ErzurumLife Ocak-Şubat

Türkiye'nin Otomobili

Sahneye Çıktı

‘’TOGG’’

Ünlülerin Gözdesi

Palandöken '' UNESCO ''

ERZURUM'UN

Kırmızı Perileri

Nusret Hayri ALTAY'ın

SAYI 1 OCAK-ŞUBAT 2020 15 TL

KKTC 20 TL

#saltbae

ile özel röportajı1

REK

2

KLAM

3

BAMBİ ERZURUM'DA ŞUBE 1

ŞUBE 2

YENİŞEHİR 2.MARKETLER

ŞÜKRÜPAŞA GİRİŞİ

ZİRAAT BANKASI ALTI

BİLGİ EVİ KARŞISI

0506 176 85 85 4

bambierzurum

5

4

5

Yönetim İmtiyaz Sahibi (Sorumlu Müdür) Tolga Aksakal

Genel Yayın Yönetmeni M. Gökberk Kocaaliler

Genel Koordinatör Nergis Aksakal Kreatif Koordinatör Fatma Göktepeli Merve Çeviren

Editör M. Gökberk Kocaaliler

Sanat Yönetmeni Burkay Şahin Doğan Görsel Yönetmen: İçerik Planlama Koordinatörü: Moda Editörü: Dekorasyon Editörü: Haber Koordinatörü: Kreatif:

Erhan Mutlugün Şeyma Kocaaliler Berna Dumlu Sanem Kurt Mikail Kurban 88 Medya

Katkıda Bulunanlar Talat Göğebakan, Murat Küçükuğurlu, Emrah Keskin, Cem Bakırcı, Ahmet Dal, Hayri Altay, Mutlu Yılmaz, Mehmet Gemalmaz, İsmail Kaplan, Burak Sarı, Emre Aslan Reklam Koordinatörü M. Azam Çelik İstanbul Temsilcisi Cem Ali Dınlamaz Reklam ve Rezervasyon: 0850 888 25 88 info@erzurumlife.com.tr Baskı Yeri ve Tarihi: Yediveren Matbaacılık Tuna Mah. 5632 Sok. No:30 Bornova / İZMİR Yayın Türü: Yerel Süreli Yayın Yönetim Yeri: 88 Medya - Ankara Cd. Bayraklı Tower No:81 14/B Bayraklı İzmir Erzurum İrtibat Ofisi: Atatürk Mah. Çat Yolu Cd. ( Erzurum – Bingöl Yolu ) No: 74 Ata Teknokent Yakutiye / Erzurum Erzurum Life Dergisi’nin isim ve yayın hakkı 88 Medya - Tolga Aksakal’a ait olup T.C. yasalarına uygun olarak yayınlanmaktadır. Dergide yayımlanan yazı, fotoğraf ve illüstrasyonların her hakkı saklıdır. Yazıların ve röportajların sorumluluğu yazarlara, yayınlanan ilanların sorumluluğu ise sahiplerine aittir.

ABONE OLUN, “Erzurum Life” ADRESİNİZE GELSİN Erzurum Life dergisine abone olmak için info@erzurumlife.com.tr adresine yazabilir ya da erzurumlife.com.tr adresindeki abonelik formunu doldurarak bize ulaşabilirsiniz.

6

erzurumlifedergisi

erzurumlife.com.tr

info@erzurumlife.com.tr

7

RÖPORTAJLAR 18 KOÇLAR İNŞAAT YÖNETİM KURULU ÜYESİ TECRÜBELİ İŞ ADAMI ‘’ HAŞİM KOÇ ‘’ 24 ERZURUMLU GENÇ İŞ ADAMI ‘’ İKBAL YAZICI ‘’

34 YENİ LİGE YOLCULUK BAŞLADI. TÜRKİYE’NİN OTOMOBİLİ ‘’ TOGG ‘’ 48 PALANDÖKEN MADALYA MAKİNELERİ

56 ERZURUMSPOR’UN BAŞARILI OYUNCUSU ‘’ EMRAH BAŞSAN ‘’ 58 TECRÜBELİ TEKNİK PATRON ‘’ ERKAN SÖZERİ ‘’

MUTLAKA OKUYUN !

31 TALAT GÖĞEBAKAN - ‘’ ERZURUM BAROSU ‘’

76 ETİN İMAJINI DEĞİŞTİREN ADAM ‘’ NUSRET GÖKÇE ‘’ 88 SOSYAL MEDYA ÜZERİNDEN SESLENDİRDİĞİ İLAHİLER İLE BÜYÜK BEĞENİ KAZANAN ‘’ FIRAT TÜRKMEN ‘’ 102 TÜRKİYE’NİN EN ETKİLİ INFLUENCER LİSTESİNDE İLK 100’DE YER ALAN ‘’ARİF ARİFOĞULLARI ‘’

67 İÇİNİZİ ISITACAK KIŞ RENKLERİ FİLLİ BOYA’DA

42 MERAL ÇİMEN - ‘’ KIŞ MEVSİMİNDE BAĞIŞIKLIĞIMIZI GÜÇLENDİREN VİTAMİNLER ‘’ 46 ÖMER KOLİŞLER - ‘’ GÜNLÜK YAŞAMDAKİ HAREKETSİZLİKLERİMİZ ‘’ 54 CEM BAKIRCI - ‘’ ERZURUM DAĞLARI KAR İLE BORAN ‘’ 90 EMRE ASLAN - ‘’ KAHVE… ‘’

26 PALANDÖKEN ‘’ MİLKA MOR PİST ‘’

94 EMRAH KESKİN - ŞEHRİN SANATA AÇILAN PERDESİ ‘’ ERZURUM DEVLET TİYATROSU ‘’

98 EŞSİZ BİR ANADOLU MASALI ‘’ DOĞU EKSPRESİ ‘’

96 MURAT KÜÇÜKUĞURLU - ‘’ ESKİ ERZURUM ÇARŞILARINDA BİR GEZİNTİ ‘’

114 ŞEHRİN ETKİNLİK AJANDASINI KAÇIRMA !

erzurumlifedergisi

8

38 MEHMET UZUN - ‘’ KADER GAYRETE AŞIKTIR ‘’

erzurumlife.com.tr

info@erzurumlife.com.tr

sabri Ăźlker

9

editör

Yeni bir yıl, yeni bir heyecan…

2020 ‘nin gelişiyle Şehr-i Erzurum’a yeni bir mecra geldi… Gerek baskılı hali gerek dijital haliyle geleneksel dergiciliğin ve modern medyanın tüm gereksinimlerini bünyesinde bulunduran bir oluşum.

88 Medya’nın Erzurum’a bir armağanı..

‘’Erzurum Life Dergisi’’ herkese hayırlı olsun.

İ

lk sayı kapağımızda ve de ilk sayının şanına yakışır bir isim ile sizlerleyiz. Hemşehrimiz Nusret GÖKÇE, namı değer Saltbae…

Nusret ile yaptığımız röportajda bilinmeyen yönlerini öğrendiğimiz gibi Nusret’in Erzurum ile alakalı düşüncelerini de öğrenmiş olacağız.

Ekranların sevilen yüzü İtalyan gurme Danilo Zanna’nın sizler için sunduğu mutfak sırlarını sakın atlamayın.

Tasarımından üretimine, A’dan Z’ye tamamen “yerli” Türkiye’nin ilk otomobili “TOGG” ilk sayımızda tüm görkemi, estetiği ve haklı gururuyla yerini aldı.

2020 Yılında modada oluşan son gelişmelere ve dekorasyon trendlerine de bu sayımızda ulaşabileceksiniz. Şehrimizin sanatçısından, araştırmacısına; girişimcisinden sporcusuna kadar birçok değerini siz kıymetli okuyucularımızla buluşturduk.

Erzurum’un tek iş ve yaşam dergisi, Erzurum Life Dergisi Ocak 2020 itibariıyle yayın hayatına başlamış bulunuyor…

Hoş geldin 2020, hoş geldin Erzurum Life Dergisi…

M.Gökberk Kocaaliler 10

11

haber

Domino’s

Pizza’dan 2020 yılında bol bol

mutluluk!

Türkiye’nin en sevilen pizza markası Domino’s Pizza, 2020 yılına doyasıya pizza yiyerek girmek, enfes lezzetlerin tadına varmak isteyenler için hoş bir sürpriz yapıyor. Domino’s’un tadına doyulmaz 2 Orta Boy Bol Malzemos’u 2020’de bol bol mutluluk getirsin diye sadece 20 TL+20 TL’ye pizza severlerle buluşuyor.

Türkiye’de evlere servisin öncüsü Domino’s Pizza, en sevilen lezzetlerinden Bol Malzemos’a özel olarak hazırladığı yılbaşı sürpriziyle pizza tutkunlarına iyi seneler diliyor.

Türkiye’nin en sevilen ve en çok satan kazanlı ütü markası Philips Elite serisinin en hızlı ve en güçlü ütüsü Philips Elite Plus, kolay kullanımı ile evin en büyük yardımcısı.

Kullanıcılarının hayatını kolaylaştıracak ürünleri ile dikkatleri üzerine çeken Philips, ütü deneyimini yeni Philips PerfectCare Elite Plus GC 9682 buharlı kazanlı ütü ile çok daha kolaylaştırıyor!.

Domino’s, 2020’de bol bol mutluluk getirsin diye, 2 Orta Boy Bol Malzemos’u sadece 20 TL + 20 TL’ye sunarak yılbaşında enfes bir ziyafet sunuyor. Pizza severler 2020 yılını, Domino’s’un çıtır çıtır, iştah kabartan lezzetleriyle kutluyor!

ACER’IN YARATICILIĞA İLHAM VEREN DİZÜSTÜ BİLGİSAYARI CONCEPTD 7 SATIŞA SUNULDU

Acer, yaratıcılıkta yeni bir dönemi başlatan ConceptD markalı dizüstülerinden ConceptD 7’yi piyasaya sundu. Üstün renk doğruluğu sunan ekranı ve yüksek değerlerde video işleme gibi üst düzey grafik gücü gerektiren görevlerdeki yüksek performansı ile öne çıkan ConceptD 7 dizüstü bilgisayarlar, 9. nesil Intel Core i7 işlemci ve NVIDIA GTX 2060 serisi grafik kartları ile birlikte geliyor.

12

Zengin desen ve renk seçeneğine sahip ev tekstili koleksiyonuyla fark yaratan Yataş Bedding, siyah beyazın zamansız uyumunu, turuncunun enerjisiyle bütünleştiren Terra Nevresim Takımı ile yatak odalarına dinamik ve şık bir dokunuş yapıyor.

SAMSUNG QLED TV’LERDE EKRAN YANMASINA SON VERİYOR Samsung’un, QLED ürün grubunu geliştirirken öncelik verdiği konuların başında ekran yanması sorununun çözümü geliyor. Şirketin bu kararlılığının en büyük göstergesi ise İnorganik Quantum Dot teknolojisi sayesinde

ekran yanmasının yaşanmadığı dayanıklı QLED TV çözümleri sunarak,tüketicilere 10 yıl boyunca ekran yanmasına karşı garanti vermesi…

OPPO A9 2020 İLE KESİNTİSİZ ÖZEL KOLEKSİYON DENEYİM NIKE’TAN MBAPPÉ’YE

OPPO’nun yeni modellerinden A9 2020, çarpıcı fotoğrafçılık kabiliyetleri, etkileyici tasarımı ve uzun ömürlü pil özelliğiyle orta segment akıllı telefon pazarında öne çıkıyor.

Akıllı telefon pazarının lider markası OPPO, yenilikleri keşfetmek isteyen genç kullanıcılar için ürettiği A9 2020 modeli ile öncü özellik ve deneyim seçeneği sunuyor. A9 genel olarak geniş bir kullanıcı yelpazesine hitap etse de özellikle genç ve genç kalan kullanıcılar için benzersiz bir değer yaratıyor.

OPPO A9 2020, yaratıcılığın sınırlarını zorlayan çok amaçlı 48 MP Dört Kamerası ve daha uzun süreli kullanım sağlayan 5.000 mAh'lık Ultra Bataryası ile kullanıcılara keyifli ve uzun pil ömürlü bir deneyim yaşatıyor.

Kylian Mbappé’nin, ilk Nike koleksiyonu Bondy Dreams Mercurial Superfly, futbolcunun Paris’li bir okul çocuğuyken bir anda küresel bir yıldız olarak yükselişini konu alıyor.

Nike’ın Mbappé’ye özel tasarladığı koleksiyon Bondy Dreams Mercurial Superfly spor severlerin beğenisine sunuldu. Koleksiyon, botların yanı sıra, Air Max98, Nike F.C. süveter, kapüşonlu süveter, tişört, bel

çantası, şapka ve futbol topundan oluşuyor. Koleksiyondaki parçalar Mbappé’nin sahadaki çalımına ve doğup büyüdüğü Bondy banliyösüne dönük sevdasını yansıtıyor.

3 Hayata geçirdiği projeler ve ürünler ile yaşamı kolaylaştıran Philips, tek tuşla kolayca espresso, sade kahve ve cappuccino gibi çeşitli aromatik kahveler hazırlayabilen Tam Otomatik Espresso Makinesi pratikliği ve lezzeti ile kahve keyfini ikiye katlıyor.

SÜPÜRGENİN UZMANI ROWENTA! SÜPÜRGE’NİN UZMANI ROWENTA’DAN EVİNİZE UYGUN YÜKSEK PERFORMANSLI ÇÖZÜMLER! 1909 yılında Almanya’da doğan güvenilir marka Rowenta, torbalı, torbasız ve kablosuz süpürge modelleri ile evinizin her köşesinde zahmetsiz ve kusursuz bir temizlik deneyimi sunuyor.

Singer, yeni ürünü taşınabilir mini el dikiş makinası ile dikişi herkes için kolay hale getiriyor. Kolay ve pratik kullanımıyla ihtiyaç duyulan her an dikiş imkanı sunan el dikiş makinesi, hafifliği ile de dikkat çekiyor. Ürün ilk olarak sadece Singer web sitesi ve aplikasyonunda satışa başladı.

13

İYİ Kİ VARSIN DEDİRTEN TEFAL,

TÜM ÜRÜNLERIYLE YANINIZDA Misafirlerinizi ağırlayacağınız kalabalık sofralar gözünüzde büyümesin! Tefal, “İyi ki Varsın” dedirten tüm ürünleriyle her zaman yanınızda.

M

isafirleriniz hazırladığınız yemeklerin lezzetine ve uyumuna bayılacak!

Tek sapı ile dilediğiniz yerde kullanabileceğiniz Ingenio serisi, sıcak ve soğuk lezzetler yapabilen Ultrablend Cook yüksek hızlı blenderi ve harika etler hazırlamanızı sağlayan OptiGrill akıllı ızgarası ile Tefal, hazırladığınız yemekler ile misafirlerinizi kendinize hayran bırakmanızı sağlayacak.

Tefal IngenioPreferenceSerisi ile Tüm Bir Yıl Yemek Yapmaya Doyamayacaksınız Çıkarılabilir sapı ile ocaktan fırına, buzdolabından sofraya dilediğiniz yerde kullanabileceğiniz Tefal Ingenio Preference serisi ile tüm bir yıl yemek yapmaya doyamayacaksınız! Mutfakta hayatınıza pratiklik katacak Tefal Ingenio Preference serisi, hazırlayacağınız lezzet dolu sofraların yardımcısı oluyor. Üstün kaliteli paslanmaz çelikten üretilen Tefal Ingenio Preference serisi, uzun ömürlü performansıyla dikkat çekiyor. Tasarımı ve üretimi Fransa’da yapılan bu mükemmel serinin sapları 10 kiloya kadar taşıyabilecek şekilde tasarlanarak on yıl boyunca güvenli ve rahat bir kullanım sunuyor.

14

Koton Baby 2019/20 Sonbahar – Kış Koleksiyonu seçili Koton mağazaları ve online alışverişin adresi koton.com koton.com’da ’da satışa sunuluyor.

15

business

ERÇİMSAN Holding’ten Anadolu’nun En Büyük 500 Şirketi Listesine İki Marka Aşkale Çimento 111'inci, Sançim ise 320'inci sırada kendine yer buldu.

İ

stanbul, Ankara ve İzmir dışındaki şehirlerde faaliyet gösteren şirketleri kapsayan ve Ekonomist Dergisi-Türkiye Ekonomi Bankası (TEB) işbirliği ile düzenlenen 2018 yılı mali verilerine göre derlenen ”Anadolu’nun En Büyük 500 Şirketi” listesi yayınlandı. Her yıl düzenli olarak yapılan araştırmanın 2018 rakamları esas alınarak yapılan değerlendirmede; ERÇİMSAN Holding bünyesindeki Aşkale Çimento 111'inci sırada yer alırken, aynı grupta bulunan SANÇİM, listede 320'inci oldu. Köklü bir kültüre sahip olan ERÇİMSAN Holding’in, ülkesine yaptığı yatırımlarla yoluna devam ettiğine dikkat çeken ERÇİMSAN Holding Yönetim Kurulu Başkanı Lütfü Yücelik, “Anadolu'nun büyük şirketleri arasında yer almak bizim için gurur verici. Geldiğimiz noktadaki başarıyı emeği geçen bütün iç ve dış paydaşlarımızla paylaşıyor, ülkemiz ekonomisine yapılan katkıda emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz, bu bir ekip işidir.Türkiye’nin lokomotif güçleri arasında bulunmak şüphesiz bizi mutlu ediyor.Holdingimiz bünyesindeki şirketler yakaladıkları bu başarının yanında sektöründe de birçok anlamda öncülük etmekte, uzun soluklu ve sürdürülebilir işlerin altına imza atmaktadır. 27 yıl boyunca uyguladığımız sürekli iyileştirme ve büyüme odaklı stratejiler sayesinde bu günlere geldik, geleceğinde temellerini atıyor ve iş

16

modellerimizi çağın gereklerine göre şekillendiriyoruz.

1992 yılında Erzurum’da başlayan serüvenimiz; Trabzon, Gümüşhane, Erzincan, Van, Bilecik, Samsun, Ağrı ve Bursa gibi birçok ilde gerçekleştirdiğimiz yatırımlarla büyüyerek, ülke çapında güçlü bir marka olmamızı sağlamıştır.” dedi.

“BİRLİK VE BERABERLİK İÇİNDE ÜRETİME DEVAM EDECEĞİZ” EDECEĞİZ” Yolun en başından bu yana inanarak ve güvenerek bu günlere kadar geldiklerini söyleyen Başkan Yücelik, “Ülkemiz zorlu ve bir o kadar da birlikteliğe ihtiyaç duyulan bir zaman aralığından geçmektedir.

Güçlü olmak, kenetlenmek, ayakta durmak ve üretmekten başka çaremiz yoktur. Ekonomisi güçlü, toplum yapısı sağlam, dünyaya öncülük eden ülkelerin ortak özelliğinin başında topyekun kalitenin geldiğini çok iyi biliyor ve buna yürekten inanıyoruz. İşte tüm bu gerçekler doğrultusunda ülkemizin kalkınma hedeflerine katkıda bulunmak ve özellikle istihdam sağlama yönünde çabalarımızı devam ettiriyoruz. Çalışacağız, üretmeye devam edeceğiz.

Bu vesile ile şirketimizin yakaladığı bu başarılarda katkısı olan tüm paydaşlarımızı gönülden tebrik ediyorum. Geldiğimiz bu noktadaki başarı bir ekip işidir ve emeği geçen tüm ekip arkadaşlarımı canı gönülden kutluyorum.” diye konuştu.

bilgi@mutluyilmaz.com

köşe

AKADEMİSYEN/YAZAR

Mutlu YILMAZ

İhracatta Esas Problem Nedir? İhracatta konusu açıldığında gerek siyasilerin gerekse de akademisyenlerin söylemlerini kısaca sıralamak isterim.

»» İhracatımız geçen yılın aynı ayına göre % X oranında artı »» İhracatımız bu sene geçen yıla göre şu kadar azaldı »» İhracat ve ithalat arasındaki fark çok fazla »» İhracat birim/kg değerimiz çok düşük

E

(yıllardır aynı seviyelerde ve nedense hiç artmıyor) »» Yüksek Teknolojili ürünlerin toplam ihracat çerisindeki payı çok ama çok düşük »» Elbette ki tüm bu konular ihracatın temel konuları ve konuşulsun özellikle de katma

lbette ki tüm bu konular ihracatın temel konuları ve konuşulsun özellikle de katma değerli ürün ihracatı konusu (ihracat birim/kg değerinin artırılması veya toplam ihracat içerisindeki yüksek teknolojili ürünler vb.) ama çözümde konuşulsun. Söylemlerin çoğu birazda eyleme dönüşsün.

Peki Neyi Konuşmuyoruz…

Birincisi, elbette ki söylemin eyleme geçmemesinin sebebi dış ticarette (ihracat özelinde) “yapısal reformların” konuşulmaması ve uygulamaya konulmaması ve ikinci olarak pek tabi ki de çoğu kişiden duyamadığımız “ihracattaki bölgesele eşitsizlik” Bugünkü yazımda da ihracattaki bölgesel eşitsizlik üzerine kısaca görüşlerimi aktarmak istiyorum.

Esas Konumuza Gelirsek.. İhracatta bölgesel eşitliksizliği 2 ana başlık altında değerlendirebiliriz.

Birincisi; Doğu Anadolu, Karadeniz, Orta Anadolu gibi bölgelerimizin ihracat oranlarının diğer bölgelerimize göre düşüklüğü ve bu sorunun giderilmesi iken, ikincisi ise; ihracatı oranı çok yüksek olup ta, ilgili bölgedeki ihracatı birkaç ilin sırtlaması diğerlerinin ise avam tabirle sinek avlaması olarak düşünebiliriz.

Doğu Anadolu’ya Geldiğimizde İse … İhracatı artırmak için aklımıza genel olarak fabrikalar ve uzun vadeli yatırımlar geliyor ama bunların olması tek başına yeterli değil Çünkü; doğumuzun kendinden kaynaklanan başka temel problemleri de var. Bunlar neler diye genel olarak sıralarsak; »» Bölgenin uluslararası limanlara olan uzaklığı ve iç nakliye masrafları »» İhracatın bölgesel sıkışmışlığı, »» Batıdaki işi bilen tecrübeli yönetici ve personeli bölgeyi tercih etmemesi Yabancı dil ve dış ticareti bilen personelin bölgede çok bulunamaması vb. Çözüm Ne Olmalı Peki ?

Sanayileşmeden öte, mesleki eğitim bu işin temel unsuru diye düşünmekteyim.

Bölgedeki kaç üniversitemizde dış ticaret ve uluslararası ticaret bölümü var diye sormak isterim veya dış ticaret meslek lisesi kaç tanedir?

değerli ürün ihracatı konusu (ihracat birim/ kg değerinin artırılması veya toplam ihracat içerisindeki yüksek teknolojili ürünler vb.) ama çözümde konuşulsun. Söylemlerin çoğu birazda eyleme dönüşsün.

Mikro İhracatı Duyduk Mu Hiç?

Halk arasında mikro ihracat olarak bilinen ve küçük miktarlardaki ürünleri kargo ile gönderebileceğimizi ve bu gönderimlerin gümrükleme işlemlerini onaylanmış kargo şirketlerinin yapabildiğini ayrıca bu gönderimlerin ihracat sayıldığını ve ihracattan kaynaklanan KDV iadesini alabildiğimizi kaçımız biliyor.

Sanki Bir Çözüm Bulduk…

Büyük sanayi hamlelerin ötesinde, küçük esnafımız, çiftçimiz veya ev hanımımız kendi evinde ürettiği küçük ürünleri eğer ki müşteri bulabilirse ihracat yapabilirler. Bu çalışma bölgesel anlamda da halkımızın değişik kesimlerine sirayet ederek ihracatımızda bölgesel eşitsizlik problemini ve ihracatı sanayiden halka kadar indirebilmelerini sağlayabiliriz.

Hayal Mi Acaba? Şimdi sen doğudaki çiftçiyi, mandıracıyı, esnafı , ev hanımını bir kenara bırak ta, normal büyük hacimli ihracatçı bile Pazar bulamıyorişi tam manasıyla bilmiyor sende de gelmiş vatandaşın olmayan İngilizcesiyle, birde internet ortamında müşteri bulacakta bunun ihracatını yapacak diyorsun öyle mi?

Dediğinizi duyar gibiyim. Evet haklısınız bu mantıkta bulamayız.

Ama ..

Unuttuğumuz bir şey var eskilerden aklımızın bir köşesinde kalan “Kooperatifçilik Kültürü” veya belirli bir merkezden bu ürünlerin satılma projesi… Bunun olabilmesi içinde doğudaki; »» Üniversitelerimize »» Milli Eğitim müdürlüklerine ve tabi ki de halk eğitim merkezlerine büyük görevler düşmekte Bu işi merkezi Erzurum da bulunan “Doğu Anadolu İhracatçı Birlikleri” koordine ederekbölgedeki halk eğitim merkezlerinde üretilen ürünlerin veya kooperatifçilik bağlamında eldeki ürünlerin satılabilmesi için hem e ihracat (internette müşteri bulma ve satma) hem de mesleki İngilizce derslerinin eğitimini verebilecek bir merkez kurabilir YA DA kendi bünyesinde bir birim oluşturarak sadece bu ürünlerin satılması için gerekli çalışmaları yapabilir.

Dolayısıyla Ticaret Bakanlığının, Doğumuza ayrı bir destek vermesi ve Doğu Anadolu İhracatçı Birliklerini pozitif ayrımcılıkla destelemesi gerekmekte SONUÇ : Organize olma ve farklı güçleri birleştirebilme yeteneğimiz ne kadar artarsa, Sorunları çözme ve etkin sonuç alabilme yeteneğimiz de bir o kadar artar.

17

röportaj

HAŞİM KOÇ

Koçlar İnşaat Yönetim Kurulu Üyesi tecrübeli iş adamı Haşim KOÇ ile özel röportajımız...

Ö

ncelikle Sizi Tanıyalım…

1966 Erzurum’da dünyaya geldim.

Rahmetli babam canlı hayvan ticaretiyle iştigal etmekteydi. Kendi aile şirketimizde yönetim kurulu üyesi olarak inşaat sektöründe çalışma hayatıma devam etmekteyim. Eşim ev hanımı. Üç çocuk babasıyım.

Ticarete Giriş Hikayenizden Bahseder Misiniz ?

Babamız evimizi şehir merkezine taşıdıktan sonra yoğun tempolu bir iş hayatının ortasında buldum kendimi. Babam Abim ile beni yetişmemiz için bir berbere çırak olarak verdi.

Ustamız Kasım Çiçek ileri görüşlü bir ustaydı. Yetişmemizde çok katkısı olmuştur. Bir müddet onun yanında berberlik yaptıktan sonra askerlik vazifemin ardından 1989 yılında inşaat sektöründe faaliyet göstermek üzere demirciler çarşısında abim ve kardeşlerimle birlikte Koçlar Ticareti kurduk. Daha sonra 1996 yılında ticarethanemizi koçlar inşaat limited şirketi haline getirerek faaliyetlerimize devam ettik. 1998 de Baymak bayiliğimiz üzerine ikinci şubemizi aşağı mumcuda açtık. 2010 yılına kadar burada faaliyet gösterdikten sonra bayiliklerimize Vitra Artemayı ekleyerek Tortum yolu üzerinde kendi plazamızın açılışını gerçekleştirdik. Ticaret hayatımıza bu noktalardan devam etmekteyiz.

Erzurum Ticaret Odasında ki Görevinizden ve Faaliyetlerinizden Bahseder Misiniz?

2018 nisan ayında gerçekleşen ticaret odası seçimlerinde kendi grubumuzdan meclis üyesi olarak odada faaliyetlerimize başladık. Anadolu da kurulan en eski meslek kuruluşlarından olan ETSO da ana hedefimiz Erzurum ili ticaret ve sanayisinin planlı gelişimine destek olmak, kayıtlı firmalarımızın verimliliğini, kurumsal kapasitesini ve rekabet edebilirliğini artırmak. Güçlü işletmeler, güçlü ve yerli sermaye demektir. Ve bölgemizde olan güçlü sermayelerin birleşmesiyle yatırımlar büyür ve artar. Şehrin kalkınması önemli oranda hızlanır.

18

Şehrin Ve Bölgenin Ekonomik Durumu Hakkında Düşüncelerinizi bizimle paylaşır mısınız ?

Erzurum ilinde tarım faaliyetleri ve hizmet sektörü, hayvancılık ve sanayi faaliyetlerine göre daha fazla gelişmiştir. Bunun sebebi teşvikler uygulanırken bölgenin konumu, sert zorlu iklimi, hammadde ve limanlara olan uzaklığı, özellikle kış aylarında yoğun doğalgaz kullanımının verdiği yük gibi önemli kriterlerin göz ardı edilmesini gösterebiliriz. Örneğin bir Tekirdağ ili ile bir Kocaeli iline uygulanan teşviklerin aynısının ilimize uygulanması şehrimizi elbette daha az cazip kılar. Ama şehrimize ve bölgemize Çeşitli kalkınma planları, cazibe programları ve teşvik kanalları ile diğer bölgelerden farklı, şehrin karakterine uygun daha özel uygulamalar getirilir ise sanayide ve üretimde dolayısı ile istihdamda hedefe daha çabuk varılır.

Bunun dışında çoğunlukla gıda maddeleri, ev araç gereçleri, inşaat malzemeleri ile diğer tüketim malları ilimizde ticarete konu olan sektörlerdir. Tabi bizimde içersinde bulunduğumuz inşaat sektörü son yıllarda ülke genelinde olduğu gibi Erzurum’da da büyük gelişme göstermiştir. Bölgenin lokomotif sektörü halen inşaattır.

Dolayısı ile inşaat sektöründe ki küçük bir aksaklık şehrin tümünde hissedilmektedir. Tabii Erzurum denince akla Palandöken ve kış turizmi gelir. Büyükşehir belediyemizin yoğun çalışma ve yatırımları sayesinde ciddi mesafeler kat edilmiş gelen turist sayısı ciddi oranda artmış, turizm sektöründe önemli ve güzel sonuçlar alınmıştır.

Geleceğe Yönelik Hedeflerinizden Bahseder Misiniz ?

Mevcut ticari faaliyetlerimizi büyüterek, kendi sektörümüz içersinde lider bir firma haline gelmek, istihdam sayımızı olabildiğince artırmak. Al-Sat ticareti yerine üretim yapıp kendi yerli ürünlerimizi müşterilerimizle buluşturmak. Ve başta şehrimizin gelişimine olabildiğince katkı sağlayıp ülkemizin 2023 hedeflerine en hızlı şekilde ulaşmasında şehrimizi pay sahibi yapabilmek… Şehrin İlk ve Tek İş - Yaşam Dergisi Hakkındaki Görüşleriniz ve Erzurum Life Okurlarına Mesajlarınız Nelerdir ? İstanbul, Ankara, İzmir, Konya, Kocaeli ve birçok şehirde karşımıza çıkan bulundukları şehirlerin yaşam rehberi olan Life dergilerinin Erzurum’da da artık faaliyet gösterecek olması bizleri ziyadesiyle mutlu etmiştir. Şehrimizin uzunca zamandır böyle bir mecraya ihtiyacının olduğu bir gerçekti. Ve Erzurum Life dergisi bu açığı ciddi anlamda kapattığını düşünüyorum. Gerek dijital gerek baskılı olarak var olmanız sadece Erzurum sınırları içinde değil Türkiye ‘de bulunan tüm hemşehrilerimizi mutlu edecektir. Dergimizin okurlarına selam ve muhabbetlerimizi iletiyor 2020 yılının herkese bereket ve sağlık getirmesini temenni ediyorum.

19

etkinlik

MURAT DEDEMAN’IN ANISI PALANDÖKEN’İ AYDINLATTI

Türkiye Kayak Federasyonu tarafından bu sene 17-20 Aralık tarihleri arasında düzenlenen Murat Dedeman FIS Cup Müsabakası öncesinde, Dedeman Turizm Grubu tarafından, Dedeman Palandöken Otel’de açılış kokteyli düzenlendi. Dedeman Holding Yönetim Kurulu Başkanı Rıfat Dedeman ve Dedeman Turizm Grubu Yönetim ve İcra Kurulu Başkanı Banu Dedeman’ın ev sahipliğinde düzenlenen kokteyle, il protokolünden ve iş dünyasından çok sayıda davetli katıldı.

