İzmir Çağdaş Avukatlar Grubu Bildirgesi

ÇAĞDAŞ AVUKATLAR GRUBU

2018

ÇAĞDAŞ İZMİR’İN ÇAĞDAŞ BAROSU

ŞİMDİ ÇAĞDAŞ ZAMANI Yok edilmek istenen HUKUK DEVLETİNİ, YARGI BAĞIMSIZLIĞINI, LAİKLİĞİ Sindirilmek, güçsüzleştirilmek istenen AVUKATI, AVUKATLIĞI, BAROLARI savunmak, El ele vermek, birlikte ve omuz omuza mücadele etmek için, İzmir Barosu’nun etkin ve sözünün ağırlığı olan, meslek sorunlarına sahip çıkan bir baroya dönüştürülmesi için, Mesleğin içinde bulunduğu ve giderek derinleşen açmazın, demokratik ve katılımcı bir yöntemle çözüme ulaştırılması için, Avukatın ve baroların bağımsızlığı için, Adalet için, Vicdan için, Yaşamı kucaklamak, mesleğimizi savunmak, umudu çoğaltmak için, Sizce de ‘TAM ZAMANI’ değil mi? Şimdi ÇAĞDAŞ ZAMANI İzmir Barosu Çağdaş Avukatlar Grubu 2

BAŞKAN ADAYIMIZ 1965 doğumludur. 1988 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 2010 - 2012 / 2012 - 2014 dönemlerinde İzmir Barosu Yönetim Kurulu’na seçildi.

Aynı dönemde Avukat Hakları Merkezi, İnsan Hakları Merkezi, Staj Eğitim Merkezi, CMK Komisyonu ve Uzlaştırma Komisyonu, Yayın Komisyonu, Sağlık Hukuku Komisyonu, Arabuluculuk Komisyonu ve Adli Yardım Kurulundan sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yaptı.

1993 - 2006 tarihleri arasında İzmir Barosu CMK servisinde Koordinatör, Komisyon üyesi, Yürütme Kurulu üyesi olarak görev yaptı. İzmir Barosu İşkenceyi Önleme Grubunda çalıştı.

Av. Özkan YÜCEL

İnsan Hakları Gündemi Derneği, Türkiye Barolar Birliği ve Avrupa Konseyi, Adalet Bakanlığı ve TTB tarafından düzenlenen pek çok çalışmada eğitimci olarak görev yaptı.

1998 yılından bu yana -aralıklı olarak- İzmir Barosu Staj Eğitim Merkezi, CMK Servisi, Uzlaştırma Komisyonu eğitimlerinde ve 2002 – 2017 yılları arasında Aydın, Denizli, Hatay, Muğla, Kocaeli, Sakarya, Bingöl, Bitlis, Van, Batman ve Siirt Baroları’nda düzenlenen avukatlara yönelik ceza hukuku alanındaki meslek içi eğitim çalışmalarında gönüllü eğitmenlik yaptı. Çağdaş Hukukçular Derneği ve Türkiye Ceza Hukuku Derneği üyesidir.

3

YÖNETİM KURULU ADAYLARIMIZ

4

Av. Afhan TOPEL

Av. Ali Deman GÜLER

Av. Cansu SEÇGİN

1965 İzmir doğumludur.

1991 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 1993 yılından itibaren serbest avukatlık yapmaktadır. İzmir Barosu Staj Eğitim Merkezi’nde eğitmen ve yönetici olarak görev yapmıştır. Adliye, Avukatlık Kanunu ve Sağlık komisyonlarında görev almıştır.

2004 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. Avrupa Konseyi Göç Dairesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde staj yaptı.

Finlandiya’nın Åbo Akademi Üniversitesi Uluslararası İnsan Hakları Hukuku yüksek lisans programında eğitim gördü. BMMYK Tahran ofisinde çalıştı. Mülteci-Der kurucu üyesi, Özgürlükçü Hukukçular Platformu üyesi, Avrupa Demokrasi ve İnsan Hakları İçin Hukukçular Örgütü (ELDH) yönetim kurulu üyesi ve Uluslararası Ege İnsan Hakları Okulu kurucularından. İyi derecede İngilizce, orta düzeyde Almanca ve başlangıç seviyesinde İsveççe bilmektedir.

1990 Sivas, Şarkışla doğumludur.

2012 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi’nden mezun olmuştur. İzmir Barosu bünyesinde bir yıllık avukatlık stajının ardından 2013 yılında avukat olarak çalışmaya başlamış ve halen Aliağa ilçesinde mesleğini icra etmektedir.

YÖNETİM KURULU ADAYLARIMIZ

Av. Burcu Ece GÜLER

Av. Gamze ADIGÜZEL

Av. Hüseyin YILDIZ

1982 İzmir doğumludur.

2004 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 2008 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Özel Hukuk Bölümü’nde yüksek lisansını tamamlamıştır. Yüksek lisans tezi “Menkul Rehininin Paraya Çevrilmesi” ismiyle kitap olarak basılmıştır. 2006’dan bu yana İzmir Barosu’na kayıtlı olarak avukatlık yapmaktadır.

Balçova Rotaract Kulübü başta olmak üzere çeşitli sivil toplum kuruluşlarında yönetici ve üye olarak yer almıştır.

1989 İzmir doğumludur.

2011 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. İzmir Barosu bünyesinde stajını tamamladıktan sonra 2012 yılında avukat olarak çalışmaya başlamıştır.

1986 İzmir doğumludur.

2008 yılında Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 2009 yılından bu yana serbest avukatlık yapmaktadır. ÇHD üyesidir.

2016 - 2018 tarihleri arasında Çağdaş Avukatlar Grubu yürütme kurulu üyeliği yapmıştır.

5

YÖNETİM KURULU ADAYLARIMIZ

Av. Mehmet Baran SELANİK

Av. Özgür YILMAZER

Av. Perihan Çağrışım KAYADELEN

Av. Sinan BALCILAR

1989 doğumludur.

2011 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 2012 yılından beri avukatlık yapmaktadır. İzmir Barosu CMK Komisyonunda çalışmıştır. Çağdaş Hukukçular Derneği üyesidir. 2014 yılından bu yana Çağdaş Avukatlar Grubu CMK çalışma ekibiyle çeşitli Barolardaki eğitimlere, kolaylaştırıcı olarak katılmaktadır.

1977 Gümüşhane doğumludur.

2001 yılında Yakın Doğu Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden burslu olarak mezun olmuştur. 2003 yılından bu yana avukatlık yapmaktadır. Avrupa Konseyi ve İzmir Barosu tarafından yürütülen “İşkencenin Önlenmesinde Hukukçuların Rolü Projesi”nde çalışmıştır. İzmir Barosu İnsan Hakları ve Kadın Hakları Merkezi’nde çalışmıştır. İki dönem ÇHD İzmir Şube Yöneticisi ve Şube Sekreterliği görevini yürütmüştür. İzmir Barosu SEM Ceza Bölümü bünyesinde eğitmenlik ve danışman avukatlık yapmıştır. İyi derecede İngilizce bilmektedir.

1988 Kula doğumludur.

2010 yılında Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 2012 yılından bu yana serbest avukatlık yapmaktadır. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Derneği avukatı, aynı zamanda Çağdaş Hukukçular Derneği üyesidir. İzmir Barosu Ceza Komisyonunda çalışmış olup 2014 yılından bu yana Çağdaş Avukatlar Grubu Ceza Çalışma ekibiyle çeşitli barolardaki eğitimlere kolaylaştırıcı olarak katılmaktadır.

1971 Ödemiş doğumludur. İstanbul Teknik Üniversitesi’ndeki eğitimini yarım bırakmış ve 1997 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 1998 yılından beri İzmir Barosu’nda serbest avukatlık yapmaktadır. İzmir Barosunda Staj Komisyonu, Çevre Komisyonu, İş Hukuku Komisyonlarında çalışmış, ayrıca çeşitli dernek, spor klüpleri ve kuruluşlarda yöneticilik yapmış, sosyal projelerde yer almıştır.

Edebiyat, müzik ve sporla ilgilenmekte, iyi derecede İngilizce bilmektedir.

6

DENETLEME KURULU ADAYLARIMIZ

Av. Berrin Esin KAYA

Av. Elçin KILINÇER OT

Av. Zöhre DALKIRAN

1972 doğumludur. İnsan Hakları Vakfı İzmir Temsilciliğinde çalışmaktayken 2001 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 2004 yılında İnsan Hakları Vakfı’ndan ayrılarak avukatlığa başlamıştır. Stajyer olduğu dönemde Çağdaş Hukukçular Derneği Üyesi, 2016 yılında Özgürlükçü Hukukçular Derneği üyesi olmuştur. 2004 yılından bu yana içinde bulunduğu Ege Çevre ve Kültür Platformu’nda aktif olarak çalışmaktadır.

1981 İzmir doğumludur.

2005 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde Aile Hukuku alanında yüksek lisans yapmıştır. 2006 yılından bu yana İzmir Barosu’na kayıtlı olarak avukatlık yapmaktadır.

2012 yılından bu yana Çağdaş Avukatlar Grubu Uzlaştırma çalışma ekibiyle İzmir Barosu ve çeşitli barolardaki eğitimlere kolaylaştırıcı olarak katılmıştır. Avukatlığın yanı sıra arabuluculuk ve uzlaştırmacılık da yapmaktadır.

1978 doğumludur.

2001 Yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 2003 yılından bu yana avukatlık yapmaktadır.

2001 - 2003 yılları arası İzmir Barosu Stajyer Avukatlar Komisyonu, 2010 - 2014 yılında İzmir Barosu İş ve Sosyal Güvenlik Hukuk Komisyonlarında aktif olarak yer almıştır. Halen Çağdaş Avukatlar Grubu Emek Grubunda çalışmalarına devam etmektedir.

7

DİSİPLİN KURULU ADAYLARIMIZ

8

Av. Canan ARICI

Av. Cenk DİLMEN

Av. Gamze ŞİMŞEK

1977 doğumludur.

2000 yılında Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 2002 yılından itibaren İzmir Barosu’na kayıtlı olarak serbest avukatlık yapmaktadır. İzmir Barosu’nun Hayvan Hakları Komisyonu’nda çalışmaları olmuştur. Sosyal yardım derneklerinde haklar konusunda gönüllü olarak eğitmenlik yapmaktadır.

1972 İzmir doğumludur.

1996 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 1998 yılından bu yana serbest avukatlık yapmaktadır.

1986 doğumludur.

2010 yılında Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 2012 yılından bu yana İzmir Barosu’na kayıtlı olarak avukatlık yapmaktadır.

