 2014

kalmamaktadır. Sigortalı, sigortacısı kanalıyla poliçesini iptal ettirip, kalan süreye denk gelen primini geri alabilmektedir. Yeni alan kişi de kendi inisiyatifi doğrultusunda dilediği zaman kasko sigortası satın alabilir.

Son olarak yine sıkça sorulan hasarsızlık indiriminin aracın satılması durumunda ne olacağı konusuna da acıklık getireyim. Yazımın başında da belirttiğim üzere, trafik ve kasko poliçesi ruhsat sahibini takip etmektedir. Dolayısıyla, hasarsız geçirilen yıllara ilişkin ruhsat sahibinin kazanmış olduğu bir hak olan hasarsızlık indirimi de yine ruhsat sahibi üzerinde kalmaktadır.

Belli bir süre içinde yeni bir araç alması durumunda, ve bazı uygulama esasları doğrultusunda, bu hasarsızlık indirimini yeni satın alacağı poliçede kullanabilecektir. İkinci el araç alımlarında, mağduriyet yaşanmaması için çok önemli bir konuya da dikkatinizi çekerek yazımı sonlandırmak istiyorum. Noterde aracın alım-satımı esnasında plakanın değiştirilmek istendiği belirtilerek, yeni alan kişi aracı yeni bir plaka ile satın alabilmektedir. Bu durumda bu kişi aracı tekrar satmak istediğinde, alıcı kişi, aracın plakasını mesaj atarak hasar sorgusu yaptığında, aracın bir önceki plakasında kayıtlı olan hasarları görme şansı olmamaktadır. Eğer önceki plakanın döneminde bir hasar meydana gelmişse ne yazık ki onun bilgisine ulaşılamamış olunmaktadır.

Böyle bir duruma düşmemek için önerim, bu sorgulamaları aracın şasi ya da motor numarası ile yapmanız yönünde olacaktır.

2014 senesini geride bırakmaya hazırlandığımız bu günlerde, 2015 senesinin hepimize güzellikler getirmesini diliyorum. Mutlu seneler.

47

www.mavisehirdergisi.com

MyMaya’da Yavuz Darıdere rüzgarı esti Trumpet ve Synt’in ustası Yavuz Darıdere MyMAYA’da geceye katılanlara müzik ziyafeti yaşattı. Yavuz Darıdere’nin İzmir’deki ilk performansı olan MyMAYA’daki partide Dj. Ertürk ve perküsyon eşlik etti.Trumpet ve Synth enstrumanlarını kullanarak eğlenceye katılanalra farklı bir deneyim yaşattı.

KSK Basketbol oyuncuları Juan Palacios, Jon Diebler, Denis Memiç MyMAYA’da yemeklerini yerken Mavişehir Dergisi objektiflerine böyle yansıdılar.

Suat Ateşdağlı Emekli İzmir Cumhuriyet Baş Savcıları İlhan Mesutoğlu ve İhsan Özgirgin ile tanınmış sanayici Ali Rıza Akkoç keyifli bir gece geçirdiler.

Eski dostlar ve arkadaşlar buluşma yeri olarak MyMAYA’yı seçiyorlar; çünkü özlem giderirken, hem damaklarına hem de kulaklarına hitap eden bu elit mekanda sohbet etmekten mutlu oluyorlar...

Aralık - 2014

48

Başkan Akpınar’a onursal üyelik Kültür, sanat ve sosyal alanlarda dikkat çekici projelere imza atan Karşıyaka Belediyesi, sivil toplum kuruluşlarının da dikkatini çekti. İş dünyasının tanınmış isimlerinin bir araya geldiği, Ege Rotary Kulübü,yerel yönetim hizmetlerindeki başarılarından dolayı, Başkan Hüseyin Mutlu Akpınar’a ‘onursal üyelik’ verdi. Başkan Akpınar “Karşıyaka’yı her alanda marka kent haline getireceğiz” dedi. Ülke gündeminde Karşıyaka Belediyesi tarafından sürdürülen kültür, sanat ve sosyal etkinlikler İzmir iş dünyasının ve sivil toplum örgütlerinin de dikkatini çekti.

Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar, Karşıyaka Rotary Kulübü’nün ‘Meslek Hizmet Ödülü’nün ardından, bir iyi haber de Ege Rotary Kulübü’nden aldı. Ege Rotary Kulübü’nün çalıştayına katılan Başkan Hüseyin Mutlu Akpınar’a ‘onursal üyelik’ verildi.

Anlamlı gece Bölge Rotary Federasyonu Başkanı Mecit İsce, Ege Rotary Kulübü Başkanı Ahmet Koyuncu ve Rotary bölge görevlileri ile bir araya gelen Başkan Akpınar, “Dar gelirli ailelerin üniversite öğrencisi evlatlarına destek olmak ve eğitimde fırsat eşitliği sağlamak için Karşıyaka’nın Filizleri projemizi

Aralık - 2014

hayata geçirdik. Projemize destek olan herkese teşekkür ediyorum. Bu gece de benim için çok anlamlı” dedi. Çalışmalar sürecek Karşıyaka’nın Filizleri Projesi’ni de anlatan Başkan Akpınar, “Her eksiği bir gün tamamlarız. Ama, eğitim sürecinde bir filizi kaçırırsak, ülke adına önemli bir şansı kaçırmış oluruz. Bu projemiz ve tüm hizmetlerimizle Cumhuriyet değerlerini ileriye taşımak için çalışıyoruz. Bu çalışmalarımızı daha da artırarak sürdüreceğiz. Aydınlığın güneşi İzmir’den, Karşıyaka’dan dünyayı aydınlatacak” diye konuştu.

49

www.mavisehirdergisi.com

Serdar Sütçü www.serdarsutcu.com

Herkes tenisle tanışsın S

porun, yaşamımıza ve bize kazandırdıklarını düşündüğümüzde, düzenli spor yapma alışkanlığının ne kadar önemli olduğunun bir kez daha altını çizmek istiyorum.

Günümüz hayatının karmaşası, stresi, hızla değişen dünyaya ayak uydurma çabası, yaşamımızda ister istemez hem zihisel, hem de fiziksel olarak bir sıkıntı yaratıyor. Bu sıkıntıların üstesinden gelmek, rahatlamak ve daha konforlu bir yaşamı elde etme adına düzenli spor yapma alışkanlığının çok faydalı olacağını düşünüyorum.

Teniste, düzenli spor yapmaya başlamak isteyenler için, ideal spor branşlarından bir tanesi. Eğer düzenli spor yapma alışkanlığını yaşamınızın bir parçası yapmak ve bunu da tenis oynayarak gerçekleştirmek istiyorsanız, sizlere birkaç ve öneride bulunacağım.

Hangi sportif aktiviteyi yapacaksanız yapın, öncelikle doktorunuza mutlaka görünmenizi ve rutin kontrollerinizi yaptırmanızı önemle tavsiye ediyorum.

Bu rutin kontroller, yapacağınız sportif aktivite sırasında yaşabileceğiniz olumsuzluklara karşı önceden önlem almanızı ve aktivitenizi daha güvenli bir şekilde yapmanızı sağlayacaktır.

Eskiye göre tenis kulüplerinin ve tenis kursu veren tesislerin sayısındaki artış, size seçeceğiniz kurs için daha fazla alternatife sahip olmanızı sağlayacaktır. Ufak bir araştırmayla size en uygun kursu bulabilirsiniz.

Tenis öğrenmek için ödeyeceğiniz aylık ücretlerde, hiç öyle sanıldığı kadar pahalı değil. Tenis ekipmanlarını da her yerde ve çok uygun fiyatlara bulmanız mümkün, yani kısacası tenis zengin sporu değil.