T

urizm sektörünün gelişmesi ve Türkiye’nin kış turizminde markalaşmasında büyük katkıları bulunan, merhum Murat Dedeman’ın adına düzenlenen müsabaka öncesinde açılış kokteyli gerçekleşti.

Açılış konuşmasında Dedeman Turizm Grubu Yönetim ve İcra Kurulu Başkanı Banu Dedeman şunları söyledi; “Büyük bir gururla söylemek istiyorum ki, Palandöken’in, liderimiz Murat Dedeman’ın 1993 yılında bölgeye ilk otel yatırımı gerçekleştirmesiyle başlayan markalaşma süreci, onun geleceği gören vizyonuyla şekillendi ve bugünlere ulaştı. Merhum Murat Dedeman’ın o dönemde yaşanan tüm zorluklara rağmen yaptığı yatırımın bugün ulaştığı

20

nokta gurur verici. Günümüze kadar devam eden yatırımlar sayesinde Palandöken Kayak Merkezi, sadece ulusal değil uluslararası pazarda da yer buldu. Bugün Palandöken, Dedeman markasının lideri Murat Dedeman’a karşı bir vefa örneği sunuyor.

Onun hatırası adına gerçekleştirilecek Murat Dedeman FIS Cup müsabakası ve piste verilen ismiyle Murat Dedeman adının Palandöken’de yaşatılacak olmasından dolayı büyük memnuniyet duyuyoruz. Buna öncülük eden tüm kurum ve kuruluşlara teşekkürlerimi sunuyorum.”

Banu Dedeman’dan sonra söz alan Dedeman Holding Yönetim Kurulu Başkanı Rıfat Dedeman ise; “Alp Disiplini FIS

Cup müsabakasının, bu sene ülkemizde, Palandöken’de düzenlenmesi ve müsabakanın kıymetli büyüğümüz Murat Dedeman’ın adı ile gerçekleşecek olmasından dolayı büyük onur duyuyoruz.

Organizasyonun Murat Dedeman FIS Cup ismi ile düzenlenmesini sağlayan Türkiye Kayak Federasyonunun değerli yöneticilerine, teşekkürlerimi sunarım.” dedi.

Rıfat Dedeman, “Uluslararası kayakçılar ile kayak tutkunlarını bir araya getirecek müsabakaya, yeni adıyla Murat Dedeman Pisti ev sahipliği yapacak. Bir vefa örneği göstererek piste Murat Dedeman isminin verilmesini sağlayan başta Erzurum Valiliği ve Erzurum Büyükşehir Belediyesi olmak üzere, Erzurum Ticaret ve Sanayi Odası, Erzurum Ticaret Borsası gibi çok değerli kurumlara, Türkiye’nin ve Erzurum’un önde gelen sivil toplum kuruluşlarına şükranlarımı iletiyorum” dedi.

Müsabakalara ev sahipliği yapacak olan 6B isimli piste, “Murat Dedeman Pisti” isminin verilmesi düşüncesini sahiplenerek hayata geçiren Erzurum Büyükşehir Belediye

Başkanı Mehmet Sekmen de etkinlikte konuşma yaptı.

Mehmet Sekmen: “Dedeman, Palandöken’de daima olmalı” Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen şöyle konuştu. “Geçtiğimiz temmuz ayında aramızdan ayrılan ve bir dönem kayak federasyon başkanlığı görevini de üstlenen sevgili dostum Murat Dedeman, kimsenin yatırım yapmadığı bir dönemde Palandöken’e yatırım yaptı. Murat Dedeman’ın yaptığı bu yatırımlar hem şehir hem de bölge adına büyük bir anlam ifade ediyor. Bu nedenle Dedeman markası her daim Palandöken’de olmalıdır. Palandöken Kayak Merkezi’ni Konaklı Kayak Merkezi’ne bağlayacağız. Kayakçılar Palandöken’den Konaklı’ya kesintisiz kayabilecekler. Artan yatırımlarla bölgeyi hem yazın hem de kışın bir eğlence merkezi haline getirmeyi hedefliyoruz.”

Kokteyl sonrası kayak hocaların nefes kesen meşaleli kayak gösterisi gerçekleşti.

Fotoğraflar : Cem BAKIRCI

21

moda

Modanisa.com’dan yılın rengi klasık mavi ürünler…

Türkiye’nin ilk uluslararası online alışveriş platformu Modanisa.com’da, Pantone tarafından 2020’nin rengi olarak belirlenen “Klasik Mavi” konseptiyle ürünler satışa çıktı.

Gc ile Şıklığınızı Yeniden Tanımlayın Birbirinden estetik ve göz alıcı tasarımlarıyla dikkat çeken Gc, kadınlar için şıklığın tanımını yeniden yapıyor.

Gc göz alıcı modelleri ile karakterini saatiyle vurgulamak isteyen saatseverleri cezbediyor.

Dünyaca ünlü saat markalarının Türkiye’deki tek yetkili distribütörü Saat&Saat farkıyla sunulan Gc, iddialı tasarımları ile şıklığınızı ve stilinizi tamamlıyor.

Renk ve desenleri keşfedeceğiniz bir yolculuk:

Tuva Şal Trendleri yansıtan, şık güncel tasarımlara sahip ve kaliteden ödün vermeden herkesin ulaşabileceği TUVA Şal, özel kumaşlar, renkler ve tasarım desenlerine sahip koleksiyonu ile Modanisa.com’da kadınların hayatına şıklık katıyor.

22

diyetisyenmelda

köşe

UZMAN DİYETİSYEN

Dt. Melda DEMİRÖZ

“Soğuk havalar ile savaşmaya hazır mısınız ?”

Geç de olsa kışın gelmesi, sağanak yağmurların başlaması ve soğuk havaların kendini göstermesiyle birlikte bağışıklık sistemimiz gücünü yitirmeye başlıyor. Bu durum hastalıkların ve depresyon belirtilerinin baş göstermesine neden oluyor. Diyetisyen Melda Demiröz, kış dönemindeki hastalıklardan korunmak, yakalandığımız hastalıkların daha kolay atlatılmasını sağlamak ve olası depresyon belirtileriyle başa çıkmak için doğru beslenme konusunda önemli açıklamalarda bulundu.

K

ış dönemindeki hastalıklardan korunmak, yakalandığımız hastalığı daha hafif atlatmak ve depresyonla başa çıkmak için beslenmenin önemi tabii ki yadsınamaz. Diyetisyen Melda Demiröz, bu dönemde sağlıklı ve dengeli kilo kontrolü sağlamak için açıklamalarda bulundu: Kış dönemi günlerin kısa gecelerin uzun olması, soğuk hava ile azalan hareket ve aktiviteler ve kalın-geniş kıyafetler giyildiği için vücuda olan farkındalığın azalması gibi nedenlerle kilo almanın en çok yaşandığı mevsim. Her sene olduğu gibi bu sene de ilkbahar ve yaz aylarında telaşa kapılıp, ayda 80 kilo verdiren (!) diyetlerin, armudun sapı-üzümün çöpü haplarının, müshil ilaçlarının peşine düşmemek için, bu kış bir değişiklik yaparak beslenme ve vücut farkındalığımızı kaybetmeyelim!

Peki neler yapalım?

Bağışıklık sistemini sağlam tutup, hastalıklardan korunmak/hafif atlatmak için: »» Kuşburnu, ıhlamur, ekinezya, adaçayı gibi bitki çaylarını günde 2-3 fincan içmeyi alışkanlık haline getirin. »» Limonun, zencefilin, balın, karabiberin ve tarçının gücüne inanın!

Bunların gücünü bitki çaylarıyla birleştirip, voltran oluşturun! »» Turunçgiller neden kış meyvesi sanıyorsunuz? Greyfurt, portakal, mandalina, turunç; işte bunlar hep bağışıklık güçlendirici C vitamini kaynağı! »» Vitamin alacağım, hasta olmayacağım diye günde 1 kilo portakal, 2 litre meyve suyu içmenize gerek yok. C vitamini günlük alınıyor, fazlası idrarla atılıyor, yani vücutta depo edilmiyor. Günde 1-2 adet portakal/mandalina bile günlük C vitamini ihtiyacınızı karşılamaya yetiyor.

Kilo dengesini korumak için; »» Evet TV ve içerik platformlarında çok güzel diziler var ve kışın zap yapmaktan veya bilgisayar başında vakit geçirmekten başka hobiniz yok, kabul! Ama bari bunların karşısında her gün sürekli cips, bisküvi, gofret vb. sağlıksız yiyecekler atıştırıp durmayın. Alışverişleriniz sırasında da bu tarz ürünleri satın almayın, yoksa tüketeceğiniz kesindir. Ve hepsi size kış sonu büyük miktarda yağ ve pişmanlık olarak geri dönebilir, ben şimdiden uyarayım.

»» İlla bir şeyler atıştıracaksanız bunların yerine kütür kütür havuç dilimlerine veya marul yapraklarına ne dersiniz? 1 çay bardağı kadar leblebi veya 1 kâse kadar yağsız patlamış mısır da olur. Tamam, çok istiyorsanız ara sıra yine cips de yersiniz. Mesela sadece cumartesi akşamlarını serbest atıştırma günü seçebilirsiniz. Ama inanın her gün olmaz… »» Izgara veya fırında balık yiyin! Hamsi, istavrit, palamut, mezgit, tekir, dil balığı, uskumru kış aylarının en iyi balıkları. Haftada 1-2 kez yemeye çalışın. Balığın kendi yağı yeterli olduğu için pişirirken ekstradan yağ eklemeye gerek yok. Derisini de tüketmemek gerekiyor. »» Turunçgillerin suyu değil, kendisi! Sırf hasta olmayayım diyerek, hergün litre litre taze sıkılmış meyve suyu içip, kilo alanlar bile var. Sıkmayın, kendisini yiyin. Diyelim ki canınız istedi sıktınız, 1 küçük su bardağını geçmeyin. »» Kışın ısınmak isteğiyle tatlılara doğru aşırı bir yönelme yaşıyor olabilirsiniz. Bu isteğinizi her gün künefe yiyerek değil; makul ölçülerde sütlü tatlılar, ev yapımı meyveli yoğurtlar tüketerek karşılamaya çalışın. »» Biliyorum, havalar soğumaya başladı ama günde yarım saat de olsa veya haftada 3 gün 1’er saat bile olsa yürüyüş yapın. Kış sonunda bunun için şükredeceksiniz! Hem çok güzel ısıtıyor, tatlı isteğinizi azaltıp, doğalgaz masrafını yarı yarıya indirmek istemez misiniz?

Depresyonla savaşmak için; »» Öncelikle yeterli beslenin, öğün atlamayın, uzun süre aç kalmayın. Dengesiz beslenmek ve aç kalmak sizi mutsuz edecektir. »» Omega-3 yağ asitlerinin depresyona karşı tedavi niteliğinde olduğu bilimsel olarak kanıtlanmış bir gerçek. Bu noktada da devreye en iyi kaynaklar olarak yine mevsimin taze balıkları giriyor. Ceviz, keten tohumu ve soya da iyi kaynaklar arasında.

Düzenli olarak bu yiyecekleri tüketmeye dikkat edin. »» Kahvenin anti-depresan etkisini de unutmayalım. Doğru dozda kafein enerjiyi ve isteği artırır. Günde 3-4 fincanı geçmeyin. »» Bitter çikolatasız olur mu hiç? Yine vücutta mutluluk hormonu olan seratonini artırıcı özelliğiyle baş anti-depresanlarımızdan birisi olan o tatlı yiyecek. En az %70 kakao içermesine dikkat edin. Kilo kontrolu açısından günde 40 gramı geçmeyin.

Mutlu bir yıl, sağlıklı ve huzurlu bir kış geçirmeniz dileğiyle!

23

röportaj

İKBAL YAZICI Erzurumlu genç iş adamı İkbal YAZICI ile keyifli sohbetimiz...

S

izi kısaca tanıyabilir miyiz?

Tabi, 1993 Erzurum doğumlu ve Erzurum’a hizmet etmeyi kendine prensip kabul etmiş biri olarak Tema MağazaMarketler Zinciri yönetim kurulu üyesi olarak şehrime ve şirketime hem değer üretmek hem istihdam sağlamak için çalışmaktayım.

12 yaşında iş hayatına atılıp 17 yaşıma kadar tekstil, elektrik, aydınlatma alanlarında iş ve saha tecrübesi elde ederek çalıştım. Bir taraftan çalışırken bir taraftan eğitim hayatımı ihmal etmeden Erzurum Anadolu İmam Hatip Lisesinden akabinde Atatürk Üniversitesi İşletme ve Halkla İlişkiler bölümünden mezun oldum. Üniversite eğitimime devam ederken Tema’larda banko temsilciliği, mağaza personelliği, takım liderliği, mağaza müdürlüğü görevlerini yaptım ki bu 5 yıllık

tecrübemi herhalde başka bir yerde elde edemezdim. Sonra Tema Yönetim Kurulu üyeliği ile şirketimizde yöneticilik yapmaya başladım ve hali hazırda hizmetlerimize devam etmekteyim.

Eğitim yıllarınızı nasıl geçirdiniz, kendinizi geliştirmek için neler yaptınız?

Eğitim hayatımın en önemli kısmı imam hatip lisesinde geçti. hayatımı o zamandan baz alırım. Almış olduğum dersler ve değerler eğitimi hayatıma önemli katkılar sunmuştur. Üniversite okurken hatta mezun olduktan sonra sertifikalı sertifikasız bir çok eğitime katıldım, özellikle ODTÜ Sürekli Eğitim Merkezinin gerek yüz yüze gerek uzaktan eğitim yoluyla vermiş olduğu eğitimlerle yine aynı şekilde Atatürk Üniversitesi ATASEM tarafından verilen eğitimlerle kendimi geliştirdiğimi söyleyebilirim. Üniversitede verilen kariyer sohbetlerini ve diğer benzer konferansları da asla kaçırmazdım. ‘’Başarısız olmadan kimse başarılı olamıyor. ‘’ Siz bu söz hakkında ne düşünüyorsunuz?

24

Ben aslında öyle düşünmüyorum, Kar ve zarar kardeştir sözü benim gözümde daha sempatik duruyor. Çünkü yaşadığımız teknolojik çağda, sosyal kültürel imkanların uygun olduğu bu devirde özellikle fizibilite çalışmaları sağlıklı yapılabilirse başarısız olmak çok düşük bir ihtimaldir. Başarı yolunda Bir sürü doneler var bu doneler iyi değerlendirilirse bir bedel ödemeye gerek yok İş hayatınızda şu ana kadar sizi en çok mutlu eden şeyler nelerdir?

Başta memleketime yatırım yapmak, yüzlerce insana istihdam sağlayıp güler yüzlü personellerle müşterilere hizmet vermek ve ülke ekonomisine katkıda bulunmak beni ve şirketimi en çok mutlu eden şeydir. Tabi sosyal sorumluluk projelerinde vermiş olduğumuz destekler sonucunda insanların mutluluklarını görmek yine beni en çok mutlu eden şeydir. Şunu da unutmayalım ki hepimizin bu vatana borcu var ve biz bu borcu işimizi iyi yaparak ödüyoruz ve ödemeye devam edeceğiz ki bu da insanı mutlu eder.

Erzurum ekonomisi hakkında ne düşünüyorsunuz? Şehrimizin şu anki ekonomik yapısı memur ve öğrenci ekonomisi üzerine kuruludur. Aslında 70-80 li yıllarda şehirde müthiş bir ekonomik canlılığın olduğu anlatılır. O zamanlarda özellikle İran’a ciddi bir ihracatın yapıldığı , günlük 50 tır küçükbaş hayvan ve patates gönderildiği söylenir. Büyük devlet dairelerinin bölge müdürlükleri temsilcilikleri, firmaların satış ofisleri hep Erzurum’daydı. Zamanla hayvancılık ve tarım bitme noktasına gelince otomatikman firmaların satış ofisleri ve bölge müdürlükleri tek tek şehrimizden gitmeye başladılar. Şu an ise şehrimiz sağlık ve kayak turizmiyle ekonomisini sürdürmektedir. Şehrimiz için tarım ve hayvancılık politikaları uygulanırsa şehrimiz topyekûn kalkınabilir. Umarım şehrimiz ilerde ekonomik olarak çok daha güzel günler görür.

Geleceğe yönelik hedef ve hayalleriniz nelerdir ? Öncelikle Erzurum’da üretim noktasında bir şeyler yapmak istiyorum. Şu an 2023 vizyonunda bunları Ar-Ge departmanımız ile planlamaktayız. Üretim üretim üretim, bunun da sanayi olması gerekiyor veya tarım ve hayvancılık olması gerekiyor . Erzurum’da sanayi, hayvancılık ve tarım diye 3 ana temel üzerinde çalışarak devletimizin iyi bir fizibilite yapıp insanları çok iyi yönlendirmesi gerekir. Biz de bu yönde üretim noktasında üzerimize düşenleri yapmak isteriz.

Genç Bir İş Adamı olarak genç girişimcilere ne tavsiye edersiniz ?

Deneyim kazanma adına bir yerlerde çalışıp birikim elde edip okuyup kendi işini kurup yatırımını ona göre yönlendirmeleridir. İlk önce kolektif çalışma ruhunu elde etmeleri gerekir, yani benim değil de hepimizin olsun inancı ki bu inanç her zaman kazandırır.

Ticarete atılım yapılmadan önce birilerinin yanında staj yapılması gerekir.

Bir de güç birliğine çok önem vermeliyiz.

Birlikten ciddi güç ve kuvvet doğar.

25

etkinlik

EN GÖZDE KAYAK MERKEZİ

PALANDÖKEN

Ünlülerin kayak sezonunda ilk tercihleri Palandöken oldu.

K IVANA SERT

26

ış turizminin en sevilen destinasyonlarından Palandöken’deki Sway Hotels kış sezonunu ünlü isimlerin katıldığı muhteşem bir organizasyonla açtı. Pınar Altuğ-Yağmur Atacan, Arda-Gizem Zor, Cem-Tuba Ergin, Berrin Ak, Ivana Sert gibi ünlü isimleri Palandöken'in eşsiz beyaz örtüsü ile bir araya geldi.

Milka sponsorluğunda gerçekleştirilen çeşitli etkinliklerle de karın tadını çıkaran ünlüler Milka'nın mor pistinde kayak ve snowboard yapmayı ihmal etmezken; Ivana Sert, White isimli yavru Sibirya Kurdu ile yakından ilgilendi. White’ı kucağından indirmeyen ve yavru Sibirya Kurdu ile oyunlar oynayan Ivana Sert, sevimli dostu ile bu anlarını fotoğraflarla ölümsüzleştirmeyi de ihmal etmedi.

BERRİN AK

EDA DALAMAN

BERKE DİKMEN

SU ATACAN

PINAR ALTUĞ ATACAN

ARDA - GİZEM ZOR

TARA CEM - TUBA ERGİN

BERRİN AK

27

haber

‘’BAĞRIYANIK ERZURUM'U ROMA’DA TEMSİL EDECEK ‘’

Uluslararası Yarışma Konfederasyonuna bağlı EuroCup Turkey Başkanı Gökhan Hamarat ve Yönetim Kurulu Üyeleri tarafından Adana Sheraton otelde gerçekleştirilen toplantıda Türkiye’nin 45 ilinden bay ve bayan kuaförler bir araya geldiler.

E

uroCupturkey&FIAM genel başkanı Gökhan Hamarat Genel Başkan Yardımcısı Osman Balcı, Erkek Berber Sorumlusu Erkan Engin ve Yönetim Kurulu Üyeleri Murat Tatlı, Ahmet Veysel Yırtıcı, Şener Eroğlu, Zafer Alıcı, Nusret Harnuboğlu, Yakup Aydın ve Özcan İrdem katıldı. Toplantıda konuşan EuroCup Turkey Başkanı Gökhan Hamarat ve Başkan Yardımcıları Osman Balcı ve Erkan Engin amaçlarının Türkiye’yi uluslar arası arenada en iyi şekilde temsil etmek olduğunu söyledi.

28

Uluslararası kuaförlük yarışma federasyonu FIAM ve Uluslararası Yarışma Konfederasyonuna bağlı Eurocup Turkey iş birliğiyle 4-5 Nisan 2020 tarihinde İtalya Roma’da düzenlenecek olan Kuaförlük yarışmasında Türkiye’yi 100’ün üzerinde kuaför temsil edecek. Bu organizasyona Erzurum’dan Murat Bağrıyanık katılacak.

Bağrıyanık; ‘’Böylesine Uluslararası bir platformda ülkemi ve şehrimi temsil etmenin heyecanını yaşıyorum. 20 yılı aşan meslek tecrübesiyle Roma’da ülkemi ve şehrimi en güzel şekilde temsil etmek için elimden geleni yapacağım. Erzurum’un ismini Dünya’nın dört bir yanında duyurmak için hiç durmadan sanatımı ilerletmeye gayret edeceğim.

VAİLLANT TÜRKİYE'DEN

DOĞALGAZ TASARRUFU İÇİN İPUÇLARI

Vaillant enerji verimliliğini üst seviyeye çıkaran ürünleriyle doğalgaz tasarrufu sağlıyor.

Doğayı koruma anlayışı ile enerji verimliliğini en üst seviyeye çıkaran ürünlere yatırım yapan Vaillant, özellikle kış aylarında artan doğalgaz masraflarının düşmesini sağlayacak önerilerde bulunuyor.

Konvansiyonel ürünlerin, yerini tamamen enerji tasarrufu sağlayan yoğuşmalı ürünlere bıraktığı ErP yönetmeliğine geçiş sürecinde en deneyimli markalardan biri olan Vaillant,“Doğalgaz faturamı nasıl düşürebilirim?” diye düşünen müşterilerine bütçe dostu önerilerde bulunuyor. Yanma sonucu açığa çıkan enerjiyi ve ayrıca oluşan su buharındaki ısı enerjisini çekerek daha etkin bir şekilde kullanan yoğuşmalı kombiler, konvansiyonel cihazlarla karşılaştırıldığında enerji maliyetlerini ve emisyonlarını azaltmaya yardımcı oluyor. Kombinin sürekli açılıp kapatılması doğalgaz tüketiminin ve faturaların artmasına neden olurken, sürekli ve ayarlı bir şekilde çalıştırılması yakıt tüketiminde tasarruf ve faturalarında düşmesini sağlıyor.Kombinin düşük ayarda ve sürekli çalıştırılmasının yanı sıra oda termostatları da kullanıcıların tasarruftaki en büyük yardımcılarından oluyor.

Oda termostatı, doğalgaz kullanımında %5 - %15’e varan tasarruf sağlanmasını mümkün hale getiriyor.

özen gösterilmesi gereken konulardan.Ayrıca nemli havanın ısıyı koruyucu özelliğinden faydalanılabilir.Kışın odaların sıcaklığını yükseltmek ve daha konforlu hale getirmek için, ufak bir su kabını radyatör üzerine koymak ortamı nemlendirerek ortam sıcaklığını korumaya yardımcı oluyor.

Tüm bunlara ek olarak evlerin dışa açılan kapıları ile ısıtılmayan veya soğutulmayan bölümlere (hol, tuvalet vb.) ait kapıları mümkün olduğunca kapalı tutulması da ortamdaki ısının korunmasında önemli etkenlerden.

Kış aylarında, iç mekanlardaki havanın temizlenmesi amacıyla, pencerelerin günde bir saatten fazla açık kalmaması da bir diğer

29

haber

MERT FIRAT'IN İHTİYAÇ HARİTASI'NA KATKIDA BULUNMAK ARTIK ÇOK KOLAY! Türkiye’nin dört bir yanındaki ihtiyaç sahipleri ile destekçileri buluşturan platform İhtiyaç Haritası, iyzico’nun sağladığı ödeme altyapısı ile yeni bir döneme giriyor. İhtiyaç Haritası kurucuları arasında yer alan, Birleşmiş Milletler İyi Niyet Elçisi, oyuncu Mert Fırat ile iyzico CEO’su Barbaros Özbugutu, iş birliğinin detaylarını anlattı.

T

ürkiye’nin öncü finans teknolojileri şirketi iyzico, ihtiyaç sahiplerini destekçi kişi ve kurumlarla buluşturan online platform İhtiyaç Haritası ile önemli bir iş birliğini hayata geçirdi. iyzico ile İhtiyaç Haritası’nın hayata geçirdiği iş birliği sayesinde, ihtiyaçların sahiplerine ulaşmasında yaşanabilecek engeller ortadan kalktığı gibi, yerel esnafın kalkınması da sağlanıyor.

E-ticaret firmaları, pazar yerleri ve bireysel kullanıcılar için ödeme altyapısı sağlayan ve 38 binden fazla üye iş yerine ödeme altyapısı sunan iyzico’nun gelir elde etmeksizin, ödeme altyapısıyla destek olduğu İhtiyaç Haritası platformu, bu projeyle beraber bir sosyal pazar yerine dönüşüyor. İş birliğinin ilk aşamasında Amasya, Ankara, Diyarbakır ve Kayseri pilot iller olmak üzere kırtasiye, oyuncak ve eğitim gibi farklı kategorilerde ürün satan tedarikçilerin platforma kayıtları tamamladı.

Kargo maliyeti ve zaman kaybı sona eriyor Türkiye’de bir ilk olan sistem sayesinde ihtiyaç karşılamak isteyen kurum ya da kişiler ihtiyacı karşılamak istedikleri tedarikçiden ürünleri satın alarak dakikalar içerisinde desteklerini tamamlayabiliyor. İhtiyaçların harita tabanlı olarak toplandığı ve ürün teslimi, kargo gibi sorunların ortadan kaldırıldığı sistem sayesinde yerel esnaf da desteklenmiş oluyor. İyiliğe giden en kısa yol Teleskoptan gelinliğe müzik sınıflarından engelli sınıflarına, hatta tiyatro sınıflarına kadar birçok alanda ihtiyaç sahibiyle destekçileri

30

buluşturduklarını hatırlatan Mert Fırat, “iyzico’nun teknoloji ve altyapı desteğiyle hayata geçirdiğimiz “sosyal pazar yeri” yaklaşımıyla yerel üretici ve satıcıları da kalkındıracağımıza inanıyoruz. Türkiye’de yaşayan herkes sisteme girip isterse ihtiyacı karşılayabilir isterse tedarikçi olabilir.

Doğru ihtiyaç sahiplerini doğru destekçileri doğrulanmış hesaplarla buluşturmak istiyoruz. Bu hayatın içinde destekleşerek, birlikte olarak, imece kültürünü hatırlatarak buna sahip çıkmak bizim en önemli değerimiz." dedi.

“Böyle değerli bir projede yer almak gurur verici” İhtiyaç Haritası platformunun iyzico’nun desteği ile ilgili iyzico CEO’su Barbaros Özbuğutu, “Artık ihtiyaçlar bir ilden başka bir ile iletilmeyecek, ihtiyaç sahibinin yaşadığı ilden tedarik edilebilecek. Böylelikle hem iyilik hızla ulaşacak hem de o ilin esnafı desteklenmiş, ekonomisi hareketlenmiş olacak.” sözleriyle İhtiyaç Haritası’nda yeni dönemin getireceği sosyal faydanın altını çizdi. iyzico’nun İhtiyaç Haritası’na desteğinin ticari bir beklenti taşımadığını özellikle belirten Özbuğutu, kendileri için bu projede yer almanın büyük bir mutluluk kaynağı olduğunu söyledi ve “Ben İstanbul’dayım. Kars’taki bir okula yardımda bulunmak istiyorum. Aslında burada yerel bir tedarikçiden bu ürünler alındığı noktada ihtiyaç sahibinin ihtiyacı gideriliyor ve aynı anda da yerel ekonominin de desteklenmesi başarılıyor.” dedi.

köşe

ERZURUM ERZURUM BARO BAŞKANI

TALAT GÖĞEBAKAN

BAROSU

Başlarken, Erzurum Life dergisine bize bu tanıtım olanağını sunduğu için yayın hayatında başarı dileklerimle birlikte şükranlarımı sunuyorum.

E

rzurum Barosu yaklaşık 100 yıllık geçmişiyle Hukuk Dünyasının köklü ve etkili bir Kuruluşu. Elbette kurulduğu günden bu yana çok etkili hizmetleri var ancak geldiğimiz nokta itibarıyla olanakları, hedefleri, vizyonu ve öncelikleri geçmişiyle kıyaslanamayacak kadar değişmiş durumda.

Yargının Savunma ayağını oluşturan Avukatları temsil eden Baromuz bir yandan Hukuku, Demokrasiyi ve Özgürlükleri savunurken diğer yandan da Erzurum özelinde İçinde yaşadığı Şehrin sorunlarının çözümünde de kendisini sorumlu hisseden bir yaklaşım sergilemektedir.

Yaklaşık on yıl öncesine kadar kendisine ait bir binası olmayan, Adliye içerisinde çok kısıtlı bir alanda sadece bir kaç personelle hizmet vermeye çalışan Erzurum Barosu geçmişe oranla artık devasa bir yapı durumundadır. Tamamı Kendisine ait Hizmet binasında onlarca personeliyle altıyüzü aşkın Avukata hizmet veren Baromuz bu yılın son çeyreğinde ikinci Binasının temelini atmıştır. 2020 sonu ya da 2021 başlarında inşaatın bitirilmesi planlanmaktadır. Şu an hizmet verdiğimiz binamızın bir kaç katı büyüklüğündeki ikinci binamız bittiğinde her şeyin yeniden planlanacağı yeni bir aşamaya geçeceğiz. 20.000 metrekarelik bir alanda yaklaşık 6.000 metrekare kapalı alanı ve 18.000 metrekare büyüklüğündeki bahçesiyle devasa bir yatırım. Yeni Binamız Hem Avukatlık mesleğine hem Şehrimizin Sosyo-Kültürel

yaşamına çok ciddi bir katkı sunacaktır. Yeni Binamızda Her türlü eğitim etkinliklerinde kullanılabilecek salonlardan Cep Sinemalarına ve Sanat Atölyelerine varan geniş bir eğitim ve kültürel etkinlik yelpazesi planlanmaktadır. Öte yandan Erzurum Barosu Komisyonları aracılığıyla Bütün Türkiye’de Çağdaş Değerleri savunan bir Baro olarak adından söz ettirmektedir. Hem Erzurum'daki kadın cinayetleri, çocuğun istismarı ve göçmenler ile ilgili etkinlik ve davalarda çok önemli roller oynamaktadır. Bir taraftan yasalar ile yüklenen görevleri yerine getirirken diğer yandan Mesleğin doğası gereği ve şehrin bütününü ilgilendiren sorunlarda Erzurum Barosu üzerine düşen sorumluluklar konusunda gereğini yapan bir Baro olarak göze çarpmaktadır.

Erzurum Barosu Kentin Siyaset ve Bürokrasi kurumları ile ilişkilerinde uyarıcı ve iyi niyetli tutumuyla Şehrin sorunlarına katkı sunmayı ve aynı zamanda kendi sorunlarına da çözüm üretmeyi başarıyla becerebilmiştir. Önümüzdeki süreçte de Erzurum Barosu Hukuku, Demokrasiyi ve Özgürlükleri savunan, Avukatlık mesleğini geliştirmek için bütün olanaklarını kullanan, Ülkesinin ve Şehrinin sorunlarına duyarlı, aynı zamanda Erzurum'un bütününü ilgilendiren konulara kayıtsız kalmayacak bir Hukuk Kurumu olarak yoluna devam edecektir.

31

TAHA

TEMUÇİN Adt Group markasının kurucusu, Erzurum’un seri girişimcisi Taha Temuçin’i sizler için yakından tanıdık.

T

aha Temuçin Sizi Kısaca Tanıyabilir Miyiz?

Ben Seyyit Taha TEMUÇİN 1992 ERZURUM doğumluyum.

Ailenin en küçük ve tek erkek çocuğuyum. İlk, orta ve lise eğitimimi Erzurum da tamamladıktan sonra, Erzincan üniversitesi makine bölümünü okumak üzere Erzincan’a gittim 2 yıllık eğitimin ardından Atatürk üniversitesi Metalurji ve malzeme mühendisliğine geçiş yaptım. Eğitimime hala devam etmekteyim.

