ERZURUM SEVDASI DERGİSİ HAZİRAN 2018

Page 17

Kadim bir şehirde ise bütün bunları geleneksel olarak geçmişten alıp üzerine yeni eklemeler yapıp geleceğe aktarılması gerekiyor. Bundan dolayı UNESCO kadim şehirlerin insanlığın ortak malı olarak kabul etmiştir. Evet, bizim asıl kaybettiğimiz nokta aslında burası kadim bir şehirde yaşadığımız halde UNESCO’nun tarif etmiş olduğu bilince sahip değiliz. Dolayısıyla şehri yağmalayıp durduk ve kadim mirası har vurup harman savurduk. Şu anda şehrimizin kadim kimliğine yakışan bir eser kazandıramıyoruz. Şimdi turistlere nereleri gezdirip, neleri sergileyeceğiz, Erzurum’u nasıl anlatacağız bilemiyoruz. Erzurum’a gelen turist, Erzurum’un kadim bir şehir olduğunu haklı olarak anlayamamaktadır. Çünkü tarihimizi, sokaklarımızı, mahallelerimizi ortadan kaldırmış, Şehir tarihimizi, belleğimizi şehre aktaramamışız. EN BÜYÜK TARİHİ ESER ŞEHRİN KENDİSİDİR Erzurum oldukça zengin bir kültürel ve tabiat varlığı envanterine sahiptir. Ancak Erzurum yaşadığı yıkımlar ve uğradığı kültürel erozyon nedeniyle tarihi değerlerinin tam olarak farkına varamamış veya farkına varmışsa da bu değerleri ortaya koymak için yeterli gayrete sahip olmamıştır. Hamasi söylemlerle olduğu yerde kalmış, sosyal, kültürel ve ekonomik açıdan çağın gereği olan enstrümanları kullanamamış, kendisini tanıtım konusunda diğer şehirlerin gerisine düşmüştür. Bugün Avrupa ülkeleri başta olmak üzere gelişmiş ülkelerde tarihi eser

tanımı ve algısı değişmeye başlamıştır. Bu ülkeler için en büyük tarihi eser ve değer şehrin kendisi olmuştur. Bizim şu anda tarihi eser olarak değer verdiğimiz, camiler, medreseler, hamamlar en büyük tarihi eserin yani şehrin, Erzurum’un üzerindeki bir mücevher ayrıntısı olarak görülmektedir. Bu ayrıntının sergilenmesi için eserin kendisinin var olması gerekir. Bu eser yoksa bizim Çifte Minaremiz, Yakutiyemiz, kümbetlerimiz, hamamlarımız ve kalemiz sıradan bir elmas, yakut vb. bir değerli taş gibi kalır. Bugün şehrimizde hazırlanan tarihi eserleri koruma projeleri alan koruma yöntemine göre hazırlanan projelerdir. Bu projelerle şehri cazibe merkezi haline getirebilirsiniz, tarihi eserleri yalnızlıktan kurtarıp şehir hayatına katabilirsiniz. Fakat bir şey yapamazsınız; şehri koruyamazsınız, mahallelerinizi, sokaklarınızı, kültürünüzü kaybedersiniz. Şehir tipolojisini kaybeder yerine yenisini koyamazsınız. Dünya bunun farkına varmış durumda, şu anda yeni bir tarihi eser koruma anlayışına geçtiler; o da şehirsel koruma yani yukarıda değindiğimiz asıl tarihi eser şehirdir ve tarihi eser olarak bildiğiniz yapılar şehrin birer simgesel değeridir anlayışı ile yapılan koruma yöntemidir. Paris, Prag, Viyana gibi şehirlerde bu koruma yöntemi kullanılmaktadır Alan koruma yöntemi ile yapılan tarihi eser koruma anlayışı bugün sadece Almanya da görülmektedir. Bunda Almanları haklı görmek zorundayız. Çünkü İkinci Dünya Savaşında şehirlerinin ta-

mamına yakını tahrip olmuş durumda. Şimdi maalesef bizim şehrimizde de bir tahribat var ve maalesef bu tahribatı biz kendi elimizde yapmış durumdayız. ŞEHRİMİZİ SEVMEMİZ GEREKİYOR Şehrimizi tanımlayıp, sistematiğini kurmak ile iş bitmiyor. Her şeyden önemlisi şehrimizi sevmemiz ve ona ait olduğumuzu hissetmemiz lazım. Bunun için şehrin kaynaklarına ulaşma ve kullanma haklarımızı kullanabilmemiz lazım. Şehrin gelişimi ve geleceğine yönelik kararlara katılabilmemiz gerekiyor. Toplumsal alt yapımızı, özelliklede boş zamanlarımızı değerlendirmeye yönelik alt yapımızı geliştirmemiz gerekiyor. Erzurum’un ciddi şehircilik sorunları var, bunları çözmemiz gerekiyor. Şehrimizin turizm açısından var olan toplumsal, kültürel, ekonomik ve çevresel sorunlara yenilikçi çözümler üretmek ve hayata geçirmek zorundayız. Tarihi dokuya uygun bir mimari anlayışı geliştirmemiz şart, yaya haklarını geliştirmemiz gerekiyor. Turistler genellikle geldikleri şehri keşfetmek isterler. Onun için hem toplu ulaşımı, hem yaya yollarını hem de otopark alanlarını yeni baştan tasarlamak ve sorunlarını çözmemiz gerekiyor. Erzurum şehrinin simgelerini belirlemeli ve bunlar üzerinden tanıtım stratejilerini oluşturmamız gerekiyor. Sağlık alanında yaptığımız yatırımlardan yarım kalanları bir an evvel tamamlamalı ve bu alandaki yatırımlarımızı turizm alanındaki yatırımlarla birleştirmemiz gerekiyor.

15


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.