Aralık - 2014

Size gerekli olan, spor yapmaya uygun mevsime göre kıyafetleriniz ve bir raket sadece bu kadar. Artık tenis oynamaya hazırsınız. Raket çeşitleri ve seçenekleri çok olduğundan, size en uygun olanını bir uzmana danışarak almanızı tavsiye ediyorum. Tenis kursuna başlarken, bir arkadaşınız veya bir yakınınızla başlamanız, kurstan sonraki dönemde, partner bulma açısından çok faydalı olacaktır.

Tenis oynamaya başlamak için hiçbir zaman geç değildir. 7’den 77’ye her yaşta tenis oynayabilirsiniz.

Gideceğiniz kursta alacağınız temel tenis eğitimiyle, sizde tenis ailesinin bir ferdi olacak, uzun yıllar bu alışkanlığı düzenli bir şekilde hayatınızın bir parçası haline getireceksiniz.

Herkese tenisle dolu, sağlıklı ve mutlu günler diliyorum.

50

Çocukların en renkli dünyası

Imagınarıum artık İzmir’de!

Oyun konseptinin çocuklar için bir bilgi ve öğrenme şekli olarak gelişmesinde öncü rol oynayan dünyanın bir numaralı oyuncak mağazaları zinciri Imaginarium, Türkiye’de büyümeye devam ediyor. Imaginarium İstanbul, Ankara ve Bursa’dan sonra İzmir Optimum Alışveriş Merkezi’nde açılan yeni mağazası ile İzmirli çocukları da Imaginarium’un renkli dünyası

ile buluşturuyor. Ürünlerinde en yüksek garanti ve emniyetin yanı sıra aynı zamanda onları eşsiz ve özel kılan orijinal bir tasarım da sunan Imaginarium, 4 kıtaya yayılmış 28 ülkede toplam 400 mağazası ile “ebeveyn-çocuk ilişkisini geliştirmeye yönelik, çocuk gelişimine katkıda bulunan” ürünlerini oyun severlerle buluşturuyor.

Imaginarium konsepti tüm büyüsüyle, dünyanın her yerinde tanınan güçlü bir “hoş geldin” metaforu olan, çocuklar ve yetişkinler için tasarlanmış “ikili kapı”ya ve mağazalara yansıyor. Çocukların %100 eşsiz ve özel bir deneyimi hissedip yaşayacakları bir dünya yaratmayı hedefleyen Imaginarium, İzmirli miniklerin gözdesi olacak.

Karşıyaka filmi geliyor

Sinema ve fotoğrafa gönül veren Karşıyakalılar için iki ayrı atölye kuran Karşıyaka Belediyesi, onlarca sanatçı adayına ilham kaynağı oldu. Ücretsiz kurslarda, uzman akademisyenlerden ders alacak olan kursiyerler eğitim sonunda eserlerini sergileme fırsatı bulacak. Sinema Atölyesi kursiyerleri, “Karşıyaka” filmi çekerek, kentin tarihi, kültürel ve sosyal güzelliklerini ölümsüzleştirecek.

Karşıyaka filmi Ege Üniversitesi Radyo ve Televizyon Bölümü Araştırma Görevlisi Ulaş Işıklar yönetimindeki Sinema Atölyesi, 12 hafta sürecek. Atölye süresince kursiyerlere film çekimi ve analizlerine yönelik eğitim verilecek. Ayrıca, yurt içinden çeşitli sinemacılar da atölyeye davet edilecek. Böylece katılımcılar, ünlü sinema sanatçıları ile buluşturulmuş olacak. Atölye sonunda, Karşıyaka ile ilgili kısa film çalışmasına imza atılacak. Çekimine karar verilen senaryoların geliştirilmesi ile pratik kısa film uygulaması yapılacak; filmler için gala gösterimi de gerçekleştirilecek.

Sürüden ayrılmaya hazır mısın?

Yazar Erol Aslan’ın sürükleyici anlatımıyla, “Nasıl başarılı ve farklılık yaratan bir lider olunur?” sorusuna cevap niteliğinde olan bu kitap bulunduğu noktanın bir üst noktasını hedefleyen her kademedeki yönetici, çalışan, öğrenci ve içinde gizli kalmış o gücü hisseden kişilere başarılı bir lider olma yolunda rehberlik yapıyor.