Ticareti Babamdan Öğrendim…

Esnaflığa, çocuk yaşta, okuldan arta kalan zamanlar da ve tatillerde babamın yanında çıraklık yaparak başladım. Babam Adnan TEMUÇİN’in bu konuda bana çok desteği oldu.

Benim öğrendiklerim ve babamın bana öğrettiklerini birleştirince bu sektörde ilerlemeye karar verdim. Babam Adnan TEMUÇİN’in ani kaybından sonra, kendi ayaklarım üzerinde durmam gerektiğinin farkındaydım. Hem kendi hayalleri mi gerçekleştirmek, hem de insanlara iş olanağı sunmak için şirketimi kurdum.

Mesele sadece benden ibaret değildi tabi ki yapmak, başarmak, paylaşmak başka insanlara, şehrime ve ülkeme faydalı olmak bu işi kurmaktaki en büyük hedefimdi.

Bütün bunlar bir araya gelince sevdiğim, uğraşmaktan keyif aldığım işi kurdum.

32

ADT Group isminin, benim için manevi değeri çok büyüktür. ADT GROUP; iki manaya gelen bir isim. İlk manası, rahmetli babam, değerli insan Adnan TEMUÇİN’ in kısaltması olarak, benim için çok değerliydi. Bu sayede hem hayatta ki, hemde bu sektörde ki ilk ustam olan babam Adnan TEMUÇİN’in adını yaşatabilmem için çok önemliydi. Manevi değerinin yanı sıra, yaptığım işi de anlatmalı diyerek AUDİO DATA TEKNOLOJİ sözcüklerinin kısalması olan ADT Group ismini uygun gördüm.

Sektör Tecrübemiz İle Şehrimize Hizmet Veriyoruz…

ADT GROUP, markamız altın da; ses sistemleri, ışık sistemleri, güvenlik kamera sistemleri, yangın ihbar sistemleri gibi zayıf akımlı elektronik sistemlerin satış, kurulum ve teknik servis hizmetleri vererek başladık. Şirketimizin gelecekte daha farklı sektörler de de hizmet verebilmesi için GROUP şirket olarak başlattık. Ve 2.

Yılımızı tamamlamadan ADT ORGANİZASYON adı altın da şirketimize bağlı olarak organizasyon hizmetleri de vermeye başladık. Organizasyon hizmetleri olarak konser, şenlik, açılış, lansman, catering, seminer, konferans, fuar v.s. gibi çalışmalarımızı ERZURUM halkının, esnafının ve resmi kurumlarının hizmetine sunduk.

Teknoloji Üretmek Ve Ülkemize Katkı Sağlamaktan Başka Hedefimiz Yok...

Geleceğe yönelik olarak bir sürü proje geliştirmeye çalışıyoruz.

Ama sadece tek bir tanesinden kısaca bahsetmek istiyorum.

Sizlerde biliyorsunuz ki, yaklaşık bir buçuk yıl kadar önce, ilk başkanlık seçimlerinden sonra, Amerika’nın, ülkemize yönelik saçma sapan sebeplerle ekonomik yaptırımlar uygulaması üzerine, dolar ciddi bir yükseliş gerçekleştirdi. Malumunuz, çalıştığımız sektör gereği, aldığımız ürünlerin %99 u hatta %100 ü diyebiliriz ki yurt dışına bağlı olarak alıyoruz ve bu tamamen dövize endeksli. Bu durum, alım gücümüzü ciddi anlam da etkileyince, bizde neden kendimiz bunun üretimini gerçekleştirmiyoruz diyerek, planlamalara başladık. Şuan projelendirme çalışmalarını bir an önce bitirip, yeterli ekonomik alt yapıyı da hazırlayınca, inşallah %95’i yerli olmak üzere isteğe özel dekoratif ahşap kabin üretimimizi gerçekleştirmek istiyoruz. Bu sayede hem ülke ekonomisine bir nebze de olsa yardım etmiş olacağız, hem de daha fazla kişiye istihdam sağlamış olacağız.

Bu vatan bizim başka TÜRKİYE yok. Tek düşüncemiz, teknoloji üretmek ve ülkemize katkı sağlamaktır.

Siz kıymetli Erzurum Life ailesine şehrimize kazandırdıkları bu güzel projeden dolayı teşekkür eder, Adt Group olarak bu oluşumun her zaman destekçisi olduğumuzu belirtmek isteriz.

Lalapaşa, Barbaros Cami Sk. NO:2 C/C, 25100 Yakutiye/Erzurum (0442) 408 90 00 adt_group_erzurum

33

haber

Türkiye’nin Otomobili

"TOGG"

#DOĞUŞTANELEKTRİKLİ #SIFIREMİSYONLU #AKILLI Türkiye’nin 60 yıllık otomobil özlemini gidermek ve Türkiye otomotiv endüstrisinin dönüşümüne öncülük ederek ülkemizin ilk küresel mobilite markası olmak amacıyla kurulan Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubu (TOGG), pazara sunacağı otomobillerin teknik ve donanım özellikleriyle de ilklere ve enlere imza atacak.

T

OGG, 2022 yılında C-SUV modeli pazara çıktığında, Avrupa’nın klasik olmayan doğuştan elektrikli ilk SUV üreticisi olacak. Türkiye’nin ilk doğuştan elektrikli, sıfır emisyonlu ve akıllı otomobili olarak üretilecek C-SUV modeli, bu ilklerin yanı sıra sınıfının en uzun aks mesafesi, en geniş iç hacmi, en iyi hızlanma performansı ve en düşük toplam sahip olma maliyeti gibi özellikleriyle de rakiplerinin önünde yer alacak.

Türk tüketicilerinin fikirleri tasarıma yol gösterdi TOGG mühendis ve tasarımcıları tarafından ortaya konan, fikri ve sınai mülkiyet hakları yüzde 100 Türkiye’ye ait doğuştan elektrikli modüler araç platformu üzerine geliştirilmekte olan Türkiye’nin otomobili, tasarım sürecinde de bir ilke imza attı.

Tasarım süreci kapsamında Türkiye’den ve dünyadan toplamda 18 tasarım evi, TOGG’un belirlediği 6 farklı kriter ile objektif bir değerlendirmeye alındı. Murat Günak’ın da

34

yanında yer aldığı TOGG Tasarım Ekibi yaptığı değerlendirmede en yüksek skoru alan 3 tasarım eviyle sürece devam etme kararı verdi.

Türkiye’nin otomobilinin tasarımını belirlemek için ülkemizde geniş kitlelerle yapılan otomobil satın alma davranışları araştırmasındaki bulgular doğrultusunda hazırlanan ipuçları bu 3 tasarım eviyle paylaşılarak 2 boyutlu tasarım yarışması süreci başladı.

4 aşamalı olarak kurgulanan yarışma toplamda 6 ay sürdü Bu süre zarfında 100’ün üzerinde farklı tema değerlendirildi, tüketici araştırmalarında tespit edilen beklentiler tasarım evlerine geribildirim olarak verildi. Süreç tamamlandığında her tasarım evinden gelen bir dış ve bir iç tasarım çalışması Türkiye’de geniş kitlelerle test edildi.

Ortaya çıkan sonuç yine TOGG Tasarım Ekibi tarafından endüstrileşmeye uygunluğu konusunda değerlendirildi. Bu aşamalardan sonra dünyanın en iyilerinden Pininfarina tasarım evi iş ortağı olarak seçildi ve 3 boyutlu tasarım aşamasına geçildi.

Göz Kamaştıran, Özgün ve Modern Dış Tasarım Tasarımın vücut bulup 3 boyutlu hale geldiği ön gösterim versiyonu SUV ve konsept Sedan modellerinin dış tasarımında yer alan belirgin

İlkleri ve Enleriyle

Bu Toprakların Kültürü Tasarıma İlham Verdi

ve keskin hatlar otomobillerin sağlam ve güçlü karakterini dışa vururken aynı zamanda önümüzdeki yıllarda genişleyecek ürün gamının dizayn DNA’sını oluşturuyor.

SUV modelin keskin hatları, önden başlayıp yan ve arka tasarımında akıcı bir devamlılık gösteren yalın ve net çizgiler ile hayat bularak Türkiye’nin otomobiline özgün ve modern bir görünüm kazandırıyor. Izgara ve far grubu tasarımıyla tüm bakışları üzerine çeken etkileyici ön yüzü şekillendiren göz alıcı krom detaylar yan ve arka tasarımda da devamlılık sağlayarak otomobilin prestijli görünümünü tamamlıyor.

Türkiye’nin otomobili, modern ve özgün tasarımında Anadolu topraklarının köklü simgelerinden biri olan laleden esinlendi.

Otomobilin yoldaki imzası olarak algılanacak ön ızgarasına, bütünsel şıklığı tamamlayan jantlarına ve iç mekan detaylarına modern bir incelikle işlenen lale figürleri ile birlikte Selçuklu dönemi esintileri coğrafyamızın kültür mirası ile olan bağı vurguluyor.

Sürücü ile birlikte tüm yolcuları kucaklayan dijital bilgi-eğlence ekranı hem bilgilerin kolaylıkla takibini hem de yolcuya özel içeriğin görünürlüğünü sağlıyor. Otomobilin sahip olduğu ileri teknolojiyi sadelikle iç mekan tasarımına yansıtan ekran otomobilin akıllı bir yaşam alanına dönüşümünü destekliyor.

Orta konsol otomobilinin iç mekanının en önemli stil ve fonksiyon özelliklerinden biri olarak öne çıkıyor. Uçak kokpitini hatırlatan form üzerinde vites ve elektronik park freni fonksiyonlarını barındıran konsol, ergonomisiyle dokunmatik kumanda ekranının kontrol edilmesine de yardımcı oluyor. Dokunmatik ekranda kullanıcıyı merkeze alan ara yüzün kullanıcı dostu tasarımı, sesli komut özelliğinin de desteğiyle alışagelmiş kontrol düğmeleri ve kumanda elemanlarını olabildiğince azaltarak iç mekânın yalın ve sade tasarımını destekliyor. Türkiye’nin otomobili, teknolojiyi yalınlıkla birleştiren bu tasarım yaklaşımı ile yüksek teknolojinin karmaşık olmadan da sunulabilir olduğunu kanıtlıyor.

Sade, Şık ve Teknolojik İç Mekan

Tamamen yeni, doğuştan elektrikli modüler araç platformu

Keskin hatları ve akıcı dış tasarım çizgileri ile kullanıcısını karşılayan otomobilin iç mekânında ise özenle seçilmiş, kaliteli ve şık malzemelerle birlikte yüksek teknoloji yer alıyor.

TOGG otomobil gamının tüm modellerine altyapı oluşturacak tamamen yeni ve doğuştan elektrikli araç platformunu 3 ana başlık ile tanımlıyoruz:

35

M.G ERCAN KARAKAŞ TOGG CEO

Özgün Otomotiv sektöründe daha önce ortaya çıkarılmış hiçbir platform ile ilişkisi olmayan, tamamıyla TOGG mühendisleri tarafından geliştirilen ve tüm fikri ve sınai mülkiyet hakları yüzde 100 TOGG’a ait olan, yüksek teknolojiye sahip doğuştan elektrikli ve bağlantılı platform.

Modüler Azami verimlilik, konfor, dayanıklılık ve güvenlik gerekliliklerini bir arada sağlayabilen; farklı genişlik ve uzunluklara olanak veren modüler mimari. Üstün Sınıfının en uzun aks mesafesini sunarak otomobil içindeki yaşam alanının genişlik, ferahlık ve konforunu en üst düzeye taşıyan altyapı.

36

500 Kilometreden Fazla Menzil

yolculuklarda kısa bir kahve molası süresince dinlenirken, otomobilleri de yolculuğun kalan bölümü için hazır hale gelmiş olacak.

8 Yıl Pil Garantisi

Kullanıcılar, yüksek enerjili Lityum-iyon pil teknolojisinin sunacağı 2 farklı menzil alternatifi arasından ihtiyaçlarına yönelik bir seçim yapabilecek. Türkiye’nin otomobili, 300+ km. veya 500+ km. menzil sağlayan 2 farklı pil seçeneği sunacak ve kullanıcıların kendileri için en uygun olanı tercih ederek otomobillerini konfigüre etmesine olanak tanıyacak.

30 Dakikadan Kısa Sürede Hızlı Şarj Türkiye’nin otomobili hızlı şarj ile 30 dakikadan kısa sürede %80 pil doluluk seviyesine ulaşabilecek. Böylece, seyahat edenler uzun

Türkiye’nin otomobili, ileri Lityum-iyon pil teknolojisi ve aktif termal yönetim sistemlerinin sağlayacağı teknik avantajlar sayesinde 8 yıl boyunca pil garanti güvencesine sahip olacak.

Ekonomi ve Çevre Duyarlılığı Elektrikli ve bağlantılı otomobillerin içten yanmalı motorlu otomobillere göre daha yalın sistemlere sahip olması, internet üzerinden yazılım güncelleme imkânı ve kullanıcıları teknik konularda önleyici bilgiler ile uyarma olanakları teknik servis/bakım ihtiyacını en aza indirecek.

Bu temel unsurların birleşimi ile Türkiye’nin otomobili, toplam sahip olma maliyetinde önemli bir avantaja sahip olacak. Aynı zamanda sıfır zararlı gaz salınımı ile çevre duyarlılığı en yüksek otomobillerin arasında yerini alacak.

Benzersiz Sürüş Dinamikleri Elektrikli motor (e-motor) teknolojisi kullanıcılarına beklentilerinin ötesinde bir deneyim sunarak sürüş standartlarını yeniden tanımlayacak.

Türkiye’nin otomobilinin kullanıcıları dilerlerse 200 beygir güç sunan tek e-motor ile arkadan çekişli (RWD) versiyonu, veya toplam 400 beygir güç sunan iki e-motorlu tüm tekerleklerden çekiş (AWD) sistemine sahip versiyonu tercih edebilecek. Ön ve arka akslarda yer alan yüksek verimliliğe sahip iki farklı e-motor ile tüm tekerleklerden çekiş (AWD) sistemi zorlu hava ve yol koşullarında daha iyi çekiş ve daha yüksek performans sağlayacak.

Türkiye’nin otomobilinin ön aksında yer alan bağımsız MacPherson ve arka aksında kullanılan tam bağımsız entegre süspansiyon sistemi ile sportif ve dinamik sürüş hissi, mükemmel yol tutuş ve sürüş konforu arasında ideal denge kullanıcının kontrolünde olacak.

4.8 Saniyede 0-100 Km/Saat Hızlanma ile Rakipsiz Performans Türkiye’nin otomobili, her iki çekiş sistemi ile de benzersiz bir ivmelenme deneyimi yaşatacak.

Otomobil 0 -100km/saat hızlanmasını 200 beygir güç sunan motor seçeneğinde 7,6 saniyede, 400 beygir güç sunan motor seçeneğinde ise sadece 4,8 saniyede tamamlayarak rakipsiz ivmelenme performansını etkileyici bir sessizlik ve enerji tasarrufu eşliğinde sunacak.

İleri seviye güvenlik Türkiye’nin otomobili kullanıcıları dayanıklı ve sağlam altyapıyı destekleyen ileri güvenlik sistemleri ile sürüş güvenliğinden ödün vermeyecek, yolculukların keyfini güvenle sürecek.

Pil grubunun otomobilin platformuna entegre yerleşimi sayesinde burulma direncinde %30 artış ve yüksek çarpışma dayanımı sağlayacak olan Türkiye’nin otomobili, standart olarak sunacağı 7 adet hava yastığını içeren pasif, hava kanallı ön ve arka fren diskleri ile birlikte kapsamlı aktif güvenlik sistemleri desteğiyle her türlü yol koşulunda güvenli bir sürüş sağlayacak.

Tüm bu güvenlik ögeleri ve ileri sürücü destek sistemleri sayesinde yollara çıkacağı 2022 yılının EuroNCAP 5 Yıldız güvenlik normlarını sağlayacak.

37

köşe

ELİTE EĞİTİM VE DANIŞMANLIK GENEL KOORDİNATÖRÜ

KADER GAYRETE AŞIKTIR

Mehmet UZUN

Kader, gayrete aşıktır demiş Yunus Emre. Biz de inandık, gayret ettik inandığımız yolda ve herkesin de tanıklık ettiği bu güzel kaderi yaşıyoruz.

Eğitim neferleri olarak bir harf öğretmenin ötesine geçmek için, inanmak inandırmak için, gençlerimize bir ışık olmak ve gençlerimizle genç kalabilmek için yüreği kocaman bir aile olduk burada. ELİTE olduk.

P

eki ELİTE nasıl bir kurumdur bundan bahsedelim.

Elite, birebir eğitim sistemiyle çalışan bir kurum. Öğrencilerimizin her birinin hazırbulunuşluk düzeyi dikkate alınarak kendi öğrenme hızlarında ilerlemeleri sağlanmaktadır. Kendilerinin aktif olduğu, sorumluluk aldığı bir ortamda daha iyi öğrenme sağlayacaklarını düşündüğümüz öğrencilerimiz için doğru materyallerle donattığımız bu kurumda bir araya geldik.

Sadece ders anlatmak, soru çözdürebilmek gayesi taşımıyoruz. Gençlerimize rehber olabilmek, gittiği yolda yön bulabilmek için destek oluyoruz. gençlerimize yol açmanın, önündeki engelleri bir bir kaldırmak olmadığını iyi biliyoruz.engeller her zaman olacaktır. Yapmak istediğimiz gençlerimizin kendi yönlerini bulması, engelleri kendi gayretleriyle aşması ve başarmanın vazgeçilmez bir tutku olduğunu kendilerinin görmesi. Balık tutmayı öğretmenin derdindeyiz desek olur sanırım.

Uzun zamandır eğitim camiasıyla iç içe olan bir ekibiz.

Gerek öğrencilerimizin emekleri gerek velilerimizin samimiyeti ve desteği ile sımsıkı sarılarak bu yola gönül vermiş başarılı öğretmen kadromuzla emin adımlarla yürüyoruz. Her geçen yıl daha da ilerlemiş olmak, bu camia içinde bu kadar sağlam ve başarılı durmak iş aşkımızı artıyor.

38

Tabi bu başarıyı tek başımıza elde etmedik.

Veli - öğretmen - öğrenci işbirliğiyle çalışarak öğrencilerimiz için önce yetenek sonra ilgi ve istekleri doğrultusunda onlar için doğru alan, doğru tercih noktasında yardımcı olmaya çalışıyoruz. Dediğim gibi sadece yardımcı olmaya çalışıyoruz çünkü inanıyoruz ki en büyük başarı kişinin kendi gayretiyle olacaktır.

Meşakkatli olan bu yolda sabır ve disiplin ile başarılacağını biliyoruz. Ve gençlerimizin bu zorlu yolda yalnız kalmaması için her daim yanlarındayız.

ELİTE ile başarın 39

haber

SEVGİ ENGEL TANIMIYOR Erzurum’da bulunan görme engelli çift iki yıl önce başlayan aşklarını evlilik ile taçlandırdı.

"

Gözle görerek seversen o aşk olmaz. Onun adı göz zevki olur bence. Aşk dediğiniz şey gönülde olan bir şey. Yani kalpten seversiniz bir insanı, ben de o yüzden kalpten sevdim’’ diyen doğuştan görme engelli Erzurumlu Ahmet Sulanç (23) ile Zeliha Kahraman (19), iki yıl önce başlayan aşklarını evlilikle taçlandırdı.

Ahmet sulanç ile %80 görme engeli bulunan Zeliha Kahraman, engelli sanat merkezinde tanıştı. Kısa sürede anlaşan iki genç birbirini sevdi. İki yıl süren arkadaşlıklarının ardından ailelerinin de onayını alan Ahmet Sulanç ve Zeliha Kahraman evlenme kararı verdi. Muhammed Cevdet Orhan'ın nikah kıydığı törende genç çift şahitlerin huzurunda bir ömür mutluluk için 'evet' dedi. Ailelerinin, yakınlarının ve dostlarının katıldığı düğün töreniyle evlenen Ahmet-Zeliha Sulanç çifti, damadın ailesinin evinde yaşamaya başladı. Neşesi ve enerjisiyle adeta evinin mutluluk kaynağı olan Ahmet Sulanç, eşi için merhum sanatçı İbrahim Erkal'in 'canısı' şarkısını seslendirirken, çaldığı darbuka ile adeta on parmağında on marifet deyimini hatırlatıyor.

Gönülden Sevince Aşk Olur…

Eşiyle gönül gözüyle birbirlerini sevdiklerini anlatan Ahmet Sulanç, Şimdiki sevgilere bakınca yalan dünya gibi sevgiler de yalan. Bu yalan dünyaya, yalancı sevgilere inat gerçekten sevdim. Gözle sevilmez, gözle sevilirse o zevk olur, asıl sevgi gönüldendir, gönülden sevince aşk olur. Biz de birbirimizi öyle sevdik. Görme engelliler için koro provalarına giderken tanıştık ve konuşmaya başladık. Birbirimizden etkilendik. İki sene çıktık, sonra hiç bir engele takılmadan, engeli kendimize engel olarak görmeden evlenmeye karar verdik dedi.

Yüzde 80 görme engelli olduğunu belirten Zeliha Sulanç, mutlu bir evlilikleri olduğunu belirterek, eşiyle birbirlerini sevdiklerini söyledi.

Hazırlayan : Mikail KURBAN

40

DÜNYACA ÜNLÜ İSVİÇRE SAATLERİNE DOKUNACAK KADAR YAKINSINIZ. mesatimecrafter

04425022534

MNG Alışveriş Merkezi Somunoğlu Cad.No.83 ERZURUM

41

köşe

KİŞİSEL BAKIM UZMANI

Meral ÇİMEN

Kış Mevsiminde Bağışıklığımızı Güçlendiren Vitaminler

Hayatta başarılı olmak, bir şeyleri başarmak, faydalı bir insan olmak bunları yaparken tabi ki her insan gibi bazı küçük hayallerimi gerçekleştirmeyi de istemişimdir.

B

azen bir şeylerin değişmesi için bir kıvılcım gerekiyor. Benim için de bu kıvılcım Amway oldu. 16 yıl önce beni harekete geçiren bu kıvılcımla hayatımda hayal ettiğim hatta edemediğim bazı hayalleri bile gerçekleştirme fırsatını buldum. Bu fırsatla ailem başta olmak üzere bir çok kişinin de hayatlarına olumlu yönde etki etmiş oldum. İş hayatımda kazandığım bilgi ve tecrübemle GRASS ELİT YAŞAM’ ı kurdum. Grass Elit Yaşam’ ın hedefi; insanların içtikleri sudan, kullandıkları kozmetik ve cilt bakım ürünlerine, kişisel bakım ürünleri ve yaşam destek ürünlerinden, temizlik ürünlerine varana kadar doğru olanı doğru bir şekilde kullanarak ve kullandırarak sağlıklı ve kaliteli bir yaşam sürdürmelerine katkı da bulunmak oldu. Bu hedef doğrultusunda büyüyoruz ve büyümeye devam edeceğiz İçinde bulunduğumuz kış mevsiminde havaların soğukluğundan dolayı sağlığımızı tehdit eden unsurlar arttı ve dolayısıyla sağlığımızı korumamız gerekiyor. Sağlıklı beslenmenin yanında bağışıklık sistemimizi de destekleyen güçlendiren vitaminleri de alarak vücudumuzun savunmasını da güçlendirebiliriz.

Bu bağlamda, Echinacea (Ekinezya) , D Vitanini, Çinko ve C Vitaminlerinden yararlanarak vücudumuzu kışın sağlıklı bir şekilde koruyabiliriz.

42

D VİTAMİNİ: Zindeliğimizi destekleyen D vitamini kemiklerin ve dişlerin korunmasında, Kalsiyum ve Fosforun normal emilimine katkıda bulunur. Aynı zamanda bağışıklık sisteminin normal fonksiyonlarını sürdürmesine ve normal kas işlevlerinin korunmasını sağlar.

Güneş koruması kullanmadan günlük olarak güneşlenmek genellikle günlük D vitamini ihtiyacını karşılar. Ancak yaşam tarzımız ve işimiz gereği pek çoğumuz iç mekanlarda çok uzun zaman geçiriyoruz. Ayrıca sonbahar ve kış aylarında günlerin kısa ve güneş ışınlarının zayıf olması nedeniyle imkanlarımız daha da kısıtlanıyor.

ÇİNKO: Vücudun hemen her hücresinde bulunan önemli bir iz mineraldir. Fakat depolanan miktar azdır ve çinkonun büyük bir bölümü kemiklerde, deri ve saçlardadır.

Bağışıklık sisteminde önemli rol oynar.

Enfeksiyonla savaşan bir kan akyuvar türü olan T-Iympocytes’ in gelişmesine ve faaliyete geçmesine neden olur. Bağışıklık sistemini desteklemekle kalmaz, tat ve koku duyusunu korur, yaraları iyileştirir. Yetişkinlik dönemi boyunca normal büyüme ve gelişmeyi destekler. DNA sentezi için gerekli olan çinkoya vücudumuz kış aylarında daha çok ihtiyaç duyar.

C VİTAMİNİ: C vitamini vücudun kendisi tarafından üretilemeyen esansiyel bir vitamindir.

Vücudumuz bu vitamini üretemez. Türk mutfağında besinle yüksek oranda pişirilerek yendiği için besinlerdeki C vitamini yok olmaktadır. Bu yüzden pişirmek yerine daha çiğ yenilmesi gerekmektedir. C vitamini vücudumuzun doğal savunma mekanizmasını güçlendirirken kandaki antioksidan miktarını % 30 oranında artırır bu da vücudun inflamasyonla savaşına katkıda bulunur ve serbest radikallerin vücudumuzda birikmesini önler. Aksi halde serbest radikallerin vücudumuzda birikimi kronik hastalıklara ve oksidatif strese neden olur.

Demirin emilimini hızlandıran C vitamini özellikle kış aylarında bizi hastalıklardan koruyabilmek için mutlaka kullanmamız gereken bir vitamin olduğunu unutmamalıyız. www.grasselityasam.com mcimen_25 grasselityasam

43

güzellik

Revolution’dan Türkiye’de Bir İlk:

Revolution x Sebile Koleksiyonu

Revolution x Sebile özel koleksiyonu yalnızca Watsons mağazalarında ve Watsons.com.tr’de!

44

Revolution x Sebile Day Venus Kiss Likit Mat Ruj:

39,95 TL

Revolution x Sebile Day Get Noticed Likit Mat Ruj:

39,95 TL

Revolution x Sebile Day Reborn Likit Mat Ruj:

39,95 TL TL

D

ünyaca ünlü kozmetik devi Revolution, Türkiye’de bir ilke imza attı ve Türkiye’nin en sevilen ve yakından takip edilen influencer’larından @SebibebiSebile Ölmez ile iddialı bir koleksiyon hazırladı. Tam 1 yıl boyunca Sebile Ölmez’in Revolution’ın global ekipleriyle birlikte çalışarak koleksiyondaki her ürünün renk tonlarına kadar kendisinin seçtiği koleksiyon Watsons mağazalarında ve Watsons. com.tr’de com.tr ’de makyajseverlerin beğenilerinesunuldu.

Revolution x Sebile koleksiyonunun Aslı Tunca Hotel’de gerçekleştirilen özel lansmanına, basın mensupları ve influencer’lar ile birlikte cemiyet hayatının ünlü isimleri de katılım gösterdi. Aynı zamanda ünlü influencer’ın doğumgünü olan gece renkli görüntülere ev sahipliği yaptı.

Sebile Ölmez’in makyaja duyduğu aşkı ve tutkuyu yansıttığı özel seride 2 farklı far paleti ile 3 renk alternatifine sahip likit mat ruj yer alıyor. Sebile Ölmez’in favori renklerinden oluşan mor ve sıcak karameli de tasarımlarına yansıtan yepyeni koleksiyon makyaj trendlerine bambaşka bir yorum getiriyor.

Revolutionx Sebile Day 2 DayFar Paleti:

99,95 TL

Revolution x Sebile Night 2 NightFar Paleti:

99,95 TL

45

köşe

FITNESS ANTRENÖRÜ

Ömer KOLİŞLER

GÜNLÜK

YAŞAMDAKİ

HAREKETSİZLİKLERİMİZ Dünyada birçok ülke aşırı kilo ve sağlıksız beslenme ile ilgili ciddi mücadeleler vermekte fakat sonuç istenilenin aksine yol alarak obezite ile ciddi bir nüfus karşı karşıya kalmaktadır.

Y

aşam standartlarını iyileştirme ve daha hızlı çözümler üreten teknoloji sayesinde bazen insanlar hiç hareket etmeden hatta yerinden bile kalkmadan tüm işlerini yapmaya çalışmaktadırlar. Son yıllarda hayatımıza daha çok giren dijital dünya ile faturalarımızı, alışverişlerimizi dijital dünya ile çözerek yaşamımızda adım atma bahanemizi ortadan kaldırır olduk. Bunun yanı sıra merdiven kullanmaktansa asansör kullanan insan sayılarının teknolojinin gelişmesiyle git gide artmış olduğunu görmekteyiz. Bu alışkanlıklar bizi günlük yaşamda daha hareketsiz hale getirmekte ve çeşitli sağlık sorunlar yaşamamıza sebebiyet vermektedir.

Neden egzersiz yapmalıyız? Öncelikle bu kadar hareketsiz bir yaşam içinde sıkışıp tüm işlerimizi hareket etmeden yapmayı alışkanlık haline getirdiğimiz için egzersiz yapmak kesinlikle önceliklerimiz haline gelmelidir.

Günlük yaşamdaki performansımızın artması ve sevdiklerimiz ile daha fazla sağlıklı vakit geçirmek için öncelikle yaşam içinde bazı alışkanlıklarımızdan vazgeçme zamanın geldiğinin farkına varmalıyız. Kısa mesafeli ulaşım yapabileceğimiz yerlere taksi veya toplu taşım araçlarını kullanmak yerine beş on dakika daha erken plan yapıp yürümeyi tercih etmek önceliklerimiz olmalı, dahası evden çıkarken veya işyerimize gittiğimizde asansör yerine merdivenleri kullanmak günlük yaşamdaki hareket etme eşiğimizi arttıracaktır.

Egzersiz yapıp daha düzenli beslenme alışkanlıkları kazandığımız andan itibaren ise sağlıklı bir yaşam için adım atmış oluruz, bu adım aynı zamanda bizi hastane ve çeşitli fizik tedavi merkezlerinden uzak tutmanın bir adımı olacaktır. Fiziksel aktivitelerimizin artmış olması bize hem sosyal hem de psikolojik yönden olumlu bir etken olacaktır.

Spor yapma alışkanlığı aslında sağlıklı yaşam için önceliklerimiz arasında olmalıdır, dünya da sıklıkla karşılaşılan fiziksel rahatsızlıklar omurga üzerinde fazla kiloya bağlı ‘’ postüral’’ bozukluklar olarak belirlenmiştir, bu rahatsızlıklar halk arasında fıtık diye tabir ettiğimiz çeşitli omurga hastalıklarıdır. Düzenli egzersiz vücudun tüm bölgelerinde kas gücünü arttırarak iskelet sistemimizin daha verimli çalışmasına ve dış etkenlerden korunmasına sebep olmaktadır. Ayrıca ‘’sedanter’’ bireylerin yapmış olduğu egzersizler insan hayatında düzenli uyku ve sağlıklı beslenme alışkanlıkları da kazandırmaktadır en önemlisi düzenli egzersiz ile hayatımıza giren

46

hareket kavramı bizi sosyal yaşamda almış olduğumuz tüm strese bağlı psikolojik sorunlarımızdan da uzaklaştırma görevini üstlenmiştir.

Hayatımız da bu denli önemli ve anlatılamayacak kadar yararı olan egzersiz kavramı ile hiç vakit kaybetmeden hemen şimdi tanışmalı, çocuklarımıza örnek olmalı ve alışkanlık haline getirmeliyiz.

Spor Dolu, Mutlu Günler Dilerim.

bakım

Tüm yıl güneş korumalı ürün kullanmak için nedeniniz var!.

L’Occitane, SPF rutinini tüm yıl korumaya hazır!

Gün boyu korumalı bakım

Nemli ve güzel bir cildin sırrı!

Cildimiz özellikle de el ve ayaklarımız suyu vücudumuzun içinde tutan bariyerlerdir.