Biz bir aileyiz, yalnız olmayacak, yalnız kalmayacaksınız; söz veriyoruz!

DİSİPLİN KURULU ADAYLARIMIZ

Av. Mehmet Özer ŞENTÜRK

Av. Nilüfer ÇETİN BALKU

1981 İzmir doğumludur.

2003 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 2004 yılından bu yana İzmir Barosu’na bağlı olarak Ödemiş ilçesinde serbest avukatlık yapmaktadır.

1982 İzmir doğumludur.

2005 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 2009’dan bu yana kendi bürosuda avukatlık mesleğini icra etmektedir. İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku bölümünde bilirkişilik yapmaktadır. İzmir Barosu Ritim Grubu üyesidir. Evli ve bir çocuk annesidir.

Meslek tekelimizin daraltılmasına izin vermeyeceğiz!

9

TBB DELEGE ADAYLARIMIZ

Av. Halil Çağlar AKBULUT Av. Nursen AKSU 1969 doğumludur.

Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi‘nden mezun olmuştur. 1995 yılından bu yana avukatlık yapmaktadır. İzmir Barosu Stajyer Temsilciliği, İnsan Hakları Daimi Çalışma Grubu, Çocuk Komisyonu, CMK Komisyonu üyeliği yapmıştır. TBB “AİHS Konusunda 10,000 Avukatın Eğitimi” proje çalışmalarında yer almıştır. Bir dönem İzmir Barosu Genel Sekreterliği, Karabağlar İlçe İnsan Hakları Kurulu Baro Temsilciliği yapmış, İzmir Barosu ve çeşitli barolarda CMUH-CMK eğitimleri vermiş, Staj Eğitim Merkezinde de eğitmen olarak yer almıştır.

10

1970 doğumludur.

1994 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 1995 yılından bu yana avukatlık yapmaktadır.

2005 - 2012 yılları arasında Urla’da çalışmıştır. 2012 yılından bu yana İzmir Barosu Halk Oyunları topluluğunda yer almaktadır.

Av. Hatice ASLAN ATABAY Av. Arif Ali CANGI 1978 Hatay, Samandağ doğumludur. 1995 yılında Antakya Kurtuluş Lisesi’nden, 1999 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 2000 yılından bu yana İzmir Barosu’na kayıtlı olarak avukatlık yapmaktadır. İş hukuku alanında İzmir Barosu başta olmak üzere sendika ve meslek odalarının düzenlediği çeşitli panel ve eğitim seminerleri ile yerel tv programlarında konuşmacı olarak yer aldı. 2017 yılında “Psikolojik Tacizin İçtihatlar Işığında Uygulamadaki Yeri” konulu hakemli makalesi (Yrd. Doç.Dr. Namık Hüseyinli ile birlikte) İnönü Üniversitesi Hukuk Fakültesi dergisinde yayımlanmıştır.

Orta derecede Arapça bilmektedir.

1964 doğumludur.

1989 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 1993 yılından beri İzmir Barosu’na kayıtlı olarak serbest avukatlık yapmaktadır.

1998 - 2002 arasında iki dönem İzmir Barosu Yönetim Kurulu üyeliği, 2010 - 2012 döneminde TBB Delegeliği görevlerini üstlenmiştir.

Baro Yönetim Kurulu üyesi olarak İnsan Hakları Hukuku ve Hukuk Araştırmaları Merkezi, Cezaevi Komisyonu, Kent ve Çevre Komisyonu, Çeteleşmeye Karşı Hukukun Üstünlüğü Komisyonu koordinatörlüğü görevlerini yapmıştır. İzmir Barosu’nun 2008 Genel Kurulu için Çağdaş Avukatlar Grubu’nun başkan adayı gösterilmiştir. Halen İzmir Çevre Avukatları Grubu ve TBB Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu üyesidir.

Av. Serkan CENGİZ 1974 Aydın doğumludur.

1996 yılında Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. Yüksek lisansını Marmara Üniversitesi’nde tamamlamıştır. Halen Dokuz Eylül Üniversitesi’nde, kamu hukuku doktora programına devam etmektedir. 1997 yılından bu yana avukatlık yapmaktadır. 2012 - 2014 döneminde TBB delegesi olarak görev yapmıştır.

Ayrıca 2009 - 2016 yılları arasında TBB İnsan Hakları Merkezi Yürütme Kurulu ve Bilim Danışma Kurulu üyesi olarak görev yapmıştır. AİHS tarafından korunan hak ve özgürlükler ile AYM ve AİHM bireysel başvuru yolları konusunda, başta İzmir Barosu olmak üzere barolar ve Avrupa Konseyi tarafından düzenlenen konferans, atölye çalışması ve seminerlerde eğitmen olarak görev yapmaktadır.

Avukatların saygınlığı hukuk devletinin garantisidir!

TBB DELEGE ADAYLARIMIZ

Av. Özcan ÇİNE

Av. Mehmet ERDEK

Av. Ayşen ERDOĞAN

Av. Kemal ESKİER

Av. Çağla Deniz FELAMUR

1953 Burdur doğumludur.

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 1982 - 1986 yıllarında İzmir, 1986 2006 yıllarında ise Ankara Barosu’nda serbest avukatlık yaptı. 1992-1994 arasında Ankara Barosu Dergisi Yayın Kurulunda görev aldı.

1997 - 2001 arasında TBB İnsan Hakları K. Bşk. ve TBB’de çeşitli seminer çalışmalarında eğitmenlik, 2006 ve 2007 yıllarında TFF PFDK Üyeliği, 2006 - 2013 yılları arasında TBB Baş Hukuk Müşavirliği yaptı. 2009 ve 2010 yıllarında Türkiye Adalet Akademisi’nde “Avukatlık Hukuku” dersleri verdi. TBB Etik Kurulu Başkanlığı görevinde bulundu.

2014 yılında “Avukatlık Hukuku-uygulamada soru ve cevaplarıyla” adlı kitabı yayımlandı. Halen İzmir Barosuna kayıtlı avukat olarak çalışmaktadır.

1967 İzmir doğumludur.

1989 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 1992 yılından bu yana İzmir Barosu’na bağlı olarak avukatlık yapmaktadır.

Adli Yardım Bürosu ve Kadın Hakları Merkezi’nde gönüllü görev almaktadır. İzmir Barosu futbol takımında oynamıştır ve 13 yıldır İzmir Barosu Halk Dansları Topluluğu üyesidir.

1958 doğumludur.

1984 yılında Dokuz Eylül Hukuk Fakültesi‘nden mezun olmuştur. 1985 yılından bu yana avukatlık yapmaktadır.

1998 - 2002 yılları arasında İzmir Barosu Yönetim Kurulu üyeliği, 2012 - 2014 yılları arasında TBB delegeliği yapmıştır.

1959 doğumludur. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 1987 yılında avukatlığa başlamış olup halen İzmir’de serbest avukatlık yapmaktadır.

Evli ve bir oğlu vardır.

1982 doğumludur.

2006 yılında Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 2007 yılından bu yana avukatlık yapmaktadır.

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Derneği avukatı ve Çağdaş Hukukçular Derneği üyesidir. İzmir Barosu Ceza Komisyonunda çalışmıştır.

2014 yılından bu yana Çağdaş Avukatlar Grubu Ceza çalışma ekibiyle çeşitli barolardaki eğitimlere kolaylaştırıcı olarak katılmaktadır.

Hedefimiz, her an ulaşılabilir bir baro!

11

TBB DELEGE ADAYLARIMIZ

Av. Doğan EVRİM

Av. Erkan GÖBEKÇİN

Av. Veysel GÜL

Av. Ümit GÖRGÜLÜ SEVİL Av. Yakup GÜL

Manisa doğumludur. İstanbul Hukuk Fakültesi’nden mezun olduktan sonra 1971 yılında İzmir’de avukatlığa başlamıştır. İzmir Barosu’nda 1977 - 1979 dönemi Yönetim Kuruluğu üyeliği, 2002 yılı Olağan Genel Kurul Divan Başkanlığı, Staj Eğitim Merkezi Medeni Hukuk Bölüm Başkanlığı ve eğitmenliği, SEM Yürütme Kurulu üyeliği görevlerinde bulunmuştur.

1973 İzmir doğumludur.

1997 yılında Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 1999 - 2003 yılları arasında Ankara, 2003 yılından bu yana da İzmir’de avukatlık yapmaktadır. İzmir Barosu “İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Komisyonu” çalışmalarına katılmış, Staj Eğitim Merkezi’nde “iş hukuku” alanında eğitimci olarak görev yapmıştır.

1980 Erzincan doğumludur.

2001 yılında Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 2004 yılından bu yana İzmir Barosu bünyesinde avukatlık yapmaktadır. Çağdaş Hukukçular Derneği üyesidir. İzmir Barosu İş Hukuku Komisyonunun 20122014 dönem çalışmalarına katılmıştır.

1973 doğumludur.

1997 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 1998 yılından bu yana avukatlık yapmaktadır. İzmir Barosu İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Komisyonu ile İzmir Barosu Tiyatro Topluluğu ve Halkoyunları Topluluğu çalışmalarında yer almıştır. 2012 - 2014 dönemi İzmir Barosu Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yapmış, Avukat Hakları Komisyonu, Stajyer Avukatlar Komisyonu, Hayvan Hakları Komisyonu ile Kültür Sanat Komisyonlarından sorumlu yönetim kurulu üyesi olarak çalışmıştır.

12

1966 doğumludur.

1996 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi‘nden mezun olmuştur. 1997 yılından bu yana avukatlık yapmaktadır.

2010 - 2014 dönemlerinde CMK ve Staj Eğitim Merkezi Ceza Kürsüsü’nde eğitmen olarak görev almıştır.

2012 - 2014 döneminde Denetleme Kurulu üyeliği, 2010 - 2014 döneminde CMK Yürütme Kurulu Üyeliği yapmıştır. İzmir Barosu Halk Oyunları Topluluğunun kurucularındandır.

2003 - 2016 yılları arasında Kültür Sanat Komisyonunda görev almıştır.

Bizler, avukatlara dayatılan düşük standartları ve eşitsizliği asla kabul etmiyoruz!

TBB DELEGE ADAYLARIMIZ

Av. İsmail HANOĞLU

Av. Ümit İZMİRLİ

Av. Meriç KAPTAN

Av. Türkan KARAKOÇ

Av. Mehmet KANTARCIOĞLU

1955 doğumludur.

1986 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi‘nden mezun olmuştur. 1988 yılından bu yana avukatlık yapmaktadır.

