Demir Kucukaydin - Iscinin El Kitabi - V-3

Page 32

enflasyona neden olduğunu "kanıtlar". Demek, burjuvazinin iddialarına burjuva kategorilerle karşı çıkmak, özünde proletaryayı teorik olarak silahsızlandırmak anlamına gelir. Ve burjuva sosyalizminin yaptığı özünde tam da budur. Burjuva sosyalizminin, sorunu böyle burjuva kategorilerle ele almasının bir diğer sonucu da, işçi ücretlerine karşılık, "kârları" enflasyonun sorumlusu olarak göstermesi biçiminde ortaya çıkar. Bunun başka bir biçimi de "tekel kârları"dır. Örneğin, Sadun Aren başkanlığında hazırlanan DİSK Araştırma Enstitüsü Raporu'nda: "Enflasyonun artmasında önemli rol oynayan bir diğer unsur, ticari kârlardır. Herhangi bir ürünün üreticiden tüketiciye ulaşana kadar çeşitli ellerden geçmesi ve her seferinde üzerine yeni bir kâr eklenmesi ve bu kârların sürekli artması enflasyonu hızlandırmaktadır."(s. 70) deniyor. Halbuki, kârların artışı, üretilen mal kitlesini veya toplam talebi doğrudan doğruya etkilemediğinden, enflasyonla ilişkisi ücretlerin artışı gibidir. Ve buradan ücretlerin artışıyla enflasyon arasında ilişki kurmak için sadece ters dönmek kâfidirii. Burjuvalar ücretleri, burjuva sosyalistleri kârları sorumlu tutarken, aynı vülger iktisat anlayışı içinde kayıkçı doğuşu sürdürürler. Bu teorik kavrayışın bir de politik anlamı vardır. Burjuva devleti ile enflasyon ilişkisi gizlenir. Burjuva devlet cihazının parçalanıp, bir ucuz devlet cihazının örgütlenmesi biçimindeki devrim sorunu gündemden kaçırılır. Buna karşılık bir reformlar, ekonomik temel üzerinde politik mücadele programı vazedilir. Burjuva sosyalistlerinin, reformistlerin enflasyon ile muazzam devlet cihazı arasındaki gerçek ilişkiyi gizlemeleri; ücretler ve enflasyon konusunda ampirik kanıtlara başvurmaları, "tekel kârları" veya "kârlar»ı enflasyonun nedeni olarak koymaları; "anti-tekel" şiar ve parolaları arasında kopmaz bir ilişki vardır. Bu kavrayışın bir diğer tezahürü de DİSK, TİP, İlerleme gibi kuruluş ve sendikaların şu tür sözlerinde görülmektedir: " (...) işçi sınıfının ve diğer emekçi kitlelerin, sorumlu olmadıkları enflasyonun durdurulması adana ücretlerin sınırlandırılmasına razı olmaları söz konusu değildir. (...)"("Ekonomik Rapor 1978", DİSK Araştırma Enstitüsü, sayfa: 71) Aynı anlayışı ifade eden sözler: "Söz konusu bunalımın tek sorumlusu işbirlikçi tekellerdir. Bunalımın sonuçlarına da onlar katlanmalıdır. İşçi sınıfımız bu açıdan hiçbir özveriye katlanacak değildir.» (Milliyet, Kemal Türkler'in beyanatı) İlk bakışta pek te akla uygun gibi görünen bu karşı çıkışlar hangi varsayıma dayanmaktadır? Bu sözler zımnen, işçiler bazı fedakârlıklar yapsa bunalımdan kurtulunabileceği anlamına gelir. Dolayısıyla ters yönden enflasyon ile ücretler arasında bir bağlantı kurulmuş olur. Bazı fedakârlıklarda bulunulsa (ücretler yükselmese vs.) enflasyonun atlatılabileceği kabullenilmiş olur. İkinci olarak, "işçi sınıfının sorumlu olmadığı"nasıl kanıtlanmıştı? Enflasyonun nedeninin 32


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.