8_16057

Page 1

16057

Theodosius Limanı Arkeolojik Alanı Mimari Proje Yarışması Ziyaretçi merkezinin konumlanacağı Yenikapı bölgesi tarih boyunca liman, bostan, transfer merkezi gibi farklı işlevlere ev sahipliği yaparak kent belleğinde önemli bir yere sahip olmuştur. 2004 yılında başlanan arkeolojik kazılarla birlikte Yenikapı’nın, İstanbul’un bilinen tarihinden de eski bir yerleşim olduğu anlaşılmış, dünyanın sayılı geç Antik-Ortaçağ gemi koleksiyonlarından birini barındırdığı ortaya çıkmıştır. Bu anlamda Theodosius Limanı Arkeoloji Alanı hem ulaşım hatlarının (M1, M2 metrosu, Marmaray, Sirkeci-halkalı banliyö tren hattı, IDO İskelesi) kesişim noktası olmasıyla hem de kendine has coğrafyasıyla tarihi yarım adadaki kültür varlıklarının yeni bir odağı olma potansiyeli taşır.

an

1

m

et ro

bu lva rı

ha ttı

rı lva bu

ha

MISIR ÇARŞISI SÜLEYMANİYE CAMİİ

ttı

ŞEHZADE CAMİİ

ı ray hatt marma TOPKAPI SARAYI KAPALIÇARŞI

LALELİ CAMİİ

AYA İRİNİ AYASOFYA

d 100 a

ik alan

namık kemal caddesi

tra mv ay

kü çü k la nga sok ağ ı

t1

m2 me tro

ha ttı

va t

ata tü rk

m

disu theo

anı s lim

SULTAN AHMET

eoloj a ark

KÜÇÜK AYASOFYA

lu yo et l k i bis

YENİKAPI İDO

kennedy caddesi

anayollar tarihi yarımada ulaşım metro hatları bisiklet yolu deniz yolu otobüs durakları bisiklet durakları

Arkeolojik alanların topluma açık alanlar olarak görülmeye başlandığı çağdaş sergileme anlayışlarıyla birlikte, bulguların kendi bağlamı içerisinde korunarak sergilenmesi, kazı esnasındaki ve sonrasındaki süreçlerin de seyir deneyimine katılması yaygınlaşmıştır. Etkileşim alanları olarak kabul edilen kazı çukuru, 100 Ada ve laboratuvar bölgeleri de kent içindeki konumlarıyla bu türden farklı açık alan deneyimlerine elverişli olmasına rağmen alandaki yoğun altyapı ve dolaşım hatlarıyla arka plana atılmış durumdadırlar. Arkeolojik bulguların yerindeki yokluğu ve kazı çalışmalarının bilinmezliği zemine dair senaryoların esnekliğini gerekli kılmıştır. Böylece günümüzde ihmal edilmiş, unutulmuş, kültürel katmanları sürekli olarak değişen, dönüşen arkeolojik zemine dokunmadan alanı deneyimletmek projenin ana fikri olmuştur. Kazı çukurundaki girdiler de alanın tarihsel gerçekliği olarak kabul edilmiş, çukuru çevreleyen duvarlar mekanı kurgulayan, bütünleştiren birer sınır elemanı olarak yeniden ele alınmıştır. Temas ettiği duvarı nişlerle birlikte arkeolojik bilginin temsil edildiği sürekli bir yüzey olarak kullanan ziyaretçi merkezi daha sonrasında açık alanda kazı çukuru içerisinde devam eden döngüsel bir yolculuk imkanı tanır. PEYZAJ RAPORU

PEYZAJ RAPORU

PEYZAJ RAPORU

Meydana girişte mevcut durumda oluşan kot farkı rampa ve çim amfiyle değerlendirilmiştir. Mevcut ofis çıkışı ve havalandırma yaya akışına göre yeniden düzenlenmiş, bitkilendirelecek alanlar oluşturulmuştur.

In-sitü belgelenen batıkların izleri oluşturulan sert zemin üzerinde metal levhalarla belirtilmiştir. Arkeolojik buluntuları referans alan sert zemin farklılıklarıyla gündelik hayatta arkeolojik alanla ilişki kurmak amaçlanmıştır.

Alanın batısında tesis I-II ve 100 ada çevresinde koruluk alan, sürdürülebilir yeşil peyzaj ve rekreasyon alanları oluşturulmuştur.

Vaziyet Planı

1:1000


16057

2-2’ Kesiti 1:200

1-1’ Kesiti 1:200


16057

Vaziyet Planı 1:500

MİMARİ KALINTILAR VE BATIKLARIN IN-SITU DURUMLARI İÇİN ÖNERİ KALINTILARA YAKLAŞAN PLATFORMLARLA YAKINDAN GÖZLEMLENEBİLİNİR.