2000 - 2002 yılları arasında İzmir Barosu Yönetim Kurulu Üyeliği ve Genel Sekreterlik, 2002 - 2004 yılları arasında İzmir Barosu Başkan Yardımcılığı, 2010 - 2014 yılları arasında TBB delege üyeliği görevlerini üstlenmiştir.

1964 doğumludur.

1985 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 1986 yılından bu yana avukatlık yapmaktadır.

1987 - 1988 yıllarında Baro Yayın Kurulu üyeliği yapmıştır. 2010 - 2012 döneminde TBB Delegeliği, 2012 - 2014 döneminde İzmir Barosu Disiplin Kurulu üyeliği yapmıştır.

1954 doğumludur.

1980 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi‘nden mezun olmuştur. 1982 yılından bu yana avukatlık yapmaktadır.

1990 - 1992 yılları arasında İzmir Barosu Aliağa Adli Yardım Temsilciliği yapmıştır.

2012 - 2014 yılı arasında İzmir Barosu Saymanlığı ve İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku ile Yasa Komisyonlarından sorumlu Yönetim Kurulu üyeliği yapmıştır.

1972 doğumludur.

1996 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi‘nden mezun olmuştur. 1997 yılından bu yana avukatlık yapmaktadır.

Bir dönem İzmir Barosu CMK Yürütme Kurulu ve Komisyonu, İzmir Barosu Spor Yürütme Kurulu ve Komisyonu, İzmir Barosu Kültür ve Sanat Komisyonunda yer aldı. İzmir Barosu Halk Oyunları Topluluğu üyesi ve İzmir Barosu Masa Tenisi Takımı oyuncusudur. 2012 - 2014 yılları arasında İzmir Barosu Yönetim Kurulu üyeliği yapmıştır.

1954 doğumludur.

1982 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 34 yıldır Bayındır’da serbest avukatlık yapmaktadır. Av. Sevilay Kantarcıoğlu ile evli ve iki çocuk sahibidir.

Yeşil pasaport ayrıcalık değil, haktır.

13

TBB DELEGE ADAYLARIMIZ

Av. Bilal KORALAY

Av. İsmet KÖYMEN

Av. Filiz KUNT

Av. Erol ÖZCAN

Av. Hüseyin ÖZGÜR

1967 doğumludur.

1988 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 1989 yılından bu yana avukatlık yapmaktadır.

2000 - 2002 dönemi İZAV İzmir Barosu Avukatları Yardımlaşma Sandığında yöneticilik yapmıştır. 2010 yılından itibaren avukat hakları merkezinde görev yapmış, İzmir Barosu Staj Eğitim Merkezi’nde “Avukatın Hak ve Yükümlülükleri” ile “Avukatın Hukuki Sorumluluğu” derslerinde eğitmenlik görevini üstlenmiştir.

2010 - 2014 dönemi TBB delegeliği yapmıştır.

1956 doğumludur.

1977 yılında Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi‘nden mezun olmuştur. 1979 yılından bu yana avukatlık yapmaktadır.

2000 - 2008 yılları arası İzmir Barosu Disiplin Kurulu üyeliği, Disiplin Kurulu Başkanlığı, TBB delegasyon üyeliği yapmıştır.

2012 - 2014 yılları arasında TBB delegasyon üyeliği yapmıştır.

Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 1993’te AB Jean Monnet bursu ile University of London bünyesinde Queen Mary and Westfield College’dan International Business Law dalında LL.M.; 1995’te DEÜ Hukuk Fakültesinden Özel Hukuk anabilim dalında yüksek lisans yapmıştır. Akreditif konusunda yüksek lisans tezi hazırlamıştır. Marka ve patent vekilidir. Çalışma hayatının başlangıcında bizzat çalışarak bankacılık eğitimi almış, daha sonra aynı bankada hukuk müşavirliği görevi yapmıştır. yüksek lisans eğitimleri sonrasında bürosunu kurmuştur. Bir süre bir holdingin ve bağlı şirketlerinin hukuk müşavirliği görevini üstlenmiştir. Halen kendi hukuk bürosunda faaliyet göstermektedir.

1951 doğumludur.

1975 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldmuştur. 1977 yılından bu yana avukatlık yapmaktadır. İzmir Barosu Genel Sekreterliği ve Disiplin Kurulu üyeliği görevlerini yürütmüştür. 2010 - 2014 yılları arasında TBB delegesi olarak görev yapmıştır.

1956 İzmir doğumludur.

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 1981 yılından bu yana İzmir Barosu’na kayıtlı avukattır. 1994 - 1996 arası Yönetim Kurulu üyeliği, 1994 - 1996 Genel Sekreterlik, 1996 - 1998 arası Başkan Yardımcılığı yaptı.

1998 - 2004 arası TBB İzmir Barosu delegeliği yaptı. İzmir Barosu Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı kurucu Yönetim Kurulu üyeliği ve Başkan Yardımcılığı, Avukatlık Yasası Komisyonu Başkanlığı, SEM kurucu Yönetim Kurulu üyeliği, Yayın Kurulu üyeliği, Uluslararası İlişkiler ve Ulusalüstü Hukuk Komisyonu Üyeliği, Yargı Reformu 2000 Sempozyumu Yürütme Kurulu üyeliği görevlerinde bulundu. İzmir Meslek Odaları ve İzmir Demokrasi Platformlarında İzmir Barosunu temsil etti.

14

Cumhuriyet kazanımlarını korumaya ve daha ileriye taşımaya talibiz

TBB DELEGE ADAYLARIMIZ

Av. Yücelay SAL

Av. Erdal YAĞÇEKEN

Av. Ahmet YILMAZ

Av. Sefa YILMAZ

1957 doğumludur.

Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunudur.

Avukatlık mesleğinde 30. yılını sürdürüyor.

2010 - 2012 döneminde, Çağdaş Avukatlar Gurubu’ndan seçilerek, İzmir Barosu Türkiye Barolar Birliği Delegesi olarak görev yapmıştır. Hukukla birlikte, müzik ve edebiyatla da yakından ilgilenmekte ve bu alanda eserler vermektedir.

1969 Nazilli doğumludur.

1994 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. Daha sonra kapanan DEÜ Hukuk Fakültesi Mezunları Derneği kurucularındandır.

Staj döneminde İzmir Barosu Staj Kurulunda stajyer temsilcisi, meslek sürecinde zorunlu müdafilik kapsamında CMUK koordinatörlüğü ve komisyon üyeliği ile İzmir Barosu Yasa Komisyonu çalışmalarında yer almıştır. Bir süre 1993 İzmir Barosu Futbol takımında oynamıştır.

1949 doğumludur.

1971 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. 1972 yılından bu yana aktif avukatlık yapmaktadır. 1985 - 1987 yıllarında İzmir Barosu Disiplin Kurulu üyeliği, 1987-2001 yıllarında İzmir Barosu Disiplin Kurulu Başkanlığı, 2001 - 2004 yıllarında TBB Delegeliği, 2010 - 2014 yıllarında TBB Delegeliği yapmıştır.

1961 doğumludur.

1986 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi‘nden mezun olmuştur. 1987 yılından bu yana avukatlık yapmaktadır. İzmir Barosunda Stajyer temsilciliği ile başlayan çalışmalarını bazı davalarda İzmir Barosu’nun temsili ve İnsan Hakları Yasa Tarama Grubu üyeliği ile sürdürmüştür. Staj Eğitim Merkezinde eğitmen olarak görev yapmıştır. 2002 - 2004 yılı arasında İzmir Barosu Denetleme Kurulu üyesi, 2010 - 2012 yılı arasında İzmir Barosu Saymanlığı, 2012 - 2014 yılı arasında İzmir Barosu Başkan Yardımcılığı görevlerini üstlenmiştir.

Avukatlarına sahip çıkan, sözü dinlenir, saygın bir baro!

15

ÇAĞDAŞ BİR BİLDİRGE

16

• NEDEN ADAYIZ? • HER ALANDA HER YERDE MESLEKİ DAYANIŞMA o Avukatların iş alanları daralıyor o Avukatlar günden güne yoksullaşıyor o İşçi avukatlar sorunlarla boğuşuyor o Genç avukatlar ekonomikzorluklarla boğuşuyor o Parası olmayan sağlık yardımı da alamıyor o Avukat sayısı artıyor eğitimin kalitesi düşüyor o Avukatların swaygınlığı her geçen gün azalıyor • AVUKATLARIN HAK ETTİKLERİ KONUMA YENİDEN GELEBİLMESİ İÇİN o Avukatlara yeni iş alanları yaratılacak o Avukatların giderleri azaltılacak o İşçi avukatların sorunları son bulacak o Avukat sayısındaki artışa çözüm getirilecektir o Genç avukatların sorunları için acil önlemler devreye sokulacaktır o Avukatların sağlık yardımına ilişkin sorunları çözülecektir o Mesleki dayanışma ve avukatın saygınlığı yeniden en üst seviyeye çıkarılacaktır o Yargı görevi yapanlar içinde en iyi koşulları avukatlar için sağlayacağız o Yeşil pasaport ayrıcalık değil haktır • NASIL YAPACAĞIZ? • GÜNLÜK SORUNLARIMIZ HER GEÇEN GÜN ARTIYOR • NE YAPACAĞIZ? • NASIL YAPACAĞIZ? • BAROLARIN SORUMLULUKLARI MESLEKİ SORUNLARI AŞAR NİTELİKTEDİR • İZMİR BAROSU VE TÜRKİYE ÇAĞDAŞ AVUKATLAR GRUBU DENEYİMİNİ ARIYOR • ÜLKE, HUKUK, DEMOKRASİ • ŞİMDİ ÇAĞDAŞ BARO ZAMANI

17 18 18 19 19 20 20 21 22 22 22 22 23 23 24 24 24 26 27 25 26 27 29 30 32 36 39

NEDEN ADAYIZ? Bizler, ön seçimle ve demokratik yollarla seçilmiş Çağdaş Avukatlar Grubu adayları, İzmir Barosu’nu yönetmeye talibiz; patron değiliz, bu mesleğin emekçileriyiz.

Avukatın dertlerini, kendi dertlerimizden ötürü biliyoruz. Bu meslekten başka sırtımızı yaslayacağımız bir kapımız hiçbir zaman olmadı. Söylenmemiş sözlerimiz, denenmemiş fikirlerimiz ve hepsinden ötesi bunları yapacak enerjimiz ve cesaretimiz var.

Son 4 yıllık dönemde, İzmir Barosu’nun, hak ettiği şekilde yönetilmediğini biliyor ve bu gerçeği her gün kendi gözlerimizle görüyoruz. İzmir Barosu’nun daha önceki dönemlerde olduğu gibi, ülkemiz hukuk sistemi içinde devrimci bir rol oynayabileceğinin bilincindeyiz. Kalıplaşmış sözler, tekrarlanan ve yerine getirilmeyen vaatlere karşı yepyeni bir anlayış ve programla İzmir Barosu üyelerinin karşısına çıkıyoruz.