Yazar: Erol Aslan Sayfa Sayısı: 320 Baskı Yılı: 2014 Dili: Türkçe Yayınevi: Yitik Ülke Yayınları

Aralık - 2014

51

www.mavisehirdergisi.com

Yeşilçam 100. yılını Aliağa’da kutladı Türk Sineması’nın 100. Yılı, İzmir’in Aliağa ilçesinde bir dizi etkinlikle kutlandı. Aliağa Belediyesi’nin ev sahipliğinde, Yeşilçam’ın efsane isimlerinden Ediz Hun, Filiz Akın ve Türkan Şoray gibi birbirinden kıymetli sanatçıların katılımıyla gerçekleştirilen etkinlikler adeta yıldızlar geçidine sahne oldu.

Sanatçılara yoğun sevgi seli Türkan Şoray, Ediz Hun, Filiz Akın, Sümer Tilmaç, Cengiz Sezici, Yusuf Sezgin, Ertem Göreç, Agah Özgüç, Yılmaz Atadeniz, Yavuz Işıklar gibi Türk Sinemasına gönül vermiş yıldızları bir araya getiren kutlama programına Ufuk Kaplan, Ekin Türkmen, Melda Gür, Bekir Aksoy gibi genç aktör ve aktrisler de katıldı. Burada sevgi seliyle karşılanan sanatçılar yoğun ilgi nedeniyle zaman zaman zor anlar yaşadı. Sanatçılar, Aliağalı hayranlarıyla bol bol hatıra fotoğrafı çektirdi.

Duygulu anlar yaşatan sergi Aliağa Enka Salonu’nda düzenlenen kutlama etkinlikleri, Ressam İbrahim Enez’in koleksiyon sahibi Necdet Arıkan’a ait Türk Sinemasının Film afişlerinden oluşan yağlı boya resim sergisinin beğeniye sunulmasıyla başladı. Aliağa Belediye Başkanı Serkan Acar, Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Nihat Gül, Aliağa Kaymakamı Bayram Yılmaz ve Aliağa İlçe Emniyet Müdürü Hasan Tuğan ile birlikte katılımcıların ilgi ile gezdiği sergi büyük beğeni topladı. Katılımcıları

zaman tünelinde adeta yolculuğa çıkaran sergide özellikle 1960’lı yıllarda, Türkan Şoray’ın başrol aldığı “Beni Osman Öldürdü”, Fatma Girik’in “Sevenler Ölmez” ve Filiz Akın’ın oynadığı “Gurbet Kuşları” gibi sinema filmlerinin afişlerini konu alan yağlı boya tabloları ilgi odağı oldu. Sergide yer alan 80 eseri tek tek inceleyen efsane sanatçılar, bir zamanlar rol aldıkları filmlerin afişlerini incelerken duygulu anlar yaşadı. Afişlerde yer alan birçok ismin ebediyete intikal ettiğine dikkat çeken Ediz Hun, “Biz bu filmleri zamanında çok zor şartlar altında çektik. Bu eserlerde yer alan meslektaşlarımın çoğu hayata veda etti. Duygulanmamak elde değil” diyerek göz yaşlarına hakim olamadı.

Katılımcıların cep telefonları ile sergilenen eserlerin önünde hatıra fotoğrafları çektirdiği görüldü.