MARMARAY KAZILARI SONUCUNDA ELDE EDİNİLEN BULGULAR VE ESERLERİN SERGİSİ BULUNAN TARİHSEL KATMANLAR SERGİ DUVARININ TAKİBİ İLE İNCELENEBİLİNİR.

1. FAZ

2. FAZ

3. FAZ

Etaplama Stratejisi

HALİHAZIRDAKİ SUR KALINTILARINI DENEYİMLEDİĞİMİZ ZİYARETÇİ MERKEZİ İLE DÖNGÜSEL TASARLANMIŞ GEZİNTİ ROTASI KAZI ÇALIŞMALARININ DEVAM ETMESİ HALİNDE KORUMA ÖRTÜSÜ ÖNERİ STRÜKTÜRE EKLEMLENEBİLİR.

3-3’ Kesiti 1:200


16057

Osmanlı Dönemi

deri sandaletler, çini ve seramikler, çok sayıda su kuyusu, taş ve çamurla örülmüş yapılar içinde bulunan malzemelere göre kimya ve eczacılık ile ilgili olduğu düşünülen atölyeler...

37 gemi batığı, kandiller, çanaklar, ahşap çapalar, demir çapalar, palangalar, gemicilikle ilgili eşyalar, ahşap ve deriden sandaletler ve taraklar, 3000 adet fildişi tarak, 3000’den fazla sikke...

7. yüzyıla tarihlenen YK 27 adlı geminin kaplamaları demir çiviler ile sabitlendi. Yapımında büyük oranda çam, karaağaç, meşe ağaçlarının kullanıldığı tespit edildi. 8. yüzyıla tarihlenen YK 28 ve YK 32 adlı batıklar kazı çukuru alanında konumlanıp kazı esnasında parçalar halinde bulundu. 9. yüzyıla tarihlenen YK 12 adlı gemi yüküyle beraber bulundu. 10. yüzyıla tarihlenen YK 1 adlı gemi içinde demir çapasıyla bulundu.

11. yüzyıl Bizans döneminde başlayan alüvyonların taşınması limanı tarım alanına dönüştürmeye başladı. 16. yüzyıl İki kapalı tersane ve kullanılmayan tekneler bulunurdu. 17. yüzyıl Limanın çevresi surlarla cevirili üzeri ise doldurulmaya devam ederek bostan oldu. 18. yüzyıl Liman bölgesi sığlamışmış, limanın denizle ilişkisi tamamen kesilmiştir. 18. yüzyıldan sonra Mahalleleştirme çabaları ile Yalı Mahallesi ve cumhuriyet dönemine uzanan çalışmalar kıyı çizgisini 1-1,5 km güneye taşıdı. Böylelikle bölge liman bölgesi özelliğini kaybetmiştir.

Cumhuriyet Dönemi İlk İstanbullular avcı-balıkçı bir ekonomiyi ile yaşarlardı. Ele geçen buğday örneklerine bakarak da iyi derecede tarım yaptıkları anlaşıldı. Köpek koyun, keçi ve domuzun evcilleştirilmiş olduğu ortaya çıktı.

Theodisus Ziyaretçi Merkezi I Sergi İçeriği +3.00 kotu ile -10.00 kotu arasındaki kültür dolgusuyla neolotik dönemden günümüze uzanan bir odak nokta...

Neolitik Dönem

1957-1960 yılları arasında Sirkeci Florya sahil yolunun yapımı için sur kalıntıları yıkılmış deniz doldurulmuştur. Günümüzde Sahil yolu ya da Kennedy Caddesi adıyla bilinen ana arter açılmış, tarihi deniz surları kara surları haline getirilmiş, önlerinde balıkçı barınakları yapılmıştır. 6 şeritli bu yol yerleşme-kıyı ilişkisini kesmiş, Yalı Mahallesi ile deniz bağlantısı koparılmıştır.

4. yüzyıl İnşa edilen Theodosius Limanı Bizanslıların Marmara denizi kıyısında ikinci büyük limandı. 7. yüzyıla kadar tahıl ve çeşitli maddeleri taşıyan gemiler İskenderiye ve başka yerlerler ile ticareti sağlardı. 7-11. yüzyıl arasında ise tahıl ticaretinin sona ermesi nedeniyle daha küçük gemileri ve tekneleri barındırdı.

Roma Dönemi

12. yüzyıldan sonra Lykos Deresi’nin taşıdığı alüvyonlarla birlikte moloz döküm alanına dönüştü. 13. yüzyıl Dolan alanda bir kilise insa edildi. Etrafında kilise ile bağlantılı 23 adet mezar bulundu.