İzmir Barosu başkanlığı ve yönetim kurulu üyeliğini kişisel bir ikbal veya gelecek planının bir parçası olarak değil;

ülkemize ve mesleğimize karşı yerine getirilmesi gereken bir görev, bir sorumluluk olarak algılıyoruz.

Gericiliğe ve her türlü hukuksuzluğa uzun yıllardır direnen güzel İzmir’in; kendisine yakışır, sözünün arkasında duran, yenilikçi ve ÇAĞDAŞ bir baroya sahip olması gerektiğini biliyoruz.

Muhalifliğimiz, basın açıklamaları yapmaktan ibaret değil. Avukatın yoksullaşmasının ve mesleki saygınlığın hızla yitirilmekte olmasının nedenlerini ve buna dair çözüm yollarını biliyoruz. Önümüzdeki iki yıl içinde, günlük sorunlarımızın çözümünü sağlayacak, gittikçe fakirleşiyor olmamızın önüne geçecek, mesleğimizin eski “ağırlığına” kavuşmasını sağlayacak çözüm önerilerimiz; hukuk devletini mahallelerden başlayarak yeniden inşa edecek bir planımız ve hukuk siyasetine müdahil olup yasama süreçlerini ileri taşıyacak bir programımız var. Her adımımızı bilerek atıyor, tüm önerilerimizin altını somut gerçeklerle dolduruyoruz.

İşte bu nedenlerle, İzmir Barosu’nu, sizlerle birlikte yönetmeye adayız!

17

AVUKAT İÇİN VAR OLAN Söz konusu olan avukatlar olduğunda; esas itibariyle iki ana çalışmaya odaklanmaktayız.

Bunlardan ilki, mesleki dayanışmayı yükselterek avukatların yaşadıkları sorunlar karşısında yalnızlaşmalarının önüne geçmek, baronun kurumsal desteğini her anlamda yanlarında hissetmelerini sağlamak ve avukatların her gün pratik olarak yaşadığı mesleki sorunlara çözüm üretmek. İkincisi, iş alanlarının ortadan kaldırılması, meslek tekelinin her gün biraz daha daralması ve bu nedenle de avukatların gün geçtikçe yoksullaşmasının önüne geçerek; mesleki saygınlığın azalmasını engellemek.

Birinci önceliğimiz, mesleki faaliyetlerini gerçekleştirirken herhangi bir sorunla karşılaşan avukatların, İzmir Barosu’nu her koşulda yanlarında görmelerini sağlamak ve avukatların mevcut sorunlarına çözüm bulmaktır.

Her alanda, her yerde mesleki dayanışma

Avukatların iş alanları daralıyor

Aynı adliye koridorlarını paylaşan, aynı icra dairelerinde aynı tozlu raflara uzanan, kalemlerde bir dosya inceleyebilmek için değerli vaktini hâkim izni beklemekle geçiren, bir dosya fotokopisi almak için binbir zorluk çeken, cezaevlerine gitmek, hacze çıkmak için sersefil olan; adliye ve cezaevlerinde her türlü sağlıksız koşulda çalışmalarına rağmen çözüm talepleri karşılanmayan meslektaşlarımızın halini de, yaşadıkları zorluklarda İzmir Barosu’nu yanlarında göremedikleri için, kendilerini yalnız ve güçsüz hissettiklerini de biliyoruz.

18

Biz bir aileyiz, yalnız olmayacak, yalnız kalmayacaksınız; söz veriyoruz!

Avukatlık meslek tekelinin olduğu alanların gitgide azalması ve bu alanların, başka meslek gruplarına devredilmesi karşısında barolar, üzerlerine düşen sorumluluğu yerine getirmemektedir. Avukat sayısı hızla artarken, İzmir Barosu’nun avukatların en önemli sorunlarından biri olan işsizlik problemiyle doğrudan ilgili iş alanının daralması sorununa duyarlılık göstermemesi kabul edilemez. Bizler, avukatlara reva görülen bu durumu asla kabul etmiyor ve meslek tekelimizi sonuna dek savunmaya, mevcut alanlarımızı daraltmaya çalışan hukuki düzenlemelere karşı çıkmaya ve avukatlar

AVUKAT İÇİN ÜRETEN BARO için yeni iş alanları oluşturmaya, planlı ve programlı şekilde talip oluyoruz.

Meslek tekelimizin daraltılmasına izin vermeyeceğiz!

Avukatlar günden güne yoksullaşıyor Kiralarımızı ödeyemiyoruz, sigortamızı yatıramıyoruz. Her yeni vergi affında, her yeni yapılandırma işleminde avukatlar devlet daireleri önünde sıra oluyorlar. Yeni mezun avukatlar neredeyse karın tokluğuna uzak şehirler arasında mekik dokuyor. Sermayesi olmayan avukat, kendi bürosunu açamıyor, açsa bile işletemiyor.

İşçi avukatlar sorunlarla boğuşuyor Avukatlık mesleği, gözümüzü kapatarak yok sayamayacağımız bir başka avukatlık yapma biçimiyle, başka çalışma koşulları ile karşı karşıya. İşçi avukatlık; günümüzün görmezden gelinemeyecek bir gerçeği. Bir yandan avukat sayısındaki hızlı artış, diğer yandan sürekli başka meslek gruplarının hakimiyet alanına giren işler nedeniyle daralan meslek tekeli ve son olarak ise avukatlara hasredilmiş yeni iş alanlarının geliştirilmiyor olmasından kaynaklı

olarak yeterince kazanç elde edemeyen -özellikle genç- meslektaşlarımız, başka bir avukatın yanında ücretli olarak çalışmaya başlamaktadır. Böylece avukatlık, Avukatlık Kanunu ve meslek kurallarında yazıldığı gibi bireysel bir iş olmaktan çıkmıştır.

Bu süreçle birlikte, bir yanda artık deyim yerindeyse fiilen hiç avukatlık yapmayan, duruşmalara girmeyen, adliyeye dahi uğramayan, ekonomik yeterlilikleri ve iş potansiyelleri nedeniyle yanlarında bir ya da daha çok avukat istihdam eden avukatlar; öte yanda ise bilgi ve becerilerini belirli bir ücret karşılığında bu avukatların hizmetine sunan işçi avukatlar şeklinde iki grup oluşmuştur. İşçi avukatlığın yegâne oluşma nedeninin; mesleki tecrübe, kıdem, bilgi ya da birikim olmadığı, asıl nedenin artan avukat sayısına paralel olarak artmayan iş olanakları ve daralan meslek tekeli nedeniyle ödenemeyen giderler olduğu tartışmasızdır.

İşçi avukatlık sorununun çözümünde TBB ve Barolara büyük görev düşmektedir.

19

DAİMA YANINIZDA OLAN İşçi avukatların sayısının artmasında, meslek tekelinin daralmasına karşı etkili bir karşı çıkış sergileyemeyen TBB ve baroların payı büyüktür. Yani bir başka deyişle, işçi avukatlığın var olma sebeplerinden biri de, Avukatlık Kanunu ve meslek kurallarını yok sayan TBB ve barolardır.

Avukatlık Kanunu’nda avukatlık ortaklığı gibi işçi avukatlığı engelleyecek seçenekler mevcut olmasına rağmen, bu güne kadar uygulanmamış ve deyim yerindeyse ölü doğmuş bir düzenleme olarak kalmıştır.

Tüm bunların yanında, işçi avukatların prim ödemeleri çoğunlukla gerçek maaş üzerinden yatırılmamakta, mesai kavramı, izin ve benzeri hakları yok sayılmaktadır.

Genç avukatlar ekonomik zorluklarla boğuşuyor Mesleğe yeni başlayan meslektaşlarımız, ekonomik sorunlarla birlikte, mahkeme ve kalemlerde karşılaştıkları hoyrat tavırlar nedeniyle de sıkıntılar yaşamaktadırlar.

Büro kirası, personel gideri yetmezmiş gibi, CMK ücretlerinin azlığı, CMK ve adli yardım ücretlerinin geç ödenmesi gibi birçok problem genç meslektaşlarımızı daha da karamsar hale getirmektedir. Genç meslektaşlarımızın 20

sorunlarına yine genç ve dinamik bir kadro ile yapıcı öneriler getiren ÇAĞDAŞ bir anlayışın çözüm olacağını biliyoruz.

Genç avukatlar için Vergi Muafiyeti, Mikrokredi Parası olmayan sağlık yardımı da alamıyor TBB tarafından, hastalanan ve doğum yapan meslektaşlara değişik adlar altında yardımda bulunulduğunu biliyoruz. Ancak, çoğumuz tarafından bilinmeyen husus, bu yardımlardan yararlanabilmek için ilgili avukatın baroya aidat borcunun bulunmaması gerektiğidir.

Bu yaklaşım, kendi içinde dahi bir tutarsızlık içermektedir. Şüphesiz baro aidatının ödenmemesi bir tercih değil, zorunluluk halidir.

Bir yandan meslek tekelinin daralmasına ses çıkarmayıp, • Veraset ilamı hazırlanması yetkisinin noterlere devredilmesine kayıtsız kalmak, • Devlete karşı açılan tazminat davalarında vekâlet ücretinin sınırlanmasına sessiz kalmak,

AKTİF BARO • CMK asgari ücretinin Avukatlık Asgari Ücret tarifesinin neredeyse 1/10’una bağlanmasına seyirci olmak,

Avukat sayısı artıyor, ancak eğitimin kalitesi düşüyor

• Adli yardım ve CMK ücretlerinin aylarca geciktirilmesine göz yummak;

Yüzün üzerinde hukuk fakültemiz var ve baroların toplantı salonları avukat yemin törenlerini kaldıramaz hale geldi.

• Öte yandan da yeterli geliri olmadığı için baro keseneğini ödeyemeyen meslektaşına “O zaman sana sağlık yardımı da yok.” demek, kabul edilemez.

Sağlık hizmeti ve sosyal yardımlar paraya tahvil edilemez!

Mesleğe saygıyı önemseyen barolar ve TBB’nin, öncelikle kendilerinin, meslektaşlarına saygı göstermesi ve ayrımcılık yapmaması gerektiği açıktır.

Sağlık yardımı kapsamındaki bir diğer sorun ise, anlaşma yapılan sağlık kuruluşlarında acil servis girişlerinin, indirim kapsamı dışında tutulmuş olmasıdır.