Hava kuru ve soğuk olduğunda su yüzeyden hızlıca buharlaşır, geriye derinleşen minik çatlaklar kalır.

Shea Intensive Hand Balm 150 ml – 179TL Shea Intensive Hand Balm 50 ml – 115 TL

Cildin kendini yenileme gücünü artıran ürünleriyle ünlü L’Occitane’nın bu noktada önerisi; 15 güneş koruma faktörlü Shea Light Comforting Cream.

Shea Light Face Cream SPF15 50 ML 201 TL

Organik Shea Yağı – Shea Organic Butter Shea Organic Butter, Shea ağacı meyvelerinin yabani çekirdeklerinden çıkarılan yüzde 100 bitkisel kökenli organik bir bakım ürünüdür.

Shea Butter 10 ml – 58 TL Shea Butter 150 ml - 251 TL

Shea Intensive Foot Balm 150 ml El balsamı ile aynı oranda yüzde 25 Shea yağı içeriği ile ayak balm’ı, kuru ve çok kuru ayakları nemlendirerek, onlara yumuşacık bir bakım sağlar.

Shea Intensive Foot Balm 150 ml – 187 TL

47

etkinlik

PALANDÖKEN’İN MADALYA MAKİNELERİ Atakan Alaftargil’in Kulüp Başkanı olması ile birlikte mazideki başarılı günlerine dönüş yapan Erzurum Kayak Kulübü, Kayak İl Birinciliği ve Okullar arası yarışları forse ederek, 63 madalya kazandı. Erzurum’da yapılan Kulüplerarası Kayak İl Birinciliği ile Okullar arası Kayak Şampiyonası’nın yankıları sürüyor. İki ayrı organizasyona damga vuran kulüplerin başında yine Erzurum Kayak Kulübü geldi.

İ

ki ayrı yarışı da forse eden Erzurum Kayak Kulübü Madalyaları topladı. Özellikle Atakan Alaftargil ve yönetiminin iş başına gelmesi ile birlikte şaha kalkan ve başarılı mazisine dönüş yapan Erzurum Kayak Kulübü, Kayak İl Birinciliğinde ve Okullar arası Kayak İl Şampiyonası’nda topladığı 63 madalya ile adından söz ettirdi. Efsane kulübün başarısını duyanlar ve tanık olan sporseverler, “Maşallah” diyerek, Erzurum Kayak Kulübünü kutladı. Antrenörlerin başarısı çok büyük Kulüp Başkanı Atakan Alaftargil ve yönetiminin desteği ile iyi bir çalışma imkânı bulan Erzurum Kayak Kulübü’nün antrenörleri, madalyaların toplanmasında önemli pay sahibi oldu. Alaftargil’in gururu Madalya törenlerinde sporculara ödüllerini veren Erzurum Kayak Kulübü Başkanı Atakan Alaftargil, büyük bir gurur yaşadı. İki ayrı organizasyonda 63 madalya kazanmalarının bir rekor olduğunu ifade eden Alaftargil, Baş antrenör Mustafa Topaloğlu ve yardımcı antrenörleri tebrik etti.

Yönetim kurulundan Emre Çarıkçıoğlu, Burak Midilliç, Bahadır Çığgın ve Emre Sekmen de gurur tablosuna ortak oldular. Kulüplerde 6 Okullarda 50 madalya Erzurum Kayak Kulübü, kulüpler arası kayak il şampiyonasında U14 erkeklerde birincilik, U14 erkeklerde 2.’lik, U12 kızlarda 2.’lik, U14 kızlarda 1.’lik, U14 kızlarda 2.’lik ve U18 erkeklerde 2.’lik derecesi olmak üzere toplam 6 madalya kazandı. Erzurum Kayak Kulübü okullar arası kayak il birinciliğinde ise müzesine 50 madalya götürürken, iki gün aralıkla toplam 63 madalya kazanmanın gururunu yaşadı.

48

Her sporcuya aynı ilgiyle Sayısız başarılarıyla 90’lı yıllarda gündemden düşmeyen ve Türkiye’yi Olimpiyatlarda temsil eden başarılı isim Atakan Alaftargil’in başkanlığındaki Erzurum Kayak Kulübünde yeni hedef geçen yılın madalya rekorunu kırmak

olarak belirlendi. Sezona iyi bir başlangıç yaptıklarını söyleyen Başkan Alaftargil, Palandöken’in her yıl olduğu gibi sezonu erken açtığını ve bu avantajı en iyi şekilde değerlendirdiklerini dile getirdi.

49

business

TÜYAP FUARCILIK İSTANBUL, ADANA, BURSA, KONYA, DİYARBAKIR VE SAMSUN’DA BULUNAN FUAR MERKEZLERİNE 2018 YILINDA ERZURUM’U EKLEDİ…

Doğu Anadolu Bölgesi’nin önemli şehirlerinin başında gelen Erzurum, tarihte ticari ve askeri yolların kavşak noktasında yer alan ve bölge ekonomisine katkı sağlayan stratejik bir konuma sahiptir. Şehrin İpek Yolu üzerinde olması, ekonomik olarak gelişmesini sağlamakla birlikte ticari anlamdaki önemini de ortaya koymaktadır. Ekonomisi başta tarım olmak üzere, hizmet ve inşaat sektörlerine dayanmaktadır. Şehir ekonomisine pozitif ivme kazandıran Palandöken Kayak Merkezi Türkiye’nin ve dünyanın yeni cazibe merkezlerinden birisi olmuştur.

T

ÜYAP Fuarcılık Türkiye’nin doğusunda zengin kültürel mirasından beslenen Erzurum’da, gelişen sektörlere öncülük etme ve bölge ekonomisine katkı sağlama hedefi ile yedinci fuar merkezi olan Tüyap Erzurum-Recep Tayyip Erdoğan Fuar Merkezi’ni Ocak 2018 itibari ile bünyesine katmıştır.

ÖNEMLİ BULUŞMALARA EV SAHİPLİĞİ YAPTI Bölgenin en önemli fuar alanına sahip şehri olan Erzurum'da yer alan TÜYAP Erzurum Recep Tayyip Erdoğan Fuar ve Merkezi, 2018 Mayıs ayından 2019 yılı sonuna kadar düzenlediği 13 fuar projesi ile bölgenin buluşma adresi olmuştur.

Gülnayın, “2018 Mayıs ayında açılışını yaptığımız Fuar Merkezimizde 2019 yılı sonuna kadar 375.672 Ziyaretçiyi 476 Katılımcı Firma ile TÜYAP Erzurum Çatısı Altında Buluşturduk " TÜYAP Erzurum Bölge Müdürü Mert Gülnayın; "Erzurum şehri bölgenin çekim merkezi olarak öne çıkıyor. Bölgenin ticaret merkezi olan Erzurum’da düzenlediğimiz fuar projeleri ile, Ortadoğu ülkelerinden ve yurt genelindeki 32 ilden gelen 375.672 nitelikli ziyaretçiyi ağırlayıp, sektör profesyonellerinin ilgili sektörlerdeki gelişme ve yeniliklerden

50

haberdar olma, sektör içinde durum analizi yapabilme, bayilik verme, mevcut bayilerle ilişkileri geliştirme gibi birçok imkanı sunduk. Bunların neticesinde hem Erzurum’a hem de bölge ekonomisine katkı sağladık.”

2020 yılında da Fuar projelerinin ikinci veya üçüncülerinin düzenleneceğini belirten Gülnayın, “2020 yılı ilk yarı Fuarlarına 1115 Mart tarihleri arasında gerçekleşecek olan ve geçen yıl çok ses getiren Evleniyoruz, Mobilya ve Kozmetik ve Kişisel Bakım Fuarı ile başlıyoruz. 9-12 Nisan tarihleri arasında yapı sektörünün buluşması olan İnşaat, Gayrimenkul ve Kent Fuarları’nı, ardından herkesin beklediği Kitap Fuarımızı 2-7 Haziran’da düzenleyeceğiz. İkinci yarı fuarlarımıza ise 23-27 Eylül tarihleri arasında düzenleyeceğimiz Tarım ve Hayvancılık Fuarları ile başlayıp ardından geçtiğimiz yıl büyük bir ilgi gören Gurme Yöresel Lezzetler ve Gıda Fuarımızı 14-18 Ekim’de düzenleyerek 2020 yılını kapatıp, 2021 yılı çalışmalarımıza başlayacağız.” dedi.

51

otomotiv

YENİ RENAULT

CAPTUR EURO NCAP’TEN BEŞ YILDIZ ELDE ETTİ Yeni Renault Captur, Euro NCAP güvenlik testlerinden yüksek not olan beş yıldız aldı. B-SUV lideri Captur,en üst seviyede aktif ve pasif güvenlik sunuyor.

52

C

aptur, en son nesil Euro NCAP güvenlik testlerinden maksimum puan olan 5 yıldızı alarak başarı ile geçti. Yeni Captur, yolcu ve yaya güvenliğinin yanı sıra eksiksiz Sürüşe Yardımcı Destek Sistemleri (ADAS) konusunda da tüm kabiliyetini ortaya koydu.

Euro NCAP testlerinden beş yıldız alan Yeni Clio gibi ittifakın yeni platformu CMF-B’yi kullanan Yeni Captur, güçlendirilmiş karo serisi, yolcuların tamamına optimum destek sağlayan geliştirilmiş koltuk yapısı ve aktif gergili, yük sınırlayıcı emniyet kemerleri ile öne çıkıyor. Renault tarafından desteklenen Fix4sure teknolojisi, mükemmel yolcu güvenliği sağlıyor ve kaymaya bağlı yaralanmaları önlüyor. Ayrıca Yeni Captur’ün gelişmiş tasarımı sayesinde, arka koltuklara her tip çocuk koltuğu isofix ve I-size sistemiyle yerleştirilebiliyor.

Yandan darbelerde ise arka yolcular için geliştirilmiş kafa koruması sağlanıyor.

Yeni Captur, zengin donanım seviyesine sahip: 6 adet hava yastığı, acil durum fren destekli ABS, bir kamera ve radar (bu ekipmanlar şeritte kalma yardımı, hız uyarılı trafik işareti tanıma özelliği, güvenli mesafe uyarısı ve acil durum fren destek sistemi gibi sistemlerin çalışmasına olanak sağlıyor), hız ayar ve sınırlayıcı, beş koltukta da emniyet kemeri hatırlatıcısı ve acil durum arama.

Ayrıca standart olarak sunulan 360°

kamera, %100 LED ön farlar, otomatik kısa/uzun far ve kendiliğinden kararan iç dikiz aynası, daha güvenli bir görüş sağlıyor.

Captur’ün yeni elektronik mimarisi sayesinde, yaya, bisikletli ve diğer araçları algılayan aktif acil fren destek sisteminin kullanılması mümkün hale geliyor ve otonom sürüşün ilk adımı olan Trafik ve Otoyol Desteği sunuluyor.

Yeni Captur’deSürüşe Yardımcı Destek Sistemleri(ADAS);Sürüş, Park ve Güvenlik olmak üzere üç gruba ayrılıyor. Renault EASY DRIVE ekosistemini oluşturan bu bileşenlerin ayarlarına ise Renault EASY LINK multimedya sisteminin dokunmatik ekranı üzerinden rahat ve anlaşılır bir şekilde ulaşılabiliyor.

53

köşe

GAZETECİ / YAZAR

Cem BAKIRCI

“ERZURUM DAĞLARI KAR İLE BORAN”

‘Tarih ve kültürün odağındaki vakur ve kadim bir şehir: Erzurum"

E

rzurum, vatanın başı ne zaman sıkışmış, milletin başı ne Zaman dara düşmüşse üstüne düşeni tereddüt etmeden yapan Dadaşlar şehridir.”

Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde Milli mücadelenin ve bağımsızlık hareketinin temelinin atıldığı Kongre 23 Temmuz 1919 da Erzurum'da toplamıştır.

Erzurum, güçlü şehir varlığı ve vilayet sınırları içinde coğrafi alan itibariyle tarih boyunca önemini korumuş kadim şehir...

Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyetin temellerinin atıldığı, kültürünün harmanladığı yer.

Bu şehrin soğuğu da, insana can katar, sevgi aşılar…

Turizmdeki bu beklentinin yanında yeni üniversiteler, sağlık kampüsü, hayvancılık ve organik tarım projeleri, şehirdeki büyük dönüşümün başladığı müjdesini veriyor.

Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, “Kar insanların kara talihi olmayacak. Kar külfet olmaktan çıkıp nimet olacak. Kadim şehir Erzurum’umuzda karı kâra dönüştürmeye yeni yatırım projelerimizle devam edeceğiz. Ekonomide, eğitimde, sağlıkta, tarımda, hayvancılıkta, sanayide, üretimde, kentsel dönüşümde, ulaşımda, çevrede, kültür ve sanatta, sporda Erzurum’u layık olduğu yere taşımak için var gücümüzle çalıştık ve çalışmaya da devam edeceğiz.” mesajını veriyor. Başkan Sekmen işte bu perspektifte Erzurum için bir değişimin fitilini ateşlemiş durumda.

Deniz seviyesinden 3 bin 125 metre ile Türkiye’nin en yüksek rakımlı uzun pistlerine sahip Palandöken, son teknoloji ile donatılmış kayak tesisleri sayesinde Erzurum’un en modern ve gözde kayak merkezi konumuna geldi.

2011 Universiade Kış Oyunlarını başarılı geçen Erzurum’a ivme, turizm sektörüne de hareketlilik getirdi. Neden olimpiyatlar Erzurum’a yapılmasın, bence Palandöken tek aday !... Rusya, İran ve Ukrayna’dan her kış sezonu turist çeken Palandöken’de işletmeciler suni kar üniteleriyle de

54

kayak sezonunun uzamasını sağlıyor. 125 ve 95 metre yükseklikte kayakla atlama kuleleri ulusal ve uluslararası birçok kış sporları organizasyonda etkili bir şekilde kullanılan atlama kuleleri aynı zamanda şehrin simgelerinden birisi haline gelmiştir.

Erzurum tanıtımlarında yerini alan atlama kuleleri, Çifte Minareli Medrese, Yakutiye Medresesi gibi tarihi simgelerin yanında turistlerin en çok ziyaret ettiği noktalardan birisi olmuştur. Atlama Kuleleri Dünya’da ikinci, Avrupa’da birinci sırada yer alıyor.

Erzurum Havalimanı’na 1 saat 20 dakikada indiğinizde Palandöken’deki pistlere 15 dakikada varabiliyor ve kayak yapmanın tadına varıyorsunuz.

Erzurum’a özgü olan kadınların sokak giysisi ehram, ehram kumaşından yapılan giyim-kuşam, oda takımları gibi koyun yününden örülen papak, çorap ve patik gibi el işi ürünlerini neden dünya kültürüne tanıtmayalım ki!... Bölgeye özgü çağ kebabı, kadayıf dolmasını otobüslerde, uçak seferlerinde neden taçlandırmayalım ki!... Erzurum’dan Trabzon’a kara yoluyla giderken ‘köme’ ikramında bulunularak şehrin ekonomisine katkı sağlıyor.

Son yıllarda yükselen bir trend haline gelen sağlık turizmi, sadece kaplıca turizmini değil, Erzurum hem hastane sayısı ve kalitesi hem de kaplıca bakımından zengin olduğu için doğudaki ülkelerden gelecek turistlere hizmet verebilecek kapasitedir. Erzurum jeotermal suyu kaynakları açısından da zenginlik göstermektedir. En önemli jeotermal kaynaklar Pasinler, Ilıca, Köprüköy, Horasan, Dumlu, Çat ve Olur jeotermal kaynaklarıdır.

Erzurum evlerini unutmamak lazım...

Duvarları taştan, bacası topraktandır. Kışın sıcak, yazın serindir.

Erzurum, vatanın başı ne zaman sıkışmış, milletin başı ne zaman dara düşmüşse üstüne düşeni tereddüt etmeden yapmış bir şehirdir. Bugün de, vatanın birlik ve bütünlüğüne, demokrasiye yönelik iç ve dış tahriklere en güzel cevabı yine Erzurum verecektir. Bu cevap demokratik yollarla, milletin egemenliğini kullanarak verilen bir cevap olacaktır. Erzurum, tarihinde olduğu gibi şimdi ve gelecekte tek vatan, tek bayrak, tek millet ilkesinin teminatı olacaktır. Bu nedenle ülkeyi ayakta tutmak isteyenlerin ilk amacı Erzurum’u ayakta tutmak olmalıdır” Yeni yaşam dergisine yeni yayın hayatında başarılar diliyorum...

business

, Inditex’in Türkiye’deki Online Partneri oldu Pull&Bear online satış için Trendyol ile anlaştı. Moda severlerin yakından takip ettiği Pull&Bear, yeni sezon ürünleriyle Trendyol’da satışa sunuldu.

T

ürkiye, Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgesinin en büyük e-ticaret platformlarından Trendyol, müşterilerine sunduğu markalar arasına İnditex’in Pull&Bear markasını da ekledi. Inditex Group, ZARA, Pull&Bear, MassimoDutti, Stradivarius, Oysho, Bershka ve Zara Home gibi markaları bünyesinde bulunduruyor.

Teknolojiyle müşterimizin her zaman, her yerde en iyi alışveriş deneyimini yaşaması için çalışıyoruz.

Trendyol Group CEO’su Demet Mutlu işbirliğine ilişkin yaptığı açıklamada ise şunları söyledi: “Teknolojiyle müşterimizin her zaman, her yerde en iyi alışveriş deneyimini yaşaması için çalışıyoruz 25 milyon üyemizin arasında modayı sıkı takip eden önemli bir kitle var.

Lovemark olmuş markaları bünyemize katarak müşterilerimizin zevklerine ve bütçelerine hitap eden ürünleri bulmalarını sağlamaya devam edeceğiz. Bu konuda bizim için müşterilerimizin deneyimi her şeyin üzerinde..”

Markaları milyonlarca müşteriyle buluşturuyoruz.

Demet Mutlu “Markalar platformumuz üzerinden milyonlarca müşteriyle buluşup, ürünlerini ve kampanyalarını kullanıcılarımız ile buluşturuyor, satışlarını artırıyor ve pazardaki yerini güçlendiriyor. İş ortaklarımızın Türkiye’nin dört bir yanından milyonlarca müşteriye ulaşmasını sağlayan bir teknoloji şirketiyiz. İş ortaklarımızın müşteri ve pazarı analiz etmelerine yönelik araçlar sunarak, stratejilerini ve büyümelerini destekliyoruz.”

Tasarım Merkezi olarak tescillendi Erkek giyim sektörünün öncü markası Altınyıldız Classics, “Tasarım Merkezi” olarak tescillendi.

Altınyıldız Classics’i bünyesinde barındıran BR Mağazacılık’a tescil belgesi 13 kategoride 39 ödülün dağıtıldığı 7’nci Teknoloji Geliştirme Bölgeleri ve Ar-Ge Merkezleri Ödül Töreni’nde takdim edildi.

B

elgeyi BR Mağazacılık adına moda tasarımcısı Ahmet Korkmaz teslim alırken şirketten yapılan açıklamada, “BR Mağazacılık

olarak, Tasarım Merkezi belgemizi almanın mutluluğunu yaşıyoruz. Hedefimiz her geçen gün daha ileri taşıdığımız tasarım anlayışımızla çok daha büyük başarılara imza atmak” denildi.

Ahmet Korkmaz

55

erzurumspor

EMRAH BAŞSAN Erzurumspor'un Başarılı Oyuncusu Emrah BAŞSAN ile gerçekleştirdiğimiz keyifli sohbetimiz.

E

rzurumspor’a Gelişimde Lokman Gör Etkili Oldu …

Erzurumspor’a transfer olduğum dönem 4-5 kulüpten teklif gelmişti. Erzurum’u tercihimde en önemli figür eski takım arkadaşım Lokman Gör olmuştur. Lokman ile görüştüğümde buranın büyüklüğünden bahsetti insanların güzelliğinden ve muhteşem bir taraftar kitlesinin varlığından bahsetti ki Erzurumspor taraftarının namını zaten duyuyorduk. Elbette futbolcu olarak en çok ihtiyacımız olan şey taraftardır. Çünkü bu onlar için oynanan bir oyun. O süreçte çok güzel etkileşim aldım taraftar ve yönetimle uyum hissettim başarılı olacağımıza inandım geldim, iyi ki de gelmişim…

Erzurumspor Bana Birçok Şey Kattı…

Geldiğim günden bu güne Erzurumspor bana birçok şey kattı. Bende Erzurumspor’a her zaman katkı sağlamayı hedefledim. Nasip olursa hayalime bu forma ile kavuşacağım. Erzurumspor forması altında milli takıma gideceğim.

Erzurum Harika Bir Şehir…

Erzurum kafalarda oluşan doğu şehirleri gibi değil. Algıların aksine çok üst düzey bir şehir ve layık olduğu yer kesinlikle süper lig. Memleket olarak insanıyla, yemekleriyle insani yaklaşımıyla, kültürel değerleriyle sonradan gelen biri için güzel ve keyif verici bir yer.

Burada Olmak Bana Onur Ve Grur Veriyor. Burada Olmak Çok Keyifli.

Geldiğim günden beri çok eğlenceli vakit geçirdim Erzurum’da, insanların yaklaşımı şehrin doğası havası her şey çok güzel. Nice yıllar burada olmak isterim. Ben gittiğim yerleri keşfetmeyi seven biriyim ve Erzurum keşfetmeye açık bir yer. Erzurum’u çok seviyorum…

Tabi şehrimiz bazı noktalarda kısıtlı olabilir fakat beklenti bu konuda çok önemli. Neden buradayım neden yaşıyorum ve ne yapmalıyım.

Bu üç soruyu kendisine sormalı insan. Ben yaşantısı boyunca gece hayatı ya da lüks yaşam meraklısı olan biri olmadım. Bu yüzden

56

benim için bir eksiklik hissettirmedi Erzurum. Ne aradığınızı bilirseniz her şeyi bulabilirsiniz. Çok güzel yemek yerleri güzel mekanlar zaten var ve ihtiyacımızı fazlasıyla karşılıyor. Erzurum’da alternatif oluşturacak yerlerde bir hayli fazla ve gelişmeye devam ediyor. İnsani olarak da kendinizi geliştirmeniz için uygun bir şehir. Bu şehirde nasıl kendimi geliştirebilirimin peşinde olan insanlar için güzel bir yer.

Mücadelemiz Bu Şehir İçin…

Biz sahaya çıkınca, çocuğunu battaniye sarıp üşüyerek bizi desteklemeye gelen aileler için soğuk sıcak demeden her an yanımızda olan genç kardeşlerimiz için, mesafe gözetmeksizin bize her yerde sahip çıkan büyüklerimiz için kısacası biz bu şehir için mücadele ediyoruz. Ve mücadele etmeye devam edeceğiz. Geçen sene yaşadıklarımızı birlikte yaşadık ne yapıldıysa doğrusuyla yanlışıyla bize yapıldı bizim ailemize yapıldı.

Ama hiç kimse şüphe duymasın. Allah kaderimize başka bir şey yazmamışsa İnşallah Şampiyon Olacağız. Allah İzin Verirse Kimse Buna Mani Olamayacak !

Avrupa’da Futbol Oynarken Zorlandınız Mı ?

Aslında beni çok geliştirdi, kendini geliştirmek için çok iyi fakat helal yemek sorunu bizi en çok zorlayan kısım tabi ki. Yeri geliyor haftalarca yeşillik yiyerek günler geçirdiğimiz oldu. Tabi kültürel gelişim ve lisan noktasında insanı yukarılara taşıyan bir fırsat.

Türk Futbolu Ve Avrupa Futbolunda Mentalite Farkı Var… Avrupa’da takımların hepsine has bir sistemi var maçın gidişatı ne olursa olsun sistemlerinden asla taviz vermiyorlar. Fakat bizde maçın gidişine göre sistem ve taktik değişimi daha çok olabiliyor. Ülkemizde maç odaklı çalışılırken Avrupa’da bu durum daha uzun boylu sürece dayanıyor. Oyuncuya ve oyuna yatırım yapıyorlar. İnatla ve ısrarla sistemlerine sadık kalıyorlar.

Gençlerle İlgilenmeyi Seviyorum …

Birbirinden değerli isimlerle futbol oynama şansım oldu. Milan Baroş, Semih Şentürk, Necati Ateş, Ali Tandoğan,Wesley Sneijder, Selçuk İnan ve Samuel Eto...

Futbol oynarken bu tür insanlar oyuna tat veriyorlar. Futbolu kolaylaştırdıkları için çok daha zevkli ve heyecanlı oluyor futbol oynamak, yeter ki maç içerisinde onların düşündüklerini hissedebilmek. Onlardan öğrendiklerim sahada bana fark katıyor.

Bende bunu benden sonrakilere aktarmaya çalışıyorum. Gençlerle ilgilenmeyi seviyorum onlara bir şeyler katmayı edindiğimiz tecrübeleri aktarmayı kendime görev ediniyorum..

Duran Topların Sırrı Algoritma…

Duran top çalışmadan kendiliğinden gelişen bir şey değil. Ayak içi, kasık bölgesi, oyuna bakış, düşünce bunların hepsi bir algoritma. Çok çalışarak ve deneyerek kazanılan bir beceri. Korkmadan öz güvenle sürekli denemeli antrenman içi ve dışı ekstra çalışmalarla desteklenmeli ancak böyle kazanılıyor.

Son Olarak Erzurum Life Okurlarına Mesajınız Var Mı ?

Geldiğiniz için çok teşekkür ediyorum. Erzurum Life dergimizin bizler de takipçisi olacağız. Bu dergide bulunmaktan onur ve gurur duyuyorum. Erzurumspor sadece bir futbol kulübü değil bir aile sizde ailemize artık dahil oldunuz bu ailenin içerisine girmek kolay ama çıkmak zordur ailemizin bir parçası olan her türlü oluşumu çalışmayı da destekler ve elimizden geleni yaparız.

Bu Sohbetin Sonunda İnşallah Şampiyonluk Olur…

Fotoğraf: Cem BAKIRCI 57

erzurumspor

ERKAN SÖZERİ Tecrübeli teknik patron Erkan Sözeri ile sohbetimiz.

E

rzurum daha iyi yerlere layık…

Buraya gelmeden önce Erzurum ile alakalı pek bir bilgiye sahip değildim açıkçası. Tarihi ve kültürel açıdan öneminden haberdardım fakat geldikten sonra Erzurum’un sahip olduğu güzelliklere nazaran reklamının zayıf olduğunu gördüm. Çünkü potansiyeli yüksek bir şehir ve daha fazlasını hak ediyor. Şehrin daha fazla reklama ve etkileşime ihtiyacı olduğunu düşünüyorum, sizler yapmış olduğunuz bu çalışmayla da aslında buna katkı sağlıyorsunuz ayrıca siz Erzurum Life ekibini tebrik ediyorum.

Tek gayemiz Erzurumspor’un başarısı Hedefe oynayan bir takım olmamız sebebiyle gün içerisinde çok yoğun bir çalışmamız oluyor günde11-12 saat çalışma tempomuz var analiz, istatistik, teorik çalışmalarımız idmanlar ve oyuncularla görüşmeler derken sosyal hayatımızı askıya aldık, bunu severek ve isteyerek yapıyoruz tabiî ki.

Mühim olan şu an Erzurumspor’un başarısı. Ara ara şehrin güzelliklerinden istifade etmek için halkın arasına karışıyoruz.

Futbolculuğumda çok değerli Antrenörlerle çalıştım..

Teknik direktörlük benim sonradan seçtiğim bir meslek oldu. Futbolcuyken bu hayalim olsaydı her şey çok farklı olabilirdi. Çok değerli teknik patronlarım oldu Löw, Zeman , Rıdvan Dilmen ve niceleri. Kendi kariyerimi Türkiye standartlarında çok da kötü görmüyorum. Kendime hep şunu söylüyorum daha iyi olabilirdi.

Teknik direktörlük maceramız uzun oldu…

Alt liglerde sıkıntılı takımlarla çalışarak geldik buralara biraz yolumuz uzun oldu, bunun avantajlarından istifade etmeye çalıştım hep. Bu sayede adımlarımız sağlam oldu ama uzun zaman aldı…

Hedefimiz süper ligde başarılı olmak. Hedefimiz ve heyecanımız her zaman en iyisini zorlamak. Şuan ki önceliğimiz Erzurumspor’u süper lige taşımak biz gittiğimiz her takıma dokunduk gerek alt liglerde gerek süper ligde de bu böyle oldu. Teknik kariyerim boyunca ilk defa bu sene başı beklenenin dışında bir durum gerçekleşti.

Ekibimle birlikte hep en üst başarıyı düşünmekteyiz hatta milli takım

58

çalıştırma hedefi bile bize uzak değil. Bu heyecanla ilerlemek gerekir.

Başarının anahtarı hedeflerden geçer.

Trabzonspor’da oynadığım final benim için unutulmazlar arasında..

Trabzonspor da oynarken Bursaspor ile Türkiye kupası finali oynadık. İlk maçı 3-0 kaybettik. Mücadelenin ikinci ayağı Trabzon’daydı gerek sakat gerek cezalı oyuncuların çok olmasından dolayı hocamız bana şans vereceğini maçtan önce ifade etti. Tarihi bir maç oldu 3-0 rövanşında maçı ve kupayı 5-1’lik skor ile kazandık. Benim için asıl enteresan olan maça o kadar konsantre olmuştuk ki maç sonunda kupa törenini unutup soyunma odasına gittim stadyumdan çıkış için hazırlık yaparken o esnada herkes beni aramaya koyulmuş bende bu arada arkadaşlarımı bekliyorum ama kimse gelmiyor beni arayan malzemecimizin soyunma odasına girip durumu ifade etmesiyle kendime geldim. Benim için unutulmaz bir anı olmuştu o gün.

Birde Trabzonspor ‘da oynarken George Leekens döneminde unutulmaz bir anım var paylaşmak isterim. Hocanın bana çok şans vermemesinden dolayı kendisine bana şans vermeyeceksen ayrılmak istiyorum ifadesini kullandım. Tabi bunları söylerken içimde hocanın beni yumuşatıp motive edeceği düşüncesi var daha 23 yaşındayım o zamanlar, ama hoca çok profesyonelce davrandı yüzüme bakarak hemen yöneticilerle görüşüp gidebilirsin iyi şanslar diyerek odadan uğurladı. Ben o an neye uğradığımı şaşırdım, gençliğin vermiş olduğu özgüvenle de sözümden de geri dönemedim nitekim oradan ayrılarak Gençlerbirliği’ne gittim.

O an aslında gösterdiğim tavrımdan dolayı başıma gelen bu değişim sayesinde düşüncelerim ve hayatım değişti. Dünyaya ve olaylara farklı bakmaya başladım. Bu kırılma noktası beni 32 yaşında Fenerbahçe’ye transfer olmama sebep oldu diyebilirim.

Erzurumspor taraftarı benim için efsane… İki sene önce Erzurumspor’a rakip olarak sahaya çıktım ve nasipsizlikle iki penaltı kaçırarak süper ligden olduk şimdi ise Erzurumspor’un süper lige çıkması için mücadele ediyoruz kader böyleymiş. Final maçında Erzurumspor taraftarlarının baskısını hep hissetmiştik.

Erzurum’da hayat Erzurumspor...

Gerek deplasmanlarda gerek kendi evimizde taraftarlarımızdan taraf bir

sahiplenme mevcut. Ortalama 8-10 bin taraftar bandında oynayan bir takımız ki bu süper ligde bile aranılan bir durum. Erzurumspor taraftarı Erzurumspor camiasının en önemli parçasıdır.

Her şeyin ötesinde Erzurumspor taraftarının ben insani yaklaşımını çok seviyorum. Her gittiğimiz yerde saygı hissediyoruz. Sadece biz değil rakiplerin de ifadeleri aynı yönde.

İbrahim Erkal Şarkıları benim için bir başka….

Erzurumspor taraftarlarının özellikle maçlardan önce İbrahim Erkal şarkıları ile bizleri karşılamaları bize çok tesir ediyor etkileyici bir ambians oluyor.

Bazı kişi ve kişilerce zaman zaman eleştirilerin dozu kaçsa da bu her camiada olabilecek durum olduğunun farkındayız .

