175.sayı

Engelliler İçin Danışma Hattı 532 212 0 241

RUHUNUZ ŞAD OLSUN

Yıl 5 sayı 175 Tarih 18 Mart 2013

“Biz De Varız Gazetesi Azmin Zaferidir”

ŞEHİTLER CAMİİ DUALARLA AÇILDI Bir dizi açılış ve programlar için Gaziantep’te bulunan Diyanet işleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Şahinbey Belediyesi tarafından yapılan Şehitler Camii’nin açılışını gerçekleştirdi.

www.bizdevarizgazetesi.org

İNTERNET BAĞIMLILIK YAPABİLİR

Şehitler Camisi’nin açılış törenine, Diyanet İşleri Başkanı Prof.

Dr. Mehmet Görmez, Şahinbey Kaymakamı Uğur Turan, Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, Gaziantep Sanayi Odası Meclis Başkanı Abdulkadir Konukoğlu, Hasan Kalyoncu Üniversitesi (HKÜ) Rektörü Prof. Dr. İbrahim Özdemir, İl Müftüsü Ahmet Pala, kurum müdürleri, daire amirleri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Program, Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Törenin açılış konuşmasını yapan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, “Yer yüzünde tesadüf yoktur. Bugünden itibaren Şehitler Haftasına giriyoruz. 96 yıl önce Çanakkale’de mananın maddeye, imanın güce nasıl galip olduğunu, ecdadımızın gösterdiği ve hilali kerimullah uğruna şairin ifadesiyle ‘bir hilal uğruna yarab, ne güneşler batıyor’ Bir hilal uğruna nice güneşlerin, battığı ama batmadığı çünkü bizim inancımızda, şehitlik yok olmak anlamına gelmez......

S.4’de

KÜÇÜCÜK BEDENLERDEN BÜYÜK YETENEK Şehitkamil Belediye Başkanı Rıdvan Fadıloğlu, Aktoprak Sosyal Tesisi ile Şirinevler Sosyal Tesisi’nde eğitim gören anasınıfı öğrencilerini ziyaret ederek gösterilerini izledi.

Aktoprak Sosyal Tesisi ile Şirinevler Sosyal Tesisi’nde eğitim gören minik kursiyerleri ziyaret eden Başkan Fadıloğlu, öğrencilerle yakından ilgilenerek sohbet etti. Daha sonra minik kursiyerler tarafından hazırlanan gösterileri izleyen Başkan Fadıloğlu, küçücük bedenlerin sergilediği büyük yeteneğe hayran kaldı.....

S.5’de

Günlük yaşantımızın vazgeçilmez bir parçası haline gelen internet bilgiye ulaşmayı, bilgi paylaşımını kolaylaştırmakla birlikte doğru kullanılmadığında hayatin pek çok alanını olumsuz etkileyebiliyor. Uzmanlar, bilinçsiz internet kullanımının bağımlılık yaptığını bildirdi.

S.7’de

2 Güncel Haberler

Nalan Pıçakcı nalan_p35@hotmail.com

Biz De Varız

Sayfalarda Yaşamak Okuma alışkanlığı kolay kazanılmaz.Günümüzde televizyon,film,bilgisayar varken okuyabilmek sanatların en zorudur.Zordur ama bir o kadar da güzeldir.

Okuyan insanın düşünme yeteneği gelişir,kelime haznesi genişler.Kitaplarla dünyaya bakış açımız değişir,toplumsal ilişkilerimiz ivme kazanır.Hayal gücümüz arttığı gibi,karar verme yeteneğimiz de artar.Bir ilaç gibi hayatı sevdirir.En önemlisi bizi ‘’Bir bilen’’ yapar.

Eğer bir kitabı okurken gerçekten kendinizi vererek okursanız,o kitabı yaşarsınız.Bir bakmışsınız İnce Memed’in konusunun geçtiği Toroslar’ın eteklerindesiniz.Sürülmüş tarlalarda toprak yağlı ,ışıl ışıldır.Bileklerinize kadar gömülürsünüz toprağa.Bire kırk bire elli vermeye hazırdır.Sonra düzlükler...Boz ,verimsiz,kıraç topraklar.Toroslar’ın karlı doruklarını elinzle tutacak gibisiniz.Ve Dikenlidüzü köyü ,ve 5 köyün sahibi Abdi Ağa’nın yan komşususunuzdur belki...

Ya da Bir Garip Orhan Veli olur dinlersiniz İstanbul’u gözleriniz kapalı.Önce hafiften bir rüzgar eser,sucuların çıngıraklarını duyarsınız uzaklarda.Kapalıçarşı ,cıvıl cıvıl Mahmutpaşa,güvercin dolu avlular.Görürsünüz,yaşarsınız şiiri içerek.

Belki bir tiyatro sahnesinde Shakespeare’in ‘’Olmak ya da olmamak’’ sözlerini mırıldanırsınız alkışları duya duya.Romeo ve Juliett’i yaşaya yaşaya.Kitaplar dünyadır.Bazen gezmek için en güzel mekan olur,bazen gözyaşı,bazen kahkaha.Bazen de özlenen sevgilinin kokusunu getirir uzaklardan ıhlamur gibi...Kimi bölümler bitmek bilmez,kimi zaman da elinizden bırakamazsınız.Sihir gibi işler içinize büyüsünden kurtulamazsınız.

Bir bakmışsınız deneyler yapan bilim adamının asistanı olmuşsunuz ya da ünlü bir dedektif gibi olay peşindesiniz.Olay kahramanının ruhuna zıt düşeceksiniz yeri geldiğinde,tiksindirecek sizi yaşananlar.Kılıç kuşanmış bir asker de oluverirsiniz,aşkından ölen bir romantik de.Hayal dünyanız sizi nereye götürürse oradasınızdır kitaplarda.

Film haline getirilir çoğu kitap.Ama hiçbiri kitapta bulduğunuz hazzı vermez size.Ne sokaklardaki ortancaların renkleri aynıdır,ne de panjurların ardındaki perdeler.Karakterlere yakıştırdığınız silüetler filmlerde hayal kırıklığı yaşatır çoğu zaman.Oysa siz nasıl farklı çizmişsinizdir karakterlerin portrelerini.Görsellik tamamen hayalinizin kalemindedir kitaplarda.Tadı başkadır olayların o küçük yapraklarda.

Kitaplar ruhun besinleri...Bilgi bankaları...Geleceğe taşıyacağımız en büyük emanetler.Paylaştıkça birçok insana aynı güzellikleri yaşatan, mürekkep kokan dahiler.Heryere yanımızda götürebileceğimiz dilsiz arkadaşlar ...Herkese, her kesime ulaşmanız dileğimle.

“IRAK İLE TİCARETİN ARTMASI İÇİN ILIMLI BİR SİYASİ ORTAMA İHTİYAÇ VAR”

Irak ile Türkiye arasındaki başta sanayi yatırımları olmak üzere ticari ilişkileri geliştirmek amacı ile kurulan ‘Türkiye-Irak Uluslararası Yatırımcılar Derneği’ Yönetim Kurulu Üyeleri, Gaziantep Ticaret Odası’nı (GTO) ziyaret ederek Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Aslan ile Irak’a ticaretin geliştirilmesi konusunda fikir alışverişinde bulundu.

Ziyarette konuşan GTO Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Aslan, Türkiye’nin Irak’a yaptığı ihracatın yüzde 22’sini Gaziantep’in gerçekleştirdiğini ve Irak’ın Gaziantep için önemli bir pazar olduğunu belirtti. Aslan, Türk işadamlarının Irak’a ticarette yaşadığı sorunların giderilmesi için iki ülke arasında ılımlı bir siyasi ilişki geliştirilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Irak Hükümeti’nin Türkiye’den Irak’a gidecek ihraç ürünlerin sevkiyat öncesi uygunluk sertifikası talep etmesi ve bu sertifikaları vermek için de Fransız ve İsviçreli firmaları yetkili kılmasının bazı sorunları da beraberinde getirdiğine vurgu yapan Aslan, daha sonra şunları söyledi: “Irak ile iş yapan firmalarımızın yaşadığı bir başka sorun da finansman ve teminat mektubudur. Irak’ta çok ciddi bir iş potansiyeli var. Ama firmalarımız gereken teminat mektupları ve finansman sorunlarını aşma konusunda maalesef yurt içi bankalarından yeteri kadar destek göremiyorlar. Bu noktada özellikle kamu bankalarımızın müşterek bir fon oluşturarak firmalarımızın teminat mektubu gibi taleplerini karşılamaları, bu ülkede anlaşma yapan ya da yapmayı planlayan firmalarımıza önemli iş fırsatları sunacaktır. Konuya aynı hassasiyetle yaklaşarak sorunlarımızı bakanlığa ilettik ve çözüm bekliyoruz. Bu sorunların aşılabilmesi iki ülke hükümetleri arasındaki siyasi ilişkilerin ılımlı bir çerçevede ilerlemesi gerekmektedir.”

Türkiye-Irak Uluslararası Yatırımcılar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ferudun Gündüz ise ihracatçıların ve yatırımcıların artık Güney Irak’a da yönelmeleri gerektiğini söyledi.