Başkan Acar’dan Aliağa’ya kültür merkezi sözü Aliağa Belediyesi Kültür Sanat Danışmanı Volkan Severcan’ın sunuculuğunu üstlendiği gecenin açılış konuşmasını yapan Aliağa Belediye Başkanı Serkan Acar, Türk Sinemasının 100. Yılı vesilesiyle sinemaya emek vermiş değerli sanatçıları Aliağa’da misafir etmekten büyük onur ve mutluluk duyduğunu söyledi. Türk Sinemasının efsane sanatçılarını spor salonunda ağırlamaktan dolayı üzgün olduğunu belirten Başkan Acar, “Gönül isterdi ki siz değerli sanatçılarımızı bugün kültür merkezlerinde, sinema Aralık - 2014

salonlarında ağırlayalım. Ancak sizlere buradan söz veriyorum. Sizleri 2 yıl sonra Aliağa’ya yeniden davet edeceğim ve bir dahaki sefere sizleri Aliağa’ya yakışır güzellikte bir kültür merkezinde ağırlayacağız. Bu konuda Kültür Bakanlığımızdan da destek istiyoruz.” dedi. Aliağalı vatandaşlar, Aliağa’ya 2 yıl içinde çok güzel bir kültür merkezi kazandıracağının sözünü veren Başkan Acar’ı ayakta alkışladı.

Müsteşardan destek sözü Başkan Serkan Acar’dan sonra söz alan Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Nihat Gül ise, “Sanayi ve ticaret şehri olan Aliağa’yı kültür ve sanat ilçesine dönüştürecek her türlü projeye bakanlık olarak destek vereceğiz” diyerek, Aliağa’ya kültür merkezi yapımı konusunda destek isteyen Aliağa Belediye Başka Serkan Acar’a Aliağa’ya Kültür Merkezi yapımı konusunda destek sözü verdi.

52

DERGİ İNDEKSİ

Derginizin bu sayısında yer alan haber ve reklamların telefon ve adres bilgilerine kolaylıkla ulaşabilmeniz içindir.

Atölye Tat 6470/2 Sk. No:17/A Yalı Mah. Atakent Tel: 0(232) 336 30 60 Biobella Adres: Mavişehir Park Yaşam Ofisleri Yalı Mah. 6523 Sk. No: 32/ B K.3 D.310 Karşıyaka Tel: 0232 502 00 56

Beyaz Lale Çınarlı Çiçek Market Anadolu cad. No:7/3 Çınarlı/İzmir Tel: 0 232 435 96 76 Galeri Algur Girne Bulvarı No: 60/A Karşıyaka Tel: 0(232) 364 69 08

Ege Park AVM Tel: 0(232) 324 44 34

Mutlu Bebek Nebil Susup Sk. No: 130/A Bostanlı Tel.: 0 507 456 92 22

BLEUSKY kuru temizleme Adres: 6440/3 Sk. No:12/A Atakent Karşıyaka İzmir Tel: 0232 330 3104

MyMaya EgePark Mavişehir Avm 2.Kat Tel: 0(232) 324 59 70

ŞEHİR REHBERİ

KAN MERKEZLERİ Çocuk Hastanesi Ege Üniversitesi Kızılay SSK Tepecik

VETERİNER KLİNİKLERİ Pet-Vet Mavişehir Veteriner Kliniği Atakent Veteriner Kliniği Bostanlı Veteriner Polikliniği

YARDIM

Kardelen Çilingir Karşıyaka Güvenlik DGS Alarm ve Güvenlik Sistemleri Çilingir Bay Adem

KUAFÖRLER Hüseyin Erken Nasyonel Kuaför

La Petra Hotel Ali Stair Cad. No:19 Yeni Foça Liman Mevkii, YENİFOÇA - İZMİR Tel:0232 814 8088

Yalı Çiçekçilik Donanmacı Mah. Yalı Cad. No:296/A Karşıyaka - İzmir Tel: 364 40 44 - 381 51 85 - 323 48 38