“Acil olarak hasta olursan biz karışmayız.” anlamına gelen bu yaklaşım da kabul edilemez ve derhal değiştirilmelidir.

Türkiye, hukuk devleti sıralamasında 101. sıradayken, kişi başına düşen avukat sayısıyla dünyada ilk 15 içinde kendine yer buluyor. Her yıl mesleğe yeni başlayan meslektaşlarımızla, dünyanın en kalabalık avukat nüfusuna ulaşmamıza çok az zaman kaldı. Hukuk fakültesi kurmak, dört duvar bulup bir kara tahta temin eden herkesin altından kalkabileceği bir iş olup çıktı.

Avukatlık mesleğinin acil sorunları bu şekilde sürüp giderken, barolar, mevcut durumun ciddiyetini hala anlayabilmiş değiller.

Akademik unvanlarının parıltısıyla sonradan avukatlık yapmaya başlayan ya da yılların ekonomik birikimiyle baro yönetimini bir hobi haline getiren yöneticiler ne yeni iş olanakları yaratmakla uğraşıyorlar ne de avukat enflasyonu tehlikesine karşı uygulanabilir bir program öne sürüyorlar! Zira avukatların yüz yüze kaldığı bu hayati sorunlar, söz konusu yönetici profilini etkilemiyor, onların hayat standartlarını aşağı çekmiyor.

21

GÜÇLÜ BARO Avukatların saygınlığı her geçen gün azalıyor Avukatlara dayatılan bu kötü şartların bilinçli bir tercih olduğunu biliyoruz. Sokakta konuştuğumuz esnaf, aracına bindiğimiz şoför, büromuza gelen müvekkil, adliyedeki memur, odasında ağzında sigara ile bizi karşılayan hakim, bir marangoz hatasıyla çıktığı yukarıdaki koltuğunda üstünlük taslayan savcı; onlar da bunun farkında!

Savunmayı susturmanın en kolay yolunun, onu değersizleştirmek olduğunu bilenler, bizi yoksullaştıranlar ile aynı kişiler. Biz biliyoruz ki, avukatların saygınlığı hukuk devletinin garantisidir.

• Tutarı belli bir miktarı geçen uyuşmazlıklarda, avukatla takip zorunluluğu getirilmesi sağlanacaktır.

Avukatların saygınlığı hukuk devletinin garantisidir!

• Bütün ticari şirketlere avukatla çalışma zorunluluğu getirilecektir.

Savunmayı yok sayan ve değersizleştiren bir ülke, çağdaş bir hukuk devletini asla inşa edemez. Bu yüzden, söz veriyoruz: Gerek toplum nezdinde, gerekse devlet kurumları önünde, savunmanın temsilcisi olan avukatları yeniden yargının en saygın unsuru haline getireceğiz!

22

Avukatın ekonomik sorunları ile saygınlığının doğrudan bağlantılı konular olduğunun bilinciyle, avukatların hak ettikleri konuma yeniden gelebilmeleri için;

Avukatlara yeni iş alanları yaratılacak

• Tutarı belli bir miktarı geçen sözleşmeler, yalnızca avukatlar tarafından hazırlanabilecektir.

• Özel hukuk alanında resmi şekil şartına bağlanmış tüm sözleşmelerin avukat eliyle yapılması sağlanacaktır.

Avukatların giderleri azaltılacaktır.

• Genç meslektaşlar için SGK prim indirimi düzenlemesi gerçekleştirilecektir.

• Avukatların vergi yararlanmaları sağlanacaktır.

• CMK

ücretlerinden

istisnalarından

alınan

KDV

ve

SAYGIN AVUKAT damga vergisi kesintilerine son verilmesi sağlanacaktır.

İşçi avukatların sorunları son bulacak • İşçi avukatların sorunlarına çözüm, “avukatın işçisi olmaz” ya da “bu kavram mesleğin saygınlığını zedeler” gibi hamasi söylemlerin arkasına sığınmakta değil, işçi avukatlık gerçeğini kabul ederek, işçi avukatların emeğinin sömürülmesinin önüne geçilmesini sağlayacak önlemleri almaktadır.

yönetim kuruluna vermiş olduğu İşçi Avukatlar Merkezi oluşturulması konusundaki görev, yönetime geldiğimizde öncelikli faaliyetlerimizden olacaktır.

Avukat sayısındaki devasa artışa çözüm getirilecektir.

Hukuk fakülteleri birleştirilerek daha az sayıda üniversitede, daha kaliteli eğitim olanakları yaratılacak, yeni hukuk fakültelerinin açılmaması sağlanacaktır.

• Hukuk fakültelerinin azaltılması sağlanacaktır.

kontenjanlarının

• İşçi avukatlara ödenecek asgari ücret, meslek onuruna yaraşır bir miktara yükseltilecek ve bunun uygulanmasının kontrolü, baromuzca düzenli olarak yapılacaktır. İzmir Barosu Genel Kurulunun,

• Mevcut taban puan uygulaması takip edilecek ve hukuk fakülteleri için gerekli taban puanın yükseltilmesi sağlanacaktır.

İşçi avukatların sorunlarının çözümünde hamasi söylemlerin arkasına sığınmadan sorumluluk alacağız.

• İzmir Barosu tarafından hukuk fakülteleri; fakülte binaları, yerleşke olanakları, fakültelerin şehir ile olan iletişimi, ülkemizde hakemli dergilerde basılı bilimsel makale sayısı, yabancı hakemli dergilerde basılan makale sayısı, akademik kadronun niteliği gibi somut kriterler üzerinden değerlendirilecek ve yeterlilik düzeyleri her yıl açıklanacak bir sıralama listesine konu edilecektir.

23

AVUKATIN SESİNİ DUYAN Genç avukatların sorunları için acil önlemler devreye sokulacaktır.

Avukatların sağlık yardımına ilişkin sorunları çözülecektir.

• Staj kredisi uygulaması kökten değiştirilecektir. Stajyer avukatlara “staj bursu” verilecek ve genç meslektaşlara mesleğin başında bir de borç ödeme stresi yaşatılmayacaktır.

• Meslektaşlarımızın baro aidatı borçları nedeniyle sağlık yardımı alamamasına ilişkin uygulamaya, derhal son verilmesi sağlanacaktır.

• Mesleğe yeni başlayan avukatlar için “mikro kredi” uygulamasına geçilecektir.

• CMK ücretleri ile adli yardım ücretlerinin daha kısa sürede ödenmesi amacıyla gereken başvurular yapılacaktır.

• CMK ve adli yardım ücretlerinin KDV’den muaf tutulması sağlanacaktır.

• CMK ücretlerinin, Avukatlık asgari ücret seviyesine çıkarılması için yeni bir kampanya başlatılacaktır.

• Genç Ofis uygulamasının yaygınlaşması ve daha ekonomik koşullarda kullanılması sağlanacaktır.

• Baronun ekonomik olanakları dahilinde, mesleğe yeni başlayan meslektaşlarımıza, faizsiz veya çok düşük faizli kredi imkanları yaratılacaktır.

24

• Anlaşmalı arttırılacaktır.

sağlık

kuruluşu

sayısı

Hedefimiz, her an ulaşılabilir bir baro!

• Anlaşmalarda hariç tutulan acil servis girişlerinin de anlaşmalara dâhil edilmesi ve acil servisten giriş yapan meslektaşlarımızın da indirimli olarak tedavi görmesi sağlanacaktır.

Mesleki dayanışma ve avukatın saygınlığı, yeniden en üst seviyeye çıkarılacaktır.

Geçmiş Çağdaş Grup yönetimlerinde hayata geçirilen “aktif müdahale grubu” uygulaması, bu sorunların çözümünde mesleki dayanışmanın ne denli önemli olduğunu bizlere göstermiştir.

SESSİZ KALMAYAN BARO Bu kapsamda, mesleki faaliyetlerin icrasında karşılaşılan sorunların çözümü için, yönetime geldiğimizden itibaren 15 gün içinde; • Öncelikle, Yönetim Kurulunu ulaşılır kılacak, Baro telefonlarından birini acil destek hattı olarak doğrudan yönetim kuruluna ulaşılacak biçimde hazır tutacağız.

Acil destek birimini derhal kuracağız!

• Bayraklı Adliyesi’nin dördüncü katında, her mesai günü bir yönetim kurulu üyesinin görevli olarak bulunmasını temin edeceğiz.

• Anında müdahale için gönüllü avukatlardan oluşan acil destek birimini yeniden hayata geçireceğiz.

• Avukat büro ve konut aramaları için meslektaşlarımızdan oluşan bir görevli ağı oluşturacak, avukat hazır bulundurulmaksızın yapılan büro ve konut aramalarının önüne geçeceğiz.

• Mesai saati sonrası, sorgu için adliyede kalmak zorunda olan meslektaşlarımızın yeme, içme ve dinlenme ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla gereken tedbirleri alacağız.

• Daha önce, ÇAĞDAŞ yönetimlerin uygulamaya koyduğu ama nedense sonradan vazgeçilen mazeretli ve raporlu hâkim listesinin yayınlanmasını sağlayarak, boşa zaman kaybının önüne geçeceğiz.

• Adalet Komisyonu ile diyalogumuzu sürekli hale getirecek, sorunların Adalet Komisyonu tarafından çözülmesinin imkan dahilinde olduğu durumlarda, derhal müdahale edilmesini sağlayacağız.

• Avukat yanında çalışan kâtiplerin adliyenin tüm birimlerine girişlerinin sağlanması için derhal girişimde bulunacak ve sorunun çözümünü sağlayacağız.

Tüm Bunları Nasıl Yapacağız? Çözüm önerilerimizden bazılarının kanun değişikliği gerektirdiğinin farkındayız. Ancak, güçlü bir İzmir Barosu’nun tüm ülke hukuk camiasına ilham verebilecek kapasitede olduğunu da biliyoruz. Bunu yapabilecek gücümüz var.

İlk bir ay içerisinde yasama takip komisyonu kuracağız 25

GÜNDELİK SORUNLARIN FARKINDA OLAN • İzmir Barosu’nu sürekli vaat eden ama icraat yapmayan hantal görünümünden kurtarmak için ilk bir ay içerisinde “yasama takip komisyonu” kuracağız.

• Gerçekleşmesi kanun çıkarılmasına bağlı olan mesleki iyileştirmeler için hazırladığımız yasa tekliflerini meclise sunacak ve yasama faaliyetlerini düzenli olarak takip edeceğiz.

• TBMM nezdinde bulunacağız.

sürekli

girişimlerde

• Gerçekleştirilmesi baromuzun inisiyatifinde olan konular için hedef süreler belirleyeceğiz ve gerekli düzenlemeleri bu süre zarfında gerçekleştirip ilan edeceğiz.