Türkiye’nin 500 milyar dolarlık ihracat hedefinin gerçekleştirilebilmesi için Irak’ın önemli bir pazar olduğunu dile getiren Gündüz, “Kuzey Irak bugüne kadar çok iyi bir pazardı.

Artık Güney Irak da Türk işadamları için cazip bir bölge. Artık yatırımcılarımızın Kuzey Irak dışında Güney Irak ile de ilgilenmesi lazım. Ayrıca Irak’a ürün satmaktan öteye gitmeliyiz. Çünkü Irak halkı artık üretime geçmeye başladı. Bölgede endüstriyel yatırım dönemi başlıyor. Yatırımcılarımız bu konuları iyi değerlendirmeli” şeklinde konuştu.

KONUKOĞLU, TRT AVAZ’IN KONUĞU OLDU Yayın Sahibi İsmail TUNÇ Grafik-Tasarım İsmail Tunç Baskı Efe Tanıtım Matbaacılık Adres:Kocaoğlan mh.Kenan Evren blv.no:35/2 Şahinbey-Gaziantep Tel:342 2253260 www.bizdevarizgazetesi.org bizdevarizgazetesi@gmail.com 342 230 2 316 532 212 0 241 İdare Merkezi Kolejtepe mh.keleşhoca cd.

Demet apt.no:23/1 Şahinbey-Gaziantep

Gaziantep Sanayi Odası (GSO) Yönetim Kurulu Başkanı Adil Konukoğlu, TRT Avaz kanalı için hazırlanan ‘Değişim’ isimli programın çekimlerine katıldı.

Genel Yayın Yönetmenliğini Bilal Koçak, Genel Koordinatörlüğünü Sema Çalışkan ve sunuculuğunu Yeliz Pulat’ın yaptığı programda, her hafta bir ilin tarihi yapılarından turizmine, gelenek göreneklerinden sanayi yatırımlarına kadar her yönüyle ekrana taşınıyor. TRT Avaz’da yayımlanan Değişim programı, 45 dakikalık yeni bölümünün çekimlerini Gaziantep için yaptı. Programa konuk olan GSO Yönetim Kurulu Başkanı Adil Konukoğlu, Gaziantep’in sanayi ve ihracatta Türkiye’nin 6. büyük şehri olduğunu, her yıl ortalama yüzde 20 oranla Türkiye’den daha hızlı büyüdüğünü söyledi. Gaziantep’in 2003 yılında 909 milyon dolar olan ihracatının 2012 yılı sonunda 5 milyar 879 milyon dolara ulaştığına, ihracatının yüzde 92,2’sini sanayi ürünlerinin oluşturduğuna dikkati çeken Adil Konukoğlu, 2013 yılında 7 milyar dolar ihracat hedeflediklerini belirtti. Sigortalı sayısının 214 bin kişiye ulaştığını ve bunun yüzde 80’inin sanayide çalıştığını kaydeden Konukoğlu, Gaziantep’in Türkiye’nin en büyük organize sanayi bölgesine sahip olduğunu, 5. bölgenin de tamamen tahsisinin yapıldı ve en kısa zamanda dağıtımına başlanacağını bildirdi. GSO Başkanı Konukoğlu, 2023 yılında Gaziantep olarak 30 milyar dolarlık ihracat yapmayı, 350 bin kişiye istihdam sağlamayı, bütün ülkelere ihracat gerçekleştirmeyi, katma değeri yüksek teknolojik ürünlerin üretim üssü olmayı, en az 20 ulusal ve uluslararası marka yaratmayı, üniversite-sanayi işbirliğinde Türkiye’ye model olmayı hedeflediklerini anlattı.

“Cumhuriyetimizin 100. kuruluş yıl dönümü hedefine ulaşabilmek için tüm gücümüzle çalışıyoruz” diyen Konukoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü, “Hedeflerimizi başaracağımıza inanıyoruz. En büyük özelliklerimizden birisi de ‘ortak akıl’. Birlikten güç doğduğunu, insanlara ve ülkemize fayda getireceğini biliyoruz. Şehrimizde yapacağımız daha birçok yatırım var. İleri teknoloji üretmeyi hedefliyoruz. GSO olarak, üyelerimizin marka çalışmalarını desteklemek amacıyla 2003 yılında ‘Marka Şehir Gaziantep’ projesini başlattık. Gaziantep’in 2001 yılında 353 olan marka ve patent başvurusu, 2012 yılında 2,948’e yükseldi. Bunun yüzde 60-65’ini KOBİ’ler gerçekleştiriyor, değişime hızla ayak uyduruyorlar.” Gaziantep’in binlerce yıldır medeniyetlere ev sahipliği yaptığını vurgulayan Adil Konukoğlu, girişimciliğin DNA’larında bulunduğunu ifade etti. GSO’nun ‘Çılgın proje’ olarak adlandırdığı ‘Dörtyol-Hassa Tüneli Projesi’nden bahseden Konukoğlu, Gaziantep-Hassa arasındaki ara yolun yüksek standartlı duble yola çevrileceğini ve Hassa-Dörtyol arasında tünel açılacağını, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı tarafından onay verilen projenin, karayolu ulaşım ağına alındığını anımsattı.

3 gaziantep-bld.gov.tr

Biz De Varız

TÜRKİYE’DE İLK DEFA ATATÜRK CANLANDIRILDI

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’nin yeni kültür merkezini, İçişleri Bakanı Muammer Güler ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin açtı.

Kurtuluş Savaşı esnasında gösterdiği kahramanlık ve üstün gayreti ile ‘Gazi’ unvanı alan tek kent olan Gaziantep ile Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün buluşmasını yansıtan Kendirli Gazi Kültür Merkezi’nin açılışı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, İçişleri Bakanı Muammer Güler, Gaziantep Valisi Erdal Ata, Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Asım Güzelbey, Milletvekilleri, bürokratlar ve çok sayıda davetlinin katılımı ile gerçekleşti. Törenin açılış konuşmasını yapan İçişleri Bakanı Muammer Güler, “Belki Milyarlar değerindeki tarihi izler işte burada. Gaziantep savunmasının izleri burada, şehitler abidesi burada. Bu kentte sizlerle beraber 6 yıla aşkındır beraberiz. Bu Gaziantep’imizin Aile ve Sosyal Bakanımız Fatma Şahin’den sonra, bende ikinci bir Bakanı olarak, Gaziantep’teki bütün hizmetlerin hepsini destekliyoruz. Gaziantep sadece bir sanayi kenti değil, kültür turizmininde inanç turizminin de çok izleri olan bir kent. Aynı zamanda hem doğuya hem de Güneydoğuya öncülük yapacak bir şehir. Dönemimizde başlatılan kültür hizmetleri çok önemli bir noktaya geldi. Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı bir tarihi en güzel bir şekilde bizlere yaşattı. Gaziantep’te bu tür kültür hizmetlerini yapan Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanımız Asım Güzelbey’e teşekkürlerimizi sunuyoruz” dedi.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin ise, Gaziantep’in geçmişiyle onur ve şeref duyduklarını belirtti. Kentin geçmişinden aldığı kuvvetle köklü bir geleceğe doğru yol aldığını ifade eden Şahin, “Çünkü herhangi bir şehir değil, bu gazi şehir. Çok köklü bir mazisi var” diye konuştu.

Gazianteplilerin şehre hizmet edenleri unutmadığını ve her zaman vefa gösterdiğini dile getiren Şahin, şöyle devam etti: “Biz kabinede, iki Gaziantepli olarak hizmet edeceğiz. Yaşanabilir bir şehir, geçmişiyle geleceği, modern ve geleneği birleştiren, insanla şehri bütünleştiren bir şehirdir. Baktığınız zaman bizim geçmişimiz bu. Kiliseyi, havrayı ve camiyi bir bütün, bir inanç zenginliği içerisine koyan anlayıştan geliyoruz.

Hangi inançtan olursa olsun, inanç özgürlüğünü sağlayan ataların, ecdadın torunlarıyız.

Aslında bu duygu ve düşünce bundan sonraki süreçte yaşayacağımız veya yaşadığımız tüm sorunlara çare bulacak bir sorumluluk, bir bakıştır. Buradaki taşların, kurşun izlerinin dili olsa da konuşsa, verilen mücadeleyi. Verilen şanlı, şerefli tarihi, verilen canları, verilen kanları ve ‘şüheda fışkıracak toprağı sıksan şüheda’ denen bu toprağı vatan yapan geçmişi. Bunu, gençlerimize sürekli canlı tutup anlatmamız gerekiyor.

Yani ‘ne olmuş’ deyip bakabilirsiniz. Ama işin derinlemesine baktığınız zaman gençlerimize bu geçmişi anlatıp, bu geleceğe dair duyguları güçlü tutmamız gerekiyor. İşte biz Gaziantep olarak böyle bir yerel yönetime sahibiz. Gerek Büyükşehir gerek merkez belediye başkanlarımız, insan odaklı bir yerel yönetim anlayışla yollarına devam ediyorlar. Geçmişine sahip çıkıyorlar, geçmişten aldığı güçle de geleceği planlıyorlar” şeklinde konuştu.