Fotoğraf: Cem BAKIRCI 59

haber

ERZURUM'UN KIRMIZI PERİLER DİYARI

NARMAN PERİ BACALARI ARTIK TESCİLLİ

UNESCO Türkiye Milli Komisyonu'nca 2012 yılında Dünya Geçici Miras Listesi'ne alınan ve 'kırmızı periler diyarı' olarak adlandırılan Erzurum'daki Narman Peri Bacaları, Resmi Gazete'de yayımlanan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı kararıyla doğal sit alanı olarak tescil edildi.

2

kilometre uzunluğunda üç vadiden oluşan halk arasında ‘’Erzurum’un Kırmızı Periler Diyarı’’ olarak da adlandırılan Narman Peri Bacaları, doğal sit alanı ilan edildi. Çevre Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü sitesinde yayınlanan kararda, “Erzurum ili, Narman ilçesi, Narman Peribacaları nitelikli doğal koruma alanına ait düzeltilmiş yeni sınırlar, bakanlık makamının 20 Kasım 2019 tarihli ve 273461 sayılı ‘olur’u ile tescil edilmiştir” denildi. 3 Aralık’ta Resmi Gazete’de Bakanlık kararıyla Narman Peribacaları’nın tescili kesinleşmiş oldu.

60

Narman Peri Bacaları ; Doğu Anadolu nadide bölge jeolojisinin bir hediyesi gibi Narman ilçe sınırlarında yer alan Peri Bacaları temel olarak bölgeye has sıkışma tektoniğinin ürünüdür. Yer aldığı bölgeyi bir açık hava müzesi haline getiren bu eşsiz şekillenmenin seyredildiği bölge başka bir adlandırma ile de "Kırmızı Periler Diyarı" olarak bilinmektedir.

Narman Peri Bacaları jeolojik bakımdan, oluşumu Pliyosen çağ'a kadar dayanan bir geçmişe sahiptir. Başlıca kırmızı kum taşları ve benzer renkteki çakıl taşlarından kaynaşarak oluşan bir yapıya sahip olup; yapılan incelemeler neticesinde çağlar boyunca olagelen karasal fasiyeler ve diğer atmosferik koşullar sonucunda oluşan aşınmalarla şekillendiği bilinmektedir.

Fotoğraflar : Burak SARI 61

dekorasyon

2020 OFİS TRENDLERİNDE

İŞLEVSELLİK

ÖNE ÇIKIYOR

Yeni yıla girdiğimiz şu günlerde mimari trendler de şekilleniyor. Çalışanların motivasyonunu artırarak, verimliliği yükselten işlevsel tasarımlar ve canlı renklerin gündemde olacağı gözüküyor. Rutin masa ve çalışma koltuğu, yerini hareketli ve çok yönlü kullanılabilir ofis mobilyalarına bırakıyor. Çalışma alanlarında iletişimi güçlendirerek, yaratıcılığı destekleyen mekân kurgularının tercih edildiğini belirten Bürotime Tasarım Ekibi Lideri Utkan Kızıltuğ, ihtiyaçlara yanıt oluşturan tasarımlarla ilgili güncel bilgileri paylaşıyor.

62

E

skinin klasik ofis düzeni yerini; sınırları kaldıran, her ortama ve mekâna uyumlu, yeni nesil ürün aileleriyle kurgulanmış çalışma alanlarına bırakıyor. Firmalar da iş yerlerinde motivasyonu artırarak, iş kalitesini yükseltecek yaratıcı ve dinlendirici mekânlar oluşturmanın yollarını arıyor. 2020 trendlerinde ofisler, sadece iş yapılan ve estetik kaygılardan uzak tasarlanan yerler olmaktan çıkarak; konforlu, iletişimi ve yaratıcılığı geliştiren sosyal alanlarıyla, yaşayan bir mekân olarak dizayn ediliyor.

Tasarım felsefesinde, insanı merkeze koyarak beklentileri karşılamayı misyon edinen Bürotime, mimari yerleşimlerin çalışan verimliliği üzerindeki önemine dikkat çekiyor.

Ofislerde Çalışan Odaklı Tasarımlar Güçleniyor Yılın trendleri hakkında bilgi veren Bürotime Tasarım Ekibi Lideri Utkan Kızıltuğ, “İş yerleri ve ofisler, insanların günlük yaşamının büyük bölümünü geçirdiği ortamlar olarak karşımıza çıkarken; teknolojinin gelişmesi ile çalışma alanları da giderek dijitalleşleşiyor. Rijit ve hiyerarşik olarak organize edilmiş

ofis yapıları yerini; farklı faaliyetler ve çalışma yöntemleri için esnek olabilen ortamlara bırakıyor. Çalışanların iş dünyasında daha fazla söz hakkına sahip olması, hiyerarşik düzen etkisinin kaybolması ve açık ofis kullanımı ile yatay iletişim olanaklarının artması sonucu, insanı düşünerek tasarlanmış mekânlar giderek önem kazanıyor. Çalışma alanları, önceleri sadece bir masa ve sandalyeden ibaret görülürken; artık aidiyeti yükselten, konfor, esneklik ve yeni olanaklar sunan, bir yandan da insan sağlığını gözeten sosyal alan çözümleriyle, iş dünyasında pozitif etkileşimi güçlendiren mekânlar yaratılması, ofis dekorasyonunun temel yapı taşları olmaya başlıyor.” dedi.

gücünü öne çıkartıyor hem de ofislerde yalınlığı sağlıyor.

Ofislerde sabitlik kavramı giderek azalıyor. Bu sebeple tasarımcılar, çalışanların ihtiyaç duyduğu gibi hareket edebilecekleri, çok amaçlı alanlar yaratma eğilimlerine yöneliyor. İlerleyen zamanlarda da, her yere ve amaca uyacak şekilde tasarlanmış, tamamen yeni nesil, hareketli, multifonksiyonel ürünleri çokça göreceğimiz beklentisi, sektörün geleceği adına paylaşılıyor.”

Çalışma Alanlarında Çok Fonksiyonluluk Tercih Ediliyor Yeni yılda ofislerde görülecek bir diğer trendin ise çok işlevli mekânlar olduğunun altını çizen Utkan Kızıltuğ, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her anın ihtiyacına göre kullanılabilen alanlar ve ofis mobilyaları yeni yılda daha da popüler olacak. İş akışına göre dönüştürülebilen bu çok yönlü mobilyalar, hem tasarımın

63

DÖGEN MASA SANDALYE VE AKSESUAR Erzurum Şükrüpaşa Ve Tahtacılar’da Bulunan Dögen Masa Sandalye Ve Aksesuar Kurucusu Ahmet DÖGEN İle Keyifli Sohbetimiz…

ö

ncelikle Dögen Masa Sandalye ve Aksesuar Kurucusu Ahmet Bey' i tanıyalım…

28 Kasım 1993 Erzurum doğumlu genç bir girişimci. 3 çocuklu bir ailenin en büyük çocuğu olan Ahmet bey eğitim hayatına Erzurum’da başlamış ve okumanın verdiği güce olan inancını hiç kaybetmeden eğitim kariyerinde ikinci üniversitesini okumakta. Girişimciliği daha genç yaşlara dayanmakta aslında, İlk olarak 19 yaşında Erzurum teknokentte bir yazılım firmasıyla ticari hayatına başlıyor. 21 yaşında İstanbul ve Bodrum’da bulunan kurumsal bir firmanın yöneticiliğini üstlendikten sonra 2017 yılında Erzurum’da Dögen masa sandalye ve aksesuar markasını kuruyor.

Ahmet Bey, Dögen Ailesinin Etkileyici Ticari Geçmişinden İse Şöyle Bahsediyor; Öncelikle soyadımdan anlaşılacağı üzere büyük dedem Ömer Dögen’den başlayan bir ticari geçmişimiz var. Büyük dedem demir döğerek geçimini sağlamaya çalışmış.

Zamanın büyük sanatkarlarından olan oğlu rahmetli dedem Hacı Abdulsamed Dögen kaportacılık yaparak ticaretini sürdürmüştür. Babam Mürteza Dögen bir süre kaportacılık yaptıktan sonra Erzurum ‘da ilk endüstriyel krom imalatını başlatmıştır. Ardından Erzurum ve Bursa’da Örnek Ticaret Ltd.Şti. adı altında makine üretimi ve ham madde ( demir,bronz,bakır,alüminyum vb.) satışını yapmaktadır.

Genç Girişimcimizin Kurduğu Markanın Hizmetleri Birçok Kitleye Hitap Ediyor..

64

2017 yılında markayı kuran Ahmet Dögen öncelikli amaçlarının Erzurum’a doğruluk ve dürüstlük ilkesi ile, kaliteli hizmet getirmek olduğunu ifade ediyor. Vizyon olarak şehrin güvenilir markası olmayı kendilerine hedef belirlemişler ve bu konuda başarılı olduklarını objektif olan tüm gözlerin gördüğü aşikar. Ürün yelpazesini artırarak 3 ayrı şubeye ulaşmış olup Ülkenin dört bir yanından kaliteli firmalar ile çalışarak “En çok çeşit,en uygun fiyat ,en iyi hizmet “ anlayışı ile Şehrin Masa Sandalye markası olmayı amaçladıklarını ifade eden Ahmet bey, Çıktıkları bu yolda Cafe, lokanta,restaurant ,düğün salonları gibi bir çok projeye imza attıklarını ifade ettiler. Kuruldukları günden bu yana binlerce evin mutfaklarına, salonlarına dokunarak renk kattıklarını ve bu durumun kendilerine büyük bir mutluluk getirdiğini dile getiren girişimcimiz şehrin Masa Sandalye markası olarak kendilerin duyulan güveni boşa çıkarmamak için her gün bir önceki günden daha fazla çalışarak ve ürün çeşitliliğini artırarak , kaliteli hizmet ve uygun fiyat sunmaya bu misyonda emin adımlarla ilerlemeye çalıştıklarını ve bu durumu “Kaliteye atılan imza!” İfadesiyle sloganlaştırdıklarını söylediler.

Müşteri Olarak En Çok Sorun Yaşadığımız Teslimat Sonrası Hizmette Ve Ürün Çeşitliliği Konusunda Ahmet Bey' in Yaklaşımı Profesyonelliğini Ortaya Çıkarıyor.

Firmamız ürün çeşitliliği açısından Doğu da bulunan tek Masa Sandalye markasıdır Sebebi ise Masa Sandalye üzerine ülkemizin çeşitli illerinde bulunan en gelişmiş markalar ile işbirliği içerisinde olmamızdır. Örneğin Ankara, Kayseri, Bursa(İnegöl), İzmir gibi iller ile bağlantılarımız mevcuttur. En yeni modelleri takip etmek için her sene katıldığımız fuarlar ile ürün çeşitliliğimizi arttırmaktayız.

Böylelikle Şehrimize trend ürünleri getirip halkımızın beğenisine sunmaktayız. Firmamız da ürün çeşitliliği adı altında Dresuar,zigon sehba,Tv üniteleri,ayna gibi mobilya akseuarları da bulunmaktadır. Sattığımız ürünlerin teslimatından sonra 2 yıl garanti süreleri mevcuttur. Bu süre zarfında ve sonrasında müşterilerimizin her türlü sorununa çözüm bulmakta ve yardımcı olmaktayız.

Müşterilerimizi ailemiz gibi gördüğümüzden ve ürünlerimizin kalitesine duyduğumuz güvenden dolayı her daim yanlarındayız.

Erzurum Life Dergisi Okurlarına Ahmet Dögen’den Bir Mesaj Var...

Bize bu dergi de yer ayırdığınız için size ve ekibinize çok teşekkür ederim. Ürün alırken fiyat endeksli olmamalı ürün kalitesini daha ön plana almalarını öneririm. Tercih edilen mekanın özellikleri de ürün alışverişinde etkili olmalıdır.

Seçim yaparken renklere ve uyuma dikkat edilmelidir.

Tüketicilerimize vermek istediğim naçizane mesaj; “ Hiçbir ürün kalitesinden çalınmadan daha ucuza satılamaz.”

DÖGEN Masa Sandalye Ve Aksesuar SHOWROOM 1 Rabia Ana Mah. Tahtacılar Cad. No:18 Yakutiye / ERZURUM SHOWROOM 2 Rabia Ana Mah. Tahtacılar Cad. No:25 Yakutiye / ERZURUM SHOWROOM 3 Ömer Nasuhi Bilmen Mah. Necip Fazıl Kısakürek Cad. Şahin Bey Yapı Kop. Altı Nenehatun 2 4.Etap Yakutiye / ERZURUM

www.dogenmasasandalye.com www.erzurummasasandalye.com

dogenmasasandalye

0 442 215 38 15 / 0 546 418 22 28

65

dekorasyon

İÇİNİZİ ISITACAK KIŞ RENKLERİ FİLLİ BOYA’DA

Günlerin kısalmaya başladığı, sıcak günlerin geride kaldığı, gri bulutların çoğalmaya başladığı bu günlerde Filli Boya yaşam alanlarınız için içinizi ısıtacak renkler öneriyor...

66

F

illi Boya’dan mekâna canlılık veren renk önerileri!

Kışın soğuk etkisini azaltmak için içinde kırmızı bulunan bej tonlarını kullanabilirsiniz. Filli Boya Renxmatik kartelasından Tan 280 ve Hasır 75 renkleriyle mekanlarımızda güneşin yüzünü ilk göstermeye başladığı sabah saatlerindeki etkisini hissedebiliriz.

Griden vazgeçemeyenler için yine Filli Boya Renxmatik kartelasından Krom 150 rengi ile capcanlı sarı tonlarda Işıltı 115 rengini birlikte kullanabilirsiniz.

Kışın sıcaklığını hissettiren bir başka renk de tarçın tonları… Dumanı üstünde tarçınlı salebin o iştah açan pozitif etkisini duvarlarınıza taşımak için Filli Boya Renxmatik kartelasından Tan 240 rengini tercih edebilirsiniz.

Mimar Benim’le Yaşam Alanlarınızın Renkleri Belirlemek Çok Kolay… İçinizi ısıtacak kış renklerinin evinizde nasıl duracağını görmek ister miydiniz? Filli Boya’nın ödüllü Mimar Benim uygulaması, kullanıcılara yaşadıkları yerin mimarı olma imkânı sunuyor. Mimar Benim uygulamasıyla yaşam alanlarınızı ışık ve gölgelendirme esas alarak gerçeğe en yakın şekilde renklendirebilirsiniz. Gerek görselleri gerek içeriği gerek kullanımı açısından Türkiye’nin en çok beğenilen uygulamaları arasında yer alan ve AppStore’un favori uygulamaları arasında bulunan Mimar Benim’i ücretsiz olarak.

67

Budakoğlu Concept…

Mobilyacılık sektörüne 1992 yılında, Erzurum'da 60 metrekarelik bir dükkanda pazarlama faaliyetlerine başlayarak adım atmış; daha sonra 1998 yılında çeşitli firmaların Doğu Anadolu distribütörlüğüne başlamış ve 2014 yılında perakende olarak amaçlamış olduğu hedefler doğrultusunda sürekliliği ve büyüme akımıyla kendinden söz ettiren bir firmadır.

68

"

Doğadan Hayata'' Estetik ve zarafeti ahşapla buluşturan Budakoğlu Concept, ‘’ Doğadan Hayata ‘’ sloganıyla şehrin muhtelif noktalarındaki Showroomları ile kendisini özel hissetmek isteyen kişilerin öncelikli tercihi haline gelmiştir…

‘’Tasarımın Hayat Bulduğu Nokta’’ Her kesime hitap eden tasarımların bünyemizde bulunmasıyla, şehrin en estetik mobilyacısı olma iddiasını her zaman korumaktayız.

Yenilikçi, gelişime açık, güler yüzlü ekibiyle göz kamaştıran birbirinden farklı

Showroom konseptiyle estetik ruhu ön plana çıkaran Budakoğlu; halıdan mobilyaya, bambu bahçe mobilyalarından lüks aksesuarlara, luxury serilere varıncaya kadar geniş ürün yelpazesiyle Erzurum'da mobilya sektörünün öncülüğünü yapmaya devam ediyor…

Proje tasarım uygulamalarıyla müşterilerinin hayallerini mimari ekibi ile birlikte gerçekleştirmekte; yapılan konut projeleri ile de müşterilerin memnuniyetini kazanarak; birlikte büyümeye devam etmektedir…

Budakoğlu; vizyonu ve misyonuyla müşterilerine 1992 yılından beri hizmet vermeye devam etmektedir…

69

trend

2020 Pantone Yılın Rengi Klasik Mavi Pantone Color Institute, 2020 yılın rengini Klasik Mavi (Classic Blue) olarak belirledi.

Her sene Aralık ayında gelecek senenin trend rengini açıklayan Pantone Color Institute, 2020’nin

rengini Klasik Mavi olarak açıkladı. Dinginlik ve özgüveni yansıtan Klasik Mavi, yeni dönemde sağlam ve güvenilir alt yapı görmeye karşı olan özlem ve isteğimizi yansıtıyor.

Moda

Tasarımcılar 2020 İlkbahar Yaz koleksiyonlarını modaseverlerle buluşturduğunda aslında bu yılın trend rengi hakkında büyük bir ipucu saklıyormuş ki Pantone tarafından açıklanan 2020’nin rengi Klasik Mavi, şimdiden moda dünyasının en çok konuştuğu konu!

70

Dekorasyon & Mimari Gökyüzü ve deniz gibi sonsuz güzelliklerin rengi mavi, 2020’de dekorasyonların vazgeçilmez rengi olmaya hazırlanıyor.

Sakinleştirici bir etki taşıyan klasik maviyi, yaşam alanlarınıza serinletici, konsantrasyon artırıcı veya uyarıcı bir etki katmak için uygulayabilirsiniz.

Siz de bu etkileri evinizde hissetmek isterseniz, mavi renkte dekorasyon objeleriyle evinizi renklendirebilir ya da daha dramatik bir değişiklik yapmak için bu rengi mobilyalarınızda veya duvar kağıdınızda kullanmayı tercih edebilirsiniz.

71

moda

Altınyıldız Classics kaban ve paltolarıyla bu kış çok iyi hissedeceksiniz!

Gc ile Şıklığınızı Yeniden Tanımlayın Birbirinden estetik ve göz alıcı tasarımlarıyla dikkat çeken Gc, erkekler için şıklığın tanımını yeniden yapıyor.

Gc göz alıcı modelleri ile karakterini saatiyle vurgulamak isteyen saatseverleri cezbediyor.

Dünyaca ünlü saat markalarının Türkiye’deki tek yetkili distribütörü Saat&Saat farkıyla sunulan Gc, iddialı tasarımları ile şıklığınızı ve stilinizi tamamlıyor.

Boss ile Zamana

Meydan Okuyun

Boss’un elegan bir duruş sergileyen yeni modeli, erkeklere yıllarca eşlik edecek zamansız tasarımıyla dikkat çekiyor.

Erkek Koleksiyonu’nda

Doğal Tonların Etkisi Koton’un Sonbahar – Kış Aksesuar Koleksiyonu’nun erkeklere özel tasarımlarında devetüyü, bej, haki, siyah ve gri tonlarının hakimiyeti görülürken, süet ve yumuşak triko gibi sıcacık tutan kumaşlardan eldiven, şapka ve atkı tasarımları öne çıkıyor.

Koleksiyonda ayrıca günlük yaşamda şık bir tarzı benimseyen erkekler için kamuflaj desenli çanta ve atkılar, bel ve sırt çantaları gibi tasarımlar yer alıyor.

Şimdi Renkli Kış Zamanı NetWork Sonbahar/Kış 2019-20 erkek koleksiyonu, kendinden emin ve iddialı görünümü seven erkekler için geniş bir dış giyim seçkisini sunuyor. Yaka ve kollarda kullanılan kürk detaylarının yanı sıra dikiş ve kumaş kalitesiyle NetWork dilinde yorumlanan dış giyim koleksiyonu, soğuk kış günlerinde stilinizin en güçlü parçası olacak. Toprak tonlarının maskülenlikle buluştuğu uzun kabanlar kahverengi, ekru, gri gibi birçok soğuk ve sıcak tonlarla renk alternatifleri sunuyor. Yakası çıkarılabilen kürk detaylı paltolar ve kaşe kabanlar ise dış giyimde şıklık arayan erkeklere

72

hitap ediyor.

Mat, parlak ve baskılı alternatifleriyle sezonun olmazsa olmazı puffer montlar, kırmızıdan laciverte, siyahtan griye birçok renk alternatifi sunarken spor ve şık görünmek isteyenlerin kilit parçası. En sade görünümü bile iddialı hale getiren napa montlar ise pelüş iç detayları ile bu sezon kış kombinlerinin en trend parçası olmaya aday. Ayrıca ince, hafif ama bir o kadar da sıcak tutan NetWork Essential serisi montlar da serin havaların kurtarıcısı olacak.

#WorkAndPlay

Şimdi

Renkli

Kış Zamanı

73

haber

Meryem Uzerli’den Turuncu Bağcık Projesine Destek!

Meryem Uzerli’nin destek verdiği kampanya ile Türkiye’nin farklı bölgelerinde yaşayan 50 bin çocuk yeni ayakkabılarına kavuştu.

T

ürkiye’nin en büyük ayakkabı perakende zincirlerinden olan FLO, Kızılay işbirliğiyle geçen sene çocukların yüzlerini güldürmek için başlattığı ‘Turuncu Bağcık’ kampanyasını Meryem Uzerli ile sürdürmeye devam ediyor.

FLO’nun marka elçisi olan Meryem Uzerli, “Çocuklar İçin Birlikte Adım Atalım” diyerek FLO’nun hayata geçirdiği ‘Turuncu Bağcık’ sosyal sorumluluk projesiyle ilkokul çağındaki ihtiyaç sahibi çocukların, okullarına yeni bir çift ayakkabı ile gitmelerine destek oluyor. KIZILAY ile birlikte yürütülen ‘Turuncu Bağcık’ kampanyası

74

ile bugüne kadar 50 bin çocuğa yeni ayakkabılarını ulaştırarak onları sevindiren FLO’nun önümüzdeki dönem hedefi ise 1 milyon bağcık bağışı ile 100 bin çocuğa ulaşmak.

Konuyla ilgili açıklama yapan Meryem Uzerli, “Küçücük adımları ile sınırsız hayallere koşan çocuklarımıza destek olmak üzere böylesine anlamlı bir projede yer aldığım için çok mutluyum.

Sadece 5 TL karşılığında alınan Turuncu Bağcık ile çocuklarımızın mutluluğuna büyük katkıda bulunuyoruz. Projenin kapsamında satın alınan Turuncu Bağcık kadar FLO da bağış yaparak daha fazla çocuğumuz yepyeni ayakkabılara kavuşuyor. ” dedi.

ssssss

75

röportaj

Et’in imajını değiştiren adam

NUSRET Sosyal Medya’nın gücünün bir simgesi olsaydı, bu simge, Nusret ve tüm dünyayı yıllardır kasıp kavuran “tuz dökme” hareketi olabilirdi. Ancak Nusret Gökçe, bir şeften, bir işletmeciden ya da bir instagram fenomeninden çok, çok daha fazlası.

En ünlüsünden, en zenginine, dünyanın takip ettiği isimler, onu takip ediyor, pişirdiği bifteği, kaburgayı yemekten de öte, imzasını attığı, sunumunu yaptığı yemeğe tuz döküşünü izlemek ve onunla tanışmak için kıtalar arası seyahat ediyor.

“ET” hazırlamayı, “ET” pişirmeyi, bir restauranta gidip “ET” yemeyi yalnızca Türkiye’de değil, tüm dünyada başka bir boyuta taşıyan isim Nusret.

Dünyanın her yerinde açtığı restaurantlarında doluluk oranı %99, en güzel etleri kendine has yöntemlerle pişiriyor, yetmiyor, pirzolayı, kafesi altın varaklarla kaplıyor, öyle sunum yapıyor, real-time yaşıyor, Maurizio Cattelan’ın “Duvara bantlanmış muz” eserinden hemen sonra, o da pirzolasını duvara bantlıyor, 10 katı değer biçiyor. Her paylaşımı beğeni rekoru kırıyor, beline taş bağlayıp spor yapıyor ama her ne yaparsa yapsın her zaman olay oluyor, her zaman en çok o konuşuluyor.

Hazırlayan : Hayri ALTAY 76

Canım kardeşim Nusret. Ekibinle çok yakın çalışıyorsun. Nasıl bir şey Nusret’le çalışmak?

Binlerce insana ekmek kapısı olmak benim ruhumun ilacı. Bütün ekip arkadaşlarım birbirlerinden değerli kardeşlerimdir. Cahilliğe karşı eğitim eğitim diyorum. Benim her şubem bir Oxford. Nusret Akademi isminde İstanbul’da bir araştırma ve yetiştirme konusunda okul diyebileceğimiz bir eğitim binamız var.

Benim her şubem bir Oxford.

77

Geçmişimi asla unutmadım, unutmam ama geriye de dönüp asla bakmam.

78

Etten sonra en sevdiğim yemek annemin yaptığı biber dolması ve sarmadır.

79

Lezzet

Dostlarla Döner

%100 Yerli Sermaye y Friendöner 2016 yılında ERATA AŞ tarafından kurulmuş %100 yerli sermayeli bir Türk işletmesidir. Erzurum’da, kapılarını açacağı ilk günden itibaren, Friendöner markasını ülke çapında tanınan ve şubeleşen bir yerli fast food markası haline getirmeyi arzulayan bir yönetimdir. Bugün, bu amaç için mücadele eden ekibi, kararlı ve disiplinli çalışmalarının sonucunu görmekten mutluluk duymaktadır.

80

"Doğru lokasyon, doğru zaman ve doğru yatırımcı"...

Marka kavramının tam olarak anlaşılamadığı şu günlerde, gerek şubeleri ile, gerekse yönetim anlayışıyla ortak bir bilinç etrafında toplanmış bulunuyor; "Doğru lokasyon, doğru zaman ve doğru yatırımcı"...

Yerli fast food

sektörünün en geniş menülerine sahip…

Friendöner; Türk mutfağının seçkin döner ve balık lezzetlerini, kendi tarzı ve özgün sunumlarıyla misafirleri ile buluşturan, yerli fast food sektörünün en geniş menülerinden birine sahip, özgün mimari ve dekorasyonu ile eğlenceli ve keyifle vakit geçirilebilecek, kaliteli hizmet ve uygun fiyat politikasıyla geniş kitlelere hitap eden özel bir işletmedir.

"Standart hizmet" başarının ve sürekliliğin yegane anahtarı. Bu yüzdendir ki yatırımlarını sürekli olarak hizmet alanını genişletmek için yönlendirmektedir.

Doğru ve kaliteli hizmet verebilmesi adına, kendi lojistik alt yapısı ve soğuk zinciri ile de bölgede fark yaratmaktadır.

Hedefimizde Türkiye’ye açılmak var.. Şu anda Erzurum Atatürk Üniversitesi içerisinde yer alan ilk şubesini; İzmir,Ankara, İstanbul, Kayseri, Gaziantep ve Trabzon'a kadar uzanan bir yolculuk ile arttırmak hedeflenmektedir.

Gelecek hedefleri içerisinde, içerisinde bulunduğu sektöre de katkıda bulunacak olan eğitim ve danışmanlık çalışmaları, yeni marka ve fikirlerle sektöre yön verecek girişimler ile yurtiçi ve yurtdışı çalışmaları da yer alacaktır.

Bildikleri en iyi işlerden biri olan, "yeme-içme sektörü" dinamiklerini değiştirmek ve sektöre yön vermek için çıkılan bu yolda Friendöner’i tercih eden ve destekleyen tüm dostlarımıza; Teşekkür ederiz.

Atatürk Üniversitesi Atatürk Mah. ( Vakıfbank Karşısı / Düzgün Market Yanı ) Küme Evler NO :110 Yakutiye / Erzurum

(0442) 442 1001

friendoner

_friendoner

_friendoner

81

sağlık

“KOLAJEN”

SADECE CİLDİMİZ İÇİN ÖNEMLİ DEĞİL..

C

ilde ışıltı, pürüzsüzlük, nem ve esneklik kazandırıyor… Saç köklerini güçlendirerek saçların sağlıklı ve gür olmasını sağlıyor…

Diş ve tırnakları besliyor… Kornea tabakasını güçlendirerek pek çok göz hastalıklarının gelişme riskini azaltıyor… Damarlarda kan dolaşımının hızlanmasını sağlarken, atardamarlarda tehlikeli plak oluşma riskini düşürüyor…

Bir diğer önemli görevi, eklem dejenerasyonlarını ve ağrılarını hafifletmek, eklemleri onarmak… Sağlığımız ve güzelliğimiz üzerinde böylesine önemli faydaları sağlayan proteinin adı; kolajen! Son yıllarda güzellik ve besin takviyesi sektörünün gözdesi olan kolajen,toplumdaki yaygın inanışın aksine sadece cildimizin değil, tepeden tırnağa tüm vücudumuzun sağlıklı olmasında ‘kilit’ rol üstlenen son derece önemli bir protein.

Kolajen; deri, kas, kemik tendon ile bağlar başta olmak üzere, diş ve gözler de dahil hemen her organın en önemli yapı taşı olan bir protein çeşidi. İnsan vücudunda en çok bulunan protein olan kolajenin temel görevi;vücudun kemik, kıkırdak ve kas dokularına yapısal destek vermek. Aynı zamanda cilt başta olmak üzere tüm doku ile organların canlı, güçlü ve esnek kalmalarını sağlamak, dokusal bütünlük oluşturmak gibi önemli işlevler üstleniyor.Kolajeni vücudumuz yaşadığımız süre boyunca kendi üretiyor. Ancak 25’li yaşlardan itibaren vücudumuzda kolajen üretimi yavaşlamaya

82

başlıyor, 35’li yaşlardan sonra yavaşlama hızını artırıyor, bunun sonucunda olumsuz etkiler kendini daha fazla gösteriyor.Aynı zamanda sigara, hava kirliliği, güneş ışınları ve şekerli besinler tüketmek gibi hatalı beslenme alışkanlıkları da vücudun kolajen üretme kabiliyetini olumsuz etkiliyor. Kolajen eksikliğinin yansımaları en çok cildimizde görülüyor; cildimiz sıkılığını kaybederek sarkmaya başlıyor, matlaşıyor ve kırışıklar kaçınılmaz hale geliyor. Ayrıca eklem kıkırdaklarından tendonlara, dişlerden tırnaklara kadar pek çok organ ve dokularda hasarlar gelişiyor.

Kemik suyu Kemik suyu içerdiği glisin, prolin ve arjinin gibi önemli amino asit içeriğiyle mükemmel bir kolajen kaynağı. Beslenme rutininize zaman zaman kemik suyu eklemeniz, vücudunuzda azalan kolajeni yerine koymak için ideal. Ancak rutinde kemik suyu tüketimi kan kolesterol düzeyleriniarttırabileceği için kalpdamar hastalığı veya kolesterol yüksekliğiyle ilişkili herhangi bir hastalığınız varsa kemik suyu tüketiminden kaçınmanız çok önemli.

Yumurta beyazı Yumurtanın beyazı, glisin ve prolin de dahil olmak üzere kolajeni oluşturan diğer amino asitleri de içerdiği için en iyi kolajen kaynaklarından biri olarak nitelendiriliyor. Ancak sadece yumurta beyazı yerine tüm yumurtayı tüketmek kolajen desteğinin yanı sıra sağlıklı yağ ve yüksek kalitede protein de sağlıyor.

Jelatin Jelatin, kolajenden türetilmiş bir protein türü. Bu yüzden kolajen üretimini arttıran besinlerden biri olarak kabul ediliyor. Jelatini pişirme sırasında kullanılabilir ve yemeğinizin besin değerini arttırmak için çorba, güveç veya et suyuna karıştırabilirsiniz.

Koyu yeşil yapraklı sebzeler Kolajen üretiminde bir diğer önemli faktör de, kolajenle birlikte C vitamini tüketiminin yeterli olması. Dolayısıyla ıspanak, semizotu, tere, roka ve maydanoz gibi koyu yeşil yapraklı sebzeler beslenme listenizde düzenli olarak mutlaka yer almalı.

Turunçgiller Portakal, mandalina ve limon gibi turunçgiller de C vitamininden zengin oldukları için kolajen üretimini destekliyorlar. Çünkü kolajen sentezlenirken tıpkı diğer birçok protein gibi yardımcı besin ögelerine ihtiyaç duyuyor ve C vitamini de kolajen üretiminde başrolü üstlenen bir besin ögesi.