Bizler, avukatlara dayatılan düşük standartları ve eşitsizliği asla kabul etmiyoruz!

Günlük sorunlarımız her geçen gün artıyor.

Avukatların çalışma yeri adliyelerdir. Her çalışanın olduğu gibi, avukatların da 26

çalışma yer ve koşullarının insani düzeyde olması temel bir zorunluluktur. Oysa ki günlük hayatta çalışma koşullarımız insani standartların altında. Avukatlar, düzensiz iş saatleri yüzünden sağlıklı bir yemek dahi yiyemeden tüm günlerini adliyelerde geçirmekte, şehir dışına kurulu sözde saraylara ulaşmak için toplu taşıma sıkıntısı çekmekte, özel aracı varsa otopark sorunu yaşamakta, çocuğu varsa çocuğunu bırakacağı bir kreş bulamamaktadır.

Yargı görevi yapanlar içinde en iyi koşulları avukatlara sağlayacağız Saatleri önceden belli ve belirlenen saatlerde başlayacağından emin olunan duruşmalar, havadar ve aydınlık adliyeler, kışın üşütmeyen yazın terletmeyen duruşma salonları, kolayca ulaşılabilen adliye binaları, avukatların meslektaşlarıyla keyifli bir yemek yiyebileceği baro restoranları, çocuklarını emanet edebileceği kreşler; aslında tüm çağdaş dünyanın avukatlara standart olarak sağladığı temel şart ve hizmetlerdir.

Barolar, en azına razı oldukça, avukatlar gerek söz konusu haklarını yitirmiş gerekse de diğer yargı görevi yapanlardan, hâkim

ÇÖZÜM ÜRETEN BARO ve savcılarla, çalışma koşul ve şartları açısından aralarında ciddi farklar meydana gelmiştir.

Adliye girişlerinde, avukatların giriş yerleri hâkim ve savcı girişlerinden ayrılmış, avukatlık kimliklerimize, hâkim ve savcı geçişleri kapatılmıştır. Adliyeye kartla giriş yapmak yetmemiş, otopark tarafına çıkış için de kartlı geçişler konulmuştur.

Avukatlık Kanunu’na göre “yargının kurucu unsuru”, TCK’ye göre “yargı görevi yapan” konumunda olan ve her fırsatta yargının olmazsa olmazı olduğu dile getirilen avukatlara reva görülen bu uygulamaya Baromuz sessiz kalmış; bu uygulamayı kabullenmiştir.

Yeşil Pasaport sorunu, özünde iktidarların, avukatlara ve baroya bakış açısının bir göstergesidir. Kanunlarda, avukatlığın kamu hizmeti olduğu, avukatların, yargının kurucu unsuru olan bağımsız savunmayı temsil ettiği belirtilmesine, hâkim ve savcılarla birlikte yargı görevi yapan bir meslek grubu olarak kabul edilmesine rağmen, bugüne kadar avukatlara yeşil pasaport hakkının verilmemiş olması yine avukatlığı değersiz görme anlayışının bir parçasıdır.

Yeşil Pasaport ayrıcalık değil, haktır.

Biz, avukatlara dayatılan bu ayrımcılığı/ ötekileştirmeyi kabul etmiyor, her alanda, görevleri farklı eşitlerimiz olan hâkim ve savcılara tanınan olanaklara, eşit şekilde sahip olmamız gerektiğini düşünüyoruz.

Bu nedenle, bir lütuf değil, ifa ettikleri görev nedeniyle eşitlerine denk bir hakkın tesliminden ibaret olan, meslekte belirli bir süre geçirmiş olan avukatlara yeşil pasaport hakkının sağlanması, önceliklerimiz arasındadır. İzmir Barosu mensubu meslektaşlarımıza, medeni dünyanın avukatlara sunduğu yüksek standartları, en kısa sürede sağlamaya söz veriyoruz!

Ne Yapacağız? Çağdaş Avukatlar Grubu göreve geldiği ilk günden itibaren, ortaya koyduğu programla, hızlı ve etkin bir şekilde avukatların, insanlık dışı çalışma koşullarının sonlandırılması için çalışmaya başlayacaktır. Bizler, ülkemiz

27

ADLİYEDE, EMNİYETTE, OFİSTE Adliyelerde avukatlara özgülenmiş yeni dinlenme mekânları yaratacağız! avukatlarının, dünyanın herhangi bir medeni ülkesindeki meslektaşlarının koşullarından daha azını asla hak etmediklerini düşünüyoruz.

Bu nedenle; • Adalet Bakanlığı ile koordineli bir biçimde duruşma saatlerini elektronik ortama girecek ve gerek adliyedeki baro odalarında gerekse online sistem üzerinden denetime açık bir şekilde, canlı olarak avukatlarla paylaşacak bir sistem kuracağız. Koridorda saatlerce duruşma beklemeyi sonlandıracağız.

• Avukatlar için adliyede hâkim ve savcılara tanınan olanaklardan daha azına razı olmayacağız. Tüm meslektaşların nezih bir ortamda öğle yemeklerini yiyebilecekleri ortak bir mekân sağlayacağız. Avukatların

Otopark sorununu çözeceğiz!

28

sağlıklı yemeğe, ucuz fiyata ulaşması için baro imkanlarını hayata geçireceğiz.

• Mekân yetersizliği nedeniyle adliyenin mimari yapısının değiştirilmesine ya da baroya ait alanların başka amaçlar için adliye personeline terk edilmesine karşıyız.

Işık girmez koridorlara, havasız duruşma salonlarına dair hukuki girişimlerde bulunacak ve İzmir Barosu avukatlarını saygınlıklarına yaraşır şekilde temsil edeceğiz.

• Baro otoparkının yetersizliği ve çevrede başka uygun bir otopark alanı olmaması nedeniyle yaşanan sıkıntıyı gidermek adına, Bayraklı Adliyesi için yakın mesafede otopark alanı tesis edip buradan adliyeye sürekli ring seferleri düzenleyeceğiz.

• Baronun mevcut imkânlarını da kullanarak, çocuklarımızın gün içinde gerektiği gibi gözetilebileceği kreşler kurulmasını sağlayacağız.

• Tüm saygın baroların, üyelerine bir ayrıcalık olarak sunduğu sosyal tesis anlayışının, İzmir Barosu’nca göz ardı edilmiş olması, kabul edilebilir değildir. İzmir gibi doğanın tüm güzelliklerine sahip büyük bir coğrafyada, baromuzun bir sosyal tesis alanının olmaması anlaşılabilir bir durum değildir. Kısa süre

AVUKATININ YANINDA BARO içinde baromuz üye ve yakınlarının boş zamanlarını geçirebilecekleri, özel günlerini kutlayabilecekleri, çalışma hayatı dışında birlikte olabilecekleri bir tesis inşa edeceğiz.

• İzmir Barosu mobil uygulamasını geliştirecek ve meslektaşlarımızın günlük işleri için kullanışlı hale getireceğiz.

• Eğitimde taşeronlaşmaya son vereceğiz.

Meslektaşların ilgisini çeken konularda, evrensel nitelik ve kalitede eğitim çalışmaları gerçekleştireceğiz. Bu eğitimleri gerek yurt içi ve gerekse yurt dışından en saygın eğitmenlerle, online ya da baro birimlerinde yüz yüze olacak şekilde ücretsiz olarak vereceğiz.

• Baronun kültür ve spor aktivitelerinden mevcut olanları desteklemeye devam edeceğiz. Bu alanlara başka spor etkinlikleri ve kültürel etkinlikler ekleyeceğiz.

• Baro komisyonlarını, gerçek istek ve ihtiyaçlar üzerinden yeniden yapılandırıp en etkin şekilde işler hale getirecek, tüm meslektaşlarımızın komisyonlarda çalışabilmesine olanak sağlayacağız • Hukuk eğitiminin kalitesi konusunda görüş bildirirken, staj eğitiminin çağ dışı kalmasına müsaade etmeyeceğiz. Stajyer avukatların

evrensel nitelikte, kaliteli bir avukatlık eğitimi almasının şartlarını oluşturacağız.

• Farklı görev yapan eşitlerine denk bir biçimde, avukatlara da yeşil pasaport hakkının tanınması için en güçlü mücadeleyi sürdüreceğiz.

Hangi grubu desteklemiş olursa olsun tüm baro üyelerinden fikir alacak ve destek isteyeceğiz!

Nasıl Yapacağız?

Yapmayı taahhüt ettiğimiz projelerin alt yapı çalışmaları başlatılmış, söz konusu taahhütler için görüşmeler yapılmış ve gerekli hukuksal girişimlerin hazırlığı tamamlanmıştır. İlkemiz, verdiğimiz sözleri, yönetime geldiğimizde en hızlı şekilde yerine getirmektir.

• Göreve gelir gelmez bildirgede açıkladığımız projelerin açık bir tasnifini yapacağız.

• Açıklanan projelere dair yapılan çalışmaları, tüm üyelere düzenli aralıklarla ilan edeceğiz.

29

HUKUKSUZLUĞA TESLİM OLMAYAN • Gerçekleştirilecek işlerde katılımcı baro ilkemize uygun şekilde tüm baro üyelerinden fikir alacak ve destek isteyeceğiz.

• Mali kaynak yaratmak ve istenen izinleri almak aşamasında iş bölümü yaparak aynı anda birden çok projenin gerçekleşmesi için çalışacağız.

Baroların sorumluluğu mesleki sorunları aşar niteliktedir. Çağdaş Grup Yönetimlerinde; • Yassıada duruşmalarında makamını boş bırakmamak,

savunma

• 12 Mart zindanlarında insan haklarını savunmak, • 12 Eylül’ün karanlığında direnen bir ışık olmak, • Büyük bir cesaretle Irak Savaşı’na açıkça karşı çıkmak, • İzmir’de işkencenin neredeyse ortadan kalktığı günleri hayalden gerçeğe çevirmek, • Özel görevli mahkemeleri karanlığına göndermek,

tarihin

• Çevre Hareketi Avukatları gibi bir değeri 30

ülkemize kazandırarak her nerede olursa olsun çevre talanına karşı çıkmak, • Gezi direnişinde direnen halkının yanında olmak; gibi onurlu ve kararlı mücadelelerin yaratıcısı olan bir baroyu yönetmeye talip olmak, bizlerin omuzlarına büyük sorumluluklar yüklemektedir.

Hukukun ortadan kaldırıldığı günlerde İzmir Barosu’nun takındığı pasif tutumu asla kabul etmiyoruz!

Ama ne yazık ki son 4 yıldır İzmir Barosu’nu yönetmekten uzağız.