Kendilerinin de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde şehre ait ne tür sorun varsa onu çözme gayreti, azmi ve kararlılığında yollarına devam etiklerini vurgulayan Şahin, “Güçlü bir ekibiz, güçlü bir takımız ve bütün gücümüzü de milletimizden, hemşehrilerimizden alıyoruz. Bu güç yanımızda olduğu sürece çözemeyeceğimiz hiçbir sorun olmadığını, ulaşamayacağımız hiçbir hedef olmadığını biliyoruz” ifadelerini kullandı.

Kültür Merkezi ve tarihi ile ilgili bilgiler veren Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Asım Güzelbey, ise “Bulunduğumuz kültür merkezinin önemli bir özelliği var, kurşun delikleri. İkinci bir özelliği daha var, Atatürk’ün Gaziantep’e geldiği zaman binan balkonundan Gazianteplilere seslenmiş. Burası daha sonra sinema olarak, daha sonra Öğretmenevi olarak, kullanılmış. Öğretmenevi olarak kullanıldığı zaman da da binaya bazı müdahaleler yapılmış. Onarımlar yapılarak, binanın tarihi özelliği bozulmuş. Biz binanın rastorasyon işine girmeden, burayı Gaziantep halkına Kültür Merkezi olarak kazandırma adına harekete geçtik. Şimdi içerde göreceğiniz Türkiye’de ilk defa yapılan 3d tekniği ile Gaziantep savaşını anlatan bir panoramik ve Türkiye’de yine ilk defa Atatürk’ün bir anomatik bir robotunu, görme imkanına sahip olacağız. Hedeflerimiz arasında arkadaki binaları da tekrar, kültür merkezi olarak bu binaya katılması sağlanacak” dedi.

Açılışın ardından Kendirli Gazi Kültür Merkezi’nde Antep Savunması’nın kahramanlarının canlandırıldığı 3D tekniği ile hazırlanan gösteriyi izleyen Bakanlar Fatma Şahin, Muammer Güler ve beraberindeki konuklar, Ulu Önder Atatürk’ün Animatik Robotu’nu izlerken duygulu anlar yaşadılar. Gösterinin sonunda Gaziantep Marşı’nı söyleyen Bakanlar ve davetliler ellerindeki Türk bayrakları ile marşa eşlik ettiler. Yeşilsu’da açılışı yapılan Kendirli Gazi Kültür Merkezi’nde Antep Savunmasının başkahramanlarından Şahinbey, Şehitkâmil, Karayılan, Ali Şefik Özdemir gibi isimler de tanıtılıyor.

Ahmet Bayraklılar yalnizdegilsin_iz@hotmail.com Engeller Engeller Gariplikler ülkesiyiz vesselam. Hemen her gün ekranlarda görmeye alıştığımız ve kanıksadığımız trafik kazaları, iş kazaları ve tabiî ki ülkemizin gerçeği deprem. Tüm bunlar insan sağlığını ve bütünlüğünü bozan ciddi sıkıntılar. Böyle bir travmayla bazen bir aile yok oluyor ya da ciddi dönüşümler yaşanıyor. Bu dönüşüm; iş kayıpları, maddi kayıplar, eğitimin yarım kalması, malülen emeklilik veya bazen emekli bile olamama gibi yaşam kalitesini ciddi anlamda etkileyen süreçler.

Bu travmalarda ölenin arkasından yas tutuluyor, ağlanıyor, acısı yaşanıp bir şekilde ebedi aleme uğurlanıyor ancak ya yaralılar? Bu tarz kazalarda yaralı olarak kurtulanların pek çoğu hayatlarını kaldığı yerden eskisi gibi artık sürdüremiyorlar. Çünkü bedensel bütünlüğüyle ilgili yaşadığı sıkıntı onun yaşam alanını daraltıyor, Maalesef ülkemizde bu insanlar kendi kaderine terk ediliyorlar. En basitten belediye otobüsüyle bir yere gitmek istese mümkün değil. Pek çok belediye otobüsüne ancak birisinin yardımıyla binebiliyor. Otobüsler o kadar dolu ki sağlam insanlar binemiyor, tekerlekli sandalyeli veya bastonlu bir engelli nasıl binebilecek? Böyle olunca da bu insanlar evlerinde kalmaya, hiçbir yaşam aktivitesine katılmamaya mahkumlar.

Bu durumlar yerel yönetimlerin, sağduyulu sivil toplum kuruluşlarının yaptırımıyla aşılabilecek sorunlar. Bir de bu işin psikolojik boyutu var.

Muhtaç haline gelebiliyor.

Hani deriz ya engelli toplumun bir parçası veyahut her kes bir engelli adayıdır deriz.

Malum yine her zaman bıkmadan usanmadan fiziki engelleri hatırlatmak geldi içimden.

Devletimiz engellilere vermiş olduğu imkanların birde perde arkasına bakalım dedik, mesela engelli arkadaşlara otomobil almada indirimden başlarsak arkadaşımız evrak takibine başladığı zaman ilk engel başlıyor, emniyet müdürlüğünde ilk işlemlere başladığında yine her zamanki gibi merdivenler, çaresiz birisin sırtında merdivenlerden çıkarılır, veyahut bir iş yeri açar vergi dairesine gidip vergisini ödeyecektir yine merdivenler çaresiz yine merdivenler buna benzer merdiven olayını sayısını anlatmakla bitmez.

Eğitime el attığımızda o zaten ülkemizin utanç kaynağı bir engelli okumak gibi bir ihtiyaç hissederse önce o okulun rampası olması ve ikinci katta sınıfının olmaması giriş çıkışlarda kendini emniyete alması gerek ve bu zorluklarda insan psikolojisini bir düşünsek o engelli arkadaşımızın birilerinden yardım almadan eğitimini bitirmesi bir başarı olarak görüyorum. Peki hiç okuyamayan arkadaşlarımız ne yapacak hiç bu arkadaşlarımızın durumunu düşündük mü toplumun ona nasıl baktığı malum hem engellisin hem okuman yazman yok evlenmek ister evlenemez iş ister iş vermezler sonra da politikacılarımız medyada bangır bangır bağırırlar engellilere vermiş oldukları imkanları anlatırlar hiçbir politikacının ağzından şu kelimenin çıktığını duydunuz mu? Biz engellilere şunu yapmamız lazımdı fakat yapamadık onlardan özür diliyoruz kelimesi duydunuz mu? Duyamazsınız onlardan sadece yaptıklarının reklamını duyarız ALLAH rızası için ne zaman engellilere veremediklerinizi ne zaman anlatacaksınız.

Aslında o kadar çok şey var ki neyi anlatacağımı bilemiyorum, engellilere yapılması gerekenleri bir yazsak bir kitap olur zannederim.

Allah Engelli Arkadaşlarımızın Yardımcısı Olsun

4 sahinbey.bel.tr

Biz De Varız

ŞEHİTLER CAMİİ DUALARLA AÇILDI Bir dizi açılış ve programlar için Gaziantep’te bulunan Diyanet işleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Şahinbey Belediyesi tarafından yapılan Şehitler Camii’nin açılışını gerçekleştirdi.

Çiğdem Oflu crocusafran@gmail.com Benim Hâlâ Umudum Var

Güven.. . Ne zor yakalanabilen bir kavram bu..

Tam yakaladım derken kaybettiğimiz ve kaybettikçe de giderek avuçlarımızdan uzaklaşan , etrafımıza duvarlar ördüren güven..

Hani kimi zaman kısık sesle, kimi zaman bağıra çağıra “Çıkma etrafına ördüğün o duvarlardan” der ya, bacaklarınıza sarılıp tutar sımsıkı; tam güvenmek ve o duvarları parçalayıp dışarı çıkmak istediğiniz anda. Onu dinlemeyip her dışarı kaçışınızda , boynunuz bükük pişman dönmüşseniz hele bir de, “keşke o sesi” dinleseydim demişseniz ikna edebilmeniz giderek zorlaşır onu ...

Yaralar biriktirip biriktirip dönmenize kızan iç ses, daha da güçlenir... “Haklısın” der boyun eğersiniz... Sizi yeni heyecanlara, yeniden insanlara inanabilmeye, güvenebilmeye iten ; zaman zaman gaza getiren ses ise giderek daha zor duyulur hale gelir... O yükselen duvarları her yıkmak isteyişinizde : şüpheler, endişeler barikatlar örer yolunuza... Kapı koluna uzansanız geçmiş anıların örümcek ağları izin vermez dokunmanıza...

Belki de olması gereken gözlemlerinizi sağlamlaştırmaktır... Güvenmemek yerine gözlem süresini uzatmak, hemen güvenmek yerine zaman tanımak... Kısa sürede alınabilecek olumlu ve olumsuz yargılardan kaçınmak, karar vermek için tek bir olayla kısıtlı kalmamak ve yaşananları her yönü her boyutuyla ele alabilmek... Çok zor değil mi... Zor ama imkansız değil...