RESTORAN VE CAFELER 15 4 112 118 18 6 1 10 185 15 6 155 15 8 135

HASTANELER VE POLİKLİNİKLER Başkent Üni. Zübeyde Hanım Hast. İkinci Yaşam Diyaliz Merkezi Karşıyaka Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi Karşıyaka Devlet Hastanesi MedicalPark İzmir Hastanesi Özel Egem Fizik Tedavi Dal Merkezi Özel Kardiyo Kardiyoloji Dal Merkezi Özel Karşıyaka Göz Hastanesi Özel Karşıyaka Tıp Merkezi Özel Zübeyde Hanım Tıp Merkezi Atakalp Kalp Hastanesi Ege Üniversitesi Hastanesi 9 Eylül Üniversitesi Hastanesi Central Hospital El ve Mikrocerrahi Hastanesi Kent Hastanesi Özel Altınordu Hastanesi Özel Çınarlı Kadın Doğum Hastanesi Ege Sağlık Hastanesi Egeria Çocuk Sağlığı Özel Atakent Polikliniği Özel Bostanlı Sağlık Polikliniği Özel Yalı Polikliniği Özel Nergiz Sağlık Polikliniği Özel Çiğli Polikliniği

Mangalcıbaşı Mavişehir Adres: Dudayev Bulvarı No: 9/1 Tel: (0232) 324 3606

S Life Cahar Dudayev Bulvarı 6436/2 Sk. No:18 K:3 D:3 Atakent - Karşıyaka İZMİR Tel: 0(232) 330 0730

EVLERE SERVİS

LÜZUMLU TELEFONLAR Alo Trafik Ambulans Bilinmeyen Numaralar Elektrik Arıza İtfaiye İzsu Arıza Polis İmdat Sahil güvenlik Telefon Arıza Uyandırma

Mikasa Moor Girne Bulvarı No:109/A Karşıyaka 0(232) 368 5829

241 10 00 382 06 07 330 64 50 366 88 88 399 50 50 367 70 70 336 35 35 362 54 54 369 00 83 323 45 45 461 93 33 336 11 95 483 14 14 343 13 43 412 22 22 463 64 65 441 01 21 386 70 70 483 56 87 433 0084 464 24 00 462 27 27 463 77 00 489 35 35 336 11 95 433 06 08 388 28 61 421 47 89 433 38 74 368 96 66 337 02 08 336 44 89 330 55 16 441 92 16 381 28 22 376 14 96 337 21 36 336 14 74 324 42 14

Red Dragon - Uzak Doğu mutfağı Kervan Kebap Pide - Karşıyaka Mc Donald’s

483 00 79 347 09 00 369 81 86

MARKET ve ŞARKÜTERİ Albayrak Market - Mavişehir Ömerağa

324 04 03 0(507) 185 11 56 368 11 24

SOSYAL KULÜPLER VE DERNEKLER Karşıyaka Briç Derneği 368 73 08 Dance Castle Gençlik ve Spor Derneği 369 02 65 Karşıyaka Spor Kulübü 368 69 95 Bostanlıspor Gençlik SK Derneği 337 35 34 433 38 58 İzmir Dağcılık Kulübü Ege Açık Deniz Yat Kulubü 484 64 65 İzmir Fotoğraf Sanatları Derneği 464 32 12 BESİAD 330 90 01 Mavişehir TSM Platformu Derneği 0532 788 93 33 Mavişehir Tenis Atölyesi 0505 580 00 25

ÜNİVERSİTELER

Ege Üniversitesi Dokuz Eylül Üniversitesi İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Özel İzmir Ekonomi Üniversitesi Özel Gediz Üniversitesi Özel İzmir Üniversitesi Özel Yaşar Üniversitesi Özel Şifa Üniversitesi

TİYATROLAR

311 10 10 412 12 12 750 60 00 329 35 35 279 2525 355 00 00 246 49 49 411 54 07 308 00 00

Karşıyaka Oda Tiyatrosu İzmir Sanat Kulesi Sanat Merkezi Mavi Tiyatro Konak Sahnesi Bornova Sahnesi Ege Sanat Merkezi Hamle Tiyatrosu Tansaş Çocuk Tiyatrosu Pınar Çocuk Tiyatrosu Bostanlı Açık Hava Tiyatrosu

369 64 87 368 22 39 445 00 71 483 50 35 343 04 33 381 64 06 484 44 70 484 48 28 463 15 15 362 61 61

