YAZ KAMPI
Campwolftrack’te Doğa ve M
Bu yaz tatilimde, annemin dediği gibi gerçekten leyleği havada gördüm. İlk olarak voleybol kampına, sonra ailemle birlikte Datça’ya, 22 gün İnZEYNEP HAZAN giltere’ye ve Campwolftrack Doğa ve Macera Kampı’na gittim. Bundan GÜNTÜRK sonra ise daha okullar başlayana kadar önümüzde bir Antalya ve Ürgüp tatilleri daha var gibi görünüyor. Hiç bir yaz tatilimde bu kadar çok gezmemiştim. Şimdi size bu yazımda Campwolftrack Doğa ve Macera Kampı’nı anlatacağım, işte başlıyorum… Kampa babamın gençlik arkadaşlarından oluşan Gümüşyaka grubunun çocuklarıyla beraber yani süt annem Leyla ve süt babam Hayriʼnin kızı süt kardeşim Doğa Selin Kartopu, Alkan amca ve Serra teyzenin oğlu Baran Bayraktar, Selami amca ve Nurcan teyzenin oğlu Efe Korkmaz, Gökçer amca ve Fatoş teyzenin oğlu Alper Dan ile beraber gittik. Yani aslında birbirimizi yılda iki üç kez gördüğümüz bir grup olarak başladık kampa… Forum İstanbulʼda buluşup kiralanan bir minibüs ile annem ve Serra teyzenin refakatinde yola çıktık. Üç saatlik bir yolculuğun ardından kampa yaklaştıkça gerçekten uzaktan çok güzel bir manzara görünüyordu. Tabii yakından da öyleydi. Servisten iner inmez karşılandık. Kampta ilk dikkatimi çeken etraftaki hayvanlar oldu. Başı boş gezen at, köpekler, hele yeni doğmuş kedileri Selin ile hemen kucağımıza alıp sevmeye başladık. Bavullarımızı odaya bırakıp annemleri yolcu ettikten sonra kuralları öğrenmek için veran-
48
I AĞUSTOS 2013
mıza gittik. Oda dediysem aslında oda değil iki katlı tahtadan evler. İçinde ranzalar var, kızlar bir evde erkekler başka evde kalıyorlar. Sonrasında ise kendi odunumuzu toplayıp kendi kamp ateşimizi yaktık. Bu arada eğitmenleri de tanıtayım sizlere… Serdar Kılıç (Kampın sahibi), Özge Tuğçe Zeren, Erdinç Zeren, Buse Şentürk, Tolga Öz, Erdem Demirsoy, Mehmet Umut Taşkafa, Oğuzhan Bal (Gri Kurt), Furkan Güngör (kameraman), Fatma Sülün (doktor), Zeynel Kendir (aşçı), Emel Sayan (aşçı). İşte kampın eğitmenleri ve çalışanları bunlar, açıkçası hepsi çok iyi eğitmenler. Neyse devam, aslında ilk gün devam edilecek bir şey kalmadı zaten sonra da uyuduk. Kampta ilk sabahımızda, Kankalarım Efe, Baran, Alper, Selin ve kalktıktan sonra sahaya inip bendeniz Hazan... koşuya başladık tam 10 tur koştuk. Koşu bittikten sonra strece başladık. Streç sonrası kahvaltıya geçtik. Kahvaltıdaki yiyeceklerin tümü doğaldı yani dalından koparılıp ve yıkanıp masamıza geliyordu. Hele sıcak taze süt,
daya geçtik ve kampa tanışma oyunuyla başladık. Bir eğitmen sahanın ortasına geçiyor, biz adlarımızın alfabe sırasına göre diziliyoruz ve eğitmenin yanına gidip adımızı tüm arkadaşlarımıza dönük olarak bağırarak söylüyoruz. Kamp grubumuz 23 kişiydi, 7ʼsi kız, 16ʼsı erkek. Gerçi ikinci günü bir arkadaşımız pes edince kampta 6 kız kaldık. Tanışma oyunundan sonra ilk akşam yemeğimizi yedik. Yemekler benim tahmin ettiğimden daha doğrusu ʻhep sebze olacak, ıvır zıvır yokʼ gibi öncesindeki yorumlara göre baya bir güzel çıktı. Hatta ilerleyen günlerde sütlü tatlı olsa da tatlı bile vardı. Yemek sonrası eşyalarımızı yerleştirmek üzere odaları-