“Güven” çok çırpınan , yakalanması zor, inatçı bir kuş... Ama benim hâlâ umudum var...

Şehitler Camisi’nin açılış törenine, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Şahinbey Kaymakamı Uğur Turan, Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, Gaziantep Sanayi Odası Meclis Başkanı Abdulkadir Konukoğlu, Hasan Kalyoncu Üniversitesi (HKÜ) Rektörü Prof. Dr. İbrahim Özdemir, İl Müftüsü Ahmet Pala, kurum müdürleri, daire amirleri ve çok sayıda vatandaş katıldı.

Program, Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Törenin açılış konuşmasını yapan Diyanet İşleri Başkanı Prof.

Dr. Mehmet Görmez, “Yer yüzünde tesadüf yoktur. Bugünden itibaren Şehitler Haftasına giriyoruz. 96 yıl önce Çanakkale’de mananın maddeye, imanın güce nasıl galip olduğunu, ecdadımızın gösterdiği ve hilali kerimullah uğruna şairin ifadesiyle ‘bir hilal uğruna yarab, ne güneşler batıyor’ Bir hilal uğruna nice güneşlerin, battığı ama batmadığı çünkü bizim inancımızda, şehitlik yok olmak anlamına gelmez. İnsan vardır dili ile şehadet eder Allah’ın varlığına ve birliğine; insan vardır kalbi ile şehadet eder Allah’ın varlığına ve birliğine; insan vardır ruhu ile şehadet eder Allah’ın varlığına ve birliğine; ama insan vardır, canıyla şehadet eder Allah’ın varlığına ve birliğine. Öyle olduğu içindir ki, yüce Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de ‘siz Allah yolunda şehit olanlara, öldü demeyiniz, onlar ölü değildir, onlar diridirler ama siz bunun farkında değilsiniz’ buyuruyor. Dolayısıyla şehitler haftasında şehitlerin adını alan bir caminin açılışını gerçekleştirdiğimiz için yüce Allah’a sonsuz şükranlarımızı sunuyorum. Bu camileri yapmak elbette çok önemli. Türkiye’deki bütün Müftülerimizle görüştük ve yeri bir karar aldık. Hiçbir camimizin kapılarına kilit vurmamaya karar aldık. Camiler gün boyu açık olacak. Siz ne zaman her hangi bir caminin önünden geçerseniz geçin, o caminin kapısı açık olacak, siz istediğiniz şekilde orada ibadetinizi yapabilecek, isterseniz, cami görevlisi ile sohbet edece bilecek, isterseniz de Kur’an-ı Kerim öğrenebileceksiniz. Bundan böyle Türkiye’de hiçbir caminin kapısına kilit vurmayacağız. Sadece camimizin kapıları değil, gönlümüzün kapıları daima size açık olacak. Diğer bir yandan ise, annelerimiz, ablalarımız, bacılarımızın iman duyarlılığı, islam duyarlılığı erkeklerimizden daha fazla. Ama bizim bir kusurumuz var, o nedir? camilerimiz onlara kapalı. Şimdi diyoruz ki, camilerimiz ağzına kadar, annelerimize, ablalarımıza, kız kardeşlerimize açık olacak” dedi. Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu ise, “Şahinbey Belediyesi olarak, şehitlerimizin ismini camilerimize ve parklarımıza verdik. İlçemizin nüfusu 782 bin 899 kişi. Türkiye’nin 3. büyük ilçesi konumundadır. Camimiz, çarpık yapılaşmadan modern geçişte yer alan ve Serinevler Mahallesi’nde bulunmaktadır. Şahinbey ilçemizde 232 camimiz var. Yapıyor olduklarımızdan Şehitler Cami, Hoşgör Cami, İbni Sina Cami, Tevhid Cami, Akdere ve Mehmet Çavuş Cami, İmam Ali Cami, Boyacı Mahmut Ziylan camilerimiz hizmete açıldı. Türkiye’nin en büyük camisini Akkent’te yapıyoruz. 19 tane camimizin de inşaatı devam ediyor. Ayrıca fiziki onarımlara da her türlü yardımı yapıyoruz. 2009 yılından beri ise 25 cami yeri için plan tadilatı yaptık. Bunlarla beraber bulunan 232 camimizin 25 günde bir iç ve dış temizliklerini yapıyoruz.

Ramazan ayında Kur’an tilaveti yaptık. Şehitleri anma gecelerinde, şehitlerimi dua ile yad ediyoruz. Bu Pazar günü Prof.

Dr. Nihat Hatipoğlu, Ömer Karaoğlu ve hafız ishak Danış’ın katılımı ile şehitleri anma gecesi tertip edeceğiz. 38 taziye evimiz var. Teziye evlerimiz emeklilerimiz için kütüphane, çocuklarımız için etüt merkezi olarak h0izmet vermekte olup, kitap okuma alışkanlığı kazandırma projesi-ders çalışma alışkanlığı kazandırma projeleri de devam ediyor. Ben Şehitler Camimizin hayırlı ve mübarek olmasını Cenabı Allah’tan niyaz ediyor, siz değerli misafirlerimize teşriflerinden dolayı teşekkürlerimi sunuyorum” diye konuştu.

Yapılan açılış konuşmalarının ardından protokol üyeleri caminin açılış kurdelesini kesti. Daha sonra protokol üyeleri ikindi namazını idrak etmek için camiye geçti.

TAHMAZOĞLU TARİHE SAHİP ÇIKIYOR Şahinbey Belediyesi tarafından Şehreküstü bölgesinde yapılan sokak sağlıklaştırma çalışmalarını yerinde gezerek incelemelerde bulunan ÇEKÜL Vakfı Başkanı Prof. Dr. Metin Sözen, “Şahinbey Belediye Başkanımız Mehmet Tahmazoğlu bu alanda yapmış olduğu çalışmalarla geçmişte kalanla bugün arasındaki farkı ortaya koyarak, en iyi şekilde tarihimize sahip çıkıyor”dedi.

Gaziantep’e her gelişinde Şahinbey Belediyesi tarafından yapılan restorasyon ve sokak sağlıklaştırma çalışmalarını gezen ÇEKÜL Vakfı Başkanı Prof.

Dr. Metin Sözen, Şehreküstü bölgesinde yapılan sokak sağlıklaştırma çalışmalarından övgüyle bahsederek, sık sık kendi makinası ile fotoğraf çekti.

Sözen,“Şahinbey Belediye Başkanımız Mehmet Tahmazoğlu, tarihi dokunun gün yüzüne çıkartılması ve korunması noktasında örnek çalışmalar sergiliyor. Başkanımın yaptığı çalışma ile geçmişten kalan ile bugün arasında ki farkı gösteriliyor, böylelikle hem bugüne saygımız oluyor, hem de geçmişten kalanları vurguladığımız için de tarihimize saygımız oluyor.

O açıdan bu sokak iyileştirmeleri bütün kent yöneticilerinin en çok onur duyduğu iş olacaktır. Çünkü halkla, çocuklarla, sokakla ve tarihlerle buluşuyor. Bu bakımdan Başkanımızla el birliği yaptığımız içinde ben mutluluk duyuyorum. Bu bakımdan ben her gelişimde bir kere geliyorum. Yapılan çalışmalardan dolayı Başkanımızı tebrik ediyorum” dedi.

5 sehitkamil.bel.tr

Biz De Varız

ŞEHİTKAMİLLİ KULAÇLAR FARKINI GÖSTERDİ Türkiye Yüzme Federasyonun, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinlikleri çevresinde 23 Nisan’da Marmaris’te düzenleyeceği Uluslar Arası Yüzme Yarışı seçmelerine 25 sporcu ile katılan Şehitkamil Belediyespor Kulübü Yüzme Takımı, elde ettiği derecelerle göz doldurdu.

“YAŞLILARIMIZ, HAYATIN BU AŞAMASINDA İLGİYE MUHTAÇTIR” Şehitkamil Belediye Başkanı Rıdvan Fadıloğlu, toplumsal yaşamın her alanında önemli hizmetlerde bulunmuş yaşlıların, hayatın bu aşamasında daha hassas ve ilgiye muhtaç olduklarını belirtti.

18–24 Mart Yaşlılar Haftası dolayısıyla bir mesaj yayınlayan Başkan Fadıloğlu, Türk toplumunun geçmişten günümüze taşıdığı en önemli özelliklerinden birisinin yaşlılarına gösterdiği sevgi ve saygı olduğunu belirtti.

“Toplumsal ve insani duyarlılık, yardımlaşma ve dayanışma duygularıyla yaşlılarımıza sahip çıkmak, sorunlarına çözüm üretmek, toplumumuzun birbirine kenetlenmesini sağlamak bizleri millet olarak gelecekte daha da güçlü kılacaktır. Toplumsal yaşamın her alanında önemli hizmetlerde bulunmuş ve görevi kendilerinden sonra gelenlere devretmiş yaşlılarımız, hayatın bu aşamasında daha hassas ve ilgiye muhtaçtır. Yaşlılara bugün gösterilecek sevgi ve saygı, gelecek kaygılarımızı azaltacak, hangi yaşta olursa olsun, bütün bireylerin yaşama güvenle bakmalarını sağlayacaktır. Peygamber Efendimizin şu sözlerini her zaman hatırlayalım: “Küçüklerimize merhamet etmeyen, büyüklerimize saygı göstermeyen bizden değildir.”