Kırmızı ve mor meyveler Çilek, ahududu, böğürtlen, karadut ve yaban mersini gibi kırmızı ve mor meyveler C vitamini deposu olup kolajen üretimini destekliyorlar. Beslenme ve Diyet Uzmanı Ece Öneş “Özellikle çilek içerdiği bir antioksidan çeşidi olan ellajik asit sayesinde kolajenin yıkımına karşı da koruyucu etki gösteriyor” diyor.

Sarımsak C vitamini dışında kolajen üretimini destekleyen besin ögelerinden biri de, sülfür. Sarımsak içerdiği bol miktarda sülfür sayesinde kollajen üretimini destekleyen besinler arasında yer alıyor.Yapılan son çalışmalar, sülfürden fakir bir diyetle beslenen hayvanların daha azkolajen ürettiğini göstermiş.

Su yosunu Kolajen proteini başlıca glisin ve prolin aminoasitlerinden oluşuyor. Dolayısıyla beslenmede glisin ve prolini zenginleştirmek kolajen üretimini de arttırıyor.

Spirulina glisinden zengin bir su yosunuçeşidi ve kurutulmuş halde satılıyor.

Spirulinayı meyve sularına veya tatlılara ekleyebilirsiniz.

Morina balığı Diğer birçok beyaz balık gibi morina balığı da glisin ve prolin gibi amino asitlerden oldukça zengin olması sayesinde kolajen üretimini artırıyor. Ayrıca selenyum, B6 vitamini ve fosfor gibi besin ögelerinden de zengin bir besin.

Hazırlayan: Acıbadem Kadıköy Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Ece Öneş

83

spor

ERZURUM’UN ÖRNEK SPOR OLUŞUMU

‘’Palandöken Masterler’’ Erzurum'da 50-70 yaş aralığındaki kişilerden oluşan Palandöken Masterler Koşu Grubu, soğuk havaya rağmen maratonlara hazırlanarak adeta gençlere taş çıkartıyor.

DSİ sporun ev sahipliğini yaptığı, her kesimden insanların yer aldığı bu koşu grubu sportif faaliyetlerle bir farkındalık uyandırmayı amaç ediniyor.

B

ir grup arkadaşın, 2016 yılından bu yana düzenli olarak spor yapmasıyla başlayan faaliyet potansiyelini arttırarak faaliyetlerine devam ediyor. Bireysel olarak farklı spor geçmişlerine ve tecrübelerine sahip olan gönüllü sporseverler koşu ile aynı çatı altında buluştular. Bu durum sonrasında gruba yeni kişilerin de katılımıyla, büyük bir aile ortamı oluşmasını sağladı.

Başlamak için fazla yaşlı olduğunu düşünenlere duyurulur.

Doktor, eczacı, iş adamı ve kamudan olmak üzere çeşitli mesleklerde çalışan ya da emekli olan 50-70 yaş aralığındaki 30 u aşkın kişinin bir araya gelmesiyle kurulan Palandöken Masterler Koşu Grubu yıllardır her hafta 3-4 gün buluşup soğuk havaya rağmen her antrenmanda 15 KM koşu yapıyor.

"Erzurum kültürünü hissederek spor yapıyorlar" Sporcular spor yaparak hem obeziteyle mücadele ediyor hem de hareketli yaşamı sürdürmek istiyor. Erzurum türkülerini seslendirerek koşu yapan Masterler aynı zamanda sporla Erzurum kültürünü de bir arada yaşıyor. ‘’ Türkiye Şampiyonasında dereceye girdiler ‘’ Evde ya da kahvede oturmak yerine spor yapmayı tercih eden ve yaşlarına aldırış etmeyen bu kişiler yurtiçi ve yurtdışındaki maratonlara da katılıyor. Azimleriyle herkese örnek olabilecek Palandöken Masterler katıldıkları Türkiye Şampiyonası’nda takım halinde 3. Olarak büyük alkış topladı. ‘’ Grubun kapısı herkese açık’’ Erzurum'da yaşayan ve yalnız başına koşmak istemeyen sporseverleri buluşturmayı hedefleyen Palandöken Masterler grubunun kapısı koşuya gönül veren herkese açık.

Masterler koşu grubu katılmak isteyen herkese doktor raporu getirmeleri halinde kapısını açıyor.

84

Erzurum Life ailesi olarak şehrimize hareket katan Erzurum Palandöken Masterler’a 2020 yılı içerisinde, Türkiye’de 6, yurtdışında 2 koşu olmak üzere toplamda katılacakları 8 maraton koşusunda başarılar diliyoruz.

85

haber

MİLKA TÜRK KAYAĞINA DESTEĞİNİ

PALANDÖKEN’DE BULUNAN

‘MiLKA MOR PiST’

İLE SÜRDÜRÜYOR

Türkiye Kayak Federasyonu ve Kayak Milli Takımları Ana Sponsorluğu’nu geçtiğimiz günlerde yenileyen Milka, şimdi de Erzurum Sway Hotels’deki Milka Mor Pist ile kayak severlere keyifli bir deneyim sunmaya hazırlanıyor.

M

ondelez International Türkiye’nin sevilen çikolata markası Milka, Türk kayağına verdiği desteği 2020 yılında da devam ettirme kararının ardından yeni yıla kendi pistiyle girmenin gururunu yaşıyor. Kayak severlerin gözde kayak merkezlerinden Erzurum’daki Sway Hotels’deki pistlerden birine adını veren Milka, böylelikle kayak sporuna desteğini sahaya inerek farklı alanlara taşıyor.

86

Geçtiğimiz günlerde açılışı yapılan Milka Mor Pist’i ilk deneyimleyenler arasında Milli kayakçılarımız Fatih Arda İpçioğlu ve Münir Güngen de bulunuyor. Yaklaşık 1,5 km uzunluğunda ve 55 m genişliğinde olan Milka Mor Pist kayak severlere manzaralı ağaçlar arasından keyifli bir deneyim yaşatıyor. 210 Metre irtifa düşüşüne sahip Milka Mor Pist, paralel snowboard ve kayak yarışlarına da uygun. Gün aydınlatması olarak adlandırılan profesyonel gece aydınlatması ile ışıklandırılan kayak dünyasının ‘kalpleri yumuşatan’ pisti, 08:00 den 20:00’a kadar kayak severleri bekliyor.

87

FIRAT TÜRKMEN

röportaj

Sosyal Medya Üzerinden Seslendirdiği İlahiler İle Büyük Beğeni Kazanan Erzurumlu Fırat Türkmen’e Merak Edilen Soruları Yönelttik.

K

itlelere Ulaşma Hikayenizden Bahseder Misiniz?

Bu durum elbette sosyal medya sayesinde oldu. Ben doğma büyüme Erzurumluyum Erzurum da az çok tanınırdım. Ama daha geniş kitlelere hem yurt içi hem de yurt dışında tanınmamda tabiki önce sosyal medya ve ardından Televizyonun etkisini oldu diyebilirim.

Bu Hikayenin Başlangıç Noktası Neresi Peki…

Başlangıç hikayem, 2017 Umresi derim… Çünkü orada umre ziyaretini ibadetlerimi yaparken çekmiş olduğum bir video sayesinde Türkiye’ye döndüğümde her şey olumlu yönde değişmişti.

88

Tasavvuf İlahi Sanatçısı Olarak Günümüzde Televizyon Kanallarında Da Sıkça Gündeme Gelmektesiniz Müzik İle Alakalı Çalışmalarınız Neler ?

Müzik ile çok küçük yaşlarda tanıştım. Annem hep söyler onunla beraber okuduğu ninnilere eşlik eder sonra uyurmuşum. Sonra ilkokulda okul korosunun hem koro şefliğini hem de solistliğini yapardım. İmam Hatip Lisesinde olmam sebebiyle makam derslerimiz vardı ama O zamana kadar Herhangi bir müzik eğitimim yoktu lakin yine liselere gidip kutlu doğum haftalarında okulların İlahi korolarını çalıştırıp program hazırlıyordum. Tabi geçmişten beri kulağımı hep Türk müziği ile doldurmaya çalıştım müzik tarzım hep çoğu arkadaşımdan farklıydı. Hep

makamsal ezgisel Türk müziklerini dinlerdim. Kulağıma hoş giden her şeyi dinler beğenirsem ezberler okurdum. Bu sebeple Üniversite seçimim kuşkusuz ve hayalim olan Türk Mûsikisi Devlet Konservatuvarı oldu.

Okula ikincilikle girdim. Hayalimi gerçekleştirmiştim. Artık yaptığım işin okulundaydım. Çünkü amacım daha ileriye gidip daha profesyonel daha kaliteli işler yapmaktı. O yüzden müzik hayatımda her zaman kendimi geliştirdim bir kolda değil her kolda müzik ve Türk müziği adına tabiki... Okulda şancıyım yani ses eğitimi üzerine ders alıyorum. Üniversiteyi Doğduğun Şehir Erzurum’da Okuyorsun Erzurum’da Üniversite Okumanın Keyifli Yanları Var Mı ?

Doğduğum şehirde alışık olduğum ortamlarda üniversiteyi okumayı herkes ister çok şükür bana da nasip oldu. İstediğim yerde istediğim bölümü okumak güzel, Atatürk üniversitesi çok köklü ve eski bir üniversite. Gerek kampüsü gerek akademik kadrosuyla çok kaliteli ve güzel bir üniversite her öğrencinin talep edeceği bir yer.

Her Yaş Grubundan Hayranınız Var Bu Kadar Çok İnsanın Ruhuna İyi Gelmek Nasıl Bir Duygu ?

Kesinlikle harika bir duygu…

Onlardan aldığım tepkilerde bana çok iyi geliyor. insanların bana karşı davranışlarındaki gördüğüm samimiyet doğallık anca bir anne evladına karşı gösterilebilir. Karşılıklı bir durum aslında. Yani onlardan aldığım enerjiyle bende onların duygularına dokunabiliyorum.

Peki Erzurum Sizin İçin Ne İfade Ediyor…

Erzurum hayata merhaba dediğim şehir. Programlar dolayısıyla birçok yere seyahat imkanım oldu gerek yurtiçi gerek yurt dışı fakat hiçbirinde Erzurum ve Erzurumlular kadar birbirini koruyup gözeten bir şehir görmedim açıkçası…

Havası yazın ayrı güzel, kışın ayrı güzel şehrimizin…

Yaşlıya hürmet, hastaya ziyaret, gelenek göreneklerin eskilerden görüldüğü gibi süregelen ve zaman aşımına uğramayacak benzersiz bir şehir benim gözümde…

Erzurum Life Dergisi Okuyucularına Göndermek İstediğiniz Bir Mesaj Var Mı ? Öncelikle şehrin böyle bir dergiye ihtiyacı vardı. Bu ihtiyacı bu kadar kaliteli bir çalışma ile giderdiğiniz için sizlere teşekkür ediyorum.

Kıymetli okurlarımız bizi takip etmeye devam etsin. Konserlerimizi ve programlarımızı sosyal medyalarımızda duyuruyoruz Erzurum life okuyucuları da katılımlarıyla bizleri mutlu ederler ayrıca fan sayfalarıma da teşekkür ediyorum onların vasıtasıyla birçok kitleye daha rahat ulaşmaktayız. Herkese selam ediyorum.

89

köşe

Kahve...

BARİSTA EĞİTMENİ KAHVE UZMANI

Emre ASLAN

Kahve dünyanın ciddi bir kültür mirasıdır. Kokusuyla, lezzetiyle, sunumlarıyla her zaman içime uygundur. O sizi bekler. Zaman gözetmez. İster sabah, ister gece yarısı… Çünkü kahve derttir, keyiftir, arkadaştır, aşktır, ailedir. Bazen telvesi geleceğin aynası olarak adledilen en masum kehanettir. Bazen en güzel bahanedir.

Bazen de başlangıçlardır. Her şeyden öte sevdadır kahve…

Y

üzyıllardır insanlığın zevkle tükettiği, kokusundan acı tadına kadar asla vazgeçilmeyen, hayatımızın içinde çok önemli bir yere sahip olan kahve; bir içecek olarak 15. yüzyılda Yemen’de tüketilmeye başlanmış ve 17. yüzyılda Osmanlı vasıtasıyla Avrupa’dan tüm dünyaya yayılmıştır..

Kahvenin geçmişi efsaneler ve hikayeler ile doludur. Örneğin bir içecek olarak kullanılmadan önce, 8. yy da Habeşistan’da kahvenin kızartılıp ezilerek yağ ve tuz ile yenildiği bilinmektedir.

Ancak ilk kez kahveyi kimin içtiğine dair net bir tarihsel kanıt yoktur.

En yaygın efsane ise Khaldi adındaki çobana aittir: “Yemen’de Khaldi adında bir çoban Ay ışığında keçi sürülerini güderken, hayvanların bazı yeşil ve sarı meyveleri yediğini görür. O ana kadar uyuklayarak gezen hayvanlarda, bu meyveyi yedikten sonra bir canlılık görünür, oradan oraya zıplayıp durur, hatta mehtapla dans etmeye başlarlar ve herhangi bir yorgunluk belirtisi göstermezler. Bunun üzerine Khaldi de bu yemişleri yer ve kendini dinç hisseder. Bu esrarlı meyvelerden keşişlere söz eder. Çobanla iki keşiş sürünün otladığı yerlere gönderilir ve bilmedikleri çalı türünden birkaç dal koparıp içecek olarak hazırlayarak içerler. Ve onlar da geceyi canlı, neşeli bir ruh hali içinde geçirirler. Belirli saatlerde nöbet tutmayı ve dua etmeyi gerektiren manastır kurallarına uymayı kolaylaştıran bu içecek tüccarların da ilgisini çekmeyi başarmış ve Kahve yayılmaya başlamıştır. İkinci efsane ise Şazeliye tarikatının kurucusu Ebu’l-Hasan Şazeli’nin, 1258’de Hacca giderken yolda müridi Şeyh Ahmed ile yaptığı derin bir sohbet esnasında kahve çekirdeklerini kaynatarak içtiğine dairdir. 15. Yüzyıl başlarında kahvenin dervişler tarafından işlevsel bir amaçla içildiği kesindir. Ali Bin Ömer eş-Şazeli’nin Emir Saadettin tarafından Moka yöresine

90

sürgün gönderildiği dönemde, bu içeceğin çevresindekilere tanıttığı ve böylece tarikat mensupları arasında yaygınlaştığı bilinmektedir.

Kahvenin tasavvuf kültürü içinde rağbet bulmasının başlıca nedeni, içerdiği kafein maddesinin zihni açık tutucu ve uykuyu giderici özelliğinden ötürü bilhassa uzun süren zikir meclislerinde dervişleri zinde tutmasındandır. Bu sebeplerden ötürü Şeyh Şazeli, kahveci esnafı tarafından “pir” olarak anılır. Özellikle Osmanlı döneminde İstanbul’da yer alan pek çok kahvehane ve tahmis (kavurma) dükkanında ‘Her seherde besmeleyle açılır dükkanımız, Hazret-i Şeyh Şazeli’dir pirimiz, üstadımız’dır.” levhası asılırdı. Üçüncü rivayet yine Şazeliye Tarikati mensubu Ali bin Ömer el-Şazeli’nin başına gelenlerle ilgilidir. Rivayete göre Ömer, bir iftira yüzünden kuş uçmaz kervan geçmez bir çöle sürgün edilir.

Bu çölde yiyecek bir şey bulamayan Ömer, çalıların arasında bulduğu ve daha önce hiç görmediği bir ağacın meyvelerini toplar, kaynatır ve içer. Onu aramaya gelen iki arkadaşı ölmek üzereyken Ömer tarafından bulunup bu içecek tarafından iyileştirilir. Çöle sürülmüş bazı cüzzamlıların da bu içecekten içip iyileşmesi üzerine Şeyh, Ömer’in bulunup getirilmesi için haber çıkartır. Bir rastlantı sonucu hastaların iyileşmesini sağlayan Ömer de Halife tarafından affedilerek yurduna geri dönmesine izin verilir. Bunun yanında kahvenin, 800’lü yıllarda Habeşistan’da un haline getirilip hamura karıştırılarak ekmek yapımında kullanıldığına dair bilgilere rastlanmaktadır. Bir içecek olarak kullanılmaya ancak 14.yy da başlamıştır ve anavatanı Yemen’dir. Yemen’den sonra 1510’lu yıllarda Mekke’de artık iyiden iyiye içecek olarak benimsenmiş olan kahvenin buraya niçin ve nasıl geldiği konusunda pek fazla bilgiye rastlanmasa da, kahvenin bulunmasında olduğu gibi buraya yayılmasının Şazeliye tarikatına mensup dervişler tarafından sağlandığı bilinmektedir.

Kahve Dünyanın ciddi bir kültür mirasıdır. Kokusuyla, lezzetiyle, sunumlarıyla her zaman içime uygundur.

Özetle kahvenin yayılma sürecini incelediğimizde üçlü bir kategori oluşturabiliriz. Bu kategori sufiler, hacılar ve tüccarlar vasıtasıyla kahvenin yayılmasının sınıflandırılmasıdır. Bu yayılmada sufilerin rolü; Mısır’da El-Ezher medresesinin Rivakü’l-Yemen kısmındaki Yemenli sufiler ve buraya eğitim amacıyla gelen talebeleinr Kahire halkını kahve ile tanıştırması ile başlamıştır.

Tüccarların rolü ise; bu hoş kokulu içeceği tatmış ve ülkelerine dönerken yanlarında ağzı sıkıca bağlanmış mahfazalar içinde birkaç yük kahve de götürmüş olmalarıyla gerçekleşir.

Son olarak hacıların rolü de; memleketlerine dönerken yanlarında kahve götürmeleri ve böylece kahvenin en uzak memleketlere bile bu vasıtayla yayılması ile gerçekleşmiştir. Evliya Çelebi’den bir alıntı ile bu mevzuya örnek verecek olursak; Mısırlı evliya Tantalı Ahmed Bedevî’nin mevlûd-ı şerîfi adına yapılan şenliklerde Mısır’dan, Şam’dan, Haleb’den Acem’den Tanta’ya gelen ayân-ı eşrâf ve fukarayı ağırlayan 600 çadır kahvesinin olduğunu ve her bir kahvenin ikişer bin insan aldığını yazmaktadır.

Kahvenin bulunma ve yayılma sürecindeki bu serüvenlerden sonraki konumuz ise kahvenin Osmanlı ardından da Avrupa’ya nakli konusunu ele alacağız. Önümüzdeki sayımızda bu konularla beraber o esnalardaki bazı hikayeleri ve sürpriz bir konuyu işleyeceğiz…

91

gurme

Danilo Zanna’dan TikTok’a Özel Türkiye’de de adından sıkça söz ettiren ünlü İtalyan Şef Danilo Zanna, mutfaktaki sırlarını paylaştı. TikTok’un mutfak sırları kampanyası kapsamında düzenlediği workshopta Danilo Zanna İtalyan ve Türk mutfağının sırlarını gastronomi tutkunlarına anlattı.

D

anilo’nun Mutfak Sırları

Mutfakta güzel yemekler yapmak için en önemli püf noktanın sevdikleriniz için sevgiyle yemek yapmak olduğunu belirten Danilo, “Mutfakta önemli şeylerden ilki; sevgiyle yemek yapmak ikincisi ise kullanılan malzemeler. Yumurta beyazını çırparken kar gibi olması için genellikle tuz atılıyor ancak bu çok yanlış. Tuz, bilinenin aksine su moleküllerini öldürerek kabarmayı engelliyor. Bunun için ise en iyi yöntem limon. Birkaç damla limon, asitli yapısı sayesinde yumurta beyazının çok güzel kabarmasını ve kıvam almasını sağlıyor. İkincisi makarna yaparken suyuna yağ koymak. Makarnanın suyuna yağ koymanız hiç bir işe yaramıyor yağ suyun üzerine çıkıyor ve suya kötü bir tat veriyor. Tuzu ise su kaynadıktan sonra koymalısınız.

Birçok yemeğe güzel tat veren Antep fıstığını ise kesinlikle mikserden geçirmemelisiniz.

Eğer toz halinde kullanmak istiyorsanız direkt toz olarak satılan halini almalısınız” diye konuştu.

92

Danilo Şeften Önemli Uyarı: Eti Kesilmiş Şekilde Almayın “Yemek yaparken en sık kullanılan ürün soğandır ve soğan yandığı zaman mutlaka çöpe atılmalıdır. Biraz yandı, fark etmez denilmemeli” diyen ünlü İtalyan şef, “Yemeklerin lezzetli olması için mevsim meyveleri ve sebzeleri kullanılmalı.

Haftada bir kere kendiniz için yemek yapın. Ben bir gün mutlaka kendim için yemek yapar ve yerim.

Bu da bana büyük mutluluk veriyor. Deniz ürünlerini dondurulmuş kullanmamaya özen göstermeliyiz. Et ve balığı ise kesilmiş halde almamalıyız. Kuşbaşı, antrikot, fleto balık gibi ürünleri bütün halde kendiniz kesin. Çünkü eti ne kadar keserseniz bakteri üretme ihtimali o kadar yükseliyor” ifadelerini kullandı.

Klasik yemekleri kreatif bakış açısıyla yorumlamalıyız

Danilo Zanna, sözlerine şöyle devam etti: “Mutfakta birçok ürün ve malzeme ile çalışıyoruz. Aşçılık gibi sonu olmayan ve sürekli gelişen bir meslekte ancak bu malzemeleri yaratıcı bir şekilde kullanabilirseniz başarılı olabilirsiniz. Standart yemekleri bile yaparken yaratıcılığımızı kullanarak fark yaratabiliriz. Klasik yemekleri yeni malzemeler ve tekniklerle kreatif bir bakış açısıyla yorumlamaya çalışıyoruz. TikTok da içerisinde yaratıcı ve kreatif paylaşımlar bulunan bir platform. Ayrıca herkesin kendini ait hissedeceği yaratıcılığını ve hayal gücünü rahatlıkla ifade edebileceği çeşitlendirilmiş bir yer. Platform bu kampanyayla kullanıcılarını mutfak ipuçlarını ve püf noktalarını paylaşmaları için ilham veriyor. Bu kısa videolar mutfak ipuçlarını öğrenmek için harika bir yol.”

Minyatür yemekler yaparak Türk mutfağını minyatürle buluşturan Burcu Aydın, “Çok keyif alarak başladığım bu iş çok olumlu yorumlar alınca benim için daha da keyifli hale geldi. TikTok’la buluşma hikayem çok yeni, yaratıcı taraflarını gördükçe burada da paylaşımlar yapmaya başladım. Burada da ‘Mini Türk Mutfağı’nı var edebilmek için katıldım. Benim mutfak sırrım minik bir şef zannedilse de, arkada kocaman ellerin olması diyebilirim” ifadelerini kullandı.

93

köşe

ŞEHRİN SANATA AÇILAN PERDESİ ERZURUM D.T OYUNCU / YÖNETMEN

Emrah KESKİN

‘’ERZURUM

DEVLET

TİYATROSU’’

Erzurum Devlet Tiyatrosu ilk olarak 12 Mart 1977 tarihinde Hayati Çorbacıoğlu’ nun “Koca Sinan” adlı oyunuyla Erzurumlulara merhaba demişti. Devlet Tiyatrosu’ nun Erzurum’ daki macerasının başarılarla devam etmesini temenni eden güzel yazılar yazılmıştı. Ancak “hoş temenniler” in bir tiyatroyu yürütmeye yetmeyeceği kısa zamanda anlaşılıyordu.

1

981 yılında bir kez daha Erzurum Devlet Tiyatrosu açılıyordu...

Fakat iki seferinde de düşünüldüğü gibi olmadı. Ankara’ dan Erzurum’ a turne gelmesiyle, “Erzurum’ da Devlet Tiyatrosu var.”

Demek mümkün değildi. Merkezden gönderilen oyunlarla, bölge tiyatrosunun yürütülemeyeceği anlaşılmıştı. Tiyatronun, kendi teknik elemanlarına ve sanatçılarına ihtiyacı vardı…

12 Aralık 1997’de, İstemihan Talay’ın Kültür Bakanlığı ve Prof. Bozkurt Kuruç’ un Genel Müdürlüğü döneminde Erzurum Devlet Tiyatrosu, kendi teknik ve idari personeli ile kendisi için prova yapmış olan, Ergun Sav’ın “Can Bebek” adlı oyunuyla seyircisine bu sefer hiç bitmeyecek bir birlikteliğin müjdesiyle MERHABA dedi. İlk MERHABA’ nın yönetmeni Ensar KILIÇ’tı.

Ve bugün, o merhabanın üzerinden tam 22 yıl geçti. Erzurum Devlet Tiyatrosu, 22 yıl boyunca, 27 çocuk, 67 büyük oyunu olmak üzere toplam 95 oyunla seyircisinin karşısına çıktı.

Ergun Sav ile başlayan serüven, Turgut Özakman, Orhan Kemal, Sadık Şendil, Güngör Dilmen, Haldun Taner, Haşmet Zeybek, Turan Oflazoğlu, Aziz Nesin, Adalet Ağaoğlu, Erman Canatan, Peter Ustinov, Shakespeare, Moliere, Çehov, Arbuzov, Gogol, Brecht, Crisp, Goldoni gibi seçkin yazarlardan örnekler sunarak devam ediyor.

94

Erzurum Devlet Tiyatrosu hem bölgenin hem de şehrin kültürel hayatına iz bırakan oyunlarla perde açmakta ve seyirci sayısını her geçen gün artırmaktadır. Bir ülkenin ilerlemiş olduğunun en büyük göstergesi olan, o ülkenin kültürel hayatı ve birikimlerine katkıda bulunan tiyatromuz misyonuna uygun bir şekilde çalışmakta ve katkı sunmaktadır. Tiyatromuzda sahnelediğimiz her oyun şehrin belleğinde yer edinmektedir. 22. Yılını doldurmak üzere olan Erzurum devlet tiyatrosu tıpkı yeni bir bebek gibi önce emekleyip sonra yürüyen; genç bir delikanlı, hanımefendi gibi azmini, isteğini ve coşkusunu hiçbir zaman kaybetmeden geleceğe emin adımlarla ilerlemektedir.

Erzurum Devlet Tiyatrosu, kültürel hayatı yüzlerce yıl öteye giden Erzurum şehrine bir nefes olmuş, onunla birlikte büyümüş ve serpilmiştir.

Tiyatromuza gelen her seyircimiz bizim için bir şölene katılan değerli misafirlerdir. Sahnede onların alkışlarını duymak, nefes alış verişlerini hissetmek, duygularına tanıklık etmek bizim için büyük bir gurur ve minnet sebebidir. Erzurum seyircisi oldukça bilgili, tiyatronun zevkini ve seyrini bilen, kötü bir oyun yapma şansınızın olmadığını bildiğiniz, oldukça kültürlü ve tiyatro görgüsü yüksek seyircilerdir. Bu niteliği binlerce yıldır süregelen kültürel etkileşiminden ve içinde barındırdığı büyük bir ferasetten kaynaklanmaktadır. Böyle bir seyirciye layık olabilmek, yine yeniden ve hiç durmaksızın perde açmaya devam edebilmek, üretmek için provalarımıza soluk almadan devam ederek sizleri yeni oyunlarla buluşturmanın heyecanı ve mutluluğunu yaşayarak şehrimizin soluğuna bir nefes olmaya devam edeceğiz. İyi seyirler, sevgili seyirciler…

95

köşe

ESKİ ERZURUM

TARİHÇİ, ERZURUM TEKNİK ÜNİVERSİTESİ REKTÖR YARDIMCISI

ÇARŞILARINDA BİR GEZİNTİ

Prof. Dr. Murat KÜÇÜKUĞURLU

B

ugün hemen hepsi tarihe karışmış olan Erzurum çarşıları, yakın geçmişe kadar şehrin belkemiğini oluşturuyordu. Bu çarşılarda sadece bölgenin insanları değil, Dünya’nın çeşitli bölgelerinden gelen yabancılar da ticaret yapıyordu. 1848’de Erzurum’a gelen “The Knickerbocker” dergisinin muhabiri, çarşılar hakkında şunları söyler: “Pazardaki nüfus o kadar karışık ki, bir yabancının, çarşı pazara bakarak buranın hangi millete ait olduğunu anlaması oldukça zor. Ben doğunun hiçbir yerinde bu kadar çeşit giyim kuşamı, farklı giyimli insanları bir arada görmemiştim…”

Osmanlı döneminin sonlarında dahi böylesine canlı olan Erzurum çarşılarını şekillendiren ve esnafına hayat veren en önemli unsur, Hindistan ve Türkistan taraflarından gelip İran ve Kafkasya üzerinden Anadolu’ya giren ticaret yollarıydı.

Erzurum, bu yolların güzergâhındaki önemli bir toplama ve aktarma noktasıydı. Bilhassa Tebriz ve Tiflis’ten kalkan deve kervanları Anadolu’ya doğru ilerlerken, asırlar boyunca Erzurum’da konaklamışlardı. Tarihçilerin ifadesiyle Erzurum, Hindistan ve ötesine giden dört yoldan birisinin üzerinde olduğu için ehemmiyet kazanmıştı. Burası, Avrupa ile Hindistan ve İran arasında bulunan büyük ticaret caddesiydi. Bu ticarî yoldaki kervancılığı Cenevizliler kurmuşlar ve birkaç asır kullanmışlardı.

Tebriz’den Trabzon veya İzmir Limanı’na yük taşıyan bir deve kervanını düşünelim. Bu kervanın yol üzerindeki en önemli durak noktası Erzurum’du.

Kervandaki deve yüklerinin kontrolü ve sayımı

96

Erzurum gümrüğünde yapılıyordu. Güzergâhın uzunluğu nedeniyle, develerin değiştirilmesi gerekiyorsa, Erzurum’daki deve hanları ve devehâneler bu iş için kullanılıyordu. Bu işlemler, kervanların bazen birkaç hafta Erzurum’da kalmalarını gerektiriyordu. İşte bu zaman zarfında kervancıbaşı ve yanındaki adamları, gerek ihtiyaçlarını karşılamak gerekse şehri gezmek maksadıyla, Erzurum çarşılarına uğrarlardı. Örneğin Kamburoğlu Hanı’nda develerin yükünü indirip biraz dinlendikten sonra, Gürcükapı semtindeki iki kale kapısından geçerek Kavaflar Çarşısı’na girerlerdi. Çarşının hemen girişindeki İki Kapılı Kahve, Örtük Çarşı ve Yetim Hoca’nın medresesinin de bulunduğu Memişağa Hanı, şehrin en canlı ticaret mekânları arasında yer alıyordu. Biraz yukarıdaki Arapgirliler Çarşısı’nda bulunan Havuzlu Han’da birer çay içip, bir kısmı hemşehrileri olan tüccarlarla sohbet ettikten sonra, Kürkçüler Çarşısı ve Taşhan’ın karşısındaki Hacı Nuri Bey Çarşısı’ndan geçip, Bedesten Çarşısı’na uğrarlardı. Bu gezinti sırasında satın aldıkları ürünleri, buradaki hemşehrilerinin dükkânına emaneten bırakıp, İçmeydan’da yer alan ve şehrin en meşhur çarşısı olan Sipâhi Çarşısı’na gelirlerdi. Burası, şehirdeki bazı çarşılar gibi üstü kapalı bir çarşıydı ve içerisinde kemerli dükkânlar vardı. Nihayet, bu dükkânlara göz attıktan sonra, yorgun bir vaziyette çarşının kapısından çıkarak Lalapaşa Camii’nin avlusuna kendilerini atarlardı. Burada biraz dinlenip, Paşa Sarayı yakınındaki İçmeydan Çeşmesi’nden kana kana su içerlerdi. Bu dinlenme sonrasında, Sipâhi Çarşısı’nın arkasındaki Hacı Reşit Bey Çarşısı’na uğramayı ihmal etmezlerdi. Ardından, geldikleri istikamete dönerek, Bedesten’deki emanetlerini alıp, Taşhan’a doğru yollarına devam ederlerdi. Bu bölgedeki meşhur Kuyumcular Çarşısı’nda, Erzurumlu ustaların yaptıkları süs eşyalarını hayranlıkla seyrederlerdi. Böylece çarşıların bulunduğu dar sokaklardan geçerek tekrar Gürcükapı’ya inerlerdi. Bu arada, Pastırmacı Hanı önündeki kale kapıları arasında bulunan Hacı Numan Vakfı’na ait acem fırınından sıcak ekmek almayı ihmal etmezlerdi. İki kale kapısını geçtikten sonra Nazik Çarşı’daki Komesli Hanı’nın yakınında bulunan Küçük Saraçhâne’ye uğrar, oradan da bir kısım malzemeler alarak, Köse Ömer Ağa Camii önünden Kamburoğlu Hanı’na ulaşırlardı.