Gelecek Dershaneleri Fen Dershanesi Körfez Dershanesi Sınav Dergisi Dershanesi Uğur Dershanesi Bostanlı Sürücü kursu Karşıyaka Sürücü Kursu Yalı Sürücü Kursu Sinem Sürücü Kursu Profesyonel Diyalog Dil Okulu Yeni Adım Yabancı Dil Kursu Deniz İngilizce Kursu

369 11 55 368 77 73 369 88 99 446 37 37 381 23 92 362 97 45 63 72 83 372 17 63 367 00 12 368 93 01 330 55 66 330 73 66

EĞİTİM KURUMLARI

RESTORAN VE CAFELER Red Dragon 27 Ocakbaşı Servet’in Yeri Adanalı Hasan Kolcuoğlu Dante Cafe & Bar Kordon Boyu Balık Pişiricisi Club En Velo La Sera Pepe Rosso Deniz Restaurant Karşıyaka Deniz Restaurant Mavişehir Kervan Döner Kebap Pide Salonu MyMaya Mc Donald’s

483 00 79 337 27 65 362 51 51 324 61 61 323 03 17 464 80 90 463 28 69 464 25 95 464 48 93 364 44 64 324 10 20 323 21 22 324 59 70 369 81 86

PASTA VE UNLU MAMÜLLER Pastafoni Pasta Rüzgarı Lolipop Düşler Roka Mutfak Atölyesi

TAKSİ DURAKLARI

330 47 17 364 65 60 0531 335 67 60 336 78 90

Atakent Bostanlı Birlik Bostanlı Köprü Mavişehir Etap Karşıyaka Merkez Umur Mavişehir Taksi

350 10 77 362 28 28 362 80 00 324 01 00 381 37 15 330 17 92 324 08 82

Ulusoy Turizm Kamil Koç Turizm Pamukkale Turizm Varan Turizm Metro Turizm

362 41 53 336 31 39 330 52 01 362 19 92 362 02 52

Karşıyaka Belediyesi Kültür Merkezi İzmir Sanat Kulesi Sanat Merkezi Postacılar Kültür Merkezi Puntart Bülent Ecevit Kültür Merkezi İsmail Cem Kültür Merkezi Aydans Sanat Merkezi Atatürk Kültür Merkezi Sabancı Kültür Merkezi Alman Kültür Merkezi İZFAŞ Sanat Galerisi İtalyan Kültür Merkezi Fransız Kültür Merkezi Ziya Gökalp Kültür Merkezi

369 27 90 368 22 39 363 30 37 369 45 58 361 06 23 361 60 19 364 21 90 483 85 20 446 06 64 489 56 87 482 12 70 421 52 42 463 69 79 366 44 59

OTOBÜS ŞİRKETLERİ

KÜLTÜR MERKEZLERİ

MAVİŞEHİR SİTE YÖNETİMLERİ

1. Etap Yönetim 2. Etap Yönetim Albatros Yönetim Soyak A Bölgesi Soyak B Bölgesi

Listede yer almak istiyorsanız lütfen 0(549) 323 30 31 numaralı telefonu arayınız veya Aralık - 2014 bilgi@mavisehirdergisi.com adresine iletişim bilgilerinizin bulunduğu e-posta gönderiniz.

324 10 12 324 10 14 324 25 26 324 60 93 324 55 70

Milano - İstanbul - Berlin - Amsterdam - İzmir

Kilo ile

Kabin Ekibi

Etin kralı Mangalın ustası Mavişehir’de

et, tavuk, sucuk ve köfteye doyacaksınız

Adres: Dudayev Bulvarı No: 9/1 Koçtaş bitişiği Mavişehir Tel: 0(232) 324 3606 www.mangalcibasi.com

Zor beğenenlerin tercihi

Ücretsiz kargo ve koşulsuz iade imkanları ile www.softcotton.com.tr Soft Cotton bir Gökhan Tekstil markasıdır.

Kabin Ekibi

*Destan Havlu