Bu duygu ve düşüncelerle yaşlılarımıza; bir kez daha iyi ki varsınız ve bizim yanımızdasınız diyorum. Yaşlılar gününde yaşlılarımıza; huzurlu, mutlu ve sevdikleriyle uzun yıllar diliyorum” dedi.

KÜÇÜCÜK BEDENLERDEN BÜYÜK YETENEK Aktoprak Sosyal Tesisi ile Şirinevler Sosyal Tesisi’nde eğitim gören minik kursiyerleri ziyaret eden Başkan Fadıloğlu, öğrencilerle yakından ilgilenerek sohbet etti. Daha sonra minik kursiyerler tarafından hazırlanan gösterileri izleyen Başkan Fadıloğlu, küçücük bedenlerin sergilediği büyük yeteneğe hayran kaldı. Oynadıkları oyunlarla adeta usta tiyatroculara taş çıkartan çocuklar, kılıktan kılığa girerek doğaçlama yaptılar. Sosyal tesislerde aldıkları eğitimlerle yeteneklerini geliştiren çocuklar, geleceğe daha güvenle hazırlanıyor. Tesislerdeki anaokuluna katılan çocuklar, alanında uzman eğitimcilerin nezaretinde yeteneklerinin yanı sıra kişisel gelişimler ile iletişimlerini de güçlendiriyor. Gösteri sonunda minikleri tek tek tebrik eden Başkan Fadıloğlu, başarılarının devamını diledi. Şirinevler Sosyal Tesisi Anasınıfı Öğretmeni Özge Özçalışkan ise, “Şehitkamil Belediye Başkanımız Rıdvan Fadıloğlu’nun sunduğu imkan ve destekler sayesinde çocuklar sosyal tesislerimizde en iyi şekilde yetiştiriliyor. Her konuda eğittiğimiz çocuklarımıza öncelikle iyi insan olabilmenin yollarını gösteriyoruz. Sık sık hazırladığımız gösterilerde çocuklarımıza çeşitli roller vererek onların kendilerine olan güvenlerini ve başarılarını arttırıyoruz. Çocukları canlandırdıkları karakterler ile özdeştirerek bu sayede rollerindeki kişiliği öğretiyor ve hatta benimsetiyoruz. Tüm bunları belediye başkanımızın desteğiyle yapabiliyoruz. Başkanımız Rıdvan Fadıloğlu’na çok teşekkür ediyorum” diye konuştu.

Federasyon heyeti tarafından Türkiye genelinde yapılacak seçmeler sonucunda Uluslar Arası Şampiyonaya davet edilecek 20 Sporcu arasına girmeyi hedefleyen yeşil - siyahlı yüzücüler elde ettikleri derecelerle şampiyonaya giden kapıyı araladı.

Geçtiğimiz hafta içerisinde Kamil Ocak Kapalı Yüzme Havuzunda gerçekleştirilen 23 Nisan Uluslar Arası Yüzme Yarışları ön seçmelerinde büyük bir başarı gösteren Şehitkamil Belediyespor Kulübü Yüzme Takımı Baş Antrenörü Cengiz Bingül, seçmeler sonrasında yaptığı değerlendirmede “ Şehitkamil Belediyespor Kulübü altında yüzme branşında ki ilk yılımız olmasına rağmen sporcularımızın antrenmanlarda ve yapılan seçmelerde göstermiş olduğu performans bizleri mutlu ettiler. Şehitkamil Belediye Başkanımız Sayın Rıdvan Fadıloğlu’nun Gaziantep ve Türk Sporuna kazandırdığı önemli sportif tesislerden biri olan Şehitkamil Belediyesi Alleben Kapalı Yüzme Havuzunda sporcularımızla birlikte haftanın her günü hummalı bir şekilde çalışma yapıyoruz. Yapılan seçmelerde sporcularımız Can Demir, Bedri Yapar ve Bayanlar kategorisinde İrem Gökkoruk, Türkiye kategorilerinde ilk 20’yi zorlayacak derecelere imza attılar. Umut ediyorum ki sporcularımız elde ettikleri sonuçlarla 23 Nisan Uluslar Yüzme Yarışmalarına davet edilirler” dedi.

Milli Çalıştırıcı Bingül, Şehitkamil çatısı altında Yüzme, Su Topu ve Su Altı Sporları branşlarında başarının süre geleceğini belirterek kendilerine destek veren herkese teşekkür etmek istediklerini belirtti.

6 Engelliler İçin

Biz De Varız

ENGELLERİ DANS EDEREK AŞIYORLAR Antalya’da zihinsel engelli gençler, engelleri dans ile aşıyorlar.

Antalya Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı’na bağlı Engelli Danışma Merkezi’nde zihinsel engellilere yönelik dans eğitimleri düzenleniyor. Engellilerin aile ortamında gibi karşılandığı merkezde her bireyle özel olarak ilgileniliyor. Kimi engelli eğitmenlerine saçlarını taratırken, kimileri de sarılmayı tercih ediyor. Mutlulukları yüzlerine yansıyan engelliler, istedikleri aktiviteyi yapabiliyor.

Eğitimlerle engellilerin sosyal hayata katılmaları ve kendilerini daha iyi ifade etmeleri amaçlanırken, modern ve oryantal dans figürleri öğretiliyor. Engellilerin dans eğitimine katkı vermek amacıyla normal eğitmenlerin de onlarla dans edip, motive ediyor.

Haftada bir gün gerçekleşen eğitimlerde, engelli öğrencilerin gösterdikleri performans göz doldurdu.

Dans eğitimini tamamlayan engelliler, Mayıs ayında Engelliler Haftası’nda gösteri gerçekleştirecek. ÖZGÜVEN KAZANMALARINA KATKI SAĞLIYOR Engelli Danışma Merkezi Eğitmeni Veysel Burak Hancı, engelli bireylerin sosyal hayata katılımlarını sağlamak amacıyla çalışmalar yürüttüklerini bunlardan birinin de dans eğitimi olduğunu söyledi. Kurdukları Özgür Yaşam Grubu ile engellilerin daha çok sosyalleşmesini hedeflediklerini aktaran Hancı, “Dans, engellilerin hem ön yargılarının kırılması hem de özgüvenlerini kazanmalarına büyük katkı sağlıyor. Engelliler dans ile kendilerini daha rahat anlatıyorlar. Adımlarını müzikle atıyorlar. Müzik onlar için bir gelişim. Toplumda farkındalık oluşturup, ‘Bizde varız’ demeye çalışıyorlar. Neşeliler, mutlular. Eğitimlerin tamamlanmasının ardından birde gösteri düzenleyeceğiz” şeklinde konuştu.Katılımın zamanla artacağını kaydeden Hancı, dansla daha fazla engelliye ulaşabileceklerini belirtti.

DANS ETMEYİ SEVİYORUM Dans eğitimi alan 23 yaşındaki Hande İşkan, dans etmeyi sevdiğini ve başarılı olduğunu dile getirdi.

28 yaşındaki Mustafa Handal da Özgür Yaşam Grubu’na katılmaktan mutluluk duyduğunu belirterek, “Buraya geldiğim zaman stresimi atıyorum.

Dans ile de stres atıp neşe buluyorum” diye konuştu.

BEDENSEL ENGELLİLER BİLEKLERİNİ KONUŞTURDU Bedensel Engelliler Bilek Güreşi Türkiye Şampiyonası, 59 sporcunun katılımıyla Ankara’da başladı. Dereceye girenler, 5-12 Mayıs tarihleri

arasında Litvanya’da düzenlenecek olan Avrupa Şampiyonası’na katılmaya hak kazanacak.

Bedensel Engelliler Bilek Güreşi Türkiye Şampiyonası, Ankara Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu’nda gerçekleştirildi. Dört ayrı sıklette düzenlenen şampiyonaya, 42 erkek ve 12 bayan sporcu katıldı. Dereceye girenler, 5-12 Mayıs tarihleri arasında Litvanya’da düzenlenecek olan Avrupa Şampiyonası’na katılmaya hak kazanacak. Şampiyonada yarışan Süreyya Ayçe, yarışmalarla ilgili olarak, “İnsanların bir yıl boyunca emek döküp gelip emeklerinin karşılıklarını birkaç saniyede kaybettiği veya ceremesini gördüğü bir yer. 23-24 yıldır bilek güreşi yapmanın verdiği bir avantajda var. Şampiyonada, 3 rakiple karşılaştım. Uluslararası başarılarım var. Engelliler kategorisinde 6 Avrupa 6 tane de Dünya şampiyonluğum var” dedi.

