Orhan kemal murtaza tekin yayınevi

Page 161

"Olmuş ki olmuş. Yassı , Ensiz mensiz bunu söyleyip gazi­ yorlar tekmil. . . Yakında ipi takarlar... lakin cırnağ ı ma düşmesin Nuh, hani yanılır şaşar da cırnağ ı ma bi düşerse . . . " Murtaza, Nuh'tan ayrı ldıktan sonra Fen Müdürünün odasına geldi, kapıyı vurup bekledi. i çeriden 'gel' sesini duymadan gir­ meyi, kurs görmüş, disiplini sıkı ast kişiliğine yediremiyordu. Yeniden vurdu. Sonunda, 'Geel!' dedi Fen Müdürü , girdi. Oda kalabalıktı. Dokumahane şefi, kala, çözgü , makara us­ taları toplanmış, dokuma tezgahlarında fazla iplik kopması yü­ zünden zaman kaybedip, kazançları düşen dokumacıların yazı­ lı şikayetlerini görüşüyorlardı . Kimse Murtaza'nın farkına varmadı . Oysa Fen Müdürünü saygıyla selamladıktan sonra bir kıyıya çekilmiş, gözleri Fen Müdüründe, göğsü dışarıda, karnı içeride, sabırla beklerneye başlamıştı. Oradakileri hırsla gözden geçiriyor, arneleden kimseler san­ dığı ustaların Fen Müdürüyle böyle senli benli konuşabilmeleri­ ne içerliyor, bunu onların terbiye, disiplin eksikliklerine vererek, fabrikada bir kurs açılmasını , tekmil ustalarla işçilerin kurstan geçirilmesıni Fen Müdürüne teklif etmeyi düşünüyordu. Ustalar çıkıp gittikten sonra Fen Müdürü : "E . . . " dedi. "Gezip dolaştın m ı bakalı m ?" Murtaza hala sinirliydi. Fen Müdürünün masasına önemle sokuldu, onu gözden geçirdikten sonra: "Gezdim," dedi. "Nasıl buldun?" Masaya az daha sokulan Murtaza başını esefle sallad ı : "Nafile . . . " "Neden?" "Disiblinden yana nafile amirim." "Demek disiplinden yana nafile? Peki ne yapalım? Nasıl bir disiplin tatbik edelim ki işlerimiz yoluna girsin?" Masadan gerileyen Murtaza, derin bir soluk ald ı . Ak pak ol­ muş kalı n kaşlarını oynattı . Gözlerini Fen Müdürünün arkası n­ daki takvime dikti, tavana kaldırd ı : "Laz ı m çok sıkı disiblin." 1 61


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.