Yukarıda bahsettiğimiz çarşıların önemli bir kısmı, Lalapaşa Camii’in kuzeyindeki İçmeydan ve civarındaydı. Buradan itibaren daha kuzeydeki Rüstempaşa Kervansarayı ve Gürcükapı’ya kadar uzanan bölgede pekçok çarşı vardı. Sipâhi Çarşısı, Mücellitler Çarşısı, Dökmeciler Çarşısı, Attarlar Çarşısı, Hacı Nuri Bey Çarşısı ve Mahkeme Çarşısı bunlar arasında yer alıyordu. Sipâhi Çarşısı’nın arkasında, yani Lalapaşa Camii’nin doğusundaki caddede Hacı Reşit Bey Çarşısı vardı. Ayaspaşa Çarsısı, Camcılar Çarşısı, Tüfenkçiler Hanı, Hallaçlar Çarşısı aynı bölgedeydi. Göncüler, Kendirciler ve Kuyumcular ise daha aşağıda, yani Taşhan’ın yakınındaydı. Bütün bu çarşıların çoğu, dar sokaklar boyunca uzanıyordu ve bir kısmının üzeri kapalıydı.

İçmeydan ve çarşıları, içindeki Kundakçı Camii ve Sultaniye Medresesi gibi yapılarla birlikte, I. Dünya Savaşı ve sonrasında tamamen yok oldu. Bahsedilen Sultaniye Medresesi, Erzurum’un en eski medreselerinden biriydi. Osmanlı’nın son dönemlerinde Medrese’nin batısında Bedesten Çarşışı vardı. Medresenin doğusunda ise Cumhuriyet’in ilk yıllarında Belediye Binası inşa edilmişti. 1930’ların sonlarına doğru, eskiden İçmeydan olan 15.000 metrekarelik bir alanda “Kültür Park” inşa edildi. Aynı yerde yapılan “Karadeniz Havuzu” ise 1940 yılında tamamlandı.

Not: Bu yazıdaki bilgiler, Prof. Dr. Murat Küçükuğurlu’nun “Erzurum Çarşı Pazar: Eski Erzurum Çarşıları ve Üretim Mekânları” isimli eserinden derlenmiştir.

97

gezi

" Eşsiz Bir

Anadolu Masalı

Doğu Ekspresi" Seyehatiniz esnasında rastlayacağınız olağanüstü manzaralar, kendinizi Türk filmlerinde hissettirecek nostaljik bir tren, her durakta farklı kültürlerin havasını soluyabileceğiniz bir güzergâh…

S

eyehatiniz esnasında rastlayacağınız olağanüstü manzaralar, kendinizi Türk filmlerinde hissettirecek nostaljik bir tren, her durakta farklı kültürlerin havasını soluyabileceğiniz bir güzergâh…

Anadolu’nun tüm bu güzelliklerini hissedecek fakat sizi de cebinizi de yormayacak bir seyahate çıkma niyetindeyseniz Doğu Ekspresi aradığınız seyahatin ta kendisi.

Son yıllarda özellikle sosyal medyada bir fenomen haline gelen Doğu Ekspresi Ankara’dan başlayıp Erzurum’a uğrayan ve Kars’ta son bulan bir serüven. Evet, serüven. Çünkü yirmi dört saat boyunca yedi farklı şehre misafir, onlarca farklı hikâyeye tanık oluyorsunuz.

Yolculuğu daha keyifli kılmak için yanınıza yol şarkılarınızı, termosta kahvenizi ve sevdiklerinizi almanızı öneririz. Zira trenin penceresinden size tüm maharetlerini sergileyen doğayı seyrederken kulağınızın güzel bir şarkıya, elinizin sıcak bir kahveye, başınızın sevgi dolu bir omuza ihtiyacı olacak.

Doğu Ekspresi’ni en yalın haliyle “Bir Anadolu Masalı” olarak tanımlayabiliriz. Sonu her daim mutlu biten, uzun bir masal bu…

Sosyal medyanın da etkisiyle bilinirliği artmaya başlayan bu büyülü yolculuk, başkent Ankara Ankara’dan ’dan başlayıp Türkiye’nin en güzel kış manzarasına sahip şehri Erzurum’dan geçerek Kars’ta son buluyor. Bu uzun yolculuğa Doğu Ekspresi denmesinin sebebi Doğu bölgesindeki pek çok şehri aynı yolculukta görebilme fırsatını sunuyor oluşu.

98

Peki Doğu Ekspresi’ni diğer tren yolculuklarından farklı kılan ne? Onu bu denli efsane haline getiren özellikleri neler? Bunu anlamak adına Doğu Ekspresi’ne biraz daha yakından bakmakta fayda var.

Erzurum Doğu Ekspresi her şeyden önce ülkemizde trenle yapılacak en uzun yolculuklardan ve dünyanın en etkileyici tren yolculuklarından biri.

Ankara’dan başlayan yolculuk toplamda 24 saate yakın sürüyor.

Esasında kompartımanlı bir tren olan Doğu Ekspresi’ni bir tur şirketi sananların sayısı da az değil.

Erzurum gibi harika bir şehre uçakla gitmekten ziyade, yol boyunca yeni hikayeler biriktirmek, manzaralara dalarak yolun bir parçası olmak ve yolu adeta yaşamak isteyenler hiç düşünmeden Doğu Ekspresi’ni tercih ediyor.

Doğu Ekspresi’nde temel amaç genelde gidilen, varılmaya çalışılan duraklardan öte, yolun, yolculuğun bizzat kendisidir. Doğu Ekspresi’ni esasen özünde farklı kılan öğe budur.

Sevdiklerinizle beraber yaşamınızın en ilginç günlerinden bir tanesinin nostaljik bir tren yolculuğunun içine sığdığını bir düşünsenize. Karlarla kaplanmış dağların, uçsuz bucakların, köylerin, ovaların ve derelerin içinden geçerek Anadolu’yu yeniden keşfetme fırsatına hiç düşünmeden el verin.

Vagon Türü

İnternetten

Gişeden

Pulman Kişi Başı

47 TL

48 TL

Örtülü Kuşetli Kişi Başı

63,5 TL

64,5 TL

Yataklı Çift Kişi

117 TL

118 TL

Yataklı Tek Kişi (İki kişilik oda tek kişiye kapanıyor)

187 TL TL

188 TL

DOĞU EKSPRESI VE BAŞLICA DURAKLARI

Ankara – Kars istikameti Durak

Varış

Ankara

Kalkış 17.55

Irmak

19.18

19.20

Kayseri

00.34

00.48

Sivas

04.09

04.19

Erzincan

10.23

10.32

Erzurum

14.22

14.32

Kars

18.30

Kars – Ankara istikameti Durak

Varış

Kalkış

Kars

12.00

08.00

Erzurum

15.58

12.10

Erzincan

22.04

16.06

Sivas

01.34

22.18

Kayseri

07.02

01.48

Irmak

08.30

07.04

Ankara

Fotoğraflar : İsmail KAPLAN

99

o an

Fotoğraflar: Mehmet GEMALMAZ

"O an" 'O an'ın izinde bir yaşam..

Tarihin gölgesinde yorgun bir yapı…

Soğuğa inat dimdik durmaya ve görenlerde hayranlık uyandırmaya devam ediyor.

Çifte Minareli Medrese İç Avlu

Elin çek meyl-i dünyadan eğer âşık isen yâre Muhabbet câmını nûş et asıl Mansâr gibi dâre Misafirsin felek bağında bendin salma efkâre Düşersin bir belâya sabrı kıl Mevlâ verir çâre Alvarlı Efe

100

Üç Kümbetler

Ey dide nedir uyku gel uyan gecelerde Kevkeplerin et seyrini seyran gecelerde Bak heyet-i alemde bu hikmetleri seyret Bul saniini ol ana hayran gecelerde İbrahim Hakkı Hazretleri

Atlama Kule lerinden Erzurum

Ey dil hele âlemde bir âdem yoğ imiş Vâr ise de ehl-i dile mahrem yoğ imiş Gam çekme hakîkatde eğer ârif isen Farz eyle ki el'ân yine âlem yoğ imiş Nef'i

Çifte minareli medrese kapı

Erzurum Kilidi Mülk-i İslâm'ın Mevla'ya Emanet Olsun Erzurum Erzurum Derbend-İ Ehl-İ İslâm'ın Mevla'ya Emanet Olsun Erzurum

Alvarlı Efe

Lala Paşa Cami Ku

bbesi

101

röportaj

ARİF ARİFOĞULLARI Sosyal Medya’nın Gücüyle Yüz binlerce Takipçisi Olan Türkiye’nin En Etkili Influencer’ları Listesinde İlk 100’de Bulunan Erzurumlu Arif Arifoğulları'nı Sizler İçin Yakından Tanıdık…

K

ısaca Kendinizden Bahseder Misiniz ?

1982 Yılında Erzurum’un Batıya Açılan Kapısı Aşkale’de Dünyaya Geldim. İlk ve orta Dereceli Eğitimimi Aşkale’de Tamamladıktan sonra ilçeden ayrıldım. Diğer Eğitim hayatımı farklı illerde tamamlayarak tekrar doğduğum ilçeme döndüm. Genç yaşta evlilik yapınca hemen iş hayatına atıldım. Farklı sektörlerde çalıştığım esnada 2004 yılında sosyal medyaya yönlendim. Erzurum ve Erzurumlu kültürünü yaşatmak için farklı videolarla kısa süre büyük bir kitleye ulaştım.

Sizi Hep Eğlenceli Videolarla Tanıdık, Okurlarımızla Paylaşmak İstediğiniz Bilinmeyen Gerçekleriniz Var Mı?

Bilinmeyen gerçek demeyelim de buna tamamen doğal olmak sıradan olmak ve en önemlisi dürüst olmak beni takipçi kitleme daha çok sevdirdi. Ama doğallık ve samimiyet sonradan olan bir şey değil.

Hep bir çizgim vardı bu hayatta. Ne olursa olsun dürüstlükten asla taviz vermeden yürümekti bu yolda hedefim. Ve Allaha şükürler olsun bunu da başararak yolumuza devam ediyoruz.

Şu An Sanal Alemde 100.000’i Aşkın Takipçiniz Var Böyle Bir Kitleye Hitap Etmenin Zorlukları Var Mı ? Şuan ki İstatistik sonuçlarımıza göre yarım milyon takipçimiz var. Elbette ki zor olan yönleri var. Mesela her takipçinin farklı istekleri oluyor.

Ama bunun orta yolunu bulup o şekilde devam etmek çokta kolay değil. Arkamda bu işin görünmeyen mimarları var. Kameramanımdan montajcıma kurgucumdan sayfa yöneticilerine varana kadar. Buradan sizlerin aracılığı ile hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum.

Takipçi Kitlenizde Erzurumlu Olmayanların Tepkilerini Merak Ediyoruz Açıkcası..

Takipçi kitlemin yarısı Erzurumlu ise yarısı da farklı bölge ve farklı şehirlerden olan insanlar. Tepkiler bizim için hep olumlu yönde. Bu böyle olunca da biz daha çok mutlu oluyoruz ve daha çok motive oluyoruz işimize.

Dijital Mecradayken Yorulduğunuz Anlar, Bırakmak İstediğin Dönemler Oldu Mu ?

Her mesleğin mutlaka yorulan yanları vardır. Bizlerde zaman zaman yoruluyoruz. Fakat insanların mutluluğunu görünce emin olun tüm yorgunluklarımız gidiyor. Aslında hiç bir zaman bu işi bırakmayı düşünmedim. Aksine üzerine neler koyabilirim hep onun hesaplarını yapıyorum.

Erzurum Life Dergisi Okurlarına Aktarmak İstediğiniz Başka Bir Şey Var Mı ?

Bence Erzurum için büyük bir şans olarak değerlendiriyorum ben bu dergiyi. Ve Her zaman Sizlerin destekçiniz olacağımızın da sözünü vermek istiyorum. Böylesi güzel bir dergide bizlere de yer verdiğiniz için sizlere çok teşekkür ediyor yayın hayatınız da başarılar diliyorum.

102

103

haber

ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ’NDEN MİLLİ İLAÇ HAMLESİ İlaç üretim sürecinin ilk aşamalarından biri olan etken madde sentezleri yurt dışında yapılmaktadır ve yine yurtdışı kimyasalların temininde bir takım aksamalar meydana gelmekte dolayısıyla üretimde gecikmeler yaşanmaktadır.

Atatürk Üniversitesi araştırma ekibi tarafından, Türkiye’nin ilk bitkisel kaynaklı olmayan orijinal molekülü keşfedilmiş, klinik öncesi çalışmalarla ilacın etkinliği ispatlanmış, 2019 yılında Japonya’dan ve bu ay içerisinde Amerika Birleşik Devletleri’nden uluslararası patentler alındı.

Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi, fen Fakültesi ve Veteriner Fakültesi öğretim üyeleri tarafından yürütülen çok sayıda çalışma ve deney sonucu, ortaya çıkan ürünün,

CAN DİKMEN TTGA’NA ADAYLIĞINI AÇIKLADI Palandöken’de turizme önemli katkılar sağlayan Sway Hotels’in Yönetim Kurulu Başkanı Can Dikmen, kurucu üyesi olarak devam ettiği Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı’nın yönetim kurulu seçimlerine aday oldu. Uzun yıllardır Doğu Anadolu bölgesinin en önemli kış turizmi bölgesi Erzurum Palandöken’e yaptığı yatırımlarla tanınan Dikmen, 29 Aralık’ta yapılacak olan TTGA yönetim kurulu seçimlerinde yarışacak.

Doğu Anadolu bölgesinin önemli bir turizm merkezi olduğunu belirten Can Dikmen, hedeflerinin daima bölgeyi ileriye taşıyacak çalışmaların öncüsü olduğunu söyleyerek bunun için durmadan çalışacağını belirtti

104

glutamat nöro transmitırın yüksek olduğu beyin hücreleri üzerinde koruyucu etkisinin olduğu saptanmıştır. Yani hayvanlar üzerinde yapılan deneylerde ürünün Parkinson, Alzheimer ve depresyon gibi sağlık problemlerinde değerleri ideal seviyelere düşürdüğü kanıtlandı.

Atatürk Üniversitesi’nin ortaya koyduğu bu ürün şu an Türkiye’de Uluslararası Patent Haklarını Elinde Bulunduran, yeni sentez, orijinal ilk milli ilaç olma onurunu taşımaktadır.

E R Z U R U M ’ U N İ ST İ H DA M V E E KO N O M İ S T R AT E J İ Sİ Erzurum’un ekonomisine büyük bir katkı sağlanması beklenen Tekstilkent ve şehrin diğer yatırım merkezleri ile alakalı planlamalar kamuoyu ile paylaşıldı; 1. Etapta Tekstilkent’in haricinde yer alan 32 yatırımcının, toplam yatırım tutarı 210 milyon lira olup, 1.100 kişilik istihdam hedeflendiği ifade edildi.

Yine 1. Etap'ta (Tekstilkent haricinde) yapı malzemesi sektöründe 9 firma, gıda sektöründe 10 firma, elektrik malzemesi sektöründe 3 firma, PVC, ısıcam, alüminyum üretimi sektöründe 4 firma, ilaç sektöründe 2 firma, geri dönüşüm sektöründe 1 firma, makina ve makina elemanları sektöründe 2 firma ve kozmetik ürünleri sektöründe 1 firma yer alıyor TEKSTİLKENT Erzurum Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı tarafından 6.

Bölge teşvikleri kapsamında yer alan 2. OSB sınırları içinde asgari 2000 kişiyi istihdam etmeye yönelik 4 adet tekstil fabrikası inşaat çalışmaları devam ediyor. Fabrikaların her birinin 4360 metrekare kapalı alanı olup, planlama aşamasında sektör temsilcilerinin fiziki ihtiyaç talepleri alınmış içerisinde, idari birimler, kreş, yemekhane, showroom, toplantı odası, mescit

ve malzeme depoları başta olmak üzere ihracat için gerekli tüm altyapıya sahip şekilde tasarlandı. İş Kur ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile birlikte nitelikli personelin yetiştirilmesi amacı ile işbirliği yapılarak, personel konusunda gerekli destek ve teşvikler sağlanacağı paylaşıldı.

ETSO, ARAS EPSAŞ’LA İNDİRİM PROTOKOLÜ İMZALADI Erzurum Ticaret ve Sanayi Odası (ETSO) ile Aras Elektrik arasında, Oda üyesi işyerlerinin indirimli elektrik kullanımına imkan tanıyacak bir protokole imza atıldı.

ETSO Yönetim Kurulu Toplantı Salonu’nda imzalanan protokole ETSO adına, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcıları Muharrem Özdemir ve Hüseyin Polat, Aras Elektrik adına ise; Aras Elektrik Perakende Satış Anonim Şirketi (EPSAŞ) Genel Müdürü Fahrettin Tunç imza attı.

ETSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Muharrem Özdemir ise, özellikle kış aylarında hem meskenlerde hem de işyerlerinde enerji sarfiyatının arttığını belirterek, artık ticarethanelerin ve sanayi kuruluşlarının enerji giderlerinin ciddi rakamlara ulaştığını söyledi.

Bu anlamda iş dünyasına enerji indirimi gibi desteklerin verilmesinin önemli olduğunu kaydeden Özdemir, indirim kampanyasından dolayı Aras EPSAŞ yetkililerine teşekkür etti.

105

haber

İHRACAT ŞAMPİYONLARINA ÖDÜL Anadolu İhracatçılar Birliği tarafından düzenlenen İhracat Şampiyonları Ödül Töreninde listeye giren ilk 10 isim ödüllendirildi. DAİB Yönetim Kurulu Başkanı Ethem Tanrıver ve protokol üyeleri tarafından Erzurum'da 2018 yılında en fazla ihracat şampiyonu olan ilk 10 firmaya ödülleri verildi.

İŞTE ŞAMPİYON FİRMALAR Kamil Polat : POLAT TİCARET

AFT OTOMOTİV AKGÜN İNŞAAT

Sefa Ali YARDIMCI : YARDIMCI HIRDAVAT NAKLİYAT

NUR ELEKTRİK CİNDİLLİ OTOMOTİV

Onur TANRIVER : KALE BLOKBİMS Yetkin GÜLTEKİN : MENEKŞE ECZA DEPOSU

ERKO PLASTİK ŞAKİROĞLU GIDA

TANAP, “Dünya Lideri” ve “Yeşil Dünya E l ç i si” u nvan larıyla onurlandırı l d ı TANAP,İngiltere merkezli Green Organisation tarafından düzenlenen törende “Dünya Lideri” ve “Yeşil Dünya Elçisi” unvanlarına layık görüldü.

TANAP Heyeti, Birleşik Krallık Parlamento Binası’nda gerçekleştirilenseremonide birçok firma ve katılımcı önünde onurlandırıldı.

TANAP’ın Doğaya, Kültüre Ve Bilime Katkısı TANAP Projesi ÇSED çalışmaları kapsamında ayrıca, Türkiye’de ilk kez hazırlanan EUNIS 3. Seviye Habitat Haritası’nın bundan sonraki çalışmalara yol gösterecek düzeyde, geniş bir veri tabanı oluşturmasına olanak sağladı.

Kültürel mirası koruma faaliyetlerinde ise inşaat öncesi çalışmalarda 106 adet, inşaat çalışmalarında ise 48 adet

106

olmak üzere toplan 154 adet daha önce hiç bilinmeyen arkeolojik alan gün yüzüne çıkarıldı.

Erzurum’da keşfedilen Alaybeyi arkeolojik sahasında elde edilen veriler ile bölge tarihi yeniden yazılırken bu keşifle birlikte, Kuzeydoğu Anadolu bölgesindeki yerleşimler için bilinen en eski tarih, 550 yıl daha geriye çekilerek MÖ 4750 olarak güncellendi.

business

RAMSEY, EZRATUBA İŞBİRLİĞİYLE ERKEKLERİ KENDİ MÜKEMMELİNE ULAŞTIRACAK

EMRE ALKIN

YETKİN DİKİNCİLER

İBRAHİM ÇOLAK

SİNAN ÖNCEL

Teknoloji ve modayı buluşturan yenilikçi tasarımlarıyla erkek modasında ilkleri hayata geçiren RAMSEY, kişiye özel dikimde yeni nesil bir deneyim sunuyor. RAMSEY, detaycı ve kusursuzu arayan, el işçiliğini teknoloji dinamikleri ile harmanladığı“MadetoMeasure” kişiselleştirilmiş stil deneyimi için dünyaca ünlü tasarımcılar Ezra ve Tuba ile işbirliği yaptı.

B

u işbirliği çerçevesinde RAMSEY’in yenilikçi kalıplarınıntasarımcılar Ezra ve Tuba’nın kumaş ve aksesuar seçimiyle şekillendiği özel bir MadetoMeasure koleksiyonu hazırlandı. “Personalize RAMSEY byEzraTuba” adı verilen MadetoMeasure koleksiyonu ve kişiye özel dikim hizmetiyle RAMSEY erkeklere, Ezra ve Tuba’nın dokunuşlarından ilham alarak stillerinde kendi mükemmeline ulaşma ayrıcalığını sunacak.

Tasarımdan üretime kadar her alanda teknolojiyi kullanarak moda endüstrisinde pek çok ilke imza atan RAMSEY’intasarımlarında teknolojiden ilham alan Ezra ve Tuba ile biraraya gelerek kişiye özel dikime yepyeni bir boyut kazandırdığına dikkat çeken Gürmen Group Markalardan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Zeynep Doğan, yeni işbirliğinin çıkış noktası ile ilgili olarak, “Tüketicilerartık sadece bir ürün değil; deneyim, kendileri için yazılmış birhikayesatın almak istiyor. Moda endüstrisinde kişiselleştirilmenin ve deneyim ekonomisinin önemi her geçen gün artarken, MadetoMeasure ile inovatif ürün geliştirme kabiliyetimizi, nitelikli ve incelikli üretim konusunda referans alınan güçlü knowhow’mızı kullanabileceğimiz çok doğru bir alana yatırım yaptık” dedi.

“Kişiye özel dikime yepyeni bir boyut kazandırıyoruz” Ezra ve Tuba ile işbirliklerinin bir marka-tasarımcı işbirliğinden çok öte; yeni bir deneyim hikayesi olduğunun altını çizen Doğansözlerini şöyle sürdürdü:“Teknolojiyle modayı buluşturan tasarımcılar Ezra ve Tuba, teknolojiyle modayı birleştiren RAMSEY markamız ile güçlü bir o kadar da ilham veren bir işbirliğini hayata geçirdi. Tasarımdan üretime, her alanda teknolojiyi kullanarak moda endüstrisinde pek çok ilke imza atmış bir marka olarak tasarımlarında teknolojiden ilham alan Ezra ve Tuba ile bir araya gelerek kişiye özel dikime yepyeni bir boyut kazandırıyoruz.”

Bu işbirliği çerçevesinde Ezra ve Tuba’nınRAMSEY’in 2019-2020 MadetoMeasure Koleksiyonu’nu hazırladığını açıklayan Zeynep Doğan, şöyle devam etti: “RAMSEY’in yenilikçi kalıplarıyla var olan bu koleksiyon Ezra ve Tuba’nın seçtiği kumaş ve aksesuarla şekillendi. Koleksiyon için Ezra ve Tuba özel bir imza da çalıştı. RAMSEY müşterileri bu koleksiyondan seçim ve zevklerine göre kendi mükemmellerine ulaşacak.

Hatta kişiye özel dikim hizmetini alırken Ezra ve Tuba ile de birlikte seçimlerini yapma ayrıcalığına sahip olabilecek. Bu sayede erkeklerin gardırobunun DNA’sını değiştirecek çok iddialı kombinasyonlar ortaya çıkabilecek.”

107

köşe haber

SAMSUNG GALAXY NOTE10+

STAR WARS™ ÖZEL KOLEKSİYON

PAKETİ TÜRKİYE’DE

Star Wars’tan esinlenen tasarımı ile hayranlarının ilgisini çekecek Galaxy Note10+ Star Wars Özel Koleksiyon Paketi 19 Aralık tarihinde Türkiye’de önsatışa sunulacak. Sadece Samsung Online Mağazasında satışa sunulacak olan bu paketin içinde Galaxy Note10+’a ilave olarak hepsi özel tasarımlı ve koleksiyonerlerin çok seveceği metal bir rozet, deri kılıfve Galaxy Buds bulunuyor.

Samsung Electronics, 20 Aralık’ta Star Wars: The Rise of Skywalker filminin yayınlanmasından önce, Galaxy Note10+ özel koleksiyon paketinin duyurusunu yaptı. Star Wars’tan esinlenen tasarım öğelerine ve dijital içeriğe sahip Galaxy Note 10+, özel tasarım ürünü bir deri kılıf,

koleksiyonerlerin çok seveceği metal bir rozet, ışın kılıcını andıran kırmızı bir S Pen ve Galaxy Budsbulunan bir paketle sunulacak. Pakette ayrıca Star Wars temalı duvar kağıtları, animasyonlar, ikonlar ve oyunun tutkunlarına keyifli anlar yaşatacak ses öğelerini kapsayan içerikler de bulunuyor.

MICHELIN’İN HAVASIZ LASTİĞİ UPTIS’E

DÜNYA ÇAPINDA 3 PRESTİJLİ ÖDÜL Dünyanın en büyük lastik üreticisi Michelin’in geliştirdiği, devrim niteliğindeki havasız lastik teknolojisi Uptis, Almanya’da Golden Steering Wheel, Fransa’da 2020 Coyote Otomobil Ödülü ve ABD’de 2020 AVT ACES Ödülü olmak üzere, 3 prestijli ödüle layık görüldü.

Geliştirdiği lastik teknolojileriyle sektöre yön veren Michelin, Haziran ayında ‘Movin On 2019’ zirvesinde duyurduğu patlamayan lastik teknolojisiyle; olağanüstü teknolojik gelişmelere dikkat çeken inovasyon ve yılın lastiği kategorilerinde, Almanya’da Golden Steering Wheel, Fransa’da 2020 Coyote Otomobil Ödülü ve ABD’de 2020 AVT ACES Ödülü olmak üzere, 3 prestijli ödüle layık görüldü.

UPTIS, 50’den fazla patentin konusu oldu Kazanılan ödüllere ilişkin olarak Michelin Grubu Başkanı FlorentMenegaux, “Lastik endüstrisinde çığır açan Uptis

teknolojisinin, birbirinden prestijli üç ödüle layık görülmesi bizler için bir gurur kaynağı oldu. Kazandığımız bu ödüller, Michelin’ininovasyon ve sürdürülebilir hareketlilik konusundaki çabalarının önemini ortaya koydu. Bu ödüller, Michelin ekiplerinin yaklaşık on yıllık araştırmaları için bir takdir göstergesi niteliğinde. UPTIS prototipi, halihazırda yapı tasarımı ve yüksek teknoloji ürünü materyalleri ile ilgili olarak 50’den fazla patentin konusu olmuştur. Bu, Michelin’in daha güvenli, daha verimli, daha erişilebilir ve çevre dostu olan hareketliliği teşvik etme konusundaki inovasyon kapasitesini tam olarak göstermektedir’’ açıklamalarında bulundu.

İSTEDİĞİNİZ GİBİ DOĞRAYIN VE KESİN! WMF GRAND GOURMET BIÇAK SERİSİ İLE MUTFAKTAKİ TÜM

ZORLU GÖREVLER İÇİN HAZIRSINIZ! 1853 yılından beri yüksek kaliteli pişirme malzemeleri ve mutfak eşyaları üreten WMF,Grand Gourmet bıçak serisi ile et, balık ve sebzeleri kolayca doğrayarak şef kalitesinde leziz yemekler pişirmenizi sağlıyor.

Alman kalitesiyle 160 yıldır pişirme malzemeleri ve mutfak gereçleri üreten WMF, Grand Gourmet bıçak serisi ile et, balık ve sebzeleri kolayca doğrayarak şef kalitesinde leziz yemekler pişirmenize olanak sağlıyor.

108

Plastik Şişe Dönüşümünden Yapılan Sırt Çantaları Türkiye’de Dünyanın ilk anti-theft sırt çantası tasarımını geliştiren XD Design, geri dönüşümü mümkün materyallerden yapılan Bobby Hero koleksiyonuTürkiye’de ilk defa satışa çıktı. Plastik şişe materyallerinin geri dönüştürülmesi ile benzersiz bir koleksiyona imza atan XD Design sırt çantaları, doğayı koruyan modellerinin yanı sıra özgün ve yenilikçi tasarımlarıyla da fark yaratıyor.Kilitlenebilir gizli fermuarları ile güvenlik sorununu ortadan kaldıran XD Design sırt çantaları, organize yapısı sayesinde her eşyanıza yer buluyor. Small, Regular ve XL olmak üzere 3 farklı boyutuyla Türk tüketicilerinin de beğenisine sunulan Bobby Hero koleksiyonu Beymen, Vakkorama ve Hipicon.com’da satışta.

Tasarım sürecinde ürünün fonksiyonundan materyal ve paketlenmesine kadar çevreye olan zararı dikkate alan XD Design, sürdürülebilir modeller ile doğaya saygılı sırt çantalarını satışa sunuyor.Su itici yapısıyla her mevsime ayak uyduran XD Design, 6 litreye varan geniş iç hacmi ile dikkat çekiyor.

Klasik Tarz Rahatlık Kazandı Farklı birçok modeli ile XD Design’in koleksiyonunda yer alan sırt çantaları spor giyime şıklık kazandırdığı gibi aynı zamanda klasik tarza da rahatlık getiriyor.

İtalyan Caffé Parana ile işbirliği yapan Özsüt,

kahve severlere eşsiz bir lezzet sunuyor

İtalyan Espresso Ustası Caffé Parana Şimdi Tüm Özsütlerde Sektöründe “En İtibarlı Marka” seçilen Özsüt, İtalya’nın köklü kahve markası Caffé Parana ile işbirliğine giderek kahve tutkunlarına yepyeni bir lezzet sunuyor. İtalyanların geleneksel kahvesi espressoyu baz alan kahveleriyle ün yapmış Caffé Parana’nın Extra Bar lezzeti, şimdi Özsüt misafirlerinin beğenisine sunulacak. 1950’lerden bu yana ham kahve ihracatı yapan, 1960’dan bu yana ise kendi markasıyla kahve severlere hizmet eden Caffé Parana, ödüllü baristaları ve dünyanın en iyi üreticilerinden gelen kaliteli kahveleriyle dikkat çekiyor.

Aydınlatıcı güvenlik şeritleri gece görünüşü mümkün kılan Bobby Hero sırt çantası modelleri, kitlenebilir gizli fermuarları ile de fark yaratıyor. Yeşil, kırmızı, mavi, siyah ve lacivert renkleriyle satışa sunulan XD Design Bobby Hero modelleri Beymen, Vakkorama ve Hipicon.com’da müşterilerini bekliyor. Ürün fiyatı 595 TL

Boyner’den gençlere ve sanata destek

Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi

öğrencileri, Boyner için özel

hediye kutuları tasarladı

Türkiye’nin en çok tercih edilen hediye alışverişi destinasyonu Boyner, bu özelliğinden yola çıkarak gençleri ve sanatı destekleyen çok özel bir projeye imza attı. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi, Grafik Tasarım Bölümü 3. Sınıf öğrencileri Boyner için özel hediye kutuları tasarladı. Öğrencilerin, "hayal", "umut", “coşku”, “mutluluk”, “paylaşma” gibi kavramlardan yola çıkarak tasarladıkları kutular yeni yıl hediye alışverişine ayrı bir anlam katıyor ve hediye alma coşkusunu ikiye katlıyor.