“Mutluluğun Kapaklarını Topluyoruz” Niğde İl Sağlık Müdürlüğünün 2011 yılında başlattığı “Mutluluğun Kapaklarını Topluyoruz” isimli Mavi Kapak kampanyası projesi ile engelli vatandaşlara 47 adet akülü ve özellikli tekerlekli sandalye dağıtımı yapıldı.

Dağıtım törenine Niğde Valisi Alim Barut, Niğde Belediye Başkanı Faruk Akdoğan, İl Jandarma Alay Komutanı Ufuk Nayır, Niğde Cumhuriyet Başsavcısı Hayreddin Akçıl, İl Sağlık Müdürü Dr. Ali Rıza Erdoğan, Türkiye Sakatlar Derneği Niğde Şube Başkanı Songül Çalışkan, engelliler ve daire müdürleri katıldı.

Proje kapsamında törene katılan hayırseverlere protokol tarafından plaket verildi.

Tören öncesi bir konuşma yapan Niğde İl Sağlık Müdürü Dr. Ali Rıza Erdoğan, konuşmasında, “Tüm dünyada olduğu gibi, ülkemizde de engelli bireyler toplumun önemli bir bölümünü oluşturmaktadır. Son rakam¬lar, ülkemizde 8,5 milyona yakın engelli vatandaşımız olduğu¬nu göstermektedir. Bu da demektir ki; Türkiye’de yaklaşık her 9 kişiden biri kısıtlayıcı engelliliğe sahiptir. Toplumun, böylesi yüksek bir oranda içinde barındırdığı bu bireylerimiz, elbet¬te tüm diğer bireylerle eşit haklara sahip olmalıdırlar. Bu bağlamda, engelli vatandaşlarımızın, sosyal, kültürel ve ekonomik yaşama entegrasyonunun sağlanması amacıy¬la, yetkili kurumların yenilikçi yaklaşımlar doğrultusunda çalışmalarda bulunması gerekmektedir. Engelli vatandaşla¬rın, hayata sarılmaları ve geleceğe güvenle bakmaları ancak bu sayede olacaktır. 2005 yılında çıkartılmış olan Özürlüler Kanunu, bu çerçevede oldukça önemli bir adım olmuştur ve Türkiye’deki engellilerin sosyal haklardan ve hizmetlerden yararlanma kapsamını ciddi manada genişletmiştir. Yine de bu kardeşlerimize karşı olan insani sorumlulu¬ğumuz asla burada kalmamalıdır.

Onların, kendileriyle ve toplumla barışık bir hayat yaşamaları için çalışma yapılacak birçok alan halen mevcuttur. Öncelikle, ahlaki ve vicdani bir görev olarak, toplumumuzu bu konuda bilinçlendirip, en¬gelli bireylere karşı bulunulan önyargılardan arındırmak ge¬rekmektedir. Bunun yanı sıra, engellilerin yaşam kalitelerini yükseltmek adına eğitim, işgücü, sağlık, erişebilirlik gibi bir¬çok konuda olumsuzluklar giderilmeli ve kendilerine pozitif ayrımcılık uygulanmalıdır” dedi.

Konuşmalar sonrasında 47 adet akülü ve özellikli tekerlekli sandalye dağıtımı yapılar program sona erdi.

7 Sağlık

Biz De Varız

İNTERNET BAĞIMLILIK YAPABİLİR Günlük yaşantımızın vazgeçilmez bir parçası haline gelen internet bilgiye ulaşmayı, bilgi paylaşımını kolaylaştırmakla birlikte doğru kullanılmadığında hayatin pek çok alanını olumsuz etkileyebiliyor. Uzmanlar, bilinçsiz internet kullanımının bağımlılık yaptığını bildirdi.

Medical Park Gaziantep Hastanesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları (Psikiyatri) Uzmanı Dr. Emine Ak, bilinçsiz internet kullanımı konusunda uyarılarda bulundu. Dr. Emine Ak, “Literatürde bilgisayar bağımlılığı, patolojik internet kullanımı, teknolojik bağımlılık gibi farklı adlandırmalarla yer alan internet bağımlılığı hayatın birçok noktasında sıkıntılara yol açarken sosyal izolasyona da zemin hazırlayabiliyor” dedi.

Dr. Emine Ak, internet bağımlılığı ilk defa 1990’lı yılların ortasında madde bağımlılığı ölçütlerinden yola çıkılarak tanımlandığını hatırlattı. Dr. Emine Ak, internetin bilinçsiz kullanılması ile ilgili şu bilgileri aktardı: “İnternet bağımlılığı davranışsal bir bağımlılıktır. Davranışsal bağımlılıklar genellikle örtük bir haldedir. Bu tip bağımlılıklar tıp çevrelerince dikkate alınması gereken önemli bir sağlık sorunudur ve en az madde bağımlılığı kadar kotu sonuçlar doğurabilir. Genel olarak internet bağımlılığının toplumdaki yaygınlığı yüzde 6-14 arasındadır. Her iki cinsiyette görülebilmekle birlikte erkeklerde 2 kat daha sık rastlanmaktadır. Alkol, madde ve kumar bağımlılığının aksine daha erken yaslarda görülebilmektedir. 12-20 yas grubundaki gençler en büyük risk grubunu oluşturmaktadır.”

Böbrek Taşı İçin Pırasa Tüketin Pendik Belediyesi’nin, Mehmet Akif Ersoy Sanat Merkezi’nde düzenlediği ‘Sağlığın Bereketi’ adlı konferansa konuk olan Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu, izleyicilerin çeşitli hastalıklarla ilgili sorduğu soruları cevapladı.

“DEREOTU BÜYÜK BİR NİMET” Troid bezleri çalışmayanlar için Dereotu’nun bir nimet olduğunu Söyleyen Prof. Dr. Saraçoğlu, “Sabah, öğle ve akşam birer tutam alacaksınız. Dereotu öyle bir nimettir ki, troidler yavaş çalışıyorsa hızlandırır, hızlı çalışıyorsa yavaşlatır. Normal seviyeye getirir.

Ayrıca anne sütünü de arttırır” şeklinde konuştu. Merdiven inerken veya çıkarken dizi ağrıyanlar için Kuşburnu’nun bulunmaz bir nimet olduğunu anlatan Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu, “4-5 gram kuşburnunu hafif ezin çatlasın. Daha sonra, bir tatlı kaşığı kadarını 5 dakika kadar kaynatıp için” dedi.

“BÖBREK TAŞI İÇİN ‘PIRASA’ TÜKETİN” Bir izleyicinin, ‘böbrek taşı olmaması için ne yapmalı?’ sorusuna Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu, “Böbrek taşının oluşmaması için pırasa yiyin. Zeytinyağlı veya yemeğini yapabilirsiniz. Ancak içine pirinç veya havuç koymayacaksınız.” diye konuştu. Prof.

Dr. İbrahimSaraçoğlu konuşmasını şöyle sürdürdü; “İki büyük lahana yaprağını, yani lahananın en dış iki yaprağını 15 dakika yarım litre suda kaynatıp için. Varis için birebir.

Ne ağrı kalır, ne sızı. Daha ikinci günde ayaklarınızdaki ağrıların yok olduğunu hayretle göreceksiniz. İdrar yolu enfeksiyonu için Melisa Çayı birebir. Günde 3 defa içeceksiniz.

Yine Karnıbahar bulunmaz bir nimet. Haşlayıp suyunu içeceksiniz. Özellikle kadınlar kullansın. Hipertansiyon için bir su bardağı doğal Nar suyu içeceksiniz. Yanında 8-10 yaprakta Marul yiyeceksiniz. Bir yudum Nar suyu, bir yaprak Marul. Bir ay boyunca öğleden önce ve sonra günde iki kez uygulayın. Hem tansiyonu düşürüyor, hem de tedavi ediyor. Yanlız ilacı sakın kesmeyin. Vişne mevsimi geldiğinde bol bol vişne tüketin. Kas erimesi için birebir.”

“İNTERNET BAĞIMLISI YALAN SÖYLEMEYE BAŞLAR” “İnternet ile ilgili aşırı zihinsel uğraş, internete bağlı kalma süresinin giderek artması, internet kullanımının azaltılması durumunda sinirlilik, huzursuzluk, depresyon, saldırganlık gibi şikâyetlerin ortaya çıkması, internetin aşırı kullanılması yüzünden is, okul ve aile ile ilgili sorunlar yasama, internete bağlı kalabilmek için yalan söyleme, internet kullanımını azaltmaya yönelik basarisiz girişimler gibi belirtiler görülmektedir” diyen Medical Park Gaziantep Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Emine Ak, “İnsanlar internetten başka hiç bir aktivite beni rahatlatmaz, mutlu etmez, depresyonuma ve yalnızlığıma iyi gelmez gibi olumsuz düşüncelere kapılmaktadırlar. Özellikle düşük kendilik değerine sahip olan kişiler yüz yüze iletişim kurmak yerine internet üzerinden sosyal ilişkiler kurmayı tercih etmektedirler. Pek çok internet bağımlısı hayatta yetersiz hissettikleri yönleri bu şekilde telafi etmeye çalışmaktadır” diye konuştu.