Son yılımızda umudumuzu Gezi İsyanı’nda bıraktığımız ülke gündemi, her geçen gün daha kötüye evrildi. Yüzlerce kişinin öldüğü patlamalar da yaşadık; şehirlere bombaların düştüğü günler de. Bir darbe girişimi ve sonrasında yaşanan OHAL’i de gördük; avukatların, akademisyenlerin, gazetecilerin, öğrencilerin, seçilmiş siyasilerin ve daha binlerce yurttaşın cezaevlerine konulduğunu da.

CESUR BARO Aranmadan geçebildiğimiz çok az sayıda kapı kaldı. Yolda yürürken dahi polis çevirmelerine takılır olduk.

Avukatlar, müvekkilleri yüzünden gözaltına alındığında, tutuklandığında, avukatlıktan yasaklandığında, müvekkil görüşmelerimiz kayda alınmaya başlandığında, barodan buna karşı çıkacak güçlü bir ses aradık, bulamadık. Olağanüstü koşullarda, olağan dışı seçimler geçirdik ve umudumuzun yazında bıraktığımız baroyu bugün bambaşka koşullarda geri almaya, bir Ekim günü yeniden talip oluyoruz.

İçinde bulunduğumuz dönemde, hiçbir şahsi risk sebebiyle sorumluluktan kaçmayacağız! Ülkemiz, başından geçen onlarca elim olayın ardından, bugün, Anayasa Mahkemesi kararlarının dahi uygulanmadığı bir ülke halini aldı. Bağımsız yargıya güven, tutuklu pazarlıklarıyla en dip noktasına inmiş durumda. Din ve vicdan hürriyeti çağrılarıyla başlayan bir süreç, her mahalleye kurulmaya

başlanan imam hatip okulları ile başkalarının özgürlüğünü yok etme noktasına geldi. Laik hukuk devleti bütün organlarıyla iflas etti. İfade özgürlüğü, örgütlenme özgürlüğü, toplantı ve gösteri yapma hakkı çoktan yok edilmiş durumda. Tüm bu yıkım, en şiddetli haline son dört sene içinde büründü. Peki, İzmir Barosu bu dört yılda, konferans salonlarının rahatlığı içinde açıklama yapmak ve bu açıklamaları internet sitesine koymak dışında dişe dokunur ne yaptı?

Hiçbir şey!

Bu son dört yılda, İzmir Barosu’nda, insan hakları ve evrensel hukuk ilkeleri çevresinde birleşmek ve avukatların savunmadan gelen güçlerini harekete geçirmek yerine, hamasi söylemler ve utangaç basın açıklamaları veya suskunlukla geçiştirilen bir dönem yaşanması tercih edilmiştir.

Cumhuriyet kazanımlarını korumaya ve daha ileriye taşımaya talibiz Cumhuriyetin kazanımları, laiklik, demokratik hukuk devleti, yargı, hak ve özgürlükler bir bir yok edilir, konuşmak 31

HER ALANDA HER YERDE suç haline getirilir, devletin tüm kurumları tek bir adama bağlanır, olağanüstü hal döneminde lastik boylarını belirlemeye kadar ülke KHK’lar ile yönetilir, yurttaşlarımız hukuk güvenliğinden yoksun bir biçimde KHK’larla işlerinden atılır, üniversitelerin en değerli, aydın ve üretken beyinleri muhalif oldukları için üniversitelerden kovulur, insanlarımız bombalarla parça parça edilir, resmi sorumlular yargıdan kaçırılır ve şimdi de 3 yıllık bir süre için ilan edilmemiş bir sıkıyönetim yürürlüğe konulurken sessiz kalan İzmir Barosu yönetimi, içini boşalttıkları Atatürkçülüğü ve Cumhuriyetçiliği, bir can simidi olarak görmüş, bir seçim malzemesi haline getirmişlerdir.

Oysaki Mustafa Kemal Atatürk ve Cumhuriyet, hamasi söylemlere sığmayacak, seçim malzemesi yapılamayacak kadar değerlidir. Ruhunda antiemperyalizm yatan, bu ülkenin vatansever yurttaşlarınca yazılan

İzmir Barosu’nu kriz anlarında atıl bırakmak ülkemize karşı görevimizi yapmamaktır!

32

bu bağımsızlık öyküsünü, bu sessiz, bu korkak tutuma bırakmak asla kabul edilemez.

Her alanda her yerde mesleki dayanışma! İzmir Barosu ve Türkiye, Çağdaş Avukatlar Grubu deneyimini arıyor! İzmir Barosu gibi, ülkenin hukuk siyasetinde en çok söz hakkı olan kurumlardan birini kriz anlarında atıl bırakmanın, ülkemize olan görevimizi yerine getirmemek anlamına geldiğini biliyoruz.

Adil yargılamanın, hukuk devleti ve laik cumhuriyet ilkelerinin yerle bir edildiği günümüzde, baro salonlarının solgun ışıkları altında basın açıklaması yapmanın yeterli olmadığını, yeni bir anlayış ve yeni heyecanla Cumhuriyet kazanımlarını korumaya ve onları daha ileriye taşımaya talip olduğumuzu deklare ediyoruz.

Bizler, “Benim fikirlerimi, duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız, bu yeterlidir” diyen Mustafa Kemal Atatürk’ün, çağdaş uygarlık, laik ve sosyal hukuk devleti, tam bağımsızlık ve demokrasi idealleri için

SÖZÜ DİNLENEN BARO mücadele etmenin gerçek değer ve umut olduğunun farkındayız.

Görev üstlenmemiz gereken bu dönemde de her türlü şahsi riski alarak sorumluluktan kaçmayacağımızı açıkça bildiriyoruz.

Avukatlarına sahip çıkan sözü dinlenir saygın bir baro!

Teşekkürümüzün, emniyet müdürlüğü kapılarını zincirleyen kolluk görevlilerine karşı hiçbir şey yapmayan Cumhuriyet savcılarına değil, o zinciri sökmek için mücadele eden meslektaşlarımıza olacağına emin olabilirsiniz.

Meslektaşlarımızın, kollukta, adliyelerde ya da mesleklerini icra ettikleri herhangi bir alanda yalnız kalmayacaklarına, baronun kurumsal gücünü her zaman yanlarında hissedeceklerine, mesleki dayanışmayı tüm ülkeye yaymak için çalışacağımıza söz veriyoruz.

Yönetim kurulumuza ulaşmak için şifreli kapıları geçmenize gerek olmayacak. Baro binasındaki asansörlerde 6. kat butonunun tüm avukatlar için açık ve çalışır olmasını

sağlayacağımıza, gönüllü avukatlardan oluşan acil destek hattının tüm avukatların hizmetinde olacağına, hangi gruptan olursa olsun kapısı tüm avukatlara açık bir baro oluşturacağımıza söz veriyoruz.

Soruşturma geçiren meslektaşlarımızdan kaçmak yerine, o meslektaşlarımıza “davalarına baktıkları müvekkillerinin işlerini neden aldıklarını” soranlara, avukatlığın hak ettirdiği yanıtı vereceğimize emin olabilirsiniz.

Baronun, avukatlar için var olduğunun ve avukatlar olmadan hiçbir değeri olamayacağının bilincindeyiz. Avukatlarına sahip çıkmayan bir baronun, varlık nedenini ortadan kaldırmış olacağını, saygınlığını yok edeceğini, sözünün değersizleşeceğini biliyoruz.

Ne Yapacağız?

Bizler, bugünkü durumda, baronun öncelikli görevlerinden birinin hukuk devletinin yeniden inşası olduğu kanaatindeyiz. Bu sebeple; • Kuracağımız yasama takip komisyonu ile meclisin faaliyetini yakından takip edeceğiz.

• İzmir milletvekilleriyle yakın işbirliği ile yasama denetimi faaliyetine girişeceğiz.

33

GÜCÜNÜ AVUKATLARDAN ALAN Türkiye Büyük Millet Meclisi çalışmalarında, baromuz ilkelerine uygun şekilde aktif tutum takınacak ve yasa önerilerine çağdaş Türkiye ve İzmir Barosu adına katkıda bulunacağız.

• Hukukun uygulanmasının en önemli ayaklarından biri olan yerel yönetimlerle ilişkileri düzenli ve sürekli hale getireceğiz.

Belediye meclislerinin, İzmir halkını etkileyen konularda aldığı kararların takibini yapacağız.

Baromuz adına, İzmir’i ilgilendiren her konuda yeni önerilerimizi yerel yönetimlerle paylaşacağız.

34

• Hukuk devletinin yeniden inşası sürecinin yalnızca kapalı kapılar ardında gerçekleşmeyeceği bilinci ile “toplumun hukuk eğitimi” projemizi gerçekleştireceğiz.

Avukatlar arası bilgi paylaşımını aşan bir şekilde, halka doğrudan ulaşabileceğimiz ve toplumu bilgilendirmeye yarayan temel hak eğitimlerine başlayacağız.

• Yönlendirici, birinci basamak hukuk hizmeti geliştireceğiz. CMK ve adli yardım servislerinden haberi olmayan ya da olsa dahi buraya erişim olanağı bulamayan insanların, hukuk yardımından yararlanması için belirli aralıklarla çalışmalar yapacağız.

İzmir Barosu’nu her alanda hak ettiği gibi temsil edeceğiz!

• Uluslararası hukuk komisyonumuzu aktif hale getireceğiz. Uluslararası kurumlar önünde örnek dosya takibi yapacak ve uluslararası normların etkin şekilde ülkemizde de uygulanmasının takipçisi olacağız.

• Baroların, hukukun üstünlüğünü koruma görevinin bir gereği olarak, çocukların insan haklarını ve temel özgürlükleri öğrenmesi için okullarda ve diğer alanlarda eğitim çalışmaları başlatacağız. Bu sayede, yeni nesillerde, laik ve sosyal hukuk devletine ilgiyi ve hak bilincini artıracağız.

• Yabancı akademisyenler ve uluslararası insan hakları kurum ve kuruluşları ile hukuk örgütü yönetici ve üyelerini sık aralıklarla İzmir’de ağırlayarak uluslararası bilgi alışverişimizi güçlendireceğiz. Git gide çağdaş dünya çeperinden uzaklaşmakta olan ülkemizi, en gelişmiş norm ve ilkelerle tanıştırmaya devam edeceğiz. Üyesi olmadığımız uluslararası ağlara derhal

KATILIMCI BARO üyeliğimizi sağlayacağız. Bu ağlarda aktif tutum alarak, İzmir Barosu’nu gerektiği gibi temsil edecek ve dünyanın en saygın baroları arasına İzmir Barosu adını yazdıracağız.