Bizans Dönemi

Sistem Kesiti 1:50

Yenikapı kazılarında Roma dönemlerine ait yerleşim tabakası tespit edilemese de, bu dönemlere ait birçok eser bulundu.

Kazı alanının doğusundaki balçıklı tabakada 8000 yıl öncesine ait insanların [ İstanbul’un ilk yerleşimcileri ] izleri olan 2080 ayak izi bulundu.

Kazı Süreci İstanbul Arkeoloji Müzeleri Müdürlüğü başkanlığındaki Yenikapı Marmaray ve Metro Kurtarma Kazıları, 2004 yılından bu yana yaklaşık 6 yıldır devam etmektedir. Kazı çalışmaları sırasında yaklaşık 27000 küçük buluntu ve 35 adet batık ortaya çıkarılmıştır.

Sergi İçeriği

Sergi Kurgusu Kazı çukurunun çeperinde gelişen dolaşım kurgusunda sergilenmek üzere; mevcut durumda bulunan liman kalıntısı, YK10, YK21, YK28, YK32 gibi kazı çukurunda bulunmuş olan ancak laboratuvarlarda konservasyon işlemleri devam eden batıkların yerlerinde yeniden üretimi önerilmektedir. Bu deneyimi zenginleştirmek için batıkların sergileneceği in-sitü alanlarda farklı platformlarlar kullanılarak ziyaretçiler ve batıklar arasında farklı yakınlık, uzaklık algıları oluşturulmuştur. Aynı zamanda yürünen zemin gerekli yerlerde arkeolojik kalıntılarla kurulan görsel ilişkiyi koparmamak için cam malzeme ile üretilmiştir. Ziyaretçi merkezi ve platformlar alanı çevreleyen saçağa taşıttırılarak, hem gezi sırasında gölgelenen alanlar elde etmek hem de kazılan ve değişen zemine dokunmadan alana yerleşmek amaçlanmıştır. Kazı çalışmalarının devam etmesi durumunda ise örtüdeki açıklıkların kapatılması için strüktüre eklemlenen bir koruma örtüsü önerilmiştir. Platformlarla alanda yeni dolaşımlar oluşturulurken ziyaretçi merkezine girmeden dahil olabildiğimiz bir köprü ile de Marmaray ve Langa Bostanları Sokağı arasında bağlantı kurulmuş olur. Ziyaretçi merkezine bütünleşik olarak kurulan bu yeni bağlantının ve etkileşim alanlarıyla odak alanı arasında güney yönünde oluşturulan ve yeşille çevrelenen yeni yaya aksının da arkeolojik alanın kentle ilişkisini güçlendireceği öngörülmektedir. Ziyaretçi Merkezinin Çevreyle İlişkisi Meydanın güneyindeki banliyö tren hattı ile liman belleğinin izlerinden gelen langa bostanları sokak sınır kabul edilerek etkileşim alanlarıyla odak alanı arasında ziyaretçilerin kesintisiz yaya ulaşımları ve onu çevreleyen yeşil alanlar önerilmiştir. Laboratuvar alanları kazı çalışmalarının bitmesi durumu göz önüne alınarak dönüşüme uygun hafif strüktür ile kurulmuştur. Batık havuzlarının üzerindeki ayrışık saçaklar genel tasarım prensibine uygun olarak bütünleştirilmiş ve 100 ada bölgesinde benzer dolaşım şemalarıyla alan deneyimi sağlanmıştır.

MALZEME SEÇİMİ VE YAPI SİSTEMİ

Polikarbon Levha

Koruma Örtüsü Kazı çalışmaları başladığında örtüdeki açıklıkların kap atılması için strüktüre eklemlenen bir koruma örtüsü önerilmiştir.

Saçak

Saçağa takılan polikarbon levhalar sergi platformlarını çevresel etkilerden korur.

Alan sirkülasyonu ve platformlar

Platformlar arkeolojik kalıntılarla kurulan görsel ilişkiyi koparmamak için gereken yerlerde cam malzeme ile

Marmaray


16057

Ziyaretçi Merkezi +3.75 Kot Planı 1:200

Ziyaretçi Merkezi ±0.00 Kot Planı 1:200


16057

Tesis-1 +3.75 Kot Planı 1:200

Tesis-1 ±0.00 Kot Planı 1:200

1:200

Tesis-2 ±0.00 Kot Planı 1:200

7-7 Kesiti 1:200

4-4 Kesiti 1:200 Tesis-1 -3.00 Kat Planı 1:200

6-6 Kesiti 1:200

5-5 Kesiti 1:200


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.