Uzm. Dr. Ak, internet bağımlılığının psikolojik sorunlar yanında bazı fiziksel sorunlara da neden olabildiğini, bunlardan en sık karşılaşılanlar arasında uyku bozuklukları, kilo artışı veya kilo kaybı, baş ağrısı, gözlerde kuruma, kas iskelet sistemi hastalıklarının sayılabileceğini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yapılan araştırmalarda İnternet bağımlılarının yüzde 50’sinde eşlik eden başka ruhsal hastalıklarının olduğu saptanmıştır. En sık rastlanan hastalıklar madde kullanımı, depresyon, sosyal fobi ve diğer kaygı bozuklukları, Psikotik bozukluklar, dikkat eksikligˆi-hiperaktivite bozukluğu, iki uçlu duygu durum bozukluklarıdır. Bu kişilerin yüzde 40’nin kumar, seks bağımlılığı gibi en az bir başka bağımlılığı olabileceği söylenmektedir. Ayrıca borderline (sınır), narsistik ve antisosyal kişilik özellikleri taşıyan bireylerde de daha sık rastlanmaktadır. Türkiye’de yapılan bir araştırmada genç yaş grubunda dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu, sosyal fobi, hafif depresyon veya ailede bağımlılığa yatkınlık varlığının internet bağımlılığı açısından risk oluşturduğu saptanmıştır.”

SAĞLIKLI İNTERNET KULLANIMI Psikiyatri Uzmanı Dr Emine Ak, Sağlıklı internet kullanımına ilişkin de şu bilgileri aktardı. “İnternet düşünsel ve davranışsal bir rahatsızlık olmaksızın, uygun bir zaman diliminde, belirli bir amaç için kullanılmalıdır. Gerçek hayattaki iletişim biçiminin yerini almamalı ve farklı bir kimlik oluşturmak için kullanılmamalıdır. Aşırı aktivitelere katılan herkesi bağımlı olarak adlandırmak doğru değildir. Çünkü bu kişiler bu davranıştan zarar görmemekte, bu davranıştan kazanımları olmaktadır. Bu aktiviteleri belli bir amaç için kullanmaktadırlar.

Bağımlılıkta ise, bağımlı olunan nesneye, davranışa göre hayat yaşanmakta, kontrol sağlanamamaktadır.” İNTERNET BAĞIMLILIĞININ TEDAVİSİ Psikiyatri Uzmanı Dr. Emine Ak, internet bağımlılığının tedavisinin de önem arz ettiğini vurguladı. Dr. Ak, “Daha öncede belirttiğim gibi internet bağımlılığı pek çok psikiyatrik hastalıkla birlikte görülmekte olup, aşırı internet kullanımının gerçekten ayrı bir hastalık mı olduğu yoksa altta yatan başka bir psikiyatrik hastalığın bir belirtisi mi olduğu iyi ayırt edilmeli ve tedavisi buna göre yapılmalıdır. Eğer altta yatan başka bir psikiyatrik hastalığa bağlı bir durum ise hastalığın tedavisi ile patolojik internet kullanımında düzelme görülecektir. Eğer patolojik internet kullanımı bir diğer psikiyatrik bozuklukla ilişkili değil ise ilaç tedavisi, ek olarak ya da ilaç tedavisinden bağımsız olarak bilis?sel-davranıs?çı terapi yöntemleri uygulanabilir. Tedavi hedefi internetten tam olarak uzaklaşma seklinde olmamalı, patolojik internet kullanımını sağlıklı internet kullanımına dönüştürmek olmalıdır.

Burada özellikle risk grubu olarak işaret edilen çocuk ve ergen ebeveynlerinin, çocukların bilgisayar başında geçirdiği süreye, ev dışında geçirdiği sürede ne kadar internet kullandıklarına dikkat etmelerinin faydalı olacağını vurgulamakta yarar vardır. Eğer çocuklarının okul başarısını, sosyal ilişkilerini olumsuz olarak etkilediği gözleniyorsa en kısa sürede profesyonel yardım almaları gerektir” dedi.

8 Reklam

Biz De Var覺z

9 Reklam

Biz De Var覺z

9

10 Mizah

Biz De Var覺z

Biz De Varız

Teknoloji

Android’de virüs alarmı!

Android işletim üzerinde yapılan son araştırma, zararlılarla ilgili bu korkunç gerçeği ortaya döktü!

Akıllı telefonlara “akıllı” ya da “cep bilgisayarı” ibarelerini çok kolay bir şekilde yapıştırdığımız günümüzde, ne yazık ki bu cihazları normalde kullandığımız bilgisayarları koruduğumuzun yarısı kadar bile korumuyoruz. Hatta birçoklarımız akıllı telefonların zararlı yazılımlardan korunması gerektiğini bile düşünmüyor...

Fakat Trend Micro isimli güvenlik firması, daha önce yaptığı bir araştırma ile Android işletim sistemi içerisinde en az bir milyon zararlı yazılım olduğunu iddia etmişti. Sadece kabaca yapılmış olan bu hesap, firmanın yaptığı son araştırma ile gerçek rakamlara kavuştu. İçerisinde tüm Play Store veri tabanın da bulunduğu toplamda iki milyon uygulamayı “Mobile App Reputation Service” ile tarayan Trend Micro, her 10 uygulamadan bir tanesinin malware, yani zararlı yazılım olduğunu ortaya çıkardı.

Kimi düşündüğünüz artık gizli kalmayacak!

Bilim insanları, ilk kez beyin taraması yaparak bir kişinin kim hakkında düşündüğünü ortaya çıkardı. Geliştirilen yöntemin, ileride otizm ve diğer sosyal etkileşim bozukluklarının tedavisinde kullanılabileceği ifade edildi.

ABD’li sinir bilimciler, geliştirdikleri beyin taraması yöntemiyle, insanların belli bir ortamda kim hakkında düşündüklerini tespit etmeyi başardı.

Cornell Üniverstesi’nden Nathan Spreng ve meslektaşları , sinir bilim alanında yeni kapılar aralayabilecek deneylerini 19 gönüllü üzerinde gerçekleştirdi. Gönüllüler, farklı karakter grup- larından seçildi. Bazıları diğer insanlarla işbirliği yapmak konusunda biraz istekli iken, diğerleri soğuk ve isteksiz kişilerden seçildi. Grupta yer alan diğer iki grupta ise girişken ve sosyal kişilerle, içine kapanık bireyler tercih edildi.

Bilim insanları, gönüllülerin her birine toplumda en çok tercih edilen popüler isimlerden biriyle adlandırdı ve cinsiyete göre eşleştirme yaptı.

DÜŞÜNCELER SORU İŞARETİNİ ORCerebral Cortex dergisinde detayları yayımsenaryolar içinde nasıl davranacaklarını orbir barda içkiyi yere dökmek veya evsiz bir tepki verileceği gibi belli sosyal etkileşim-

TAYA ÇIKARDI lanan deneyde, gönüllülere farklı sosyal taya koyacak sorular soruldu. Bu sorular, savaş gazisi para istediği zaman nasıl bir ler üzerine odaklandı.

Gönüllüler soruları cevaplarken, fMRI (fonkme) ile beyin faaliyetleri gözlemlendi.

Deney sonunda, gönüllülerin gösmeydana gelen spesifik görüldü. Beynin bu insanlar hakkında kayer olarak biliniçıkarak, araştırmacıhakkında düşündübaşardı.

siyonel manyetik rezonans görüntüle-

Discovery News’a tınız boyunca tanıştığığınız tüm insanları düşüninanılmaz boyutta... Kullandığıması ve insanları hakkında daha fazla gelecekteki olaylar hakkında yeni gelişmeler dedi.

terdiği karakterin, alın korteksinde beyin aktiviteleriyle bağlı olduğu kısmı, insanların diğer rakter analizi yaptığı yor. Buradan yola lar gönüllülerin kim ğünü tespit etmeyi konuşan Spreng, “Hayanız ve hatırlamayı başardıdüğünüzde, bu deneyin ölçeği mız yöntem, tecrübelerin paylaşılbilgi edinmek için kullanılabilir. Ayrıca, yaşanırken neler düşündüğümüzü de anlayabiliriz”

Araştırma altında mercek altına alınan iki milyon uygulamanın 293,091 tanesi bulaşıcı virüs kategorisi olarak nitelendirilirken, 150,203 tanesi yüksek tehlike içeren virüs şeklinde gözlemlendi. 293,091 adet zararlı yazılımın, 68,740 tanesinin kaynağı ise direkt olarak Google Play Store olarak gözükmesi dikkat çekti zira an itibariyle Play Store’da 700,000 civarı uygulama bulunuyor ki bu da her 10 uygulamadan birisinin zararlı yazılım taşıyor olması anlamına geliyor.

Tüm bu verilerin haricindeyse uygulamaların yüzde 22’si, kullanıcıların verilerini dilediğince etrafa yolluyor. İletişim bilgileri, telefon numaraları ve hatta mikrofon bilgilerine kadar uzayan liste, belki de zararlı yazılımların ne kadar tehlikeli olabileceğinin en net göstergesi. Trend Micro ise yayınladığı bu bilgiler ile son kullanıcıya mobil cihazlar üzerindeki zararlı yazılımların ne derece gerçek ve ne derece tehlikeli olabileceğini göstermeyi umuyor

İnsan ömrü 160 yıla çkabilir!