• Genç meslektaşlarımızın mesleki dil kursu alma olanaklarını baro bünyesinde yaratacağız.

• Belli sayıdaki genç meslektaşımıza BM, Avrupa Konseyi, AİHM gibi kurumlarda staj yapma imkanı sağlayacağız.

Nasıl Yapacağız? İzmir Barosu, dokuz bine yaklaşan aktif avukat sayısı ile Ege coğrafyasının en büyük ve en köklü hukuk kuruluşudur. İzmir şehri, binlerce yılın birikimi ile oluşturduğu kültürel mirası bünyesinde taşımaktadır. Bizler, baromuz ve şehrimizin ortak potansiyelinin dünya çapında

Komisyonlar, baroların gücüdür.

Ayrımsız, tüm meslektaşlarımızın komisyonlarda görev almasını sağlayacağız.

olduğunu biliyoruz. Temel ilkelerimizden olan katılımcılığı hayata geçirmek suretiyle hangi gruba aidiyet hissederse hissetsin, tüm meslektaşlarımızın katılımına açık komisyon ve çalışma gruplarıyla altından kalkamayacağımız herhangi bir sorun olmadığını düşünüyoruz.

Tüm bunları birlikte başaracağız.

• Yasama takip komisyonlarını yasa hazırlamak ve meclis gündeminde olan yasaları takip etmeye hevesli meslektaşlarımızdan oluşturacağız.

• İzmir için oluşturacağımız yerel takip birimimiz, haftalık olarak şehrimizde gündeme gelen konuları inceleyecek, Belediye meclisleri ile doğrudan irtibata geçecek ve çözüm önerilerimiz hem belediyelerle hem de meslektaşlarımız ve kamuoyu ile paylaşılacaktır.

• Toplumun hukuk eğitimi için yönetimlerle işbirliğine gidilecektir.

yerel

• Çocukların, insan haklarını ve temel özgürlükleri öğrenmesi için gerek Milli Eğitim Müdürlüğü gerekse belediyeler nezdinde çalışmalar başlatılacaktır.

• Uluslararası nitelikteki hukuk çalışmalarımız için konuya meraklı ve donanımlı meslektaşlarımızla birlikte hareket 35

HAK VE ÖZGÜRLÜKLERDEN edilecek ve baro kaynakları mümkün olan en az şekilde kullanılarak en üst nitelikte katkı alınması hedeflenecektir.

• Genç meslektaşlarımıza uluslararası örgütlerde staj olanakları sağlanması için, gerek TBB ve gerekse uluslararası kurumlar nezdinde çalışmalara derhal başlanacaktır.

Olağan hale getirilmek istenen OHAL rejimine karşıyız. Ülke, Hukuk, Demokrasi Baroların görevi ne yalnızca meslektaş haklarını korumak ne de yalnızca hukuk siyaseti üzerinden sorumluluk üstlenmektir.

Hukuk örgütlerinin, genel siyasi ortam hakkında fikir beyan edip aktif tutum almaları bir zorunluluktur.

Bugünlerin temel sorunlarından biri, günlük hayatımızın parçası haline gelen, ilan edilmemiş olağanüstü hal sorunudur. Bilindiği üzere, olağanüstü halin görünürde kaldırıldığı süreçte apar topar getirilen bir düzenleme ile gözaltı süreleri Anayasanın amir hükmüne rağmen 12 güne kadar uzatılabilir olmuş, mülki 36

amirlere sıkıyönetim yetkileri verilmiş ve sivil toplum örgütleri ile meslek kuruluşlarının, dolayısı ile baroların yönetim kurullarının görevden alınabilmesine imkan tanıyacak düzenlemeler gerçekleştirilmiştir. Ne yazık ki baromuz; tüm bunları görmezden gelmiş, adeta kafayı kuma gömmekle yetinmiştir.

Bizler ülkemizin içinde bulunduğu koşullarda güncel sorunlarla ilgili olarak İzmir Barosu’nun söz söylemesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu kapsamda; • Olağan hale getirilmek istenen OHAL rejimine karşıyız. Seçildiğimiz takdirde erkler ayrılığının güçlendirildiği tam demokratik bir Türkiye için mücadele edeceğiz.

• Hangi partiden olursa olsun, seçilmişlerin yasama dokunulmazlığının en sert şekilde korunmasından yanayız. Yerel yönetimlerin siyasi kararlarla seçilmiş yöneticilerin yetkisinden alınıp kayyumlara devredilmesinin antidemokratik bir eylem olduğunu bilerek, halkın seçme ve seçilme hakkına azami hassasiyet gösterilmesini destekliyoruz. Kürt sorununun demokratik yollarla çözülmesinden yanayız.

• Dünyanın yalnızca insanlara ait olmadığı bilinci ile sürdürülebilir bir çevrede diğer canlıların da yaşam hakkını savunuyoruz.

DEMOKRASİDEN YANA BARO • Engelli haklarının korunması ve en yüksek standartlarda uygulanması için çalışacağız. Bu amaçla imzalanmış olan Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesi’nin tam anlamıyla uygulanması için çaba sarf edeceğiz.

• Kadına yönelik şiddet ve ayrımcılığa karşı, etkin mücadele sürdüreceğiz. Cezasızlık gerçeğine karşı tutum alarak, yargıda kadına karşı şiddet vakalarının en etkin şekilde soruşturulması ve cezalandırılması için çalışacağız.

• Etnik ve dinsel farklılıklar ile azınlıkların, ülkenin zenginliği olduğunun farkındayız. Bu nedenle, herkesin kendi değerlerine uygun yaşaması için gerekli hukuksal düzenlemelerin yapılması yönünde girişimlerde bulunacağız.

• İfade hürriyeti ve bunun özel bir şekli olan basın özgürlüğünün demokratik bir ülkenin temel şartlarından biri olduğunun bilinci ile herkesin özgürce fikrini açıklaması ve bunu basın ve yayın organları eliyle yayabilmesi için mücadele edeceğiz.

• LGBTİ+ bireylere yönelik ayrımcılık ve cezasızlık ile mücadele edeceğiz, onların hukuksal destek alamadığı alanlarda hukuksal destek alabilmeleri için çabalayacağız.

• Hayvanların mal olmadığının bilinci ile hayvan hakları ve özellikle hayvana yönelik

şiddetin cezalandırılması konusunda tüm hukuki ve fiili düzenlemelerin yapılması için mücadele edeceğiz.

• Çocuklara yönelik hak ihlallerinin her türlü görünümüne karşı aktif mücadele yürüteceğiz. Çocuğun cinsel istismarı vakalarında sorumluluk alarak, davaların takipçisi olacağız.

• Sosyal ve kültürel hakların tam anlamıyla hayata geçirilmesi için çalışacağız. Türkiye’nin bu alanda imzalamaktan imtina ettiği tüm temel sözleşmeleri çekincesiz şekilde kabul etmesi için kampanya yürüteceğiz.

• Taşeronlaşmayı reddederek, işçi cinayetlerinin önlenebilir vakalar olduğunun bilinci ile bu cinayetlere sebep olanların cezalandırılması için çabalayacağız.

Teşekkürümüzün, emniyet müdürlüğü kapılarını zincirleyen kolluk görevlilerine karşı hiçbir şey yapmayan Cumhuriyet savcılarına değil, o zinciri sökmek için mücadele eden meslektaşlarımıza olacağına emin olabilirsiniz.

37

BAĞIMSIZ YARGI, GÜÇLÜ AVUKAT Bizler, var olduğu her dönemde, savunma hakkından, savunma ve yargı bağımsızlığından, insan haklarından, laik ve sosyal hukuk devletinden, demokrasiden yana tavır koyan Çağdaş Avukatlar Grubu geleneğinden geliyoruz.

Avukatların kendilerini tanımladığı politik kimliğe bakmaksızın; • İnsan haklarından, • Çevre ve hayvan haklarından, • Ülkede ve dünyada barıştan ve emekten, • Eşitlikçi ve dayanışmacı bir anlayıştan, • Demokrasiden, laik ve sosyal hukuk devletinden, • Demokrasinin teminatı olan erkler ayrılığından, • Yargı bağımsızlığından, • Katılımcı bir barodan yana olmak; • Ve emperyalizme karşı çıkmak ortak anlayışından beslenen Çağdaş Avukatlar Grubu olarak, Darbe dönemleri, sıkıyönetimler, demokrasinin askıya alındığı tüm süreçlerde, İzmir Barosu’nun, mağdurun kimliğinden bağımsız olarak, mağduriyetin kendisine odaklanan ve her türlü hak ihlalinin karşısında duran bir tavır sergilemesinde, etkin bir güç olduk. Bundan sonra da olacağımızı biliyoruz. Bu nedenle umutlu, kararlı ve inançlıyız.

Daha güçlü, daha etkin, sözü dinlenen, ülkenin hukuk gündemini belirleyen ve avukatın yanında bir İzmir Barosu için yola çıktık.

2018 seçimlerini yeni bir ses, yeni bir nefesle, hep birlikte kazanacağız!

38

ÇAĞDAŞ BARO • Günlük sorunlarımızı çözmek, • Günden güne yoksullaşan avukatların ekonomik durumunu güçlendirmek, • Avukatlara yeni iş alanları yaratmak, • Genç avukatlara destek olmak, • İşçi avukatların haklarına sahip çıkmak, • Avukatların çalışma koşullarını, çağdaş ülkelerdeki seviyeye getirmek, • Duruşma salonları önünde saatlerce beklememek, • Kendi sosyal tesislerimizde vakit geçirebilmeyi sağlamak, • Ücretsiz ve nitelikli meslek içi eğitimi ulaşılabilir kılmak, • Genç avukatların dil eğitimini sağlamak, • Genç avukatları yurt dışındaki staj olanaklarından yararlandırmak, • Bilinçli ve sistemli şekilde ortadan kaldırılmaya çalışılan mesleki saygınlığımızı korumak, • Hukuk eğitiminde kaliteyi arttırmak, • Avukat sayısındaki astronomik artışa dur demek, • İzmir Barosu’nu, dünyanın en saygın baroları arasında sözü geçen bir baro yapmak, • Meclis ve vekiller üzerindeki etkimizi en baştan tesis etmek, • Ülkenin hukuk siyasetine doğrudan ve etkin katılımı sağlamak, • Laiklik ilkesinin altı oyulurken sessiz kalmamak, • Gericiliğe ve emperyalizme karşı durmak, • Hukuk devletini yeniden inşa etmek için;

Şimdi ÇAĞDAŞ ZAMANI 39

ÇAĞDAŞ AVUKATLAR GRUBU 40

www.izmircagdasavukatlar.com