109

haber

“Arılar Varsa Yarınlar Var"

Projesinin 2019 Yılı Eğitimleri Tamamlandı

TEMA Vakfı, Balparmak ve Millî Eğitim Bakanlığı işbirliğinde Mayıs ayında başlanan Arılar Varsa Yarınlar Var projesi çerçevesinde ilkokullarda verilen eğitimler için 2019 yılı hedefi tamamlandı.

Arıların doğa ve insan için öneminin yanı sıra ekosisteme katkılarının da anlatıldığı eğitimlerle 2019 yılında 30 ilde, 136 okulda 5.282 çocuğa ulaşıldı.

Doğanın sunduğu büyüleyici biyolojik çeşitliliğin ve sürekliliğin mimarlarından biri olan arılar, 100 milyon yıldır varlığını sürdürüyor. Ömürleri boyunca bir çay kaşığının ucu kadar bal için 30 bin çiçek gezip 240 km uçan arılar, yüz binlerce polen taşıyarak bitkilerin üremesini sağlıyor.

Gıdalarımızın en az üçte biri, arıların tozlaşma işlemi sayesinde elde ediliyor. Çiçekli bitkilerin ve ağaçların yüzde 80’i arıların taşıdığı polenler sayesinde çoğalıyor. Bu bilinçle hareket eden TEMA Vakfı ve Balparmak’ın Millî Eğitim Bakanlığı işbirliğiyle Mayıs ayında hayata geçirdiği “Arılar Varsa Yarınlar Var” projesi de arıların ekosistemin çeşitliliğine ve

yaşamın sürdürülebilirliğine katkıları konusunda önce çocuklardan başlayarak kamuoyunda farkındalık oluşturma amacına hizmet ediyor.

Proje kapsamında ilk yıl için belirlenen 30 ilde, ilkokullarda 2, 3 ve 4. sınıf öğrencilerine verilen eğitimlerle 136 okulda, 5.282 çocuğa ulaşıldı. Sadece eğitimle sınırlı kalmayan projede çocuklarla arı farkındalık kitleri de paylaşıldı. Yetişkinlere ise 30 ildeki farkındalık stantları, 10 ilde düzenlenen Arıların İzinde Bisiklet Turları ve www.arilarvarsa.org adlı internet sitesiyle ulaşıldı. Üç yıl sürecek proje sonunda 50 ilde, 46 bin 500’ü çocuk olmak üzere toplamda 70 bin kişiye ulaşılması hedefleniyor.

Yalınlığın Büyüleyici Estetiği Sona

Serisi ile Evinizde Hayat Buluyor

, GERİLİM DOLU DİZİSİ YOU’NUN İKİNCİ

SEZON HEYECANI YAŞANIYOR Geçmişin peşini bırakmazken yeni bir başlangıç yapmak zorlaşıyor...

Kalbi trajik bir şekilde kırılan Joe’un hayatı uzun zamandır kayıp olan kız arkadaşı Candace’in (Ambyr Childers) hayatı ona cehenneme çevirmek için geri dönüşüyle altüst olmuştur. Yeni sezonda Joe, Candace'ten kaçmak ve kendine yeni bir hayat kurmak için kendi cehennemi Los Angeles'a yerleşiyor. Cinayetle sonuçlanan şiddetli bir ilişkiden yeni çıkan Joe, yeniden birine aşık olmayı istemese de, yeni şehrinde Love (Victoria Pedretti) adında olağanüstü bir kadına kendini kaptırır. Tarih kendini tekerrür edecek mi? Yoksa bu sefer gerçek aşkı yakalayacak mı? Joe, bunu öğrenmek için her şeyi göze alacak kadar deli.

Dizinin ikinci sezon kadrosunda; Penn Badgley (Joe Goldberg), Victoria Pedretti (Love Quinn), Amber Childers (Candace Stone), James Scully (Forty Quinn), Carmela Zumbado (Delilah Alves), Jenna Ortega (Ellie Alves), ve Chris D’Elia (Henderson) yer alıyor.

Sera Gambla ve Greg Berlanti tarafından hayata geçirilen dizi, Caroline Kepnes’in kitabından ilham alınarak kaleme alındı. Dizinin yapımcılığını Berlanti Productions, Man Sewing Dinosaur, Alloy Entertainment ve Warner Horizon Scripted Television üstlenirken, yürütücü yapımcılığında Berlanti, Gamble, Sarah Schechter, Leslie Morgenstein, Gina Girolamo ve Marcos Siega yer alıyor.

Çağdaş dekorasyon anlayışını yeni bir solukla yorumlayan Enza Home, yalın tasarımıyla dikkat çeken Sona Serisi ile doğanın sıcak dokunuşunu yaşam alanlarına taşıyor.

Enza Home, Sona Serisi ile doğanın sıcak renklerini, yalınlığın estetiğiyle taçlandırıyor.

Açık ceviz ve bronz rengin kullanıldığı seri, modern tasarımları tercih edenler için sofistike bir seçenek oluşturuyor. Modern tarzın yalın ve incelikli çizgilerini taşıyan Sona Koltuk Takımı, estetik formu, şıklığı ve konforuyla dikkat çekiyor. Tasarıma zengin görsel alternatifler sunan kumaş ve kırlent uygulamaları, sırt

110

minderinde ve kollarda kullanılan özel dikiş uygulamalarıyla özenli bir estetik anlayışı yansıtan Sona Koltuk Takımı, çok katmanlı sünger uygulaması sayesinde benzersiz bir rahatlık sunuyor.Takımın 3’lü koltuk seçeneğinde yer alan kolay açılır yatak mekanizması ise ekstra yatak ihtiyacına yanıt veren fonksiyonel bir detay olarak öne çıkıyor.

‘’Mobilya’nın estetikle buluşması’’ sloganıyla müşterilerine estetik ve ekonomik ürünler sunan Hasır Mobilya, Şükrüpaşa’da Barış Pınarı Viyadüğünün yanında açıldı.

Tofaş’ın Garanti Süreçlerindeki Yapay Zekâ Yazılımına Uluslararası Kalite Ödülü!

Tofaş, dünyanın en önemli Kalite Enstitülerinden olan The CQI (Chartered Quality Institute) tarafından ödüllendirildi. Londra'da düzenlenen Uluslararası Kalite Ödülleri Töreni’nde Tofaş’ın geliştirdiği Garanti 4.0 Tahminleme Sistemi “Geliştirme Sistemleri" kategorisinde birincilik ödülüne layık görüldü.

Analiz ettiği verilerle araçların garanti maliyeti harcamalarını yüzde 95 doğrulukla tahmin edebilen ve müşteri memnuniyetine olumlu katkı sağlayan sistem, ileri seviyede Makine Öğrenmesi ve Kalite 4.0 uygulamasıyla jüri üyeleri tarafından örnek proje olarak gösterildi.

Dünyanın en önemli kalite enstitülerinden The CQI’ın (Chartered Quality Institute) düzenlediği Uluslararası Kalite Ödülleri (International Quality Awards), Londra’da gerçekleştirilen törenle sahiplerini buldu. Tofaş, geliştirdiği yapay zekâ tabanlı yazılım Garanti 4.0 Tahminleme Sistemi ile bu yılki Uluslararası Kalite Ödülleri’nin “Geliştirme Sistemleri” kategorisinde birincilik ödülüne layık görüldü. Törende Tofaş adına ödülü, Kalite Metot ve Planlama Yöneticisi Özcan Çavuşoğlu ile Kalite Metot ve Planlama Uzmanı Hakan Ersoy aldı. En önemli Tüketici KPI’ı olan Garanti Maliyetlerinin Tahmin ve İyileştirilmesine yönelik geliştirilen yazılım, ürün üzerinde yaşanacak olası kalite sorunları oluşmadan elimine edilmesine imkân yaratarak müşteri memnuniyetine olumlu katkı sağlıyor.

Yapay zekayla maliyetler önceden biliniyor 2017’de çalışmalarına başlanan Garanti 4.0 Tahminleme Sistemi’nin çıkış noktası, manuel yöntemlerle limitli veri analizi yapabilen klasik yazılımlar yerine geliştirilen iş zekâsı çözümü oldu. Sistem, tamamen Tofaş çalışanları tarafından yaklaşık 2 yıllık bir çalışmanın sonucunda daha çok veri analizine hazır hale getirilerek gelişimini tamamladı.

Araçların geçmiş garanti maliyeti verilerini 100’den fazla olasılık ve 1000’den fazla algoritmaya tabi tutan Garanti 4.0 Tahminleme Sistemi, gelecek yıllarda ortaya çıkabilecek garanti maliyeti harcamalarını yüzde 95 doğrulukla tahmin edebiliyor.

Böylece hem maliyetlerden hem de zamandan önemli ölçüde tasarruf sağlanıyor.

MİLKA 2020’DE DE TÜRK KAYAĞININ DESTEKÇİSİ OLMAYA DEVAM EDİYOR

Türk Telekom’un görme engelliler için geliştirdiği uygulamaya yeni özellikler eklendi.

Mondelez International Türkiye’nin sevilen çikolata markası Milka, Türkiye Kayak Federasyonu ve Kayak Milli Takımları Ana Sponsorluğu’nu yeniledi.

Kayak sporunun Avrupa’daki en büyük destekçilerinden Milka, 2020 sezonunda ‘Geleceğin Milli Takımı’na destek olmayı sürdürüyor. Kayağın cenneti Alpler’den gelen lezzetiyle Milka, 2019 yılında başlattığı Türkiye Kayak Federasyonu ve Milli Takımlar Ana Sponsorluğu ile 2. yılında da kayak sporunun gelişmesi ve bilinirliğinin artırılmasını hedefliyor. Bu kapsamda Milka, federasyona bağlı yarışlara ve milli takım sporcularına destek vererek geleceğin kayak milli takımının temellerini oluşturmaya katkı sağlıyor. Bununla birlikte satılan her Milka’dan elde edilen gelirin bir bölümü federasyona ve milli takımlara aktarılırken bir yandan da Milka severlere de kayak sporuna destek olma şansını veriyor.

Milka’nın uzun yıllardır uluslararası arenada

kayak sporuna verdiği desteğe değinen Mondelez International Türkiye Genel Müdürü İhsan Karagöz, “Spora ve sporcuya destek hem kurumumuzun hem de markalarımızın tüm dünyada önem verdiği misyonlar arasında yer alıyor. 2019 sezonu itibarıyla başlattığımız Türkiye Kayak Federasyonu ve Milli takımların ana sponsorluğunu 2020’de de devam ettirmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Kayak sporunu yaygınlaştırmak ve geleceğin sporcularının yetişmesine imkan sağlamak amacıyla çıktığımız bu yolda ‘Geleceğin Kayak Milli Takımı‘na destek olmaya devam edeceğiz. Geçen sezon olduğu gibi bu sezonda da anlaşma süresince satılan her Milka çikolata Türkiye Kayak Federasyonu’na ve milli sporcularımıza destek olarak yansıyacak.

Böylelikle yalnızca biz değil tüm Milka severler bu sponsorluğun bir parçası haline gelecek” dedi.

Türk Telekom’un EyeSense uygulaması ile görme engelliler

artık renkleri ayırt edebiliyor

Türk Telekom’un görme engelliler için geliştirdiği sesli uyarı sistemi ile nesneleri tanıyabilen EyeSense uygulaması “Renk Tanıma” özelliğiyle zenginleştirildi. Yenilenen ara yüzüyle daha rahat bir kullanım imkanı sağlayan EyeSense sayesinde görme engelliler, cisimlerin renklerini kolaylıkla tanımlayabilecek.

Türkiye’nin lider bilgi ve iletişim teknolojileri şirketi Türk Telekom,3 Aralık Dünya Engelliler Günü öncesi, görme engellilere gündelik yaşamlarında destek olan “EyeSense” uygulamasını yeni özelliklerle destekledi. Türk Telekom, uygulamayı “Renk Tanıma” özelliğiyle zenginleştirdi ve EyeSense’in ara yüzünü yeniledi.

111

trend köşe

112

NETFLIX’İN YENİ BELGESEL DİZİSİ RISE OF EMPIRES:

OTTOMAN ’TE!

Dünyanın eğlence odaklı lider yayın hizmeti Netflix, yeni belgesel dizisi Rise of Empires: Ottoman’dan ilk detayları paylaştı. Başrollerini Tuba Büyüküstün, Cem Yiğit Üzümoğlu, Selim Bayraktar, Birkan Sokullu, Osman Sonant, Tolga Tekin, Ushan Çakır, Damla Sönmez’in paylaştığı belgesel dizi 24 Ocak 2020’de tüm dünya ile aynı anda Netflix’te yayınlanacak.

P

rof. Dr. A.M Celal Şengör ve Dr. Emrah Safa Gürkan danışmanlığında kaleme alınan, yapımcılığını Karga Seven ile birlikte STX Entertainment’in üstlendiği belgesel dizisinin yönetmen koltuğunda ise Emre Şahin oturuyor. Çekimleri İstanbul’da gerçekleşen Rise of Empires: Ottoman altı bölümden oluşuyor.

Rise of Empires: Ottoman, tarihe damgasını vuran padişahlardan Fatih Sultan Mehmet’in yükselişini ve İstanbul’un fethini konu alırken dönemin Osmanlı İmparatorluğu’nu farklı bir açıdan ele alıyor.

113

ajanda

Ajanda

Tiyatro

TARİH

EDT SAHNE

SAAT

2 OCAK PERŞEMBE 2020

KAYIP EL

19.30

3 OCAK CUMA 2020

KAYIP EL

19.30

4 OCAK CUMARTESİ 2020

KAYIP EL

14.00

4 OCAK CUMARTESİ 2020

KAYIP EL

19.30

5 OCAK PAZAR 2020

ÇİZMELİ KEDİ (Ç.O)

14.00

7 OCAK SALI 2020

ÇİZMELİ KEDİ (Ç.O)

11.00

8 OCAK ÇARŞAMBA 2020

ÇİZMELİ KEDİ (Ç.O)

11.00

9 OCAK PERŞEMBE 2020

ŞAPKA

19.30

10 OCAK CUMA 2020

ŞAPKA

19.30

11 OCAK CUMARTESİ 2020

ŞAPKA

14.00

11 OCAK CUMARTESİ 2020

ŞAPKA

19.30

12 OCAK PAZAR 2020

ÇİZMELİ KEDİ (Ç.O)

14.00

23 OCAK PERŞEMBE 2020

EVLENDİRME

19.30

24 OCAK CUMA 2020

EVLENDİRME

19.30

25 OCAK CUMARTESİ 2020

EVLENDİRME

14.00

25 OCAK CUMARTESİ 2020

EVLENDİRME

19.30

26 OCAK PAZAR 2020

ÇİZMELİ KEDİ (Ç.O)

14.00

30 OCAK PERŞEMBE 2020

ŞAPKA

19.30

31 OCAK CUMA 2020

ŞAPKA

19.30

Bugün Günlerden Erzurumspor! #erzurumspor

114

26 OCAK PAZAR 2020

BB ERZURUM

-

BALIKESİRSPOR

9 ŞUBAT PAZAR 2020

BB ERZURUM

-

KEÇİÖRENGÜCÜ

23 ŞUBAT PAZAR 2020

BB ERZURUM

-

BURSASPOR

Haftalık Havaalanı Servis Saatleri SERVİS KALKIŞ NOKTASI : 0442 243 051 TARİH

HAVAYOLU

SERVİS

GİDİŞ

GİDİŞ

ŞİRKETİ

SAATİ

SAATİ

MEYDAN

ANADOLU JET PEGASUS TURKISH AIRLINES ANADOLU JET ANADOLU JET TURKISH AIRLINES SUN EXPRESS ANADOLU JET ANADOLU JET TURKISH AIRLINES

12:25 13:45 13:50 14:25 16:35 17:20 18:10 12:25 13:50 13:50

13:55 15:15 15:20 15:55 18:05 18:50 19:40 13:55 15:20 15:20

ESB SAW IST SAW ESB IST ADB ESB SAW IST

PEGASUS ANADOLU JET TURKISH AIRLINES PEGASUS ANADOLU JET TURKISH AIRLINES PEGASUS ANADOLU JET ANADOLU JET ANADOLU JET SUN EXPRESS ANADOLU JET ANADOLU JET PEGASUS TURKISH AIRLINES ANADOLU JET SUN EXPRESS PEGASUS ANADOLU JET TURKISH AIRLINES ANADOLU JET ANADOLU JET ANADOLU JET PEGASUS ANADOLU JET ANADOLU JET TURKISH AIRLINES ANADOLU JET PEGASUS ANADOLU JET SUN EXPRESS ANADOLU JET ANADOLU JET TURKISH AIRLINES

13:55 16:35 17:20 11:45 12:25 13:50 14:00 14:00 14:20 16:35 18:10 12:25 13:15 13:45 13:50 16:35 08:15 11:45 12:25 13:50 13:55 16:35 17:10 11:45 12:25 13:15 13:50 14:00 14:20 16:35 12:15 12:25 13:25 13:50

15:25 18:05 18:50 13:15 13:55 15:20 15:30 15:30 15:50 18:05 19:40 13:55 14:45 15:15 15:20 18:05 09:45 13:15 13:55 15:20 15:25 18:05 18:40 13:15 13:55 14:45 15:20 15:30 15:50 18:05 13:45 13:55 14:55 15:20

SAW ESB IST SAW ESB IST SAW YEI SAW ESB ADB ESB SAW SAW IST ESB ADB SAW ESB IST SAW ESB SAW SAW ESB SAW IST YEI SAW ESB ADB ESB SAW IST

14:00 16:35 17:05

15:30 18:05 18:35

YEI ESB SAW

PZT.

SALI

ÇAR.

PER.

CUMA

CMT.

PAZAR

ANADOLU JET ANADOLU JET PEGASUS

Sinema Cinemaximum Erzurum Baba Parası Rafadan Tayfa 2: Göbeklitepe Mucize 2 Aşk Ip Man 4: Final Dublajlı Star Wars: Skywalker'ın Yükselişi Dublajlı Cep Herkülü: Naim Süleymanoğlu Şuursuz Aşk Gece Gelen "Cin Bebek’’

Erzurum Palerium Cinemix Baba Parası Rafadan Tayfa 2: Göbeklitepe Mucize 2 Aşk Ip Man 4: Final Dublajlı Aman Reis Duymasın Jumanji: Yeni Seviye Dublajlı, 3D Baba Parası Rafadan Tayfa 2: Göbeklitepe Mucize 2 Aşk Cep Herkülü: Naim Süleymanoğlu Aman Reis Duymasın Şuursuz Aşk Kırk Yalan Yabani Orijinal altyazılı

Erzurum Cinemaximum (MNG Mall) Baba Parası Gala Yabani Gala, Orijinal altyazılı Rafadan Tayfa 2: Göbeklitepe Mucize 2 Aşk Cep Herkülü: Naim Süleymanoğlu Aman Reis Duymasın Şuursuz Aşk Kırk Yalan

Erzurum Cinetekno Baba Parası Gala Ip Man 4: Final Gala Dublajlı Gece Gelen " Cin Bebek " Gala Rafadan Tayfa 2: Göbeklitepe Mucize 2 Aşk Star Wars: Skywalker'ın Yükselişi Dublajlı, 3D Cep Herkülü: Naim Süleymanoğlu Aman Reis Duymasın Jumanji: Yeni Seviye Dublajlı, 3D Şuursuz Aşk Beyaz Hüzün

115

astroloji Astrolog Beyhan Sarak Jupiterloji

Ayın Burcu KOVA BURCU VE YÜKSELENİ KOVALAR (21.Ocak / 21 Şubat)

Yöneticisi: Uranüs / Satürn Niteliği: Sabit Elementi: Hava Görevi: Bilgiyi yaymak Yönettiği ev: 11 Kova burcunun elementi hava olduğu için akılla ilgili ve niteliği sabit olduğu için de kararlıdır. Hümanist, entelektüel, toplumcu, özgür, zeki, devrimci, mucit, mantıklı, analitik, dışadönük, asi, sıra dışı, asi, marjinal, gelenekleri kabul etmeyen özelliklere sahiptir.

Kova burcunun sembolünde bir kova ve içinde su vardır. Kova burcu, Sakadır. Su bilgidir. Kova bilginin taşıyıcısıdır.Güneşin egosunun en düşük olduğu burçtur. Kova burcu biz der. Tüm kahinlerde, mucitlerde, geleceği görenlerde, astrologlarda kova etkisi vardır.

KOÇ BURCU VE YÜKSELENİ KOÇLAR Bu ay, sosyal çevre arkadaşlar eviniz aktif. Ayrıca herhangi bir konu ile ilgili bir eğitime başlayabilir, ya da bir yurtdışı tatili kararı alabilirsiniz. Jüpiter kariyer evinde sizi desteklerken, Güneşin para evinize yaptığı olumsuz açı beklenmedik bir masrafın çıkacağını söylüyor.

9 Şubatta Aslan burcunda gerçekleşecek dolunay bize 2019 temmuz sonu ağustos ayında gerçekleşmiş bazı olaylarla ilgili sonlanmalar yada netleşmeler olacağını haber veriyor. Sağlığınız ile ilgili yapmanız gereken kontrollerinizi ihmal etmeyin. Ayrıca rutinleriniz, çalışanlarınız, iş ortamınız ile ilgili kararlar alabilirsiniz. 17 Şubatta Merkür Gezegeninin Balık burcunda retrosu sizden gizlenen bazı olayların ortaya çıkacağını gösteriyor.

116

Ayrıca kova burcu teknolojiyi de temsil eder. Bilimseldir. Toplumun hayrına işler yapar. Yüksek bilinçten beslenir. Kova Burcu önce arkadaş olup sonra aşık olmak ister. Dürtüsellik yoktur. Mantık daha ön plandadır. Romantik değildir.

BOĞA BURCU VE YÜKSELENİ BOĞALAR Bu ay Güneş iş ve kariyer evinizi aydınlatıyor.

Ayrıca yönetici gezegeniniz Venüs'ün 9. evdeki ağır gezegenlere yapmış olduğu olumlu açı yurtdışı ile ilgili bir anlaşma, işle ilgili bir eğitim fırsatının çıkacağını söylüyor. Bu dönemde ikili ilişkilerimize dikkat etmeliyiz. Bazı sürtüşmeler çıkabilir. 9 şubat'ta gerçekleşecek dolunay bize 2019 Temmuz sonu Ağustosta aile, yuva, anne, gayrimenkul ve taşınma gibi konular ile ilgili almış olduğunuz kararlarınızın artık sonuçlanacağını söylüyor. Kredi çekme, miras, dışarıdan gelen paralar konusunda şansınız açık. 17 şubatta balık burcunda merkür gezegeninin retrosu. Sosyal çevreniz ile ilişkilerinizde yanlış anlaşılmalar veya aksamalar olacağını gösteriyor. Bu dönemde elektronik eşyalarınıza dikkat edin ya da herhangi bir elektronik alet almayın.

ASLAN BURCU VE YÜKSELENİ ASLANLAR Bu ay Güneş, ikili ilişkiler, evlilik ve ortaklık evinizi aydınlatıyor. Mesela evlilik ve ortaklık kararı alabilirsiniz. Güneşin ise Kariyer evinize yapmış olduğu olumsuz açı kariyeriniz ile ilgili ani bir değişimin olacağını söylüyor. 9 Şubat'ta gerçekleşecek olan dolunay bize 2019 Temmuz sonu, Ağustos ayında fizikselgörünüşümüz,kendimiz,sağlığımız, benlik duygumuzla ilgili almış olduğumuz bazı kararlarda netleşme ve sonlanmasını sağlayacak. Mesela sağlık kontrollerinizi yaptırabilirsiniz. 17 Şubat'ta gerçekleşecek olan Merkür retrosu; miras konuları, vergi, dışarıdan gelen paralar, bankacılık işlemleri veya kredi çekme gibi konularla ilgili çok dikkat etmemiz gerektiğini söylüyor. Bu dönemde atacağımız imzaları çok dikkatli kontrol etmeliyiz.

Ayrıca bu dönemde herhangi bir ameliyata karar vermemeliyiz.

İKİZLER BURCU VE YÜKSELENİ İKİZLER Bu ay Güneş sizin yurtdışı, yüksek eğitim, felsefe evinizi aydınlatıyor.

Yönetici gezegeni Merkür 17 Şubatta Balık burcunda retro hareketine başlayacak. İş ve kariyer evinizde gözden kaçırdığınız, aksattığınız bazı durumlarla karşılaşabilirsiniz. İşle ilgili almanız gereken önlemlerinizi almanızı tavsiye ediyorum. Mesela bilgisayardaki raporla ilgili yedeklemelerinizi yapın, maillerinizi kontrol edin, bir toplantı programı yaptıysanız gecikmeler olabilir bu konularda dikkatli davranmanız gerekiyor. 9 Şubat'ta gerçekleşecek olan Dolunay bize 2019 Temmuz sonu Ağustosta kardeşler, yakın çevre, iletişim, temel eğitim, kısa yolculuklarla ilgili evinizde bu konularla ilgili sonlanma veya netleşme sağlayacak.

Temmuz- Ağustosta arabanızı değiştirme kararı almışsanız bu tutulmada değiştirirsiniz.

YAY BURCU VE YÜKSELENİ YAYLAR Bu ay Güneş sizin; kardeşler, yakın çevre, eğitim, ticaret, kısa yolculuklar evinizi aydınlatıyor. Yönetici gezegenine yaptığı olumsuz açı bu konularla ilgili ani sorunlar yaşanacağını söylüyor.

9 Şubat'ta gerçekleşecek Dolunay, 2019 Temmuz sonu Ağustosta yurtdışı, yüksek eğitim, felsefe, din, medya ile ilgili almış olduğumuz kararlar ile ilgili sonlanma veya netleşme görülür. Mesela yurtdışı seyahatinizi bu dönemde gerçekleştirebilirsiniz. 17 Şubatta Merkür gezegeninin retrosu aile, yuva, anne, gayrimenkul konuları ile ilgili çıkabilecek iletişimsel sorunlara karşı dikkatli olmamız gerektiğini söylüyor. Bu dönemde sabırla birbirimizi dinlemeliyiz. Söz gümüşse sükut altındır. Ayrıca elektronik aletlerle ilgili çıkabilecek sorunlara karşı önlemlerimizi almalıyız.

OĞLAK BURCU VE YÜKSELENİ OĞLAKLAR Bu ay Güneş sizin; kendi ürettikleriniz, para ve özdeğer duygumuzun olduğu 2. evi aydınlatıyor. Yönetici gezegenine yaptığı olumsuz açı çocuğumuz, flörtümüz yada eğlence ile ilgili ani bir masrafın çıkabileceğini söylüyor.

9 Şubat'ta gerçekleşecek olan Dolunay, 2019 Temmuz sonu Ağustos’ta dışarıdan gelen paralar, miras, kredi veya banka ile ilgili herhangi bir olayla ilgili almış olduğumuz kararlarla ilgili sonlanma veya netleşme sağlayacak.

17 Şubatta Merkürün kardeşler, yakın çevre, iletişim, sözleşmeleri temsil eden 3. evde retroya girmesi bu konularla ilgili aksaklıklara karşı bizi uyarıyor. İmza atarken çok dikkatli olmalıyız ya da kardeşlerimiz, komşularımızla yanlış anlaşılmalardan doğacak tartışmalara karşı önlem almalıyız.

YENGEÇ BURCU VE YÜKSELENİ YENGEÇLER Bu ay Güneş, dışarıdan gelen paralar, miras, banka,kredi, ameliyatların temsil ettiği 8. evinizi aydınlatıyor. Evlilik, eş, ortakla ilgili de olumlu gelişmeler olacak. 9 Şubat'ta gerçekleşecek Dolunay, bize 2019 Temmuz sonu Ağustos ayında özdeğer duygumuz, para ve ürettiklerimizle ilgili bir şeylerin sonlanma veya netleşmesini sağlayacak. Mesela paramızı ne şekilde değerlendireceğinizin kararını almış olabilirsiniz.17 Şubat'ta gerçekleşecek olan merkür retrosu planladığınız bir eğitim, yurtdışı gezisi veya yurtdışı bağlantılı konularla ilgili aksaklıkların olabileceği konusunda bizi uyarıyor. Elektronik cihazlarla ilgili önlemlerinizi önceden almalısınız. Bu dönemde yeni bir elektronik alet almamaya çalışın.

AKREP BURCU VE YÜKSELENİ AKREPLER Bu ay Güneş sizin, ev, aile, gayrimenkul gibi konuları temsil eden 4. evinizi aydınlatıyor. Mesela taşınabilir ya da hayalini kurduğunuz bir ev için adımlarınızı atabilir, hatta bunun için banka kredisi çekebilirsiniz. Çünkü yönetici gezegeni ile yaptığı olumlu açılardan dolayı bu konularla ilgili fırsatlar çıkabilir. 9 Şubat'ta gerçekleşecek olan Dolunay, 2019 Temmuz sonu Ağustosta iş ve kariyer ile ilgili verdiğiniz kararlarla ilgili sonlanma ya da netleşmesini sağlıyor. 17 Şubat'taki Merkür retrosu sizin 5. evinizde yanlış anlamalara sebep oluyor. Çocuğunuz, ikili ilişkileriniz, flörtlerinizle çıkabilecek yanlış iletişimden kaynaklı sorunlara karşı dikkatli olmanızda fayda var. Elektronik cihazlarınızla ilgili önlemlerinizi almalısınız.

BALIK BURCU VE YÜKSELENİ BALIKLAR Bu ay Güneş sizin; inziva, korku ve endişe, yoga, meditasyon ve dualarımızı temsil eden 12. evinizi aydınlatıyor. Bu dönemde gizli düşmanlarımızı fark edebiliriz. 9 Şubatta gerçekleşecek olan Dolunay, 2019 Temmuz sonu Ağustosta rutin işler, çalışma arkadaşları, sağlık, gündelik hayatla ilgili almış olduğunuz karalarla ilgili sonlanma veya netleşme görülür. Bu kararlar iş ve kariyer alanınızı da olumlu etkileyecek. 17 Şubattaki Merkür retrosu ise 1. evimizde bizi fiziksel görüntümüz ve sağlığımızla ilgili zorlayacak.

Merkür iletişim demek yanlış anlaşılmalara karşı dikkatli olmalıyız. Elektronik aletlerle ilgili önlemlerimizi almayı ihmal etmeyelim.

BAŞAK BURCU VE YÜKSELENİ BAŞAKLAR Bu ay Güneş, iş arkadaşları, günlük rutinler, sağlık, evcil hayvanlarınız, yanınızda çalışanları temsil eden 6. evinizi aydınlatıyor. Yönetici gezegeni Merkür'ün bu evde olması bu evle ilgili iletişimin güçlü olacağını gösteriyor. Ta ki 17 Şubat'ta gerçekleşecek olan Merkür retrosuna kadar. Burada dikkat etmemiz gereken durum; bu konularla ilgili bir durum ayın başında ortaya çıkar, merkür retrosunda aksar sonra tekrar ortaya çıkar ve sonuçlanır. 9 Şubat'ta gerçekleşecek olan Dolunay, 2019 Temmuz sonu Ağustosta kendi içimize çekilip, yoga, meditasyon, dua gibi şeyler yaparak biraz ruhumuzu dinlendirme kararı aldıysak bu tutulmada bunu uygulayabiliriz. Yine bu dönemde eşimiz ya da ortağımızın gizlediği bazı durumların ortaya çıkabilir.

TERAZİ BURCU VE YÜKSELENİ TERAZİLER Bu ay Güneş; çocuk, aşk, flörtler, eğlence evinizi aydınlatıyor. Yönetici gezegeninin Uranüse yapmış olduğu olumsuz açı, ani bir şekilde çıkabilecek bir ameliyat, para çıkışı, bankacılık, mirasla ilgili oluşabilecek aksaklıkları gösteriyor.

9 Şubat'ta gerçekleşecek olan Dolunay, 2019 Temmuz sonu Ağustosta sosyal çevremiz, arkadaşlarımız ile ilgili vermiş olduğumuz kararların netleşmesini sağlıyor. Mesela tamamıyla sosyal çevremiz değişebilir. 17 Şubat'ta gerçekleşecek Merkür retrosu, günlük rutinler, iş alanımız, hizmetliler, evcil hayvanlar, sağlık evimiz olan 6. evde bizi acele karar almamamız konusunda uyarıyor. Elektronik aletlerle ilgili çıkabilecek sorunlara karşı önlemimizi almalıyız.

117

118

119

120

121

122