Padua Üniversitesi, Turin Üniversitesi ve Bologna Moleküler Genetik Enstitüsü bilimcileri, sinir hücrelerinin ömrünün, içinde bulundukları bedene bağlı olmadığını saptadı.

Belli başlı beyin bölgelerindeki sinir hücrelerinin ölümüne neden olan nörodejeneratif hastalıklar için yeni terapi yolları açılacak.

Deneyler henüz embriyonik evrede bulunan ve normalde bir buçuk yıl yaşayan laboratuvar fareleriyle gerçekleştirilmiş. Bilim insanları farelerin beynine (cerrahi girişimle) sinir hücreleri nakledince, kemirgenlerin ömrü bir buçuk yıl uzamış. Araştırmayı yöneten nöroloji cerrahı Lorenzo Magrassi sinir hücrelerinin yeni çevreye uyum sağladıklarını ve farelerin doğal yaşam sürelerince hayatta kaldıklarını gördük diyor. Test sonuçları, sinir hücrelerinin yaşam süresinin genetik olmadığını, nöronları taşıyan kişinin beynine bağlı olduğunu kanıtlamış. Bu sonuçlardan yola çıkan bilim insanları günümüzdeki seksen yıllık ortalama insan ömrünün, teorik olarak yüz altmış yıla çıkarılabileceğini düşünüyor (Proceedings of the National Academy of Sciences).

11

Yıl 5 sayı 175 Tarih 18 Mart 2013

“Biz De Varız Gazetesi Azmin Zaferidir”

www.bizdevarizgazetesi.org

GAZİANTEPSPOR ZAFERLE DÖNÜYOR Orduspor, Spor Toto Süper Lig’in 26. haftasında kendi sahasında Gaziantepspor ile karşı karşıya geldi. Mücadele Gaziantepspor’un 3-2’lik üstünlüğü ile son erdi.

MAÇTAN DAKİKALAR (İLK YARI) 14. dakikada Medunjanin’in ceza sahası dışından sert vuruşunda meşin yuvarlak ağlarla buluştu. 0-1 21. dakikada Garcia’nın ceza yayından sert vuruşlunda top kaleci Karcemarskas’dan döndü.

22. dakikada Medunjanin’in sol kanattan ortasında arka direkte topa yükselen Cenk’in kafa vuruşu kaleci Fornezzi’de kaldı.

27. dakikada ceza sahasında Binya ve Kemal’in Stancu’ya yaptığı müdahale sonrası maçın hakemi Bülent Yıldırım penaltı noktasını gösterdi. Stancu’nun kullandığını penaltı vuruşunda top ağlara gitti. 1-1 42. dakikada Cenk’in sol kanattan vuruşunda kaleciden dönen topa ceza sahası içinde Sernas vurdu. Top az farkla yandan dışarı çıktı. 50. dakikada Bekir’in sağ kanattan vuruşunda kaleci Fornezzi topu kornere çeldi.

70. dakikada Cenk’in ceza yayından vuruşunda top kaleci Fornezzi’de kaldı.

71. dakikada Oktay’ın sol kanattan ortasında kaleci Fornezzi topu yumrukladı.

Sernas’ın ceza sahasında beklemeden vuruşunda meşin yuvarlak ağlarla buluştu. 1-2 73. dakikada ceza sahası içinde topla buluşan Atila’nın vuruşunda meşin yuvarlak ağlarla buluştu. 2-2 75. dakikada Sernas’ın ceza yayından kullandığı serbest vuruşta top ağlara gitti. 2-3 84. dakikada Barral’ın ceza sahası içinden vuruşunda top kaleci Karcemarskas’da kaldı.

88. dakikada Figueiredo’un ceza yayından sert vuruşunda top kaleci Fornezzi’den döndü.

STAT: Ordu 19 Eylül HAKEMLER: Bülent Yıldırım xx, Ekrem Kan xx, Asım Yusuf Öz xx ORDUSPOR: Fornezzi xx, Iniguez xx, Garcia xx, Ferhat xx, İbrahim xx, Ali xx, Nizamettin xx (Şamil dk. 64 xx), Umbides xx, Gomez x (Atila dk. 8 xx), Stancu xx, Hasan xx (Barral dk. 76 xx) YEDEKLER: Fevzi, Ferhat, Müslüm, Abdülkadir TEKNİK DİREKTÖR: Hector Cuper GAZİANTEPSPOR: Karcemarskas xx, Şenol xx, Kemal xx, Serdar xx, Medunjanin xx, Bekir xx, Traore xx (Figueiredo dk. 62 xx), Binya xx, Taşkın xx (Oktay dk. 71 x), Sernas xx, Cenk xx (Rostand dk. 83 x) YEDEKLER: Özden, Rıdvan, Süleyman, Kecojevic TEKNİK DİREKTÖR: Bülent Uygun GOLLER: Stancu (dk. 27 pen.), Atila (dk.

73) (Orduspor), Medunjanin (dk. 14), Sernas (dk. 71 ve 75) (Gaziantepspor) SARI KARTLAR: Nizamettin, İbrahim, Şamil, Umbides (Orduspor), Kemal (Gaziantepspor)

DOKSANDA GELEN BİR PUAN PTT 1. Lig’in 26. haftasında Gaziantep Büyükşehir Belediyespor kendi sahasında MKE Ankaragücü ile 1-1 berabere kaldı.

23. dakikada ceza sahası içinde topla buluşan Gaziantep Büyükşehir Belediyespor oyuncusu Serdar’ın vuruşunda top az farkla auta çıktı.

30. dakikada gelişen MKE Ankaragücü atağında Gökhan’ın kısa pası sonrası ceza sahası dışında topla buluşan Kaan sert şutu az farkla auta çıktı.

33. dakikada ceza sahası dışında Gaziantep Büyükşehir Belediyespor oyuncusu Kenan’ın topu kafa vuruşuyla Serdar’ın önüne bıraktı. Bu futbolcunun sert şutu kaleci Bayram’da kaldı.

42. dakikada gelişen MKE Ankaragücü atağında Gökhan’ın sol kanattan topu ceza sahası içine gönderdi. Topu çok iyi takip eden Kaan kafa vuruşuyla meşin yuvarlağı filelere gönderdi. 0-1 47. dakikada ceza sahası dışında topla buluşan Serdar’ın sert şutunda defans son anda dokunarak topu kornere çeldi.

49. dakikada gelişen Gaziantep Büyükşehir Belediyespor atağında sol kanattan Ramazan topu ceza sahası içine gönderdi.

Altı pas içinde Serdar’ın kafa vuruşunda kaleci Bayram topa son anda dokunarak kornere çeldi.

60. dakikada gelişen Ankaragücü atağında sol kanattan Timur topu ceza sahası içerisine gönderdi. Ceza sahası içinde topla buluşan Orhan vuruşu ile top auta çıktı.

62. dakikada gelişen Gaziantep Büyükşehir Belediyespor atağında ceza sahası içinde topla buluşan Serdarın vuruşu kaleci Bayram’da kaldı.

90. dakikada Gaziantep Büyükşehir Belediyespor atağında ceza sahası içinde yaşanan karan bolde topla buluşan Ömer’in vuruşunda meşin yuvarlak fillerle buluştu. 1-1 STAT: GASKİ Tesisleri HAKEMLER: Çağatay Şahan xxx, Ömer Faruk Yeşil xxx, Birol Güldane xxx GAZİANTEP BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESPOR: Bora xxx, Ferit xx (Ali dk. 62 xx), Cihan xxx, Onur Tuncer xxx, Eren xx (Ercan dk. 46 xx), Ramazan xxx, Kenan xxx, Ömer xxx, Ahmet xxx (Ufuk dk.70 x), Serdar xxx, Onur Kalafat xxx YEDEKLER: Onur Bulut, Emrah, Fatih, Hakan TEKNİK DİREKTÖR: Suat Kaya MKE ANKARAGÜCÜ: Bayram xxx, Volkan xxx, Bilal xxx, Kaan xxx (Mehmet Umut dk. 73 x), Serkan dk. 84 x) Timur xxx, Teoman xxx (Metin dk. 86 ?), Mehmet xxx, Gökhan Erdoğan xxx, Gürkan xxx, Aytaç xxx, Orhan xxx YEDEKLER: Gökhan Akkan, Emre, Mert, Hasan TEKNİK DİREKTÖR: Mustafa Kaplan GOLLER: Kaan (dk. 42) (MKE Ankaragücü), Ömer (dk. 90) (Gaziantep Büyükşehir Belediyespor) KIRMIZI KART: Orhan (dk.80) (MKE. Ankaragücü) SARI KARTLAR: Teoman, Kaan, Volkan, Gürkan (MKE Ankaragücü), Ömer (Gaziantep Büyükşehir Belediyespor)